Upload
others
View
15
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
T.C.
MĠLLÎ EĞĠTĠM BAKANLIĞI
EL SANATLARI TEKNOLOJĠSĠ
GELENEKSEL TÜRK DOKUMA
SANATLARI
Ankara, 2012
Bu modül, mesleki ve teknik eğitim okul/kurumlarında uygulanan Çerçeve
Öğretim Programlarında yer alan yeterlikleri kazandırmaya yönelik olarak
öğrencilere rehberlik etmek amacıyla hazırlanmıĢ bireysel öğrenme
materyalidir.
Millî Eğitim Bakanlığınca ücretsiz olarak verilmiĢtir.
PARA ĠLE SATILMAZ.
i
AÇIKLAMALAR ................................................................................................................... iii GĠRĠġ ....................................................................................................................................... 1 ÖĞRENME FAALĠYETĠ–1 .................................................................................................... 3 1. DOKUMANIN TANIMI VE ÇEġĠTLERĠ .......................................................................... 3
1.1.Dokumanın Tanımı ........................................................................................................ 3 1.2. Dokumanın ÇeĢitleri ..................................................................................................... 4 1.3. Kolan Dokumalar .......................................................................................................... 4
1.3.1.Yer Tezgâhlarında Kolan Dokuma ......................................................................... 4 1.3.2. Çarpana Kolan Dokuma ........................................................................................ 5
1.4. Mekikli Dokumalar ....................................................................................................... 6 1.5.Kirkitli Dokumalar ......................................................................................................... 7
1.5.1. KilimDokuma ........................................................................................................ 7 1.5.2. CicimDokuma ...................................................................................................... 11 1.5.3. Zili (Sili)Dokuma ................................................................................................ 15 1.5.4. Sumak Dokuma ................................................................................................... 16 1.5.5. HalıDokuma ......................................................................................................... 17
UYGULAMA FAALĠYETĠ .............................................................................................. 24 ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME .................................................................................... 25
ÖĞRENME FAALĠYETĠ–2 .................................................................................................. 26 2. HALI VE KĠLĠM DOKUMACILIĞININ TARĠHÇESĠ .................................................... 26
2.1.Anadolu Öncesi Türklerde Halının Tarihçesi .............................................................. 27 2.1.1.Göktürk Dönemi ................................................................................................... 28 2.1.2.Uygurlar Dönemi .................................................................................................. 28
2.2.Anadolu Öncesi Türklerde Kilimin Tarihçesi .............................................................. 30 2.3.Anadolu‟daki Türklerde Ġslam Sonrası Halının Tarihçesi ........................................... 30
2.3.1. Selçuklu Dönemi ................................................................................................. 32 2.3.2. Osmanlı Dönemi .................................................................................................. 38
2.4.Anadolu‟da Kilim ........................................................................................................ 42 2.5. Günümüzde Kilim ....................................................................................................... 45 2.6.Yörelere Göre Kilim Özellikleri .................................................................................. 46
2.6.1.Fethiye Kilimleri ................................................................................................... 46 2.6.2. Kayseri Kilimleri ................................................................................................. 46 2.6.3.ġarköy Kilimleri ................................................................................................... 46 2.6.4. EĢme Kilimleri ..................................................................................................... 47 2.6.5. Sivas Kilimleri ..................................................................................................... 47 2.6.6.Balıkesir Kilimleri ................................................................................................ 48 2.6.7. Mut Kilimleri ....................................................................................................... 48 2.6.8.Aydın Kilimleri ..................................................................................................... 49 2.6.9.Malatya Kilimleri ................................................................................................. 49 2.6.10.Karabağ Kilimleri ............................................................................................... 50 2.6.10.Kars Kilimleri ..................................................................................................... 50
UYGULAMA FAALĠYETĠ .............................................................................................. 52 ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME .................................................................................... 53
MODÜL DEĞERLENDĠRME .............................................................................................. 54 CEVAP ANAHTARLARI ..................................................................................................... 56 KAYNAKÇA ......................................................................................................................... 58
ĠÇĠNDEKĠLER
ii
iii
AÇIKLAMALAR ALAN El Sanatları Teknolojisi
DAL/MESLEK Alan ortak
MODÜLÜN ADI Geleneksel Türk Dokuma Sanatları
MODÜLÜN TANIMI
Ġslamiyet öncesindeve sonrasında Anadolu‟da geleneksel Türk
el dokuma sanatları konularıyla ilgili bilgi ve becerilerin
kazandırıldığı bir öğrenme materyalidir.
SÜRE 40/ 8
ÖN KOġUL Ön koĢulu yoktur.
YETERLĠLĠK Geleneksel Türk dokuma sanatlarını incelemek
MODÜLÜN AMACI
Genel Amaç
Türk dokuma sanat tarihini,Türk dokuma sanat
tarihinindönemlerini, ürün ve özelliklerini öğrenebileceksiniz.
Amaçlar
1. Anadolu öncesi ve Anadolu‟ya yerleĢtikten sonraki
geleneksel Türk dokuma sanatlarını inceleyecek,
dönemlere ait Türk halı ve kilim sanatını
öğrenebileceksiniz.
2. Dokuma ve dokuma çeĢitlerini öğrenebileceksiniz.
EĞĠTĠM ÖĞRETĠM
ORTAMLARI VE
DONANIMLARI
Ortam:Tarihî eserlerin bulunduğu müzeler, özel koleksiyonlar,
çeyiz sandıkları, üniversitelerin Güzel Sanatlar Fakülteleri
Donanım: Resim, slayt, projeksiyon makinesi, tepegöz,
fotoğraf makinesi, ses ve görüntü cihazları, not almak için
kâğıt, kalem
ÖLÇME VE
DEĞERLENDĠRME
Modül içinde yer alan her öğrenme faaliyetinden sonra verilen
ölçme araçları ile kendinizi değerlendireceksiniz.
Öğretmen modül sonunda ölçme aracı (çoktan seçmeli test,
doğru-yanlıĢ testi, boĢluk doldurma, eĢleĢtirme vb.) kullanarak
modül uygulamaları ile kazandığınız bilgi ve becerileri ölçerek
sizi değerlendirecektir.
AÇIKLAMALAR
1
GĠRĠġ Sevgili Öğrenci,
Her devirde evlerimizin vazgeçilmez eĢyası olan halı ve kilim ilk defa Orta Asya‟da
Türkler tarafından imal edilmiĢtir. Kurganlarda (eski Türklerde kale gibi mezar odaları)
yapılan kazılar, dünyanın ilk halı örneklerini tanımamıza imkân verir. Asırlar boyunca süren
imalat, kaliteyi geliĢtirdiği gibi halıyı ve kilimi güzel sanatların önemli kollarından biri
hâline getirmiĢtir. Ayrıca özellikle kilimler, otantik mekânlardizayn etmede çok önemli bir
yer tutar.
Bu modül ile Türk dokuma sanatının tarihî dönemlerinin özelliklerini, geleneksel Türk
dokumalarını inceleyerek alanınızla ilgili tarihî bilgilere sahip olacak; kendi
araĢtırmalarınızla da edindiğiniz bu kültüre katkı sağlayarak ufkunuzu geniĢletebileceksiniz.
GĠRĠġ
2
3
ÖĞRENME FAALĠYETĠ–1
Dokuma ve çeĢitlerini araĢtırarak dokuma çeĢitlerini öğrenebileceksiniz.
Yörenizde yapılan el dokumalarını inceleyiniz. Kullanılan ipliklerin
özelliklerini araĢtırınız.
El dokumacılığında kullanılan araç gereçler nelerdir?AraĢtırınız.
Çarpana, mekikli ve kirkitli dokumaları araĢtırınız.
El dokumaları ile makine dokumaları arasındaki farkları araĢtırınız.
Yörenize özgü el dokuma halılarda kullanılan motiflerin isimlerini
öğreniniz.Edindiğiniz bilgileri ve bulduğunuz örnekleri arkadaĢlarınızla
paylaĢınız.
1. DOKUMANIN TANIMI VE ÇEġĠTLERĠ
1.1.Dokumanın Tanımı
Dokuma;eğirme veya baĢka yollarla iplik hâline sokulabilir her cins hammaddeden
imal edilmiĢ olan, dokunan, örülen veya bu sistemlerin dıĢında sadece elyafı birbirine
değiĢik metotlarla tutturarak bir bütün meydana getirme yoluyla elde edilmiĢ bez, kumaĢ,
triko, döĢemelik, halı, kilim, cicim, zili, sumak, battaniye, keçe vb.dir.
ÇeĢitli el tezgâhlarında, iki veya daha çok iplik grubunun çeĢitli düzenlerde birbirinin
arasından (altından, üstünden) geçirilerek birbirlerine kenetlenmesi ile oluĢturulan ürünlere
el dokuması denir.
ÖĞRENME FAALĠYETĠ–1
AMAÇ
ARAġTIRMA
4
1.2. Dokumanın ÇeĢitleri
ġekil 1.1: El dokumalarının çeĢitleri
1.3. Kolan Dokumalar
Ġki ayrı teknikle yapılır.
1.3.1.Yer Tezgâhlarında Kolan Dokuma
Kolanın uzunluğuna göre kesilen ipler, yere çakılan iki kazık arasına bağlanır.
Çözgülerin arasına gücü çubuğu geçirilerek iplerin yer değiĢtirmesi sağlanır. Atkı ipi
çözgülerin arasına geçirilip sıkıĢtırılarak dokunur.
Resim 1.1: Burdur-Gölhisar,
Resim 1.2: Kolan dokumada gücüleme
5
Resim 1.3: Kolan dokumayı sıkıĢtırma
Resim 1.4: Kolan dokuma örnekleri
1.3.2. Çarpana Kolan Dokuma
Dörtgen veya çokgen, deri ya da karton levhaların 90–180 derece döndürülmesi ile
araya atkı ipi atılıp sıkıĢtırılarak elde edilen dokuma Ģeklidir. Renkli ipliklerle dokunur.
ġekil 1.2: Çarpana kartları
6
Daha çok çadır, at, deve kolanları ve önlük bağı olarak kullanılır. Yünden ve kıldan
olabilir.
Deri, ince ağaç levha, mukavva, sert plastik, fildiĢi vb. malzemeden dörtgen veya
çokgeniĢ Ģeklinde kesilmiĢ ve köĢelerine birer delik delinmiĢ dokuma aracına çarpana
kartları denir. Çarpanaların deliklerinden, hazırlanan desene ve sisteme göre birer iplik
geçirilip ipler gerilerek bu levhaların kendi çevresinde 90 derece veya 180 derece
döndürülmesiyle ve araya atkı geçirilmesiyle oluĢan Ģerit hâlindeki dokumalara da çarpana
dokumaları denir.
Resim 1.5: Çarpana kartlarıyla dokunmuĢ kolan dokumadan yapılmıĢ kitap ayracı
1.4. Mekikli Dokumalar
“Mekikli dokumalar” olarak bilinen dokuma grubu, asıl dokuma olarak kabul
edilmekte olup yan yana sıralanmıĢ, çözgü ipliklerinin gruplar hâlinde, “gücü” denilen
çerçevelerle yukarıya kaldırılıp indirilmesiyle arada oluĢan ve ağızlık denilen açıklıktan
mekik aracılığı ile atkı ipliklerinin geçirilmesi yoluyla oluĢan bez görünümlü dokumalardır.
Resim 1.6: Mekikli dokuma tezgâhı
Dokuma yapılırken atkıların, çözgüler arasındaki açıklıktan (ağızlıktan) kolayca
geçmesini sağlayan, atkı ipliğinin üzerine sarıldığı iki ucu sivri, genellikle ağaçtan (veya
demirden) yapılan alete “mekik” denir.
7
1.5.Kirkitli Dokumalar
Kilim, cicim, sili (zili), sumak gibi düz dokumaların ve havlı dokuma olan halının
dokunmasında, çözgüler arasından ve dokumanın enine geçirilen atkıları ve düğümleri
döverek sıkıĢtırmaya yarayan ağaçtan, hayvan kemiklerinden, hayvan diĢlerinden veya
demirden yapılmıĢ el veya çatal gibi tarak Ģeklinde, saplı alete kirkit;bu aletin
kullanılmasıyla dokunan el dokumalarına dakirkitli dokumalardenir.
Kirkitli dokumalar içinde; kilim, cicim, zili (sili), sumak adıyla anılan, her biri farklı
teknikle dokunan dokumaların hepsine birden düz el dokumaları denir. Halı ise havlı
dokumalar sınıfına girer.
Resim 1.7: Kirkitle dokumayı sıkıĢtırma
1.5.1. KilimDokuma
Hammaddesi yün ve kıldır. Son zamanlarda ise sentetik iplerle dokunmaktadır.
DöĢeme, sedir, divan vb. yerlere serilen genellikle renkli, desenlerle süslü, havsızdır.
Çözgülerin atkılar tarafından tamamen gizlendiği atkı yüzlü dokumalardır.
Bir evin döĢenmesinde (yaygı, sergi), eĢya taĢımada (heybe), zahire ve yiyecek
muhafazasında (çuval) olarak kullanılır.
Geleneksel dokumalarımızdan olan kilim, dokumaların içinde en yaygın olanıdır.
Yurtta ve dünyada en tanınmıĢı kilim olduğundan, diğerlerine de (cicim, zili, sumak) yanlıĢ
olarak kilim denilmiĢtir. Oysaki düz el dokumalarından sadece birisidir.
8
Resim 1.8: Bordür motifi
Resim 1.9: Parmak motifi
Resim 1.10: “Pençe” motifi
Resim 1.11: “Sandık” motifi
9
Resim 1.12: “Kucak pençesi
Resim 1.13: “Nik” motifi
Resim 1.14: “Baklava” motifi Resim 1.15: “Yan kılıç” motifi
Resim 1.16: “Göl” motifi Resim 1.17: “GölbaĢı kız” motifi
10
Resim 1.18: “Gelin sandığı” motifi Resim 1.19: “Sandık” motifi
Resim 1.20: “Kurtağzı” motifi Resim 1.21: “Pençe” motifi
Resim 1.22: “Elibelinde” motifi Resim 1.23: “Tarak” motifi
Resim 1.24: “Kolanlı” çarpı, yüklük altını kapatmak için yapılan dokuma
11
1.5.2. CicimDokuma
Hammaddesi yündür. Gergin çözgü iplik sistemi üzerine bezayağı zemin örgüsü
iĢlenirken renkli ekstra iplikler, çözgü üzerinden belirli atlamalarla motifleri oluĢturur.
Motifler sarma (hesap iĢi) iĢlemesini andırır. Türkiye‟de dokunanlar seyrek desenli
olanlardır. Çapraz ve dikey çizgiler kullanılır, eĢit sarma ve atlamalarla meydana gelir.
Seyrek motifli cicim, sık motifli cicim, atkı yüzlü sık motifli cicim olarak
gruplandırılabilir. Heybe, yastık, çuval, torba, yer yaygısı olarak kullanılır.
Cicim, yalnız kendi tekniğiyle dokunduğu gibi cicim-kilim, cicim-zili, cicim-sumak
veya bunların birkaçından oluĢmuĢ kuĢaklar hâlinde dokunabilir. Bazen cicim dokumanın
arasına zili veya sumak teknikleri ile de süsleme katılabilir.
Resim 1.25: Isparta-Sütçüler, ıstar tezgâhında cicim dokuma
Resim 1.26: “Turna katarı” motifli çalma yastık
12
Resim 1.27: Koyungözü motifli yastık Resim 1.28: Karaman, “zikzak” motifi
Resim 1.29: Yozgat, “kirmen” motifi Resim 1.30: Yozgat, “ağlı kıvrım” motifi
Resim 1.31: “Koçboynuzu” motifli yastık
13
Resim 1.32: Amasya ve çevresinde dokunmuĢ cicimler
Resim 1.33: Cicim ve tülü tekniğinin birlikte görüldüğü dokumalar
Resim 1.34: Cicim ve tülü tekniğinin birlikte görüldüğü dokumalar
14
Resim 1.35: Cicim heybe Resim 1.36: Cicim heybe
Resim 1.37: Denizli-Çivril, tahıl çuvalı
15
1.5.3. Zili (Sili)Dokuma
Yünden, bezayağı zemin örgüsü üzerine, renkli iplikler motif oluĢturacak Ģekilde
belirli atmalarla iĢlenir. Cicimde bu iplikler desenlerin konturlarını meydana getirerek
yukarıya doğru sarılarak devam ederken zililerde atmalarla motiflerin içleri doldurulur.
Zilide üç veya beĢ üstten, bir alttan değiĢik renkteki desen iplikleri kendi aralarında boydan
boya atılır.
Cicim ve zililer dokuma ayrıntıları olan kilim çeĢitleridir. Cicim ve zililer yüz ve
tersleri ayrı dokumalardır. Yüzde meydana getirilecek desenin motifleri düz dokuyu yapan
atkı ve çözgü iplik sisteminin yanı sıra renkli ikinci bir atkı ipliğinin (kırma) çözgülerin
arasından önden arkaya geçirilmesi ile yapılır. Ön bölümde ipler dağınık ve karıĢık, tersinde
ise düzenli bir kompozisyon oluĢturur.
Cicimle aynı teknik özelliklere sahip zililer, desenlerinin yüzeyde hiç boĢluk
bırakılmadan dokunmuĢ olması ile cicimlerden ayrılır. Zililer, “ıstar” adı verilen dikey
tezgâhta ters tarafı yüzde olmak üzere dokunur. Tekniği, cicime göre daha kolaydır. Düz zili,
çapraz zili, seyrek zili, damalı zili ve konturlu zili gibi çeĢitleri vardır. Heybe, yastık, çuval,
torba, yer yaygısı ve duvara asılmak üzere dokunur.
Resim 1.38: Yozgat, “eliböğründe” motifi
Resim 1.39: Denizli-Çivril, yıldız desenli haba
16
Resim 1.40: Azık torbası
1.5.4. Sumak Dokuma
Sumak, cicim ve ziliye benzer ancak desenleri atkıların çözgülere sarılması ile
oluĢturulmuĢtur. Çözgü ve atkı dıĢında deseni oluĢturan renkli ipleri vardır. Dokuma tersinde
düzgün ve kabarık, düzgün yüzünde ise desen yapılan renkli ipler dağınık ve kesiktir.
Desenler, sarma usulü yapıldığından dıĢtan bakıldığında örme gibi görünür. Sumak, Doğu ve
Batı Anadolu bölgelerinde yaygın olarak görülürken Orta Anadolu‟da çuval gibi
dokumalarda kullanılır ve kuĢaklar hâlinde dokunur. Düz sumak, atkısız düz sumak,
balıksırtı, ters sumak gibi çeĢitleri vardır.
Resim 1.41: Atkısız balıksırtı (düz) sumak
17
Resim 1.42: Atkılı çapraz-alternatif (ters) sumak
Resim 1.43: Yozgat, sumak dokuma-un çuvalı (çılkaklı göbekli)
1.5.5. HalıDokuma
Çözgü iplikleri üstüne ayrı bir desen ipliği ile değiĢik Ģekillerde düğüm bağlanarak her
düğümleme sırasından iki sıra atkı ipliği geçirilip sıkıĢtırmasıyla oluĢan havlı bir yüzeye
sahip dokumalara “halı dokuma”denir.
18
Resim 1.44: Halı tezgâhı
Resim 1.45: Halı dokuyan kadınlar
19
Resim 1.46: “Bedirhan Çadırı”desenli, bordürde kedi izi deseni kullanılmıĢ yolluk
Resim 1.47: Niğde, büyük serpil göbekli halı
Resim 1.48: Niğde, “gelingöbeği” desenli halı yastık
20
Resim 1.49: Niğde, “çengel” desenli halı yastık
Resim 1.50: Sivas- Kangal halı yastık
Resim 1.51: Takkalıyastık
21
Resim 1.52: Halı yastık
Resim 1.53: Ġç Anadolu, eski bir halıdan göbek motifi
Resim 1.54: Sivas-merkez, “göbek” motifi
22
Resim 1.55: Bordürde “yıldız” motifi Resim 1.56: “Top”luhalı yastık
Resim 1.57: Bordürde “elma suyu” ve “saksı” motifi
Resim 1.58: Kayseri-Yahyalı, seccade kenar suyundan bir ayrıntı
23
Resim 1.59: Kayseri-Yahyalı, seccade kenar suyundan bir ayrıntı
Resim 1.60: Seccade “köĢe” motifi
24
UYGULAMA FAALĠYETĠ AĢağıda araĢtırma iĢlemini yapınız.
ĠĢlem Basamakları Öneriler
Çevrenizde bulunan müzeleri,
antikacıları ve imkânınız ölçüsünde
köyleri ziyaret ederektarihî dokumaların
bugünkü durumlarını fotoğraflayınız.
Yetkililerle röportaj yapınız.
Geziye giderken uygun kıyafetle gidiniz.
Yanınızda Ģapka, gözlük, fotoğraf
makinesi, bloknot, kalem vs.
bulundurunuz
Çektiğiniz fotoğraflar ve edindiğiniz
bilgilerle bir dosya hazırlayınız.
Yakınınızda el dokumacılığı ile uğraĢan
biri varsa onunla ayrıntılı bir röportaj
yapınız.
GörüĢmeden önce sorularınızı
hazırlayınız.
Dokuma çeĢitleri ve teknikleri ile ilgili
bilgi toplayınız, Anadolu‟da hangi yörede
hangi kilim tekniğinin uygulandığını
araĢtırınız.
Çektiğiniz fotoğraflar ve edindiğiniz
bilgilerle bir dosya hazırlayınız.
Tüm araĢtırmalarınızı bir dosya hâline
getiriniz.
Dosyalarınızın düzenli olmasına önem
veriniz.
UYGULAMA FAALĠYETĠ
25
ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME AĢağıdaki cümlelerin baĢında boĢ bırakılan parantezlere, cümlelerde verilen
bilgiler doğru ise D, yanlıĢ ise Y yazınız.
1. ( )El dokuma çeĢitleri dörde ayrılır.
2. ( )Kirkitli dokumalar; düz, havlı ve jakarlı dokumalar olarak üçe ayrılır.
3. ( )Halı, havlı dokumalardandır.
4. ( )Kolan dokumalar yer tezgâhlarındave çarpana ile iki ayrı teknikle yapılır.
5. ( )Çarpana ile yapılan kolan dokumalar dörtgen veya çokgen, deri ya da karton
levhaların 360 derece döndürülmesi ile araya atkı ipi atılıp sıkıĢtırılarak elde edilen
dokuma Ģeklidir.
6. ( )Deri, ince ağaç levha, mukavva, sert plastik, fildiĢi vb. malzemeden dörtgen veya
çokgen Ģeklinde kesilmiĢ ve köĢelerine birer delik delinmiĢ dokuma aracına tezgâh
denir.
7. ( )“Mekikli dokumalar” olarak bilinen dokuma grubu, asıl dokuma olarak kabul
edilmekte olup yan yana sıralanmıĢ, çözgü ipliklerinin gruplar hâlinde, “gücü” denilen
çerçevelerle yukarıya kaldırılıp indirilmesiyle arada oluĢan ve ağızlık denilen
açıklıktan mekik aracılığı ile atkı ipliklerinin geçirilmesi yoluyla dokunur.
8. ( )Halı, döĢeme, sedir, divan vb. yerlere serilen genellikle renkli, desenlerle süslü,
havsız dokumalardır.
9. ( )Kilim bir evin döĢenmesinde (yaygı, sergi), eĢya taĢımada (heybe), zahire ve
yiyecek muhafazasında (çuval) olarak kullanılır.
10. ( )Geleneksel dokumalarımızdan olan kilim, dokumaların içinde en yaygın olanıdır.
Yurtta ve dünyada en tanınmıĢı kilim olduğundan diğerlerine de (cicim, zili, sumak)
yanlıĢ olarak kilim denilmiĢtir.
11. ( )Zili dokumada motifler sarma (hesap iĢi) iĢlemesini andırır.
12. ( )Cicim dokuma, seyrek motifli cicim, sık motifli cicim, atkı yüzlü sık motifli cicim
olarak gruplandırılabilir.
13. ( )Sumağın, düz sumak, atkısız düz sumak, balıksırtı, ters sumak gibi çeĢitleri vardır.
DEĞERLENDĠRME
Cevaplarınızı cevap anahtarıyla karĢılaĢtırınız. YanlıĢ cevap verdiğiniz ya da cevap
verirken tereddüt ettiğiniz sorularla ilgili konuları faaliyete geri dönerek tekrarlayınız.
Cevaplarınızın tümü doğru ise bir sonraki öğrenme faaliyetine geçiniz.
ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME
26
ÖĞRENME FAALĠYETĠ–2
Anadolu öncesi ve sonrasında geleneksel Türk dokuma sanatlarını inceleyerek
dönemlere ait Türk halı ve kilim sanatını öğrenebileceksiniz.
Anadolu‟da ve Anadolu‟ya gelmeden önceki döneme ait geleneksel dokuma
sanatını araĢtırınız.
Halı ve kilim dokumaları araĢtırınız.
AraĢtırmalarınızı sınıfta arkadaĢlarınız ile paylaĢınız.
2. HALI VE KĠLĠM DOKUMACILIĞININ
TARĠHÇESĠ
Türkler, Anadolu‟ya geldiklerinde (MS 1071) kendilerinde yüzyıllar önce bu
topraklara yerleĢen uygarlıkların temelini atmıĢ oldukları ileri seviyede bir dokumacılık
bulmuĢlardır.1962 yılında Çatalhöyük kazılarında elde edilen Neolitik devre ait (MÖ 6000)
dokuma parçaları, Anadolu‟da dokumacılık tarihinin çok çok eski olduğunu ortaya
çıkarmıĢtır. Bu olay dünya dokumacılığının baĢlangıcını tahminlerin de ötesine
götürmektedir.
Bugünün Türkiye‟sindeki dokumacılık, Orta Asya‟dan kalkıp tarih öncesi
Anadolu‟sunun gelmiĢ geçmiĢ medeniyetleri ile yoğrulan, birbirini kovalayan kuĢakları ile
dünden bugüne getirdiği bir dokumacılıktır.
Resim 2.1: Dokuma tezgâhı
ÖĞRENME FAALĠYETĠ–2
AMAÇ
ARAġTIRMA
27
2.1.Anadolu Öncesi Türklerde Halının Tarihçesi
Halılar üzerine ciddi araĢtırmalar, 113 yıl kadar önce 1891'de Viyana Halı Sergisi
kitabının yayımlanmasıyla baĢlamıĢ olup bu kitapta bazı eski halılara âdeta dinî bir önem
verilmiĢtir. 1891'de K.K.ÖsterreichischenHandels-Museumbu sergiden üç ciltlik folio
yayımlamıĢ, bazıları renkli olarak en mühim parçalardan 100 levha ile
resimlendirilmiĢtir(Katalog Der AusstellungOrientalischerTeppiche, A. Riegl). Bu eseri
1907'de bir ek cilt, 1908'de Martin'in Halı Tarihi(1) ve nihayet 1911'de Münih sergisinin
büyük kitabı takip etmiĢtir. Martin'in çok pahalı, büyük ve kıymetli kitabı, bir sıra ciddi
kitapların gittikçe artan sayıda yayımlanmasına yol açmıĢ, kitapların yayımını teĢvik
etmiĢtir. Ayrıca çeĢitli dergilerde yayımlanan yüzlerce makale, halı sanatını saygınbir
duruma getirmiĢtir.
Daima Türklerin yaĢadığı ülkelerde ortaya çıkan halının tarihi, sıkı sıkıya Türklere
bağlıdır. Büyük Selçuklu Sultanlığı devrinde kurulan devletlerle, bunun tekniğini önce Ġslam
âlemine sonra bütün dünyaya tanıtan da Türkler olmuĢtur. Bununla beraber Büyük
Selçuklulardan halı kalmamıĢ, Anadolu Selçuklularından gelen Konya halıları yirminci
yüzyıla kadar geliĢen halı sanatının temeli olmuĢ, yedi asır boyunca Türk halı sanatı
aralıksız, daima yeni tiplerin yaratıldığı parlak bir geliĢme göstermiĢtir.
Altaylarda beĢinci Pazırık kurganında (mezarlıklar), buzullar içinden çıkarılan en eski
halı Asya Hunları bölgesinden gelmektedir. Aslında bunun bulunduğu yer, kürk ve hayvan
postunun hâkim olarak kullanıldığı bir bölgedir. Asya Hunları bu motifleri maden
eserlerinde de değerlendirmiĢlerdir.
Resim 2.2:Pazırıkhalısı
BeĢinci kurganda bulunan bu halı inanılmaz inceliği, yüksek kalitesi, motiflerinin
zenginliği ve özellikleri ile dikkati çeker. Buzul hâline gelmiĢ bir kurgan odasında,
28
mumyalanmıĢ ölü at, dört tekerlekli araba ve diğer ev eĢyaları arasında bulunan bu halı, ilk
defa 1953'te yayımlanarak çok geniĢ ilgi uyandırmıĢ, daha sonra etraflıca tanıtılmıĢtır.
Halı 1,89x2 m boyutlu ve çok ince yünden (iplik) yapılmıĢ olup 10 cm2de 36.000
Gördes düğümü ile inanılmaz ve daha sonraları eriĢilmemiĢ bir ustalık eseridir. Halı, süvari
figürlerinden geniĢ bordur, geyik figürlerinden ikinci geniĢ bordur, grifonlardan bir iç ve bir
dıĢ dar bordur, zeminde 24 kare hâlinde haçvari çiçeklerden, kırmızı zemin üzerine beyaz,
sarı ve mavi renklerin hâkim olduğu dama tahtasına benzer bir örnek göstermektedir.
2.1.1.Göktürk Dönemi
Göktürkler, ataları Hunlarda olduğu gibi yaylak ve kıĢlak peĢinde göçebe yaĢayıĢlarını
sürdürmüĢlerdir. Bununla beraber Uygurlardan önce bazı kağanların kent yaĢamına geçmeyi
denedikleri ve önemli sayıda Türklerin de yerleĢik yaĢama geçtiği bilinmektedir.
Göktürkler, Orta Asya‟nın tek hâkimi oldukları sırada (VI-VIII. yüzyıllarda) bu uçsuz
bucaksız topraklar üzerinde ekonomik kültürel ve sanat yönünden mutlu bir Ģekilde
yaĢamaktaydılar. Atlı bozkır kültürü mensupları olarak yaylalar ve kıĢlalar peĢinde malları,
hayvan sürüleri, yıllarca zenginleĢmekte, zaferden zafere koĢan ordularının ülkelerine
getirdiği ganimetler artmakta, kervanların ticareti gelir artıĢı sağlamaktadır. Bu bölge, tarihin
en sisli devirlerinden itibaren geleneksel Türk sanatlarının yeĢerdiği bir bölge olmakla
beraber Hindistan‟dan Çin kıtasından ve Sasani Ġran‟dan gelen sanat akımlarının kavĢak
noktası olmuĢ ve sanat alıĢveriĢlerinin merkezi hâline gelmiĢtir (Diyarbekirli 1977).
Hun Ġmparatorluğu‟ndan sonra tarihte ilk Türk adı ile kurulan Göktürk devleti
bütünleĢtirici etki sağlayarak Türk sanatına ikinci büyük sentezini kazandırmıĢtır.
Bu dönemlerde Türklere ve bozkır kavimlerine ait çeĢitli kurganlardan çıkarılan,
ahĢap ve madenden yapılmıĢ heykelcikler, at koĢum takımları, kumaĢ ve keçe örtüleri gibi
bulguların üzerlerinin dinî ve sembolik anlamlardaki motifler, yırtıcı hayvan, kartal, ejder
kabartmaları ve dağ keçisi gibi hayvan figürleri süslemeleri, bu dönem el sanatlarında da
kullanılan önemli bir süsleme olarak görülmektedir.
Sembolik veya dinî unsurları içeren sanat eserlerinin yanı sıra halı, iĢleme gibi
sanatlarda da hayvan figürlerini iĢlemeleri, Hun devri sanatının Göktürk döneminde de
devam ettiğini, bu üsluba verilen önemin ve gelenekselliğin devam ettiğini anlatmaktadır.
Göktürk devrinden kalma bir Çin masalında, Göktürklerin veya Kanglı boylarının
Ģölen sırasında çimenlere, yün halılar serdiği anlatılmaktadır. Nitekim Göktürk Kanglı ve
Uygur Kağanlıkları (745–911) devrinde Koço bölgesi, halı üretim merkezi idi.
Dil ve edebiyat bakımından bu derece zengin ve ileri eserler verilmiĢ olan Göktürklerin
sanatlarında aynı derecede geliĢmiĢ, fakat birçok soygun ve tahripler yüzünden çok az Ģey
zamanımıza kadar gelebilmiĢtir.
2.1.2.Uygurlar Dönemi
Uygurlar, 745‟te bugünkü Moğolistan‟dan SelengeNehri‟nin doğusu kıyısında Uygur
devletini kurmuĢtur. Kurucusu Alp Kutlug Bilge Kağan‟dır. 840 yılında Kırgızlar tarafından
yenilgiye uğradıktan sonra Asya‟nın değiĢik bölgelerine göç etmek zorunda kalmıĢtır.
29
Uygurlarla baĢlayan kısmen yerleĢik yaĢama düzeni, ilk kez Türk sanatının yerleĢik
bir sanat özelliğini kazanmasını, süslemeleri ise Ġslamiyet‟ten sonrası Selçuklu ve Osmanlı
Türk sanatının kaynağını oluĢturmuĢtur.
Orta Asya‟dan devam eden kaya resimlerine dayanan grafik tarzı çizgiler ve
dikdörtgen biçimindeki minyatür tekniğine uygun süslemelerin IX. yüzyılda yazılan
kitaplardaki yazmalarda kullanılması, Uygurların kitap sanatının geliĢmesinde etkin
olduğunu göstermektedir.Sanat tarihçileri de bu görüĢübenimsemektedir.
Kent uygarlığına bağlı kalan Uygurlar; duvar süslemeleri, süslü vazolar, heykel ve
resmin yanı sıra, kumaĢ, dokuma, yazma, minyatür ve kitap cilt alanında önemli eserler
oluĢturmuĢlardır.
Uygurların bir bölümü Selenge ve Orhun nehirleri boylarından batıya ve güneye
geçerek MÖ II-I. yüzyılda, halı parçalarının dokundukları süreçte geniĢ Turfan bölgesinde
oturmuĢlardır. Nesnel kanıtlar günümüze kadar ulaĢmamıĢ olsa bile söz konusu halı
geleneğinin VII. yüzyıldan itibaren daha da batıya ve güneye yayılmıĢtır. IX ve X. yüzyılda
Hazar Türkleri, ilmikli halı dokumuĢlardır. Halıyı, yüz yıl sonra Oğuzlar Anadolu‟ya
getirmiĢtir.Harezm bölgesinde de halı dokunduğu bilinmektedir. 921 yılında bu bölgeyi
dolaĢmıĢ olan Arap gezgin ve yazarı ĠbnFadlan da halı dokumacılığı hakkında bilgi
vermektedir (Sümer 1993).
Düğümlü halı ve kilim kalıntılarının çoğu, Uygur harfleri ile Türkçe yazılarının
bulunduğu, ev ve han harabelerinden çıkmıĢtır. Uygurlara ait,bey ve hatun resimlerinde de
halılar betimlenmiĢtir. A. Van Gabain,Uygurlar‟dabodhimandala (mürakase) için çizilen ve
mabudun sarayını ve evreni temsil eden Ģekil olarak kullanılan, küçük halılar bulunduğunu
tespit etmiĢtir. Bu yorum Türk halılarının eski motiflerinden bazıları, temsilî anlamları
bakımından çok önemlidir.
Uygurlarda ayrıca büyük halılar da vardır. Bunlar büyük çapta ve yalın motifleri ile
dikkati çeker. Le Cog,bu halıların motiflerinde de temsilî anlamlar aramıĢtır. Türkistan‟da
bir Uygur Ģehri olan Khotan‟da, VIII. yüzyılda halı dokunduğu, Doğu Türkistan‟da keçe
yapıldığı, VIII. yüzyılın ilk çeyreğinde Buhara‟da güzel halılar dokunduğu, Buhara‟nın
halıcılıktaki ününün X. yüzyılda da sürdüğü, yine bu yüzyılın Ġslam coğrafyacılarının,
Buhara‟nın sattığı beğenilen mallar arasında halı (yaygı), seccade (musallayı namaz) ile
diğer yaygılardan söz ettikleri, Ġslam kaynaklarından öğrenilmektedir. Yine aynı
yüzyılda,Maveraü‟nNehr bölgelerinde Çaganiyan‟a bağlı Derzenli kasabasında, Aran
(Karabağ) ve Doğu Anadolu‟da kilim ve halı dokunduğu Doğu Türkistan‟da Uygurlar
devrinden de XI – XIII. yüzyıllarda Uygur Budist Tapınağı‟nda, bir duvar resminde,
düğümlü halı üzerinde Uygur hanımlarının resimleri vardır.
Türkistan ve Hazar Denizi batısındaki Oğuz-Elleri‟nde halı dokunduğu, Çin ve öteki
kaynaklardan; Oğuzların halı kullandıkları “Dede KorkutHikâyeleri”nden öğrenilmektedir.
Oğuzlarda halının nasıl kullanıldığı,Oğuznamede denilen 12 hikâyeden oluĢan bu destani
metinlerde anlatılmaktadır.
30
2.2.Anadolu Öncesi Türklerde Kilimin Tarihçesi
Dokuma tekniğinin ilk olarak ne zaman ve nerede baĢladığı tam olarak bilinmese de
hiç kuĢku yok ki dokuma sanatı, genel bağlamda, Orta Asya‟da baĢlamıĢtır. Bu bölgede
yaĢayan yerliler(Göç eden bu kabilelere Yörük ya da göçebe kabileler denilmektedir.), büyük
bir nüfus patlaması neticesinde Asya‟nın batılarına göç edip kendilerine yaĢamak için daha
uygun alanlar aramaya baĢlamıĢlardır.Bu aĢamada göçebeler Ģiddetli kıĢ, olumsuz hava
koĢullarına maruz kalmıĢladır. Bu nedenle çadırlarını kurmak için keçi yünü kullanmaya
baĢlamıĢlardır. Keçi yünü koyunyününe nazaran çok daha uzun ve sıkıdır. Düz dokuma
tekniği bu anlamda ilk defa göçebe tenteleri yapmak için kullanılmıĢtır.
Küçük bir kızın saç örgüsü atkuyruğundaki kısa ve sıkı saçların dıĢarı çıkması gibi
keçi yünü de dokuma kumaĢın dıĢına çıkarak düz dokuma çadırındaki delikleri kapatır ve
çadırı âdeta su geçirmez bir hâle getirir. Daha sonraları, bu göçebe insanlar çadırlarının
toprak zeminindeki rutubetten kendilerini korumak ihtiyacı duymuĢlardır. Bu yüzden düz
dokuma tekniğinin aynısını kullanarak “kilim” adını verdikleri zemin kaplamalarını
üretmiĢlerdir. YaĢadıkları bu alanda pagan inanıĢlar hâkim olduğu için düz dokuma
motiflerinin çoğu tapınılan birtakım sembol betimlemeleri yansıtır.
Bir süre sonra dokuma sanatı geliĢti ve günlük yaĢamda kullanılan birçok eĢya
(örneğin ulaĢımda kullanılan at veya develerin eyer çantası gibi) dokumaydı.
Yörükler, keçi yününden kilimler dokuyor ve bunları sıcak battaniyeler olarak
kullanıyorlardı. Kilimler ayrıca çadırların içinde bölmeler yaratmak için kullanıldığı gibi
bebek beĢiklerinde de kullanıldı. Kilim kenarlarından çadır direklerine bağlanarak beĢiğin
öne ve arkaya sallanması ve bu sayede bebeğin uyuması sağlanırdı. Bu tür çeĢitli dokumalar
zaman içerisinde birtakım ek kullanımların oluĢmasıyla evrimsel temelde geliĢmiĢtir.
Çadırlarda yaĢayan bu göçebeler ilk baĢlarda kuru yaprak yığınlarını çadırlarının köĢelerine
dizmiĢ ve bunları yatak olarak kullanmıĢlardırancak vücut ağırlığı altındaki bu yatakların toz
toprak olması, çok az konfor sağlaması ve sıklıkla değiĢtirilmek zorunda kalınması gibi
dezavantajları bulunmaktaydı. Daha sonraları hayvan postlarının kullanımını model alarak
göçebeler bu düz dokumalarına (pile) eklemeye baĢladı. Bu ilk pile kilimleri oldukça esnekti.
Göçebeler, bu kilimleri kolaylıkla katlayıp atların sırtlarına atarak bunları uzun yolculukları
esnasında uyku çantaları olarak kullanmaktaydılar.
Üç büyük eksiksiz kilim, diğer birtakım ufak kilimlerden kalmıĢ üç büyük parça ve
büyük kilimlerden kalmıĢ iki oldukça küçük parçadan oluĢan sekiz çarpıcı kilim 1930 yılında
BeyĢehir‟deki EĢrefoğlu Camisi‟nde bulunmuĢtur. Günümüzde, bu kilimler Konya‟daki
Mevlana Müzesi‟nde ve Londra‟daki KierKoleksiyonu‟nda sergilenmektedir.
2.3.Anadolu’daki Türklerde Ġslam Sonrası Halının Tarihçesi
Türk sanat ve kültürünün çeĢitli unsurları, ilk olarak Karahanlılar (992-1211)
tarafından Ġslamiyet‟ten sonraki Türk sanatına aktarılır.
Ġslamiyet‟in Türkler tarafından kabul edilmesi yeni tip eserlerin ortaya çıkmasını
sağlamıĢ, bunların baĢında da camiler gelmiĢtir.Kervansaraylar ve tekkeler gibi yapılar da
Ġslam düĢüncesinin ve yaĢam tarzının ürünleridir.
31
Ġslamiyet‟i tanıdıktan sonra geniĢleyen Türkler, savaĢlar ve göçlerle karıĢtıkları diğer
halkların kültürünü etkilerken bir yandan da diğer halkların kültürlerinden etkilenmiĢtir.
Türkler bu dönem sanatlarında, Ġslam felsefesinin resim ve heykeli yasaklamasıyla
sembolik olan ve puta tapma anlamı taĢıyan, Orta Asya sanat üslubunun devamı olan bütün
bitki ve üsluplaĢtırılmıĢ sembolik hayvan motiflerini bırakmıĢlardır.Kültürlerinde var olan
sanat karakterinin çizgisel anlatımını soyut biçimde kullanmıĢlardır.
Türk sanatının geçmiĢte en güçlü olduğu ve özgün yapıtlar ortaya koyduğu alanlardan
birisi de dokuma sanatıdır. Özellikle halı sanatının Türklerde köklü bir geçmiĢe sahip olduğu
bilinmektedir.
Aslında çeĢitli tarihî kaynaklar, Türklerin geliĢinden önce ön Asya‟da Asurluların,
Babillerin,Ahamenislerin değerli halıların ürettiklerini kaydetmektedir. “Doğanın lüksü”
olarak tanımlanan halı üretimi daha sonra Bizans ve Sasaniler tarafından sürdürülmüĢtür.
Ancak tarihî kaynaklardaki anlatımlardan bu halının düğüm tekniği ile yapılmadığı
anlaĢılmaktadır. Bunların daha değiĢik teknikleri örneğin aplike edilmiĢ, örülmüĢ, iĢlenmiĢ
ve değerli taĢlar bezenmiĢ oldukları kabul edilmektedir.
Aynı gelenek Büyük Selçuklular dönemine kadar Ġslam imparatorluklarısınırları içinde
ve özellikle halife saraylarında da benzeri yöntemlerde sürdürülmüĢtür. Üstelik Ġslam
kaynaklarında sözü çok edilen ünlü halıların, 10. yüzyıldan önce düğüm tekniği ile
gerçekleĢtirildiğini kanıtlayan belge yoktur. Mısır‟da ve tek çözgüler üzerine açık düğümlü
yapılmıĢ birkaç örnek dıĢındaki düğümlü halılar ilk kez 11. yüzyılda Selçuklularla baĢlar ve
geliĢme çizgisini günümüze kadar sürdürür.
Egemenliğin büyük bir bölümü Ġran topraklarında gerçekleĢen Büyük Selçuklu
döneminden günümüze tek bir halı örneği bile ulaĢmamıĢtır. Türk halılarının, halı sanatı
içinde özel bir yeri vardır. Halı sanatının Türklerin yerleĢtiği bölgelerde baĢlaması ve onlarla
birlikte yayılması bu yerin önemini belirten faktörlerin baĢında gelir. Düğümlü halılar ilk
defa Türklerin bulunduğu bölgelerde ortaya çıkmıĢ ve geliĢimini sürdürmüĢtür.
Düğümlü halının 2000 yıldan daha fazla geçmiĢi vardır. Bu uzun sürenin tüm
aĢamaları izleme yeteneğinden yoksunuz. Arada bugün için doldurulamayacak boĢluklar
vardır.
Bugünkü bilgilerimize göre halının vatanı 30-45 kuzey Dünya dereceleri arasında
kalan ve bütün Asya‟yı kuĢatan bölgedir. 30 derecenin altında hasır kullanılır. Çünkü buralar
sıcak bölgelerdir. Halı gibi kalın ve ısıtıcı bir zemine gereksinim yoktur. 45 derecenin
kuzeyinde kalan bölgeler ise soğuk ve ormanlı bölgelerdir. Buralarda hayvan postu
kullanılır.
Ġslam dünyasına Türklerin getirdiği halı kültüründe sonsuzluk ilkesine uygun
süslemelerin yer aldığı, enine ve boyuna geliĢme gösteren “bordür” veya “kıvrık dal” veya
“Hatayi” grubu süslemeler, Rumi,Palmetmotifleri, geometrik çizgiler ve yazı, dekoratif
eleman olarak süslemelerde kullanılmıĢtır.
32
2.3.1. Selçuklu Dönemi
AĢiret ve boylar hâlinde birçok uygarlıkların beĢiği, aynı zamanda geçit yolu olan
Anadolu‟da göçebelik Osmanlı dönemine (13. yy.) kadar devam etmiĢtir.
Bu dönemde, Asya‟nın en uzak köĢelerinden Avrupa‟ya, Afrika‟ya mal taĢıyan
kervanların geçit yolu çevresine yerleĢen bu göçebe toplum, geçit yolları üzerinde oluĢan
kervansaraylarda konaklayan kervancıların gereksinimi karĢılamıĢtır.
Orta Asya‟dan beraberinde getirdikleri kültürlerinde varolan el becerisi, sanatçı his ve
düĢüncelerine dayanan halı da bu ürünler içerisinde yer almıĢ, çeĢitli alıĢveriĢlerle de
Doğu‟nun en ücra köĢesine ve Avrupa‟nın çeĢitli Ģehirlerine götürülmüĢtür.
Marco Polo‟nun 1283 yılındaki Asya gezisinde “Dünyanın en güzel halıları Aksaray,
Kayseri, Sivas‟ta dokunuyor.” diye ifade ettiği seyahat notunda belirtilen halılar, Anadolu
halı sanatının kötü bir geçmiĢinin olduğunu vurgularkenXIV. yüzyılın baĢlarında
Anadolu‟yu gezen Ġbn-i Batuta Selçuk halılarını övmüĢ, halıların Suriye, Mısır, Hindistan ve
Çin‟e ihraç edildiğini yazmıĢtır.
XI. yüzyılda Karahanlılar ile baĢlayan ve Büyük Selçuklular (1030–1194) döneminde
özel bir yeri olan çini ve seramik sanatında kullanılan özellikle stilize filiz ve yaprak gibi
bitkisel motifler, arslan, geyik, fil, ejder grifon, tavĢan, tilki, boğa, horoz ve köpek gibi
hayvan figürleri Selçuklu dönemi sanatının temelini oluĢturur.
Ġslamiyet‟in Türkler tarafından kabul edilmesinden sonra Asya Türk geleneklerindeki
“kıvrık dal” veya Hatayi grubu Rumi-Palmet süslemeleriyle sonsuzluğu sembolize eden
geometrik motifler, Selçuklulara ait bir uygulamadır.
Anadolu‟da doğan bu sentez yeni bir ekolü oluĢturmuĢ ve bu kültürü de 800 yıl
boyunca kurdukları uygarlıklarda yaĢatmıĢlardır.
Bu 15 derecelik kuzey dairesinin doğu kısmı da keçe örtü bölgelerine girer. Asıl
düğümlü halıların vatanı ise on beĢ derece Dünya dairesinin batı kısmındaki bölgedir.
Rudenko‟nunPazırıkhalısını keĢfinden 45 yıl kadar önce AurelStein 1906-1908‟de Doğu
Türkistan‟da Hop Gölü batısında Lou-Lan‟da 3 ve 4. yüzyıllardan kalma düğümlü halı
parçalarını bulmuĢtur. Bunlar sert, kalın ve boyanmamıĢ yünden bükülmüĢ ipliklerden tek
argaç üzerine düğüm atılıp bazen beĢ sıra arıĢ geçirilerek hazırlanmıĢtır.
Üç çeĢit sarı, koyu mavi, kırmızı, mat yeĢil ve kahverengiden canlı ve parlak renkler
baklavalar, Ģeritler ve çok stilize çiçeklerden ibaret basit örnekleri oluĢturmaktadır. Bu
parçalar, Ģimdi Londra‟da British Museum da ve Hindistan‟da Yeni Delhi Müzesi‟nde
saklanmaktadır.
Bundan birkaç yıl sonra 1913‟te A.VonLe Cog, Turfan araĢtırmalarını yaparken
Kuça‟nın batısında Kızıl‟da diğer bir düğümlü halı parçası bulunmuĢtur. 16 x26 cm boyutlu
parça yine sert, kalın, boyasız yünden bükülmüĢ ve arıĢlarla tek argaç üzerine düğümlü fakat
ayrıcabir atlamalı argaçlar üzerine ince yün iplik düğümlerle zenginleĢtirilmiĢ bir tekniği
vardır. Kırmızı zemin üzerine siyah kontürlü sarı renkte bir kıvrık dal veya ejder kuyruğunu
andıran örnek canlı renklerle belli olmaktadır. 5 veya 6. yüzyıllardan kaldığı kabul edilen bu
parça Ģimdi Berlin Ġslam Sanatı Müzesi‟ndedir.
33
Doğu Türkistan, daha çok keçe örtülerin kullanma bölgesi ve keçenin hâkim olduğu
yerdir. Bulunan halılar Batı Türkistan‟dan buraya getirilmiĢ olmalıdır.
Halı sanatı daimi Türklere bağlı olarak oturduğu bölgelerde geliĢtirilmiĢtir. Düğüm
tekniği Abbasiler (Samerra) Devrinde Orta Asya‟dan batıya getirilmiĢ ve bundan sonra
Selçuklu Türküleri‟ninhâkimiyeti ile önce Ġslam dünyasına ve daha sonra Ġslam olmayan
bölgelere yayılmıĢtır.
Bununla beraber, Büyük Selçuklular devrinden hiçbir halı kalmamıĢtır. Anadolu
Selçukluları‟nın merkezi Konya‟da bulunan bir grup halı “Konya halıları” adı ile bu
devirden kalanları temsil eder. Bu halılar daha sonraki halı sanatının geliĢmesinde elde
tutulabilir ilk örnekleri oluĢturur.
Abbasi merkezi Samarra‟nın (838–883) Türk muhafız birlikleri için kurulmuĢ bir Ģehir
olduğu düĢünülürse9. yüzyıl erken Abbasi Devri halı sanatı ile kolayca bağlantı kurulabilir.
Tek çözgüye düğüm ile iki halı parçası Lamm tarafından Fostad‟da bulunmuĢ ve
yayınlaĢmıĢtır. Her iki parçada tek çözgü üzerine sıralanmıĢ kısa yün ipliklerle Doğu
Türkistan‟da bulunan halı parçalarının teknikleri adlandırılmaktadır. Bundan
baĢkabaklavalardan oluĢan geometrik kompozisyonları da tamamıyla Türk halılarındaki
örneklere uygundur.
Daha önce de belirttiğimiz gibi ilk düğüm atılmıĢ, pile halıların ne zaman ve nerede
dokunduğunu hiç kimse tam olarak bilmemektedir. Ancak hayatta kalmayı baĢaran en eski
pile halı Altay dağlarının Pazırık vadisindeki bir Sycthian prensinin mezarında
keĢfedilmiĢtir. Ġlk kez Sibirya‟da bir Rus arkeolog tarafından 1947′te sergilenmiĢ ve Ģu anda
da Leningrad‟daki Hermitage Müzesi‟nde sergilenmektedir. Bu halı Türk çift düğümü ile
dokunmuĢ olup metrekaresinde 347.000 düğüm bulunmaktadır. Boyutları 3,62 m2 olan bu
halıya yapılmıĢ olan incelemeler neticesinde Ġsa‟dan önce 5. yüzyıla ait olduğu ortaya
çıkmıĢtır. Pazırık, diğer ismiyle Altay halısı oldukça geliĢmiĢ bir görünüme sahiptir ve bu
sebeple de dokumacılığın uzun bir geçmiĢe sahip olduğunun kanıtı niteliğindedir.
Türk halıları, ister düğümlü ister düz dokuma olsun, Türkler tarafından üretilmiĢ
bilinen en mükemmel sanat Ģeklidir. Orta Asya‟dan Türkiye‟ye kadar tüm Türkler arasında
halı dokuma sanatının yaygınlaĢmasının çevresel, sosyal, ekonomik ve dinsel nedenleri
vardır. Yüzyıllar boyu Türklerin yaĢamıĢ olduğu coğrafi bölgeler ılıman hava ikliminin
bulunduğu alanlardı. Gündüz ve gece, yaz ve kıĢ sıcaklık farkları oldukça değiĢkendi. Türk
göçebeler, tarımsal alanlarda ya da kasabalarda kurdukları çadırlarda ya da büyük
Ģehirlerdeki büyük evlerde yaĢıyorlardı ve kendilerini soğuk havanın etkilerinden korumak
için yerleri bazen de duvar ve giriĢleri halılarla kaplıyorlardı. Halılar her zaman pamuk ya da
yün, nadiren de ipek eklemeleri el yapımı olurdu. Bu halılar soğuğa karĢı doğal duvar
görevini görmekteydi. Düz dokuma kilimler ise sıklıkla battaniye, perde ya da koltukların
üzerine konulan kaplamalar olarak kullanılırdı.
Türk halıları, tüm dünyadaki ev eĢyaları arasında en çok satılanlarıdır. Zengin renkleri,
sıcak tonları ve olağanüstü dokuları ile geleneksel motifleri Türk halılarının 13. yüzyıldan bu
yana koruduğu mevkide büyük bir paya sahiptir. 13. yüzyılda Anadolu‟yu dolaĢmıĢ olan
Marco Polo, bu halıların güzelliği ve sanatsal değeri üzerine yorumlarda bulunmuĢtur. Bu
dönemden kalan ve Selçuk halıları olarak bilinen diğer birkaç halı, Orta Anadolu‟daki birçok
34
camide keĢfedilmiĢtir. Selçukluhalıları bugün Konya ve Ġstanbul‟daki müzelerde
sergilenmektedir. Marco Polo‟nun 1272 senesinde övmüĢ olduğu halıların aynısına bakıyor
olabileceğimiz düĢüncesi oldukça heyecan vericidir.
Türk kilim ve halı dokumacılığının Anadolu‟daki yayılması ve geliĢmesi Selçuklu
Ġmparatorluğu dönemine rastlamaktadır. Dokuma sanatı Anadolu‟ya 11. yüzyılın sonları ve
12. yüzyılın baĢlarına doğru en güçlü dönemini yaĢamıĢ olan Selçuklular tarafından
tanıtılmıĢtır. Birçoğu hâlen belgelenememiĢ sayısız halı parçasının yanı sıra, Selçuklu
kökenli 18 adet halı ve parçası bulunmaktadır. Bilinen en eski Selçuklu halıları 13 ve 14.
yüzyıllardan kalmadır. Bu halıların 8′i Selçukluların baĢkenti olan Konya‟daki Alaattin
Camisi‟nde 1905 yılında Alman Konsolosluğu üyesi Loytred tarafından bulunmuĢtur.
Bulunan bu halıların 1220 ile 1250 yılları arasında Selçuklu bölgesinde dokunmuĢ olduğu
bilinmektedir.
Üçüncü bir grup halı kalıntısı ise 1935–1936 yıllarında Fostad‟da ( eski Kahire)
bulunmuĢtur. Fostad‟da bulunmuĢ bu 7 kilimin 14. yüzyılda Anadolu‟da dokunmuĢ olduğu
belgelenmiĢtir. Bahsettiğimiz bu 18 kilimin ortak tasarım özelliği kûfi kenarları, 8 uçlu yıldız
ve geometrik motifleridir. Orta Asya kökenli Türk kilimleri 14. yüzyıla kadar tüm
karakteristik özelliklerini korumuĢtur. Osmanlıların tüm Anadolu‟da kontrolü ele
geçirmelerinden sonra motiflerin karakteristik özellikleri ve ölçülerinde birtakım değiĢimler
olmaya baĢlamıĢtır.
Resim 2.3:13. yy. Anadolu halısı (çözgü, atkı, yün)
35
Resim 2.4:13. yy. Anadolu halısı (çözgü, atkı, yün)
Resim 2.5:13. yy. Anadolu halısı (çözgü, atkı, yün)
36
Resim 2.6:13. yy. Anadolu halısı (çözgü, atkı, yün)
Resim 2.7: BeyĢehir, 13. yy. sonu Selçuklu halısı
Resim 2.8: 14-15. yy. Ejderle Zümrüdüanka kavgasını canlandıran halı
37
Resim 2.9:Kûfi yazılı band
Resim 2.10: 15. yy. hayvan “horoz” figürlü halı
Resim 2.11: 3. tip Holbein halılarına giren Bergama halısı
38
Resim 2.12: 3. tip Holbein halılarına giren Bergamahalısı
2.3.2. Osmanlı Dönemi
Osmanlı hükümdarlığı esnasında birçok Türk kabile beraber yerleĢip bir dizi kasaba
ve küçük Ģehir kurmaya karar vermiĢtir. Hereke Ģehri Marmara Denizi‟nin kıyısında
Ġstanbul‟un60 km kadar doğusunda kurulmuĢtur. Ġlk saray halısı atölyesi Hereke‟de tesis
edilmiĢtir ve Osmanlı saraylarını dekore etmek üzere değiĢik ölçülerde halı dokumacılığına
baĢlanmıĢtır.
19. yüzyılda Ġstanbul‟un Kumkapı, Topkapı ve Üsküdar gibi bölgelerinde saray halısı
atölyeleri açılmaya baĢlanmıĢtır. 1891‟de ise Sultan II.Abdülhamit Hereke‟deki atölyelerin
sayısını ve büyüklüğünü artırmıĢtır. Böylece Hereke‟deki halı dokumacılığı çeĢitlilik
kazanmıĢtır.
Resim 2.13:Konya, 14-15. yy. (Gördes düğümü)
39
Resim 2.14:Konya, 14-15. yy. (Gördes düğümü)
Resim 2.15:UĢak, 16. yy. Resim 2.16: 17. yy. Hint saf seccadesi
40
Resim 2.17:UĢak, 16. yy.UĢak, mihrap niĢinde asılı kandil desenli seccade
Resim 2.18: Konya-Lâdik, seccade Resim 2.19: Gördes, 18. yy. sinekli desen
41
Resim 2.20:UĢak, 17. yy. post motifli halı Resim 2.21: Osmanlı saray halısı
Resim 2.22: KırĢehir, 19. yy. sonları
Resim 2.23: Sivas halısı
42
Resim 2.24: Sivas- ġarkıĢla halısı
Resim 2.25: Malatya-Akçadağ divan halısı
Halı ve seccadelerdeki desenlerin giderek Ģematize olması, yeni desenler yaratamama,
eskilerin kabaca taklit edilmesi, sentetik boyaların Türkiye‟ye girmesi ve bunların halılarda
da kullanılmasıyla Türk halı sanatında gerileme baĢlamıĢtır. Bozulan imparatorluk düzeni ve
ekonomisinin doğal sonucu olarak kalitesinden çok kaybeden Türk halıları, günümüzde
Anadolu‟nun çeĢitli yerlerinde ve özellikle Hereke halı atölyelerinde eski görkemine
kavuĢmaya baĢlamıĢtır.
2.4.Anadolu’da Kilim
Bu güzellikteki kilimler aynı zamanda barıĢ ve savaĢ dönemlerinde Avrupa ülkeleriyle
iliĢkileri pekiĢtirmek adına kral ve kraliçelere, ordu komutanlarına hediye olarak da
yollanmıĢtır. 14. yüzyıl sonlarına doğru bu kilimler Avrupa evlerine, kiliselerine ve
Ģatolarına girmeye baĢlamıĢtır.
14-16. yüzyıllar süresince Türk kilim tasarımları Holbein, Lotto, Memling ve Van
Eyck gibi Avrupalı birçok ünlü sanatçının resimlerinde yer almıĢtır. 16. yüzyıl baĢlarında
Avrupalı neredeyse her prensin kendine özel bir koleksiyonu vardı. Viyana‟da insanların
43
kilim almasına ise ancak 1671′den sonra izin verilmeye baĢlanmıĢtır. Türklerin Viyana‟yı
terk etmesinden sonra birçok Türk kilimi çadırlar içinde bırakılmıĢtır. Bu sayede güzel Türk
halıları Avrupa halkı tarafından tanınmıĢtır. Bir süre sonra ise Avrupalı kral ve kraliçeler
Ģatolarını ve saraylarını ziyarete açmıĢlardır. Bu da Türk kilimlerine olan ilgiyi artırmıĢ ve
bu sayede kilimlere olan talep de artmıĢtı.
Bu geliĢim süresince Orta Asya‟dan Anadolu‟nun ovalarına ve kıyı Ģeritlerine kadar
Anadolu kilimleri saflığını ve karakteristik özelliklerini korumuĢtur. Türk saray kilimleri
Türk egemenliğindeki kaynaklardan esinlenmiĢ olup Türk standart ve gereksinimlerine göre
değiĢikliklere uğramıĢtır. Bu süreç içerisinde kilimler Avrupa‟da da hakettikleri yere
ulaĢmıĢtır. Hereke, UĢak ve Bergama gibi bölgelerin kilimleri zaman içinde ünlenmiĢtir.
Anadolu kilimlerinin tasarım, renk ve sembolleri inanılmaz bir Ģekilde zengindir. Bu kilimler
günümüzde 750„den fazla köyde dokunmaktadır.
Resim 2.26:Afyon (Gökkol), Yörük kilimi
Resim 2.27: Afyon, Yörükdokurcumlu deve çuvalı
44
Resim 2.28: Afyon-Dinar, gül budak kilim
Resim 2.29: Afyon-Dazkırı, elekli namazlık
Resim 2.30: Afyon-Dinar, ganglılı kilim
45
Resim 2.31: Sivas, saf seccade kilim (18. yy. -Sivas Sait PaĢa Camii’inde bulunmuĢtur.)
Resim 2.32: Ardahan,kelime-i tevhit yazılı Resim 2.33: Hayat ağaçlı seccade kilim
2.5. Günümüzde Kilim
Duvardan duvara halılar artık kullanılmamaktadır.Yer döĢemelerinde ise laminant
parke ve bazı mekânlarda terracotta vb. doğal taĢların uygulaması hâkimdir. BaĢlıbaĢına bir
güzelliği sergileyen bu yer döĢemelerinin üzerine kilimler atılıyor ve her tarz dekorasyona
uygunluğu sağlanıyor. Kimi antika bir kilimi yere koyuyor kimi de tatilde gezip dolaĢırken
beğendiği ve evde dekorasyonuna uyum sağlayacağını düĢündüğü bir kilim alıyor. Yer
46
döĢemesine ve konulduğu yere sıcak bir hava veren kilimler, sergilendiği yere otantik bir
görünüm sağlıyor.
2.6.Yörelere Göre Kilim Özellikleri
2.6.1.Fethiye Kilimleri
Fethiye kilimleri alıĢılmamıĢ motifli olup göbekleri boĢ, çevresi motiflidir. Bir diğer
kompozisyon ise tüm zemini kaplayan birbirine kanca motifleriyle bağlanmıĢ göbek desenli
bordürlerdir. Ana renkler, mavi, kırmızı, kahverengi, yeĢil, turuncu, eflatundur. GeniĢ ve
dikdörtgen boyutlardadır.
Resim 2.34: Fethiye kilimi
2.6.2. Kayseri Kilimleri
Kayseri kilimleri kaba yünden dokunsa da dokumada kullanılan yün yumuĢak ve
ipeksidir. Kayseri, ipek kilimin dokunduğu tek bölgedir. Ġpek dıĢındakiler, doğal yün
rengindedir (beyaz, kahverengi ve gri). Boyuna dokuma tekniği ile dokunur. Bordürleri çiçek
ve asma yaprağı motifleriyle bezenmiĢtir.
Resim 2.35: Kayseri kilimi
2.6.3.ġarköy Kilimleri
ġarköy ya da Trakya kilimi olarak bilinen bu kilimler, Ġslam-Osmanlı etkisi taĢır.
Bordürleri çiçek ve yaprak desenlidir. Tek parça olarak muhtelif ebatlarda dokunur. En çok
görünen renkler, koyu kırmızı, mavi, yeĢil, az olarak da sarı ve beyazdır.
47
Resim 2.36: ġarköy kilimi
2.6.4. EĢme Kilimleri
EĢme kilimlerinin çözgüleri orta kalınlıkta yün ve pamuktandır. Kenarları küçük dolgu
motifleri ile bezelidir. Renkler soluk gri, yeĢil, pastel kırmızı ve bazen bordürlerde siyahtır.
EĢme kilimleri, Batı pazarlarının gözde kilimlerindendir.
Resim 2.37: EĢme kilimi
2.6.5. Sivas Kilimleri
Sivas kilimlerinin çoğu seccade biçimindedir. Farklı kenar desenlerinin arasında
mihrap yer alır. Ġnce yünden dokunur. Parlak kırmızı, açık ve orta tonda yeĢil, turuncu, mavi,
kahverengi, siyah ve beyaz renkler genellikle kullanılan renklerdir. Bordürlerinde, ana kenar
suyuna bağlı muhtelif desenler vardır.
48
Resim 2.38: Kayseri kilimi
2.6.6.Balıkesir Kilimleri
Balıkesir, Yörük kiliminin günümüze kadar en iyi korunduğu yöre olarak tanınır.
Genellikle tek parça hâlinde dokunur. Renkleri geleneksel yün tonlarıdır; koyu kırmızı ve
mavi. Az da olsa 1900′lerin son dönemlerinde toprak renkleriyle dokunmuĢ kilimlere
rastlanır.
Resim 2.39: Balıkesir kilimi
2.6.7. Mut Kilimleri
Toros Dağları‟nın güneyinde yer alır. Tipik Yörük olan Mut kiliminin çözgüleri keçi
ve at kılından olup çoğunlukla doğal kahverengi yündendir. Altıgen Ģekilli göbekler birbirine
kalın testere diĢli motiflerle bağlanır. Boyuna örgü tekniği ile dokunan Mut kilimleri
genellikle dar endedir.
49
Resim 2.40:Mut kilimi
2.6.8.Aydın Kilimleri
Aydın kiliminin en belirgin özelliği karıĢık motiflerdir. Sekiz köĢeli yıldızdan çıkan
küçük kanca motifi, göbek veya bordürlerde kullanılır ve bu bölge kilimlerinin ana çizgisini
oluĢturur. Boyuna örgü tekniği ile dokunur. Renkler, baĢta kırmızı, mavi, turuncu,
kahverengi, yeĢil olmak üzere canlı renklerden seçilir. Kırmızı bazen zemin rengi olarak da
kullanılır. Enleri geniĢtir ve genellikle iki yarımdan oluĢur.
Resim 2.41: Aydın kilimi
2.6.9.Malatya Kilimleri
Malatya kilimleri üç veya dört göbek deseni içerir. Altıgen göbek desenleri, kol ve
kanca motifleriyle kenarlara bağlanır. Dokuma materyalleri, ipek vepamuk karıĢtırılmıĢ ince
yündür. Renkler, koyu kahverengi, kırmızı, mavi, yeĢil ve beyazdır. Boyuna örgü tekniği çok
görülmekle beraber, sade örgü tekniği de kullanılır.
50
Resim 2.42: Malatya kilimi
2.6.10.Karabağ Kilimleri
Karabağ olarak bilinen Erzurum yöresinin bu kilimleri, “modern Bessarabian” olarak
da adlandırılır. Koyu zeminlidir(siyah veya koyu kahverengi). Çiçek motifleri, kırmızı,
pembe ve turuncu olup bordürleri genellikle açık renk ve beyazdır. Duvara asılarak da
kullanılır.
Resim 2.43: Karabağ kilimi
2.6.10.Kars Kilimleri
Türkiye‟nin Rusya sınırında çokça rastlanır. Ana renkler, kahverengi, pembe, turuncu
ve beyazdır. Genellikle kalın dokuma olupdoğal kahverengi yün çözgülüdür. Ortasında
birbirine bağlı göbek desenleri yer alırken kenarları farklı desendedir. Boyuna dokuma
tekniği ile dokunur.
51
Resim 2.44: Kars kilimi
52
UYGULAMA FAALĠYETĠ AĢağıdaki araĢtırmaları yapınız.
ĠĢlem Basamakları Öneriler
Anadolu öncesi Türklerde halı ve kilimin
tarihçesini araĢtırınız.
Bulunduğunuz Ģehirdeki halk
kütüphanelerinden, Müzelerden,
antikacılardan, bilgi toplayınız.
Osmanlı Ġmparatorluğu Dönemi halı
sanatı genel özelliklerini araĢtırınız.
Görsel ve basılı kaynaklardan
faydalanabilirsiniz.
Anadolu‟daki Türklerde kilimin
tarihçesini araĢtırınız.
Görsel ve basılı kaynaklardan
faydalanabilirsiniz.
Ġslam öncesi ve sonrası Türk dokuma
sanatı dönemlerine ait sanat eserlerinin
ikonografik ve plastik açıdan
çözümlemesini yapınız.
Bulunduğunuz Ģehirdeki halk
kütüphanelerine ve müzelere gidiniz.
Ġnternetten araĢtırma yapınız.
Hazırladığınız bilgileri dosya hâline
getiriniz. Dosyalama iĢleminde titiz davranınız.
UYGULAMA FAALĠYETĠ
53
ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME AĢağıdaki cümleleri dikkatlice okuyarak boĢ bırakılan yerlere doğru sözcüğü
yazınız.
1. Türkler, Anadolu‟ya geldiklerinde (MS 1071) kendilerinde yüzyıllar önce bu
topraklara yerleĢen uygarlıkların temelini atmıĢ oldukları ileri seviyede
bir ……………..bulmuĢlardır.
2. 1962 yılında Çatalhöyük kazılarında elde edilen Neolitik devre ait (MÖ 6000) dokuma
parçaları, …………………dokumacılık tarihinin çok çok eski olduğunu ortaya
çıkarmıĢtır.
3. Büyük ………………. halı kalmamıĢ, Anadolu Selçuklularından gelen Konya halıları
yirminci yüzyıla kadar geliĢen halı sanatının ………….. olmuĢtur.
4. Pazırık halısı 1,89x2 m boyutlu ve çok ince yünden (iplik) yapılmıĢ olup 10 cm2de
36.000 ……………düğümü ile inanılmaz ve daha sonraları eriĢilmemiĢ bir ustalık
eseridir.
5. Sembolik veya dinî unsurları içeren sanat eserlerinin yanı sıra halı, iĢleme gibi
sanatlarında da hayvan figürlerini iĢlemeleri Hun devri
sanatının ……………döneminde de devam etmesi bu üsluba verilen önem ve
gelenekselliğinin devamını anlatmaktadır.
6. 6. Göktürk devrinden kalma bir Çin masalında, Göktürkler‟in veya Kanglı boylarının
Ģölen sırasında………………, yün halılar serdiği anlatılmaktadır.
7. Kent uygarlığına bağlı kalan ………… ; duvar süslemeleri, süslü vazolar, heykel ve
resmin yanı sıra, kumaĢ, dokuma, yazma, minyatür ve kitap cilt alanında önemli
eserler oluĢturmuĢlardı.
8. Yaylakçı, kıĢlakçı Oğuzların daha Ġslamiyet‟ten önceki zamanlarda, halıları törenlerde
nasıl kullandıkları, ………. …………….. Oğuznamelerinde anlatılmaktadır.
9. Düz dokuma tekniği ilk defa göçebe …………….yapmak için kullanılmıĢtır.
10. ……………keçi yününden kilimler dokuyarak bunları sıcak battaniyeler olarak
kullanıyorlardı.
DEĞERLENDĠRME
Cevaplarınızı cevap anahtarıyla karĢılaĢtırınız. YanlıĢ cevap verdiğiniz ya da cevap
verirken tereddüt ettiğiniz sorularla ilgili konuları faaliyete geri dönerek tekrarlayınız.
Cevaplarınızın tümü doğru ise “Modül Değerlendirme”ye geçiniz.
ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME
54
MODÜL DEĞERLENDĠRME AĢağıdaki cümlelerde boĢ bırakılan yerlere doğru sözcükleri yazınız.
1. ÇeĢitli el tezgâhlarında, iki veya daha çok iplik grubunun çeĢitli düzenlerde birbirinin
arasından (altından, üstünden) geçirilerek birbirlerine kenetlenmesi ile oluĢturulan
ürünlere ……………………denir.
2. Kilim, cicim, zili ve sumak ……….. …………….. dokumaları oluĢturur.
3. Mekikli dokumalar………….. , ……………. , …………… dokumalardır.
4. ……………………….. kolanın uzunluğuna göre kesilen ipler, yere çakılan iki kazık
arasına bağlanır.
5. Çarpanaların deliklerinden, hazırlanan desene ve sisteme göre birer iplik geçirilip,
ipler gerilerek, bu levhaların kendi çevresinde 90 derece veya 180 derece
döndürülmesiyle ve araya atkı geçirilmesiyle oluĢan Ģerit hâlindeki dokumalara
da ……………. ……………… denir.
6. Dokuma yapılırken atkıların, çözgüler arasındaki açıklıktan (ağızlıktan) kolayca
geçmesini sağlayan, atkı ipliğinin üzerine sarıldığı iki ucu sivri, genellikle ağaçtan
(veya demirden) yapılan alete “………..” denir.
7. Kilim, cicim, sili (zili), sumak gibi düz dokumaların ve havlı dokuma olan halının
dokunmasında, çözgüler arasından ve dokumanın enine geçirilen atkıları ve düğümleri
döverek sıkıĢtırmaya yarayan ağaçtan, hayvan kemiklerinden, hayvan diĢlerinden veya
demirden yapılmıĢ el veya çatal gibi, tarak Ģeklinde, saplı alete “………….”; bu aletin
kullanılmasıyla dokunan el dokumalarına da “……….… ………………….. ” denir.
8. ……………. özgülerin atkılar tarafından tamamen gizlendiği atkı yüzlü dokumalardır.
9. …………….. dokumada ergin çözgü iplik sistemi üzerine bezayağı zemin örgüsü
iĢlenirken renkli ekstra iplikler çözgü üzerinden belirli atlamalarla motifleri oluĢturur.
10. Zili (sili), yünden, …………………zemin örgüsü üzerine, renkli iplikler motif
oluĢturacak Ģekilde belirli atmalarla iĢlenir.
11. Cicim ve zililer dokuma ayrıntıları olan kilim çeĢitleridir. …………. ve …………..
yüz ve tersleri ayrı dokumalardır.
12. …………desenlerinin yüzeyde hiç boĢluk bırakılmadan dokunmuĢ olması ile
cicimlerden ayrılır.
13. Sumak, cicim ve ziliye benzer ancak desenleri atkıların çözgülere ……………. ile
oluĢturulmuĢtur. Çözgü ve atkı dıĢında deseni oluĢturan renkli ipleri vardır.
MODÜL DEĞERLENDĠRME
55
14. Çözgü iplikleri üstüne ayrı bir desen ipliği ile değiĢik Ģekillerde düğüm bağlanarak,
her düğümleme sırasından iki sıra atkı ipliği geçirilip sıkıĢtırmasıyla oluĢan havlı bir
yüzeye sahip dokumalara “ ………. ………….. ”denir.
15. Kilim eski Türkçede "………….. " anlamına gelir.
16. Dokuma tekniğini önce Ġslam alemine, sonra bütün dünyaya tanıtan
……………..olmuĢtur.
17. Altaylarda beĢinci ……………kurganında (mezarlıklar), buzullar içinden çıkarılan en
eski halı Asya Hunları bölgesinden gelmektedir.
18. Türk oldukları bilinen Göktürkler, halı dokumakta; hem doğuyu ve hem de batıya
satmakta idi. Böylece halı, …………… unsuru özelliğini, Göktürklerde korumuĢtur.
19. ……………..halı ve kilim kalıntılarının çoğu, Uygur harfleri ile Türkçe yazılarının
bulunduğu, ev ve han harabelerinden çıkmıĢtır.
20. Dokuma sanatı, genel bağlamda, Orta ………………baĢlamıĢtır.
21. Düz dokuma motiflerinin çoğu tapınılan bir takım……………..betimlemelerini
yansıtır.
22. Türk sanatının geçmiĢte en güçlü olduğu ve özgün yapıtlar ortaya koyduğu alanlardan
biriside …………..sanatıdır.
23. Mısır‟da ve tek çözgüler üzerine açık düğümlü yapılmıĢ birkaç örnek dıĢındaki
düğümlü halılar ilk kez 11. yüzyılda …………………..baĢlar ve geliĢme çizgisini
günümüze kadar sürdürür.
24. Sivas ……………..çoğu seccade biçimindedir.
25. ……………. kiliminin en belirgin özelliği karıĢık motiflerdir.
DEĞERLENDĠRME
Cevaplarınızı cevap anahtarıyla karĢılaĢtırınız. YanlıĢ cevap verdiğiniz ya da cevap
verirken tereddüt ettiğiniz sorularla ilgili konuları faaliyete geri dönerek tekrarlayınız.
Cevaplarınızın tümü doğru ise bir sonraki modüle geçmek için öğretmeninize baĢvurunuz.
56
CEVAP ANAHTARLARI ÖĞRENME FAALĠYETĠ-1’ĠN CEVAP ANAHTARI
1 Doğru
2 YanlıĢ
3 Doğru
4 Doğru
5 YanlıĢ
6 YanlıĢ
7 Doğru
8 YanlıĢ
9 Doğru
10 Doğru
11 YanlıĢ
12 Doğru
13 Doğru
ÖĞRENME FAALĠYETĠ-2’NĠN CEVAP ANAHTARI
1 dokumacılık
2 Anadolu’da
3 Selçuklulard
an, temeli 4 Gördes
5 Göktürk
6 çimenlere
7 Uygurlar
8 Dede Korkut
9 tenteleri
10 yörükler
CEVAP ANAHTARLARI
57
MODÜL DEĞERLENDĠRMENĠN CEVAP ANAHTARI
1 el dokuması
2 düz kirkitli
3
düz,
armürlü,
jakarlı
4
yer
tezgâhlarınd
a
5 çarpana
dokumaları
6 mekik
7
kirkit,
kirkitli
dokumalar
8 kilim
9 cicim
10 bezayağı
11 cicim ve
zililer
12 Zililer
13 sarılması
14 halı dokuma
15 seccade
16 Türkler
17 Pazırık
18 merasim
19 düğümlü
20 Asya’da
21 sembol
22 dokuma
23 Selçuklularl
a
24 kilimlerinin
25 Aydın
58
KAYNAKÇA Yerel El Sanatları –1, , DanıĢman AYTAÇÇetinBACANLIFatma, KURAL
Güler,ġAHĠNBinnaz OLÇUMYurdagül OYTUNElvan
UYGUNAynurYERLĠOĞLUNermin, - MEB-Ġstanbul,1999
El Dokumacılığı-AYTAÇ Çetin, Milli Eğitim Basımevi, ĠSTANBUL-1982
Türk El Sanatları, Kültür Bakanlığı, Halk Kültürlerini AraĢtırma Ve
GeliĢtirme Genel Müdürlüğü Yayınları: 202 Maddi Kültür Dizisi: 12 Türk Tarih
Kurumu Basımevi, ANKARA-1993
Kültür Bakanlığı- SANAT Dergisi Sayı: 6, Yıl: 3, Haziran 1977
Kültür Ve Sanat Dergisi, Sayı: 8, Türkiye ĠĢ Bankası-Kültür Yayınları,
Aralık–1990
Kültür Ve Sanat Dergisi, Sayı: 12, Türkiye ĠĢ Bankası-Kültür Yayınları,
Aralık–1991
Kültür Ve Sanat Dergisi, Sayı: 20 Türkiye ĠĢ Bankası-Kültür
Yayınları,Aralık–1993
KAYNAKÇA