Upload
others
View
13
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
İktisat Tarihi II
III. Hafta
İkinci Devrimin Başlangıcı • Tarih öncesi marangozluğun tacı: TEKERLEK
• Tekerlek yalnızca taşıma işlerine devrim
getirmekle kalmadı imalat endüstrisinde de kullanıldı.
• Hayvanlarla çekilen arabalar kullanılınca haberleşme hızlanmış ve mal taşımı kolaylaşmıştır.
• At da ilk önce süt sağmak ve binmek için evcilleştirilmiştir.
• Deniz ulaşımında da karayolundakine paralel gelişmeler meydana gelmiştir. İnsanlar deniz ulaşımındaki mekanik zorlukları aşmıştır.
• Adı geçen sanat, yöntem ve süreçler deney birikimlerinden doğan bilgi ve uygulamaların dışa dönük anlatımlarıdır.
• İnsan ekonomisinin gelişmesinde göçler etkili olmuştur. Kültürlerin çarpışması yeni düşüncelerin yayılmasını kolaylaştırır.
• Yerleşik ekonomi uygun bir ideoloji ile sağlamlaştırılır.
• Göç ve istila oligarşiyi doğurur. Bu bugün Doğu Afrika yahut OrtaÇağ’da Avrupa’da çok görülen bir yöntemdir.
• Köyün bulunduğu alanda farklı mimari ve eşya kalıntılarının bulunması sosyal gelenekten kopulduğunu gösterir.
• İkinci devrim gerçekleşmeden önce bir tür savaşa girişilmiştir. Bu savaşın ekonomik etkileri olmuştur.
• Tarih çağının başlangıcında tutsaklık düzeni eski endüstrinin temeli ve sermaye birikiminde etken bir araç olmuştur.
• Tahta varan tek yol ülkeyi ele geçirmek değildir. Ekonomik başarı ya da büyüsel saygınlıkla de erişilebilir.
• Sanıda bulunmakla etken olmak arasındaki fark basit insanlar için güçtür.
• Takvimin icadı matematiksel astronomi için
bir zafer ve bilimin olayları önceden saptayabilmesinin ilk kanıtıdır.
Kentsel Devrim
• Kendine yeterli toplumların ekonomik bağımsızlıklarını yitirme yolunda önemli bir gelişme Nil Vadisi, Dicle ve Fırat ve İndus Irmağı kıyılarında olmuştur.
• Arkeologların bulduğu eşyalardaki değişme bu eşyaları üreten ekonomideki değişikliğin yansımasıdır.
• Ekonomik alanda ikinci devrimin sonuçları üç bölgede de aynıdır. Buna karşın devrim somut bir biçimde genelleştirilemez.
• Mimarideki değişimin temeli dine dayanmaktadır.
• Neolitik köylerde büyücüler rahip biçiminde ortaya çıkmış ve tanrısal yetkileri benimsemiştir.
• Tanrının gelirleri arttıkça muhasebesini tutmak da güçleştiğinden rahipler yazı ve rakam düzeni geliştirmek zorunda kalmışlardır.
• Uğraş geleneklerine ve yeni uygulamalı bilimsel buluşlara bağlı olarak zanaatkarlar çok daha gelişmiş ürünler yapabiliyordu.
• Doğuda ticaret hiçbir zaman balyalar dolusu eşyanın bir yerden diğerine nakli değildir.
• Ticaret gerçekte bir kültür alışverişi ve düşünlerin uluslararası çapta yaygınlaşmasını sağlayan bir yoldu.
• Topraktan ve kabile bağlarından kopan zanaatkar da devingendi.
• İkinci devrimin ekonomik sürekliliği etnolojik ve politik alanda geçerli değildir.
• Yaşanan çok sayıda istilaya karşın Mezopotamya’da Tanrılar ve tapınaklar krizleri atlatmış, rahipler yerlerini korumuştur.
• Her tanrının yeryüzünde sermaye birikiminin de çekirdeğini oluşturan bir evi vardır.
• MÖ 3000de her kentte Tanrının yanı sıra bir de başbuğ ortaya çıkmıştır.
• Başbuğ ya da kral besin ve gerçek varlık olarak sermaye birikimini hızlandırmıştır.
• Ordunun da desteği ile kent – devletlere oranla çok daha uygun bir politik düzen yaratılacaktır.
• Babil ancak MÖ 1800 yıllarında politik bir gerçek olabildi. Mısır’daki politik birleşme ise ikinci ekonomik devrimle aynı döneme rastlar.
• Ekonomik yöntemi değiştirebilecek kaynaklar toplum tanrısının tapınağında değil kralın elindeydi.
• MÖ 2000 yıllarına dek Mısır’daki kayıtlar mezar kalıntılarına dayanır.
• Firavunlardan önceki dönemde mezarlarda bulunan yerini ithal malı lüks eşyalara bırakmıştır.
• Mühür ve tahta yazıtlardaki kayıtlar ilkel de olsa bir yazı yönteminin başladığını göstermektedir.
• Mısır’ın birleşmesi Sümerdeki kentsel devrimde olduğu gibi aynı yeni sınıfları ve yeni meslekleri yaratmıştır.
• Mısır işçiliğinde titizlik ve kesinlik tükenmek bilmeyen sabra ve yinelenen deney-yanılgı-deney döngüsüne bağlıdır.
• Mısırlıların ölüler konusundaki garip
inançları uygulamalı bilimsel buluşları esinlemiştir.
• Ölünün içi rahatlasın diye ayrılan kaynak ve varlıkların resimleri mezarların duvarlarına çizilirdi. Bu resimlerde belirtilen ekonomik birim kentten çok ortaçağ konaklarını andırmaktadır.
• Mısır ile Mezopotamya arasındaki farklılık sadece uğraşıların ürünlerinde değildir.
• Hind’de devrimin MÖ2500 yıllarında başladığına inanılmaktadır. Kabaca bir sınıf ayrımı olsa da sermaye birikiminin kökeni belli değildir.
• Her bir devrim Mezopotamya, Mısır ve Hindistan’da aynı dönemde başlamış, aynı bilimsel buluşlara dayanmış ve aynı toplumsal sınıfları yaratmıştır.
• Kentsel uygarlık bir merkezden diğerine taşınıp yerleşmiş olamaz. Yeni ekonomi merkezde kurulup ikinci derece özeklere yayılmıştır.
(Mısır – Biblos, Asur/Babil – Kapadokya)
• Yeni kentlerde yalnızca ekonomik yapı benimsenmekle kalmamış muska, mühür harf gibi yapay unsurlar da benimsenmiştir.
• İkinci devrim mal ve düşün alışverişiyle yaygınlaşmıştır.
• İkinci devrimin yaygınlaşmasında emperyalizmin etkisi vardır. Buna karşın işe silahın karışması uygarlığın yayılmasını engellemiştir.
• Akadlı Sargon’un yaptığı fetihler kentsel uygarlığın yerleştirilmesini ve kendine yeterli köylerin endüstri ve ticaret kentlerine dönmesini sağlamıştır.
• Ekonomik emperyalizme karşı koyma çabaları da ikinci ekonomik devrimi yaygınlaştırmıştır.
(Asur, K. Suriye, Luristan, Elam)
İnsan Bilgisinde Devrim • Ekonomik devrim deneylerin aktarılması için yeni
yöntemlere, bilginin örgütlenmesi için yeni yollara neden olmuştur.
• Yazının, matematiğin ve ölçülerin uyarlılığı devrimle aynı zamana rastlar.
• MÖ 3000 yılından sonra hesap, anlaşma ve işaret listelerinden başka belgeler de bulunmuştur. Çivi yazısının gelişmesi bunda etkendir.
• Sümer rahipleri büyü ve batıl inançların temsilcisi olarak değil dünyasal bir varlığın yöneticileri olarak yazıyı bulmuşlardır.
• Okuma ancak çok uzun eğitim döneminden sonra yüksek konum için öğrenebilmektedir.
• Tarih öncesi çağlarda nesnel gelişme teknik ilerleme sonucu olsa da bunu sağlayan zanaatlar küçümsenirdi.
• Eski çağlarda kuramsal bilimlerin amaç açısından zanaatlarla ilgisi çok yakındı.
• Ölçü kuşkusuz devrimle başlamamıştır. Tüm ölçme işlevi soyut düşünme gereksindirir.
• Ticaretin yeterince uluslararası bir nitelik kazanması nedeniyle bir ülkenin standart ölçüleri başka bir ülke tarafından benimsenebiliyordu.
• Sümer tapınağının ya da Mısır
firavunlarının gelirleri basit sayı sayma yöntemleri ile hesaplanamazdı.
• Kentsel devrimin toplum yaşamına getirdiği sorunlar ve değişiklikler daha gelişkin matematiksel yöntemleri gerektiriyordu.
• Sümer ve Mısır yazıcıları kentsel devrimin eşsiz gelişmeleri nedeniyle yabancı bir alanda yollarını bulmaya çalışıyordu.
• Babil’de ticaretin büyük önem taşıması aritmetik yönteminin basitleştirilmesinde büyük pay sahibiydi.
• Mezopotamya Mısır’a göre ticarete daha yatkındı, ticaret yollarının kavşağındaydı. Kentsel ekonominin koşulları geometrik ihtiyaçlar doğurdu.
• Mısır’da insanlar deniz yolculuğu ve tarım gereksinimleri için gökyüzündeki varlıkları incelemek zorundaydılar.
• MÖ 2000 yıllarında yazılmış bir yazıda yılın başlangıcındaki şölen yılı, büyük yıl ve küçük yıl kavramlarından söz edilmektedir.
• Babilliler ay takvimi kullandıklarından gökyüzünü sürekli gözetleyen memurlar vardı.
• Fabrikalarda ve çiftliklerde çalışmak için gün ve gecenin eşit parçalara bölünmesi gerekiyordu.