25 KASIM 2015 HAFTALIK YEREL GAZETE YIL: 19 SAYI: 676 Ederi: 1.00 TL

SUSMA

GÖNÜLLÜ

OKURLARIN

DESTEĞİYLE

ÇIKIYOR

ABONE OL

ABONE BUL

Çocuklar Ýçin Anayasa'da En Az 12 Madde DeðiþmeliUluslararası Çocuk Merkezi (ICC) Dünya Çocuk Hakları Günü Çerçevesi'nde son dört yılda çocuk hak-ları alanında çok az ilerleme olduğunu vurgulayarak Türkiye'de çocuk haklarının durumuna baktı."2010'dan beri, Türkiye bir kere 2012'de Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin (ÇHS) uygulanmasının düzenliincelenmesini geçirdi. O zamandan bugüne, Türkiye Komite tarafından tespit edilen güçlükler ve boşluk-larla ilgili çok az ilerleme kaydetti. Haberi Sayfa 5’de

Memur-Sen Konfederasyonu'na bağlı Eğitim Bir-Sen ZonguldakŞubesi, İl Divan Kurulu'nu gerçekleştirdi.İl Temsilcisi Kamuran Aşkar,“'Memurla kıyaslama yapmak istiyorsanız,memur ve emeklininmaaşlarını eşitleyin'dedi Sayfa 7’de

Aþkar, “Memur ve emeklinin maaþlarýný eþitleyin”

Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Doç. Dr. TemelKotil, MÜSİAD Zonguldak Şubesi Başkanı Salih Yılmaz'a"Zonguldak'a uçmak istediklerini, bununla ilgili çalışma başlattık-ları" açıkladı.

"Zonguldak'a uçmak istiyoruz”

Haberi Sayfa 5’de

“24 Kasým Öðretmenler Günü”12 Eylül döneminin bir ürünüdür

AKP Hükümeti, kıdem tazminatının fonadevredilmesini ısrarla gündeme getiriyor ancakçalışma hayatı uzmanlarına göre milyonlarca işçiyibekleyen asıl büyük tehlike gizleniyor. Hükümet,4857 sayılı İş Kanunu'nda yer alan bir maddedeyapacağı değişiklikle kıdem tazminatını tamamen

ortadan kaldırmayı amaçlıyor. Bu plan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik

Bakanlığı'nın 2014-2023 yıllarını kapsayan Ulusalİstihdam Stratejisi'nde yer aldı.Planın ayrıntılarışöyle:

Mevcut İş Kanunu'na göre, işçi ile işveren

arasındaki iş sözleşmeleri belirli ve belirsiz süreliolmak üzere iki türlü imzalanıyor. Kıdem tazminatı-na hak kazanabilmenin önkoşulu ise, işçinin işv-erenle imzaladığı iş sözleşmesinin belirsiz süreliolması. Haberi Sayfa 6’da

Demir, “Deðiþim içinbu bir baþlangýç”

Haberi Sayfa 6’da

9 Ayda 236 Kadýnöldürüldü

Her 25 Kasım'da Dünya'nın heryerinde Kadına yönelik şiddet protestoediliyor.Bu yılda yine bugün kadınayönelik şiddet ile ilgili olarak farklı tep-kiler, farklı açıklamalaryapıldı.Zonguldak Baro'su KadınHakları Komisyonu BaşkanıAv.Goncagül Avcı'da konuyla ilgiliolarak basın açıklaması yaptı.

Kýdem tazminatýna‘belirli’ engeli kapýda

Haberi Sayfa 5’ de

Þahin, “Ticaretlesiyaset birbiriylekarýþtýrýlmamalýdýr”

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP)Merkez İlçe Başkanı Cemal Şahin basınaçıklaması yaptı.Basında CHPZonguldak Milletvekili ŞerafettinTurpçu'nun ticari ilişkilerine yönelikyazılanlara cevap verdi

Haberi Sayfa 3’ de

Haberi Sayfa 6’da

KESK’e Bağlı Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz, “24 KasımÖğretmenler günü” nedeniyle yaptığı basın açıklamasında 24 Kasım’da öğret-

melerin sıkıntılarını dile getirdi ve “Yalandan bir gün”olarak ifade etti

Orhan Yılmaz, “Kısaca bugün öğretmenlerimize 364 gün daha göremeye-cekleri ve tıpkı önceki yıllarda olduğu gibi sahte övgüler dizilecek, boş vaatler

verilip, heyecanlı nutuklar atılacak. Oysa Türkiye'nin öğretmenleri, onlarlabirlikte çalışan tüm eğitim ve bilim emekçileri, sadece yılda bir gün hatırlan-mayı değil, yaşadıkları sorunlarına sağlıklı ve gerçekçi çözümler üretilmesini

bekliyor. Kaldı ki bugüne kadar eğitim emekçilerinin gerçek sorunları tartışıl-mamış, yüz binlerce eğitim emekçisinin sosyal ve ekonomik sorunlarını çözme

yönünde herhangi bir adım atılmamıştır. Yıllardır sadece yılın belli dönem-lerinde "öğretmenliğin kutsallığından", "onurlu bir meslek olduğundan" söz

edilmiştir.

Caner, “Ýkinci yarýiyi bir þekilde giriþyapacaðýz” Sayfa.8’de

SUSMA -YORUM Sayfa 225 Kasım 2015/676

19 Kasım*Avrupa güvenlik ve işbirliği konferansı (AGİK)'nın toplan-

ması, Paris Sözleşmesi'nin imzalanması (1990).*Enver Gökçe öldü.(1920'de Erzincan da başlayan yaşamı

61 yaşında düşkünler evinde don buldu. Toplumcu şair Gökçeyaşamı boyunca şiirlerinin tümünü toplumsal konulara ayırdı.1951-57 yılları arasında TKP davasından hapis yattı)20 Kasım

*Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin kabulü(1989)

*Türkiye'de ilk koalisyon hükümetinin İsmet İnönü tarafın-dan AP ve CHP'li bakanlarla kuruluşu (1961).21 Kasım

*Meclis-i Mebusan fesh edildi (1918).22 Kasım

*Kennedy'nin öldürülmesi (1963).23 Kasım

*Cumhuriyet tarihinin ilk çerçeve özelleştirme yasası, TBMMGenel Kurulu'nda kabul edildi (1994).24 Kasım Mustafa Kemal'e "ATATÜRK" soyadının verilişi (1934)25 Kasım

*Mesut Yılmaz'ın başbakanlık yaptığı 55. Hükümet Meclistarafından düşürüldü (1998).29 Kasım Filistin Halkıyla dayanışma günü.

30 Kasım Zonguldak grevi (1991).

KURUCU Bahaddın Arı Sahibi: Çark

Yayıncılık,ReklamcılıkAdına:Sevim ARI

Sorumlu Yazıişleri Müdürü:Bahaddin ARI

Webmaster :S.Üstüngel ARI

Yönetim Yeri ve Adresi:Mithatpaşa Mah.B. Ecevit Cad.

Kızılay Kanmerkezi Karşısı Kat:5 No: 52 ZONGULDAKTel/Faks 0372 252 42 99

Web: https://susmagazetesi.word-press.com/

e-posta:susmagazetesi@yahoo.com

Dizgi-Düzenleme: SUSMA

Baskı: MATBAA 69 Tel:251 40 44

TemsilciliklerKozlu; ; Bilal KaraBartın : Ahmet GüneşAmasya : Mehmet MENEKŞEBerlin : Mehmet Ballıkaya

Kongre İlanı;50. TLTüzük İlanı:150 TLYitik İlanı: 20 TL

Gazete Satış Fiyatı: 1. 00 TLYıllık Yayınlı Kurumsal Abone:

1000.TL Yıllık bireysel abonelik 120.TL

Banka Hesap No: Ziraat Bankası Zonguldak Şb.00569815

Posta Çeki Hesabı: Bahaddin Arı0148 52 40

Susma; Hak ve SorumlulukBildirgesi İlkelerine Uyar. Cevap

ve düzeltme hakkına saygıgösterir.

Gazetede yayınlanan yazılarınsorumluluğu yazara aittir

Susma Kururluş 28 Nisan 1997

Zonguldak’ta uzun yıllardır birdurağanlık,monotonluk, geleceğeolan güvensizlik, belirsizlikhüküm sürüyor.

Buna ek olarak bir ya dandaçarpık, plansız, kaçak göçekyapılaşma, yapılanın, yapanınyanına kar kaldığı,irade eksik-liğinin verdiği başı bozuklukoldukça su yüzüne çıktı.

Siyaset te özel bir tıkanmaoldu.Özellikle kadroların yeralımında.İktidarda olan da muha-lafette olanda basiretsizleşti

İşte tüm bu karabulutlarınkapladığı kentte bir cephede sesizsedasız önemli değişimler olmayabaşladı.

ZTSO’dan bahsedeceğim.ZTSOözel teşebüsün,iş ve çalışmayaşamının önemli bir parçası,aynızamanda işveren gruplarını temsilediyor.Yasa gereği küçük esnaf-tan, büyük sanayici gruplara kadarfarklı iş kollarını bünyesindetopluyor.

Zonguldak’ın kuruluş, şekil-lenişinde üç kuruluş Ereğli Kömürİşletmeleri (EKİ), Amelebirliği veTSO önemli yer tutar.

7 Haziran seçimleri öncesi Adaletve Kalkınma Partisi (AKP)’denMilletvekili Aday adayı başvurusuyapan ZTSO Başkanı SalihDemir’den sonra göreve gelenMetin Demir ve ekibi kentteki buyeni değişime imza atmayabaşladı.Metin Demir geçtiğimizyıllarda Zonguldak BelediyeBaşkanlığı’na da aday olmuş vehalen Zonguldak Belediye’sindeMeclis üyesi olarak görevinisürdürüyor.

TSO Başkanı Metin Demir ile bir-likte bende 2009-2014 dönemindeZonguldak Belediye Meclisindebirlikte çalıştık, aynı komisyonlar-da görev yaptık.

Metin Demir ilk değişimi kendibünyesinde yaptı.TSO GenelSekreterliğine, BEÜ’sinde uzunyıllar görev yapmış olanMuharrem Sarıkaya’yı yanına

alarak başladı.

Metin Demir, Demir ailesinden,çalışkan, eğitimli, toplumda olum-lu refaransları kazanmış genç birarkadaşımız.Dersine iyi çalışanyerini ve konumunu iyi bilenyönetici.Tüm bu meziyetlerininışıkları kısa süre önce devraldığıZTSO Başkanlığında önümüzdekisürece ilişkin proje ve çalış-malarını yavaş yavaş su yüzüneçıkarıyor.

Diplomasi trafiğini, uzlaşma veyeni fikirlere açık yanı nedeniyleözellikle devlet,üniversitebrokrasini de yanına alarak yıllar-ca tozlu raflarda bekleyen kenttekiyaşam alanlarının nefes almasınayardımcı olacak ilk adımlarıatmaya başaldı.

Zonguldak Belediyesi’nin yıllardırplanladığı fakat bir türlü adımatılamayan, dar, tekçi ve iradesizsiyaset anlayışını bir anlamdakenara itti.

Kentte kamudaki daralma, özelleş

tirilme politikaları sonrası ortayaçıkan atıl binalarının başındagelen 69 Ambarları, eski TekelBinası, İneağzında bulunanOrman İşletmesine ait depo,eskitamir bakım atölyelerinin bulun-duğu alnaları yeniden planlayarakyada var olan planları uygulamayakoyuldu.Özellikle Vali AliKaban’nın da desteğini alan TSOBaşkanı Metin Demir ilk adımıeski Tekel binasına yaptılar.Demiryıkım sırasında basın mensupları-na verdiği demeçte, “Yıkımınabaşladığımız bina, aslında binaolarak çok önem arz etmeyebilir,ama biz bu Tekel binasını birazdabu kentteki ataletin dönüşümihtiyacının sembolü olarak görüy-oruz. Yıkımına başladığımız Tekelbinasıyla ilgili inşallah kenttekitüm tabuları da yıkarız" dedi.

Beğenirsiniz beğenmezsiniz,değişim bir el ile başladı.Bunakarşılık olarak değişimin hangiyöne, kime nasıl yarar sağlaya-cağına birazda toplumdaki diğeraktörlerin durumu yön verecek

Deðiþim ZTSO’danbaþladý

susmagazetesi@yahoo.com

BahaddinArı

24 Kasım Öğretmenlergününde demokratik eğitimmücadelesinde yaşamını yitirmiş,baskı görmüş, sürgüne gitmiş,hapis yatmış, işkencelere uğramışve en önemlisi dışkı yedirilmişöğretmenleri saygı ve özlemleanıyorum.

Mesleği, dili, dini, ırkı, siyasalgörüşü ne olursa olsun 12 Eylülfaşizan yönetiminin mağdur ettiğitüm insanlardan, bir eğitimci olaraközür diliyorum. Celal Şengör gibiırkçı, darbeci bir sözde aydınla aynımesleğin paydaşları olmak ayıbınıtaşımak zorunda kaldıkları için.

Türkiye de eksik kalan enönemli reformlardan biri toprak,diğeri eğitim reformudur.

Bu alandaki demokratikdönüşümlerin gerçekleştirilememişolması, bu gün ülkemizdeyaşadığımız bir dolu sorunun kay-nağını teşkil etmektedir.

Eğer bugün kimi entel aydınkarışımı kibirli modernistlerin cahilgörüp, oylarını bir kağıt parçasıolarak değerlendikleri halk; yeterlieğitimi alamamışsa, bunun sorum-lusu da yine kendilerini bu ülkenin,cumhuriyetin sahibi sananstatükoculardır.

İşçinin, köylünün üretimaraçlarına el koyan, onları en temelsağlık, eğitim gibi haklardan yok-sun bırakanlar, yani Celal Şengörgibiler, bugün utanmadan" bu halkcahildir, onların tercihleri dikkatealınamaz, onların iradesi milletingerçek iradesi olamaz" diyebilmek-tedirler.

Aynı kesimler, cumhuriyetinkuruluşundan bu yana, üstencitavırları, halkı küçümseyen,aşağılayan, yok sayan ve hatta kimizaman yok eden zihniyetleriyle haketmedikleri halde halkı yönetmeyeçalıştılar.

Eğitim düzeylerinin düşükolmasının nedenini sistemde ara-

mak yerine tam bir kafatasçıanlayışla, halkın genlerinde ara-maya kalkan, kendilerini eğitimlisanan cahiller, bugün ülkeninyaşadığı tüm sorunların, açmazlarıngerçek sorumlularıdır.

Türkiye nin acil çözümbekleyen sorunlarından olandeprem riski ve tehlikesiyle ilgiliyapılacak çalışmalara ilişkin uzmankişi olarak görüşlerine başvurulanve isminin başına profesör payesiverilmiş bu zat;

Bugün bile kalkıp KenanEvren'e övgüler yağdırabiliyorsa,insanlara dışkı yedirmenin işkencesayılmayacağını iddia ediyorsa; buayıp, "köydeki çobanın oyuyla,profesörün oyu aynı mı sayılacak?"diyen aymazların değil midir?

Bu ülkenin normalleşe-bilmesinin yolu, farklı görüştekiinsanların varlığının bir zenginlikolarak kabul edilmesinden, insan-ların birbirlerine tahammül ede-bilme sabır ve hoşgörüsünü göster-melerinden geçiyor.

Aksi halde toplumun bu kin venefret söylemlerinin hakim olduğu,insanların ayrıştırılmaya çalışıldığıortamda barışık olması mümkündeğildir.

Tam da bu noktada sana büyükgörev düşüyor öğretmenim!

Toplumun eğitim düzeyini yük-seltmek elbette önemlidir. Ancakondan daha önemlisi toplumunbarış içinde bir arada yaşayabilmekültürünün geliştirilmesi gerekir.

Geleceğimizin güvencesi çocukve gençlerimizi yetiştirecek siz eliöpülesi öğretmenlerimizin böyle-sine önemli ve anlamlı bir görevivardır.

Yoksa Bakanlığı belirlediğieğitim programını kime görev vers-eniz uygulayabilir.

Asıl olan öğretmek değil, bil-giye ulaşabilmelerini sağlayacakeğitimi ve kültürü yerleştirmektir.

Bunu başaramazsak, CelalŞengör gibi profesörler bize dahaçok dışkı yedirir, yeni işkence yön-temleri icat ederler.

Ve birileri de çıkar "CelalHocam'la köylünün, işçinin, yanihalkın, yani bu ülkenin gerçeksahiplerinin oyu nasıl aynı olur?"diye sorma cesaretini gösterirler.

Sevgili Öğretmenim,Bu ülkenin geleceği; çocuk-

ların, gençlerin elindeyse eğer,onları geleceğe hazırlayacak olansizlere çok büyük görev ve sorum-luluklar düşüyor.

Onları; soran, sorgulayan,çağının tanığı insanlar olarakyetiştirmez, bu kibirli aydınlarıneline bırakırsak, yarın yine Şengörgibiler onlara da dışkı yedirirler,sistemin parçası haline getirirler.

Onlara, sevgi ve kardeşliğin,paylaşmanın, özgürlüğün hazzınıyaşatın.

Eşit yurttaşlık temelinde, çağ-daş uygarlık ve evrensel değerlerinöne çıktığı, yaşanası bir dünyayıanlatın onlara.

Anlatın ki, her şeyin en iyisine,en güzeline layık bu cahil! halk veonların çocukları; barış içinde birdünyanın, sevgi dolu bir ülkeninhayalini kurabilsinler.

Bu ülkenin en çok çile çeken,ezilen, işkence gören, hapis yatanama en direngen, en örgütlü, eninançlı ve mücadeleci kesimiolarak, siz elleri öpülesi öğretmen-lerim,

Çocuklarımıza, gençlerimizesahip çıkın.

Geleceğimizin güvencesi budeğerleri Şengörlerin ve onlarınyandaşlarının eline ve vicdanınabırakmayın.

Bir kez daha, demokratik birülkede, özgürce yaşayabilmeumuduyla; tümünüzün gününüiçtenlikle kutluyor, barış ve huzurdolu günler diliyorum.

Halk cahil de, Celal Şengör ulema mı?Ayhan Ongun

Zonguldak'tan Silvan'a kitap köprüsüZonguldak SergiOdası, Silvan Belediyesi'nin Kültür çalışmalarındadeğerlendirilmek üzere iki ayrı kitap paketini belediyeye gönderdi.

Paketlerden birinde gençlik kitapları, öteki pakette ise Zonguldak'ı yazanyazarların kitapları yer aldı. Belediyeye bağlı Meya Kadın Merkezi'ne

gönderilen paket içinde Zonguldaklı yazarlardan İrfan Yalçın, ZiyaMısırlı, Metin Köse, Hande Suher, Gülden Işık, Yılmaz Yedikel, Ahmet

Naim, Murat Kara, Erol Çatma, Can Kartoğlu Gürses, Mustafa Ziyalan,İbrahim Akyürek, Aykut Küçükkaya, Rıfat Ilgaz ve İbrahim Tığ'ın kita-

pları vardı

SUSMA -YORUM Sayfa 325 Kasım 2015/676

Çocuk hakları sözleşmesive Kapitalizm

Bilal Kara

Kızılca kıyametin koptuğu Ortadoğu ve Türkiye'desavaş,çocukları aç, susuz, anasız babasız, evsiz yurtsuzbırakırken"Çocuk Hakları Sözleşmesi"nden(ÇHS)konuşmak ne kadar sahicidir,bilemiyorum. Savaşortamının duygusal yoğunluğunu, ezikliğini, baskı veöfkesini ancak yaşayan çocuklar bilir herhalde.

Türkiye'de çocuk haklarıdeyinceakla sanki doğaüstübirilerininve devletin çocuklara yaşam hakkı bahşediyor-muş gibi bir hava geliyor. Doğanın bir parçası olaninsanın yaşamına, doğadan başka kimin müdahale hakkıolabilir ki çocuklara böyle bir hak bahşetmiş olsun! Birgenç anne baba düşünün ki, doğadan başka kimden izinalsınlar da çocuk sahibi olsunlar ve o doğaüstü gibigörünen toplumdan, devletten çocuklarına yaşamhakkıistesinler! Yok, böyle bir şey! Bireyin doğuştan doğadanaldığı yaşam hakkını, bireyin elinden doğanın kendisin-den başka hiç kimsenin alma ya da kısıtlama gibi birhakkı yoktur ve olamaz da! Bir tek doğa ona, istediğiyaşam hakkınıverip vermekte yetkilidir.O, diğer canlılargibi doğadan bir parçadır, doğa kendi koşullarında onuyaşatır, zamanı geldiğinde tekrar kendine alır.Dışarıdakilerin görevi ise diğer canlılar gibi kendi nes-linin devamı için sağlıklı koşullar hazırlamaktır. Yoksagünümüz Türkiye'sinde ve Ortadoğu'da olduğu gibiinsanı öldürmek hiç değildir.

Günümüz çocuklarının problemleri "içinde yaşadığıtoplumun" problemleridir. Başta günümüz Türkiyeailesinin, toplumunun ve devletinin problemleridir.Çocuktan yararlanma mantığı içerisinde onu eğitmek vekorumak ahlaki değildir. Ahlaki olan varlığını korumakve kendini geliştirebilecek ortamı hazırlamaktır.

ÇHS kısacabir bakalım: Çocuk hakları, yasal veahlaki olarak dünya üzerindeki tüm çocukların doğuştansahip oldukları sağlık, eğitim, yaşama, barınma, fiziksel,ruhsal ve cinsel sömürüye karşı korunma haklarının hep-sini birden içerir. Sözleşme,her bireyin 18 yaşına kadarçocuk olduğunu, kimlik edinme hakkı ve aile bağlarınınkorunması gerektiğini emreder. Çocukların görüşleriniserbestçe ifade edebileceğini, istediği inancı seçebile-ceğini,onurlarının kırılamayacağını, eğitim haklarıolduğunu, ilköğretiminparasız olacağını emreder.Yetişkinlergibi çalıştırılamayacağını, zararlı maddelerekarşı korunacağını, bedensel ve ruhsal yönden örseleye-cek hiçbir yaklaşıma izinverilemeyeceğini emreder.Çocukların aşağılanarakcezalandırılmayacağını,savaşlardan korunacaklarını, askerealınamayacaklarını,devletinsilahlı çatışmalardan ve sonuçlarından koruya-cağını emreder. Suçaitilenlerin yetişkinler gibi ceza-landırılamayacağını, devlet ÇHSni herkestarafındanöğrenilmesini sağlayacaktır, der.

Şimdi gerçeklere bir bakalım: Çocuklar, dünyanınher bölgesinde başta şiddet olmak üzere insan ticaretidâhilher türlü kötülüğe maruz kalıyorlar. Kızlareğitimhakkından yoksun, cinsel meta olarak alınıp satılıyorlar."Gelin Çocuklar"ve 1 milyon çalışan çocuk, sömürününen azgın çarklarında eziliyorlar. Okulda, ailede, toplum-da, hele devlette şiddet öylesine kaba hal almıştır ki birgenç, bir çocuk, polis ve asker karşısında korkudan nekonuşabilir ne ağzını bıçak açar. Eliayağına dolaşır, dilitutulur. Toplumda onuru kırılır mı derseniz, adam yerinekonulup da onure edilmenin ne olduğunu zaten bilmezki!

Savaş koşullarının yaşandığı Türkiye'de, Ortadoğu'dave Arap coğrafyasında çocuk hakkı denen bir şeyabesleiştigaldir. Buncasorununun yaratıcısının kapitalizmindişlileri olduğunu artık kapitalistler söylüyor. Zirasözleşme maddelerini çerçeveletip okullara asan vecad-deleri bir baştan diğer başa peygamber sözleriyle süsley-erek kutladıkları halkın belirli gün ve haftalarına kendi-leri inanıyorlar mı derseniz, bence gülüp geçiyorlar.Hatta çocuk hakkı da neymiş deyip birbirlerine, boş vercinsinden göz kırpıyorlar.

Sömürenin ve sömürülenin olduğu bir dünyada,savaşlardan çocukların korunması olası mümkün mü kibu sözleşme yazılmış? Savaşların müsebbipleri akanbunca kanda, çocuk kanı olduğunu herhalde görüyor vebaşkalarını suçlayarak insanların gözünü küllemeyibeceriyor ve seçim üzerine seçim kazanmayı başarıyor-lar. Halkımız da daha çok çocuk ölümleri için ellerindengelen desteği esirgemiyorlar. Bir annenin gözüyle bak-makta yarar var ama maalesef bugünün genç anneleriiktidarı daha çok ölüm için mükafatlandırıyorlar.

bilalkara@hotmail.com

Þahin, "Ticaretle siyaset bir-biriyle karýþtýrýlmamalýdýr”

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP)Merkez İlçe Başkanı Cemal Şahinbasın açıklaması yaptı.Basında CHPZonguldak Milletvekili ŞerafettinTurpçu'nun ticari ilişkilerine yönelikyazılanlara cevap verdi.Şahin açıkla-ması şöyle, "

Bazı Basın yayın organlarındaçıkan Milletvekilimizin ticari faaliyet-lerinden ötürü Cumhuriyet HalkPartisinde rahatsızlıklar olduğu ima-jının verilmesi gerçeği yansıtmamak-tadır. Kaldı ki ticari faaliyetler ticarikurallar doğrultusunda yapılır.Ticaretle siyaset birbiriyle karıştırıl-mamalıdır. Ticarette bunun çarpıcıörnekleri mevcuttur. Partimiz tabanın-da bu konuyla ilgili bizlere ulaşmışhiçbir rahatsızlık söz konusu değildir.

Milletvekilimizin ticari faaliyet-lerini ticari kurallar içinde sürdürdüğüticari faaliyetlerine siyaseti aletetmediği ortadadır bu faaliyetlerinpartide sorun olduğu şeklinde imajyaratmak parti içindeki yarışlarda

taraf olup alınan sonuçlarla ilgiliolduğu düşüncesi açıkça ortaya çık-maktadır. Kamuoyuna saygı ile duyu-rulur.

Rektör Prof. Dr. Özer, il ve ilçelerin TSO yöneticileri ile bir araya geldi

BEÜ Rektörü Prof. Dr. MahmutÖzer'in 23 Kasım 2015 Pazartesigünü düzenlediği toplantıyaZonguldak TSO Başkanı Metin DemirileOdanın Meclis Başkanı ZaferSağlam, Kdz. Ereğli TSO BaşkanıYaşar Tetiker, Devrek TSO BaşkanıErtan Civak, Alaplı TSO BaşkanıRecep Ocak, Çaycuma TSO BaşkanıRıfat Sarsık ve odaların genelsekreterleri katıldı.

Rektör Özer toplantıda yaptığıkonuşmada, Zonguldak ve ilçelerinde-ki ticaret ve sanayi odalarının şehrinönemli yapı taşlarındanbiri olduğunuvurgulayarak şunları söyledi:"Şehirlerin sahip olduğu değerlerinekonomiye hayat verebilmesi içinşehirdeki üretimin, sanayi ve ticaretedönüştürülmesi;bu dönüşümün şehrinsosyal ve kültürel yaşamına yansıtıla-bilmesi,bunun da doğru bir plan veprogramla gerçekleştirilmesi sonderece önemlidir. Bu noktadaTSO'larımıza büyük görev düşüyor.Üniversite olarak biz de şehirlergibiyiz. Sahip olduğumuz değerleriise öğrencilerimiz, akademisyenlerim-iz, teknolojik alt yapımız ve üret-tiğimiz bilgi oluşturuyor. Nitelikliöğrenciler ve akademisyenleryetiştirme çabasının yanında, teknolo-jik olanaklarımızla ürettiğimiz bilgiyiprojelendirerek şehrin, bölgenin,ülkenin ve insanlığın gelişimine sun-mayı hedefliyoruz.

Konuşmasında üniversite-sanayiişbirliği kapsamında,devam eden veplanlama aşamasındaki projelerdensöz eden Rektör Özer; "Bülent EcevitÜniversitesini bir bütün olarakgüçlendirme hedefimizin bir kez dahaaltını çizmek isterim. BugünZonguldak, Devrek, Ereğli, Çaycuma,Alaplı, Gökçebey kampüslerimizdekienstitü, fakülte, yüksekokul, konser-vatuvar ve meslekyüksekokullarımızZonguldak'ın eğit-sel, sosyal ve kültürel yaşamına katkısağladığı gibi ekonomik dinamikleride güçlendiriyor. Öğrencilerimiz vepersonelimiz burada yaşıyorlar. Tümihtiyaçlarını yaşadıkları bu şehrinolanakları ile karşılıyorlar.Dolayısıyla Zonguldak ve ilçelerininsosyal, kültürel, ekonomik olanaklarıne denli gelişirse;Üniversitemizin bireğitim merkezi,Zonguldak'ın dayer-leşim yeri olarak tercih edilme oranıartacaktır. Tüm bu noktalardasürdürdüğümüz işbirliğinin

güçlenerek artacağına inanıyorum."dedi.

TSO başkanları TSO başkanları Rektör Özer'e

daveti dolayısıyla teşekkür ederekBülent Ecevit Üniversitesinin son yıl-larda gösterdiği yükselişinZonguldak'ın gelişimindeki katkılarınıvurguladılar. Kampüslerin Zonguldakve bölgesine yeni ve farklı bir vizyonkattığını belirten başkanlar,Zonguldak'ın ve Üniversitenin gelişi-mi için devam eden işbirliklerini dahagüçlü bir koordinasyonla sürdürecek-lerini ifade ettiler. Toplantı eğitim,sanayi, ekonomi ve sosyokültürelkonularda fikir alışverişlerinin ardın-dan sona erdi.

Başkanlar, Farabi Kampüsündenayrılmadan önce yeni hizmete girenSezai Karakoç Kültür Merkezinigezdiler ve Rektör Prof. Dr. MahmutÖzer ile hatıra fotoğrafı çektirdiler.

Rektör Prof. Dr. Mahmut Özer, Bülent Ecevit Üniver-sitesi (BEÜ) kampüslerinin yer aldığı ilçelerin Ticaret

ve Sanayi Odası (TSO) başkanları ile bir arayageldi. Toplantıda kampüslerdeki fiziki ve teknolojik

yatırımlar başta olmak üzere, artan öğrenci ve öğre-tim üyesi sayıları, yürütülen projeler, üniversite-

sanayi işbirliği ve Zonguldak'ın çok yönlü gelişimigibi pek çok konu masaya yatırıldı

ADA Cafe hizmete girdi

Zonguldak BelediyeMeclisi'nin CHP'li üyesi Dr. AtınçKayınova, eşi Arzu Kayınova veMakine Mühendisi Tolga Aytaç,bir araya gelerek, farklı ve iddialılezzetleri, açtıkları AdaCafe&Bistro'da buluşturdular.Açılışa; Zonguldak BelediyeBaşkanı Muharrem Akdemir, eskiBelediye Başkanları Yüksel Aytaç,Secaatin Gonca, CHP İl BaşkanıErtuğrul Koltuk, CHP Merkez İlçeBaşkanı Cemal Şahin, STK temsil-cileri başta olmak üzere çok sayıdadavetli katıldı.

Merkeze bağlı BahçelievlerMahallesi Balkaya Caddesi No:17/B'deki Ada Cafe&Bistro'nunaçılışını; Zonguldak BelediyeBaşkanı Muharrem Akdemir veZonguldak eski Belediye BaşkanıYücel Aytaç birlikte yaptı.

Belediye Başkan MuharremAkdemir, "Bu tür mekanlarınaçılışı değerli dostlar ve değerliarkadaşlarla önem kazanıyor. Yerelyönetimin başı olarak her açılışıönemserim. Kayınova ise, “Farklıbir konsept ile Zonguldak halkınahizmet vermek için bu kafeyiaçtıklarını ifade etti.

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 425 Kasım 2015/676

Konuyla ilgili olarak basın açık-laması yapan Özbakır şu bilgilere yerverdi, "7 Haziran seçimlerinde 1.Sıra Milletvekili Adayı olarak,Zonguldak' tan 25.Dönem 'deZonguldak Halkının destekleriyleMilletvekili seçilmem vesilesiyle,TBMM' deyanımda benimle beraberZonguldak Halkına hizmet edecek,Tecrübeli isimlerden bir araya gelenve tarafımdan özel olarak seçtiğimbir ekip kurmuştum ,

Ekibimin özellikle,Zonguldak'la içi içe sorunları çözücü ve deney-imli , Halkla ilişkilerinde ileriseviyede bir performans sergileyen,ekip olmasına özen ve dikkat göster-dim.

5 aylık bir sürede seçim çalış-malarında, Danışman olarak tarafım-dan belirlenen,Zonguldak KaraelmasÜniversitesi' nin kadrosunda görevyapan Bora PULAT,24-25Dönemlerde TBMM 'de Danışmanolarak görev yapmış olan LeventÇEBİ ve Eski ZonguldakMilletvekilimiz Sayın Ali UZUN' unda oğlu olan Serkan UZUN ile26.Dönemde de TBMM' deki çalış-malarıma bu Danışman kadrom ileZonguldak halkına hizmet etmeyedevam edeceğimi belirtenÖZBAKIR, sözlerine şöyle devam etti.

Ekibinin Zonguldak' ın sorunları-na inen ve Halkla devamlı iç içebulunan bir atmosferde olması içinözellikle Her iki (2) DanışmanınZonguldak' ta yaşayan veZonguldak'

taVatandaşımızı tanıyan uzman bil-gili , her sorunu ile yakındanilgilenebilecek bir ekipten oluş-tuğunu ve buradaki çalışmalarınıAnkara' da bulunan Danışmanı ile iyibir koordineli çalışma sergileyerekaktaran bir ekibe sahip olduğunu,Danışman kadrosunun ZonguldakHalkın' dan gelen Tüm talep ve istek-lere cevap verebilecek bir bilgi vedeneyime sahip olduğunu , Tüm AKParti Teşkilatlarımızın ve ekibiningece gündüz demenden 5 aydırçalıştıklarını , 1 Kasım seçimlerinden

aldığımız % 49,5 oy oranı ile güzelbir çalışma sergilediklerinineredeyse; 1 Hafta daha zamanlarıolsa , AK Parti' ye 4. Milletvekilinikatabileceklerini 1 Milletvekili dahaçıkartabileceklerini belirten özbakır,bundan dolayı Tüm Partili Teşkilatmensuplarına, halkımıza ve yanımdayer alan arkadaşlarıma ve TekrarEkibime , beni çalışmalarımda hiçyalnız bırakmayan Basınımızın sizDeğerli mensuplarına teşekkür eder-im dedi.

Milletvekili Özbakýr parlamentoda çalýþacaðý ekibi açýkladý26.Dönem için Türkiye Büyük Millet

Meclisinde,Yemin eden AKP 1.Sıra MilletvekiliHüseyin Özbakır Parlemantoda çalışacağı teknik

ekibi açıkladı.

Bu konuda değer-lendirmeye girmeden önceanneleri, babalarımızı vedevlet büyüklerimiziilgilendiren bir konuyadeğinmek istiyorum: Songünlerde trafikte özel oto-mobillerin öndeki koltuk-larında bebek ve çocukyaşlarındaki küçükleriayakta veya kucakta gider-lerken görüyorum. Yasalarave kurallara göre de böyleyolculuk yapmanın sakın-calı ve yasak olduğunu dabilmekteyiz. Gelecekte her-hangi bir yaralanma veyacan kaybı olmaması içingereken özeni göstermelerien önemli dileğimdir…

Şimdi gelelim asıl kon-umuza: "Kâğıthane'de mut-luyum".

Geçen hafta İstanbulKâğıthane'deydim. Zamanzaman yaptığım gibi, fırsatbulduğumda KâğıthaneDeresi'nin çevresinde bulu-nan park ve bahçelerigezmeye çıktım, ana kapı-dan içeriye girmeden birtabela gördüm, şöyle yazıy-ordu: "Kâğıthane'de mut-luyum". Bu düşünce çokdikkatimi çekmişti. Demekki Kâğıthane BelediyeBaşkanı Kâğıthane'deyaşayanların böyledüşündüğünü öğrenmiştiveya kendisi yaptıklarındanmemnundu ve hemşeri-lerinin de böyledüşündüğünü biliyordu.Veya böyle bir algı oluştur-mak istiyordu…

Gelelim Kâğıthane'ninson yedi yılına: Benimgözlemlerim:

Yedi yıl önce ilçeninmerkez görüntüsü tıpkı birdöküntükente benziyordu.Her yapı çok bakımsız veeski gibiydi. Bu ne demek-ti? Kentin merkezininticari, fiziksel ve sosyalgelişmesi olamamıştı veyamülkiyet yapısı değişime,dönüşüme pek izin vermiy-ordu. Ama son yıllardadevlet kurumları, yük-sekokullar ve büyük alış-veriş merkezleri çok hızlıbinalarını yaptılar ve yer-leştiler. Hâlâ da bu yatırım-lar sürüyor kentsel değişimplan ve programlarıyla bir-likte.

Sanıyorum ki ilçemerkezi halkının istekleridoğrultusunda ve çarpıkyerleşmeye izin vermedendönüşmesi ve yenilenmesimutlu etmiştir.

Kâğıthane'den hareketlekendi kentlerimize(Zonguldak-Kozlu)gelirsek, nasıl bir algı çıkarortaya? Bunu çok iyi ve

adaletle çizmeyeçalışalım…

Geldiğimiz teknik veekonomik koşullar içindetüm miadı dolmuş bina veçevrelerin yenilenmesigerekiyor; halkın sosyal,ekonomik ve kültürel fay-daları doğrultusunda. Fakatşehirlerimizde ekonomik,sosyal ve kültürel birikimçok gelişmediğinden veyerel yönetimler küçük birazınlığın emrinde olduğun-dan, toplumsal fayda dipseviyelerde hayat bulabiliy-or. Sonuçta çarpık, çıkarcıve insanı ezen, yok sayanbir manzara ortaya çıkıyor.Bu genel anlayışa göreKozlu merkezi masayayatıralım:

Ben Kozlu'ya yerleşeliyaklaşık 25 yıl oldu, 50 yılöncesini de biliyorsayılırım. Kozlu merkezi 50yaşındaki binalar ve 100yaşındaki yollardan oluş-maktadır. Binalar küçükküçük, yollar ise çok dardır.İşte bu fiziki iskân şartlarıyenileşmeye ve modern-leşmeye hiç uygun değildir.Tüm eski yerleşim alan-larının yeniden parselasy-ona tabi olması gerekir;gerekirse iki dar sokak yer-ine bir cadde, küçücük binaarazileri yerine en uygunbüyüklükte bina arazilerisağlanabilir. Bunun içinkentsel dönüşümgereksini-mi olan binaların sahip-lerinin kolektif hareketetmesi ve Belediyenin deyardımcı olması, güvencevermesi gerekecektir.

Gelelim yeni Kozlu'ya:yeni Kozlu EskiPostaneden sonra başla-yarak deniz tarafına yapılanbinalardan oluşuyor. Bubinalar genellikle son 25 yıliçinde yapıldı, yapılmayadevam ediliyor. Bu bölgetamamen dolgu olmasınarağmen 1999 deprem-lerindeki mevcut binalar iyisınav verdiler. Fakat çokkatlı ve sık yapıldıklarındanEski Kozlu'nun önünütamamen kapatmış oldular.Hâlbuki mimar Sayın TuranDemirtaş'ın değerlerinegöre ya hiç olmamalıydılarveya tek veya iki katlıolmalıydılar. Çünkü Kozlunefes alamaz duygusunakapılıyor! Eski küçüksanayi arazisindeki yapılan-ma ise midemi bulandırıy-or!..

Bizlerde Kâğıthanelilergibi insana saygılı birkentte yaşamak istiyoruz;ancak öyle mutlu olabiliriz.Önce insana saygı…

Kâğıthane'de mutluyum

HüsamattinAyvacı

Zonguldak BelediyesiFen İşleri Müdürlüğüekipleri tarafından, 19mahallede çalışmalardevam ediyor. Özellikle,doğalgaz çalışmalarınıntamamlanmasının ardındanparke yol çalışmaları hızkazandı. Dilaver mahalle-sine yapılan hizmetlerdendolayı teşekkür edenvatandaşlar, "Yıllardırmahallemize hizmetgelmiyordu. BelediyeBaşkanımız MuharremAkdemir, duvar çalış-maları, beton yol çalış-maları ve parke yol çalış-maları ile bizi hizmetletanıştırdı." şeklinde konuş-tular.

Dilaver Mahallesisakinleri, ZonguldakBelediye BaşkanıMuharrem Akdemir'imakamında ziyaret ederek,Dilaver mahallesineyapılan hizmetlerdendolayı kendisine teşekkürettiler. Vatandaşlar;"Bugüne kadar Dilavermahallesine hiç bu kadarönemli hizmetler ve çalış-malar yapılmamıştı. EskiBelediye Başkanı ZekiÇakan zamanında birasfalt yapılmıştı o kadar.Bugüne kadar bir çivi dahiçakılmamıştı. Ama SayınBelediye BaşkanımızMuharrem Akdemir,duvarlarımızı yaptı, yolgenişletmesi yaptı, özellik-le mezarlık çevrelerindekiduvarlar yıkılıyordu veonları yeniden yaptı.Zonguldak Belediyesi'ninkısıtlı imkanlarına rağmenyapmış olduğu hizmetlerigörüyoruz. Dilaver gibiuzak mesafeli, engebeli birmahalleye bu kadaryatırım ve hizmet yapanbir Belediye Başkanımız

var. Hepimiz sizlereteşekkür etmeye geldik.Desteğimiz her zaman

tamdır." Ziyaretten duyduğu

memnuniyeti dile getiren

Zonguldak BelediyeBaşkanı MuharremAkdemir ise; "Neredehangi sıkıntı var biliyoruz.Bizler, plan ve programdahilinde bu hizmetlerim-izi yerine getirmeyeçalışıyoruz. ÖzellikleDilaver mahallemizinihtiyaçları vardı. Buanlamda bizim oraya biradım atmamız gerekiyor-du. Bu memnuniyetinizbizleri memnun eder.Çalışmalarımıza hız vemotivasyon kazandırır.Hizmetlerimiz devam ede-cektir. Yol betonlamaçalışmamız devam edecek.Özellikle 420'den, 320'yeinen ve halk otobüslerim-izin çalışmış olduğu alaniçerisinden de bir betonla-ma çalışmamız devamedecek. Kırat'a kadar olançalışmamız başladı. Parkeyol çalışmamız devamediyor. sizlerin bu ziyaretibeni de çok mutlu etti."şeklinde konuştu.

“Dilaver mahallesi bugüne kadar böyle kalýcý hizmetler görmedi”

Zonguldak BülentEcevit Üniversitesi (BEÜ)Çalışma Ekonomisi BölümBaşkanı Yrd. Doç. Dr.Gökhan Oğluoğlu ve öğre-tim görevlilerinden oluşanbir heyet Genel Madenİşçileri Sendikası (GMİS)Genel Başkanı AhmetDemirci'yi ziyaret etti.

1992-1994 yıllarıarasında da sendikamızdaAraştırma Uzmanı olarakgörev yapan Ofluoğlu,Genel Başkan AhmetDemirci'yi başkanlığaseçilmesinden dolayı kutla-yarak başarılar diledi. Demirci, “Emek mücadelemizde Sayın Hocamızın

da sık sık görüşlerini alacağız”.

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 525 Kasım 2015/676

Uluslararası Çocuk Merkezi(ICC) Dünya Çocuk HaklarıGünü Çerçevesi'nde son dörtyılda çocuk hakları alanında çokaz ilerleme olduğunu vurgula-yarak Türkiye'de çocuk hak-larının durumuna baktı.

"2010'dan beri, Türkiye birkere 2012'de Çocuk HaklarıSözleşmesi'nin (ÇHS) uygulan-masının düzenli incelenmesinigeçirdi. O zamandan bugüne,Türkiye Komite tarafından tespitedilen güçlükler ve boşluklarlailgili çok az ilerleme kaydetti.

Türkiye'deki mevzuatın ÇHSile uyumlu hale getirilmesiyönünde kaygılara da yer verilendeğerlendirmede, TürkiyeBarolar Birliği ve UNICEFtarafından yapılan son hukukianalizlerin gösteriyor ki anayasa-da en az 12 maddenin değiştir-ilmesinin gerektirdiğini göster-diğini belirtildi.

"Ayrıca, 95 yasada ÇHS ileuyumlu kapsamlı değişikliklergerekiyor."

Etki değerlendirmesiICC Türkiye'deki çocukların

haklarını varolan yasaların nasılihlal ettiğinin tespit edilebilmesiiçin acilen çocuk hakları etkideğerlendirmesi yapılmasınıngerekliliğini de ifade etti.

"Türkiye'nin çocuk haklarınailişkin bütüncül bir yasa ve poli-tika yaklaşımı mevcutolmadığını söyleyebiliriz."

Halledilmesigerekenler

ICC'nin vurguladığı noktalarşöyle:

* Her ne kadar Türkiye ulus-lararası yükümlülükleri gereğiçocuğun her türlü bedensel ceza-landırılmasını sonlandırmayönündeki tavsiyeyi kabulettiyse de, bu konuda herhangibir adım atılmamıştır. Bedenselcezalandırma, evde, özel bakımevlerinde, gündüz bakımevlerinde, okullarda ve cezainfaz kurumlarında açıkça yasak-lanmıştır.

*Çocuklara hizmet sunankamu kurumlarına bütçedenayrılan pay arttıysa da, çocuklaraayrılan bütçe kalemlerinin hesap

verebilirliği artırmak için tespitedilmesi ve izlenmesi mümkündeğil.

* Sosyal koruma, sağlık,sosyal destek ve sosyal hizmetemerkezi hükümetin harcamaları,GSMH'ye oranı yüzde 13. Buoran AB ortalamasının 13 puangerisinde. Bunun da yalnızcayüzde 1,3'ü yoksulluk sınırınınaltındaki nüfusa sosyal destek vesosyal hizmetlere ayrılıyor.

* Son araştırmalara göre,Türkiye'de üç çocuktan ikisiciddi maddi yokluk çekiyor.

* Çocuk, anayasada kendihaklarını kullanma kapasitesinesahip ayrı bir kişi olarak tanım-

lanmıyor. Bu anayasal tanınma-ma durumu, hakların kullanımıbakımından bir dizi yasa ve buyasaların uygulanması arasındauyuşmazlık doğuruyor.

Tavsiyeler ve çek-inceler

Türkiye 2010 yılındaki ilkBirleşmiş Milletler EvrenselPeriodik İnceleme sürecindeçocuk hakları ile ilgili 22 tavsiyealdı.

Bunlardan etnik kökene day-alı ayrımcılığı ortadan kaldırmakiçin hükümeti harekete geçmeyeçağıran dört tavsiye reddedildi.

ÇHS'deki çekincelerini kaldır-ması için yapılan iki tavsiye dereddedildi.

Oysa Türkiye Kadına KarşıHer Türden AyrımcılığınOrtadan KaldırılmasıSözleşmesi'ndeki benzer çek-incelerini kaldırdı. Üstelikanadilde eğitim ve kültürel hak-ların kullanımı ile ilgili yeniyasal düzenlemelerle bu çek-inceleri geçersiz kıldı.

Karamsar tabloTürkiye İstatistik

Kurumu'nun yaptığı son araştır-malara göre Türkiye'de çocukhakların ailişkin tablo oldukçakaramsar.

* Her ne kadar çalışma yaşı15 ise de resmi rakamlara göre6-14 yaş arası çalışan çocuklarınsayısı 300 bin civarında.

* Çocuk evliliklerinintoplam evliliklere oranı yüzde23, bu evliliklerin yüzde 91'iniise kız çocukları oluşturuyor.

* Çocuklara yönelik cinselistismar davalarının sayısı 2002yılında 4 bin 500 iken, 2014yılında 17 bin 500'e yükseldi.

* Güvenlik birimlerinegelen/getirilen çocuk sayısı 2007yılında 58 bin iken, 2014 yılında300 bine yükseldi. (BİA)

Çocuklar ÝçinAnayasa'da En Az

12 MaddeDeðiþmeli

MevzuatDünya Çocuk Hakları

Günü

Çocuk Haklarına DairSözleşme'nin 1989'da Birleşmiş

Milletler'de kabul edildiği 20Kasım tarihi dünya ölçeğinde

çocuk hakları ve bu haklaraulaşamayan çocuklar hakkındafarkındalık yaratmak amacıyla

Çocuk Hakları Günü olarakkabul edildi.

Çocuk Hakları Sözleşmesi,18 yaş altındaki bireylerin

yetişkinlerden daha farklı veözel ihtiyaçlara sahip olmasın-

dan yola çıkılarak çocuklaraözel olarak hazırlanan bir

sözleşmedir.Türkiye, Çocuk Haklarına

Dair Sözleşme'yi 1990 yılındaimzaladı.

"Zonguldak'a uçmak istiyoruz”

Türk Hava Yolları (THY) Genel MüdürüDoç. Dr. Temel Kotil, MÜSİAD'ın bu yıl ilkkez gerçekleştirdiği VİZYONER'15 SektörZirvesi'ne katıldı. Zonguldak Havaalanınınyurt içi seferlere açılmasıyla ilgili dosyahazırlayan MÜSİAD Zonguldak ŞubesiBaşkanı Salih Yılmaz ve yönetim kuruluüyeleri, zirvede bir araya geldiği THY GenelMüdürü Temel Kotil'e konunun önemini birkez daha anlattı. THY Genel Müdürü TemelKotil de MÜSİAD Zonguldak heyetine,"Zonguldak'a uçmak istediklerini, bununlailgili çalışma başlattıkları" müjdesini verdi.

MÜSİAD Zonguldak Şubesi BaşkanıSalih Yılmaz, "Bir süredir THY GenelMüdürü Sayın Temel Kotil ile ZonguldakHavaalanının yurt içi seferlere açılmasıylailgili görüşmek, hazırladığımız dosyayı ver-mek istemiştik. Kendisiyle MÜSİAD Genel

merkezimizin düzenlediği VİZYONER'15Sektör Zirvesinde bir araya geldiğimizdekonunun önemini, Zonguldak, Bartın veKarabük başta olmak üzere bölge insanınınne derece istekli olduğunu anlattık. SayınKotil de Zonguldak'a uçmak istediklerini,bununla ilgili çalışma başlattıklarını söyledi.

Biz MÜSİAD olarak ZonguldakHavaalanının yurt içi seferlere başlamasıylailgili girişimlerimizi devam ettireceğiz.Bölgenin ekonomik ve sosyal yönden kalkın-ması için buna ihtiyacı var" dedi.

Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Doç. Dr. Temel Kotil,MÜSİAD Zonguldak Şubesi Başkanı Salih Yılmaz'a

"Zonguldak'a uçmak istediklerini, bununla ilgili çalışma başlat-tıkları" açıkladı.

Ýlk 9 Ayda 236 Kadýnöldürüldü

Her 25Kasım'daDünya'nın heryerinde Kadınayönelik şiddetprotestoediliyor.Buyılda yinebugün kadınayönelik şiddet ileilgili olarak farklıtepkiler, farklı açıklamalaryapıldı.Zonguldak Baro'suKadın Hakları KomisyonuBaşkanı Av.GoncagülAvcı'da yaptığı basın açık-lamasında, "Kadına yönelikşiddet insan hakları ihlalidir.BM Kadınlara YönelikŞiddetin ÖnlenmesiBildirgesinde ve AvrupaKonseyi İstanbulSözleşmesinde kadına yöne-lik şiddet "kamusal veyaözel yaşamda kadınlarafiziksel, cinsel veya psikolo-jik acı, ıstırap veren ya daverebilecek olan cinsiyetedayanan bir eylem, tehdit,zorlama, keyfi olarak özgür-lükten, ekonomik gereksin-imlerden yoksun bırakma"olarak tanımlanıyor. İstanbulSözleşmesinin önsözünde,"kadınlara yönelik şiddetin,erkekler ve kadınlar arasın-daki eşitlikçi olmayan güçilişkilerinin dışa vurumuolduğu, kadınlara karşıayrımcılık yapılmasına yolaçtığı ve kadınların iler-lemelerinin önünde engelolduğu, bu nedenle şiddetiönlemenin bir devlet poli-tikası olması gerektiği vur-gulanıyor. 25 Kasımgününün kadınlarla ilgilidiğer günlerden önemli birfarkı vardır. O da 25Kasım'larda dünyanın heryerinde kadınlara ve kızçocuklara yönelik giderek

artan cinsiyete day-alı şiddete odak-

lanılmışolmasıdır.Günümüzde,kadına yönelikşiddet olgusu,sadece bir

kadın sorunuolarak değil,

toplumsal bir sorunolarak çok yönlü olarak gün-deme alınmakta ve çözümüretmek için sosyoekonomikkoşullar, politik gelişmelerve kültürel etkenlerle birlik-te değerlendirilmektedir.

236 Kadınöldürüldü

Yerel ve ulusal medyayayansıyan haberlere göre2015 yılında Ekim ayınakadar ERKEKLER, 236KADINI, boşanmak istediğiiçin veya evlenmekistemediği için öldürdü.Kadına yönelik şiddetartarak devam etti, 15 kadınve kız çocuğuna tecavüzetti, 5 kadın ve kız çocuğunazorla fuhuş yaptırdı, 29kadını yaraladı, 6 kadın vekız çocuğuna cinsel tacizdebulundu. Öldürülen kadınlararasında, yasal haklarını kul-lananlar, katili hakkında 3kez koruma kararı çıkartmışolan da vardı."dedi Avcı,“Erkek egemen zihniyet,kadın erkek eşitliğini gözardı eden yönetim anlayışı,şiddetin önlenmesi konusun-da yasaların yaşamamageçirilememesi karşısında,kadına yönelik şiddetlemücadele için hazırlananUlusal Eylem Planı hızla vekararlı bir devlet politikasıy-la hayata geçirilmelidir.”

Kozlu'da köprü çalýþmalarýndasona gelindi

Kozlu girişi Dört Yol Kavşağı ile karşıdaki Dere Sokak veGüney Mahallesi'nin Kozlu Merkez'le birleştirilmesini sağlay-acak olan köprünün çalışmaları yoğun bir şekilde devam ediy-or. Şehir Merkez'inin otopark sorununu çözecek, ağır vasıta-ların şehir trafiğinden uzaklaştırılmasını sağlayacak olanköprünün kirişleri yerleştirildi ve ay sonunda tamamlanmasıhedefleniyor.

Sayfa 625 Kasım 2015/676 SUSMA -HABER- YORUM

Tazminat hakký kalkýyorAKP Hükümeti, kıdem

tazminatının fona devredilmesi-ni ısrarla gündeme getiriyorancak çalışma hayatı uzman-larına göre milyonlarca işçiyibekleyen asıl büyük tehlikegizleniyor. Hükümet, 4857sayılı İş Kanunu'nda yer alanbir maddede yapacağı değişik-likle kıdem tazminatını tama-men ortadan kaldırmayıamaçlıyor. Bu plan, Çalışma veSosyal Güvenlik Bakanlığı'nın2014-2023 yıllarını kapsayanUlusal İstihdam Stratejisi'ndeyer aldı. Türkiye İşverenSendikalarıKonfederasyonu'nun 2013yılında yapılan genel kurulunasunulan çalışma raporunda dabu talep dile getirilmişti. Planınayrıntıları şöyle:

Mevcut İş Kanunu'na göre,işçi ile işveren arasındaki işsözleşmeleri belirli ve belirsizsüreli olmak üzere iki türlüimzalanıyor. Kıdem tazminatı-na hak kazanabilmenin önkoşu-lu ise, işçinin işverenle imzal-adığı iş sözleşmesinin belirsizsüreli olması. Çok yaygınolmayan ancak işçiler aley-hinde olan belirli süreli işsözleşmesiyle işe alınan birkişiye ise, dönem sonundakıdem tazminatı ve ihbarsüresinin ücreti ödenmez. Bunedenle işverenler, belirli süreli

iş sözleşmelerini, işin sürekliolduğu fabrikalarda da uygu-layabilmek istiyor. Ancak işv-eren, belirli süreli iş sözleşme-siyle aldığı işçiyle "esaslı birneden" göstermeden sözleşmeyenilerse bu başlangıçtanitibaren "belirsiz süreli" kabul

ediliyordu, bu da işçiye kıdemtazminatı hakkını doğuruyordu.AKP, belirli süreli işsözleşmesinin yaygınlaş-masının önünde engel olan bukısıtlamayı ortadan kaldırmayıplanladığını 2014-2023 yıllarınıkapsayan Ulusal İstihdam

Stratejisi'yle ilan etti.

Tazminat hakkıkalkıyor

Strateji belgesinde "Belirlisüreli iş sözleşmeleri için belir-lenen süre içerisinde tekrarlan-ma imkânı sağlanacaktır" ifade-si yer alıyor. Öngörülen budeğişiklik hayata geçirilirseişverenler, işçilerle ilk kezbelirli süreli iş sözleşmesiyaparken, objektif bir koşulgösterecek ama sözleşmeyiyenilerken, objektif koşulundevam edip etmediğine ya daesaslı bir neden olup olmadığı-na bakılmayacak. Üst üstesayısız belirli süreli işsözleşmesi yapılabilecek ve yıl-larca belirli süreli sözleşme ileçalışan işçi, toplam kıdemi kaçyıl olursa olsun, sonsözleşmesinin süresi sonaerdiğinde ve yenilenmediğindekıdem tazminatına hak kazana-mayacak(Aydınlık)

Zonguldak şehirmerkezinin girişinde kamuyaaçık alanda bulunan, trafikakışını aksatan ve uzunsüredir yıkılması gündemdeolan eski Tekel binasınınyıkımına başlandı. Şehrin gir-işinde atıl kalan Tekelbinasının yıkım kararınıZonguldak Valisi Ali Kaban,geçtiğimiz Cuma günü ver-mişti. Yapılan hazırlıklarınardından Cumartesi günüTekel binasının yıkım çalış-malarına başlandı. Yıkımçalışmalarının startını verenZonguldak Ticaret ve SanayiOdası Başkanı Metin Demir,Tekel binasının yıkımı ilebaşlayan bu sürecin birbaşlangıç olduğunu veZonguldak'ın şehir merkezin-deki sorunlarının giderilmesiiçin çalışmalarının olduğunuifade ederek, "Zonguldak'ta,özellikle kent merkezindeuzun süreden beri birikmişbazı problemlerimiz var. Bukonuda uzun zamandan beriatalet içindeyiz, bir heyecaneksikliğimiz vardı. Yıkımınabaşladığımız bina, aslındabina olarak çok önem arzetmeyebilir, ama biz bu tekel

binasını birazda bu kenttekiataletin dönüşüm ihtiyacınınsembolü olarak görüyoruz.Yıkımına başladığımız Tekelbinasıyla ilgili inşallah kent-teki tüm tabuları da yıkarız"açıklamasında bulundu.

Demir;"Kenttekideğişim vedönüşümünbaşlangı"

Vali Ali Kaban'ın önder-liğinde Zonguldak'ta büyükbir değişim ve gelişimin ola-cağına inandığınıifade edenTSO Başkanı Demir, "SayınValimizin önderliğinde kenttebir yenilenme, bir değişim,bir dönüşüm hareketi başladı.Bizde Valilik ile birlikteyürütmeye başladığımız veişin içinde olmaya

çalıştığımız bazı projeler var.Otomobil ve mobilya sektörüile ilgili proje hazırlığındayız.Bu işlerin öncesinde SayınValimiz Ali Kaban'ın ricasıüzerine biz üç binamızınTekel, eski Gümrükbinamızın ve TSO eskirestoran binamızın bu kentte-ki değişim ve dönüşümünstartını vermek üzere yıkımı-na başlamış olduk. Kentmerkezine, vilayetimizeyakışır bir görüntüyü,Valimizin öncülüğünde kısazamanda kavuştururuz"ifadelerini kullandı.

Kaban, "Güzel birpark yapımı hede-fimiz"

Tekel binasının yıkımısonrasında alanın

Zonguldak'a rahat bir nefesaldıracağı belirtiliyor. Şehringirişinde güzel bir görün-tünün oluşması noktasındaönemli projeleri olan Vali AliKaban, daha önce yaptığı biraçıklamada, "Tekel binasıkötü bir görüntü oluşturuyorve tehlike arz ediyor. Tekelbinasının bulunduğu kesimdediğer mülkiyet sorunlarını daçözerek,güzel bir park yapımıhedefimizdir. Oraya yeni birbina yapılmasına şahsenkesinlikle karşıyım. Çünkü bukentin nefes alma noktalarınaihtiyacı var" demişti.

Öte yandan Kızılay KanMerkezi ve TTK Sağlık İşleriMüdürlüğü binalarının dayıkılması çalışmaları devamediyor.

AKP Hükümeti, kıdem tazminatının fona devredilmesini ısrarlagündeme getiriyor ancak çalışma hayatı uzmanlarına göre milyon-

larca işçiyi bekleyen asıl büyük tehlike gizleniyor. Hükümet, 4857sayılı İş Kanunu'nda yer alan bir maddede yapacağı değişiklikle

kıdem tazminatını tamamen ortadan kaldırmayı amaçlıyor.

Öðretmenlere“Yalandan bir gün”

KESK'e BağlıEğitim-SenZonguldak ŞubeBaşkanı OrhanYılmaz, "24Kasım Öğret-menler günü"nedeniyle yaptığıbasın açıkla-masında 24Kasım'da öğretmelerinsıkıntılarını dile getirdi ve"Yalandan bir gün"olarak ifadeetti. Yılmaz yayınladığı yazılıaçıklamada, "Yine bu 24Kasım'da göklere sığdıra-madığımız öğretmenlerimizingününü kutluyoruz.En büyükkoltukta oturanından en küçükkoltuklarda sallananlara kadarbugün öğretmenlerimizin gele-cek 24 kasım'a kadar bir dahaduyamayacakları övgülerle sırt-ları sıvanacak. Sürgün ettikleriöğretmenlerin sürgün karar-larının haksız olduğunu ortayakoyan mahkeme kararı olması-na rağmen kararı uygula-mayanlar bugün yüzleri hiçkızarmadan öğretmenleri çoksevdiklerini söyleyecekler.

Oysa Türkiye'nin öğret-menleri, onlarla birlikte çalışantüm eğitim ve bilim emekçileri,sadece yılda bir gün hatırlan-mayı değil, yaşadıkları sorun-larına sağlıklı ve gerçekçiçözümler üretilmesini bekliyor.Kaldı ki bugüne kadar eğitimemekçilerinin gerçek sorunları

tartışılmamış, yüz bin-lerce eğitim

emekçisininsosyal veekonomik sorun-larını çözmeyönünde herhan-gi bir adım atıl-

mamıştır. Yıllardırsadece yılın belli

dönemlerinde "öğret-menliğin kutsallığından",

"onurlu bir meslek olduğundan"söz edilmiştir.

24 Kasım'ın, Atatürk'ün"Millet MektepleriBaşöğretmenliğini" kabul ettiğigün olması açısından tarihselbir gerçekliği ve önemi bulun-maktadır. Ancak, "24 KasımÖğretmenler Günü"nün 12Eylül döneminin bir ürünü, 12Eylül zihniyetinin nasıl biröğretmen istediğininsimgeleştiği bir gün olduğu daunutulmamalıdır. 12 Eylüldöneminde binlerce öğretmeningözaltına alındığı, işkencegördüğü, sürgün ve görevdenuzaklaştırma cezalarıyla karşıkarşıya kaldığı ve o dönemdekiörgütümüz TÖB-DER'in kap-atıldığı bilinmektedir.

Eğitim ve bilim emekçileri,yürekleri ve kulakları sağırolanlara ve onların dalkavuk-larına karşı taleplerini daha gürhaykıracak ve yaşadığı sorun-lara asla boyun eğmeyecektir”

Demir, “Deðiþim için bu bir baþlangýç”

Akbýyýk; " Zonguldak basýnsitesinde sona yaklaþýldý"

Zonguldak GazetecilerCemiyeti Başkanı DeryaAkbıyık yaptığı açıklamada,TOKİ yetkilileri ile yaptığımızson görüşmede, Zonguldak,Terakki mahallesindeki, ikiparsel alan üzerinde toplam9000 bin metrekare, toplukonut projemizin kabulolduğunu, yaklaşık üç yıldırdevam eden çalışmalar sonucuprojenin bugün için maliyet vediğer son dosya tamamla-masının sürdüğünü veönümüzdeki ay tarafımıza yazıgönderilerek, öntaleplerin(başvuruların)toplanacağını bu konudagörüşmelerin devam ettiğiniifade etti.

ZGC Başkanı Akbıyık,Zonguldaklı gazetecileri konutsahibi yapma projesinde çok

yoğun uğraştıklarını belirterek,başta Sayın Valimiz Ali Kabanolmak üzere, eski meclisbaşkanımız Köksal Toptan,Zonguldak milletvekillerimizHüseyin Özbakır, Faruk Çatur-oğlu ve Özcan Ulupınar,Zonguldak Belediye başkanıMuharrem Akdemir, Basınİlan Kurumu genel müdürlüğü, Deftardar, çevre şehircilik,milli emlak ve imar müdür-lüğü olmak üzere tüm emeğigeçenlere de teşekkür ettiğinibelirtti.

Demir, "Sayın Valimizin önderliğinde kentte bir yenilenme, birdeğişim, bir dönüşüm hareketi başladı. Bizde Valilik ile birlikte

yürütmeye başladığımız ve işin içinde olmaya çalıştığımız bazıprojeler var. Otomobil ve mobilya sektörü ile ilgili proje hazırlığın-

dayız.

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 725 Kasım 2015/676

AKP ZonguldakMilletvekili Faruk Çaturoğlu'-nun Ankara'da bir dizi görüşmegerçekleştirdi.

Duble yoldan kaynaklanan sorunlarele alındı

Geçtiğimiz günlerdeZonguldak'ın sorunlarıAnkara'da çözmek amacıylaKarayolları Genel Müdürüİsmail Kartal ile bir araya gelenÇaturoğlu, daha sonraKarayolları Kastamonu 15.Bölge Müdürü Sami Uyar ileEreğli'de bazı sıkıntılara sebepolan karayolları ile ilgili olarakgeniş katılımlı bir değer-lendirme toplantısı gerçekleştir-di. Duble yoldan kaynaklanansorunlar ele alındı Ereğli şehir

merkezinde duble yoldan kay-naklanan kavşak, ilçe giriş veçıkışları gibi sorunlarının ağır-lıklı olarak ele alındığı toplantıKarayollarının Ören mevkiindebulunan şantiyesinde gerçek-leştirildi.

Toplantıda Çaturoğlu BölgeMüdürü Uyar'dan AlaplıKarayolları şehir girişininyeniden incelemeye alınmasını,Kdz. Ereğli Yalı boyu köy-lerinin girişinde yaşanan sorun-lar Yığılca-Alaplı Kavukkavlatünel bağlantı yolunun hız-landırılmasını, Kdz Ereğli şehirgeçişinin peyzajı için belediyeile protokol yapılmasını, Kdz.Ereğli Kıyıcak köprüsü ve yan

yol çalışması, Kdz. EreğliElmatepe ve Potbaşı yaya üstgeçidi talebi, Kdz. Ereğli Gülüçköprüsü ile Kepez Tepesi

arasında yan yol sığınma cebive durak ile Kdz. Ereğli'deinşası biten yeni terminale geçi-ci kavşak yapılmasını talep etti.

AKP Zonguldak Milletvekili Faruk Çaturoğlu'nun Ankara'da bir dizigörüşme gerçekleştirdi

Çoturoðlu, bölgedeki yol sorununa parmak bastý

Çaycuma'ya Müjde.!Çaycuma Filyos Nehri

kıyısı, Yalı CaddesindeGerme Membran Sistemi ileyapılan gıda pazarı olarakkullanılan kapalı pazaryerinebir yenisi daha ekleniyor.2.340 m2 alana yapılacakolan yeni kapalı pazaryeriçelikkonstrüksiyon olarakinşa edilecek. İhale aşamasın-

da olan yeni kapalı pazaryeriiçin Çaycuma Belediyesizemin çalışmalarına başladı.

Tamamlandığında Çay-cuma Pazaryeri, otoparkıyla,sosyal tesisi ve alt yapısıylabölgenin en büyük pazarıhaline gelecek.

Aþkar, “Memur ve emeklininmaaþlarýný eþitleyin”

Memur-SenKonfederasyonu'na bağlı EğitimBir-Sen Zonguldak Şubesi, İlDivan Kurulu'nu gerçekleştirdi.TTK Memurlar DerneğiLokali'nde düzenlenen toplan-tıya; AKP ZonguldakMilletvekili Faruk Çaturoğlu,Aile ve Sosyal Politikalar İlMüdürü Kemal Gümrükçü, İlSağlık Müdürü Bilal Cin, AKPZonguldak İl Başkanı ZekiTosun, AKP Merkez İlçeBaşkanı Metin Karaduman,Memur-Sen Genel BaşkanYardımcısı Şükrü Kolukısa,Memur- Sen Zonguldak İlTemsilcisi Kamuran Aşkar,Sağlık-Sen Zonguldak ŞubeBaşkanı Mehmet Ali Kara,Enerji Bir-Sen Zonguldak ŞubeBaşkanı Sedat Güngör ve sendi-ka üyeleri katıldı. Saygıduruşunda bulunulması ve İstik-lal Marşı'nın okunmasıylabaşlayan programda, açılışkonuşmasını yapan Eğitim Bir-Sen Zonguldak Şubesi BaşkanıSadettin Dede, katılımcılaraçalışmalar hakkında bilgi verdi.Başkan Dede'nin ardındankürsüye çıkan Memur-Sen İlTemsilcisi Kamuran Aşkar,hükümet kurulmadan memuruniş güvenliğinin gündemegelmesini eleştirdi.

Aşkar, "gelin memu-run-emeklininikramiyesini eşit-leyin"

Toplantıda yaptığı konuşma-da Aşkar, "Türkiye'nin birikmişo kadar sorunu varken, sınır-larımızın etrafı ateş çemberinedönmüşken, bir bakıyorsunuzhenüz daha hükümet kurul-madan kamuoyunda dolaşangündem maddelerine bak-tığımızda gündeme gelen 657sayılı Devlet Memurları

Kanunu'yla memurun işgüvencesinin kaldırılmışolduğunu görüyoruz. Biz siyasiiktidara sonuna kadar 'evet' diy-oruz, ama öncelikle şunların bil-inmesini istiyorum. Siyasi iradehenüz hükümet kurulmadanmemurun iş güvenliğini masayayatırmak yerine bize öncelikleyapması gereken memurlakıyaslama yapmak istiyorsanız,memur ve emeklinin maaşlarınıeşitleyin, o zaman gelin memu-run-emeklinin ikramiyesini eşit-leyin, o zaman buradan başlayın.Yoksa sadece memurun işgüvencesini konuşursanız,Türkiye'nin başka sorunlarınıötelerseniz, burada bir sıkıntıolduğunu belirtmek istiyorum"açıklamasında bulundu.

AKP MilletvekiliFaruk Çaturoğlu

AKP Milletvekili FarukÇaturoğlu, "13 yıllık AK Partiiktidarında gerek eğitim, gerekekonomi, gerekse diğer konular-da birçok yeniliklere, birçokdeğişimlere yol açan bir siyasipartiyi hep beraber izledik.Bizim çocukluğumuzda, 'Acababir gün Türkiye'de bu da olurmu, bir gün Türkiye buyabancılarla dünyanın güçlüülkeleriyle aynı seviyelerde olurmu?' diye hep bunları çokdüşünmüştük,Çünkü üstümüzdebıkkınlık ve yılgınlık vardı.amaelhamdülillah görüyoruz ki bun-

ların hepsinin birer birer gerçek-leştiğini hep beraber rüyalarıngerçeğe döndüğünü görüyoruz.

Kolukısa: "Beslemezenginler yaratıldı"

Türkiye'de besleme zengin-ler yaratıldığını ifade edenMemur-Sen Genel BaşkanYardımcısı Şükrü Kolukısa,"Türkiye Cumhuriyeti Devleti,Osmanlı mirası üzerindeyeniden kurgulanırken, askerinyönetimi memurunda vaziyetiüzerine inşa edilmiş bir devlettir.O yüzden bu ülkede zenginlikbirilerine pay olarak verildibesleme zenginler yaratıldı. Buzenginlere verilen medyasayesinde algılar olgulara olgu-lar algılara dönüştürüldü.Ayaklar baş oldu, başlar damaalesef ayak olmak zorundabırakıldı.

Şükrü Kolukısa

Kamuran Aşkar

Faruk Çoturoğlu

Pandýr, “Amacýmýz kalýcý olarak yer almak”

Tüm faaliyetlerindesürdürülebilirliği ve kalıcıdeğer üretmeyi temel alanErdemir Grubu'nun ana şirketiEreğli Demir ve ÇelikFabrikaları T.A.Ş (Erdemir),Borsa İstanbul'un (BIST),borsada işlem gören vekurumsal sürdürülebilirlikperformansları üst seviyedeolan şirketlerin bulunduğuSürdürülebilirlik Endeksi'ndeyer aldı.

Türkiye'de sürdürülebilir-lik konusundaki anlayış, bilgive uygulamaların artmasınıamaçlayan BISTSürdürülebilirlik Endeksi'ndeyer alan şirketler çevre, biy-oçeşitlilik, iklim değişikliği,insan hakları, yönetim kuruluyapısı, rüşvetle mücadele, işsağlığı ve güvenliği kriterler-ine göre değerlemeye tabitutularak belirlendi. BIST 50şirketlerine yönelik yapılandeğerlendirme sonucu Kasım2015-Ekim 2016 döneminde

Endekste 29 şirketyer aldı.

Erdemir'inBISTSürdürülebilirlikEndeksi'nde yeralmasını değerlendirenErdemir Grubu YönetimKurulu Başkanı Ali Pandır;dünya klasında şirket olmahedefi doğrultusunda çalışanErdemir Grubu'nun, pay-daşlarına yarattığı katmadeğeri artırma ve sürdürebilirkılma yönünde önemlikazanımlar elde ettiğini belirt-ti. Grubun üretim yolculuğu-na sürdürülebilirlik yak-laşımını tüm süreçlerine ente-gre etmiş, bugünün ve gele-cek nesillerin ihtiyaçlarınaduyarlı bir yapıyla devamettiğini söyleyen Ali Pandır,Erdemir'in BISTSürdürülebilirlik Endeksi'ndekalıcı olarak yer almasınıhedeflediklerini söyledi. AliPandır "Sürdürülebilirlik yak-laşımımız bize hem faaliyetgösterdiğimiz tüm alanlardarisklerimizi, fırsatlarımızı veetkilerimizi anlayabilme veyönetebilme hem de yarat-

tığımız katma değeriartırma imkanıveriyor. Çeliksektörünün lideriolarak bu alanda

da örnek ve öncüuygulamalarımızı

sürdüreceğiz. Grubumuz eldeettiği başarılarla, gelecekhedeflerine doğru sağlam birtemel üzerinde ilerliyor" dedi.

Borsa İstanbul'un kurul-duğu 1986 yılından bu yanahisseleri işlem gören vekurumsal yatırımcılarıngözdesi olan Erdemir,Sürdürülebilirlik Endeksi'ndeyer alarak bir rekabet avantajıdaha elde etti. Erdemir Grubu50. Yılını kutladığı 2015yılında önemli başka birbaşarıya daha imza atmış,Grubun ana şirketi Erdemir,BIST Kurumsal YönetimEndeksine girmeye de hakkazanmıştı. Her iki endekste-ki başarı ile ErdemirGrubu'nun başarılı kurumsalyönetimi ve sürdürülebilirlikperformansı, bağımsız kuru-luşlarca tescillenmiş oldu.

Tüm faaliyetlerinde sürdürülebilirliği vekalıcı değer üretmeyi temel alan Erdemir

Grubu'nun ana şirketi Ereğli Demir veÇelik Fabrikaları T.A.Ş (Erdemir), Borsaİstanbul'un (BIST), borsada işlem gören

ve kurumsal sürdürülebilirlik perfor-mansları üst seviyede olan şirketlerin

bulunduğu Sürdürülebilirlik Endeksi'ndeyer aldı.

Sayfa 825 Kasım 2015/676

“Ýkinci yarý iyi bir þekilde giriþ yapacaðýz”Spor-Toto Üçüncü Lig birin-

ci grupta mücadele edenZonguldakspor'da KulüpBaşkanı Süleyman Caner, sonhaftalarda yaşanan gelişmelerhakkında bilgiler verdi.

Futbolcu, teknik heyet veyönetimin bu kadar hakaretlerihak etmediğini, belirten Caner,birlik beraberlik içinde busıkıntıları aşacaklarını söyledi.Zonguldakspor'un büyük bircamia olduğunu , bu sıkıntılarıaşacaklarına inandığını ifadeeden Caner, tribünlerin yapıcıeleştirilerinde bulunmasını iste-di.

KÜSKÜNLÜK YOK

Teknik Direktör Cahit Terziile aralarında bir kırgınlığınolmadığını belirten Caner konuile ilgili şu bilgileri verdi,"Teknik direktörümüz Cahit Terzive ekibi, Tekirdağ maçı son-rasında bize yazılı olarak isti-fasını verdi. Bizde yönetimkurulu olarak kabul ettik.Hocamıza ve ekibine bize 3 seneboyunca vermiş olduğuhizmetlerden dolayı teşekkür

ediyoruz. Gönüllerimiz yine bir.Aramızda bir kırgınlık, küskün-lük yok. İlk yarı için kalan 2maçımızda takımı alt yapısorumlumuz Şenol Demir ve altyapı antrenörümüz MustafaGöktaş çalıştıracak. BirdeSamsun'dan Engin Şengül kaleciantrenörü olarak gelecek. İlkyarıyı bu teknik ekiple tamam-layacağız. İlk yarıyı 6 puanlakapatıp devre arasında eksikler-imizi giderip sıkıntıları gidere-ceğiz. Yönetim olarak elimiz-den geleni yapacağız. İkinci yarıiyi bir şekilde girişyapacağız.Kısa süre içindetoparlanarak lige yine ağırlık-larını koyacaklarını belirtenCaner, söylerini şöyle sürdürdü;"

Takım üst üste galibiyetleralarak lige iyi bir başlangıç yap-mıştı.Tire maçı ile başlaşan birdüşüş içine girdik. Bunun anal-izini yaptık. Teknik heyet ve fut-

bolcularla görüştük. Sorunolmadığını söylüyorlar, amasahaya olumsuz bir şekilde yan-sıyor. Maça çıktığımız zamannetice alamıyoruz. Takım kap-tanları ile defalarca görüştük.Sıkıntıları sorduk. Bir sıkıntıolmadığını söylüyorlar. Sonuçta

Tire maçından bu yana bir türlübu düşüşü engelleyemedik.İnşallah bundan sonra topar-lanacağız.

Cahit Terzi ve ekibiistafa etti

Son Üç sezondurZonguldakspor'u çalıştıran, Balliginde şampiyon yaparakProfesyonel lige çıkartan teknikdirektör Cahit Terzi, üst üste alı-nan kötü sonuçlardan sonragörevinden istifa etti. Terzi, sonoynanan ve 2-0 yenilgi ilesonuçlanan Tekirdağ maçı son-rası yardımcıları Metin Nezor,Birol Yılmaz ve BasriKocabaşoğlu ile birlikte görev-lerinden istifa etti. YönetimKurulu, Terzi ve yardımcılarınınistifasını kabul etti.

Ümit Arýcý

Arýcý Petrol Yolda býrakmaz

Zonguldakspor'da Kulüp Başkanı Süleyman Caner“Biz şu andasorunların üzerin kararlı bir şekilde gidiyoruz. Sorunları çözeceğiz.

Allah nasip ederse tekrar eski günlere geleceğiz.Yeter ki birlik-beraberlik olsun.

Elmas onlara emanet

Spor Toto 3. Lig 1. gruptamücadele edenZonguldakspor'da 2-0 yenil-giyle sonuçlanan Tekirdağspormaçı sonrası teknik direktörCahit Terzi ve yardımcılarıgörevinden istifa etmişti.Yönetim kurulu Terzi ve ekibinistifasını kabul ederken takımıdevre arasına kadar alt yapısorumlusu Şenol Demir ve altyapı antronörü Mustafa Göktaşçalıştıracak. Kaleci antrenör-lüğüne ise geçtiğimiz sezonlar-da Zonguldakspor'u çalıştıranEngin Şengül getirildi.

Bu bir bayrak yarışı

Zonguldakspor'un yeniTeknik Direktörü Şenol Demir,Pusula TV’ye değerlendrimeyaptı ve şu görüşleri dile getir-di, “Cahit Terzi'ye verdiğiemeklerden dolayı teşekkürederek sözlerine başlayanDemir, " Hepimiz adına hayırlıolur inşallah. İlk önce parantezaçmak istiyorum Cahit hoca,gerçekten başarılı bir sezongeçerdi. Takımı şampiyon yaptıardından play-off'a çıkarttı.Sakatlıların cezalılarınolmasıyla şanssız bir dönemgeçerdi ve istifa etti. Bu birbayrak yarışı. Bayrağı da banadevretti. Bizde inşallah yenioluşturacağımız ekiple bukardeşlerimizi en kısa zamandatoparlamaya çalışacağız.Önümüzde ki haftayı bay geçe-ceğiz. Bizim adımıza iyi olduben öyle düşünüyorum. İnşal-lah gerekli çalışmalarımızıyardımcılarım Mustafa Göktaşve Engin Şengül hocamızlaberaber inşallah takımımızıtoparlarız. Tabi ki bu nokta dayönetimin de taraftarın da takı-ma sahip çıkması

gerekiyor.Futbolcu kardeşler-imin gerçekten çok büyük birdesteğe ihtiyacı var. Gölbaşımaçı bizim için çok çok önem-li bir duruma geldi. İnşallahGölbaşını kazanıp 3 puanalarak çocuklarımızın özgüveni gelir. Erzin maçını dakazanarak devreye 6 puanlagirmek istiyoruz.Zonguldakspor'un kötü gitmesikimseye bir şey kazandırmaz.Bu nokta da gerçekten zor birdurumdayız. Bu kuyununiçerisinden hep beraber çıkara-cağız. Taraftara buradansesleniyorum geçtiğimiz maçtaki görüntü futbolcu kardeşler-imizi üzdü hakaretler hiç hoşdeğildi.Son zamanlardayaşanan olumsuz tabloyu son-landırmak için camia olarakkenetlenmeleri gerektiğinibelirten Demir, "Olanları oradabırakalım yeni bir sayfaaçalım. Artık bundan sonra fut-bolcu kardeşlerimizle gereklitoplantıları yapacağız.Yönetimden gereklidesteğimizi alacağız. Gerekirsebu taşın altına başımızı değilgövdemizi sokacağız budabizim görevimiz. Biz altyapısorumlusuyduk yeni bir sorum-lu gelen kadar altyapı sorum-lusu gelir. 3 maçta 6 puanyaparız bu yeterlilik işidir. Ozaman yönetim bize devamette diyebilir. Ben 2 haftagörev yapsam 3 hafta da görevyapsam 10 yıllık anlaşma yap-mış gibi çalışırım. Bu yeterlil-iği de futbolcu kardeşlerimizede taraftarımıza hissettirmekiçin elimden geleni yapacağız.