Upload
others
View
34
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
CONFIDENTIAL
CEVAP VE KARŞI DAVA DİLEKÇESİ
USSAIN SUMOLOV
Zeynep Seda Alhas
Avukat
Marka Vekili
Evrim Kaşlıoğlu
Avukat
CONFIDENTIAL
Müvekkil Ussain Sumolov, yaklaşık 10 yıldır ayakkabı sektöründe
kendi soyadını taşıyan tescilli “SUMOLOV” markaları ile faaliyet
göstermektedir.
Müvekkilin “SUMOLOV” markalı ürünlerini başta İngiltere ve
Moğolistan olmak üzere, pek çok Asya ve Avrupa ülkesiyle, ABD
ve Türkiye’deki “SUMOLOV” mağazalarında satışa sunmaktadır.
MADDİ OLGULAR
CONFIDENTIAL
Müvekkilin piyasaya sunmakta olduğu “SUMOLOV” markalı
ayakkabı ürünleri ile kısa sürede tüketici nezdinde belirli bir
tanınırlığa ulaşmıştır. Müvekkilin faaliyet göstermekte olduğu 10
yıllık süre zarfında dünya çapındaki ticari faaliyetleri ve tanıtımları
neticesinde tüketiciler nezdinde tercih edilen, uluslararası alanda
belirli bir tanınırlığa ulaşmış bir marka haline gelmiştir.
Bu kapsamda Müvekkilin “SUMOLOV” markası 18, 25, 35.
sınıflarda Türk Patent Ve Marka Kurumu («TürkPatent» olarak
anılacaktır) nezdinde korunmaktadır.
CONFIDENTIAL
Müvekkil tarafından piyasaya sunulmakta olan yeni ve
ayırt edici niteliğe sahip ayakkabı modelleri TürkPatent
nezdinde tescil ile korunmakta olup, söz konusu tasarım
tescillerinden biri olan 10 Ekim 2016 başvuru tarihli
2016/915500 tasarım görseli aşağıda yer almaktadır.
CONFIDENTIAL
Davacı tarafından Müvekkile gönderilen Beyoğlu 32. Noterliğinin 7 Mart
2018 tarihli ihtarnamesi ile, Müvekkilin davacının TürkPatent nezdinde
tescilli 2012/001907, 2012/1908 ve 2012/001909 numaralı markalara
tecavüz eden kullanımlarının 5 Mart 2018 tarihinde CNR Ayakkabı
fuarında tespit edildiği, vekil edenin izinsiz kullanımlarının davacının
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’ndan («SMK») doğan marka ve
tasarım hakları ile 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’ndan
(«FSEK») doğan mali ve manevi haklarına ihlal oluşturulduğu
belirtilerek, Müvekkilin kullanımlarına derhal son verilmesi, satışların
durdurulması ihtar edilmiş, aksi halde Müvekkil aleyhine maddi ve
manevi tazminat talepli hukuk davaları ile cezai işlem başlatılacağı
bildirilmiştir.
CONFIDENTIAL
İhtarname sürecinin akabinde davacı tarafından huzurdaki haksız ve hukuka aykırı
işbu dava ikame edilerek, özetle;
- Müvekkilin 2016/915500 sayı ile tescilli tasarımın yenilik ve ayırt edicilik koşullarını
taşımaması nedeniyle hükümsüzlüğüne,
- Davacının tescilli markalarına vaki tecavüzün ve FSEK’ten kaynaklanan haklarına
yaratılan ihlalin tespit, ref ve men’ine,
- Davacı fillerinin ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesini, www.gugulov.com.tr sitesine
erişimin engellenmesine,
- SMK’nın 29, 149, 150/2 ve 150/2-a maddeleri gereğince 1.000.000 TL maddi ve
100.000 TL manevi tazminata, 100.000 TL itibar tazminatına, SMK’ nın 151/4 md.
gereğince tazminatın %20 oranında arttırılmasına,
- Eser sahipliğinden doğan mali ve manevi hakların ihlali nedeniyle FSEK’in 68.
maddesi gereği 3 kat hesabıyla 1.500.000-TL telif tazminatı ve 100.000 TL manevi
tazminata hükmedilmesine ve bu tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline
karar verilmesi talep edilmiştir.
CONFIDENTIAL
ASIL DAVAYA CEVAPLARIMIZ
USULE İLİŞKİN OLARAK
SMK m. 29/2 uyarınca, tecavüz davasına dayanak markanın - dava tarihi
itibarı ile Türkiye’de en az beş senedir tescilli olması şartı ile ve davalı talebi
üzerine - dava tarihinden önceki beş sene içerisindeki ciddi kullanımının
davacı tarafından ispatı gerekmektedir. Ciddi kullanımın ya da kullanmamaya
dair geçerli sebeplerin sunulamaması halinde davanın reddi gerekir.
Anılan hüküm uyarınca kullanmama def’i ileri sürüyor, davacı tarafın
Türkiye’de kullanımı olmayan markalarına dayanarak açtığı marka tecavüzü
davasının ve SMK’ya dayanan tedbir ve tazminat talepleri ile birlikte reddini
talep ediyoruz.
CONFIDENTIAL
ASIL DAVAYA CEVAPLARIMIZ
ESASA İLİŞKİN OLARAK
1) Dava konusu kullanımlar, davalı USSAIN SUMOLOV’un 2016/915500
no’lu tasarım tesciline dayanan, hukuka uygun kullanımlardır.
Davacının tescilli tasarımı karşısında davacının mesnetsiz davasının
reddi gerekmektedir.
CONFIDENTIAL
Yargıtay 11. HD sinin 05.04.2007 tarihli 2005/14054 E.
2007/5387 K. kararı,
«554 sayılı KHK.nin 1. maddesine göre, bu KHK. ile sağlanan
korumadan tescilli tasarımlar yararlanacak olup, tescilsiz tasarımlar
ise genel hükümlere tabi olacaktır. Aynı KHK.'nin 17. maddesinde
de, tescilli tasarımların kullanılması hak ve yetkilerinin münhasıran
tasarım hakkı sahibine ait olduğu hükme bağlanmıştır.
554 sayılı KHK.nun düzenlenmesi itibarıyla, tescilli bir tasarım
hakkı sona ermediği veya KHK'nun 43. maddesinde sayılan
nedenlerle hükümsüz kılınmadığı sürece tasarım hakkı sahibi bu
KHK.nun tescilli tasarımlara sağladığı inhisari hak korumasından
yararlanacaktır.»
CONFIDENTIAL
Somut uyuşmazlıkta,
davalı Müvekkilin KHK döneminde elde ettiği tescilli bir tasarımı
bulunmaktadır. Müvekkilimiz ve onun yetkilendirdiği üçüncü
kişiler, tasarımı bu tescile dayanarak kullanmaktadır.
Bu tasarım hükümsüz kılınmadıkça buna dayanan kullanımlar
engellenemez, Müvekkilimiz YASANIN KENDİSİNE SAĞLADIĞI
HAK VE YETKİLERDEN MAHRUM BIRAKILAMAZ. BUNUN
AKSİNİN KABULÜ, MÜVEKKİLİN ANAYASAL GÜVENCE
ALTINDAKİ MÜLKİYET HAKKININ İHLALİ ANLAMINA GELİR.
Dolayısı ile, Müvekkilin TESCİLLİ TASARIMININ KORUMASI
ALTINDAKİ KULLANIMLARI İLE DAVALIYA AİT MARKALARA
TECAVÜZ ETTİĞİNDEN DE SÖZ EDİLEMEZ.
CONFIDENTIAL
ASIL DAVAYA CEVAPLARIMIZ
ESASA İLİŞKİN OLARAK
2) Davacının FSEK’e dayanan davasının, dayanak ürün tasarımı «eser»
niteliğinde olmadığından reddi gerekmektedir.
CONFIDENTIAL
FSEK’in 1/b maddesinde «eser»
Madde 1/B
a) Eser: Sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve
edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak
sayılan her nevi fikir ve sanat mahsullerini,
III – Güzel sanat eserleri:
Madde 4
Güzel sanat eserleri, estetik değere sahip olan;
4. El işleri ve küçük sanat eserleri, minyatürler ve süsleme
sanatı ürünleri ile tekstil, moda tasarımları,
CONFIDENTIAL
FSEK m. 4/4 uyarınca her moda tasarımının eser niteliğine sahip
olmayacağı açıktır. olup, sadece “estetik değere” sahip olan moda
tasarımlarının bu korumadan yararlanabileceği düzenlenmiştir.
Dava konusu tasarımın «eser» niteliğinde olduğu iddiasını
kabul etmiyoruz.
BU KAPSAMDA İÇERİSİNDE SEKÖR BİLİRKİŞİNİN DE YER
ALDIĞI BİR BİLİRKİŞİ HEYETİNDEN RAPOR ALINMASINI
TALEP EDERİZ.
CONFIDENTIAL
ASIL DAVAYA CEVAPLARIMIZ
TAZMİNAT TALEPLERİNE İLİŞKİN OLARAK
Davacının tazminat taleplerinin;
- marka tescillerinin ülkemizde kullanımı olmaması sebebi ile davaya dayanak teşkil
edemeyecek olması,
- markaların aşağıda karşı davamızda açıklayacağımız üzere hükümsüz kılınmaları /
iptal edilmeleri gereğinin ortada olması,
- davacının FSEK uyarınca korunmaya değer bir hakkının bulunmaması,
- her halde aynı fiil aleyhine hem FSEK hem de SMK’ya dayanarak tazminat talep
edilemeyecek olması ve zaten tecavüzün men’ini talep ederken aynı zamanda FSEK
m. 68 kapsamında tazminat da talep edemeyecek olması
sebepleri ile hukuki dayanaktan yoksundur ve reddi gerekmektedir.
CONFIDENTIAL
Davacı FSEK m. 68/3 maddesi kapsamında rayiç bedelin üç katına
yönelik telif tazminatı talep etmektedir.
FSEK m. 68/3 maddesi ise, “sözleşme ile kullanım halinde
istenebilecek bedeli” veya “kanun hükümleri uyarınca tespit
edilebilecek rayiç bedel”i ifade etmektedir.
Dolayısı ile, FSEK m. 68/3 ile davacıya tanına hak varsayımsal
bedel ve bunun en çok üç katını talep hakkı, davalının mali haklara
yarattığı iddia edilen tecavüze sonradan davacı tarafından onay
verilmesi ve ihtilafın sözleşmesel temele oturtulması suretiyle
giderilmesidir.
CONFIDENTIAL
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.03.2002 tarihli 2002/11-1
2002/214 K. sayılı kararı;
“davacı, bedel istemiş, zikredilen madde hükmü gereğince, FSEK
68. davacı yararına bedele hükmedilmiş olmakla, artık tecavüzün
men’i isteminde bulunamaz. Zira bedeli %50 fazlasıyla almış
olmakla taraflar arasında sözleşme yapılmış gibi sonuç doğmuş
kabul edilir.”
CONFIDENTIAL
Bu kapsamda davacı yararına FSEK 68. uyarınca telif tazminatına
hükmedilmesi halinde, taraflar arasında dava konusu ürünlerin
satışına yönelik bir sözleşme kurulduğu varsayılır ve önceki
kullanımlar yasal dayanağa kavuşur.
O halde davacının aynı fiil aleyhine bu kez de SMK hükümleri
uyarınca maddi ve manevi tazminat talebinde bulunması usul ve
yasaya aykırılık teşkil edecektir.
CONFIDENTIAL
ASIL DAVAYA CEVAPLARIMIZ
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNE İLİŞKİN OLARAK
Davacının ihtiyati tedbir talebi hem haksız hem de kapsamı itibarı ile
yargılamayı gerektirmektedir.
İşin esasına girilmeden, savunma ve karşı davamız dinlenmeden ve
davacı lehine DAVA SONUCUNU SAĞLAYACAK ŞEKİLDE ihtiyati tedbir
kararı verilmesi hukuka aykırı olacaktır.
CONFIDENTIAL
KARŞI DAVAMIZ
A) KARŞI DAVALI ADINA TESCİLLİ 2012/001907, 2012/1908,
2012/001909 NUMARALI MARKALAR, ÖNCELİKLE TESCİLLİ
OLDUĞU 25. SINIFTA KESİNTİSİZ, YOĞUN VE CİDDİ BİR
ŞEKİLDE KULLANILMAMAKLA, SMK’ NIN 9,26 VE GEÇİCİ 4.
MADDESİ UYARINCA İPTAL EDİLMELİDİR.
CONFIDENTIAL
SMK m. 9
(1) Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil
edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından
Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz
ara verilen markanın iptaline karar verilir.
(2) Aşağıda belirtilen durumlar da birinci fıkra anlamında markayı
kullanma kabul edilir:
a) Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla
kullanılması.
b) Markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında
kullanılması.
CONFIDENTIAL
SMK m. 26
İptal hâlleri ve iptal talebi
(1) Aşağıdaki hâllerde talep üzerine Kurum tarafından markanın
iptaline karar verilir:
a) 9 uncu maddenin birinci fıkrasında belirtilen hâllerin mevcut
olması.
Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan
tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi
tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da
kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın Kurum
tarafından iptal edileceği düzenlenmiştir.
CONFIDENTIAL
SMK geçici m. 4
İptal yetkisinin mahkemeler tarafından kullanılması
(1) 26 ncı madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi, anılan maddedeki
usul ve esaslara göre mahkemeler tarafından kullanılır.
(2) 26 ncı maddenin yürürlüğe girdiği tarihte mahkemeler tarafından
görülmekte olan iptal davaları mahkemeler tarafından sonuçlandırılır.
(3) Mahkemelerin bu madde hükmüne göre vermiş olduğu kararlar
kesinleşmesinden sonra mahkeme tarafından Kuruma resen gönderilir.
Yani 26ncı madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi,
mahkemeler tarafından kullanılacaktır.
CONFIDENTIAL
Kullanmama nedeni ile açılan iptal davalarında,
ispat yükü yer değiştirmekte olup, kendisine dava
ikame edilen davalı anılan markasını amacına
uygun şekilde, tescilli olduğu mal ve hizmetler
üzerinde, aralıksız olarak ve pazar payı yaratacak
şekilde, CİDDİ bir şekilde kullanıldığını ispat ile
yükümlüdür.
CONFIDENTIAL
Yargıtay 11. HD’si 17.11.2011 tarihli 2011/11201 E.
2011/15244 K. sayılı kararında;
“.. [markanın] ticaret markası olarak kullanılmasının hizmet markası
olarak kullanımı yerine geçmeyeceği, son beş yıllık zaman zarfında
markanın tescil edildiği 35. ve 37. sınıf hizmetler için pazar
yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla markanın
temel işlevine uygun olarak anılan hizmetlerin menşeini
garanti edecek şekilde ciddi biçimde gerçekleşen kullanımın
ispat edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar,
… onanmıştır.”
diyerek «ciddi kullanım»ı tanımlamıştır.
CONFIDENTIAL
Avrupa Birliği Mahkemesi ise temel olarak 2003 tarihli AJAX kararında,
ciddi kullanım kavramı açıklığa kavuşturmuştur.
Buna göre “bir markanın ciddi kullanımı, söz konusu markanın, tescil
edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak veya mevcut pazarı korumak
amacıyla temel işlevine uygun olarak söz konusu mal veya hizmetlerin
menşe kimliğini garanti edecek şekilde kullanılması halinde söz konusu
olur.”
CONFIDENTIAL
Bu kapsamda karşı davalı - asıl davadaki tecavüz iddiasına
dayanak - 2012/001907, 2012/1908, 2012/001909 no’lu
markalarının tescil tarihleri olan 1 Şubat 2013 yılından bu yana
tescilli olduğu sınıfta kesintisiz, yoğun ve ciddi bir şekilde
kullandığını ispat ile yükümlüdür.
Karşı davalı anılan markalarını dava tarihi olan 20.03.2018
tarihinden önceki beş sene içerisinde ülkemizde kullanmış değildir.
Bu itibarla markaların öncelikle kullanmama sebebi ile iptali
gerektiği ortadadır.
CONFIDENTIAL
KARŞI DAVAMIZ
B) KARŞI DAVALI ADINA TESCİLLİ 2012/001907, 2012/1908,
2012/001909 NUMARALI MARKALARIN SMK’ NIN 5/1 A, 5/1 B,
5/1 E MADDELERİ UYARINCA HÜKÜMSÜZ KILINMASI
GEREKMEKTEDİR.
CONFIDENTIAL
SMK m.4;
Marka olabilecek işaretler
(1) Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer
teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini
sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık
ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde
gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller,
renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının
biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir.
CONFIDENTIAL
SMK m.5/1;
Marka tescilinde mutlak ret nedenleri
a) 4 üncü madde kapsamında marka olamayacak işaretler.
Bu kapsamda tescili talep edilen markanın, teşebbüsün mallarının
veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya
hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine
sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını
sağlayabilecek nitelikte olması gerekmektedir.
CONFIDENTIAL
SMK m.5/1;
Marka tescilinde mutlak ret nedenleri
b) Herhangi bir ayırt edici niteliğe sahip olmayan işaretler.
e) Malın doğası gereği ortaya çıkan şeklini ya da başka bir
özelliğini veya teknik bir sonucu elde etmek için zorunlu olan veya
mala asli değerini veren şeklî ya da başka bir özelliğini münhasıran
içeren işaretlerin
CONFIDENTIAL
Karşı davalının yukarıdan anılan markaları üç boyutlu şekillerden
oluşmaktadır. Kendiliğinden ayırt edicilikleri bulunmayan bu şekillerin
Türkiye’de kullanımı da yoktur.
Bu kapsamda anılan markaların kullanmama nedeni ile iptaline ilişkin
talebimiz saklı kalmakla birlikte; karşı davalı tarafından Türkiye’de
piyasaya sunulmayan bu ayakkabı modellerinin tüketici tarafından
davacının “MOJITO” marklarını ve ürünleri aklına getirmesi mümkün
değildir.
CONFIDENTIAL
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 05.11.2013 tarihli 2013/1769 E.
2013/19707 K. sayılı kararında üç boyutlu şekillerin tescilinin,
ancak ürünün biçiminin ayırt edici olduğu, aynı ya da benzer tür
ürünler bakımından sıradan mallardan farklı ve özgün şekilde
özellik arz ettiği hallerde mümkün olacağını belirtmiştir.
CONFIDENTIAL
CJEU, Procter & Gamble vs OHIM (T-241/05, T-262/05, T-263/05,
T-264/05, T-346/05, nolu birleşen davalarda verilen karar)
kararında, Procter & Gamble firmasının benzer bir ürünü ile ilgili
verdiği kararında yıkama tabletlerinin renk ve tasarımının, ilgili
ortalama tüketicinin satın alma anında kararın verirken malın ticari
kaynağını göstermesini sağlama koşulunu taşımadığı, tescili
istenen markanın ayırt edicilik niteliğine sahip olmadığı belirtilmiştir.
CJEU, 15.12.2005 tarihli ve T-262 /04 Sayılı BIC SA par.25
kararında ortalama tüketicinin bir malı yalnız şeklinden hareketle o
malın kaynağını algılama alışkanlığına sahip olmadığını belirtmiştir.
CONFIDENTIAL
Adalet Divanı Genel Mahkemesi’nin “Rummy” isimli masa oyununa ilişkin;
Ekim 2015 tarihli T-547/13 sayılı kararı;
Romanya menşeili “ROSIAN EXPRESS SRL” firmasının yukarıdaki
şekil markasının tescil edilmesi talebiyle ilgili başvurusunun reddine
dair, şeklin ilgili sektörün kurallarından ve geleneklerinden belirgin
biçimde farklılaşmaması ve bu tip oyunların yaygın biçimde, ahşaptan
yapılanlar dahil olmak üzere, çeşitli malzemelerden yapılmış
ambalajlarda satılmasına” dair gerekçeli kararı Adalet Divanı Genel
Mahkemesine göre yerinde bulunmuştur.
CONFIDENTIAL
Anılan metnin gerekçesinde;
“07/2009 sayılı Topluluk Marka Tüzüğü’nün 7/1-(b) bendine göre ayırt edici
niteliğe sahip olmayan markaların tescil edilmesi mümkün olmadığı;
ürünlerin görünümünden oluşan üç boyutlu markaların ayırt edici niteliğini
değerlendirmek için kullanılacak kriterlerin, diğer marka kategorileri için
kullanılacak kriterlerden farklı olmayacağı, bununla birlikte, ortalama
tüketicilerin ürünlerin görünümden oluşan üç boyutlu markalara
yönelik algısının, aynı tüketicilerin markanın kapsadığı malların
görünümüne ilişkin herhangi bir bağlantı içermeyen kelime veya
şekillerden oluşan markalara yönelik algısıyla her durumda aynı
olmayacağı, ortalama tüketicilerin, şekil veya kelime unsurları
olmadığı sürece, ürünlerin veya ürünlerin ambalajlarının şekillerine
bakarak malların kaynağı hakkında tahminde bulunma alışkanlığına
sahip olmadığı ve bu nedenle, üç boyutlu bir markanın ayırt edici niteliğini
ortaya koymak, bir kelime veya şekil markasının ayırt edici niteliğini ortaya
koymaktan daha güç olduğu” na yer verilmiştir.
CONFIDENTIAL
BU KAPSAMDA TÜRKİYE’DE SATIŞA SUNULMAYAN AYAKKABI
ÜRÜNÜNE İLİŞKİN ASLİ GÖRÜNÜMDEN İBARET 3 BOYUTLU
ŞEKİL MARKASININ TÜKETİCİ ALGISINDA DAVACI YA DA
MARKASI İLE ÖZDEŞLEŞMESİ MÜMKÜN OLMAYACAĞINDAN,
ÜRÜNÜN DOĞASI GEREĞİ BİR ŞEKLE SAHİP OLDUĞUNDAN,
KARŞI DAVALININ 2012/001907, 2012/1908, 2012/001909
NUMARALI MARKALARI SMK’NIN 5/1/a, 5/1/b ve 5/1/e MADDELERİ
UYARINCA DA HÜKÜMSÜZLÜĞÜ GEREKMEKTEDİR.
CONFIDENTIAL
RESPONSES by
MUHTEREM KABARAN
Zeynep Seda Alhas
Attorney at Law
Trademark Attorney
Evrim Kaşlıoğlu
Attorney at Law
CONFIDENTIAL
MADDİ OLGULAR
Diğer davalı Müvekkil Muhterem KABARAN,
www.gugulov.com.tr alan adı internet sitesinde e-ticaret
faaliyetlerini yürütmektedir.
Davacı bu müvekkile de bir ihtarname keşide ederek –
kanaatimizce dayanaksız - iddialarını ileri sürmüş, davalı Müvekkil
ise huzurdaki dava açılmadan önce, 17 Mart 2018 tarihi itibarı ile
herhangi bir ihtilafa taraf olmamak adına “SUMOLOV” ürünlerinin
satışını durdurmuş, diğer Müvekkile ait sanal butiği kapatmıştır.
CONFIDENTIAL
DAVAYA CEVAPLARIMIZ
5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi
ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi
Hakkında Kanun ve FSEK ek m.4 kapsamında “YER
SAĞLAYICI” SIFATI İLE FAALİYET GÖSTEREN DAVALI
MÜVEKKİL kendisine tebliğ edilen ihtarname ile haberdar
edilmesi üzerine ilgili ürünleri web-sitesinden kaldırmış, satışı
durdurmuştur.
BU KAPSAMDA PASİF HUSUMET İTİRAZLARIMIZIN KABULÜ
İLE MÜVEKKİL ALEYHİNE DAVANIN REDDİ GEREKMEKTEDİR.
CONFIDENTIAL
5651 sayılı Kanun’un 2. maddesinin (f) ve (m) bentlerinde içerik
sağlayıcı ve yer sağlayıcının tanımları aşağıdaki şekilde
düzenlenmiştir;
f) İçerik sağlayıcı: İnternet ortamı üzerinden kullanıcılara sunulan
her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve sağlayan gerçek
veya tüzel kişileri,
m) Yer sağlayıcı: Hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan
veya işleten gerçek veya tüzel kişileri,
ifade eder.
CONFIDENTIAL
İçerik sağlayıcının sorumluluğu 5651 sayılı Kanun’un 4.
maddesinde düzenlenmiş olup;
İçerik sağlayıcı, internet ortamında kullanıma sunduğu her
türlü içerikten sorumlu iken, bağlantı sağladığı başkasına ait
içerikten sorumlu değildir. Ancak, sunuş biçiminden, bağlantı
sağladığı içeriği benimsediği ve kullanıcının söz konusu içeriğe
ulaşmasını amaçladığı açıkça belli ise genel hükümlere göre
sorumludur.
CONFIDENTIAL
Yer sağlayıcının yükümlülükleri 5651 sayılı kanunun 5.
maddesinde düzenlenmiş olup;
(1)Yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka
aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla
yükümlü değildir.
(2)Yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza
sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8
inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve
teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği
yayından kaldırmakla yükümlüdür.
CONFIDENTIAL
FSEK ek m.4
«Dijital iletim de dahil olmak üzere işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan
araçlarla servis ve bilgi içerik sağlayıcılar tarafından eser sahipleri ile bağlantılı hak
sahiplerinin bu Kanunda tanınmış haklarının ihlâli halinde, hak sahiplerinin
başvuruları üzerine ihlâle konu eserler içerikten çıkarılır.
Bunun için hakları haleldar olan gerçek veya tüzel kişi öncelikle bilgi içerik
sağlayıcısına başvurarak üç gün içinde ihlâlin durdurulmasını ister.
İhlâlin devamı halinde bu defa, Cumhuriyet savcısına yapılan başvuru üzerine, üç
gün içinde servis sağlayıcıdan ihlâle devam eden bilgi içerik sağlayıcısına
verilen hizmetin durdurulması istenir. İhlâlin durdurulması halinde bilgi içerik
sağlayıcısına yeniden servis sağlanır. Servis sağlayıcılar, bilgi içerik sağlayıcılarının
isimlerini gösterir listeyi her ayın ilk iş günü Bakanlığa bildirir. Servis sağlayıcılar ile
bilgi içerik sağlayıcıları, Bakanlıkça istendiği takdirde her türlü bilgi ve belgeyi
vermekle yükümlüdür. Bu maddede belirtilen hususların uygulanmasına ilişkin usul
ve esaslar Bakanlık tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.»
CONFIDENTIAL
VEKİL EDEN TARAFINDAN DAVACI ELİ İLE YAPILAN İLK
BİLDİRİM ÜZERİNE İHTİLAF KONUSU FİİL DERHAL
DURDURULMUŞTUR.
HUSUMET İTİRAZLARIMIZIN KABULÜ İLE HUZURDAKİ
DAVANIN REDDİNİ TALEP EDERİZ.
CONFIDENTIAL
DAVAYA CEVAPLARIMIZ
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNE İLİŞKİN OLARAK
Davacının www.gugulov.com.tr alan adına erişimin engellenmesi talebi,
- hem davaya konu faaliyetin devam etmiyor olması,
- hem söz konusu alan adına erişimin tümden kapatılması halinde
ortaya çıkacak onarılamaz zarar
- hem de Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerinin internete erişim
yasağı şeklinde ihtiyati tedbir kararı verme yetkisinin bulunmaması, bu
yetkinin 5651 sayılı Kanun ile Sulh Ceza Hakimliklerine verilmiş olması
sebepleri ile reddedilmelidir.
CONFIDENTIAL
TALEP VE SONUÇ
Asıl dava yönünden;
- Davanın hem davalı – karşı davacı USSAIN SUMOLOV hem de husumet yokluğu
nedeni ile davalı MUHTEREM KABARAN yönünden, yukarıda açıklanan sebeplerle
usulden ve esastan tümden reddine,
Karşı dava yönünden;
- Davacı-karşı davalıya ait 2012/001907, 2012/1908 ve 2012/001909 sayılı markaların
SMK’nın 9, 26/1/a uyarınca kullanmama sebebi ile iptaline,
- Yukarıdaki talebimizin reddi halinde aynı markaların, SMK’nın 5/1(a), (b) ve (e), 25.
maddeleri uyarınca hükümsüzlüğüne,
karar verilmesini talep ederiz.
Saygılarımızla,
Av. Zeynep Seda Alhas Av. Evrim Kaşlıoğlu