Havuz bunalttı

SNG 01 CMYK

SanayiEkonomiye yön verenlerin gazetesi

Yıl: 2 Sayı: 90 Fiyatı: 1 TL 07 Ekim - 13 Kasım 2011

lll Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndaki atama belirsizliği personelin psi-kolojini bozdu. Uzun süredir havuzda bekletilen bakanlık personeli bir an önce atamaların yapılarak belirsizliğin ortadan kaldırılmasını istiyor.

Ekol Avrupa’da devleşiyor

Kayapa’lı sanayicilerIslah OSB yolundan

BURSA’DA ağırlık olarak otomotiv yan sanayicilerinden oluşan Kayapa Sana-yi Bölgesi sanayicileri Islah OSB olmak için başlattığı çalışmaları hızlandırdı. 3 bin 500 kişiye istihdam sağlayan 60 sanayici, Islah OSB olabilmek için profesyo-nel destek almaya başladı. Bölge ile ilgili rapor hazırlatan Kayapa sanayicileri, yılbaşında tamamlanması planlanan raporun ardından valilik aracılığı ile Sanayi Bakanlığı’na müracaatta bulunacak. Yüzde 35’lik bir doluluk oranına sahip olan Kayapa Sanayi Bölgesi sanayicileri Islah OSB talebi bakanlık tarafından kabul görmesi durumunda Türkiye’nin ilk Islah OSB’leri arasında yerini almış olacak. Kayapa sanayicileri gibi Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde sanayicilerin Islah OSB için çalışma yürüttüğü öğrenildi.

Sanayici İbrahim Çiçek’in oğluBaşbakan’ın kaymakamı oldun

GEBZE Güzeller OSB’de faaliyet gösteren, sektörünün öncü fi rmalarından Uzay Mutfak’ın Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çiçek çalışma hayatında yakaladığı başarıyla dikkat çekiyor. Aynı zamanda Gebze Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi olan Çiçek, işinden zaman ayırıp çocuklarını da en iyi şekilde yetiştirme-yi başarıyor. İş dünyasının yanı sıra Kocaeli kent hayatının da önemli isimleri arasında yer alan “Çiçek Ailesi”nin fedakar babası İbrahim Çiçek, çocuklarına ayırdığı za-manın, gösterdiği has-sasiyetin karşılığını aldı. İbrahim Çiçek’in büyük oğlu Gökmen Çiçek, Başbakan Erdoğan’ın memleketi olması ne-deniyle Türkiye’nin en önemli ilçeleri arasında yer alan Rize Güneysu kaymakamı oldu. Oğlu-nun Güneysu kaymaka-mı olarak atanmasının mutluluğunu yaşayan İbrahim Çiçek, yoğun iş temposundan fırsat bu-lup memlekete üst düzey hizmetlerde bulunacak bir evlat yetiştirmekten duyduğu mutluluk ve memnuniyet gözlerinden okunuyor.

SANAYİ GÜNDEMİHükümet Ar-Ge’yeönemli pay ayırdıTürkiye Ar-Ge’nin önemine ve gerekli-liğine her anlamıyla vakıf... 6'da

Nihat ERGÜN

EKONOMİ GÜNDEMİFaiz lobisi emellerine ulaşamadıMerkez Bankası’nın almış olduğu tedbir-ler ile faiz lobisinin emellerine ... 7'de

Zafer ÇAĞLAYAN

KALKINMA GÜNDEMİLimanların potansiyeli değerlendirilmiyorLimanlara önemli yatırımlar yapılmış ama buna rağmen bazı ... 5'te

Cevdet YILMAZ

Islah OSB sanayici kurtarırDikkatinizi çekmiştir…Haftalardır Islah OSB’ye vurgu yapıyoruz…2'de

Şenol AYDINsenolaydin@sanayigazetesi.com.tr

Türkiye’de bazı dengeler değişiyor gibi... 3'te

Ellerinizden öperim

Uğur SARAYugursaray@sanayigazetesi.com.tr

8 Haziran’da resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren kararla Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı’nda görevli müsteşar, il müdür yardımcısı ve daire başkanlığı dahil olmak üzere tüm üst yöneticilerin görevi sona erdi. Kararla birlikte il müdür yardımcı görevinde bulunan araştırmacı diğerleri ise bakanlık müşaviri olarak atandı.

4 AYDIR BEKLİYORLAR

Yapılan değişikliğin üzerinde tam 4 ay geçmesine rağmen müşavirlik kadrosuna alınan üst düzey yöneticilerle ilgili her hangi bir atama gerçekleştirilmedi. 4 aydır görevlerini vekaleten diken üstünde sürdüren, “müşavir” kadrosuyla havuzda bekletilen bakanlık personeli atamaların bir an önce gerçekleştirilerek aylardır devam eden belirsizliğin biran önce ortadan kaldırılmasını talep ediyor.

İMZALAR GECİKİYOR

Öte yandan bakanlıktaki atama belirsizliği bağlı ve so-rumlu kuruluşlara olumsuz yansıyor. Vekaleten görevle-rini sürdüren bakanlık üst düzey yöneticileri, “risk alırım” endişesiyle imzalaması gereken evrakları geciktirerek iş-lerin tıkanmasına sebebiyet veriyor. Üst düzey personel ayrıca uzun süreli çalışmaların içinde yer almaktan da geri duruyor.

n

n

TÜRKİYE’NİN

en büyük entegre lojistik şirketlerin-den Ekol Lojistik, Romanya lojistik sektörünün lider isimlerinden Omega Ro’yu satın alarak Avrupa yatırımla-rına ara vermeden devam ediyor. Türkiye’nin en büyük entegre lojistik şirketle-rinden olan Ekol; Romanya lojistik sektörünün lider isimlerinden Omega Ro’yu satın aldı. Türkiye - Avrupa arası karayolu taşı-macılığında pek çok pazarda lider olan Ekol; bu yatırımıyla, lider-liğini Romanya karayolunda da devam ettirmeyi hedefl iyor. Avru-pa Birliği üyesi olan ve hızla geli-şen Romanya’nın lojistik yolları üzerinde önemli bir konumda bulunması, Avrupa’da güçlenmeyi hedefl eyen Ekol için büyük önem taşıyor. 4’te

n

İSTANBUL Tuzla Mermerciler OSB Başkanı M. Fatih Nalcı ameliyat oldu. Uzun zamandır yaşadığı bir sağlık sorunu ile ilgili ameliyat olan Fatih Nalcı’nın ameliya-tının oldukça iyi geçtiği öğrenildi. Bıçak altına yatan Başkan Nalcı’nın ameliyatının ardından taburcu edildiği öğrenildi. Nalcı’yı zor gününde ailesi ve dostları yalnız bı-rakmadı.

n

MARSHALL Boya, 23 Ekim, Pazar günü Van ve çevresinde meydana gelen şiddetli depremin yaralarını sarmaya yardımcı olmak için kampanya başlattı. 4’te

n

RİZE TSO Başkanı Ömer Faruk Ofl uoğlu, Rize’nin Kalkandere İlçesi’nde, kurul-ması çalışmaları yarım kalan Rize OSB için artık hiçbir engel kalmadığı söyledi. Rize’de, 2000 yılından beri kurulması için çalışmaları sürdürülen Rize OSB için Kalkandere’de bulunan 550 dönümlük arazinin yüzde 60’lık kısmı kamulaştırılırken kalan kısmı arazi sahipleri ile anlaşmaya varılamadığı için 25 Aralık 2007 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile Cebri Kamulaştırma yoluyla kamulaştırılmıştı. 3’te

n

BARTIN Ticaret Sanayi Odası Başkanı (TSO) İsmail Toksöz Bartın OSB’de ya-pılacak olan köprünün ihalesinin bittiğini ve bayramdan sonra temel atacaklarını söyledi. 2’de

M.Fatih Nalcı ameliyat oldu

n

OSB Üst Kuruluşu tarafından bu yıl 5’inci düzenlenecek olan “OSBÜK Enerji Zirvesi” 25 –27 Kasım tarihleri arasında Kıbrıs’ta gerçekleştirilecek. Enerji Ba-kanı Taner Yıldız’ın da katılacağı enerji zirvesinde OSB’lerin enerji sorunları ve çözüm önerileri masaya yatırılacak. Girne Acapulco Otel’de gerçekleştirilecek olan enerji zirvesine OSB yöneticileri isterlerse eşleri ile de katılabilecek. İki gün sürecek olan zirvenin ilk günü oturumlarla geçecek. Programın ikinci gü-nünde ise Kıbrıs’taki OSB’ler gezilecek.

OSBÜK’ün “Enerji Zirvesi” Kıbrıs’ta yapılacak

Marshall Van için seferber oldu

Rize OSB’nin önünde engel kalmadı

Bartın OSB köprüsünün temeli atılıyor

n

BAKKA uzmanları, küçük işletmelerden oluşan OSB’lerin ayrı değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, küçük işletmelere sahip OSB’lere “Küçük OSB’ler” gibi bir tanım getirilmesi ve bu şartlar kıstas alınarak politika üretilmesi gerektiğini kay-detti. Zonguldak, Karabük ve Bartın illerini kapsayan Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA), bölgede kurulu bulunan OSB’leri analiz etti. Bölgede bulunan 5 OSB ile ilgili hazırladığı raporu Sanayi Gazetesi aracılığıyla kamuoyu ile pay-laşan Bakka, “Batı Karadeniz Bölgesi OSB’leri Mevcut Durum Analizi” başlığını taşıyan raporda önemli tespitlerde bulunuldu. Çaycuma OSB, Karadeniz Ereğli OSB, Alaplı OSB, Karabük OSB ve Bardın OSB’de gerçekleştirilen saha çalışma-sında önce OSB’lerin bölge müdürleri ile tek tek görüşüldü, ardından OSB’lerde detaylı çalışmalar gerçekleştirildi. 2’de

Küçük işletmelerden oluşan OSB’ler ayrı değerlendirilmeli

n

KOCAELİ’NİN

Çayırova ilçesinde kurulu bulunan Honda Türkiye, Tayland kaynaklı bazı alt parçaların üretilememe-sinden dolayı 14 Kasım’dan iti-baren üretime ara verecek. Honda Türkiye’den ya-pılan açıklama-da, Tayland’da birkaç haftadır yaşanan şiddetli yağışların hem bölgede büyük tahribata neden olduğunu hem de bölgedeki Honda operasyonlarını olumsuz etkiledi-ğini belirtti. 4’te

Honda üretime ara veriyor

Yerli otomobileOSB ile destekn

TAİSAD Başkanı Hasan Atılgan, kuracakları TA-İSAD OSB ile yerli otomobil üretimine her türlü desteği vereceklerini söyledi. Atılgan, “Üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız” dedi. Taşıt Araçları İhtisas Sanayici ve İşadamları Der-neği (TAİSAD) Başkanı Hasan Atılgan, otomotiv sektöründe Avrupa’nın deneyimli üretim üssü olan Türkiye’nin, artık kendi yerli marka otomobilini üretme olgunluğuna eriştiğine inandığını söyledi. Atılgan “Türk otomotiv sanayicisinin sürdürülebi-lir kaliteli üretim yeteneği artık bütün dünya üreti-cileri tarafından da kabul görmektedir. Yaklaşık 5 bin komplike parçadan oluşan otomobilin yüzde 70’lik yedek parça kısmını üretebilen sanayicimiz, artık kendi yerli marka otomobilini üretme isteğin-de olduğunu görmekteyiz” dedi. 3’te

OSB’ler arasında iletişim ağı kuruyoruzn

KUZEY Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Doç. Dr. Hüseyin Şen, OSB’deki fi rmaların profi llerini belirlemek üzere bir analiz çalışması başlattıklarını, Yatırım Destek Ofi sleri ile bölgede faaliyet gösteren OSB’ler arasında iletişim ağı kurduklarını söyledi. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) Genel Sekreteri Doç. Dr. Hüseyin Şen, Sanayi Gazetesi’nin sorularını yanıtladı. Çankırı, Kas-tamonu ve Sinop illerini kapsayan Kuzey Ana-dolu Kalkınma Ajansı tarafından Bölge Planı çalışmaları kapsamında OSB’lerin mevcut durumlarının tespit edildiğini söyleyen Şen, işadamlarına yönelik İstişare toplantılarıyla tespit edilen sorunlara çözüm önerileri gelişti-rildiğini belirtti. Ajans olarak, TR82 Düzey 2 Bölgesi 2011-2013 Bölge Planı hazırladıkları-nı dile getiren Hüseyin Şen, yaptıkları ve yap-mayı planladıkları çalışmaları Sanayi Gazetesi aracılığıyla paylaştı. 5’te

Tekirdağ’da 75 sanayiciIslah OSB için başvurdun

TEKİRDAĞ Velimeşe-Yulafl ı sanayi alanında faaliyet gösteren 75 sanayisi Islah OSB olabilmek için valiliğe başvurdu. Tekirdağ Valiliği’ne Islah OSB olmak için dosya sunan 75 sanayiciye Vali Zübeyir Kemelek’den destek geldi. Zübeyir Ke-melek, bölgede 167 sanayinin faaliyet gösterdiğini ifade ederek, bölgedeki bütün sanayi kuruluşlarını Islah OSB çatısı altında toplamak istediklerini ifade etti. OSB içerisinde yer almanın sanayici açısından daha avantajlı olduğunu ifade eden Ke-melek, “Islah OSB sayesinde hem sanayici hem toplum hem de çevre kazanıyor” dedi. Öte yandan Tekirdağ Vali Yardımcısı Mustafa Masatlı, Tekirdağ genelinde 7 bölgede Islah OSB çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Masatlı, Velimeşe bölgesi-nin bu 7 bölge arasındaki en büyük sanayi alanı olduğunu sözlerine ekledi.

mHasan Atılgan

mDoç. Dr. Hüseyin Şen

mİbrahim Çiçek

SNG 02 CMYK

SANAYİ GAZETESİEkonomiye yön verenlerin gazetesi

07 Kasım - 13 Kasım 2011www.sanayigazetesi.com.tr 2

“Küçük OSB”lereözel politika istediDikkatinizi çekmiştir…

Haftalardır Islah OSB’ye vurgu yapıyoruz…Islah OSB olabilmek için uğraşan sanayicilerin faaliyetlerine yer veriyoruz…Çalışmaları teşvik ediyoruz, tetikliyoruz…

Hatırlarsınız…Daha öncesinde de, Islah OSB ile ilgili bütün kanun ve yönetmeliklere detaylarına kadar yer vermiştik…Çünkü biz sanayicilerin çok faydasına oldu-ğunu düşündüğümüz Islah OSB çalışmalarını önemsiyoruz.

OSB dışında faaliyet gösteren sanayicilerin neler yaşadığını hepimizin çok iyi biliriz. “Fabrikanızın şuyu eksik” denildikten son-ra kesilen yardım makbuzlarını mı hatırlatayım yoksa rica kılıflı tehditleri mi?Kim bilir bizim bile bilmediğimiz, aklımızın ucun-dan geçiremediğimiz neler var neler?

Ya sanayicinin; gece kondu mahalle yolun-dan daha kötü yollardan ürettiklerini taşımak zorunda kalmasına, kirli suyunu verecek arıtma bulamayan, neredeyse yatırım meblağı kadar ruhsat harçları ödemesine ne demeli.

Onun için diyorum ki; sorunlarını iletmek için dahi muhatap bulamayan sanayiciler bu fırsatı iyi değerlendirmeli.Bir fırsatı bulup bir araya gelerek Islah OSB için müracaat etmeli.Kendi kendini yönetebilecek bir yapı ile sorunla-ra çözüm üretebilecek mekanizmalar oluşturabil-mek için Islah OSB şansını kaçırmamalı.

Bunun için de fazla zaman kalmadı. Geri sayım başladı…Müracaat için 9 aydan daha az zaman kaldı.Sanayici kurtuluş arıyorsa…“Ben sadece üretim yapacağım, istih-dam sağlayacağım, ihracat yapacağım”

diyorsa…“Başkanla, müdürle, amirle, şefle uğraş-mak istemiyorum” diyorsa yapacağı şey belli; Çevresindeki sanayicilerle bir araya gelerek Islah OSB olmak için müracaat etmek.

Bu arada OSB olmaktan korkmaya gerek yok.Planlı sanayileşme…Islah edilmiş sanayi tesislerine sahip olmak…Çevre dostu üretim yapmak…Kimseye zarar getirmez…Sanayiciye hiç.Aksine…Fayda üstüne fayda, katkı üstüne katkı sağlar…

Biz Sanayi Gazetesi olarak…Kafası rahat, sadece üretimle, ihracatla ilgi-lenen, teknoloji geliştirmek isteyen, OSB dışı sanayicilere ısrarla ve şiddetle Islah OSB olmayı öneriyoruz.Bunun için de, karşılık beklemeden üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazır oldu-ğumuzu beyan ediyoruz.

Islah OSB sanayici kurtarır

ŞenolAYDIN

senolaydin@sanayigazetesi.com.tr

Ofset Hazırlık: Sanayi Gazetecilik Ltd. Şti.Baskı: Turkuvaz Matbaacılık Yayıncılık A.Ş.

İMTİYAZ SAHİBİGebze Prodüksiyon

GENEL YAYIN YÖNETMENİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Şenol AYDIN Uğur SARAY

SAYFA SEKRETERİ GRAFİKER Hava ERHAL Ayşegül ÖNAL

HUKUK DANIŞMANI Av.Ömer YILMAZ

Adres: Arapçeşme Mahallesi KavakCaddesi No:16 Kat: 3 Gebze / KocaeliYayın Türü: Ulusal Süreli Yayın

Tel: 0 (262) 777 00 44 Fax: 0 (262) 777 00 40Gsm: 0 (505) 865 44 44 0 (507) 249 57 31

Email: sanayigazetesi@gmail.com sanayi@sanayigazetesi.com.trweb: www.sanayigazetesi.com.tr

HAFTADA BİR YAYINLANIR

SANAYİ GAZETESİNİN ULAŞTIĞI NOKTALAR

Gebze OSB, Dudullu OSB, Gebze Plastikçiler OSB, Güzeller OSB, Taysad OSB, Dilovası OSB, İstanbul Tuzla OSB, Tuzla

Mermerciler OSB, Tuzla Boya Vernikçiler OSB, Tuzla Kimyacilar OSB, İMES OSB, Gebze Kimyacilar OSB, ve Makineciler OSB'nin içinde kalan ( rmaların tamamına, 263 OSB'nin bölge müdür-

lüklerine, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın bütün birimlerine, 12 Sanayi Odasına ve sanayi kuruluşlarının yoğun olduğu

Gebze Mualimköy Bölgesine, Gebze Cezaevi Bölgesine, Çayırova Şekerpınar Bölgesine, Marmara Geri Dönüşümcüler Kooperati( ne, Hasköy Sanayi Sitesine, İMES Sanayi Sitesi'ne, Tübitak MAM Bölgesine, Çayırova İstanbul Caddesi Bölgesi, Marmara Nakliyeciler Garajına ve Gebze şehir merkezindeki

büyük kuruluşlara ulaşmaktadır. TİRAJ: 3000

ZONGULDAK, Karabük ve Bartın illerini kapsayan Batı Karadeniz Kalkınma Ajan-sı (BAKKA), bölgede kurulu bulunan OSB’leri analiz etti. Bölgede bulunan 5 OSB ile ilgili hazırladığı raporu Sanayi Gazetesi aracılığıyla kamuoyu ile paylaşan Bakka, “Batı Karadeniz Bölgesi OSB’leri Mevcut Durum Analizi” başlığını taşıyan raporda önemli tespitlerde bulunuldu. Çaycuma OSB, Karadeniz Ereğli OSB, Alaplı OSB, Karabük OSB ve Bartın OSB’de gerçekleştirilen saha çalışmasında önce OSB’lerin bölge müdürleri ile tek tek görüşüldü, ardından OSB’lerde detaylı çalışmalar gerçekleştirildi. BAKKA uz-manları tarafından yapılan incelemelerde Çaycuma OSB’nin yüzde 37’sinin, Karadeniz Ereğli OSB’nin yüzde 26’sının, Karabük OSB’nin yüzde 28’inin, Bartın OSB’nin yüzde 14’ünün boş durumda olduğu tespit edildi.

FİRMALARLA ANKET YAPILDI

OSB’lerde faaliyet gösteren fi rmaların yöneticileri ile görüşen BAKKA uzmanları 70 fi r-mayla anket yaptı. Anketlerde, fi rma kuruluş yılları, faaliyet konuları ve istihdam bilgile-rini içeren fi rma bilgilerine, fi rmaların içsel sorunlarına, OSB’lerde yer seçmelerine sebep olan etkenler ile bölgede karşılaştıkları sorunlara, OSB içi, bölge içi, iller arası ve ülkeler arası ticaret ilişkilerine, yenilikçilik ve markalaşmaya yönelik sorulara yer verildi. Fir-maların daha çok makine ve teçhizat hariç, fabrikasyon metal ürünleri imalatı sektörün-de faaliyet göstermekte olduğu, bu sektörü giyim eşyaları imalatı sektörünün izlediği ve üçüncü sırada mobilya imalatı sektörünün geldiği görüldü. OSB’ler özelinde bakıldığında ise; makine ve teçhizat hariç, fabrikasyon metal ürünleri imalatı sektörünün Karadeniz Ereğli OSB’de, mobilya sektörünün ise Çaycuma ve Bartın OSB’lerinde ön plana çıktığı anlaşıldı.

İHRACAT VE İTHALAT SINIRLI

Firmaların müşteri profi llerine bakıldığında ve OSB’lerde öne çıkan sektörler de gözetil-diğinde daha çok toptancılara ve ana sanayicilere yönelik üretim yapıldığı görüldü. Giyim eşyalarının imalatı sektöründe ise fason üretim yaygın olduğunun anlaşıldığı görüşmeler-de müşteri profi line de bağlı olarak özellikle fi rmaların üç büyük kentle ticari ilişkilerinin olduğu tespit edildi. Görüşmelerde ayrıca Firmaların yüzde 56’sının İstanbul’la, yüzde 41’inin Ankara’yla, yüzde 16’sının ise İzmir’le ticari ilişkisi olduğu belirlendi. BAKKA uzmanlarının gerçekleştirdiği çalışmalarda bölgelerde faaliyet gösteren fi rmaların ihracat ve ithalat kapasiteleri ise sınırlı olmakla beraber gelişmekte olduğu ve fi rmaların yüzde 36’sının ihracat yapmakta olduğu belirlendi. Firmaların geneli tanıtım amacıyla Türkçe tanıtım araçları kullanımını tercih ederken, internet sitesi kullanılan en yaygın tanıtım aracı olarak ön plana çıktı. Çalışma sonucunda, OSB’lerde yer alan fi rmalar için büyük problem olan rekabet edebilirliğin az olmasına çözüm olarak teşvik sisteminin yeniden ele alınmasının gerekliliği ön plana çıktı.

OSB’YE ÖZEL TEŞVİK UYGULANMALI

Bölgesel bazda uygulanan teşvikler çoğunlukla ihtiyaçlar karşısında yetersiz kaldığı be-lirlenen çalışmada, bölge içerisinde yer alan hazine arazileri ve OSB’ler aynı teşvik siste-minden aynı şekilde yararlanmakta ve özellikle büyük sanayi kuruluşları OSB’lerde yer seçmek yerine hazine arazilerini tercih ettiği kaydedildi. Uzmanlar, doluluk oranı düşük olan OSB’lerin bulunduğu bölgelerde bölge bazında değil OSB’lere yönelik teşvik sis-temlerinin düzenlenmesi gerektiğini tespit etti. Uzmanlar, OSB’leri, barındırdıkları fi rma sayısı ve çalışan sayıları göz önüne alındığında kapasite yönünden Türkiye’nin pek çok OSB’sinden daha küçük ölçekli kaldıkları, buna rağmen benzer teşviklerle şekillendiril-dikleri tespitinde bulunuldu. BAKKA uzmanları, OSB’lerde yaptığı incelemelerde çok önemli bir tespitte de bulundu. Uzmanlar, bölgedeki OSB’lerin dezavantajlı konumdan çıkarılması amacıyla küçük işletmelere sahip OSB’lere “Küçük OSB’ler” gibi bir tanım getirilmesi ve bu şartlar kıstas alınarak politika üretilmesi gerektiği yönünde değerlendir-mede bulundu.

n

TOSYA ilçesinde kurulan Tosya OSB parselasyon işlerine başlandı. OSB’deki çalışmaları yerinde in-celeyen Tosya Kaymakamı Mehmet Türköz, Tosya OSB Müdürü Nihat Küçüksap ve harita mühendisi Hasan Mete Dikişçi’den çalışmalar hakkında bil-giler aldı. Türköz, il ve ilçelerin, ekonomik ve sos-yal kalkınmasının temel dinamiklerinden birisinin de sanayileşme olduğunu belirterek, “İlçemize OSB’nin kurulması ile bu bölgede faaliyete ge-çecek olan fabrikalar, ilçemize çok büyük katkılar sağlayacak. Şu anda harita mühendisi arkadaşımız, imar yerimizdeki yolların ve parsellerin kazıkları-nı çakıyor. İl Özel İdaresinden iş makineleri temin ettik ve yollarımızı genel hatları ile ortaya çıkart-maya çalışıyoruz. Toplam 326 bin metrekareden oluşan bölgemiz 46 parsel olacak” dedi. Geçen ay imar planının onaylandığını kaydeden Türköz, planın askıda olduğunu, itirazlar olmaması halin-de de bir ay sonra askıdan indirilip yol, elektrik, içme suyu, kullanma suyu ve doğalgaz projelerini, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın onayına sunacaklarını söyledi. Gelecek yıl fabrikaların ku-rulmasına başlanacağını bildiren Türköz, “Ben Bü-tün Tosyalı müteşebbislerimize, katkıları ve ilgileri için teşekkür ediyorum. Tosya OSB’nin bu seviye-ye gelmesinde en büyük katkıyı veren Kastamonu Valisi Sayın Erdoğan Bektaş’a da saygılarımızı ve teşekkürlerimizi iletiyoruz” diye konuştu.

n

EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan’ı ziyaret eden Anadolu OSB Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, otomotivdeki yerlileştirme çabalarını önemli bulduklarını söyledi. Ankara’nın büyük fi rmalara ihtiyacı olduğunu ifade eden Tuncay, “Bölgemizde 100 hektarlık tek parsel var. Bu parsel otomotiv sektörü için değerlendirilebilir” dedi. Anadolu OSB Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, Adnan Keskin, Erdoğan Bayraktar, Özgür Özüdoğru ve Ahmet Şevki Oğan’dan oluşan yönetim ku-rulu üyeleriyle birlikte Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ı ziyaret etti. Anadolu OSB ve OSB-DER Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, Anadolu OSB’de 1. Etap’ta altyapı inşaatının bitirildiğini ve parsellerin hak sa-hiplerine dağıtıldığı, iki yıl içinde 70 fi rmanın yatırım yapacağını söyle

di. Ankara’nın teşvik kapsamında olmamasının yarattığı dezavantajla-ra dikkat çeken Tuncay, 80 OSB’nin teşvik dışında kaldığını ifade ederek, “Bunun OSB’lere haksızlık olduğunu düşünüyoruz. OSB’ler 4. bölge teşvik kapsamına alınmalı ve OSB dışındaki işletmelerin OSB’lere taşınmalarına destek verilmeli. Bunun ülke kaynaklarının harekete geçirilmesi açısın-dan doğru olacağını düşünüyoruz” dedi. Tuncay, hükümetin otomotiv sektörünün yerlileştirilmesi konusunda attığı adımları ve Bakan Çağlayan’ın 2007 yılındaki “Ankara’ya büyük yatırımcı geti-receğim” şeklindeki sözünü de hatırlatarak Ana-dolu OSB’de 100 hektarlık tek parseli verebile-

cek durumda olduklarını ifade etti, “Ankara’da büyük fi rma sayısı az. Ankara, büyük fi rmaları çekmek zorunda” diye konuştu.

n

BARTIN Ticaret Sanayi Odası Başkanı (TSO) İs-mail Toksöz Bartın OSB’de yapılacak olan köprü-nün ihalesinin bittiğini ve bayramdan sonra temel atacaklarını söyledi. Bartın OSB’deki yatırımcı-ların en büyük sıkıntıları arasında olan köprünün yapım aşamasına başlandı. Başkan Toksöz, “Köp-rünün başlangıcı mimarı sanayi odamızdır diye düşünüyorum. Mehmet Ali Şahin TBMM Başka-nı olunca Bartın’a ziyarete geldiler. Mehmet Ali Şahin’e durumu anlattım. OSB’den bahsettim, is-tihdam yapan fabrikalardan bahsettim. Yalnız bir sıkıntımız olduğunu ifade ettim. Sanayimizin bir köprüye ihtiyacı olduğunu ve oradaki köprünün tek araçlık bir köprü olduğunu, zamanla çökerek tamir tadilatla ayakta durduğunu belirttim. Köprü için kendilerinden destek beklediğimiz söyledim. Maliyetinin ne kadar olduğunu sordu. O zamanın parasına göre 6 milyon civarında bir para söylen-di. En kısa zamanda 3 milyon para gönderilerek köprünün ihalesi yapıldı. Bin 500 artık KDV ile İzmir’de bir şirket köprünün ihalesini aldı. Kurban Bayramından sonra temel atma töreni yapılacak. OSB’nin sorunları atar damarlarından birisi olan sorun çözülmüş oldu” dedi. İsmail Toksöz, “Arsa sorunu da çözüldüğünde bir sorun kalmayacaktır. Onun yanında elektrik sorunumuz var elektrik sorunumuz da çözmek için çalışmalarımız devam ediyor. Geçen hafta pazartesi İstanbul’da DEYİK toplantısına katıldık. Orada özel görüşmeler yap-tık. 15 - 20 tane iş adamlarımız ile birlikte görüş alışverişinde bulunmak için görüştük. Valimiz ve Belediye Başkanımıza da durumu izah ettik. Beraberce giderek ‘ithalat ve ihracat için ne ya-pabiliriz?’ bunun görüşmesini yaptık. Aramızda konuşarak mal alıp, mal satmaya başlayacağız. Önümüzdeki günlerde gideceğiz” diye konuştu.

BÖLGESİNDEKİ 5 OSB’Yİ ANALİZ EDEN BAKKA;

n

Tosya OSB’de parselasyon işlerine başlandı

Tuncay: Ankara’nın ihtiyacı büyük firma

Bartın OSB köprüsünün temeli atılıyor

lllBAKKA uzmanları, küçük işletmelerden oluşan OSB’lerin ayrı değerlendirilme-si gerektiğini belirterek, küçük işletmelere sahip OSB’lere “Küçük OSB’ler” gibi bir tanım getirilmesi ve bu şartlar kıstas alınarak politika üretilmesi gerektiğini kaydetti.

SNG 03 CMYK

SANAYİ GAZETESİEkonomiye yön verenlerin gazetesi

07 Kasım - 13 Kasım 2011ww.sanayigazetesi.com.tr 3

Yerli otomobileOSB ile desteklllTAİSAD Başkanı Hasan Atılgan, kuracakları TAİSAD OSB ile yerli otomobil üretimine her türlü desteği vereceklerini söyledi. Atıl-gan, “Üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız” dedi.

lllRize TSO Başkanı Ömer Faruk Ofl uoğlu, Rize’nin Kalkandere İlçesi’nde, ku-rulması çalışmaları yarım kalan Rize OSB için artık hiçbir engel kalmadığı söyledi.

Mesela Van depremi bize artık ‘hayata farklı

bakmalısın’ dedirtti.

En tepeden en aşağıya kadar.

Ne diyor başbakan?

Başbakan Erdoğan, “hükümetin gideceğini

bilsem vazgeçmem”…

Vatandaşın evini yıkacağız, ona şartlar sunacağız

ya kabul eder ya kabul eder…

Aslında bu ülkeye de imarla alakalı radikal karar-

lar gerekliydi.

Şahsen ben destek veriyorum ilk olarak benim

evimden başlasınlar gerekirse.

Peki iş dünyası ne alemde.

Hani derler ya hep OSB dışı alanlar diye.

Bence hükümetin bu dönemden itibaren

OSB’lere daha önem vereceği kanısındayım.

Özellikle Islah OSB modeli için yürürlükte olan

bir çalışma varken.

Benden tüm Islah OSB için uğraş verenlere

tavsiye.

Çalışmalarınızı artırın.

Çünkü OSB dışı yatırımlara sıcak bakmama

dönemi başlıyor.

Arsası olanlar içinde OSB içindeki alanlarla takas

dönemi gelebilir.

Hem gelişi güzel sanayileşmenin önüne geçilecek,

hem de OSB’lerdeki doluluk oranları artırılacak.

Yani sadece 264 + Islah OSB’ler olmayacak.

Mevcut 264 OSB’nin dolulukları da arttırılacaktır.

Bu düşünceler benim önergelerim değil.

Hükümetin yapmak istedikleri şeyler.

Türk sanayisi evrim değiştiriyor.

Güçlenmenin yanı sıra kurumsallaşıyor ve bir

düzene giriyor.

Birde tabi gündeme bir dönem giren TOKİ mo-

deli konusu var.

Bence de TOKİ taksitli fabrika yapmalı.

Projesini getiren işletmelere inşaat desteği ver-

meli.

Bunu da ciddi rakamlarla takside bölmeli.

Ya da en azından kamuoyunun talebine cevap

vermeli.

Bunun için bize bir görev düşüyor ve TOKİ’ye bu

talepleri sözlü ifade etmemiz gerekiyor.

Bayramdan sonra bu konuya el atacağımın

bilgisini aktarmayı da bir borç bilirim.

Değerli okurlar.

Kurban bayramınızı kutlar sağlık ve esenlikler

dilerim.

Nice bayramlara…

Ellerinizden öperim

Uğur SARAY

ugursaray@sanayigazetesi.com.tr

TAŞIT Araçları İhtisas Sanayici ve İşadamları Derneği (TAİSAD) Başkanı Hasan Atılgan, otomotiv sektöründe Avrupa’nın deneyimli üretim üssü olan Türkiye’nin, artık kendi yerli marka otomobilini üretme olgunluğuna eriş-tiğine inandığını söyledi. Atılgan “Türk otomotiv sanayi-cisinin sürdürülebilir kaliteli üretim yeteneği artık bütün dünya üreticileri tarafından da kabul görmektedir. Yak-laşık 5 bin komplike parçadan oluşan otomobilin yüzde 70’lik yedek parça kısmını üretebilen sanayicimiz, artık kendi yerli marka otomobilini üretme isteğinde olduğunu görmekteyiz” dedi.

BÜYÜME YERLİ OTOYU DESTEKLİYOR

Gelişmiş ülkelerde bin kişiye düşen araç sayısının 560-600 civarında seyrettiğini, Türkiye’de ise bu sayının 135 olduğunu kaydeden Atılgan, otomotiv sektörünün her yıl yüzde 40 büyümesinin yerli otomobil üretme isteğinin gerçekçiliğine kanıt olduğunu belirtti. Üretilecek olan yerli marka otomobilin pazar payının yüzde 80’ini kap-sayan B ve C segmentinde olmasının da doğru bir tespit olduğuna dikkat çeken Atılgan, şöyle devam etti.

YERLİ OTO İÇİN İHTİSAS OSB’LER ŞART

“Yerli üretilecek otomobilin yabancı otomobil üreticile-rini rahatsız edeceği düşüncesine inanmıyoruz. Hükü-metin yerli otomobil üretme konusundaki isteği ve Türk halkının talebi Türk sanayicisinin üretebilme yeteneğiyle bir araya geldiğinde artık yerli marka üretimine her şe-yin hazır olduğunu, yalnızca ateşleyici dinamonun eksik olduğunu söyleyebiliriz. Bir bina inşa etmek istiyorsanız şantiyeyi kurmak zorundasınız. Yerli otomobil üretmek istiyorsanız da ihtisas OSB’ler kurmak zorundasınız.”

TAİSAD OLARAK DESTEKLİYORUZ

Atılgan, planlanan TAİSAD OSB projesinin, 300 mil-yonluk bir yatırım olduğunu ifade ederek, “OSB proje-sinin 40 fi rmanın toplam cirosunu 500 milyon dolara, 2 bin kişilik istihdamı 7 bin kişiye, 100 milyon dolar ihra-catın da 300 milyon dolara çıkartılması öngörülmektedir. TAİSAD olarak yerli otomobil üretme isteğini destekler, üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazır ol-duğumuzu bildirmek isterim” diye konuştu.

n

BAKA Burdur OSB’yi ziyaret etti

Tarsus OSB’den Van’a bir tır dolusu yardım

Rize OSB’nin önünde engel kalmadın

BATI Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), Bur-dur OSB yönetimi ve bölgedeki fi rma yetkilileri ile bir araya geldi. BAKA Genel Sekreteri Tun-cay Engin ile Burdur YDO Koordinatörü Meh-met Candan, Burdur OSB Başkanı ve Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Feyzi Oktay ile bir araya geldi. Yaklaşık 2 bin kişilik istihdam sağlayan Burdur OSB’de 54 parselden 45’inin faal olduğunu belirten Oktay, bölgenin şehir merkezine 4 km uzaklıkta olmasının fi rma sahiplerinin personel taşıma ile diğer lojistik ko-nularda avantajlar sunduğuna dikkat çekti. Ok-tay, Burdur OSB yönetimi olarak BAKA’ya her türlü destek vermeye hazır olduklarını belirtti. Aynı zamanda Hastel Kadayıf ve Buremis fi rma-larının sahibi olan Feyzi Oktay, üretim tesislerini BAKA Genel Sekreteri Engin ve Candan’a gez-dirdi. Türkiye’de kadayıfın yüzde 50’sini üret-tiklerini ve ürünleri iç piyasanın yanı sıra Avrupa ülkeleri başta olmak üzere, Rusya, Orta Doğu ve Türk devletlerine ihraç edildiğini belirten Oktay, ürünlerinin çiğ (taze) kadayıf, kızartılmış kada-yıf, su böreklik yufka, baklavalık yufka, mantı, erişte, güllaç, şekerpare ve kemal paşa tatlısı ol-duğunu söyledi.

n

VAN’DA meydana gelen deprem nedeniyle, Mer-sin Tarsus OSB (MTOSB) tarafından toplanan yardımların düzenlenen törenle deprem bölgesi-ne gönderildi. MTOSB Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, hizmet binası önünde düzenlenen törene, Mersin Valisi ve Mersin Tarsus OSB Müte-şebbis Heyet Başkanı Hasan Basri Güzeloğlu, Tar-sus Ticaret Odası Başkanı ve MTOSB Müteşebbis Heyet Başkan Vekili Mehmet Karagözlü, Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Mersin Tarsus OSB Başkanı Sabri Tekli, Başkan Vekili Kasım Boro ile MTOSB Müteşebbis Heyet üyeleri ile Bölge Müdürü Halil Yılmaz katıldı. Mersin Va-lisi Hasan Basri Güzeloğlu, “Devlet olarak Van’da meydana gelen deprem sonrasında çok kesin ve kararlı bir şekilde barınma temel olmak üzere bü-tün ihtiyaçları karşılamanın ve sıkıntıları en aza in-dirmenin ortak çabası içerisindeyiz. Biz de Mersin özelinde vatandaşlarımızın acısını bir nebze de olsa azaltmak için bu bölgeye yardım malzemelerimi-zi gönderiyoruz” şeklinde konuştu. Mersin Tarsus OSB Başkanı Sabri Tekli ise, “MTOSB olarak üze-rimize düşen görevi yerine getirme çabası içerisin-deyiz. Giyecek, ayakkabı, bot, battaniye gibi dep-rem bölgesi ihtiyaçları doğrultusunda bir çalışma başlattık. Direk olarak Van OSB Başkanı’na teslim edilmek kaydıyla yardım tırımız Van’a hareket ediyor. Gönderdiğimiz yardımların emniyetli bir şekilde teslim edilmesi gayretindeyiz. Van bölge-mize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Van’a bundan sonra da her türlü desteği vereceğimizin sözünü de buradan veriyoruz” dedi.

n

RİZE’DE, 2000 yılından beri kurul-ması için çalışmaları sürdürülen Rize OSB için Kalkandere’de bulunan 550 dönümlük arazinin yüzde 60’lık kısmı kamulaştırılırken kalan kısmı arazi sa-hipleri ile anlaşmaya varılamadığı için 25 Aralık 2007 tarihinde Bakanlar Ku-rulu kararı ile Cebri Kamulaştırma yo-luyla kamulaştırılmıştı. Cebri kamulaş-tırmaya karşı çıkan sekiz arazi sahibinin açtığı dava üzerine, Danıştay 6. Dairesi ayrıca 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Yasası’nın 27. maddesi uyarınca, Ba-kanlar Kurulu tarafından alınan Cebri Kamulaştırma Kararı hakkında da yü-rütmeyi durdurma kararı vermişti. Bu kararla yasalar gereği, mevcut arazideki ihtilafl ar çözülene kadar Rize’de başka bir arazide dahi olsa OSB kurulması kanunen mümkün olmayacaktı. Rize Ticaret ve Sa-nayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Ofl uoğlu, Danıştay kararını mahkemenin bozduğunu ve bu ka-

rara Danıştay’ın itiraz etmediğini söyledi. Ofl uoğlu, “Gerekçeli kararın bu hafta içerisinde açıklanacağını ve özlenen organize sanayimize kısa sürede kavuşa-cağımızın müjdesini veriyorum” dedi.

mHasan Atılgan, “200 milyon dolar cirosu, 2 bin kişiye iş imkânı, 100 milyon dolar ihracatıyla TAİSAD üyesi 40 fi rma, Avrupa’nın önde gelen üreticilerine yedek parça tedariği sağlamaktadır” dedi.

Kayseri OSB ODTÜ’lü öğrencile-ri ağırladın ORTA Doğu Teknik Üniversite-si (ODTÜ) Çevre Mühendisliği son sınıf öğrencileri, Kayseri OSB’de Atıksu Arıt-ma Tesisi’nde teknik incelemelerde bulun-dular. Aldıkları dersler kapsamında öğretim üyeleriyle beraber ge-len üniversiteli genç-ler, fi ziksel-kimyasal ve biyolojik arıtmanın yapılacağı, günlük 40 bin metreküp, ge-rektiğinde ise 60 bin metreküp kapasiteyle çalışacak olan ve bu yıl faaliyete geçecek olan Kayseri OSB Atıksu Arıtma Tesisini gezdiler. Gelecek nesillere daha temiz bir çevre bırakmak adına oldukça önemli bir proje olan arıtma tesisindeki teknik incelemelerin ardın-dan, OSB müdürlüğü toplantı salonunda öğ-rencilere Çevre Birim Amiri Yakup Gültekin tarafından atıksu yönetimi ve OSB Mü-dürlüğü çevre birimi faaliyetleri hakkında sunum yapıldı.

Söke OSB Müteşeb-bis Heyeti toplandın SÖKE OSB Müteşebbis Heyeti, Aydın Valisi Kerem Al başkanlığında top-landı. Vali Al’ın, Söke OSB Müteşebbis Heyeti Başkanı olarak ilk kez yer aldığı toplantıya, Söke OSB Başkanı Levent Can-dal, ayağının kırılması nedeniyle katılamadı. Al, basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantı öncesinde ga-zetecilere yaptığı açık-lamada, OSB’lerin ülke kalkınmasındaki önemine işaret ederek, “Söke OSB’nin ha-yata geçmesi için hep birlikte çalışacağız” dedi. Toplantıda, Söke OSB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Süleyman Toyran tarafından Vali Al’a, bölge hakkında ve bugüne kadar yapılan çalışmalarla ilgili bilgi verildi.

SNG 04 CMYK

SANAYİ GAZETESİEkonomiye yön verenlerin gazetesi

07 Kasım - 13 Kasım 2011www.sanayigazetesi.com.tr 4

lllTürkiye’nin en büyük entegre lojistik şirketlerinden Ekol Lojistik, Romanya lojistik sektörünün lider isimlerinden Omega Ro’yu satın alarak Avrupa yatırımlarına ara vermeden devam ediyor.

lllLogo Yazılım, Coretech Bilgi Teknolojisi Hizmetleri A.Ş. hisseleri-nin tamamını satın aldı.

Marshall Van için seferber oldu

ATOS’ta COO olarak Alp Önder Güler Atandı

BASF’nin Türkiye’deki binalarına sertifika

Petkim’in 9 aylık net karı 143 milyon lira

Logo Yazılım,Coretech hisselerini satın aldı

n

MARSHALL Boya, 23 Ekim, Pazar günü Van ve çevresinde meydana gelen şiddetli depremin yaralarını sarmaya yardımcı olmak için kampanya başlattı. Hijyenik malzeme, su, bebek maması, bebek bezi, kişisel temizlik malzemeleri, konserve ve kuru gıda, battaniye, ısıtıcı, giyim eşyasından oluşan iki tır dolusu acil ihtiyaç malzemeleri, dün itibariyle afet bölgesine gönderildi. AkzoNobel Marshall Boya çalışanları da yardım çalışmalarına katkıda bulunmak amacıyla yardım kolileri hazır-ladı. Hazırlanan koliler, Marshall Boya Gebze Fabrikası’ndan Van’a gönderildi. Ayrıca, dünya çapında 80 ülkede yaklaşık 60 bin çalışanı bulunan AkzoNobel grup şirketleri de Van’daki vatandaşlar için yardım kampanyasına dahil olacak ve topla-nan yardımlar en kısa sürede afet bölgesine ulaştırılacak.Ak-zoNobel Marshall Boya Genel Müdürü Dick Velings, “Van ve çevresinde yaşananlardan dolayı hepimizin acısı çok büyük. Depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınları-na sabır, yaralılara acil şifalar, milletimize başsağlığı diliyoruz. AkzoNobel Marshall Boya Ailesi olarak, depremin açtığı ya-raların sarılmasına yardımcı olmak için afet alanına iki tır do-lusu yardım malzemesi gönderdik. Çalışanlarımız da kampan-yaya dahil olarak, hazırladıkları yardım kolilerini gönderdik. AkzoNobel’in dünya çapında faaliyet gösterdiği 80 ülkeye de yardım kampanyamıza destek çağrısında bulunduk. Onların da katkı ve katılımları ile desteğimiz daha da büyüyecek” dedi.

n

SİEMENS IT Çözümleri ve Hizmetleri ile Atos Origin’in birleşerek Atos ismiyle Türkiye ope-rasyonlarına resmi olarak başlamasının ardından şirketin COO’luğuna Alp Önder Güler atandı. ATOS, birleşmeden sonra bilgi teknolojileri alanında Avrupa’da 1 numara olduğu yönetilen hizmetlerden danışmanlık ve sistem entegrasyo-nuna kadar birçok alanda 30 yıllık tecrübesiyle müşterilerine yenilikçi ve sürdürülebilir IT çö-zümleri sunan Avrupa’nın lider IT hizmetleri şirketi oldu. Buna paralel olarak Türkiye’de de bilişim pazarının en büyük oyuncularından olma hedefi yle yapılanan Atos’ta, Önder Güler şirke-tin satış faaliyetlerinden sorumlu başkan olarak atandı. 1983 yılında TED Ankara Kolejin’den mezun olan Alp Önder Güler, ODTÜ İşletme Bölümü’nde lisans, Bilkent Üniversitesi’nde MBA yaptı. NCR’da iş hayatına başlayan Güler, sırası ile DC Gartner Associates, Digital Equip-ment Corp, Microsoft Türkiye ve Cisco Türki-ye gibi kurumlarda önemli görevlerde bulundu. Temmuz 2010 – Eylül 2011 tarihleri arasında Atos Origin Genel Müdürlüğü’nü yürüten Alp Önder Güler, evli ve iki çocuk babası.

n

LOGO Yazılım ile Coretech hissedarları arasında Coretech hisselerinin tamamının satın alımı konu-sunda 4 milyon 862 bin lira şirket değeri üzerinden hisse satışına ilişkin anlaşmanın imzalandığı bildi-rildi. Anlaşmaya göre Coretech’in şirket değerinin 2011 ve 2012 gelir performansına bağlı olarak 7 milyon liraya kadar yükselebileceği, Logo Yazı-lım tarafından hisselere karşılık 3 milyon 546 bin 251 lira ödeneceği, 2011 mali dönemi toplam ci-rosuna bağlı olarak 670 bin lira, 2012 mali dönemi toplam ciro performansına bağlı olarak da 1 mil-yon 399 bin 998 liraya kadar şartlı ek hisse bedeli ödemesi yapılabileceği kaydedildi.

n

KİMYA şirketi BASF’nin yenilenen Dilovası Fabrikası Yönetim Merkezi binası ile Gebze’de yeni inşa edilen Yapı Kimyasalları Lojistik ve Teknik Geliştirme Merkezi binası “Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik (LEED)” ser-tifi kalarına değer görüldü. BASF’nin yenilenen Dilovası Fabrikası Yönetim Merkezi binası “LEED Gold” sertifi kası aldı. BASF’nin çevre dostu ve enerji verimli ürünlerini de kullana-rak yenilediği fabrika yönetim merkezi binası, ABD Yeşil Binalar Konseyi (USGBC) tarafın-dan uluslararası olarak çevre ve insan sağlığını ön planda tutan LEED standartları doğrultusun-da enerji verimliliği, ekolojik ürün kullanımı ve doğal yaşamın korunması açısından geliştiri-lerek restore edildi. Bina, Türkiye’deki LEED Gold Sertifi kalı ilk renovasyon projesi olma özelliğini taşıyor. BASF’nin Gebze’de yeni inşa edilen Yapı Kimyasalları Lojistik ve Teknik Ge-liştirme Merkezi binası da “LEED Platinum” sertifi kasına layık bulundu. Bina, en yüksek LEED derecesiyle sertifi kalanan Türkiye’deki ilk endüstriyel bina oldu.

n

PETKİM Petrokimya Holding A.Ş’nin cirosu 2011 yılının 9 aylık döneminde ürün fi yatları ve satış miktarlarındaki artışın etkisiyle önceki yıla göre yüzde 37 artarak 2 milyar 917 milyon liraya ulaştı. Satış miktarı ise önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 8 artarak 1.303 bin ton olarak ger-çekleşti. Şirketin brüt kar marjı 2011 yılı Ocak-Eylül döneminde geçen yılın aynı dönemine göre değişmeyerek yüzde 7,6 olarak gerçekleşirken, faaliyet karı yüzde 6,4’lük marjla 2010 yılına göre yüzde 103 artarak 187 milyon lira oldu. Petkim’in net dönem karı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51 artarak 143 milyon lira seviyesinde ger-çekleşti. Şirket, 2011 yılının Ocak-Eylül dönemin-de 236 milyon lira faiz, vergi ve amortisman ön-cesi kar (FVAÖK) değeri yarattı. Bu değer geçen yıla göre yaklaşık yüzde 57 artışı ifade ederken, FVAÖK marjı yüzde 8,1 seviyesinde gerçekleşti. Şirketin 2010 yılının 9 ayında 366 milyon dolar olan ihracat tutarı, 2011 yılının aynı döneminde yüzde 73 artarak 634 milyon dolar oldu. İhraca-tın toplam ciro içindeki payı yüzde 35 seviyesine ulaştı. Aynı dönemde artan ürün ticareti ile ithalat-tan satışlar 212 bin ton ve 371 milyon lira olarak gerçekleşti. Petkim’in 2011 yılı 9 aylık dönemin-de kapasite kullanım oranı yüzde 86,5 oldu.

TÜRKİYE’NİN en büyük entegre lojistik şirketle-rinden olan Ekol; Romanya lojistik sektörünün lider isimlerinden Omega Ro’yu satın aldı. Türkiye - Av-rupa arası karayolu taşımacılığında pek çok pazarda lider olan Ekol; bu yatırımıyla, liderliğini Romanya karayolunda da devam ettirmeyi hedefl iyor. Avrupa Birliği üyesi olan ve hızla gelişen Romanya’nın lojis-tik yolları üzerinde önemli bir konumda bulunması, Avrupa’da güçlenmeyi hedefl eyen Ekol için büyük önem taşıyor.

10 MİLYON AVRO YATIRIM YAPILACAK

1970 yılından bu yana Avrupa’da lojistik sektörü-nün liderlerinden olan ve uzun yıllardır Ekol’ün Yunanistan’daki acenteliğini yürüten Omega Greece’in 2005 yılında Romanya’da kurduğu Ome-ga Ro; 6 bin metrekare depolama alanına ve 2 mil-yon avro ciroya sahip. Ekol; Romanya’da sahip ol-duğu 6 bin metrekare deposuyla, pek çok müşterisi için diğer fi rmalardan farklı olarak sadece karayolu nakliye hizmeti değil; aynı zamanda depolama, top-lama, paketleme ve dağıtım hizmeti de verebilecek. Romanya ile birlikte Avrupa’da 10 bin metrekareyi aşan depolama alanına ulaşan Ekol, önümüzdeki 5 yıl içinde Romanya’da 10 milyon avroluk ilave yatırım planladığını açıkladı.

AVRUPA’DA BÜYÜME DEVAM EDECEK

Doğu Avrupa hattında 2011 yılında yüzde 300 büyü-me kaydettiklerini ve bu büyümeyi artarak sürdür-meyi amaçladıklarını belirten Ekol Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Musul “Avrupa’da büyük bir oyuncu olmak için yatırımlarımıza kesintisiz devam ediyoruz. Karayolundaki pazar liderliğimizi daha ge-niş coğrafyalara yayıyoruz. Kısa süre içinde devamını planladığımız bu yatırımlar ile Ekol’ün, Avrupa’nın farklı şehir ve ülkelerindeki yaygınlığı artarak devam edecek ve uluslararası çalışan yapımızla müşterileri-mize daha geniş coğrafyalarda pek çok farklı lojistik hizmeti bir arada sunabileceğiz” dedi.

n

Ekol Avrupa’da devleşiyor

mAkzoNobel Marshall Boya Genel Müdürü Dick Velings

mAlp Önder Güler

mEkol, Romanya’da aldığı yeni şirketiyle Avrupa’da hızla büyümeye devam ediyor.

İŞLETME KÜNYESİn

1990 yılından beri müşterilerine taşımacılık

hizmeti sağlayan Ekol Lojistik yaklaşık 2,400

çalışanı ve 200,000 metrekarenin üzerinde ka-

palı alanıyla Türkiye’nin lojistik sektörünün

en büyük fi rmalarından biridir. İstanbul’da 13,

Türkiye genelinde toplam 28 depo ve dağıtım

merkezinde faaliyet göstermektedir.

UPS engelleri kaldırdın

UPS çalışanları, özürlü çocukların sosyal hayata uyumlarını kolaylaştır-mak amacıyla yürütülen proje kapsamında Özürlüler Vakfı Rehabilitasyon Merkezi’ndeki 12 fi ziksel ve zihinsel engelli çocukla bir araya geldi. Tüm gün boyunca çocuklarla müzik/dans ve ritim aktivitleri yapan UPS çalışanları et-kinlik sonrasında kendilerine eşlik eden her çocuğa teşekkür sertifi kası verdi.Özürlüler Vakfı’nın kurumsal fi rmalarla beraber yürüttüğü ‘Toplum Takım’ projesine destek veren UPS, 2011-2012 döneminde zihinsel engelli çocuk ve gençlere yönelik etkinliklere gönüllü olarak katılacak. Bireylerin yaşadıkları topluma ve paylaştıkları dünyaya karşı sorumlulukları olduğuna inanan UPS çalışanları 2012 yılında farklı projelere destek vermeye devam edecek.

mUPS çalışanları Özürlüler Vakfı’na destek olmak amacı ile Özel Eğitim ve Re-habilitasyon Merkezi’nde bulunan 5-12 yaş arasındaki çocukları ziyaret etti.

Honda üretime ara veriyorHateks’ten 1,6 milyon avroluk ek ihracat

n

KOCAELİ’NİN Çayırova ilçesinde kuru-lu bulunan Honda Türkiye, Tayland kaynaklı bazı alt parçaların üretilememesinden dolayı 14 Kasım’dan itibaren üretime ara verecek. Honda Türkiye’den yapılan açıklamada, Tayland’da birkaç haftadır yaşanan şiddetli yağışların hem bölgede büyük tahribata neden olduğunu hem de bölgedeki Honda operasyonlarını olumsuz etki-lediğini belirtti. Açıklamada, Ayuttahaya bölge-sinde otomobil üretimi yapan (Honda Automo-bile Co) ve Bangkok bölgesinde güç ürünleri ve motosiklet üretimi yapan (Thai Honda Manufac-turing) fi rmaların üretimlerini durdurmak zorun-da kaldıkları ifade edildi. Tayland’da yaşanan sel felaketinden dolayı Honda’nın Kasım 2011 itiba-riyle otomobil üretimini yeniden düzenleyeceği açıklandı. Honda Türkiye ise Tayland kaynaklı bazı alt parçaların üretilememesinden dolayı 14 Kasım 2011 tarihinden itibaren üretime ara vereceklerini belirtti. Şirket, oluşan hasarın net bilgilerine ulaşılamadığından üretime başlama konusunda belirli bir tarih verilemediğini açıkla-dı. Honda Türkiye, normal üretim seviyesine en kısa zamanda dönmeyi hedefl ediklerini ve oluşa-cak olumsuz etkiyi en düşük seviyeye indirmeye çalıştıklarını ifade etti.

n

HATEKS Hatay Tekstil İşletmeleri A.Ş, yeni siparişlerle birlikte 1 milyon 600 bin avroluk ek ihracat yapacak. Hateks’in Kasım 2011 sonuna kadar Tchibo GmbH ve Li&Fung Tra-ding Limited fi rmalarına mevcut siparişlere ek olarak 1 milyon 600 bin avro ihracat gerçekleşti-receği kaydedildi. Yapı-lan ihracatın 2011 sonu cirosuna ilave olarak yansıyacağı belirtildi.

KUZEY Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) Genel Sekreteri Doç. Dr. Hüseyin Şen, Sanayi Gazetesi’nin sorularını yanıtladı. Çankırı, Kastamonu ve Sinop illerini kapsayan Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından Bölge Planı çalışmaları kapsamında OSB’lerin mevcut durumlarının tespit edildiğini söyleyen Şen, işadamlarına yönelik İstişare toplantılarıyla tespit edilen sorunlara çözüm öne-rileri geliştirildiğini belirtti. Ajans olarak, TR82 Düzey 2 Bölgesi 2011-2013 Bölge Planı hazırladıklarını dile getiren Hüseyin Şen, yaptıkları ve yapmayı planladıkları çalışmaları Sanayi Gazetesi aracılığıyla paylaştı. Genel Sekreter Hüseyin Şen, “TR82 Bölgesi 2011-2013 Bölge Planı’nın amaçlarından biri bilgiye dayalı öğ-renen ekonomi olup, hazırlanan KOBİ Mali Destek Programı’nın amacı işletmelerin kapasitelerini, bilgi birikimini ve pazar etkinlik-lerini artırmak suretiyle rekabet güçlerini iyileştirmek ve yeni istih-dam yaratmalarını sağlamaktır” dedi.

nKalkınma ajansınız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?

Bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme alanında yaşanan yapısal dönüşümün ve sürdürülebilir kalkınmanın yeni kurumları arasında yer alan ‘kalkınma ajansları’, kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek, kay-nakların yerinde ve etkin kullanımını sağlamak ve yerel potansiyeli harekete geçirmek suretiyle, ulusal kalkınma plânı ve programlarda öngörülen ilke ve politikalarla uyumlu olarak bölgesel gelişmeyi hızlandırmak, sürdürülebilirliğini sağlamak, bölgeler arası ve böl-ge içi gelişmişlik farklarını azaltmak amacıyla kurulmuştur. T.C. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA), 5449 sayılı Kanun’a istinaden 25 Temmuz 2009 tarihli ve 27299 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile kurulmuş bir bölgesel kal-kınma kuruluşudur. TR82 Düzey 2 Bölgesi’ni (Çankırı, Kastamonu, Sinop illeri) kapsayan Ajansın merkezi Kastamonu’dadır. Ajansın organizasyon yapısı, Kalkınma Kurulu, Yönetim Kurulu ve Genel Sekreterlikten müteşekkildir. Kastamonu, Çankırı ve Sinop illeri-mizde birer yatırım destek ofi simiz mevcuttur. Bu ofi slerimiz Ha-ziran 2011 içinde faaliyete geçmiş durumdadırlar. Yatırım destek ofi slerinin görev ve yetkileri; Özel kesimdeki yatırımcıların kamu kurum ve kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren izin ve ruhsat işlemleri ile diğer idari iş ve işlemlerini sonuçlandırmak üzere yö-netim kurulu adına tek elden takip ve koordine etmek, yatırımları izlemek, İlgili mevzuattaki başvuru koşulları ve istenen belgeler doğrultusunda yatırımcıya bilgi vermek ve yol göstermek, başvu-rular hakkında ön inceleme yapmak ve iş ve işlemler konusunda valiliğe ve genel sekreterliğe bilgi vermektir.

nKuruluşunuzdan bu yana ne gibi çalışmalara imza attınız?

Ajansımız, Temmuz 2009’da kurulmuş olmasına karşın, faaliyet-lerine, Genel sekreterlik icra makamı olduğundan Genel sekrete-rin atanması sonrasında başlayabilmiştir. Genel Sekreter Haziran 2010’da atanmıştır. Genel sekreterin atanması sonrasında yapılan başlıca çalışmalar şunlardır: TR82 Düzey 2 Bölgesi 2011-2013 Bölge Planı hazırlandı: TR82 Bölgesi’nin kalkınmasında oldukça önemli bir yere sahip ve bölgedeki kurum ve kuruluşlara yön gös-terici olan TR82 Düzey 2 Bölgesi Bölge Planı’nın çalışmalarına 2011 yılı başında başlayan planlama ekibi, bu süreci ajans persone-linin ve bölge insanının katkılarıyla 4 ayda tamamlamıştır. Bu veri ve bilgiler, ulusal ve bölgesel kurum ve kuruluşlarını istatistikleri, ziyaretler esnasında alınan notlar, ajans tarafından hazırlanan bil-gi formları ile bölgedeki kurum ve kuruluşlardan istenen yazılı ve elektronik dökümanlar aracılığıyla elde edilmiştir. Bu veriler ışığın-da hazırlanan mevcut durum raporundan mevcut durum analizine giden yolda, ajansımız tarafından oluşturulmuş bir sorun anketi, il ve ilçe çalıştayları ile iş dünyası temsilcileriyle istişare toplantıları esnasında konularına göre 300 kişiye uygulanarak bölgenin sorunla-rı ve bölgenin kalkınmada öncelikli alanları, istatistiksel yöntemler kullanılarak ortaya çıkarılmıştır.Doğrudan Faaliyet Desteği Mali Destek Programına çıkıldı: Genel amacı;TR82 Düzey 2 Bölgesi’nde bölgesel kalkınmaya yönelik önemli olabilecek stratejik eylemlerin başlatılması ve gerçekleştiril-mesi, özel amacı ise bölgenin mevcut durumunun ve potansiyelinin belirlenmesi için yerel katkının sağlanması olan Program kapsamın-da KUZKA’nın faaliyet alanını oluşturan 3 ilde (Kastamonu, Çan-kırı, Sinop) toplam 6 proje desteklenmiş ve yaklaşık 200 bin mali destek kullandırılmıştır. KOBİ ve Çevre Turizm Altyapısı Mali Destek Programlarına çıkıl-dı: Ajansımız 2011 yılı içerisinde ise TR82 Düzey 2 Bölgesi Bölge Planı’nın Ajans Yönetim Kurulu ve Devlet Planlama Teşkilatı Müs-

teşarlığınca onaylanmasının ardından mali destek programlarının hazırlık çalışmalarını tamamlayarak, mali destek programı rehber-lerini oluşturmuş ve 30 Mayıs 2011 tarihinde “KOBİ” ve “Çevre ve Turizm Altyapısı” Mali Destek Programları adı altında ilk proje teklif çağrısına çıkmıştır. Adı geçen mali destek programları için son başvuru tarihleri sırasıyla 19.08.2011 ve 26.08.2011’dir. Mali Destek Programlarının ilanına müteakip Ajansımız tarafından Kas-tamonu, Sinop ve Çankırı illerinde sırasıyla 2, 7 ve 9 Haziran 2011 tarihlerinde birer bilgilendirme toplantısı düzenlenmiş, 15, 16 ve 17 Haziran 2011 tarihlerinde ise yine 3 il merkezinde Proje yazma eğitimlerine başlanılmıştır. Bilgilendirme ve proje yazma eğitim adı altında 21 Haziran 2011 tarihinde başlatılmak üzere 14 adet olarak yapılması planlanan ilçe toplantılarının tamamı gerçekleştirilmiştir.

KOBİ MALİ DESTEK PROGRAMI

TR82 Bölgesi 2011-2013 Bölge Planı’nın amaçlarından biri bilgiye dayalı öğrenen ekonomi olup, bu amacı gerçekleştirmeye yönelik hazırlanan KOBİ Mali Destek Programı’nın amacı işletmelerin ka-pasitelerini, bilgi birikimini ve pazar etkinliklerini artırmak suretiyle rekabet güçlerini iyileştirmek ve yeni istihdam yaratmalarını sağla-maktır. Programın öncelikleri aşağıda sıralanmıştır:

- İşletmelerin mal ve hizmet üretim kapasitelerinin artırılması,- İşletmelerin kurumsal kapasitelerinin artırılması,- İstihdam, katma değer ve verimliliği artırmaya yönelik yenilikçi faaliyetlerin artırılması,- İşletmelerin hizmet kalite standartlarının yükseltilmesi,- Yeni üretim teknolojilerinin uygulanması, bilgi iletişim teknolojile-rinin geliştirilmesi ve kullanımının yoğunlaştırılması,- İşletmelerin birbirleriyle, iç ve dış piyasalarla ilişkilerinin artırıl-ması,- Turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin hizmetlerinin çe-şitlendirmesine ve kapasitelerinin büyütülmesine yönelik alternatif turizm faaliyetleri ve Bölgenin kimliğini yansıtan ürün ve hizmetle-rin oluşturulmasıBu program kapsamında desteklenecek faaliyetler için Kuzey Ana-dolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) tarafından 2011 yılı bütçesinden tahsis edilen kaynak tutarı, 11.500.000,00 (on bir milyon beş yüz bin) TL’dir

ÇEVRE VE TURİZM ALTYAPISI MALİ DESTEK PROGRAMI

TR82 Bölgesi 2011-2013 Bölge Planı’nın; Çok Merkezli Mekânsal Örüntünün Sağlanması ve Kendini Yeniden Üreten Doğa amaçlarını gerçekleştirmeye katkı sağlamak üzere tasarlanan mali destek prog-ramının amacı TR82 Düzey 2 Bölgesi’nde bölgesel özgünlüklerin korunarak çok merkezli mekânsal gelişmenin sağlanması, çevre ve turizm altyapısının geliştirilerek bölgenin turizm potansiyelinin artırılması, bölgenin doğal ortamının korunması ve iyileştirilmesi sağlanarak fi ziki ve sosyal altyapı eksikliklerinin giderilmesi olarak belirlenmiştir. Programın öncelikleri aşağıda ki gibidir.Öncelik 1: Bölge turizminin çok fonksiyonlu olarak geliştirilmesi; bölgeye özgü doğal, kültürel ve tarihi alanlar ile turizm açısından önem arz eden yerlerde altyapının iyileştirilmesi, çevresel düzen-lemelerin yapılması ve görsel algıların iyileştirilmesi; turistik de-ğerlerin ön plana çıkarılması ve bölgenin turizm potansiyelinin tanıtılması ve pazarlanması çalışmalarının yurtiçi ve yurtdışı plat-formlarda etkin kılınması,Öncelik 2: Kentsel alanlardaki çevresel sorunların giderilmesi, do-ğal çevrenin korunması için gerekli olan altyapının tesis edilmesi, sosyal altyapının iyileştirilmesi ve ortak kullanım alanlarının dü-zenlenmesi,Öncelik 3: Sanayi bölgeleri ve müşterek üretim alanlarında altyapı-nın iyileştirilmesi amacına yönelik, destekleyici küçük ölçekli altya-pının geliştirilmesi ve niteliklerinin artırılması.

Bu program kapsamında desteklenecek faaliyetler için Kuzey Ana-dolu Kalkınma Ajansı tarafından 2011 yılı bütçesinden tahsis edilen kaynak tutarı, 4.500.000,00 (dört milyon beş yüz bin) TL’dirYatırımcılara yönelik Yatırım Destek Rehberi hazırlandı: Bölgemiz-de faaliyet gösteren yatırımcıların çeşitli kurum ve kuruluşların sağ-ladıkları teşviklerden yararlanabilmesi için temel bir kaynak olmak üzere Yatırım Destek Rehberi hazırlanmıştır. Rehber hibe ve destek mekanizmaları, prosedürler ve yararlanma koşulları hakkında pratik bilgiler sağlamaktadır.

Bölgeye has ürünlere yönelik katma değer artırıcı çalışmalar yapıldı: Bölgemiz Türkiye’nin sarımsak üretiminin önemli merkezlerinden biri olması nedeniyle Siyah Sarımsak çalışması yapılmıştır. Çalış-manın amacı sarımsağın türev ürünlere dönüştürülmesi ve bu yolla katma değerinin arttırılması için girişimciler vizyon sağlamaktır.

nSon bir yıl içerisinde dağıttınız teşvik primi ne kadar?

Ajansımızın, “teşvik primi” adı altında bir uygulaması mevcut de-ğildir. Ancak ajansımız tarafından Doğrudan Faaliyet Desteği Mali Destek Programı kapsamında 200 bin TL tutarında destek kullan-dırılmıştır. 30 Mayıs 2011 tarihi itibariyle Proje Teklif Çağrısı yön-temiyle iki farklı mali destek programı için ilk kez çağrıya çıkılmış olup, söz konusu programlar ile 16.000.000 (on altı milyon) TL büyüklüğünde bir kaynağın kullandırılması öngörülmektedir. Prog-ramların her ikisinde de proje kabul aşamasında olunduğundan şu an itibariyle destekler henüz dağıtılamamıştır.

nBu zamana kadar kaç adet projeye destek oldunuz?

Doğrudan Faaliyet Desteği Mali Destek Programı kapsamında top-lam 6 proje desteklendi ve bu projeler başarılı bir biçimde uygu-landı.

nYaptığınız araştırmalara göre bölgenizin öne çıkan özellikleri hakkında bilgi verir misiniz?

Bölge Planı çalışmaları kapsamında mevcut durumun tespitine yö-nelik olarak yapılan İl ve İlçe çalıştayları sırasında GZFT analizi ya-pılmış olup; GZFT formları Bölge Planı’nın içeriğine koşut olarak 4 ana başlıkta sınıfl andırılmıştır. Bu sınıfl andırma; Sosyo-Kültürel Yapı, Ekonomi, Kentleşme ve Ulaşım, Çevre ve Enerji olmak üzere 4 ana başlıktan oluşmaktadır.

n2011 yılı içerisinde yapmayı düşündüğünüz çalışmalar hak-kında bilgi verir misiniz?

- Turizm Çalıştayı - Kurumsal Stratejik Planın hazırlanması - Bölgenin Dış Ticaret Potansiyelinin belirlenmesi - İletişim Stratejisinin hazırlanması - Teknik Destek Programı hazırlık çalışmaları - Bölgeye özgü ürünlere yönelik katma değer yaratacak çalışmalar - Bölgesel Kalkınma alanında faaliyet gösteren yurtiçi ve yurtdışı kurumlarla işbirliği çalışmaları

SNG 05 CMYK

SANAYİ GAZETESİEkonomiye yön verenlerin gazetesi

07 Kasım - 13 Kasım 2011www.sanayigazetesi.com.tr 5

Limanların potansiyeli tam olarak değerlendirilmiyorn

KALKINMA Bakanı Cevdet Yılmaz, “Liman-lara önemli yatırımlar yapılmış ama buna rağmen bazı sorun ve sıkıntılardan dolayı potansiyel tam olarak değerlendirilmiyor” dedi. Bakan Yılmaz, Tekirdağ’da Asyaport ve Akport limanlarını ziyaret etti. Asyaport Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet So-yuer ile Akport Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Berkman’dan bilgi alan Bakan Yılmaz, gaze-tecilere yaptığı açıklamada, limanları kısa süre de olsa inceleme imkanı bulduğunu belirterek, Asya ve Avrupa arasında yer alan Tekirdağ’ın, Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı olduğunu söyledi. Yıl-maz, karadan ve denizden birçok ulaşım ağına en-

tegre olan bölgenin, demir, kara ve deniz yoluyla bir lojistik merkez olma durumunda bulunduğunu söyledi. Cevdet Yılmaz, şunları kaydetti: “Liman-lar büyük bir potansiyel. Fakat özellikle Akport’un potansiyelinin yeterince değerlendirilmediği anlaşı-lıyor. Aslında limanlara önemli yatırımlar yapılmış ama buna rağmen bazı sorun ve sıkıntılardan dolayı potansiyel tam olarak değerlendirilmiyor. Konular-la ilgili bir dosyayı inceleyeceğim. Bakanlığımla direkt ilgili bir konu olmasa da bölgenin kalkınması ve gelişmesi açısından önemli gördüğüm bir konu. Gerekirse, diğer bakanlarımıza da bu notları ilete-ceğiz.”

n

mKuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Doç.

Dr. Hüseyin Şen

OSB’ler arasında iletişim kuruyoruz

lllKuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Doç. Dr. Hüse-yin Şen, OSB’deki fi rmaların profi llerini belirlemek üzere bir analiz ça-lışması başlattıklarını, Yatırım Destek Ofi sleri ile bölgede faaliyet gös-teren OSB’ler arasında iletişim ağı kurduklarını söyledi.

Ajans Adı : Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı

Kapsadığı İller : Kastamonu, Çankırı, Sinop

Başkan : Haldun Aksalman (Çankırı Vali Vekili)

Genel Sekreter : Doç. Dr. Hüseyin ŞEN

KUZEY ANADOLU KALKINMA AJANSI İLETİŞİM BİLGİLERİ

Adres: Cebrail Mah. Saray Sokak No:1

KASTAMONU

Tel: 0366 212 58 52 Fax: 0366 212 58 55

bilgi@kuzka.org.tr www.kuzka.org.tr

AJANS KÜNYESİ

Kurumlara mali ve teknik destekler veriyoruzn

Kurum ve kuruluşlara yönelik ne çeşit destekler veri-yorsunuz?

MALİ DESTEKLER

Doğrudan fi nansman desteği, Proje teklif çağrısı, Doğru-dan faaliyet mali desteği, Güdümlü proje desteği, Faiz des-teği, Faizsiz kredi desteği, Ajans tarafından kar amacı gü-den gerçek ve tüzel kişilerin başvuru rehberinde belirtilen nitelikteki projeleri için, ilgili aracı kuruluşlar eliyle kredi verilmesini ve bu mali desteğin faiz ödenmeksizin taksitler halinde geri ödenmesini öngören karşılıksız yardımdır.

TEKNİK DESTEKLER

Danışmanlık, Eğitim verme, Yerel yönetimlere planlama desteği, Geçici uzman personel görevlendirme, Analitik ça-lışmalar yapma ve yaptırma, Program ve proje hazırlanma-sına katkı sağlama, Lobi faaliyetleri ve uluslararası ilişkiler kurma. Mali ve teknik desteklerin kapsamı ajanstan ajansa ve programdan programa değişiklik göstermektedir.

OSB’lerin sorunlarını çözümüne kavuşturuyoruzn

Bölgenizin genel olarak ekonomik potansi-yeli nedir?

Kalkınma ajansı olarak bölgenizdeki OSB’lere yönelik ne gibi çalışmalarınız oldu? Bu çalış-malarınız hakkında bilgi verir misiniz?

Bölge Planı çalışmaları kapsamında OSB’lerin mevcut durumları tespit edilmiş. Akabinde işadamlarına yönelik İstişare toplantılarıyla tespit edilen sorunlara çözüm önerileri geliş-tirilmiştir. Elde edilen veriler Çevre ve Tu-rizm Altyapı Mali Destek Programına altlık oluşturmuş olup, bu programla, OSB’lerin altyapı sorunlarının çözümüne katkı sağlan-ması amaçlanmaktadır. Ayrıca Yatırım Des-tek Ofi slerimiz ile Bölgede faaliyet gösteren OSB’ler arasında iletişim ağı kurulmuştur. Bu çalışmalar kapsamında OSB’deki fi rmaların profi llerini belirlemek üzere bir analiz çalış-ması başlamıştır.

Yaptığınız araştırmalar doğrultusunda bölgede yeni bir ihtisas ya da karma OSB kurma ihtiyacı var mı? Varsa OSB kurul-masına yönelik çalışmalar başladı mı?

Bölgemizde mevcut OSB’ler tam kapasiteyle çalışmamaktadır. Gerekli doluluk oranları-na ulaşılamamakla beraber özellikle İhtisas OSB’leri kurma konusunda analiz çalışmala-rına başlanmıştır.

SNG 06 CMYK

SANAYİ GAZETESİEkonomiye yön verenlerin gazetesi

07 Kasım - 13 Kasim 2011www.sanayigazetesi.com.tr 6

lllBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye’nin Ar-Ge’nin önemine ve gerekliliğine her anlamıyla vakıf olduğunu dile getirerek, hükümetin bu konuda bir po-litika oluşturduğunu ve milli gelirden Ar-Ge’ye önemli oranlarda pay ayırdığını söyledi.

Hükümet Ar-Ge’yeönemli pay ayırdı

MÜSTAKİL Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Bilgi Teknoloji Proje Yarış-ması (BİLTRONİK) ödül töreninde konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye’nin Ar-Ge’nin önemine ve gerekliliğine her anlamıyla vakıf olduğunu dile getirerek, hükümetin bu konuda bir politika oluşturduğunu ve milli gelirden ARGE’ye önemli oranlarda pay ayırdığını kaydetti. Bundan 10 yıl önce sadece milli gelirin binde 40’ı kadar bir pay ARGE’ye ayrılırken, bugün bu oranın yüzde 1’ler civarına yükseldiğini ifade eden Ergün, ARGE’ye ayrılan bu payın üçte ikisinin kamu tarafından, üçte birinin de özel sektör tarafından yapıldığını anlattı.

12 BİNE YAKIN ARGE ELEMANI ÇALIŞIYOR

Ergün, “Hedefi miz, 2023 yılına kadar ARGE’ye ayrılan payın, milli gelirin yüzde 3’ü olması ve bu yüzde 3’lük payın üçte ikisinin özel sektörün, üçte birinin de kamu eliyle gerçekleştirilmesi” dedi. Bugün teknoparkların kurulduğunu, 2 bine yakın şirketin tekno-parklarda faaliyet gösterdiğini ve değişik projelerde çalıştığını dile getiren Ergün, kurulan ve izni alınan 107 tane ARGE merkezinde 12 bine yakın ARGE elemanı çalıştığını söy-ledi.

TÜRKİYE ARGE’DE ÖNEMLİ İVME YAKALADI

Bakan Ergün, Türkiye’nin ARGE faaliyetlerinde çok önemli bir ivme yakaladığını vurgu-layarak, “Bizim için rekabet gücü ve avantajı buradadır. Biz Türkiye olarak başka alanlar-da rekabet şansı elde edemeyiz. Coğrafyamızın, tarihi-mizin, nüfusumuzun bize sunmuş olduğu fırsatları iyi değerlen-dirmek mecburiye-tindeyiz. Bizim tarihi-mizin, coğrafyamızın, kültürümüzün, genç ve dinamik nüfusumuzun sunduğu fırsatlar var ve oralarda da rezerv var, şimdi işlem yapmaya sıra geldi. O işlemi ya-pıp oradaki zenginliği çıkarmamız lazım. Her ülkede de yok bizde var” şeklinde konuştu.

n

2023’te milli gelir 2 trilyon dolar olacaktır

mErgün, Kırklareli OSB’deki NNT Nanoteknoloji A.Ş ARGE Merkezi’nin açılışına katıldı.

Kamu harcamalarındaisraf varn

BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün,

‘kamu harcamalarında israf var’ şeklinde bir söy-

lem bulunduğuna da işaret ederek, “Kamu harca-

malarında ne kadar azaltmamıza rağmen hala israf

var. Eğer kamu yönetimini daha iyi hala getirebi-

lirsek, mevcut kaynaklarımız bize iki kat iş yapa-

bilecek imkanı verir” dedi.

Katma değerli ürünlerin payı en az yüzde 20 olmalı

ÖTV artışı Otomobil Strateji Belgesi ile çelişmiyor

n

BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Er-gün, bazı ülkelerin milli gelirlerinin tamamını ARGE’ye ayırsa bile o potansiyelin olmadığını ifade ederek, gelinen noktada Türkiye’nin po-tansiyelinin iyi görülmesi ve rekabet avantajı-nın nerede olduğunun iyi bilinmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’nin ucuz hammadde, ucuz enerji ve ucuz işçilik kaynağı olan bir ülke olmadığına işaret eden Nihat Ergün, dolayı-sıyla bu alanlarda rekabet edemeyeceğini, bu alanlarda rekabet şansının olmayacağını dile getirdi. Ergün, Türkiye’nin rekabeti yakalaya-bileceği yerlerde araması gerektiğini belirterek, Türk insanının aklının, beynini en büyük rezerv olduğunu, dünyadaki fırsatları doğru okuyarak, bilgiye ve ARGE’ye önem vererek rekabet üstünlüğü elde etmeye çalışacaklarını söyledi. Bakan Ergün, bugün Türkiye’de ihracatın yüz-de 95’inin sanayi ürünlerinden oluştuğunu ha-tırlatarak, bunların içinde ileri teknolojili katma değerli ürünlerin payının yüzde 5’ler civarında olduğunu, bu oranın en az yüzde 20 seviyesin-de olması gerektiğini ifade etti.

n

MÜSTAKİL Sanayici ve İşadamları Derne-ği (MÜSİAD) Bilgi Teknoloji Proje Yarışması (BİLTRONİK) ödül töreninde gazetecilerin so-rularını yanıtlayan Ergün, Otomotiv sektörün-deki ÖTV artışının Otomobil Strateji Belgesi ile çelişmediğini söyledi. Ergün, ÖTV artışının Türkiye’nin üretmiş olduğu otomobil segmenti ile ilgili bir artış olmadığını, ‘çok lüks otomo-biller’ diye sıralanabilecek kategorilerle ile ilgili bir ÖTV artışı olduğunu dile getirerek, bu ÖTV artışının nedenlerinin Maliye Bakanlığı’nca açık-landığını kaydetti. Otomotivdeki ÖTV artışını ağırlıklı olarak cari açıkla ilgili alınan önlemler çerçevesinde görmek gerektiğine işaret eden Er-gün, bu ÖTV artışı ile lüks otomobil ithalatının bir miktar önüne geçilmesinin amaçlandığını söyle-di. Bakan Ergün, bunun da herkes tarafında genel olarak doğru algılanan bir konu olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Belki burada tartışılacak olan konu hafi f ticari araçlardaki ÖTV artışıdır. Zaten bu açıklanırken de ‘cari açıkla ilgili olmadı-ğı, hafi f ticari araçla otomobil arasındaki makasın kapatılmasına dönük olduğu’ şeklinde açıklandı. Hafi f ticari araçların da, yüzde 70 kullanım var iç pazarda, otomobillerde yüzde 70 ithalat var. Biz onun için otomobilde üretimin artışını yeni model ve markaların hem yatırım yapmasını hem de üretimi artırmalarını Türkiye’de de bir marka model ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Çünkü yüz-de 70 ithal otomobil kullanıyor Türkiye’de oto-mobil sahibi olmak isteyenler. Sadece Türkiye’de üretilenlerin yüzde 30’unu tüketiyor. Karşıdan baktığımızda hafi f ticari araçlarda bunun tersi, yüzde 70 Türkiye’de üretilen hafi f ticariler kul-lanılıyor. Bu ÖTV artışının iyi gözlemlenmesi lazım. Otomobille hafi f ticari arasındaki haksız rekabeti ortadan kaldıracak etki meydana getirir mi getirmez mi, bu uygulamayı bir görmemiz lazım. Uygulamayı gördükten sonra belki hafi f ticari araçla ilgili ÖTV artışı konusu bir gözden geçirilebilir. Ama ‘Otomotiv Strateji Belgesine uygun olmayan bir vergi artışı oldu’ diye genel olarak düşünmek doğru olmaz. Bütün strateji belgelerinin temel yaklaşımlarından bir tanesi de cari açığa neden olmamaktır. Cari açığa neden olacak bir stratejik bakış açısı olmaz Türkiye’de, strateji belgeleriyle bu yönüyle çelişmez.” Hafi f ticari araçlardaki ÖTV artışının uygulamanı göre-ceklerini dile getiren Ergün, “Hafi f ticari araçların üretimini, satışını, iç pazardaki dengelerini, oto-mobille arasındaki ilişkiyi nasıl etkileyecek, bunu 3-5 ay bir görmek lazım ondan sonra bir gözden geçirme olabilir” dedi.

n

ŞİRKETLERİN, kurumsallaşamazsa, profesyo-nelce yönetilmeye yanaşmazsa rekabet edemeye-ceklerini vurgulayan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, şunları söyledi: “İşletmeleri-mizde hala kaynakların etkin ve verimli kullanıl-madığına dair herkesin kanaati var. Biraz dikkatle baksak hepimiz kendi işletmemizde, kaynakların etkin ve verimli kullanılmadığı alanlar olduğunu görürüz. Profesyonel bir yönetim anlayışına geç-mek için çalışma yapmayı, bir akademik ve pro-fesyonel destek almayı lüzumsuz görebilir bazen işletmeler. Ama cip almayı lüzumsuz görmez me-sela. Hâlbuki cipe vereceği paradan çok daha az bir parayla profesyonel bir yönetim desteği alsa çok müthiş bir rekabet avantajı elde eder. Bu pro-fesyonel desteğe kaynak aktarmayı fazlalık gören bir işletme, cip almaya kaynak aktarmayı fazlalık görmezse o işletme rekabet avantajı elde etmekte zorlanır. Arabanın bir kategori altına bineceğiz, o profesyoneli bulacağız. Cip alma, başka bir şey al, zaten vergiler de arttı. Ona vereceğine profesyonel yöneticiye ver, rekabet artışı olsun.”

Cip’e vereceğin parayı profesyonel yöneticiye ver

n

SAKARYA Üniversitesi Bilimsel Başarı Ödül Töreni’ne katılan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, törende yaptığı ko-nuşmada, kamu kaynaklarından Ar-Ge çalışmalarına ayrılan payın her geçen gün arttığını ve gelişmiş ülke ortalamalarına daha fazla yaklaşıldığını belirterek, düşüncenin ve bilgi üretmenin önündeki siyasi, hukuki ve sosyal engellerin birer birer aşılmaya başlandığını söyledi. Milli hasıladan Ar-Ge’ye ayrılan payın önemli olduğunu kaydeden Ergün, “Yüzde yarımın altındaydı, şimdi yüzde 1’ler se-viyesine çıktı. Yüzde yarımın altındayken Türkiye’nin gayri safi mili hasılası 230 milyar dolardı, 230 milyar doların binde 40’ını ayırıyorduk. Şimdi 750 milyar dolara çıktı gayri safi milli hasıla, bunun yüzde 1’ini ayırıyoruz. Önümüzdeki süreçte, 2023’e kadar gayri safi milli hasılanın yüzde 3’ünü araştırma geliştirme çalışma-larına ayırmak istiyoruz. 2023 yılının Türkiye’sinde milli gelir 2 trilyon dolar olacaktır. Bugün 740-750 milyar dolar olan milli geli-rimiz 2023’te 2 trilyon dolar seviyesine ulaşmış olacak. Hedefi miz

bu, bunun yüzde 3’ünü Ar-Ge faaliyetlerine ayırmış olacağız” diye konuştu. Ergün, Türkiye’nin 2023 yılında dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasında olma hedefi ni dünya çapındaki bilim insanla-rıyla başarabileceğini ifade ederek, bilimi sadece fen bilimleri ola-rak algılamamak ve bir bütün halinde değerlendirmek gerektiğini dile getirdi. Gelecek süreçte üniversite-sanayi işbirliğine, Ar-Ge ve yenilik çalışmalarına, yüksek katma değerli üretime geçişte özgün tasarımlara ve küresel markalar oluşturmaya odaklanacaklarını anımsatan Ergün, “Teknoparklar, dünyada üniversite-sanayi işbir-liğinin sağlanması amacıyla en etkin şekilde kullanılan araçlardır. Gelişmiş ülkelerin yarım asırdan fazla süredir kullanmakta olduğu bu önemli aracı, biz ne yazık ki son 10 yılda kullanmaya başla-dık. 10 yıl önce Türkiye’de sadece 2 teknopark vardı, ODTÜ ve TÜBİTAK-MAM. Bugün teknopark sayısı 43’e ulaştı ve bunların 31 tanesi de artık fi rmalar tarafından teknolojik araştırmalar yap-maya ve ürünler geliştirmeye başladılar” dedi.

Üniversitelerde girişimcilik yarışması yapılacakn

BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Er-gün, bakanlığın bilgi ve iletişim teknolojilerin-deki çalışmalara önem verdiğini kaydederek, Türkiye’de Bilişim Vadisi kurulması için Marma-ra Bölgesi’nde yer alan Muallim köyündeki bir araziyi kullanmaya başladıklarını ve altyapı çalış-malarının devam ettiğini söyledi. Üniversitelerde de bu yıl girişimcilik dersleri başlattıklarını ve bu yıldan itibaren de üniversitelerde girişimcilik yarışmaları düzenleyeceklerini ifade eden Ergün, sözlerini şöyle tamamladı: “İş fi krini sunan, ‘ben üniversiteyi bitirdikten sonra kendi işimi kuraca-ğım’ diyen arkadaşlarımız iş fi krini sunacaklar ve sizin aranızda yapılan yarışmada ilk 3’e girenlere bakanlık olarak ödül vereceğiz. İş fi krini işe dö-nüştürmek, işini kurmak isteyen, ister öğrenciy-ken, ister üniversiteyi bitirdikten sonra hemen başlangıçta 30 bin lira hibe, 70 bin lira da 4 yıl vadeli faizsiz kredi (2 yılı da geri ödemesiz olarak) iş fi kri kabul edilen arkadaşlarımıza vereceğiz. Bundan böyle her yıl bütün üniversitelerimizde girişimcilik yarışmaları yapılacak ve iş fi krini işe dönüştürmek isteyen üniversiteli arkadaşlarımıza da bu destek verilecek” dedi.

n

BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Er-gün, Kırklareli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki NNT Nanoteknoloji A.Ş ARGE Merkezi’nin açılışında yaptığı konuşmada, açılan her fabri-kanın yaptığı üretim, ihracat ve oluşturduğu is-tihdamla Türkiye’nin hedefl erine bir adım daha yaklaşmasına vesile olduğunu söyledi. Ergün, hükümet olarak Türkiye’de özel sektörün yap-tığı yatırımları arttırmak için yoğun bir çaba ve gayret içerisinde olduklarını söyledi. Ülkelerin özel sektör eliyle gerçek zenginliği yakaladığını anlatan Bakan Ergün, şöyle devam etti: “Devlet ona altyapı hazırlar, önünü açar ve işini kolay-laştırır. Bizler de onu yapmaya çalışıyoruz. Ne kadar girişimci ruha sahip insan potansiyelimi-zin olduğunu gördükçe geleceğe dair umutları-mız her geçen gün daha da artıyor. Özellikle son 10 yıl içerisinde makro istikrarı yakalamak, iş ve yatırım ortamını iyileştirmek ve bunları kök-leştirmek için attığımız adımların artık yavaş yavaş meyvelerini topluyoruz. 2002 yılında 43 milyar lira olan özel sektör yatırımları 2010 yı-lında 164 milyar liraya ulaşmıştır. 2002 yılından 2010 yılına kadar özel sektör yatırımları 4 kat artmıştır. Bu yılın ilk çeyreğinde yapılan yatı-rımlarla, geçen yılın aynı dönemine göre yüz-de 50 oranında artmış bulunuyor. Türkiye’nin istikrarlı bir şekilde devam eden büyüme sü-reci ile birlikte bu rakamların daha fazla arta-cağından kuşku yoktur.” Sadece bir fabrikanın açılışını yapmadığını vurgulayan Ergün, yatı-rımların sayısının artması kadar, nitelik olarak artmasına da büyük önem verdiklerini belirte-rek, “Burada çok nitelikli bir yatırımın açılışını gerçekleştiriyoruz. Herhangi bir yatırım değil” diye konuştu. Son 10 yılda Türkiye’nin üretim yapısında, düşük teknoloji ürünlerden orta ve ileri teknoloji ürünlere yüksek katma değerli ürünlere doğru başarılı bir dönüşüm yaşandı-ğını, buradaki örneklerin de bu başarılı dönü-şümün göstergesi olduğunu dile getiren Bakan Ergün, “Bor madeni taş toprak olarak da satar-sanız, bir lira kazanırsınız. Ama bor madeninin türevlerini sanayide kullanırsanız o zaman bunu bin liraya satarsınız. Kilosunu bir liraya satmak var, gramını bin liraya satmak var” dedi.

Irak’ta Türk girişimcilere önemli fırsatlar var

Türkiye hedeflerine bir adım daha yaklaşıyor

n

IRAK Al-Anbar 2. Uluslararası Yatırım Konferansı’nda konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye’nin, tüm dünya ülkeleriyle iyi, kalıcı ve herkesin kazançlı çıkacağı bir anlayışa dayalı ilişkiler kurmak isteyen bir ülke olduğunu söyledi. Bakan Ergün, Irak ile karşılıklı ticareti artırmak kadar, karşı-lıklı yatırımları artırmak konusunda da kararlı olduklarını ifade ederek, Irak, sa-vaş sonrasında yeniden yapılanma süreci içinde olan bir ülke olduğu için, müte-ahhitlik hizmetlerinde önemli bir potansiyele sahip bulunduğunu söyledi. Irak’ın ithal ettiği ürünlerin başında, gıda, ilaç, çimento ve demir-çelik gibi ürünlerin geldiğini belirten Ergün, şunları söyledi: “Irak’ın Türkiye’ye yaptığı ihracatta ise petrol ürünleri ve canlı hayvanlar başı çekmektedir. Buradan hareketle, Irak’ta özel girişimlerin ve sanayinin gelişmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu durumun, Türk girişimciler için önemli fırsatlar sunabileceğine inanıyoruz. Türk girişimci-ler, Irak’ta yapacakları yatırımlarla, ülkenin reel sektörünün gelişmesine de bü-yük katkı sağlayacaklardır. Örneğin, Irak’ta bulunan çok büyük miktarda kükürt rezervi, birçok sanayi sektöründe ve özellikle gübre yapımında kullanılabiliyor. Iraklı yetkililer, kendileriyle yaptığımız görüşmelerde, özellikle bu konularda Türk iş adamlarının desteğini bekliyorlar. Özel sektörümüz, bu elverişli ortamı iyi değerlendirmeli, Irak ile olan yatırım ve ticari ilişkilerini artırmalıdır. ‘Önce Irak’ta tam bir istikrar sağlansın’ diyerek yapacağımız işleri ertelemek doğru ol-maz. Özellikle Al-Anbar bölgesinde konut, okul, hastane ve havaalanı yapımı gibi

önemli müteah-hitlik projeleri var. Yine enerji, doğalgaz, sağlık gibi alanlarda ciddi bir yatı-rım potansiyeli mevcuttur.”

mErgün, Ulus-lararası Yatırım-cılar Derneği tarafından dü-zenlenen semi-nere katıldı.

FAIZ LOBISI emeline ulaşamadı

SNG 07 CMYK

İSTANBUL Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Dünya Ticaret Köprüsü 2011” programının açılış törenine katı-lan Bakan Çağlayan, basın mensuplarının sorularını ya-nıtladı. Çağlayan, Merkez Bankası’nın açıkladığı eylem planının sorulması üzerine, Merkez Bankası’nın yıllardır özlemi duyulan bir yapıya dönüştüğünü ve proaktif bir davranışı benimsediğini söyledi. Merkez Bankası’nın meselelerin peşinden koşan değil, önünden koşan bir ya-pıya dönüştüğünü ifade eden Çağlayan şunları söyledi:

MERKEZ BANKASI EYLEM PLANI ÖNEMLİ

“Gerek Türkiye, gerekse dünya ekonomisi, gelişmeleri anında izleyip, ona göre zamanında alınması gereken tedbirleri alıyor. Gönül isterdi ki Merkez Bankası’nın bu anlayışının değişmesi için başkanın değişmesi beklenme-seydi. Keşke geçmiş dönemlerde, bunlar alınsaydı bugün Türkiye’de böylesine yüksek dış ticaret açığı yaşamasay-dı, cari açık bu kadar konuşulur hale gelmeseydi. Ama her ne olursa olsun Avrupa’da bugün ciddi sıkıntılar var ve dünyadaki paranın da hareket ettiği bir yön var. Böyle bir ortamda Türkiye özellikle provoke edilebilecek gerek faiz, gerek kur konusundaki provokasyonları ve bunların ekonomiye verebileceği tahribatı önlemek adına Merkez Bankası bugün açıklamış olduğu eylem planının önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.”

BAŞARILI BİR ANLAYIŞ DEĞİŞİKLİĞİ

Merkez Bankası burada kararlı bir şekilde şunu ortaya

koymuştur; evet fi yat istikrarı son derece önemli. Bu konuda hükümetimiz başından beri buna önem vermiş ve bugün hepimizin gördüğü gibi bu krize rağmen, bu büyüme rakamlarına rağmen Türkiye’de enfl asyon tek haneli ve sürdürülebilir hale gelmiştir. Böyle bir ortam-da geçmişte ben de sadece fi yat istikrarı değil, Merkez Bankası’nın fi nansal istikrarı da gözetecek bir yapıda olmasını her fırsatta ifade ederdim” diye konuştu. Çağ-layan, Merkez Bankası’nın yeni yönetiminin bir taraftan fi yat istikrarı, diğer taraftan da fi nansal istikrar konusun-da her türlü adımı atacaklarını ifade ettiklerini belirterek, bunun son derece başarılı ve önemli bir anlayış değişikli-ği olduğunu vurguladı.

TÜRKİYE’DE CİDDİ SPEKÜLATİF ATAKLAR OLDU

Merkez Bankası ve BDDK’nın regülatör birer kuruluş olduklarını ifade eden Çağlayan, “Bunların görevleri ba-ğımsız bir şekilde ekonomiyle ilgili gerek gerçekleşen, gerek olabilecek şeyleri zamanında öngörerek bununla il-gili tedbirleri almaktır. Bu nokta ilgili geçtiğimiz günler-de Türkiye’de ciddi spekülatif ataklar oldu. Bunun ortak gayesi Türkiye’de Merkez Bankası’nı bu yolla sıkıştıra-rak faizleri yükseltmesini sağlamak gibi bir düşünceydi. Çünkü faizlerin daha fazla yükselmesi ve daha fazla kazanç elde etmek isteyenlerin bir oyunuydu. Ama bu konuda gerek BDDK’nın, gerekse Merkez Bankası’nın almış olduğu tedbirler ve hükümetimizin siyasi istikrarı ve ekonomik istikrarı sağlamış olmasından dolayı faiz lobisi bu emellerine ulaşamadı. Faizlerin yükselmesi Türkiye’ye yeni bedeller verecekti ve bu konuda piyasa-lar öyle veya böyle etkilenecekti” dedi.

SANAYİ GAZETESİEkonomiye yön verenlerin gazetesi

07 Kasım - 13 Kasım 2011www.sanayigazetesi.com.tr 7

mEkonomi Bakanı Zafer Çağlayan

EKONOMİ BAKANI ZAFER ÇAĞLAYAN;

Türkiye’nin büyüme performansı son derece güçlü

Türkiye yatırım alanında en doğru adres

Üretim kapasitesinin artırılması gerek

Tarıma 20 milyar dolar yatırım yaptık

Merkez Bankası proaktif bir yaklaşıma girmiştir

Merkez bankası önemli bir değişim içinde

Merkez Bankası önemli bir plan açıkladı

n

EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, bir basın mensubunun, “Merkez Bankası, açık-ladığı eylem planında enfl asyon tahminini yılsonu için 6,9’dan, 8,3’e çıkardı. Bunu na-sıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine de, “Orta vadeli programı yeni açıkladık. Ama dünya ekonomisi her gün önemli değişken-lerle karşı karşıya. Özellikle Avrupa ekono-misinde her gün yeni yeni değişkenler ortaya çıkıyor. Böyle bir ortamda Türkiye’nin büyü-me performansı son derece güçlü ve ortada. Orta vadeli programda hükümetimizin özel-likle açıklamış olduğu hedefl er çerçevesinde tabii ki hareket etmeye devam edeceğiz. Ama bunun enfl asyon üzerinde bir baskı yaratması, enfl asyonu artırıcı bir etki haline gelmesi de Merkez Bankası bu konuda alacağı tedbirleri ifade ediyor. Ama önemli olan enfl asyonun tek haneye gelmiş olması ve bunun sürdürü-lebilir bir aralıkta, bir bantta olmasıdır. Tabi bu günler dünya ekonomisinin normal günleri değil. Bu günler dünya ekonomisi açısından önemli, özel günlerin olduğu dönemledir. Böyle zamanlarda mutlaka değişkenlikler ve dünya ekonomisinde yaşananlar, para ve ser-maye hareketleri, bunların her biri ister iste-mez ülke ekonomilerini bir yerde etkileyecek-tir. Türkiye’de son derece global bir oyuncu. Serbest piyasa kuralı ve ekonomisiyle ilgili her türlü tedbiri alan ve bu konuda iyi bir oyuncu olan bir aktördür. Alınan tedbirlerin hayırlı olmasını temenni ediyorum” dedi.

n

EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, mali buna-lımlar sebebi ile yatırımda eksen kayması görüldü-ğüne işaret ederken, “Burada gelişmiş ülkeler yerini gelişmekte olan ülkelere bıraktı. Çevresinde bulu-nan 56 ülke ile Türkiye, yatırım alanında dünyanın en doğru adresi konumuna geldi” şeklinde konuştu. Türkiye - Dünya Ticaret Köprüsü (TDTK) etkin-liğinde söz alan Zafer Çağlayan, Ticaret Köprüsü toplantılarına gelen iş adamlarının ortak amacının küresel güç birliği oluşturmak olduğunu belirtti. Çağlayan, “Bağlarımızı artırmayı ve gücümüzü

diğer ülkeler ile paylaşmayı diliyoruz. Türkiye’ye gelmek çok doğru bir tavır. Burası, doğu ve batı’nın kesiştiği bir ülke. Bakın son 8 senede 100 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım çektik. Bunalım-lara inat yatırımı, üretimi ve ihracatı artan bir ülke-yiz. Avrupa’nın pek çok ülkesinde sorunlar varken, Türkiye artık Avrupa’nın akciğeri konumuna gel-miştir” dedi. Türkiye’nin ekonomik bunalıma karşı aldığı tedbirler ile büyümede rekor elde ettiğini vur-gulayan Çağlayan, bunda istikrarın önemli bir rolü olduğunu söyledi.

n

TÜRKİYE’NİN ekonomisi güçlü bir ülke ol-duğunu dile getiren Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ülkeye bu senenin ilk 8 ayı itibari ile 10,1 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım-cı geldiğini aktardı. Bu rakamın 2010’un aynı döneminde 4 milyar dolar olduğunu bildiren Çağlayan, doğrudan yatırımın yüzde 92’sinin Avrupa’dan geldiğini belirtti. Türkiye’nin 74 milyon nüfusu ve 28 yaş ortalaması ile dünya-da önemli bir aktör olduğunu anlatan Çağlayan, “Etrafımızda 4 saatlik uçuş mesafesinde 56 ülke bulunuyor. Bu 56 ülkede dünya nüfusunun 4’te biri bulunuyor. Dünya ekonomisinde artık eksen kaydırmaya başladı. Gelişmiş ülkeler artık yerle-rini gelişmekte olan ülkelere bırakıyor. Türkiye de gelişmekte olan ülkeler arasında önemli bir oyuncu” diye konuştu. Son senelerde tarım ve hayvancılık sektörlerine önem verildiğini sözle-rine ekleyen Zafer Çağlayan, bu alanlara 20 mil-yar dolara yakın yatırım yapıldığına temas etti. İhracatın yüzde 12’sinden fazlasının tarım ürün-lerinden oluştuğunu vurguladı.

n

EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankası’nın önemli bir değişim ve dönüşüm içinde olduğunu belirterek, “Keşke bu değişim ve dönüşümün olması için Merkez Bankası Başkanı’nın değişmesi beklenmeseydi. Geçmiş hatalar Türkiye’ye ciddi bir maliyet ödetmiştir” dedi. Bakan Çağlayan, Türkiye İşadamları ve Sa-nayiciler Konfederasyonu’nun (TUSKON) İstan-bul Kongre Merkezi’nde düzenlediği “Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü” programına katıldı. Konuşmasında ekonomiyi değerlendiren Çağla-yan, Merkez Bankası’nın eski yönetimini de eleş-tirdi. Çağlayan, “Bir taraftan fi yat istikrarını sağ-larken, benim iki yıldır söylemeye çalıştığım ama geçmiş Merkez Bankası Başkanı’nın yönetiminin anlamakta zorluk çektiği fi nansal istikrara da kat-kı sağlanması bugün Merkez Bankası’nın eylem planı haline gelmiştir. Önemli bir değişim ve dö-nüşümdür. Keşke bu değişim ve dönüşümün ol-ması için Merkez Bankası Başkanı’nın değişmesi beklenmeseydi. Ama geçmiş hatalar Türkiye’ye ciddi bir maliyet ödetmiştir. Türkiye’de ciddi cari açığı ve dış ticaret açığını beraberinde getirmiştir. Bu noktada Merkez Bankası faizi de en etkin araç olarak kullanacağım diyor. Yani Merkez Bankası bütün araçlarıyla Türkiye’deki ekonomik istikrarı sağlamaya çalışacak her türlü tedbiri zamanında alacağım diyor” dedi.

n

EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankası’nın Türk Lirası’nın aşırı değer kaybın-dan dolayı enfl asyonun yükselmesine izin veril-meyeceğini söylediğini belirterek, “Bir taraftan da bankaların maliyetlerini düşürecek tedbirler alınması Merkez Bankası’nın açıklamasında önemli bir yer tutacaktır. Bu konuda özellikle bankalardan kredi kullanan girişimcilerimizin, ihracatçılarımızın kullanmış oldukları kredilerde-ki maliyet düşüşleri üretim ve ihracata fazlasıy-la yansıyacaktır. Bu çerçevede Merkez Bankası kararlılıkla bir taraftan faizi, bir taraftan fi nansal istikrarı, bir taraftan da kurları olması gereken seviyelerde tutabilecek proaktif bir yaklaşıma girmiştir. İşte benim derdim buydu. Proaktif ol-mak. Meseleleri önceden görmek ve buna uygun tedbir almak ve bununla beraber özel sektörü istediği otobana sokup, istediği yarışı, hızı yap-tırmaktı” diye konuştu.

n

EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, Anado-lu OSB heyetini kabul etti. Çağlayan Anadolu OSB’nin geldiği noktanın kendisini çok sevindir-diğini söyledi. Çağlayan, “Anadolu OSB’nin bu kadar kısa bir sürede bu noktaya gelebileceğini tahmin etmiyordum. Çok büyük bir mesafe alın-dı ve üretim aşamasına gelindi” dedi. Ekonomi Bakanlığı’nın artık Türk fi rmalarının yurtdışındaki yatırımlarına öncülük edeceğini belirten Çağlayan, 500 milyar dolarlık ihracat hedefi nin yakalanması için üretim kapasitesinin artırılması gerektiğini söy-ledi. İthalatın yüksek olduğu 6 sektörün enerji dı-şında “makine, demir-çelik, otomotiv, kimya, teks-til ve tarım-gıda” olduğunu ifade eden Çağlayan, Türkiye’de neyin ne kadar üretildiğini veya bazı ürünlerin niye üretilmediğini ortaya çıkardıklarını belirtti. Otomotiv sektörüne de büyük önem ver-diklerini belirten Çağlayan, otomobilde maliyetin

yazılı ve elektronik kısmının yüzde 30 olduğunu, bu rakamın 5 yılda yüzde 75’e çıkacağını söyledi. İhracatın lokomotifi otomotiv sektöründe kaporta sacının ithal edildiğini, sadece bunun yapılması halinde bile Türkiye’nin ithalatında ciddi bir düşüş olacağını ifade eden Çağlayan, önemli noktalar-dan birinin de girdi tedarik güvenliği olduğunu, bunun için Girdi Tedarik Stratejisi hazırlandığını açıkladı. Türkiye’de sanayicilerin ihracat kapasite-sinin yüksek olduğunu ancak kendini tanıtamadı-ğını belirten Çağlayan, bunun için Yatırım Destek Ajansı’yla bağlantı kurulmasını istedi. Hükümetin yeni bir teşvik paketi üzerinde çalışma yaptığını, bu düzenlemenin çok bilimsel tabanlara dayandırı-lacağını ifade eden Çağlayan, “Yeni düzenlemede hedefi miz cari açığı düşürmek ve ithalatı yapılan ürünlerin Türkiye’de üretilmesini sağlamaktır” diye konuştu.

n

MERKEZ Bankası’nın döviz-de, kurda ve faizde bir istikrarın sağ-lanması noktasında önemli bir eylem planı açıkladığını anlatan Ekono-mi Bakanı Zafer Çağlayan, şöyle devam etti: “Mer-kez Bankası bu yolla Türkiye’nin özellikle faiz politikasında ve döviz politikasında başıboş olmadığını, bu konuda Merkez Bankası kendi sorumluluk alanı içerisinde yapması gerekenleri yapan bir kuruluş olduğu-nu ve her zaman bu tedbirleri almaktan en ufak şekilde geri adım atmayacağını ortaya koymuş-tur. Yani kurların spekülatif olarak yükselmesi, Türk Lirası’nın hep aşırı değer kazanmasın-dan şikayet edildi, bugün de aşırı değer kaybetmesinden yapılan şikayetleri bir yerde regüle edecek, ihracatçının rekabetçi kur diye ifade etmiş olduğu aralıklı bir sistem oluşmasını sağla-yacak. Zaten kur sistemimiz dalgalı bir kur rejimidir.”

. . .

lllMerkez Bankası’nın almış olduğu tedbirler ile faiz lobisi-nin emellerine ulaşamadığını söyleyen Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Faizlerin yükselmesi Türkiye’ye yeni bedeller vere-cekti ve bu konuda piyasalar öyle veya böyle etkilenecekti” dedi.

n

Merkez Bankası faiz lobisinin tezgahına düşmedin

FAİZ lobisinin derdinin Merkez Bankası’nı köşeye sıkıştırarak, özellik-le faizleri artırmaya yöneltici bir tavır içine sokmak oldu-ğunu belirten Eko-nomi Bakanı Zafer Çağlayan, şunları söyledi: “Ama şükürler olsun hü-kümetimiz vermiş olduğu kararlılıkla, siyasi ve ekonomik istikrarla, Merkez Bankası da bu konuda resmen faiz lobisinin tezgâhına düşmeden bu işten başarılı çıkmıştır. Aksi halde faiz lobisinin hevesi istediği böyle bir durumda Merkez Bankası’nı köşeye sıkıştırıp, faizleri yükseltmek ve Türkiye’yi aynen geçmişte olduğu gibi ciddi faizlerle Türk insanının parasını emmekti. Bu imkan ortadan kalktı.”

SNG 08 CMYK