Upload
lyhuong
View
259
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
1DENEME SINAVI – 52
1. Sulcus arteria meningea media aşağıda verilen kemiklerden
hangisinde yer alan bir oluşumdur?
A) Os temporale
B) Os sphenoidale
C) Os frontale
D) Os parietale
E) Os occipitale
2. A. radialis pulsasyonunun alınabildiği anatomik en ye
çukuru (fovea radialis) esas olarak aşağıda seçeneklerde
verilen hangi iki kasın tendonunun arasında yer alır?
A) M. adductor pollicis – M. extensor pollicis brevis
B) B) M. extensor pollicis brevis – M. abductor pollicis
longus
C) C) M. extensor pollicis longus – M. extensor carpi radialis
longus
D) D) M. extensor carpi radialis longus – M. extensor carpi
radialis brevis
E) E) M. extensor pollicis brevis – M. extensor pollicis longus
3. Yüzünün sağ yarımındaki kaslarda ve sol vücut yarı-
mındaki kaslarda felci olan hastada en olası lezyon
aşağıdakilerden hangisindedir?
A) Ponsun sol yarımında
B) Ponsun sag yarımında
C) Sag nervus facialis’te
D) Sag kortekste
E) Bulbus’ta decussatio pyramidum seviyesinde
4. N. Mandibularis yaralanması olan bir hastada aşağıdaki
kaslardan hangisi etkilenmez?
A) M. temporalis
B) M. masseter
C) M. Buccinator
D) M. tensor veli palatini
E) M. pterygoideus lateralis
5. Aşağıdaki kaslardan hangisinin pelvis’e tutunması yoktur?
A) M. psoas major
B) M. quadratus femoris
C) M. quadriceps femoris
D) M. quadratus lumborum
E) M. gracilis
6. Mesencephalonda colliculus superior seviyesinden alınma
bir kesitte aşağıdaki yapılardan hangisi görülmez?
A) Nuc. ruber
B) Crus cerebri
C) Nuc. accessorius nervi oculomotorii
D) Nuc. motorius nervi oculomotorii
E) Nuc. motorius nervi trochlearis
2016 TEMMUZ TUS 52. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları bulunmaktadır.
2 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
7. Aşağıdakilerden hangisi nazofarinks ile ilgili yapılardan biri
değildir?
A) Ostium pharyngeum tubae auditivae
B) Plica salphingopalatina
C) Torus tubarius
D) Choanae
E) Isthmus faucium
8. Aşağıdaki sinirlerden hangisinin lezyonunda kolun ekstan
siyonu büyük ölçüde zayıflar?
A) Nervus medianus
B) Nervus ulnaris
C) Nervus radialis
D) Nervus thoracicus longus
E) Nervus thoracodorsalis
9. Aşağıdakilerdan hangisi trigonum inguinale’nin lateral
sınırını yapar?
A) A. iliaca interna
B) A. iliaca externa
C) A. epigatrica inferior
D) A. femoralis
E) A. pudenda interna
10. M. levator ani, m. transversus perinei profundus ve
m. obturatorius internus kaslarının sınırladığı alan
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pelvis minor
B) Spatium perinei super cialis
C) Spatium perinei profundus
D) Fossa ischioanalis
E) Regio perinealis
11. Crista terminalis aşağıdaki kalp bölümlerinden hangisinde
bulunur?
A) Sag atrium
B) Sol ventrikül
C) Sol atrium
D) Sag ventrikül
E) Septum interatriale
12. Muskulus rectus lateralis’in çalışmaması nedeniyle
içe şaşılık olan bir hastada en olası sinir lezyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) N. oculomotorius
B) N. Abducens
C) N. Ophthalmicus
D) N. trochlearis
E) N. facialis
13. Aşağıdaki anatomik yapılardan hangisi mediastinum
posterior’da bulunmaz?
A) Trachea
B) Oesophagus
C) N. vagus sinister
D) N. vagus dexter
E) V. hemiazygos accessoria
14. Fenestra vestibuli ve fenestra cochlea ortakulak boşluğunun
hangi duvarında yer alır?
A) Iç
B) Üst
C) Ön
D) Arka
E) Alt
3DENEME SINAVI – 52
15. Aşağıdaki hücre bölümlerinden hangisinde rRNA sentezi
yapılır?
A) Çekirdegin ökromatin alanları
B) Çekirdegin heterokromatin alanları
C) Çekirdekçik
D) Nükleer por kompleksi
E) Çekirdek zarı iç yapragı
16. Reseptör aracılı hücre içine madde alımı (endositoz)
sürecinde içeri alınan molekülün etrafını çeviren hücre
zarının çevresini örten molekül hangi seçenekte doğru
olarak verilmiştir?
A) Clathrin
B) Adaptin
C) Desmin
D) Coatomer proteini
E) Dynamin
17. Nötrofil lökositin oluşum süreci içinde hangi aşama ve
sonrasında hücrelerde mitotik aktivite artık izlenmez?
A) Myeloblast
B) Promyelosit
C) Myelosit
D) Metamyelosit
E) Nötrofil
18. Böbreğin proksimal tübül bölgesinin gelişim gösterdiği
embriyonik bölge hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?
A) Yüzey ektodermi
B) Nöral krista
C) Ara mezoderm
D) Paraksiyel mezoderm
E) Endoderm
19. Aşağıdaki damar türlerinden hangisinde iç ve dış elastik
laminalar gelişmiş olarak izlenir?
A) Muskuler arter
B) Elastik arter
C) Arteriol
D) Kapiller
E) Küçük arter
20. Aşağıdaki organların hangisinin tunika muskularis
tabakasında çizgili ve düz kas hücreleri izlenir?
A) Özofagus
B) Mide
C) Duodenum
D) Jejenum
E) Ileocekal bileşke
21. Timusun medulla bölgesinde izlenen kalsifiye
epitelyoretiküler hücrelere ne ad verilir?
A) Timosit
B) Hassal cismi
C) PAS hücresi
D) Kan-timus bariyeri
E) CD4 pozitif CD8 negatif hücre
22. Aşağıdaki yapılardan hangisi testisin skrotuma inişi
sırasında peritonun da inmesi sonucu oluşmuştur?
A) Tunika albuginea
B) Tunika vasküloza
C) Tunika vaginalis
D) Sertoli hücresi
E) Intertisyel hücreler
4 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
23. Adrenalin, damar duvarındaki düz kaslarda bulunan alfa-1
reseptörüne bağlandığında hangisinin aktivitesinde veya
hücre içi düzeyinde bir artışa neden olmaz?
A) Diaçilgliserol
B) Fosfolipaz C
C) Guanilat siklaz
D) Protein kinaz C
E) Stoplazmik Ca++ miktarı
24. Presinaptik akson terminalindeki veziküler membrana
ait sinaptobrevin, hangi membran proteini ile etkileşerek
ekzositoza neden olur?
A) Rab-3
B) Sintaksin
C) Sinapsin
D) Kalmodulin
E) Sinaptotagmin
25. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi iskelet kasındaki iyon
kanallarının işlev bozukluğu veya mutasyonları sonucunda
ortaya çıkmaz?
A) Miyestenia gravis
B) Malign hipertermi
C) Paramiyotoni konjenita
D) Duchenne kas distrofisi
E) Hiperkalemik periyodik paralizi
26. Periferik sinirlerde aksonun hasarlanması sonucu nöronal
hücre gövdesinin şişmesi ve organellerin özelliklerininin
yeniden düzenlenmesi ile karakterize duruma ne denir?
A) Kromatolizis
B) Anterograd dejenerasyon
C) Retrograde dejenerasyon
D) Wallerian dejenerasyon
E) Ortograd dejenerasyon
27. Aşağıdaki reseptörlerden hangisi G protein kenetli reseptör
(GPCR) olarak çalışır?
A) GABA-A
B) GABA-B
C) NMDA-glutamat
D) AMPA- glutamat
E) Nikotinik asetilkolin
28. Fizyolojik koşullarda fonokardiyografi kaydı ile elde edilen
şekilde K ve L harfleri ile gösterilen kalp sesleri için hangisi
doğrudur?
K L
A) 1. kalp sesi 2. kalp sesi
B) 2. kalp sesi 1. kalp sesi
C) 1. kalp sesi 3. kalp sesi
D) 2. kalp sesi 3. kalp sesi
E) 3. kalp sesi 4. kalp sesi
5DENEME SINAVI – 52
29. Deniz seviyesinde yaşayan, yapılan kan tahlilinde
hemoglobin düzeyi 15.6 g/dL bulunan sağlıklı bir erkeğin
arteriyel kanındaki parsiyel oksijen (pO2) düzeyinin
yaklaşık olarak kaç mmHg olması beklenir?
A) 40
B) 95
C) 104
D) 120
E) 159
30. Altı yaşında bir çocuğun testis biyopsisinden hazırlanan
dokunun mikroskobik incelemesinde aşağıdakilerden
hangisi görülmez?
A) Miyoid hücre
B) Leydig hücresi
C) Sertoli hücresi
D) Spermatogonium
E) Primer spermatosit
31. Oral glikoz tolerans testinden (OGTT) önce ve bunu takip
eden sürede elde edilen plazma glikoz düzeylerine göre
şekildeki eğriler için hangisi doğrudur?
Normal Prediyabet Diabetes Mellitus
A) 1 2 3
B) 1 3 2
C) 2 1 3
D) 3 2 1
E) 3 1 2
32. Midedeki G hücrelerinde gastrin salgılanmasını artıran
vagal uyarıda, nörotransmitter olarak hangisi görev yapar?
A) Guanilin
B) Asetilkolin
C) P maddesi
D) Gastrin serbestleyici peptid
E) Glikoza bagımlı insülinotropik polipeptid
33. Hücre organellerini ayırt edebilmek için, organele spesifik
işaretleyici (Marker) enzimler kullanılır. Aşağıdaki
enzimlerden hangisi kas hücresi endoplazmik retikulum
işaretleyicisi olarak kullanılabilir?
A) Galaktozil Transferaz
B) Glukoz 6 Fosfataz
C) Laktat Dehidrogenaz
D) Sitokrom b5 redüktaz
E) Na-K ATPaz
34. Hücre membranı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Karbonhidratlar membran dış yüzüne yerleşimlidir.
B) Yapısında kolesterol bulunur.
C) Membran lipidleri arasında iyonik baglar bulunur.
D) Periferal proteinler membrana zayıf hidrojen bagı ile
baglanır.
E) Integral proteinlerin membran ile etkileşen kısmında valin
amino asidi bulunabilir.
35. Aşağıdaki proteinlerden hangisi hücre membran
fosfolipidlerin hareketini hücre içinden hücre dışına doğru
hızlandırır?
A) Flippaz
B) Floppaz
C) P Glikoprotein
D) Fibrilin
E) Lamin
6 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
36. Blue Diaper Sendromu aşağıdaki amino asitlerden
hangisinin patolojisinde meydana gelir?
A) Serin
B) Glisin
C) Tirozin
D) Tripofan
E) Alanin
37. Yapısında imidazol halkası olan amino asit aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Arjinin
B) Lizin
C) Histidin
D) Fenilalanin
E) Sistein
38. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi saf ketojeniktir?
A) Alanin
B) Glutamat
C) Lösin
D) Serin
E) Tirozin
39. Aşağıdaki proteinlerinden hangisi plazma protein
elektroforezinde en önde hareket eder?
A) Albumin
B) RBP
C) Makroglobulin
D) CRP
E) a-FP
40. Barsaktan emilen +2 değerlikli demirin +3 değerlikli demire
çevrilmesini sağlayarak plazmada transferrin tarafından
taşınmasını sağlayan enzim hangisidir?
A) DMT1
B) Hephaestin
C) Ferropontin
D) Hepsidin
E) Ferri redüktaz
41. Hemoglobin sentezinde kurşun ile inhibe olan mitokondriyal
enzim hangisidir?
A) ALA dehidrataz
B) ALA sentaz
C) Ferroşelataz
D) Üroporfinojen I sentaz
E) Üroporfinojen Dekarboksilaz
42. Dokulardaki karbondioksiti de akciğerlere taşınmasında en
önemli mekanizma hangisidir?
A) Karbonik Anhidraz enzimi
B) Hemoglobinin globülin zincirlerinin amino ucuna baglanır
ve hemoglobin molekülüyle birlikte
C) Hemoglobinin globülin zincirlerinin karboksi ucuna
baglanır ve hemoglobin molekülüyle birlikte
D) Plazmada çözünmüş halde
E) Makroglobulin ile birlikte
7DENEME SINAVI – 52
43. Aşağıdakilerden hangisi biluribin metabolizmasındaki hız
kısıtlayıcı basamaktır?
A) Periferik dokularda oluşan bilirubin albumine baglanması
B) Biluribin karaciger hücresinde kolaylaştırılmış difüzyon ile
alınması
C) Konjuge biluribinin safraya aktif transport ile salgılanması
D) Biluribinin düz endoplazmik retikulumda konjuge edilmesi
E) Ürobilinojenin bir kısmının sterkobiline dönüşmesi
44. Aşağıdaki enzimlerden hangisi kalsiyum kullanır?
A) Tirozin hidroksilaz
B) Fenilalanin hidroksilaz
C) Lizin hidroksilaz
D) Amilaz
E) Glukoz 6 fosfataz
45. Platelet fonksiyon bozukluğunun tespiti için kullanılan test
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kollojen/Epi ve Kollojen/ADP
B) Psödokolinesteraz
C) ALT
D) Amonyak
E) Sistatin C
46. Aşağıdakilerden hangisi ETS’de kompleks I için elektron
kaynağı değildir?
A) Gliseraldehit 3 fosfo Dehidrogenaz
B) Izositrat Dehidrogenaz
C) a-KG Dehidrogenaz
D) Malat Dehidrogenaz
E) Süksinat Dehidrogenaz
47. Eksikliğinde idrarda alanin artan enzim hangisidir?
A) Piruvat kinaz
B) Piruvat karboksilaz
C) Asetil coA karboksilaz
D) Glukojen sentaz
E) PFK-1
48. Yağ dokusunda adiposit membranında bulunan ve hormon
huyarlı lipaz’ın aşırı triaçilgliserol yıkmasını engelleyen
protein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adiponektin
B) Leptin
C) Perilipin
D) Liponektin
E) Lipodistrofin
49. Aşağıdakilerden hangisi LCAT aktivatörüdür?
A) Apo A I
B) Apo A II
C) Apo C II
D) Apo B48
E) Apo B100
50. Aşağıdaki RNA tiplerinden hangisi RNA işlenmesinde
(splicing) görevlidir?
A) miRNA
B) hnRNA
C) tRNA
D) snRNA
E) ncRNA
8 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
51. Aşağıdakilerden hangisi sekonder safra asitidir?
A) Kolik asit
B) Kenodeoksikolik asit
C) Taurokolik asit
D) Glikokolik asit
E) Litokolik asit
52. 4 aylık kız bebekte yapılan fizik muayenede hipotoni ve
nöbetler dikkat çekiyor. Yapılan testlerde hastanın uzun
zincirli yag asitlerini ve fitanik asidi okside etmede defekt
oldugu gözleniyor.
Bu hastada hangi organelde patoloji olması beklenir?
A) Mitokondri
B) Peroksizom
C) Sitozol
D) Endoplazik Retikulum
E) Golgi
53. Nitrat maruziyeti sonrası intestinal epitel hücrelerde
özellikle sitozin deaminasyonu sonucu DNA hasarı meydana
gelmektedir.
Aşağıdaki enzimlerden hangisi bu hasarın düzeltilme
sürecinde kullanılmamaktadır?
A) DNA metilaz
B) DNA glikozilaz
C) DNA endonükleaz
D) DNA liyaz
E) DNA ligaz
54. HMG coA redüktaz aktivitesini düzenleyerek kolesterol
sentezini regüle eden transkripsiyon faktörü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sterol Regulatory Binding Protein (SREBP)
B) Farnesoid X reseptör
C) ALX1
D) Geranil fosfat
E) TATA box
55. Kan kültüründe üreyen etkenin yapılan mikrobiyolojik
incelemesinde, koagülaz pozitif, mecA geni taşıyan bakteri
tespit edilmiştir.
Bu hastanın tedavisi için en uygun antibiyotik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Seftriakson
B) Daptomisin
C) Imipenem
D) Piperasilin
E) Sefoperazon
56. Toksijenik olmayan Corynebacterium diphteriae
suşunun toksijenik suş hâline gelişi aşağıdaki genetik
mekanizmalardan hangisi ile ilişkilidir?
A)Transdüksiyon
B) In vivo transformasyon
C) Konjugasyon
D) Transpozisyon
E) Plazmit transformasyonu
9DENEME SINAVI – 52
57. Aşağıdaki bakterilerden hangisi vankomisin’e intrinsik
olarak dirençlidir?
A) Staphylococcus aureus
B) Streptococcus pneumoniae
C) Erysipelothrix rhusiopathiae
D) Enterococcus faecalis
E) Staphylpcoccus epidermidis
58. BCG aşısında, aşağıdaki Mikobakteri türlerinden hangisinin
zayıflatılmış şekli kullanılmaktadır?
A) M. africanum
B) M. Microti
C) M. bovis
D) M. Tuberculosis
E) M. Smegmatis
59. Bakteri 50S ribozomal alt ünitede mutasyon oluşması
aşağıdaki ilaçlardan hangisinin etkisini ortadan kaldırmaz?
A) Makrolid
B) Linkozamid
C) Tigesiklin
D) Telitromisin
E) Streptogramin
60. Pyoderma sonrası geliştiği düşünülen Streptokokkal
glomerülonefritte etiyolojiyi aydınlatmada kullanılan test
şağıdakilerden hangisidir?
A) Bogaz kültürü
B) Bogaz sürüntüsünde grup A antijeni saptanması
C) Antistreptolizin S
D) Antistreptolizin O
E) Anti-DNAaz B
61. Yoğun bakım ünitesinde yatan ve bronkopnömoni gelişen
hastanın balgam örneğinde gram negatif, oksidaz pozitif
ve beta hemoliz oluşturan basiller tespit edilmiştir. Bu
hastadaki en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Acinetobacter baumannii
B) Pseudomonas aeruginosa
C) Klebsiella pneumoniae
D) Stenotrophomonas maltophilia
E) Escherichia coli
62. Aşağıdakilerden hangisi, Staphylococcus aureus’a ait
virulans faktörlerinden biri değildir?
A) Alfa hemolizin
B) Protein M
C) Kapsüler polisakkaritler
D) Katalaz
E) Epidermolitik toksin
10 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
63. Aşağıdaki anaerobik enfeksiyonlardan hangisi, endojen
kökenlidir?
A) Süt çoçugu botulizmi
B) Septik abortus
C) Aktinomikoz
D) Yara yeri botulizmi
E) Clostridium perfringens’e baglı gastroenterit
64. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin hücre duvarında mikolik
asit bulunabilir?
A) Micrococcus
B) Pasteurella
C) Actinomyces
D) Corynebacterium
E) Archanobacterium
65. Mantarların hücre duvarında kitin oluşumunu inhibe eden
antifungal ajan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Amfoterisin B
B) Kaspofungin
C) Flusitozin
D) Flukonazol
E) Nikkomisin Z
66. Özellikle idra yolu enfeksiyonlarından sık izole edilen
ve gerçek ya da yalancı hif oluşturamayan Candida türü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Candida albicans
B) Candida glabrata
C) Candida guilliermondii
D) Candida parapsilosis
E) Candida tropicalis
67. Daha önce astım atakları geçiren bir kişide akcigerde
infiltrasyon, eozinofili, kilo kaybı saptanmıştır. Balgamından
KOH ile yapılan direkt incelemede 45 derece ile dallanan
septalı hiyalen hifler görülmüştür.
Bu durumda etken olarak öncelikle aşağıdaki mantarlardan
hangisi düşünülmelidir?
A) Trichophyton
B) Sporothrix schenckii
C) Aspergillus
D) Mucor
E) Rhizopus
68. Hepatit B virusu ile enfekte hepatositlerin öldürülmesindeki
temel mekanizma aşağıdakilerden hangisidir?
A) Enfekte hepatositlere karşı sitotoksik T hücrelerinin
saldırması
B) Hücresel protein sentezinin durması
C) Hücresel mRNA’ların degredasyonu
D) Virus aracılı kromozom delesyonları
E) HBV antijenlerinin intrasitoplazmik birikimi
11DENEME SINAVI – 52
69. Tip IV aşırı duyarlılık reaksiyonlarının diğer aşırı duyarlılık
reaksiyonlardan farkı nedir?
A) Mast hücre aktivasyonu
B) Kompleman bagımlı opsonizasyon
C) Immün kompleks bagımlı doku hasarı
D) Nötrofil degranülasyonu
E) T hücre uyarılması ve makrofaj aktivasyonu
70.
I. P. Falciparum
II. P. Ovale
III. P. Vivax
IV. P. malariae
Yukarıda verilen Plasmodium türlerinden hangilerinin
hipnozoit formu yoktur?
A) Yalnız I
B) I ve IV
C) I ve III
D) II ve III
E) II ve IV
71. Toxoplasma gondii’de kedide seksüel çoğalma sonucunda
aşağıdaki yapılardan hangisi oluşur?
A) Trofozoit
B) Kist
C) Gametosit
D) Ookist
E) Merozoit
72. Aşağıdaki parazitlerden hangisinin kist şekli insanda
bulunmaz?
A) Endolimax
B) Entemoeba
C) Iodomoeba
D) Chilomastix
E) Trichomonas
73. Aşağıdaki virüslerden hangisi çift iplikli lineer RNA içerir?
A) Rhabdovirüs
B) Reovirüs
C) Retrovirüs
D) Pikornavirüs
E) Filovirüs
74. Aşağıdaki human herpes virüs ile latent kaldıkları hücre
eşleştirmelerinden hangisi doğrudur?
A) Varicella zoster virüs – Sakral ganglionlar
B) Herpes simpleks virüs tip 1 – Dorsal kök ganglionlar
C) Sitomegalovirüs – Eozinofil, bazofil
D) Herpes simpleks virüs tip 2 – Surrenal gland
E) Epstein Barr virüs – B lenfosit
12 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
75. Varicella zoster virus
II. Parainfluenza virus
III. Rubella virus
IV. Hepatit C virus
Yukarıdaki viruslardan hangilerine karşı etkili bir aşı
bulunmaktadır?
I ve II
B) I ve III
C) II ve III
D) II ve IV
E) III ve IV
76. Aşağıdaki flavivirüslerden hangisi vektörle bulaşmaz?
A) Deng virüsü
B) Batı Nil virüsü
C) Hepatit C virüsü
D) Sarı Humma virüsü
E) Zika virüsü
77. Çizgili kas dokusunda travmaya sekonder olarak meydana
gelen miyozitis ossifikans aşağıdaki hücresel adaptasyon
mekanizmalarından hangisininin bir örneğidir?
A) Hiperplazi ve metaplazi
B) Hiperplazi
C) Hipertrofi
D) Metaplazi
E) Atrofi
78. Aşağıdakilerden hangisi apopitozun bir özelliği değildir?
A) Fizyolojik ya da patolojik süreçlerin sonucunda meydana
gelir
B) Inflamatuar reaksiyona neden olur
C) Nükleer kromatin koyu ve kondanse hale gelir
D) Hücrenin boyutu küçülür
E) Bir ya da birkaç hücrede meydana gelir
79. Aşağıdaki inflamatuar mediatörlerden hangisi Th1 hücreleri
tarafından üretilir?
A) IL 4
B) IL 5
C) IL 6
D )IL 10
E) IF γ
80. Alzheimer hastalığında serebral plakların merkezinde ve
serebral damar duvarlarında biriken peptid aşağıdakilerden
hangisidir?
A) β-amiloid protein
B) Amiloid hafif zincir proteini
C) Amiloid ilişkili protein
D) Transtiretin
E) β2-mikroglobulin
13DENEME SINAVI – 52
81. Aşağıdakilerden hangisi amiloidozis olgularında biriken
amiloid öncü proteinlerinin özelliklerinden birisi değildir?
A) Tipik olarak beta kırmalı yapıya sahiptir
B) Antijeniktir ve inflamasyona neden olur
C) Daima ekstrasellüler birikir
D) Böbrekte birikim öncelikle afferent arteriol ve glomerüldedir
E) Karacigerde ilk birikim disse mesafesinde başlar
82. Karsinomların infiltratif gelişmesine karşı en yüksek direnç
aşağıdaki organlardan kangisinde görülür?
A) Beyin
B) Akciger
C) Surrenal
D) Dalak
E) Karaciger
83. P16 tümör süpresör gen defekti nedeniyle mitozun
durdurulamamasının önemli rol oynadığı kalıtsal neoplazi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Malign melanom
B) Retinoblastom
C) Osteosarkom
D) Nöroblastom
E) Ewing sarkom
84. Aşağıdakilerden hangisinde DNA onarım mekanizmaları
defektif değildir?
A) Kseroderma pigmentosum
B) Fanconi anemisi
C) Bloom sendromu
D) Ataksi telenjiektazi
E) Nörofibromatozis
85. Sigara içen 50 yaşındaki kadın hastanın rutin gögüs
radyografisinde santral lokalizasyonlu 3 cm’lik bir kitle
saptanmıştır. Semptomu olmayan hastaya yapılan ince igne
aspirasyonunda keratin (globe korne) yapıları ve dezmozomal
intersellüler baglantılar yapan atipik epitelyal hücre grupları
görülmüştür.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Burkitt lenfoma
B) Yassı hücreli karsinom
C) Küçük hücreli karsinom
D) Büyük hücreli karsinom
E) Adenokarsinom
86. Aşağıdakilerden hangisi, romatizmal kalp hastalığında
görülen morfolojik bulgulardan biri değildir?
A) Seröfibrinöz perikardit
B) Myokardit
C) MacCallum plakları
D) Osler nodülü
E) Mitral kapak yetmezligi
14 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
87. Aşağıdaki morfolojik bulgulardan hangisi şokta gözlenmez?
A) Gastrointestinal sistemde, mukozalarda hemoraji ve nekroz
B) Akcigerde hyalen membran hastalıgı
C) Adrenal kortikal hücrelerde lipid kaybı
D) Beyinde periventriküler lökomalazi
E) Karacigerde hepatosteatit
88. Aşağıdakilerden hangisi Whartin tümörünün özelliklerinden
biri değildir?
A) Daima parotis bezinde görülür.
B) PLAG1 geninde overekspresyonla ilişkilidir.
C) Nadir de olsa lenfomaya dönüşebilir.
D) Sigara içen erkeklerde daha sık görülür.
E) Tükrük bezinin benign tümörleri arasındadır ancak malign
potansiyel kazanabilir.
89. Aşağıdakilerden hangisi Akalazya komplikasyonları
arasında yer almaz?
A) Lökoplaki
B) Megaözefagus
C) Özefagus skumöz hücreli karsonumu
D) Muskuler hipertrofi
E) Özefagus adenokarsinomu
90. Aşağıdakilerden hangisi H.Pylorisi olanlarda mide kanseri
riskini arttıran durumlardan biri değildir?
A) Demir eksikligi anemisi
B) Crohn hastalıgı
C) Cag A mutasyonu
D) Genetik poliformizme baglı proinflammatuar sitokinlerin
artması
E) Genetik poliformizme baglı antiinflammatuar sitokinlerin
azalması
91.
I-Belirgin pseudopolip görünümü vardır
II-Perianal fistullerle karakterizedir.
III-Hemen her zaman rektal tutulum vardır.
Yukarıdaki maddelerden hangisi ya da hangileri ülseratif
kolitte beklenilen bulgulardandır?
A) Yalnız I
B) I, II, III
C) Yalnız III
D) I, III
E) Yalnız II
92. Fulminan hepatitin en sık nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Hepatit A
B) Gebeligin akut yaglı karacigeri
C) Karbon tetraklorür zehirlenmesi
D) Hepatit B
E) Asetaminofen zehirlenmesi
15DENEME SINAVI – 52
93. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi farklı bir mekanizmayla
kresentik glomerülonefrit yapar?
A) Sistemik Lupus Eritematozus
B) IgA nefropatisi
C) Wegener granulomatozu
D) Henoch-Schönlein Purpurası
E) Akut Poststreptokokal glomerulonefrit (APSGN)
94.
I-Hızlı ilerleyen glomerulonefrit
II-Fokal segmenter glomeruloskleroz
III-Minimal degişiklik hastalıgı
Yukarıdaki böbrek patolojilerini kronik glomerulonefrite
ilerleme olasılığına göre çoktan aza doğru sıralayınız?
A) III-II-I
B) II-I-III
C) I-II-III
D) II-III-I
E) I-III-II
95. Aşağıdakilerden hangisi tiroid nodüllerinde malignite
potansiyelini arttıran durumlardan biridir?
A) Sıcak nodül
B) Yaşlı hastada nodül
C) Çok sayıda nodül
D) Kadın hastada nodül
E) Solid nodül
96. Aşağıdakilerden hangisi memede malignite riskini daha
fazla artırır?
A) Sklerozan adenozis
B) Atipik lobüler hiperplazi
C) Radial skar
D) Florid hiperplazi
E) Kompleks özellikli fibroadenom
97. Aşağıdakilerden hangisi yaşlanmaya bağlı osteoporozu
tetikleyen faktörlerden biri değildir?
A) Osteoblastlarda azalmış sentez aktivitesi
B) Obezite
C) Azalmış fiziksel aktivite
D) Matrikse baglı büyüme faktörlerinde azalmış aktivite
E) Osteoprogenitor hücrelerde azalmış aktivasyon
98. Trizomi 13 ile birlikte görülebilen ön beyin anomalisi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Polimikrogiri
B) Lizensefali
C) Mikroensefali
D) Holoprozensefali
E) Makroensefali
16 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
99.
I. Bukkal
II. Rektal
III. Intrakutan
IV. Subkutan
Yukarıdaki ilaç uygulama yerlerinden hangisinde sistemik
etki elde edilebilir?
A) I-II
B) II-III
C) II-IV
D) I-II-III
E) II-III-IV
100. Aşağıdakilerden hangisi ilaç transportunda rol alan
p-glikoprotein eflüks pompasının inhibitörü değildir?
A) Verapamil
B) Kinidin
C) Amiodarone
D) Digoksin
E) Eritromisin
101. Feokromasitoma nedeniyle operasyon planlanan bir
hastanın kan basıncı kontrolü için aşağıdaki ilaçlardan
hangisinin tek başına kullanılması uygun değildir?
A) Labetalol
B) Fenoksibenzamin
C) Propranolol
D) Fentolamin
E) Alfa metil tirozin
102. Aşağıdakilerden hangisi ergot alkoloidlerinin klinik
endikasyonlarından değildir?
A) Akut migren krizi
B) Migren profilaksisi
C) Postpartum hemoraji
D) Hiperprolaktinemi
E) Dogum indüksiyonu
103. Alerjik rinit sebebiyle Kulak-Burun-Boğaz polikliniğine
müracaat eden 22 yaşında kadın hastaya dekonjestan reçete
edilecektir. Nazal sprey kullanmak istemeyen hastaya
aşağıdaki ilaçlardan hangisi verilebilir?
A) Propilheksedrin
B) Tetrahidrozolin
C) Psödoefedrin
D) Nafazolin
E) Siklopentamin
104. KOAH tedavisinde inhalasyon yoluyla kullanılabilen ilaç
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Atropin
B) Ipratropyum
C) Skopolamin
D) Hyosin N-butil bromür
E) Glikopirolat
105. Aşağıdaki antiepileptik etkinlik gösteren ilaçlardan
hangisi Cl- kanalından hücre içine iyon girişini artırarak
hiperpolarizasyona neden olarak etki gösterir?
A) Etosüksimid
B) Valproik asit
C) Diazepam
D) Retigabin
E) Perampanel
106. Antipsikotik ilaçların ekstrapiramidal yan etkilerinden
hangisinin diğerlerine göre daha geç dönemde ortaya
çıkması beklenir?
A) Akut distoni
B) Akatizi
C) Perioral tremor
D) Parkinsonizm
E) Tardiv diskinezi
17DENEME SINAVI – 52
107. Aşağıdaki ilaçlardan hangisinin digoksinle birlikte
verildiğinde digital zehirlenmesine yol açma olasılığı en
azdır?
A) Kinidin
B) Hidroklorotiyazid
C) Eplerenon
D) Verapamil
E) Furosemid
108. Aşağıdaki kalsiyum kanal blokörlerinden hangisi damar
düz kaslarına selektivite göstermez?
A) Felodipin
B) Nifedipin
C) Verapamil
D) Benidipin
E) Amlodipin
109. Aşağıda verilen antikoagülan ve antiagregan ilaç – etki
mekanizması eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) Heparin – Antitrombin III üzerinden antikoagülan etkinlik
B) Dabigatran – Oral yoldan direkt trombin inhibisyonu
C) Abciximab – Oral yoldan GP IIb/IIIa inhibisyonu
D) Prasugrel – Irreversible P2Y12 inhibisyonu
E) Ticagrelor – Reversible P2Y12 inhibisyonu
110. Aşağıdaki antianjinal ilaçlardan hangisi etkisini
vazodilatasyon yapmadan gösterir?
A) Nitratlar
B) Kalsiyum kanal blokörleri
C) Nicorandil
D) Ivabradin
E) Fasudil
111. Amebiyazis tedavisinde hem karaciğer dokusunda hem
de kolon lümeninde etkinlik gösteren ilaç aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Diloksanid furoat
B) Emetin
C) Metronidazol
D) Iyodokinol
E) Paramomisin
112. Gebe bir tüberküloz vakasında güvenle tercih edilebilecek
kombinasyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) INH+Rifampin
B) INH+Etambutol
C) Rifampin+Etambutol
D) Pirazinamid+Streptomisin
E) Etionamid+Pirazinamid
113. Aşağıdaki sefalosporinlerden hangisi 5. kuşaktır?
A) Sefepim
B) Sefpirom
C) Seftazidim
D) Seftarolin
E) Sefprozil
114. AIDS tedavisinde kullanılan integraz inhibitörü ilaç
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Maravirok
B) Enfuvirtid
C) Raltegravir
D) Sofosbuvir
E) Imiquimod
18 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
115. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi pulmoner arteriyel
hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçlardan birisi
değildir?
A) Ambrisentan
B) Sildenafil
C) Nitrik oksit
D) Riociguat
E) Aliskiren
116. Aşağıdaki immunsupresan ilaçlardan hangisi multiple
myelom tedavisinde kullanılan proteazom bağımlı protein
yıkım inhibitörüdür?
A) Bortezomib
B) Sirolimus
C) Takrolimus
D) Siklosporin
E) Talidomid
117. Aşağıdakilerden hangisi irritabl barsak sendromu
tedavisinde kullanılan Guanilat Siklaz agonistidir?
A) Linaklotid
B) Ivacaftor
C) Alvimopan
D) Sisaprid
E) Metilnaltrekson
118. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kemikte hidroksiapatit
kristallerine bağlanarak osteoklastların bu kristalleri
fagosite etme yeteneğini inhibe eder?
A) Östrojen
B) Kolşisin
C) Etidronat
D) Kalsitonin
E) Kortizol
119. Aşağıdakilerden hangisi herediter anjioödem tedavisinde
kullanılan kallikrein inhibitörüdür?
A) Kapzasepin
B) Ambrisentan
C) Aprotinin
D) Palosuran
E) Ekallantid
120. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi romatoid artritte mortalite ve
morbiditeyi azalttığı gösterilmiş primidin antagonisti olarak
etki gösteren ilaçtır?
A) Infliksimab
B) Imatinib
C) Meselazin
D) Leflunamid
E) Salazoprin
19DENEME SINAVI – 52
1. Hipertansiyon için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Sekonder hipertansiyon için renal hastalıkları ilk planda
düşünmek gerekir.
B) Dirençli hipertansiyon: 3 veya daha fazla ilaçla tansiyon
kontrolü saglanamamasıdır.
C) Tansiyon arteryel degeri 140/90 mmHg üzeri farmakolojik
tedavi düşünülebilir.
D) Diyabetik hastalarda tansiyon degeri 140/85mm Hg altında
olması yeterlidir.
E) 24 saatlik izlemde gece ölçümleri 120/70 mmHg üzerinde
ise hipertansiyon tanısı konabilir.
2. Aşağıdakilerden hangisi sağ ventrikül myokard enfaktüsünü
desteklemez?
A) Hastanın EKG ‘de V4 R ‘da ST yükselmesi olması
B) Boyun venöz dolgunlugu
C) Kusmall belirtisi
D) Pulmoner kapiller wedge basıncın(PCWP) 14 mmHg
üzerinde olması
E) Hipotansiyon
3. 38 yaşında erkek hasta 5 gündür gögüs ve sırt agrısı nedeniyle
başvuruyor. Öyküsünden günde 1 paket 3 yıldır sigara içtigi
ögreniliyor. Agrının eforla ilgisi olmamakla beraber, zaman
zaman çarpıntı atakları da eşlik ediyor.
Fizik muayenesinde tansiyon arteryel 130/80 mmHg ,kalp hızı
103 atım /dk izleniyor. Oskültasyonda taşikardi dışında bulgu
saptanmıyor.
Çekilen EKG’sinde non spesifik ST-T degişiklikleri saptanan
hastanın, laboratuvarda beyaz küre : 19000 mm3,
sedimentasyon: 48 mm/h ve troponin I : 8.8 ng/mL (üst sınır
0.15 ng/mL) saptanıyor.
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?A) Hastada perikardit ön tanısı ile non steroid tedavi hemen
başlanmalıdır.
B) Hastada ekokardiyografi ayırıcı tanı için yapılabilir.
C) Hastada ön tanı da akut koroner sendrom akılda
tutulmalıdır.
D) Hastada ön tanı myokardit olabilir.
E) Troponin degeri laboratuvar hatasıdır ve tekrarlanmalıdır.
4. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinin üfürümü diğerlerinden
farklıdır?
A) Mitral yetersizligi
B) Ventriküler septal defekt
C) Triküspit yetersizlik
D) Pulmoner darlık
E) Aort yetersizligi
2016 TEMMUZ TUS 52. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Dogum Bilgisisoruları bulunmaktadır.
20 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
5. Çiftçilik yapan 52 yaşındaki erkek bir hasta yaklaşık on
gündür devam eden, bol terleme ile düşen ateş, halsizlik,
iştahsızlık ve şiddetli bel agrısı yakınmaları ile başvuruyor.
Hastanın yapılan muayenesinde ateş 38.50C, nabız 116/dakika
olarak ölçülmüş, hepatosplenomegali belirleniyor. Yapılan
laboratuvar tetkiklerinde lökosit sayısı 3400/mm3 (%75
mononükleer), eritrosit sedimantasyon hızı 60 mm/saat, CRP
35 mg/dL, Brucella Tüp Aglütinasyonu 1/320 titrede pozitif
olarak belirleniyor.
Bu hastada uygulanması gereken en doğru tedavi seçeneği
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ko-trimoksazol + rifampisin kombinasyonu
B) Izoniazid + rifampisin kombinasyonu
C) Doksisiklin + rifampisin kombinasyonu
D) Rifampisin + streptomisin kombinasyonu
E) Doksisiklin+ko-trimoksazol+streptomisin kombinasyonu
6. Yirmi beş yaşındaki bir kadın; yüksek ateş, sag üst kadranda
karın agrısı yakınmaları ile başvuruyor. Hastada bir haftadır
disparoni, dizüri ve sarı-yeşilimsi renkli vajinal akıntı oldugu
ögreniliyor. Hastanın yapılan muayenesinde palpasyonla
karacigerde agrı ve oskültasyonda karaciger üzerinde frotman
varlıgı dikkati çekiyor. Yapılan laboratuvar tetkiklerinde;
karaciger transaminazları minimal yüksek olarak saptanın
hastanın batın ultrasonografisi incelemesinde karaciger
çevresinde sıvı toplanması görülüyor. Vajinal akıntıda
nötrofiller içinde gram negatif diplokoklar görülüyor.
Yukarıda tanımlanan olguda düşünülmesi gereken etken
ve neden olduğu klinik tablo aşağıdakilerden hangisinde
doğru olarak verilmiştir?
A) Neisseria gonorrhoeae – Pelvik inflamatuvar hastalık
B) Neisseria gonorrhoeae – Akut kolesistit
C) Neisseria gonorrhoeae – Fitz-Hugh-Curtis Sendromu
D) Chlamydia trachomatis – Fitz-Hugh-Curtis Sendromu
E) Metronidazole baglı toksik hepatit
7. Elliüç yaşında erkek hasta poliüri, bulantı-kusma yakınmaları
ile başvuruyor.Hastanın öyküsünden 20 yıldır günde
yarım paket sigara içtigi ögreniliyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde sag akcigerde solunum sesleri azalmış ve
perküsyonda matite saptanıyor. Çekilen akciger grafisinde
sag akciger üst lobda kaviter lezyon görülüyor. Hastada
tanısal amaçlı bronkoskopi planlanırken bakılan laboratuar
degerlerinde serum kalsiyum düzeyi 13 mEq/L saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epidormoid akciger kanseri
B) Küçük hücreli akciger kanseri
C) Adenokanser
D) Büyük hücreli akciger kanseri
E) Metastatik akciger kanseri
8. Kartagener sendromu için aşağıda verilen ifadelerden
hangisi yanlıştır?
A) Bronşektazi
B) Immotil silialar
C) Erkek infertilitesi
D) Pnömotoraks
E) Situs inversus
21DENEME SINAVI – 52
9. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi pulmoner hipertansiyonda
kullanılabilen selektif prostosiklin reseptör agonistidir?
A) Riociguat
B) Vardenafil
C) Epoprostenol
D) Ambrisentan
E) Seleksipag
10. Pulmoner tromboembolizmde, direkt akciğer grafisinde en
çok rastlanan bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nodül
B) Lineer atelektazi
C) Lober atelektazi
D) Pnömotoraks
E) Lober infiltrasyon
11. Aşağıdaki hastalıkların hangisinde torasik aort anevrizması
görülmesi beklenmez?
A Osteogenezisimperfekta
B) Ehlers-Danlossendromu
C) Klinefeltersendromu
D) Takayasu arteriti
E) ) Ankilozanspondilit
12. İlaca bağlı özofajiten sık hangi bölgede gözlenir?
A) Alt ösofagus
B) Üst ösofagus
C) Tüm ösofagus
D) Orta ösofagus
E) Orofarengeal bileşke
13. Peutz-Jeghers sendromunda aşağıdakilerden hangisi
diğerlerine göre daha sık gözlenir?
A) Medulloblastom
B) Akciger kanserleri
C) Tiroid Kanseri
D) Kemik tümörleri
E) Gastrointestinaladenokarsinom
14. 26 yaşında bayan hasta 6 aydır halsizlik ve amenore
yakınması ile başvuruyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde yaygın akne ve hirşutismus izleniyor.
Yapılan kan tetkiklerinde AST: 180 U/L, ALT 165 /L, ALP
:370 U/L, GGT:140 U/L, Totalbillüribin 1.5 mg/dl. Ayrıca
hastada anti HAV IgG +,anti HbS +,ANA 1/320 + AMA
(antimitokondriyal antikor) negatif saptanıyor. Hastanın
yapılan abdominalUSG’sinde safra yolları normal genişlikte
ve 1 adet 4 mm boyutunda safra kesesinde taş izleniyor.
Yukarıdaki hastada en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Otoimmün hepatit
B) PrimerBilier siroz
C) Koledok taşı ve kolanjit
D) Hepatosteatoz
E) Kronik hepatit B
22 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
15. Yetmiş iki yaşında sigara içen kronik obstrüktif akciger
hastalıgı olan bir erkek hastaya teofilin verilmiştir.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisi toksisite bulgusudur?
A) Hipoglisemi
B) Hipernatremi
C) Hipokalemi
D) Hipokalsemi
E) Hiperfosfatemi
16. Aşağıdakilerden hangisi diüretik etkisini henle kulpu
üzerinden gösterir?
A) Furosemid
B) Indapamid
C) Spiranolakton
D) Asetazolamid
E) Hidroklorotiazid
17. Aşağıdaki durumların hangisinde renal papiller nekroz
görülmesi beklenmez?
A) Orak hücreli anemi
B) Analjezik nefropatisi
C) Diyabetes mellitus
D) Prostat kanseri
E) Hipertansiyon
18. Otuz sekiz yaşında erkek hasta bacaklarda şişlik şikayeti ile
hastaneye başvuruyor. Fizik muayenesinde bilateral 3 pozitif
pretibial ödem izlenen hastanın laboratuar tetkiklerinde
4,5 gram/gün proteinüri saptanması üzerine yapılan böbrek
biyopsisinde gümüş boyasıyla çift konturlu kapiller duvar
kalınlaşması ve mezengial subendotelial granüler IgG ve C3
birikimi izleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Minimal degişiklik hastalıgı
B) Fokal segmental glomeruloskleroz
C) Membranoz glomerülonefrit
D) Membranoproliferatif glomerülonefrit
E) Akut poststreptokoksik glomerülonefrit
19. Seksen altı yaşında erkek hasta acil servise bilinç bulanıklıgı
şikayeti ile getiriliyor. Kan basıncı 90/60 mmHg, nabız:80
vuru/dk ve ateşi:36,8 oC olan hastanın fizik muayenesinde
dil kuru, solunum sesleri dogal ve pretibial ödem bilateral
negatif olarak saptanıyor. Laboratuar tetkiklerinde ise Na:112
mmol/L, idrar sodyumu 45 mEq/L olarak olarak saptanıyor.
Aşağıdakilerden hangisi bu hastada olası hiponatremi
nedenlerinden biridir?
A) Konjestif kalp yetmezligi
B) Tiyazid kullanımı
C) Dehidratasyon
D) Karaciger sirozu
E) Nefrotik sendrom
20. Romatoid artrit tanısıyla takip edilen hastaların çoğunda
pozitif izlenen Anti-CCP hangi tip immün proteindir?
A) Ig G
B) Ig A
C) Ig M
D) Ig D
E) Ig E
23DENEME SINAVI – 52
21. Halsizlik şikayeti ile hastaneye başvuran 42 yaşındaki erkek
hastanın yapılan tetkiklerinde Hb:9 gr/dl ve MCV:112 fl olarak
saptanıyor. Bunun üzerine bakılan anemi panelinde B12
vitamin eksikligi saptanıyor.
Bu hastanın yapılan periferik yaymasında aşağıdakilerden
hangisinin görülmesi beklenmez?
A) Hipersegmente nötrofiller
B) Howell-jolly cisimcigi
C) Makrositoz
D) Heinz cisimcigi
E) Trombositopeni
22. Otuz altı yaşında kadın hasta acil servise sarılık ve halsizlik
şikayeti ile başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde indirekt
hiperbilirubinemi, laktat dehidrogenaz yüksekliği ve anemi
saptanıyor. Hemolitik anemi tanısı konulan bu hastada
aşağıdaki bulgulardan hangisi ekstravasküler hemoliz
varlığını düşündürmez?
A) Haptoglobulin seviyesinde azalma
B) Polikromazi varlıgı
C) Kemik iliginde eritroid hiperplazi
D) Hemopeksin düzeyinde azalma
E) Idrarda hemosiderin varlıgı
23. Kronik myelositer lösemide ile ilişkili en sık izlenen gen
mutasyonu aşağıdakilerden hangisidir?
A) BCR-ABL gen translokasyonu
B) JAK2 gen mutasyonu
C) Bcl-2 gen translokasyonu
D) C-myc gen translokasyonu
E) Cyclin D1 gen mutasyonu
24. Aşağıdakilerden hangisi antitümör antibiyotiklerden biridir?
A) Etoposide
B) Vinblastin
C) Sisplatin
D) Bleomisin
E) Metotreksat
25. Malign melanom tedavisinde kullanılan CTLA-4 inhibitörü
olarak etki gösteren monoklonal antikor aşagıdakilerden
hangisidir?
A) Alemtuzumab
B) Ipilimumab
C) Adalimumab
D) Transtuzumab
E) Anakinra
26. Amenore nedeniyle tetkik edilen 34 yaşında kadın hastanın
yapılan tetkiklerinde prolaktin düzeyi 220 ng/dl olarak
saptanıyor. Hipofiz MR görüntülemesinde ise 12 mm çapında
adenom saptanıyor.
Bu hastada en uygun tedavi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Takip
B) Transsfenoidal cerrahi
C) Kabergolin tedavisi
D) Radyoterapi
E) Dopamin antagonisti
24 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
27. 34 yaşında kadın hasta halsizlik, ishal, bulantı ve kusma
şikayetleri ile hastaneye başvuruyor. Fizik muayenesinde
kan basıncı 90/60 mmHg, nabzı:70 ve ateş:36,6 oC
olarak saptanıyor. Yapılan tetkiklerinde hipoglisemi
ve sabah kortizolu düşük saptanması üzerine ACTH
uyarı testi yapılıyor. Uyarı testi sonrası yeterli kortizol
yanıtı sağlanamayan hastanın tam kan sayımında
aşağıdakilerden hangisi beklenmez?
A) Hematokritte azalma
B) Nötropeni
C) Eozinofili
D) Lenfopeni
E) Monositoz
28. Yirmi altı yaşında Tip 1 dm tanısıyla takip edilen hasta sabah
açlık kan glukozunun yüksek olması üzerine poliklinige
başvuruyor. Hastanın ögünlerden önce 12 şer ünite insülin
aspart ve 22:00 da 30 ünite insülin glargine kullandıgı
ögreniliyor. Kan şeker profilinde 22:00 da kan glukozu 190
mg/dl, gece 03:00 da 65 mg/dl ve sabah açlık glukozu 230
mg/dl olarak izleniyor.
Bu hastanın tedavisinde en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Tedaviye metformin eklenmesi
B) Insülin glargin dozunun arttırılması
C) Insülin glargin dozunun azaltılması
D) Insülin glarginin kesilmesi
E)Mevcut tedavinin devamı
29. Çarpıntı ve kilo kaybı şikayeti ile poliklinige başvuran 22
yaşındaki kadın hastanın yapılan tetkiklerinde TSH:0,001 pU/
mL ve ST4 yüksek saptanıyor. Yapılan tiroid muayenesinde
özellik saptanmıyor. CRP ve sedimentasyon düzeyi normal
saptanan hastanın ablasının hashimato tiroiditi oldugu ve
levotiroksin kullandıgı ögreniliyor.
Tirotoksikoz factitiadan süphelenilen hastada
aşağıdakilerden tetkiklerden hangisi istenmelidir?
A) Reverse T3
B) Total T4
C) Serbest T3
D) Anti-TPO
E) Tiroglobulin
30. Ankilozan spondilit tanısıyla takip edilen bir hastada en sık
izlenen ekstra artiküler bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Amiloidoz
B) Osteoporoz
C) Interstisyel akciger hastalıgı
D) Aort yetmezligi
E) Anterior üveit
31. Akut olarak başlayan deri ve mukozaları tutan, periyodik
nüksler gösteren ve polimorf lezyonlarla karakterize
hastalık hangisidir?
A) Eritema nodozum
B) Morbiliform erupsiyon
C) Eritrodermi
D) TEN (Toksik epidermal nekroliz)
E) Eritema multiforme
32. Yüzünde ve gövdesinde üzerinde bal sarısı krutlu lezyonları
olan çocuğun hikayesinde yeni geçirilmiş su çiçeği hastalığı
var ise bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Impetigo büllosa
B) Toksik epidermal nekrozis
C) Erizipel
D) Atopik dermatit
E) Impetigo contagiosa
25DENEME SINAVI – 52
33. Aşağıdakilerden hangisi meme dokusunun
görüntülenmesinde USG kullanılmasının endikasyonu
değildir?
A) 30 yaş altı bayanların meme ile ilgili şikayetleri
B) Mammografide karar verilemeyen palpabl kitlelerin
degerlendirilmesinde
C) Gebelerde meme şikayetlerinde
D) Solid-kistik ayırımında
E) Mammografide yaygın mikrokalsifikasyonların
saptanmasında
34. Atmışbeş yaşında kadın hasta, 15 gün önce sag kol ve
bacagında güçsüzlük ile ortaya çıkan serebrovaskuler olay
geçiriyor. Hastanın nörolojik muayenesinde konuşmasının
akıcı olmadıgı, söylenenleri anlayamadıgı ama tekrar
edebildigi saptanıyor.
Bu hastada en olası afazi tipi aşağıdakilerden hangisidr?
A) Wernike afazi
B) Transkortikal afazi
C) Konduksiyon afazi
D) Anomik afazi
E) Motor afazi
35. Ellibeş yaşında erkek hasta bir yıldır varolan kişilik
ve davranış bozuklugu şikayeti ile doktora getiriliyor.
Yakınlarından alınan hikayesinden son üç aydır
unutkanlıgının ortaya çıktıgı, yakınlarını tanımakta zorlandıgı
ve artık kendisine bakamadıgı ögreniliyor. Çekilen kranial
MR’ında frontotemporal alanda lober atrofi alanı görülüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Alzheimer hastalıgı
B) Creutzfeldt-Jakob hastalıgı
C) Pick hastalıgı
D) Huntington hastalıgı
E) Parkinson hastalıgı
36. Yetmiş iki yaşında, sag elini kullandıgı bilinen bir hasta bir
hasta akut gelişimli sol tarafta güçsüzlük yakınması ile
hastaneye getirilmiştir. Nörolojik bakıda sol hemipleji, solda
babinski refleksi pozitif saptanmıştır. Hasta hemiplejisinin
farkında degildir ve sol taraftan verilen görsel uyaranları
ihmal etmektedir.
Bu hastada en olası tıkanan arter aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Sag orta serebral arter
B) Sag anterior serebral arter
C) Sol karotis interna
D) Sol posterior serebral arter
E) Sol posterior inferior serebellar arter
37. Aşağıdaki incelemelerden hangisinin multipl skleroz
düşünülen bir hastada tanıya katkısı yoktur?
A) VEP
B) MR
C) BOS IgG indeksi
D) EMG
E) Oligoklonal bant
38. Sözcük uydurma (neologizm) aşağıdakilerden hangisi ile
ilişkilidir?
A) Algılama
B) Düşünce
C) Bellek
D) Duygulanım
E) Bilinç
26 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
39. Aşağıdakilerden hangisi şizofrenide kötü prognozu
göstermez?
A) Ileri yaş
B) Bekar
C) Ailede şizofren olması
D) Negatif semptomlar
E) Sık relaps
40. Bir toplumda henüz bir hastalığa yakalanmamış “sağlam”
kişilerin; belirli bir etkenle karşılaşma durumlarına
göre, izleme süresi içinde incelenen hastalığa yakalanma
risklerinin (insidans) belirlendiği prospektif olarak
neden – sonuç ilişkisinin sorgulandığı analitik araştırma
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kohort
B) Kesitsel
C) Vaka – kontrol
D) Tanımlayıcı
E) Deneysel
41. Meme kanseri ile ilgili olarak yürütülen bir çalışmada,
fizik muayenede kitle saptanan kadınlara önce ince igne
aspirasyon biyopsisi, ardından cerrahi biyopsi uygulanmış ve
aşagıdaki tablo elde edilmiştir.
Cerrahi Biyopsi
Pozitif Negatif Toplam
Ince igne Aspirasyon Biyopsisi
Pozitif 14 8 22
Negatif 1 91 92
Toplam 15 99 114
İnce iğne aspirasyon biyopsisinin duyarlılığı
aşağıdakilerden hangisidir?
42. Belli bir hastalıktan ölen kişi sayısının aynı hastalığa
yakalanan kişi sayısına oranı aşağıdakilerden hangisi ile
ifade edilir?
A) Mortalite hızı
B) Kaba ölüm hızı
C) Morbidite hızı
D) Fatalite hızı
E) Mortalite oranı
43. Çocukluk çağında nadir görülen “atipik kızamık” vakaları
için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Ölü aşı veya nadiren de canlı aşı uygulananda görülür
B) Döküntüler ekstremitelerden gövdeye dogrudur
C) Akciger ve nörolojik tutulum tipik kızamıga göre daha sıktır
D) Klinik tablo tipik kızamıga göre daha agırdır
E) Tüm hastalar bulaştırıcıdır
44. Sağlıklı takip edilen bir çocuğun rutin olarak “gelişimsel
tarama testleri” sırasıyla hangi aylarda yapılması doğru
olarak verilmiştir?
A) 6, 9,12
B) 9, 12, 15
C) 12, 15, 18
D) 9, 18, 30
E) 18, 24, 30
27DENEME SINAVI – 52
45. Bilinen bir hastalığı olmadığı ifade edilen 6 yaşındaki
bir çocuk başvuruyor. Şimdiye kadar hiçbir aşılaması
yapılmadığı ifade edilen çocukta aşağıdaki aşılardan
hangisi yapılması önerilmez?
I) Hepatit B aşısı
II) Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak aşısı
III) H. influenza tip B aşısı
IV) Human papillomavirus aşısı
V) Rotavirus aşısı
VI) Konjugemeningokok aşısı
A) I, II, III
B) I, III, IV
C) II, III, IV
D) III, IV, V
E) IV, V, VI
46. Çocukluk çağı tüberküloz enfeksiyonu için aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Çocukluk çagında sıklıkla 5 yaş altında görülür.
B) Intrauterin en sık organ tutulumu karaciger iken, postnatal
en sık organ tutulumu akcigerdir.
C) En önemli predispozan faktör malnutrisyondur.
D) PPD pozitifligidışındaherhangibirkilinkveradyolojikbelirtini
nolmamasıdurumu latent tüberkülozolarakifadeedilir.
E) AkcigertüberkülozluolgulardaPPD testininpozitifligi %95’in
üzerindedir
47. Ateş ve kusma şikayeti ile başvuran 2 yaşındaki çocugun
fizik muayenesinde; genel durumu orta-iyi, uykuya meyilli
oldugu, ense sertligi mevcut, Kerning ve Brudzinsky
muayeneleri pozitif saptanıyor. Diger sistem muayenelerinde
patoloji saptanmıyor. Laboratuvarında lökositoz (nötrofil
hakimiyetinde), CRP yüksekligi gözlemleniyor. Göz dibi
incelemesinde şüpheli papil ödem saptanması üzerine çekilen
bilgisayarlı beyin tomogrrafisinde yer kaplayıcı bir lezyon ve
beyin ödemi lehine bir bulgu saptanmıyor. Hastanın lomber
ponksiyon örneklemesinde; beyin omurilik sıvısının (BOS)
berrak görünümde oldugu, basıncının yüksek, direk bakısında
lenfositlerin görüldügü, glukozunun normal, proteinin ise
yüksek oldugu gözlemleniyor.
Bu çocukta en olası öntanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pnömokokmenenjiti
B) H. influenza tip B menenjiti
C) N. menengiditismenejiti
D) Tüberkülozmenenjiti
E) Viral aseptikmenenjit
48. Yenidoğan tetanozu için aşağıdaki ifadelerden hangisi
yanlıştır?
A) Ilk bulgusu emmemedir
B) Trismus görülebilen bir bulgudur.
C) Bilinç açıktır.
D) Yüksek ateş uyarıcı bir bulgudur
E) Göbegin kirli bir cisimle kesilmesi önemlibir risk
faktörüdür.
28 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
49. On yaşında bir erkek çocuk ellerinde titreme şikayeti ile
başvuruyor. Öyküsünde kardeşinin karaciger yetmezligi
nedeniyle öldügü ögreniliyor. Fizik muayenesinde;
ellerde tremoru oldugu, yazı yazmasının bozuk oldugu,
konjonktivalarının soluk ve skleralarının hafif sarı oldugu
görülüyor. Laboratuvarında anemisi, periferik yaymada
eritrositlerde mikroanjiopatik degişiklikler oldugu görülüyor.
Karaciger enzimlerinin (AST, ALT), protrombin zamanının
yüksek oldugu saptanıyor. Gözlerde Kayser-Flescher halkası
pozitif saptanıyor.
Bu çocuktaen olası tanı nedir ve tanıya yönelik ilk istenmesi
gereken tetkik/tetkikler aşağıdakilerden hangisinde doğru
verilmiştir.
A) Hipertiroidi- FT4 ve TSH
B) Parkinson hastalıgı- DOPA
C) Wilson hastalıgı-Seruloplazmin ve 24 saatlik idrarda bakır
analizi
D) Wilson hastalıgı-Karaciger biyopsisi
E) Otoimmun hemolitik anemi-Direk Coombs testi
50. Malnutrisyon nedeniyle incelenen bir olgunun fizik
muayenesinde gode bırakan ödem ve Gomez ‘inin %70
saptanması durumunda en olası malnutrisyon tipi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Marasmus
B) Kwashiorkor
C) Marasmik-Kwashiorkor
D) Hafif düşük tartılı
E) Malnutrisyonu yoktur.
51. Otoimmun hemolitik anemi tanısında aşağıdaki laboratuvar
tetkiklerinden hangisinin en değerlidir?
A) Direk Coombs
B) Retikülosit
C) Haptoglobulin
D) Osmotikfrajilite
E) Hemoglobulin elektroforezi
52. Nöronspesifikenolaz (NSE) aşağıdaki karında kitle yapan
malignitelerin hangisinde tanıda değerli bir gösterge olarak
kullanılmaktadır?
A) Willmstümörü
B) Nöroblastom
C) Teratom
C) Hepatoblastom
E) Non-Hodgkin lenfoma
53. Keratokonus aşağıdaki hastalıklardan hangisinde görülür?
A) Astım
B) Allerjik rinit
C) Atopik dermatit
D) Ürtikerya pigmentoza
C) Broşiektazi
54. Yıl boyunca burun akıntısı, hapşırma, burun kaşıntısı
ve shinerı olan 10 yaşında erkek çocukta aşağıdaki
alerjenlerden hangisine duyarlılık saptanması beklenir?
A) Ev tozu
B) Çayır poleni
C) Agaç poleni
D) Lateks
E) Hububat poleni
29DENEME SINAVI – 52
55. Monilyazis ve CMV antijenemisi saptanan 45 günlük bir
bebekte öncelikli tanı aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?
A) Bruton hastalıgı
B) Kronik mukokutanöz kandidiyazis
C) Yaygın degişken immün yetmezlik
D) Süt çocugunun geçici hipogamaglobunemisi
E) Agır kombine immün yetmezlik
56. Kafa travması nedeniyle yoğun bakımda izlenen 12
yaşındaki kız çocuğunun izleminde aşağıdakilerden hangisi
beklenmez?
A) Santral diyabetes insipidus
B) Uygunsuz ADH sendromu
C) Periferik diyabetes insipidus
D) Serebral tuz kaybı
E) Hipofizer yetmezlik
57. İlgili semptomları olan bir çocukta aşağıdakilerden hangisi
ile diyabetes mellitus tanısı konulamaz?
A) Sabah insülin düzeyi
B) Random kan şekeri
C) Açlık kan şekeri
D) Glukoz yükleme testinde 2. saat kan şekeri
E) Hemoglobin A1c
58. Aşağıdakilerden hangisi çomak parmak nedenlerinden biri
değildir?
A) Kistik fibrozis
B) Akut kalp yetmezligi
C) Fallot tetralojisi
D) Çölyak hastalıgı
E) Kronik pyelonefrit
59. 3 yaşındaki kız çocuguna kaba öksürük ve stridor ile
başvurdugu klinikte krup tanısıyla sistemik deksametazon ve
rasemik adrenalin tedavileri veriliyor. 2 gün sonra solunum
sıkıntısı ile tekrar hastaneye getirildiginde; genel durumu
kötü, vücut sıcaklıgı 39’C ve pürülan burun akıntısı saptanıyor.
Olgunun en olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut epiglottit
B) Parafaringeal abse
C) Retrofaringeal abse
D) Pnömoni
E) Bakteriyal trakeit
60. Nefrotik sendrum ile takip edilen 10 yaşındaki erkek
çocukta gelişen peritonitin en sık etkeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) E.coli
B) S.pnömonia
C) S.aureus
D) S.pyogenes
E) RSV
30 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
61. Aşağıdakilerden hangisi hemolitik üremik sendrom ile
uyumlu değildir?
A) Mikrositer eritrositler
B) Şiştositler
C) Trombositopeni
D) Lökositoz
E) Normal protrombin zamanı
62. Aşağıdakilerden hangisi sistemik lupus eritematozis için
yanlıştır?
A) Çocuklarda daha fazla sayıda organı tutar
B) Alopesi tanı krtilerinden biridir
C) Kızlarda daha sıktır
D) Ateroskleroz gelişim riskini arttırır
E) Çocuklarda daha hafif seyirlidir
63. Aşağıdakilerden hangisi tamamen sağlıklı yenidoğan
bebeklerde görülen cilt bulgularından biridir?
A) Sarılık
B) Peteşi
C) Ekimoz
D) Purpura
E) Toksik eritem
64. İki taraflı fasiyal paralizi olan 15 günlük bir bebekte
aşağıdakilerden hangisi en olasıdır?
A) Turner sendromu
B) Moebius sendromu
C) Williams sendromu
D) Horner sendromu
E) Cri du cat sendromu
65. Aşağıdaki yenidoğan bebeklerden hangisine endotrakeal
entübasyon yapılarak ventilasyon yapılması öncellikli
tercih değildir?
A) Uzun süre pozitif basınçlı ventilasyon gereksinimi olması
B) Maske ile yeterli ventilasyonun saglanamaması
C) Koanal atrezili bebek
D) Mekonyum aspirasyonu
E) Konjenital diyagram hernisi
66. Aşağıdaki hastalık – bulgu eşleştirmelerinden hangisi
uygun değildir?
A) Perikardit – Öne egilmekle azalan gögüs agrısı
B) Akut romatizmal ateş – Gezici poliartrit
C) Miyokardit – Bradikardi
D) Eritema marginatum – Yüzde görülmez
E) Syndenham koresi – Kızlarda daha sık görülür
67. Aşağıdakilerden hangisi kalp yetmezliği olan 4 yaşındaki
bir çocukta beklenmez?
A) Hiponatremi
B) Düşük brain natriüretik peptid
C) Metabolik asidoz
D) Kardiyomegali
E) Ejeksiyon fraksiyonunda düşme
68. Aşağıdakilerden hangisi orta-yüksek riskli popülasyonda
akut romatizmal ateşin major tanı kriterlerinden biri
değildir?
A) Monoartrit
B) Poliartralji
C) Kore
D) Yüksek ASO düzeyi
E) EKO’da mitral kapak yetmezligi
31DENEME SINAVI – 52
69. Ateş, öksürük ve karın şişligi olan 8 aylık bebegin bilateral
krepitan raller ve hepatomegali tespit ediliyor. Kan şekeri 25
mg/dL, trigliserit 350 mg/dL ve ürik asit 8 mg/dL saptanıyor.
İdrarda ketonu pozitif olan olgunun muhtemel tanısı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Böbrek yetmezligi
B) Nesidioblastozis
C) Kistik fibrozis
D) Glikojen depo hastalıgı
E) Yag asidi oksidasyon defekti
70. Aşağıdakilerden hangisi üre siklus defektlerinin tedavisinde
kullanılmaz?
A) Sodyum benzoat
B) Sitrüllin
C) Arginin
D) Laktuloz
E) Yüksek protenli diyet
71. Çocuklarda iki kurtarıcı ile resüsitasyon yapılırken göğüs
kompresyonu / solunum desteği sayısı kaç olmalıdır?
A) 5/ 2
B) 3/1
C) 5/1
D) 30/2
E) 15/2
72. Aşağıdakilerden hangisine defibrilasyon yapılır?
A) Nabızsız elektriksel aktivite
B) Bradikardi
C) Asistoli
D) Ventriküler taşikardi
E) Nabızsız ventriküler taşiakardi
73. Aortoenterik fistül aşağıdakilerin hangisinde en sık görülür?
A) Özefagus
B) Kolon
C) Mide
D) Duodenum
E) Jejunum
74. Ağır travmalı hastaların resüsitasyonu sürecinde gelişebilen
kısır döngü bileşenleri aşağıdakilerden hangisinde doğru
verilmiştir?
A) Koagülopati, hipotermi, hipotansiyon
B) Hipotansiyon, hipotermi, asidoz
C) Hipotermi, asidoz, anüri
D) Hipotansiyon, anüri, asidoz
E) Koagülopati, hipotermi, asidoz
75. Prognozu en kötü ve en nadir görülen karın içi abseler
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sag subfrenik abseler
B) Pelvik abseler
C) Sol subfrenik abseler
D) Bursa omentalis abseleri
E) Interloop abseler
76. GÖRH hastalarında aşağıdakilerden hangisi ameliyat
endikasyonlarından değildir?
A) Yapısal olarak alt özefagus sfinkterinin bozuk olması
B) Asemptomatik bir hastada endoskoide ciddi özefajit varlıgı
C) Striktür gelişmesi
D) Barret özefagus gelişmesi
E) Ileri yaş
32 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
77. Aşağıdaki tanı yöntemlerinden hangisinin veya hangilerinin
akalazya tanısında çok fazla yararı yoktur?
I- Baryumlu özefagus grafisi
II- Manometri çalışmaları
III- Özefagoskopi
A) I, II
B) I
C) II, III
D) III
E) I, III
78. Hangi tip peptik ülserlerde kanama diðerlerine göre daha
nadiren görülür?
A) Duodenum ülseri
B) Tip 1 mide ülseri
C) Tip 2 mide ülseri
D) Tip 3 mide ülseri
E) Tip 4 mide ülseri
79. Aşağıdaki lezyonların hangisinde mide kanseri gelişme riski
en yüksektir?
A) Intestinal metaplazi
B) Hiperplastik polip
C) Hipertrofik gastrit
D) Adenomatöz polip
E) Subtotal gastrektomiden sonra geride kalan mide
80. İntestinal adaptasyon süreci için çok önemli olduğu
düşünülen ve nötralize edilmesiyle intestinal adaptasyonda
yavaşlama olduğu gösterilen mediatör aşağıdakilerden
hangisidir?
A) IL-3
B) IL-5
C) IL-15
D) GLP-2
E) IGF-2
81. Karaciğerin fokal nodüler hiperplazisi ile ilgili aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Nadiren semptomatiktir
B) Malign dejenersayon riski yoktur
C) Lezyonların 2/3’ünde santral skar vardır
D) Rüptür riski yoktur
E) Genellikle yaşlı kadın hastalarda görülür.
82. Hepatosellüler karsinom gelişme riski diğerlerinden daha
düşük olan hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Herediter hemokromatozis
B) Hepatit B virüsüne baglı gelişen siroz
C) Primer biliyer siroz
D) Wilson hastalıgı
E) Alkole baglı gelişen siroz
83. Altmış yaşında bir erkek hastaya laparoskopik kolesistektomi
yapılıyor. Patoloji raporunda subserozaya uzanan safra kesesi
karsinomu bildiriliyor.
Bu hasta için en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Tedavisiz izlem
B) Yalnızca eksternal RT
C) Eksternal RT + KT
D) Tekrar ameliyat, pankreatikoduodenoktomi
E) Tekrar ameliyat, KC segment 4b + 5 rezeksiyonu ve
lenfadenektomi
33DENEME SINAVI – 52
84. Koledok kistleri ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi
doğrudur?
A) Ekstrahepatik safra yollarında çok sayıda kist bulunması
Caroli hastalıgı olarak bilinir.
B) Erkeklerde kadınlara göre 4 kat daha fazla görülür.
C) Asemptomatikse rezeksiyon gerekmez.
D) Genellikle erişkin yaşlara kadar asemptomatiktir.
E) Koledok kistlerinde tipik klinik sarılık olmadan geçirilen
kolanjit ataklarıdır.
85. Aşağıdaki durumlardan hangisi rektum kanserlerinde lokal
eksizyon yapılması için uygun olmayan bir özelliktir?
A) Tümörde lenfovasküler invazyon olmaması
B) T1N0 tümör olması
C) Kolloid içermeyen tümör olması
D) 3 cm çaplı mobil tümör olması
E) Tümörün rektumda anal kanaldan itibaren 12. cm’de
olması
86. Kolorektal kanserlerde definitif tedavi sonrasında
prognoz – sağkalım açısından en önemli belirleyici faktör
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lenf nodu tutulumunun varlıgı
B) Tümörün barsak duvarındaki vertikal yayılımı
C) Tümörün büyüklügü
D) Histolojik ayrımlaşma derecesi
E) CEA düzeyi
87. Desmoid tümör aşağıdaki hastalıkların hangisinde daha sık
görülür?
A) Herediter non-polipozis kolorektal kanser
B) Cowden hastalıgı
C) Muir-Torre sendromu
D) Peutz-Jeghers sendromu
E) Familyal adenomatöz polipozis
88. Aşağıdaki anüs tümörlerinden hangisi adenokarsinomdur?
A) Anüsün paget hastalıgı
B) Bowen hastalıgı
C) Bazoloid karsinom
D) Malign melanom
E) Bazal hücreli karsinom
89. Aşağıdaki akut karın nedeni ve ağrı karakteristiği
eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) Kolonik patoloji – Agrı simfizis pubis ile umblikus arasında
B) Akut kolesistit – Hafif başlayıp giderek şiddetlenen kolik
tarzda agrı
C) Akut apandisit – Yer degiştiren, sag alt kadrana kayan agrı
D) Ülser perforasyonu – Yavaş yavaş artan çok şiddetli agrı
E) KC patolojisi – Sag üst kadranda agrı
90. Ellibeş yaşında kadın hasta tenis maçı sonrasında sağ alt
kadranda ani başlayan bir karın ağrısı tanımlıyor. Rektus
kılıfı hematomu olduğu düşünülen bu hastada aşağıdaki
bulgulardan hangisi tanıyı destekler?
A) Psoas bulgusu
B) Obturator bulgusu
C) Dunphy bulgusu
D) Aoron bulgusu
E) Fothergill bulgusu
91. Appendiksin en sık görülen primer malign tümörü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Müsinöz adenokarsinom
B) Primer adenokarsinom
C) Karsionid tümör
D) Goblet hücreil tümör
E) Taşlı yüzük hücreli tümör
34 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
92. Postsplenektomi sepsisi gelişimi için en önemli risk faktörü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hastanın yaşı
B) Splenektomi nedeni
C) Splenektomi tipi (laparotomi veya laparosokopik)
D) Hastanede yatış süresi
E) Diyabet varlıgı veya yoklugu
93. Aşağıdakilerden hangi şıkta pankreasın adacık hücre
tömrlerinden malignite olasılığı en düşük ve en yüksek
olanı sırasıyla doğru olarak verilmiştir?
A) Gastrinoma, Glukagonoma
B) Insulinoma, Somatostatinoma
C) Insulinoma, Glukagonoma
D) VIPoma, Somatostatinoma
E) VIPoma, Insülinoma
94. Aşağıdaki BRCA-1 ve BRCA-2 mutasyonları ve bu
mutasyonlarda ortaya çıkan meme kanseri özellikleri
eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) BRCA-1 ---- Yüksek S faz fraksiyonu
B) BRCA-2 ---- Bilateral
C) BRCA-1 ---- Anöploid
D) BRCA-2 ---- Erkek meme kanseri
E) BRCA-2 ---- Östrojen reseptörü negatif
95. Meme kanserinde risk belirlemek için kullanılan Gail
modelinde aşağıdakilerden hangisi kriter olarak alınmaz?
A) Daha önce geçirilmiş meme biyopsilerinin sayısı
B) Paternal soyda meme kanseri öyküsü
C) Meme kanseri olan birinci derece akrabaların sayısı
D) Menarş yaşı
E) Ilk canlı dogum yaşı
96. İnvaziv lobuler kanserlerle ilgili olarak aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) En sık izlenen ikinci invaziv meme kanseri tipidir.
B) Multisentrik ve bilateral olma egilimindedir.
C) Sıklıkla lobüler karsinoma in situ ile birliktedir
D) Radyolojik yöntemlerle tanı konması diger meme kanseri
tiplerine göre daha kolaydır.
E) Meme koruyucu cerrahi uygulanabilir.
97. Aşağıdakilerden hangisi mamografik olarak BI-RADS 2
lezyonlardan biri değildir?
A) Kalsifiye fibroadenom
B) Hamartom
C) Lipom
D) Sekretuar kalsifikasyon
E) Asimetrik dansite
98. Periostta soğan manzarası oluşturan tümör aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kondroblastom
B) Osteoblastom
C) M.Myelom
D) Ewing sarkomu
E) Retiküler hücreli karsinom
99. Volkman iskemik kontraktürü aşağıdakilerden hangisinin
kırığında en sık görülür?
A) Radius başı kırıgı
B) Colles kırıgı
C) Femur cisim kırıgı
D) Subrakondiler humerus kırıgı
E) Olekranon kırıgı
35DENEME SINAVI – 52
100. Böbrekte görülen enfeksiyonlar hakkında aşağıdakilerden
hangisi yanlıştır?
A) Akut pyelonefritte ateş yükselmiştir.
B) Akut pyelonefritte parenteral tedavi şarttır.
C) Kronik pyelonefritte böbrek skarlara baglı olarak
küçülmüştür.
D) Renal abse asendan yolla gelen mikroorganizmalarla olur.
E) Renal abse hastalarının çogu diabetiktir.
101. Yeni doğan erkeklerdeki hidroüreteronefrozun en sık sebebi
hangisidir?
A) Mesane agenezisi
B) Posterior üretral valv
C) Epispadias
D) Extrofia vesika
E) Fimozis
102. Aşağıdakilerden hangisi gastroşizis ve omfalosel için
yanlıştır?
A) Gastroşizisin prognozu daha kötüdür
B) Omfaloselde en dışta bir periton bulunmaktadır
C) Gastroşiziste ek anomali bulunma ihtimali daha yüksektir
D) Gastroşiziste göbet normal yerindedir
E) Omfalosele hipoglisemi eşlik etme ihtimali vardır
103. Halotanın karaciğerde oluşturduğu patoloji aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Nodüler siroz
B) Kronik aktif hepatit
C) Kronik persistan hepatit
D) Akut hepatit
E) Fulminan hepatit
104. İntervertebral disk herniasyonu en sık hangi seviyede
görülür?
A) L2-L3
B) L5-S1
C) C5-C6
D) C6-C7
E) T9-T10
105. Ankilozan spondilitli bir hasta sol gözünde ani gelişen
bulanık görme, ağrı ve fotofobi başlamıştır. Hastanın
biomikroskopik muayenesinde ön kamerada; 3 (+) hücre,
keratik presipitat saptanmıştır.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bakterial konjonktivit
B) Retina dekolmanı
C) Anterior üveit
D) Koroidit
E) Glokom
36 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
106. Tedaviye yanıt vermeyen tekrarlayan burun tıkanıklığı
ve epistaksis şikayeti kliniğe başvuran 16 yaşındaki
erkek hastanın çekilen grafisinde nazofarenkste kitle
saptanmıştır.
Bu hastadaki en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nazofarenks kanseri
B) Respiratuar papillom
C) Travmatik epistaksis
D) Yabancı cisim
E) Juvenil anjiofibrom
107. Yirmi gün önce üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmiş olan
34 yaşındaki erkek hasta, şiddetli baş dönmesi, bulantı ve
kusma şikayetleri ile başvuruyor. Fizik muayenede spontan
nistagmus, işitme kaybı ve denge bozuklugu saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut labirentit
B) Vestibüler nörit
C) Benign pozisyonel vertigo
D) Meniere hastalıgı
E) Otitis media
108. Adams Hakim sendromunda aşağıdakilerden hangisi
görülmez?
A) Yürüme bozuklugu
B) Demans
C) Idrar inkontinansı
D) Ventriküler dilatasyon
E) Papillödem
109. Aşağıdakilerden hangisinde ektopik gebelik riski daha
yüksektir?
A) Geçirilmiş tubal cerrahi
B) Sterilizasyon
C) Infertilite
D) Geçirilmiş genital enfeksiyon
E) Geçirilmiş ektopik gebelik
110. Aşağıdakilerden hangisine metastaz yapan gestasyonel
koryokarsinomun prognozu daha kötüdür?
A) Akciger
B) Mide
C) Dalak
D) Böbrek
E) Beyin
111. Bir gebede ultrasonografik olarak aşağıdakilerden hangisi
gestasyon yaşı ile en uyumlu olan ölçümdür?
A) CRL (Tepe-topuk mesafesi)
B) BPD (Biparietal fetal baş çapı)
C) AC (Abdominal çevre)
D) FL (Femur uzunlugu)
E) Humerus uzunlugu
112. Aşağıdaki pelvik relaksasyonlardan hangisi için moscowitz
operasyonu uygulanır?
A) Rektosel
B) Enterosel
C) Sistosel
D) Üreterosel
E) Elengasyo kolli
37DENEME SINAVI – 52
113. Labia majuslar üzerinde ağrılı veziküler lezyonu olan ve
lezyondan yapılan biyopside intranükleer inklüzyonlar
izlenen olguda en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Trepanoma pallidum
B) Hemofilus ducrei
C) Calymatobacteryum granülomatis
D) Sitomegalovirus
E) Herpes simpleks Tip 2 virus
114. Yarısından azı myometriumda diğer kısmı ise serozal
yüzeye sarkan myom tipi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tip 5
B) Tip 6
C) Tip 2
D) Tip 3
E) Tip 4
115. Endometriozis aşağıdakilerden hangisinin riskini artırmaz?
A) Overin müsinöz karsinomu
B) Overin berrak hücreli karsinomu
C) Non hodchin lenfoma
D) Malign melanom
E) Overin endometrioid karsinomu
116. Aşağıdakilerden hangisi menapozda vazomotor
semptomların tedavisinde kullanılamaz?
A) Östrojen replasmanı
B) Raloksifen
C) Tibolon
D) Östrojen/progesteron replasmanı
E) Fitoöstrojen
117. Aşağıdaki ultrasonografik ölçümlerden hangisi down
sendromu riskini en fazla artırır?
A) Ense kalınlıgında artış
B) Kısa femur
C) Nasal kemik yoklugu
D) Ekojenik bagırsak görünümü
E) Kısa humerus
118. Otuz altı haftalık gebeligi olan hastanın yapılan USG’sinde 36
hafta ile uyumlu,amniotik sıvı indeksi normal ve NST si reaktif
olarak saptanıyor. Hasta 2 hafta sonra kontrole çagırılıyor.
Hasta 3 gün sonra pelvik agrı nedeniyle doktora başvuruyor.
USG’de fetal ölüm saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Plasenta previa
B) Konjenital anomali
C) Dekolman plasenta
D) Prenatal toxoplazma enfeksiyonu
E) Uterin rüptür
119. Jinekoid pelvisi olan bir hastada; verteks presentasyonda
bir fetus en sık hangi pozisyonda pelvise girer?
A) Sol oksiput anterior
B) Sag oksiput posterior
C) Sag oksiput anterior
D) Sol oksiput posterior
E) Sol Oksiput transvers
120. Aşağıdakilerden hangisi daha teratojendir?
A) Ampisilin
B) Eritromisin
C) Lamotrijin
D) Asiklovir
E) Seftriakson
39DENEME SINAVI – 52
1. Sulcus arteria meningea media aşağıda verilen kemiklerden
hangisinde yer alan bir oluşumdur?
A) Os temporale
B) Os sphenoidale
C) Os frontale
D) Os parietale
E) Os occipitale
Cevap D
Sulcus arteria meningea media parietal kemigin iç yüzünde
bulunur. A. meningea media’nın seyrettigi oluktur.
A. meningea media, a. maxillaris’in fossa infratemporalis’te
verdigi bir daldır. Duramateri besleyen esas arterdir. Sfenoid
kemikteki for. spinosum’dan fossa cranii media’ya girer. A.
meningea media’nın ön dalı pterion’un iç yüzünden geçer ve
parietal kemikteki sulcus arteria meningea media’da seyreder.
Kafatasına yandan gelen künt travma sonucu pterion’un
kırılmasına baglı epidural hematom meydana gelebilir.
2. A. radialis pulsasyonunun alınabildiği anatomik en ye
çukuru (fovea radialis) esas olarak aşağıda seçeneklerde
verilen hangi iki kasın tendonunun arasında yer alır?
A) M. adductor pollicis – M. extensor pollicis brevis
B) B) M. extensor pollicis brevis – M. abductor pollicis
longus
C) C) M. extensor pollicis longus – M. extensor carpi radialis
longus
D) D) M. extensor carpi radialis longus – M. extensor carpi
radialis brevis
E) E) M. extensor pollicis brevis – M. extensor pollicis longus
Cevap E
FOVEA RADIALIS (ANATOMİK ENFİYE ÇUKURU) Bu çukurun
sınırlarını m. extensor pollicis longus, m. ex- tensor pollicis
brevis ve m. abductor pollicis longus’un tendonları yapar.
M. extensor pollicis brevis’in tendonu ile m. abductor pollicis
longus’un tendonu birbirine çok yakındır. Fovea radialis esas
olarak E seçeneginde verilen kasların tendonları arasında yer
alır. El bileginin lateralinde yer alan bu çukurun çatısından v.
cephalica, içinden a. radialis geçer. Tabanında proksimalden–
distale; os scaphoideum ve os trapezium bulunur.
3. Yüzünün sağ yarımındaki kaslarda ve sol vücut yarı-
mındaki kaslarda felci olan hastada en olası lezyon
aşağıdakilerden hangisindedir?
A) Ponsun sol yarımında
B) Ponsun sag yarımında
C) Sag nervus facialis’te
D) Sag kortekste
E) Bulbus’ta decussatio pyramidum seviyesinde
Cevap B
Sol vücut yarımındaki kaslarda felç bulgusu – for.
magnum’un yukarısındaki lezyonlar için- bize lezyonun sagda
oldugunu (çapraz öncesi) ve sag taraf yüz kaslarının felç olması
da n. facialis’in çekirdeginin yer aldıgı pons’da bir lezyon
oldugunu söylemektedir.
4. N. Mandibularis yaralanması olan bir hastada aşağıdaki
kaslardan hangisi etkilenmez?
A) M. temporalis
B) M. masseter
C) M. Buccinator
D) M. tensor veli palatini
E) M. pterygoideus lateralis
Cevap C
M. buccinator, bir mimik kasıdır ve n. facialis’ten inerve olur.
N. MANDIBULARIS (V3);
• Motor ve sensitif lif içerir.
• For. ovale’den çıkarak fossa infratemporalis’e girer ve
burada 3 önemli dal verir;
• N. auriculotempolaris; kulak derisi, dış kulak yolu ve
temporal bölge derisinden duyu alır
• N. lingualis; Dilin 2/3 ön kısmının genel duyusunu
taşır.
2016 TEMMUZ TUS 52. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
40 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• N. alveolaris inferior; for. mandibulae’ ya girer ve alt
çene dişleri, alt dudak ve agzın altında kalan bölgenin
duyusunu alan dallar verir.
• N. mandibularis’in innerve ettiği kaslar;
• çiğneme kasları (m. masseter, m. temporalis, m.
pterygoideus medialis, m. pterygoideus lateralis)
• m. tensor tympani – m. tensor veli palatini – m.
mylohyoideus
5. Aşağıdaki kaslardan hangisinin pelvis’e tutunması yoktur?
A) M. psoas major
B) M. quadratus femoris
C) M. quadriceps femoris
D) M. quadratus lumborum
E) M. gracilis
Cevap A
M. psoas major, lumbal vertebraların korpuslarının yan
yüzlerinden ve proc. transversus’larından başlayarak pelvis’e
giren, lig. inguinale’nin arkasından lacuna musculorum’dan
geçerek femur’un trochanter minor’unda sonlanan bir kastır ve
pelvis’e tutunması yoktur.
M. quadratus femoris pelvis’teki tuber ischiadicum’un dış
tarafına tutunarak başlayan, m. quadriceps femoris de rectus
femoris başıyla pelvis’teki spina iliaca anterior inferior’a
tutunarak başlayan kaslardır. M. quadratus lum- borum ise 12.
Kosta ile pelvis’teki crista iliaca arasında uzanan bir kastır.
6. Mesencephalonda colliculus superior seviyesinden alınma
bir kesitte aşağıdaki yapılardan hangisi görülmez?
A) Nuc. ruber
B) Crus cerebri
C) Nuc. accessorius nervi oculomotorii
D) Nuc. motorius nervi oculomotorii
E) Nuc. motorius nervi trochlearis
Cevap E
Nuc. motorius nervi trochlearis mesencephalon’da
colliculus inferior’dan alınan kesitlerde görülebilen bir yapıdır.
Digerleri colliculus superior seviyesinde görülebilirler.
7. Aşağıdakilerden hangisi nazofarinks ile ilgili yapılardan biri
değildir?
A) Ostium pharyngeum tubae auditivae
B) Plica salphingopalatina
C) Torus tubarius
D) Choanae
E) Isthmus faucium
Cevap E
Isthmus faucium orofarinks’te bulunan bir yapıdır.
Farinks’in üç bölümü vardır: NAZOFARİNKS
• Kafatabanı ile yumuşak damagın üst yüzü (C1vertebra
seviyesi) arasında kalan parçadır. Burun boşluklarının
arka açıklıkları (choanae) buraya açılır.
• Tuba auditiva’nın (Östaki borusu) agzı bu parçanın dış
duvarı üzerindedir.
• Tuba auditiva’nın agzını kuşatan mukozanın altın-
daki lenfoid doku kitlesine, tonsilla tubaria (Gerlach
bademciği) denir. Büyüdügü zaman tuba auditiva’nın
agzını tıkayarak sagırlıga neden olur.
• Nazofarinks’in arka – üst duvarının mukozasında
bulunan lenfoid doku kitlesine tonsilla pharyngea
denir
41DENEME SINAVI – 52
8. Aşağıdaki sinirlerden hangisinin lezyonunda kolun ekstan
siyonu büyük ölçüde zayıflar?
A) Nervus medianus
B) Nervus ulnaris
C) Nervus radialis
D) Nervus thoracicus longus
E) Nervus thoracodorsalis
Cevap E
Kola ekstansiyon yaptıran iki kas m. latissimus dorsi ve
m. teres major’dur. M. latissimus dorsi kola çok daha güçlü
ekstansiton yaptırabilir ve siniri n.thoracodorsalis’dir.
N. radialis lezyonunda (ki bu şık en kuvvetli çeldiricidir)
önkolun ekstansiyonu bozulur.
9. Aşağıdakilerdan hangisi trigonum inguinale’nin lateral
sınırını yapar?
A) A. iliaca interna
B) A. iliaca externa
C) A. epigatrica inferior
D) A. femoralis
E) A. pudenda interna
Cevap C
Hesselbach Üçgeni (Trigonum Inguinale) Direk inguinal
herni’lerin geliştigi bölgedir. Fossa inguinalis medialis’e denk
gelir.
Sınırları
• Altta; lig. inguinale • Dışta; a.v. epigastrica inferior •
Içte; m. rectus abdominis’in dış kenarı
10. M. levator ani, m. transversus perinei profundus ve
m. obturatorius internus kaslarının sınırladığı alan
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pelvis minor
B) Spatium perinei super cialis
C) Spatium perinei profundus
D) Fossa ischioanalis
E) Regio perinealis
Cevap D
FOSSA ISCHIOANALIS (ISCHIORECTALIS)
Canalis analis’in her iki tarafında bulunan üçgen piramit
şeklindeki boşluktur. Önde derin perine aralıgına (diaphragma
urogenitale) uzanır.
Sınırları
• Dışta; tuber ischiadicum, m. obturatorius internus’un
alt parçası ve bu kasın fasyası içerisindeki canalis pu-
dendalis (Alcock kanalı) • Içte; M. levator ani ve m.
sphincter ani externus
• Arkada; lig. sacrotuberale ve m. gluteus maximus’un alt
kenarı • Önde (apeksi); derin perine aralıgındaki kasların
(m. transversus perinei profundus ve m. sphincter
urethrae externus) arka kenarları
• Tabanı; deri ve fasyaIçindekiler; yag-bag dokusu, v.a.n.
rectalis inferior’lar, S2-S4’ün dalları.
11. Crista terminalis aşağıdaki kalp bölümlerinden hangisinde
bulunur?
A) Sag atrium
B) Sol ventrikül
C) Sol atrium
D) Sag ventrikül
E) Septum interatriale
Cevap A
Sag atriyum’un ön-üst bölümünde uzanan kısmına auricula
dextra denir. Sag auricula’nın içinde mm. pectinati denen kas
lifleri vardır. Sag atrium dış duvarında sulcus terminalis denen
bir oluk görülür. Bu olugun iç yüzde yapmış oldugu çıkıntıya da
crista terminalis denir. Crista terminalis’in üst ucunda v. cava
superior’un açılış yerine yakın olacak şekilde nodus sinuatrialis
yerleşmiştir.
12. Muskulus rectus lateralis’in çalışmaması nedeniyle
içe şaşılık olan bir hastada en olası sinir lezyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) N. oculomotorius
B) N. Abducens
C) N. Ophthalmicus
D) N. trochlearis
E) N. facialis
Cevap B
42 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
M. rectus lateralis göze abdüksiyon yaptıran yani gözü dışa
baktıran kastır. Lezyonunda görülen en temel bulgu içe şaşılıktır.
Bu kasın siniri de n. abducens’dir. N. trochlearis, gözü aşagıdışa
baktıran m. obliquus superior’un siniridir. Gözdeki diger kaslar n.
oculomotorius tarafından uyarılırlar.
N. ophthalmicus göz küresinin duyusunu alan sinirdir.
Lezyonunda kornea refleksi alınamaz. N. facialis ise mimik
kaslarının siniridir.
13. Aşağıdaki anatomik yapılardan hangisi mediastinum
posterior’da bulunmaz?
A) Trachea
B) Oesophagus
C) N. vagus sinister
D) N. vagus dexter
E) V. hemiazygos accessoria
Cevap A
Mediastinum posterior; kalp ile torakal vertebralar aras
ndaki boşluktur. Burada aorta thoracica, ductus thoracicus, v.
azygos, v. hemiazygos, v. hemiazygos accessoria, oesophagus ve
n. vagus’lar gibi önemli oluşumlar yer alır.
Trachea, mediastinum superior’da yer alır. Şıklardaki diger
yapılar mediastinum inferior’un mediastinum posterior kısmında
bulunan oluşumlardır.
14. Fenestra vestibuli ve fenestra cochlea ortakulak boşluğunun
hangi duvarında yer alır?
A) Iç
B) Üst
C) Ön
D) Arka
E) Alt
Cevap A
Fenestra vestibuli ve fenestra cochlea ortakulagın iç
duvarında bulunan yapılardır. Orta kulak boşlugunun altı duvarı
vardır.
• Paries tegmentalis (üst duvar);
Tegmen tympani denilen ince bir kemik plak tarafından yapılır.
Orta kulak boşlugunu, fossa cranii media’dan ayırır.
• Paries jugularis (alt duvar); v. jugularis interna ile
komşudur.
• Paries labyrinthicus (iç duvar); Orta kulak ile iç kulagı
ayıran duvardır. Üzerinde; fenestra vestibuli, fenestra
cochleae, promontorium ve prominentia canalis facialis
denilen yapılar bulunur.
• Fenestra vestibuli (oval pencere); Orta kulagı, iç kulaktaki
vestibulum’a baglar. Stapes’in tabanı ile kapatılır.
• Fenestra cochleae (yuvarlak pencere); Orta kulagı,
cochlea’nın scala tympani’sine baglar. Membrana
tympanica secundaria ile kapatılır.
• Promontorium; iç kulakta bulunan cochlea’nın orta
kulak içine yapmış oldugu çıkıntıdır. Üzerinden n.
tympanicus (n. glossopharyngeus’un dalı) geçer.
• Prominentia canalis facialis, canalis nervi facialis’in,
orta kulak içine yapmış oldugu çıkıntıdır.
• Paries mastoideus (arka duvar); Üst bölümünde, orta
kulak boşlugunu antrum mastoideum’a baglayan, aditus
ad antrum mastoideum denilen bir delik vardır.
• Duvarın alt bölümünde, fenestra vestibuli’nin hemen
arkasında görülen kabarıntının içinde m. stapedius
bulunur. Chorda tympani, bu duvardan orta kulak
boşluguna girer.
• Paries caroticus (ön duvar); A. carotis interna ile
komşudur. Üst bölümünde görülen iki agızdan; üstte
olanı m. tensor tympani’yi içeren, alttaki ise tuba
auditiva’nın (östaki) kemik bölümünü oluşturan
iki kanala aittir. Bu iki kanala birlikte canalis
musculotubarius denir.
• Paries membranaceus (dış duvar); membrana
tympanica yapar. Membrana tympanica; Cavitas
tympani’yi, meatus acusticus externus’dan ayırır.
Manubrium mallei, membrana tympanica’nın iç yüzüne
yaslanır.
43DENEME SINAVI – 52
15. Aşağıdaki hücre bölümlerinden hangisinde rRNA sentezi
yapılır?
A) Çekirdegin ökromatin alanları
B) Çekirdegin heterokromatin alanları
C) Çekirdekçik
D) Nükleer por kompleksi
E) Çekirdek zarı iç yapragı
Cevap C
Hücrede çekirdek (nucleus) yapısı 4 bölümde incelenebilir.
Bunlar
a. Çekirdek zarı
b. Nükleoplazma
c. Kromatin
d. Çekirdekçik
Bunlardan çekirdekçik, ribozomal RNA (rRNA)’nın sentez yeridir
ve proteinden zengin, bir membranla çevrili olmayan çekirdek
bölümüdür. Bazı kromatinlerin (13, 14, 15, 21, 22) belli bölgeleri
rRNA yapımından sorumlu bölgeler olan fibriler merkezler, fibriler
materyal, granüler materyal çekirdekçikte izlenebilir.
Nükleostemin, çekirdekçikte bulunan p53’e baglanan bir
proteindir. Hücre farklanma sürecinde nükleostemin’in azaldıgı,
malign hücrelerdeyse düzeylerinin yükseldigi gösterilmiştir.
Çekirdekçik organize edici bölge
Kromozomların rRNA yapımından sorumlu kısmı, RNA
polimeraz ve rRNA’lar bulunur.
Bu bölge profazdaki çekirdekçik kaybolmasından ve telofazda
yeniden oluşumundan sorumludur.
16. Reseptör aracılı hücre içine madde alımı (endositoz)
sürecinde içeri alınan molekülün etrafını çeviren hücre
zarının çevresini örten molekül hangi seçenekte doğru
olarak verilmiştir?
A) Clathrin
B) Adaptin
C) Desmin
D) Coatomer proteini
E) Dynamin
Cevap A
Reseptör aracılı endositozda hücre yüzeyinde reseptörüne
bir madde baglandıktan sonra hücre zarı içeri çökerek o
maddeyi çevreler ve keseler halinde hücre içine alınma işlemi
gerçekleştirilmiş olur. Bu süreçte “Clathrin”, keseleri çevreleyen
proteindir. Burada adaptin proteinine clathrin baglanarak
kese oluşumu başlar, dynamin ise kesenin uçlarından
bogumlanmasını saglar.
17. Nötrofil lökositin oluşum süreci içinde hangi aşama ve
sonrasında hücrelerde mitotik aktivite artık izlenmez?
A) Myeloblast
B) Promyelosit
C) Myelosit
D) Metamyelosit
E) Nötrofil
Cevap D
Granülopoez yaklaşık olarak 14 gün sürer ve aşamaları ve öne
çıkan özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
1. Myeloblast
2. Promyelosit: Azürofil (nonspesifik) granül sentezi bu
aşamada başlar.
3. Myelosit: Spesifik granül sentezi yapılır ve buna göre
isimler alır (nötrofil, eozinofil gibi).
44 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
4. Metamyelosit: Mitoz izlenmez, lökosit morfolojisi
belirginleşir.
5. Band myelosit
6. Granülosit
18. Böbreğin proksimal tübül bölgesinin gelişim gösterdiği
embriyonik bölge hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?
A) Yüzey ektodermi
B) Nöral krista
C) Ara mezoderm
D) Paraksiyel mezoderm
E) Endoderm
Cevap C
Intermediate (ara) mezodermin ileri gelişmesi sonucu oluşan
arka vücut duvarı mezenkiminden ürogenital kabartı oluşur.
Bu kabartı daha sonra nefrojenik kordonlar ve genital kabartıyı
yapar. Bunlardan nefrojenik kordonların gelişim aşamaları şu
şekilde izlenir;
Pronefroz; 4. haftada görülen sonra fonksiyon görmeyen
yapıdır.
Mezonefroz; 4. hf. sonu–12. hf. arasında izlenir. Rudimenter
pronefronu yapar. Bu kısımda yer alan mezonefrik tübüller 1.
trimesterin sonunda gerilerken erkekte ductuli efferentis’e dönüşür.
Metanefroz; 5. hafta başında gelişir, 9. haftada işlev kazanır.
Kalıcı böbregi yapan yapıdır. Bu yapıdansa şunlar gelişir;
-Metanefrojenik blastem (mezoderm): Bowman kapsülü,
proksimal tüpler, Henle kulpu ve distal tüpler gelişir.
-Metanefrik divertikül (üreter tomurcugu): Toplayıcı
(kollektör) kanallar, kaliks renalis, renal pelvis, üreter, mesanenin
trigonumu meydana gelir.
Metanefrik divertikülle metanefrojenik blastem birbirlerinin
gelişimini karşılıklı uyarırlar bu tür uyarılara resiprokal uyarım
adı verilir.
Ürogenital sinus’ten ise mesane (trigonum hariç) ve üretra
gelişir (endoderm kökenlidir).
19. Aşağıdaki damar türlerinden hangisinde iç ve dış elastik
laminalar gelişmiş olarak izlenir?
A) Muskuler arter
B) Elastik arter
C) Arteriol
D) Kapiller
E) Küçük arter
Cevap A
Bir damar duvarı 3 tabakadan oluşur. Içten dışa dogru bunlar;
Tunika intima: Endotel ve subendotel tabakalarından oluşur.
Endotel tek katlı yassı epitel şeklinde olup altındaki subendotel
tabakası gevşek bag dokusudur. Endotel hücreleri arasında sıkı
baglantılar izlenir. Sitoplazmalarında bolca pinositotik veziküller
ve ayrıca F8 ve vWF bulunduran Weibel-Palade cisimleri vardır.
Media bileşkesinde membrana elastika interna adlı elastik bir
lamina (membran) bulunabilir.
Tunika media: Damar türüne göre degişmekle birlikte düz kas
hücrelerinin ve elastik liflerin bulundugu tabakadır.
Tunika adventisya (eksterna): Damar türüne göre degişmekle
birlikte gevşek bag dokusu yapısıdadır. Media sınırında
membrana elastika eksterna bulunabilir. Büyük ve orta arterde
ve büyük vende, vazo vazorum ve nervi vascularis adlı damarlar
ve sinir lifleri bulunur. Bunlar damarların dışından beslenmesini
ve innervasyonunu saglar. Medya tabası bileşkesinde membrana
elastika eksterna bulunur.
Internal ve eksternal elastik membranlar (laminalar) orta
(muskuler) arterde iyi gelişmiş olarak izlenir.
Öte yandan elastik (büyük) arterlerdeyse tunika medyada çok
sayıda elastik liflerin lameller şeklinde yıgınlar yaptıgı izlenir,
ancak bir iç ve dış lamel yapısı şeklinde seçilmez.
Elastik arter Muskuler arter
45DENEME SINAVI – 52
20. Aşağıdaki organların hangisinin tunika muskularis
tabakasında çizgili ve düz kas hücreleri izlenir?
A) Özofagus
B) Mide
C) Duodenum
D) Jejenum
E) Ileocekal bileşke
Cevap A
Sindirim kanalında mukoza 3 tabakada izlenir. Içten dışa
dogru sırasıyla epitel, lamina propria ve muskularis mukoza
tabakaları yer alır. Bunun dışında bag dokusundan oluşan tunika
submukoza ve onun dışındaysa tunika muskularis tabakası izlenir.
Bu tabaka genel olarak düz kas hücrelerinin düzenlenimiyle
oluşmuştur. Sindirim kanalında özofagusun ilk yarısında çizgili
kas lifleri de izlenmektedir.
21. Timusun medulla bölgesinde izlenen kalsifiye
epitelyoretiküler hücrelere ne ad verilir?
A) Timosit
B) Hassal cismi
C) PAS hücresi
D) Kan-timus bariyeri
E) CD4 pozitif CD8 negatif hücre
Cevap B
Timusun epitelyoretiküler hücreleri (ERH) organın
stromasını oluşturur. 6 tipte olan bu hücreler kortekste (tip
1, 2, 3) ve medullada (tip 4, 5, 6) birbirlerine desmozomlarla
ve sıkı baglantılarla tutunur tarzda bir ag oluştururlar. Lenf
dügümünden ve dalaktan farklı olarak timusun retiküler
hücreleri epitelyal karakterlidir ve retikülüm lifleri salgılamazlar.
Bunların aralarındaysa çeşitli olgunlaşma aşamalarında olan T
lenfositler (timosit) yer alır. Epitelyoretiküler hücrelerin kortekste
olanları kan–timus bariyerini (endotel –bazal membran –
epitelyoretiküler hücre –başlıca tip I-) yapar. Bu bariyer sayesinde
kandaki antijenik yapı timusta egitilmekte olan T–lenfositleri
uyarmamış olur.
Korteks yogun lenfosit içerdiginden dolayı koyu olarak
izlenir. Kendi MHC molekülünü tanıyıp kendi antijenik yapısını
tanımayan T lenfositlerin olgunlaştıgı digerlerinin apoptozisle
öldügü bölümdür. Yine kortekste bolca bulunan makrofajlar
periyodik asit Schiff (PAS) reaksiyonu gösterdikleri için PAS
hücreleri olarak da adlandırılır. Medullada kan–timüs bariyeri
yoktur. Buradaki T lenfositler olgunlaşma aşamasını geçmiş
olan hücrelerdir. Buradan kana geçerler. Medullada tip 6
epitelyoretiküler hücrelerin kalsifikasyonuyla oluştugu düşünülen
Hassal korpüskülü adlı keratohyalin granüllerinden zengin
kalsifiye retiküler hücreler izlenir. Bu yapıların lenfopoetin adı
verilen T lenfosit olgunlaşmasında görevli sitokinler ürettigi
düşünülmektedir.
22. Aşağıdaki yapılardan hangisi testisin skrotuma inişi
sırasında peritonun da inmesi sonucu oluşmuştur?
A) Tunika albuginea
B) Tunika vasküloza
C) Tunika vaginalis
D) Sertoli hücresi
E) Intertisyel hücreler
Cevap C
Skrotum deriyle çevrelenmiştir. Bunun altında ön-yan yüzde
tunika vajinalis yer alır. Bir alt katmanda tunika albuginea adlı
sıkı bag dokusundan yapılı oldukça kalın bir kapsül yapısı izlenir.
Bunun iç kısmında tunika vasküloza adlı damardan zengin gevşek
bag dokusu yer alır. Tunika albuginea testisin arka yüzünde iyice
kalınlaşarak mediastinum’u yapar.
Intrauterin 26. haftada testis, gubernakulumu izleyerek
skrotumun içine iner. Bu iniş sırasında beraberinde götürdügü
mezotelyum bulunduran periton kılıfına daha sonra tunika
vajinalis adı verilir. Gubernaculumun kalıntısı skrotal ligamenttir.
IU dönemde testisin bu inişini Leydig hücrelerinden salınan
insülin benzeri protein-3 uyarır.
23. Adrenalin, damar duvarındaki düz kaslarda bulunan alfa-1
reseptörüne bağlandığında hangisinin aktivitesinde veya
hücre içi düzeyinde bir artışa neden olmaz?
A) Diaçilgliserol
B) Fosfolipaz C
C) Guanilat siklaz
D) Protein kinaz C
E) Stoplazmik Ca++ miktarı
Cevap C
İNOSİTOL TRIFOSFAT (IP3) SİNYAL YOLU:
Damar duvarındaki düz kaslarda bulunan alfa-1 reseptörü
46 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Gq kenetli bir reseptördür. Adrenalin Gq kenetli bu reseptöre
baglanınca, Gq’nun alfa alt birimi membrandaki fosfolipaz C’yi
aktive eder. Bu enzim membran fosfolipidlerinden fosfoinozitol
4,5 bifosfatı (PIP2); Diaçil gliserol (DAG) ve inozitol trifosfata
(IP3) parçalar.
IP3 Endoplazmik retikulumdan kalsiyum salınımına
neden olur.
DAG Protein kinaz C’yi aktive eder. Protein kinaz C’de bazı
proteinleri fosforilleyerek hücresel cevabı ortaya çıkarır.
Şekil. IP3 ve DAG sinyal yolu.
IP3 sistemini kullanan hormonlar:
• GHRH
• GnRH
• TRH
• Oksitosin (düz kas kasılması)
• ADH (V1 reseptörü, vazokonstriksiyon)z
• Anjiotensin II (AT-1, vazokonstriksiyon)
• Katekolaminler (α-1 reseptörü, vazokonstriksiyon)
24. Presinaptik akson terminalindeki veziküler membrana
ait sinaptobrevin, hangi membran proteini ile etkileşerek
ekzositoza neden olur?
A) Rab-3
B) Sintaksin
C) Sinapsin
D) Kalmodulin
E) Sinaptotagmin
Cevap B
KİMYASAL SINAPSLARDAN NÖROTRANSMİTTER
SALINMASI
Nörotransmiterler presinaptik nörondaki veziküllerde
depolanır. Nörotransmiterler sinaptik aralıga ekzositozunda
esas rol oynayan iyon kalsiyum’dur. Aksiyon potansiyeli aktif
zona ulaştıgı zaman, presinaptik bölgede bulunan voltaj bağımlı
(N tipi) kalsiyum kanalı açılır ve presinaptik akson terminaline
Ca++ girer. Magnezyum, Ca++ ile yarıştıgı için nörotransmitter
ekzositozunu azaltır.
Akson terminaline giren kalsiyum, kalmoduline baglanır.
Kalmodulin bagımlı protein kinaz aktiflenir (CaM-K II).
Aktiflenen protein kinaz, Sinapsin-I proteinini fosforile
ederek aktif hale getirir. Sinapsin-I ise, içerisinde nörotransmitter
bulunan veziküllerin membrana yaklaşmasını saglar.
Kalsiyum, aynı zamanda sinaptotagmin proteinine de
baglanır.
Bu etkileşimler sinaptobrevin (v-SNARE) ve sintaksin
(t-SNARE) aktivasyonunu saglayarak veziküllerdeki
nörotransmitterin sinaptik aralıga ekzositozunu saglar.
Şekil. Kimyasal sinapstan nörotransmitter salınımı.
25. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi iskelet kasındaki iyon
kanallarının işlev bozukluğu veya mutasyonları sonucunda
ortaya çıkmaz?
A) Miyestenia gravis
B) Malign hipertermi
C) Paramiyotoni konjenita
D) Duchenne kas distrofisi
E) Hiperkalemik periyodik paralizi
Cevap D
KAS KANALOPATILERI: Kanalopatiler, iyon kanallarının işlev
bozuklugu veya mutasyonları sonucu ortaya çıkan hastalıklardır.
Iskelet kasında,
Miyestenia gravis; Nikotinik asetilkolin kanalların işlev
bozuklugu,
Malign hipertermi; Kasta Ca++ serbestleyen kanalların
(riyanodin reseptörleri) bozuklugu,
Paramiyotoni konjenita ve Hiperkalemik periyodik paralizi;
Na+ ve ya Cl- kanallarındaki mutasyonlar sonucu işlev bozuklugu
ile karakterizedir.
47DENEME SINAVI – 52
Duchenne kas distrofisi; Aktini kas membranına baglayan ve
intraselüler stabiliteyi saglayan distrofin proteininin olmaması ile
karakterizedir. Yani bir iyon kanalı defekti söz konusu değildir.
26. Periferik sinirlerde aksonun hasarlanması sonucu nöronal
hücre gövdesinin şişmesi ve organellerin özelliklerininin
yeniden düzenlenmesi ile karakterize duruma ne denir?
A) Kromatolizis
B) Anterograd dejenerasyon
C) Retrograde dejenerasyon
D) Wallerian dejenerasyon
E) Ortograd dejenerasyon
Cevap A
Sinir Dokusunun Dejenerasyonu ve Rejenerasyonu:
Periferik sinir aksonları hasarlandıgında, hasarın distalindeki
dokuya kadar olan kısmın dejenerasyonuna Wallerian
(anterograd veya ortograd) dejenerasyon adı verilir. Hasar
yerinin proksimalinde de dejenerasyon olur. Buna ise retrograde
dejenerasyon denir.
Aksonal hasardan sonra ilk degişiklik perikaryonda görülen
kromatolizistir (Nissl cisimleri bozulur). Sonra, perikaryon şişer
ve nükleus ortadan perifere kayar.
Wallerian dejenerasyondan sonraki rejenerasyon Schwann
hücrelerinin proliferasyonuna baglıdır. Rejenerasyonda aksonal
tomurcugun ilerleyebilmesi için Schwann hücrelerinin prolifere
olup rehberlik yapması gerekir.
Şekil. Aksonal dejenerasyon
27. Aşağıdaki reseptörlerden hangisi G protein kenetli reseptör
(GPCR) olarak çalışır?
A) GABA-A
B) GABA-B
C) NMDA-glutamat
D) AMPA- glutamat
E) Nikotinik asetilkolin
Cevap B
GABA- B, bir iyon kanalına baglı bir reseptör degildir. Gi
proteini ile kenetli metabotropik bir reseptördür.
İYONOTROPİK RESEPTÖRLER:
GABA-A ve GABA-C reseptörleri Cl- iletimini artıran
iyon kanalına baglı reseptörlerdir. Bunlara yanı zamanda
Benzodiazepinler ve barbitüratların etkisine aracılık eden
reseptörlerdir.
Diğer iyonotropik Reseptörler:
Anyonik Reseptörler (Cl-):
• GABAA, GABAC, Glisin
Katyonik Reseptörler:
• Serotonin: 5HT3
• Asetilkolin: Nikotinik
• Glutamat: NMDA, AMPA, Kainate, Orphan (δ1-2)
• ATP reseptörü: P2X
28. Fizyolojik koşullarda fonokardiyografi kaydı ile elde edilen
şekilde K ve L harfleri ile gösterilen kalp sesleri için hangisi
doğrudur?
K L
A) 1. kalp sesi 2. kalp sesi
B) 2. kalp sesi 1. kalp sesi
C) 1. kalp sesi 3. kalp sesi
D) 2. kalp sesi 3. kalp sesi
E) 3. kalp sesi 4. kalp sesi
Cevap A
KALP SESLERİ:
S1: AV kapakların (triküspit ve mitral) kapanması sonucu
oluşur. İzovolumetrik kontraksiyon evresinde yani sistolün
başında duyulur.
S2: Diyastolün başlangıcı olan izovolumetrik gevşeme
evresinde, semilüner kapakların kapanması sonucu oluşur.
S3: Diyastolün ilk 1/3’ünün sonunda kanın ventriküllere
gürültüyle akarken neden oldugu titreşim sestir. Çocuk ve
gençlerde duyulabilir.
S4: Diyastol sonunda, atriyumun sistolüne baglı kanın
ventriküle çarpması ile oluşur. Presistolik bir sestir. Normalde
duyulmaz.
48 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
29. Deniz seviyesinde yaşayan, yapılan kan tahlilinde
hemoglobin düzeyi 15.6 g/dL bulunan sağlıklı bir erkeğin
arteriyel kanındaki parsiyel oksijen (pO2) düzeyinin
yaklaşık olarak kaç mmHg olması beklenir?
A) 40
B) 95
C) 104
D) 120
E) 159
Cevap B
Sağlıklı bir bireyin arteryel kan gazlarının normal değerleri:
pH : Kan pH’sı 7.38-7.42 arasıdır.
pO2 : Arteryel kanda 95 mmHg, venöz kanda 40 mmHg
pCO2 : Arteryel kanda 40 mmHg, venöz kanda 46.5 mmHg
HCO3- : Arteryel kanda 24 mEq/L
30. Altı yaşında bir çocuğun testis biyopsisinden hazırlanan
dokunun mikroskobik incelemesinde aşağıdakilerden
hangisi görülmez?
A) Miyoid hücre
B) Leydig hücresi
C) Sertoli hücresi
D) Spermatogonium
E) Primer spermatosit
Cevap E
TESTİS:
Puberteye kadar testiste Spermatogonium bulunur.
Ayrıca, seminifer tübüllerde Sertoli hücreleri bulunur. Seminifer
tübüllerin arasındaki stromada interstisiyel Leydig hücreleri ve
Miyoid hücreler bulunur.
Leyding hücreleri, LH’nın uyarıcı etkisiyle testosteron
salgılar. Peritubüler miyoid hücreler, düz kas gibi işlev görerek
spermatozoonları tübül boyunca hareket ettirmelerinin yanı sıra,
kollajen sentezleyerek fibroblastların işlevini de üstlenirler.
Puberteyle birlikte Spermatogonyum ile primer
spermatosit, sekonder spermatosit, spermatid ve spermatozoon
görülmeye başlar.
31. Oral glikoz tolerans testinden (OGTT) önce ve bunu takip
eden sürede elde edilen plazma glikoz düzeylerine göre
şekildeki eğriler için hangisi doğrudur?
Normal Prediyabet Diabetes Mellitus
A) 1 2 3
B) 1 3 2
C) 2 1 3
D) 3 2 1
E) 3 1 2
Cevap D
ORAL GLİKOZ TOLERANS TESTİ (OGTT):
OGTT sonuçlarına göre glikoz aldıktan sonraki 2. saat kan
şeker degerinin 200 mg/dl ve üzerinde olması diyabette tanı
kriterlerinden biridir.
Açlık kan şekeri 100-126 mg/dl arasında ise, buna Bozulmuş
Açlık Glukozu (IFG= Impaired Fasting Glucose) denilmektedir.
OGTT endikasyonu oluşturur.
• 2. saat kan şekeri <140 mg/dl ise normal
• 2.saat kan şekeri 140-200 mg/dl ise bozulmuş OGTT
(Prediyabet)
• 2.saat kan şekeri >200 mg/dl diyabet teşhisi koyulur.
32. Midedeki G hücrelerinde gastrin salgılanmasını artıran
vagal uyarıda, nörotransmitter olarak hangisi görev yapar?
A) Guanilin
B) Asetilkolin
C) P maddesi
D) Gastrin serbestleyici peptid
E) Glikoza bagımlı insülinotropik polipeptid
Cevap D
49DENEME SINAVI – 52
Gastrin serbestleyici peptid (GRP): Midedeki G hücrelerinde
sonlanan vagal sinir uçlarında bulunur ve gastrin salgılanmasını
artıran vagal uyarıda nörotransmitter olarak görev yapar.
33. Hücre organellerini ayırt edebilmek için, organele spesifik
işaretleyici (Marker) enzimler kullanılır. Aşağıdaki
enzimlerden hangisi kas hücresi endoplazmik retikulum
işaretleyicisi olarak kullanılabilir?
A) Galaktozil Transferaz
B) Glukoz 6 Fosfataz
C) Laktat Dehidrogenaz
D) Sitokrom b5 redüktaz
E) Na-K ATPaz
Cevap D
Soru, TUS’un klasiklerinden biri olan hücre organeli marker
konusunu irdelemekte. Soruda kas dokusundaki endoplazmik
retikulumun işaretleyicisi soruluyor. Endoplazmik retikulum
işaretleyicisi, glukoz 6 fosfataz ve sitokrom b5 redüktazdır. Fakat,
kas dokusunda glukoneogenez olmadıgı için endoplazmik
retikulum işaretleyicisi olarak glukoz 6 fosfataz (glukoneogenezin
son basamagının hız kısıtlayıcısı enzimi) bulunmamaktadır.
Bu nedenle dogru cevap, D şıkkı sitokrom b5 redüktazdır.
A şıkkındaki galaktozil transferaz; golgi, C şıkkındaki laktat
dehidrogenaz; sitoplazma, E şıkkındaki Na-K ATPaz ise membran
işaretleyicisidir.
34. Hücre membranı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Karbonhidratlar membran dış yüzüne yerleşimlidir.
B) Yapısında kolesterol bulunur.
C) Membran lipidleri arasında iyonik baglar bulunur.
D) Periferal proteinler membrana zayıf hidrojen bagı ile
baglanır.
E) Integral proteinlerin membran ile etkileşen kısmında valin
amino asidi bulunabilir.
Cevap C
Hücre membranı tus için her zaman en önemli konulardan
bir tanesidir. Membran lipidler proteinler ve karbonhidratlardan
oluşan bilayer yapıdır. Membran lipidlerinin arasındaki hidrofobik
etkileşim sayesinde membran bütünlügü saglanır. Dolayısıyla
lipidler arasında herhangi bi bag bulunmaz.
A şıkkı; Karbonhidratlar membranda asla tek başlarına
bulunamazlar ve membranın iç yüzüne yerleşemezler.
B şıkkı; Ortam sıcaklık degişimlerinde membran akışkanlıgını
dengede tutmak için kolesterol bulunur. Fakat ester kolesterol ve
triaçilgliserol membranda asla bulunmaz.
E şıkkı; Integral proteinler membranda hidrofobik etkileşimler
sayesinde bulunur dolayısıyla membrana bakan yüzlerinden
hidrofobik amino asitler(alanin, valin gibi) bulunur.
35. Aşağıdaki proteinlerden hangisi hücre membran
fosfolipidlerin hareketini hücre içinden hücre dışına doğru
hızlandırır?
A) Flippaz
B) Floppaz
C) P Glikoprotein
D) Fibrilin
E) Lamin
Cevap B
Hücre membranı, yapısındaki lipidler sayesinde dinamik bir
organeldir ve bu sayede proteinlerin rahat hareket etmelerine izin
verir. Membranda bulunan fosfolipidler hareketli moleküllerdir.
Hücre dışından hücre içine dogru fosfolipid hareketini
hızlandıran protein, ATP bagımlı Flippaz.
Hücre içinden hücre dışına dogru fosfolipid hareketini
hızlandıran protein, ATP bagımlı Floppaz.
Her iki yöne dogru fosfolipid hareketini hızlandıran protein,
Kalsiyum bagımlı Sklramblaz.
36. Blue Diaper Sendromu aşağıdaki amino asitlerden
hangisinin patolojisinde meydana gelir?
A) Serin
B) Glisin
C) Tirozin
D) Tripofan
E) Alanin
Cevap D
Blue Diaper Sendromu; Intestinal triptofan emilimi bozuktur.
Emilemeyen triptofan indikana çevrilir ve hava ile temas edince
maviye çevrilir. Hastanın bezi maviye boyanır.
50 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
37. Yapısında imidazol halkası olan amino asit aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Arjinin
B) Lizin
C) Histidin
D) Fenilalanin
E) Sistein
Cevap C
HİSTİDİN
• Histidin, bazik amino asittir.
• Fizyolojik pH’ta tampon özelligine sahip en önemli amino
asittir.
• Imidazol halkası taşır.
• Dekarboksilasyonu sonucunda histamin oluşur.
38. Aşağıdaki amino asitlerden hangisi saf ketojeniktir?
A) Alanin
B) Glutamat
C) Lösin
D) Serin
E) Tirozin
Cevap C
Asetoasetil KoA üzerinden keton cisim sentezine giren amino
asitlere ketojenik amino asitler denir. Saf ketojenik amino asitler
lösin ve lizin.
Piruvat veya TCA ara ürünleri üzerinden glukoz sentezine
giren amino asitlere glukojenik amino asitler denir.
Hem glukojenik hem ketojenik amino asitler; lizin, fenilalanin,
tirozin, triptofan, izolösin.
39. Aşağıdaki proteinlerinden hangisi plazma protein
elektroforezinde en önde hareket eder?
A) Albumin
B) RBP
C) Makroglobulin
D) CRP
E) a-FP
Cevap B
Retinol bağlayıcı protein (RBP)
• Negatif akut faz reaktanıdır.
• Operasyon sonrası cerrahi hastalarda nutrisyon
takibinde kullanılır. (Nütrisyonel belirteç)
• Elektroforezde en önde gider.
40. Barsaktan emilen +2 değerlikli demirin +3 değerlikli demire
çevrilmesini sağlayarak plazmada transferrin tarafından
taşınmasını sağlayan enzim hangisidir?
A) DMT1
B) Hephaestin
C) Ferropontin
D) Hepsidin
E) Ferri redüktaz
Cevap B
Demir duedonumdan enterositler aracılıgıyla emilir. Demirin
farklı formları farklı yollarla emilir. Hem şeklindeki demir, HCP1
proteini tarafından direkt emilir. Ferro (+2) formdaki demir ise
DMT1 (divalent metal transporter 1) ile emilir. Ferri (+3) formdaki
demirin emilebilmesi için, enterositin lümene bakan yüzeyindeki
ferri redüktaz enzimi tarafından ferro (+2) forma çevrilmesi
gerekir. Ferri (+3) demiri, ferro (+2) forma çeviren C vitamini
demir emilimini arttırır.
Demir ferro (+2) formda emildikten sonra ya ferritin (+3
formda) şeklinde depo edilir ya da kanda taşınmak üzere
transferrin’e verilir.
Ferro (+2) formdaki demir ferropontin proteini aracılıgıyla
kana verilir. Demirin, transferrin’in yapısına girebilmesi için
ferri (+3) forma çevrilmesi gerekir. Bunun için hephaestin
(seruloplazmin gibi ferro oksidaz aktivitesi vardır) ferro (+2)
demiri, ferri (+3) forma çevirir. Ferri (+3) formdaki demir
transferrin’e baglanır ve taşınır.
41. Hemoglobin sentezinde kurşun ile inhibe olan mitokondriyal
enzim hangisidir?
A) ALA dehidrataz
B) ALA sentaz
C) Ferroşelataz
D) Üroporfinojen I sentaz
E) Üroporfinojen Dekarboksilaz
Cevap C
Hemoglobin sentezinin düzenleyici enzimi ALA sentaz
(mitokondriyal)
Hemoglobin sentezinde kurşun ile inhibe olan ALA dehidrataz
(sitoplazmik)
51DENEME SINAVI – 52
Hemoglobin sentezinde kurşun ile inhibe olan ferroşelataz
(mitokondriyal)
42. Dokulardaki karbondioksiti de akciğerlere taşınmasında en
önemli mekanizma hangisidir?
A) Karbonik Anhidraz enzimi
B) Hemoglobinin globülin zincirlerinin amino ucuna baglanır
ve hemoglobin molekülüyle birlikte
C) Hemoglobinin globülin zincirlerinin karboksi ucuna
baglanır ve hemoglobin molekülüyle birlikte
D) Plazmada çözünmüş halde
E) Makroglobulin ile birlikte
Cevap A
Dokulardaki karbondioksiti de akcigerlere taşınması
• Karbonik Anhidraz enzimi ile %80
• Hemoglobinin globulin zincirlerinin amino ucuna
baglanır ve hemoglobin molekülüyle birlikte taşınır. %15
• Çok az miktarı kanda çözünmüş olarak taşınır.
43. Aşağıdakilerden hangisi biluribin metabolizmasındaki hız
kısıtlayıcı basamaktır?
A) Periferik dokularda oluşan bilirubin albumine baglanması
B) Biluribin karaciger hücresinde kolaylaştırılmış difüzyon ile
alınması
C) Konjuge biluribinin safraya aktif transport ile salgılanması
D) Biluribinin düz endoplazmik retikulumda konjuge edilmesi
E) Ürobilinojenin bir kısmının sterkobiline dönüşmesi
Cevap C
• Periferik dokularda oluşan bilirubin albumine baglanır
ve plazmada taşınarak karacigere gelir. Biluribin
oldukça lipofilik bir moleküldür dolayısıyla yeni dogan
döneminde kan beyin bariyerini geçip kern ikterusa
neden olabilir. Çeşitli ilaçlar (sülfonamidler ve salisilik
asit) albumine baglanmak için bilirubine ile yarışarak
bilirubini albüminden ayırabilir.
• Biluribin karaciger tarafından kolaylaştırılmış difüzyon
ile alınır. Bilirubin hepatosite alındıktan sonra ligandin
ve protein Z gibi bazı sitoplazmik protenlere baglanır.
Daha sonra baglı biluribin glukronidasyon için düz
endoplazmik retikuluma yönlendirilir. Düz endoplazmik
retikulumda, glukuronil transferazlar aracılıgıyla
biluribine glukuronik asit eklenerek konjugasyon
gerçekleştirilir. Böylece konjugasyon sonrası direkt
biluribin oluşur. Çeşitli ilaçlar ve hormonlar bu basamagı
aktive (steroid, barbiturat) veya inhibe (kloramfenikol)
edebilir. Direkt bilirubin (biluribin diglukronid), suda
çözünür ve safra ile atılır. Direkt bilirubin normalde
kanda bulunmaz veya çok az bulunur; ancak safra
ile atılımının engellendigi durumlarda kanda artar ve
idrarda saptanır.
• Konjuge biluribinin safraya aktif transport ile
salgılanması hız kısıtlayıcı basamaktır. Daha sonra
safra kontraksiyonuyla barsaklara geçen direkt biluribin,
b–glukuronidaz (bakteriyel) enzimiyle indirgenerek
ürobilinojen olusur. Ürobilinojenin bir kısmı ileumdan
tekrar emilir (entero hepatik sirkulasyon). Emilen
ürobilinojenin bir kısmı böbreklerle idrara atılır. Klinikte
hastanın, idrarında ürobilinojen varsa, direkt biluribinin
barsaklara geçebildigi diger bir ifadeyle tıkanma sarılıgı
olmadıgı düsünülür.
44. Aşağıdaki enzimlerden hangisi kalsiyum kullanır?
A) Tirozin hidroksilaz
B) Fenilalanin hidroksilaz
C) Lizin hidroksilaz
D) Amilaz
E) Glukoz 6 fosfataz
Cevap D
Kalsiyum kullanan enzimler; Rennin, amilaz
45. Platelet fonksiyon bozukluğunun tespiti için kullanılan test
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kollojen/Epi ve Kollojen/ADP
B) Psödokolinesteraz
C) ALT
D) Amonyak
E) Sistatin C
Cevap A
Platelet fonksiyon bozuklugunun tespiti için Kollojen/Epi ve
Kollojen/ADP testleri kullanılır.
52 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
46. Aşağıdakilerden hangisi ETS’de kompleks I için elektron
kaynağı değildir?
A) Gliseraldehit 3 fosfo Dehidrogenaz
B) Izositrat Dehidrogenaz
C) a-KG Dehidrogenaz
D) Malat Dehidrogenaz
E) Süksinat Dehidrogenaz
Cevap E
TCA reaksiyonları mitokondri matriksinde oluşan NADH’lar
(malat DH, izositrat DH, a-ketoglutarat DH) mitokondri içindedir
ve ETZ’de kullanılabilir. Fakat, glikoliz esnasındaki (gliseraldehid
3 fosfodehidrogenaz basamagı) NADH sentezi sitozolde
gerçekleşir. Sitozolde oluşan NADH’ların taşıdıgı elektronların
mitokondriye (ETZ’ye) taşınması gerekir.
Mitokondri membranı NADH’a karşı geçirgen degildir. Bu
durumda NADH’ların elektronları iki şant sistemiyle mitokondriye
taşınır. Bunlardan ilki, daha çok karaciger, böbrek ve kalpte
bulunan malat-aspartat şantı ve digeri ise, daha çok iskelet
kasında bulunan gliserol fosfat şantıdır.
E şıkkındaki süksinat dehidrogenaz enziminin katalize ettigi
basamakta FADH2 sentezi söz konusudur ve ETS’de kompleks II
için electron kaynagıdır.
Ayrıca şıklardan izositrat DH ve a-KG DH, TCA’nın sitrat sentaz
ile birlikte düzenleyici enzimleridir.
47. Eksikliğinde idrarda alanin artan enzim hangisidir?
A) Piruvat kinaz
B) Piruvat karboksilaz
C) Asetil coA karboksilaz
D) Glukojen sentaz
E) PFK-1
Cevap B
Kas dokusunda glukoz, glikoliz reaksiyonları sonucu
piruvata döner. Daha sonra piruvat transaminasyonla alanin
aminoasidine döner. Alanin karacigere gelir ve transaminasyonla
tekrar piruvata çevrilir. Piruvat glukoneogeneze girer ve glukoz
sentezlenir. Eger glukoneogenezin ilk enzimi piruvat karboksilaz
eksikligi olursa idrarda alanin artar.
Glukoneogenezin GTP bagımlı olan enzimi, PEP Karboksikinaz
48. Yağ dokusunda adiposit membranında bulunan ve hormon
huyarlı lipaz’ın aşırı triaçilgliserol yıkmasını engelleyen
protein aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adiponektin
B) Leptin
C) Perilipin
D) Liponektin
E) Lipodistrofin
Cevap C
Yag dokusunda adiposit membranında bulunan PERİLİPİN,
hormon huyarlı lipaz’ın aşırı triaçilgliserol yıkmasını engeller.
49. Aşağıdakilerden hangisi LCAT aktivatörüdür?
A) Apo A I
B) Apo A II
C) Apo C II
D) Apo B48
E) Apo B100
Cevap A
HDL, üzerinde bulunan Apo A-I, LCAT aktivatörüdür.
50. Aşağıdaki RNA tiplerinden hangisi RNA işlenmesinde
(splicing) görevlidir?
A) miRNA
B) hnRNA
C) tRNA
D) snRNA
E) ncRNA
Cevap D
snRNA molekülleri yaklaşık 100-200 nükleotid uzunlugundaki
ökaryotik RNA molekülleridir. mRNA işlenmesinde (splicing)
görev alır. Ökartyot çekirdeginde en fazla bulunan beş snRNA
(U1, U2, U4, U5, U6) mRNA splicing işleminde (intronların
çıkarılıp ekzonların birleştirilmesi) görev yaparlar. Böylece
sentezlenen ilk mRNA molekülü olan hnRNA molekülü olgun
mRNA’ya dönüşmüş olur.
53DENEME SINAVI – 52
51. Aşağıdakilerden hangisi sekonder safra asitidir?
A) Kolik asit
B) Kenodeoksikolik asit
C) Taurokolik asit
D) Glikokolik asit
E) Litokolik asit
Cevap E
Safra asitleri karaciğerde kolesterolden sentezlenen 24
karbonlu steroid bileşiklerdir. Karaciğerde sentezlenen bu safra
asitlerine primer safra asitleri (kolik asit, kenodeoksikolik
asit) denir. Safra asitlerinin sentezinde hız kısıtlayıcı basamak
mikrozomal (sitokrom p450) bir enzim olan 7-a hidroksilaz
tarafından katalizlenir. Bu basamakta H+, O2, NADPH ve C
vitamini kullanılır. Daha sonra bir reaksiyon daha gerçekleşir ve
primer safra asitleri (kolik asit, kenodeoksikolik asit) oluşur.
Oluşan safra asitlerinin sudaki çözünürlügünü arttırmak için
glisin ve taurin aminoasitleriyle peroksizomlarda konjugasyon
işlemi yapılır ve safra tuzları sentezlenir. Bunlar, glikokolik asit,
taurokolik asit, glikokenodeoksikolik asit, taurokenodeoksikolik
asit.
Sekonder safra asitleri ise, deoksikolik asit ve litokolik asittir.
52. 4 aylık kız bebekte yapılan fizik muayenede hipotoni ve
nöbetler dikkat çekiyor. Yapılan testlerde hastanın uzun
zincirli yag asitlerini ve fitanik asidi okside etmede defekt
oldugu gözleniyor.
Bu hastada hangi organelde patoloji olması beklenir?
A) Mitokondri
B) Peroksizom
C) Sitozol
D) Endoplazik Retikulum
E) Golgi
Cevap B
Uzun zincirli yag asitleri ve fitanik asit peroksizomlarda
metabolize edilir. Tarif edilen klinik tablo peroksizomal bozuklugu
desteklemektedir. Fitanik asit peroksizomlarda alfa oksidasyon
ile yıkılır. Eger yıkımda defekt olursa, fitanik asit birikimi sonucu
zeka geriligi ile klinige yansıyan Refsum hastalıgı meydana gelir.
53. Nitrat maruziyeti sonrası intestinal epitel hücrelerde
özellikle sitozin deaminasyonu sonucu DNA hasarı meydana
gelmektedir.
Aşağıdaki enzimlerden hangisi bu hasarın düzeltilme
sürecinde kullanılmamaktadır?
A) DNA metilaz
B) DNA glikozilaz
C) DNA endonükleaz
D) DNA liyaz
E) DNA ligaz
Cevap B
Özellikle nitrat maruziyeti sonrası hücrede çok yaygın DNA
hasarı (sitozin ve adenin deaminasyonu) meydana gelmektedir.
Bu hasar DNA glikozilazlar olarak adlandırılan bir grup enzim
tarafından tanınır ve düzeltilir. Bu enzimler N glikozit bagı
koparmak suretiyle yanlış bazları uzaklaştırırlar. Bu durum
DNA üzerinde baz içermeyen apürinik veya apirimidinik bir
yer oluşturur. Daha sonra bu bölge DNA polimeraz tarafından
doldurulur ve DNA ligaz tarafından birleştirilir. Bu olaya baz
kesim tamiri denir. Baz kesim tamirinde DNA metilaz görev
almaz.
54. HMG coA redüktaz aktivitesini düzenleyerek kolesterol
sentezini regüle eden transkripsiyon faktörü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sterol Regulatory Binding Protein (SREBP)
B) Farnesoid X reseptör
C) ALX1
D) Geranil fosfat
E) TATA box
Cevap A
Zor soru, beklenen soru. TUS’ta şıklarda ifade edildi.
HMG coA redüktaz aktivitesini düzenleyerek kolesterol
sentezini regüle eden transkripsiyon faktörü Sterol Regulatory
Binding Protein (SREBP).
54 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
55. Kan kültüründe üreyen etkenin yapılan mikrobiyolojik
incelemesinde, koagülaz pozitif, mecA geni taşıyan bakteri
tespit edilmiştir.
Bu hastanın tedavisi için en uygun antibiyotik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Seftriakson
B) Daptomisin
C) Imipenem
D) Piperasilin
E) Sefoperazon
Cevap B
Stafilokoklarda penisilin direncinde en sık mekanizma
beta–laktamaz salgılanmasıdır. Stafi lokoklar % 95 ß–
laktamaz yapar ß–laktamlara direnç geliştirir. ß laktamaz
yapımı plazmidle kodlanır. Beta laktamaz varsa birinci kuşak
sefalosporin (sefazolin), nafsilin, ampisilin/sulbaktam, kinolonlar,
kotrimoksazol, klindamisin (özellikle toksik şok sendromunda),
imipenem, vankomisin ve teikoplanin kullanılır.
Metisilin (oksasilin) direnci ise kromozomal kodlanır (metisilin
direncini göstermek için oksasilin ya da sefoksitin diski
kullanılır). Bu dirençten kromozomdaki MEC–A geninin kodladıgı
PBP–2a yapımı sorumludur. PBP–2a, PBP–2 ile aynı görevi
gören bir transpeptidazdır. Ancak beta laktam antibiyotiklere
baglanmadıgı için bakteri bu antibiyotiklerin tümüne dirençli
hale geçer. Metisiline dirençli S. aureus enfeksiyonlarında hiçbir
beta laktam antibiyotik etkili degildir. MRSA enfeksiyonlarında
vankomisin, teikoplanin, linezolid, daptomisin kullanılır.
56. Toksijenik olmayan Corynebacterium diphteriae
suşunun toksijenik suş hâline gelişi aşağıdaki genetik
mekanizmalardan hangisi ile ilişkilidir?
A)Transdüksiyon
B) In vivo transformasyon
C) Konjugasyon
D) Transpozisyon
E) Plazmit transformasyonu
Cevap A
Transdüksiyon; bir hücre DNA sının bir bakteri virüsü ile
(Faj) aktarılmasıdır. Fajlar özellikle toksin aktarımında görev
alır. Corynebacterium diphteriae suşunun toksijenik suş haline
gelmesi lizojenik bir fajın aktarılması ile olur.
Fajla aktarılan toksinler
Difteri toksini,
EHEC Verotoksini
Streptokok pyogenesin eritrojenik toksini,
Kolera toksini
Botulismus toksini,
57. Aşağıdaki bakterilerden hangisi vankomisin’e intrinsik
olarak dirençlidir?
A) Staphylococcus aureus
B) Streptococcus pneumoniae
C) Erysipelothrix rhusiopathiae
D) Enterococcus faecalis
E) Staphylpcoccus epidermidis
Cevap C
Erysipelothrix rhusiopathiae vankomisine dirençlidir.
Gram pozitif, hareketsiz, katalaz (–) ve H2S (+) basildir.
Nöraminidaz üretir. Polisakkarit kapsülü vardır. Balıklar, sıgırlar
ve domuzlarda yaygındır.. Yaptıgı hastalıklar içinde en önemlisi
Erysepeloid’ dir. Defektif kalp kapagı olanlarda (nadiren normal
kapakta bile) endokardite neden (en sık aort kapagı tutar)
olabilir. Tedavide ilk seçenek penisilindir. Eritromisin, sefazolin
ya da seftriakson da kullanılabilir. Diger seçeneklerde sonradan
direnç olabilir ancak intrinsik olarak direnç yoktur.
58. BCG aşısında, aşağıdaki Mikobakteri türlerinden hangisinin
zayıflatılmış şekli kullanılmaktadır?
A) M. africanum
B) M. Microti
C) M. bovis
D) M. Tuberculosis
E) M. Smegmatis
Cevap C
BCG aşısında M.bovisin zayıflatılmış şekli kıllanılmaktadır.
59. Bakteri 50S ribozomal alt ünitede mutasyon oluşması
aşağıdaki ilaçlardan hangisinin etkisini ortadan kaldırmaz?
A) Makrolid
B) Linkozamid
C) Tigesiklin
D) Telitromisin
E) Streptogramin
Cevap C
Tigesiklin tetrasiklinler gibi 30S alt birimine baglanarak
aminoaçil tRNA’nın RNA-ribozom kompleksine baglanmasını
önler. Dolayısıyla 50S alt birimindeki mutasyonlardan etkilenmez.
55DENEME SINAVI – 52
60. Pyoderma sonrası geliştiği düşünülen Streptokokkal
glomerülonefritte etiyolojiyi aydınlatmada kullanılan test
şağıdakilerden hangisidir?
A) Bogaz kültürü
B) Bogaz sürüntüsünde grup A antijeni saptanması
C) Antistreptolizin S
D) Antistreptolizin O
E) Anti-DNAaz B
Cevap E
S. pyogenes%5 koyun kanlı agarda beta hemoliz yapar,
basitrasine duyarlı, ko–trimoksazole dirençli ve PYR (pyrolidonil
beta naphtilamid) testi pozitiftir. Serolojik olarak bogaz
infeksiyonlarından sonra ASO, deri enfeksiyonlarından sonra
antihyalüronidaz ve anti DNAase B yükselir.
61. Yoğun bakım ünitesinde yatan ve bronkopnömoni gelişen
hastanın balgam örneğinde gram negatif, oksidaz pozitif
ve beta hemoliz oluşturan basiller tespit edilmiştir. Bu
hastadaki en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Acinetobacter baumannii
B) Pseudomonas aeruginosa
C) Klebsiella pneumoniae
D) Stenotrophomonas maltophilia
E) Escherichia coli
Cevap B
Cevaplardan sadece Pseudomonas aeruginosa oksidaz
pozitiftir. Pseudomanas aeruginosa, aerop, gram negatif oksidaz
pozitif, hareketli, basildir. Kanlı agarda beta hemoliz tapar. Glukoz
yıkımında oksidadtif mekanizmaları kullanır, fermentasyon
yapamaz. 20–420C arasındaki ısılarda ürer. Hattta yüksek tuz
oranlarında bile ürer. Suda üreyebilir.
62. Aşağıdakilerden hangisi, Staphylococcus aureus’a ait
virulans faktörlerinden biri değildir?
A) Alfa hemolizin
B) Protein M
C) Kapsüler polisakkaritler
D) Katalaz
E) Epidermolitik toksin
Cevap B
M proteini Streptococcus pyogenes’e ait virulans faktörüdür.
S.pyogenes’in en önemli virülans faktörü M proteinidir. Hücre
duvarından dışarı saç gibi taşar. M proteini fagositozu önler ve
antijeniktir. Tipe özgü bagışıklıgı saglar. M proteini olmayan
bakteri insanda enfeksiyon oluşturamaz. Epitel hücresine
yapışma kabiliyetini artırır. M proteini GABHS’ın tipini belirler. M
proteinine göre GABHS’lar (80’den fazla tipe) ayrılırlar. M proteini
kalp kasıyla çapraz reaksiyon verir. Akut ateşli romatizmaya
(AAR)’ya yol açan en önemli virülans faktörü M proteinidir. Bir
AGBHS’un M proteini yoksa patojen değildir.
63. Aşağıdaki anaerobik enfeksiyonlardan hangisi, endojen
kökenlidir?
A) Süt çoçugu botulizmi
B) Septik abortus
C) Aktinomikoz
D) Yara yeri botulizmi
E) Clostridium perfringens’e baglı gastroenterit
Cevap C
Actinomycetes uzun dallanan filamentoz bakterilerdir.
Actinomycesler, gram (+), sporsuz, fakultatif anaeroptur. Agızın
normal fl ora üyesidir. Aktinomikoz endojen bir enfeksiyondur.
Hastalık bulaşıcı degildir.
64. Aşağıdaki bakterilerden hangisinin hücre duvarında mikolik
asit bulunabilir?
A) Micrococcus
B) Pasteurella
C) Actinomyces
D) Corynebacterium
E) Archanobacterium
Cevap D
Corynebacteium’larda hüvre duvarında mikolik asit bulunur.
Diger seçeneklerde mikolik asit yoktur.
65. Mantarların hücre duvarında kitin oluşumunu inhibe eden
antifungal ajan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Amfoterisin B
B) Kaspofungin
C) Flusitozin
D) Flukonazol
E) Nikkomisin Z
Cevap B
56 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Ekinokandinler (Kaspofungin, anidulafungin, mikafungin)
mantar hücre duvarında bulunan Beta 1–3 D–glukan sentetaz
enzimini inhibe ederek kitin oluşumunu engeller. Kandida ve
Aspergillus türlerine karşı oldukça etkili olmasına ragmen mukor
ve Cryptococcus neoformans’ a etkili degildir.
66. Özellikle idra yolu enfeksiyonlarından sık izole edilen
ve gerçek ya da yalancı hif oluşturamayan Candida türü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Candida albicans
B) Candida glabrata
C) Candida guilliermondii
D) Candida parapsilosis
E) Candida tropicalis
Cevap B
Candida glabrata, idrar yolu enfeksiyonlarından en sık
izole edilen gerçek ve yalancı hif yapamayan mantardır. Diger
candidalar yalancı hif yapabilir. Fırsatçı mantar enfeksiyonları
arasında en sık etken C.albicans’dır.
67. Daha önce astım atakları geçiren bir kişide akcigerde
infiltrasyon, eozinofili, kilo kaybı saptanmıştır. Balgamından
KOH ile yapılan direkt incelemede 45 derece ile dallanan
septalı hiyalen hifler görülmüştür.
Bu durumda etken olarak öncelikle aşağıdaki mantarlardan
hangisi düşünülmelidir?
A) Trichophyton
B) Sporothrix schenckii
C) Aspergillus
D) Mucor
E) Rhizopus
Cevap C
Allerjik bronkopulmoner aspergillozis, aspergillus
kolonilerinin solunması sonrası oluşur. Hastalarda eozinofili
ve mmünglobülin E artışına neden olur. Aspergillus dogada en
yaygın bulunan küf mantarıdır. Toprakta ve bol miktarda bulunur.
Aspergillus enfeksiyonlarının %90’ından fazlasını (en sık görülen)
A.fumigatus yapar. En önemli mikroskobik özelligi 45 dereceyle
dallanan septalı hifleridir.
68. Hepatit B virusu ile enfekte hepatositlerin öldürülmesindeki
temel mekanizma aşağıdakilerden hangisidir?
A) Enfekte hepatositlere karşı sitotoksik T hücrelerinin
saldırması
B) Hücresel protein sentezinin durması
C) Hücresel mRNA’ların degredasyonu
D) Virus aracılı kromozom delesyonları
E) HBV antijenlerinin intrasitoplazmik birikimi
Cevap A
Hepatit B enfeksiyonunda karaciğerde enfekte hepatositleri
yok etmeye programlanmış sitotoksik
T hücre saldırısı nedeniyle hasar meydana gelir. Kronik
hepatitde karacigerde nekroz, fibrozis görülür. Hepatosit nekrozu
sonucunda Councilman cisimcikleri görülür. Hepatit B de
HBsAg moleküllerinin hepatosit etrafında birikmesi nedeniyle
karacigerde buzlu cam görüntüsü olur. Hepatit B virüsünün
kendisi karacigere hasar vermez. Karaciger hasarının nedeni,
hepatositlerin sitotoksik T hücreleri tarafından yok edilmesidir.
69. Tip IV aşırı duyarlılık reaksiyonlarının diğer aşırı duyarlılık
reaksiyonlardan farkı nedir?
A) Mast hücre aktivasyonu
B) Kompleman bagımlı opsonizasyon
C) Immün kompleks bagımlı doku hasarı
D) Nötrofil degranülasyonu
E) T hücre uyarılması ve makrofaj aktivasyonu
Cevap E
Tip IV’ün digerlerinden en önemli farkı, bu reaksiyonda
antikorlar rol oynamaz. T lenfositleri rol oynar. Tip IV,
duyarlılaşmış T lenfositlerinin, aynı antijenle tekrar karşılaşması
sonucu gelişir. Yanıt gecikmiş hücresel immun yanıttır. Yani
antijenle temasdan saatler, günler sonra başlar.
57DENEME SINAVI – 52
70.
I. P. Falciparum
II. P. Ovale
III. P. Vivax
IV. P. malariae
Yukarıda verilen Plasmodium türlerinden hangilerinin
hipnozoit formu yoktur?
A) Yalnız I
B) I ve IV
C) I ve III
D) II ve III
E) II ve IV
Cevap B
P.falciparum ve P.malariae’nın hipnozoit formu yoktur.
Hipnozoit formu olup relaps yapanlar; P.vivax ve P.ovale’dir.
71. Toxoplasma gondii’de kedide seksüel çoğalma sonucunda
aşağıdaki yapılardan hangisi oluşur?
A) Trofozoit
B) Kist
C) Gametosit
D) Ookist
E) Merozoit
Cevap D
Toksoplazmanın üç şekli vardır. Ookist, trofozoit (takizoit)
ve doku kisti (bradizoit). kedide seksüel çoğalma sonucunda
ookistler oluşur. Insana kedilerin dışkılarından çıkan ookistlerle
ya da çig etlerdeki doku kistleriyle bulaşır. Anneden bebeğe
(takizoit) ile bulaşır.
72. Aşağıdaki parazitlerden hangisinin kist şekli insanda
bulunmaz?
A) Endolimax
B) Entemoeba
C) Iodomoeba
D) Chilomastix
E) Trichomonas
Cevap E
Trichomonas vaginalis’in kist şekli yoktur. Cinsel temasla
bulaşır. Vaginit, servisit ve üretrit oluşturabilir. Vajende kanama
odaklarına baglı çilek görüntüsü oluşabilir. Eş tedavisi verilmesi
gereken parazittir. Tedavisinde metronidazol kullanılır.
73. Aşağıdaki virüslerden hangisi çift iplikli lineer RNA içerir?
A) Rhabdovirüs
B) Reovirüs
C) Retrovirüs
D) Pikornavirüs
E) Filovirüs
Cevap B
DNA yapısı daima tek parça halindedir. DNA’da segment
olmaz. DNA molekülü çizgisel (adenovirüs, herpesvirüsler) ya
da dairesel (HBV) olabilir. RNA ise tek (sadece reovirüs ve rota
virüste çift iplikli) parçalıdır. Bazı RNA virüslerinin genomu çok
segmentli olabilir. (Bunya, Orto, Reo, Arena) virüsler
RNA her zaman çizgiseldir.
74. Aşağıdaki human herpes virüs ile latent kaldıkları hücre
eşleştirmelerinden hangisi doğrudur?
A) Varicella zoster virüs – Sakral ganglionlar
B) Herpes simpleks virüs tip 1 – Dorsal kök ganglionlar
C) Sitomegalovirüs – Eozinofil, bazofil
D) Herpes simpleks virüs tip 2 – Surrenal gland
E) Epstein Barr virüs – B lenfosit
Cevap E
Epstein Barr Virüs B lenfositlerinde ve orofarinks epitelinde
ürer. Virüs B lenfositlerine CD 21 (Eski adı CR–2) reseptörlerine
tutunarak girer. Epitel hücrelerini lizis ile öldürürken daha
sonra B lenfositlerine ulaşır ve üredigi B lenfositine devamlı
üreme özelligi kazandırır. Bu hücreye transforme ya da immortal
(ölümsüz) hücre denir. Virüs latent (non prodüktif) ve litik
(prodüktif) enfeksiyon da yapar. B lenfositlerin içinde latent
enfeksiyon yapar. Aralıklı olarak tükrükte ve servikste ömür boyu
virüs bulunur.
58 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
75. Varicella zoster virus
II. Parainfluenza virus
III. Rubella virus
IV. Hepatit C virus
Yukarıdaki viruslardan hangilerine karşı etkili bir aşı
bulunmaktadır?
I ve II
B) I ve III
C) II ve III
D) II ve IV
E) III ve IV
Cevap B
Aşı ile korunabilen hastalıklar arasında Hepatit C ve
Parainfluenza yoktur.
Ölü, canlı ve rekombinan asılar
Rekombinan (subunit) Asılar
Ölü (Inaktif) Asılar Canlı (Atenue) Asılar
HBVHPV
Influenza (subunit)HAVSalk tipi polyomiyelitKuduz
Sabin tipi PolyomiyelitKızamıkKabakulakKızamıkçıkAdenovirüsSarı hummaÇiçekRotavirüs
76. Aşağıdaki flavivirüslerden hangisi vektörle bulaşmaz?
A) Deng virüsü
B) Batı Nil virüsü
C) Hepatit C virüsü
D) Sarı Humma virüsü
E) Zika virüsü
Cevap C
Hepatit C virüsü vektörle bulaşmaz. Deng virüsü, batı nil
virüsü, saı humma virüsü ve zika virüsü sivrisineklerle bulaşır.
77. Çizgili kas dokusunda travmaya sekonder olarak meydana
gelen miyozitis ossifikans aşağıdaki hücresel adaptasyon
mekanizmalarından hangisininin bir örneğidir?
A) Hiperplazi ve metaplazi
B) Hiperplazi
C) Hipertrofi
D) Metaplazi
E) Atrofi
Cevap D
Mezenkimal dokulardaki metaplaziye örnek miyozitis
ossifikanstır. Çizgili kas dokusunda travmaya sekonder olarak
kemik dokuya dönüşümü tanımlar. Miyozitis ossifikans aynı
zamanda distrofik kalsifikasyonun bir örnegidir. Preneoplastik
olarak kabul edilmez ve irreversibledır.
78. Aşağıdakilerden hangisi apopitozun bir özelliği değildir?
A) Fizyolojik ya da patolojik süreçlerin sonucunda meydana
gelir
B) Inflamatuar reaksiyona neden olur
C) Nükleer kromatin koyu ve kondanse hale gelir
D) Hücrenin boyutu küçülür
E) Bir ya da birkaç hücrede meydana gelir
Cevap B
Hücre apopitozun başlangıcında büzüşür. Çekirdek kromatini
koyulaşır, kondanse olur (Apopitozun karakteristik morfolojik
bulgusudur). Takiben nükleus fragmanlara ayrılır. Sitoplazmik
tanecikler ve apopitotik cisimler (küçük, bazıları çekirdek
parçaları içeren bazıları içermeyen sitoplazmik parçacıklar)
oluşur. Oluşan apopitotik cisimcikler inflamasyon oluşturmadan,
makrofajlar tarafından fagositoz ile temizlenirler. Apopitozu
takiben iltihap gelişmez.
79. Aşağıdaki inflamatuar mediatörlerden hangisi Th1 hücreleri
tarafından üretilir?
A) IL 4
B) IL 5
C) IL 6
D )IL 10
E) IF γ
Cevap E
59DENEME SINAVI – 52
Th (CD4) hücreler Th1, Th2 ve Th17 olmak üzere üç tiptir.
Th1; IL-2, IFγ sekrete ederek sellüer immüniteyi saglar.
Th2; IL-4, IL-5, IL-13 sekrete ederek hümoral immüniteyi
stimule ederler.
TH17 ise TGFβ, IL–1 ve IL–6 üretir.
80. Alzheimer hastalığında serebral plakların merkezinde ve
serebral damar duvarlarında biriken peptid aşağıdakilerden
hangisidir?
A) β-amiloid protein
B) Amiloid hafif zincir proteini
C) Amiloid ilişkili protein
D) Transtiretin
E) β2-mikroglobulin
Cevap A
Alzheimer hastalığında ve yaşlılıkta görülen, beyindeki
plaklar ve beyin damarlarının duvarında amiloid β protein
birikir.
81. Aşağıdakilerden hangisi amiloidozis olgularında biriken
amiloid öncü proteinlerinin özelliklerinden birisi değildir?
A) Tipik olarak beta kırmalı yapıya sahiptir
B) Antijeniktir ve inflamasyona neden olur
C) Daima ekstrasellüler birikir
D) Böbrekte birikim öncelikle afferent arteriol ve glomerüldedir
E) Karacigerde ilk birikim disse mesafesinde başlar
Cevap B
Amiloid heterojen bir grup patojenik fibriler proteindir, tipik
olarak beta kırmalı yapıya sahiptir. Doku ve organlarda aşırı
yapım ya da yıkılamama nedeniyle birikir.
Antijenik değildir ve inflamasyona neden olmaz.Daima
ekstrasellüler birikir ve etkilenen organda basınç etkisine baglı
atrofiye neden olur.
Amiloidin en sık biriktiği doku küçük damar duvarlarıdır
(küçük çaplı arter duvarı).Böbrek etkilenince, büyük, soluk, sert
görülür. Ileri hastalık durumunda arter oklüzyonu sonucu böbrek
küçülebilir.
Böbrekte amiloid birikimi öncelikle afferent arteriol ve
glomerüldedir.
Amiloidozisde en önemli prognoz faktörü ve ölüm nedeni
böbrek tutulumudur. Hastalarda klasik nefrotik sendrom
tablosu oluşturur. AA amiloidozun öncelikle böbregi tutmasına
karşın, AL’nin ön planda kalbi tercih ettigi unutulmamalıdır.
Dalak tutulumunda dalakta büyüme olur. Splenik foliküllere
(beyaz pulpa) sınırlı depolanım varsa sago dalağı, kırmızı
pulpada birikim varsa Lardaceous dalak adı verilir.
Karacigerde büyüme, soluk ve sert görünüme neden olur. İlk
depolanım disse aralığında başlar. Sonra parankim ve sinüsler
etkilenir.
Kalp, serttir ve tipik olarak atriumda fokal birikim tarzında
subendokardial pembe-gri nodüller olarak saptanır. AL amiloid
özellikle kalbi tutar. Restriktif kardiyomyopatiye neden olabilir.
Dilde nodüler birikim sonucunda makroglossi gelişir.
Özellikle AL amiloidozda izlenir.
82. Karsinomların infiltratif gelişmesine karşı en yüksek direnç
aşağıdaki organlardan kangisinde görülür?
A) Beyin
B) Akciger
C) Surrenal
D) Dalak
E) Karaciger
Cevap D
Arter duvarı ve kıkırdak doku, tümör invazyonuna en dirençli
dokulardır.
Çizgili kas ve dalak kanlanması bol olmasına karşın, hemen
hiç kan yolu ile karsinom metastazı almaz.
83. P16 tümör süpresör gen defekti nedeniyle mitozun
durdurulamamasının önemli rol oynadığı kalıtsal neoplazi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Malign melanom
B) Retinoblastom
C) Osteosarkom
D) Nöroblastom
E) Ewing sarkom
Cevap A
Tümör süpresör genler düzenli çalıştıklarında malignite
çıkmasına engel olan, bozuldugunda maligniteye yol açan
proteinleri kodlarlar. Karakteristik olarak otozomal dominant
geçiş gösterirler. Bir CDK inhibitörü olan p16 geninin
kalıtsal mutasyonu malign melanom gelişimine neden olur.
Melanomu olanların % 25’inde, pankeas kanserlerinin %75,
glioblastomların % 40–70, özofagus kanserlerinin % 50 ve ALL
olgularının % 20–70’inde p16 gen mutasyonu saptanır.
60 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
84. Aşağıdakilerden hangisinde DNA onarım mekanizmaları
defektif değildir?
A) Kseroderma pigmentosum
B) Fanconi anemisi
C) Bloom sendromu
D) Ataksi telenjiektazi
E) Nörofibromatozis
Cevap E
Herediter nonpolipozis kolon karsinomu (HNPCC)
sendromu, kseroderma pigmentozum, Bloom sendromu,
ataksi telenjiektazi, fankoni aplastik anemisi DNA onarım gen
defektiyle karakterli ailesel geçişli hastalıklardır.
Nörofibromatozis bir tümör süpresör gen defektidir.
85. Sigara içen 50 yaşındaki kadın hastanın rutin gögüs
radyografisinde santral lokalizasyonlu 3 cm’lik bir kitle
saptanmıştır. Semptomu olmayan hastaya yapılan ince igne
aspirasyonunda keratin (globe korne) yapıları ve dezmozomal
intersellüler baglantılar yapan atipik epitelyal hücre grupları
görülmüştür.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Burkitt lenfoma
B) Yassı hücreli karsinom
C) Küçük hücreli karsinom
D) Büyük hücreli karsinom
E) Adenokarsinom
Cevap B
Tümörün santral yerleşimi ve sigara ilişkisi nedeniyle bu
hastada öncelikle yassı hücreli karsinom veya küçük hücreli
karsinom düşünülmelidir.
Yassı hücreli karsinomlar sigara ile ilişkili non-small
cell karsinomdur. Erkeklerde daha sıktır. Genellikle santral
lokalizasyonlu ve bronşla ilişkilidir. Tümör hücreleri skuamöz
hücrelerdir. Keratin (globe korne) yapıları ve dezmozomal
intersellüler baglantılar yapar. Bölgesel lenf nodu yayılımı
sık, ancak uzak metastazı nadirdir. Metastaz yapmadan önce
bronşları tıkayıp belirti verdiginden tanı erken evrede konabilir.
Hiperkalsemi en sık paraneoplastik tablodur.
86. Aşağıdakilerden hangisi, romatizmal kalp hastalığında
görülen morfolojik bulgulardan biri değildir?
A) Seröfibrinöz perikardit
B) Myokardit
C) MacCallum plakları
D) Osler nodülü
E) Mitral kapak yetmezligi
Cevap D
Osler nodülleri, infektif endokarditte parmak pulpalarında
izlenen subkutan nodüllerdir.
87. Aşağıdaki morfolojik bulgulardan hangisi şokta gözlenmez?
A) Gastrointestinal sistemde, mukozalarda hemoraji ve nekroz
B) Akcigerde hyalen membran hastalıgı
C) Adrenal kortikal hücrelerde lipid kaybı
D) Beyinde periventriküler lökomalazi
E) Karacigerde hepatosteatit
Cevap E
Şoktan ölen bir kişiye otopsi yaptıgınızda organ ve dokularda
hangi morfolojik bulgularla karşılaşacagımız sorulmaktadır.
Çeldirici seçenek ‘ karacigerde hepatosteatit ‘’dir. Şoktan ölen
bir hastada karacigerde gördügümüz degişiklik, karacigerin
yaglı ve iltihaplı olması anlamını taşıyan hepatostetatit degil;
hepatosteatoz (karaciger yaglanması)‘dur. Bu yaglanmanın, mikro
degil makroveziküler oldugu unutulmamalıdır.
88. Aşağıdakilerden hangisi Whartin tümörünün özelliklerinden
biri değildir?
A) Daima parotis bezinde görülür.
B) PLAG1 geninde overekspresyonla ilişkilidir.
C) Nadir de olsa lenfomaya dönüşebilir.
D) Sigara içen erkeklerde daha sık görülür.
E) Tükrük bezinin benign tümörleri arasındadır ancak malign
potansiyel kazanabilir.
Cevap B
PLAG1 overekspresyonu pleomorfik adenomda görülür.
Whartin tümörü diger adıyla papiller kistadenoma Lenfomatozum
tus için çok önemli bir tümör olup tüm özelliklerinin mutlaka
bilinmesi gerekmektedir.
61DENEME SINAVI – 52
89. Aşağıdakilerden hangisi Akalazya komplikasyonları
arasında yer almaz?
A) Lökoplaki
B) Megaözefagus
C) Özefagus skumöz hücreli karsonumu
D) Muskuler hipertrofi
E) Özefagus adenokarsinomu
Cevap E
Akalazya myenterik pleksus ganglionlarının yetersizligi veya
yoklugu ile karakterize olup gastroözefajial sfinkter gevşeyemez.
AKALAZYA KOMPLİKASYONLARI
• Megaözefagus, muskuler hipertrofi
• Inflamasyon / ülser / fibrozis
• Lökoplaki
• Skuamoz hücreli karsinom
• Aspirasyon pnömonisi / hava yolu tıkanması
90. Aşağıdakilerden hangisi H.Pylorisi olanlarda mide kanseri
riskini arttıran durumlardan biri değildir?
A) Demir eksikligi anemisi
B) Crohn hastalıgı
C) Cag A mutasyonu
D) Genetik poliformizme baglı proinflammatuar sitokinlerin
artması
E) Genetik poliformizme baglı antiinflammatuar sitokinlerin
azalması
Cevap B
2015 ROBBİNSTEN!!!!
H.Pylorisi olanlarda mide kanserini artıran durumlar
• Cag A
• Genetik polimorfizme baglı olarak proinflamatuar
stokinlerin(TNF, IL-1 Beta) artması
• Genetik polimorfizme baglı olarak antiinflamatuar
stokinlerin(TNF, IL-1 Beta) azalması
• Demir eksikligi anemisi
91.
I-Belirgin pseudopolip görünümü vardır
II-Perianal fistullerle karakterizedir.
III-Hemen her zaman rektal tutulum vardır.
Yukarıdaki maddelerden hangisi ya da hangileri ülseratif
kolitte beklenilen bulgulardandır?
A) Yalnız I
B) I, II, III
C) Yalnız III
D) I, III
E) Yalnız II
Cevap D
Inflammatuar barsak hastalıkalrından Crohn ve Ülseratif
kolit farkları her zaman tusta karşılaşabilecegimiz soru
kalıplarındandır. Farkları çok iyi bilmemiz gerek!!!
ÖZELLİK CROHN hastalığı ÜLSERATİF KOLİT
Bağırsakta etkilenen bölge
Kolon,ileum Yalnızca kolon
Rektal tutulum Bazen Her zaman
Tutulum özelliği Atlamalı lezyonlar Diffüz tutulum
Striktür Var Nadir
İnflamasyon Transmural Mukoza
Pseudopolip Bazen Belirgin bir şekilde var
Ülser Derin Yüzeyel
Granülom Var(%35) Yok
Fistül Var Yok
Perianal fistül Var Yok
Yağ/vitamin malabsorbsiyonu
Var Yok
Malign potansiyel Kolon tutulumu varsa ilişkili
Var
92. Fulminan hepatitin en sık nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Hepatit A
B) Gebeligin akut yaglı karacigeri
C) Karbon tetraklorür zehirlenmesi
D) Hepatit B
E) Asetaminofen zehirlenmesi
Cevap E
Yeni Robbins’ e göre fulminan hepatit 26 hafta içinde hepatik
ensefalopatinin ve koagulopatinin görüldügü akut karaciger
62 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
yetmezligi tablosudur.Şıkların hepsi fulminan hepatite neden
olmakla birlikte en sık sebep asetaminofen kullanımıdır.
93. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi farklı bir mekanizmayla
kresentik glomerülonefrit yapar?
A) Sistemik Lupus Eritematozus
B) IgA nefropatisi
C) Wegener granulomatozu
D) Henoch-Schönlein Purpurası
E) Akut Poststreptokokal glomerulonefrit (APSGN)
Cevap C
Tip II: İmmun Kompleks Nedenli Kresentik Glomerülonefrit
nedenleri
Akut Poststreptokok GN
SLE
IgA Nefropati
Henoch-Schönlein Purpura
Idiopatik
94.
I-Hızlı ilerleyen glomerulonefrit
II-Fokal segmenter glomeruloskleroz
III-Minimal degişiklik hastalıgı
Yukarıdaki böbrek patolojilerini kronik glomerulonefrite
ilerleme olasılığına göre çoktan aza doğru sıralayınız?
A) III-II-I
B) II-I-III
C) I-II-III
D) II-III-I
E) I-III-II
Cevap C
Poststreptokokal
Hızlı ilerleyen GN
Membranöz GN
Fokal glomerüloskleroz
Membranoproliferatif GN IgA
Diğerleri Kronik GN
95. Aşağıdakilerden hangisi tiroid nodüllerinde malignite
potansiyelini arttıran durumlardan biridir?
A) Sıcak nodül
B) Yaşlı hastada nodül
C) Çok sayıda nodül
D) Kadın hastada nodül
E) Solid nodül
Cevap E
Arkadaşlar tiroid nodülleri benign-malign kriterleri çok
önemlidir. Hem temel bilimlerde hem de klinikte cerrahide
birebir soru olarak karşımıza gelebilir.
Malign Olma olasılığı Yüksek!!!
• Genç hastaların nodülleri
• Erkeklerdeki hastaların nodülleri
• Tek ve solid nodüller
• RIU’i düşük (soğuk nodül)
• Boyun radyoterapisi öyküsü
96. Aşağıdakilerden hangisi memede malignite riskini daha
fazla artırır?
A) Sklerozan adenozis
B) Atipik lobüler hiperplazi
C) Radial skar
D) Florid hiperplazi
E) Kompleks özellikli fibroadenom
Cevap B
Arkadaşlar tusta daha önce defalarca malignite potansiyeli
olan veya olmayan lezyonlar karşımıza çıktı.Her zaman soru
potansiyeli olan bir yer olup mutlaka aşagıdaki Robbins
tablosunu bilmeliyiz.
Pathologic Lesion Relative Risk (AbsoluteLifetime Iiisk)
Noriproliferative Breast Changes (Fibrocystic changes)
1 (3%)
Duct ectasia Cysts Apocrine change Mild hyperplasia Adenosis Fibroadenoma without complex features
63DENEME SINAVI – 52
Proliferative Disease Without Atypia
1.5 to 2 (5%-7%)
Moderate or florid hyperplasia Sclerosing adenosis Papillorna Complex sclerosing lesion (radial scar) Fibroadenoma with complex featuresProliferative Disease with Atypia
4 to 5 (13%-17%)
Atypical ductal hyperplasia (ADI-1) Atypical lobular hyperplasia (ALH)Carcinoma in Situ 8 to 10 (25%-30%)Lobular carcinoma In situ (LCIS) Ductal carcinoma in situ (DCIS)
97. Aşağıdakilerden hangisi yaşlanmaya bağlı osteoporozu
tetikleyen faktörlerden biri değildir?
A) Osteoblastlarda azalmış sentez aktivitesi
B) Obezite
C) Azalmış fiziksel aktivite
D) Matrikse baglı büyüme faktörlerinde azalmış aktivite
E) Osteoprogenitor hücrelerde azalmış aktivasyon
Cevap B
Obezite kemikler üzerindeki stresi artırır ve osteoblastik
aktiviteyi artırır.
98. Trizomi 13 ile birlikte görülebilen ön beyin anomalisi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Polimikrogiri
B) Lizensefali
C) Mikroensefali
D) Holoprozensefali
E) Makroensefali
Cevap D
Arkadaşlar özellikle holorpozensefalinin mutlaka bilinmesi
gerekmektedir.
HOLOPROZENSEFALİ1 Serebral hemisferlerin ayrılması defektiftir. En agır formu siklopi (kafada tek bir göz şeklinde) Trizomi 13 ve nadiren trizomi 18’de de görülür.
MİKROENSEFALİ3 Beynin normalden küçük olmasıdır. En sık kromozom anomalileri, fetal alkol sendromu ve HIV ile inutero enfeksiyonda görülür.
MAKROENSEFALİ Beynin normalden büyük olması, nadirdir.
KORPUS KALLOSUM AGENEZİSİ
Her iki hemisferi birleştiren beyaz cevher baglantısının olmamasıdır. Diğerlerinden daha sıktır.
LİSENSEFALİ5 (AGİRİ) Girusların hiç olmaması ya da çok az olmasıdır.
POLİMİKROGİRİ2 Serebral girusların, çok sayıda, küçük ve anormal olması durumudur.
99.
I. Bukkal
II. Rektal
III. Intrakutan
IV. Subkutan
Yukarıdaki ilaç uygulama yerlerinden hangisinde sistemik
etki elde edilebilir?
A) I-II
B) II-III
C) II-IV
D) I-II-III
E) II-III-IV
Cevap C
Bukkal ve intrakütan uygulamalar lokal ilaç uygulamalarına
örnektir.
Rektal ve subkutan uygulama ile sistemik etki elde edilebilir.
100. Aşağıdakilerden hangisi ilaç transportunda rol alan
p-glikoprotein eflüks pompasının inhibitörü değildir?
A) Verapamil
B) Kinidin
C) Amiodarone
D) Digoksin
E) Eritromisin
Cevap D
64 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
P -glikoproteini ilaç transportunda rol oynayan önemli bir
taşıyıcı proteindir. P-glikoproteini antineoplastik ilaçların ve
tetrasiklin gibi antibiyotiklerin hücre dışına atılmasında yani
effüks mekanizmasında majör rol oynar.
Hücre içine alınan ilaçların geri atılmasını saglayarak
ilaçların plazma düzeyini düşürür. P- glikoproteini inhibe eden
ilaçlar, bu protein aracılıgı ile transportu yapılan digoksin gibi
ilaçlarla birlikte verildiginde bu ilaçların plazma seviyelerini
yükseltebilirler. Digoksin P- glikoproteini inhibe etmez ancak p-
glikoproteini ile atılır.
Farmakolojide en önemli p- glikoproteini inhibitörleri;
Verapamil, kinidin ve siklosporindir. Bu yüzden verapamil
ve kinidinle digoksin kombine edilecekse intoksikasyona yol
açmamak için yarı doz digoksin kullanılmaldır.
Önemli P- glikoproteinin Inhibitörleri:
• Verapamil
• Siklosporin
• Kinidin
• Eritromisin
• Diltiazem
• Amiodarone
• Ketokonazol
101. Feokromasitoma nedeniyle operasyon planlanan bir
hastanın kan basıncı kontrolü için aşağıdaki ilaçlardan
hangisinin tek başına kullanılması uygun değildir?
A) Labetalol
B) Fenoksibenzamin
C) Propranolol
D) Fentolamin
E) Alfa metil tirozin
Cevap C
TUS soru klasigi. Feokromasitoma tedavisinde tek başına beta
blokör kullanılmaz.!..
Fakat labetalol alfa ve beta blokaj yaptıgı için istisnadır.
ÖNEMLI FEOKROMASITOMA ILAÇLARI
• Fenoksibenzamin
• Fentolamin
• Labetolol
• Alfa- metil tirozin
102. Aşağıdakilerden hangisi ergot alkoloidlerinin klinik
endikasyonlarından değildir?
A) Akut migren krizi
B) Migren profilaksisi
C) Postpartum hemoraji
D) Hiperprolaktinemi
E) Dogum indüksiyonu
Cevap E
Dört tanesi endikasyon dogum indüksiyonu ise Ergonovin için
kontrendikasyondur.
Klinik Endikasyon Kullanılan Ergot Türevi
Migren Ergotamin (Akut Migren)
Metiserjid (Migren Profilaksisi)
Hiperprolaktinemi Bromokriptin, Kabergolin, Pergolid
Postpartum Hemoraji Ergonovin
Vazospastik Anjina Tanısı Ergonovin
Senil Serebral Yetmezlik Dihidroergotoksin (Yararı net degildir)
103. Alerjik rinit sebebiyle Kulak-Burun-Boğaz polikliniğine
müracaat eden 22 yaşında kadın hastaya dekonjestan reçete
edilecektir. Nazal sprey kullanmak istemeyen hastaya
aşağıdaki ilaçlardan hangisi verilebilir?
A) Propilheksedrin
B) Tetrahidrozolin
C) Psödoefedrin
D) Nafazolin
E) Siklopentamin
Cevap C
DEKONJESTIFLER
Lokal etkililer:
Etkileri klonidine benzer ve esas olarak α2 reseptörlerini
uyarırlar, ancak lokal uygulandıklarından α1 reseptörler
üzerinden vazokonstrüksiyon oluştururlar.
• Nafazolin
• Tetrahidrozolin
• Ksilometazolin
• Oksimetazolin
• Indanozolin
• Siklopentamin
• Tuaminoheptan
• Metilheksamin
• Propilheksedrin
65DENEME SINAVI – 52
Sistemik etkililer:
• Psödoefedrin
• Fenilpropanolamin
Hem lokal hem sistemik:
• Fenilefrin
• Efedrin
104. KOAH tedavisinde inhalasyon yoluyla kullanılabilen ilaç
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Atropin
B) Ipratropyum
C) Skopolamin
D) Hyosin N-butil bromür
E) Glikopirolat
Cevap B
Ipratropium bromür, bronşa selektif antikolinerjik ilaçtır.
Inhalasyon yoluyla bronkodilatasyon amacıyla kullanılır, Özellikle
KOAH tedavisin de kullanılır. Diger parasempatolitiklerin tersine
mukosilyer hareketleri belirgin olarak engellemez. Bronkodilatör
etkisi Beta2 agonistlerden daha zayıftır.
Tiyotropium; en bronkoselektif ve en uzun etkilisidir.
105. Aşağıdaki antiepileptik etkinlik gösteren ilaçlardan
hangisi Cl- kanalından hücre içine iyon girişini artırarak
hiperpolarizasyona neden olarak etki gösterir?
A) Etosüksimid
B) Valproik asit
C) Diazepam
D) Retigabin
E) Perampanel
Cevap C
ANTİ EPİLEPTİK İLAÇLARIN TEMEL ETKİ MEKANİZMALARI
Sodyum kanal blokajı
• Karbamazepin
• Fenitoin
Kalsiyum kanal blokajı
• Etosüksimid
• Trimetadion
• Valproik asit
Hiperpolarizasyon, (GABA–A reseptörünün uyarılmasına
bağlı)
• Benzodiazepinler: Diazepam, Lorezepam
• Barbitüratlar: Fenobarbütal
GABA transaminaz inhibisyonu
• Vigabatrin
• Valproik asit
GABA anoloğu
• Gabapentin
GABA reuptake inhibisyonu
• Tiagabin
Glutamat / Aspartat salınım inhibisyonu
• Lamotrigin
Karbonik anhidraz inhibisyonu
• Asetazolamid
Potasyum kanal aktivasyonu
• Retigabin
Adenozin reseptör agonisti
• Karbamazepin
Glutamat AMPA reseptör antagonisti
• Perampanel
106. Antipsikotik ilaçların ekstrapiramidal yan etkilerinden
hangisinin diğerlerine göre daha geç dönemde ortaya
çıkması beklenir?
A) Akut distoni
B) Akatizi
C) Perioral tremor
D) Parkinsonizm
E) Tardiv diskinezi
Cevap E
ANTIPSIKOTIKLERIN EXTRAPIRAMIDAL YAN ETKILERI
Özellikle bazal ganliyonlarda bulunan post sinaptik D2
reseptörlerinin blokajına baglı geliştigi düşünülmektedir.
Akut distoni: Ilk ortaya çıkan ekstrapiramidal yan etkidir.
Genelde ilk 5 gün içerisinde ortaya çıkar.
Parkinsonizm: Genelde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıkar.
Akatizi: Genelde ilk 2 ay içerisinde ortaya çıkar.
Perioral tremor: Tedavi başlangıcından aylar sonra ortaya
çıkan bir yan etkidir.
Tardiv diskinezi: En geç ortaya çıkan ekstrapiramidal yan
etkidir. Genelde irreversible bir yan etkidir.
Nöroleptik malign sendrom: Ilk iki hafta içerisinde ortaya
çıkar. En mortal yan etkidir.
66 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
107. Aşağıdaki ilaçlardan hangisinin digoksinle birlikte
verildiğinde digital zehirlenmesine yol açma olasılığı en
azdır?
A) Kinidin
B) Hidroklorotiyazid
C) Eplerenon
D) Verapamil
E) Furosemid
Cevap C
Hipopotasemi digoksin zehirlenmesine yol açan en önemli
faktördür. Eplerenon ise potasyum tutucu bir diüretiktir ve
potasyum kaybını engelledigi için dijital kulanımı sırasında
tedaviye eklenirler. Yani potasyum tutucu diüretikler dijital
intoksikasyonunu önleyen ilaçlardır.
Verapamil ve kinidin ise digoksin düzeyini artıran en önemli
ilaçlardır. Bu yüzden dijital intoksikasyonuna yol açmamak
için bu iki ilacın dozu digoksinle birlikte verildiginde yarıya
düşülmelidir.
108. Aşağıdaki kalsiyum kanal blokörlerinden hangisi damar
düz kaslarına selektivite göstermez?
A) Felodipin
B) Nifedipin
C) Verapamil
D) Benidipin
E) Amlodipin
Cevap C
Kalsiyum kanal blokörleri üç grupta incelenir;
1. Fenilalkilamin gurubu; Verapamil
2. Benzotiazepin grubu; Diltiazem
3. Dihidropiridin grubu; sonu “–dipin” ile bitenler: Amlodipin,
Nimodipin, Isradipin, Lerkanidipin, Nifedipin, Felodipin....
Verapamil en kardiyoselektiftir. Vazodilatatör etkisi
minimaldir. Dihidropiridinler ise arteriyodilatatör özellik
gösterirler. Yani damar üzerine etkilidirler ve kalp üzerine etkileri
minimaldir.
Dihidropiridin grubuna ise vazoselektif kalsiyum kanal
blokörleri adı verilmektedir.
Diltiazem ise daha çok kardiyoselektif gibi davranmakla
birlikte bir miktar vazodilatatör özelligi de vardır.
Dihidropiridinler arteriyodilatatör oldukları için kan basıncını
iyi düşürürler ve özellikle kısa etkilileri ciddi refleks taşikardiye
neden olurlar. Bu yüzden refleks taşikardiyi engellemek için beta
blokörlerler kombine edilirler.
Arteriyodilatatör olanlar renal arteri de dilate ederek renal
kan akımını artırırlar. Dolayısıyla diüretik etkileri vardır.
109. Aşağıda verilen antikoagülan ve antiagregan ilaç – etki
mekanizması eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) Heparin – Antitrombin III üzerinden antikoagülan etkinlik
B) Dabigatran – Oral yoldan direkt trombin inhibisyonu
C) Abciximab – Oral yoldan GP IIb/IIIa inhibisyonu
D) Prasugrel – Irreversible P2Y12 inhibisyonu
E) Ticagrelor – Reversible P2Y12 inhibisyonu
Cevap C
Abciximab GP IIb/IIIa reseptörleri üzerinden platelet
agregasyon inhibisyonu yoluyla etki gösteren bir ilaç olup
intravenöz yoldan uygulanmaktadır. Diger şıklarda verilen
eşleştirmeler dogrudur.
110. Aşağıdaki antianjinal ilaçlardan hangisi etkisini
vazodilatasyon yapmadan gösterir?
A) Nitratlar
B) Kalsiyum kanal blokörleri
C) Nicorandil
D) Ivabradin
E) Fasudil
Cevap D
Ivabradin Kalpte sadece Sinoatrial dügümde bulunan
If(I=Akım,F=funny) akımının yani hiperpolarizasyonla aktive olan
Na kanallarının spesifik inhibitörüdür. Böylece Sinoatrial dügüm
hücrelerinin eşik potansiyele ulaşması ve depolarize olması
zorlaşır. Böylece sino atriyal dügüm hücrelerinin pacemaker
özelligi baskılanarak kalp hızı düşer.
Verapamil ve beta blokörlerden farklı olarak miyokardı
gevşetmez ve A–V dügüm ileti hızını azaltmaz yani negatif inotrop
ve negatif dromotrop özelligi yoktur.
Ivabradin sadece kalp hızını düşüren negatif kronotrop özelligi
bulunan yani izole kalp hızını düşüren ilaçtır.
Diger şıklarda verilen ilaçlar vazodilatasyon etkinligi olan
antianjinal ilaçlardır.
67DENEME SINAVI – 52
111. Amebiyazis tedavisinde hem karaciğer dokusunda hem
de kolon lümeninde etkinlik gösteren ilaç aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Diloksanid furoat
B) Emetin
C) Metronidazol
D) Iyodokinol
E) Paramomisin
Cevap C
• Amip tedavisinde lümene etkili olanlar: Diloksanid
Furoatl, Paromomisin, iyodokinol
• Amip tedavisinde karacigere etkili olanlar: Klorokin,
Emetin
• Amip tedavisinde hem lümene ve hem de karacigere
etkili olanlar: Metronidazol
112. Gebe bir tüberküloz vakasında güvenle tercih edilebilecek
kombinasyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) INH+Rifampin
B) INH+Etambutol
C) Rifampin+Etambutol
D) Pirazinamid+Streptomisin
E) Etionamid+Pirazinamid
Cevap B
Gebe bir tüberküloz hastasında INAH ve etambutol
kombinasyonunun teratojen olmadıgı bilinmektedir. Fakat bu
tedaviye yanıt alınamazsa organogenez tamamlandıktan sonra
yani ilk trimesterden sonra rifampin tedaviye eklenebilir.
Gebelerde verilmemesi gereken ve en teratojen olan ise
Etionamidtir. Ayrıca streptomisin ve florokinolonlarda gebelere
verilmemelidir.
113. Aşağıdaki sefalosporinlerden hangisi 5. kuşaktır?
A) Sefepim
B) Sefpirom
C) Seftazidim
D) Seftarolin
E) Sefprozil
Cevap D
1.KUŞAK 2. KUŞAK 3.KUŞAK 4. KUŞAK 5.KUŞAK
SefalotinSefazolinSefaleksinSefradin SefadroksilSefasetril
SefoksitinSefaklorSefuroksimSefprozilSefotetanSeftibutenSefiksimLorakarbefSefetametSefamandol
SefotaksimSeftriaksonSefoperazonSeftazidimSefodizimMoksalaktamSefprozil
SefepimSefpirom
Seftabiprol Seftarolin
114. AIDS tedavisinde kullanılan integraz inhibitörü ilaç
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Maravirok
B) Enfuvirtid
C) Raltegravir
D) Sofosbuvir
E) Imiquimod
Cevap C
Maravirok ve enfuvirtid AIDS enfeksiyonu tedavisinde
kullanılan füzyon inhibitörleridir.
Sofosbuvir Hepatit C tedavisinde kullanıma nispeten yeni
girmiş bir antiviral ajandır.
Imiquimod ise HPV tedavisinde “toll like receptor” üzerinden
etkinlik gösteren bir ilaçtır.
Raltegravir AIDS tedavisinde kullanılan integraz inhibitörüdür.
115. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi pulmoner arteriyel
hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçlardan birisi
değildir?
A) Ambrisentan
B) Sildenafil
C) Nitrik oksit
D) Riociguat
E) Aliskiren
Cevap E
68 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
PULMONER HİPERTANSİYON TEDAVİSİNDE KULLANILAN ÖNEMLİ İLAÇLAR
İlaç Etki mekanizması Endikasyon
Diltiazem / Nifedipin / Amlodipin
Kalsiyum kanal blokajı
Vazoreaktivite testi pozitif hastalarda kullanılır
Bosentan Endotelin, ET–A ve ET–B Reseptör blokajı
Vazoreaktivite testi negatif hastalarda kullanılır
Ambrisentan Endotelin, ET–A Reseptör blokajı
Vazoreaktivite testi negatif hastalarda kullanılır
Sitaksentan Endotelin, ET–A Reseptör blokajı
Hepatotoksisitesi nedeniyle artık kullanılmamaktadır
Macitentan Endotelin, ET–A ve ET–B Reseptör blokajı
Yeni kullanıma giren ilaçtır
Sildenafil/Vardenafil
Tip 5 fosfodiesteraz inhibisyonu
Vazoreaktivite testi negatif hastalarda kullanılır
İlioprost/ Epoprostrenol
Prostosiklin (PGI2) analogu
Vazoreaktivite testi negatif hastalarda kullanılır
Riociguat Solubl Guanilat Siklaz Stimülatörü
Yeni kullanıma giren ilaçtır
İnhaler NO Solubl Guanilat Siklaz Ligandı
Vazoreaktivite testinde kullanılan ajandır
Aliskiren sistemik hipertansiyon tedavisinde kullanılan direkt
renin inhibitörü bir ilaçtır.
116. Aşağıdaki immunsupresan ilaçlardan hangisi multiple
myelom tedavisinde kullanılan proteazom bağımlı protein
yıkım inhibitörüdür?
A) Bortezomib
B) Sirolimus
C) Takrolimus
D) Siklosporin
E) Talidomid
Cevap A
Yeni bilgiler ve immünsupresif ilaçlar soru olarak karşımıza
çıkabilmektedir.
Bortezomib: Proteazom bagımlı protein yıkım inhibitörüdür.
Multipl myeloma tedavisinde kullanılır.
Siklosporin: Siklospsorin-siklofilin kompleksi T-hücre
spesifik transkripsiyon faktörünün aktivasyonu için gerekli olan
kalsinörini ve sitoplazmik fosfatazı inhibe eder. Uveit, romatoid
artrit, psöriasis ve astım gibi otoimmün hastalıklarda da
kullanılır.
Takrolimus: Tacrolimus (FK 506) immünsupresan bir makrolid
antibiyotiktir ve kalsinörini inhibe eder. Tacrolimus siklosporinle
aynı endikasyonlara sahiptir ve özellikle organ ve stem hücre
transplantasyonlarında kullanılır
Sirolimus: Sirolimus (rapamisin) ve everolimus FK506
immünofilinlere baglanarak, hücre proliferasyonunda önemli
bir sinyal mekanizması olan mTOR’u bloke ederler. mTOR lokajı
sonucunda interlökinler tarafından yönlendirilen T ve B hücre
proliferasyonları inhibe olur.
Talidomid: Neoanjogenezi inhibe ederek tümörün
beslenmesini engeller. Özellikle multiple myelomda kullanılır.
117. Aşağıdakilerden hangisi irritabl barsak sendromu
tedavisinde kullanılan Guanilat Siklaz agonistidir?
A) Linaklotid
B) Ivacaftor
C) Alvimopan
D) Sisaprid
E) Metilnaltrekson
Cevap A
Linaklotid: Kabızlık ile seyreden irritabl barsak sendromu
tedavisi için geliştirilmiş, guanilil siklaz C agonistidir.
118. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kemikte hidroksiapatit
kristallerine bağlanarak osteoklastların bu kristalleri
fagosite etme yeteneğini inhibe eder?
A) Östrojen
B) Kolşisin
C) Etidronat
D) Kalsitonin
E) Kortizol
Cevap C
Bifosfonatlar:
Kemik yapım ve yıkımını ve osteoklast aktivitesini azaltırlar.
Kemik dokusunda hidroksiapatite baglanırlar ve
osteoklastların yaptıgı kemik rezorpsiyonunu inhibe ederler.
Bugün osteoporoz tedavisi ve engellenmesinde kullanılan en
etkili ilaçlardır.
Paget hastalıgında ilk tercihtir.
69DENEME SINAVI – 52
119. Aşağıdakilerden hangisi herediter anjioödem tedavisinde
kullanılan kallikrein inhibitörüdür?
A) Kapzasepin
B) Ambrisentan
C) Aprotinin
D) Palosuran
E) Ekallantid
Cevap E
Tus sınavında çıkabilecek süpriz sorulara hazırlıklı
olunmalıdır.!
Kapzasepin: Yanık analjezisinde kullanılan subtans P reseptör
blokörüdür.
Ambrisentan: Pulmoner hipertansiyon tedavisinde kullanılan
endotelin -A (ET-A) reseptör blokörüdür.
Aprotinin: Karsinoid sendromi, akut pankreatit ve septik şok
gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan kalliklerin inhibitörüdür.
Ayrıca fibrinolitiklere baglı kanamaların tedavisinde kullanılır.
Palosuran: Diyabetik nefropati tedavisinde denenen Ürotensin
2 reseptör blokörüdür.
Ekallantid: Yeni bir kallikrein inhibitörüdür. Herediter
anjioödem tedavisinde kullanılır.
120. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi romatoid artritte mortalite ve
morbiditeyi azalttığı gösterilmiş primidin antagonisti olarak
etki gösteren ilaçtır?
A) Infliksimab
B) Imatinib
C) Meselazin
D) Leflunamid
E) Salazoprin
Cevap D
Leflunamid uzun dönemde, romatoid artritin yıkıcı etkileri
ortaya çıkmış hastalarda güvenle kullanılmaktadır. Leflunamid
kullanan hastada en olası komplikasyon tüberküloz sıklıgının
belirgin olarak artmış olmasıdır.
71DENEME SINAVI – 52
1. Hipertansiyon için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Sekonder hipertansiyon için renal hastalıkları ilk planda
düşünmek gerekir.
B) Dirençli hipertansiyon : 3 veya daha fazla ilaçla tansiyon
kontrolü saglanamamasıdır.
C) Tansiyon arteryel degeri 140/90 mmHg üzeri farmakolojik
tedavi düşünülebilir.
D) Diyabetik hastalarda tansiyon degeri 140/85mm Hg altında
olması yeterlidir.
E) 24 saatlik izlemde gece ölçümleri 120/70 mmHg üzerinde
ise hipertansiyon tanısı konabilir.
Cevap B
Hipertansiyon çok iyi bildigimiz konulardan biri olsada önemli
noktaları bir soruda toplamak istedik.
Hastaya dirençli hipertansiyon diyebilmek için dogru 3 veya
daha fazla ilaçla tansiyon regülasyonu saglanamamalıdır. Ama
bunlardan biri diüretik olmalıdır.
Bu soruda ögrenilmesi gereken 2. nokta; özellikle DM‘ik
hastalarda tansiyon degeri 140/85 mmHg ‘in altında olmalı;
aşikar proteinüri varsa o zaman 130/80 altına düşürmek gerekir.
24 saatlik izlem için normal degerler de akılda tutulmalıdır.
Uyanıkken 135/85 mmHg altı;
Gece 120/70 mmHg altı;
Ofiste 140/90 altı ;
24 saatlik ortalama :130/80 mmHg altında olmalıdır.
2. Aşağıdakilerden hangisi sağ ventrikül myokard enfaktüsünü
desteklemez?
A) Hastanın EKG ‘de V4 R ‘da ST yükselmesi olması
B) Boyun venöz dolgunlugu
C) Kusmall belirtisi
D) Pulmoner kapiller wedge basıncın(PCWP) 14 mmHg
üzerinde olması
E) Hipotansiyon
Cevap D
Sag MI özellikle hipotansiyon, bradikardi ile seyreden ve
özellikle inferior MI’a eşlik eden bir tablodur. Sag kalp yetersizligi
bulguları mevcuttur. Hastanın akciger muayenesinin normal
olması ve/veya sol kalp yetersizligi bulgularının olmaması tipik
özelligidir.
EKG ‘de V1 veya V2 de R/S oranı 1 ‘in üzerinde olması dışında
sag dervasyonlarda ST yükselmesi mevcuttur.
Soruya bu açıdan bakarsak PCWP ;sol atrium ve sol ventrikül
doluş basıncını gösterir. Bu basıncın yüksek olması hastada sol
KKY ‘yi destekler.
3. 38 yaşında erkek hasta 5 gündür gögüs ve sırt agrısı nedeniyle
başvuruyor. Öyküsünden günde 1 paket 3 yıldır sigara içtigi
ögreniliyor. Agrının eforla ilgisi olmamakla beraber, zaman
zaman çarpıntı atakları da eşlik ediyor.
Fizik muayenesinde tansiyon arteryel 130/80 mmHg ,kalp hızı
103 atım /dk izleniyor. Oskültasyonda taşikardi dışında bulgu
saptanmıyor.
Çekilen EKG’sinde non spesifik ST-T degişiklikleri saptanan
hastanın, laboratuvarda beyaz küre :19000 mm3,
sedimentasyon: 48 mm/h ve troponin I : 8.8 ng/mL (üst sınır
0.15 ng/mL) saptanıyor.
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?A) Hastada perikardit ön tanısı ile non steroid tedavi hemen
başlanmalıdır.
B) Hastada ekokardiyografi ayırıcı tanı için yapılabilir.
C) Hastada ön tanı da akut koroner sendrom akılda
tutulmalıdır.
D) Hastada ön tanı myokardit olabilir.
E) Troponin degeri laboratuvar hatasıdır ve tekrarlanmalıdır.
Cevap A
Direkt tanıyı sormaktansa, vakayı tartışalım istedik:
Genç hasta troponin yüksekligi ve EKG de ST-T degişiklikleri;
Troponin yüksekligi myokard hasarı için spesifiktir. Özellikle
enfeksiyon parametreleri ile beraber myokardit’i veya gögüs
agrısı ile beraber de akut koroner sendromu düşündürmelidir.
Ayırıcı tanıda EKO ile degerlendirme yapılabilir.
Vaka dört dörtlük myokardite uysada ; MI geçiren hastalarda
da erken dönemde lökosit artışı ve sedimentasyon artışı
görülebilir. Tabi soruda 3-4 günlük yakınmalar ve eforla ilişkisiz
agrı olsa da her zaman akut koroner olaylar akılda tutulmalıdır.
Özellikle tek başına perikard hasarında troponin yüksekligi
görülmez.
2016 TEMMUZ TUS 52. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Dogum Bilgisisoruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
72 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
4. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinin üfürümü diğerlerinden
farklıdır?
A) Mitral yetersizligi
B) Ventriküler septal defekt
C) Triküspit yetersizlik
D) Pulmoner darlık
E) Aort yetersizligi
Cevap E
Aslında dikkat sorusu; Aort yetersizligi dışındaki sorudaki
diger üfürümler sistolde duyulur. Aort yetersizligi üfürümü erken
diastoliktir. Basit bir muayene sorusu oldugunu düşünüyoruz.
5. Çiftçilik yapan 52 yaşındaki erkek bir hasta yaklaşık on
gündür devam eden, bol terleme ile düşen ateş, halsizlik,
iştahsızlık ve şiddetli bel agrısı yakınmaları ile başvuruyor.
Hastanın yapılan muayenesinde ateş 38.50C, nabız 116/dakika
olarak ölçülmüş, hepatosplenomegali belirleniyor. Yapılan
laboratuvar tetkiklerinde lökosit sayısı 3400/mm3 (%75
mononükleer), eritrosit sedimantasyon hızı 60 mm/saat, CRP
35 mg/dL, Brucella Tüp Aglütinasyonu 1/320 titrede pozitif
olarak belirleniyor.
Bu hastada uygulanması gereken en doğru tedavi seçeneği
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ko-trimoksazol + rifampisin kombinasyonu
B) Izoniazid + rifampisin kombinasyonu
C) Doksisiklin + rifampisin kombinasyonu
D) Rifampisin + streptomisin kombinasyonu
E) Doksisiklin+ko-trimoksazol+streptomisin kombinasyonu
Cevap C
Türkiye ‘de bir sınava giriyorsak enfeksiyon hastalıkları için
Brucella olmadan olmaz.
Bruselloz, kombine antimikrobiyal kullanımının gerekli
oldugu bir hastalıktır. Erişkinlerde doksisiklin + rifampisin
kombinasyonu 6 hafta kullanılır.
Artrit gibi fokal infeksiyon var ise tedaviye ilk iki hafta
streptomisin+doksisiklinle başlanıp sonra doksisiklin + rifampisin
ile 10 haftayı aşkın süre ile devam edilir.
Gebelerde ve bebeklerde doksisiklin kullanılamaz. Bu
nedenle tedavi, rifampisin+ko-trimoksazol kombinasyonundan
oluşturulur.
Nörobrusellozda 3. kuşak sefalosporinler tercih edilmelidir.
Endokarditte ise kapak degişimi yapılır ve ayrıca altı hafta
süre ile doksisiklin+kotrimoksazol+streptomisin kombinasyonu
verilir.
6. Yirmi beş yaşındaki bir kadın; yüksek ateş, sag üst kadranda
karın agrısı yakınmaları ile başvuruyor. Hastada bir haftadır
disparoni, dizüri ve sarı-yeşilimsi renkli vajinal akıntı oldugu
ögreniliyor. Hastanın yapılan muayenesinde palpasyonla
karacigerde agrı ve oskültasyonda karaciger üzerinde frotman
varlıgı dikkati çekiyor. Yapılan laboratuvar tetkiklerinde;
karaciger transaminazları minimal yüksek olarak saptanın
hastanın batın ultrasonografisi incelemesinde karaciger
çevresinde sıvı toplanması görülüyor. Vajinal akıntıda
nötrofiller içinde gram negatif diplokoklar görülüyor.
Yukarıda tanımlanan olguda düşünülmesi gereken etken
ve neden olduğu klinik tablo aşağıdakilerden hangisinde
doğru olarak verilmiştir?
A) Neisseria gonorrhoeae – Pelvik inflamatuvar hastalık
B) Neisseria gonorrhoeae – Akut kolesistit
C) Neisseria gonorrhoeae – Fitz-Hugh-Curtis Sendromu
D) Chlamydia trachomatis – Fitz-Hugh-Curtis Sendromu
E) Metronidazole baglı toksik hepatit
Cevap C
Yine enfeksiyon birazda hepatoloji sorusu aslında.
Tedavisiz kadınlarda %1-3 olasılıkla dissemine gonokok
infeksiyonu (bakteriyemi) gelişebilir. Erkeklerde ise çok nadirdir.
Çogu olguda yüksek ateş, tenosinovit ve peteşiyal ekstremite
cildi döküntüleri ile başlar. Sıklıkla eklemler (gonokoksik artrit),
nadiren de endokard (endokardit) ve meninksler (menenjit)
tutulabilir. Neisseria gonorrhoeae, klamidyalar gibi, lenfatik
yayılımla perihepatite yol açabilir (Fitz-Hugh-Curtis sendromu).
Hastada sarı-yeşilimsi renkli vajinal akıntı ve diplokok görünmesi
nedeniyle seçim gonokoklar lehinde olmalıdır.
7. Elliüç yaşında erkek hasta poliüri, bulantı-kusma yakınmaları
ile başvuruyor.Hastanın öyküsünden 20 yıldır günde
yarım paket sigara içtigi ögreniliyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde sag akcigerde solunum sesleri azalmış ve
perküsyonda matite saptanıyor. Çekilen akciger grafisinde
sag akciger üst lobda kaviter lezyon görülüyor. Hastada
tanısal amaçlı bronkoskopi planlanırken bakılan laboratuar
degerlerinde serum kalsiyum düzeyi 13 mEq/L saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epidormoid akciger kanseri
B) Küçük hücreli akciger kanseri
C) Adenokanser
D) Büyük hücreli akciger kanseri
E) Metastatik akciger kanseri
Cevap A
73DENEME SINAVI – 52
Kaviter lezyon ve hiperkalsemi (ki poliüri en önemli
bulgusudur) akciger kanserlerinden squamoz (epidermoid )
hücreli kanser için tipiktir.
Yine squamoz hücreli kanser için Horner ve Pancoast
birlikteligini unutmamak gerekir.
8. Kartagener sendromu için aşağıda verilen ifadelerden
hangisi yanlıştır?
A) Bronşektazi
B) Immotil silialar
C) Erkek infertilitesi
D) Pnömotoraks
E) Situs inversus
Cevap D
Sendrom sormadan olmaz dedik ve TUS’un çok sevebilecegi
bir sendrom soralım istedik.
Kartagener sendromu
Immotil silia hareketi karakterizedir.Silia olan heryerde klinik
bulgu olabilir.
*Erkek infertilitesi
*Situs inversus
*Kronik sinüzit buna baglı nazal polipler
*Bronşektazi en önemli özellikleridir.
9. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi pulmoner hipertansiyonda
kullanılabilen selektif prostosiklin reseptör agonistidir?
A) Riociguat
B) Vardenafil
C) Epoprostenol
D) Ambrisentan
E) Seleksipag
Cevap E
Yeni ilaçlar ve klinik farmakoloji olmadan olmaz. Hep Bülent
Hoca sormasın!
Seleksipag: Selektif prostosiklin reseptör agonistidir.
Epoprostenol: Prostosiklin analogudur.
Vardenafil: Fosfodiesteraz 5 inhibitörüdür.
Riociguat: Guanilat siklaz stimülatörüdür.
Ambrisentan: Endotelin reseptör antagonistidir.
10. Pulmoner tromboembolizmde, direkt akciğer grafisinde en
çok rastlanan bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nodül
B) Lineer atelektazi
C) Lober atelektazi
D) Pnömotoraks
E) Lober infiltrasyon
Cevap B
Pulmoner emboli akciger grafi bulguları her zaman klasik
gögüs sorularından olabilir. Aslında şıklara dikkat edilirse
kolayca cevaba gidilebilir. Ama bizim amacımız ögrenmek.
PA AKC; en sık bulgu normal grafidir (% 40 normaldir).
Lineer atelektaziler (Flechner çizgisi) en sık patolojik bulgu.
Hemidiafram yüksek olabilir. Diger pulm. arter genişleyebilir.
Cut – off işareti (pulmoner damarlanmanın bir noktada
aniden kesilmesi saptanabilir – Westermark belirtisi)
Radyolüsenside artış olabilir.
Tepesi gögüs duvarına dogru üçgen şeklinde (Hampton
üçgeni) infarkt alanı
11. Aşağıdaki hastalıkların hangisinde torasik aort anevrizması
görülmesi beklenmez?
A Osteogenezisimperfekta
B) Ehlers-Danlossendromu
C) Klinefeltersendromu
D) Takayasu arteriti
E) ) Ankilozanspondilit
Cevap C
Aort anevrizması özellikle kollagen doku hastalıkları ,vaskülit
ve romatolojik hastalaıklara eşlik edebilir. Özellikle birliktelikler
TUS’ta oldukça fazla sorulan sorulardır. Şıklara Marfan
sendromunu da eklemek faydalı olabilir.
12. İlaca bağlı özofajiten sık hangi bölgede gözlenir?
A) Alt ösofagus
B) Üst ösofagus
C) Tüm ösofagus
D) Orta ösofagus
E) Orofarengeal bileşke
Cevap D
74 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Ilaca baglı ösofajit özellikle tetrasikli türevlerine baglı olabilir.
(Özellikle doksisiklin)
En sık orta ösofagusta hasar oluşur. Sıkı bişr istatistik sorusu.
13. Peutz-Jeghers sendromunda aşağıdakilerden hangisi
diğerlerine göre daha sık gözlenir?
A) Medulloblastom
B) Akciger kanserleri
C) Tiroid Kanseri
D) Kemik tümörleri
E) Gastrointestinaladenokarsinom
Cevap E
Peutz-Jeghers sendromu tüm barsaklardahamartamatöz
polip ve dudak çevresi melanotik çillenme ile karakterize
bir sendromdur.Başta ince barsaklar olmak üzere ,tüm
GIS’taadenokarsinoma yol açabilirler.
14. 26 yaşında bayan hasta 6 aydır halsizlik ve amenore
yakınması ile başvuruyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde yaygın akne ve hirşutismus izleniyor.
Yapılan kan tetkiklerinde AST: 180 U/L, ALT 165 /L, ALP
:370 U/L, GGT:140 U/L, Totalbillüribin 1.5 mg/dl. Ayrıca
hastada anti HAV IgG +,anti HbS +,ANA 1/320 + AMA
(antimitokondriyal antikor) negatif saptanıyor. Hastanın
yapılan abdominalUSG’sinde safra yolları normal genişlikte
ve 1 adet 4 mm boyutunda safra kesesinde taş izleniyor.
Yukarıdaki hastada en olası tanı aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Otoimmün hepatit
B) PrimerBilier siroz
C) Koledok taşı ve kolanjit
D) Hepatosteatoz
E) Kronik hepatit B
Cevap A
Hasta genç bayan bulgular hapatitebenziyor. Fakat enzimler
çok yüksek degil ve süre 6 aydan uzun kronik bir hadise gibi.
Aslında hemen kronik hep B ‘yi eleyelim niye hiçbir marker
bulgusu yok. Sakın anti HbS + demeyin,zira tek başına hiçbir
tanıya yetmez.
Koledok taşı ve kolanjişteleyin, niye USG yapmış taş kesede
artı 6 aydır kolanjit komik olur.
Hepatosteatoz aslında enzimler yüksek, kolestaz yüksekligini
belik açıklamaz ama USG’dehiçibir bulgu yok buna DAIR.
SONUÇ; ANA pozitif otoimmün bir hadise oldugu açık.
PrimerBilier siroz olsaydı hem AMA + ‘ligihemdeKolestaz
enzimleri 8-10 kat yüksek olurdu.
Geriye kalan Otoimmün hepatit senaryosu unutulmamalıdır.
Tabi burda antikorları verip soruyu ezber sorusu haline
getirmek istemedik. Yoksa LKA ve/veya anti Sm antikorları da
Otoimmünhepatitde pozitif olabilir.
15. Yetmiş iki yaşında sigara içen kronik obstrüktif akciger
hastalıgı olan bir erkek hastaya teofilin verilmiştir.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisi toksisite bulgusudur?
A) Hipoglisemi
B) Hipernatremi
C) Hipokalemi
D) Hipokalsemi
E) Hiperfosfatemi
Cevap C
Teofilin özellikle obstrüktif akciger hastalıklarında kullanılan
fakat güvenlik aralıgı dar ilaçlardan biridir. Bu yüzden TUS’ta her
zaman soru getirebilir.
Teofilintoksisitesinde kanda yüksek konsantrasyonda bulunan
metilksantinderiveleri c-AMP’nin (siklik adenozinmonofosfat)
5-AMP’ye metabolize olmasında etkili fosfodiesteraz enzim
aktivitesini inhibe eder. Beta adrenerjik reseptör stimüle oldugu
için c-AMP düzeyleri hücre içi olarak artar ve o seviyede
kalır çünkü inaktif 5-AMP metabolizması inhibe olur. Bu ise
düz kas gevşemesi, miyokardiyalstimülasyon ve santral sinir
sistemi (SSS) uyarılmasıyla sonuçlanır. Fazla beta adrenerjik
reseptör stimülasyonundan dolayı periferikvasküler direnç
kaybı görülebilir. 2 Bu nedenle teofilin yüksek dozlarda
gastrointestinal, kardiyovasküler, pulmoner, kas-iskelet,
nöropsikiyatrik, metabolik ve endokrin sistemde bozukluklara
yol açmaktadır. Gastrointestinal sisteme ait bulgularda bulantı,
kusma, ishal, hematemez görülebilir. Bu teofilininmeduller
kusma merkezindeki ve gastrikasidite üzerindeki lokal etkisinden
kaynaklanmaktadır.
Teofilin zehirlenmelerinde kardiyovasküler bulgular çogu
zaman hayatı tehdit edici olabilir. Fosfodiesterazinhibisyonuna
baglı periferikvasküler direnç kaybı ve hipotansiyon görülebilir.
Metabolik ve endokrin sistemdeki bulguların çogunlugu
adrenerjik uyarıya baglıdır. Hastada hipokalemi, hipomagnezemi,
hipofosfatemi, hiperglisemi ve serum laktat düzeyinin
yükselmesine baglı metabolikasidoz görülebilir.
75DENEME SINAVI – 52
16. Aşağıdakilerden hangisi diüretik etkisini henle kulpu
üzerinden gösterir?
A) Furosemid
B) Indapamid
C) Spiranolakton
D) Asetazolamid
E) Hidroklorotiazid
Cevap A
Her sınavda bir soru bizden
Furosemid diüretik etkisini henle kulpu üzerinden Na-K-
2Cl kotransportunu inhibe ederek etkisini gösterir. Hipokalemi,
hipovolemi, hiperkloremik alkaloza neden olabilirler.
Sık kullanılan diüretiklerin majör etkileri
Diüretik Primer etki Sekonder etki
Komplikasyonlar
Proksimal diüretikler
Asetazolamid,
Metolazon
Na/H degiş azalma
Na abs. azalma
K ve HCO3 kaybı
K ve Cl kaybı
Hipokalemik asidoz
Hipokalemik alkaloz
Lup diüretikleri
Furosemid
Etakrinik asit
Na:K:Cl: abs. azalma
K kaybı, H sekr. artması
Hipokalemik alkaloz
Erken distal diüretikler
Tiazid
Metolazon
Indapamid
Na abs. azalma K kaybı, H sekr. artması
Hipokalemik alkaloz
Geç distal diüretikler
Spiranolakton
Triamteren–Amilorid
Na abs. azalma K tutulumu ve H sekr. azalma
Hiperkalemik asidoz
17. Aşağıdaki durumların hangisinde renal papiller nekroz
görülmesi beklenmez?
A) Orak hücreli anemi
B) Analjezik nefropatisi
C) Diyabetes mellitus
D) Prostat kanseri
E) Hipertansiyon
Cevap E
Renal papillar nekroz: Renal medulladaki papillaların
koagulasyon nekrozudur. Dizüri, tekrarlayan ateş atakları ve ayan
agrısı şikayetlerine yol açar.Laboratuar tetkiklerinde lökositoz,
hematüri ve proteinüri izlenir. Etyolojide Diyabetes mellitus,
pyelonefrit, orak hücreli anemi, analjezik nefropatisi ve obstrüktif
üropati sıklıkla izlenir.
Prostat kanserindede obstrüktif üropatiye sekonder papiller
nekroz gözlenebilir.
Diger papiller nekroz nedenleri aşagıdaki tabloda verilmiştir.
PAPİLLER NEKROZ NEDENLERİ
Analjezik Nefropatisi Pyelonefrit
Diabetes mellitus Tbc
Orak Hücreli Anemi Transplant böbrek rejeksiyonu
Obstrüktif nefropati Sistemik vaskülitler
18. Otuz sekiz yaşında erkek hasta bacaklarda şişlik şikayeti ile
hastaneye başvuruyor. Fizik muayenesinde bilateral 3 pozitif
pretibial ödem izlenen hastanın laboratuar tetkiklerinde
4,5 gram/gün proteinüri saptanması üzerine yapılan böbrek
biyopsisinde gümüş boyasıyla çift konturlu kapiller duvar
kalınlaşması ve mezengial subendotelial granüler IgG ve C3
birikimi izleniyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Minimal degişiklik hastalıgı
B) Fokal segmental glomeruloskleroz
C) Membranoz glomerülonefrit
D) Membranoproliferatif glomerülonefrit
E) Akut poststreptokoksik glomerülonefrit
Cevap D
Nefrotik sendrom klinigindeki bir hasta böbrek biyopsisinde
demiryolu-tramvay izi görünümü diye tarif ettigimiz çift konturlu
kapiller duvar kalınlaşması izlenmiş. Ayrıca Ig G ve C3 birikimide
var. Bu bulgular membranoproliferatif glomerülonefrit Tip 1 de
izlenir.
Diger şıklardaki nefritlerde ise böbrek biyopsisinde;
• Minimal degişiklik hastalıgında visseral epitelyal ayaksı
uzantıların (foot process) füzyonu
• Fokal segmental glomerülosklerozda foot processlerde
füzyon ile birlikte fokal ve segmental skleroz
• Membranoz glomerülonefritte subepitelial PAS pozitif
IgG ve C3 depolanması ile beraber bazal membran ve
kapiller duvarda kalınlaşma
• Akut poststreptokoksik glomerülonefritte subepitelial
hörgüç benzeri nodüler Ig G ve C3 depoları izlenir.
76 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
MEMBRANOPROLİFERATİF GLOMERULONEFRİT (MPGN)
Hipokomplementemik veya lobüler glomerülonefrit ismide
verilir.
Etyoloji: Nadir görülürler. Idiopatik, sistemik hastalıklar (SLE,
mikst esansiyal kriyoglobinemia, hepatit C, parsiyel lipodistrofi)
ve ilaçlarla ilişkili olarak görülebilir.
Patogenez: Tip I’de immün komplekslerin, Tip II (dense
depozit hastalıgı)’de ise bazal membranda dogrudan hasara
neden olan bilinmeyen bazı sitokinlerin patogenezde etkili oldugu
söylenmektedir. Kompleman düşüklügü en önemli serolojik
bulgusudur. Patogenezde kompleman sistem anormallikleride
etkili olabilir. Bu düşüklüge komplemanın dokuda birikimi degil,
periferik katabolizma artışı sebep olur.
Klinik: Çogunlukla nefrotik sendrom (% 50), bazen
asemptomatik hematüri/ proteinüri (% 25) yada akut nefritik
sendrom (% 25) klinigi ile ortaya çıkabilir. HT ve böbrek fonksiyon
bozuklugu sıktır. Bazı olgularda olaya kresentik glomerülonefrit
eşlik edebilir. Tip II’de prognoz daha kötüdür. Tip I’de % 30–40,
Tip II’de % 70–100 vakada kompleman düzeyi düşük saptanır.
Kompleman düzeyi ile hastalık aktivitesi arasında bir
korelasyon yoktur.
Patoloji: Bazal membran kalınlaşması ile beraber glomerülü
oluşturan bütün hücrelerde proliferasyon ve hipersellülarite
vardır. Iki ana tipi vardır.
• Tip 1: Immun kompleks hastalıgıdır. Mezengial ve
subendotelial granüler IgG ve C3 deposu görülür,
krioglobunemi olabilir. Gümüş boyası ile çift konturlu
(demiryolu–tramvay izi görünümü) kapiller duvar
kalınlaşması görülebilir.
• Tip II: Dense deposit hastalıgıda denir. Otoimmun hastalık
kabul edilebilir çünkü dolaşımda C3 nefritik faktör
denilen IgG antikorları vardır (C3 konvertaz antikoru). Ig
depolanması yoktur, sadece kompleman birikimi izlenir.
Tedavi: Standart ve etkin tedavi yoktur. Hastaların 1/3’ u
KBY geliştirirken digerleri nefrotik sendrom olarak kalır, az
bir kısmı remisyona girer. Bazı vakalarda sitotoksik ve/veya
aspirin+dipridamol tedavilerinin yararlı olabilecegi gösterilmiştir.
Transplant sonrası en sık tekrarlayan GN tipidir (özellikle
tip II, % 80–100 tekrarlar). Ancak klinikte FSGS’a göre daha az
sorun oluşturur.
19. Seksen altı yaşında erkek hasta acil servise bilinç bulanıklıgı
şikayeti ile getiriliyor. Kan basıncı 90/60 mmHg, nabız:80
vuru/dk ve ateşi:36,8 oC olan hastanın fizik muayenesinde
dil kuru, solunum sesleri dogal ve pretibial ödem bilateral
negatif olarak saptanıyor. Laboratuar tetkiklerinde ise Na:112
mmol/L, idrar sodyumu 45 mEq/L olarak olarak saptanıyor.
Aşağıdakilerden hangisi bu hastada olası hiponatremi
nedenlerinden biridir?
A) Konjestif kalp yetmezligi
B) Tiyazid kullanımı
C) Dehidratasyon
D) Karaciger sirozu
E) Nefrotik sendrom
Cevap B
Hiponatremiye sekonder bilinç bulanıklıgı şikayeti ile acil
servise başvuran hastada fizik muayenede hipovolemi ile uyumlu
bulgular saptanıyor. Idrardan sodyum atılımının yüksek oldugu
hipovolemik hiponatremi tablosu mevcut. Etyolojide ise sıklıkla
diüretikler, ACE inhibitörleri, nefropatiler ve mineralokortikoid
yetmezligi bulunur.
Tedavide ise ilaca baglı gelişmişse ilaç kesilir. Semptomatik
olgularda hipertonik NaCl solüsyonu kullanılır. Tedavi daha
sonra izotonik %0. 9’luk NaCl ile idame ettirilebilir. Santral
pontin veya ekstrapontin miyelinozis riski nedeniyle hiponatremi
çok hızlı düzeltilmemelidir. Asemptomatik hastalarda saatte
0,5–1.0 mmol/L’den fazla ve ilk 24 saatte 10–12 mmol/L’den
fazla arttırılmamalıdır. Akut ve ciddi hiponatremide
semptomlar gerileyene kadar ilk 3–4 saat için saatte 1–2
mmol/L yükseltilebilirken ilk 24 saatte 12 mmol/L’den fazla
yükseltilmemelidir.
Verilmesi gereken total Na+ miktarı= 0. 6 x vücut ağırlığı x
(hedeflenen Na+ düzeyi–ölçülen Na+ düzeyi)
Santral pontin ve ekstrapontin demyelinizasyon risklerinden
dolayı ilk aşamada hedeflenen Na+ düzeyi 125 mEq/L dir.
20. Romatoid artrit tanısıyla takip edilen hastaların çoğunda
pozitif izlenen Anti-CCP hangi tip immün proteindir?
A) Ig G
B) Ig A
C) Ig M
D) Ig D
E) Ig E
Cevap A
77DENEME SINAVI – 52
Anti- CCP sitrülin adlı proteine karşı oluşmuş Ig G tipi bir
antikordur. Romatoid artrit tanısında kullanılır. Hastalıgın erken
döneminde pozitifleşir ve hastaların çogunda kanda bulunur.
Anti- CCP saptanan hastalarda %90-95 olasılıkla romatoid artrit
vardır.
Romatoid faktör (RF) ise Ig G nin fc fragmanına yönelik
antikordur ve Ig M tipidir.
21. Halsizlik şikayeti ile hastaneye başvuran 42 yaşındaki erkek
hastanın yapılan tetkiklerinde Hb:9 gr/dl ve MCV:112 fl olarak
saptanıyor. Bunun üzerine bakılan anemi panelinde B12
vitamin eksikligi saptanıyor.
Bu hastanın yapılan periferik yaymasında aşağıdakilerden
hangisinin görülmesi beklenmez?
A) Hipersegmente nötrofiller
B) Howell-jolly cisimcigi
C) Makrositoz
D) Heinz cisimcigi
E) Trombositopeni
Cevap D
B12 vitamin eksikligine baglı hastalarda megaloblastik
anemi izlenebilir. Yapılan periferik yaymada ise makrositoz,
makroovalositoz, anizositoz, hipersegmente nötrofiller ve
howel-jolly cisimcigi izlenebilir. Ayrıca lökopeni, trombositopeni,
pansitopeni tabloya eşlik edebilir.
Heinz cisimcigi G-6PD eksikliginde izlenebilir.
22. Otuz altı yaşında kadın hasta acil servise sarılık ve halsizlik
şikayeti ile başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde indirekt
hiperbilirubinemi, laktat dehidrogenaz yüksekliği ve anemi
saptanıyor. Hemolitik anemi tanısı konulan bu hastada
aşağıdaki bulgulardan hangisi ekstravasküler hemoliz
varlığını düşündürmez?
A) Haptoglobulin seviyesinde azalma
B) Polikromazi varlıgı
C) Kemik iliginde eritroid hiperplazi
D) Hemopeksin düzeyinde azalma
E) Idrarda hemosiderin varlıgı
Cevap E
İntravasküler hemoliz: Hemoglobin haptoglobuline
baglandıgı için haptoglobulin serumda azalır ya da kaybolur.
“HEM” demiri, hemosiderine dönüşerek idrarla atılımı
artar. Hemoliz agırsa methemoglobinemi, hemosiderinüri,
hemoglobinüri de görülebilir. Benzer şekilde serum hemopeksini
azalır. LDH belirgin olarak artar. Yanlış kan transfüzyonu, Glukoz
6–PD eksikligi, travmatik hemolizler, otoimmün–ilaç–infeksiyona
baglı hemolizlerin bazıları, PNH ve anstabil Hb’lerde hemoliz
genel olarak intravaskülerdir.
Ekstravasküler hemoliz: Haptoglobin aynı sekilde
düser, ancak kana fazla geçemedigi için hemoglobinüri ve
hemosiderinüri beklenmez. LDH daha az olmak üzere yine
yükselir. Idrarda hemoglobinüri ve hemosiderinüri görülmez.
Otoimmün hemolitik anemilerde, membran defektleri ve
hipersplenizmde hemoliz genel olarak ekstra vaskülerdir.
Ekstravasküler intravasküler
HEMATOLOJIK
Retikülosit a (polikromazi) a (polikromazi)
Kemik iligi Eritroid hiperplazi Eritroid
hiperplazi
SERUM
Bilirübin a indirekt a indirekt
Haptoglobin ve hemopeksin b bb (kalmamış)
Plazmada serbest
hemoglobin
N – a a a
Laktat dehidrogenaz (LDH) a a a
IDRAR
Bilirübin 0 0
Hemosiderin 0 +
Hemoglobin 0 +
23. Kronik myelositer lösemide ile ilişkili en sık izlenen gen
mutasyonu aşağıdakilerden hangisidir?
A) BCR-ABL gen translokasyonu
B) JAK2 gen mutasyonu
C) Bcl-2 gen translokasyonu
D) C-myc gen translokasyonu
E) Cyclin D1 gen mutasyonu
Cevap A
• BCR- ABL Translokasyonu (t(9;22)) KML hastalarının
nerdeyse tümünde bulunur. Ayrıca bazı ALL
hastalarındada izlenir. ALL hastalarında izlenmesi kötü
prognostik kriterdir.
• Burkitt lenfomada en sık (8,14) translokasyonu izlenir.
C-myc onkogeni aktifleşir.
• JAK2 gen mutasyonu polisitemi vera, esansiyel
trombositoz ve primer myelofibrozda izlenebilir.
• t(14;18) sonucu BCL-2 aktifleşir. BCL-2 aktifleşmesi sonucu
apoptozis engellenir. Foliküler lenfomalarda izlenir.
78 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• t(11;14) sonucu BCL-1 geni aktivasyonu sonucu Cyclin D1’in aşırı sentezi sonucu hücre proliferasyonu hızlanır.Mantle hücreli
lenfomada izlenir.
24. Aşağıdakilerden hangisi antitümör antibiyotiklerden biridir?
A) Etoposide
B) Vinblastin
C) Sisplatin
D) Bleomisin
E) Metotreksat
Cevap D
Bleomisin, Mitomisin c ve Mitramisin antitümör etki gösteren antibiyotiklerdir.
Sık kullanılan diger antibiyotikler aşagıdaki tablolarda verilmiştir.
İlaç Majör Yanetkiler Etki Mekanizması
Alkilleyiciler
Nitrojen mustard grubu FAZ SPESIFIK DEĞIL
DNA YAPISINI BOZARLAR
ORTAK YAN ETKILERI
Hızlı bölünen hücreler:
Kemik iligi
(myelosüpresyon)
Gastrointestinal
(bulantı, kusma)
Testis, over
(kısırlık)
Mekloretamine Vezikan, alopesi
Siklofosfamid Hemorajik sistit, uygunsuz ADH, alopesi
Ifosfamide Hemorajik sistit, nörotoksite
Melfalan (alkeran) Alopesi
Klorambusil Sekonder AML
Alkyl sulfon grubu
Busulfan Pulmoner fibroz, venookluzyon
Nitrozüreler
Streptozosin Nefrotoksisite
Karmustin, Lomustin, Pulmoner toksite, venookluz.
Etileniminler
Tiotepa Sterilite
Sterilite, periferik nöropatiHekzametilmelamin
Triazen grubu
Prokarbazin MAO inhibisyonu, nörotoksite
Dacarbazin Myalji, hepatotoksite
Platinium bileşikleri
Karboplatin KI supr., nöropati, ototoksik
Sisplatin Nefrotoksik, sagırlık, alopesi
Antimetabolitler Mukozit, diare, Kİ süpresyonu S–FAZINA SPESİFİKNÜKLEİK ASİT, NÜKLEOTİD
Primidin analogları
Sitarabin (ARA–C) Bulantı–kusma, alopesi, ARA–C sendromu, polinöropati DNA polimeraz inh.
Fluorouracil (5FU) Hiperpigmantasyon Timidilat sentetaz inh.
Gemsitabine Letarji, kırıklık dCMP >> dUMP inh.
Purin analogları
Kladribin Immünsüpresyon, GI toksite
Fludarabin Immünsüpresyon
Pentostatin Konjuktivit, hepatotoksite
6–merkaptopurin Kolestatik sarılık Xantin oksidaza metabolize olur
6–tioguanin GI toksite
Diğer
79DENEME SINAVI – 52
Hidroksiure GI toksite, cilt bulguları
MetotreksatMukozit, karaciğer fibrozisi, Kİ süpresyonu(lökoverin rescue) *
Folik asit antagonisti (dihidrofolat redüktaz inh.) RA, otoimmün hast. Tedavisindede.
Bitkisel alkaloidlerMETAFAZ ZEHIRLERIMIKROTÜBÜLÜ BOZARLAR
Vinka alkaloidleri
Vinblastin KI süpresyonu
Vinkristin Periferik nöropati, paralitik ileus, uygunsuz ADH
Vinorelbin, navelbin KI süpresyonu, perif. nöropati
Taksanlar
Doksetaksel, Paksitaksel Anaflaksi, nöropati, KI süp.
Topoizomeraz inhib.
Antrasiklinler Kardiotoksite
Daunorubisin KI süp., bulantı–kusma, alopesi
Doksorubisin (adriamisin) KI süp., bulantı–kusma, GI toksite, alopesi, infertilite
Idarubisin KI süp, bulantı–kusma
Epipodofilotoksinler
Etoposide Hipotansiyon, Sekonder lösemi, bronkospazm
Teniposide Hipotansiyon, anafilaksi
Diğer
Daktinomisin KI ve GI toksite
Mitoksantrone KI ve GI toksite
Antitumör antibiyotikler
Bleomisin Pulmoner fibrozis
Mitomycin C MAHA
Mitramisin KI süp., bulantı–kusma
Diğer ajanlar
L–Asparaginase Anafilaksi, hipertermi, pankreatit, hiperglisemi, DIC enzim
Hormonlar
Tamoksifen Endometrium CA riski
Medroksiprogesteron Endometrium CA riski
Flutamid, casodeks
25. Malign melanom tedavisinde kullanılan CTLA-4 inhibitörü olarak etki gösteren monoklonal antikor aşagıdakilerden hangisidir?
A) Alemtuzumab
B) Ipilimumab
C) Adalimumab
D) Transtuzumab
E) Anakinra
Cevap B
Ipilimumab cytotoxic T lymphocyte antigen-4 (CTLA-4) inhibitörü olarak görev yapar. Malign melanom tedavisinde kullanılır.
Her sınavda tekrar tekrar soruyoruz kusura bakmayın :) Ama bu tablo her zaman potansiyel bir soru adayı böyle böyle
ezberleyecegiz bunları :)
80 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Monoklonal antikorlar
Ajan Etkisi Kullanıldığı yerler
Dacluzimab Anti-CD 25 (IL-2 antagonisti)
Böbrek naklinde indüksiyon
Omalizumab Anti- IgE antikoru Astım
Eculizimab Anti- C5 antikoru PNH
Alemtuzumab Anti- CD 52 antikoru KLL
Rituximab Anti- CD 20 antikoru NHL, ITP, KLL, M GN, RA, OIHA
Trastuzumab Anti- HEP2 antikoru Meme ca
Gemtuzumab Anti- CD 33 antikoru AML
Ibrituzumab Anti- CD 56 antikoru KLL ve lenfoma
Inflilsimab Anti- TNF antikoru Crohn hastalıgı
Etanercept ve Adalu-mimab
Anti- TNF antikoru RA
Anakinra IL-1 antagonisti RA
Tocilizumab Anti-IL6 antagonisti RA
Ipilimumab CTL4 inhibitörü Malign melanom
Cetuximab Anti-EGFR Metastatik kolon ca
evacizumab Anti-VEGF Metastatik kolon ca, meme ca, küçük hücre dışı akciger ca
26. Amenore nedeniyle tetkik edilen 34 yaşında kadın hastanın
yapılan tetkiklerinde prolaktin düzeyi 220 ng/dl olarak
saptanıyor. Hipofiz MR görüntülemesinde ise 12 mm çapında
adenom saptanıyor.
Bu hastada en uygun tedavi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Takip
B) Transsfenoidal cerrahi
C) Kabergolin tedavisi
D) Radyoterapi
E) Dopamin antagonisti
Cevap C
34 yaşında kadın hasta hiperprolaktinoma klinigi ile
başvuruyor. Tetkik ve görüntülemeleri prolaktinoma ile uyumlu.
Hiperprolaktineminin tedavisinde medikal tedavi önceliklidir.
Ilaçlara baglı olanda ilacı kesmek öncelikli yapılması gereken
şeydir. Prolaktinoma söz konusuysa öncelikli tercih medikal
tedavidir. Dopamin agonisti (bromokriptin, kabergolin,
pergolid) kullanılır. Bunların bulantı–kusma gibi yan etkileri
vardır. Tedaviye iyi cevap verir. Makroadenom varlıgı ve bası
semptomlarının oldugu durumlarda medikal tedavi başlanır
yanıtsızlık durumunda önce doz arttırılır yanıtsızlık durumunun
devame etmesi halinde dopamin agonisti degiştirilir hala yanıt
alınamazsa cerrahi ve radyoterapi denenebilir.
27. 34 yaşında kadın hasta halsizlik, ishal, bulantı ve kusma
şikayetleri ile hastaneye başvuruyor. Fizik muayenesinde
kan basıncı 90/60 mmHg, nabzı:70 ve ateş:36,6 oC
olarak saptanıyor. Yapılan tetkiklerinde hipoglisemi
ve sabah kortizolu düşük saptanması üzerine ACTH
uyarı testi yapılıyor. Uyarı testi sonrası yeterli kortizol
yanıtı sağlanamayan hastanın tam kan sayımında
aşağıdakilerden hangisi beklenmez?
A) Hematokritte azalma
B) Nötropeni
C) Eozinofili
D) Lenfopeni
E) Monositoz
Cevap D
Hipoglisemi, hipotansiyon ve ishal klinigi ile başvuran
hastada sabah kortizolu düşük ve ACTH uyarı testinde yeterli
kortizol yanıtı yok. Yani hastamız Addison hastası. Peki addisonda
hemogram parametreleri nasıl etkilenir?
• Hematokrit azalır
• Nötropeni
• Lenfositoz
• Eozinofili
• Monositoz gözlenir.
28. Yirmi altı yaşında Tip 1 dm tanısıyla takip edilen hasta sabah
açlık kan glukozunun yüksek olması üzerine poliklinige
başvuruyor. Hastanın ögünlerden önce 12 şer ünite insülin
aspart ve 22:00 da 30 ünite insülin glargine kullandıgı
ögreniliyor. Kan şeker profilinde 22:00 da kan glukozu 190
mg/dl, gece 03:00 da 65 mg/dl ve sabah açlık glukozu 230
mg/dl olarak izleniyor.
Bu hastanın tedavisinde en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Tedaviye metformin eklenmesi
B) Insülin glargin dozunun arttırılması
C) Insülin glargin dozunun azaltılması
D) Insülin glarginin kesilmesi
E)Mevcut tedavinin devamı
Cevap C
Tip 1 DM tanısıyla takip edilen hasta intensif insülin tedavisi
almakta iken sabah kan glukozunun yüksek seyretmesi nedeniyle
başvuruyor. Kan şeker profiline bakıldıgında ise hastanın gece
kan glukozunun 65 mg /dl ye kadar düştügü ve sabah buna yanıt
81DENEME SINAVI – 52
olarak kan glukozunun 230 mg /dl ye kadar yükseldigi görülüyor.
Yani hipoglisemiye sonucu rebound hiperglisemi izleniyor.
Somogy fenomeni diye tarif ettigimiz durum gerçekleşiyor.Bu
durumda yapılması gereken en uygun yaklaşım akşam insülin
dozunun azaltılmasıdır.
29. Çarpıntı ve kilo kaybı şikayeti ile poliklinige başvuran 22
yaşındaki kadın hastanın yapılan tetkiklerinde TSH:0,001 pU/
mL ve ST4 yüksek saptanıyor. Yapılan tiroid muayenesinde
özellik saptanmıyor. CRP ve sedimentasyon düzeyi normal
saptanan hastanın ablasının hashimato tiroiditi oldugu ve
levotiroksin kullandıgı ögreniliyor.
Tirotoksikoz factitiadan süphelenilen hastada
aşağıdakilerden tetkiklerden hangisi istenmelidir?
A) Reverse T3
B) Total T4
C) Serbest T3
D) Anti-TPO
E) Tiroglobulin
Cevap E
Tirotoksikoz factitia dışardan aşırı hormon alımına baglı
gelişen tirotoksikoz tablosudur.
Tiroglobulin dışardan hormon alımına baglı tirotoksikozun
diger tirotoksikoz nedenlerden ayrımında ve bazı tiroid
malignitelerinin takibinde kullanılabilir. Dışardan hormon
alımına baglı hipertiroidi durumlarında serum tiroglobulin
düzeyi düşüktür. Hipertiroidi durumunda tiroglobulin düzeyi
düşük saptanan hastada levotiroksin kullanımı mevcutsa hastada
tirotoksikoz factitia dan bahsedilebilir.
30. Ankilozan spondilit tanısıyla takip edilen bir hastada en sık
izlenen ekstra artiküler bulgu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Amiloidoz
B) Osteoporoz
C) Interstisyel akciger hastalıgı
D) Aort yetmezligi
E) Anterior üveit
Cevap E
Ankilozan spondilitin sistemik bulgularından en sık izlenen
ekstraartiküler bulgu Anterior üveittir. DIger sistemik bulgular
ise akcigerde bilateral apikal lobta fibrobüllöz lezyonlar, kalpte
aort yetmezligi , böbrekte mezangioproliferatif GN amiloidoz,
osteoporoz (özellikle vertebrada) ve spinal kanalda kord
kompresyonu ile kauda equina sendromudur.
31. Akut olarak başlayan deri ve mukozaları tutan, periyodik
nüksler gösteren ve polimorf lezyonlarla karakterize
hastalık hangisidir?
A) Eritema nodozum
B) Morbiliform erupsiyon
C) Eritrodermi
D) TEN (Toksik epidermal nekroliz)
E) Eritema multiforme
Cevap E
ERITEMA MULTIFORME
Birçok antijenik uyarana karşı cevap olarak dermo-
epidermal bileşkede hasarla sonuçlanan deri ve mukozaların
akut kısa süreli yangısal reaksiyonudur. Genel olarak HSV,
mikoplasma pnömoni ve üst hava yolu infeksiyonlarında
görülür. Tipik olarak target (hedef) lezyonların görülmesi tanı
konulur. Müköz membranlar, el içi, ayak tabanı, kol ve bacakların
dış yüzlerinde simetrik yerleşen kaşıntılı papüloveziküler, keskin
sınırlı eritemli plaklar (iris lezyonu) ile karakterizedir
a) Eritema Multiforme minör:
• Deri lezyonları genelde semptomsuzdur.
• Deri, mukozada, ateş ve öksürük ve bogaz agrısı ile
beraber görülür.
b) Eritema Multiforme major:
(Stewens - Johnson Sendromu):
• Sistemik belirtilerle seyreden, agız, genital ve rektum
mukozasında gri-beyaz psödomembranla kaplı
lezyonlarla karakterize bir hastalıktır.
• Pulmoner, kardiak ve GIS tutulumu gözlenebilir.
32. Yüzünde ve gövdesinde üzerinde bal sarısı krutlu lezyonları
olan çocuğun hikayesinde yeni geçirilmiş su çiçeği hastalığı
var ise bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Impetigo büllosa
B) Toksik epidermal nekrozis
C) Erizipel
D) Atopik dermatit
E) Impetigo contagiosa
Cevap D
Atopik Dermatit
Vakaların %60’ı 1 yaş altında başlar. Hastada ve ailesinde
atopi öyküsü (IgE artışı ve allerjik hastalıga egilim), astım, allerjik
rinit olabilir. Atopik dermatitli bebeklerin %35’inde hayatlarının
ileriki dönemlerinde astım gelişir. Serum IgE seviyeleri %85
yüksektir.
82 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Antigenin IgE ile etkileşimi sonucu duyarlanmış olan mast
hücreleri ve bazofillerden vazoaktif maddelerin salınması ile
gerçekleşen tip 1 allerjik reaksiyondur.
Etyoloji:
Genetik predispozisyon
Besinler: Yumurta, süt, fasülye, balık, unlu mamüller
Inhalanlar: Aeroallerjenler, toz akarları
S.aureus, streptokok, herpes enfeksiyonları
Deri kurulugu
Hormonal: Hamilelik, mensturasyon, tiroid hastalıkları
Mevsim: Genellikle hastalık yazın iyileşir, kışın alevlenir.
Yün giysiler
Emosyonel stres
Lezyon; Deri kurulugu ve kaşıntıyla giden döküntülü iyi sınırlı
olmayan eritamatöz yamalardır. Kaşıntı şiddetlidir ve atopik
dermatitin olmazsa olmazıdır. Deri kabarık ve ödemlidir. Kronik
dönemde likenifikasyon, fissürler görülür.
Bebeklerde; yanaklarda (agız çevresi saglamdır), saçlı deri ve
perinededir.
Çocuklarda; ekstremite ekstensör yüzlerinde
Erişkinde fleksural bölgelerde (dirsek önü, diz arkası, el ayak
bilekleri fleksör yüzü) ve yüz, boyun dadır.
Tanı kriterleri; 3 major 3 minör kriter olmalıdır.
Major kriterler
• Atopik öyküsü (aile veya kendisinde)
• Pruritis-kaşıntı
• Kronik tekrarlayan dermatit
• Tipik morfolojik dagılım
Minör kriterler;
• Kserosiz, ihtiyosis (deri kurulugu en önemlisidir)
• Soluk yüz, periorbital renk koyulugu
• Beyaz dermatografism ve gecikmiş beyazlaşma fenomeni
(derinin künt bir cisimle çizilmesi ile deride kırmızı degil
beyaz izin oluşmasıdır.
• Erken deri testi reaktivitesi
• Pitriasis alba
• Keratozis piliaris (kıllann kalıcı diken diken olması)
• Anterior subkapsuler katarakt
• Keratokonus
33. Aşağıdakilerden hangisi meme dokusunun
görüntülenmesinde USG kullanılmasının endikasyonu
değildir?
A) 30 yaş altı bayanların meme ile ilgili şikayetleri
B) Mammografide karar verilemeyen palpabl kitlelerin
degerlendirilmesinde
C) Gebelerde meme şikayetlerinde
D) Solid-kistik ayırımında
E) Mammografide yaygın mikrokalsifikasyonların
saptanmasında
Cevap C
Memede USG endikasyonları:
• Non palpabl kitleler
• Mammografi ile karar verilemeyen palpabl kitleler
• Asimetrik mamografik dansiteler
• Lokalize meme agrı ve hassasiyetinin degerlendirilmesi
• 30 yaş altı bayanlarda meme degerlendirilmesi
• Solit-kistik ayırımı
34. Atmışbeş yaşında kadın hasta, 15 gün önce sag kol ve
bacagında güçsüzlük ile ortaya çıkan serebrovaskuler olay
geçiriyor. Hastanın nörolojik muayenesinde konuşmasının
akıcı olmadıgı, söylenenleri anlayamadıgı ama tekrar
edebildigi saptanıyor.
Bu hastada en olası afazi tipi aşağıdakilerden hangisidr?
A) Wernike afazi
B) Transkortikal afazi
C) Konduksiyon afazi
D) Anomik afazi
E) Motor afazi
Cevap B
KLASİK AFAZİ SENDROMLARI:
Broca (Motor) afazisi: Konuşulanı anlama oldukca
iyi durumda iken kendini ifade etme (konuşmanın motor
komponenti) bozulmuştur (Arteria cerebri medianın inferior
frontal gyrus lezyonlarında frontal lobun etkilendigi durumlarda
ortaya cıkar
Wernicke (sensori) afazisi: Hastanın anlamasının ileri
derecede bozuldugu afazi tipidir.
Akıcı ama sacma konuşma vardır. (Verbal parafazi)
İletim tipi (konduksiyon) afazi: Wernicke ve broca alanını
baglayan arcuat fasikul lezyonlarında oluşur. Konuşulanı
anlama ve konuşma normaldir. Ancak duyduğunu tekrar etme
tipik olarak bozulmuştur.
83DENEME SINAVI – 52
Transkortikal afazi: Başlıca ozelligi yalnızca tekrarlama
ozelliginin korunmuş olmasıdır.
Global (total) afazi: Broca, Wernicke ve arkuat fasikülü içine
alan lezyonlarda görülür.
Konuşma, anlama ve tekrarlama bozulmuştur. Sol Orta
serebral arter tıkanıklıklarında görülür. Budurumda perisilvian
bölge etkilenir. Daima sağ hemipleji eşlik eder.
Anomik afazi: Isimlendirmenin bozuldugu afazi tipidir.
Hastalar cisimlerin isimlerini bulmakta buyuk zorluk cekerler.
35. Ellibeş yaşında erkek hasta bir yıldır varolan kişilik
ve davranış bozuklugu şikayeti ile doktora getiriliyor.
Yakınlarından alınan hikayesinden son üç aydır
unutkanlıgının ortaya çıktıgı, yakınlarını tanımakta zorlandıgı
ve artık kendisine bakamadıgı ögreniliyor. Çekilen kranial
MR’ında frontotemporal alanda lober atrofi alanı görülüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Alzheimer hastalıgı
B) Creutzfeldt-Jakob hastalıgı
C) Pick hastalıgı
D) Huntington hastalıgı
E) Parkinson hastalıgı
Cevap C
PİCK HASTALIĞI (FRONTOTEMPORAL DEMANS)
Erken başlangıc ve başlangıcta davranış bozukluklarının
kognitif bozukluklardan onde olması ile alzheimerdan farklıdır.
40–60 yaşta başlar. MRI ve BT de frontotemporal lober atrofi
vardır. Frontal lob atrofisine baglı kişilik değişiklikleri klinikte on
plandadır. Patolojide arginofilik inklüzyon cisimcikleri = (pick
cisimcikleri) gorulur. Tedavisi yoktur.
CREUTZFELD–JAKOB HASTALIĞI
Hızlı ilerleyen progressif demansla karakterize prion
hastalığıdır. Serebral korteks, bazal gangliyon, serebellum,
beyin sapı ve spinal kord tutulumu olur. Kuru, gerstman–strauser
sendromu, fatal familial insomnia insanda hastalık yapan diger
prion hastalıklarıdır. Psikiatrik semptomlar olluşabilir (anksiete,
ofori, depresyon, deluzyon). Kognitif bozuklukları biryana
bırakırsak en sık klinik bulgu myoklonusdur. Tedavisi yoktur.
HUNGTİNGTON HASTALIĞI
Hareket bozuklukları, psikiatrik semptomlar ve demansla
karakterize otozomal dominant dejeneratif bir hastalıktır. 40–50
yaşlarda başlar. Dorduncu kromozomda trinükleotid tekrarlar
(CAG) vardır. Kore ve psikiatrik semptomlardan sonra demans
gelişir. Gec donemde afazi, apraksi, agnozi, global kognitif
disfonksiyon gorulur.
36. Yetmiş iki yaşında, sag elini kullandıgı bilinen bir hasta bir
hasta akut gelişimli sol tarafta güçsüzlük yakınması ile
hastaneye getirilmiştir. Nörolojik bakıda sol hemipleji, solda
babinski refleksi pozitif saptanmıştır. Hasta hemiplejisinin
farkında degildir ve sol taraftan verilen görsel uyaranları
ihmal etmektedir.
Bu hastada en olası tıkanan arter aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Sag orta serebral arter
B) Sag anterior serebral arter
C) Sol karotis interna
D) Sol posterior serebral arter
E) Sol posterior inferior serebellar arter
Cevap A
A. serebri Media lezyonu: Frontal, temporal ve pari-etal
lobların lateral yüzlerini, konuşma alanı, optik radyasyoyu,
kapsula internanın kanlanmasını saglar. Lezyonlarında
karşı yüz yarısı ve vucutta henmiparezi-pleji, afazi (dominant
hemisfer), ihmal sendromu (neglect, anasognozi)(non-dominant
lezyonlarda) ortaya çıkar. Sol hemiplejik ve ihmal sendromu
olan bu hastada lezyon sag parietal lobta ve orta serebral arter
alanındadır.
37. Aşağıdaki incelemelerden hangisinin multipl skleroz
düşünülen bir hastada tanıya katkısı yoktur?
A) VEP
B) MR
C) BOS IgG indeksi
D) EMG
E) Oligoklonal bant
Cevap D
MS tanısında BOS’ta artmış Ig indeksi düzeyleri ve oligoklonal
bant, özellikle VEP olmak üzere uyarılmış potansiyellerde azalma
ve kranial MRG’de özellikle periventrikuler bölgede olmak üzere
demyelinizan plaklar izlenir. En duyarlı ve ilk başvurulması
gereken inceleme MRG’dir.
EMG’nin MS tanısında yeri yoktur.
84 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
38. Sözcük uydurma (neologizm) aşağıdakilerden hangisi ile
ilişkilidir?
A) Algılama
B) Düşünce
C) Bellek
D) Duygulanım
E) Bilinç
Cevap B
Düşünce Bozuklukları
Düşünce süreci:
Duşunceyi oluşturan kelimeler arasında mantıksal zincir
kopar, sapmalar, dagınıklık, duraksamalar, blok, kafiyeli kelimeler
(clang çağrışım), yeni sözcük uydurmalar (neologizm), agır
vakalarda karmakarışık konuşma, laf salatası (enkoherans),
birbirine zıt düşünceler görülür.
Düşünce içeriği:
En onemli düşünce içeriğindeki bozukluğu sanrılardır. Sanrı
gercege dayanmayan –garip – mantık dışı – kanıt gosterilmesine
ragmen degiştirilemeyen, tutarsız sabit fikir ya da inançlardır.
39. Aşağıdakilerden hangisi şizofrenide kötü prognozu
göstermez?
A) Ileri yaş
B) Bekar
C) Ailede şizofren olması
D) Negatif semptomlar
E) Sık relaps
Cevap A
Şizofrenin bilinmesi gereken en önemli noktası
ŞIZOFRENIDE PROGNOSTIK FAKTÖRLER
KÖTÜ FAKTÖRLER IYI FAKTÖRLER
Genç yaşta başlama Ileri yaşta başlama
Sinsi başlangıç Hızlı başlangıç
Bekar Evli
Aile hikayesi var Aile hikayesi yok
Negatif semptomlar Pozitif semptomlar
Nörolojik problem var Nörolojik problem yok
Sık relaps Seyrek relaps
Iletişimsiz Manik ya da depresif
40. Bir toplumda henüz bir hastalığa yakalanmamış “sağlam”
kişilerin; belirli bir etkenle karşılaşma durumlarına
göre, izleme süresi içinde incelenen hastalığa yakalanma
risklerinin (insidans) belirlendiği prospektif olarak
neden – sonuç ilişkisinin sorgulandığı analitik araştırma
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kohort
B) Kesitsel
C) Vaka – kontrol
D) Tanımlayıcı
E) Deneysel
Cevap A
Burada anahtar kelime “prospektif’tir. Kohart çalışmaları
prespektif çalışmalardır. En çok karışan vaka-kontrol
çalışmaları ise retrospektiftir.
Tanımlanan araştırma şekli Kohort araştırmalardır.
1. Tanımlayıcı: Herhangi bir nedenle saglık kuruluşuna
başvuranları belli hastalık ya da klinik durumlara göre
yer zaman özelliklerine göre tanımlayan araştırmalardır.
2. Vaka- Kontrol: Meydana gelmiş olan bir klinik olayın
nedenini araştırır. (Yani sonuçtan nedene gider.)
“Retrospektif” araştırmalardır.
3. Kohort: Olma olasılıgı olan bir olayın nedenini araştırır,
ama nedenden sonuca gider. “insidans” araştırmalarıdır
ve “prospektif” araştırmalardır.
4. Kesitsel: Belirli bir zaman kesitinde neden- sonuç
ilşkisinin birlikte incelendigi “Toplum taraması” ya da
“Prevalans Çalışması” ya da “Epidemiyolojik sürveyans”
niteligindeki araştırmalardır.
85DENEME SINAVI – 52
41. Meme kanseri ile ilgili olarak yürütülen bir çalışmada,
fizik muayenede kitle saptanan kadınlara önce ince igne
aspirasyon biyopsisi, ardından cerrahi biyopsi uygulanmış ve
aşagıdaki tablo elde edilmiştir.
Cerrahi Biyopsi
Pozitif Negatif Toplam
Ince igne Aspirasyon Biyopsisi
Pozitif 14 8 22
Negatif 1 91 92
Toplam 15 99 114
İnce iğne aspirasyon biyopsisinin duyarlılığı
aşağıdakilerden hangisidir?
Cevap B
Tabloyu yapmanıza bile gerek yok… Mevcut verileri duyarlılık
formülüne yerleştirmemiz yeterli..
Kesin bilinen hastalık
Positif prediktif value A/A+B
TEST yeni var yok Negatif kestirim degeri: D/C+D
var A B A+B
Yok C D C+D Dogruluk oranı(accurasy rate- tanısal dogruluk)
A+D/N
Dogruluk sensitivite A/A+C
Özgüllük spesivite D/B+D
42. Belli bir hastalıktan ölen kişi sayısının aynı hastalığa
yakalanan kişi sayısına oranı aşağıdakilerden hangisi ile
ifade edilir?
A) Mortalite hızı
B) Kaba ölüm hızı
C) Morbidite hızı
D) Fatalite hızı
E) Mortalite oranı
Cevap D
Mortalite (nedene özel) hızı: Belirli bir hastalıktan olum sayısı X k
Yıl ortası nufus
Fatalite hızı: Belirli bir hastalıktan olum sayısı X k
‘O’ hastalıga yakalananların sayısı
43. Çocukluk çağında nadir görülen “atipik kızamık” vakaları
için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Ölü aşı veya nadiren de canlı aşı uygulananda görülür
B) Döküntüler ekstremitelerden gövdeye dogrudur
C) Akciger ve nörolojik tutulum tipik kızamıga göre daha sıktır
D) Klinik tablo tipik kızamıga göre daha agırdır
E) Tüm hastalar bulaştırıcıdır
Cevap E
Atipik kızamık, önceden ölü kızamık aşısı ile aşılanmış veya
çok nadir olarakta uygulamadan kalkan vahşi canlı aşı ile
aşılanan bireylerin kızamık virüsü ile karşılaşmasıyla ortaya
çıkan, tipik kızamıktan farklı bir klinik tablodur. Patogenezinde
vücudun normal kızamık virusuna verdigi farklı immünolojik
reaksiyondandır. Hastalık ateş, baş agrısı, miyalji, konjuktivit
ve prodrom döneminin ardından ortaya çıkan döküntüler
ile karakterizedir. Tipik kızamıktan farklı olarak döküntüler
periferden başlar ve sonra santrale yayılır. El ayası ve ayak
tabanında görülebilir. Koplik lekeleri tipik kızamıga göre daha
nadir görülür. Makülopapüler döküntülere bazen vezikül,
ürtiker, peteşi ve purpura eşlik edebilir. Bu nedenle suçiçegi,
meningokoksemi, HSP ve toksik şok sendromu ile karışabilir.
Atipik kızamık, farklı karakterde görülen döküntüleri,
ateş ve bazen de akciger tutulumunun eşlik etmesiyle tanıyı
güçleştirmektedir.
44. Sağlıklı takip edilen bir çocuğun rutin olarak “gelişimsel
tarama testleri” sırasıyla hangi aylarda yapılması doğru
olarak verilmiştir?
A) 6, 9,12
B) 9, 12, 15
C) 12, 15, 18
D) 9, 18, 30
E) 18, 24, 30
Cevap D
Saglıklı bir çocuk izleminin periyodları mutlaka bilinmelidir.
Gelişimsel tarama: 9, 18, 30. Aylar
Otizm taraması: 18, 24. Aylar
Buna göre şu tablo çok iyi analiz edilmelidir.
86 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Yaş YD 3–5. gün
1.
ay
2.
ay
4. ay
6.
ay
9.
ay
12. ay
15.
ay
18. ay
24. ay
30. ay
3
yaş
4.
yaş
Öykü/ Fizik muayene x x x x x x x x x x x x x x
Ölçümler Tartı x x x x x x x x x x x x x xBoy x x x x x x x x x x x x x xBaş çevresi x x x x x x x x x x x
Boya göre tartı (RT) x x x x x x x x x x
Vücut kitle indeksi (VKI) x x x x
Tansiyon arteryel * * * * * * * * * * * * x x
Duyusal tarama Görme * * * * * * * * * * * * x xIşitme x * * * * * * * * * * * * x
Davranış değerlendirmesi
Gelişimsel tarama x x x
Otizm taraması x x
Gelişimsel izlem x x x x x x x x x x x
Psikososyal/davranış degerlendirmesi x x x x x x x x x x x x x xAlkol ve ilaç kullanımı degerlendirmesi
Kurallar veya Prosedürler
Yenidogan metabolik /hemoglobulin taraması
x
Aşılama x x x x x x x x x x x x x xHemoglobulin /Hematokrit * x * * * *
Kurşun taraması * * x/* * x/* * *
Tuberkulin deri testi * * * * * * *
Dislipidemi taraması * *
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar taraması
Servikal displazi taraması
Ağız Sağlığı taraması * * x/* x/* x/* x/* x
Rehberlik x x x x x x x x x x x x x x
45. Bilinen bir hastalığı olmadığı ifade edilen 6 yaşındaki bir çocuk başvuruyor. Şimdiye kadar hiçbir aşılaması yapılmadığı ifade
edilen çocukta aşağıdaki aşılardan hangisi yapılması önerilmez?
I) Hepatit B aşısı
II) Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak aşısı
III) H. influenza tip B aşısı
IV) Human papillomavirus aşısı
V) Rotavirus aşısı
VI) Konjugemeningokok aşısı
A) I, II, III
B) I, III, IV
C) II, III, IV
D) III, IV, V
E) IV, V, VI
Cevap D
Bu soruda amaç, hangi aşı hangi yaşlarda yapılır veya yapılmaz.
Beş yaşından sonra H. influenza tip B aşısı aşılama takviminden çıkarılır,
87DENEME SINAVI – 52
Human papillomavirus aşısı ilk dozu 9-11 yaşında yapılması
önerilir.
Rotavirus aşıları ise 6 aydan sonra yapılması önerilmez.
Kaçırılmış aşı fırsatı takvimi iyi bilinmelidir. Sınavlarda soru
degeri yüksektir.
Bir yaş üstü hiç aşılanmamış çocuklar için aşılama programı
12-71 ay* 7-13 yaş 14 yaş ve üzeri
İlk karşılaşma DaBT-IPA-Hib, HBV, KPA, PPD testi, Suçiçegi, HAV**
DaBT-IPA, HBV, KKK, Suçiçegi, HAV
dT, OPA, HBV, KKK, Suçiçegi, HAV
İlk karşılaşmadan 2 gün sonra
KKK, PPD sonu-cuna göre BCG
-------------------
----------------
İlk karşılaşmadan 2 ay sonra
DaBT-IPA-Hib***, HBV, KPA****, OPA
DaBT-IPA, HBV, KKK, OPA
dT, OPA, HBV, KKK
İlk karşılaşmadan 8 ay sonra
DaBT-IPA, HBV, OPA, HAV
DaBT-IPA, HBV, OPA, HAV
dT, HBV, HAV
NOT:
*Çocukluk çağı aşılama takvimine okul aşıları ile devam edilir.**Hepatit A aşısının ilk dozu 18 ay ve üzerinde ise yapılır. ***Hib aşısı: 59 ay üstü yapılmaz, 12-14 aylıklara 2 doz Hib yapılır, 15-59 ayda tek doz yap****KPA aşısı: 12-23 AY arası 2 doz, >2 yaşta tek doz yapılır.
46. Çocukluk çağı tüberküloz enfeksiyonu için aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Çocukluk çagında sıklıkla 5 yaş altında görülür.
B) Intrauterin en sık organ tutulumu karaciger iken, postnatal
en sık organ tutulumu akcigerdir.
C) En önemli predispozan faktör malnutrisyondur.
D) PPD pozitifligidışındaherhangibirkilinkveradyolojikbelirtini
nolmamasıdurumu latent tüberkülozolarakifadeedilir.
E) AkcigertüberkülozluolgulardaPPD testininpozitifligi %95’in
üzerindedir
Cevap E
Çocuklarda tüberküloz enfeskiyonu özellikle 5 yaşaltında
sıktır ve en önemli risk faktörü malnutrisyondur. Tüberküloz
damlacık yolu ile bulaşır. Kalabalık yaşam bulaş riskini arttırır.
Tüberküloz mikrobu alan çocukların çogunda tüberküloz
enfeksiyonu olmaz, çok az bir kısmında tüberküloz enfeksiyonu
klinigi görülür. M. tüberkülozis mikrobu vucuda girdiginde
immune yanıt gelişmesiyle bu mikroba sahip bireylerde PPD testi
pozitifligi görülür. PPD pozitifligi dışında herhangi bir kilink ve
radyolojik belirtinin olmaması durumu latent tüberküloz olarak
ifade edilir.
PPD testi çocuklarda tüberküloz tanısında kullanılırken, %100
tanı koyan bir testtir. Bu test miliyer tüberkülozda; %50, akciger
tüberkülozunda %25 negatiflik gösterebilir. Tüberküloz tanısında
asıl olan bakterinin gösterilmesidir. Fakat bakterinin üretilmesi
zor ve uzun zaman almaktadır. Bunun için tüberküloz tanısında
indirek tanı yöntemleri kullanılmaktadır. Günümüzde özellikle
interferon gama salınım testleri (IGRA) kullanılmaktadır.
Tanıda görüntüleme yöntemi olarak ilk basamakta akciger
grafisi kullanılır. Fakat akciger grafisinin tanısal degeri düşüktür.
Torakstomografisi ise daha üstün bir testtir. Fakat görüntüleme
yöntemlerinin de tanısal degeri %100 degildir.
47. Ateş ve kusma şikayeti ile başvuran 2 yaşındaki çocugun
fizik muayenesinde; genel durumu orta-iyi, uykuya meyilli
oldugu, ense sertligi mevcut, Kerning ve Brudzinsky
muayeneleri pozitif saptanıyor. Diger sistem muayenelerinde
patoloji saptanmıyor. Laboratuvarında lökositoz (nötrofil
hakimiyetinde), CRP yüksekligi gözlemleniyor. Göz dibi
incelemesinde şüpheli papil ödem saptanması üzerine çekilen
bilgisayarlı beyin tomogrrafisinde yer kaplayıcı bir lezyon ve
beyin ödemi lehine bir bulgu saptanmıyor. Hastanın lomber
ponksiyon örneklemesinde; beyin omurilik sıvısının (BOS)
berrak görünümde oldugu, basıncının yüksek, direk bakısında
lenfositlerin görüldügü, glukozunun normal, proteinin ise
yüksek oldugu gözlemleniyor.
Bu çocukta en olası öntanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pnömokokmenenjiti
B) H. influenza tip B menenjiti
C) N. menengiditismenejiti
D) Tüberkülozmenenjiti
E) Viral aseptikmenenjit
Cevap E
Tariflenen olgu menejit olgusudur. Menenjit tanısında en
degerli olan BOS örneklemesidir.
BOS örneklemesine göre olası menenjit etkenleri;
Bakteriyelmenenjit
Viralmenenjit
Tüberkülozmenenjit
Renk Bulanık Berrak Berrak
Protein Artmış Artmış Artmış
Hücre PMN Lenfosit Lenfosit
Glukoz Düşük Normal Düşük
Tanı Kültür, gram PCR Kültür, PCR, EZN
88 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
48. Yenidoğan tetanozu için aşağıdaki ifadelerden hangisi
yanlıştır?
A) Ilk bulgusu emmemedir
B) Trismus görülebilen bir bulgudur.
C) Bilinç açıktır.
D) Yüksek ateş uyarıcı bir bulgudur
E) Göbegin kirli bir cisimle kesilmesi önemlibir risk
faktörüdür.
Cevap D
Yenidogan tetanozunda ateş görülmesi tipik degildir. Tetanoz
toksini ile hastalık yapan aneorobik bir bakteriyel enfeksiyondur.
Yenidoğan tetanozu (umbrikal tetanoz)
•• Generalizetetanozun bir formudur.
•• Bulgular 3-12 günde ortaya çıkar.
•• En erken bulguà emme ve yutma güçlügü
•• TRISMUS ana bulgu, Ateş görülmez, Bilinç açıktır.
•• Generalizetunus artışı ve spazmlar görülür.
•• Opistonus olmayabilir.
•• Tüm lab Normal
•• Tanı: klinik bulgular
•• Tedavi: Diazepam, Penisilin, Metronidazol
49. On yaşında bir erkek çocuk ellerinde titreme şikayeti ile
başvuruyor. Öyküsünde kardeşinin karaciger yetmezligi
nedeniyle öldügü ögreniliyor. Fizik muayenesinde;
ellerde tremoru oldugu, yazı yazmasının bozuk oldugu,
konjonktivalarının soluk ve skleralarının hafif sarı oldugu
görülüyor. Laboratuvarında anemisi, periferik yaymada
eritrositlerde mikroanjiopatik degişiklikler oldugu görülüyor.
Karaciger enzimlerinin (AST, ALT), protrombin zamanının
yüksek oldugu saptanıyor. Gözlerde Kayser-Flescher halkası
pozitif saptanıyor.
Bu çocuktaen olası tanı nedir ve tanıya yönelik ilk istenmesi
gereken tetkik/tetkikler aşağıdakilerden hangisinde doğru
verilmiştir.
A) Hipertiroidi- FT4 ve TSH
B) Parkinson hastalıgı- DOPA
C) Wilson hastalıgı-Seruloplazmin ve 24 saatlik idrarda bakır
analizi
D) Wilson hastalıgı-Karaciger biyopsisi
E) Otoimmun hemolitik anemi-Direk Coombs testi
Cevap C
Tariflenenolgubir Wilson hastalıgıdır. Kardeşinin karaciger
hastalıgı nedeniyle eksolması ve gözlerde Kayser Flescher
halkasının varlıgı önemli ipuçlarıdır. Wilson hastalıgında ilk
basamakta tanıya yönelik seruloplazmin ve 24 saatlik idrarda
bakır analizi istenmelidir. Seruloplazminde düşüklük, idrarda
bakır artışı Wilson hastalıgı lehinedir. Karaciger biyopsisi ile kuru
bakır düzeyinin kantitatif ölçümü kesin tanı koydurucu testtir ama
ilk basamak testi degildir.
50. Malnutrisyon nedeniyle incelenen bir olgunun fizik
muayenesinde gode bırakan ödem ve Gomez ‘inin %70
saptanması durumunda en olası malnutrisyon tipi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Marasmus
B) Kwashiorkor
C) Marasmik-Kwashiorkor
D) Hafif düşük tartılı
E) Malnutrisyonu yoktur.
Cevap B
Agırmalnutrisyonda (protein enerji malnutrisyonu=PEM);
• Marasmus, kwashiorkor ve marasmik-kwashiorkor olarak
sınıflandırılır.
• En sık görülen tipi marasmustur.
• Agır PEM degerlendirilmesinde Wellcome sınıflaması
kullanılır.
WELLCOME SINIFLAMASI Yaşa Göre Agırlıgın %’si Olarak Vücut Agırlıgı
Ödem
DÜŞÜK AĞIRLIKLI 60-80 -
MARASMUS <60 -
KWASHİORKOR 60-80 +
MARASMİK-KWASHİORKOR <60 +
51. Otoimmun hemolitik anemi tanısında aşağıdaki laboratuvar
tetkiklerinden hangisinin en değerlidir?
A) Direk Coombs
B) Retikülosit
C) Haptoglobulin
D) Osmotikfrajilite
E) Hemoglobulin elektroforezi
Cevap A
Otoimmun hemolitik anemide en degerli tanı yöntemi Direk
Coombs testidir. Eritrositlere yapışan antikorların gösterildigi
testtir.
89DENEME SINAVI – 52
Retikülosit yüksekligi ve Haptoglobulin düşüklügü hemolitik
anemiyi gösterir. Amabuiki test otoimmuniteyi göstermez
Osmotik frajilite hereditersferositoz tanısında degerlidir
Hemoglobulin elektroforezi hemoglobulin opati tanısında
degerlidir.
52. Nöronspesifikenolaz (NSE) aşağıdaki karında kitle yapan
malignitelerin hangisinde tanıda değerli bir gösterge olarak
kullanılmaktadır?
A) Willmstümörü
B) Nöroblastom
C) Teratom
C) Hepatoblastom
E) Non-Hodgkin lenfoma
Cevap B
Karında kitle yapan ve NSE yüksekliginde ilk akla gelmesi
gereken tümör Nöroblastmdur. Karında kitle yapan tümörler
dendiginde mutlaka nöroblastom ve Wilms akla gelmelidir.
Wilmste hematüri önemli bir bulgudur. Nöroblastomda NSE
yüksekligi önemlidir.
53. Keratokonus aşağıdaki hastalıklardan hangisinde görülür?
A) Astım
B) Allerjik rinit
C) Atopik dermatit
D) Ürtikerya pigmentoza
C) Broşiektazi
Cevap C
Keratokonus (korneanın öne dogru bombeliginin artması)
vernal konjonktivit ve göz çevresindeki atopik dermatit
lezyonlarında görülür.
54. Yıl boyunca burun akıntısı, hapşırma, burun kaşıntısı
ve shinerı olan 10 yaşında erkek çocukta aşağıdaki
alerjenlerden hangisine duyarlılık saptanması beklenir?
A) Ev tozu
B) Çayır poleni
C) Agaç poleni
D) Lateks
E) Hububat poleni
Cevap A
Allerjik rinit; allerjen tipi ve görülme zamanına göre sezonal
ve perenial olarak 2’ye ayrılır.
• Sezonal (mevsimsel): Ev dışı alerjenler sorumludur.
Çayır, çimen, agaç polenleri gibi.
• Perenial: Yıl boyu semptomlar vardır. Ev tozları, hayvan
tüyleri sorumludur.
55. Monilyazis ve CMV antijenemisi saptanan 45 günlük bir
bebekte öncelikli tanı aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?
A) Bruton hastalıgı
B) Kronik mukokutanöz kandidiyazis
C) Yaygın degişken immün yetmezlik
D) Süt çocugunun geçici hipogamaglobunemisi
E) Agır kombine immün yetmezlik
Cevap E
AĞIR KOMBİNE İMMÜN YETMEZLİKLER (SCID)
• En agır immün yetmezlik olup gerçek bir pediatrik
acildir. Uygun kök hücre nakli yapılmadıgında 1 yaş
civarında ölümle sonuçlanır.
• OR veya X’e baglı genetik geçiş göster. En az 13 gendeki
mutasyon neden olur.
• Timusları küçüktür, hassal cisimcikleri ve
kortikomedüller ayrım yoktur. Tonsil, lenf bezleri,
dalak (parakortikal ve kortikal alan yok), peyer plakları
gelişmemiş veya çok küçüktür.
• Tüm hastalarda adaptif immün sistem bozuktur,
bazıların da B lenfositler ve NK’lar da etkilenir.
• Klinik Bulgular: Ilk bir ay içerisinde rekürren veya
persistan ishal, pnömoni, otitis media, sepsis ve cilt
enfeksiyonları oluşur. Gelişme geriligi eşlik eder.
Persistan fırsatçı enfeksiyonlar (Candida albicans, P.
jiroveci, parainfluenza tip 3, adenovirus, RSV, rota-ası
virusu, CMV, EBV, MMR ası virusları, BCG) ölüme neden
olur.
• T hücre fonksiyonları yetersizdir. Bu nedenle gestasyonel
dönemde ve dogumda annenin T hücrelerinin bebege
geçişi nedeniyle ve dogumdan sonra da T hücreleri
içeren canlı hücrelerin verilmesi nedeniyle Graft-versus-
host hastalıgı (GVHD) sık görülür.
• Tüm tiplerinde T hücre lenfopenisi görülür. Bu nedenle
topuk kanında tarama yapılabilir (Trec- T cell receptor
excision circles). ADA eksikliginde lenfopeni şiddetlidir
(<500/mm3). T hücre fonksiyonlarını gösteren testler
bozuktur.
90 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Serum Ig düzeyleri düşüktür. Yapılan aşılara antikor
oluşmaz.
56. Kafa travması nedeniyle yoğun bakımda izlenen 12
yaşındaki kız çocuğunun izleminde aşağıdakilerden hangisi
beklenmez?
A) Santral diyabetes insipidus
B) Uygunsuz ADH sendromu
C) Periferik diyabetes insipidus
D) Serebral tuz kaybı
E) Hipofizer yetmezlik
Cevap C
DİABET İNSİPİDUS (Dİ)
Santral Diyabetes İnsipidus: Santral diyabetes insipidusta
sorun ADH eksikligi veya salgılanmasında bozukluktur. Periferde
ADH düzeyi düşüktür. Etyolojisi multi faktöryeldir.
Santral Dİ Nedenleri:
• Genetik (Vazopresin gen mutasyonu): OD. Ilk 5 yılda
ortaya çıkar
• Wolfram sendromu (DİDMOAD): DI, DM, Optik atrofi,
sagırlık
• Hipofizer veya hipotalamik konjenital anomalier
(Holoprozensefali, septooptik displazi, ensefalosel)
• Travma
• Tümörler (Kranifaringoma, germinom, metaztaz)
• İlaçlar; kemoterapikler
• İnfiltratif, otoimmün ve enfeksiyöz hastalıklar
Nefrojenik Diyabetes İnsipidus: Ortamda ADH vardır. Düzeyi
artmıştır. Ancak etkisini gösteremez.
• Genetik: Daha erken ve agırdır. X-linked, OD ve OR
olabilir.
•XR form ADH V2 reseptör mutasyonu sonucudur.
•Aquaporin 2 mutasyonu da OD,OR nefrojenik DI yapar.
• Edinsel; daha sıktır. Medullada konsantrasyan
gradiyentini bozan her türlü sebepte görülürler.
•Elektrolit bozuklukarı: Hiperkalsemi, hipokalemi
•Renal patolojiler: KBY, Polikistik böbrek, Obstrüktif
üropati, medüller kistik hastalık,
• Ilaçlar: Lityum, Demoklosiklin, Klozapin, Foskarnet,
Amfoterisin B, Metsilin ve rifampin
•Sistemik hastalıklar: Sjögren sendromu, orak hücreli
anemi, malnütrisyon
•Fazla su alımı (medüller gradyent bozuur ise), az Na
ve protein alımı da edinsel nedenler arasındadır.
57. İlgili semptomları olan bir çocukta aşağıdakilerden hangisi
ile diyabetes mellitus tanısı konulamaz?
A) Sabah insülin düzeyi
B) Random kan şekeri
C) Açlık kan şekeri
D) Glukoz yükleme testinde 2. saat kan şekeri
E) Hemoglobin A1c
Cevap A
Tip I DM Tanı Kriterleri
• DM ilgili semptomların varlıgında;
• Rastgele kan şekerinin > 200 mg/dl olması veya
• En az 8 saatlik açlık KŞ ≥ 126mg/dL veya
• 2. Saat OGTT ≥ 200mg/dL veya
• Hemoglobin A1c ≥ 6.5
58. Aşağıdakilerden hangisi çomak parmak nedenlerinden biri
değildir?
A) Kistik fibrozis
B) Akut kalp yetmezligi
C) Fallot tetralojisi
D) Çölyak hastalıgı
E) Kronik pyelonefrit
Cevap B
Çomak parmak: AC hastalıkları yanında birçok hastalıkta da
görülür. Komplikasyonsuz astımda görülmez. Pulmoner vasküler
hastalık varsa hastada alt ekstremitede belirgin siyanoz ve çomak
parmak saptanırken üst ekstremite normal olabilir.
Çomak parmak nedenleri
Pulmoner: Kistik fibroz, bronşektazi, akciger apsesi,
interstisyel pnömoni ve fibroz, neoplaziler
Kardiyak: Siyanotik konjenital kalp hastalıkları, subakut
bakteriyel endokardit, kronik konjestif kalp yetersizligi
GİS: Inflamatuar barsak hastalıkları, kronik dizanteri, çölyak,
polipozis koli, ince barsak lenfoması, agır hemoraji, karaciger
sirozu
Hematolojik: Talasemi, konjenital methemoglobinemi
Diğer: Tiroid hastalıkları, kronik pyelonefrit, Raynaud
hastalıgı, skleroderma, ailesel
Tek taraflı çomak parmak: Lokal travma, N. medianus hasarı,
brakial AV fistül, subklavian arter anevrizması
91DENEME SINAVI – 52
59. 3 yaşındaki kız çocuguna kaba öksürük ve stridor ile
başvurdugu klinikte krup tanısıyla sistemik deksametazon ve
rasemik adrenalin tedavileri veriliyor. 2 gün sonra solunum
sıkıntısı ile tekrar hastaneye getirildiginde; genel durumu
kötü, vücut sıcaklıgı 39’C ve pürülan burun akıntısı saptanıyor.
Olgunun en olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut epiglottit
B) Parafaringeal abse
C) Retrofaringeal abse
D) Pnömoni
E) Bakteriyal trakeit
Cevap E
Bakteriyel Trakeit
• Hayatı tehdit eden akut bakteriyel enfeksiyondur.
Genellikle viral laringotrakeit sonrası gelişir.
• En sık etken S. aureus-MRSA’dır. S. pneumoniae, S.
pyogenes, Moraxella catarrhalis, tiplendirilmeyen H.
İnfluenzae ve anaerobic organisms etkenlere baglı da gelişir.
• Krup sonrası yüksek ateş, toksik görünüm ve solunum
zorlugu bulguları vardır. Disfaji (epiglotitte var) ve salya
akması yoktur, hasta uzanabilir.
• Tanı esas klinik bulgulara göre (yüksek ateş ve pürülan
akıntı var, epiglottit bulguları yok) konulur. X-ray gerek
yok. Laringokospi ile tanı konulabilir.
• Tedavi vakomisin/klindamisin + sefotaksim/seftirakson.
Oksijen verilir.
60. Nefrotik sendrum ile takip edilen 10 yaşındaki erkek
çocukta gelişen peritonitin en sık etkeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) E.coli
B) S.pnömonia
C) S.aureus
D) S.pyogenes
E) RSV
Cevap B
Nefrotik Sendrom Komplikasyonları
• Enfeksiyonlar:
• NS’nın en sık komplikasyonu ve mortalitenin en sık
sebebidir.
(idrarda Ig, properdin, faktör B kaybı, defetik hüresel
immünite, immünsupresyon kullanımı, malnütrisyon, ödem ve
assit)
• Selülit, spontan bakteriyal peritonit ve sepsis olabilir.
• Spontan bakteriyel peritonitin en sık etkeni
S.pneumonia’dır. Gram (-) bakteriler de sık etkendir. 3. kuşak
sefalosporin kullanılır.
61. Aşağıdakilerden hangisi hemolitik üremik sendrom ile
uyumlu değildir?
A) Mikrositer eritrositler
B) Şiştositler
C) Trombositopeni
D) Lökositoz
E) Normal protrombin zamanı
Cevap A
HEMOLİTİK ÜREMİK SENDROM
• Hemolitik üremik sendrom (HÜS) triadı:
•Mikroanjiopatik hemolitik anemi
•Trombositopeni
•Akut böbrek yetmezligi ile karakterize
Laboratuvar bulguları:
• Anemi, hızlı düşebilir. Şistositler görülür.
• Coombs testi negatiftir. Pnömokok ilişkili olan da pozitif
olabilir.
• Belirgin lökositoz ve trombositopeni vardır.
• PT ve APTT normaldir. Uzama varsa DIC’ten ziyade K vit
eksikligine (AGE nedeni ile) baglıdır.
• Idrarda minimal hematürü ve proteinüri olur.
• Böbrek yetersizligi hafif veya diyaliz gerektirecek düzeyde
olabilir.
• Böbrek biyopsi nadiren gerekir.
62. Aşağıdakilerden hangisi sistemik lupus eritematozis için
yanlıştır?
A) Çocuklarda daha fazla sayıda organı tutar
B) Alopesi tanı krtilerinden biridir
C) Kızlarda daha sıktır
D) Ateroskleroz gelişim riskini arttırır
E) Çocuklarda daha hafif seyirlidir
Cevap E
SİSTEMİK LUPUS ERİTEMATOZUS
• Self antijenlere karşı direkt otoantikor oluşumu ile
karakterizedir. Ataklar ve spontan remisyonlarla giden
multisistemik bir hastalıktır.
92 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Nerdeyse her organ etkilenebilir Özellikle hedef organ-
dokular: Eklemler, böbrek, kan hücreleri, damarlar ve
sinir sistemi
• Çocuk ve yetişkinleri tutar. Reprodüktif kadınlarda oldukça
yüksektir. Erişkinlere kıyasla çocuk ve adolesanlarda SLE
daha agır ve daha çok organ tutulumu gösterir.
• Etiolojisi tam ortaya konulamamıştır. Genetik yatkınlık ve
çevresel uyaranlar suçlanmaktadır.
Klinik bulgular
• Çocuklarda en sık başvuru bulguları ateş, yorgunluk,
artralji veya artrit, hematolojik anomalilerdir. Artrit
simetrik küçük ve büyük eklem tutulumu şeklinde olup
asemptomatik olabilir.Diskoid raş çocuklarda oldukça
nadir. Semptomlar intermittan veya persistan olarak
gelişebilir, kendiliginden remisyon gösterebilir.
• Renal hastalık sıklıkla asemptomatiktir, adolesanlarda
nefrotik sendrom olarak presente olabilir. Skorlama
yapılıp tansiyon ve idrar bulguları yakından izlenmelidir.
• Nöropsikiyatrik bulgular aktif SLE bulguları ile veya
olmadan oluşur. Duygu durum bozuklukları sıktır
Laboratuvar Bulguları
• ANA pozitif tanı için şart olmasa da, ANA (-) çok nadirdir.
ANA sensitif bir test (%95-99), ancak yeterince spesifik
(%50) degildir. Saglıklı kişilerin %20’inde pozitiftir.
Hastalık aktivitesini yansıtmaz.
• Anti ds-DNA ve Anti-Sm oldukça spesifik (%98), ancak
sensitif (%40-65) degildirler. Anti ds-DNA titresi hastalık
aktivitesi korelasyon gösterir (özellikle nefrit olan
kişilerde). Anti-Sm hastalık aktivitesi ile korele degil.
• Hipokomplemantemi (C4, C 3 ve CH50 düşüklügü) sık
görülür, tedavi ile düzelir. ACR kriterlerinde yok, SLICC’de
tanı kriterlerine eklendi.
• Direkt cooms pozitifligi
• Hipergamaglobulinemi, klinik olarak anlamlı degil
• ESR yüksekligi inflamasyon gösterir. CRP yüksekligi
hastalık aktivitesinde ziyade enfeksiyon gösterebilir.
• Anti-fosfolipit Ab adolesanlarda %66 pozitiftir, tromboz
risk ile ilişkilidir. Arter veya venöz tromboz oluştugunda
Anti-fosfolipit Ab sendromu olarak tanımlanır.
Antikor-SLE İlişkisi
Antikor Klinik İlişki
Anti ds-DNAAnti-SmAnti-ribonükleoproteinAnti-Ro Ab (Anti-SSA)Anti-La (Anti-SSB)Anti-fosfolipit (Anti-kardiolipin)Anti-histon
Hastalık aktivitesi, özellikle nefritSpesifiktirRaynaud fenomeni ve pulmoner hipertansiyon riski Sicca sendromu, Sjögren sendromu tanısıNeonatal lupus riski (kalp blogu), kutanöz, pulmoner ve diskoid lupus ile ilişkili olabilir. Venöz ve arteriyal tromboz riskiDrug ilişkili lupus
Tanı
• ACR (American Collage of Rheumatology) ve SLICC
(Systemic Lupus International Collaborating Clinics)
kriterleri kullanılır.
SLICC (Systemic Lupus International Collaborating Clinics) Sınıflama Kriterleri
• Klinik ve immünolojik kriterlerden en az birer tane olmak üzere 4 kriter varlıgında SLE olası tanı konulur, klinik tanı degil
Klinik KriterAkut kutanöz lupus (Malar rash, büllöz rash, toksik epidermal nekroliz varyant, makülopapüler rash)Kronik kutanöz lupus (Klasik diskoid ras, lupus pannikülit, mukozal lupus)Oral ve nazal ülserAlopesi (skar bırakmayan)Sinovit (≥2 eklem)Serozit (plörezi veya perikardiyal agrı>1 gün, plevral effüzyon, perikardiyal effüzyon, EKG kanıtlı perikardit)Renal (idrarda eritosit, proteinüri)Nörolojik (Nöbet, psikoz, mononörit, perifeal veya kraniyal nöropati veya akut konfüzyon)Hemolitik anemiLökopeni (WBC<4000; lenfopeni<1000/mm3)Trombositopeni (<100,000/mm3)
İmmünolojik KriterlerANA pozitifliğiAnti ds DNA pozitifliğiAnti-Sm pozitifliğiAnti-fosfolipit Ab pozitifliğiKompleman düşüklüğü (C3 ve C4 veya CH50)Direk coombs pozitifliği (hemolitik anemi varlıgında)
Prognoz ve Komplikasyon
•• Yetişkinlere kıyasla çocuklarda SLE hastalık şiddeti daha
kötüdür. Ancak çocuklarda gelişmiş tanı ve tedaviler
sayesinde 5 yıllık sag kalım %95, 10 yıllık %80-90
arasındadır.
93DENEME SINAVI – 52
•• Ilk yılarda majör ölüm sebepleri; Infeksiyon, nefritve
nöropsikiyatrik hastalıklardır. Uzun dönemde en sık ölüm
nedenleri ateroskleroz komplikasyonları ve malignensidir.
Tedavi:
Immünsupresif tedavi ile klinik ve serolojik remisyon saglanır.
Tedavide başlıca kortikosteroidler kullanılır. Kortikosteroidlerden
kaçınmak için de Mtx, azatoipurin, MMF, siklofosfamid (agır
tabloda; nefrit, nörolojik ve kardio-pulmoner), leflunomid ve
belimumab gibi ilaçlar kullanılır
63. Aşağıdakilerden hangisi tamamen sağlıklı yenidoğan
bebeklerde görülen cilt bulgularından biridir?
A) Sarılık
B) Peteşi
C) Ekimoz
D) Purpura
E) Toksik eritem
Cevap E
Patolojik Olmayan Deri Bulguları
• Kapiller Hemangioma: En sık göz kapagında lokalizedir.
Aglamakla ve ateşle belirginleşir. Ensede, alında, dudak
üzerinde, kaşların arasında yerleşen ve daha yüzeyel
olanlarına leylek lekesi (Somon lekesi) denir. Çogunlukla
1-4. Haftalar arasında farkedilir, ilk başta hızlı bir büyüme
sonrasında 5-9 yaşına kadar yavaş bir küçülme evresi
gösterirler.
• Verniks Kazeoza: Deskuame epitelyal hücreler, kıllar ve
sebase sekresyonundan meydana gelir.
• Lanugo Tüyleri: Prematür bebeklerde daha belirgindir.
Sıklıkla yüzde, sırt ve omuzlarda görülür.
• Akrosiyanoz: Yenidoganda el içi, ayak tabanı ve agız
çevresinde periferik siyanoz olabilir. Ilk 48 saat içinde
kaybolur.
• Mongol Lekesi: Özellikle kalçalar ve sakrum üzerinde,
kenarları düzensiz, mavimsi-gri mor renkte lezyonlardır.
Hayatın ilk yıllarında kaybolur. Zenci ve Asyalılarda daha
sık görülürler.
• KutisMarmaratus: Nöromusküler olgunlaşma eksikligi
sonucu görülen, çevre ısısı degişimine baglı fizyolojik bir
tanıttır. Ilk birkaç hafta içinde gözlenebilir. Agır hasta
bebeklerde de görülebilir.
• Harlequin Renk Değişikliği (Palyaço Rengi): Vertex-
simfizis pubis hattının tam ortasından geçen bir sınırla
vücudun yarısı hiperemiye baglı pembe, diger yarısı soluk
görülür. Zararsız ve geçicidir. Harlequin baby OR geçen
agır bir iktiyoz çeşididir, karıştırılmamalıdır.
• Milia: Beyaz sarı renkli, inci tanesi gibi 1-2 mm çaplı,
papüllerdir. Sebase bezlerin tıkanması sonucu ortaya
çıkar. Tedaviye gerek yoktur.
• Miliaria: Isilik. Aşırı sıcak nedeni ile ter bezlerinin
tıkanması sonucu oluşur. Sık banyo önerilir.
• Toksik Eritem: Ortası sarımsı beyaz, çevresi eritemli,
1-3 günde başlayıp, 7-10.günlerde kaybolur. Yüz, gövde
ve ekstremitelerde olur. El ve ayak tabanlarında olmaz.
Lezyonda Wright boyası ile eozinofiller saptanır.
• Püstüler Melanosis: Yanak, ense, sırt, ekstremite, el ve
ayak tabanında görülen, nötrofil içeren vezikülopüstüler
döküntülerdir. Dogumda vardır. 2-3 günde hafif
hiperpigmentasyon bırakarak kaybolan benign
lezyonlardır. Her iki lezyon da tehlikeli olan HSV ve
stafilokoksik veziküler hastalıklardan ayırt edilmelidir.
• Akne Neonatarum: Transplesental geçen hormonlara
baglı oluşur.
Patolojik Deri Bulguları
• Kavernöz Hemangiom: Yüzeyden kabarık kistik
hemanjiomlardır. Kasabach Merrit sendromu (kavernöz
hemanjioma baglı plateletlerin yıkılması ve disemine
intravasküler koagülasyon görülmesi) ve Maffucci
sendromu (çoklu enkondromlar ve hemanjiom) eşlik
edebilir.[Multiple-çoklu enkondromalar 3 tiptir; 1-Ollier
Hastalıgı 2-Maffucci sendromu 3-Metakondramatosis,
bu üçünden sadece Maffucci’de hemanjiom ve
lenfanjiomlar bulunur, Ollier hastalıgının kanserleşme
ihtimali daha yüksektir ve hastalık daha sık görülür,
metakondromatosiste hem osteokondromlar hem
enkondromlar görülür ve otozomal dominanttır ]
• Porto Şarabı Lekesi (Nevus Flammeus):Trigeminal
sinir dagılımına uyar ve zamanla geçmez. Sturge
Weber sendromuna ve Klippel–Trénaunay–Weber
sendromuna eşlik edebilir. [Sturge Weber Sendromu:
Bir fakomatoz, leptomeningeal anjioma+mental
retardasyon+glokom+porto şarabı lekesi+nöbet,
herediter degildir] [Klippel-Trenaunay-Weber
sendromu: Porto şarabı lekesi+venöz ve lenfatik
malformasyonlar+etkilenen ekstremitede yumuşak doku
hipertrofisi]
• Sklerem: Sepsis ve agır dolaşım yetersizligine baglı deri
altı yag dokusunda sertleşmedir.
• Sakral Gamze ve Kıllanma:Sakral gamze tek başına Spina
bifida ihtimalini arttırmaz. Sakral bölgede birden çok cilt
bulgusu (kıllanma, nevus, hemanjiom, şişkinlik) Spina
bifida ihtimalini arttırı.
94 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Bronz Bebek: Direkt hiperbilirubinemide fototerapi
uygulanması sonucu görülür.
• Peteşi, ekimoz, purpura ve sarılık diger patolojik deri
bulgularıdır. Siyanozdan ayrılmasında bası uygulama
sonucu renk degişikliginin olmaması önemlidir.
• Amniyotik Bant: Amniyotik membranın yırtılması
veya dokularda dolaşımın bozması sonucu oldugu
düşünülmektedir. Ekstremitelerde amputasyon, sindaktili,
karın ve gögüs duvarı defektleri oluşabilir.
• Eklem Hipermobilitesi ve Artmış Deri Frajilitesi: Ehlers
Danlos, Marfan sendromu, konjenital kontraktural
araknodaktili ve diger kollajan doku hastalıklarında
görülür.
64. İki taraflı fasiyal paralizi olan 15 günlük bir bebekte
aşağıdakilerden hangisi en olasıdır?
A) Turner sendromu
B) Moebius sendromu
C) Williams sendromu
D) Horner sendromu
E) Cri du cat sendromu
Cevap B
• Yüzde asimetri tek taraflı fasial sinir felci veya depresör
anguli oris kasının yokluğu nedeni iledir.
• Moebius Sendromu: 7. sinir çekirdeginin yoklugu veya
hipoplazisi sonucu oluşan simetrik fasial paralizidir.
Moebius sendromunda sıklıkla 6. ve 7. Kraniyal sinirler,
nadiren 5 ve 8. Sinirler tutulabilir.
65. Aşağıdaki yenidoğan bebeklerden hangisine endotrakeal
entübasyon yapılarak ventilasyon yapılması öncellikli
tercih değildir?
A) Uzun süre pozitif basınçlı ventilasyon gereksinimi olması
B) Maske ile yeterli ventilasyonun saglanamaması
C) Koanal atrezili bebek
D) Mekonyum aspirasyonu
E) Konjenital diyagram hernisi
Cevap C
Yenidoğan Resüsitasyonu
Endotrakeal entübasyon yapılması gereken durumlar: Uzun süre
PBV gerekecekse, maske-kese ile yeterli ventilasyon saglanmıyorsa,
mekonyum aspirasyonu varsa, diafragma hernisi varsa.
66. Aşağıdaki hastalık – bulgu eşleştirmelerinden hangisi
uygun değildir?
A) Perikardit – Öne egilmekle azalan gögüs agrısı
B) Akut romatizmal ateş – Gezici poliartrit
C) Miyokardit – Bradikardi
D) Eritema marginatum – Yüzde görülmez
E) Syndenham koresi – Kızlarda daha sık görülür
Cevap C
MİYOKARDİT Klinik Bulgular:
• Yenidoganlarda ateş, ciddi kalp yetersizligi, respiratuar
distress, siyanoz, kalp seslerinin derinden gelmesi, zayıf
nabızlar, ateşle orantısız taşikardi (diskordans), mitral
yetersizlik, galo ritmi, asidoz ve şok görülür.
67. Aşağıdakilerden hangisi kalp yetmezliği olan 4 yaşındaki
bir çocukta beklenmez?
A) Hiponatremi
B) Düşük brain natriüretik peptid
C) Metabolik asidoz
D) Kardiyomegali
E) Ejeksiyon fraksiyonunda düşme
Cevap B
Kalp Yetmezliği / Bulguları:
• Telekardiyografi: Kardiyomegali, pulmoner kanlanma
altta yatan neden göre degişir.
• EKG: Ritm bozuklukları
• EKO ventrikül fonksiyonları değerlendiren standart
testtir. Ejeksiyon fraksiyonunda azalma olur. Normal
aralıgı %55-65.
• KKY’de kan gazında pO2 azalır, respiratuar ve/veya
metabolik asidoz görülebilir.
• Su tutulmasına baglı olarak hiponatremi görülebilir.
• Kanda BNP (brain natriüretik peptid) düzeyi artmış
saptanabilir.
95DENEME SINAVI – 52
68. Aşağıdakilerden hangisi orta-yüksek riskli popülasyonda akut romatizmal ateşin major tanı kriterlerinden biri değildir?
A) Monoartrit
B) Poliartralji
C) Kore
D) Yüksek ASO düzeyi
E) EKO’da mitral kapak yetmezligi
Cevap D
JONES KRİTERLERİ
MAJOR MİNOR GAS Kanıtı
1- Kardit2- Poliartit3- Eritema marginatum4- Subkutan nodüller5- Kore
Klinik özellikler1- Artralji2- Ateş
Pozitif bogaz kültürü veya hızlı streptokok test
Laboratuvar özellikler3- ESR ve CRP artışı4- PR uzaması
ASO yüksekligi veya titrede artış
• İlk Tanı: 2 major veya 1 major + 2 minor ve GAS kanıtı• Rekürren: 2 major veya 1 major + 2 minor veya 3 minor ve GAS kanıtı 1 major+2minor+destekleyici
• Düşük risk popülasyon: Okul çocuklarında ARA insidansı <2/100.000 veya tüm çocuklarda <1/1.000;• Orta-yüksek risk popülasyon: Okul çocuklarında ARA insidansı >2/100.000 veya tüm çocuklarda >1/1.000 olarak tanımlanır.
• Kardit; artık klinik veya subklinik (ekokardiyografik valvülit) olarak tanımlanmaktadır.
• Düşük-risk popülasyonda sadece poliartrit, orta/yüksek-risk popülasyonda monoartrit veya poliartralji major kriter (artrit) kabul edilir.
• Düşük-risk popülasyonda sadece poliartralji, orta/yüksek-risk popülasyonda sadece monoartralj minör kriter (artralji) kabul edilir.• Aynı şekilde düşük-risk popülasyonda ateş>38.5°C, ESR >60 mm/saat; orta/yüksek-risk popülasyonda ateş >38°C, ESR>30 mm/saat olması minör
kriter kabul edilir.
69. Ateş, öksürük ve karın şişligi olan 8 aylık bebegin bilateral krepitan raller ve hepatomegali tespit ediliyor. Kan şekeri 25 mg/dL,
trigliserit 350 mg/dL ve ürik asit 8 mg/dL saptanıyor.
İdrarda ketonu pozitif olan olgunun muhtemel tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Böbrek yetmezligi
B) Nesidioblastozis
C) Kistik fibrozis
D) Glikojen depo hastalıgı
E) Yag asidi oksidasyon defekti
Cevap D
GSD Tip I (Glukoz-6-fosfataz eksikliği; von Gierke Hastalığı)
• Hem glikojenoliz hem de glikoneogenez bozuktur.
• Karaciger biyopsisinde sitoplazmik glikojen birikimi ve yag damlaları görülür. Glikojen yıkımı azaldıgından karacigerde birikir
(hepatomegali).
96 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
G-6-P
Pürin Pirüvat
LAKTAT
Asetil Coa
TG
KOLESTEROLÜrik asit
Klinik belirtiler:
• Yaklaşık 3-4 aylık iken agır hipoglisemi, laktik asidoz ve
hepatomegali ile ortaya çıkar.
• Yanaklarda yag depolanmasına baglı taş bebek yüzü olur.
Karın hepatomegali nedeni ile şiş görülür. Splenomegali
ve kardiyak tutulum yoktur. Nefromegali vardır.
Laboratuvar:
• Hipoglisemi (hem glikoneojenez, hem de glikojenoliz
bozuk)
• Laktik asidoz
• Hiperürisemi (çocuklarda var, ancak gut puberteden önce
nadir)
• Hiperlipidemi
• Karaciger enzimleri normal- hafif yüksek (HM ragmen)
• Platelet agregasyon bozuklugu (kanama zamanında
uzama)
• Karaciger biyopsisinde sitoplazmik glikojen birikimi ve yag
damlaları görülür. Fibroz yoktur veya minimaldir.
Komplikasyonlar:
• Karaciğer tutulumu: 20-30 yaş civarı hepatik adenom
gelişebilir. Kanama ve malignite riski vardır.
• Böbrek tutulumu:
•Böbrekte ilk önce hiperfiltrasyon ve mikroabuminüri olur.
FSGS, interstisyel fibroz, amiloidoz, Fanconi sendromu,
hiperkalsüri, hipositratüri, dRTA
• Pulmoner hipertansiyon
• Osteopeni
• Geç puberte
• Overde kistler (overde kist vardır, ancak polikistik
overin hirsutizm, akne gibi bulgusu yoktur)
70. Aşağıdakilerden hangisi üre siklus defektlerinin tedavisinde
kullanılmaz?
A) Sodyum benzoat
B) Sitrüllin
C) Arginin
D) Laktuloz
E) Yüksek protenli diyet
Cevap E
Üre Siklus Defektleri - Tedavi
• Proteinden kısıtlı diyet
• Sodyum benzoat, sodyum fenil butirat
• Arjinin hidroklorür (arjinaz eksikligi hariç hepsinde
düşüktür ve verilir)
• Arjinaz eksikligi ve organik asidemilere sekonder
hiperammonemilerde arjinin verilmez
• Sitrüllin (OTC ve CPS eksikliginde)
• Karnitin
• Sodyum benzoat ve fenilasetat karnitin deplesyonu
yaptıgı için kronik tedavide karnitin eklenmelidir.
• Hiperamonemik koma tedavisi: Glukoz, IV sodyum
benzoat, sodyum fenilbütirat, arjinin hidroklorür; amonyak
düzeyi normalin 10 katında kalırsa diyaliz (HD veya PD).
• GIS’te amonyak yapımını azaltmak için laktuloz veya
aminoglikozid
• Aminoasitlerin alfa ketotürevleri
• Kullanılmayanlar: Glutamin ve alanin kullanılmaz.
71. Çocuklarda iki kurtarıcı ile resüsitasyon yapılırken göğüs
kompresyonu / solunum desteği sayısı kaç olmalıdır?
A) 5/ 2
B) 3/1
C) 5/1
D) 30/2
E) 15/2
Cevap E
Tek kişi resusitasyonu yapıyor ise 2 agızdan agıza solunumdan
sonra 30 gögüs kompresyonu uygulanır. Iki kişi var ise bu oran 2
ventilasyona 15 gögüs kompresyonu olmalıdır. Her 2 dakikada bir
kurtarıcılar yer degiştirmelidir.
97DENEME SINAVI – 52
72. Aşağıdakilerden hangisine defibrilasyon yapılır?
A) Nabızsız elektriksel aktivite
B) Bradikardi
C) Asistoli
D) Ventriküler taşikardi
E) Nabızsız ventriküler taşiakardi
Cevap E
Defibrilasyon kimlere yapılır: Ventriküler fibrilasyon veya
nabızsız ventriküler taşikardi elektrik şokuna cevap verdiginden
“şok uygulanabilecek ritim” olarak sınıflandırılır.
73. Aortoenterik fistül aşağıdakilerin hangisinde en sık görülür?
A) Özefagus
B) Kolon
C) Mide
D) Duodenum
E) Jejunum
Cevap D
Abdominal aort anevrizması en sık duodenum dördüncü
kıta olmak üzere gis kanalına rüptüre olabilir. Bu duruma
aortoenterik fistül adı verilir. Hasta massif gis kanama ve şok
tablosuyla gelir. Aortoenterik fistül, aort anevrizması onarılan
hastalarda da gelişebilir. Sık görülmeyen bir durumdur. Aort
greft ameliyatı olanların yaklaşık %1’inde görülmektedir. Yine
anevrizmaya baglı olabilecegi gibi inflamatuar ya da enfeksiyoz
aortite baglı olarak da aortoenterik fistül gelişebilir. Ameliyet
ile kanama arasındaki zaman çok degişken olmakla birlikte
genellikle 3 senedir. Yani aortoenterik fistül, aort anevrimzası
onarılan hastalarda 3 yıla kadar meydana gelebilmektedir.
Abdominal aort anevrizması oldugu bilinen veya greft ile
anevrizma onarımı yapılmış bir hastada gis kanama başladıgı
zaman akla aortoenterik fistül gelmeldiir. Kanama massiftir. Hızlı
cerrahi müdahale yapılmazsa saatler içerisinde hasta kaybedilir.
74. Ağır travmalı hastaların resüsitasyonu sürecinde gelişebilen
kısır döngü bileşenleri aşağıdakilerden hangisinde doğru
verilmiştir?
A) Koagülopati, hipotermi, hipotansiyon
B) Hipotansiyon, hipotermi, asidoz
C) Hipotermi, asidoz, anüri
D) Hipotansiyon, anüri, asidoz
E) Koagülopati, hipotermi, asidoz
Cevap E
Ölüm triadının kombinasyonu koagülopati, hipotermi ve
metabolik asidozdur
75. Prognozu en kötü ve en nadir görülen karın içi abseler
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sag subfrenik abseler
B) Pelvik abseler
C) Sol subfrenik abseler
D) Bursa omentalis abseleri
E) Interloop abseler
Cevap D
Bursa omentalis abseleri en nadir görülen ve prognozu en
kötü karın içi abselerdir.
En sık sebebi pankreas absesi veya pankreas psödokistinin
sekonder enfeksiyonudur. Mide ülseri, duodenal ülser veya mide
kanseri perforasyonuna baglı olarak da gelişebilir.
76. GÖRH hastalarında aşağıdakilerden hangisi ameliyat
endikasyonlarından değildir?
A) Yapısal olarak alt özefagus sfinkterinin bozuk olması
B) Asemptomatik bir hastada endoskoide ciddi özefajit varlıgı
C) Striktür gelişmesi
D) Barret özefagus gelişmesi
E) Ileri yaş
Cevap E
GÖRH hastalarının çogunda sosyal ve diyet alışkanlıgının
düzenlenmesi ve aljinik asit, antiasit kombinasyonu ve asit
supresyonunu içeren medikal tedavi yeterli olmakta, cerrahi
tedaviye gerek kalmamaktadır.
Duodenogastrik ve gastroözefagial reflü birlikte olan
hastalarda asit supresyon tedavisi semptomları geriletir ancak
reflü sessizce devam eder. Bu asemptomatik hastalarda genelikle
kalıcı mukoza hasarı oluşur. Bu kişiler asemptomatiktir ancak
endoskopide ciddi özefajit saptanır.
Yaklaşık %25-50 hastada ise düzelmeyen veya ilerleyen
hastalık nedeniyle cerrahi tedavi gerekebilir. Medikal tedavinin
başarısız olmasında en önemli faktör alt özefagus sfinkterinin
yapısal olarak bozuk olmasıdır. Yapısal bozuklugu olan hastalar
endoskopide özefajit olsa da olmasa da antireflü girişimlerini
hakederler.
Cerrahi tedavi gerektiren hastalar:
Yapısal olarak sfinkteri bozuk olan hastalar
98 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Asemptomatik bir hastada ciddi endoskopik özefajit varlıgı
Striktür gelişmesi
Barret özefagus gelişmesi
Genç hastalar
77. Aşağıdaki tanı yöntemlerinden hangisinin veya hangilerinin
akalazya tanısında çok fazla yararı yoktur?
I- Baryumlu özefagus grafisi
II- Manometri çalışmaları
III- Özefagoskopi
A) I, II
B) I
C) II, III
D) III
E) I, III
Cevap D
Akalazya tanısında baryumlu özefagus grafisinde kuş
gagası manzarası tanısaldır. Proksimal özefagusta genişleme,
distalde düzgün konik daralma ve en alt uçta kuş gagası belirtisi
hastaların büyük kısmında görülür. Akalazyanın kesin tanısı
manometriyle konulur.
Akalazyadaki manometri bulguları:
AÖS’nin relaksasyonunun tam olmaması
Özefagusta peristaltizm yoklugu
AÖS basıncının > 26 mmHg olması
Intraözefagial basınç > mide içi basınç
Özefagoskopinin akalazya için çok fazla katkısı yoktur ancak
akalazya tanısı olan tüm hastalara özefagoskopi yapılmalıdır
ve darlık sahasından çok sayıda biyopsi alınmalıdır. Akalazya
ile benzer darlıklar oluşturan özefagus kanserinden ayrımda bu
biyopsilerin önemi büyüktür.
78. Hangi tip peptik ülserlerde kanama diðerlerine göre daha
nadiren görülür?
A) Duodenum ülseri
B) Tip 1 mide ülseri
C) Tip 2 mide ülseri
D) Tip 3 mide ülseri
E) Tip 4 mide ülseri
Cevap B
Duodenum ülserlerinde kanama, mide ülserlerinden çok
daha sık görülür. Mide ülserleri içinde kanama en sık tip 2 ve tip
3 ülserlerde görülür. Tip 4 mide ülserleri ise hayatı tehdit eden
kanama ile başvurabilirler. Mide ülserleri içerisinde oransal
olarak kanamaya en nadir yol açan tip tip 1 mide ülseridir.
79. Aşağıdaki lezyonların hangisinde mide kanseri gelişme riski
en yüksektir?
A) Intestinal metaplazi
B) Hiperplastik polip
C) Hipertrofik gastrit
D) Adenomatöz polip
E) Subtotal gastrektomiden sonra geride kalan mide
Cevap D
Seçeneklerde yer alan lezyonlar içerisinde en yüksek kanser
gelişme riski adenomatöz polipte mevcuttur. Ancak mide
lezyonları içerisinde mide kanseri gelişme riski en yüksek olan
atrofik gastrittir.
80. İntestinal adaptasyon süreci için çok önemli olduğu
düşünülen ve nötralize edilmesiyle intestinal adaptasyonda
yavaşlama olduğu gösterilen mediatör aşağıdakilerden
hangisidir?
A) IL-3
B) IL-5
C) IL-15
D) GLP-2
E) IGF-2
Cevap D
Intestinal büyümeyi uyaran bir kaç sınıf effektör vardır.
Bunlar bazı nutrientler; lifli besinler, yag asitleri, trigliseridler,
glutamin, poliamin ve leptinlerdir. Peptid hormonlar ve büyüme
faktörleri (EGF, TGF, IGF-1 ve 2, Keratinosit büyüme faktörü,
hepatosit büyüme faktörü, gastrin, peptid-yy, nörotensin ve
bombesin), pankreas sekresyonu ve bazı sitokinlerdir (IL-3,
IL-11, IL-15) sayılabilir. Intestinal epitele özgü güçlü bir trofik
aktiviteye sahip GLP-2, enterosit proliferasyonu uyarıcısı
olarak en yeni karakterize edilen faktördür. Massif ince barsak
rezeksiyonlarından sonra serumda GLP-2 düzeyleri yükselir ve
bunun nötralize edilmesi barsak adaptasyonunu önler.
99DENEME SINAVI – 52
81. Karaciğerin fokal nodüler hiperplazisi ile ilgili aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Nadiren semptomatiktir
B) Malign dejenersayon riski yoktur
C) Lezyonların 2/3’ünde santral skar vardır
D) Rüptür riski yoktur
E) Genellikle yaşlı kadın hastalarda görülür.
Cevap E
Fokal nodüler hiperplazi KC’in ikinci sık benign tümörüdür.
Genellikle fertil dönemdeki kadınlarda görülür. Patogenezi çok
açık olmamakla birlikte hipervasküler lezyonlardır. Santral bir
skar ve buradan çevreye dogru yıldızvari damarsal uzantılarla
karakterizedir. Bu tipik görüntüye bazı kaynaklar at arabası
tekerlegi görüntüsü adını vermektedir. Bu görüntü nedeniyle
fibrolameller KC kanserine benzer. Genellikle asemptomatiktir.
Rüptür ve malign dejenerasyon riski düşüktür.
82. Hepatosellüler karsinom gelişme riski diğerlerinden daha
düşük olan hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Herediter hemokromatozis
B) Hepatit B virüsüne baglı gelişen siroz
C) Primer biliyer siroz
D) Wilson hastalıgı
E) Alkole baglı gelişen siroz
Cevap C
Primer biliyer sirozda HCC gelişme riski düşüktür. Siroz
etkenlerinden HCC gelişme riski en yüksek olan hastalık
hemakromatozistir.
83. Altmış yaşında bir erkek hastaya laparoskopik kolesistektomi
yapılıyor. Patoloji raporunda subserozaya uzanan safra kesesi
karsinomu bildiriliyor.
Bu hasta için en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Tedavisiz izlem
B) Yalnızca eksternal RT
C) Eksternal RT + KT
D) Tekrar ameliyat, pankreatikoduodenoktomi
E) Tekrar ameliyat, KC segment 4b + 5 rezeksiyonu ve
lenfadenektomi
Cevap E
Safra kesesi kanserinin subserozaya ulaşması submukozayı
aşması anlamına gelir ki bu durumda yapılması gereken işlem KC
segment 4b + 5 rezeksiyonu + lenfadenektomidir.
84. Koledok kistleri ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi
doğrudur?
A) Ekstrahepatik safra yollarında çok sayıda kist bulunması
Caroli hastalıgı olarak bilinir.
B) Erkeklerde kadınlara göre 4 kat daha fazla görülür.
C) Asemptomatikse rezeksiyon gerekmez.
D) Genellikle erişkin yaşlara kadar asemptomatiktir.
E) Koledok kistlerinde tipik klinik sarılık olmadan geçirilen
kolanjit ataklarıdır.
Cevap E
Koledogun ekstrahepatik fusiform genişledigi tip, tip 1 olup
en sık görülen tiptir. Koledok kisleri kadınlarda çok daha sık
görülür. Koledok kistleri kolanjiokarsinom için yüksek risk içeren
lezyonlardır bu nedenle asemptomatik bile olsa rutin olarak
eksizyon yapılması gerekir. Koledok kisti olan hastaların küçük
bir kısmı erişkin yaşlara kadar asemptomatik kalır. Büyük kısmı
erişkin yaşlara kadar semptom verir ve tedavi edilir. Tipik klinik
sarılık olmadan geçirilen kolanjit ataklarıdır.
85. Aşağıdaki durumlardan hangisi rektum kanserlerinde lokal
eksizyon yapılması için uygun olmayan bir özelliktir?
A) Tümörde lenfovasküler invazyon olmaması
B) T1N0 tümör olması
C) Kolloid içermeyen tümör olması
D) 3 cm çaplı mobil tümör olması
E) Tümörün rektumda anal kanaldan itibaren 12. cm’de
olması
Cevap E
Erken rektal karsinomlarda lokal eksizyon kriterleri:
Dentat çizgiden 10 cm proksimale kadar olan segmentte
yerleşmiş olan lezyonlar
4 cm’den küçük mobil tümörler
Fikse olmayan tümörler
iyi diferansiye tümörler
Kolloid içermeyen tümörler
Palpable perirektal lenf nodlarının olmaması
100 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
86. Kolorektal kanserlerde definitif tedavi sonrasında
prognoz – sağkalım açısından en önemli belirleyici faktör
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Lenf nodu tutulumunun varlıgı
B) Tümörün barsak duvarındaki vertikal yayılımı
C) Tümörün büyüklügü
D) Histolojik ayrımlaşma derecesi
E) CEA düzeyi
Cevap A
Sadece kolorektal kanserlerde degil bir çok farklı
adenokarsinomlarda en önemli prognoz belirleyici faktör lenf
nodu tutulumunun varlıgıdır.
87. Desmoid tümör aşağıdaki hastalıkların hangisinde daha sık
görülür?
A) Herediter non-polipozis kolorektal kanser
B) Cowden hastalıgı
C) Muir-Torre sendromu
D) Peutz-Jeghers sendromu
E) Familyal adenomatöz polipozis
Cevap E
Desmoid tümör, familyal adenomatöz polipozis kolinin çok
önenmli bir komponentidir ve familyal adenomatoz polipozis koli
için önemli ölüm nedenlerinden biridir. Aynı zamanda desmoid
tümör, Gardner sendromunda da tespit edilen bulgulardan bir
tanesidir. Gerek familyal adenomatoz polipozis sendromunda,
gerek Gardner sendromunda desmoid tümör varlıgı prognozun
kötü olacagının göstergelerindendir.
88. Aşağıdaki anüs tümörlerinden hangisi adenokarsinomdur?
A) Anüsün paget hastalıgı
B) Bowen hastalıgı
C) Bazoloid karsinom
D) Malign melanom
E) Bazal hücreli karsinom
Cevap A
Anal kanalın paget hastalıgı perianal bölgedeki apokrin
bezlerden kaynaklanan bir adenokarsinoma insitudur.
89. Aşağıdaki akut karın nedeni ve ağrı karakteristiği
eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) Kolonik patoloji – Agrı simfizis pubis ile umblikus arasında
B) Akut kolesistit – Hafif başlayıp giderek şiddetlenen kolik
tarzda agrı
C) Akut apandisit – Yer degiştiren, sag alt kadrana kayan agrı
D) Ülser perforasyonu – Yavaş yavaş artan çok şiddetli agrı
E) KC patolojisi – Sag üst kadranda agrı
Cevap D
Ülser perforasyon agrısı aniden bıçak saplanır gibi başlar
ve çok şiddetlidir. Akut karın hastası agrısını tarif ederken bazı
ifadeler kullanır. Birden başlayan çok şiddetli agrı perforasyon
veya arteriyel emboliye baglı iskemi lehine düşünülmeldir. Biliyer
kolitte agrı aniden başlayabilir. Hafiften başlayıp saatler içerisinde
kötüleşen agrı ise daha çok kolesistit, polip gibi inflamatuar
olaylar veya barsak obstruksiyonunu düşündürmelidir. Kolik
agrı barsak obstruksiyonu, safra kesesi, safra yolu patolojileri
ve genitoüriner obstruksiyonu akla getirmelidir. Agrının yeri
ve yayılımı çok önemlidir. Visseral fazda agrının yeri lokalize
edilemezken paryetal fazda ise agrıın yeri lokalize edilebilir.
Doku yaralanması ve inflamasyon hem visseral hem de
somatik agrıya neden olmaktadır. Solid organ visseral agrısı
organın yerleştigi kadranda hissedilir. KC agrısını sag üst
kadranda, ince barsak kökenli agrı daha çok periumblikal bölgede,
kolon agrısı umbilkus ve simfizis pubis arasında hissedilir.
Inflamasyon visseral peritonu aşıp paryetal peritona
yayıldıkça daha fokal, keskin ve lokalize edilebilen bir agrı
duyulömaya başlanır. Appendiksteki agrı buna örnektir. Akut
apandisitteki agrı önce tüm batında duyulurken daha sonra sag
alt kadrana dogru yayılacaktr. KC agrısı sag omuza, genitoüriner
agrı bele, skrotum ve labiumlara dogru yayıılır. Barsak
obstruksiyonu, biliyer kolit, pankreatit, divertikülit ve perforasyon
agrısı yemek yemekle kötüleşen agrılardır. Peptik ülser ve gastrit
agrısı genellikle yemek yemekle azalan agrılardır.
90. Ellibeş yaşında kadın hasta tenis maçı sonrasında sağ alt
kadranda ani başlayan bir karın ağrısı tanımlıyor. Rektus
kılıfı hematomu olduğu düşünülen bu hastada aşağıdaki
bulgulardan hangisi tanıyı destekler?
A) Psoas bulgusu
B) Obturator bulgusu
C) Dunphy bulgusu
D) Aoron bulgusu
E) Fothergill bulgusu
Cevap E
101DENEME SINAVI – 52
Süperior ve inferior epigastrik arterin terminal dalları rektus
kasının posterior kılıfında anostomoz yapar. Bu damarların ve
kolletarellerin rektus kılıfı içine kanaması durumuna rektus
kılıf hematomu denir. Travma, öksürme, hapşırma ya da zorlu
egzersiz gibi rektus kasının aşırı derecede kasılmasına sebep
olan durumlarda meydana gelebilir. Bunun yanında yaşlılarda
ve antikoagülan kullanan hastalarda spontan olarak rektus
kılıf hematomu görülebilir. Karın alt kadranlarda ani başlayan
agrı tanımlanır. Linea arcuata’nın inferiorunda bilateral olabilir.
Sagda oldugunda apandisit, özellikle de plastron apandisitle
karıştırılabilir. Agrı tipik olarak rektus kası kasıldıgında artar,
hassas bir kitle palpe edilmektedir. Hemoglobin ve hemotokrite
bakılır, koagülasyon testleri yapılır. Karın USG’si karın duvarında
kitle görüntüsü verir. En degerli tanı yöntemi BT’dir. BT ile
diger ayırıcı tanıya giren durumlar ekarte edilmiş olur. Tedavi
kanamanın ciddiyetine göre degişir. Küçük ve tek taraflı ve
stabil hematomlar takip ve ayaktan tedavi edilir. Büyük ve
bilateral hematomu olan hastaları yatırarak tedavi etmek
gerekir. Antikoagülan tedaviyi Warfarin’e degiştirmek gerekir.
Hematom genişliyor ise anjiografik embolizasyon yapılabilir.
Bunlara ragmen hasta stabil degilse ve hematom genişlemeye
devam ediyorsa cerrahi tedavi uygulanmalıdır. Fothergil bulgusu
bu kitlenın hematom oldugu tarafta palpe edilmesi ve hasta
kaslarını(rektus) kastıgı vakit palpe edilmeye devam edilmesi
ancak kitlenin karşı tarafa itilememesi şeklinde görülen
bulgudur ve rektus kılıfı hematomunda görülür.
91. Appendiksin en sık görülen primer malign tümörü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Müsinöz adenokarsinom
B) Primer adenokarsinom
C) Karsionid tümör
D) Goblet hücreil tümör
E) Taşlı yüzük hücreli tümör
Cevap A
Müsinöz adenokarsinom – en sık %38
Primer adenokarsinom - %26
Karsionid tümör - %17 (en iyi prognozlu)
Goblet hücreil tümör - %15
Taşlı yüzük hücreli tümör – %4 (en kötü prognozlu)
92. Postsplenektomi sepsisi gelişimi için en önemli risk faktörü
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hastanın yaşı
B) Splenektomi nedeni
C) Splenektomi tipi (laparotomi veya laparosokopik)
D) Hastanede yatış süresi
E) Diyabet varlıgı veya yoklugu
Cevap B
Hematolojik hastalıklar veya maligniteler nedeniyle yapılan
splenektomilerde postsplenektomi sepsisi gelişme riski travmatik
ya da diger nedenlere baglı yapılan splenektomilere göre daha
yüksektir.
Diger önemli bir risk faktörü hastanın yaşıdır. 5 yaş altında ve
50 yaş üstünde postsplenektomi sepsisi riski yüksektir.
93. Aşağıdakilerden hangi şıkta pankreasın adacık hücre
tömrlerinden malignite olasılığı en düşük ve en yüksek
olanı sırasıyla doğru olarak verilmiştir?
A) Gastrinoma, Glukagonoma
B) Insulinoma, Somatostatinoma
C) Insulinoma, Glukagonoma
D) VIPoma, Somatostatinoma
E) VIPoma, Insülinoma
Cevap C
Malignite olasılıgı en düşük olan insülinoma, en yüksek olan
glukagonomadır.
94. Aşağıdaki BRCA-1 ve BRCA-2 mutasyonları ve bu
mutasyonlarda ortaya çıkan meme kanseri özellikleri
eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) BRCA-1 ---- Yüksek S faz fraksiyonu
B) BRCA-2 ---- Bilateral
C) BRCA-1 ---- Anöploid
D) BRCA-2 ---- Erkek meme kanseri
E) BRCA-2 ---- Östrojen reseptörü negatif
Cevap E
102 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
BRCA-1 (17q21 - OD) BRCA-2 (13q12 – OD)
Histoloji Invaziv duktal karsinom, kötü diferansiye, yüksek grade, anoploid, S faz fraksiyonu yüksek, bazal like kanserler.
Invaziv duktal karsinom, iyi diferansiye
Hormon reseptörü
Negatif (Östrojen reseptörü negatif)
Pozitif (Östrojen reseptörü pozitif)
Yaş Erken Erken
Lokalizasyon Bilateral Bilateral
Erkekte risk Yok %6 risk var
Gen tipi Tümör süpresör Tümör süpresör
Gen görevi Transkripsiyon, hücre döngü kontrolü ve DNA hasar tamiri
Hücre döngü kontrolü
Meme CA riski %90 %80
Over CA riski %40 %20
Meme dışı malignite
Kolon tm + Prostat ca Kolon tm, Prostat ca, Pankreas ca, Safra yolları ca, Mide ca ve Malign melanom
Önemli özellikler
Lenfosit infiltrasyonu artar, p53 mutasyonuyla artmış birliktelik vardır. Mitoz sayısında aşırı derecede artış.
95. Meme kanserinde risk belirlemek için kullanılan Gail
modelinde aşağıdakilerden hangisi kriter olarak alınmaz?
A) Daha önce geçirilmiş meme biyopsilerinin sayısı
B) Paternal soyda meme kanseri öyküsü
C) Meme kanseri olan birinci derece akrabaların sayısı
D) Menarş yaşı
E) Ilk canlı dogum yaşı
Cevap B
Gail modelinde kullanılan parametreler
Menarş yaşı
Benign meme hastalıkları varlıgı ve görülme yaşı
Meme biyopsileri ve yapıldıkları yaşlar
Ilk dogum yaşı
Birinci derece akrabalarda meme kanseri hikayesi ve görülme yaşları
96. İnvaziv lobuler kanserlerle ilgili olarak aşağıdaki
ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) En sık izlenen ikinci invaziv meme kanseri tipidir.
B) Multisentrik ve bilateral olma egilimindedir.
C) Sıklıkla lobüler karsinoma in situ ile birliktedir
D) Radyolojik yöntemlerle tanı konması diger meme kanseri
tiplerine göre daha kolaydır.
E) Meme koruyucu cerrahi uygulanabilir.
Cevap D
Invaziv lobüler kanserler infiltratif duktal kanserlerden sonra
ikinci en sık meme kanserleridir.
Invaziv lobuler kanserler tıpkı lobuler karsinoma in situ gibi
multisentrik ve bilateral olma egilimindedirler.
Invaziv lobuler kanserlerde sıklıkla LCIS odakları mevcuttur.
Invaziv lobuler kanserler genellikle kitle etkisi oluşturmazlar
ve mamografik bulguları genellikle yoktur.
Multisentrik olma olasılıkları nedeniyle meme koruyucu
cerrahi tedavide pek kullanılmaz ancak uygun vakalarda hasta ile
konuşularak MKC uygulanabilir
97. Aşağıdakilerden hangisi mamografik olarak BI-RADS 2
lezyonlardan biri değildir?
A) Kalsifiye fibroadenom
B) Hamartom
C) Lipom
D) Sekretuar kalsifikasyon
E) Asimetrik dansite
Cevap E
BI-RADS 2 lezyonlar:
Kalsifiye fibroadenom, hamartom, lipom, sekretuar
kalsifikasyonlardır.
BI-RADS 3 lezyonlar:
Fibroadenom, MKC yapılan hastalarda kontrol amacıyla
yapılan ilk mamografi bulguları
BI-RADS 4 lezyonlar:
MKC yapılan hastalarda ikinci kontrol mamografisindeki
ödemin, kalsifikasyonun ilk yapılan mamografiye göre artması,
DCIS, sklerozan adenozis (florid hiperplazi)
103DENEME SINAVI – 52
98. Periostta soğan manzarası oluşturan tümör aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kondroblastom
B) Osteoblastom
C) M.Myelom
D) Ewing sarkomu
E) Retiküler hücreli karsinom
Cevap D
Ewing Sarkom
• Kemik iliginden köken alır.
• 5-25 yaşlarında görülür.
• Uzun kemiklerin en sık diafizine yerleşir.
• Agrı, şişlik kızarıklık şikayeti vardır.
• En sık osteomyelitle karışır.
• Radyosensitiftir.
• Hücrelerde glikojen depolanması vardır. Osteolitik lezyon
yapar.
• Radyolojik olarak, SOĞAN ZARI gibi lameller periost
reaksiyonu görülür.
• En sık akcigere metastaz yapar. Prognozu kötüdür
99. Volkman iskemik kontraktürü aşağıdakilerden hangisinin
kırığında en sık görülür?
A) Radius başı kırıgı
B) Colles kırıgı
C) Femur cisim kırıgı
D) Subrakondiler humerus kırıgı
E) Olekranon kırıgı
Cevap D
Daha önce defalarca sorulmuş eski bir TUS sorusu. Kısaca
hatırlayacak olursak;
Volkmann iskemik kontraktürü; Ön kol volar yüzünün
kompartman sendromu sonucu gelişen bir deformitedir.
Genellikle 10 yaşın altındaki çocuklarda görülür. Kırık ve çıkıkda
olan arteriel yaralanma: Özellikle suprakondiler humerus
kırıklarından sonra görülür. En sık yaralanan damar, A.
brakiyalistir.
Travmadan birkaç saat sonra ön kolda derin şiddetli bir
agrıyla başlar. Volar yüzde ısı atışı, şişlik, kızarıklık vardır.
Parmakların extansiyonu ile agrı artar. Nabız alınır. Ön kolun
volar yüzü sertleşir ve 5P bulgusu ortaya çıkar. Pain (agrı),
Pulselesness (nabızsızlık), Pallor (solukluk), Parestezi, Paralizi
100. Böbrekte görülen enfeksiyonlar hakkında aşağıdakilerden
hangisi yanlıştır?
A) Akut pyelonefritte ateş yükselmiştir.
B) Akut pyelonefritte parenteral tedavi şarttır.
C) Kronik pyelonefritte böbrek skarlara baglı olarak
küçülmüştür.
D) Renal abse asendan yolla gelen mikroorganizmalarla olur.
E) Renal abse hastalarının çogu diabetiktir.
Cevap D
Renal absenin en sık sebebi asendan enfeksiyonlar (E.Coli)
değil Staf. Aurestir.
101. Yeni doğan erkeklerdeki hidroüreteronefrozun en sık sebebi
hangisidir?
A) Mesane agenezisi
B) Posterior üretral valv
C) Epispadias
D) Extrofia vesika
E) Fimozis
Cevap B
Yeni doğan erkeklerde en sık hidroüretonefroz sebebi
posterior üretral valvdir. Mesane, üreterler ve böbrek
büyümüştür. Erişkinlerde ise erkeklerde BPH, kadınlarda
ise hidroüreteronefrozun en sık sebepleri taş ve jinekolojik
malignensilerdir.
102. Aşağıdakilerden hangisi gastroşizis ve omfalosel için
yanlıştır?
A) Gastroşizisin prognozu daha kötüdür
B) Omfaloselde en dışta bir periton bulunmaktadır
C) Gastroşiziste ek anomali bulunma ihtimali daha yüksektir
D) Gastroşiziste göbet normal yerindedir
E) Omfalosele hipoglisemi eşlik etme ihtimali vardır
Cevap C
OMFALOSEL (EXOMFALOS)
• Sıklık 1/300-500. Düşük dogum agırlıklı ve
prematürelerde sıktır.
• %40 vakada polihidramnios vardır.
• Patogenez: Orta bagırsagın 10-12. haftalarda
extraembriyonik kölomdan karın boşluguna dönememesi
104 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
ile oluşur.
• Klinik: Orta hatta şeffaf yumuşak bir kese vardır. Kese
viseral periton ve amniotik zardan oluşur.
• %70 vakada ek anomaliler görülür.
• En sık GIS anomalileri görülür ve bunlardan en sık
malrotasyon-nonrotasyon görülür.
• Beckwith-wiedeman ve EMG (exomfalos, makroglossi,
gigantizm) sendromlarında sık görülür.
• Bu çocuklar mutlaka hipoglisemi açısından yakın takibe
alınmalıdır.
• Tedavi: 5 cm altında olanlar primer kapatılır, daha
üstünde olanlar karın içi basıncı birden arttırmak için
yavaş yavaş kapatılır.
• Prognoz: Çocukların %90’ı yaşar.
GASTROŞİZİS
• Sıklık: 1/30.000 Düşük dogum agırlıklı ve
prematürelerde sıktır.
• Patogenez: Amnion zarının 5-10. haftalarda yırtılması
sonucu oluştugu düşünülmektedir.
• Klinik: Göbek normal yerindedir ve mide ve bagırsaklar
göbegin sag alt yanındaki açıklıktan ekspozedir.
Barsaklar aseptik fetal peritonite baglı olarak sertleşmiş
genişlemiş ve kalınlaşmıştır.
• Ek anomali nadirdir. En sık görülen anomaliler GIS ile
ilgilidir.
• Hipotermi ve kan proteini kaybı açısından dikkatli
olunmalıdır.
• Tedavi: Barsaklar ameliyatta yıkanır ve boşaltılır. Cilt
açıklıgı genişletildikten sonra organlar abdomene konur
ve cilt kapatılır.
• Prognoz: Bu çocukların %50-60’ı yaşar.
103. Halotanın karaciğerde oluşturduğu patoloji aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Nodüler siroz
B) Kronik aktif hepatit
C) Kronik persistan hepatit
D) Akut hepatit
E) Fulminan hepatit
Cevap E
Halotan viral hepatitten sonra fulminan hepatitin de en
sık nedenidir. Halotana baglı karaciger hasarının iki formu
bulunmaktadır.
1. Hastaların %20 kadarında hafif ve tamamen geri
dönüşlü serum aminotransferazlarında artma ile giden
fokal hepatoselüler nekroz görülür.
2. Masif karaciğer nekrozu.
104. İntervertebral disk herniasyonu en sık hangi seviyede
görülür?
A) L2-L3
B) L5-S1
C) C5-C6
D) C6-C7
E) T9-T10
Cevap B
LOMBER DİSK HERNİASYONU: En sık L5–S1 disk hernisi
görülür. Anterior ve posterior
Longitudinal Ligamentler, diske sıkıca yapışarak destek
saglarlar. Anterior longitudinal ligament çok güçlüdür. Posterior
Longutidinal Ligament ise, ortada biraz gucludur, yanlarda daha
zayıftır. Bu nedenle en sık herniasyon posterolateral yönde
olur. Gençlerde en sık nedeni mikro ve makrotravmalardır.
Yaşlılarda ise en sık nedeni dejenerasyondur.
105. Ankilozan spondilitli bir hasta sol gözünde ani gelişen
bulanık görme, ağrı ve fotofobi başlamıştır. Hastanın
biomikroskopik muayenesinde ön kamerada; 3 (+) hücre,
keratik presipitat saptanmıştır.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bakterial konjonktivit
B) Retina dekolmanı
C) Anterior üveit
D) Koroidit
E) Glokom
Cevap C
Ön üveit (Iridosiklit):
En sık üveit nedeni idiopatiktir. Artropatilerle, özellikle
ankilozan spondilit de sıktır. Klinigi; genellikle şiddetli agrı,
kırmızı göz ve fotofobi vardır. ön kamerada hücre, fibrin ve protein
birikimine baglı bulanıklık gelişir. Biomikroskopik Muayenede
kanlanma artışına baglı ilk limbusta başlayan, sonra tüm
konjonktival kızarıklık, korneada keratik presipitatlar (hücresel
depozitler), Ön kamerada hücre görülür.
105DENEME SINAVI – 52
106. Tedaviye yanıt vermeyen tekrarlayan burun tıkanıklığı
ve epistaksis şikayeti kliniğe başvuran 16 yaşındaki
erkek hastanın çekilen grafisinde nazofarenkste kitle
saptanmıştır.
Bu hastadaki en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nazofarenks kanseri
B) Respiratuar papillom
C) Travmatik epistaksis
D) Yabancı cisim
E) Juvenil anjiofibrom
Cevap E
Soruda sözü edilen hasta nazofarenks kanseri için genç, buna
karşılık yabancı cisim için yaşlıdır. Respiratuar papillomlar için
“tedaviye yanıt vermeyen epistaksis” çok ender bir bulgudur.
Travmatik epistaksis ise kitleye neden olmaz. Bu nedenle dogru
yanıt juvenil anjiofibromdur.
107. Yirmi gün önce üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmiş olan
34 yaşındaki erkek hasta, şiddetli baş dönmesi, bulantı ve
kusma şikayetleri ile başvuruyor. Fizik muayenede spontan
nistagmus, işitme kaybı ve denge bozuklugu saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut labirentit
B) Vestibüler nörit
C) Benign pozisyonel vertigo
D) Meniere hastalıgı
E) Otitis media
Cevap A
Akut labirentit iç kulagın enfeksiyonudur ve şiddetli vertigoya
ve sensörinöral işitme kaybına yol açar.
108. Adams Hakim sendromunda aşağıdakilerden hangisi
görülmez?
A) Yürüme bozuklugu
B) Demans
C) Idrar inkontinansı
D) Ventriküler dilatasyon
E) Papillödem
Cevap E
NORMAL BASINÇLI HİDROSEFALİ (ADAM HAKİM
SENDROMU)
Ileri yaş grubu hastalıgıdır. Yavaş başlangıçlı ve progresif
seyirlidir. Primer (idiopatik) ve sekonder formu vardır.
Üçlü karakteristik klinik triad bulgusu vardır
1- Yürüme bozukluğu (ataksi) 2- Mental Değişiklikler
(Demans) 3- İdrar inkontinansı
Tanı
Bilgisayarlı Tomografi: Ventrikülomegali, periventriküler
ödem
Lomber Ponksiyon: Hastanın klinik şikayetlerinde geçici
olarak rahatlama veya iyileşme olursa, hastalık lehinedir.
Tedavi
Şant takılmalıdır.
Kafa içi basınç artışı olmadığı için papil ödemi görülmez…
109. Aşağıdakilerden hangisinde ektopik gebelik riski daha
yüksektir?
A) Geçirilmiş tubal cerrahi
B) Sterilizasyon
C) Infertilite
D) Geçirilmiş genital enfeksiyon
E) Geçirilmiş ektopik gebelik
Cevap E
Williams jinekoloji!!!!
Ektopik gebelik için en riskli durum tubal rekonstrüktif
cerrahi, 2. Riskli geçirilmiş ektopik gebelik, 3. En riskli olan ise
geçirilmiş tubal cerrahidir. Bu sorunun cevabı Rekonstrüktif
(koruyucu) ifadesi kullanılmadıgı için A seçenegi degildir. Çünkü
salpenjektomide bir tubal cerrahidir vr ektopik gebelik riskini
azaltır.
Table 7.1. Risk Factors for Ectopic Pregnancy
Factor Odds Ratio (95% Cl)
Prior ectopic pregnancy 12,5 (7.5, 20.9)
Prior tubal surgery 4.0 (2.6, 6.1)
Smoking>20 cigarettes per day 3.5 (1.4, 8.6)
Prior STD with confirmed PIDby laparoscopy and/or positive test for Chlamydia trachomatis
3.4 (2.4, 5.0)
Three or more prior spontaneous miscarriages
3.0 (1.3, 6.9)
Age≥ 40 years 2.9, (1.4, 6.1)
Prior medical or surgical abortion 2.8 (1.1, 7.2)
Infertility > 1 years 2.6 (1.6, 4.2)
Lifelong sexual partners >5 1.6 (1.2, 2.1)
Previous IUD use 1.3 (1.0, 1.8)
106 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
110. Aşağıdakilerden hangisine metastaz yapan gestasyonel
koryokarsinomun prognozu daha kötüdür?
A) Akciger
B) Mide
C) Dalak
D) Böbrek
E) Beyin
Cevap E
SKOR (7 üzeri riskli) 0 1 2 4
YAŞ
40 yaş altı
40 yaş üzeri
GEBELİK GEÇMİŞİ Mol Abortus Term
GEBELİK TANISI İTİBARİYLE GEÇEN SÜRE
4 aydan az
4-6 ay 7-12 12 aydan geç
B-HCG SEVİYESİ 1000’den az
1000 - 10000 arası
10000-100000Arası
100000 ve üzeri
TÜMÖR BOYUTU 3 cm altında
3-4 cm 5 cm ve üzerinde
METASTAZ Dalak, Böbrek
Gastroin-testinal
Karaciğer,beyin
METASTAZ SAYISI 1-4 5-8 8 den fazla
ÖNCEDEN UYGULANAN KE-MOTERAPİ
1 2
111. Bir gebede ultrasonografik olarak aşağıdakilerden hangisi
gestasyon yaşı ile en uyumlu olan ölçümdür?
A) CRL (Tepe-topuk mesafesi)
B) BPD (Biparietal fetal baş çapı)
C) AC (Abdominal çevre)
D) FL (Femur uzunlugu)
E) Humerus uzunlugu
Cevap A
CRL (tepe-popo mesafesi) ilk trimesterde ölçülür. Tüm
ölçümler içerisinde gestasyon yaşı ile en uyumlu olan ölçümdür.
112. Aşağıdaki pelvik relaksasyonlardan hangisi için moscowitz
operasyonu uygulanır?
A) Rektosel
B) Enterosel
C) Sistosel
D) Üreterosel
E) Elengasyo kolli
Cevap B
Enterosel içinde bagırsagı bulunduran bir pelvik relaksasyon
örnegidir. Tedavisinde moskovicz operasyonu kullanılır.
Rektoselde posterior kolporafi;sistoselde anterior kolporafi
yapılır.
113. Labia majuslar üzerinde ağrılı veziküler lezyonu olan ve
lezyondan yapılan biyopside intranükleer inklüzyonlar
izlenen olguda en olası etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Trepanoma pallidum
B) Hemofilus ducrei
C) Calymatobacteryum granülomatis
D) Sitomegalovirus
E) Herpes simpleks Tip 2 virus
Cevap E
Veziküler lezyonların olması, hücrelerde intranükleer
inklüzyonların görülmesi herpesi düşündürmelidir.
114. Yarısından azı myometriumda diğer kısmı ise serozal
yüzeye sarkan myom tipi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tip 5
B) Tip 6
C) Tip 2
D) Tip 3
E) Tip 4
Cevap B
KESİNLİKLE BEKLEDİĞİMİZ BİR SORU!!!!
Tip 0: Saplı intrakaviter
Tip 1: Myometriuma %50’sinden daha az invaze
Tip 2: Myometriuma %50’sinden daha fazla invaze intra
kaviter komponenti var.
Tip 3: Endometriumla bitişik ancak intra kaviter komponenti
yok.
107DENEME SINAVI – 52
Tip 4: Myometrium içinde
Tip 5: Subserozal %50’sinden daha fazlası I.M.
Tip 6: Subserozal %50’sinden daha azı I.M.
Tip 7: Tamamen subserozal
Tip 8: Servikal, ligamenter, parazitik myom
115. Endometriozis aşağıdakilerden hangisinin riskini artırmaz?
A) Overin müsinöz karsinomu
B) Overin berrak hücreli karsinomu
C) Non hodchin lenfoma
D) Malign melanom
E) Overin endometrioid karsinomu
Cevap A
Endometriozisin riskini artırdığı 4 tümörü bilmemiz
gerekiyor!!
116. Aşağıdakilerden hangisi menapozda vazomotor
semptomların tedavisinde kullanılamaz?
A) Östrojen replasmanı
B) Raloksifen
C) Tibolon
D) Östrojen/progesteron replasmanı
E) Fitoöstrojen
Cevap B
Raloksifen post menapozal osteoporozda kullanılır. En önemli
dezavantajı vasomotor semptomları artırmasıdır.
117. Aşağıdaki ultrasonografik ölçümlerden hangisi down
sendromu riskini en fazla artırır?
A) Ense kalınlıgında artış
B) Kısa femur
C) Nasal kemik yoklugu
D) Ekojenik bagırsak görünümü
E) Kısa humerus
Cevap A
NT tüm ultrasonografik ölçümler içinde down sendromu ile
en körele olan ölçümdür.
Birinci trimester tarama testinde senstivite ve spesivitesi en
yüksek olan parametredir.
118. Otuz altı haftalık gebeligi olan hastanın yapılan USG’sinde 36
hafta ile uyumlu,amniotik sıvı indeksi normal ve NST si reaktif
olarak saptanıyor. Hasta 2 hafta sonra kontrole çagırılıyor.
Hasta 3 gün sonra pelvik agrı nedeniyle doktora başvuruyor.
USG’de fetal ölüm saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Plasenta previa
B) Konjenital anomali
C) Dekolman plasenta
D) Prenatal toxoplazma enfeksiyonu
E) Uterin rüptür
Cevap C
Normalde her şeyi normal çıkan bir gebede bu kadar akut
fetal ölüm olmasının en olası nedeni dekolman plasentadır!!!!!
119. Jinekoid pelvisi olan bir hastada; verteks presentasyonda
bir fetus en sık hangi pozisyonda pelvise girer?
A) Sol oksiput anterior
B) Sag oksiput posterior
C) Sag oksiput anterior
D) Sol oksiput posterior
E) Sol Oksiput transvers
Cevap E
108 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
120. Aşağıdakilerden hangisi daha teratojendir?
A) Ampisilin
B) Eritromisin
C) Lamotrijin
D) Asiklovir
E) Seftriakson
Cevap C
Asiklovir C grubu, Lamotrijin C,D (çogu çalışmada D grubu)
digerleri B grubu ilaçlardır.
01. 14. (14 Soru) : Anatomi15. 22. (8 Soru) : Histoloji, Embriyoloji23. 32. (10 Soru) : Fizyoloji33. 54. (22 Soru) : Biyokimya55. 76. (22 Soru) : Mikrobiyoloji77. 98. (22 Soru) : Patoloji99. 120. (22 Soru) : Farmakoloji
01. 42. (42 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar)43. 72. (30 Soru) : Pediatri73. 108. (36 Soru) : Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar)109. 120. (12 Soru) : Kadın Hastalıkları ve Dogum
TEMEL BİLİMLER
KLİNİK BİLİMLER
TEMEL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– D 31– D 61– B 91– D
2– E 32– D 62– B 92– E
3– B 33– D 63– C 93– C
4– C 34– C 64– D 94– C
5– A 35– B 65– B 95– E
6– E 36– D 66– B 96– B
7– E 37– C 67– C 97– B
8– E 38– C 68– A 98– D
9– C 39– B 69– E 99– C
10– D 40– B 70– B 100– D
11– A 41– C 71– D 101– C
12– B 42– A 72– E 102– E
13– A 43– C 73– B 103– C
14– A 44– D 74– E 104– B
15– C 45– A 75– B 105– C
16– A 46– E 76– C 106– E
17– D 47– B 77– D 107– C
18– C 48– C 78– B 108– C
19– A 49– A 79– E 109– C
20– A 50– D 80– A 110– D
21– B 51– E 81– B 111– C
22– C 52– B 82– D 112– B
23– C 53– B 83– A 113– D
24– B 54– A 84– E 114– C
25– D 55– B 85– B 115– E
26– A 56– A 86– D 116– A
27– B 57– C 87– E 117– A
28– A 58– C 88– B 118– C
29– B 59– C 89– E 119– E
30– E 60– E 90– B 120– D
KLİNİK BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– B 31– E 61– A 91– A
2– D 32– D 62– E 92– B
3– A 33– C 63– E 93– C
4– E 34– B 64– B 94– E
5– C 35– C 65– C 95– B
6– C 36– A 66– C 96– D
7– A 37– D 67– B 97– E
8– D 38– B 68– D 98– D
9– E 39– A 69– D 99– D
10– B 40– A 70– E 100– D
11– C 41– B 71– E 101– B
12– D 42– D 72– E 102– C
13– E 43– E 73– D 103– E
14– A 44– D 74– E 104– B
15– C 45– D 75– D 105– C
16– A 46– E 76– E 106– E
17– E 47– E 77– D 107– A
18– D 48– D 78– B 108– E
19– B 49– C 79– D 109– E
20– A 50– B 80– D 110– E
21– D 51– A 81– E 111– A
22– E 52– B 82– C 112– B
23– A 53– C 83– E 113– E
24– D 54– A 84– E 114– B
25– B 55– E 85– E 115– A
26– C 56– C 86– A 116– B
27– D 57– A 87– E 117– A
28– C 58– B 88– A 118– C
29– E 59– E 89– D 119– E
30– E 60– B 90– E 120– C
İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / ISTANBULTel: 0212 521 77 85Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME / KADIKÖYIbrahimaga Zaviye Sokak Kat: 1 Bagımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / ISTANBULTel: 0216 336 24 29Faks: 0216 336 24 82
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi–Mamak / ANKARATel: 0312 417 23 45Faks: 0312 425 14 09
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2 M. Rıza Iş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / IZMIRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok.Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Faks: 0246 232 77 00Gsm: 0507 408 01 51
AYDINHasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez - AYDINGsm: 0530 047 00 58
TUSTIME–PENDİK (OFFLINE)Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/ISTANBUL
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANISA
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – IZMIR
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – IZMIR
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenişehir Mah. 263. Sok. Dogan Apt. Kat:1 Yahşihan/KIRIKKALE
TUSTIME YAYINCILIK LTD. ŞTİ.www.tustime.com