24
ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ilk sıralarda yer alan Büyük Abant İzzet Baysal Üniversitesi Prof. Dr. Mehmet Kutalmış

Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

ABANT İZZET BAYSALÜNİVERSİTESİ

Bölgesel kalkınmada öncü,Türkiye üniversiteleri arasında

ilk sıralarda yer alan Büyük Abant İzzet Baysal

Üniversitesi

Prof. Dr. Mehmet Kutalmış

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 1

Page 2: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

• 1965 yılında Afyonkarahisar’da doğdu. 1971-1979 yılları arasında ilk-okul ve ortaokulu Afyonkarahisar’da, 1979-1983 yılları arasında liseyiburslu-yatılı olarak İzmit İmam Hatip Lisesi’nde okudu. 1987 yılındaİstanbul Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. Ekim 1987- Mayıs 1988 arasında Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinde Arşiv elemanıolarak çalıştı. Mayıs 1988-Kasım 1998 arasında İstanbul ÜniversitesiTürk Dili ve Edebiyatı Bölümünde Araştırma Görevlisi olarak çalıştı. İs-tanbul Üniversitesi’nin görevli-izinli Araştırma Görevlisi olarak bulun-duğu Ocak 1990 - Ağustos 1997 arasında Almanya’nın JohannesGutenberg Üniversitesinde Türkoloji Bölümü’nde magna cum laudederecesi ile doktorasını tamamladı.

• 1990-2013 yılları arasında değişik dönemlerde Hollanda, Belçika,Makedonya, Yunanistan, Bulgaristan, Rusya, Tataristan, Kazakistan,Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Ermenistan, İran, Irak, İsveç,Suriye, Endonezya, Kore, bütün Balkan ülkeleri, bütün Kafkasya ülke-leri, bütün Orta Doğu ülkeleri vd. yaklaşık 40 ülkede araştırma ve in-celemelerde bulundu, dersler ve konferanslar verdi.

• Kasım 1998-Eylül 2010 arasında İstanbul Fatih Üniversitesi Türk Dilive Edebiyatı ve Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümlerinde Yrd. Doç.Dr. ve Doç. Dr. olarak çalıştı.

• Nisan – Haziran 2009 döneminde Kazakistan’da aynı anda iki üniver-sitede Süleyman Demirel Üniversitesi ile Şet Tilder Üniversitesi’ndeTürk Dili ve Tarihi dersleri verdi, aynı dönemde her hafta Kazakistan’danKırgızistan’a geçerek Alatoo-Atatürk Üniversitesi’nde Türk Dili Tarihi veTürkoloji seminerleri verdi.

• Aralık 2010’da Abant İzzet Baysal Üniversitesi Türk Dili ve EdebiyatıBölümü’ne Profesör olarak, 2011 yılı başında da Bölüm Başkanı olarakatandı.

• 1998-2013 yılları arasında Türkiye Türkçesi, Osmanlıca, Karahanlıca,Eski Kıpçakça, Göktürkçe, Eski ve Yeni Uygurca, Memluk Türkçesi, Türk-Yunan Dil-Kültür İlişkileri, Türk-Ermeni Dil-Kültür İlişkileri, Türk-FarsDil-Kültür İlişkileri, Türk-Moğol Dil-Kültür İlişkileri, Ermeni Kıpçakçası,Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleriverdi.

• 1998 yılından beri konuları Grek harfli Türkçe, Altay Türkçesi, ErmeniHarfli Türkçe, Eski Altayca ve Özbekçe olan 14 mastır tezi yönetti.

• Küçük yaşlardan itibaren değişik düzeylerde Almanca, İngilizce,Arapça, Farsça, Rusça, Latince ve Türk lehçelerini (Kazakça, Kırgızca,Tatarca, Özbekçe) öğrendi.

• 2011 yılı başında Abant İzzet Baysal Üniversitesi Bolu Halk KültürünüAraştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü olarak atandı, bu merkezdeher hafta farklı bir öğretim üyesine akademik konferans verdirerek veuluslararası konferanslar, sempozyumlar, seminerler, sergiler vs. dü-zenleyerek burasını üniversite-şehir halkı buluşma ve araştırma mer-kezi haline getirmek istedi. Arkadaşları ile çok sayıda akademikorganizasyon gerçekleştirdi. Bunlardan ikisini özellikle kaydetmek ge-rekir: 7-8 Ekim 2013 tarihlerinde Uluslararası Gerede Kültürü ve SanatıSempozyumu, 10-11 Ekim 2013 tarihlerinde Uluslar arası KaradenizELT Konferansı.

• Temmuz 2012 tarihinde Yabancı Diller Yüksekokulu ile Dil Eğitimi veAraştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü olarak atandı.

Prof. Dr. Mehmet Kutalmış evli ve dört çocuk babasıdır.

Prof. Dr. Mehmet KutalmışAİBÜ Fen Edebiyat FakültesiTürk Dili ve Edebiyatı Bölümü

[email protected] 520 27 79

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 2

Page 3: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Öncelikle ifade etmek isterim ki, sadece resmen oy verme hakkınasahip olan (Prof. Dr., Doç. Dr. Yard. Doç. Dr.) öğretim üyelerine değil,üniversitenin bütün akademik personeline (Prof. Dr., Doç. Dr., Yard.Doç. Dr., Dr., Öğretim görevlisi, okutman, çevirmen, Arş. Gör.), idaribirim mensupları (genel sekreter, sekreter, şef, müdür vd.), Bolulular,hayırseverler, basın mensupları, öğrenciler ve diğerlerine hitap ediyo-rum. Rektörlüğü belirleyecek olan süreç ve sıralama bilindiği gibi, öğ-retim üyelerinin oyları, YÖK’ün sıralaması ve Cumhurbaşkanı’nınatamasıdır fakat ben hepinize hitap etmek isterim; öncelikli olanseçim ve atamadır, fakat mutlak manada sadece üniversiteyi oluşturanakademik ve idari personelin, bütün unsurlarıyla ve kesimleriyle, Boluhalkının destek ve çabalarıyla arzuladığımız ideal Abant İzzet BaysalÜniversitesi’ni gerçekleştirebiliriz, bütün bu kişiler ve kesimler benimiçin değerlidir, her biri nazar-ı itibara alınmalıdır, o yüzden ben bakı-şımı, ufkumu, hayallerimi ve kirlerimi hepinize sunmak ve hepinizindesteğini almak istedim.

Bu kitapçığı sizlere arz etmemin iki temel sebebi var: Birincisi açıkçaher rektör adayı seçilmek isterken kendini, ideallerini ve programınıtanıtmalıdır; bu tanıtım da bütün açıklığıyla, bütün ayrıntılarıyla akılve bilimin zirvesi olan üniversiteye yaraşır tarzda olmalıdır. Diğeri deher halükârda üniversitemizi, insanı ilgilendiren bütün hususlarıbütün meseleleri nasıl daha iyi yapabiliriz düşüncesinin takdimidir kiseçimlere ve seçilecek kişiye yoğunlaşmışken her zaman canlı olmasıgereken meselelerin en parlak ve en hararetli şekilde ortaya konmasıgerektiğine inanıyorum ve seçilmem halinde burada serdedilen bu türkonuların tartışılma, canlı tutulma ve uygulamaya konma gayretiiçinde olacağımı vadediyorum; bu, seçim döneminde sürekli gün-demde tutulması gereken meselelerden bahsetmek için iyi bir fırsatolmuştur. Bilimsel seviyeyi nasıl yükseltiriz, akademik kaliteyi nasıl ar-tırırız, üniversitemizin her alanda derecesini ve etkinliğini nasıl yük-seltebiliriz, öğrencilerin barınma vs. sorunlarını nasıl halledebiliriz,zaten az olan öğretim üyesi sayısını nasıl yükseltebiliriz, Bolu halkı vebölgesi için neler yapabiliriz vb. meselelerin her an hayatımızda veözellikle üniversite ortamında sürekli yaşanması gerektiğine inanıyo-rum. Bologna, Erasmus gibi büyük çaplı ve hatta evrensel akademikfaaliyetlere öncülük eden üniversiteler bile daha iyiye ulaşmanın der-dinde iseler bizim üniversitelerimizin canhıraş toplantılar ve çırpınış-lar sergilemesi gerekir.

Üniversiteler ve akademisyenler bir taraftan kendi çok yönlü vazife-lerini hakkıyla yerine getirirken bir taraftan da üniversitelerini, bölge-lerini, ülkelerini ve hatta bütün küreyi daha iyiye ve daha güzelegötürmenin çabası içinde olmalıdırlar. İlim adamının düşünme sürecive kapsamı işi ve işyeri ile sınırlı değildir, pek çok meslek mensubununişyerinden ayrıldıktan sonra işi biter fakat bilim adamı işyerini bey-ninde taşır, hayatı devam ettiği müddetçe dünya, insanlık ve ilim me-seleleri devam eder.

Saygıdeğer Öğretim Üyeleri, Değerli Meslektaşlarım

Üniversitemizin Değerli Akademik ve İdari Birimler Mensupları

Bolu Basının Değerli Temsilcileri ve Sevgili Bolulular

3

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 3

Page 4: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Bolu yüksek imkânlar şehridir, Bolu antik dönemde bile Roma İmpa-ratorluğu’nun en itibarlı ve en güzide bir kaç şehrinden biri idi. Bolu,Türkiye’nin en zengin şehirlerinin başındadır; Bolu, Türkiye’ninkonum itibariyle en şanslı yerindedir ama Bolu’nun Abant İzzet BaysalÜniversitesi olması gereken yerde değildir. Bolu halkı çalışkan ve olupbitenlere karşı yüksek alaka sahibi; Bolu basını, her zaman teyakkuzhalinde ve hareketli, Üniversite mensupları yüksek nitelikli, üniversitedünya ölçeğinde bir büyük hayırseverin rehberlik ve fedakârlığına vesürekli maddi desteğine sahip, üniversite çalışanları canhıraş çalışmaazminde fakat üniversite beklenen yerde değil! Bunun temelinde yö-netim sorunları vardır. Son dönemde olup bitenleri hepimiz canlı ola-rak gördük, yaşadık; bazı meslektaşlarımın, idari personel, şehir halkı,bölgenin önde gelenleri vs. aldığım teşvik edici sözler benim yukardaserdettiğim ifadelere destek oldu. Hepimiz Türkiye’nin ve dünyanınen mutena zirvesine yerleşmiş Abant İzzet Baysal Üniversitesi’ninmensupları, takipçileri ve destekçileriyiz. Aynı anda Bölüm Başkanlığı,Bolu Halk Kültürünü Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü, DilEğitimi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü, Yabancı DillerYüksekokulu Müdürlüğü yapmakta olan, arkadaşlarıyla birlikte çoksayıda konferans, çalıştay, sempozyum vd. düzenlemiş bir akademis-yen ve idareci olarak, yabancı öğrenciler ve yabancı ülke hocalarınabüyük önem vererek, yurt dışı akademik bağlantılarla üniversitemizinuluslar arası bir hüviyet kazanması için canla başla çalışan ve hepsin-den önemlisi Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nin bir mensubu olmaklamüşerref ve bu aidiyet duygusunun verdiği sorumluluk ve heyecanıtaşıyan bir meslektaşınız ve arkadaşınız olarak, Abant İzzet BaysalÜniversitesi rektör adayı olarak yola çıktım. Beni bu yola çıkaran ikitemel amil vardır: Bugüne dek Avrupa (Almanya, Belçika, Hollandavd.), Asya (Rusya Federasyonu, Kazakistan, Özbekistan vd.), Balkanlar(Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Bosna-Hersek vd.), Kafkaslar(Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan vd.), Orta Doğu (Suriye, Irak, İranvd.), Uzak Doğu (Endonezya, Güney Kore vd.) yaklaşık 40 ülkenin üni-versitelerinde araştırma ve incelemelerde bulundum, gittiğim her ül-kede hem bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı hem bir gezgin hem birbilim adamı ve hem de Türkiye’nin bir diplomatı gibi hareket ettim,bütün bunlar bana bugün bir birikim ve tecrübe olarak yol gösteriyor,hatta ufku ve ötesini gösteriyor. Yüksek ve düzenli gelişmiş ülkelerinüniversitelerinin de yüksek seviyelerde olduğunu gördüm ve bunlarıAbant İzzet Baysal Üniversitesi’nde uygulamamız gerektiğine inandımve bunu akademik vazife olarak düşündüm. Diğeri de bu ideallerimisiz değerli akademisyen dostlarımla ve Bolu halkı ile birlikte gerçek-leştirip bunu bilimin ve eğitimin rehberliğinde bölgemiz ve Türkiye-mize bir örnek olarak sunma düşüncesidir. Ben size üniversiteyibirlikte yönetelim, üniversiteyi ve Bolu’yu Türkiye’nin yıldızı yapalımdiyorum, bunu sevgi, saygı, akıl, bilim ve kanunlara uyarak kısa za-manda birlikte başarabiliriz. Üniversite-Halk işbirliğini yüksek verimeçevirebiliriz, bunu başarırsak Bolu örneği bütün Anadolu üniversite-lerine numune olabilir.

Bu yönde beni teşvik eden, destekleyen, samimi olarak beklentilerinidile getiren meslektaşlarıma ve Bolu halkına yürekten teşekkür eder,hepinize hayatınız boyunca başarı ve mutluluklar dilerim.

Prof. Dr. Mehmet Kutalmış

4

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 4

Page 5: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Özerk Üniversite’de Özerk Öğretim Üyeleri olarak Üniversiteyi birlikte yöneteceğiz, bir-likte yükseleceğiz, birlikte yükselteceğiz.

n

Benim hedem mevcut statükoyu sürdürmek değildir, benim bütün hayatımı kaplayanidealim bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ilk sıralarda yer alanbir Büyük Abant İzzet Baysal Üniversitesi’dir. 50. 60. sırada olmak Abant İzzet Baysal Üni-versitesi’ne yakışmaz, en temel hedem Abant İzzet Baysal Üniversitesi’ni ilk iki yılda Tür-kiye’nin en iyi ilk on üniversitesinden biri yapmaktır. Bunu nasıl gerçekleştireceğimiziilerleyen sayfalarda ifade edeceğim. Bu ideali gerçekleştirirsek Türkiye’nin bütün bölgeleriüniversitelerin rehberliğinde her alanda hızla kalkınacaklardır.

n

Rektör, akıl-bilim-kanun üçgeninden dışarı çıkmamalıdır; rektör bilim, akademik araştır-malar ve her türlü kalkınmanın öncüsü olmalıdır. Rektör ve yardımcıları BAP parası ala-mayacak, şahıslarını ilgilendiren hediye, tanıtım kitabı vs. bütün masraarını ceplerindenödeyecekler.

n

Seçilmem ve atanmam halinde meslektaşlarına, arkadaşlarına, idari personele, öğrenci-lere ve halka gülümseyen ve her zaman onların arasında olan, kampüsteki herkesi değerlibir fert olarak gören bir rektör olacağım.

n

Rektörlük bütün üniversite mensuplarının uğrak yeri; bilimsel çalışmaların, bölge mese-lelerinin ve dünya sorunlarının görüşüldüğü, tartışıldığı, çözümler ve güzellikler arandığıbir buluşma merkezi olacak.

n

Soruşturma, yıldırma, mobing, sürgün, haksız yer değiştirme vs. uygulamalar son bulacak;sevgi, saygı, hoşgörü ve dayanışmayı hâkim kılacağız.

n

Bütün birimlerde ve alanlarda israf ve yersiz masraarı önleyeceğiz, gelirleri artıracağız.

n

Yapılacak her bina, açılacak her bölüm, atanacak her idareci ve gerçekleştirilmek istenenher yenilikte öğretim üyelerinin ve idari birimlerin görüş ve önerileri dikkate alınacak.

n

Süratle bütün alanlarda Üniversite-Halk işbirliği tesis edilecek; Danışma Meclisi kurula-cak.

n

Tıp ve Diş Hekimliği akademik ve idari personeli başta olmak üzere çalışanların ve haksahiplerinin özlük hakları ve gelirleri korunarak rektör ve yardımcılarının döner sermayepayları azaltılacak.

n

Basın bürosu kurulacak, yerel ve ulusal basınla işbirliği imkânları artırılacak.

n

Yardımcı Doçentlerin, Arş. Gör. vd. akademik personelin özlük hakları korunacak, onlarakanuni hakları bildirilecek ve bunlardan yararlanmaları teşvik edilecek; hiç birisinin işineson verilmeyecek ve onlara sınırsız ve ücretsiz yabancı dil kursu verilecek, Doçent olmalarıiçin her türlü destek sağlanacak.

n

Yardımcı Doçentler başta olmak üzere bütün üniversitemiz akademik mensuplarına 6-12ay arasında maaşlı izinli-görevli statüsünde yurt dışında bulunma hakkı verilecek.

Vaatlerim

5

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 5

Page 6: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

İzzet Baysal Vakfı ile işbirliği artırılacak; mezunlar, büyük işletme sahipleri, Amerika veAlmanya başta olmak üzere yurt dışında bulunan yatırımcılarla temasa geçilecek, üniver-sitenin maddi ve manevi destekçileri artırılacak.

n

Proje Yönetim Osi tesis edilecek, üniversitemizin yurtiçi ve yurtdışından alacağı proje-lerdeki payı yükseltilecek, alınan projelerden döner sermayeye kesilen miktarlar düşürü-lerek gerçek proje çalışanlarının payları yükseltilecek.

n

Meslek Yüksekokullarının ve bölümlerinin gelir getirici çalışma ve faaliyetleri desteklene-cek; çalışan hoca ve öğrencilere gelir payı ödenecek.

n

Yabancı öğretim üyelerinin ve yabancı öğrencilerin sayısı ve oranı süratle yükseltilecek,kampüs uluslar arası akademik ve entelektüel bir merkeze dönüştürülecek.

n

Kampüsün tamamını kapsayacak şekilde Wi-, Wireless sistemi kurulacak, internet alt-yapısı süratle yenilenip güçlendirilecek; elektronik yazışma uygulamasına geçilecek, kağıtve zaman israfı önlenecek.

n

Türkçe ve yabancı dilde akademik kitap ve makale yayınlarına hız ve önem verilecek.

n

Üniversitemiz (Eğitim Fakültesi, Tıp Fakültesi vd.) bütün akademik birimleri ile Tekno-kente, Bolu’nun eğitim, sanayi, tarım, ticaret, uluslar arası bağlantılar, turizm ve sağlık ya-tırımlarına öncülük edecek.

n

Önce çalışan personelin 0-5 yaş arası çocukları için büyük ve ucuz Üniversite Kreşi, ar-dından Üniversite İlköğretim Okulu ve Üniversite Koleji kurulacak.

n

Süratle büyük, çağdaş imkânlarla donatılmış ve çok işlevli, yerli ve yabancı gazetelerinokunabileceği, 08-22 saatleri arasında açık kalacak yüz binlerce kitaplık bir kütüphane ku-rulacak.

n

Kampüs spor salonları, yürüme ve bisiklet parkurları, botanik-herbaryum parkı, sinemave alışveriş merkezleri ile 24 saat yaşanabilir bir yaşam merkezi haline getirilecek.

n

Öğrenci, üniversite personeli ve halkın kampüs alanına kolay, ucuz, süratli ve hızla ulaşa-bilmeleri için ulaşım vasıtaları (bisiklet, dekovil vd.) çeşitlendirilip artırılacak.

6

Projelerim

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 6

Page 7: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Üniversite nasıl olmalı? Abant İzzet Baysal Üniversi-tesi Nasıl Bir Üniversite Olabilir / Olmalıdır?

Üniversitenin en temel özelliklerinden birisi, özerk veevrensel bir kurum olmasıdır. Üniversiteleri dünyanınönde gelen üniversiteleriyle işbirliği yapamayan, yarışa-mayan Türkiye, bütün alanlarda eksik demektir; üniver-siteler kendilerini yine kendi irade ve çabalarıylayükseltebilirler. Üniversiteler özerk kurumlardır, üniver-sitedeki her şey özerklik ve bilimselliğe dayanmalıdır.

Üniversiteler Hükûmet’e, Hazine'ye, devlete ve bölgehalkına yük olmamalıdır. Aksine üniversiteler bölgehalkı başta olmak üzere insanı ve tabiatı ilgilendirenbütün meselelerin, bölge sorunlarının, ülke meselele-rinin, çevre meselelerinin, dünya meselelerinin üze-rine üzerine gitmelidir. Akıl ve bilim sahipleri dertlerehal çareleri üretemezse kim çare bulabilir?! Bizim ül-kemizde hemen her birimiz bunun birer canlı ve tec-rübeli şahitleriyiz. Bir ailede çok sayıda kardeş vardırhemen hepsinin eğitim seviyesi orta veya düşük, eko-nomik veya sosyal pek çok sorunları vardır. Böyle birailede sorunları ve dertleri halletmesi beklenen kim-dir?! Üniversite eğitimi almış olandır! Hatta o çok iyieğitimli kişi ailenin diğer bütün fertlerinin eğitim veekonomik işlerini iyileştirmeye yeter. Ülkemizin in-sanları sorunları söz konusu olduğunda haklı ve hakkıolarak gözlerini üniversite mensuplarına çevirmekte-dirler.

Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğrenci / ders verenhoca oranı bakımından olması gereken yerde / idealnoktada değildir. Eğitim kurumlarında kimse özeleşti-riye yanaşmıyor veya bundan bahsetmiyor fakat ra-kamlar ve istatistikler ortada! Harvard’da,Cambridge’te, İstanbul’da, ODTÜ’de durum bu, bizdebu. Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde Yaklaşık 25 binöğrencimiz var, ders veren hoca sayısı (Profesör, Do-çent, Yardımcı Doçent, Öğretim Görevlisi, Okutman)toplam 773!. Tezli (876) ve tezsiz yüksek lisans (92) vedoktora öğrencisi (200) sayısı toplam 1168’dir ve bu li-sans öğrencilerinin toplam sayısıyla kıyaslandığızaman çok düşük bir rakamdır: 25.000 / 773 = yaklaşık

32 öğrenciye bir ders veren hoca düşmektedir, dokto-ralı ders verenlerin toplamını kıyasladığımızda burakam daha da düşmektedir ki, gelişmiş üniversite-lerde 10-20 öğrenciye bir hoca düşmektedir.

Sıkça bir araya gelip bütün alanlarda daha yüksek birüniversite ve daha yüksek bir insaniyet ve varlığın tar-tışma, sohbet ve planlarını yapacağız. Koşumuz büyükbaşarılara ulaşsın ve bütün ülke sathına örnek olsun.Dünya ölçeğinde insanlık olarak, Türkiye olarak veözellikle üniversiteler olarak çok hayati ve son derecehassas bir dönemden geçiyoruz. Bütün bu meselelerinçok yönlü bilincinde olan biz bilim adamları bu küreselve konjonkturel süreci şahsi ve indi bir yaşantıyla,günü birlik meselelerle ve günü kurtarmakla geçirirsekkorkarım sadece günü kaybetmeyecek gelecek yıllarıda kaybedeceğiz. Türkiye son 10 yıllık siyasi istikrar,büyük atılımlar, büyük yatırımlar ve dünya ölçeğindeki(ekonomik, politik, uluslararası ilişkiler, lm endüs-trisi, yaptığı dış yatırımlar, sanayi hamleleri, ihracat,Türkçenin dünyada yaygınlaşması vs.) büyük başarı-larıyla dünyada saygı ve yüksek alaka ile takip edilmek-tedir. Türkiye, dünyanın en az yarısı tarafındanyakından takip edilen, başarıları, yükselişi vs. heye-canla anbean izlenen ülkedir; bizler, biz akıl ve bilimsahipleri, bilim adamları bunu görmezden gelemez,dünyanın minik bir köşesindeki ülke vatandaşları gibisakin yaşayamayız; ben bilim adamlarının sürekli bi-limsel ve insani odaklanma halinde olmaları gerekti-ğine inanıyorum. Burada, Türkiye’de bu yenidendoğuş, yeniden diriliş ve her alanda yüksek kalkınmayısağlıklı bir şekilde gerçekleştirmede en büyük görevüniversitelerindir. “Büyük Türkiye”, içinde bulundu-ğumuz yüzyılda bütün alanlarda söz sahibi olmalıdır,bu ideal de sadece ve sadece bilim ve eğitimde zirve-lerde olan bir Türkiye ile mümkündür!

Lisans öğrencisi sayısını en az 4 yıl içinde artırmadansabitlemek, fakat yüksek lisans ve doktora öğrenci sa-yısını hızla artırmak düşüncesindeyiz. Gelişmiş bazıüniversitelerde mastır ve doktora öğrencisi oranı li-sans öğrenci sayısının % 50’si kadarken Abant İzzet

7

Özerk Üniversite’de Özerk Öğretim Üyeleri olarak

Üniversite’yi birlikte yöneteceğiz, birlikte yükseleceğiz, birlikte yükselteceğiz.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 7

Page 8: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Baysal üniversitesinde bu oran son derece düşüktür.Kendi bölümümüzde (Fen Edebiyat Fakültesi TürkDili ve Edebiyatı Bölümü) lisans ve yüksek lisans sa-yısını nasıl artırdık onu kısaca ifade etmek isterdim.Üç sene önce 11 başvuru vardı 5 öğrenci alabildik,son dönemde 51 başvuru oldu 10 kişi aldık, yılda birdefa öğrenci alırken yılda iki dönemde de öğrenci al-maya başladık, yatay ve yabancı öğrenci alımlarıylabu sayıyı daha da artırdık.

Pek çok alanda olduğu gibi, üniversite sistemimizle il-gili sorunlar ve tartışmalar devam etmektedir ve ede-cektir; bu, sadece Türkiye’nin temel sorunusanılmasın, en gelişmiş ülkelerde (Almanya, Fransa,Amerika vd.) bile en çok tartışılan konuların başındaÜniversiteler gelmektedir. Burada Türkiye’deki üniver-site sistemi üzerinde durmak yerine, biz Bolu ve Bo-lu’da yüksek öğretim meselesi üzerine odaklanmalıyız.Suçlu ve eksikli aramanın anlamı yok! Temel sorunlarıtespit ettikten sonra hep birlikte en büyük sorunlarıbile halledebiliriz!

Biz Türkiye’deki üniversitelerin gidişatına takılıp git-mek veya bizden daha gerilerde olanlara bakarak te-selli bulmak yerine, bölgenin, şehrin, ülkenin ve kendikonumumuzu ortaya koyacak bir ufuk, bir strateji be-lirlemeliyiz. Ben Bolu’da böyle bir üniversite öngörü-yorum, bunun rüyasını görüyorum, bunu günlükhayatımda da görüyorum, en azından gerçekleştire-bileceğimize inanıyorum. Aslında her üniversite bunukendi gerçekleriyle baş başa üniversite stratejisi be-lirlemesiyle hızlı ve dengeli kalkınma da gerçekleşe-cektir.

Nasıl bir üniversite?! Bizim birinci sırada kabul etme-miz gereken temel kıstas, madem üniversite evrensel-dir, o halde üniversite kavramı ve günümüzde ulaşmışolduğu en yüksek seviye de bizim kabul edeceğimiz birhusustur. Bunlar bilgi üretme, üretilen bilgi ve bilimselneticeleri uygulamaya geçirme, akli, ilmi ve vicdaniolandan yana tavır koyma ve bu konudaki yasaklarıtakmama, hiçbir güçten çekinmeden bilgi ve görüşünüortaya koyma, ülke sorunlarını ve dünyada insanı vetabiatı ilgilendiren temel konularda kendini ve hiçbirgerekçeyi düşünmeme, doğru ve hak söz konusu oldu-ğunda ırk, etnik unsur, din, mezhep vs. farkı gözet-meme… kısaca üniversite bilgi ve insaniyetin enyüksek mertebesidir ve bu yönüyle de özerk olmalıdır,biz bunları kendi içimizde uygularsak özerkliği bütünyönleriyle yaşamış ve yaşatmış oluruz.

Üniversite Bolu’nun bütün alanlarda kalkınmasının vehatta şaha kalkmasının motoru ve beyni olacak! BoluTürkiye’nin en zengin vilayeti, Türkiye’nin ve dünya-

nın en mutena coğrafyasına sahip (yüzölçümünün %55’i ormanlarla kaplı), kaynak suları, verimli topraklarıvs. yönleriyle ve hepsinden önemlisi bölgenin tama-mını ve üniversiteyi destekleyen büyük bir vakfı ile(İzzet Baysal Vakfı), Türkiye’nin en şanslı illerinden bi-ridir; üniversitemiz işte böyle bir ilin en mutena ye-rinde yerleşmiştir, yirmi yıllık kurumsal kimliği vehatta yüz yıllık bir yüksek öğretim geçmişi ile büyük birakademik birikim ve tecrübeye sahiptir; idari birimlerçalışanları canla başla üniversitenin yükselmesine gay-ret etmektedirler, akademik personelin büyük birkısmı genç ve iyi eğitimlidir, üniversitenin uluslar arasıbağlantıları yoğundur, öğrenci başarı proli yüksektir.Bütün bu avantajlara baktığımızda üniversitemizin ol-ması gerektiği yerde olmadığını görürüz. Son dört yıldabariz şekilde göze görünen iki alandaki artış: Öğrencisayısı 16.000 iken 25.000 olmuştur! Aynı nispette öğre-tim üyesi, etkili olma ve bölgeye katkısı artmış mıdır?!Hayır! Binaların yükselişi ise hayırseverlerin ve devle-tin maddi desteğiyle gerçekleşmiştir! Nicelikle öğün-mek makul ve akademik değildir! Daha beş yıl öncekurulmuş pek çok üniversite bu seviyelere gelebilmiş-tir! İyi bir yönetim, iyi bir atmosfer, başarıya odaklan-mış bir ekip ve süreçle ve hepsinin yanında halk vebasının desteğini alarak Abant İzzet Baysal Üniversi-tesi’nin iki yıl içinde Türkiye’nin en başarılı ilk 10 üni-versitesi arasında yer alacağına inanıyorum. Bununyanında uluslar arası bağlantıları ve akademik seviyesidünyanın önde gelen üniversiteleri arasında olacaktır:Her şeyden önce üniversiteye huzur ve barış getiril-meli, soruşturma, yıldırma vs. son bulmalı, sevgi, saygıve dayanışma tesis edilmeli, akademik teşvik ve üretimartırılmalı, eğitim sıkı tutulmalı, idari birim mensuplarıve öğretim üyeleri ve bütün akademik personel el üs-tünde tutulmalı, halkın ve yerel basının desteği alın-malı, vilayetin yöneticileri ile sürekli iletişim halindebulunmalı, gelirler artırılmalı, yurt içi ve yurt dışındaüniversitenin tanıtımı yapılmalı, dünya görüşüne ba-kılmadan, tarafgir davranmadan boş tutulan akademikkadrolar doldurulmalı, yabancı uyruklu hocalar ve(TÜBİTAK, Erasmus, Farabi, Mevlana, farklı proje vs.vasıtalarla) çok sayıda misar öğretim üyesi üniversi-temize getirilmeli, akademik yayınlara büyük desteklervererek nicelik ve niteliği artırılmalı… böylece üniver-sitenin imajı süratle yükselecek ve gerek akademik (öğ-renci, öğretim üyesi vd.) alanda gerekse halk arasındabir çekim merkezi olacak, şu güzide kampüsümüz 24saat uluslar arası nitelikte akademik faaliyetlerin icraedildiği bir huzur, barış, bilim, kaynaşma ve üretmeüssü haline gelecektir. Eğitim ve başarı komple mese-lelerdir ve ben bu kitapçığın devamında bu meseleleriayrıntılı olarak tasvir edeceğim.

8

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 8

Page 9: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Rektör Kimdir? Rektörlük nasıl olmalıdır?!

Üniversite rektörü, üniversitenin başkanıdır, bilim veakademik araştırmaların da önde gideni, takipçisi, des-tekçisi; üniversitenin hoca, öğrenci ve çalışanlarınınbütün haklarının, sorunlarının vs. takipçisi olmalıdır.Rektör, herkesten önce ve herkesten daha çok huku-kun üstünlüğüne inanmalı, akıl-bilim-kanun üçgenin-den ayrılmamalı, bütün kesimlere, bütün kişilere,bütün inanç ve farklılıklara saygı göstermeli ve aynı öl-çüde davranmalıdır. Rektör, üniversitelilik bilinci ge-lişmiş, uluslar arası akademik vasıara sahip, insan hakve özgürlüklerine ve haysiyetine saygılı olmalıdır. Rek-tör halka, gazetecilere, öğrencilere, arkadaşlarına, per-soneline ve herkese tebessümle bakabilmelidir.

Rektör maddi, manevi, makam vs. hiçbir konuda ay-rımcılık yapmayan, bol okuyan, bol gezen, herkese eşitmesafede durabilen, demokrat, eleştiriye katlanabilen,diplomat, esnek ve saydam olmalı, iddialar karşısındabütün meselelerde hesap verebilmelidir. Rektör sö-züne ve özüne güvenilir olmalıdır, hadiseler ve farklı-lıklar karşısında inisiyatif kullanabilmeli, zayetgöstermemeli, akademik, diplomatik ve insani yöndengörgülü olmalı, kararlı tutum sergileyen bir kişi olma-lıdır, ufak tefek işlerle ve tali meselelerle meşgul olma-malı, üzerine saldırgan söz ve araçla gelseler debilmukabele karşılık vermemeli, her ne durumdaolursa olsun doğruluk ve akademik çizgiden ayrılma-malıdır. Rektör sürekli ön planda görünmemeli, enyüksek akademik ve insani meselelerle ilgilenmeli amahalkın ve bölge esnafının ve çok farklı kesimlerin ara-sında da görünmelidir. Rektör ufuk sahibi olmalıdırhatta Atatürk'ün dediği gibi ufku da görmek yetmezufkun ötesini görmelidir.

Rektör üniversitenin hoca, öğrenci ve çalışanlarınınbütün haklarının (hastalık, özlük hakları, sorunlarının)takipçisi olmalıdır. Rektör, sadece yönetiminde bulu-nan kişilerin değil, bütün vilayet ve bölge halkının, do-ğasının ve hatta bütün dünyada olup bitenlerin

takipçisi ve öncüsü olmalıdır. Benim üniversitem,benim vilayetim kısır bir anlıyıştır; benim dünya görü-şüm bütün dünya, bütün insanlardır, benim üniversi-temdeki, benim yaşadığım bölgedeki bir hadise benihuzursuz ediyorsa, aynı zamanda Vietnam’daki, Kam-boçya’daki, Somali’deki, Mısır’daki bilim ve insanlık-dışı sahne ve hadiseler de beni rahatsız eder ve duyarlıolmaya sevkeder; aydın, çağının tanıdığı ve hamisidir,rektör de bunların başında gelmelidir; sadece bina vefakülte sayısı ile meşgul olmak ve hele hele övünmekçok cılız bir anlayıştır.

Rektör, inşaat kontrolörü değildir. Rektör, görüşmek is-teyenleri haftalarca, aylarca randevu kuyruğunda bek-letmemelidir, isteyene derhal görüşme saati vermeli vehatta görüşmek isteyenin ayağına gitmelidir. Rektör el-bette Yüksek Öğretim mevzuatını en iyi bilen kişi ol-malı ve fakat sadece mevzuat kâtibi bürokratolmamalıdır.

Beni seçerseniz kendinizi seçersiniz, üniversiteyi bir-likte yönetelim, üniversiteyi ve Bolu’yu Türkiye’nin yıl-dızı yapalım diyorum, bunu sevgi ve saygıyla; akla,bilime ve kanunlara uyarak kısa zamanda birlikte ba-şarabiliriz. Halk bizim ana dayanağımızdır / Basın enbüyük doğal gücümüzdür! Basını kim takar, halk dakim oluyor?! anlayışına sahip bir üniversite yönetimi,bölge adına, bilim ve insanlık adına bir şey yapamaz!Üniversite-halk işbirliğini, üniversite-basın irtibatınıyüksek verime çevirebiliriz, bunu başarırsak Bolu ör-neği bütün Anadolu üniversitelerine numune olabilir.Herkese en yüksek seviyede insani saygı, nezaket ve iti-bar gösterilecek. Size iş olsun diye danışılmayacak,atacağımız her bir adımı birlikte atacağız. Üniversitemensuplarının hiç birinde hediye kabul edilmeyecek,rektörün üniversitede çalışan her bir şahsa aldığı herhediyenin parasını rektör kendi cebinden ödeyecek.

Eleştiri ve sorgulama geleneğini yerleştireceğiz, öğre-tim üyelerimizin ve idari personelin, öğrencilerin, ba-sının ve halkın eleştiri ve sorgulamalarına açık

9

Rektör, akıl-bilim-kanun üçgeninden dışarı çıkmamalıdır, bilimde,

akademik araştırmalarda ve hertürlü kalkınmada öncü olmalıdır.

Rektörlük bütün üniversite mensuplarının uğrak yeri olmalıdır.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 9

Page 10: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

olmalıyız, bu iki temel özelliğe açık olmak bir erdemdeğildir, çağımızda ilerlemenin, sağlıklı yükselmeninve hatta mevcudu korumanın en temel gerekliliğidir.Kendisini eleştirmeyen, eleştirenlere saygı gösterme-yen, olup bitenleri sorgulamayan, eleştiri ve sorgula-malara açık olmayan hiçbir kişi, kurum veya sistemsağlıklı gelişemez.

Rektörlük de istihbarat ve şleme merkezi olmamalı-dır. Üniversiteler özerktir, üniversitede çalışan her biröğretim üyesi de özerktir; herkesin inancı, dünya gö-rüşü, yaşam tarzı kendine, hiç kimsenin özel dünya-sına müdahale edilemez, edilmemelidir. Rektörlükbinası randevu bekleme yeri değil üniversite mensup-larının hepsinin ve hatta basın mensuplarının ve üni-versiteye katkıda bulunacak veya kendilerine bilimselkatkı - destek bekleyenlerin buluşma noktası olacaktır.Bölümün akademik ihtiyaçlarını bölüm hocaları belir-leyecektir; bölümlerin akademik faaliyetlerine rektör-lük müdahil olamaz ama destekçi olmalıdır!

Türkiye, dünyanın tamamı tarafından yakından izle-nen, başarıları, yükselişi vs. heyecanla takip edilen ül-kedir; bizler, biz akıl ve bilim sahipleri, bilim adamları

bunu görmezlikten gelemez, dünyanın minik bir köşe-sindeki ülke vatandaşları gibi sakin yaşayamayız; benbilim adamlarının mütemadiyen bilimsel ve insani ha-reketlilik halinde olmaları gerektiğine inanıyorum. Bu-rada, Türkiye’de bu yeniden doğuş, yeniden diriliş veher alanda yüksek kalkınmayı sağlıklı bir şekilde yük-seltmede en büyük görev üniversitelerindir. Kardeşle-rim, ben burada duymaya alışık olmadığımız şuifadeleri özellikle kaydetmek isterim: Türkiye günü-müzde bin yıllık şerei ve onurlu mazisinin ve tarihimisyonunun tabii bir neticesi olarak step, İslam, Akde-niz ve Avrupa medeniyetlerinin tamamını özündeözümsemiş bir medeniyet coğrafyasında bulunmakta-dır; bu ülke “Büyük Türkiye”, içinde bulunduğumuzyüzyılda bütün alanlarda söz sahibi olmalıdır, bu idealde sadece ve sadece bilim ve eğitimde zirvelerde olanbir Türkiye ile mümkündür!

Sizinle ilgili kararları birlikte alacağız. Üniversite ho-calarının kültürel ve akademik faaliyetleri için (sem-pozyum, konferans vd.) kapı kapı parasal destekçi(sponsor) aranmayacak, rektörlük onların yanında yeralacaktır.

10

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 10

Page 11: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Üniversite mensupları, akademisyenler özerk olmazsa,ruh yapıları – iç dünyaları mobing / soruşturma, yıl-dırma vs. yollarla huzursuz edilirse kişisel özerklikler ve-rimsiz kalır ve bu durum özerk üniversiteyi de yaralar.

Üniversiteler ve akademisyenler bir taraftan kendi çokyönlü vazifelerini hakkıyla yerine getirirken diğer taraf-tan da üniversitelerini, bölgelerini, ülkelerini ve hattabütün küreyi daha iyiye ve daha güzele götürmenin ça-bası içinde olmalıdırlar. İlim adamının düşünme sürecive kapsamı işi ve işyeri ile sınırlı değildir, işçinin işyerin-den ayrıldıktan sonra işi biter fakat ilim adamı işyerinibeyninde taşır, hayatı devam ettiği müddetçe dünya, in-sanlık ve ilim meseleleri devam eder. İnsan şahsiyeti veonuru, liyakat, hakkaniyet, kul hakkı, devlet parası, enöncelikli ve en hassas olduğumuz meselelerdir.

Onlarca bilim adamı (her bir dosya aylarca sürüyor)soruşturma geçirdi, azımsanamayacak miktarda kişiincinmiş, üzülmüş ve yorulmuştur; pek çok hoca başkaüniversitelere çekip gitmekten bahsediyor, üniversi-tede bu atmosfer değişmezse, çok kısa zamanda Abantİzzet Baysal Üniversitesi dersleri yürütemez hale gele-bilir! Ders veren hoca sayısı 773’tür ve bu çok düşük birrakamdır. Üniversitemizde zaten az sayıda olan aka-demisyeni motive edecek, destekleyecek, haydi arka-daşlar diyecek uygulamalar lazımdır.

En temel iki dayanağımız öğrenci ve hocadır, yükseknitelikli hocaları ve yüksek nitelikli öğrencileri üniver-sitemize çekmenin çabası içinde olmalıyız; bu nasıl ba-şarılabilir?! Bu yüksek ideal, hepimizin yüksekgayretleriyle başarılabilecek bir meseledir. Üniversi-teye gelen öğrenciler yüzlerce sınavdan geçerek yükseköğretime geliyorlar, onları milli eğitim bakanlığı müf-redatından geçmekle eksik ve yetersiz görmenin an-lamı yoktur, bana göre, üniversiteye gelen öğrenciyüksek öğretim alabilecek seviyededir, ben bu konudaTürkiye’yi Doğusundaki bütün ülkelerden daha yüksekseviyede görüyorum ve üniversiteye gelen öğrencinindüzeyini, onları daha yüksek aşamalara taşımak içinbunun yeterli olduğunu düşünüyorum. Aynı şekildeders verebilecek düzeye gelen bir hocanın da en temelgereklilikleri yerine getirmiş olduğuna inanıyorum.

Öyleyse iki temel şeyi bu iki yüksek zümrenin önünesunarak daha nitelikli yüksek öğretim öğrencisi vedaha nitelikli ve daha verimli öğretim üyesi oluştura-biliriz: Sevgi ve ilgi. Evet benim gördüğüm en temel ikigerçek budur. Öğrencilere ve öğretim üyelerine sevgive ilgi göstermek. Burada ne demek istediğimi ifadeetmek için şu anda üniversitemizde ve ülkemizde enyaygın temel sorunlardan oldukları için kaydedeyim,insanlara sevgi ve ilgi gösterirseniz meselenin yarısınıhalletmiş oluyorsunuz, her biri aylarca süren, soruş-turmacı ve soruşturulanın zamanını alan, verimini dü-şüren, huzursuz eden takibatlarla, lüzumsuz ve yer yersaygısızca davranış ve yıldırma hareketleriyle meşguledilen öğretim üyeleri ne kadar verimli olabilirler?! Öy-leyse hep birlikte bu sorunun temeline inmeli ve küçüksorunları yerinde ve kişiler arasında hallederek insanıbütün alanlarda huzursuz eden soruşturma ve yıl-dırma türü uygulamalara son vermeliyiz. Hanımlar ho-calar benim üzerinde en çok hassasiyetle durduğumen mühim kesimdir. Hanım öğretim üyelerine yöneliktehdit ve zorlamalar kaldırılacak ve hatta onlara pozitifayrımcılık yapılacak. Hem eğitim-öğretim, hem araş-tırma-yayın hem de ev ve aile işleriyle yoğun olarak il-gilenen hanım öğretim üyelerinin ve hanım idaripersonelin bütün bunlara ilaveten iş yerlerinde onlarıhuzursuz edecek davranış ve uygulamalara maruz kal-maları çok tahripkârdır ve ben bunlara müsaade etme-yeceğim. Bütün idari ve akademik personele özlükhakları verilecek ve bilmedikleri konularda kendilerinegeniş malumat verilecek. Öğretim üyelerinin zihinlerive duygu dünyaları zinde ve sorunsuz olursa, akade-mik verim de kendiliğinden artar. Maddi destekler,BAP vs. uygulamalar şeffaf, izinler vs. uygulamalar aka-demik personelin çalışmalarına ve şahsi dünyalarınadestek mahiyetinde olmalıdır. Akademik personel ka-nunlar ve genel teamüller çerçevesinde bütün alan-larda özerk olmalıdır; asistanından profesörüne kadartalepte bulunacağımız tek şey akademik (ders ve yayın)nitelik olmalıdır. Biz bütün bunları bu güzide eğitimyurdunda Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde uygula-mak için yola çıktık.

11

Soruşturma, yıldırma, mobing, sürgün, haksız yer değiştirme vs.

uygulamalar son bulacak; sevgi, saygı, hoşgörü ve

dayanışmayı hâkim kılacağız.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 11

Page 12: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

İzzet Baysal Vakfı ile işbirliği artırılacak; mezunlar,büyük işletme sahipleri, yurt dışında bulunan yatırım-cılarla temasa geçilecek, üniversitenin destekçileri ar-tırılacak.

Kampüsün her hangi birimine dışarıdan veya içeridenbaktığımızda ilk göze çarpan gerçek büyük bir enerjive kaynak israfının olduğudur. Planlamalar iyi yapıl-malı, başlanacak her hangi bir yapılanmada bütünpersonelin görüşleri alınmalıdır, her yere gelişigüzelbinalar dikilemez, beton atılamaz! Daha üç beş yılönce yapılan binaların elektrik, su sızdırma vs. sorun-larının olması çok acıdır. Merkez yerleşkede ve diğerbirimlerde büyük bir elektrik israfı, kâğıt israfı, elektro-nik (bilgisayar vs.) teçhizat israfı söz konusudur. Üni-versitemizde bütün alanlarda büyük israarınolduğuna hepimiz şahidiz. Elden veya posta yoluylayapılan büyük emek ve kâğıt israfıyla yapılan bildirim-ler, dijital yolla daha süratli ve daha ekonomik ve hattasıfır maliyetle gerçekleştirilebilir. Elektrik, su, yakıt,kâğıt vs. tasarruarla üniversite büyük maliyet kaybın-dan kurtulacaktır. Bütün alanlarda en yüksek tasarrufsağlanarak, elde edilen gelir akademik araştırmalariçin kullanılacak.

Bilindiği gibi Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Türki-ye’nin ilk vakıf destekli devlet üniversitesidir. Vakıf üni-versiteye, bölgeye ve ülkeye çok yönlü destekolmuştur; üniversite bu alanda Türkiye’ye örnek ol-muştur, bütün yatırım ve harcamalarda vs. ilk görülenyer vakıf olmuştur. Bölgeye çok yönlü hizmetleri ve ya-tırımları, katma değeri, örnekliği vs. olmuştur. Türkiyemaliyesinin ödeyebileceği pek çok yatırımları vakıfyapmıştır. En yalın haliyle ifade etmek isterim ki, üni-versite vakfa ve kurucusu rahmetli Yüksek Mimar İzzetBaysal’a layık olma gayreti içinde olmalıdır.

Açıktır ki, üniversitemiz nicelik, nitelik, içerik vs. yön-lerden büyüdükçe ve umuyorum ki, yakın gelecektedünyada tanınan ve dereceler alan bir üniversite ol-dukça harcamaları ve bütçesi artacaktır. Dünyanınönde gelen üniversitelerine baktığımızda (Harvard

University USA, Johannes Gutenberg University Al-manya), en temel özelliklerinin gelir kaynaklarının çokçeşitli, öğrenci ve hoca başına gelirlerinin yüksek vefakat aynı zamanda AR-GE, Proje, yayın vs. üretim vefaaliyetlerinin ve toplumsal hizmetlerinin ileri düzey-lerde olduğunu görürüz.

Son yıllarda açıkça ve yaygın olarak bilinen bir gerçekhaline geldi, Bolu Türkiye’nin kişi başına milli gelirdeen zengin vilayetidir, okuma yazma oranının en yük-sek olduğu illerimizin başında gelmektedir, okullaşma,iş imkânları vs. yönlerden yıllardır ilk sıralardadır veböylece devam edecektir; bu özellik, coğrafya, tarih,kültür, konum vs. pek çok unsura bağlı bir durumdurve gelecek yıllarda daha da yükselecektir. Bu gerçektenyola çıkarak Bolu’yu memleketi bilen, köken olarak bu-radan giden Amerika, Almanya, Avustralya gibi pek çokülkede varlıklı ve iyi eğitimli pek çok yatırımcı, sanatçıve bilim adamını üniversitemizin desteklenmesi konu-larına çekebiliriz ve bunu yapacağız. Pek çok mezunu-muz ülkenin değişik birimlerinde iyi konumlardaçalışmakta, faaliyette bulunmaktadır. Öncelikli olarakİzzet Baysal Vakfı yöneticileriyle daha sıkı işbirliği im-kânları ve görüşmeleri yapılmalı, bölgenin hayırsever,bağışçı kişi ve işadamlarıyla daha yoğun görüşme vebilgilendirmelerle üniversiteye yapılacak nakdi vs. yar-dımları artırabiliriz, artırmalıyız. Bütçe gelirlerine ge-tirilecek yüksek ölçekli yardımlar, üniversitenin ziki,insani, bilimsel vs. alanlardaki yükselişine ivme kazan-dıracaktır. Benim bu konuda asıl düşündüğüm, ailefertlerinin tasarruf ve gelirlerini artırma ve evin gelir vegiderlerini düşünme veya Kurtuluş Savaşı’nda çıkarı-lan ve büyük maddi ve gönül katkıları sağlayan Tekâ-lif-i Milliye benzeri bir uygulamadır ki, destekçi kişi vekuruluşlar sadece maddi destekte bulunmayacaklaraynı zamanda Abant İzzet Baysal Üniversitesi’ne dahayüksek seviyede madden ve manen destek olacaklar,üniversitelerine sahip çıkacaklar, özümseyecekler, ta-nıtımını yapacaklardır; bunlar gerçekleştiğinde zatenAbant İzzet Baysal Üniversitesi’nin imajı tekrar yükse-lecek, bütün alanlarda zirvelerde olacaktır.

12

Bütün birimlerde ve alanlarda israf ve yersiz masraarı

önleyeceğiz, gelirleri artıracağız.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 12

Page 13: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Bugünkü Türkiye, inşaat eğitim ve çalışmaları alanındadünyanın en önde gelen ülkelerinden biridir, ülkemi-zin dört bir yanı konut, baraj, yol, tünel, fabrika vs. ça-lışmalarla baştan başa bir şantiye halindedir; köyleri,şehirleri vd. meskûn mahalleri süratle yeniden inşaedilmektedir. Anadolu’nun her yerinde yeni açılanüniversitelerimiz ziki imkânlar bakımından birkaç yıliçinde en yüksek seviyelere gelmektedirler. Öyle ise birüniversiteye yeni binalar dikmek iftihar edilecek birhusus değildir; biz üniversite mensupları ancak yoğunbeyin aktivitelerinin ürünleriyle iftihar edebiliriz. İn-şaatların parasını hayırseverler ve bütün bir millet öde-

mektedir. İnşaat söz konusu olduğunda üniversitemi-zin ilk yıllarda yapılmış olan düzenine uyulacak ve ya-pılacak her bir yeni binanın yer seçimi, projesi vs.hususiyetleri hakkında üniversite personelimizingörüş ve izinleri alınacaktır.

Yeni bölüm açarken üniversitemizin, bölgemizin ve ül-kemizin ihtiyaçları ve mezunların iş bulabilme durum-ları göz önünde bulundurulacaktır. Yeni atanacakdekan, dekan yardımcısı, müdür vs. hususlarda fakülteve bölüm mensuplarının görüşleri esas alınacaktır, dı-şarıdan idareci vs. getirilmeyecek, akademisyenlere ic-barda bulunulmayacaktır.

13

Yapılacak her bina, açılacak herbölüm, atanacak her idareci ve

gerçekleştirilmek istenen her yenilikteöğretim üyelerinin ve idari birimlerin

görüş ve önerileri dikkate alınacak.

Yeni dönemde ilk el atılması gereken konu internet alt-yapısının güçlendirilmesi ve yenilenmesi olacaktır, ziragünümüzde en temel ve vazgeçilmez vasıtalar internetve dijital imkanlardır ve bu, üniversitemizde derhalhalledilmelidir. Akademik ve idari personel kendi oda-larında kablolu ve kablosuz internet imkanlarından ya-rarlanabilecek, öğrenciler ve isteyenler kampüs içindeherhangi bir yerde ve ağaçların altında Wireless, Wi-

internet bağlantısını kullanarak internet hizmetlerin-den sınırsız ve ücretsiz yararlanabileceklerdir.

Bütün devlet kurumlarında büyük bir israf ve vakitkaybına yol açan resmi yazışmalar internet üzerindenyapılacaktır ki bilindiği gibi bunlardan bir kısmınınduyuruları zaten internet üzerinden gerçekleştiril-mektedir.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 13

Page 14: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Elektronik ve dijital imkân ve nimetlerin artmasıylabirlikte zaten geçen yüzyılda en önemli gelişmişlik kıs-taslarından birisi olan Basın’ın günlük hayatımızdakiyeri daha da yükselmiştir. Basın bir şehrin ve bir ülke-nin en önde gelen çok yönlü gelişmişlik ölçütlerindenbiridir. Benim farklı bir şehir ve yabancı bir ülkeye git-tiğimde ilk uğradığım yer basın ürünleri satan büfelerile üniversitelerdir; bu ikisinde o şehrin, bölgenin veyaülkenin bütün yönlerini ana hatlarıyla görebilirsiniz.Gelişmiş ülkelerde genellikle yerel basın da güçlüdür.Bolu basını gerek matbu gerekse internet basını bakı-mından Türkiye’nin önde gelenlerinden biridir, başkabir ifade ile Bolu ilinin eğitim, ekonomi, ticaret vs.alanlarına koşut olarak Bolu basını da zengindir.

Üniversiteye basın enformasyon merkezi / irtibat bü-rosu kurulacak, burası yerel ve ulusal basının temsil-cileri, basın hizmetleri için tam donanımlı olacak vebasın temsilcileri bu büroda istedikleri elemanlarınıgörevlendirebilecekler. Yerel Gazete ve Dergiler ileUlusal Gazeteler ve dünyanın önde gelen gazetelerine(Arapça, Almanca, İngilizce, Fransızca, Çince, Farsçavd.) üniversitemiz abone olacak ve bu gazetelere günügününe üniversite mensupları ve öğrenciler ulaşabile-ceklerdir.

İletişim Fakültesi’nde, Basın çalışanları için özel mastırprogramları uygulanacak. Aynı uygulamayı, vilayeti-mizin bütün alanlarında yaygınlaştıracağız. Özellikleküçük şehirlerde bulunan üniversiteler, sırçadan kule-ler gibi halktan ve vilayetin sorunlarından bîhaber, ba-ğımsız veya ayrı olarak hayatlarını sürdüremezler,sürdürmemelidirler, biz akademi mensupları olaraknasıl etrafımızda, vilayetimizde, bölgemizde, ülke-mizde ve nihayet dünyanın her hangi bir köşesindenolup bitenleri akıl ve bilimin süzgecinden geçirerek yo-rumluyor ve değerlendiriyorsak, vilayetimizin ve böl-gemizin başta idari ve mülki yetkilileri, basın

mensupları olmak üzere bütün birimlerinin ve hattabütün fertlerinin de üniversitemizde olup bitenlerdenhaberdar olma, müdahil olma hakları vardır, olmalıdırve hatta onların hak sahibi olma taleplerinde bulun-malarının kendileri ve bu yüksek bilim yuvasının heralanda daha da yükselmesinde büyük katkıları olacak-tır. Öyleyse basın mensupları başta olmak üzere ferdafert bütün kişilere üniversite mensupları yaptıklarınıbütün açıklığıyla ortaya koyma, gerektiğinde hesabınıverme durumunda olmalıdırlar; basın neymiş, halk dakim oluyor anlayışı sakattır, yanlıştır; halk olmazsa,halk müdahil olmazsa, basın olmazsa üniversite yük-selemez, binaları yükselir belki fakat akademik ma-nada yükselemez.

Eleştiri ve sorgulama geleneğini yerleştireceğiz, öğretimüyelerimizin ve idari personelin, öğrencilerin, basınınve halkın eleştiri ve sorgulamalarına açık olmalıyız, buiki temel özelliğe açık olmak bir erdem değildir, çağı-mızda ilerlemenin, sağlıklı yükselmenin ve hatta mev-cudu korumanın en temel gerekliliğidir. Kendisinieleştirmeyen, eleştirenlere saygı göstermeyen, olup bi-tenleri sorgulamayan, eleştiri ve sorgulamalara açık ol-mayan hiçbir kişi, kurum veya sistem sağlıklı gelişemez.Bir kurumun mezunu veya üyesi olarak iftihar etmek,sadece laa olmaz, müessesenin içeriği dolu olursaonur duyma kendiliğinden gelir. Yıllar önce Türkiyekendini tanıtma derdinde idi, sık sık yabancı gazeteci-lere “Türkiye kendini nasıl tanıtabilir, Türkiye ne yap-malı” gibi sorular sorulurdu, şimdilerde buna gerekduyulmuyor çünkü dünyanın her yerinde Türkiye ko-nuşuluyor. Üniversitemizin bütün alanlarda yükselme-sinde, tanıtılıp desteklenmesinde Bolu Mahalli Basınıfevkalade mühim bir mevkidedir ve biz bu vasıtayı ko-ruma ve onlardan bütün alanlarda destek alma azim vekararındayız. Güçlü Bolu Basını, güçlü, büyük ve mües-sir Bolu AİBÜ’nin en büyük destekçisidir.

14

Basın bürosu kurulacak, yerel ve ulusal basınla

işbirliği imkanları artırılacak.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 14

Page 15: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Bilindiği gibi dünyanın pek çok ülkesinde ve Türki-ye’de üniversite mensupları arasında sadece Doçentlerve Profesörler daimi kadroya sahiptirler. Araştırma Gö-revlileri, Öğretim Görevlileri, Okutmanlar ve YardımcıDoçentler değişik sürelerle atanırlar. 2013 yılından iti-baren Yardımcı Doçentlerin yeniden atanabilmeleriiçin gerekli olan akademik çalışma ve faaliyetlerini in-celeyen üç raportör uygulaması değiştirilmiş; yenidenatanmaları bölüm başkanı, dekan ve rektörün görüş veonaylarına bağlanmış ve bu uygulama 12 yılla sınırlan-dırılmıştır. Bu uygulamadan sonra pek çok üniversi-tede Araştırma Görevlisi, Yardımcı Doçent vd.sözleşmeleri yenilenmemiş, yaşı gelenler emekliye ay-rılmış, özel üniversitelere geçmiş veya boşta kalmışlar-dır. Ben başta Yard. Doçentler olmak üzere akademikpersonelin sözleşmelerinin yenilenmesini birer tehditunsuru olmaktan çıkaracağım.

Yardımcı doçentlerin özlük, izin, yabancı dil, akademikyükselme vs. bütün meseleleri benim üzerinde en has-sasiyetle durduğum konulardan biridir. Şu anda Tür-kiye’de yaklaşık 22 bin civarında Yard. Doç. Dr.kadrosunda akademisyen var. Üniversitemizde yakla-şık 400 yardımcı doçent vardır; onların hepsini 4 yıliçinde doçent yapabilirsek bu sadece bizim üniversi-temiz için değil Türkiyemiz için, ülkemizin eğitim ta-rihi ve varlığı için gerçek manada büyük bir kazançolacaktır. Rektör olursam yönetimim süresince bütünyardımcı doçentlerin doçentliklerini almaları içinbütün yol, imkân ve şartları kullanacağım, her birinimaaşlı-görevli izinli olarak altı aylığına – bir yıllığınayurtdışına göndereceğim. Yabancı dili veremeyenlereveya yabancı dil seviyesini yükseltmek isteyenlere üni-versitemiz bünyesinde sınırsız ve ücretsiz yabancı dilkursu hazırlayacağım.

Yabancı dili bir yılda halletmeliyiz, halledeceğiz? Nasıl?!42 okutmanımız var, bunları ben yakından tanıyorum,müdürlüğüm süresince yakından tanıdım, hepsi genç,yabancı dil bilgileri yüksek, Türkiye’nin çok iyi üniver-sitelerinde okumuşlar, daha çok iş yapmak, daha çokkazanmak, daha güzel eylemlerde bulunmak isteyengayretli okutmanlardır. Bunlara ilaveten 20 civarındadaha yüksek nitelikli genç okutmanlar alacağız, yar-dımcı doçentler başta olmak üzere üniversitemizinbütün personelini kendilerinden hiç para almadan, eks-tra zaman kaybettirmeden yüksek nitelikli İngilizcekurslarına alacağız. Kurs veren okutmanlar / öğretimgörevlileri ek ders ücreti kazanırken, kurs alanlar hiç birücret ödemeyecekler!

Benim hedem ve kesin olarak başarılabileceğimizeinandığım şudur ki, 4 yılda İngilizce yabancı dil sınavınıveremeyen akademik personel kalmayacak, her birinindoçentlik yabancı dil sınavlarını halletmelerini gerçek-leştireceğiz, her birinin doçentlik ve yabancı dilde aka-demik makale yazma işlerinin takipçisi olacağız.

Yabancı dil meselesini doğal olarak süratle halledece-ğiz; bol miktarda yabancı hoca getireceğiz, İngilizcekonuşma ortamları sağlayacağız. Çok sayıda Yard. Doç.Dr. kadrosunda çalışan akademik personelin çokbüyük paralar ve zaman sarf ederek yıllarca dil sına-vına girdiği halde gerekli puanı alamadığını biliyoruz.Biz bütün bunları göz önünde bulundurarak kampü-sümüzü İngilizce konuşulan, İngilizce ve diğer yabancıdillerin toplanma ve yaşanma merkezi haline getirece-ğiz ve başta yardımcı doçent arkadaşlarımız olmaküzere öğrencilerimiz ve personelimiz zorluk çekme-den, ücret ödemeden büyük bir zevk ve haz alarak yük-sek seviyede İngilizce öğrenecekler.

15

Yardımcı Doçentlerin, Arş. Gör. vd.akademik personelin özlük haklarıkorunacak, hiç birisinin işine son verilmeyecek ve onlara sınırsız ve

ücretsiz yabancı dil kursu verilecek,Doçent olmaları için

her türlü destek sağlanacak.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 15

Page 16: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Üniversite mensuplarının en temel özellikleri başka ül-kelerde bulunma, araştırma yapma, bilgi ve tecrübele-rini, akademik işbirliği, uluslar arası bağlantılar vs.geliştirmeleridir. Erasmus, Farabi vd. oluşumlarıntemel amaçlarından birisi budur; öğrenci ve öğretimüyelerinin akademik hareketliliğini artırmak! Bu uygu-lamalarda da sadece istikamet daha ileri ülkelere git-mek değildir, insanlar gelişmiş ve gelişmemişülkelerden yeni dersler alabilirler. Türkiye Cumhuri-yeti yasaları, uygulamaları, teamülleri ve özellikleYÖK’ün uygulamaları üniversite mensuplarının bualanda hareket etmeleri için büyük imkânlar sunmak-tadır. Fakat kişilerin kendi girişimleri ve üniversitelerinuygulamaları farklı neticelere yol açabilmektedir.

Ben üniversiteye başladığım ilk yıllardan itibaren vemeslek hayatımda her fırsatta başka ülkelerde bulun-dum ve bunun çok yönlü getirilerini ve hatta insan ru-hunu ve dünyasını zindeleştirip yükselttiğini gördüm,büyük oranda başkanı bulunduğum Türk Dili ve Ede-biyatı Bölümü hocaları ve müdürü olduğum Dil Eği-timi ve Uygulama Merkezi okutmanları arasında buvaatlerimi uyguladım. Benim yönetimimdeki üniver-sitede alanlarıyla ilgili bilimsel çalışma yapmak şar-tıyla akademik personelin yaz tatilleri üç ayaçıkarılacaktır. Akademik personeli 8-17 saatleri ara-sına ve bütün bir yıl üniversiteye hapsetmenin anlamıyoktur. Üniversite nasıl özerk ise her bir akademikpersonel de özerktir, derslerini layıkıyla vermeleri,

akademik yayınlar yapmaları şartıyla nerede konuş-tun, kimin yanındaydın, nerede idin, ne yaptın, nedengelmedin vs. sorulamaz, sorgulanamaz! Bilindiği gibiakademik personel zihin, beyin, iş vs. bakımından sonderece yoğun çalışır; bu yoğun mesainin yanında, on-ları lüzumsuz ve şahsı ilgilendiren meselelerle meşguletme, onları yıpratma, depresyon, kavga, verimsizlikvs. istenmeyen neticelere sevk edebilir. Akademik per-sonele şunu demeliyiz: "Çok değerli meslektaşım, yaztatilinden iki hafta daha kazanmak için akademik tak-vimde değişiklik yapacağız ve 15 Haziran'dan 15 Ey-lül'e dek üç ay kampüste kalma, hatta Türkiye'dedurma, her yıl dünyanın bir başka ülkesine giderekakademik çalışma yap, gez, gönlünce yaşa ve yeni dö-neme yeni bilgilerle, yeni birikim ve tecrübelerle gel"ben bunu diyorum, diyeceğim.

İdari personele gelince, bu kesim olmasa üniversite hiçbir işi sağlıklı ve düzenli yapamaz. Onların daha ve-rimli çalışmaları ve daha huzurlu olmaları için ne ge-rekiyorsa yapacağız, işlerini kolaylaştıracağız.

Akademik personele her halükarda akademik izinlerve destekler vereceğiz. 5 yılını dolduran öğretim üye-leri istedikleri ülkede araştırma vs. amaçlarla 6-12 aymaaşlı-izinli olarak bulunabilecekler, gidecekleri ül-keyi kendileri belirleyecek ve Uluslar arası İlişkiler Osibu konuda bilgi ve destek verecek. Ayrıca Yunus Emre,TİKA, YÖK vs. kurumlar bursuyla gitmek isteyenlere deher halükarda izin verilecek.

16

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 16

Page 17: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Burada ifade etmek gerekir ki, bu yenilik ve gelişme-lerden özel şahıslar ve bugüne dek yapılan anlaşma-lara göre hali hazırda işletmecilik yapanlar mağduredilmeyecektir. Lisans, yüksek lisans ve doktora top-lam kayıtlı öğrenci sayısı 25.000’dir, bunların yaklaşık20.000’i merkez kampüsteki bölümlerde okumaktadır,iki bin civarındaki idari ve akademik personeli ve has-taneye gelip giden insanları düşündüğümüz zamankampüse girip çıkan kişi sayısı günlük yaklaşık30.000’dir, şu andaki mevcut yol, mevcut otoparklar vehepsinden önemlisi taşıma vasıtaları yetersizdir. Dahaönce yapılan taşıma alanındaki anlaşmaları da gözönünde bulundurarak öğrenci, üniversite personeli vehalkın kampüs alanına (akademik birimler, gezi alan-ları, hastane, spor tesisleri vd.) kolay, ucuz, süratli vehızla ulaşabilmeleri için ulaşım vasıtalarını (bisikletyolu, dekovil vd.) çeşitlendirip artıracağız / artırmalı-yız; kampüse girip çıkan insan trağinin artmasını sağ-larken aynı şekilde bunların sağlıklı, sorunsuz veçağdaş gelişmişliğe koşut olarak artması ve iyileşmesisağlanmazsa büyük şehirlerin trak sorunundan farkıkalmaz. Bununla ilgili olarak Bolu’nun idareci, so-rumlu vs. kişileriyle yapılacak istişarelerle bunu hızlagerçekleştireceğiz ve en iyi çözümleri getireceğiz. Bun-lardan biri mutlaka bisiklet yolunun yapılması ve buçağdaş ve en sağlıklı ulaşım vasıtasının yaygınlaştırıl-ması olacaktır; bazıları Bolu gibi kar ve kış şartlarınınçok çetin geçtiği bir şehirde bunun zor ve hatta imkân-sız olduğunu iddia edebilir, halbuki Bolu Almanya’nın

Frankfurt şehrinden veya İsveç’in Uppsala kentindendaha çetin iklim şartlarına sahip değildir, oralarda bi-siklet en yaygın ulaşım aracı ise Bolu’da da olabilir.Ana yol kenarlarına yapılacak teleferik hattı veya enideal denge seviyesine (kot) sahip olan, bütün şehrinana arterlerini kuşatan ve bulunduğu araziler şehriniskanına katıldığı için artık işlevini kaybeden (kullanıl-mayan) su kanallarının doldurularak tek hatlı dekovil(haf raylı sistem) yoluna dönüştürülebilir. Bu sistemsadece şehrin değişik bölgelerinden gelecek öğrenci vediğer kişileri kampüse taşıyan bir vasıta olmayacakaynı zamanda Batı istikametinde gelişen şehrin ulaşı-mına da büyük kolaylıklar getirecek ve hatta pek çokAvrupa şehrinde ve mesela Eskişehir’de olduğu gibişehre turizm, ulaşım, kültürel hareketlilik, çağdaş gö-rüntü, büyük ekonomik tasarruf gibi imkânlar sunabi-lecektir.

Öğrencilerin yurt, kampüste yemek ve özellikle ulaşımsorunları süratle halledilecek. Şu haliyle öğrencilerinulaşım meselesi ideal değildir, ben öğrenci servislerinibütün yönleriyle yaşayarak gördüm biliyorum, her nekadar pek çok küçük ve orta büyüklükteki şehrimizdebulunan şehirden yerleşkeye öğrenci taşıma biçim,yöntem ve içeriğinden çok iyi olsa da üniversitemiz vegençlerimiz için ideal değildir, bu meseleyi daha önceyapılan sözleşme ve hak sahiplerini mağdur etmedenen yüksek ve ideal seviyeye getireceğiz. İnsana yönelikbütün uygulama ve düzenlemelerde engelliler, yaşlı veçocuklar mutlaka göz önünde bulundurulacaktır.

17

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 17

Page 18: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Yabancı ülkelerde yüksek bir orana sahip olan MeslekYüksekokullarının önemi, özel üniversitelerde artıyor,üniversitemizdeki yüksek okulların mevcut ve yerlerinideğiştirmeden kalite ve verimlerinin artmasına önemvereceğiz; üretimden pay alan öğrenci ve öğretim üye-leri öğretim, araştırma, uygulama ve üretime odakla-nacak, üniversite ve bölgemiz büyük karlar eldeedecektir.

Sanayi ve tarım endüstrisi ile meslek yüksek okulları-nın işbirliği artırılacaktır. Aşçılık, dericilik, tekstil, mo-bilya, makine, turizm vd. Meslek Yüksekokulu hoca veöğrencilerinin eğitim gördükleri alanda staj ve üretimyapmalarına, yeni yöntem ve üretim tarzlarını ve do-layısıyla gelirlerini artırmalarına imkan sağlanacaktır.Çalışanların gelirlerini yaptıkları işlerle artırmadan eği-timde kalite artırılamaz ve özellikle çalışan ve gerçek-ten üreten hoca ve öğrencilere emek, bilim ve alınterlerinin karşılığı ödenmeden elde ettikleri gelirlerdöner sermayeye aktarılamaz, aktarılmayacaktır.

En temel iki dayanağımız öğrenci ve hocadır, yüksek

nitelikli hocaları ve yüksek nitelikli öğrencileri üniver-sitemize çekmenin çabası içinde olmalıyız. Bu yüksekideal, hepimizin yüksek gayretleriyle başarılabilecekbir meseledir.

Öğrencilere sevgi ve ilgiden başka, onları bilimsel ola-rak kendi alanlarında en iyi seviyeye getirmek için (ba-rınma sorunu, fazladan ve küçük mevcutlu sınıardadersler, Erasmus, Farabi, Mevlana programları ile ulus-lar arası bağlantılar vs.) ne gerekiyorsa yapacağız fakatbunlar bir yüksek öğretim öğrencisinin mezuniyeti içinyeterli değildir; üniversitemize gelen öğrencileri sos-yokültürel ve geleceğe yönelik mesleki ve insani yön-den daha donanımlı mezun etmenin yollarınıaramalıyız.

Özellikle Bolu gibi küçük şehirlerdeki üniversite öğren-cilerine konferans, seminer, panel, kurs, sergi, tiyatro,sinema, konser vs. bol ve nitelikli kültürel faaliyetlersunarak hem öğrencileri daha donanımlı ve niteliklihale getirmeli hem de şehrimizi sosyokültürel yöndendaha yüksek seviyeye taşımalıyız.

18

Proje Yönetim Osi tesis edilecek, üniversitemizin yurtiçi ve yurtdışındanalacağı projelerdeki payı yükseltilecek,

alınan projelerden döner sermayeye kesilen miktarlar düşürülerek gerçek

proje çalışanlarının payları yükseltilecek.

Meslek Yüksekokullarının ve bölümlerinin gelir getirici çalışma vefaaliyetleri desteklenecek ve çalışan

hoca ve öğrencilere gelir payı ödenecek.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 18

Page 19: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Her bölüme yabancı uyruklu bir öğretim üyesi getire-ceğiz. Doğrudur, yabancı uyruklu bilim adamları pa-halıdır, fakat bizim istihdam edeceklerimizüniversitemiz ve ülkemiz için büyük mali külfet getir-meyecek; bunların büyük bir kısmı, muvakkat statüdeyüksek nitelikli bilim adamları olacak. Ayrıca bence bukonuda belki de 1850, 1930’lu yıllardan daha şanslı du-rumdayız, çünkü şu anda dünyada çok nitelikli çok sa-yıda bilim adamı kendi ülkesinde iyi işbulumamaktadır, ikincisi ise Türkiye, Cumhuriyet ta-rihinin ve hatta Türk tarihinin en cazip ve en yüksekekonomik imkanlarına sahiptir. Dünyada hatırı sayılırbir bilimsel mevkide olan bilim adamları ile hızla te-masa geçip her bir bölüme yabancı uyruklu bir bilimadamı getireceğiz, onlar geldikleri bölümde meslektaş-larımızla ve öğrencilerimizle İngilizce konuşup İngi-lizce ders verecekler, üniversitemiz adına akademikyayınlarda bulunacaklar; bu yaklaşık 200 yabancı uy-ruklu bilim adamı demektir; benim bireysel olarak soniki yıl içinde bu konuda ne kadar büyük gayret sarfet-tiğime ve bunu kısmen gerçekleştirdiğime pek çokmeslektaşım yakından şahittir.

Böylece: 1. İngilizce konuşmayı olağan hale getirece-ğiz. 2. Üniversitemiz kampüsünü akademik manadaBirleşmiş Milletler Cemiyeti’ne çevireceğiz. 3. Meslek-

taşlarımız ve öğrencilerimiz kendi alanlarıyla ilgili ya-bancı hocalardan ders alacak ve işbirliği yapacaklar(getirilecek bilim adamını bölüm hocaları kendileri be-lirleyecekler). 4. Yüksek ücretler vermeden İngilizceöğrenimini ucuza getireceğiz. 5. Yabancı üniversite-lerle işbirliğimizi artıracağız. 6. Bolu’yu akademik, ti-caret, uluslararasılaşma, üretim, turizm, bilimselkongreler vs.nin çekim merkezi haline getireceğiz. 6.Kısa sürede yerli ve yabancı hocalar arasında Abantİzzet Baysal Üniversitesi’nin itibarını yükselteceğiz.

Yabancı uyruklu öğrenci sayısını ilk yıl en az 500, dörtyıl içinde de 2500’e çıkaracağız ve böylece üniversite-mizi gelişmiş ülkelerde ideal bir rakam olan yabancıuyruklu öğrenci oranına % 10’a yükselteceğiz. Gelenyabancı öğrencilerin büyük bir kısmının yüksek sevi-yede İngilizce bilen ve ülkelerinde nitelikli bir eğitimaldıkları malumdur; böylece yabancı dil eğitimi ve uy-gulamalarına büyük ivme kazandıracağız. Her yöndenyüksek nitelikli yabancı uyruklu öğrenciler üniversite-mizin akademik kalitesini artıracak, canlılık getirecek,bölgemize her yönden hareketlilik kazandıracaklardır,hepsinden önemlisi de gelecek yıllarda bu öğrenciler,kendi ülkeleri ile bölgemiz, üniversitemiz ve ülkemizile olan irtibatlarını artırarak sürdüreceklerdir.

19

Yabancı öğretim üyelerinin ve yabancı öğrencilerin sayısı ve oranı

süratle yükseltilecek, kampüs uluslararası akademik ve entelektüel bir

merkeze dönüştürülecek.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 19

Page 20: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Sağlık hizmetlerine büyük önem vereceğiz. Her şeydenevvel sağlık hizmetlerinde idari, sağlık ve tıbbi araştır-malar alanında sevgi, hoşgörü, hizmet aşkı gibi doğalveya erdem olan özellikleri yerleştireceğiz, çalışma veçok çalışma ve fakat çalışanların karşılığını hakkani-yetle ve vaktinde almalarını sağlayacağız. Hastanemizitanıtıcı Türkçe, İngilizce ve Arapça broşürler bastırılıpdağıtılacak, Araştırma Hastanesi ve Diş Hekimliği has-tanesi bölgemizin en güzide sağlık merkezleri olacak-tır. İlave ambulanslar alınacak, hastalara azamiderecede iyi ve ilgiyle bakılacak, üniversitemizin sağlıkmüesseseleri bölgenin gözbebeği olacaktır; telefonederek hastaneye gelmek isteyenlere özel ambulansgönderilecektir. Biliyoruz ki, gerek araştırma hastanesigerekse Diş Hekimliği teknik teçhizat bakımından zir-

vededir; yapılması gerekenler, sevgi, saygı, hoşgörü,adalet ve her türlü teşvikin oluşturulması, uygulan-ması, despotizm, adam kayırma, yıldırma vs. nahoşuygulamaların kaldırılması ve iyi bir imaj ve tanıtımdır.Bu yolla üniversite hastanesi süratle eski imaj ve itiba-rını kazanacak ve hatta daha da yükselecektir. Hasta-nenin etrafı, üniversiteye yakışır şekilde yenidendüzenlenecek, ağaçlandırılıp yeşillendirilecektir.

Diş Hekimliği ve Araştırma Hastanesi her yönden (oto-yol güzergahında, Ankara ve İstanbul arasında, yaylave kış turizmi zeminlerine sahip vs.) bölgenin en ilerive en büyük Araştırma ve Geliştirme Hastanesi olmayalayıktır, adaydır ve bu ideal başarılmalıdır, ben bunubaşaracağımıza inanıyorum.

20

Araştırma hastanesini şehrin ve bölgenin en itibarlı hastanesi

haline getireceğiz. Kampüsü bölgenin tıp merkezi yapacağız.

Üniversitemiz, Teknokente, Bolu’nun sanayi, tarım,

ticaret, uluslar arası bağlantılar, turizm ve sağlık yatırımlarına

öncülük edecek.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 20

Page 21: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Akademik ve idari personelin çocukları için süratlekreş ve anaokulu yapılacak, burada eğitim yüksek ni-telikli fakat ucuz olacak. Akademisyenler, sanatçılar vepolitikacılar gibi yoğun çalışan kişilerdir. Herkes gibibunların da aile ve toplumsal hayatları vardır. Hem ailehem üniversite hayatını aksatmadan sürdürmek sonderece çetindir. Ben hayatım boyunca kariyer yapmışevli ve bekar hanımların iş ve aile yüklerinin haetil-mesi için çalıştım ve girişimlerde bulundum, bizzatkendi hayatımda bunu yaşadım, uyguladım.

Hanım meslektaşlarımız ülkemizin en değerli unsur-larıdır, bizim için iftihar vesilesidirler, aynı zamandaislam dünyasında da hanım bilim insanları olarak sayı,oran, nitelik ve toplum içindeki yerleri bakımından ilksıradadırlar. Gelecek yıllarda bu artarak devam edecekve Türkiye’nin en kayda değer farklılıklarından biri ola-cak. Fakat bu yüksek meziyet ve yüklerine karşın pozi-tif ayrımcılığa muhatap olmadıkları gibi önemlioranda ciddi sıkıntılara maruzdurlar. Ders veren vearaştırmalar yapan bir hanım hocamızın kafasında birde çocuğunun o anda nasıl ve hangi elde olduğu so-rusu bulunmamalıdır. Bugün bu temel sorunlardandolayı meslektaşlarımızın pek çoğunun çocuğu genel-likle ya çok pahalı kreşlere gitmekte ya da kendileri de-recesinde iyi eğitim almamış hanım veya akrabaların

elinde kalmaktadırlar. Üniversitemiz idari ve akademikpersonelin çocuklarını kampüsümüzde açacağımızkreş ve anaokulunda eğiteceğiz. Ben aslında üniversi-temiz kampsünde çok ucuz ama güzel küçük sınıar-dan oluşan bir üniversite ilköğretim okulu kurmadüşüncesindeyim. Fakat ilk aşamada idari ve akade-mik personelin çocuklarının çok ucuz, yüksek eğitimli,sağlıklı ve huzurlu bir ortamda barınmalarını sağlaya-cak kreş meselesini süratle halletmeliyiz. Kreş mutlakahallolmalıdır, kampüsümüzde var olan kreş yetersiz-dir. İstanbul ve Ankara'da çocuklarını bırakan meslek-taşlarımızın en temel dayanağı kendileri buradaçalışırken çocuklarına daha yüksek ve nitelikli eğitimhayatı sunma düşünceleridir. Aynen hayatımız gibieğitimin seviye ve niteliğinin yüksek olması da komplebir meseledir ve çok farklı açılardan bakmayı gerektirir.Daha sonraki aşamalarda da Üniversite Koleji kuru-labilir ve buradan mezun olan başarılı öğrencilerAmerika, İngiltere ve Türkiye’de de Galatasaray Üni-versitesi’nin uygulamaları gibi doğrudan üniversite-mizde yüksek öğretimlerine devam edebilirler. Eğitimçok yönlü ve komple bir meseledir ve nihai yüksek ni-telikli bir başarı için doğumdan itibaren verilecek heraşamadaki eğitim ve öğretimin seviye, çap ve niteliğikuşkusuz önemlidir.

21

Önce çalışan personelin 0-5 yaş arası çocukları için büyük ve

ucuz Üniversite Kreşi, ardından Üniversite İlköğretim Okulu ve

Üniversite Koleji kurulacak.

Kampüsümüzü, spor salonları, yürüme ve bisiklet parkurları,

botanik – herbaryum parkı, sinema ve alışveriş merkezleri ile

24 saat yaşanılabilir bir yaşam merkeziyapacağız.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 21

Page 22: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Yeni, çağdaş, doğa dostu, kendi enerjisini kendisi üre-tecek şekilde tasarlanacak ve içinde kendi MühendislikFakültesi hoca ve öğrencilerimizin de imza ve katkıla-rının olacağı ve aynı zamanda bir sanat eseri olacakbüyük bir kütüphaneyi her ne şekilde olacaksa bir yıliçinde inşa edeceğiz ve işler ve işlek hale getireceğiz.Bu yeni kütüphane her gün ve hafta sonlarında da 8-22 saatleri arasında açık kalacaktır. Şu andaki bina birüniversiteye değil bir kasabaya bile yetecek düzeydedeğildir; yıllarca kütüphane konusu ihmal edilmiştir,bu bina sadece Bilgi İşlem Merkezi olarak kullanılacak,yeni yapılacak Kütüphane çok işlevli olacak, okuyucu-lar içinden çıkmak istemeyecek şekilde tanzim ve tefrişedilecektir. İçindeki 50 bin civarındaki kitap üniversi-temizin öğrenci, hoca, personel vs. okuyucular düşü-nüldüğünde 30 bin civarındaki okuyucu için çok düşükbir rakamdır; sadece ders kitaplarının bulunduğu birkütüphane olsa bile kişi başına iki kitap düşmez ki, bu

çok çok düşüktür, gelişmiş ülkelerdeki yüzbinler, hattamilyonlarca kitabı duyduğumuzda üniversite kütüp-hanemizdeki bu küçük rakamın bir şahıs kütüphanesiayarında olduğu görülür, her ne şekilde olursa olsunkütüphanemizi hızla zenginleştirmeliyiz. Üzerindedurmamız gereken hayati üçgen hoca – öğrenci ve kü-tüphanedir. Bu üçlüyü asla ihmal etmemeli, el üstündetutmalı, en yüksek değeri vermeliyiz.

Bu kütüphanenin bir milyon civarında kitabı olmalı-dır: Bu sayıya üniversitenin yüksek ödenekli alımları,hayırseverlerin, bağışçıların, istekli rmaların, yayı-nevlerinin ve hocaların kitap bağışlarıyla kısa zamandaulaşılabilir. Yerel basın ürünleri (gazeteler, dergilervd.), ulusal ve yabancı dilde yayınlanmış gazete ve der-giler okuyuculara günü gününe sunulmalı, öğrencilerve okuyucular burasını hem kütüphane hem de yaşammerkezi olarak kullanmalı, içinden çıkmak istememe-lidirler.

22

Süratle büyük, çağdaş imkânlarla donatılmış ve çok işlevli, yerli ve yabancı

gazetelerin okunabileceği, 08-22 saatleri arasında açık kalacak

yüz binlerce kitabı olan bir kütüphane.

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 22

Page 23: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Danışma ve İstişare Kurulu oluş-turulacak, bu topluluğa üniversite mensupları, vatandaşlar,basın mensupları, bölge ve üniversitemize ilgi duyan herkes ka-tılabilecek, bu Kurul’da üniversitenin ve bölgemizin gelişmesiyönünde yeni kirler, teklier, eleştiriler vs. alınacak üniversite-nin icraatlarına ve geleceğine dair meselelerde bu görüşme vekirler nazar-ı itibara alınacaktır. Bu kurula gelen ve Bolu böl-gesinde çok sayıda olduğuna inandığım mesleğinin uzmanı(müzik sanatları uzmanı, yemek sanatları uzmanı, basın men-subu, halk otacısı vb.) kişilerden isteyenlerin üniversitemizdekibirimlerde ders vermeleri teşvik edilecektir.

n

Uluslararası İlişkiler Osi kurulacak, bu birim altında Farabi,Erasmus, Mevlana gibi akademik faaliyetler daha düzenli vedaha işlek hale getirilecektir. Bu os aracılığıyla özellikle üniver-sitemizin yurt dışından Türk temsilcilikleri ve özel kuruluşlararacılığıyla öğrenci çekmesi için çalışmalar yapılacak, yurt dışınagidecek üniversitemiz mensuplarının kolaylıkla ve hızla ve hep-sinden önemlisi en ideal şekilde gidip gelebilmeleri için çalış-malar yapılacak, yine bu os yönetiminde dünyanın çeşitliüniversiteleri ile akademik anlaşmalar yapılacaktır.

n

Akademik Araştırmalar ve Yayınlar Osi kurulacak ve öğretimüyelerinin kitap, makale, yabancı dilde yayın gibi akademik çalış-malarının düzenlemeleri, takipleri ve işlerini kolaylaştırma / hız-landırma hizmetleri görülecektir. Bu os aynı zamanda bilimselproje üretim ve takip işlerini de üstlenecektir. Ayrıca bu os ara-cılığıyla isteyen üniversitemiz personelinin yurt dışında dersverme izinli-maaşlı-görevli olarak gidebilmelerine yardımcı olu-nacak ve yurt dışından getirilecek yabancı uyruklu öğretim üyesiişleri takip edilecektir. İlk günden itibaren sevgi, saygı ve daya-nışma içinde her bir öğretim elemenanın (Prof., Arş. Gör. vd.) biryıl içinde bir yabancı dilde bir Türkçe olmak üzere en az iki ma-kale ve bir Türkçe telif, bir yabancı dilden çeviri olmak üzere enaz iki kitap yayınlaması teşvik edilecek, maddi ve manevi yöndendesteklenecek ve yayın sonunda da ödüllendirilecek ve üniversi-tenin yayınları buradan takip edilecektir. Ayrıca üniversitemizinmatbaa işleri yeniden gözden geçirilecek her türlü yayının süratleve üniversite tarafından yayınlanması sağlanacaktır.

23

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 23

Page 24: Bölgesel kalkınmada öncü, Türkiye üniversiteleri arasında ...mehmetkutalmis.com/kitapcik.pdf · Çağatayca, Azerbaycan Türkçesi, Özbekçe, Kırgızca ve Kazakça dersleri

Birlikte Yöneteceğiz, Birlikte Yükseleceğiz, Birlikte Yükselteceğiz.

Prof. Dr. Mehmet Kutalmış

kitapcik_baski_Layout 1 16.11.2013 22:44 Page 24