26
7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebli ı ğ 1 ) TSBD,ODTÜ, Ankara SINIR K ML ; SINIRLAR VE EGEMENL K İ İĞİ İ Çocukken, Türkiye'nin haritas n çizme yar malar yapard k. Önce ıı ış ı ı kopyalayarak sonra bakarak çizerdik. Sonra ö retmenimiz, haritay tersine cevirip, ğ ı kapat r ve çizmemizi isterdi. imdi bile, elimle hayali bir çizgiyi k v r p çekerek ı Ş ııı ülkemin s n rlar n ezberden çizebilirim. öyle Antalya'ya do ru bir göbek sark t, ıı ıı Ş ğ ı skenderun'un sivri ç k nt s n indirip oradan h zla Hakkari dönemecine geç... İ ıı ııı ı Gençli imde, ba ms zl n sava arak alm olan ülkelerin kendi s n rlar n çizme ğ ğı ı ığı ı ş ış ıı ıı karar n kendilerinin verdi ini; sömürgele tirilmi ülkelerin bu durumlar n en iyi ıı ğ ş ş ıı onlar n s n rlar na bakarak anlayabilece imizi konu urduk. Zira o ülkelerin s n rlar ı ıı ı ğ ş ıı ı kendi be eri durumlar dikkate al nmadan, sömürgecilerin masalar nda, cetvelle ş ı ı ı çizilmi s n rlard . Ulus olman n en önemli göstergesi bir ulusun kendi s n rlar n ş ıı ı ı ıı ıı kendisinin çizebilmesi ba ar s yd . Ortado u'nun ve Afrika’n n haritalar na ş ıı ı ğ ı ı bakt mda, ortadan ikiye ayr lm evler, insanlar, hayatlar görürdüm. Bu insanlar n ığı ı ış ı kendi hayatlar na dair en önemli karar , yani nereyi yurt tutacaklar na dair karar ı ı ı ı verememi olmalar çok ac yd . Oysa biz, bu karar kendimiz, kendimiz için ş ı ı ı ı vermi tik, biz ba ms zd k. S n rlar m z bir kez kendimiz çizdikten sonra, bir daha ş ğı ı ı ıı ı ıı asla de i tirmemi , ne kimsenin topra na göz dikmi ne de kimseye bir kar toprak ğş ş ğı ş ış vermi tik. Böyle bak nca s n r, aç lan ya da kapat lan bir ey, ay ran ve ayr tutan ş ı ıı ı ı ş ı ı somut bir çizgiydi. Böylece de s n rlar, iki farkl ucun kar l kl geldi i, bir ulusu, ıı ı şı ı ı ğ kültürü, halk tamamiyle farkl bir di er ulus, kültür ya da halktan ay rmaya yarayan ı ı ğ ı birer k r lma noktalar yd . Dünya siyasi haritas , birbirlerine teyellenmi her biri ayr ıı ı ı ı ş ı renkten kuma lar n biti tirilme noktalar n gösteriyordu. ş ı ş ıı Yeni dönemde, küreselin ça nda s n rlar yeniden gözde konular oldular. Bir ğı ıı yanda sava , açl k, k tl k veya yoksulluk yüzünden yurtluklar n terkederek, s n rlar ş ı ıı ıı ıı ı zorlayan, a an, geri gönderilen on, yüz binlerce göçmen; di er yandan uluslaras ş ğ ı burjuvazinin ulusal s n rlar n art k bitti i, s n rlar n kald r lmas zaman n n geldi i ıı ı ı ğ ıı ı ıı ı ıı ğ iddialar bu yeni dönemin s n r anlay na damgas n vuruyor. S n r bir kez daha ı ıı ışı ıı ıı vatan, yurtluk ve vatanda belirleyen bir simge olarak önümüzde. Bu kez, geçmi te şı ş ulus-devletlerin s n rlar çizilirken be eri ili kilerin dikkate al nmad ; aksine ıı ı ş ş ı ığı 1 Bu metin 9.Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi’nde sunmak ve tart mak için haz rlanm t r, ış ı ış ı bu haliyle bas lmas , izinsiz at f yap lmas veya ço alt lmas na iznim yoktur. ı ı ı ı ı ğ ı ı

7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ, Ankara

SINIR K ML ; SINIRLAR VE EGEMENL Kİ İĞİ İ

Çocukken, Türkiye'nin haritas n çizme yar malar yapard k. Önceı ı ış ı ı

kopyalayarak sonra bakarak çizerdik. Sonra ö retmenimiz, haritay tersine cevirip,ğ ı

kapat r ve çizmemizi isterdi. imdi bile, elimle hayali bir çizgiyi k v r p çekerekı Ş ı ı ı

ülkemin s n rlar n ezberden çizebilirim. öyle Antalya'ya do ru bir göbek sark t,ı ı ı ı Ş ğ ı

skenderun'un sivri ç k nt s n indirip oradan h zla Hakkari dönemecine geç...İ ı ı ı ı ı ı

Gençli imde, ba ms zl n sava arak alm olan ülkelerin kendi s n rlar n çizmeğ ğı ı ığı ı ş ış ı ı ı ı

karar n kendilerinin verdi ini; sömürgele tirilmi ülkelerin bu durumlar n en iyiı ı ğ ş ş ı ı

onlar n s n rlar na bakarak anlayabilece imizi konu urduk. Zira o ülkelerin s n rları ı ı ı ğ ş ı ı ı kendi be eri durumlar dikkate al nmadan, sömürgecilerin masalar nda, cetvelleş ı ı ı

çizilmi s n rlard . Ulus olman n en önemli göstergesi bir ulusun kendi s n rlar nş ı ı ı ı ı ı ı ı kendisinin çizebilmesi ba ar s yd . Ortado u'nun ve Afrika’n n haritalar naş ı ı ı ğ ı ı

bakt mda, ortadan ikiye ayr lm evler, insanlar, hayatlar görürdüm. Bu insanlar nığı ı ış ı

kendi hayatlar na dair en önemli karar , yani nereyi yurt tutacaklar na dair kararı ı ı ı verememi olmalar çok ac yd . Oysa biz, bu karar kendimiz, kendimiz içinş ı ı ı ı

vermi tik, biz ba ms zd k. S n rlar m z bir kez kendimiz çizdikten sonra, bir dahaş ğı ı ı ı ı ı ı ı

asla de i tirmemi , ne kimsenin topra na göz dikmi ne de kimseye bir kar toprakğ ş ş ğı ş ış

vermi tik. Böyle bak nca s n r, aç lan ya da kapat lan bir ey, ay ran ve ayr tutanş ı ı ı ı ı ş ı ı

somut bir çizgiydi. Böylece de s n rlar, iki farkl ucun kar l kl geldi i, bir ulusu,ı ı ı şı ı ı ğ

kültürü, halk tamamiyle farkl bir di er ulus, kültür ya da halktan ay rmaya yarayanı ı ğ ı

birer k r lma noktalar yd . Dünya siyasi haritas , birbirlerine teyellenmi her biri ayrı ı ı ı ı ş ı renkten kuma lar n biti tirilme noktalar n gösteriyordu. ş ı ş ı ı

Yeni dönemde, küreselin ça nda s n rlar yeniden gözde konular oldular. Birğı ı ı

yanda sava , açl k, k tl k veya yoksulluk yüzünden yurtluklar n terkederek, s n rlarş ı ı ı ı ı ı ı ı zorlayan, a an, geri gönderilen on, yüz binlerce göçmen; di er yandan uluslarasş ğ ı burjuvazinin ulusal s n rlar n art k bitti i, s n rlar n kald r lmas zaman n n geldi iı ı ı ı ğ ı ı ı ı ı ı ı ı ğ

iddialar bu yeni dönemin s n r anlay na damgas n vuruyor. S n r bir kez dahaı ı ı ışı ı ı ı ı

vatan, yurtluk ve vatanda belirleyen bir simge olarak önümüzde. Bu kez, geçmi teşı ş

ulus-devletlerin s n rlar çizilirken be eri ili kilerin dikkate al nmad ; aksineı ı ı ş ş ı ığı

1 Bu metin 9.Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi’nde sunmak ve tart mak için haz rlanm t r, ış ı ış ı bu haliyle bas lmas , izinsiz at f yap lmas veya ço alt lmas na iznim yoktur.ı ı ı ı ı ğ ı ı

Page 2: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

insanlar n, a iretlerin, topluluklar n ve köylerin umursamazca ikiye bölündü ü ve buı ş ı ğ

meselenin acil halli için tüm be eri ili kilerin küreselin birle tirici nda yenidenş ş ş ışığı

örgütlenmesi gerekti i söyleniyor. Bu yeni dönem, bütün vatan parçalar n "kabulğ ı ı

edilemez", "gayri insani", "y k lmas gereken" s n rlarla çevrili kara parçalar olarakı ı ı ı ı ı

ilan ediyor. Beri yandan da küreselin s n rlar alabildi ine vurgulan yor veı ı ı ğ ı

zihinlerimize yerle tirilmeye çal l yor. ş ışı ı

ÇALI MANIN SINIRLARI:ŞSINIR HAKKINDA KONU TU UMUZDA ASLINDA NEYŞ Ğ İ

KONU URUZ? ŞBu çal ma, s n ra dair baz örnek olaylar arac l yla, s n r n sosyolojikış ı ı ı ı ığı ı ı ı

içeri ini “vatanda l k co rafyas ” kavram çerçevesinde tart may hedefliyor.ğ ş ı ğ ı ı ış ı

Elinizdeki bu makale, Suriye, Irak ve ran s n r nda üç kap da (Nusaybin, Habur veİ ı ı ı ı

Gürbulak) be ilçede ( dil, Cizre, Silopi, Nusaybin ve Do ubayaz t) ve 23 köydeş İ ğ ı

gerçekle tirilen ve verilerinin derlemesi iki y l a an (Temmuz 2001 ve Ocak 2004ş ı ı ş

aras nda) bir alan çal mas na dayanmaktad r. Bu çal madan hareketle bu sunum,ı ış ı ı ış

s n r ve vatanda l k co rafyas n konu alacak ve üç örnek olay üzerinden s n r kimli iı ı ş ı ğ ı ı ı ı ğ

ve vatanda l k süreci tart lacakt r. Bu sunumun arac kavram “s n r” olacakt r. ş ı ışı ı ı ı ı ı ıBöylece, vatanda l k ve olu ma biçimleri üzerine bir kaç söz söylerken siyasetş ı ş

veya siyaset sosyolojisine fazlaca girmeksizin; politik co rafyan n ve kimlikğ ı

kuramlar n n baz kavramlar içinden hareket edebilme ans n bulaca m. Böyleı ı ı ı ş ı ı ğı

yaparak belki, imdilerde pek ‘sexy’ bir ele alma biçimi olan, vatanda l n bütünş ş ığı

incelemelerini siyaset felsefesine oradan da ço unlukla siyasete ba lama ve buğ ğ

nedenle bazen özcü aç klamalara dü me hatas ndan da kurtulabilece imi umuyorum. ı ş ı ğAncak elbette, siyaset felsefesinin ve siyaset sosyolojisinin de birtak mı

kavram ve aç klamalar n kullanarak ilerlemeye çal aca m. Örne in Gellner’inı ı ı ış ğı ğ

ulusac l klar ça na dair nitelemeleri, ulus ve devletin birlikte dü ünülmesiı ı ğı ş

gerekti ine dair temellendirmeleri ya da Hobsbawn veya A.Smith’in ulusunğ

kurulu una dair temellendirmelerine de uzak kalmayaca mş ğı 2. Ancak burada daha çok,

hem ulusal hem de uluslar n aralar ndaki kültürel s n rlar n pek de keskin olmad nı ı ı ı ı ığı ı3;

2 SMITH, A.,D., (2002) Uluslar n Etnik Kökeni,ı Dost Yay., Ankara; GELLNER, E., (1983) Nations and Nationalism, Blackwell Publ. Oxford; HOBSBAWN, E.J., (1993) 1780’den Günümüze Milletler ve Milliyetçilik; Program, Mit, Gerçeklik, Ayr nt Yay., stanbul. ı ı İ3Barth’ da birikim olarak dikkate almam z gerekiyor. Bkz BARTH, F., (2001) (der.) ı ı Etnik Gruplar ve S n rlar ,ı ı ı Ba lam Yay. stanbul. ğ İ

2

Page 3: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

dahas da keskin de olmas gerekmedi iniı ı ğ 4; bu s n rdaki hallerle içerdekiı ı

vatanda l klar n olu ma biçimlerinin dikkatle incelersek; yurtta l a dair tart malardaş ı ı ş ş ığ ış

önemli veriler elde edebilece imizi savunuyorum. Bu tart may da; s n r n bir yerğ ış ı ı ı ı

olmas ndan hareketleı 5 vatanda l k co rafyas kavramlarş ı ğ ı ı6 ve kimlik tart malarış ı7

üzerinden yürütmeye niyetliyim.

Bu k s mlarda kullanaca m en karma k argüman; s n r n bir yer mi, vatan nı ı ğı şı ı ı ı ı

kendisi mi yoksa bir mekan m oldu una dair süregiden tart mad r. Böyece tarih veı ğ ış ı

co rafyan n çe itli anlamland rmalar ndan ba lay p; co rafyan n mekana yani vatanağ ı ş ı ı ş ı ğ ı

tarihin de zamana dönü mesini oradan da postmodernitenin mekan ş ı yer’e, zaman daı

h zı ’a indirgeyerek anlatmas na kadar geçen bir dizi tart may h zla geçi tirebilece iz. ı ış ı ı ş ğ

S n rlar, hem devletlerin uçlar olarak hem de ulusun ve topraklar n nı ı ı ı ı

ba lang ç ve biti yerleri olarak kodlan rlar. Vila, “Tarih, en iyi s n rda gözlenebilir” ş ı ş ı ı ı 8

diyor. Vila’n n zaman-mekan anlay , zaman n dinamik oldu u, mekan n ise statikı ışı ı ğ ı

oldu u anlay na dayal d r. Ona göre zaman geçmektedir ama mekan yani s n rğ ışı ı ı ı ı

kal c d r. Mustafa Kemal ise “Hatt müdafaa yoktur, sath müdafaa vard r, o sat hı ı ı ı ı ı ı

bütün vatand r” derken; vatan n co rafyas n tarihiyle birlikte sabit olarak çizmeninı ı ğ ı ı

önemine de iniyordu. Mustafa Kemal için, zaman de il mekan önemlidir ve zaman neğ ğ

olursa olsun mekana gereken önem verilmek zorundad r. Türkiye Cumhuriyeti’ninı

s n rlar n n serüvenine k saca bir göz att m zda; 1950’leri takiben, ‘sathı ı ı ı ı ığı ı ı müdafaan n’ yerini ‘hatt müdafaa’ anlay n n ald n görürüzı ı ışı ı ığı ı 9. Hatta, küreselle meş

ça nda s n r n kendisinin ‘müdafaas ’, s n r n anlam n n (vatan n) müdafaas ndanğı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı ı

daha önemli hale gelmi tir. ş

4 HAHN, Chris & HAHN, ldiko-Beller, (1998) “Markets., Morality and Modernity in the North-Eastİ Turkey”, in Border Identities: Nation and State at International Frontiers, (eds.) T.M. Wilson & H.Donnan, Cambridge University Press, London, s: 237-262. 5 PAAS , Anssi (1999) “Boundaries as Social Practice and Discourse: Russian-Finnish Border”,İ Regional Studies, 33 (7) : 669-680.6 BOYAR N, J., (1994), “Space, Time and Politics of Memory”, in J.Boyarin (ed.) İ Remapping Memory, The Politics of Timespace, Uni. of Minnesota Pres, Minneapolis.7 SMITH, Philip, 205) Kültürel Kuram, Babil yay., stanbul.İ8 V LA, Pablo (2003), “Processes of Identification on the U.S.-Mexico Border”, İ The Social Science Journal,volume 40, Issue 4 , s. 607-625 9 S n r n iktisadi antropolojisi, siyasi tarihi ve ideolojisiyle ilgili olarak bkz. ÖZGEN, H.N., (2003)ı ı ı Toplumsal Haf zan n Hat rlama ve Unutma Biçimleri; Van-Özalp ve 33 Kur un Olayı ı ı ş ı, Tüstav Yay., stanbul; ÖZGEN, H.N., (2004) “Yolumuzun Üzeri: Do ubayaz t",İ ğ ı Do ubayaz t'ta Tarih, Kültür,ğ ı

Sanat, Çekül Vakf , stanbul, s: 451-457; ÖZGEN, H.N., (2005a) "Suriye ve Irak S n rlar nda kiı İ ı ı ı İ Kasaba: S n r n ktisadi Antropolojisi”, (içinde), ı ı ı İ Gelenekten Gelece e Antropoloji, ğ (der.) B. Kümbeto lu ve H.Birkalan-Gedik, Epsilon Yay., stanbul, s: 100-129. ğ İ

3

Page 4: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

ZAMAN -CO RAFYA VE VATANDA LIK CO RAFYASIĞ Ş ĞKant' n geli tirdi i fiziki co rafyaya kar Frans z ekolünün be eri/iktisadiı ş ğ ğ şı ı ş

co rafya anlay , Türkiye co rafya disiplinine ve e itiminde de etkilidir. Ancak hemğ ışı ğ ğ

geçmi in co rafya/tarih ikilemi tart malar na hem de imdinin mekan/zamanş ğ ış ı ş

ikilemine yo unla m olan tart malar na damga vuran, önemli bir varsay m ortaklğ ş ış ış ı ı ığı vard r: Buna göre tarih (zaman) ilerleyen, geçen, de i en, hareket eden; co rafya iseı ğ ş ğ

(mekan-yer) kal c , ölü, durgun ve sabittir. Örne in Kant kendi co rafya anlay ndaı ı ğ ğ ışı

tarih ile co rafyay kar l kl yerle tiriyor. ğ ı şı ı ı şHarvey ise, mekan ve zaman n s k mas na verdi i örnekte, bundan böyleı ı ış ı ğ

zaman ve co rafyay (space-mekan) kar l kl konumland rmam z gerekti iniğ ı şı ı ı ı ı ğ

söylüyor. Her ikisinde de sabit unsur yer’dir (place). Böylece, örne in haf zayğ ı ı izlerken zaman içinde de i me biçimleri üzerinde duruluyor. Ya da tersine, zaman,ğ ş

onun içindeki de i meleri daha kolay yorumlayabilece imiz bir de i me zinciriğ ş ğ ğ ş

sunuyor. Boyarin, Foucault'u izleyerek, bu de i en zaman alg s n n; zaman kronikğ ş ı ı ı ı

gören ya da görmeyen hatta zaman anakronik olarak alan tüm anlay larda ortakı ış

oldu unu belirtiyor.ğ 10 Zaman n böyle ya ayan, diyalektik, zenginlik dolu olmas na yolı ş ı

açan durum, Ona göre, 19. yy. n ikinci yar s ndaki haritalama ve böylece de dünyay ,ı ı ı ı yani yeri sabitlemekten ileri gelmektedir.11

Bu yolla yarat lan devlet kimlikleri, büyük oranda, geçici kökenlerle birlikteı

mekansal s n rlar n tahayyülüne dayanmaktad r. Ancak diyor Boyarin, yeni zamandaı ı ı ı

olu an ve bir devleti di erinden ay ran bu ayr mlar çok kat de ildir ve Devlet'inş ğ ı ı ı ğ

geçmi mekan üzerine haritaland n söyleyebiliriz.ş ığı ı 12 Boyarin bu görü ü devamş

ettirerek; örne in, çe itli sömürge ülkelerin önce mekansal olarak sabitlendi ini sonrağ ş ğ

zamanlar n n belirlendi ini gösterir. Literatürde, mekandaki bu sabitlenmelerinı ı ğ

mutlak olarak al nd n , tart lmad n , bunun da evrensel bir zaman diziniı ığı ı ışı ığı ı

varsay m yla yürütüldü ünü; bu kronolojik 'kendili inden' ilerleme anlay n nı ı ğ ğ ışı ı

hayatlar anlatamad n gösterir. Öyle ki, sadece zamanda l k veya gerideki birı ığı ı ş ı

zamanda ya anan hayatlar n 'kendili inden' ak üzerine kuruludur. Boyarin, mekan nş ı ğ ışı ı

hareketinin mekan n haf zas yla anla labilece ini, hatta mekan n politik birı ı ı şı ğ ı

haf zas n n yap lmas n öneriyor. Boyarin, politik haf zan n çe itlendirilmesi için,ı ı ı ı ı ı ı ı ş

Halbwach' n ortak haf zan n farkl grupla malar içindeki insanlar taraf ndan de i ikı ı ı ı ş ı ğ ş

10 BOYAR N, J., (1994), age, s: 7.İ11 BOYAR N, (1994), age, s: 9; Burada dünya kavram toprak, kara, yurtlukla e anlamlİ ı ş ı kullan lmaktad r.ı ı12 BOYAR N, (1994), age, s: 16.İ

4

Page 5: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

olarak olu turulmas n anlatan çal mas n örnek veriyor. Ona göre, geçmi inş ı ı ış ı ı ş

deneyimlenmesi ve aç klanmas ile imdilik bilinci aras nda potansiyel bir yarat cı ı ş ı ı ı ili kinin varl na güvenmeliyiz. ş ığı

Gerçekten Boyarin'in izledi i dü ünce zincirini dikkate almal ; pozitivistik birğ ş ı

birörnekle tirmeden ve mutlak görecelikten dikkatle kaç nmal y z. Mekanik fizi inş ı ı ı ğ

"konumu belli olan cismin h z n n da belli olaca " önermesine dayal bir pozitif bilgiı ı ı ğı ı

üzerine bu yer'i mutlakla t ran ve sadece h zla ilgilenen bir pozitivizmi art kş ı ı ı

terketmeliyiz. Toplumlar, mekanlar sabit, yani bir kez milli co rafyalar çizilmi ; h zğ ı ş ı

oku belirli yönde ama h zlar n n farkl l ndan dolay görelili e hak kazanm sosyalı ı ı ı ığı ı ğ ış

yap lar de ildir. Buraya kadar anl yoruz. Hatta ötesini de: Toplumlar birörnekleyenı ğ ı ı

her tür ortodoksiyi de ara t rma yöntemlerimiz aras nda kullanmayaca z. Ama neyiş ı ı ğı

kullanaca z? Bir yap y hem zamanda hem mekanda hareket ederken nas lğı ı ı ı yakalayaca z? Hangi araçla? ‘Ayn yap n n farkl gruplarca farkl hat rlanmas na e itğı ı ı ı ı ı ı ı ş

önemle yakla lmas ’ önermesi de, iktidar mekanizmalar n n çözümlenebilmesindeşı ı ı ı

zorluklar yaratmaz m ? ıBenjamin, tarihi nas l okuyaca m z tart rken, 'tarihin hav n tersine taramak'ı ğı ı ışı ı ı

benzetmesiyle; tarihsel materyalist anlay n çok önemli bir fark na dikkat çekiyor.ışı ı 13.

Mekanla zaman n, en ola an, en s radan, en durgun görünen anda bile sünerekı ğ ı

zaman n tümünü kaplad n , imdinin içine geçmi in nas l dolu tu unu ve imdiyiı ığı ı ş ş ı ş ğ ş

bulman n yolunun geçmi imdiye dalmak oldu unu gösteriyor. Yine de tarihe dairı ş ş ğ

bir soru sormal y z. Mekanla ilgili kayg lar m z hafiflettikten sonra dahi, tarihe dairı ı ı ı ı ı

bir soru sormal y z. Tarihi yapman n öznesini sormal y z, zira bütün bu tart maları ı ı ı ı ış

özne meselesini gözden kaç rmam z için yeterli de ildir: Soru u olmal : "Bunu yapanı ı ğ ş ı

nedir?"

Öyleyse s n r n mekansal olarak sündü ü ve zaman n bunu sürükledi i anlaraı ı ı ğ ı ğ

bakmak laz m. S n r n iktisadi politik dönü ümleri; güçler çat malar n n hangiı ı ı ı ş ış ı ı

dönemlerde nas l gerilimleri ta d n ve bunun yerel ulusal ve uluslarası şı ığı ı ı boyutlardaki dönü türme gücünü verir. Dahas , mekan n zaman içindeki gerçekş ı ı

de erini anlatabilir. O takdirde, yani mekan sabit bir malzeme olarak almazsak; oğ ı

takdirde Türkiye'nin cumhuriyet, devlet ve demokrasi olarak kurulu süreçlerindeş

s n r n hangi yer'inin hangi dönü ümleri gerçekle tirdi ini bilebiliriz. Dolay s ylaı ı ı ş ş ğ ı ı

örne in, Kürdistan' n-Boyarin'in ABD için verdi i örne e benzer olarak- bir co rafyağ ı ğ ğ ğ

13BENJAM N, W., (2001), "Tarih Kavram Üzerineİ ı ", Son Bak ta A k, (ış ş der. N.Gürbilek) Metis Yay., stanbul, s: 4 3.İ

5

Page 6: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

olmadan çok önce, uluslaras bir kimlik olarak, bir pasaport olarak mevcut oldu unuı ğ

söyleyebiliriz.

Mekanlar n seçimindeki ikinci zorluk; mekanlar n kapland metaforlarlar nı ı ığı ı

çe itlili i ve de i kenli idir. Giri ler, ç k lar, yasaklamalar ve zorlamaya veyaş ğ ğ ş ğ ş ı ış

serbestiye uygun yerler, yerlerin adlar ve bu adlar n içerdi i önem; imdikiı ı ğ ş

dönemlerin çok daha eskisine giden metaforik anlamlarla kapal d r . Suriye, Irak veı ı ı

ran s n r nda incelenen mekanlar n ortak özelli i, buralar n etnik birer havuz olarakİ ı ı ı ı ğ ı

da az nl klar bar nd rmas ama daha önemlisi, bu etnik gruplar n baz parçalar n nı ı ı ı ı ı ı ı ı ı

kar da da yer alabilmeleridir. Örne in baz Arap ve Kürt kabilelerin Suriye s n r ndanşı ğ ı ı ı ı

içerde devamlar n n olmas ya da ran s n r nda kar yla akrabal k düzeyini de içerenı ı ı İ ı ı ı şı ı

ili kiler gibi. Ancak yine de etnisitenin kar tarafla bu beraberli i, her s n rda aynş şı ğ ı ı ı önemde olmad gibi, kar yla ili kili olarak akrabal klara verilen önem de zamanığı şı ş ı

içinde de i ebilmektedir. Suriye s n r ndaki akrabal k ba lar için, Kürtlerin zamanğ ş ı ı ı ı ğ ı

içinde kar tarafa verdikleri önem ve anlamlar ndaki de i meler gibişı ı ğ ş 14.

Ya da bazen, s n r n baz parçalar nda, bir etnik grubun akraba sayd klar veyaı ı ı ı ı ı ı

akrabalar , di er bir etnik havuzun içinde yüzer parçalar olarak kar da bulunabilir.ı ğ şı

Mardin'de Mahalmiler ve Van'da Kuresinlerde oldu u gibiğ 15.

Hosevar, 1993 ve 1996'da Slovenya ile Crotia aras nda yeni çizilmi s n raı ş ı ı

bakarken unlar söylüyor: " (S n r) Bir yandan s n r insanlar n n kimlik imgesi veş ı ı ı ı ı ı ı

ulus devletçili i taraf ndan belirlinmi aidiyet kategorilerinin yasal ve ideolojik olarakğ ı ş

tan mlad , ulusal ba l l k vb. kategorik ve kesinle mi kavramlardan anlamsalı ığı ğ ı ı ş ş

olarak sapmalara izin verir. Öte yandan da devlet rasyonalizmi kat nda belirlenmiı ş olan gerekirci ulusal kimli in imajlar da, s n rdakilere günlük hayatlar nda kendiğ ı ı ı ı

kimlik repertuvarlar n n gerçekten manuplasyonu için önemli bir kaynak yarat r"ı ı ı 16

Öyleyse, s n r n göstergelerinin özcü bir biçimde ulusun olu um tarihiı ı ı ş

olmad n belirtmeliyiz. S n r, vatanda olman n, ulusunun ve vatan n n tarifiniığı ı ı ı ş ı ı ı

yapabilmenin; ayn zamanda yerel, ulusal ve küresel güçlerin pazarl klar n n daı ı ı ı

önemli ipuçlar n kendi ifreleri (encoding) arac l yla verirı ı ş ı ığı 17 .

14 Suriye s n r ndaki akrabal k ili kilerinin Cumhuriyet’in çe itli dönemlerde de i mesine örnek olarakı ı ı ı ş ş ğ ş bkz. ÖZGEN, H.N. (2005a), age. 15 Bkz. ÖZGEN, H.N., (2003) age.16 HOSEVAR, Duska, K., (2003) "We Were as One: Local and National Narrative of a Border Regime Between Slovenia and Crotia", European Studies, 19, s: 2. 17 Stuart HALL’un Encoding/Decoding tart mas için bkz.SMITH, P., (2005) ış ı age, s: 214.

6

Page 7: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

Böylece metaforlar izleyerek, zaman içinde kar yla ili kinin öneminin, buı şı ş

önemin anlam n n ve öneme yap lan vurgulara ula mak, metaforlar çözümleyerekı ı ı ş ı

kimli in imajlar n izlemek, anlamak ve böylece anahtar olabilecek yerleri seçebilmekğ ı ı

mümkün olmu tur.şVerilerin toplanaca yerlerin seçiminde birinci zorluk ekonomi politi in içine,ğı ğ

metafora verilen önemi katmak olmu tu. kinci zorluk; çok fazla metaforun yer aldş İ ığı bir zeminin daha somut olarak s nanmas için, hangi materyali, hangi somut veriyi buı ı

metaforlar dengelemek için kullanaca m za karar vermekti. Örne in ı ğı ı ğ kad n, may n,ı ı

da , su ğ gibi terimler daima sonsuz say da metaforu içeriyordu ve ayn zamanda bunları ı

kendilerine ait somut halleri de bar nd r yorlard . Etnisite, mezhepler, cinsiyetı ı ı ı

kal plar ve ayn zamanda ekonomik e itsizlikler de sonsuz say da metaforlaı ı ı ş ı

kaplanm t . Bu göstergelerin arkas n nas l okuyacakt k? Soja, bu simgelerin birerış ı ı ı ı ı

havuz, birer ara mekan olarak ele al nmas n öneriyor, bu havuzun d lanm ve altaı ı ı ış ış

dü ürülmü gruplar n iç seslerinin topland havuzlard rş ş ı ığı ı 18. Bhabba bu üçüncü alan bir

melez alan olarak, bu havuzun ötesi'ni besleyece ini dü ünüyorğ ş 19. Bu 'ötesi', egemen

tarih kavramsalla t rmas na kar ç k besleyebilecek, geçmi ve gelece in ayn andaş ı ı şı ı ışı ş ğ ı

varolabilece i yerler olarak, yönümüzü a rtan yerler olarak ele al nmal d r. Her ikiğ ş şı ı ı ı

dü ünür de, bu havuzun içine dahil edilecek olan metaforlar n olu umuna ili kin çokş ı ş ş

az ey söylemekteydiler. Ötesi havuzu olu tuktan sonra bunun bir alt ses olarakş ş

okunmas na dair uyar lar; bu havuzun hangi süreçlerle olu tu unu bildirmiyorduı ı ş ğ 20.

Böylece, s n rlar, giri ler ve ç k lar; birer serbestlik kanallar , zorlanm geçiı ı ş ı ış ı ış ş noktalar ve üstüne de tarihi misyonlar yla anlamaya çal maya devam edildi.ı ı ış

Yukar da say lanlar n tümü; s n r n bir iktisadi politik alan olarak, her eydenı ı ı ı ı ı ş

önce çerçeveledi i devletle siyasi ve egemenlik ili kisi içinde oldu unu bildimektedir.ğ ş ğ

" ktidar alanlar ve sembolleri olan devlet s n rlar , ait olduklar devletlerin siyasetiniİ ı ı ı ı ı

ve kurumlar n etkileyen de i ikliklere ayna tutmakta; ulusal kimlik, egemenlik veı ı ğ ş

vatanda l k tan mlamalar ndaki de i im ve dönü ümlere de i aret edip, onlar temsilş ı ı ı ğ ş ş ş ı

etmektedirler”21. Küreselle menin etkisini de bu sitemati e dahil etmeliyiz. Bu etkiş ğ

uluslaras l k, ulusall k ve yerellik ve etnisite zeminleri s n ra dair tart malar n yer’iniı ı ı ı ı ış ı

18 SOJA, Edward W. (1996), Thirdspacee, Blackwell Publ. London. 19 BHABBA, Homi, (1994) The Location of Culture, Routledge, London. 20 SPIVAK, C.G., (1988) "Can the Subaltern Speak?", (içinde) Marxism and the Interpretation of Culture, (der.) C. Nelson & L.Grossberg, University of Illinois Press.21 WILSON, T.M &. DONNAN, H., (1998), “Nation, State and Identitiy at National Borders”, in Border Identities: Nation and State at International Frontiers, (eds.) T.M. Wilson & H.Donnan, Cambridge University Press, London., s:16.

7

Page 8: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

de belirlemektedir. Dolay s yla kimlik ve etnik kimlik, diaspora ve madun (subaltern)ı ı

gibi yeni tart malar, s n rlar ve uçlar tart malar n n yeni kavramlar d r ve yeniış ı ı ış ı ı ı ı

tart ma zeminlerini de olu turuyorlar. ış ş

OLAY SUNUMU 1:

ALAKAMI : ETN S TE VE A ALIK Ş İ İ ĞBu k s mda, mülkiyet, etnisite ve ideolojinin hangi kal plar n n gelenekleı ı ı ı ı

ekillendi ini ve bu geleneksel kal plar n kapitalizmi nas l bir pazarl k arac olarakş ğ ı ı ı ı ı

kullanabildi ini, bu dönü ümün s n rla ili kisini de ihmal etmeksizin, bir olayğ ş ı ı ş

sunumuyla tart maya çal aca m: Alakam (Katliam )ış ış ğı ış ı1997’de dil’de çal rkenİ ışı 22, çat ma odaklar ndan birisi olarak, s n rış ı ı ı

köylerinden birisindeki, Alakam ’taki, bir kan davas ndan bahsettiler Son ölümış ı

1992-1993’te olmu tu ve ölen Osman A a’n n abisinin o lu Avdo idi. Sorun, kanş ğ ı ğ

davas na dönü mü bir mülkiyet sorunu gibi duruyordu. En az ndan birazı ş ş ı

konu ulunca, arkas nda arazi payla lma sorunu beliriyordu. Osman A a, bölgenin enş ı şı ğ

önemli korucu ba lar ndan birisiydi ve görünür zamandaki hikayesinde, ailesiyleş ı

beraber eskiden önemli bir köy olan ama imdi bo olan Babet’e çekilmi oldu unuş ş ş ğ

biliyordum. Osman A a’n n köyündeki görü melerimizde, ailesinin bir Arap a iretineğ ı ş ş

mensubiyeti ortaya ç kt . Önce Arabian a ireti sonra Tay’lardan olduklar n belirttiler.ı ı ş ı ı

Kendi sülalelerinin Sultan Re at’la beraber gelenş 23 3 karde ten olu tu unu, önceş ş ğ

Dargeçit’e, sonra eski Alakam köyüne geldiklerini anlatt lar. Özetle söylemekış ı

gerekirse buradaki a iret yap s ndan akrabal k sistemleri kastediliyordu ve Osmanş ı ı ı

A a’n n ailesi de bir familya ve a a ailesiydi. Verimli ova arazilerinde çiftçilik yapanğ ı ğ

köylüler, 1/10 “Bey hakk ”n ödüyorlard . Görünen o ki, Alakam ve mezras nda hemı ı ı ış ı

ahali köylüsü hem a an n mülkiyetini i leyenler hem de a an n familyas ve kabilesiğ ı ş ğ ı ı

birlikteydiler. Bunun yan s ra, yerle ik halklard ve çiftçilikle u ra an köylülerdi;ı ı ş ı ğ ş

bend mensubiyeti olarak hepsi Haverki’ydi.24 Arabian da Hamikalar da Haverkiydiler.

22ÖZGEN, H. Ne e, (1999), "Yerelin Otoritesi, Merkezin Demokrasisi: rnak/ dil'de Kalk nma Projesiş Şı İ ı Önerisi", Sosyolojik Ara t rmalar Dergisi,ş ı 1-1.23 Yörede, tüm Arap kökenlileri ayn soydan saymamak gerikti ini Katip Çelebi’de belirtiyor. Vanı ğ Bruinessen, Evliya Çelebi Seyahatnamesine notlar dü erken, “Arapça konu anlar aras nda ilkş ş ı Müslüman fatihlerin torunlar olduklar n iddia eden kesimler ile Katip Çelebi’nin bahsetti iı ı ı ğ Muhallemi a ireti (Miyafarikirin’in güneyinde, Be iri yak nlar nda; Cihannüma, s: 438) ve Suriyeliş ş ı ı tüccarlar gibi yöreye daha sonra yerle enler bulunuyor olsa gerekir” diyor. VAN BRU NESSEN,ş İ Martin, (2003),“Diyarbekir Nüfusu: Etnik Yap ve Di er Demografik Veriler”, (içinde) ı ğ Evliya Çelebi Diyarbekir’de, (der.) Martin Van Bruinessen ve Hendrik Boestchoten, leti im Yay., stanbul, s: 64-65. İ ş İ24 Botan çevresinde, Kürt a iretleri iki büyük bende mensubiyet bildirir: Haverki ve Dek uri’denş ş birisine ait olmak, a iretler için önemli bir ayr md r. Haverkan devlete ba kald rman n, Dek uryan iseş ı ı ş ı ı ş

8

Page 9: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

Farkl olan Osman A a’n n familyas n n Arabian olmas ; Hamikan n ise bir Kürtı ğ ı ı ı ı ı

a ireti olmas yd ş ı ıEski haritalarda, iki tane Alakam köyü görünüyordu, sonraki dönemlerdeış

birisi Babet mezras olarak kaydedilmi ti. Mezran n tamam A a’n n ailesindenı ş ı ı ğ ı

olu uyordu ve 14- 15 evden ibaretti. şOsman A a’n n içinin yang n , ye eninin öldürülü ü, önemli bir hadiseydi. Buğ ı ı ı ğ ş

meseleyle beraber Osman A a korucu olmu tu, sonra da yitirdi i arazilerine tekrarğ ş ğ

sahip olmu tu. Toprak meselesinden ç kan ve kar l kl ailelerden sekiz ki ininş ı şı ı ı ş

ölümüyle devam eden bir kan davas na dönü en bu meselede; A a’n n kanl lar hemı ş ğ ı ı ı

köylüleri ve kendi bendinden (Haverkan) olanlard , hem de 1996’larda PKKı

sorumlusu da olan bir ba ka ye enin olay kar t rd söyleniyordu. En az ndanş ğ ı ış ı ığı ı

1996’da görünen ve beni de çok etkilemi olan hikaye öyleydi: Avdo’yu öldürenş ş

Ba os, PKK’nin üst kadrolar ndan oldu u söylenen bir di er uzak ye endir. Avdo ileğ ı ğ ğ ğ

Ba os aras nda eski arazi sorunlar vard r. Ba os, Avdo’yu örgüte kat lmas içinğ ı ı ı ğ ı ı

görü meye ça r r ve araya örgütün sorumlulu uyla beraber gelene in gücünü deş ğı ı ğ ğ

koyar, akrabal k, ayn köyden, ayn bendden olma ve ı ı ı r spiı ’lerin (aksakall lar) gücüı

gibi. Ama görü meye gelen Avdo’yu önce öldürür ve sonra da asar. “Bu olaydanş

dolay Ba os’un örgüt taraf ndan cezaland r ld da söyleniyor ama tabii bunuı ğ ı ı ı ığı

bilemiyoruz.” (dedi anlatanlar).

Bu örnek olay, 1996’da ilk dinledi imde benim için, ideolojinin kal plar n nğ ı ı ı

hangi gelenekle beraber yürüdü ünü, ikincil ba l l klar n (ideoloji, vatanda l k vb.)ğ ğ ı ı ı ş ı

nas l birincil ba l l klarla (akrabal k, a al k, gelenek, kan ba lar vb.) örtülebildi iniı ğ ı ı ı ğ ı ğ ı ğ

anlamak ve anlatmak için son derece önemli ve ilginç bir örnekti.25. Taraflar nı

tamam , Osman A a da, Avdo da, Ba os ta ideoloji yerine feodalitenin gelenekleriniı ğ ğ

ye lemekteydiler. ğAma bu örnekte bu ye lemenin nas l yap ld n anlat rken neden yap ld ,ğ ı ı ığı ı ı ı ığı

neden ikincil tür ba l l klar n, vatanda hukukunun geçerli ve gerçek olamad , as lğ ı ı ı ş ığı ı

önemlisi neden taraflar n olu tu u aç klanam yordu. Ba taki hikayeye daha dikkatı ş ğ ı ı ş

Çelebilerden olman n yani devletten yana olman n ifreleri olagelmi tir. Bu ikilik Midyat’ta örne in saı ı ş ş ğ İ Begi, Halil Begi ayr m yla belirir. Bkz. GÖKALP, Z., (1992),ı ı Kürt A iretleri Hakk nda Sosyolojikş ı Tetkikler, Sosyal Yay., stanbul; VANBRU NESSEN, M., (1992İ İ ), A a, eyh, Devletğ Ş , Öz-ge Yay., stanbul; Özgen, H.N., (2005b), “State, Border, A iret: Re-Construction of A iret as an Ethnic Identity,İ ş ş

New Perspectives on Turkey, yay nda, ı Winter, 2006.25 bkz. ÖZGEN, H.Ne e, (1999), ş age. Bendler, sadece bir etnik gruptan ya da tek bir a iretten, dindenş ya da mezhepten olu mazlar. Örne in Haverkan sadece Kürtleri de il, Süryani ve Araplar da içerebilir.ş ğ ğ ı Ezidilerin de baz lar Haverkand r. Ya da, bir ailenin üyelerini kapsad nda, bu bütün a ireti içerdi iı ı ı ığı ş ğ anlam na da gelmez. Örne in, Ç hsor a iret grubunun bir k sm Haverkan bir k sm Dek uran’d r. Bkz.ı ğ ı ş ı ı ı ı ş ı ÖZGEN, H.N., (2003), age.

9

Page 10: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

etmeliymi im. S n r üzerine çal rken bunu daha iyi anlad m. En ba taki hikaye,ş ı ı ışı ı ş

“Aralar nda eski bir arazi sorunlar vard r” ibaresi, beni bu öyküyü derinle tirmeyeı ı ı ş

götürdü. Osman A a da “Eski Alakam i i de olunca…” demi ti konu mas n n birğ ış ş ş ş ı ı

yerinde. ‘Eski Alakam i i’ni, dil’de bir a t olarak da dinlemi ve kaydetmi tik.ış ş İ ğı ş şAlakam (katliam ), Haco A a ve Seyh Sait syan ’yla ilintili bir hadisedir.ış ı ğ İ ı

1926 y l nda Alakam ’ta, bir anlat ya göre Haco A a yanl s olmakla suçland içinı ı ış ı ğ ı ı ığı

ya da bir ba ka anlat ya göre de Haco’nun zaptetti i bir köy oldu u için, 500-600ş ı ğ ğ

insan n yak ld söylenir. Çevrede de çok büyük bir ac b rakm olan bu katliam nı ı ığı ı ı ış ı

izini sürerek konu tuklar m z, “Çevre köylerin hepsi bilir ama anlatmazlar”dedi. ş ı ıHaco A a kimdir? Haco A a konusunda en derli toplu bilgiyi Rohat Alakomğ ğ

veriyor. Alakom, Haco A a’n n, Heverkan a iretinin ba kan oldu unu söyleyerek,ğ ı ş ş ı ğ

Haco A a sülalesinin (Mala Haco) be yüz aileden olu tu unu, heterojen bir dinselğ ş ş ğ

yap s oldu unu belirtir.ı ı ğ 26 Van Bruinessen de bu bendin Yezidi, Süryani gibi farklı dinleri kapsad n söylüyor.ığı ı 27 eyh Sait ayaklanmas nda devlet yanl s bir konumŞ ı ı ı

ald söyleniyor Haco A a’n n. Hatta Alakom’a göre, Seyh Sait as l rken cellatığı ğ ı ı ı

rolünü üstlenmesi istenmi ama o böyle bir görevin onur k r c olaca n söyleyerekş ı ı ı ğı ı

kar ç km . Hatta Haco konusuda kendi gözlemleriyle birinci elden en fazla bilgiyişı ı ış

veren Cegerxwin, an lar nda “Elbet Haco bütün bunlar Tüklerin ç kar n dü ünerekı ı ı ı ı ı ş

yap yordu. Onun Kürtlük hakk nda hiçbir fikri yoktu” diyor.ı ı 28 Haco’nun eyh SaitŞ

isyan sonras nda Suriye’ye geçti ini ve burada kendisi için bir kasabaı ı ğ

olu turuldu unu biliyoruz (Tirbespi). ş ğAlakom’un Haco A a’yla ilgili önemli bir tespiti var: “Xoybunğ

kurucular ndan olan ve Kürt toplumunun geleneksel güçlerini temsil eden Haco A a,ı ğ

Ramanl Emin ve Ali R za, ilk s ralarda Xoybun örgütünün en renkli simalar ndanı ı ı ı

baz lar d r. A iret kimlikleri ve ulusal kimlik aras nda bir dizi zorlukla kar la an buı ı ı ş ı şı ş

ahsiyetlerden baz lar , sonunda a iret ve ki isel ç karlar n ön plana alarak, devletş ı ı ş ş ı ı

yanl s bir tutum içine girerler ve politik mücadelede seslerini duyuramaz durumaı ı

gelirler”29. Izady’de, Kürtlerin en modern dü üncelere sahip olanlar n dahi, imdi liderş ı ş

olarak an lan ve milliyetçi önder, kurtar c gibi s fatlarla yüceltilen baz isimlerinı ı ı ı ı

yüceltilmesini trajikomik olarak nitelendiriyor. Ona göre, görkemli bir tarihin gerçek

26 ALAKOM, Rohat, (1998), Hoybûn Örgütü ve A r Ayaklanmas ,ğ ı ı Avesta, stanbul, s: 42. İ27 VANBRU NESSEN, M., (1992) İ age, s: 126-130.28 CEGERXW N, (2003), İ Hayat Hikayem, Evrensel Bas m Yay n, stanbul ,s:99.ı ı İ29 ALAKOM, Rohat, (1998), age, s: 42.

10

Page 11: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

bilgisi olmadan da bula bula ancak bunlar bulunacak, bu melleler, a alar ve diniğ

liderler önderlik yüceltmeleriyle bezenmeye devam edilecektir.30

VanBruinessen, daha tarafs z bir gözle olaylar öylece özetliyor: “1925’teı ı ş

ç kan eyh Said isyan bast r lm t . syan n kat l mc lar daha çok kuzeydekiı Ş ı ı ı ış ı İ ı ı ı ı ı

Diyarbekir a iretleriydi. Türk hükümeti, di er a iretleri isyanc lar n üzerine göndermeş ğ ş ı ı

gibi eski takti i denedi inde, isyanc lara kar operasyona kat lan a iretler aras ndağ ğ ı şı ı ş ı

Haverkan da vard ”ı 31. Haco ve adamlar geri çekiliyorlar. Van Bruinessen bununı

nedenini Haco’nun ba kas taraf ndan planlanm olan bir isyan de il kendi isyan nş ı ı ış ı ğ ı ı yapmak istemesi oldu unu dü ünüyor. “1926’da Mart ay n n ortalar nda, adamlar ,ğ ş ı ı ı ı polisi ve s n r postanesini bast lar ve bütün hükümet memurlar n kovup, Suriye veı ı ı ı ı

Irak’taki a iretlerle kom u a iretlerden acil yard m istediler.”ş ş ş ı 32 Yard m gelmez, ziraı

Haco fazla etkili de ildir. Suriye’ye çekilmeye zorlan r, Arap Tay a ireti Haco’yağ ı ş

bar nak verir. lerleyen zamanlarda da bir kasaba yap l r (Tirbespi). ı İ ı ıKutschera, Haco A a’n n ele geçirdi i bir köyden bahsediyorsa da, bununğ ı ğ

Alakam olup olmad belli de ildir: “Suriye’de mahalli bir ef olan Haco, Hoybunış ığı ğ ş

örgütünün de yard m yla 5 A ustos 1930’da Nusaybin yak nlar nda küçük bir köyüı ı ğ ı ı

ele geçiriyor ve A r sava ç lar n desteklemek üzere halk ayaklanmaya davet eden,ğ ı ş ı ı ı ı

Kürtlerin ba ms zl k talebini içeren bir bildiri yay ml yor. Fakat Haco, Türklerğı ı ı ı ı

taraf ndan süratle Suriye’ye çekilmek zorunda b rak l yor”ı ı ı ı 33

Bu konuda, Cegerxwin’in yazd iki sat r var ve yeterince aç k: “Hacoığı ı ı

A a’n n güneye geçmesinden sonra Eleqem é katliam oldu” diyor.ğ ı ş ı 34 Cegerxwin bu

olay n ayr nt s n vermiyor, tarihler de net de il ancak, Alakam ’ta büyük bir katliamı ı ı ı ı ğ ış

yap ld na dair söylentiler, çok güçlü anlat larla destekleniyor. Söylencenin içinde birı ığı ı

posta meselesi geçiyor ama bu yaz l metinlerde bahsedildi i gibi de il: “Postaı ı ğ ğ

müdürü Mahalmiymi …Posta müdürünün süvarileri soyulmu [Alakam ’ta birş ş ış

postahane varm ]” veya “Posta müdürünün k z na laf atm lar” (12.02.2002 dilış ı ı ış İ

görü meleri) Bu ibarelerden, posta müdürünün bu meseleyi as l ba latan olarakş ı ş

görüldü ünü anl yoruz. Belli ki, posta müdürüyle halk aras nda ‘ğ ı ı olmas n asl ndaı ı ı

kendilerinin de, halk n da kabul etmeyece i’ı ğ ni hissettirdikleri bir sorun ya anm :ş ış

Soygun gibi, namus gibi. Posta müdürünün Mahalmi oldu unu söylemeleri, geçmiğ ş

30 ZADY, Mehrdad, R., (2004), İ Kürtler; Bir El Kitab , Doz Yay., stanbul. s: 128. ı İ31 VANBRU NESSEN, M., (1992) İ age, s: 129.32 VANBRU NESSEN, M., (1992) İ age, s: 130. 33 KUTSCHERA, Chris, (2001), Kürt Ulusal Hareketi, Avesta, stanbul, s: 124.İ34 CEGERXW N, (2003), İ age, s:225.

11

Page 12: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

bir çat may bildiriyor. Yörede, az nl klar içinde az nl k olman n ve bu yüzdenış ı ı ı ı ı ı

devletle çe itli dönemlerde girilen i birlikleri için, Mahlmi olma önemli bir ifredir.ş ş ş 35

Ba ka bir anlat , posta müdürünün dövüldü ünü söylüyor. “Müdür köylüleri ikayetş ı ğ ş

etmi , iftira demi ler. Yanl zken yakalay p, Alakam ’ n etraf nda iken dövmü ler.ş ş ı ı ış ı ı ş

Ç plak b rakm lar”. [Ne zaman? Hangi mevsim?] Tam hat rlayam yorlar amaı ı ış ı ı

sonbahar veya ilkbahar da olabilirmi . So uk bir mevsimmi . “Müdür de bunlar Hacoş ğ ş

yanl s demi . Haco bir nevi eyh Sait’e yard ma gidiyor. Diyarbak r’a varmadanı ı ş Ş ı ı

yakaland n haber al yor. O zaman ‘Ben devlete yard ma geldim’ diyor. O andaığı ı ı ı

yutuyorlar. Ama f rsat bulur bulmaz Suriye’ye kaç yor. Haco taraftarlar da s n rı ı ı ı ı ı geçmek istemi . Ama izin verilmemi , çok da hava muhalefeti olmu . Bunlarş ş ş

Alakam ’a dönmü ler. Posta müdürü de gitmi demi , bunlar Haco’nun adamlar d r.ış ş ş ş ı ı

3 köyün yak lma emri var, Harabesosina (Açma), Harabederik (Ortaca) Alakam .ı ış

Yanl z bir köy yak lm . Köyün nüfusundan de il, ama Haco’nun taraftarlar geriı ı ış ğ ı

dönünce hepsini köyde toplanm lar. 500-600 ki i. Bölük bütün etraflar n sarm ,ış ş ı ı ış

çember yapm . Kad n, çocuk, erkek. Bir tane çocuk kurtulmu . Silahla taray p ate eış ı ş ı ş

vermi ler. Öylece yanm lar, mezar falan yok. Yak ld klar yer hala harabedir, insanş ış ı ı ı

kemiklerinin izleri duvarda bellidir hala.” (12.02 .2002- dil- Alakam görü meleri).İ ış ş

“Kad nlar ayr erkekleri ayr toplam lar. Sadece bir kad n kurtulmu .” (12.02.2002ı ı ı ı ış ı ş

dil görü meleri). [Kim pe ine dü mü ?] ‘Korkudan kimse sesini ç kartmam ki!”İ ş ş ş ş ı ış

Alakam (Katliam ), ac l ve irkiltici bir iddet öyküsüdür. Bu öyküdekiış ı ı ı ş

birkaç nokta özellikle dikkat çekici: Birincisi ‘az nl k içinde az nl k olma’ duygusu:ı ı ı ı

Örne in posta müdürünün Mahalmi oldu unun belirtilmesi; Alakam Arap kökenliğ ğ ış

iken, di er iki köyün Hamika a iretinin köyleri ve Kürt olmalar . ikayetin içindeğ ş ı Ş

gizli bir etnik savunma seziliyor: ‘Di er köyler de il, Arap köyünün yak lm oldu u’ğ ğ ı ış ğ

ikayeti. Öte yandan, gerçekten ne oldu unu dü ündü ümüzde, hikayeyi mülkiyet veş ğ ş ğ

art a el koyma ve bunlarla birlikte yeniden ve yeniden üretilmi ideolojik kal plarığ ş ı

üzerinden okumal y z. ı ıÖncelikle çat man n kal plar n n gerçekten eski oldu unu söylemeliyiz.ış ı ı ı ı ğ

Barth, Kürtlerde çat ma odaklar ndan birisinin de sülale grubu ile köy cemaatiış ı

aras ndaki çat malar oldu unu belirtir. Ona göre bu bir sadakat çat mas d r. ‘Köyünı ış ğ ış ı ı

cemaati burada önceliklidir ve ba ts z i çiler ve ortaklar ile köy sülale ile kan bağı ı ş ğı

35 Ayr ca benzer bir örnek olay olarak, Van civar nda Küresinler için bkz. ÖZGEN, H.N., (2003), ı ı age, s: 34-46.

12

Page 13: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

olmayan ki iler, istisnas z ya amakta olduklar köyün taraf n tutarlar. Di er birş ı ş ı ı ı ğ

deyi le, sadakatin belirlenmesinde cemaatsal faktörler soyla ilgili faktörlerden dahaş

a r basar.”ğı 36

Her ne kadar Barth’a güvensek de, bu olaydaki tek çat ma kal b n sosyalış ı ı ı

yap lar n modernite yolundaki ilerleme safhalar na indirgemek, kan mca fazlacaı ı ı ı

özcülük içerme riskini ta yor. Aksine, Alakam ’ta ya anan iddetin kökenleri veşı ış ş ş

sonuçlar , daha ileri aç klamalar ; sebebe dair daha çok soruyu hak ediyor. ı ı ıAlakam katliam da, beraberinde gelen siyasi çat malarla birlikte iktisadi birış ı ış

de i ikli e yol açm ; Osman A a’n n ailesi .bütün mülkünü, birikimini ve bunlarlağ ş ğ ış ğ ı

birlikte prestijini de Alakam ’ta yitirmi tir. Bu olayla birlikte, Alakam ’takiış ş ış

mülklerin önemli bir k sm ba ts z köylünün, ı ı ğı ı ahali köylüsünün eline geçmi ; böyleceş

araya kan girmi , yak n zamana kadar devam eden ve 8 ki inin öldü ü bu kanş ı ş ğ

davas na ra men, Osman A a ancak son ölüm dolay s yla ve sayesinde eskiı ğ ğ ı ı

mülklerini geri alabilmi tir. şBu olay, etnisite ve s n f gibi birbirinin kar s na konulan ve art n birikimi veı ı şı ı ığı

mülkiyet gibi iki önemli dönü ümü aç klamak için kullan lan bu iki kal b n, özcüş ı ı ı ı

(essentialist), basit nedensel bak larla izlenmesinin ne kadar yan lt c olabilece ini deış ı ı ı ğ

göstermektedir. Osman A a, Haco gibi etnisitenin yüceltti i bir ö eyi destekledi iğ ğ ğ ğ

için yitirdi i mülklerine, PKK’yi desteklemedi i için kavu urken, bu ideolojikğ ğ ş

kal plar n, yani Haverki ya da Dek uri olman n günümüz Türkiye’sinde nas l birı ı ş ı ı

ideoloji olarak yeniden üretildi ine bakmal y z. ğ ı ıÖyleyse burada i leyen nedir? Görünürdeki imgeler ‘Arapl k’, ‘Kürtlük’,ş ı

‘Haverki veya Dek uri olmak’ ve ‘PKK yanl s veya Korucu olmak’, görünür veş ı ı

hegemonik söylemler e li inde kurgulanm bir anlat (narration) yarat yorlar. Nedenş ğ ış ı ı

insanlar bu kurgulanm söylemlere gönüllü olarak kat ls nlar? Ben bu noktada Hall’aış ı ı

kat l yorum; kimlik için sadece onu kurgulamak yetmez, bunun pozisyonu daı ı

olmal d r.ı ıBirikimi sa layan n etnisite oldu unu veya art a basit el koymağ ı ğ ığ

mekanizmalar oldu unu dü ünürsek yan l r z. Burada taraflar olu turan nedenler buı ğ ş ı ı ı ı ş

denli basit ve gerekirci aç klamalar kabul etmez. Aksine, Cumhuriyet’in ba ndan buı ı şı

yana, birikim için yap lan tüm mücadeleleri, , s n r ötesinde olanlar da dahil olmakı ı ı

üzere, asimetrik birer titre im olarak ele almal y z. Örne in burada, ‘Mahalmiler veş ı ı ğ

36 BARTH, Fredrik, (2001), Kürdistan’da Toplumsal Örgütlenmenin lkeleri,İ Avesta, stanbul,İ s:168-169.

13

Page 14: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

di erleri’ ayr m , en az ‘Dek uran kar s nda Haverkan olmak’ kadar önemli birğ ı ı ş şı ı

ideolojik göstergeyi veriyor. Benzer olarak ‘Haverkan bendinin içinden olmak’ ifresiş

de, daha içerideki bir halkan n ideolojik karde li ini ifade ediyor. Etnisiteyeı ş ğ

bak lmaks z n seçilmi bir ı ı ı ş sunum olan bu kimlik.37 Ba os taraf ndan ğ ı davet olarak dile

getirilmi . imdi a iret ve geleneksel kal plar olarak gördü ümüz akrabal k gibiş Ş ş ı ğ ı

söylemlerin ard nda, asl nda kimli in seçilmi olan bu sunumu ve ça r s vard r.ı ı ğ ş ğ ı ı ı

Avdo’nun eski kan n öcünü almak için öldürülmesi noktas ysa, sözün bitti i yer olsaı ı ğ

gerek. Osman A a, büyük bir ac duymu sa, bunun nedeni sadece ye eninin birğ ı ş ğ

tuzakla öldürülmesi ya da bunu yapan n yine uzak bir ye eni olmas ndan daha fazlaı ğ ı

bir eydir: Bir umudun, kendisini yeni bir ideolojiyi kadim seslerle bir ça r olarakş ğ ı

sunan bir umudun alt ndan yine kahredici toprak ve mal, hem de gelene i de bu yoldaı ğ

kullanan bir kapitalist çehrenin belirmesiyle, bir kez daha kaybetmi olman n ac s d rş ı ı ı ı

bu, ayn zamanda. “Bast r lm olan nereden geri döner?” diye soruyor Zizek veı ı ı ış

Lacan’c bir cevap veriyor: “Gelecekten!”ı 38

OLAY SUNUMU 2: KARINCA T CARETİ İ(Zaho’dan taksi deposunda benzin getirme)

Bu sunumu, s n rda vatanda l k yapman n kal plar n n iktisaden hangiı ı ş ı ı ı ı ı

dinamiklerle birlikte ilerledi ini ve nas l pazarl klar ve günübirlik çeki melerle hakimğ ı ı ş

söylemlerin beslenebilece ini tart abilmek için aç yorum. ğ ış ı“Kar nca Ticareti” geçmi te günübirlikçi olarak Habur Kap s ’ndan geçipı ş ı ı

Zaho’ya kadar giderek, ta yabildikleri ve izin verilen mallar al p, Türkiye’deşı ı ı

satmaya getirenlerin yapt klar i in ad iken, imdilerde Irak’ n i galinden sonra bu i iı ı ş ı ş ı ş ş

ticari taksilerle yapan filolar n ad olmuı ı ş39.

Ticari araç sahiplerinin, bir tür ticaret belgesi de alarak (A2 Belgesi) ve

yanlar nda en az bir mü teri götürdüklerini de belgeleyerek; günübirlik Irak’a seyahatı ş

izni almalar yla bir ticaret a olu turulmu . Bu i için filolar kurulmu ve kendiı ğı ş ş ş ş

ba na bireysel olarak hareket edenlere de izin verilmi ama as l büyük izni, ticarişı ş ı

taksi filosu olanlar alm lar. Habur Kap s ’ndan ‘kar nca’ olarak i leyen 17 taksiış ı ı ı ş

37 HALL, S., (1993), “Culture, Community, Nation”, Cultural Studies, vol: 7, No: 3, October, pp: 349-363.38 Z ZEK, Slavoj, (2002), İ deolojinin Yüce Nesnesiİ , Metis Yay., stanbul., s:70.İ39 Bu olay sunumu için iki irketin ortaklar ndan dört ki iyle konu uldu. Ayr ca irket öforlerinden 4ş ı ş ş ı ş ş ki i ve ek olarak, kendi araçlar yla bir irkete ba l olmaanlardan 4 ki iyle görü üldü. Görü meler 9-12ş ı ş ğ ı ş ş ş Ekim 2004’de yap ld .ı ı

14

Page 15: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

filosu bulunuyordu. Her bir irketin en az 45 arac oldugu, hatta daha fazla olabilece iş ı ğ

söyleniyordu. Bir taksi irketine dahil olmadan kendi ba na gidebilen araçlar nş şı ı

say s n saptamak mümkün olamad ancak 900’den fazla oldu u söyleniyordu.ı ı ı ı ğ‘Kar nca Ticareti’nin filo sahipleri A2 izninin 25 milyara maloldu unuı ğ

söylüyorlar. Benzin ta mak için kullan lacak araçlar n ço unu sat n al n yor, amaşı ı ı ğ ı ı ı

%40 oran nda ki iler kendi araçlar n irkete satm gösteriyor ve kendi arac ndaı ş ı ı ş ış ı

vekaletnameyle öförlük yapabiliyor. Kendi arac yla, irkete kat lmadan ve ticariş ı ş ı

plaka almadan geçi izni alarak Irak’tan petrol ta mak da mümkün, ancak, böyleş şı

kendi arac yla ticaret gerçekten fazla bir kazanç vermiyor. Zira irketin araçlar n nı ş ı ı

s n rdan Zaho’ya gidi say lar na bir k s tlama getirilmemesine ra men, kendiı ı ş ı ı ı ı ğ

ba lar na ç kan araçlar n ç k saylar ‘haftada bir kez’ ile s n rlanm .ş ı ı ı ı ış ı ı ı ışBir taksinin bir tankerden daha iyi kazanç b rakt n vurgulayan ticari araçı ığı ı

filosu sahiplerinden birisi: “ imdi meydan tankerlerle taksilere kald ” dedi. “Habur’aŞ ı

imdi Türkiye’den petrol gidiyor. Iraktaki petrol ar tma tesisleri bombaland . Oradanş ı ı

ham petrol srail’de ar t l yor, Türkiyeye getiriliyor skenderun liman na, tankerlerleİ ı ı ı İ ı

Irak’a sat l yor tekrar. …. u anda çok k s tland diyebiliriz. 4-5 ay önceı ı Ş ı ı ı

skenderun’dan benzini al p sat p skenderun’dan iki ton al p sat p onun yerineİ ı ı İ ı ı

Irak’tan ucuza doldurup onu sat p seferde be milyar vuruyordular. Asker onuı ş

yasaklad . .. imdi 500-750 tanker geçi i var günlük, kamyon en fazla ayda iki kezı Ş ş

gidiyor, 1.5 milyar ancak b rak r o da 500 milon öförün paras .” 70-80 litre alan taksiı ı ş ı

depolar 130-150 litreye kadar geni letilmi , hatta ‘depolar 200-220 litreye kadarı ş ş ı

geni letebilen efsane tamirciler’den söz ediliyor. Ancak asker, s n rda deponunş ı ı

geni letildi ini farkederse, 95 milyon ceza da yaz yor. ş ğ ıBir taksinin bir seferlik kazanc masraflar ç kt ktan sonra 60 ile 90 milyonı ı ı

aras nda de i iyordu. Depoyu Irak’ta kaç litre olursa olsun 3-4 $’a doldurduklar nı ğ ş ı ı söyleyen irket sahipleri, imdilerde pe mergenin 20$ istedi ini anlatt lar. “Milletş ş ş ğ ı

(Kürtler için) Arap taraf ndan korkuyor. Gitmiyor. Zaten Türkler de Kürtlerdenı

korkuyor, gitmiyor” diye eklediler. Taksinin maliyeti ise öyle hesaplan yordu:ş ı

Mü teri görünümüdeki yolcu, 7.5-10 milyon kadar para veriyor araç sahibine, kendisiş

de 20 milyon TL para kazan yor, ayr ca taksi sürücüsünün kendine getirdi i bazı ı ğ ı mallar satmas ihtimali de her zaman var. Bu da 20 milyon kadar para b rak yor.ı ı ı ı

Genellikle araçlar LPG’Çevriliyor ve Silopi- dil-Cizre ve zaho aras ndaki 200km’likİ ı

yolda harcanacak olan 7-8 milyon TL. benzinden de tasarruf ediliyor. Irak tarafı ayakbast olarak her seferden 26 milyon TL al yor (Bu para, dolar olarak de il, Türkı ı ğ

15

Page 16: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

liras olarak al n yordu), 21 milyon TL de Türkiye gümrü üne b rak l yordu. Benzin,ı ı ı ğ ı ı ı

litresi 2 milyon TL’den sat ld ktan sonra, elde kalan miktar(geni letilmemi bir depoı ı ş ş

için)

2.00YTLX 80 litre=160.00-55.00 YTL= yakla k 100.00 YTLşı 40.

Buna yolcunun verdi i ve kendi getirdikleri miktar da eklenince, günübirlikğ

geçi için oldukça iyi bir toplam tutuyordu. [Benzin kime sat l r?] “Her yere satabilir.ş ı ı

Fatura, naylon fatura. Bütün benzinlikler al r. …Yolcu beraberinde illegal bir eyı ş

ta rsa o sorumlu. Araçta ç karsa, sorumluluk araç sahi bine ait.” Böylece bütünşı ı ı

süreçler yasal olarak güvenceye al nm oluyordu. Gidi in ve kaçak ta nan mal nı ış ş şı ı

yasal düzlemde olas bütün aç klar kapat lm , araçlar irket sahibinin üzerindeı ı ı ı ış ş

gözükmesine ra men, bedeli ödenmemi ama sahipleri de kendi araçlar n n öforüğ ş ı ı ş

olmu lard . En az bir yolcu gösterilmesi hükmü, asl nda s n r bekleyenlerin deş ı ı ı ı ı

bildikleri ve göz yumduklar üzere göstermelik i iyordu, yine de bu 1 yolcununı ş

asl nda kaç ki i olmas gerekti ine dair çeki me, kimi zaman valiliklere kadar ta nanı ş ı ğ ş şı

bir tart may da do ruyordu. T pk Nusaybin kap s ndan günübirlik ç k yapan ya daış ı ğ ı ı ı ı ı ış

Do ubayaz t’tn günlük olarak kar ya geçenlerinki gibi bir iti me, günlük toz-dumanğ ı şı ş

burada da cereyan ediyordu. Bu geçi in fark , s n r geçenlerin ta d klar riskinş ı ı ı ı şı ı ı

ki isel, ama kazanç ortakl n n daha merkezle mi olmas ndayd , ‘Habur Kap ’s n nş ığı ı ş ş ı ı ı ı ı

Kar ncalar ’ her geçi lerinde di er kap lar n günübirlikçilerinden ba ka bir grubuı ı ş ğ ı ı ş

zengin etmekteydiler: ‘Sava n yeni zenginlerini’. şı[Nas l ba land bu i e?] sorusuna irket ortaklar “Dikkat, uyan kl k, güvenilirı ş ı ş ş ı ı ı

olmak” diye cevap verdiler. Ancak bu i in herkes taraf ndan yap lamayaca belliydi.ş ı ı ğı

imdi irkete sahip olanlar, yapt klar i dolay s yla kendilerini iyi özelliklerindenŞ ş ı ı ş ı ı

dolay kutlu bulsalar da, bu i herkesin giremedi i bir i ti: ı ş ğ ş[Bu i i kimler ba latt lar?] “Silopililer. Arkalar nda Irakl petrol zenginleri var,ş ş ı ı ı

bunlar n çok elleri ayaklar var, Ankara’da stanbul’da. Önce onlar teklifle ortakl kı ı İ ı

kurdular.” ibaresi art n el konulmas ndaki mekanizmalar daha iyi aç klamaktad r.ığı ı ı ı ı

Yörenin irket sahiplerinin mevcut iktidara yak n kimseler olmas , örne in iki ilçedeş ı ı ğ

AKP ilçe ba kanlar ve akrabalar , ayr ca AKP’ye yak n yla bilinen ki iler veyaş ı ı ı ı ığı ş

muhasebeye ve maliye bürokrasisine yatk n ki iler olmas , durumu biraz aç kl aı ş ı ı ığ

kavu turuyordu. Sava n yeni zengin tabakas , bu kez birer arac olup ta bunu d ndaş şı ı ı ışı

para kazanabilece i yolu olmayanlar , merkez iktidar n belli belirsiz- veya dahağ ı ı

belrgin- kanallar n da kullanarak ‘yeni dönemin s rt hamal ’ haline getiriyor, bu aradaı ı ı ı

40 2004’de 1 $= 1.40YTL (ortalama) ve 100.00YTL=72$

16

Page 17: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

merkez iktidara yak n olanlar zenginle ebiliyordu. Bu yolla yine alt gelir gruplar veı ş ı

sosyo-ekonomik statü gruplar için “Tek i sahas Habur kap s ” metaforuı ş ı ı ı

güçleniyordu.

OLAY SUNUMU 3 : Üste men X.X Olay :ğ ıO ÜSTE MEN B Z M ÇOK EKME M Z YEM T RĞ İ İ Ğİ İ İ İŞ İB Z O ÜSTE MEN YEME E ALIRDIK KRAMDA BULUNDUK B ZEİ Ğ İ Ğ İ İ

BU HAYINLI I YAPTIĞimdi a a da baz ayr nt lar n verece im örnek olay yaz p yazmamay çokŞ ş ğı ı ı ı ı ı ğ ı ı ı

dü ündüm. Sadece kendimin insan haklar n korumak aç s ndan de il, köylülerinş ı ı ı ı ğ

canlar n n sa l n korumak için dü ündüm. Bizlere kendi gerçeklerini dürüstce açan,ı ı ğ ığı ı ş

anlatan, bizi alana ta yan götüren, olay dillendiren herkesin vatanda l k süreçlerindeşı ı ş ı

zarar görmelerini engellemek, çal malar m z n ba l ca zeminini olu turur. Bu nedenleış ı ı ı ş ı ş

üphedeyim: E er, bu örnek olay adlar ve yerleriyle tam olarak verirsem, hatta buş ğ ı ı

yerlerin ve adlar n ufac k bile olsa bilinmelerine yol açacak bir bilgi verirsem; buı ı

vatanda lar n hala duymakta olduklar korkular hakl ç karabilecek sertlikteş ı ı ı ı ı

yapt r mlarla kar lanmalar tehlikeleri olabilir. Kendileri kimliklerinin gizli kalmas nı ı şı ı ı ı istediler. Öte yandan, onlar n kimliklerini ve köyün, köylerin ad n ve olay n bütünı ı ı ı

adlar n gizlemek de bu örnek olay neredeyse tamamiyle bir üphe perdesine sokuyorı ı ı ş

ve bu nedenle de ben, mesnetsiz bir iddia veya iftira suçlamas yla kar la abilirim.ı şı ş

Dolay s yla, bu örnek olay anlat rken; ki ilerin ki ilik haklar n zedeleyiciı ı ı ı ş ş ı ı

unsurlardan ar nd rman n bir yolu onlar ads z b rakmak ise, bir di er yol daı ı ı ı ı ı ğ

kan tlanan ve kan tlanmayan her ey üzerinden konu mak gibi görünüyor. Dolay s ylaı ı ş ş ı ı

böylece mahkeme kay tlar na ula lamad için kan tlanamayan bir isnat n ki iselı ı şı ığı ı ı ş

olarak zarar vermesini de engelleyerek; vatanda l k süreçleri aç s ndan bir sunumş ı ı ı

yapmay daha uygun buluyorum. ıÖyleyse, neden bu örnek olay vermekte direniyorum. Bu soruyu öyleı ş

cevaplayaca m: Bu örnek olay, sadece s n rda olanlar n vatan n ve vatanda olman nğı ı ı ı ı ş ı

bütün süreçleriyle nas l bir diyalektik ili ki gerektirdi ini aç klamakta; hem de çok iyiı ş ğ ı

aç klamakla kalm yor, fakat ötesi devletin içindeki güç odaklar ndaki her de i meninı ı ı ğ ş

s n r da nas l diyalektik bir rezonansla etkiledi ini; böylece s n rda olup bitenlere hiçı ı ı ı ğ ı ı

de masum birer s n r olay olarak bakamayaca m z da anlat yor. ı ı ı ğı ı ı ıBu örnek olay, 27-28 Ekim 2001 ‘de Mardin’in bir köyünde

gerçekle tirdi imiz bir çal man n ilk sonuçlar ndan hareket ederek, 25 ubat 2002’deş ğ ış ı ı Ş

17

Page 18: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

yap lm olan bir alan çal mas na dayan yor. Çal ma daha sonra geni ledi, stanbulı ış ış ı ı ış ş İ

ve Ankara’da çe itli taraflarla görü melere, Mardin’de bu olay n avukatl nş ş ı ığı ı üstlenenleri aramaya ve Kayseri’de dava dosyalar n sormaya kadar uzand . Buı ı ı

nedenle; imdi anlat lan olay n çe itli veçheler içerdi ini, bunlar n baz lar n n kan tl ,ş ı ı ş ğ ı ı ı ı ı ı belge ve tan kl klara dayal ancak bir k sm n n da belgesiz oldu unu söylemek laz m. ı ı ı ı ı ı ğ ı

Olay, Mardin’in bir köyünde 1959 ile 1970 aras nda s n rda 36 ki ininı ı ı ş

vurularak öldürüldü ünü ö renmemizle ba lad . Genellikle o dönemde geçi lerinğ ğ ş ı ş

anla mal yap ld dikkate al n nca, bu kadar çok ölüm olay n n önemli bir ipucuş ı ı ığı ı ı ı ı

olabilece ini dü ündük. Böylece köye ilk ziyaretimiz 27 Ekim 2001’de gerçekle tiğ ş ş 41.

Köydeki görü tüklerimiz, 1963’lerde, s n ra 20-25 kilometre uzakl ktaki iki köyde birş ı ı ı

gecede 5 ki inin karakolda vuruldu unu söylediler. Vuran üste menin ad n daş ğ ğ ı ı

vererek “Sonradan çok me hur oldu o” denildi. şKöy, Süryani tarihi aç s ndan son derece önemli bir geçmi e sahip.ı ı ş

M.S.200’lerde köyün imdiki yerinde, eski Pagan kal nt lar n n üzerine bir kilise in aş ı ı ı ı ş

edilmi ve bu kilise, Manast r olarak MS.1238’de imdiki yerine ta n ncaya kadar,ş ı ş şı ı

köy H ristiyanl n önemli bir merkezi olarak i görmü . ı ığı ş şimdi 122 hane olan bu köyün 70 hanesi Kürt, kalan ysa Mahalmi olduklar nŞ ı ı ı

ve bu yüzden çok bask gördüklerini söylüyorlard . Bu ikilik, az nl k ve az nl k içindeı ı ı ı ı ı

az nl k olma, köylünün geçmi te de kendisini oldukça sarsan ihbar mekanizmas nı ı ş ı ı gelene in içine alma biçimlerini gösterebilir. ğ

Bu görü melerden sonra, 31 Ekim 2001’de Mardin Gençlik Evi’nin yeniş

kurulan kütüphanesinin aç l kutlamas na gitti imizde; elime A.Çubukçu’nun “Bizimı ış ı ğ

68”i geçti. H zla kar t r rken, köylülerin ad n verdikleri üste menin aç k ad ylaı ış ı ı ı ı ğ ı ı

kar la t m: Nurhak Olay ’yla ilgili olarak. şı ş ı ıBunun üzerine 16 Kas m 2001’de stanbul’da, Nurhak Olay ’ndan yaralı İ ı ı

kurtulan bir ki iyle yapt m bir görü meyle, bu ki iye dair tan kl klar nş ığı ş ş ı ı ı ı derinle tirmelerini istiyerek; Nurhak Olay ’n ve sorgu süreçlerini anlatt rd m,ş ı ı ı ı

kay tlad mı ı 42. Daha sonra, 22 Aral k 2001’de kitapç larda Nurhak’la ilgili bir kitapı ı

buldum. Bu ki i taraf ndan yaz lm t . Bu kitap, Nurhak’ta ölenlerin bo unaş ı ı ış ı ş

41 Oldukça önemli bir ziyaretti zira köylüler bizi PKK’li diye jandarmaya ihbar ettiler. Gecenin önemli bir bölümü karakolda geçti. Bu davran da, köyün nasil bir ikilik ya ad n , ihbar gelene iniış ş ığı ı ğ aç klamakta yard mc oldu. Yine de epey koktu umu söylemeliyim, ‘S n rda Kalan Kad n Sosyolog’ı ı ı ğ ı ı ı Radikal, Zaman, Mekan, nsan, Celal Ba lang ç 25 A ustos 2003.İ ş ı ğ42 Ancak ne yaz k ki, imdiye kadar ad geçen üste menle görü me olana m olamad . Dahası ş ı ğ ş ğı ı ı Mardin’de köylülerin tuttuklar avukat da bulamad m. Ölüm raporunu haz rlayan doktor ölmü tü;ı ı ı ı ş üste men için tutklama emri veren savc da öyle. Kayseri’de davayla ilgili belgelere de eri ilemedi.ğ ı ş

18

Page 19: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

ölmediklerini; onlar n yurtsever iyi birer vatanda olduklar n , sadece biraz ‘yollar nı ş ı ı ı ı a rm olduklar n ’ anlat yordu. Bu kitaba göre, bu gencecik çocuklar n kaderleriniş şı ış ı ı ı ı

belirleyen onlar ate e sürükleyenler, bizzat güvendikleri köylüler olmu tu. ı ş şKöylüler olaydan sonra 5 aileden üçünün hemen göçetti ini; kalan ikisinin değ

görü meye haz r olduklar n bildirdiler. Böylece 25 ubat 2002’de ad geçen köyeş ı ı ı Ş ı

giderek kay t ve tan kl k ald k. Ölenlerin mezarlar n görüp, adlar n saptad k.ı ı ı ı ı ı ı ı ı

Kald m z ilçeye döndükığı ı 43.

Köylülerin tan kl klar na göre olay 29 Ocak 1959’da gece cereyan etmi .ı ı ı ş

Karakola ça r lan 6 ki iden be i öldürülmü , birisi yaral kurtulmu . Önce kasaturaylağ ı ş ş ş ı ş

bo az kesilmi , sonra kur unlanm . Tepenin alt na kendini sal verip yuvarlanm ,ğ ı ş ş ış ı ı ış

Suriye’ye kaçm . Ayn gece iki ayr köyde iki Süryani ve bir Kürt’ü daha öldürmü .ış ı ı ş

Olay köylere haber verilince, ertesi sabah ikibine yak n insan çevre köylerdenı

cenazeleri almaya gelmi ler. şÜste men kendisini tutuklamak için gelen savc ya kar gelmi , ancakğ ı şı ş

tutuklanm . Rütbeleri al narak, önce Mardin’de sorgusu yap lm , mahkemesi önceış ı ı ış

Mardin’de ba lam , sonra da güvenlik gerekçesiyle Kayseri’ye sevk edilmi .ş ış ş

Köylüler aydan aya bir kaç mahkemeye gittiklerini hat rl yorlar. Köylüler bir avukatı ı

tutmu lar, ancak Kayseri’ye güçleri yetmemi , avukat n da kendilerini savunmad naş ş ı ığı

inan yorlar. Avukat n ad n dahi hat rlayamad lar. Mardin’in eski ailelerinden birisininı ı ı ı ı ı

ad belli belirsiz verildi ancak o ki i de vefat etti inden bulunamad . Zaman nda çokı ş ğ ı ı

korkmu olduklar n , sahipsiz kald klar n anlat yorlar. “Millet zaten açt ,ş ı ı ı ı ı ı ı korkuyordu”, “Dilimiz yoktu, çaremiz yoktu”, Otopsiye gelen doktor Nusaybinli Dr

M…r (?) de ölmü . şKöyler s n ra 20-25 kilometre kadar yak nl kta s n r köyleridir. Hayvanc l klaı ı ı ı ı ı ı ı

geçinen yerle ik köylerdir, a as z ve ş ğ ı miskendirler (ba ts z). Evler oldukça yoksul veğı ı

kerpiçtendi. 40-50 hanelik bu iki köyün ortalama hane halk say s 10.4, imdi geçim,ı ı ı Ş

mevsimlik tar m i çili i, turistik yerlere in aata için yazlar giderek ve s n rdanı ş ğ ş ı ı ı

günübirlikçilikle sa lan yor. Köyde okul yok, ö renciler ta mal e itimle okulağ ı ğ şı ı ğ

gidiyor; akar su da yok. Pompan n aç l yap lmam . Kendi çabalar yla elektrikı ı ışı ı ış ı

getirdiklerini, suyun da yeterli ebisinin olmad n söylüyorlar. Koruculu uığı ı ğ

reddetmi ler, h, eyit ve eyhlere güvenmediklerini bildirdiler. Kürt kökenlilerdi.ş şı ş ş

Bizim görü me yapt m z evlerden birinde duvarda Hazreti Ali ve oniki imamş ığı ı ı resimleyen bir takvim vard . Ancak srarla ‘Alici olmad klar n , ama Ali’yiı ı ı ı ı

43 Bir ba ka zor gece: lçeyi hemen ertesi gün terketmemiz zorunlu oldu. ş İ

19

Page 20: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

sevdiklerini’ söylediler. Bu meseleyi s n r köylerinin ran iili inden etkilenmeleriyleı ı İ ş ğ

ba da t rmak gerekiyor.ğ ş ı 44

Ölenlerin adlar ve özellikleri öyle: ı şF.K. (35-40 ya lar nda, 3 o lan bir k z çocu u var); F.E. (20 civar , yeni evli,ş ı ğ ı ğ ı

çocuksuz); M.E. (50 üzeri, iki o lu var); R.T. (14 ya nda); S.A. (35-40 civar , 8 k z 4ğ şı ı ı

o lan) ve yaral kurtulan bir ki i, erkek 28 ya lar nda.ğ ı ş ş ıA a da köylü tan kl klar ndan bir k sm n bulacaks n z:ş ğı ı ı ı ı ı ı ı ı

“Bunlar ayn dönemde üç komutan geldiler buraya …’de F.K., …’de R.K., birı

de bu. lk geldiler öldürmeye ba lad lar. Onlar gelmeden önce ölüm yoktu. Yakalan rİ ş ı ı

b rak l rd ”…"Geçim amac yla kaçakç l k. Millet zaten korkuyordu. Mal olarak imkanı ı ı ı ı ı ı

yoktu, Millet açt , sefalet içindeydi. O olaydan sonra son on y la kadar da buralar çokı ı ı

kötüydü…Hepsi ekmek davas yd . Ne siyasi ne ba ka ey. O zaman e kiya daı ı ş ş ş

yoktu”…"Benim karde imi de öldürceklerdi, kaç rd k. Bir onba geldi ça rd .ş ı ı şı ğı ı Üste men onlar telin kenar na ç kard . Otomatik ile tarad . O dönemin makinalisi,ğ ı ı ı ı ı

otuz mermi atalardan erbik diyorlar ad na. Bir tanesi tepenin alt na dü tü. Ölmediı ı ş

yaral kurtuldu. Gece olunca köye haber verdi. 2000 ki i taziyeye geldiler civarı ş

köylerden”…"Yats dan önceydi, kindi ile ak am ezan aras ndayd … Bu üste menı İ ş ı ı ı ğ

Kantar'da, bir ere 'Bunlara haber götürcek var m ' demi . Tabakç (bula kç ?) er deı ş ı şı ı

'Ben veririm' demi . Er gitmesin, güvenilmez diye onu onba yapm . Yollam :ş şı ış ış

‘Buraya getir, komisyon alal m i birli i yapal m' diye yollam . Bunlar önceden deı ş ğ ı ış

askerlerle çal rlard . Yine de güvenmemi ler. 14 ya nda bir çocu u yollam lar. 'Gitışı ı ş şı ğ ış

bak karakola müsait mi de il mi?' diye. O lan karakolda tutmu lar. O lan gitmeyinceğ ğ ı ş ğ

yine de güvenmi ler, demek ki bir ey yok diye. Ak am namaz ndan sonra anla mayaş ş ş ı ş

gitmi ler. …Karakola vard klar nda, Üste men er elbisesi giymi , tan nmas n diye…ş ı ı ğ ş ı ıÜste men bir y ld r orada görevdeymi . Daha önce de komisyon alm , desturğ ı ı ş ış

vermi …Kurtulan yaral 'be tane k z m var, hepsini vereyim, mal mülk vereyim, beniş ı ş ı ı

öldürme' diye yalvar yormu . Kabul etmemi ”… [DAHA ÖNCEDEN UYARI-ı ş şTEHD T VAR MI?] "Hay r hiç bir uyar falan yokmu . Sadece her zamanki gibiİ ı ı ş

ça rm . Bunlar o anda köyde olanlarm ...Makinal ile taram . Karakolda, d ar yağı ış ış ı ış ış ı

s raya dizip” (elleri ba l m de il mi- birkaç görü var)…"Belden yukar lar elekı ğ ı ı ğ ş ı ı

gibiydi. Elbiselerini saklad k. Gömle i ile kanl çantas n saklad k. Daha üç dört y lı ğ ı ı ı ı ı

44 Benzer bir durumu, Katran köyü’nde bir rezanla konu urken de ya am t k: At f amca, ran devletş ş ış ı ı İ ö retisine dair anlat lardan bolca örneklerle bir mesel anlatm t Bkz ÖZGEN, H.N. (2005a ) age. ğ ı ış ı

20

Page 21: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

önce att k"… "Ya ufak olan da dizmi (14 ya ndakini) çocuk ranzalar n alt naı şı ı ş şı ı ı

kaç yormu : Vurma beni diye. Elleri, ranzalardan ay rmak için kasatura ile kesilmi ."ı ş ı ş

[BUNLAR A A, NAMLI KAÇAKÇI YA DA HIRSIZ MIYDILAR? ÖNCEDENĞ

UYARILDILAR MI? D ER KAÇA A ÇIKANLARDAN FARKLARI NEYD KİĞ Ğ İ İ BUNLAR ÖLDÜRÜLDÜ?] "Hepsi birbirinden ayn ki ilerdir. Ekmek davas d r. Buı ş ı ı

köyden bunlar yap yorlard bu i i. Olay oldu unda köyde bunlar vard bunlar gitti. Buı ı ş ğ ı

ki iler girdi tuza a"…"Kim varsa o anda o gitti. Benim babam da arad ama babamş ğ ı ı

kaçt . Amcam da kaçt ."… "F. ile F. zaten yeniydiler. Daha ilk bir iki seferı ı

gitmi lerdi. Anla ma ile giderlerdi. Onlar hep ça r yordu, gelin-gidin komisyonş ş ğı ı

alal m diye. Adam ba 5 lira geçi , koyun ba 2.5 lira. imdiki gibiydi i ler arkas nı şı ş şı Ş ş ı ı arayan soran yoktu" …[KAÇ KUR UN VARDI?] "Say s zd . Kan içindelerdi.Ş ı ı ı

Göbekten yukar taram lard "…"Savc geldi, …Sonra üste men'i götürüyorlar."ı ış ı ı ğ

Nusaybin'e götürmü ler. Sonra Mardin'e, sonra da davay Kayseri'ye alm lar. Geçenş ı ış

sene TV'ye ç kt . Ad X.X.”… " O zaman üste men rütbesindeydi. Sivil mahkemedeı ı ı ğ

yarg land . Davac olundu. Kayseriye verildi. dam istendi. 2 veya 3 sene kaldı ı ı İ ı ı cezaevinde.1960 ihtilali ile halledildi. Serbest b rak ld . Hiç ceza almad . Mahkemesiı ı ı ı

kapat ld "…"Milletvekili Süleyman Çelebi askerlik yaparken, rütbe ald n görmü "ı ı ığı ı ş

(O zamanki rütbesini söyleyemediler) [KARAKOLDA BUNLARIN ÜSTE MENĞ İ TEHD T ETT VEYA SALDIRDIKLARI SÖYLENEB L R M ? KAVGAİ İĞİ İ İ İ

ÇIKMI MI? YANLARINDA S LAH VAR MIYMI ?]"Bir b çak dahi yokmu . ÇokŞ İ Ş ı ş

yalvarm lar. Tart ma olmam "… “Bunlar anla lm i lerdi".. "Ayn gece 2 ki iyiış ış ış şı ış ş ı ş

daha vurdu. Hristiyand , O. köyü'nden. T.’da da bir ki iyi (Kürt) daha öldürdü.ı ş

Kudurmu gibiydi" …"O gece anla ld , öldürmek için ça rm onlarş şı ı ğı ış ı oraya"…’Be ini birden alm traktörle getirmi ler. Ke if bitince kefenlenipş ış ş ş

gömülmü ”. ş

stanbul M.Y.’le görü me: 16 Kas m 2001 s:15.00 İ ş ıGözlemler:

M.Y., X.X’in. Albay rütbesinde oldu unu; harekat yöneten ikinci ki iğ ı ş

oldu unu; birinci sorumluyla ayn rütbeden oldu unu; 1968lerde Panama'da e itimğ ı ğ ğ

ald n duyduklar n ; soru turma içerisinde kendisine ve H.T.'ya iyi davrand klar n ,ığı ı ı ı ş ı ı ı sigara ikram vb. söyledi.ı

[SORGUCUNUZ VE S Z ZLEYEN K NC RÜTBEL OLARAK X X LEİ İ İ İ İ İ İ İ

LG L ZLEN MLER N Z NELERD R?]“Bizi tutan köylülerle aras çok iyi. Meselaİ İ İ İ İ İ İ İ ı

21

Page 22: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

onlara eziyet edenlere göz açt rtm yor, hatta bizim taraftan olan köylülürden birisininı ı

evindeki kitaplar görmezden gelmi . Hatta, beni çok sever, geçen kitap fuar ndaı ş ı

gördü boynuma at lacakt , telefonunu verir.”…“Nerede olsak gelir bulur bizi”…“Beniı ı

a r yaral yd m, sürüklüyorlard : ‘OOO Endi!’ diye kar lad ! Çok kötü oldum, Endiğı ı ı ı şı ı

benim iç lakab md , Mustafendi'den (dedemi de öyle ça r rlarm ) çevire çevireı ı ğı ı ış

arkada lar öyle yapm lard , hem de Che'nin yak n dostunun ad da Endi idi. Beni buş ış ı ı ı

adla tan mas çok kötü yapt beni.”…”Ben Kontrgerilla ad n ilk ondan duydum:ı ı ı ı ı

sorguda sigara verdi, "siz 10 y l buralar n alt rnda gezseniz, bize 15 y l yetecekı ı ı ı

mühimmat m z var" dediı ıBu örnek olayda, köylülerin tan kl d nda ölümü gerçekle tiren ki ininı ığı ışı ş ş

ad n n izlenememesinin büyük bir bilgi ve güvenirlik kayb yaratabilece inden ba taı ı ı ğ ş

da söz etmi tim. Köylüler, a) Bilerek hedef österiyor ve yalan söylüyor olabilirler; b)ş

Ad geçen ki inin yak n dönemlerde ayn karakolda bulunmu olmas nedeniyle ad nı ş ı ı ş ı ı ı hat rl yor ve olayla ad birle tiriyor olabilirler; c) Veya köylüler gerçekten do ruyuı ı ı ş ğ

söylüyor olabilirler. Her üç durumda da gerçek olan üç durum vard r: 1) 29 Ocakı

1959’da bu 5 ki i gerçekten öldürülmü tür ve 2) Bu ölümle ilgili olarak köylüler halaş ş

konu maktan son derece korkmaktad rlar. Ölümlerini aç a ç karamam , mahkemeyeş ı ığ ı ış

gidememi ve hak arayamam lard r. 3) Olay n müsebbibi olarak, Türkiye’deş ış ı ı

gerçekten önemli bir ki inin ad n vermektedirler. Bizim görü tü ümüz köylülerinş ı ı ş ğ

Nurhak Olay ’ndan haberi yoktu ama bu ki iyi zaman zaman TV’de gördükleriniı ş

söylüyor ve ad vererek izlediklerini bildiriyorlard . Bu tan kl klar izleyen günlerdeı ı ı ı

ara t rmac ekip olarak izinli oldu umuz halde, bizi de içine alan büyük bir korkuş ı ı ğ

zinciri ya and . Kan mca bu durum dahi, bu olay n sadece bu küçük iki köyüş ı ı ı

ilgilendiren ‘münferit vakalar’ olmad klar n ; aksine belki daha büyük bir zamanı ı ı

diliminin baz kay p parçalar olabildi ini de gösterdi. ı ı ı ğBu son örnek olay; Türkiye’nin ulus ve vatan olma süreçlerinde s n rdaki birı ı

zaman diliminin ne kadar dikkatle sorgulanmas gerekti ini de anlatabilmek içinı ğ

verildi. Küreselle me ça nda uluslar n yeni biçimlenmelerini anlamak için yeniş ğı ı

yakla mlar geli tirmeliyiz. Politik co rafyac lar, s n r çal malar nda bir dil yaratt larşı ş ğ ı ı ı ış ı ı

ve modern dünyan n devlet merkezli sistemi karakterize eden sabit s n rlar boynuncaı ı ı

teritoralize edildi ini bildirdiler. Böylece s n r n içinde olmak da sabit bir ey oldu.ğ ı ı ı ş

Böylece s n r n içinde durumu da territoralize oldu Bu sabit, kat ve modernist çizgilerı ı ı ı

imdiye kadar geldi. Politik co rafyan n geleneksel s n r çal malar tipik olarak s n rş ğ ı ı ı ış ı ı ı ı interaksiyonun bütün formalar ve biçimlerinden biçimlenmi ve cross-border linkleriı ş

22

Page 23: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

de böylece mümükün yapm bir co rafya olarak ele al r. Bu çal malar n ba lay cış ğ ı ış ı ğ ı ı ba lam udur: S n r alan ve s n r topraklar n n kendisi ve bunlarla ba lant l say s zğ ı ş ı ı ı ı ı ı ı ğ ı ı ı ı

yerel kavram üretilmi bulunmaktad r ve anlamlar da kar la t r labilir durumdad r. ş ı ı şı ş ı ı ıPaasi ise, s n r n bir tür söylemler ve pratikler seti olarak bütün toplumaı ı ı

yay laca n ; sadece s n r alanlar yla s n rl kalmad n iddia etmektedir. S n rlar nı ğı ı ı ı ı ı ı ı ığı ı ı ı ı

üretimi ve yeniden üretimi teritoralizenin kurumla mas n n da yeniden üretimidir.ş ı ı

Güç ve yönetilim (governance) s n rlar n kurulmas n n parçalar ve k s mlar d r, buı ı ı ı ı ı ı ı ı ı

özellikle devlet s n rlar nda böyledir. S n r n söylemi böylece materyalize edilebilir,ı ı ı ı ı ı

s n rlar n ikonografisindeki halinde görülebilir, bunlar da hat ralar, filimler, romanları ı ı ı

ve e itim içinde salla t rarak sunar öyle ki mesela bunlar n hepsi s n r n alan n i aretğ ş ı ı ı ı ı ı ı ş

etti i gibi örne in, teritorality de aç klar, üretir ve yeniden üretir. ğ ğ ıPaasi, bundan sonra, s n rlar n var ve eri ebildikleri anlam n da sadece devletı ı ı ş ı

düzeyinde de il asl nda günlük hayat n pratikleriyle yeniden üretildiklerini değ ı ı

söylüyor. S n rlar nadiren s n r alanlar nda üretilirler, aksine daha çok ulusalı ı ı ı ı

ekonomiyle ve politikayla ilgili bir mesele oldu undan merkezde üretilirğ 45. Kar ncaı

ticaretiyle yeniden üretilen, sadece devletin iktisaden güçlü odaklar n n kendisiniı ı

yeniden üretmesi de ildir; aksine bu yolla, daha alta dü ürülmü olanlar n s n rğ ş ş ı ı ı

arac l yla merkez iktidarlarla pazarl klar da yeniden üretilmi olur. Üste menı ığı ı ı ş ğ

X.X.Olay ’nda ise, bu kez merkezin kendi iktidar süreçlerinin s n r n ne kadar içineı ı ı ı

girmi oldu unu ve s n rla birlikte yeniden nas l kurulabildi ini görürüz. ş ğ ı ı ı ğ

45 PAASI, A., (1999), age, s:669-680.

23

Page 24: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

KAYNAKÇA

• ‘ALAKOM, Rohat, (1998), Hoybûn Örgütü ve A r Ayaklanmas ,ğ ı ı Avesta,

stanbul.İ

• BARTH, Fredrik, (2001), Kürdistan’da Toplumsal Örgütlenmenin lkeleri,İ

Avesta, stanbul, s:168-169.İ

• BENJAM N, W., (2001), "Tarih Kavram Üzerineİ ı ", Son Bak ta A k, (ış ş der.

N.Gürbilek) Metis Yay., stanbul.İ

• BHABBA, Homi, (1994) The Location of Culture, Routledge, London.

• BOYAR N, J., (1994), “Space, Time and Politics of Memory”, in J.Boyarinİ

(ed.) Remapping Memory, The Politics of Timespace, Uni. of Minnesota Pres,

Minneapolis.

• CEGERXW N, (2003), İ Hayat Hikayem, Evrensel Bas m Yay n, stanbul.ı ı İ

• DONNAN, H. ve WILSON, T.M., (2002) , S n rlar: Kimlik, Ulus ve Devletinı ı

Uçlar , Ütopya Yay., stanbul. ı İ

• GELLNER, E., (1983) Nations and Nationalism, Blackwell Publ. Oxford.

• GÖKALP, Z., (1992), Kürt A iretleri Hakk nda Sosyolojik Tetkikler,ş ı Sosyal

Yay., stanbul.İ

• HAHN, Chris & HAHN, ldiko-Beller, (1998) “Markets., Morality andİ

Modernity in the North-East Turkey”, in Border Identities: Nation and State

at International Frontiers, (eds.) T.M. Wilson & H.Donnan, Cambridge

University Press, London, s: 237-262.

• HALL, S., (1993), “Culture, Community, Nation”, Cultural Studies, vol: 7,

No: 3, October, s: 349-363.

• HOBSBAWN, E.J., (1993) 1780’den Günümüze Milletler ve Milliyetçilik;

Program, Mit, Gerçeklik, Ayr nt Yay., stanbul. ı ı İ

24

Page 25: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

• HOSEVAR,Duska, K., (2003) "We Were as One: Local and National

Narrative of a Border Regime Between Slovenia and Crotia", European

Studies, 19.

• ZADY, Mehrdad, R., (2004), İ Kürtler; Bir El Kitab , Doz Yay., stanbul.ı İ

• KUTSCHERA, Chris, (2001), Kürt Ulusal Hareketi, Avesta, stanbul.İ

• ÖZGEN, H. Ne e, (1999), "Yerelin Otoritesi, Merkezin Demokrasisi:ş

rnak/ dil'de Kalk nma Projesi Önerisi"Şı İ ı , Sosyolojik Ara t rmalar Dergisi,ş ı 1-1.

• ÖZGEN, H.N., (2003) Toplumsal Haf zan n Hat rlama ve Unutma Biçimleri;ı ı ı

Van-Özalp ve 33 Kur un Olayş ı, Tüstav Yay., stanbul. İ

• ÖZGEN, H.N., (2004) “Yolumuzun Üzeri: Do ubayaz t",ğ ı Do ubayaz t'tağ ı

Tarih, Kültür, Sanat, Çekül Vakf , stanbul, s: 451-457. ı İ

• ÖZGEN, H.N., (2005a) "Suriye ve Irak S n rlar nda ki Kasaba: S n r nı ı ı İ ı ı ı

ktisadi Antropolojisi”, (içinde), İ Gelenekten Gelece e Antropoloji, ğ (der.) B.

Kümbeto lu ve H.Birkalan-Gedik, Epsilon Yay., stanbul, s: 100-129. ğ İ

• Özgen, H.N., (2005b), “State, Border, A iret: Re-Construction of A iret as anş ş

Ethnic Identity, New Perspectives on Turkey, Winter, 2006.

• ÖZGEN, H.N., (2005c) " 'Öteki'nin Kad n: Beden Üzerinden Miliyetçiı

Politikalar”, ToplumBilim, K .ış

• PAAS , Anssi (1999) “Boundaries as Social Practice and Discourse: Russian-İFinnish Border”, Regional Studies, 33 (7), s: 669-680.

• SMITH, A.,D., (2002) Uluslar n Etnik Kökeni,ı Dost Yay., Ankara.

• SMITH, Philip, 205) Kültürel Kuram, Babil Yay., stanbul.İ

• SOJA, Edward W. (1996), Thirdspacee, Blackwell Publ., London.

25

Page 26: 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi ...neseozgen.net/wp-content/uploads/31.pdf · 7-9 Aral k 2005 , I. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, (Tebliı ğ1) TSBD,ODTÜ,

• SPIVAK, C.G., (1988) "Can the Subaltern Speak?", (içinde) Marxism and the

Interpretation of Culture, (der.) C. Nelson & L.Grossberg, University of

Illinois Press.

• VAN BRU NESSEN, M., (1994İ ), “Kürt Toplumu, Ulusçuluk ve Mülteci

Sorunlar ”, (içinde)ı Kürtler: Güncel Bir Ara t rmaş ı , Kreyenbroek-Sperl (der.),

Cep Yay., stanbul, s 38-72.İ

• VANBRU NESSEN, M., (1992) İ A a eyh Devlet, Kürdistan'da Sosyal veğ Ş

Politik Örgütlenme, Öz-Ge Yay., stanbul.İ

• VANBRU NESSEN, M., (2003) “Diyarbekir Nüfusu: Etnik Yap ve Di erİ ı ğ

Demografik Veriler”, (içinde) Evliya Çelebi Diyarbekir’de, (der.) Martin Van

Bruinessen ve Hendrik Boestchoten, leti im Yay., stanbul.İ ş İ

• V LA, Pablo (2003), “Processes of Identification on the U.S.-Mexico Border”,İ

The Social Science Journal,volume 40, Issue 4 , s. 607-625.

• WILSON, T.M &. DONNAN, H., (1998), “Nation, State and Identitiy at

National Borders”, in Border Identities: Nation and State at International

Frontiers, (eds.) T.M. Wilson &H.Donnan, Cambridge University Press,

London, s: 1-31.

• Z ZEK, Slavoj, (2002), İ deolojinin Yüce Nesnesiİ , Metis Yay., stanbul.İ

• S n rda Kalan Kad n Sosyolog’ ı ı ı Radikal, Zaman, Mekan, nsan, Celalİ

Ba lang ç 25 A ustos 2003.ş ı ğ

26