Upload
kocaeli
View
2
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
DİCLE ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ DERGİSİ
CİLT:5 SAYI:10
DİM-DER
MAO ZEDONG’UN YAŞAMI
(Siyasi, Askeri, Sosyal ve Kültürel Mücadelesi)
(1893-1976)
BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJESİ
Hazırlayan
Mert GÖZ
Esra SAYGILI
DİM-DER AKADEMİK DÜŞÜNCE DERGİSİDİR
TÜM YAYIN HAKLARI MAHFUZDUR
2015
i
Özet
GÖZ, Mert. Çin’in Birinci Nesil Lideri: ‘‘Mao ZEDONG’’ (1893-1976),
Bilimsel Araştırma Projesi, Ankara, 2013.
Yaklaşık beş bin yıllık yazılı tarihi ile dünyanın en köklü uygarlığına malik
olan Çin Halk Cumhuriyeti, dünyanın en eski süreklilik gösteren
medeniyetlerinden biridir.
M.Ö. 211’de Qin Hanedanı ile başlayıp, Han, Sui, Tang, Ming Hanedanlıkları ile
devam eden ve M.S. 1912’de son hanedanlık olan Qing Hanedanı’nın yıkılmasıyla
sona eren imparatorluk döneminin ardından Çin’de yeni bir dönem zuhur etmiştir.
Siyasal, sosyal, kültürel ve askeri alanlarda pek çok mücadele veren Mao
Zedong, özellikle Cumhurbaşkanı Sun Yat Sen’in ölümünün ardından gelişen
süreçte Milliyetçi Parti (Guomindang) Lideri Çan Kay Şek başta olmak üzere pek
çok, alanda ve kişiyle mücadele ederek Çin’in birinci nesil liderleri arasında yer
almıştır.
Bu çalışmada, bugünkü Çin Halk Cumhuriyeti’nin ideolojik temellerini atan
Mao Zedong’un, siyasi ve askeri mücadelesi incelenerek, bu paralelde araştırma
yapacak olan kişilere bilimsel kaynak yönünden katkı sağlamak amaçlanmaktadır.
Araştırma ilgili verileri toplama, sınıflandırma ve belli başlı siyaset kuramları
açısından değerlendirme şeklinde olacaktır.
Araştırmada ampirik çalışma yapılmayacak, mevcut belgeler ve araştırmalar
kullanılacaktır.
Anahtar Kelimeler
Mao Zedong, Çin Komünist Partisi, Çan Kay Şek, Milliyetçi Parti, Komünizm,
Josef Stalin, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, Kampanya, Kültür Devrimi,
Çin Halk Cumhuriyeti.
ii
Abstract
People’s Republic of China which is the oldest continuous civizilation has the
rooted written history with its five thusand years.
Starting from B.C. 211 with Qin Dynasty and continuous with Han, Sui, Tang,
Ming and which collapse of A.D. 1912 Qing Dynasty, the final dynasty, started a
new period in China.
Mao Zedong who dealed in various areas such as political, social and culturel
aspects, took a prior playes in China’s fist generation leaders during the improving
process after the death of the President Sun Yat Sen, battling with lots of areas and
people especially National Party (Guomindang) leader Çan Kay Şek.
This study aims to investigate Mao Zedong’s political and military struggle
whom formed the ideological basis of todays People’s Rebuplic of China, and
along with supplimenting scientific sources.
This study is going to be evaluated in terms of basic political theories,
categorizing the data and gathering the intended data.
Empirical study will not be used, instead availeble documents and studies.
Key Words
Mao Zedong, Communist Party of China, Çan Kay Şek, National Party,
Communism, Josef Stalin, Union of Soviet Socialist Republics, Campaign,
Cultural Revolution, People’s Republic of China.
iii
İÇİNDEKİLER
ÖZETLER. ............................................................................................................... i
İÇİNDEKİLER ....................................................................................................... ii
SİMGELER VE KISALTMALAR…...………………………………………….iii
GİRİŞ........................................................................................................................ 1
BİRİNCİ BÖLÜM
MAO ZEDONG ÖNCESİ DÖNEME KISA BİR BAKIŞ
1.1. Mao Öncesi Dönem……………………………………………………….......2
1.2. İmparator Guangsu Dönemi……..……………...…………………………...2
1.3. Sun Yat Sen Dönemi..……………………………………...………………....3
İKİNCİ BÖLÜM
MAO ZEDONG DÖNEMİ
2.1. Mao Zedong’un Yaşamı ve Düşünce Yapısı……...…………………………3
2.2. Güz Hasadı Ayaklanması…………………..……...…………..………......…6
2.3. Namluculuk Siyaseti……………………………..…..……………….………8
2.4. Kuşatma Kampanyası ve Uzun Yürüyüş.....................................................10
2.5. Komünist ve Milliyetçi Cephe Arasındaki İttifak Süreci …………..……12
2.6. Parti İçi Tasfiye ile Başlayan Yükseliş Dönemi ……..…..………………..14
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
KOMÜNİST YAPININ İKTİDAR OLMA MÜCADELESİ
3.1. Çin Komünist Partisi İktidarı Dönemi…………………………………….16
3.2. Kültür Devrimi………………………………………….…………………..17
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
4.1. SONUÇ...…………………………………………………………………….19
KAYNAKÇA
EKLER
iv
KISALTMALAR
A.B. TUAN…..………………...………………………ANTİ BOLŞEVİK TUAN
A.B.D……….……………………..……AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ
A.D……..…………………………………………………………ANNO DOMINI
B.C..………………………………………………………...….BEFORE CHRIST
Ç.H.C……………….………………………….…ÇİN HALK CUMHURİYETİ
Ç.K.P……………………..……………………….....ÇİN KOMÜNİST PARTİSİ
Ç.M.P………………………..……………………..ÇİN MİLLİYETÇİ PARTİSİ
M.Ö……………..…………………………………….………MİLATTAN ÖNCE
M.S……………..……………………………………….…..MİLATTAN SONRA
S.S.C.B……….....…….SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİĞİ
1
Giriş
Esra Saygılı
Mert Mahir Göz
Bu çalışmanın konusu, pek çok buluş ve icadın olduğu, beş bin yıllık yazılı
tarihiyle insanlığa olumlu ve olumsuz birçok etkide bulanan Çin’in, birinci nesil
liderlerinin başında gösterilen Mao Zedong’un yaşamı, askeri, siyasal, kültürel
mücadelesi ve düşünce yapısıdır.
Günümüzde özellikle ekonomi ve ticaret alanında dünyaya yön veren ülkelerin
başında Çin Halk Cumhuriyeti gelmektedir. Ülkemizin de ticari, ekonomik, siyasi
ve sosyal alanlarda ilişkide olduğu Çin Halk Cumhuriyeti, Çin devleti
topraklarında yaşayan Müslüman Türkler nedeniyle Türkiye adına ayrı biz öneme
haizdir. Tüm bunlara rağmen ülkemizde Çin Halk Cumhuriyeti ile ilgili pek az şey
bilinmektedir. Bu bağlamda geçmişten günümüze siyasal, sosyal, kültürel ve diğer
alanlarda etkiye sahip olan Ç.H.C.’nin temel yapı taşlarını oluşturan birinci nesil
liderlerin en muktediri olarak gösterilen Mao Zedong çalışmanın kapsamını
oluşturmaktadır. Mao Zedong’un yaşamı, mücadelesi ve düşünce yapısının daha
iyi anlaşılabilmesi adına Mao öncesi dönem de çalışmanın kapsamına dahil
edilmiştir.
Bu çalışmanın amaçları:
1) Çin’in birinci nesil lideri olan Mao Zedong’un yaşamını, mücadelesini ve
faaliyetlerini incelemek ve bu faaliyetler paralelinde Çin’in geçirdiği
merhaleleri çeşitli boyutlarıyla ortaya koymak ve buradan hareketle elde edilen
veriler ışığında gelecek dönemlere bir bakış açısı kazandırmaktır.
2) Araştırma sonunda elde edilen veriler ile tarih ve siyaset alanlarında
çalışanlara katkı sağlamak ve bu alanlarda araştırmak yapacak olanlara bilimsel
veriler sunmaktır.
2
Araştırma, ilgili belgeleri toplama, verileri sınıflandırmak, kavramsal
çözümlemeler üretme ve belli başlı siyaset teorileri açısından değerlendirme ve
son kertede yorumlama şeklinde olacaktır. Mao dönemini, siyasi ve kültürel
düşünce yapısını tam anlamıyla ortaya koyabilmek amacıyla enstitüler ve düşünce
kuruluşları tarafından hazırlanmış makaleler, raporlar ve kitaplardan
yararlanılacaktır. Araştırmada ampirik çalışma yapılmayacak olup, mevcut
belgeler ve araştırmalar kullanılacaktır.
3
1.1. Mao Zedong Öncesi Dönem
Mao Zedong’un yaşamı, siyasi ve sosyal düşünce yapısı ve söz konusu fikri
yapının Çin’e etkisinin hangi biçimde yansıdığına geçmeden evvel Mao öncesi
dönemi öz bir şekilde incelemek, çalışmanın seyri ve akıbeti zaviyesinden yararlı
olacaktır.
1.2. İmparator Guangsu
Çin’de Qin Hanedanı’yla başlayan imparatorluk dönemi Han Hanedanlığı’yla
devam etmiştir. Daha sonra gelişen zaman zarfında, başa geçen Qing Hanedanlığı
1912 yılında İmparator Guangsu’nun tahttan indirilmesiyle yıkılmıştır. Qing
Hanedanlığı’nın yıkılmasıyla Çin’de imparatorluk dönemi kapanmış ve yerine
ulus devlet modelinin muktedir olacağı yeni bir dönem başlamıştır.1 Nitekim söz
konusu dönem imparatorlukların yıkılıp, ulus devletlerin inşa edildiği döneme
denk gelmektedir.
1.3.Sun Yat Sen
1912 yılında Qing Hanedanı’nın (Mançu İmparatorluğu) yıkılmasına yol açan
Cumhuriyetçi Hükümet Kampanyası’nın önderi olan Sun Yat Sen, aynı zamanda
modern Çin’in kurucu lideri olarak kabul edilmektedir. İktidarı Yuan Şikay’a
teslim edene dek Çin’in geçici devlet başkanı olan Sun Yat Sen, kuzeyli feodal
beyler (savaş ağaları) ile müzakerelerde bulunmaya çalıştığı kritik bir dönemde
hayatını kaybetmiştir.2
1 M. Soner Karababa, (1993). Yeni Başlayanlar İçin Mao, Üçüncü Baskı, İstanbul, Umut
Yayıncılık, s.30. 2 Karababa., a.g.e., s.38.
4
2.1. Mao Zedong’un Yaşamı ve Düşünce Yapısı
26 Aralık 1893 tarihinde Huan’da dünyaya gelen Mao’ya, dönemin söz sahibi
büyücülerinin etkisiyle ’’Zedong’’ yani ’’su’’ ismi verilmiştir. Orta gelir
seviyesinde olan bir çiftçi ailenin oğlu olan Mao Zedong’un marjinal ve asi bir
kişiliğe sahip olacağı henüz çocuk yaşlarda iken, babasıyla olan tartışmalardan
anlaşılmaktadır.
Mao Zedong, Çin’de o dönemde pek az çocuğun sahip olduğu imkanlara sahip
olmuş, babası tarafından okula gönderilmiştir. Ancak daha sonra gelişen süreçte
Mao ailesinin kalabalıklaşması ve çiftçilik işlerinin büyümesiyle babası Mao’ya
eğitimine son verip, işlerde kendisine yardımcı olmasını isteyince baba-oğul
Mao’lar arasında gerginlik daha da büyümüş ve Mao evi terk etmiştir. Mao
Zedong o günleri şöyle anlatmaktadır:
‘‘Babamla sürekli çatışma halindeydik. Babamın emirlerine itaat edip
boyun eğdikçe daha fazla dövülüyordum. Bir gün bu durumun artık bitmesi
için isyan etmem gerektiğinin farkına vardım. O gün kendim için başlattığım
özgürlük isyanını bugün halkım için başlatıyorum’’3
Mao Zedong’un isyan ederek evi terk etmesine rağmen Baba Mao,
Konfüçyüs’ün ‘‘Kuşaklar Arası Süreklilik Nosyonu’’ doğrultusunda Zedong’un
eğitimini tamamlamasında yardımcı olmuştur.4
Mao Zedong’un asi ve isyankar karakteri gençlik dönemlerinde artarak devam
etmiştir. Öyle ki, ‘‘Anglo Sakson’’ düşünce ve hayat yapısına karşı olan Mao
Zedong gençlik dönemlerinin sonuna kadar ‘‘Yırtık Pantolon’’ giymiştir. Mao
Zedong gençlik yıllarında Çin tarihinde önemli bir figür olan Shennong’un
3 Philip Short, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Birinci Baskı, çev. Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, s.43. 4 Short., a.g.e., s.45.
5
torununu imparator yapmak amacıyla Mançu Hanedanı’na karşı başlatılan isyana
katılmıştır. Huan eyalet ordusunda çarpışan Mao, İmparator’a ait bir cephanenin
ele geçirilmesinde önemli rol oynamıştır. Ancak İmparator’a karşı başlatılan isyan
sonucunda iktidarı Shennong’un torunu Yang Nong değil Sun Yat Sen ele
geçirmiştir.
Mao Zedong, gençlik yıllarında ticaret, hukuk gibi birçok alanda merak salsa
da nihai kertede öğretmenlikte karar kılmıştır. Nitekim yaşamının gelecek
kısmında düşüncelerini etkileyecek olan Marksist fikirlerle de, öğretmen
okulundayken Pekin’e yapmış olduğu ziyaret sonucunda tanışmıştır.5
Mao Zedong’un siyasi yaşamı gibi aile yaşamı da son derece hareketli
olmuştur. ilk evliliğini ailesinin isteği üzerine Bayan Luo ile yapmış olan Mao,
ikinci evliliğini ise Pekin’de kendisini Marksist düşünce yapısı ile buluşturan
Profesör Yang Changji’nin kızı Yang Kaihu ile yapmıştır. Mao’nun öğretmenlik
eğitimi aldığı yıllarda Pekin’e yapmış olduğu ziyaret, aile ve siyasi yaşamında
büyük öneme sahiptir. Çünkü Mao, söz konusu ziyaret ile yeni bir eş bulmanın
yanı sıra Marksist düşünce ile tanışıp, gelecekte başına geçeceği Çin Komünist
Partisi’nin fikri temellerini oluşturacak Li Dazho ve Chen Duxiu ile bu gezi
sırasında tanışmıştır. Mao; Liz Dazho ve Chen Duxiu’den Çin’de yapmayı
planladığı devrimin ana gücünün köylüler olması gerektiği düşüncesini
öğrenmiştir.6 Aslında Mao, Çin halkını cahil olarak görse de gerçekleştirmeye
planladığı devrimde kendisine sorgusuz ve şartsız tabi olacak kesimin köylüler
olacağının farkında olduğundan, devrimin ana merkezine köylü sınıfını
yerleştirmiştir.
Sun Yat Sen’in ölümünden sonra ülkede iktidarı elinde bulunduran Milliyetçi
Parti’nin (Guomindang), Japonlara karşı teslimiyetçi hali ve bu doğrultuda
Japonların Çin’den ‘‘Yirmi Bir Talep’’i Çin halkı adına utanç günü olarak kabul
edilmiştir.7 Çin halkına yaşatılan bu utanç günü nedeniyle Milliyetçi Parti’nin ülke
içerisinde prestiji azalmaya başlamış ve yeni bir oluşumun önderliğine olan
Çin tarihinde ‘’İlahi Çiftçi’’ olarak kabul edilen ve Çin halkı üzerinde önemli bir etkiye sahip olan
Shennong, Çin medeniyetinde önemli bir yere sahiptir. 5 Jung Chang, (2006). Bilinmeyen Hikaye Mao, çev. Ayla Yazal, İstanbul, Goa Basım Yayın, s.62. 6 Philip Short, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Birinci Baskı, çev. Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, s120. 7 Short., a.g.e., s.70.
6
ihtiyacın ilk nüveleri atılmıştır. Bu süreç içerisinde Mao 1921 yılında Ç.K.P.’nin
ilk kongresine katılmış ve Milliyetçi Parti’yi (Guomindang) eleştiren bildiri ve
dergi yayınlamıştır. 1923 senesine gelindiğinde ise faaliyetlerini arttırarak devam
ettiren Mao Zedong, Ç.K.P.’nin Merkez Komite üyesi olmuş ve köylü sorunu
üzerine yazılar kaleme alarak, planladığı köylü devrimi için köylülerle düşünsel
anlamda bağ kurmayı başarmıştır.8
Çin halkını yöneten merkez ve yerel yöneticilerin halka zulmetmesi, Mao’nun
planladığı isyanın çıkmasını kolaylaştırmıştır. Yaşanan bu süreç doğrultusunda ilk
isyan Huan’da çıkmıştır. Ancak Mao, bu örgütsüz ve süreksiz isyanların nihai çare
olmayacağını, yöneticilerin devrilip değiştirilmesinden ziyade müesses nizamın
değiştirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Fakat Mao, halen bir ‘‘sistem’’ ve ‘‘izm’’
arayışı içerisinde olduğundan, kurulu düzenin yıkılmasının ardından yerine nasıl
bir model getirilebileceğine karar verememiştir.9 Geçmişten gelen okumaları,
ilişkileri ve tecrübeleri doğrultusunda anarşist Marksizmi ve 1917 Ekim
Devrimi’ni model kabul etmiştir. Mao’ya göre kuramsal altyapının da
oluşturulmasının ardından tek eksik olan, yapısal bir örgütlenmedir. Mao,
Rusya’da gerçekleştirilen ‘‘Bolşevik Hareketi’’ benzeri bir örgütlenmenin Çin’de
de oluşturulması amacını gütmüştür. Bu amaç doğrultusunda S.S.C.B. tarafından
gönderilen Snevvlet adındaki Rus ajan, isyan hareketi için gerekli olan
örgütlenmenin tamamlanabilmesi sürecinde önemli bir rol oynamıştır. Sneevlet’in
organizasyon danışmanlığı ile dernekler kurulmuş ve bildiriler yayınlanarak halka
dağıtılmıştır.
1915 senesinde Japonların, Milliyetçi Parti’den istediği ‘’Yirmi Bir Talep’’
nedeniyle yaşanan utanç gününün intikamını almaya dair yemin edilmiş ve
çıkarılacak isyanın ‘‘gerilla savaşı’’ şeklinde olacağı kararlaştırılmıştır. Mao ve
8 Short., a.g.e., s.83. 9 Yang Fengcheng, (2011). Mao’nun İdeolojisi, çev. Mesut Akın, İstanbul, Kalkedon Yayınları,
s.94. Miladi takvime göre 7 Kasım 1917 tarihinde, Petrograd şehrinde bulunan Kışlık Saray'ın, Lenin
önderliğindeki Bolşeviklerin eline geçmesiyle başlayan ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler
Birliği’nin kurulmasına yol açan olaylar dizisidir. Küçük ve gizli birliklerin düzenli bir orduya karşı yürüttükleri yıpratma amaçlı savaş taktiğidir.
7
yandaşları bu minvalde isyanı başlatmış ve ‘‘Güz Hasadı Ayaklanması’’nı
gerçekleştirmişlerdir.10
2.2. Güz Hasadı Ayaklanması
Japonlara karşı teslimiyetçi bir tutum ve politika içerisinde olan Milliyetçi Parti
lideri Çan Kan Şek’in iktidardan indirilmesi amacıyla 1927 senesinde Mao ve
yoldaşlarının başlatmış olduğu isyan hareketi mevsimsel dönemden ötürü Güz
Hasadı Ayaklanması adını almıştır.
Japonlar karşısında Çin halkına yaşatılan utancın intikamının alınarak, Çin
halkına onurunu yeniden kazandırmak amacıyla komünist cephenin düzenlemiş
olduğu bu isyan hareketi başarısızlık sonuçlanmıştır. Ayaklanmaya kaşı sert
tedbirler alan Çan Kay Şek, Japonların da yardımıyla isyancılara karşı adete bir
katliam gerçekleştirmiştir. Böylesi hazırlıklı karşı saldırıyı tahmin etmeyen
komünist cephe, nasıl bir reaksiyonda bulunacağını kestirememiştir. Öyle ki; bir
arkadaşıyla birlikte Çangkiafang dağ köyünün yakınlarında bir Guomindang milisi
tarafından yakalanan Mao, bu olayı yıllar sonra şu şekilde ifade etmiştir:
‘‘Guomindang terörü o sırada en yüksek noktasındaydı ve Kızıl
olduğundan kuşkulanılan yüzlerce kişi kurşuna diziliyordu. Milis
karargahına götürülmem emredildi. Orada öldürülecektim. Ne var ki
yoldaşımdan birkaç on dolar alarak beni götürenlere rüşvet vermeye
çalıştım. Sıradan paralı askerlerdi. Beni öldürmekte özel bir çıkarları yoktu.
Beni serbest bırakmayı kabul ettiler. Fakat sorumlu astsubay bunu
yapmalarına izin vermedi. Bunun üzerine kaçmaya karar verdim, ancak
askeri karargaha 200 metre kalana kadar fırsat bulamadım. Bir noktada
fırlayıp tarlaların içinde koşmaya başladım.
Uzun otlarla kaplı yüksek bir yere vardım. Aşağıda bir gölet vardı.
Güneş batana kadar orada saklandım. Askerler beni bulmaya çalıştılar,
10 Philip Short, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Birinci Baskı, çev. Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, s.195.
8
köylüleri de kendilerine yardım etmeye zorladılar. Zaman zaman bana çok
yaklaştılar. Bir iki kez elimi uzatsam dokunabileceğim kadar yakınıma
geldiler. Fakat her nasılsa beni bulamadılar.umudumu tamamen
kaybettiğim anlar oldu. kesinlikle yakalanacağımı hissediyordum. Sonunda
karanlık çöktü ve aramaktan vazgeçtiler. Bütün gece yürüyerek dağı aştım.
Ayakkabılarım yoktu. Ayaklarım yara bere içinde kaldı. Yolda bir köylüye
rastladım. Bana çok iyi davrandı, kalacak yer gösterdi ve bir sonraki
bölgeye kadar bana eşlik etti. Yanımdaki yedi dolarla kendime bir çift
ayakkabı, bir şemsiye ve yiyecek bir şeyler aldım. Sonunda Tonggu’ya
salimen vardığımda, cebimde sadece iki bakır para vardı.’’11
Mao Zedong, kurulan tuzaktan güçlükle de olsa kurtulmuştur ancak eşi Yang
Kaihu, Guomindang askerleri tarafından işkenceyle öldürülmüştür. Eşinin
öldürülmesi neticesinde içindeki son insanlık emarelerini de kaybeden Mao
Zedong, Çin’in güneydoğusundaki Jiggang Dağları’na çekilmiştir. Güz Hasadı
Ayaklanması olayında yandaşlarının büyük bir kısmını, Guomindang’ın yaptığı
işkenceler ve kurduğu tuzaklar sonucu yitiren Mao Zedong’un insani ve askeri
düşüncelerinde büyük bir değişiklik meydana gelmiştir. Söz konusu bozgun
yaşanmadan evvel savaş ve çatışma yerine ‘‘uyar-değiştir-düzelt’’ düsturunu
benimseyen Mao, planladığı devrimi gerçekleştirebilmek için Ç.K.P.’yi dahi
karşısına alarak köylüleri silahlandırma yoluna gitmiştir. Köylüleri
teçhizatlandırma konusunda Mao Zedong’a muhalefet eden Ç.K.P. üyeleri, Sovyet
lider Stalin’den gelen ‘‘Artık kendi silahlı gücünüzü kurmalısınız’’ mesajı üzerine,
Mao’ya karşı takındıkları muhalif tutumu sonlandırmak zorunda kalmışlardır.12
Guomindang’a karşı yapılması planlanan yeni isyan hareketinin başarılı olması
için önce silahlı güce sahip olun diyerek mesaj gönderen daha sonra ise isyan
hareketinin rasyonel bir şekilde örgütlenebilmesi için ajanlarından birini komünist
cepheye yardım için gönderen S.S.C.B., ilk bakışta Ç.K.P. tam anlamıyla
müttefiki gibi görünse de durum öyle değildir. Stalin liderliğindeki S.S.C.B.,
11 Short., a.g.e., s.200. 12 Han Suyin, (2008). Sabah Tufanı 1, çev. Coşkun Irmak, İstanbul, Berfin Yayınları, s.263.
9
Japonya ve Batı’ya (A.B.D. ve Avrupa) karşı Çin’i kendi saflarına çekebilmek
adına Ç.K.P. ile Ç.M.P. arasında denge siyaseti uygulamıştır.
Stalin’den gelen mesaj üzerine köylü ve işçilerden oluşacak bir silahlı ordu
(Kızıl Ordu-Devrim Ordusu) kurma yolunda güç elde eden Mao, Ç.K.P. Merkez
Komitesi Özel Komiserliği’ne getirilmiştir. Böylece statü olarak parti içinde daha
da güçlenen Mao Zedong, Ç.M.P.’ye yeniden savaş açmıştır. Öyle ki; ‘‘ Milliyetçi
Parti’nin bayrağı kara bayraktır. Çan Kay Şek ve Guomindang emperyalizmin
kuklasıdır. Oysa ki biz kızıl bayrağın altındayız ve onu yükseltmeliyiz’’13 diyerek
Ç.M.P.’nin yanı sıra emperyalizme karşı da savaş açtığını ilan etmiştir.
2.3. Namluculuk Siyaseti
Güz Hasadı Ayaklanması ve At Günü isyanlarında bozguna uğrayan Mao
Zedong’un mücadele tarzı ve politikasında eksen kaymaları meydana gelmiştir.
Yürütmüş olduğu mücadelenin ilk yıllarında yapıcı bir tarzla diyalogdan yana
olan, bağlı olduğu Marksist düşünce yapısını dahi ‘‘Baskı ve savaş yeniden baskı
ve savaşı getirir’’ diyerek eleştiren Mao, yaşadığı olaylar neticesinde militarist bir
hüviyete bürünerek ‘‘Namluculuk Siyaseti’’ izlemeye yönelmiştir. Daha önce
başlatılan isyanların başarısızlıkla sonuçlanmasının nedenini yeterince
örgütlenememeye bağlayan Mao, kurulacak olan yeni Devrim Ordusu’nu (Kızıl
Ordu), Köylü Birliği, İşçi Birliği ve Karma Birlikler olmak üzere üçe ayırmıştır.
Maddi imkanların yetersizliği sebebiyle en az maliyetle oluşturulmaya çalışılan
Kızıl Ordu, tamamen gönüllülük ilkesi çerçevesinde kurulmuştur.
Yeni üs olarak Maoping bölgesini seçen Mao Zedong, askerlerine şu üç görevi
vermiştir:
1) Savaş.
2) Kazanılan toprağı kamulaştır.
3) Yerel halka hoşgörülü ve sevecen ol.14
13 Philip Short, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Birinci Baskı, çev. Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, s.205. 14 Short., a.g.e., s.208.
10
Mao Zedong, ordusuna vermiş olduğu bu görevlerle; gidilen bölgelerdeki halka
iyi davranılarak yandaş kazanmayı, kazanılan toprakların adil bir şekilde
kullanılmasını ve sürekli hazır halde bulunularak savaşlarda muzaffer olmayı
amaçlamıştır. Mao Zedong, askerlerine vermiş olduğu bu görevlerin yanı sıra
uygulamış olduğu gerilla stratejisiyle askeri alanda başarılar elde etmiştir. Öyle ki,
Kızıl Ordu, Guomindang’ın Kiangsi Ordusu’nu, Maoping bölgesinde kuşatıp,
askerlerini kendi saflarına dahil etmeyi başarmıştır. Kızıl Ordu’nun stratejisinin
özünü şu halk ezgisinden anlamak mümkündür:
Di kin, vo tuy, Düşman ilerler, biz çekiliriz,
Di çu, vo rao, Düşman durur, biz taciz ederiz,
Di pi, vo da, Düşman yorulur, biz saldırırız,
Dit uy, vo çuy, Düşman çekilir, biz kovalarız.15
Mao Zedong, elde ettiği bu başarılar neticesinde parti içerisinde de yükselmeye
devam ederek Merkez Komite Genel Sekreterliği’ne getirilmiştir. Parti içinde
konumunu sağlamlaştıran Mao, ‘‘Dikkat Edilmesi Gereken Altı Unsur’’
doktrinini ortaya koyarak, halk nazarında da önemli bir yere sahip olmuştur. Mao
Zedong’u Çin halkı nazarında yükselten söz konusu doktrin şu prensipleri
kapsamaktadır:
1) Hırsızlık yapma.
2) Ülkeni sev.
3) Saygı duy ve saygı gör.
4) Birlik ol.
5) Hoşgörülü ve merhametli ol.
6) Kötülüğü ve zulme karşı dur.
15 Short., a.g.e., s.211. Çin dağlarında yaşayan, efsanevi eşkıya lideri İhtiyar Sağır Ku’nun, devlet yönetimi konusunda
Mao Zedong’a vermiş olduğu öğütlerdir.
11
7) Namusundan ödün verme ve şerefin için yaşa.16
Konfüçyüs ve İhtiyar Ku’dan edindiği öğretiler ile söz konusu altı prensibi
ortaya koyan Mao, devrim ve iktidara giden yolda, öğretisiyle çelişkili
uygulamalarda bulunsa da, bu ilkeler Çin halkı tarafından Mao’nun kurtarıcı
olarak görülmesinde önemli rol oynamıştır.
2.4. Kuşatma Kampanyası ve Uzun Yürüyüş
Mao Zedong’un lider karizması yükselerek devam ederken en büyük düşmanı
olan Ç.M.P. lideri Çan Kay Şek’te komünist cephe ve Mao’yu devirmek amacıyla
faaliyetler yürütmüştür. Ç.K.P. ile Ç.M.P. arasında denge siyaseti izleyen
S.S.C.B., Çan Kay Şek ile de ilişki halinde olmuştur. Öyle ki, Çan Kay Şek parti
kongresini Sovyet topraklarında yapmıştır.
Komünistleri yok etmeye kararlı olan Çan Kay Şek, komünist cepheye karşı
tuzaklar kurmuş, kuşatma kampanyaları düzenlemiştir. Nitekim 1933 yılında
Guomindang tarafından düzenlenen kuşatma kampanyası sonucunda Mao Zedong
ve yoldaşları büyük darbe almış ve ‘‘Uzun Yürüyüş’’ olarak adlandırılan zorlu bir
göç sürecine girmişlerdir. Elverişsiz coğrafi koşullar ve imkansızlıklar içerisinde
Guomindang kuvvetleriyle çarpışarak yapılan 10.000 km’lik yürüyüş sonucunda
100.000 kişiden oluşan komünist cephenin sadece 5.000’i hayatta kalabilmiştir.17
Yaşanan bu zorlu süreç içerisinde, Ç.K.P. içerisinde Mao Zedong’un en güçlü
rakibi olan Çu Enlai’nin, Mao’nun hareketine destek vermesi, Mao’nun yeniden
güç kazanmasında önemli olaylardan biri olmuştur. Çu Enlai’nin de destek
vermesiyle Ç.K.P. Politbüro İcra Komitesi’ne seçilen Mao Zedong, ‘‘Büyük
Yürüyüş’’ sürecinde verilen kaybın giderilmesi için yeniden çalışmalara
başlamıştır. Ancak ‘‘Büyük Yürüyüş’’ nedeniyle tamamına yakını yiten orduyu
yeniden toparlamak kolay olmamıştır. Öyle ki, Mao Zedong orduyu tesiri altına
almış olan tükenme atmosferinden bir an evvel çıkabilmek amacıyla, tüccarların
16 Short., a.g.e., s.228. 17 Han Suyin, (2008). Sabah Tufanı 1, çev. Coşkun Irmak, İstanbul, Berfin Yayınları, s.284.
12
mallarına ve afyon satışlarına el koyarak ordunun yeniden yapılandırılabilinmesi
için kaynak oluşturma yoluna gitmiştir. Bu doğrultuda hazırlanan ‘‘resmi fon
arttırma mektubu’’nda kibar bir dille şöyle denmiştir:
‘‘Kızıl Ordu… tüccarları korumak için her türlü çabayı gösteriyor. Ne
var ki şimdiki yiyecek maddesi kıtlığı nedeniyle, bizim adımıza 5.000 dolar,
7.000 çift saman sandalet ve 7.000 çift çorap ve 300 top beyaz kumaş
toplama nezaketi göstermenizi rica etmek için size yazıyoruz. Bu akşam saat
sekizden önce bunların sağlanması gerekmektedir… Eğer ricamızı göz ardı
ederseniz, bu siz tüccarların gericiler ile işbirliği yapmakta olduğunuzu
kanıtlayacaktır… Bu durumda kasabadaki bütün gerici dükkanlarını ateşe
vermek zorunda kalacağız… Sonra uyarmadı demeyin!’’18
Kuşatma Kampanyası sonucu sayısı büyük ölçüde azalan komünist güçlerin
geri çekilmesiyle Moğolistan’a giren Japon Ordusu, Çan Kay Şek’ten Çin
birliklerinin Pekin’den geri çekilmesini ve Japonları düşman olarak gören yerel
yöneticilerin azlini içeren bir ‘‘itimatname’’ çıkarılmasını talep edince, ikinci bir
‘‘Utanç Günü’’ yaşayan Çin halkının nazarında, Çan Kay Şek ve partisi Ç.M.P.
büyük bir prestij kaybına uğramıştır.19
Guomindang’ın ardından Japonya’yı da karşısına alan Mao Zedong, bu iki
düşman kuvvetiyle başa çıkabilmede sadece köylülerden oluşan birliklerin yeterli
olmayacağını, orduya yeni katılımlar olması gerektiğini ifade etmiştir. Komünist
cephe içerisinde bu düşünceye karşı çıkanlar olsa da, Mao Zedong yürütülen
mücadeleye zengin tüccarları hatta ulusal burjuvaziyi dahil ederek ‘‘Sol Dar
Kapıcılığı’’ndan öteye gitmek istemiştir. Öyle ki, Mao Zedong vermiş olduğu
mücadelede başarılı olabilmek amacıyla büyük ölçekli kapitalist sınıfa dahi ılımlı
yaklaşmaya başlamıştır.20
18 Philip Short, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Birinci Baskı, çev. Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, s.219. 19 Short., a.g.e., s.308. 20 Short., a.g.e., s.310
13
2.5. Komünist ve Milliyetçi Cephe Arasındaki İttifak Süreci
Nekahet dönemine giren Devrim Ordusu’na kırk bin yeni asker kazandırma
amacında olan Mao, iç ve dış düşmana karşı verilen mücadelenin orduyu olumsuz
yönde etkilediğini fark etmiş ve bu doğrultuda yeniden güçlenene kadar iç
düşmana karşı sulh ilan etmiştir. Nitekim; ‘‘Japon’a karşı diren, Çan Kay Şek’e
karşı çık’’ sloganı ve tutumu, ‘‘Japon’a karşı çık ve iç huzuru sağla’’ şeklini
almıştır.21 Ancak Mao Zedong’un asıl niyetini tahmin eden Guomindang lideri
Çan Kay Şek’in, müzakerelere başlanabilmesi için Mao ve yandaşlarının
silahlarını teslim etmesi gerektiği şartını öne sürmesiyle söz konusu barış süreci
başlamadan sona ermiştir. Ancak bu sürecin akabinde komünist cepheyi
sevindirecek gelişmeler yaşanmıştır. Çan Kay Şek uygulamış olduğu yanlış
politikalar nedeniyle, Çang Sueliang liderliğindeki üst düzey on komutanın
emriyle tutuklanmıştır. Bu durum komünist cephede coşkuyla karşılansa da, kendi
devletinin menfaatleri çerçevesinde denge politikası güden Stalin’in emriyle, Çan
Kay Şek yapmış olduğu politik hataları tekrarlamaması kaydıyla serbest
bırakılarak yeniden Guomindang’ın başkanlığına getirilmiştir.22
Çan Kay Şek’in S.S.C.B.’nin etkisinde olduğunu gören Japonya ise S.S.C.B. ve
Ç.M.P.’ye misilleme yaparak Pekin ve Tiaking’i işgal etmiştir. Bu durumun yanı
sıra Japonya’nın, Çan Kay Şek’in iktidar üssünü doğrudan tehdit edecek şekilde
Şangay’a saldırması üzerine alternatif kartı kalmayan Çan Kay Şek, komünist
cepheyle işbirliği yoluna gitmek zorunda kalmıştır. Kurulacak olan işbirliği,
gelişen süreç içerisinde Çan Kay Şek’in geri adım atmasıyla sonlanacak olsa da bu
noktada önemli olan husus, on yıl boyunca komünistleri kırsal yaşam alanında
tutarak merkeze sokmayan Guomindang’ın artık eski kudretinde olmaması ve
Ç.K.P.’yi ulusal bir parti olarak tanımış olmasıdır. Nitekim Mao Zedong’un
iktidara giden yürüyüşünde en önemli merhalelerden biri bu olay olmuştur.
21 Short., a.g.e., s.316. 22 Short., a.g.e., s.318.
14
2.6. Parti İçi Tasfiye ile Başlayan Yükseliş Dönemi
Çan Kay Şek karşısında önemli bir konum elde eden Mao, Ç.K.P. içerisinde de
tam anlamıyla muktedir olabilmek amacıyla parti içindeki kendisine muhalif
oluşumları yok etme yoluna gitmiştir. Bu doğrultuda Mao ve yandaşları tarafından
Anti-Bolşevik Tuan denen bir ‘‘heyula’’ ortaya atılarak parti içinde ‘’temizlik
süreci’’ başlatılmıştır. Mao’nun görüşlerine karşı çıkanlar, anti Bolşevik, anti
komünist olarak yaftalanarak yargılanmış, sürgün ve idam edilmişlerdir. Yapılan
muhalif tasfiyesi sonucun parti içinde daha da erk sahibi olan Mao Zedong, uzun
vadeli hedeflerini gerçekleştirmek adına adımlar atmaya başlamıştır. Marksist
düşünce yapısını Çin’e uyarlamak isten Mao, 1935 senesinde Voyabu’da yapmış
olduğu konuşmasında S.S.C.B.’nin komünist oluşuma yardımcı olduğunu ancak
Çin’in Sovyetler’den farklı olduğunu ifade ederek, Çin’e ulusal bir Marksizmin
hakim olması gerektiğini belirtmiştir.23
‘‘Kendi kanımızın bedelini almalıyız’’ diyerek kurmak istediği Çin Halk
Cumhuriyeti’nin ulusal Marksizmle teorik altyapısını oluşturma hedefleyen Mao
Zedong, 1937 senesinde Japon güçlerinin Şangay’a ilerlemesi üzerine dikkatini
daha pratik hususlara vermek zorunda kalmıştır. Japon kuvvetlerine karşı yeniden
işbirliğine giden Ç.M.P. ve Ç.K.P. güçleri geçici bir ittifak kurmuşlardır. Kurulan
ittifakı daha da güçlendirmek adına S.S.C.B. lideri Stalin tarafından
görevlendirilen Çin Seksiyonu Şefi Vang Ming, Yaan’a gelmiştir.24
Japonya’ya karşı Guomindang ile ittifak kurmayı kabul eden, ancak Ç.K.P.’nin
otonom bir şekilde karar alma yetkisini elinde bulundurması gerektiğini ifade eden
Mao, Guomindang ve Çan Kay Şek’e güvenmediğini net bir şekilde ortaya
koymuştur. Nitekim Japonlara karşı verilen mücadelede Guomindang,
komünistleri yalnız bırakmıştır.
Sonuç olarak denecek olura, Japonya’nın ortak düşman olması ve S.S.C.B.’den
gelen baskılar nedeniyle düşman taraflar arasında kurulan ‘‘suni ittifak’’ uzun
soluklu olamamıştır. Yaşanan bu süreçte Japon kuvvetleriyle çarpışan Kızıl Ordu,
meşruluk kazanmış ve Çin halkının kurtarıcısı olarak ifade bulmaya başlamıştır.
23 Short., a.g.e., s.358. 24 Short., a.g.e., s.393.
15
Çin halkının nazarında meşru bir ‘’Kurtarıcı Güç’’ olmaya başlayan Devrim
Ordusu 1940 yılında ‘’Yüz Alay Seferi’’ denen büyük bir saldırı ile Japon
birliklerini püskürtmüştür.25 Komünist minvalin yükselişini gören Guomindang
lideri Çan Kay Şek, bu yükselişi durdurmak amacıyla Devrim Ordusu’na tuzak
kurarak dokuz bin komünisti öldürmüştür. Yaşanan bu olay üzerine Ç.M.P. ile
Ç.K.P. arasındaki çatışma zirve noktasına çıkmıştır. Guomindang ile tüm ilişkileri
kesen Mao Zedong, 1942 senesinde parti içindeki karşı görüşleri tam olarak
sonlandırmak amacıyla ‘‘Düzeltme Harekatı’’ denen ikinci bir tasfiye sürecini
başlatmıştır. ‘‘Marksizm ve Leninizm, Çin devrimi için hedefe giden ok gibidir.
Ancak bazı yoldaşlar, rastgele hedefsiz ok atmaktalar. Atılan bu amaçsız okların
hedefi komünist davadır’’ diyerek tasfiye faaliyetini meşrulaştırmaya çalışan Mao,
amacında başarılı olmuştur. 1943 senesine gelindiğinde hiçbir Çinli liderin sahip
olmadığı bir iktidara sahip olan Mao Zedong, kendini Cengiz Han ile
özdeşleştirmeye başlamıştır. Parti içerisinde düzenlenen ‘‘Düzeltme Harekatı’’
neticesinde tüm erkleri ele geçiren Mao, Politbüro başkanı olmuştur.26
Stalin’in batılı müttefiklere jest olması amacıyla Komüterm’i dağıtmasına
üzerine komünist cephenin en önemli lideri haline gelen Mao’nun portresi
duvarlara asılmıştır. Mao ile birlikte güç kazanan Ç.K.P. ise, de facto ve de jure
anlamda bağımsız ve ulusal bir parti haline gelmiştir.
Mao ve Ç.K.P. yükselişinin devam ettiği 1944 senesinde, A.B.D. tarafından
oluşturulan Dixie Misyonu ile Ç.M.P. ile Ç.K.P. arasında kurulmuş olan ittifaka
destek verilmesi amaçlanıyor gibi görünse de aslında iki parti arasında bitirilmiş
olan ittifak sürecinden haberdar olan A.B.D.’nin, asıl amacının komünist cephenin
tepkisini almadan Guomindang’ı teçhiz etmeye çalışmak olduğunu öngören Mao,
A.B.D.’nin uygulamış olduğu bu denge politikasını sert bir ifadeyle eleştirmiştir.
Dixie Misyonu’ndan bir sene sonra yapılan Yalta Konferansı’nda (1945)
25 Short., a.g.e., s.344. 26 Short., a.g.e., s.424. ‘‘Fiili’’ ya da ‘‘pratikte’’ anlamında kullanılan Latince deyiş. ‘‘Kanuna göre’’ veya ‘‘hukuki olarak’’ anlamında kullanılan Latince deyiş. II. Dünya Savaşı sürecinde, dönemin üç büyük devleti olan Amerika Birleşik Devletleri,
İngiltere ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği liderlerinin, Yalta kentinde toplanarak yapmış
oldukları konferans.
16
Amerika Birleşik Devletleri, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ve
İngiltere’den oluşan ‘‘Üç Büyükler’’in Ç.K.P.’yi uluslararası alanda tanımaması,
Mao için ittifak, uluslararası hukuk ve diplomasi gibi nosyonların sonu
olmuştur.28
Dokuz yüz bini aşkın Devrim Ordusu ile kent ayaklanmalarını başlatan Mao
Zedong, Guomindang’a savaş ilan etmiştir. Yaşanan bu isyan ve savaş sürecine
dönemin iki büyük gücü A.B.D. ve S.S.C.B.’nin müdahil olmamaları üzerine Mao
Zedong en iyi bildiği işi yaparak ‘‘savaş’’mıştır. On bir ay süren savaş
neticesinde, 21 Ocak 1949 Cuma günü Guomindang birlikleri yenilmiş ve Çan
Kay Şek Tayvan’a kaçmıştır. Bu doğrultuda Çin’de tek güç olarak kalan Mao’nun,
muktedir olma dönemi başlamıştır.29
27 Mao Zedong, (2009). Pratik ve Çelişki Üzerine, çev. Ahmet Kırmızıgül, İstanbul, Epos Yayınları,
s.526.
29 Philip Short, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Birinci Baskı, çev. Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, s.410.
17
3.1. Ç.K.P. İktidarı Dönemi
Önce parti içindeki muhalif taraflara daha sonra ise Guomindang ve
Japonya’ya karşı verilen mücadeleler neticesinde iktidarı tam anlamıyla ele
geçiren Mao Zedong ve yandaşları, 1 Ekim 1949 tarihinde Tiananmen
Meydanı’nda Çin Halk Cumhuriyeti’ni resmen ilan etmişlerdir. Ç.H.C.’nin
başkanı olan Mao Zedong, monarşi olarak nitelendirilebilecek bir yönetim
tarzıyla, ülke yönetimini Zongnanhai’den idare etmiştir. Müdahaleci devlet
anlayışını ülke yönetimine hulul ettiren Mao, özellikle ekonomi, eğitim ve kültürel
alanlarda çalışmalar yaparak, devlet eliyle fiyat ve enflasyon yapmış, okuma
kampanyaları düzenlemiştir.
Yüz Çiçek Kampanyası çerçevesinde ‘‘Yüz çiçek açsın, yüz fikir yarışsın’’
diyen Mao, daha sonra iktidara eleştiri olarak yansıyan bu hür fikir ortamına son
vermiştir.30
Ekonomik bazlı büyük adımlar atma amacında olan Ç.K.P. iktidarı, 1958
senesinde ‘‘Büyük İleri Atılım’’ modeli doğrultusunda ülkenin kırsal bölgelerinin
çelik üretimi yapacak kapsama sahip olacak şekilde endüstrileştirilmesi yönünde
çalışmalar başlatmıştır. Kırsal bölgelerin fabrikalaşmaya gidilmeyecek
bölgelerinde ise var olan tarımsal faaliyetlerin daha fazla verimlilik arz edebilmesi
için ‘‘derin çapalama’’ yöntemine başvurulmuştur. Bu yöntemin yanı sıra
1989 Tiananmen Meydanı Olayları’nın (Tiananmen Katliamı) yaşandığı, Çin tarihinde önemli bir
yere sahip olan meydan. 30 Short., a.g.e., s.453.
18
ekinlerin kanatlı hayvanlarca zarar görmemesi amacıyla bir takım tedbirler
alınması kararlaştırılmıştır. Ancak ‘‘1958 Büyük İleri Atılım’’ reformuyla
uygulanan endüstrileşme modeli ülke ekonomisini kötüye götürmüştür. Bu
durumun yanı sıra tarımsal prodüktivitenin yükseltilmesi gayesiyle yürürlüğe
konulan ‘‘derin çapalama’’ ve ‘‘serçe katliamı’’ yöntemlerinin tarımsal
faaliyetlere zarar vermesiyle, ülkede büyük bir ekonomik buhran baş
göstermiştir.31
Denge politikası gütse de Çin’in yanında saf tutan S.S.C.B.’nin de Ç.H.C.’ye
ekonomik yardımları kesmesiyle Çin topraklarında açlık başlamıştır. Yaşanan bu
süreç sonucunda on iki milyon Çin vatandaşı hayatını kaybetmiştir.32 Ç.K.P.
iktidarı döneminde yaşanan bu olumsuzluklar parti içinde Mao Zedong’a karşı
yeni bir muhalefet dalgasının oluşmasına zemin hazırlamıştır. Nitekim bu
muhalefet dalgası neticesinde, Mao devlet başkanlığı görevini bırakmak zorunda
kalmıştır.
Mao’nun ardından yeni devlet başkanı olarak göreve gelen Lui Şaki başkanlık
dönemi süresince hem ülkenin bozulan sosyo-ekonomik yapısıyla hem de ülke
yönetimini elinden bırakmak istemeyen Mao ve oluşumuyla mücadele etmiştir.
Çünkü siyasi, sosyal ve askeri alanda sayısız mücadele vererek ülke iktidarını ele
geçiren Mao ve yoldaşları, devlet üzerindeki nüfuzlarını yeniden kazanmak adına
çalışmalar başlatmışlardır. AB Tuan benzeri bir tasfiye sürecini başlatmak isteyen
Mao ve yandaşları 1966 senesinde ‘‘Kültür Devrimi’’ denen dönemi
başlatmışlardır. 33
3.2. Kültür Devrimi
1966 yılında başlatılan, inişler ve çıkışlarla yaklaşık on yıl sürecek olan
’’Kültür Devrimi’’ Mao’nun siyasal gücü yeniden ele geçirmesini
simgelemektedir.
Çin’in tarım ve sanayisini geliştirmek amacıyla, yeni bir kültür ve yeni bir toplum (sosyalist)
kurmayı amaçlayan reform düzenlemesi. 31 Short., a.g.e., s.459. 32 Short., a.g.e., s.467. 33 Short., a.g.e., s.553.
19
Yığınların, Çin Komünist Partisi de dahil olmak üzere tüm kurumlara karşı
harekete geçirilmesini amaçlayan Kültür Devrimi nedeniyle geleneksel kurum ve
değerlere zarar verilmiştir. Ülkedeki siyasi istikrarı bütünüyle sarsan Kültür
Devrimi, Çin’de büyük karışıklıklar ve çatışmaların yaşanmasına yol açmıştır. Bu
süreç içerisinde Kültür Devrimi’nin yürütücüsü Kızıl Muhafızlar’ın saldırısına
maruz kalan Ç.K.P. hiyerarşisi zayıflarken, Çin Halk Ordusu’nun gücü ve etkisi
hissedilir biçimde artmıştır.34 AB Tuan sürecinde olduğu gibi bir emperyalizm
hayaleti oluşturulan Kültür Devrimi’nde, başat aktörler üniversite öğrencileri ve
proletarya sınıfı olmuştur. bu iki gruptan oluşturulan Devrim Muhafızları grevler
düzenlemiş, kent ayaklanmalarını organize etmiş ve liberal görüşe sahip üniversite
hocalarını katletmiştir. Devrim Muhafızları’nın yanı sıra Li Biao komutasında
oluşturulan Devrimci Halk Ordusu ise Hükümet Binası’nı bombalamıştır.35
1966 Kültür Devrimi ile Çin’de iktidarı yeniden ele almak isteyen Mao
Zedong, sosyalist bir ideolojiyi şamil kılmayı ve ‘‘tek tip insan’’ modelini
oluşturmayı amaçlamıştır. Nitekim uyguladığı bu politikalarla yeniden iktidarı ele
alan Mao Zedong, ölümüne (1976) dek Çin Halk Cumhuriyeti’nin en önemli lideri
olmuştur. ancak 1966’da başlatılıp, 1969’da sonlandırıldığı ifade edilen Kültür
Devrimi’nin etkileri Mao’nun ölümünden sonra dahi hissedilmiştir. Öyle ki,
Mao’nun ölümünün ardından, Mao’nun dördüncü eşinin de aralarında bulunduğu
cenah arasında yeniden bir iktidar çatışması meydana gelmiş, bu çatışma süreci
uzun bir dönem Çin’in gelişmesine engel olmuştur.36
34 Halil Kargi, ‘‘Sosyalizmin Yayılması ve Çöküşü’’, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, 2009, (Erişim) http://w2.anadolu.edu.tr/aos/kitap/IOLTP/1269/unite03.pdf, 10 Aralık
2013, s.51-53 35 Jean Daubier, (1997). Çin Kültür Devrimi Tarihi, İkinci Baskı, çev. Büşra Zarifoğlu, İstanbul,
Umut Yayımcılık, s.251. 36 Philip Short, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Birinci Baskı, çev. Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, s.562.
20
4.1. SONUÇ
Çalışmada, Çin Halk Cumhuriyeti’nin birinci nesil liderlerinin başında gelen
Mao Zedong’un siyasi,askeri ve sosyal mücadelesi tüm boyutlarıyla ele alınarak,
söz konusu mücadelenin, Çin’in siyasi ve sosyal tarihi üzerindeki etkisi ortaya
konmaya çalışılmıştır. Elde edilen bulgular, Mao Zedong’un vermiş olduğu çok
boyutlu mücadelenin, Çin Halk Cumhuriyeti Devleti üzerinde doğrudan bir etkisi
olduğunu göstermektedir. Bu etkinin tüm boyutlarıyla ortaya konabilmesi için daha
çok ikincil kaynaklardan yararlanılmıştır.
Huan’da orta gelir düzeyindeki çiftçi bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen Mao
Zedong’un siyasi ve askeri mücadelesi gençlik yıllarından itibaren başlamıştır.
Çin’de iktidar sahibi olan Guomindang’ın sağ merkezli yapısı yerine komünist bir
yapıyı ülkeye şamil kılmak amacında olan Mao Zedong, ilk adım olarak Çin
Komünist Partisi’ne katılmıştır. Partiye dahil oluşunun ardından siyasi ve sosyal
mücadelesini arttırarak devam ettiren Mao Zedong, Çan Kay Şek ve partisi
Guomindang’a en sert muhalefet yapanların başında yer almıştır. Guomindag
aleyhine bildiriler düzenleyerek sosyal ve siyasi bazda mücadele veren Mao
Zedong bu durumun yanı sıra Milliyetçi Ordu kuvvetleriyle de çatışarak, askeri
boyutta da mücadele vermiştir. Vermiş olduğu askeri ve siyasi mücadeleler
sürecinde parti içinde eni konu yükselen Mao Zedong, Çin halkının nazarında
‘‘救主’’ (Kurtarıcı) olarak görülmeye başlamıştır. Halk nazarında da güç elde
etmeye başlayan Mao Zedong, tasarladığı ‘‘Çin Rüyası’’nı gerçekleştirilebilme
21
adına önemli bir mesafe almıştır. Bu amacı gerçekleştirebilme doğrultusunda,
Yalta Konferası’nda bir araya gelen ‘‘Üç Büyük Devlet’’i dahi karşısına almaktan
çekinmeyen Mao Zedong, cesaretinin semeresini almıştır. Guomindang (Çin
Milliyetçi Partisi) lideri Çan Kay Şek ile yapılan savaşın ardından Çan Kay Şek’in
Tayvan’a kaçmasıyla Çin’in yeni lideri haline gelen Mao Zedong, Marksist
ideolojiyi Çin Devleti’ne uygun bir şekilde uyarlamak istemiştir. Altyapısı
komünist ve Marksist fikirlerle temellendirilmiş bağımsız bir Çin hayali olan Mao
Zedong, bu doğrultuda Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nden dahi özerk ve
farklı bir Çin Devleti kurma politikası gütmüştür. Çin Komünist Partisi içerisindeki
muhalif unsurları sürgün ve idamlarla tasfiye eden Mao Zedong, tüm Çin halkını
‘‘Kızıl Bayrak’’ altında birleştirmek istemiştir. Bu çerçevede politikalara başlayan
Mao Zedong otonom, sanayileşmiş bir Çin kurma yolunda hareket etmeyi
amaçlasa da uygulanan yanlış yöntemler nedeniyle Çin’de büyük bir ekonomik ve
sosyal kriz baş göstermiştir. Söz konusu kriz Mao ve yoldaşlarının iktidardan
inmesine neden olmuştur. Ancak Mao Zedong, başlatmış olduğu ‘‘Kültür
Devrimi’’ ile ülkede kaos ortamı oluşturarak iktidarı yeniden ele geçirmeyi
başarmıştır. İkinci defa iktidara gelen Mao Zedong ölümüne dek Çin Devleti
üzerinde hakim olmuştur. Vermiş olduğu çok siyasi, askeri ve kültürel mücadele
sonucunda Çin Devleti’ni ‘‘Anarşist Marksizm’’ ile yönetmeye çalışan Mao
Zedong, ‘‘tek tip insan’’ modelini Çin’e hakim kılmak istemiştir.
Uygulamış olduğu politikalar ve ülkeye yaydığı ideolojiler neticesinde bugünkü
Çin Halk Cumhuriyeti’nin temellerini atan Mao Zedong, Çin’in siyasi, sosyal ve
kültürel tarihi üzerinde önemli bir iz bırakmıştır. Öyle ki, Mao Zedong ve
yoldaşlarının partisi olan Çin Komünist Partisi, Mao’nun ölümünün (1976)
ardından otuz sekiz sene geçmesine rağmen, hala iktidar partisi olma niteliğini
korumaktadır.
KAYNAKÇA
CHANG, Jung, (2006). Bilinmeyen Hikaye Mao, Ayla Yazal, İstanbul, Goa Basım
Yayın, İkinci Baskı.
DUBIER, Jean, (1997). Çin Kültür Devrimi Tarihi, Büşra Zarifoğlu, İstanbul, Umut
Yayımcılık, Birinci Baskı.
FENGCHENG, Yang, (2011). Mao’nun İdeolojisi, Mesut Akın, İstanbul, Kalkedon
Yayınları.
KARABABA, M. Soner, (1993). Yeni Başlayanlar İçin Mao, İstanbul, Umut
Yayıncılık, Üçüncü Baskı.
KARGİ, Halil, (2009). ‘’Sosyalizmin Yayılması ve Çöküşü’’,
http://w2.anadolu.edu.tr/aos/kitap/IOLTP/1269/unite03.pdf, Erişim: 10 Aralık 2013.
SHORT, Philip, (2007). Mao Zedong Bir Yaşam, Yavuz Alogan, İstanbul, İthaki
Yayınları, Birinci Baskı.
SUYIN, Han, (2008). Sabah Tufanı 1, Coşkun Irmak, İstanbul, Berfin Yayınları,
İkinci Baskı.