Upload
antalyamuzesi
View
0
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Ana Yayın No: 3411 Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Yayınları Yayın No: 156
YAYINA HAZIRLAYAN
Dr. Adil ÖZME Kapak ve Uygulama
Yusuf KOŞAR ISSN: 1300-5626
Kapak Fotoğrafı: Nesrin Karabay – Elvan Altıntaş Akçapınar Nekropol Alanı Kurtarma Kazısı Not : Kazı raporları, dil ve yazım açısından Adil ÖZME tarafından denetlenmiştir. Yayımlanan yazıların içeriğinden yazarları sorumludur.
İ. Aygül Ofset Mat. Ltd. Şti. Tel: 0312 310 59 95
ANKARA 2014
İÇİNDEKİLER
Nihat ERDOĞAN, Şehmus TEKİN Kültür İnanç Parkı Projesi Mor Yakup Kilisesi Kazısı ……..……............................................1
Bülent ÜÇDAĞ Şanlıurfa İli,Bozova İlçesi, Çarmelik Kervansarayı I. Etap Kurtarma Kazısı ve Restorasyonu 2013 Yılı Çalışmaları ………………………….............................................................................15
Ali Sinan ÖZBEY TKİ-GELİ-YLİ Kurtarma Kazıları 2011-2012 Yılı Çalışmaları ……………….……………………….. 37
Onur KARA Attaleia (Antalya) Antik Kenti’nde Bir Bizans Gömü Alanı …………….………....………………. 67
Tevhit KEKEÇ,Hüseyin ŞAHİN Malatya - Battalgazi İlçesi, Kırk Kardeşler Mezarlığı (Mezarlık-Kümbetler) 2012 Yılı Sondaj ve Temizlik Çalışmaları ..…………………..…………………………………..………… 85
Metin Türktüzün 2012 Yılı Çiledir Höyük Kurtarma Kazısı, Sondaj ve Temizlik Çalışmaları ………....……….. 99
Metin TÜRKTÜZÜN, Recep KARACA 2012 Yılı Tokul Köyü Kurtarma Kazısı ve Temizlik Çalışmaları ……………………..…………. 107
Seher TÜRKMEN Alanya İlçesi, Okurcalar Beldesi,Karaburun Mevkiinde Denizde Bulunan Lahit ……….. 113
Serkan GEDÜK Sergi Salonlarında Deprem Risklerinin Azaltılması ……………………………………………..…… 127
Mustafa AKASLAN, Doğan DEMİRCİ, Özgür PERÇİN Büyükgökçeli Kasabası, Kaleburun Mevkii, Bazilikal Planlı Kilise Kurtarma Kazısı ……………………………..………………………………………………………………………. 147
Mustafa AKASLAN, Doğan DEMİRCİ, Özgür PERÇİN Isparta, Merkez, Sülübey Mahallesi, Yılankıran Çeşmesi Temizlik Çalışması ………...... 163
Mehmet ÇAVUŞ,DOĞUKAN BEKİR ALPER Mersin İli, Tarsus İlçesi, Eski Ömerli Mahallesi, Zeytin Pazarı Roma Sarnıcı Kurtarma Kazısı ……………………………………………………………………….……….. 183
Nesrin KARABAY, Elvan ALTINTAŞ Akçapınar Nekropol Alanı Kurtarma Kazısı ……………………………………………………………… 201
Nesrin KARABAY Denizli İli, Kale İlçesi,İnceğiz Köyü Tonozlu Mezar Kurtarma Kazısı …………….…………… 219
Mahir ATICI, Günay KARAKAŞ Kyme Doğu Nekropolü (İzmir İli, Aliağa İlçesi, Samurlu Köyü, 877 ve 879 Parsel) ……. 229
Nilüfer SEZGİN, Ömer ÇELİK İssos (Epiphaneia – Oiniandos) Kazısı ……………………………………………………………………… 243
Yusuf YILMAZ Karacasu Barajı Lokulus Tipi Oda Mezar Kurtarma Kazısı ve Temizlik Çalışmaları ……. 257
Tenzile UYSAL, Vehbi KURT Mor Kuryakos Manastırı …………………………………………………………………………………………. 269
Nilifer SEZGİN,Bülent DEMİR 2012-2013 Yılı Hatay İli, Antakya İlçesi, 4. Mıntıka, İplik Pazarı Kurtarma Kazısı ……… 273
Hasan ELMAAĞAÇ, Gökhan YILDIZ 2011-2012 Yılları Örenşehir Mahallesi Kurtarma Kazısı …………………………………………… 287
Yusuf ALTUN Aksaray İli, II.Kılıçaslan Hamamı Kurtarma Kazısı ve Temizlik Çalışması …………………. 305
Yusuf ALTUN Aksaray İli, Eskil İlçesi, Çukuryurt Köyü, Güzlü Höyük Mozaik Kurtarma Kazısı …….…. 321
Nimet BAL Selmanlı Tümülüsü Kurtarma Kazısı ……………………………………………………………………… 337
Okan CİNEMRE 2012 Yılı Akyurt – Kalaba Tümülüsü Kurtarma Kazısı ……….…………………………………….. 349
Umut ALAGÖZ Çağa Roma Hamamı 2012 Yılı Kazı Çalışmaları ……………………………………………………… 365
İbrahim TÜRKMENOĞLU Edirne Müze Müdürlüğü Fazlullah Paşa Türbesi Araştırma Kazısı …………………………… 387
Nail UYAR, Birgül Ç. GÜNAYDIN, Elvan ALTINTAŞ Denizli Müze Müdürlüğü, Honaz İlçesi, Ovacık Köyü Tonozlu Mezar Kurtarma Kazısı ……………………………………………………………………………… 395
Okan CİNEMRE Juliopolis Nekropolü 2012 Yılı Kazı Çalışmaları ……………………………………………………….. 407
Atılgan KAYA Sivas İli, Yıldızeli İlçesi, Kayalıpınar Kazısı ………………………………………………………………… 427
Sevgi SOYAKER,Eren SÜLEK, Tülay KOCAMAN 2012 Yılı Gördes Oda Mezar Kurtarma Kazısı …………………………………………………………. 441
Yusuf BENLİ,Hasan UĞUZ Sillede Yapılan Kurtarma Kazıları ve 2012 Yılı Sille Nekropolü Kurtarma Kazısı ……….. 451
Uğur GENÇ Arkeolojik Metallerin Konservasyonuna Genel Bakış ………………………………………………….. 473
ATTALEIA (ANTALYA) ANTİK KENTİ’NDE
BİR BİZANS GÖMÜ ALANI
Onur KARA ______________________________________________________
Attaleia Antik Kenti’ne ev sahipliği yapan Kaleiçi’nde 2012-2013
yılında parsel ölçeğinde gerçekleĢtirdiğimiz çalıĢmalarda Antalya’nın
kültürel mirasının aydınlatılmasına dönük önemli veriler elde edilmiĢ-
tir1. Homojen bir dokuya sahip olmayan kazı alanı, Roma Dönemi’nden
Geç Osmanlı Dönemi’ne değin yoğun olarak iskâna alınmıĢtır. Kendi
içinde kültürel bir adaptasyon geçirdiği gözlemlenen alanda saptadı-
ğımız ve farklı zaman dilimlerine referans sunan kalıntılar, en az iki bin
yıllık bir sosyal yaĢama tanıklık etmektedir. Sözü edilen kalıntılar
arasında en çarpıcı olanı küçük bir nekropol görünümü veren Bizans
gömütleridir. Prehistorik Çağlar’dan bu yana süreç içerisinde değiĢen
gömü pratikleri her dönemde olduğu gibi Bizans Dönemi’nde de inanç
ekseninde vücut bularak biçimlenmiĢtir. Bununla birlikte ne yazık ki,
Anadolu arkeolojisi ile ilgilenen araĢtırmacıların, Bizans gömü adetleri-
ne ilgisinin zayıf kaldığı görülmektedir. Bu noktada Kaleiçi’nde tespit
Dr. Onur KARA, Arkeolog, Müze Müdürlüğü, 07050 Antalya / TÜRKĠYE 1 Bakanlığımız, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün mülga “Kültür ve Tabiat
Varlıklarıyla Ġlgili Olarak Müzeler Tarafından Yapılacak Kazı ve Sondaj Ġzin Belgesi” uyarınca
Antalya Ġli, MuratpaĢa Ġlçesi, Kaleiçi Kentsel ve III. Derece Arkeolojik Sit Alanı’nda yer alan,
özel mülkiyetteki 129 ada, 18 parselde Kasım 2012-ġubat 2013 tarihleri arasında sürdürülen
kazılar, Antalya Müzesi Müdürlüğü adına Dr. Onur KARA denetiminde gerçekleĢtirilmiĢtir.
Süreç içerisindeki katkı-larından dolayı Antalya Müzesi Müdürü Mustafa DEMĠREL’e, Ark.
Özden OFLU’ya, San. Tar. Ġknur ERDOĞAN’a ve mimari çizimleri gerçekleĢtiren Yük. Mim.
ġeyda GÜVENÇ DURAN’a teĢekkür ederiz.
…………………………………………………………………………………….. 67
edilen mezarların yalnızca Antalya’nın geçmiĢine ıĢık tutan uygulama-
lardan olmayıp, özünde bir geleneğin anlamlandırılmasını bakımından
önem taĢıdığını düĢünmekteyiz.
I.GÖMÜ ALANI
Bilindiği üzere köklü devlet teĢekkülatını ve kültürel kazanımlarını
Antik Roma’nın mirası üzerine yükseltmiĢ olan Bizans uygarlığı, gömü
geleneklerini de ardılı olduğu uygarlıklarının adetlerini yeniden yorum-
layarak oluĢturmuĢtur2. Bu sentezin beraberinde getirdiği kültürel yan-
sıma krizler devri olarak bilinen MS 3. yüzyılın koĢullarında Roma’nın
ağırlık merkezinin doğuya kaymasıyla gerçekleĢmiĢ, bir zamanlar
Roma Orbis’ine ait olan Imperium Romanum toprakları HıristiyanlaĢan
Bizans Oikumene’sinin zilliyetine geçmiĢ, uygarlık kesin biçimde
doğuyu demirlemiĢtir3. Bu bağlamda, çok tanrılı Antik Yunan-Roma
kültürleriyle tek tanrılı Ġsrailiyat geleneklerini, yeni döneme damgasını
vuran Hıristiyanlık öğretileriyle harmanlayan Bizanslılar’da4, alçak bir
seki üzerine yatırılan ölünün öncelikle ağzı (sygkleiein) ve gözü
(kalyptein) kapatılır, vücut uzuvları düz durması için bağlanırdı.
Müteakiben bedenin yıkanmasına (apoplysis) geçilir, devamında
bireyin kollarına cinsiyetine göre pozisyon verildikten sonra ketenden
dokunmuĢ bezle kefelenme (lazaroma) iĢlemi gerçekleĢtirilirdi.
Böylelikle prothesis5 töreni için hazırlanmıĢ olan naaĢ, kilisede yapılan
ayinin ardından defnedileceği alana taĢınırdı6. Akabinde birey, baĢı her
daim Hz. Ġsa’nın doğduğu ve öldüğü yer olan Kudüs’e, yani doğuya
gelecek Ģekilde toprağa verilirdi.
2 Akyürek 1996a, Bizans’ta Sanat ve Ritüel, 174. 3 Ostrogorsky 1999, Bizans Devleti Tarihi, 25. 4 Bizans toplumunda gömü pratikleri ve törenler için bkz. J. Kyriakakis,“Byzantine Burial
Customs: Care of the Deceased from Death to the Prothesis”, The Greek Orthodox Theological
Review 19, 1974, 37-72; Akyürek 2010, “Bizans Toplumunda Ölüm”, Bizantion’dan İstanbul’a.
Bir Başkentin 8000 Yılı, 167 vdd. 5 Hellence’de “sunuş” anlamına gelen ve politeist inançlardan beslenen bu pratikte, cenaze
yakınlarına gösterilir ve bireye son bir veda öpücüğü verilirdi (Fedwick 1976, “Death and
Dying Byzantine Liturgical Traditions” Eastern Church Rewiew 8, 145 vd.; Toksoy 2007,
“Yenikapı’da Ġnanç” Gün Işığında İstanbul’un 8000 Yılı, 233). 6 Akyürek 1996b, Dünya Kültürü, 82.
68 ………………………………………………………………………………………
Kaleiçi arkeolojik kazılarında yürütmüĢ olduğumuz çalıĢmalarda
parselin muhtelif yerlerine dağılmıĢ vaziyette toplam 27 mezarın ka-
zısı tamamlanmıĢtır (Resim: 1). Gömütlerde tam bir yön birliği bulun-
masa da bunların % 78’i doğu-batı doğrultusunda konumlandırılmıĢtır.
Kuzey-güney istikametinde uzanan ve % 22’lik paya sahip mezarların
tamamı ise ikinci katmanda açığa çıkarılan basit toprak mezarlardandır7.
Sözü edilen mezarları tipolojik açıdan basit toprak mezarlar, örgü-
lü basit toprak mezarlar ve sanduka/plaka tekne mezarlar olmak üzere
üç alt gruba ayırmak mümkündür. Anılan mezar tiplerinden ilk grubu
temsil eden ve % 22’lik paya sahip basit toprak mezarlarda bireyler,
doğrudan kazılan çukur içine yerleĢtirilmiĢlerdir8 (Resim: 2). Basit top-
rak mezarlardan geliĢen ve % 45’lik orana sahip örgülü basit toprak
mezarlarda, bireyin çevresi taĢlarla, piĢmiĢ topraktan levhalarla ya da
çömlek parçalarıyla çevrilmiĢtir9 (Resim: 3). Son grubu yansıtan san-
duka/plaka tekne mezarlar ise % 33’lik bir orana haizdir. Bu tipe da-
hil gömütlerde bireyler ya harçla bağlanmıĢ plaka tekne mezarlara ya da
taĢınmaz kültür varlıklarından devĢirilerek oluĢturulmuĢ alanlara
defnedilmiĢtir10
(Resim: 4).
Attaleia Antik Kenti’nde yaptığımız araĢtırmalar yetiĢkinlerle çocuk-
ların aynı alana gömüldüklerini, tekil ve çoklu gömülerin yapıldığını,
bireylerin yatıĢ pozisyonunun istisnasız olarak dorsal olduğunu ortaya
koymuĢtur. Bununla birlikte baĢ kısmı alt taraftan plakalarla ya da her
iki yandan taĢlarla desteklenmiĢ örnekler de mevcuttur (Resim: 5). Ġyi
7 Birinci tabakada kötü koruna gelmiĢ bireylerin hemen yanında 1.50 m. çapında bir kireç ocağı
saptanmıĢtır. Dolayısıyla anılan bireyler, olasılıkla salgın hastalık vb. nedenlerden hayatlarını
kaybetmiĢler ve gömü pratikleri uygulanmaksızın üzerilerine kireç dökülmek suretiyle
gömülmüĢlerdir. 8 KarĢ. için bkz. Toksoy 2007, a.g.e. 233, res. 4. 9 KarĢ. için bkz. Denker vd. 2007, “Büyük Saray Kazısı” Gün Işığında İstanbul’un 8000
Yılı,134, res. 9; Toksoy 2007, a.g.e. 231, res. 1. 10 KarĢ. için bkz. Toksoy 2007, a.g.e. 231, res. 1; Karagöz 2007, “Khrysopolis’in Koloni Kenti
Olarak Tarihteki Yeri”, Gün Işığında İstanbul’un 8000 Yılı, 42, res. 11, Söğüt 2013,
“Stratonikeia 2011 Yılı ÇalıĢmaları”, 34. Kazı Sonuçları Toplantısı C. III, 55, res. 4.
…………………………………………………………..………….. 69
durumda korunan bireylerin kemiklerinin eksiksizele geçirilmesi, vücut
uzuvlarının oldukçadüzgün ve adeta bedene yapıĢık olması, kefenle-
me iĢleminin ne denli sıkı yapıldığının göstergelerindendir. Mezarlar-
da kapatma düzeni olarak ince plakadan mermerler, piĢmiĢ topraktan
plaklar ya da mozaik parçaları kullanılmıĢtır. Kazılarda ele geçirilen
70 bireyden atmıĢ dördünün yetiĢkin, geriye kalan altısının çocuk ol-
duğu anlaĢılmıĢtır (Resim: 6-7). Antalya gömütlerinde sıklıkla karĢı-
laĢtığımız, özünde antropolojik bir olgu olan çoklu gömüler11
ikincil ve
üçüncül kullanımlara aittir. Bu uygulamada her gömü esnasında önceki
gömüye ait iskeletlerin mezarın bir kenarına toplanmıĢ ve yeni define
yer açılmıĢtır (Resim: 8-9). Diğer taraftan, bireylerin pozisyonları12
,
kafatasları ve pelvis kemikleri dikkate alındığında tam korunmuĢ on
dört iskeletten yedisinin erkek diğer yedisinin ise kadın olduğu
saptanmıĢtır13
.
Mezarlardan gelen buluntu paketlerine bakıldığında en büyük grubu
Bizans seramik sanatını yansıtan, sgrafitto tekniğinde yapılmıĢ sarı ve
11 Anadolu’da geçmiĢi Neolitik Çağ’a kadar geriye giden çoklu gömü uygulamaları atalara
duyulan saygı, bağlılık ve onlarla aynı yeri paylaĢma Ģeklinde geliĢmiĢtir (Hodder 2006,
Çatalhöyük. Leoparın Öyküsü, 108). Günümüzde bilim adamlarınca aile mezarlığı olarak kabul
gören bu pratik, aynı soydan gelen ya da birbirlerine kan bağıyla bağlı olan bireylerin tek bir
mezara gömülmeleri isteğine bağlanmaktadır (Uhri 2010, Anadolu’da Ölümün Tarihöncesi,
130). 12 Kar. için bkz. Karagöz 2007, a.g.e. 42. 13 Bireyin ellerine, ait olduğu cinsiyete göre pozisyon verilmesi MS 3. yüzyılda baĢlamıĢ olup
devam eden süreçte Orta Çağ içlerine değin sürdürülmüĢtür (Minchev 2007, “Funerary practises
and grave types of 2nd and 3rd AD in the Roman cemeteries of Marcinopolis, Devna, Bulgaria”
Funerary Praciteses in Europe, before and after Roman Conquest (3rd Century BC- 3rd Century
AD), 58, fig. 3-4). Diğer taraftan, sözü edilen pratiğin nedeni tam olarak açıklanamamıĢtır.
Bununla birlikte, irdelediğimiz kol yönlendirmeleri (erkekte ellerin karın üzerinde, kadında
göğüs üzerinde birleĢtirilmesi) Ġslam’ın temel ibadetlerinden olan namazda gerçekleĢtirilen
“kıyam” duruĢunu hatırlamaktadır. Esasında Farsça kökenli olan namaz, Arapça’da “salat”
sözcüğüne karĢılık gelmekte olup “dua” anlamındadır. Hıristiyan dünyasında doğrudan namaz
ibadeti bulunmamakla birlikte Yahudilerin, günümüz Ortodoks Süryanilerinin ve Gagavuzların
kıyam duruĢunda “salat” ettikleri bilinmektedir. Ancak pozisyonun erken örneklerini, Er
Hanedanlar Dönemi’ne tarihlendirilen Sumer tapınaklarında ve Eski Babil Dönemi kentlerinde
ele geçirilen abid heykellerinde izlemek mümkündür (Müller-Karpe 1974, Handbuch Der
Vorgeschicte. Band III, Kupferzeit, Lev. 215-218, 226-227, 313, 333).
70 ….…………………………….……………………………………………………
yeĢil tonların ağırlıkta olduğu çanaklar temsil etmektedir. Erkek birey-
lerin göğüs bölgelerinden gelen in-sutu durumdaki biri rölik olmak üze-
re iki bronz haç kayda değer madeni buluntulardandır. Bunların dıĢında
akikten, serpantinden, renkli camlardan ve inciden boncuk taneleriyle
çoğu bronz sikkeler envantere giren diğer eserler arasındadır.
II. Taşınmaz Kültür Varlıkları
Mezarların kazılarıyla eĢ zamanlı olarak sürdürülen çalıĢmalarda,
10.50 x 16.50 m.ye ulaĢan kazı sahasında kendi içinde farklı geliĢim ev-
lerine sahip taĢınmaz kültür varlıklarıyla karĢılaĢılmıĢtır. Büyük bir
yapıya ait olduğu gözlemlenen kompleksin kısmen batısı ve güneyi
açıktadır (Çizim: 1). Bu noktada anılan parselde tespit edilen, farklı
dönemlerde eklentilerle geĢiĢtirilen mimari unsurları [Kuzey Sektör] ve
[Güney Sektör] olmak üzere iki ayrı baĢlıkta incelemek yerinde
olacaktır.
II.1. [Kuzey Sektör]
Kuzey sektörde yürütülen kazılarda, seviye inme çalıĢmalarında
öncelikle kuzey profil boyunca uzanan Geç Dönem düzenlemeleriyle
karĢılaĢılmıĢtır. Bu sabit düzenlemelerden ilki Ta: - 1.12 m. kotunda
saptanan Roma Dönemi’ne ait mimari blokların devĢirilmesiyle oluĢ-
turulmuĢ I. no.lu duvardır. Kuzey-güney doğrultusunda uzanan ve ka-
zılmamıĢ profilin içinde devam eden taĢınmazın uzunluğu 3.00 m.dir.
Duvarın hemen batısında, Ta: - 0.92 m. kotunda, 4.00 m.lik bölümü
korunabilmiĢ bir kanal saptanmıĢtır. Doğu-batı istikametindeki kanalın
üst mantosu, 0.50 x 0.30 m. ölçülerinde taĢ dizilerinden oluĢmaktadır.
Mantonun iç kısmında gider bölümü, piĢmiĢ toprak plaklardan mü-
teĢekkildir. Bahse konu kanal, hemen batıda yuvarlak planlı bir kuyuya
bağlanmaktadır (Resim: 10). Yerel karakterde, küçük boyutlu ve düzen-
siz Ģekil veren taĢlardan inĢa edilmiĢ kuyunun çapı dıĢtan 1.40 m., içten
1.10 m., derinliği ise 3.15 m. olarak kaydedilmiĢtir. TaĢların dolgusun-
da farklı dönemlere ait seramikler kullanılmıĢ, tüm bu unsurlar harçla
bağlandıktan sonra sıvanmıĢtır. Yakın çevresinden ve içinden etnogra-
………………………………………………………………………………….……. 71
fik nitelikte terracota pipoların, üç ayakların, sırlı/sırsız Osmanlı Döne-
mi seramiklerinin ve Avrupa menĢeli porselenlerin ele geçirildiği kanal
ve kuyu, 19. yüzyıl baĢlarında yapılmıĢ olmalıdır. TaĢınmazın hemen
güneyinde, Ta: 0.87 – 1.97 m. kotlarında kuyuya bitiĢik nizamda ve
doğu-batı aksında uzanan II. no.lu duvar açığa çıkarılmıĢtır. I. no.lu
duvardan farklı olarak daha küçük boyutlu taĢlardan örülmüĢ duvar 2.20
m. uzunluğunda, 0.50 m. geniĢliğindedir.
Kuzey Sektör’ün doğundaki çalıĢmalarda ise Ta: -2.05 ve - 2.45 m.
kotlarında bir podyum açığa çıkarılmıĢtır (Resim: 11). Arazi üze-
rinde kuzey-güney doğrultusunda uzanan, dikdörtgen planlı yapı 8.00
x 6.50 m. ebadında olup zeminden yüksekliği 0.40 m.dir. KazılmamıĢ
durumdaki kuzey ve doğu profilde devam eden yapının tabanı, mun-
tazam iĢçilik gösteren koyu renkte mermerden döĢeme haizdir. Ancak
döĢem, Bizans mezarları tarafından tahrip edilmiĢtir. Benzer nitelikteki
diğer bir döĢem, yapının hemen batısında da mevcuttur. Podyuma orga-
nik biçimde bağlandığı anlaĢılan aynı kottaki bu döĢem, yapıya batıdan
geçiĢi sağlayan bir nevi koridor olmalıdır.
II.2. [Güney Sektör]
Güney Sektör’de sürdürülen çalıĢmalarda tüm bir açma içinde ko-
runma durumu en iyi olan taĢınmazlarla karĢılaĢılmıĢtır. Bunlar arasın-
da en dikkat çekici olanı arazi üzerinde doğu-batı istikametinde uzanan,
her üç duvarı da açığa çıkarılmıĢ yapı kalıntısıdır (Resim: 12). Dikdört-
gen plan veren, zeminden itibaren yanlıca üst üste iki sıra taĢ dizisi
korunabilmiĢ yapı, Roma Dönemi’ne ait mimari blokların devĢirilme-
sinden ibarettir. Muhtemel giriĢi kısmı doğuda kalan yapının cephesi,
kazılmamıĢ profil içinde olmalıdır. Mevcut boyutu 8.50 x 6.50 m. olan
yapının duvar kalınlığı ortalama 0.60 m.dir. Erken Bizans Dönemi’ne
tarihlendirdiğimiz kalıntının batıda kalan kısa duvarının kuzeyinde, Ta:
– 2.01 m. kotunda yaklaĢık 3.00 m.lik bölümü açığa çıkarılan ve batı
profilde devam ettiği anlaĢılan III no.lu duvar bulunmaktadır. Bu duvar,
diğer sektörde tespit edilen I no.lu duvarda görüldüğü üzere daha geç
72 ……………………….………………………...……………………………………
dönemlerde mimari eklentilerle sanduka mezarlara dönüĢtürülmüĢtür.
Tüm bunların dıĢında ana yapının iç kısmında, yapının güney duvarının
1.30 m. kuzeyinde, Ta: - 0.50 ve Ta: - 1.58 m. seviyelerinde dördüncü
bir duvar saptanmıĢtır. Diğerlerine göre gayrinizami durumdaki kalın-
tının üç sırası korunabilmiĢtir. Yapı malzemesi olarak mimari blokların,
sütun baĢlıklarının, tuğlaların kıllanıldığı duvarın ölçülebilen uzunluğu
4.00 m.yi, yüksekliği 2.00 m.yi aĢmaktadır.
IV no.lu duvar ile ana yapı arasında Ta: - 2.50 m. kotunda çalıĢ-
ma sahasının geneline ait en erken buluntular tespit edilmiĢtir. Bunlar
arasında; dıĢa çekik ağız kenarlı, kırmızı astarlı, küçük kırıklı Roma
Dönemi seramik repertuarını temsil eden çömlekçilik ürünleri ile MS 2.
yüzyıl “Roma Attaleia”sına ait kompozit sütun baĢlıkları ve eser mik-
tarda korunabilmiĢ kırmızı, siyah ve beyaz renkte tesseralardan yapıl-
mıĢ mozaikler yer almaktadır. Ancak Roma Dönemi’ne tanıklık eden
taĢınmazlar saydıklarımızla sınırlı değildir. Yapının kuzey cephesini
oluĢturan duvarın iç ve dıĢ kısmında krem renginde mermer döĢemlerle
karĢılaĢılmıĢtır. Büyük bölümü Bizans gömütlerince tahrip edilmiĢ, Ta:
- 1.98 seviyesinden gelen döĢem, kaliteli iĢçilik göstermektedir. DöĢe-
menin benzeri yapının batısında da bulunmuĢtur. Bu kısımdaki kapla-
malar, apsis yapacağı anlaĢılan diğer bir sabitle komĢudur (Resim: 13).
Bahse konu apsisli düzenlemenin hemen kuzeyinde, Ta: - 1.98 kotunda
siyah ve beyaz renkte üçgen motiflerinden farklı bir kaplamanın
gelmesi sürpriz olmuĢtur. Yine Geç Dönem mezarlarınca tahrip edilen
kaplamanın yakın benzeri, açmanın doğusunda Ta: - 1.90 m. seviyesin-
de saptanmıĢtır (Resim: 14).
III. Değerlendirme ve Sonuç
Son yıllarda yapılan araĢtırmalarda Hellenistik Dönem’den bu yana
iskân gördüğü kanıtlanan Antalya’da, günümüz Kaleiçi’ne adın veren
sur duvarlarının içinde parsel ölçeğinde yapılan kurtarma kazıları saye-
sinde, geleneksel Türk kent dokusunun altındaki antikite miras anlam
kazanmaya baĢlamıĢtır. 129 ada 18 parsel çalıĢmalarında saptanan kül-
…………………………………………………………..………………………….. 73
türel dolgu özünde, 2010 yılında Müdürlüğümüz baĢkanlığında yürütü-
len kazılarda ipuçlarına ulaĢılan ve Attaleia kent Ģablonuna referans
sunan kalıntıların (Hadrian Kapısı’ndan baĢlayarak batıdaki Roma
Kulesi’ne değin uzandığı anlaĢılan antik yol güzergâhı ile bu
güzergâhın mücaviri) devamı niteliğindedir. KonumuzdıĢındaki bu
mimari unsurlardan anlaĢıldığı üzere Attaleia’da planlamaya dayalı bir
kent modeli oluĢturulmuĢtur. Ancak MS 3. yüzyıl sonrasında da
yaĢamaya devam eden kentte süreç içerisinde imar faaliyetleri
durmamıĢtır. Bu noktada parselimizde alt kotlarda tespit ettiğimiz
apsisli düzenlemeyle mermer kaplamalar ve çok azı korunabilmiĢ
mozaikler MS 2. yüzyıla ait olmalıdır. Güney Sektör’den gelen anıtsal
yapı kalıntısı ise ele geçirilen seramik örneklerine göz önünde
bulundurulduğunda daha ziyade Erken Bizans Dönemi’ne yakın
durmaktadır. Bronzdan kesilmiĢ, VI. Leo Dönemi’ne (MS 886-912) ait
Konstantinopolis baskısı sikke, Kuzey Sektör’deki podyum için
terminus ante quem mahiyetindedir. TaĢınmazın yakın çevresinde
bulunan, ambon ve parapet parçaları podyum üzerinde yükselmesi
beklenen kilise yapısının varlığını doğrulamaktadır.
Yapıların içlerinde, zeminlerinde ya da altlarında tespit edilen gö-
mütler içinse tarafımızca, sgrafitto tekniğindeki seramikler ve az
sayıdaki sikke temelinde MS 10-13. yüzyıl arasına tekabül eden bir
zaman aralığını önerilmektedir14
.
Tüm bu verilere bütüncül yaklaĢıldığında; Roma Dönemi kalıntı-
ları üzerine inĢa edilen Erken Bizans Dönemi yapısının, MS 9. yüzyıl
baĢlarında yeni eklemeler yapılarakkiliseye15
çevrildiğini, kilisenin he-
14 MS 381 yılındaki Theodosius Kanunları, ölülerin kiliselerde gömülmesini yasaklamıĢ ancak
piskoposlar, hanedan mensupları ve aziz ilan edilenler bu kuralın dıĢında kalmıĢ, ancak zaman
içinde aristokratlar da “bu seçkin gruba” dahil olmaya baĢlamıĢtır (Akyürek 2010, a.g.e. 173
vd.) Varlıklı Hıristiyanlar arasında kutsal mekânlara ya da bu mekânlara yakın yerlerde
gömülme isteği MS 10. yüzyıldan sonra yaygınlık kazanmıĢ, Palaiologoslar Dönemi’nde ise
sıradanlaĢmıĢtır. 15 Doğu yönünde olması lazım gelen apsisin bulunduğu bölüm, gerek mülkiyet sınırları dıĢında
kaldığından gerekse üzerinde elektrik trafosu bulunduğundan kazı programına dahil
edilememiĢtir.
74 ………………………………………………………………………………………
nüz kullanım gördüğü dönemlerde Hıristiyanlığın ruhuna uygun olarak
kentin önde gelen Ģahsiyetlerinin ebedi istirahatgâhı olarak seçildiğini,
yapının iĢlevini yitirdikten sonra da tamamının gömü alanına
dönüĢtürüldüğünü söylemek mümkündür.
SEÇİLMİŞ KAYNAKÇA
Akyürek 1996 a E. Akyürek, Bizans’ta Sanat ve Ritüel, Ġstanbul, 1996.
Akyürek 1996 b E. Akyürek, Dünya Kültürü, Ġstanbul, 1996.
Akyürek 2010 E. Akyürek, “Bizans Toplumunda Ölüm” (Ed. N. BaĢgelen)
Bizantion’dan İstanbul’a Bir Başkentin 8000 Yılı, 2010,
166-177
Denker vd. 2007 A. Denker, G. Yağcı, A. Akay, “Büyüksaray Kazıları”,
(Ed. Z. Kızıltan) Gün Işığında İstanbul’un 8000 Yılı,
Marmaray, Metro, Sultanahmet Kazıları, Ġstanbul, 2007,
126-142.
Fedwick 1976 P. J. Fedwick, “Death and Dying in Byzantine Liturgical
Traditions”, Eastern Churches Review 8, 1976, 152-161.
Hodder 2006 I. Hodder, Çatalhöyük. Leoparın Öyküsü, Ġstanbul, 2006.
Karagöz 2007 ġ. Karagöz, Khrysopolis’in Koloni Kenti Olarak Tarihteki
Yeri”, (Ed. Z. Kızıltan) Gün Işığında İstanbul’un 8000 Yılı,
Marmaray, Metro, Sultanahmet Kazıları, Ġstanbul, 2007,
34-53.
Kyriakakis 1974 J. J. Kyriakakis, “ Byzantine Burial Customs: Care of the
Deceased from Death to the Prothesis”, TheGreekOrthodox
Theological Review 19, 1974, 37-72.
Minchev 2007 A. Minchev, “Funerary practises and grave types of 2nd
and
3rd
C. AD in the Roman cemeteries of Marcinopolis, Devna,
Bulgaria” (Ed. S. A. Luca) Funerary Praciteses in Europe,
before and after Roman Conquest (3rd
Century BC - 3rd
Century AD), ACTA TERRAE SEPTEMCASTRENSIS VI-I,
Sibiu, 57-70.
………………………………………………………………………………………. 75
Müller-Karpe 1974 H. Müller-Karpe, Handbuch Der Vorgeschicte. Band III
Kupferzeit, Münih, 1974.
Ostrogorsky 1999 G. Ostrogorsky, Bizans Devleti Tarihi, Ankara, 1999.
Söğüt 2013 B. Söğüt, “Stratonikeia 2011 Yılı ÇalıĢmaları”, 34. Kazı
Sonuçları Toplantısı C. III, Ankara, 45-58.
Toksoy 2007 A. Toksoy, “Yenikapı’da Ġnanç”, (Ed. Z. Kızıltan) Gün
Işığında İstanbul’un 8000 Yılı, Marmaray, Metro,
Sultanahmet Kazıları, Ġstanbul, 2007, 230-236.
Uhri 2010 A. Uhri, Anadolu’da Ölümün Tarihöncesi. Bir Geleneğin
Oluşum Süreçleri, Ġstanbul, 2010.
76 ………………………………………………………………………………………
Resim 1: Kuzey Sektör;Podyum üzerindeki [M 5 – M 10]
mezarlarından genel görünüm
Resim 2: Kuzey Sektör;[M 5] Mezarı.
78 ………………………………………………………………………………………
Resim 3: Güney Sektör; [M 19] mezarı.
Resim 4: Kuzey Sektör; [M 6] mezarı.
…………………………………………………….……………………………… 79
Resim 5: Kuzey Sektör; [M 5] mezarından ayrıntı.
Resim 6: Kuzey Sektör; [M 8] mezarı.
80 ……………………………………………………………………………………
Resim 7: Güney Sektör; [M 12] yetiĢkin gömütlerinin üzerindeki
çocuk mezarları
Resim 8: Güney Sektör; [M 6] mezarı ve döĢem.
……………………………………………………………………………………… 81
Resim 9: Güney Sektör; [M 24] mezarı ve apsisli düzenleme.
Resim 10: Kuzey Sektör; Geç Osmanlı Dönemi kuyusu ve su gideri.
82 ……………………………………………………………………………………
Resim 11: Kuzey Sektör; Podyumlu yapı.
Resim 12: Güney Sektör; Yapı kalıntsı, Roma Dönemi apsisli düzenleme
ve [M 20] mezarı.
……………………………………………………………………………………… 83