Elektrik Şebekesi

Embed Size (px)

Citation preview

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    1/15

    MAYIS 2008 SAYISININ PARASIZ EK‹D‹RHaz›rlayan: Prof. Dr. Vural Alt›n

    ELEKTR‹K EBEKES‹

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    2/15

    Mizah u¤runa ayr›mc›l›k veya ayr›m-c›l›k pahas›na mizah denemesi: Yal› birbayan bir otelin lobisinde dola›rken,elektrik enerjisi üzerine bir konferans›nyer almakta oldu¤u bir salona girmi.Konu dikkatini çekince, haz›r girmiken,yap›lan hararetli konumalar›, hayretler

    içinde kalarak dinlemi: “Talep art››, arzyetmezli¤i, güç kalitesi, enerji s›k›n›t›s›vb… Kahve molas› verildi¤inde, genç birkat›l›mc›ya yakla›p sormu: “Kuzum buinsanlar niye bu kadar telal› böyle? Ne-yi tart››yorlar heyecanla? ‘Elektrik s›-k›nt›s›, enerji yetmezli¤i’ filan… Ben me-sela evde aleti tak›yorum prize, elektrikgeliyor: Nedir bu insanlar›n derdi, benanlayamad›m...”

    Ço¤umuz elektri¤i prizden al›r›z.Priz bizim için, her an için emrimize

    amade olan, 220 voltluk bir sal›n›ml›(AC) gerilim kayna¤›d›r (Bknz. Gerilim,emk). Ancak geri planda, onun bu hiz-meti sunabilmesini sa¤layan dev bir e-

    beke ve karma›k süreçler var. Gerçi yol-da s›k s›k, direkler aras›nda uzanan bir-kaç kablo görürüz. Ama üzerinde fazlakafa yormay›z. Halbuki ‘güç ebekesi,‘enterkonnekte sistem’, insan akl›n›n or-taya koydu¤u en karma›k sistemlerdenbiridir. Belki de en karma›¤›...

    Elektrikle öncelikli ilikilerimiz, üre-tim ve tüketimden oluuyor. Bu ilikileriiki ilkeyle yönetiyoruz. Birincisi, bir bo-binin, içinden geçen manyetik alan›n de-¤imesi halinde, uçlar› aras›nda gerilimolumas›. Sal›n›ml› ak›m (AC) jeneratör-leri, bu ilkeye dayanarak gerilim üreti-yor (Bkz. AC jeneratörü). ‹kinci ilke;üzerinden sal›n›ml› ak›m geçirilen birbobinin, içindeki bir di¤er bobinde ak›muyar›p, onu dönmeye zorlamas›. Motor-lar bu ilkeye göre çal››yor ve elektri¤in

    ço¤unu, motorlarda i yaparken tüketi-yoruz. Asl›nda iki ilke, birbirinin simetri-¤i. T›pk›, jeneratörle motorun birbirinintersi olmas›, tersine çal›t›r›lan bir jene-

    ratörün motor gibi davranmas›nda oldu-¤u gibi…

    Üretimle tüketim aamalar› aras›nda,bir de iletim gere¤i var. Dolay›s›yla, elek-trik ebekesi; üretim birimleri ve tüketimmerkezleriyle, aralar›ndaki iletim ve da-¤›t›m hatlar›ndan oluuyor. Yan sayfada-

    ki ekilde bir ebeke çizimi görülmekte.Sol tarafta santrallar, sa¤ tarafta tüketici-ler. Gerilim santral ç›k›lar›nda yüksek,tüketicilere yaklat›kça düüyor. Yol bo-yunca; yüksek, orta ve alçak gerilim hat-lar› mevcut. Gerilim düüleri, aradaki is-tasyonlarda gerçekletirilmekte. Üretimbirimleri, bazen birbirlerinin gücüne ge-reksinim duyabildiklerinden, birbirlerineba¤l›. Dikkat edilecek olursa, istasyonlarve tüketim merkezleri, birden fazla gelihatt›na sahip. Bu; hatlardan birindeki gü-

    cün kesilmesi halinde, di¤er bir hattangüç sa¤lanabilmesi için. Türkiye’de ha-len 577 üretim birimi mevcut. ‹letim hat-lar›n›n uzunlu¤u, 46.000 km’den fazla:

    elektrik

    2 May›s 2008B‹L‹M ve TEKN‹K

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    3/15

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    4/15

    direnç ve bobin a¤›rl›kl› oldu¤undan, ka-pasitif ve endüktif güçler genelde, birbi-rini dengeleyemez. Bu ikisinin toplam›-na, ebekeyle kar›l›kl› güç al›verii an-lam›nda ‘reaktif güç’ deniyor. Bir hattançekilen gücün reaktif bileeni artt›kça,gerilimle ak›m aras›ndaki faz fark› büyür(‘kosinüs faktörü’) ve ebeke tam kapasi-teyle kullan›lamaz hale gelir. Fark› asga-ride tutabilmek için, iletim ve da¤›t›mirketleri taraf›ndan, trafo istasyonlar›-na, kapasitör gruplar› yerletirilir. Amaç,bu kapasitörlerin o an için gereken mik-tar›n› devreye sokup ç›kartarak, ebeke-nin güç iletim kapasitesini olabildi¤inceyüksek tutmakt›r. Dolay›s›yla, trafo istas-yonlar› sadece gerilim de¤itirmekle kal-mazlar, baka ilevler de yerine getiren

    elemanlarla da donan›ml›d›rlar. Örne¤in,kal›n iletken ‘ba¤lama çubuklar›’ (‘bus-bar’) üzerinden, istasyona gelen ve gi-den hatlar aras›nda güç da¤›l›m› yap›l›r,sistem davran›› hakk›nda veriler topla-n›r. Türkiye’deki yük da¤›t›m sistemi 6bölgeye ayr›lm› durumda. Her birindebir Bölge Kontrol Merkezi (BKM) var.Hepsi, Gölba›’danki Ulusal KontrolMerkezi’ne (UKM) ba¤l›. BKM’ler 160

    santral veya trafo merkezinden, gerçekzamanl› olarak; aktif güç, reaktif güç, ge-rilim, frekans, trafo kademe pozisyonuverilerini, ak›m ve bunun gibi analog öl-çümleri, enerji sayaçlar›n›n ve anahtarla-ma teçhizat›n›n durumlar›n›, alarm dü-zeyleri hakk›ndaki bilgileri topluyor. Sis-tem UKM taraf›ndan bu verilere göre iz-lenip yönetilmekte.

    ebekeden talep edilen güç düzeyi;gün içinde saatten saate, hafta içi ile so-nu aras›nda, y›l içinde mevsimden mevsi-me de¤iir. Üretimin bu de¤iime ayakuydurmas› gerekmektedir. Talebin, heran için sa¤lanmas› gereken asgari düze-yine ‘temel yük’ denir (‘baz’). En yüksekde¤er civar› ‘zirve’, alt›nda kalan, temelyüke kadarki k›s›m da ‘orta yük’ düzeyiolarak nitelendirilir. Ekonomik aç›dan

    temel yükün, üretim filosundaki, iletmeve yak›t masraflar› en düük olan san-trallar taraf›ndan kar›lanmas› esast›r.Bunlara ‘temel yük santrallar›’ denir. ‹lkyat›r›m maliyetleri yüksek olsa dahi, y›lboyunca çal›t›r›l›p, görece düük mas-rafla elektrik üreteceklerinden dolay›,kurulmalar› ekonomik olabilir. Talep or-ta düzeye do¤ru t›rmand›kça, elektri¤idaha pahal›ya üreten santrallar devreyesokulur veya üretimleri art›r›l›r. Bunlara‘orta yük santrallar›’ deniyor. Birim üre-tim masraf›n› yükseltirler. Talep zirveyedo¤ru yaklat›¤›nda da, pahal› yak›t kul-lanan ‘zirve yük santrallar›’ devreye so-kulur. Bu santrallar›n kurulu maliyetidüük olmak zorundad›r. Çünkü, y›l bo-yunca çok az, toplamda birkaç gün ve

    hatta saat için kullan›lacak olduklar›n-dan, yüksek bir yat›r›m bedelini kald›ra-mazlar. Buna kar›l›k, pahal› yak›t kul-lansalar da olur. Nas›lsa az çal›acakla-r›ndan, fazla yak›t yakmayacak, fakat zir-ve talebin de kesintisiz kar›lanmas›n›sa¤layacaklard›r. Örne¤in do¤al gaz san-trallar› böyle santrallard›r: Kuruluu h›z-l›, yat›r›m bedeli düük, fakat yak›t› pa-hal›. Ortalama birim üretim maliyetini

    4 May›s 2008B‹L‹M ve TEKN‹K

    Gerilim, emkElektrik gerilimi elde etmenin iki

    yöntemi vard›r. Birincisinde, elektosta-tik yüklerden ve kuvvetlerden yararla-n›l›r. Bunun için örne¤in, de¤iik uy-gun malzemelerden yap›lm› iki rul-man aras›nda dönen yal›tkan bir kay›-›n uygulad›¤› sürtünme kuvvetindenyararlan›l›r. Bu kuvvet arac›l›¤›yla, rul-manlar›n birinden kopar›lan elektrikyükleri ötekine ta›n›p, sivri uçlu birmetal elektrotun üzerinden, ikinci rul-man›n d››ndaki içi bo bir metal küre-

    nin iç yüzeyine aktar›l›r. D› yüzeyindeelektrik yükü birikmesi sa¤lan›r ve kü-renin ‘yere göre gerilimi’ yükseltilir(Van de Graaf jeneratörü). ‘Yere göregerilim’den söz edilmesinin nedeni yer-kürenin yüzeyindeki gerilimin, hemenher zaman s›f›r olmas›d›r. Çünkü yar›-çap› çok büyük oldu¤undan, ald›¤› bi-rim yük ba›na yüzeyinde oluan geri-lim de¤iimi s›f›ra yak›nd›r. Dolay›s›yla,üzerine ne kadar büyük yük ak›t›l›rsaak›t›ls›n, yüzeyinde kayda de¤er bir ge-

    rilim olumaz. Bir bak›ma ‘dipsiz biryük çukuru’ gibidir. Topraklama da bunedenle yap›l›r.

    Kürenin gerilimi, üzerindeki yükle-rin, d›ar›da yol açt›¤› elektrik alan›n-dan kaynaklan›r ve bu elektrik alan›naelik eden skaler bir ‘potansiyel fonksi-yonu’ vard›r. Kürenin yere göre gerili-mi, bu fonksiyonun küre yüzeyindekive yeryüzündeki de¤erleri aras›ndakifark kadard›r. Karma›k görünen buanlat›m, gerçekte tan››k oldu¤umuzkavramlardan oluur. Kürenin yüzeyi-ne bir miktar yük koymak -ki bunlaryerden de al›nm› olabilir- t›pk› yerdenbir avuç ta al›p, belli bir yüksekli¤ekald›rmak gibidir. Nas›l ki kald›r›lan

    talar›n yere göre ‘kütleçekimsel potan-siyel’ enerjisi artm›sa, kürenin de yeregöre ‘elektrostatik potansiyel enerji’siartm› olur. Talar, b›rakt›¤›m›zda küt-leçekimi kuvvetinin etkisiyle yere dü-erken h›zlan›p kinetik enerji kazana-caklarsa, küreden yere bir iletkenleba¤lant› kuruldu¤unda, yükler de elek-trik alan›n›n etkisiyle yere do¤ru h›zla-n›p kinetik enerji kazan›r. H›z kazan-m› talarla i yap›labilir, h›z kazanm›yüklerle de öyle.

    ‹ki nokta aras›ndaki gerilim fark›,birim büyüklükteki bir yükü birincinoktadan ötekine ta›mak için yap›lma-

    s› gereken i kadard›r. Dolay›s›yla geri-limin birimi, yük ba›na enerjidir (Jou-le/Coulomb) ve buna volt denir.

    Elektrik gerilimi elde etmenin ikinciyöntemi, elektrostatik kuvvetlerin yerine,elektromanyetik kuvvetlerden yararlan-makt›r. Bu yöntem Faraday’›n ‘endüksi-yon yasas›’na dayan›r. Yasa öyledir: Sa-bit bir manyetik alan bileenine dik yön-de hareket ettirilen iletken bir telin ya daiçinden geçen manyetik ‘alan miktar›’(ak›) zamanla de¤ien iletken bir halka-n›n uçlar› aras›nda ‘elektromotor kuvveti’(emk) oluur. Bunlardan birincisine, ilet-

    kenin hareketli olmas› nedeniyle, ‘hare-ketli emk’, ikincisine de manyetik ak› za-manla de¤iti¤inden dolay›, ‘dinamikemk’ denir. EMK bir kuvvet de¤il, bir türgerilimdir ama ‘potansiyel fark›’ da de¤il-dir. Birimi volt, ad›ndaki ‘kuvvet’ terimiyan›lt›c› bir tarihsel kal›nt›d›r. Hala kulla-n›lmas›n›n nedeni, olguyu örne¤in, üze-rinden ak›m geçen bir direncin uçlar› ara-s›nda oluan potansiyel fark›ndan ay›rdetmek içindir. Gerçi olutu¤u her ba¤lam-da, kendisine z›t yönde elik eden bir po-

    tansiyel fark› da oluur. Ancak bu potan-siyel fark› taraf›nda kamufle edildi¤inden,do¤rudan ölçülmesi olanaks›zd›r.

    Tipik bir günlük talep e¤risi

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    5/15

    yükseltirler. Ama toplamdaki paylar› dü-ükse e¤er, bu o kadar önemli de¤ildir.Fakat, Türkiye’nin üretim filosu ters birkompozisyonda yakalanm› durumda.Çünkü 2008 y›l› elektrik ihtiyac›n›n%48’ini do¤al gaz santrallar›nda yapaca-¤› üretimle kar›lamak zorunda.

    Güç talebinin tüketim merkezleri te-melinde izlenip, üretim santrallar› ara-s›nda da¤›t›lmas› gerekmektedir. Gerçisantrallar, jeneratör ç›k›lar›na gelen ta-lebi otomatik olarak izleyip, kar›lamayaçal››rlar. Ancak, kapasiteleri zorland›-¤›nda, devre d››na ç›k›p, kendilerini gü-venceye al›rlar. Bu durumda, ta›d›klar›güç pay›n›n, di¤er santrallara aktar›lma-s› gerekir. Onlardan baz›lar› da dominoetkisiyle zorlan›p, devre d››na kaçarsa,

    sistem tümüyle güç üretemez hale gelir.Buna da ‘ebeke çöküü’ deniyor, genelkarartma...

    Yer darl›¤› dolay›s›yla yar›da kesmekpahas›na; ebeke yönetimi, her an için

    jet h›z›yla hareket etmekte olan karma-›k bir arac› yönetmek gibi. Bu yaz›m›z-da dikkatinizi biraz, bu sistemin büyüle-yicili¤ine çekmek, kabaca da olsa bile-enlerinden baz›lar›n› tan›tmak istedik.Umar›z okurken s›k›lmazs›n›z…

    TürbinlerTürbin, bir ak›kan›n potansiyel ve

    kinetik enerjisini mekanik enerjiye dö-nütüren bir düzenektir. Bir aft›nüzerine, eksenine dik daireler olutu-racak ekilde yerletirilmi kanat dizi-lerinden oluur. ‹tki (impuls) ve tepki(reaksiyon) türbini olmak üzere, iki çe-idi vard›r. ‹tki türbinlerinde daha çok,ak›kan›n kinetik enerjisinin kullan›m›amaçlan›r. Yüksek kinetik enerjiyle ge-

    len ak›kan, jetler halinde kanatlarayönlendirilir ve çarp›ma sonucundayön de¤itirerek, kanatlara momentumaktar›r. Momentum aktarma h›z› kuv-vet anlam›na gelir (F=mΔv/ Δt). Kanat üzerinde oluan net kuvvetin etkimenoktas›, kanat ne kadar uzunsa (L),aft ekseninden o kadar uzakt›r (r). Buuzakl›¤a, yani ‘kuvvet kolu’na r diye-lim (r≈L). Kanat, örne¤inω aç›sal h›-z›yla dönmekte olan aftla birlikte dön-dü¤ünden, kuvvet, bir daire üzerinde

    saniyedeωr kadar yol al›r. ‘Kuvvet çar-p› yol’ mekanik i demektir (W=ωrF).O halde, saniyede yap›lan i, yani güç,kanat uzunlu¤uyla do¤ru orant›l›d›r

    (P≈ωLF). ‘Kuvvet çarp› kuvvet kolu’natork da denir (T=r.F). Dolay›s›yla, güçayn› zamanda ‘tork çarp› aç›sal h›z’aeitir (P=ωT). Türbinin dönme h›z› sa-bitse e¤er, güç yaln›zca tork büyüdük-çe artar. Tork da ak›kan›n özellikle-rindeki de¤iimin yan›nda, kanat uzun-lu¤uyla do¤ru orant›l›d›r. Hesab› dahaçok Newton’un ikinci, ‘net kuvvet ya-sas›’na dayal›d›r (F=d(mv)/dt).

    Tepki türbinlerindeyse, türbin birbas›nç kab›n›n içinde olup, kab› her aniçin tümüyle dolduran ak›kana gömü-lü haldedir. Ak›kan türbin yüzeyiniyalayarak akarken, kanatlara kuvvet uygular. Oluan tork ve üretilen gü-cün hesab› daha karma›k olup, ‘he-saplamal› ak›kanlar mekani¤i’nin ko-nusudur; daha ziyade Newton’unüçüncü, ‘kar›t eylem yasas›’na daya-n›r (F=m.a).

    HidroHidroelektrik santrallardaki türbin-

    ler bilindi¤i üzere, ak›kan olarak kul-land›klar› suyu, bir akarsu kayna¤›n-dan ya da baraj gövdesinin arkas›ndangelen bir tünelden al›rlar. Güç ayar› sudebisinin kontrolüyle yap›l›r. ‹tki tipiolanlarda, suyun enerjisi önce, uygunekle sahip bir borudan geçirilip, ç›k›a¤z›nda su jeti haline getirilerek, kine-tik enerjiye dönütürülür. Daha sonra

    bu jet, kap eklindeki rotor kanatlar›-na püskürtülür. En yayg›n olan›, ekil-de görülen ‘Pelton türbini’. 50-1300 maras›ndaki, orta ve büyük düme yük-

    seklikleri için kullan›l›r. Kaplar›n geo-metrisi, su jetinin enerjisini en yüksekoranda emecek biçimde tasarlanm›t›r.Ortalar›ndan geçen dikey bölücü pla-kalar, suyun iki yana do¤ru ‘takatsiz-ce’ da¤›lmas›n› sa¤lar. Pelton türbinle-ri, düey ya da yatay olarak konumlan-d›r›labilir. Jetlerin say›s›n› artt›rmaksuretiyle, tek bir rotordan sa¤lanangüç artt›r›labilir. Yatay konum için ge-nellikle iki olan jet say›s›, dikey ko-numlar için ço¤unlukla dört ya da na-diren daha çok olabilir. Yatay konum-land›rma halinde, tek bir jeneratörüsüren ayn› aft üzerine, bir yerine ikirotor yerletirmek de mümkündür. Enyüksek verim, rotor kaplar›n›n h›z›, su

    jetinin h›z›n›n yar›s› kadar oldu¤undaelde edilir. Bu durumda, tam yükün de%60-80’i aras›nda çal››l›yorsa e¤er,türbinden geçen suyun kaybetti¤i po-tansiyel enerjinin %90’dan ço¤u meka-

    nik ie dönütürülebilir. Jetlerdeki su-yun debisi, boru a¤z›n›n içinde kayan

    5May›s 2008 B‹L‹M ve TEKN‹K

    Pelton türbini

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    6/15

    bir ‘m›zrak’ taraf›ndan kontrol edilior.Hareketleri ya¤ bas›nc›yla çal›an birservomotor taraf›ndan otomatik olarakyönetilen m›zrak, a¤›z ç›k››n› k›smen

    ya da tamamen kapatabilir. Böylece su jetinin h›z›n›, de¤ien yük talepleri, suyükseklikleri ve debileri için yakla›ksabit tutulabildi¤inden, rotor çok fark-l› a¤›z aç›kl›klar›nda dahi ayn› h›zladönebilir. Bu nedenle, iyi tasarlanm›bir Pelton türbininin verimlilik e¤risidüz, fakat öteki tiplerinkine oranla da-

    ha düüktür. Boru a¤z›ndan ç›kan su-

    yun miktar›n›, yük talebindeki bir dü-üe paralel olarak hemen azaltmak,borudaki bas›nçta büyük bir yükselmeolaca¤›ndan olanaks›zd›r. Öte yandanayn› debiyi püskürtmeye devam, moto-run a›r› h›zl› dönmesi anlam›na gele-ce¤inden, böyle durumlarda jetin önü-ne, ek bir kontrol arac› olarak sapt›r›c›

    (‘deflektör’) girer. Sapt›r›c›, m›zrakdevreye girip de debiyi azaltana kadar,

    jetin kinetik enerjisini k›smen da¤›t›r.

    Tepki türbinlerininse, farkl› tiplerivard›r. Bunlardan Kaplan türbini, 2-80m aras›ndaki küçük düme yükseklik-leri ve fakat yüksek debiler için en ve-rimli olan türbin tipidir. ekilde görül-dü¤ü gibi, döner k›sm›n› oluturan ro-toru, bir geminin uskur geometrisinde-dir ve genellikle, alternatör aft›yla bir-

    6 May›s 2008B‹L‹M ve TEKN‹K

    DC jeneratörü(dinamo)

    Bir ‘do¤ru ak›m’ (DC) jeneratörü,örne¤in sabit bir m›knat›s›n manyetikalan› içinde döndürülen iletken bir bo-binden oluur. ekil 1’de böyle bir dü-zenek görülüyor. Çizimi basit tutmakamac›yla, bobin tek sar›ml› olarak gös-terilmitir. Bobin, ekilde görülmeyenbir türbin taraf›ndan,ω aç›sal h›z›ylasaat yönünde döndürülüyor. M›knat›-s›n manyetik alan›Bm, yön ve büyük-lükçe sabittir. Sar›m›n s›n›rlad›¤› A yü-

    zeyine dik birim vektörk ve k’n›n,manyetik alanBm ile yapt›¤› aç›α . Bo-bin saat yönünde döndürüldü¤ünden,bu aç›, sar›m döndükçe büyür. Balan-g›ç de¤eri 0 olarak al›n›rsa, t an›nda:α=ωt. Manyetik alanBm’nin gördü¤ü‘etkin sar›m alan›’, yani manyetik ala-na dik olan alan, A.cosα ’ya eit ve za-manla de¤iir. Dolay›s›yla, sar›mdangeçen ‘etkin ak›’ miktar›φ = A.Bm.co-sα = A.Bm.cos(ωt) olup, zamanla de¤i-ir. Bu durumda bobin, Faraday Yasa-

    s› gere¤i içinden geçen manyetik ak›miktar›ndaki de¤iime kar› koyan,onu azaltmaya çal›an bir tepki olutu-

    rur. öyle ki sar›mdan geçen manyetikak›, örne¤in ekilde gösterilen durum-da oldu¤u gibi, yukar› yönde ve azal›-

    yor olsun: Bobinin uçlar› aras›nda, ak›-daki bu azalmay› frenlemeye, yani yu-kar› yöndeki ak›y› artt›rmaya yönelikbir manyetik alan› üretecek olan ak›-ma yol açacak ekilde bir elektromo-tor kuvveti oluur. Gösterilen tepki as-l›nda, bobin malzemesini oluturaniletkenin yap›s›ndaki yük ta›y›c›lar›n-dan kaynaklan›r ve cisimlerin kütlelerinedeniyle ivemelenmeye kar› göster-dikleri direnie benzetilebilir. Sonuçolarak endüklenmesine çal››lan man-

    yetik alanBe, sar›m›n s›n›rlad›¤› yüze-ye dik birimk vektörünün yönünde ol-du¤undan, bu manyetik alan› üretebi-

    lecek ak›m, dolay›s›yla da endüklenenemk, sa¤ el kural›na göre (sa¤ elin ba-parma¤›Be yönünde dikletirildi¤inde,k›vr›lan öteki parmaklar›n iaret etti¤iyönde) olmak zorundad›r. ekildekisa¤ el çizimi, ak›m›n yönünü gösterir.Ne ki bu ak›m ancak, sar›mdan güç çe-kildi¤i takdirde oluacak, tersi durum-da bobinin uçlar› aras›ndaki emk, sa-r›m içinde herhangi bir ak›m dolat›ra-mayacakt›r. EMK’nin büyüklü¤ü, Fa-raday Yasas›’na göre, N sar›ml› bir bo-bin için, ε=-N.dφ /dt ifadesiyle verilir.Yani: ε= -N.d/dt(A.Bm.cosωt) =N.A.Bm.ω.sinωt. EMK’n›n yönü, bobi-nin her turunda iki kez yön de¤itiri-

    yor olmakla birlikte bobinin uçlar›n-daki kesikli halkaya dokunan f›rçalar,yar›m halkalara s›rayla de¤di¤inden,f›rça uçlar›ndaki gerilim, üstteki V-t grafi¤inde görüldü¤ü gibi hep ayn›yöndedir, yani DC’dir. Dolay›s›yla e-kilde gösterilen düzenek, dinamo dadenen bir DC jeneratörü olutururur.F›rçalar genellikle grafitten yap›l›r veyar›m halkalarla temas ettikleri yüzey-lerde, s›k s›k elektrik arklar› oluur.Örne¤in, bir matkab›n s›rt›ndaki ya-

    r›klar›n içinde görülen k›v›lc›mlarböyle arklardan kaynaklan›r ve temasyüzeylerini a›nd›r›r. DC jeneratörleri

    Tepki tipi bir Kaplan su türbini

    Bir Kaplan su türbin-jeneratörünün emas›.

    Tepki tipi bir Francis su türbininin sürücüsümontajda, 750 MW.

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    7/15

    likte dikey olarak yerletirilir. Ancakyatay konumland›r›ld›¤› durumlar davard›r. Uskurdaki kanat say›s› 3 ila 8aras›nda de¤iebilir ve rotor çap› enbüyük ünitelerde 10 m’ye ulaabilir.Ak›, aft ekseni boyunca olur. Dönme-sini, t›pk› Pelton türbininde oldu¤u gi-bi su jetlerinin sa¤lad›¤› itme kuvvetin-den de¤il, suyun rotor ç›k››nda ivme-lenmesi sonucu oluan tepki kuvvetiy-le baar›r. T›pk› döner bahçe sulay›c›la-r›nda, borudan yüksek bas›nçla gelensuyun, sulay›c›n›n kavisli kollar›na dü-ük h›zla girip, düük atmosfer bas›n-c›yla kar›lat›¤›nda ivmelenerek d›ar›ç›kmas› sonucu oluan tepki kuvveti-nin sulay›c›y› döndürmesi gibi.

    Tepki tipi türbinlerin bir bakas›

    da, ‘Francis türbini’dir. 10-350 m ara-s›ndaki orta büyüklükte düme yük-sekliklerinde daha yüksek verimle çal›-›r. Tasar›m gücü civar›ndayken,%90’›n üzerinde verimi vard›r. Tek birünitenin gücü 750 MW’› aabilir. Bü-yük hidroelektrik santrallarda, 4-5 üni-te paralel olarak kullan›l›r.

    Düen suyun miktar›nda ya da dü-ü yüksekli¤inde veya yük talebindekayda de¤er de¤iiklikler oldu¤u tak-dirde, uskur geometrisindeki türbinle-rin verimi %75’in alt›na düer. Debifazlal›¤›na kar› önlem görece kolay vegenellikle, giri vanalar›n›n ‘yük talebi-

    ni izleyen otomatik kontrolü’yle sa¤la-n›r, ya da fazla su, yak›n konumda in-a edilmi olan baca eklindeki bir de-poya (‘penstok’) sapt›r›l›r. Gerekti¤in-de bu baca suyu, ‘yüksüz balatma’için kullan›labilir. Düü yüksekli¤in-deki mevsimsel de¤iimlerin ya da yük

    7May›s 2008 B‹L‹M ve TEKN‹K

    bu yüzden, sorunlu ve görece k›saömürlüdür. Halbuki f›rçalar kullan›l-mad›¤›nda, bobinin uçlar› aras›nda,alttaki ε-t grafi¤inde görüldü¤ü gibiAC gerilim elde edilir. Böyle bir AC je-neratörü, yap›s› görece basit oldu¤un-dan daha az sorunlu ve daha uzunömürlü olur. AC gerilimin tercih ne-denlerinden biri budur.

    Tekrar pahas›na jeneratörden güççekilmedi¤i sürece, bobin sar›mlar›n-da emk var olmakla birlikte, ak›m do-lamaz. Güç çekildi¤inde bobin sar›m-lar›nda ak›m dolamaya balar. Ak›m,sar›mlar›n iletken yap›s›ndaki elek-tronlarca ta›n›r. Hareket halindeki

    bu elektronlara, m›knat›s›n sabit alan›taraf›ndan Fe=qvxBm=-evxBm kuvvetiuygulan›r. O zaman u soru ortayaç›kar: ekilde bir dikdörtgen olarakgösterilmi olan sar›m›n sa¤ ya da solkenarlar› x, ön ve arka kenarlar› da yuzunlu¤undaysa, bu kenarlar üzerin-deki toplam kuvvetlerin büyüklüklerinedir? Sar›m› oluturan iletkenin ya-p›s›n›n, uzunlu¤u boyunca ayn› oldu-¤unu varsayal›m. ‹letkenin içinde ser-bestçe dolaabilen elektronlar›n say›-

    s›, birim uzunluk ba›na n ve uzunlukboyunca hareketlerinin ortalama h›z›,yani ‘sürüklenme h›z›’ da v olsun. O

    halde, iletkenin herhangi bir kesitin-den saniyede n.v tane elektron geçerve bu, ak›m iddetinin I=n.v.e büyük-lü¤ünde oldu¤u anlam›na gelir. Öteyandan, iletkenin dL diferansiyeluzunlu¤unun tümünde, her an içindq=dL.n=dL.I/(v.e) tane elektron bu-lunur. M›knat›s›n manyetik alan›Bm’nin, bu elektronlar›n tümü üzerin-de etki ettirdi¤i kuvvetin büyüklü¤ü,dF = dqvxBm = -((I/v.e).dL)evxBm = -I.dL.(v /v)xBm kadard›r. Sar›m›n her-hangi bir noktas›ndaki elektronlar›nh›z› v, hem sar›ma o noktada te¤et,yani dL do¤rultusunda ve hem de ak›-ma ters yönde oldu¤undan; –v /v,

    hem o noktada sar›ma te¤et, yani dLdo¤rultusunda ve hem de ak›m yö-nünde bir birim vektör oluturur. Do-lay›s›yla,dL=dL.(-v /v) vektörü, al›nannoktada sar›ma te¤et ve ak›m yönün-de bir vektör olur. Bu durumda dadF=I.dLxBm eitli¤ini elde ederiz. Do-lay›s›yla, sar›m›n herhangi bir parças›üzerindeki kuvveti, o parça üzerinde-ki diferansiyel kuvvetlerin toplam›, ya-ni bir integral olarak elde edilebilir:F=?I.dLxBm. Buradaki I ve Bm sabit

    olduklar›ndan, integral I.( ∫ dL)xBmeklinde basitleir. Örne¤in, sa¤ ya dasol kenar üzerindeki dL’lerin hepsi

    ayn› yönde ve sabit birBm’ye dik ol-duklar›ndan; ∫ dL bize x uzunlu¤unuverir. O halde, ekilde mavi oklarlagösterilen kuvvetler, F=I.x.Bm büyük-lü¤ünde olup, z›t yönlüdür. Bu ikikuvvet, ayn› do¤ru üzerinde olma-d›¤›ndan, sar›m üzerinde bir ‘kuvvet çifti’ oluturur. Sar›ma uygulad›klar›tork, yani ‘kuvvet çarp› kuvvet kolu’,T=F.y.sinα = (I.x.Bm).y.sinωt kadard›r.Burada, x.y, sar›m›n yüzey alan› A’yaeit oldu¤undan, T=I.A.Bm.sinωt eldeedilir. Halbuki, sar›m›n ön ve arka ke-narlar› üzerindeki kuvvetler, z›t yönlüolmakla beraber, ayn› do¤ru üzerindeoldu¤undan, bobini kasmaktan baka

    bir sonuca yol açmazlar. Bobinω aç›-sal h›z›yla dönmekte oldu¤una göre,T torku taraf›ndan bobin üzerinde; W= ω.T = ω.I.A.Bm.sinωt =-I.dφ /dt h›-z›yla i yap›lmaktad›r ve bunun içingereken enerji türbin taraf›ndan sa¤-lanmak zorundad›r. Dikkat edilecekolursa, tek sar›m içinε=-dφ /dt oldu-¤undan W=ω.T ayn› zamanda,P=I.ε’ye eittir. Olmas› gerekti¤i gibi.Çünkü bu son ifade, türbin taraf›ndanbobin üzerinde yap›lan mekanik iin

    (W), bobinden çekilen elektrik gücü-ne (P) eit olmas› gerekti¤i anlam›nagelir.

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    8/15

    talebindeki oynamalar›n yol açt›¤› ve-rim düüklü¤ü sorunlar›n› amak içinde Kaplan türbininde, rotor kanatlar›-n›n aç›lar› ayarlanabilirdir. Bu, ya¤ ba-s›nc›yla çal›an ve genellikle rotor göv-desi içine yerletirilmi bulunan birservomotor arac›l›¤›yla baar›l›r. Ya¤,turbin ve alternatör aft› üzerindekiyar›klardan geçen borularla iletilire. Oanki su ak››na göre en uygun kanat aç›s› ayar›, bir pilot servomotor taraf›n-dan yap›l›r. Bu nitelikleriyle, suyundüme yüksekli¤indeki mevsimsel oy-namalar sorun olmaktan ç›kar.

    Rüzgar türbinleri de su türbinleri-ne benzer. Ak›kanla kapl› olarak çal›-t›klar›ndan, ak›kan›n hem itki, hemde tepkisinden yararlanacak ekilde ta-

    sar›mlan›rlar. En büyük üniteleri 5-6MW güç düzeyinde olur. Ancak 50Hz’lik ebeke frekans›n› tutturacak ka-dar yüksek h›zlarda dönemediklerin-den, DC gerilim üretirler. Daha sonra,gerekiyorsa, bu gerilim ebeke frekan-s›nda AC’ye dönütürülür. Su ve rüz-gar tübinleri, gereksinim duyduklar›ak›kan› do¤adaki haliyle kullan›r veak›kan›n enerjisi, yenilenebilir nitelik-tedir. Halbuki buhar ve gaz türbinleri-nin ak›kan›, ayr›ca üretilmek zorun-dad›r. Örne¤in, buhar türbinlerinin bu-har› genellikle, kömür, do¤algaz ya da

    petrol gibi bir yak›t›n ya da türevinin,bir kazanda yak›larak içeri¤indeki kim-yasal enerjinin ›s›ya dönütürülüp su-ya aktar›lmas›yla üretilir. Gaz türbinle-riyse ak›kan olarak, do¤algaz›n yan-mas›yla oluan s›cak gazlar› do¤rudankullan›r. Her ikisinde de amaç, eldeedilen yüksek bas›nç ve s›cakl›ktaki

    ak›kan›n termodinamik enerjisini (en-talpi), bas›nç ve s›cakl›¤›n› düürürkenmekanik enerjiye dönütürmektir. Butip türbinleri kullanan santrallar, ak›-kan›n temin ya da haz›rlanma süreci›s›ya dayal› oldu¤undan, ‘termik san-tral’ olarak nitelendirilir. Nükleer san-trallar da bu aç›dan, asl›nda termiksantral s›n›f›na girer. Ancak ›s› üretimikimyasal enerji yerine, kalpte yer alançekirdek parçalanmalar›ndan a盤a ç›-kan ‘nükleer enerji’ye dayal›d›r.

    BuharBuhar türbini, statör denilen sabit

    bir kasa ve içindeki bir aft›n üzerindesabitlenmi rotor k›s›mlar›ndan olu-

    ur. Rotor aft ekseni boyunca yerle-tirilmi, birden fazla dairesel kanat ev-resine sahiptir. aft› döndüren tork;kazanda ya da bir buhar üretecindeüretilip boru hatlar›yla statöre kadargetirilen yüksek bas›nç ve s›cakl›ktakibuhar›n, türbinin içinden geçerken ro-torun kanat evreleriyle etkilemesinisa¤lamak suretiyle elde edilir. ‹tki tipitürbinlerde, statöre kadar yüksek ba-s›nç ve s›cakl›kla gelen buhar, rotorkanatlar›na, statördeki meme a¤›zlar›y-la yönlendirilir. A¤›zdan ç›karken ans›-z›n genileyen buhar›n bas›nç ve s›cak-

    8 May›s 2008B‹L‹M ve TEKN‹K

    AC jeneratörü(alternatör)

    Yukar›daki düzene¤in dura¤ank›sm›na ‘statör’, dönen k›sm›na da ‘ro-tor’ denir. Bu durumda, statör sabit bir manyetik alan üretmekte ve içindedöndürülen rotordan AC gerilim elde

    edilmektedir. Ancak genelde, güçlübir sabit m›knat›s üretmek zor ve pa-hal› oldu¤undan, sabit m›knat›s yeri-ne, DC ak›mla uyar›lan bir elektrom›k-nat›s kullan›l›r. Bu durumda, d›takistatör bobini DC ak›mla uyar›l›r, sabit bir manyetik alan üretir, içte döndürü-len rotorun bobininden de AC gerilimelde edilir. Ama güç santrallar›nda,hareketli bir parçadan gerilim almakgörece zor oldu¤undan statörle roto-run ilevleri yer de¤itirir. Yani rotor

    bobinine DC ak›m verilip, manyetikalan üretilirken, statör bobininden ge-rilim elde edilir. K›sacas›, rotor bobini-

    ne verilen DC ak›m, rotora göre sabit bir manyetik alan üretir ve bu alan,rotor türbinin zorlamas›yla döndü-¤ünden, rotorla birlikte dönerek, sta-tör sar›mlar›nda emk endüklenir.

    Yandaki ekilde böyle bir alterna-tör düzene¤i görülüyor. Statörün üç,rotorun tek bobini var. Do¤ru ak›mlabeslenen rotor bobini, sabit büyüklük-te bir B manyetik alan› üretmekte ve

    türbin taraf›ndanω aç›sal h›z›yla dön-meye zorlanan rotorla birlikte döner-ken, statördeki üç ayr› bobinin üzerin-den geçerek, her birinde AC gerilim en-düklemektedir. Dikkat edilecek olursa,statör bobinlerinden ard››k herhangiikisinin eksenleri aras›nda 120°lik aç›vard›r. Bu nedenle, ard››k bobinlerinAC gerilimleri birbirini, 120°lik faz far-k›yla izler. Buna ‘üç fazl› gerilim’ de-nir. Fazlar›n her üçünün frekans› darotorun dönme frekans›na eittir. Geri-

    limlerin büyüklükleri de ayn› ama faz-lar› farkl›d›r. imdi soru udur: Gerili-min büyüklü¤ünü belirleyen nedir?

    Statör ve rotor bobinlerinin daire-sel sar›lm› olduklar›n› varsayal›m. Sa-r›m say›lar› Ns ve Nr, yar›çaplar da Rs

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    9/15

    l›¤› h›zla düerken, kinetik enerjisi bü-yük oranda artar ve jet halindeki bu-har büyük bir h›zla, kar›s›ndaki rotor

    evresinin kanatlar›na çarpar. Tepki tipi

    türbinlerdeyse her evre, bir dizisi sta-törde sabit, di¤eri rotor üzerinde döne-bilen olmak üzere, kar›l›kl› iki kanat tak›m›ndan olumaktad›r ve statöregelen buhar, sabit kanatlar›n üzerin-den, rotor kanatlar›na do¤ru yönlendi-rilir. Dolay›s›yla, buhar›n bas›nç ve s›-cakl›¤›, statördeki a¤›zdan ç›karkenans›z›n de¤il de; önce statördeki sabit ve sonra da rotordaki hareketli kanat-lar› yalayarak ilerledikçe, kademeli ola-rak azal›r.

    Asl›nda buhar türbinleri, verimiyüksek tutmak için, hem itki hem de

    tepkiden paralel olarak yararlanacakekilde tasar›mlan›r. Bu yüzden, bir ro-

    torun ard››k kanat evreleri, buhar›nhareket yönünde giderek artan uzun-luklara sahiptir. Yüksek bas›nçl› bu-har, önce k›sa kanatl› evre üzerindengeçer ve daha ziyade itki aktar›r. Ba-s›nc› dütükçe ulat›¤› sonraki evrele-rin daha uzun kanatlar› üzerinden‘akar’ken, uyard›¤› tepki kuvveti arac›-l›¤›yla da tork üretmeye balar. Buha-r›n bas›nc› yüksekken, bas›nc› azald›k-ça hacmi fazla genlemez. Çünkü, yük-sek bas›nçtaki buhar fazla s›k›t›r›la-maz. Ama düük bas›nç bölgesine ula-t›ktan sonra, büyük oranda genleme-

    9May›s 2008 B‹L‹M ve TEKN‹K

    ve Rr olsun. Rotor bobinindeki DCuyar› ak›m›n›n iddeti Ir ise, üretti¤imanyetik alan›n iddeti B=μ0NrIr /2R rolur. Önce statör bobinlerinden yal-n›zca birini, üst ortadakini ele alal›m.Rotorun üretti¤i manyetik alan B’ninyönü, t=0 an›nda tam bu bobinin içinedo¤ru bak›yor olsun. O halde, alan›n t an›ndaki aç›sal konumu,α=ωt olur.Dolay›s›yla, statör bobininin gördü¤ü

    ak›, zamanlaφ(t)=Ns.As.B.cos(ωt) ek-linde de¤iir. Endüklenen gerilimi ve-ren ε1= -dφ /dt = NsAsBω.sinωt ifadesi-ne, manyetik alan B=μ0NrIr /2R r yer-letirildi¤inde,ε1=NsπRs2 (μ0NrIr /2R r)ω.sinωtelde edilir. Ya da,ε1=(μ0NsNrπRs2 /2R r)ωIr.sinωt.Parantez içindeki ifade C ile gösterilir-se, k›sacaε1=CωIr.sinωt. O halde bu-radaki C, bobinlerin sar›m say›lar›nave geometrilerine ba¤l› olup, alterna-

    törün tasar›m›yla, yani fabrika ç›k››n-da belirlenmi bir sabittir. Statörün di-¤er, diyelim saat yönünde gelen 2 ve

    3 numaral› bobinlerdeki gerilimler,120°lik ve 240°lik faz fark› ta›r:ε2=CωIr.sin(ωt-2π /3) ve ε3= CωIr.sin(ωt-4π /3). Görüldü¤ü üzere, burada geri-limin genli¤ini de¤itirebilecek iki pa-rametre vard›r.

    Birincisi, rotorun aç›sal h›z›ω.Ama e¤er ‘saniyede 50 sal›n›m’l›k (50Hz) gerilim isteniyorsa, rotor sabit birh›zla dönmek, saniyede 50 ya da daki-

    kada 3000 devir yapmak zorundad›r(ω=50x2π=100π). Dolay›s›yla, gerili-min genli¤ini de¤itirebilmek aç›s›n-dan geriye yaln›zca, rotor bobinine ve-rilen uyar› ak›m› Ir kal›r. Bu ak›m›n de-¤erinin, statör bobinlerinden ç›kan ge-rilimlerin genli¤inin hedeflenen düzey-de olmas›n› sa¤layacak büyüklükte se-çilmesi gerekir. Gerilim düerse artt›r›l-mal›, artacak olursa da azalt›lmal›d›r.

    Ancak uygulanan ak›m iddetinin,bobin direncindeki kay›plar›n yol açt›-

    ¤› ›s›nman›n sar›mlara zarar verebile-ce¤i düzeyin yeterince alt›nda kalmas›gerekir. Bu yüzden, uyar› ak›m›n›n uy-

    gulanabilecek en büyük de¤erini sa-r›mlar›n yap›m›nda kullan›lan iletke-nin fiziksel özellikleri, uzunlu¤u ve ke-sit alan›, sar›mlar aras›ndaki yal›tkan›netkinli¤i vb. tasar›m unsurlar› belirler.

    Biz burada rotorun tek bobinli, ya-ni iki kutuplu tek bir m›knat›s olmas›halini inceledik. Halbuki rotorda biryerine, ekil düzlemindeki daire üzeri-ne eit; 90, 60, 45, 30 derecelik aç›

    aral›klar›yla yerletirilmi; 2, 3, 4 yada 6 bobin, yani 4, 6, 8 veya 12 kutupbulunabilir. Ki bu durumlarda statörbobinlerinin gördü¤ü manyetik alan›nyönü rotorun her turunda, 1 yerine 2,3, 4 ya da 6 kez de¤iti¤inden; 50Hz’lik gerilim frekans› elde etmek içinrotorun dakikada 1500, 1000, 750 ve-ya 500 devir yapmas› yeterlidir. Genel-de 2n kutuplu n bobin için, dakikada3000/n devirdir. Rotor türbin aft›naba¤l› oldu¤undan, onunla ayn› h›zla

    dönmek zorundad›r. Dolay›s›yla, roto-run sabit h›zla dönmesini sa¤layan,asl›nda türbindir.

    Bir buhar türbinin kanat kademeleri

    Bir buhar türbini montaj s›ras›nda.

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    10/15

    ye balar. Dolay›s›yla, buhara genlee-ce¤i hacmi sa¤lamak için, ayn› türbin-de birden fazla rotor kullan›labilir vebuhar s›ras›yla; yüksek, orta ve alçakbas›nçl› türbin rotorlar›ndan geçirilir.Yüksek bas›nç türbini itki a¤›rl›kl› ol-du¤undan, kanatlar› k›sad›r. Orta veözellikle de alçak bas›nç türbini tepkia¤›rl›kl› olduklar›ndan, kanatlar› dahauzundur ve ikincisinin son evresinde,büyük üniteler için 1 metreyi bulabi-lir3. Buhar›n bas›nc› dütükçe, içindeminik zerrecikler halinde nem oluma-ya balar. Bu istenmeyen bir durum-dur. Çünkü, rotora yüksek kinetikenerjiyle çarpan zerrecikler, kanatlar-dan mikroskopik parçac›klar kopartakoparta, kanatlar› zamanla a›nd›ra-

    cakt›r. Dolay›s›yla, içeri¤indeki nemoran›n›n artmas›n› önlemek amac›yla,buhar›n bir rotordan di¤erine geçme-den önce, kazana geri gönderilip ›s›t›l-mas› tercih edilebilir (reheat). Bunara¤men, alçak bas›nç türbininde birmiktar nem mutlaka oluur. Buradakinem oran›n›n %10-12’yi amamas› he-deflenir ve rotorun kanatlar›, daha da-yan›kl› özel malzemelerden yap›l›r, da-ha pahal›d›r. Buhar›n türbine giri veç›k› s›cakl›klar› aras›ndaki fark ne ka-dar büyükse, entalpisini mekanik ener-

    jiye dönütürmenin verimi o kadaryüksek olur. Ancak, ç›k› koullar› d›ortam›nkilerle s›n›rl›d›r ve s›cakl›k30°C, bas›nç 1 atm (0,1 MPa) olarakal›n›r. Giriteyse; buhar ‘süper ›s›t›l-m›’ de¤ilse, s›cakl›¤› 440 °C’nin, ba-s›nc› da 62 Atm’nin (6,2 MPa) alt›nda-d›r. Aksi halde (kojenerasyon santralla-r›nda) s›cakl›k 480-510 °C, bas›nç da86-100 Atm (8,6-10 MPa) aras›nda de-¤iir. Sonuç olarak verim, balang›çta-ki evrelerde %60 kadar iken, sonraki-

    lerde % 75-85’i bulur ve türbinin tama-m› için, ortalama % 75 civar›ndad›r.Kalan % 25, sürtünme kuvvetleri vebuhar ak››ndaki ‘eddy’ ak›mlar› arac›-l›¤›yla ›s› olarak kaybedilir.

    Alçak bas›nç türbininden ç›kan bu-har, so¤utulup s›v› hale getirildiktensonra, tekrar buharlat›r›l›p yüksek ba-s›nç türbinine döndürülmek üzere, ka-zana geri pompalan›r. Kazanda yeni-den ›s›t›lacak olan buhar›n bu aama-da so¤utularak ‘yo¤uturulma’s›n›nnedeni, pompalama için gereken ener-

    ji sarf›yat›n› azaltmakt›r. Çünkü s›v›lar,s›k›t›r›lmalar› zor oldu¤undan, görecekolay pompalan›r. Oysa bir gaz, mole-külleri aras›ndaki ortalama uzakl›klarbüyük oldu¤undan, pompalanma s›ra-s›nda gevek bir yay gibi davran›p hay-li s›k›arak, büyük miktarda potansiyelenerji depolar ve bu s›rada da ›s›n›r.Bu yüzden, belli bir miktardaki gaz›pompalaman›n enerji maliyeti, ayn›

    miktardaki s›v›y› benzer koullar ara-s›nda pompalaman›n 100 kat› kadar-d›r. Yo¤uturma için kullan›lan su, ya-k›ndaki bir göl, deniz ya da nehir gibibir su haznesinden çekilip, hazneyegeri verilir. Sonuç olarak, kazan - tür-bin - yo¤uturucu - pompa - kazan ‘ka-pal› devre’sindeki su, ‘i yapan ak›-kan’ olarak, buhar ve s›v› fazlar› ara-s›nda dönüüp dururken, yo¤uturucusuyu çevreye ›s› atmaktad›r. At›lan ›s›nedeniyle, ‘buhar döngüsü’nün toplamverimi % 40’›n alt›nda gerçekleir. Ve-rim düzeyini, at›k ›s›n›n bir k›sm›n›; ya-k›nda varsa e¤er, örne¤in bir yerleimmerkezinin ya da üretim tesisinin ›s›ya da buhar gereksinimini kar›lamak-ta kullanarak de¤erlendirmek suretiyleyükseltmek mümkün. Bu durumda,düük bas›nçta buhar gerekiyorsae¤er, ‘yo¤uturmas›z türbin’ kullan›l›rve ç›k››ndaki buhar›n bir k›sm› çekilipilgili sürece yönlendirilirken, kalan› ye-niden ›s›tma amac›yla kazana gönderi-lir. Aksi halde, bir ‘buhar çekme’ (eks-

    traksiyon) türbini kullan›p, gerekenbuhar› rotorlardan birinin uygun olanevresinden çekmek gerekir. Her ikihalde de, yo¤uturma ilevi k›smen yada tamamen, yararl› ›s›l süreçler tara-f›ndan yerine getirilmektedir. Böyle bir‘›s› ve güç e-üretim santral›’n›n(CHPP), yak›t›n enerji içeri¤ini de¤er-lendirme aç›s›ndan verimi % 90’› bula-bilir. Ka¤›t fabrikas› ya da rafineri gibiyüksek bas›nçl› buhara dayal› ›s›l sü-reçlere yo¤un gereksinimi olan tesis-

    lerde, hem de elektrik gereksiniminikar›lamak amac›yla kurulup, üretimfazlas› elektri¤i ebekeye sat›labilir vesantral, as›l üretim amac› baka olan

    bir tesisin içinde yer ald›¤›ndan, ‘gö-mülü santral’ olarak nitelendirilir. An-cak, küçük çapl› olanlar›nda, buhar te-sislerinin yan›nda ayr›ca bir de elektriküretim tesisi kurman›n maliyeti nede-niyle, üretilen elektrik pahal›ya malolabiliyor.

    Öte yandan, yo¤uturucu suyunun,geldi¤i haznenin ekolojisini olumsuzetkileyecek kadar fazla ›s›tmamas› için,geri verilmeden önce so¤utulmas› ge-rekebilir. Bu amaçla, yo¤uturucu su-yunun dönü hatt›n› oluturan boru-lar, alt taraf› aç›k olan dev parabolikso¤utma kulelerinin içinde dolat›r›l-d›ktan sonra boaltma noktalar›na ile-tilir. Borular›n etraf›ndaki hava ›s›n›r.Civardaki, buhara doymu atmosferin

    nemi k›smen, minik su zerrecikleri ha-lindedir. Bu zerrecikler buharla›p, ›s›-nan havayla birlikte yükselir. Yükselenhavan›n yerini, kulenin d››ndaki göre-ce so¤uk hava, alttaki aç›kl›ktan gire-rek doldurmaktad›r. Kuledeki hava do-la›m›, do¤al ta›n›mla böyle sa¤lan›r.Yükselen s›cak hava, kulenin tepesineula›p da so¤uk havayla kar›lat›¤›n-da, içindeki buhar, görece iri su zerre-cikleri halinde yo¤uur. Yani, kuleninüstünde yükseldi¤i görülen beyaz›ms›sisin oluma nedeni, yo¤uturma suyu-nun buharlamas› de¤il, atmosferdekinemin ta kendisidir.

    Türbinin afta uygulayabilece¤i enbüyük tork; kazandan çekilen buhar›nak› h›z›na, s›cakl›¤›na ve bas›nc›na ekolarak; rotorlar›n ve rotorlardaki kade-melerin say›s›na, kanatlar›n geometri-sine ve uzunluklar›na ba¤l›d›r. Ancaktürbin dönerken, en uzun kanatlar›nuç k›s›mlar›, en büyük merkezcil ivme-ye tabi olup, bu ivmeye elik eden kuv-vetlere dayanmak zorundad›r (F =

    mv2 /r = m ω2r). Aksi halde, afttan ko-pacak olan bir kanat, statör gövdesinesaplan›p, ciddi hasara yol açabilir. Do-lay›s›yla, türbinin üretebilece¤i en bü-yük büyük itkiyi, yani afta uygulayabi-lece¤i torkun üst s›n›r›n›, kanatlar›n›nyap›m›nda kullan›lan malzemenin gü-cü belirler.

    GazGaz türbinleri jet motoru gibi çal›-

    ›r. Yanma ürünleri türbine do¤rudanverildi¤inden, giri s›cakl›¤› buhar tür-binine göre daha yüksek olup, 1500°C’yi bulabilir. Bunca yüksek s›cakl›k-

    10 May›s 2008B‹L‹M ve TEKN‹K

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    11/15

    lar sözkonusu olunca, yanma odas›n›nçeperinin ve gaz türbinine ba¤lant› ele-manlar›n›n, en az›ndan balatma s›ra-s›nda so¤utulmas› gerekir. Ç›k›taysa,bas›nç benzer olmakla birlikte, s›cakl›kkeza yüksek olur. Sonuç olarak, gaztürbininden daha yüksek verim eldeedilir. Ancak, gaz› yakmak için, büyükmiktarda havay› s›k›t›r›p gazla kar›-t›rmak gerekir ve gaz s›k›t›rman›nenerji verimi daha düük oldu¤undan,döngünün pompalama everesi dahafazla enerji tüketir. Dolay›s›yla, gazdöngüsü verimi %40’›n alt›nda gerçek-leir. Bu verimi, yüksek s›cakl›ktaki ç›-k› gazlar›n›n ›s›s›n›, bir ›s› de¤itirici-sinde su ›s›tmak için kullan›p, buhardöngüsüne dayal› ikinci bir türbin ara-c›l›¤›yla ek elektrik üreterek yükselt-mek mümkündür. Hem de, ikinci dev-redeki türbinin buhar ç›kt›s›n›n bir k›s-m›, birinci devredeki yanma odas›n›nçeperinin ve türbine ba¤lant› elemenla-r›n›n so¤utulmas›nda kullan›larak, ye-niden ›s›t›labilir. Bir yandan gaz (Bray-

    ton), bir yandan da buhar (Rankine)döngüsüne dayanan bu ikili tasar›m›kullanan santrallara ‘bileik (kombine)döngülü güç santral›’ (CCPP); ikincidevredeki ›s› de¤itiricisine de, ›s› gerikazanmaya yönelik anlam›nda, ‘›s›y›geri kazanma buhar üreteci’ (HRSG)deniyor. Gaz ve buhar türbinlerini ay-n› aft üzerine oturtan, ‘bileik döngü-lü gaz türbini’ (CCGT) tasar›mlar› davar. Buhar döngüsünden ayr›ca süreç›s›s› elde ediliyorsa e¤er, böyle bir ‘ter-

    mik’ santral, ‘bileik döngülü e-üre-tim santral›’ olur (CCCT). Bu durum-da, toplam verim %60’› bulur. Ancak,santral›n maliyeti yükselir ve dikkat

    edilecek olursa, bu ek sermaye yat›r›m-lar›n›n hepsi yak›t tasarrufu içindir.

    Türbin-jeneratörSonuç olarak bir türbin-jeneratör

    birimi; bir ucundaki türbin taraf›ndanyataklar üzerinde döndürülen ve di¤erucundaki alternatörü döndüren birafttan oluur (bknz. AC Jeneratörü).500 MW’l›k bir buhar ünitesinde, jene-ratör ba¤lant›s›yla birlikte aft uzunlu-¤u 30 metreyi, dönen kütle 250 tonubulur. Bu kütlenin dakikada 3000 de-vir h›zla dönmesi gerekmektedir. Gerçi

    nükleer santrallar›n ço¤unda oldu¤ugibi, jeneratör rotoru dört kutupluysa,dönme h›z› 1500 devir/dk’ya iner.aft, yumuak metalden ya da ya¤ em-dirilmi keçe yataklar üzerinde döner.Yataklar› s›zd›rmaz k›lmaya çal›mak,aradaki temas›n fazla s›k› olmas› ve ya-ta¤›n a›nmas› anlam›na geldi¤inden,keçelerin biraz ya¤ s›zd›rmas›na izinverilir. Ancak, türbin k›sm›ndan yata¤abuhar girmemesi gerekir, çünkü yata¤›bozar. Öte yandan, araya kat› parçac›k-lar girerse yata¤› a›nd›r›r. Dolay›s›yla,keçelere aft içerisindeki oluklardanya¤ iletilir ve bu ya¤, dönme s›ras›ndakeçeler taraf›ndan sürekli olarak, ken-dili¤inden emilir. Yataklar›n, dolay›s›y-la da aft›n üzerine oturdu¤u eleman-

    lar›n esnek olmas› gerekmektedir.Çünkü aksi halde, aft›n hareket ser-bestisinin fazlaca k›s›tlanmas›; kütleda¤›l›m›ndaki ufak tefek dengesizlikle-rin ya da yatay terazidan hafif kayma-lar›n olumas› halinde, kas›lmas›na yolaçar. Bu da, rotorun tam h›zla döner-ken ç›lg›nca yalpalamaya balay›p, et-raf›n› darmada¤›n›k etmesiyle sonuçla-nabilir. Ayn› durum, sistemden taham-mülünün s›n›r›nda yük çekilmeye çal›-›lmas› halinde de, türbinin bunu ba-zen kar›lay›p bazen kar›layamamas›nedeniyle olur. Halbuki esnek eleman-lar üzerindeki rotor, yata¤›n› gerekti¤i

    11May›s 2008 B‹L‹M ve TEKN‹K

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    12/15

    kadar esnetip, kendisi için en sa¤l›kl›dönme eksenini bulur.

    Büyük bir santralda, birden fazlasay›da türbin-jeneratör ünitesi, paralelba¤l› olarak çal››r. Kazan, tipine ba¤l›olarak y›lda birkaç kez bak›ma al›n-

    mak zorundad›r. Bak›m sonras›nda ka-zan›n devreye al›nmas›, donan›mdakibileenlerin ›s›l oka u¤ramas›na yolaçmayacak ekilde, kademeli olarakyap›l›r. Bunun için, balang›çta üreti-len buhar sisteme düük bas›nçla sal›-n›r ve elemanlar›n yava yava ›s›n›p,uyumlu bir ekilde genlemesi sa¤la-n›r. Türbinin ise, aftta ya da rotor ka-natlar›nda yamulmalara meydan ver-memek için, homojen bir ekilde ›s›t›l-mas› gerekir. Bu yüzden, rotor ›s›nmas›ras›nda, 10-15 devir/dk h›zla döndü-rülür. Ancak, buhar›n gücü henüz ro-toru döndürecek kadar yüksek olmad›-¤›ndan, bu ilem, ayr› bir ‘rotor dön-dürme ayg›t›’yla yap›l›r. Daha sonra,buhar›n giri h›z› art›r›l›p, rotor kade-meli olarak h›zland›r›l›r. Dönme h›z›otomatik bir ‘denetçi’ taraf›ndan yöne-tilmektedir. Bu s›rada türbinin üretti¤igüç, aft›n yataklar›ndaki sürtünme veaç›sal ivmelenme s›ras›nda kütlesininsergiledi¤i eylemsizlik kuvvetlerinekar› i yaparak harcan›r. Eylemsizlik

    kuvvetlerine kar› yap›lan i, aft›ndönme kinetik enerjisinde birikir. Bu-na türbini ‘t›rmand›rma’ (‘ramp-up’)ya da ‘yol verme’ ilemi deniyor,en az yar›m saat kadar zamanal›r. Yolda s›rad›› sal›n›mlar al-g›land›¤› takdirde, türbinidurdurup kasay› açarak,kanat ayarlar›n›n gözdengeçirilmesi gerekebilir. ‘So-¤uk balatma’ denilen bu i-lemlerin tamam›, bir ya da birkaç

    günde tamamlan›r. Nükleer santral-larda ise yak›t de¤itirme için, bir haf-ta-on gün gerekir. Halbuki bir do¤algaz santral›ndaki gaz türbini için, bu

    süre daha k›sa, birkaçdakikad›r. Bir hidro-elektrik santral›ndaysa,rotor genelde çok ku-tuplu oldu¤undan, tür-bin yava döner ve birdakikadan k›sa bir sü-rede devreye al›nabilir,saniyeler düzeyinde…

    Hedeflenen dönmeh›z›na ula›ld›¤›nda,türbin yaln›zca sürtün-

    me kuvvetlerini yenecek kadar, göreceaz bir güç üretmektedir. Alternatör ar-t›k çal›maya haz›rd›r ve bobinineak›m verildi¤i takdirde, ç›k›lar› aras›n-da gerilim üretmeye balayacakt›r. Ç›-k›a henüz herhangi bir yük ba¤lan-

    mam›t›r. Rotor bobinine ak›m vermekiçin, küçük ünitelerde bir dizel jenera-tör kullan›labilir. Ancak, büyük ünite-ler için gereken jeneratörler pahal› ol-du¤undan, böyle santrallarda uyar›ak›m›, santral›n kendi AC ç›k››n›nDC’ye döndürülmesiyle kar›lan›r. Do-lay›s›yla, devreye al›nacak olan alterna-törün, çal››r halde olan di¤er türbin-

    jeneratör birimlerinden birine ‘yük’olarak ba¤lanmas› gerekir. Fakat e¤er,örne¤in genel bir ar›zadan sonra ya dakazan bak›m› sonras›nda tüm birimlerdevre d›› ise, o zaman, uyar› ak›m›n›nbir baka santraldan sa¤lanmas› gere-kir. Buna ‘siyah balatma’ deniyor. Za-man zaman kar›la›lan bu zorunlu-luk, büyük santrallar›n birbirine ba¤l›olmas›n› gerektirmekte. ‹lem için ge-nelde hidroelektrik santrallar› kullan›-l›r. Çünkü, çal››r halde olmayan birhidroelektrik santral›, hem k›sa za-manda devreye al›nabilir, hem de tür-bini çal›-

    t›rmak için gereken güç düzeyi, sadecesu yolu kapa¤›n› açmay› gerektirdi¤in-den, düüktür. Bu ve uyar› ak›m› içingereken güç, fazla büyük olmayan birdizel jeneratör taraf›ndan kar›lanabi-lir.

    Rotor bobinine ‘d›ar›dan’ uyar›ak›m› verildi¤inde, statörün ç›k›lar›aras›nda gerilim oluur. Gerilimin dü-zeyi tipik bir ünitede 33 kV’tur. Ancak,statörün uçlar› henüz birbirine ba¤l›olmad›¤›ndan, yani devresi aç›k oldu-¤undan, bobinlerinde ak›m dolama-maktad›r. Ak›m s›f›rken elektrik gücüüretilmez (P=VaI). Dolay›s›yla, türbi-nin mekanik gücünde art› gerekmez.Mekanik bir benzetmeyle, rotor ve sta-tör, dili birer çark gibidir. Rotor dö-

    nüyor olmakla birlikte, ‘di’leri henüzstatörünkilerle elemedi¤inden, statö-re güç aktar›lmamaktad›r. Sistem tambu durumda iken statörün, ç›k›lar›birbirine ba¤lanarak ‘k›sa devre’ yap›l-d›¤›n› varsayal›m. Statör sar›mlar›nda,AC ak›m dolamaya balar. Bu ak›m,bir manyetik alana yol açar. Manyetikalan her an için, rotorun döner manye-tik alan›n›n, statör bobininde yol açt›¤›ak› de¤iimini azaltacak yöndedir(‘Lenz Kural›’). Yani, rotorun manye-tik alan›na kar› koyar ve rotor dön-mekte zorlanmaya balar. Mekanikbenzetmemizde, çarklar›n dileri birbi-rinin içine girmi gibidir. Rotor statöregüç aktarmaktad›r. Türbin aft›n dön-me h›z›n› sabit tutmakta zorlanmayabalay›nca, denetçi devreye girer ve ka-zandan buhar çekiini h›zland›r›r. Sta-tördeki ak›m büyüdükçe, rotorun dön-mesine kar› koyula birlikte, rotoruntürbinden çekip statöre aktard›¤› güçde artar. Türbinin gücü, üretebilece¤i

    en büyük düzeye ulat›¤›nda, statör

    bobinindeki ak›m ‘denge düzeyi’nevar›r. Bu ak›m, alternatörün üre-

    tebilece¤i en büyük ak›md›r(Imax). Statörün ç›k› gerilimiy-le çarp›m› da alternatörünüretebilece¤i en büyük güç(Pmax=VaImax)... Dolay›s›yla,33 kV ç›k›l› 500 MW’l›k birünitenin statöründe 15.000Amper ak›m oluur; yani ortaçapta bir y›ld›r›m›n göbe¤in-

    deki kadar…

    Rotor ise, görece alçak, 7,5kV gerilimle, bunun dörtte biri,4.000 Amper kadar ak›m çekmekte

    ve 30 MW düzeyinde güç tüketmekte-

    12 May›s 2008B‹L‹M ve TEKN‹K

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    13/15

    dir. Rotor çekti¤i elektrik gücünü dai-ma, sar›mlar›ndaki direnç kay›plar›naharcar. Çünkü, statöre aktard›¤› elek-trik gücü kendisininki de¤il, ba¤l› ol-du¤u aft›n dönerken yapt›¤› mekanikiin elektri¤e dönütürdü¤ü k›sm›d›r.Ya da aft›n, türbin taraf›ndan üzerin-de yap›lan mekanik ii, alternatörünrotorundaki elektrik gücünü dayanaknoktas› olarak kullan›p elektri¤e dö-nütürerek, statöre aktarmakta oldu¤usöylenebilir. Statördeki güç ise imdi-lik, keza sar›mlardaki direnç kay›plar›-na harcanmaktad›r. Her iki sar›m›n data›d›¤› ak›mlara dayanabilmesi için,hem iyi yal›t›lm› olup, hem de so¤u-tulmas› gerekir…

    Statörün içi ya¤la, d›› da suyla so-

    ¤utulabilir. Ancak, rotor bir s›v›n›niçinde h›zl› dönemeyece¤inden, gazlaso¤utulmak zorundad›r. Hava bu du-rumda uygun bir so¤utucu de¤ildir.Çünkü, yüksek gerilim alt›nda, görecekolay ayr››p, ‘korona etkisi’ sergilerve yak›ndaki kasaya s›çramalara yolaçar. Oysa hidrojen, 13,6 eV’luk göre-ce büyük iyonlama enerjisi nedeniyle,yüksek gerilime kar› daha dayan›kl›-d›r. Dolay›s›yla, rotorun içinde döndü-¤ü kasa, hidrojen gaz›yla doldurulupso¤utulur. Hidrojen de ayr›ca, d›ar›dasuyla… Fakat imdi de u durum var:En küçük atom olmas› nedeniyle mik-roskopik aral›klardan dahi kolayl›klas›zabilen hidrojen, havayla kar›t›¤›takdirde, ufak bir k›v›lc›mla patlayabi-

    lir. Bu olas›l›¤› önlemek üzere içerdekihidrojenin d›ardaki havayla al›verii-ni kesmek için, rotor bölmesinin çepe-rindeki ek yerleri, sürekli beslenenya¤la yal›t›l›r. Statörünse do¤rudansuyla so¤utulmas› mümkün.

    Alternatör bir kez çal›maya bala-d›ktan sonra, uyar› ak›m›n› santral›nkendi ç›k››ndan sa¤lamaya balar vebirim, ‘emre amade’ hale gelmi olur.Santral di¤er elektrik gereksinimlerinide ayn› eklide, kendi ç›k››ndan sa¤-lar ve güç üretim kapasitesinin yakla-›k %10’unu, bu amaçla kullan›r. Dola-y›s›yla, emre amade bir santral, kendigüç ç›k››na ba¤l›d›r ve baka herhan-gi bir yük omuzlamam› olsa dahi,kendisini yük olarak ta›maktad›r.

    13May›s 2008 B‹L‹M ve TEKN‹K

    ‹letim kay›plar›Bir enerji kayna¤›n›n ekonomik

    olarak ta›nabilece¤i en uzun mesafe,yolda kar›la›lan kay›plar›n kayna¤›niçerdi¤i enerji miktar›na eit oldu¤umesafedir. Elektrik için bu mesafe,mevcut teknolojiler ve imdiki fiyat-larla, 8000 km kadar. Dolay›s›ylaelektrik de¤erli bir kaynak. ‹letildi¤imesefelerin birkaç yüz kilometreyibuldu¤u oluyor, Rusya’da 1000 kilo-metre... Bunu L ile gösterelim. ‘Kökalt› kare’ (‘RMS’) de¤erleriyle konuu-yor olal›m, ama RMS indisini kullan-mayal›m. Hedef tüketim merkezi, or-talama P kadar güç talep ediyor ol-sun. P=ε⋅I oldu¤undan, iletim hatt›n-dan I=P/ ε genlikli bir ak›m çekilir.Hat, alüminyum ya da bak›r, hangimalzemeden yap›lm› olursa olsun,kendisinin de bir özdirenci (ρ) vard›r.Hatt›n toplam direnci, telinin kesit

    alan›yla ters, uzunlu¤uyla do¤ruorant›l› olup, RH=ρ⋅L/A’ya eittir. Do-lay›s›yla, tüketim merkezine P gücüiletilirken bir yandan da hatt›n üze-rinde; PH=RH⋅I2=ρ⋅L⋅P2 /(A⋅ε2) kadarenerji, ›s›ya dönüerek ziyan olmakta-d›r. Yani hattaki kay›plar›n, hedefeulat›r›lan güce oran›;y=PH /P= ρ⋅L⋅P/(A⋅ε2) kadard›r. Tüke-ticinin kulland›¤› enerjiyi faturaland›-racak ve iletim hatt›ndaki kay›plar› dabundan kar›layacak oldu¤umuza gö-

    re, bu kay›p oran›n› olas› en düükdüzeye indirmeye çal›mam›z gerekir.Diyelim, kay›p/iletim oran› y’nin, Bat›

    Avrupa ülkeleri için geçerli olanymax=%2,5 oran›n› amamas›n› hedefli-yoruz. Yaniρ⋅L⋅P/(A⋅ε2)ρ⋅L⋅P/( ε2.ymax) olarak seçmemizgerekir. Bu eitsizli¤in her iki taraf›n›L ile çarparsak; A telin kesit alan› ol-du¤una göre, sol tarafta L⋅A bize, hat için kullan›lan iletken telin toplam

    hacmi için; H>ρ⋅L2⋅P/( ε2.ymax) k›s›t›n›verir. Nihayet, her iki taraf› bir deiletken malzemenin özkütlesiρk ileçarpt›¤›m›zda, telin toplam kütlesiiçin M=ρk.H >ρk⋅ρ⋅L2⋅P/( ε2⋅ymax) k›s›-t›n› elde ederiz.

    En iyi iletken metaller, s›ras›yla gü-mü, bak›r ve alüminyum. ‹lk ikisi pa-hal›. Alüminyum kulland›¤›m›z› düü-nelim. Alüminyumun özdirenciρ=2,82x10-8Ω.m, özkütlesiρk=2700kg/m3. Bunlar›,

    L=100km=105

    m, P=500MW=5x108

    W,ε=33kV=3,3x104V de¤erleriyle birliktekütle k›s›t›na yerletirirsek;

    M> 2,7x103kg/m3 x 2,82x10-8Ω.m x1010m2 x 5x108w / (0,025x3,32x108) =2,7x2,82x5/(0,025x3,32)]x105=1,4x107kg buluruz. Yani M>14 binton!... Alüminyumun toplam hacmiV>M/ ρk=1,4x107kg/2.700kg/m3=5.185m3 olur. Uzunlu¤u L=105m ol-du¤una göre, kesitiA>5.185m3 /10 5m=0,05185m2=518,5cm2’dir. Çap› ise; A=πD2 /4’ten,D>(4A/ π)1/2 =(4x518,5/ π)1/2=25,7cm!... Halbuki gerilimi, örne¤in380kV’a ç›kart›rsak, kütle, hacim vealan de¤erleri gerilimin karesiyle tersorant›l› oldu¤undan; k›s›tlar,(33,3/380)2=7,68x10-3 faktörüyle azala-rak M>107,5 tona, V>39,8 m3’e veA>3,98 cm2’ye iner. Telin çap› ise,D>2,25 cm olur. Kabul edilebilir dü-zeyler... Ayr›ca; kablo inceldikçe, a¤›rl›-¤›n› ta›yan iletim hatt› kulelerinin ma-liyeti de ona göre düer. Dolay›s›yla,uzun mesafe iletim hatlar›nda; hem ile-

    tim kay›plar›n› hem de ebekenin yat›-r›m maliyetlerini en azda tutabilmekiçin, 765kV’a varan yüksek gerilimlertercih edilir. Türkiye’deki üretim birim-leri, ço¤unlukla güney ve güneydo¤u-da, tüketim merkezleriyse kuzeybat›daoldu¤undan, iletim hatlar› uzundur.Bu yüzden, iletim kay›plar› %3.1 düze-yinde ve %2.5 civar›ndaki OECD orta-lamas›n›n üzerinde.4 Mevcut iletim hat-lar›n›n yakla›k 11.600 km’lik k›sm›380 kV, 25.000 km’lik k›sm› ise 154

    kV’luk olup, bu alandaki iyileme 380kV’luk iletim pay›n›n art›r›lmas›ylamümkündür.

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    14/15

    H›z denetimiTürbinin dönme h›z› ayar›, ‘denet-

    çi’ arac›l›¤›yla yap›l›r. Denetçi, elek-tromekanik bir geri besleme düzene-¤idir. Sistemin mekanik bileeni te-mel olarak hele, 1785 y›l›nda JamesWatt’›n, Newcome’un icat etti¤i buharmakinas›n›n h›z denetimi için gelitir-di¤i ‘uçan toplar’› (flyball) kullan›yor.ekilde görülen bu basit fakat etkilidüzenekte, aft üzerine ‘kayar bir ya-ka’ ile oturtulmu bulunan toplar›ndönme yar›çap›, aft›n dönme h›z›na

    ba¤l› olarak ve merkezkaç kuvvetininetkisiyle büyür ya da küçülür. Toplarböylelikle, ba¤l› bulunduklar› kollar›,yukar› kald›r›r ya da aa¤›ya indirir.Nihayet, bu kollar›n hareket ettirdi¤iyatay bir çubuk, çubu¤un di¤er ucun-daki ve buhar kazan›n›n üzerindekibir kelebe¤in aç›kl›¤›n› azalt›p ço¤al-tarak, kazanda üretilen buhar›n dahaaz ya da daha fazla bir k›sm›n›n d›a-r› sal›nmas›n› sa¤lar. Sonuç olarak;kazandan gelen buhar›n bas›nc› de-¤itikçe, aft›n dönme h›z› denetlen-mi olur. Günümüzdeki denetleyici-ler, aft›n dönme h›z›n› hele benzerbir düzenekle alg›l›yor olmakla birlik-te; bu bilgiyi do¤rudan kullanmak ye-rine, elektrik sinyaline (art›k say›sal)

    dönütürdükten sonra, ilgili pnöma-tik elemanlar› kumanda edebilecekbir ‘servomotor’a gönderiyorlar. De-netim ilevi için kullan›lan veri, tabiiki yaln›zca bundan ibaret de¤il. Ço¤udenetleyici, baz›lar› aft üzerine yer-letirilmi olan ‘alg›lay›c›’lardan(transducer) gelen bir düzineye yak›ngirdi ve bunun yar›s› kadar ç›kt› sin-yaliyle çal››r. Bu arada aft›n dönme

    h›z› yan›nda; alternatördeki s›cakl›k,boru ya da kanallardaki bas›nç ölçüm-lerini al›p, o anki güç talebiyle arzaras›ndaki fark›n düzeyini de hesabakatar. Ve bu verileri de¤erlendirerek;örne¤in Pelton türbininde jetin ç›k›a¤z›ndaki m›zrak ya da sapt›r›c›n›nhareketlerini, ya da Kaplan türbinle-rinde kanat aç›lar›n›, ilgili pnömatikelemanlar arac›l›¤›yla yönetirler. Ayr›-ca, sistemin a›r› sal›n›mlar sergileme-ye balad›¤› durumlarda, yükle ba¤-lant›y› kesip, sistemi güvence alt›naalacak ekilde programlan›rlar.

    Trafo merkeziBüyük santrallarda çal›t›r›lan ti-

    pik bir jeneratörün, 33,3kV gerilimle,tümüyle dirençlerden oluan bir grupyüke, 15kA ak›m sa¤lamakta oldu¤u-nu varsayal›m. Jeneratör bu durumda,P=500Mw=5x108 J/s güç üretmektedir.Türbindeki mekanik güç %100 verimleelektrik gücüne dönütürülüyor olsun.Gerçek de¤er %99’a yak›nd›r. Türbininsa¤lamas› gereken torkun; dönme h›z›3000 devir/dk = 50 devir/s = 100 π

    14 May›s 2008B‹L‹M ve TEKN‹K

    TrafoBir trafo, yan yana duran, ayn› de-

    mir çekirdek üzerine sar›lm› iki bo-binden oluur. Yükseltici bir (step-up)trafoda, bu bobinlerden ikincisinin sa-r›m say›s› birincisindekinden fazla, ör-ne¤in n kat› kadard›r. Birinci bobin-den geçen AC ak›m, bu bobinde za-manla de¤ien bir manyetik ak› üret-mektedir. Bu ak› ikinci bobinde, dahafazla say›da sar›m halkas›n›n içindengeçmekte oldu¤undan, n kat› kadardaha büyük bir ak› oluturur. Dolay›-

    s›yla, ikinci bobindeki toplam ak›n›nzamanla de¤iim h›z›, birincidekindenn kat› kadar daha büyüktür. Faradayyasas› gere¤i, bu durum ikinci bobin-deki gerilimin birincidekinin n kat› ka-dar daha büyük olmas› anlam›na gelir(ε=-N⋅dφ /dt). Buna kar›l›k, ikinci bo-bindeki ak›m birincidekine göre n ka-t› kadar azal›r. Öyle olmas› gerekir za-ten. Ki güç, P=V⋅I, trafo kay›plar›n› dagöz önünde bulundurmak kayd›yla,korunmu olsun. Trafo, içi ya¤ dolu

    bir kutunun içine yerletirilmitir. Ya-¤›n amac›, hem güç aktar›m›nda so-run yaratabilen nemi uzak tutmak,

    hem de s›çramalara kar›, bobinlerikutu çeperinden yal›tmakt›r. Trafolar-da maliyeti ve ula›labilen gerilim dü-zeylerini belirleyen ana etken, bu yal›-t›m sorunu. ‘Alçalt›c›’ bir (step-down)trafoda ise, tam tersine, ikinci bobin-deki sar›m say›s› birincidekinden dahaazd›r. Bu yüzden, gerilimi yükseltmek

    yerine düürürler. Trafolar›n ilk bak›-ta biraz gizemli görünebilen bu ilevi,bir bak›ma dili çarklar›nkine benzer.Nas›l ki küçük bir çarktan, yar›çap› vedolay›s›yla da di say›s›, varsayal›m nkat› kadar büyü¤üne aktar›lan tork nmisli büyür ve fakat bu arada aç›salh›z da ayn› oranda küçülürken, torklaaç›sal h›z›n çarp›m› olan güç sabit ka-l›yorsa; burada da ona benzer ekilde.Ya da hidrolik bir benzetmeyle, hidro-lik pompa ve asansörler gibi… ‹çi s›-

    k›t›r›lamaz bir ak›kanla dolu kapal›bir kab›n yaln›zca, biri di¤erinkinin nmisli geni yüzey alan›na sahip iki pis-

    ton ç›k›› varsa; küçük pistona F kuv-veti uygulad›¤›m›zda, bas›nc›n ak›-kan içerisinde aynen da¤›l›m› (PascalYasas›) gere¤i, büyük pistonun yüze-yinde F’nin n kat› kadar bir kuvvet oluur. Fakat buna kar›l›k, büyükkuvvete d kadar yol katettirebilmemiziçin, küçük kuvvetin uygulama nokta-s›n› d’nin n misli kadar hareket ettir-memiz laz›md›r. Yani güç ve enerji ko-runur. Trafolar›n bu, dili çarklara yada hidrolik pompalara benzeyen basit ve maliyeti düük yap›s› nedeniyledirki, AC gerilimi yükseltip alçaltmak, bu

    ilemi DC gerilimle yapmaya oranlaçok daha kolayd›r. Gerçi imdi art›kDC gerilimi, trafolar›n AC’de yapt›¤›gibi, yüksek verimle de¤itiren ‘kat›hal’ ayg›tlar› var. Fakat geçen yüzy›l›nbalar›nda bu teknoloji yoktu. Edi-son’un irketi DC güç da¤›tmaya ba-lam›ken, Tesla’n›n gelitirdi¤i AC ge-rilimin rakip Westinghouse irketi ta-raf›ndan benimsenmesi üzerine iki ir-ket aras›nda patlak veren ‘ak›m sava-lar›’n›n AC’nin zaferiyle sonuçlanm›

    olmas›n›n ana nedeni buydu. Prizimi-ze elektrik böyle gelir. Sektöre eme¤igeçen isimsiz kahramanlara sayg›yla…

  • 8/16/2019 Elektrik Şebekesi

    15/15

    rad/s oldu¤una göre; P=ωT ilikisin-den, T = (5x108 J/s)/(100 π rad/s) =159 kN⋅m (kilo Newton-metre) olmas›gerekir. Kanatlar›n ortalama uzunlu¤uL = 30 cm olsa, üzerlerinde F = T/L =159/0.3 = 530 kN kuvvet var demek-tir; yani 54 ton kütlenin a¤›rl›¤›… Em-re amade 500 MW’la; bir konutun gün-lük elektrik enerjisi tüketimi 2,5-3,5kWh olmakla birlikte, maksimum güçgereksinimi 2,5-3,0 kW kadar oldu¤un-dan, diyelim 2’er kW’tan 250.000 ko-nuta elektrik gücü sa¤lanabilir. Ancak,santrallar güvenlik ve çevre gerekçele-riyle, yerleim birimlerinden uzakta yada ta›nmas› güç olan enerji kaynakla-r›n›n yak›n›nda kurulur. Ayr›ca, potan-siyel tüketiciler farkl› yerleim merkez-lerinde yaad›¤›ndan, gücün her biri-nin aya¤›na kadar iletilmesi gerekir.Öte yandan, belli bir gücün iletimi s›ra-s›nda yolda kar›la›lan kay›plar, gerili-

    min tersiyle azal›r. Dolay›s›yla, iletimkay›plar›n›n en azda tutulabilmesi için,önce jeneratör ç›k››ndaki 33,3 kV’lukgerilim; 380 ya da 765 kV, hatta 1 mil-

    yon volta varan ‘çok yüksek’ düzeyle-re yükseltilir. Bu ilem, santral ç›k››n-daki ‘ana trafo istasyonu’nda yap›l›r(Bkz. Trafo). Ondan sonras›, birdenfazla koldan yola ç›kan ‘yüksek gerilima¤›’…

    ‹letim, Da¤›t›mElektrik iletim a¤›, hiyerarik bir

    yap›ya sahiptir. ‹letim mesafesi yüz-lerce kilometreyi bulur. Hatlardakigerilimin düzeyini plastik yal›t›mla,canl›lar›n temas halinde zarar görme-yecekleri düzeylere indirmek, ekono-mik aç›dan olanaks›z. Dolay›s›yla, hat-lar›n ç›plak olarak kullan›lmas› zo-runlulu¤u var. O halde bu ç›plak hat-lar›n, karayla temas halindeki canl›la-r›n eriiminden, olabildi¤ince uzak tu-tulmas› gerekir. Hatlar bu yüzden,normalde ula›lamayacak yükseklikte-

    ki direklerin üzerinden ç›plak olarakiletilir. Talep edilen güç düzeyi artt›k-ça, direnç kay›plar›n›n yol açt›¤› ›s›n-ma nedeniyle hatlar uzar ve direkler

    aras›ndaki k›s›mlar, aa¤›ya do¤ru da-ha fazla sarkar. Civardaki engellerede¤memeleri için, direkler aras› mesa-fe k›sa tutulur; 100-300 metre kadar.Bitki örtüsüyle kapl› bir alandan geçi-liyorsa e¤er, hatta do¤ru büyüyena¤açlar, düzenli olarak budan›r.

    A¤›n belkemi¤ini, ‘yüksek gerilim’(YG) a¤› oluturur. Bu a¤›n de¤iik k›-s›mlar› farkl› gerilimlerle çal››yor ola-bilir. Yüksek gerilim hatlar›n› ta›yandireklerin genellikle üç ya da iki kol-da üçerden alt›, hatta alt›ardan oniki hat bile ta›d›¤› görülür. Bunlarüçerli faz hatlar›d›r. Ayr›ca bir nötrhat, direklerin en tepesinden uzan-maktad›r. Direklerden aa¤›ya indiri-len iletken uzant›larla topraklanm›

    olan bu sonuncu hatt›n görevi, y›ld›-r›m dümesi halinde, enerjiyi topra¤aaktararak, alt›ndaki faz hatlar›n› ko-rumakt›r. YG a¤›n›n amac›, ‘orta geri-lim’ (OG) ta›yan bölgesel a¤lar› bes-lemektir. ‹letti¤i yüksek gerilim, OGa¤lar›n›n giri noktalar›n› oluturanYG/OG trafo istasyonlar›nda, 100 kVcivar›ndaki, örne¤in 66 kV ya da 132kV’luk OG düzeylerine indirilir. OGa¤lar›, ortalama 100 MW civar›ndakigüç ta›ma kapasiteleriyle, ‘alçak geri-lim’ (AG) a¤lar›n› besler. ‹lettikleri or-ta gerilim, AG a¤lar›n›n giri noktala-r›n› oluturan OG/AG trafo istasyon-lar›nda, 3,3-33 kV aras›ndaki AG dü-zeylerine indirilir. Tüketim merkezle-rine art›k yakla›lm› demektir ve or-talama 10 MW civar›nda güç ta›yabi-len AG a¤lar› bu gücü, mahalle arala-r›nda gördü¤ümüz, eskiden yeil bo-yal› iken art›k minik birer evmi gö-rüntüsü verilen metal kapl› küçükodalardan oluan yerel ‘alt trafo istas-yonlar›’na da¤›t›r. Bu yerel istasyon-

    larda AG, da¤›t›m›n son aamas›ndakiküçük ölçekli tüketicilere iletilmeküzere, 220 V’a indirilir. Bu sonuncuilem, yerel da¤›t›m›n havadan yap›l-d›¤› yerlerde bazen sokak aralar›ndagördü¤ümüz elektrik direklerinin ba-z›lar›n›n alt›nda bulunan kutular›niçindeki alçak gerilim trafolar›ndagerçekletiriliyor da olabilir (Bkz.Trafo).

    P r o f . D r. Vu r a l A l t › n

    Dipnotlar1 TE‹A2 TEDA3 http://www.hitachi.com/rev/1998/revoct98/r4_104.pdf4 Elektrik Enerjisi Sektörü, DEK-TMK, 2004.

    15May›s 2008 B‹L‹M ve TEKN‹K