251
0

125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

0

Page 2: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

1

GÖNÜLDEN ESİNTİLER

TERZİ BABA

(2018 UMRE DOSYASI)

gidiş (21/04/2018) Dönüş (05/05/2018)

125

NECDET ARDIÇ

İRFAN SOFRASI

NECDET ARDIÇ

TASAVVUF SERİSİ (125)

Page 3: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

2

NECDET ARDIÇ TERZİ BABA

Adres Büro: Ertuğrul Mahallesi Hüseyin

Pehlivan Caddesi No: 29/5 Servet Apt. 59 100

Tekirdağ

Ev: 100 yıl Mahallesi Uğur Mumcu Caddesi Ata Kent Sitesi A Blok Kat 3, D. 13.

Tekirdağ

Tel: (0282) 408 93 84 (0533) 7743937

www.terzibaba13.com

[email protected]

Page 4: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

3

ÖN SÖZ

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Bu sene Umreye gitme niyetimiz yoktu, çünkü kardeşlerimizin ve evlâtlarımızın çoğu Hac vazifelerini ifa için epey zaman evvel kayıt olmuşlar, belki bu sene kur’alarda ismimiz çıkar ümidi ile beklemeye başlamışlar idi. Diğer taraftan da, kendi aralarında küçük guruplar kurmuşlar idi böyle olunca kur’a şanslarının yükseleceği umudunda idiler.

Nihayet günü geldi Hacc kur’aları çekildi ancak hiç birine Hacc yolu açılmadı, yani kurra da hiç birine isabet olmadı. Umre programı da olmadığından. Bu yüzden onlarda imkânlarını başka yönlere aktarmış olduklarından başka bir yerlere de gitme imkânları kalmamış idi.

Ancak bir müddet sonra Fransa’dan Ad…. Oğlumuz bu sene Umreye gidelim diye çok ısrar edince bizde onu kıramadık ne kadar kişi olabilirsek onlarla beraber gideriz diye, gene bu sene de Umreye gitmeye karar verdik. Ve çevremize bildirdik.

Nihayet (21/04/2018) ve (05/05/2018) tarihleri arasında bu yolculuğu yapmaya karar vermiş olduk Sıla şirketiyle de görüşüp

Page 5: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

4

onlar içinde bu tarihin uygun olduğu bildirilince Umremiz kesinleşmiş oldu. Umre yolcusu olarak (12) kişi oluştu bunların dört kişisi sekiz günde dönecek diğerleri (15) günde dönecekler böylece dönüşlerimizde belirlenmiş oldu.

Umre ziyaretimizin hazırlıkları için İzmir ziyaretinden dönüp hazırlıklarımızı olabildiği kadar yapmaya çalıştık, İnşeallah yarın Cuma sabah (11) gibi yola çıkıp istanbula gideceğiz. Oradan da cumartesi sabahı Atatürk hava alanına gidip kardeşlerimiz ile buluşup İnşeallah yola çıkacağız. Cenâb-ı Hakk her birerlerimize başarılar kolaylıklar feyzler nasib etsin.

Bu umremize birlikte gelmek isteyen (12) kişi olmuştu, bunların isimleri ve bilgileri “Sıla Tur” şirketimize bildirildi, onlarda gereken muameleleri yaptırdılar ve belirlenen tarihte her hangi bir olumsuzluk olmadan yola çıktık. Ve sürelerimiz dolunca bölüm bölüm, geriye döndük. Rabb’ımıza şükrederiz, ve şirketimize de çalışmalarından dolayı teşekkür ederiz.

Ancak umre seyahati için hava alanına gelip pasaport kontrolundan geçerken içimizden bir kişiye geçiş vermedikleri için biz sadece (11) kişi olarak uçağa binebildik.

NOT= Umreye gelen kardeş ve evlâtlarımızdan, hatıralarını yazmaya hareket gününden birkaç gün evvel başlamalarını ve yazabildikleri kadar hatıra ve duyuşlarını hemen kaleme almalarını ve dönüşte düzenleyerek bana göndermelerini istemiştim.

Dönüşten bir müddet sonra bu hatıralar gelmeye başladı bende onları geliş sırası ile kaydetmeye başladım böylece onlardan gelen hatıraları ile, bende yazdığım yazılarım ve bazı ilâvelerim ile, bu hatıra dosyasını meydana getirmeye çalıştım. İnşeallah okuma fırsatını bulanlar, bizlerle beraber gıyaben de olsa oralarını gezmiş olurlar Cenâb-ı Hakk arzu eden her kese bu yolculuğu nasib etsin İnşeallah.

NOT= Umre hatıra yazılarımız ile birlikte, diğer umre dosyalarında da olduğu gibi, Umre hakkın da bazı bilgiler vermeyi uygun buldum, bu yüzden daha evvelce yazılmış olan yazılardan bölümler aktarmayı da uygun buldum. Daha sonra da, benim umre hatıralarımı ilâve edeceğim, sonun da da Umreye bizimle gelen kardeş ve evlâtlarımızın gönderdiği yazılarını da ilâve edeceğim, böylece bu dosyamızda tamamlanmış olacaktır, İnşeallah.

NOT= Bu yazıların devamı ileride “Umre hatıraları” bölümünde gelecektir. T.B.

-------------------

Page 6: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

5

TERZİ BABA

(2018 UMRE DOSYASI)

Gidiş (21/04/2018) Dönüş (05/05/2018)

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Gidiş (21/04/2018) Dönüş (05/05/2018)

Umre programının gidiş dönüş hareket saatleriyle birlikte özet bilgileri faydalı olur düşüncesiyle aktarmak istedim

Selâmün aleyküm. Kardeşlerimiz evlâtlarımız. İnşeallah herkes iyidir. Yapılacak umre yolculuğu için bazı bilgileri sizlere bildirmek istedim.

Aşağıda şirketimizden gelen, gidiş dönüş bilgileri vardır.

Mübarek yolculuğumuzda, gidiş ve dönüşlerimizde herhangi bir aksilik olmadan tekrar evlerimize döneriz, İnşeallah. Cenâb-ı Hakk şimdiden Umrelerimizi kabul etsin. Amin.

-------------------

TERZİ BABA GRUBU Gidiş (21/04/2018) Dönüş (05/05/2018)

Medine 2 gece Ravda Royal isimli Otel – Diğer günler Mekke Ajyad Makaram Otel -------------------

Umre yolcu gurubumuz Ne.... Ar.... Nü.... Ar....

Page 7: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

6

Ad…. Sa…. Ha…. Sa…. Ke…. Üs…. Öm…. Kı…. Ha…. Ne…. Tü….. Ha…. Em…… Su…. Ya…. Oğ…. Fa…. Tü…. Mu…. Em…. Mu….

---------------- Bu Umremizin, şirketimizle olan bütün bağlantı ve muamelele-rinde, emeği geçen Fazıl oğlumuza bütün Umreciler olarak teşekkür ederiz. Cenâb-ı Hakk dünya ahret bütün işlerinde kolaylık, ve kendisine sağlık sıhhat nasib eylesin İnşeallah. -------------------

Terzi baba gurubu 2018 Umre hatıraları

dosyası

Bismillâhirrahmânirrahîm.

2018 Umre Dosyası. Umre süresince almaya çalıştığım notlarımın daha sonra, iki kardeşimiz Ab….ve Se…. tarfından bilgisayar ortamına geçirilmiş hallerinden, ve bazı başka ilgili ilâveler ile de genişletilen bu dosyamızı, nihayet oluşturmaya başlamaya vakit bulabildim. Aşağıda (2018) senesinin Umre hatıralarını ve ma’nevi güzelliklerini hep birlikte sizlerle paylaşarak, o günlerin tazeliği ve muhabbetleri içinde seyran etmeye çalışalım. Cenâb-ı Hakk her birerlerimizi feyizlendirsin ve ma’neviyatından hissedar eylesin. Gitmek isteyenlere de yollarını açsın İnşeallah. Terzi Baba.

-------------------

Başlarken Hacc ve umre hakkında kısa bilgiler verelim.

----------------------------- Hacc; hakikat-i İlâh-îyye de cemâlullahı seyr, Umre; hakikat-i muhammediyye de cemâlullahı seyrdir. Hac kelimesi ha ve 2 tane de cim ile yazılıyor. Ha; hakikat-i İlâh-î, (8) 1. Cim; Cemâli İlâh-î, (3) (8+3=11) 2. Cim; Cemâli beşer. (3) (8+3+3=14)

Page 8: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

7

-------------------

“Bazı bilginler, umrenin farz olduğunu söylerken bir kısmına göre umre sünnet, bir kısmına göre ise gönüllü bir ibadettir. Umre, ziyaret demektir. Hakk’ı dince belirlenmiş özellikler ile tanıdıktan sonra, kul kendisiyle konuşmak isteyebilir. Bu durumda yapılması gereken şey, O'nun evini ziyaret etmektir. Ev ise, namaz kılınabilen her yerdir. Kul, namaz kılarak Hakka yönelir ve O'nunla konuşur, çünkü ziyaret, meyletmek demektir ve (ziyaretin mastarı olan) 'zever' kelimesi de buradan gelir.

Bu bağlamda 'o kavme yöneldi (ve ziyaret etti)' anlamında 'zare fülan el-kavm' denilir. Kul, hediyelerle Hakkın kendisini ziyaret etmesini istediğinde oruç tutar ve onunla süslenir ki, Hakkın huzuruna girebilsin. Kul olarak kendisini ziyaret etmek istediğinde ise, hac yapar. Öyleyse bir ziyaret gereklidir. Umre farzları yerine getirirken zorunluluk, müstehaplarda sünnet, nafilelerde ise -şeriatta açıkça sözü edilmemiş- gönüllü ibadettir. Zikredilen hususlardan hangisi senin üzerinde hüküm sahibiyse, umre hakkında vacip, nafile veya gönüllü diye hüküm verebilirsin. Anla!” “Hac ve umre yapanlar Allah’ın misafirleridir. Allah’ta onlara ikramda bulunur.” Hadis. (E.A.) (İbn Arabi Fütuhat-ı Mekkiyye)

-------------------

TERZİ BABA’NIN 2018 UMRE HATIRASI NOTLARI BİRİNCİ BÖLÜM MEDİNE-İ MÜNEVVERE ANILARI. İzmirli kardeşlerimizle kahvaltı ettikten sonra 16.04.2018 Pazartesi saat 09.00’da İzmir’den çıktık. Saat beş gibi Tekirdağ’a vardık ve eşyalarımızı yerleştirdik. Zaten gece olmuştu, dinlenmek için uykuya daldık. Bu hafta cuma günü İstanbul’a, ardından da cumartesi günü umreye gitmek için hazırlıklar yapmaya başladık. (Umre 21.04.2018-05.05.2018 arası olacak kısmet olursa).

Terzi Baba 2018 Senesi Umre Hatıraları

Hazırlıklarımız nihayet bitti. 20.04.2018 Cuma gününün sabahı yola çıktık. Eğreli’de “Sülün” lokantasında kelle-paça ve köfte yedik.

Yola çıktık tekirdağından, Yemek yedik sülün lokantasından,

Page 9: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

8

Er’eğli de durduk verdik mola, Masada vardı köfte ile çorba.

------------------- Er’eğlide durmak erliktir,

Bunu bilmek ilâh-i benliktir, sülün gibi süzül de gönülde, nurlar açsın saf temiz gönlünde.

-------------------

Döner alem döner durur içinde, Biraz sende dön kendin içinde, Bu gün dönmez isen eğer vaktiyle, Döndürürler cehennem içinde

-------------------

Tekrar yola çıkıp saat 14.00 civarında İstanbul’a Cevizlibağ’a geldik. Evde, Meryem ve Ahunur vardı, çay içildi. Daha sonra Fransa'dan Âdem ile Havva saat 17.53 civarında geldiler. Şimdi evde oturuyoruz, yemeğe hazırlanıyoruz.

Nihayet yemeye başlandı; kuru fasulye, döner, salata, pilav vs. hepsi çok güzeldi. Yapanların ellerine sağlık olsun, herkese şifa olsun.

Yemekten sonra Fazıl ve diğer bazı kardeşler geldi. Onlarla sohbet ettikten sonra dinlenmek için uykuya yattık.

21.04.2018 sabah yedide kalktık. Ademler de bizimle idi. Meryem geldi, kahvaltı yaptık. Daha sonra Özlem geldi. Saat sekiz buçukta havaalanına doğru yola çıktık. Nihayet havaalanına geldik, bagajlarla ilk girişten geçtik. İçeride Fazıl ve şirket görevlisi ile buluşup pasaportlarımızı aldık. Daha sonra diğer yolcularımızdan; Ankara’dan üç kişi, Antalya’da iki kişi, diğerleri de İstanbul’dan olmak üzere toplam 14 kişi olduk. Daha sonra iç son kontrol yerinden geçerken üç kardeşimizi pasaport kontrolünden geçirmediler. Kendilerinin de farkında olmadıkları yurt dışına çıkma yasakları varmış. Bu yüzden ne yazık ki üç yolcumuz pasaportları yüzünden, biri de eşinin yurt dışına çıkma yasağı olduğundan üç yolcumuz o gün seyahate gelemedi. Bizde (11) kişi olarak yola devam etmek zorunda kaldık.

Biz de çıkış 303 nolu kapıya doğru üzgün olarak yürümeye başladık. Kapıdan çıkınca bizi bekleyen hava alanı otobüsüne bindik. Uçağımızın içine girip yerlerimize oturduk. 11.53 hareket saati. Üç defa sefer duası okunuyor. Uçak, Türk Hava Yolları’na ait. Sefer sayısı, T.K. 01 08. Koltuk, 06 B ve 06 A idi. Şu anda uçak yerde, piste doğru yavaş yavaş hareket ediyor. Piste çıktı ve

Page 10: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

9

sür’atlendi. Saat tam 12.01’de uçağın tekerlekleri yerden kesildi ve havalandı. Artık gökyüzünde idik ve gök ehline karışmış idik. Oturduğumuz cam kenarından, İstanbul’u yukarıdan seyretmeye başladım. Bir müddet sonra o da görülmez oldu. Artık hedefimiz, Medine-i Münevvere idi. İnşallah, sağlık ve sıhhatle Medenî şehre, alemlerin sultanının beldesine ulaşırız.

Burak başladı gökte uçmaya, Götürecek bizi Şirin bağa, Himmetini yüce tut ileri, Bakma artık sen de sağa sola. İkramlar geliyor bir bir sırayla, Yeni yeni tatlar değil parayla, Tatlı tuzlu sulu hep sırada, Yedik, içtik, doyduk elhamdülillah. Nihayet iniş yolu başladı, Gözlerimiz Medine’yi düşledi, Bu seyahat gönlümüzü süsledi, Burak ile indik elhamdülillâh.

Hafiften sarsılıyoruz, uçağın alçaldığı hissediliyor (Sıcaklık 38 derece). Önce Medine dağları, sonrasında yavaş yavaş evler görünmeye başladı. Caddeler, yollar, dış mahalleler belirginleşiyor. Nihayet yere iniş yaklaştı (Saat 3.55). Medine havaalanına tekerlekler değdi ve pistte ilerlemeye başladı. Nihayet tahliye körüğüne yaklaştı, bağlandı ve uçuş sona erdiğinden yolcular inmeye başladı. Sıramız gelince biz de indik, havaalanına ve sonrasında kontrol sırasına girdik. Herhangi bir aksilik olmadan döner tezgâhtan bavullarımızı da aldık. Çıkış kapısına geldik, görevli Hüseyin Altınkaya kardeşimiz bizi karşıladı ve 2 dolmuş minibüse bindirdi.

minibüse bindiğimiz andan sonra ki medine-i Münevvereye doğru yola çıktığımızdan itibaren başlayan hatıra ve yaşantılarımızla yazılarımıza devam etmiş olacağız. Ara, ara sizlerde okurken gözlerinizi kapayarak hayalen de olsa oralarını bizlerle dolaşmış olacaksınız.

-------------------

Nihayet ulaştık o yüce Rasule, Manzara müthiş, sayısız direkler de, İlk yapılanlar duruyor beyaz renkte, Bir eşi yok bulunmaz alemde.

-------------------

Page 11: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

10

Şimdi uçaktan indikten sonra yolda, minibüste, sesli olarak okunan dua ve şiir salâvat ve diğerlerini sırası ile Peygamber Efendimize yazılmış birkaç şiiri de ilâve edeceğim, Mevlâm faydalandırsın İnşeallah. Bunlarında hepsi ses kayıtlarında mevcuttur.

-------------------

Medine-İlâh-î Medeniyyet-Gönül şehrine girerken okunanlar.

-------------------

Eûzübillâhimineşşeytanirracîm Bismillâhirrahmânirrahim. Bizi buralara getirip ulaştıran Rabb’ımıza şükrederiz. Sıla şirketine ve bütün çalışanlarına da teşekkür ederiz.

Bizlerin bütün bu hakikitleri anlamamız için aracı olan iki cihan serveri Rasûlü sakaleyn olan Peygamber Efendimize.

Essalâtu vesselâmu aleyke Ya Rasûlellah.

Essalâtu vesselâmu aleyke Ya Habibellah.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Nebiyyallah.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Cemali pak.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Kemali pak.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Varlığı Hakk.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Gönüller sultanı.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Aşıklar kıblegahı.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Dertliler dermanı.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Hakikati Muhammedi.

Essalâtu vesselâmu aleyke Ya Seyyidel evveline vel ahirîn. Velhamdü lillâhi Rabbül âlemîn.

(Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed.)

-------------------

Ya Seyyidenâ ve senedenâ ve mevlânâ Muhammed Mustafa. (s.a.v.) Huz biyediy-elimden tut ya Rasûlellah. (Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed.)

-------------------

İnnellahe ve melâiketehu yüsallune alen nebiy ya eyyühellezine âmenû sallu aleyhi ve sellimu teslimâ. (Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed.)

-------------------

Page 12: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

11

Lekad câeküm Rasûlün min enfüsiküm azîz, aleyhima anittüm harisun aleyküm bil mü’minine raufunrahim, Fe in tevellen fekûl hasbiyellahu lâ ilâhe illâhu aleyhi tevekkeltü ve hüve rabbil arşil azîm. (Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed.)

-------------------

Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed.

-------------------

(30/07/2010) Risâlet tecellileri:

“Ahad” ile tenzîh eder, “Ahmed” ile teşbîh ederim. Her ikisi ile de tevhîd, ederim.

Yedi “Hâ-Mim” de “Hâ” ile seni Hakk’ın hakikatiyle tenzîh eder, mim’i Muhammed-î ile teşbîh ederim. Her ikisi ile de tevhîd, ederim.

“Mâkâne Muhammedin” ile tenzîh eder, “velâkin rasûlüllah ve hatemenniy” ile teşbîh ederim. Her ikisi ile de tevhîd, ederim.

“Vemâ erselnâke” ile tenzîh eder, “illâ rahmeten lil âlemîn” ile teşbîh ederim. Her ikisi ile de tevhîd, ederim.

“Vemâ erselnâke” ile tenzîh eder, illâ şâhiden, mübeşşiran, ve nezira,” ile teşbîh ederim. Her ikisi ile de tevhîd, ederim.

“İllâ yuha” ile tenzîh eder, “ene misliküm beşer” ile teşbîh ederim. Her ikisi ile de tevhîd, ederim.

(Ahzab/33/56)

“innallahe ve melâiketehü yusallune alennebiyyi ya eyyühelleziyne amenu sallu aleyhi ve sellimu tesliymen”

‘‘Gerçekten Allah ve melekleri Peygamber üzerine Salat ederler, Ey iman edenler! Sizde ona salat edin ve gönülden teslim olun”

Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed.

Bu Âyet-i Kerîme’nin bâtın ve iş’ari mânâlarının tefekkürünün yeri burası olmadığı için, sadece zâhirini aktarmakla yetinelim, arzu edenler kendileri araştırabilirler.

-------------------

Hatırasıne binaen. NUSRET BABAMIN ŞİİRİ:

Fahri âlem Efendimize

Bu gün gönlüm kaynıyor, sebeb bilmem ne hikmet. Misafiriz âlemde, ev sahibim Muhammed. (s.a.v.)

Page 13: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

12

Seher vakti Nûsret’in senden şefaat bekler, Ümmete vermek için, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Mahbesin içindeyim, saatin dördündeyim, Ağlar seni beklerim, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Kula secde yok derler, sana dahi olmazmış, Kırk yıl secdem sadır, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Bilmez âlem bu sırrı,bir Hakk O’nda sen varsın, Gören O görülen sen, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Dışı sana benzeyen, içi Hakk’tır şüphesiz. Birden gayrı ne vardır, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Kâinatın mi’râc-ı veliler de son bulur, Veli sende yok olur, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Seni görmeyen bir göz, sana yanmayan bir dil, Varsa eğer şaşarım, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Seninle bitti firkat, sende bulundu vuslat, Sana feda bin Nûsret, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Senin isminle dahi titremeyen bir gönül, Varsa eğer şaşarım, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Senden baktım âleme, yine Allah’ı gördüm, Hakk gözüyle de seni, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Bir şehre vardı yolum, kalpten nûr ile doldum, Her vârımla sen oldum, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.) Arşa bastı ayağım, kıble oldu durağım, Sende kayboldu Nûsret, ya Hazret-i Muhammed. (s.a.v.)

Not = Yukarıda ki şiirin (8) inci satırında ki “kırk yıl secdem sanadır” ifadesi okuyanlara ters gelmesin, çünkü bu sözler değişik mertebeden, Hakikat-i Muham-mediyye ye göre söylenmiştir, zuhuru Muhamme-diyye ye göre değildir. Hz. Rasûlüllah’ın bâtını na ve hakikatine göre, sûret ve zâhirine göre değildir.

O nun bâtını “Hakk” zâhiri ise “halk”’tır, ifade edilen secde bâtınına’dır. Bâtını ise “Hakk” olduğundan en ganiş mânâda hakk’ ın zuhur mahalli olan Hz. Muhammed (s.a.v.) min şahsında yapılan secde dileği doğrudan Hakk’a olmaktadır.

Kâ’be ye dönerek secde eden bütün Müslümanlar, tabii ki onun taş yapısına değil, özünde bulunan hakk’ın tecellisinedir.

Page 14: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

13

Meleklerin Âdem’e secde etmeleri onun toprak kalıbına değil, özünde bulunan Hakk’ın varlığınadır.

Bu sahada söz çoktur yeri olmadığı için bu kadar izahı yeterli bulalım ve Hz. Rasûlümüzü gerçek mertebeleriyle idrak edip anlamaya gayret edelim.

-------------------

Hatırasıne binaen. Hazmi Babamın şiirleri.

YETİŞ

Ey goncai bağ'ı safa, ey virdi handanım yetiş. Lütfün senin derde deva, ey derde dermanım yetiş.

Dolmuş gözüm göynüm senin aşkınla, ey nazlı güzel. Sensiz cihanı neylerim, ey munisi canım yetiş.

İçtim gözünden bir kadeh, aşkın şarabın mest olup. Ayılmazam ta haşre dek, ey mesti çeşmanım yetiş.,

Ey tuti'i sükker deher, nutkun verir bu cisme can. Kurb'an yolunda başı can, ey mah'ı tabanım yetiş.

Nûr'ı Cemâlin şem'ine pervane veş yandı gönül, Aşkından ayırma beni, ey şem'i tabanım yetiş.

Dil bülbülü feryad eder, ağlar durur şamu seher. Bekler ol canandan haber, ey can'u cananım yetiş.

Ey goncai bağı emel, ey hüsnü anı bi bedel. Ey Hâzminin leylâsı gel, sultanı habanım yetiş.

-------------------

Yâ Resûlâllah

Bu âlem buldu nûrunla bidâyet yâ Resûlâllah, Yine sende bulur âlem nihayet yâ Resûlâllah. Sana tazim için gönderdi Cebrâil-i emîn-i, Hakk, Seni dergâhına Hakk etti davet, yâ Resûlâllah. Şeb-i mi’râc hususi bir tecellidir sana, yoksa, Bütün ânın senin mi-râc-ı izzet, yâ Resûlâllah. Seni gören görür, Hakkı ki sen mir-at-ı Rahmânsın, Cemâl-i zatını görmek ne devlet, yâ Resûlâllah.

Page 15: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

14

Senin hâk-i ıtırnâkin tefahür eyler eflâke, Harem-i hazretindir arz-ı cennet, yâ Resûlâllah. Günahkârım huzurunda beni affeyle sûltanım, Ki sensin âleme hüccet-i Rahmân, yâ Resûlâllah. Der-i devlet divanın da, boyun bükmüş niyâz eyler, Kulun Hazmî’diler senden şefâât, yâ Resûlâllah.

-------------------

BOŞ ÇEVİRME ELLERİMİ YÂ RASÛLULLAH

Yüzüm yok iken geldim kapına, Gönül rüzgarı savurdu katına, Binmiş idim ben sevgi atına, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Senin ismin ile çarpar kalbim, Gözetmezsen nolur benim hâlim, İsmini anmadan durursa kalbim, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Ravzana aldın bu günahkârı, Yitirmişim ben ezelden arı, Günahımı yüzüme vurma bari, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Sana lâyık olamadım bir türlü, Ağlar gözlerim geceli gündüzlü, Kalbim temizlenmedi pürüzlü, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Gönlüm köşesinden çıktı bir ışık, Ben sana belki ezelden aşık, Sensin bütün cihanda tek maşuk, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

İsmini anmadan geçmez anım, Sana kendimden daha yakınım, Gönülden gönüllere akanım, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Sevgin kalbimde yanıyor her an, Gözlerimden akan yaş değil kan,

Page 16: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

15

Cemâlini gösterdiğin zaman, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Senin çün bu âlemde cümbüş var, Cümleler dosttur kalmamış ağyar, Sana kâinat olur hep bahar, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Huzuruna vardım girdim ravzana, Anlayamazsam seni vah bana, Feda olsun varlığım hep sana, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Gafletle geçiyor şamu seher, Seni bilmek ne zormuş meğer, Seni anlamadan gidersem eğer, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Hicret ettin Mekke’den Medine’ye Ben de ederim hicret içeriye, Kazancımız kalmazsa geriye, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Başımı koydum ezelde önüne, Hesabım kalmasın mahşer gününe, Yüzümü tuttum hep senin yönüne, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Kölen olsam hep kapında kalsam, Lûtfundan mânâ gülleri alsam, Varlığımla seni anamazsam, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Aciz ve de naçiz biçareyim, Baştan aşağı harab, yareyim, Ciğerim delik pare pareyim, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Lütfetmezsen nolur benim hâlim, Yalvaracak güçte değil kalim, Geçiyor günler gafletle daim, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Görüp de cemâlin veririm can, Sana salât-u selâmlar her an, Aşkındır yine gönlümde yanan, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Page 17: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

16

Bir nefes ayrılsam ona yanarım, Mecnunum yine kalmadı kararım, Gönlümdesin de neden ararım? Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Seni anmak hayat verir bana, İçeyim aşkını kana kana, Eylerim niyaz kalmasın sona, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Davetin ile ravzana geldim, Lâyık değil iken selâm verdim, Zahir de olsa lûtfuna erdim, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

Sensin âlemde varlığa sebep, Ey gönül darılma; edeb, edeb,

Düşersem de bir gün gaflet edip, Boş çevirme ellerimi yâ Rasûlûllah.

MEDİNE-İ MÜNEVVERE (4.10.1982) TERZİ BABA:

-------------------

elhamdü lillâhi rabbil âlemin vessalâtu vesselâmu alâ rasûlüna muhammedin

ve alâ âlihi ve eshabihi ecmain elhamdü lillâhillezi halâkal insâni minnûr vessalâtu vesselâmu alâ rasûlüna mazharil envar ve alâ âlihi ve ehli beytihi kıyaminnasi minnûr.

sallü alâ rasûlüna muhammed sallü alâ seyyidina muhammed sallü alâ tabibi kulûbena muhammed sallü alâ şefii zünübena muhammed allahümme salli alâ seyyidina muhammed.

Rabbena atina fiyddünya haseneten ve fiylahireti

haseneten ve kına azabennar bi rahmetike ya erhamerrrahimin.

bi hakkı ve bi hörmeti elif lâm mim bi hakkı ve bi hörmeti elif lâm ra bi hakkı ve bi hörmeti ta ha ve ya sin bi hakkı ve bi hörmeti kef ha ya ayın sad bi hakkı ve bi hörmeti ha mim, ha mim, ha mim, ha mim, ha mim, ha mim, ha mim, ayn kaf sin vel Kûr’ânil

Page 18: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

17

hakim ve selâmün alel mürselin velhamdülillâhi rabbil âleminel Fatiha Diyerek sözlerimizi bitirmiş idik. -------------------

Bu arada yaklaşık 40 dakika kadar süren yolda bitmiş idi.

-------------------

Yine göründü canan illeri, Gönülde açar O nun gülleri, Sabah akşam öter bülbülleri,

Yakar sevdası hep gönülleri.

------------------- Nihayet Ravda Royal isimli otelimizin önünde indik. Lobiye

geldik, orada o da numaralarımız tespit edildi. Bizim numaramız, “1005” idi.

Nihayet odamıza çıkıp eşyalarımızı kısmen yerleştirdik. Abdest alıp, saat 18.47’de kılınacak akşam namazına yetişebilmek için 18.30’da lobide buluştuk. Biz erkekler bayanlardan ayrı gittik, onlar da ayrı gittiler.

Çünkü, zaten erkek ve bayanların yerleri ayrıydı. (17) nolu dış kapıdan girdik.

Page 19: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

18

Mescid-i Nebevî’ye her zaman girdiğimiz kral Faht (21) nolu kapıdan girip, her zaman toplandığımız yere oturup, namaz vaktini beklemeye başladık.

Nihayet akşam ezanı okundu, farza kalktık. İmam Efendi, birinci rek’atta ve “Ve kadâ rabbüke ellâ ta’budû illâ iyyâhû… İsra, 17/23. - Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmeme-nize………….. hükmetti.

Ayetinden başlayarak devam etti ve böylece bitirdi, daha sonra sünneti de kılarak akşam namazını ilk namaz olarak Mescid-i Nebevî’de kılmış olduk. Namazdan sonra zaten çok yakın olan otelimize döndük. İkindiyi ve kazaya kalan öğleni de otel odamızda kıldık. Akşam yemeğimizi yedikten sonra tekrar Mescid-i Nebevi’ye, yine kadınlar ayrı erkekler ayrı olarak gittik. Nihayet yatsı namazını da mümkün olduğu kadar ileriye doğru giderek kıldık. Ancak kadınların Cennet Bahçesi’ni ziyaret edebilmeleri için gene bölmeler yerleştirildiğinden Peygamberimizin kabr-i şerîfini ziyaret ede-medik.

-------------------

Ancak uygun bir yerde (20) rek’atlik hakikat-i Muhammediyye namazını kıldıktan sonra otele döndük. Kemal ile Ömer tekrar mescide gidip derslerini orada yapıp, otele döneceklerdi.

Ben de 1005 nolu odamıza çıkıp bugünkü notlarımı yazmaya başladım. Yarın kısmet olursa sabah namazından sonra kahvaltı edilip, daha sonra civar gezilerine çıkılacak.

22 Nisan 2018

Sabah namazını kıldıktan ve kahvaltımızı da yaptıktan, sonra ziyaret yerlerini gezmek için yola çıktık, saat yedi buçukta şoförümüz ismi Türk. Evvela, Uhud savaşının olduğu yeri gezdik, sonra Kıbleteyn Camii’ne geldik. Daha sonra Yedi Mescidleri gezdik. Sonrasında ise Kubâ mescidinin gezdik. İkişer rek’at namaz kıldık. Dönüşte Osmanlı tren istasyonunu ve camiini önünden geçerken seyrettik. Oradan da otele döndük. Saat 9.30 civarı idi.

Odamıza çıktık biraz istirahatten sonra, tekrar kalkıp biraz öğle kahvaltısı yaptık, öğlen namazını kılmak için Mescid-i Nabavi’ye gittik. Namazdan sonra Peygamgamber efendimizi ziyaret ettik etraf çok kalabalık idi oldukça sıkışık ve zorlu bir sıra ile Babbüsselâm (1) kapısından içeri girip ileride tam karşıda bulunan (41) nolu Cennetül baki kapısından çıkmak üzere sıraya girdik. Aslında o mübarek yol-koridor duası ile birlikte üç beş Dakka da geçilir, ancak hakikati itibarile geçilmek gerektiğinde güzel bir irfani eğitim ile en az (15-20) seneye ihtiyaç vardır . O korüdor (12) bölümlüdür ve her bölümü bir mertebenin temsilcisir. Bu korüdorların yedisi nefs mertebeleri beşi ise hazret mertebeleridir.

Page 20: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

19

Not= “Bu hususta (14-İrfan mektebi) kitabımızda geniş bilgi vardır, oraya bakılabilir.”

Nihayet kapıdan girip yavaş yavaş ilerlemeye başladık ancak adımlarımız adeta yerinde sayar gibi idi, yavaş yavaş dualarla salâvat ve selâmlarla Efendimizin kabri şeriflerinin olduğu hizya gelebildik durmak mümkün olmadığından kısa adımlarla yolumuza devam ederek (41) nolu Cennetül baki kapısından çıktık. Nalınlarımızı giyerek Cennetül bakiye doğru orasını da ziyeret etmek için gitmeye başladık, oraya geldiğimizde ziyaret saati olmadığından kapalı olduğunu gördük ve ziyaret edemedik.

Oradan “Gamame-bulut” camiine gittik orasını ziyaret ettik daha sonra yakında olan Hz. Ebubekir ve Hz. Ali mescidlerini de ziyaret edip otele döndük.

Biraz dinlendikten sonra tekrar ikindi namazını kılmak için Mescid-i Nebebevi ye, gittik namazımızı kıldıktan sonra şirket elemanı ricamız üzerine, bizi hurma almak için hurma bahçesine götürecek inşeallah.

-------------------

Not = Medine günleri bölümünün bitiminde bahsi geçen bunlar ve diğer ziyaret yerleri hakkında geniş bilgi verilecektir.

--------------------

Şirketin görevi olmadığı halde kendilerinden rica etmemiz neticesinde ikindi namazından sonra hurmalarımızı alabilmemiz için bizleri çok güzel bir hurma bahçesine götürdüler, adı “vadi ruya” idi gerçektende ruya gibi düzenlenmiş bir bahçe idi Medine deki ikinci günümüzün ikindi namazından sonra şirket kendi imkânları ile aldı bizleri oraya götürdü gerçektende adeta çölün ortasında bir ruya cenneti gibi idi.

Page 21: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

20

Bahçede oturup ikram edilen çaylarımızı içtikten sonra hurmalarımızı seçmek için hurma satış alanına girdik orada çeşit çeşit olarak sergilenen hurmalardan herkes beyendiklerinden istedikleri kadar kilo aldılar bizde aldık ve bunları çok güzel paketler içerisine koyup şeritler ile bağladılar, ve sahiplerine ücretlerini aldıktan sonra teslim ettiler bizde aynı şekilde bir miktar hurma almıştık.

Ancak iki kardeş burada da hep bizlerden uzak durmaya gayret ettiler.

Şikâyetlerinizin yanında bu hizmeti de bildirseydiniz davranışınız daha adaletli olurdu, yapılan hizmetleri yok sayarak hayali olarak üretilen yersiz şikâyetleri belirlemek Hakk ehlinin yapacağı hususlardan değildir. T.B.

-------------------

NOT= ne yazıkki gurubumuzdan iki kardeşimiz, daha ilk günden itibaren hallerinden şikâyete başladılar. Bunun üzerine şirkete şikâyette bulunmuşlar, bu sebebten bir çok gereksiz yazışmalar oldu.

Bütün bunların izahı Mekke günlerinin sonunda bu dosya tamamlandığında umre hatıraları olarak gelen yazıların başında kayda alınmış şikâyetler ve cevapları bölümünde gelecektir.

Gerçekten umremiz çok güzel geçiyor iken bu iki Umrecimiz hep şikâyette bulunup hep bizlerden uzak durdular.

Page 22: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

21

Bu yetmiyormuş gibi birde! Güya biz onları dışlamız da onlardan uzak duruyormuşuz diye, diğer gurup umrecilerini ve hepimizi suçladılar.

-------------------

Hurma Hakkında Bilgiler:

Bahçe sahibi Yakup Yalçın Hurma Hakkında bize bu bilgileri verdi.

Allah Rasûlü (a.s.v) hurma ağacından bahsederken, “insanoğlunun halasıdır” buyumuşlardır, yânî hálk edilişten gelen insanoğlu ile akrabalık bağı olduğunu belirtmiştir. Hurma ağacına Arapçada “nahle” denilir ve bâzı âyetlerde geçer. Anlamı ise “eleğin üzerinde kalan çamur” demektir. Cenâb-ı Allah Âdem (a.s)’ı hálk ederken elekten geçen toprak ile Âdem (a.s)’ı, eleğin üzerinde kalan kaba çamur ile de hurma ağacını hálk etmiştir. Yânî kısaca aynı toprak ile hálk edilmişizdir ve hurma ağacının insana çok benzer yönleri vardır ve zâten diğer ağaçlardan farkı da budur.

Cenâb-ı Hakk insanoğlunu çift cinsiyet ile hálk etmiştir ve aynı şekilde hurma ağacını da dişi ve erkek olarak hálk etmiştir. Dişi ağacın dalları uzun ve aşağıya doğru sarkıktır, erkek ağacın dalları ise kısa ve diktir. Ortalama yaşama süreleri tıpkı insanda olduğu 60-70 yıldır. Erkek ağacın görevi senede bir defa sâdece polen vermektir, kesinlikle meyve vermez. Dişi ağacın görevi ise yine senede bir defa meyvesini vermek veyâ yavrusunu vermektir.

Şubat ayının başlangıcında erkek ağacın vermiş olduğu polen arkadaşlarımız tarafından toplanılıyor. Toplanırken hiçbir merdiven veyâ âlet kullanılmaksızın gövdesindeki çıkıntılara basılarak tırmanılır ve öyle toplanır. Toplanmış olan polen aynı şekilde dişi ağacın en üst noktasındaki belirli bölgelere tek tek yerleştirilir, bu işlem diğer ağaçlarda böcek veyâ rüzgâr yoluyla olurken hurma ağacında bizzat insanın elinin değmesi gerekiyor, tâbiri câiz ise sûnî dölleme yapılması gerekiyor. Eğer bu işlem yapılmaz ise o ağaç o sene kesinlikle meyve vermiyor. Bu işlem sonrası kimi dişi ağaç meyvesini verir kimisi ise neslini devam ettirebilmek için yavrusunu verir. Anlayacağınız hurma ağacı çekirdek dikimiyle veyâ aşılama yöntemiyle olmuyor, bizzat dişi ağaç yavrusunu kendisi veriyor. Yavrusunu verdiği zaman ise köküne doğru veyâ gövdesine yapışık bir vaziyette veriyor.

Page 23: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

22

Bu görülen yavru ağaçların ergenlik çağına kadar annesinin yanında kalması gerekiyor. Eğer ki bu vakitten önce oradan ayrılırsa yavru ağaç kesinlikle büyümez ve ölür. Ergenlik çağı da sıcak iklim olduğu için 7 ilâ 10 sene arasıdır. Bu süre geçtikten sonra o yavru ağaç bulunduğu yerden alınıp 200-300 km. uzağa götürülse de hiçbir sıkıntı oluşturmuyor.

Gelelim hurma ağacının insana benzer olan bir başka yönüne daha; Nasılki bizlerin en çalışkan en enerjili en verimli olduğumuz 15 ile 45 yaş arası dönemimiz vardır, aynı şey hurma ağacı için de geçerlidir. Hurma ağacının en kaliteli, en verimli ve en çok hurmayı verdiği dönem bu dönemdir. Ortalama bir ağaç eğer iyi bakılırsa bu dönemde en fazla 200 kg. kadar hurma verebiliyor. Yaşı ilerledikçe verdiği hurmanın kalitesi ve verimi buna göre azalmaktadır.

Yine Efendimiz (s.a.v) hurma ağacının kökünü cennete, üzerini ise cehenneme benzetmiştir ya’nî Efendimiz (s.a.v) burada hurma ağacının olmazsa olmaz iki gıdâsından bahsetmiştir burada. Bunlar tahmin ettiğiniz gibi su ve sıcaklık ya’nî güneştir. Hurma ağacının kökünden bol bol suyu eksik olmayacak, üzerinden ise kesinlikle güneş ya’nî sıcaklık eksik olmayacaktır. Bunlar olmayınca hurma ağacının hiçbir faaliyeti olmuyor ve süs ağacından hiçbir farkı kalmıyor. Nasıl ki soğuk dönemlerde bizim vücûdumuz fazla su ihtiyâcı hissetmiyorsa aynı şekilde hurma ağaçları da hissetmez ve iki üç günde bir sâdece sulaması yapılır. Sıcak dönemlerde ya’nî içinde bulunduğumuz şu dönemlerde günde üç dört defa devamlı sulanması gerekir, suyunu bol bol alması gerekir, suyunu eksik alırsa eğer hurmanın kalitesi ona göre azalmaktadır. Ağustos ve Eylül aylarına Arabistan’da hurma sıcaklıkları denilir. Bu aylarda ortalama 55-60 derece sıcaklık olmaktadır, hurma bu sıcaklığı gördükten sonra yenecek kıvama gelmektedir ve ondan sonra hasatı yapılarak toplanmaktadır. Tâze hurmalar ise bu sıcaklığı görmeden önce toplanan hurmalardır ve bunların Temmuz ayının başlarında hasatı yapılmaktadır.

Page 24: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

23

Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in hurma ağacı ile ilgili şu hadîsi de vardır; “Yaz, kış yaprağını dökmeyen kâmil bir mü’mine benzeyen ağaç hurma ağacıdır” buyurmuşlardır. Etrafa dikkatlice bakılırsa eğer yaprak görülmez, yaprağını dökecek olduğu zaman dal hâlinde bırakır ve kesmeye gerek kalmadan dallar kendiliğinden düşer. Gövdesinde görülen çıkıntılar da bunun izleridir. Hurma ağacının yaşını öğrenmek için bu çıkıntıların çaprazlama şekilde yukarı doğru sayılması yeterlidir.

Gelelim en önemli hurmaya ve en önemli konuya; Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in kendi mübârek eli ile dikmiş olduğu acve hurmasına ya’nî bizim deyimimiz ile peygamber hurmasına. Bu hurmanın üzerinde veyâ çekirdeğinde yazı çıkmaktadır ve çoğunlukla bu hurmayı almaya gelenler de acaba yazıyı görebilecek miyim, yazı bana çıkacak mı, diyerek bu hurmadan almaktadırlar. Benim sizlere tavsiyem ise peygamber hurmasından alacaksanız eğer şifâ niyetiyle alınız, ki biiznillah şifâ bulasınız. Bu konuda hadîs-i şerîfler vardır, “acve şifâdır” buyurmuştur Allah Rasûl’ü, ve “kim ki aç karnına sabahleyin 7 tâne yer ise o gün o kişiye ne zehir, ne sihir işler” buyurmuştur.

Acve hurmasını yedikten sonra kesinlikle çekirdeklerini atmayınız, senede 3 veyâ 5 defa çekirdeğini yutun çünkü çekirdeğinin mide ve bağırsak hastalıklarına, her türlü iç hastalıklara çok büyük şifâsı ve faydası vardır. Tabi ki önemli olan niyettir. Rabb’im bunlardan istifâde etmeyi nasîp eylesin.”

-------------------

NOT= Buraya hurma ağacı ile benzerliği dolayısı ile Ardıç ağacının bilgilerini (39-Terzi Baba-2-) kitabından aktaralım.

-------------------

ONUN İSİMLERİ. (Ardıç)

Bilindiği gibi Terzi Babamın soy adı Ardıç tır. Onu bütün isimleri ve özellikleri ile tanımaya çalışıken, acaba Ardıç soy ismi kendisinin hangi hakikatlerini tezahür ettirmektedir.

İlâh-î hazinelerle dolu olan sırlar, bütün âlemde, ve özet olarak ise İnsân-ı Kâmilin gönlünde mevcuttur. Dolayısıyla İnsân-ı Kâmil, İlâh-î isim ve vasıfları, vücûd hazinesinde toplayarak, o İlâh-î sırların hazinedârı gibidir.

Bu kitap çalışmamızdaki ana gayemiz, Terzi Babamızın mukaddes vücûdunu, İnsân-ı Kâmilin en açık örneği olarak sergilemeye çalışmaktan ibarettir. Ardıç soy isminde ise, bir çok hikmet ve ilim vardır.

Page 25: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

24

Ardıç-soy isim-soy ağacı-Kesintisiz bir silsile ile şeceresinin Hz. Rasûlüllaha bağlılığını anlatmaktadır.

Ardıç-Bir ağaç türüdür. Arapça karşılığı ise şecerdir. Acaba Terzi Babamızın soy ismi olan Ardıç-şecer-ağaç-bünyesinde hangi hakikatleri taşımaktadır. Ağaç türü anlamına gelen bu soy isminin açılımlarına geçmeden önce, araştırma ve çalışmalarımız neticesinde bazı kaynaklardan konu ile ilgili olarak toplamaya çalıştığımız bilgileri burada nakletmek istiyoruz.

Ardıç ağacı “Kozalaklardan güzel kokulu. yapraklarını kışın dahi dökmeyen, yuvarlak kara yemişleri ilaç olarak kullanılan bir ağaçtır. Çok uzun ömürlü ve çok sağlam olan bir ağaç türüdür.. Bir çok uygarlığın kültür ve medeniyetin de bir sembol olarak yer almıştır. İslâm öncesi ve İslâmiyet dönemi Anadolu coğrafyasında, ölümsüzlük ağacı diye de tanınmıştır. Özellikle ilaç sanayinde ve C vitamini üretmekte çok faydalanılan bir ağaç olmuştur.”

“Anadolu coğrafyasında, efe-yiğit-ve kahramanların ölümsüzlü-ğünü sembolize etmek için öldüklerinde mezarlarına tahta olarak kullanılıp, mezarının baş ve ayak uçlarına birer adet ardıç ağacı bulunup dikilir, böylece o kişinin ölümsüz ve çok önemli bir kişi olduğu böylece halk tarafından bilinirmiş.”

“Ardıç ağacının kendisi kesilip kurusa bile yüzyıllarca toprak altında çürümeden kalabilen, tek ağaç türü olarak bilinmektedir. Yine Ardıç ağacının meyvesinin çok şifalı olduğu, özellikle ilâç sanayinde kullanılan, bir şifa deposu olduğu tespit edilmiştir. Romatizmadan ülsere, mide ve bağırsak hastalıklarından, prostat ve idrar yolu hastalıklarına kadar daha bir çok hastalığın devasını taşıyan bir ağaç tır”.

“Ardıç ağacının iğnelerinde, bol miktarda C vitamini depolanmış olup, ardıç meyveleri vücûda zindelik verir, kan dolaşımını normalleştierir, kanı ısıtır, mideyi, bağırsakları, akciğeri ve kanı temizler, metabolizmayı uyarıcıdır. Daha bunun gibi bir çok tıbbi yararı olduğu keşfedilmiştir.”

Ardıç Kuşu-Güzel-zarif bir görüntüsü olan Ardıç kuşu, Ardıç ağacının tohumunu yiyerek, ardıç ağaçlarının üreme-çoğalmasını sağlamış oluyor. Ardıç kuşunun Ardıç ağacından yediği tohumlar, kendi sindirim sisteminde özel bir işlem görüyor ve çimlenme yeteneği kazanıyor. Bu işlem başka hiçbir kuş türünde olmayıp sadece ardıç kuşunda olabiliyor. Daha sonra ardıç kuşu midesinde çimlendirdiği tohumları dışkı yolu ile uygun olan yerlere bırakıyor ve böylece Ardıç ağacının halkiyet-üreme, süreci başlamış oluyor. Başka bir kuş türünde bu işlem olmadığı için, Ardıç ağacıda sadece Ardıç Kuşu ile neslini devam ettirebiliyor”

Hurma ağacı ile ardıç ağacının benzerliği ikisinin de birbirine benzer çok özel şekilde üretilmesidir.

Page 26: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

25

Hurma ağacı yukarıda belirtildiği gibi sadece kendi bünyesinde kendinden üremekte. Ardıç ağacı ise sadece bir Ardıç kuşu vasıtası ile üremektedir.

-------------------

Bende bu hususta internette bir araştırma yapayım dedim, aşağıdaki hikâye ye rastladım, faydalı olur düşüncesiyle buraya aktarma yaptım. T.B.

-------------------

Ardıç kuşu ve Ardıç Ağacı Hikayesi

Ankara da işim uzamıştı. İstanbul’a dönüş için aldığım biletimi değiştirmem gerekiyordu. Öğle arasında Sıhhiye’deki otobüs yazıhanesine gidip biletimi erteletmek için acele ediyordum. Kalabalıkta koşarken çarpıştık o yaşlı adamla. Sendeledi, elindeki büyük sepette bulunan tahta kasık, masalar yola saçıldı. Sanırım Belediye zabıtasından kaçıyordu.

Heyecanlanmış, rengi solmuş, nefes nefese kalmıştı. Sakinleşmesi için koluna girip yol kenarındaki banka oturmasını sağladım. Savrulan kaşık ve maşaları toplayıp ben de yanına oturdum. Sepetten dağılanları yerine dizip, bir yandan da;-Bırakmıyor şu Belediye zabıtaları üç kuruş para kazanalım, eve katkımız olsun diyerek söyleniyordu.

Page 27: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

26

Tahta kaşıkları sepete koyarken yardım etmek istedim. -Dur hele, Şimşir ve Ardıç olanları diğerlerine karıştırma- diyerek bana engel oldu. -Hepsi tahta kaşık işte ne fark eder? -Olur mu beyim? Şimşir ve Ardıç ile Ihlamur, Gürgen bir olur mu? -Bilmem... Görsem ağaçlarını bile tanımam herhalde. Ne fark var aralarında? -Ardıç, Şimşir sert ağaçtır, kolay bırakmaz kendini işleyesin. Zordur Ardıç’tan kaşık çıkarmak ama, evladiyeliktir, senelerce kullanırsın. Ihlamur, Gürgen ise yumuşaktır, kolay işlersin ama çabuk yumuşar, dayanmaz. Sivas ın Hafik ilçesinde çiftçilik yaparken sağlık sorunları nedeniyle kızının yanına Ankara ya yerleşmiş. Evin geçimine katkısı olsun diye tahta kaşık ve masa yapıp işportada satıyormuş. Ardıç ağacının zor bulunduğundan yakındı. Elindeki masayı eliyle okşayarak; -Ardıç kuşu (Halk dilinde Cirrik kuşu, Karatavuk) ağacını terketti, biraraya gelmeleri çok zor artık- dedi. Anlamamış gözlerle bakmış olacağım ki açıklama yapma ihtiyacı duydu. -Beyim Ardıç kuşunu bilmez çoğumuz. Ardıç ağacı yabanidir, öyle tohumundan üretemezsin, çelikleme ile de olmaz. Ağacın üremesi meyvelerinin Ardıç kuşu tarafından yenilip dışkısı ile atılmasına bağlı. Ağacın tohumu ancak o zaman filizlenebilir hale gelir. -Yani bu kuş olmazsa Ardıç ağacı üreyemiyor, öyle mi? -Evet, aynen öyle. Bunlar birbirine mahkum sevdalılardı. -Peki sonra ne oldu, kuşlar mı azaldı?

Page 28: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

27

-Kuşlar azalmadı hatta çoğaldılar bile. Ama şehirler büyüdükçe çöplükleri de büyüdü. Kuşlar Ardıç ağacının meyvelerini yemektense çöplükten beslenmenin daha kolay olduğunu keşfettiler. Ardıç kuşu ağacını unuttu, şimdi kentlerin, kasabaların çöplüklerinde yaşıyorlar. Ardıç ağaçları ise kayboluyor gözümüzün önünden. Herkes Ardıç kuşu gibi, zahmet çekmektense kolay geçinmenin, kolay yaşamanın yolunu arıyor, ardına bakmıyor. Bu yüzden şehirleri seçiyorlar. Biraz paran olsun, emek vermeden yaşayıp geçip gitmek mümkün bu şehirde. -Ne var bunda, şehirler hep böyle? Sustu bir süre. Kafasını sağa sola sallayıp kendi kendine söylendi. Bir süre daha konuşmadan oturduk o bankta. Ardıç ağacından yapılmış bir çift kaşık almak istedim. Gazete kağıdına sarıp uzattı. Söylediği fiyattan fazla para vermek istedim, ederinden fazlasını almadı. İpini omuzuna atıp sepeti kucakladı, helalleştik. Ağır adımlarla yürüyerek şehrin kalabalığında gözden kayboldu. NOT- Türkiye deki Ardıç ormanlarının % 92 si niteliğini yitirmiştir. Yüzlerce yıl önce Ardıç ormanları ile kaplı İç ve Doğu Anadolu da erozyonu önleyecek orman kurmada kullanılabilecek tek ağaç Ardıç’tır. Ardıç ağacı çok az su ile kıraç arazilerde yaşayabilir ve orman yangınlarına karşı da dirençlidir. Tıp, alkollü içki, kozmetik sanayi, inşaat sektörü ve mobilya sanayisi için de çok değerli bir ağaçtır. Ardıç ağacı rüzgar, kar ve ses perdesi olarak yol kenarlarında ve kentlerde de kullanılmaktadır.

Page 29: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

28

(Mersin Orman Bölge Müdürlüğü Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek özel bir Ardıç ağacı yetiştirme yöntemi denemektedir.) Dr. Mehmet Uhri

Gönderen Yakup Çetin zaman: 06:49 Yazıda hizmeti geçenlere teşekkür eder, hikâyeyi yorumlamayı sizlere bırakıyorum. T.B.

-------------------

Bu bilgileri verdikten sonra yine kaldığımız yerden umre hatıralarımıza devam edelim.

Daha sonra 10 kilo hurma aldık, diğer kardeşlerde aldılar ve akşam namazına yetişmek için hurma bahçesinden döndük.

-------------------

Gece yatsıdan sonra, Ha… ve Su… kızlarımızın kral dairesi odalarının salonun da küçük bir sohbet yapıldı. Sohbet konusu ardıç ağacının hurma ağacı ile benzerliği ve "Fevellü vecheke şatratel mescidil haram" ayet i kerimesinin iniş yeri ile ilgili rivayetlerin incelenmesi idi. Çok güzel bir sohbet oldu.

-------------------

Medinede ikinci gecemizde o “Kral dairesi”nin oturma odasında küçük bir sohbet yapılması istenmiş, bizde kabul etmiş yatsı namazından sonra da gurup olarak toplanmış idik, ancak sevgili kardeşin, Em… Mu… yanımızda çok kısa bir süre oturduktan sonra kendi odasına gitti, misafirlerine böyle bir nezaketsizlik hiç bir ev sahibine yakışmaz, sizler kendi yaptıklarınızı ve davranışlarınızı hiçbir şekilde görmeden, hep başkalarını suçladınız. T.B.

-------------------

Sonra istirahat için odalarımıza döndük (11.30)

23 Nisan 2018 Pazartesi

Gece saat üç buçukta kalktık hazırlandık. Saat dörtte lobiye indik. Oradan sabah namazı için Mescid-i Nebevi’ye gittik. Biraz bekledik, sabah ezanı okundu ve kalktık sünneti kıldık. Sonra iç ezan okundu, imam tekbir getirdi ve hep birlikte farza durduk. İmam, Elham’dan sonra “Nûn ve’l-kalem” diye başlayarak Kalem sûresini okumaya başladı. Yaklaşık yarısını okuduktan sonra rükû ve secdeler yapılıp tekrar kıyama geçildi. İmam Elham’dan sonra tekrar kaldığı yerden devam ederek Kalem sûresini bitirdi. Bilindiği gibi bu sûrenin son iki âyeti aynı zamanda nazar duasıdır.

Page 30: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

29

68.1 - Nûn vel kalemi ve mâ yesturûn. Nûn ve Kalem'e ve yazdıkları şeylere andolsun ki, -------------------

68.51 - Ve in yekâdullezîne keferû leyuzlikûneke biebsârihim lemmâ semiuz zikra ve yekûlûne innehû lemecnûn.

68.51 - Ve gerçek o küfr edenler o zikri işittikleri vakıt az daha seni gözleriyle kaydıracaklardı, bir de durmuşlar o her halde bir mecnun diyorlar.

68.52 - Ve mâ huve illâ zikrun lil âlemîn.

68.52 - Hâlbuki o (Kur'an), âlemler için ancak bir öğüttür.

Nihayet tahiyyattan sonra imam selâm vererek namazı bitirdi. Medine’de cemaatle Mescid-i Nebevî’de kıldığımız son namazımızdı ve bunu kayda da almıştık, ses kayıtlarımız da mevcuttur.

-------------------

O günkü hislerimin tercümanı olarak (2-Hacc divanı) kitabımdan (1990) senesi haccın da yazdığım “Hoşça kal ya rasulüllah isimli şiirimi de ilâve etmeyi uygun buldum.

-------------------

22 / 6 / 1990

Cuma Medine Harem

HOŞÇA KAL YA RASULÜLLAH

Duyura bildikse sesimizi, Kıyamette arat izimizi, Nurunla aç gözümüzü, Hoşça kal ya Rasulellah.

Hoş gör gafletlerimizi, Coştu içimizde aşk denizi, Bağışla sen bu çaresizi, Hoşça kal ya Rasulellah.

Gafletle geçti gündüzler, Uykuyla geçti geceler, Gönül ismini heceler, Hoşça kal ya Rasulellah.

Ayrılmak istemez gönül yardan, Vakti firaktır ne gelir elden, Hasret başladı daha bu günden,

Page 31: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

30

Hoşça kal ya Rasulellah.

Uzağında bulunsak bile, Bize her dem himmet eyle, Bizleri zaman zaman yadeyle, Hoşça kal ya Rasulellah.

Boşalıyor Ravza yavaş yavaş, Nasıl kalabalık müslim kardaş, Hepsi'de Muhammed'i yoldaş, Hoşça kal ya Rasulellah.

Oturdum seyr için son def'a, Suçum oldu ise bağışla, Biraz geri kaldım yarışta, Hoşça kal ya Rasulellah.

Günahım çok yüzüm kara, Hatırla ben'i ara sıra, Hoş gör bizi bakma kusura, Hoşça kal ya Rasulellah.

Son def'a yine geçtim önünden, Göz yaşı sel oldu gözümden, Ayrılamadım huzurundan, Hoşça kal ya Rasulellah.

Sanki Ravza geldi benimlen, Belki ben kaldım onunlan, Ayrılamadım huzurundan, Hoşça kal ya Rasulellah. Hoşça kal ya Rasulellah.

--------------------- Namaz bitince otelimize döndük orada son kahvaltımızı da yaptıktan sonra odamıza çıkıp biraz istirahat ettikten sonra banyomuzu yaptık bavullarımızı hazırladık ihramımızı giydik , bavullarımızı koridora çıkardık diğer kardeşlerimizde aynı şekilde oldular bavullarımızı lobiye indirdik saat (11,00) yola çıkılacak idi.

-------------------

Medine de kalış süremiz.

Madineye geliş (21/04/2018) Cumartesi saat (16,00) çıkış (23/04/2018) Pazartesi saat (11,14) Orada kalış süremiz.

(43) saat.

Page 32: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

31

(2580) dakika.

(154,800) saniye.

(51,600) yaklaşık, nefes alış verişi olmuş.

-------------------

Bu arada otobüsümüz de gelmiş idi, ancak otobüs yaklaşık kırk kişilik bir otobüs biz ise dadece (11) kişi idik, görevliye bir yanlışlık olmasın diye sorduğumda, hayır yanlışlık yok bu otobüsle gideceksiniz dedi, bende o zaman mesele yok, diyerek peki demiştim. Bu arada bavullar da yerleştirildi bizlerde ihramlı olarak otobüsteki yerlerimize oturduk. Ravda Royal isimli Otelimizden, ilk durağımız olan “Zülhuleyfe” ismindeki Medine mikat mahalline doğru otobüsümüz ile yola çıktı.

-------------------

Medineden Yola çıktık bu gün, Yol üstüdür Mikat zata giderken, Kıldık iki rek’at namaz da hemen,

Fenâ ve bakâdan aldık haber.

-------------------

Şimdi burada otobüsümüzü biraz durduralım ve yukarıda bahsettiğimiz Medine gezi-ziyaret yerleri hakkın da daha evvel yazmış olduğum bilgileri verdikten sonra tekrar kaldığımız yerden yolumuza devam ederiz inşeallah.

------------------- Az yukarıda belirtildiği gibi, Medîne-i Münevvere’deki ziyaret yerlerinin (11-09-2001) ikibin bir Umremizde yazdığım ve “Kelime-i Tevhid” isimli kitabımızda bulunan bu bölümü de faydalı olur düşüncesiyle ilâve ediyorum.

-------------------

D Ö R D Ü N C Ü B Ö L Ü M

1. “HİCRET” - Hicret’in hakikati 2. “Gar-ı Sevr” - Sevr mağarası hakikati 3. “Küba Mescidi” ve hakikati 4. “Cum’a Mescidi” hakikati 5. “Mescid-i Nebevi” 6. Kaybettim Kendimi (Şiir) 7. “Mescidi Nebevi”de bulunan bazı mevkiler 8. İhtişam-ı Rasûlüllahı gör (Şiir) 9. “Mescidi Nebevi”nin diğer bazı özellikleri 10. 1. Ağlayan Hurma kütüğü

Page 33: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

32

11. 2. Hz. Aişe sütunu 12. 3. Hz. Lübabe’nin tevbe sütunu 13. 4. Serir sütunu 14. 5. Muharras sütunu 15. 6. Vüfud sütunu 16. 7. Teheccüd sütunu 17. 8. Halen imamın namaz kıldırğı mihrab 18. 9. Efendimiz (s.a.v.)’in namaz kıldırdığı mihrab 19. 10. Halen hutbelerin okunduğu minber 20. 11. Müezzinlik 21. 12. İç kapı 22. 13. İç kapı 23. 14. Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimizin kabri 24. 15. Hz. Ebubekir Sıddık (RA)’ın kabri 25. 16. Hz. Ömer’ül Faruk (RA)’ın kabri 26. 17. Üzerinde Ahzab suresi 40. ayet yazılı 1. pencere 27. 18. Üzerinde Hucerat suresi 3. ayet yazılı 2. pencere 28. 19. Üzerinde Hucerat suresi 2. ayet yazılı 3. pencere 29. 20. Cibril Makamı 30. 21. Baki kapısı 31. 22. Cibril kapısı 32. 23. Nisa/kadın kapısı 33. 24. Eshab-ı Suffa 34. 25. Mihrab 35. 26. Bab-üs SELÂM 36. Mescid-i Gamame (Bulut mescidi) 37. Ebubekir Sıddık mescidi 38. Ömer’ul Faruk mescidi 39. Ömer’ul Faruk mescidi 40. Hz. Ali (k.a.v.) mescidi 41. Ehli Beyt 42. Bilali Habeşi mescidi

-------------------

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

HİCRET

Hicret’in hakikati

11-09-2001

Medine-i Münevvere

“Kelime-i Tevhid”in mutlak kemalde son zuhur mahalli olan “Muhammediyyet” Hakikati Muhammedi mertebelerini ne kadar iyi

Page 34: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

33

tanır ve idrak edebilirsek, kendimizi de o derece koruyup idrak etmemiz mümkün olacaktır.

Bu yaşam ise, Medine’de meydana gelen, zuhura çıkan yaşamdır. Bunları tanımak seyri süluk yolunda bizlere çok şeyler kazandıracaktır.

( ) “lâ ilâhe illâ allahü” Mekke-i Mükerreme’de

“uluhiyyet”in zuhuru;

( ) “muhammedin resul allahü” Medine-i

Münevvere’de “Risalet-i Muhammedi”nin zuhurudur.

O halde “tevhid bayrağı” Mekke’ye, “risalet ve tebliğ bayrağı” da Medine’ye asılarak her iki şehre de manevi olarak mutlak bir muhtariyet verilmiştir.

Eğer Rasullullah Medine’ye hicret ettirmeyip Mekke’de kalsa idi ikinci derecede bir ziyaret yeri olup, Kâ’be-i Muazzama’nın gölgesinde kalacaktı.

İşte bu yüzden Cenâb-ı Hakk oluşumun bilindiği üzre “Hicret” hadisesinin gerçekleştirdi, yoksa bir kaç kendini bilmezin Hz. Rasûlüllah’ı Mekke’den çıkarması mümkün değildir.

Bunu daha iyi anlayabilmemiz için evvelâ “Medine” kelimesinin ne olduğunu anlamaya çalışalım.

Lügat manası, şehir olan bu kelime; batın ma’nâsı itibariyle medeni yani göçebelikten, taşralı olmaktan, vahşetten kurtulmuş, eğitilmiş, öz cevher madenine ulaşmış ve kendini tanımış insanların oturdukları yer, demektir.

İşte sen de bulunduğun yerde bu vasıflara sahipsen şüphesiz “Medine” halkına mensupsun demektir.

Eğer bu vasıfların yoksa, hemen bulunduğun yerden hicret ederek “medeni” olmaya bak.

Mertebe-i Risaletin Hz. Rasûlüllah’ın hakikatinin daha iyi anlaşılması için Medine-i Münevver’e ve oradaki ziyaret yerlerinin sembolik ve gerçek ifadelerinin ne olduğunu anlamamız gerekmektedir.

İşte bu yoldan bizim de “medeni” yani “Medine”li olmamız imkân dahiline girecektir.

İslâmiyet’in gelişinin 13 üncü senesi “Hicret” hadisesi meydana gelmiştir. Bu tarih rastlantı değildir; bilindiği gibi 13 sayısı Hz. Rasûlüllah’ın şifre rakkamıdır. Birçok oluşum bu sayı ile ilgilidir, yeri geldikçe kısa kısa ifade etmeye çalışıyoruz.

Page 35: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

34

Zati tecellinin kaynağı olan “Mekke-i Mükerreme”de Hz. Rasûlüllah’a ait olan Mir’ac, Kadir ve diğer geceler ile ilâhi tecelliler, zat şehri olan “Mekke”de tamamlandığından, bundan sonraki zamanın da bu tecellilerin başkalarına ulaştırma işine başlanabilmesi için “Hicret” hadisesi oluşmuş.

“Mertebe-i Muhammedi” bunları anlayabilecek “Medeni İnsanları” eğitmek ve risalet hakikatini ortaya koymak, medeni olmaya kabiliyetleri olan “Yesrib”li (eski Medine)nin insanları kendisini daveti üzerine “hicret” hadisesi meydana gelmiştir.

Şu noktaya gerçek ma’nâ da dikkat etmemiz lâzım gelmektedir. Hz. Resulullah’ın hicreti, zat mertebesinden, sıfat, esma ve ef’al mertebesine, o mertebelerde “Hakikat-i Muhammediyye”yi ilân ve eğitim esasına dayanmaktadır.

Eğer Hz. Resûlüllah Mekke’de kalmış olsaydı, bizler de “Kelime-i Tevhid”i sadece ( ) “lâ ilâhe illâ allah” olarak

bilecek, oradan ( ) “muhammedin resul allahü”

bölümüne geçemeyecektik ve böylece de İslâmiyetin “ef’al âlemi” tatbikatı olamıyacaktı.

Şimdi gelelim bizlerin hicretine; aleyhisselâtu vesSELÂM Efendimiz hayatında nasıl bir seyr çizmişse, biz de onun bu seyrini gerçekçi olarak takib etmemiz gerekmektedir, ancak bu yolla ona en yakın idrake ulaşmamız mümkün olabilecektir.

Şöyle ki; her müslümanın da “ma’nen” hicret etmesi gerekmektedir, ancak bu hicretin “maddi” ma’nâ da olması gerekmemektedir.

Hicret, zahiren bir yöreden bir yöreye yerleşmek olduğu gibi, batınen de aklımızda olan eski ve yanlış bilgileri asılları ile değiştirmek de bir hicrettir ve bu en büyük hicrettir.

Gaflet ile yaşanan taşralı hayatından kurtulup “Medeni” olmaya “can Medinesi”ne ulaşmaya çalışmak en makbul hicrettir.

Bir sefer ile, oraya hicret edersen ondan sonraki hayatın da düzene girerek kemalât yolunda hayatını sürdürürsün.

Özet olarak, Hz. Rasulüllah’ın hicreti, “Hakk’tan halka” Rahmet olarak, bizlerin hicreti ise “halktan Hakk’a” kendimizi tanımamız içindir.

Eğer Hakk nasib ederse Mi’rac ile Hicret, kemâl bulduğunda, Hakk o kimseleri de Hz. Rasûlüllah’ın Hicret’i gibi benzer bir şekilde tekrar Hakk’tan halka döndürerek beşeriyyetine risâlet elbisesi giydirip onların arasına hicret ettirir, böylece Hakk’tan halka, halktan Hakk’a olan hicret devam eder gider.

Özet olarak “Hicret”, beşeriyetinden hakikatine dönüştür.

Page 36: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

35

Bunu gerçekleştiremeyenler nefisleriyle birlikte Hakk’tan taşrada çok uzaklarda vahşice bir yaşam içinde olurlar, kravat takıp lüks odalarda ve her türlü lüks ile yaşamak onları bir batın cehaletinden kurtaramaz.

“Gar-ı Sevr”

Sevr mağarası hakikati

Hz. Muhammed (s.a.v.) ile Ebubekir sıddık R.A. Hazretlerinin girdikleri o mağara gizlenebilecek gönül mağarasıdır, orada korkulmaz.

Cenab-ı Hakk; Kur’anı Keriym Tevbe 9/40 ayetinde,

“lâ tahzen innellahe meana”

mealen,

“mahzun olma Allah bizimledir” diyordu.

Allah’ın kendileriyle birlikte, Hz. Rasulüllah da zâtıyla mevcud olduğunu bildirmiştir. Zararlı nefsi güçlerden korunmak için bir müddet “gönül mağarasında” gizlenmek gerekmektedir.

Dışarıda ise, iki aciz varlık onları korumuştur, ki bunların biri örümcek, “yer ehli” diğeri de, güvercin “gök ehli”dir.

Her ne kadar bunlar zahiren “nefs-i emmare” hükmünde iseler de, onlarda bulunan zâti tecelli dolayısıyla zararları değil faydaları olmuştur.

İşte sen de Rabb’ınla gönül mağaranda gizlenirsen ne gök, ne yer ehlinden kimse sana kötülük yapamadığı gibi, yardımcı da olurlar.

“Sevr”in rakkam değeri:

() “se” 500

() “vav” 6

() “rı” 200 = 500 (500+6+200) = 706 eder,

ki bunun da toplamı (7+0+6)=13 tür.

Burada da Hakikat-i Muhammedinin tesiratı açık olarak görülmektedir.

“Küba Mescidi” ve hakikati

Vakti gelince Sevr’den çıkıldı, hicret devam ediyordu, nihayet gelmekte olan yolcular Medine’nin dış taraflarında bulunan “Küba”

Page 37: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

36

köyünden görüldüler ve herkes “talâal bedrü aleynâ.....” diyerek , karşılandılar.

Acaba onlara hakikaten gelenin “bedri münir” (nurlu kamer) ilâhiyat güneşinin yansıtıcısı olduğunu kim bildirmişti?....

İşte sen hicret yolunda medeni olmaya doğru gidersen o nurlu gönül nağmelerini duymaya başlarsın.

Bilindiği gibi “Mescid” secde yeri, ibadethane demektir. Hicret ehlinin ilk yapması lâzım gelen şey, gönlünde bir ibadethane kurmasıdır. Şöyle ki, daha evvelce gönlü her türlü menfaat ve dünyalıkla dolu olduğundan ne zamanı ve ne de mekânı mescid yapmaya imkân vermiyordu.

Belli bir aşamadan sonra bunu anlayarak gönlünden kendine hiç faydası olmayan bir çok şeyleri çıkararak, onlardan boşalan yere de bir mescid yaparak, buna da “Küba” (Kudret Mescidi) demesi, kendisine çok şey kazandıracaktır.

Orada ibadetiyle gücünü daha da arttırarak nefsine hakim olması imkân dahiline girmiş olacaktır.

O “Mescid”in yapılmasında muhacir, ensar ve Hz. Rasûlüllah (s.a.v.) Efendimiz dahi çalışmaktadır. Yani içten ve dıştan gelen yardımcı güçler ve “Hakikati Muhammedi”den gelen yardımla sen de gönül “küba”nı oluşturmaya çalış.

“Küba Mescidi” Medine-i Münevvere’nin ilk zat tecellisi, “Kâ’be”si hükmündedir.

Nasıl ki, Mekke’de “Beytül Atik” (eski/ilk ev)de “Kelime-i Tevhid” zuhura geldi; Medeni Münevvere’de de ilk resmi “Kelime-i Tevhid” “Küba Mescidi”nde telaffuz edildi. Bu yüzden değeri çok yüksek ve Medine’nin “Kâ’be”si hükmündedir.

“Küba” harf değerleri itibariyle;

() “kaf” 100

() “vav” 6

() “be” 2 = 108 (1+0+8) =18 eder,

ki bu mescidin hakikati 18000 alemi toplamış demektir.

“Cum’a Mescidi” hakikati

“Küba”da bir müddet kaldıktan sonra yola çıkan Rasûlüllah az ileride bir yerde “Cum’a Namazı”nın farz olması ile orada da bir mescid yaparak ilk cum’ayı da orada kıldırmıştır.

Bu oluşum ile de “fark’ta cem’i” (çoklukta tekliği) yaşama hakikati faaliyete geçirilmiştir

Page 38: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

37

Bilindiği gibi Mekke devri “ilimlendirme/eğitim” Medine devri ise, hem “tatbikat” ve yine hem de “ilimlendirme/eğitim” hakikatini belirtmektedir. Farzlar daha ziyade bu sürelerde gelmişlerdir.

Bugün yaptığımız yanlışlık, ilim vermeden amel tavsiyesinde bulunmamızdır.

Cuma 16, Mescid 17 sayı değerindedir. Toplarsak (16+17)= 33 sayısı çıkmaktadır, ki bu da sonra yapılacak olan “Mescidi Nebi”nin ilk direk sayısıdır.

“Mescid-i Nebevi”

Medineye girme zamanı gelmiştir. Kafile rebi’ül evvelin 12. Cuma günü Medine şehrine doğru yola çıkar ve Medine’ye girilir. Böylece “Medeni” hayata geçiş başlamış olmaktadır.

Medineliler yani ensarın herbiri Rasûlüllah’ı evlerine davet etmekteydi, fakat o hiçbirini kırmak istemiyordu ve devesinin yularını serbest bıraktı, deve durursa orada bir müddet ikamet edecekti. Yavaş yavaş yürüyen kafilenin önündeki deve nihayet bir yerde durdu ve oturdu ancak az sonra kalkarak, tekrar yürümeye başladı; herkes heyecanlıydı, az sonra deve tekrar bir evin önünde durdu, oturdu ve orada kaldı.

Bu ev Eba Eyyübül Ensari’nin eviydi; bu arada Hz. Rasûlüllah (s.a.v.) deveye hiç müdahale etmemiş, kararı “deveyi yönetene” bırakmış idi.

Devenin ilk durduğu yere Mescidil Nebevi’nin yapılması, ikinci durduğu yerde de kalınması kararlaştırıldı.

Böylece Cenâb-ı Hakk, habibinin mekân yerlerini hayvanların en hayırlılarından olan bir deveden tespit ettirmiş oldu.

Musa (as.)’na ağaçtan konuşan Allah (cc.) Muhammed (s.a.v.) Efendimize de bir hayvandan mekân tespiti yaptırmıştır.

Burada nebati tecelliden, hayvani tecelli daha üstündür.

Ayrıca Hz. Rasûlüllah’a Cenâb-ı Hakk her mertebeden tecelli etmiştir.

“Çakılların konuşması,” maden mertebesinden;

daha sonraları üzerinde hutbe okuduğu “hurma kütüğünün ağlaması,” bitki mertebesinde;

“devenin yer tespiti yapması,” hayvanlık mertebesinden;

“insanlık tasdiği,” insanlık mertebesinden;

“cinlerle konuşması,” cinlik mertebesinden O’na hitabı ve o mertebelerin de O’nu tasdiğidir.

Page 39: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

38

Böylece her mertebedeki varlıkların O’nu tanıması, O’nun âlemlere rahmet olması yönündendir.

Az geriye dönerek bir izah yapmaya çalışalım; şöyle ki, eğer sen de peygamberinin yolundan gidip, O’nun hayatını yaşamak istiyorsan, nefsi benliğinden, “medeniyyet”e hicret etmen gerekecektir; eğer zâten yola çıkmışsan, sana “Medine” şehrine girmenin yollarını göstererek kolaylaştırırlar.

Seni yolda taşıyan, “vücud” devendir.

“Medine”ye girdiğinde devenin ilk çöktüğü yer, “gönül meydanı”dır, ki orada “gönül mescidi”ni kurmalısın.

Daha sonra devenin çöktüğü ve oturup kaldığı evin önü de “sabır evi”dir.

Çünkü Eyyubül Ensari “sabır ile yardımı” ifade etmektedir. Eskilerden beri “Eyyub” ismi “sabır” ile özdeşmiştir.

Nitekim, “Allah sabredenlerle beraberdir.” “Sabreden zafere erer.” “Sabredersen hakikate erersin,” gibi birçok şekilde belirtilen bu güzel haslet ile vasıflanmamız lâzım geldiğini bilmemiz gerekmektedir.

Nihayet “Medine Mescidi” “Mescidi Nebevi”nin inşaatına başlandı, yanına “Hane-i Saadet” inşa ediliyordu.

Bu hadise bize, Kur’ân-ı Keriym Bakara 2/127 Âyetindeki,

“ve iz yerfe’u ibrahimül kavaide minel beyti ve ismailü”

mealen,

“o vakti hatırla ki, hani ibrahim ile ismail beytin duvarlarını yükseltiyorlardı.” oluşumunu hatırlatmaktadır.

Bu Âyet ile bizlere “gönül kâ’be”mizin ( ) “lâ

ilâhe illâ allah” “zat mertebesi” itibariyle yapılmasının gerekliliği bildiriliyorken, “Medine Mescidi”nin yapılmasıyla da gönlümüzde “Hakikati Muhammedi”nin gelişmesini sağlayacak faaliyete geçmesi ile ( ) “muhammedin resul allahü” sırrının

açılacağı mekân bildirilmektedir.

Mekke’de, “Kâ’be-i Muazzama” ( ) “lâ ilâhe illâ

allah”

Medine’de, “Mescidi Nebevi” ( ) “muhammedin resul allahü” dır.

Page 40: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

39

İşte Hakk celle ve alâ Hazretleri “Zâti Zuhuru”nu her mertebesi itibariyle tecelli ettireceği mahalline müstakil bir bayrak “liva-il hamd” (hamd sancağı) vererek “medeniyyet yolunu” yani “kendini tanıma” yolunu bu mahalden açmıştır.

Eğer Hz. Rasûlüllah (s.a.v.) Mekke-i Mükerreme’de kalsa idi ikinci derecede bir ziyaret yeri olacaktı, ki bu da onun şanına yaraşmaz ve sisteme de uygun olmazdı.

Senaryo gereği zâhirde bazı zorlamalar ile “hicret” ettirilmiş ise de, hicret’in mutlak ifadesi, Hz. Allah (cc.)’ın habibine mutlak bir saltanat vermesi için Medineyi seçerek, O’na sancak vermesidir. “Hilâfeti”nin ve “Muhtariyeti”nin tasdiğidir.

Hacc ve Umre’ye gidenler, eğer azıcık dikkat etmişler ise, Medine-i Münevvere de kendilerini “Muhammed (s.a.v.) sevdası” kapladığında, hatırlarında hiç birşey kalmaz. Çünkü orası ( ) “muhammedin resul allahü” dır.

Orada O’nun saltanatı vardır. Orası, O’nun muhabbetiyle o kadar doludur, ki oraya hiç birşey giremez.

Fazla ileriye gitmemek şartıyle söyleyeyim, ki (beni lütfen hoş görün) orada “allah” lâfzı celil dahi sadece ezanlarda, kametlerde, tekbirlerde ve lâfızlarda kalır.

Medine’de “muhammed” isminin tecellisi zâhir, “allah” isminin tecellisi bâtın’dır.

Bu yüzden herşey “muhammed” ismini zikreder. Bu Allah (c.c.)’nin habibine verdiği bir haktır; beşer cinsinden hiçbir insana nasip olmamıştır; çünkü “levlâke levlâk” (eğer sen olmasaydın, olmasaydın) sancağı merkez olan “Medeni” olarak “Medine”de açılmıştır.

Böylece bilinse de, bilinmese de bu böyledir, vesSELÂM.

Buraya mevzu ile ilgili bir şiirimi ilâve ediyorum.

19-06-1990 Salı

Medine

Kaybettim Kendimi (Şiir)

Sardı ufkumu Rasul güneşi, Olmaz diyerek bu halin eşi, Nasıl kalmaz hayal gibi kişi, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Varlığım galiba çıktı benden, Sıyrıldı ruhum burda bedenden,

Page 41: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

40

Şaşkm dolaşırım ne gelir elden, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Yürürüm sokaklarda ben garip, Nefsin bağını yerlere serip, Dünya'yı hemen bir pula verip, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Oldum bu günler bir garip yolcu, Acaba kim hancı kim yolcu, İçimde vardı bir büyük sancı, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Suretim güya benim gibidir, Bilmiyorum kendimi nicedir, Aşk denilen bir güzel hecedir, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Başımda eser sevda yelleri, Coşturur bazan can gönülleri, Bulup Muhammed'i erenleri, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Rasulin pervanesi olarak, Yeni yeni taze can bularak, İçin için buhur gibi yanarak, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Canımın can'ı burdadır burda, Gelmişim canım, güzelim yurda, Ey, canlar can'ı bana buyur'da, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Bu hal ne hâldir yüce keremkâr, İçim sızlıyor yine zari zar, Müflisim kalmadi sermaye kâr, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

Ravzanda nasıl fırtına eser, Seni seven elbet mecnun gezer, Kalmadı bende böylece eser, Kaybettim kendimi Medine'i Münevvere'de.

-------------------

O yüce “Serdar”a “Sultan”a kendi makamında, bu fakirden olsun binlece selat-ü SELÂM.

Page 42: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

41

12-09-2001

Medine-i Münevvere

Şu satırları yazdığım anlarda akşam namazı için ezanı muhammedi okunduğunda kağıt ve kalemi yerine koyup namazı eda etmek için imama uyduğumda birinci rek’atta imam efendi, “el hamd”dan sonra zammı sure yerinde,

Kur’anı Keriym Rahman sûresi 55/46 - 47 Âyetindeki,

“ve limen hafe mekame rabbihi cennetani” “febieyyi alai rabbikü ma tükezzibani” mealen,

“rabbine karşı durmaktan korkan kimseye iki cennet vardır. Öyleyken rabbınızın nimetlerinden hangisini yalanlarsınız.” diye iki rek’atte sonuna kadar okuyarak namazı bitirdi. (17)

(Not: (17) Geniş bilgi isteyenler “Errahman” isimli kitabımıza müracaat edebilir.)

Rabbim imam efendinin dilinden yazdıklarımızı tasdik ettiğini, “hadi bunları inkâr edin,” diyerek, inkâr edebilecekleri, böylece baştan uyarmış olduğunu bildirmekteydi.

Bu güzel hisler içinde gözlerimden yaşlar dökülerek, namazlarımız bittikten sonra kaldığım yerden yazılarıma tekrar devam etmeye başladım. Rabbim kolaylaştırır, ilhamlarını kesmez inşeallah.

13-09-2001

Medine-i Münevvere

Mescidi Nebevi Milâdi 622 tarihinde Efendimiz (s.a.v.)’in de bilfiil çalışmalarıyle inşa edilmiştir. Genişliği 1.050 m 2 ve yüksekliği 3.25 m idi ve bugün yerlerinde beyaz mermer sütunlar olan 33 direği var idi.

Sonradan yapılan 9 genişletme ile bugünkü halini almıştır. Bugünkü genişliği toplam 98.326 m 2 dir ve aynı anda 698.000 kişi namaz kılabilmektedir.

Bu hususta bilgi isteyenler, ilgili kitaplara bakabilirler. Gayemiz bu mekânın zahiri özelliklerini saymak değil, batıni özelliklerini imkân dahilinde dile getirmeye çalışmaktır.

Bugün sütun sayısı 2.014, kubbe sayısı 27, minare sayısı 10 dur.

Page 43: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

42

“Mescidi Nebevi”de bulunan bazı mevkiler

Arka sahifede verilen krokideki yerleri aşağıda verilen numaralar ile takip ederek tanımak mümkün olacaktır.

1. Ağlayan hurma kütüğü. 2. Aişe sütunu. 3. Hz. Lübabe’nin tevbe sütunu. 4. Efendimiz (s.a.v.)’in itikafta iken yanına yataklarını

koydukları “serir/yatak” sütunu. 5. Efendimiz (s.a.v.)’in korumalığını (muharese) yapan

(muharras) sahabelerin beklediği sütun. 6. Efendimiz (s.a.v.) yanında heyetleri kabul ettiği “vüfud/elçi”

sütunu. 7. Efendimiz (s.a.v.)’in teheccüd namazlarını kıldığı

“teheccüd/gece namazı” sütunu. 8. Halen imamın namaz kıldırdığı mihrab. 9. Efendimiz (s.a.v.)’in namaz kıldırdığı mihrab. 10. Halen hutbelerin okunduğu minber. 11. Müezzinlik. 12. İç kapı. 13. İç kapı. 14. Hz. Peygamber (s.a.v.)’in mübarek kabri. 15. Hz. Ebubekir (RA)’ın kabri. 16. Hz. Ömer (RA)’ın kabri. 17. Üzerinde Ahzab suresi 40 ıncı ayet yazılı 1. pencere. 18. Üzerinde Hucurat suresi 3 üncü ayet yazılı 2. pencere. 19. Üzerinde Hucurat suresi 2 incü ayet yazılı 3. pencere. 20. Cibril makamı. 21. Baki kapısı: Baki kabristan çıkışı. “Cennetül Baki.” 22. Cibril Kapısı. 23. Nisa/hanım kapısı. 24. Ashabı Suffa 25. Mihrab (sonradan yapılan) 26. Babüs SELÂM (1 nolu SELÂM giriş kapısı)

Not: Efendimiz, “Kabrim ile evim arası cennet bahçelerinden bir bahçedir,” buyurdukları Ravza-ı Muhatara”, bugün 33 adet beyaz sütunun bulunduğu krokide (o) işaretli alandır.

İçi dolu (@) yuvarlak ile işaretlenen kayısı renkli sütunlar ise, Hz. Peygamber devrinde ilk genişletmede ilâve edilen 21 adet direklerdir.

Page 44: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

43

18-06-1990 Pazartesi

Medine

İhtişam-ı Rasûlüllah-ı gör (Şiir)

Medineye gelen kardeş, Hemen temizlen paklaş, Ravzaya doğru yaklaş, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Yollar dolup taşıyor, Akıl buna şaşıyor, Gayret neler aşıyor, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Bab'üsselâmdan içeri, Nasıldır sevgi mahşeri, Çekiyor kendine beşeri, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Huzura doğru gidince, Ağlanır hep ince ince, Gözün aç vakti gelince, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Varınca o kutlu yere,

Page 45: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

44

Cümlemize aşkını vere, Selam eyle Peygambere, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Acele duanı eyle, Eziyet olmasın gayriye, Yavaşça yürü ileriye, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Selâm gönder ruhuna, Kayda geçer adına, Sebeb olur şefeatına, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Onu ziyaret her zaman, Yaşadığı gün gibidir, Çünkü varlığı ebedidir, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Dolaşıyor ruhu içerde, Sanki zaman asrı saadette, Ey gönül bunları yadette, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Ayrılmak zor o makamdan, Nasıl çıkılır huzurdan, Canları aşk ile kavuran, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Cennet bahçesi beyaz direkli, Ümmetinin hepsi yürekli, Bunu yaşamak cidden gerekli, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Minberin zinetlerle bezenmiş, Ustalar yaparken özenmiş, Emsalsiz bir hünermiş, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Eshab'ı suffa okur yerinde, Öyle olmak varmış kaderinde, Ne varsa çıkardılar derinde, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Cibril kapısıda yukarda, Aşık dururmu bir kararda, Dostlar kalmayalım zararda, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Page 46: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

45

Kimi siyah kimi beyaz, Kimi dua kimi niyaz, Kimi neş'e duyar kimi haz, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Kimi ağlar gözü yaşlı, Kimi genç ihtiyar yaşlı, Hepsi'de akıllı başlı, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Dalga dalga içerde sevgi, Bu hale sebeb neydi neydi, İnsan baş koyup gönül eğdi, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Kimi Kur'an okur sessizce, Kimi yaş döker gizlice, Rasulu düşünürken yalnızca, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Doldukça dolunca harem, Ne sırlar açılır mahrem, Kerem ediyor Nebi kerem, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Ezan okununca ümmete, Gelir cemaat gayrete, Nasıl varılmaz hayrete, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

Bu hâl söze gelmez kat'iyyen, Mahrum olursun ebediyyen, İstiyorsan dünya gözüynen, İhtişam'ı Rasulullah'ı gör Muhteşem Rasulullah'ı gör.

-------------------

Aciz olarak belirtmeye çalıştığımız yukarıda ifadeler çok yeter-sizdir. Mescidi Nebevi’nin şu andaki zahir halini dahi anlatmak adeta imkânsızdır; daha iyi anlaşılması için kişinin mutlaka kendinin gelip görmesi lâzımdır.

“Mescidi Nebevi”nin diğer bazı özellikleri

Orta yerinde göğe açılan 2 hava boşluğu vardır altışar adet açılır kapanır şemsiyeler ile gölge temin edilmektedir. Çok muazzam ses ve soğutma sistemi vardır.

Page 47: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

46

Dünyada Ka’be’den sonra bu büyüklük ve yükseklikte bir eşi daha yapılabilecek bir mekân tasavvur etmek mümkün değildir.

Biz yine kısaca özelliklerine temas etmeye çalışalım.

“Mescidi Nebevi”nin sayı değeri 13 tür.

Bilindiği gibi Hz. Rasûlüllah (s.a.v.)’ın doğum tarihi 571 toplandığında (5+7+1) = 13 tür.

Hakka yürüme tarihi 634 yine toplandığında (6+3+4) = 13 tür.

İlgili o kadar çok hadise ve oluşumlar vardır ki, hayret etmemek mümkün değildir; mevzumuzla ilgili yerlerde belirtmeye çalışıyoruz.

Peki 13 ün aslı nedir? diye sorarsan şudur: Bilindiği gibi “Ahadiyyet”in başında olan ()“elif” harfi iki (2) bölümden

meydana gelmiştir. Bunların biri 5 bölüm, ikincisi ise 7 bölümdür. Toplandığında 12 bölüm eder.

Her bölüm bir mertebeyi ifade etmektedir. 5 bölüm “Hazret” mertebelerini, 7 bölüm de “nefis” mertebelerini ifade etmektedir.

Bu ()“elif” çok değerli elif’tir. Zâhir ve bâtın yönden

harflerin başbuğudur. “Ahad”, “Allah”, “Ahmed”, “Adem”, “İnsan” hep bu ()“elif” ile başlayarak yazılır ve bu isimlerde

()“elif”in bütün hakikatleri mevcuttur.

İşte bütün bu mertebeleri batından zahire çıkararak, yaşam sahnesinde onlara “ayna” olarak yansıtan ve kemâliyle zuhur etmelerini sağlayan ilk “İnsanı Kamil”, “Peygamber”, “Rasul”, “Nebi”, “Veli”, “Âlemlerin Sultanı” bütün bu mertebeleri zahir ve batın kendisinde toplayan “Muhammed Mustafa” (s.a.v.) Efendimiz ile sayı 13 olmaktadır.

Böylece ()“elif” harfi 12’si zahir 1’i batın olmak üzere 13

makam yani 13 noktadan meydana gelmektedir.

Batılıların uğursuz dedikleri, gerçekten de onlar için uğursuz olan bu sayı müslümanlar için son derece uğurlu ve değerlidir.

Batılılarca çok değer verilen İstanbul 1453 te alınmıştır; sayı değerleri toplandığında yine (1+4+5+3) =13 tür.

13-09-2001

Medine-i Mükerreme

Ravza-i Mutahhara

Page 48: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

47

Bu sayı Hz. Rasûllüllah (s.a.v.)’e has bir sayıdır. Ayrı bir yönden de baktığımızda 13 ü kendi içinde toplarsak 4 eder ki, bu da İslâm’ın simge sayısıdır, o halde 13 = 4 ve 4 = 13 olur.

Kur’anda 13 yerde “fakr” kelimesi geçmektedir. Bilindiği gibi efendimiz birçok hadislerinde fakirlikle iftihar ettiğini bildirmiştir. “Sevr”in da sayı değeri 13 tür.

113 Sûrenin başında “besmele-i şerif” vardır. Bu şu demektir, ki 113 ün önündeki 1 i ileriye alırsak, ki o “Ahadiyyet”tir; böylece “Ahadiyyet”e 13 ün “ayna” olup, onun bütün özelliklerini ortaya çıkaran “Ahmed” olduğunu; “Ahad”ın bâtın ve bir () “mim”

ilâvesiyle “Ahmed”in zâhir olduğunu anlamamız zor olmayacaktır.

İşte bu yüzden 114 Sûreden sadece 1 nin başına besmele gelmemiştir. O besmele ise, “Neml Sûresi”nin 30. Âyetinde yer almıştır.

113 sayısının başındaki 1 i alıp 30 ilâve ediver, o zaman 31 olur; tersine çevirirsen yine ulaşacağın sayı 13 tür.

İşte bütün bu gerçeklerden yola çıkarak “Ahmed”in Hakk’ın indinde niye bu kadar çok değeri olduğunu ve habiblik ile vasfedildiğini düşün de hürmetini, saygını ona göre göster.

“Mescidi Nebevi” ilk yapıldığında 33 direği olduğu ilgili kitaplarda belirtilmektedir. Bunu azıcık incelersek şunları görebiliriz.

3 ü 3 ile (3+3) toplarsak 6 eder, ki bu da imanın şartıdır.

6 dan 1 i çıkarırsak 5 eder, ki İslam’ın şartıdır, ki birincisi “kelime-i şehadet”tir.

33 ün birinci 3 ü, genel anlamda hadiseleri “ilmel yakiyn”, “aynel yakiyn”, “hakkel yakiyn” ma’nâ da idrak etmektir.

33 ün ikinci 3 ü, “mevâlidi selâse” yani (üç doğurgan), ki bunlar “maden”, “nebat”, “hayvan” olduğunu anlamamız zor olmayacaktır.

Ayrıca cennet ehli erkeklerin de 33 yaşlarında olacakları bildirilmiştir. Efendimiz kendisi de, orasının cennet bahçesi olduğunu bildirmiştir.

Yüz ölçümünün o dönemde 1050 m2 olması da bu hakikatleri destekler hükmündedir; çünkü toplarsak (1+0+5+0) = 6 eder, ki hangi yönden bakılsa gerek harf, gerek rakkam, gerek zâhir, gerek bâtın bütün sistemleriyle mutlak bir uyum sağlanmaktadır.

Aslında mezuumuz bu tür araştırma yapmak olmadığından çok belirgin olanlarını ifade etmeye çalışıyoruz. Daha derinlemesine araştırma yapıldığında hayretimizin ne kadar çok artacağı ortadadır.

Page 49: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

48

“Mescidi Nebevi”nin içinde kıble istikametinde 6 sıra beyaz mermer sütun bulunmaktadır ve bunların aralarında 5 boşluk vardır. Kıbleyi arkamıza alarak içerde “Mescidi Nebevi”ye karşı durduğumuzda 1 inci boşlukta Efendimizin Hz. Ebubekir Sıddık ve Hz. Ömer (RA)’ın etraf ve üstü kapalı kabirlerinin bulunduğu yerini görürüz. Sağdan sola doğru bu mekân dışa kapalı özel haller dışında içeriye girmeye izin yoktur.

İşte bu makam medine şehrindeki “Makamı Mahmud”dur.

İkinci (2.) direkler arasındaki boşluk ise, “zat cenneti”dir, zatiyyun’a hastır.

Üçüncü (3.) direkler arasındaki boşluk ise, “sıfat cenneti”dir. Burası ise, sıfatıyyun’a mahsustur.

Dördüncü (4.) direkler arası boşluk ise, “esma cenneti”dir, esmaiyyun’a mahsustur.

Beşinci (5.) direkler arası boşluk ise, “ef’al cenneti”dir, ef’aliyyun’a mahsustur.

Bu cennetler, “Rahman Suresi”nde bildirilen tevhid cennetleridir. Amel ve fi’il cennetleri değildir. (17)

Not : (17) Bu hususta daha geniş bilgi isteyenler “errahman” isimli kitabımıza bakabilirler.)

Şimdi verilen krokiden takip ederek sıra ile “Mescidi Nebevi”nin diğer özel mahallerini ( ) “muhammedin Rasûl

allahü” hükmü gereği ( ) “lâ ilâhe illâ allah”

“Kelime-i Tevhid’in zuhuru ile anlamaya çalışalım. Çünkü bütün bu mahallerde “Kelime-i Tevhid’in zuhur hakikatleri mevcuttur.

1. Ağlayan Hurma kütüğü

Mescid’de önceleri minber yoktu, Efendimiz bir hurma kütüğüne yaslanarak cema’ate hitap ederdi. Daha sonra üç (3) basamaklı bir minber yapıldı ve peygamberimiz hutbelerini bu minberde iradetti.

Minberin üç (3) basamaklı olması “ilmel yakiyn”, “aynel yakiyn”, “hakkel yakiyn” ilimlerinin menbaı ve zuhur yeri olmasındandır.

Bu sırada bir de mu’cize meydana geldi, şöyle ki, Efendimiz bir cum’a günü hutbesini bu minberden iradetmeye başlayınca daha önce dayanarak hutbe okuduğu hurma kütüğünün peygamberimizden ayrı kaldığı için yavrusundan ayrı kalan bir devenin feryadı gibi inlemeye başladığı duyuldu, görüldü. Bunun üzerine Peygamberimiz minberden inerek bu hurma kütüğünü kuçaklayıp okşadı ve kütüğün inlemesi kesildi.

Page 50: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

49

Peygamberimiz (s.a.v.), “Eğer ben onu kucaklamamış olsaydım kıyamet gününe kadar hep böyle inleyip duracaktı,” buyurdu. (18)

Not : (18) İbn-i Mace 1-5-454)

O kütük daha sonra Peygamberimizin emriyle yerinden alınıp minberin altına defnoldu.

Hurma bilindiği gibi bir meyvedir, onun ağacı da bitkidir, eskiler “nebat” derler. Nebatlarla insanlar çok iç içe olan varlıklardır.

Namazlarımızda “kıyamda” (ayakta) durduğumuz bölüm onlarla ilgilidir. Onlar bir ömür boyu hakkın huzurunda ayakta durmaktadırlar ve ibadetlerine böylece devam etmektedirler; hiç birşey istemeden hep verirler. Hurma, “kesrette vahdeti” (çoklukta birliği) ifade etmektedir.

Bilindiği gibi, Hz. Meryem hamileliği anlaşılınca şehrin kenarına çıkmış orada bulunan kurumuş bir hurma kütüğünün yanında ikamete başlamıştır. O hurma kütüğü, kuru olduğu halde yeşerip, hurma vermiştir. Hurmalardan yiyerek, aşağıdan kaynayan pınardan da su içerek, o günlerini böylece tamamlanmıştır.

Bütün varlıklar insan’a aşık oldukları gibi, onlar da insan’a aşıktırlar, çünkü mi’rac sebebleridir. Hele Efendimizin yakınlarında olan bir varlığın ondan uzak kalması zor bir hâdisedir. İşte bu yüzden hurma kütüğü az kenarda dahi bu ayrılığa tahammül edemeyip, inlemeye başlamıştır.

Ey gönül dostum ondan uzak kalmaya bizlerin gönlü nasıl razı olur. Hiç olmazsa hurma kütüğü kadar ol da ağla, inle Peygamberinin sevgisini sahip ol, gaflette kalma. O makamda bitkilere dahi bir şahsiyet tanınmıştır.

2. Hz. Aişe sütunu

Aişe (iaşe) sütunu, zahir ve batın her türlü rızkın mahalli, üretim sahası. Kendisinin islami ilimlerin eğitiminde büyük gayreti olmuştur. Ayrıca o makamda hanımların da yeri olduğunu belirtir. Nefsi küllün dahi orada tecellisi vardır.

3. Hz. Lübabe’nin tevbe sütunu

Ebu Lübabe, Medine’li ensarın ileri gelenlerinden idi. Birçok savaşa katıldığı gibi “Uhud Savaşı”na da katıldı. “Beni Kuzayr”a muhasarasında onun müttefiki ve komşuları olan yahudiler Ebu Lübabe’nin yanlarına gönderilmesini istediler ve kendisini bir kurtarıcı gibi karşıladılar.

Ebu Lübabe onlara kumandan Sa’d b. Muaz’ın hükmüne boyun eğmelerini ve teslim olmalarını tavsiye etti. Bunun kılıçtan geçirilmek demek olduğunu anlatmak için de eliyle boğazını işaret etti.

Page 51: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

50

Fakat daha sonra pişman oldu ve bu davranışıyle Allah’a ve Rasulüne ihanet ettiğini düşünerek, Hz. Peygamber’in yanına uğramadan mescid’e gidip, kendisini bir direğe bağlattı. Affedildiğine dair ayet nazil oluncaya ve bizzat Hz. Peygamber tarafından çözülünceye kadar bir hafta yiyip içmeden direğe bağlı olarak kaldı. Sonraları bu direk “üstüvanet’t tevbe” (tevbe direği) diye anıldı.

Ebu Lübabe (RA)’nın düştüğü bu hata ile ilgili olarak Kur’anı Keriym Enfal suresi 8/27 ayeti,

“ya eyyühelleziyne amenu la tehunullahe ver resule

ve tehunu emanatiküm ve entüm ta’lemune”

mealen,

“ey iman edenler Allah’a ve rasulüne hainlik etmeyin. Bile bile aranızdaki emanetlere de hainlik etmeyin.” nazil oldu.

Durum Rasulüllah’a arz edildi. Peygamberimiz, “eğer doğruca yanıma gelseydi, bağışlanmasını Allahu Teala’dan dilerdim. Madem ki o kendisini bağlatmış artık Allahu Teala tevbesini kabul edinceye kadar onu bulunduğu yerde bırakırım,” buyurdu.

Ebu Lübabe (RA) bu şekilde direğe bağlı olarak bir hafta kaldı. Ancak her namaz vaktinde bağları çözülür, namazını kıldıktan sonra yine direğe bağlanırdı.

Nihayet Peygamberimizin hanımı Ümmü Seleme’nin evinde bulunduğu bir sırada vahiy geldi, Rasûlüllah gülmeye başladı.

Ümmü Seleme, “Niçin gülüyorsun Ya Rasulüllah?” dedi.

Peygamberimiz, “Ebu Lübabe’nin tevbesi kabul oldu,” buyurdu.

Rasulüllah’ın müsaadesi üzerine Ümmü Seleme odasının kapısına dikildi, mescidde bulunan Ebu Lübabe’ye, “Seni müjdelerim, Allah senin tevbeni kabul buyurdu,” diyerek, müjdeyi ulaştırdı.

Ashab onu bağlı olduğu direkten çözüp, salıvermek için koşuştular. Ebu Lübabe, “Hayır vallahi beni Rasulüllah eli ile salıvermedikçe bağlandığım direkten ayrılmam,” dedi.

Peygamberimiz sabah namazına giderken yanına uğrayıp salıverdi.

Page 52: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

51

Ebu Lübabe “Mescid-i Dırar”ın yapımına da yardımda bulundu, ancak bu konu da herhangi bir ithama uğramadı. (20)

(Not : (20) Bu hususta geniş bilgi sahabenin hayat hikâyelerini yazan kitaplarda mevcuttur, arzu eden araştırabilir.)

Ebu Lübabe hadisesi seyri süluk yolunda çok önemli bir oluşumdur. Düşünmeden yapılan küçük bir hatanın bile ne kadar büyük, kişiye yakışmayan birşey olduğunu ve ancak çok samimi bir tevbe ve pişmanlıkla bu sorumluluktan kurtulma imkanı olduğu, başka yolunun olmadığını açıkça ifade etmektedir.

Ya hatasında israr edenlerin hali nice olacaktır, tek yol helalleşmek ve özür dilemek, gönül kapısını tekrar açtırmaktır.

Bu “tevbe-i nasuh”tur. Bir daha tekrar etmemek üzere biatını yenilemektir.

İşte bu hata “Kelime-i Tevhid”e karşı yapılan hatadır, özür dilemek de ancak onadır.

“Mescidi Nebevi”de bir sütun bu hakikati her dem canlı tutmak için hadisenin olduğu günden beri ayakta durmakta ve idraklerde yaşatmaktadır. Bu meseleyi çok iyi anlamamız gerekmektedir.

4. Serir sütunu

Efendimiz (s.a.v.) itikafta iken yanına yataklarını koydukları sütun.

İtikaf, dünya işlerinden belirli bir süre uzaklaşıp o süre içerisinde zikir ve daha çok ibadetlerle meşgul olarak Hakk’ta fani olmaktır, “vahdet”tir.

Yatakları demek, kendini teslim ettiği “Rahmeti İlahiyye” demektir.

Özel rahmeti ilahiyye’nin simgesi o direktir. Böylece dikkatimiz bu hakikate çekilmek istenmiştir.

5. Muharras sütunu

Efendimiz (s.a.v.)’ın korumalığını yapan sahabelerin beklediği sutundur.

“Kelime-i Tevhid”in ve “Hakikati Muhammedi”nin zahir ve batın korunmasının lazım geldiğini belirten sütundur.

6. Vüfud sütunu

Efendimiz (s.a.v.)’ın yanında heyetleri kabul ettiği sütun.

Her bir heyet ziyaret ettiği yere ayrı bir ziyaret sebebi ile gelir; Hz. Muhammed’e ise, daha ziyade özel olarak “Hakikati Muhammedi” yönünden bilgi almak için gelinir, işte bu oluşumun ifadesi o direk ile belirlenmiştir.

Page 53: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

52

7. Teheccüd sütunu

Efendimiz (s.a.v.)’ın teheccüd namazını kıldığı sütun.

Kur’anı Keriym İsra suresi 17/79 ayetinde,

“ve minel leyli fetehecced bihi nafileten leke

asa en yeb’aseke rabbüke mekamen mahmude”

mealen,

“gecenin bir vakti kalk senin için nafile hükmünde olan teheccüd namazını kıl

umulur ki rabbın seni makamı mahmuda çıkarır.” ayetinin tahakkuk ve tatbikat mahallidir.

8. Halen imamın namaz kıldırğı mihrab

“Hakikati Muhammediyye”nin bugünkü zahiri ve vekalet yeri

9. Efendimiz (s.a.v.)’in namaz kıldırdığı mihrab

“Makamı Muhammedi”, bütün alemlerin ve varlıkların durduğu makam. “İmamül Mübin” (Önde olan imam).

“Kelime-i Tevhid’in risalet dilinden izah, ilan ve şerh edildiği yer; Ka’be’den sonra ibadet hakkında en ulvi yer.

10. Halen hutbelerin okunduğu minber

“Hakikati Muhammedi”nin yaşanan zaman içerisinde zamanın icaplarına ve aslını bozmadan hakikatlerinin açılıp yenilendiği ve tekrarlandığı yer.

11. Müezzinlik

Uluhiyyet mertebesinin Muhammediyyet mertebesinden açık il3anı.

Yine aynı mahalden Muhammediyyet mertebesinin de bütün âlemlere olan ilânıdır.

12. İç kapı

Cemeate içerideki dönüşümleri sağlayan geçit. Bu Hakk yolcularının kendi içindeki nefis mertebeleri düzeyinden dönüşümleridir.

13. İç kapı

Page 54: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

53

Diğerinin az yanında olan bu iç geçit Hakk yolcularının kendi iç bünyelerinde, Hazret mertebelerine geçişlerini göstermektedir.

14. Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimizin kabri

“Makam-ı Mahmud”un içindeki merkez nokta, işaret yeri, âlemin kalbi, Sûret-i Rasûllüllah’ın makamın son görüldüğü yer. Sukûnet deryası, İlâhi tecelligâh, aşıkların maşuku, ümitsizlerin ümidi, ariflerin marufu.

6.10.1982

Medine-i Münevver Bir gün denildi esselat Resule, Kılındı namazı hep fert ile, Acı çöktü bütün gönüllere, Sen o günleri hatırlıyor musun? O’na mekân oldu yattığı yer, Sûrettir orda yatan kulak ver. Ma’nâ da sırlar vardır ona er, Sen o sırları biliyor musun? Gerçi sûretin durur toprakta, Seni ihata etmiş bu babda. Bunlar hep mecazdır hakikatte, Sen o mecazı biliyor musun? Toprağın sarması muhaldir seni, Ne olursa olsun kabrin eni, Dar gelir yer, alamaz sineni, Sen o sineyi biliyor musun? Bu varlık senin çün var oldu. Bütün âlem de senden medfundu. Bu öyle bir ilâhi oyundu, O oyunu oynayabiliyor musun? Bu işler belirlendi ezelde, Neler vardır bilsen o güzelde. Bazen şarkı bazen gazelde, Sen o sırları duyabiliyor musun?

15. Hz. Ebubekir Sıddık (R.A.)’ın kabri

Sıddıkıyyet makamı, şeksiz şüphesiz, akıl yürütmeden her ne olursa olsun kabul ve tasdik makamı.

Page 55: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

54

Yanına geldi sevdiği sıddık, Daha sonra Ömer’ul Faruk. Kalmadı arada hiç ayrılık, Onların yattığı yeri biliyor musun?

16. Hz. Ömer’ül Faruk (R.A.)’ın kabri

Hz. Ömer’in bilindiği gibi lâkabı “Faruk” fark edici, (ayırıcı) demektir. Yine bilindiği gibi Kur’an-ı Keriym’in de bir ismi ayırıcı manasında “Fürkan”dır.

Yani zat’ın bütün özelliklerini “sıfat”, “esma”, “ef’al” mertebelerinde en güzel şekilde açıklayan demektir.

İşte bu iki mertebe Hz. Rasûllüllah (s.a.v.) efendimize hayatlarında çok yakın oldukları gibi mematlarında da, yani yaşam sonrası hayatlarında da çok yakındırlar.

Yani, Makamı İlâh-i ve Makamı Muhammedi’nin şeksiz şüphesiz tasdiği batın, her yönden bu tasdik halen dahi devam etmektedir.

Hz. Ebubekir Sıddık bu tasdiği yapmış, bu mertebenin temsilcisi olmuştur.

Bu tasdikten sonra, Makamı İlâh-i ve Makamı Muhammedi’nin şeksiz şüphesiz tatbikatta açılması izahı gerekecekti.

İşte Hz. Ömer (r.a.)’da bu açılımın simgesi olmuştu.

Bir yeniliğin oluşması için evvela çevreden tasdik, sonra da onun izâhı, yani özelliklerinin tatbikatla açıklanması gerekmektedir.

Gerçek ise kabul görür, değilse unutulur gidilir.

“Sıddıkiyyet” ve “Farukiyyet” kısaca bunlardır.

Mevzuu olmadığı halde, ama yeri gelmişken Hz. Rasûlüllah’ın diğer “iki dostu ve akrabası” halifesinin Hz. Osman ve Hz. Ali (r.a.)’ın da niçin orada yanlarında olmadıklarını anlamağa çalışalım.

Bilindiği gibi Hz. Osman (r.a.)’ın lâkabı “zinnureyn”, efendimizin iki kızıyla evlendiği için “iki nurlu” demektir ve kendisinin bilhassa yakınlarına karşı çok şevkatli olduğu söylenir.

Eğer bu iki nurlu ve şefkatli insan Hz. Rasulüllah’ın kabri şeriflerine konsa idi kendisinden “zinnureyn” lâkabının alınması gerekecekti, çünkü orada sadece “Nuru Muhammedi” hakimdir, oraya başka nur giremez.

Hal böyle olunca O’na yani Hz. Osman (r.a.)’a ayrı bir mekân gerekmekteydi. Defnedildiği yer de “cennet”tir, “cennet-ül baki” kabristanı.

Page 56: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

55

İşte böylece hem orada yatanlara, hem de orayı ziyaret edip dolaşanlara olmak üzere “iki nuru” fayda sağlamaktadır. Allah onlarda razı olsun.

Hz. Ali (r.a.) (K.A.V.) efendimize gelince onun hali diğerlerinden biraz farklı olarak, varlığı Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.) efendimize benzemektedir.

Şöyle ki: Zat-ı İlahiyye, Mekke-i Mükerreme şehrini kendine saltanat yeri yapmıştır. ( ) “lâ ilâhe illâ allah”

Tevhid bayrağı orada asılıdır. Makam’ı oradadır.

( ) “lâ ilâhe illâ allah” Kelime-i Tevhid’in şerh

ve çözüm yeri olan Medine-i Münevvere’de ise ( ) “muhammedin resul allahü”ın “Hamd” bayrağı asılıdır. Makam’ı orasıdır.

İşte Hz.Ali (r.a.) (K.A.V.) efendimiz de ( ) “muhammedin Rasûl allahü” bayrağını en güzel şekilde hem kendi varlığında, hem de alemde şerh ve çözüme kavuşturduğundan ona da ayrı bir saltanat yeri lâzım geldiğinden kabri şerifleri Irak sınırları içinde “Necef” denilen yerdedir ve burası da onun Ali Veliyuullah “Seyyidlik” bayrağının asıldığı yer olan onun makamıdır.

“Necef” sayı değeri itibariyle,

() “nun” 50

() “cim” 3

() “fe” 80 = 113 / (5+8) 13 tür.

Görüldüğü gibi Hz. Rasûlüllah (s.a.v.) Efendimizin şifre ve hakikatlerinin çözüm makamı olduğu belirtilmekte geriye kalan 3 ise, üç (3) mertebeden yayın yapıldığını “ilmel yakiyn”, “aynel yakiyn”, “hakkel yakiyn” olduğunu bildirmektedir.

Bu sayı değerinde küçük bir uygulama daha yapmak istedim, çıkacak sayı değerinin kısacık izahını ilerdeki sayfalarda yapmaya çalışacağım.

() “nun” 50

() “cim” 3 = 53 eder, ki bu sayı bizimle ilgili bir şifre

sayıdır.

Page 57: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

56

Nasıl ki, Hz. Rasûlüllah (s.a.v.) Mekke-i Mükerremede kalsa idi ikinci derecede bir ziyaret yeri olacak idi.

Bu hakikate binaen Hz. Ali (k.a.v.) de Medine-i Münevvere’de kalsa idi nezaketen kendi bayrağını açamayacak ve velâyeti gizli kalacaktı. İşte bu oluşum gereği onun lâkabı “Keremullahu veche” Allah ona her yönden ikramda bulundu ve bu ikram Mekke-i Mükerreme’den yani Mertebe-i Uluhiyyet’ten verildi ve Hz. Rasûlüllah (s.a.v.)’ın “Kevser gölü” ve ırmağının hakikati ondan akmaya başladı, halen de devam etmekte ve kıyamete kadar da devam edecektir. (21)

(Not : (21) Bu hususta mübarek geceler ve bayramlar adlı kıtabimzda da bilgiler vardır.)

17. Üzerinde Ahzab suresi 40. ayet yazılı 1. pencere

18. Üzerinde Hucerat suresi 3. ayet yazılı 2. pencere

19. Üzerinde Hucerat suresi 2. ayet yazılı 3. pencere

20. Cibril Makamı

Orada Cibril (a.s.)’a da bir makam vermeden olmazdı. Onun makamı girip çıktığı yer diye belirtilen “Baki” kapısına doğru sağ tarafta yukarıda bir penceredir.

Makamı Uluhiyyet’ten, Makamı Muhammediyye’ye olan hitaplar oradan böylece akmakta idi. Esasen onlar kesilmiş de değildir.

21. Baki kapısı

Bu kapı hakkında “Bab’üs SELÂM” (SELÂMet kapısı) ile birlikte bilgi vermeye çalışacağız.

22. Cibril kapısı

Az yukarıda Cibril As. makamından bahsedilmişti. Burada ise, “kapısından” bahsedilmektedir. O hazretin giriş çıkışına engel her hangi birşey yoktur. Kapılara ancak kütle, madde varlıklı olanların ihtiyacı vardır.

İşte bundan anlaşılıyor, ki her hangi bir “ümmeti muhammed” gerçek hakikatleri idrak etmiş ise ve bunları bazı kabiliyetli kimselere ulaştırıyorsa o insanlar arasında “mertebe-i cebrailiyyet”in temsilcisi sayılırlar.

İşte o kapı bu neş’ede olan insanların kapısıdır ve hemen önünde “Eshabı Suffa”nın makamı vardır, yani eğitim mahallidir.

Gönlüne gelen gerçek Hakk bilgisi “cebrailiyyet mertebesi”nden de gelir. İşte sana gelen o bilgileri sen de bir başkasına doğru olarak aktarabilirsen o hususta sende de “mertebe-i cibrillik” faaliyete geçmiş olur. Böylece gönül ravzana girdiğinde o kapı senin “cibril kapısı” olur.

Page 58: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

57

23. Nisa/kadın kapısı

Bu kapı cibril kapısının hemen yanındaki kapıdır. Bugün kadınlar o kapıdan giremiyor. Kapı girişleri arka taraftaki büyük kapılardandır. Herhalde evvelce hanımları oradan kabul ettikleri için o kapının ismi “nisa kapısı” olarak kalmış.

Bugün için düşündüğümüzde kadın nefsi küll’ün temsilcisi olduğundan, efendimizde hem aklı küll’ü, hem de nefsi küll’ü temsil ettiğinden tabii ki, orada nefsi küll’e de bir makam verilmesi lazım gelecekti. İşte bu kapı da nefsi küll bilgilerinin girip çıktığı seyr kapısıdır.

14-09-2001

Medine-i Münevvere

Mescidi Nebevi

24. Eshab-ı Suffa

Yanları açık üstü kapalı mahallere bilindiği gibi halen daha “sofa” tabir edilir. “Eshab”, sahibler demek olduğundan “sofa” da, kalan dostlar demektir.

Bu kimseler ortalama 250 kişi, zaman zaman da 400 kişiye kadar çıkarlar, orada kalırlar, devamlı eğitim ile uğraşırlarmış. Burası İslamiyyetin ilk üniversitesi olmuştur. İslamiyyet genişledikçe, yeni yeni beldeler alındıkça Efendimiz onları, oralara ya kadı veya vali tayin ederek, gittikleri yerde İslami eğitimi sürdürmüşlerdir.

İşte şimdi şu anda aynı mekânda şu satırları kağıda dökerken birden kendimi “Eshabı suffa” gibi zannettim. Allah (c.c.) onlardan razı olsun.

Dini Mübini İslam’ın bilgileri onların fedakerane çalışmalarıyla bu günlere ulaşmıştır.

Bir bakıma “sufi” kelimesi de buradan türemiştir diyebiliriz, çünkü çok mütevazi ve mütteki olarak hayatlarını sürdürüyorlardı. Ravza-i Mutaharra’nın içindeki bu bölüm Hakikati Muhammedi ilminin toplanıp dağıtıldığı, geliştirildiği, uygulandığı yerdir.

25. Mihrab

Şu anda imam efendinin namaz kıldırmadığı rastgelen mü’minin önünde durabileceği bir ziyaret yeridir. Sonradan gelen idareciler, “biz Hz. Peygamberin makamında namaz kıldıramayız,” diyerek o mihrabı yaptırarak orada imamlık yapmışlardır, tarihi bir ziyaret yeridir ve o mihrabın önündeki direk, cennet bahçesinin 33 direğinden sonra sarı çiçekli 20 direğin daha ilavesiyle 53 üncü direk olmaktadır. (Krokide işaretlidir)

Page 59: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

58

Medine-i Münevverede ilk günlerden itibaren Rabbı’ma acaba burada da bize ait bir işaret, sembol var mıdır diye niyazda ve araştırmalarda bulunuyorken, nihayet o Mihrab’ın önündeki direk, sanki burası, burası diyordu.

Evet gerek sayı hesabı, gerek konumu itibarıyla o direk gönlümüze yakın geldi. “Allahu a’lem” (Allah daha iyisini bilir.)

Tabii ki o direkte diğerleri gibi herkesindir. Biz zahirine değil batınına bakmaktayız.

Ayrıca Ka’be-i Muazzama’da bulunan “Bab’ül Feth” ile “Bab’ül Umre” arasındaki 53 nolu “Kehribarı babı şami” (elektrikli kapı) yani yürüyen merdivenli kapıda da manen şifremiz vardır. (22)

(Not: (22) Bu hususta geniş bilgi (Terzi Baba) isimli kitabımızda vardır.)

26. Bab-üs Selâm

“Selâm”, selâmet, saadet kapısı. Burası krokide (26) fakat “Ravza-ı Mutahhara” Mescidi Nebevi’nin 1 no.lu kapısıdır.

Tam karşısına isabet eden kapı (41) nolu “Baki” kapısıdır ve ikisinin arası oldukça geniş uzun bir yol “koridor”dur ve sonuna doğru gelindiğinde Efendimiz (s.a.v.)’in önünden geçilmektedir.

Kur’anı Keriym Yunus suresi 10/25 ayetinde,

“vallahü yed’u ila daris SELÂMi

ve yehdiy men yeşaü ila sıratın müstekiymin”

mealen,

“Allah SELÂMet yurdu cennete çağırır ve dilediğini doğru yola iletir.” ayetinin bahsettiği dünyadaki “SELÂMet yurdu” Ravza-ı Mutahhara’dır ve oraya da 1 nolu kapı olan “babüs SELÂM”dan girilir.

Gerçi Ravzanın bugünkü haliyle 42 kapısı vardır; hepsinden de içeriye girilir amma 1 inci “bab’üs SELÂM”dan (SELÂM kapısından) girerek, o koridoru bir defa olsun irfaniyetle geçmek gerekir, Hakk’a giden yol “sıratı müstakiym”, “sıratullah”tır.

Şöyle ki, o mübarek koridorun kapıdan girip az yukarıda bahsedilen mihraba kadar olan kısmı “Sıratı Müstakim” bölümüdür, yani “ettur-u seba” (yedi tur) 7 nefis mertebeleridir.

Page 60: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

59

Ondan sonra dışarıya çıkıncaya kadar da “sıratullah” “Hazarat-ı Hamse” (beş hazret mertebesi) ve “Mi’rac” yoludur.

Cennet bahçesinin içinden geçen bir bölüm, bu dünyada Ka’be-i Muazzama tarafından sonra yapılan en mühim ibadet ve ziyaret yeridir.

Beyaz direkler, ki sanki onlar ma’nâ âlemine yükselmeğe hazır, gök vasıtaları gibidir.

Onların birinci (1.) bölümüne geldiğinde,

Kur’anı Keriym Fecr suresi 89/29-30 ayetindeki,

“fedhuliy fiy ibadiy”

“vedhuliy cennetiy”

mealen,

“Benim has kullarımın arasına gir, onlarla birlikte benim zat cennetlerime dahil ol” müjdesini duyar gibi olursun.

Burası “Tevhidi ef’al” cennetidir.

Az ilerlediğinizde ikinci bölüm beyaz direkler arasına gelirsin, ki burası da “Tevhidi esma” cennetidir.

Ef’al cennetinde, bütün fiillerin Hakk’ın fiili olduğunu, ancak “Hakikati Muhammedi” kanalıyla zuhura çıktığını idrak etmiş olursun.

Esma cennetinde, hangi isimle vasfedilmiş olursa olsun bütün isimlerin Hakk’ın isimleri olduğu ancak cami ismi olan “Hakikati Muhammedi” kanalıyla zuhura çıktığını idrak etmiş olursun.

Üçüncü (3) bölüm beyaz direkler arasına geldiğin zaman, burası da “Tevhidi Sıfat” cennetidir.

Burada bütün sıfatlar yine Hakk’ın sıfatlarıdır, ancak “Hakikati Muhammedi” kanalıyla zuhur etmekte olduklarını idrak etmiş olursun.

Dördüncü (4.) bölüm beyaz direkler arasına geldiğin zaman, burası da “Tevhidi zat” cennetidir.

Burada bütün varlıkların zat’larının tek zattan kaynaklandığını, bu oluşumun da yine “Hakikati Muhammedi” kanalıyla zuhura çıktığını idrak edip bütün mertebeleri ile gerçek tevhidi idrak etmiş olursun.

Page 61: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

60

Kur’anı Keriym Muhammed suresi 47/19 ayetindeki,

“fa’lem ennehu lâ ilâhe illallahü”

mealen,

“Bil ki; muhakkak o lâ ilâhe illâ allah’tır”

“Muhammed” elbisesiyle zuhur eden

( ) “lâ ilâhe illâ allah muhammedin resul allahü”

“Zat-i haberini” risaletini, kendi hakikatini “Muhammed” ismiyle açığa çıkarmıştır.

Bu hisler ve yaşam ile az ileriye gittiğinde işte orası “Makamı Mahmud” yani “Makamı Muhammed”dir.

İşte şimdi sen birinci (1.) pencerenin önündesin, onun üzerinde

Kur’anı Keriym Ahzab suresi 33/40 ayetindeki,

“ma kane muhammedin ebe ehadin min ricaliküm ve

lakin

rasulellahi ve hatemennebiy ve kenellahü bi külli şey’in aliym”

mealen,

“Muhammed (s.a.v.) erkeklerinizden hiç birinin babası değildir; fakat o Allah’ın rasulü ve Peygamberlerin sonuncusudur. Allah her şeyi bilir,” buyrulmaktadır.

Evvela kısaca, rakkamlara dikkat etmemiz gerekecektir. Bakın sure 33, 33 direkli cennet bahçesinin hakikatini yine aynı sayıdaki surenin 40 ıncı Ayet’i açıklamaktadır, bunlar tesadüfi şeyler değildir.

Özet olarak: Muhammed (s.a.v.) batıni yönden sizler gibi, çoluk çocuk sahibi bir beşer değildir.

“Muhammed” elbisesiyle tecelli etmiş;

Page 62: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

61

zatından sıfatına,

sıfatından esmasına,

esmasından ef’aline tenezzül ederek irsal etmiş;

Rasullük yapmış;

ve bu hakikati “Muhammed” elbisesi ile sona erdirmiştir.

Ondan sonra resmi olarak böyle bir tecelli olmaz, ancak onun varislerinde bu hadise batınen kıyamete kadar devam edecektir.

Bu hakikat kendisinde Ayet’in belirttiği sayıda 40 yaşlarında ortaya çıkmıştır.

Allah gerçekten neyin ne olduğunu, kimin beşerriyeti, kimin Uluhiyyet’i ile yaşadığını çok iyi bilir.

Çünkü gerek halkıyeti yönüyle, gerek Hakkiyet’i yönüyle cümleden zuhurda olan ondan başkası değildir. Zaten alemde başkası yoktur.

Evet bu güzel duygular içinde bir iki adım daha attığında birinci (1.) pencerenin sağ tarafına yaklaştığında, işte o anda alemlerin sultanının tam karşısında olduğunu bilmelisin.

Bu hadise, Ka’be-i şerifedeki; Hacer’ul Esved’in tam karşısında durmaya, zat’a ayna olmağa benzer.

İşte o anda sende Hz. Risalet penah-i Efendimizin aynası, hatta aynısı olmaya çalışırsın. O’na bundan daha çok zahir alemde yaklaşman mümkün değildir, gönül aleminde ise, senden ayrı değildir.

Ka’be’de, seyirde ve tavafta, yaşadığın anıların dışında, hiç bir anın bu kadar güzel, bu kadar hoş, bu kadar bereketli ve nurlu değildir. Ve şöyle SELÂMlar dilinden dökülmeğe başlar.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Rasulellah.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Nebiyyallah.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Cemali pak.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Kemali pak.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Varlığı Hakk.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Gönüller sultanı.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Aşıklar kıblegahı.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Dertliler dermanı.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya seyyidel evveline vel ahirin.

Esselâtü vesSELÂM aleyke ya Hakikati Muhammedi.

Page 63: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

62

Artık sen orada yoksun zaten. Sende mevcud mertebe-i Muhammedi, aslı olan, Hakikat-i Muhammedi ile birleşmiştir. Sen gerçekten “fena firrasul” (Rasul’de fani), o yoldan da “Baka billâh” (Hakk’ta baki) olmuşsundur.

Ne varlığın, ne sesin, ne nefesin kalmıştır. Ancak orası durma yeri değildir, arkadan gelenlerin hakkını da korumak gerekir.

Bu hisler içinde: Ayrılmak istemez gönül yardan Vakti firaktır ne gelir alden. Hasret başladı daha bu andan Hoşça kal ya Rasulellah. Sanki ravza geldi benimlen. Belki ben kaldım onunlan. Ayrılamadım huzurundan. Hoşça kal ya Rasulellah. Hoşça kal ya Rasulellah.

Diyerek birkaç adım daha yan yan atarak yüzün oraya doğru bu sefer üzerinde,

Kur’anı Keriym Hucurat suresi 49/3 ayetindeki,

“innellezine yeguddune esvateküm ‘inde Resulillahi

ulaikelleziynemtehazellahü kulubehüm littakva lehüm mağfiratün ve ecrun aziym”,

mealen,

“Gerçekten Allah’ın Peygamberi yanında seslerini kısanlara, bunlar o kimselerdir ki, Allah kalplerini takva için imtihan etmiştir, onlara bir mağfiret ve büyük bir mükafat vardır.” ayetinin sana sırrı açılır.

Yine burada da sayılara azıcık dikkat edelim, sure no’su 49 dur, kendi içinde toplarsak, 4+9=13 eder, bu da bilindiği gibi Hz. Rasûlüllah-ı’ın şifre rakamıdır.

Ayet sayısı olan üç (3) ise bu hakikatleri üç (3) yönlü, yani “ilmel yakıyn”, “aynel yakıyn”, “Hakk’el yakıyn” mertebelerinden idrak etmektir.

Page 64: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

63

Allah’ın peygamberi yanında seslerini kısanlar. Burası Hz. Rasulüllah (s.a.v.)’in “sıddıkiyyet mertebesi”dir.

“Seslerini kısanlar”, kendi varlıklarında, kendilerine ait birşeyleri kalmadığından zaten sesleri çıkmaz.

Eğer daha sesleri çıkıyor ise, o mertebeye ulaşamamışlar demektir. Çünkü alemde tek ses vardır o da “Hakikati Muhammedi”nin sesidir.

“Bunlar o kimselerdir, ki Allah kalblerini takva için imtihan etmiştir.”

“Takva”, sakınmak olduğundan, her mertebenin kendine göre takvası vardır. Bu mertebenin takvası ise, Hakk’ın varlığını unutup, kişinin kendi varlığına düşmemesidir.

Bunlara nefislerinden mağfiret ve kendi hakikatlerini anlama yönünden büyük mükafat vardır.

Böylece “sıddıkiyyet mertebesi”ni de SELÂMladıktan sonra yine yan yana birkaç adım daha atarak, bu sefer üçüncü (3.) pencerenin önüne gelirsin.

Burası “Farukiyyet” makamıdır. Ona da gereken nezaketle SELÂMı verdikten sonra o pencerede yazılı ayetin yaşamına geçersin.

Kur’anı Keriym Hucurat suresi 49/2 ayetindeki,

“ya eyyühelleziyne amenu

la terfe‘u asvateküm fevka savtin nebiyyi

ve la techerü lehü bi’l kavli kecehri ba’dıküm liba’dın

en tahbeta a’malüküm ve entüm la teş’urune”

mealen,

“Ey iman edenler seslerinizi peygamberin sesinden yüksek çıkarmayın ve birbirinize bağırır gibi ona bağırmayın, haberiniz olmadan amelleriniz boşa çıkıverir.”

Page 65: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

64

Burada da yine sayılar dikkat çekicidir; az evvelki ayette olduğu gibi bu ayet de 49 nolu surenin 2 inci ayetidir.

Bunun ifadesi 4+9=13 Hz. Rasulüllah’ı, bu mertebede dahi iki (2) zâhir ve bâtın idrak demektir.

Burada bir şeye dikkat çekmemiz gerekmektedir.

Evvelki Âyette “seslerini kısanlar”

burada ise, “seslerinizi peygamberin sesinden yüksek çıkarmayın,” buyruluyor.

Birincide, “Hakikati Muhammedi” denizinde gark olanlar;

İkincide, “hakikati Muhammedi” deryasına girip orada yıkanıp yeni bir hayatla ve “sıreti Muhammedi” ile o deryadan çıkarak etraflarını eğitiyorlarken, nefislerine kapılıp, halkın ezası ve zorlukları karşısında yılmadan, bıkmadan ve seslerini Hz. Muhammed’in risaletleri döneminde nasıl yumuşak ve müşfik davranmışlarsa siz de öyle davranarak, eğitimde ve diğer zamanlarda seslerinizi, onun sesinden daha yüksek çıkarmayın.

Ömerül Faruk, bilindiği gibi, yüksek adalet sahibi olduğundan, haklıyı ve haksızı çok iyi ayırma kabiliyeti vardı.

İşte o mertebe “Farukiyyet” yani “Furkan mertebesi”dir. Aynı zamanda “sıfat mertebesi”dir.

O halden sonra artık birbirinizle konşutuğunuz gibi ona seslenmeyin, çünkü o sizler gibi sadece beşer değil, aynı zamanda “Rasul”dür. Ancak siz bu hakikatleri pek düşünmüyorsunuz.

Kısaca toparlarsak üçüncü (3.) pencerede bu hisler içinde birinci (1.) ayette, belirtilen “Hakikati Muhammediyye”yi iyice tanımak, onda yok olmak;

ikinci (2.) de, böylece sesini çıkaramamak, o deryada yüzmeye başlamak;

üçüncü (3.) de ise, tekrar yeni bir varlık bularak, irşat vazifesine başlamak, anlatılmaktadır.

Orada da fazla duramayıp, arkadan gelenlere yol açmak üzere boyun bükerek, kısalan yolu tamamlamak üzere “Makamı Mahmud”a, “Makamı Sıddıkiyyet”e, “Makamı Furkaniyyet”e tazim ve SELÂM ederek, yoluna yavaş yavaş bu hakikatleri yaşayarak devam edersin.

Oranın iki (2) çıkış kapısı vardır. Biri koridorun sonunda bedenliler için “Baki kapısı” cennetül bakiye açılan; diğeri de az yukarıdaki “Makamı Cibril” penceresidir. Buradan da bedensizlerin, “alemi ervah”a uruc ederler, yükselirler.

Page 66: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

65

Bu koridorun aynı zamanda bir ismi de “Medine’nin zaman tüneli”dir. Bütün zamanları da içinde bulundurur.

İşte bu hakikatleri idrak ederek, alemlerin sultanının önünden ayrılan kimse, bu iki kapıdan çıkarak; ya “baki” olan gönül cennetinde, ya da gönül semasında yaşamlarına devam ederler.

Misafir olarak gelenler, tekrar yerlerine dönünce, yani eski beşeriyyet hallerine dönünce bulundukları yerde, batınen “Makamı Mahmud”un zahiren de “Şeriatı Muhammedi”nin temsilcileri olurlar.

İşte sen de bu hallere sahip olmak istersen, bulunduğun yerde böyle kimselerin var olup olmadığını araştır, eğer bulabilirsen hiç durma, onlardan hemen bu hallerin eğitimini al, öylece alemlerin sultanını bilerek ziyaretine git.

“Bab’üs SELÂM”dan girip, “baki kapı”sından çıkarak yapılan ziyaret saat olarak belki onbeş dakikada biter amma gerçekten eğitimini alarak oradan geçmek ortalama 15-20 sene sürer, ki ancak irfaniyyet ve muhabbet ile gerçekleşir; iyi anlamaya çalışalım.

Tabii ki, Hz. Rasulüllah’ı her mertebedeki ümmetinin ziyaret hakkı vardır, ancak şeriat mertebesindekiler, bulundukları idrak ve anlayış düzeyinden, tarikat mertebesindekiler tarikat mertebesinden, hakikat mertebesindekiler hakikat mertebesinden, marifet mertebesindekiler marifet mertebesinden ziyaret ederler, ki iyi niyetle yapılan her ziyaret makbuldür.

Allah cc. bütün ziyaretlerinizi kabul etsin. Amin.

30-09-2001

Mekke-i Mükerreme

Ka’be-i Muazzama

Şimdi biraz daha Mescidi Nebevi’nin bazı özelliklerini anlamaya çalışalım. 27 açılır, kapanır kubbesi vardır. Tabii ışıklandırma için herbiri 80 ton ağırlığındadır. Kapladığı alan 324 m2 dir. Her kubbede 2.5 kg toplam 67.5 kg altın kullanılmştır, Medine’de imal edilmiştir.

Ayrıca arka orta yerde iki (2) adet üstü açık alan vardır, ki gerektiğinde onların da üstü altı (6) şar adet direklere monte edilmiş muazzam hidrolik sistemiyle çalışarak açılıp kapanan şemsiyelerle örtülmüştür.

Açılır kapanır kubbe ve şemsiyeler ile alemi ervahla irtibat sağlanmaktadır.

Genel olarak anlatılacak pekçok şeyler daha vardır, fakat gayemiz oranın teknik özelliklerini saymak değil, içinde bulunan

Page 67: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

66

bazı mertebeleri kısa kısa anlayabildiğimiz kadar anlatmaya çalışmaktır

Bugün Mescid-i Nebevi’nin kapladığı alan “eski Yesrip” Medine şehrinin kapladığı alan olduğu söylenir. 98,326 m 2 olan Mescid’in kapladığı alan nerdeyse 100 dönümlük oldukça geniş bir sahayı kaplamaktadır.

İçinde, üstünde, terasta ve bahçesinde toplam 698.000 kişi namaz kılabilmektedir.

İnşaatı mimarisi, tezyinatıyla gerçekten dünya da Ka’be-i Muazzama’dan sonra, bir işi benzeri olamayacak Hz. Rasulüllah (s.a.v.) alemlerin sultanına yaraşır “liva’ul hamd” sancağının dalgalandığı muhteşem binadır.

Medine’de ilk yapılan mescid “küba mescidi” ittika sahiplerinin, şeriat mertebesinin ilk temelinin atıldığı, Kelime-i Tevhid’in orada ilk defa resmen okunduğu yerdir.

“Cum’a mescid”i ilk tarikat mertebesinin temelinin atıldığı yerdir.

“Mescid-i Nebevi” ise, hakikat ve ma’rifet mertebelerinin temelinin atılıp, temelleştirildiği yerlerdir.

Daha sonra yapılan adına “kıbleteyn” denilen mescid ise, kıblenin Kudüs’ten alınıp tekrar Ka’be-i Muazzamaya verildiği dünya ve mana alemindeki çok büyük değişikliği ifade etmektir.

Böylece, merkez “sıfat” mertebesinden “zat” mertebesine, yani “Museviyyet” ve “İseviyyet” mertebesinden alınıp “Muhammediyyet” mertebesine döndürülerek, “mertebe-i İbrahimiyyet”in gerçek ve Hakk’a ulaşan devamının, “mertebe-i İbrahimiyyet”ten “Mertebe-i Muhammediyye”ye ancak bu yoldan da Hakk’a ulaşmanın mümkün olduğunu açık olarak bildirmektedir.

Mescid-i Gamame (Bulut mescidi)

Her zaman Rasulüllah (s.a.v.)’ın başının üstünde güneşten korunması için, bir bulut dolaşmakta idi. Bu yüzden gölgesi de yere düşmemekte idi. Bunun hatırasına binaen yapılan bu mescidin taşları bile gri renkli taşlardır, bakıldığı zaman bulut gibi görünür.

Bulut “cami-i a’ma’iyyet” hakikatini ifade etmekte, Hz. Rasulüllah (s.a.v.) gölgesinin yere düşmemesi ise, kendisinin bir nur olduğu, nurun ise gölgesinin olmasının mümkün olmadığının gerçeğidir.

Ebubekir Sıddık mescidi

Page 68: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

67

“Sıddıkiyyet mertebesi”nin zahiri genele açık yönüdür. Mescid-i Nebevi’deki makamı ise, batıni makamdır.

Ömer’ul Faruk mescidi

“Furkaniyyet mertebesi”nin zahiri genele açık yönüdür. Mescid-i Nebevi’deki makamı ise, batıni makamdır.

Osman Zinnureyn Mescidi

Sevgi, muhabbet ve nur mertebesinin zahiri genele açık yönüdür. Baki kabristanındaki makamı ise, batını makamıdır.

Hz. Ali (k.a.v.) mescidi

İlim, şeceat, mertlik mertebesinin zahiri, genele açık yönüdür. Batıni ve velayet mertebesinin zuhur mahalli “Ali veliyyullah” sancağının dalgalandığı yer ise, “necef”teki muhteşem kabridir.

Ehli Beyt

Söz Hz.Ali (RA)’a gelmişken, mevzuumuzla fazla ilgili olmadığı halde “Ehli Beyt”i hanedanın şehit edilişleri hakkında birkaç satır yazmak istedim. Çünkü bu alevilik - sünnilik İslamın çok yersiz ve hazin bir tablosudur.

Gerçek bir müslümanın, gerçek manada “sünni” aynı zamanda da gene gerçek manada “alevi” yani Hz. Ali’yi sever olması lazımdır.

Sünnilik Hz. Muhammed’e (s.a.v.), Alevilik Hz. Ali’ye bağlılık gibi bir şey kat’iyyetle ne düşünülebilinir ve ne de kabul edilebilinir.

Müslümanın tek ismi vardır, o da yine “müslüman”dır. Sünneti seniyyeye zaten mutlaka uyması lazımdır, bu yüzden “sünnidir” denilirse doğrudur.

Fakat müslüman Allah’ın ve peygamberinin belirlediği kurallar içerisinde evvela müslüman ondan sonra belki eğilimine göre bir başka ilave kelime kullanılabilinir.

Bu ölçünün dışındaki isimler siyasi parti isimleri gibi olan guruplaşmalardan başka bir şey değildir.

Bu gurupların oluşması ise, İslam’ı iyi anlayıp değerlendiremediğimizden ortaya çıkan anlam kargaşalıklığındandır.

Biz yine kısaca “Ehli Beyt” konusuna gelelim. Acaba?…. Cenab-ı Hakk: acizmiydi ki, Hz. Rasulüllah (s.a.v.)’ın “Ehli Beyt”inin hepsi, hatta bir rivayete göre, habibinin dahi “Hayber kalesi” feth edildiğinde yediği bir yemekten zehirlendiği, yediği bir yemeğin içindeki zehirin geç tesir eden bir zehir olduğundan hemen anlaşılamadığı ölüm sebeplerinden biri ve etken olanın bu zehir olduğu söylenir.

Page 69: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

68

Böylece hepsi bu dünyadan şehiyd olarak ayrıldılar. Allah c.c.’ nün, haşa onları koruyacak gücü yok muydu? Tabii ki böyle bir şey düşünülemez bile; o halde bu hadisenin bir hakikatı olmalı ve biz onu aramalıyız.

1400 küsur seneden beri yapılan kavga yerine uzlaşma aramalıyız. Daha bu konuyu çözemeyen ve hep 1400 küsur sene geride yaşayan “sünni - alevi” ayrılıkçı anlayışı içerisinde bocalayıp duran saf, temiz, bitaraf müslüman kardeş ne zaman ve nasıl bir huzura kavuşabilecektir? …

İnşeallah alimlerimiz bir araya gelirler de aşağıda belirtmeğe çalışacağım Ayet-i Kerime’nin gerçek ifadesini idrak ederek müşterek bir zeminde buluşurlar da, bu oluşumların gerçek yüzü ve hakikati ortaya çıkar.

Aslında zaten ortadadır, gizli bir şey yoktur ancak bizim gözlerimiz ve akıllarımız perdeli olduğundan bu gerçekleri görme imkanımız olmuyor, bu yüzden yaptığımız işler “körlerin döğüşü”nden başka bir şey olmuyor.

Kur’anı Keriym Nisa suresi 4/69 ayetindeki,

“feulaike me’alleziyne en’amallahü aleyhim minennebiyyiyne vessıddiykıyne veşşühedai ves -

salihıyne ve hasüne ulaike refiykan” mealen,

“Allah’ın üzerlerine nimet verdiği, Peygamberler, sıddıklar, şehiytler ve salihler, işte onlar ne güzel arkadaştırlar.”

Ayeti Kerime bu kadar açık ve sarih iken “ehli beyt”in niye şehiyd edildiği, siyasi hesaplarını yapmak kime ne kazandırdı ki?…

“Hane-i Saadet”, “Penc-ü Ali aba”, yani Hz. Muhammed (s.a.v.), kızı Fatıma, yeğeni ve damadı Hz. Ali (K.A.V.), oğulları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’dir.

Yukarıda da ayette bahsedilen dört (4) mertebenin de kemali “Ehli beyt” hanedanında bulunması gerekiyordu, aksi halde tam kemalde olmazlar bazı yönleri eksik olurdu ki, bu eksiklik de o “hane-i saadet”e yakışmaz idi.

Ayette belirtilen “peygamberlik” asaleten o ailenin vasfıydı. “Sıddıklık” yani doğruluk ve tasdik etme, tabii halleriydi; “saliklik” ise günlük yaşantılarıydı. Geriye bir şehiydlik kalıyordu, ki bu da sonlarının böyle olmasını ve kendi bünyelerinde yukarıda belirtilen

Page 70: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

69

dört (4) mertebenin iştirakı ile kendi kemallerine ulaşmaları gerekiyordu.

Kendilerinin şehiyd edilmeleri onların bir aciziyetleri değil bilakis derecelerinin yükselmesi ve kemalatlarını sağlamaktı. Meseleye bir de bu yönüyle bakarsak fikir ve kanaatlarımızda değişiklik olacağını zannediyorum. Allah cc. daha iyi bilir.

Biz yine konumuza dönmeye çalışalım.

Bilali Habeşi mescidi

Bilali Habeşi hatırasına binaen yapılmış olan bu mescid ise, ezanı Muhammedi Kelime-i Şehadet’in alemlere ilan edilişinin sembolü mertebesindedir.

-------------------

Kıbleteyn mescidi. İki kıbleli mescid.

-------------------

Resulullah org:

Kıble'nin Mescid-i Haram'a Çevrilmesi

(Hicret’in 2. senesi / Milâdî 623)

Resûl-i Kibriya Efendimiz ile Müslümanlar, Medine’de namazlarını, Allah’ın emriyle, “peygamberler makamı” olan Ku-düs’e, yani Beytü’l-Makdis’e doğru kılarlardı. Fakat Peygamber Efendimiz, öteden beri tevhid akîdesinin müstesna bir âbidesi olan yeryüzünün ilk mâbedi ve ceddi Hz. İbrahim’in kıblesi olan Kâbe’ye doğru yönelerek namaz kılmayı kalben arzu ve temenni ediyordu. Müslümanlar da, hassaten muhacirler, kalplerinde aynı arzuyu taşı-

Page 71: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

70

yorlardı. Çünkü beş vakit namazlarında Kâbe’ye yönelmek, vatanları Mekke’yi de yâdetmeye bir vesile olacaktı.

Yahudilerin de, “Muhammed ve ashabı, biz gösterinceye kadar kıblelerinin neresi olduğunu bile bilmiyorlardı!” diyerek sinsice de-dikoduda bulunmaları onları rahatsız ettiğinden bu arzuları daha da kuvvetleniyordu. Bu sebeple, Resûl-i Ekrem Efendimiz, tahvil-i kıble için vahyin gelmesini bekliyor, Cebrail’i (a.s.) gözetliyor ve Kâbe’yi temenni ederek dua ediyordu.

Nitekim bir gün, gelen Cebrail’e (a.s.) bu arzusunu izhar etti: “Rabbimin, yüzümü Yahudilerin kıblesinden Kâbe’ye çevirmesini arzu ediyorum!”

Cebrail (a.s.), “Ben bir kulum! Sen, Rabbine niyazda bulun. Bunu O’ndan iste!”[1]dedi. Bunun üzerine, Resûl-i Ekrem Efendimiz de, Beytü’l-Makdis’e müteveccihen namaza duracakları zaman başını semâya doğru kaldırmaya başladı.

Nihayet, Medine’ye hicretin 17. ayında, kıblenin Mescid-i Haram’a doğru çevrildiğini bildiren şu ayet-i kerime nâzil oldu:

“(Ey Resûlüm! Vahyin gelmesi için) yüzünü göğe doğru çevirip durduğunu görüyoruz. Bunun için seni, râzı olacağın bir kıbleye çevireceğiz. Şimdi, yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Ey mü’-minler! Siz de her nerede olursanız, yüzünüzü namazlarda o mescit tarafına çevirin!”[2]

Bu vahiy geldiği sırada Resûlullah Efendimiz, Müslümanlara mescidinde öğle namazını kıldırıyordu. Namazın ilk iki rekâtı kılınmış, sıra son iki rekâta gelmişti. Peygamber Efendimiz, ağır ağır yönünü değiştirdi ve mübarek yüzünü Kâbe’ye doğru çevirdi. Müslümanlar da Efendimizle birlikte o tarafa döndüler.[3]

İki Kıbleli Mescit

Diğer bir rivayete göre, Resûl-i Kibriya Efendimiz, Receb ayının bir Pazartesi günü Benî Seleme semtinde oturan Bişr b. Berâ’nın annesi Ümmü Bişr’i ziyarete gitmişlerdi. Kendisine yemek yapıldı. Yediler. Bu sırada öğle namazı vakti girdi. Peygamberimiz, oradaki mescitte Müslümanlarla birlikte iki rekât kıldıktan sonra namaz içinde Kâbe tarafına dönmesi emrolundu. Derhal cemaatle birlikte yüzlerini Mescid-i Haram tarafına çevirdiler.

Bu sebeple, Benî Seleme Mescidi’ne “Mescid-i Kıbleteyn [İki Kıbleli Mescit]” adı verildi.[4]

Peygamberimizin emri üzerine, bütün Müslümanlara kıblenin Mescid-i Aksâ’dan Mescid-i Haram tarafına çevrildiği duyuruldu.

Kıblenin Kâbe olarak tespit edilmesi, bir kısım Müslümanların telâşına sebep oldu; çünkü kıble değiştirilmeden önce Beytü’l-Mak-dis’e doğru namaz kılarak vefat etmiş veya şehit edilmiş

Page 72: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

71

Müslümanlar vardı. Bunun için huzur-u Risâlete gelerek, “Yâ Resû-lallah! Daha önce ölen Müslüman kardeşlerimizin durumu ne olacak? Onlar Beytü’l-Makdis’e doğru namazlarını eda etmişlerdi” diyerek endişelerini izhar ettiler.

Cenab-ı Hak, Müslümanların bu endişelerini de, inzal buyurduğu ayet-i kerimeyle giderdi: “Ey Resûlüm! Halen yönelmekte olduğun Kâbe’yi, ancak resûle uyanlarla geri dönenler arasını ayırdetmek için kıble kıldık. Gerçi, bu kıbleyi çeviriş büyük ve ağır ise de yalnız o, Allah’ın hidayet ettiği kimselere ağır gelmez ve Allah imanınızı zâyî etmez. Muhakkak Allah Teâlâ, insanlara çok merhametlidir, günahlarını bağışlayıcıdır.”[5]

Resûl-i Ekrem Efendimiz, Medine’ye teşrif edip Beytü’l-Makdis’e doğru namaz kılmaya başlayınca, Arap müşriklerinin gücüne gitmişti. Bilâhare kıble Kâbe’ye tahvil buyrulunca, bu sefer Yahudilerin gücüne gitti ve tekrar dedikodu yapmaya, fitne fesat çıkarmaya koyuldular! Hatta âlimlerinden birkaçı Resûlullah’a gelerek, “Yâ Muhammed! Üzerinde bulunduğun kıblenden seni döndüren nedir? İbrahim’in milleti ve dininde bulunduğunu söyleyen, sen değil misin?” dediler. Sonra da şu sinsi teklifte bulundular:

“Eğer şimdiye kadar üzerinde bulunduğun kıblene tekrar dönersen sana tâbi olur, seni tasdik ederiz!”

Şu ayetler (meâlen), bu hadiseyi anlatmaktadır:

“(Medîne’deki Yahudi ve münafık) insanlardan birtakım beyinsizler, akılsızlar da, ‘Müslümanları bulundukları kıbleden çeviren ne?’ diyecekler. Onlara de ki: “Doğu da, batı da Allah’ındır. O, kimi dilerse doğu yola çıkarır.

“Ey Müslümanlar! Böylece sizi seçkin ve şerefli bir ümmet kıldık ki bütün insanlar üzerine adâlet numunesi, hak şahitleri olasınız. Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun.

“... Andolsun ki sen, o kitap verilmiş olanlara her ayeti, her burhanı da getirmiş olsan, onlar yine senin kıblene tâbi olmazlar. Sen de onların kıblesine tâbi olmazsın. Hatta onların bir kısmı, bir kısmının kıblesine uyacak da değildir.

“Celâlim hakkı için, sana gelen bunca ilim arkasından bilfarz onların arzularına uyarsan, bu takdirde sen de kendine yazık etmişlerden sayılırsın.”[6]

-------------------

[1] İbn Sa’d, Tabakat, c. 1, s. 241; Taberî, Tarih, c. 2, s. 265. [2] Bakara, 144. [3] İbn Sa’d, Tabakat, c. 1, s. 241-242. [4] İbn Sa’d, Tabakat, c. 1, s. 241-242; Belâzurî, Ensab, c. 1, s. 246.

Page 73: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

72

[5] Bakara, 143. [6] Bakara, 142-143, 145. Yazar: Salih Suruç

-------------------

Zâhiren ve tarihi bir hadise olarak yukarıda, internetten alınan “yazarına teşekkür ederiz” genel bilgiden sonra, bu hadisenin birazda bâtıni yönüne bir göz atalım.

-------------------

Bilindiği gibi Âdem (a.s.) ve “beytullah-beytu’l-atik” ismi ile başlayan İnsanın dünya yaşam serüveni, çok değişik imâni ve idrâki evreler geçirmiş, ve bu süreç, Efendimiz Muhammet Mustafa (s.a.v.) ile başlayan son kemâline ermiştir. Ve bu kemâlât malikel mülk olan mutlak melik’in, verdiği süreye kadar devam edecektir.

Aşağıda gelecek sayfalarda bu husuta daha geniş bilgi verilecektir.

Âdem (a.s.) ile başlayan dünya da Allah’ı bilme anlama ve O’na ibadet etme görevi insanlara verilen bir mükellefiyet olarak devam edip gitmekteydi, ancak bu arada, inkâr ve isyan halleride kendini göstermeye başlamış idi. İmân ehlinin kıblesi beytullah-Beytü-l Atik idi oraya dönerler ibadetlerini ederler ona hürmet gösterirler idi.

Nihayet Nuh tufanı ile, daha evvel Cennetten inen önü iki köşeli arkası oval olan temel üstü şeffaf-lâtif gövdesi, tekrar göğe çıkarıldı, ondan sonra O’nu gökte melekler “beytü-l Ma’mur” (52/4-) ismi ile tavafa başladılar.

Melekler tarafından yapılan temeli ise Nuh tufanında, sellerin getirdiği miller ve taş toprak ile örtülmüş olduğundan dünya bir müddet “beytullah-beytül-atik”siz kaldı. İsmi daha henüz o zamanlar “Kâ’be” değildi. Nihayet devri İbrâhîm, başladı, bilindiği üzere oğlu İbrahîm ile hanımı Hacer-i çölde bir mahalle bıraktı, orada susuz kalan ve oğluna su bulmaya çabalayan Hacer validemiz oğlunu bıraktığı yerde su çıktığını gördü ve hemen yanını giderek ince bir dere şeklinde akmaya başlayan suya hitaben “dur-dur” “zem-zem” dedi ve kumların arasında kaybolup gitmemesi için önüne taşlardan set yaparak gölleşmesini sağlamış oldu. Bilindiği gibi bu suyun varlığı günümüze kadar ulaşmıştır.

İşte bu arada gene büyük bir fırtına yağmur ve seller ile büyük bir hareket olmuş, gelen seller “beytullah” ın temellerinin üzerindeki eski sellerin getirdiği taş ve toprakları alıp gitmiş, ve “beytullah” ın temelleri meydana çıkmış idi. İşte İbrahim, (a.s.) bu süreçte epey büyümüş olan oğlu İsmâil ile birlikte, Beytullah-ı eski

Page 74: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

73

temelleri üzere o günün şartları içinde tekrar bina etmişlerdir. Bu hususta Bakara suresinde.

-------------------

Ömer Nasuhi Bilmen Meali: 2.127 - O vakti yâd et ki, İbrahim Beytullah'ın temellerini İsmail ile beraber yükseltiyor, «Ya Rabbenâ! Bizden kabul buyur, şüphe yok ki Sen semî' ve alîmsin,» diyordu. (buyurulmaktadır.) -------------------

Suyun da, bulunması ile, o mahal aynı zamanda kervanlarında geçit güzergâhına dahil edilmiş olduğundan kervanlarda oradan geçmeye başladığından ve eski beytin de tekrar faaliyete geçmiş olduğundan burası her geçen gün dahada kalabalıklaştığından, insanların bir merkezi haline gelmiş olmakta idi ancak o devirlerde put perestlikte oldukça revaçta olduğundan orası putperest idarenin eline geçmiş ve “beytullah” putlarla doldurulmuş idi. Bu yüzden insanlığın başlangıcından Nuh tufanına kadar olan sürede insanlığın birinci kıblesi “Beytu-llah-Beytü-l Atik” idi. Orası putperestlerin elinde kaldığı sürece bu vasfını kaybetmiş oldu.

Seneler ve devirler böylece geçmekte idi nihayet yeryüzünde Mûsâ (a.s.) ile kudsiyyet devri “küdüs” şehrinde başladı ve “Süleyman Mabedi” “Mescid-il-Aksa-Beytü-l-Makdis” İnşa edilince insanlığın tenzihi kıblesi Kuds-ü şerif oldu. Böylece insanlık ikinci kıblelerine yönelmeye başlamış oldular.

Nihayet daha sonra aynı mahalde “İseviyyet-kudsiyyeti” de devam etmeye başladı orası gene kıble hükmünde idi.

O devrelerde dünya tefekkür merkezi ve kıblesi olan Kudüs bu haliyle yaşantısına devam etmekte idi. Ancak zaman geçiyor seneler ilerliyor idi. Sene Milâdi (571) de Mekkede dünyaya bir çocuk geldi. İsmini “Muhammed” koydular. İşte bu çocuk, (40) yaşına geldiğinde Allah-ın peygamberi ve âlemlerin sultanı oldu. Ve kendisinin Peygamberliğinin (10) uncu senesinde Mi’raca çıkarıldığında kendisine beş vakit namaz farzedilmişti. Bu namazların kıblesi ise Beytu-llah mekkede olduğu halde kıble kudsiyyet şehri olan Kudüsteki “Mescidi-l-Aksa” olarak bildirilmiş idi. Ve Peygamberimiz namazlarını kılacağı zaman “beytullah-ı” önüne alır, onun arkasında kalan ancak aynı hizade olan “Mescidi-l-Aksa” ya doğru yönelirdi.

Bu durum hicretten yaklaşık (16-17) ay kadar devam etti ancak burada coğrafi durum olarak Beytullahı önüne alıpta namaz kılma imkânı yok idi. Bu yüzden Peygamberimiz başını göğe kaldırır kendilerine yeni bir kıble verilmesini isterdi.

İşte böyle geçen günlerin birinde, beni selime mescidinde kılınan bir öğlen veya ikindi namazının üçüncü rek’atında gelen, “fevelli vecheke şetrel mescidil haram” Yüzünü Mescidi-i harama

Page 75: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

74

döndür. Âyeti ile Müslümanların kendilerine ait olan asli kıbleleri belirlenmiş oldu.

-------------------

Ömer Nasuhi Bilmen Meali: 2.144 - Biz senin yüzünün semaya doğru çevrilip durduğunu muhakkak görüyoruz. Artık seni hoşnud olacağın bir kıbleye muhakkak tevcih edeceğiz. Haydi yüzünü Mescid-i Haram tarafına döndür. Ve her nerede bulunursanız yüzlerinizi onun tarafına tevcih ediniz. Ve şüphe yok ki kendilerine kitap verilmiş olanlar da bunun Rabbleri tarafından hak olduğunu elbette bilirler. Ve Allah onların amellerinden gâfil değildir.

-------------------

Aslında bu kıblenin değişim hazırlıkları Peygamberimizin gençliğinde Beytullahı-n tamiri ile arka oval kısmının kesilip kısaltılarak yaklaşık dört köşe bir küp halini almasından dolayı diğer isimlerine ilâveten bir de “Kûb-Kâ’be” ismini almış oldu. İşte onun “Kâ’be” ismi başlangıçtan beri değil Peygamber efendimizin gençliğnde yapılan tamiratta Peygamber Efendimizinde “haceru-l-esvedi yerine yerleştırdiği zamanda yapılan tamirden sonra bu ismide aldı. Yani dört köşeli oldu. Bu da ilerike sürelerde olacak dünya tefekkür tarihinin tekrar merkezinin değişeceğini gayben ilân etmekte idi.

İşte bu âyet-i kerime aynı zamanda Mekke-i Mükerremenin fetih olacağının da açık müjdesi idi. Nihayet Mekke de Müslümanlar tarafından fetih edildi ve içindeki putlar temizlendi. Ve Ezan-ı Muhammedi orada da okunmaya başladı ve bu hadise ile dünya tefekkür tarihinde çok büyük bir değişim-ikılâb oldu. Ve Kudüste bulunan Museviyet ve İseviyet kuds-i makamları Mekkeye orada daha evvelce tamiratta hazırlanan “makam-köşelere aktarıldı.

Böylece Kâ’be-nin kapısının karşında durduğumuzda ki sağ köşe “Tevhid-i ef’al-İbrahimiyyet makamı-köşesi” oldu. Onun ilerisindeki hicr’in değer köşesi, “Tevhid-i-esma-Museviyyet” köşesi oldu. Onun devamında olan güney rüknü yemâni köşesi, “Tevhid-i-sıfat-İseviyyet köşesi” oldu. Hacerul esved köşesi ise, “Tevhid-i zat-Muhammediyyet” köşesi oldu.

Böylece bütün ilâhi mertebeler İslâm dini içinde, merkez olan Kâ’be de toplanmış oldu zaten Allah’ın indinde tek din İslâmdır.

Böylece insanlık tarihinin geçirdiği kıble-yönelme evrelerinin halini idrak etmeye çalışmış olduk bu âlemde tesadüfi olan hiçbir şey yoktur.

İşte bu hakikat anlayışları üzere Kud-sü şerifi ziyaret ölmüş bir veli kabrini ziyaret etmek gibidir. Oradaki (144) dönüm arazi içinde

Page 76: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

75

bulunan “Mescidi-l-Aksa” sahasından başka yerde hiçbir kudsiyyet kalmamıştır.

İşte bu yüzden gidenler belki farkına varmıştırlardır “Mescidi-l-Aksa” sahasında, Bast-genişlik, buranın dışındaki Musevi ve İsevi sahalarında ise, “kabz-sıkıntı” vardır.

Böylece insanlığın, dört mertebesi itibari ile iki kıblesi olmuştur. Birincisi “Ef’al, şeriat mertebesi” itibari ile Mekke, ilk ev beytü-l atik- baytullah.

“Esma ve sıfat, tarikat ve hakikat mertebesi” itibari ile, Kudüs, “Mescidi-l-Aksa”

Ve zat mertebesi ve bütün mertebeleri ile birlikte tekrar Mekke, “Kâ’be-i Muazzama olmuştur. Bunun dışında insan oğlunun başka yönelecek kıblesi yoktur.

İşte bu yüzden beni selime mescidinde olan bu hadise o gün için belki küçük bir şey gibi görülmüş olsa bile, ancak kıyamete kadar devam edecek muhteşem bir yönelmenin başlangıcı idi.

Özetle açıklamaya çalıştığımız bu husun birde seyrü süluk Hakk yolculuğunda bireyin halinin nasıl olması lâzım geldiği hakkında da özetle kısaca bahsetmeye çalışalim.

İnsan oğullarının tamamı dünyaya İslâm fıtratı üzere olarak gelir ancak çevresi içinde bulunduğu hal üzere onu düzenler bu yüzden değişik anlayışlar la yetişmiş olur. Bu husuta Efendimiz.

Hz. Peygamber (asm.)'in, “Her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar. Sonra, anne-babası onu Hıristiyan, Yahudi veya Mecusi yapar.” Diye buyurmuşlardır.

Diğerlerini bir tarafa bırakıp, İslâmi ve şer-i ma’nâ da hayatını yaşamaya başlayan bir kişi bulüğ çağına eriştiğinde mükellef olur bu mükellefiyeti gereği islâmi görevlerini yerine getirmeye çalışır bunlardan biride, beş vakit ve diğer namazlarıdır. Doğal olarak bu mertebenin kıblesi daha evvelce ismi “beytullah-beyt-ül atik” peygamber efendimizin gençliği yıllarında ki tamirattan sonra ismine “Kâ’be” ismide ilâve edilmiş ve ayrıca en çok kullanılan ismi haline de gelmiştir. Şüphesiz o kişi için zahir ve batın kıblesi burasıdır.

Bir kimse bütün bunları yaşıyorken eğer tevhid-i bir eğitim alıyor ise bu eğitim sürecinin yedi nefs mertebeleri ve İbrâhimiyyet, tevhid-i ef’al mertebesi eğitimi süresince kıblesi zahir ve batın “Kâ’be-i muazzama” dır.

Ancak kişi seyru sülûk tevhid-i esmâ mertebesine geldiğinde eğitimini Museviyyet tenzih kaideleri üzerine sürdürmesi lâzım geleceğinden kıblesi “kudsiyyet” olması lâzım gelmektedir ki o mertebeyi hakikati itibari ile yaşayabilmiş olsun, aksi halde bu

Page 77: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

76

mertebelerden haberi olmadan sadece isimlerini söylemesi ile bu mertebeleri anlamış olduğu zannedilmesin. Bu mertebede olan kişinin batınen kıblesi kudsiyyet ve Kuddüs ismidir. Kâ’be-i muazzamadaki mevkii ise yukarıda belirtilen mûseviyyet köşesidir.

İslâmın şartı bütün Peygamberlere imân etmektir. İmân ise bir idrak ve bilinç gerektirmektedir. Kişi herhangi bir Peygamber hazaratının gerçek halini ve makamını idrak etmemiş ise ona olan imânı hayali bir imândan başka bir şey değildir. O halde herhangi bir Peygambere sadece lâfzi imân etmek, kemalli bir imân değil taklidi bir imân demektir, buda zahiren geçerli ancak batınen geçerli değildir.

İşte seyru sülûk yolculuğunda Tevhid-i esma mertebesine gelindiği zaman kişinin yolu “eymen vadisi” ne düşer ve orada nefsinin nalınlarını çıkarması ve idraken hakikat-i museviyye üzere olması gerekmektedir.

-------------------

Diyanet Meali: 20.9 - Mûsâ'nın haberi sana ulaştı mı?

-------------------

Yani Hakkın indindeki hakikat-i Museviyyenin gerçek hali senin özüne hakikatine idrakine ulaştımı? Görüldüğü gibi ne kadar açık bir ifade dir.

-------------------

Diyanet Meali: 20.12 - "Şüphe yok ki, ben senin Rabbinim. Hemen ayakkabılarını çıkar. Çünkü sen mukaddes vadi Tuvâ'dasın."

-------------------

İşte yukarıda ifade edilen haller ile kendi vücud mülkünde kişinin şuur va idraklenmesi gerekmektedir.

------------------- Diyanet Meali: 20.17 - "Şu sağ elindeki nedir ey Mûsâ?"

-------------------

Musa (a.s.) nın sağ elinde tuttuğu asası, her yönü ile kendine yardımcı olacak aleti ve ilim-i tevhid-idir. Gerektiği yerde onu, nefsi firavn’una karşı ilmi ve kudret tecellisi olarak kullanacaktır.

-------------------

20.22 - «Bir de elini koynuna sok da, diğer bir mu'cize olmak üzere, o, ayıbsız ve bembeyaz bir halde çıkıversin».

-------------------

Page 78: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

77

Bu husus ise lekesiz “tenzih” hakikatinin ortaya çıkmasıdır. Özetle bukadarla bırakalım daha geniş bilgi, (6-Pygamber-4-Musa a.s.) kitabımızda vardır oraya bakılabilir.

-------------------

Daha sonra salik’in kıblesi gene kudsiyyet “Kadir” ismi yönünden İseviyyet mertebesi olmaktadır. Ve Kâ’bede ki yeri kıblesi ise “rüknü yemâni” güney köşe olmaktadır. Tabi genel olarak oranın her tarafı kıbledir, ancak özelde böyledir. daha geniş bilgi, (6-Pygamber-5-İsa a.s.) kitabımızda vardır oraya bakılabilir.

İsâ (a.s.) ve bu hususlar hakkında.

-------------------

Diyanet Meali: 2.87 - Andolsun, Mûsâ'ya Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik. Ondan sonra ard arda peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya mucizeler verdik. Onu Ruhu'l-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. Size herhangi bir peygamber, hoşunuza gitmeyen bir şey getirdikçe, kibirlenip (onların) bir kısmını yalanlayıp bir kısmını da öldürmediniz mi?

-------------------

Buyurlmuştur. İşte gerçek bir seyru süluğun yaşama aşamaları bunlardır, bu mertebelerde kişinin bu hakikatlere yönelmesi onun ilmi ve kudsi kıbleleridir. İşte gerçek kıble değişmesi-tahvili bundan sonra olmaktadırki, hedefimize Nur-u Muhammediyyeye ve Hakikat-i muhammediyyeye ulaşmış olalım. Yol boyunca olan bu mertebe- makamlara ulaştıktan sonra bize gelecek ayeti kerime,

-------------------

2.144 - “fevelli vecheke şetrel mescidil haram” Yüzünü Mescidi-i harama döndür.

-------------------

Olacaktır. Yani kudsiyyet makamından mahremiyyet makamına yönelinmiş olacaktır ki tarifi imkânsız bir haldir, ancak seyrini yapanlar anlayabilirler.

-------------------

İşte o zaman Enbiya-107 "Ve mâ erselnâke illâ rahmeten lil âlemîn" (Ey Muhammed!) biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.”

-------------------

Page 79: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

78

Hükmü ile hakikat-i ilâhiyye son kemâl kıblesine, başladığı yere ancak bu sefer Zât-i zuhuru ile dönmüş daire tamamlanmış olmaktadır.

Böylece ezelde yola çıkan iki kardeş “insan ve Kur’an” âlemlere rahmet olarak gönderilmiş bunun da kalıcı mekânı-kıblesi, “Mescidi-i haram” olmuştur. Bu mevki, ehline “harem” ehli olmayanlara “haram” dır. Oraya gerçek ma’nâ da girebilmek için bahsi geçen mertebe ve makamlardan geçmek lâzımdır ki, O’nun mahremiyetine, yani Hakkın mahremiyetine girilerek olsun.

-------------------

Diyanet Meali: 2.112 - Hayır, öyle değil! Kim "ihsan" derecesine yükselerek özünü Allah'a teslim ederse, onun mükâfatı Rabbinin katındadır. Artık onlara korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir. -------------------

Hükmü üzerlerinde geçerli olacaktır. Çünkü kendilerinde beşeri kendilikleri kalmamıştır.

Ayrıca bu halin diğer bir ifadesi de. “menreani fekat reel Hakk” yani “bana bakan hakk-ı görür” hükmüdür ki, batınen kıble-i Muhammediy-yedir. Batının da da Hakk vardır.

İşte özetle, “Yüzünü Mescidi-i harama döndür.” Emrinin hakikatinde bunlar vardır.

Sonradan “kıbleteyn-iki kıbleli mescid” ismini alan o mübarek makamda bütün bu hakikatler ortaya konmuş olmakta idi.

İnsan oğlu yer yüzünde görüldüğünden beri de biri Mekke de biri Kudüste iki kıbleli olmuştur. Şeriat mertebesi itibari ile Mekke de başlayan bu yönelme kıble hali, tarikat ve hakikat mertebesi hükmü ile Kusiyyet-kudüste devam etmiş, ve marifeti itibari ilede yine zat-i tecellinin zuhur mertebesi olan ismide sonradan “Kâ’be” ye döndürülen “beytü-l-haram” dünya İlâhiyat tecelli mertebesi-merkezi olmuştur.

Kendilerini Musevi ve İsevi ismi ile bu sistemin dışında tutan kimselerin ne başlangıçları vardır nede sonları vardır. Çünkü onlar ne gerçek Musevi ve nede gerçek İsevidirler Gerçek Musevi ve İseviler Kur’an-ı kerîm de bildirilen o peygamberle dünyaya indirilen islâmın içinde birer mertebedirler kendilerine ait müstakil bir dinleri yoktur. Çünkü çoğul olarak dinler yoktur semavi kitaplar ve peygamberler vardır fakat semavi veya beşeri diye çoğul olarak dinler yoktur.

Kıblenin tahvili-değişmesi o gün var olan bütün mescidlerde olmuştur. Mescid-i Nebevide de olmuştur.

Page 80: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

79

İşte ancak bu yolla bir salik zahir ve bâtın tam bir mü’min olmuşturki bu halden sonra belirtilen “mü’min mü’minin aynasıdır-aynısıdır” hükmü ortaya gelmiş olur. Kâ’be-i Muazzamanın muazzam iklim ve irfaniyetinde oraya baktığı zaman bütün esmâ-i İlâhiyyenin kendine ayna olduğunu görür ve eğer kalabalıktan elini Haceru-l esved-e süremese bile uzaktan selâmalaması Allah-ın eli düzeyinde olan Haceru-l esved ile selâmlaşması ve tokalaşmasıdır. T.B.

-------------------

Bu özet bilgiden sonra biz gene kaldığımız yerden yolumuza devam edelim.

D Ö R D Ü N C Ü B Ö L Ü M

(Savaşları)

Bu bölümde savaşların tarihçilerini değil kısa, kısa manevi manalarını vermeğe çalışacağız.

Bedir Savaşı

Adı da üstünde olduğu gibi, Hz. Rasulülah’ın evvela Arap yarımadasına oradan da bütün dünyaya “Bedir/Ay” gibi parlak Nuru Muhammed’inin resmen doğmaya başladığının ilan ve ifadesidir.

Sayı değeri,

() “be” 2

() “dal” 4

() “rı” 200 dür. Toplarsak (2+4+2)= 8 eder, bu da iki adet

4 demektir.

Biri İslamın hakikati, diğeri Hz. Rasulüllah’ın simgesidir. 4 - 1=3 /13

Uhud Savaşı

Oldukça kritik ve çok mühim bir savaştır. Evvela bulunduğu mevkii anlamaya çalışalım. “Uhud” bilindiği gibi Medine-i Münevvere civarında bir dağdır, ön tarafı düzlüktür. Savaş işte bu düzlükte olmuştur, yani orası oyun “savaş” sahnesidir.

O düzlüğün arkasında iki (2) ve iki (2), yan yana, dört (4) tepe, o tepelerin arkasında da yarım halkayı belirten bütün bir dağ devam etmektedir. Böylece tepelerin sayısı beş (5) olmaktadır.

Bu tepelerin karşısında da iki (2) küçük tepe vardır, ki bunlara “ayneyn tepesi” denmekte ve savaş esnasında okçuların menzil tuttuğu tepelerdir.

Page 81: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

80

Şimdi bunları anlamağa çalışalım.

“Uhud” dağı bir bakıma sende mevcud “Ahad” dağıdır. Beş (5) tepeli olması, bilindiği gibi “ef’al tepesi”, “esma tepesi”, “sıfat tepesi”, “zat tepesi” ve arkadan çevreleyen “İnsanı Kâmil tepesi”dir.

Karşıdaki “ayneyn tepeleri” ise, sendeki bireysel benlik tepeleridir. Karşıdaki “ahadiyyet mertebeleri” tepelerine ayna olan tepelerdir. Eğer orayı terkedersen, “ahadiyyet tepeleri mertebeleri” elinden gider.

Hz. Hamza’nın şehiyd edilişi, ( ) “hemze”nin “ahad”ın

()“elif” inde ifna olmasıdır.

Ortadaki düzlük savaş alanı ise, insanın nefsani varlığında mevcud olan savaş alanıdır.

Orada yapılan müthiş savaş, salik tarafından “ef’al mertebesi”nin “esma mertebesi”nin, oradan “sıfat”, “zat” ve “insanı kamil”mertebelerinin fethini ifade eden savaştır.

Uhud’un sayı değeri,

()“elif” 1

() “ha” 8

() “dal” 4 = 13 eder, ki bilindiği gibi Hz. Rasulüllah (s.a.v.)’ın şifre rakkamıdır. Bu sahanın dahi onun mührünü taşıdığını görmekteyiz. O yüzden oradan da mağlup çıkması mümkün değildi.

Hendek Savaşı

Bilindiği gibi bu savaşın yapıldığı yere yedi (7) mescidler de denmektedir. Bu savaşın özelliği düşmanı Medine şehrine sokmamak için geniş ve derin bir hendek açılmasıdır.

Bu hendeğin uzunluğu 225 m, derinliği 10 m, genişliği 20 m imiş. Rakam değer sayıları (2+2+5++1+2) = 12 eder, ki bu da “seyri süluk” mertebeleridir.

Nefsinin önüne derin bir hendek aç, ki ondan sonra orayı atlayıp da sana ulaşmasın.

O hendek kazılıyorken büyük bir taş çıkar, sahabe ne kadar uğraştılarsa da o taşı kıramadılar. Durumu Hz. Peygambere haber verdiler.

Page 82: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

81

Hz. Peygamber o taşa bir vurduğunda oradan bir kıvılcım çıkar, ortalığı aydınlatır ve Efendimiz, “Konstantaniye’yi görüyorum,” der. Taştan bir parça kopar.

İkinci defa vurduğunda gene bir kıvılcım çıkar ve Efendimiz, “İran kisra’nın saraylarını görüyorum,” der. Taştan ikinci parça kopar.

Tekrar bir daha vurur, bir kıvılcım daha etrafı aydınlatır, Efendimiz be sefer de, “Şam taraflarını görüyorum,” der ve taştan üçüncü parça koparak, taş ortadan kalkmış olur.

Gelecek zaman içinde bütün bunların fethinin olacağını o günden haber vererek mu’cizeler göstermiştir.

Orada olan yedi (7) mescid’in yerinde yedi (7) çadır olduğundan onlara göre isim almışlardır.

1. Fetih Mescidi, Efendimizin içinde bulunduğu çadır,

2. Selmanı Farisi çadırı, yerindeki mescid,

3. Ömerül Faruk çadırı, yerindeki mescid,

4. Hz. Ali (k.a.v.) çadırı, yerindeki mescid,

5. Hz. Fatıma çadırı, yerindeki mescid,

6. Müslümanlar çadırı, yerindeki mescid,

7. Sahabeler çadırı, yerindeki mescid,

Sondan iki mescid yol genişletilmesinde yıkıldığı için onlar orada fi’ilen yok, manen vardırlar.

Bu yedi (7) mescid ise, “etturu seb’a” yedi (7) nefis mertebesini; onların fethini ifade etmektedir.

Zor kırılan taş, “nefsi emmare”, “nefsi levvame”, “nefsi mülhime”yi ifade etmektedirler. Oldukça zorludurlar, ancak () “lâ” kılıcı ile parçalanabilirler.

Medine’ye hicret, zat mertebesinden, bu mertebeden aldığı özellik ve güzellikleri “medeni”ce yaşayabileceği bir yerde sergilemisidir ve bu şehirde (Medine’de) oluşan herşey zahiren olduğu gibi batınen de mutlak bir oluşumu ifade etmektedir.

( ) “lâ ilâhe illâ allah”dan aldığı hakikatleri,

( ) “muhammedin resul allahü” çerçevesi

ve ma’nâsı içinde açıklayan Hz. Rasulüllah’a ve bütün bu hakikatleri ortaya getiren Hz. Allah’a ne kadar dua ve şükür etsek hamdımızı yerine getirmemiz mümkün değildir, bundan aciziz.

Page 83: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

82

Daha iyisi zâten bizlerde var olan bu mertebeleri ortaya çıkarmaya gayret etmek olacaktır.

Allah daha iyisini bilir.

Allah hak söyler, hakkı söyler.

Buraya kadar Allahu Teâlâ Hazretlerinin ve habibinin ilham ve açık olarak bildirdikleriyle “Kelime-i Tevhid” ve “Kelime-i Risalet”in özelliklerini anlamaya ve anlatmaya, tatbikatlı olarak gayret ettik.

Bundan sonraki bölümlerde ise, “Kelime-i Tevhid”in ayetlerde ve hadislerdeki ifadelerini görmeye çalışacağız.

Ayetlerde “Kelime-i Tevhid” kendinin tanıtımdır; hadislerde ise, dua mahiyetindedirler.

Yaklaşık olarak “Kelime-i Tevhid”leri bulundukları mertebeleri itibariyle vermeye çalışacağız.

TERZİ BABA- -------------------

Medine-i Münevvereden ayrılmadan “Hakikat-i Muhammed-î namazı”nın tarifini de yapalım da öyle ayrılalım. Cenâb-ı Hakk kılmış ve kılacak olanların namazlarını kabul etsin.

-------------------

Mescid-i Nebevide kılınacak (6) rükünlü (20) rek’atli Hakikat-i Muhammed-î namazının îzâhı.

Mevkii= Eshab-ı Suffanın yeri veya onun arkası eğer kalabalıktan mümkün olmuyor ise mescid’in her hangi bir yeri olabilir. Genel niyyet-i= Niyyet ettim Hakikat-i Muhammediyye nin toplu olarak (20) rek’atlik namazını kılmaya. Denir, daha sonra aşağıdaki niyyetlerle devam edilir. (1) Niyyet ettim hakikat-i Muhammed-î namazının (2) rek’atlık Âdemiyet mertebesinin namazına. (Kılınması sabah namazının (2) rek’at farzı gibi) (2) Niyyet ettim hakikat-i Muhammed-î namazının (4) rek’atlık İbrâhîmiyyet mertebesinin namazına. (Kılınması öğlen namazının (4) rek’at farzı gibi) (3) Niyyet ettim hakikat-i Muhammed-î namazının (4) rek’atlık Mûseviyyet mertebesinin namazına. (Kılınması ikindi namazının (4) rek’at farzı gibi)

Page 84: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

83

(4) Niyyet ettim hakikat-i Muhammed-î namazının (3) rek’atlık İseviyyet mertebesinin namazına. (Kılınması akşam namazının (3) rek’at farzı gibi) (5) Niyyet ettim hakikat-i Muhammed-î namazının (4) rek’atlık Muhammediyyet mertebesinin namazına. (Kılınması yatsı namazının (4) rek’at farzı gibi) (6) Niyyet ettim hakikat-i Muhammed-î namazının (3) rek’atlık Vitriyyet mertebesinin namazına. (Kılınması Aynen (3) rek’at “vitr” namazı gibi kılınır.) Tamamı (20) rek’at olup toplamı (ferdiyet) tir. (20-2=18) Onsekiz bin âlem içindedir. Geriye kalan (2) ise bütün bunların zâhir ve bâtın, fenâ ve bakâ, idraki ile yaşanmasıdır diyebiliriz. Ve bu hakikatleri açtığı için Rabb-ı mıza şükrederiz. Kılabilenlerin ibadetlerini Cenâb-ı Hakk kabul etsin İnşeallah. Eğer niyetlerdeki sözler zor gelirse yukarıda belirtilen ilk niyyet yeterli olur. -------------------

(20) Rek’atli (Hakikat-i Muhammed-î) özel namazı kılınacak. Mevkii “ Eshâb-ı suffa” mahalli, kalabalık ise daha arka tarafta da kılınır.

-------------------

Medine-i Münevvere de tesbihat.

Bismillâhirrahmânirrahîm.

(Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammed, ve alâ âli seyyidinâ Muhammed)

-------------------

(İnnellahe ve melâiketehu yüsallüne alânnebî yâ eyyühellezine âmenû sallü aleyhi ve sellimûteslimâ.)

-------------------

Mevlâya salli ve sellem dâimen ebeden, alâ habîbike, hayril halkı küllihim.

-------------------

“Ya Resûlallah! Allah’a hangi söz daha sevimlidir?” diye sorulunca, Peygamberimiz “Şânı yüce Allah’ın melekleri, kulları için seçmiş olduğu “Subhanallahi ve bihamdihi sözüdür.” “İki kelime vardır ki dilde hafif, terazide ağırdır ve Rahman olan Allah’ a pek sevgilidir. Onlar “Subhanallahi ve bihamdihi, subhanallahil azim”dir.”

Page 85: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

84

Sahihi Müslim -------------------

Subhanallahi adede halkıhî Subhanallahi rızake nefsihi Subhanallahi zineti arşihi Subhanallahi midade kelimâtihî, de!’ buyurdu.

Tirmizi, Sünen, Ahmed bin Hanbel Başka bir rivayette ise şöyle söylenir: “Her şeyden münezzeh olan Allahü Teâlâ’yı noksan sıfatlardan tenzih ederim ve ona hamdederim. Şânı büyük yüce Allah’ı tesbih ederim. Allah’tan mağfiret dilerim ve O’na tövbe ederim.” Buhari

-------------------

Yüsebbihûnelleyle ven nehâra lâ yeftürûn.

-------------------

Fe sübhanellahi hîyne tümsûne ve hîyne tusbihûn

-------------------

Ve sebbihûhu bükraten ve esîla.

-------------------

Ve teral melâikete hâffîne min havlil arşi yüsebbihûne bi hamdi rabbihim ve kudıye beynehüm bil hakkı ve kîlel hamdü lillahi rabbil âlemîn

-------------------

Fesebbıh bismi rabbikel'azîm.

O halde o yüce Rabbinin adını tesbih et.

------------------- Sebbeha lillahi mâ fis semâvâti ve mâ fil'ard. Ve huvel'azîzul hakîm.

Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı tesbih etmektedir, O üstündür, hikmet sahibidir.

-------------------

Buradan sonra yolumuza “Mekke-i Mükerreme” bölümü ile devam edelim.

Bu vesile ile “Beled Sûresi” nin birinci âyetinin kısa bir yorumunu verelim.

90 – BELED Sûresi

Page 86: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

85

BİSMİLLâHİR RAHMÂNİR RAHîM

(Lâ uksimu bi hâzel beled.)

(90/1-2) “Hayır, bu beldeye kasem ederim ki.”

-------------------

Âyet-i Kerîme’de yemin edilen belde, zâhiren genelde Mekke şehridir. Özelde ise “beled-bedeni nur-u Muhammed –î dir. Kasem-yemin’lerde, yemin edilenin, en az yemin eden kadar değeri olması lâzımdır. Zât-ı akdes, Zât-ı mukaddes olan � ulûhiyet, beldesinden hakikat-i Muhammed-î beldesine, tenezzül ettiğinde cem olan bu belde her beldesi itibariyle, bütün âlemlerde tafsîlen zuhura çıkmış, bu beldenin nokta zuhur mahalli olan “Hazret-i Peygamber Efendimiz” de kendi şahsında bizlere Hakk’tan naklederek, Hakk lisanı ile bu hakikati haber vermektedir.

-------------------

(Ve ente hıllun bi hâzel beled)

(90/2) “Ve sen, bu beldede ikâmet ediyorsun.”

-------------------

Hıll= Lügat mânâsı. Helâl-Harem ile mikat arası.

Ey habibim sen fiziken bu belde de, ruhen bütün âlemler beldesinde yaşıyorsun sana hiçbir yerde sınır yoktur,

-------------------

Mekke’i Mükerreme de zikir. Bismillâhirrahmânirrahîm.

Lâilâhe illâllah.

Lâ havle velâ kuvvete illâ billah

Sübhanellahi velhamdülillâhi ve lâ ilâhe illâllahu vallahu ekber ve Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm.

İnnâ nahnu nezzelnez zikra ve innâ lehu le hafizûn.

Page 87: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

86

Şüphesiz o Zikr’i (Kur’an’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz

Vasbir nefseke meallezine yed'une rabbehum bil ğadati vel aşiyyi yuridune vechehu

Sabah akşam Rablerine, O’nun rızasını-vechini- dileyerek dua edenlerle birlikte ol.

İnneni enallahu la ilahe illa ene fa'budni ve ekimis salate li zikri.

“Şüphe yok ki ben Allah’ım. Benden başka hiçbir ilâh yoktur. O hâlde bana ibadet et ve beni anmak için namaz kıl.”

Ve nezkurake kesira.

“Seni çok zikredelim diye.”

ve lezikrullahi ekber, vallahu ya'lemu ma tasne'ûn.

Allah’ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor.

Ya eyyuhellezine amenu’zkurullahe zikran kesira.

Ey iman edenler! Allah’ı çokça zikredin

İn huve illa zikru’n lil âlemîn.

Bu Kur’an, âlemler için ancak bir öğüttür.

Ve ma huve illa zikrun lil'alemîn.

Hâlbuki o (Kur’an), âlemler için ancak bir öğüttür.

Vezkur isme rabbike bukraten ve asila.

Sabah akşam Rabbinin adını an.

Tebarekesmü Rabbike zilcelâli vel ikrâm.

Celâl ve ikram sahibi olan Rab'binin ismi, mübârek -yüce mukaddes- olmuştur.

-------------------

Not= Bunların hepsinin yapılması tabî ki şart değildir vakit buldukça çekilir. ------------------- Mekke-i Mükerreme- Kâ’be-Beytullah’ta kılınacak (19) rek’atli “İnsân-ı Kâmil namazı:”

(19) Rek’atli (İnsân-ı Kâmil) özel namazı kılınacak. Mevkileri aşağıdaki tarifinde vardır.

(1)=Tavaftan sonra Mâkâm-ı İbrâhîm-in arkasında: 2= rek’ât namaz.

Page 88: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

87

(2)= İbrâhimiyyet köşesi’nde-(mertebesinde) 4= rek’ât namaz.

(3) =Mûseviyyet köşesi’nde-(mertebesinde) 4= rek’ât namaz.

(4) =Îseviyyet köşesi’nde-(mertebesinde) 3= rek’ât namaz.

(5) =Muhammediyyet köşesi’inde-(mertebesinde) 4= rek’ât namaz.

(6) = Mâkâm-ı İbrâhîm’in tam önünde, kapı yüzeyinin tam ortasında şeriat ve marifet mertebelerinin birleştiği yerde Kâfirûn ve İhlâs Sûreleri okunarak kılınan 2= rek’ât namaz seyridir.

Toplamda (2+4+4+3+4+2=19) rek’atli “İnsân-ı Kâmil namazı” dır.

-------------------

Aynen farz namazı usulünde kılınır. Kaza namazı yerine de geçer. Sadece tavaftan sonra değil herhangi bir zamanda da kılınır efdal olması tavaftan sonradır. Bu halleri bilen çok azdır. Genel tavaf yapanlar içinde bu haller geçerlidir, ancak farkında olmazlar.

(Allah tecellisi Kâ’be-i Muazzama) (İçi Rahmân tecellisi) (Hatim Rahim tecellisi) Böylece orada (Bismillâhirrhmânirrahîm) (19) harfli Besmele-i şerifin de zuhuru vardır.

-------------------

� Ulûhiyet tecellileri:

İlâh-î yarabb-î: Seni bütün varlık mertebelerinden, Zâtının kûdsiyyetinde “Tenzîh” ederim:

İlâh-î yarabb-î: Seni bütün varlık mertebelerinde, � Ulûhiyetinin hakikatin de “Teşbîh” ederim:

İlâh-î yarabb-î: Seni bütün varlık mertebelerinde, Zât-ı mutlak ve Zât-ı mukayyed’in ile, “Tenzîh-ini ve Teşbîh-ini birleştirip, “Tevvhîd” ederim:

İllâ Huuuuu:

-------------------

Umremizin Medine bölümü yukarıda bahsi geçtiği şekilde ifa edildikten sonra, şimdi kaldığımız yerden ikinci bölüm olan Mekke anılarımıza gelelim.

Page 89: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

88

İKİNCİ BÖLÜM MEKKE-İ MÜKERREME ANILARI

-------------------

Medineden Yola çıktık bu gün, Yol üstüdür Mikat zata giderken, Kıldık iki rek’at namaz da hemen, Fenâ ve bakâdan aldık haber.

-------------------

Günümüz dolduğunda Mekkeye gitmek için vasıtamız gelmiş idi baktıkki, vasıtamız yaklaşık kırk kişilik çok güzel bir otobüs, idi ancak biz sadece onbir kişiydik, bir yanlışlık olmasın diye şirket görevlisine bu hususu sorduk hayır yanlışlık yok bu otobüsle gidilecek dedi bizde tamam o zaman dedik. Bagajlarımız yerleşti bizde otobüse binmeye başladık ancak şöför arkası, ön koltukta siz oturuyor idiniz Fa…Tü… bizim yerimizde kapı tarafı ilk koltuklar idi yola çıkarken biz yanımda oturacak bize gerek yolda gerek ilâhi ve zikirlerde yardımcı olacak bir erkek kardeşe ihtiyaç olduğundan yanımıza öyle bir kimseleri alırız. Bu sebebten size bir arka koltuğa geçmenizi rica ettiğimizde siz arka kapının arkasına gittiniz yanınıza gelip neden bu kadar çok geri gittiğinizi sorunca ne dediğinizi anlayamadığım cevaplar verdiniz aslında bu bize bir tepkinizdi ama olsun anlamamazlıktan geldik, ve o koca arabada herkes istediği yere oturup böylece Mekke-i Mükerreme yolculuğumuz başlamış oldu. İlk durağımız Medine mikat mahalli olan “Zülhuleyfe” ye doğru yola çıktık, oraya varınca otobüsten inip Umre namazımızı kılıp duamızı yapıp Mekke-i Mükerremeye doğru tekrar yola çıktık ve yolda “Devran adabı” dosyasından zikirleri ile birlikte salâvatlar zikirler tevhidler esmalar ile birlikte yolumuza devam ederek yolumuz güzel geçiyordu. Uygun bir benzin istasyonun da durup öğlen namazlarımızı kılıp tekrar yola çıktık. Yol devam ediyor Mekke-i Mükerremeye epey yaklaştık. Sol tarafımızda Mekkenin mikat mahalli olan “Te’im Ayşe” mescidinin önünden geçiyoruz, lebbeykler tekbirler tahliller ile yolumuza devam ediyoruz. Cadde aralarından Kâ’bei Muazzamanın ışıkları ve minareleri de görülüyor idi. Nihayet Mekke ye (23/04/2018) Pazartesi saat (17,00) de ulaşmış olduk. Görevli kardeşimiz bizi karşıladı. -------------------

O hisler içinde daha evvelce yazmış olduğum bir şiirimi ilâve edeyim.

27 / 6 / 1990

Page 90: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

89

Çarşamba MEKKE

KARŞIMDA MUHTEŞEM KÂ’BE

Nihayet vardık Mekke şehrine, Şükr ettik Rabbul alemiyn'e, Yaklaştık sevgili Haremine, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Dua etmek için durduk biraz, Gönüller'de her dem bin bir niyaz, Durma gayret et yaz kalemim yaz, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Çevrende tavaf ediyor canlar, Bu öyle sırdır'ki ehli anlar, İçlerinde var nasıl yananlar, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Beytül atik bir ismi'de onun, Anlarsan bak ona varır yolun, İnsandan gider ona bu yolun, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Selâm eder Hacer'ül Esved'de, İade eder Rab ahiret'de, Korkma çalış kalmassın firkat'te, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Yedi def'a dönüyor hacılar, Her kes bir, dost analar bacılar, Kimler kimi acaba hatırlar, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Sevenler sevgilisi ortada, Yarab cemalin açık burada, İdrak edip öyle dur huzurda, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Sanki gördüğüm o ezeli dost, Pek yeni değil sırtımdaki post, Her makamda istediğim bu kast, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Bu gün yaşım belki elli iki,

Page 91: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

90

Aslında yedi bin elli iki, İnsan ve Kâ'be kardeş ikisi, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

Göz nurum görüyor hep özünü, Anlarsam bu garibin sözünü, Çok görme bu neş'eli günümü, İşte karşımda muhteşem Kâ'be.

-------------------

Görününce Mekke ışıkları, Yollar kavuşturur aşıkları, Zâtın zâtında ki, hakikatleri, Kendi zâtımda zâtımla buldum. (27-04-2018-

------------------- Zâtımı bildim olmuş zâtına ayna, Hani o hayal, hayal alemi var ya, Zâtın zâtıma büyük ayna olalı, Hayalin vehmin hiçte kalmadı yer,

------------------- Nedir bu hikmet, bu güzellik, Nasıl bir dinçlik, ve tazelik, Veriyor insana bin bir can,

Gönülden seyreyle ey insan.

-------------------

-------------------

Otelimiz gerçekten çok güzel. 5 yıldızlı, ismi (Ajyad Makarim); “Ajyad” ecdad demek aynı zamanda, “Makarim” ikrâm edilmiş yânî ecdad-ceddlerimizin ikrâmı anlamında. Büyük ceddimiz de

Page 92: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

91

Efendimiz (s.a.v) olduğundan (Eb’ul-ervah), onun kanalından gelen ilâhî ikrâmın içinde olmaktayız. (Hâzâ min fazlı Rabbî)

-------------------

Haram ( haram veya harâm): İbranice’deki H-R-M kökünden gelmektedir. Kelimenin birkaç değişik anlamı vardır: (1) Helâl olmayan, günah, (2) yasaklanmış ya da korunmuş, (3) kutsal, (4) camilerin ibadet yapılan ya da namaz kılınan bölümleri, (5) Müslümanlarca kutsal kabul edilen mahaller (Mekke ve Medine gibi). Ajyad: Kelimenin Osmanlıca karşılığı Ecyad, lügat manası “uzun boyunlu”. Mekke’de Osmanlılar tarafından 1781 yılında inşa edilen Ecyad Kalesi’nin bulunduğu bölgeye Araplar Ajyad diyorlar. Ajyad Kalesi 2002 yılında üzerinde bulunduğu Bülbül Tepesi ile birlikte yıkılmıştır. Yerine (zem zem tavırs) saatli kulenin olduğu bina, yapılmıştır. Mekke’deki otelimizin tavanındaki bal peteği sembolü: Altı köşeli bal peteği kalbi ve gönül yaşantısının tatlılığını sembolize eder. Aynı zamanda güneşin ve güneş enerjisinin sembolüdür.

------------------- Otobüs “Ajyad Makarim” otelinin önünde durdu yavaş yavaş otobüsümüzden indik lobiye geldik odalarımız belirlendi bizim odamız, (402) idi bavullarımız yukarıya çıktı acele olarak onları biraz yerleştirdik, program akşam yemeğini otelde yiyip akşam namazından evvel tavafı yapmak idi ancak biraz geç kalındığından akşam namazını kılıp ondan sonra tavafı ve sa’yi yapmayı düşündük. Akşam namazını kılmak için rampadan üst kata çıkıp bir yer bulup oturduk o anda saflar arasında dolaşıp ikramda bulunan bir kişi vardı.

Mekke’ye gelince İlk ikram Abdulkerim’den; süt ve hurma (Cennet hurması) oldu. Akşam namazını bekliyoruz, ikindiyi ancak kılabildik.

Namazı kıldıktan sonra hep beraber tavaf için tavaf yerine geçtik. Ancak içerisi gerçekten çok kalabalık, nefes alacak yer yok. Nihayet Sadık Yılmaz Hoca ile birlikte tavafa başladık. Ancak o kadar kalabalık ve izdiham var ki anlatacak gibi değil. Birinci şavtı döndük, ikinciye başladık. Ancak daha fazla dayanmak imkanı olmadığından, Nüket anne ile birlikte tavaftan çıkmak zorunda kaldık. Gerçekten çok kalabalık olan yerden bin bir güçlükle çok zor olarak çıkıp, yola koyulduk. Yavaş yavaş otelimize geldik. Kat 4, 402 nolu odamıza gelebildik. İçeri girip elimizi yüzümüzü yıkayıp, yatıp biraz dinlenmek için istirahate çekildik. Niyetimiz saat bir buçukta kalkıp yarım kalan tavaf ve sa’yımızı tamamlayıp, ihramdan çıkmak idi.

Page 93: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

92

24.04.2018 Salı

O gün, saat bir buçukta kalktık, hazırlanıp Harem’e gittik. Gene çok kalabalıktı, ama dünkü gibi değildi. Niyetimiz evvela yürüyerek tavafı yapmak, daha sonra sa’yı araba ile yapmaktı. Fakat yürüyen iskemle sahipleri Araplar, tavaf ve sa’y için 200 riyal, sadece sa’y için 100 riyal istiyorlar idi. Biraz düşünelim dedik. Nihayet tavafa girdik, daha evvel iki şavt yaptığımız için üçüncü şavttan başladık. Gene oldukça zor olduğu halde, biraz dinlenmiş olduğumuzdan şavtları bitirdik ve tavaf namazı da kıldık. Daha iyi durumdayız. Sa’ya geçip ona da başladık. Sa’y daha az kalabalıktı. Niyetlenip başladık. İki gidişte bir durup, biraz dinlendik ve nihayet sa’yı da bitirmiş olduk. Rabbimize şükrettik.

Sabah namazına da az vakit kalmıştı, onu da bekledik. Nihayet sabah ezanı okundu, namaza duruldu. İki rekat farzını da imamla kıldıktan sonra tekrar otelimize döndük. Otel odamıza çıktık, duş aldıktan sonra ihramdan çıktık. Bu arada yemek saati de gelmiş idi. Tekrar lobiye, yemek katına indik. Sabah kahvaltımızı yaptık, tekrar odamıza çıkıp dinlenmeye geçtik. Saat üç buçuk gibi uyandık. Biraz dinlenmişiz. Odada kahvaltı yaptık, daha sonra Ademler geldi. Biz ikindiye gidemedik, onlar gittiler. Akşam namazı için saat 18.00’de lobide buluştuk. Ancak bahsi geçen iki kişi hep olduğu gibi gene yanımızda yoklardı. Akşam namazı için tekrar Kabe’ye gittik. Akşam ezanı oldu. İmam ilk iki rek’atta İnfitâr sûresini okudu. Daha sonra namaz bitti, niyetimiz yatsıyı da kılıp sonra otele dönmekti. Akşam namazı bittikten sonra yanımda bulunan dört kişiye” Hadi gelin! insan-ı kâmil namazını kılalım” dedim. Bu dört kişi (Âdem, Kemal, Ömer, Harun) ve ben üst katta makam-ı İbrahim’in arkası hizasında durarak, her mertebesi itibariyle yukarıdan bir tur yaparak insan-ı kâmil namazını bitirdik. Ezan yaklaşmış idi, uygun bir yer bulup oturmaya çalıştık. Kalabalık olduğundan, ancak sıralar arasında dağılarak yer bulabildik. Ben de bir sırada, iki kişi arasında olan boşluğa girmeye çalıştım. Yere oturdum, yanımdaki genç biraz daha toplandı.

Ben de oluşan boşluğa sığabildim. Az sonra yanımdaki genç “Neredensiniz? diye sordu. Ben de İstanbul-Tekirdağ diye cevap verdim. “Güzel” dedi. Türkçe konuştuğu için ben de ona “Sen nerelisin?” dedim. Türkiye’nin içinden olduğunu zannetmiştim. Halbuki o, Irak-Kerkük Türkmenler’inden imiş. İsmini sordum, “Mustafa Muhammed Celâl” diye söyledi. Ben de ismimin Necdet olduğunu söyledim ve o çocuğun güzel hali bana elimdeki küçük siyah tesbihi ona hediye etmem gerektiğini düşündürdü. Ben de ona siyah tesbihimi, bir hatıra olsun diye verdim, kabul edip teşekkür etti.

Page 94: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

93

Mustafa Muhammed Celâl

Daha sonra biraz Iraktan bahsettik. Saddam zamanında oraya gittiğimizi söyledim. Kuzey Irak’tan, Barzani’den bahsettik. Nasıl yanlış yaptığından, şimdi yalnız kaldığından bahsettik. O da bana elinde çektiği mavi tesbihini hediye etti. Meğer tespih, Kerkük bayrağını temsil ediyormuş. (Aşağıda fotoğrafı var.)

Bunun üzerine ben de “Terzi Baba” sitesinin adresini verdim, yerine gidince baksın diye. Nihayet yatsı namazı okundu, kılındı. Daha sonra Mustafa, “Allah’a ısmarladık” diyerek, ayrıldı. Biz de hanımlarla buluşmak üzere çıkış yoluna gittik. Orada hanımlarla buluşup, eve doğru yola çıktık. Bazı küçük alışverişler yaptık, oradan otele geldik. Akşam yemeğimizi yedik, lobide biraz sohbet ettikten sonra odamıza çıktık. Yatma hazırlıklarını yaptıktan sonra istirahate çekildik.

Page 95: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

94

25 04 2018 Çarşamba

Saat üç buçukta kalktık, hazırlanıp dörtte lobiye indik. Diğer kardeşlerle birlikte sabah namazına gittik. Namazı kıldıktan sonra otele döndük. Gene biraz bekledikten sonra iki kişiyle karşılaştık. Arap görevli, Ömer’e geldi. Türk olduğu için onların dillerini anlamadığından Ömer’in yardımcı olmasını istedi. İki kişi (eş), geceden tavaf yapıp ardından sa’y yaptıktan sonra almaları gereken servis, her zamanki yere gelmemiş servisi bulamamışlar. Üzerlerinde ne para ne telefon ne de kimlik yok. Sadece firmanın yaka kartı var. Erkek ihramda, elinde ceketi var. Durumu bana bildirdiler. “Kemal ile birlikte ilgilenin” dedim.

Yanlarına başka bir Arap geldi. Türkçe anlıyor, ancak konuşamıyordu. Arapça ve vücut diliyle polislere veya danışmaya sormamızı önerdi. Biz de polis ve danışmaya sorduk. Ancak İngilizce de anlamadıkları için yardımcı olamadılar. Kemal, Diyanet görevlisi bulmak ümidiyle kalabalığa karıştı, ama kimseyi bulamayınca bayanın yaka kartındaki Diyanet’e ait Mekke ve Medine irtibat numaralarını aradılar. Sadece başlangıçtaki Medine numarasına ulaştık. O da yardımcı olamam dedi. Kemal, kaldığımız otelde, onların karınlarını doyurup lobide dinlenmeleri için oturttu. Ömer, daha sonra Mekke’deki görevliye ulaştı. Kimlik numarasını ile otele (Bayanın kaldıkları otele) ulaşıp otel adı ile otel görevlisinin (Yusuf Ziya) olduğunu öğrendik. Onun da telefon numarasını öğrendik. Otelden izin alarak kahvaltılarını yaptıktan sonra, resepsiyon görevlisine bize bir taksi bulmasını rica ettik. O da dışarıdan bize bir taksi bulup, uygun bir ücretle anlaştık. Kaldıkları yer Diyanet Grand Nur (Büyük Nur). Yaklaşık 15 dakika sonra, şoför Mısırlı idi, otele ulaştık içeri girdik. Lobide Diyanet görevlilerine teslim ettik, ellerini öptük, dualarını aldık, gene aynı taksiyle otelimize saat sekiz sularında geri döndük. Arabaya 40 riyal (20 Hatice’den) verdik. Bu iki kişi Sinop’un Gerze ilçesi Sorkun köyünden idi. Adları ise; Kâsım Erce (74 yaş) ve Nazile Erce idi. Sonra biz de istirahate çekildik.

Saat ikide kalktık. Öğlen kahvaltısını yaptık. Namazımızı otel odasında kıldık. Ben bir miktar daha yazılarıma devam ettim. Daha sonra arkadaşlarla sözleştiğimiz gibi saat dörtte, lobide buluştuk. Erken dönecek kardeşlerin alışverişlerini çok geçe kalmadan yapmaları için Hilton’a alışveriş merkezine gittik. Oradan bazı ihtiyaç ve hediyeleri aldık. Oradan Safa alışveriş merkezine, Zemzem Tower’a gittik. Oralardan da bazı alışverişler yaparak, bu sefer ki işimizi bitirmiş olduk.

Oradan da Kabe’ye gelip ikindi namazlarını kıldık. Şimdi akşam namazına az kaldı. Onu bekliyoruz. Yanımda Harun var. Hanımlar, hanımlar tarafına gitti. Biz de erkekler tarafındayız. Akşam namazını bekliyoruz, namaz kılınınca otele gidip saat 21.00’de cirane umresi yapmak için yola çıkacağız inşallah. Akşam

Page 96: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

95

namazını kıldık otele döndük. Akşam yemeğimizi yedikten sonra odamıza çıkıp, umre hazırlıklarımızı yapıp lobiye indik, lobi çok güzel. Orada gidilecek vasıtayı beklemeye başladık. Nihayet gecikmeli olarak bir otobüs geldi. Ona binip yola çıktık. Otobüs diğer iki otele uğrayarak oradaki umrecileri de aldı ve yola çıktık. Oteller Aziziye’de idi.

Nihayet yola çıktık. Ancak umrenin istikameti değişmiş, Ten’im, Hz Ayşe Mescidi olmuş idi. Oraya doğru yola çıktık. Nihayet mîkat mahalline geldik. Görevli hoca efendi Ömer niyetimizi yaptırdı. Umre namazımı kılıp, dışarıda toplandık. Gene otobüse bindik, Harem’e geldik. Alt kapıdan yürüyen merdivenler ile yukarıya meydana çıktık. Orada bizler, diğer kafilelerden ayrıldık. Kendi kendimize, umre yapmaya niyet ettik. Nihayet tavaf alanına inmek için merdivenlerden inmeye çalışırken, oradaki görevli yanımızdaki umre arabasını görünce “Yasak” diyerek oradan sokmadı. Biz de biraz daha ileride metaf alanına girdik, niyetimizi yaptık. Nüket Anneyi siyah umre Mersedes’ine bindirip, zatın etrafında ilk dönüşümüze başladık. Tavaf çok kalabalık, bir hayli de yavaş gidiliyor. Dualarımızı da hep birlikte sesli okuyarak, zâtî yolumuza dönüşümüze devam ediyorduk. Dualar ve arş âyeti ilave “Ve teral melâike…” Zümer, 39/75.

39.75 - Ve teral melâikete hâffîne min havlil arşi yusebbihûne bihamdi rabbihim, ve kudıye beynehum bil hakkı ve kîlel hamdu lillâhi rabbil âlemîn.

39.75 - Melekleri de, Rablerini hamd ile tesbih edip yücelterek Arş'ın etrafını kuşatmış hâlde görürsün. Artık kulların arasında adaletle hüküm verilmiş ve "Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur" denilmiştir.

-------------------

Nihayet yedinci şavtı bitirdik, oldu bir tavaf

Döner. Döner alem döner durur içinde, Biraz sende dön kendin içinde, Bu gün dönmez isen eğer vaktiyle, Döndürürler cehennem içinde

Tavaftan çıkınca makam-ı İbrahim’in arka tarafında iki rek’at “fena fillah ve bekâ billah” tavaf namazını da kıldıktan sonra sa’ya girmek için sa’y başlangıcı Safa’ya geldik. Ancak orası da çok kalabalık olduğundan sa’yın zor olacağı düşüncesiyle üst kata çıkmaya karar verdik. Yürüyen merdivenler ile üst kata çıkıp, niyetimizi yapıp sa’ya başladık. Arabaya oldukça yorgun olan bir hanım kardeşimizi oturttuk. Böylece üç gidiş geliş yaptık. Daha sonra gene çok yorgun olan başka bir hanım kardeşimizi Mercedes’e bindirdik. Onunla üç sefer yaptık. Daha sonra yedinci

Page 97: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

96

son seferde gene Nüket Anneyi Mercedes’e bindirdik. Son gidişi de onunla bitirdik. Daha sonra ben, umresini yapmış, saçı kesilmiş bir kişiye saçımı kestirdim. Sonra ben Nüket Anne’nin saçını kestim. O bayanların saçını, ben de erkek evlatlarımızın saçlarını keserek çok şükür bu umremizi de salimen tamamlamış olduk .

Nedir bu hikmet, bu güzellik, Nasıl bir dinçlik, ve tazelik, Veriyor insana bin bir can, Gönülden seyreyle ey insan.

Nihayet saat dokuzda lobiye inip 9.45’te yola çıktığımız umremiz saat ikide bir olumsuzluk olmadan çok güzel sona ermiş oldu. Rabbimize şükrederiz.

Otelimize dönüp, duş alıp umreden çıkışımız saat üçü bulmuştu. Yatsıyı kılıp, dinlenmeye çekildik. O kadar yorgundum ki hemen uyumuşum. Ancak Nüket Annenin ayakları çok ağırdığından uyuyamamış, sonra ben de uyandım. Ayaklarında ağrı kesici merhem sürdüm. Biraz da masaj yaptım, ağrılar hafifleyince sonra o da uyudu.

26.04.2018 Perşembe

Kapının hızlıca vurulması ile uyanıp kapıyı açtım. Baktım oda görevlisi gelmiş, hemen sularımızı verdi. Havlularımızı değiştirdi ve gitti. Saat on civarı idi. Biz gene hemen uykuya devam ettik. Çünkü daha henüz kalkacak gibi değildik. Gene yattık uyuduk. Bir müddet sonra gene bir kapı çaldı, hemen uyanıp kapıyı açtım. Kızlarımızdan birisiydi, onu içeriye aldık. Nüket Anne de uyanmış, saatte zaten iki olmuştu. Misafirimiz, biraz oturduktan sonra gitti. İkindiye gideceklermiş.

Biz de kalktık, elimizi yüzümüzü yıkadık. Seyyar soframızı kurduk, menüde çıtırlı mercimek, çabuk çorba, peynirler, küçük yuvarlak poğaça ekmek, meşrubat, iki kayısı kurusu, birkaç ceviz içi ve su vardı. Hamdolsun kahvaltımızı yaptık, öğle namazını eda, sabah namazını da kaza ettikten sonra, Nüket Anne yorgunluktan biraz rahatsız olan bir kızımızın altıncı kattaki odalarında ziyaretine gitti. Ben de kaldığım yerden, başladığım notlarıma devam etmekteyim. Hamdolsun, şimdilik iyi sayılırız. Epey dinlenmişiz. Şimdi ikindiyi kılacağım. Gene yazılarıma devam edeceğim. Çok şükür ikindi namazını da eda ettikten sonra gene yazılarıma devam ediyorum birkaç şiir de yazıp hazırlık yapmak, akşam namazına gitmek için kalem kağıtlarımı topluyorum. Daha sonra ne zaman vakit bulursam, umre kayıtlarıma devam ederim inşallah.

Evet hazırlanıp akşam namazını kılmak için Kabe’ye gittik. Yer bulup oturup, namaz vaktini beklemeye başladık ben, Âdem,

Page 98: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

97

Harun, Kemal, Ömer idik. Zar zor üst katın uygun bir yerine oturduk. Bu arada ikramlar gelmeye başladı. Evvela tam otuz beşinci direğin karşısında olduğumuzu gördük, bilerek oturduğumuz yer değildi. Az sonra Ömer isimli bir çocuk hediye misvak verdi. Daha sonra da bir Arap kardeş sağ elimize Medine kokusu esansını sürdü. Onun da arkasında iki tane taze hurma ikramı da geldi.

Nihayet, ezan-ı Muhammedî okundu. Az sonra farza başladık. Nihayet farz namazı bitti, arkadan sünneti kıldık. Herkes dağılmaya başladı, arkadaşlar cirane umresine gideceklerdi. Onun için otele döndüler. Biz çok yorgun olduğumuz için gitme imkânımız yoktu. Bu arada ben de yapılan inşaatlar yüzünden 53. kapıyı epey zamandan beri görememiştim. Onu merak edip aramak istedim. Ben de Kabe’nin dışına çıkıp çevreden Faht Kapısı tarafından çevreyi dolaşayım dedim. Ancak ne mümkün! Etrafta adım atacak yer yok. Büyük zorlukla Hilton’un önünden, aralardan geçip Anjum Otel tarafına doğru yürümeye başladım. Ancak her yer kapatılmış. Küçük aralıkları bırakılmış, aralardan da kalabalıktan geçmek çok zor. Nihayet Anjum Otel tarafında 70 nolu kapıyı buldum. Ondan yukarı, ileriye doğru yeni binaya girip oradan aramaya devam edeyim dedim. Yeni kapıların noları 120-121 diye devam ediyordu. Oradan geçip, arkadan sa’y tarafına doğru geçeyim dedim. Fakat çıkış yok idi. Ben de geri dönüp 74 nolu kapıdan girip, yürüyen merdivenlerle üst kata çıkıp, orada yarım tur atıp Anjum’un çıkış kapısını bulup, oradan rampadan aşağıya inip meydana ulaştım. Böylece Kabe’ye dışarıdan yarım bir şavtta yapmış oldum. Yatsıyı bekleyemeden, otelin yemekhanesine ulaştım. Daha evvel gelenler orada idiler. Nüket Anne de orada beni bekliyor idi.

Ben de evvela mercimek çorbamı aldım. Diğer tabağa da bazı yiyecekler aldım. Bu arada umreye gidecek kardeşlerimiz hazırlanmak için odalarına çıktılar. Ben de yemeğimi bitirince, Nüket Anne ile birlikte odamıza çıktık. Biraz istirahatten sonra bazı eşyalarımızı yerleştirdik. Ben de yazılarıma kaldığım yerden devam ediyordum. Tam bu sırada saat 21.22 de messengerden bir ikaz geldi. Nüket Anne baktı, Yusuf oğlumuzdan imiş. Tezin kabul edildiğini bildiriyor idi. Bu bizi çok memnun etmiş. Adeta burada hem tasdik edilmiş hem de büyük bir ikram-ı ilâhî olmuştu.

Bilindiği gibi Serkan oğlumuz, hakkımızda “Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde bir yüksek lisans tezi hazırlamak” istediğini söylemişti. “İzin verip vermeyeceğimizi” sormuştu. Ben de “Tabii veririm. Ancak bu tür çalışmaların geçmişte yaşamış kişilerin araştırılıp yeniden tanıtılmak üzere yapıldığını biliyorum, yaşayanlar için böyle bir çalışma olabiliyor mu?” dedim. Bunun üzerine Serkan, “Efendim bu husus tezi kabul edecek heyete bağlı” dediler. “Biz evvela bu heyete tezin kabul edilip edilmeyeceğine…”dair müracaatta bulunduk. Onlar da “eğer

Page 99: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

98

gerçek bir değer olursa tabii ki tez kabul edilir” cevabını verdikleri için Serkan oğlumuz da yaklaşık iki sene önce teze başlamış idi. Nihayet tez çalışmalarına başlandı. Yazılan bölümler oluştukça istişarelerimiz sıklaşmaya başladı. Bu arada Sekran’ın en büyük yardımcı ve destekleyicisi Abdurrezzak Hoca idi. Allah ondan da razı olsun. Uzun çalışmalardan sonra tamamlanan tezin müracaatı, 26 Nisan 2018 Perşembe günü yapılacak idi. Bu arada biz de umrede Mekke’de idik. Yukarıda bahsedilen haber bize 21-22’de ulaştı. Çok memnun olduk. Bu tezin kabulü fakir Terzi Baba için çok mühimdi. Çünkü batınî tasdikimiz vardı ama, zahirî resmi irfâniyet tasdikimiz yoktu. Bu tezin kabulü ile halimiz, zahir ve batın tasdik edilmiş oldu. Evvela Rabbimize sonra da sebep olanlara teşekkürlerimi sunarım. Sağ olsunlar var olsunlar.

Bâtından gelen ilâh-i seyrimiz, Tasdik gördü zâhirden de halimiz, Muhabbetle doldu bu gün kalbimiz, Şükürden başka da ne diyeyim k!

Açılmış bâb-ı Hudâ lütuf ile, İkram geldi Hak’tan ilim ile, Zahmet çekti kardeşler severek, Neticede huzura ererek, Tasdik oldu Terzi Baba öylece, Zahir batın bir oldu böylece.

diyerek artık kağıdı kalemi bırakıp biraz istirahat edelim. Bugün çok güzel ikramlarla dolu bir gün oldu, şükrederiz. Yarın sabah inşallah saat 03:30 gibi kalkıp 04:00’de lobide kardeşlerle buluşup sabah namazına kısmet olursa gideceğiz. Bizlere hayırlı dinlenmeler. Saat: 22:50

27. 04. 2018

Zuhurat: Kâbe’nin tavaf yerindeyim etrafta çok az kimse var. Bir anda yanlardaki yüksek binalar bulundukları yerlerden aşağıya doğru çöküp yok olmaktalar. Sırayla bütün büyük binalar böylece çöküp gittiler. Sadece Kâbe-i Muazzam’a tepsi üstündeki gibi idi. Ben de bu hâli seyrediyor idim. Onların kıyametleri kopmuştu. Kıyamet ise “zâtın zuhuru sıfat saltanatının sönüşüdür” denmiştir.

Sabah 03:30’da kalktım, abdestimi aldım, hazırlandım. 04:00’de yola çıkıp 04:10’da Ajyad Kapısı’ndan rampadan üst kata çıktım. Hemen kenarda bir yer bulup oturdum, yazılarıma devam etmeye çalışıyorum.

Nasıl bir muhabbet seli Ermiş demek hep muhabbet yeli

Page 100: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

99

Çevirmiş onları kudret eli Cem etmiş cumada, beytullahta Kendini bil önce aslını tanı, Beden mülkünün kalmaz bir yanı, Damarlarından hep akan kanı, Şah damarından yakın olana sor.

(27-04-2018)

Nihayet o muhteşem ezân-ı Mhuammedî okunmaya başladı. Ben de kâğıt ve kalemi dinlenmeleri için torbadaki yerlerine yerleştirdim. Nihayet namaz kılınmaya başladı. İmam bir müddet Kurân okuduktan sonra “Allahu Ekber” diyerek hemen secdeye gitti. Tabi bütün cemaat hep birlikte secdeye gittik. Bu bir tilâvet secdesi idi. İmam “Elif, Lâm, Mîm” diye başladı ve devam etti.

Sonra ikinci rekâta başladık. Bu rekâtta da imam efendi “şaraben tahûrâ ve mâ teşâûne illâ en yeşâallah” yani İnsan Suresi’ni sonuna kadar okudu. Rüku ve secdeleri yaptıktan sonra tahiyyata oturup selam vermemizin ardından namazımız bitmiş oldu. Bu namazda ben yalnız idim. Çünkü kardeşler akşamdan gece Ten’ime umre için gittiler ve üçüncü umrelerini yaptılar. Allah kabul eylesin.

Namazdan sonra otele dönerken markete uğrayıp biraz ihtiyaç giderdim. Daha sonra otele geldim ve odama çıktım. Nüket Anne de uyandı. O da sabah namazına gidememişti. Hazırlandık aşağıya lobi katında olan yemekhaneye indik. Henüz açılmamış idi. Biraz bekledikten sonra kapı açıldı. Yemekhaneye girip sabah kahvaltısını ettik. Sonra gene odamıza dinlenmek için çıktık, uykuya yattık.

Daha evvelce arkadaşlarla konuştuğumuz gibi saat 09:00’da kalktım, saat 10:00’da lobiye indim. Orada kardeşlerle buluştuk. Mescid-i Haram’a geldik. İçeride biraz araştırma yaptık. Her taraf yıkılmış. Eski kaldığımız Anjum Oteli tarafına gidip yeni ilaveleri gördük. Her taraf ne kadar çok değişmiş. 53 nolu kapıyı aradık, bulamadık. Orası yıkılmış. Tabi onun yerine, başka bir yere 53 kapı numarası sıradan verilecektir. Belki de verilmiştir. İnşaatlar henüz bitmediği için birçok yere girmek yasak. Yeni yapılan yerde gezerken kapı numaralarının 150’nin üstünde seyrettiğini gördük. Oradaki sırada 153’de vardı. Yine de bir 53’lü kapı bulmuştuk. Genelde bulunduğumuz yerin karşısında, direkte de 35 vardı.

Nihayet Cuma namazı vakti yaklaşıyordu. Her taraf gene çok kalabalık idi. Daha evvelki umremizde Anjum Otel’den çıkıp Kâbe’ye girdiğimiz 66 yürüyen merdivenli kapıdan yukarıya çıkıp içeri de uygun bir yere oturduk. Saat 11:00 civarı idi. Cuma namazını kılmak için beklemeye başladık. Nihayet ezan okundu.

Page 101: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

100

Sünnetleri kıldık. Bir müddet sonra imam hutbeyi okumaya başladı. Hutbeyi bitirince dua etti. Ondan sonra cumayı kılmaya başladık. Selam verildikten sonra namazı bitirip otele döndük. Biraz kahvaltı yaptıktan sonra dinlenmek için uykuya yattık. Uyandığımızda saat 04:30 civarında idi. Abdest alıp otelde ikindiyi kıldık. Akşam namazına gitmek için hazırlık yaptık. Saat 18:00’de lobiye indik, orada kardeşlerle buluştuk. Akşam ve yatsı namazlarını kılmak için Kâbe’ye gitmek üzere yola koyulduk.

Nihayet bir müddet yürüdükten sonra rampadan çıkarak Ajyad Kapısı’ndan içeriye girerken terliklerimizi poşetlerimize koyduk. Her içeri girişte böyle yapıyorduk. Bu da “fahla’ na’leyk” idi: “Beşeriyet ayakkabılarını çıkar, ayakkabısız hatta ayaksız zâtın mekânına gir!” emri ile öyle içeri girdik. Bayanlar bayan bölümüne biz de erkekler bölümüne giderek oldukça dolu olan yerlerde kendimize bir yerler bulup oturduk. Şu anda akşam ezanı okunmaya başladı. Nihayet kamet getirildi, namaz başladı. Elham’dan sonra imam Meryem Suresi’ni okumaya başladı. Bir kısmını birinci rekâtta, bir kısmını da ikinci rekâtta okudu. Daha sonra üçüncü rekât de kılındıktan sonra selam verildi ve farz bitmiş oldu. Arkadan sünneti kıldık ve akşam namazını bitirmiş olduk. Yatsıyı beklemeye başladık. Sorulan sorular üzerine sohbet yapmaya başladık. Nihayet vakit geldi, yatsı ezanı okundu. Onu da eda ettikten sonra çıkış yerinde hanımlarla buluşup otele dönmek için girdiğimiz kapıdan, yeryüzünde yürüyebilmemiz için çıkardığımız nalınlarımızı gene giyerek otelin yolunu tuttuk.

Otele varınca yemekhaneye gittik. Akşam lokmasını ettikten sonra yarın cumartesi, dönecek olan kızlarımız insan-ı kâmil namazını kılmak ve arkadan da veda tavaflarını yapmak için Kâbe’ye dönmek istiyorlardı. Nüket Anne’ye baktım, “Sen de gidebilir misin?” dedim. O da “Giderim, iyiyim” dedi. O halde kardeşlerimizi yalnız bırakmayalım deyip biz de onlarla Kâbe’ye döndük. Gene rampa çıkıştan üst kata ulaştık. Etraf çok güzel, tenhaca idi. Ama alt katta metaf-tavaf alanı çok dolu idi. Oraya arabayları sokmuyorlar idi. Yukarıda holde yürümeye başladık. Tâ ki Makâm-ı İbrahim hizasına kadar geldik. Orada iki rekât, Âdemiyyet namazına niyet ederek kıldık. Diğerlerini de yerlerinde kılarak devam ettik.

Nihayet insan-ı kâmil namazımız bitti. Kardeşler tavaflarını yapacaklardı. Biz de otele dönecektik. Ancak Nüket Anne’ye “Hâlin nasıl?” diye sordum. O da “İyiyim” dedi. “Biz de tavafa katılalım mı?” diye sordum, o da “Olur” dedi. Böylece dört bayan beş erkek, dokuz kişi tavafa Rükn-i Yemânî’den, İseviyyet mertebesinden başlamış olduk. Birinci şavtı dualarla tamamladık. Kayıt cihazında sesleri vardır. Diğer şavtları da sırasıyla tamamladık. Ancak saat gece yarım olmuştu. Otele dönmek için gene çıkış yerine gelip, nalınlarımız giyip otele giden caddede yola koyulduk.

Page 102: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

101

Sabah namazına gitmek için saat 04:00’te lobide buluşmak üzere konuşmuş idik. Ancak otele geliş ve hazırlanıp yatmamız saat 02:30’u bulmuştu. Bu saatten sonra yatıp da 03:30’da kalkmak mümkün olmadığından sabah 08:30’da kalkıp 09:00’da lobiye inip kahvaltı yaparız düşüncesiyle diğer kardeşlere vatsaptan mesaj gönderdik ve biz de uykuya çekildik.

28. 04. 2018 Cumartesi

Sabah saat 08:30’da kalktık hazırlandık. Otel odamızda sabah namazını kıldık. Lobide, yemekhaneye geçtik, kahvaltıya oturduk. Az sonra diğer kardeşler geldi. Bugün saat 11:00’de ilk bölüm, iki erkek ve iki bayan kardeşlerimizi günleri dolduğu için yolcu edeceğiz. Lobide görevlilerin gelmesini bekliyorum. Yolcu kardeşlerimiz de nihayet bavulları ile birlikte geldiler. Saatte epey ilerlemişti. Nihayet saat 11:00’de görevli minibüs ile geldi ve yolcularla vedalaşıp onları minibüse bindirip yolcu ettik. Cenâb-ı Hak yollarını açık etsin. Biz de hüzünlü bir şekilde diğer kardeşlerle saat 18:00’de lobide buluşmak üzere ayrıldık. Odamıza çıktık, üstümüzü değiştirdik. Kahvaltı yapacağız. Ben de bu yüzden notlarımı burada bırakıyorum. Vakit bulunca sonrasına devam ederim.

Öğlen kahvaltımızı çabuk çorba, peynir zeytinle yaptık. Öğlen de olmuştu. Öğle namazını da kılıp vahdete çekildik. Biraz dinlenmişiz. Saat 17:10’da kalkıp abdest aldım, ikindiyi kıldım. Akşam namazını kılmak için Nüket Anne ile birlikte 17:40’ta odadan ayrıldık. Holde Ömer, Kemal ve Havva kızımızla buluştuk. Bu arada “Emine Murat” yolcumuz hasta olmuş. Görevli ve Kemal ile birlikte hastaneye gittiler. Biz de Kâbe’ye geldik burada notlarımı tamamlamaya çalışıyorum. Az evvel yanıma Antalyalı Ömer de geldi. Oturuyoruz, sohbet ediyoruz.

-------------------

Bir müddet sonra Kemal de geldi. Gruptan hasta olan iki bayanı görevli ile birlikte hastanaye götürmüşlerdi. Biraz soğuk algınlıkları olmuş, boğazları üşümüş. Doktor antibiyotik vermiş ve otele dönmüşler. Kemal de bulunduğumuz yeri bildiği için yanımıza geldi.

-------------------

25/04/2018

(Kemal’in zuhuratı: 4 tekerler ve 4 parmak)

Arabamın (4) tekerleri eskimiş onları yeni tekerler ile değiştirmişler. Yeni tekerler eskilerinden daha büyük yeni bir modelmiş. Çok güzeller fakat pahalılar, 4 bin lira fiyatları varmış. Tekerler çok hoşuma gidiyor fakat pahalı olduğunu düşünüyorum pazarlık ederek 3500 liraya almak istiyorum.

Page 103: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

102

-------------------

Kemal bu zuhuratını anlatyor iken benim tam önümde diz üstü oturan kişinin arkadan görünüşüne bakarak gözlerim ayaklarına takıldı, baktımki iki ayağı da (4) parmaklı hayret edilecek bir şey idi. Kemalin zuhuratıda dörtle ilgili idi.

Kemalin zuhuratının diğer yönü ise (4) tekerleğinin değişmesi, (4) mertebenin, “şeriat, tarikat, hakikat, marifet” mertebelerinin yeni irfani anlayış ile değişmesidir. (3500) ün tersi ise (53) tür ki sağlıklı bir yolculuk için, tekerlekleri bu sistemle almak ve değiştirmek mümkündür.

-------------------

Daha sonra akşam ezanı okundu. Akşam namazını kıldık, yatsıyı bekliyoruz. Bu arada hurma ikramı oldu, alıp yedik. İki namaz arası sohbet ettik. Nihayet yatsı da oldu. Onu da kılıp tekrar otele döndük. Lobideki yemekhaneye gidip akşam yemeklerimizi de yedikten sonra dinlenmek için vahdete geçtik. Giden kafilenin İstanbul havalimanına indiğinin haberini aldık.

29. 04. 2018 Pazar

Gece yatarken saati 03:15’e kurmuştum, baktım saat kuşu “Hadi kalkın, hadi kalkın” diye ötüyor. Biz de hemen kalkıp hazırlanmaya başladık. Saat 03:30’da odadan çıktık. Kemal, Ömer ve Havva evlatlarımızla buluştuk. Diğerleri her zaman olduğu gibi gene yoktu. Kâbe’ye doğru yola çıktık. Ajyad Kapısı’ndan içeri girdik. Her zaman oturduğumuz yerde uygun bir yer bulup oturduk. Şu an saat 04:47. Sabah namazının başlamasını bekliyoruz. Bu arada ben de bu notlarımı kayda almaya çalışıyorum.

Nihayet sabah namazının ezanı okundu. Sonra sünnetini kıldık, daha sonra kamet okundu namaza kalkıldı. İmam birinci rekâtta elhamdan sonra “innallahe ve melâiketehû”dan itibaren (Ahzâb, 33/56) okudu. İkinci rekâtta ise “ve hamelehel insanü innehû kane zalûmen cehûlâ” (Ahzâb, 33/72) âyetlerini okudu. Çok müthiş bir haldi. Biri risâlet hakikatini, diğeri de abdiyet hakikatini belirtiyor idi. Nihayet imam kıraatini bitirdi, tekbir getirdi. Rükû ve sücûddan sonra tahiyyata oturup selam verdi. Namazlarımızı bitirmiş olduk. Daha sonra otele dönüp kahvaltı etmek için lobiye geldik. Şimdi yemekhanenin açılmasını bekliyoruz. Nihayet yemekhanenin kapısı açıldı. İçeriye girdik, çorba ve kahvaltılarımızı aldık masamıza oturduk. Hep birlikte kahvaltılarımızı bitirdikten sonra yukarıya odamıza çıktık, dinlenmeye başladık. Saat 13:00 civarında kalktık. Öğlen namazını kıldım daha sonra yazılarımı yazmaya devam ettim.

-------------------

Page 104: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

103

Bu arada garip bir şey oldu üst üste, biri içinde kimliğim bir iki banka kartım az mitarda para olan cüzdan, biri içinde azbir emanet riyal olan küçük poşet, diğeride gömlek cebimde taşıdığım küçük notlarımı koyduğum naylon poşet, olmak üzere üç şeyimi çok aradığım halde bulamadım, kaybolduklarını zannetmiştim.

Ancak daha sonra tekrar aradığımda cüzdanımın bavulun iç gözünün iyice içlerine girmiş olduğunu görünce bulunmuş oldu. Diğer poşet ise bavulun üstüne konmuş olduğundan bavulun kapağı kaldırılınca bavulun arkasına düşmş olduğundan görülememiş, daha sonra bavulu yerinden kaldırıp araştırınca o da bulunmuş oldu daha sonra da küçük bir dikiş gerektiğinden dikiş torbasını açınca küçük notlarımında orada olduğunu görünce, böylece üçüncü kayıpta bulunmuş oldu. Bu da gösteriyorki biraz daha dikkatli olmak lâzım geliyor. Aslında bunlar bulunmasa bile telâfileri mümkün olan şeylerdir. Ancak kişi bu dünyada boş yere hayatını sürdürüp gittiğinde, bu güzel hayatı tamamen kaybetmiş olacağından geriye getirilip yeniden bulunması da mümkün olamayacağından bundan büyük iflâs düşünülemez. Allah (c.c.) muhafaza eylesin.

-------------------

Akşam ve yatsı namazları için Kâbe’ye gideceğiz. Bir miktar daha dinlendikten sonra saat 17:40’ta hazırlanıp holde buluşup lobiye indik. Oradan doğruca yola çıkıp her zaman oturduğumuz yere oturduk. Az sonra kısa bir sohbet yaptık. Mevzu acı karpuz hikâyesi idi. Az sonra da bir zenci genci sıra başından başlayıp herkese küçük plastik kutular içinde üçer tane hurma ikram etti. Gencin ismini sordum Osman imiş. Daha sonra aynı Osman gene elinde bir zemzem bidonu ile herkese su dağıtmaya başladı. Ben de plastik bardak içine konan zemzemi içtim. Böylece iki ayetin tecellisi olmuştu. Biri cennet hurması diğeri “ve sakâhum rabbuhüm şarâben tahurâ” (İnsan, 76/21). Nihayet akşam ezanı okunup az sonra namaz başladı. Namazda imam efendi birinci ve ikinci rekâtlerde İnfitâr suresini okudu. Daha sonra üçüncü rekâtı kıldıktan sonra tahiyyata oturup selam verdikten sonra sünneti de kıldık. Ardından yatsıyı beklemeye başladık. Bu arada da sohbet ediyorduk. Nihayet yatsıda okundu. Namaza kalktık. İmam her iki rekâtta da “yâ leytenî küntü türâbâ” âyetinin geçtiği sureyi (Nebe Suresini) okudu. Kalan namazları kıldıktan sonra otele gitmek için yola çıktık. Otele gelip akşam yemeğimizi yedik. Bir müddet lobide oturduk ve ardından odamıza çıktık ve sabah saat 03:00’de holde buluşmak üzere istirahata çekildik. Çünkü ikindiye gidip sonra çarşıya gidecek idik.

30.04.2018 Pazartesi

Saat 13:00’da kalktık biraz kahvaltı ettik. Daha sonra abdest alıp öğlen namazlarımızı kıldık. Saat 15:00’de holde buluştuk ve

Page 105: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

104

lobiye indik. Sonrasında Ajyad rampasından Kâbe’nin ikinci katına çıktık, yer bulup ikindiyi beklemeye başladık. Nihayet ikindi ezanı okundu, sünnetleri kıldık. İç ezan, kamet okundu, farza başladık. Nihayet o da bitti. Selam verip namazdan çıkmış olduk. Daha sonra hanımları bekledik. Onlar geldiler, birlikte bazı alışveriş yapmaya Hilton’a gittik. Kendi alışverişlerimizi yaptık. Sonra Kemal ile birlikte otele dönüp odama geldim. Diğerleri başka alışverişlerini yapmak için Hilton’da kalmışlar idi. Gene bahsi geçen kimseler yanımızda yoklar idi. Daha sonra onlar da geldiler. Akşam yemeğini yemek için lobiye yemekhaneye indik. Yemeklerimizi yedik. Akşam namazını otelde kıldık sonra yatsı namazı için Kâbe’ye gittik. Yatsıyı kılıp tekrar otele geldik. O gece aynı zamanda Beraat gecesi idi. Bizim odada kardeşlerle birlikte kısa bir müddet oturduktan sonra herkes odalarını istirahat etmek için çekildi.

01.05.2018 Salı

Saat 02:45’te kalktık hazırlanıp 03:30’da lobiye indik. Oradan hep birlikte namazı kılmak için Kâbe’ye gittik. Bir yer bulup oturduk. Az sonra vakit geldi sabah namazı başladı. İmam iki rekâtlık namazda elhamdan sonra Fetih Suresi’nin sonundan iki bölümü okudu. Namaz bittikten sonra tekrar otele lobiye döndük. Bir müddet bekledikten sonra kahvaltılar yapılması için yemekhanenin kapıları açıldı. İçeriye girdik, kahvaltımızı yaptık. Tekrar yukarıya odalarımıza çıktık. İstirahat etmek için dinlenmeye çekildik. Saat 13:00 civarında kalktık, elimizi yüzümüzü yıkayıp öğlen kahvaltımızı yaptık. Sonra öğleni kıldık. Şimdi yazılarıma devam ediyorum. Daha sonra ikindiyi de otelde kıldıktan sonra akşam ve yatsıyı kılmak için Kâbe’ye gideceğiz, inşallah.

-------------------

Bâtından gelen ilâh-i seyrimiz, Tasdik gördü zâhirden de halimiz, Muhabbetle doldu bu gün kalbimiz, Şükürden başka da ne diyeyim k! (01-05-2018) salı

-------------------

Levlâke levlâk dedi Mevlâ, Bu muhabbet ne güzel çok âlâ, Demeyesin sonradan vaveylâ, Bu günden bunu anlamaya bak. (01-05-2018) salı

-------------------

Page 106: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

105

Hakkın habibi ilâh-i tecellisin, Kendini tanı gerçekten ebedisin, Hemde zaman almaz seni ebedisin, Sen insan oğlu bir ayna ne güzelsin.

(01-05-2018) salı

-------------------

Dünyadır vuslat yeri, Verince nefsin seri, Çıkarır arşa seni, Mevlâdır lütfeyleyen. (01-05-2018) salı

-------------------

Nihayet vakit yaklaştı, hazırlığımızı yaptık. Koridorda Havva kızımızla buluştuk, aşağıda lobide de Kemal ve Ömer ile buluşup Kâbe’ye gitmek için yola çıktık. Nihayet yürüyerek Kâbe’ye vardık. Ajyad Kapısı’ndan içeriye girdik. Uygun bir yer bulup oturduk. Akşam ezanını beklemeye başladık. Ezan okundu, bir müddet sonra kamette getirildi. İmam ve cemaatle birlikte namaza başlandı. İmam elhamdan sonra ilk rekâtta inşirahı (elemneşrah leke) okudu. Rüku ve secdeden sonra ikinci rekâta başlandı. İmam bu sefer de elhamdan sonra Kevser Suresi’ni (innâ a’tayna) diyerek “Muhakkak ki biz verdik” demek suretiyle zâtî faaliyetini ifade ediyor idi. Onu da okuduktan sonra rükû ve secdenin arkasından tahiyyat, daha sonra üçüncü rekâtta kalkıp onu da eda ettikten sonra son tahiyyata oturup devamında selam verdikten sonra namazı bitirmiş olduk. Daha sonra sünneti de eda edip akşam namazını bitirmiş olduk. Arkadan cenaze namazı vardı. Onu da eda ettikten sonra ben gene yazılarıma devam etmeye başladım. Bu arada Ömer biraz soğuk algınlığı sebebiyle rahatsız olduğundan biraz halı üzerine uzandı.

Not: Akşam namazını kılarken Osman oğlumuz gene bize küçük kutularda üç tane hurma ikram etti. Arkadan onların çayından ve daha sonra da zemzem ikram etti. Ancak bunları abdestimize sıkıntı yapar diye alamadık.

Şimdi artık yatsı namazını bekliyoruz. Nihayet yatsı ezanı okundu. Sünnetleri kıldık. Kamet getirildi. Yatsının farzında Ömer biraz rahatsızlandı, üşütmüş. Namazın farzı kılındı onu otele gönderim. Biz son sünneti ve vitri kıldıktan sonra buluşma yerimizde bir araya geldik. Otele doğru yola çıktık. Ben de Hilton’daki Beyaz Gül kuyumcusuna Kemal’le beraber gittim. Birkaç siparişi alıp otele döndük. Yemeklerimizi yiyip dinlenmek için odalarımıza çekildik. Gene kısmet olursa saat 03:15’te kalkıp Kâbe’ye gideceğiz.

Page 107: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

106

02.05.2018 Çarşamba

Sabah saat 03:15’te kalktık, hazırlandık. Saat 04:00’te holde, koridorda 40 nolu sokakta gene buluşup asansörle Kâbe’ye indik. Ömer biraz rahatsız olduğu için gelemedi. Biz yola devam ederek Kâbe’ye geldik. Bir yer bulduk, oturduk. Ezanın okunmasını bekliyoruz. Nihayet sabah ezan-ı Muhammedî okundu. Kalkıp sünnetini kıldık. Biraz sonra kamet getirildi. Farza kalktık, imam iki rekâtta da Zülkarneyn kıssasını okudu. Sonra tahiyyata oturup selam verildi ve herkes dağılmaya başladı. Bu arada cenaze namazı da vardı, onu da kıldılar. Biz otele doğru yola koyulduk. Otele geldik, odamıza çıktık. Az sonra tekrar kahvaltı için lobiye yemekhaneye ineceğiz, inşallah.

Vakit geldi tekrar lobiye yemekhaneye indik, yemeğimizi yedik. Tekrar odamıza çıktık. Bir müddet istirahat ettikten sonra kalktık. Arkadan oda görevlileri geldiler, küçük bir temizlikten sonra gittiler. Öğlen kahvaltı yaptık sonra öğle namazını kıldık. İkindi namazını da kıldıktan sonra Kâbe’ye gitmek için akşam namazının yaklaşmasını bekliyoruz. Nihayet 18:00’de lobide buluştuk. Kâbe’ye geldik, akşam namazını kıldık. Nüket Anne ile Havva kızımız biraz alışveriş yapmak için erken çıkmışlardı. Bu arada ona iki namaz arasında oturması için bir iskemle temin etmiştik. Bulunduğumuz yerde onların gelmelerini bekliyor idik. Epey bir müddetten sonra karşıdan gözüktüler. Biz de onlara iskemleyi verdik. Her işte bir hayır vardır. Meğer onlar alışverişten çıktıktan sonra yolda giderken Nüket Anne’nin başı dönerek düşmüş, ayağı burkulmuş, çok ağrımaya başlamış. Biz iskemleyi verince çok iyi olmuş. Bunları sonradan otele dönerken anlattılar. Nihayet yatsı ezanı da okunup kılındıktan sonra herkes dağılmaya başladı. Biz de kalktık buluşma yerinde bir araya geldik. Oradan otele gidip akşam yemeğimizi yedik. Gece saat 12:00’da kalkıp tavafa gitmek için konuştuk. Nüket Anne’nin ayağına bir jel sürdük, ovuşturduk. Daha sonra lokantadan buz getirdiler, onunla da biraz soğuttuk, iyi geldi.

03.05.2018 Perşembe

Saat 12:00’de kardeşlerle buluştuk. Dört kişi daha evvelce otelden tedarik ettiğimiz küçük arabaya Nüket Anne’yi bindirip tavafa gitmek için otelden ayrıldık, yola koyulduk. Nihayet Abdülaziz kapısından içeri girip tavaf alanının üst kısmına geldik. Arabaları oradan metaf alanına sokmuyorlardı. Biz de çaresiz dışarıdan tavafa başladık. Oldukça uzun sürüyordu. Saat 12:15’te başladığımız tavaf ancak 02:15’te bitirildi. Ben de ikinci şavtta kaç adım atıyoruz diye saymaya başladım. Tam 1.020 adım attığımızı saydım. Orada biraz dinlendik, hatıra resimleri çektik. Yoğun idi ama çok güzeldi.

Nihayet tavafımızı bitirdik. İki rekât tavaf namazını da kıldıktan sonra gene otelin yolunu tuttuk. Otele geldiğimizde saat 02:30 idi.

Page 108: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

107

Kemal ile ben sabah namazına gitmek için 03:45’te lobide buluşmak üzere ayrıldık. Saat 03:45 oldu, lobide Kemal ile buluştuk. Kâbe’ye gittik. Sabah namazının okunmasını bekledik. Ezan okundu hep birlikte namaza durduk. Sünneti kıldıktan sonra hep birlikte farza duruldu. Nihayet iki rekât farzı da kıldıktan sonra selam verip böylece namazımız bitmiş oldu. Biz de sonra otelimize döndük. Dinlenmek için vahdete çekildik. Daha evvel saat 09:00’da yemeğe ineriz diye konuşmuştuk. Öyle de yaptık. Saat 09:00’da kahvaltıya indik. Kahvaltımızı yaptıktan sonra tekrar odalarımıza dinlenmeye çıktık. Saat 16:00’da kalktık, gene öğlen kahvaltımız yaptık. Akşam namazına gitmek için beklemeye başladık. Hazırlığımızı yaptık, saat 18:00’de lobide buluştuk. Akşam için Kâbe’ye yola çıktık. Nihayet her zaman oturduğumuz yere gelip oturduk. Ezanı beklemeye başladık. Bir müddet sonra akşam ezanı okundu, farza kalktık. İmam birinci rekâtta “Kul yâ eyyühel kâfirûn”u, ikinci rekâtta de ihlâsı okudu. Sonra üçüncü rekât da tamamlanınca tahiyyata oturup farzı bitirmiş olduk. Daha sonra sünneti de kılmamızın ardından yatsıyı beklemek için oturduk. Bu arada sohbet ettik. Nihayet yatsı ezanı okundu. Onun da ilk sünnetini kıldık sonra imam efendi tekbir aldı, farza durduk. Elhamdan sonra birinci rekâtta “İnnallahe ve melâiketehu” (Ahzâb, 33/56) ile başladı. Bir müddet Kur’ân okuduktan sonra ikinci rekâta geçti. Orada içinde “zalümen cehûlâ” (Ahzâb, 33/72) geçen âyetleri okudu. Sonra tahiyyat ve diğer rekâtlar da tamamlandı. Son tahiyyata oturuldu, ardından selam verilip yatsının farzı bitmiş oldu. Son sünnet ve salât-ı vitri kıldıktan sonra yatsı namazı bitmiş oldu. Bu arada cenaze namazı da kılındı. Tek selâm niye? Namazlarımızı kıldıktan sonra Kâbe’den çıkıp otelimize geldik. Yemekhaneye geçip yemeğimizi yedikten sonra odamıza çıkıp dinlenmeye çekildik.

04.05.2018 Cuma

Saat 03:15’te kurduğumuz çalar saatimiz çalınca hemen kalkıp hazırlanarak lobiye indik. Orada buluşup sabah namazı için Kâbe’ye gittik. Vakit gelince namaz başladı. İmam ilk rekâtta Elif, Lâm, Mîm ile başladı. Bir müddet sonra imam secde ayeti geçtiği için hemen secdeye gidildi. Sonra imam ikinci rekâtında da İnsan Suresi’ni okudu ve namaz bitti. Daha sonra gene otele döndük. Şimdi yemeğe inmek için odamızda bekliyoruz. Yemek vakti geldi. Yemekhaneye indik. Çorbamızı içtik ve diğer kahvaltı yiyeceklerimizi de yedikten sonra tekrar biraz dinlenmek için odamıza çıktık. Elimizi yüzümüzü yıkadıktan sonra 10:30’da kalkmak üzere yattık. Saat 10:30’da saat çaldı, kalktım ve hazırlandım. Kemal ve Ömer ile Cuma namazını kılmak için 11:00’de Kâbe’ye geldik. Ortalık çok kalabalık idi. Erken geldiğimiz halde zor yer bulduk. Bulduğumuz yere oturduk. Cuma vaktinin gelmesini bekledik. Nihayet saat 11:45’te dış ezan okundu. Sünneti kıldık. Daha sonra 12:20’de iç ezan okundu. İmam

Page 109: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

108

hutbeye çıktı, hutbesini okudu ve duasını yaptı. Kamet getirildi, namaza başlandı. İmam ilk rekâtta Duha Suresi’ni, ikinci rekâtta Kevser Suresi’ni okuyarak Cuma’yı bitirdi.

Biz de biraz bekledikten sonra yerimizden kalkıp otele gitmek için yola çıkmaya hazırlandık. Ancak Cuma çıkışı o kadar kalabalıktı ki adım atmaya adeta imkân yoktu. Yavaş yavaş yola koyulduk. Epey bir kargaşadan sonra nihayet otelimize geldik. Ben de elimi yüzümü yıkadıktan sonra biraz dinlenmek için uykuya yattım. Saati 15:30’a kurmuş idim. Nihayet saat çaldı, kalktım elimi yüzümü yıkadım. Daha sonra biraz kahvaltı ettik, arkadan bavullarımızı bir miktar yerleştirdik. Çünkü bu akşam son gecemizdi. Yarın saat 11:00’de buradan ayrılmamız lazım geliyordu. Akşam ve yatsı namazlarını kılmak için Kâbe’ye gideceğiz. Nihayet hazırlıklarımız yaptık. Saat 18:00 namazlar için yola çıktık. Kâbe’ye ulaştık. Şu an saat 18:40. Notlarımı kaydediyorum. Az sonra ezan okunup Akşam namazına başlayacağız kısmet olursa. Nihayet akşam ezanı okundu. Namaz kılmak için ayağa kalktık. İmam efendi birinci rekâtta Nur Suresi’ni yaklaşık 35. âyetten başlayarak epey okudu. Sonra ikinci başladık. Gene aynı yerden devam ederek “Allahu yerzuku bi gayri hisâb” diyerek bitirdi, tekbir alarak rükûa gitti. Daha sonra üçüncü rekâta kalktık, tahiyyata oturduk, selam verdik. İki rekât sünneti kıldıktan sonra yatsıyı beklemeye başladık. Bu arada sohbet ediyor ve notlarımı almaya devam ediyordum.

Zaman aktı geçti bu son gecemiz Allah zikri oldu hep hecemiz Çalıştık yettiğince gücümüz Eksiğimizi bağışla Ya Rabbi

Nihayet yatsı ezanı okundu. İlk sünneti kıldık. Sonra imamla beraber yatsı namazını kıldık. İman birinci rekâtta İbrahim Suresi’nden okudu. Yıldız, kamer, güneş bölümleri vardı. Selam verildikten sonra son sünneti ve vitri de kıldıktan sonra Nüket Anne ve Havva kızımızla buluştuk ve otele doğru yola çıktık. Nihayet otele ulaştık. Yemekhaneye geçerek son Mekke akşam yemeğimizi yedik. Odamıza çıkıp bavullarımızı yerleştirdik. Sonra da sabah saat 03:30’da kalkmak üzere istirahata çekildik. Saat 03:30’da kalktık abdest alıp lobide buluştuk. Yola çıkıp Kâbe’ye ulaştık, yer bulduk oturduk.

05. 05. 2018 Cumartesi

Bu kılacağımız son sabah namazı olacak. Namaz başladı. İmam efendi içinde “ve teral melâikete hâffîne min havlil arşi” olan sureyi (Zümer Suresi) okudu selam verildi bitti. Biz de otele odamıza döndük. Son eşyaları da yerleştirdikten sonra biraz uyuduk. Sonra kalktık hazırlandık odayı terk edip lobiye bavullarla indik. Oda görelilerimizin ismi Muhammed Babür ve Muhammed Maruf idi.

Page 110: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

109

Daha sonra görevli Sadık Bey geldi. Az sonra da bizi Cidde havaalanına götürecek minibüs geldi. Bavullarımız yerleştirildi. Biz de yerlerimize oturduk. Minibüs hareket etti. Cidde havaalanına doğru yola çıktık. Saat 11:11 idi. Nihayet bir saat kadar sonra Cidde havalimanına geldik. Görevli bizi bagaj teslim yerine getirdi. Sıraya girip bagajları verdik. Pasaport kontrolü yapıldı, biletlerimizi verdiler. Oradan içeriye tekrar taramadan geçtik.

Ayakkabılarımızı dahi çıkardılar. Oradan da kolayca geçtik. Daha sonra uçağa bineceğimiz 43 nolu kapıya geldik. Uygun birkaç koltuk bulup oturduk. Uçağa alınma saatini beklemeye başladık. Bu arada daha evvelden hazırladığımız peynirli sandviçlerimizi yiyip meyve sularımızı içtik. Hamdolsun bir sıkıntımız yok. Şu an saat 14:45. 15:45’te uçağa alacaklar. Kalkış 16:45’te, koltuk numarası 390. İnşallah sağlıkla evlerimize döneriz. Nihayet vakit geldi. Uçağa geçmek için otobüse almaya başladılar. Epey kalabalık olduğumuzdan üçüncü otobüse binebildik. Uçağın yanına geldik, arka merdivenlerden uçağa bindik. Yerimize oturduk. Az sonra uçak yavaş yavaş hareket etti. İkazlar yapıldı. Şu an sefer duası yapıyoruz. Uçak piste doğru gidiyor, hızlandı. 15:13’te tekerlekler yerden kesildi. Artık dönüş için demir kuş ile göklerdeyiz. Uçak 300 kişilik. Şu anda 265 kişi varmış. İnişe geçildiği anonsu verildi. Yaklaşık 20:35’te İstanbul Atatürk havalimanına iniş yapılabileceği bildirildi. İnişe geçildi. 2027 yükseklik 200 kilometre hızla tekerlekler yere değdi. Atatürk havalimanına çok şükür ulaşmış bulunuyoruz. Uçak iyice iniş yoluna yanaşınca yavaş yavaş yolcular inleye başladı.

Epey arkalarda olduğumuz için ancak sıra bize geldi. Biz de uçaktan çıkış koridoruna geçtik. Havaalanının içine doğru ilerledik. Pasaport kontrolünden geçtikten sonra bagajları almak için bagaj bölümüne geldik. Az sonra bagajlar gelmeye başladı. Nihayet hepimizin bagajları geldi. Onları alıp çıkış kapısına doğru gittik. Baktık birçok kardeşlerimiz karşılamaya gelmişlerdi, onlarla görüştük. İzzet, Özlem, Gülnur ve Emre orada idi. Hatice kızımız Erdal oğlumuz. Meryem, Fazıl, Murat ve Ayşe kızımız da orada idiler. Özlem bizi arabaya aldı. Biz Tekirdağ’a doğru yola çıkarken bizimle beraber umrede olan Havva kızımızı da Muratlar alıp Cevizlibağ’a götürecekler. Ertesi gün sabah erkenden de tekrar havaalanına götürüp Lyon’a yolcu edecekler idi. Biz havaalanından yola çıkıp saat 23:30 civarında Tekirdağ’a ulaşmış olduk. Böylece güzel bir umre ziyareti de bitmiş oldu. Rabbimize şükreder, Sıla şirketine de teşekkür ederiz.

Pazar sabahı kalktığımızda çok iş vardı. Getirdiğimiz bütün kıyafetlerin yıkanması gerekiyordu. Her taraf giyecek ve kıyafetlerle dolmuş idi. Kimisi yıkanıyor, kimisi kurutulmaya çalışılıyordu. Nihayet bu iş ütüleriyle birlikte iki gün sürdü. Salı akşamı artık her şey yerine konmuş veya asılmış idi. Hamdolsun

Page 111: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

110

fazla bir zorlanmamız olmadan bu seyahatimizi de sonlandırmış olduk. Elde bu hatıralarımız kaldı. Artık bundan sonra misafir bekliyoruz.

Uçağımız sefer sayısı 0093, koltuk 39D.

Böylece gerçekten çok güzel geçen umremiz sona ermişti. Sıla turizm, bizleri aslımız olan “sıla-i muhammediyeye ve sıla-i Ulûhiyete sağlıkla götürüp kendi beşeri sılamıza getirmişti. Rabb-ımıza sıla şirketine ve hizmeti geçmiş olanların hepsine teşekkür ederiz.

Ne yazıkki iki yolcumuz, bu hizmetlerin hiç birinden memnun olmayıp, hep şikâyette bulundular. Mekke-i Mükerreme de ziyaret yerlerinin izahlarından sonra , aşağıda onlar ile olan yazışmaları da ibretlik olarak okuyabilirsiniz.

-------------------

Mekke de kalış süremiz.

Mekke ye varış (23/04/2018) Pazartesi saat (17,00) Orada kalış süremiz.

(11) gün, (11) saat. (275) saat. (16,500) dakika. (990,000) saniye. (330,000) nefes alış verişi olmuş.

Dönüş (05/05/2018)

-------------------

Yeri gelmişken, Mekke-i Mükerreme de ziyaret yerlerini de, gerek daha evvelce yazmış olduğum umre dosyalarından, gerek internet kaynaklı bilgilerden kısmen izah etmeye çalışalım.

-------------------

Mekke-i Mükerreme de ziyaret yerleri.

Mescid-el Haram. Hira dağı. Sevr dağı. Arafat dağı. Cebeli Rahme. Müzdelife. Minâ. Cemerat. Şeytan taşlama. Mescid-i nemire.

Page 112: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

111

Mescid-i Hayf. Mikat mahalleri. Zülhuleyfe. Hudeybiye. Cirane. Mekke içinde Ten’im. -------------------

Mescid-el Haram.

2. Haram (حــــــــرم haram veya ـــــــــــرام :(harām حİbranice’deki H-R-M kökünden gelmektedir. Kelimenin birkaç değişik anlamı vardır: (1) Helâl olmayan, günah, (2) yasaklanmış ya da korunmuş, (3) kutsal, (4) camilerin ibadet yapılan ya da namaz kılınan bölümleri, (5) Müslümanlarca kutsal kabul edilen mahaller (Mekke ve Medine gibi). -------------------

NOT= Bu husuta (24-6-Peygamber-3-Hz. İbrâhîm) isimli kitabımızdan, sayfa (133) ten itibaren bir miktar bilgi aktaralım.

-------------------

(İnne evvele beytin vudia linnâsi lellezî bi bekke te mübâreken ve hüden lil âlemîne)

3/96. “Şüphe yok ki, insânlar için ilk tesis edilmiş olan ev, Mekke'deki o çok mübârek ve âlemler için hidâyet olan beyt-i Muazzamadır.”

Yukarıdaki Âyet-i Kerîme’ye zâhir-î yönden bakıldığında, söylenecek daha başka hiçbir şey yoktur. Aynen olduğu gibidir. Ancak, bâtın-î yönden bakıldığın da söylenecek çok şeyler vardır. Şimdi özetle bunları incelemaye çalışalım.

(1) Yer yüzünde ilk “ev” in olduğu:

(2) İnsân’lar için kurulduğu:

(3) yerinin “Bekke” olduğu:

(4) Mübarek olduğu:

(5) “Âlemlere” hidâyet “Hâdî” olduğu:

Açık olarak ifâde edilmektedir. Şimdi bunları, bir noktayı hatırlatarak teker, teker incelemeye çalışalım. O nokta da şudur. İnsânlar için kurulduğu halde, bütün âlemlere hidâyet olması nasıldır.? Yeri geldikçe incelemeye çalışacağız.

(1) Yer yüzünde ilk “ev” in olduğu:

Page 113: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

112

Yer yüzünde İnsânlar için kurulan, ilk evin ismi aynı zaman da (Beytullah,) “Allah’ın evi” dir. Sâhibi Allah (c.c.) kullanıcısı ise İnsândır. O halde İnsân Allah’ın kiracısı ve misâfiridir. Bu yönden aynı zamanda Allah ehli-Ehlullah’tır.

Zât-ı mutlak â’mâ’iyyetinden Vâhidiyyet’ine tenez zül ettiğinde, kendisinde iki husus’u meydana çıkardı o da “inniyyet’i ve hüvviyyet’i” idi. İnniyyet’ inden, İnsân ve Kûr’ân, zuhur etti işte bu yüzden (ikiz kardeştir,) hüvviyyet’inden ise âlemler ve nokta zuhur mahalli “beytullah-Beyt’ül atik” ortaya çıktı. Daha sonra zât-ı mutlak, Ahadiyyet-inden vahidiyyet-i ne tenezzül ettiğinde, Ulûhiyyet-i ve Rahmâniyyet-i meydana çıktı. Ulûhiyyet’inde bulunan ilm-i ilâhiyyesi, sıfat bölgesi olarak Rahmâniyyet’i ne aktararak, yaygınlaşmasını sağlamış oldu. İşte Ulûhiyyet’in ilmî, mânâ da ilk evi-zuhuru, budur. Buranın diğer ismi de Hakikat-i Muhammed-î dir. Öyle ise bu hâlin diğer ismi, bâtın-î mânâ da, hakikat-i Muhammed-î, İlmi İlâhiyye’nin “beyt-i-zuhur” mahallidir.” Rahmâniyyet-in, nefes-i Rahmân-îsi ile ilmi İlâhiyye’de bulunan Esmâi ilâhiye ye lâtif sûretler vererek esmâ âlemine tenezzül etmesi de rahmâniyyet-in zuhur mahalli, Esmâ mertebeside âlem-i melekût olarak rahmaniyyet-in evi (Beyt’ürrahmân) olmuştur. Esmâ âlemi olan mertebe-i ervah’da ki mânâlar da birer elbise giyerek, âlem-i ecsam-cisimler âlemi-âlemi şehadette zuhura çıktıklarında bütün âlemi şehadet bu mânâların “beyt-evi” olmuş bu yüzden buranın diğer ismi “beyt’ül esmâ” dır, diyebiliriz. Bütün bu mertebeler Ulûhiyyet’in zuhur mahalleri olduklarından ve âlemlerin en kemâlli olan zuhur mahalli de bu âlemler, âlem-i şehâdet’in tamamının ismi “beytullah’ tır. İşte bu yüzden “bu âlem-beyt-ül atik-eski ev-beytullah” tır. Bu hakikatin nokta zuhur mahalli ise zâhir âlemin de ki, “Beytullah-beyt’ül atik” ismi verilen İmân ehlini çok cezbeden zâhirde ki “Beytullahtır.” Farkında olmadan câzibesi buradan gelmektedir. İşte bu yüzden içinde bulunduğumuz şehâdet âleminin tamamı “Beytullah” bunun nokta zuhur mahalli de “yeryüzünde ilk ev” diye bahsedilen bu hakikatin belirtilmesidir, diyebiliriz. İşte bu hususlar Zât-ı mutlak’ın, hüvviyyet-i yönünden “Beyt-ül atik-beytullah” ismiyle zuhuru’dur, diyebiliriz.

(2) İnsân’lar için kurulduğu: Bilindiği gibi “ev-beyt” insânlar için olmazsa, olmaz larındandır, ve her insân için de, içinde barınabileceği bir mekâna ihtiyacı vardır. İşte bu yüzden beyt aslî bir değerdir. Yukarıda, geniş ve birey olarak belirtilen, beyt’in, diğer bir mânâ ve temsilcisi ise içinde yaşadığımız evlerimizdir. Bu yönü ile de beytler İnsânlar içindir. Zat-ı mutlak Ahadiyyetinden Vahidiyyet’i ne

Page 114: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

113

tenezzül ettiğide, Rahmâniyyet-i yönünden (Errahmân allemel kûr’ân halâkal insân) (Rahmân 1/2/3) te belirtildiği gibi, İnsân-ın halkiyyet zuhuru Rahmâniyyet mertebsine kadar gitmektedir. Hadîs-i kûdsî de de belirtildiği gibi. (Allah Âdem-i Rahmân sûret-i üzere) halketti, (Allah Âdem-i kendi sûret-i üzere) halketti, hükmü ile, Âdem’in halkıyyet-i Rahmâniyyet üzere olmuştur, yâni rahmâniyyet hakikatleri kendinde mevcuttur, demektir. Füsûs-ül Hikem de, ( Allah İnsân-ı zâhir ve bâtın Hakikat-i İlâhiyye üzere “mahlûk” olarak halketmiştir.) Diye ifade edilmiştir. Bu hususta bir çok haberler vardır yeri olmadığı için bu kadarla yetinelim istiyorum. İşte bu beyt, Zâhiren insân bedenidir, çünkü (ve nefahtü) nün (38/72) zuhur mahalli ve mekânıdır. “Şerefi mekân bil mekîn-mekânın şerefi içindeki iledir,” denmiştir. İşte muhteşem İnsân bedeni olan mekân, İlâh-î tecelli olan “ve nefahtü” ise o mekânın “mekîn-“i olmuştur, işte bu husus ilk def’a Âdem ismi ile belirtilen “nefs” ismi, de verilen bu mekânda zuhura çıkmıştır. Böylece iki türlü beyt ortaya çıkmış olmakta idi, biri Zât-î mânâ da, sûret-i İlâhiyye üzere, mekân-ı İlâh-î, olan İnsân, diğeri ise mekân-ı sûrî olan beytullah idi. İşte bunların ikisi de İnsân içindi. İnsân-ı kâmil ismini de alan bu sûret-i İlâhiyye yi bulamayanlara bunun yerine, sûrî olan beytullah’a Hacc ve Umre hükümleri ile bu hakikatleri yaşama yolu açılmıştır. Bizce hacc’ın tarifi. “Hakikat-i İlâhiyye de cemâlûllah-ı seyr,” dir. Umre ise, “Hakikat-i Muhammediyye de Cemâl-i Muhammediyye yi seyr,” dir diyebiliriz. İşte bu hususların ikisi de İnsân’ın Hakk’ın indinde nasıl bir değeri olduğunu açık olarak anlatmaktadır, ve bir insân’ın kendi değerlerini bilebilmesinin yolunun bu hakikatleri idrak etmesinden geçmektedir. Bu bakımdan, iki beytullah’ın da İnsânlar için kurulduğu açık olarak belirtilmektedir.

(3) yerinin “Bekke” olduğu: Bildirilmektedir. Osmanlıca Türkçe lügat’ta (Bekke) (1) Mekke’i Mükerreme’ nin eski adıdır. (2) Bir yerde toplanmak, bir yere cem olmak. (3) İzdiham kalabalık. Diye ifade edilmektedir. ”” (Bekke) kelimesini özetle incelemeye çalışalım. Ebced

hesâbı ile toplu olarak (11) sayı değerinde’dir.”” (B) harfi

bilindiği gibi “ile-birliktelik” mânâsında’ dır. İki “” (kef)

harfinden biri (kün) diğeri ise, (feyekünü) dür. () (He) ise

(Hüvviyyet-i mutlaka) “Hakk’ın Hüvvüyyet-i” zât-î zuhur

Page 115: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

114

mahalli’dir. Yukarıda belirtilen hakikatlerin bir sistem içinde zuhura çıkması için Zât-ı mutlak, kudret sıfatı ile (kün) “ol” dedi, bu mânâ, madde’den bir elbise giyerek, önü iki köşeli-makamlı, arkası oval bir yapı olarak (feyekünü) hükmü ile de Zât-ı mutlağı temsilen dünya da ki, yerine ilk hâli ile binâ edilmiş oldu. Sayısal değeri (11) olan bu binânın, gelecekte o mahalde zuhur edecek Hakikat-i Muhammediyyenin de temelleri atılmış oluyordu. (Bekke) yukarıda da ifade edildiği gibi, bütün ilâh-î mânâların bir zuhur yerinde cem olarak, hattâ izdiham şekliyle akıp gelerek ortaya çıkan Zât-î mahallin ismidir, diyebiliriz. İşte bu hakikat ayrıca “Besmele”nin başında ki, ”” (B) harfinin diğer bir hususiyetidir.

Allah’ın Zât-ı’nın “kün” (kudret sıfatı ile) teşbih mertebesinden zuhurudur diyebiliriz.

O binânın ilk yapılışı hakkında muhtelif rivayetler vardır. Bu rivayetler genelde bir nokta da toplanmaktadır, o ise Âdem (a.s.) ile birlikte yer yüzünde görülmesidir. Genel kabul gören rivayet-i ise yeryüzünde temellerinin melekler tarafından yapıldığı üzerine de cennetten indirilen çadır şeklinde cam fanus gibi bir örtü ile kaplandığıdır. Gayemiz (Beyt-ül atik) in tarihini yazmak olmadığından bu kadar bilgi ile yetinerek daha fazlasını araştırmacılara bırakarak yolumuza devam edelim. Bu beyt-in temelleri ile oturduğu yerin ismi, ”” (Bekke)

“Bekke” nin oturduğu mahallin ismi ise bilindiği gibi, “” (Mekke) dir. Ebced hesâbı ile toplu olarak (13) sayı değerinde’dir. Görüldüğü ve bilindiği üzere bu sayısal değer Hakikat-i Muhammediyyenin kemâlidir. (Bekke) Hakikat-i İlâhiyyenin zuhur mahalli, (Mekke) ise, hakikat-i muhammediy yenin zuhur mahallidir, diyebiliriz ki; Ora da doğmuştur. (4) Mübarek olduğu: Bildirilmektedir. (1) Mübarek, lügat’ta İlâhi hayrın bulunduğu şey. Bereketlenmiş, çoğalmış. Bereketli, uğurlu. Hayırlı. Mes'ud. (2) Beğenilen, kendisine kızılan ve şaşılan kimse veya şey. Olarak bildirilmektedir. O mahalde (1) ci izahta olanların hepsi vardır. Mübarektir çünkü bütün İlâh-î lûtufların kaynağıdır. (2) ci anlatımda ise, Hakk’a düşman olanların halleri belirtilmektedir. (5) “Âlemlere” hidâyet “Hâdî” olduğu, bildirilmektedir.

Page 116: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

115

Görüldüğü gibi “Beyt’ül atik” Mekke’de olmakla birlikte “Âlemlere” hidayet olduğu bildirilmektedir. Bu ifade ile orada ki mahallin bir simge ve bir hakikatin sembolik ifadesidir, diyebiliriz. Şu günkü haliyle üst kata, terasa çıkıp baktığımızda aşağıda görülen muhteşem şekil ve manzara her ne kadar belirli bir sınırlar içinde görünüyor ise de, aslında sonsuz ucu bucağı bilinmeyen bütün âlemleri kendi bünyesinde misâlen ve mânen, bulundurmaktadır. Şöyleki: Zeminde tavaf edilen mahal “Ef’âl âlemi” (8-10) merdiven ile çıkılan birinci kat “Esmâ âlemi” onun üst katı “Sıfat âlemi” en üst kat teras-ı ise sonsuz “Zât âlemi” ortada duran sevgili ise bir bakıma, “İnsân-ı Kâmil” diğer yönüyle ise, Zât-i zuhur mahalli” dir. Diyebiliriz. Bütün İlâh-î tecelliler orada zuhurda olduğundan ve bütün âlemleri temsil ettiğinden bu yönüyle de “Âlemlere” hidayet olmaktadır. Yâni göremediğimiz Âlemleri orada bir maket olarak bulduğumuzda ve oradan da tefekkürümüzde o Âlemleri hayal eder olduğumuzda ve hayal yönüyle de olsa o Âlemlerin varlığını kabul etmemizden dolayı onlara da hidayet edilmiş olunmaktadır. Diğer taraftan “Hidâyet ve Hâdî” lügatta şöyle izâh edilmektedir. (Hidâyete ermiş. Mürşid. Rehber, delil. Hidâyet yolunu gösteren. Hidâyete, doğruluğa eriştiren. Önde giden.) Diye belirtilmektedir. İşte gerçekten o mahal İlâh-î hakikatlerin tümünü bünyesinde cem etmiş durumdadır. Aslında cazibesi de bu yönden gelmektedir. Her nazar eden orada idrak etse de etmese de kendinden ve özünden bir şeyler bulmaktadır. İşte genel de orada tarif edilemeyen muhabbet ve duygusallık bu yöndendir. Bu da kişilere özlerinden gelen bir Hidâyet’tir. Diyerek yolumuza devam edelim. Gayemiz İbrâhîm (a.s.) tarih-î mânâ da hayat hikâyesini yazmak değil, belki mertebe-i İbrâhî miyye’nin bazı özelliklerine dikkat çekmeye çalışmaktır. Âdem (a.s.) dan sonra dünya üzerinden epey zaman geçmiş, nihayet (Nûh) (a.s.) ın zamanı gelmiş ve kavmi tarafından kendine muhalefet edilmiş, nihayet Cenâb-ı Hakk (Nûh) tufanını oluşturmuş, o tufan ile birlikte o mahalde ki, hayat’ta sona ermiştir. Bu arada (beyt-ül atik) in temel üstü gövdesi aynı istikametinde göğe kaldırılmış, ve ismine de (beyt-ül ma’mur) denmiştir. Bu hadiseden sonra yer yüzü İbrâhîm (a.s.) zamanına kadar beytsiz kalmıştır. Bilindiği gibi İbrâhîm (a.s.) ailesi ve beraberindekiler ile bir hayli seyehat yaptıktan sonra (Şam) taraflarında mekân tutup oraya yerleştiler. Aradan bir muddet geçtikten sonra, Hacer vâlide’den (İsmâil) (a.s.) dünya ya geldi,

Page 117: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

116

bunu kabullenemeyen Sera vâlide onların yanından uzaklaştırıl masını istedi, bunun üzerine, İbrâhîm (a.s.) Hacer ve İsmâil-i alıp yola çıktı. İşte bu yolculuğa çıkış dünya tefekkür tarihinin büyük dönemeçlerinden biridir. Bu yolculuk hakkında değişik rivayetler vardır. Ancak bu yolculuk gerçekten hayret edilecek bir yolculuktur, Hiçbir niyet ve hedefleri olmadan yola çıkan ikisi büyük biri küçük üç yolcuyu kim yönlerdirmişti ki, uzun vadilerden çöllerden dağlardan geçerek nihayet bir yere geldiklerinde orada kaldılar, ancak burada ne bir kimse ne de sığınacak bir yer vardı. Bu yerin neresi olduğu daha sonra anlaşılacaktı. İşte bunu tespit edip ora da karar kılmak bizce İbrâhîm (a.s.) ın kendisine Hakk tarafından bildirilen mucizesidir diyebiliriz. Bu hadise Kûr’ân-ı Kerîm’de şöyle ifade edilmektedir. (Rabbenâ innî eskentü min zürriyyetî bi vâdin gayri zî zer’in inde beytikelmuharrami Rabbenâ li yükımüsselâte fec’al ef’ideten minennâsi tehvî ileyhi verzukhüm minessemerâti leallehüm yeşkürun) 14/37. “Ey Rabbimiz!. Ben neslimden bazısını senin Beyti Haremin yanındaki ekinsiz bir vadiye yerleştirdim. Ey Rabbimiz!. Namazı dosdoğru kılsınlar diye. Artık insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meyleder kıl ve onlara meyvelerden rızık ver. Umulur ki, onlar şükr ederler.” yukarıda ki Âyet-i Kerîme’nin delâletiyle, tefsir ve tarih kitaplarında da belirtildiği üzere İbrâhîm (a.s.) karar kıldığı o vâdide, eşi Hacer-i ve oğlu İsmâil-i Hakk’a teslim ederek geri döner. Bulundukları yerde kısa bir süre sonra su zuhur eder, (Zemzem) bunun üzerine kervanlar su vesilesiyle oraya uğramaya başlarlar ve orada yavaş yavaş sosyal hayat gelişmeye başlar ve orası meskûn bir yer halini almış olur. İbrâhîm (a.s.) zaman zaman onları dolaşmaya gelir, yine böyle dolaşmaya geldiği bir seferde, hemen belirtilen Âyet-i Kerîmenin de delâletiyle, tekrar Beytullah-ın inşâsına başlanır. Beytullah-ın yerinin tespiti hakkında da değişik rivayetler vardır, bir tanesi şudur. Daha sonra o civarın ismine (Mekke) denilecek olan o yerde büyük bir fırtına olmuştur ve bu fırtına ile, o

Page 118: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

117

yerlerde sonradan meydana gelen dolgu kum ve taş yığınları sağa sola savrulup dip alan açılınca Beyt-ül Atik-in temelleri ve oturduğu yer (Bekke) ortaya çıkmıştır. İşte İbrâhîm (a.s.) ve oğlu İsmâil (a.s.) ile birlikte bu temeller üzerine eski kadîm haliyle Beyt-ül Atiği tekrardan yeryüzüne ve İnsânlık âlemine ve bütün âlemlere kazandırmışlardır.

(Ve iz yerfeu İbrâhîmülkavâide minelbeyti ve İsmâil Rabbenâ tekabbel minnâ inneke entessemî ul alîm) 2/127. “Hatırla ki. İbrâhîm Beytullah'ın temellerini İsmâil ile beraber yükseltiyor, ey Rabbimiz! Bizden kabul buyur, şüphe yok ki sen işitensin ve bilensin, diyordu.” Bilindiği gibi “Kûr’ân-ı kerîm, Âyetlerinin” bir çok mertebeleri ve bu mertebelerin mânâları vardır. Bu mertebeler bilinmez ise gerçek mânâ da, faydalanmak oldukça zordur, mânâlarının sadece dışında-zâhirinde kalma ihtimâli çok yüksektir. En azından (âfak ve enfüs) yâni “bir dışımızda ki genel hâli, bir de, içimizi ilgilendiren özel hâlini bilmemiz gerekmektedir. Ancak bu yönden iç dış itibariyle daha geniş bir anlayış içerisinde dıştan içe doğru, daha sonra içten dışa doğru “K.Kerîm” de bir yolculuk yapabilmek için ufkumuzu genişletmiş olabilmemiz gerekmektedir. Yukarıda ki Âyet-i Kerîme’ye verilen “meâl” yerli yerincedir ancak “zâhirî” bir ifadedir. Ayni Âyet-i Kerîme’nin yine aynı ifadeleri içinde “bâtın-iç” mânâsı da vardır. Zâhiri-dışı, dışarıda ki, genel halidir, “bâtını-içi” ise birey olarak her birerlerimizin o hali içimizde kendi dünyamızda yaşamamız gereken hususlar olarak idrak etmemiz gerekmektedir. Tabii bu hususu her kesin mutlak mânâda tatbik etme mecburiyeti yoktur, sadece zâhiri itibariyle kabullenmek yeterlidir, ancak o zaman biz sadece orada belirtilen kimselerin bizim dışımızda olduklarından, bizde onların ve onlara ait bilgilerin toplayıcısı hükmüne girmiş oluruz. Oysa Kûr’ân-ı Kerîm bu ifadelerle, bize bizi, anlatmak için gelmiştir. Böyle özet bir girişten sonra Âyet-i Kerîme’yi incelemeye çalışalım. “Hatırla ki. İbrâhîm Beytullah'ın temellerini İsmâil ile beraber yükseltiyor,” (idi) (İrfan mektebi) isimli kitabımızda (6) tür Hakk yolculuğundan bahsedilmektedir. Bunların birincisi, Âdem (a.s.) dan kıyamet gününe kadar gelip geçecek olan bütün insânların bir

Page 119: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

118

tek bütün seyr-i dir. İkincisi, ise bir insân-ın kendi hayat süresi içinde, bir ömürlük seyr-i dir. İşte her birerlerimize bu seyr-in bilincinde olmak lâzım gelmektedir. Yukarıda ki Âyet-i Kerîme bu seyr-in çok mühim geçitlerinden birini bizlere açık olarak göstermektedir. O devir dünya da İbrâhîm (a.s.) devridir. Bu zamana kadar yer yüzünden belirli Allah anlayışları geçmiştir. Bu anlayış ise bilindiği gibi yer yüzünde ilk def’a oluşan “Tevhîd-i Ef’âl” anlayışıdır. Yer yüzünde, Âdem (a.s.) ile birlikte bir (Allah) anlayışı ortaya gelmiştir. Esasen daha evvelce yer yüzünde İnsân olmadığı için böyle bir (Allah) anlayışına ihtiyaç yoktu zâten âlem kendi hususi-fıtr-î yapıları içinde (tesbih) lerini yapıyorlar idi. İşte Cenâb-ı Hakk kendinin şuurlu varlıklar tarafından bilinmesini arzu etti ve bunun için Âdem-i kendi sûreti-Ulûhiyyet hakikatleri üzere halketti. İşte bu özellikler ile donatılan Âdem (a.s.) ve nesli yeryüzünde yaşamağa başladılar. Onlarla beraber (Beyt-ül atik) te ayakta duruyor idi. Böylece Allah’ın iki zuhur mahalli yer yüzünde faaliyette idi. Aradan geçen uzunca bir zaman sonra, o yöre ve o devirde, insânların çoğunluğunun aslî hallerinin bozulmuş olduğundan, zâhir-î olan ilâh-î tecelli mahalli o devrede (Nûh tufânı) oluşumuyla yer yüzünden kaldırıldı sadece “Nûhîyyet” mertebesi itibariyle diğer bir ilâh-î zuhur mahalli olan o zamânın o mertebesi itibari ile İnsân-ı kâmilleri kaldı. O günden İbrâhîm (a.s.) lâm devrine kadar gelen süre içinde yer yüzünde zâhir-î mânâ da nokta zuhur tecellî mahalli yok idi. İşte bu devrede yer yüzünde İbrâhîm (a.s.) devri başlamış idi. Yukarıda ki bazı Âyet-i Kerîmeler ile bu devrin başlangıcı belirtilmiş idi. Bu Âyet-i Kerîme ile de, yer yüzünde tekrar (Beytullah)lı, günler geri gelip yaşanmaya başlanacaklardır. İşte bir sâlik-yolcu-lar da bu hususları özel olarak kendi ömür, seyr süreleri içinde yaşayacaklardır. Zamânının peygamberi, insân-ı Kâmil-i, ve tevhîd-i Ef’âl-in zuhur mahalli olan İbrâhîm (a.s.) ın o mahalde birde oğlu vardır. İşte bu oğlun adı (İsmâil) dir. Mânâsı! (Allah işitir, Allah’a yükselen) demektir. Yukarıda da belirtildiği üzere, İbrâhîm Sûresi (39) uncu Âyetinde. İbrâhîm (a.s.) bir oğul vermesi için Cenâb-ı Hakk’a dua ederken, “Allah duaları işitir” buyurmuştur. Oğluna bundan dolayı şukran nişanesi olarak bu ismi koymuştur, denmektedir. Yine bu mânâ da yukarıdaki Âyet-i Kerîmenin sonunda da aynı

Page 120: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

119

ifade görülmektedir. “şüphe yok ki sen işitensin ve bilensin, diyordu.” Diğer lügat mânâları ise. (Çok bol) ve (şarkı söyleyen) imiş. Yukarıda belirtildiği gibi, tekrardan, Ebced hesabıyla “İbrâhîm” kelimesinin sayısal değerine bir göz atalım. ( ) “İbrâhîm” () “elif” (1-13) () “be” (2) () “rı”

(200) () “he” (5) () “ye” (10) () “mim” (40) toplarsak,

(1+2+200+5+10+40=258) (2-5-8) sayıları oluşmaktadır. Bu tablodan muhtelif uygulamalar çıkabilir, ancak fazla uzatmamak için ana hatlarıyla belirtmeğe çalışacağım. Baştaki (2) bu mertebenin zâhir ve bâtın oluşumunu ifade etmektedir. (5) hazârat-ı hamse-beş hazret mertebesini, (8) ise, sekiz cennet mertebesini ifade etmektedir diyebiliriz. Ayrıca (5+8=13) olmaktadır ayrıca “elif” te (13) tür. Böylece netice olarak “İbrâhîm” kelime ve manâsının içinde iki adet te zâhir bâtın (13) bulunmaktadır. Görüldüğü gibi sayısal değer olarak bu mertebe de Hakikat-i Muhammediyye ye bağlıdır. Şimdi birde “İsmâil” kelimesinin sayısal değerine bir göz atalım. () “İsmâil” () “elif” (1-13) () “sin” (60)

() “mim” (40) () “elif” (1-13) () “ayn” (70) () “ye” (10)

() (30) toplarsak, (1+60+40+1+70+10+ 30=212) (2,12)

sayıları oluşmaktadır. Bu tablodan da muhtelif uygulamalar çıkabilir, ancak fazla uzatmamak için ana hatlarıyla belirtmeğe çalışacağım. Görüldüğü gibi (2) ve (12) sayısal değerleri ortaya çıkmaktadır. Ayrıca içinde mavcud iki adet () “elif” (1-13)

olduğundan netice olarak, zâhir ve bâtın (12) ve (13) ler bulunmaktadır. Görüldüğü gibi sayısal değer olarak bu mertebe de Hakikat-i Muhammediyye ye bağlıdır. Şimdi bir toparlama yapalım, (Ebrahem-İbrâhîm) “halkın babası” ünvanı ile, “tevhid-i ef’al” “fiillerin birliği” hakikatinin ilk def’a temsilcisi olmakla, bu mertebeden zata seslenilmektedir. İnsânlık tarihinde ilk def’a bu mertebe anlayışı ile Hakk’a seslenilmiştir. İşte gerçek mânâ da (Esmâ) mertebesinden ilk def’a

Page 121: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

120

İbrâhîm (a.s.) ın Hakk’a sesini duyurması mümkün olmuştur. Bilindiği gibi mertebe-i İbrâhîmiyyet aynı zamanda “hullet” (Esmâ-i İlâhiyye) nin giyildiği mertebedir, esmâ-i İlâhiyye de (Sem-i ve alîm) isimleri de bulunduğundan o mertebe de bu isimler fiilen yaşanarak İbrâhîm (a.s.) ın lisânından ortaya çıkmakta, kabul edilmekte ve faaliyyet’e geçmektedirler. İşte bu halin şükrânesi ve bu mertebenin zuhur mahalli tecelli yeri olarak İbrâhîm (a.s.) oğlunun ismini (Allah işitir - bilir - Allah’a yükselen - çok bol) mânâlarında, “İsmâîl” olarak isimlendirmiştir. Bu isim sadece diğer bedenlerden ayırd edici bir isim değil hakikat-i İlâhiyyenin o mertebesi itibarı ile yaşayan bir zuhuru veya zuhur mahallidir. Bu mertebe “halk’tan Hakk’a) olan, sesleniş ve zât-î seyr’in Ef’âl merebesinden başlangıcıdır. Diyebiliriz. Daha evvelki seslenişler ise dua mahiyetinde olan seslenişlerdir. “Hatırla ki. İbrâhîm Beytullah'ın temellerini İsmâil ile beraber yükseltiyor,” (idi) () “ve-iz” bu kelime bilindiği gibi, ifade ettiği mânâda ki, “o

zamanı hatırlamaktır”. Bu hatırlama hatırlatma’nın üç hâli vardır. Birincisi. Zâhirî mânâ da olan şeriat mertebesi itibarı ile yukarıda meâl olarak verilen mânâlarıdır. İkincisi. Enfüsî mânâ da tarikat ve hakikat mertebelerinden olan kişinin kendi bünyesinde oluşturduğu bu hâlin yaşanmasıdır. Üçüncüsü ise marifet mertebesi itibarı ile âlemler düzeyinde “Hakikat-i Muhammediyye”nin idrak ve yaşantısını bu mertebesi yönünden bünyesinde bulmasıdır. Diyebiliriz. Ayrıca her nefis mertebesinden de izah ve yaşantısı vardır fakat fazla uzatmamak için sadece üç yönü itibarı ile incelemeye çalışacağız. Bu hatırlamadan sonra, bu mânânın devamı olan, yukarıda da ifade edildiği gibi (vezkür) dür. (ve-iz) ile o zamana gidilir, veya o zaman yaşanan zamana-hâle getirilir, (vezkür) ile de ifade edilen mânâ hatırlanmaya çalışılır yani iç bünyeden zâhire, yaşantıya ve tatbikatına başlanmaya çalışılır. ()Meryem (19/41) “zikret-ha-tırla. (Vezkür)

= “zikr” anma-anılma-hatırlama’ dır. Bu ifade de de, daha geniş manâ da hadiselerin incelenmesi ve zaten varlığında mevcud olan hakikatlerin açığa çıkarılmasının gereği bildirilmektedir.

Page 122: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

121

Yukarıda bahsedilen Âyet-i kerîme’nin üç halinden Birincisi. Zâhirî mânâ da olan şeriat mertebesi itibarı ile yukarıda meâl olarak verilen mânâlarıdır. Demiştik. Bu görüldüğü gibi açık ve kolay anlaşılır hâlidir çünkü yaşantı ve tefekkür gerektirmez, sadece geçmişte yaşayan bâzı kimselerin ve bâzı hadiselerin zâhiri haliyle kendinin dışında âfâkî mânâ da okunması’dır. Diyebiliriz. İkincisi. Enfüsî mânâ da tarikat ve hakikat mertebelerinden olan kişinin kendi bünyesinde oluşturduğu bu hâlin yaşanmasıdır. Demiştik. Bu hususta şöyle bir fikir yürütebiliriz. Esfeli sâfilîn’e reddedilmiş olan yolcu sâlik. Âdemiyyet mertebesinden (Venefahtü) yü yüklenerek ve Âdem-i mânâ’yı kendinde bularak aslına dönüş için yola çıkan yolcu sâlik irfan ehli tarafından kendine verilen zikir ve görevlerle yoluna devam etmeye başlar bu mertebe de, “Beyt-ül atik” zâhirde ve gönlünde tabii olarak vardır fakat hakikat-i itibari ile bilinmemektedir. Sadece sûreti itibari ile bilinmektedir. Sâlik yoluna devam ederken (Şitiyyet) “ataullah” mertebesinden geçer o mertebenin gereği olan ihsân-ı Cenâb-ı Hakk gerçek mürşid-i kâmil’ in elinden ve dilinden irşadı ile ihsân eder. Bu mertebeler nefs mertebeleridir. “-14-İrfan mektebi” isimli kitabımızda özetle izah edildi, dileyen oralara da bakabilir. Yine yoluna devam eden sâlik daha sonra İdrisiyyet mertebesinde “tedris” eğitimine devam eder, yine yola çıkar nihayet “Nûhiyyet” mertebesine ulaşır. Burası yolda çok mühim olan bir dönemeçtir. İlâh-î Celâl tecellisi ile “içi putlarla dolu olan hayâl-î beyt”i nin bu mertebede yıkılması lâzımdır. İşte bu hakikatin anlaşılıp gerçek gönül beyt’i nin yeniden yapılması için hayâli olan “beyt” in yıkılması lâzım gelmektedir. Kişinin kendi gücüyle yıkamadığı içi putlarla dolu olan “beyt-ül atik-eski ev” i ni, Cenâb-ı Hakk ona bir İlâh-î ihsân ve yardım olması bakımından Celâl tecellisi görünümünde “sel suyu” ile yıkılırken göğe kaldırmıştır. Aslında zâhiren bu hadise Celâl tecellisi gibi gözüküyor ise de, Celâl tecellisinden sonra gelen Cemâl tecellisidir. Bilindiği gibi “su” aynı zamanda “hayat ve ilimdir.” İşte bu hadise de kişinin kendi kendisine üstünden atamayacağı yani kolay kolay yıkamayacağı eski evinin içinde bulunan şartlanmış ve ön yargılı bilgilerininden-putlarından kurtulması mümkün olamadığından onu ancak bir ilâh-î sel suyu mânâ âlemine geçmesini, ortadan kalkmasını sağlamıştır ki daha sonra yerine gerçek mânâ da “beyt”in yenisi yapılsın. Bu hususlarda daha geniş bilgi (6 Peygamber Âdem a.s. ve Nûh a.s.) isimli kitaplarımızda mevcuttur dileyen oralara bakabilir.

Page 123: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

122

Biz yine yolumuza devam edelim. Mevzuumuz itibari ile zamanımız o zamandır Nûh (a.s) devrinden sonraki “necat” zamanıdır. Ancak yer yüzünde “beyt-ül atik-eski ev”in yeri bilinmez halde kaybolmuştur. Zâhirde böyle olduğu gibi bâtında da böyledir. Yâni kişinin beden mülkünde gerçek mânâ da İlâh-î tecellî nin zuhur mahalli o mertebe de bilinememektedir. İşte bu mertebeye ulaşan sâlik-in burada ki durumu ve hâli böyledir. Ulaştığı ve yaşaması gereken gönül vadîsi burasıdır. Bu mertebede (İbrâhîmiyyet) kişinin Akl-ı küll-ünün hakikati içinde bulunan “tevhid-i ef’âl mertebesi”nin zuhur mahalli olan (Hullet ve İmâmet) idrâki mertebesidir. (İsmâîliyyet) ise o mertebeden doğan-meydana gelen gönül evlâdı “veled-i kâlb-î” olan (Allah işitir - bilir - Allah’a yükselen - çok bol) mânâlarında, “İsmâîl” olarak isimlendirilmiştir. Yukarıda da belirtildiği gibi, bu mertebe “halktan Hakk’a” doğru olan ve ilk def’a gerçek mânâda kulun sözünün Hakk tarafından duyulan mertebesidir. Yani bu mertebede Cenâb-ı Hakk ef’al mertebesi itibari ile kulluk mertebesinden kendisi bu duasını yaptığını bilir, Hakk kulağı ile de işitir oldu. Bu halin bir aşama sonrası ise “kulun Hakk’ın sesini duymasıdır ki “mertebe-i Mûseviyyettir. (Ve enehtartüke festemi’ limâ yûhâ) 20/13. “Ve ben seni seçtim, şimdi vahyolunacak şeyi dinle.” Bu ve benzeri Âyet-i Kerîmler hadiseyi açık olarak göstermektedirler. Yeri olmadığı için bu kadar hatırlatma ile bırakalım. Bu oluşumun, Hakikat-i Muhammed-î itibari ile ifadesi ise, zât-î hakikati yönünden namazlarımızda her rükûdan kalkarken söylenen (semiallah-u limen hamide) dir. “Ubudet” (Allah-ın fiilidir) hükmü ile kılınan “namaz” (Salât) ın o mertebesi itibariyle ifadesi, Abdin lisânından Hakk, kelâm sıfatıyla (semiallah-u) “Allah işitir” diye ifade etmesidir ve Hakk bu sefer (sem-i) itibariyle duyma-haberdar olma sıfatını ise zatına verir. İşittiği ise (Hamd)dır. Bu “Hamd” ise zat mertebesi itibariyle zâhirden bâtına, halktan Hakk’a olan Zât-ı İlâhînin kendi kendinden, kendine olan hamd-ı’dır. Bu hali de bu kadarla bırakarak yine yolumuza devam edelim. Bilindiği gibi İbrâhîm (a.s.) ın hayat hikâyesinde ihtilâflı da olsa zor olan imtihanlarından biri de yukarıda belirtilen oğlunu (Kurb’an) etme hadisesidir. Bu kurb’anlık hadisesi ister “İshak” hakkında olsun ister “İsmâîl” hakkında olsun aynıdır yani “veled-i

Page 124: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

123

kâlb” hükmündedir. Burada ki kesilmesi gereken ise aslında “veled-i nefs” tir. Ve o gözden çıkarılmıştır ve o fiili işlemek için yapılan teşebbüs geçerli olup yerine koç gönderilmiştir. İşte bu hadise dolayısı ile “veled-i nefs” “veled-i kâlb”e dönüşmüştür. Bir bakıma Hızır (a.s.) ın öldürdüğü bu “veled-i nefs” tir. İşte aynı “veled-i kâlb” ile bu sefer yukarıda bahsedilen Âyet-i Kerîme ile de açık olarak belirtilen “Beyt-ül atiği yeniden inşa etme hadisesi ancak bu “veled-i kâlb” ile mümkün olabilecektir. Yukarıda bahsedilen Âyet-i kerîme’nin üç halinden Üçüncüsü ise marifet mertebesi itibarı ile âlemler düzeyinde “Hakikat-i Muhammediyye”nin idrak ve yaşantısını bu mertebesi yönünden bünyesinde bulmasıdır. Demiştik, şimdi bu hali anlamaya çalışalım. Zât-ı Mutlak nüzülde, Â’ma’iyyet’inden, Ehadiyyet’ ine, oradan Vahidiyyet’ine, oradan Ulûhiyyet’ine, oradan Rahmâniyyet’ine, ki buradan bütün mânâlar âlemlere yayılmağa başlamıştır. Oradan yayılmaya başlayan mânâlar daha sonra Rububiyyet mertebesine nüzül ederek manevi ve lâtif birer kimlik almaya başladılar. Buradan da tenüzzül ile nihayet her varlık kendi mertebesi itibari ile âlem-i mülkte zuhur ederek fiziki birer kimlik sahibi olarak cihan sahnesinde yerlerini aldılar. Bu tenezzül varlıkların tenezzülü olduğu gibi aynı zamanda varlıkları içinde bulunduran âlemlerin de aynı şekilde tenezzülleridir. İşte bu tenezzül, yani iniş ve yayılış, neticelendikten sonra, bu halin birde dönüşü olacaktır. Bu dönüşün ismi “uruc” yükselmedir. Âdemiyet mertebesi ve zamanında başlayan “uruc” yavaş, yavaş yükselme kaydederken, insânların yükselişi gibi âlemlerinde kendi mertebeleri düzeyinden mânâları itibari ile geriye doğru çekilmeleri yani yükselmeleri vardır. İşte bu mertebe insân oğlunun “İbrâhîmiyyet” mertebesinde kendini bulması “hullet” giyinmesi gibi, aynı zamanda âlemlerin de bu “hullet” elbisesini tekrardan semâvat ve arzda giyme, giyinme mertebesidir, diyebiliriz. Bu hali de kısaca böyle özetledikten sonra, yavaş, yavaş “Beyt-ül atik”in yeniden yapılışını seyre gidelim.

Yukarıda da belirtildiği gibi “beyt-ül atik-eski ev”in yeri bulunmuş temelleri ortaya çıkmış “kâide” duvarlarının ana dayanaklarının yapılması gerekiyordu. Şimdi o devreye gidelim veya o devreyi hayalen bu zamâna getirelim her ikiside olur aynı şeydir. Ortada sadece temelleri yapılı bir yapı vardır, bu temellerin üzerine tekrardan o zamanki hakikat-i üzere “Beyt-ül atik-beytullah”ın inşa edilmesi gerekiyordu, bu işe talip ve vazifeli

Page 125: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

124

görününen Baba” İbrâhîm” oğul “İsmâîl” vardır. Bunların mânâları yukarıda verilmiş idi. İşte ancak zâhir ve bâtın bu mânâlar tahakkuk etmez ise “beytullah’ın o mertebesi itibari ile inşasının gerçekleşmesi mümkün olamıyacaktır. Evet etraf inşeat sahasıdır, duvar taşı olmasını bekleyen taşlar vardır bunlar yerlerine uygun hale getirilmektedir. Nihayet duvarlar yavaş, yavaş yükselmektedir. “Hatırla ki. İbrâhîm Beytullah'ın temellerini İsmâil ile beraber yükseltiyor,” (idi) İşte yukarıda da bahsedilen Âyet-i Kerîme bu hali açık olarak ifade etmektedir. Duvarlar yükseldikçe boyları yetmemeye başlamışlardır, bu yüzden “İbrâhîm” usta ayaklarının altına yüksekçe bir taş koyup onun vasıtası ile duvarların seviyelerini daha da yukarılara doğru yükseltmektedirler. Ve bu arada, “şüphe yok ki sen işitensin ve bilensin, diyordu.” Diye dua ediyorlardı. Günler geceler böyle geçmekte nihayet “Beyt-ül atik-beytullah”ın yapımı o günün ve zamanının mertebesi itibari ile önde iki köşe iki mertebeli, bu mertebeler “Âdemiyyet” ve “İbrâhîmiyyet” olmak üzere, arkası oval bir yapı olarak tamamlanmış oluyordu. Bu binâ ve mânâsı âlem şumul olduğu gibi bunun “yolcu-sâlik” teki karşılığı da aynı hâl ve mânâ içinde seyr etmesi lâzım gelmektedir. Bu mertebesi itibari ile “İbrâhîm” sâlik, aynı zamanda aklın o mertebede ki temsilcisi. “İsmâîl” ise “muhabbet ve kalbin evlâdı” dır. Salik’in “bedeni-arzı” (Mekke) “beyt-ül atik-beytullah” ın temelleri ile oturduğu yer ise (gönül-Bekke) dir. İşte bu mertebede bu yaşantıların oluşması lâzımdır ki, tabii bunlar ilmi mânâ da olacak yaşantılardır. Hakk yolunda tevhid anlayışında oldukça ileri bir yaşam mertebesidir. Cenâbı Hakk bu mertebenin yolcularına kolaylıklar ve muhabettler ihsân etsin İnşeallah. Amîn. Bu özet izahlardan sonra tekrar yolumuza devam edelim. (İz kâle İbrâhîmü rabbic’al heze beleden âminen verzuk ehlehu minssemerati men âmene minhüm billâhi vel yevmil

Page 126: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

125

âhiri kâle men kefere feümettiühü kalilen sümme eddarrahu ilâ azabinnâri ve bi’sel masiru) 2/126. “Şunu da zikret ki: İbrâhîm, Rabbim! Burasını

bir emin belde kıl, ahalisini Allah'a ve âhiret gününe îman etmiş olanları da meyvelerden rızıklandır, demiştir. Allah Teâlâ da: Kâfir olanı da az bir müddet faydalandırırım, sonra da onu ateş azabına girmeye mecbur kılarım. Ne fena bir gidiş!.. diye buyurmuştur.” Buranın gerçekten (Emin) belde olması gereklidir, çünkü gelecekte orada “Muhammed-ül Emîn” zuhur edecektir. İşte bizimde gönlümüzde bu makam’ın hazırlanması lâzımdır ki. Gönül hacc’ı nın başlangıcı ve Hakikat-i Muhammediyye ye ulaştıracak yolun açılmış olması lâzım gelecektir. (Ve ezzin finnâsi bilhaccı ye’tüke ricâlen ve alâ külli dâmirin ye’tîne min külli feccin amîk.) 22/27.” Ve insanlar arasında hacc’ı ilân et, sana yaya olarak ve her bir geniş, uzak yoldan gelen zayıf develer üzerine binmiş olarak geliversinler.” (Hacc’ı ilân et,) Görüldüğü gibi İnsânlık tarihinde böyle bir olay ilk def’a bu Âyet-i Kerîme ile İbrâhîm (a.s.) ma âmir bir hüküm olarak bildirilmiş ve böylece de genel olarak başlatılmıştır. İşte bu mertebe aynı zamanda gönül Hacc’ı nın da başlangıcı ve Tevhîd-i Ef’âl’in de gereğidir. Bu hale gelmeyen bir kimseye gönül Hacc’ı nın daveti yoktur çünkü bâtınen yaşadığı süre Hacc davetinden evvelki yaşanan hallerin süresidir, belki de Nuh tufanı süresi de olabilir. Ancak zahiren kişi hangi mertebesi itibariyle yaşarsa yaşasın ona da Hacc yolu açıktır ve yaptığı hacc’ı o mertebesi itibariyle zâhiren geçerlidir. (sana yaya olarak, gelsinler,) Görüldüğü gibi (Beyt’e) gelsinler denilmiyor sana gelsinler deniliyor ki, çok mânîdar dır. Çünkü zâhir Beyt-i de gönül beytini de bâtının da kuran, yani her iki Beyt-i de hazırlayan kendisidir. Zâhir Beyt yerinde dururken, gezen Beyt ise, gelenlere bunların hakikatini anlatacak ve aktaracak olandır. Yaya olarak gelmek kişinin zâhiren yaptığı bedenî amelleri ile gelmesidir ayrıca lisanen yaptığı zikirleri iledir.

Page 127: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

126

(geniş, uzak yoldan gelen) Zâhiren, dünyanın her hangi bir yerinden, bâtınen ise, Âdem (a.s.) devresinden başlayan bir eğitim ile tevhid-i Ef’âl mertebesine ulaşılmasıdır. Bunların hepsi geniş ve uzak yollardır. (zayıf develer üzerine binmiş olarak) Zâhiren zayıf develer’den kasıt, fakirliktir. Yani imkân darlığıdır, bilindiği gibi aslında orayı ziyaret edenlerin büyük çoğunluğu orta halli insânlardır. Bu yüzden develeri yani imkânları zayıftır, ancak Cenâb-ı Hakk onlara güç, gayret ve kolaylık vermektedir. Bu zayıf imkânlarla gelmektedirler. Develeri şişman olanların ise ağırlıkları fazla olduğundan daha baştan yola çıkamamaktadırlar.

Bâtınen ise, Sâlik’in devesi bedenidir ve zâten onu şişmanlatıp semirtmez ihtiyacı kadarını verir böylece nefsinin hizmetine girmesine müsaede etmez. Hareketlerinde daha rahatlık sağlar yol uzakta bile olsa onu yolundan etmez. Ayrıca onun nefsi de zayıflamıştır. Eğer kişinin nefsi zâten şişmansa bu yollara hiç çıkmasına izin vermez. (Rabbenâ vec’alnâ müslimeyni leke ve min zürriyyetinâ ümmeten müslimeten leke ve erinâ menâsikenâ ve tüb aleynâ inneke entettevvabür rahîm.) 2/128. “Ey Rabbimiz! Bir de bizleri sana iki ihlaslı müslüman kıl. Ve zürriyetimizden de senin için bir müslüman ümmet -vücude getir- Ve bizlere haccın usulünü göster, tövbelerimizi de kabul buyur. şüphe yok ki sen tevbeleri kabul edensin, merhametlisin diye de duada bulunuyordu.” Yukarıda görüldüğü gibi “ihlâs” ı kendilerine mâl etmiyorlar. Ve zürriyyetlerinden de İhlâslı Müslüman bir ümmet, ve o ümmete bir peygamber gerekeceğinden bu talebi dahi yapmış bulunuyorlar ki, bu dua kabul edilmiş, Peygamber Efendimizde bu duanın içine girmiştir. Bu dua, bizlere kadar ve daha sonralara kadar da uzanacaktır. Ve hakikat-i Muhammediyyenin tevhîd-i Ef’âl mertebesinden başlangıcıdır.

Page 128: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

127

Ayrıca aynı hadiseler kendi varlığımızda ki gönül âlemimizde de faaliyete geçecektir. (bizlere haccın usûlünü göster,) Beyt-ül Atik-Eski ev-Beytullah, varlık bulmuş iç ve dış mânâları itibarile faaliyete geçmiştir. Artık orası Tevhîd-i Ef’âl mertebesi itibari ile ziyaret edilecektir. İşte bu husus İnsânlık tarihinde ikinci def’a faaliyyete geçecektir. Bu hadise için de bir bilgi gerekmektedir, İbrâhîm (a.s.) işte bu bilgiyi taleb etmektedir. Cenâb-ı Hakk bu bilgiyi kendisine vermiştir. Bunlar (1) İhram “niyyet ve telbiye” (2) Sonra tavaf, Kâ’be’nin etrafında dönmek. (3) Sonra sa’y, “Safa ve Merve arasında gidip gelmek. (4) sonra Arafat’ta vakfe, “yani orada bulunmak” (5) Daha sonra traş olmaktır. Bunların bilindiği gibi bâtın halleri de vardır, daha fazla uzamaması için bu kadarla yetinelim. (sen tevbeleri kabul edensin, merhametlisin) “Tevvâb” ve “Rahîm” (Lügat mânâları ile) Tevvâb. (1) (Tevbe. den) Tevbe edenlerin tevbesini kabul eden Allah (C.C.). (2) Çok tevbe eden. Rahîm. (Rahmet. den) Rahmet edici, merhamet eyleyen. Rahm Muhafaza eden, bağışlayan. Rahmet ve merhamet sahibi, şefkat eden, gufran sahibi. (Kûr'ân-ı Kerîm'de bu isim 220 defa zikredilir.) (Rahm. dan) Rahmet edici, acıyan, merhamet eden. (1) (Rehm) Döl yatağı. Çocuğun, içinde yetiştiği ve dişi canlılara mahsus organ. (2) Karabet, akrabalık. (Mânâlarına gelir.) Bu esmâları da sadece lügat mânâları ile belirterek ve fazla uzatmamak için yolumuza devam edelim (Veiz cealnalbeyte mesebeten linnâsi ve emnen vettehızû min makâmi İbrâhîme musallâ ve ahidnâ ilâ İbrâhîme ve

Page 129: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

128

İsmâîle en tahhira beytî littâifîne vel âkifîne verrükke-issücûdi.) 2/125. “Ve o vakit de hatırlayınız ki biz Beyti şerifi insânlar için bir sevap yeri ve bir eman yurdu kıldık. Siz de İbrâhîm'in makamından bir namaz yeri edininiz. Ve biz İbrâhîm'e ve İsmâîl'e kesin emir vermiştik ki: Benim beytimi tavaf edenler için ve orada mücavir bulunanlar için ve rükûa, secdeye varacaklar için tertemiz bulundurunu (Beyti şerifi insânlar için bir sevap yeri

“sevap” Lügat mânâsı ile: Doğruluk, Allah (c.c) tarafından mükâfatlandırılan hareket, hayırlı hareket, hayır işleme. Diye ifade edilmektedir. “sevap yeri” ise bunların işlendiği her mahaldir. Bilindiği gibi, (sevab) dinimizde şeriat mertebesinden’ dir. Şeriat-ı Muhammediyye de, (1) den (700) e kadar çıkmaktadır. Ayrıca yine Şeriat-ı Muhammediyye de, son şekli ile binâ edilen Kâ’be-i muazzama da kılınan (1) bir rek’at namazın, diğer yerlerde kılınan namazlara göre (100,000) yüzbin rek’at sevabı vardır. Bu sayı mescid-i Nebevî de (10,000) on bin, mescid’il Aksâ da ise bin, (1,000) rek’attir. “beyt-ül atik” (eski ev) ki, daha henüz “Kâ’be” ismini almamış idi. “Mescid’il Aksâ” ise o da henüz daha inşa edilmediğine göre, o zamanda dünyanın en üst düzey ibadet yeri, “beyt-ül atik” (eski ev) idi, işte bu yüzden bizce, orada kılınan (bir) rek’at namazın sevabı diğer başka yerlerde kılınan namazlara göre, şeriat-ı İbrâhîm üzere muhtemelen (1,000) rek’at idi. Diğer sevablarıda bu hesaba göre sizler kıyaslayın. Eskiye göre olan kıyasla, Hakikat-i Muhammed-î üzere inşa edilen (4) köşeli (Kâ’be-i muazzama) da bu gün yapılan ibadetlerin savabının ne kadar verimli ve bereketli olduğunu anlamak zor olmayacaktır. İşte bu hususlar şeriat mertebesinden böyle olduğu gibi hakikat ve marifet mertebelerinden de geçerliliği vardır, bâtın-î mânâda ki kıyası böylece sizler de yapın.

(ve bir güven,emniyyet, eman yurdu kıldık.) Bu dünyanın üstünde iki güvenli ve huzur veren yeri vardır, Çünkü orada “huzur” her an (hâzır) olan Hakk’ın ilâh-î tecellisi iledir. Kişiler bunları bilseler de bilmeseler de böyledir. Birisi zâhiri olan o günün mertebesi itibariyle “Beyt-ül Atik) diğeri ise “İbrâhîm”

Page 130: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

129

(a.s.) ın “Halîl” olan gönlüdür. Ondan sonraki devirlerde ise o devrin içinde bulunduğu mertebesi itibariyledir. Muhammediyyet mertebesinde ise bu husus zâhir ve bâtın kemâle ermiştir. (Tîn Sûresi 95/3)

(Hezel beledil emîn) “95/3. Ve bu emîn olan beldeye.” Zât-ı Ulûhiyyet, mertebe-i muhammediyyet hakkı için bu beldeye ve gönül âlemine “kasem-yemin” etmektedir. Mertebe-i İbrâhîmiyye de ise sadece (eman yurdu kıldık.) Diye ifade edilmiştir ki arada çok büyük fark vardır. Zât-ı Mutlakın İlmi İlâhîsinde mevcud olan zât-î Hakikatlerinin meydana çıkması için mertebeleri itibari ile tenezzül ederek cisimler halinde ve özlerinde mânâlarını zuhura getirmiştir. İşte eski devirlerde “Beyt-ül atik” son devirde ise “Beytullah-Kâ’be-i muazzama” Vücûd-u mutlakın “Hüvvet-i itibari ile zuhura çıkmasıdır. İşte yukarıda ki ”eman ve yemin” Beytullah-ın bu hakikatinedir, yoksa taşlarına değildir. Cenâb-ı Hakk’ın yemin ettiği bir şey de kendinden başka bir şey yoktur. Çünkü yemin edilen şey en az yemin eden kadar değerli olmalıdır ki, değeri olsun, yoksa yemin edilen yemin edenden daha değersiz olursa o yeminin fazla değeri ve kıymeti olmaz, Cenâb-ı Hakk için de böyle bir şey söz konusu değildir. Eğer bir yerde yemin varsa onu iyi anlamak bizlere düşmektedir. Sûre-i Şerifin başında yemin edilen “İncir” de aynı şekildedir. Zâhiren incir yemişi bâtınen ise “vahdette kesret” anlayışı olarak bütün âlemleri kapsamaktadır. İnsân-ı Kâmilin gönlü de dünyanın en emin yeridir kim onun içine girerse her şeyden emîn olur çünkü oranın sahibi Hakktır, gönle ve beyt-e giren kimse Hakk’ın evinin ehli olur ve orada ikâmet etmeye başlar oranın düzenini öğrendikten sonra da “Ehlûllah-Allah ehli” “zat ehli” olur. Âlemlerde bundan daha emin bir yer-belde yoktur. Bu hususta şöyle denmiştir. (Ya bir gönül ol, ya da bir gönüle gir.) Bunun dışında kalma hayal ve vehim vadîlerinde helâk olursun. (Beyt-ül Atik’ in Kâ’be-i Muazzama-Beyt-ül Ha ram)a döndürülmesinin evreleri’ni “Sûre-i Fetih” isminde ki kitabımızda belirtmiş idik, daha çok bilgi oradan bakılabilir. “Siz de İbrâhîm'in makamından bir namaz yeri edininiz.” Bu Âyet-i Kerîme’nin ifade ettiği mânâyı çok iyi düşünmemiz lâzım gekmektedir. Görüldüğü gibi içinde “Makam-ı İbrâhîm” de namaz kılnız hükmü olduğu gibi açık olarakta ayrıca orada bir

Page 131: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

130

namaz yeri edininiz, yâni namaz yerine sahib olunuz orası da sizin, İbrâhîmiyyet mertebesi itibariyle makamınız olsun. Hükmünde sadece bir tavsiye değil, aynı zamanda bir emirdir. Bu âlemde İlâh-î tecelliye mahal iki makam vardır bunların biri, “İnsân” şehrinde, gönül kâ’be’si, diğeri ise “Mekke” şehrinde, eski ismi ile “Beyt-ül Atik” daha sonraki ismi ile “Kâ’be-i Muazzama”dır. Bunların her ikisinde de iki makam mevcuttur hattâ bütün makamlar mevcuttur. Ancak İbrâhimiyyet zamanında ki “Beyt-ül Atik”te o zamana kadar gelen iki makam vardır biri “Beyt-ül Atik” in o zamanın tecelli mertebesi ile. hullet sahibi makam-ı “İbrâhîmiyyet” in tecelli yeri olan taş ve taşın bulunduğu yerdir. İşte ancak bu makâm-ı İbrâhîmiyyetten Hakk’ın zâtına yol vardır, buda (isr-gece yürümek”tir. İşte kişinin gönül âleminde , o zamanın mertebesi tecellisine göre İbrâhimiyyet “hullet-tahallül” hakikati nin yaşanması ve ona sahip olunması bâtınen orada “namaz yeri edinilmesi” dir ki kişinin şahsına aittir, çünkü kendi ürettiği “makâm-ı İbrâhîmiyyet-i” dir. Diğeri ise Âyet-i Kerîmenin bahsettiği. Devri İbrâhîmî de yaşanan “Beyt-ül Atik” içinde bulunan makâm-ı İbrâhîm de veya arkasında bir namaz vakti süresince o kadar “namaz yeri edinilmesi” dir. Orada ki sâhiplik süresi o kadardır, çünkü orda kişi misâfirdir, arkadan başka misafirler de gelecektir onlara yer açmak için orası fazla meşgul edilmemesi gerekmek tedir. “Beyt-ül Atik” in “Kâ’be-i Muazzama” ya dönüşmesin den sonra ise gerek gönül kâ’be’si gerek orasının hükümleri tamamen değişmiş ve bütün mertebeleri “Hakikat-i Muhammed-î” hükmüyle bünyesinde toplamıştır. “Benim beytimi tavaf edenler için” Bilindiği gibi yedi “şavt” yâni beyt’in etrafında, Hacer-ul esved’in köşesinden başlayarak tekrar orada tamamlanan yedi dönüştür, buna ise bir tavaf denmek tedir. (benim beytimi) demek zâtımın “tavafı” demektir. Bu tavafın değişik mertebelerden değişik mânâlarda tatbikat-ı vardır. O gün itibari ile İbrâhîmiyyet merte-besinden yapılan tavaf “Esmâ-Hullet” mertebesinden olan tavaf’tır. Muhammediyyet mertebesinin zat-î tavafına benzemez. “ve orada mücavir bulunanlar için” Mücavir, civarda-yakında kalanlar demektir. Uzaktan gelen Hacc ve Umre misâfirlerinin kaldıklar yerlerden Beyt’e daha kolay ulaşabilmeleri için oldukça yakın yerlerde kalmak istemektedirler.

Page 132: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

131

Bu yüzden onlara mücavir denir. Gerçi yakın muhitlerde devamlı oturanlar da mücavir sayılır ancak mukimdirler Âyet-i Kerîme dışardan gelenler için bahsetmektedir. “Ve rükûa, secdeye varacaklar için tertemiz bulundurunuz.” Rükû ve secde, İbrâhîmiyyet mertebesi itibari ile Esmâ-Hullet mertebsindendir. Muhammediyyet mertebesinin fenâ ve bakâ hallerine benzemez. İşte ziyarete gelenlerin bütün bu görevlerini hakkıyla yapabilmeleri için “Beyt’i mi” temiz tutun diye ikaz edilmişlerdir. Onlar da ellerinden geleni yapmışlardır. Zâhir de böyle olduğu gibi bâtında da böyledir. Aynı şekilde gönül beytinin de temiz tutulması lâzım gelmektedir. Çünkü oranın tek hatırlı bir misâfir ve ziyaretçisi vardır o da Hakk’ın kendisidir. Muhammediyyet mertebesinde ise gönül, (Arşı Rahmân) dır. Zât ve sıfat mertebeleri itibari ile “Arş” Esmâ ve ef’âl mertebeleri itibari ile “Kürsî” dir. Bunların mutlaka temiz tutulması yâni oraya benlik ve beşeriyyet duyguları girmemelidir. Bu hususta benzer diğer bir Âyet-i Kerîme’ye de göz atalım. (Fîhi Âyâtün beyyinâtün makâm’ü İbrâhîme ve men dahelehü kâne âminen ve lillâhi alennâsi hiccülbeyti menistetaa ileyhi sebîlen ve men kefera fe innellahe ganiyyün anil âlemîn.) 3/97. “Onda açık alâmetler, İbrâhîm'in makâmı vardır. Ve her kim ona girerse emin olur. Ve onun yoluna gücü yeten kimseler üzerine de o beyti hacc etmek Allah Teâlâ için bir haktır. Ve her kim inkâr ederse şüphe yok ki, Allah Teâlâ bütün âlemlerden ganîdir.”

görüldüğü gibi bu Âyet-i Kerîme de, diğer Âyet-i Kerîme’nin bir benzeridir ancak bura da çok mühim bir ifâde daha vardır. “beyti hacc etmek Allah Teâlâ için bir haktır.” Bu ifâdenin ise, üzerinde çok durulmalıdır. Allah’ın Hakk’ı demek bunun mutlaka ödenmesi demektir. İşte bu yüzden, zâten Hacc farz olmuştur. Aslında her farz Allah’ın hakkıdır. Yâni belirlenen şartlar altında kulun kulluk borcudur. Zâten bunlar açık

Page 133: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

132

olarak belirtilmiştir. Ancak bu husus klâsik mânâ da hemen söylenip geçilecek bir mes’ele değildir. Allah’a olan borçlar her mertebe de olan kişilere göre değişik anlayışlar ve bu anlayışlara göre de tatbikatları gerekmektedir. Şöyle ki, şeriat mertebesinde olanın bunları tatbik edişi fiil olarak aynı olsa bile, anlayış olarak başkadır. Tarikat mertebesi de öyledir. Hakikat ve Marîfet mertebeleride öyledir. O halde yerine göre bunların hepsi ile amel etmek gerekir. Ancak bunun içinde irfaniyyet gerekir. İşte kişi hangi mertebenin anlayış ve idraki içinde yaşıyor ise yaptığı fiilleri o mertebe itibari ile değerlendirilir. Bu mertebelerin hepsini ayrı, ayrı yazmağa fazla zamânımız olmadığından, hakikatleri yönünden anlama ya çalışalım. Birde şöyle bilelim ki; Farzlar, Allah’ın Zât-î hakk-ı, bizimde zâtımızı ilgilendiren zât-î borçlarımızdır. Sünnetler ise, Peygamberimizin Sıfât-î hakk-ı, bizim de sıfatlarımızı ilgelendirilen Sıfât-î borçlarımızdır. Hâl böyle olunca bu borçların, kişi hangi mertebede bulunuyor ise o mertebeden bunların mutlaka o ibâdet tatbikatlerı yapılarak ödenmesi gerekmektedir, aksi halde büyük bir borç yükü ile âhirete gidilecektir. Farz olan ibâdetler, Rûh yönüyle, sünnet olan ibâdetler ise Nûr yönüyle yapılan ibâdetlerdir.Bunların farkında olmayan ibâdet ehli ise fiillerini beden yönüyle yapmaktadır. “beyti hacc etmek Allah Teâlâ için bir haktır.” Hacc’ın ve umrenin edâ edilmesi, Allah’a (c.c.) ve Peygamberine olan borcun ödenmesidir. Daha başka yerlerde de belirttiğimiz gibi. Hacc. “Hakikat-i İlâhiyye de cemâlûllah-ı seyr.” Umre ise hakikat-i İlâhiyye de Hakikat-i Muhammediyye yi seyr” dir. Aslında genel anlamda “borç ve hak” olarak ifâde edilen husus, Zâtından, Zâtına olan yolculuğudur. (İnsân-ı Kâmil, Hakikat-i İlâhiyye üzere mahlâktur, ve sûret-i Rûhiyyesi ve cismâniyesinin cümlesi Allah ismi Câmî-i’nin gölgesidir.) Diye ifâde edilmiştir. Bu yolculuk “Hacc ve Umre” olarak İsimlendirilmiş tir, her merteben bir çok ifâdeleri vardır, bâtında Allah-ın zât-ı olan

Page 134: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

133

Hakikat-i ilâhiyye yi, zâhirde olan hakikat-i İlâhiyye üzere, zâhirde mahlûk olan İnsân-ı Kâmil-in ziyâretidir. BU ziyâret işte bu yüzden farzdır, çünkü bütün bu âlemler İnsân-ı Kâmil için halkedilmiş, İnsân-ı Kâmil ise hakkın bütün vasıflarıyla techiz edilerek Hakk’a ayna olmak üzere zuhura çıkartılmıştır, işte Hakk bütün bunları zât-î zuhuru olan, “yere göğe” yüklemediği emânetini, İnsân-ı Kâmiline yüklediği için bu yükün de kendisi olduğu için, işte bu yükle yâni kendi hakikatiyle zâhiren, bâtınını ziyâret ve bâtınına ayna etmiş olmaktadır. Böylece Hacc ve Umreye gelenlerden zâtınını seyretmektedir. Buda iki türlüdür biri bilinen sûrî yolculuktur diğeri ve aslî olan ise bir ömür boyu sürecek olan gerçek seyr-ü sülûk neticesinde oluşacak olan fenâ ve bakâ mertebeleri içinde zâtına ulaşmaktır. İşte bu Bâtın-î Hacc’tır ve Cenâb-ı Hakk’ın istediği hak, budur yâni dünya ya gönderği ve kendine zât-î zuhurunu emânet ettiği İnsân-ı kâmilinin yollarda oyalanmayıp tekrar kendine yâni aslına dönmesini istemesidir. “Ve her kim inkâr ederse” Bu hakikatleri her kim inkâr ederse mes’ûliyyet-i kendine aittir ve neler kaybettiğinin farkında da değildir. “şüphe yok ki, Allah Teâlâ bütün âlemlerden ganîdir.” Zât-ı mutlak ifâdesiyle Allah-u Teâlâ bütün âlemlerden ganîdir bu mertebe ise “tenzîh-i kadîm” “mutlak tenzîh” tir, diğer tenzîhler ise mukayyet-kayıtlı tenzîhlerir ki, tenzîh edenin mertebesi ve idrakine göredir. Yukarı da bahsedilen haller ise Zât-ı mutlağın, Zât-ı mukayyet hükümleri içinde oluşan Zât-î yaşam halleridir. Bu halleri de böylece özetle ifâde ettikten sonra yolumuza devam edelim. (Kad kânet leküm üsvetün hasenetün fî İbrâhîme vellezîne meahu) 60/4. “Muhakkak ki: Sizin için İbrâhîm'de ve onunla beraber olanlarda bir güzel örnek vardır.” Görüldüğü gibi İbrâhîm (a.s.) ve onun anlayışında olanların hallerinin güzel bir örnek olduğu ifâde edilmektedir. Bu güzel haller

Page 135: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

134

yukarıdan beri ifâde edilmeye çalışılan mertebe-i İbrâhîmiyyet’in özellikleridir. Seyr-u sülûk yolunda olanlar için bu hususların mutlaka göz önünde bulundurulması lâzımdır. (İnne İbrâhîme kâne ümmeten kâniten lillâhi hanîfen velem yekü minel müşrikîne) 16/120. “Muhakkak ki İbrâhîm, -başlıca- bir ümmet idi. Allah'a itaat ediyordu, batıldan uzak idi ve müşriklerden olmuş değildi.” İbrâhîm (a.s.) ın şahsında, “İbrâhîmiyyet mertebesinin” hakikatleri anlatılmaktadır. Bunlardan biri de kendinin tek görünse de, aslında “bir ümmet” olduğu açık olarak belirtilmektedir. “Ümm” “ana” demek olduğundan bu hakikatların anası, ve anası olduğundan da, aynı zamanda doğuş yeridir. Ve insânlık seyrinde bu hakikatlar ilk olarak “mânâ-ı İbrâhîmiyye” de zuhura çıkmıştır. Bir sâlik’inde seyrinde bu idraklere ulaşması gerekmektedir. Ayrıca bu mertebe tevhid mertebelerine geçmekte bir inkılâbtır. Bu mertebe de ümmet’in oluşması “Hullet-tahallül” hakikatinin faaliyete geçmesidir. Bütün esmâ-i İlâhiyyeyi bünyesinde toplamış ve faaliyete geçirmiş olan bu mertebe de her bir Esmâ-i İlâhiye bir varlık-kimlik oluşturmaktadır, işte bunların her birerleri özel bir kimlik ile faaliyette olduklarından esmâ-i İlâhiye ümmetinin bir ferdidir. İşte bu Esmâ fertleri o mertebenin Allah ismi câmi-i İmamlığında ümmetini oluştururlar. İşte yine bu yüzden ilk İmâmet mertebesi bu makamda ortaya çıkmıştır. Bu hakikat-i idrak etmiş olan kimse, yalnız başına namazını kılsa dahi arkasında bâtının da kendisinin esmâ-i ilâhiye ümmet-i olduğundan onlar da cemaatı olduğundan o namaz cemaatle kılınan namaz olmuş olur. Ancak bu mertebe sadece “Esmâ” cemaatidir zamanının en üst idrak yaşantısıdır. Yeri gelmişken küçük bir hususu da özetle belirtmek yerinde olacaktır. Şeriat-ı Muhammediyye de, fiziki cemaatle namaz kılmak (27) derece savap kazandırmaktadır. Bu mertebe Kûr’ân-ı Kerîm’de belirtilen yirmiyedinci Peygamber iseviyyet mertebesidir. Bu mertebe ise fenâfillâh mertebesidir. Yâni imama uymuş olan cemaat imama tabi olduğundan “fâni-i fil imam-imamda fâni” olduklarından ona uymak zorunda kaldıklarından kendi başlarına bir hareket yapamazlar çünkü imam da fâni hükmündedirler. Bu

Page 136: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

135

durumda İmam Muhammediyyet mertebesi, cemaat ise iseviyyet mertebesinde kâimdirler. Ancak bu oluşumların islâm dışı o kimseler ile alâsı yoktur bu mertebeler İslâmın belirttiği kurallar içinde geçerli olan hakikatlerdir. Zâhiren bile olsa diğer cemaatların yaptıkları ibadetleri veya amelleri ancak islâmi bir imama tabi olmak suretiyle geçerli olabileceği anlaşılmaktadır. Eğer cemaat ve başındaki imam, bu hakikatlerin ve kendi hakikatlerinin farkında değilde gaflet ehli iseler bu namazlar sadece sûri olup savap kazandırır, Mi’rac ehli yapmaz. Ancak, bir Ârif kendi başına zahiren yalnız gibi gözüken bir namaz eda ediyor ise de, işte onun namazı (28) dereceli olan hakikat-i Muhammed-î namazıdır, ve aynı zamanda cemaatle kılınan namazdır, çünkü onun cemaatı İbrâhîmiyyet mertebesinde oluşan esmâ mertebesine ilâveten sıfat mertebesinin de cemaat-ı onun arkasındadır. Çünkü İnsân-ı kâmil Hakk’ın zâtının yâni (Allah) ismi câmiinin temsilcisi olarak “Kıbleye-Hakk’ın Zâtına” dönerek vechini teslim etmiştir. İşte ancak onlara zât-î ihsan-cemâl-i İlâh-înin keşfi ve müşahedesi açılmış olur. Çünkü İnsân-ı Kâmil hakikat-i İlâhiye üzerine mahlûk ve sûret-i rûhiyyesi ve cismâniyyesi Allah ismi câmi-i nin gölgesidir, denmiştir. Bu hususun daha iyi anlaşılabilinmesi için özel bir eğitim gerekmektedir. “Allah'a itaat ediyordu,” Bir hadîs’te (Kim ki, Allah’a itaat ederse Allah’ta ona her şeyi itaat ettirir) hükmü bildirilmiştir. İşte o mertebede de İbrâhîm (a.s.) isimleri ve sıfatları yönüyle değil, “Hakk’a” Allah ismi zâtisi yönünden itaat ve ibadet ediyordu. Bu anlayış içerisinde olduğundan, yukarıda bahsedilen (ibtilâ-imtihan) olduğu kelimelerin zuhur mânâları ona bir şey yapamadı, “ateşin yakamayışı” gibi, çünkü o Allah-ın (c.c.) zâtına itaat ettiğinden, isimlerin zuhurları olan eşya da ona itaat etmişti. “batıldan uzak idi ve müşriklerden olmuş değildi.” Batıl, nefs ve hevânın ürettiği asılsız hükümlerdir. Putlara tapılması gibi. İbrâhîm (a.s.) Hakk’ın Zâtına yöneldiğinden ve daha başlarda kendi nefsinden her hangi bir şey uygulamadan, tamamen ilhâm-î hareket ettiğinden, bâtıldan uzak kaldı. Müşriklerden olmayışı ise “Esmâ-i İlâhiye” yi bir bütün olarak “tahallül-halil” etmesi giyinmesidir. Şirk aslında zâhir ve bâtın olmak üzere iki türlüdür. Biri zâhir de görülen madde âleminde “put” ismi verilen sûretlere ibadet edilmesi. Diğer bâtın olanı ise Esmâ-i İlâhiyyesinin bir bütün halinde kabulü ve bölünmemesidir. “Şirk esmâ-i İlâhiye yi bölmektir,” denmiştir. Özetle bu şu demektir. İrfâniyyet yönünden bakıldığında bütün âlemdeki zuhur mertebeleri Hakk’ın bir isminin mânâsının faaliyete geçtiği

Page 137: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

136

yerlerdir, anlayışı içinde bakıldığında bazı zuhur yerlerinin yanlış ve eksik olduğunu gördüğümüzde, o zuhuru ortaya getiren “esmâ” yı bu yönden kabul etmediğimizden onu farkında olmadan “Esmâlar” bütününün dışında bırakmış oluruz, işte o dışarıda bıraktığımız zuhuru hakkın dışına itmiş oluruz, bu âlemde hakk’ın dışında her hangi bir şey olayamayacağından, o halde o ayrı gördüğümüz zuhura bir kimlik ve mensubiyyet vermemiz, gerekecektir bu mensubiyette ancak kendi başına bir ilâh olması gerekecektir. İşte bu yüzden varlık âleminde her hangi bir şeyi ayrı görmek “Esma-i İlâhiye yi bölmek olacağından, böyle bir şey de, bâtınen şirk hükmünde dir. Bu anlayış zâhir itibariyle suç unsuru sayılmaya bilir, ancak bu anlayışta olan kimse ebediyyen irfan ehli ve kendini bilen olamaz. O halde hayatımız daha henüz elimizde iken islâm’a ve kendimize bakışımızı gerçekten incelemeli ve bulabilirsek eksikliklerimizi vaktiyle düzeltmeliyiz. Zîra gerçekten bu hayat çok hızlı olarak herkesi kendi son gününe sür’atle götürmektedir akıbetimizden Hakk’ın Rahmâniyyet’i ne sığınırız.

(Ve teraknâ aleyhi fil âharîne) 37/108. ‘Ve sonrakilerin arasında O'na karşı-iyi bir nam" bıraktık.” Yukarıdan beri ifade edilen İbrâhîmiyyet mertebesinin hakikatlerini, sonra gelecekler üzerine bir verese-miras bıraktık, kim bu ilmî mertebe mirasından faydalanır ise, bu şekilde ona dua edceğinden iyi bir nam olmuş olacaktır. Bu yolun yolcuları hepimiz o na, dolayısı ile o mertebenin mânâsına, ve o mertebenin mânâsının da hakikat-i olan, Hakikat-i Muhammediyye ye ye ve onunda hakikat-i olan, Allah’ın zâtına ebediyyen şükranlarımızı sunarız. (Kezâlike neczil muhsinîn) 37/110. “İşte iyileri böylece mükâfatlandırırız.” Mealde iyiler, diye geçen aslında “Muhsin” ifadesi ile belirtilen kimselerin durumu çok değişiktir. “Muhsin” ihsân edilmiş demektir. İhsân ise iki türlüdür. Biri maddi mânâ da ihsân da bulunmak diğeri ise, Mânevi mânâ da ihsân da bulunmaktır. Burada ise İbrâhîmiyyet mertebesi bakımından olan mânevi ihsândır ki, İbrâhîmiyyet mertebesinde olan bütün hakikatlerin taleb edene

Page 138: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

137

çalışmaları ve gayreti neticesinde verilmesidir. Bu yolun ve ihsân-ın kemâli Muhammediyyet ve orada oluşan İlâh-î müşahedelerdir. (İnnehü min ibâdinal mü’minîne) 37/111. “şüphe yok ki, o mü’min olan kullarımız dandır.” Kendisi, daha evvelce “ben müşriklerden değilim.” diye dua etmişti, (6/79) işte bu yüzden o nun mü’minliği böylece tasdik edilmiş olmakta idi. Ondan daha evvelce de mü’minler vardı, fakat onun bu mertebesinin “Hanif ve Halil” lik, (Tevhîd-i ef’âl) özellikleri itibariyle mü’minlerin evveli olmuştur. İşte bu mertebe ilk def’a Hakikat-i İbrâhîmiyye ile faaliyete geçmiş, oradan bize Kûr’ân-ı Kerîm ve onun da sözcüsü olan Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimiz tarafından bildirilmiştir. Şükründen aciziz. Bütün bu bilgilerin bu günlere kadar gelmesine vesile olan zâhir bâtın bütün Ulâmayı kirâm hazarâtının ve ehli İrfanın, cümlesinin ruhlarını yüceltmesini Rabb’ı mızdan niyaz ederiz. Ve ayrıca İbrâhîm (a.s.) ve Yakub (a.s.) da, sırada belirtilen duâyı çocuklarına yapmış olduğu dua ile şimdilik bu kitabımızı da bitermiş olalım. Cenâb-ı Hakk okuma zahmetine katlanan bütün okuyucularımızın en iyi bir şekilde faydalanmarını nâsib etsin İnşeallah. (Ve vassa bihâ İbrâhîmü benîhi ve yağkub yâ beniyye inellahestafâ lekümüddîne felâ temü tünne illâ ve entüm müslimüne) 2/132. “Ve bunu -dinini- İbrâhîm de oğullarına vasiyette bulundu, Yakup da. -Her biri dedi ki- Oğullarım; şüphe yok ki Allah Teâlâ sizin için İslâm dinini seçti. Binaenaleyh siz ölmeyiniz, ancak müslüman olduğunuz halde ölünüz.” İşte bu Âyet-i Kerîme bu gün dahî her birerlerimize hitap ve İslâm dininin acabâ hangi mertebesinde olduğumuzu onu gerçek bâtınî hükümleriyle anlayabilmemizin gerekli olduğunu ikaz etmektedir. Gereğini hepimizin kendi menfeatlerimiz bakımından yerine getirmemiz cidden icab etmektedir.

Page 139: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

138

Hatırasına binaen tahiyyatta okuduğumuz salâvatlarımız ile bu kitabımızı da şimdilik neticelen direlim İnşeallah. Gayret bizden muvaffakiyyet Hakk’tandır. Allah Hakk söyler hakikat-i söyler. -------------------

Not: (2009) Umrede yazılan Beytullah hakkında ki ikinci bölüm.

Bismillâhirrâhmânirrahîm:

Fethin hakikat-i hakkında bir başka yönden daha tefekkür

ufkumuzu genişletmeğe çalışalım.

Aslında Mekke’nin fethi’nin başlangıcı, Peygamber Efendimizin gençliğinde yapılan Beytullah’ın tamirine kadar dayanır. Hadiseyi bilirsiniz, Beyt-ullah’ın Kureyş tarafından tamir edilmesi söz konusu olunca, eski viranlamış olan “Beyt-ullah-Bety-ül atik” yıkılmıştı yerine yenisi yapılacaktı, fakat ellerindeki malzemenin yetersiz olacağı düşüncesiyle, beytullah’ın ölçülerini küçültmeğe karar verdiler. Ve bu günkü ölçüleri içinde yeniden inşa etmeye başladılar. Bu sefer ki, inşa hali çok büyük bir oluşumun başlangıcı idi. Âdem (a.s.) dan Nuh tufanına kadar ve yeniden aynı temeller üzerine İbrâhîm ve İsmâil (a.s.) ların inşa ettikleri “Beyt-ullah-beyt-ül atik” bu inşasına kadar aynı şekilde idi. Yani önde iki köşesi ve arkası oval biçiminde bir yapı idi. Ancak bu seferki tamir sırasında ilk def’a buna uyulmayıp, malzeme yetersizliği düşüncesiyle “Beyt-ullah” ın ölçülerini azaltmak zorunda kaldıklarını (zan) ettiler. İşte bu husus kendilerine Hakk tarafından verilen bir düşünce idi ve nefislerine de uygun geldi. Eğer bu yüzden yakın gelecekte başlarına geleceği tahmin edebilseydiler “Beyt-ullah”ı mutlaka gene eski hali üzere yeniden inşa ederlerdi. Çünkü, “Beyt-ullah” Allah-ın Evinde dünya üstünde yakında oluşmaya başlayacak büyük “tefekkür inklâbı” na hazırlık yapılmakta idi. O tarihten yaklaşık iki bin küsûr sene evvel, o günün imkânsızlıkları içinde, İbrâhîm (a.s.) oğlu İsmâil ile aynı ölçülerinde eski temelleri üzerine yeniden kurabilmişlerse, aradan geçen binlerce seneden sonra, Kureyş’in o zengin şaşaalı devrinde bir “Bey-ullah” değil benzeri bir çok yapıyı yapacak kudret ve imkânları var idi. Ancak bu hususu Cenâb-ı Hakk onlara kapalı bıraktı. Onlarında bu durum nefislerine de uygun geldiğinden, “Beyt-ullah”ı bu günkü ölçüleri içerisinde açık ve kapalı olmak üzere iki bölümde yenilemeye karar verip inşaatına başladılar.

Page 140: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

139

Duvarları yavaş yavaş yükselen “Beyt-ullah” ın yükseklik ölçüleri “hacer-ul esved” in koyulacağı yere gelince, Hacerul esved-i yerine koymak aralarında ihtilâf konusu oldu. Az daha savaşa başlayacaklar idi, çünkü her kabile o şerefe nail olabilmeleri için Hacer-ul esved-i kendileri yerine koymak istiyorlar idi. Buna bir çare bulmak için hakem usulüne baş vurmağa karar verdiler ve bu tarafa gelecek ilk kişinin hakem olmasına ittifakla karar verdiler. Az bir müddet sonra bekledikleri istikametten “Muhammed-ül Emîn” gelmekte idi. Tamam zaten bu emin bir kimse olduğundan vereceği karar uyarız dediler ve hemen hadiseyi anlattılar. Emin Muhammed onlardan bir örtü istedi Hacer-ul esved-in üzerine konmasını da istedi ve sonra bütün kabile reislerinin o örtünün bir ucundan tutmalarını söyledi ve böylece hacer-ul esved yerine doğru kaldırıldı, daha sonra Muhammed-ül Emîn Hacer-ul esved-i yerine koydu, böylece ihtilâf halledilmiş “Beyt-ullah-Beyt-ul atik” yeni düzenlenmiş haliyle yeni fetih’lere malolacak şekilde zâhiren hazırlanmış idi. İşte bu hadise de İnsanlık tefekkür ve yöneliş tarihinde “Zât-î” tecelli mertebesinin zuhurunun yer yüzüne ve âlemlere inmeye başlayacağı hakkında kesin delil, müthiş bir feth ve nüzül başlangıcı hadisesidir. Şuraya dikkat edelim ki, “Kâ’be” diye belirttiğimiz isim, Beytullah’a o Kureyş’in yenilemesinden sonra verildi. Yani yeni haliyle (kûb) şekline benzediğinden ve kare görünümün de olduğundan, “Beyt-ullah”a (Kâ’be) denmeye başlandı. Yani (Kâ’be) ismi “Beyt-ullah”a baştan itibaren değil, Kureyş’in yapısından sonra verilmiştir. İnsânlar bu ismin daha evvelce de var olduğunu zannetmektedirler. Evet bu değişimin hikmeti daha sonra anlaşılacaktır. Yenilenme inşeatı bitmiş, yaklaşık zeminde arka tarafta üç metrelik bir alan (Hicr) ismiyle ve yanları (Hatim) ismiyle çevrilen (1,25) metre kadar yüksekliği olan duvarın içinde ki, alan kapanmadan, üstü açık yarım ay şeklinde olan bölüm dışarıda kalmış, böylece köşeler dört’e yükselmiş idi ki, bu görünüm, (Kâ’be) nin yakın geleceğinin, bâtın-î zât-î oluşumunun başlangıcı ve habercisi idi. Ancak şu anda yeniden içi putlarla doldurulmuş idi. Muhammed-ül Emîn-e Ikra’ gecesi Cibril-i Emîn Nübüvvet ve Risâlet-i getirince, “Muhammed-ül Emîn” (Hz. Muhammed, s.a.v.) vasfını aldı. Dünya, İmân ve tefekkür tarihinde, “Beyt-ullah-Beyt-ül atik” in (Kâ’be) ye intikali-döndürülmesi ile zât-î tecellinin artık yer yüzüne “nüzül-inme” zamanının geldiğini belirten çok büyük bir inkılâbın başlangıcıdır. Ancak müşrikler bunun farkında değillerdi, eğer olsalardı, Beyt-ül Atiği hiç tamir etmezler veya olduğu gibi eski hali üzere inşa ederlerdi.

Page 141: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

140

Evet dünya tefekkür tarihinin zât-î manâda diğer mühim oluşumu ise belirttiğimiz gibi (Ikra’) gecesidir. Bu iki mühim hadisenin birbirine bu kadar yakın olması görüldüğü gibi tesadüfî değil ilâhî bir sistemin tatbikat seyridir. Dünya tefekkür tarihinin en geniş menâda ki, üç üncü hadisesi ise Mi’râc gecesi ve o gece de oluşan müthiş hakikatlerin insânlık âlemine Hz. Muhammed aleyhisselâmın şahsında sunulmasıdır. O gece Hz. Muhammed (s.a.v.) kendinde bulunan “Hakikat-i Muhammed-î” sonsuzluğunu idrak edip “Âyet-el Kübra” yı okuyarak ve müşahede ederek kendi varlık ve vechini gereği gibi idrak ve şuur etmiş ve hiç bir beşere nasib olmayacak şekilde Rabb-ı nı da müşahede ederek, (Men reânî fekad reel Hakk) yani “Beni gören Hakk-ı görmüştür” terkibinde şaheser bir ifadeyle kendi hakikatini de bizlere açık olarak bildirmiştir. Mi’râc gecesi oluşan, çok mühim hadiselerden birisi de bilindiği gibi beş vakit namazın farz olmasıdır. Namaz bir yere-istikamete, yönelmek sûreti ile ifa edileceğine göre, acaba! Müslümanlar nereye dönerek namaz kılacaklardı? Mekke de olmaları dolayısı ile (beyt-ül atik) yeni ismi ile (Kâ’be) ye dönmeleri gerekiyor idi. Ancak içi daha henüz putlarla dolu olduğundan oraya doğru olan secde, putlara olacağından. Putperestliğin kabulü anlamına gelecek bu uygulamanın yapılması elbette ki, mümkün değil idi. O halde yeryüzü’nün diğer bir Kûds-î bölgesi olan, (Kûds-i) şerife doğru geçici bir istikamet tayini yapılıp oraya dönülmeliydi. Ve Müslümanlar namazlarını oraya dönerek kılmağa başladılar. Peygamberimiz Kâ’be ve çevresinde namaz kılacağı vakit, Kâ’be’yi karşısına, onun arkasına da Kûds-i şerifi alır öyle namaz kılardı. Ancak hicret hadisesinden sonra öyle olamadı, çünkü istikamet değişmiş olduğundan, bu tür uygulama da mümkün olamadığın dan, hicretten on altı ay sonraya kadar bu uygulama böyle devam etti. Yani Müslümanların da kıblesi Kûdüs Mescid-il Aksa olmuş idi. Çünkü burada daha henüz “Esmâ ve sıfat” tecellileri var idi. Şimdi iki hususa dikkat çekmemiz gerekiyor. Birinci husus. (96/1) “Rabb-ı nın ismi ile oku” Yani, (Rububiyyet mertebesinden başlayarak oku) demektir. Rububiyyet Rabb’lık mertebesi ise, mertebe-i Museviyyet’tir. Ve aynı zamanda “Esmâ-İsimler” merte besi’dir. İkinci husus. İse namazların bu mertebeye doğru yönelinerek kılınmasıdır. Çünkü o tarihlerde Muhammediyyet-in kaynağı olan zât-î tecelli daha henüz dünya semâsında olup yer yüzüne inmediğinden, yer yüzünde en yüksek tecelli Esmâ ve sıfat tecellisi olduğundan, onlarında zuhur ve tecelli yeri Kûds-ü şerif

Page 142: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

141

olduğundan namazların o yöne doğru kılnması gerekiyor idi ve öyle oldu. İslâmın başkangıcında bu iki husus çok mühimdir. Bunlardan anlaşılması gereken ikaz ve husus, gerçek manâ da, mü’min olabilmek için faaliyyet-e (Esmâ) mertebesinden başlamanın zorunluluğudur. Eğer kişi daha ileri derecede bir eğitim almak istiyorsa o zaman dahada geriye gidip, Hakikat-i Âdemiyyenin eğitimini alarak, hayal cennetinden Âdem-i manâyı beden arzına indirmesi, ve (15/29) “ona rûhumdan üfledim” in hakikatini yaşaması gerekecektir. Bu eğitim tabi i ki; İslâm-î eğitimin içinde ki, mertebelerin eğiticisi ve ehli tarafından kontrollu olarak yapılacak bir eğitim içerisinde yaşanarak gerçekleştirilecektir. Sadece kelâm-î değil hal-î dir. Aksi halde kişi hayal ve vehminde kalarak, olmayan şeyleri kendinde var gibi zannederek farkında bile olmadan vaktini harcamış olacaktır. Evet Müslümanlar, Medîne-i Münevvere’de namazlarını on altı ay kadar “Beyt-ül Makdis” e doğru kıldılar. Ancak Peygamberimiz kendilerine ait bir kıblenin arzu ve özlemi içinde idi. Nihayet bir pazartesi günü mutat ziyarete gidilen (Benî selime) Mescidinde öğlen veya ikindi namazlarını kılarken gelen, (2/144) “.........Seni razı olacağın bir kıbleye çevireceğiz. Şimdi yüzünü Mescid-il haram tarafına döndür.............” Âyet-i Kerimesiyle Efendimiz ile birlikte arkasında namaz kılanlar 180 derece dönerek mekke istikametine Kâ’be ye yönelerek namazlarını tamamladılar. Bu Âyet-i kerîmede bir çok hususların içinde mevzuumuzla ilgili çok mühim iki hususu vardır. Birincisi Peygamberimizin rızası. İkincisi ise yeni ismi Kâ’be olan beyt-ül Atiğe yeni bir isim daha verilmesidir ki Âyet-i Kerîmenin ifadesi ile bu da (Mescid-il Haram)dır. Bu ifade orası için ilk def’a kulanılmaktadır. Böylece yer yüzüne zât-î tecellinin inmesinin çok yakınlaştığı anlaşılmaktadır. Gayemiz bu Âyet-i Kerîmenin tefsirini yapmak olmadığından bu kadar işaretle yolumuza devam edelim. İşte bu hadise “Kıble değişmesi” de dünya tefekkür ve yönelme tarihinin en büyük inkılâplarından daha bir tanesidir. Böylece Mekke’nin feth aşamaları manâ âleminde tamamlanmış sadece zâhiri ve fiziki oluşumu kalmıştır. Mekke’nin manâ âleminde ki, fetihleri belirttiğimiz gibi. (1) Muhammed-ül Emin zamanında, dört köşeli inşa edilişi. Bu oluşum bütün mertebeleri bünyesinde toplaması içindir.

Page 143: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

142

(2) Ikra’ gecesi Muhammed-ül Emîn-in Hz. Muhammed-e dönüşmesi ki; böylece kendisine muhtarlık verilip oraların hakimi olacağı bilgisidir. (3) Mi’râc gecesi, namazın farz olup yakın zamanda oraya dönüleceği anlayışıdır. (4) İse açık olarak “vechini mescid-il haram-a döndür” ifadesidir. İşte bu İlâh-î hitapla, daha evvelce ismi, (Beyt-ullah-Beyt-ül atik) olan o yapı tamirden sonra, Kâ’be ismini almış, daha sonra da, Âyet-i Kerîmenin delâletiyle (Mescid-il haram) a dönüşmüştür. Yani mü’min’lere “Harem” putperestlere haram bölge olarak, kayıtlanmış, ilân edilmiştir. Ve bu yeni özellikleri ile vasıflanmıştır. Bu hadiseden sonra o beytin ismi, yani İlâhî ilâveler ile Efendimizin şahsında. “Kâ’be’i Muazzama-Mescid-il Haram-Harem-i şerif” diye de vasıf almıştır. Böylece Peygamberimiz ve müslümanlar, Kâ’be-i Muazzama ile şereflenmiş, Kâ’be-i Muazzama da Peygamberimiz ve müslümanlar ile şereflenmiştir. İşte böylece yukarıda belirtilen Âyet-i Kerîme ile Beyt-ül Atik-in bâtında ki; Feth mertebeleri tamamlanmış, artık sıra sadece zâhirde ki, muamelâta kalmıştır ki, o hali yukarıda anlatılmaya çalışıldı. Böylece Efendimizin (2/144) “Gök yüzüne bakarak, bizi kendi kıblemize döndür.” İstek ve arzusu da yerine gelmiş olmaktaydı. Şimdi biz yine (2/144) “Yüzünü mescid-il Haram-a döndür” Âyet-i Kerîme’sinin getirmiş olduğu mutlak dönüşümü özetle anlamağa çalışalım. (1) Daha evvelce “Esmâ ve Sıfat” mertebesi itibariyle devam eden İlâh-î tecellinin, bundan böyle Zât-î tecelli olarak orada devam edeceği bilgisidir. (2) Beyt-ül Atik’in içinde olan putların ömrünün çok az kaldığının belirtisidir. (3) Ve bütün insânlığın yönelme merkezinin belirlenmesidir. Ancak uyanlar bu hükmü tatbik edenlerdir. (4) İsâ (a.s.) mın gelişiyle Sıfat mertebesi tecelli si de, yer yüzünde ilk def’a Kûds “Mescid-il Aksa” ya verilmiştir. Bu arada oldukça uzun bir süre de “Beyt-ül atik” İbrâhîm (a.s.) mın inşası putlarla dolu olarak kaldığından İlâh-î tecelliler “Beyt-ül Makdis”e iniyor idi, kûdsiyyet ora da idi. İşte bahsedilen Âyet-i Kerîme, bu hususa son vererek İlâh-î ve Zât-î tecellinin tekrar “Beyt-ül Atik” yeni ismi, “Kâbe-i Muazzama” olan o muhteşem Beyt-e döndürüldüğü açık olarak Efendimize ve şahsında bütün âleme ilân ediliyordu. Böylece bâtın âleminde bütün dengeler yeniden düzenleniyordu, bütün mertebeler yeni yerlerini buluyordu. Mevcud olan iki metebeden-köşeden, dört mertebeye-köşeye döndürülen, “Beytül atik” Kâ’be nin, Hacer-ul esved köşesi,(mertebe-i

Page 144: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

143

Muhammed-î-Zât mertebesi) Rüknü ırâk-î, köşesi (İbrâhimiyyet-şeriat mertebesi) rüknü şâm-î köşesi, (Museviyyet-tarikat mertebesi) rüknü yemânî köşesi, İseviyyet-hakikat mertebesi) olarak tescil edilmiştir. Daha evvelce “Âdemiyyet ve İbrâhîmiyyet” olarak iki rüknü-köşesi olan “Beyt-ül Atik” in gelişen yeni tecellileri karşılaması mümkün olmadığından kendinde manâ âleminde değişiklik yapılarak dört köşeye-mertebeye döndürülmüş, Âdemiyyet mertebesi kaldırılarak İbrâhîmiyyet’ten başlatılmış ve bütün mertebelerin toplu zuhur mahalli haline getirilmiştir. Eğer bu dönüşüm olmasaydı bu mertebelerin temsil yerleri olamayacaktı. Bu dönüşümü belirten Âyet-i Kerîmeler “Bakara Sûresinde” dört yerde geçmektedir, üç-ü aynı olarak şahsi tekil dir. Biri cem çoğuldur. Sonradan ismi “kıbleteyn-iki kıbleli” olacak olan benî selime mescidinde oluşan bu, o an küçük gibi görünen aslı itibariyle çok büyük bir oluşum olan o hadise ile bütün âlemin manevi dengeleri yenilenmiş ve İlâh-î tecellilerin tamamı aslına yani “Kâ’be-i Muazzama”ya-Mekke-i Mükerreme ye, inmeye başlamıştır. Bu yüzden zaten hakikat-i itibariyle tahrif edilmiş olan, Esmâ-Museviyyet, Sıfat-İseviyyet, mertebeleri yeniden aslı itibariyle Hakikat-i Muhammed-î hükümleri içerisinde zuhur edecekti. İşte o gün orada olan o zâhirde ki, küçük dönüşüm bütün âlemde geçerli olacak büyük dönüşümün ve “feth-in başlangıcı olmuştur. Bilindiği gibi daha sonra mekke fizikende Feth olunmuştur. Kıble değiştikten sonra bazı insanlar Müslümanlar la, alaylı bir tavırla bu hallerini yermeğe başladılar bunun üzerine de (2/143) Âyet-i nazil oldu, orada “doğuda batıda Allah-ın dır” diye ikaz edildiler. Daha sonra, (2/145) “Bundan böyle, onlar senin kıblene tabi olmazlar, sende onların kıblesine tabi olmassın” hitabı gelmiştir. Bu hususta yazılacak daha pek çok şey vardır yeri olmadığı için bu kadarla yetiniyoruz.

Bu kısa izahlardan sonra şimdi gelelim bu hadisenin “Kûds-ü şerif” hakkında ki, neticesine. Bu büyük dönüşümden sonra, Kûds-ün üzerinden alınan, Esmâ ve Sıfat tecellîleri neticesinde, rûh-u alınmış bir ceset hükmüne girmiş, yani fiilen ölmüştür. Nasıl ki; Evliya hazaratının kabirleri bir ziyaretgâhtır, çünkü o kabirlerde yatan cesetlerin içi bir zamanlar, hayatlarında Hakk ile birlikte olduklarından, o cesetler şerefli birer mekân idiler. (Şerefi mekân bilmekîn) yani” mekânın şerefi içinde ki, iledir.” Hükmüyle o bedenler şereflenmişler ve o

Page 145: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

144

hakikatleri ile birlikte uzun süreler geçirdiklerinden, bedenler cesede dönüştükten sonra da mübarektirler ve bu yüzden, Ehlûllah kabirleri daha evvelce içinde yaşayan, Hakikat-i ilâhiyye hörmetine ziyaret edilirler. Ancak hayatlarında oldukları kadar fayda sağlayamazlar, çünkü beden ve rûh bibirlerinden ayrıldığından dünya yaşantısına, çok istisnâlar dışında fayda sağlayamazlar. Bu yüzden sadece birer ziyaret yerleridirler. Faaliyyet bakımından tasarrufları yoktur. İşte (2/144) “Fevelli vecheke” Âyet-i ile Kûds-i Şerif yaşlı bir Esmâ ve Sıfat velisi hükmünü aldı, Kâ’be-nin fizîk-î fethi ile de, hayatına, yani kûdsiyyet-i ne son verilmiş oldu. O tarihten itibaren oranın hükmü yukarıda belirtilen Esmâ ve Sıfat evliyasının kabir ziyareti hükmüne dönüştü. Oraya inen tecelliler, Kâ’be-nin zât-ın fethi ile bütün mertebeler Mekke ye döndürülünce o belde, rûhsuz bir ceset hükmüne girdiğinden, Esmâ ve Sıfat kabri hükmüne dönüşmüştür. Dönüşüm hadisesi nin mutlak bir kanıtıda, Efendimizin Mi’râc’a çıkarken (Kûds-i Şerif) ten yükselmesidir. İşte o yükselme ile de Esmâ ve sıfat mertebesi son defa ziyaret edilip oradan yükseltilip, mekke’ye Kâbe-i Muazzama’ya Zât-i tecelli olarak indirilmiştir. Bu hadise de belirttiğimiz hususun mutlak kanıtıdr. Efendimizin ve müslümanların bir müddet Kûds-ü Şerife doğru dönerek namaz kılmaları, oranın Esmâ ve Sıfat, tecelligâh-ı olduğunun kanıtıdır. (2/144) “Fevelli vecheke” Âyet-i ile de bu hususiyyetlerin oradan alınıp Mekke’ye Kâ’be-ye aktarılmasıdır. Burada bir hususu daha belirtmek yerinde olacaktır. O da şudur. Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüsteki Mescid-i Aksa mahalli, sur içinde olan mübarek bir alandır, ve bu alanın ölçüleri (144) dönümdür. İşte bu alanın hakikati ve ma’neviyatı gene bir (2-144) sayılı âyeti kerime ile, zât-i tecelligâh olan “Kâ’be-i muazzama”ya aktarılmıştır. Bâtın âlemindeki İlâhi sisteme hayret etmemek mümkün değildir İşte bu hadiseden sonra, Mekke, en büyük zât-î ikram ile, “Mekke-i Mükerreme” ye, dönüşmüştür. Geçmiş yaşamın derinliklerinde, mekke’de bir çok İlâh-î ikramlar olmuştur. Ancak bu son ikram, ikramların en kemâlli olanıdır. Böylece bütün İlâh-î tecellî’ler Mekke de toplanmış, dört köşe de bir itibarla, “şeriat, tarikat, hakikat, marifet” mertebeleri. Diğer itibarla, “Ef’âl, Esmâ, sıfat, zât” mertebeleri, ve diğer ifade ile de, “İbrâhimiyyet, tevhid-i Ef’âl, Museviyyet. Tevhid-i Esmâ, tenzîh, İseviyyet, tevhid-i Sıfat, teşbîh, Muhammediyyet ise, tevhid-i zât, tevhid-i cem makamı olarak tescillenmiş ve faaliyyete geçmiştir. Ayrıca Kâ’be de tavaf edilen yer, Ef’âl âlemi, birinci 7-8 merdiven ile çıkılan kat Esmâ âlemi, ikinci kat Sıfat âlemi, onun üstü olan teras ise, son zât, Ulûhiyyet âlemidir. Ortada salınarak

Page 146: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

145

duran güzel Kâ’be ise bir itibarla bütün mertebelere ayna olan “İnsân-ı Kâmil” mertebesidir. Makam-ı İbrâhimiyyet ise abdiyyet mertebesidir. Diğer bir ifade ile de, Kâbe Ulûhiyyet, makam-ı İbrâhim ise, İnsân-ı Kâmil mertebelerinin temsilcileridir. Bu gün (21/03/2009-1430) kafilemizin (10) günlük yolcuları gece saat (4,30) da yola çıktılar, hayırlı yolculukları olsun, biz de yine yolumuza devam edelim. İşte mekke ve kâ’be-nin Tevhid ehli olan müslümanlarca feth edilmesinin başlangıcı, Muhammed-ül Emîn-in, Kureyş zamanın da, Hacer-ul esved-i kendi eliyle yerine koyması, Beyt-ül Atiğin kûb olatak inşeası neticesinde Kâ’be ismini alması ve kıbleteyn’de gelen (2/144) “Fevelli vecheke” Âyet-i Kerîmesiyle de bâtın âleminde ki feth-i tamamlanmış oluyordu. Bu hadisenin zâhire çıkmasının ilk başlangıcı ise Efendimize gösterilen bu hususta ki, rû’ya-sıdır, (daha evvelce de belirtilmişti) ve bir sene sonra da fiilen mekke’nin ve Kâ’be-nin feth-i gerçekleşmiştir.

Bu gün (45) nolu olan ve feth kapısı diye anılan, kapı istikametinden bu belde feth olunmuştur. Fizîki feth-i daha etraflıca öğrenmek isteyenler bu hususta yazılmış olan dînî ve tarihi kitaplardan yaralanabilirler. Cenâb-ı Hakk her birerlerimizi gerçek iç bünyemizde yapmak zorunda olduğumuz fetihlerimizi kolaylaştırsın. Amin. T.B. -------------------

Hira dağı.

Hira dağı. Hakkında zâhiren internet yoluyla bilgi vermeye çalışalım.

Hıra Dağı - Mağarası Hz. Muhammed'e ilk vahyin geldiği mağaranın bulunduğu dağ

Hira.

(Arapça: حراء Ḥirāʾ) veya Hira Mağarası (غار حراء Ġār Ḥirāʾ) İslam peygamberi Muhammed'in inzivaya çekildiği mağara. Ayrıca, Müslümanlarca,Kur'an-ı Kerim'in Muhammed'e bu mağarada indirilmeye başlandığı kabul edilmektedir. Mekke’nin yaklaşık 6 km kuzeyinde bulunan Nur Dağında bulunur.

Hıra. Hz. Muhammed'e ilk vahyin geldiği mağaranın bulunduğu dağ. İlk Vahyin geldiği yer.

Page 147: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

146

İslama göre Muhammed bin Abdullah 40 yaşına yaklaştığında toplumdan uzaklaşarak Nur dağı'ndaki Hira mağarasında inzivaya çekilmeyi ve buradavakit geçirmeyi adet edinmiş, bu durum 1-2 yıl devam etmiştir. 40 yaşındayken 610'da, 26 Ramazan'ı 27’sine bağlayan gece (Kadir gecesi), Muhammed'e geldiğine inanılan ilk vahiy şu şekilde anlatılır:

Muhammed, Nur dağı Hira Mağarası'nda tefekkürle meşgulken Cebrail adlı melek geldi ve ona "Oku!" dedi. Muhammed "Ben okuma bilmem." dedi. Bunun üzerine Cebrail, Muhammed’i sıkarak, yine "Oku!" dedi. Muhammed tekrar okuması olmadığını söyleyince, Cebrail onu sararak aynı şekilde sıktı ve geri bırakarak "Oku!" dedi. Muhammed "Ben okuma bilmem, söyle ne okuyayım" diye karşılık verince Cebrail, Alak Suresi'nin ilk ayetlerini okudu: "Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir kan pıhtısından yarattı.

Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir. O Rab ki kalemle yazmayı öğretendir. İnsana bilmediği şeyleri öğretendir." Rivayetlere göre Cebrail'in kaybolmasının ardından Muhammed evine dönmek üzere yola çıktı, etraftan binlerce ses: "Ey Muhammed selam olsun! Ya Resulullah, sana selam olsun!" diyordu. Her defasında geriye dönüyor, taş ve ağaçlardan başka bir şey göremiyordu. Evine geldiğinde yatağına yattı ve"Beni örtün dedi. Uyandığında başından geçenleri Hatice'ye anlattı.

Ardından Hatice'nin önerisiyle Hatice'nin amcası olan Varaka bin Nevfel'e gittiler. Yaşlı bir Hristiyan bilgini olan Varaka bin Nevfel anlatılanları duyunca "Kuddûs... Bu gördüğün Melek yüce Allah'ın Musa peygambere gönderdiği Ruhu'l-Kudüstür. Sen de bu ümmetin peygamberisin. Keşke kavminin seni yurdundan çıkaracağı zaman sağ olup sana yardım edebilsem."[1]

Muhammed'in bu olaydan başlayarak, vefat ettiği yıl olan 632'ye kadar aldığına inanılan vahiyler Kur'an'ı oluşturur. Konum Merkez'den 5 kilometre uzaklıktadır. Taksi ile ulaşım mümkündür.

Page 148: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

147

Mağaraya çıkış merdivenler aracılığıyla sağlanır. Mekke'nin kuzeydoğusunda Kabe'ye yaklaşık 5 km. uzaklıktadır. Cebelinûr adıyla da bilinir.

İnsanlara en doğru yolu gösteren vahiy nurunun bu dağdaki bir mağaraya inmiş olmasından dolayı bu adı aldığı sanılmaktadır. Muhammed Hamîdullah ise geceleyin yollarını kaybedenlere yardım etmek amacıyla üzerinde ateş yakılmış olabileceği ihtimalini ileri sürmekte ve ismi "yollarını kaybedenlere doğru yolu gösteren" anlamında yorumlamaktadır. KaynaklardaHıra dağı genellikle yakı-nındaki Sebîr dağı ile birlikte zikredilir.

Deniz dalgasına benzetilen bu iki dağın bitki örtüsü yer yer görülen dikenli çalılardan ibarettir. Hıra dağı, çevresindeki diğer dağlardan daha dik ve yüksek olup çıkılması zor çıplak ve kaygan kayalardan meydana gelen sivri tepesiyle uzak mesafelerden dahi kolaylıkla farkedilir. Hz. Peygamberin hayatında çok önemli bir yeri bulunan ünlü mağara zirvenin 20 m. kadar aşağısındadır. Bu mekân mağara olarak anılmakla birlikte aslında üst üste yığılan kaya blokları arasında kalmış iki tarafı açık, sivri tonozlu tünele benzer şekilde gayri muntazam bir boşluktan ibarettir. Son zamanlarda düşme tehlikesi göz önüne alınarak girişin karşısındaki (Kabe yönünde) açıklık taşlarla kapatılmış, sadece hava akımı sağlamakiçin üst kısmında küçük bir aralık bırakılmıştır.

İçerideki boşluk, bir kişinin başı tavana değmeyecek şekilde ayakta durabileceği kadar yükseklikte ve yere uzanabileceği kadar genişlik ve uzunluktadır. Tabana yine son zamanlarda beton karo döşenmiştir, burada ziyaretçiler teberrüken iki rek'at namaz kılmaktadır. Mağaraya tabii kayalardan oluşan yüksek basamaklarla çıkılır ve dar bir düzlükten geçerek girilir.

Mekkeliler arasında, receb ve ramazan gibi senenin belirli aylarında İnzivaya çekilen bazı hanîfler bulunuyordu. Hz. Muhammed'in dedesi Abdülmuttalib de bunlardan biriydi ve Allah'ın varlığına, ceza ve mükâfat yeri olarak âhiretin mevcudiyetine inanmış, zaman zaman Hıra dağındaki mağaraya çekilip kendini ibadete vermişti. Zeyd b. Amr b. Nüfeyl'in de Hıra'da belirli bir yeri vardı. Hz. Muhammed de muhtemelen otuz beş yaşlarında iken ramazan aylarında dedesinin inzivaya çekildiği Hıra'daki mağaraya kapanmaya başladı.

Özellikle nübüvvetin ilk müjdeleri olarak kabul edilen sadık rüyalar gördüğü altı ay içerisinde yalnız kalmak istiyor ve bu mağarada tefekküre dalıyordu. Dağdan her inişinde evinden önce Kabe'ye gidip tavafta bulunmayı âdet edinmişti, zaman zaman hanımı Hz. Hatice'yi de beraberinde Hi-ra'ya götürüyordu. Azık olarak yanına çok az miktarda süt, kurutulmuş et veya zeytinyağı ile kuru ekmek alır, bunlar tükenince evinden yenisini tedarik edip tekrar mağaraya dönerdi. Nihayet kırk yaşına basıp olgunluk

Page 149: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

148

çağına ulaştığı 610 yılı Ramazan ayının son on günü içerisindeki -sonradan Allah'ın Kadir adını verdiği (Kadr 97/1-5) bir gece (Hz. Âişe'nin rivayetine göre 27. Pazartesi) sabaha karşı, daha önce hiç karşılaşmadığı Cebrail vasıtasıyla Alak sûresinin "ikra" (oku) em-riyle başlayan ilk beş âyeti indirildi. Cebrail ilk defa Hıra dağında, bütün ufku kaplamış ve bir taht üzerinde oturmuş halde Resûl-i Ekrem'e gelip aslî suretinde görünmüş ve onu kuvvetle sıkıp okumasını isteyerek ilk vahyi getirmiştir.

Bu olay üzerine aşırı bir heyecan ve korkuya kapılan Hz. Muhammed süratle Hi-ra'dan inerek evine gelmiş ve Hz. Hatice'den üstünü örtmesini istemiştir. Daha sonra Hz. Hatice onu Hıristiyanlığı kabul etmiş olan amcası Varaka b. Nevfel'e götürmüş, böylece Hz. Peygamber kendisine gelenin vahiy meleği Cebrail olduğunu öğrenerek sükûn bulmuştur. Rivayete göre ilk vahyin indirilmesinden önce, hatta Hz. Muhammed henüz çocukken Cebrail tarafından göğsü yarılıp kalbi yıkanarak (veya genişletilerek) vahiy kabul etmeye uygun hale getirilmiş ve bu olay da yine Hıra dağı üzerinde vuku bulmuştur.

Sonradan bu olayın meydana geldiği nokta olarak kabul edilen yerde kubbesi uzaktan görülebilen büyükçe bir mescid yapılmıştır. Mescidin içinde bulunan kayaya Hz. Peygamber'in göğsünün yarılması esnasında yaslandığı rivayet edilir. İnşikâku'l-kamer hadisesinde ayın bir parçası Hıra'nın bir tarafında, diğeri Öbür tarafında görülmüştü. Rivayete göre Hz. Peygamber, bir gün yanında ashaptan bir grup olduğu halde Hıra dağının üstüne çıkmış, o sırada dağ sallanınca, "Ey Hıra. sakin ol! Zira üzerinde bir nebî, bir sıddîk ya da bir şehidden başkası bulunmamaktadır demiştir; Uhud dağı için de buna benzer bir rivayet nakledilir.

Hicretten önceki Tâif yolculuğundan dönüşünde Resûl-i Ekrem, Mekke'ye girebilmek için himayesine sığınabileceği bir kimse bulmak amacıyla araştırma yaptırırken Hıra mağarasında beklemiş, müşriklerin ileri gelenlerinden olan akrabası Mut'im b. Adfnin teklifini kabul ettiğini öğrenince buradan ayrılmıştır. Bir defasında yine Hz. Peygamber Hıra"da iken Cebrail gelerek Hz. Hatice'ye hem Cenâb-ı Hakk'ın hem de kendisinin selâmını söylemesini ve cennette ona içinde çalışıp yorulmanın bulunmadığı, inciden oyulmuş sakin bir köşkün verileceğini müjdelemesini istemiştir. Resûl-i Ekrem'in bu dağda geçirdiği inziva hayatının ve peygamberlik görevinin burada başlamasının hem şahsı, hem de müslümanlar için Önemi büyüktür.

Mutasavvıflar, onun Nur dağındaki itikâfını Hz. Musa'nın Tûr dağındaki halvetiyle kıyaslayarak hâtıralarını birlikte yaşatmışlar ve dinî hayat açısından inziva ve itikâfin önemini vurgulamak için Hz. Peygamber'in Hıra mağarasındaki zâhidâne yaşayışını örnek kabul etmişlerdir. Vaktiyle dağın tepesinde bulunan bir kubbe daha sonra yıkılmış, mağaranın biraz yukarısında Osmanlılar zamanında

Page 150: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

149

yaptırılan su sarnıcının kalıntıları ise günümüze ulaşmıştır. Hıra dağının etekleri bugün büyük bir yerleşimmerkezi halini almıştır. Mekke'den Taife giden ikinci yol da bu dağın önünden geçer.

-------------------

(2013) Umre dosyası ilgili bölümünden aktarma. 03.07.2013 Çarşamba.

Kalktığımda saat 14.30 civârında idi, iki misâfirimiz geldi, biraz onlarla oturduk, daha sonra öğleni ve ikindiyi otelde kılıp Hira Dağı’na çıkmak için lobiye indik, bu arada şirketin görevlisi bize vâsıta buldu ve onunla Hira’ya doğru yola çıktık. Nihâyet dağın eteğine geldik, minibüs daha yukarıya çıkamadığı için bizi dağın eteğinde bıraktı, bizde yayan olarak yukarıya doğru tırmanmaya başladık, eskiye göre tırmanış biraz daha kolay oluyordu çünkü yukarıya kadar merdivenler yapılmıştı. Yaklaşık 1,5 saatte yukarıya çıktık, iki kişi biraz zorlandıkları için yolda kaldılar, sonra onları dönüşte kaldıkları yerden aldık. Yukarıya çıkarken Sa….. kardeş kendisine katlanan bir baston almış, kendisine alırken bana da bir tane almış, o bastonları kurduk, elimize aldık, dayanarak ve kolkola girerek Nûr dağı’na çıktık, bastonlar gerçekten çok işimize yaradı, âdeta Mûsâ’nın a’sâsı gibi oldu, onlara dayandık ve yardımcı güç olarak bize çok faydaları oldu.

Nihâyet tepeye, zirveye çıktık, oradan az aşağıda arka tarafta olan Hira mağarasını yukarıdan gördük, oldukça kalabalık idi, fotoğraf çekenler oldu, etrafta bâzı hayvanlar da vardı, maymunlar da vardı, kayalıklarda hoplayıp zıplıyorlar, kendilerine yiyecek

Page 151: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

150

verilmesini bekliyorlardı. Elinde elma olan birisi koparıp vermeye başladı, hemen yemeye başladılar. Er…., Nu….., Ni….. aşağıya inmişlerdi.

Er….. mağarada namaz kılmak için sıra bekliyordu ancak vakitte epey ilerlemişti ve inişimizin geceye kalmaması lâzımdı. Bu arada Er….. mağarada namazını kılmıştı, hemen yukarıya, tepeye yanımıza çıktılar, sonra hep berâber aşağıya inmeye başladık. İnmek oldukça kolay oluyordu ancak bir o kadar da tehlikeli idi. Benim kollarımdan iki evlâd, Sa….. beyin kollarından iki evlâd tuttu, onlarla berâber inmeye başladık. Bir taraftan da hava kararıyordu, telefonların ışıklarından yararlanmaya başladık, yolda kalan kardeşlerimizi de bulundukları yerden alarak nihâyet merdivenlerin başına geldik. Bundan sonraki inişler geniş asfalt yol üzerindendi ancak bu yollarda oldukça dik idi. Nihâyet en aşağı düzlüğe indik, biraz sonra bir minibüs bulduk, alabildiği kadar ona bindik, kalan beş kişi de başka bir araba ile arkadan geldiler.

Minibüs bizi otelin önünde indirdi, otele girip yemekhaneye geldik, akşam yemeğimizi yiyip otel odamıza çıktık, epey yorulmuş ve terlemiş idik, hemen bir duş aldım, bu esnâda telefon çaldı, yarın sabah saat 04.00’te dönecek olan iki oğlumuz, Ra…. ve Yu…. vedâya geleceklermiş, onlar geldiler, biraz oturdular sonra vedâ edip tavafa gittiler, hayırlı yolculuklar olsun. Onlar gittikten sonra bende akşam ve yatsı namazını kıldım daha sonra yazılarımı yazmak için sehpa başına oturdum, yazmaya devam ediyorum, saat şu anda yarıma geliyor, inşeallah sabah namazına kalkmak için artık yatmamız gerekiyor, oldukça da yorgunuz, inşellah yarın sabah da sağlıkla kalkarız. T.B.

Page 152: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

151

-------------------

Bu araya muvzûmuzla ilgili (11/Vahy ve Cebrâil) ismi kitabımızdan ilgili bölümden özet olarak bir kısmını aktaralım daha çok bilgi isteyenler kitabın tamamını okuyabilirler. T. B.

------------------- Hira

Mevzuumuz vâhy ve Cebrâil olunca, onun ilk geldiği yer olan Hira dağından bahsetmeden geçmek olmazdı.

07.07.1990 Cumartesi sabahı Hacc görevimizi yerine getirmek için bulunduğumuz Mekke’de sabah namazından sonra Hira dağına çıkmıştım.

Oldukça heyecanlı ve düşünceli, orada olan ilk vâhy hadisesini şühûd etmeğe çalışıyordum. Zirvedeki büyük kaya adeta bıçakla ikiye ayrılıp ortadan yarılmış tekne gibi duruyordu.

Rivâyetler ilk vâhy geldiğinde, vâhyin şiddetinden o taşın yarıldığını söylerler. Bu hisler içerisinde ve birazda yorgun olarak, Mekke-i Mükerremeyi karşıma alarak o taşın kenarına oturup etrafı seyre başladım.

O sıralarda güneş de yavaş yavaş ışıklarını yaymağa başlıyordu. O esnada hayretle bir şey dikkatimi çekti, arkadan güneşin ışıklarının vurmasıyla Hira dağının ve yan tepelerin gölgelerinin kumlar üstüne vurmasıyla adeta düz arazide sanki çoook büyük bir “Allah” ismi yazılmış idi.

NOT= O dönemde Hira dağının çevresinde ve muhitte hiç yerleşim yeri yoktu.

Epey bir müddet bu manzarayı seyrettikten sonra kağıdı kâlemi elime alıp aşağidaki birkaç hissiyatımı not etmeye başlamıştım. T.B.

-------------------

Mekke-i Mükerreme

07.07.1990 Cumartesi Hira

Seni nasıl tarif edeyim. İdrakim çok zayıf nideyim. Neler oldu sende hayretteyim. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Civarında sen en yücesin. Az daha göğe ereceksin. Heybetli çok azametlisin.

Page 153: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

152

Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Sabah vakti ulaştık sana. Çıktık zirvene yana yana. Seyrettik seni kana kana Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Rasûlun nefesi sanki orda. Sakin olmuş çok zaman sanki burda. Bunları düşün az yan durda. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Bütün Mekke görüş alanı. Mevlâ tüm oldurmuş alanı. Nasıl anlatayım kalanı. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Harem-i şerif de karşıda. Neler vardır bu çarşıda. Görecekmiş gibi Arş-ı da. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Uzun ibadetlerden sonra. Nihâyet cibril geldi burda. Ne sırlar getirdi hep orda. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Mânâdan dünyaya bir kapı. Değişti Rasûlün hayatı. Anla kardeşim bu hakikatı. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

IKRA dedi Hazret-i Cibril. Kûr’ândır bu önünde eğil. Haktan’dır hepsi gayrı değil. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira.

Sen de Hira’nı keşf edersen. Türlü sırlara erersen. Peygamberini yad edersen. Ah... Nûrlu Hira heybetli Hira. *(26)

*(26) Hacc Divanı Necdet Ardıç sayfa 93

-------------------

Page 154: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

153

Mekke-i Mükerremenin yakınlarında olan bu dağ, adeta ezelden beri “küntü kenzen mahfiyyen” “gizli hazi-ne”de mevcud olan “Hakikat-i İnsâniyye” ile “Hakikat-i Kûr’âniyye”nin, yani bir bâtında doğan ikiz kardeşin çok u-zun zaman bir birinden ayrı kalıp o gecede “Kadir Gecesi” (Kadir-i mutlağın gecesi) (Kadir kıymetini idrak etme gecesi) ilk buluşmaya başladıkları “zât-i gece”dir.

İşte bu gece “Cibril-i Emin”den “Muhammed’il e-min”e gelen lûtfu ilâhi ile, Muhammed (a.s.) ın eminliği Haz-retliğe tebdil olduğundan bundan sonraki vasfı Hz. Muham-med (s.a.v.) olmuştur ve bu andan itibaren “Kelime-i Tevhid” kitabımızda da bahsettiğimiz gibi dünya tefekkür tarihinde bu hadise en büyük inkılâbın başlangıcı olmuştur.

-------------------

İlk Vâhy

Ümmü’l Mü’minin Aişe radiyallah-u anha’dan :

Meâlen şöyle demiştir:

“Rasûlullah (s.a.v.)’in ilk (vâhiy) başlangıcı uyku-da rü’yayı saliha, yani (sadıka) görmekle olmuştur. Hiç bir rü’ya görmezdi ki sabah aydınlığı vazıh ve aşikar zu-hur etmesin.”

Ondan sonra kalbine yalnızlık muhabbeti ilka olun-du. Artık “Cebel-i Hira”, (Hira dağında) ki mağara içinde halvete girip orada ehlinin yanına gelinceye kadar sayılı gün-lerde kalırdı. Sonra yine “Hadice”nin yanına gidip bir o ka-dar zaman için yine yiyecek ihtiyaçlarını giderirdi.

Nihâyet Rasûlullah (s.a.v.) bir gün yine Hira mağara-sında bulunduğu sırada “emr-i Hakk” yani “vâhy” geldi.

Şöyle ki; O’na melek gelip “IKRA’” (oku) dedi. O da,

“Ben okumak bilmem,” cevabını verdi.

Zât-ı akdes-i Risâlet-Penahi buyuruyor ki,

“O zaman Melek beni alıp takatim kesilinceye kadar sıkıştırdı,

sonra beni bırakıp yine “IKRA’” (oku) dedi. Ben de ona

“okumak bilmem” dedim.

Yine beni ikinci defa takatim kesilinceye kadar sıkıştırdı.

Sonra beni bırakıp yine üçüncü defa “IKRA’” (oku) dedi.

Ben de “Okumak bilmem” dedim.

Page 155: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

154

Nihâyet beni yine alıp, üçüncü defa sıkıştırdı.

Sonra beni bırakıp;

Kûr’ân-ı Keriym Alâk Sûresi 96/1-5. âyette

“ıkre’ bismi rabbikelleziy haleka” (1)

“halekal insâne min alakın” (2)

“ıkræ ve rabbükel ekremü” (3)

“elleziy alleme bil kâlemi” (4)

“allemel insâne ma lem ya’lem” (5)

Meâlen :

(Ey Muhammed!) “halkeden, insânı pıhtılaşmış kandan halkeden Rabbı’nın adıyla oku! oku! Kâlemle öğreten insâna bilmediğini bildiren Rabb’ın en büyük kerem sahibidir.”

Rasûlullah (s.a.v.) (kendisine vâhy olunan) bu âyât-ı kerimeyi idrak ederek (anlayarak) “korkudan” yüreği titre-yerek döndü ve “Hadice binti Huveylid”in yanına giderek, “beni sarıp örtünüz, beni sarıp örtünüz,” dedi.

Korkusu geçinceye kadar mübarek vücûdlarını sarıp örttüler. Ondan sonra Hazret-i Rasûl (s.a.v.) meydana gelen hali Hadice’ye naklederek, “Kendimden korktum,” dedi.

Hadice radiya’llahu anha: “Öyle deme, Allah’a ye-min ederim ki “Allah-u Zül-celâl” hiç bir vakit seni utan-dırmaz (mahzun etmez). Çünkü sen akrabana bakarsın, işini görmekten aciz olanların ağırlığını yüklenirsiniz, fakire verir, kimsenin kazandıramayacağını kazandırır-sın, misâfiri ağırlarsın, Hak yolunda zuhur eden havadis ve mühimmatta halka yardım edersin.”

Bundan sonra Hadice (radiya’llah-u anha) Hazret-i Rasûl-i Ekrem (s.a.v.)’i birlikte alıp amcaoğlu Veraka b. Nev-fel b. abdü’l-Uzza’ya götürdü.

Page 156: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

155

Bu zât, zaman-ı cahiliyyette “hıristiyan”lığa dahil ol-muş bir kimse olup “İbranice” yazı bilir ve “İncil”den Allah’ın iradesini ilgilendiren konularda gereği kadar öteberi yazardı. Veraka; gözleri â’ma olmuş bir piri fani idi.

Hadice radiya’llah-u anha Veraka’ya: “Amucam oğ-lu, dinle de bak, kardeşinin oğlu ne söylüyor,” dedi.

Veraka: “Ne var kardeşimin oğlu?” diye sorunca; Rasûlullah (s.a.v.) gördüğü şeyleri kendisine haber verdi.

Bunun üzerine Veraka dedi ki: “Bu gördüğün Allah-u Teâlâ’nın Mûsâ (salla’llahu aleyhi ve sellem)’e tenzil ettiği “Namus-ı Ekber”dir. Yani (sahib-i sırrı Vâhy’dir.) Ah keşki senin da’vet günlerinde genç olaydım. Kavmin seni çıkaracakları zaman keşki hayatta olsam!”

Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.), “Onlar beni çıka-racaklar mı ki?” diye sordu.

O da: “Evet (zira) senin gibi bir şey getirmiş yani (vâhy tebliğ etmiş) bir kimse yoktur, ki düşmanlığa uğra-masın. Şayed senin da’vet günlerine yetişirsem, sana son derece yardım ederim,” cevabını verdi.

Ondan sonra çok geçmedi, Veraka vefat etti. (Ve o esnada) “Fetret-i vâhiy” vuku buldu. (Yani bir müddet için vâhy kesildi.) *(26)

*(26) Sahih-i Buhari Cild 1 Hadis 3

-------------------

İlk Vâhy ve Ikra

Sayın okuyucum, bir an için beşeri vasıflarından sıyrılarak salt bir akıl ile hadiseye bir kenar yerden müdahil olup hayâlen seyre dalabilirsin. İster isen sen o devre rucu et, ister o devri bu ana tatbik et, her ikisi de olabilir. Böyle bir idrak ve anlayış seni ilâhi hakikatlere daha geniş mânâda aşina edecektir.

Dünya, izafi senelerinden Milâdi 610 larda idi ve günler bünyesinde oluşacak muhteşem hadiseleri zuhura getirmeğe hazırlanıyordu.

Yer, Arap yarımadasında Hicaz’da Mekke ve Mekke ’de bulunan Hira dağı idi. Orada “emin” bir insân kendinden emin olarak, çölün o muhteşem sakin gecesinde bütün varlığı ile mutlak bir mü-şahedede oluşacak muazzam şeyleri adeta derûni bir seziş ile bekler gibiydi. Sanki âlem, insânlık ve kendisi yepyeni oluşumları kucaklamaya hazırlanıyordu.

Diğer taraftan bâtın âleminde, “küntü kenzen” (gizli hazine) den bütün âlemlere yayılan rahmetin en yücesi zuhura çıkmağa

Page 157: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

156

hazırlanıyordu. Bu rahmet zâti tecellinin ilk defa zuhura çıkmaya başlamasıydı. İnsânlık tefekkür tarihinn en büyük inkılâbı olacaktı.

Ve ezelden seyrana çıkan iki kardeş, “İnsân” ve “Kûr’ân”ın muhteşem buluşma gecesiydi.

Adeta bütün çevre ve âlem nefeslerini dahi kesmişler mutlak bir sukûnet içerisinde oluşacak halleri merakla beklemekteydiler.

Evet işte o gece nihâyet oluşacak olan oluşmağa başlamakta idi. Hira dağında, sonradan âlemlere rahmet olduğunu öğreneceğimiz o emin kişi de sonsuz bir vecd içinde tefekkürde idi.

Kendinden geçmiş salt rûhsal varlığında oluşan, o günlere kadar hiç bir beşer ve varlığın ulaşamadığı ilâhi düşüncelere, hakikatlere ulaşmış, büyük sırları bünyesinde açığa çıkarmaya çalışıyordu.

O kadar ileri derecede derûni tecelliler aklında, beyninde, gönlünde, dilinde lisanına geliyordu, ki bunlar bir bakıma kendini korkutuyor ve ürpertiyor idi.

O kadar çok ilâhi sırlarla dolmuştu ki, daha evvelce bunlar hiç bir insân veya diğer varlıklardan duyulmadığı için sıhhatlerinden endişeliydi.

İşte tam bu yoğun düşünceler içerisinde iken birden gök yüzünde büyük bir uğultu ve hışırtı hissetti, başını kaldırıp baktığında daha evvelce görmediği, bilmediği bir varlık, gökyüzü semasını tamamen kaplamış olduğunu gördü ve daha da endişelendi.

İşte o anda; o anda işte; olan oldu.

Gayb anahtarı madde kilidine değdi ve gelen azametli gayb elçisi şifre kelimeyi de söyledi ve evet; evet gayb’ın muhteşem kapısı gıcırtılarla o anda aralanmağa başlamıştı.

Artık kapı bulunmuş, kilit açılmış, muhteşem gayb’a doğru muhteşem ilâhi yolculuk başlamıştı.

Evet, bâtın âleminin kilidinin açılmasını sağlayan o şifre sözcük yüce kuvvetleri olan bâtın elçisinin lisanından, kendi alfebe düzeni içerisinde, “IKRA” tertibi ile “Rûh’ul Emin”in lisanından,

“Muhammed’ül Emin”in kulağına, oradan gönlüne, oradan aklına ve vücûd iklimine “nüzül” yaşanması için indirilmekteydi.

İşte o anın müthiş hadiselerinden birisi “Muhammed’ül emin”in “Hz. Muhammed”e tebdil edilmesi, “Muham’med” kelimesinin içindeki “ikinci mim”in faaliyete geçmesi idi.

Bilindiği gibi;

birinci “mim” “Muhammed’ül emin”,

Page 158: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

157

ikinci “mim” “Hz. Muhammed”,

üçüncü “mim” ise daha sonra kemâlâtını gösterecek olan

“Hakikat-i Muhammed”idir.

Evet o gece “IKRA” ile “nübüvvet”i başlamış; daha

sonra gelen âyetlerle de “risâlet”i başlamış oluyordu.

“IKRA” lâfzının mutlak mânâ’da kendi hakikati üzere,

gerek harf sembolleri, gerekse ses tonlamaları itibariyle başka bir kelime ile tercüme edilmesi hiçbir beşeri lisanda mümkün değildir.

Ancak lâtin harfleriyle türkçe “OKU” ifadesi sadece “meâl” karşılığıdır, mutlak karşılığı değildir.

Başkaca da çaremiz olmadığından böylece kabullenmemiz icab etmektedir. “OKU” dendiğinde beynimizde okuma ile ilgili hangi bilinç kaydı varsa bu kelimeyi sadece o yönüyle çok dar bir çerçevede anlamış oluyoruz.

Aslı olan, “IKRA” (OKU) ise, gerek sembol harf

düzenlemesi, gerek ses tonlaması, gerek “iç” bâtın yapısı itibariyle ayrı ayrı incelendiğinde ifade ettiği mânâyı en geniş şekilde bizlerin gözlerine ve gönüllerine sunmaktadır. *(32)

-------------------

*(32) “IKRA” (OKU) harf ve sayı değerleri bölümüne bakın.

Not : “IKRA” (OKU) sözcüğünün diğer lisanlara tercümesini daha iyi anlayabilmemiz için ayrıca özel bir çalışma yapılması gerekmektedir. T.B.

-------------------

Evet; o yüce kuvvetleri olan Cebrâil idi ve kendi gerçek asli varlığı ile ilk def’a tecelli ediyor ve “Hakikat-i Muhammedi”den aldığı bilgileri, “zuhuru Muhammediyye”ye ulaştırıyor idi.

“IKRA” bu sürecin başlangıcı oldu ve devamı 23 sene

sürdü.

O, müthiş ve ûlvî anda söylenen o müthiş “IKRA” (OKU) sözcüğünün muhatabı “âlemlerin Sultânı”

- “ben okumak bilmem,” dedi.

Sonra O’nu sıktı ve bıraktı,.

Tekrar “IKRA” (OKU) dedi.

Page 159: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

158

- “Okumak bilmem,” dedi,

sonra O’nu tekrar sıktı bıraktı,

tekrar “IKRA” (OKU) dedi.

-“Okumak bilmem,” dedi.

Bunun üzerine Cebrâil (a.s.) Alak 96/1-5 âyetlerini okumağa başladı...........

ıkre’ bi’smi rabbikelleziy haleka (1) halekal insâne min alakın (2) ıkre’ ve rabbükel ekremü (3) elleziy alleme bil kâlemi (4) allemel insâne ma lem ya’lem (5) kella innel insâne leyatga (6)

Şimdi tekrar gönül âlemine uruc ederek, bu hadiseyi beşeriyyet

ölçüleri içerisinde değil de, hakikat ölçüleri içeri-sinde incelemeğe çalışalım.

İfade edilen bilgilere göre Muhammed (s.a.v.) i Ceb-râil (a.s.)

üç defa sıkıp dördüncüde bilgi vermeğe başlamıştır. Üç def’a sıkması, “ef’al, esma, sıfat” mertebelerinin

anlaşılması içindir. Dördüncü, hakikatlerin zât mertebesinden izahına başlanmış

olmasıdır. Hz. Rasûlullah, “IKRA” (oku) sözünü duyduğunda, üç def’a

“okumak bilmem” diye cevap vermesi, üç mertebe itibariyle, beşerce nefsani mânâda “okuma bilmem” demek istemiştir.

Evvelki sayfalarda kısaca belirtmeye çalıştığımız gibi, O “ümm-

i”, ana, anaya mensub, yani “Hakikat-i Muham-medi” yönüyle ilmin anasıdır.

Page 160: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

159

Hz. Rasûlullah’ı çok iyi tanımamız gerekmektedir. O’ nun bizler gibi okuma yazma araçlarına ihtiyacı yoktu.

Cebrâil (a.s.) birinci def’a geldiğinde daha evvelden o kişiyi

tanımadığı halde, ona nasıl olur da “IKRA” (OKU) der?.... Ayrıca bu söz rastgele bir sözcük de olamaz.

Ayrıca okuması için, eline bir “metin”, okunacak bir şey de verilmediği halde niye “OKU” hitabına muhatap ol-muştur?....

Bu ve buna benzer soruların mantıklı birer izahları ol-malıdır. Birinci def’a “IKRA” dediğinde; daha evvelce kısaca

bahsettiğimiz gibi, gönlünde, içinde, “özünde” bulduğu ilâhi hakikatleri “IKRA” kıraat etmesi, okuması istenmişti.

İşte bu husus çok mühim bir meseledir. “Kalbe, gön-le, akla”

gelen varidatların ilâhi olduğunun mertebe-i cibril-den tasdiki lâzımdır. Ancak bu bilgiler sahih (doğru) bilgiler-dir ve tatbik olunabilirlerdir.

Tasdik olmayan bilgiler ise, vehmi ve nefsanidir, tat-bik

edilmesi çok büyük yanlışlıklara sebep olur. Hz. Rasûlullah’ın düşündükleri, müşahade ettikleri gönlüne

gelen varidatların doğruluğu, bâtın elçisi tarafından “IKRA” (OKU) “ben de tasdik edeyim” hükmündedirler. Bir bakıma bu hadise ilk “mukabele”dir de diyebiliriz.

“IKRA” zât-i tecellinin tarih başlangıcıdır, diyebi-liriz. Bizim

âlemimizde o günlere kadar böyle bir yücelik ol-mamıştı. “IKRA” (OKU); “okuyamam” dediğinde, Cebrâil O’nu kuvvetle sıktı, o anda kendi bireysel zâtı gitti,

“zât-ı ilâhi” geldi. İkinci def’a sıktı, bireysel sıfatları gitti,

“ilâhi sıfatları” geldi. Üçüncü def’a sıktı, bireysel isimleri gitti,

“ilâhi isimleri” geldi.

Bu tazyike dayanamayıp kendini attı, böylece izafi varlığından da kurtulmuş oldu.

Cebrâil hemen onu tuttu ve limonun, zeytinin sıkılıp posasının gidip özünün kaldığı gibi kendi varlığında Hakk’ın varlığından başka bir şey kalmamış oldu.

“Ümm-ül kitap” olmaya başladı, kâleme kağıda ihti-yacı

yoktu, Cebrâil bildirdiğinde aynını zâtından da okuyor-du. “IKRA” bir bakıma Cebrâil (a.s.)ın Hz. Muham-med’e (s.a.v.)

üflediği “kelâm-ı rûh’ul kudüs”tür, anında faaliyete başlamıştır.

Page 161: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

160

İsâ (a.s.) için Meryem’e üflediği ise, hayâli bir lâtife-dir, ki otuz sene sonra açığa çıkmaya başlamıştır.

Hz. Peygamber bunları ümmetine aynen üflemiştir ve onların

“rûh’ul kudüs”ü olmuştur. Bunlardan doğan ilimler, peygambere mensuptur; diğerleri hayâl ve vehme mensuptur-lar, sonları gelmez.

“IKRA” bir bakıma, has zâtların okumasıdır. O, ilmin anası olduğundan, ilim aktarımının cüzlerin-den olan

kağıt kâlem ve saireye ihtiyacı yoktu. Onlara ihtiyacı olsa idi “ilmin anası” olmaz, ancak “ilmin

çocuğu” olurdu, ki onun hakkında böyle bir şey ta-savvur edilemezdi.

“IKRA” bir bakıma “a’yân-ı sabiteni oku” demek-tir. Kolay kolay okunamaz, çünkü bütün “kaza ve ka-der”,

“mukadderat” orada yazılıdır. İşte o anda daha “henüz” bunları “okuyamam” ol-muştur. “IKRA” ne edebiyatçıların, ne zahiri din ehlinin, ne şairlerin,

ne doktorların, ne tarihçilerin, ne psikologların, ne fizikçilerin, ne sosyalcilerin (sosyologların) anlayıp anlataca-ğı şeylerden değildir.

Bu husus ancak irfan ehlinin idrak ve yaşantısıyla anlaşılacak

ve anlatılacak hususlardandır.

----------------------------------

Sevr dağı.

Sevr Mağarası Ve Sevr Dağı Hakkında internetten aktardığımız Bilgi.

sevr dağı serv mağarası

serv dağı ve serv mağarası hakkında bilgi

serv dağı nerededir

serv mağarası nerededir

Serv Dağı

Mekke'nin güneyinde Kabe'ye yaklaşık 4 km. uzaklıkta, yüksekliği 500 m. civarında olan bir dağdır. Bu dağın zirvesine yakın bir yerde Peygamber Efendimiz ile arkadaşı Hz. Ebubekir'in Mekke'den Medine'ye hicret ederlerken gizlendikleri mağara bulunmaktadır. Sevgili Peygamberimiz ve arkadaşı gece vakti bu dağa çıkmışlar ve üç gece burada kalmışlardır. Sonra gizlendikleri mağaradan çıkarak Kızıl Deniz sahil yolundan Medine'ye

Page 162: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

161

ulaşmışlardır. Mağara'da kaldıkları zaman süresince bazı mucizeler vuku bulmuştur. Allah (c.c.) Resulünü müşriklerin kötülüklerinden örümcek ve güvercin gibi mahlûkatından bir kısmını görevlendirerek korumuştur.

Bu olay Kur'an-ı Kerim'de şöyle anlatılmaktadır:

"Siz o Resul'e yardım etmeseniz de Allah ona yardım eder. Hani o kâfirler, onu Mekke'den çıkardıkları vakit sadece iki kişiden biri iken, (Hz. Muhammed ve Ebu Bekir) ikisi de mağarada bulundukları sırada arkadaşına: “Üzülme, çünkü Allah bizimle beraberdir” diyordu. Allah onun kalbine sükunet ve kuvvet indirmişti ve onu sizin bilmediğiniz ve göremediğiniz askerler ile de desteklemişti..." (Tevbe 40) Hz. Ebubekir mağaradaki bir hatırasını şöyle anlatıyor: "Hz. Peygamber ile mağarada iken, müşrikler bize o kadar yaklaştılar ki biz onları görüyor ve seslerini işitiyorduk. O'na zarar verirler diye çok korktum ve "Ya Resulullah eğilip baksalar bizi görecekler" dedim. Bunun üzerine Resulullah şöyle buyurdu: "Sen burada yalnızca ikimiz mi varız zannediyorsun, Allah (c.c.)da bizimle beraberdir".

Serv Mağarası

Sevr dağı, Mekke'nin güney tarafında ve 5 km. uzaklıktadır. Sevr, bir çok tepeden oluşan bir dağdır. Bu dağda pek çok irili ufaklı mağara vardır. Bu mağaralar dağın değişik yerlerine dağılmıştı. Hz. Peygamber (s.a.v.)'in Hicret sırasında Hz. Ebu Bekir (r.a.) ile birlikte sığındıkları mağaranın bazı özellikleri vardır. Öncelikle gizlenmeye elverişli olup, kayadan yontularak yapılmış bir mağarayı andırır. Ön ve arkasında delikleri vardır. Bunlar mağaranın alt kısmındadır. Bu sebeple mağaraya ancak sürünerek veya eğilerek girmek mümkündür. Mağaranın çevresinde, dışarıda dolaşan kimsenin içeriyi görebileceği başka delikler yoktur.

Mağara içinde bulunanlar, dışarıda dolaşanların ayaklarını görebilir, fakat dışarıda olanlar mağara içindekileri göremezler. Görebilmeleri için eğilip, başlarını ayaklarının hizasına getirmeleri gerekir. Öte yandan Hicret esnasında Sevr mağarasında gizlenmenin bir başka avantajı daha vardı. Hemen dağın eteğinde Âmir b. Füheyre'nin koyunları otlattığı ve geceleri sütünü Hz. Peygamber ile Hz. Ebu Bekir'e ikram edeceği bir otlak vardı. Yeri gelmişken, bu iki dostu, bu mağaraya getiren olayları ve mağarada yaşadıkları anlara kısaca değinmek uygun olacaktır.

Müşriklerin bitmez tükenmez baskı ve işkenceleri üzerine Hz. Peygamber, müslümanlara İslam için uygun bir ortam olan Medine'ye hicret etmelerini emretti. Bu emir üzerine hicret başladı. Ancak Kureyşliler bu durumdan son derece rahatsız oldu. Buna sebep, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in de hicret edip Medine'de bir güç ve merkez oluşturması korkusu idi. Kureyş korkmakta haklıydı; çünkü Medine, Mekke ile Şam yolu üzerinde bulunuyordu. Bu da

Page 163: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

162

Mekke'nin iktisâdi durumunu tehlikeye düşürmeye yeterliydi. O halde putları ve ticari faaliyetleri için önemli bir tehlike olan bu İslâm dini daha şimdiden ortadan kaldırılmalıydı. Takip edecekleri politikayı belirlemek için Kureyş'in ileri gelenleri bir araya geldiler. Bu hususa Kur'an şöyle değinir:

"Ey Muhammed! Hatırla, bir zaman kâfirler seni tutup bağlamak veya öldürmek, yahut sürüp çıkarmak için tuzaklar kuruyorlardı. Onlar sana tuzak kurarlarken; Allah da onların tuzaklarını boşa çıkarıyordu. Allah tuzakları bozanların en hayırlısıdır." (Enfal Suresi 30. Ayet) Kureyş âyette belirtilen hapis, sürgün ve öldürme yollarından en kötüsünü yürürlüğe koymayı kararlaştırdı. Bütün kabilelerden kuvvetli gençlerin seçilerek bir çete oluşturulması en uygun yol olarak benimsendi. Nihayet Hz. Peygamber'in evinde olduğu bir gece saldırıya geçilecekti. Ancak Allah, müşriklerin toplantısını ve aldıkları kararı elçisine bildirdi ve Medine'ye hicret imi verdi. Hz. Ebu Bekir'i haberdar etti. O da yol hazırlıklarına başladı. Hz. Muhammed (s.a.v.) akşam olunca, müşriklerin yatakta kendisinin yattığını zannetmeleri ve bir süre oyalanmaları için Hz. Ali (r.a.)'yi yatağına yatırdı. Evden çıkarken eline aldığı bir avuç toprağı suikastçilerin üzerine saçtı. O sırada şu anlama gelen âyeti okumaktaydı:

"Önlerine ve arkalarına sed çekmişizdir. Gözlerini perdeledi-ğimizden artık görmezler." (Yâsin Suresi 9. Ayet)

Gerçekten de müşriklerin gözleri bir an perdelendi. Hz. Peygamber de oradan ayrılıp Hz. Ebû Bekir'in evine geldi. Beraberce Mekke'yi terkedip Sevr dağına doğru yola koyuldular. Sonunda Sevr mağarasına ulaştılar. İlkin Hz. Ebu Bekir, zararlı hayvan olup olmadığını araştırmak ve içerisini temizlemek için mağaraya girdi. M. Hamidullah hadislere dayanarak olayları şöyle aktarır: "Hz. Ebu Bekir mağaraya girince orada gördüğü delikleri, yılan vb. zararlı hayvanların girmesine engel olabilmek için üzerindeki örtüyü yırtarak delikleri tıkadı. Sonra Rasûlüllah (s.a.v.)'ı içeri çağırdı. Ancak delikleri kapamada kullandığı bez, son deliği kapatmaya yetmemişti. O deliği de ayak topuğu ile kapamıştı. Gerçekten de bu delikten gelen bir yılan Hz. Ebu Bekir'i acı bir biçimde ısırmıştı. Hz. Peygamber, son derece yorgun olması hasebiyle dostunun dizine başını dayayarak uyuyakalmıştı. Hz. Ebu Bekir, topuğunda hissettiği acıya rağmen hiç kımıldamadı, fakat çektiği acı gözlerinden yaşların boşalmasına yol açmıştı. Rasûlüllah (s.a.v.)'ın yüzüne bu yaşlar dökülünce hemen uyandı. Durumu öğrenince Hz. Muhammed (s.a.v.), kendi tükrüğünü ilaç olarak ısırılan yere sürdü. Bir süre sonra ayağı tamamen iyileşmişti" (M. Hamidullah, İslâm Peygamberi, I, 174-175)

Yine kaynaklarda verilen bilgilere göre, mağarada iken bir örümcek mağaranın giriş kısmına ağ örmüş, ayrıca iki güvercin de hemen yanıbaşında bir çalı bitkisi üzerinde bir yuva yapmışlardı.

Page 164: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

163

(İbn Sad, Tabakâtül-Kübrâ, Beyrut t.y., I, 228 vd.) Hz. Muhammed (s.a.v.) ile Hz. Ebu Bekir'i takip eden grup mağaraya ulaşmadan önce, bu iki kuş bir de yumurtlamışlardı.

Bu sırada Kureyş müşrikleri Hz. Peygamber'in Mekke dışına çıktığını anlamada fazla gecikmediler. Sabah olunca yatakta yatanın Hz. Ali (r.a.) olduğunu anladılar. Medine'ye gidebileceğini tahmin ederek yola koyulup araştırmaya başladılar. Kureyş'in ileri gelenleri Hz. Muhammed (s.a.v.)'i kendilerine ölü veya diri olarak getirene yüz deve ödül vereceklerini her tarafa duyurdular. Gerçekten de O'nu yakalamak için Medine yolu didik didik arandı. Bu arada Sevr mağarasına da geldiler. Bunun üzerine Hz. Ebu Bekir hayli endişelenmişti; ancak bu endişesi kendisi için değil, Âlemlerin Efendisi içindi. Rasûlüllah (s.a.v.) ona;

"Ey Ebu Bekir! İki kişinin üçüncüsü Allah olursa sen ne olacağını zannediyorsun?" diyerek teskin etti. Allah Teâlâ bu durumu Kur'ân-ı Kerim'de şu meâldeki âyette açıklar:

"Siz Peygamber'e yardım etmeseniz de Allah ona yardım etti. Hani bir zaman Peygamber, iki kişiden biri iken kâfirler O'nu Mekke'den çıkardılar. Onlar mağarada iken arkadaşına, 'Üzülme, Allah bizimle beraberdir' diyordu. Böylece Allah, peygamberin üzerine emniyet indirdi ve O'nu görmediğiniz askerlerle destekledi." (Tevbe Suresi 40. Ayet)

Hz. Peygamber (s.a.v) ve Hz. Ebu Bekir (r.a.) mağarada kaldıkları üç gün süreyle, Hz. Ebu Bekir'in oğlu Abdullah, şehirdeki konuşmaları ve gelişmeleri, gece mağaraya gelerek aktarıyordu. Âmir b. Füheyre de koyunları mağara çevresinde otlatarak geceleri süt içmelerine imkân veriyordu.

Sonunda, dördüncü günün sabahı, Âmir ile kılavuzluk yapması için kiralanan Abdullah b. Ureykıt, beraberlerinde iki deve ile mağaraya geldiler. Böylece dört kişiden oluşan küçük kervan Medine'ye doğru yola koyuldu. İşte, Hicret olayında en zor anlar Sevr mağarasında yaşanmıştı.

------------------ Saat 07.30 geziye çıkıldı. Sevr mağarasına gelindi. 08.15 çıkış, izahat yapıldı, kayda alındı. Cebel-i Sevr, Azamet dağı, Settâr tecellîsidir.

(2013) Umresinden.

-------------------

Arafat dağı.

Arafat dağı hakkında internetten aktarılan bilgi.

Page 165: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

164

Mekke’nin yirmi km. uzaklığında ve doğusunda bulunan bir dağ. Aynı adı taşıyan ova içinde yaklşık yetmiş metre kadar yükseklikte bir tepe görünümündedir. Tepeye koyu yeşil taş yığınları hakimdir.

Arafât’a “Cebelü’r-rahme” (Rahmet Dağı) da denir.

Hac-ibadetinin rükünlerinden biri olan Vakfe’nin* yapıldığı yer olmasından dolayı büyük bir önem taşımaktadır. Bu dağın, ismini nasıl aldığı hakkında çeşitli görüşler vardır:

Rivayetlere göre Hz. Âdem (a.s.) ile eşi Hz. Havva Cennet’ten çıkarıldıktan sonra yeryüzüne indirilmiş ve bir müddet ayrı kalıp nihayet Arafât Dağı’nda buluşmuşlardır. Buluşma anlamına gelen “Ta’arrefe” kelimesinden alınmış ve buraya Arafât denmiştir. Bu ismin ve rivayetin Hz Âdem (a.s.) zamanından beri nesilden nesile aktarılmış olduğu ifade edilmektedir. ismin nereden geldiğine dair diğer bir rivayet de hacıların Arafât dağındaki vakfeleri sırasında Allah’ın yüceliğini, kendilerinin ihtiyaç ve kulluklarını “i’tiraf” ettiklerinden dolayı buraya Arafât adının verildiği söylenmektedir. Bu konu ile ilgili diğer bir üçüncü görüş ise şöyledir: Hac ibadetinin önemli bir rüknü olan vakfeyi tamamlayanlar manevî bir kokuya (“Arf”) büründükleri için bu anlamda bu dağa Arafât adı verilmiştir.

Cenâb-ı Hak bu dağın adını Kur’an-ı Kerim’de söyle zikretmiştir: “..Arafât’tan ayrılıp (seller gibi) akın edince Meş’ar-i Harâm’da* Allah’ı zikredin.. ” (el-Bakara, 2/198).

Hac ibadetini yerine getirmek üzere orada bulunan müslümanlar Terviye’den (yani Zilhicce’nin sekizinci günü sabah namazını Mekke’de kıldıktan) sonra Mina’ya, sonra Arefe günü sabah namazını kıldıktan sonra Arafât’a çıkarlar. Haccın farzlarından biri olan vakfe Arefe günü zeval vaktinden başlar, nahir günü yani bayramın birinci günü sabah namazı vaktine kadar süren zaman içinde yapılır. Genellikle Arefe günü akşamı Arafât’tan ayrılma işlemleri başlar.

Peygamber (s.a.s.)’in bir hadîsine göre Arafât’ın her yeri vakfe yeridir. Buna göre vakfe için belli bir yer söz konusu değildir. Arafât dağında vakfe sırasında Allah’a dua etmek ve isteklerde bulunmak müstehabtır. Arefe günü Arafât’ta vakfe yapmanın önemi ve fazileti hakkında Resulullah şöyle buyururlar: “Cenâb-ı Hakk’ın, Arefe günü (vakfe sırasında) Cehennem’den azad ettiği kulların sayısı diğer günlerde azad edilenlerle kıyaslanmayacak kadar çoktur. Allah, Arefe günü vakfe yapanlara yaklaşır. Sonra onlarla meleklere karşı iftihar ederek ‘bunlar ne istiyorlar ki bütün işlerini bırakıp burada toplandılar’ der.” (Müslim, Hacc, 1348). Ebû Katâde Peygamber Efendimizin şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “Ben Allah’dan umuyorum ki Arefe günü tutulan oruç, içinde bulunulan seneden önceki ve sonraki seneye keffâret olur. ” (İbn Mâce, Siyam,40; Dârimî, Savm, 54; Ahmed b. Hanbel, V, 296-297). Bu hadis şöyle yorumlanır: Eğer küçük günahlar

Page 166: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

165

işlemişse yahut işleyecekse onlar afvedilir, eğer küçük günahı yoksa büyük günahları hafifletilir, büyük günahı da yoksa derecesi yükseltilir (et-Tâc, el-Câmi’u li’l-Usûl, II, 95). Başka bir hadis-i şerifte de şöyle buyrulur: “Ben şurada kurban kestim, Mina’nın her tarafı bir kurban yeridir. Konakladığınız yerde kurban kesiniz. Ben şurada vakfe yaptım. Arafât’ın her tarafı vakfe yeridir…” (Müslim, Hacc)

Şamil İslam Ansiklopedis. -------------------

Cebeli Rahme.

Cebeli rahmet nedir.

Rahmet dağı manasına Arafat ovasındaki tepe.

Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem Veda haccında Arefe günü Cebel-i rahmet denilen koyu yeşil taş yığınlarından meydana gelen tepenin eteğinde yüzbini aşkın müslümana Kusva adlı devesinin üzerinde Veda hutbesini okuyup Eshab-ı kiramıyla vedalaştı. (Halebî)

Adem aleyhisselam ile Havva validemiz Cebrail aleyhisselamın yol göstermesiyle Arafat ovasında buluştular. adem aleyhisselam Cebel-i rahmet tepesi üzerinde iken ü tealadan rahmet ve mağfiret (bağışlanmasını) dileyip duası kabûl oldu. Onun için bu tepe Cebel-i rahmet diye anıldı. (Altıparmak Muhammed Efendi)

-------------------

Arafat yolculuğu, 08.40 varış, arabada izahat, sonra dışarıda dua, daha sonra dileyenlerin Cebel-i Rahme’ye çıkmaları. Biz birkaç kişi arabada kaldık. Görevli Mehmet kardeş bize nescafe ikram etti.

Âdem (a.s)’ın diktiği direk (Elif), üzerinde gidilen yol (Ye) harfi, dağın genel şekli (Fe) harfini göstermektedir. Daha yanda olan küçük tepe (Ayn) harfini, büyük tepe ziyâretçilerin çıktığı yol ile (He) harfini ifâde etmekte. (Elif, ye, fe, ayn, he) – (E-Y-F-A-H) Ey feyekûnu olan Ahmed’in hakikatidir.

Page 167: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

166

() “Elif” Sayı değeri, (1 ve 13) tür. Âdem (a.s.) ın diktiği

söylenen taşın asli görüntüsüdür. Bu işaret taşı Arafat dağının/ovasının en yüsek yeri olan “Cebeli rahme/rahmet tepesi” sinde’dir. Gerek Hacc’da ve gerek Umrede o mahalde fiziken çıkılan en yüksek tepedir. Adeta Arafat dağından gök âlemlerine gönderilecek ma’nevi füze ve rampası durumundadır.

Arafat/Ariflik dağı, irfaniyyetin en yüksek idrak seviyesinin ulaştığı sembolik şekli ve ma’nâ’sı itibariyle de ulaşılacak en üst idrak mahallidir. Ma’nâ’yı Âdemiyet “akl-ı kül” ile ma’nâ’yı Havvaiyyet, “nefs-i kül” gök yüzünden cennetten yer yüzüne indirildikten sonra bu tepede buluşup nişanlanmışlardır. Adeta görevlerini bitirdikten sonra bu füze rampası olan mahalden gene geldikleri yere (Elif) Ulûhiyyet füzesi ile çıkacaklardır. Sayı değerleride bunu göstermektedir.

() “Ye” Sayı değeri, (10) dur. Tepenin üzerinde gidilen

yukarıya doğru çıkılan merdivenli yol âdeta yürüyen insanlar tarafından yaşanan hâl olarak yazılan (Ye) harfi, dir ki. İfadesi ma’nen müthiştir. Yukarıda ki resimde çok açık olarak gözükmektedir.

Bilindiği gibi “ye” harfi Arap alfebesinin en sonunda olan harfidir. Sonu yani kemâli ifade etmektedir ki resimde de görüldüğü gibi tepeye çıkış yolu bu kavisleri takib ederek çıkılan en uygun arazi yoludur. Ve yolun nihayeti “yolcu/sâlik” i güvenle Ulûhiyyet rampasının sahasına çıkarmaktadır. Oradan da elif’in hakikatine ve sonsuzluğuna ulaşılmaktadır.

Page 168: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

167

(10) Sayı değerine, geçmişte “aşere-i kâmile/kâmil on sayısı” demişlerdir. Çünkü tek sayıların sonu çift sayılarında başlangıcıdır. (10) sayısının önünden “hiçlikteki çokluk” olan, sıfırını alırsak geriye (1) kalır ki zâten kendinin de aslı olan, çizdiği yol ile (1) e (alif) e ulaşmakta ve orada onunla ezeli bir dost ve yakîn hali ile

“ene ve ente”nin (Hu) () (hüve) (O) su olarak Hüvviyyet-i

mutlakada ki Ulûhiyeti ve velâyeti ile sonsuz kucaklaşmasıdir ki, “hüsnü hâtime/güzel son” dur.

() “fe” Sayı değeri, (80) dir.dağın genel şekli (Fe)

harfini göstermektedir. “Kün” emrini alan o mahal “Feyekünü” hemen istenilen ma’nâ ve şekilde olmuştur.” Sayı değeri (8) bu hakikatleri gerçek ma’nâ da yaşayabilenler daha dünyada iken gönül cennetine girmiş demek olmaktadırlar.

() “ayn”Sayı değeri, (70) dir. Daha yanda olan küçük tepe

(Ayn) harfini ifade etmektedir. Ayn ise diğer ifade ile gözdür ki, bu göz orada olan bütün ilâh-î hakikatleri görme kabiliyetinde olan basiret gözüdür. Ayrıca Nurdan ve zulmetten olan (70) bin perdenin kalktığı perdesiz gören bir gözdür. (7) Nefs mertebelerinin kalktığı muhteşem bir ilâhi temaşa makamıdır.

()(H) Sayı değeri, (5) dir büyük tepe ziyâretçilerin çıktığı

yol ile (He) harfini ifâde etmektedir. Ancak bu (He) iki gözlü iki makamlı Hâlik ve mahlûk hüvviyyetli olan (He) dir. Onun aslı ise

tek gözlü “Allah” isminin sonunda olan () (He) dir ki “Mutlak

hüvviyyet/Hüvviyyeti mutlaka” dır. () (hüve) ise “Hüvvet-i

mutlaka” nın içinde bulunan zuhur mahalli olan () (vav/ve)

velâyet-i İlâhiyye’dir ki diğer yönden “İnsan-ı Kâmil’dir. O nun ()

(He) nin tek gözlü hali zuhura çıkmamış “hüvviyyet-i Mutlaka”

() (hüve) ise “hüvviyyet-i Mutlaka” ve “Hüvviyyet-i Velâyeti”

ifade etmektedir. Velâyete bir mahal/saha lâzım olduğundan o

saha da () (He) nin ikinci gözü olup (ve/ile) birlikte ()

(vav/ve) velâyet-i İlâhiyye’dir ki diğer yönden “İnsan-ı Kâmil’dir. Ve bu şekilde “hüvviyyet-i Mutlaka” nın ilk zhuru “İnsan-ı Kâmil/Hakikat-i Muhammed-î” olarak. Mahlûk görünümündeki gizli

Page 169: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

168

“Hâlik” olarak iki hüvviyyet-i ile “vahdette kesret” olarak zuhur etmiştir

()(H) Sayı değeri, (5) dir. Bilindiği gibi bu da “Hazarat-ı

hamse/beş hazret mertebesidirki, bütün âlemler afâkî olarak bu âlem mertebelerinin içindedir.

() (hüve) ( ) (He) ve () (vav) harflerinin toplam sayı

değerleri (5+6=11) dir ki bu da, mertebe-i Hazret-i Muhammed (s.a.v.) lem dir. Mi’râc hakikatlerinin başlangıcıdır oradan (12) Hakikat-i Muhammediyye ye, oradan (13) Hakikat-i Ahadiyyetül Ahmediyye ye, oradanda, (14) bütün mertebelerde sari ve cari bütün âlemleri kapsamış olan Deryayı Nur-ı Muhammedi hakikatlerine böylece yol bulunmuş olur.

Yukarıda bahsedildiği gibi Arafat yolculuğu, 08.40 varış, arabada zahiren izahat, verildi sonra dışarıda dua edildi, daha sonra dileyenlerin Cebel-i Rahme’ye çıkmalarını uzaktan seyrettik. Biz birkaç kişi arabada kaldık. Görevli Mehmet kardeş bize nescafe ikram etti sağolsun.

“Mehmed”in zâhiren sunduğu O neskafe bizi “Muhammed” olarak (s.a.v.) “A’mâiyyet” içindeki âlemlerine götürdü, oralarda açık olarak yazan ve gerçekten Zât-î Âyetlerden olan ârafat ve Cebeli rahme Âyetlerini “fiziki ve fiili” Kûr’ân- kerîm olan bu âlem sahnesinden “bîlâfzı saft/sessiz ve sözsüz” olarak okumak nasib oldu. Orada bulunan en yakınımdakiler bile bu okumanın farkında dahi olmadılar.

Yukarıdaki resme sizde gerçekten yukarıdaki ifadeler eşliğinde bâtın gözünüzle bakın ilk gördüğünüz durumda okuduğunuzdan daha ne kadar çok ve güzel fatklı okuyacaksınız. Bu açıktır.

Resim ve ma’nâ sı gerçekten yürek yakacak insanı dehşete ve hayretlere düşürecek cinstendir. Şu yazıları yazarken dahi sanki oralarda gezip temaşalar içinde idim.

Bu resmi birde Hacc da olduğumuz zaman da tefekkür edersek ortada ne (ye) yolunu nede bir işaret görebiliriz çünkü o zaman orayı dolduran Allah’ın mü’min kul askerleri tamamen doldurmuş olduklarından her taraf Ulûhiyyet rengi olan “renksizlik/beyazla) ifade edilir, beyazdan başka bir renk görülememektedir. Cenâb-ı Hakk her birerlerimizin idraklerini Zâtının istikametinde açsın.

NOT=Yukarıdaki yedi nefs mertebeleri ve buradaki beş hazret mertebelerini daha tafsilli bulabileceniz (İrfan mektebi) kitabımızı okumanızda yayar olacağını tahmin etmekteyim.

Arafat sahasından ayrılış saati 09.35. L 9681 plaka nosu.

Page 170: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

169

Su kanalı 90 km. uzaktan gelmiş. Müzdelife Meşâril Haram mescidi, ümmetinin tamamının affedilmesi, Peygamberimiz (s.a.v)’in gülmesi,

şeytanın üzülmesi.

Mina’da Muhassar vâdisinde fil olayı cereyan etmiştir.

Sol tarafımızda İsmâil (a.s)’ın kesilme teşebbüsünün olduğu yer.

Şeytan taşlama, saat 09.45. Sağ tarafımızda Hayf Mescîdi, korku hayıflanma mescîdi. Üç taş hanis, hannas tekrar tekrar devam etmek.

Akabe biatları. Şişe bölgesi, nargile şişelerinin yapıldığı yer.

Hira dağı, saat 10.00. Nur dağı, Ramazan’da girerdi, kehf, gar iki çıkışı girişi olan mağara. “İkrâ” ilk âyet, vahyin indiği yer, dünyâ tefekkür tarihinin en mühim dönüm noktası.

Mescîd-i İcâbe.

Sol taraf belediyelik.

Cennet’ül Muallâ’da Hatice (r.a.), Muttalip ebu Tâlip, oğul Kâsım, Efendimizin lakâbı (ebu’l Kâsım), ilk oğul Abdullah hepsi burada medfum.

Cin mescîdi, Taif’den dönüş. Muhassab vâdisi, cinlerin îmân etmesi, ağacın yerinden çıkıp gelmesi, Mescîd-i Şecere, Ağaç mescîdi, Peygamberimiz (s.a.v)’in sözünü dinleyip gelen ağacın olduğu yerdeki mescîd.

Hz. Peygamber (s.a.v)’in doğduğu evin yeri. 10.45 dönüş.

(Bu yerlerin sesli izahları Umre ses kayıtları dosyasında hepsi mevcuttur, oradan takib edilebilir.)

-------------------

Müzdelife.

Müzdelife nedir? İslamda Müzdelife kavramı Mumsema MÜZDELİFE

Mekke'de, Arafat ile Mina arasında bulunan ve Hac'da Arafat'tan sonra vakfe yapılan yer. Müzdelife kelimesi, "yaklaşmak, yakınlaşmak" anlamındaki Arapca "zelefe" kökünden türetilmiş olup, "yaklaşılan, yakınlaşılan yer" anlamında, iftial babından ism-i mekân kalıbındadır. Ayrıca burası, "toplanma, bir araya gelme" anlamında cem adıyla da anılmaktadır. Burasının bu adlarla adlandırılması değişik şekillerde yorumlanmıştır. Hz. Adem (a.s.), Hz. Havva ile burada buluşmuş ve birbirine yaklaşmışlardı. Katade'den yapılan bir rivayette ise, akşam ile yatsı namazının bir arada kılınmasından dolayı Cem' adı verildiği söylenmektedir (İbn

Page 171: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

170

Hacer el-Askalânî, Fethu'l-Bâri, Mısır 1959, IV, 270). Yine, insanların burada toplanarak vakfe ile Allah Teâlâ'ya yaklaştıkları Hac esnasında insanların bir araya gelip toplanmaları yahut Mina'ya yaklaşmış olmaları veya buranın Allah Teâlâ'ya yaklaşılan bir yer olarak telakki edilmesi vb. sebeblerden dolayı bu adı almıştır (a.g.e., aynı yer).

Bakara Sûresinin yüz doksan sekizinci ayetine istinaden buraya, Meş'aru'l-Haram da denilmektedir (Muhammed İbn Kudame, el-Muğnî, Mısır (t.y.), III, 421). Müzdelife, Mina ile Arafat arasında Mina'ya üç mil mesafede bir yerde bulunmaktadır. Burası, Arafat'tan Müzdelife'ye doğru gidilirken Arafat'ın iki geçidinden geçtikten sonra Muhassır vadisine kadar olan kısmın adıdır (Ebu İshak el-Harbî, Taberî, Tefsîr, Mısır 1968, II, 287; Kitâbu'l-Menâsik, Riyad 1969, 508). Arafât'ta vakfe, güneş battıktan sonra biter. Bunun peşinden, Müzdelife'ye gelinir. Akşam ile yatsı namazı, yatsı vaktinden sonra burada ikisi bir arada kılınır. İki namaz için tek bir ezan ve iki kamet getirilir.

Müzdelife'de vakfe, Haccın erkanındandır. Kur'an-ı Kerîm'de şöyle buyurulmaktadır: "Arafat'tan geri döndüğünüz zaman Meşâr-ı Haram'da Allah'ı zikredin; O sizi hidayete erdirdiği gibi O'nu zikredin" (el-Bakara, 2/198). Meş'aru'l-Haram, Arafât dönüşünde Akşam ile yatsının bir arada kılındığı ve vakfenin yapıldığı yerdir. Burası, iki Müzdelife dağı arasında kalan yer olup, Arafât geçidinden başlar ve Muhassır'da son bulur. Arafât geçidi buna dahil değildir (Taberî, aynı yer).

Müzdelifenin her yerinde vakfe yapılabilir. Ancak efdal olan Kuzah tepesinin yanında vakfe yapmaktır. Hac emiri, bu tepenin yanında vakfe yapar (Alûsî, Ruhu'l-Meani, Kahire (ty), II, 88). İmkân bulabilen kimse vakfesini Kuzah tepesinin üzerine çıkarak yapar ve Allah Teâla'yı zikreder, duada bulunur ve bunu içtenlikle yapmaya gayret gösterir. Câbir(r.a.)'dan rivayet edilen bir hadiste, Rasulullah (s.a.s.)'ın, Meş'aru'l-Haram'a (Kuzah tepesi) yaklaştığı ve üzerine çıkıp Allah Teâlâ'ya duada bulunduğu, tehlil, tekbir ve kelime-i tevhid getirdiği rivayet edilmektedir (İbn Kudâme, III, 421).

Allah Teâlâ tarafından Meş'aru'l-Haram olarak vasıflandırılan Müzdelife'de namazlar kılınır, vakfe yapılır, ibadet kasdıyla, Haccın menâsikinden olarak orada gecelenir ve Allah Teâlâ çokça zikredilerek, dua ve niyazda bulunulur. Üsame b. Zeyd(r.a.)'dan rivayet edilen bir hadiste, Rasulullah (s.a.s.)'ın Arafat'tan Müzdelife'ye gelirken ne şekilde hareket ettiği şöyle anlatılır: "Rasulullah (s.a.s.), Arafat'tan hareket edip Şi'be geldiğinde bineğinden inerek küçük abdest bozdu. Sonra itinalı bir şekilde abdest aldı. Ben kedisine; "Namaza buyurun" dedim. O: "Namaz ilerdedir" diyerek, bineğine bindi. Müzdelife'ye gelince,

Page 172: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

171

bineğinden inerek bu sefer mükemmel bir abdest aldı, sonra namaz için kamet getirildi ve akşam ile yatsı namazı bir arada kılındı. İkisi arasında başka bir şey kılmadı"(Buhari, Hac, 95; Müslim, Hac, 47).

Müzdelife'de vakfe ve akşam ile yatsı namazlarının burada bir arada kılınması, Hanefilerce vacib kabul edilmiştir. Fecre kadar Müzdelife'de bulunmak ise sünnettir. Vakfeyi, fecirden güneşin doğuşuna kadar olan zaman diliminde yapmak vaciptir (İbn Abidin, İstanbul 1984, II, 511). Kadınlar, hastalık veya sıkışıklıktan kurtulmak gibi bir özürden dolayı Müzdelife'de vakfeyi kısa yapmalarından dolayı bir sorumluluk altına girmezler (İbn Abidin, aynı yer).

Müzdelife'de vakfeyi terkeden kimseye kurban kesmek vacib olur. Selef ulemasından bir kısmının görüşü böyledir (el-Muğni, III, 421). Ancak, Alkame, Nehaî ve Şa'bî, Müzdelife vakfesini Haccın farzlarından saydıkları için, burada vakfeyi kaçıran kimsenin haccının ifsad olacağını söylemişlerdir (a.g.e., aynı yer). Taberî de aynı görüştedir (Taberi, a.g.e., II, 287).

Sünnet olan, vakfeye zaman kalması için sabah namazını ilk vaktinde kılmaktır. Rasulullah (s.a.s.) fecrin hemen peşinden namazını kılmıştır (İbn Kudame, a.g.e., III, 420). Ortalık iyice aydınlanıncaya kadar vakfede bulunmak sünnettir. Bu Şafiî ve re'y ehlinin kabul ettiği görüştür. İmam Malik'e göre sünnet olan, ortalık iyice aydınlanmadan önce Müzdelife'den hareket etmektir (a.g.e., III, 423).

Müzdelife'den yola çıkılıp, Müzdelife ile Mina arasındaki Muhassır vadisinin ortasına gelindiğinde, yürüyerek gidenler biraz hızlanırlar, bineklerle gidenler de normal şekilde yürüyen hayvanlarını biraz daha hızlandırırlar. Rasulullah (s.a.s.) böyle hareket etmiştir. Hz. Ömer (r.a.)'ında böyle hareket ettiği rivayet edilmektedir (a.g.e., III, 424).

Ömer TELLİOĞLU

-------------------

Minâ.

Mina ne demektir? Neresidir) Mumsema.

Mina nedir?

Mekke'ye 4,5 km. mesafede, Arafat'a giden yol üzerinde, Müzdelife ile Mekke arasında, Harem sınırları içerisinde bir bölgenin ismidir. Büyük, orta ve küçük cemreler buradadır. Terviye günü (Zilhiccenin 8. günü) güneş doğduktan sonra ihramlı olarak Mekke'den Mina'ya gelip burada öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazını kılmak, burada gecelemek, arefe günü sabah namazını kıldıktan sonra Arafat'a gitmek sünnettir. Hanefîlere göre şeytan

Page 173: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

172

taşlama günlerinde Minâ'da gecelemek sünnettir. Diğer mezheplere göre ise vaciptir. Zilhicce ayının 10. günü sabahı hacılar Müzdelife vakfesinden sonra, Meş'arü'l-Haram'dan Mina'ya intikal ederler ve burada teşrik günlerinde ikamet ederler. Hacılar Minâ'ya gelince Akabe cemresine yedi taş atarlar, kurban keserler ve traş olarak ihramdan çıkarlar. Zilhiccenin 11, 12 ve 13. günleri ise, üç cemreye yedişer taş atılır. Ancak, dördüncü gün orda kalarak şeytan taşlamak zorunlu değildir. (İ.K.)

-------------------

Cemerat. Şeytan taşlama.

Şeytan taşlama cemre.

Sözlükte "çakıl taşı, kor parçası" gibi anlamlara gelen cemre, bir fıkıh terimi olarak, haccedenlerin kurban bayramı günleri Mina'da, halk arasında şeytan diye isimlendirilen yerlere attıkları küçük taşların her birini ifade etmektedir. Ayrıca taşların atıldığı üç ayrı yere de cemre denmektedir. Cemrelerden Mekke yönündeki ilkine büyük cemre (Cemre-i Akabe), ikincisine orta cemre (Cemre-i Vustâ) ve üçüncüsüne de küçük cemre (Cemre-i Ûlâ) adı verilir. Bu yerlere taş atmaya da remy-i cimar denir. Halk arasında şeytan taşlama olarak da isimlendirilen bu fiil, haccın vaciplerindendir.

Bayramın birinci günü, sadece Akabe cemresine yedi taş atılır. Bu taş atmanın zamanı, tan yerinin ağarmasından başlar, ertesi günün tan yeri ağarmasına kadar devam eder. Bayramın ikinci ve üçüncü günleri, her üç cemreye yedişer taş atılır. Bu iki günde taş atma zamanı, zeval vaktinden başlayıp ertesi gün tan yerinin ağarmasına kadar devam eder. Bayramın ikinci ve üçüncü günü Mina'da kalınması halinde, dördüncü günü de, her üç cemreye yedişer taş atılır. Güneşin batmasıyla taş atma zamanı sona erer. Atılacak taşların nohuttan büyük, cevizden küçük olması tavsiye edilmiştir.

Taşların Müzdelife'den toplanması müstehaptır. Temiz olmayan yerlerden taş alınmamalıdır. Taşlamanın sahih olması için, taşların cemreye el ile atılması; atılan şeyin yeryüzü cinsinden olması; taşların teker teker atılması; atılan taşların taş yığınının üzerine veya yakınına düşmüş olması; gücü yetenlerin taşları kendilerinin atması ve vakti içinde atılması gerekir. Atılan taş yerine ulaşmaz veya uzağa düşerse, yerine başkası atılır. Taşlar vaktinde atılmazsa ceza kurbanı gerekir.

Taşları bizzat atamayacak kadar hasta, yaşlı ve sakat olanlar, uygun kişileri vekil tayin ederek taşlarını attırırlar. Hacılar birinci gün Akabe cemresini attıktan sonra, kurbanlarını kesebilir, tıraş olup ihramdan çıkabilir, Kabe'yi tavaf ve sa'y etmeye gidebilirler. (İ.P.)

Page 174: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

173

-------------------

NEMİRE MESCİDİ NEDİR, NE ANLAMA GELİR?

"Nemire", kaplanın dişisine denir. Erkeğine de "nemir" denir. Çoğulu; enmur, enmâr, numur, numûr ve nimâr olarak gelir.

Fakat Araplar, daha ziyade "numr" derler. Üzerinde siyah beyaz çizgiler olan peştemal, örtü, ihram ve benzeri giysi ve kumaşlarla alacalı bulut parçalarına da Arap dilinde "nemire" denir. Bu tür eşyaya nemire denmesi, üzerlerindeki desenlerin kaplan derisi üzerindeki desene benzemesindendir (İbn Manzûr, Lisânül-Arab, Beyrut, 1375-1956, V, 234 vd.).

Nemire, aynı zamanda, Arafat Dağına yakın bir yerin adıdır, fakat Arafat'tan değildir. Hill ile Harem arasındadır. (Mansur Ali Nâsıf, et-Tâc, Beyrut (t.y), II, 156).

Nemire Mescid'inin inşa edilmiş olduğu bu yerin Nemire diye adlandırılması da, muhtemelen buradaki taşlarla kayalıklarda, siyah ve beyaz rengin hakim olmasındandır.

İbn Cüreyc anlatıyor, diyor ki; Atâ'ya: "Arefe günü Hz. Peygamber (s.a.s) nerede vakfe yapardı?" diye sordum. Şöyle cevap verdi: "Arafat'a giderken sağ taraftaki dağın dibine düşmüş bulunan taşın yanında (vakfe için) konaklamıştı. Halifeler de buraya inmekteydiler.

Bu taşın üzerine bezler asılmak suretiyle Hz. Peygambere gölge yapılıyordu" (Ebul-Velîd el-Ezrakî, Ahbâru Mekke" trc. Yunus Vehbi Yavuz, İstanbul 1974, 419).

Peygamber (s.a.s) hac zamanı Mina'ya geldiğinde öğle, ikindi, akşam, yatsı ve sabah namazlarını burada kılmış ve güneş doğuncaya kadaristirahat etmiştir.

Kendisine Nemire de kıldan bir çadır kurulmasını emir buyurduktan sonra Meş'ar-i Haram'a doğru yola koyulmuştur. Müzdelife'ye geldiğinde durmayarak Arafat'a varıncaya kadar yoluna devam etmiştir. Arafat'a vardığı zaman çadırın Nemire'de kurulmuş olduğunu görmüş, güneş batıya meyledinceye kadar burada istirahat ettikten sonra, insanlara hitabetmek üzere Kasva adlı devesine binerek Arafat vadisine inmiştir (Seyyid Sabık, Fıkhu's-Sünne, Beyrut (t.y), III, 645).

İşte isminden de anlaşıldığı gibi, Nemire Mescidi yukarda bahsi geçen Nemire adlı yerde Peygamber (s.a.s)'den sonra kurulmuş bir mesciddir. Bir yandan Hz. Peygamber (s.a.s)'in hatırasını yaşatmak, diğer yandan sayılan günden güne artan hacıların ibadetlerini rahatlıkla yapabilmelerini sağlamak için, gerektiğinde dinlenme yeri olarak da kullanılabilecek bir mekâna ihtiyaç

Page 175: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

174

olduğundan, sözkonusu mescid inşa edilmiştir. Mir'âtül-Haremeyn adlı eserin yazarı, Nemire Mescidi ile ilgili olarak şu malumatı vermektedir:

"Bu mescid-i şerîf, insanın mutlutuğunu arttıran, kutsal Arafat fezasın' da, vakfe günü, öğle ve ikindi namazlarının cem edilerek edâ olunduğu kutsal yer olup, Cebelürrahme'nin sağ tarafına düşmektedir. Mısırlı Sultan Kayıtbay, hicri 873 yılında tamir edip hacıların gölgelenmesi için iki büyük sundurma ve mezkur mescidin yakınında Arafat hududunu göstermek için "alemeyn" denilen iki de alamet-i farika yapmıştır.

Şimdi kıble tarafında altı saf olacak kadar yerin üzeri örtülü, diğer yerlerin üstü ise açıktır. Doğu tarafında altı adet büyük kapısı ve dört köşesinde dört metre yüksekliğinde duvarı ve mihrabı üzerinde bir de kubbesi vardır. Mezkur mescidin dört tarafı ikiyüz seksen kadem olup, yakınında hacıların su ihtiyacını gidermek için, hacdan önce "Ayn-ı Zübeyde" (Zübeyde Çeşmesi) mecrasından doldurulan bir sarnıcı vardır.

Nemire mescidi, vakfe yerine yarım saat uzakta olup güneşin gayet şiddetli vaktinde, yani zevâl-ı şems esnasında mescide gitmek usulden olmakla, gidenlerin, vücutlarını muhafaza etmeleri tavsiye olunur. Zira Arafat yerindeki çadırların altında hava çok sıcak olduğundan hacıların çoğu, beyne kan toplanması yüzünden fenalık geçirmektedir. Hattâ birinin, çıplak olarak iki üç parça çamaşırını yıkarken güneşin tesiriyle arkası kaynar su dökülmüş gibi kabardığı rivayet edilir (Sabri Eyyüb, Mirâtül-Haremeyn-Mirâtü Mekke, Kostantiniye 1301, VII, 1135-I 136). Halid ERBOĞA

-------------------

Mescid-i Hayf

Page 176: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

175

EmailPrint Mina’da birinci cemrenin (küçük şeytan) hemen yakınında yer alan Mescid-i Hayf, Peygamber Efendimiz’in (asm) Veda Haccı’nda çadır kurduğu ve cemaatle namaz kıldırdığı yerde inşa edilmiştir.

Mescide adını veren hayf kelimesi, Arapçada vadilerde su yatağının biraz yukarısındaki yerler için kullanılmaktadır. Hz. Âdem (as) başta olmak üzere yetmiş Peygamberin bu mescidin bulunduğu yerde namaz kıldığı ve medfûn olduğu rivayetler arasındadır.

Peygamber Efendimiz’in Bilal-i Habeşî’ye (ra) ezan okutturup cemaatle namaz kıldırdığı bu mevkinin etrafı sonradan duvarlarla çevrilip mescid hâline getirilmiştir. Târih boyunca gerek Abbasî devrinde gerekse de Osmanlılar devrinde birçok defa tâmir edilen Mescid-i Hayf, Mina’daki düzenlemeler sırasında tamamen yıktırılmış, ek binalarıyla birlikte 1987 senesinde 25 dönümlük bir arazi üzerine yeniden inşa edilmiştir.

-------------------

Mikat mahalleri. Zülhuleyfe.

Medine’den umre veya hac yapacakların mikat yeri Zülhuleyfe’dir. Allah Resûlü (s.a.s.) de umre ve hac yapmak için Medine’den ayrılırken burada ihrama girip namaz kılmıştır. Burası, Medine’den 8 km. uzaklıkta ve Medine-Mekke otoyolunun sağ tarafındadır. Otoyoldan mescide bir çıkış vardır.

Allah Resûlü (s.a.s.)’nün namaz kılıp ihrama girdiği bu yere daha sonra mescit yapılmış ve bu mescit de tarih boyunca pek çok yenileme ve genişletme faaliyetlerine sahne olmuştur. Resulûllah (s.a.s.), burada bir Semura ağacının altında namaz kıldığı için buradaki mescide Mescid-i Şecere de denmiştir. Diğer adları ise Mescid-i Zil-Huleyfe, Mescid-i Mikat ve Mescid-i Ebyâr-ı Ali’dir.

Kral Fahd zamanında mescit genişletilmiş ve çevresine umre ve hac yapacakların ihtiyaçlarını karşılayabilecek modern tesisler yapılmıştır. 600 m²’lik bir alanı olan mescidin içinde 5000 kişi namaz kılabilmektedir.

------------------- Hudeybiye.

01.07.2013 Pazartesi. (2013) Umresinden.

Sabah kalktık, daha akşamdan kararlaştırıldığı gibi Hudeybiye umresine gidilecek idi. Sabah namazını kıldık, daha sonra ihramlarımızı giyip lobiye yemekhaneye indik.

Page 177: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

176

Sabah namazında okunan âyetler;

1.Rek’at: Necm sûresi (53.sûre 17.âyete kadar, sonra 12-13-14-15-16.âyetlerini bir def’a daha okudu )

2.Rek’at: Necm sûresi (53.sûre 19-26.âyetler arası)

Yemeklerimizi yedikten sonra otobüse bindik ve Hudeybiye’ye doğru yola çıktık. Nihâyet yarım saat kadar sonra oraya vardık. Hoca kardeşimiz gereken dîni formaliteleri ve duâları yaptırdı. Oraya varınca iki rek’at umre namazı kıldık, sonra niyetimizi ve duâmızı yaptık, ayrıca bizde kısa bir biat yaptık. Erkekler bir tarafa, kadınlar bir tarafa toplandı, evli iki âile biri bir tarafta biri diğer tarafta olmak üzere bir elleriyle kendi hanımlarının ellerini tuttular, diğer elleri ile de erkek kardeşimizin hanımı da hanım kardeşimizin ellerini tuttular. Böylece halkanın bir tarafı erkeklerden bir tarafı da hanımlardan oluştu. Böylece Efendimiz (s.a.v)’in biat sünnetini de yerine getirmiş olduk.

NOT= Bu araya mevzu hakkında daha geniş bilgi vermek için (19/48/Feth Sûresi) isimli kitabımızdan, (58/74) sayfalarını faydalı olur düşüncesi ile aktarmış olalım. İnşeallah faydalı olur. Orada bu sünnet tatbik edilmiş oldu.

Page 178: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

177

(İnnellezîne yübayiuneke innemâ yübayiunellah

yedullahi fevka eydîhim femen nekese fe innemâ yenküsü alâ nefsihî femen evfa bima ahede aleyhullahe feseyü’tihi ecran azîmâ)

48/10. “Şüphe yok, sana bîy'at edenler, muhakkak ki, Allah'a bîy'at ederler. Allah'ın eli, onların ellerinin üstün-dedir. Artık kim -ahdini- bozarsa kendi aleyhine bozmuş olur ve her kim de Allah ile üzerine sözleşmede bulunduğu şeyi yerine getirirse ona da -Allah Teâlâ- büyük bir mükâfat verecektir.”

Bu Âyet-i Kerîme hakkında tefsirlerde geniş bilgiler vardır, araştırmacı olanların, oralara da bakmaları mutlaka yararlı olacaktır. Biz yine yolumuza devam edelim.

() “Biat” kelimesi, Ebcet hesabı ile toplam olarak (482)

sayı değerini vermektedir. Toplarsak, (4+8+2=14) etmektedir ki, çok manidar’dır. Bilindiği gibi (14) bütün mertebeler de geçerli olan Nûr’u Muhammed-î dir. (Bu hususta geniş bilgi 13 ve hakikat-i İlâhiyye kitabımızda verilmiştir, oraya bakılabilir.)

“Biat” Âyet-i Kerîmesi’nin Sûre içindeki sayısı (10) dur. (10) ise “fenâfillâh” İseviyyet mertebesi’dir. O halde seyr-i sülûk’ta İseviyyet mertebesinden, Muhammediyyet mertebesine geçebilmek için mutlaka bu mertebenin (biat)ı na ihtiyaç vardır ve bu biat o mertebeye geçmeye ruhsattır, başka da yolu yoktur. Bu “biat” ın zâhir ve bâtın iki yönlü olması kemâlinin gereğidir.

“Biat” kelimesinin Lügat manâsı, ( Kabul ve tasdik) hükmün de’dir. “Biat” eden kimsenin evvelâ (11) inci, Hazret-i Muhammed (s.a.v.) mertebesi’nedir. Bu hâl kemâle erdiğinde, (12) kinci, Hakikat-i Muhammed-î mertebesinedir. Bu da kemâle erdiğinde, (13) üncü, Ahadiyyet’ül Ahmediyye mertebesine dir. (14) üncü Nûr’u Muhammed-î ise bütün bu mertebeler de o mertebenin gereği olarak özlerinde varolup oraları aydınlatmaktadır. Böylece (14) sıralanmış bir mertebe değil, bütün mertebelere nüfûz etmiş küllî bir mertebedir. Buradan da anlaşıldığı gibi, “biat” sayısal değeri itibariyle de Hakikat-i Muhammediyye’nin bütün mertebelerinde faaliyyet’e geçirilmesinin gereği ortaya çıkmaktadır. Bu özet bilgiyi verdikten sonra şimdi tekrar gelelim“meâlen” Âyet-i Kerîme’ye.

48/10. “Şüphe yok, sana bîy'at edenler, muhakkak ki, Allah'a bîy'at ederler. Allah'ın eli, onların ellerinin üstün-

Page 179: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

178

dedir. Artık kim -ahdini- bozarsa kendi aleyhine bozmuş olur ve her kim de Allah ile üzerine sözleşmede bulunduğu şeyi yerine getirirse ona da -Allah Teâlâ- büyük bir mükâfat verecektir.”

Görüldüğü gibi hemen okunduğunda dahi insân-ı dehşete düşüren bir ifade ile karşılaşmaktayız.

Hakikat-i İlâhiyye, Hakikat-i Muhammediyye, ve Hakikat-i Abdiyye nin nasıl muhteşem bir birliktelik’te buluşmuş olduğu açık olarak görülmektedir. Zâten bütün bu âlemlerin aslı ve özü de bu üç mertebedir, onlar da, Ulûhiyyet, Risâlet ve Abdiyyet’tir.

İşte gerçek kemalât bu üç mertebeyi kişinin kendi varlığında cem etmesidir. Tabi i ki, maddî manâda değil irfan-î manâdadır.

( Kûl in küntüm tühibbünellahe fettebiûnî tühbib

kümüllah)

3/31. De ki: “ Eğer Allah Teâlâ'yı seviyor iseniz bana uyunuz ki, Allah Teâlâ'da sizi sevsin.”

Bu Âyet-i Kerîme Allah-ı sevmenin Peygamberine tabi olmaktan geçtiğini açık olarak göstermektedir.

( Men yutiirrasûle fekad etaellahu)

4/80. ” Her kim Peygambere itaat ederse muhak kak Allah Teâlâ'ya itaat etmiş olur.”

Bu Âyet-i Kerîme de “Peygambere” itaatin mutlak manâda “Allah’a” itaat etmek olduğunu açık olarak göstermektedir. Çünkü bilindiği gibi Hz. Peygamber (s.a.v.) âlemde en geniş manâda Hakk’ın zuhur mahalli olduğundan Onun gayrı değildir.

Yukarıda ki, ve benzeri Âyet-i Kerîmeler, risâlet mertebesinin Hakk ile kulu arasında nasıl bir bağ oluşturduğunu açık olarak göstermekte ve tanıtmak tadır. Belirtilen üç mertebenin nasıl birbirlerini tamamladığı da ifade edilmektedir. Bu mertebelerden biri olmazsa bâtın’ın zâhire çıkması mümkün değildir. O halde de tebliğin imkânı yoktur. Ulûhiyyet mertebe sinden Risâlet mertebesine “inzâl” olan, inen, “hakayık” hakikatler, oradan da abdiyyet mertebesine “inzâl” olurlar. İşte bu abdiyyet metebesi bütün bu hakikatleri idrak edecek şekilde varedilmiştir. Ancak bir kısmı da bunları inkâr derecesinde gaflet ehli olmuşlardır.

Page 180: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

179

Yukarıda bahsedilen üç elin aslında bir hakikatin üç mertebesinden olan zuhurunu ifade etmektedir. Ancak burada ki, “abd-kul” dan murat, (abdühû) olan velâyet mertebesidir. Yukarıda bahsedilen “biat” ta, ki, eller, zâhiren et kemik elleri ifade ediyorken gerçekte ise bu mertebeleri ifade etmektedirler. Benzeyişleri tutma yönündendir.

Bu mevzua (18) inci Âyette yine gelecek olan (bîy’at) Âyetiyle yolumuza devam etmek üzere şimdilik bu kadarla bırakarak yolumuza devam edelim İnşeallah.

-------------------

( Lekad radıyellahü anil mü’minine iz yübayiûneke

tahteşşecerati fe alime ma fî kulûbihim fe enzeles sekînete aleyhim ve esabehüm fethan karîben.)

48/18.” Yemin olsun ki, Allah, müminlerden râzı oldu, o vakit ki, ağacın altında seninle inatlaşmada bulunur oldular. Onların kalblerinde olanı bildi de üzerlerine o sekiyneti -o huzur ve sükûneti- indirdi ve onlar bir yakın feth ile mükâfatlandırdı.”

Şimdi, tekrar burada ki, “bîy’at” kelimesiyle (10)uncu Âyette geçen “bîy’at” kelimelerini beraber değerlendirmeğe çalışalım.

Daha evvelce (biat) kelimesinin lügat manâsını vermiştik. Diğer şekliyle ise (biat) hakikat-i İlâhiyye yi, Hakikat-i Muhammediyye yi ve Hakikt-i Abdiyye yi, irfaniyyet ile birleştirip her mertebenin hakkını vererek yaşayabilmektir, diyebiliriz.

İşte, “Biat-ı Rıdvan” denilen bu hadise de, bu üç mertebeyi bir arada görmekteyiz.Biri, “Yedullah” Allah-ın eli, diğeri, “yed-i Rasûlüllah” Hz. Rasûlüllah’ın eli, diğeri ise, “yed-i abd” sahâbî’nin, yani kulun elidir. Bu üç el, yani bu üç mertebe bu hadise de içtima etmiş, yani birleşmiştir. Her ne kadar bu mertebeler bir birinden ayrı imiş gibi ise de aslında “tek bir” olan (Ahadiyyet) mertebesinin zuhur halinde faaliyyet-şeenliğini ifade etmektedir. Ehline malûm olan çok büyük bir irfaniyyet hakikatidir.

Ayrıca tenzih, teşbih ve tevhid hakikatlerinin de buluştuğu ve birleştiği müthiş bir sahnedir. Ve bu sahne ve hakikatleri kıyamete kadar da tatbik edilerek devam edip yaşanacaktır.

Page 181: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

180

Bir bakıma “Sahabî”nin, yani “abd-kulun” merte-besi, “tenzih” Hz. Peygamberin Risâlet mertebesi, “teşbih” Ulûhiyyet mertebesi ise “tevhid” mertebesidir.

Bütün bu âlemlerin var olması zâten, bu üç mertebenin zuhura çıkıp faaliyyete geçmesi için değil mi’dir.? Bu aslî mertebeler ve ara mertebelerinin ortaya çıkmaları da birer (fetih) değilmi’dir.? Ayrıca bu mertebeleri de birer, birer idrak etmekte (fetih) değil midir.? Cem’ül cem’ül cem ile feth oldu ebvab-ı Hüda, diyen kişi de ne güzel demiş değilmidir.?

İşte bütün bu fetihler dolayısıyla Hakk-ı anlamamız mümkün olabilecek-tir. Sadece taklidî ve irfaniyyetsiz faaliyyetlerle anlamamız mümkün olamayacak sadece sevaplarımız artacaktır, bu da çok güzel bir oluşumdur, ancak (biat) hakikati ortaya çıkamayacaktır.

Bazı Îsevî gurupların temsilcileri, “Grogoryan ve Yahova şahitleri” gibi, onlarla yaptığımız görüşmelerde, Îsâ’nın (a.s.) anahtar olduğunu belirtmişlerdi. Yani gerçekleri açacak olan ancak odur, ona îmân ile her şeyin kapısı açılacak mahiyette beyanda bulunuyorlar idi. Biz de, onlara; bizler zâten Îsâ (a.s.) a îmân ediyoruz, ama esas anahtar bizdedir, O da Hz. Muhammed (s.a.v.) dir, diyorduk.

O nun ümmetine hediye ettiği anahtarların başlıcaları (Besmele-i şerif, Elham-Fatiha Sûresi ve Fetih Sûresi) dir. Aslında her bir “Sûre-Sûret” Hakikat-i İlâhiy ye yi tanıtan bir hususiyyet-i olduğundan Kûr’ân-ı kerîm’ de ki, (114) Sûrenin hepsi birer büyük anahtar, diğer Âyet-i Kerîme’ler ise her biri kendi mertebesinden birer anahtardır. Bu Âyet-i Kerîme’de de olduğu gibi, ancak bu anahtarları kullanmak’ta bir irfaniyyet gerektirmektedir. Bu anahtarları hakkıyla kullanan ise İnsân-ı Kâmildir ki, ef’âl-i, esmâsı ve sıtatları ile halka rahmettir.

Kayıtta, yani yazıda, Kûr’ân-ı Kerîmin başında olan anahtar-besmele, Elham-ı açmakta, Elham da hamd-ı ve diğer hakikatleri açmaktadır.

Elhamd, yani Fatiha sûresi Ulûhiyyet ve abdiyyet mertebelerinin hakikatlerini açmakta, çünkü o Sûre kul ile Hakk arasında bölünmüştür.

Fetih Sûresi ise, Abdiyyet, Risalet ve Ulûhiyyet hakikatlerini açmaktadır. Diğer bir ifadeyle Peygamber Efendimizin belirttikleri, (Ben ilim şehriyim, Alî onun kapısıdır) beyanlarından, Hakikat-i Muhammed-î ilmine yönelmek onun anahtarı-kapısı ve fâtih-i olan hakikat-i Alî’ye den girmek gerektiği anlaşılmaktadır.

Tekrar gelelim (10) uncu Âyet-i Kerîme’ye. (Bilindiği gibi bu Âyet-i Kerîme ilk derse başlarken ve ders geçirilirken el ele tutularak okunan Âyet-i Kerîme’dir.)

Page 182: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

181

(İnnellezîne yübayiuneke innemâ yübayiunellah yedullahi fevka eydîhim femen nekese fe innemâ yenküsü alâ nefsihî femen evfa bima ahede aleyhullahe feseyü’tihi ecran azîmâ)

48/10. “Şüphe yok, sana bîy'at edenler, muhakkak ki, Allah'a bîy'at ederler. Allah'ın eli, onların ellerinin üstün-dedir. Artık kim -ahdini- bozarsa kendi aleyhine bozmuş olur ve her kim de Allah ile üzerine sözleşmede bulunduğu şeyi yerine getirirse ona da -Allah Teâlâ- büyük bir mükâfat verecektir.”

(İnnellezîne) “muhakkak o kimseler ki,” Görüldüğü gibi burada tahsis yapılmakta bir tahsis yapılmakta, hitap bütün insânlara değil belirli bir guruba ve Hz. Peygamberin çok yakının da olan kimseleredir. Biat-ın ilk şartı gönülden yakınlık olmasıdır. Biat ehli alma ve olma ehli olanlardır.

(Yübayiuneke) “Sana bîy’at ediyorlar” tabi olup alış veriş yapıyorlar. Bayi, bilindiği gibi alış veriş yapılan yerdir. Âyet-i Kerîme’de belirtilen (bayi) ise Hz. Rasûlüllah’ın sahibi olduğu Ulûhiyyet hakikatlerinin pazarlandığı âlemlerin en büyük (bayisi) dir. Her Peygamber Ulûhiyyet hakikatlerinden kendi mertebesi olan hakikat-i pazarlamakta yani, o mertebenin ilminin bayisi olmakta, Hz. Peygamber Efendimiz ise (biat) ehli ne en geniş Ulûhiyyet hakikatlarini ifşa etmekte ve pazarlamaktadır.Yani açığa çıkarmaktadır. Âyet-i Kerîme’nin diğer ifadesi ise (senin bayi’in den alış veriş ederler)

bu alış verişte, Hz. Peygamberden ilâh-î ilim ve muhabbet alanlar, her alış verişin bir bedeli olduğu gibi, acaba bu alış verişin karşılığında ne vermeleri icap etmiştir. Bunun cevabını (Tevbe Sûresi 9/111 Âyetinde) ve benzerlerinde görmekteyiz.

(İnnellaheştera minel mü’minîne enfüsehüm ve

emvalehüm bienne lehümülcennete yükâtilüne fî sebilillâhi ve yuktelüne va’den aleyhi hakkan fit-tevrât-i vel İncîl-i vel

Page 183: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

182

Kûr’ân-i ve men evfe biahdi-hî minellahi festebşirû bi bey’ikümüllezî baye’tüm bihî ve zâlike hüvel fevzul azîm.)

9/111. “Şüphe yok ki. Allah Teâlâ mü'minlerden nefisleri ni ve mallarını cennet muhakkak onların olması karşılığında satın almıştır. Allah Teâlâ yolunda savaşacaklar da öldürecekler ve öldürüle-ceklerdir. Onların öyle cennete konulmaları, Tev-rat'ta, İncil'de ve Kûr'ân'da zikredilmiş, hakk olan bir ilâhî va'ddır. Ve sözünü Allah Teâlâ'dan daha fazla yerine getirebilen kim vardır?. Artık yapmış olduğunuz o alış verişten dolayı size müjdeler olsun ve işte bu, en büyük bir kurtuluştur.”

Yorum yapmadan sadece meâl olarak geçelim.

İşte biat eden o mü’minler, biat esnasında Ulû-hiyyet hakikatleri için nefislerini, cennet için de mallarını vermişlerdir.

(innemâ yübayiunellah) Sana biat edip alış veriş yapanlar, senin varlığında, (hakikatte bu biat ve alış verişi Allah ile yapmaktadırlar.) Beyanı görüldüğü gibi ne müthiş bir ifadedir, ve Hz. Peygamber Efendimizin de, Hakk’ın indindeki yüce yerini açık olarak göstermektedir.

Ayrıca, (Nisâ Sûresi 4/80 Âyetinde)(Men yutiirrasûle fekad etaallahu)

4/80. “Her kim Peygambere itaat ederse muhakkak Allah-u Teâlâ'ya itaat etmiş olur.”

Hükmü’de bu oluşumu diğer bir yönden tasdik etmektedir. Bu Âyet-i Kerîme’nin de mevzuumuz itibariyle ne kadar açık olduğu kolayca anlaşılmaktadır.

(Enfal 8/17 Âyetinde) belirtilen.

( Vemâ rameyte iz rameyte velâkinnellahe ramâ)

8/17. “Ve attığın vakit sen atmadın, fakat Allah Teâlâ attı.”

İfadesi ile, Yed-i Muhammedî nin Yedullah, yani; Hz. Peygamberin elinin, Allah-ın eli olduğu burada da açıkça ifade edilmektedir. Müthiş bir ifade ve muhteşem bir oluştur.

İşte o eli tutup itaat etmek, Allah’ın elini daha bu dünya da tutup itaat etmektir. Ve karşılığı en azîz varlığımız olan nefsimizi

Page 184: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

183

feda etmemizdir. Karşılığı (can) vermektir. Eğer nefsimizi veripte bu eli tutmamış isek bilelim ki, “nefs-i emmâre’nin elini tutmuş onu kendimize dost edinmiş oluruz. Bu hususu çok iyi düşünmemiz gerekmektedir. (İnsân oğlu mutlaka bir “yed-el” tutar, yani bir yöne yönelir, dikkat edelimde o “yed-el” ve yön Hakk’ın eli “yedullah” ve hakk’ın yönü “Vechullah” olsun.)

(yedullahi fevka eydîhim) Onların ellerinin üstünde de Allah’ın eli vardır. Bura da ifade edilen “Allah’ın eli- Yedullah” lâtif ve bâtınî manâsı’dır. Böylece üç el cem olup bir el hükmüne girip ellerin tevhid-i olmuştur.

Birinci el. Abd’ın (alıcı) eli.

İkinci el. Hakikat-i İlâhiyye üzere muhammed ismiyle zuhur etmiş olan zuhuru Muhammed-î nin Ulûhiyyet tecellisinde olan (aktarıcı) “yed-i Muhammed-î nin eli.”

Üçüncü el. İse, Bâtın-î manâ da (verici) olan “Yedullah-Allah-ın eli” dir.

Dikkat edersek göreceğiz ki, bu açıklanan sahneler de, üç mertebe ve bir de bu hakikatleri anlatan mertebe vardır. Böylece mertebeler dört olmaktadır.

Bu Âyet-i Kerîme’lerin, bu anlayışla tekrar okuduğumuz zaman bahsedilen dördüncü mertebeyi farketmiş olacağız ki; o da bütün bu oluşumlara hâkim olan Ahadiyyet mertebesidir, ve bu Âyet-i kerîme’ler zât-î Âyetlerdendir. Bunları anlamak için o mertebenin irfaniyyet-i gerekmektedir.

İşte bir sâlik gerçek manâ da Mürşit makamında olan bir kimsenin, “biat” etmek için elini tuttuğu huzurunda durduğu zaman bütün bunlar olabildiği kadar hakikat ve gerçeğine uygun olarak tatbik edilmeli, taklit edilmemelidir. Bu hususun ilk şartı, eli tutulan kişinin mutlaka silsilesi belli, İrfan ehli ve vâris-i Muhammed-î olması lâzımdır. Aksi halde bu tatbikat küçük bir merasimden ileriye gitmez.

Biat edilen zâtın hayat anlayışı ne ise, oralarda dolaşılır durulur. Ve biat’ta bu dört mertebe hasıl olmaz, sadece iki gözüken beşeri bir elin tutulması olur ki; yed-i Rasûlüllah ve yedullah’ın tutulması olmaz, ayrıca bu hadise Hakk’ın huzurunda da geçerli olmadığından hakikatine de vukuf olmadığından gereği gibi anlatılamaz, anlatılamayınca da orada Ahadiyyet mertebesi de olamaz. Netice olarak bu oluşum sadece bir beşeri ve zâhirî uygulama olarak kalacaktır.

Bu oluşumun sıhhati mutlaka gerçek manâ da fenâ ve bakâ hakikatlerini yaşayarak tatbik edebilecek bir İrfan ehline ve bunları bünyesine indirerek ve sindirerek yaşayıp idrak edebilecek bir Hakk taliplisine ihtiyaç vardır.

Page 185: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

184

Genelde bu biat’lar yapılmaktadır, ancak biat edilen kimse hangi mertebe ve makam da ise o makam dan biat edilmektedir. Daha yukarıya çıkılması mümkün değildir.

Âyet-i Kerîme’de belirtilen üç elin hususiyeti, yed-i Rasûlüllah, yedullah’tan aldığını, yed-i abdiyyetine risâletiyle ulaştırmasıdır. Yani “Rasûlüllah Allah’tan (c.c.) aldığını, kulunun eline, risâletiyle ulaştırması’dır ki, müthiş bir oluşumdur. Eğer yed-i Rasûlüllah, yani Rasûlüllah’ın eli olmasaydı, yed-i abd, yani kulun eli boş kalırdı. Veya her hangi bir şey verilse bile o şeyi anlayamazdı. İşte bu hadisede de Hz. Peygamber (s.a.v.) in şefeat mertebesinden’dir ve onun elinden Yedullah’a yol vardır, başka ellerden değil. Tutabilirsek o eli bulup tutmağa çalışalım.

Hz. Peygamber (s.a.v.) Efendimizin bu yönleriyle de bizler için ne büyük bir lütuf olduğunu anlamağa çalışarak Onu gerçek manâ da değerlendirerek muhabbet etmeğe çalışalım ki, Onun elinden ve gönlünden bizler de feyiz ve bereketlere nâil olalım.

(femen nekese) “Aman yarabb’î sen bu Âyet-i Kerîme’nin ihtarından bizleri koru.” Kim ki; biat’ın dan sonra (nekes) lik etti, bütün bunlardan (caydı) geri döndü, vaz geçti, veya gerçek değerini koruyamayarak benliğini arttırdı.

(fe innemâ yenküsü alâ nefsihî) “O ancak kendi zararına cayar.” Cayma neticesinde oluşacak olan bu zararın tarifi imkânsızdır. “En vahîmi ise Hakk’ın elinin gitmesi, yerine vehmin ve iblisin elinin gelmesi onu tutmasıdır” ki, âhirette de büyük bir pişmanlık ve hüsrandır. Her insân farkında olsun olmasın bir el tutar yani bir hedefi vardır. Hedefi dünya ise iblisin ve cehennemin elini tutmuştur. Eğer hedefi ahirette cennet ise cennetin elini tutmuştur. Eğer hedefi Hakk ise o zaman yukarıda bahsedilen elleri tutmuştur.

(femen evfa) “Kim ki, ifa eder,” yaptığı biat’a vefa gösterirse, hükmünü yerine getirirse.

(bima ahede aleyhullahe) “Üzerinde Allah ile yaptığı ahde vefa gösterirse” yerine getirirse, yani ne için biat etmişse onun icaplarını yerine getirirse.

(feseyü’tîhi ecran azîmâ) “Yakında ona azametli bir mükâfat verilir.” Bu mükâfat-ı hak etmiş olanlardan, kim hangi mertebeden neyi hak etmişse o mertebeden onu alır. Eğer bir kimse cennet talebinde ise, cennet-i alır, ona kavuşur. Ancak bir kimse Hakk taliplisiyse Onu alır Ona kavuşur. (Ecri azîm) “büyük mükâfat” her mertebe veya kişilere göre başkadır. Cennet isteyene cennet, (ecri azîm-)i “büyük mükâfat” verilir.Hakk taliplisine de, Hakkanî yaşantı (ecri azîm-)i “büyük mükâfat” olarak verilir ki; en büyük mükâfatta budur.

Page 186: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

185

Şimdi şurada bir hususa da dikkat çekmek yerinde olacaktır. Bir kimse aradan belirli bir zaman geçtikten sonra tuttuğu elin yanlış bir el olduğunu anladığında o eli bırakmasında kendine bir mes’uliyyet yoktur ve sorumlu da olmaz.

-------------------

Bu ara izah girişinden sonra kaldığımız yerde yapılan uygulamaya dönelim. Gerçekten çok müthiş bir Sünnet-i seniyye idi sanki her şey ve her taraf bizimle birlikte olmuş veya seyre dalmış idi. Sanki bindörtyüz küsur sene evveline gitmişiz veya o günleri gönlümüzde bu güne getirmiş o gündeki sahabinin de hallerini yaşamış idik. Zaten o biattan kısa bir zaman sonra da “gönül Kâ’be’si ve Mekke” fetih olunacaktır. Biat’ın olmadığı yerde Fetihte olmaz.

Bu tatbîkatta bittikten sonra otobüsümüze binip tekrar geri dönmeye başladık. Yolda bundan sonraki tavaf ve sa’yi herkesin kendi kendine veyâ bir arkadaşı ile birlikte yapmasına karar verdik. Otele geldik biraz dinlenmek ve abdest almak için. Bundan sonra dileyen ikindiden dileyen akşamdan sonra gidip geri kalan umrelerini tamamlayacaklar İnşeallah. Bunlarında hepsi ses cihazında kayıtlıdır.

-------------------

Cirane.

Cirane, Mekke-i Mükerreme’ye 31 km. uzaklıktadır. Allah Resûlü (s.a.s.)’nün Huneyn’den sonra umre yapmak için ihrama girdiği yerdir. Resûlullah (s.a.s.)’ın, Cirane’de bir süre kalmış olması ve oradan ihrama girerek umre yapmasının hatırasına buraya sonradan bir mescit yapılmıştır.

-------------------

Cirane Olayı Nedir? Hakkında Ansiklopedik Bilgi.

Mumsema Cİ'RÂNE OLAYI Hakkında Bilgiler.

Peygamber Efendimiz'in Huneyn gazvesinde elde edilen ganimetleri dağıtımı sırasında ortaya çıkan hâdise. Mekke Fethi'nden hemen sonra Hevâzin ve Sakîf kabilelerinin büyük bir ordu hazırlayarak harekete geçtiğini öğrenen Peygamber Efendimiz, derhal Mekke'den takviye edilen ordusuyla düşman üzerine yürümüş, Huneyn'de Hevâzin ve Sakîf kuvvetlerine ağır bir darbe vurarak büyük zayiat verdirmişti.

Huneyn'den kaçan düşman kuvvetlerinin bir kısmının Evtâs adlı bölgede toplandığı, bir kısmının da Tâif kalesine çekildiği öğrenilince, Hz. Peygamber, Evtâs'a; önce Ebû Âmir el-Eş'arî'nin idaresinde olup onun şehit düşmesinden sonra da Ebû Mûsâ el-

Page 187: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

186

Eş'arî'nin idaresine geçen bir seriyye gönderdi ve buradaki düşman birliğini tamamen dağıttı.

Bunu tâkiben, kendisi, elde edilen ganimetleri Ci'râne mevkiinde bırakarak, Tâif'e hareket etti ve kaleyi muhâsara altına aldı. Yirmi gün kadar süren muhasaradan sonra tekrar, ganimetlerin muhafaza edildiği Ci'râne bölgesine döndü. Ci'râne, Mekke ile Tâif arasında, Mekke'ye daha yakın bir mevki olup, burada aynı adı alan bir su kaynağı ve birbirine yakın su kuyuları vardır (Yâkût el-Hamevî, Mu'cemü'l-Büldân, Beyrut 1977, II, 142).

Peygamber Efendimiz burada on gün kadar, sayısı büyük bir miktar tutan esirleri ve bol miktardaki ganimeti askerleri arasında taksim etmeksizin bekledi. Maksadı, müslüman olarak gelip kendisine müracaat edeceklerini ümit ettiği Hevâzin heyetine esirleri ve ganimet mallarını iade etmekti. Fakat Hevâzinliler gecikti. Bu arada henüz yeni müslüman oldukları için İslâmî bir şuura iyice erememiş ve mal hırslısı olan bazı bedevîler ile birtakım münâfıklar, ganimetleri kendilerine dağıtması konusunda Hz. Peygamber'i zorladılar; hatta kaba tavırlarla O'nu rencide ettiler.

Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, Beytü'l-mâl hissesi olarak 1/5'i yani Humus'u* ayırdıktan sonra, mevcut esirleri ve ganimeti askerleri arasında taksim edip dağıttı. Fakat bu taksimattan sonra Hevâzin heyeti gelip kabile olarak müslüman olduklarını belirttiler ve esirler ile mallarının iadesini istediler. Taksimat dolayısıyla Peygamber Efendimiz bu ikisinden ancak birisinin iadesini sağlayabileceğini ifade etti ve Hevâzinliler'in isteği üzerine esirler kendilerine, İslâm askerlerinin rızası alınarak geri verildi.

İadeye razı olmayan bazılarına da ilk zaferde bunu fazlasıyla telafi edecek ganimet verileceği va'dedilerek iş halledildi. Bu arada esirler arasında bulunan Hz. Peygamber'in Hevâzinli süt kardeşi Şeymâ bint el-Hâris, Peygamber Efendimiz'e gelerek O'nun iltifatlarına mazhar olmuştu.

Bunun ardından Hz. Peygamber, Beytü'l-mâl hissesi olarak ayrılan ve harcama yetkisi tamamen kendisinde bulunan Humus'tan müellefe-i kulûb (kalbleri İslâm'a ısındırılacak kimseler)'a bol ihsanlarda bulundu. Bunlar daha ziyade, Mekke fethi ile yeni müslüman olmuş Kureyşliler ve Kureyş reisleri ile bazı bedevî kabile reisleri idi. Bu fondan, samimi müslümanlara, bu arada Ensâr'a hiç hisse verilmemişti.

Çünkü onlar İslâm'a mal kaygusuyla bağlı değildiler. Ama bu dağıtım, bazı sızlanmalara, hatta itirazlara sebep teşkil etti. Ensâr içerisinde bulunan bir münâfık: "Bu, Allah'ın rızası gözetilmemiş bir dağıtımdır." dedi. Diğer kabile reislerine oranla kendisine daha az ganimet verilmiş olan Süleym kabilesi reisi Abbâs b. Mirdâs, söylediği bir şiirle bu duruma itiraz etti. Bunlara

Page 188: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

187

karşı Peygamber Efendimiz sabır gösteriyor ve mümkün olduğu derecede istekleri yerine getiriyordu. Bu sırada Temîm kabilesinden Zü'l-Huveysıra adında biri, Hz. Peygamber'ın karşısına çıkıp kaba bir şekilde: "Âdil ol ey Muhammed! Senin adil davranmadığını görüyorum." deme küstahlığında bulundu.

Bu tavrına karşı ashab-ı kirâm'dan bir kısmı onu öldürmek için Hz. Peygamber'den müsâade istedilerse de Peygamber Efendimiz buna izin vermedi ve: "Bunun öyle taraftarları olacak ki, bunların namazı karşısında sizden biri kendi namazını az görecek; bunların orucu karşısında kendi orucunu az bulacak. Bunlar Kur'an okuyacaklar; ama Kur'an boğazlarından aşağı inmeyecek. Bunlar, okun avı delip süratle çıkıp gittiği gibi İslâm'dan süratle çıkacaklar... " buyurdu. Hz. Ali döneminde ortaya çıkan Hâricîler'in bu adam ve taraftarlarından oluştuğu söylenir. (Bu konuyla ilgili hadisler ve muhtelif varyantlar için bk. Buhârî, Menâkıb, 25; Meğâzî, 61; Müslim, Zekât, 142-160)

Fakat bu sırada Hz. Peygamber için bütün bunlardan daha üzücü bir hâdise cereyan etti. Münâfıklıkla itham edilemeyecek ve İslâm'a aslında samimiyetle bağlı bazı Ensâr gençlerinde bu dağıtım dolayısıyla sızlanmalar görüldü. Bunlar: "Allah, Rasûlüne rahmet etsin; kılıçlarımızdan henüz Kureyşliler'in kanı akarken Rasûlullah bizi bırakıyor da Kureyşliler'e ihsânda bulunuyor!" diyorlardı. Dostlarından gelen bu sözleri duyunca fevkalâde üzülen Peygamber Efendimiz, tüm Ensâr'ı büyük bir çadırda toplayıp, kulağına gelen sözlerin mahiyetini sordu. Ensâr ileri gelenleri ve büyükleri, kendilerinin ve Ensâr'ın büyük çoğunluğunun da bu sözleri tasvip etmediklerini, ancak bâzı Ensâr gençlerinin art niyet taşımaksızın, sâdece kendilerine de ihsanda bulunulmasını arzu ederek böyle söylediklerini belirtip onlar adına özür dilediler.

Bunun üzerine Peygamber Efendimiz kalkıp etkili bir konuşma yaptı. Konuşmasında: "Ey Ensâr! Kendilerine mal verdiğim bu adamlar, mal ve mülkleri ile, deve ve koyun sürüleri ile yurtlarına dönerken, siz aranıza Allah'ın Rasûlü'nü alıp memleketinize dönmeye razı değil misiniz? Ben, bu kimselere ancak kalblerini İslâm'a kazanmak için ihsanda bulunmuşumdur" buyurarak bu dağıtımının hikmetini açıklıyor, bu arada Ensâr'a verdiği değer ve önemi de belirtiyordu. Rasûlullah'ın konuşmalarından sonra tüm Ensâr, büyük bir heyecan ve gözyaşı içinde O'ndan özür dilediler. Böylece taksimat işi tamamlandıktan sonra Peygamber Efendimiz, ihrama girerek Mekke'ye umre yapmaya gitti. Umreyi îfasından sonra tekrar Ci'râne'ye gelip ashabı ile İslâm devletinin merkezi Medine 'ye avdet etmek üzere Ci'râne'den ayrıldı.

Burada bu günlerin ve bu olayların hatıralarını taşıyan bir de mescid vardır. (İbn Kesîr, el-Bidâye ve'n-Nihâye, Beyrut 1966, IV, 352-368) Ahmet ÖNKAL.

Page 189: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

188

-------------------

Mekke içinde Ten’im.

Ten’im Mescidi - Ayşe Mescidi

Harem-i Şerife 6km yayan olarak 1 saat mesâfede, Medine tarafından harem hududu olan Tenim’dedir.Tenim Mescidinin sağ tarafında Tenim dağı vardır. Mescidin bulunduğu vadiye Numan Vadisi denir.

Hz. Âişe vedâ haccında peygamberimizle beraber haccetti. Bayanlara ait özel hâli sebebiyle sebebiyle umre yapamamıştı. Peygamber efendimiz’e Medine’ye dönecekleri zaman Hz. Âişe validemiz dedi ki; “ ya resulallah insanlar hac ve umre ile dönüyor, ben ise umreden mahrum oldum, Herkes bir hac ve bir Umre ile Medine’ye dönüyor da, ben bir hac ile dönüyorum” diyerek şikayetini ve üzüntüsünü dile getirdi.”

Bunun üzerine Efendimiz, Hz. Aişe validemizin erkek kardeşi Abddurrahman’ı çağırarak; “Ey Abdurrahman! Kız kardeşini devenin arkasına al, Ten’im’den itibaren umre yaptır. Tepelikten inip oraya varınca ihrama girsin. Zira yapacağı, kabul görecek bir umredir”[7] buyurdu. Ayşe annemizi , kardeşi Abdurrahman (r.a) hazretleri ile beraber umre yapmak için Ten’ime gönderdiler. Cebel-i Ten’im’deki ağaçlık yere gelince orada ihramlanmış iki rekat ihram namazı kılmıştır onun için buraya Mescid-i Aişe denilmiştir. Yani burası Âişe validemizin Umre yapmak için ihram’a girdiği yerdir.

Page 190: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

189

-------------------

Üçüncü bölüm. Umreci kardeşlerimizin anıları.

Bu bölümde umreci kardeşlerimizden gelen onların umremizde ki duygu ve yaşantılarını kâğıda döktükleri yazılarını bulacaksınız.

Ancak bu bölüme başlarken evvelâ bizimle beraber umreye gelen iki yolcumuzun daha ilk günlerden itibaren başladıkları şikâyetlerinin yazılarını ve bitaraf olarak verilen cevapları göreceksiniz. Bu yolcularımızın verdikleri sıkıntı ve huzursuzluğun dışında umremiz diğer kardeş ve yolcularımız ile gerçekten çok feyizli ve bereketli geçmiştir . yukarıda ki ve aşağıda ki kayıtlarda da zaten hepsi mevcuttur. Okuyanlar görecektirler.

Cenâb-ı Hakk tekrarını nasib etsin gitmeyenlere de oraların kapılarını açsın inşeallah.

-------------------

2018-Umre ziyaretinde Fa… Tü… Mu… ve Em…. Mu…. hanımların birlikte özet dosyası.

Şikâyetleri ve cevapları.

-------------------

Fa…. Tü…. Mu…. Hanımın yazıları :

[28.04 12:15] Fa… Tü…. Mu…. : Mekke den hayırlı günler dilerim kardeşim. Çok istiyerek terzi babamın hatırına bu sıla turizmi tercih ettik ve yola düştük ücret olarak ne denildiyse odedik biliyorsunuz bir heyecanla Arabistan uçağına bindik gurup arkadaslarimiz kendilerine ayrılmış wiaypi denilen özel yerlere yerleştirilmiş bizde en arkalarda hemde yer sorunu yaşayarak defalarca soylememe rağmen kardesimle aklimiz birbirimizde kalarak ayrı yerlere oturtulduk gruptan ayrı tutulduk hissini uyandırdı bizde ve adapte olamadık 20 dakika ayakta bekledikten sonra. Medine'ye vardık rehber karşıladı sağolsun fakat bir hanım rehber ilk selama götürmek için yoktu malesef çünki grupta önce gidenler kadar yeni Gidenler de vardı büyük eksiklik.

Mekke ye geldik sağolsun yine rehberimiz karşıladı otele yerleştik oflu sadık hocadan Allah razı olsun umrelerimizi dualar eşliğinde yaptırdı Rabbim kabul eylesin. Mikat bölgesi

Page 191: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

190

ve gezi için çok küçük içi çok kirli pis kokulu minibüsler mekkede ve medinede tercih edilmiş bakteri aldık üç gündür odamizda istirahat etmek zorunda kaldık yasaklarda bahane edilerek minibüsten inmeden sadece bir iki kelam söylendi diğer gezen guruplarin gezmelerini imrenerek dinledik.

Bir haftamiz var saniyorum kendi halimizde tavafimizi ibadetlerimizi yapıp döneceğiz Allah kısmet ederse inşaallah dönerken yine yer sorunu yasamayiz diğer gurup arkadaslarimiz yer farkimi odediler çok merak ediyorum bize söylenmedi böyle birşey inşaallah giderken bari huzurla döneriz yazmak zorunda kaldım hakkınızı helâl edin sıla turizm hakkında izlenimlerim şu an olumlu deyil maalesef

Üzgünüm [28.04 12:20] Fa…. Tü….: Otellerde bilgi alabileceğimiz kimse yok lütfen gelirse rehber oda umre yaptırmak için geldi birdaha görmedik. [28.04 12:21] Fa…. Tü….: Minibuslere tikis tikis binmek çok ağrımıza gitti bende hasta ameliyatli olarak gelmiştim [28.04 12:24] Fa…. Tü…: Tekrar derseniz yada bir yakınım asla derim başka demem [28.04 12:26] Fa…. Tü….: Bizim için otellerde çıkan yemekler deyil di önemli olan nasıl olsa doyardik

[28.04 17:36] Fa…. Tü…: Kardeşim rehberlere ulaşamıyorum kagitta yazan telefon numaralarindan kardeşim çok hasta kalkamiyor doktora ihtiyacı var nereye

gidecegimizide bilemedik nereden yardım alabiliriz

------------------------

Ödeme ile ilgili Fa…. Tü….: hanımın kendisine yazmış olduğum yazı:

Page 192: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

191

[3.05 19:05] M.Fazıl Bulut: Hayırlı akşamlarınız olsun. Yazılarınızı gördüm ama ancak cevap vermeye fırsatım oldu. Şirketle muhasebe işlerine baktık. Malumunuz Bi…. Han'ın gelemedi onun parasının iade işlemleri vardı. Bir de Efendi Babam gitmeden evvel Nüket Annem için ödeme yapmıştı. Normalde en son hesaplama da 3 kişilik oda için ödeme yapmıştınız ama Bi…. hanımın gelemeyişi ile sanırım 2 kişilik oda da misafir edildiniz. Fazladan göndermiş olduğunuz parayı ben Kemal abi den vermesini rica ettim çünkü siz Ankara'dasınız sonra daha zor olur. Şirketle görüşmem sırasında sizin de yazınızı okuttum. Bilginiz olsun, selamlar

[3.05 19:21] M.Fazıl Bulut: Tam açıklamamışım kusura bakmayın. 3 kişilik oda ücreti 1.875$ idi. İki kişilik oda da kaldığınız için 1.900$ ödendi. Siz 1.920$ karşılığı TL göndermişsiniz. Mu…. ailesi olarak 20$ + 20$ fazla göndermiş oluyorsunuz.

-------------------

Sıla Turizm Musa Bey'den gelen cevaplar:

[28.04 12:34] Sıla Musa Abi: Ziyaret yerleri yeni yasaklandı

Dün Uhud’da yaşananlar

[28.04 12:35] Sıla Musa Abi: Araçların kötü olması kabul edilir şey değil.

Olmamalı

[28.04 12:36] Sıla Musa Abi: Umre dışında genelde serbest zaman şeklinde değerlendirilmeli

Yinede bir ihtiyaç var ise rehberle iletişime geçilebilir.

[28.04 12:36] Sıla Musa Abi: Uçakta oturma düzeni ile ilgili bir sorun anladım.

Çok müdahale mümkün olmayabiliyor

[28.04 12:37] Sıla Musa Abi: Transfer araçları kötü olmamalı çok üzüldüm

Yazışacam MEKKE Medine’yle

Hiç kimseye kötü araç kabul etmiyoruz, kaldıki Terzi Baba:

------------------------

Page 193: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

192

Rehber'in cevabı:

Esselamu Aleyküm Musa Hocam,

Özellikle durumu yalın olarak size aktarayım takdir sizin olsun inş.

Biliyorsunuz Terzibaba GRUBU Mekke’ye 23 Nisan akşamı geldi ve yerleşimlerini yaparak Umrelerini bizatihi ben yaptırdım.

24 Nisan öğleden sonra Mekke ziyaretlerini yine ben yaptırdım.

25 Nisan Akşam 2. Umrelerini yaptırdım.

26 Nisan Akşam 3. Umrelerini yaptırdım.

27 Nisan CUMA günü malum serbest gün ve Akşam yine otele yemekte uğrayıp bugün dönen 4 kişiye yeniden hatırlatma yaptım

Ve bugün onlardan 4 kişi ve Safwah Orchid otelinde kalan AKALIN ailesi ile birlikte Havaalanından Türkiye’ye uğurladım.

Görülüyor ki geldikleri günden bugüne kadar hergün program sebebi ile beraberiz ve size ifadeleri beni hiç görmedikleri yönünde. Takdiri size bırakıyorum. Ayrıca 11 kişiye Minubüsten başka ne olabilirdi. Eğer özel durum sözü verildi ise Jeems vs. Bu bana bildirilmedi malesef.

Ziyaretlerde, Sevr ve Nur dağlarında indirip anlatım yapmak yasaklandı biliyorsunuz. Araçta gerekli bilgiler dağlar hakkında verildi. ARAFAT MÜZDELİFE Mina Cennet Mualla ve Cin Mescidi ziyaret yaptırıldı. AKALIN ailesi ile de aynı şekilde görevlerde ve akşam yemeklerde görüştük ve 10 gün doldu ve bugün uğurladım elh memnun ayrıldılar inşaAllah.

Esselamu Aleyküm Kalın sağlıcakla... -------------------

2018-Umre ziyaretinde Fa… Tü… Mu… ve Em…Mu… hanımların birlikte özet dosyası.

Şikâyetleri ve cevapları.

Yukarıda kendileri hakkında yapılan her iki tarafın, “şirket ve Fa… Tü..’in kardeşi ile” şikâyet yazışmalarının metnini verdikten

Page 194: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

193

sonra bunların tahliline ve cevaplarına geçelim. Medine ve Mekkede internetim olmadığı ve telefonumda kapalı olduğu için bunların cevaplarını yazmaya döndükten ve biraz dinlendikten sonra ancak cevaplamak için imkânım oldu ihmâl değildir. T.B. Umre ve hacc ziyeretine gidecek olan kimselerin ilk bilmesi ve kendini ona göre hazırlaması lâzımdır ki, ne kadar güzel organizasyon olursa olsun şirketlerin elinde olmayan sebepler, kalabalık ve izdiham yüzünden bazı aksaklıkların olacağı açıktır.

Ayrıca bu yolculuklar biraz da çile yolculuğudur. Nefsin heva gezisi değildir. Bu yolculuklarda şikâyette bulunan kimseler, eğer Medine de iseler yaptıkları şikâyetleri doğrudan nefsi emmare-lerinin şikâyetidir, Efendimizden şikâyet olmaktadır. Medine de olan Hac- ve Umreciler Efendimizin misafiridirler, yapılan herhangi bir şikâyet doğrudan ondan yapılan şikâyettir.

Mekkedeki olan kimselerin şikâyetleri ise doğrudan Allah’tan nefsi emmarelerinin şikâyetidir, çünkü orada olanlar Allah’ın misafirleridir.

Bu demek değildir ki, kişi herhangi bir şekilde gerçek bir haksızlığa uğrarsa hakkını aramıyacak , Hakkını arayacaktır ama onun da bir adabı vardır ve yüzde yüz haklı olması lâzımdır.

Ayrıca bu şikâyetiniz aynı zaman da farkında bile olmadan sizin bu şirketle gitmenize sebeb olduğumdan benden de şikâyettir.

Ayrıca bu tutumunuzla şirkete karşı beni de küçük düşürmüş olduğunuzun belki halen daha farkında değilsinizdir. T.B.

------------------------

Fa…. Tü… Hanımın şikâyet yazıları, ve satır satır cevapları :

[28.04 12:15] Fa…. Tü…: Mekke den hayırlı günler dilerim kardeşim. F.T. ------------------------

Bu ifadeler kabul edilir ifadeler değildir, Mekkede olduğumuz müddetçe aynı katta aynı korüdor da yakın odalarda idik, size İstanbulmu daha yakındı yoksa aynı korüdor da olan komşu kapılarmı ? evvelâ bunu deneyip sonra İstanbulu arayacaktınız. Bu büyük bir nezaketsizliktir burada çare bulunmadığı takdirde İstanbulu aramanız makul olabilirdi, kendinizi bizden ayırdınız kendinizi bize kapadınız sonra size ulaşamadık diyorsunuz. T.B.

Page 195: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

194

------------------------

Çok istiyerek terzi babamın hatırına bu sıla turizmi tercih ettik, F.T. ------------------------ Biz sizi zorlamadık ki niye bizim hatırımıza olsun, bu hususta kimse zorlanmaz, guruba yazılan yazıdan haberiniz olmuş gelebilirmiyiz diye siz taleb ettiğiniz için, bizde uzaktan da olsa sizi biraz tanıdığımız için gelin dedik, ayrıca acaba uyabilecekmisiniz diye de kendi kendimize istişare ettik, inşeallah bir zorluk çıkarmazlar diye düşünmüştük, ama yanılmışız ilk tereddütümüz başımıza geldi, sağlık olsun. T.B.

------------------------

ve yola düştük ücret olarak ne denildiyse o dedik F.T. ------------------------ Bundan tabii ne olabilir ücreti baştan belli olan bir şey hakkın da bir marifetmiş gibi bunları yazmakta bir mantık varmı,? gene baştan belirtilen bizim için ödediğiniz küçük katkı dahi bu durumda iade edildi, bundan da söyleyecek bir şeyiniz olmasa gerek. T.B.

------------------------

biliyorsunuz bir heyecanla Arabistan uçağına bindik gurup arkadaslarimiz kendilerine ayrılmış wiaypi denilen özel yerlere yerleştirilmiş F.T. ------------------------ Baştan beri nasıl bir hayal vehim ve zan ile karar verdiğiniz açık olarak görülüyor. Ben uçağın “wiaypi” denen nesnesinin ne olduğunu bile bilmem sayenizde onu da fark etmiş oldum. Bizde uçağa bindiğimiz zaman hepimiz bir taraflarda idik ben Nüket hanım ile koltuk numaralarına baktığım zaman ikimizin de koltuklarının çok ayrı yerlerde olduğunu o zaman fark ettim.

Evvelâ onu kendi yerine oturttum sonra uçak içinde kendi yerimi aramaya başladım, görevliye sorduğumda bana çok uzak bir yer gösterdiler, hemen o koltuğu bulup yerini tesbit ettim sonra tekrar Nüket hanımın yanına geldim, onun yanında oturacak kişiyi, yolcusunu beklemeye başladım nihayet o koltuğun erkek olan yolcusu geldi, kendisine durumu anlattım ve kendi koltuğumun yerini gösterdim, oraya oturup oturamayacağını sordum ve mümkünse bu değişimi yapalım diye rica ettim, oda yalnız imiş ricamı kırmadı, bende kendi biletimi ona verdim onun biletini ben aldım onun yerine Nüket hanımın yanına oturabildim.

Page 196: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

195

Bu arada Antalyalı evlâtlarda birbirlerinden ayrı idi, Fransalı Adem ile Havva’nın da nerde olduğunu bilmiyorduk bu arada sonradan söylediklerine göre İstanbullu kızlarımızda en sondan kuyrukta üçüncü sırada imişler.

Üç yüz kişilik uçak bu uçakta koltuk düzenlemesini sıla şirketi yapmıyorki, T.H.Y. nın o sahaya bakan görevlileri yapıyor, bu hallerden şirketi suçlu tutmak “wiaypi” denen yere oturtulanlara torpil yapıldığı zannını oluşturmak sizlere hiç yakışan bir şey değildir. T.B.

------------------------

wiaypi denilen özel yerlere yerleştirilmiş F.T. ------------------------ Bu tabir affedilmeyecek bir zan ve hem şirkete hem de orada oturan kimlerse iftiradır, altından nasıl kalkılır bilemem.? Gerçekten çok yazık. T.B.

------------------------

bizde en arkalarda hemde yer sorunu yaşayarak defalarca soylememe rağmen kardesimle aklimiz birbirimizde kalarak ayrı yerlere oturtulduk F.T. ------------------------ Yukarıda da bahsedildiği gibi her kes aynı durumda idi size ve diğerlerine ayrı muamele yapılmış değil idi. T.B.

------------------------

gruptan ayrı tutulduk hissini uyandırdı bizde F.T. ------------------------ Yukarıdaki ifadeniz ne kadar çelişkili

“hissini uyandırdı “ Ne kadar hayal vehim ve zan ile hareket edip değerlendirme yaptığınız ap açık olarak kendi ifadelerinizden hemen anlaşılmaktadır. Bu hayal vehim ve zan ile karşı tarafı mesnetsiz suçlamak nefsiniz için ne güzel olmuştur. Ama sonraya pişmanlığı ve utancı kalır. Yazık. Sizlere değer vermiştim. Siz guruptan ayrı tutulmadınız tam tersi siz kendinizi guruptan ayrı tuttunuz. Hiçbir zaman yanımızda olmadınız hep bizden adeta kaçtınız birkaç tesadüf dışında on beş gün nerelerde olduğunuzu bilemedik. Sonra diyorsunuz ki kimseye ulaşamadık. Ortada yoktunuz ki, hep kendi başınıza idiniz. Biz kendi kendimize takılırız, yeteriz diyordunuz. T.B.

Page 197: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

196

------------------------

ve adapte olamadık 20 dakika ayakta bekledikten sonra. F.T. ------------------------ Adapte olamamak sizin sorununuz şirketten kaynaklanan bir şey değildir, madem Hakk’ın rızasını taleb için bir yerlere gidiliyor, orada nefsin işi olmamalı, rızalık tevazuu ile hayata güzellikler içinden bakılmalı idi, nefsin ölçüleri ile değil. Nefs hiçbir şeyden memnun olmaz, ne yazık ki nefsiniz sizi yolda da orada da hiç bırakmamış, çünkü bütün değerlendirmeleriniz tamamen onun lisanı ve hali ile yapılmış olduğu açık olarak görükmektedir. T.B.

------------------------

Medine'ye vardık rehber karşıladı sağolsun F.T. ------------------------ Daha sonra ne oldu onlardan da bahsetseydiniz daha adaletli olurdu.

Medine hava alanına indikten sonra bizi karşılayan rehber eşyalarımızı aldıktan sonra hava alanından dışarıya çıkıp iki küçük minübüs tipinde güzel ve temiz iki araca bindirildik, görevli bunun sebebinin, hava alanına daha büyük araçların sokulmadığı için idi diye ifade etmişti, Vasıtalarımıza bindik yaklaşık kırkbeş dakikalık bir yolculuktan sonra otelimizin önüne geldik, otelimiz Mescid-i Nebevinin hemen bir sokak arkasında Ravzaya çok yakın idi.

Otelin lobisine geldik bavullarımız da geldi otel odalarımız tesbit edildi. Size verilen İstanbullu iki kızımızla beraber üç odalı “kral dairesi” idi yakışan odurki şikâyet lerin yanın da yapılan güzelliklerinde belirtilmesi insanlık şiarından dır. Bunu da belirtseydiniz daha vefakârlıklı olurdu.

Bildiğiniz gibi Medinede ki ikinci gecemizde o “Kral dairesi”nin oturma odasında küçük bir sohbet yapılması istenmiş bizde kabul etmiş yatsı namazından sonra da gurup olarak toplanmış idik, ancak sevgili kardeşin yanımızda çok kısa bir süre oturduktan sonra kendi odasına gitti misafirlerine böyle bir nezaketsizlik hiç bir ev sahibine yakışmaz, sizler kendi yaptıklarınızı ve davranışlarınızı hiçbir şekilde görmeden hep başkalarını suçladınız.

Hiç olmazsa nezaketen hepimize, ben çok yorgunum kusura bakmayın müsaadenizle yatmaya gidiyorum demek çokmu zordu. T.B.

------------------------

Page 198: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

197

fakat bir hanım rehber ilk selama götürmek için yoktu malesef F.T. ------------------------ Bu husus bizim gittiğimiz hiçbir Umrede söz konusu olan bir şey değildir. Ravzaya gidilir hanımların saati geldiği zaman onlar kendileri giderler ziyaretlerini yaparlar çıkarlar şimdiye kadar kimseden böyle bir talep de vaki olmamıştır.

Ayrıca bu talebiniz üzerine rehber kendi hanımını orasını gezdirmek için geldiğinde size de gelin demişler, sizde alışverişe gideceğiz demişsiniz, madem bayan rehber istiyordunuz şirket onu da temin etmiş iken niye gitmediniz de bayan rehberlik hakkın da şikâyette bulundunuz.

Daha, daha başka bir şeyi hatırlatayım, size Umre için yola çıkmazdan çok zaman evvel, özel olarak iki dosya gönderdim, biri mavi dosya biri beyaz dosya idi, beyaz dosyada Mescid-i Nebevinin bütün ziyaret yeleri işaretleri ve izahları ile birlikte teferruatlı olarak belirtiliyor idi, bu dosyayı biraz olsun elinize alsaymışsanız. Anlaşılıyorki o dosyaları da hiç incelememişsiniz, eğer incelese idiniz ne rehber ne de başka bir şey talebinde bulunmaz idiniz. O dosyaları size hiçbir şirket vermez. Bunları da bir hatırlasa idiniz ne iyi olurdu.

Gene ayrıca yanınızda (7/24) bir rehber vardı ki, siz bu rehberden hep kaçtınız yani ne hikmetse hep uzak durdunuz. T.B.

------------------------

fakat bir hanım rehber ilk selama götürmek için yoktu malesef F.T. ------------------------

Ayrıca bu düşüncesinin karşılığını aynı gurupta olan bir başka kadeşimizin kaleminden ilk satırlarını dinleyelim kendi bölümünde devamı gelecektir. T.B.

------------------------ Sıla tur rehberimizden bayan rehber istedik. Ertesi gün saat 11 de rehberimizin eşi Ayse’nin bize eşlik edeceğini söylediler. Saat 7:30 otel lobisinde buluşup Medine dış ziyaretlerin yapılacağını, 2 saat süreceğini belirttiler. Ha… Em.. ------------------------ Bu yazının devamını ileriki sayfalarda (234) ve ilerisinde göreceksiniz, ayni hadisenin, bir olumsuz ve bir de olumlu halini açık olarak görüp bahsi geçen iki kişinin ne kadar bencil ve nefsi yaklaşımlarının olduğunu daha açık görmüş olacaksınız. T.B.

Page 199: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

198

------------------------

çünki grupta önce gidenler kadar yeni Gidenler de vardı büyük eksiklik. F.T. ------------------------ Bunlar olacaktır yeni gidenlerde olacaktır daha evvelden gideceklerde olur. O şirketin değil sizin eksik anlayışınız ve hep karşı tarafta kusur arama alışkanlığınızdan kaynaklanmaktadır.

Ayrıca Medine de yapılan bir hizmetten de hiç bahsetme-mişsiniz.

Şirketin görevi olmadığı halde kendilerinden rica etmemiz neticesinde hurmalarımızı alabilmemiz için bizleri çok güzel bir hurma bahçesine götürdüler, adı “vadi ruya” idi gerçektende ruya gibi düzenlenmiş bir bahçe idi Medine deki ikinci günümüzün ikindi namazından sonra şirket kendi imkânları ile aldı bizleri oraya götürdü gerçektende adeta çölün ortasında bir ruya cenneti gibi idi.

Bahçede oturup ikram edilen çaylarımızı içtikten sonra hurmalarımızı seçmek için hurma satış alanına girdik orada çeşit çeşit olarak sergilenen hurmalardan, herkes beyendiklerinden istedikleri kadar kilo aldılar, bizde aldık ve bunları çok güzel paketler içerisine koyup şeritler ile bağladılar, ve sahiplerine ücretlerini alarak teslim ettiler, bizde aynı şekilde bir miktar hurma almıştık. Ancak burada da hep bizlerden uzak durmaya gayret ettiniz.

Şikâyetlerinizin yanında bu hizmeti de bildirseydiniz davranışınız daha adaletli olurdu, yapılan hizmetleri yok sayarak, hayali olarak üretilen sadece yersiz şikâyetleri, belirtmek Hakk ehlinin yapacağı hususlardan değildir. T.B.

------------------------

Mekke ye geldik F.T. ------------------------ Günümüz dolduğunda Mekkeye gitmek için vasıtamız gelmiş idi baktıkki, vasıtamız yaklaşık kırk kişilik çok güzel bir otobüs, idi ancak biz sadece onbir kişiydik, bir yanlışlık olmasın diye şirket görevlisine bu hususu sorduk, hayır yanlışlık yok bu otobüsle gidilecek dedi, bizde tamam o zaman dedik. Bagajlarımız yerleşti bizde otobüse binmeye başladık, ancak şöför arkası, ön koltukta siz oturuyor idiniz bizim yerimizde kapı tarafı ilk koltuklar idi yola çıkarken biz yanımda oturacak bize gerek yolda gerek ilâhi ve zikirlerde yardımcı olacak bir erkek kardeşe ihtiyaç olduğundan, yanımıza öyle bir kimseleri alırız. Bu sebebten size bir arka koltuğa geçmenizi rica ettiğimizde siz arka kapının arkasına gittiniz

Page 200: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

199

yanınıza gelip neden bu kadar çok geri gittiğinizi sorunca ne dediğinizi anlayamadığım cevaplar verdiniz aslında bu bize bir tepkinizdi ama olsun anlamamazlıktan geldik, ve o koca arabada herkes istediği yere oturup çok güzel ilâhilerle zikirlerle ferah bir yolculuk geçirdik.

Sıkışık kirli dediğiniz minübüsten bahsederken bu geniş ve çok güzel otobüsten de biraz bahsetseydiniz daha adaletli olmuş olurdunuz.

Mekkeye gelmeden evvel yolda geçen güzel saatleri de belirtseydiniz daha alicenap olurdunuz. Medine Mekke arasını yol boyunca, çölün o güzellerini seyrederek zikirlerle ilâhilerle geçirmemiz çok güzel ve çok bereketli bir yolculuk idi. Ama belki siz bunlardan sıkılmış olabilirsiniz bilemedim.

------------------------

sağolsun yine rehberimiz karşıladı otele yerleştik oflu sadık hocadan Allah razı olsun umrelerimizi dualar eşliğinde yaptırdı Rabbim kabul eylesin. F.T. ------------------------ Belki hatırlarsınız bu umrenin ikinci şavtında Nüket hanımın yürüyecek hali kalmadığından biz tavaftan çekilmiş dinlenmek için otele gitmiştik. Bir miktar dinlendikten sonra saat iki civarında kâ’beye gidip eksik kalan tavaf ve sa’yımızı da bitirmiş tekrar otele dönmüş idik.

Otelde ikisi (6) katta diğerlerinin hepsi aynı (4) katta idi. Bizde (4) katta idik. Yerimizde odamızda çok güzeldi.

------------------------

Mikat bölgesi ve gezi için çok küçük içi çok kirli pis kokulu minibüsler mekkede ve medinede tercih edilmiş F.T. ------------------------ Bu minübüsleri herhalde Mekke turizm şirketleri temin ediyordur. Şirket ne yapsın, olabilir içinde yıllayacak değildiniz kısa bir süre sonra zaten inecektiniz. Biz gelemedik çünkü Nüket hanım rahatsız olduğundan o yolculuğa dayanamaz idi, ayrıca daha evvelden de gördüğümüz yerler idi. T.B.

------------------------

bakteri aldık üç gündür odamizda istirahat etmek zorunda kaldık F.T. ------------------------

Page 201: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

200

Bakteri aldıysanız bunun da sorumlusu sizce, Sıla şirketimidir,? Hepimiz o kalabalıkta bakteri aldık, aradan kaç gün geçtiği halde daha henüz normal halimize dönemedik. Bu sıkıntılar içinde benide bu cevapları yazmakla meşgul ettinizye maşeallah sağlık olsun. T.B.

------------------------

yasaklarda bahane edilerek minibüsten inmeden sadece bir iki kelam söylendi F.T. ------------------------ Aşağıda bu ithamlarınızın cevapları Rehber'in cevabı:

Bölümünde vardır zahmet olmazsa orasını da okur ondan sonra suçlamalarınızı tekrar bir daha gözden geçirirsiniz, ancak artık hiçbir faydası olmayacaktır. T.B.

------------------------

diğer gezen guruplarin gezmelerini imrenerek dinledik. F.T. ------------------------ Şu garip ve hayale özlem sözlere bakın, hayret doğrusu, Yanlarında bütün buraların yaşayan kimsesi var olduğu halde, ölü dillerden zahiri tarih ahvallerini dinlemeye olan iştiyaka bakın tam ibretlik bir arzu. T.B.

------------------------

Bir haftamiz var saniyorum kendi halimizde tavafimizi ibadetlerimizi yapıp döneceğiz Allah kısmet ederse inşaallah F.T. ------------------------

kendi halimizde, İşte zaten sizin gerçek haliniz bu idi, gurubumuza hiç katılmak istemediniz biz kendi kendimize takılırız, yeteriz deyip kendinizi hep gurubun dışında tutunuz gurup sizi dışında tutmadı siz kendinizi gurubun dışında tuttunuz ne yemekte yanımıza geldiniz, ne namazlara giderken yanımıza gelmediniz, bunu anlamak pek mümkün değildi, ancak tahmin etmekte çok zor değildi, ama bu husustaki fikrimi aranız bozulmasın diye bende kalsın, belirtmek istemiyorum. T.B.

------------------------

dönerken yine yer sorunu yasamayiz diğer gurup arkadaslarimiz yer farkimi odediler çok merak ediyorum F.T.

Page 202: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

201

------------------------ Bu düşünce de olmak insan olan bir kimseye hiç yakışmayacak iftira türü düşüncelerdir yazık doğrusu. Bu düşünce bile sizlerin ne kadar hayal ve zan içinde olduğunuzu açık olarak göstermektedir. Onların namına inanırsanız merakınızı ben gidereyim, şirkete, şirketin herkes için belirlediği ücretin dışında kimse beş kuruş fazla ücret ödememiştir. Umarım merakınız giderilmiştir.

Eğer uçak yerleştirmeleri şirketin elinde olsaydı herhalde bize de dönüşte en arkada kuyrukta (39) uncu sırada yer çıkmazdı merakınız giderilmiş olsun. Kuyrukta önde, nerde olursa olsun uçağın içinde olan herkes uçakla birlikte hareket etmektedir uçak nereye kadar giderse hepsini yerlerine ulaştırmaktadır arkada oturanlar uçağın dışında kalıp yürüyerek yollarına devam etmiyorlardır. Geçici olan bir yolculuğun insan oğlu indinde önde veya arkada olması hiçbir şey ifade etmez mühim olan hedefe ulaşılmasıdır. T.B.

------------------------

bize söylenmedi böyle birşey inşaallah giderken bari huzurla döneriz F.T. ------------------------

bize söylenmedi böyle bir şey F.T. Yine bakın ne kadar hayal vehim ve zan ile düşünüyorsunuz. Böyle bir husus veya konu yok ki, size ne söylensin, bunların hepsi sizin kendi kuruntularınız olmuş şirket ne yapsın. T.B.

------------------------

yazmak zorunda kaldım hakkınızı helâl edin sıla turizm hakkında izlenimlerim şu an olumlu deyil maalesef

Üzgünüm F.T. ------------------------ Halinizi koyduğunuz asık yüz de aynen ifade ediyor, kendi halinizi ne kadar güzel ayna olarak ifade etmiş.

Bizde maalesef sizi bu kadar yersiz şikâyetten sonra bütün gurup olarak yanımıza aldığımızdan ve bu kadar kapris ile bizleri uğraştırdığınızdan dolayı üzgünüz.

Ayrıca Sıla turizme karşı da bizi küçük düşürdünüz. Çünkü bizim kafilemiz içinde idiniz.

Page 203: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

202

Sıla turizm. Aslında sizi gerçek sılanıza “sıla-i Muhammediyyeye” oradaki süreden sonra da “sıla-i Ulûhiyete” götürdü, biz o şirket ile bu yüzden ve idarecilerinin gerçek samimi insanlar olduklarından, yaklaşık (15) seneden beri defalarca çok daha fazla kişilerle gittik geldik hiçbir şekilde sizin yaptığınız muamaleyi hiçbir ziyaretimizde kimseden görmedik, kiminle gittik ise hepsi şirkete teşekkürlerini bildirdiler. Zahmet olmaz eğer merak ederseniz, sitede bir sürü umre dosyaları vardır, onlara bakın bakalım umreler nasıl oluyormuş, sizin gibi hayal ve zan üzerine mi? Yoksa gerçek ve hakikat üzerine mi.?

Belki abartıdır diyebilirsiniz, beni de ilgilendirmez ama, bence siz bu umreyi vakit bulunca en kısa zaman da bir kaza etseniz iyi olur. Gerçi umrenin kazası olmaz ama yenilenmesi iyi olur.

Haclarda insanlar şeytanları taşlar, bu sefer ise şeytanlar bize ulaşamayasınız diye, sizi taşlamış, vaziyet onu gösteriyor.

Bu gereksiz yazılımlarla gene bir bütün günüm heba oldu sağlık olsun. T.B.

------------------------

[28.04 12:20] i Fa… Tü…: Otellerde bilgi alabileceğimiz kimse yok lütfen gelirse rehber oda umre yaptırmak için geldi birdaha görmedik

[28.04 12:21] Fa…. Tü….: Minibuslere tikis tikis binmek çok ağımıza gitti bende hasta ameliyatli olarak gelmiştim

[28.04 12:24] Fa…. Tü….: Tekrar derseniz yada bir yakınım asla derim başka demem

[28.04 12:26] Fa…. Tü….: Bizim için otellerde çıkan yemekler deyil di önemli olan nasıl olsa doyardik

[28.04 17:36] Fa…. Tü….: Kardeşim rehberlere ulaşamıyorum kagitta yazan telefon numaralarindan kardeşim çok hasta kalkamiyor doktora ihtiyacı var nereye gidecegimizide bilemedik nereden yardım

alabiliriz F.T.

------------------------

Yukarıdaki ifadelere artık cevap yazmaya bile gerek yok, Bu sarı yüzde yukarıdaki gibi iç halinizin aynası olmuş.

Page 204: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

203

Ulaşacağınız yer hemen yanlarınızdaki odalarda idi, siz İstanbullarda aradınız, bu hal sizlere yakıştımı? sizden Umre sonuna kadar biz sorumlu idik, gene kardeşini gurubun ve şirketin elemanları hastaneye götürdü, orada bu hastalıklar hepimize geldi oranın normal hallerindendir.

Bundan sonra ismin ile birlikte ilâve ettiğin “Uşşaki” ismini kaldırsan iyi olur. Bu husus kapanmış oldu sana güvenmiş idim ama gene yanılmışım.

Sana şeyh olarak kardeşin yeterde artar bile, zaten orada biz birbirimizle takılırız yani yeteriz deyip duruyordu. O halde mesele yoktur. T.B.

------------------------

21 nisan cumartesi Mescidi nebevi ziyaretimizde efendimizi ziyaret etmek selâm vermek için çıktık otelimizden nuket anne ve gurup arkadaslarimizda vardı hanımlar olarak kalabalık grupları sırayla aliyorlardi sıra bize geldi büyük izdiham içinde girmeye çalışırken bizim gurup ilerledi fakat benim önüme basamak geldi çıktım ve yıkıldım bir müddet sonra kendime geldim kırmızı halidan yeşil halıya geçtik namaz kilip ayrıldık sarhoş bir halde gezdim medine yi fakat heryere baktım Mescidi nebevide heryer düz hiç basamak yok ben nereye bastım çıktım yere yıkıldım bulamadım hâlâ sarhoşlugu ve düşüncesi beynimde kıymetli degerlendirmeniz rahatlatacak inşaallah efendim...Selâm ve dua ile hayırlı geceler dilerim... F.T. ------------------------

Yukarıya aldığım ifadelerinde, halini sana nekadar güzel göstermişler. Hatırlarsan bu yaşadığın hali anlatmak için yemekhane de umremiz boyunca yanımıza sadece bir defa, sadece beş dakika olarak gelmiştin, zaten bir daha da yanımıza hiç yaklaşmadınız. O zaman yanıma yaklaşıp bu yaşantını anlaşılması zor ve kısık bir lisanla bir şeyler anlatmaya çalışıyordun. Bende bunları döndükten sonra internetten gönderirsin oradan cevaplarım demiştim. Çünkü zuhurat veya tecellilerin yorumlanması için biraz zamana ihtiyaç vardır. Tefekkür gerektirir, aksi halde yapılan yanlış bir yorumlama zuhurat sahibini, ya gereksiz benliğe, veya gereksiz üzüntüye sevkeder, çok ihtiyatlı yorum yapmak gerekir.

Page 205: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

204

Şimdi yeri geldi özetle bu halini yorumlamaya çalışayım aslında yoruma bile gerek yok çünkü zaten hadise açık olarak bütün bu yaşantılardan sonra daha ilk günlerde nasıl bir hal içinde olduğunuzu hemen görteriyor. T.B.

------------------------

bizim gurup ilerledi F.T.

------------------------ Bizim gurup dediğin ama hiç içinde olmadığın o bayanlar gerçektende sizden çok çok ilerledi, sizde benlikleriniz yüzünden çok çok gerilerde kaldınız. T.B.

------------------------

fakat benim önüme basamak geldi çıktım ve yıkıldım’ F.T. ------------------------

seni düşüren, sana mani olan, ve hep yanın da ve önünde olan bu basamağın ne olduğunu biraz düşünürsen kolayca bulabilirsin ben söylemeyeyim de aranız açılmasın. T.B.

------------------------

ben nereye bastım çıktım yere yıkıldım bulamadım F.T. ------------------------ Bu sözlerinden ne kadar gaflet içinde olduğun hemen anlaşılıyor

Seni yere yıkan basamak hep önünde idi ve seni hep yıkıyor idi ayrıca yıkmaya daha da devam edecek orada gördüğün bu hal sana bir ikaz idi, Rasulüllahın huzurunda önüne çıkıp seni yıkan basamak-nesnenin, oranın dışında yıkması çok daha kolaydır. T.B

------------------------

yere yıkıldım F.T. ------------------------

Bu yıkılma daha o günlerde başlamıştı ve devam etti gitti bu yıkılmadan nasıl kalkılır bilemiyorum. T.B.

------------------------

Bulamadım F.T.

Page 206: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

205

------------------------

Bu yardımcı izahlardan sonra herhalde seni yıkan basamağı zannederim kolayca bulursun.

Bütün bunlardan sonra haddim ve işimde değil ama, sana son bir yardımcı tavsiyede bulunayım. Bence bundan sonra sen bütün bu şikâyet ve sızlanmalarından Cenâb-ı Hak’tan sonsuz istiğfarda bulun ve tevhid suyu ile her gün sabah akşam duş alıp “yıkan” da belki bir gün rahmeti ilâhiye seni bu yıkılmadan kurtarır. T.B.

------------------------

Sana son bir haber daha vereyim “sultan baba” dediğin kimsenin halini gördük, ama o bu dünyayı terk etmiş, artık senin için o yokmuş öyle dedi. Ayrıca mail adresi de telefonu da kapanmış. T.B.

------------------------ Şimdi burada bir hususu daha belirtmemiz yerinde olacaktır.

Bahsi geçen kişi, yukarıda bahsi geçen şikâyetlerinden sonra. Her halde tekrar kendini temize çıkarmak için, aynı konuyu benzer kelime ve cümlelerle Mu… Ca… oğlumuza da göndermiş. Kendisine yeteri kadar cevap verilmiş, ancak beni de ilgilendiren kısımları olduğu için, bende onların cevaplarını aşağıda belirttim okumaya devam edebilirseniz göreceksiniz. T.B.

-------------------

Gönderen: Fa…. Tü….. Gönderildi: 11 Mayıs 2018 Cuma 15:59:46

Kime: Murat CAĞALOĞLU Konu: Hayırlı cumalar dilerim...

Hayırlı huzurlu günler dilerim murat hocam... Size yazmamın sebebi kendimi savunmak ya da birilerini suçlamak deyil asla üzerimde emeğiniz var sizinle kardeşce dertlesmek istedim hepsi bu cevap yazmak zorunda da değilsiniz...

Bildiğiniz gibi terzi babanın grubuyla umreye gittik çok istediğim birşeydi ALLAH dilemese sinek kanadını oynatamaz Rahman diledi ve niyetlendik kutsal topraklara düştük yollara. Kardeşim geçen sene ramazanda gittiği hâlde beni yalnız bırakmamak için yanimda geldi iyiki gelmiş ALLAH razı olsun. F.T.

Page 207: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

206

---------

Medinede gurup arkadaşlarımız iki hanımda beraber kaldığımız odaların salonunda terzi baba ve nuket anneyi kahve içmek bahanesiyle konuk ettik Saat ilerledi malûm yolculuk iki uçak bizi sarstı kardeşim sessizce bana kulaklarım artık duymuyor ben odama gidiyorum dedi ve gitti terzi babadan dersli deyil kahve içildi sohbet yapıyor gurup kendi arasında nuket annenin kahkahaları var. Önemli kaçıracağı birşeyde yok biz bile uyuklayarak oturduk ugurlayana kadar. Nuket anne kardeşime takmış biz otururken neden gitti odadan bunu sonradan dile getirdi çok kızdığını fakat sürekli bize tavır takındı medineden mekkeye geldik kısaca geçiyorum bize arafata çıkmak için bir minibüs getirdiler orada taksi olarak kullanılıyor sanıyorum terzi baba nuket anne biz önce gittik gitmicez demişler gelmediler arabaya sıkışarak bindik fakat nelere basarak bindik bilmiyorum ağır koku ve pislik içinde nefes almakta zorluk çekerek ve sızlanarak gittik geldik.

Muhtemelen bakteri aldık ertesi gün çok ağır hastalandık ben bunuda ekleyerek birkaç memnuniyetsizligimi fazıl beye yazdım rehbere ulaşamadık yardim istedim mümkünse rehbere bi ulaşın kardeşim çok ağır diye sagolsunlar ulaştılar. Hatam suçum fazıl beye yazmak sadece gözlemledim hocam hastalığımız suresince anne ve baba nasılsınız nasıl oldunuz demediler bizimle görüşmemek için aynı asansöre yöneldikleri halde binmediler kenara çekildiler vebaliymisiz gibi.

Bizden uzak olmaya özen gösterdiler. Sadece gözlemledim hocam sadece baktım susma orucu tuttum hiç birşey söylemedim bekledim terzi babanın yapacağı sohbetleri bekledim berat kandilinde sordum mesajla anne babam bir program hazirladimi diye yok yoruluyor program falan yok dedi özür dilerim rahatsız ettim dedim.

Gurup olarak gezdiler biz iki kardeş dışarda kaldık kendi halimizde gittik geldik kabeye. Kardeşim olmasa

Page 208: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

207

ben ne yapardım bilmiyorum Kimseyi kıracak incitecek tek kelâm etmedik. Şu hâle gelmemiz sanılırki tartışma kırıcı konuşmalar asla efendim sadece üzüntü, ben ALLAHa kulluk için varım birilerini memnun mutlu edeceğim diye taviz veremem. Annelik bütün evlatlarını hepsini bir tutarak hareket etmektir bana göre. Babayla olumlu köprüler kurarak aralarında iletişim kurmaktır onu etkileyerek soğutmak deyil.

Terzi babanın son yazdıkları tamamen nuket hanımın sözleri...ALLAH razı olsun herkesten yinede onlar büyüklerimiz saygım sonsuz. Rabbim den af afiyet diliyorum. Efendim herşeyi yazmak mümkün deyil sadece yaşandı ve bitti...ALLAHa emanet olunuz. Selâm ve dua ile... F.T. ------------------------

Bahsi geçen kişiden, Mu… Ca…. Gelen mail-in kendisi tarafından verilen cevaplarıdır. T.B.

------------------------

Hayırlı Günler Efendi Babacığım,

Nasılsınız iyi misiniz? Umarım son telefon görüşmemizden sağlığınız daha iyidir. Bizler Hamd olsun şimdilik iyi sayılırız.

Fa…. Tü…. Mu….'tan gelen mail ve verilen cevap bu mail-in devamındadır. Sizin gönderdiğiniz dosyayı da okudum.

Sizlerin Umre'den döndüğü gün şöyle bir zuhûrâtımız oldu...

Arabistan'daki tepe veya dağların birine Efendi Babam ve yanımızda bir grup ile çıkıyoruz. Tepenin boz olan zirvesine çıktığımızda Efendi Babam üzerinde Hurmaları olmayan kurumuş hurma meyvasının salkım dalını eline alıp inceliyor.

Bugünde oluşan zuhûratımız da,

Ailece Efendi Babamızı Tekirdağ'a ziyarete gitmişiz. Sokakta bir takım gençler ile konuşuyorum ve O çevrede bir bostanı inceliyorum. Bu ara Efendi Babam geliyor, hoşbeş hal hatır dan sonra Serpil ile Eslem'in nerede olduğunu soruyor. Onlar sizin evdeler diyorum. Efendi Babam gel diyor ve tramwaya biniyoruz, Lunaparkta ki gibi üstü açık tek kişilik koltuklara oturuyoruz. Efendi Babam üstünde hiçbir yazı olmayan demir metal yuvarlak bir jeton veriyor. Onu önümdeki jeton atma mahallinden içeri atıyorum. Bir yokuşun başına geldiğimizde aktarma yapılacağı söylenip, aktarma istasyonuna girilirken, Efendi Babam Hay Allah diyor. Aktarma istasyonunu inceliyorum. Efendi Babam'ın askeri bir tramwaya

Page 209: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

208

binip gittiğini fark ediyorum. Nereye ve nasıl geleceğimi Cep telefonuma mesaj atmış...

Selâm, Hörmet ve Muhabbetle Nüket Anne ve Necdet Babamızın ellerinden öperiz.

------------------------

Gönderen: Murat CAĞALOĞLU Gönderildi: 14 Mayıs 2018

Pazartesi 15:49 Kime: Fa…. Tü…

Konu: Ynt: Hayırlı cumalar dilerim...

Hayırlı Günler Fa…. Tü…. Hanım,

Sizin de geçmiş Cum'anız mübarek olsun...

Sizin bu mail-inizin gelmiş olduğu aynı saat ve dakikada Efendi Babam'dan da bir mail almış bulunuyorum. Size gelen bu dosya ile artık yolumuz ile ilişkiniz kalmadığı bilgimize sunuluyordu.

Aşağıda belirtilen maille başlayan bu tanışma ve yolculuk, gelen bu mail ile bizim tarafımız yönüyle de sonlanmaktadır.

------------------------

Esselamu Aleykum kardeşim

Necdet ardıç hocama mürid olmak istiyorum bilginiz varmış size yönlendirdiler mümkünmu ?

13.11.2015 09:53

Hayırlı cumalar dilerim efendim...Terzi baba necdet ardıç hocam 'ın ankarada vekili cemaat-i varmı bilgi istiyorum mümkünse...

13.11.2015 12:11

Hayırlı Cumalar Fa…. hanım kardeşim, Terzi Babamın Ankara da vekili ve evlâdı yok veya azdır. Terzi Baba gurubu kalabalık bir gurup değildir sınırlıdır orta halli bir guruptur. Fakir İstanbul, yurt içi ve yurt dışındaki kardeşlere yardımcı olmaktadır. Şimdilik ancak bu şekilde sizinle ilgilenebilir. Selâmlar.

Bilgilerinizi bekliyorum kardeşim çok tek istediğim terzi babanın evlâdı ya da müridi olmak...

------------------------

Facebook kanalı ile bizlere ulaşmış olduğunuz haliniz buydu. Ve bizim aracılığımız ile Terzi Baba yoluna alınmıştınız. Daha önceki bulunduğunuz yerde 30 senedir, 2. derste olduğunuzu ifade etmiştiniz. Ve biz de bu kadar yıl yola hizmet etmiş olan birinin burada bulunması ya kendi eksikliği yada bulunduğu yolun bir sıkıntısı olduğunu ifade etmiştik.

Page 210: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

209

Ve 1,5 yıla yakın bir sürede Terzi Baba ile istişare ile 6 . derse geçmiştiniz. 2 yıldan fazlada sizin ile ilgilenmiştik. Yaklaşık 3-4 aydır, Terzi Baba sizi kontrolüne almış. Sorduğunuz Ankara Vekilliği veya buna yakın bir görevi size vermişti veya verilmek üzereydi. Bu görev normalde sizin seviyenizde bulunan bir kişiye verilmez. Aşağı yukarı derslerde ikinci seviyi tamamlamlayan yada asgari bu seyrin derslerinde bulunan kişilere verilir. Ankara da bulunan Terzi Baba muhiblerine el uzatılabilmek için sizin eliniz kullanılmak istenerek, Efendi Babam İnsatifiyet kullanmıştı. Bu insatifiyet, O'nun Pirlerimize karşı, Resûllaha Cenâb-ı Hakk c.c. karşı aldığı sizin adınıza bir sorumluluk idi.

Sizden beklerdim ki, yaşça ablamız akranın da olsanız da, bu yolda olan 10 yılı aşkınlık tecrübemizden faydalanıp Ankara'daki kardeşlere daha faydalı olarak ne yapabilirim bana yardımcı olur musunuz? diye istişare etmenizdi. Ama mahalesef böyle üzücü bir durum ile karşımıza geldiniz. Velev ki Umreye gitmeden bir helallik maili atıp, burada yapılanlar ve nelerin sıkıntı olabileceğini sormadığınız gibi kızkardeşinizin istememesi üzerine birlikte kalırız sözü verdiğiniz Zekiye hanımı kırdınız. Bizler ne olursa olsun verdiğimiz sözleri tutarız. Verilen bu sözlerin Hakk'a verildiğini biliriz.

Fazla uzatmadan nelere sebeb olunduğunu yazayım...

Gittiğiniz Umre bir tatil gezisi değildir. Burada bir takım sıkıntı ve celali tecelliler olur ki ma'nevi terakki olsun...

2013 Umresine gittiğimizde hanımımızda Mekke'de 1 hafta Ateş içinde hasta yattı. İlk umresinde say mahallinde ateşten oturup kalmış saatlerce onu aradık. Dönüşte de bir takım sıkıntılar oldu... Eşim 1 yıldan fazla yakalandığı rahatsızlık ile mücadele etti. Bir defa şikayet etmedi. Ama bu sadece firmanın hatası ve eksikliği değildir. Arabistan ve Türkiye şartlarını karşılaştırmadan Arabistan hükümetinin despot tavırları unutulmamalıdır. Araplar bahşiş adı altında insanlardan para almaya bayılır. Verdikleri sözü tutmaz, sizin ile anlaşır. Daha iyi bir para bulduğu zaman sizi hemen satar ve yallahlarlar... Vesaire bu uzar gider. Orada olan bir takım takazaların imtihan ve nasıl davranacağınız, tepkilerinizin ölçüşmesi olabileceğini hiç düşünmediniz mi?

Yanınızda götürdüğünüz 1 kişiye bile sahip çıkamaşsınız, biz 2013 yılında Efendi Babamın bize emanet ettiği kişiler ve dersli olmayan yakınları ile 12 kişi ve 1 de batında bâtın da olan 13 kişi gittik geldik, kimsenin sıkıntısı ne bize ne Efendi Babamıza olmadı...

Edep ile gelen Lütüf bulur, Edep ile gelen Edep ile gider diye tasavvufta kural vardır. Bizler kusur görmeyiz, görüyor gibi de olsak bunu hale bürünerek yaparız. Çünkü her şey hakikatte kemâlindedir. Sizi biz dâvet etmedik. Başta yazılan yazışmalardan

Page 211: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

210

anlaşıldığı üzere kendiniz geldiniz. Efendi Baba sizin dosyanızı bizden istediğinde yolda yaşanan daha önceki olaylarda gördüğümüz müşahadeler ile kendi ön sezimiz ile bu işin sıkıntılı olabileceğini beyan etmiştik. Yanılmamışız, keşke yanılsaydım.

Terzi Baba'nın hatırı için Umre'ye gittim diyorsunuz. Hatır için çiğ tavuk yenir demişler... Hastayım diyorsunuz bu halde gitmeseydiniz. Zaten zorlama bir götürme olsa da kimse sizin sorumluluğunuzu alıp bu şekilde oraya götürmez. Şirket Terzi Baba'nın durumunu bildiği içinde grubunun rahat hareket etmesi için ziyaret mahallerinde sıkmaz ve mümkün mertebe serbest bırakır.

Madem kendinizce eksiklik, yanlış ve makul olmayan kabul edilemez davranışlar gördünüz, kimseyi kırmadan dönüşte bir özür ve makul bahane ile izin isteyip Terzi Baba dan ayrılmış olurdunuz. Ne siz ne bizler üzülmüş olurduk. Ve'sselâm bizden bu kadar. Canınız sağ olsun... Selâmetle...

-------------------

Gönderen: Necdet Ardıç <[email protected]>

Alıcı: Murat Cağaloğlu.

-------------------

Hayırlı günler Muratçığım hamdolsun şimdilik iyi sayılırız, inşeallah sizlerde iyisinizdir.

Zuhuratların güzel yolunda Cenâb-ı Hakk daha nicelerini nasib eder inşeallah.

-------------------

Malüm kişi görüldüğü gibi bu kadar ikaz ve ifadelerden sonra hiç bir şey anlamadığı anlaşıldığı gibi, bir de iftiralarını da üzerine ilâve etmiş bulunuyor. Özetle onun yazdıklarını cevaplamaya çalışayım. T.B.

-------------------

Medinede gurup arkadaşlarımız iki hanımda beraber kaldığımız odaların salonunda terzi baba ve nuket anneyi kahve içmek bahanesiyle konuk ettik . F.T. -------------------

Bulundukları daire kral dairesi idi bunu belirtmiyor. Girişte güzel bir salon ve ayrıca iki odaya açılan iki müstakil içinde her şeyin olduğu odalar vardı, Misafir kabul etmeye müsait olduğu için diğer odada olan istanbullu kızlarımız bizi oraya medine günlerimizin ikinci gecesinde oturmaya davet ettiler bizde gittik. T.B.

Page 212: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

211

-------------------

Saat ilerledi malûm yolculuk iki uçak bizi sarstı kardeşim sessizce bana kulaklarım artık duymuyor ben odama gidiyorum dedi ve gitti F.T. -------------------

Bu gidişinden bizim hiç haberimiz olmadı, insan nezaketen bile olsa açıkça ben duramayacağım kusura bakmayın izninizle odama gidiyorum demesi gerekirdi. Ancak o aslında bizden kaçtı. Bunun farkında olmadığımızı zannetmişler. kulaklarım artık duymuyor, demesi bile Nuh (a.s.) kavminin halini yaşadığını ve oradan uyku bahanesi ile kaçmaya çalıştığını açık olarak gösteriyor. T.B.

-------------------

terzi babadan dersli deyil kahve içildi F.T. -------------------

sohbet yapıyor gurup kendi arasında sanki kendisi o guruptan değilmiş gibi kendilerini hep bizim dışımızda olarak gördüler ve öyle hareket ettiler T.B.

------------------- nuket annenin kahkahaları var. F.T.

-------------------

Mevzuun gelişine göre ora da hep birlikte biraz gülünmüş ise günahmı işlenmiştir,? yoksa onlarla alay mı edilmiş, öylemi zannetmişler. Nüket Anne olmasaydı onların oralara gelmeleri zaten mümkün olmazdı kendisine teşekkür etmeleri lâzım iken şikâyet etmeleri pek anlaşılacak bir şey değildir. Orada onlar farkında değillerdi, o güzellikler içinde o kadar hoş güzel haller vardıki gülüş o huzurlu hallerin neşeninin hep birlikte gülüşüydü sadece Nüket Anne gülmüyordu hepimiz edebimizle gülüyorduk. Ne yapsaydık onlar gibi suratmı dursaydık.?

O gece hakkındaki değerlendirmeler sadece onlara ait değildi. Genel bir değerlendirme ise şöyle idi.

-------------------

Hatice abla ile Suzan ablalarda sohbet oldu. Sohbet konusu ardıç ağacının hurma ağacı ile benzerliği ve "Fevellü vecheke şatratel mescidil haram" ayet-i kerimesinin iniş yeri ile ilgili rivayetlerin incelenmesi idi. Çok güzel bir sohbet oldu.

-------------------

Bakın aynı gece hakkında iki ayrı değerlendirme, siz o geceyi nefsi emmare düzeyinden değerlendirmişsiniz, diğer değerlendir-

Page 213: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

212

meler ise, o gecenin hakikati ve letafeti yönünden yapılmış. O halde sizce bir eksiklik varsa, siz onu başkasının davranışlarında değil, kendi gafletli kusurunuzda arasaydınız sizin için daha iyi olurdu. T.B.

-------------------

Nuket anne kardeşime takmış F.T. -------------------

Nüket Anne kardeşine neden taksın ki Ankara da 2-3- saat kadar gördü yeni tanıdı. Ne huyunu bilir ne suyunu, ama orada gerçek halini hep birlikte gördük. Ne kadar zanlı bir suçlama hayret doğrusu. T.B.

-------------------

biz otururken neden gitti odadan bunu sonradan dile getirdi çok kızdığını fakat sürekli bize tavır takındı F.T. -------------------

tavrı takınanlar kendileri oldu hiç bir zaman yanımıza gelmediler yemekhaneye geldiklerinde bizim orada olmadığımız saatlerde gelmeye dikkat ettiler, veya rastlantı olarak aynı saatte olsak bile bizden çok uzak masalara oturdular, gurubun diğer fertleri yanımızdan hiç ayrılmadılar. T.B.

-------------------

medineden mekkeye geldik kısaca geçiyorum F.T. -------------------

Kısa kesmeden Medineden mekkeye nasıl gelindiğinden de bahsetse imiş daha adilâne olurdu. On bir kişi için yaklaşık (40) kişilik koca otobüs verildi. Daha otobüse binerken aslında onlardaki bu düşmanlık başladı. onlar herkesten önce şöfer arkası koltuğa oturmuşlar idi bizde onlara bir arka koltuğa geçmelerini rica etmiş idik çünkü orada yolda giderken bize gerek ilâhiler de gerek yolculukta yardımcı olacak bir aileye ihtiyaç vardı, o yüzden oraya Ademleri almaya düşünmüştük. Bunun üzerine bu ricamıza tepki koyup en arkalarda bir yere oturdular. bende yanlarına gidip neden bu kadar geriye gittiklerini sordum bir şeyler dediler anlamadım kendi hallerine bıraktım. Aslında iş buradan başladı. T.B.

-------------------

bize arafata çıkmak için bir minibüs getirdiler orada taksi olarak kullanılıyor sanıyorum terzi baba nuket anne biz önce gittik gitmicez demişler gelmediler

Page 214: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

213

arabaya sıkışarak bindik fakat nelere basarak bindik bilmiyorum ağır koku ve pislik içinde nefes almakta zorluk çekerek ve sızlanarak gittik geldik. F.T. -------------------

Bizim gitmemize gerek yoktu Çünkü çok defa oraları görmiüş idik. Nüket Anne oldukça yorgun idi ben gitsem onu yalnız bırakmam gerekecekti onu da bırakamadım ayrıca bende çok yorgundum bu yüzden biz çevre gezisine gidememiştik.

Aynı konu hakkın da da diğer bir değelendirme.

-------------------

24 nisan günü Mekke'de ki ziyaret yerlerini gezdik. Rehber Sadık bey başımızda idi. Arada espriler yapıyordu. Arafattan, Şeytan taşlamaya kadar bir çok yere götürdü. Bu haller içinde çok keyifli bir gezi oldu. Ha… Ne…. Tu….

-------------------

Bahsi geçen hali değerlendirmede ne kadar nefsi davrandğınız ne kadar açık, hadiselere hep kötümser yerden nefsiniz ile baktınız bu yüzden umrenizi kendinize bir sıkıntı kaynağı yaptınız, diğer taraftan hiç gereksiz olarak bizleride iftiralarınızla üzdünüz. Böylece nasıl bir umre yaptınız bilemem. Yukarıdada bahsedildiği gibi vakit bulunca siz bu umreyi bir kaza etseniz iyi olur. Gerçi umrenin kazası olmaz ama yenilenmesi iyi olur. Bunu yapamazsanız bile hiç olmazsa umreci kardeşlerinizin hepsinden bir helâlık dileyin. Hakkınızda daha iyi olur. T.B.

-------------------

hastalığımız suresince anne ve baba nasılsınız nasıl oldunuz demediler F.T. -------------------

Onların hastalığından bizim haberimiz yoktu ki zaten hiç yanımızda değildiler ki nerden haberimiz olsun. Mekkede aynı koridor üzerinde olduğumuz halde hastaklıklarını bize bildirmeden istanbula şirkete bildirmişler. Bütün bunlardan bizim sonradan haberimiz oldu. Bilmediğimiz bir halden nasıl suçlu tutuluruz. Ayrıca sadece onlar hasta olmadılar ki diğerleri de bizlerde hasta olarak geldik daha henüz tam iyileşemedik bunlar oralarda olan hallerdir. T.B.

-------------------

bizimle görüşmemek için aynı asansöre yöneldikleri halde binmediler F.T. -------------------

Page 215: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

214

Binmedik çünkü tam o esnada benim odadan bir şey almam gerektiği için geriye dönmem lâzımdı ayrıca bize haber vermeden istanbula şirkete şikâyetçi olduklarını öğrendimizden de aynı asansöre binmedik yani iki sebebi vardı. T.B.

-------------------

kenara çekildiler vebaliymisiz gibi. Bizden uzak olmaya özen gösterdiler. F.T. -------------------

Nasıl bir hayal kurgu ve zan ise, aynı şeyi kendileri yaptılar bizim üzerimize atıyor hayret doğrusu. T.B.

-------------------

Sadece gözlemledim hocam sadece baktım susma orucu tuttum hiç birşey söylemedim F.T. -------------------

Gözlemlemeleri ve susma oruçları bu ise acaba konuşmaları nasıl olacakmış hayret doğrusu. T.B.

-------------------

bekledim terzi babanın yapacağı sohbetleri bekledim berat kandilinde sordum mesajla anne babam bir program haziladimi diye yok yoruluyor program falan yok dedi özür dilerim rahatsız ettim dedim. F.T. -------------------

Onların bu hallerine karşı mükâfat olarak, demek birde sohbet yapmamız gerekirmiş, vah vah yazıklar olmuş, bu anlayış ve bizleri terk edişten sonra bu sohbet nasıl olacakmış anlamak biraz zor. T.B.

-------------------

Gurup olarak gezdiler biz iki kardeş dışarda kaldık F.T. -------------------

Şu iftiralara bakın kendilerinin dışında gurubun hepsi hep birlikte hep yanımızda idiler bunlar özellikle yapılmış davranışlar değil ki işin zaten tabii halidir ancak kendileri bizim yanımıza hiç gelmediler ki biz onları dışarı da bırakalım, onlar kendilerini kasden bizden uzak tutup uzaklaştılar. T.B.

-------------------

kendi halimizde gittik geldik kabeye. F.T.

Page 216: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

215

-------------------

Yanımıza sokulmadılar ki bizler ne yapsa idik zorla kollarından tutup öyle götürseydik. T. B.

------------------- Kardeşim olmasa ben ne yapardım bilmiyorum F.T.

-------------------

Ora da olanların hiç birinin yanında kardeşi yoktu onlar ne yaptılar orada bulunan herkes bizim kardeşimizdi bu anlayışı ile kendileri kendilerini diğer kardeşlerinden nasıl ayırdığı açık olarak görülüyor. T.B.

-------------------

Kimseyi kıracak incitecek tek kelâm etmedik. F.T. -------------------

kırmak sadece kelâmla olmuyor davranışlar ile de oluyor ayrıca yazdıkları da nasıl kırıcı iftiralı ve taraflı olduğu görülüyor. T.B.

-------------------

Şu hâle gelmemiz sanılırki tartışma kırıcı konuşmalar asla efendim sadece üzüntü, ben ALLAHa kulluk için varım birilerini memnun mutlu edeceğim diye taviz veremem. F.T. -------------------

Onlardan taviz isteyen yok ki, şu benlik kokan cümleye bakın, bütün bunlar kendi hayal ve vehimleri olmuş. T.B.

------------------- Annelik bütün evlatlarını hepsini bir tutarak hareket

etmektir bana göre. F.T. -------------------

Sanki Anneleri onları diğerlerinden ayırmış nasıl bir hayaldir. T.B.

-------------------

Babayla olumlu köprüler kurarak aralarında iletişim kurmaktır onu etkileyerek soğutmak deyil. F.T. -------------------

Maşaeallah psikologlukları da varmış. T.B.

-------------------

Page 217: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

216

Terzi babanın son yazdıkları tamamen nuket hanımın sözleri...F.T. -------------------

Bu değerlendirmenin ve iftiranın üzerine ne denir bilemem "SULTAN BABAM" dediği kimseye yakıştırdığı bu değerlendirmeye ne denir bilemiyorum. Sanki ben orada değildim de Nüket Anne bana bunları döndükten sonra anlatmış ta bende ona göre yazmışım, insaf doğrusu. T.B.

-------------------

ALLAH razı olsun herkesten yinede onlar büyüklerimiz saygım sonsuz. F.T. -------------------

Ne kadar saygılı olduğu bir tarafa, ne kadar saygısız olduğu bu yazıları ile de ne kadar açık olarak görülüyor . T.B.

-------------------

Rabbim den af afiyet diliyorum. Efendim herşeyi yazmak mümkün deyil F.T. -------------------

Daha ne yazacakmış ki zaten olmayanlar ile birlikte bu kadar yazılar bağlı olduğu yere az yazımı onun canı kardeşinin teşviki ile bizden ayrılmak istemiş bunu da her halde güzel bahane bulup bunları yapmış ve yazmış canı sağ olsun. T.B.

-------------------

sadece yaşandı ve bitti... F.T. -------------------

Sen öyle bil ama bu sadece yaşanıpta bitecek bir iş değildir. T.B. -------------------

ALLAHa emanet olunuz. Selâm ve dua ile... F.T. -------------------

Duaların da selâmın da senin olsun. T.B.

-------------------

Aslında senin de özünde Hakk'tan başka bir şey yoktur. Ancak bu husus batınen, batındadır. Suret ve şeriat aleminde ise kul da vardır Hakk ta vardır ve hakkın şeriatı vardır, ve onun hükümleri geçerlidir kişinin batının Hakk olması onu kurtarmaz. T.B.

Yukarıda mil-in başında.

Page 218: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

217

( ALLAH dilemese sinek kanadını oynatamaz) Diye yazılmış idi.

Eğer gerçekten bu kanaatte idiyseniz o zaman bu kadar şikâyet kime karşı ve kimden yapılmış oluyor, hiç düşündünüzmü.? Her hangi bir sözü ezbere tekrar etmek kolaydır ama, o nun hakikatini anlayıp yaşamak oldukça zordur. T.B.

---------

Bütün bu sıkıntıların dışında, orada Bursadan gelen bir haber ayrıca bizi memnun etmişti. Hakkımızda yazılan "Yüksek lisans tezi" nin kabul edilmiş olması idi. Rabb-ımıza şükrederiz, " ............ kervan yürür" demişlerdir.

Hakk'tan hayırlısı kim ne yaparsa kendine yapmış olur iyi ki vaktiyle hallerini ortaya koydular bu hadise daha sonraları olsaydı belki daha çok üzüntülere sebeb olacaktı böylece muhtemel gelecekteki sıkıntıların da önü alınmış oldu. Bu ibretlik yaşam da böylece bitip gitmiş oldu. Hakk’tan hayırlısı.

Yukarıdaki ve aşağıdaki umre hatıra yazılarının, bu Umrenin de bahsi geçen “iki şahsın” dışında, ne kadar güzel ve feyizli geçtiği kendi ifadelerinden açık olarak anlaşılmaktadır. Ne yazık ki, sadece bu “iki kişi” hep şikâyette idiler. O halde kendileri tekrardan bir nefis muhasebesi yapmaları, ve yaptıkları bütün yanlışlıkları ve şikâyetleri için Allah’tan (c.c.) “tevbe-i istiğfar” etmeleri, kendileri hakkında isabetli olacaktır bizden söylemesi kendileri bilirler.

Ayrıca şirketin sahiplerini de gereksiz ve haksız şikâyetlerinden, ne kadar çok üzdükleri aşağıda açık olarak görülmektedir. T.B.

Herkese selâmlar hoşça kalın Efendi Babanız.

-------------------

Yukarıda belirtilmişti tekrar hatırlatalım. T.B.

-------------------

Fa… Tü…. Mu…. Esselamu Aleykum kardeşim.

Necdet ardıç hocama mürid olmak istiyorum bilginiz varmış size yönlendirdiler mümkünmu ? F.T.

13.11.2015 09:53

Hayırlı cumalar dilerim efendim...Terzi baba necdet ardıç hocam 'ın ankarada vekili cemaat-i varmı bilgi istiyorum mümkünse... F.T.

13.11.2015 12:11

Hayırlı Cumalar Fa…. hanım kardeşim, Terzi Babamın Ankara da vekili ve evlâdı yok veya azdır. Terzi Baba gurubu kalabalık bir

Page 219: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

218

gurup değildir sınırlıdır orta halli bir guruptur. Fakir İstanbul, yurt içi ve yurt dışındaki kardeşlere yardımcı olmaktadır. Şimdilik ancak bu şekilde sizinle ilgilenebilir. Selâmlar.

Bilgilerinizi bekliyorum kardeşim çok tek istediğim terzi babanın evlâdı ya da müridi olmak... -------------------

Bu şekilde birçok ricalardan sonra kabul edilip gelmişti, ancak yukarılarda da bahsedildiği şekilde kendisine, yaklaşık üç senelik bir eğitim verdikten sonra bir yerlere de gelmişti ancak, böylece çok nezaketsiz ve gönül ehline yakışmayacak şekilde, bir helâllık bile dilemeden, ayrıca hem bizleri de suçlayarak uzaklaşıp gitti. Bizimde gene o kadar emeğimiz boşa gitti. Sağlık olsun. Kendileri bilirler yolları açık olsun. Bizim tarafımızdan bir geçmişliğimiz varsa, bizden yana hepsi helâl olsun. T.B.

-------------------

Sıla Turizm Musa Bey'in cevabı Fazıl Bulut Hayırlı günleriniz olsun babacığım

Bana göndermiş olduğunuz Ankaralı hanımlara yazılmış olan dosyayı Sıla Turizm Musa Bey'e ilettim kendisinden aşağıdaki cevap geldi.

Hürmetle sizin ve validemin ellerinden öpüyorum

oğlunuz fazıl

-------------------

Aleyküm Selam Fazıl kardeşim,

Tüm yazılanları okudum.

Umreci ve Hacı misafirlerimiz, bizlere birer emanettir. Rabbimizin misafirleridir. Onlara ne kadar ikram etsek azdır. Maalesef nefsi zaafiyetimiz sadedinde hakkınca ikram edemiyoruz. Ancak asgari manada yardımcı olmaya çalışıyoruz. Rabbimizin misafirlerine ihanet veya ihmal etmekten korkar ve Allaha sığınırız.

Yazıyı okuyunca çok üzüldüm.

Durumun Terzi Babaya aksetmesi bizleri bir kere daha üzdü.

Terzi Babanın cevap vermek durumunda kalması bizleri ikinci defa üzmüştür.

Page 220: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

219

Hem gereksiz bir şekilde Terzi Babanın üzülmesine sebep olundu, hem de şikayetlere cevap yazmak suretiyle değerli vakitleri heba edildi.

Hizmet takdim etmemiz gereken, Umre ibadeti için bizleri tercih etmekle onurlandıran Terzi Baba, bu durumları yaşamamalıydı.

Eksiklerimiz bizleri mahcup eder. Rabbim bizleri sizlere karşı mahcup etmesin.

Daha iyi bir hizmet takdim etmekle şereflendirsin.

Allaha Emanet.

Selamlar…

-------------------

Evet umrecilerimizden gelen mailler ile yolumuza devam eldim. T.B. -------------------

Antalya Ömer Kırımlı. Umre yolculuğu ve zuhuratlar.

21.04.2018-05.05.2018 Umre yolculuğu

Efendi babam öncelikle; bu umre yolculuğu ile ilahi ilmin merkezine, hakikati Muhammedîye gönlüne kısacıkta olsa girme, huzur bulma, anlamaya çalışma, tefekkür etme ve bunu mürşidimin yanında yaşamanın verdiği mutluluğu ifade etmeliyim. Rabbim nicelerini nasip eder inşallah..

21.04.2018 Cumartesi sabahı saat 07:55 den Antalya-İstanbul uçağına bineceğiz. Gecesi çok heyecanlı ve nedendir bilmem stresli ve uykusuz geçti, ve beraberinde sabah birazda olsa mide bulantısı.. Korktum aslında.. hastalıksız problemsiz bir seyahat olsun istedim, hayırlısı olur inşallah diyerek sabah namazını kılıp Kemal abiyi beklemeye başladım, birkaç gün önceden hazırlıklar tamam gibiydi, Sıla turun gönderdiği valizi bir sırt çantası ile desteklemiştim, hazırda bekliyordu. Kemal abi babası ile geldi aldılar beni.. Eşimde burukluk vardı, balkondan uzunca bakışını hatırlıyorum, oğlumu sadece uyurken öpüverdim, onları Rabbime emanet ederek kutlu yolcuğun heyecanını yaşamak istiyordum. Uçak koltuk numarası 13E.. 13 ün hakikatine 13 numaralı koltukla yolculuğa başlamak…

İstanbul da Efendi babamlar ile buluştuk ve sonrasında Medine yolculuğu başladı.. Biletler alınmış koltuk numarası 11A… Hz Muhammed (S.A.V) diyarına adını 11A verdikleri koltukta gitmek… Elhamdülillah..

Page 221: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

220

Medine havaalanına iniş ve yüzümüze çarpan sıcak hava.. kokusu Muhammedi, varlığını hissetmek, etki alanına girmek.. Elhamdülillah..

Otele yerleştik, çok yakın Efendimizin kabrine ve mescide, otel odasından sadece kalabalık bir şekilde insanların mescide girişlerini gördüm, hazırlandık mescidi ziyarete gittik akşam namazını eda ettik, heyecanlıydım Efendimizin huzuruna varmak kabrini ziyaret etmek için sabırsızlanıyordum.. Efendi babamla beraber 5 erkek bulunuyorduk, beraber hareket etmek, Efendi babamın nasihatleri, anlattıkları hoş sohbetini yerinde dinlemek büyük huzur veriyordu.. Kalabalık hem de ne kalabalık.. Bu bana daha çok bir keyif ve huzur verdi, inşallah hakikatini anlayanlarında sayıları çok olur, bu seyri sulukta bu fakirde inşallah faydalanır..

İnsanlar birbirlerini ezercesine en yakın yerden ziyareti yapmak Efendimizin namaz kıldığı yerde namaz kılmak için bir yarış halindelerdi.. Samimi gözyaşlarını Essalü vesselâm aleyke Ya Rasullallah, Ya Habiballah, Ya Nebialllah lar takip ediyor.. duygulanmamak elde mi?? Bir kapı arkasında yatan Alemlerin Sultanı.. her ne kadar bedeni orda olsa da hakikat ışığını oradan yayıyor içimize.. ısıtıyor, ruhumuzu besliyor.. misss gibi Muhammedî kokuyor.. yanında en iyi dostları Sıddıkların Sultanı, Adeletlilerin Piri de var.. insanın hiç ayrılası gelmiyor, tefekkürü orda yapmak, uyumadan yemeden o kısa vakti zenginleştirmek istiyor insan, ancak biz de hakikatini gönlümüze koyduk hasretini içimizde büyüterek pazartesi sabah namazından sonra veda ziyareti yaparak yanlarından ayrıldık.. Elhamdülillah...

Pazartesi saat 11:00 de Mekke, kutlu şehre yolculuk başlayacak, Efendi babam ihramlarımızı otelde giymemizi istedi, giydik otelden çıkış ve otobüsle yolculuğa başlayış saat 11:14.. Hz. Muhammed (S.A.V) yanından 14 ü anlamaya, yaşamaya, merkezine yolculuk...

Tekbirler zikirler ilahiler Efendi babamın arkasında canlar ile canana dolu dolu varmak.. bu yol zahiri böyle ise batini nede güzel bir yolculuk olur... Zati tecelliyi nasip eyle Allah’ım..

Yaklaşık 5 saat süren bir yolculuktan sonra Mekke ye girdik yol boyunca pencereden dışarı bakarken geçtiğimiz yolların, o dağların taşların arasından Efendimizin sahabesinin Medine hicretleri geldi zihnime, nasıl geçti deve sırtında, o sıcakta.. geçtiği yollar neresi idi, yüz göz sürmek bir tarafa o yolda gitmekti Mekke’ye isteğim.. inşallah gönül yolculuğu o yolda O (S.A.V)’nun izlerine basarak HU ‘ya ulaşmakla biter..

Mekke’de otele yerleştik, Sıla Tur görevlisi Sadık hoca, bizi akşam namazına Kâbe’ye götürmek için lobide topladı, saat 18:00 biraz geçti tavaf yapılan alana giremedik, tekbirler ile Kâbe’ye doğru yürüdük, Kral Abdülaziz kapısını yanında üst kata çıkış

Page 222: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

221

yapılan birazcık eğimli bir yokuşu heyecanlı huzurlu çıkmaya başladık, Efendi babam, Nükhet annem ve Sadık hoca ile beraber toplamda 12 kişi idik, Sadık hoca ilk defa görmenin önemini neler yapılması gerektiğini uzun uzun izah etti, zamanın uzaması beni daha bir meraklandırıyor biran önce buluşmanın arzusu kalbimi daha bir hızlı çarptırıyordu.. Kafamız önde girdik geniş bir kapıdan, yaklaşık 150-200 metre sonra bariyerler vardı, kalın duvarlar vardı yer yer.. arkasında heybetli KABE.. Sadık hoca en iyi açıdan görmemizi istedi, Efendi babam yanımda... kokusu içime daha bir işledi sanki öyle bir manyetik çekim vardı ki kafamı çevirip bakmak için sabırsızlanıyor ancak bir taraftan da korkuyordum… sonra uygun bir açı bulduk, Efendi babama bakıp bakmamayı sordum, bakabilirsin dedi, ilk bakış… yaparken bile ürperdim.. Çok heyecanlanır, yapacağım duayı kalbimin çarpmasından unutur, dilim lal olur diye korkuyordum, Efendi babamın öğretisi duayı gelene kadar tekrar edip ezberlemiştim, ilk duam o oldu..

Aslında Kâbe de olduğum sürece fark ettiğim en unutulmaz şey Kâbe’nin geniş bir etki alanı olduğu ve uzun uzun seyre dalmak istediğimde gayri ihtiyarı gözlerimin başka yerlere kaydığını fark ettim, sanki uzunca seyredemeyecektim ta ki en son güne kadar inatlaştım kendimle, ama çok garip ve anlam verememiştim bu hale.. Diğer bir konuda sanki üzerimde tonlarca ağırlık taşımışçasına yorgun bir beden vardı, Kâbe ye kavuşunca her gün yorulana kadar tavaf yapacağım, gözlerimi doyuracağım, ruhumu coşturacağım diye umut ederken, bu yorgunluk ve sanki hiçbir şey yapamazlık beni çok üzmüştü..

Umrelerimizi yaptık tavaflarımızı yaptık çok uzun bir hasret gidermeyi çok kısacık zamana sığdırmaya çalıştık.. Efendi babamın akşam namazı evveli ile yatsı namazına kadar ki zaman içerisindeki hoş ve doyumsuz sohbeti en özleyeceğim anlardan olacak.. Doyurmaya çalıştık boş ruhlarımızı, yetinemedik ama mutlu olduk şükür ettik, Elhamdülillah..

Bir sabah namazı çıkışında yolunu kaybetmiş Sinoplu Kazım amca ve Naciye teyze de, nefsin telaşesinde geçmiş 34 yılın kaybolmasının zahirisini gördüm bu fakirde.. Kaybolan bu 2 derviş 2 hak sevdalısını, emanetini açıkta, yalnız bırakmak istemedi, Hak Hakka Hak ile yardım etti İNŞALLAH, hiç kimse sahipsiz değil.. tefekkür..

Geçen her gün her dakika sanki bana yeni bir şeyler gösterdi, anlattı..

Mekkede 2. Gün saat 18:28 Akşam namazı vakti.. Haremde üst kat arka sıralarda yeşil halıların üzerinde oturup Ezan-ı Muhammedî bekliyoruz. Efendi babam ve Adem abi bir arkamda sağımda, yanımda oturan kişi Kuran-ı Kerim okuyor.. Gözüm ilişti, Necm suresi… Arkamda mürşidim Efendi babam Hacı Necdet Ardıç

Page 223: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

222

Uşşaki Hazretleri, yanımda kulağımda Necm suresi, karşımda KABE… sustum, yutkundum, şükrettim ve anladım…

Başka bir akşam namazı için 25.04.2018 saat 17:40 bekliyoruz avluda, mermer ılık, hava ılık, muhabbet güzel.. Diller farklı Arapça, Türkçe .. sağ yanımda Mısırlı Muhammet, sol yanımda Afganlı Muhammed Kebir, arkamda Kemal abi, onun yanında Pakistanlı Bülabşir. sol yanında Ulamresul, Mısırlı Muhammet yanında İman adında başka bir Mısırlı... Diller farklı ancak muhabbet, güler yüz bolca.. herkes birbirini anlıyor.. İslam, Kuran, Kabe birleştirici, bütünleştirici, kaynaştırıcı.. Elhamdülillah..

Bu kutlu yolculuk, çıktığımız bu seyri suluk halinde yaşamamız gereken her halin zahirisini görmek ve özündekini hazmetmek adına bu fakire farklı ve güçlü bir enerji verdi, en büyük kazançlarımdan biriside bu oldu..

1 mayıs 2018 günü rahatsızlandım, üşütmüştüm ve 3 gün doğru düzgün vakit namazlarına bile gidememiştim.. Kemal abi sağ olsun hep yardımcı oldu, ilaç götürmüştüm, biraz dinlenip birazda ilaçlarla beraber gelmeden önceki Cuma günü son tavaflarımı yapabilmiştim.. son Cuma namazını da yoğun bir kalabalık cemaat ile kıldıktan sonra ayrılık içimize kor gibi düşmeye başlamıştı.. İnsan içine ağlar mı, ağlıyormuş.. Kalabalık çok fazla kalabalık.. Gerçek mahşeri yaşamdan çok çok küçüğünü yaşamakta nasip oldu.. Herkes kendi nefsine dönüyor.. Samimi gözyaşları, haykırışlar, gözlerdeki parıltılar, mutluluk, hüzün hepsi bir arada.. İleri yaştaki insanların tekerlekli sandalye ile de olsa orda vazifelerini yapmak istemeleri, gözleri görmeyenlerin, bedensel özürlülerin oradaki aşkı, gayreti insanı kendine getirmez mi? Rabbimize şükür ederiz, kısacıkta olsa Efendi babam ile ilahi muhabbet kokusu almak Hakikati Muhammedî’yeyi yerinde anlamaya çalışmakta nasip oldu, Rabbim nicelerini Hak sevdalısı herkese, bu fakire de yeniden nasip etsin, gönül Kâbe’sini yaşayan dervişlerden eylesin vesselam..

Zuhuratlar;

1. Rüyamda ailemden küçük kardeşim de var sohbet için Terzi babamın evine gidiyoruz ev kalabalık hazırlık var herkes bir şeyler hazırlıyorlar bende geçip bir şeyler yapayım diyorum ama Efendi babamın elini öpüp hatırını sormamıştım henüz, Efendi babam ayağa kalkıp bana gel hadi merhabalaşalım der gibi bakıyor ben onu fark ediyorum hemen kalkıp Efendi babamın elini öpmeye başladım hem üstünü hem avuç içini öpüyorum oda bana yeteri kadar Kıbletullaha gitmedin mi diye söylüyor hem de gülüyor, sonra Nükhet annemin hatırını soruyorum, ayağı boynu sıkıntıları varmış onları soruyorum..

2. Medine 1.gün umreye gelişimi gizliyorum kimse duymasın diye..

Page 224: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

223

3. Medine 2. Gün aldığımız hurmaları Türkiye’ye gönderme ile uğraşıyorum..

4. Medine 3. Gün umreden dönmüşüm evdeyim eşim çocuğumla beraberim..

5. Rüyamda Kabe de Metaf yapılan alanda ve aralarda merdivenlerin olduğu yerlerde dolaşıyorduk, yanımda yüzlerini çok net hatırlamasam da Efendi babam, Nüket annem, Havva abla ve Kemal abi de var..

7. Rüyamda Kabe’yi geziyoruz her bir köşesini ayrı ayrı tanımaya çalışıyoruz, sakallı ve takım elbiseliyim. Fakülteden arkadaşları görüyorum beni görünce yanıma geliyorlar bana buzdolabı almışlar ya ben alacaktım diyorum hem biz büyük istiyoruz diyorum şuan ki oturduğum evin sahibi de var, ya biz de büyük aldık hediye olarak diyorlar. Namaza gidiyoruz Efendi babam önümde namaza duruyor namazı bir kız kıldırıyor zammı sureyi okurken yanlış okuyor Efendi babam namazın içinde yanlış okuyorsun diye sesleniyor, namazı kıldıran kız daha çok şaşırıyor namazı bozuyor tekrar baştan kılalım mı diyor..

8. Rüyamda Efendi babam özel bir tavaf şekli varmış bize onu yaptırıyordu. (Berat gecesi gündüzü)

9. Akşam Nükhet anne veda tavafı yapmaya gitti hasta olduğum için gidemedim gece rüyamda tavaf yaptığımı gördüm, sonraki gece yine tavaf yapmaya gidildi bu sefer gidebildim tavaf sırasında İbrahim makamını ziyaret ettik Hicr-i İsmail’de namaz kıldık gece rüyamda aynı hadiseleri yaşadığımı gördüm..

10. Rüyamda umre yaptığımı gördüm, say yapıyorduk, tam say ı bitirdik hadi gidelim dedim yanımdaki arkadaşlara tam o sırada akşam ezanı okunmaya başladı hadi akşamı da kılalım öyle çıkalım dediler yanımdakiler, namazı kılmak için saf tutuyorduk..

11. Rüyamda sanki gruplar halinde bir yerden bir yere gidiyoruz ben ve yanımda bir kişi daha var yürüdüğümüz yol tanıdık bir yol aslında sanki memleketteki babamın evinin yukarısındaki cadde, akşam karanlığı var.. sonra Kemal abinin yanına varıyoruz önce biz gelmişiz diğer ikili gruplar geride kalmış ve sonra zemzem içtiğimizi hatırlıyorum..

--------------

Gönderen Necdet Ardıç [email protected] Alıcı: Öm…. Kı…..

Hayırlı günler hayırlı Ramazanlar Ömer oğlum. Allah-u Teâlâ Hz. seninde hepimizinde umrelerini bütün eksiklikleri ile birlikte kabul eylesin ve tekrarını nasib eylesin inşeallah.

Page 225: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

224

Yazılarını okudum duygularını güzel ifade etmişsin, ben de onları dosyasına kopyaladım diğerleri de hatıralarını gönderdikten sonra 2018 umre dosyasını da hepsiyle birlikte tamamlayıp gene herkese bütün olarak göndereceğim böylece herkes birbirinin duygularından faydalanmış olacaktır.

Zuhuratlarında güzel yolunda yaşadıklarını gösteriyor.

Bizleri görmen güzel adamın öldürülmesi güzel oraların hatıraları ile oralarda gezmek güzel. Göğüs ameliyatı olmak güzeldir diğerleri de güzeldir. Elinden geldiği kadar dersine devam edersin.

Dünya ahret işlerin kolay gelsin eşine de sana da Kemale de selâmlar Nüket Anneninde selâmları vardır, hoşça kal Efendi Baban.

-------------------

Umre Hatıraları kemal ustun

Sevgili Efendi Babacığım;

Umre hatıralarımı yazdım ekteki dosya ile gönderiyorum.

Eksik veya hatalı ifadelerim oldu ise affınıza sığınarak onları düzeltmenizi istiyorum.

Nüket annemin ve sizin ellerinizden hürmetle öperim.

Oğlunuz Kemal

--------------

Necdet Ardıç <[email protected]>

Hayırlı günler Kemal oğlum sağ olasın gönderdiğin dosyayı indirdim güzel olmuş ellerine sağlık, kendi dosyasına aktardım. Vakit buldukça Umre dosyasını tamamlayıp bitmiş hali ile hepinize gönderceğim inşeallah.

Zuhuratlarında güzel yolunda Cenâb-ı Hakk daha nicelerini nasib eylesin inşeallah.

Herkese selâmlar hoşça kal Efendi Baban.

--------------

2018 Umre Hatıraları kemal ustun

Efendi Babamın gittiğimiz yerlerle ilgili ayrıntılı not tuttuğunu bildiğim için tekrar olmasın diye umremizde Efendi Babamın anlattığı konuları öğrenebildiğim kadarıyla yazmaya çalışacağım.

Page 226: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

225

Kalem suresi: Mescidi Nebevi de kıldığımız bir namazda Kalem Suresi okunmuştu. Surenin başındaki ayetleri otele döndüğümüzde Efendi Babama sordum. Sure şu şekilde başlıyordu “Nûn vel kalemi ve mâ yesturûn(yesturûne)” mealen “Nûn. Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun!”

Efendi Babam şöyle izah etti: Nun harfi “ن“ bir mürekkep hokkasına benziyor. Mürekkep hokkası eğilse, ters çevrilse bile içindeki mürekkep dökülmez. Ancak içinden kalem ile mürekkep alınır ve yazı yazılır. Ayrıca “ن“ insan-ı kamilin rumuzudur.

Bu izah benim için çok müthiş tefekkür ufukları açan bir izah oldu, şöyle ki nun harfi “ن“ amaiyete benziyor. İçinde her şeyi yazacak mürekkep mevcut ve bir suret ile kayıtlı değil. Burası gizli hazineye benziyor.

Kalem ise ahadiyet mertebesi gibi, şekil olarak da kalem elif harfine benziyor. Amaiyetten tecelli olduğunda ahadiyet mertebesine oluyor. Buradan da vahidiyet mertebesi ve sırası ile diğer mertebelere tecelli ederek mülk alemine kadar geliyor ve burada gördüğümüz suretler şeklinde zuhur etmiş oluyor.

Satır satır yazdıklarına and olsun: Hokka içinde bulunan mürekkepte her şeyi yazacak imkan mevcut fakat okunamıyor, kalem ile kağıt üzerine yazılmaya başlandığında artık okunabiliyor ve manalar ortaya çıkıyor. Yazıdaki mürekkep özü itibariyle hokkadaki mürekkep ile aynı fakat yazıldıktan sonra kayda girmiş oluyor, elif ayrı mim ayrı görünüyor özü aynı olsa da.

Beyit: Hep kitabı haktır eşya sandığın

Ol okur kim seyri evtan eylemiş.

Niyazi Mısri

Burada Efendi babamın işaret ettiği diğer husus “ن“ harfinin aynı zamanda insan-ı kamilin rumuzu olduğudur. İnsan-ı kamilin kaynağının amaiyet olduğunu, bir batında doğan ikiz kardeş olan insan ve Kuran’ın insan-ı kamilde buluştuklarını hatırlatıp bunun daha derin tefekkürünü de sizlere bırakıyorum. Bu konularda 13 ve Hakikati İlahiye kitabında daha geniş izahlar mevcuttur.

23 Nisan pazartesi günü ihramlarımızı giyip Umreye niyetlenerek Mekke’ye doğru yola çıktık. Mekke’de otelimize yerleştikten sonra Umremizi tamamlamak için Sadık Hoca ile birlikte Kabe’ye doğru yola çıktık. Kâbe’yi ilk defa göreceğimiz için heyecanlı idik. Yapacağımız duayı unutmamak için tekrar ediyordum. Kabe’ye iyice yaklaşıncaya kadar bakmadık uygun bir yerde bakabilirsiniz dendi. Bende başımı kaldırıp Kabe’yi seyrettim. Dualarımızı tamamlayıp bir süre daha Kabe’yi seyrettikten sonra tavaf için metaf alanına indik. Tavaf sırasında Nüket annem

Page 227: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

226

rahatsızlandı Efendi Babam onu otele götürdü bizim ise tavafa devam etmemizi söyledi. Durum böyle olunca biz tavafımıza ve Say’ı mıza devam ettik umremizi tamamladık fakat aklımız Nüket annemle Efendibabamda kaldı. Otele dönünce Havva abla görmeye gitti bize de iyiler dinleniyorlar diye haber verince rahatladık.

29/04/2018 Saat 4 te lobide buluşup sabah namazına gittik.

Namazda 1. Rekatta imam Ahzab suresi 56. Ayetini okudu. “İnnallâhe ve melâiketehu yusallûne alân nebiyyi, yâ eyyuhâllezîne âmenû sallû aleyhi ve sellimû teslîmâ(teslîmen).” Mealen “Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selâm edin.” Namazdan sonra Efendi Babam salatın manasını bize sordu. Sonra şöyle izah etti “salât sahibinin zatıyla zuhur ettiği yerdir.”

2. Rekatta da Ahzab suresi 72. Ayet geçmişti “İnnâ aradnâl emânete alâs semâvâti vel ardı vel cibâli fe ebeyne en yahmilnehâ ve eşfakne minhâ ve hamelehâl insânu, innehu kâne zalûmen cehûlâ(cehûlen).” Mealen “Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, (sorumluluğundan) korktular. Onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim, çok cahildir.” Emanetin ne olduğu, Zalim ve cahilin ne manaya geldiğini, bu ayetlerin zahiri ve batıni manaları ile ilgili konuştuk. Emanetin zat-i tecelli olduğunu, zalim ve cahilinde nefs-i ne zalim ve cahil olan insan-ı kamil olduğunu Efendi Babam bize izah etti. Bu ayetin ayrıntılı tefsiri 13 ve Hakikati ilahiye kitabının 69. sayfasında mevcuttur. Dileyen oraya bakabilir.

Efendi babam 1. Rekatin risalet ve 2. Rekatin abdiyyet hakikatlerini anlatan müthiş bir manalar bütünü olduğunu söyledi.

Hatıra: Aynı günün akşamında 3. Umremizi yapmıştık. Ben dersimi daha yapmamıştım. Kabe’nin kapısını görebildiğim bir yere oturdum. Bir taraftan dersimi yapıyor bir taraftan Kabe’yi seyrediyordum. Üzerimde ihram vardı. Bir ara sırtıma bir şey düştüğünü hissettim yukarı baktığımda bir güvercin geziyordu. Hediyesini sırtıma bırakmış . Dersimi tamamlayıp otele döndüm.

1 Mayıs 2018 tarihinde Kevser suresi ile ilgili Efendi Babam şöyle bir izah yaptı: Fesalli: fiziki manada namaz kıl, li rabbike: rabbın için namaz kıl manalarına geliyor. Biz kendimizde mecvut olan esma-i ilahiyeyi nefsi manada kullanıyoruz. Bu durum esma-i ilahiyeye karşı haksızlık olmuş oluyor. Yavaş yavaş esma-i nefsiyeyi esma-i ilahiyeye tebdil etmemiz gerekiyor. Rabbin için namaz kıl demesi esma-i ilahiyeyi yeniden faaliyete geçirmek için onları eğit. “Fesalli li rabbike’nin” nefsani esmalarını esma-i ilahiye ye çevirmek için namaz kıl demek olduğunu söyledi.

Kafirun suresi ile ilgili yaptığımız sohbette ise “kafir” in örten manasında olduğunu bunun da iki türlü olabildiğini, birincisinin ilk

Page 228: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

227

anlaşılan manada hakkı örten olduğu, ikincisinde ise “küfrü hakkın kendini hak ile örtmüş” olduğunu söyledi. Sureyi ikinci mana ile okuyup tefekkür ettiğimizde bambaşka manaların çıktığını görüp hayrette kaldık.

Hatıra: Mekke de olduğumuz günlerde Kabe ye namaz kılmaya gittiğimizde hep aynı yerde yer bularak namazımızı eda edip sohbet ediyorduk. Bir gün Ömer bizden önce gitmişti. Biz arkadan gittik ve Ömer ile gene aynı yerde karşılaştık. Ben içimden Allahallah hep de gelip buraya oturuyoruz diye düşünmüştüm. Daha sonra namaza durduk. Namazda önüme bakıyordum. Niye önüme bakıyorum ki Kabe’ye gelmişiz Kabe’yi seyrederek namaz kılmak lazım diye düşündüm kafamı kaldırıp Kabe’nin bulunduğu tarafa baktım. Kabe bir sutunun arkasında kalıyordu. Fakat sutunun üstündeki yazı dikkatimi çekti. “35A” yazıyordu. Bunu okuyunca tüylerim diken diken oldu. Şöyle ki 35’i tersten okuyunca 53 oluyor. A ise elif. Kabe bu sutunun arkasında yani batınında gibiydi zahirde gördüğümüzde 35A numaralı sutun. Sanki zahiren Efendibabam olarak gördüğümüz zuhurun batınını bize haber verip, dikkatimizi çekiyor gibiydi. Mekke de bulunduğumuz süre içerisinde ne zaman Kabe’ye gitsek kendimize hep orada yer bulabildik. Şükründen aciziz.

Page 229: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

228

Resim: Karşısında namaz kılıp altından zemzem içtiğimiz 35A numaralı sutun

Zuhuratlar:

25/04/2018

Arabamın tekerleri eskimiş onları yeni tekerler ile değiştirmişler. Yeni tekerler eskilerinden daha büyük yeni bir modelmiş. Çok güzeller fakat pahalılar, 4 bin lira fiyatları varmış. Tekerler çok hoşuma gidiyor fakat pahalı olduğunu düşünüyorum pazarlık ederek 3500 liraya almak istiyorum.

Bu zuhuratın yorumu yukarıda yapılmış idi, yeri gelmişken buraya da ilâve edelim.

---------

Kemal bu zuhuratını anlatyor iken benim tam önümde diz üstü oturan kişinin arkadan görünüşüne bakarak gözlerim ayaklarına takıldı, baktımki iki ayağı da (4) parmaklı hayret edilecek bir şey idi. Kemalin zuhuratıda dörtle ilgili idi.

Kemalin zuhuratının diğer yönü ise (4) tekerleğinin değişmesi, (4) mertebenin, “şeriat, tarikat, hakikat, marifet” mertebelerinin yeni irfani anlayış ile değişmesidir. (3500) ün tersi ise (53) tür ki sağlıklı bir yolculuk için, tekerlekleri bu sistemle almak ve değiştirmek mümkündür.

---------

28/04/2018

Sabaha karşı babamla birlikte rıhtımda deniz kenarındaymışız. Babam ben serinlemek istiyorum diyor. Elbiselerini çıkarıp üryan olarak denize atlıyor. Yüzüp sahilden çıkıyor. Bunu gören bir adam da babama kızmak için (niye böyle üryan denize giriyorsun diye) ona doğru koşuyor.

04/05/2018

Bir ormanın içindeyim. Hava soğuk ve karlı. Ormanda yarı donmuş bir nehrin içinde askerler var. Bellerine kadar nehre girmişler. Bu askerler nöbet tutuyorlarmış ve zor şartlar altında bile samimiyetle görevlerine devam ediyorlarmış bu yüzden Allah onları sonraki gelenlere ibret olmaları için o halleri ile tutmuş. Bu askerler hiç yaşlanmıyorlarmış ve hiç hasta olmuyorlarmış. O günkü gibi nöbetlerine devam ediyorlarmış.

Umreden döndüğümde gördüğüm zuhuratı da eklemek istiyorum:

Sabah uyanıyorum ve yatak odasından çıkıyorum. Evde bir kalabalık var. Aile dostumuz olan Etem ve Ali umreye gideceklermiş. Uçağa Antalya’dan binecekleri için tanıdıklar onları

Page 230: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

229

uğurlamaya bizim eve gelmişler. Bana bir kişilik daha kontenjan açılmış istersen sende bizimle umreye gel diyorlar. Bende sağolun, ben umreden yeni geldim, Allah sizin yolunuzu açık etsin diyorum.

-------------------

2018 Umre Notları

harun nezih turkcu

Efendi babam,

Dün sizleri gördük, daha iyi olduk. İftar gerçekten çok güzel ve latifti. Devamında sizlerle vakit geçirmek çok hoş oldu. Önceden telefonda bahsettiğiniz, sohbet esnasında da dile getirdiğiniz umre notlarının hazırlanması bahsi nedeniyle, bende naçizane umre gözlemlerimi yazdım. Aşağıdadır.

2018 Umre Seyahati notları.

Umremizin olup olmayacağı bir belirsizlik ile başladı. Belirsizlik umreye katılacak kişi sayısının yeterli olup olmaması ile ilgiliydi. Umrenin olmasına takriben bir ay kala kesinleşti. Umrenin ve umre seyahati süresince Efendi babam ve Nüket annem ile beraber vaktimizi değerlendirecek olmanın ciddi olarak zihnimi ferahlığa ulaştıracağını inanıyordum. İşlerim bu sene epey yoğundu. Rapor teslim tarihleri üst üste geliyordu. Ancak bereket ki umrenin olacağı 23 nisan haftası çok çok az bir iş kalmıştı. İşlerin üst üste gelmesi zihnimi epey yormuştu, ve bu umre ciddi bir fırsattı. Hakikaten de bu seyahatte ciddi bir rahatlama oldu.

Umre listemizde bulunanlar, Tekirdağ'dan Efendi babam ve Nüket Annem; İstanbul'dan üç kişi, Ankara'dan üç kişi, Antalya'dan iki kişi, ve Fransa'dan iki kişi idi. Bu kişiler arasında bir ilişki olduğunu düşündüm. Bu düşünceye sebep olan şu idi. Annem Antalya'lı idi, ve ömrümün bir kısmını Antalya'da geçirmiştim. Üniversite tahsilini Ankara'da geçirmiştim. Fransa'dan gelenler Konyalı idi. Konya benim en çok sevdiğim şehirlerden biriydi. Emekli olduğumda yaşamayı düşündüğüm bir şehirdi. İstanbul'da yine senelerce iş sebebi ile yaşamış idim. Ve şu an yine İstanbul'a yakın olan Gebze'de yaşıyordum. Askerliğimi ise Tekirdağ'da yapmıştım. Özetle her birinin geldiği memleketle bir yaşantım olmuştu. Bu zahiri bağlar, belki başka bağları ifade ediyor. Ancak çözümlemesi zor.

21 nisan cumartesi sabahı Medine uçağına binmek üzere İstanbul Atatürk Havalimanında buluştuk. 12 kişi idik. Ancak Ankara'dan gelen bir bayan teknik bir sebepten dolayı uçağa binemedi. Böylece 11 kişi ile yolculuğumuz başladı. Güzel bir uçak seyahati sonunda Medine'ye ulaştık. Oda arkadaşlarım Antalya'dan gelen Kemal abi ve Ömer idi. Odamızın kapısında engelli sembolü

Page 231: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

230

vardı. Engelliler için yapılmış bir oda idi. Otelde, Türkiye'den gelen engelli kimselerden oluşan bir grup vardı. Otelin restoranı olsun, başka yerler olsun, bu kimseleri çokça gördüm. Hem oda kapısında yazan "engel sembolü" hemde bu "engelli vatandaşlarımız" bana şunu çağrıştırdı: Bu umre inşeallah bünyemdeki engelleri kaldıracak.

22 nisan pazar günü "gezi yerlerini" ziyaret ettikten sonra ikindi de hurma almak için hep beraber çok güzel bir bahçeye gittik. Çay içtik ve taze hurma yedik. Devamında hurmalar alındı. Akşam ise yatsı namazına müteakip, Hatice abla ile Suzan ablalarda sohbet oldu. Sohbet konusu ardıç ağacının hurma ağacı ile benzerliği ve "Fevellü vecheke şatratel mescidil haram" ayet i kerimesinin iniş yeri ile ilgili rivayetlerin incelenmesi idi. Çok güzel bir sohbet oldu.

23 nisan pazartesi günü ihramlarımızı giydik ve Mekke seyahatimiz başladı. Son derece güzel bir yolculuktan sonra hedefe ulaştık. Otele bavullarımızı yerleştirdikten sonra rehber eşliğinde umreye başladık. Ancak umrenin tavaf kısmında Nüket annemiz fenalaştı ve Terzibabam ile ayrılmak zorunda kaldı. Umreye siz devam edin dediler, ve birinci umremizi tamamladık. Daha sonra öğrendik ki Efendi babamlar metaf alanı daha sakin olunca gecenin ilerleyen zamanında umrelerini tamamlamışlar. Çok şükür ki Nüket annemin rahatsızlığı yorgunluğa bağlı bir rahatsızlık imiş.

24 nisan günü Mekke'de ki ziyaret yerlerini gezdik. Rehber Sadık bey başımızda idi. Arada espriler yapıyordu. Arafattan, Şeytan taşlamaya kadar bir çok yere götürdü. Bu haller içinde çok keyifli bir gezi oldu.

Vakit namazlarına Terzibaba ile grup halinde gidiyor idik. Yolda aklıma takılanları soruyordum. Kendisinin zarif, derin, çok yönlü cevapları harika ötesi densem abartı olmaz. Bu sözcükler "Cevamül Kelim" halinden veya onun bir şubesinden kaynaklanıyor düşüncesini bende uyandırdı. Bu hal açık bir ikram ı ilahi idi.

25 nisan çarşamba akşamı Nüket annem ve Terzibabam ile ikinci umremizi yaptık. Bu sefer hazırlıklı idik. Otelden Nüket annem için tekerlekli sandalyeyi Kemal abi almış idi. Hep beraber umremizi yaptık, son derece latif ve hoş bir umre idi. Nüket annem tekerlekli sandalyeyi "say" esnasında ihvandan iki bayan ablamız ile paylaştı. Validemin bu inceliği dikkate şayan bir hal idi.

26 nisan perşembe gecesi üçüncü umremizi yaptık. Sadık bey belli bir yere kadar bize iştirak etti. Perşembeyi cumaya bağlayan bir akşam olması nedeniyle çok kalabalık olması beklenmesine rağmen çok kolay, güzel bir umre oldu.

27 nisan cuma günü Terzibabam başımızda cuma namazı için Kabe'ye gittik. Önce Kabe'de devam eden inşaat alanları ve yeni yapılan yerleri gezdik. Devamında cuma namazını hep beraber

Page 232: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

231

kıldık. Cuma akşamı yemekten sonra Terzibabam, Nüket annem ile beraber İnsan ı Kamil namazını eda ettik. Sonrasında hep beraber tavaf ettik, benim içinde veda tavafı olmuş idi.

28 nisan cumartesi günü Adem abi, Hatice abla, Suzan abla ve benim için dönüş günü idi. Kahvaltıdan sonra Efendi babam ve annem ile vedalaştıktan sonra otelden ayrıldık. Gayet güzel bir yolculuk oldu. Evimize sağlıkla, hoşluk ile varmış olduk.

Efendi babam her şey için çok teşekkür ederim. Verdiğiniz destek için çok teşekkür ederim.

Annemin ve Sizin ellerinizden öpüyorum.

Sağlıcakla kalın.

-------------------

Hayırlı geceler Harun oğlum. Cenâb-ı Hakk hepimizin umrelerini kabul eylesin feyzini bereketlendirsin inşeallah.

Yazılarını okudum güzel olmuş ellerine sağlık dosyasına kopyalayıp aktardım hepsi bitince (2018 umre dosyasını hepinize göndereceğim.

Dünya ahret işlerin kolay gelsin herkese selâmlar hoşça kal Efendi Baban.

-------------------

Umre anılarım (5-Haziran-2018)

Emelsen Sengel

Selamün Aleyküm Efendi Babam,

Ümre dosyamı ekte gönderiyorum.

Muhabbet ve hürmetlerimle sizin ve Nüket annemin ellerinden öperim.

Hayırlı günler,

Saygılarımla,

Hatice Emrem

Ek alanı

-------------------

Necdet Ardıç [email protected] (5-Haziran-2018)

Aleyküm selâm Hatica kızımız. Mail-ini aldım içindeki dosyanı indirdim okudum yerine aktardım çok güzel olmuş hislerini ve yaşantılarını güzel anlatmışsın ellerine gönlüne sağlık.

Page 233: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

232

Cümlenin birine küçük bir ilâve yeptım aşağıdadır. sen nezaketin-den onların hallerinden hiç bahsetmemişsin. Umre dosyasının tamamı bitince hepinize göndereceğim, orada kimin ne yaptığı ve yapmadığı görülecektir.

Erol oğlumuza sana selâmlar Nüket Annenin de selâmları vardır hoşça kalın Efendi Babanız.

-------------------

Bismillahirrahmanirrahim

Sıla Turizm 127.Tur 21.04.2018 – 28.04.2018 Terzi Baba Grubu

21 Nisan 2018 Türk Hava Yolları Medinah 11:45 uçağı Group A 49 J

ALRAWDA ROYAL INN Otel oda No:1121 Medine-i Munavvere ye 100 metre

Rehberimiz Zeki Erol hoca

İstanbuldan Medineye Türk Hava Yollarının güzel bir yolculuğu

ile Medineye geldik.

Havaalanından SılaTurun 2 arabası ile otelimize geldik. Çift kişilik oda kalmaması hasebiyle kral dairesine 2 adet ikişer kişinin yani 4 kişinin aynı yerde kalıp kalamayacağımızı sordular. Kabul ettik. 2 adet oda, 2 banyo, 1 salon ve çamaşır ütü odası olan bir daire rahatlığında otel odasıydı. Dairelerimizden salondan Medineyi Münevvere-i görebiliyorduk. Odalarımıza yerleştikten sonra Nüket annem ve hepimiz namaza gittik.

Otelimize giriş ve mescidi nebeviye gidiş 17 nolu kapıdan yaptık. İlk namazımız dışarıda açık havada oldu. Daha sonra akşam yemeği, yatsı namazından sonra ravza-ı mutahharaya girmek için Nüket annem, havva, suzan, tülin, fatma ve ben Türkiye bölümünde içeriye girme sıramızın gelmesini bekledik. Suudlu kadın polislerin “ Türki otur, otur lütfen, türki lütfen otur” demeleri çok hoşuma gitti. Sadece sesini duyurmak için seslerini yükseltiyorlardı. Bir bağırma kızma belirtisi yoktu. Sıranın bize gelmesini beklemeye başladık. Otururken bastonlu bir teyze, bastonunu kaldırmış öne doğru ilerliyordu.

Aman bastonuna dikkat et dendi. Cevap “ ben düşmeyeyim yeter” oldu. Sıra bize gelince birbirimizi tutarak yürümeye başladık. Ankaralı kardeşlere bir şey oldu bizden koptu. Geriye bakacak, bekleyecek durum söz konusu değildi. Biz 4 kişi yeşil halıya doğru ilerledik. Çok kalabalık ve çok izdeham vardı. Her

Page 234: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

233

tarafımız insanlarla kaplıydı. İlerlemeye, birbirimizden ayrılmamaya ve Nüket annemizi korumaya çalışıyorduk. Öyle bir an geldiki mecalim kalmadı, bıraktım kendimi nereye götürüyorlarsa oraya sürüklendim.

Sonra baktım yeşil halıdayız. 2 rekat namazımızı kılacağız secde yerine bile müdehale ediliyor. O hal ve durum karşısında rukuya varmadan secdeye varmışım. Hemen kalkıp tekrar niyet edip namaza durdum. Bitirdikten sonra herkes sırayla namazını kıldı. İkinci kez 2 rekat namazlarımızı kıldık. Peygamberimizin, Hz. Ebubekir in, Hz. Ömer in kabirlerini gördük. Çıkmak için bir o kadar daha performans sergiledik. Yeşil halıdaki o izdihamın, sadece kendini düşünme hali, kendimi kurtarayım diğerleri umurumda değil ne yaparlarsa yapsın hali, mahşer gününün, kıyamet gününün küçük bir provası gibiydi.

Burada batını hayatı gözlemliyorduk. Odamıza geldiğimde vücudumda morlukların olduğunu gözlemledim. Burada hayat tam tersine dönmüştü, batını yaşamaya başlamıştık. Zahiri dünya geldiğimiz yerde kalmıştı. Herkes ibadeti için, ahireti için koşturuyordu.

Sıla tur rehberimizden bayan rehber istedik. Ertesi gün saat 11 de rehberimizin eşi Ayse’nin bize eşlik edeceğini söylediler. Saat 7:30 otel lobisinde buluşup Medine dış ziyaretlerin yapılacağını, 2 saat süreceğini belirttiler.

22 Nisan 2018 Pazar

Sabah namazı için (4.33) medine-i münevvereye gittik. Bu ve bundan sonraki tüm namazlarımızı medine-i münevverenin içinde 25. kapıdan girerek kıldık. Sabah kahvaltısından sonra gezimize çıktık. Uhud savaşını olduğu yere gittik. Savaşın olduğu yer ziyaretçilerin çokluğundan dolayı basıla basıla yükseklikte azalma olmuş. Savaşı ve yaşananları Zeki Erol bey tarafından dinledik. Hz. Hamzanın mezarını gördük. Hendek savaşını anlattı. 7 mescidi ziyaret ettik. Kıbleteyn camiine gittik. İki kıbleli camii. Kıble, peygamberimiz namaz esnasında gelen vahiy ile kıblesini mescidi aksa dan kabeye dönmesi. Küba mescidi. Peygamberimizin bizzat insaatında çalıştığı Küba camiini gördük. Orada 2 rekat namaz kılmak ümre yerine geçermiş.

Namazımızı rabbimizin izniyle kıldık çok şükür. Osmanlının yaptığı tren istasyonunu ve peygamberimiz sesinden rahatsız olmasın diye tren raylarının üstüne keçe döşenmesi anlatıldı. 11 de kadın rehperimizin gelmesi ile öğlen namazı için ben, suzan, havva ve rehper 4 kişi medine-i münevvere gittik. Namazdan sonra ravzaya girmek için diğer milletlerin olduğu bölüme, kapının açılacağı en ön yere geçtik ama ayaktayız oturacak yer yok. Polis

Page 235: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

234

otur diyor. Benim Türk olduğumu anladı türki o taraf diyor. Ben de çarşaflı rehperimizi göstererek birlikte olduğumuzu söyleyerek ve işaret ederek söyledim.

Tamam otur dedi eliyle. Ancak çömelebildim. Solumdaki söylenmeye başladı ayağını uzatmış, rahatsızlığını söylüyor. Güler yüzlü, iyi davranmayla gönlünü aldım. İyi olduk. Ayşe “bakın 4 kişiyiz. Gençsiniz. Kapı acılınca koşturacağız.” Dedi. Kapı açıldı. Biz başladık koşturmaya. Yoruldum. Hızlı yürümeye devam ettim. Önden 3. Sırada kendimize yer bulduk. Sırayla namazımızı kıldık. 3 adet 2 rekat. Peygamberimizin hz. Ebubekir in hz. Ömer in yattıkları yerin resimlerini çektik. Bir resim karesi var ki, peygamberimiz, yeşil halı ve ben. Muhteşemdi, çok güzeldi.

Burada diğer milletlerle yeşil halıya girdiğimiz insanlar, namaz kılarken saygılıydılar, birbirlerine daha saygılı davranıyorlardı. Müsaade ediyorlar, gergin değiller, beklemesini biliyorlardı. Oradan sonra dışarıya çıkıp yeşil kubbeyi gördük. Cennetül bakiye gittik. Duvara çıkıp oranın resmini çektik. Çok güzel rehperin ayrıcalığını yaşayarak, güzel bir ravza-ı mutahhara ve medine-i münevvere ziyaretimiz oldu. Otelimize gittik. Biraz dinlendikten sonra Zeki Erol bey hepimizi hurma bahçesine götürdü. Adı Vadi Rüya hurma bahçesi. Ne kadar anlamlı. 2 masa birleşti. Zahir batın. Masaların tam birleşme yerinde Efendi Babamız oturdu. Marifet makamında. Şeriatla marifetin birleştiği yer. Ve 11 kişi idik. Hurma, zeytin, incir ve nar’ın zahir de ve batındaki mana-ı hakikatlerinin sohbeti oldu. Hurmanın nasıl meyva verdiği ve nasıl öldüğünün hikayesinide hurma bahçesi sahibinden dinledik. Zahir batın meyvelerin hayatlarımızdaki hakikatleri çok anlamlı idi. Hurmalarımızı da alarak otelimize geri döndük.

Ezan okundu. Biz suzan ablayla odadayız. Nasıl dışarı çıktık. Nasıl Mescidi Nebeviye girip en öne gidip yer bulduk sanki uçtuk. Ayşenin bizi yeşil halıya gitmek için götürdüğü o kapının bulunduğu yerdeyiz. Namazımızı kıldık. Namaza durunca hep çocuk ağlamasi var. Ama hiç durmadan. Bunu teffekkür ettiğimde nefsin ağlaması olarak düşündüm. Efendi Babama sorduğumda Hz. İsmailin ağlaması olduğunu söyledi ve hakikatini anlattı. Kabenin kapısının kilidinin de zamanın kralının çocuklara yasak edilmesinden sonra açılmadığını serbest bırakıldıktan sonra kapının kilidinin açıldığını anlattı. Herşeyin mana-ı hakikatleri harika. Bu konuşmadan sonra namaz vaktinde mescid-i nebeviye gittiğimizde kendimizi mesidin çok farklı bir yerinde, çocukların olduğu bölümde bulduk.

Onlarla namaz kıldık. Her şey, ne düşünsek oluyor. Gerçekleşiyordu. Düşüncelerimize bile dikkat etmek gerekiyordu. Dualar kısa zamanda fiile dönüyordu. Ahiretimizi yaşıyor gibiydik.

Otel, hep birlikte yemek, Nüket annemizin bizi koruyup kollaması, annelik yapması, Efendi babamızın zahirdeki canlı batın

Page 236: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

235

rehperliği ile, diğer kardeşlerin kardeşlik eşliği ile ümre programımızın 2. Gecesi çok güzel bir şekilde devam etti.

Nüket anneme hastalığı için ziyarete gittiğimizde onda anne sıcaklığını ve anne kucağını hissettim. Yatsı namazından sonra kahve davetimize Efendi babam, Nüket annem ve tüm kardeşler bize geldiler. Tabii ki kahve bahane sohbet şahane. Odamızın salonunda bol feyzli, bir akşam geçirdik. Sohbet esnasında Ankaralı kardeşlerden küçük olan rahatsızlandığından odasına çekildi. Güzel, bereketli bir günümüz daha bitmişti. Allah onlardan razı olsun.

Ertesi gün 23 Nisan 2018 Pazartesi

Teheccüd namazı, 20 rekat muhammediyet namazı, sabah namazının ardından çok sevdiğim çarşaflı kadın polislerden, çıktığım kapıdaki polise selam verip allahaısmarladık dedim. O da “türki” evet dedim. Bana bir sarıldı. Ben de ona zaten sarılmak istiyordum. Birbirimize sarıldık. Çarşaf bir insana bu kadar mı yakışır. Bütün kadın polislere hayran kaldım. Mekke yede gidince Nüket annemin eşarpcısından hatıra olarak peçe aldım. Kahvaltının ardından mekke yolculuğumuz başladı. İhrama girerek büyük yolcu otobüsü ile 11 kişi üzerinde ALAHLIAH, içeride 06 G 1312 yazıları olan otobüs ile mekke yolculuğumuz başladı. Mikad alanında durup namazımızı kılıp niyet ederek ihrama girdik Efendi Babamızın önderliğinde telbiye, tekbir, ilahiler, açıklamalar eşliğinde huşu içinde mekkeye geldik. Otelimize geldik.

Makarem Otel

Kabeye uzaklığı 350 metre

Oda no: 632

Sıla turizm rehperi Sadık hoca tarafından karşılandık. Odalarımıza yerleştirildik. İnternet şifrelerimiz verildi. Herkese, adına düzenlenmiş programları verildi. Bavullarımızı odaya bıraktıktan sonra lobide bulusup kabeye doğru hareket ettik. İstanbulda başlayan medinede devam eden tarif edilemeyen koku kabe yolunda buram buram devam etti. Kabeye girince 1. Katta başımız önümüzde en önde ilk defa gelenler olmak üzere kabeyi ilk gördüğümüzde edeceğimiz duayı tekrarlayarak, başımızı kaldırdık. Çok şükür unutmadan yüksek sesle söyleyerek suzan ablada tekrarlayarak duamızı yaptık.

Çok mutlu olduk. Kabe katına indik. Tavaf niyetimizi yaptık. Sadık hocanın eşliğinde duaları tekrarlayarak 2 şaft yaptıktan sonra Nüket annemiz fenalaştı. Efendi babam Nüket annemi otele götürdü. Bizler tavafa devam ettik. Yanımda bir bayanda bize eşlik ediyordu. Ona yanındaki grubu gösterip onlarla mı diye sorduğumda eliyle hayır dedi. O zaman elinden tuttum. Birlikte bizim grupla tavaf yapmaya başladık. Kendimin türki olduğumu,

Page 237: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

236

kendisinin nereli olduğunu sorduğumda ırak lı olduğunu öğrendiğim kadın 6. Şaftı birlikte el ele yaptıktan sonra bana sarıldı. Teşekkür etti. Benim almak istediğim kendisine ait tesbihin aynısını bana verdi. Çok şaşırdım. Bende sarıldım. Teşekkür ettim. Güzel olarak anılarımda yer aldı. O tesbihi mekkede çok aramamıza rağmen hiç bulamadık. Ama ıraklı kadının eliyle gönderildi. ilki Efendi babamdan gelmişti.

Sonra tavafımızı bitirdik. Namazımızı kıldık. Safa merve için 2. Kata çıktık. Niyetimizi yaptık. Say ımıza başladık. Bitirdikten sonra otele gittik. Nüket annemizi ziyaret ettik. Efendi babam iyi olduğunu 1 veya 2 de (tam hatırlayamadım) ümrelerini tamamlamaya gideceklerini söyledi. Odamıza gitmeden havva saçımızı kesip ihramdan çıktık.

Ertesi sabah 24 Nisan 2018 Salı

Namaza hareme gittik. Tavaf yapacak vakit olmadığından hacer-ül esved taşına dokunmak istedik. “haci, tarik, lütfen “ diyerek sakin olarak ilerleyip hacerül esvedin olduğu yere elimizi değdirdik. Yoğunluk vardı ama ravzada talimli olduğumuz için bana zor gelmedi. Sonra namazımızı kılıp 13:30 mekke-i mükerreme ziyaretlerine gittik. Sevr ve Cebeli Nur dağına Suud hükümeti tarafından 2-3 gün önce yasak geldiği için arabadan gördük ve Sadık hocadan arabada bilgileri dinledik. Müzdelifiye, Hz. İbrahim ve Hz. İsmail’in kurban olayının geçtiği yeri, Osmanlının hacılara su için yaptırdığı su bendlerini, hacıların yürüdüğü yolu, sonrada arafatta indik. Ön bilgi aktarıldıktan sonra Arafata çıktık. Her milletin kaldıkları yerleri belirten direkleri ve renkleri gördük. Oradan şeytan taşlama yerini gören yerde indik. Şeytan taşlamak için taşları gördük. Küçük, orta, büyük şeytan yerleri gösterdiler. Cennet-ül mualla, önemli camiileri arabada göstererek anlatarak otelimize geri döndük.

O gün nafile tavaf ve namazlarımızla günümüzü tamamladık. Dikkatimizi, Kabe katında Kabenin kapısına doğru yüzünü vermiş, orada bulunan sandalyeye oturmus bir bey, ayağını diğer ayağının üzerinine 4 şeklinde atmış, kollarını birbirine dolamış kabeyi seyrediyor. Görüntü itibariyle bir edeb göremedik. Diğer yorumlar allahu alem.

25 Nisan 2018 Çarşamba

Haremde öğlen namazından sonra Efendi Babam ve Nüket annemle suzan abla ve ben harun kardeşle alışverişe gittik. İnci dükkanında tam ortasında kocaman açık istiridye kabuğu vardı. Hepimiz orada resim çekildik. Rabbim onun hakikatini nasip etsin inşeallah. Allah razı olsun Nüket annem ve Efendi Babam öğlen ikindi namazı arasında bizi önemli alışveriş yerlerine, tanıdık yerlere götürdüler. Onlarla birlikte olmak, paylaşmak çok özel, değerli ve manalıydı. Bu güzellikleri onlarla paylaşmak ayrıcalıkdı.

Page 238: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

237

Çok güzel uyumlu güzel bir grubumuz vardı. Grup küçük olduğu içinde onun ayrıcalığını yaşadık. Hep birlikte yemek yedik, sohbet ettik, ümre yaptık, namaz kıldık, gezilere alışverişe gittik, insanı kamil namazı ve veda tavafı yaptık.

Yanımızda canlı rehberimiz ile birlikte olmak onun farkındalığını yaşamak benim için bir ayrıcalıktı. Bunu anlayamamak da ayrı bir acı olmalı. Bu kutsal topraklara gelenlerin gerçek içlerindeki sakladıkları ne ise gün yüzüne çıktığını farketmem oldu. Burada insan düşüncelerine bile dikkat etmesi gerektiğini gördüm. Şeytanın en büyüğünün de Efendi babamın söylediği gibi burada olması idi. Kendini hazır hissetmeyenin gelmemesi gereken bir yer. Yoksa insan daha çok küfre girebilir. Tehlike arz edebilir. İmanlı olanın ise imanı daha çoğalıyor. Daha geri dönmeden yüreğine hasret düşüyor.

Oraya neden gidemediklerini görebilip anlayıp, gidenin tekrar gitmek isteğini, gidemeyenin anlayamayacağı bir durum hasıl oluyor. Zahirde eğer maneviyatın olmazsa sadece çöl olarak gördüğün yerlerin, maneviyatı olanda ise kutsal toprakların seni sarıp sarmaladığı o manevi gücün seni kapladığını görüp yaşayabiliyorsun. Her şey sana çok güzel görünüp, hiçbir şeye kızmayıp olgunlukla karşılayıp peygamberimizin, allahın misafiri olarak bulunup edebinle hareket ediyorsun. Bir de ben de farkettiğim şey, hep bir mutluluk ve gülme, gülümseme hali içerisinde olduğum. Neden bazılarının gitmediğini, gidemediğini oraya gidince anladım.

O gün akşam kendimi sağlık olarak iyi hissetmedim. Sabaha kadar bir inleme ateş içerisinde idim.

25 Nisan 2018 Çarşamba

Bütün gün akşam ümremiz olduğundan odamda ilaçla, dinlenerek geçirerek güç topladım. Suzan ablanın desteği, Nüket annemin ziyareti bana çok moral oldu. Akşam yatsı ezanından sonra hep birlikte mikad alanına gitmek için otobüse bindik. Otobüse binince bizim grup Efendi babamlarla arka arkaya oturmak için bayanlara rica ettim. Diğer koltuktaki bey biz birlikteyiz , deyip müsaade etmedi. Sağ koltuk sol koltuk yan yana oturmuşlar. Arka arkaya oturmayıp grupları bölmüşlerdi. Sesimi çıkartmadım. Onların arkasına oturduk. Bizim grupta arka arkaya oturdu. Hz. Ayse nin gittiği mikad alanına gidip namazımızı kıldık. Ümre niyetimizi yapıp ihrama girdikten sonra yasaklar başladı.

Hoca yasakları anlattı. Otobüse bindik. Sanki hoca yasakları anlatmamış gibi daha otobüsteyken yasaklar nasıl çiğnenebiliyorun örneğini gördük. Burada insanların iç yüzlerinin nasıl kendilerine hakim olamadan gün yüzüne çıktığının tatbikatını gördük. Hareme gelincede Efendi babam onlara haber verip bizi merak etmeyin biz ayrılıyoruz, kendimiz yapabiliriz diyerek ümremizi yapmaya

Page 239: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

238

başladık. Tavaftan sonra sayımızı yapmaya başladık. Hep birlikte Efendi Babam Nüket annemle o kadar güzel ümremiz oldu ki, dua ile sohbet ederek, kalabalık olmadan, sakin, yavaş yavaş, içimize sindirerek, resimlerimizi çekerek ümremizi tamamladık. Ankaralı kardeşler bizden izin isteyip sayı hızlı yaparak erkenden otele gittiler. Zaten hep bizden ayrı idiler.

26 Nisan 2018 Perşembe

Gün içerisindeki namazlarımızdan sonra, Efendi Babam, Nüket annem ve kardeşlerle peygamberimizin evinin bulunduğu yere giderken, yollarını kaybetmiş diyanetle gelen yaşlı amca ve teyze gördük. Bize yol soruyorlardı. Kemal kardeş onlara yardımcı oldu. Onları akşam yemeğinde ağarlayıp otellerine teslim ettik. Bizde peygamberimizin evine doğru gittik. Resim çekildik. Peygamberimiz evinden hareme 22. Kapı istikametinden girermiş. Oraları gördük. Akşamleyin yatsı namazından sonra Sadık hocanın eşliğinde 3.ümremizi yaptık. Nüket annemin kendi arabasını hasta olduğumuzdan bize verip Harun, Ömer ve Kemal kardeşlerin suzan abla ve bana destek olmaları bizim için çok önemli ve anlamlı bir hareketti. Annelik , kardeşlik örneği idi. Allah onlardan razı olsun. Ümre kardeşliğinin ne anlama geldiğini gün geçtikçe daha idrak edip anlamaya başladım.

27 Nisan 2018 Cuma

Cuma namazına kadar, gittiğimiz alışveriş merkezlerine tekrar gidip işlerimizi halledip, otele dönmek niyetindeydik. Cuma namazına diğer şehirlerden gelenlerin kalabalık olmasından dolayı öğlen namazına gitmeyecektik. Ama öğle oldu. Bir baktık Cuma vakti gelmiş. Bir baktık kendimizi kabenin en üst katında kendimizi Cuma namazı kılarken bulduk. Çeşitli vesilelerle Cuma namazındaydık. Nasip. Sonrada otelimize geri döndük. Tekrar hareme gittik. Namaz kılmak için vaktin gelmesini beklerken Nijeryalı iki zenci çocuk ve annesi ile tanıştık, konuşup resim çektik, sarılıp öptük. Çok güzellerdi. Otele geri gittik. Nüket annem 19 rekat insani kamil namazını kılmak için bize Harun’u verdi.

Sonra iki Antalyalı kardeşlerde bizde tekrar kılalım demişler. Onlarda bizle gelecekler. Yine hep birlikte yatsı namazından sonra akşam yemeğini yiyiyoruz. Yemekten sonra namazımızı kılmaya gideceğiz. Konuşurken Nüket annemin içi razı gelmedi ben de sizinle geleyim dedi. Çok mutlu olduk. Namazdan sonra annemi otele bırakıp, biz veda tavafımızı yapacağız. Sonra Efendi Babamda Nüket annemi bırakmak istemedi. Ben de geleyim dedi. Ne güzel bir ikramdı.

Hep birlikte Efendi babamın imamlığında insanı kamil namazımızı kıldık. Namaz bittikten sonra Efendi babam Nüket

Page 240: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

239

anneme kendini nasıl hissediyorsun diye sormuş, ben duymadım. Annem de iyi deyince ben kendimiz veda tavafını yapacağımızı zannederken hep birlikte veda tavafı yaptık. Ne büyük bir ikramdı. Nüket annem bizi bırakmadı. Efendi babamda Nüket annemi bırakmadı. Nasıl birbirine bağlı ip olduğunun güzelliğini rabbim yaşattı, yaşadık. Planlasan olmayabilir.

Rabbimin ikramı. O güzellik ancak yaşanabilir. Efendi babamın gönlüne girmenin Nüket annemden geçtiğini biliyorduk ama yaşayarak görmek başka oluyor. Nüket annemin maneviyatta bazı tıkanıkların açılmasında efendi babam tarafından görevlendirildiğini düşünüyorum. Bunu göremeyenlerin Nüket annemin konuşmala-rından, hareketlerinden rahatsız olması çok normal. Saat 2 de otelimize gittik. 4 de lobide sözleştik. Hareme gidecegiz.

28 Nisan 2018 Cumartesi

2 saat sonra lobideyiz, kimse yok. Meğer mesaj göndermiş Nüket annem biz okumamışız. 4.15 de suzan abla ile hareme gittik. Namazımızı kıldıktan sonra 2. Nafile tavafımızı yaptık. Kabeyi selamlayıp geri geri çıktık. Otele gidip sabah yemeğinden sonra 2 saat uyku, 9 da kalkıp bavul hazırlığı, lobide 11 de bulusup Efendi babam, annem, ve kardeşlerle vedalaştıkdan sonra cidde ye doğru kara yolculundan sonra havalimanına geldik.

16:45 uçağı Group A 37 G İstanbul, hava yolu ile istanbul’a geldik. O gece ve 2 gün rüyamda kendimi tavaf yaparken, say yaparken gördüm. Merak edip, gözlemlerimden birisi ise kokunun içerden mi, dışardan mı geldiği idi. Son 2 gün koku alamadım. Nereden olduğu anlaşıldı. Yoğun olarak maneviyata yoğunlaştığında içeriden rabbimin kokuyu verdiği, aldığı.

5 Mayıs 2018 Efendi Babamların geri dönüş tarihi, havaalanında karşılama ve Efendi babamın zemzem suyunu almam….

Umremizden geriye bu güzel hatıralarımız kaldı. Rabb’ımıza şükrederiz.

-------------------

Su…. Ya…. Oğ… Kardeşimizin Umre hatıraları.

Selâmün aleyküm Efendi Babacığım.

Öncelikle yazımı geciktirdiğim için özür diliyorum.

Umre yolculuğumuz daha; İststanbulda evden çıkış büyük bir heyecan inanamıyorum, evet Rabb’im nasib eyledi gidiyorum. Hava alnına geldiğimde siz Efendim Nüket Annem kardeşlerim orada idiniz, biraz bekledik uçağımız geldi ve Hatice kardeşimle beraber arkalarda bir yere oturduk. Yolculuğumuz çok güzeldi, sevgiliye

Page 241: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

240

gidiyordum. Daha Rabbımdan ne isteyebilirdimki, yolculuğum şükürle hamd ile geçti.

Çok şükür medineye otelimize geldik, otel çok güzel bize kıral dairesini verdiler, iki yatak odası vardı ben Hatice kardeşimle birlikte kaldık, diğer oda da Fa…Tü… hanım ile kardeşi kaldılar, bir de ortada salonumuz vardı gayet güzeldi. Hatta bir gece teşrif ettiniz, Nüket Annem kardeşlerimiz geldiniz sohbette bulundunuz. Medinede kaldığımız süre içinde ibadetlerimizi rehberimiz eşliğinde, ayrıca bir günde bayan Türk rehber bize gereken her yeri anlatarak yardımcı oldu. Nüket Annem bizi hiç yalnız bırakmadı o bize hep önder oldu Allah Annemizden razı olsun.

Medine ibadetimizi tamamladıktan sonra, Peygamber Efendimizin hurma bahçesine hurma almaya gittik çok güzel bir bahçe orasını Türkler çalıştırıyor idi. Bizleri çok güzel misafir ettiler, hurmalarımızı aldık. Efendi Babamızı önceden tanıdıkları için onun hatırına bizlere değer verdiler, sağ olsunlar.

E.. artık madine-i Münevvereden ayrılma zamanı gelmişti. Allah Rasulünün yaşadığı, islâm medeniyetinin temellerinin atıldığı arkadaşlarının ve ehli beytinin yaşadığı pek çoğunun bağrında yattığı bu kutsal mis gibi kokan topraklardan ayrılma vakti gelmiş idi, hüzünlüyüm gözlerim dolu.

Ve yola çıktık yolculuk Mekke. Otelimize yerleştik biraz dinlendik, sonra Allah’ın evi Beytullah’a gitmek üzere vazifelerimizi yerine getirmek Umremizi yapmak üzere rehberimizin eşliğinde, hep birlikte Tavafımızı, Safa, Merve de sa’y ibadetimizi yerine getirerek ilk umremizi Allah’ın izni ile yerine getirdik.

Diğer umrelerimizi de Allah razı olsun, Efendi Babamın Nüket Annemin ve diğer kardeşlerimiz ile birlikte. Yalnız Fa…Tü.. hanım ve kardeşi bizimle birlikte olmak istemeyip kendi kendilerine takılacaklarını söyleyerek hep bizden ayrıldılar.

Biz harika bir Umre ibadeti yaptık çok şükür, Allah razı olsun Efendi Babamızdan bizi hiç yalnız bırakmadılar.

Tarifi imkânsız bir duygu seli elhamdülillâh. Bir gece otelimizden dışarıya bakıyorum, orada gece gündüz belli değil, her kez akın akın Kâ’be ye aceleyle gidiyor, bu nasıl bir aşk ya rabbi, sanki kıyamet kopmuş insanlar mezarlarından çıkmış Allah’a koşuyorlar.

Bir gecede, Kâ’be de namaz vaktini bekliyoruz, Hatice ile beraber arkamızda bir anne iki çocuğu ile birlikte oturuyor, üç beş yaşlarında Arap öyle sevimli ki, çocukları alıp sevdik öptük, bilhassa erkek olan sanki İsmâil (a.s.) Anne de Hacer validemiz. Çok etkilendim.

Page 242: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

241

Namaz kılmaya başlayınca bir uğultu uzaktan, çocukları ağlamaları çığlık sesleri sanki mahşer günü imiş gibi hissettim. Ayrıca Medine de de mekkede de insanlar tertemiz, o sıcakta kimse ter kokmuyor hatta orada çalışan işçiler bile o ne mübarek bir yer, tabii Allah’ın evinin bulunduğu kutsal topraklar, Rabbim tekrarını nasib etsin inşeallah.

Allah’ıma şükürler olsun, baştan sonuna kadar çok feyizli bir Umre ibadeti yapmayı nasib eyledi.

Efendi Babacığım sizin yanımızda olmanız, bizlere kol kanat germeniz. Nüket Annemizin canını dişine takıp bize önder olması, Allah sizlerden razı olsun, diğer kardeşlerimizde her zaman bize yardımcı oldular. Umre kardeşim Hatice benim elimi hiç bırakmadı, kardeşliğimiz daha da pekişti, ondanda Rabb’ım razı olsun. Fazıl kardeşimden de yapmış olduğu bütün hizmetleri için Allah razı olsun. Efendi Babacığım hürmet ve muhabbetlerimle ellerinizden öpüyorum, Nüket Aneminde sevgi ve saygılarımla kucaklıyorum. Hakkınızı helâl edin. Kızınız Suzan yazıcı oğlu. -------------------

Adem sayer (12-Haziran-2018)

Adem sayer kardeşimizde Umre hatıraları yerine meğer şiirinden iki dörtlük göndermiş bende onun tamamını onun namına buraya aktarayım.

---------

Hayırlı günler Ademciğim, gönderdiğin yazını aldım senin namına onu da umre dosyasının sonuna ilâve edeceğim. Selâmlar. T.B.

-------------------

Meğer

Düşündün mü hiç kardeşim, Bu âlemde nedir işin? Dünya ya sebebi gelişin, Âdem, olmakmış meğer.

İlim öğrenmekten gaye, Ulaşmak içinmiş yare, İlmin sonun da paye, Ârif, olmakmış meğer.

Her yönüyle hep kemalde, Görünür varlık Cemâl de, En güzel oluş her halde, İnsân, olmakmış meğer.

Page 243: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

242

Aç gönlünü Hakk’tan yana, Neler ulaşır bak sana, En güzel şey Allah’a, Habib, olmakmış meğer.

Necdetten dinle bu sözü, Hakk’tan ayırma hiç özü, Bu dünyanın gerçek tadı, Ölmeden ölmekmiş meğer.

-------------------

Böylece (2018) Umre hatıraları kayıtları da tamamlanmış olmaktadır, Cenâb-ı Hakk mükâfatını versin, gitmek isteyen herkese de nasib eylesin inşeallah.

Bu Umre hatıraları dosyası da üzüntüleri ve sevinçleri ile birlikte bitmiş oldu. Rabbımıza şükrederiz.

Gayret bizden muvaffakiyet Hakk’tandır. (14 Haziran 2018 Perşembe saat 20,30) Arife orucun son günü son saati. Ezan-ı Muhammed-i okunmak üzere Bu mübarek satte hem kitabımız hemde orucumuz bitmiş olmakta. Seneye sağ çıkarsak gene ramazanla şereflenir gereğini yerine getirmeye çalışırız inşeallah. Cenâb-ı Hakk eksiklikleri ile bütün ümmeti Muhammedin oruçlarını kabul eylesin. Hepimizin umresini de bütün eksiklikleri ile birlikte kabul buyursun. Amin. Ezan-ı Muhammedi okunmak üzere artık bilgisayarı kapatma vaktidir. Elhamdülillâh -------------------

Page 244: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

243

Terzi Baba Baskısı olan kitaplar. 1. Necdet Divanı: 2. Hacc Divanı: 3. İrfan Mektebi, Hakk Yolu’nun Seyr defteri: 4. Lübb’ül Lübb Özün Özü, (Osmanlıca’dan çeviri): 5. Salât- Namaz ve Ezan-ı muhammedi’de Bazı hakikatler: “İngilizce, İspanyolca” 6. İslâm’da Mübarek Geceler, bayramlar ve Hakikatleri: (Fransızca) 7. İslâm, İmân, İhsân, İkân, (Cibril Hadîs’i): 8. Tuhfetu’l Uşşâkiyye, (Osmanlıca’dan çeviri): 9. Sûre-i Rahmân ve Rahmâniyyet: 10. Kelime-i Tevhid, değişik yönleriyle: 11. Vâhy ve Cebrâil: 12. Terzi Baba (1) ve Necm Sûresi: 13. (13) On üç ve Hakikat-i İlâhiyye: 14. İrfan mektebi, “Hakk yolu”nun seyr defteri ve şerhi 15. 6 Pey- (1) Hz. Âdem Safiyyullah (a.s.) 16. Divân (3) 19. Sûre-i Feth ve fethin hakikat-i. 21. 6 Pey-(2) Hz. Nûh Neciyyullah: (a.s.) 22. Sûre-i Yûsuf ve dervişlik: 24. 6 Pey-(3) Hz. İbrâhîm Halîlûllah: (a.s.) 35. Fâtiha Sûresi: 39. Terzi Baba: (2) 41. İnci tezgâhı: 49. 36-Yâ’sîn, Sûresi: 59. 6 Pey-(4) Hz. Mûsâ Kelîlmullah: (a.s.) 60. 6 Pey-(5) Hz. Îsâ Rûhullah: (a.s.) 61. 6 Pey-(6) Hz. Muhammed: (s.a.v.) 63. İnci mercan tezgâhı 67. 067-Mülk Sûresi: 68. 1-namaz sureleri 88- Nusret Tura-Divanı. Erler demine. 91-Terzi Baba (7) Biismi has “Selâm” (13) 95- Terzi Baba-(8) (19/53) 96- 41-Fussilet Sûresi. 118- 52-Tûr suresi. Ve M. Nusret tura. ------------------- (H) Yayınları tarafından basılan kitaplarımız: ------------------- 6. İslâm’da Mübarek Geceler, bayramlar ve hakikatleri: 14. İrfan mektebi, “Hakk yolu”nun seyr defteri. 15. 6 Pey- (1) Hz. Âdem-safiyeti. Safiyyullah. (a.s.) 88- Nusret Tura-Divanı. Erler demine. ------------------------------

Page 245: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

244

Terzi Baba kitapları sıra listesi

KAYNAKÇA 1. KÛR’ÂN VE HADîS : 2. VEHB : Hakk’ın hibe yoluyla verdiği ilim. 3. KESB : Çalışılarak kazanılan ilim. 4. NAKİL : Muhtelif eserlerden, Mesnevi’i şerif, İnsân-ı Kâmil, Fusûsu’l Hikem ve sohbetlemizden müşahede ile toplanan ilim.

(Gönülden Esintiler)

1. Necdet Divanı: 2. Hacc Divanı: 3. İrfan Mektebi, Hakk Yolu’nun Seyr defteri: 4. Lübb’ül Lübb Özün Özü, (Osmanlıca’dan çeviri): 5. Salât- Namaz ve Ezan-ı muhammedi’de Bazı hakikatler: “İngilizce, İspanyolca” 6. İslâm’da Mübarek Geceler, bayramlar ve Hakikatleri: (Fransızca) 7. İslâm, İmân, İhsân, İkân, (Cibril Hadîs’i): 8. Tuhfetu’l Uşşâkiyye, (Osmanlıca’dan çeviri): 9. Sûre-i Rahmân ve Rahmâniyyet: 10. Kelime-i Tevhid, değişik yönleriyle: 11. Vâhy ve Cebrâil: 12. Terzi Baba (1) ve Necm Sûresi: 13. (13) On üç ve Hakikat-i İlâhiyye: 14. İrfan mektebi, “Hakk yolu”nun seyr defteri ve şerhi 15. 6 Pey- (1) Hz. Âdem Safiyyullah (a.s.) 16. Divân (3) 17. Kevkeb. Kayan yıldızlar. 18. Peygamberimizi rû’ya-da görmek. 19. Sûre-i Feth ve fethin hakikat-i. 20. Terzi Baba Umre (2009) 21. 6 Pey-(2) Hz. Nûh Neciyyullah: (a.s.) 22. Sûre-i Yûsuf ve dervişlik: 23. Değmez dosyası: 24. 6 Pey-(3) Hz. İbrâhîm Halîlûllah: (a.s.) 25. -1-Köle ve incir dosyası: 26. Bir zuhûrât’ın düşündürdükleri: 27. -2-Genç ve elmas dosyası:

Page 246: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

245

28. Kûr’ân’da Tesbîh ve Zikr: 29. Karınca, Neml Sûresi: 30. Meryem Sûresi: 31. Kehf Sûresi: 32. 3-Terzi Baba İstişare dosyası: 33. Terzi Baba Umre dosyası: (2010) 34. -3-Bakara dosyası: 35. Fâtiha Sûresi: 36. Bakara Sûresi: 37. Necm Sûresi: 38. İsrâ Sûresi: 39. Terzi Baba: (2) 40. Âl-i İmrân Sûresi: 41. İnci tezgâhı: 42. 4-Nisâ Sûresi: 43. 5-Mâide Sûresi: 44. 7-A’raf Sûresi: 45. 14-İbrâhîm Sûresi: 46. İngilizce, Salât-Namaz: 47. İspanyolca, Salât-Namaz: 48. Fransızca İrfan mektebi: 49. 36-Yâ’sîn, Sûresi: 50. 76-İnsân, Sûresi: 51. 81-Tekvir, Sûresi: 52. 89-Fecr, Sûresi: 53. Hazmi Tura: 54. 95-Beled-Tîn, Sûresi: 55. 28- Kasas, Sûresi: 56. İrfan-Mek-Şer-Fransızca-Baba: 57. 20-TÂ HÂ Sûresi: 58. Mirat-ül-İrfan-ve-şerhi: 59. 6 Pey-(4) Hz. Mûsâ Kelîlmullah: (a.s.) 60. 6 Pey-(5) Hz. Îsâ Rûhullah: (a.s.) 61. 6 Pey-(6) Hz. Muhammed: (s.a.v.) 62. -4-Bir ressam hikâyesi: 63. İnci mercan tezgâhı 64. Ölüm hakkında: 65. Reşehatt’an bölümler: 66. Risâle-i Gavsiyye: 67. 067-Mülk Sûresi: 68. 1-Namaz Sûrereleri: 69. 2-Namaz Sûrereleri: 70. Yahova Şahitleri: 71. Mü-Geceler-Fran-les-nuits: 72. Îman bahsi: 73. Celâl cemâl Celâl: 74. 2012 Umre dosyası: 75. Gülşen-i Râz şerhi:

Page 247: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

246

76. -5-Doğdular, yaşadılar hikâyesi: 77. Aşk ve muhabbet yolu: 78. A’yân-ı sâbite. Kazâ ve kader: 79- Terzi Baba-(4) İstişare dosyası. 80- Terzi Baba-(5) İstişare dosyası. 81- Hayal vâdîsi’nin çıkmaz sokakları: 82- Mektuplarda yolculuk-M.Nusret-Tura. 83- 2013 Umre dosyası. 84- Nusret Tura-Vecizeler ve ata sözleri. 85- Nusret Tura-Tasavvufta aşk ve gönül. 86- Terzi Baba-(6) İstişare dosyası. 87- Terzi Baba-İlâhiler derleme. 88- Nusret Tura-Divanı. Erler demine. 89- 6-Her şey merkezinde hikâyesi. 90- İnsân-ı Kâmil A.K.C. Cild (1-kitap-1) şerhi. 91- Terzi Baba (7) Biismi has “Selâm” (13) 92- İnsân-ı Kâmil A.K.C. Cild (2) şerhi. 93- 7. İngilizce. İslâm, İmân, İhsân, İkân, (Cibril Hadîs’i): 94- Mescid-i Dırarr-Kubbet-ul Kara. 95- Terzi Baba-(8) (19/53) 96- 41-Fussilet Sûresi. 97- 2015 Umre dosyası. 98- Solan bahçenin kuruyan gülleri. 99- Terzi Baba-(9) İstişare dosyası. 100-14-İrfan mektebi ve şerhi-İspanyolca. 101- Bosna Hersek dosyası. 102-The SCHOOL OF WISDOM (irfan mektebi) 103-terzi Baba yüksek lisans tezi. 104-Hacc Umre ve hakikatleri. 105-Cemo ve Farko. 106-(2016) Umre dosyası. 107-Vahy ve Cebrâîl- (Fransızca) 108-Tezi Baba ile ilgili zuhuratlar. 109-terzi Baba tasavvufi izahlar. 110-19-53-Şeker risalesi. 111-Lübb-ül lübb-Özün özü ve şerhi. 112-Bir kardeşin soruları ve cevapları 113- İnsân-ı Kâmil A.K.C. Cild (1-kitap-2) şerhi. 114- İnsân-ı Kâmil A.K.C. Cild (1-kitap-3) şerhi. 115- İnsân-ı Kâmil A.K.C. Cild (1-kitap-4) şerhi. 116- 2017-Kudüs seyahati dosyası. 117- İnsân-ı Kâmil A.K.C. Cild (1-kitap-5) şerhi. 118- 52-Tûr suresi. Ve M. Nusret tura. 119-Fu-Hi-01-Adem Fassı. 120-Fu-Hi-02-Şit Fassı. 121-Fu-Hi-03-Nuh-fassı. 122-Fu-Hi-04-İdris-05-İbrahim-fassı 123-Gülşen-i Raz-2-Terzi Baba şerhinin tamamı.

Page 248: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

247

124-İbretlik bir değmez dosyası daha Satih ince. 125-2018 Umre dosyası ------------------------- Altı peygamber serisi: 1-15. 6 Pey-(1) Hz. Âdem Safiyyullah (a.s.) 2-21. 6 Pey-(2) Hz. Nûh Neciyyullah: (a.s.) 3-24. 6 Pey-(3) Hz. İbrâhîm Halîlûllah: (a.s.) 4-59. 6 Pey-(4) Hz. Mûsâ Kelîlmullah: (a.s.) 5-60. 6 Pey-(5) Hz. Îsâ Rûhullah: (a.s.) 6-61. 6 Pey-(6) Hz. Muhammed: (s.a.v.) ------------------------- Terzi Baba kitapları serisi: 1-12- Terzi Baba-(1) 2-39- Terzi Baba-(2) 3-32- Terzi Baba-(3) İstişare dosyası. 4-79- Terzi Baba-(4) İstişare dosyası. 5-80- Terzi Baba-(5) İstişare dosyası. 6-86- Terzi Baba-(6) İstişare dosyası. 7-91- Terzi Baba (7) Biismi has “Selâm” (13) 8-95-Terzi Baba-(8) (19/53) 9-99- Terzi Baba-(9) İstişare dosyası. 10-103-Terzi baba yüksek lisans tezi. 11-108-Tezi Baba ile ilgili zuhuratlar. 12-109-terzi Baba tasavvufi izahlar. 13-110-19-53-Şeker risalesi. ------------------------- Bir hikâye birçok yorum serisi. 1-25 -Köle ve incir dosyası: 2-27 -Genç ve elmas dosyası: 3-34 -Bakara dosyası: 4-61-Bir ressam hikâyesi: 5-76-Doğdular, yaşadılar hikâyesi: 6-89-Her şey merkezinde hikâyesi. ------------------------- Dîvanlar serisi: 1-1-Necdet Divanı: 2-2-Hacc Divanı: 3-16-Divân (3) 4-87-Terzi Baba-İlâhiler derleme. 5-88-Nusret Tura-Divanı. ------------------------- İbretlik dosyalar serisi. 1-17-kevkeb-kayan yıldızlar. 2-23-İbretlik değmez dosyası.

Page 249: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

248

3-73-Celâl Cemâl Celâl “hayalî Kamer’in hayal vâdîsi” 4-81-Hayal vadisinin çıkmaz sokakları. 5-93-Mescid-i dırar/Kubbet-ul kara. 6-98-Solan bahçenin/kuruyan gülleri. 7-105-Cemo ve Farko. 8-112-Bir kardeşin soruları ve cevapları. 9-124-İbretlik bir değmez dosyası daha. Satih ince. ------------------------ Umre dosyaları serisi 1-2. Hacc Divanı: 2-20. Terzi Baba Umre (2009) 3-33. Terzi Baba Umre dosyası: (2010) 4-74. 2012 Umre dosyası: 5-83- 2013 Umre dosyası. 6-97- 2015 Umre dosyası. 7-106-(2016) Umre dosyası. 8-104-Hacc Umre ve hakikatleri. 9-125-2018 Umre dosyası ------------------------ Diğer dillere çevrilen Terzi Baba kitapları serisi 1-5. Salât- Namaz ve Ezan-ı muhammedi’de Bazı hakikatler: “İngilizce, İspanyolca” 2- 6. İslâm’da Mübarek Geceler, bayramlar ve Hakikatleri: (Fransızca) 3-46. İngilizce, Salât-Namaz: 4-47. İspanyolca, Salât-Namaz: 5-48. Fransızca İrfan mektebi: 6-71. Mü-Geceler-Fran-les-nuits: 7-93- 7. İngilizce. İslâm, İmân, İhsân, İkân, (Cibril Hadîs’i): 8-100-14-İrfan mektebi ve şerhi-İspanyolca. 9-107-Vahy ve Cebrâîl- (Fransızca) ------------------------ Mektuplar ve zuhuratlar serisi: Terzi Baba İnternet dosyaları: ------------------------ Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 1-2- 3- 4- 5- 6- 7- 8- 9- 10- Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 11-12-13-14-15-16-17-18-19-20- Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar . 21-22-23-24-25-26-27-28-29-30-

Page 250: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

249

Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 31-32-33-34-35-36-37-38-39-40- Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 41-42-43-44-45-46-47-48-49-50- Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 51-52-53-54-55-56-57-58-59-60- Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 61-62-63-64-65-66-67-68-69-70- Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 71-72-73-74-75-76-77-78-79-80- Terzi-Baba-Mektuplar ve zuhuratlar. 81-82-83-84-85-86-87-88-89-90- 91-92-93-94-95- ------------------------ Kitaplar devam ediyor şu an Yekün= (125+95=220)

Page 251: 125- 2018 Umre dosyası- - terzibaba13.com · 1 gÖnÜlden esİntİler terzİ baba (2018 umre dosyasi) gidiş (21/04/2018) dönüş (05/05/2018) 125 necdet ardiÇ İrfan sofrasi necdet

250