11
330 ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY OYUNLARI (YOZGAT İLİ ÖRNEĞİ) Elif MAMUR YILMAZ 1 Özet Seyirlik köy oyunları bir milletin zengin kültüründen hayal gücünden kaynaklanan folklör malze- meleridir. Bu oyunlar, Anadolu’da düğünlerde, bayramlarda veya yılın belirli günlerinde, köylülerin kendi aralarında oyun yapma veya oyun çıkarma adı altında geçmişten günümüze kadar yoğrularak taşınan tiyatro gösterileri olarak tanımlanabilir. Yozgat ili ile birlikte Türkiye’nin bazı yörelerinde değişik şekillerde ve fark- lı adlar altında oynanmaya devam eden bu oyunlar, farklı kesimlerden seyircisini ritüel bir törenin ekseninde birleştirirken seyircinin sorunlarına cevap getiren etik bir ayna olmuştur. Anadolu halk kültürünün içinde ye- tişen bir oyuncu kitlesi seyirlik köy oyunlarını “Arap oyunu, Cemal oyunu, çoban oyunu, damat tıraşı oyunu, deve oyunu, yastık ile güreş oyunu, oynayan köçekler, at yarışı gibi oyunların yanı sıra denemelere de yer vererek devam ettirmeye çalışmaktadır. Köylerin bugüne kadar ele alınışından farklı bir şekilde, unutulmaya yüz tutmuş seyirlik köy oyunlarının tanıtılması, sürekliliğinin sağlanması büyük önem taşımaktadır. Bu amaç doğrultusunda, ülkemiz nüfusunun büyük kesimini teşkil eden köy insanlarının, Anadolu kültüründe yer alan seyirlik köy oyunları üzerine düşünce, tutum ve davranışları üzerinde çok yönlü bir alan araştırması ve tanımlaması yapılmasına gerek duyulmuştur. Araştırma kapsamında, günümüzde özellikle Yozgat yöresinde görülen seyirlik köy oyunları teknik, tür ve çeşitlilik açısından tarama modeliyle incelenmiş ve araştırmacı tarafından yapılan gravür baskı resimlerle desteklenerek yorumlamaya gidilmiştir. Araştırma, günümüze de- ğin yaşayarak gelebilmiş olan tarih, kültür ve sanat özelliği taşıyan bu geleneğin bozulmaması, niteliklerini yitirmemesi, yıpranmaması ve yok olmaması yönünde önerilerle sonlandırılmıştır. Anahtar Sözcükler: Yozgat, Anadolu Halk Kültürü, Seyirlik Köy Oyunları, Zenne, Gravür Baskı Resim Abstract Theatrical Village Games As Part Of Anatolian Folk Culture (The Example Of The Province Of Yozgat) Theatrical village games, which can be defined as plays performed by villagers in Anatolia during wedding ceremonies, religious festivals, or on other important days with different names, are valuable folk- loric assets that develop out of the rich culture and fertile imagination of a nation. These games, performed in their distinct forms in some parts of Turkey including the province of Yozgat, have survived due to cen- turies-long tradition of practicing them and provided an ethical mirror reflecting on the viewers’ problems whilst joining together viewers from all walks of life in a ritual atmosphere. Groups of players/actors raised in Anatolian folk culture still perform these games, such as “the Arab game, Arab and his daughters game, Cemal game, shepherd game, shaving the bridegroom game, the camel game, the pillow wrestling, the köçek dance, and horse racing” as well as experimenting with them, but on a smaller scale. Handling the topic of villages in a different angle, the promotion and preservation of these vanishing games is a matter of importance. To this end, it was considered necessary to conduct a multifaceted field research to determine the attitudes of villagers, who constitute a large part of Turkey’s population, towards theatrical village games as part of Anatolian culture. The games performed particularly in the Yozgat region have been analyzed as re- gards technique, genre, and diversity through descriptive screening methodology, supplemented with gravure paintings made by the researcher, and evaluated in this study. It can be suggested that this tradition, which 1 Yrd. Doç. Dr. Giresun üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü, [email protected]

ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

  • Upload
    others

  • View
    18

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

330

ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY OYUNLARI(YOZGAT İLİ ÖRNEĞİ)

Elif MAMUR YILMAZ1

Özet

Seyirlik köy oyunları bir milletin zengin kültüründen hayal gücünden kaynaklanan folklör malze-meleridir. Bu oyunlar, Anadolu’da düğünlerde, bayramlarda veya yılın belirli günlerinde, köylülerin kendi aralarında oyun yapma veya oyun çıkarma adı altında geçmişten günümüze kadar yoğrularak taşınan tiyatro gösterileri olarak tanımlanabilir. Yozgat ili ile birlikte Türkiye’nin bazı yörelerinde değişik şekillerde ve fark-lı adlar altında oynanmaya devam eden bu oyunlar, farklı kesimlerden seyircisini ritüel bir törenin ekseninde birleştirirken seyircinin sorunlarına cevap getiren etik bir ayna olmuştur. Anadolu halk kültürünün içinde ye-tişen bir oyuncu kitlesi seyirlik köy oyunlarını “Arap oyunu, Cemal oyunu, çoban oyunu, damat tıraşı oyunu, deve oyunu, yastık ile güreş oyunu, oynayan köçekler, at yarışı gibi oyunların yanı sıra denemelere de yer vererek devam ettirmeye çalışmaktadır. Köylerin bugüne kadar ele alınışından farklı bir şekilde, unutulmaya yüz tutmuş seyirlik köy oyunlarının tanıtılması, sürekliliğinin sağlanması büyük önem taşımaktadır. Bu amaç doğrultusunda, ülkemiz nüfusunun büyük kesimini teşkil eden köy insanlarının, Anadolu kültüründe yer alan seyirlik köy oyunları üzerine düşünce, tutum ve davranışları üzerinde çok yönlü bir alan araştırması ve tanımlaması yapılmasına gerek duyulmuştur. Araştırma kapsamında, günümüzde özellikle Yozgat yöresinde görülen seyirlik köy oyunları teknik, tür ve çeşitlilik açısından tarama modeliyle incelenmiş ve araştırmacı tarafından yapılan gravür baskı resimlerle desteklenerek yorumlamaya gidilmiştir. Araştırma, günümüze de-ğin yaşayarak gelebilmiş olan tarih, kültür ve sanat özelliği taşıyan bu geleneğin bozulmaması, niteliklerini yitirmemesi, yıpranmaması ve yok olmaması yönünde önerilerle sonlandırılmıştır.

Anahtar Sözcükler: Yozgat, Anadolu Halk Kültürü, Seyirlik Köy Oyunları, Zenne, Gravür Baskı Resim

Abstract

Theatrical Village Games As Part Of Anatolian Folk Culture (The Example Of The Province Of Yozgat)

Theatrical village games, which can be defined as plays performed by villagers in Anatolia during wedding ceremonies, religious festivals, or on other important days with different names, are valuable folk-loric assets that develop out of the rich culture and fertile imagination of a nation. These games, performed in their distinct forms in some parts of Turkey including the province of Yozgat, have survived due to cen-turies-long tradition of practicing them and provided an ethical mirror reflecting on the viewers’ problems whilst joining together viewers from all walks of life in a ritual atmosphere. Groups of players/actors raised in Anatolian folk culture still perform these games, such as “the Arab game, Arab and his daughters game, Cemal game, shepherd game, shaving the bridegroom game, the camel game, the pillow wrestling, the köçek dance, and horse racing” as well as experimenting with them, but on a smaller scale. Handling the topic of villages in a different angle, the promotion and preservation of these vanishing games is a matter of importance. To this end, it was considered necessary to conduct a multifaceted field research to determine the attitudes of villagers, who constitute a large part of Turkey’s population, towards theatrical village games as part of Anatolian culture. The games performed particularly in the Yozgat region have been analyzed as re-gards technique, genre, and diversity through descriptive screening methodology, supplemented with gravure paintings made by the researcher, and evaluated in this study. It can be suggested that this tradition, which

1Yrd. Doç. Dr. Giresun üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü, [email protected]

Page 2: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

331

bears historical, cultural, and artistic value, and its characteristics should be preserved. the camel game,

Key Words: Yozgat, Anatolian Folk Culture, Theatrical Village Games, Drag Queen, Gravure Painting

1. Giriş

İnsanın içinde yetiştiği kültür ortamı onun manevi kişiliğinin ve toplumsal yapısının şekillenmesinde büyük rol oynamaktadır. Kültür, Kongar tarafından (1972:17) “toplumların tarihlerinden devraldıkları maddi ve manevi mirasların toplamıdır” şeklinde tanımlanmaktadır. Genel olarak kültür, insandan insana, toplum-dan topluma değişen yaşayış biçimleri ve dünya görüşlerinin ortaya koyduğu maddi ve manevi değerler olarak nitelendirilebilir.

Tarihsel süreç içerisinde her insanın her toplumun kendine özgü bir kültürünün bulunmasının yanı sıra farklı bölgelerde yaşayan insan topluluklarının kültürleri arasında farklılıklar olduğu görülür. Bu toplu-lukları ayıran kültürel özgünlüğün temeli halk kültürüne dayanır. Halk kültürü geçmişten günümüze değin insan, toplum ve doğa gerçeği içinde yaşanarak ve yaşatılarak gelen bir olgu olmakla birlikte kültürel miras içinde önemli bir yere sahiptir. Çeçen ve Berk (2014:14) bir toplumun halk kültürünün gelenekler, görenek-ler, töreler, anonim halk edebiyatının sözlü ürünleri olan; seyirlik oyunlar, törenler, mitler, atasözleri, destan-lar vb. ürünlerden oluştuğunu ifade ederler.

Anadolu Halk Kültürü ise geleneğin içinde yer alan bir kültürel miras olarak Anadolu köylüsünü konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri-ni, ekonomik durumunu, doğayla ilişkisini, yeniliklere karşı tavrını) yansıtmayı amaç edinen etkinlikleri-nin tümünü kapsamaktadır. Bu etkinlerden biri olan köy seyirlik oyunları Anadolu Halk Kültürünün zengin mirasları arasında yer alarak Yozgat gibi ülkemizin bir çok yöresinde önceki yıllara göre azalarak da olsa varlığını devam ettiren kültürel değerlerimiz arasında yer almaktadır. Karadağ (1978:9) bu oyunları “Anado-lu halkının kültürel birikiminin yansımalarından biri olan köy seyirlik oyunları, düğünlerde bayramlarda ya da hasat mevsiminde, hayvanların çiftleşme veya ekinlerin ekildiği zamanlarda ya da mevsim dönümlerinde olduğu gibi köy halkı için önem taşıyan belirli zamanlarda “oyun çıkartma”, “oyun yapma” geleneğinden yola çıkılarak sergilenen tiyatro etkinlikleri” olarak tanımlamaktadır.

Köy seyirlik oyunları Anadolu Halk Kültürünün zengin mirasları arasında yer alarak ülkemizin bir çok yöresinde önceki yıllara göre azalarak da olsa varlığını devam ettiren kültürel değerlerimiz arasında yer almaktadır. Karadağ (1978:9) köy seyirlik oyunlarını “Anadolu halkının kültürel birikiminin yansımaların-dan biri olan köy seyirlik oyunları, düğünlerde bayramlarda ya da hasat mevsiminde, hayvanların çiftleşme veya ekinlerin ekildiği zamanlarda ya da mevsim dönümlerinde olduğu gibi köy halkı için önem taşıyan be-lirli zamanlarda “oyun çıkartma”, “oyun yapma” geleneğinden yola çıkılarak sergilenen tiyatro etkinlikleri” olarak tanımlamaktadır.

Köy seyirlik oyunlarının eski çağlarda tapınma, bolluk törenleri ve büyüsel amaçların kalıntısı oldu-ğu düşünülmektedir. Ölüp-dirilme, kız kaçırma, tarımla ve çobanlıkla ilgili çeşitli öğelerin yanı sıra ak-kara çatışması, yiyecek devşirme ve toplu yemek hayvan postu giymek, vb öğeler bu durumu kanıtlamaktadır. Tarih boyunca köy yaşamında doğum, ergenliğe erişme, sünnet, evlenme, askerden dönme, hapisten çıkma, dinsel ve ulusal bayramlar, panayırlar törenler ve şenlikler gibi her türlü sevinç ve kutlamamanın bu oyunların oynanmasına vesile olduğu görülmektedir. Yozgat ve yörelerinde düğün, bayram vb etkinliklerde yer yer oy-nanan bu oyunların yurdumuzun bir çok yöresinde aynı adlarla ya da başka adlarla oynandığı bilinmektedir.

Literatürde Anadolu köy seyirlik oyunları üzerine bir çok yayın bulunmasına rağmen bu oyunlar ile ilgili zengin bir özelliğe sahip olan Yozgat ili bazında yapılmış çalışma sayısı yok denecek kadar azdır. Bu araştırma kapsamında, günümüzde özellikle Yozgat yöresinde görülen seyirlik köy oyunları teknik, tür

Page 3: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

332

ve çeşitlilik açısından tarama modeliyle incelenmiş ve araştırmacı tarafından yapılan gravür baskı resim-lerle desteklenerek yorumlamaya gidilmiştir. Bir çok çeşidi olan bu oyunlardan en yaygın olanları aşağıda sıralanarak, bu oyunların görselliği ön plana çıkartılarak araştırmacının yaptığı gravür baskı çalışmaları ile oyunların kısa anlarından kesitler sunularak evrensellik yakalanmaya çalışılmıştır.

Köy seyirlik oyunlarında “oyuncular giyimini kuşamını değiştirerek, maske takarak kendisinden baş-kası olmaktadırlar. Nitekim dramatik sanatın en önemli niteliği olan, bu kendisinden başkası olmak Anado-lu’daki dramatik oyunlarda en önemli öğedir” (And, 2012:29). Oyuncuların kılık değiştirdiği oyunlardan biri de Yozgat yöresinde “Araboğlu oyunu” adı ile oynanır. Bu oyunda yüzü ve görünür yerleri isle karartılmış, koyun postundan bir sakal takılmış, sarıklı ve kürklü bir Arapoğlu lakaplı bir kız babası ve yanında kızları rolünde kadın kıyafetleri içerisinde yüzü mendille örtülü iki erkek yani zenne yer alır. Araboğlu ve kızlarına ellerinde palaska taşıyan iki zaptiye ile bostan korkuluğu gibi, beyaz bir giysi giydirilmiş ölü rolü oynayan biri eşlik eder. Oyuncular yanlarında köylülerden oluşan bir kalabalıkla birlikte davul-zurna eşliğinde oynayarak ve naralar atarak önce kız evine giderek bahşiş alırlar daha sonra oğlan evine dönerler.

Resim 1. Oyuncuların oyun alanına girişini gösteren gravür baskı resim

Anadolu ‘da seyirlik köylü oyunları arasında konusu kız kaçırma ve kaçırılan kızın yeniden bu-lunmasını konu edinen pek çok oyun vardır. Ancak bu oyunları ölüp-dirilme konusunun çeşitlemeleri de sayabiliriz. Yani ölüp yeniden canlanma yerine, kaçırılan kızın yeniden bulunması gibi” (And:2012:105). Yozgat’ yöresinde oynanan “Arap ve kızları oyunu”nda; Kız kılığına girmiş, yüzleri mendille kapalı bir grup erkek, başlarında babaları rolündeki bir Arap ile birlikte at arabası eşliğinde alana girerler. Arap’ın eli yüzü isle boyanmıştır. Kafasında çarşaftan bir sarık sarılmış olup, keçi ya da koyun postundan bir sakal ve elinde meşe palamutlarından ya da patatesten yapılmış bir tespih alır. At arabasında ise atların yerinde ise insanlar vardır. Kızlar, müzik eşliğinde oynarlarken, köyün gençlerinden biri Arap’ın bütün karşı koymalarına rağmen kızlardan birini kaçırır, ihtiyar üzülür. Oyunda kızı kaçıran genç eli falakalı zaptiyelerce yakalanır ve mizah içerikli bir çok uygulamalarla cezalandırılır.

Page 4: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

333

Resim 2. Zennelerden birini kaçıran gencin yakalanışını gösteren gravür baskı resim

Cemalcık (cemal) oyununda; deve rolünü oynayan iki kişinin sırtlarına merdiven konularak ön tarafa bir kazma ile deve başı yapılır ve üzeri kilim, cecim, battaniye gibi malzemelerle kapatılarak bir semer takılır. Davul, zil ve zurna ile söyleyici, oyuna katılan oyuncularıyla birlikte bütün köyü gezer ve her evin kapısında,

Hey hayadan hey hayadan, Yılan çıkmış kayadan. Yoksulluktan gelmedik, Âdet kaldı sayadan (atadan).

şeklinde söyleyişlerde bulunulur. “Kimi törensel-büyüsellerde türküler, maniler evler dolaşılarak yiyecek toplanırken söylenir. Burada iki işlev vardır, hem uygulamanın uğur, bolluk getireceği belirtilir, bir çeşit kut-samadır; hem de armağan verilmesi hatırlatılır, vermeyen için sonucun iyi olmayacağı uyarısında bulunulur” (Boraatav, 1971:22-30, Akt: And, 2012:127-128). Bu arada müzik eşliğinde oyunlar oynanarak, güldürücü şakalarla eğlence devam ettirilir. Gezilen yerlerden çeşitli hediyeler ve yiyecekler toplanır. Toplananları bir kısmı köyün en yoksuluna verilir, bir kısmı ile de yemek yapılarak hep birlikte yenilir. Bu oyun genellikle tohumun toprağa atıldığı ilk gün veya hasat sonunda oynanır. ”Cemal adlı bu oyun tarımsal bir bolluk ritüe-lidir. Oyun Yozgat’ın köylerinde yaygın olarak oynanmakla birlikte Anadolu’nun bir çok yöresinde de aynı adla ya da benzer adlar ve başka adlarla oynanmaya devam etmektedir.

Yozgat yöresi oyunlarından “çoban oyununda” oyuncular arasında bir çoban, bir kurt ve birkaç ko-yun kılığında kişiler yer alır. Oyun gereği kurt sürüye dalıp koyunlardan birini kapar. Çoban bunun farkına varır, ama elinden bir şey gelmez. Çoban bir koyun postu ile sürü sahibinin yanına gelerek, postu ve koyun rolündeki kişiyi sürü sahibine teslim etmeye çalışır. Sürü sahibi, koyunun kendisine ait olduğunu bir türlü kabul etmek istemez. Koyunun belirgin bir fiziksel özelliğini dile getiren ve kendisine getirilen koyunun bu özellikleri taşımadığını ifade edici sözlerle birlikte koyun kılığındaki oyuncunun kulağını kıvırmak, üzerine salça çalmak gibi güldürü öğesi içeren davranışlarla oyunu devam ettirir.

Page 5: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

334

“Damat tıraşı” adıyla bilinen bir başka Yozgat Yöresi oyununda, ortaya bir sandalye konur ve damat sandalyeye oturtulur. Oynayanlardan biri; bir elinde temizlik fırçası ya da süpürge diğer elinde balta, nacak, orak ya da satırla gelir. Damadın yüzünü sabunlu fırçayla ya da süpürgeyle fırçalar. Sonra balta ya da diğer aletlerden biriyle damadı tıraş etmeye başlar. Bazen de su yerine tükürükle tıraş ederler. Oyunda dama-dın başına bir kova deterjanlı su döküldüğü de olur. Seyirciler, tıraş süresince damadın çevresinde halay çekerek, mâni söyleyerek eğlenirler.

Anadolu köylüsü için oyunları kutsaldır. Uğur getirme, bolluk yaratma, hasta sağaltmak gibi çeşitli işlevleri oyunlarından beklerler (And, 2012:125). Bu nedenle oyunlarını kurallarına uygun olarak büyük bir titizlikle oynamaya çalışırlar. Bu oyunlardan biri olan “deve oyunu” nda damat evinden kız evine sini yürütülürken damat evi tarafından bir deve maketi yapılır, çeşitli gereçlerle süslenerek üzerine bir beşik yerleştirilir ve içine bir yavru köpek konulur. Deve maketinin içine biri ön, biri arka tarafta olmak üzere iki kişi girer. Önde damat evince hazırlanan sini, arkada köyün erkekleri, onun arkasında davul-zurna eşliğin-de deve ve deveci, kadın giysisi giymiş iki zenne, en arkada da hanımlar, oynayarak kız evine gelirler. Sini kız evine bırakılırken kız babasından bahşiş alınır ve oğlan evine dönülür. Deve oyununun köyden köye değişerek farklı şekillerde oynandığı görülmektedir.

Yozgat-Sarıkaya-Hisarbey köyünde oynanan “et satma oyununda” satıcının yanında bir yazıcı, ay-rıca Arap, Çerkez ve Hıdır adlarında üç yardımcı vardır (Sevinç, 1973:282). Erkeklerden bir kısmına ya-lancıktan et satılır. Bir yandan da herkesin aldığı et, borç olarak yazılır. Sıra alacak toplamaya gelir. Alacak toplanırken borçlulardan bir kısmı borçlarını ödeyemez. Bu durumda satıcı, yardımcılarına sırasıyla ve ge-rektikçe kırbaçlarını birer birer çıkarttırır ve aşağıdaki tekerlemeyi söyler:

Arap Vermeyenin hali harap Çerkez Ne halt eder de vermez Hıdır Vermeyenin hâli budur.

Her gelene, ne kadar borç için çağrıldıysa o kadar kırbaç vurulur. Böylece oyun biter.

Kız kaçırma köylerde çok rastlanan bir olay olduğu için bu olayı canlandıran oyunlar yaratılmıştır. Bu oyunlardan “ kız kaçırma” adıyla anılan oyunda köylü gençler bir arkadaşlarına kadın kıyafetleri giydirir-ler. Gençlerden biri kadın kılığındaki genci elinden tutarak annesine götürür ve kızı kaçırdığını söyler. Genç ve kaçırılan kız oğlan annesinin elini öpmesinin hemen ardından gencin evin dışında bekleyen arkadaşları eve girerler ve eğlence başlar. Anne, gençlere yemek ikram eder. And’a göre (2012:191-192) bu durum, eski Eleusis ve benzeri törenlerle ilgilidir. Motologyada toprak ve buğday Tanrıçası Demeter’in kızı Per-sephone-Kore kaçırılır. Yaslı Demeter karalar giyinmiş, elinde meşaleyle kızını arar. Kız kaçırıldıktan sonra tarlalarda sap bitmez, saban işe yaramaz olur, insanlar açlıktan kırılır. Hades, Kore’ye nar yedirir, böylece onu yeraltına bağlar. Toprak ürünleri gibi yılın üçte birini yani kışı yer altında geçirir, yarısında yeryüzünde annesiyle buluşur. Kızın, annesine kavuşmasında yağmur yağmaya, ekin bitmeye başlar. Bu konuda Anado-lu’da bir çok seyirlik köy oyununda çeşitlemelerle oynanmaya devam etmektedir.

Yozgat ve civarlarında oynanan “körük oyunu” dört kişiyle oynanır. Körük olan kişi yatar ve sürekli üfler. Çırak, körüğü çeker; usta da kalaylar. Çırak, körük olan kişiyi körük gibi yaparak ileri geri hareket ettirir. Dışardan gelen çırak seslenir:

Usta, eben ölmüş. Boş ver. Annen ölmüş.

Page 6: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

335

Boş ver. Usta, baban ölmüş. Boş ver, onu köylü kaldırır. Ustam, karın ölmüş.

Usta “Amanın, körüğün ağzını kapat, tez cenazeye gidelim” dediği anda körüğü çeken çırak oturan kişinin ağzına, gözüne kül, çamur, yağ ne varsa çalar ve oyun biter.

“Öğrenci okutma oyunu”nda birisi hoca olur. Tespihi, asası, içine su dolu tas oturtulmuş sarığıyla, erkekler arasından şakaya uygun birkaç kişiyi öğrenci olarak seçer ve onlara diz çöktürür. Sonra öğrencileri sırasıyla okutmaya başlar. Bunun için aşağıdaki sözleri söyler:

Elifcimlisin bori, Başındadır zoru, Elinde asa, Dikkat et tasa.

Hocadan sonra öğrenciler de birer birer yineler. Bunun üzerine hoca, iyi öğrenci olarak nitelendirdiklerine tespihini ve asasını armağan eder. En iyi olarak nitelendirdiği öğrenciyi de başındaki sarığı ters çevirerek öğrencinin başına geçirmek şeklinde ödüllendirir. Sarığın içi su dolu olduğu için öğrenci ıslanır. Bu oyun Düzgün’e göre (1999:120) Yozgat- Sarıkaya- Hisarbey köyünde “talebe okutma” adıyla sergilenmektedir.

“Sinsin oyunu” adıyla Yozgat ve civarlarında oynanan oyun için meydanda büyük bir ateş yakılır. “Anadolu’da ateş kökleri geçmişe ait önemli bir inanç kaynağıdır. Orta Asya Türklerinde hastaların iki ateş arasından geçirilerek iyileştirileceği inancı, bir ölüm durumunda topluluğun ateş üzerinden atlama törenleri ilgi çekiçidir” (Alp, 2009:65). Genç erkeklerden bir oyuncu hızla ortaya çıkar, davulun ritmine göre dört yana dönerek oynar. Bu arada, seyircilerin içinden birdenbire çıkabilecek başka bir oyuncudan korunması gerekir. Çünkü yeni çıkan oyuncu eskisine yumrukla ya da düğüm yapılmış bir mendil ya da bir ip parça-sıyla vurabilir. Yeni oyuncu geldikten sonra ilk oyuncu (yumruk yesin yemesin) meydandan ayrılarak halk arasına karışır, öcünü alabilmek için fırsat kollar. Sonra ikinci oyuncuyu öteki oyuncular izler. Oyun böyle sürer gider. Büyük meydan ateşi sönmeğe başladığı zaman bütün oyuncular el ele verir ya da serçe parmaklarıyla tutuşur; davulcu ve zurnacıyı da aralarına alarak toplu bir oyun oynarlar.

Anadolu köylüsünün seyirlik oyunlarına kendi günlük yaşamını da yansıttığı “Tarla sınırı” adlı oyunda da açıkça görülmektedir. Bu oyununda; Gençler bir arkadaşlarının ellerini ve ayaklarını bağlarlar. Temsili olarak iki tarlanın sınırına oturturlar. Kendileri de gencin sağına soluna dizilirler. Sağındaki arkadaşı, “Bizim tarlanın sınırına geçmiş” diyerek onu eli ya da ayağıyla taş yuvarlar gibi yuvarlar. Bu kez de solun-daki arkadaşı, “bizim sınırı geçmiş” diye itekleyerek diğer tarafa yuvarlar. Gence yapılan bu kadar eziyetten sonra ebe değiştirilir. Sınırı belirlemek için muhtar rolünde bir başka genç oyuna dahil olur. Muhtar üzerine çıktığı bir taşı çiğner, sonra da ayaklarıyla tutup sınıra koyar. Elçin (1977:48-49, Akt. Gönen, 2011:119) Yoz-gat-Sorgun-Tulum’da bu oyunun “sınır kavgası” adı ile anıldığını ifade eder.

And (2012:187) çoğu kez iki hasım arasında bir savaş, bunlardan birinin ölmesi, sonra ölenin ya büyüyle ya da kendi kendine dirilmesi konusunun Anadolu’nun her yöresinde değişik adlar, ayrıntılar ve çe-şitlemelerle oynandığını ifade eder. Ölüp dirilen Tanrılar olan Dionisos, Adonis, Attis, Osiris ve hatta İsa’yı hayvansal ve bitkisel yaşamın doğup ölmesiyle ilişkilendirerek temelini Anadolu kültürüne dayandırır. Buna Anadolu’da çok yaygın olarak oynanmakla birlikte Yozgat köylerinde de sıklıkla oynanan “sayıl çıkarma (köse gezdirme) Oyunu” örnek verilebilir. Oyunu oynamak için gençler toplanarak aralarından birini köse olarak seçerler. And (2012:316) Anadolu’da bu “köse” ismiyle anılan bir çok oyun olduğunu ve bu oyunların

Page 7: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

336

anlamları ve işlevlerinin birbirinden farklı farlı olduğunu ifade eder. Yozgat’ta oynanan “köse oyunu”nda ise gence koyun yününden pala bıyık ve sakal yaparlar. Başına şapka takıp, sırtına aba geçirirler. Birkaç çın-gırdak ya da deve çanını da bu gencin beline bağlarlar. Bir başka genci gelin olarak seçerler. Geline entari giydirirler ve başına da bir atkı takar. Gencin birinin omuzuna heybe konulur. Gençlerden bir başkasını da tilki yaparlar. Hep birlikte köydeki bütün evleri, özellikle de sürü sahiplerinin evlerini gezerek, türkü eşliğin-de köse ile gelin oyununu oynarlar. Oyun sonunda köse evin ağasının kucağına yatarak ölme numarası yapar. Gelin, kösenin başına oturur ve aşağıdaki tekerlemeyi söyler:

Gökte yıldız sayılır mı? Çiğ yumurta soyulur mu? Kösem ölmüş, duyulur mu? Uy ha ha!

Kösem kendi ok gibi, Yuvarlandı bir top gibi, Ayak ucuna geçtim, Baş ucuna kaçtım. Uy ha ha!

Kösem kösem kan yedi, Sakalı var on yedi, Kösem kösem kalk gidelim. Uy ha ha!

Kösemin adı Omar, Sağını açar, solunu yumar, Ağalarından para umar. Uy ha ha!

Yas ve ağıtın hemen ardından köse yattığı yerden kalkar. Ölünün dirilmesiyle üzüntü şenliğe dönü-şür, kutlamalar yapılır. Evin ağası kösenin bahşişini verirken evin hanımı da yağ ve bulgur verir. Bu arada tilki evden kap kaçak, kaşık çalar. Evler arasında köy gençlerinden bazıları gelini kaçırıp saklar. Köseyle delikanlı arasında kavga başlar. Kavga sonunda delikanlı, gelini köseye teslim eder.

Anadolu dramatik oyunlarının hepsi ortada oynanmaz, evleri dolaşarak, her evin önünde yinelenen oyunlar da vardır (And, 2012:117). Bu oyunlardan Yozgat’ın değişik köylerinde oynanan “çiğdem gezdirme oyununda” çocuklar çiğdem çiçeğini değneklerin yardımıyla sökerler. Bu çiğdemleri topladıktan sonra bir çalıya dizerler ve köydeki her evi dolaşarak bulgur, yağ ve para toplamaya başlarlar. Her evin önüne vardık-ları zaman şu tekerlemeyi söylerler:

Çiğdem çiğdem çiçecik Ebem oldu göbecik Çiğdem geldi kapıya Yağ çakarım yapıya Yağ olmazsa bal olsun Oğlun uşağın sağ olsun Yağ verenin oğlu olsun Bulgur verenin kızı olsun Kız çatlasın ölsün Oğlan yanınızda yoldaş olsun

Page 8: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

337

Bu sesi duyan ev sahibi çocuklara yağ ve bulgur hazırlarken çocuklardan bir kaçı “hanım abla ap-talın bahşişini yağdan ve bulgurdan gönderin” şeklinde söylemde bulunurlar. Ev sahibi bulguru veya yağı geciktirirse hemen şu tekerlemeyi söylerler:

Dağ başında boyunduruk Duradura yorulduk Verirseniz giderik Vermezseniz dururuk

Ev sahibi hazırladığı yiyecekleri getirir. Çocuklardan birkaç tane çiğdem alır. Toplanılan bulgur ve yağdan köy meydanında pilav yapılıp yenilir, içilir, oyunlar oynanır, dans edilir.

Seyirlik oyunlardan bir kısmı konularını doğrudan günlük hayattan alırlar. Yaşanan hayatın içinden bir kesit alınarak dramatize edilir, böylece bir oyun ortaya çıkmış olur (Düzgün, 1999:38). Günlük yaşam konulu oyunlardan biri olan “yastık güreşi oyunu” nda yastıkla güreş yapan bir kişi ve yastığı tutmak için de bir başkası görev alır. Oyun çeşitli güreş figürleriyle izleyiciye sunulur. Yaşlı bir insanın yaşamla mücade-lesinin simgelendiği bir oyundur. Oyun izleyiciler için hem güldüren hem de düşündüren iletilerle doludur. Yozgat yöresinde oynandığı kadar Anadolu’nun diğer bir çok köylerinde farklı adlarla ve uygulanış şekilleri ile oldukça tanınan bir oyundur.

Yozgat yöresi oyunlarından “yumurta üfleme oyunu”nda, ortaya bir sehpa, üstüne de bir yumurta ko-nulur. Bu yumurtayı üfleyerek aşağıya düşüren kişiye ödül verileceği söylenir. Gönüllü iki kişinin gözleri bağlanır ve sehpanın başına karşılıklı oturtulurlar. Gönüllü gençler yumurtayı üflemek için hazırlandıklarında diğer gençler sehpanın üstündeki yumurtayı bir tabak unla değiştirirler. Gözleri bağlı gençler yumurta yerine unu üfledikleri için her ikisi de değirmenden çıkmış tazıya dönerler.

Yozgat’ın içinde oynanan “Keşgem baba” oyununun kahramanı Keşgem Baba yetmişin üzerinde gö-rünür. Yüzünde yalnız göz yerleri ve dilini çıkarmak için ağız yerinde delik bulunan beyaz bir gömlek, beyaz bir pantolon, beyaz çorap ellerinde beyaz eldiven bulunur. Dili kıpkırmızıdır ve konuşurken s’lerin üzerine basarak konuşur. Elinde bir bastonla kamburunu çıkararak ağır ağır yürür. Ayağının biri topaldır. Keşgem Baba ölmüş yeniden dünyaya gelmiş olarak kurgu yapılır. Keşgem baba içeri girince herkes şaşkınlık içeri-sinde Keşgem babaya sorular yöneltirler:

Aman Keşgem Baba nerden geldin böyle? Cennetten Cennette ne var ne yok? Güzellik Diline ne oldu, Keşgem Baba? Yalan söyledim de ondan Keşke söylemeseydin Keşkem de keşgem (üç kez tekrarlar) Eline ne oldu, Keşgem Baba? Hırsızlık ettim de ondan Keşke etmeseydin Keşkem de keşgem (üç kez tekrarlar)

Oyun böyle sürür gider. Çocuklar Keşgem Baba’nın eteğinden çekerler, o da onları bastonuyla kova-lar. Sonra istek üzerine ağır ağır oynar. Artık geldiği yere gitmesini isterler, o da geri geri giderek çıkar (And, 1968:229, Akt. And, 2012:230).

Page 9: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

338

Yozgat yöresinde oynanan bir başka oyun da “ saya oyunu” dur. Bu oyunda eli yüzü isle boyalı, koyun postundan sakalı olan Arap lakaplı yaşlı bir adamı canlandıran oyuncu ile birlikte genç bir kadın kılığına giren bir başka oyuncu ve tilki rolünü oynayan bir başka oyuncu eşliğinde kalabalık bir kafile köyde her evi özellikle de sürü sahiplerinin evlerini gezerek aşağıdaki maniyi okurlar:

Sayacı geldi duydun mu? Selam verdim aldın mı? Hey ne kaldı, ne kaldı? Şurda elli gün kaldı, Elli günden az kaldı, Otuz günden tez kaldı, Oğlağın yağı yetti, Kuzunun tüyü bitti. Şu derede tütün tüter, Çocumanlar (çocuklar) kefen üter, Heey çocumanlar heeeey,

Maninin hemen ardından canlandırılan oyunda rol gereği Arap lakaplı yaşlı adamın çok genç bir kızla evlendiği ve kızın bu durumdan memnun olmadığı için kaçıp gittiği varsayılır. Yaşlı adam tilki kılığın-daki kişiye halkı koklatarak kızı buldurur. Yaşlı adam kıza neden kaçtığını sorduğunda kız çeşitli bahaneler uydurur. Oyun süresince tilki, ihtiyara “Bu kız sana değil bana yakışır” gibi sözler söyleyerek, kızı almaya çalışır. And’a göre (2012:89-93) Türkler’in eski yurdu Orta Asya’nın ve Şamanlığın, Anadolu Türklerinin kültürü üzerinde geniş ölçüde izlerine rastlanmaktadır. Kurt, tilki, kertenkele, ayı, som balığı, yılan vb. gibi pek çok hayvan türü Şamanın oyununa girer. Şaman, hayvanları yalnızca hareket ve sesle taklit etmekle ye-tinmez bazen onların postlarını giyerek kılık değiştirir. Bu oyunda da Şaman etkisi tilkinin konuşma ve hatta geline sahip olmak istemesi gibi insan davranışları sergilemesinde görülmektedir. Oyun yaşlı adamın kızın kendi eşi olduğunu ispat etmek için verdiği büyük mücadele ile devam eder. Yaşlı adam bu amaçla seyir-ciler arasından bir arabulucu seçer. Bu arabulucu meydana çıktığında diğer oyuncular tarafından sopalarla dövülerek, dışarı atılır. Bu oyun özellikle sürü sahiplerinin kapılarında oynanarak bu evlerden tuz, ekmek, yağ gibi gıda maddeleri toplanır. Toplanan yiyecekler köy meydanında pişirilerek köy halkıyla birlikte bir kısmı yenilir. Diğer kısmı ise herkese azar azar dağıtılır. Bu yiyeceklerden hayvanların yemlerine de bolluk ve bereket olsun diye katılır.

Resim 3. Zennelerin oyun alanında oynayışını gösteren gravür baskı resim

Page 10: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

339

Yozgat yöresinde oynanan “deveci oyunu”nda gençlerden biri hırsız kılığına girer ve sırtında abası ve elinde sopasıyla çobanın deve katarından bir şeyler çalmaya çalışır. Çoban hırsızı kovalar.

Yozgat’ın Sarıkaya ilçesinde oynanan “kocaların yüzünü ağartmak” adlı kadın oyunu şakaya daya-nır (Sevinç, 1973:282. Akt. And, 2012:205). Bu oyunda birkaç genç kadın kılığına girerler. Kadın kılığındaki erkeklerden her biri seyirciler arasından birer eş seçip yanlarına otururlar. Bir elleriyle de kirmen çevirirler. Avuçlarının içinde un vardır. Oyunu yöneten ana kılığındaki erkek “Kızlarım, evinize bir misafir gelince, kocalarınızın yüzünü ağartın” der demez, avuçlarındaki unu kocalarının yüzüne sürerler.

Kuklayı andıran bir oyun Yozgat’ın içinde düğünlerde oynanan “kasnak oyunu” dur. Bu hem erkek-ler hem kadınlar arasında oynanan bir oyundur. Oyunun başkişisi yüzünü tüllü bir kasnakla örter. Eteğini yukarı çekip ellerini saklar. Göbeğinde insan yüzü çizilmiştir. Bu yüzün omuz düzeyine gelen yere bir oklava bağlanır, bunun iki ucu omuz kabul edilip buraya kollu bir gömlek giydirilir. Müzikle göbek ve kol yerine geçen oklava hareket ettirilerek oynanır (And, 1968:229, Akt. And, 2012:238). Bu oyun Erzurum’da “cüce” adıyla bilinir ve oynanır (Düzgün, 1999:86).

Yozgat gibi Anadolu’nun bir çok yöresinde oynanan “cirit” oyununu oynamak için sayıları eşit olan atlar birkaç yüz metre mesafede karşılıklı dizilirler. Jüri kuralları ve nasıl puan verildiğini açıklar. Baş hakem başlama komutu verdikten sonra kurallara uygun olarak bir disiplin içerisinde iki atlı grup arasında yarış başlar. Bir guruptan bir atlı atını ileri sürer. Buna öteki guruptan başka bir atlı çıkar. İlk çıkan atlı kar-şısındaki atlıya sopasını fırlatırsa hemen dizginlerini geri çevirir. Öteki onu kovalar ve sopasını atar. Hemen karşıdan bir ikinci onu karşılar ve sopasını atar. Cirit oyunu bu şekilde devam eder. Jüri tarafından verilen puana göre galip olan taraf belirlenir.

Yukarıda tür, teknik ve çeşitlilik açısından tanıtılan Yozgat yöresi seyirlik köy oyunlarının günü-müzde daha az oynanmasına rağmen bu yöredeki Anadolu insanının içinde bulunduğu toplumun yaşamını, sorunlarını ve toplumsal gelişiminin özelliklerini gözler önüne sermeye ve süreç içerisinde yeni denemelere de yer vererek etkisini halen devam ettirdiği görülmektedir.

2. Sonuç ve Öneriler

Kökleri tarihin derinliklerine değin uzanan eski kültürler, kimi zaman farklı kültürleri çağlar bo-yunca kendi potaları içinde eriterek günümüzde farklı bir kimlikle varlığını devam ettirirler. Yozgat yöresi seyirlik köy oyunlarının da konularını doğrudan günlük hayattan alarak yaşamın içinden bir kesiti izleyiciye sunmasına rağmen köklerinin eskiye dayanan adet ve inançlardan geldiğini kanıtlayan izlere rastlanmaktadır. Zamanla bu oyunların köy hayatıyla bütünleşmiş oldukları görülmektedir. Araştırma sonuçları bu yöredeki köy halkının köy toplumunun geleneksel kültürüne bağlı birer üyesi olma özelliğini yitirmediklerini ortaya koymuştur.

Günümüzde Anadolu’da oynanan ritüel nitelikteki seyirlik oyunlarının oynanma zamanları değiştiril-miş ve olaylar dizinindeki değişikliklerle birlikte daha çok eğlenceye dönüştürülmüştür. Gönen’in (2011:33) “köy seyirlik oyunlarının icra ortamı köy, oyuncuları da köylüler olduğu için başta ekonomik şartlar ve tek-nolojinin eğlence kültürü içinde önemli bir yeri doldurması, köy seyirlik oyunları için olumsuz bir döneme girilmesinin başlangıcını oluşturmuştur” şeklindeki ifadelerinde de aynı bulguya rastlanmaktadır.

Köy seyirlik oyunlarını Yozgat ve yöreleri bazında ele alarak tanıtan bu çalışma oyunların günümüz-de de varlığını koruduğunu göstermektedir. Araştırma Yozgat ve yöreleri ile sınırlı olmasına rağmen oldukça çeşitli oyunların varlığını ortaya koyması yönüyle Anadolu halk kültürünün ne derece zengin olduğunu göstermektedir. Yozgat ve yörelerinde oynanan bu oyunların yurdumuzun bir çok yöresinde aynı adlarla ya da başka adlarla oynandığı bilinmektedir. Aynı adı taşıyan oyunların bile birbirlerinden farklılıkları olabildiği

Page 11: ANADOLU HALK KÜLTÜRÜNDE YER ALAN SEYİRLİK KÖY … · konu olarak seçen, Anadolu köyleri ve köylülerinin toplumsal ve ruhsal yapısını (gelenek ve görenekleri- ni, ekonomik

340

gibi aynı bölgede aynı adı taşıyan oyunlarda bile oyuncu isimleri, oyun zamanı, oyun kuralları gibi bir çok farklılık gözlemlenmektedir. Bu kadar zengin çeşitlilik gösteren Anadolu seyirlik köy oyunlarının incelen-mesi uzun süreli araştırmaları gerektirmektedir. Günümüze değin yaşayarak gelebilmiş olan tarih, kültür ve sanat özelliği taşıyan bu geleneğin bozulmaması, yıpranmaması ve yok olmaması gerekmektedir. Dolayısı ile seyirlik köy oyunlarının derinlemesine incelenmesi bu amaca hizmet edecek bilgilerin gün ışığına çıkmasını sağlayacaktır. Araştırma bulguları Alp’in (2009:21) “ilk önce yeterince oyunun derlenmesi, ayrıca bunlara bağlı mithos’un saptanmasından sonra çeşitli öğelerin gerek Anadolu’daki oyunlarla, gerek başka ülkelerdeki aynı türden oyunlarla karşılaştırılarak işlevlerinin incelenmesinin sonucu, yalnız bilimsel bakımdan değil, ulusal sanatın zenginleştirilmesi, sanatta kendi benliğini bulmakta aydınlatıcı ve esin kaynağı oluşu gibi pra-tik yararları da büyük olacaktır” şeklindeki bulguları ile örtüşmektedir.

Araştırma sonucundan hareketle; 1. Anadolu seyirlik köy oyunlarını kültürel bilinç anlamında koru-mak ve geliştirmek için konu ile ilgili tarihi belge, resim gibi doküman ve arşiv kayıtları derlenmeli ve uz-manlar tarafından incelemelerden geçirildikten sonra yayımlanmalıdır. 2. Bu kültür hazinelerini bölge bölge değerlendirmeli, bölgeler arasındaki ortak özellikler tespit edilmeli ve bu malzemelerle yeni eser ve kom-pozisyonlar yaratılmalıdır. 3. Geleneklerimizi yaşatan bu gösterilerin tanımlanması ve devamını sağlayacak örgütlenmeler kurulmalıdır.

3. Kaynakça

Alp, K. Ö. (2009). Orta Asya’dan Anadolu’ya Kültürel Sembollere Giriş. Eflatun Yayınevi. Ankara.

And, M. (2012). Oyun ve Bügü: Türk Kültüründe Oyun Kavramı. Yapı Kredi Yayınları:191. Sanat:106. Ge-nişletilmiş baskı. İstanbul.

Çençen, N. ve Berk, N. A. (2014). İlköğretim 6. Ve 7. sınıf sosyal bilgiler programında Türk halk kültürü öğelerinin yeri ve önemi. E-Kafkas Araştırma Dergisi, 1(3), 13-25.

Düzgün, D. (1999). Erzurum Köy Seyirlik Oyunları. Kültür Bakanlığı Yayınları:2294. Halk

Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Yayınları: 284. Halk Müziği ve Oyunları Dizisi: 2. Ankara.

Elçin, Ş. (1977). Anadolu Köy Orta Oyunları (Köy Tiyatrosu). s. 48-94. Ankara.

Gönen, S. (2011). Geleneksel Konya köy seyirlik oyunları, Konya: Kömen Yayınları; 75. 1. Baskı,.

Karadağ, N. (1978). Köy seyirlik oyunları, Ankara: Türkiye İş Bankası Yayınları, I. B.,

Kongar, E.(1997). Küreselleşme ve kültürel farklılıklar çerçevesinde Ulusal kültür. Erişim tarihi: 25.10.2010 www.kongar.org/makaleler/mak_ku.phb.

Mamur, E. (1998). Seben İlçesine bağlı Kabak Köyü yöresi seyirlik köy oyunları, Yayımlanmamış Lisans Bi-tirme Tezi. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı. Bolu.

Sevinç, E. (1973). Erkekler Arası düğün oyunları, Türk folklör araştırmaları dergisi, 14 (282).