18
Bu üniteyi tamamlad›ktan sonra; 19. yüzy›l Osmanl› idari reformlar›n› aç›klayabilecek, Tanzimat Dönemi’nde Osmanl› merkezî idare teflkilat›ndaki de¤iflimi tan›m- layabilecek, Nezaretlerin kuruluflunu ve Bab›âli’nin ortaya ç›k›fl›n› aç›klayabilecek, Tanzimat Dönemi’nde Osmanl› taflra idare teflkilat›ndaki de¤iflimi tan›mlaya- bilecek, Tanzimat Dönemi’nde Osmanl› taflra idare teflkilat›nda oluflturulan yerel mec- lisleri aç›klayabilecek, Belediyelerin kuruluflu konusunda yap›lan düzenlemeleri tan›mlayabilecek bilgi ve beceriye ulaflabileceksiniz. ‹çindekiler Tanzimat Dönemi ‹dare Teflkilat› Merkez Teflkilat› Taflra Teflkilat› • Bab›âli Vilayet ‹daresi • Belediyeler Anahtar Kavramlar Amaçlar›m›z Türk ‹dare Tarihi MERKEZ TEfiK‹LATINDA DE/‹fi‹KL‹K TANZ‹MAT DÖNEM‹’NDE TAfiRA TEfiK‹LATINDA DE/‹fi‹KL‹K 5 TÜRK ‹DARE TAR‹H‹ Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönetim Yap›s›

Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönetim Yapısı

  • Upload
    deu

  • View
    2

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Bu üniteyi tamamlad›ktan sonra;19. yüzy›l Osmanl› idari reformlar›n› aç›klayabilecek,Tanzimat Dönemi’nde Osmanl› merkezî idare teflkilat›ndaki de¤iflimi tan›m-layabilecek,Nezaretlerin kuruluflunu ve Bab›âli’nin ortaya ç›k›fl›n› aç›klayabilecek,Tanzimat Dönemi’nde Osmanl› taflra idare teflkilat›ndaki de¤iflimi tan›mlaya-bilecek,Tanzimat Dönemi’nde Osmanl› taflra idare teflkilat›nda oluflturulan yerel mec-lisleri aç›klayabilecek,Belediyelerin kuruluflu konusunda yap›lan düzenlemeleri tan›mlayabilecek bilgi ve beceriye ulaflabileceksiniz.

‹çindekiler

• Tanzimat Dönemi• ‹dare Teflkilat›• Merkez Teflkilat›• Taflra Teflkilat›

• Bab›âli• Vilayet ‹daresi• Belediyeler

Anahtar Kavramlar

Amaçlar›m›z

NN

NN

N

N

Türk ‹dare Tarihi

• MERKEZ TEfiK‹LATINDADE⁄‹fi‹KL‹K

• TANZ‹MAT DÖNEM‹’NDE TAfiRATEfiK‹LATINDA DE⁄‹fi‹KL‹K

5TÜRK ‹DARE TAR‹H‹

TanzimatDönemi’nde(1839-1876)Yönetim Yap›s›

MERKEZ TEfiK‹LATINDA DE⁄‹fi‹KL‹KOsmanl› yönetim kurumlar›nda 16. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda bafllayan gerileme, 17.ve 18. yüzy›llar boyunca devam etmifltir. 18. yüzy›l sonundan bafllayarak kendisinihissettiren merkezileflme e¤ilimi, II. Mahmut’un saltanat› s›ras›nda (1808-1839) da-ha da güçlenmifltir. Osmanl› devlet teflkilat› içinde idare organ›ndaki en esasl› de¤i-fliklikler, II. Mahmut zaman›nda bafllam›flt›r. Islahata askeri alandan bafllayan II.Mahmut, reformlar›n önünde bir engel olarak duran Yeniçeri Oca¤›’n› kald›rarak“Asâkir-i Mansûre-i Muhammediye” ad›yla düzenli ve e¤itimli bir ordu kurdu. II.Mahmut, merkezden bafllayarak esasl› ›slahat hareketlerine giriflti. Islahat hareketle-ri önceden devletin do¤rudan ilgilenmedi¤i, ziraat, ticaret, bay›nd›rl›k ve sanayi gi-bi alanlarda da kendini göstererek teflkilat›n yenilenmesini, dolay›s›yla yeni bir tefl-kilat yap›s›n›n ortaya ç›kmas›n› sa¤lam›flt›r. Yeni kurulan heyetler ve nezaretlerlebirlikte merkez teflkilat›n›n yap›s›nda önemli de¤ifliklikler olmufltur.

Bab›âli’nin Ortaya Ç›k›fl› Geleneksel Osmanl› idare teflkilat›nda yönetim iflleri, Divân-› Hümayûn’da görül-mekteydi. Bu meclis, sadrazam›n baflkanl›¤›nda Kubbealt› vezirleri, Rumeli ve Ana-dolu kazaskerleri, defterdar ve niflanc›n›n kat›l›m›yla, padiflah›n flahs›nda toplananyasama, yürütme ve yarg› görevlerini yürütmekte ve kuvvetler birli¤i esas›na göreçal›flmaktayd›. Ancak 18. yüzy›ldan itibaren devlet teflkilat›ndaki bozulmadan etki-lenen Divân-› Hümayûn, bu ifllevi yerine getirememeye bafllam›flt›r. Divân-› Hüma-yûn’un yetkileri giderek sadrazama geçmifl ve onun taraf›ndan kullan›l›r olmufltu.

Sadrazam, kendisine ba¤l› Divân-› Hümayûn bürokrasisi ile devletin iç ve d›flifllerini yürütmekteydi. Zamanla bu bürokrasinin amiri konumuna gelen reisülküt-tap, daha çok d›fl ifllere dair görevleri üstlenmiflti. Devlet ifllerinin yürütülmesindeyeni anlay›fl›n gerektirdi¤i kurumlar, 1836 y›l›nda kurulmaya bafllam›flt›r. ‹lk ola-rak 1836 y›l›nda sadrazam›n yard›mc›s› olarak görev yapan sadaret kethüdal›¤›,Umur-› Mülkiye Nezareti’ne; geleneksel reisülküttapl›k makam› ise d›fl ifllerini gör-mek üzere Hariciye Nezareti’ne dönüfltürülmüfltür. Hariciye Nezareti kuruluncaUmur-› Mülkiye Nezareti’nin ad› da Dâhiliye Nezareti olarak de¤ifltirilmifltir.

Osmanl› maliyesi, geleneksel devlet hazineleri olan Hazine-i Amire ve Darpha-ne-i Amire’yle birlikte 1826 y›l›nda kurulan Hazine-i Mansure (Mukataat Hazinesi)adlar›yla ayr› hazinelerle yürütülüyordu. 1838 y›l›nda ifllemlerde düzen ve birliksa¤lamak amac›yla söz konusu hazineler birlefltirilerek Umur-› Maliye Nezareti ku-

Tanzimat Dönemi’nde(1839-1876) Yönetim Yap›s›

1789’da III. Selim’denitibaren yap›lan reformlar,Yeniçerilerle merkezdegörevli baz› kiflilerin iflbirli¤i yaparak padiflah›tahttan indirmeleri üzerinedurmufl, II. Mahmut’un1826’da Yeniçeri Oca¤›’n›kald›rmas›yla yenidenbafllam›flt›r.

1826’da Yeniçeri Oca¤›’n›kald›rarak ülke yönetimindeyeni düzenelemer yapan II.Mahmut, hükümetörgütündeki birçok kurumunad›n› de¤ifltirerekyöneticilere yeni unvanlarvermifltir. Merkezi yönetimve denetimigerçeklefltirebilmek içinçaba harcam›flt›r.

ruldu. Böylece gelir ve giderler tek hazinede toplanacak, taflrada vergi iflleri tek el-den kontrol edilecek, usulsüzlük ve vergi adaletsizli¤i önlenerek gelirler art›r›la-cakt›. Taflra teflkilat› da merkezî maliye teflkilat›na ba¤lanarak yeniden düzenlene-cekti. 1836’da çavuflbafl›l›k ve Divân-› Hümayûn’a ba¤l› tezkereci kalemi birlefltiri-lerek Deavi Nezareti kurulmufl, daha sonra ad› Adliye Nezareti olarak de¤ifltirilmifl-tir. 1836 y›l›nda kurulan bir di¤er bakanl›k Evkaf Nezaretidir. Bu dönemde yap›lanönemli yeniliklerden biri de yetkileri art›r›larak fleyhülislaml›¤›n hükümete al›nma-s›d›r. ‹lmiye s›n›f› üzerinde merkezin kontrolünü sa¤lamak amac›yla Bab-› Meflihatkurulmufltur. 1839 y›l›nda Ticaret Nezaretinin kurulmas›yla modern Osmanl› kabi-nesinin iskeleti oluflmufltur.

Modern Osmanl› kabinesinin iskeleti nas›l oluflmufltur?

Sadaretin Baflvekâlete DönüfltürülmesiUzmanlaflmaya dayal› yeni birimler olan nezaretlerin kurulmas›yla Bab›âli’nin kla-sik yap›s› büyük ölçüde de¤iflmifl, bu köklü de¤iflimin bir sonucu olarak padiflah›nmutlak vekili olan sadrazam›n konumu da de¤iflmiflti. Yetkilerinin bir k›sm›n›n ye-ni kurulan nezaretler taraf›ndan kullan›lmas›, sadrazam›n eski önemini kaybetme-sine neden olmufltur. 1838 y›l›nda yap›lan yeni bir düzenlemeyle sadaret makam›-n›n ad›, yeni konuma uygun flekilde bütün vekillerin bafl› olmak üzere baflvekâle-te dönüfltürüldü. Sadrazaml›k unvan› da “Baflvekil”e çevrilerek Dâhiliye Nezâretibaflvekile ba¤land›. Böylece padiflah›n mutlak vekili olarak onun ad›na ifl görmeyetkisine sahip sadrazam›n konumu de¤iflmiflti. Art›k sadrazam, vekiller heyetininbafl› durumunda ve elinde Mühr-i Hümâyûn’u bulunduran sembolik bir memurdu.

108 Türk ‹dare Tar ih i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

1

Resim 5.1

Sultan Abdülmecid

Sadaret makam›n›n baflvekâlete çevrilmesi, idarede büyük bir anlay›fl de¤iflikli¤i-nin de iflaretidir. Çünkü Osmanl› kabinesinin yap›s› yeni bafltan düzenlenerek, yürüt-meye ifllerlik ve ça¤dafl bir nitelik kazand›rmaktayd›. Baflvekil bundan sonra kurulanbakanl›klar aras›nda ifl birli¤i ve koordinasyonu sa¤layan bir üst makam olacakt›.Böylelikle, Divân-› Hümayûn’un önemini kaybediflinden bu yana sadrazam›n kiflili-¤inde tek bir kifliye yüklenen ve her biri uzmanl›k isteyen hükümet iflleri nâz›rlar ara-s›nda paylaflt›r›lacakt›. Amaç, uzmanlaflmaya gidilerek devlet ifllerine ifllerlik kazand›r-makt›. Sadrazam yine padiflah›n mutlak vekili olacak ve sadrazaml›¤›n gelenekselsimgesi olan Mühr-i Hümâyûn’un kendilerine verilmesiyle bu göreve atanacakt›.

Osmanl› hükümetine verilen bu yeni biçimle, ilk kez devlet memurlar› iç ve d›fl ifl-lerine bakmak üzere iki s›n›fa ayr›lm›flt›r. Böylece kalemiye s›n›f›, yeni ve modern biryap›ya kavuflturulmufltur. Merkezî devle-tin oluflumunda en önemli ad›mlardan bi-risi olan devletin geleneksel maafl ödemesistemi de¤ifltirilerek, memurlara merkezîhazineden maafl ödenmesi usulüne degeçilmifltir. Böylece imparatorluk düze-yinde merkezî kontrol artt›r›larak rüflvetlede etkili bir mücadeleye giriflilmifltir. Dev-let memurlar›n›n tabi olduklar› unvan verütbelerin hiyerarflik ve hakkaniyete ba¤-l› bir sistem oturtulmas›n›n yan› s›ra tayinve azillerde de adalet sa¤lanmaya çal›fl›l-m›flt›r. Bu amaçla, bir ceza kanunnamesi-nin kaleme al›nmas›, bu alanda at›lan enbüyük ad›m olmufltur. Tüm bu geliflme-ler, Tanzimat Dönemi’nde daha da geli-flen ça¤dafl Osmanl› bürokrasisinin temel-lerinin at›lmas›n› sa¤lam›flt›r.

1839 y›l›nda ilan edilen Tanzimat Fer-man›’yla da merkezî Osmanl› bürokrasisi de¤iflim ve dönüflümünü sürdürmüfltür.Tanzimat’›n ilan›yla giriflilen kapsaml› reformlarla, bürokrasinin yaz›flma ve ifl hac-mi ola¤anüstü bir flekilde artm›flt›r. ‹mparatorlu¤un dört bir taraf›ndan gelen evra-ka cevap verme zorunlulu¤u, yaz›flmalar›n niteli¤ini de de¤ifltirmiflti. Al›nan karar-lar›n uygulanabilirli¤ini sa¤lamak için resmî evrak›n dili ve üslubunda da büyük öl-çüde sadeleflmeye gidilmifltir. Abart›l› lakap, unvan ve övgülerle dolu sat›rlar yeri-ne, sade ve standartlaflm›fl bir belge sistemine geçilmifltir. Gönderilen bütün resmîevraka gönderenin mühür veya imzas›n›n yan› s›ra tarih konulmas› zorunlulu¤ugetirilmifltir. Merkez ve taflrada her düzeydeki memurun yeni yaz›flma usulüne uy-maya mecbur tutulmas›, dönemin kal›c› reformlar›ndan birisi olmufltur.

Sadaretin baflvekâlete çevrilmesiyle sadrazam›n rolünde ne tür bir de¤iflim olmufltur?

Merkez Teflkilat›nda Yeni Meclislerin Oluflturulmas› Klasik Osmanl› devlet teflkilat›nda Divan-› Hümâyûn, padiflah›n Mühr-i Hümâ-yûn’unu elinde bulunduran sadrazam baflkanl›¤›nda, kuvvetler birli¤i esas› içeri-sinde çal›flmaktayd›. Baflka bir deyiflle Divan-› Hümâyûn, yürütme ve yüksek yar-g›yla birlikte yasama görevini de yürüten bir organd›. Özellikle 18. yüzy›ldansonra bu meclisin yetkileri sadrazam taraf›ndan kullan›lmaya bafllanm›fl, böylece

1095. Ünite - Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönet im Yap›s ›

Mühr-i Hümâyûn, saltanat›sembolize eden mühürdür.Padiflahlar›n mutlakvekâletine sahip oldu¤unaiflaret etmek üzeresadrazamlara verilen ço¤uzaman alt›ndan yap›lanmühürdür.

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

2

Resim 5.2

Reform dönemiOsmanl›bürokrasisinin kilitismi SadrazamFuad Pafla(1814-1868)

19. yüzy›l›n modern Bab›âli’sine giden süreç bafllam›flt›r. Divan-› Hümâyûn’unönemini kaybetmesi, onun yürütme ve yarg›ya iliflkin yetkilerinin sadrazamcayönetilen di¤er meclislere geçmesi, yasama ifllemine iliflkin önemli bir fonksiyo-nel bofllu¤un do¤mas›na neden olurken, ‹kindi ve Cuma divanlar›n›n ve bununsonucu olarak Bab›âli’nin ve sadrazam›n yetkilerinin art›fl›yla sonuçlanm›flt›r. II.Mahmud ve Tanzimat Dönemlerinde oluflturulan yeni meclislerin temel kuruluflamac› da iflte bu Divan-› Hümâyûn’un bofllu¤u doldurulamam›fl olan yasama erk-lerinin yürütülmesine yöneliktir.

Geleneksel dan›flma kurulu olan Divan-› Hümâyûn’un önemini kaybetmesin-den sonra Meclis-i Meflveret, onun yerine daha s›k toplanmaya bafllam›flt›r. III. Se-lim Devri Nizam-› Cedid reformlar›n›n kararlaflt›r›lmas›nda önemli rol oynayanMeflveret Meclisinden, II. Mahmut da Osmanl› devlet teflkilat›n› yeni bafltan flekil-lendirirken büyük ölçüde yararlanm›flt›r. Ancak Meflveret Meclisinin düzenli bir hi-yerarflisi, üyeleri, mekân› ve bürokrasinin bulunmamas›, girilecek yeni reformlardöneminde yeni bir meclisi gerekli k›lmaktayd›. Merkezî idarede yapt›¤› düzenle-melerle Osmanl› hükümetini ça¤dafllaflt›rmak isteyen II. Mahmut, Meflveret Meclis-lerinden farkl› nitelikte üç sürekli kurul oluflturmufltur. Bunlar; 1826 y›l›ndan itiba-ren bafllat›lan askerî reformlar› yürütmek üzere 1836 y›l›nda Dâr-› fiûrâ-y› Askerî,24 Mart 1838’de sadrazama dan›flmanl›k yapmak üzere Dâr-› fiûrâ-y› Bâb’› Âli ve 24Mart 1838’de aç›lan Meclis-i Vâlâ-y› Ahkâm-› Adliye’dir.

3 Kas›m 1839 y›l›nda ilan edilen Tanzimat Ferman›’n›n getirdi¤i yeni prensipler,Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun art›k yeni bir anlay›flla yönetilmek istendi¤ini göster-mekteydi. ‹mparatorluk, bu fermanla geleneksel yap›s›ndan s›yr›larak yeni bir hu-kuk ve devlet anlay›fl›na yönelmekteydi. Ferman’a göre; modern, h›zl› iflleyen,merkezî devlet üç temel esas üzerine infla edilecekti:

110 Türk ‹dare Tar ih i

Meclis-i Vâlâ-y› Ahkâm-›Adliye, Tanzimat’tan sonraoluflturulan yeni meclislerinbafl›nda gelir. Bu meclisinen önemli görevi, kanun vetüzükleri haz›rlamak ve suçiflleyen üst düzey memurlar›yarg›lamakt›.

Resim 5.3

Tanzimat Ferman›,dönemin ResmiGazetesi olanTakvim-i Vekayi’deilk sayfadanyay›mlanm›flt›.

Birinci esas; Osmanl› vatandafllar›n›n can, mal ve ›rz dokunulmazl›klar›n›n sa¤-lanmas› ve bunun devletin garantisi alt›na al›nmas›d›r. ‹kincisi, mali ve ekonomikyap›n›n üzerine oturtulaca¤›, herkesin geliriyle orant›l› vergi vermesini sa¤layacakdüzenlemelerin yap›lmas›yd›. Üçüncüsü ise derin sosyal ve ekonomik etkileri ola-bilecek askerlik yükümlülü¤ünün adil ve belirli bir süre için yap›lmas›n› sa¤laya-cak önlemlerin kararlaflt›r›lmas›d›r. Bu üç temel esas, gerçekte imparatorlu¤un bü-tün kurumlar›n›n yeni bafltan gözden geçirilmesini gerektiren genifl kapsaml› re-formlar›n yap›lmas›n› gerektiriyordu. Bu temel de¤iflikli¤in arkas›ndaki ideoloji isefarkl› dil, din ve milletten oluflan Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nu, Osmanl›l›k fikri etra-f›nda birlefltirebilecek ‘Osmanl›c›l›k’t›. Yukar›da de¤inilen üç prensibin hayata ge-çirilebilmesi için merkezî modern bir devlet yönetiminin kurulmas› zorunluydu.Tasarlanan de¤iflimin Müslim ve gayrimüslim tebaaya eflit ve adil olarak yans›ma-s›n›n sorunlara çare olmas› beklenmekteydi. Tanzimat Ferman›, Osmanl› vatandafl-lar›n› temel hak ve görevler yönünden eflit gören bir metindir. Tanzimat’la girilenbu yeni evrede Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nda yasama erki, gücünü yar›-anayasal birbelgeden alan, yar›-anayasal bir dan›flma meclisine devrediliyordu. Tanzimat re-formlar›n›n planlanmas› ve uygulanmas› yetkisi verilen bu meclis, bir reform mec-lisi olarak çal›flacakt›. Böylece 1839-1876 y›llar› aras›nda I. Meflrutiyet’e giden yol-da, yasama, yürütme ve yarg› güçlerinin ayr›lmas› süreci bafllat›lm›flt›.

Tanzimat Ferman›’n›n getirdi¤i yeni anlay›fla göre devlet hangi esaslar üzerine kuruluyordu?

Tanzimat Ferman›’n›n ilân›ndan sonra kurulan önemli di¤er bir meclis de “Mec-lis-i Âli-i Umûmî”dir. Meclis-i Hâss-› Umûmi ya da Meclis-i Vâlâ-y› Umûmi de deni-len bu meclisin üye say›s› zaman zaman 300kifliye ulaflmaktayd›. Meclis-i Âlî-i Umûmi;görev, yetki ve iflleyifli bak›m›ndan genifl yet-kilere sahipti. ‹ki görevi olan Meclis-i Umû-mi, ola¤anüstü durumlarda genifl üyeli yap›-s›yla temsili bir nitelik arz ederek gelenekselMeclis-i Meflveret gibi bir ifllevle toplanmak-tayd›. Meclis-i Umûmi’nin di¤er görevi dehaftada iki gün yap›lan rutin toplant›lar›yd›ve Meclis-i Vâlâ kararlar›n›n bir kez daha eleal›n›p onayland›¤› bir senato ifllevini gör-mekteydi. Hem Meclis-i Vâlâ hem de Mec-lis’i Umûmî’nin kararlar› padiflah›n onay›n-dan geçtikten sonra yürürlü¤e girmekteydi.

Meclis-i Vâlâ-y› Ahkâm-› Adliye, 1839-1876 Dönemi’nde, Osmanl› ‹mparatorlu-¤u’nun yasama, yürütme ve yarg› güçleri-nin ayr›lmaya bafllad›¤› modern bir devletyönetimine do¤ru yol alm›flt›r. Meclis-i Vâ-lâ-y› Ahkâm-› Adliye, bazen Bâb›alî’deki ikti-dar mücadeleleri yüzünden bazen de afl›r› ifl yükü nedeniyle Tanzimat Dönemi bo-yunca çeflitli yap›sal de¤iflikliklere u¤ram›flt›r. Meclis-i Vâlâ, 26 Eylül 1854’te Mec-lis-i Âlî-i Tanzimat ve Meclis-i Vâlâ-i Ahkâm-› Adliyye adlar›yla ikiye ayr›ld›. 1854-1861 y›llar› aras›nda, genifl yetkilerle donat›lm›fl, önceden hükümet taraf›ndan ken-disine gönderilen konular› görüflebilirken, bu devirde Meclis-i Tanzimat olarak in-

1115. Ünite - Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönet im Yap›s ›

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

3

Resim 5.4

ÖlümüyleTanzimatDönemi'ninkapand›¤› kabuledilen SadrazamMehmed Emin ÂliPafla (1815-1871).

siyatif kullanabilmifl ve kendisinin uygun gördü¤ü konular› ele alabilmifltir. Ayr›ca,uygun gördü¤ü takdirde hükümet üyeleri olan nâz›rlar› bile sorgulama ihtiyac› gö-rürse yarg›lama yetkisine sahip k›l›nm›flt›r. Bu dönemde Meclis-i Vâlâ ise yüksekbir temyiz mahkemesi olarak yarg› gücünü neredeyse tam ba¤›ms›z olarak kulla-nabilmifltir. Bu iki meclis, 1861 y›l›nda tekrar birlefltirilmifltir. 1868 y›l›nda son defafiûrâ-y› Devlet ve Divân-› Ahkâm-› Adliye isimleriyle ikiye ayr›lm›flt›r. Bu iki mec-lis, 1868 y›l›ndan I. Meflrutiyet’e kadar olan on y›ll›k sürede ise kuvvetler ayr›l›¤›yolunda en büyük evrimi geçirmifl ve fiûrâ-y› Devlet olarak yasama gücünü tek ba-fl›na kullanm›flt›r. Divân-› Ahkâm-› Adliye ise yarg› alan›nda en üst kurum olarakdevlet teflkilât› içerisinde yer alm›flt›r. fiûra-y› Devleti aç›fl konuflmas›nda; yasama,yürütme ve yarg› ifllerinin birbirinden ayr›lmas›n› en gerekli ›slahat olarak gördü-¤ünü ifade eden Abdülaziz, Midhat Pafla ve Cevdet Pafla gibi dönemin seçkin ikidevlet adam›n› bu iki meclisin bafl›na getirmifltir.

Tanzimat’tan sonra oluflturulan Meclis-i Vâlâ-y› Ahkâm-› Adliye’nin ifllevi hakk›nda bilgiveriniz?

Tanzimat Dönemi’nde kabineyi oluflturan nezaretlere ba¤l›, nezaret meclisleri degöz ard› edilmemelidir. II. Mahmud taraf›ndan 1836 y›l›nda bafllat›lan, modern Mec-lis-i Vükelâ’n›n kurulmas› gayretleri Tanzimat’tan sonra amac›na ulaflm›fl ve modernBâb›alî ortaya ç›km›flt›r. Bu amaçla kurulan nezâretler de her biri uzmanl›k kuruluolan Nezâret Meclisleriyle desteklenmifltir. Bu yolda kurulan ilk meclis 1838 y›l›nda

112 Türk ‹dare Tar ih i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

4

Sultan

Meclis-i Vala-y› Ahkam-›

Adliye

Mabeyn

Dar-› fiura-y› Bab-› ali

Baflvekil veDâhiliyeNezareti

HariciyeNezareti

Divan-›Deavi

Nezareti

DâhiliyeNezareti

Dâhiliye Müsteflar›

Maruzat-› dâhiliyekâtibi

Mektub-i dâhiliye

Hariciye Nezareti

Harici Müsteflar›

Maruzat-› hariciyekatibi

Mektub-i hariciye

Divan-› hümayenkalemi

Bab-› tercümeodas›

Divan-i deaviNezareti

Tezkereci

fiekil 5.1

Bâb-› âli 1838-1839. Carter V.Findley (1994).Osmanl› DevletindeBürokratik Reform -Bâb›âli 1789-1922.‹stanbul: ‹z,Yay›nevi

kurulan Sanayi ve Ticaret Meclisidir. Daha sonra ad› Meclis-i Umûr-› Nafia olarak de-¤ifltirilmifltir. Tanzimat’›n ilan›ndan sonra Tanzimat Ferman›’n›n gere¤i olarak giriflilenmali ›slahat› planlamak üzere 1840 y›l›nda Maliye Nezâreti bünyesinde Meclis-i Mu-hasebe-i Maliye kuruldu. E¤itim alan›nda, Osmanl› e¤itimini afla¤›dan yukar› do¤rukademeli bir flekilde modernlefltirme hareketlerini görüflüp, uygulamak amac›yla1845 y›l›nda Meclis-i Maarif-i Umûmiye oluflturuldu. Meclis-i Umûr-› S›hhiye, Meclis-iZabtiye, Meclis-i Tophâne-i Âmire, Meclis-i Bahriye, Meclis-i Meadin, Meclis-i Rüsû-mat, Meclis-i Haza’in, Meclis-i Karantina, Meclis-i Ziraat, Meclis-i Es’ar gibi farkl› uz-manl›k alanlar›nda çal›flan ve uzman üyelerden oluflan çeflitli reform meclisleri kurul-du. Bütün bu meclisler ya do¤rudan Meclis-i Vâlâya ba¤l› olarak çal›fl›yor ya da nihaikararlar bu meclisçe padiflah onay›ndan geçtikten sonra yürürlü¤e konuyordu.

Tanzimat Dönemi’nde yukar›da an›lan meclislerin yan›nda, bir meseleyi hallet-mek için oluflturulan ve sorun çözüldükten sonra kapat›lan geçici meclisler de ku-rulmufltur. Bu geçici meclislerin en tipik örne¤i, 1845 y›l›nda kurulan ‹mar Meclis-leridir. Bu meclisler, Osmanl› ‹mparatorlu¤u’ndaki yol, su, köprü gibi bay›nd›rl›kve imar faaliyetlerini belirlemek, planlamak ve uygulamak üzere eyaletlerden ça¤-r›lan bölgesel temsilcilerin de kat›l›mlar›yla kurulmufllard›r. ‹mar Meclisleri hükü-mete gerekli önlemleri sunduktan sonra da¤›t›lm›fllard›r.

19. yüzy›l Osmanl› devlet yap›s›nda merkezî idare ve kanun yapma yetkisinikullanan hükümet kurumlar› ve meclisler, Tanzimat Dönemi’nde artan entelektüelhayat›n meydana ç›kard›¤› fikir hareketleri ve yaz›l› bas›n, özellikle 1865 y›l›ndansonra Yeni Osmanl›lar Cemiyeti’nin muhalefeti parlamenter monarfli isteklerini önplana ç›karm›flt›r. Tanzimat’›n ortaya ç›kard›¤› yeni ayd›n kitlesi Tanzimat’› eleflti-rerek Kanûn-› Esasi’yi gündeme getirmifltir. Hem yurtiçinde hem de yurtd›fl›ndah›zlanan muhalefetin, Meflveret Meclislerini örnek göstererek, bir millet meclisi ku-rulmas› talepleri Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nda anayasal sisteme giden yolu açm›flt›r.

Yeni Osmanl› ayd›nlar›, ülkenin Müslüman ve gayrimüslim vatandafllar› taraf›ndanseçimle belirlenen temsilcilerinin oluflturdu¤u bir millet meclisince yönetilmesinin, da-¤›lmakta olan çok uluslu imparatorlu¤u bir arada tutaca¤› görüflündeydiler. Bütün bugeliflmelerin sonucunda, 1876 y›l›nda II. Abdülhamit taraf›ndan Osmanl›’n›n ilk anaya-sas› olan Kanun-i Esâsî ilan edildi. Yeni meclis, padiflah taraf›ndan atanan Meclis-iÂyan ve seçimle oluflan Meclis-i Meb’ûsân olmak üzere iki yap›l› bir Meclis-i Umûmîolarak flekillenecekti. Yasama, bu iki meclisle birlikte fiûrâ-y› Devlet’in yasa tasar›lar›-n›n haz›rlanmas› sürecine kat›lmas› fleklinde oluflmaktayd›. Meclis-i Meb’ûsân’da bulu-nacak mebuslar›n›n seçiminde, Tanzimat Dönemi’nin eseri olan Vilâyet Meclislerininseçimle gelen üyeleri önemli rol oynam›flt›. Bu nedenle Tanzimat Dönemi’nde merkezve eyalet yönetim teflkilat›nda kurulan meclisler, meflrutiyetin ilan›yla sonuçlanacak sü-reçte kurumsal ad›mlar olarak ifllev görerek önemli rol oynam›fllard›r.

TANZ‹MAT DÖNEM‹’NDE TAfiRA TEfiK‹LATINDADE⁄‹fi‹KL‹KOsmanl› yönetimi, geleneksel t›mar sistemine ba¤l› vergi düzeni bozulunca, iltiza-ma baflvurmak zorunda kalm›flt›. ‹ltizam ad› verilen sistem, devletin vergi gelirleri-ni önceden merkezî hazinede toplamak için ihaleye vermesidir. Vergi ihalesinialan kifliler olan mültezimler, bu ifli yaparken devlete peflinen ödedi¤i paradan da-ha fazlas›n› halktan ç›karmaya çal›flt›klar› için vergi mükellefi tebaa a¤›r vergiler al-t›nda bunal›yordu. II. Mahmut, 1826’dan sonra mali ›slahata bafllam›fl, kurdu¤u ye-ni hazineyle vergileri merkezî hazineye aktarmaya özen göstermifl ve modern birmaliye yönetimi için Maliye Nezareti’ni kurmufltu.

1135. Ünite - Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönet im Yap›s ›

Siyasi, askerî ve mali bir kriz döneminde bafllayan Tanzimat’›n en önemli yön-lerinden biri mali merkeziyetçiliktir. Tanzimat Dönemi bürokratlar›n›n amac›, dev-letin mali gücünü ve merkezî kontrolünü gelifltirmekti. Üretimin artmas›, zenginlikve yasal idare sayesinde rahatlayan bir tebaan›n vergi vermesi ve devlet hazinesi-nin bu sayede zenginleflmesi gerekli görülmekteydi. Ayn› flekilde harcamalar,planl›, gerekli yerlerde kanuni usul ve kontrolle, askeri ve idari ›slahat›n ihtiyaçla-r›na göre yap›lmal›yd›.

Osmanl› eyalet yönetimindeki düzenlemeler, temelde mali kayg›larla bafllam›fl-t›r. Tanzimat Ferman›’n›n vergi alan›nda ortaya koydu¤u eflit, adil ve herkesin ge-liriyle orant›l› vergi vermesi prensibinin hayata geçirilmesi, köklü bir eyalet yöne-timi reformuna ve buna ba¤l› olarak mal ve mülk yaz›m›na ba¤l›yd›. II. Mahmut,1830’da nüfus ve mal say›m› yapt›rarak bu reformu tamamlamak istemiflti. Ancak,köklü bir mali reform, Tanzimat sonras›na kalm›flt›r. Tanzimat Dönemi’nde merke-zi teflkilatta de¤iflikli¤in yan›nda vilayet yönetiminde de yeni bir yap› kurularak ka-demeli bir idare ve meclis hiyerarflisi oluflturulmufltur.

Taflrada Meclislerin Ortaya Ç›k›fl›18. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda ve 19. yüzy›l›n bafl›ndan itibaren yaflanan geliflmelerinsonucunda Osmanl› Devleti, 1839’da yeni bir aflamaya ulaflt›. An›lan tarihlerde ya-flanan geliflmeler, devlet yönetimine Tanzimat Ferman› olarak yans›m›flt›r.

Muhass›ll›k MeclisleriTanzimat’›n ilk uygulamalar› vergi ifllerini düzenleyebilmek için yap›lmaya bafllan-m›flt›r. Meseleyi Meclis-i Vâlâda detayl› bir flekilde tart›flan Tanzimat bürokratlar›,halk›n y›llard›r flikâyetçi oldu¤u iltizam usulünden vazgeçilmesine karar vermifller-dir. Bu nedenle, Tanzimat Ferman›’nda öngörüldü¤ü üzere herkesin geliriyle oran-t›l› bir flekilde vergilendirilmesi için maafllar›n› devletten alan memurlarca vergile-rin toplanmas› gündeme gelmifltir. Bu amaçla iltizam usulü kald›r›larak taflraya mu-hass›l ad› verilen görevliler gönderildi. 24 Ocak 1840 tarihli talimatla görev ve so-rumluluklar› belirlenen muhass›llar›n temel görevi, verginin adil bir flekilde toplan-

114 Türk ‹dare Tar ih i

Resim 5.5

TanzimatDönemi’ndeOsmanl› ülkesinins›n›rlar›n› gösterenharita (1862).

mas›yd›. 1840 tarihli talimat, muhass›llara vergi toplama görevi d›fl›nda Osmanl› ül-ke yönetiminde bir ilki gerçeklefltirme sorumlulu¤u da yüklüyordu. Çünkü talima-t›n ikinci bendi, taflrada meclislerin kurulmas›n› öngürüyordu. Bendin devam›ndabu meclislerin nas›l oluflturulacaklar› da belirtilmiflti. Buna dayanarak vergilerinbelirlenip, toplanmas›nda muhass›la yard›m edecek olan Muhass›ll›k Meclisleri ku-rulmufltur. Bu meclisler, muhass›l baflkanl›¤›nda iki kâtip, kad›, müftü, zabit vemeclisin ba¤l› bulundu¤u bölgenin dört ileri geleninden oluflmaktayd›. Ayr›ca, böl-gede gayrimüslim cemaat varsa bunlar› temsil etmek üzere metropolit ve kocabafl-lardan iki temsilci de meclise atan›yordu.

Bu yeni sistem, mültezimlerin sabote etmeleri ve vergi ödememeye al›flm›flolanlar›n ç›kard›klar› engellemeler nedeniyle, beklenen yarar› sa¤layamayarak ba-flar›s›z oldu. Halk genellikle gerçek gelirini gizlemifl, özellikle gayrimüslim tebaa-n›n gelirleri oldu¤undan fazla yaz›larak pek çok usulsüzlük yap›lm›flt›. Artan flikâ-yetlerin önü al›namay›nca pek çok yerde isyanlar ç›km›fl ve imparatorlu¤u bir hu-zursuzluk ortam› kaplam›flt›. Devlet gelirlerinin önemli bir k›sm› toplanamay›ncaMart 1841’de muhass›ll›k kald›r›larak tekrar iltizam uygulamas›na geri dönülmüfl-tür. Fakat taflradaki meclisler, isim de¤ifltirerek varl›klar›n› sürdürmüfllerdir. Eyaletve sancak meclisleri bir süre “Memleket Meclisleri” olarak an›lm›fl, daha sonra eya-let meclisleri “Büyük Meclis”, sancak meclisleri de “Küçük Meclis” diye adland›r›l-m›flt›r. Eylül 1841’de Meclis-i Vâlâ’n›n karar›yla küçük meclisler kald›r›lm›flt›r.

Muhass›ll›k kurumunun oluflturulmas›n›n sebepleri nelerdir?

Büyük Meclislerin Kurulmas›1842 y›l›nda taflra idare teflkilat›nda de¤ifliklik yap›larak eyaletler sancaklara, san-caklar ise kazalara ayr›ld›. 17. ve 18. yüzy›llarda adli bir birim olan kaza, 1842düzenlemesiyle idari bir birim hâline getirildi. Böylece yeni idari kademelendir-me; eyalet-sancak-kaza fleklinde ortaya ç›km›flt›r. 1842’deki düzenlemelerin ama-c›, taflra yönetiminin her düzeyinde idari etkinli¤i artt›rarak verginin toplanmas›-n› gelifltirmekti.

1841-1842 düzenlemelerinden sonra taflra idaresini gelifltirmek amac›yla 1844’teyeni bir düzenleme yap›ld›. 13 Eylül 1844 tarihli bu düzenleme, eyaletlerin her dü-zeyindeki meclisleri kaps›yordu. Bu düzenlemeyle, her düzeyde meclis oluflturul-mas› zorunlu hâle gelmifl, bu meclislere seçilecek üyelerin ‹stanbul yönetimi tara-f›ndan onaylanmas› koflulu getirilmifltir. Eyalet meclislerine fler’i mahkemelerin tem-yizi yetkisi de verilmifltir. Düzenleme, eyalet meclislerinin yetkilerini geniflletirkenmerkezin meclisler üzerindeki denetimini de artt›rm›flt›r. Ancak bu meclislerin iflle-yiflinde birtak›m aksamalar olmufl, özellikle gayrimüslim halk›n lay›k›yla temsil edi-lememesinin yaratt›¤› sorun, 24 Ocak 1847 tarihli bir emirle önlenmeye çal›fl›lm›flt›r.

1849 Düzenlemesiyle Valilerin Devre D›fl› B›rak›lmas›1848 y›l›ndan itibaren eyaletlerdeki idari yap›n›n oturtulmas› için çal›flmalar yo¤un-laflt›r›lm›fl, 1849 y›l›ndaki düzenlemeyle de Osmanl› yönetim yap›s› kapsaml› bir de-¤iflikli¤e u¤ram›flt›r. Bu düzenlemenin getirdi¤i en önemli uygulama, meclis baflka-n›, iki kâtip ve bir üyenin do¤rudan hükümet taraf›ndan atanmas›d›r. Eyalet meclis-lerinde hükümetçe do¤rudan atanacak bu dört üye d›fl›nda vali, defterdar, hâkim,müftü ile halktan seçilecek dört Müslüman ve gayrimüslim bir temsilci de yer ala-cakt›. 1849 düzenlemesiyle büyük meclisler “Eyalet Meclisleri” küçük meclisler ise“Sancak Meclisleri” olarak isimlendirilmifllerdir. 1849 düzenlemesi, basit ve küçük

1155. Ünite - Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönet im Yap›s ›

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

5

sorunlar›n sancak meclislerinde, önemli ve büyük sorunlar›n eyalet meclislerindegörüflülmesini öngörerek bu meclisler aras›nda hiyerarflik bir yap› kurmufltur.

1849 düzenlemesi, meclis baflkan›yla birlikte dört üyesi merkezden atanan, dörtüyesi de memurlardan oluflan meclisler arac›l›¤›yla taflrada daha s›k› bir merkezi-yetçilik kurma amac›n› tafl›yordu. Bu meclislerin yetkileri artt›r›larak valiler devred›fl› b›rak›l›rken merkezin denetimi artt›r›lmaya çal›fl›lm›flt›r. Daha önce baflka gö-revliler taraf›ndan yap›lan ifller, meclislere b›rak›larak yönetimin her kademesinde-ki görevlilerin denetlenmesi amaçlan›yordu. Böylece merkez, merkezî bürokrasi,valiler ve yerel egemenler aras›nda kurmaya çal›flt›¤› dengede, valileri devre d›fl›b›rakm›flt›r. Tanzimat öncesi valilerin mutlak otoritesi düflünüldü¤ünde, 1849 dü-zenlemesi valilerin yetkilerini son derece k›s›tlam›flt›r. Valilerin ifllevsizlefltirilme-sinden beklenen sonuç al›namay›nca üç y›l sonra yeni bir düzenleme yap›larak va-lilerin yetkileri tekrar art›r›ld›.

1852 Düzenlemesiyle Valilerin Yeniden Güçlenmesi1849 düzenlemesiyle valilerin vilayetlerdeki konumlar›n›n zay›flat›lmas› ve meclis-lere merkezî yönetim taraf›ndan atananlar›n da eski dönemin ayr›cal›kl› kesimle-rinden gelmeye devam etmesi, taflrada merkezî otoritenin kurulmas›n›n önündekien büyük engelin valiler oldu¤u görüflünü de¤ifltirmifltir. Yerel meclislerde temsilhakk›na kavuflan yerel egemenler, bu dönemde Tanzimat reformlar›n›n uygulan-mas›nda valilerden daha önemli bir engel olarak alg›lanmaya bafllanm›flt›r. Böyle-ce yerel eflraf›n reformlar› engelleyici tavr›n› gören merkezî yönetim, valilerin baz›yetkilerini iade etmifltir. 1852 y›l›nda yay›nlanan bir fermanla, muhass›llar, mal mü-dürleri, kaza ve nahiye meclisi üyeleri, valilerin emrine verilerek, valilere bu me-murlar› azletme yetkisi tan›nm›flt›r. Meclis baflkanlar›n›n merkezden atanmas›ndantamamen vazgeçilerek, valillerin kamu asayifl ve düzeninin korunmas› konusunda-ki yetkileri de geniflletilmifltir.

1849 düzenlemesiyle valilerin devre d›fl› b›rak›lmas›n›n ve 1852 düzenlemesiyle de valile-rin tekrar güçlendirilmesinin nedeni nedir?

Islahat Ferman› ve 1858 Düzenlemesi Çok çabalamas›na ra¤men Tanzimat yönetimi, ülke idaresinde verimli bir iflleyifl sa¤-layamam›flt›. Osmanl›-Rus gerginli¤i, 1853-1856 y›llar› aras›nda K›r›m Savafl›’na yolaçm›fl, savafl›n sonunda Paris Antlaflmas›’n›n imzalanmas›yla Rusya, uzun bir süreimparatorluk için tehlike olmaktan ç›km›flt›r. Böylece Osmanl› da idari ›slahat yap-mak için gerekli bar›fl ortam›n› yakalam›flt›r. 1856 Paris Konferans› ile Avrupa devlet-ler camias›na kabul edilen Osmanl› ‹mparatorlu¤u, bu antlaflmayla Avrupal› devlet-lerin Tanzimat Ferman› hükümlerinin geniflletilerek uygulamas› taleplerini kabul et-mifltir. Bu nedenle Bab›âli 25 fiubat 1856’da Islahat Ferman›’n› ilan etmifltir. TanzimatFerman›’n›n hükümlerini tekrarlayan Islahat Ferman›, Müslüman ve gayrimüslim te-baa aras›ndaki mevcut eflitsizliklerin giderilmesini öngörüyordu. Kanunlar önündeeflitlik, vergi eflitli¤inin sa¤lanmas›, mahkemelerde gayrimüslimlere flahitlikte eflitliktan›nmas›, karma mahkemelerin kurulmas› ve gayrimüslim tebaan›n hem merkezîhem de taflra idare meclislerinde üye bulundurmalar› öngörülüyordu. K›saca, IslahatFerman›’yla idare daha genifl ve kat›l›mc› bir yap›ya kavuflturulmaya çal›fl›lm›flt›r. Os-manl› ‹mparatorlu¤undaki gayrimüslim tebaan›n koruyuculu¤unu üstlenen Avrupadevletlerinin gayrimüslimler için yeni imtiyazlar elde etmeye çal›flmalar›, onlar›n im-paratorlu¤un iç ve d›fl ifllerine müdahale etmelerinin de yolunu açm›flt›r.

116 Türk ‹dare Tar ih i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

6

Islahat Ferman› ile bir kere daha vurgulanan eflitlik prensibi, genel olarak te-baa aras›nda hoflnutsuzluk yaratm›fl, Müslüman tebaa, ferman›n getirdi¤i eflitlik-ten hofllanmam›flt›r. Gayrimüslim tebaa da fermanla getirilen askerlik yükümlülü-¤ünden dolay› memnuniyetsizlik içerisindedir. Gayrimüslimler aras›nda yüzy›llar-d›r sürdürmekte olduklar› imtiyazl› konumlar›n› kaybettikleri için Rumlar da ç›kar-lar›n›n zedelendi¤ini düflünüyorlard›. Rusya’n›n Ortodoks Hristiyanlar, Fransa’n›nKatolikler aras›nda yapt›klar› k›flk›rtmalar, imparatorluk için ayr› bir sorun olufltu-ruyordu. Islahat Ferman›’n›n ilan›n› izleyen y›llarda özellikle Balkanlar’da Bosna,Hersek, S›rbistan, Nifl; Orta Do¤u’da Suriye ve Lübnan’da hoflnutsuzluklar artm›flve ayaklanmalar ç›km›flt›. Rumeli bölgesinde isyanlar giderek yayg›nlafl›yordu.Balkanlar’da Slav ayr›l›kç› hareketlerini destekleyen Rusya, Bâb›âlî nezdinde bun-lar›n koruyuculu¤unu üstlenmiflti. Müslümanlar da Bosna-Hersek, Suriye ve Lüb-nan’da ayaklanm›fllard›.

22 Eylül 1858’de Meclis-i Vâlâ-y› Ahkâm-› Adliye, vali, mutasarr›f ve kayma-kamlar›n görevlerini kapsayan bir talimat yay›nland›. Talimat, vali, mutasarr›f vekaymakamlar›, gayrimüslim tebaan›n da Müslüman tebaa ile ayn› haklardan yarar-lanmalar›n› sa¤lamakla yükümlü tutuyordu. 1858 Talimatnamesi, valilerin yetkile-rini oldukça k›s›tlayan 1849 düzenlemesinin tersine, meclislere b›rak›lm›fl görevle-ri valilere devrederek valilerin meclislerin üzerinde yetkilere sahip olmalar›n› sa¤-lam›flt›r. Merkezî yönetim bu talimatla valilere, meclisleri denetleme yetkisini devererek taflray› valiler arac›l›¤›yla denetlemek istemifltir.

1840'larda gerilen cemaatler aras›ndaki iliflkiler 1860 y›l›nda Lübnan'› kan gölüne çevir-mifltir. Bâb-› âli, 1861 y›l›nda burada otonom bir idare olufltururken, taflran›n acil çözümbekleyen sorunlar› oldu¤u daha iyi anlafl›lm›flt›.

Bu konuda bak›n›z: Erkan Tural (2005). “Minyatür Bir Tanzimat Ülkesi: Lübnan ve 1861Lübnan Vilayet Nizamnâmesi”, Ça¤dafl Yerel Yönetimler. C. 14, S. 2, Nisan. Cenk Reyhan(2012). Lübnan'da Siyasal Kültürün Osmanl› Kökenleri. Amme ‹daresi Dergisi, 44/3.

1175. Ünite - Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönet im Yap›s ›

Resim 5.6

Kaynak: http://en.wikisource.org/wiki/Page:Syria,_the_land_of_Lebanon_%281914%29.djvu/51.

Beyrut Liman›

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

Nifl’te ç›kan kar›fl›kl›klar Avrupa devletlerinin müdahalelerine yol açm›fl, Sad-razam K›br›sl› Mehmet Pafla, 1860 y›l›nda Rumeli vilayetlerini denetlemek üzereVarna’ya gitmiflti. Bu s›rada Orta Do¤u’da Dürzîler ile Marûniler aras›nda çat›fl-malar meydana gelmiflti. Olaylar Avrupa devletlerinin de müdahalesiyle bir iç so-run olmaktan ç›karak uluslararas› bir boyut kazanm›flt›. ‹ngiltere, Fransa, Avustur-ya, Rusya ve Osmanl› hükümetlerinin kat›l›mlar›yla oluflturulan bir komisyon, 9Haziran 1861 tarihli Lübnan Nizâmnâmesi’ni haz›rlad›. Cebel-i Lübnan Vilayeti’neözerk bir statü veren nizâmnâmeye göre, vilayet Hristiyan bir mutasarr›f taraf›n-dan yönetilecekti. Mutasarr›f›n baflkanl›¤›nda, üyeleri Lübnan’daki etnik topluluk-lar›n temsilcilerinden oluflan bir meclis görev yapacakt›. Mutasarr›f, Suriye ve Bey-rut’ta bulanan Osmanl› valilerinden ba¤›ms›z davranabilecekti. Cebel-i Lübnan Vi-layeti’nin Osmanl› ‹mparatorlu¤u’na ba¤l›l›¤› yaln›zca y›ll›k bir vergi ödemekle s›-n›rland›r›lacakt›. Avrupal› büyük güçlerin bask›s›yla ortaya ç›kan bu düzenleme-nin Osmanl›’y› parçalayabilecek bir model olma riski tafl›mas›, Bâb›alî’yi yeni ara-y›fllara sevk etmifltir.

9 Haziran 1861 tarihli Lübnan Nizâmnâmesi’yle Cebel-i Lübnan Vilayeti’nin statüsü ne ol-mufltur?

Bu s›rada Rumeli vilayetlerinde de meydana gelen olaylar›n önlenememesi,Tanzimatç›lar› ülke yönetiminde yeni düzenlemeler yapmaya zorluyordu. Düflü-nülen yeni eyalet idaresi, Lübnan’da ortaya ç›kan olumsuz örne¤in Avrupal›güçler taraf›ndan yayg›nlaflt›r›lmas›n› önleme amac›n› tafl›yordu. ‹nisiyatifi elealmak isteyen Bâb›âlî, kendi iradesiyle ›slahat yaparak kötüye gidifli durdurma-y› tasarl›yordu. Ayr›ca Tanzimat’tan beri yürütülmekte olan merkezî bir yönetimkurmak için ileri bir ad›m at›lmas› düflünülmekteydi. 1842 y›l›ndan beri uygu-lanmakta olan Büyük Meclis’e dayal› eyalet idaresi daha da ileri bir ad›mla ye-nilenecekti. ‹flte bu endifle ve aray›fllar›n sonucunda 1864 Vilayet Nizamnâmesihaz›rlanm›flt›r.

1864 Vilâyet Nizâmnâmesi1863 y›l›nda yeni düzenleme için haz›rl›klar›na bafllanan yeni vilayet nizâmnâme-si, dönemin iç ve d›fl siyasal ve sosyal geliflmelerinin ortaya ç›kard›¤› sorunlar› çö-zebilmek için haz›rlanm›flt›r. 1860 y›l›nda Frans›z sefareti taraf›ndan Nifl Sanca-¤›’nda Hristiyanlara zulmedildi¤i iddia edilince, içlerinde Ahmet Cevdet Pafla’n›nda bulundu¤u üç Müslüman, iki Rum, bir Bulgar ve bir Ermeni’den oluflan bir ko-misyonca Rumeli eyaletleri teftifl edildi. Mithat Pafla, vezir rütbesiyle Nifl valili¤inetayin edildi. Mithat Pafla’n›n Nifl valili¤inde baflar›l› olmas›yla 1864 y›l›nda Nifl, Si-listre ve Vidin eyaletleri Tuna Vilayeti ad›yla birlefltirildi. Mithat Pafla, bu yeni ida-ri birimin valili¤ine getirildi. Önceden haz›rlanan vilayet nizâmnâmesinde baz›de¤ifliklikler yap›larak ç›kar›lan Tuna Vilâyeti Nizâmnâmesi, 7 Kas›m 1864’te Tak-vim-i Vekayi’de yay›mlanarak yürürlü¤e girdi.

118 Türk ‹dare Tar ih i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

7

Dürzîlerle MarunîlerinLübnan’da çat›flmas›üzerine 9 Haziran 1861’deç›kar›lan LübnanNizamnamesi’yle, Hristiyanbir mutasarr›f taraf›ndanyönetilen Cebel-i LübnanVilayeti’nin, Osmanl›yönetimine y›ll›k bir vergivermek d›fl›nda bir ba¤l›l›¤›kalmam›flt›.

Mülki teflkilata yenilik getiren 1864 Tuna Vilâyeti Nizâmnâmesi’yle Osmanl› ‹m-paratorlu¤u yukar›dan afla¤›ya do¤ru vilayet, sancak, kaza ve köy olmak üzere ye-ni idari birimlere ayr›lm›flt›r. 1864 tarihli Vilayet Nizâmnâmesi’ne göre her daireye“vilayet” ad› veriliyordu. Vilayetler sancaklardan, sancaklar kazalardan, kazalar daköylerden olufluyordu. Vilayet idaresi valiye, sancak idaresi mutasarr›fa, kaza idare-si de kaymakamlara veriliyor; köylerde ise seçimle gelen muhtarlar görev al›yordu.

Nizamnamede göze çarpan belli bafll› özellikler; baflta idare amirleri olmaküzere, bütün memurlar›n vazifelerini düzene koymas›, belediye teflkilat› ve nahiyeidarelerinin kurulmas›yla köy ihtiyar heyetlerinin görev ve yetkilerinin geniflletil-mesidir. Ayr›ca, vilayet yönetiminde valinin baflkanl›¤›nda toplanacak olan bir di-zi dan›flma meclisleri kurulmufltu. Vilayet ‹dare Meclisi, Liva ‹dare Meclisi ve köy-lerde ‹htiyar Meclisleri oluflturulmufltur. Vilayet ‹dare Meclisi’nde, valinin d›fl›ndakad›, mektupçu, defterdar ve hariciye memurlar› bulunacakt›. Ayr›ca, müftü, gay-rimüslimleri temsilen ruhani liderleri ve yerel halk›n temsilcisi olarak halk taraf›n-dan seçilen ikisi Müslüman, ikisi gayrimüslim üye olmak üzere dört kifli meclisekat›l›yordu. Sancak ve kazalarda da bu meclisler ayn› flekilde oluflturulacakt›. 1864Nizâmnâmesi’yle bu meclislerin yan› s›ra, hukuk, cinayet ve ticaret mahkemeleride vilayet yönetiminde yer alan yeni idare ve yarg› organlar› olmufllard›r.

1864 Vilayet Nizâmnâmesi’nin vilayetlerin yönetiminde baflarmak istedi¤i temel amaç nedir?

1867 Vilâyet-i Umûmiye Nizâmnâmesi1864 yönetmeli¤inin getirdi¤i yeni düzenlemeyle Mithat Pafla’n›n Tuna Vilâyeti’ndeelde etti¤i olumlu sonuçlar, di¤er baz› vilayetlerde de uyguland›¤›nda benzer bafla-r›lar sa¤lam›flt›r. 1867 y›l›ndan itibaren yayg›nlaflt›r›lmas›na karar verilen bu yönet-meli¤in bütün vilayetlerde uygulanmas› için 1867 Vilâyet-i Umûmiye Nizâmnâmesiç›kar›ld›. Bu nizâmnâme, pek bir de¤ifliklik getirmemifl, 1864 tarihli Nizâmnâme’ninbütün ülke vilayetlerini kapsayacak flekilde düzenlenmesini sa¤lam›flt›r.

1871 ‹dâre-i Umûmîye-i Vilâyet Nizâmnâmesi22 Ocak 1871 tarihinde yay›mlanan ‹dâre-i Umûmîye-i Vilâyet Nizâmnâmesi’yleOsmanl› Devleti idari bak›mdan, 27 vilayet, 123 sanca¤a bölünmüfltü. Rumeli top-raklar›nda 10 vilayet, 44 sancak; Anadolu’da 16 vilayet, 74 sancak; Kuzey Afrika’da

1195. Ünite - Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönet im Yap›s ›

1864 Vilayet Nizamnamesi,vilayetlerin yönetimindeVilayet ‹dare Meclisi veVilayet Umumi Meclisiadlar›n› tafl›yan iki kurulunsöz sahibi olmas›n›öngürüyordu. Bu kurullarda,Müslüman vegayrimüslimlerin temsilcisiolarak seçilen üyelerin yeralmas› halk›n yönetimekat›lmas›n› sa¤lamakamac›n› tafl›yordu.

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

8

Resim 5.7

Tuna VilayetiBürokrasisi, MithatPafla ve maiyeti.

ise 1 vilayet, 5 sancak bulunuyordu. Bunlar›n yan› s›ra Elviye-i Gayr-i Mülhaka di-ye adland›r›lan baz› livâlar (sancak) idari bak›mdan do¤rudan merkeze ba¤lanm›fl-t›. Farkl› konum ve statülerinden dolay› bu nizâmnâmenin d›fl›nda kalan topraklarda vard›. Bunlar; baflta baflkent ‹stanbul olmak üzere Osmanl› ‹mparatorlu¤u’ndanözerk bir statü elde etmifl olan Lübnan, M›s›r, Bosna ve Girit Adas›, merkeze uzakve sosyolojik yönden afliret düzenine dayal› Hicaz ve Yemen bölgeleriydi.

Daha önceki yönetmeliklerde oldu¤u gibi 1871 Nizâmnâmesi’ne egemen olanyönetim anlay›fl›, merkezî bir idare tarz›n› daha da gelifltirerek uygulanabilir bir hâ-le koymak amac›n› gütmektedir. Bu düzenleme de Tanzimatç› liderlerin imparator-lu¤un da¤›lmas›n› önlemek için giriflti¤i reformlar bütününün bir parças›yd› ve yi-ne imparatorlu¤u oluflturan bütün unsurlar› bir arada tutmay› öngören Osmanl›c›-l›k ideolojisinin bir yans›mas›yd›. Vilayet yönetiminde kurulan idare meclisleriyle,her bölge ve grubun temsilcileri yönetime kat›l›rken, merkezin denetim ve kontro-lü de artt›r›lmaktayd›.

1871 Nizâmnâmesi; vilayet, liva, kaza, nahiye ve köy yönetimini ayr›nt›l› bir fle-kilde düzenlemekteydi. Vâli Muavinli¤i ilk defa bu nizâmnâmeyle tesis edilmifltir. Vi-layet merkezinde, vali ile görev yapacak mülki amirlerin görev ve sorumluluklar› be-lirlenmekteydi. Buna göre valinin emrinde çal›flacak üst düzey devlet memurlar›;vergiden sorumlu defterdar, yaz›flmalar› yürüten mektupçu, yabanc›larla ilgili ifller-den sorumlu Umûr-› Ecnebiye Müdürü, yol yap›m›ndan sorumlu Tarik Emini, tapumüdürü olarak çal›flan Defter-i Hakâni Müdürü, Emlâk ve Nüfus Müdürü, Ticaret veZiraat Müdürü, Evkaf Müdürü ve iç güvenlikten sorumlu Alaybeyi’ydi. Bu görevlilerher y›l sonunda yap›lan iflleri bir raporla ‹stanbul hükümetine bildireceklerdi. Böyle-ce merkezdeki idareciler, bu raporlar›n ›fl›¤›nda taflra idaresindeki durum hakk›ndabilgi sahibi olacaklar, aksayan yönler için yeni düzenlemeler yapabileceklerdi.

1871 ‹dâre-i Umûmiye-i Vilâyet Nizâmnâmesi’yle kaza ile köy aras›nda ilk kezbir idari birim olarak Nâhiye oluflturulmufltur. Liva denilen sancak biriminde mu-tasarr›f; kaza yönetiminde kaymakam, nahiyede Nahiye Müdürü mülki amir ola-cakt›. Köyler ise seçimle gelen muhtarlar taraf›ndan yönetilen en küçük idari bi-rim olarak b›rak›lm›flt›. Nüfusu 500 kifliden fazla köy ve çiftlikler bir nahiye ola-rak düzenlenmifltir. Nahiye Müdürü kendisine ba¤l› köylerin ihtiyar meclislerin-den seçilen dörder üyenin kat›l›m›yla oluflan Nahiye Meclisi’yle birlikte nahiyeyiyönetecekti.

1871 Vilayet Nizâmnâmesi’yle ilk kez idari bir birim düzenlenen nahiye nas›l oluflturul-mufltur?

Bu nizâmnâmeyle Vilâyet Umûmi Meclisleri de oluflturulmufltu. Kademeliolarak, liva, kaza, nahiye ve köylerde oluflturulacak meclisler, bölge halk›n›temsilen seçilen Müslüman ve gayrimüslim üyelerin kat›l›m›yla flekillenecekti.Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nda, yönetime halk›n da kat›l›m›yla oluflan bir dizi da-n›flma meclisi sayesinde merkezî yönetimin gücü ve vilayetler üzerindeki kon-trolü art›r›lm›flt›r. Öte yandan, meclislere gönderdikleri çeflitli düzeylerdeki tem-silcileri vas›tas›yla halk da meselelerini yönetime ulaflt›rarak çözüme kavufltura-bileceklerdi. Tanzimatç›lar, bu yolla Osmanl› vatandafllar›n› imparatorlu¤un yö-netimine ortak ederek birlik duygusunu gelifltirip da¤›lman›n önüne geçebile-ceklerini düflünüyorlard›.

1871 Nizâmnâmesi’nin, vilayetlerde kurulmas›n› öngördü¤ü birimlerden biri debelediye örgütüydü. Vali ve mutasarr›f›n bulundu¤u her merkezde bir belediye ör-

120 Türk ‹dare Tar ih i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

9

gütü kurulacakt›. Kurulan Belediye ‹dare Meclisleri, memurlar aras›ndan seçilenbir meclis reisi vas›tas›yla kentin belediye ifllerini yönetecekti. 1871 ‹dâre-i Umû-mîye-i Vilâyet Nizâmnâmesi, 1913 y›l›nda ‹ttihat ve Terakki yönetimi taraf›ndan ç›-kar›lan yeni vilayet kanununa kadar 42 y›l süreyle yürürlükte kalm›flt›r.

BelediyelerGeleneksel Osmanl› kent yönetiminde, mülki idare ve belediyeye dair ifller birbi-rinden ayr›lmaks›z›n yürütülmekteydi. Kad›, adalet da¤›tma görevinin yan›nda, va-k›flar›n denetlenmesi, kentin güvenli¤i ve belediye hizmetlerinin karfl›lanmas›n›sa¤layan kifliydi. Beldenin temizlik ifllerinin yürütülmesi ve güvenli¤inin sa¤lanma-s›, mallardaki kalitenin korunmas›, fiyatlar›n belirlenmesi ile ticaretin güven içindeyürütülmesi için esnaf›n denetlenmesi de kad›n›n görev ve sorumlulu¤undayd›.Kad› bu görev ve sorumluluklar› yerine getirirken emrinde kolluk kuvvetleri, naip,subafl›, mimarbafl› ve muhtesip gibi görevliler bulunmaktayd›. ‹mparatorlu¤un yö-netiminde meydana gelen bozulmadan kad›l›k kurumu da nasibini alm›flt›r. Yeni-çeri Oca¤›’n›n bozulmas›yla kad›, belediye yönetimine iliflkin fonksiyonlar›n› yeri-ne getirememeye bafllam›fl, 1826 y›l›nda Yeniçeri Oca¤›’n›n kald›r›lmas›yla da ka-d› yapt›r›m gücünü tamamen kaybetmifltir.

Kad›lar›n beledi ve mali yetkilerini yerine getirememeleri üzerine 1826 y›l›nda‹stanbul’da ‹htisab Nezareti kurulmufltur. Eyaletlerde ise ayn› ifllevi yerine getirmeküzere ‹htisab Müdürlükleri kurulmufltur.

Kad› taraf›ndan yürütülen vak›flar›n denetlenmesi ve yönetimi, 1836 y›l›nda ku-rulan Evkaf Naz›rl›¤›’na devredilmifltir. 1846 y›l›nda Zabtiye Nezareti’nin kurulma-s›yla da kad›n›n yerel yönetimdeki rolü son bulmufltur.

19. yüzy›lda baflta ‹stanbul olmak üzere d›fl dünya ile artan ticari iliflkilerin yo-¤unlaflt›¤› liman kentleri yeni bir idari yap›lanma içerisine girmifltir. Avrupa’yla gi-derek artan ekonomik iliflkiler, Do¤u Akdeniz’in önemli liman ve ticaret kentleri-ni, de¤iflen yap›ya uygun idari birimler kurmaya zorlamaktayd›. Söz konusu kent-ler, artan nüfuslar›yla yeni karantina ve konaklama mekânlar›na, sa¤l›k koflullar›-n›n iyilefltirmesine ve flehir ulafl›m›n›n gelifltirilmesine ihtiyaç duymufllard›r. Kent-lerin fiziki büyümelerine paralel olarak, de¤iflen flartlara uygun modern yerel hiz-metleri yürütebilecek yeni belediye idareleri kurulmal›yd›.

Osmanl› Devleti’nde bir yerel yönetim birimi olarak ilk modern belediye, 1853-1856 K›r›m Savafl› s›ras›nda Avrupa devletleriyle artan temas sonucunda, 1854’te ‹s-tanbul’da denenmifltir. 13 Haziran 1854’te “‹stanbul fiehremaneti” ad›yla kurulanbelediyenin karar ve yürütme organlar›, flehremini ve flehir meclisinden olufluyor-du. ‹htisab Nezareti’nin görevlerini yerine getirecek olan bu yeni birim; flehrin zo-runlu ihtiyaç maddelerini temin etmek, fiyatlar› belirlemek ve denetlemek, yol vekald›r›mlar› yapmak ve onarmak, temizlik ifllerini yapt›rmaktan sorumluydu.

fiehremaneti’nin bafl›nda flehremini bulunmaktayd›. fiehreminin yan›nda, üyele-ri flehrin ileri gelen esnaf ve memurlar›ndan oluflan ve merkezî hükümet taraf›n-dan seçilen fiehremaneti Meclisi bulunuyordu. Ancak modern belediyecilik konu-sundaki bu ilk deneme, mali s›k›nt›lar ve nitelikli personel eksikli¤i yüzünden ba-flar›l› olamam›flt›r.

Osmanl› hükümeti, sakinlerinin ço¤u yabanc› olan ve liman›n da bulundu¤u Gala-ta ve Beyo¤lu’nu kapsayan bölgede, Paris örne¤ini izleyerek Alt›nc› Daire-i Belediye’yikurdu. Yeterli bütçeye sahip olan Alt›nc› Daire-i Belediye ayr›cal›kl› konumu nedeniy-le baflar›l› bir uygulama olmufltur. Bu baflar›l› uygulamaya bak›larak ‹stanbul’un di¤ersemtlerinde de kurulan yeni belediye daireleri ayn› baflar›y› gösterememifllerdir.

1215. Ünite - Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) Yönet im Yap›s ›

1868 y›l›nda ç›kar›lan Dersaadet ‹dare-i Belediye Nizamnamesi’yle belediye ör-gütü tüm ‹stanbul’da yayg›nlaflt›r›lm›flt›r. Alt›nc› Daire-i Belediye model al›narak ‹s-tanbul, 14 daireye bölünmüfltü. Semtlerin yerel yönetimlerini idare eden, bu 14 da-irenin baflkanlar›ndan ve meclis üyelerinden seçilen Cemiyet-i Umumiye yönetimkademesinin en üstünde yer al›yordu.

Paris örne¤i izlenerek yap›lan ve Galata ve Beyo¤lu’nu kapsayan bölgede kurulan Alt›nc›Daire-i Belediye’nin Osmanl› yerel yönetim gelene¤ine katk›s› nedir?

Alt›nc› Daire-i Belediye’nin baflar›l› flekilde uygulanmas›, taflrada da belediyeteflkilat›n›n kurulmas›na öncülük etmifltir. Taflrada modern belediye örgütlerininkurulmas›na 1864 Vilayet Nizamnamesi’yle bafllanm›flt›r. Bu nizamnameyi teyiteden 1871 tarihli ‹dare-i Umumiye-i Vilayet Nizamnamesi; vilayet, sancak ve kazamerkezlerinde birer belediye teflkilat› kurulmas›n› öngörmekteydi. Taflrada, bele-diye reisi atama ile göreve gelirken, ayr›ca üyeleri seçimle belirlenen belediyemeclisi de bulunuyordu.

1876 Kanun-› Esasi, hem baflkentte hem de taflrada kurulacak belediyelerin,üyeleri seçimle belirlenen meclisler taraf›ndan yönetilmesini öngörmekteydi. Ka-nun-› Esasi; belediyelerin kurulufl, görev ve meclis üyelerinin seçiminin kanunlabelirlenmesini de öngörmekteydi. Her flehir ve kasabada bir belediye örgütününkurulmas›n› öngören 1876 Vilayet Belediye Kanunu’na göre; taflrada kurulacak herbelediyenin üç organ› bulunacakt›. Bunlar; belediye baflkan›, belediye meclisi veCemiyet-i Belediye idi. Belediye meclisinin üyeleri halk taraf›ndan seçilecekti. Be-lediye baflkan›, belediye meclisi üyeleri aras›ndan hükümet taraf›ndan atanacakt›.Cemiyet-i Belediye ise Mahalli ‹dare Meclisi ve Belediye Meclisi’nin birleflmesin-den oluflacakt›. ‹stanbul’un gittikçe büyüyen sorunlar›n› çözmek amac›yla 1877 y›-l›nda Dersaadet Belediye Kanunu haz›rlanm›flt›r.

Tanzimat Ferman› ve Islahat Ferman›’n›n içeriklerine www.anayasa.gen.tr adresinden ula-flabilirsiniz.

Tanzimat Dönemi Osmanl› idare teflkilat›ndaki de¤iflimi daha ayr›nt›l› flekilde ö¤renmekiçin Halil ‹nalc›k ve Mehmet Seyitdanl›o¤lu’nun birlikte haz›rlad›klar› Tanzimat: De¤iflimSürecinde Osmanl› ‹mparatorlu¤u. (2011). ‹stanbul. Türkiye ‹fl Bankas› Yay›nevi.

122 Türk ‹dare Tar ih i

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

S O R U

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE

DÜfiÜNEL ‹M

SIRA S ‹ZDE

S O R U

DÜfiÜNEL ‹M

D ‹ K K A T

SIRA S ‹ZDE SIRA S ‹ZDE

AMAÇLARIMIZAMAÇLARIMIZ N NK ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

K ‹ T A P

T E L E V ‹ Z Y O N

‹ N T E R N E T ‹ N T E R N E T

10

T.C. ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹ YAYINI NO: 2699

AÇIKÖ⁄RET‹M FAKÜLTES‹ YAYINI NO: 1665

TÜRK ‹DARE TAR‹H‹

YazarlarDoç.Dr. Erkan TURAL (Ünite 1, 2, 6, 7, 8)

Dr. fiahin KILIÇ (Ünite 3)Dr. Ayflegül KILIÇ (Ünite 3)

Doç.Dr. Cenk REYHAN (Ünite 4)Yrd.Doç.Dr. Ercan UYANIK (Ünite 5)

EditörDoç.Dr. Erkan TURAL

ANADOLU ÜN‹VERS‹TES‹