Upload
others
View
5
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-1
1. ETERLER VE EPOKSİTLER
Eter denildiğinde genelde tıpta anestetik olarak kullanılan dietileter (Et-O-Et) akla gelir. Oysa
dietileter eterler diye bilinen bir organik seriden sadece biridir.
Eterler bir oksijen molekülüne iki organik grubun bağlı olduğu yapılardır (R-O-R). Oksijen
atomunun sadece iki bağ yaptığı hatırlanırsa bu moleküllerin oksijene tekli bağlı iki grup olacağı
rahatça anlaşılabilir. Genel olarak R-O-R’ olarak gösterilen eterlerde R=R’ durumunda simetrik
eter R ve R’nün farklı olması durumunda ise simetrik olmayan (asimetrik) eterler olarak
adlandırıldığını hatırda tutunuz. Epoksitler ise aslında halkalı eterlerin en küçüğü olan üçlü
halkalı eterlerdir.
Konu içerisinde daha detaylı anlatılacaktır.
1.1 Eterlerin adlandırılmaları
Eterler genelde, oksijen atomuna bağlı her iki grubun (alkil ya da aril) adları söylenerek ve eter
eki getirilerek isimlendirilir.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-2
Adlandırma esnasında IUPAC kuralına uyularak gruplarına “harf sırasına göre dizildiğine”
dikkat ediniz. Bazı komplike durumlarda (daha öncelikli bir fonksiyonel grubun bulunması gibi)
-OR gruplarının küçük olanı alkoksi grubu olarak adlandırılır.
Soru / Aşağıdaki formülleri verilen bileşikleri adlandırmaya, adları verilen bileşikler için bir
formül yazmaya çalışınız.
CH3CHCH(CH3)2
OEt
a) (CH3)2CHOCH3b) c) O C3H7 d)
OCH3
CH3
e) Dis iklobuti leter f) 2-Etoksihexan
Eterlerin kaynama noktaları aynı sayıda karbon atomu içeren alkollere göre daha düşüktür.
İşin aslında eterler o kadar düşük kaynama noktalarına sahiptirler ki, nerede ise -O- atomu
yerinde -CH2- grubu bulunan doymuş hidrokarbonlarla aynıdır. Aşağıdaki sonuçları bu
durumları anlamak için karşılaştırınız.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-3
Yapılarında oksijen atomuna direkt bağlı bir hidrojen atomu olmadığı için eter molekülleri birbiri
arasında “hidrojen bağı” yapamazlar. Kaynama noktalarının bu kadar düşük olma sebebi budur.
1.2 Eterlerin çözücü özellikleri
Eter fonksiyon grubu diğer fonksiyonel gruplarla karşılaştırıldığında reaksiyon vermeye karşı
oldukça inertdir (reaksiyon vermeye yatkın değildir) diyebiliriz. Genelde eterler kolayca
yükseltgenme, indirgenme reaksiyonu vermedikleri gibi zayıf asit ve bazlara karşıda inerttirler.
Metalik sodyum ile de reaksiyon vermemesi eterleri alkollerden ayırmanın bir kolay yolu olarak
bilinir. Organik reaksiyonlarda çözücünün reaksiyona katılmaması en önemli tercihlerden biri
olduğu düşünülürse, eterlerin neden çok önemli bir çözücü olduğu sanırım daha kolay
anlaşılacaktır. Eterler düşük kaynama noktaları dolayısıyla extraksiyonda organik molekülleri
ayırt etmek amacı ile de en çok kullanılandır. Düşük kaynama noktaları, kolayca uçurulup geri
kazanılmasını sağlar. “Eterlerle çalışılırken yanıcı olduğuna ve uzun süre açık havada bekleyen
eterlerin patlayıcı peroksitlere dönüştüğüne çok dikkat edilmelidir”
Uzun süre açık havada bırakılmış eterler zamanla içerisinde peroksitler oluştururlar, susuz demir
sülfatla çalkalanarak çok patlayıcı peroksitlerinden kurtulmak gerekir.
1.3 Grignard reaktifleri : (Bir karbanyon kaynağı)
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-4
Eterlerin çözücü olarak kullanıldığı çok önemli bir yer de “Grignard bileşiklerinin”
hazırlanmasında kendini ortaya koyar. Organik kimyada ki en önemli buluşlardan biri olan ve
bulucusu Grignard’a Nobel ödülü kazandıran bu moleküller, sentetik organik kimya için
vazgeçilmez reaktiflerdir.
Grignad’ın bulduğu eğer magnezyum parçaları eterde çözünmüş bir alkil veya aril halojenürle
şiddetli çalkalanarak reaksiyona sokulursa ekzotermik bir tepkime verdiği idi. Normalde eterde
çözünmeyen magnezyum parçacıkları bir müddet sonra çözelti içerisinde kaybolarak Grignard
reaktifi dediğimiz reaksiyonca çok aktif karbanyon (C-) kaynaklarını vermektedirler.
Reaksiyonda karbon halojen bağı (C-X) kırılmakta ve ikisinin arasına magnezyum atomu
yerleşmektedir R-Mg-X. Normalde çok aktif olan bu maddelerin eterde hazırlanması, eterin
reaksiyonca aktif olmamalarının yanında, oluşan molekülü koordinasyonla daha kararlı kılmaları
da önemli bir özelliktir.
Eterlerin koordinasyonla kararlı kıldıkları bu Grignard reaktifleri, tepkimelerde kullanılırken
koordine eterler gösterilmez.
Genelde laboratuvarlarda sıkça kullanılan iki tür eterden biri dietileter diğeri de THF’ ile
gösterilen beşli halkalı bir eter olan tetrahidrofuran (Dört hidrojen katılmış furan ) dır.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-5
Grignard bileşikleri adlandırılırken alkil- ya da arilmagnezyum bromür şeklinde, sadece
halojenin önünde bir boşluk olacak şekilde yazılır.
Grignard bileşikleri adlandırılırken alkil- ya da arilmagnezyum bromür şeklinde, sadece
halojenin önünde bir boşluk olacak şekilde yazılır.
Grignard reaktifleri, çok güçlü baz ve nükleofil olarak davranırlar. Grignard reaktiflerinin
organik kısmı nerede ise iyonik kabul edilecek kadar polarlanmıştır.
ve hidrojen atomu bağlı herhangi bir hetero atom -OH, -SH,-NH la
kolayca reaksiyon vererek hidrojen koparırlar
Bundan dolayı Grignard reaktifi hazırlamada kullanılacak olan eterler tamamen sudan
arındırılmış olmalıdır.
Soru/- Yukarıdakine benzer olarak fenilmagnezyum bromürün etanol ile reaksiyonunu da sizler
yazmaya çalışınız.
Soru/- p-metoksibromobenzen, HOCH2CH2CH2Br, CH3OCH2CH2CH2Br’ molekülleri için
Grignard reaktifini hazırlamak mümkün müdür? Nedeni ile açıklayınız?
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-6
Soru/- CH2=CH-CH3 ten CH3CHDCH3 hazırlanışını gösteriniz.
Grignard reaktifleri organometalik reaktifler olarak adlandırılır. Organik kimyada karbon
metal bağı içeren moleküllere organometalik bileşikler denir (C-M+). Örnek olarak yine organik
kimyada fazlaca kullanılan organolityum bileşiklerini göstermekte gelenekseldir. Hazırlanışı
Grignard reaktiflerine benzerdir.
Soru/- Propillityumun hazırlanışı ve dötero su ile (ağır su=D2O) reaksiyonunu yazınız.
1.4 Eterlerin hazırlanışı
En çok kullanılan ve yaygın olarak bilinen eterin dietil eter olduğunu konuu başında
hatırlatmıştık. Dietileter yaygın bulunan iki organik molekül etanol ve sülfirik asitten hazırlanır.
2 CH3CH2-OH + H2SO4 CH3CH2-O-CH2CH3
140 °C+ H2O
Etanol Dietileter
Bu metot primer alkollerin simetrik eterlerini elde etmede çok kullanılan verimli bir metotdur.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-7
Soru/- 1-Butanolden oluşacak eteride sizler hazırlayınız.
t-Butilmetil eter ve t-Butiletil eter yenilerde çok önem kazanan iki eter türü örneğidir. Kurşunsuz
benzinlerde oktan numarası artırıcı olarak kullanılmaktadır. Her ikisi de alkollerinin asit
katalizörlüğünde 2-metilpropenle reaksiyonundan oluşur.
Soru/- Yukarıdaki reaksiyonun mekanizmasını tahmin etmeye çalışınız.
Williamson eter sentezi, eterlerin laboratuvarlarda sentezlenmesinde en çok kullanılan
yöntemdir. Bu metot daha önceden bahsi geçen iki basamakta yürüyen bir tepkimedir.
Birinci basamakta bir alkol sodyum ya da potasyum metalleri ile alkoksitleri haline çevrilir.
İkinci basamak ta ise alkoksit ile bir alkilhalojenürün SN2 yer değiştirme reaksiyonudur.
Soru/- Williamson metodunu kullanarak aşağıdaki molekülleri sentezlemeyi deneyiniz.
CH3-O-CH2CH2CH3 Et-O-C3H7 Ph-O-CH3 (CH3)3COCH3
(İkinci basamağın SN2 üzerinden yürüdüğüne dikkat ediniz)
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-8
1.5 Eterlerin parçalanmaları 17-12-2019
Eterler oksijen atomu üzerinde elektron çifti bulundurduklarından Lewis bazı gibi davranırlar.
Yani bu elektronlarını kısmen pozitif atomlara koordine kovalent bağ olarak verebilirler. Eterler
çok güçlü proton asitleri ve yine Lewis asidi olan bor halojenürleri ile tepkimeye girerler.
Ya da,
Bu reaksiyonlara dikkatlice bakıldığında, alkollerin asitlerle reaksiyonlarına çok benzediği
görülür. Sadece daha güçlü asit, daha uzun süre, daha fazla ısı gerekebilir. Eğer ortamda I- ya da
Br- gibi güçlü nükleofiller varsa SN2 reaksiyonu üzerinden parçalanmalar tamamlanmış olur.
R veya R’ tersiyer bir alkil grubu olduğunda güçlü nükleofile de gerek kalmadan parçalanma
tepkimesi yürür. Çünkü bu reaksiyon artık kararlı karbokatyon oluşturabilir ve SN1 ya da E1
üzerinden yürüyebilir.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
1-9
Yukarıda açıklanan reaksiyonlarda eter molekülündeki organik gruptan bir tanesinin
ayrılması olayına eterlerin parçalanması denmektedir.
Aşağıda verilen tepkime için bir reaksiyon mekanizması öneriniz
CH3CH2OCH(CH3)2 + HI CH3CH2-I + H-OCH(CH3)2A/
.
CH3CH2OCH(CH 3)2
H+
CH3CH2-O-CH(CH3)2
H
+
CH3CH2--O-CH(CH3)2
H
+I- + CH3CH2-I + HO-CH(CH 3)2
SN2
Protonlama
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
2-10
2. Epoksitler (Oksiranlar):
Epoksiler (oksiranlar) bir oksijen atomu içeren üç halkalı bileşiklerdir.
Sentetik olarak en önemli olan epoksit etilen oksittir ve sanayide sentezlenmesi etilenin gümüş
oksit katalizörlüğünde oksitlenmesi ile yapılır.
Etilen oksit baklagillerin korunması haricinde genelde direk kullanım alanı çok az olan bir
bileşiktir ve genelde diğer maddelerin hazırlanmasında çıkış maddesi olarak kullanılır. Örnek
olarak etilen glikol (1,2-etandiol) yapımında kullanılması verilebilir.
Etilen oksidin hazırlanma tepkimesi kendine özel bir tepkimedir. Genel anlamda epoksitlerin
hazırlanması bir alken ve bir organik peroksiasit yardımı ile olur.
Peroksi asitler, organik karboksilli asitlere bir fazla oksijen eklenmiş yükseltgen (oksijen veren)
moleküllerdir. En çok kullanılan peroksiasetikasit ve m-kloroperbenzoik asittir (mCPBA).
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
2-11
A/ Siklopenten ve mCPBA’in reaksiyonunu ve ürününü yazınız.
2.1 Epoksitlerin tepkimeleri
Epoksitler üç atomlu halkalı yapı olduklarından halka yapısı oldukça gergindir. Atomların
geometrileri yaklaşık 109.5° den 60° civarına zorlanmışlardır. Bu da kolayca halka parçalanma
reaksiyonu ile başka ürünlere dönüşmesini anlamamıza kolaylık sağlar. Örnek olarak normal
eterlerin oldukça zor verdiği asit katalizörlüğünde su katma tepkimeleri ile glikollleri verirler.
Etilen glikol çok miktarda üretilmekte ve genelde arabalar radyatörlerinde donma noktası
alçaltıcı olarak kullanılır. Yukarıdaki reaksiyonun mekanizması,
Epoksitlere diğer nükleofillerde aynı mekanizma ile tepkimeye girerler.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
2-12
2-Metoksi etanol jet yakıtlarında yakıt borularındaki suların donmaması için katkı maddesi
olarak kullanılmaktadır. Dietilen glikol ise plastikleri yumuşatıcı özellik gösterdiğinden bu
amaçla çokça kullanılmaktadır.
Etilen oksit halkası Grignard reaktifleri ve organolityum bileşikleri ile de kolayca halka açılması
tepkimeleri verirler.
A/ Aşağıda verilen moleküllerin etilen oksitle ve sonrada su ile ( hidroliz) tepkimelerini yazınız.
a) CH3CH2CH2MgBr b)CH2=CH2Li C CH3C Nac)
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
2-13
2.2 Halkalı eterler
Üçlü halkalı yapılara epoksitler denildiğini söylemiş ve bunları açıklamıştık. Şimdide üçlü
halkalılardan daha büyük olan halkalı eterlere bir bakalım. Genel olarak tabiatta bulunan yapılar
beşli veya altı halkalı yapıdadırlar. Beşli ve altılı yapıların açısal ve geometrik açıdan çok uygun
olduğu daha önceleri anlatılmıştı.
Tetrahidrofuran (THF) iyi bir çözücü olması yanında su ile karışabilmesi de ona iyi bir özellik
kazandırmaktadır. Daha öncede açıklandığı gibi THF Grignard reaktiflerinin hazırlanmasında
dietil eterden daha iyi bir solventdir. Her ikisi de eşit sayıda karbon atomu içermelerine rağmen
THF halkalı yapıdadır ve halka oksijen üzerindeki elektron çiftlerini steerik açıdan (hacimsel)
daha serbest bırakmıştır, magnezyumla koordinasyonu daha kolay olur. Tetrahidropiran ve
dioksan da hem suda hem de organik çözücülerde çözünür.
Birden fazla oksijen atomu içeren büyük halkalı eterlerle de karşılaşmak mümkündür. Bu tür
eterler son yıllarda çok dikkat çeken ve üzerinde çalışılan moleküllerdir. Bu moleküller crown
eterler (taç eterler) olarak adlandırılırlar.
Yukarıda adlandırılan [18] crown-6 için dikkat edilirse halka 18 atomdan oluşmuş ve bunların 6
tanesi oksijendir.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
2-14
Crown eterler Na+, K+ gibi iyonları koordine edebilen moleküllerdir. Halka içerisindeki
boşlukların büyüklüklerine bağlı olarak seçici bağlama yapabilmeleri kimyasal açıdan çok
önemlidir. Örnek olarak [18]crown-6 K+ iyonunu çok iyi tuttuğu halde Na+ iyonu boşluk için
küçük, Cs+ iyonu ise büyük gelmektedir.
Benzer olarak [15]crown-5 Na+ atomunu, [12]crown-4 ise Li+ atomunu iyi tutabilmektedir. Bu
komplexleşme o kadar güçlü dür ki iyonların organik çözücülerde çözünmesini sağlar. Örnek
olarak potasyum permanganat (KMnO4) suda çözündüğü halde benzende çözünmez, fakat
benzendeki karışımına bir miktar disiklohekzil-[18]-crown-6 eklendiğinde çözündüğü ve
benzeni pembe renge bürüdüğü görülmüştür. Bu kompleksleşme aynı zamanda serbest
permanganat iyonları salar ki, organik bir ortamda yükseltgenme için çok uygun bir şarttır.
Doğal şartlar içerisinde de makro halkalı bu yapıların kompleksleşmesi çok önemlidir. Nonaktin
gibi antibiyotikler, düzenli sıralanmış oksijen atomları içeren boşluklu yapılardır. Nonaktin
sodyum (Na+) ve potasyum (K+)’nın her ikisinin de bulunduğu bir ortamda sadece K+ iyonlarını
yakalayarak, hücre duvarlarından içeriye sızdırır. Bu esnada Na+ iyonlarının geçişi mümkün
olmamaktadır.
Dr. Hilmi NAMLI Organik Kimya Ders Notları
2-15
Problemler
1-Aşağıdaki eterleri hazırlayacak uygun sentezler öneriniz.
O O-Et CH3CH2-O-C(CH 3)3a) b) c)
2- Difenil eter sentezinde Williamson sentezi kullanılabilir mi ? Nedenini kısaca açıklayınız.
3- Aşağıdaki tepkimeleri tamamlamaya çalışınız. Reaksiyon vermeyenleri de belirtiniz.
a) Dibutil eter + NaOH--------->
b) Metilpropil eter + HBr------>
c) Dipropil eter + Na----------->
d) Dietil eter + H2SO4-------->
4- Etilen oksitle aşagıdaki reaktiflerin tepkimelerini yazınız.
a. 1 mol HBr b. ( Fazla) HBr c. Fenol + H+
5- 1,1-dimetiloksiran etanolde çözülüp asit ile muamele edildiğinde, sadece 2-metoksi-2-metil-
1-propanol oluşmakta 1-metoksi-2-metil-2-propanol oluşmamaktadır. Bu olayın sebebini
mekanizma ile açıklayınız.
6- Bromo benzen ve etlen oksit kullanarak 2-fenil etanol sentezleyiniz. ( Grignard üzerinden)