Clive Cussler _ Sahrada Ayak Sesleri

Sahrada Ayak Sesleri ISBN 975 - 405 - 329 - 4 92-34-y-0131-130 Kitabn Orijinal Ad Yayn Haklar Kapak Resmi Kapak Dzeni Bask SAHARA CLIVE CUSSLER KESM AJANSI ALTIN KTAPLAR YAYINEV AHN KARAKO FATMA BOZKURT ALTIN KTAPLAR BASIMEV 1. BASIM/MAYIS 1992 Bu kitabn her trl yayn haklar Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereince Altn Kitaplar Yaynevi'ne aittir. Cell Ferdi Gkay Sk. Nebiolu ihan Caalolu - istanbul Tel: 522 40 45-526 80 12 CLIVE CUSSLER SAHRADA AYAK SESLER TRKES : Mehmet Harmanc Yazarn Yaymevimizden kan Kitaplar: KRDALI GRDAP ENKAZ LANETL GEM BUZDAI BATIK EYTAN DENZ HAZNE KISKA Tarayan: Mahmut Da G DURUMLAR 2 Nisan 1865 Richmond, Virginia Akam zeri bastran siste tekne tarih ncesinde amurlardan kmakta olan bir canavar andryordu. Alak silueti kydaki aa perdesi nnde kapkarayd. Fenerlerinin rktc sar klar altndaki gvertelerinde hayalet gibi insanlar dolayordu. Texas ava kmak iin sabrszlanp kaynn zlmesini bekleyen bir kpek gibi kendisini rhtma balayan halatlar ekitirmekteydi. Top mazgallarn kaln demir perdeler rtyordu, cephane deposunu rten on iki buuk santimlik zrhnda bir izik bile yoktu. Onun Konfedere Devletler Donanmasna ait bir sava gemisi olduunu gsteren tek ey, bacasnn arkasndaki direin tepesinden sarkan krmz beyaz sava bayrayd. n gvertedeki Yarbay Mason Tombs cebinden kard mendille niformasnn ensesinden ieri szan slakl kurulad. Ykleme ok ar ilerliyordu. Texas'n ak denize kaabilmek iin karanln her saniyesine ihtiyac vard. Tayfalarn kyya atlan iskele zerinde tahta sandklar tayarak gvertede ak olan ambar kapandan ieri sokmalarn kaygyla izliyordu. Drt yllk hkmetin yazl belgelerini tad sylenen sandklar ok ard. Sandklarn getirildii katr arabalar rhtmda sava yorgunu olan bir Georgia piyade bl tarafndan korunmaktayd- Tombs huzursuz baklarn kuzeyde sadece iki mil uzakta olan Richmond'a evirdi. Grant, Lee'nin inat Petersburg savunmasn varmt ve Gney'in ypranm ordusu imdi Konfederasyon bakentini ilerleyen Birlik glerine terkederek Appomattox'a doru ekilmektey-

7 di. Boaltlmaya balanan kentte sokaklar yamaclarn eline kalmt. Sava malzemesiyle dolu cephane ve depolar kundaklandka gece patlamalar ve alevlerle sarslyordu. Hrs ve enerji dolu bir insan olan Tombs Konfederasyon ordusunun en iyi deniz subaylarndan biriydi. Zeytin karas gzleri akmak akmak, gr krmz sakall, kumral sal, ksa boylu ve yakklyd. Texas'n Richmond'un Rocketts tersanelerinde denize indirilmesinden bir hafta sonra komutanlna getirilmi ve bin Birlik topu arasndan nehrin aasna yapaca hemen hemen olanaksz sefer iin bir dizi dzenleme istemi ve bunlar yaplrken de geminin bandan ayrlmamt. Son araba da ykn boaltp karanla karnca cebinden kard saatinin kapan aarak diree asl duran fenere doru tutup bakt. Sekizi yirmi geiyordu. Havann aydnlanmasna sekiz saat kalmt. Karanla snarak son yirmi mili amaya yetmeyecek sekiz saat. Bir ift atn ektii ak bir araba rhtmda durdu. Arabann iki yolcusu son sandklarn da ambara indirilmesini seyrettiler. Sivil giyimli olan arkasna yaslanrken deniz subay niformal dieri Tombs'u grnce el sallad. Tombs iskeleden geip rhtma, arabann yanna yrd. "Bu bir onur, amiralim, Sayn Bakan. kinizin de veda edecek zamannzn olmadn sanyordum." James Nehri zrhl gambotlarnn komutan olan Amiral Raphael Semmes briyantinli byklaryla alt dudann altndaki kei sakaln titreterek glmsedi. "Bir Yankee alay bile seni uurlamama engel olamazd," dedi. Konfederasyon Deniz Kuvvetleri Bakan Stephen Mallory elini uzatt. "Size ans dilemeye vakit ayrmak zorunda olacak kadar nemlisiniz . bizim iin." Tombs gvenle, "Salam bir gemim ve cesur bir mrettebatm var. Onlar yarp geeceiz." Semmes'in glmsemesi soldu. "Eer onlar yaramazsanz gemiyi yakp nehrin en derin yerinde batrmalsn. Arivlerimiz Birlik tarafndan asla karlmamal!" "Gerekli yerlere dinamit yerletirildi," diye Tombs gvence verdi. 8 "Gvdenin alt ksm kopunca sandklar dibe kecek ve bu arada hareket halinde olan tekne de epey bir yol aldktan sonra batacak." Mallory ban sallad. "Gzel bir plan." Arabadaki iki adam baktlar. Skntl bir an geti. Semmes, "Son dakikada sana bir i daha yklemek istemezdim, ama bir yolcunun sorumluluunu da alman istiyorum." "Yolcu mu? Can kymetli biri deildir umarm." "Bu konuda seenei yok," diye mrldand Mallory. Tombs evresine baknd. "Yola kmak zereyiz, nerede kendisi?" diye sordu. "Az sonra burada olacak." "Kim olduunu sorabilir miyim?" "Onu grnce tanyacaksn," dedi Mallory. "Dua et de, onu ortaya karman gerekirse, dman da tansn." "Anlamadm." Mallory ilk kez glmsedi. "Anlayacaksn, olum." "Sana yararl olabilecek bir bilgi," diye Semmes konuyu deitirdi. "Casuslarm geen yl Yankilerin eline geen eski Atlanta zrhlmzn u anda Birlik gemisi olarak nehirde, Nevvport News limannn yukarsnda devriye grevi yaptn bildirdiler." Tombs'un gzleri parlad. "Anlyorum. Texas da grnt ve boyut olarak ona ok benzedii iin karanlkta Atlanta sanlabilir." Semmes ban sallayarak katlanm bir bayra uzatt. "Onlarn bayraklar. Buna ihtiyacn olacak." Tombs Birlik bayran koltuunun altna soktu. 'Trents Reach'deki Birlik topu mevzilerine varmadan nce diree ekeceim bunu." "Sana iyi anslar dilerim. Demir alman bekleyemeyeceiz, Bakan trene yetiecek, ben de Yankiler gelmeden gidip donanmamzn batrlmasna nezaret etmeliyim." Konfederasyon Bakan Tombs'un elini bir daha skt. "Size kmr ikmali yapmak zere Fox Bermuda aklarnda bekleyecek. yi anslar dilerim, yarbaym. Konfederasyonun kurtuluu sizin elinizde."

Tombs karlk veremeden Mallory arabann hareket etmesini emretti. Arabann arkasndan el sallarken Mallory'nin szlerini dnyor- 9 du. Konfederasyonun kurtuluu? Anlamsz bir eydi bu. Sava kaybedilmiti. Carolina'lardan gelen Sherman ve Virginia'y ezip geen Grant'n karsnda Lee ancak birka gn dayanabilirdi. Jefferson Davis Konfedere Devletler Bakanlndan sradan bir kaak durumuna decekti birka gn iinde. Ve Texas'n bir iki saate kadar Konfederasyon donanmasnn batan son gemisi olaca kesin gibi bir eydi. Kendileri kaarsa Konfederasyon nasl kurtulacakt? Tombs dn-dyse de, buna bir yant bulamad. Ona verilen emir, hkmet belgelerini kendi seecei tarafsz bir limana gtrmek ve bir kurye gelene kadar kendisini gstermeden beklemekti. Yzba Erza Craven gelince dnceleri yarda kald. "Ykleme tamam, komutanm. Demir alma emri vereyim mi?" "Az sonra. Bir yolcu bekliyoruz." "abuk gelse iyi olur." "Bamakinist O'Hare yola kmaya hazr m?" "Evet, efendim." "Topular?" "Grev yerlerindeler." "Federal donanmaya rastlayana kadar top kapaklar almayacak. Talihli bir atla bir topumu ve topumu safd etmeleri iime gelmez." "Adamlarmz atee atele karlk vermemekten memnun olmayacaklardr." "Onlara bylece daha uzun yaayacaklarn syle..." Nal sesleri duyan Tombs szn yarm brakt. Birka saniye sonra bir Konfederasyon subay yanlarna geldi. Yorgun bir sesle, "Yarbay Tombs'u aryordum," dedi. "Ben Tombs'um." Binici atndan atlayp Tombs'u selamlad. Batan aa toztoprak iindeydi. "Sizi kutlarm, yarbaym. Ben tutuklunuzu getiren birlikten Yzba Neville Brown'm." 'Tutuklu mu? Ama bana onun bir yolcu olduunu sylemilerdi." "Ona istediiniz gibi davranabilirsiniz." "Nerede peki?" 10 "Hemen arkamda. Sizleri korkutmamak iin ben nden geldim." Daha sz bitmeden Birlik svarilerinin mavi niformal askerleri arasnda bir araba grnd. Tombs tam askerlere ate amalar iin seslenecekken Yzba Brovvn onu durdurdu. "Sakin olun, yarbaym. Bunlarn hepsi iyi birer Gneylidir, Birlik hatlar arasndan ancak byle giyinerek geebilirdik." Adamlardan ikisi atlarndan inip arabadan birinin kmasna yardm ettiler. imdi karlarnda uzun boylu ve pek yabanc olmayan sakall bir adam vard. Ayak bilekleri ve elleri kelepelenmi, kelepeler de zincire balanmt. Adam bir an zrhlya baktktan sonra Tombs ve Cra-ven'e dnd. "yi akamlar, beyler. Konfederasyon donanmasnn konukseverliinden mi yararlanmak zereyim acaba?" Tombs yant vermedi, veremedi. Gzlerine inanamyormu gibi donup kalmt. "Siz taklitseniz, o zaman ok baarlsnz, efendim," dedi. "Hayr. Taklit deilim. Seni temin ederim ki, gereim." "Ama bu., bu nasl olabilir?" Brovvn atna atlad. "Aklama yapacak zaman yok," dedi. "Rich-mond kprs havaya uurulmadan adamlarm karya geirmeliyim. Ondan sorumlu sizsiniz artk." "Onu ne yapmam isteniyor?" diye sordu Tombs. "Braklmas iin emir alana kadar geminizden ayrlmayacak. Benim sylemem istenen sadece bu kadar." "lgnlk bu!" "Sava da bir lgnlktr, yarbaym." Brovvn arkasnda birlii olduu halde uzaklat.

* *

Texas iki millik akntdan da yararlanarak hzla yol almaya balad. Motor grlts dnda koca nehirde t yoktu. Bir tek grev iin hazrlanan tekne, Konfederasyon'un drt ylda yaptklar gemilerin en esasl-syd. Tombs gemisiyle gurur duyuyor, ama mrnn ok ksa olacan da dnerek zlyordu. Ancak kendisi ve gemisi Konfederasyon 11 devletlerinin grkemli tarihine erefli son bir sayfa ekleyeceklerdi. Federal ordunun nehrin bir kysndan teki kysna uzanan engeller yerletirip kyya topu mevzileri kazd Trent's Reach'e varmadan hemen nce Tombs diree Birleik Devletler bayrann ekilmesini emretti. Mrettebat da toplarn banda yerlerini almlar, gverteye kan emmesi iin kum serilmi, tayfalara bir bindirmeye kar tabanca ve baklar datlm, tfeklere sngler taklmt. Toplarn altndaki cephane ambarlarnn kapaklar da alm ve cephaneyi yukar karacak vinler alr duruma getirilmiti. Gemi engel olarak konulan dubalar kesip getiinde saatte on alt mil yapyordu. Karanlktan kan gemiye uyank bir Birlik nbetisi hemen atee balad. Tombs kyya, "Ate kesin, ate kesin!" diye seslendi. "Kimsiniz?" diye sordu kydaki nbeti. "Atlanta, sersem herif. Kendi gemini tanmyor musun?" "Ne zaman geldiniz buraya?" "Bir saat nce. Durumu kendimiz grp City Point'e bilgi vereceiz." <

Blf baarlmt. Ky boyundaki Birlik nbetileri tatmin olmulard. Tombs derin bir soluk ald. Ancak artk kukulu bir subayn telgrafla nehir boyunu haberdar etmesi tehlikesi vard. Tombs Yzba Craven'e seslendi. "Bay Craven, bundan sonra dman bayra altnda saklanamayz. Ltfen Konfede: rasyon bayran ekin!" Craven denileni yaptktan sonra Tombs'un yanna kt. "Artk herkes haber almtr," dedi. "Bundan sonra yolumuz hep engellerle dolu olacak. Ky bataryalarn susturabiliriz. Eski sahra toplarnn hibiri zrhmz delemez." Tombs nlerinde uzanan karanlk nehre bakt. "En byk tehlike, bizi nehrin aznda bekleyen Federal donanmann toplardr," dedi. Daha szn tamamlayamadan kydan bir salvo atei balad. Craven hemen aadaki yerine dnd. Tombs dmencinin yann- 12 da kalp gemisini karsna kacak Federal gemilerle savaa hazrlayacakt. Grnmeyen mevzilerden top atei ve keskin nianclarn kurunlar dolu'gibi yayordu tekneye. Tombs top kapaklarn kapal tutuyordu. Grnmeyen bir dmana kar tayfasn tehlikeye atp, cephanesini bitirmeye hi niyeti yoktu. Texas tam iki saat bu saldrya dayand. Makineleri dzenli alyor ve tekneyi azami hznn birka mil stne karyordu. nlerine ahap gambotlar kyor, birer salvo ateinden sonra geminin ardna dyorlard. Birden karlarnda nehirde yanlamasna demirlemi olan Atlanta' nn tandk silueti belirdi. zerlerine gelen isyanc gemiyi tanyan Atlanta'nn sancak toplar atee balad. "Geleceimizi biliyordu," diye mrldand Tombs. Badmenci Hunt soukkanllkla, "Onun evresinden dolanaym m, yarbay?" diye sordu. "Hayr, Bay Hunt. K tarafnn nne bindir." "Onu yolumuzdan iteceiz demek. Bastne, efendim." Hunt dmeni evirip Texas'n burnunu dier geminin arkasna nianlad. Texas'n demir burnu dman teknesine metre kadar girdikten sonra gemi yoluna devam ettii iin Atlanta doksan derece yana savrulmutu. Bir gvertesi de su altnda kalan teknenin zinciri koptu ve Atlanta sulara gmld. Atlanta nehir amuruna oturduktan sonra yan yatarken Texas'n lgncasna dnen uskurlar zerinden geip uzaklat. Tombs ile gemisi zgrle kavumak iin yollarna devam ederken arkalarndan gelen gambotlarn srekli ateini yiyorlard. Ky boyunca uzanan telgraf

tellerinde geminin yaklat bildirildike ky bataryalar ve donanma gemileri onu durdurup batrmak iin sabrszlanyorlard. Geminin zrhlarna arpan mermiler tekneyi batan baa sarsmaktayd. Gemi Nevvport Nevvs'da James Nehrinden kp Hampton Ro-ads'un geni halicine ve derin sularna girerken gkyz de aydnlanmaya balamt. 13 Ancak Birlik topular da hazrlanacak zaman bulmulard. Bayrak gemisi ahap Brooklyn frkateynindeki Amiral David Porter gemisinin top gvertesini grd kaptan kknde durmu, sabahn ilk yla birlikte yaklaan isyanclarn gemisinin bacasndan kan duman inceliyordu. Porter'in bayrak gemisinin kaptan James Alden, "te geliyor," dedi. "Ve doruca da stmze geliyor." "Mezarna giden kahraman ve soylu bir gemi," diye mrldand Porter. "Bir daha asla gremeyeceimiz bir manzara." "Menzile girmek zere," dedi Alden. "Mermi harcamaya demez, Bay Alden. Topularnza beklemelerini ve attklar her mermiyi isabet ettirmelerini syleyin." Texas'ta Tombs alnndan yaraland halde yerini terketmeyen ba-dmencisine, "Hunt, ahap firkateynlere mmkn olduu kadar yakla," dedi. "Bylece zrhllar kendi gemilerini vurmamak iin ate etmekte duraksayacaklardr." ' lk iki hattn birinci gemisi Brooklyn'di. Tombs menzile girene kadar bekledikten sonra ate emri verdi. Texas'n burundaki elli kiloluk Balkely topunun mermisi lklar atarak uup Birlik gemisine vurdu, dev Parrott topu tam isabetle yanmaya balad. Texas zerlerine gelirken Saugus on be inlik Dahlgren'lerini ateledi. Her iki at da ksa dt. Arkadan Chikasavv, Saugus, Manhattan ve Nahant taretlerini evirerek koordineli bir ata baladlar. Texas'n cephanelii ate ald. Texas'n btn toplar atee balamt, isyanc topular ldrc bir isabetle nian alyorlard. Nian almak iin ok deerli saniyeleri bile harcamaya gerek kalmamt. sabet ettirmemeleri olanakszd. Yanki gemileri karlarnda bir duvar gibiydi. Texas artk yle bir dumanla rtlyd ki, Birlik topular nian almakta glk ekiyorlard. Artk yalnzca namlu alevlerine ate ediyorlar ve mermilerinin geminin zrhlarna arpp sektiini duyuyorlard. Tombs patlayan bir yanardan iine girmi olduunu dnd. Amiral Porter Albay Alden'e, "Donanmaya onu sarp bindirmeleri iaretini ver," dedi. 14 Alden denileni yapt ama bunun neredeyse olanaksz olduunu biliyordu. Subaylar zrhlnn inanlmaz hz karsnda akna dnmlerdi. "Bizimkilerden birinin vuramayaca kadar hzl gidiyor," dedi Alden. "0 lanet isyancnn batmasn istiyorum!" "Bir mucizeyle elimizden kurtulsa bile, kalelerden ve New Ironsi-des'dan kaamaz." Texas tam o srada Brooklyn ve Colorado'nun nnden syrld. Ancak o da ar yaralar almaktayd. Birlik topularnn isabetleri artyordu. Arka arkaya iki mermi demir, tahta ve pamuktan yaplan seksen santimlik zrh iki metre ieri kertmiti. Arkadan cephanelie isabet eden bir nc mermi ierde patlam ve alt kiiyi ldrp on bir kiiyi yaralam, tahta ve pamuu tututurmutu. Ardndan zrh delen bir mermi geminin hastanesine isabet edip cerrahla orada bekleen yarallarn tmn ldrd. Texas paralanyordu. Her iki direi ve cankurtaran botlar oktan paralanmt, bacas delik deikti. n ve arka cephanelikler bir hurda ynyd artk. Buhar borularnn patlam, hz te bir dmt. Ama makineleri alyor ve toplar Birlik donanmasn altst ediyordu. Tombs da ar yaralar almt. Bir arapnel paras bacana saplanm, bir kurun sol omzunda bir delik amt. Yine de inatla dmenin banda durup badmehci Hunt'a emirler yadryordu. Bu kyametten kurtulmak zereydiler. Tombs nnde duran ve toplar hzla yaklaan Texas'a evrili olan New Ironsides'a bakyordu. Bir yanda da Monroe ve Wool kalelerinin toplar vard. Buradan asla kurtulamayacaklard. Geminin daha fazla dayanacak gc kalmamt.

Mrettebat jse artk yaamay dnmyordu; dndkleri tek ey silahlarn doldurup atelemek ve makinelere buhar gndermekti. Yaayanlar kendilerini kaybetmi bir halde yalnzca grevlerini yapyorlard. Top sesleri kesilmi, ortala rktc bir sessizlik kmt. Tombs drbnyle New Ironsides'a baknca, onun da komutannn drbnle kendisine bakmakta olduunu grd. Kalelerin tesindeki Chesa-peake Krfezinden gelmekte olan sisi de o anda grd. Bir mucize olur 15 da, sise girebilselerdi izlerini kaybettirebilirlerdi. Tombs, Mallory'nin yolcusunu gstermek konusunda sylediklerini de hatrlamt. "Bay Craven, orada msnz?" diye aaya seslendi. Birinci Subay barut, kan ve yank etle kapl bir hayalet gibi belirdi nnde. "Buradaym, efendim ve burada olmak istemezdim." "Yolcumuzu kamaramdan buraya getir. Birde beyaz bayrak ek." * "Bastne, efendim." Tombs bir kumar oynayacakt. Ayaklar stnde yklacak gibi sallanyordu, ancak gzlerindeki o ate snmemiti. Birlik kalelerinin komutanlaryla New Ironsides komutannn drbnlerinin kendilerine evrili olmas iin dua etti. "Zrhlnn burnuyla Wool Kalesi arasna doru dmen kr," dedi. "Bastne, efendim." Tombs merdivenden yukar kmakta olan tutukluya dnd. Adamn arkasndan gelen Craven bir sprgeye beyaz bir sofra rts takmt. Adam olduundan ok yal gsteriyordu. Yz szlm, sapsar kesilmiti. Yllarca sren stres sonunda tkenmi bir insand. Tombs'un kanl niformasna bakarken gzlerinde bir acma duygusu okunuyordu. "Ar yaralanmsnz, yarbaym. Aaya inip kendinize baktrmals-nz." Tombs ban sallad. "Buna zamanm yok. Ltfen dmen dolabnn nne gein ve grlebileceiniz bir yerde durun." Tutuklu anlamcasna ban sallad. "Evet, plannz tahmin edebiliyorum." Tombs kalelerle zrhlya bakarken bir alev grd, ardndan bir lk duyuldu ve Monroe'dan atlan bir mermi gemiden az beriye dt. Tombs uzun boylu adam omzuyla iterek dmen dolabnn nne kard. "Ltfen acele edin, menzile girdik artk." Sonra Craven'den beyaz bayra alp salam eliyle sallamaya balad. New Ironsides'in gvertesinde Albay Joshua VVatkins drbnyle bakyordu. "Beyaz bayrak ektiler," dedi. Birinci Subay Yarbay John Crosby de kendi drbnyle bakp ba- 16 n sallad. "Donanmaya byle zarar verdikten sonra teslim olmalar ok garip dorusu." VVatkins birden drbn gzlerinden ekti, bir leke falan var m diye camlarna bakp yine gzlerine dayad. "Ama nasl...." Kaptan bir an durup yine bakt. "Aman Tanrm," diye mrldand sonra. "Dmen dolabnn nndekinin kim olduunu seebiliyor musun?" Croby bakt. "Ama bu ey... olamaz ama!" VVatkins dmenin nnde duran uzun boylu adama bakarken birdenbire dehete kaplarak, "O, evet bu, o!" diye bard. "Kalelere ate kesmelerini bildir. Haydi, abuk ol!" Ky toplar susunca VVatkins ile Crosby teknenin burnuna koup kanl Konfederasyon niformalar iindeki iki adamla sivil giyimli sakall adama baktlar. Sivil giyimli adam kendilerine bakarken kolunu kaldrp yorgunca selamlad. Bu sahnenin asla belleklerinden silinemeyeceini bilerek baktlar. Daha sonralar pek ok sylenti kacaksa da, ne onlar ne de gemilerdeki dierleri ve kalelerin duvarlarnda bekleenler o sabah Konfederasyon zrhlsnn hurdalar arasnda grdkleri kiinin kim olduu konusundaki kanaatlerini asla deitirmeyeceklerdi. Texas bin kiinin gzleri nnde her tarafndan dumanlar karak bir hurda yn halinde geerek sisin arasna girdi ve bir daha grnmemek zere gzden kayboldu. KAYIP

10 Ekim 1931 Gneybat Sahra Kitty Manock'un iinde hilie doru uuyormu gibi bir duygu vard. Kaybolmutu; kesinlikle ve umutsuzca kaybolmutu. Son iki saattir kk ua altndaki l gzlerden silen iddetli bir kum frtnas iinde savrulup durmutu. O bombo ve grnmeyen gkyznde, kendisini saran kahverengi buluttan kan garip hayallerle boumutu. 17 Sahra'da Ayak Sesleri / F: 2 Kitty ban geriye atp st camdan dar bakt. Gnein o turuncu parlts tmyle kaybolmutu. Sonra belki de on dakikada onuncu kere yan camn at ve kokpitin kenarndan o dnen buluttan baka bir ey grmedii halde aa bakt. Altimetre 500 metreyi gsteriyordu. Bu ykseklikte Byk Sahra'nn Aghaggar sra dalarnn Adrar des Iforas kumta platolarnn dnda her eyden daha yukardayd. Kitty aletlerine gveniyordu. Kum frtnasna girdiinden bu yana drt kez ykseklikte bir d ve rota deiiklii grmt. Bu, topraa doru dne dne alald anlamna geliyordu. Ancak her seferinde herhangi bir aksilik olmadan yana yatarak pusulay 180 dereceye getirebilmiti. Kitty Sahra'y aan araba yolunu izlemeye alm, ama gneydoudan anszn bastran kum frtnasyla onu da kaybetmiti. Yeryzn gremedii iin rzgrn kendisini rotasndan ne kadar saptrdn bilemiyordu. Frtnann evresinden dolanmak iin bouna abalayarak batya dnd. Bu byk ve anlamsz kum okyanusunu amak iin oturup beklemekten baka yapaca bir ey yoktu. Kitty' nin en ok korktuu bu ksmd zaten. Nijerya'nn bakenti Niamey'e varmak iin bir drt yz mil daha yolu olduunu hesaplamt. Orada yakt ikmali yaptktan sonra Gney Afrika'da Cape Tovvn'a kadar olan uzun mesafe rekorunu krmaya alacakt. Kollar ve bacaklar yorgunluktan uyumaya balamt. Motorun hi azalmayan grlts ve titreimi artk onu yormaya balamt. Londra'nn banliys olan Croydon'dan havalandndan bu yana yirmi yedi saattir uuyordu. ngiltere'nin o souk rutubetinden Sahra'nn kuru scana umutu. saat sonra karanlk basacakt. Ters esen rzgr hzn 90 mile drmt. Oysa normal hz saatte 120 mildi. Drt yolcu kapasiteli uak bir zamanlar Pan American-Grace'Havayoluna aitti ve Lima ile Santiago arasnda dzenli posta seferleri yapard. Alt yolcu tayan daha gelimi bir .model knca Kitty bunu satn alm, yolcu kabinine yedek yakt depolarn yerletirmiti. Sonra da 1930 sonlarnda Rio de Ja-neiro'dan Madrid'e kadar uzun mesafe rekorunu krmt. Bylece Gney Atlantik Okyanusunu geen ilk kadn olmutu. 18 V Rzgra karn rotasn korumak iin savaarak bir saat daha geirdi. Kokpite incecik kumlar doluyor, gzleri ve burnu yanyordu. Gzlerini ovuturmak rahatszln arttrmaktan baka bir ie yaramyordu. Daha da kts, gremiyordu. nndeki gstergeleri okuyamaman da lm demekti. Kitty koltuunun altndan kard matarasndan yzne bir avu su arpt. Yanaklarndan akan slak kum o scakta bir iki saniyede kuruyordu. imdi grebiliyor ama bu kez de gzlerine ineler batyordu. Anszn bir ey hissetti. Normal olmayan bir ses belki ya da rzgrn uultusu arasnda olmamas gereken bir sessizlik. ne eilip gstergelere bakt. Her ey normaldi. Yakt vanalarna bakt. Hepsi yerli yerindeydi. Yorgunluuna verip geti. Ama az sonra ayn eyi bir daha hissetti. Btn duyularn kulaklarna toplad. Anormal ile normal arasndaki sklk azalmt artk. Motorlardan birindeki bujinin zamansz patlamasn duyunca yrei duracak gibi oldu. Ardndan bujiler birer birer bozuldular. Motor ksrmeye balad. Birka dakika sonra motor ve pervane de durdu. Tek ses rzgrn uultusuydu artk. Kitty motorun neden bozulduunu biliyordu. Kum karbratr tkamt. lk birka saniyenin aknlk ve korkusu geince Kitty elindeki pek kstl olan seenekleri dnd. Baarl ini yapabilirse frtnann gemesini bekler, hatta gerekli onarm bile yapabilirdi. Kontrol levyesini ne iterek altndaki le inmeye hazrland. Bu ilk acil inii deildi. Daha nce yedi kere ayn ey

olmu, hepsinden bir iki syrkla kurtulmutu. Ancak l bir motorla bir kum frtnasnn yar karanlnda ilk inii olacakt. Levyeyi bir eliyle tutup dieriyle gzln takt, cam indirip ban dar kard. Grmeden hzla iniyordu. ln byk bir ksm dz ise de, bildii kadaryla yksek kum tepeleri ve gizli kntler de vard. On metre altndaki plak arazi grndnde Kitty be yl yalanm gibiydi. Aas kumluktu ama tekerleklerin zerinde dnebilecei kadar sert grnyordu. En iyisi de, dmdz olmasyd. Fairchild uann byk tekerlekleri yere dedi, iki kere hoplad, sonra uan hz azalr- 19 ken yerde yuvarlanmaya balad. Kitty derin bir soluk alp sevinle baracakt ki, aniden nndeki toprak bitiverdi. Fairchild bir yamatan aa, altndaki derin ve dar ukura dt. Tekerlekler kuma saplanp kalrken uan ileri hareketiyle burnu kayadan duvara arpt. Pervane krld, motor darbe nedeniyle geri itildi ve Kitty'nin ayak bileini krd. Kitty ne savruldu. Emniyet kemerini balamay unuttuu iin ba n camn kenarna arpt, kendini kaybetti. * *

Yakt almak zere Niamey'e inmemesi zerine Kitty Mannock'un kaybolduu haberi tm dnyaya yayld. Byk apl bir aratrma ve kurtarma operasyonu olanakszd. Yaplanlar ok kk kapsaml olacakt. Kitty'nin kaybolduu blge genellikle insan aya dememi bir yerdi. Bin mil evresinde bir tek uak yoktu. 1931'de lde ne insan vard, ne de malzeme. Ertesi sabah Fransz Yabanc Lejyonunun Fransz Sudan'nda Ta-kaldabey vahasnda bulunan kk bir motorize birlii aratrmaya balad. Kadnn Trans-Sahra araba yolu zerinde utuu tahmin edildii iin birlik kuzeyi, Tessalit'den bir Fransz irketinin iki arabas da gneyi taramaya balad. iki grup iki gn sonra hibir ize rastlamam olarak bulutular. Yolun sa ve soluna yirmier mil yaylp yeni bir aratrmaya girdiler. On gn gn geip de kayp pilottan haber kmaynca Lejyoner Birlii komutan lde a ve susuz o kadar kalnamayacan bildirdi. Kitty artk lm olmalyd. Havaclk dnyasnn bu en ok sevilen pilotu iin btn byk kentlerde anma trenleri dzenlendi. Amelia Earhart ve Amy John-son'la birlikte en byk pilot saylan Kitty'ye btn dnya yas tuttu. Bu, Kitty'nin son uzun mesafe uuu olacak, sonra da Avustralya'da komu iftlikten gen kzlk sevgilisiyle evlenecekti. G denetimine geirdikten sonra uuun ekicilii kaybolmutu kendisi iin, artk yerleip oluk ocuk sahibi olmaya kararlyd. Havacln bu ilk gnlerinde ok kimsenin karlat glkle o da yzyze gelmiti: pilotluun an ve erefi oktu ama para getirecek i ok azd. 20 * *

Kitty ertesi sabaha kadar baygn kald. Karanlklardan kp da krk pervanesini grdnde l gneten kavrulmaya balamt. Gzleri kararyordu. Kendine gelmek iin ban sallarken birden acyla inledi. Hafife alnna dokundu. Yara yoktu ama sann balad yerde iri bir i vard. Tek tek vcudunu yoklaynca krk bileinin izmesi iinde itiini farketti. Kokpit kapsn ap yavaa indi uaktan. Bir iki adm gittikten sonra kuma oturdu. Yangn kmamas byk bir talihti, ancak sadk Fairchiid bir daha uamayacakt. Motoru ve silindiri paralanmt. Kitty'nin imdiki acil sorunu yerini saptamakt. Nereye indii hakknda hibir fikri yoktu. Kum frtnas dinmiti, ancak bulunduu yer yedi sekiz metrelik kk bir kntyd ve evresini gremiyordu. Birden susuzluk hissedince matarasn hatrlad. Tek aya stnde zplayarak gidip koltuun altndan matarasn ald. Her seferinde bir iki yudumdan fazla almad takdirde iki gn ancak yeterdi. Kitty bir kye ya da yola kadar yrmesi gerektiine karar verdi. Uan yannda kalmak intihar olurdu. Bir uak tam zerinden umadk-a Fairchiid grlemezdi. Uan glgesinin altna girip dnmeye balad. ,> Kitty Sahra'nn inanlmaz s farklarn ok gemeden renecekti,

i Scaklk gndzn 49 dereceye kyor, sonra geceleri 4 dereceye d-| yordu. Gecenin souu gndzn scakl kadar korkuntu. Kavuru-I cu gne altnda on iki saat geirdikten sonra kumdan bir ukur ap | iine girdi ve orada titreyerek sabaha kadar uyudu. 1 kinci gnn sabah, gne kavurmaya balamadan ua terk ha- I zrlklarna balad. Bir kanat kiriinden bir koltuk deneiyle kanad l kaplayan kumatan bir emsiye yapt. Sonra gsterge tablosundan pu-I sulay skt. Araba yolunu bulmaya alacakt, baka seenei yoktu. I Bir plan olduu iin kendini daha iyi hissederek uan rapor def- t terini ald, ne olduunu ve ne yapmak istediini yazarak sayfay kopar-| tp uan n tablosuna sktrd. Bir rastlantyla uak bulunacak olursa 1 onu ne ynde arayacaklarn bileceklerdi bylece. 21 Scak katlanlmaz bir hal almt. Hele iinde bulunduu kntnn duvarlar gne nlarn arttrarak yanstt iin bir frnn ortasnda gibiydi. ok deerli suyunu bir yudumda imemek iin direniyordu. Yola kmadan nce son bir ii daha kalmt: krk bileini skan izmesini kard, bileini ipekli earbyla sard. Sonra pusula ve mataray kemerine balad, koltuk deneiyle emsiyesini alarak yola kt. * * *

Kitty Mannock'u aratrma abalar kesintili olarak yllarca devam etti. Ancak ne kendisine ne de uana ratianld. Kayboluu havaclk tarihinin en byk esrarlarndan biri olarak kald. Kitty'nin ne olduu konusunda pek ok sylentiler yaylmt bu arada. Bazlar onun yaadn, ancak belleini kaybettiini ve baka bir ad altnda Gney Amerika'da bulunduunu iddia ediyorlard. Yine bazlar onun bir Tuareg kabilesi tarafndan yakalanp esir edildiinden emindi. l srrn saklamasn biliyordu. Kumlar Kitty Mannock'un kefeni oldu. Sonu gelmeyen uuunun srr ancak yarm yzyl sonra zlecekti. 22 birinci bolum ILGINLIK 1 5 Mays 1996 Asselar Vahas, Mali, Afrika lde gnler ve haftalar boyu dolap da hibir hayvan grmemek, ne kadar ilkel olursa olsun, insan ya da uygarlklarla karlamamak insan akna eviren bir srprizdir. Be Land Rover'deki on bir kii ve be tur rehberi src iin insan yaps bir yere rastlamak byk bir rahatlama nedeni olmutu. Backworld Turizm irketinin on iki gnlk Byk Sahra Safarisine katlp da bir haftadr lde olan yorgun turistler, insan grdkleri ve ykanacak kadar su bulduklar iin ok mutluydular. Asselar ky Orta Sahra blgesinin Mali topraklar iindeydi. Ky, ok eski bir nehir yata olan kntde alm bir kuyunun evresinde amurdan yaplm kulbelerden oluuyordu. evrede yz kadar evin yknts vard. Zamann andrd binalar sert ve renksiz manzarayla yle bir uyum iindeydi ki, ky biraz uzaktan asla grnmyordu. Safari bakan Binba lan Fairvveather Land Rover'lerden kp evresini saran yorgun ve toztoprak iindeki turistlere, "te orada," dedi. "u hale bakp da Asselar'n bir zamanlar Bat Afrika'nn kltrel yol kava olduuna asla inanamazsnz. Buras be yzyl boyunca byk ticaret ve esir kervanlarnn nemli bir durayd." Ksack ortlu gzel bir Kanadal kadn, "Peki, sonra neden bu hale dt?" diye sordu. - 23 "Savalar, Arap ve Fransz igali, kle ticaretinin yasaklanmas ve daha ok, ticaret yollarnn gneye ve batya doru deniz kylarna aktarlmas. Krk yl nce kuyular kurumaya balaynca da en byk darbeyi yemi oldu. imdi ky besleyen tek kuyu elli metre derinliktedir." spanyol aksanl iriyar bir adam, "Pek cennete benzemiyor," diye mrldand.

Binba Fairweather glmsedi. Uzun boylu, eski bir Kraliyet deniz piyadesi olan adam, "Sadece birka Tuareg ailesi gebelii terkedip Asselar'a yerletirmitir," dedi. "Bunlar da kei srleri ve kuyudan ekilip elle sulanan bir miktar toprakta ektikleriyle yaarlar. Ayrca kumlar arasnda bulup parlattklar ve deve srtnda Goa'ya tayp orada turistlere sattklar bir iki avu ss tayla." Haki renk safari giysileri iindeki Londral avukat abanoz aacndan bastonunu kye uzatt. "Bence terkedilmi bir yer buras. Oysa brornzde 'Asselar'n kamp ateleri evresinde romantik l mzii ve yerli danslaryla byleneceimiz' yazyordu yanlmyorsam." "nc grubumuz sizlerin dinlenmesi ve elenmesi iin her eyi yapm olacaktr," diye Fairvveather adama gvence verdi. Bir an kyn arkasnda batmakta olan gnee bakt. "Az sonra karanlk kecek. Kye gitsek iyi olur." Kanadal kadn, "Kyde otel var m?" diye sordu. "Hayr, Bayan Lansing, kasabann berisindeki ykntlar arasnda kamp kuracaz." Turistler hep bir azdan sylendiler. zel banyolaryla yumuack yataklar hayal etmilerdi. Yeniden aralara binildi, epey kullanlm bir yoldan vadiye girildi. Kye yaklatka grkemli bir gemii hayal etmek de o kadar glei-yordu. Sokaklar kumdan darack patikalard. Ylgnlk kokan l bir yerdeydiler. Ne bir k grnyordu, ne de bir kpek havlamas vard. amurdan kulbelerde yaam belirtisi de yoktu. Kyller eyalarn toplayp ln iinde kaybolmulard sanki. Fairweather huzursuzlanmaya balad. Bir aksilik olduu kesindi. nc grubundan eser yoktu. Mterileri bu gece ok syleneceklerdi. ln gzelliklerini o kadar abartan reklamclara da kzyordu. Kendi 24 kendine, "Sahra'nn ancak gebelerin yaad blgesinde insann yaamnda bir kere elde edecei bir frsat," diye mrldand. Reklam yazann Dover kylarndan teye gitmediine bir yllk maana bahse girerdi. Trans-Sahra Otoyolundan 80 ve Niger Nehri kysndaki Gao'dan 240 kilometre uzaktaydlar. Ekipte yolun geri kalan ksmna yetecek kadar yiyecek, su ve yakt olduundan Fairweather beklenmedik bir durum kt takdirde Asselar'da durmadan yola devam etmeye hazrlklyd. nemli olan mterilen gvenliiydi ve yirmi sekiz yldr bir tek mteri bile kaybetmemilerdi. Fairvveather neden kei ve deve grmediini anlamamt. Kumluk sokaklarda da ayak izleri yoktu. Her tarafta garip pene izleri ve sanki iki ktk birlikte ekilmi gibi paralel ve yuvarlak izler vard. Tatan yaplan ve krmz amurla svanan evler de, iki ay kadar nceki safaride grdnden daha harap durumdaydlar. Bir aksilik olduu kesindi. Kyller herhangi bir nedenle blgeyi terketmi olsalard, gnderdii ncnn onlara rastlamas gerekirdi. Sahra'da birlikte dolatklar bunca yldr bn Hacip onu asla dkrkl-na uratmamt. Fairvveather mterilere kuyu banda bir dinlenme sresi tandktan sonra kamp kurmak iin daha ileri gitmeye karar verdi. Koltuklarn arasndaki blmeden eski makineli tfeini karp bacaklar arasna yerletirirken, tedbirli olmak zarar getirmez, diye dnyordu. Silahn namlusuna bir de susturucu yerletirdi. Kocasyla Fairvveather'in cipinde bulunan Bayan Lansing, "Bir aksilik mi var?" diye sordu. "Dilencileri korkutmak iin," dedi Fairvveather. Cipi durdurup geri giderek dier srclere de dikkatli olmalarn syledi. Sonra dnp yine ne geti ve arabalar 4 metre apndaki kuyunun yannda kurulan byk pazar yerinin ortasndaki tek hurma aacnn altnda durdurdu. Fairvveather gnn son klarnda kuyunun evresindeki kumlua bakt. Orada da sokaklarda grd garip izler vard. Kuyunun iine bakt sonra. Suyun mineral younluunun fazla olduunu, bu nedenle madeni bir tad ve stms yeil bir rengi olduunu hatrlad. Yine de 25 bu su yzyllar boyunca pek ok insan ve hayvann kurtuluu olmutu. Mterilerinin midelerine uygun olup olmamas kendisini hi ilgilendirmezdi.

Onlarn suyu ancak ykanmak ve serinlemek iin kullanmalarn isteyecekti. me sular vard. Srclerden nbet tutmalarn istedikten sonra turistlere incelmi bir ipin ucundaki domuz derisi kovay nasl kullanacaklarn gsterdi. Egzotik l mzii ve yerli danslar unutulmutu artk. Erkekler bellerine kadar soyunup suyu dkndler. Kadnlar ise daha ok salarn ykyorlard. Cipin fariar glgelerini kyn sessiz duvarlarna yanstyordu. Fair-vveather sokaklardan birine dalp caminin yanndaki eve girdi. erde ev sakinleri btn mallarn geride brakp evi terketmiler gibi bir hava vard. Sonra da birileri girip her taraf parampara etmiti sanki. Odalardan birinin bir kesinde bir kemik yn grd. Bunlarn insan kemikleri olduunu farkedince mthi bir huzursuzluk duymaya balad. El fenerinin nda oluan glgeler insann gzn yanltyordu. Fairvveather avluda pencere, .in nnden byk bir hayvan getiine yemin edebilirdi. Korkudan ok, karanlk sokaklarda bir tehlikenin bulunduunu dnerek makineli tfein emniyet dmesini evirdi. Kk bir balkona alan kapnn arkasndan bir hrt gelmiti. Fairvveather sessizce kapya yaklat, bir eliyle feneri nne doru tutarken dieriyle makineli tfei nianlad ve kapya bir tekme savurdu. Darda biri vard. Ya da bir ey. Karaderili, cehennemden kam gibi, dizleri ve elleri stnde durmu, kor kadar krmz gzleriyle fenerin na bakyordu. Fairvveather igdsel bir hareketle geriledi. Karsndaki ey dizleri stnde dorulup zerine atlad. Fairvveather tetie bast. Namludan msr patlarm gibi bir ses kararak bir kurun yamuru boald. irkin yaratk kusar gibi iren bir ses kard ve gs paralanm olarak yere yld. Fairvveather yaklap fenerini dorulttu. Gvde plak ve pislik iindeydi. Grmeyen baklarla bakan gzlerin beyazlar olmas gereken yerde parlak krmz bir renk vard. Ve karsndaki on beinden fazla gstermeyen bir olann yzyd. Fairvveather aniden yle bir oka girdi ki, birka dakika tehlike kar- 26 snda uyumu gibi kald. imdi kumdaki o izleri yapan eyin ne olduunu anlamt. Kyn iinde srnen bir sr olmalyd. Birden dnp pazar yerine doru komaya balad. Ama ge kalmt, ok ge kalmt. Karanln iinden lklar atarak frlayan bir sr, kuyu bandaki turistlere saldrdlar. Srcler seslerini karmaya vakit bulamadan aralarnda kalmlard. Vahi sr akallar gibi elleri ve dizleri stnde saldryorlar, turistleri alaa edip grdkleri plak etleri dileriyle kopar-yorlard. Ciplerin farlaryla aydnlanan korkun bir karabasan yaanyordu kuyunun evresinde. Bayan Lansing hayktrarak kayboldu. Kocas ciplerden birine trmanmaya altysa da, hemen alaa edilip bir karnca ordusu altndaki bcek gibi paraland. Fairvveather kalabala atee balad. Ancak susturucu nedeniyle silah sesini duymayan insanlar, ilerinden yerlere yklanlar ya grmeyecek kadar lgndlar ya da umursamyorlard. Fairvveather canavarlardan otuz kadarn ldrmken birden kurunu bitti. Turistler ve srclerin hepsi paralanrken o aresizce bakyordu. Kendisini grmemilerdi. Pazar yerini mezbahaya eviren bu olayn nedenini anlayamyordu. Birden vahilerin kurbanlarnn etlerini yemeye baladklarn grd. Bakmaktan baka hibir ey yapamazd. Turistleri paralamayan yamyamlar ise cipleri paralyorlar, talarla camlarn kryorlard. Kendilerine yabanc olan her eye o doymak bilmeyen vahiliklerini yneltiyorlard. Fairvveather adamlarnn ve mterilerinin lmlerinde kendisinin sorumlu olduunu dnerek glgeler arasna ekildi. Onlarn gvenliini salayamam ve bilmeyerek hepsini lme srklemiti. Onlar kurtaramayan aresizliine ve onlarla birlikte lmedii iin de korkaklna lanetler yadryordu. Fairvveather darack sokaklardan le doru komaya balad. teki l yolcularna kendilerini Asselar'da bekleyen tehlikeyi bildirmek iin onun kurtulmas gerekiyordu. Bir sonraki kye suyu olmadan varamazd. O yzden otoyola oturup gneten lmeden bir araba gemesini bekleyecekti.

27 2 10 Mays 1996 skenderiye, Msr Bombo kumsaln beyaz kumlar Eva Rojas'n plak ayaklarn yakyordu. Eva durup Akdeniz'e bakt. Derin sular kobalt maviiydi, sla- ; k. tka zmrt yeiline dnyor, sonra da dalgalar kumsal dverken^ \ 1 ak mavi renge brnyordu. '; i Eva skenderiye'den kiralad arabayla 100 kilometre kadar yaptk- : E tan sonra kinci Dnya Savann en byk l arpmalarndan birinin,. E yapld El Alameyn'den pek uzak olmayan ssz bir noktada arabay' I kenara ekip durdurmu, antasn alp kyya inmiti. ' Eva'nn stnde sanki ikinci bir deriymi gibi duran mercan rengi tek para bir mayo vard. Beline kadar inen bir kuyruk halinde topland- ', kzl salar gnete bakr gibi parlyordu. Teni dzgn, elmack kemikleri kk, gzleri ini maviiydi. Eva otuz sekiz yandayd ama rahata otuz saylabilirdi. Vogue dergisinin kapana geemezdi ama er- * keklerin, hatta kendisinden gen erkeklerin bile ok ekici bulduu bir , canll vard. Kumsal ssz grnyordu. Eva rkek bir ceylan gibi baknd sa- * na soluna. Tek yaam belirtisi yolda duran ve kapsnda NUMA yazan bir cipti. Eva arabasn park ederken cipin yanndan gemi ama iinde kimseyi grememiti. Sabah gnei daha imdiden kumlar stmt. Suya doru yrrken plak tabanlar yanyordu. Eva suya bir iki metre kala durup yere bir plaj havlusu serdi. Saatini antasna koymadan nce bakt. Onu on geiyordu. 25 numara ya srndkten sonra srtst yatp Afrika gneini iine ekmeye koyuldu. San Fransisco'dan Kahire'ye kadar yapt uak yolculuunun huzursuzluunu zerinden tam olarak atamamt. Ondan nce de drt gn sreyle doktorlar ve biyolog meslektalaryla Byk Sahra'nn gneyinde yeni kefedilen garip sinir bozukluklar konusunda bir seminerdeydi. Aratrma greviyle le girmeden nce birka saatlik bir dinlen- 28 me ve yalnzln iyi olacan dnmt. Denizden esen rzgrn altnda gzlerini kapatt ve hemen uyudu. Eva uyandnda yine saate bakt. On biri yirmi geiyordu. Bir buuk saat uyumutu. Srd koruyucu kremle vcudu ancak pembe-lemiti. Karn zerine dnp kumsala bakt. Su kenarndan ona doru ksa kollu gmlekli ve ortlu iki adam geliyordu. Adamlar onun kendilerini grdn farkedince durdular ve sanki geen bir gemiye bakyormu gibi denize dndler. ki yz metre kadar uzakta olduklarndan Eva onlarn zerinde durmad. Birden gzne denizde bir hareket arpt. Siyah sal bir ba belirmiti suyun iinden. Dalma maskeli ve paletli bir adam kayalarn tesindeki derin sulardayd. Balk avlayan bir hali vard. Eva adamn suya daldn grd. Ancak suda o kadar uzun kalmt ki, boulmu olacandan korktu. Ama adam yine su yzne kp avlanmaya devam etti. Birka dakika sonra da kyya yzp sla gelince ayaa kalkt. Elinde ok garip bir sualt tfei vard. teki elinde de her biri en az bir kiloluk on, on be tane balk. Balklarn azlarndan paslanmaz elikten bir yay geirilmi, ucu da belindeki kemerin halkasna taklmt. Adamn esmerliine karn yznde Arap hatlar yoktu. Gr siyah salar tuzlu su yznden keelemi gibiydi, gne gsnn kllarn-daki su damlalarn parldatyordu. Uzun boylu, geni omuzlu, atlet yaplyd. Yrmesinde pek az erkein becerebildii bir rahatlk vard. Krk yalannda olmalyd. Adam Eva'nn yanndan geerken kadn szd. Gzleri opal yeiliydi. ylesine bir drst bak vard ki, Eva bylenmi gibi oldu. Bir yandan adamn durup bir ey syleyeceinden korkuyor, bir yandan da konumasn istiyordu. Ama adam bembeyaz dilerini gstererek glmseyip kadn selamlad ve yola doru yrmeye devam etti. Eva onu NUMA cipini grd yere kadar gzleriyle izledi. Ne oluyor bana, diye dnd, hi olmazsa adamn selamna karlk versey-dim. Ama onun herhalde ngilizce bile konuamayacan dnerek fazla stnde durmad. Ancak

gzlerinde uzun zamandr olmayan bir parlaklk vard imdi. Ksack bir an kendisine bakan ve bir daha hi grmeyecei bir erkek tarafndan bylesine uyarlmak ne garipti... 29 Serinlemek iin suya girecekti ama iki adam imdi denizle kendisi arasna varmlard. Adamlarda Msrllarn ince yz hatlar yoktu, burunlar daha yassyd, derileri neredeyse kapkarayd ve kvrck salar Sah-ra'nn gneyinde yaayan insanlarn salarna benziyordu. Adamlar belki de yirminci kez durup nlerine arkalarna baktlar. Sonra bir anda Eva'nn stne atladlar. Eva igdsel bir davranla, "ekilin buradan!" diye bard. Adamlarla mcadeleye balad ama kaln siyah bykl, fare suratl olan san yakalad gibi ekmeye balad. Nikotin lekeli dilerini gstererek glmseyen dieri yere melip bacaklarnn stne oturdu. Fare suratl da gsne oturdu, dizleriyle kollarna bastrd. Eva imdi kskvrak yakalanmt. Parmaklar ve ayaklar dnda hibir yerini oynatamyordu. Adamlarn gzlerinde ehvet yoktu. kisi de mayosunu ekip koparmaya almamlard. Irz dmanlar gibi hareket etmiyorlard. Eva bir kere daha bard. Ancak kumsalda kimseler yoktu. Fare suratl adam elini burnuna ve azna kapatarak Eva'y havasz brakarak bomaya alt. Gs zerindeki arl da zaten hava almasn gletiriyordu. Artk cierlerine hava girmesine olanak kalmamt. Eva kendisini ldrmeye altklarn anlad. Bir daha barmaya alt, ama sesi ok bouk kt. Ac hissetmiyordu, yalnzca panik iindeydi ve. korkudan hareketsiz kalmt. Yzndeki amansz basntan kurtulmak iin adamla mcadele etmek istedi, ama kollar ve elleri bir mengeneyle sktrlm gibiydi. Gzleri kararmaya balamt. Kendini kaybetmemeye altysa da baaramad. Katilinin omzunun stnden bacaklarnn stnde oturan adam grd. Yaamda son grecei eyin o srtan yz olacan anlad. Karanlk uuruma doru yrrken gzlerini kapatt. Birden bir karabasan grdn sand. Gzlerini aarsa her ey kaybolacakt. Gerei son bir kez grebilmek iin gzlerini amaya alt. Bir karabasand, diye dnd. Pis dili adam artk srtmyordu. Alnnn iki yanndan ince bir madeni ubuk uzanyordu. Adam sonra kollarn iki yana aarak devrildi. Fare suratl arkadann dtn hissetmemiti. Ancak birden bir ift el enesini ve bann arkasn kavrad anda donar gibi oldu. Eva 30 burnundaki ve dudaklanndaki basknn kaybolduunu hissetti. Katili ellerini kaldrarak kafasn yakalam olan ellerden kurtulmaya alt. Bu yeni gelimenin beklenilmezlii Eva'nn kafasndaki karabasan gerekd-ln daha da arttrmt. Ancak kendini karanla brakmadan nce bir atrt iitti, sanki bir buz parasn sryormu gibi; katilinin frlak gzleri tam bir 360 derecelik dn yapm olan kafasndan grmeden bakyordu ona. 3 Eva yzn yakan gnele kendine geldi. Deniz Afrika kylarn dvyordu. Gzlerini atnda bu dnyann en gzel manzarasyla karlat. nleyerek kprdand, gz kamatran kumsala bakt. Birden gzleri korkuyla irileerek doruldu. Saldry hatrlamt. Ama katilleri grnrde yoklard. Acaba gerekten varolmular miydi? Hayal mi grmt yoksa? "Dnyaya hogeldin," dedi bir erkek sesi. "Bir an komaya girdiini sanmtm." Eva dnnce yanbanda melmi duran balk avcsnn glmseyen yzyle karlat. Korku dolu bir sesle, "Beni ldrmeye alan adamlar nerede?" diye sordu. "Akntya kaplp gittiler." "Aknt m?" "Bana kumsal asla kirletmemem gerektiini retmilerdi. Ben de cesetlerini derine srkledim. Son grdmde Yunanistan'a doru gidiyorlard." "Onlar ldrdn."

"iyi insanlar deillerdi." "Onlar ldrdn," diye tekrarlad Eva. Kusacakm gibi yemyeil kesilmiti yz. "Onlar kadar soukkanl bir katilsin sen de." Adam onun oktan kurtulamad iin mantkl dnemediini anl- 31 yordu. Kadnn gzleri tiksintiyle doluydu. Omuzlarn silkerek, "Yani olaya karmasa mydm?" dedi. Kadnn gzlerindeki korku ve tiksinti yerini dehete brakt. Eva bu>i yabancnn kendisini lmden kurtardn anlad. "Hayr, zr dilerim,*! dedi. "Aptalca konuuyorum. Hayatm size borluyum ve adnz bilet bilmiyorum." I "DirkPitt." I "Ben de Eva Rojas." Adam elini skarken bir an ard Eva. "Ameri-1 kalnz." J "Evet. Ulusal Sualt ve Denizcilik Kuruluu NUMA'ya balym. Nilg Nehrinin arkeolojik aratrmasn yapyoruz." jt"* "Ben saldrya uramadan gittiinizi sanmtm." j, "Az daha gidiyordum. Ama adamlarn arabalarn bir kilometre geri-1 de brakp size doru yrmelerini garip bulmutum. Onun iin biraz oyalandm." "Kukucu bir insan olmanzdan dolay talihim varm." "Sizi neden ldrmek stedikleri hakknda bir fikriniz var m?" "Bunlar turistleri soyup ldren insanlard herhalde." Pitt ban sallad. "Hrszlk szkonusu deildi. Silah tamyorlard. Sizi bomaya alan bir bez yerine ellerini kullanyordu. Ve rznza gemeye almadlar. Profesyonel katil deillerdi, yoksa imdi ikimiz de lm olurduk. Sizin lmenizi isteyen birinin parayla tuttuu insanlar olduuna bahse girerim. Sizi ldrmek iin ssz bir yere gelmenizi beklediler, sonra aznzdan ieri tuzlu su doldurup suyun iine brakacaklard. Bylece yzerken boulmu olacaktnz. Bu da sizi neden elleriyle soluksuz brakmak istediklerini aklyor." "nanamyorum. Bunun hibir anlam yok ki. Ben biyokimyacym. nsanlarda zehirli maddelerin etkilerini incelerim. Dmanm yoktur. Beni neden ldrmek istesinler ki?" "Sizi ancak u anda grdm iin bunu bilemem." Eva dudaklarn hafife ovuturdu. "lgnlk bu!" "Ne kadardr Msr'dasnz?" "Bir iki gn nce geldim." "Birisini ok kzdracak bir ey yapm olmalsnz." 32 "Herhalde Kuzey Afrikallar deil. Ben buraya onlara yardma geldim." Pitt kumlara bakt. "O halde tatilde deilsiniz." "Buraya i iin geldim. Sahra'nn gneyinde yaayan gebeler arasnda garip fiziksel anormallikler ve psikolojik bozukluklar olduu konusunda sylentiler gelmiti Dnya Salk rgtne. Ben de bunu incelemek zere gnderilen uluslararas ekibin bir yesiyim." "Cinayet iin bir neden deil," dedi Pitt. "Bu yzden artc ite. Biz buraya insanlar kurtarmaya geldik. Herhangi bir tehdit oluturmuyoruz." "ldeki bu hastaln zehirli maddelerden olduunu mu dnyorsunuz?" "Henz bir ey bilmiyoruz. Bir sonuca varmak iin yeterli bilgi yok elimizde. Yzeyden bakldnda bulac bir hastalk gibi grnyorsa da, kayna hakknda hibir ey bilinmiyor. Bu belirtilerin grld bildirilen alann yzlerce kilometre evresinde ne kimyasal bir retim var, ne de tehlikeli atklar olan bir kurulu." "Sorun ne kadar bir alan kapsyor?" "Son on gnde Mali ve Nijer'in Afrikal halklar arasnda sekiz bin vaka grld."

Pitt'in kalar kalkt. "Bu kadar ksa bir sre iin ok yksek bir rakam. Hastaln nedeninin bir virs ya da bakteri olmadndan nasl emin olabiliyorsunuz?" "Dediim gibi kayna tam bir esrar bizim iin." "Basnn bu konuya el atmam olmas ok garip." "Dnya Salk rgt bir neden renilene kadar olaya sansr uygulatt. Bir panii nlemek iin sanrm." Pitt konuurken srekli olarak kumsal gzetliyordu. Yolun hemen nndeki alak kum tepeleri arkasnda bir kprt grmt. "Planlarnz nedir?" diye sordu. "Ekibimiz yarn yerinde aratrma yapmak zere Sahra'ya hareket ediyor," "Mali'nin kanl bir i savan eiinde olduunu biliyorsunuz sanrm." 33 Sahra'da Ayak Sesleri / F: 3 Kadn huzursuzca omuzlarn silkti. "Hkmet aratrmaclarn evresinde ok sk gvenlik nlemleri alnmasn kabul etti." Eva durup erkein yzne bakt. "Bu sorular neden soruyorsunuz? Gizli bir ajan gibi davranyorsunuz dorusu." Pitt gld. "Gzel kadnlar ldrmeye kalkanlardan nefret eden bir deniz mhendisiyim ben." "Belki de beni bakas sanmlardr." Pitt'in baklar kadnn vcudunda dolap gzlerinde durdu. "Bunun pek mmkn olduunu sanm..." Birden durup kum tepelerine bakt. Tm kaslar gerilmiti. Uzanp Eva'y kolundan yakalayarak ayaa kaldrd. "Gitme zaman geldi," diyerek kadn koturdu.

"Ne oldu?" Pitt yant vermedi. Kum tepeleri ardndaki kprt ge doru ykseldike kalnlaan bir duman stunu olmutu. Baka bir katil ya da katiller destek gler gelene kadar onlar kstrmak iin Eva'nn kiralk arabasn yakyorlard. Artk alevleri grebiliyordu. Balk tfeini alsayd... Hayr. Kendini kandrmaya niyeti yoktu. Ateli silaha kar etkisi olmazd. Tek umudu katillerin arkadann da silahsz olduu ve onun cipini grmediiydi. Birinci tahmininde yanlmamt. Kum tepesini atklar anda esmer bir adamn elinde bklm gazeteden bir meale olduunu grd. Adam cipi atee vermek iin n camn paralamak zereydi. Dierleri gibi giyinmemiti bu nc adam. Bandaki beyaz rtden yalnz gzleri grlyordu. stnde yerlere kadar uzanan bir entari vard. Adam iine dalm olduu iin gelen kadnla erkei grmemiti. Pitt, Eva'nn kulana, "i berbat edersem hemen yola ko ve geen bir arabay durdur," diye fsldad. Sonra yksek sesle, "Kprdama!" diye bard. v

Adam akn bir halde geriye dnd. Pitt barrken ban ne eerek komaya balamt. Adam yanan gazeteyi nne doru tutmaya almsa da, Pitt'in kafa darbesi kaburgalarn krmt bile. Pitt ayn anda adamn bacak arasna da bir yumruk sallad. Adamn yzndeki kt bak aknla dnt. Geriye savruldu Elindeki meale Pitt'in zerinden kumlarn stne dt. Adam geriye 34 doru devrildiinde yz kpkrmz kesilmiti. Pitt hemen zerine eilip ceplerini aratrd. Ne bir silah vard, ne de bir kimlik. Bir tarak ya da be kuru bozuk para bile yoktu. Pitt adam boynundan yakalayp sarst. "Seni kim gnderdi bakaym?" Pitt adamn gsterdii tepkiyi hi beklemiyordu. Adam ektii onca acya ramen, sanki son glen kendisiymi gibi bakmt Pitt'e. Esmer adam biri eksik olan dilerini gstererek gld. enesi hafife ald, sonra skca kapand. Pitt onun siyanr hap itiini ok ge anlad. Zehir takma di olarak aznda saklyd. Adamn dudaklarndan kpkler tat. lm ani oldu. Pitt ile Eva aresizce baktlar ona. "ld m?" diye sordu Eva. "Bu dnyadan gt diyebiliriz," dedi Pitt.

Eva erkein koluna tutundu. Afrika scana karn elleri buz gibiydi ve titriyordu. Daha nce bir insann ldn grmemiti. "Peki ama neden kendini ldrsn ki," diye mrldand. "Neden?" "Senin lmeni isteyenleri korumak iin." 'Yani konumamak iin kendini mi ldrd?" "Patronuna sadk biri. Siyanr kendisi almasayd, bunu ona verecek bakalar olduunu biliyordu sanrm." Eva ban sallad. "lgnlk bu. Sen bir komplodan sz ediyorsun." "Gerekleri gr artk, bayan. Biri seni ortadan kaldrmak iin ar bir gayrete girmi." Pitt kadna bakt. Byk bir maazada kaybolmu kk bir kza benziyordu. "Seni Afrika'da istemeyen bir dmann var," dedi. 'Yaamak istiyorsan, ilk uakla Amerika'ya dnmeni salk veririm." Eva akn akn bakyordu. "Hayr, insanlar lrken bunu yapamam." "kna etmesi g bir kadnsn." "Kendini benim yerime koy." "Meslektalarn da ldrlecekler listesinde olabilirler. Hemen Kahi-re'ye dnp onlar uyarmalyz. Bu olay aratrmanza balysa hepsi tehlikedeler demektir." 35 - Eva l adama bakt. "Onu ne yapacaksn?" Pitt omuzlarn silkti. "Arkadalarnn yanna atacam elbette." Sonra yznde eytanca bir glmseme belirdi. "Katillerinin iz brakmadan ortadan kaybolduklarn ve senin de hibir ey olmam gibi elini kolunu sallayarak dolatn duyduunda ete reisinin yzn grmek isterdim." 4 l safarisine kan grubun Timbuktu'ya zamannda gelmemesi zerine Backvvorld Turizm irketinin Kahire merkezinde bir aksilik olduu anlalmt. Yirmi drt saat sonra turistleri Fas'tan Marake'e gtrecek olan uan pilotu bir aratrma uuu yapmsa da ciplerin izine rastlayamamt. gn geip de Binba Fairvveather'den bir ses kmaynca korkular giderek artt. Mali hkmeti yetkililerine durum bildirildi, onlar da askeri hava aralar ve motorize devriyeler kardlarsa da, safarinin lde bilinen rotasnda hibir ize rastlamadlar. Malililerin drt gnlk aratrma sonular da boa knca panik balad. Asselar zerinden uan bir askeri helikopter terkedilmi l bir kyden baka bir ey grmediini bildirdi. Yedinci gn Trans-Sahra otoyolunda gneye doru giden bir Fransz petrol arama irketi aralar Binba Fairvveather'i buldular. Gne kumlar kavuruyor, scak hava dalgalarnn titreyerek havaya ykseliyordu. Fransz jeologlar bu scak hava dalgalarnn iinde birden bir hayalet grnce ardlar. Ancak mesafe ksalnca bunun bir serap deil, sendeleyerek kendilerine doru gelen bir insan olduunu farkettiler. Adam birden durdu, olduu yerde dnd ve yzst kumlarn stne devrildi. Fairvveather lmek zereydi. Vcudunun suyu bitmi, terleri beyaz tuz kristallerine dnmt. Fransz petrolcular dudaklar arasna damla damla su akttktan sonra kendine geldi. Drt saat sonra vcudunun ihtiyac olan suyu almt. Fairvveather, Asselar kymndan kan anlatt. 36 Franszlarn iinde ngilizce bilen tek kii iin hikye daha ok sarho samasna benziyordu. Petrolcular aralarnda konutuktan sonra Fairvveather'i kamyonun arkasna alp Nijer Nehri zerindeki Gao'ya gtrdler. Adamn hastanede bir doktor ve hemire gzetimine verilmesinden sonra Franszlar durumu Mali Gvenlik Kuvvetlerinin blge bakanna anlatmay uygun grdler. Gao merkezi komutan albay bakent Bamako'daki amirleriyle grrken Franszlardan ayrntl bir rapor yazmalar istendi. Franszlar tutuklanmt. Ertesi sabah Bamako'dan gelen bir soruturma ekibi hepsini tek tek Fairvveather konusunda sorguya ekti. Franszlarn konsolosluklarma balant kurma istekleri kabul edilmedi. Petrol jeologlar ibirlii yapmay reddedince sorgulama kabalat. Kentin ulusal gvenlik binasna girip de bir daha kendilerinden haber alnmayan ilk insanlar deildi Franszlar.

Marsilya'daki petrol irketi merkezinde ekipten haber alnmaynca, yetkililer bir aratrma yaplmasn istediler. Mali Gvenlik Kuvvetleri lde yaptklar gstermelik bir aratrmadan sonra petrol irketinin bo kamyonundan baka bir ey bulmadklarn bildirdiler. Fransz jeologlarla kayp turistlerin adlar byk lde kaybolup yok olan yabanclarn listesine eklendi. * *

Dr. Harun Madani, Gao hastanesinin nnde durup eski smrge binalaryla tek katl tula evlerin arasndaki tozlu sokaa bakt. Kuzeyden esen rzgr bir zamanlar byk imparatorluun bakenti olmu, ama imdi Fransz smrge gnlerinin yklmakta olan bir ansyla dolu kenti ince bir toz tabakasyla rtyordu. Kentin minarelerinden ezan sesi ykseliyordu. Caminin az tesinde mehtap Nijer Nehri sularndan yansmaktayd. Geni ve ar akl nehir eski halinin bir glgesiydi ancak. Bir zamanlar geni ve derin olan nehir yllarca sren kuraklk sonunda neredeyse s bir dereye dnmt. Bir zamanlar sular caminin talarn yalard. Oysa imdi camiden iki blok uzaktayd. 37 Mali halk Fransz ve Berber, l Araplar ve siyah Afrikallarn karmndan olumaktayd. Dr. Madani kmr karasyd. Yzne gml gzleri ve geni bask burnuyla hatlar tam bir Negroiddi. Krk krk be yalarnda, geni yapl, iri kafal bir insand. Atalar 1591'de lkeyi istila eden Fasllar tarafndan kuzeye getirilen Mandingo kleleriydi. Kendisi ocukken ailesi Nijer Nehrinin kylarndaki verimli topraklarda ifilik yaparlard. Onu Fransz Lejyonunda bir binba bytm ve Paris'te tp fakltesine gndermiti. Bunun neden byle olduu kendisine aklanmamt. Eski bir otomobilin sar farlar grnnce doktor birden kasld. Araba engebeli yoldan, pembe karoserisiyle arasndan getii amurdan yaplarla tam bir eliki oluturuyordu. 1936 model Aions Voisin marka arabada onurlu bir zarafet vard. Alt silindirli motoru bir sessizlik ve dayankllk rneiydi. Araba, Mali Fransz Bat Afrika'snn bir blgesiyken Genel Valiye aitti. Madani arabay tanyordu. Kentte yaayan her Malili arabay ve sahibini tanrlar, getii zaman garip bir duyguyla irkilirlerdi. Doktor arabann ardndan gelen askeri cankurtaran grnce bir sorun olduunu anlad. Arabann arka koltuundan smarlama niformasnn t izgileri bak kadar keskin olan yksek rtbeli bir subay indi. Gsleri silme madalya dolu olan dier Afrikal liderlerin aksine General Zateb Kazm'm gsnde bir yeil ve bir sar erit vard. Ban Tuareglerin ivit rengi rtsyle sarmt. General Dr. Madani'ye doru hafife ban sallad. "Yola kacak durumda m?" diye sordu. "Bay Fairvveather dzeldi ve yattrc etkisinde." "Franszlarn onu getirmesinden bu yana kimseyle grp konumad, deil mi?" "Fairvveather'e yalnzca ben ve Fulah lehesini bilen bir hemire bakt. Baka kimseyle grmedi. Ayrca emrinize uyarak onu zel bir odaya kaldrdm. Hastaneye yatnn btn kaytlar da silindi." Kazm memnun olmutu. 'Teekkr ederim, doktor." "Onu nereye gtrdnz sorabilir miyim?" Kazm srtt. "Tebezza'ya." 38 / "Olamaz! Tebezza altn madenleri! Orada yalnzca hainler ve katiller lmlerine gnderilirler. Bu adam yabanc bir lkenin yurtta. Madende ar ar lmeyi hak edecek ne yapt?" "Bunun nemi yok." "Suu nedir?" Kazm karsndaki adam bir bcekmi gibi szd. "Bunu sorma." Madani'nin aklna korkun bir ey geldi. "Fairvveather'i bulup buraya getiren Franszlar ne oldu?" "Onlar da oraya gnderildiler." "Ama hibiri madende birka haftadan fazla yaayamaz."

"Onlar idam etmekten daha iyi," dedi Kazm. "Zavall yaamlarnda ie yarar bir ey yapsnlar. Altnn her zerresi ekonomimiz iin yararldr." "ok mantkl bir kiisiniz, general." Kazm'n hem yarg, hem jri, hem de cellat olmasna almlard artk. "Bunu duyduuma memnun oldum, doktor. lkenin kar asndan Bay Fairvveather'e ilikin her eyi belleinizden sileceinizi umarm." Madani ban edi. "Nasl isterseniz." "Ailen ve malna hibir ktlk gelmesin." Kazm'n szleri akt. Bu gebe selam tam da yerine isabet etmiti. Madani'nin geni bir ailesi vard. Dilini tuttuu srece huzur iinde yaayacaklard. Bunun aksini dnmek bile istemezdi. Birka dakika sonra Kazm'n gvenlik ajanlarndan ikisi Fairvveather'i sedyeyle tayp cankurtarana yerletirdiler. General de Madani'yi selamlayp arabasna dnd. ki araba gece karanlnda kaybolurken Dr. Madani bilmeyerek nasl bir faciaya kartn merak etti. Ama hemen ardndan da bunu hibir zaman renmemesi iin dua etti. 5 Dr. Frank Hopper, Nil Hilton'un lks dairelerinden birinde mein b'r koltua oturmu, dikkatle dinliyordu. Karsnda onunkinin ei bir 39 koltukta oturan smail Yerli, sarkl bir sultan kafal lleta piposundan dumanlar karmaktayd. Youn Kahire trafiinin grlts kapal pencerelerden odaya doluyordu. Eva kumsalda lme o kadar yakn olma karabasann hl zerinden atamamt. An bilinaltnda biraz bulanklamaya balamt. Ancak Dr. Hopper'in sesi birden kendisini toplant odasna getiriverdi. "Bu adamlarn seni ldrmek istediklerinden emin misin?" "Evet." "Onlar siyah Araplar olarak m tehis ettiniz?" diye sordu smail Yerli. Eva ban sallad. "Siyah demedim, tenleri esmerdi sadece. Yz hatlar daha keskin, daha dzgnd. Arapla Dou Hindistan karm gibi. Arabam yakann stnde bol bir entari ve banda kaln bir sark vard. Tek grebildiim abanoz renkli gzleri ve kartal burnu oldu." "Sark pamuklu muydu ve bala eneden birka kere geirilmi miydi?" diye sordu Yerli. Eva ban sallad. "Bezi ok zn gibiydi." "Nerenkti?" "Mavi, mrekkep mavisi." "ivitmi?" "Evet." smail Yerli bir sre dnd. Dnya Salk rgt koordinatr ve lojistik uzmanyd. nce ve uzun boylu, ok becerikli ve mthi bir ayrnt dkn olan adam Antalyalyd. Krt soylu olduunu iddia ederdi. Anadolu'da Kapadokya blgesinde domutu. Mslman olmasna karn yllardr camiye ayak atmamt. Pek ok Trk gibi onun da gr siyah salar, burnunun stnde kavuan kaln kalar ve kaln bir by vard. Hep neeli grnrd. Srekli bir glmsemeyle ak duran az gerekte ok ciddi bir doal yapy saklard. "Tuaregler," dedi sonunda. O kadar hafif sesle konumutu ki, Hopper eilerek, "Ne?" diye sordu. Yerli karsnda oturan salk ekibinin Kanadal bakanna bakt. Sakin bir insan olan Hopper az konuur, ok dinlerdi. Kendisinin tam zd- 40 dyd. Hopper iriyar, neeli, krmz yzl ve sakallyd. Uluslararas bulac hastalklar bilim adamlan onu dnyann en iyi iki toksikologundan biri olarak kabul ederlerdi. "Tuaregler," diye Yerli yineledi. ln vaktiyle gl olan bu savalar zamannda Fransz ve Arap ordularna kar byk savalar kazanmlard. Ve belki de romantik haydutlarn en byydler. Ancak artk aknlar falan dzenledikleri yoktu. Bugn kei beslerler ve Sahra'ya komu kentlerde

dilenirlerdi. Mslman Araplarn aksine Tuareg erkekleri, zld zaman bir metreden uzun olan bir bezle yzlerini rterlerdi. Hopper, "yi ama, l gebelerinden biri neden Eva'y ldrmek istesin?" diye sordu. "Ben bir neden gremiyorum." Yerli ban sallad. "Onlardan en azndan birinin, Eva ve - bu olasl gzard edemeyiz - salk ekibinin Gneybat Sahra'daki bu zehirlenme salgnn aratrmasn istemedii anlalyor." "Ama u anda bir bulacln szkonusu olup olmadn bile bilmiyoruz. Bu esrarengiz hastaln nedeni bir virs ya da bakteri olabilir." Eva ban sallad. "Pitt de yle demiti." "Kim?" diye Hopper sordu. "Dirk Pitt, hayatm kurtaran adam. Birinin beni Afrika'da istemediini, ayrca sizin de ldrlecekler listesinde olabileceinizi syledi." Yerli ellerini havaya kaldrd. "nanlmaz bir ey! Adam karmzda Mafya olduunu sanyor." "Onun yaknlarda olmas byk bir talihti," dedi Hopper. Yerli lleta piposundan mavi bir duman savurdu. "Kilometrelerce uzunluundaki kumsalda tek kiinin kiilik bir katil grubuna kar koyacak cesareti olan biri olduu dnlrse... bu bir mucizedir. Ya da.... nceden tasarlanm bir durum." Eva'nn gzleri irileti. "smail, bunun bir dzen olduunu dnyorsan bunu hemen aklndan kar at." "Belki de seni Amerika'ya dnmen iin korkutmaya alyordu." "Onun adam ldrdn grdm. Bunun bir dzen olmadna inanabilirsin." "Seni otele braktktan bu yana bir daha aramad m?" diye sordu Hopper. 41 "Sadece resepsiyona bu akam beni yemee ardn bildiren bir not brakm." "Ve sen onun bir rastlantyla oradan gemekte olan iyiliksever bir insan olduuna m inanyorsun?" diye Yerli srar etti. Eva onu duymazlktan gelip Hopper'e dnd. "Pitt bana Ulusal Sualt ve Denizcilik Kuruluu iin Nil Nehrinin arkeolojik aratrmasn yapmakta olduunu syledi. Ondan kukulanmak iin bir nedenim yok." Hopper, Yerli'ye dnd. "Bunu renmek kolaydr sanrm." Yerli ban sallad. "NUMA'da deniz biyologu olan bir dostuma telefon edip sorarm." "Ama neden?" diye sylendi Hopper. Yerli omuzlarn silkti. "Eva'nn ldrlmek istenmesi bir komplo ise, bunun bizi korkutup grevimizi iptal etmemizi amalayan bir komplonun paras olmas mmkndr." "Evet ama bizim her biri alt kiilik be ayr aratrma ekibimiz var burada. Bunlar Sudan'dan Moritanya'ya kadar be ayr lkeye yaylacaklar. Kendimizi onlara zorla kabul ettirmi deiliz. Bu devletler Birlemi Milletlere bavurup lkelerindeki bu garip hastala bir are bulunmasn istediler. Biz arl konuklarz, istenmeyen dmanlar deiliz." Yerli, Hopper'e bakt. "Bizi istemeyen bir devletin olduunu unutuyorsun, Frank." Hopper ban sallad. "Haklsn. Mali'nin Bakan Tahir'i unutmutum. Bizi snrlarndan ieri alma konusunda ok isteksizdi." "Bunu istemeyen daha ok General Kazm'dr," dedi Yerli. 'Tahir kukla bir bakandr. Mali hkmetinin ardndaki gerek g Zateb Kazm'dr." "Zararsz biyologlarn insanlar kurtarma almalarn neden istemiyor?" diye sordu Eva. Yerli ellerini kaldrd. "Bunu asla renmeyebiliriz." "Son bir yl iinde insanlarn, zellikle de Avrupallarn dzenli olarak Kuzey Mali lnde kaybolmalar da bir rastlant sanrm," dedi Hopper. "Manetlerdeki turist grubu gibi," dedi Eva. "Nerede olduklar ya da akibetleri hakknda hibir bilgi yok," dedi Yerli. 42 "Bu faciayla Eva'ya yaplan saldr arasnda bir ba olduuna inana-mam," dedi Hopper.

"Eva'nn bana gelenlerin sorumlusunun General Kazm olduunu kabul edersek, casuslarnn onun Mali biyolojik ekibinden olduunu renmeleri kolay olurdu. Bylece onun ldrlmesi bizim onun topraklarndan uzak durmamz iin bir uyar olacakt." Eva gld. "smail, sen bu hayalgcnle esasl bir senaryo yazar olurdun." Yerli'nin kalar birleti. "Bence iimizi salama almal, bu olay iyice incelenip zlene kadar Mali ekibini Kahire'de bekletmeliyiz." "Bu biraz arya kamak olur," dedi Hopper. "Sen ne diyorsun, Eva? Gidelim mi, yoksa grevi iptal mi edelim?" "Ben tehlikeyi gze alabilirim. Ama dierleri adna konuamam." Hopper ban sallayarak yere bakt. "O zaman gnll isteriz. Orada kimsenin bilmedii bir nedenle yzlerce, hatta binlerce insan lrken Mali iini-iptal etmeyeceim. Ekibin banda ben olacam." "Hayr, Frank!" diye atld Eva. "Ya en kt olaslk gerekleirse? Sen kaybedilmeyecek kadar deerlisin." Yerli, "Bu olay polise bildirmemiz gerek," diye srar etti. "Kendine gel, smail," dedi Hopper. "Polise gidersek bizi burada tutacaklarn biliyorsun. Brokrasi yznden bir ay buradan kprdayama-yz sonra. Ben Ortadou brokrasisine kendi ayaklarmla gidemem." "Benim tandklarm var ama." "Hayr. Btn ekiplerin programa uygun olarak hareket etmesini istiyorum." "yleyse yarn sabah yola kyoruz," dedi Eva. Hopper ban sallad. "Evet, yarn sabah yola kyoruz." "Bo yere insanlarn hayatlaryla oynuyorsun," dedi Yerli, "Sigorta yaptrrsam byle bir ey olmaz." Yerli anlamamt. "Sigorta m?" "Bir basn toplants. Yola kmadan nce Kahire'deki btn yabanc basn temsilcilerini arp zellikle Mali zerinde durarak, grevimizin nemini anlatacam. nmzde bizi bekleyebilecek tehlikelerden sz edeceim. Sonra, lkesindeyken zerimize evrilmi olan uluslara- 43 iti ras reklamn nda General Kazm insanlk grevini yapmak iin ora-,' da olacak bilim adamlarn tehdit etmekte biraz duraksayacaktr." Yerli gs geirdi. "Sizler iin yle olacan umarm." Eva gelip adamn yanna oturdu. "Her ey yolunda gidecek," dedi., "Bamza kt bir ey gelmeyecek." "Benim syleyebileceim hibir ey sizi durduramaz, yle mi?" "Gitmediimiz takdirde binlerce kii lebilir," dedi Hopper. smail Yerli kederle bakt yzlerine, sonra sessiz bir kabulle ban edi; yz birden bembeyaz kesilmiti. "O zaman Allah yardmcnz olsun," dedi. "Aksi takdirde leceksiniz nk." 6 Eva asansrden ktnda Pitt, Nil Hilton'un lobisindeydi. zerinde ak kahve poplin bir takm elbise vard. Gmlei soluk mavi, ipekli kravat lacivertti. Elleri arkasnda, ban hafife yana emi, darack altn rengi bir elbise iindeki kuzgun sal ok gzel bir Msrl kadn seyretmekteydi. Kadn kendisinden en az kat yal bir adamn kolundayd. Dolgun kalalar bir sarkaca asl karpuz gibi bir o yana bir bu yana gidiyordu. Pitt'in gzlerinde ehvetten eser yoktu. Gsteriye merakla bakyor gibiydi. Eva erkee arkadan yaklap eliyle dirseine dokundu. "Ondan holandn m?" diye glerek sordu. Pitt dnp yaamnda grd o en yeil gzlerle ona bakt. 'Tipin mi?" diye sordu Eva. "Hayr. Ben ok konumayan, akll kadnlar severim." "Bunu bir kompliman olarak kabul edebilir miyim?" "Edebilirsin." Eva elinde olmadan baklarn indirdi, yz kzard. "Sabah erkenden uam var, o nedenle erken yatmalym," dedi. Bir yandan da, korkun bir ey bu, ilk balosuna giden okullu bir kz gibi davranyorum, diye dnyordu.

44 'Yazk. Ben sabaha kadar sana Kahire'nin btn gnah yerlerini tek tek gstermeyi umuyordum. Turistlerin grmedikleri egzotik yerle-ri." "Ciddi misin?" Pitt gld. "Hayr. Aslnda yemei senin otelinde yiyip sokaklardan uzak duracamz dnmtm. Dostlarn bir deneme daha yapmak isteyebilirler." Eva kalabalk olan lobiye bakt. "Otel dolu. Masa bulacamz sanmam." "Ben yer ayrttm bile." Pitt kadnn elinden tutup en st kattaki lks lokantaya kmak zere asansre doru yrd. Eva da pek ok kadn gibi ilere hemen el koyan erkeklerden holanrd. Ayrca yukar kana kadar elini hafife ama salamca tutuundan da ok holanmt. efgarson kendilerini Kahire ve Nil'e tepeden bakan bir masaya oturttu. Nehrin stndeki kprler ve bunlara alan sokaklar hep kornalarn ttren arabalarla doluydu. Pitt, "Kokteyl istemezsen arapla balayp yle devam ederiz," dedi. Eva memnun olmuasna glmsedi. "Bence bir saknca yok. Yemekleri de sen smarlasana." "Servenci ruhlara baylrm." Pitt yemei smarlad. arap gelince de kadehini kaldrd. "Gvenli ve baarl bir sefere," dedi. "Aradn yantlar bulman dilerim." "Ve senin nehir aratrmana," dedi Eva. Gzlerine garip bir bak geldi. "Aradn tam olarak nedir?" diye sordu. "Eski alarda batm tekneler. zellikle de biri. Bir cenaze teknesi." "lgin. Bildiim birinin mi?" "Eski Kralln Menkuras ya da Yunanca yazlyla Mycerinus adnda bir firavunu. Drdnc Hanedan dneminde yaam ve Giza'daki en kk piramidi yaptrm." "Piramidine gmlmemi mi?" "1830'da bir ngiliz albay mezar odasndaki lahit iinde bir ceset 45 buldu, ancak yaplan incelemelerde bunun Yunan ya da Roma dnemlerinden kalma olduu anlald." "Menkura'nn nehirde olduu nereden biliniyor?" "Kahire yaknlarnda bir taocanda bulunan bir ta stndeki hiyerogliflerden cenaze teknesinin eski bakent Memphis ile Giza'daki piramit arasnda bir yerde yanp batt anlald. Yazlara gre firavunun mumyas ve byk miktarda altn hi bulunmam." "Peki, bunu bulunca ne olacak? Altn sana m kalacak?" "Hi sanmam. Bizim gelimi aralarmz bir ize rastlaynca yeri iaretler ve aratrmay Msrl arkeologlara brakrz. Bunlar gerekli paray bulduktan sonra kazya, ya da bu durumda, karmaya balarlar." 'Tekne nehrin dibinde duruyor deil midir?" Pitt ban sallad. "Krk be yzyln amuru her eyi rtmtr." "Peki, ne kadar derindedir sence?" "Bunu kesin olarak sylemek g. Msr'n tarihi ve jeolojik -kaytlarna gre nehrin bizim aradmz blm M.. 2400 ylndan bu yana 100 metre kaym. Eer kyya yakn bir yerdeyse 3 ile 10 metrelik bir kum ve amur yn altnda olabilir." Bu arada kuzu evirme, zgara balk ve pilavdan oluan yemekleri gelmiti. Pitt bir iki eit baharatl sos getirmesini syledi garsona. Yemek servisi yaplrken, "Sen lde ne gibi garip hastalklar arayacaksn?" diye sordu. "Mali ile Nijerya'dan gelen haberler bir tanya varacak kadar kesin deil. Zehirlenme belirtileri grld syleniyor. Doum bozukluklar, nbetler ve kaslmalar, koma ve lm. Ayrca psikiyatrik rahatszlklar ve garip davranlar bildiriliyor. Bu kuzu gerekten nefismi." "Soslar da dene hele... Nasl garip davranlar?" "nsanlar salarn yoluyorlar, balarn duvarlara vuruyor ve ellerini atee sokuyorlarm. Elleri ve dizleri stnde plak olarak hayvanlar gibi dolayorlar ve birden yamyamlamlar gibi llerini yiyorlarm. Bu pilav da nefis. Dorusu tarifini almak isterdim."

"Ben senin iin ayla konuurum," dedi Pitt. 'Yanl duymadm ya? Hastala yakalananlar insan eti yiyorlar dedin, deil mi?" Tepkileri byk lde kltrlerine bal elbette. nc dnya l- 46 keleri insanlar ldrlm hayvanlara Avrupa ve Amerika'daki insanlardan daha ok altandrlar. Bizim yoldan falan geerken pek ender grmemize karn onlar babalarnn kurbanlk hayvan kesmelerini seyrederler, ya da derileri soyulmu hayvanlar pazarlarda engellere aslm olarak grrler. ocuklara kk yalarnda tavan, sincap ve ku ldrmeleri, sonra da onlarn derilerini soyup ilerini temizlemeleri retilir, ilkel vahet, kan ve barsak grnts yoksullar iin gnlk olaylardr. Yaamak iin ldrmek zorundadrlar. Uzun bir srede, kanlarna karan ok az miktarda ldrc zehir yznden sistemleri bozulur - beyin, kalp ve karacier, barsaklar ve hatta genetik kodlar bile. Duygular kr-leir, izofrenik davranlar gsterirler. Ahlak kural ve standartlar der. Artk normal insanlar deillerdir. Onlar iin bir akrabay ldrp yemek bir tavuun boynunu koparp akam yemeine hazrlamaktan farkszdr. "Dier yandan biz uygar insanlar spermarketlerde kesilmi etler alrz. Hayvanlarn elektronik ekilerle vurularak ldrlmelerini, ya da koyun ve domuzlarn boyunlarnn kesildiini grmeyiz. in elenceli yann karrz yani. Bylece korku, kayg ve ac gibi duygular yalnzca ifade etmeye daha ok koullandrlmzdr. Birka kii bir lgnlk annda komularn ldrebilir, ama onlar asla yemez." "Peki, bu sorunlar yaratan nasl bir egzotik zehirdir?" Eva arabn bitirdi, garsonun kadehini doldurmasn bekledi. "Egzotik olmas gerekmez. Normal kurun zehirlenmesi de insanlara garip eyler yaptrabilir. O da klcal damarlar patlatr ve gzlerin beyazn krmzya dndrr." 'Tatl olarak bir eye yerin var m?" diye sordu Pitt. "Hepsi o kadar lezzetliydi ki, ona da yer aabilirim." "Kahve mi, ay m?" "Amerikan kahvesi." Pitt garsonu ard. "Bayan iin bir Um Ali ve iki kahve. Biri Amerikan, biri Msr." "Um Ali nedir?" diye sordu Eva. "zeri stl ve am fstkl hamurlu bir tatl. Ar eyler yedikten sonra mideyi rahatlatr." 47 -- 'Tam da istediim ey yleyse." Pitt arkaya yasland. "Yarn sabah gideceini syledin. Mali'ye gitmeye kararl msn?" "Hl benim koruyucum rolnde misin?" "lde yolculuk lmcl olabilir. Tek dmannz scak olmayacaktr. Orada biri seni ve meslektalarn ldrmek zere bekleyecektir." "Ve beyaz zrhl valyem de beni kurtarmak iin orada olacak," diye hafif alayl bir sesle konutu Eva. "Beni korkutamazsn. Ben kendimi koruyabilirim." Pitt'in kadna bakan gzlerinde keder vard. "Bunu syleyip de soluu morgda alacak olan ilk kadn sen deilsin," dedi. * *

Otelin balo salonunda Dr. Frank Hopper basn toplantsn tamamlamak zereydi. yi bir toplant olmutu. Ortadou gazeteleriyle drt uluslararas haber ajansnn muhabirleri yerel Msr TV kameralarnn klar altnda onu soru yamuruna tutuyorlard. Reuters ajansndan bir kadn, "Dr. Hopper, sizce evre kirlenmesinin boyutlar nedir?" diye sordu. "Ekiplerimiz dalp incelemelerini tamamlayana kadar bunu kesin olarak syleyemeyiz." "Bulamann kayna hakknda bir fikriniz var m?" diye bir adam sordu. Hopper ban sallad. "u anda bunu da bilemiyoruz." "Bunun Mali'deki Fransz gne atk arndrma projesiyle bir ilgisi var m acaba?"

Hopper Gney Sahra haritasnn nne geldi. Mali'nin kuzeyinde bir noktay iaret ederek, "Fransz projesi burada, Fort Foureau'dadr," dedi. "Hastalk belirtilerinin bildirildii en yakn noktadan iki yz kilometre uzakta. Dorudan doruya bir kaynak oluturmayacak kadar uzak yani." Der Spiegel'den bir Alman muhabir ayaa kalkt. "Bu bulamay rzgr tayor olamaz m?" Hopper ban sallad. "Olanaksz." - 48

; "Nasl bu kadar kesin olabiliyorsunuz?" "Massarde Gne Enerjisi Tesisinin hem planlama hem de ina ,: aamasnda bana ve Dnya Salk rgtndeki arkadalarma danl-I mtr. Tehlikeli atklar gne enerjisi tarafndan yok edilmekte ve zara-? sz buhar haline getirilmektedir. retim srekli olarak kontrol altndadr. Rzgr tarafndan yzlerce kilometre tedeki canllar tehdit edecek zehirli bir madde tanmas olanakszdr." Bir Msr televizyon muhabiri mikrofonunu uzatt. "Gitmek istediiniz l devletleri sizinle ibirlii yapmakta mdrlar?" "ou bizi davet etmitir." "Daha nce Mali Bakan Tahir'in bir isteksizlik gsterdiini sylemitiniz." "Doru, ama bir kere oraya gidip de insancl amalarmz gsterdikten sonra bu fikrini deitireceini umuyorum." "u halde Bakan Tahir'in lkesinin iilerine karmakta insanlarn hayatlarn tehlikeye attnz kabul etmiyorsunuz." Hopper'in sesinde fkenin ilk belirtileri grnd. "Gerek tehlike onun danmanlarnn zihinlerindeki hastalktr. Bunlar hastal resmen kabul etmemekle sanki yokmu gibi bir izlenim yaratmak istemektedirler." "Peki, ekibinizin Mli'ye girmesi sizce gvenli midir?" Hopper kurnazca glmsedi. Sorular sonunda istedii yn almt. "Bir facia olursa, sizlerden bunu aratrmanz ve dnyann fkesini sulu insanlara ekeceinizi ummak isterim." * *

Pitt yemekten sonra Eva'y odasnn kapsna kadar getirdi. Eva kendinden emin olamayarak telala anahtarn kard. Onu ieri davet etmesi gerekirdi. Erkee borluydu, onu istiyordu. Ama yaamn kurtaran da olsa, her ilgi duyduu erkekle hemen yataa atlamay kolay ko-!ay kabul edecek bir kadn deildi. Pitt onun boynundan balayarak kzardn grd. Gzlerinin iine bakt. Eva'nn gzleri masmaviydi. Kadn omuzlarndan tutup kendine ekti. Eva hafife kasld ama direnmedi. "Uuunu ertele," dedi Pitt. 49 Sahra'da Ayak Sesleri / F: 4 Eva yzn kard. "Yapamam." "Bir daha hi gremeyebiliriz." "Ben iime balym." "Ya serbest olduun zaman?" "California'da ailemin yanna dneceim. Pacific Grove'a." "Gzel yer. Pebble Beach klasik araba yarlarna sk sk katlrm." "Haziranda gerekten ok gzeldir." Eva'nn sesi titriyordu. Pitt glmsedi. "Sen, ben ve Monterey Krfezi." Sanki bir okyanus yolculuunda arkada olmu gibiydiler. Pitt kadn hafife pp geriledi. "Dikkatli ol. Seni kaybetmek istemem." Sonra dnp asansrlere doru yrd. 7 Pitt aratrma teknesinin dip tarama ekranndan ban kaldrd. D-ardaki scaklktan etkilenmiyordu. Teknenin iinde kusursuz bir havalandrma vard. imdi de ekranlarn karsnda buzlu ayn yudumlamaktayd. Ekranda renkli olarak bir dzensizlik grndnde dikkatini yine nne verdi. Dipteki tarama aleti suyun altndaki kumlar arasnda bir eye rastlamt. lk bata belirsiz olan kk glge az sonra eski bir teknenin hatlarna dnmt. "Hedefe yaklayoruz," dedi Pitt. "Doksan drt numara olarak ile." Al Giordino bilgisayarna bir kod yazd. "Doksan drt ilendi," dedi. riyar bir insan iin inanlmaz derecede hzl hareket eden ve bir kaplan gibi dven Giordino kadnlarla konumak zorunda kalrsa kekelemeye balard. Pitt ile Giordino lisede birlikte okumular, Hava Kuvvetleri Akademisinde top

oynamlar ve Vietnam'n son gnlerinde birlikte dvmlerdi. Askerliklerine devam ederlerken NUMA'nn bakan Amiral James Sandecker'in isteiyle geici olarak oraya alnmlard. Ve bu geici hizrnet neredeyse dokuz yl bulmaktayd. Her ikisi de birbirlerinin yaamn ka kere kurtardklarn, ya da bi-imsiz bir durumda kalmalarn ka kere nlediklerini bilmiyorlard. Yine de onlarn gerek deniz stnde gerekse deniz altndaki baarlar efsa- 50 nelemiti. Ancak ikisi de bu snrl ne kavumu olmaktan hi holanmazlard. Pitt eilip dijital izometrik ekrana bakt. Bilgisayar boyutlu bir grnty evirerek gml tekneyi artc bir ayrnt bolluuyla gsteriyordu. Bu grnt ve boyutlar bilgisayarca bilinen eski Msr teknelerine ait bilgilerle kyaslanmaktayd. Birka saniye sonra bilgisayar benzer bir tekne bulup ekrann altna bilgileri getirmiti. Pitt, "Altnc Hanedandan kalma.bir yk teknesi," diye okudu. "Milattan nce 2000 ile 2200 yllar arasndan kalma." "Durumu neymi?" "Fena deil. Bulduumuz dierleri gibi, amur nedeniyle iyi korunmu. Gvdesi ve dmeni kopmam, grebildiim kadaryla gvertesine devrili bir direi de var. Ka metre derinlikte?" Giordino ekranndaki bilgilere bakt. "2 metre su ve 8 metre amur altnda yatyor." "Madeni para var m?" "Proton taraycs bir ey bulamad." "Demir Msr'da ancak milattan nce on ikinci yzylda bilindiine gre aacak bir ey yok. Peki ya demird tarama ne gsteriyor?" Giordino konsolunda bir dme evirdi. "Fazla bir ey yok. Birka para bronz aksam." Pitt krk yzyl nce batm geminin grntsne bakt. 'Tekne dizaynnn bin ylda hemen hemen hi deimemi olmas ne garip," dedi. "Sanatlar gibi." Pitt arkadana dnd. "Sanat m?" "Sanat stillerinin Birinci Hanedandan otuzuncuya kadar hi deimediine dikkat etmi miydin? Vcut durumlar bile. O kadar zamanda insan gzn yandan grnyle gstermeyi bile becerememiler. Gelenekten sz edersin. Msrllar bunun ustasydlar." "Sen ne zamandan beri Eski Msr uzman oldun?" Giordino omuzunu silkti. "Orada burada bir iki ey okudum ite." Pitt bunu yutmamt. Giordino'nun ayrntlar asla karmayan bir gz vard. Turistlerin yzde 99'unun dikkat etmedii ve rehberlerin as- 51 1 la szn bile etmedikleri bir eyi gzlemlemi olmas da bunu gsteriyordu. Giordino birasn bitirip souk ieyi alnna srd. Aratrrna gemisi yoluna devam ederken ekranlarda zayflayan grnty iaret ederek, "Nehrin yalnzca iki millik ksmnda doksan drt batk bulmak inanlr gibi deil," dedi. "Bazlar tane stste hem de." "Nil'de ka bin yldr tekneyle ulam yapldn dnrsen hi de deil. Tm uygarlklarn tekneleri frtna, yangn ve arpma sonunda batana kadar yirmi yl kullanlrsa talihli saylrlard. Ve bu sre sonunda salam kalanlar da genellikle bakmszlktan rrlerdi. Nil'in Delta ile Hartum arasnda kalan blm kilometrekare bana den batk bakmndan dnyada birincidir. Arkeologlar da buradaki batklar amurla rtlp korunduklar iin talihlidirler. Bunlar karlana kadar belki de drt bin yl orada yatacaklar." Pitt'in omzu stnden ekrana bakan Giordino, "Yk izi yok," dedi. "Bu da senin dediin gibi bakmszlktan batanlardan olacak." Aratrma gemisinin dmencisi Gary Marx bir gzyle yank gstergesini izlerken dieriyle ileri bakyordu. Uzun boylu, mavi gzl gencin zerinde yalnzca bir ort, sandalletier ve banda hasr bir apka vard. Ban hafife evirerek, "Dirk, buradaki tarama bitti," dedi. 'Tamam. imdi dn ve kyya yakn geelim."

"u anda neredeyse dibi syryoruz. Kyya biraz daha yaklarsak tekneyi traktrle ekmemiz gerekecek." 'Telaa gerek yok," dedi Pitt. 'Tekneyi dndr ve kyya yana." Marx usta bir manevrayla tekneyi dndrd, kyya be alt metre kalana kadar yanat. Ekranda hemen o anda bir batk daha belirdi. Bilgisayara gre bu, M.. 2040'tan 1786'ya kadar sren Orta Krallk dneminden kalma bir soylunun zel gemisiydi. amurlarn altnda sekiz gemi daha saptadktan sonra turnay gznden vurdular. Pitt gzlerini ekrandan ayrmadan doruldu. Ekranda ncekilerden ok daha byk bir grnt belirmiti. "Bir kraliyet gemisi!" dedi. Teknenin gvdesi uzun, u noktalar sivriydi. K bir ahin ba biimdeydi, ancak n ksm yoktu. Gvde kenarlarnda oyma hiyeroglifler 52 vard. Yine ok ssl bir kamara grnyordu. Gvertede byk bir drtke biim vard. Bunun da oyma heykelcikleri seiliyordu. Her iki adam da soluklarn tutarak bilgisayarn glgeyi netletirip ekrana getirmesini beklediler. 'Ta bir lahit," dedi Giordino. 'Ta bir lahit bulduk!" Kendi konsoluna koup bilgilere bakt. "Kamara ve lahit iinde demir olmayan madenler var." "Firavun Menkura'nn altnlar," dedi Pitt. 'Tarih olarak ne veriliyor?" "M.. 2600. Ayrca analizde teknenin burnunda yank tahtalar kt, burun ksm yanm yani." "u halde Menkura'nn kayp cenaze teknesini bulduk." "Olmadna bahse girmem," dedi Pitt. * * ? Marx aratrma gemisini batn tam stnde demirledi. Bundan sonra alt saat sreyle Pitt ve Giordino tekneyi bir sr elektronik tarama testine tabi tutarak Msrl yetkililere sunmak zere ayrntl bir rapor hazrladlar. "Kamaraya ve lahite bir kamera sokmak isterdim," dedi Giordino. Bir bira daha am, ama imeyi unutmutu. Pitt, "Lahitin iindeki tabutlar salam kalm olabilir," dedi. "Ama rutubet mumyay rtmtr. Dierlerine gelince.... Kim bilir, belki de Tutankamen hazinelerine eit bir ey kar." "Menkura ondan ok daha byk bir firavundu. lmden sonra kullanmak iin yannda daha ok ey gtrmek istemi olacaktr." "Eh, biz grmeyeceiz nasl olsa," diye Pitt gerindi. "Msrllar bunu karp Kahire Mzesine yerletirecek paray bulduklarnda biz oktan lm ve gmlm olacaz." Marx, "Ziyaretiler var," dedi. "Bir Msr devriye motoru stmze doru geliyor." "Burada haber abuk yaylr," dedi Giordino. "Onlara kim sylemi olabilir?" "Sradan bir devriye," dedi Pitt. "Nehrin orta kanalndan geeceklerdir." 53 "Ama tam stmze geliyorlar. Pitt dolaptan bir dosya kard. "Sadece kontrol edeceklerdir. Ben onlar gvertede karlayp yetki belgemizi gsteririm." Pitt gverteye ktnda koyu gri devriye teknesi bir metre kadar yaklamt, iki denizci teknelerin arpmamalar iin lastikleri sallandrdlar. Pitt kaptann kendisini selamladn ama gelmek iin bir harekette bulunmadn grnce ard. Onun yerine ksa boylu bir adam tekneye atlad. Pitt gzlerine inanamayarak bakt neredeyse ayaklarna basacak olan adama. "Rudi! Nereden ktn sen?" NUMA bakan yardmcs Rudi Gunn glerek Pitt'in elini skt. "Was-hington'dan geliyorum. Bir saat nce indim Kahire'ye." "Burada ne iin var?" "Amiral Sandecker seninle Al' bu projeden almam istedi. Bir NUMA ua bizi Port Harcourt'a gtrecek. Amiral bizi orada bekliyor." "Port Harcourt nerededir?" "Nijerya'da Nijer Nehrinin deltasnda bir limandr."

"Bu aceleye ne gerek var? Uydu haberlemesiyle de bildirebilirdin bunu. Neden buraya gelmek iin o kadar zaman harcayp yoruldun?" Gunn ellerini iki yana at. "Bunu bilemem. Amiral beni bu srrna ortak etmedi." Sandecker'in ne istediini Rudi Gunn bilmiyorsa, kimse bilmiyor demekti. Gunn eski bir deniz albayyd. NUMA'ya Pitt ve Giordino ile birlikte girmilerdi. "Zamanlaman mthi dorusu," dedi Pitt. "eri gel. Sana bir ey gstereceim." Giordino kamaraya giren adam grnce az daha dilini yutacakt. "Senin ne iin var burada?" diyerek elini uzatt. "Sizi baka bir greve gtrmeye geldim." "Mthi zamanlama." "Ben de yle dedim," dedi Pitt glerek. "Yani firavunun cenaze teknesini buldunuz mu?" 'Talihimiz vard," dedi Pitt. "Hem de ie baladmzn ikinci gnnde." 54 "Nerede?" "Dorusunu istersen tam stnde duruyorsun u anda. Tam dokuz metre altmzda." Pitt ekrana teknenin izometrik modelini getirdi. "nanlmaz bir ey!" "Ayrca M.. 2800'den M.S. 1000 ylna kadar yz ayr batn da yerini ve zelliklerini kayda geirdik." "nz de kutlarm," dedi Gunn. "nanlmaz bir ey baardnz. Tarihe geecek bir olay bu. Msr hkmeti hepinize madalya verecektir." 'Ya Amiral?" diye sordu Giordino. "O ne verecek?" Gunn dnp ciddi bir yzle bakt. "Pis bir i herhalde!" "Hi bir imada bulunmad m?" "Mantksz bir eyler syledi," dedi Gunn. "Ona bu aceleye ne gerek olduunu sorduumda bir iir okudu. Tam olarak hatrlamyorum ama bir geminin glgesi ve byl sularn krmz olmas hakknda bir eyler..." Pitt iirin o dizelerini syledi: 'Teknenin dev glgesinin yatt yerde, Byl sular yanyor, durgun ve korkun bir kzllkla." "Coleridge'in'Yal Denizci'adl iirinden" Gunn yepyeni bir saygyla bakt Pitt'e. "Senin ezberden iir okuduunu bilmiyordum." 8 Massarde irketine ait helikopterin pilotu bakent Bamako'dan kuzeye doru uuyordu. ki buuk saat sonra uzaktaki demir raylar zerinden gne nlarnn yansdn grnce alalarak sszla doru uzanan demiryolunu izlemeye balad. Bir ay nce tamamlanm olan demiryolu Mali lnn ortasnda kurulan byk arndrma tesisinde sona eriyordu. Birka kilometre te- 55 de bulunan terkedilmi Fransz Lejyonun kalesi nedeniyle tesise Fort Foureau ad verilmiti. Tesisten kan demiryolu hemen hemen dmdz bir hat izerek Moritanya'ya giriyor ve Atlantik Okyanusunda insan yaps liman olan Cape Tafarit'te son buluyordu. General Kazm lks helikopterin penceresinden baknca iki dizel lokomotifinin ektii tehlikeli atk katarn grd. Tren zehirli ykn boaltm, Moritanya'ya dnmekteydi. General Kazm kendisine yeni bir kadeh ampanyayla bir tepsi iinde erez uzatan kabin memuruna bakp glmsedi. Franszlar asla ampanya ve kazcierinden uzak kalamazlar, diye dnd. Onlar pek de gnll olmadan bir imparatorluk kurup srdrmeye alan, kendilerine zg bir rk olarak grrd. Afrika ve Uzakdou'daki smrgelerinden vazgemek zorunda kaldklarnda kimbilir Fransz halk nasl rahat bir soluk almt. Franszlarn Mali'den tmyle ekilmemi olmalarna ok ierliyordu. Franszlar smrgelerini 1960'da brakm olmalarna karn ekonomiyi hl denetimlerinde tutuyorlar ve Mali'nin madencilik, nakliye, sanayi ve enerji gelitirme alanlarnda onlarn dedii oluyordu. Pek ok Fransz iadam bir yatrm frsat grerek Mali giriimlerinin byk hisselerine sahip

olmulard. Ancak ilerinde parasn Sahra kumlarna Yves Massarde kadar dken baka kimse yoktu. Bir zamanlar Fransa'nn denizar ekonomi kurulularnn dehas olan Massarde, hastalkl Bat Afrika irketlerine el atp bunlar gelitirerek kendisine de krl bir i alan yaratmt. Usta ve sert bir iadamyd ve sylendiine gre bir anlamay istedii dorultuya getirmek iin kaba kuvvet kullanmaktan kanmazd. Servetinin iki milyar civarnda olduu tahmin ediliyordu ve Fort Foureau'daki tehlikeli atk yok etme projesi imparatorluunun en byk iiydi. Helikopter geni alana yaylm fabrikaya gelince pilot Kazm'n b yk atk zehir giderme kompleksini ve gne enerjisini toplayp buraya gnderen aynalar grmesi iin bir tur att. Toplanan enerji 60,000 gne gcndeydi ve yaklak 5000 dereceydi. Bu ar stlm foton enerji sonra fotokimyasal reaktrlerle aktarlyor ve burada tehlikeli kimyasal atklarn moleklleri yok ediliyordu. General kuruluu pek ok kez grmt ve o anda semekte oldu- 56 u kazcierli ekmek lokmas onu daha fazla ilgilendiriyordu. Helikopter ar ar yere konarken altnc kadeh ampanyasn da bitirdi. Kazm helikopterden inerek Massarde'n gne altnda bekleyen zel yardmcs Felix Verenne'i selamlad. Franszn gneten strap ekmekte olduunu grnce sevinmiti. Franszca olarak, "Felix, beni karlamaya kmana ok sevindim," dedi. "Yolculuk iyi geti mi?" "Kazcieri senin ann standardndan biraz dkt." Krk yalarnda, plak kafal, ince yapl bir adam olan Verenne, Ka-zm'a duyduu tiksintiyi saklayarak glmsedi. "Dnnzde sizi memnun etmeye alrm." "Bay Massarde nasl?" "Odasnda sizi bekliyor." Verenne konuunu gne geirmeyen siyah cam kapl katl binaya soktu. Mermer deli holde bir tek gvenlik memurundan baka kimse yoktu. Asansr kaplar st katta tik aac kapl bir giri holne ald. Buradan Massarde'nin hem konut hem iyeri olarak kulland daireye girdiler. Verenne, Kazm' kk ama ok lks bir alma odasna sokup kedeki mein kapl koltuu gsterdi. "Ltfen oturun, Bay Massarde imdi..." "Felix, ben buradaym," diye kar kapdan bir ses duyuldu. Massarde odaya girip Kazm' kucaklad. "Zateb, dostum, ne iyi ettin de geldin." Yves Massarde mavi gzl, kara kal, kzl salyd. Burnu dz ve ince, enesi keliydi. Zayf olmasna karn gbekliydi. Vcudunda birbirine uyan iki para yok gibiyse de, karlat insanlarn akllarnda kalan onun d grn deildi. Herkes sadece onun varlndan statik elektrik gibi fkran younluu hatrlard. Verenne patronun kendisine bak zerine bayla selam verip odadan kt, kapy arkasndan kapatt. "Zateb, Kahire'deki ajanlarm, adamlarnn Dnya Salk rgtn Mali'ye gelmemeleri iin korkutmalarnn tam bir fiyasko olduunu bildirdiler." "Esef duyulacak bir durum," diyen Kazm omuzlarn silkti. "Nedenlerini bilemiyorum." - 57 - Massarde generale serte bakt. "Haber kaynaklarma gre katillerin Dr. Eva Rojas' ldrecekleri srada ortadan yok olmular." "Beceriksizlikleri iin uygun bir ceza." "Onlar sen mi ldrttn?" "Ben astlarmn beceriksizliklerini kabul edemem," diye Kazm yalan syledi. Adamlarnn Eva'y ldremeden ortadan yok olmalarna ok armt. Bunun zerine cinayeti planlayan subayn ihanetle sulayarak ldrlmesini emretmiti. Massarde'nin bulunduu yere gelmesinin bir nedeni de insanlar ta-nmasyd. Kazm', bir maskeleme abasnda olduunu bilecek kadar iyi tanrd. "Darda dmanmz varsa, bunlar yok saymak byk bir yanllk olacaktr," dedi. "nemli deildi," diye Kazm konuyu kapatt. "Srrmz gvendedir."

"Bunu bir saate kadar Gao'ya bir BM Dnya Salk rgt ekibi inecekken syleyebiliyorsun demek? Bu ii hafife alma, Zateb. Eer buraya kadar iz srerlerse..." "Kumdan ve scaktan baka bir ey bulamayacaklar," diye Kazm onun szn kesti. "Yves, Nijer yaknlarndaki garip hastaln nedeninin burada olamayacan sen benden iyi bilirsin. Senin tesisinin burann yzlerce kilometre tesindeki kirlenmeden sorumlu olmas mmkn deil bence." "Doru. Monitr sistemlerimiz gstermelik yaktmz atk maddelerin uluslararas standartlarn kabul ettii limitler iinde olduunu gsteriyor." "u halde kayglanacak bir ey yok." "Her tarafmz gvenceye aldktan sonra yok elbette." "Sen BM aratrma ekibini bana brak." "Onlarn ilerini aksatma sakn," diye Massarde onu uyard. "l onlarn gereine bakar." "Onlar ldrrsen Mali'yle Massarde irketi aa karlma tehlikesine girerler. Liderleri Dr. Hopper Kahire'de bir basn toplants dzenleyip senin hkmetinden ibirlii grmediini aklad. Buraya geldikten sonra aratrma ekibinin tehlikede olacan btn dnyaya bildirdi. Onlarn kemiklerini le savuracak olursan bir gazeteci ordusuyla BM aratrmaclar biranda buraya eceklerdir." 58 "Dr. Rojas'n ortadan kaldrlmas iin bu kadar titiz davranmyor-dunama." "Evet, ama o i burada olmayacakt." Mhendislerinin yars kanlaryla kumlar arasna piknie gidip ortadan kaybolduklarnda da pek rahatsz olmamtn." "Operasyonun ikinci aamas iin onlarn ortadan kaldrlmalar gerekiyordu." "Olay Paris gazetelerinin manetlerine gemeden ve buras aratrmaya gelen Fransz ajanlaryla dolmadan kapatabildiim iin ok anslsn." "yi i becerdin," dedi Massarde. "Senin deerli yeteneklerin olmadan bir ey yapamazdm." Btn yurttalar gibi Kazm da dehas srekli vlmeden yaayamazd. Massarde generalden nefret ediyorsa da, gizli operasyon onsuz olamazd. Ayda ona dedii elli bin Amerikan dolar, kendisinin atk maddeleri yok etme projesinden gnde ald iki milyon dolar yannda hiti. Kazm bara gidip kendine bir konyak doldurdu. "Dr. Hopper ile ekibine ne yapmamz istersin peki?" "Bu konularda uzman sensin," dedi Massarde. "Orasn senin ustalna brakyorum