20
HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 larmm dileyen her üyeye açık tutulması daha doğru bir yaklaşımdır. * De ğ erlendirme Ko ş ullan, Meslek Alan lar ı nı n Özellikleri Dikkate Al ı şarak Düzenlen melidir Mesleki deneyim süresince edinilen bilgi ve becerilerin kanıtlanması nın şekli, her meslek alanında farklılıklar gösterebilir. Bu süre içinde yapılan projeler, hazırlanan raporlar vb. çalışmalar değerlendirmeye esas teşkil edecek önemli belge- lerdir. Bu nedenle, bir yazılı sınavı (değerlendirme) zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer- lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde yapılan çalışmaların ve edinilen formasyonun, uzmanlık değerlendirilmesine, belirlenmesine olanak verilmelidir. * Değerlendirme Türü ve Kat ı l ı m Şekilleri, Meslek Alanlar ı na Uygun Olarak Odalarca Belirlenmelidir Değerlendirme türleri bakımından mesleklere ve uzmanlıklara özgü değişik koşullar ortaya çıka- bilir. Meslek Odalarının bu konulara ilişkin düzen- lemeleri esas olmalıdır. Bu nedenle değerlendirme şekli ve katılım ücretleri dahil tüm gerekli düzen- lemeler meslek alanlarına özgü olarak Odalar tarafından yapılmalıdır. * Özel Kesimde Ücretli Çal ı ş anlar ı n da Doğrudan Belge Edinebileceği Belirtilmelidir Yönetmelik taslağının doğrudan uzman belgesi verilmesinde aranacak koşulları belirleyen hüküm- lerinde, kamu çalışanı ve serbest çalışan mimar ve mühendisler için koşullar anlatılmış, ancak özel kesimde ücretli çalışanlardan söz edilmemiştir. KHK'nin özel kesimde ücretli çalışanları dışlamak gibi bir hükmü söz konusu olmaması gerekir. * TMMOB Yasası Çerçevesinde Verilen Di siplin Cezalar ı De ğ erlendirmede Ölçüt Ol mal ı dı r TMMOB Yasası meslek adamlarının, mesleki faaliyetlerini yürütürken ve meslekle ilgili işleri esnasında Birliğin ve Odaların mesleki davranış ilkelerine aykırı davranış ve tutumları nedeniyle bazı cezalar öngörmüştür. Bu nedenle Onur Kurullarınca verilen cezalar, mesleki davranış ilkelerine aykırı tutumlar, TMMOB ve Odaların Tüzük, Yönetmelik ve kararlarına aykırı davranış ve tutumlar; Uzman Belgesi alınması, yenilenmesi ve iptali sürecinde etkili olmalıdır. * Belgelerin Yenilenmesi Sı radan Bir İş Olmamal ı d ı r Yönetmelik taslağının 27. maddesi, "uzmanlık" belgelerinin, "geçen süre içinde mesleki deneyim ve bilgi birikimleri ile belge için aranan koşulların güncelleştirilmesi" amacıyla yenileneceği hük- münü getirmiştir. Ancak bu yenilemenin, belirtilen amaca uygun koşulları ıklık kazanmamıştır. Bel- gelerin yenilenme süresi, uzmanlık alanlarına göre Odalar tarafından belirlenmelidir. 595 sayılı KHK'nin geçici 4. maddesi. "Uzman Mühendislik ve Mimarlıkla ilgili kanuni düzenleme yapılıncaya kadar" kaydı ile ilgili meslek Odasınca uzman mimar - uzman mühendis belgesi verilmesini öngören hükmü kapsamında, daha önce verilen geçici nitelikli belgelerin nasıl ve ne zaman yenileneceği de Odalarca düzenlenmelidir. Yönetmelikte Eksik Bı rakı lan Bazı Önemli Konular - Uzman denetiminde çal ı ş ma ko ş ullar ı tan ı mlanmami ş t ı r Mesleki deneyimin uzman denetiminde sağlan- ması gerekmesi durumunda (ki bu koşullar ilgili Odası tarafından belirlenmek durumundadır), bu çalışma koşullarının da belirlenmesi yetkisi ilgili Odalara bırakılmalıdır. Odalar meslektaşların ücret ve çalışma koşullarını da düzenleyerek olası sorun- ları giderebileceklerdir. - Uzmanlık belgelerinin kullanılması esasları belirlenmemi ştir Belgelerin fiilen çalışılan alanda kullanılması konusunda, Yönetmelikte hüküm bulunmamak- tadır. Uzmanlık belgesinin Yönetmelikte "meslek alanlarındaki hizmet kalitesinin yükseltilmesi amacına" yönelik olduğu belirtilmektedir. Bu çerçevede verilen belgelerin, belge sahipleri tarafından ancak fiilen çalıştığı işte kullanılabile- cekleri, hükme bağlanmalıdır. Bu hükme aykırı davranışın, belge iptal ge- rekçeleri arasında da sayılmasını zorunlu görmek- teyiz.

HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

  • Upload
    others

  • View
    19

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKMO Bülteni Ey!ü! 2000

larmm dileyen her üyeye açık tutulması daha doğru bir yaklaşımdır.

* Değerlendirme Koşullan, Meslek Alan larının Özellikleri Dikkate Alışarak Düzenlen melidir

Mesleki deneyim süresince edinilen bilgi ve becerilerin kanıtlanmasının şekli, her meslek alanında farklılıklar gösterebilir. Bu süre içinde yapılan projeler, hazırlanan raporlar vb. çalışmalar değerlendirmeye esas teşkil edecek önemli belge-lerdir. Bu nedenle, bir yazılı sınavı (değerlendirme) zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde yapılan çalışmaların ve edinilen formasyonun, uzmanlık değerlendirilmesine, belirlenmesine olanak verilmelidir.

* Değerlendirme Türü ve Katılım Şekilleri, Meslek Alanlarına Uygun Olarak Odalarca Belirlenmelidir

Değerlendirme türleri bakımından mesleklere ve uzmanlıklara özgü değişik koşullar ortaya çıka-bilir. Meslek Odalarının bu konulara ilişkin düzen-lemeleri esas olmalıdır. Bu nedenle değerlendirme şekli ve katılım ücretleri dahil tüm gerekli düzen-lemeler meslek alanlarına özgü olarak Odalar tarafından yapılmalıdır.

* Özel Kesimde Ücretli Çalışanların da Doğrudan Belge Edinebileceği Belirtilmelidir

Yönetmelik taslağının doğrudan uzman belgesi verilmesinde aranacak koşulları belirleyen hüküm-lerinde, kamu çalışanı ve serbest çalışan mimar ve mühendisler için koşullar anlatılmış, ancak özel kesimde ücretli çalışanlardan söz edilmemiştir. KHK'nin özel kesimde ücretli çalışanları dışlamak gibi bir hükmü söz konusu olmaması gerekir.

* TMMOB Yasası Çerçevesinde Verilen Di siplin Cezaları Değerlendirmede Ölçüt Ol malıdır

TMMOB Yasası meslek adamlarının, mesleki faaliyetlerini yürütürken ve meslekle ilgili işleri esnasında Birliğin ve Odaların mesleki davranış ilkelerine aykırı davranış ve tutumları nedeniyle bazı cezalar öngörmüştür. Bu nedenle Onur

Kurullarınca verilen cezalar, mesleki davranış ilkelerine aykırı tutumlar, TMMOB ve Odaların Tüzük, Yönetmelik ve kararlarına aykırı davranış ve tutumlar; Uzman Belgesi alınması, yenilenmesi ve iptali sürecinde etkili olmalıdır.

* Belgelerin Yenilenmesi Sıradan Bir İş Olmamalıdır

Yönetmelik taslağının 27. maddesi, "uzmanlık" belgelerinin, "geçen süre içinde mesleki deneyim ve bilgi birikimleri ile belge için aranan koşulların güncelleştirilmesi" amacıyla yenileneceği hük-münü getirmiştir. Ancak bu yenilemenin, belirtilen amaca uygun koşulları açıklık kazanmamıştır. Bel-gelerin yenilenme süresi, uzmanlık alanlarına göre Odalar tarafından belirlenmelidir. 595 sayılı KHK'nin geçici 4. maddesi. "Uzman Mühendislik ve Mimarlıkla ilgili kanuni düzenleme yapılıncaya kadar" kaydı ile ilgili meslek Odasınca uzman mimar - uzman mühendis belgesi verilmesini öngören hükmü kapsamında, daha önce verilen geçici nitelikli belgelerin nasıl ve ne zaman yenileneceği de Odalarca düzenlenmelidir.

Yönetmelikte Eksik Bırakılan Bazı Önemli Konular

- Uzman denetiminde çalışma koşulları tanımlanmamiştır

Mesleki deneyimin uzman denetiminde sağlan-ması gerekmesi durumunda (ki bu koşullar ilgili Odası tarafından belirlenmek durumundadır), bu çalışma koşullarının da belirlenmesi yetkisi ilgili Odalara bırakılmalıdır. Odalar meslektaşların ücret ve çalışma koşullarını da düzenleyerek olası sorun-ları giderebileceklerdir.

- Uzmanlık belgelerinin kullanılması esasları belirlenmemiştir

Belgelerin fiilen çalışılan alanda kullanılması konusunda, Yönetmelikte hüküm bulunmamak-tadır. Uzmanlık belgesinin Yönetmelikte "meslek alanlarındaki hizmet kalitesinin yükseltilmesi amacına" yönelik olduğu belirtilmektedir. Bu çerçevede verilen belgelerin, belge sahipleri tarafından ancak fiilen çalıştığı işte kullanılabile-cekleri, hükme bağlanmalıdır.

Bu hükme aykırı davranışın, belge iptal ge-rekçeleri arasında da sayılmasını zorunlu görmek-teyiz.

Page 2: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde
Page 3: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 tarihlerinde yaşanan ve felaketlere dönüşen Marmara Bölgesi ve Bolu Düzce Depreminden bu yana yapı denetim sürecinin ne denli önemli olduğu her platformda vurgulanırken 10 Nisan 2000 tarih ve 24013 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Yapı denetimi Hakkında 595 sayılı Kanun Hükmünde Kararname" ile denetim yasası 57. Hükümetin "özelleştirmeci"politikasını imar sürecine taşıyacak bir şekilde ve Kanun Hükmünde Kararname düzenlenmesiyle çıktı.

595 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Mühendislik ve Mimarlık Hizmetlerinin kamusal hizmet statüsü içinde görev yapmalarından uzaklaştırılması ve ücretli eleman konumuna getirilmesi ve kamusal denetimin özelleştirilmesi gündeme getirildiliği vurgulandı.

Ana Muhalefet Partisi söz konusu Kanun Hükmünde Kararname için Anayasa Mahkemesine yürürlüğün durdu-rulması ve iptali için 10.04.2000 tarihinde dava açtı. Anılan Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak 26.05.2000 tarihinde 24060 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulan "Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliği "de bir çok çelişkiyi ve olumsuzluğu gündeme getirdi.

Söz konusu yönetmelikle 27 pilot ilde uygulamaya girecek olan Yapı Denetim Kuruluşları ile kamusal denetimin nasıl yok edilidği ve bir çok meslek disiplininin nasıl yok sayıldığı ya da süreçten uzak tutulduğu daha net anlaşıldı.

TMMOB, bünyesindeki 23 meslek disiplini kararı çerçevesinde "Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliği" ilgili KHK'ye dayanılarak çıkartılan "Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliği "nin iptali için, (Yasa veya KHK'ye dava açma yetkisi olmadığından) Danıştay Başkanlığı 'na yürürlüğün durdurulması ve iptali için dava açılmıştır. Söz konusu dava metnini yayımlıyoruz.

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI'NA

10 Temmuz 2000

441

Yürütmenin Durdurulması İstemi Vardır.

DAVACI: TMMOB

Konur Sokak No: 4/1 Kızılay/Ankara

VEKİLİ: Av. Hüsnü Öndül

Aynı Adreste

DAVALI: Bayındırlık ve İskan Bakanlığı T. TARİHİ: 26.05.2000

D. KONUSU: 26.05.2000 tarih ve 24060 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin iptali, yürütmenin dur-durulması ve öncelikle 595 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvu-rulması iste-midir.

AÇIKLAMALAR: 1.10 Nisan 2000 tarih ve 24016 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan 595 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine dayanılarak, davalı bakanlık tarafın-dan iptalini istediğimiz Yapı Denetimi Uygulama Vnrı Atmalım cıVartılmıctır

2.595 SAYILI KHK'NİN ANAYASA'YA AYKI-RILIĞI a) 595 sayılı KHK, dayanağı olan 4452 sayılı "Doğal Afetlere Karşı Alınacak Önlemler ve Doğal Afetler Nedeniyle Doğan Zararların Giderilmesi İçin Yapılacak Düzenlemeler hakkında Yetki Kanunu'nun amaç, kapsam ve ilkeleri aşılarak düzenlenmiş olup, öncelikle yetki yasasına aykırılık taşımaktadır.

Anayasanın 7. maddesinde "yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez" hükmü yer almaktadır.

Yetki yasası ve KHK'lerle ilgili hükümler ise Anayasanın 87 ve 91. maddelerinde yer almıştır. 87. maddede, Bakanlar Kurulu'na "belli konularda" KHK çıkarma yetkisinin verilmesi, TBMM'nin görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. 91. maddede ise KHK çıkarılmasına yetki veren yasada bulun-ması zorunlu öğeler belirtilmiştir.

Buna göre, yetki yasasında, çıkarılacak KHK'nin amacının, kapsamının, ilkelerinin, kullanma süresinin ve süresi içinde birden fazla kararname çıkarılıp çıkarılmayacağının açıkça belirtilmesi gerekir.

Anayasa Mahkemesi kararlarında "Anayasaya

19

Page 4: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKİVİO Bülteni Eylül 2000

uygunluk denetiminin içerisine öncelikle KHK'nin yetki yasasına uygunluğunun denetimi gireceği belirtilerek, KHK'ler öncelikle yetki yasasına uygunluk açısından denetlenmektedir. Denetim sonucunda yetki yasasının dışına çıkıldığının tespit edilmesi halinde, bu durumu Anayasaya aykırı olmakla özdeş tutularak iptali yoluna gidilmektedir.

4452 sayılı yetki yasasının Amaç maddesindeki"... imar, ihale, müteahhitlik, müşavirlik hizmetleri... konularında düzenleme, doğal afetler sonucunda doğacak zararların karşılanmasına yönelik bir si-gorta sisteminin oluşturulması..." Kapsam mad-desindeki yine aynı ifadeler ile ilkeler başlıklı maddedeki "d) Ülke çapında depreme dayanıklı çağdaş bir yapılaşmanın sağlanması... Göz önünde bulundurur" şeklindeki düzenlemelerden yola çıkılarak çıkartıldığı anlaşılan 595 sayılı KHK'nin, bu belirsiz ve muğlak ifadelerden yetki aldığını söylemek olanaksızdır.

Anayasa Mahkemesi kararlarında "Verilen yetkinin konu, amaç, kapsam ve ilkeler yönünden genel anlam içermesinden ve duraksamalardan kur-tarılarak belli, belirgin duruma, getirilmesi diğer bir anlatımla somutlaştırılması, yürürlüğe konulacak KHK'lerin yetki yasası kapsamı içinde kalıp kalmadıklarının 91. maddede belirlenen yasak alana girip girmediklerinin, önemli, ivedi ve zorun-lu bir durum için olup olmadıklarının saptanması yönünden gereklidir" değerlendirmesi vurgulan-maktadır.

17 Ağustos depremi nedeniyle ortaya çıkan zarar-ların giderilmesi için gerekli olan ivedi ve zorunlu önlemlerin alınabilmesi amacıyla verilmiş olan bir yetki yasasına dayanılarak: İMAR MEVZUATIN-DA, MİMAR MÜHENDİSLERİN STATÜLE-RİNDE, TMMOB VE BAĞLI ODALARIN YETKİLERİNDE köklü değişiklikler yapılması yoluna gidilmesi, yasama yetkisinin yürütme organınca gasp edilmesi anlamına gelir. Yine Anayasa Mahkemesi kararlarında "Anayasanın 7., 87. ve 91. maddelerinin birlikte değerlendiril-mesinde, yasama yetkisinin genel ve asli bir yetki olması, TBMM'ne ait bulunması, devredilememesi karşısında KHK çıkarma yetkisi kendine özgü ve ayrık bir yetkidir. Bu nedenle bu yetki yasama yet-kisinin devri anlamına gelecek ya da bu izlenimi verecek biçimde güncelleştirilip genelleştirilmeme-

lidir. KHK'ler, öğeleri Anayasada belirlenen yetki yasalarına dayanılarak çıkarılırlar, ayrık durumlar içindedirler ve bağlı yetkinin kullanılması yoluyla hukuk yaşamını etkilerler." Bu durumda, bizzat 4452 sayılı yetki kanunun, muğlak ifadeler içerme-si nedeniyle Anayasanın 91. maddesine aykırılık taşımaktadır.

Yetki yasasında "yeni yerleşim alanlarının kurul-ması, imar, ihale, müteahhitlik, müşavirlik hizmet-leri ile kültür ve tabiat varlıklarını koruma, sivil savunma, mevcut fonların işleyişi ve gerektiğinde ilave fon kurulması, her türlü bağış ve yardımların etkin kullanımı, ekonomik konularda düzenleme, doğal afetler sonucunda doğacak zararların karşılanmasına yönelik bir sigorta sisteminin oluş-turulması ve teşkilat kanunlarında yapılacak değişiklikler" şeklinde düzenlenen bir yetki kap-samı, Anayasanın 91. maddesindeki sınırlamayı aşan, pekçok konuda genel bir düzenleme yapıla-bilmesine olanak tanıyan, İvedi ve zorunlu durum-lara dayanmayan bir içeriğe sahiptir. İvedi ve zorunlu haller kavramı, tamamen yürütme or-ganının takdirine bırakılmıştır. KHK'nin yetki yasasına uygunluk denetimi sırasında, yürütme organının bu takdirinin, Anayasa ve yetki yasasına uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının da hukuksal denetimi söz konusu olacaktır. Nitekim Anayasa Mahkemesi'ne göre "TBMM, Bakanlar Kurulu'na önemli, ivedi ve zorunlu durumlarda, somutlaştırılmış, belirgin konu, amaç, kapsam ve ilkelerle bu yetkiyi verebilecektir. Yetkinin, Bakan-lar Kurulu'nca bu koşullar gerçekleştiğinde kul-lanılacak ön olur biçiminde değil, önemli ivedi ve zorunlu durumun konu, amaç, kapsam ve ilkeler yönünden TBMM tarafından saptanır, somut duru-munun belirlenerek verilmesi gerekir." Yetki yasasında, Bakanlar Kurulu'na verilen yetkinin "amacı", "kapsamı" ve "ilkeleri"nin belirtilmesin-den amaç, Bakanlar Kurulu'nun kendisine verilen yetki ile neleri gerçekleştireceğinin açıklıkla gös-terilmesidir. KHK'nin amacı, kapsamı ve ilkeleri de konu gibi geniş içerikli, her yöne çekilebilecek, yuvarlak ve genel anlatımlarla gösterilmemeli, değişik biçimlerde yorumlanmaya elverişli olma-malıdır.

595 sayılı KHK çıkartılması sürecinde, konuyla doğrudan ilgili bulunan TMMOB'nin dahi görüşü alınmamıştır. KHK'nin Yürürlük başlıklı 30. mad-

20

Page 5: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

desinde "bu Kanun Hükmünde Kararname yayım tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girer" denilmek-tedir. Yürürlük tarihi de göstermektedir ki, KHK ile düzenlenen konular, hiçbir ivedi duruma ilişkin değildir.

b) 595 sayılı KHK, 4452 sayılı yetki yasasının öngördüğü süre içerisinde çıkartılmamıştır. Yetki yasasının süresi, 02.12.1999 tarihli 4484 sayılı yasayla üç ay uzatılmıştır. Bu süre 02.03.2000 tari hinde dolmaktadır. Oysa, 595 sayılı KHK 10.04.2000 tarihinde Resmi Gazetede yayımlan mıştır. Dolayısıyla, KHK çıkarma yetkisi süresi içerisinde kullanılmadığından, iptalini istediğimiz yönetmeliğin dayanağı olan 595 sayılı KHK, yok hükmündedir.

c) 595 sayılı KHK'nin 4.maddesi "Bu KHK kap samına giren her türlü yapı, ... münhasıran yapı denetimiyle uğraşan tüzel kişiliğe sahip yapı dene tim kuruluşlarının denetimine tabidir" hükmünü içermektedir. Son fıkrasında ise "Yapı denetim kuruluşlarının sınıflandırılması ile çalışma usul ve esasları, Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir" denilmektedir. KHK'nin bu maddesine dayalı olarak, iptalini istediğimiz Yönetmeliğin 4. maddesinde Yapı Denetim Kuruluşlarının Sınıf landırılması yapılmıştır.

Anayasa Mahkemesi'nin 11.12.1986 gün ve 1985/11 E. 1986/11 E. 1986/29 K. Sayılı kararında "ruhsat ve yapı kullanma izni vermenin, asli ve sürekli bir kamu görevi olduğu", "ruhsatla sağlan-mak istenen nihai amacın kamu yararı olduğu", "yapı sahibinin inşaata başladığını ilgili idareye bir dilekçe ile bildirmesi yeterli görülmekle, idarenin kolluk yetkisinin sonucu olarak ortaya çıkan ve yapı denetiminin ilk aşamasını oluşturan önceden denetim olanağı ortadan kaldırılmaktadır" değer-lendirmeleri yapılmıştır. İmar kanununda 03.05.1985 tarihinde yapılan değişiklikle, yapı ruh-satlarının yeminli serbest mimarlık ve mühendislik bürolarınca verilmesi düzenleme altına alınmış ve bu hükümler, Anayasa Mahkemesi'nce Anayasanın 128 ve 129. maddelerine aykırı bulunmuştur. Anayasa Mahkemesi'nin iptal gerekçesinin özünü, yukarda aktardığımız, ruhsat verme ve yapı deneti-minin kamu görevi olduğu ve kamu görevinin memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülmesi gerektiği oluşturmaktadır. 595 sayılı

KHK ile getirilen düzenlemede ise, yapılara ruhsat verme görevi ilgili idarede kalmak üzere, yapı denetimi, özel hukuk tüzel kişisi olan kuruluşlara devredilmiştir. 595 sayılı KHK'nin 15. maddesinde, yapım süresi içinde ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapılan yapı bölümlerinin yıkılması, onarılması, değiştirilmesi veya yenilenmesi gereken her türlü inşaat ve imalatın yapılmasını yapı müteahhidinden isteme görevi, yalnızca yapı denetim kuruluşlarına verilmiştir. Bu gibi aykırılık durumlarında ilgili idare tarafından inşaatın mühürlenerek durdurul-ması, ancak yapı denetim kuruluşunun ihbarına bağlı tutulmuştur. Getirilen düzenlemeyle, bir kamu görevi olduğu kuşkusuz olan yapı denetim sürecinde, inisiyatif tamamen ilgili idareden alı-narak, yapı denetim kuruluşlarına verilmiştir. 595 sayılı KHK'nin başta 4 ve 15. maddeleri olmak üzere, yapı denetim kuruluşlarını düzenleyen mad-deleri, Anayasanın 128 ve 129 maddelerine aykırılık taşımaktadır.

c) 595 sayılı KHK, bilimsel ve teknik gerçeklerden uzak, yalnızca bazı çevrelerin taleplerini gözeten, yapılaşma sürecinin bütün taraflarını mağdur ede-cek hükümler içermektedir. Hiçbir bilimsel veriye dayanmayan bir tanımla, mühendis ve mimarlar "uzman" "uzman olmayan" ayrımına tabi tutulmuş-tur. 595 sayılı KHK'nin geçici 4. maddesinde "mesleğinde fiilen çalıştığını belgelemek kaydıyla, 12 yıl ve daha fazla mesleki deneyimi bulunan mühendis ve mimarlara, ilgili meslek odalarınca başvuru tarihinden itibaren bir ay içerisinde uzman mühendis veya uzman mimar belgesi verilir. İlgili meslek odalarınca bu süre içerisinde uzman mühendis veya uzman mimarlık belgesi talebi sonuçlandırılmadığı takdirde bu belge, bir defaya mahsus olmak üzere Bakanlıkça verilebilir" denilmektedir.

24. maddede ise, Yapı Denetim Kuruluşlarının, denetim görevini yerine getirmediği durumlarda denetim faaliyetlerinin altı aydan bir yıla kadar Bakanlık tarafından geçici olarak durdurulacağı, ikinci fıkrasında ise, faaliyeti geçici olarak durdu-rulan yapı denetim kuruluşlarının yönetici ve uzman mühendis ve mimarlarının bu süre içerisinde başka ad altında dahi olsa hiçbir denetim faaliyetinde bulunamayacağı hüküm altına alın-mıştır.

21

Page 6: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKiviO Bülteni Eyîüi 2000

Anayasanın 125. maddesiyle, "belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşıla-mak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının bir-birleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak" yetki ve görevleri kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına verilmiştir. Dolayısıyla, mühendis ve mimarların mesleklerini icra edişiyle ilgili kuralları TMMOB ve ilgili odalar belirleyebileceği gibi, bu kurallara uyulmaması durumunda yaptırım uygulama yetkisi de yine TMMOB ve ilgili Odalardadır. Anayasadan alınan bu yetkiye rağmen, 595 sayılı KHK'nin yukarda aktardığımız maddeleriyle, davalı Bakanlık uzman mühendis ve mimarlık belgesi vermek ve mühendis ve mimarları geçici olarak meslekten men etmek gibi görevleri yetki sınırları içerisine almıştır. Geçici 4. maddede, uzmanlık belgelerinin verilme-si görevi ilgili Odalara verilmiş gibi görünmekle beraber, bir ay içerisinde sonuçlanmayan istekleri Bakanlığın sonuçlandıracağı yer almaktadır. İdare hukuku sistemimize göre, ilgili Odaya başvurusu 60 gün içerisinde sonuçlanmayan istek sahibinin, idare mahkemelerinde dava açma hakkı doğmak-tadır. Ancak, 595 sayılı KHK, bu süreyi dahi kısaltarak, Anayasal yetkiye sahip odaların görev-leri gereği yapmaları gereken bir konuyu, Bakanlık yetkisine aktarmıştır. Uzmanlık belgesinin, başvuru sahibine bir defa verilmesi düşünülecek olursa, bakanlıkça bu belgenin "bir defaya mahsus olmak üzere" verilecek olmasını anlamak da güçtür. (Ayrı-ca, uzmanlık için getirilen 12 yıl sının hiçbir bilim-sel nedene dayanmamaktadır. Bu haliyle mühendis ve mimarlar arasında, bilimsel hiçbir dayanağı olmayan bir nedenle, anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bir şekilde, ayrımcılık yapılmıştır.

595 sayılı KHK'nin 24. maddesinde de, Anayasanın 135. maddesinde TMMOB ve ilgili odalara ver-ilmiş olan yetki ve görevler Bakanlığa devredi-lerek, mühendis ve mimarların geçici olarak meslekten men edilmeleri Bakanlık tarafından kararlaştırılacaktır. Düzenlemede, yalnızca, bakan-lık tarafından meslek mensubunun bağlı olduğu meslek kuruluşuna bildirilmesi öngörülmüştür.

Dolayısıyla, geçici 4. madde Anayasanın 10. ve

135. maddelerine, 24. madde ise, 135. maddeye aykırılık taşımaktadır.

3. BİLİMSEL TEKNİK YÖNDEN DEĞER TAŞI-MAYAN DÜZENLEME KAMU YARARINA DEĞİLDİR

a) Yapı denetim kuruluşlarının sınıflandırılmasının hangi kriterlere göre yapıldığı belli değildir. Yapılan sınıflamaya göre yapı denetim tekelleri oluşacak, başlangıçta denetim alanından dışlanan serbest çalışan mühendis ve mimarların çok büyük çoğunluğu süreç içinde proje ve denetim alanından da dışlanacaktır.

b) Oluşacak maliyet artışı ve yapı denetim tekel lerinin küçük ölçekli yapılara ilgisinin az olması nedeniyle kaçak yapılaşma eğilimini besleyecektir.

c) Taşıyıcı sistemlerde sorumluluğun 10 yılla smır- landınlmasmın hukuki ve fiili olarak yeni hiçbir getirişi yoktur. Yukarda sayılan nedenlerle, iptalini istediğimiz yönetmelik ve dayanağı olan 595 sayılı KHK'nin yapılaşma sürecine olumlu bir katkısı olmayacağı açıktır. Kamu yararı gözetmeyen bir içeriğe sahip olan Yönetmeliğin iptali gerekir. İptal nedenleri aynı zamanda açıkça hukuka aykırılıklar taşıması ve zararın giderilmesi olanağı bulunmadığından yürütmenin durdurulması istemimizin de gerek-çesini oluşturmaktadır. O nedenle Öncelikle yürüt-menin durdurulmasını istemekteyiz.

HUKUKSAL NEDENLER: İYYYY ve ilgili mevzuat.

KANITLAR: KHK ve Yönetmelik ve her tür kanıt.

SONUÇ ve İSTEM: Yukarıda anlattığımız neden-lerle öncelikle 595 sayılı KHK'nin Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali için Anayasa Mahkeme-si'ne başvurulmasına, 26.05.2000 tarih ve 24060 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin yürütülmesinin durdu-rulmasına ve iptaline, yargılama giderleriyle vekaleten ücretinin davalı idareye yükletilmesine karar verilmesini vekaleten dilerim. Saygılarımla,

Av. Hüsnü Öndül

TMMOB Vekili

22

Page 7: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde
Page 8: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

Yapılaşma sürecinde gerek proje aşaması -aplikasyon belgesi (projesi)- ve gerek uygulamada -Aplikasyon-

yapının araziye uygulanması, subasman ve/veya gabari 'ye kadar yatay ve düşey konumun belirlenmesinde yetki sorumluluğu yürüten meslek disiplinimize karşı bazı meslek odaları ile bakanlık yetkilileri işbirliği yaparcası-na bilimsel, teknik ve de etik yapıdan uzak anlamsız yok sayma sürecini başlattıklarına tanık olmaktayız.

Bilindiği üzere "3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde Değişik-lik Yapılmasına Dair Yönetmelik" 13 Temmuz 2000 tarih ve 24108 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürür-lüğe girmiştir.

Bu yönetmeliğin 12 ve 13. maddeleri ile 2 Eylül 1999 tarih ve 23804 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan yönetmeliğin 57 ve 58. maddelerinde bazı değişiklikler yapılmıştır.

Söz konusu maddeler üzerinde yapılan değişiklikler ile 3194 sayılı imar Kanunu 'nun 28. ve 38. maddele-rine aykırı düzenleme yapılarak Harita ve Kadastro Mühendislik Hizmetleri açısından belirsizlik ve uygula-mada boşluk yaratılmıştır. Yönetmelik bu hali ile, yasa ve yargı kararlarına ters düzenlemeler olarak hukuka aykırı bulunmaktadır.

Yönetim Kurulumuzun 04.08.2000 tarih ve 19/162 sayılı kararı ile 13 Temmuz 2000 tarih ve 24108 sayılı Resmi Gazete 'de yayımlanarak yürürlüğe giren "3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip imar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in 57. ve 58. maddelerinin iptali için Danıştay 'a dava açılmıştır. Söz konusu dava metni yazımız ekindedir.

DANIŞTAY BAŞKANLIGFNA ANKARA

DAVACI : TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası - Sümer Sokak 12/10 Kızılay/Ankara VEKİLİ : Av. Hulusi COŞKUN - İzmir Cad. 3/1 Kızılay-ANKARA DAVALI : Bayındırlık ve İskan Bakanlığı T. TARİHİ : 13.07.2000 KONU : 2 Eylül 1999 tarih ve 23804 sayılı resmi Gazete'de yayımlanan "3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelikle düzenlenen 57. maddenin 3/a bendi ve 58. mad-denin 3. fıkrasında 13 Temmuz 2000 tarih ve 24108 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan yönetmeliğin 12. madde ve 13. maddeleri ile yapılan değişikliklerin iptali ve yürütmeyi durdurma taleplerimize ilişkindir. AÇIKLAMALAR: 1- Müvekkil Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Anayasamızın 135. maddesine göre; "Belli bir mesleğe sahip olan ların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplinini ve ahlakını korumak amacı ile yasayla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından yasayla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir.", yine 6235 sayılı yasanın 2/a fıkrasına göre örgütlendirilmiş TMMOB'ye bağlı kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşudur. Müvekkil Oda; kanun, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde, harita ve kadastro mühendisliği mesleğiyle ilgili tüm mühendislik hizmetlerinin ülkemiz yararına izlenmesinde, bu hizmetlerin hukuksal bilimsel ve teknik standartlara uygun olarak üretilmesinin sağlanmasında üyeleri ve kurumlar bazında takibi ile görevli bulunmaktadır. Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca 3194 sayılı İmar Kanununa dayalı olarak çıkartılan Tip İmar Yönetmeliğinde, 13.07.2000 tarih ve 24108 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" adıyla 12. ve 13. maddeler ile değişiklik yapılmıştır. Bu değişiklik yönetmeliğinde 3194 sayılı İmar Kanununun 28. ve 38. maddelerine aykırı düzenleme yapılarak Harita ve Kadastro Mühendislik hizmetleri açısından belirsizlik ve uygulamada boşluk yaratılmıştır 2- 2 EYLÜL 1999 TARİH VE 23804 SAYILI RESMİ GAZETEDE YAYIMLANAN YÖNETMELİK DEĞİŞİKLİĞİ (EK-1): A- 34. MADDE İLE YAPILAN TİP İMAR YÖNETMELİĞİNİN YAPI RUHSAT İŞLERİ İLE İLGİLİ DEĞİŞİKLİK: 57. maddesi, "1- .......

24

Page 9: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

2- Belediyece, projelerin hazırlanmasına esas olmak üzere, parselin imar planı ve bu Yönetmelik hükümlerine göre yapılanma şartlarını gösterir imar durumu (çap), aplikasyon krokisi, yol kotu ve kanal kotu tutanağı düzenlenir. 3- Yapı sahibi veya kanuni vekillerince (2) numaralı bentteki belgelere göre aşağıdaki projeler hazırlatılır. a) Mimari Proje; mimarlar tarafmdan hazırlanan vaziyet planı (1:200, 1:500 ölçekte), bodrum katlar dahil tüm kat plan ları, çatı planı ile bunlara ilişkin en az 2 adet kesit ve yeteri sayıda görünüş (1:200, 1:10, 1:50 ölçekte), gerektiğinde sis tem kesitleri ve nokta detayları (1:20, 1:10, 1:5, 1:2, 1:1 ölçekte) bulunan avan ve tatbikat projeleri ile makine mühen disi ile birlikte hazırlanan ısı yalıtım projesi ve/veya raporu, harita mühendisi tarafından hazırlanan aplikasyon bel gesi (1:200, 1:100, 1:50 ölçekte) ve nüfusu, 10 000'in üzerinde olan belediyelerde ve nüfusu 10 000'in altında olmakla beraber yerleşme ve yapmm özelliği nedeniyle ilgili idarece istenecek peyzaj projelerinden oluşur...................... " düzen lemesinde; aplikasyon belgesinin harita mühendisi tarafından hazırlanacağı çok açık şekilde vurgulanmıştır. B- 35. MADDE ÎLE YAPILAN FENNİ MESULİYET, SÜRVEYANLIK HİZMETLERİ VE SİCİL BAŞLIĞI DEĞİŞİKLİĞİ: 58. madde,

Proje ile ilgili sorumluluk proje müellifine ait olmak üzere yapının fenni mesuliyeti, konusuna ve ilgisine göre mimar, inşaat, elektrik ve makine mühendisleri tarafından ayrı ayrı yürütülür. Ayrıca, projenin parsele aplikasyonu ile temelden subasman seviyesine kadar yapının yatay ve düşey konumunun belirlenmesi ile ilgili fenni mesuliyet harita mühendislerince, peyzaj projesi içeren yapılarda, bu konudaki fenni mesuliyet peyzaj mimarlarınca üstlenilir.

İşin konusuna göre ilgili fenni mesuller aşağıda belirtilen yapım aşamalarında yapı yerinde bulunmak ve yapılan işle ilgili açıklamaları, yapı denetim defterine işlemek zorundadır. a) Aplikasyon, b) Hafriyat ve zemin hazırlama ve zemin etüdü ve emniyet gerilmesi testlerinin yapımı, c) Temel inşaatın tamamlanması ve temel vizesi düzenlenmesi, " şeklindedir. Bu maddedeki düzenlemede de, harita mühendislerinin fenni mesuliyet durumu çok açık biçimde ortaya konmuştur. 3- 13 TEMMUZ 2000 TARİHLİ VE 24108 SAYILI RESMİ GAZETEDE YAYIMLANAN YÖNETMELİK DEĞİŞİK-LİĞİ (EK-2) A- 12. MADDE ÎLE YAPILAN DEĞİŞİKLİK: YAPI RUHSAT İŞLERİ İLE İLGÎLÎ 57. madde," ............................... 2- Belediyece, projelerin hazırlanmasına esas olmak üzere, parselin imar planı ve bu Yönetmelik hükümlerine göre yapılanma şartlarım gösterir imar durumu (çap), aplikasyon krokisi, yol kotu tutanağı ve kanal kotu tutanağı düzenlenir. Ayrıca, ilgili idarece imar planının yapımına veri teşkil eden jeolojik/jeoteknik etüt raporunun, parselin bulunduğu alanı da kapsayan bölümü parsel sahibine verilir. Bu bilgilere göre gerektiğinde ilgili mühendislerce parsele ilişkin zemin etüt (jeoteknik etüt) raporu da hazırlanır. 3- Yapı sahibi ve kanuni vekillerince (2) numaralı bentteki belgelere göre yürürlükteki kanun, plan, yönetmelik, Türk Standartları, çevre şartları, fen, sanat ve sağlık kuralları ve tüm mevzuat hükümlerine uygun olmak üzere aşağıdaki pro jeler hazırlatılır. a) Mimari proje; mimarlar tarafından hazırlanan vaziyet planı, bodrum katlar dahil tüm kat planları, çatı planı ile bunlara ilişkin en az 2 adet kesit ve yeteri sayıda görünüş, gerektiğinde sistem kesitleri ve nokta detayları bulunan avan ve tat bikat projeleri ile ilgili mühendisler tarafından hazırlanan ısı yalıtım projesi ve/veya raporu, aplikasyon belgesi, yer leşme ve yapının özelliği nedeniyle ilgili idarece istenecek peyzaj projelerinden oluşur ........... " Bu değişiklikle "ilgili mühendisler" ibaresi konularak; belirsizlik yaratılmış daha önce harita mehündislerine açıkça hasredilen görevin, diğer mühendisler tarafmdan da yapılabileceği tereddütü yaratılmıştır. B-13. MADDE ÎLE YAPILAN FENNİ MESULİYET HİZMETLERİ VE SİCÎL BAŞLIĞI ALTINDAKİ DEĞİŞİKLİK: 58. madde," .......................... Proje ile ilgili sorumluluk proje müellifine ait olmak üzere yapının fenni mesuliyeti, konusu, ilgisi ve yapım aşamasına göre mimar, inşaat, makine ve elektrik mühendisleri tarafından ayrı ayrı yürütülür. Ayrıca idare varsa ek projelerin fenni mesuliyetini, konusuna göre ilgili meslek adamlarının üstlenmesini ister.

Page 10: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKİVİO Bülteni Eylül 2000

İşin konusuna göre ilgili fenni mesuller ve yardımcısı fen adamları yapı ruhsat formunda belirlenenler ile aşağıda belir-tilen yapım aşamalarında yapı yerinde bulunmak ve aşağıda sıralanan işlerin yapılmış olduğuna ilişkin açıklamaları yapı denetim defterine işlemek zorundadır. a) Aplikasyon, b) Hafriyat ve zemin hazırlama ve zemin etüdü ve emniyet gerilmesi testlerinin yapımı, c) Temel inşaatın tamamlanması ve temel vizesi düzenlenmesi ........ "

şeklinde düzenlenmiştir. Yukarıda belirtilen yönetmelik maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, ilk değişiklikteki düzenlemede harita mühendis-liği mesleği ile ilgili konular harita mühendislerince üstlenilir" şeklinde açık ve net olarak tanımlandığı halde; yürüt-menin durdurulmasını ve iptalini istediğimiz "ilgili meslek adamlarının üstlenmesini" düzenlemesi ile belirsizlik ve uygulamada boşluk yaratılmıştır. Anılan yönetmeliğin gerek 2 Eylül 1999 ve gerekse 13 Temmuz 2000 tarihli değişikliğinde belirtilen Aplikasyon Belgesi (projesi): Kadastro Müdürlüğü'nden alman aplikasyon krokisi ve belediyesince verilen imar durumu (imar çapı) esas alınarak ve zeminle karşılaştırıldıktan sonra sayısal hale getirilmiş parsel üzerinde; mimari projedeki vaziyet planı, kat yüksekliklerini gösteren kesit planları ile yol ve kanal kotu tutanağındaki bilgiler doğrultusunda yapının köşe koordinat-larının (x, y), temel, subasman ve gabari (Hmax) kotlarının (z) ülke koordinat sistemindeki (x, y, z) değerlerinin göste-rilerek ölçekli olarak düzenlenen ve uygulamaya esas aplikasyon değerlerinin de yer aldığı belgedir (projedir). Aplikasyon Belgesi (projesi)nde belirtilen bu hizmetler Harita ve Kadastro Mühendislik Hizmetleridir. Bu hizmetlerin Harita ve Kadastro Mühendisliği dışında herhangi bir meslek disiplinince yürütülmesi mümkün değildir. Aynı yönetmeliğin 58. maddesi fenni mesuliyet hizmetlerinde; yapının araziye uygulanması (aplikasyon) ve subasman seviyesine kadar yatay ve düşey konumunun belirlenmesi hizmeti ve teknik sorumluluğu da Harita ve Kadastro Mühendisliği hizmeti olup, farklı bir meslek disiplinimizce yürütülmesi mümkün değildir. 4- Konuya ilişkin Danıştay 6. Dairesinin 28.12.1999 gün ve Esas No: 1994/64 ve Karar No 1994/5094 de kayıtlı karan "........Bu bağlamda 3194 sayılı Yasama 28. ve özellikle 38. maddeleri uzmanlık ayrımını vurgulayarak, yapıların ruhsat ve eklerinin gerekli kıldığı her uzmanlık alanında fenni mesullerinin olmasını zorunlu tutmuş, yapının pro-jelerinin hazırlanması hangi uzmanlık alanına giriyorsa fenni mesuliyetinin de aynı meslek gurubu elemanlarınca ayrı ayrı yürütülmesinin gerektiği, bu suretle yapının ruhsat ve eklerinin gerekli kıldığı her uzmanlık alanında fenni mesullerinin olmasının zorunlu olduğunu belirtmiş bulunmaktadır..." şeklindedir. 3194 sayılı yasanın 28. ve 38. maddeleri ve bu maddeler doğrultusunda verilen yargı kararlarıyla da sabit olduğu gibi, harita mühendisliği dahil tüm mühendisliklerin fenni mesuliyetlerinin belirlenmesi ve saptanması gerekir. Oysa yönet-meliğin son değişikliği belirsizlik yaratmıştır. Bu haliyle de yasa ve yargı kararlarına ters düzenlemeler olarak hukuka açıkça aykırı bulunmaktadır. İptalini istediğimiz düzenlemedeki tereddütler, harita mühendisliğinin gerektirdiği fenni mesuliyet hizmetinin diğer meslek disiplinlerince yerine getirilme olasılığı nedeniyle telafisi olanaksız zararlar meydana getirebilecektir. Sunulan durumda; 2577 sayılı yasanın 27. maddesindeki koşulların varlığı dikkate alınarak yürütmeyi durdurma talebimiz bulunmaktadır. Bu talebimizin idarenin savunması alınmaksızın veya savunma süresi kısaltılarak sonuçlandırılmasını diliyoruz. SONUÇ VE İSTEM: 3.07.2000 tarih ve 24108 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren "3030 sayılı Yasa Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair Yönetmelikle düzenlenen 57. maddenin (3a) bendin-deki".... ilgili mühendisler tarafından hazırlanan .... Aplikasyon belgesi.... projelerinden oluşur" ve 58. maddenin 3. fıkrasındaki".... Ayrıca idare varsa ek projelerin fenni mesuliyetini konusuna göre ilgili meslek adamlarının üstlenmesini ister" şeklindeki düzenlemeler belirsizlik yaratıcı, tereddüt doğurucu, hukuka ve yargı kararlarına açıkça aykırı bulun-maktadır. Bu düzenlemeleri içeren 3.07.2000 tarih ve 24108 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmeliğin 12. madde ve 13. maddeleri ile yapılan değişikliklerin iptalini, yürütmeyi durdurma ve sürelerle ilgili talebimizin kabulünü, her tür yasal masraf ve vekalet ücretinin davalıya tahmilini saygılarımla vekil olarak dilerim. EKİ: 1) 2 Eylül 1999 tarihli ve 23804 sayılı Resmi Gazete Ör.

2) 13 Temmuz 2000 tarihli ve 24108 sayılı Resmi Gazete Ör. 3) Vekaletname Ör.

DAVACI HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI VEKİLİ Av. Hulusi Coşkun

26

Page 11: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKiVİO Bülteni Eylül 2000

SAYI :3/B5-530 TARİH : 17/07/2000 KONU:

T.C KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ANKARA Harita ve Kadastro Mühendisleri Odamız, Anayasamızın 135.maddesinde;" Belli bir mesleğe sahip olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disip-linini ve ahlakını korumak amacı ile yasayla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından yasayla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir." şeklinde tanımlanan Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği bünyesinde bir meslek disiplini olup, 6235 Sayılı yasa ile kurulmuş kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuru-luşudur. Odamız; kanun, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde, mesleğimizle ilgili tüm mühendislik hizmetlerinin ülkemiz yararı-na izlenmesini, yasalardan aldığı yetki ve sorumluluk ile bir kamu görevi olarak algılamakta ve bir zorunluluk olarak görmektedir. Karayolları Genel Müdürlüğü'nün 06.06.2000 tarih ve 24071 sayılı Resmi Gazete'de yer alan ilanında, "Çarşıbaşı-Arak-lı, Güle-Oltu, (Aydın-Denizli) Ayrımı, Karacasu-Tarsus, Şanlıurfa Şehir Geçişi, Saray-Kırklareli, (Kurşunlu-Tosya) Ayrımı - Çankırı-4. Bl. Hd.'nm Etüd Proje Mühendislik Hizmetleri İşlerinin yapılacağı belirtilerek 2886 Sayılı İhale Kanunu'nun 51-1'inci madde hükümleri dahilinde kapalı teklif usulü ile her iş cinsinin birim fiyatlarının her biri için geçerli olmak üzere işin tümü için indirim vermek suretiyle yapılacaktır" denilmektedir. Bilindiği üzere Kamu kurum kuruluşlarınca yaptırılan Harita ve Kadastro Mühendislik Hizmetleri "Harita Mühendis-lik Hizmetlerini Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşların Ehliyet Durumlarına Ait Yönetmelik" çerçevesinde yaptırılması zorunluluğu vardır. Sözü edilen yönetmeliğin kapsam bölümü; " Genel Bütçeye dahil idareler, katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca yaptırılacak; herhangi bir yöntem ve ölçekteki çizgisel ve sayısal hari-ta yapımı, kadastro haritaları, kentsel ve kırsal arazi ve arsa düzenlemeleri, etüt ve işletme haritaları, yer kontrol nokta-larının tesisi, tescile konu olan harita ve planlar, deformasyon ölçmeleri, plankote, hidrografik ölçmeler, konum belir-lemeleri, yer altı ölçmeleri ile her türlü projelerin araziye uygulama işlerini yükümlenecek müellif ve müellif kuru-luşlarında aranacak ehliyet ve yeterlik ile ilgili işlemleri kapsar." şeklindedir. Söz konusu yönetmeliğin 5.maddesinde "Bu yönetmeliğin kapsamına giren işleri yapacaklar hangi ihale yöntemine tabi olursa olsun yeterlik belgesi almak zorundadır." denilmektedir. İlgili yönetmeliğin " Yeterlik Belgesi Verilmesi " ile ilgili 9.maddesinde ise; "...Bu yönetmelik uyarınca alınmış Müteahhitlik Karnesi aslı ya da onaylanmış örneği, TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası'na kayıtlı olduklarına dair alındığı ay içinde geçerli olan Oda'dan aldığı belge'ler istenilmektedir. Ayrıca anılan yönetmeliğin 14. Maddesi "Harita Müteahhitlik Karnesi ilgilinin ihalesine katılabileceği en büyük işin keşif bedeli miktarını ve gurubunu gösterir. Harita Müteahhitlik Karnesi T.C Uyruklu gerçek kişilere verilir. İdareler, ihalelere katılmak için müracaat edenlerden Harita Müteahhitlik karnesinden başka ayrıca iş bitirme belgesi isteyemez." şeklindedir. Ancak sözü edilen ilanda yaptırılacak işlerin meslek disiplinimize ilişkin bölümlerinde yönetmelik ve ilgili maddelerinin dikkate alınmadığı görülmektedir. Bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyeti Devletine bağlı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının, kuruluş yasalarıyla kendi-lerine verilen görev ve yetki alanlarındaki çalışmalarını yürürlükteki yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun biçimde yürütme zorunlulukları vardır. Odamız; Toplum ve kamu yararı üstünlüğü ilkesinden hareketle hukuk normları çerçevesinde Kamu kurum ve kuru-luşlarının yaptıracakları meslek disiplinlerimizle ilgili hizmetlerde yasa ve yönetmelikleri eksiksiz uygulama-uygulatma sorumluluğunu kendisine verilen bir kamu görevi saymaktadır. Kurumunuz bünyesinde Harita ve Kadastro Mühendislik disiplinleriyle ilgili yaptırılacak proje ve hizmetlerde ifade edilen yönetmelik hükümlerine uyulmasında, gerekli özenin gösterilmesi konularında, Bilgi ve gereğini rica ederiz. Saygılarımızla.

Hüseyin ÜLKÜ Genel Başkan Yönetim Kurulu Adına

27

Page 12: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

Handan ÖZKAN & Kenan BATKI

YALNIZ BÜRO İŞLERİ YAPILMAKTADIR

KAMULAŞTIRMA HARİTASI ENERJİ NAKİL HATTI DOĞALGAZ BORU HATTI BARAJ SULAMA KARAYOLU

PROJE DOĞALGAZ BORU HATTI PROJESİ DOĞALGAZ ÖZEL GEÇİŞ PROJESİ DOĞALGAZ İŞSONU PROJESİ (ASBUILD )

Net Harita Tic. Ltd.Ştl. Gmk.Bulvarı No:52/15 Maltepe/ANKARA

Tel: 0312 2312168 Fax : 0312 2322178 Email: [email protected] - Url: www.netharita.8m.com

Page 13: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKiVİO Bülten; Eylül 2000

SAYI : 1/G99-684 TARİH : 04/09/2000

KONU:

TMMOB

HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI

ŞUBE BAŞKANLIKLARINA

İlgi: a) 01.09.2000 tarih ve 3/B15-676 sayılı yazımız. b)

01.09.2000 tarih ve 3/A6-677 sayılı yazımız

4342 Sayılı Mera Yasası çerçevesinde mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların haritalarının yapılması ve aplikasyon işlemlerine ilişkin Tarım îl Müdürlükleri bünyesinde ihaleye çıkarılan işlerin keşif hesaplarında hizmet tanımlarının eksik yapıldığı ve dolayısıyla hatalı keşif bedellerinin gündeme geldiği görülmektedir.

Ayrıca Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü'nün 26.07.2000 tarih ve 1207 sayılı İl Valiliklerine gönderdiği genelge ile yukarıda belirtilen meslek disiplinlerimize ilişkin Harita ve Kadastro Mühendislik Hizmetlerinin ihaleye çıkarılması sürecinde ihaleye katılacak SHKMM Büro-ları/Şirketlerinde bir Ziraat Mühendisinin istihdam edilmesinin istenildiği (zorunlu) belirtilmektedir.

Söz edilen konulara yönelik gerek Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü ve gerekse Tapu Kadas-tro Genel Müdürlüğü ile gelişmelere ilişkin görüşmeler yapılmış olup Odamız görüşlerini içeren ilgi (a) ve (b) yazılan düzenlenmiştir.

İfade edilen ilgi (a) ve (b) yazıları ilişiktedir.

Gerekli ilgi ve özenin gösterilmesi hususunda,

Bilgi ve gereğini rica ederiz.

A.Fahri ÖZTEN Genel

Sekreter Yönetim

Kurulu Adına

Ek : İlgi (a) ve (b) yazıları.

DAĞITIM :

Gereği : - Şube Başkanlıkları

- Merkeze Bağlı Temsilcilikler

Page 14: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKıVıO Bülîeni Eylül 2000

SAYI :3/B 15-676 TARİH : 01/09/2000 KONU : Harita ve Kadastro Mühendislik Hizmetleri.

TARIM VE KÖY İŞLERİ BAKANLIĞI TARIMSAL ÜRETİM VE GELİŞTİRME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NE ANKARA

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odamız, Anayasamızın 135.maddesinde; " Belli bir mesleğe sahip olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplinini ve ahlakını korumak amacı ile yasayla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından yasayla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altın-da, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir. " şeklinde tanımlanan; 6235 sayılı yasa ile kurulmuş olan TMMOB'ye bağlı, kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşudur. Odamız, mesleğimizle ilgili mühendislik hizmetlerinin kanun, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde, bilimsel yöntemlerle ve teknik standartlara uygun biçimde üretilmesini sağlamak amacıyla üretim sürecinin her aşamasında izlenmesini, Anayasanın ve yasaların kendisine yüklediği ve ülkemiz yaran açısından gerçekleştirilmesi zorunlu bir kamu görevi olarak görmektedir. Odamız; sekizbinbeşyüz üyesi, on Şube, yüzaltmış İl/İlçe Temsilciliği ile ülkemizin tamamında örgütlenmiş olup gerek kamu kuruluşlarında ve gerekse ikibin Serbest Harita ve Kadastro Mühendislik Müşavirlik Büroları (SHKMMB) şirketleri ile özel sektörde hizmet üretmektedir. 28.02.1998 tarih ve 23272 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4342 sayılı Mera Kanunu ile; mera yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tespiti, tahdidi ile köy veya belediye tüzel kişilikleri adına tahsislerin yapılması ve belir-lenecek kurallara uygun bir şekilde kullandırılması, bakım ve ıslahının yapılarak verimliliklerinin arttırılması ve sürdürülmesinin vb. amaçlandığı bilinmektedir. İfade edilen amaca ulaşmada öncelikli olarak, söz konusu mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırlarla ilgili tespit, tahdit ve haritaların yapılması ve aplikasyonu gerekmektedir. İlgili yasada; " .... Bu Kanun uygulamalarında kullanılacak haritalar, Bakanlıkça gerektiğinde gerçek veya tüzel kişilere ihale yolu ile yaptırılabilir." denilmektedir, (madde 9) Kamu Kurum ve Kuruluşları her yıl Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca yayımlanan birim fiyatları esas alarak satın alacakları hizmetler için kendi fiyat analizlerim ve birim fiyatlarını belirlerler. Mühendislik proje hizmetlerinin fiyat analizleri ve birim fiyattan hazırlanırken planlanan; tüm girdilerin dikkate alınarak yasa ve yönetmeliklere uygun, kaliteli, doğru, eksiksiz ve kullanılabilir bir üretim sürecinin gerçekleştirilebilmesidir. Çok doğaldır ki bu süreçte gerek fiyat analizlerinde ve gerekse birim, fiyatlann belirlenmesinde hizmet tanımlannm gerçekçi ve iş akış şemasına uygun bir şekilde yapılması gerekmektedir. Satın alınacak hizmetlerde yapılacak olan hatalı fiyat analizleri ve birim fiyattan kaliteyi düşürebileceği, doğru ve nitelikli bir proje üretimim engelleyebileceği gibi ilgili teknik yönetmeliklerin uygulamasında güçlükler yaratabilecek vb. durumların gün-deme gelmesine neden olabilecektir. Yaşanabilecek olan bu olumsuzluklar anılan projelerin gerçekleşmesini geciktirebileceği gibi kamunun ve toplumun zarara uğratılmasına da neden olacaktır. Üçüncü bin yıla girilen günümüzde Kamu Kurum ve Kuruluşlan çağdaş hukuk normlan gereği ve yasalar ile kendilerine ve-rilen görevleri yerine getirirken yürürlükteki tüm yasal mevzuatlara uygun biçimde, kullanılabilir ve güvenilir bir üretim anlayışı içerisinde hareket etmek durumundadırlar. Gerçekçi olmayan fiyat analizleri ile oluşturulan birim fiyatlara, iş tanımı eksik yapılmış keşif dosyalarına göre hazırlanan keşif bedelleri ile ihaleye çıkartılan ve çıkartılacak olan , mera, yayla, kışlak, otlak ve çayırlara ilişkin harita yapımı ve aplikasyon işlemlerinde yukarıda belirtilen sıkıntıların yaşanabileceği ve bu süreçle Mühendislik etiğinin de büyük bir yara alacağım düşünmekteyiz. Bununla birlikte açıklanmaya çalışılan bu durumun Tarım İl Müdürlükleri ile Kadastro Müdürlükleri ve sorumlu Serbest Hari-ta ve Kadastro Mühendislik Müşavirlik Bürolan arasında, mevcut yasal mevzuatın uygulanması sırasında bir çok olumsuzluk-ların yaşanmasına neden olabilecektir. Odamız; toplum ve kamu yaran üstünlüğü ilkesinden hareketle yasa ile verilen görev ve sorumluluk anlayışı içerisinde üyeler-imizin mera, yayla, kışlak, otlak ve çayırlarla ilgili almış olduklan ihaleli işleri yasal mevzuat içerisinde gerçekleştirilmesine ilişkin hizmet üretimlerini izleyecek ve denetiminin sağlanması yönünde girişimlerde bulunacaktır. Bilgi ve gereğini rica ederiz.

Hüseyin ÜLKÜ Genel Başkan Yönettin Kurulu Adına DAĞITIM : Gereği : -TÜGEM -KADASTRO MÜDÜRLÜKLERİ

- TKGM - HKMO ŞUBE BAŞKANLIKLARI - VALİLİK MAKAMI- TÜM ÎLLER - HKMO MERKEZE BAĞLI TEMSİLCİLİKLER - TKGM BÖLGE MÜDÜRLÜKLERİ - HKMO İL/İLÇE TEMSİLCİLİKLERİ - TARIM İL MÜDÜRLÜĞÜ - TÜM İLLER

Page 15: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKıviO Büifeni Eviül 2000

SAYI : 3/A6-677 TARİH : 01/09/2000 KONU : Mera Alanları.

TARIM VE KÖYtŞLERİ BAKANLIĞI Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel MMürlüğü'ne ANKARA

İlgi: İl Valiliklerine gönderilen 26/07/2000 tarih ve ÇMY-DB/MFS-1207 sayılı yazınız. Harita ve Kadastro Mühendisleri Odamız, Anayasamızın 135.maddesinde;" Belli bir mesleğe sahip olanların müşterek ihtiyaçlarım karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplinini ve ahlakım korumak amacı ile yasayla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından yasayla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir." şeklinde tanımlanan; 6235 sayılı yasa ile kurulmuş olan TMMOB'ye bağlı, kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşudur. Odamız, mesleğimizle ilgili mühendislik hizmetlerinin kanun, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde, bilimsel yöntem-lerle ve teknik standartlara uygun biçimde üretilmesini sağlamak amacıyla üretim sürecinin her aşamasında izlenmesi-ni, Anayasanın ve yasaların kendisine yüklediği ve ülkemiz yararı açısından gerçekleştirilmesi zorunlu bir kamu göre-vi olarak görmektedir. Odamız; sekizbinbeşyüz üyesi, on Şube, yüzaltmış İl/İlçe Temsilciliği ile ülkemizin tamamında örgütlenmiş olup, kamu kuruluşlarında çalışanlar dışında İkibin Serbest Harita ve Kadastro Mühendislik Müşavirlik Büroları (SHK-MMB) şirketleri ile özel sektörde de hizmet üretmektedir. Bilindiği üzere 28/02/1998 tarihinde yürürlüğe giren 4342 sayılı Mera Yasası ile mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tespit, tahdit işlemleri ile harita ve aplikasyonların yaptırılması yetkisi Tarım ve Köy İşleri Bakan-lığı'na verilmiştir. Odamız Genel Müdürlüğünüzün ülkemiz genelindeki konuya yönelik çalışmalarının ivedilikle sonuçlandırılmasının kırsal alanda yeni istihdam yaratılması ve ülkemizin ekonomik kalkınması açısından çok yararlı olacağı görüşünü taşı-maktadır. Bu amaca ulaşabilmek için de uygulamada çıkabilecek sorunların başlangıçta çözüme ulaştırılmasını, yasal açıdan doğabilecek yanlışlıkların önlenmesini projenin hızla gerçekleşmesi açısından önemli görmektedir. Bu nedenle çayır, mera yaylak ve kışlakların sınırlandırma haritalarının yapımı ile kamu özel siciline kaydedilmiş mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların aplikasyon işlerinin ihale suretiyle yaptırılmasını konu alan ve İl Valiliklerine gönderilen ilgide kayıtlı yazınız-(genelgeniz) meslek disiplinimize ilişkin yasal mevzuat ve yönetmelik ile hizmet tanımlan yönünden incelenmiş olup, aşağıda belirtilen değerlendirmelerin yapılması gereği duyulmuştur. İlgide kayıtlı yazıda "Çayır, mera yaylak ve kışlakların tespitleri Tarım İl Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan teknik ekipler marifetiyle yapılmaktadır. Teknik Ekiplerin yapmış oldukları tespitlerin ve toplamış oldukları dokümanların, harita çizimi ve aplikasyonlar yapılırken tam olarak anlam kazanabilmesi. Ziraat mühendisliği gerektiren konularda her hangi bir hataya düşülmemesi,aplikasyonu yapan ve harita çizimi gerçekleştiren ekiplerde ziraat mühendisi bulundurmakla mümkün olacaktır. Yapılacak harita çizimi veya aplikasyon ihalelerinde yukarıda zikredilen hatalara düşülmemesi için, ihaleye katılacak firmalarda mutlaka 2886 nolu Devlet İhale Kanunu'nun 7.maddesinin 2.paragrafı ve 7.maddesinin (f) bendi gereği Ziraat Mühendisi istihdam etme şartı aranacak ve bu husus teknik şartnamede açıkça yazılacak-tır. İhaleyi alan kişi veya kuruluşun vermiş olduğu personel taahhüt bildirim cetvelinde Ziraat Mühendisi olup olmadığı kontrol edilecektir." denilmektedir. Ancak ilgi yazıda -genelge- ifade edilen meslek disiplinimize ilişkin hizmetlerde (harita çizimi-aplikasyon) hangi hata-lara düşülebileceği ve Ziraat Mühendislerine neden gereksinim duyulabileceği açıkça belirtilmemektedir. 4342 Sayılı Mera Yasası kapsamında; İhale suretiyle yaptırılmak istenen işlerin özüne bakıldığında iki husus karşımıza çıkmaktadır: 1. Teknik Ekiplerce tespit ve TAHDİDİ yapılan çayır, mera,kışlak ve yaylakların "haritalarının ",tahdit ( Sınırlandır ma) krokilerinde gösterilen sınır ve köşe noktalan esas alınarak, Büyük Ölçekli Haritaların Yapım Yönetmeliğine (BÖHYY) uygun olarak yapılması işi; -HARİTA YAPIMI-, 2. Kadastrosu yapılmış "Kamu Mallan Özel Sicili"ne kaydedilmiş çayır, mera,yaylak ve kışlakların kesinleşmiş kadas tro haritalarında gösterilen sınır ve köşe noktalanmn araziye uygulanması işi; APLİKASYON, işlemleridir.

31

Page 16: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKMO Büifeni Eylül 2000

1- HARİTA YAPIMI Kadastral anlamda harita yapımı, tespit ve tahdidi yapılan parsellerin (tarla, ev, arsa, bağ, bahçe, çayır, mera, yay-lak, kışlak gibi) tahdit sınırlarına göre Harita ve Kadastro Mühendisleri sorumluluğunda ölçü, hesap ve çizimlerinin yapılarak üretilmesidir. Çayır, mera, yaylak ve kışlakların kadastral haritalarının yapılabilmesi için,öncelikle bu alanların tespit ve tahditlerinin yapılarak, tahdit sınırlarını gösteren krokilerinin düzenlenmesi gerekmektedir. 4342 sayılı Mera Kanunu ve uygulama yönetmeliğine göre tespit ve tahdit işleri ile ölçme, harita yapımı ve yer gösterme görevlerinin, Kanunun ö.maddesi uyarınca oluşturulan Teknik Ekiplerce yapılması öngörülmüştür. Bu ekipler;Tarım ve Köyişleri Bakanlığı (TKB) il ve ilçe müdürlüklerinden bir ziraat mühendisi, Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünden bir ziraat mühendisi veya teknik eleman, Kadastro Müdürlüğünden bir teknik eleman, Milli Emlak Müdürlüğünden bir temsilci, Ziraat Odası Başkanlığından bir temsilci, ormanla ilgili alanlarda yapılacak çalışmalarda bir orman mühendisi,tanm reformu bölgesinde yapılacak çalışmalarda tarım reformu teşkilatından bir ziraat mühen-disi,meradan yararlanan köy ve mahalle muhtarları ve o yerin en büyük mülki amiri tarafından seçilecek iki mahalli bilirkişiden oluşmaktadır. Teknik ekipler, Kanunun 8.maddesi uyarınca gerekli bilgi ve belgeleri temin ederek yasanın 9.Maddesi ile Mera Yönet-meliğine uygun olarak tespit ve tahdit çalışmalarını yapmaktadırlar. Teknik ekipler, temin edilen bilgi ve belgeleri hukuki ve teknik yönden inceleyerek değerlendirmek, arazi uygula-maları yapmak suretiyle, söz konusu alanların tespit ve tahditlerini yapmaktadırlar. Genel kadastro çalışmalarında yapıldığı gibi çayır, mera, yaylak ve kışlakların tahdit krokileri, ölçüye esas hukuksal belge olması nedeniyle teknik ekiplerce, teknik yönetmelikte (BÖHYY) belirtilen usul ve esaslara uygun olarak düzenlenmek zorundadır. Tahdit krokilerinde; 3. Belirli sınırlar (çit, tahta perde, duvar, tonç, sınır taşı, bina köşesi gibi) özel işaretlerine uygun olarak, 4. Belirsiz sınırlar mahalli örfe göre sınır taşı, kazık ve beton gbi işaretler konulmakla birlikte etraftaki sabit noktalar dan röper ölçülerine bağlanarak gösterilirler. Ayrıca bu krokiler, yaklaşık ölçekte ve kuzeye yönlendirilmiş olarak, arazideki sınır hatlarını yansıtacak şekilde düzen-lenmek ve tüm teknik ekip üyelerince imzalanmak zorundadır. Ortaya çıkabilecek tahdit hatalarının da yine yasal olarak teknik ekip tarafında düzeltilmesi gerekecektir. Harita yapımı aşamasında yapılacak hizmet ise; çayır, mera, yaylak ve kışlakların yasa ve yönetmelik usullerine uygun hazırlanmış ve tüm teknik ekip üyelerince imzalanmış tahdit krokileri esas alınarak kadastro standartlarında harita yapım işleridir. Hazırlanan tahdit krokileri üzerindeki bilgilerden yararlanılarak; herhangi bir yorum yapmaksızın bu bilgiler esas alı-narak arazide yapılan ölçümler sonucu harita üretilir. Dolayısıyla ihale konusu harita yapım işlerinde Serbest Harita ve Kadastro Mühendislik Müşavirlik Hizmeti (SHKMMH) veren büro/şirketlerde ilgi yazıyla istihdam edilmesi istenilen serbest bir Ziraat Mühendisine ilişkin yasal olarak görev, yetki ve sorumluluk bulunmamaktadır. 2. APLİKASYON Kadastro teknik mevzuatının esasını teşkil eden Büyük Ölçekli Haritaların Yapım Yönetmeliğinin 262 inci maddesinde Aplikasyon; "...Harita yapımı için düzenlenen ölçü krokilerinde yazılı zemin ölçü değerleri ile ölçü belgeleri bulunmadığı zaman plan veya haritasından alınacak değerlere göre (kutupsal-ortogonal) veya en az bu incelikteki başka bir yöntemle nirengi, poligon, nivelman ve diğer sabit noktalara dayanılarak yapılır..." şeklinde tanımlanmıştır. 4342 sayılı Mera Kanunu, kadastrosu evvelce yapılan yerlerde mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların kesinleşmiş sınırlarının esas alınacağını öngörmektedir. Ülkemizde kadastro çalışmalarının % 84'nün tamamlandığı göz önüne alınırsa mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların sınırlarının aplikasyonu kadastro haritalarının nitelikleri ile doğrudan ilgilidir. Bu nedenle mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların aplikasyonunun iş adımlarını kadastro haritalarının niteliklerine göre belirlemek gerekir. Kadastro haritalarını, yapım yöntemleri ve altlık cinslerine göre aşağıdaki şekilde sınıflandırmak ve aplikasyon iş adımlarını da buna göre belirlemek gerekir. Grafik haritalar: Hiçbir koordinat sistemine bağlı olmaksızın üretilmiş haritalardır. Genellikle değişik ebatlardaki kağıt ve karton altlıklara çizilmişlerdir.

~32~~

Page 17: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKMO Bülteni Eyiüi 2000

Ölçüler, açı ve mesafe ölçülerek oluşturulmuş kapalı poligon şebekelerine bağlı olarak kutupsal yöntemle yapılmıştır. Harita çizimleri de minkale ve dubldesimetre kullanılarak grafik yöntemle yapılmıştır. Kadastro sırasında tesis edilen poligonların zeminde bulunması olasılığı çok azdır. Mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların sınırlarının aplikasyonu için; ■ Aplike edilecek mera parseli ve civarındaki parselleri de kapsayacak şekilde yer kontrol noktaları tesis edilir. " Yer kontrol noktalarına bağlı olarak mera parselini ve civarındaki parselleri kapsıyacak şekilde halihazır sınırları belirtir harita yapılır. " Halihazır harita, kadastro paftası ölçeğinde çizdirilerek kadastro paftası ile çakıştırılır ve mera sınırları haritaya işaretlenir. H Mera parseli işlendiği halihazır harita üzerinden sayısallaştırılır. ■ Sayısal değerlere göre sınırlar zemine aplike edilir ve yanılma sınırları da göz önünde bulundurularak aplikasyon kusurları giderilir. s Aplikasyon kusurları giderilmiş parselin kırık noktalarına BÖHYY' nde belirtilen şekilde sınır işareti konulur. ■ Parselin yer kontrol noktalarına göre röleve ölçüsü yapılır. 8 Aplikasyon krokisi röleve ölçülerine göre düzenlenir. Fotoplanlar: Kıymetlendirilmemiş fotoğraflar üzerinde sınırların işaretlenmesi şeklinde üretilmişlerdir. Yer kontrol noktaları ile ilişkilendirilmedikleri için grafik harita niteliğindedirler. ■ Paftalar, 50X70 cm. ebadında fotoğraflar şeklindedir. ■ Fotoğraftaki emisyon maddesindeki bozulmalar nedeni ile bilgi kayıpları fazladır. 8 Paftaların değişik bölümlerinde ölçekleri farklıdır. Ölçü alınırken bu durumun göz önünde bulunması gerekir. ■ Aplikasyondaki iş adımları grafik paftalarda olduğu gibidir. Fotogrametrik paftalar (STK): Yer kontrol noktaları ile ilişkilendirilmiş hava fotoğraflarından elde edilen paftaların kadastro ekipleri tarafından zeminde bütünlenmesi suretiyle elde edilmiştir. ■ Ülke koordinat sisteminde ve pafta bölümü indeksindedir. " Pafta altlıkları şeffaf ve boyut değiştirmeyen özelliktedir. ■ Aplikasyon için mera parselini kapsıyacak şekilde yer kontrol noktaları sıklaştırılır. ■ Mera parseli sayısallaştınlır. ■ Sayısallaştmlmış değerlere göre parselin sının zeminde belirlenir ve harita tecvizi göz önüne alınarak aplikasyon kusurları giderilir. ■ Komşu parsellerin mera parselim kestiği noktalara ve uzun kenarlarda 250 metre aralıklarla BÖHYY de belirtilen sınır işaretleri konulur. m Röleve ölçüsü yapılır ve aplikasyon belgesi bu ölçülere göre verilir. Klasik paftalar: Bir koordinat sistemine bağlı yer kontrol noktalarına dayandırılarak kutupsal yöntemle üretilmişlerdir. m Yer kontrol noktaları genellikle yerel koordinat sistemine bağlıdır. ■ Pafta altlıkları karton veya şeffaftır. ■ Pafta çizimleri, yer kontrol noktalan hesabi, detaylar ise grafik yöntemle yapılmıştır. Paftanın aplikasyonu için; s Mera parselini kapsayacak şekilde ülke koordinat sisteminde noktalar tesis edilir. ■ Mera parselinin çevresindeki kadastro yapımında kullanılan yer kontrol noktaları bulunur ve bu noktalar ülke koor dinat sistemine dönüştürülür. ■ Meranın ölçüsünde kullanılan yer kontrol noktalannm bulunamaması halinde grafik haritalardaki gibi işlem yapılır. ■ Mera parseli ,ölçü değerlerinden veya paftasından sayısallaştırılır. •> Sayısal değerler zemine uygulanır ve harita tecvizi dikkate alınarak aplikasyon kusurlan giderilir. ■ Parselin kırık noktalanna BÖHYY de belirtilen sınır işaretleri konulur. ■ Parselin röleve ölçüsü yapılır ve aplikasyon belgesi bu ölçülere göre düzenlenir. Sayısal haritalar: Yer kontrol noktalanna bağlı ve detay noktalarına da arazide alınan ölçü değerlerine göre koordinat

_____

Page 18: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

verilmek suretiyle üretilmiş haritalardır. ■ Yerel veya ülke koordinat sisteminde üretilmişlerdir. Parselin aplikasyonu için; • Yer kontrol noktaları ülke koordinat sisteminde olmayan yerlerde koordinat dönüşümü yapılır. ■ Bu maksatla ülke koordinat sistemindeki yer kontrol noktalan sıklaştırılır. ■ Parselin sayısal değerleri zemine uygulanır ve kırık noktalarına BÖHYY de belirtilen sınır işaretleri konulur. * Aplikasyon belgesinde, orijinal değerlere göre koordinatlar ile dönüştürülmüş koordinatlar ayrı ayrı gösterilir. Büyük Ölçekli Haritaların Yapım Yönetmeliğindeki tanımından da anlaşılacağı üzere Aplikasyon İşlemleri tamamen Harita ve Kadastro Mühendislik Hizmetleri kapsamında kadastral ölçü değerlerine ve kadastral paftalarına uygun biçimde yapılması zorunlu teknik bir çalışmadır. Bu çalışmada diğer mühendislik disiplinlerince yapılacak bir iş bulun mamaktadır. Diğer taraftan kadastro haritalarının hukuksal niteliği Medeni Kanunun 645 inci maddesinde hükme bağlanmıştır. 645 inci madde; "Gayrimenkulun sınırı plan (harita ) ve arz üzerine konulan işaretler ile tayin olunur. Plandaki sınır ile arz üzerindeki sınır birbirini tutmazsa asıl olan plaodaki sınırdır." hükmündedir. Buna göre; mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tescil haritasındaki sınırları teknik yönetmelikte belir-tilen yöntemlerle araziye aplike edildiğinde zeminde işaretlenen sınırın gerek ziraat mühendislerince gerekse mera komisyonlarına bağlı teknik ekiplerdeki diğer meslek disiplinlerine mensup mühendislerce irdelenmesi ve tartışma konusu yapılması mümkün değildir. Çünkü kadastrosu yapılarak tescil edilmiş mülkiyetler ve mülkiyet sınırları ancak mahkeme karan ile değiştirilebilir. Bu nedenle ihale konusu mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların aplikasyon işlemlerini yapan Serbest Harita ve Kadastro Mühendislik Büroları/Şirketlerinde istihdam edilmesi istenen bir Ziraat Mühendisinin yorumu sonucu mülkiyet sınırlarında revizyon yapılması yasal yönden mümkün değildir. Bu yönde yapılacak yanlış uygulamalar projenin sonuçlanmasını geciktirmenin ötesinde mülkiyetler açısından hukuki sorunların doğmasına; kontrol aşamasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün uygulamayı red etmesine, idareniz ile yüklenici arasında mahkemelik durumların yaşanmasına da neden olabilecektir. Hukuk devleti normları gereği Kamu Kurum ve Kuruluşları, yasalarda kendilerine verilen görev, yetki ve sorumluluk-larını; uygulama sürecinde yerine getirirken yürürlükteki diğer yasal mevzuat ve ilgili yönetmelik hükümlerine uygun biçimde yürütme zorunlulukları vardır. Odamız; Toplum ve Kamu yaran üstünlüğü ilkesinden hareketle hukuk ilkeleri çerçevesinde Kamu Kurum ve Kuru-luşlarının yaptıracakları meslek disiplinimizle ilgili hizmetlerde yasa ve yönetmelikleri eksiksiz uygulama-uygulatma sorumluluğunu kendisine verilen bir kamu görevi saymaktadır. Sonuç olarak; Yukandaki detaylı açıklamalardan da anlaşılacağı gibi; harita yapımı teknik ekipçe düzenlenen sınırlandırma (tahdit) krokilerine, Aplikasyon ise kadastro idaresince yapılıp kesinleştirilmiş haritalar ve teknik belgelerine dayalı olarak Harita ve Kadastro Mühendislerinin sorumluluğunda yapılan tamamen teknik bir çalışmadır. Bu çalışmaların hiçbir aşamasında, Harita ve Kadastro Mühendislerinin dışında diğer Mühendislik disiplinlerine düşen bir görev ve sorumluluk bulunmamaktadır. Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası olarak, her mühendislik disiplininin kendi alanlanna giren işlerde görev ve sorumluluk almasının doğru olacağı inancındayız. Bu görüşümüzü destekleyen çeşitli idari yargı kararları da bulun-maktadır. Bu nedenle uygulamada yetki karmaşasına, yasal yanlışlıklara ve komşu mülkiyetlerle hukuki çekişmelere neden ola-bilecek, aynı zamanda anılan yasa ve yönetmeliklere aykın olan ilgi yazınız (genelgenin) iptal edilerek, ilgili birimlere duyurulması gerekmektedir. Bilgilerinize ve gereğini diler, Saygılar sunarız.

Hüseyin ÜLKÜ Genel Başkan Yönetim Kurulu Adına

34

Page 19: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKMO Bülteni Eylül 2000

SAYI :3/B15-446 TARİH : 17/07/2000 KONU: TARIM VE KÖYİŞLERÎ BAKANLIĞI TARIM REFORMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ANKARA Harita ve Kadastro Mühendisleri Odamız, Anayasamızın 135. maddesinde; "Belli bir mesleğe sahip olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disip-linini ve ahlakını korumak amacı ile yasayla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından yasayla gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir." şeklinde tanımlanan TMMOB'ye bağlı kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşudur. Odamız; kanun, tüzük ve yönetmelikler çerçevesinde, mesleğimizle ilgili tüm mühendislik hizmetlerinin ülkemiz yararı-na izlenmesini, yasalardan aldığı güç ve sorumluluk ile bir kamu görevi olarak algılamakta ve bir zorunluluk içerisinde görmektedir. Genel Müdürlüğümüzün; 14 Haziran 2000 tarih ve 24079 sayılı resmi Gazetede yer alan, "Harran Ovası 18000 hektar Arazi Toplulaştırma Projesi-Şanlıurfa, Harran Ovası 15780 hektar Arazi Toplulaştırma Projesi-Şanlıurfa, Harran Ovası 9000 hektar Arazi Toplulaştırması Şanlıurfa "İşlerinin 2886 sayılı devlet İhale yasasının 35. maddesinin a fıkrasına göre kapalı teklif usulü ihale edileceği ve "24 Şubat 2000 tarih ve 23974 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan" 2000 yılında Gi-rişilecek yapım ihalelerinde uygun bedelin tercihinde kullanılacak kriter hakkında tebliğ hükümlerinin uygulanacağı belirtilmektedir. Ancak söz konusu hizmetlerin yapılmasına yönelik 11 Ekim 1993 tarih ve 21725 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren "Harita Mühendislik Hizmetlerini Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşların Ehliyet Durumlarına Ait Yönetmelik"in bazı maddelerinde belirtilen hükümlere uyulmadığı görülmektedir. Sözü edilen yönetmeliğin kapsam bölümü, "Genel Bütçeye dahil idarelere, katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca yaptırılacak; herhangi bir yöentem ve ölçekteki çizgisel ve sayısal harita yapımı, kadastro haritaları, kentsel ve kırsal arazi ve arsa düzenlemeleri, etüt ve işletme haritaları, yer kontrol noktalarının tesisi, tescile konu olan harita ve planlar, deformasyon ölçmeleri, plankote, hidrografik ölçmeler, konum belirlemeleri, yer altı ölçmeleri ile her türlü projelerin araziye uygulama işlerim yükümlenecek müellif ve müellif kuru-luşlarında aranacak ehliyet ve yeterlik ile ilgili işlemleri kapsar." şeklindedir. Söz konusu yönetmeliğin 5. maddesinde "Bu yönetmeliğin kapsamına giren işleri yapacaklar hangi ihale yöntemine tabi olursa olsun yeterlik belgesi almak zorundadır." denilmektedir. İlgili yönetmeliğin "Yeterlik Belgesi Verilmesi" ile ilgili 9. maddesinde ise; "... Bu yönetmelik uyarınca alınmış Müteahhitlik Karnesi aslı ya da onaylanmış örneği, TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası'na kayıtlı olduklarına dair alındığı ay içinde geçerli olan O da'dan aldığı belge"ler istenilmektedir. Söz konusu toplulaştırma projelererinin hazırlanması ve tescili işleminin 8 Haziran 2000 gün ve 24073 sayılı Resmi Gazete'de yapılan ilanında "1., 2. ve 3. iş için B Grubundan Müheahhitlik Karnesi ve A Grubu Harita Müteahhitlik Kar-nesi" istendiği belirtilmiş 4. iş için herhangi bir belirtme yapılmamıştır. 14 Haziran 2000 gün ve 24079 sayılı Resmi Gazete'de aynı işlere ilişkin ilanda ise "1., 2. ve 3. İş için B Grubundan Müteahhitlik karnesi veya A Grubundan Harita Müheahhitlik karnesi", "4. İş için C Grubundan Müteahhitlik karnesi veya A Grubundan Harita Müteahhitlik karnesi" istendiği belirtilmektedir. Her iki ilanda da Harita Müteahhitlik Karnesi ilgilisinden Harita ve Kadastro Mühendisleri Odasına kayıtlı olduğuna ilişkin belge istenilmemiştir. Ülkemizin kalkınmasına büyük katkısı olacağım savunduğumuz bu tür projelerin hızla gerçekleştirilmesi Odamızın da önerileri ve özlemleri arasındadır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olarak tüm kurum ve kuruluşlarının yasa ve yönetmelikleri eksiksiz uygulama-uygulatma sorumluluğunu bir kamu görevi sayan Odamız: yukarıda belirttiğimiz "Harita Mühendislik Hizmet-lerini Yükümlenecek Müellif ve Müellif Kuruluşların Ehliyet Durumlarına Ait Yönetmelik"e aykırı durumun ortadan kaldırılmasını; 8 Haziran'da yapılan ilandaki gibi her iş için A Gurubu Harita Müteahhitlik karnesinin zorunlu kılın-masını; ayrıca Harita Müteahhitlik karnesi ilgilisinden Harita Mühendisleri odası'na kayıtlı olduğuna dair belge isten-mesini yasal açıdan zorunlu görmektedir. 14 Haziran'da yapılan ilanda "ve" yerine konan "veya" sözcüğü nedeniyle söz konusu işlerin sadece B ve C Gurubun-dan Müteahhitlik karnesi olanlara ihale edilmesi ve Harita Mühteahhitlik Karne sahibinden Harita Mühendisleri Odası'-na kayıtlı olduklarına ilişkin belge istenmemesi halinde yargı sürecine gidileceği konularında, Bilgi ve gereğini arz ve rica ederiz.

Hüseyin ÜLKÜ Genel Başkan Yönetim Kurulu Adına

Page 20: HKMO Bülteni Ey!ü! 2000 · zorunlu bir değerlendirme süreci olarak görmek yanlıştır. Bazı meslek dalları için sınav (değer-lendirme) olmaksızın, mesleki deneyim süresinde

HKİVİO Bülteni Evlül 2000

SAYI: 1/G99-510 TARİH: 06./07/2000

KONU: SHKMMH Yönetmeliği.

Sayın Üyemiz, Bilindiği üzere Odamız 1954 yılında 6235 (7303) sayılı Türk Mühendis-Mimar Odaları Birliği yasasına göre kurul-muş TMMOB'ye bağlı Kamu Kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. Odamız Kamu yararı yönünde meslek disiplinimize ilişkin düzenlemelerin yapılmasında, yasalarla verilen yetkiler ve sorumluluk içerisinde etkinliklerini sürdürmektedir.

31 Mart - 02 Nisan 2000 tarihleri arasında yapılan 37.Olağan Genel Kurul'da Oda Tüzüğümüzle birlikte birçok yönetmeliklerde değişiklik yapılmıştır. Bu değişiklikler TMMOB Yönetim Kurulu'nun 27/05/2000 tarih ve 445 sayılı kararı ile onaylanmış olup, Odamızın Haziran (43 sayılı) Bülteninde yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

HKMO Serbest Mühendislik Müşavirlik Büroları Tescil Yönetmeliğinde yapılan değişiklikler ile; Serbest Harita ve Kadastro Mühendislik Müşavirlik Hizmetleri üreten Büro/şirketlerde; tescil ve yenileme işlemleri, imza yetkisi, mesleki denetim vb.ler de yeni düzenlemeler yapılmıştır. Anılan yönetmeliğin SHKMMB'nin yetki ve sorumlulukları başlıklı 14.maddesinin i,j,k bendleri, i) SHKMMB'leri ihale ile aldıkları işleri ihalenin yapıldığı merkezdeki Şube, Merkeze Bağlı Temsilciliğe ya da ilgili Temsilciliğe 30 (otuz) gün içinde bildirmekle, diğer işler için hazırlanan tip sözleşmeyle işe başlamadan işin bulun-duğu yer temsilciliğine onaylatmakla yükümlüdür. j) SHKMMB'leri, SHKMMH'ni işveren idare veya onay makamınca istensin ya da istenmesin HKMO'nın deneti-minden geçirmekle yükümlüdürler. k) SHKMMB'leri, Mesleki Denetim hizmeti karşılığı olarak; yapılan SHKMMH'nin fatura bedeli üzerinden %2 (yüzdeiki)'si, ihaleli işlerde ihale bedeli üzerinden %02 (bindeiki)'si oranında Mesleki Denetim ücreti öderler. şeklindedir. Ayrıca yönetmeliğin Cezai Durumlar ve Yaptırımlar başlıklı lö.maddesinde ise; "....yüklenimine aldığı işleri 30 gün içinde ilgili temsilciliğe bildirmeyen, talebe bağlı işlerde Tip Sözleşme düzenlemeyen ve HKMO'ya onaylatmayan, SHKMMH mesleki denetim işlerini yaptırmayan SHKMMB'lerinin savunması alındıktan sonra gerektiği hallerde HKMO Yönetim Kurulu tarafından kapatılır ve Serbest Harita Kadastro Mühendisleri Yönetim Kurulunca Onur Kuruluna verilir." denilmektedir. Mevcut işler dahil 07 Temmuz 2000 tarihi itibariyle Uygulama sürecinde yukarıda belirtilen yönetmelik hükümle-rine uyulması konusunda,

Bilgi ve gereğini rica ederiz.

A.FahrI ÖZTEN Genel

Sekreter Yönetim

Kurulu Adına

DAĞITIM : Gereği: -

SHKMMB

- Temsilciliklere/İl/İlçe

- Merkeze Bağlı

- Şube Başkanlıkları

36