267
1132 • Dizisi 194 ISBN 975-05-0383-X © 2006 A. 2006, Istanbul (1000 adet) DIZI KAPAK TASARIMI Ümit KAPAK Suat Aysu KAPAK fILMI Mat UYGUlAMA Hüsnü Abbas DOZELTI Serap Yegen MONTAJ Eyi.lmez ve Sena Ofset Binbirdirek Sokak Han No. 7 34122 Istanbul Tel: 212.5162260-61-62· faks: 212.516 12 58 e-mail: • web: www.iletisim.com.tr

Kudret Emiroğlu, Oktay Özel, Eyüp Özveren, Süha Ünsal, eds.-Akdeniz Dünyası_ Düşünce, Tarih, Görünüm -İletişim Yayınları (2006)

Embed Size (px)

Citation preview

  • netiim Yaynlan 1132 Aratrma-Inceleme Dizisi 194 ISBN 975-05-0383-X 2006 Iletiim Yaynclk A. .

    . BASK 2006, Istanbul (1000 adet)

    DIZI KAPAK TASARIMI mit Kvan KAPAK Suat Aysu KAPAK fILMI Mat Yapm UYGUlAMA Hsn Abbas DOZELTI Serap Yegen MONTAJ ahin Eyi.lmez

    BASK ve CLT Sena Ofset

    lletiim Yaynlan Binbirdirek Meydan Sokak lletiim Han No. 7 Caalolu 34122 Istanbul Tel: 212.5162260-61-62 faks: 212.516 12 58 e-mail: [email protected] web: www.iletisim.com.tr

  • Akdeniz Dnyas Dnce, Tarih, Grnm

    Editrler KUDRET EM1ROCLU

    OKTAYZEL EYP ZVEREN

    SHA NSAL

    j--- -------

    i ': - -',- -., -'--._ ii

    e i t .~ _, .~ m

  • "Akdenizli" dnce adam ve tarihi Stefanos Yerasimos'a L'tOV L'tECPUVO fEpaCJlllO, LCJ'tOPlKO "uno 111 MECJOYELO"

    KUL avepomo n CJKElj/ll

  • IiNDEKILER

    n sz ....................................................................................................................................... 11

    Girii: Zaman I~inde Avrupa, Akdeniz Dnyas ve Antakya zerine Dinceler Eyp ZVEREN .................................................................................................................... 13

    BIRINCI BLM Akdeniz Dnyas: D ," G . H~i uunce, em, a .................................................................................... 27

    Akdeniz Dncesi: Henri Pirenne, Shelomo Dov Goitein ve Fernand Braudel ALlSA GINIO .......................................................................................................................... 29

    Prens, Adil Sultan ve Akdeniz'de Modern an Balangc LlNOA T. DARLING ............................................................................................................ 45

    Akdeniz'in Sonbahar, 1560-1860 FARUK TABAK ...................................................................................................................... 57

    Akdeniz'in Gelecei ve Jeopolitik ve Kltrel Etkenler ABOEUELlL TEMIMI ........................................................................................................ ..79

  • IKINCI BLM Blgesel zgllkler, Tematik Aratrmalar ....................................................................................... 87

    Ege'nin Ada Dnyas (15-19. yzyllar) EVANGEllA BALTA ............................................................................................................. 89

    Osmanl Dou Akdeniz'inde Afrikal Kleler: Bir Kltrel 'Merkezletirme' rnei EHUD R. TOLEDANO ....................................................................................................... .99

    Ge Dnem Osmanl Tunusu'nda, Gmen Bir Akdeniz Snr Boyunca Kadnlar ve Toplumsal Kontrol; 1830-1870 JULlA (LANCY-SMITH ................................................................................................... 117

    Akdeniz Mimari Eklektisizmi: Sayda'da Debbane Malikanesi MAY DAVIE ......................................................................................................................... 137

    NC BLM Modernlik ve eitlilik Balantsmda Akdeniz ehirleri. ................................................................................................ 151

    Istanbul Mahallesi ve Venedik Gettosu; Yerinde Bir Karlatrma m? NORA ENI .......................................................................................................................... 153

    Dou ve Gney Akdeniz Kentlerinin Batllama Srecinde Osmanl Etkisi STEFANOS VERASiMOS ................................................................................................ 167

    19. Yzylda Yafa: Dnm Srecinde 'ok-Kltrl' Bir Toplum MAHMOUD VAZBAK .................................................................................................... 185

    Antakya'da Farkl Kimlikler: Tarihsel Bir Bak REAT KASABA ................................................................................................................. 199

  • DRDNC BLM Genetik Yap Hakknda ............................................................................ 215

    Akdeniz Coj;jrafyas Perspektifinden Anadolu ve Avrupa Insannn Genetik Yapsna Dair Ipular EREGI DENIZ ZSOy .................................................................................................... 217

    TARTIMA Yerel Miras, Hafza ve Szl Tarih ........................................ 225

    Filiz Yeniehirliogu (Ynetici) Mustafa Kemal ehogu Muhsin Yeilogu Semiramis Kuseyri Duvillo Huri Hasan Fehmi Akkaya

    yAZARLAR ............................................................................................................................... 269

  • nsz

    20-22 Mays 2003 tarihleri arasnda Nvis Beeri Aratnnalar ve Yaynclk tarafndan "Avrupa'nn Kurucu gesi Olarak Ak-deniz" balg altnda Antakya'da dzenlenen sempozyumdaki bildirilerin kitap haline gelebilmesi iin aradan iki buuk yl gemesi gerekti. Bu alma iin ilk katk Avrupa Komisyo-nu'ndan geldi; ancak ngrdgmz diger katklann byk bir blm gereklemedi. Ardndan yaanan mali kriz, kendi kay-

    naklanmzIa ii tamamlayabilmeyi imkansz hale getirdi. Fakat her eye ragmen, yazlann ve konumalann okuyacagnz yir-mi bir kii iki gn boyunca birarada olabildi. Programn bandan itibaren destek veren ok sayda kii ve kurum oldu. Antak-ya Yerel Tarih Grubu, Antakya Belediyesi, Byk Antakya Oteli, Olimpic Airways, UKT Uluslararas Konferans evinnenleri ile Faruk Tabak, Reat Kasaba ve Linda T. Darling'in katlmn sag-layan Georgertown, Washington ve Tufts niversiteleri. Kiileri de anmak gerekecektir. Alper logu, Ik Demirakn, Metin a-

    kr, Deniz Kucur, Ekin Uakl, Orhun Yakn, Mfit Gnay; Raul Mansur Bu kitabn bir biimde gerek sahibi olan okuyucuya

    ulamas gerekligini her zaman biliyorduk; elimizde olmayan nedenlerle bu ok uzun bir zaman ald. Sonunda bu imkan ya-ratan lletiim Yaynlan oldu. Hepsine tek tek teekkr ediyoruz.

    11

  • Son yazlarndan biri olan "Dou ve Gney Akdeniz Kentle-rinin Batllama Srecinde Osmanl Etkisi" balkl makaleyi baslm halde grerneden aramzdan aynlan Stefanos Yerasi-mos'u saygyla anyoruz.

    SHA NSAL

    12

  • Giri: Zama~.linde Avrupa, Akdeniz Dnyas ve Antakya Uzerine Dnceler EYP ZVEREN

    Eger 14. yzylda lbn,i Haldun'un bir agda oturup bir dnya ya da uygarlk tarihi kitab yazacak olsayd, hele o kiinin biraz da 19, yzyl tarihilerini agntracak lde benmerkezli bir

    bak as olabilecegini varsaysak, o kitapta Avrupa'nn ad bile gemezdi. Yok eger o kii kendisini karlatrdgmz ve bugn bile rneklerine rastladgmz 19. yzyl tarihilerinden bir gmlek daha stn niteliklere sahip olsayd kitabnn ucu bu-

    cagnda Avrupa'ya giderayak deginirdi. ylesi bir yazann kukusuz baka zellikleri de oslurdu. Her eyden nce dnya ta-rihinden anladgt bir Akdeniz tarihi, uygarlk tarihinden anla-

    dg da Akdeniz uygarlgnn tarihi olurdu. Geri Akdeniz uy-garlgnn Hint Okyanusu ve ran araclgyla Hindistan ve i Asya ile alveriine kitabnda yer verirdi ama Akdeniz uygarl

    g ile Hint uygarlgn kesin izgilerle birbirinden ayrmazd. Olsa olsa kitabnn dnda ama zihninde ikinci bir uygarlk ta-

    nmyla in yer alrd. Akdeniz uygarlgnn teki snrlannda karanlk cografyalar betimlenir, onlann nfuslan uygarlk kim-liginden yoksun biimde nitelendirilirdi. Bu baglamda Akdeniz

    dnyasnn tesindeki Avrupallarla, Afrikal zencilerin, ya da i Asya gerlerinin ele aln birbirinden hi de farkl olmaz-d. Kimse de byle bir tarih yazmna bir ey diyemezdi.

    13

  • 14. yzyldan sonra her ey hzla degimeye balad. Roma lmparatorlugu'nun bir zamanki kuzey blge ve snrlarnda kendi iinde paralanm da olsa Akdeniz dnyasndan temel

    farkllklarnda ortak yeni bir dnya belirdi. Bu dnya zamanla cografi anlamda dnyann drt bir yanna yayld; Akdeniz

    dnyasn dtan kuatarak bir sarmala ald. O derece nem kazand ki biz bile imdi tarih kitaplanmzda Akdeniz dnyas asndan hibir nem tamayan o dnyann karanlk ortaa-gn srf o uygarlgn balangcna k tutacag dncesiyle uzun uzadya ele alyoruz. Diger yanda, Avrupallann 19. yz-yldan beri yazageldikleri ok okunan trden kitaplar farkl bir

    bak asndan Akdeniz'i yeniden kurgulayp kendi dnyalan-nn kysna kesine yerletiriyorlar. Bu yaklamn kimi kt rneklerinde bugn bile rtk bir rkhga rastlamak kimseyi

    artmasn. agda bilimsel yntemle Anadolu ve Avrupa n-fuslarnn genetik yaplarn inceleyen Ergi Deniz zsoy'un bu kitaptaki katksn okurken, 19. yzyl syleminde ba tac

    edilmi bu tr bir rklgn bilimsel temellerden ne denli yok-sun oldugunu ister istemez bir kez daha dnecegiz.

    Burada Akdenizlilere yakr bir deyile Sezar'n hakkn Se-zar'a vermek gerek: Akdeniz dncesinin kavramsallatrl

    masyla ilgili en saglam metinleri de Femand Braudel, Henri Pirenne, Shlomoh Dov Goitein gibi tarihiler hep 20. yzylda

    Bat'da kaleme alm. Alisia Ginio'nun bu kitaptaki katks bi-ze bu geregi bir kez daha anmsatacak. Akdeniz dnyasyla il-gili Bat'daki yaygn grle bu kitaplardaki dzeyli gr birbirine kartrmamak gerek. Bu arpkhg aabilmenin ger-ek yolu Akdeniz'in bugn artk Avrupalaan kuzeyi ile gne-yi arasndaki bilgi uurumunun giderilmesinden geiyor. Bu da Tunus'taki, bu gibi konularda Akdeniz'in gney kysnda her trl olumsuzluga karn ender rastlanr bir etkinlik dze-yini yakalam bir aratrma merkezinin bakanlgn yrten Abdeljelil Temimi'nin yazsnn konusu. Biz bu kitapta bu dogrultuda bir adm daha ileriye gidebilmeyi amaladk. Iste-dik ki bu kitap ok sesli bir etkileirnin rn olsun. Akdeniz ile ilgili konularda ok degiik cografyalarda, farkl kayg ve il-14

  • gilerden yola karak alan bir dizi aratnnacnn sesine ku-lak verelim. Bu da yetmezmi gibi Antakya'nn uzunca bir ta-rih kesitine tanklk etmi kimi yerlilerinin izlenimlerini ve dncelerini devreye sokalm. Bilim insan olsun, tarihin bir

    tan olsun, her birinin, ister istemez kendince yanllan ya da yanllklan olsa bile, bunlar oksesli bir alveri srecinde birbirini grsn.

    * * *

    Yukardan anlalaca zere, bir zamanlar Avrupa'y glge-sinde brakan Akdeniz dnyas uzun bir sredir hem gerek anlamda hem de tarih yazm nedeniyle Avrupa'nn glgesinde

    kalm. Aslnda Avrupa'nn glgesi Akdeniz dnyasnn zeri-ne tarihte birka kez dt. Bunlardan ilki Hal Seferleri'dir. Akdeniz'i boydan boya geen, bu arada Bizans' yamalayp

    Antakya'y da ele geiren, Kutsal Topraklar'da bir sre tUlU-nan Hallar o zamanlar Roma'nn kaplarna dayanan Hunlar-dan pek de farkl biimde alg1anmamlard. Ikinci olarak 16.

    yzyl sonlarnda Kuzey Avrupal tacirler Akdeniz'in zellikle kuzeyindeki talyan limanlannda gemileriyle boy gsterdiler. Gelgelelim Akdeniz ticaretindeki paylar ok artmad gibi 17. yzyl kriziyle birlikte sekteye uraynca baka denizar corafyalara yneldiler. Akdeniz dnyas da bir anlamda ka-buuna ekilerek uzun bir k uykusuna yan. nc kez Avrupallarn glgesi Akdeniz dnyasnn zerine 19. yzylda dt. Napolyon'un Msr seferiyle birlikte Akdeniz'in Hin-distan yolu zerindeki stratejik nemi birdenbire kefedildi.

    Bata ngilizler olmak zere eitli kuzeyliler Akdeniz dnya-snda kendilerine tutunacak bir yer edinme abasna girdiler. Sanayi Devrimi sonras gelimeler glerine g katnca artk Akdeniz dnyas bir daha kmamak zere Avrupa'nn glge-sine girdi. Bu sre ister istemez Akdeniz dnyasnda bir de-

    iim ve modernleme srecini de birlikte getirdi. Ikinci Dn-ya Sava ertesinde Ingiltere'nin kresel egemen g konumu-nu Amerika'ya brakmasyla Akdeniz dnyas artk genel ola-rak Bat'nn glgesinde kalmaktan te giderek gdmne gir-

    15

  • di. imdi ank Berlin Duvan'nn knden sonra, Avrupa Birligi genilemesinin doguya ve gneye dogru yeni bir ivme

    kazanmas ve Akdeniz dnyasnn snrlarn bsbtn daral-tarak zorlamasyla bir kez daha Avrupa'nn glgesini zeri-mizde hissediyoruz. Bu aamada Avrupa oluumunun Akde-niz dnyasn para para ya bir yere kadar ya da btnyle kendisine katmas sz konusu. in en banda, bir antikag sylencesine gre, Zeus Fenikeli Tir kral Agenor'un Europa

    adl kzn, denizin te yakasna, Girit'e karm ve orada onunla evlenmi, Girit'in bahsnda kalan topraklara da onun

    ad verilmiti. Ksacas, Avrupa'y bir anlamda Akdeniz dogur-mutu, bugnk Avrupa'nn temelinde Akdeniz'in harc var. imdi ayn Avrupa binlerce yl sonra Akdeniz dnyasnn so-nunu mu hazrlyor?

    * * *

    Yukandaki betimden anlalacag zere Akdeniz dnyasnn kimligi ve snrlan, dost olsun ya da olmasn, hep komularyla ilikilendirilegelmitir. Cografya bu konuda Akdeniz dnya-sna ok fazla yardm etmemi, Akdeniz dnyas da cografya-

    nn kendisine iyi kt sagladg snrlarla yetinmesini bileme-mitir. Akdeniz dnyasnn snrlan son derece kaygan ve es-nek olagelmitir. Bir anlamda, Akdeniz dnyasn salt cograf-yann dayattg snrlarla tanmlamaya alabiliriz. Bu aag yukan gneyde hurma ve palmiye agalanyla balayp en ku-zeydeki zeytin agacyla bitecek bir iklim ve bitki rts kua

    gyla rtr. Ortasndaki denizle birlikte, bu cografya insan-lara bir yazg ortaklg getirmitir. Akdenizliligin z ite bu-dur. Iklim de bitki rts de degiir ama bu ok yava bir de-

    giikliktir. Insan mryle lldgnde bu degiiklik grl-mez olur. Faruk Tabak'n bu kitaptaki yazsnda Akdeniz'in ortak yazgsnn byle ok yava degien bir boyutuna tank olacagtz.

    Biz imdi bir adm daha ileri giderek Akdeniz dnyasn bu cografyadan kaynaklanan bir iktisadi iblmne, onun da-yattlg en geni anlamda bir alveriin snrlarna gre tanm-16

  • layabiliriz. Akdeniz dnyasnn dnyaya armagan ettigi, Avru-pallarn da ok benimseyip baka ktalara tadg klelik byle bir ortak zellik. Biz bu ok geni konunun bir ucunu Ehud Toledano'nun bu kitaptaki yazsnda yakalayacaglZ. Ikti-sadi bir iblmyle belirlenen snrlar savnn mantksal so-nucu ise Akdeniz dnyasn, bu baglamda belirginleen, gn-delik yaama damgasn vurmu bir maddi kltr ve uygarh-gn etkisini gsterdigi her yer diye tanmlamak olur. Lb-

    nan'n bir kentinde May Davie'nin karsna kan ve Da-vie'nin bu kitaptaki yazsnda kh krk yararak inceledigi z-gn ve ok katmanh mimarisiyle Debbane evi Akdenizliligin gndelik yaama damgasn vurmu ayrntlarda bir eit so-

    mutlamas degil mi? Kimi Akdeniz tanmlarnn Karadeniz'i bile iermesi bu en geni tanmsal yaklamn yaygnlgn gsteriyor. Akdeniz dnyasnn en esnek ve en dtaki emberi ite bu olsa gerek. Gerekten de, rnegin Karadeniz havzas kimi zaman Akdeniz dnyasnn iinde, kimi zaman da olduka dnda kalabiliyor.

    Dahas, kimi dnemlerde, Karadeniz dnyas ile Dogu Akde-niz'in baglar Dogu ile Bat Akdeniz'in baglarndan ok daha gl olabiliyor. Btn bunlar yetmezmi gibi bir de Karade-niz dnyasnn bir ksm, rnegin Kafkasya, bal bana iine

    kapank, iinde neredeyse saysz farkllk barndran kendi halinde bir dnya. Karadeniz dnyasnn Akdeniz dnyasnn bir paras olarak dnldg durumlarda bile bu gibi birim-lerin ne lde Akdeniz dnyasnda yer aldg bal bana nemli bir soru. Bu soru bizleri Akdeniz dnyasnn bir de kendi iinde snrlar oldugu geregiyle kar karya getiriyor. Bagrnda bunca eitlilik barndran bir Akdeniz dnyasnn kendi iinde birtakm blgesellikler dogurmamas olacak ey degil. stelik bu gibi blgelemeler ya da kopular yalnz geit vermez daglarn arasnda, rnegin Kafkasya'da degil, Akde-niz'in ortasnda, saysz adacklarda da karmza kabiliyor. Bu sav ilk bakta okuyucuya ters gelebilir, nk Kbrs, Ro-dos, Girit, Sicilya, Malta, Korfu gibi byk ve/veya stratejik ki-mi adalar Venedik'in deniz imparatorlugundan beri her d-

    17

  • nemde d etkilere ve igallere ak, nemli bir rol oynamlardr. Karasal kkenli glerin ynetimine girdikleri gibi, iktisa-di retim yaplar da dsatma ynelik olarak biimlendiril-

    mitir. rnegin, 16. yzylda Kbrs'n ekeri, Sicilya'nn bug-day Akdeniz dnyasnn bu gibi tketim aklarn kapatmak-ta nemli bir ilevedinmiti. Buna karlk zellikle Ege g-gndeki ok sayda ada kendi aralarnda gelitirdikleri baglar-dan g alarak Akdeniz'den bir adm geri ekilmeyi ve kendi-lerini dardan gelecek etkilerden koruyabilmeyi uzun sre

    baarabilmilerdir. Bu srecin Osmanl lmparatorlugu emsiyesi altnda nasl iledigine ilikin ipularn Evangelia Bal-

    ta'nn bu kitaptaki yazsnda bulacagz. in ya da Hint uygarlklarnn da bagrnda kimi kara delik-

    leri, yerellikleri yakn zamana kadar barndrdg kukusuz. Hele in uygarlgnn d snrlarnn cografyann tesine taarak Akdeniz dnyasndaki kadar esnek ve kayganlaabildiini hi sanmyoruz. Bu bakmdan Akdeniz dnyasnn snrlarnda karlatgmz esneklik bir tek son eyrek yzylda Avrupa Birligi'nin yaylmasnda nmze kan durumu artryor. Bu belki de Avrupa'nn Akdeniz dnyasndan aldg bir ders. Bu srecin ne kadar kalc olabilecegini ve bir farkllklar co

    rafyasnda daha ne kadar ileri gidebilecegini syleyebilmek iin henz ok erken. Avrupa'nn bu konuda Akdeniz'in iyi bir rencisi olup olmadgn zaman gsterecek.

    * * *

    Balangtaki Ortak Pazar oluumunun bugn ok tesine geen Avrupa Birligi, Fransz Devrimi'ni izleyen dnemde

    ulusalcln yaylmasyla tarihsel dmanlklar bir yana brakp kurucu esi olan ulus-devletlerin zerinde bir yaplan

    may ngryor. Fransz Devrimi'ni noktalayan Napolyon bir bakma Roma'dan esinlenen bir evrensel imparatorluk kur-may amalamt. Napolyon'un baarszlna bir tepki ola-rak kta Avrupa's ulus-devletler agna srklendi. megin Fransa ile Almanya arasndaki kemiklemi dmanlk her iki dnya savana da damgasn vurdu. imdi Avrupa Birlii'nin 18

  • itici gcn oluturan bu ikili ayn zamanda ulus-devlet tesi bir biimlenmenin mimarln stlendikleri savnda. Eer ulus-devletin artk almas sz konusuysa siyasal yaplanma

    asndan ulus-devlet tesi oluum ulus devletlerden ok bir imparatorluu andracak demektir. Bnyesinde farkllklar barndran ve onlar ortak bir paydada buluturan bir Avrupa tezi farkllklar benzetirerek tekdzeletiren 9. yzyl ulu-saClndan ok, esneklik ve oulculuk zerine kurulu im-paratorluk anlaylaryla rtyor. Her ne kadar biz bugn-lerde daha ok Amerika Birleik Devletleri iin imparatorluk

    yaktrmasn kullanyorsak da, sakn Birleik Avrupa asl bi-linli imparatorluk tasarm olmasn? te yandan, ulus-dev-letlere dayal ok unsurlu bir uluslararas sistemin erevesi iinde bu tasarm ne kadar gerekleebilir? lmparatorlua y-knrken Avrupa istemeyerek de olsa bir st lekte "ulus-devletnleir mi? Henz bir ey syleyebilmek iin ok erken.

    Gereklesin veya gerekleemesin, eer imparatorlua doru bir yneli sz konusuysa bu Napolyon'un tarihten bir eit

    intikam, ama daha nemlisi, dalmasndan bin yl akn bir sre sonra bir siyasal dnce ve rgtlenme biimi olarak Roma mparatorluu'nun yeniden gndeme geliidir. Oysa Avrupa tarihini karanlk ortaadan beri Avrupa tarihi yapan, daha dOru bir deyile Avrupa'y Avrupa olmaktan alkoyan bu Roma Imparatorluu ktnde ortaya kan dalmann bir trl alamam olmasyd.

    * * *

    Dnyada z bakmndan iki imparatorluk tasarm olagel-mitir. Bunlardan birinci ve yaygn, ama daha sk kesintiye uram olan Akdeniz dnyasnda Roma'yla ortaya kan ve s

    nrlaryla yer deitiren rnektir. Ikincisi ise, Akdeniz dnya-sndan ok uzaktaki in Imparatorluu'dur. Bu ikinci impara-

    torluun zellii snrlarnn daha corafi ve kalc oluu ile zaman iinde gsterdii srekliliktir. Tarihteki btn impara-torluk araylarn bugn bile bu iki modelle ilikilendirmek olanakldr.

    19

  • Akdeniz dnyasnda rastladmz btn imparatorluklarn kkeni Roma mparatorlUu'na dayanr. Roma mparatorluu Byk skender'in imparatorluk tasarmnn etkisini znde

    tasa bile onun yapamadn yapmur. Byk skender Dou Akdeniz'den Hindistan'a doru uzanan eski dnyay birletirecek bir imparatorluk dlemiti. Bu erevede Byk skender ve onu izleyen Helenistik dnemde Dou Akdeniz'de skenderiye, Antakya, Rodos geni zellikle iktisadi bir ekim alan olarak ne kt. Daha sonra, Roma mparatorluu Byk skender'in dou ynnde tasarlad imparatorluu Akdeniz'in ok daha az gelimi ve bu nedenle kendi iinde daha az farkl

    lam batsnda gerekletirdi. Roma Akdeniz'in nce bat ya-nsna egemen olarak gcn pekitirdi, sonra da dou yarsn ele geirdi. Roma mparatorluu hibir zaman fenike ya da

    Kartaca'nn olabilecei gibi bir deniz imparatorluuna dnmedi. Tersine, denizi karadan kuatarak egemenliini salam

    latrd. Bylelikle, tarihte ilk kez btn Akdeniz tek bir impa-ratorluun siyasal snrlar iinde yer alm oldu. Bu nedenle, Akdeniz dnyasn Akdeniz yapan Roma'nn farkllklar iinde bir kltrel birliktelii yaygnlatrarak pekitiren bu impara-

    torluudur. Akdeniz dnyasnn kltrel ortak paydasn salayan, Roma'nn izdii imparatorluk snrlar iindeki halkla-nn d dnyadan yaltlp bir st kltr balamnda kayrat

    nlmas oldu; yoksa denizden karaya doru yava yava yaylan bir etki deiL. Roma mparatorluu'nun dousu ile bats ara-

    snda kleliin douda seyrek, batda yaygn oluu, kk mlkiyetin dou eyaletlerinin tarmnda egemen kal, zel-likle liman kentlerinin ve parasal ekonominin douda daha ge-

    limi dzeyi gibi iktisadi farkllklar hep bir krlma izgisi oluturageldi. Douda Yunancann batda Latincenin egemen-

    liiyle zdeleen kltrel farklar da buna eklenince, sonunda Roma mparatorluU bu izgi boyunca ikiye blnd.

    Bat Roma mparatorluu'nun yklmasndan sonraki yzyllarda Roma mparatorluu hep bir ama ve bir lt olarak toplumsal belleklerdeki yerini korudu. Yzlerce yl clz ben-zerleri ortalkta dolat. Omein, Avrupa'nn karanlk anda-20

  • ki Kutsal Roma lmparatorlugu'nda bu hayalete rastlamak ola-nakldr. Dogu Akdeniz'de ise Roma'nn kaltn nce Bizans sonra da Osmanl lmparatorlugu srdrd. Istanbul eksenli Dogu Roma lmparatorlugu Ikinci Roma olarak bin yl akn bir sre daha yaad. Her ne kadar bir noktada Rusya, Orto-doksluk bag yznden Bizansn mirass ve bu nedenle nc Roma olma savyla ortaya km olsa da, gerek nc Roma llber Onayl'nn sk sk vurgulad gibi, lstan-burun alnndan sonraki Osmanl Imparatorluu'dur. Ancak Osmanl Imparatorluu'nun dnda da eski dnyada filizle-nen hemen btn imparatorluk tasanmlannda Roma'nn etki-sini ve/veya Byk lskender'in izlerini bulabiliriz. Bu nedenle, en geni anlamda Akdeniz dnyasnn Roma lmparatorlu-u'nun bu siyasal ve kltrel mirasn yaatageldiini syle-mek dOru olur. Linda Darling'in bu kitaptaki yazsnda btn

    akhgyla greceimiz gibi zellikle erken modem dnem di-ye adlandrdmz yzyllarda Akdeniz'i evreleyen hemen btn devletler bir btn olarak ayn dogrultuda gelime gs-

    termiler ve ortak siyasal ve idari miras deerlendiren sylem-lere bavurmulardr.

    Bununla birlikte yine bu lkeler Roma knnn ardnda ya-tan gerekleri de bnyelerinde uzun sre banndrmlardr. Bir bakma her eyini Akdeniz'in dousuyla youn balanna borlu olan Venedik bile knn batsndaki konumunun bir geregi olarak lstanbul'dan kimi konulardaki farklln ks

    kanlkla korumaya zen gstermitir. Hele Yahudi topluluk-lar asndan bakldnda Venedik'teki getto ile stanbul'daki "mahalle"lerin ne denli farkl yaklam ve ynetim anlaylarn simgelediklerinin bir tartmasn Nora eni'nin bu kitapta-ki yazsnda izleyeceiz. Akdeniz'in dousuyla batsndaki devletlerin yollan ok daha sonra, 19. yzyl modernizmiyle

    ayracaktr. Buna karlk, ayn sre boyunca, ancak iten baknca grlebilecek trden nemli farkllklar modernlemenin tekdzelik dayatmasyla andrlacak, bir yanda getto-nun duvarlar yklacak, dier yanda mahalleler terk edilip Av-rupa tarz yeni semtlere tanlacaktr.

    21

  • * * *

    Geri 19. yzyl ulusulugun ve ulus-devletlemenin Avru-pa'nn gndemini belirledigi dnem diye bilinir ama ayn za-manda da imparatorluk tasanmlannn ivme kazanmasna ta-

    nklk etmitir. zellikle Sanayi Devrimi ile birlikte gelen yeni iktisadi sreler ve teknolojiler daha byk lekli bir ege-menlik dncesini gndeme getirmilerdir. Bunun sonucun-da, nce Bat Avrupa'da ngiltere ve Fransa, yzyln sonuna dogru da birligini saglayan Almanya denizan topraklar edi-nerek imparatorluga dnmlerdir. Ayn zaman dilimi iin-de gemiten gelen Habsburg ve Osmanl imparatorluklan ise kendilerini ulusulugun tetikledigi bir aynhklgn ate em-beri iinde bulmular, direnerek de olsa bir zlme ve para-lanma srecine girmilerdir. Erken modern agda oluan bu gibi imparatorluklar ikinci bir hamleyle yeni modemizmi ya-kalamaya yeltenmiler ancak zamana kar bu yann sonunda toprak btnlkleri ve egemenliklerini korumak asndan ye-nik dmlerdir. yleyse Avrupa'nn glgesinin yeniden Ak-deniz'in zerine dtg bu uzun 19. yzylda Osmanl lmpa-ratorlugu'nun bir anlamda yenileerek kendi Akdeniz'ini edin-mek zere kyasya bir ugra verdigini sylemek yanl olmaz. Bu yenileme sreci ile Osmanl lmparatorlugu geleneksel, es-nek ve yerelliklere uyum saglayan imparatorluk anlayndan uzaklaarak yeni teknolojilerle pekitirilmi bir merkezI impa-ratorluga dnmeyi amalyordu. Bunun bir kesitini Stefanos Yerasimos'un bu kitaptaki yazsnda grecegiz. Modern anlam-da kentleme egilimlerinin yalnz deniz yoluyla limanlara ge-len Avrupa etkisine baglanamayacagnn, olduka gl bir et-kinin de stanbul zerinden evreye nasl yayldgnn ok nemli gstergeleriyle karlaacaglZ.

    Osmanl mparatorlugu bu yeniden yaplanma abasn gsterirken, ayn Akdeniz'de Avrupa'nn varlg bsbtn pe-

    kiiyor ve geriye dn olmayacak bir iktisadi ve toplumsal dnm gndeme getiriyordu. 19. yzylda kimi lskende-riye, zmir, Selanik ve Trabzon gibi yeniden canlanan; kimi 22

  • de Port-Said, Beyrut, Patras, Samsun, Mersin, lskenderun gi-bi neredeyse hi yoktan gelien bir dizi liman kenti impara-torlugun geriledigi ama ulus-devletlemenin henz filizlene-medii bu dnemde gerek dnya iktisadi iblmnn ge-rekse Akdeniz'de etkinleen Avrupallarn ve onlarn arkasndaki imparatorluklarn karlaryla elimeyen bir ara yneti-

    im oda olarak ortaya kmtr. Bu sre kimi kentler ara-snda nfus kaymalarn ve buna bagl olarak yeni blgesel-lemeleri de birlikte getirmitir. Julia Clancy-Smith'in bu ki-taptaki yazs Fransz smrgeciliinin damgasn vurdugu Bat Akdeniz'de Tunus kentinde gzlemlenen bu tr nfus hareketlerini ele alyor. Bata dillere destan direni nderleri Berberi reisi Abdel Kader (1B08-1B83) olmak zere kimi Ce-zayirliler ayn srete Akdeniz'in batsndan dousuna sav-

    rulmu, kendilerini Mslman-Hristiyan atmas (1B60) balamadan ksa bir sre nce, 1B55'te am'da bulmulardr. Daha nemlisi, Beyrut-lskenderiye ekseninde bu tr benzer nfus hareketlerine ve bu yolla glenen balara ok sk rast-

    lanmasdr. Bu tr liman kentleri Kuds, am, Halep, Kahire, Kayseri, Tokat, Amasya, Bursa, Edirne gibi geleneksel kent-lerden farkl olduklar gibi kendi ardlkeleriyle snrl ve se-ici bir etkileim iine girmilerdir. Bu kentler araclgyla ya-ylan modernizmle rtk yeni bir tr AkdenizIilik byk Akdeniz dnyasnda yeni bir farkllamay ve kutuplamay birlikte getirmitir. Bylelikle ortaya kan yeni bir olas krlma izgisi 20. yzyla damgasn vuracak siyasal gelimelerin bir anlamda habercisi saylabilir. Bu kitapta yer alan Mahmo-ud Yazbak'n Yafa ile ilgili yazs bu erevede daha az bilinen bir Filistin liman kentinin "patlamadan nceki" evrimini ele almaktadr.

    * * *

    Kimi kaynaklar Antakya'nn kuruluunu Byk skender'e baglasa da insanlarn bu blgede yerleik haya~~e~id~~=b!!ri srdrdklerini gsterir izler vardr. Daha yaygn' bir gre' gre M 300 ylnda Antakya'n-t; kuruldugu klbul;'edilir. Yu~'

    23

  • karda Helenistik dnemden Dou Roma Imparatorluu'na uzanan tarihsel srece ksaca deinmitik. skenderiye, Antak-ya, Rodos geni ilkin Helenistik ada ortaya kmt. Dou Roma lmparatorlugu'nda Istanbul'un merkez olmasyla birlik-te Rodos gendeki yerini bu yeni bakente brakmt. Genileyerek nem kazanan bu gende Antakya her iki dnemde de yerini koruyarak Akdeniz dnyasnn bir keta olmutur. zellikle, Akdeniz dnyasndaki nemi asndan Antak-ya'nn altn ag ite bu genin kesi olageldii, zellikle Ro-ma ve Dogu Roma yzyllarna rastlamaktadr.

    Antakya geri altn anda Akdeniz'in en nemli yerleimlerinden biriydi ama hibir zaman bir liman kenti olmamtr. Hele skenderun'un bir liman olarak 19. yzyl sonlarnda hzla gelimesinden sonra, Antakya denizle dolayl balant

    sn bsbtn kaybedip Akdeniz'den iyice uzaklat. Buna karlk skenderun-Hal ep ticaret ve hac yolunda nemli bir urak olma zelliini uzun sre korudu. Bu nedenle kyda

    olmamasna karn liman kentlerini andrr bir yaps oldu. Antakya d dnyayla alverie ak, kendi iinde kozmopo-lit, kltrel anlamda hogrl bir nitelik tayagelmitir. Re-

    at Kasaba'nn bu kitaptaki yazsn okurken bu zellikleri daha iyi anlayacaglZ. 19. yzyl Antakya's liman kenti olma-

    yp da liman kentlerini agrtrr bu gibi zellikleriyle, tarih-teki en nemli ikinci, baka bir deyile, "gm" ana gir-

    mitir. Depremlerle, glerle nfusu kkl bir biimde deimise de her seferinde Antakya'y Antakya yapan zellikler yeni gelenlerin de kimliine zamanla damgasn vunnutur. Sonuta, Antakya, kendisi bir liman olmamakla birlikte li-man kentlerinin kartn oluturan geleneksel ardlke kent-lerinden farkl bir yap sergileyegelmitir. Bu bakmdan, An-

    takya'y Akdeniz'den koparak karaya oturmu bir "ada" gibi dnmek dOru olacaktr. Antakya bir daha hibir zaman altn agndaki grkem ve neme kavuamamtr ama bu

    "gm" agnda da kendi kimliini korumasn bilmitir. Deiimden hi kopmam, ama bsbtn deimek gibi bir tutkuya da kaplmamtr. 24

  • 20. yzylda Osmanl lmparatorlugu'nun knden son-ra Fransz igal ynetimi Antakya'nn ayncalgnn bilincine vararak onu Beyrut evresinde oluturdugu Lbnan'a benzer biimde mandas altndaki Suriye ve bagmszlgn yeni ka-

    zanm Trkiye Cumhuriyeti'nden ayntrarak yaplandnnaya almtr. Bugnk Antakya'da bylesi bir kck sem-bolik cumhuriyet iin tasarlanm pek ok kolonyal tarzda, BeyruCu agntran idari amal yaplara rastlyoruz. Franszlann ngrdg szde cumhuriyet hem Trkiye'nin gereki ve dnsz politikas hem de Antakyallann aklc tercihleri sonucunda suya dmtr. Bu srete her trl sivil ve siya-sal hareket ve ynteme bavuran Antakyallann kendi arala-nnda etnik izgilerle aynarak bir seim yaptgn dnmek dogru degildir. Sonuta, dnyann hzla ikinci bir savaa s-rklendigi bir ortamda, Trkiye'ye katlmakla, sonunun ne

    olacag belli olmayan bir Suriye mandas ile servene srk-lenmek arasnda bir seim sz konusuydu. Bu gibi seimlerde

    akln yolu birdir. Lbnan gibi Hatay Cumhuriyeti'ne gre ok daha gereki bir oluumun bile dikilerinin 20. yzylda na-

    sl birka kez attg, i savalarda agr kayplar verdigi gz nne alnacak olursa Antakya'nn teki seenekle Ikinci Dnya Sava'nn alevleri iine srklenip agr bir bedel de-mesi iten bile degildi. Tpk altn agn izleyen uzun bir ta-rih dilimi boyunca Akdeniz'e uzak durdugu gibi, Antakya bylesi bir servenden de kendisini saknmay bilmitir. Ta-rihte Romallarla Persler, Bizansllarla Araplar, Seluklularla

    Hallar arasnda sk sk el degitiren Antakya kendi dokusu-nu bu gibi degiikliklere karn korumay grenmi, ama bu gibi degiikliklerin nasl agr bir bedel de dayatabilecegini ya-

    am bir kent. Bu yaznn banda ele aldgmz, gnmzdeki Avrupa oluumunun genileme sreci kimi lkeleri kapsamna alarak kimilerini de dlayarak Dogu Akdeniz cografyasnda yeni toprak kaymalan ve depremlere yol aacak gibi grnyor. Antakya'nn 20. yzyldaki inili kl tarihine nasl tanklk ettiklerini Filiz Yeniehirlioglu'nun ynettigi bir oturumda di-

    25

  • le getiren Duvillo Huri, Faysal Glbahar, Semiramis Kuseyri, Kemal ehogu, Muhsin Yeiloglu ve diger kendilerle syleilerimizde yine "mesafeli" bir duru gzlemledik. Antakyallar kendilerine yakr biimde tarihten ders karm grn-yorlar. Antakya'dan baknca Akdeniz dnyas ok uzun d-nemde btn gelgitlere, zerine den btn glgelere karn grece kalc olan, yava degieni temsil eden bir grnm sergiliyor.

    26

  • BIRINCI BLM

    Akdeniz Dnyas: Dnce, Gemi, H/

  • Akdeniz Dncesi: Henri Pirenne, Shelomo Dov Goitein ve Fernand Braudel ALlSA GINIO

    1940'ta Lucien Febvre, ilk Yunan tarihisi Herodot tekrar haya-ta gelseydi ve Dogu Akdeniz'deki seyahatlerine devam etseydi onun manzaray tanyamayacagn yazmt. Hatrlanamayacak kadar uzun bir sreden beri bu blgeye zg olan zeytin aga-

    lannn, asmalann ve bugday tarlalannn yansra Akdeniz dn-yas, Araplar tarafndan Uzakdou'dan getirilen portakal aalannn, Gney Amerika'ya zg kaktslerin, ran'n selvi aa

    lannn ve Avustralya'nn okalipts aalarnn da yuvas haline gelmiti. Bunlar, Akdeniz blgesine zg flora ve faunadan yal-

    nzca birka rnektir.1 Pek ok degiiklik meydana gelmitir. Buna ramen Akdeniz'in manzarasnn tamamen deimedigini de aklmzdan karmamalyz: Akdeniz kylarnda portakalIa-nn, kaktslerin, selvilerin ve okalipts aalannn yannda ha-la zeytin aalar, asmalar ve bugday tarlalan olacaktr. Hepsi birarada, denizin ve gnein, dalann ve krfezIerin, aalk ve

    bataklklarn, kayalann ve rzgarlann, telal ehirlerin, huzur-lu ve sakin kylerin renkli bir grntsn oluturmaktadr. Nesiller boyu Akdeniz, gelen giden, zaman zaman savaan, za-

    lucien Febvre, "Patate et pomme de terre", Annales d'histoiTe social, 29, il (1940), s. 643-645; Femand Braudel, La MediteTTanee et le monde mtditeTTant-en cl l'tpoque de Philippe ll, Paris, Armand Colin, 1990, Il, s. 488.

    29

  • man zaman barl bir ekilde g eden ve yerleen halklarn ve kltrlerin kava olmutur. Akdeniz dnyasn deiimin ve eitliliin yansra devamllk ve birlik de gsteren tek bir

    varlk olarak alglamaya altk. Gerekten de Akdeniz pek ok sesle konumaktadr. Bu, Akdeniz fikrinin zdr. Tekdzelii

    douran bir birlik deildir. Tam aksine bu, oulluu ve farkll ieren bir birliktir.

    Bu tartmann amac balca 20. yzyl tarihilerinden , Henri Pirenne (1862-1935); Shelomo Dov Goitein (1900-1985); ve Femand Braudel (1902-1985), tarafndan sunuldu-u ekliyle "Akdeniz Fikri"ni aratrmaktr. Her tarihi de Akdeniz'in bir mare c1ausum, yani bir i deniz olarak kltrle-rin, fikirlerin, dinlerin, insanlarn, mallarn eitlenmi ak ta-

    rmlarn salayan bir ara grevi grp bylelikle bir Akdeniz birliinin varlna izin verdii ve bunu besledii iin nemli bir tarihi grev baard konusunda ayn temel gr payla

    maktadrlar. Ancak bu tarihiler byle bir birliin olumasnda etkili olan tarihsel zaman ve mekan konusunda ayn fikirde

    deillerdir. Tarih yazmnn iki yz Akdeniz dnyasyla ilgi-lenmektedir: Akdeniz'in tarihi ve Akdeniz tarihi. Ilki corafi mekan, yani Akdeniz kylarndaki lkeler ve bunlarn kar

    lkl ilikileriyle ilgilidir. Dieri, yani Akdeniz tarihi ise Akde-niz lkelerindeki insanlarn davran rneklerinde zdelik ve

    devamllk bulmaya alr. Byle bir zdelik, tm Akdeniz dnyasnda hkm sren ve kylarndaki pek ok uygarln paylat benzer yaam biimleri yaratan ortak dOal ve ik-limsel zelliklerin sonucu olabilir. nsanlar ayn fiziksel olay-lara uyum salamak zorundayd ve bu yzden de benzer -zmlere ve katlara bavurdular. Bu, Braudel'in tezidir. Byle bir devamll maddi uygarla ait nesnelerin yannda bilginin ve sanat objelerinin Akdeniz'in bir yanndan dier yanna ge-

    ilerine de balayabiliriz. Bu, Fenikelilerin koloniletirme po-litikalarna ve buna karlk olarak oikoumene'nin snrlarn Akdeniz'in uzak kylarna kadar geniletmek iin abalayan

    Yunanllara ve Akdeniz'i kendi mare nostrum'lan haline getiren Romal imparatorluk kurucularna da uygundur. Ancak bu 30

  • Akdeniz birliinin uzun sredir var olmas, blgenin halklan arasnda Akdeniz dnyasnn farkl ve kendine has bir varlk olduu bilincini uyandrmamtr. Akdeniz fikrinin kkenleri baka yerlere dayanmaktadr. Ortaya kn Avrupa'nn kl-trel tutumuna ve politikalanna borludur. Yukanda bahsedi-len tarihi de Akdeniz'den uzakta, onun kuzeyinde dOmulardr. Henri Pirenne Belika'daki Verviers'te; Shelomo Dov Goitein Almanya, Bavaria'da ve Fernand Braudel ise Pa-ris'in kuzeyindeki Meuse blgesinde domutur. Burada Fer-nand Braudel'in ba eseri La Mediterranl~e et le monde mediter-raneen ct l'epoque de Philippe II'nin hatrlanmaya deer al cmlelerini aktaralm: "J'ai passionnement aime la Mediterra-nee, sans doute parceque venu du Nord, comme tant d'autres, apres tant d'autres".2 Akdeniz fikrinin kimi zaman blgenin

    insanlarnca benimsenmesi ve her birinin zihnine, tarihsel z-lemlerine ve beklentileriyle birlikte kendi ulusal tasvirlerine uygun hale getirilmesi, bu fikir Avrupa edebiyatnda ve tari-hinde kendine bir yer bulduktan ok sonra olmutu.

    Bir tarihi iin, herhangi bir tarihi bilgiyi inceler ve aratnrken balang noktas Yunanca semantikos kelimesinden gelen semantik, yani anlambilimdir. Semantik, anlam, kelimelerin ve dier dilbilimsel biimlerin anlamlanndaki deiimi ince-ler. Oxford ngilizce Szlk (1985) Akdeniz'i iki Latince sz-

    cn bileimi olarak tanmlar. Bunlar, medius (orta) and ter-radr (kara); Latince ad da buradan gelir: mare mediterrane-um, kta, Asya, Afrika ve Avrupa ile evrili deniz. Henri Pi-renne "i deniz, tam anlamyla mare nostrum, fikirlerin, dinle-rin ve ticari mallann aracyd"] diye yazarak Roma mparator

    luu'nun uzun hkm srasndaki Akdeniz birlii l.onusunda fikrini sunmutu. Bu tekseslilik hissi, varln pax romana'nn politik birliine, tek bir Roma kanununun ve hukukunun ol-

    masna, tek bir ynetim sistemine ve hakim olan Latin dili ile

    2 Braudel, La Mediterranee et le monde mediterraneen i I'epoque de Philippe II, Pa-ris, Armand Colin, 990, i, s. lL.

    3 Henry Pirenne, Mohammed and elarlemagne, New York, Meridian Books, 1957, s. 17.

    31

  • Latin kltrne borluydu. Farkl bir tutum Tevrat'ta da akur. Akdeniz'in Tevrat'taki ad Ha-yam ha-a~aron, yani en u denizdir ve Deuteronomiom 34: 2'de yle gemektedir: " ... ve

    Tanr ona [Musa'ya) Yehuda'nn en u denize kadar olan tm topraklann gsterdi". Tevrat'n dnyas doguya dOru dne-rek ilerledi; bat en u ve sondu. Yani Akdeniz bir bogaz ya da ktay birbirine baglayan bir kpr olarak degil, en son, en u snr olarak tanmlanmt. Predrag Matvejevic, Breviaire mediterranee adl kitabnn branice basksnn giriinde eski

    srail kavminin neden bazen Akdeniz'e en u deniz dedigini sorar. Bu, arkalarn denize dndkleri iin miydi yoksa gzle-ri Kuds' bulmak umuduyla hep doguya evrili oldugu iin mi? kinci aklama bu yazara daha makul grnmektedir.4 Talmud'un bilgeleri Ha-yam ha-gadoldan, yani engin denizden

    bahsetmilerdi (Kuds Talmudu, Sabbat, 4a). 12. yzyl Yahu-di gezgini Tudela'l Benyamin, Konstantinopolis'e yelken aar-ken spanyol denizini (yam Sepharad) tarif etmiti ve Shelomo Dov Goitein'in 1948'den beri zerinde altg Geniza kay-naklar Arapa al-ba~r -deniz ya da tatl Nil Sularnn aksine al-b~r a-maliry.- tuzlu deniz isimlerini kullanyordu. ki isim de Romallarn mare nostrum'larna kar olan tutumlarnn zelliklerini gstermez. Akdeniz Fikrinin z Avrupa uygarl

    gnn Yahudi-Hristiyan geleneginde degil klasik Greko-Ro-men imago mundi'sinde bulunur. Bu kltrel gelenek Ortaag Latin Avrupa'snda kendisini pek az gstermiti ancak Rne-sans'tan itibaren yava yava nemli bir yer kazand. Neoklasi-sizm ag olan 18. yzyldan itibaren Akdeniz lkelerini gr-mek iin gneye yolculuk eden Avrupal gezginler ve turistler,

    airler ve yazarlar, cografi ve tarihi snrlarn yava yava iler-1eterek Akdeniz fikrini uyandrdlar ve byttler. Kuzeydeki soguk, bulutlu Avrupa'y gneyin lk ve gneli Akdeniz'i ile ranrana koyarak sundular. Byle yazar ve airlerce kullanlan imgeler ve metaforlar tarih dncesini nemli derecede etki-tediler. Madame de Stael, Chataubriand ve Lamartine gibi ya-

    4 Predrag Metvejevic, Brtviaire mtdilerranten, Paris, Librairie Anheme Fayard, 1992; branice evrisi: Tel Aviv, Miskal, 2001, s. 22.

    32

  • zarlar, zamanlarnn Fransz edebiyatnda "Dogu slubuna yolculuk" akmn ortaya kardlar. Bu yazarlann dnemlerin-deki politik evrelerle olan ilikileri gz nnde bulundurula-cak olursa etkileri ortadadr. 5 Alman ehl-i kalemleri de Akde-niz'e dogru ayn rotay izlediler, tpk ngiliz beyefendilerinin dnemin modas olan "byk gezilere" ktklan gibi. 1786-1787'de ve tekrar 1787-1 788'de talya'ya giden Johann Wolf-gang von Goethe, "das Land wo die Zitronen blihn" arzulu-yordu. Bu yazarlar Akdeniz'den bahsettiklerinde akllanndaki ilk ey Greko-Romen dnyasyd. Ancak ne onlar ne de pelerinden gelenler kendilerini yalnzca klasik dnya ile snrla

    mlard. Fazla zaman gemeden Dogu Akdeniz'i ve Akdeniz dnyasnn diger sakinlerini dnmeye baladlar: Yahudileri, Araplan ve Trkleri. Burada yalnzca bir rnek vereyim: Fran-

    sz ressam Eugene Delacroix. Bu gzlemcilerin ogu kendi l-kelerinin ticari stngn ve politik hakimiyetini kurmann yansra byklk taslayarak Avrupa Aydnlanma kltrn ve degerlerini yaymay da planlyorlard. Akdeniz fikri konu-sunda edebiyat tarihten hzl davranmt ama tarih de ok gemeden onu izleyecekti. Pirenne, Goitein ve Braudel gibi ta-rihilerin almalan gz nnde bulundurulacak olursa onla-nn hemen hemen ayn zamanda yetitikleri ortam aklmzda

    tutmalyz. Hepsi de 19. yzyl sonundaki ruhla egitilmi Av-rupallard. Akdeniz fikri de bu ruhun esas ksmyd.

    Pirenne'in tezine gre slam'n ortaya k ve fetihleri y-znden paralanan Akdeniz dnyas birligi yeni bir kltrel, toplumsal ve ekonomik bir tekrar yaplanmann, Latin Avru-pa'nn oluumunu balatt. Pirenne, 5. yzyl boyunca Roma lmparatorlugu'nun topraklarna girerek yerleen ve tarihte Romanya barbar krallklar olarak bilinecek olan kendi kral-

    lklann kuran gebe Germen kabilelerinin Akdeniz kylanndan uzaklamaya degil, Akdeniz'e hkmetmeye altklan

    n iddia ediyordu. Bat Roma lmparatorlugu'nun yklmasndan sonra Hristiyanlk ve Hristiyan kilisesi Roma mirasnn 5 David Mendelson, "The Idea of the Mediterranean in Early Nineteenth-Cen-

    tury French literature", MediteITancan Historical Review, 17/1 (2002), s. 25-48. 33

  • temsilcisi haline gelmiti. Roma geleneklerini ve yaam biim-lerini taklit etmeye alan barbarlar Hristiyan oldular. Hristiyan inanllarn gznde Roma ehri, eski imparatorluk ihti-amn kaybetmi olsa da, orbis christianum'un bakenti olma-ya devam etti. Ortaag Hristiyan misyoner seferleri ve koloni-

    letirmenin hz glerini biraraya getirdi ve Hristiyan-Roma mirasn dogtm yeri olan Akdeniz dnyasndan ayrp Loire ve Ren nehirleri arasndaki jeopolitik yere yerletirerek Avru-

    pa'nn birlemesini saglad. Avrupa ortaya kmt; bu Zeus tarafndan karlan mitolojik Fenikeli prenses degildi ama ye-ni kltrel, politik ve toplumsal bir varlku.6 "Europeenses" terimi ilk olarak Toulouse blgesindeki Moissac Manastr'nda bulunan ve 732'de Poitiers'de Hristiyanlarn Mslmanlara galip gelmesini anlatan kaytlarda grlmektedir. Akdeniz bir-liginin yklmas, gelecek yzyllar boyunca Avrupa'nn kade-rini belirleyecekti. 8. yzyl Karolenj lmparatorlugu haritasna

    baktgmzda, Avrupa Birligi'ni balatan gnmz kurucu devletlerinin snrlarn fark edebiliriz: Fransa, Almanya, Hol-landa, Belika, Lksemburg ve ltalya. Bu durumda Akdeniz, Pirenne'in tezinin esas dayanagdr. Yine de Pirenne bir Akde-niz tarihi yazmad ve Akdeniz tarihiyle pek de ilgili degildi. Ona gre Akdeniz, asl ilgilendigi konu olan Latin Avrupa ta-rihini aklamaya hizmet eden bir arat. Pirenne, 19. yzyln ruhuna uygun bir tarihsel sentez, yani genelleme yoluyla e-

    itli unsurlar arasnda bir bag ve btnlk belirlemeye dayal bir yntem ortaya koymutu. Bir tarihi olarak, eitli unsur-

    larn biraraya geliinin Latin Avrupa ortaagnn temel yk-sn ina ettigini vurgulamt. Pirenne'in eserinin nemi, ekonomik ve toplumsalolaylar ve bunlarn tarihteki roln gz nne almasnda yatar. Pirenne'in ekonomik ve toplumsal tarih zerine olan eseri, adn Lucien Febvre ve Marc Bloch'un 1929'da kurduklar Annales d'histoire economique et sociale dergisinden alan "Annales Okulu"nun oluumunda bir d-nm noktasyd. Burada bir parantez ap bu derginin adnn

    6 Robeno Lopez, Naissance de l'Europe, Paris, Armand Colin, 1962.

    34

  • iki kere degitigini belirteyim: 1946'da Annales, Economies, Sodetes, Civilisations'a ve 1989'da Annales, Histoire, Sdenees Sodales'e. 20. yzyldaki dnya savalarnn arasndaki d-nemde "Annales Okulu" yeni bir tr tarih yazm ortaya koy-du ve bunu gelitirdi; bunlar, btn ve kresel tarihti. Bu yeni model, hkm srmekte olan ve tek tek kahramanlar ve

    bunlarn dnemleri zerindeki etkilerini vurgulayan pozitivist yaklama meydan okudu. Aksine, "Annales Okulu" toplum-sal ve kltrel kurum ve yaplar, demografi, cografya, siyasi ynetim ve ortak dn kalplar ile belirlenmi daha b-yk insan topluluklarnn ortaya konmasn savunuyordu. Ta-rihsel alma ve aratrmann asl amac kii degil topluluk

    olmutu. Pirenne'in geleneksel Avrupa odakl tarihten sapma-s da ekonomik ve toplumsal tarihi ilerici bir biimde vurgula-mas kadar nemlidir. Bu gelenek Avrupa'y umbiZieus mundi, yani dnyann merkezi olarak konumlandryordu ve dnya tarihini Avrupa tarihi evresinde ve onunla ilikili olarak ina ediyordu. Pirenne, Islam'n ortaya kn ve fetihlerini yal-nzca Islam dnyasn degil tm Latin Avrupa tarihini ilgilen-diren birinci dereceden bir neden olarak sunarak Avrupa tarih

    yazmnn ana yolundan sapt. Osmanl lmparatorlugu'nun ortaya kndan 700 yl nce Islam'n Avrupa'da oynadg ro-le bu yaklam Pirenne'in bulundugu zaman ve mekandaki Avrupa tarihi yazmnda yeniydi. Pirenne'e gre ortaag, Ak-deniz birliginin varlgnn son buldugu dnemi kapsar. Akde-niz, Roma lmparatorlugu'nun hkm srasndaki birleik, ya-

    ayan, kltrel, politik ve ekonomik varlk olmay brakmt. ikiye blnmt: Kylarnn ogu Mslman hakimiyeti ve pek az ise Hristiyan ynetimi altndayd. Akdeniz birligi par-alanmt: Akdeniz artk bir Roma ya da Hristiyan i Denizi degil aksine birbirine rakip iki farkl varlgn, Ha'n ve Hi-lal'in dnyalarnn bulundugu ortak bir dnya kltrnn deniziydi. Akdeniz'in ekonomik dengesi galip Mslman fa-tihlerinin basks altnda kmekteydi. Charlemagne'n impa-ratorlugu (768-814) daha ok Avrupa ktasna zg bir yeni-den gruplamayd ve Feodal Dzen ad altnda yeni bir top-

    35

  • lumsal ve ekonomik dzen meydana gelmiti. Feodal toplum iin toprak, yaamn tek temeliydi. Feodal topra kullanma ayrcal politik g anlamna geliyordu. Mutlak hakimiyete dayal malikaneler zerine kurulu bir toplumda kilise n pla-na kt. Kilisenin dnya dzeni, topra hayatn z olarak gren inananlarn yaamlarndaki olaylara mkemmel bir ekilde uydu: Toprak ve verdii rn Tann tarafndan balan

    mt. Pirenne, eer Muhammed olmasayd Charlemagne'n kendi Kutsal Roma Imparatorluu'nu asla kurarnayacan

    dnyordu ve lmnden sonra yaymlanan kitabnn ad da bu yzden Mahomet et Charlemagne'd.7 Ayn Hristiyan La-tin Avrupa, Klasik dnemin mirasn ve pagan hayatn hazzn aramak iin gneye, Akdeniz'e giden nesillere e haclarn, Ha-

    llarn, gezginlerin, diplomatlarn ve ehl-i kalemlerin anavata-n olmutu. Pirenne'in tezi, yazar tarafndan sunulan bilgi ve kantlar kabul etmeyen tarihiler tarafndan sert bir ekilde

    eletirilmiti. Yine de nemli ve retici bir tartmay ateledi ve Akdeniz fikrini tarihin sayfalarna yazd.

    5helomo Dov Goitein'in duruu Henri Pirenne tarafndan ne srlenden olduka farkldr. Goitein'e gre "ok saydaki

    snra ve srekli savalara ramen, insanlar ve eyalar, kitaplar ve fikirler Akdeniz'in bir ucundan dierine zgrce dolam

    t".8 Akdeniz'in siyasal birliinin paralanmasna ramen, ki bu gzard edilemeyecek bir tarihi olgudur, Akdeniz dnya-snda ekonomik ve kltrel bir birlik varln srdrd. En azndan l3. yzyln sonunda Orta Asya'nn uzak topraklann-dan gelen istilaclar Akdeniz dnya dzenini iddetle degitirinceye dek srekli bir ticari dei toku devam etmekteydi. Goitein'in Akdeniz'i e ayrlmt: Levant (Msr ve gneybat Asya'nn Mslman topraklar), Marip (Fas, Cezayir, Tunus, Libya ve Ispanya) ve Rum (Bizans ve Bat Avrupa). Goitein za-man zaman Mezopotamya'nn i blgelerini ve Iran' da kendi

    7 Henri Pirenne, Mohammed and Charlemagne, Londra, George Alien &: Unwin Ltd., 1939. Bu kitap Pirenne'in almasnn ilk Ingilizce evirisidir.

    8 Shelomo Dov Goitein, "The Unity of the Mediterranean World in the Middle Ages", 5tudia Islamica, 12 (1960), s. 29-41.

    36

  • Akdeniz dnyas kavramna eklemiti. Bu, byk oranda bir Mslman deniziydi. Goitein tarafndan tasvir edilen Yahudi topluluklar, "Arap Dnyas'nn Yahudi Topluluklan"yd. "Ak-deniz" terimi Goitein'in opus magnum'unun balgnda grl-mektedir ancak hakknda yazdg "Bir Akdeniz Toplumu"nun pek ok toplumdan yalnzca biri oldugunu aklmzda tutmalyz. Shelomo Dov Goitein 1923'te geldigi srail'de otuz yldan uzun bir sre kald ve 1928'den itibaren Kuds'teki brani niversitesi'nde profesr oldu. 1957'de ABD'ye tand ve A Mediterranean Society: The Jewish Communities of the Arab World as Portrayed in the Documents of the Cairo Geniza'nn be cildi Berkeley, California'da baslld.9 ok saydaki eserleriyle Goitein Yahudi halknn tarihine k tuttu. Yahudi halknn ncelikle bir Akdeniz halk oldugunu iddia etti ve ortaag Ya-hudi toplumunu Akdeniz kltr erevesinde sunmaya al

    t. Goitein titizlik ve sevgiyle ortaag Akdeniz Yahudilerinin hayatlannn pek ok evresini, her birinin topluluk yaplann, ekonomik faaliyetlerini, aile yaamlann, ocuklannn egitim i-ni ve bunlann yansra maddi uygarlklann, yani bannmay, giyimi ve bunlann pazar degerlerini, gda ve gnlk beslenme

    alkanlklann detayl olarak anlatt. Goitein dikkatini bu or-taag Yahudilerinin ruhani yaamlanna da yneltti ve okula gitmi ve egitimli insanlan tercih etmelerinin zerinde durdu. Akdeniz Yahudi toplumunun tm Akdeniz toplumunu temsil edecek tipik bir rnek oldugunu ne srd. Bu durumda, Ka-hire Geniza'nn belgelerini yazan ve toplayan Yahudiler getto-larla snrlandnlmamlard, aksine komulanyla paylatklan hayat deneyimlerinde etkin bir role sahiptiler. Bu yzden Ka-hire Geniza yalnzca Msr' ve Msr'n topraklann temsil et-mez, daha ok Akdeniz dnyasn bir btn olarak yanstr. Goitein'in inceledigi dnem 9. yzyldan 12. yzyla kadar olan ksm kapsar, yani Haham Sa'adia Gaon'un zamanndan (882-942) bn Meymun'un zamanna (1135-1204) kadar. Mi-9 5helomo Dov Goitein, A MediteITanean Society. The Jewish Communities of the

    Arab World as Portrayed in the Documents of the Cairo Geniza, Berkeley-Los An-geles-Londra, 1967-1988.

    37

  • na (c. 200) ve Talmud (c. 500) zamannda agrlkl olarak bir tarm toplumu olan Yahudi toplumu 9. ve o. yzyl Msl-man uygarhgnn belirleyici zelligi olan ticaretle ugraan ehir toplumuna dogru bir degiim geirmiti. Goitein, kii hu-kukunun adli sistemi, Roma hukuku aratrmalarndaki aa

    mal canlanma, ticari devrim ve ll. yzyldan itibaren ortaag ehirlerinin yeniden ortaya k sayesinde varlgn devam et-tiren bir Akdeniz birliini ortaya kard. Henri Pirenne'in kendi zamannda dikkatini ortaag ehirlerinin ortaya kna yneltligini hatrlayabiliriz. 10 Her eyden nemlisi Goitein, Akdeniz dnyasnda hala devam eden Roma hukuk ve yne-tim geleneginin dayankllnn altn izmitir. Islam fetihle-riyle Akdeniz birliginin tamamen daldgn iddia eden nc-l Pirenne'in aksine Goitein, Akdeniz'in insanlarn, eyalarn,

    kitaplarn ve fikirlerin srekli dolamn saglayan tarihi ro-lnde kesin bir devamllk alghyordu. Aslnda hem Pirenne hem de Goitein ehirlere ve ehirlerde yaayanlara yksek Or-

    taan ortaya k ve ekillenii konusunda nemli bir rol yklemiti. Goitein, o. yzyldan itibaren Msr' yneten Fa-umiler gibi siyasi otoritenin ekonomiyle ilgili meselelere kar

    mad bir dnyada hkm sren liberal, serbest, merkantilist bir ekonomi ortaya koymutu. Byle yaam koullar hareket-

    lilii kolaylatrarak kltr ve bilginin Akdeniz boyunca yaylmasn ve ak, oulcu bir toplumun ortaya kmasn salad. 5helomo Dov Goitein aslnda sonradan tarihi olmu bir dilbilimciydi ve dilbilirni, tarihi, felsefeyi ve edebiyat da ie-ren gerekten de disiplinler aras bir aratrma yrtmt. Goitein daha henz 1960'larda yalnzca geleneksel yazl kay-naklar okumay ve aratrmay tatmin edici bulmayan ve a-

    ltklar konunun kapsamn geniletebilmek iin gstergebi-lim, edebiyat, antropoloji ve hukuk gibi dier bilimleri de kul-lanan gnmz tarihilerinin tutumunu benimsemiti. Geniza belgelerini aratrmasnn ardndan, Goitein bu belgelerde

    10 Henri Pirenne, Medieval Cities. Their Origins and the Revival dJ Trade, Prince-ton, 1927. Franszca yaym: us villes du Moycn Age. Essai d'hisoiye tconomi-que et sociale, Brksel, 1927.

    38

  • bahsedilen insanlann kusursuz portrelerini izdi. Yahudi bilgi-ni (talmid ~ahham), bankeri, topluluk liderini, zanaaty, sey-yah, doktoru, eczacy, filozofu ve airi incelerneyi seti. Go-itein iin tm bu lkeler Mslman dnyasnn bir parasyd ve hepsinde de Akdeniz dnyasna ait benzer zellikler fark

    etmiti. Goiteln pek ok adan Kastilya'daki Toledo'yu Abba-silerin Bagdat'yla e grm ve Mslman Toledo'nun o85'te

    Hristiyanlarca alnm olmasna ve Reconquisa savalannn 9. yzyldan itibaren devam etmesine ragmen her ikisi de ayn Mslman dnyasna aitmi gibi bu ikisi arasnda paralellikler

    izmitir. Eserinin beinci cildinin sonsznde Goitein, Braudel'in

    eserinin 11 yaymlandgn bildigini itiraf etti ancak" 16. yzyln ikinci yans iin zaman ayramayacagn" dnmt. Go-itein, ancak Braudel'in eseri ngilizce olarak karton ciltli halde bulunabildigi zaman onu okumaya balamt ve "ksa sre sonra, daha nce okumadg iin piman" olmutu.

    Akdeniz, Braudel'in ciltlik La Medilerranee et le monde Mediterraneen tl l'epoque de Phillipe II adl eserinin gerek kah-ramandr. Braudel hayatnn neredeyse krk yln aratrmasna adamu. ll. Philip'in hkmdarlg srasnda (1527-1598) Akdeniz dnyas konulu doktora teziyle ugrarken 1923 y

    lnda kitab zerinde almaya balad1. Braudel'in opus mag-num'unun ilk Franszca basks 1949'da yapld. Bunu 1966'da ikinci ve gzden geirilmi bir basks takip etti. Sonraki yllarda daha fazla basklan yapld1. 12 Femand Braudel akademik kariyerine politik ve diplomatik tarih grencisi ve bilim adam olarak balam olsa da ok zaman gemeden dikkatini sosyal tarihe yneltti ve bir anda "Annales Okuunnun nclerinden biri haline geldi. Ancak yalnzca akademik aratrmalar onu tatmin etmiyordu, sradan insanlara da hitap etmeye uygun

    II femand Braudel, La Mediterante et le monde mediterrantm a I'epoque de Philip-pe ll, Paris, Arrnand Colin, 1949; . ed.: 1966. Ingilizce ev. New York, Harper & Row, 1972.

    12 megin: femand Braudel, La Mediterrante et le monde mediterranim il I'tpo-que de Philippe Il, 9. ed., Paris Armand Colin, 1990.

    39

  • dnyordu. 1977'de La Mediterranee, l'Espace et l'Histoire13 baln tayan bir albm yaymlad. Albmde, Akdeniz man-zaralarnn ve insanlarnn resimlerinin ve illstrasyonlarnn yansra Braudel ve iki rencisi, Filippo eoarelli ve Maurice Aymard tarafndan yazlan alu deneme de bulunmaktayd. 1985'te Parisian Editing House Flammarion bu denemelerin yeni bir derlemesini yaymlad. 14 Tarihi aklarken Braudel iin

    asl nemli olan mekan ve zamand. "lnsan faktrne zellikle deinerek corafya"y alt ancak "Bu daha fazlas; belli bir tr tarihi aktarmak iin gsterilen bir aba" idi.15 Braudel Ak-deniz'de mekan daha kk blgesel, toplumsal ve kltrel

    yaplar biraraya getiren bir st yap olarak kabul ediyordu. Akdeniz st yaps kresel bir dzleme yerletirilmitir ve ku-

    zeybat Avrupa ve Ortadou gibi st yaplarla karlkl iliki halindedir. Akdeniz st yaps ncelikle corafi snrlarla belir-lenmitir: Douda ve gneyde ller, batda Atlas Okyanusu ve kuzeyde bir dizi nehir bulunur. Braudel Akdeniz dnyasnda

    topografyasna gre blnm pek ok alan alglyordu. "Ak-deniz'in en az iki yz bulunmaktadr. llk olarak yaamsal neme sahip ovalar tarafndan blnen sk dalk yarmadalardan oluur. Bunlar ltalya, Balkan Yarmadas, Asya Minr, Ku-zey Afrika ve lber Yarmadas'dr. lkinci olarak, bu minyatr

    anakaralarn arasnda geni, karmak ve paralanm deniz uzantlar bulunur, Akdeniz tek bir denizden oluan bir varlk deil, bir denizler btndr" .16 Ayn zamanda farkl politik, kltrel ve dini inanlarna ramen Akdeniz dnyasnn ru-hundan ilham alarak birarada yaayan topluluklar da Akde-niz'in zelliklerindendir. Bu toplumsal gruplar bir dizi karhkit iliki srdrmektedirler. Hepsi tek bir Akdeniz dnyasyla

    13 Femand Braudel, La Mtditerrante. "Espaa et "Histoire, Paris, Arts et Metiers Graphiques, 1977.

    14 Femand Braudel, La MediUrranee, "Espace et "Histoire, Paris, Flammarion, 1985.

    IS Femand Braudel, The Mediterrancan and the Mediterranean world in the age of Philip ll, New York, Harper &: Row, 1972, I, s. 21.

    16 A.g.c., s. 25.

    40

  • kaynam olma lan na ramen her biri kendi zelliklerini ko-rumaktadrlar. Corafi ayrmlar, Mslman ve Hristiyan dn-

    yas ya da modem an Osmanl ya da Avrupa imparatorluk-lar gibi kar karya gelen tarihi uygarlklann vatan haline gelmitir. Pirenne ve Goitein'in kendi eserlerinde araurdklan eski uygarlklar haurlayalm. Bu yzden Akdeniz dnyas hem birliin hem de oulluun ayn anda var olmasna izin veren

    karmak bir sistemdir. Braudel, Akdeniz havzasnda var olan benzer iklimsel ve cOrafi koullann uzun dnemde bu " De-niz"in 17 kylannda ortaya kan ve gelien uygarlklardaki in-san yaamlan zerinde ayn ve tek bir etkiye sahip olduunu iddia etmiti. Braudel'in bu gzlerni, iklim olaylannn ve bun-

    larn insan varl zerindeki etkisinin Hellenistik ve Ortaalardaki alglann hatrlatmaktadr. Ancak Akdeniz birliini ortaya karan yalnzca doal evre deildir. G, igal, koloni-

    letirme ve hac gibi tarihi sreler de ortak anlann, mitlerin, kltrn ve ticari deiimin yaylmasna katkda bulunmutur. Braudel tarihte zamann alglanmas konusunda yeni bir l model ortaya koymutur: longue durte, tarihsel olaylann dn-gsel olarak ortaya k ve ksa dnemli tarihsel deiim. IS Birka yl, birka gn hatta birka saat gibi ksa dnemli olay-lara odaklanan pozitivist tarih yaklamnn aksine zaman lon-gue duree'de alglamay seen Braudel, Akdeniz uygarlklarnn yaam koullanndaki birlik ve benzerliin nasl kurulduunu ve yanyana var oldUunu longue duree'de gzlemledi. Annales Okulu'nun histoire evtnementielle'e kar yapt tm eletirilere ramen, ki Braudel yalnzca Fransz Devrimi'ne ya da 1848

    olaylarna odaklanan rencileri kmsemiti, tarihte les eve-nem en ts 'n yeri ne gzard edilmiti ne de reddedilmiti. Les evtnements, kresel zaman ve mekandaki tm tarihsel deiimin asl unsurlanndan biri olarak grlyordu. Femand Bra-udel Akdeniz dnyasnn uygarl zerinde durdu: Yunan-

    17 A.g.e., s. 16. 18 Femand Braude!, "Histoire et sciences socials. La !ongue durte". Annales, Eco-

    nomies, SOcietts, Civilisations, Ekim-Aralk, 1958, s. 725-753. Yeni yay.: Fer-nand Braudel, Ecrits sur I'Histoire, Paris, 1969, I, s. 41-63.

    41

  • Bizans, Roma-Latin ve Mslman. La Mediterranee'in ilk cildi blgenin cografi evresinin rolne ve bu kalpla insann ilikisine adanmt. Bu, sz konusu mekann fauna ve floray, ada-

    lar ve yarmadalar, daglan, plato ve ovalan, deniz uzantlarn, sahil eritlerini, anakaray, mevsim dzenlerini, g yollarn, koloniletirmeyi ve ehirleri kapsayan histoire immobile'i sunan ilk devirdir. Braudel'in Akdeniz birliginin oluumunda

    ky ehirlerine birinci derecede rol verirken ve dag kylerini tecritin ve inzivann temsilcisi olarak grmesi dikkate degerdir. Akdeniz birliginin kurulmasnda kenti ve kentlerin katksn tercih ederken Braudel, daha nce Pirenne tarafndan izlenen ve ayn zamanda Goitein'in de onayladg yolu izlemektedir. Yukanda deginilen eserinin ikinci cildinde Braudel, histoire im-mobile'in art alanna kar tekrar gruplamann ve toplumsal

    yaplann dinamik tarihini ve ekonomik gelimelerin ve karlkl ilikilerin ritmini tartrken tarihsel aratrmann ikinci bir dngsn sunmaktadr. Eserinin nc cildinde Bra-udel, les evenements'e dner ve 1550-1601 arasndaki olaylar titizlikle inceleyerek kahramann tarihteki roln aratrr. Braudel, Akdeniz tarihinde byk bir degiimle sonulanan uzun 16. yzyl (l630'a kadar) aratrmtr.

    Gerekten de Akdeniz fikri blgede yaayanlarca anla1amamtr. Ancak, zaman zaman bunun baz Akdeniz lkele-rindeki belli gruplarca kabul edilebildigini ve bu gruplarn mi-

    raslarnn ve inanlarnn bir ksmn meydana getirdigini unutmamamz gerekir. Byle bir sre 1970'lerden beri srail'de meydana gelmektedir. Akdeniz kimligini kabul eden ke-sin bir toplumsal egilim gzlemlemekteyiz. Bir yandan bu egi-\im, aile kkenleri Ortadogu'ya dayanan sraillilerin paylatg Dogulu kimligini reddetme arzusunun bir sonucu olabilir. te yandan, baz srail toplumsal evrelerinde oluan buna kart, yani kendilerini herhangi bir Avrupal kimliginden yabancla

    trmay amalayan bir drtnn sonucu da olabilir. srail top-lumu kat birok kltrllk toplumsal ideolojisi dnemin-den gemektedir. Atalardan kalma gelenekler Hristiyan ya da Mslman lkelerden gelen Yahudileri srailli Araplarla kay-42

  • natran modem bir toplum yaratmak iin kullanld. Bu top-luluklar tarihe, hukuka ve modem yaama yaklamlarnda birbirlerinden farkldr. Devlet ve din arasndaki iliki buna bir rnektir. Kkenlerinin izini Latin Avrupa ile bunun tarihi ve kltrel bagmllklanna kadar gtren pek ok Bat toplumu devlet ve kilise arasnda anayasal bir aynm kurumsallatrm

    lardr. Mslman toplumlann ogunda byle bir aynm yaplmamtr. Biz Akdeniz halklar, Akdeniz dnyasnn tarihi ve kltrleri zerine almal ve aratrma yapmalyz, bylelikle Akdeniz fikrini geleneksel kalplara gre degil bilginin ve bil-giyi onaylamann saglam temellerine dayanarak alglayabilir ve benimseyebiliriz. Kkenlerini hem dogudan hem de Avru-pa'dan alan srail toplumu, tarihilerin ve sosyal bilimcilerin, edebiyat eletirmenlerinin, antropologlann ve dilbilimcilerin Akdeniz fikrini gittike daha fazla kucaklamaya egilimli ok kltrl bir toplumda tarihsel, toplumsal ve kltrel yeniden

    gruplanmay, kaynamay ve karlkl gelimeyi aratrmalarn saglayacak bir laboratuvar ilevi grebilir.

    EVIREN Ik Demirakn KAYNAKA Braudel, F. (1949), La Mediterranee et /e monde mediterraneen c I'epoque de Philippe

    II, Paris, Armand Colin; (1966), 2. gzden geirilmi yaym, Paris, Armand Co lin; (1990), 9. ed., Paris, Armand Colin; (1972) Ingilizce ev.: New York, Harper Ei: Row. Trke ev.: 1993, ii. Fe/ipe Dneminde Akdeniz ve Akdeniz Dnyas, ev. Mehmet Ali Klbay, Ankara, Imge Y.

    - (1969), "Histoire et sciences sociales. La longue dUrl!e", Anna/es, Economies, So cietes, Civilisations, Ekim-Aralk 1958, 725-753. Yeni yaym: F. Braudel, Ecrits sur /'Histoire, Paris, 1969.1,41-83.

    - (1977), La Mediterranee. I'Espace et I'Histoire, Paris, Arts et Metiers Graphiques. - (1985), La Mediterranee, I'Espace et I'Histoire, Paris, Flammarion. Febvre, L. (1940), "Patate et pomme de terre", Anna/es d'histoire social, Ocak

    1940, II, 29, s. 643-645. Goitein, S.D. (1960), ''The Unity of the Mediterranean World in the Middle Ages",

    Studia /s/amica, 12, s. 29-41 . - (1967-19B8), A Mediterranean Society. The Jewish Communities of the Arab World

    as Portrayed in the Documents of the Cairo Geniza, Berkeley-Los Angeles-Londra. Lopez, R. (1962), Naisance de I'Europe, Paris, Armand Colin.

    43

  • Matvejevic, P. (1992) Breviaire mediterraneen, Paris, librairie Artheme Fayard. branice ev. (2001) Tel Aviv, MiskaL.

    Mendelson, D. (2002), "The Idea of the Mediterranean in Early Nineteenth-Cen-tury French literature", Mediterranean Historical Review, 17/1, s. 25-48.

    Pirenne, H. (1925), Medieval Cities. Their Origins and the Revival of Trade, Prince-ton. Franszca yay. (1927): Les vii/es du Moyen Age. Essai d'histoire economique et sodale, BrkseL.

    - (1983), Ortaa Avrupasnn Ekonomik ve Sosyal Tarihi, ev. Uygur Kocabao!jlu, Istanbul, Alan Y.

    - (1922-1923) "Mahomet et Charlemagne. Un contraste economique: Merovin-giens et Carolingiens", Revue belge de philosophie et I'histoire.

    - (1939) Ilk Ingilizce ev.: Mohammed and Charlemagne, Londra, George Alien fg; Unwin Ltd.

    - (1957), Mohammed and Charlemagne, New York, Meridian Books. - (1984), Hz. Muhammed ve Charlemagne, ev. Mehmet Ali Khbay, Ankara, Bi-

    rey ve Toplum Y.

    44

  • Prens, Adil Sultan ve Akdeniz'de Modern an Balangc lINDA T. DARLING

    Machiavelli'nin Prens kitabnn LS13 ylnda k ounlukla Avrupa siyasal yaamnda Hristiyanlk inancyla gvence alu-na alnm ve "feodalite" ad verilen kiisel sadakat ve teslimi-yet balan stne kurulan ortaa ilikilerinden, snama ve denge ilikileriyle gvenceye alnm iktidar ve kara dayal modern .siyasal ilikilere geii gsteren simgesel bir hareket olarak kabul edilmitir. 1 Bu deiim lSOO'lerde ortaadan ye-

    niaa olan byk dnmn paras olarak grlmtr ve tarih yazmnda bir nkabul, popler kltrn bir paras ola-cak kadar da uzun sredir Avrupa tarih yazclnn bir para-

    sn oluturmutur. fakat son zamanlarda, zellikle de Avrupa balarn dnda kullanldnda bu dnemlerneye kar k l

    maktadr.2 Bu bildiri, tersine, yalnz Avrupa blm iin deil, btn Akdeniz iin yakna grnn uygulanabilirliini ileri srmektedir.

    rnein bkz. Garrett Mauingly, et aL., Renaissance Profiles, New York, Harper Torehbooks, 1961, s. 19. Bu bildiri halen zerinde allmakta olan daha uzun bir araurmann zetidir.

    2 Peter van der Veer, "The Global History of 'Modemity'; Journal of the Econo-mic and Social History of the Orient, 41 (1998) s. 285-94; On-Cho Ng, "The Epoehal Coneept of 'Early Modernity" and the Intellectual History of Late Im-perial China" ,Journal of World History, 14 (2003) s. 37-61.

    45

  • Avrupa'da 18. yzylda Aydnlanma srasnda, 1500'den iti-baren olan dnem "modem" olarak adlandmlmtr. Modem ada endstriyel ve kapitalist dnem sre ve nem olarak arln koruduundan, "modern" szc sanayi a, yeni bir dnem iin kullanlm ve "yenia" Rnesans ve Aydnlanma iin kullanlr olmutur. Ayn zamanda, yer krenin kefi, smrgecilik ve kapitalist kurumlarn gelimesi, siyasal yaamn daha byk ve yetenekli devletlerde younlamas, rasyonalizm, amprisizm ve seklarizm gibi daha nce dnem iin vurgulanan niteliklerden daha karakteristik zellikler ha-line gelmitir. Dnemin bu yeni zellikleri, eskiler gibi, baka yerde deil, Avrupa'da meydana gelen deiimler olarak grl-

    mtr. Oysa daha yakndan bir bak, bu dnmlerin, zel-likle de yenia Avrupa'snn nitelei olan siyasal dnmn,

    ayn sonular dourmasa da, belirli derecelerde btn Akde-niz'de yaandn gsterecektir. Dolaysyla ben, yeniaa ait

    dnmn yalnz Avrupa'ya zg deil, en azndan Akdenizli bir olgu olarak nitelendirilmeyi hak ettiini dnyorum. Bu

    bak as dou ve gney Akdeniz 15. ve 16. yzyllar siyasal yaznnn incelenmesinden ortaya kyor.

    1500'lerde slam siyasal dncesine ait grlmedik derece-de youn almalar yaplmtr. Bu eserler eitli disiplinlere aittir, felsefe, tarih, dinsel gerekirlikler, kltrel aratrma, edebiyat gibi ve eitli dillerde -Arapa, Farsa, Osmanlcayazlmtr. Sonu olarak, olaandr ki hepsini birarada incele-yen kiiler olmamtr ve imdiye kadar kronolojik olarak yan-yana getirilip tasnif edilmeleri bilim dnyasnn yapmad bir

    i olarak kalmtr. Oysa bu eserlerin ve Machiavelli'nin Prens'inin ayn zaman diliminde ortaya kmalar tedadfi de-

    ildir. Bunlar tesadfen ayn zamanda yazlm bamsz eser-ler deil, Timurlu, Akkoyunlu, Memluk ve Osmanl lkelerin-de siyasal davran ve adalet tanm stne ayn anda yrt-len bir dizi artmaya yaplm katklardr.

    Bu durum bu ada btn blgede gerek bir siyasal deiimin yaandn gstermektedir; bu, Machiavelli gibi yazarlar etkileyen, siyasal geleneklerini yeniden dnme ve eitli 46

  • ynlerini yeniden deerlendirmelerine yol aan bir deiimdir. Bu siyasal deiimin Akdeniz'in br yakasnda, Avrupa'da olan deiimle akmas, onunla btnyle ilikisiz olamaya-

    can da gsterir. Bu eserlerden bazlarn tanttktan sonra, bu alma bu deiimin yapsn ve dnemin ok daha iyi bili-nen Avrupa siyasetiyle ilikisini de tartacak. Genel olarak bu eserler, daha nce tarihsel balamlarndan ok edebi ynleriy-le zmlenmilerdir. Tarihsel bir zmleme ise tek tek eser-lerin zellikleri stnde deil, fakat katkda bulunduklar si-yasal sylem stnde duracakur.

    Hkmet stne Ortadou sylemleri Batdan dOuya doru giderek gney ve dou Akdeniz'in ISOO'lerdeki siyaset yazn stnde ksaca duraym. Msr'daki Memluk lkesinden balarsak, s. yzyl sonu eseri, Ibn'l-

    Azrak'n (. 1491) Bedai's-Silk ii Taba'l-Mlk [Iktidarn Yaps Hakknda Muhteem Satrlar, nl tarihi ve "toplumbili-min babas" Ibn Haldun'un3 Tarihe Giri veya Mukaddime adl eseri hakkndadr. Ibn Haldun'a gre, adil sultann grevi top-lumu korumak, dmanlklar ve mlkiyete saldrlar gider-mek, pazar denetlemek, szlemeleri geerli klmak, gvenilir ake basmak ve insanlarn kendi paylarna den yaamdan

    honut olmalarn salamaktr. Ibn al-Azraq'n, Msr'da 15. yzyl sonunda yazlan dier eserler gibi, bu grlerden yine-ledikleri, Memluk dnemi siyasetinin anahtar konularna y-neliktir: Sultan Kaytbay'n ve el-Guri'nin halkn adalet duygu-

    larn tatmin etmekteki, Msr'n Portekiz basknlarna karlk baharat yolundaki konumunu ve Arabistan'n kutsal ehirlerini kafirlerin yamalarndan korumaktaki baarszlklar. Bu

    sultanlarn adaletsizlikleri ncekilerden daha fazla olmayabilir fakat siyasal baarszlklar daha derin bir anlam tamaktadr:

    3 Abu 'Abd Allah ibn al-Azraq, Bada'i' al-Silh f Taba'i' al-Mil/, ed. 'Ali Sami al-Nashar, 2 C , Badat, Wizarat al-I'lam, 977-78; bn Khaldun, The Muqaddi-mah: An lntroduction to History, Franz Rosenthal (ev.), 3 C., New York: Pan the-on Books, 1958.

    47

  • Onlann ynetimi ilahi destekten yoksundur.4 Baka bak asyla, jeopolitik deiim ar svari kuvvetlerinin zamannn getii ve halkn deerleriyle uyum salamayan yneticilerin yetersizlii anlamna gelmektedir. 151 Tye gelindiinde, Msr

    llar Osmanl ynetimini, lkelerini saldnlardan korumas ve ekonomik ileyii ve hukuki ynetimi salamalan kouluyla kabul etmeye hazrdlar.

    Osmanl mparatorluu'nda da dnemin tarihleri hkmet konusundaki sylemi yanstr. ll. Mehmet'in hazine arayyla

    mallann elinden ald cephedeki savalara yaknlk hisse-den tarihiler, ll. Mehmet'in emperyal deiiklikleri, baskn merkezi denetim ve ar vergilerine kart olarak ilk dnem

    Osmanl fatihlerini slamk ve adalet iin savaan heteredoks airet savalar olarak resmederler. Saraya yaknlk duyan ta-rihiler ise, airet savalann ortodoks bir tonlama iinde su-narlar ve emperyal hkmeti znde adil, yalnzca ll. Bayezit

    tarafndan yaplan kk deiikliklere muhta biimde izer-ler.5 Bayezit ynetimi, Tursun Beg'in Tarih-i Eb'l-Feth eserinde Mehmet'in erdemlerinin yceltilii ve adaletsizlie kar uyan-larla da karlamur.6 Daha eletirel bir tonlama Bayezit'in

    olu Korkut'ta grlr; babasnn hkmetini, Islami bilimler tarafndan ortaya konduu biimiyle ilk slam cemaatinden ok fazla sapm olmakla sular.7

    Osmanllann siyasal adaleti sava bir bak asndan b-rokratik bak asyla tanmlamasna geiinin bir esi de Ak-

    4 Muhammad ibn Ahmad ibn Iyas, An Account of the Otoman Conquest of Egypt in the Year A.H. 922 (A.D. 1516), WHo Salmon (ev.), Londra, Royal Asiatic So-eiety, 1921; rp!. Halil Inalck, "How to Read 'Ashik Pasha-zade's History", Co lin Heywood ve Colin 1mber (ed.), Studies in Attornan History in Honour of Professor V L. Mtna-ge, Istanbul, Isis Press, 1994, s. 139-56; rp!. Halil Inalck, Essays in Attornan History, Istanbul, Eren Yaynclk, 1998, S. 31-50.

    6 Tursun Beg, The History of Mehmed the Conqueror, Halil Inalck ve Rhoads Murphey (ed.), Minneapolis, Bibliotheca Islamica, 1978.

    7 Comell H. Fleischer, "From ehzade Korkud to Mustafa Ali: Cultural Origins of the Attornan Nasihatname", Heath W Lowry ve Ralph S. Hattox (ed.), lllrd Congress on the Social and Economic History of Turhey, Istanbul, Isis Press, 1990, S. 70-73.

    48

  • koyunlu filozof Celaleddin Davani (. 1503) tarafndan yazlan Ahlak- Ce/ali adl siyaset felsefesi stnde kitapta grlmekte-dir.B Davani ll. Mehmet'in adadr ve Mehmet onu Osmanl

    sarayna ekmek iin cmert hediyeler yollamur. Ahlak- Ce-lah Osmanllara Yakndou devlet geleneini zetleyen sekiz katl Adalet Dairesi'ni getinnitir. Bu eser, Cornell fleisscher'in iaret ettii gibi, 16. yzylda Knalzade'nin yazd Ahlak-

    'Ala' adl eserin kaynadr ve Adalet Dairesi adnn verilii de bu eserdedir.9 Knalzade'nin eseri Osmanl hkmet sistemini geleneksel siyaset felsefesi iine dahil etmitir; adalan Celal-zade ve Ebussuud ise onu Islami hukukla btnletinnilerdir. Bu abalarla, Osmanl siyaset dncesi gerek siyasal etkinlik-lerle iselolarak daha tutarl ve meru hale gelmitir.

    Davani'nin hamileri Akkoyunlularn balangc airet yamacldr fakat ynetimlerini lslamlatnlm Trk airet ide-olojisi ile YakndoU devletinin ynetici geleneklerini kayna

    trarak merulatnnlardr.'o Davani'nin hkmet formln dile getiri biimi, Akkoyunlu toplumundaki toprak mlki ye-tiyle glendirilmi gl hiyerarik eilimi yanstr. Akko-yunlu lkesi, ounluu airet gruplannn nderleri veya dini kurum ve nderler olan gl toprak beylerine ynettikleri halk ve toprak stnde neredeyse tam egemenlik tanyan bir sistemdir." Sultan Uzun Hasan (1457-1478), ynetimi srasn-

    8 Jalal al-Din Muhammad Davani, Akhlaq-i Jalali, Lucknow, Matba'-i Munshi Naval Kishur, 1866; S.H. Deen (ev.), The English Translation oj "The Akhlak-i-Jalali", A Code oj Morality in Persian, Lahore, Sheikh Mubarak Ali, 1939; daha eski ve eksiksiz bir evirisi iin bkz. W E Thompson, Practica Philosophy of the Muhammadan People, Londra, Oriental Translation Fund, 1839.

    9 Come H. fleischer, "Royal Authority, Dynastic Cyclism, and 'bn Khaldu-nism' in Sixteenth-Century Ottoman Letters",Journal of Asian and African Stu-dies, 18 (1983), s. 198-220; Knalzilde 'Ali eleb, Ahlak-i 'Ala'i, Bulak, s. y., 122811832-33.

    10 John E. Woods, The Aqquyunlu: Clan, Confederation, Empire, y. ed., Salt Lake Ciy, University of Utah Press, 1999, s. 16-19 Uohn E. Woods (1993), 300 Yl

    lk Trk ImparatorluguAkkoyunlular, ev. Sibel zbudun, Istanbul, Miiyet Y.. II The Cambridge History of Iran, Sir Harold Bailey, Peter W. Avery, et aL. (ed.), 7

    C., Cambridge, Cambridge University Press, 1968-91, C. 6, s. 497, SOO, SOL, 510; Jean Aubin, "Etudes safavides, i: sah Isma,1 et les notables de l'lraq per-san", Journal of the Economic and Social History of the Orient, 2 (1959) s. 39-

    49

  • da, bu gl toprak sahipleri snfyla kendi kuvvetlendirilmi ve merkezi ynetimi arasndaki blnml, amtsal inaat projeleriyle ve bilim ve edebiyata zellikle slami kltrn b-yk siyasal yaznna verdii destekle dengelerneye altl. 12 Sonraki, Sultan Yakup (1481-1490) gibi Akkoyunlu ynetici-ler, vergi toplama hakkn elde etmeye altlar, retim ve ti-caretten alnan vergiyi azaltmak veya kaldrmak, vergi yanl

    lklarn dzeltmek iin mcadele ettiler. Hanedan kavgas ne-deniyle Osmanllara snmak zorunda kalan Sultan Ahmed (1496-1497) Akkoyunlu paralara ayrlm toprak sistemi ye-rine, Osmanllardaki gibi merkezi denetim altnda bir sistem geirmeye bile alt, dini mlkiyet zerinde Osmanl tarz re-formlar yapmak ve airet hukuku yerine Islami hukuku geir-mek iin urau.1] Gl toprak sahipleri bu deiikliklere

    kar direndiler ve bu konudaki epik mcadeleler imparator-luu bld.

    Reform konusundaki atmalar Akkoyunlu yazmna ege-men olan adalet ve nderlik sylemini retti.. Maverdi'nin al-Ahham al-Sultaniyah adl eseri o dnemde Farsa'ya evrildi. Tarihi veya edebi kahramanlk destanlar halktan ilgi grd ve hkmet stne syleme katkda bulundu.14 Dnemin en b-yk siyaset dnr Fadlullah b. Ruzbihan sultanlarn re-

    formlarn Islami hukukla uzlatrmaya alt. Sultan Ya-kup'un "an dzenleyicisi" olduunu, nk hukuk d

    43; Woods, a.g.e., s. 106-7. Byk toprak sahipleri arasnda Safavi sun tarikat da vardr.

    12 Woods, a.g.e., s. o8 ve n. 97, s. 109, 137-40; Ann K. S. Lambton, Landlord and Peasant in Persia, y. ed., Londra, i. B. Tauris, 1991, s. o; B. W Robinson,

    Fifternh-Crntury Persian Painting: Problems and Issues, New York, New York University Press, 1991, s. 21-43; Walther Hinz, "Das Steuerwesen Ostanatoli-ens im IS. und 16. Jahrhunden", Zeitsehrif der Deutsehrn Morgenlandisehrn Gesdlsehaft, 100 (1950), s. 177-201; Cambridge History of Iran, c. 6, s. 507.

    13 Woods, a.g.e., s. 158. 14 Mohammad-Taqi Danishpazhouh, "An Annotated Bibliography on Govem-

    me nt and Statecraft", Said Amir Arjomand (ed.), Auhority and Politieal Cultu-re in Shi'ism, Albany, State University of New York Press, 1988, s. 213-39; Ire-ne Mtlikoff, Abu Muslim, le "Porte-hache" du Khorassan, Paris, Adrienne Ma-isonneuve, 1962, s. 77-79.

    50

  • vergileri kaldrdgn, askerler tarafndan tahrip edilen ekini tazmin ettigini, arab yasakladgn, ryasnda peygamberi grdgn ve genelolarak Islami hukuku glendirdigini ileri srd. ls Din alimleri iin hazineden para ayrlmasn savunan Davani, Yakup'un vergi gelirlerini kesmesini "tiranlk ve bas-k" olarak adlandrarak bu adaletsizlik sona erdirilene kadar hkmete hizmet etmeyi reddetmit. Sultan Ahmed ise ya adil ynetimi balatan sultan ya da olagand aaghk bir h-kmdar olarak sunuluyordu; o ynetimini Islami hukuka da-yal gelirler stne temellendirmeye ve airet nderleriyle sa-vamak zorunda kalsa bile airet hukukunu kaldrmaya karar-

    lyd, fakat tarihi ldris Bitlisi onun adaletsizlik ve iddetinin Akkoyunlularn ynetim hakkn aldgn yazyordu. 16

    Timurlular, ynetimlerinin yalnzca ilk yarsnda bir Akde-niz devleti olmakla birlikte, 15. yzylda nde gelen Msl-man gtler. Iktidardayken pek adil davranmasalar da, miras olarak adil bir an braktlar. Sultanlarn ogu bu kavrama pek uymasa da, iki tarihileri, Mirhand ve torunu Handemir, Ti-murlu yneticileri anlatrken srarla adalet kavramn kullan-dlarY Yalnz son Timurlu, Sultan Hseyin Baykara (1470-1506), Adalet Dairesi kavramlaryla uyumluydu ve byle ta-nmland - kendisini byle tanmlad. Iktidar srasnda yazlan bir tarm el kitab, tarmsal destekle siyasal istikrarn kar

    lkl ilikisini vurgulayarak, "tarmdaki aba"larn selamet ku-

    15 Fadlullah b. Ruzbihan Khunji IsCahani, tran, ts 1478-1490: Ksaltlm eviri: Tdrtkh-i 'Alam-Ard-yi Amini, V. Minorsky (ev.), Londra, Royal Asiatic Society. 1957, s. 41,93, 75,85, 77-78; V. Minorsky, "The Aq-qoyunlu and Land Re-forms", Bulletin dJ the School dJ Orimtal and AJrican Studies, 17 (1955), s. 449-62; Maria Eva Subtelny, "Centralizing Reform and Its Opponents in the Late Timurid Period", Iranian Studies, 21 (1988), s. 129-30; Muhammad Aslam, "Fadl-Ullah bin Ruzbihan al-lsCahani", Journal dJ the Asiatic Society dJ Pakis-tan, 10 (1965), s. 126-27.

    16 Minorsky, a.g.e., s. 459-61; Woods, a.g.e., s. 145, 167. 17 Khwandamir, Habbu~-Siyar, Tome Three: The Reign dJ the Mongol and the Turh,

    Wheeler M. Thackston (ev.), Cambridge, Harvard University Depanment oC Near Eastern Languages and Civilizations, 1994, s. 307, 331, 386; Mir Khwand, History dJ the Early Kings dJ Persia, David Shea (ev.), Londra, Ori-ental Translation Fund, 1832, s. 178-79.

    51

  • rallanndan biri oldugunu ve Sasani hkmdan Anuirvan'n lkesinde ekilmemi tek bir tarla kalmamasna zen gsterdi-gini, nk tarmda zenginligin adalet ve Islami hukuku mmkn kldgn ve vergi gelirini artrdgn dile getiriyor-du.18 Tarihi Devletah, "HOTOsan'n fakirleri ve kylleri onun glgesi altnda refah ve saadet iinde yayorlar" diyor ve onun sulama sistemini geniletip tanm destekledigini anlatyordu.19 Sultan Hseyin Baykara'nn siyaseti, oysa, zenginlik ve iktidarlar snrlandrlmak istenen soylularn siyasal muha-lefeti nedeniyle baarl olamad.20

    Bu siyaseti esinleyen ynetim ideolojisi, daha sonraki rejim-Ierin gznde Timurlularn mirasnn degimez bir paras olarak kald. Bu toplumlarda adalet ve iyi ynetimin neden

    olutugu konusundaki ideolojik atma, bu Mslman yne-ticilerin aralarndaki ykc sava veya hazine rekabeti kadar nemliydi. Yneticilerin gereksinimlerini ynetilenlerinkiyle dengelemek daha zorlatka, nderlik mcadelesi de yneti-cilik ve adaletin tanmlarna dahil bir sav haline geldi. eitli basklarla yneticiler ve danmanlarna yeni talepler dayatlyordu: Hint Okyanusu'nda ve Yeni Dnya'ya yeni yollarn kefiyle sonulanan kresel ekonomik degiimler, yabanc fa-tihlerin siyasal kurumlarn ve toprak mlkiyetlerini Islami 18 Maria E. Subelny, "A Medieval Persian AgriculLural Manual in ConteKl: the

    Irshad al-Zira'a in Late Timurid and Early Safavid Khorasan", Studia Iranica, 22 (1993), s. 201-4; Ann K. S. Lambton, "Reflections on the Role of Agricul-!Ure in Medieval Persia", Abraham lo Udovitch (ed.), The Islamic Middle East, 700-1900: Studies in Economic and Social History, Princeton, Darwin Press, 1981, s. 305.

    19 Sultan-Husayn Mirza, "Apologla", W. M. Thackston (ed. ve ev.), A Century dJ Princes: Sources on TImurid History and Art, Cambridge, Aga Khan Program for lslamic Architecture; 1989, s. 374-75; Mir Dawlatshah Samarqandi, "Tadhki-rat al-Shu'ara", a.g.e., s. 61; Thomas W. Lentz ve Glenn D. Lowry, Timur and the Princely Vision: Persian Ar and Culture in he Fijeenth Century, Washing-ton, DC, Smithsonian Inslitution Press, Arthur M. Sackler Gallery, and Los Angeles County Museum of Ar, 1989, s. 254; Bemard O'Kane, Tmurid Archi-Lecture in Khurasan, n.p., Mazda Publishers, 1987, s. 5.

    20 Beatrice Forbes Manz, "Administration and the Delegation of Authority in Te-mur's Dominions", Central AsiaicJoumal, 20 (1976), s. 197,202; Cambridge History dJ Iran, c. 6, s. 133-34; Subtelny, "Centralizing Reform and Its Oppo-nents", s. 126, 135-39, 151.

    52

  • hukuk ve temaylle uzlatrmak ve Bat'nn artan tehdidine kar vergi deyen kyll ezmeden etkin bir askeri savun-ma kurmak. Yukarda anlatlan siyasal yaznn geliimi btn Akdeniz blgesinde yaanan siyasal dnmn nda de-

    erlendirilmelidir.

    Modern am bamda siyasal dnmler Timurlu, Akkoyunlu ve Memluk siyasal varlklarnn hepsi lS00'den ksa sre sonra yok oldu, yerlerine yzeyde benzer grlseler de ok farkl yapda devletler geti. 16. yzyldan

    s. yzyla kadar Hint-Mool, Safevi ve genileyen Osmanl imparatorluklar seleflerinden ok daha merkezi ve uzun mrlydler. Hanedan ve airet kuvvetlerinden ok daha faz-la devlet denetimindeki askeri birliklere ve maliyede ynetici-nin kendi mlknden ok ticaret, vergi ve krediye dayanyor

    lard. Ayn zamanda lkelerindeki dinsel kurumlar ve retici snflarla daha ok btnlemilerdi. Bu devletler, ierde hane-dan savalarna odaklanmaktan ok, darya ve yaylmaya d-nktler, askeri fetihlerden ok ticari ilikiler ve devletlerini kresel ekonomiyle ilikilendirmek ve bu noktada kapitalist dnya sisteminde evrede yer alan baml lkeler olmaktan ok, eit veya stn ortaklar olarak yer almak istiyorlard. Devletin merkezilemesi ksmen ateli silahlara doru olan as-keri dnmle Ykseldi.21 Bu silahlar eski teknolojilere gre devletin mali ve teknik ok daha fazla istihdamn gerektiri-yordu. Bunlar krsal yerine kentli glerin lehine iledi ve y-neticileri devletteki teki glere kar kuvvetlendirdi. Askere alma biimini deitirdiler ve nakit deme yaplan kyl snftan askere almann nemini artrdlar. Bunlarn kullanm ver-

    21 Bu blm ksmen, "Rethinking Europe and the Islamic World in the Age of Exploration",]oumal of Early Modem History, 2 (1998), s. nl-46'daki maka-Iemden zetlenmitir; bkz. Marshall G.S. Hodgson, The Venture of Islam, Chi-cago, University of Chicago Press, 1974, c. 3; Charles Tilly, Coereion, Capital, and European States, AD 990-1990, Cambridge, MA, BasH Blackwell, 1990 [Charles TiIly (2001), Zor, Sermaye ve Avrupa Devletlerinin Oluumu, ev. Kud-ret Emiro~lu, Ankara, Imge Y.I.

    53

  • ginin parasallamasn, kredinin artmasn ve devlete hizmet veren tccar ve finansr grubun genilemesini tevik etti.

    Halkn yeni kesimlerinin silahlandnmas ve e~itilmesi ve eski askeri aristokrasinin direnerek gerilemesi, toplumsal -zlme potansiyelini arurd. Karlk olarak, ynetim daha teca-yzkar oldu, memurlar krsal kesime kadar yayld ve devlet bi-rey olarak kyl ve kentliye daha yaklat. Tebaann askere

    alnmasnn bir baka yn devlet ideolojisi veya dinsel siyase-tin oluturulmasyd; modem a~n banda Mslman dev-let de onlan komularndan ayran resmi mezhepleri destekle-diler ve siyasalihtiyalarn karladlar, Avrupa devletleri ka-dar ar biimde olmasa da, tebaalannn dinsel inanlarn tek

    tipletirmeye alularY Ayn zamanda din adamlarn denetle-meye ve onlan devlet aygtnn paras yapmaya altlar. Yerel otoriteterin ba~ml hale getirilmesi halkn ihtiyalarn karlamak ve sorunlann zmek iin daha fazla merkezi hkmete ynelmesine yol at. Merkezi ynetim, kuauna altndaki ky-llk iin son bavuru mercii iken, artan derecede ilk merci ol-du, fakat onun fermanlannn uygulanmas eyale ynetiminin gvenilirlik ve etkinli~ine ba~lydl. Hibir modern devlet, Fransa bile, eyalet denetimi sorununu zemedi;, fakat Osman-

    llar, Safeviler ve Hint-Mo~ollar, hepsi merkezden atanan kiilerin, zellikle (sorgulanmaz oldu~u kabul edilen dinsel gveni-lirlikleri Mslman devletini destekleyen) kadlarn rollerini kuvvetlendirdiler ve yerel soylulan eyalet ynetimine kattlar. Yneticiler, sava ve hakim olmaktan nce karar verici ve de-netleyici konumuna girdiler ve ynetimin gndelik ileyiinden uzaklatlar. Byk brokrasilerin oluumu bakanlk yne-timini ve hizipili~i tevik etti ve karar vericilik byk devlet adamlaryla kadnlar dahil aile yeleriyle paylalr oldu.

    Bu zellikler modem a~n banda "Bat" Avrupa'da da g-rlr fakat yalnz Avrupa'ya ait de~illerdir. Akdeniz blgesinin btn byk devletleri bu a~n banda ayn ynde hareket

    22 Osmanllarla 5afeviler arasnda dinsel ve corafi snn izen 1555 Amasya Ba-n'nn, Avrupa'da aynsn yapan, cuius regio ei us religio, Ausburg Ban'yla ayn ylda alnas yalnzca tesadf deildir.

    54

  • etmektedir. Yani, hibir devlet kendi bana modern olmamtr, daha ok, modernlige dogru atlan bir adm, devletler aras ilikilerin btnlg iinde olmutur. Avrupa tarihileri mo-demligin birok zelliginin, bir grup olduka eit rakipler ara-

    sndaki askeri, siyasal, ekonomik ve ideolojik rekabetin dog-rudan sonucu olduguna iaret etmilerdir. Bu sonu btn Akdeniz'e uygulanabilir: Avrupa lkeleri, birbirleriyle rekabet ederken, Ortadogu devletleriyle, ncelikle Osmanl Imparator-

    ugu'yla da rekabet halindedirler. Ayn biimde, Ortadogu dev-letleri, birbirleriyle oldugu kadar, Bat'yla da rekabet ettiler.

    Modern dnmn Avrupa'da baanl oldugu fakat Orta-dogu'da olmadna hkmedilmitir. Fakat kantlar modern

    dnme ilikin bu anlayn gzden geirilmesi gerektigini ortaya koymaktadr. Durumun daha dogru ifadesi, modern

    dnmn, kuzetbat Avrupa devletlerinde, Hristiyan veya Mslman Akdeniz devletlerinden daha baanl olduudur. Modem dnm btn Avro-Akdeniz blgesinde balamt fakat Akdeniz'de 17. ve 18. yzyln baka gelimeleriyle ksa srd. Faruk Tabak'n bu kitaba yaptg katksnn da ortaya koydugu gibi, Akdeniz'de 17. yzylda iklim degiikligi bura-daki gelimeyi durdurdu, oysa Atlantik ekonomisinin baans

    kuzeybat Avrupa'da, eski Akdeniz ekonomik merkezini evre-letirecek ve kuzeybat Avrupa'y 18. yzyl sonunda kendisini yeni bir dzleme ykseltmeye yetecek kadar byk birikim

    saglad. Modern dnmn kuzey Ingiltere'de bir noktada baladn ve dnyann farkl yerlerini etkileyerek dan ya-

    yldgn sylemek yerine, modem dnmn balangc de-mek bile ok geni kapsaml bir cmle.

    15. yzyl sonu ve 16. yzyl ba Ortadogu siyasal yazn, ordunun dnm, kadnlann rol ve vezirler ve din adamla-nnn rolleri gibi, bu konularla dorudan ilgilidir. Diger ynler

    ada gzlemcilerin dikkatlerinden kamtr ve ancak yeni alarda farklanna vanmtr. Fakat Ortadogu siyaset yorum-culan iin, iyi ynetim daha fazla iktidar demektir ve adalet hukuk karsnda daha [azla eitliktir. Onlann siyasal dnceleri yneticiler, byk devlet adamlan, askerler ve onlan besI e-

    55

  • yen vergi verenler arasndaki dengeyi, vergi toplamakla yneti-ci obann zeni arasndaki dengeyi gzetir. Modem dnmn balangcn belirleyen yeni vergilendirme, asker toplama ve hkmete denetleme biimleri, bu dengeye ve bylece adalete kar tehditler olarak anlalr. Toprak mlkiyeti ve ver-gilendirmenin merkezilemesi yaznn, hukuk d (ncelikle ticaretteki) vergilerin kaldnlmas, tanrnn tevik edilmesi, di-nin bagnszl ve desteklenmesi ve dilekelere yansyan hal-

    kn taleplerine dikkat edilmesi gibi, srekli temasdr. Yaznda ve yneticilerin ynetim ve propagandasnda degiik biemler-le iradesini bulan adalet sylemi, dolaysyla, basite geleneksel temalann tekrar edilmesi degil, ynetim ve halkn endielerine ynelik degiimlere duyarl bir barometredir.

    EVIREN Kudret Emirolu

    56

  • Akdeniz'in Sonbahar, 1560-1860 FARUK TABAK

    Akdeniz alu n an 15. yzylda ve 16. yzyln ikinci yansnda yaad. spanyol tahtn gcnden eden iflas dalgasnn kro-nik bir hale gelmesiyle (1595, 1607, 1627, 1647, 1652) birlik-te, havza 16. yzyln sonlanndan itibaren iktisadi hayatiyetini kaybetmeye balad. Yenidnya gmnn Akdeniz'e ulama

    snda en nemli rol oynayan Cenoval banker-finansrlerin, yani mflis spanyol taht bankerlerinin, tahtn iflasyla birlik-te, bu deerli metalin mecras ve hacmi zerindeki denetimleri kanlmaz olarak zayflad. Akdeniz'e intikal eden gm mik-tanndaki d, bu beyaz metalin 1560'lardan beri Levant tica-retinde yaratt iktisadi canlln zayflamasna yol at. Iktisa-di hayatn can damarn oluturan karabiber ve baharat ticareti-nin gmn mebzul miktarda bulunduu mahallerde younlamas, Akdeniz'de gm miktanndaki azalmaya paralel ola-rak bu karl ticaretin de blgedeki hacminin dmesine yol a-

    t. Havzann talihinin tersine dnmesini perinleyen, dnya-ekonomisinin arlk merkezinin Akdeniz'den Amsterdam ve Kuzey Denizi'ne kaymas oldu. 17. yzyldan itibaren Akde-niz'in eski parlakl mazide kalmaya yz tutmutu.

    Bugn blgenin nevi ahsna mnhasr zellikleri olarak ta-nmladmz zelliklerinin, onun parlak gnlerinden deil ter-

    57

  • sine eski parlakln yitirdii gnlerinden kalm olmas tabii ki ironik. Akdeniz uygarl rnleri olarak bilinen buday, zm ve zeytin, blgenin ahn anda ticari amala ancak bir-ka ma halde retilmekteyken, bu rnler 17. yzyldan itiba-ren havzann hemen hemen her kesinde yetitirilmeye ba

    land. Hayvanclk, blgenin grkemli anda, lberya'daki Mesta rgt ya da Anadolu'da airet konfederasyonlar gibi byk-lekli rgtlenmeler tarafndan stlenilmiken, mte-akip asrlarda kk reticilerin rol nemli lde artt. Bu arada, blgenin alUn dneminin karl rnleri, eker bata ol-mak zere, Akdeniz'den ok Atlantik'te yetitirilir oldu; te yandan ipek, ksmen ekolojik snrlamalar nedeniyle, ama daha nemlisi lran Krfezi'nden kaynaklanan ve datlan ipek teks-til rnlerinin yaygnlk kazanmasyla, havzada sahip olduu ayncahkh konumunu yitirdi. Sonuta, Akdeniz'in ahn ana

    damgasn vuran rnler, havzann eski (ve geleneksel olarak adlandrlabilecek) rnlerinin ekonomik yaamda daha baat bir yer tutmaya balamasyla blgedeki konumlarn yitirdiler.

    Yani, havzada buday, aa mahsulleri olarak adlandrabilecegimiz zeytin ve zm ve kk ba hayvandan (koyun ve kei) mrekkep Akdeniz lsnn yeniden eski baat konu-munu kazanmas 17. ve 18. yzyllarda gerekleti. fakat bl-genin alclmetifarikas haline gelen bu lnn kazand nem, sadece havzann altn ann gerilerde kald anlamna gelmiyordu. Bitki rtsndeki deiim, blgenin ekoloji-sinde hasl olan deiiklikleri de yanstyordu: Akdeniz ky

    endi, eskiden tek rne dayal ticari tarma ev s