öRgütsel güven

Preview:

Citation preview

Güven

Güven Nedir?Güven kavramı; bir kişinin başka birinin

ifadelerinden, davranış tarzından ve aldığı kararlardan emin olması ve buna göre kendi davranışlarını sergilemesi olarak kabul edilebilir.

Güven hem birey, hem de örgüt düzeyinde oluşmaktadır; fakat kişiye güven ve örgüte güven birbirlerinden farklı kavramlardır.

Güvenin Tanımı ve Özellikleri

Griffin’ e göre güven bireyin riskli bir durumda arzulanan amacı başarmak için bir nesnenin herhangi bir özelliğine veya bir olayın ortaya çıkacağına ya da bir kişinin beklenen şekilde davranacağına ilişkin inancıdır.

Mayer’e göre güven, herhangi bir tarafın karşı tarafın davranışlarının önemli sonuçlar ortaya koyacağı beklentisine bağlı olarak durumu riske etme istekliliğidir.

Yapılan araştırmalar sonucu güven tanımları incelendiğinde, kavrama ilişkin şu özelliklerin

ortaya çıktığı kabul edilmektedir.

Güven; kişinin karşısındakine karşı açık olma isteğini arttırması savunma yapma isteğini azaltır.

Güven duyulan kişinin davranışları daha az kontrol edilir ya da hiç kontrol edilemez

Güven zamanla gelişir. Karşılıklı bağımlılığı zorunlu kılar. Güven olumlu yönde bir beklenti, istek ve inanç

içerir. İki veya daha fazla insanın etkileşimi ile

biçimlenir.

Güvene Etki Eden Faktörler

Kültür: Kültür, güvenin oluşmasında en önemli kaynaktır, çünkü insanları barındıran örgütler, o toplumun kültürü ile yoğrulmuşlardır. Kişi ve örgütlerin iş yapış biçimleri hukuk,gelenek, görenek ve değerler tarafından şekillenir ve toplumdan topluma farklılık gösterir.

Toplumların güven kavramına, ülkelerarası kültürel ve ahlaki farklılıktan dolayı farklı anlamlar atfedilmelerine karşın, bazı anlamlarla benzeşmektedir. Bu kavramlar: özgüven, yardımseverlik, uyumluluk, dürüstlük, sevecenlik, açıklık, tutarlılık,bilgili olmak ve dedikodu yapmamaktır.

Örgütsel Güven: İnsanlar nasıl bulundukları kültürlerin etkisi altında ise, insanlardan kurulu örgüt de bulunulan kültürün etkisi altındadır. Örgüt kültürü, en basit tanımıyla; örgüt içindeki yaşam tarzını ifade eder. Örgüt kültürü, bireylerin örgüt dışından getirdikleri değerler, inançlar ve örgüte karşı eğilimlerin, örgüt içinde belirtilmesidir.

Örgüt kültürün de, işletmenin üst yönetiminin belirlemiş olduğu politikalarının önemli bir etkisi olduğu bilinmektedir. Özellikle insan kaynakları politikaları içinde yer alan faaliyetlerin işletmedeki güven algılanmasını olumlu yönde etkilediği belirlenmiştir. Performans değerleme, ödüllendirme, etkin denetim vb. insan kaynakları faaliyetlerinin güvene dayalı yönetimde pozitif yönde etkilediği görülmektedir.

Ahlak ve Meslek Etiği: Güven, içtenlik, sahicilik, dürüstlük, erdem ve onur içerir. Bu anlamlar etik meselelerle alakalıdır.

Ahlak, bir kurallar dizgesi olduğuna göre, bu kurallara uyulacağını bilmek, güveni oluşturur. İnsanların birbiriyle olan ilişkisi, birlikte var olabilmek ve paylaşımın sağlanması, belli kuralların taraflarca ortak olarak anlaşılması demektir. Taraflarca karşılıklı olarak buna uyulması güveni çağrıştırır.

İlişkilere yönelik beklentiler ise, bir birey, grup veya örgütün etik olarak onaylanabilir . Aynı şekilde örgütler arası ilişkilerde, öncelikle yürürlükteki yasalara, meslek etiğine, rekabet kurallarına ve daha sonra iletmeler arasında yapılan sözleşmelere uyulması beklenir.

Güven Türleri

Güven kavramı özellikle örgüt açısından ele alındığında, örgüt içi güven konusundaki en

önemli ayrımın bireye ve örgüte güven konusundadır.

Bireye Güven: Bireye güven, işgörenlerin örgütsel güveni artırmak için ihtiyaç duydukları bir güçtür. Bu nedenle yönetici ve çalışanlar aralarındaki etkileşim sonucu, işyerlerine güvenip güvenmeme konusunda karar verirler.

Bireye güven kavramı ile hem çalışanların yöneticilere duyduğu güven, hem de çalışanların birbirlerine duyduğu güven ifade edilmektedir. Yöneticiye olan güven örgüte olan güveni artırmaktadır.

Burada önemli olan nokta, çalışanların yöneticilere güven duyarken hangi güven unsurlarını dikkate almaları gerektiğinin ortaya konulmasıdır. Yapılan araştırmalar güvenin; davranışlarda tutarlılık, dürüstlük, açıklık, sadakat, yetkinlik gibi güven unsurlarına bağlı olduğu yönündedir.

Örgüte Güven: Örgüte olan güven üç farklı boyutta incelenmektedir. Bunlardan ilki; işletme içinde aynı düzeyde çalışanlar arasındaki güven, ikincisi farklı düzeydeki çalışan ile yönetici arasındaki güven ve sonuncusu da örgüt ile dış paydaşlar arasındaki güvendir.

Örgüte dayalı güvenin oluşması için örgütün yasa, tüzük ve yönetmeliklerle çalışanlarına sunduğu vaatleri yerine getirmesi gerekmektedir.

Örgütsel Güven Kavramı

Örgütsel Güvenin Tanımı ve Özellikleri

Örgütsel güven kavramı şöyle tanımlanabilir : “Belirli amaçların gerçekleşmesi için oluşturulan örgütsel yapı içerisinde bu yapıyı oluşturan tüm öğelerin doğruluk, inanç, bağlılık ve samimiyet bağlamlarında birbirlerine karşı duydukları soyut ama davranışlarla somutlaşan bir süreçtir.”

Örgütsel güven, örgüt içinde oluşan güven iklimi olup, örgütsel rollere, ilişkilere, deneyimlere, dayanarak örgüt üyelerinin, bireylerin niyetleri ve davranışları hakkındaki olumlu beklentileridir.

Geçmişte tek boyutlu bir kavram olarak görülen yukarıdaki tanımlama gösterdiği üzere, örgütsel güven farklı yüzlere sahiptir. Çoğu uzman örgütsel güveni şu temellere dayalı olarak tanımlamaktadır.

Çok düzeylidir: Güven çalışma arkadaşları, takım, örgüt ve örgütsel anlaşmalar arasındaki etkileşimlerden doğar.

Kültüre dayalıdır: Güven örgüt kültürünün normlarına, değerlerine ve inançlarına sık sıkıya bağlıdır.

İletişim temellidir : Güven, doğru bilgi sağlama, kararlarla ilgili açıklamaları yapma, samimi ve açık görünme gibi iletişim davranışlarının bir sonucudur.

Dinamiktir: Güven; başlangıç, sağlamlaştırma ve çözülme aşamalarından oluşan bir döngüde sürekli biçimde değişim gösterir.

Çok boyutludur: Güven her biri bireyin güvene ilişkin algıların etkileyen zihinsel, duygusal ve davranışsal faktörlerden oluşur.

Örgütsel Güvenin Oluşturulması

Örgütsel güven, örgüt içinde tüm örgüt üyelerinin katılımıyla yaratılması gereken psikolojik bir ortam olarak değerlendirilebilir.Bu ortamın yaratılmasında yönetim kademesinin yaklaşımı temel belirleyici faktör olarak görülebilir.

İlişkilerin derinliği, rol ve sorumlulukların tam anlaşılması ve çalışanlarda işi yapabilme konusundaki yeterlilik örgütün güvenilir bir kültüre sahip olmasını sağlayan önemli unsurlar arasında yer almaktadır.

Çalışanların birbirlerine ve yönetime güven duyması, örgüt içinde tüm bireyler için gereklilik olarak görülmelidir. Bunlarla birlikte güven oluşturulması için çalışanlara ve yöneticilere düşen görev ve sorumluluklar, dolayısıyla güven oluşumuna katkı sağlaması beklenen unsurlar ise genel olarak aşağıdaki şekilde düşünülebilir:

1. Çalışma ortamında etkin ve uyum sağlanabilir kural ve düzenlemelerin oluşturulması.

2. Örgüt içinde iyi işleyen bir iletişim sisteminin olması.

3. Örgüt yönetimi açısından etkin bir yetki devri ve kararlara katılım sisteminin oluşturulması.

4. Kişilerin üstün yeteneklerle donatılmasını sağlayacak bir sürekli eğitim sisteminin kurulması ve etik değerlere önem verilmesi.

Örgütsel Güvenin Yararları

Örgütsel güven işletmelerde , işletme gelirinin artmasına yardımcı olmaktadır.

Güven çalışanın moralini arttırır. Güven çalışanların işletmeye bağlılığını arttırır. İşletmelerde örgütsel güven paylaşmayı

cesaretlendirir. Takım çalışmasını güçlendirir.

Örgütsel güven düzeyi yüksek olan işletmelerde, müşteri bağlılığı artmaktadır.

İşten ayrılma oranı örgütsel güven düzeyi yüksek olan işletmelerde azalmaktadır.

İşletmelerde çalışanlar güven ortamı içinde çalışır ve desteklenirse duygusal tükenmeleri azalmaktadır.

Güven çalışanın moralini yükselterek iletişimi arttırır.

Örgütsel Güvenin Sonuçları

Güven, işletmelerin varoluş nedenini ortaya koyan işletme misyonunun çalışanlara etkin bir şekilde iletilmesini sağlar.

Örgütsel güven işletmede işbirliğinin gelişmesine katkı sağlar.

Güven işletmenin öngördüğü yeniliklere karşı çalışanları daha cesur davranmaya yöneltir ve güçlendirir.

Çalışanın motivasyonuna olumlu bir etki yarattığı için, iş performansının artmasını sağlar.

Güven duyulan çalışanın yetkilendirilmesi, yönetimin çalışana güvenini göstermesi anlamı taşıdığı için, kendine değer verilip güvenildiğini anlayan çalışan da örgüte güven duyar.

Güven, işletmedeki çalışanın yaptığı işin etkinliğini ve verimliliğini arttırır.

Güven, işletme misyonunun çalışanlara etkin bir şekilde iletilmesini sağlar.

Dinlediğiniz için teşekkür ederim…

Recommended