Upload
others
View
3
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Z EYLÜL ÜNİVERSİT
GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ YAYINLARI
2. ULUSAL EL SANATLARI SEMPOZYUMU
B İ L D İ R İ L E R İ
18-20 Kasım 1982 İ Z M İ R
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
I I . Ulusal El Sanatları Sempozyumu
18-20 Kasım 1982
Esin 1
TARİH ÖNCESİNDEN MİLADİ ONÜÇÜNCÜ ASRA KADAR
IÇ ASYA'DA, TÜRK ÇİNİCİLİĞİ
Dr.Emel ES1NX
1- TARİH ÖNCESİ
Türk çiniciliğinin hikâyesi, Milâddan önceki binyıllarda, şimâlî Asya i l e
Çin'in sınırlarında, Çinliler i l e Türklerin ataları arasında geniş kültür
alış verişi olduğu, tarih-öncesi devre kadar ger i gider. Bu eski kültür
cereyanlarının i z l e r i , i k i kavmin i l k dînleri olan gök-yer ve at a l a r ibâ
d e t i n i n sanata şekil veren mefhûmlarında ve sanat kollarında, bu arada ke-
ramik eserlerinde de bel i r m e k t e d i r . ( 1 ) Bu son husûs hakkındaki kaynakları,
önceki tafsilatlı b i r yazıda vermişdim. Bu araştırmada, o yazıdaki b i l g i l e
re işâret i l e , bazı yeni malûmât ve görüşler de ilâve e t t i m . 0 yazıda oldu
ğu g i b i , bunda da, keramik tabîrı, toprak malzeme manâsına kullanılmaktadır.
Milâddan önceki binyıllarda, aralarında Türklerin atalarının da bulunduğu
Çinli olmayan ve son araştırmalara göre europid (bugünki Avrupalılara benzer)
olup, Milâddan önceki binyılda mongolid (bugünki Moğollara müşabih) ırklar
i l e karışan bazı kavmlar, Çin'in batısında ve şimâlinde yaşıyorlardı. (2)
Bunlar, küçük çapda çiftçilik ve ırmaklarda balıkçılık i l e geçinerek, y e r l e
şik b i r hayât sürüyorlardı. Çinin batısında, bugün Kansu denen çevrede ve Doğu
Türkistan'da, (3) Milâddan önceki binyıldan kalıntılar târîhî Türk de v r i n i n i l k
safhalarındaki (M.VI.-VIII. asırlara) keramik sanatının menşei sanılır. (4)
Bu erken devirde, keramik mevzûundaki yazılı kaynaklarda, ancak çince adlar ve
rilm e k l e beraber, M.VI. asırdan sonra meydana çıkacak olan Türkçe i s i m l e r i de
şimdiden kaydedeceğiz Çinin batı ve şimâlindeki kavmler, i l e r i Çin keramik tek
n i k l e r i n i öğrenmekte i d i l e r . El i l e , daha sonra, çömlekçi çarkında, orta Türkçe
tabîr i l e "evürmek" (5) yolu i l e , elde edilen çanakların bazı husûsiyetleri şun
lardı. (6) Çanaklar, Kansu ve Doğu Türkistan'da, bilhassa al veya kurşunî "toy"
dan "çömlekçi balçığı) olup, astar altı veya üstü, (sonradan tekrar pişirilerek)
boya i l e , süsleniyordu (Lev.II/a. 3u keramikde görülen m o t i f , o çevrede, gök
timsallerinden sayılan kanat ve kuş tüyüdür). Daha şimâlde, s g r a f i t t o denen, s i v -
(x) 31. Topraklı Sk.
Salacak-üSKÜDAR-İSTANBUL
Esin 2
r i b i r uç i l e çizmek tekniği ve i p , veya kumaşdan, yahud tahtadan kalıplar
vurarak, tesyîn etmek usûlleri de kullanılıyordu. Süsleyici unsurlar, el
i l e de yapışdırılmakta i d i . Çinde olduğu (7) g i b i , Asya'da ve i l k Türklerde
de, keramik sanatının madenî kaplardan ilhâm aldığı, çanakların sıcak maden
fırınında pişirildiğinden ve şekillerinden anlaşılmaktadır. Çinde mevcûd
b i r teknik, çanakları yaprak inceliğinde maden i l e kaplamak sanatı da, iç
Asya 'ya aks edecekti. Tahta kaplar i l e de, keramik arasında, benzerlikler
vardı. Çinde hem tahta, hem keramik için kullanılan ch ' i adlı nebâtî cilâ
(rhus v e r n i c i f e r a ) . Çinin şimâl ve batısındaki kavmlar tarafından da, b i l i n -
mekde i d i . Türkçe "sır" kelimesinin Ch'i den geldiği sanılır. Ancak daha
sonra türkçede,sır kelimesi şimdiki manâsını alacak ve nebâtî cilaya ise " s a l "
denecekdi.(8) Çinde çok erken devirde icâd edilen, feldspath ve kurşun halîtele-
r i , parlak yeşil ve ak sırlama i l e , su sızdırmayan, çakmak taşından "toy" i l e
yuğrulan (çömlekçi hamuru) keramik tekniği de, Çinden Türklere i n t i k a l edecek-
d i . (9)
Çin i l e onun şimâl-batısındaki Çinli olmayan kavmlar arasındaki mevcud kültür
bağları, kapların şekillerinde de tezâhür e t t i . Kaplar dînî merâsimlerde k u l l a
nıldıkları ve ölçüleri belirlenmiş olması sebebi i l e , uzun asırlar, şeklen de
ğişmeyecekti. Çin i l e şimâl batı komşularının kosmolojik timsâlleri ve ölçüleri
nin b i r b i r i n e tesîr ettiği bazı husûslar ise şunlardı:(lü)Kaplar, bazan, hayvan -
ların şekillerini t a k ! i d ediyordu. Bu arada, kuşa benzetilen kapların (Türkçe
"kazlaya-bas":kaz başlı), Çine "Hu" lardan (şimâlî Asyalılardan) geldiği rivâ-
yet e d i l i y o r d u . Buna karşılık Türkler, kaplar için çok kerre, çinceden gelme
ölçüleri kullanıyorlardı ("kav", "şu" ve "şeng" g i b i . Müşterek şekiller arasında
şunlar sayılabilir: çince t i n g ve l i , Türkçe "küzeç" denip içi dört köşe b i r
çanak olarak tanıtılan ve dînî merâsimlerde de kullanılıp, ocak v a z i f e s i n i de
gören üç-ayaklı kap (Lev.I/b ,d); çince kuei ve p'ou, Türkçe "ayak" ve " i d i s "
adn v e r i l e n , kâse ve maşraba biçimlerine kadehler (Lev.l/a.c.f1. Büyük çanaklara
türkçe "yoğrı" ve "aşıç'V'eşiç" ismi v e r i l i y o r d u . Toprak malzemeden i b r i k l e r e ve
destî'lere, türkçe "olma", veya hükümdâr sofrasına mahsûs ise "sagrak" deniyordu
Sonradan icâd edilmiş bulunmakla beraber, yine Çin'den Türklere geçdiği anlaşılan
şu şekiller de burada k a y d e d i l e b i l i r : Çince tiez-tzu'dan muharrif olarak, türkçe
"(ayaklığ) t e v s i " denen ve masa v a z i f e s i n i de gören ayaklı t e p s i l e r (Le.V/a,b .
Çukur t e p s i l e r e "işküm" deniyordu); "kaşugluk ayak" adı verilen ve yemek için k u l
lanılan kaşık!ı kâseler; çince ch'a (cay) dan geldiği sanılan "çalıng" kelimesi
Ö7
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 3
i l e tavsiîf edilmiş "ayak"lar (çay kadehleri?). Türkçe "kaltuk" denen ve
Çin'de (11) de çok eskiden b i l i n i p , i k i n c i dereceden kimselere v e r i l e n ,
içki içmeğe mahsûs boynuzun, Çin tekniğinde sırlanmış, çiniden b i r t a k l i
d i , şimâl-doğu Türkistanda bulundu ( L e v . I I I / a ) . Çin keramik sanatının Türk
kültürüne b i r katkısı da, oymalı ve daha sonra sırlı da o l a b i l e n mimârî un
sunlar, dıvar kaplamaları, tuğlalar, ve yarı-üstüvânî şekilde k i r e m i t l e r o l a -
cakdı (12) ( L e v . V I I , V I I I ) .
Çin sınırlarındaki Çinli olmayan kavmlerin daha şimalde ve batıdaki i l l e r d e de
eskiden beri yaşamakda olmaları, veya, muhtelif zamânlarda, o yönlere göçmele
r i i l e , Çin keramik sanatı t e s i r l e r i , bu c i h e t l e r e de, gittikçe i l e r l e d i . B i l
hassa k i , Mîlâddan önceki binyılda, İç Asyalılar, yerleşik hayâttan ayrılmışlar
ve atlı çobanlık etmeğe başlamışlardı . Böylece o t l a k peşinde, yayla i l e kışlak
arasında göç etmekde i d i l e r . "Yarı göçebelik" denen bu yaşayış tarzında, madeni
ve tahta kaplar t e r c i h edilmekle b i r l i k d e , keramik sanatı yine kışlaklarda ve
mezar eşyâsında devâm ediyordu. Mîlâd sıralarından, keramik eserler arasında,
Türklerin i l k vatanlarından sanılan i l l e r d e , türkçe adları i l e ötüken s i l s i l e s i
(Hangay: A8 °$; 99°, A5 D), ve Altun yış (Alt a y ) dağlarından, şimâle akıp, Kem
(Yenisey) nehri (67°, A8 Ş; 77° D) i l e birleşen Abakan ırmağı (53°, A3Ş; 91°,
28° D) çevrelerinde, böyle es e r l e r yapılıyordu. Hükümdâr meskenlerinin damları,
Çin usûlünde, uzun üstüvâni keramik tuğlalar i l e örtülmüşdü (Le.VII/a) (İA)
Bu meskeni erdeki, merkezî b i r külhandan , keramik borular i l e cereyân e t t i r i l e n
sıcak hava tesîsâtının i s e , y e r l i b i r icâd olduğu anlaşılmaktadır. Kem ırmağı
cıvârındaki, Mîlâd sıralarından mezarlarda da, boyalı keramikten ölü maskeleri
(Le. IV/a),.ve altın varak i l e kaplı keramikden.yapraklı dal şekilleri bulundu
(15)Bu keramikler, Türk sanat târihi bakımından, çok dikkate değer, çünkü bazı
Türk boylarının menşeinin bu 411er sanıldığını teyyiden, Mîlâddan önceki bmyıl-
dan Otüken mezarlarında, okunamayan yazılar (16) ve Abakan meskeninin k i r e m i t l e
rinde (17) (Lev. VH/a) ise Kök-Türk a l f a b e s i n i n h a r f l e r i n i n i l k numûneleri sa
yılan damgalar da kaydedildi.
I I - ÎSLAMDAN ÖNCEKİ TORK SANATINDA KERAMİK
Türk adının târîhde belirdiği M.VI. asırdan sonra, Türklerin yaşadığı engin
Eurasia sâhasının cenûbî kısmında, Türkistan ve Khorâsan i l l e r i n d e (35°-A5° Ş
55°-100° D), o devirde, i l e r l e y e n Burkan (Buddha'nın türkçesi) dîni, Türkler
arasında da yayılacaktı Bu dînin tapınakl-aj^ında, heykeller de.mahallî malzeme
Esin 4
olan toprakdan yapılıyorsa (şimâlî Asya kayalık olduğundan, o sâhadaki Türkler
taşdan heykel yontardı). Toprak malzemeden, Buddhist ve başka kültürlere men-
sûb Türk heykel sanatı, geniş b i r mevzû olmakla, buna hasr edilmiş ayrı araş
tırmalara (18) işâret i l e y e t i n i l e r e k , bu yazıda, yanlız sofra takımları ve
mimârî cebhelerin tezyinatı üzerinde durulacaktır. Ancak şu k a y d e d i l e b i l i r :
kadîm şimâlî Asya ölü maskeleri (lev. IV/a) geleneğinde, rûh veya mabûd timsâ
l i olduğu sanılabilen maskeleri, V I I I . asırda, Türkler devâm ettirmekde i d i l e r .
(Lev. IV/b ) (19)
Milâdî VI. asırdan itibâren de, yine Çin'in batı ve şimâl sınırlarında yaşayan
Türklere, bilhassa Kök-Türk (M.550-7A5) ve Uygur (M.7A5-1577 sıraları) Hakanlık
ları Daşkentleri ve saraylarına. Çin keramik sanatındaki iler l e m e l e r pek çabuk
aks ediyordu. Şekiller gerek madenî kaplarda, (20) gerek çanaklarda, bel k i yuka
rıda söylenen, dinî gelenek ve ölçü i l e bağlı nisbetlerden dolayı, değişmemişdi.
Târihî devir Türk sanatının i l k safhasına îfd kalıntılarda, heykellerde ve dı
var resimlerinde (21) (Le.l-V), yukarıda adı v e r i l e n çanakların b i r çok c i n s i
görülür: "idiş" ve "ayak"lar (Lev. l / f , g , h ) (22) olmalar (23) (Lev. I I / b , c , d ,
e,g); "kazlayu-baş" (kaz başlı) "sagrak"lar (2A) (Lev.V/a); "ayaklıg t e v s i " l e r
(25) (Lev. V/a,b) ve ilâveten toprak malzemeden su mataraları (26) (Lev.III/b,c)
Türk keramik sanatı, gerek sofra takımlarında; gerek mimârî kaplamalarda (Lev.X);
(27) kiremitlerde (28) (Lev. VII/b,c; V I I I / a ) ; esâsen y e r l i Iç Asya geleneğinde
olan ocaklarda (29) ( l e v . IX/a,b,c), Çin'den gittikçe ayrılan b i r süsleme üslûbu
i l e tabârüz ediyordu. Tezyînât, Çin'e nazaran, daha çok satıh kaplamakda ve resim
den ziyâde, p l a s t i k mâhiyette i d i . Sgrafitto,noktalama, taraklama, kalıp damgası,
champ-levé denen oyma t e k n i k l e r i ; yapışdırma unsurlar, hep b i r l i k t e kullanılıyor
du. Bazı e s e r l e r i n yüzünde, hiç süslemesiz yer bırakı İmamışdı. Boya, cilâ ve
sırlama usûlleri de yaygın i d i . Mimârî kaplamalarda, sırlama tekniği, X. asır
dan önce, ancak Doğu Türkistan da mevcûd i d i . (30) Doğu Türkistan'da,IX./XII.
asırlar arasındaki Uygur başkenti Koço harâbelerinde, kurşunî-mavî renkde, sırlı
ve oymalı tuğlalar (Lev.VIII/a,b); daha cenûbdaki Kâşghar'da ise (X. asırdan
önce), yeşil renkde, parlak sırlı ve oymalı dıvar kaplamaları kullanılıyordu. Mi
mârî kaplamaları sırlamak tekniği, Batı Türkistan'a daha geç, doğulu Türkler vâ
sıtası i l e , i l e r l e y e c e k d i .
Keramikleri süslemede kullanılan mütiflerin (31) b i r kısmı, Çin i l e Müşterek ve
gök-yer-atalar ibâdetine aîd veya Burkan i l e Mani dînlerinden alınmış ve dînî ma
nâları da olan remzlerden i d i . M o t i f l e r i n çoğu ise Türk geleneğinde, şahıs veya
B9
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 5
^boy damgaları; şahıs, veya tanrı, yahud ongun'ların t a s v i r l e r i ; unvân işâret-
l e r i ve Türkçe harf ve yazılardan müteşekkil i d i . İlk kısımdan, şu misâller
v e r i l e b i l i r : gök ve yer i l e unsurların ve diğer kosmolojik mefhumların remz-
l e r i . Bunlar, ateş unsuru timsâli alev; su unsuru timsâli bulut veya dalga
(helezon); toprak unsuru timsâllerinden, dağ ve ağaç (servi ve çam) g i b i t a b i
at görünüşlerinin resmi, veya piktoğramı (basitleşdirilmiş resmi) o l a b i l i r d i .
Bu mefhûmların, t a b i a t i l e alâkası olmayan, kosmolojik tasavvurlardan mülhem
remzleri de vardı: gök remzi dâire, yer remzi dört-köşe, ateş remzi üçgen g i b i
remzler , kriptoğram mâhiyetinde de (varlıkların terkîblerini gösteren g i z l i
yazı) tarzında, türkçe "ırk", çince "kua"denen ve çizgiler i l e noktalardan müte
şekkil mühürler o l a b i l i y o r d u . Aynı gruba dâhil başka motiflerden b i r i , Türkçe
"kün-ay" denen astral-piktogram i d i (dünyevî, veya manevi hükümdar pâyesinaeki
şahısların parlaklığının, yahud gök kubbenin remzi olan, güneş i l e ay içtimâinin
Pigtoğramı k i bayrağımızın menşeidir: (Lev. IX/c,5) Güneş, Cindeki g i b i , nokta
lı dâire görünüşünde; veya Orta Asya tarzında, şekiz-köşeli yıldız, veya lotus
( I ev.IX/b) yahud ok biçiminde; ay ise noktasız, yahud çift da i r e , veya hilâl,
veya yay (Kök-Türk h a r f l e r i n d e ay veya, yani yay, aynı işâretle gösterilirdi)
şeklinde i d i . ölümsüzlük timsâllerinden şeftali ve ebedî hayat veren otu otlayan
geyik mevzûları da bu meyânda idi.Yıldız manzûmelerinin müşahhas t a s v i r l e r i , Türk
çe adları i l e , "Sağızgan" (saksağan ve umûmiyetle kuşlar); "Luu" ( e j d e r i n eski
türkçesi "Evren" de denirdi (Lev.IX/c/5); Bars ( p a r s ) ; Yılan ve Oniki hayvanlı
takvimin remzleri de bu grupda sayılabilir. Burkan dîninden mülhem timsâllerden
bilhassa şunlar, Türk keramik eserlerinde tekerrür ediyordu; "Monçuk" (boncuk)
denen Cintâmani; "Oç e r d i n i " (üç cevher) adı v e r i l e n , üç toparlakdan ibâret remz;
bulut ve a l e v l i hâle (türkçesi "çok yalın"); dört altı, sekiz yön remzleri olan
haç i l e altı ve sekiz köşeli şekiller ve y ıldızlar; ebediyyet timsâli, çapraz
yönde dört düğümü olan m o t i f (türkçesi:tügsin" ) ; Burkan dîni a z i z l e r i n i n (Lev.
I l / f ) ; Burkan pâyeli a z i z l e r i n açılmış gönlünü ve güneşi de temsil eden sekiz yap
raklı lotus (türkçesi "linkhua, veya "khua çeçek"); henüz Burkan olmamış ermişle
r i n k a l b i n i n remzi olan l o t u s goncası ("linkhua ağzı") ve be l k i bunlardan gelişen
yürek biçimindeki motif de (Lev.X/a) Burkan dininden mülhemdi. Nar ve üzüm, nûr-
lu cennet yemişleri sayılarak, Mani dîni eserlerinde yer alıyordu. Türk gelene
ğinden m o t i f l e r arasında, keramiklerde görülenlerden şunlar sayılabilir: boy ve
şahıs damgaları, h a r f l e r ve yazılar; keramik sahibinin p o r t r e s i olabilecek insan
basları ( l e v . IV/c,d); boy ve şahıs ongunlarının t a s v i r l e r i ; alplık ve okculukda
mahâret nişânesi olarak baslığa takılan boynuz ve şâhîn kanadı, veya cennet kuşu
90
Esin 6
sayılan tavus (eski Türkçe; "yuy", "yoy") tüyünden sorguç (eski Türkçede:
"çuylamış kuş yüke"); kadınlardan başka, hükümdârlara da mahsûs olan, "yinçü
tiziği" ( i n c i d i z i s i ) ve "yıp" ( i p ) de denen gerdanlıklar ( L e v . I I / a ) ; er
mertebesi ve devlet hizmeti alâmeti olan "kur" (madeni levhalar i l e süslü,
kayış kemer). Çakı ve kese g i b i küçük eşyâsarkmağa mahsûs, kayış uzantıları
da olan "kur",bazan pek vâzıh biçimde gösterilirdi (Lev.II/c) Türk keramikle-
rinde çok görüldüğü yukarıda kayd edilen yürek şeklinin, çift boynuz'dan geliş-
diğini sananlar da vardır.
M o t i f l e r i n çoğunun kosmolojik manâsı olduğu için, bunlar gök, yer ve unsurla
rın dînî kanûnlara göre, sınıflandırılmış sıralarında, yapud b i r merkez etrâ-
fında; veya üst-üste ve yan-yana, bazan da b i r mimârî cebhenin kat-kat kemerle
r i içinde d i z i l i y o r d u . Tertîbler, böylece, g i r i f t değildi. Tertîblerin mihveri
ni teşkil eden, kâinâtın merkezinde tasavvur edilen ağaç, eski türkçe adı i l e
"Sıruk" (sırık) da o l a b i l i y o r d u . Kâinâtın muhtelif remzlerini taşıyan ağaç d a l
ları, nebâtı kıvrımlar şeklinde, satıhları dolduruyordu. Türk sanatının istidadı
na uygun olarak , m o t i f l e r büyük çapda i d i . Hatta, tek veya b i r çift motif i l e
de iktifâ e d i l e b i l i y o r d u .
I I I - ÎLK ÎSLAMÎ DEVİR ( M.VIII. ASIRDAN SONRA)
Mîlâdî V I I I . asırdan sonra, Orta Asya'da Islâmın ilerlemesi i l e b i r l i k t e , bazı
değişiklikler oldu. Bu değişiklikler Türk sanatına da aks e t t i . 0 devirde mevcûd
en büyük Türk d e v l e t i , kendilerine "Hakanî Türk" adını verenler, modern târîhci-
l e r i n tabîri i l e Kara-hanlılar (M.840-1220), 926 sıralarında Islâmı kâbul edince,
büyük devlet ölçüsünde, Islâmî Türk sanatı başladı. Türk keramik sanatında, tek
n i k l e r şekiller ve motiflerde per fark olmadı (32) (Lev.V/d., l/g,h; 1 1 / 1 , i , j ,
K.L) Hakanî keramiklerinden, ( L e v . I I I / c ) boru biçimindeki (Lev.IV/d) kulplu bardak
l a r a , Osmanlı devrinde aynı şeklin devamı bakımından, burada işâret e d i l e b i l i r .
( L e v . I I / h ) . Türklerin, büyük devlet ölçüsünde Islâma girişi, Türk sanatında değil
fakat İslam sanatındaki ve bu arada keramiklerdeki tezyînî motiflerde, büyük ye
n i l i k l e r e yol açdı. Daha önce, Orta Asya Islâmî çevrelerinde, müşahhas t a s v i r l e r a
deta yok olmuş, veya hendesî, yahud nebâtî şekillere dönüşmekde i d i (yanlış ola
rak. Anadolu'nun eski adı Rûm'dan mülhem, "Rûmî dediğimiz bu tarz m o t i f l e r i n men
şei, IX-XII asırlardaki Türkistan'dır. Bu cereyân Hakanî devrinde de devâm edip,
Selçuklular i l e b i r l i k d e , Anadolu'ya g e l e c e k t i ) . Hakanî Türkleri, Islâmden önceki
91
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 7
moti f l e r d e n , kendi kadîm g e l e n e k l e r i , hatta eski d i n l e r i l e alâkalı olanları
b i l e Islâml mevzûlara i n t i b a k e t t i r d i l e r . Keramik sâhasında b i r misal ilâve
ten: Kadim Doğu Asya'da gök remzi; Türklerde ise alplık i l e alâkalı tüy m o t i
f i , b i r mihrabı süsledi ( L e v . V I I I / e ) . Belki mihrâb'daki mo t i f Burkan dininde, cen
net kuşu sayılan tavus tüyü o l a b i l i r d i . "Türk Hakanları" diye anılan Hakan!
sülâlesi, çok dindar Müslüman olmakla b i r l i k d e , kendi yüksek payelerinin alâ
me t l e r i sayılan motiflerden vazgeçememişlerdi. İnsan t a s v i r l e r i (33) meyânında,
tah t üstünde bağdaş kurmuş, veya ata binmiş hükümdar m o t i f i yanında, portre mâ
hiyetinde insan başı t a s v i r l e r i dahi, İslâm! devirde, yok olmadı (Lev.IV/d)(İn
san başı t a s v i r l e r i Orta Asya Selçuklu keramiklerine de aks edecekdi). Eski
mabûdlarda, masallarda ve p e r i l e r i l e c i n l e r hakkında r i v a y e t l e r e bürünerek, ha
ya l l e r d e bazan yaşamağa devam e t t i . Bu meyânda, taçlı kadın-baslı kus (Budhist
inançlarda Mnnart denen cennet musikişinâs'ı), " p e r r i " ismi i l e Dede Korkut des
tanına geçdi ve simâl-batı Türkistan'da, Kûfî yazı t a k l i d i i l e süslü, al b i r kera
mikde temsil eoilmişdi ( L e v . I I / j ) (34) Sekil itibarı i l e , bu desti.Çin'de chüef
(serçe) dört ayaklı dönen kapları (Lev.l/e) da hatırlatmaktadır. Islâmda haram
olan a s t r o l o j i (35) de, başka Müslüman memleketlerinde olduğu g i b i , Hakan! Tiırkle
rince de mubah sayılıyordu.
Bazı müşahhas t a s v i r l e r , a s t r o l o j i k veçhede, t e f s i r edilmektedir. Hakanllerin
muhâfaza e t t i k l e r i eski m o t i f l e r arasında şunlar da vardı. (36) Türk Hakanlarına
gök ve a t a l a r dinînde a t f edilen semavi hüvviyet ve dünyâ hâkimiyeti alâmetle
r i olan a s t r a l ve diğer remzler ( l e v . IX/c/5 de görülen "Kün-ay"; Lev.XII/a da
görülen ve dört yön i l e her yöne hâkimiyeti ifâde eden haç ve yıldız; lev.IX/b
de temsil edilen ve felek çarkı olarak da tasavvur edilen "Luu; veya "Evren"
yani Ejder yıldız manzûmesi g i b i ) ; m uhtelif unvânların ongunları (37) (Lev.l/h
da görülen arslan; l e v . l / g de, güneş ve ay pittogramları arasında, okunmayan
b i r yazı i l e b i r l i k d e görülen "Kara-kuş",yani k a r t a l ; lev.VI/A'da, gerçekçi,
veya piktogram şeklinde yer alan "Bars", yani pars g i b i ) Unvân ongunu, diğer
yırtıcı kuşlar ve hayvanlardan başka, Oniki hayvanlı takvimden,bilhassa "Tavış-
gan" (tavşan) g i b i , bolluk uğuru getirdiği sanılan şekiller de kullanılıyordu.
Hükümdârlık alâmeti m o t i f l e r d e n , atlı, avcı, arslan, k a r t a l , yırtıcı diğer kuş
l a r , diğer Türk sülâlelerine, Simcur oğullarına, Selçuklulara, Osmanlılara
mirâs kalacakdı. Hakan! s i k k e l e r i n d e , ve bazı keramiklerde (Lev.X/b,c) (38)
sülâlenin timsâllerinden o l a b i l e n nar ağacı da görülmektedir. Eski dinlerden
kalan başka m o t i f l e r de Hakan! keram i k l e r i n i süslemekde i d i ; (39) çam ve servi
92
Esin S
g i b i ağaçlar ( l e v . I X / c ) ; ölümsüzlük timsâli geyik ( l e v . I I / 1 ) ; lotus çiçeği ve
goncası ( l e v . V I I I / c . d ) ebediyet demzi "tügsin" bu meyanda i d i . Lotus goncası,
zamân i l e , lâle şekline de g i r d i (Lev.IV/c).
Yakın Doğu Müslüman sanatının Türk sanatına t e s i r l e r i de tedricen belirmekde i d i .
Eskiden, kosmik kanûnlara göre sınırlandırılan ve müstakil duran motiflerden mü-
rekkeb t e r t l b l e r , eski d i n l e r i n sınıflandırın kosmolojik kanûnlarının unutulması
i l e , daha dağınık ve böylece g i r i f t hâle girmeğe başlamışdı. Bu gelişmede, İs
lam sanatında, Emevl devrinden beri tekâmül eden "Arabesque" t e r t l b l e r i n i n t e s i r i
de oldu. Türk sanatında, hendes! Arabesque, i l k önce, yan-yana d i z i l e n yıldızlar
ve çok-köşeliler t e r t i b i n d e (Lev,XI/a,b), daha sonra ise, merkezden güneş ışığı
gi b i yayılan ag olarak, görüldü. (40) "Bin-dal" dediğimiz nebâtî kıvrımlar, Türk
sanatında Islâmdan önce de mevcûddü. "Bin dal" süslemesi Hakan! keramiklerinde
Osmanlı üslûbunun öncüsü olarak, aksırlı zemin üstünde, tersim ediliyordu (Lev.
n/k). ( 4 i )
Islâmın Türk sanatına ve bu arada keramik eserlere getirdiği başlıca yeni motif,
arabça yazı, keramiklerde i l k önce şekl 1 taklîdler i l e başladı (Lev.IV/b). Daha
sonra okunabilir ibareler ve nihâyet hattâtlık sanatı gelişdi (Lev.VI/d). Türk
lerde, Kök-TUrk ve Uygur yazılarında çok i l e r i olan güzel yazı sanatı geleneği;
(43) arabça harflere de teşmil edilerek,Hakanl üslûbunda, Kûfî Celi sülüs ve nesk-
bî hatları, mimari kitabelerde de, yüksek z i r v e l e r e erişdi (Lev.XII/a).(44)
Hakâni sanatının bu sâhada b i r buluşu, Selçuklu devrinde ve daha sonraki Türk
sanatında, çığır açmış oldu: tuğlaların mozaik g i b i dizilmesi i l e , Kûf! ibâreler
teşkil edilerek, mimârl cebheler, bu tertîbde kaplanıyordu (Lev.XII/b)(45) .
Kûf! i b a r e l e r i n tuğla mosaik'ine teşmili, Uygurlarda ve Doğu Türklerinde kullanı
lan, dört-köşe çerçeve içindeki Çin yazısına benzer mühür şekillerinden mülhem o-
1 abı l i r d i .
İslâm! umdelere göre, d i n i eserlerde müşahhas t a s v i r l e r i n yasaklanması k e y f i y e t i ,
başka m o t i f l e r i n , iç ve dış mimârl cebhelerinde, inkişâfına sebep oldu. Hakanl
mimârl cebheleri, muhtelif t e k n i k l e r i n b i r l i k d e kullanılmasından müteşekkil, i n
ce ve zengin b i r t e z y i n i ağ i l e kaplandı. Bu arada, oymalı kısımlar yanında, ye
şil ve gök renklerde sırlı keramiklerin de mimârîde kullanılması geleneği, Hakanl
Türklerinin merkezleri olan Doğu Türkistanda eskiden beri mevcûd iken bu sülâle
nin Islâmı raoûlu i l e , islam sanatına teşmil edilmiş oldu. (46) Sırlı keramikle-
9 3
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 9
r i n , sırsız ve oymalı kısımlar içinde, madenî çerçevelerdeki b i r e r r e n k l i mücev
her g i b i parladığı, göz-alıcı Hakanî mimârî ce b h e l e r i , böylece vücûd buldu.
(Lev.VIIIZc.d) (47)
Hakanîler, kültürün her kolunda olduğu g i b i , keramik sanatında da, Türk gele
neğini Islâmî umdeler i l e birleşdirmişlerdi. Böylece Islâmî Türk keramik sanatı
nın bütün dalları ve Türkiye dalı da, bu müşterek kökden doğdu. Iç Asya dalları,
kendi topraklarında gelişdiler. Türkiye dalı ise Anadoluya, yeni b i r zemine
e k i l d i . Hakânî keramik geleneğinin cenubi Türk i l l e r i n e Türkmenistan'a Azerbay
can'a ve Türkiye'ye i n t i k a l i , Orta Asya Selçuklu keramik merkezleri (Merv g i b i )
aracılığı i l e oldu. Bu geçiş safhası, ayrı b i r mevzu olarak, araştırıcısını
beklemektedir.
N O T L A R :
1- E.Esin, "Selçuklular'dan önceki, proto-Türk ve Türk keramik sanatına dâir",
Sanat târihi yıllığı , IX-X (İstanbul-1981). Bundan sonra, bu yazı, Esin,
"Keramik" Kısaltması i l e anılacaktır.
2- E.Esin, îslâmiyettenönceki Türk kültür târîhi ve islâm'a giriş,(istanbul,
1978), sahife 33-42. Yeni araştırmalar: E.A. Novgorodova-V.V.Volkov-S.N.
Korenevskij-N.N.Mamonova, Ulangom (Wiesbaden, 1982), s.42,141- 42.
3- Bkz. aşağ. not 6 ve 7.
4- Bkz. aşağ. not 12.
5- Mahmûd Kâshğharî, Ad-Dîvân-u lughât i t - T u r k , B.Atalay bask.(Ankara,1941-43)
c.l,s.V8: "Ayak (çanak) evürdi".
6- Bkz. Esin, "Keramik", not 1 de a.g.e. s.10-10 da v e r i l e n kaynaklar (başlıca-
ları: J.G. Anderson, Preliminary report on archaeological research i n Kansu
(Peking, 1925) (Andersson'un getirdiği es e r l e r Stockholm'da, Museum of Far
Eastern A n t i q u i t i e s ' d e d i r ve bu yazıdaki lev. Va,b, onlardandır. Doğu Tür
kistan için: F.Bergman, Archaeological researches i n Sinkiang (Stockholm,
1939), s.14-19 ve lev 1( bu yazıda lev. 11/a). Kuş tüyü'nün manâsı (mezarlar
da bulunan eserlerde): E.Esin, "Turfan kazıları", "Türk Ansiklopedisi (Anka-
'94
Esin 10
ra,1982),s.10-11. Türkçeler: G.Clauson, An Etymological dictionary of pre-
' T h i r t t e n t h century Turkish (Oxford,1972).
7- Çin t e k n i k l e r i ve bugün şimâl-batı Çinde olup, eskiden Çinli olmayan kavmla-
rın vatanı olan i l l e r d e n , Mîlâddan önceki binyıla S id eserler: Cheng-Tê-K'un,
Chou China (Cambridge, 1973), s.127,168 ,203-12,lev.19 ve 22 (bu yazıda lev.
İZc-e). Şimâlî Asya'da altın varak i l e kaplı keramik: Esin, "Keramik",s.109.
8- Bkz. Clauson, not 6'da a.g.e.
9- Bkz. yuk. not 6 ve 7.
10- Kapların şekillerinin dînî ve temsilî mâhiyetleri ve ölçüleri: E.Biot,
Le Tchéou-li (Paris,1851), indeks, "Vasses". Türkçe adlar ve ölçüler: Clausson,
yuk. not 6 da a.g.e. ve A.N. Bernstam, "Uygurskaya epigrafika Semireç'ya".
Epigrafika Vostoka, 1-11 (Moskova, 1947-48). Çince adlar ve Çin i l e batısında
ki şekiller:bkz. yuk. not 6 da, Andersson ve Bergman i l e , yuk.not 7 de Chêng.
Türk şekilleri: bkz. aşağ . not 20-26. Umûmî b i l g i l e r : Esin, "Keramik", yuk.not.
1 da a.g.e., s.110-11 ,117-18, 122-23.
11- M. Granet, Danses et légendes de la Chine ancienne(Paris, 1959),s.38. Bu yazı
daki lev. l l l Z a nın kaynağı: Esin, "Keramik", res.10
12- Bkz. Esin, "Keramik", s.111-30
13- Pruşek, Chinese s t a t e l e t s and the Northern Barbarians, 1400-300 B.C.
(Dordrecht, 1971} ,s.81-83 de verilen kaynaklar.
14- Bkz. Esin, "Keramik, s.109-12 ve res.4 (bu yazıda lev.VIIZa)
15- Esin, "Keramik", s.109,res.2 (bu yazıda,lev.IVZa)
16- Novgorodova-Volkov ve diğerleri, yuk.not 2'de a-g-e-_ res.2673.
17- Bakz.yuk.not 15
18- E.Esir., "Burkar, ve Mani dînleri çevesinde Türk sanatı". Türk kültürü el k i -
tabı, seri I I , c i l d , l Z a ( I s t a n b u l , M i l l i EĞitim Bakanlığı basın-evi,1972) de ve
r i l e n kaynaklara bakz.
19- E.Esin, Türk kosmolojisi (Erken devir) (istanbul ,1979), s.19-21 deki kaynakla
ra bkz. a.g.e. deki l e v . I I I Z b , M.VIII asırda ölen Gök-Türk hakimi Tonyukuk'un
mezarındandır (bu yazıda lev.IVZb)
20- Esin, "Keramik", res.8 VI-IX. asırlardan, Sibirya'da Kök-Türk h a r f l e r i i l e türk-
3b
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 1i
çe yazılar olan mezardan gümüş, kadeh, a.g.e. res.10 (Çin de bulunmuş
Kök-Türk yazılı altın kadeh)
21- Bkz. aşağ.not . 22-26
22- Esin, "Keramik", res I I den (bu yazıda l e v . l / f ) : Şimâl-batı Türkistan'da
k i , VI-IX. asırlardan Türk merkezlerinde bulunan "ayak" ve "idiş"ler.
23- Esin, "Keramik", res. 16,16,17,18,19,20,26 (bu yazıda lev. I I / b , c , d ) : muh
t e l i f , VI-IX asırlardan Türk mezarlarında ve şehir kalıntılarında ve b i r
Uygur k i t a p resmindeki ( l e v . I l / e ) "olma"lar.
2A- Esin, "Keramik", res. 12 ve 13 (bu yazıda lev. V / a , l l / d ) : Doğu Türkistan'
da Koço'daki, I X - X I I . asırlardan kalan Uygur sarayının dıvar resimlerinde,
"ayaklıg t e v s i " , "idiş","ayak" ve kuş başlı "sagrak" 1ar i l e Doğu Türkis
tan'da bulunmuş, yeşil sırlı "sagrak".
2B- Esin, "Keramik", res.27 (bu yazıda lev. V/b ): şimâl-batı Türkistan'da,
Taraz'da (hükümdâr merkezi) bulunmuş, VI-IX. asırlardan al renkde "ayak
lıg t e v s i " (ayaklı t e p s i ) .
26- Şimâl-batı Türkistan da bulunmuş, VII-IX asırlardan, oymalı toprak malzeme
den su matarası. E.I.Aegeva-Patseviç, " I z i s t o r i i osednix poselenii i gro-
dov yujnogo Kazakstana", Trudı I n s t i t u t a i s t o r i i , a r x e o l o g i i i etnogr. Aked.
Nauk Kazak. SSR (Alma-ata, 19B8) (bu yazıda,lev.III./b).Lev.III/c, Esin,
Kültür târihi
27- Esin,"Keramik", res. A8 ve B2 (bu yazıda lev.X/a,b): şimâl-batı Türkistan'
da, V I I . - I X . asırlardan, keramik dıvar kaplamaları ve Uygur şehir kalıntı
larında, mavi-kurşuni r e n k l i , kabartmalı ve az sırlı tuğla.
28- Bu yazıda lev.VII/b,c, Esin, "Keramik",res. 6 ve 7 d i r . ve ötüken i l i i l e
şimâl-batı Türkistan'da, V I I I . asır Türk yapılarında, keramik k i r e m i t l e r i n
süslemelerini gösterir. Lev. V I I I / a , Esin, Kültür Târihi lev.LXXVII/a dır
ve I X . - X I I . asırlardan b i r Uygur dıvar resminde, r e n k l i tuğlalar ve r e n k l i ,
oymalı (kuş-başı şeklinde) k i r e m i t l e r i olan b i r evi t a s v i r eder.
29- Bu yazıda lev. IX/a,b,c, Esin, "Keramik" res. A0-A3 dür ve Islâmdan önceki
i l e derhâl sonraki (Hakan! l e r i n Samarkand daki sarayından) muhtelif Türk
merkezlerinde ocak şekilleri ve tezyinâtını gösterir.
30- Bu yazıda lev. VII/b:Esin, "Keramik", s.119-21 ve res. B2 dendir. L e v . V I I I /
a:bkz.yuk.not.28 sırlı mimâri keramik'in islam sanatına teşmil):bkz.aşağ.
not A6.
96
Esin 12
31- Ekseri m o t i f l e r hakkında b i l g i l e r şu kaynakdandır: Esin, "Keramik",s.124.
a.g.e. de res. 29 bu yazıda lev. IV/c'dır. İlâve mefhûmlardan kosmolojik
mevzûlar: Esin, Kosmoloji (yuk. not 19'da a.g.e.), indeks, "bulung"(yön),
"ırk", "kün-ay", "sıgun - keyik" (geyik), "yıgaç" (ağaç), i l a h . i n c i ve
gerdanlık, hükümdârlık alâmeti: J.Nobel, Suvarna prabhâsottama-sûtra . ( L e i -
den-19B8), s.195. Lotus timsâlleri: G.Kara-P.Zieme, Ein Uigurishes Totenbuch,
(Wiesbaden, 1979), indeks, "linkhua ağcı". Bulut, "coğ yalın": bkz. Clauson.
"Kur": bkz. E.Esin, "Kur-kurşak", Central Asatic j o u r n a l , XXIV/3-A (Weisba-
den, 1980). Tüy, yük. not 6 ve kanat, boynuz: bkz.E.Esin,"Bedük-börk", Pro-
ceedings of the ninth meeting of the Permanent International A l t a i s t i e con-
ference (Napoli, 1970), s.112-116 "Çuglamış kuş yüki": G.Kara-P.Zieme, Frag
mente tantrischer Werke in uigurischer übersetzung ( B e r l i n , 1976), satır
2B6. Tavus kışı: S.Tezcan, Pas Uigurische Insadi-sûtra Beriin,197A), satır
981 .
32- Bu yazıdaki lev. l/g,h; I I / d , e , f , g , j , k , Esin, "Keramik", res.13,19,22,26,
33,39, dandır. L e v . I I / I ; I I I / c ; IV/d ; için not 36, 26 ve 33 e bakınız.
Lev.II/h şu kaynakdandır: G.A- Brikina, Karabulak (Moskova, 1974), IX.-XI.
asırlardan keramik kalıntıları Lev. V/c 'deki " t e v s i " ise Esin, Kültür T a r i -
I n , lev. C/e'dendir. Müşahhas m o t i f l e r i n nebâti şekillere dönüşmesi için:
a.g.e., s.l70'de verilen kaynaklara bkz. Tüy ve tavus m o t i f l e r i : bkz. yuk.
not 6 ve 31. Tüy m o t i f l i Hakan! minrâbı: S.G. X melnitzkiy-N.N.Negmatov,
"Mihrab v Ast", Sovetskaya arxeologiya(1963/2): bu yazıda, lev. V I I I / e .
33- Türk sanatında atlı hükümdâr t e m s i l l e r i : E.Esin, "Kuşçı", Sanat târihi yıllığı
VI ( i s t a n b u l , 1976). Keramik'de insan-başı t a s v i r i geleneği: bkz.yuk. not 31.
Hakan! keramik'inde insan başı: Esin, "Keramik'Ves. 29 (bu yazıda, lev. IV/d)
Orta Asya Selçuklu sanatında: G.A. Pugaçenkova, "Master-keramist Muhammed-Ali
Inayetan iz Merva" , Sovetskaya arxeologiya (19B8-2).
3A- Esin. "Keramik",res.3? 'bu yazıda l e v . T I / j ) . Peri şeklinin menşei: Esin
Kültür-târİhi , s. 159
35- Mehmed A r i f , Binbir Hadis-i şerif şerhi (Kahire, H.1319), hadis no 28,149,
36- Bu m o t i f l e r i n eski şekilleri ve ifâde e t t i k l e r i manâlar:bkz.yuk.not 31.
Hakanî keramik eserlerinde t a s v i r l e r : Pugaçenkova-Rempel', not 33 de a.g.e.,
res.218, 235 (geyik: bu yazıda, l e v . I I / 1 ) ; Esin, "Keramik", res.A2 (sarayda
ki ocak süslemesinde "kün-ay, çift-ejder ve çift kuş. Bu yazıda, lev.IX/c);
a.g.e., res.A2 (aynı ocakda s e r v i , veya kavağa benzer ağaç: bu yazıda lev.
77
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 13
yine bkz.yuk.not 3B (nar ağacı): Esin, "Keramik" res.A3 (ocak süslemesinde
açılmış l o t u s : bu yazıda lev. IX/b); a.g.e., res.38 (yeşil renkde, sırlı
ve sırsız mimârı kaplamalarında lotus goncası: bu yazıda, l e v . V I I I Z c ) , l o
tus goncasından lale'ye geçiş için bkz. EbEsin, "Lale devrinde Türkistan
ilhâmı", Türk dünyâsı araştırmaları d e r g i s i , X ( i s t a n b u l , Şubat 1981),
s.16-21,lev.7. Bu yazıda lev.VI/a (açılmış lotus ve lâleye benzer goncalı
tabak) şu kaynakdan: G.A. Puğaçenkova-L.I. Rempel' Oçerki iskusstva Sredney
A z i i (Moskova, 1982),res. 200. Bu yazıda lev.XI/a (Hakan! mimâr! keramik şe
k i l l e r i ) : Esin, "Keramik", res.A9.
37- Hakan! ongunları: Esin, Kül tür târihi, s.169. T a s v i r l i keramikler: G.A.
Pugaçenkova-L.I. Rempel', I s t o r i y a iskusstva Uzbekistana (Moskova, 196B),
res.227 (Kara-kiş: bu yazıda, l e v . l / g ) ; res. 231 (pars ve pars sırtında av
cı kuş: bu yazıda lev. VI/a) Oniki hayvanlı takvimde, Tavışgan (tavşan) ve
Luu ( e j d e r ) yılları bolluk uğuru g e t i r i r sanılırdı: 0 Turan, Oniki hayvanlı
Türk takvimi ( i s t a n b u l , 1949), s.92-93.
38- Nar'ın Hakan! lerde manâsı: E.Esin, "Otüken-yış", Atsız armağanı (İstanbul
1976), s.173. Sikkelerde, keramikde nar resmi: a.g.e., le v . V I I I / a , b , c ,
(bu yazıda lev. X/b) Lev.X/c nin kaynağı: Esin, "Keramik" , res.A7
39- Bkz.yuk.not 36
AO- Yan -yana dizilmiş yıldızsız has ve altı-köşeli m o t i f l e r i , Arabesque'den mülhem
tarzda, Hakan! Türk sülâlesinden M. A30/M.10AB sıralarında Khuttal vâlîsi
olan Nasr oğlu, İbrâhim Böri T i g i n devrine a t f e d i l e b i l e c e k , üzgend Hâkani âbi
d e l e r i üslûbunda, b i r saday odası kalıntılarında görülür (bu yazıda lev . X I / b ) :
E.Gulyamova, "Raskopki na gorodişçe Sayed", Arxeologiçiskie o t k r i t i y a 1977
goda (Moskova, 1978), S.BB6. Altı ve sekiz köşeli yıldızlar, Hakan! Türk dev
r i n i n alâmeti olan motiflerdendir:E.A. Dayidoviç, Kladı drevnix i sredneveko-
vix monet Tacikistana (Moskova, 1979),s.133. Khuttal'da daha önce de Türk sü
lâleleri hâkimdi: H.233-337/M.8A7-9A8 arasındaki Baniçur oğullarından sonra,
Gazneliler (423/1051 ) ve H.A30/10AB'de Hakanı Türk sülâlesi g e l d i : Davidoviç,
s. A29-30 Merkezden inkişâf eden Hakan! Arabesque'i; Esin, "Keramik", res.
AB. deki numûne 'ye bkz.
A l - A.g.e., res. 26, 37. "Bin-dal"ın, kâinâtın merkezi ağacı i l e alâkalı şekli:
bkz.yuk.not 31, "sıruk" mevzûu. Bu yazıdaki lev. II/k:a.g.e., res.39 dur.
A2- Bkz. Esin, "Keramik, r s . 34 ve 36 (bu yazıda, lev. Vl/b,d)
A3- Esin, Kültür târihi lev. LXXXVII ve CVII-CVIII.
98
Esin 14
_AA- A.g.e., res. SO (bu yazıda, lev. XII/a)
A5- Bkz. Esin, "Keramik", s. 128'de ve r i l e n kaynaklar. Bu yazıda lev. Şimâl-batı Türkistan da, XI. asırdan Daya Hatun ribât'ındandır: V.A.Lavror, Gradostroitel'naya kul'tura Sredney Az i i (Moscova, i960), res. 200
A6- Esin, "Keramik", s.!29'da verilen kaynaklar.
A7- A.g.e., res. 38. ve B3. (bu yazıda, l e v . VIII/c,d)
99
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 16
Lev. I /f Bkz. Not 22
101
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 17
102
Esin 18
Lev. II / c Bkz. Not 23 103
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 19
Lev. II/e Bkz. Not 32
Lev. II/d Bkz. Not 24_32 10i*
Esin 20
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
«ı i i i ı y ı ı i i i ı tunumınmmmtuı Esin 21
jiunu ıı mııı 111\ııııııuıınınıımtııuı/ıii
Lev. I I/i Bkz. Not 32
Lev. II/j Bkz. Not32_3A
106
Esin 22
107
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 25
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 27
112
Lev. VI/a Bkz. Not 36
113
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 29
Lev. VIZb Bkz. Not Ul
Lev. VIZ d Bkz. Not U2
11i*
Esin 30
115
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 31
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 33
Esin 3i*
119
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Esin 36 Esin .35
121
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı
Tek-Esin Vakfı