33
9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı 2000'li yıllarda Tarlabaşı ile başlayan, tarihsel özelliği olan mekânların ranta dayalı dönüşüm sürecine konu edilmesi süreci Fener - Balat - Ayvansaray’da konu edindi. 2005 yılında çıkarılan, 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun’a dayandırılarak, 22.04.2006 tarih, 26417 sayılı ve 23.10.2006 gün ve 26318 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu kararı ile Fener-Ayvansaray Arası Yenileme Alanı ilan edildi. Anılan alan, İstanbul’da erken Osmanlı, Bizans, Roma yapılarının dahi bulunduğu özgün niteliklerini, plan şemalarını ve temel mimari özelliklerini hâlâ koruyan 19. yy ve 20. yy başına ait özgün sivil mimari örneklerinin bulunması nedeni ile kültürel ve mimari mirasımız ısından çok önemlidir. Tüm bu nitelikleri ile anılan bölge 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması Hakkında Kanun kapsamında kentsel sit alanı olarak ilan edilmenin yanı sıra söz konusu adalardaki yapıların önemli bölümü ilgili koruma kurullarınca korunması gerekli kültür varlığı yapılar olarak da tescil edilmiş bulunmaktadır. Alanın yenileme alanı ilan edilmesinden sonra ayrıca yine Bakanlar Kurulu’nun 2006/10299 sayılı kararı ile Fatih Balat Karabaş Tahta Minare Mahallesi de yenileme alanı içerisine alınmıştır. 18 Nisan 2007’de avan proje ve uygulama işleri ihalesi de Tarlabaşı’nda olduğu GAP İnşaat tarafından yüklenilmiştir. İstanbul İli, Fatih İlçesi, Tahta Minare Mahallesi (Balat Mahallesi) 2276, 2306, 2307, 2308, 2299, 2300, 2305, 2332, 2304 adalar, Atik Mustafa Paşa Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi), 2871, 2872, 2873, 2874, 2875 adalar, Balat Kabataş Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2838, 2849, 2859, 2105, 2106, 2821, 2822, 2823, 2824, 2825, 2828, 2829, 2830, 2831, 2833, 2835, 2835, 2836, 2865, 2837, 2898, 2842, 2840, 2839, 2845, 2844, 2843, 2841, 2848, 2847, 2851, 2852, 2864, 2853, 2862, 2855, 2854, 2856, 2857, 2863, 2861, 2860 adalar, Molla Aşki Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2644, 2645 adalar ve Abdi Subaşı Mahallesi (Yavuz Selim Mahallesi) 2303 adayı kapsamaktadır. 279.345.91 m 2 yüzölçümlü alan 59 ada 909 parselden oluşmakta ve kapsamı ısından şu ana kadarki kentsel dönüşüm projeleri arasında en geniş alana sahiptir. İhale sonucu hazırlanan 20

9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

  • Upload
    others

  • View
    6

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı

2000'li yıllarda Tarlabaşı ile başlayan, tarihsel özelliği olan mekânların ranta dayalı dönüşüm

sürecine konu edilmesi süreci Fener - Balat - Ayvansaray’da konu edindi. 2005 yılında

çıkarılan, 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek

Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun’a dayandırılarak, 22.04.2006

tarih, 26417 sayılı ve 23.10.2006 gün ve 26318 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak

yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu kararı ile Fener-Ayvansaray Arası Yenileme Alanı ilan

edildi.

Anılan alan, İstanbul’da erken Osmanlı, Bizans, Roma yapılarının dahi bulunduğu özgün

niteliklerini, plan şemalarını ve temel mimari özelliklerini hâlâ koruyan 19. yy ve 20. yy

başına ait özgün sivil mimari örneklerinin bulunması nedeni ile kültürel ve mimari mirasımız

açısından çok önemlidir.

Tüm bu nitelikleri ile anılan bölge 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması

Hakkında Kanun kapsamında kentsel sit alanı olarak ilan edilmenin yanı sıra söz konusu

adalardaki yapıların önemli bölümü ilgili koruma kurullarınca korunması gerekli kültür

varlığı yapılar olarak da tescil edilmiş bulunmaktadır.

Alanın yenileme alanı ilan edilmesinden sonra ayrıca yine Bakanlar Kurulu’nun 2006/10299

sayılı kararı ile Fatih Balat Karabaş Tahta Minare Mahallesi de yenileme alanı içerisine

alınmıştır. 18 Nisan 2007’de avan proje ve uygulama işleri ihalesi de Tarlabaşı’nda olduğu

GAP İnşaat tarafından yüklenilmiştir.

İstanbul İli, Fatih İlçesi, Tahta Minare Mahallesi (Balat Mahallesi) 2276, 2306, 2307, 2308,

2299, 2300, 2305, 2332, 2304 adalar, Atik Mustafa Paşa Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi),

2871, 2872, 2873, 2874, 2875 adalar, Balat Kabataş Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2838,

2849, 2859, 2105, 2106, 2821, 2822, 2823, 2824, 2825, 2828, 2829, 2830, 2831, 2833, 2835,

2835, 2836, 2865, 2837, 2898, 2842, 2840, 2839, 2845, 2844, 2843, 2841, 2848, 2847, 2851,

2852, 2864, 2853, 2862, 2855, 2854, 2856, 2857, 2863, 2861, 2860 adalar, Molla Aşki

Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2644, 2645 adalar ve Abdi Subaşı Mahallesi (Yavuz Selim

Mahallesi) 2303 adayı kapsamaktadır.

279.345.91 m2 yüzölçümlü alan 59 ada 909 parselden oluşmakta ve kapsamı açısından şu ana

kadarki kentsel dönüşüm projeleri arasında en geniş alana sahiptir. İhale sonucu hazırlanan 20

Page 2: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

adet avan proje Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat

Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 05.06.2009 tarihinden başlanmak üzere en son

29.07.2009 tarihli ve 875 sayılı kararla onaylanmıştır.

Daha sonra kurulca onaylanan 20 adet avan proje Fatih Belediye Meclisi’nin 09.12.2009 tarih

ve 2009/74 sayılı kararı ile kabul edilmiş, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 04.01.2010

tarih ve TN: 247 3342 sayılı onaylama işlemi ile de avan projeler yürürlüğe girmiştir. Avan

projeler, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması Hakkında Kanun kapsamında

kentsel sit alanı olarak ilan edilmiş olan, proje alanında bulunan 269 binanın 209’u ilgili

koruma kurullarınca korunması gerekli kültür varlığı yapılar olarak ayrıca tescil edilmiş olan

mimari ve kültür mirasımız niteliğinde bulunan tescilli ve korunarak yaşatılması gerekli

binaların çoğunun yıkılmasını ve diğerlerinin de sadece cephe restorasyonunu öngörmektedir.

2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni

ile, içinde yaşayan insanlar yerlerinden edilmeden restore edilmesini sağlayan “Fener-Balat

Semtleri Rehabilitasyon Programı” kapsamında olan yapılar da proje kapsamında yer

almaktadır.

40. dönemde semt halkı ve UNESCO Heyeti ile toplantılar yapılmış. Konu hakkında teknik ve

hukuki bilgi verilmiştir.

12 Mart 2010

TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıklarını

Koruma Bölge Kurulu kararı, anılan kararın “kabulüne” ilişkin Fatih Belediye Meclisi’nin

09.12.2009 gün ve 2009/74 sayılı kararı ve eki avan projeler ile İstanbul Büyükşehir Belediye

Başkanlığının 14.01.2010 gün ve TN:2473342 sayılı “onaylama” işleminin yürütmesinin

durdurulması ve iptali istemi ve bu yıkım projelerine dayanak teşkil eden 5366 sayılı

Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak

Kullanılması Hakkında Kanun’un Anayasanın 5, 35, 46 ve 63’üncü maddelerine aykırılığı

iddiasıyla konu yargıya taşınmıştır (Bkz. 9.13.1. Ek 1).

18 Mart 2010

Bölge halkı yapılan toplantılar sonucunda Fener Balat Ayvansaray Mülk Sahiplerinin ve

Kiracıların Haklarını Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği’ni kurdu. Odamızın da

katıldığı bir basın toplantısıyla bölge yaşayanları, yörenin tarihi, sosyal ve kültürel yapısını

Page 3: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

hiç dikkate almadan, sanki bir boş alanı planlıyormuş, alanın dekorunu değiştirirmişçesine,

mekân iyileştirilmesi yapılmadan kararlar üreten, uygulandığı takdirde geri dönüşü olmayan

fiziki ve sosyal bir tahribat yaratacak yenileme projelerine karşı olduğunu kamuoyuna ilan etti

18 Mart 2010

İstanbul 3. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma istemimizi davalı idarenin savunması

sonrasına bırakan ve belediyenin savunması için 30 gün süre tanıyan bir ara karar aldı. Bu

karar odamıza 5 Mayıs 2010 günü iletildi.

8 Temmuz 2010

Mimari ve kültürel mirasımız açısından ayrıcalıklı bir özellik taşıyan bölgede konu dolaysız

olarak son derece sakıncalı bir uygulama ile meslekten olmayan kişilerin oluşturduğu

Belediye Meclisince onanarak neredeyse plan kararı haline getirilen mimari avan projeler ile

ilgili iken mimarlık mesleğinin koruma ve restorasyon dalında uzman her hangi bilirkişi

raporu düzenlenmeden ve keşif yapılmadan dosya üzerinden yapılan inceleme ile yürütmeyi

durdurma talebimiz reddedildi. Bu karara itirazımız için tebliğ tarihinden itibaren yedi günlük

süre tanındı karar tarafımıza 23 Temmuz 2010’da tebliğ edildi.

30 Temmuz 2010

Yürütmeyi durdurma isteğimizin reddi konusunda itirazlarımız ilgili mahkemeye sunuldu

İtirazımız tebliği tarihi 22.03.2010 kabul edilerek süre aşımından reddedildi.

2 Haziran2011

Aradan geçen süreye ve bilirkişi talebimize karşı hiçbir gelişme olmaması üzerine ek dilekçe

ile davanın esası hakkındaki görüşlerimiz ve bilirkişi talebimiz yinelendi (Bkz. 9.13.2 Ek2).

10 Haziran 2011

Mahkeme dava açıldıktan tam 18 ay sonra yerinde inceleme ve bilirkişi tayinine karar verdi.

Bu kez de odamızdan emsalleri yanında astronomik kalan 25.000.- TL tutarında bir bilirkişi

ücretinin avans olarak yatırılması talep edildi. Adil bir yargılamanın gerçekleşmesine engel

olacak bu ücret tayinine itirazımız (Bkz. 9.13.3 Ek 3) üzerine son ve kesin olarak 15.000.-

Page 4: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

TL’ye indirildi. İstenen avansa vasıta ücretinin dâhil olmadığı da dip not olarak karara

düşüldü.

Gerek alınan kararlar gerekse idari hukuk alanındaki ilginç kararları ile kent ve hukuk

tarihimize ibret teşkil edecek dava süreci halen devam etmekte olup henüz bilirkişi tayini ve

yerinde inceleme yapılamamıştır.

9.13.1. Ek 1: Dava Dilekçesi

İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi

Sayın Başkanlığına

İstanbul 3. İdare Mahkemesi 2010/427 e.

12.03.2010

Yürütmenin durdurulması ve duruşma istemlidir.

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent

Şubesi

VEKİLİ: Av. Ş. Can Atalay

Kemankeş Caddesi No:31 Karaköy İstanbul

DAVALI İDARE: 1) Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara

2) Fatih Belediye Başkanlığı İstanbul

3) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İstanbul

KONU: İstanbul İli, Fatih İlçesi, Tahta Minare Mahallesi (Balat Mahallesi) 2276, 2306, 2307,

2308, 2299, 2300, 2305, 2332, 2304 adalar, Atik Mustafa Paşa Mahallesi (Ayvansaray

Mahallesi), 2871, 2872, 2873, 2874, 2875 adalar, Balat Kabataş Mahallesi (Ayvansaray

Mahallesi) 2838, 2849, 2859, 2105, 2106, 2821, 2822, 2823, 2824, 2825, 2828, 2829, 2830,

2831, 2833, 2835, 2835, 2836, 2865, 2837, 2898, 2842, 2840, 2839, 2845, 2844, 2843, 2841,

2848, 2847, 2851, 2852, 2864, 2853, 2862, 2855, 2854, 2856, 2857, 2863, 2861, 2860 adalar,

Molla Aşki Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2644, 2645 adalar ve Abdi Subaşı Mahallesi

Page 5: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

(Yavuz Selim Mahallesi) 2303 adayı kapsayan “Fener-Ayvansaray Arası Yenileme Avan ve

Yenileme Uygulama Projelerinin Hazırlanması ve Uygulanması İşi’ne ait Avan Projeler’in

onaylanmasına ilişkin TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve

Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararı; anılan kararın “kabulüne” ilişkin Fatih

Belediye Meclisi’nin 09.12.2009 gün ve 2009/74 sayılı kararının ve eki avan projeler ile

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının 14.01.2010 gün ve TN:2473342 sayılı

“Onaylama” işleminin YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASI ve İPTALİ İSTEMİ ile; anılan

idari işlemin dayanağı olan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların

Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun’un Anayasanın 5, 35,

46 ve 63’üncü MADDELERİNE AYKIRILIĞI İTİRAZIDIR.

ÖĞRENME TARİHİ: 05.02.2010

AÇIKLAMALAR

Yargılama konusu kurul kararı ve eki avan projelere konu olan İstanbul İli, Fatih İlçesi, Tahta

Minare Mahallesi (Balat Mahallesi) 2276, 2306, 2307, 2308, 2299, 2300, 2305, 2332, 2304

adalar, Atik Mustafa Paşa Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi), 2871, 2872, 2873, 2874, 2875

adalar, Balat Kabataş Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2838, 2849, 2859, 2105, 2106, 2821,

2822, 2823, 2824, 2825, 2828, 2829, 2830, 2831, 2833, 2835, 2835, 2836, 2865, 2837, 2898,

2842, 2840, 2839, 2845, 2844, 2843, 2841, 2848, 2847, 2851, 2852, 2864, 2853, 2862, 2855,

2854, 2856, 2857, 2863, 2861, 2860 adalar, Molla Aşki Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi)

2644, 2645 adalar ve Abdi Subaşı Mahallesi (Yavuz Selim Mahallesi) 2303 adayı kapsayan

“Fener-Ayvansaray Arası Yenileme Avan ve Yenileme Uygulama Projelerinin Hazırlanması

ve Uygulanması İşi”nin konusu olan alan “Tarihi Yarımada” sınırları içinde yer almaktadır.

Anılan alan, İstanbul’da erken Osmanlı, Bizans, Roma yapılarının dahi bulunduğu özgün

niteliklerini, plan şemalarını ve temel mimari özelliklerini hala koruyan 19’uncu yüzyıl ve

20’nci yüzyıl başına ait özgün sivil mimari örneklerinin bulunması nedeni ile kültürel ve

mimari mirasımız açısından çok önemlidir.

Tüm bu nitelikleri ile anılan bölge 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarının Korunması

Hakkında Kanun kapsamında kentsel sit alanı olarak ilan edilmenin yanı sıra söz konusu

adalardaki yapıların önemli bölümü ilgili koruma kurullarınca korunması gerekli kültür

varlığı yapılar olarak da tescil edilmiş bulunmaktadır. Geçiş dönemi koruma esasları ve

Page 6: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

kullanım şartlarına göre uygulama yapılan alanda kalan bölgeye ilişkin koruma amaçlı imar

planı da gözetilmemektedir.

Tarihi Yarımada sınırları içerisinde kalan ve Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma

Kurullarınca kültür varlığı olarak tescil edilmiş binaların da aralarında bulunduğu yapıları ve

binlerce yurttaşı kapsayan alan, 22.04.2006 tarih, 26417 sayılı ve 23.10.2006 gün ve 26318

sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu kararları ile yenileme

alanı ilan edilmiştir.

I. Davalı idarenin işlemi neden, konu ve maksat yönünden hukuka, koruma, mimarlık

ilkelerine ve anayasanın eşitlik ilkesine aykırıdır. Yargılama konusu idari işlemin

uygulanmasında üstün kamu yararı bulunmamaktadır.

Yargılama konusu olan kurul kararı eki olan ve yazılı talebimize rağmen incelenmek üzere

bugüne dek tarafımıza iletilmeyen, kimi bölümleri bilinen ancak resmi olarak kamuoyu

nezdinde alenileştirilmeyen avan projeler, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarının

Korunması Hakkında Kanun kapsamında kentsel sit alanı olarak ilan edilmiş olan; proje

alanında bulunan 269 binanın 209’u ilgili koruma kurullarınca korunması gerekli kültür

varlığı yapılar olarak ayrıca tescil edilmiş olan mimari ve kültür mirasımız niteliğinde

bulunan tescilli ve korunarak yaşatılması gerekli binaların tümünün yıkılmasını

öngörmektedir.

Bilindiği gibi, 5226 sayılı Yasa ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu,

ilgili yönetmelikler ve kentsel sitlerin korunma ve kullanma koşulları ile ilgili ilke kararlarına

göre; bir bölgenin kentsel sit ilanından sonra iki yıl içinde koruma amaçlı imar planlarının

yapılmasının esas olduğu bu iki yıl içinde zorunlu nedenler ile koruma amaçlı imar planlarının

yapımının bir yıl daha uzatılabileceğine, bu sürelerin sonunda koruma amaçlı imar planı

yapılmadığı takdirde geçiş dönemi koruma ve kullanma koşullarına göre uygulamanın

durdurulması ve koruma amaçlı imar planlarının varsa etkileşim sahaları da göz önünde

bulundurularak ve sit alanının bütününü kapsayacak şekilde, içinde bulunduğu yerleşme ile

ilişkilerinin kurularak hazırlanmasının esas olduğu bilimsel ve hukuki bir zorunluluktur.

Ancak yargılama konusu karar eki projeler koruma amaçlı imar planları ve yapılaşma

koşuluna bağlı olmadan ilave katlar, bodrum katlar düzenleyerek parsel ve ada morfolojisi

düzeninin dışında ve farklı farklı mimari anlayışlarla ada bazında konut, ticaret ve alışveriş

Page 7: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

merkezi gibi kullanışlar önermekte; bölgenin büyük oranda yıkılarak sosyal ve fiziki olarak

ortadan kaldırılması öngörülmekte ve şu an bölgede yaşamakta olan yurttaşlar göçe

zorlanmaktadır.

Yargılama konusu kurul kararı ile halen ayakta duran yapıların altlarına otopark ve bodrum

katlarının inşa edilmesi, hukuka aykırı olarak tarihi eserlerin bulunduğu parsellerin tevhidi ve

ada düzeyinde bile zemin altında birleştirme öngörülmektedir.

Mevcut zemin altında yapılaşma öngörülmesinin tarihi kalıtların geri dönülemez bizimde

zarar görmesi, tanım yerinde ise üzerinden buldozerle geçilmesi sonucunu doğuracaktır.

Öte yandan, projenin hazırlanması sırasında çalışanlar binaların içlerine (ev sahipleri izin

vermediği için) girememiş ve bunun sonucunda da yapıların içinde var olan kalem işi, ahşap

tavan, demir işlemeler ve ahşap merdivenler gibi halen varlığını sürdüren, tarihsel değeri olan

yapı elemanları kayıt altına alınmamıştır.

Başka bir söyleyişle, yargılama konusu avan proje ile tarihsel değeri olan yapı elemanları göz

ardı edilerek mimari ve kültürel mirasımız açısından eşsiz değerleri olan yapılar yıkılmakta,

ada bazında tevhitler gerçekleştirilmekte, zemin altı kullanım, konut altı otopark, ilave kat

gibi tarihi ve mimariyi dokuyu yok eden uygulamalarla “tüm boşluklar doldurulmakta” ve

mono-blok yapılar ortaya çıkarılmaktadır.

Ayrıca bu ayrıcalıklı ve usulsüz uygulamalar kentsel sit alanlarının bütününde eşitsiz ve farklı

uygulamalara neden olmakta bu anlamı ile de koruma, kullanma bilinç ve davranışlarını

olumsuz etkilemekte; korumaya ilişkin uluslararası metinlere aykırı örnekler olarak evrensel

raporlara konu edilmektedir.

2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan üzgün malzemesi ve plan düzeni

ile, içinde yaşayan insanlar (ev sahibi ve kiracı) yerlerinden edilmeden restore edilmesini

sağlayan “Fener-Balat Semtleri Rehabilitasyon Programı” kapsamında olan yapıların dahi

proje kapsamında yer alması da açıkça hukuka aykırıdır.

İstanbul’un en eski çarşılarından biri olan Tarihi Balat Çarşısı’nı –tanım yerinde ise- hiçe

sayarak 2859 Ada ile ilgili cam cepheli, metal konstüksiyonlu yapıların öngörülmesinin ise

sivil mimari mirasımızı ve kültürel değerlerimizi korumak isteyenler açısından anlaşılabilir

bir yanı bulunmamaktadır.

Page 8: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Sahil bandının kültür, sanat ve rekreasyon fonksiyonu ile gizlenerek yapılaşmaya açılmasında

da üstün kamu yararı bulunmadığı açıktır.

Yukarıda açıklanmaya çalışıldığı gibi yargılama konusu karar evrensel koruma ve yenileme

ilkelerine aykırıdır. Bu kararların uygulamasında üstün kamu yararı bulunmamaktadır.

Bir sit alanının bütünü için koruma planı yapılmadan ya da yapılmış koruma planına

uyulmadan herhangi bir kısmı için projeler üretmek, bu projeleri onaylamak ve uygulamaya

sokmak ciddi ve geri dönülmez mimari ve kültürel mirasın yitirilmesi sonucunu yaratacak,

uluslararası normları hiçe sayan hukuka aykırı bir uygulamadır.

Bölgede yaşayan insanları, yörenin tarihi, sosyal ve kültürel yapısını hiç dikkate almadan,

sanki bir boş alanı planlıyormuşçasına kararlar üreten söz konusu avan proje uygulandığı

takdirde geri dönüşü olmayan fiziki ve sosyal bir tahribat yaratılacaktır. Fener, Balat ve

Ayvansaray’ın –tanım yerinde ise– sadece ismi kalacaktır.

Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı gibi yargılama konusu idari işlem daha önce

usulüne uygun olarak alınmış koruma kurulu kararlarına aykırıdır.

Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma

Bölge Kurulu, 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek

Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunu gereğince kurulmuş olmakla

birlikte 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kanunu gereğince çalışma esasları

belirlenmiştir. Ancak adı geçen Kurul ilgili kanun gereğince Koruma Yüksek Kurul

Kararlarına uygun karar alması gerekirken, öte yandan, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat

Varlıklarını Koruma Kanunu gereğince koruma kararı alınmış mekânlar ve binalar için

eşdeğerde bir kurul tarafından alınan karar ile eski kararın etkisizleştirilmesi yoluna

gidilmektedir.

II. Yargılama konusu idari işlem genel düzenleyici işlemlere, şehircilik ilke ve

kurallarına, hukuka aykırıdır.

Bilindiği gibi avan projeler sağlam, güvenli, kullanışlı, çevresi ile uyumlu yapıların

gerçekleştirilmesi amacıyla, uygulama projelerinin hazırlanmasına geçilmeden önce hazırlık

çalışmaları sırasında belirlenmiş ihtiyaç programının, işlev şemasının, arsa, alt yapı, iklim,

kadastro, imar durumu doğal yapı, çevre düzeni, işveren/iş sahibi istekleri ve benzeri verilerin

Page 9: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

ve mimarın aldığı kararların kesinleştirildiği projelendirme aşamasıdır. Avan projelerin nasıl

yapılacağı ilgili şartnamelerde açıkla tarif edilmiştir. Avan proje çalışmaları, aynı zamanda

mimar ile işveren/iş sahibi arasında tasarıma yönelik mutabakatların sağlandığı, onaylanması

durumunda mimarın fikri hakları ile ilgili de hak kazandığı iş aşamasıdır.

3386 ve 5226 sayılı Kanunlar ile değişik 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma

Kanunu uyarınca belirlenen sit alanlarında, alanın etkileşim-geçiş sahasını da göz önünde

bulundurarak, kültür ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda korunması

amacıyla arkeolojik, tarihi, doğal, mimari, demografik, kültürel, sosyoekonomik, mülkiyet ve

yapılaşma verilerini içeren alan araştırmasına dayalı olarak; güncel haritalar üzerine, koruma

alanı içinde yaşayan hane halkları ve faaliyet gösteren iş yerlerinin sosyal ve ekonomik

yapılarını iyileştiren; istihdam ve katma değer yaratan stratejileri, koruma esasları ve

kullanma şartları ile yapılaşma sınırlamalarını, sağlıklaştırma, yenileme alan ve projelerini,

uygulama etap ve programlarını, açık alan sistemini, yaya dolaşımı ve taşıt ulaşımını, alt yapı

tesislerinin tasarım esasları, yoğunluklar ve parsel tasarımlarını, yerel sahiplilik, uygulamanın

finansmanı ilkeleri uyarınca katılımcı alan yönetimi modellerini de içerecek şekilde

hazırlanan; hedefler, araçlar, stratejiler ile planlama kararları, tutumları, plan notları ve

açıklama raporu ile bir bütün olan nâzım ve uygulama imar planlarının gerektirdiği ölçekteki

planlar olan koruma imar plan kararlarına uygun olarak hazırlanmış olması gerekmektedir.

Ele aldığı alanda önerilecek her türlü projenin (5366 sayılı kanunu 3. maddesine göre de)

hazırlanacak olması esasına uygun olması amacıyla arkeolojik, tarihi, doğal, mimari,

demografik, kültürel, sosyoekonomik, mülkiyet ve yapılaşma verilerini içeren alan

araştırmasına dayalı olarak alınmış olması gereken plan kararlarına uygun olarak hazırlanması

ve uygulama projelerine esas teşkil edecek her türlü çevresel, yapısal, fiziksel sosyal kararı

içermesi ve gerek mesleki gerekse idari olarak ilgili şartnamelerde tanımlanan, öngörülen her

türlü mesleki ve teknik koşulu yerine getirmesi gerekmektedir.

Bu nedenle 5366 sayılı yasaya göre çıkartılmış bulunan 14.12.2005 tarihli ve 26023 sayılı

Resmî Gazete’de yayımlanan Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek

Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği mimarlık

mesleği ile ilgili bilimsel ilkelere, mevzuata aykırı olmanın ötesinde bir üst genel düzenleyici

işleme de aykırıdır.

Page 10: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Anılan kurul kararları gereği üretilen proje ve uygulamalar ile geri dönüşü mümkün

olmayacak hatalara neden olacaktır.

Yargılama konusu idari işlemler, yapılacak kamulaştırma ve uygulama işlemlerine dayanak

teşkil edecektir.

Böylesi bir uygulama, uluslararası sözleşmeler uyarınca korunması gerekli Fener, Balat

Ayvansaray bölgesini ve tarihi yarımada kentsel çevresini tahrip edecektir. Sit alanlarımız bu

usulsüz, hukuka ve şehircilik ilkelerine aykırı uygulama ile sözcüğün tam anlamı ile yok

olacaktır.

Bu aşamada henüz tamamlanmamış durumda olan, sivil mimari mirasımız açısından

sakıncalar taşıyan bu projelere göre gerçekleştirilecek mülkiyet devri işlemleri de ileride

telafisi güç zararların oluşmasına neden olacaktır.

İlgili idari işlem ile Fatih Belediye Meclisi ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

tarafından yetkileri dahilinde olmayan bir düzenleme yapılmıştır. İşlem yetki yönünden

de hukuka aykırıdır.

Yargılama konusu idari işlem ile Fatih Belediye Meclisi ve İstanbul Büyükşehir Belediye

Başkanlığı’nın bir mimari projeyi inceleyip onaylaması işlemi açıkça hukuka aykırıdır.

Nasıl adlandırılırsa adlandırılsın mimari projelerin onaylama ve uygulama prosedürleri gerek

imar mevzuatında gerekse taraf olunan uluslararası belgelerde açıkça tanımlanmıştır. Belediye

Meclisinin ya da Başkanlığının projeler konusunda almış olduğu karar mimarlık mesleğinin

uygulanmasına ilişkin etik kriterlerine, taraf olunan ulusal üstü belgelere ve imar mevzuatına

açıkça aykırıdır. İdari işlemin bu nedenle de iptali gerekmektedir.

Yargılama konusu idari işlem kültür bakanlığı kültür ve tabiat varlıklarını koruma

yüksek kurulunun ilke kararlarına aykırıdır.

Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun Taşınmaz Kültür

Varlıklarının Gruplandırılması, Bakım ve Onarımları’na ilişkin 05.11.1999 gün ve 660 sayılı

ilke kararı:

“Taşınmaz kültür varlıklarının korunmasında en önemli sorun, yapılacak müdahalenin

niteliğidir. Her yapının kendine özgü sorunları olduğu için tüm yapıları kapsayacak ve

Page 11: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

müdahale biçimini belirleyecek genel sınıflandırmaların uygulamada yanlış sonuçlar verdiği

saptanmıştır. Bu nedenle kurul kararlarına temel olacak ilkeler ve müdahale biçimlerine daha

uygun olduğu kabul edilen aşağıdaki tanımlar yapılmıştır.

Yapı Grupları

Yapılar, kendi başlarına bir tarihi ve estetik değer taşımaları ya da kentlerin tarihi kimliğini

oluşturan kentsel sitler, sokaklar ve siluetlerin öğeleri olarak iki gruba ayrılmıştır:

1. Grup Yapılar

Toplumun maddi tarihini oluşturan kültür verileri içinde tarihsel, simgesel, anı ve estetik

nitelikleriyle korunması zorunlu yapılardır.

2. Grup Yapılar

Kent ve çevre kimliğine katkıda bulunan kültür varlığı niteliğindeki yöresel yaşam biçimini

yansıtan yapılardır.

I- MÜDAHALE BİÇİMLERİ

Korunacak yapılara müdahaleler, her yapının kendine özgü koşullarına göre …”

belirleneceğini öngörmüştür.

Yargılama konusu idari işlem anılan ilke kararına da açıkça aykırıdır.

III. Yargılama konusu idari işlemler hak sahiplerine bilgi verilmeksizin; bilgiler

gizlenmesi ve kamunun olanakları ile özel bir şirkete “haksız rekabet” niteliğinde

menfaat sağlanması niteliğindedir.

Yargılama konusu idari işlemler, mevzuatın açık hükmüne karşın hak sahiplerinin ya hiç ya

da eksik (ve doğal olarak) yanlış bilgilendirildikleri bir süreç sonunda tesis edilmişlerdir.

Davalı Fatih Belediyesi tarafından düzenlenen toplantılarda hiçbir biçimde hak sahiplerine

projenin içeriği, yapılacak uygulamaların sonuçları hak sahiplerine açık, anlaşılabilir ve

sonuçları denetlenebilir bir biçimde anlatılmamıştır.

Page 12: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

İdarenin bu konuda ısrarlı uygulamaları ile ilgili olarak ayrıntılı açıklamalarımızı ve

belgelerimizi (yargılama konusu idari işlemin uygulanması sırasında ortaya çıkacak olması

nedeni ile) dava süresi boyunca sunma hakkımızı saklı tutuyoruz.

Öte yandan, idare usulüne uygun bir kamulaştırma ya da acele kamulaştırma uygulaması

yapılmadığı için, bu yönde bir söylenti kamu eli ile yaygınlaştırıldığı için bölgede büyük bir

hızla mülkiyet değişimi devam etmekte, bölge yaşayanları kamu otoritesi eli ile yaratılan,

onların rızası ve haberi olmadan yapılan ihale ile yaklaşık yüzde ellisi ihaleyi alan şirkete

devredilen rant baskısı nedeniyle yıllardır yaşadıkları yaşam alanlarını yaratılan kamulaştırma

korkusu ve spekülatif olarak yaratılan bedelleri ödeyememe korkusu ile terk etmektedirler.

İdari işlem bu yönden de açıkça hukuka aykırıdır.

IV. Yargılama konusu idari işlem ilgili uluslararası sözleşmelere de aykırıdır.

Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından hazırlanan ve

14.12.1983 gün ve 17959 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “Dünya

Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme” ve “Avrupa Mimari Mirasının

Korunması Sözleşmesi” ve ilgili diğer sözleşmeler; özellikle mimari mirasın, dünya ve

Avrupa kültür mirasının zenginliği, çoğulculuğun eşsiz bir ifadesi, geçmişimizin değer

biçilmez bir tanığı olduğunu ve bütün Avrupalıların bir ortak mirasını oluşturduğunu kabul

ederek koruma konusunda her türlü tedbirin alınmasını taraf devletlerin ödevi olarak

tanımlamıştır. Bu konuda oluşacak her türlü tehdide karşı bütün tedbirlerin alınmasını

öngörmüştür. Ancak, Türkiye’nin kentleşme sürecinin son elli yılı, gerçekleştirilen hukuka

aykırı ve yanlış uygulamalar, kaçak yapılaşmaya karşı etkin bir tutum alınmaması ve yeterli

özen gösterilmemesi, bütçe ayrılmaması nedeniyle tarihi kent dokuları bozulma ve köhneme

tehdidi ile karşı karşıya kalmıştır. Ancak son yıllarda kent merkezlerinde rant değerlerinin

yükselmesine bağlı olarak tarihi kent dokularının sıradan bir yatırım alanı olarak kabul

edilmesi dava konusu olan Fener, Balat Ayvansaray bölgesi, Tarlabaşı bölgesi, tarihi

yarımada ve benzeri uygulamaların kamu yararına olup olmadığı konusunda çok ciddi

çekinceler yaratmaktadır.

Bu nedenle dava konusu idari işleme esas teşkil eden 5366 sayılı yasa ve bu yasaya dayanarak

çıkartılan yönetmelik açıkça Anayasa’ya ve uluslararası sözleşmelere aykırılık taşımaktadır.

Page 13: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Evrensel ilkelere, yerleşik yargı kararlarına ve hukuka uygun olarak idari işlemler tesis

edilmelidir.

Aksi durumda, kentsel sağlıklaştırma, kentsel yenileme, kentsel yeniden canlandırma gibi

kavramlar ve idari işlemler doğru yerde ve doğru zamanda kullanılmadığı takdirde; tarihi,

doğal ve kültürel mirasımızın önceki elli yılın tahribatından daha büyük ve geri dönülemez

kayıplar yaşayacağı açıktır.

Öte yandan, yargılama konusu idari işlemler 22.07.1989 gün ve 20229 sayılı Resmî Gazete’de

yayımlanarak yürürlüğe giren Avrupa Mimari Sözleşmesinin Onaylanması Hakkında Kanun

hükümlerine de açıkça aykırıdır.

Bilindiği gibi Avrupa Mimari Mirasının Korunması Sözleşmesi’nin 1’inci maddesinde

“Anıtlar: Tarihsel, arkeolojik, sanatsal, bilimsel, sosyal ve teknik bakımlardan önemleri

nedeniyle dikkate değer binalar ile diğer yapılan ve bunların müştemilatı ile tamamlayıcı

kısımları” tanımı yer almaktadır.

Sözleşme’nin 5’inci maddesinde ise

“Her bir Taraf,

Maddi koşulların tehlikeye düşürdüğü ve başka bir yere taşınmanın zorunlu olduğu durumlar

dışında, korunmaya alınan bir anıtın tümünün ya da bir bölümünün taşınmasını yasaklamayı

taahhüt eder. Bu gibi durumlarda, yetkili makamın, anıtın sökülmesi, nakli ve uygun bir yerde

yeniden eski şekline getirilmesi için gerekli önlemleri …” alacağı öngörülmektedir.

Yargılama konusu avan projede öngörülen uygulamaların yukarıda anılan hükümlere aykırı

olduğu açıktır.

Öte yandan, davalı idarelerin sunacağı yargılama konusu idari işlemlerin eki olan işlem

dosyalarını inceledikten sonra ayrıntılı açıklamalarda bulunma hakkımızı saklı tutarak

yargılama konusu idari işlemlerin İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin 8’inci maddesine,

Sözleşme eki 1 Numaralı Protokol hükümlerine, Avrupa Sosyal Şartı’nın 16’ncı maddesi

hükümlerine ve Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin 11’inci

maddesine açıkça aykırı olduğunu da belirtmek isteriz.

Page 14: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

V. Yargılama konusu idari işlemin dayanağı olan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve

Kültürel Taşınmaz Varlıklarının Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması

Hakkında Kanun Anayasaya aykırıdır.

Davalı idari işlemin yasal dayanağı olan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz

Varlıkların Yenilerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun Anayasaya

aykırı hükümler içermektedir. Şöyle ki;

5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve

Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunun ikinci maddesinin dördüncü paragrafının son

cümlesi “Buna göre kamulaştırma ve uygulama yapılır” cümlesindeki kamulaştırmanın

yapılabileceğini ve bu durumda kamulaştırma kararının bir proje ile alınmış olduğunu ortaya

koymaktadır. Yargılama konusu idari işleme dayanılarak hazırlanacak projelere göre

“uygulama” ve kamulaştırma yapılması açıkça Anayasanın 35’inci ve 46’ıncı maddelerine

aykırıdır.

Yargılama konusu idari işlemin uygulanması ile alt/orta gelir grubundan insanlar Fener, Balat,

Ayvansaray bölgesinin dışına taşınmaya zorlanacaktır. Yukarıda ayrıntılı olarak açıkladığımız

gibi, kentte yaşayan insanların hakları da korunarak kentin korunması gerekmektedir. Diğer

bir söyleyişle, Tarlabaşı bölgesinde yaşamakta insanların bir idari işlem sonucunda –tümü ile–

göç etmeye zorlanmasına dayanak olan 5366 sayılı yasanın anılan hükmü Anayasa’nın 5’inci

maddesine açıkça aykırıdır.

5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve

Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun sit alanlarında uygulanacak olmasına karşın,

“Koruma Planları”na hiç değinmeyerek yalnızca “Yenileme projeleri”nden söz etmektedir.

5366 sayılı yasanın 7’inci maddesinde yer alan “… diğer kanunların bu kanuna aykırı

hükümleri uygulanmaz” hükmü yargılama konusu idari işlemin dayanağıdır ve açıkça

Anayasa’nın 63’üncü maddesine aykırıdır.

Bir sit alanının bütünü için koruma planı olmadan, ya da varsa bu plan hiç göz önüne

alınmadan herhangi bir kesim için hazırlanacak kentsel yenileme projesinin sit alanlarında

geri dönülmez tahribatlara neden olacağı açıktır. Bu yaklaşımın, “koruma “ kavramı ve

anlayışı ile hiçbir ilişkisi yoktur. Bugün, sadece Fener, Balat ve Ayvansaray’da değil, başta

tarihi yarımadanın başka bölgeleri ve Tarlabaşı olmak üzere İstanbul’un çeşitli bölgelerinde

Page 15: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

sit alanları içindeki birçok alan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların

Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun’a dayanarak “yenileme

alanı” ilan edilmekte ve bu alanlara ilişkin sadece yıkımı ve kültür varlıklarının tarihi kent

dokularının ortadan kaldırılmasını öngören yenileme projeleri hazırlanmakta ve devletin tarih

kültür ve tabiat varlıklarını ve değerlerinin korunması sağlama ve bu amaçla destekleyici ve

teşvik edici tedbirler alması konusundaki anayasal görevi göz ardı edilmektedir.

Konusu sit alanları olmasına karşın, 5366 sayılı yasada koruma ile ilgili hiçbir hüküm yoktur.

Önerilen yenileme projeleri doğa, tarih ve kültürü korumayı değil, bunları rant getirici

araçlara dönüştürmeyi hedeflemektedir.

Hukukumuzda, doğal ve kültürel varlıkların korunması ile ilgili yasa 2863 sayılı yasadır. Sit

alanlarında yapılacak her türlü uygulama temelde bu yasaya uymak zorundadır. Ancak, 5366

sayılı yasa koruma ile ilgili hiçbir hüküm taşımamanın yanı sıra, 7. maddesinde yer alan:

“….diğer kanunların bu kanuna aykırı hükümleri uygulanmaz” ibaresi ile de 2863 sayılı

yasanın “koruma”dan yana düzenlemelerini aşmayı amaçlamıştır.

2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası’nın yok sayıldığı böylesi bir

uygulama sonucunda, 5366 sayılı yasa ile “yenileme alanları”nda koruma sağlamak mümkün

değildir. Bu nedenle, 5366 sayılı yasanın 7. maddesi korumayı olanaksız kılan bu özelliğiyle

Anayasa’nın 63. maddesine açıkça aykırıdır.

SONUÇ VE İSTEM

1) 5366 Sayılı Yasa’nın yukarıda ayrıntılı olarak açıkladığımız hükümlerinin İPTALİ için

Anayasa Mahkemesi’ne ANAYASAYA AYKIRILIK itirazında bulunulmasına,

2) Yargılama konusu idari işlem ve eki avan projenin hukuka aykırı olması ve idari işlemin

uygulanması durumunda telafisi güç zararların doğacağı açık olduğundan, işlemlerin başlamış

olduğu da gözetilerek ve telafisi olanaksı zararlar meydana gelmeden YÜRÜTMENİN

DURDURULMASINA,

3) İstanbul İli, Fatih İlçesi, Tahta Minare Mahallesi (Balat Mahallesi) 2276, 2306, 2307, 2308,

2299, 2300, 2305, 2332, 2304 adalar, Atik Mustafa Paşa Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi),

2871, 2872, 2873, 2874, 2875 adalar, Balat Kabataş Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2838,

2849, 2859, 2105, 2106, 2821, 2822, 2823, 2824, 2825, 2828, 2829, 2830, 2831, 2833, 2835,

Page 16: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

2835, 2836, 2865, 2837, 2898, 2842, 2840, 2839, 2845, 2844, 2843, 2841, 2848, 2847, 2851,

2852, 2864, 2853, 2862, 2855, 2854, 2856, 2857, 2863, 2861, 2860 adalar, Molla Aşki

Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2644, 2645 adalar ve Abdi Subaşı Mahallesi (Yavuz Selim

Mahallesi) 2303 adayı kapsayan “Fener-Ayvansaray Arası Yenileme Avan ve Yenileme

Uygulama Projelerinin Hazırlanması ve Uygulanması İşi’ne ait Avan Projeler’in

onaylanmasına ilişkin TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve

Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararı; anılan kararın “kabulüne” ilişkin Fatih

Belediye Meclisi’nin 09.12.2009 gün ve 2009/74 sayılı kararının ve eki avan projeler ile

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının 14.01.2010 gün ve TN:2473342 sayılı

“Onaylama” işleminin ve eki avan projelerin İPTALİNE,

4) Sayın Mahkemenizce yürütmenin durdurulması kararı verilmesi durumunda gerektiğinde

bilirkişi incelemesi yapılması ve tamamlayıcı açıklamalarımızla kanıtlarımızı sunmamız için

süre verilmesine,

Yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini

talep ederiz. Saygılarımızla.

Davacı

TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

Vekili Av. Ş. Can Atalay

Ek 1) Fatih Belediye Başkanlığı’nın 02.11.2009 gün ve 7134 sayılı yazısı

2) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Etüt ve Projeler Daire Başkanlığı – Tarihi Çevre

Koruma Müdürlüğü’nün 29.01.2010 günlü yazısı

3) Vekâletname

9.13.2. Ek 2: Keşif ve Bilirkişi İstemi

İstanbul 3. İdare Mahkemesi

Sayın Başkanlığına

02.06.2011

Page 17: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

DOSYA NO: 2010/427 E.

Yürütmenin durdurulması istemlidir.

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent

Şubesi

VEKİLİ: Av. Ş. Can Atalay

DAVALI İDARE: 1) Kültür ve Turizm Bakanlığı

2) Fatih Belediye Başkanlığı

3) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

KONU: Öncelikle ve ivedilikle yargılama konusu uyuşmazlığın çözümünde Sayın

Mahkemeye yardımcı olacak teknik bilgileri sağlayacak keşif ve bilirkişi incelemesi

yapılmasına karar verilmesi ve davanın esasına ilişkin diyeceklerimizin sunulmasıdır.

AÇIKLAMALAR

Yargılama konusu idari işlemin niteliği gereği şehircilik; mimarlık ve koruma

konularında teknik bir inceleme olmaksızın hüküm verilmemesi gerekmektedir.

Yargılama konusu idari işlemin niteliği itibari ile şehircilik, mimarlık ve koruma konularında

teknik bir incelemeyi de gerektirmektedir.

Yargılama konusu uyuşmazlığın niteliği gereği teknik bilgileri içerir bilirkişi raporunun

alınması gerektiği kanımızca açıktır.

Sayın Mahkemenin, hukuki değerlendirmesine esas oluşturacak bir keşif ve bilirkişi

incelemesi sonucunda alınacak bir bilirkişi raporu alınmaksızın verilecek esas hakkında bir

karar “eksik inceleme” ile verilmiş olacaktır.

Anılan gerekçeler ve yargılamanın çeşitli aşamalarında sunmuş olduğumuz dilekçeler

uyarınca da yargılama konusu uyuşmazlığın çözümünde Sayın Mahkemeye yardımcı olacak

teknik bilgileri sağlayacak keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesi

gerekmektedir.

Page 18: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Yargılama konusu idari işlem davalı idarelerin beyanlarının aksine koruma amaçlı

planlar ya da geçiş dönemi yapılaşma koşulları olmaksızın tesis edilmiştir. Yargılama

konusu idari işlem dünya mirası niteliğinde bir alanda daha önce verilen kurul

kararlarına dahi aykırı olarak özel bir şirket yararına parçacıl düzenleme yapılması

niteliğindedir, hukuka aykırıdır.

Bilindiği gibi 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek

Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun’un 1’inci maddesine göre anılan

yasa uyarınca uygulama yapılacak yerler “kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurullarınca sit

alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanları…” olarak

tanımlanmıştır.

Yargılama konusu alan, davalı Fatih Belediyesi vekili Av. Nuran Özdiller’in yanıt

dilekçesinde de kabul ettiği üzere, 2863 Sayılı Kanun ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun

olarak işlem tesis edilmesi gereken bir alandır.

Yukarıda andığımız gibi 5366 Sayılı Kanunun 1’inci maddesi uyarınca ve Yıpranan Tarihi ve

Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında

Kanun Uygulama Yönetmeliğinin 4’üncü maddesinin f bendine göre “yenileme alanı”, sit ve

koruma alanı olarak tescil ve ilan edilen bölgeler ile bu bölgelere ait koruma alanlarının

içinde, sınırları yetkili idarenin teklifi üzerine Bakanlar Kurulu’nca kabul edilerek belirlenen

alanları ifade etmektedir.

Diğer bir söyleyişle, anılan kanunun ve ilgili mevzuatın konusu olabilecek alanlar ya “sit

alanı” ya da “bu bölgelere ait koruma alanı” niteliğinde olmalıdır.

2863 sayılı kanun uyarınca bir alanın sit alanı ilan edilmesinden sonra her ölçekteki plan

uygulamasının duracağı ve “Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı” hazırlanması gerektiği açıkça

belirtilmiştir.

Yargılama konusu alan sadece İstanbul değil Dünya açısından da çok önemli bir yerde, dünya

mirası niteliğinde olan tarihi yarımadada bulunmaktadır.

Yargılama konusu alan ile ilgili olarak 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı ve

1/1000 ölçekli Fatih Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı bulunmamaktadır. Davalı Fatih

Belediyesi vekili de davaya yanıt dilekçesinde bu hususu beyan etmektedir.

Page 19: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Davalı Fatih Belediyesi vekili “geçiş dönemi yapılaşma koşulları” ismini verdiği idari işlemin

ise yürürlükte olduğunu iddia etmekte ve yargılama konusu işlemin dayanağı olarak bu geçiş

dönemi yapılaşma koşullarını belirtmektedir, ancak bu tümü ile gerçeğe aykırıdır.

“Geçiş Dönemi Yapılaşma Koşulları” olarak anılan idari işlem İstanbul 7. İdare

Mahkemesi’nin 28.09.2009 gün, 2008/1640 esas ve 2009/1529 karar sayılı kararı ile iptal

edilmiştir (Ek 1). Anılan karar ve anılan kararın onanmasına ilişkin karar dilekçemiz

ekindedir (Ek 2).

Anılan kararların incelenmesi ile de “yargılama konusu alanda ileride hazırlanacak koruma

amaçlı nâzım imar planlarını tamamen etkileyecek şekilde geçiş dönemi koruma esasları ve

kullanma şartları belirlenmesi …” yönteminin hukuka aykırı olarak kabul edildiği açıkça

görülecektir.

Yargılama konusu alan çok önemli tarihsel bir alandır ve bu alanda koruma amaçlı bir plan

bulunmamakta, davalı idare vekilinin beyanı aksine “geçiş dönemi yapılaşma koşulları” da

kesinleşmiş mahkeme kararı ile de iptal edilmiş bulunmaktadır.

En yalın ifadesi ile koruma amaçlı imar planı bulunmayan ve dünya mirası niteliğindeki bir

bölge de 5366 sayılı kanun uyarınca avan proje hazırlanması ve tüm imar uygulamalarının

yargılama konusu avan projeye dayalı olarak yapılacağının öngörülmesi açıkça hukuka

aykırıdır.

Diğer bir söyleyişle etkileşim alanları, yoğunluk ve gerekçesi belli olmayan ifraz ve tevhitler

yapılması gibi kentsel donatı ile ilgili kararlar hiç söz konusu edilmeksizin, kentsel siluetin

nasıl etkileneceğinin belirlenmesi dava konusu alan gibi alanlarda zorunludur.

Konu ile ilgili olarak Ankara Tarihi Kent Merkezi Kentsel Yenileme Alanı Koruma Amaçlı

Nâzım İmar Planı’nın iptali ile ilgili olarak açılan davada Ankara 10. İdare Mahkemesi’nin

12.09.2008 gün ve 2007/1494 Esas sayılı yürütmenin durdurulması kararının gerekçesinde

(Ek 3) yer verilen şu değerlendirmeler dikkat çekicidir:

“… dava konusu alanda konuya ilişkin mevzuat hükümlerinin öngördüğü detaylı plan

çalışmalarının yapılmadığı, dava konusu planların koruma amaçlı imar planı olmaktan

ziyade yenileme amaçlı bir yaklaşım olduğu ve bu planlama yaklaşımında yapılacak

müdahalenin türünün (dönüştürülecek alanlar, ıslah edilecek alanlar, yeniden canlandırılacak

Page 20: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

alanlar, soylulaştırılacak alanların) ölçek ve boyutunun belirlenmediği, planın uygulama

aşamasında yüklenicilerin kamu kesimi-özel sektör rollerinin tanımlanmadığının görüldüğü,

Plan raporunda belirlenmiş olan stratejilerin uygulama boyutunun belirlenmediği,

mevzuatımızda koruma amaçlı planlar için 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarının

hazırlanması hükmü getirilmiş olduğu, kentsel doku içerisinde bazı binaların yıkılacağı,

bazılarının korunacağı, kimlikle ilgili yapılması gereken çalışmalar düşünüldüğünde bu

ölçeklerin uygun olmadığı bu çalışmaların kentsel tasarım ölçeğinde yapılmasının

gerekliliğinin açık olduğu, Planlama kararlarının uygulamaya geçirilmesinin ancak kentsel

tasarım ölçeği (1/500, 1/200 ölçekleri) ile mümkün olacağı, dava konusu plan raporunda bu

yönde çalışmaların yapılmasının gerekliliği belirtilmekle birlikte detaylı kentsel tasarım

projelerinin üretilmediğinin sit alanlarında yayalaştırma amacı ile taşıt yollarının yer altına

alınmasından anlaşıldığı, Kentsel tasarım ölçeğindeki çalışmalarda kamunun kullanımına

yönelik açık alan önerilerinde yeni yaratılan mekânların kentsel dokuya estetik ve fonksiyonel

açıdan uyması, yerel çevre ile uyum içerisinde sokak ve mekânların sağlanması, kamusal

alanların iyileştirilmesi için tutarlı ve uyumlu tasarım stratejilerinin tanımlanması, çevresel

tasarım standartlarının oluşturulması, toplumun tüm kesimlerinin erişilebilirliğinin

sağlanması, toplu taşımla bağlantılarının kurulması ve mevcut bağlantılarının

iyileştirilmesinin hedeflenmesi gerektiği, yeni mekânların bir bütünlük içinde tasarlanmasının

yanı sıra yeni gelişmelerin mevcut kentsel doku ile birleştiği alanların da hassasiyetle ele

alınması gerektiği, dava konusu planlarda ise bu detaydaki çalışmaların yapılmadığı ayrıca,

kentsel tasarımın uygulama boyutunda yapılacak çalışmaların etap ve öncelikleri ile müdahale

türlerinin belirlenmediği, uygulama araçları ve uygulamadaki aktörler ile fizibilite etütlerinin

yapılmamış olup finans modellerinin de belirlenmediği, dolayısıyla uygulamanın nasıl

yapılacağı konusunda belirsizliklerin mevcut olduğu, dava konusu alanda tescil edilmemiş bazı

binalara yıkım kararı verilmesinin mevcut kentsel dokunun bütünlüğünü bozacağı, yenilemeye

ilişkin kararların demokratik, kamuoyunda saydam olarak düzenlenen bir tartışma ortamında

ve bu tartışma ortamında yenileme bölgesi içinde yapılması gerektiği, yeni yaklaşımlarda

uzlaşmaya dayalı, geniş tabanlı katılımın sağlandığı ortamların yaratılmasının amaçlandığı,

oysa dava konusu planın planlama sürecinde kamuoyu katılımının çok sınırlı düzeyde

olduğunun anlaşıldığı, davalı idarece yörede yaşayanların çalışmaya ilişkin görüşlerini

saptayan kapsamlı olmayan bir anket çalışması yapılmış olduğu ancak bu anketin söz konusu

alanın geliştirilmesi için ve yörede yaşayanların düşünce ve beklentilerini belirlemekte

yetersiz kaldığı, dava konusu planda kentsel sit alanı içinde tescilli bina dışındaki binaların

temizlenmesi mevcut dokunun karakteri ve bütünlüğünü bozacağı ….”

Page 21: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Yargılama konusu idari işlemde yukarıda anılan ölçütlerinin gözetilmesi, yeterli analiz

sonucunda gerekli çözümlemelerin yapılması bir yana bu yönde her hangi bir çalışma dahi

yapılmamıştır.

Öte yandan, bir an için yargılama konusu bölge ile ilgili imar planı bulunmadığını ve bölgenin

yukarıda andığımız özelliklerini göz ardı ederek (kimi örneklerde yapılmaya çalışıldığı gibi)

ileride hazırlanacak planlarda “5366 Sayılı Kanun Uyarınca Uygulama Yapılama Yapılacak

Olan Alan” olarak öngörüldüğünü düşünsek bile böylesi bir uygulamanın da hukuka aykırı

olacağı dilekçemiz ekinde sunduğumuz İstanbul 2. İdare Mahkemesi’nin 22.01.2009 gün,

2006/274 esas ve 2009/66 karar sayılı kararından (Ek 4) ve anılan kararın onanmasına ilişkin

Danıştay 6. Dairesi’nin 2009/7024 esas ve 2010/9267 karar sayılı kararının incelenmesi ile

anlaşılacaktır (Ek 5).

Danıştay 6. Dairesi’nin 2009/7024 esas ve 2010/9267 karar sayılı kararı “… Kartal Kentsel

Dönüşüm Proje alanın kurulması gerekli ulaşım, fiziksel, sosyal ve çevresel koşulları ile ilgili

ilişkilerin kurulmadığı, …. Planlama alanı içinde bütüncül bir planlamadan bahsetmenin

mümkün olmadığı” gerekçesi ile anılan nitelikteki idari işlemin iptaline ilişkin kararın

onanması niteliğindedir (Ek 6).

Açıklanan gerekçelerle, Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı ya da başkaca her hangi bir

koruma tedbiri niteliğinde genel düzenleyici işlem olmaksızın gerçekleştirilen ve parçacıl

nitelikte olan yargılama konusu idari işlem açıkça hukuka aykırıdır.

TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat

Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün 08.12.2010 gün ve 11.03.2010-1353

karar sayılı kararı da yukarıda belirttiğimiz hususların doğruluğunu kanıtlar

niteliktedir.

TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür Varlıklarını Koruma

Müdürlüğü’nün 08.12.2010 gün ve 11.03.2010-1353 sayılı kararının olumsuz yönlerine itiraz

etme ve dava açma hakkımızı saklı tutmak kaydı ile kurulun anılan kararı ile (yukarıda

belirttiğimiz üzere) işlemlerini 2863 sayılı yasa hükümleri uyarınca değerlendirdiğini ve daha

da önemli olmak üzere tarihi yarımadaya ilişkin hazırlanacak 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı

Nâzım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planları’nın da anılan

incelemeye esas oluşturmak üzere talep edildiği açıkça anlaşılmaktadır.

Page 22: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Yargılama konusu idari işlemin Koruma Amaçlı Nâzım İmar Planı, Koruma Amaçlı

Uygulama İmar Planı ya da “Geçici Dönem Yapılaşma Koşulları” adı verilerek uygulamaya

esas kabul edilmesi sağlanmaya çalışılan hiçbir düzenleyici işlem olmaksızın tesis edilmesinin

hukuka aykırılığı yukarıda belirttiğimiz ifadelerden ve dilekçe ekinde sunduğumuz yazı

içeriğinden de anlaşılmaktadır. İstanbul Yenileme Alanları Kültür Varlıklarını Koruma

Müdürlüğü’nün ilgili kararında yer alan anılan ifadeler davamız açısından ikrar niteliğindedir

(Ek 7).

Yargılama konusu idari işlemin deprem güvenliğini amaçladığı yönündeki savunma

gerçeği yansıtmamaktadır. Deprem güvenliğinin sağlanması açısından pek çok usul,

takip edilebilecek ve yöntem uygulanabilecekken yargılama konusu idari işlemin bu

yöndeki biricik olanak olarak belirtilmesi dayanaksızdır.

İstanbul’un ve İstanbul’da yaşayan yurttaşların beklenen depreme karşı önlemler alması, yapı

stokunun depreme karşı güçlendirilmesi ve tüm yurttaşların depremden mümkünse zararsız

ve/veya en az zararla kurtulmasını sağlamak idarenin görevidir.

İdare, tüm yurttaşların ve doğal olarak orta ve dar gelirli yurttaşların da depremden korunması

için gerekli önlemleri almak, deprem açısından önlem alınması gereken binalarda yaşayan

yurttaşları uyarmak ve önlem alınması ile ilgili teşvik etmekle yükümlüdür.

İdare, Fener-Balat-Ayvansaray projesi ile çok daha düşük maliyetlerle gerçekleştirilebilecek

“deprem güvenliği açısından iyileştirme” gerekliliğini yargılama konusu idari işlemin

gerekçesi yapmaya çalışmaktadır.

Davalı idarenin yargılama konusu alan ile ilgili “kullanılmama” yönündeki savunmaları

davalı Fatih Belediye Başkanlığı verilerine dahi aykırıdır.

Ekte sunduğumuz Fatih Belediyesi verilerine göre (Ek 8- 10. Bölüm) yargılama konusu

alanda bulunan binalar %85 oranında doludur.

Bu durumda, davalı idarelerin bölge ile ilgili yaratmaya çalıştıkları “terk edilmişlik”

izleniminin dayanaksızlığı açıkça ortaya çıkmaktadır.

Yargılama konusu idari işlem Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarının Koruma

Yüksek Kurulunun ilke kararlarına da aykırıdır.

Page 23: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun Taşınmaz Kültür

Varlıklarının Gruplandırılması, Bakım ve Onarımları’na ilişkin 05.11.1999 gün ve 660 sayılı

ilke kararı:

“Taşınmaz kültür varlıklarının korunmasında en önemli sorun, yapılacak müdahalenin

niteliğidir. Her yapının kendine özgü sorunları olduğu için tüm yapıları kapsayacak ve

müdahale biçimini belirleyecek genel sınıflandırmaların uygulamada yanlış sonuçlar verdiği

saptanmıştır. Bu nedenle kurul kararlarına temel olacak ilkeler ve müdahale biçimlerine daha

uygun olduğu kabul edilen aşağıdaki tanımlar yapılmıştır.

Yapı Grupları

Yapılar, kendi başlarına bir tarihi ve estetik değer taşımaları ya da kentlerin tarihi kimliğini

oluşturan kentsel sitler, sokaklar ve siluetlerin öğeleri olarak iki gruba ayrılmıştır:

1. Grup Yapılar

Toplumun maddi tarihini oluşturan kültür verileri içinde tarihsel, simgesel, anı ve estetik

nitelikleriyle korunması zorunlu yapılardır.

2. Grup Yapılar

Kent ve çevre kimliğine katkıda bulunan kültür varlığı niteliğindeki yöresel yaşam biçimini

yansıtan yapılardır.

I- MÜDAHALE BİÇİMLERİ

Korunacak yapılara müdahaleler, her yapının kendine özgü koşullarına göre ….”

belirleneceğini öngörmüştür.

Yargılama konusu idari işlem anılan ilke kararına da açıkça aykırıdır.

Davalı idare vekillerinin beyanlarının aksine yargılama konusu idari işlem dünya

mirasının korunmasına ilişkin uluslar arası belgelerde dahi önemli bir “tehdit” olarak

nitelenmektedir.

Page 24: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Dosyaya daha önce sunmuş bulunduğumuz UNESCO Dünya Mirası Merkezi’nin 2008 tarihli

raporunda yargılama konusu idari işlemin konusu olan alanı da kapsayan bölge için kapsamlı

bir koruma yaklaşımı geliştirilmesi gerektiği belirtilmektedir.

Anılan raporun “Sonuçlar ve Öneriler” başlıklı bölümünde 3’üncü maddesinde (sayfa 43)

aynen şöyle denmektedir:

“…Heyetimiz Dünya Mirası varlıklarını konu alan entegre ve kapsamlı bir Yönetim Planının,

Uygulama Rehberini ve Viyana Muhtırası’na (2005) uygun biçimde uluslararası standartlara

göre hazırlanarak 1 Şubat 2009 tarihine kadar Sekreterliğe sunulmasını önerir. Planda

şunlara yer verilmelidir:

Birinci Derece koruma bölgelerinin, mevcut çekirdek alanlarının tümünü ve varsa teklif

edilen yeni çekirdekleri (Kapalı Çarşı) içine alacak şekilde değiştirilmiş sınırları,

Sit alanının görsel bütünlüğünü ve kentsel formunu koruyacak bir tampon bölgenin

ayrıntıları (heyetimiz tampon bölgenin Eyüp koruma bölgesini, Galata-Beyoğlu tarihi

çekirdeğini, Boğaziçi’nin korunmuş olan Öngörünüm Alanının ve Marmara Denizi’ndeki

Prens Adaları’nı kapsamasını önerir) ….”

Görüldüğü gibi UNESCO Dünya Mirası Merkezi’nin 2008 Raporunda yargılama konusu alan

gibi alanlar ile ilgili yapılacak işlemlerin entegre ve kapsamlı olması gerektiğine işaret edilmiş

ve yargılama konusu alan (… Tarihi Yarımada tarihi çekirdeği...) İstanbul’un dünya mirası

kapsamında değerlendirilmesi ve korunması gerektiğine işaret edilmekle yetinilmemiş, anılan

alanın etkileşim alanı için bir koruma “tampon bölgesi” öngörülmesi gerektiği belirtilmiştir.

Yargılama konusu idari işlemin belirli bir kentsel bütünlük ile entegre ve kapsamlı olmadığı,

parçacıl bir düzenlemenin tesis edilmiş olduğu açıktır.

Ötesi, yargılama konusu idari işlemle “tarihi yarımada tarihi çekirdeği” olarak adlandırılan

alanın “etkileşim bölgeleri” ile birlikte korunması bir yana tescilli binaların yıkımı, bina

gruplarının arasındaki ilişkinin ortadan kaldırılması ve kentsel alanın dokusun tümden

değiştirecek bir yükseklik ve yoğunluk öngörülmektedir.

Öte yandan, yine anılan raporun “Sonuçlar ve Öneriler” başlıklı bölümünde 11’inci

maddesinde (sayfa 45) ise şöyle denmektedir:

Page 25: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

“Heyetimiz Fener ve Balat semtleri Rehabilitasyon Programı’nın uygulanmasında elde edilen

bilgi ve beceri birikiminin heba edilmemesini önerir ve Fatih Belediyesi’ni, kendi evlerini

onarmayı kabul eden bireylere yardımcı olacak bir Kolaylaştırma Birimi oluşturmaya

hararetle davet eder.”

Son olarak, yine anılan raporun “Sonuçlar ve Öneriler” başlıklı bölümünde 5’inci maddesinde

(sayfa 43) yer alan şu ifadeleri Sayın Mahkeme’nin değerlendirmesine sunmakta yarar

görürüz:

“Heyetimiz devlet tarafının, tarihi semtlerin korunması için İstanbul İl Özel İdaresi ve

Belediyelerle ortaklaşa hareket ederek büyük ölçüde yeni tahsisat sağlamasını memnuniyetle

karşılamakla birlikte, pratikte 5366 Sayılı ‘Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların

Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun’un uygulanmasının

Dünya Mirası çekirdek alanları için uygun olmayan imar odaklı kentsel dönüşüm projeleri

üretmesinden duyduğu endişeyi ifade eder. Dolayısıyla Heyetimiz bütün bu tür projelerin

kapsamlı biçimde revize edilerek önceliğin arazi imarı ve yeni inşaattan ziyade mevcut tarihi

yapıların oldukları yerde korunmasına verilmesi …” denmektedir.

Dilekçemiz ekinde sunduğumuz, UNESCO Dünya Mirası Merkezi’nin Ağustos 2010 tarihli

raporunda da “ … Dünya Mirası Merkezi / ICOMOS ortak reaktif izleme heyetlerinin (2006,

2008, 2009) imar projeleri ile ilgili önerilerini tekrarlamakta ve 5366 sayılı “Yıpranan Tarihi

ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması

Hakkında Kanun” çerçevesinde teklif edilen kentsel dönüşüm projelerinde, bu projelere

kültür varlıklarının niteliklerine uygun koruma planlarının dahil edilmesi yönünde yapılan

değişikliklerin oldukça ufak ölçekte kalmasından duyduğu endişeyi ifade etmektedir”

denilmektedir (Ek 9).

Yargılama konusu idari işlem davalı idarenin gerçeğe aykırı beyanlarının aksine İstanbul’un

Dünya Mirası Listesinden çıkarılması sonucunu doğurabilecek niteliktedir.

Yargılama konusu idari işlem ile ilgili olarak bölgede yaşayan insanlara ve ilgili

kurumlara bilgi verilmemektedir.

Yargılama konusu idari işlem ile ilgili olarak bölgede yaşayan, mülk sahibi olan yurttaşların

bilgi edinmek ve katılım sağlamak için gerçekleştirdikleri başvurular davalı idare tarafından

Page 26: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

reddedilmekte, “reddedilmemesi durumunda” ise şekli olarak yanıt vermiş olma amacı çok

açık olan biçimlerde yanıtlar verilmektedir. (Ek 10)

Öte yandan, İstanbul Valiliği İl Mahalli İdareler Müdürlüğü’nün dilekçemiz ekinde sunulan

03.11.2010 günlü ve B.05.4.VLK.4.3407.00/610-50579 sayılı yazısının da davalı Fatih

Belediye Başkanlığı’nın yanıtları ile açıkça çeliştiği de göz önünde bulundurulduğunda

yurttaşların konu ile ilgili bilgi edinmesinin, katılım sağlamasının güçlüğü en açık biçimi ile

ortaya çıkmaktadır (Ek 11).

Yargılama konusu idari işlem Avrupa mimari mirasının korunmasına ilişkin sözleşmesi

hükümlerine açıkça aykırıdır.

Yargılama konusu idari işlem 22.07.1989 gün ve 20229 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak

yürürlüğe giren Avrupa Mimari Mirasının Korunması Sözleşmesi hükümlerine açıkça

aykırıdır. Şöyle ki;

Avrupa Mimari Mirasının Korunması Sözleşmesi’nin 3’üncü maddesi uyarınca mimari

mirasın korunması için yasal önlemler almayı, bu önlemler çerçevesinde anıtların ve

korunmasının sağlanması gerekmektedir.

Ayrıca Bilindiği gibi Avrupa Mimari Mirasının Korunması Sözleşmesi’nin 1’inci maddesinde

“Anıtlar: Tarihsel, arkeolojik, sanatsal, bilimsel, sosyal ve teknik bakımlardan önemleri

nedeniyle dikkate değer binalar ile diğer yapılan ve bunların müştemilatı ile tamamlayıcı

kısımları” tanımı yer almaktadır.

Sözleşme’nin 5’inci maddesinde ise

“Her bir Taraf,

Maddi koşulların tehlikeye düşürdüğü ve başka bir yere taşınmanın zorunlu olduğu durumlar

dışında, korunmaya alınan bir anıtın tümünün ya da bir bölümünün taşınmasını yasaklamayı

taahhüt eder. Bu gibi durumlarda, yetkili makamın, anıtın sökülmesi, nakli ve uygun bir yerde

yeniden eski şekline getirilmesi için gerekli önlemleri …” alacağı öngörülmektedir.

Yargılama konusu avan projede öngörülen uygulamaların yukarıda anılan hükümlere aykırı

olduğu açıktır.

Page 27: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Diğer bir söyleyişle, İstanbul’un en önemli yapı gruplarından, tarihsel alanlarından biri olan

alandaki tescilli binalar –maddi zorunluluklar/kaçınılmazlıklar – bulunmaması nedeni ile

“taşınamayacak” olmaları bir yana yıkılmaktadır.

Son olarak yargılama konusu idari işlemin yasal dayanağı olan 5366 sayılı kanunun

Anayasaya aykırı hükümler içerdiğini yinelemek isteriz.

Son olarak, davalı idari işlemin yasal dayanağı olan 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel

Taşınmaz Varlıkların Yenilerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun

Anayasaya aykırı hükümler içerdiğini yinelemek isteriz. Şöyle ki;

5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve

Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunun ikinci maddesinin dördüncü paragrafının son

cümlesi “Buna göre kamulaştırma ve uygulama yapılır” cümlesindeki kamulaştırmanın

yapılabileceğini ve bu durumda kamulaştırma kararının bir proje ile alınmış olduğunu ortaya

koymaktadır. Yargılama konusu idari işleme dayanılarak hazırlanacak projelere göre

“uygulama” ve kamulaştırma yapılması açıkça Anayasanın 35’inci ve 46’ıncı maddelerine

aykırıdır.

Yargılama konusu idari işlemin uygulanması ile alt/orta gelir grubundan insanlar söz konusu

bölgenin dışına taşınmaya zorlanacaktır. Yukarıda ayrıntılı olarak açıkladığımız gibi, kentte

yaşayan insanların hakları da korunarak kentin korunması gerekmektedir. Diğer bir

söyleyişle, yargılama konusu bölgede yaşamakta insanların bir idari işlem sonucunda –tümü

ile- göç etmeye zorlanmasına dayanak olan 5366 sayılı Yasa’nın anılan hükmü Anayasa’nın

5’inci maddesine açıkça aykırıdır.

5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve

Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun sit alanlarında uygulanacak olmasına karşın,

“Koruma Planları”na hiç değinmeyerek yalnızca “Yenileme projeleri”nden söz etmektedir.

5366 sayılı yasanın 7’inci maddesinde yer alan “….diğer kanunların bu kanuna aykırı

hükümleri uygulanmaz” hükmü yargılama konusu idari işlemin dayanağıdır ve açıkça

Anayasa’nın 63’üncü maddesine aykırıdır.

Bir sit alanının bütünü için koruma planı olmadan, ya da varsa bu plan hiç göz önüne

alınmadan herhangi bir kesim için hazırlanacak kentsel yenileme projesinin sit alanlarında

geri dönülmez tahribatlara neden olacağı açıktır. Bu yaklaşımın, “koruma “ kavramı ve

Page 28: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

anlayışı ile hiçbir ilişkisi yoktur. Bugün sadece Tarlabaşı’nda değil, başta tarihi yarımada

olmak üzere İstanbul’un çeşitli bölgelerinde sit alanları içindeki birçok alan 5366 sayılı

Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak

Kullanılması Hakkında Kanun’a dayanarak “yenileme alanı” ilan edilmekte ve bu alanlara

ilişkin sadece yıkımı ve kültür varlıklarının tarihi kent dokularının ortadan kaldırılmasını

öngören yenileme projeleri hazırlanmakta ve devletin tarih kültür ve tabiat varlıklarını ve

değerlerinin korunması sağlama ve bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirler alması

konusundaki anayasal görevi göz ardı edilmektedir.

Konusu sit alanları olmasına karşın, 5366 sayılı yasada koruma ile ilgili hiçbir hüküm yoktur.

Önerilen yenileme projeleri doğa, tarih ve kültürü korumayı değil, bunları rant getirici

araçlara dönüştürmeyi hedeflemektedir.

Dilekçemiz ekinde sunduğumuz Ankara 3. İdare Mahkemesi’nin 2010/2191 Esas sayılı

“Anayasal İtiraz Yoluna Başvurma” kararının yargılama konusu uyuşmazlık açısından da

değerlendirilmesi gerektiği kanısındayız (Ek 12).

SONUÇ VE İSTEM

5366 Sayılı Yasa’nın yukarıda ayrıntılı olarak açıkladığımız hükümlerinin İPTALİ için

Anayasa Mahkemesi’ne ANAYASAYA AYKIRILIK itirazında bulunulmasına,

Dosyanın teknik hususlar içermesi nedeni ile ÖNCELİKLE ve İVEDİLİKLE KEŞİF ve

BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ YAPILMASINA,

İstanbul İli, Fatih İlçesi, Tahta Minare Mahallesi (Balat Mahallesi) 2276, 2306, 2307, 2308,

2299, 2300, 2305, 2332, 2304 adalar, Atik Mustafa Paşa Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi),

2871, 2872, 2873, 2874, 2875 adalar, Balat Kabataş Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2838,

2849, 2859, 2105, 2106, 2821, 2822, 2823, 2824, 2825, 2828, 2829, 2830, 2831, 2833, 2835,

2835, 2836, 2865, 2837, 2898, 2842, 2840, 2839, 2845, 2844, 2843, 2841, 2848, 2847, 2851,

2852, 2864, 2853, 2862, 2855, 2854, 2856, 2857, 2863, 2861, 2860 adalar, Molla Aşki

Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2644, 2645 adalar ve Abdi Subaşı Mahallesi (Yavuz Selim

Mahallesi) 2303 adayı kapsayan “Fener-Ayvansaray Arası Yenileme Avan ve Yenileme

Uygulama Projelerinin Hazırlanması ve Uygulanması İşi’ne ait Avan Projeler’in

onaylanmasına ilişkin TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve

Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararı; anılan kararın “kabulüne” ilişkin Fatih

Page 29: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Belediye Meclisi’nin 09.12.2009 gün ve 2009/74 sayılı kararının ve eki avan projeler ile

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının 14.01.2010 gün ve TN:2473342 sayılı

“Onaylama” işleminin ve eki avan projelerin İPTALİNE

Yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini

talep ederiz. Saygılarımızla.

Davacı TMMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

Vekili Av. Ş. Can Atalay

Ekler

Ek 1: İstanbul 7. İdare Mahkemesi’nin 28.09.2009 gün, 2008/1640 esas ve 2009/1529 karar

sayılı kararı

Ek 2: Danıştay 6. Dairesi’nin 05.10.2010 gün, 2010/1455 esas ve 2010/8725 karar sayılı

kararı. İstanbul 7. İdare Mahkemesi’nin 28.09.2009 gün, 2008/1640 esas ve 2009/1529 karar

sayılı kararı kararın onanmasına ilişkin karar

Ek 3: Ankara 10. İdare Mahkemesi’nin 12.09.2008 gün ve 2007/1494 esas sayılı yürütmenin

durdurulması kararı

Ek 4: İstanbul 2. İdare Mahkemesi’nin 22.01.2009 gün, 2006/274 esas ve 2009/66 karar sayılı

kararı

Ek 5: Danıştay 6. Dairesi’nin 2009/7024 esas ve 2010/9267 karar sayılı kararı

Ek 6: Danıştay 6. Dairesi’nin 2009/7024 esas ve 2010/9267 karar sayılı kararı

Ek 7: TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür Varlıklarını Koruma

Müdürlüğü’nün 08.12.2010 gün ve 11.03.2010-1353 sayılı kararı

Ek 8: Fatih Belediyesi Fener Balat Araştırması

Ek 9: UNESCO Dünya Mirası Merkezi’nin Ağustos 2010 tarihli raporu

Ek 10

Page 30: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

A. Fatih Belediye Başkanlığı’nın Erdoğan Akar’a gönderdiği 04.04.2010 tarihli yazısı

B. Fatih Belediye Başkanlığı’nın İbrahim Güntekin’e gönderdiği 05.02.2010 tarihli yazısı

C. Fatih Belediye Başkanlığı’nın Sevim Dönmez’e gönderdiği 06.04.2010 tarihli yazısı

D. Fatih Belediye Başkanlığı’nın İbrahim Güntekin’e gönderdiği 21.07.2010 tarihli yazısı

E. Fatih Belediye Başkanlığı’nın Fener Balat Ayvansaray Mülk Sahipleri ve Kiracıların

Haklarını Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanlığı’na gönderdiği 12.03.2010

tarihli yazısı

F. Fatih Belediye Başkanlığı’nın Fener Balat Ayvansaray Mülk Sahipleri ve Kiracıların

Haklarını Koruma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanlığı’na gönderdiği 15.03.2010

tarihli yazısı

Ek 11: İstanbul Valiliği İl Mahalli İdareler Müdürlüğü’nün dilekçemiz ekinde sunulan

03.11.2010 günlü ve B.05.4.VLK.4.3407.00/610-50579 sayılı yazısı

Ek 12: Ankara 3. İdare Mahkemesi’nin 2010/2191 esas sayılı “Anayasal İtiraz Yoluna

Başvurma” kararı

Ek 13: 31 Aralık 2010 tarihinde Akşam gazetesinde yayımlanan “Fatih’in adına Yakışır Dev

Restorasyon” konulu haber

Ek 14: Ocak 2010 tarihinde Yeni Mimar adlı aylık gazete’nin 81. sayısında yayınlanan “Fener

Balat için farklı bir senaryo olabilir mi” konulu haber

Ek 15: 2 Mart 2010 tarihinde Milliyet gazetesinde yayımlanan “Fener Balat’ta tartışmalı

yıkım planı, Evlerimize Dokunma!” konulu haber.

9.13.3. Ek 3: Bilirkişi Ücretine İtiraz

İstanbul 3. İdare Mahkemesi

Sayın Başkanlığına

27.06.2011

Page 31: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

DOSYA NO: 2010/427 E.

İPTAL İSTEMİNDE BULUNAN DAVACI TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent

Şubesi

VEKİLİ: Av. Ş. Can Atalay

DAVALI İDARE: 1) Kültür ve Turizm Bakanlığı

2) Fatih Belediye Başkanlığı

3) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı

KONU: Sayın Mahkeme’nin 08.06.2011 günlü ara kararı ile keşif ve bilirkişi incelemesi

yapılması için naip üye olarak görevlendiren Sayın yargıcın bilirkişi ücretini (avans) 25.000.-

TL olarak takdir etmesine ilişkin 10.06.2010 günlü kararına itirazlarımızın ve anılan karardan

rücu edilmesi istemimizin sunulmasıdır.

TEBLİĞ TARİHİ: 20.06.2011

AÇIKLAMALAR:

İstanbul İli, Fatih İlçesi, Tahta Minare Mahallesi (Balat Mahallesi) 2276, 2306, 2307, 2308,

2299, 2300, 2305, 2332, 2304 adalar, Atik Mustafa Paşa Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi),

2871, 2872, 2873, 2874, 2875 adalar, Balat Kabataş Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2838,

2849, 2859, 2105, 2106, 2821, 2822, 2823, 2824, 2825, 2828, 2829, 2830, 2831, 2833, 2835,

2835, 2836, 2865, 2837, 2898, 2842, 2840, 2839, 2845, 2844, 2843, 2841, 2848, 2847, 2851,

2852, 2864, 2853, 2862, 2855, 2854, 2856, 2857, 2863, 2861, 2860 adalar, Molla Aşki

Mahallesi (Ayvansaray Mahallesi) 2644, 2645 adalar ve Abdi Subaşı Mahallesi (Yavuz Selim

Mahallesi) 2303 adayı kapsayan “Fener-Ayvansaray Arası Yenileme Avan ve Yenileme

Uygulama Projelerinin Hazırlanması ve Uygulanması İşi’ne ait Avan Projeler’in

onaylanmasına ilişkin TC Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Yenileme Alanları Kültür ve

Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararı; anılan kararın “kabulüne” ilişkin Fatih

Belediye Meclisi’nin 09.12.2009 gün ve 2009/74 sayılı kararının ve eki avan projeler ile

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının 14.01.2010 gün ve TN:2473342 sayılı

“onaylama” işleminin ve eki avan projelerin öncelikle yürütülmesinin durdurulması ve iptali

istemi ile açmış olduğumuz dava ile ilgili olarak Sayın Mahkeme’nin 08.06.2011 günlü ara

Page 32: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

kararı ile keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması için görevlendirilen naip üye bilirkişi ücretini

25.000.- TL olarak belirlemiş ve konu ile ilgili 10.06.2011 günlü yazı 20.06.2011 günü

tarafımıza tebliğ edilmiştir.

Sayın Mahkeme tarafından belirlenen bilirkişi ücreti haksız ve dayanaksız bir biçimde çok

yüksek bir tutarda takdir edilmiştir; anılan ara karardan rücu edilerek hakkaniyete uygun bir

bilirkişi ücreti tayin edilmesi isteminde bulunmak kaçınılmaz olmuştur.

Müvekkil oda, Anayasa’nın 135’inci maddesi ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar

Odaları Birliği Kanunu ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ana Yönetmelik

hükümleri uyarınca mesleki faaliyetleri kolaylaştırmak, mesleğin genel yararlara uygun

gelişmesini sağlamak, kamunun ve ülkenin çıkarlarının korunmasında gerekli gördüğü tüm

girişim ve etkinliklerde bulunmanın yanı sıra meslek kurallarına aykırı olan, şehircilik

ilkelerine kamu yararına ve hukuka aykırı idari işlemlerin hukuka uygunluk yönünden de

denetlenmesini sağlamak için davalar açmakta ve zorunlu durumlarda da suç duyurularında

bulunmaktadır.

Müvekkil odanın belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmek için açmış olduğu –yargılama

konusu idari işlem ile çok benzer nitelikteki– pek çok davada takdir edilmiş ve takdir

edilmekte olan bilirkişi ücretleri Sayın Mahkeme’nin saptadığı bilirkişi ücretinin çok daha

altında tutarlar olmuştur.

Örneğin yargılama konusu idari işlem ile çok benzer nitelikler taşıyan “Sulukule” davası ile

ilgili olarak İstanbul 4. İdare Mahkemesi 02.06.2009 gün ve 2009/758 esas sayılı ara kararı ile

bilirkişi ücretini 1.000 TL olarak belirlemiştir. Anılan bilirkişi ücretinin yatırılması sonucunda

rapor bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulmuştur.

Yargılama konusu idari işlem ile çok benzer nitelikte olan bir başka dava Sayın Mahkeme’nin

2008/1606 esas sayılı dosyası kapsamında görüşülen ve 16.06.2010 tarihinde (2010/981 karar

sayılı) esas hakkında karar verilen dosyadır.

İstanbul 3. İdare Mahkemesi anılan dosya kapsamında 15.01.2009 gün ve 2008/1606 esas

sayılı ara kararı ile bilirkişi ücretini 1.000 TL olarak belirlemiştir. Anılan bilirkişi ücretinin

yatırılması sonucunda rapor bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulmuş, dosya karara

çıkmıştır.

Page 33: 9.13. Fener Balat Ayvansaray Yenileme Alanı · 2003 ve 2008 yılları arasında, 121 adet yapının yıkılmadan özgün malzemesi ve plan düzeni ile, içinde yaşayan insanlar

Sayın Mahkeme’nin önündeki uyuşmazlıktan çok daha büyük bir alan ve birbirinden farklı

hukuksal uygulamaların öngörüldüğü 1/5000 Ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma

Amaçlı Nâzım İmar Planı ile ilgili olarak İstanbul 7. İdare Mahkemesi 23.12.2009 gün ve

2009/1412 esas sayılı ara kararı ile bilirkişi ücretini 3.500 TL olarak belirlemiştir. Anılan

bilirkişi ücretinin yatırılması sonucunda rapor dosyaya sunulmuştur.

Son olarak, Sayın Mahkeme’nin önündeki uyuşmazlıkla aynı nitelikte olan bir dosyada

İstanbul 5. İdare Mahkemesi’nin 30.03.2011 gün ve 2010/465 esas sayılı ara kararı ile bilirkişi

ücretini 3.000 TL olarak belirleşmiş olduğunu belirtmek isteriz.

Sayın Mahkeme’nin haksız ve dayanaksız olarak çok yüksek oranda belirlediği bilirkişi ücreti

sonuçları itibarı ile Anayasa’nın 36’ıncı maddesine ve İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin

6’ıncı maddesine aykırı nitelikte olacaktır.

SONUÇ VE İSTEM

Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle Sayın Mahkeme’nin 10.06.2011 gün ve 2010/427 esas

sayılı ara kararından rücu ederek, adil yargılamanın gerçekleşmesine engel olmayacak

nitelikte makul bir bilirkişi ücreti saptanmasına karar verilmesini vekâleten talep ederiz.

Saygılarımızla.

Davacı TMMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

Vekili Av. Ş. Can Atalay