30
Dini Arqhrmalar, Temmuz - Arahk 2010, Cilt : 13 Say1 :37 ss. 93- 122 s~N~~T'TE 1Sfi$kZE ve HZ. PEYGAMBER'~ IS~~$ARE ANLAYISININ HULEFA-I ~i~h'h HAYATINA YANSIMALARI (istiyare uygulamalan) Tu@ul TEZCAN* Abstract Consultation at the Sunnah and the Reflections of the Prophet's Understanding of Consultation in the Life of Caliphs As the most important principle in human life the position of consultation was stated again by the time divine revelation was revealed to the Last Prophet Muhammad. Looking at Prophet Muhammad's fulfihg prophecy it has been seen that consultation was considered as a necessary institution which forced to apply to have information from experts in the field of social issues such as war. With regard to family and personal relationship the consultations is also considered such an advice which is not far from to be useful. Hence its aim is to give recommendation about what is truthful and useful. If we investigated the reflections of consultation in the life of guided successors (Caliphs) whom are the closest source to the Prophet we see that they fulfilled consultation in the state issues, juridical matters and in the issues that are not applied by nass (religious text). They also benefited from the consultation on the solution of any juridical, administrative and Islamic law (feqh) on the one hand. However, it seems that if they are self sufficient about their own ideas they give up the consultation on the other hand. Abstract Nevertheless neither during the peri- od of the Prophet Muhammad nor the period of the Caliphs the consultation was considered as certain principles of an institutional structure. Key words: the Prophet, consultation, counsel, Caliphs, Kur'an'm kendinden sonraki ilk miifessiri olan Hz. Muhammed (sav), Kur'an ayetlerini hem sijzlii hem de fiili siinnetinde yorumlayarak fslam dininin iimmet tarafmdan kolayhkla alglanmasma yarhci olmugtur. hcak aradan ge- qen asullar Kur'an ve hadis metinlerinin anlagdmaslnda bir qok problemi de bera- berinde getirmigtir. Metnin anlagilmasi ve yorumlanmasi bagh baglna bir problem alam olugturmakla beraber bir de yorumcularm zahmet gerektiren incelemeleri * Dr., Diyanet Iqleri Bagkanbgl

HZ. PEYGAMBER'~ IS~~$ARE ~i~h'h YANSIMALARIisamveri.org/pdfdrg/D01949/2010_37/2010_37_TEZCANT.pdf · Hz. Pegamber'den gu soz nakledilir: "Megveret eden kimse asla mutsuz ol- maz,

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

  • Dini Arqhrmalar, Temmuz - Arahk 2010, Cilt : 13 Say1 :37 ss. 93-122

    s ~ N ~ ~ T ' T E 1Sfi$kZE ve HZ. PEYGAMBER'~ I S ~ ~ $ A R E ANLAYISININ HULEFA-I ~ i ~ h ' h HAYATINA YANSIMALARI

    (istiyare uygulamalan)

    Tu@ul TEZCAN*

    Abstract Consultation at the Sunnah and the Reflections of the Prophet's

    Understanding of Consultation in the Life of Caliphs

    As the most important principle in human life the position of consultation was stated again by the time divine revelation was revealed to the Last Prophet Muhammad. Looking at Prophet Muhammad's fu l f ihg prophecy it has been seen that consultation was considered as a necessary institution which forced to apply to have information from experts in the field of social issues such as war. With regard to family and personal relationship the consultations is also considered such an advice which is not far from to be useful. Hence its aim is to give recommendation about what is truthful and useful. If we investigated the reflections of consultation in the life of guided successors (Caliphs) whom are the closest source to the Prophet we see that they fulfilled consultation in the state issues, juridical matters and in the issues that are not applied by nass (religious text). They also benefited from the consultation on the solution of any juridical, administrative and Islamic law (feqh) on the one hand. However, it seems that if they are self sufficient about their own ideas they give up the consultation on the other hand. Abstract Nevertheless neither during the peri- od of the Prophet Muhammad nor the period of the Caliphs the consultation was considered as certain principles of an institutional structure.

    Key words: the Prophet, consultation, counsel, Caliphs,

    Kur'an'm kendinden sonraki ilk miifessiri olan Hz. Muhammed (sav), Kur'an ayetlerini hem sijzlii hem de fiili siinnetinde yorumlayarak fslam dininin iimmet tarafmdan kolayhkla alglanmasma y a r h c i olmugtur. h c a k aradan ge- qen asullar Kur'an ve hadis metinlerinin anlagdmaslnda bir qok problemi de bera- berinde getirmigtir. Metnin anlagilmasi ve yorumlanmasi bagh baglna bir problem alam olugturmakla beraber bir de yorumcularm zahmet gerektiren incelemeleri

    * Dr., Diyanet Iqleri Bagkanbgl

  • terk ederek, lasa yoldan sonuca ulagma istekleri, sorun a l a n l m yo&nlu&uu arhrmaktadlr.

    fgte bu makalede ozellikle modem tefsirlerde k a r g m a qrkan kolayci yakla- gm t a r z m iiriinii olan istigarelgka yorumlama yonelik elegtirilerimize dayanak tegkil edecek, alan aragtrrmasi mahiyetinde, istigarelgkamn fiili ve kavli siinnette nasil ifade edildi& n i h l donemine ve Hz. Peygamber'e erigen nesil (Hulefa-i Ragidin) tarafindan nasll alglanⅈl meselelerine dair bir aragtrrma yapmak isti- yoruz. once alanla ilgili rivayetler incelenecek soma da isti,~arel,~irra hakkmda o doneme yonelik bir saptamada bulunulacakhr.

    a-Kavli Siinnet'te istigare

    'Kavli Siinnet'te istigare maddesinde sahabeye isnad edilen rivayetlerden ziyade bizzat Hz. Peygamber'den nakledilen hadisleri inceleyeceu. Halifeler- den nakledilen rivayetleri ise halifelerin istigare alglamalan lasrmnda degerlen- dinnek istiyoruz. Hz.Peygamber 'den nakledilen istigare ile ilgili rivayetler s m h saylda olmakla birlikte rivayetleri basit bir tasnife tabi tutacak olursak:

    1-istigarenin onemini belirten hadisler

    2-Istigare sonucunun uygulanmasm ifade eden hadisler 3-Miistegarda bulunmasi gereken vasiflan belirten hadisler 4-Yoneticilerin/ hiikiim verenlerin gka ile karar vermelerine de@nen hadis-

    ler geklinde maddelegtirebiliriz. Simdi bu maddeleri inceleyelim.

    1. istigarenin onemini belirten hadisler

    fstigarenin isabetli karar almak ve neticesinde mutluluj$ yakalamak iqin ge- rekliliae de@nen rivayetler goyledir:

    Ebu Hureyre r.aYdan gelen bir rivayette Hz.Peygamber goyle buyurmuglar- dlr: "Emirleriniz skin haphlarmz zenginleriniz de comertleriniz, igleriniz de aramzda giira ile olursa arzln yiizii iqinden sizlere daha h a p l i b . Emirleriniz gerlileriniz, zenginleriniz de cimrileriniz ise a r m iqi skin iqin yiiziinden daha h a p h b . '

    Resulullah sav. "Allah'a imandan soma a k h bag1 insanlan sevmek ve meg- veretten miista@i ka lmamw. (3inki.i diinya'da ehli maruf Ahiret'te de ehli ma- ruftur; Diinya'da ehli miinker Ahiret'te de ehli miinkerdiP buyurmugtur.

    1 Tirmizi, Ebu isa, Siinen, Tah. Ahmet Muhammed Sakir, Dar-u ihyai't-T&asiYl-Arabiyyi, Beyrut, IV, 529, Eblfi isa (Tirmizi) bu hadisin garib oldu@mu kendisinin bu hadisi sadece Salih el-Meriyyi nakbyle bildigini dolay~siyla bu rivayetin ravi yoniiyle tek kal&@m soylemigtir.$eyh el-ElbM de hadisin zaylf oldujjmu nakletmigtir.Tirmizi, a.e. a.yer

    2 El-Beyhaki, Eblfi Bekr Ahmed ibn el-Huseyn ibn Ali, Siinenii'l-Kiibra ve 37 ZeyIilzi el-Cevlzer~t't~-Nakry~~~, el-Cevheru'n-Nkyyu'nun miielLifi, Alauddin Ali ibn Osman el-Mardini, Meclis-ii dairati'l-Mearifi'n-Nuami~eti'l-mineti fi'l-Hindi, haydarabad, X,109; es-Suyuti, Celaleddii, Cartti~rl-Elzadis, XII, 60, Bab-u harfi 'ra'

  • Hz. Pegamber'den gu soz nakledilir: "Megveret eden kimse asla mutsuz ol- maz, bir goriigle yetinen kimse de mutlu olma~."~

    Yine Allah Resulii; "Mugavere eden kavim ancak iglerinin en dogrusuna erigirler"4buyurmug1ar~.

    2- Istigare sonucunun uygulanmasm ifade eden hadisler

    istipreden maksad sadece do@u bilgi sahibi olmak deadir. Elde edilen do@u bilginin uygulanmasi da gereklidir. Zira ancak o zaman istigarenin semere- si a h g olur. 1gte bu durumu ifade eden bir nakil gu gekildedir.

    Halid ibn Ma'den Resulullah'm goyle buyurduwu nakleder: "Bir ad* Hz. Peygamber'e "feiza azemte fe tevekkel ale'llah" ayetindeki "azm"in ne anlam geldi* sordu. Hz. Peygamber ona "ehli rey ile mugavere etmen soma da ona tabi ohandv"diye cevapla&.*

    3-Mustegir'da bulunmasi gereken vas~flardan bahseden hadisler

    ~stigare edilen damamanlam bilgi, diiriistliik ve ahlaki yonlerden giiven veren kigiler olmalan gerekti3 kabul edilen bir gerqekliktir.

    Dmgilan goriig sahibi kigilerin (mustegar) emin giivenilir kigiler oldu@mu/ olmasi gerekti* ebu Hureyre'den nakledilen rivayette Hz Peygamber goyle ifa- de etmigtir:"el- Mustegh mu'temenun" yani mustegir (kendisiyle istigare edi- len): Kendisine giivenilen kimsedir."6

    Kendisiyle istigare edilen kimsenin giivenilen kimse olmasmm adeta bir zorunluluk olduwu, aksinin ise hainlik o lduwu Allah Resul'ii goyle ifade eder:""ftigare etrnek isteyen kimseye domdan bagka bir geyi tavsiye eden, kar- degine haidik eh~~igtir.~ Do@x olmayan bir geyi fetva olarak soylemigse, onun giin& fetva verened? buyunnugtur."

    3 El-Kudgt, Muhammed ibn Sellame ibn Ca'fer ebu Abdillah , Miisnedii'v-Sihab, Miiessese- tiir-Risale , Beyrut, 1986, tah. Ham& ibn Abdiil-Mecid es-Selefi, I1,6

    4 ibn Ebi Seybe, M~~sanneJ; VI, 207, Buhari , EdebiiyI-Ml?fred, ( Ahlak Hadisleri) Ter. ve Serh: Fikri Yavuz, Siinmez Nev. Ist, 1979, I, 271-275

    5 Suyuti, Ed-DiirruyI-Mensur, II, 90, el-Beyhaki, a.e. X,112 6 ibn Kesir, Tefsir-tt ibn Kesir, I , 332, Daru'l-Kalem, Tah: Muhammed Ali Sabuni, Liib-

    nan; el-Beyhaki, a.e.X.112

    7 El-Beyhaki. a.e. , a.yer, Tahavi, Mii,dciIliil-Asar, IX, 313, Babii"e1-miistevaru muteme- nun" 3649. Rivayet, Begavi, a.g.e, I, 849, Bab-1 Mevveret; Buhari , Edebiil-Miiferd, I, 100, Darul-Begair, Beyrut, 1989

    8 Ahmed %n Hanbel, Miisned, 29.bab, W, 30, El-Hakim En-Nisaburi, Miisfedrek, I, 132, Kitabu'l-ih, I, 183, (Zehebi'nin t e k s haklundaki talikah ile beraber), Darul-kutu- bil-ilmiyye, Beyrut, 1990, Ishak ibn Rahuye, Miisrzed, I, 341, Mektebetiil- b a n , Medinei Miinewere, 1991

  • 4-Yij,etici/hakimlerin giira ile hiikiim vennelerinin liizumunu ifade eden ha- disler

    Hiikiim verme pozisyonunda bulunan kigilerin, kendilerine intikal eden so- runun goziimiinde Kitap ve Siinnet'te bir nass bularnadddmda giira ile karar vermeleri gerektigini ifade eden rivayetlerdir.

    Hz Ali'nin Allah Resulu s.ye senden soma, hakkmda vahiy inmemig, sen- den bir gey igitilmemig meselelerin kendilerine gelmesi halinde nasil davranrnasi gerektiw sormasi iizerine O'nun, '"iimmetimden abidlalim olanlan toplayln ve aramzda giira yapm, bir kiginin goriigiiyle hiikmetmeyin" buyurdu$, rivayet edi- l k 9

    Goriildii@ iizere bu rivayet, hakkmda Kur'an ve Siinnet'te hiikiim bulun- mayan dununlarda meselelerin icma ve gura yontemiyle goziilmesine, bir goriigle hiikiim verilmemesi gerektigine igaret etmektedii.

    Bagka rivayetlerde ise her idarecinin iyi ve kotii olmak iizere istigare ya- pacaB iki kigiye sahip oldu&, haylrh yardmclllln istigaresinin tercih edilmesi gerektigine igaret edilmektedir.

    Ebi said el-Hudri'den nakledilen bir hadiste Hz Peygamber'in ifadeleriyle bu d u r n goyle dile getirilmigtir: "Allah Te2la bir Peygamber gondermesin veya (ondan soma) bir halife tayin etmemig olsun ki o Peygamber ve halifenin iki tane y a r b c i s i olmasm. Bir yardmcisi ona hayn emreder ve ona tegvik ederken di- ger yardmc~si gem emreder ve ona tegvik eder. Masum olan Allah'm kendisini korudu@ kimsedir"1° buyurmugtur.

    Kaslm b. Muhammed'in Hz Aige'nin halaslndan igittigini soyledigi rivayet- te ise Hz. Peygamber, "sizden birisi bir vazife iislendiade Allah onun haymu murad ederse ona salih bir y a r b c i verir. Unuttuwda ona hatrrlatrr, hatrrladl- &da ona y a r b ederl buyurmugtur

    1. Sonug olarak, istigare ile ilgili olarak Kavli Siinnet kapsarmnda ele alQ- @mu rivayetleri degerlendirdigimizde;

    2. fstigarenin oneminin belirtildigi rivayetlerde, @ray megveret, miigavere, istigare k a v r a m l m kullaml&@ goriilmiigtiir. Bu kavramlara yiikle-

    9 Suyuti, ed-Dtirrrr'l-Mensur, X, 6 el-Miitteki el-Hindi,Alauddin aZi ibn Husameddin, Kenzzt'l-Ummalfi Siineni'l-Efal ve'l-EkvfiI, (h.0.975) Tahk. Bekrl Hawad, Saffet es- SeB, Muessesetiir-Risale, 1981, I1 340, ibn Abdilber, bu hadisin h a m ~ a l i k ' e ait oldu@ bilinmiyor, senedindeki ravilerin de onun ravileri olrnadi@m ifade ederek hadisin zaylf oldu@mu belirtiyor. El-Muttaki el-Hindi, a.e.a.yer.

    10 El- Beyhaki, a.g.e. X,111

    11 El-Beyhaki, X,111

  • nen anlam da 'bir konuda bir goriigle yetinmemek, ehil kimselerin go- mlerine miiracaat ederek karar vermek' geklindedir

    3. Fe izzi azemte . . . . ifadesinden once geqen miQavere eEnrinin (vegdvirhum ii'l-emy Al-i h a n 3/15) birilerinin goriiglerine miiracaat etmek an- lamma geldigini, ozellikle m u d harbi sonraslnda Hz. Peygamberden ashabiyla miigavere'ye devam etmesinin istendiB bilinrnektedir.12 Bu emirden sonra gelen 'azm'in ise, miigavere sonucuna tabi olmak oldu- @mu Hz. Peygamber aq1Mar. Dolayslyla burada ifade edilen miigavere yine terim anlamnu kapsamaktadrr.

    4. Bu madde de incelenen rivayetlerde kendisiyle istigare edilmek istenen kigi (miistegar) de bulunmasi gereken vasiflar ifade edilirken rivayetler- de istigarenin nasihat formunda (birinin akhdan/goriigiinden istifade etme) oldu&nu daha ziyade ikili (miistegar-miistegir) olarak cereyan ettigini soyleyebiliriz. Temiz bir niyetle istigare etmek istenen kivinin doijTuya y6nlendirilmesi gerektig belirtilirken, aksi halde o gahsa ihanet etmek anlamma,gelecejji vurgulmgtn-. Bu rivayetlerde belirtilen isti- gare Kur'an'm Siira 42/38. ayette ifade ettiB 'sosyal hayatta istigareye omek gosterilebilir.

    Bu maddede nakledilen rivayetlerde toplumu yonetmekle sorumlu kigiler veya toplumun sorunlamu qozmekle miikellef kigilerin, Kur'an ve S h e t ' t e qo- ziim. iqin deli1 bulamadiklannda sorunu ehil kigilerle istigare yaparak qozmeleri gerektig iizerinde durulur. Yme soz konusu edilen istigarenin ozel bir anlam ifade etmek iqin kullamlma&&u belirtelim.

    b-Fiili S h e t ' t e istigare ( ilk Donem Uygulamalan) Hz Peygamber Ebu Hureyre'nin ifade ettig gibi l3 ashabiyla qok istigare

    eden bir Peygamberdi. Hz. Peygamber'in qok istigare yapmasiyla ilgili olarak qok yo= yaplhgw. Biz gimdi bu yorumlardan ziyade olay bizlere nakleden rivayetleri incelemek ve Hz. Peygamber'in giira algsuu fiili omeklerden hareket- le tesbit etmek istiyoruz. i'lk 0me@n&, Bedir Savagi gilralanh.

    1. Bedir savay orneg:

    Kaynaklann bize verdijji bilgilere gore Hz. Peygamber Bedir gazvesi sebe- biyle ashabiyla iiq defa ashabiyla miigavere yapmgtn-. Birincisi Bedir kuyulan

    12 Er-Razi, Tefsir-u Kebir, I , 1291; Taberi, Muhammed ibn Cerir (224-310), CamiuJl- Beyan, Tah. Ahmet Muhammed $akir, Miiessesetii'r-Risale, 2000, VlI, 344,

    13 El-Beyhaki, Ebii Bekr Ahmed ibn el-Huseyn ibn Ali, SiineniiJl-Kiibra ve ZTZeylihi el- Cevheru'n-Nakryyu, el-Cevhem'n-Nalayyu'nun miiellifi, Alauddin Ali ibn Osman el- Mardfni, Meclis-ii dairati'l-Mearifi'n-Nizamiyyeti'l-Gineti fi'l-Hindi, Haydarabad, V, 47,

  • civamdan geqmekte olan Kureyg kervanlama saldmp/saldm~atna konusuna da- irdir.14 Kureygliler tarafindan Kervan emniyete ahhgmda durumun seyri de- Bgrnig, kervandan mallarm almak iqin yola qlkan miislhanlar savagla yiizyiize kahglardrr. fgte bu esnada Allah ResQl'ii ashabum savaga goniillii olup olma- dddarm ojjrenmek, baghWarm olqmek iqin onlarla ilk miifjaveresini yapmg- hr- ikincisi ise savag esnasmda mevzi seqirni haklandadrr.15 ~qiinciisii de Bedir esirlerine dairdir.

    a) Sava~m ewelinde yapilan istiyare:

    Resulullah ashabiyla kureyg k e r v a n l m yolunu kesip Mekke'deki el ko- nulan mallarm geri almak iqin harekete geqtifjinde Bedir'e heniiz varmarmgken kureyyin kervam korumak iqin yola qdcha haberi gelir. Resulullah ve beraberin- dekiler $amYdan gelecek kervam ele geqirmek iqin acele ediyorlarh, Ebu Suf- yan muslhanlann niyetinden haberdar olunca Bedir'den vazgeqip sahil yolunu tercih etti ve kervam giivenceye kavugturdu. Kureyg, k e r v a n l m emniyette oldu@nu oeendi, ancak geri donmekten vazgeqtiler ve Bedir'e ulagmaya yemin ettiler. Hz Peygamber de hemen ashabiyla miifjavere yapb. Muhacirlerden Ebube- kir, 0mer ve Mikdad bin Amr soz alddar ve giizel sozler soylediler. Nebi s. onlm hayra davet etti, fakat sozlerini bitirmedi, "e~iru aleyye eyyuhen-nus" buyurarak Ensar'dan da goriig bildirmeleri beklentisi iqindeydi. Ciinkii Ensar'm Resulullah'i kendi nefislerini, qocuklarm korur gibi koruyacaklama dair sozleri vardi. Sad bin Muaz kalktr ve Ensar adma ben cevap vereyim, zira sanki bizi istiyorsun ey Allah'm Resulu dedi. Nebi s. evet dedi. Sad, umulur ki sen a l h m bir vahiyle yola q h , biz sana iman ettik ve seni tasdik ettik. Getirdigin geyin hak oldu@na da gahit olduk. Biz sana igitmek ve itaat etmek iizere ahdimizi ve anlagmamzi sunduk. Art& di lediw yap, seni hak olarak gonderene andolsun ki, bu denizi bize s w a n ve sen ona cesaretle dalsan biz de seninle dalanz. Bizden bir kigi bile geri kalmaz. Bizden dilediginle iligki kur dilediginle iligkini kes. Diledifjin kadar m a b d a n al. M a b d a n aldddarm blraktrklamdan bizler iqin daha hayu-hdlr. Nefsim elinde olana yemin ederim ki, ben bu yola asla girmezdim. Bunun hak- kmda da bilgi sahibi de deBIim. Diigmanla kargilagmayl kerih gomem. Biz harb m d a elbette sablrhwdlr. Diigmanla kqllagma anmda soz dogrulanh. Umu- lurki Allah bizden senin goziinu agartacak kimseleri sana gosterir. Art& Allah'm bereketi iizerine yiirii. Sa'd'm sozlerine Resulullah s. sevindi. Yiiziinde giineg dogdu. Soma kavme goyle seslendi: " Yiiriiyiiniiz ve mujdeleyiniz, muhakkak ki

    14 ibn Hisam, Abdii'l-Melik (h.o213), esairatrln-Nebevjye, Tah.Taha Abdurrauf Sa'd, Daru'l-Cil Beyrut, 141 1

    15 el-Hakemi, Hafiz ibn Muhammed Abdillah, Mervjyatu Gameti Hudeybiye, Cem', Tahric , Dirase, Matabiu Camiat-i fslamiyye, el-Medinetii'l- Miinewera el- Memleket-ii Arabiyytii's-Suuudiyye, 1406, I, 276

  • bana Allah iki taifeden birisini vaat etti. Fakat ben gu anda kavmin kaynmma b&yorum.. ." l 6

    Makrizi'nin naklettigi bir rivayette Sad bin Muaz goyle soyler:

    " Biz oyle bir kavmin halefiyiz ki, seni sevmede onlardan daha giddetli de- $jib, sana itaat etmede onlardan daha itaatkar degiliz. Onlarda cihat hususunda miithig bir arzu ve istek var. Bilselerdi ki Resulullah demanla karg~lagacak asla arkada kalmalard. Onlar dugmanla kargilagmamn daha soma olacagm, gu an develerin bakmmm yaplld@m, nebinin qadm iqin u$jrag~ldl@m zanned iryorlard~. Eger Allah bizi aziz lalar dugmana karg~ muzaffer ederse, igte sevdi$mb budur. Digeri olursa sen devene oturursun ve arkadan bize kabhsm dedi. Nebi, Allah ha- ylrh olam versin diye dua etti. Yme Sa'd'a Allah bundan daha iyisiyle hiikmetsin ey Muaz dedi. Sad mugavereden aynldlbda "siru ala bereketillah..y'b~yurdu.17

    Resulullah s. savag a l m d a ashab~yla yapb@ istigare miisliimanlann iman- l m , inanqlarrnrn saglamh@m denemek, savag iqin kabiliyetlerinin olqiisiinu gormek ve Allah yolunda olanlara katlamp katlamayacaklarm slnamak iqindi.18 Her birisi bu imtiham baganyla verdiler. Mugaverenin umumiyetle herkesi il- gilendirmesi sebebiyle mugavere de herkesin kahhy la , ancak temsilciler ara- chyla gerqeklegmigti. Mugaverenin sonucunda herkesin sonuna kadar savaga- caklanna ve baghllklama dair goriigler almd~mda savag karan ortaya q&h ve uygulamaya geqildi.

    Fakat savagta konuglamlacak yerin tesbiti konusunda tecriibeli olanlardan ve Bedir k u y u l m iyi bilen birisi olan Hubab'm itiraz~ hemen dikkate ahmug, onun tavsiye ettigi yer tercih edilmig, Allah Resulii ken& goriigiinde israrcl olmamgb.

    b) Sava~ Bncesi konum belirleme iqin yapllan ikinci isti~are

    Resulullah muharibler iqin savag esnasmda bulunulacak bir mevkiyi ihtar etti. Hubab ibn Miinzir k a b ve Ya Resulallah o yer Allah'm seni yerlegtirdigi bir yer mi yoksa rey ve taktik geregi takdiriniz mi? diye sordu. Resulullah, bila- kis kendi go~Qiim ve takdirim geregidir, dedi. Hubab, buras1 mevzi iqin uygun degdir. Bizimle mugriklerin en y a h d a k i suya gel. Ciinkii ben oray ve ku- yuyu iyi bilirim. Orada suyu tath olan kuyular var. Ve suyu da boldur, kurumaz.

    16 fbn Higam, Siratli 'n-Nebi, II,254.; el- Cevzi, ibn Kayym, Zridli '1-Meadji Hedy-i HayriJl- had, IU,17l-173; El-Gamidi, Frkhug-&ra, 125 ; Beyhaki, Sunenli'l-Klibra, X,109

    17 El-Makrizi, imtau'l-~sma, I, 175, Ahmed ibn HanbeI, Misned, IU, 105; Muhammed Hamiduliah , islam Ptygamberi, Beyan Yay. 1st. 2004, 192, Valadi @.0.207), Kitabu'l- Megazi, Tah. Marsdan Cons,Alemli'l- Kiitiip, Beyrut, I,49

  • Sonra kuyunun iizerine bir havuz yapah , su kaplanrmzi iqine blrakalun. Hem suyumuzu iqeriz, hem savagmz. Kuyulardan kalanlarvll da kapatmz. Resulullah s. do@u goriige igaret ettin ey Hubab dedi.I9 Resulullah, muhariblerle beraber Bedir kuyulama in&. Hz. Peygamber, geceyi bir hurma kiitiimde dua ederek sabahlah. Ramazan'm on yedinci gecesi Cuma gecesi idi. Hubab'm igaret ettigi geyler yap i ld~ .~~

    Savag iqin ikinci goriigme, tavsiye nitelikli, igin ehlinden gelen bir itirazl de- gerlendirmek geklhde olmugtur. Hubab'm goriigiine Allah Resulii ve ashab katd- masay&, uygulanmayabilirdi. Ancak bolgeyi qok iyi bilen birisi olmasi sebebiyle goriigii kabul edilmig ve hemen uygulanrmgh.

    c) Bedir esirleri haklunda

    Yme Bedir giinii esirlerin alubeti konusunda kendi adetine (Siinnet'ine) uygun olarak ashabmdan ileri gelenlerle istigare yapt@nu2' b n Abbas nakleder. Hz. Peygamber esirler hakkmda ne diigiindiimii Hz. Ebubekir'e sormug, o da goriigiinii goyle aq1Mamqh:

    "Ya Resulallah bunlam (savag esirleri) her biri senin amca o@llam, agi- retinin qocuklandlr. Bu sebeble ben kendilerinden fidye a l m m taraftanym. Bu sayede miigriklere kargi kuvvet kazanrmg oluruz. AUahYda bir giin onlam 1slam71a hidayet bulmalarvll saglar ve Miisliirnanlara yardunc~ giiq oluverirler. Hz, 0merYe sorduwda ise, Hz. Ebubekir'in dQiindiigiinden farkh bir gey diigiinme- di@ni ifade etmig ancak kiifiiin onderleri ve cesurlan olmalan sebebiyle boyun- larum wrulmasnu onermigtir. Resulullah Hz. Ebubekir'in goriigiinii benimsedi. Ve onlardan fidye a h a s m a karar verdi."

    19 ibn Higam (h.213), Siratii'n-Nebevjyeti li- ibn Hisam, Tah. Taha Abdurrauf sa'd, Dar'ul-Cil, Beyruf I41 1 III,168, T a , CamiuMahih (Siinen), Kitabu'l-Cihad, Babu Ma cae fi'l- Megveret, IV, 213 .

    20 ibn Higam, Siratu" ibn Hisam, 11, 202, Makrizi, Ebii'l-Abbas Talayyiiddin Ahmed b. Ali b. Abdiilkadir, fmtaul-~sma', Tablcik ve Talik, Muhammed Abdiilhamid sn-Nemisi, Dlirii'l-Kiitiibi'l-kyye, Beyrut, 1999, I, 77

    21 Muhammed Hamidullah, islam Peygamberi, Beyan Yay. 1st. 2004,192

    22 Beyhaki Miislim'in Sahih'inde h e bin Ammar'm hadisinden tahric ettigi rivayeti nak- leder. Bkz. Beyhaki, Siinenii'l-Kiibra, X, 109, Bedir esirleri konusunu dini bir konu gibi degerlendiien baa diiwiirler, Hz Peygamberin bu konuda ashablyla miigavere yapma- slndan hareketle, dini konularda da miigavere yapiabilecejjini belirtmiglerdir. Miigavereyi sadece diinyevi i~lere hasredenler de olmugtur. Dolayslyla bu iki goriig de agmdlr. Dam olan ise hakkmda nass bulunmayan konularda, dini mahiyette de olsa miigaverenin yapl- labilmesidir. Hz Peygamber esirler konusunda her hangi bir nass bulunma&ijlldan dolayl ashablyla istigare yapmg, son karan miigavereye bmhugw. Bu hadiseden hareketle baa usul biiginleri Hz. Peygamberin de bazen rey ve ivtihadmda yamlabilecejjini soylernigler- dir. Bk. Soylemez, Abidin, Sdrri ve Resulullah~n Misaveresi, 177

  • Bedir savql qerqevesinde yapllan mieavereleri degerlendirdimde gu so- nuqlara ulagm:

    Toplumun tam- ilgilendiren ve de var1Myoklu.k miicadelesi gibi deger- lendirilebilecek olan gavagm ashab tarafindan onaylan&@dan emin olmak iqin, nab= yoklama mahiyetinde o n l m goriiglerine miiracaat edildi@ g~riilmQtiir.~ @nkii 0 Peygamber o l m a s m yarunda savaglarda askerlerini sevk ve idare eden, o n l m psikolojilerini vereceg kararlarda dikkate alan bir komutandr.

    Bedir'de uygun mevzilerin seqimi konusunda itiraz eden sahabenin gomle- rine deger verip g e r e w uygulamasl, ehil kigilerle istigarenin onemini ifade eden bir yaklagmdr, Savag esirlerine ne yapilacaB konusunda da heniiz herhangi bir nass yokken ashab~yla miigavere yapmasl, bir komutarun sergilemesi gereken yerinde bir tawdr . Bu iiq miigavere gekli gilra'm mahiyetini farkh degerlendir- meye imkan vermeyecek gekilde Masik gilra t-a uyacak niteliktedir.

    2.1stiyari kararlara say@ ornes

    Hz. Peygamber, kendisi istigareye onem verirken, bagkasm istigare ile verdigi kararlan uygulama noktasmda da saygh olmugtur. Abdurrahman bin Ganem'den nakledilen bir rivayette Resulullah'm Beni Kurayza o@dlan ziyare- tine Sa'd bin Ubadenin hediye ettigi ciibbeyle gitmesinin daha iyi o lacaba karar veren Ebubekir ve Omer'e Hz. Peygamber'in olumlu cevap verdi@ "Ve Allah'a yemin ederim ki gayet siz ikiniz benimle ilgili bir gey iizerinde ittifak etseniz ben megveret hususunda ebediyyen size muhalefet etmem b ~ y u r d u ~ ~ ~ ifade edilir.

    fstigare kararlanna sayg baglammda hablanmasl gereken en onemli ornek Uhud savagi oncesinde yapllan miigavere neticesine kendi goriigiiniin aksine bir go* olmasma r a b e n kargl gelmemesi gosterilmelidir. Ashabm Bedir'e kakla- mayan genqleri, hata yaptdclm, Allah Resulii'nii kendi arzulan istikametinde zorlaManm hissettiklerinde oziir dilemigler, ancak Hz Peygamber azimle mii- gavere k a r m uygulamayl tercih ederek istigare sonucuna saygsm gostermigtir.

    3. Uhud savay orneZi;i

    Bedir'in intik- almak isteyen miigriklerin Uhud daB y W m a ka- dar yaklagkm haber alan Hz Peygamber hemen ashablyla istigare etti. Ashabm

    23 Buradaki gika, N e d siiresinde anlaldan Beks'm dmgmanlanyla yapt@ istiga- reye benzemektedir. Bk.Ned 27/32

    24 Es-Suyuti, Ebubekir, el-Hasaisii'l-Kiibra, Daru'l-Kutiibi'l-IlmiYYe, Beyrut, 1985,II, 346, el-Halebi (975-1044), Daru'l-Ma'rife, Beyrut, 1400, II, 448, Ali ibn Burhanneddin, es- Siratii'l-Halebiyyefi Sirati'l-Emini'l-Me'~rz~~tz, el-&&, Miittaki, Kenz, Muessesetii'r- Risale, Beyrut, XXXV, 3 17

  • biiyiikleri miidiifaa-savunma savagi yapdmasmr tavsiye ettiler.25KaWar ve qo- cuklar kalelerin yiiksek yerlerinde korunacaklar ve oradan sav~acaklar, erkekler ise geqit bolgelerini muhafaza edeceklerdi. Ve Medine de birbirine kenetlenmig binalarla qevrili idi. Bu haliyle k o m & idi. Nebi as. da bu bu goriige meyilli idi. Fakat gehadeti ozleyen bazi hamasi genqler ki Bedir'de muharebe serefinden mahrum olmuglard~, di&.mana kargl qllulmasmr taleb ettiler ve de lsrarcl oldular. Resulullah sa. Cuma giinii ikindi n a m m lul&&da insanlan cihada ve h a - Ilk yapmaya tegvik etti. Fakat iki goriigten hangisini seqtigini ashab bilmiyordu. Ebubekir ve 0mer ve insanlar birlikte saf olmq vaziyette Resulullah'm k a r m bekliyordu. Nebi as. zu:h giymig bir gekilde kargilarma q~kh. Ashabdan bazilan ya Resulallah seni qlkmaya zorlarmg olabiliriz. Sen kendin iqin uygun o l m yap dediler. Resulullah s. "Ben sizi gu goriige davet ettim ancak siz yiiz qevirdiniz. Bir Peygamber'e zlrh giydiade onunla diigmanlan arasmda hiikiim. verilinceye kadar qlkarmasi uygun degildir. Sonra da size emrett im geye bakmz ve ona tabi olunuz, Allah'm isrniyle yerine g e W . Sabrederseniz, zafer ~izindir"*~ buyurdu.

    Allah Resulii s. Uhud savagi haklunda ashab~yla miigavere yaptibda onla- nn q o ~ u & n u n Medine &gmda, savag m e y d m d a qarplgmaya istekli oldua- nu gormiig, kendi goriigii olan Medine'de savunma savagl yapma diigiincesinden vazgeqmigti. Allah Resulii'niin ashab~yla yapf@ miigavere bir nevi nablz yokla- ma, meyillerini olqme ve ona gore karar verme amaclm tagiyordu. Yapilan mii- gavere neticesinde qo&nlu&n karan &ate a h g ve megveret karan bizzat Hz. Peygamber tarahdan uygulamaya konulmugtur. Savagtan soma da Ali h a n 31158. ayette belirtildigi iizere, savagtan donen ve de savagtaki yenilgiden pay1 oldu&nu diigiinen, ruh diinyalannda tahribat olugan ashab ile mQavere yap~lma- si, onlann affedilmesi, goniillerinin ahmas1 istenmigtir. Savag sonrasi yapilmas~ istenen miigavere ile bir anlamda ashab ile Hz. Peygamber arasmdaki yklmak iizere olan kijpriilerin tamir edilmesi, kopan iletigimin tekrar tesis edilmesi amaq- lanrmgtw.

    25 Hz. Peygamber, ilk kez burada ibn Selul ile de istigare yapti. ibn Selul Medinede kalma diigiincesini savundu, fakat Siiddi'den nakledilen rivayette ibn Selul'un gehir &$ma qrlulmasm savundu@ ifade edilmigtir. Bu d m Resulullah'~ da saglrtrmstx, aynnhh bilgi iqin bkz.Taberi, Tarilzu'l-Utnenz VelMiditk, IT, 58-60, Darul Kutubil h i y e , Beyrut, 1407; Abdulah ibn n e y ve arkadaglanyla istiga- re etmenin qu neticeleri olabilir. Onlann durumlann~ ve samimiyetlerini orta- - ya pkarmak, boylece fslam'a karg~ ya muhlis olurlar veya nifaklan ziyadelegir. Ve gelecekte de one siirecekleri bahanelerin onii hkanrmg olur. ibn Agur, Et- Taltrir, W-Tenvir, IT, 361

    26 Taberi,Tarilzll Taberi, LI, 58-60 ; fbn Hacer El- Askalani, Fethu '1-Bari, Bi Serlri Salzihi'l- Buhari, Kitabu'l-~'tisam, XV,282-83, 28. Bab, Buhari, CamiltsSahilzi'l-Muhiasar, Tahkik: Musatafa Dib El-Bega, Daru-fbn Kesir, Yemame, Beyrut, 1987, VI, 2681

  • Dolaylsiyla Bedir ve Uhud savqlannda yap~lan mugavereler, go* ahg-ve- rigi o l m a l m yamnda ashabrn moral degerlerini yiikselten onemli bir unsur o l q t u r .

    4. Hendek savagx orneg

    a) Hendek kanlmasl hakkmda isti~are

    Yahudilerden bir grup, Hz Peygamber'e k a q ~ gavag aqmayi ve onu ortadan kaldmnayl planlam~g, bu planlanna Yahudi kabilelerini ve Mekke'li mQxikleri de dahil etmek istemiglerdir. Mekke'li miigriklerle goriigmek iqin Mekke'ye gel- migler, onlan Hz Muhammed ve ashab~yla savagmaya qa@mglar, amaqlarmn Miisliimanlm kokiinu kawnak ve tamamen yok etmek oldu@mu ifade etmigler- dir. MiQrikler, onlara ehli kitap olduklan iqin Kureyg'in Hz Muhammed ve o'nun dini hakkmdaki diigiincelerini kabul edip etmediklerini sormuglar, onlar da hakka daha yalun olamn Kureyg'liler o l d u ~ u , dinlerinin Hz Muhammed'in dininden daha hayrh oldumu soyleyerek onlarla aym fikirde o l d u k l m soylemiglerdir. Kureyg bu daveti kabul etmigtir. Soma aym grup Gatafan Yahudilerini davet etmig, Kureyg'in de kendileriyle beraber oldu@mu ifade etmig, onlan da ikna et- miglerdir. Birlikte karar alan bu guruplar harekete geqmiglerdir. O n l m haberini alan Peygamber a. hemen ashabiyla Medine'de mudafaa savagi veya Medine lgmda diigmam kargdamak geklinde iki alternatifi goriigmek iizere istigare yap-

    Selman el Farisi Medinekin qevresine hendek kazllmasm teklif etmig, ken- di kavmi olan Farisilerin bu metoddan istifade e t t im , muhasara edildiklerinde gebrin etrafina hendek kazdlkiann~ soylemigtir. Selman'm bu goriigii isabetli bu- l m u g , Allah Resulii tarafindan hendek kazllmasm emredilmig, kendisi de hendegin kazllmasmda bizzat qahgmgtir. Bir savag stratejisi olarak Hendegin ka- zllmas~, megveret sonucu giindeme gelmigtir. 28Hendek fXri savag tecriibelerinin bir meyvesidir. Farisilerin kullml@ bu savag usulii isabetli bir yontem olarak goriilmiig ve uygulathmgtir. Bu savagta da goriildu@i iizere savag konusunda ozel bilgi ve becerisi olanlardan istigare ile istifade edilmigtir.

    b) Hendek Gazvesi esnaslnda isti~are

    Allah Resulii, Hendek muhasarasl esnasmda, Medineli baa Yahudi kabile- leriyle Medine'nin hurma hasdatuun iiqte biri karg~li@nda miigriklerle birlikte olmaktan vazgeqmeleri konusunda anlagma yap~labilece$ni ashabtan bazrlanyla istigare etmek istedi. Evs ve Hazrecin iki onemli temsilcisi olan Sad b. Muaz

    27 ibn Hi$am, Siref, Dl, 170 28 Taberi, Tarihul Urnern El Mulrrk, 11, 90-91 Ibn hacer, Fethu'l-Bari, Vm, 395

  • ve Sa'd b.ijbade, bu teklife kaq~ qiktrlar, onlara verecek geyimiz, sadece hhq- lanrmzdrr dediler ve tekliften ~azgeqildi.~~Hz.Peygamber'in makul gordii@ bir fikre sahabeden b a n l a m k q ~ qlkmas~ ve ve bu goriigten vazgeqilmesi, Hz. Peygamber'in sibit fikirli bir peygamber olma&&u, b a g k a l w goriiglerine de- ger v e r d i w gostemesi bakmmdan onemlidir.

    5. Hudeybiye ome@

    Hudeybiyede Hz. Peygamber'in iki isti~aresi olmugtur. Birisi ashab~yla di- geri egi ~ m m u Seleme iledir. h c i istigaresi digerlerinden muhteva yoniinden d e g , kendisiyle istigare edilen kimse yonuyle farkl~dn-. Qidci i bu defa kendisine dmgllan kirnse bir kadmdrr. Yani mu'minlerin anneleri olan Ummu Seleme'dir.

    Hz Peygamber umre ziyaretinde bulunmak iizere Mekke'ye qlkmayl asha- b~yla istigare etmig ve umre iqin q h g karan ve~ilmigti.3~ Eger Kureyg engellemeye kalkarsa onlarla savagllacaktr. Fakat Allah Teala onlar i(;in haylrli olam istedi. Uzun bir goriigmenin ardmdan Kureyg ve Hz Muhammed s. araslnda sulh yapll&. Bu miisliimanlar hakkmda h a y ~ h oland~. Allah Teala Yakm bir fethi de miijdele- di. Sahabe Kureyg'in engellemesiden o y11 umre yapllmadan geri doniilmesinden, ancak gelecek y11 umre yap~labilmesi iizerine taraflar arasmda gerqeklegen anlag- ma maddelerinden etkilenmigti.

    Hz Peygamber'in kurbanm kesmesi, bagm trag etmesi veya saqm lusalt- mas1 gerekiyordu. Resulullah ashablna emrettiBde ve bu emrini iiq defa tekrar etmi~ olmasma ramen hic; kimse emri yerine getirmedi. Bu durum Resul'e sa. a& geldi. Hemen ~ m m u Seleme'nin y a m a geldi, kargllagtiB durumu anlath. ~ m m u Seleme ya Resulallah onlm h a m a , onlar sulh igi hususunda biiylik bir megakkat altma girdiler, onlann fetih olmakslzm donmeleri onlara a& gelmigtir. Sonra ~ m m i i Seleme Hz Peygambere sahabenin y a m a (;~kmasm hi(; kimseyle konugmadan kurbanuu kesmesini ve b q u trrag etmesini igaret etti. Resulullah aynen d e d i w yapb. Resulullah'l goren sahabeler de lcurbanlarm kestiler, birbir-

    - lerini trag ettiler. Uziintiiden neredeyse birbirlerini katlede~eMerdi.3~

    29 es-SanN, Abdiirrezzak ibn Hiimam, Mnsannef-ii Abdiirreuak, Tah. Habiburrahman el-A'zami, ~ektebewl-Islam?, Beyrut, 1403, 1972, V, 368

    30 es-SanM, Mz~santref-z7 Abdiirrezzak , V, 330 31 Taberi, a.e, II,124 (Mervan b. Hakem'in Hudeybiye lassas1 hakkmdaki rivayeti), Gami-

    di, Hz Peygamber'in &nmu Seleme ile miigaveresinin k a h mecliste vekil veya gwa meclisinde erkekler araslnda uye olabilecegine deli1 olmayacaa goriigiindedir. Fakat ka- dmdan sadu olmug semereli bir gomiin Ummii Seleme crneginde oldu@ gibi, bag ve goz iistiinde yen vardu. 1stigare edilerek goriigii a h a k d u : Bkz. Fzkhu'p$z~ra, 132 Biz Grimidi'nin goriigiine kahhyoruz. Meclis goriiglerin paylagll&@, h a h temsil edildig yerdir. Eger bir kadm toplumu iqin faydah g5rQler sunabilecegine inmyorsa, toplum da bunu kabullenmigse kaduun mecliste temsilini engelleyecek hiqbii sebeb yok demektir.

  • Hudeybiye Gazvesinin ilk istigaresi savaglarda gerqeklegen g u r m ben- zeridir. Hz Peygamberin urnmu Seleme ile yap@ istigare ilginqtir. Bu istigare oncesinde ashabln dununu istigare yapmaya elverigli degildir. (Xi&% buyiik bir beklenti ile q W a n umre ziyaretini yapamadan geri donmeleri soz konusudur. Bir de zahiri yoniiyle tahammiilii zor bir anlagma imzalmgtu-. 1~ t e boyle bir buhran esnasmda Hz. Peygamberin qawlama bile kulak veremeyen ashab, mii- gavere yapabilecek alul durulugUna o anda sahip degdi. ~ m m u Seleme bu a& psikolojik durumdan qhgta adeta emniyet subab~ oldu. Sundujju goriig Hz. Pey- gamber tarfmdan uygulad@nda hemen sonuq a h g t u - . ~ rnmi i Seleme istigare esnaslnda ruhsal dinginligi ve alul durulujjuyla adeta Hz. Peygambere rehberlik ve dmgmanhk yaprmgtu-.

    Diger bir hususta, kesin bir delille sabit o h q bu olay, Resulullah'm toplu- mu ilgilendiren bir meselede ~ m m u Seleme ile istigare yapmasl, iimmetin kadma balug aqlsnu degigtirmede onemli bir katlu saglayacak, k a k degersiz bir varllk gibi tanrmlayan rivayetlerin saglam11B konusunda da tekrar diigiinme firsati su- nacalsbr.

    6. h hadisesi ome@ ffk hadisesi zuhur ettiginde Hz Aige iqin soylenen iftiralar sebebiyle Resulul-

    lah ciddi manada rahatslz ohugtu. Olaym aynnt~larm o&emnek iqin avendigi '

    kimselerle igtigare yap~yordu. Bu manada onernli iki kigi ile yani Ali ibni Ebi talib ve same bin Zeyd ile de istigare yapti. Onlam istigarelen Hz Aige'nin ifadeleriyle goyle cereyan etti:

    "Resulullah Ali ibn Ebi Talip ve Usame ibni Zeydi yanma qa-gb. Vahiy gecikince ehli ile iftiralu hususunda bunlarla istigare etmigti. ~ s a m e , ehli beyt iqin nefsinde bilip gonliinde besledigi muhabbeti Resul-u Ekrem'e tavsiye ve igaret etti de: Ya Resulallah, zevcat-I tahiratilllz iEetli ve zatilllza lay& ehlinizdir. Biz Aige hakkmda haylrdan bagka bir gey bilmeyiz, dedi.

    Ali bin Ebi Talibe gelince o da :

    Ya Resulallah! Allah cc. sana diinyayl dar etmemigtir. Aige'den bagka kadm qoktur. Mamafih Aige'nin cariyesi Berire'ye de sorunuz. 0 do@sunu size soyler demigti. Resulullah Beriye' yi q a w p :

    Ey Berire hammmda sana giiphe veren bir gey gordiin mu? Diye sordu. Be- rire:

    "Haylr Ya Resulallah , gormedim. Sizi hak peygamber olarak gonderen Allah'a yernin ederim ki ben hanlmlmdan asla aylp olarak s a l r ohug gundan buyiik bir gey gormedim. Aige heniiz kiiqiik yagtayd. Harnur y u w k e n uyurdu da evin besi koyunu gelir, hamuru yerdi demi~.~'

    32 Zebidi, Salzilz-i Brrlrari Muktasarr Tecridi Sarilz Tercertzesi, Ter. Kamil Miras, I& Hadi- sesi, Dib Yay, Anlc,1987, WI, 84

  • Diger istigare mescidde ger~eklegmigtir. Peygamber a. insanlan mescide toplad, oniara hitap etti. Allah'a hamd ve sena ile sozlerine bagladl. Soyle devam etti. "Aileme soven, iflira eden topluluk h-da gomiiniiz nedir? Ben ailern hakkmda asla kotii bir gey igitmedim." Bu gene1 isti~arede Evs ve Hazrec kabilele- rinin onderleri Hz Peygamber'e yardm edeceklerine dair k a k p konugmqlar ise de aralamda siirtiigme meydana gelmig, Resulullah hemen minberden inmig ve iki tarafi da yahgtmmgtir. Artik Peygamber a. iqin miiminlerin annesi Hz Aige'nin beraatini miijdeleyecek vahyi beklemekten bagka Fare kalmmgtu.

    Bunun iizerine Resulullah vahyin gelmesini beklemig, nihayet miifterilere celde cezasm uygun goren vahiy gelmig ve Nebi a. bir daha onlann aralanndaki tarlqmalara y0nelmemigtir.~3

    b hadisesi sebebiyle Hz Peygamber birkag kigiyle ozel istigare, bir de top- lumun goriigiinii almak iizere mescidde toplu istigare yaprmgtir. Kigilerle ozel istigaresinde kendisini tamamen rahatlatacak bir sonuca ulagammgtx Toplum ile guraslm da verimli gec;ti@ soylenemez. Neticede Hz. Aige'yi bir siireliae ailesinin yanma gondermek durumunda kalrmgtrr. Olayl aydmlatacak vahyi bek- lemenin en do& karar oldugu ortaya pkmgtir.

    Istigare, mahiyetini bilmedi- bir konuda fikir dmgmak, ortaya konulan fikirlerden en uygun o l m benimsemek ve uygulamak, sonucunu da Allah'a bl- rakmak yani tevekkGl etmek ise bu olay neticesinde yapilan istigarelerde ortaya net bir goriig koyulamamasi, qoziimiin insan iradesini agan bir durum haline gel- mesindendir. Ortada hadise ile ilgili kesin ve saglam bilgiye dayanan bir goriig ohad@ i ~ i n istigare ile belirtilen goriigler yeterli olmmgtir. Hz. Peygamber de vahyi beklemenin en do& diigiince olduguna inanmg, Hz. Aige'nin iffetini tescilleyen vahiyle rahatlmgtu. Bu hadiseden otiirii Allah Resiilii'niin istigare- lerinin fayda vermedigini diigiinrnek hatah olacaktrr. Ciinkii istigare ettigi kim- selerden menfi anlamda gort& beyan eden olmamgtu. Bunun Hz. Peygamber'i hsmen de olsa rahatlattrb diigiiniilebilir. Yani Istigare her haliikarda faydadan hgli olmayan bir durumdur.

    Netice olarak Allah Resulii'niin hayatmda doniim noktasi sayilabilecek olaylar karglsmda sergiledi8 t a m belirleyici unsuru olan giira ile ilgili alglama- l m O'nun miigaverelerinden elde etti- veriler igi&da goyle slralayabilirlz.

    1. Savag gibi toplumu ilgilendiren sorunlarla ilgili istigarelerde qo&mlu@m goriigiinii uygulamaya ozen goste@gtir.

    2. Savag gibi toplumun tarnamnu etkileyen dununlarda a1am.n miitehassisl olan kigilerin mantikll gornlerini derhal uygulamaya koyrnugtur.

    3. Hiqbir zaman fstigare yapmakxzln kendi goriigiinii dayatarak ig yapmanqtu.

    33 ibn Hacer, Fetlzul-Bari, Kitabul-Itisam, XV, 283

  • 4. H b d a nass bulunmayan dini bir konuda da istigare yapmg, insiyatifi bii- yiik oranda miigavere heyetine b~rakrmghr.

    5. Umurna ait meselelerde istigareyi heyetlerin temsilcileri vasltaslyla yapmg- hr. Sadece 1fk hadisesinde mescidde toplu halde goriig almak istemig, karga- ga ve curcuna olugmug, derhal minberden inerek miigavereyi s o n l a n b g t r .

    6. Ailevi meseleler de dahi giivendigi kigilerle istigare yapmg, y a k karar vermemig, pegin hiikiimde bulunmanzlg, mqaverelerinde vicdanen rahat ol- ma&@ sonuglan al&ir;mda nihai hiikmiin verilmesi konusunda vahyi bekle- migtir.

    7. Eglerinin goriiglerini almaktan gekinmemig, onlann maria iikklerini uy- gulamaktan geri durmanugtr.

    Hz Peygamberin siinnetinde, istigare, gura, megveret, mugavere kavramla- m m kullmlma durumlanna bakt@mada bu kavramlardan gura, megveret ve miigavere'nin genel mahiyette, umuma ait meselelerin goriigiildiigii meclisler igin l.cdarul&@ gormekteyiz.

    Hz. Peygamber donemi megveret meclislerini olugturan heyetin, genellikle kabilelerin, ashabm, ileri gelenlerinden bazen de Hz Peygamber'in siirekli mu- gavere yapha az say~daki kigilerden olugtu@mu gordiik. Savag konulannda ise meclisin kapsanu daha da genigletilmig, askerlerin genel kanaatini alrnaya yijnelik goriigmeler y a p ~ h g h r .

    Hz Peygamber doneminde de gekli gemali belirlenmig, uyeleri belli olan, uye segimleri yapllan bir megveret sisteminden bahsedilemez. ktiyag m d a ashabm ileri gelenleriyle olugturulan pratik bir darugma durumu soz konusudur.

    1stigare kavrammm ise daha ziyade ikili goriigmelerde, ilim ve ahlak yo- niinden giivenilen kigilerin fikirlerini almaya yonelik olarak kulld&Er;ma gahid olduk. Birisinin nasihatinden istifade etmek igin goriigiine miiracaat etmek de is- tigare kavramyla dile getirilmigtir. Bu istigare ile nasihatin birbirinden b a w s l z durumlar olma&& gergegini ifade ettigi anlamma gelir. Yani her istigare aym za- manda bir nasihat olmaktadr. Hz. Peygamber'in "dmgan kigilerin dowya yon- lendirilmesi gerektig, aksi halde kardege ihanet edilmig olaca&" uyansm yaphgi rivayet, istigarenin aym zamanda nasihat oldu@mun bir delilidir.

    fstigare (gura, miigavere, megveret) ehil kigilere miiracaat edilerek yapllma- 11, goriigmeden elde edilen sonuca da azmedilmelidir. 0 z e W e umumi konular- da yapilan istigarelerin neticeleri mutlaka uygulanmahdr. Ikili iligkilerde ise nasihat on planda o ldua igin istigare sonucuna boyun emenin tavsiye edildigi goriiliir.

    Simdi ise Hz.Peygamber9in din ve ahlak egitiminden en fazla istifade etme imkanm elde etmig olan Ragid Halife'lerin hayatmda istigare nasil yer etmig, Peygamber'in istigare anlaylgi onlann iikk ve dqiince diinyalannda nasll makes bulmug, idari icraatlannda yansmalan ne gekilde olmug bunlan incelemek isti- yoruz.

  • HZ. PEYGAMBER~~N ISTISARE ANLAYISININ HULEFA-I ~4biN'hI EMYATINAYANSIMALARI (istkjare uygulamalan)

    1. HZ. Ebubekir'in isfQare alg-llamas1

    ilb: Halife Hz. Ebubekir'in problemli meselelerin qoziimiinde gilraYyl kul- landIgrJ11, o doneme ait rivayetler ~gi@nda gorebiliyoruz. Kurumsal bir g i l r m varli@ndan sozedilmemekle beraber, Ensar ve Muhacirden, bmer, Osman, Ali, Abdurrahman b.Avf, Muaz b. Cebel, Ubey b. Ka'b ve Zeyd b. Sabit gibi rey ehli ve fikrh ehli g&slarla goriigmiig ve onlann fetvalanndan istifade ederek kararlar ~ermigtir.~%atta bu gahlslardan baz~lanru ozellikle savag gibi hallerde bile y m - dan aymarmgt~r.~~ Ragid Halifelerin yonetim anlayiglannda Kur'an ve Siinnet'e problem arzedilmeden megveret arayigma gidilmedig, ortak bir kanaattir. Hz. Ebubekir'le alakah olarak Beyhaki'nin naklettig rivayet bunu aq1Mar. "Hz. Ebu- bekir kendisine bir ig getirildi@nde AUah'm kitablna bakar, eger orada bulursa onunla aralannda hiikmeder, eger Resulullah'm siinnetinde bulursa onu uygular, onda da bulamazsa @car konuyla ilgili bir siinnet olup olmadIgm miisliimanlara sorar. Eger sonuq alamazsa miisliimanlann onde gelenlerini, ve bilgderini qa- ve onlarla istigare ederdi."36Bu anlaylgm pratikte o m e a ise, babasmdan kalan mirasi isteyen Hz Fatma'ya Hz. Ebubekir'in Peygamber'lerin miras brakmaya- cabs dair hadisi okuyarak karg~Wi verme~idir.~~ Bu hadis aqlk ve net38 olduB iqin Hz. Ebubekir miigavere etrneyi gerekli gonnemigtir.

    Simdi somut verilerden hareketle Hz. Ebubekir'in istigare anlaylgm resmet- meye qahgmak istiyoruz. Ancak istigare uygulamalm yansitan rivayetler uzun oldumda muhtevalan. nakledilerek degerlendirmesi yapllacakhr.

    Hz. Ebubekir'in istigare uygulamalanru aga@daki madde bagMan. altmda degerlendirebiliriz.

    a) Nass'm varoldugu yer ve zamanlarda me~veretten uzak durmasl

    Bu bagma kargmza ilk qlkan uygulama, Hz. Peygamberin, vefatmdan son- - ra nereye dehedileceB hususudur. Ashab, goriig bildirmig olmasma r a b e n Hz.

    34 el-Hindi, Miittaki, Kenziil U~tzmal, 51627, Muhammed Said Ramazan El-Buti, "e~-$rira $1-jslam", Halifeler D8neminde $&I%, 115, el Mecmeul- Miillci Li Buhusi Hadaratil-Isla- miyyeti, Amman, 1989

    35 Hz. Ebubekir, nsame ordusu hazxlanuken, Hz. Omer'in y w d a kalmasm Usame'den istemig, 0 da miisaade etmigtir. Bk. Taberi, Tadzu'r-Rzisul, 3-226, Taberi, Tarilrn'l- Uilzerlz ve'l-MtTiliik, Daru'l-Kiitiibi'l-biyye, Beyrut, 1407, II, 245

    36 Beyhaki, Siinen, X, 114 37 Bu rivayet daha tefermath olarak ibn Sad'm Tabakahnda yer almaktadu: Bkz Ibn Sa'd,

    Tabakat, II,316; Taberi, ~arilzu'l-~~rzenz ve'l-Miiiliik, 11, 236

    38 Bu rivayetten daha aqk bir ifade de Ebu Hureyre tarafindan nakledilmigtir: ' ' ' ' B ~ ~ gey dinar olarak bolii$ilmez. Eglerimin nafakasmdan, igqimin rukmdan geriye kalan sada- kadlr." Daha fazla bilgi iqin bk. Taberi, TariIzu'l-UIIZ~IIZ ve'l-Miiliik, 11, 236

  • Peygamberden " hiqbir Nebi yoktur ki vefat ettigi yere defnedilmemig 01sun~'~~ soziinii igittigini soyleyerek, istigareye aldmnadan hadisin geregini yerine getir- migtir.

    Yme ~ s a m e ordusunun irtidat eden Araplara yonlendirilmesi konusunda IS- rar eden ashaba Hz. Peygamber'in takdir ettigi bir d u r n hakkmda tasarrufta bu- lanamayaca@m soyleyerek karg~ q~lanas~, onun kararlannda nassa tabii oldu@nu gosteren bagka bir ~ rnek t i r .~~

    Hz. Peygamber'in kararlanna o vefat ettikten soma bile uyma noktasmda hassasiyet gostennigtir. Nassa tabii olugunu bu zaviyeden gosteren ornek ise, Hz. Peygamber'in atad@ ~same'nin yerine o genc; oldu@ iqin daha yagl~ ve tecriibeli birisinin geqmesini isteyen Hz. ijmer'e sert bir tavlrla karg~ q~kmas~ ve bu talebi reddetmesidir.4'

    Hz. Ebubekir kendisine intikal eden £khi meselelerde de once nass'a mii- racaat etmigtir. h a m MaWi7in Muvatta'smda ninenin miras~ ile ilgili nakledilen rivayette, Hz.EbubekirYin once nassm olma&@m diigiinerek ninenin mirastan pay alamayaca@m soyledigi, ardmdan M u p e b. Sube'nin nineye altrda bir hisse verilece$ne dair sundu@ deli1 ve bu delili tasdikleyen bir bagka sahabenin olrnasl sebebiyle bu karanndan vazgeqerek ninenin paynun verilmesini emrettig 42ifade edilir .

    Bir bagka ornek ise, iki erkegin aile hayatr yagamasma dairdir. Halid b. Velid'in haber vermesi iizerine istigare etmek iqin ashabm ileri gelenlerini top- l m g onlara goriiglerini sormugtur. Hz. Ali'nin de iqinde bulundu@ grubun go- riiglerinden sert bir cevap olmasma r a b e n Hz. Alinin o gah~slann yakdmas~ yoniindeki goriigiinii karanna mesned yaparak Halid b. Velid'e k a r m mektupla biidinni~tir.4~

    Hz. Ebubekir, filuhla ilgili olan bu konuyu miigavere etrnig ve Hz. Ali'nin Lut kavmine luyasen verdigi fetvay~ dikkate alarak k a r m bildinnigtir. Hz. Ali ise goriigiinii Hz. Peygamber'den nakledilen " Lut kavminin igledigini igleyen evli olsun ohasm re~medilir~~~hadisine dayandmug&.

    Goriildii@ iizere Hz. Ebubekir'in bu .konudaki karanna dayanak olugturan

    39 Suyuti, Tarihu'l- Hulefa ,68 40 Daha fazla bilgi iqin bk. h n Kesir, el-Bidaye ven-Nihaye, VI, 305 41 Bk. Taberi, Tarihur-Rusul, II, 128 42 Malik b.Enes, El-Muvatta, Tah. Muhammed Mustafa el-Azami, Miiesseset-ii Zayed b.

    Sultan Al-i Nihyh, 2004

    43 el-Hindi @.975), Alauddin Ali ibn Hiisarneddin el-Muttaki el-Biirhan Ffiri, Tah. Bekri Hayyani, Kenzu'l- Ummal Fi Sfineni'l-Ehval ve 'I-Efal , Safvet es-Seka, Muessesetii'r- Risale, 198 1, V, 469

    44 El-Hindi, Kenziil Ummal, V,470,

  • gey, Hz. Ali ile megvereti de@l, Hz. Peygamber'in hadisidir. Dolay~siyla fikhi meselelerde kararlannda nass'a miiracaah oncelediB soylenebilir.

    Hz. Ebubekir'in hukuki (kadai) iglerde de yaklsujmlnln deggmedig go- riiliir.

    b) Hukuki blerde istiyaresi

    Hz. Ebubekir, gerek devlet iglerinde (atama, azl -gorevden a h a , vb.) ge- rekse ferdi h a k l m korunmas~ konulannda istigareye onem vermigtir. Eban ibn Said'in Bahreyne vali tayin edilmesiyle ilgili olarak ashab~yla istigare yapan Ebu- bekir, 0merYin muhalefetine rawen ashabm uygun ve yerinde bir tayin o lacam belirtmesi iizerine o n l m goriiglerine gore Eban'i vali tayin etmi~tir.4~

    Rahats~zh@m artmas1 sebebiyle kendisinden soma halifenin kim o lacam Abdurrahrnan ibn Avf, Osman bin AEan, Said ibn Zeyd, Useyd bin Hudayr gibi Ensar ve Muhacir'in ileri gelenleriyle istigare eden Hz. Ebubekir, 0merYin halife ohas1 konusunda goriiglerin birlegtigini gormug, sonug itibariyle halife ohasl- na icma ile karar ~ermiglerdir.~~

    Hz. Ebubekir emirlerine yaz&@ mektuplannda, kendi reyleri ile istibdat etmemelerini, istigare ile karar vermelerini oncelikli olarak tavsiye et@tir. Amr b. el-As'a ve Surahbil b. Haseneye gonderdiB mektuplai" bunun omekleridir.

    Hz. Ebubekir, halifeligi doneminde fkhi iglerde oldujiju kadar devlet igle- rinde de Hz. Ali'nin goriiglerini onemsiyordu. Mesela bir sefer esnasmda iken, Hz. Ali'nin, seferi terk edip devletin bagmda bulunmasi gerektigini ifade eden goriigiinu yerinde bularak derhal devlet idaresine d~nmiigtiir.~~

    Hz. Ebubekir'in giirayl nassm varolduw yerde terk ettigini diger durum- larda ise devlet iglerinde veya dini- hukuki konularda istigareye miiracaat ederek karar verdigini gene1 anlamda tesbit ettik. Fakat o mugavere etti@ durumlarda her zaman mugavere sonucuna gore mi yoksa kendi g6rii.y~ ile mi hiMm verirdi? Bu sorunun cevab~ igin ilgili rivayetleri inceleyece*.

    Ebubekir'in bazen kendi gorQii.de lsrarci 01duEi;unu gosteren rivayetler var- d ~ . Hz. Omeryin itirazma rawen Halid b. Velid'i, Malik b. Nevirate'nin h a m y - la evlenmek igin oldiirmesinden dolay azletmemekte lsrar etmesi, olay husnii kasd ve tevil ile bay-pass edip geqigtirmesi omek olarak go~terilebilir.4~

    45 el-Hindi, Miittaki, Kenziil Ummal, V, 620

    46 ibn Sa'd, Tabakat, IV, 200 47 ibn Sa'd, Tabakat, IV, 98 ;el-Hindi, a.e. V,625 48 Daha fazla bilgi ipin bk ibn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye, VI, 3 15, Suyuti de TarihuZ-

    Hulefa'da bu dunundan bahseder. Bk. 70 49 Daha fazla bilgi iqin bk Taberi, Tarihur-Rusul, 124-125

  • Hangi sebeble olursa olsun hakslzhb t a r a h olmak, hakslzliga kulak trka- mak, gormemezlikten gelmek, sorunu megveret ortamrndan kaqlrarak kendi reyi ile karar vermek, Peygamber halife'si olan birisi iqin elegtiri konusu olmaya ye- tecek bir durumdur.

    Hz. Ebubekir'in gahsi kararlanna omek bir bagka olay da Ebu Ubeyd (h.224- 838) in Emval' isimli eserinde nakledilir. Bu rivayette Hz. Ebubekir'in Talha b. Abdillah'a kimseyle istigare yapmadan Beytiilmal'e ait bir araziden hisse verdi- @, Talha'~un hisseyi onaylatmak iqin Hz. dmer'e miiracaat ettig, o'nun talebi- nh, b a g k a l m da bu arazide haklan olduh gerekqesiyle Hz. 0mer tarahdan geri qevrildi@ ifade edik5O

    Bu omekler, Hz. Ebubekir'in ban durumlarda istigaresiz hareket e t t i s gostermekle beraber, sonuq itibariyle Ebubekir'in bu durumdan rahatslz oldu@- nu da Hz. 0mer'in itirazlan kargismda sessiz kalmasmdan anlamaktayrz. Netice itibariyle birkaq olumsuz omek &gmda icraatlannda istigareyi uygula&& goriil- miigtiir. Zaten Hz. Ebubekir ve Hz. bmer'in halife olarak goreve bagladlklannda halka kargi yapMan konugmalan "halka r a b e n bir hatay bile bile iglemeyecek- leri yoniindedir. Onlann reylerine muhtaq o lduklm, hata yaptiklannda kendile- rine miidahil olmalarm dile geti~miglerdir."~'

    2.0mer ibn Hattab'm istiyare algdamas~

    Hz Omer'in gura anlaygnu Hz. Ebubekir'in onun hakkmda soyledi& soz qok giizel ifade etmektedir. "hsanlar bir konuda ihtilafa diigtiikleri vakit 0mer9in nasil davran&@na baksmlar, o sormadan ve damgmadan hiqbir ig yapmazd~."~~

    Hz. 0mer'in t a m ve d a v r m g l m istigare merkezli olugu onun gurayl na- sil oziimsedi&ni gosterir. Ona ait sozler de Hz. 0merin istigare anlaygi konusun- da bir kanaatin olugmasma yeterlidir. 0 ccguraslz verilmig kararda h a w y ~ k t u r " ~ ~ derken her igte giiraya yer verilmesi gerekti&e igaret etmig, giiranm miisliimanlar iizerine yiiklenmig bir sorumluluk oldu@mu belirtmekten qekinmemigtir. $iiramn kimlerle yapdmasi gerektigi konusunda da Bxirii aqlklayan ~ m e r , hain insanlann y d g yonlendirrnelerinden kaqmak iqin gunlan tavsiye etmigtir:

    "Seni endigelendiren konularda dugmanma aqdma, ondan uzak dur. Kendine giivenilir bir dost bul. @ d c i i bir toplumdan q~kmg emin bir kimseyi, hiqbir gey

    50 Ebu Ubeyd, Kitabii'l-Emval, Ter: Cemaleddin Say& Diigiince Yaymlan, ~stanbul, 1981,276

    51 Hizmetli, Sabri, "Genel Olarak Rafid Halifeler Donemi OIayIan: Sonuqlan ve EtkiIeriY', 9

    52 ibn Ebi Seybe, Musannef, VI, 207

    53 El-Mehami, Hamed Muhammed Samed, Nizamul-Hukm Fi Ahdi'l-Hulefair-Rqidin, Miiessesetiil-Camiiyye,1994, 115

  • adil olmaktan uzaklagtramaz. Facir kigiyi kendine arkadag edinme, sana giinah- lannr. ogetir. Ona s m ifga etme. Allahstan korkan kimselerle dinin hususunda istigare et.54 Onup giiven ve doiju bilgi konusundaki ikazlan Hz. Peygamber'in, "miistegar, giivenilen kimsedir" soziinden mulhemdir.

    Hz. Ebubekir gibi 0 da ozellikle devlet iglerinde $Gray1 uygulamaya ozen gostermig, qahganlanoa, tayin ettigi emir ve valilere hararetle tavsiye etmigtir. Bu meyanda Irak'a gonderdigi Ebu Ubeyde es-Sekafiye ; Ashab-i Resul'u dinle, emr hususunda kararlanna onlan ortak et, h 1 1 iqtihad etme, qiinkii sorunlan harb de- gil hsatlan degerlendirmeyi bilen idareci qozer, diye tavsiyelerde bulunrnugtur. 55

    Kendisi devlet yonetimini Kitap ve Siinneti kaynak kabul ederek ve sele- finin icraatm ornek alarak yikiitmeye qahgmg, miisliiman toplumu ilgilendiren igleri, kamu hizmetlerini gura meclisi ile istigare ederek yiiriitmiig, qok onemli konularda Muhacir ve Emar'dan oltqan gene1 kurulu toplanhya qa-g ve go- riiglerine bagmugtur. Aynca Hz. dmer z a m m d a Mescid-i Nebevi'de toplaru- larak giinliik olaylan miizakere eden, Muhacir ve Ensar'dan miitegekkil bir meclis vardl. Her giin devlete bagh vilayetlerden ve eyaletlerden (emsar) gelen haberler ve gikayetler Hz. Omer tarafindan bu meclise gonderilir, meclis onlan miizakere eder ve karara baglardl. ~ s t e l i k h a h yonetim iizerinde doijudan etkisi v a r d ~ . ~ ~

    Hz. Omer hakkmda qaligma yapan Muhammed et-Temrnavi, onun halifeligi z a m m d a h a h iiq gekilde devlet ile igbirligine (mugavere) girdigini ifade eder.

    I-Kur'an ve Siinnetten saglam geri hiikme varabilmek iqin,

    2- Hiildimdeki hatalan kegfetme ve hakimi tashih etmek iqin,

    3-En h a ~ h sonuca varabilmek iqinYs7

    bnu'l-~evzi, Yusuf ibn el-Mricigun'dan naklettigi rivayette ~z.0rner'in iqinden qilulmaz igler kendisini yorduwda zeki qocuklarla istigare ettigi, kadi- larla istigare etmekten qekinmedigi belirtilir. 5S

    Hz ~ m e r , kadrnlarm durumlanyla ilgili iglerin hiikiimlerini Hz Aige'den al- dl@ b i l i n i ~ ~ ~ Y i e bilinen bir gerqektit ki, k o c m kanslndan uzaklagbg siirenin ne kadar olmasl gerektigi ile ilgili olarak Hafsa ile istigare etmig, en fazla iiq ay bir kadln sabredebilir, soma s a b m yitirir geklindeki Hafsa'mn goriigiinu gazveye qikan k o c m kanslndan ayn kalabilecegi en uzun muddet olarak tesbit etmig ve uygulamaya k~ymugtur.~~

    54 Beyhaki, Siinenii'l-Kiibra, a.yer

    55 El-Mehami, a.g.e. 116

    56 Hizmetli, a.g.m.36

    57 Et-Temmavi, Muhamnred, Hz Omer ve Modern Sistemler, Kaylhan Yay. Kahire 1998, Uqiincii &slm

    58 ibn Cevzi, Tarihu ~ m e r , 101

    59 Said el-Efgani, A&e ve sSiyaset, Beyrut, 1971,22

    60 ibniil Cevzi, a.g.e ,101; es-Suyuti, Tarihu'l-HuIe$a7 I, 57

  • Fakat genelde Hz.Omer, miitekaddimundan olan rey ve ilim ehli Osman, Ali, Abdurrahman bin Avf, Muaz bin Cebel, Ubey bin Kaab, Zeyd ibn Sabit gibi Hz. Ebubekir'in istigare ettig bu g a h ~ s l m giirdda bulunmalan konusunda lsrarcl davrarur&. Bunlardan birisi olma&gmda derhal haber gondererek, nesde olursa olsun giiraya kaklmalan igin gamda bulun~yordu.~~

    Hz. 0mer gok acil karar verilmesi gereken i9lerde bazen bir kiginid getirdigi nassa itibar etmig, onunla hiikiim vermigtir. Cenin diyeti konusunda Ham1 b. Ma- lik b.NabigaY1un egine dikkatsizlik sonucu vurmasl ve gocu&n diigmesi nedeniyle Hz. Peygamber tarafindan "0griin y a n s m (1120) diyet olarak verilmesi'he dair hadis, Hz. 0mer tarafindan diyetin &m tesbitinde yeterli g~riilmiigtiir.~'

    Fakat fikhi bir problemin goziimiinde sunulan nass'm, ozelikle siinnetin mu- teber olmasma itina gostermigtir. Tek bir kigiden gelen rivayetlerde, rivayeti bilen bagka birinin olup olma&@m sormug, yoksa itibar etmemigtir. Fatma binti Kays el-Mervi'nin Ebu Musa el-Egari kanahyla Hz. Peygamberden naklettifji haberi once reddetmig soma Said el-Hudri'nin habere gahitlik etmesiyle kabul e tmi~ t i r .~~

    Bu rivayetler onun frkhi konularda Nass'a itibar ettiginin, Nass'm o ldua yerde istigareyi gerekli gomediginin delili olmugtur. Onun ka- rarlamda Nass'a oncelik verdiginin gostergeleri c;oktur. Onlardan bir- kac; tanesini incelemek istiyoruz.

    a) Hz .0mer'in nassln oldu@ yerde istiyareyi terk etmesi

    Hz.EbubekirYde de gordii@imiiz bu hassasiyetin Hz. 0mer7in hayatmdaki ornekleri goyledir. &t& senesinde el kesme cezasm tatbik etmemigtir. Buna se- beb ise "Hadleri giiphe sebebiyle ka1d1nn.1~''~~ ve Hz Ai8e7den mevkuf olarak nakledilen "hadleri miisliimanlardan giiciiniiz yetti&ce kaldmn, bir miisliiman igin bir glhg yolu bulursan~~, o yolu agm giinkii af konusunda hata yapan imam, ceza konusunda hata yapandan daha hay~rhdlr,"~~geklindeki Hz. Peygamberden nakledilen rivayetlerdir.

    61 F~kh? konularda kendilerinden goriig aid@ gabslam, Yakrlbi Tarihi'nde , "Ali B. Ebi Talib, Abdullah ibn Mesud, Ubey b.Ka'b , Muaz b. Cebel, Zeyd b. Sabit, Ebu Musa El Egari, Ebu'd-Derda, Ebu Said El- Hudri, Abdullah b, Abbas" olduklan eade Edilmigtir. Ya'kfibi, I, 170

    62 Eg-gafii, el-~~ttnr, VI, 1 15 63 Hz. Omer, Fatma b. Kays'm bogandlw etrafa yaymasi sebebiyle Hz. Peygamber'in

    nafaka ve siikna vennedigini bildigi iqin onun Hz. Peygamber'den naklettigi ""0, iiq defa kocas~na donmek iqin izin ister, iiqkciide gayet izin verirse kans~ geri dijner" hadisine itibar etmez. Ancak Said el-Hudri bu hadise gahit olunca onu kabul eder. Bkz.En-Nevevi, EI-Minhac $erlt-u Salrilti Miislint ibn Haccac,V, 240

    64 Ebu Ubeyd, el-Entval, 559 ; Suyuti, Canriu 'I-Eltadis, D[, 94 65 Mubarekfuri, Trrlrveiii'l-Ahvezi, Daru'l -Kiitiib'il- h i y y e , Beyrut, IV, 573

  • En meghur omeklerden birisi de Hz.0mer7in $am seferinde Serg denilen yere vardlmda $am7da veba salgmm oldurn haberini a h c a gosterdigi tepkidir. Durumu askerleriyle istigare etmig, askerlerinin bir lusm yola devam etmesini bir lusm ise geri dijnmesini tavsiye ettiBde kararslz kalrmg, sonradan istigareye kaNan Abdurrahman b. Avfin, Resulullah'tan "tam bulunan bolgeye girilmeme- si, girildiyse oradan qllalmamas~ gerektigini" belirten sozleri igittiade bir daha istigareye dijnmeden derhal oradan askerleriyle birlikte aynlrmgtu.66

    Yine sana halkmm bir kiginin oliimiine sebeb olmalan sebebiyle topluca ka- ti1 ilan edilmeleri konusunda Hz. 0mer kimseye damgmamgh. Onun bu hiikmii- niin dayma@ "Hur ile hur; kole ile kole, kadzna kadm ... " Bakara 21178.ayet ile "0 kitabzn iqinde onlara nefse nefs ... yazdzk" Maide 5145.ayetlerdi. Hz.0mer7in istigaresiz verdigi bu hiikmiinde isabetli olmad1g.1 ifade edilir. 67 Fakat burada dikkati r;eken gey, goriigiine dayanak olarak ayetleri gostermesidir, ki bu durumda istigareden uzak dumas1 manhkhh.

    &n Cevzi "Hz. 0mer'in karar verirken bilinen gekliyle once Kitap ve Siinnete miiracaat ettigini hiikiirn yoksa ashab-I Resiilii toplaylp giirayl icra ettigini"68bildirir. Hz. 0merYin igtigareyi icra ettigi sorunlan iki kategoriye aylr- mg, sorunun durumuna gore karar verme siirecini belirledigini ifade etmigtir.

    1.Kendi iqtihadryla qozmeye qahghg.1 ozel sorunlar,

    2.Toplumun haylr ve maslahatm hedef alan sorunlar,

    Hz. 0mer birinci tiir sorunlan kendi iqtihatlanyla qozmeye qahgmgtx. Me- sela, acem (map olmayan) bir kadmla evlenen Huzeyfe'yi o kadm bogamaya zor- , larmgb. Onun k a r m a gosterdigi gerekqe Miisliiman erkeklerin ehl-i kitap ka- dmlann cazibesine kaplhp kendi eglerini h a 1 edecekleri korkusudur. T i e Nasr b.Haccac7m yiiz giizelligi ve zengin olugu gibi ozelliklerinden otiirii Medine'li kadmlm kendisine ilgi duyacaw diigiinerek Medine'de yagamaslna izin ver- memig;onu Basra'ya ~iirmiigtiir.~~

    66 ibn Hacer, Fetlrrr 'I-Bari, XI, 332 67 Gsasta musavat gartmdan dolayl bir cemaat bir kiginin oliimiine sebebiyet vermigse hep-

    si iildliriilrnez, bu husus ta Hz 0mer'in goziinden kaqmgh. Bkz, ibn Arabi, ~hkarnii'l- K~rr'an, I, 120

    68 eECevzi, ibn Kayylm, i'larnu'l-~rrvakhzn, Tah: Taha Abdurrauf Sad , Darul-Cil, Bey- rut, 1973, I, 84

    69 ibn Manzur, Mrrhiasar Tariiri D1nreS.k' a& eserinde bu konuda ~unlan soyler: " Hz 0mer'in Nasr b. Haccac'l Medine dlgma gondermesi, giirleri ve yb6ni.i giizelleghek iqin yapti@ geyleri Halife tarafindan hog karg~lanmamasl sebebiyledir. Bu haliyle baa kadlnlann da ilgi odaa olmugtur. Bir k a d w soyledigi beyit bu durumu aqlklamaktadu. "Yo1 iqecegim iqkiye mi ? yoksa Nasr b. Haccac'a m gider ? " Halife sabah olunca, giii soylemeyi biakmasm, yMhii giizellegtirmeye qahgmamas~~ll emretmig, emrini dinleme-

  • Bu iki rivayet Hz. 0mer'in istigaresiz verdigi kararlara omek tegkil ederken, k a r a r l m isabetli olup olma&& konusunda kesin bir gey soylememiz miimkiin dejZjildir. Ancak onun toplumun maslahab geregi zarar vereci kotii orneklerin oniinii kesmek gibi bir gaye ile hareket ettigi ~oylenebilir.~~

    b c i madde ile ilgili omekler qoktur. Mesela Hz.0mer donemi onemli olaylanndan olan Kudus'iin fethi ile ilgili olay omek gosterilebilir. Kudus'iin teslim o lmasm halifenin bizatihi oraya gelmesiyle miirnkiin olacajjm bildiren haber, Hz. Osman ve Hz.AliYnin goriiglerine sunulmug, Hz. Ali'nin goriigii tercih edilmig Kudus'iin anahtanm bizzat Halife oraya giderek teslim ah@r? ' Yme Nihavent'te toplamp her yone dam hareket eden Farisi'lere karg~ nasll mukave- met edilecegi konusunda miigavere yaprhg, Hz.0mer7in goriigiine yakm olan Hz. Ali'nin goriigii benimsenerek hareket edilmigtir."

    Bazen onemli bir meselede ashabm goriiglerine bagvurmug, ashab gorii~ ay- A@na diigmiig, fakat konuyla alakah bir nassln varh- fark ettimde onu asha- ba sunmug ve icmaen karar a h g t x . Sevad arazisinin beytiil male bn&lmas~ ile ilg& d m onun tam da bu tiirlii giira yakla.ymma omek tegkil e d e ~ ' ~

    Hz. Omer, bazen de konu ile alakah nassa sonradan v&f olmasma rajjmen, hiikiim vermekte zorlan&& zamanlar olmugtur. Boyle zamanlarda nassl ashabm goriigiine sunar onlann yonunlanyla hareket ederdi.jlk muhacirlerden birisinin Maide 5/93. ayete 74istinaden sarhog oldufju halde kendisine ceza verilmesinin dam olmaljjm soylemesi iizerine Hz. 0mer bu sorunun cevabm Hz. Aliye sormug, 0 ise Maide 51 90. a ~ e t e ~ ~ meseleyi dayanharak cevap vermig, iftira ve iqki c e z a l m birlegtirerek seksen celde vurulmasuu soylemig, Hz.0mer de aynen ~ygulamlgtx.~~

    mesi sebebiyle de kendisiyle Nasr'm aym gehirde bi arada yqamasmn miimkiin olma- &&n~ belirterek onu Basra'ya siirrniigtiir." WI, 13-14

    70 Birinci madde ile igili verdigimiz iki omek, ikinci maddeye de omek olabilir niteliktedir. 71 Daha fazla bilgi iqin bk. Taberi, Tarihsr-Rlrsul, III, 608; bn Kesir, el-Bidaye ven-

    Nihaye, W,55

    72 ibnii'l-Esir, a.yer; ibn Kesir, Ebi'l-Fida Ismail, , El-Bidaye veJn-Nihaye Tah. Ted. Ali $In ,̂ Dar-u ihyai't-~iirasi'l-hbiyyi, 1988, W,107

    73 Ebu Ubeyd, a.e, 60-61

    74 'qrnan edip Salih amel kjleyenlere, Allaha kary~ gelmekten sahd&lan, iman ettikleri ve Salih arnel igledikleri, sonramaha kary gelmekten s a h d k l a n ve iman ettikleri, sonra yine Allaha k a r ~ ~ gelmekten sakmd&lar~ ve iyilik ettikleri takdide daha once tatmy olduklar~ndan dolay1 bir giinah yoktur. Allah iyilik edenleri sever." Maide 5/93

    75 "Ey iman edenler ve Salih amel bleyenler, iqki kumar d i taylar ve fa1 oklar~ ancak .yeytan b i birer pisliktir. Onlardan kaqmm ki kurtuluga eresiniz" Maide 5/90

    76 Daha fazla bilgi igin bk. Enes, b. Malik, M~rvatta, 11,842

  • Hz. 0merYde selefi Hz. Ebubekir gibi bazen gahsi kararlar vermigtir. Mesela Irak seriyyesinin komutanh&na ebu Abid b. Mesud'u ashabm itirazlama ramen tayin et~nesi;~~yonetirni altmdaki beldeleri dolagmaya nereden baglayacaB konu- sunda istigare yapmasi, qojjmluk Irak'tan baglamasi dojpdtusunda fikir beyan ederken onun Amvas'ta veba sebebiyle vefat etmig o l a n l m miras paylan sebe- biyle ziyaretine Sam'dan baglamaya karar vermesi, Beyt-i Makdis'e gitmesi tav- siye edilmezken, bizatihi gitmesi gibi durumlar onun fstigare sonucunun ziddma hiikmettigi gahsi kararlanna omek gosterilebilir.

    Hz. Omer Halife oldu@ donemlerde giirayi bag taci ettigi gibi, son demle- rinde verdigi kararlamda da giiraya yonlendirmelerde bulunmugtur. Kendisinden soma halifenin kim olaca@ konusunda bir alamet blrakmam~g bu sorumlu1uij;u giira ehline blralamgt~r.~~

    Hz. Omeryin istigare anlaylglnt degerlendirecek olursak onu goyle tarif edebiliriz: Toplumu ilgilendiren meselelerde ashabm ileri gelenlerine, kendi- lerinden ilim aldi@ biiyiik sahabilere damgan, Kur'an ve Siinnette ayk ve net delil bulunduwda giira'ya gerek duymadan nassa gore karar veren, delillerde kapalihk bulunduwda, giira ehlinin delil hakkmdaki goriiglerini alan, toplumun maslahab soz konusu oldumda yer yer insiyatif kullanarak kendi iqtiha&yla ka- rar veren, buna ramen giirayl miisliimanlar arasmda her alanda tabi olunmasi gereken bir prensip ve "rey sahibi kimselerle meyverette bulunmayi miisliimanlar iizerine yiiklenrnig bir sorumluluk" olarak goren bir kimsedir.

    h e ve prensip anlammda veya gurayl kurumsal bir yapiya kavugturma adma Hz. Peygamber doneminde olanlara kendi donemlerinde de bir ilave yap~lma&@, mevcut anlaylgln korundu@ soylenebilir. Ancak kendisinden sonraki halifenin - belirlenme igini kendisinin belirledigi alb kigilik @a ekibine bvakmasi, sonraki donemlerde iinunetin devlet b a g k u seqme hususunda olugturaca@ yeni sistem- lere ilharn verdigi belirtilmelidir.

    Hz.Osman, Hz. Omer'in tayin ettigi giira ehlinin ciddi qahgmalan sonucu O'nun vefatlnl takip eden iiq giin iqinde yine giira ehlinin temayiiliine gore belir- lenrnig bir halife~lir.~~ Yani ha1ifeliii;i giirii karanyla gerqeklegmigtir. Kendisi giira

    77 ibn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nilzaye,VlI, 26 78 Hz Omer'in kendisinden sonra gelecek halifeyi vasiyet etmemesini ele.$renlere ibn Hal-

    dun, Hz Omer'in Halifeyi vasiyet etme veya etmemesi halinde selefine muhalif hareket etmemia o l a c a m Hz Omer'e ait bir sozle cevap verir : " Hz Omer vasiyet e t t i a d e se- lefi Hz. Ebubekir'in de vasiyet etti@i, vasiyet etmedimde de Hz. Peygamber'in vasiyet etmedigini soyleyerek benzer iki dununda da hatah davranmarm~ olaca!&m belirtmigtir. Mukaddirne, I, 539

    79 ibniil'l-Esir, a.g.e, I1,221; Suyuti, a.g.e, 161

  • konusunda nasll bir anlayiga sahiptir? Bu sorunun cevabm onun uygulamalann- dan almaya qahgalrm.

    Hz. Osman'm halifeliade en qok elegtiriler atamalan konusunda olmug- tur. ibn Kesir'in naklettig kufe h a h ayaklanmasm gerekqesi de Beni umeyye7den olan Said b. el-As'm Kufe'ye vali tayin edilmesidir. Hz. Osman valileriyle istigare ederek hatasmdan donmiig azlettig valilerini tekrar gorev yer- lerine geri dondiirrn~gtiir.~~

    Hz.Osman gika ehlinden olanlann istigarelerine ve o d m tavsiyelerine onem vermigtir. Bunun en onemli misali ibn Kesir ve Taberi'nin Vakidi'den bir- likte naklettikleri gu olaylr. '73~. Osman'i icraatlan yoniiyle elegtiren bir grup sahabe qocuw, h a k Osman aleyhine hgkrfxyordu. Bunu fark eden meghur mii- nafik Abdullah ibn Sebe Ms1r7da fesad qdcarmak iqin yola koyuldu. Cahgmalan- m h l a n l r & . Goriiniirde w e yapmak, ancak gerqek niyeti Osman'~ halifelikten indirrnek olan alh yiiz kigilik bir kuvveti Kufe'den Medine'ye gonderdi. Hz. Ali, Hz. Osman'~ azletmek isteyen bu do1duruImu.y insanlan Cuhfe'de kargllad ve odan h a etti. Hz. Osman'a da y W a n konusunda ortaya qlkan olaylar nede- niyle h a h huzurunda oziir mahiyetinde bir konwma yapmasm, bundan boyle tovbekar oldufjuna h a k gahit tutmasm tavsiye etti. Hz. Osman, Hz. Ali'nin bu tavsiyelerine harfiyen ~ydu."~'

    Hz. Osman hukuki iglerde h i e verirken istigare etmeyi ihmal etmemigtir. Hz. 0mer7i katleden Eba Lii'lii'e'den intikam almak iqin Hihmiizan, Cufeyne ve Eba Lii'lii'e'nin h oldiiren Hz. 0merin oglu Ubeydullah haklnnda karar ve- rirken istigare yapmg, Ubeydullah'm oldiiriilmesi veya oldiiriilmemesi gerektigi konusunda ihtilaf-1 rey ortaya q&@nda insiyatif kullanarak onun fidye kargih- @nda serbest kalmasma hiikmetmigtir. Fidyeyi de kendisi ~demigtir .~~

    Hz. Osman, Ubeydullah lehine go* beyan eden tarafi destekleyip istigare- yi neticelendkirken toplumun maslahatxu diQiinmiigtiir. Belki de sonradan onii ahamaz kan davalanna sebeb olacak bir meseleyi bu karanyla sona erdirmigtir.

    Bazen de istigaresiz verdig karardan istemeyerek de olsa dondii@i olmug- tur. Mesela temettu hacci yapanlann hac ve umreyi birbirine birlegtirrnekten men etmigti. Hz.Ali durumdan haberdar ediJdiginde "lebbeyk hac ve umre bera- berdir" diyerek kargi qdamg, bunun Resulullah'm siinneti oldufjunu soyleyerek Hz.0sman7~ h a e tmi~t i r .~~

    Muhalefet olma&@nda uygulatmaktan geri duma&@ gahsi kararlan da var- dr. Cuma namazl oncesinde ezan iqin karar vermesi buna omektir.

    80 ibn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye,W,167, Taberi, Tarihu'r-Rusul,IV,333

    8 1 ibn Kesir, el-Bidaye ven-Nihaye, W , 171, Taberi, Tarihur-Rusul, IV, 361

    82 Beyhaki, Siinen, W, 62, ibn Kesir, el-Bidaye ven-Nihaye, W , 148

    83 Bkz, Beyhaki, Siinen, V, 22, h a m Malik, Muvafta,I, 336

  • ibn Ebi Zi'b'in Ziihri'den, Saib ibn Yezid'den naklettig rivayetinde Cuma giinii ilk nida (ezan) Nebi s. doneminde imam minbere qllap oturdu@mda oku- nurdu. Ebubekir ve 0mer z a m m d a da boyle idi. Osman, insanlar qogal&@ iqin niday ark&, 'Yiqiincii nidaywS4 da -qarg~daki-ziyaretqiler iqin okunmasm emret- ti.8S

    Sahabeden hiqbir kimsenin Hz. Osman'a bu karanyla ilgili itiraz etti2S;ine ve onu kabul etmedigine dair bir gey bilinrnemektedir.

    Netice olarak Hz. Osman'a gore istigare : "Sadece delilden hiilunu almak iqin kendisine miiracaat edilen bir karar mercii degldir veya sadece onun vasita- slyla hiikiim q h a k zorunlulu@ yoktur. 0 , bir ig hususunda ehli ictihad olan bir kimsenin kendi ictihadlanna itminan iqin SI&&@ bir limandr. B a g k a l m goriiglerine miiracaat ve onlarla mQaverenin gereklilig, h2kimi.n ictihad iqin kudretinin yeterliligine ve nazari u£kunun ve tercih alanlnln genigli2S;ine baglan- mgtrr. Bu gu anlama gelmektedir: Eger hakimin bilgisi, tecriibesi o mesele hak- kmda yeterli ise giira'ya miiracaat etmeyebilir.

    Y i e Hz.Osman selefi olan diger iki halife gibi giirily kendisini baglayan yiice bir zorunluluk olarak gonnemigtir. Fakat kendi kanaati konusunda bagka- l m gomlerine bazen dondu@nu bazen de donmedigini gorebilmekteyiz. Kureygli birisinin livatas~ konusunda Hz. Ali'nin fetvas~yla karar ~ennesi ,8~ Hz. Ali'nin yegeni Abdullah ibn Cafer'in yap@ bir ticaretten dolayl siirgiin edilme- sini isteyen Hz.AliYye Hz. Osman'm yaph@ inceleme neticesinde ticari bir ter- cihten dolay bu gahsi iike &$ma siiremeyecej$i ifade ederek istigare neticesine bagh kalmayp kendi goriigiiyle amel etmesi8'onun iki gekilde de hareket e t t i m gostergeleridir.

    Y i e , h.29 y h d a hacca gelen Hz. Osman, Mina'danamavru dort rekit olarak , l a h g , bu namau. lasaltmasi konusunda kendisiyle istigare edenler, Resulullah'm emrini de hatrrlatrmg olmalanna ramen istigareye iltifat etmernig, Beyhaki'nin rivayetini deli1 getirerek namavru dort rekat olarak b g ve insanlar namazm iki rekit oldu@mu zannetmemeleri, namazln ashda dijrt rekit oldu@mu insanlara hatrrlatmak iqin bu gekilde krl&&m s~ylemigtir.~~

    84 Hz Osman'm cuma namazl iqin o&ungmm emrettigi 'iiqiincii ezan'm ilk ezan m yoksa ikinci ezan m oluqu ile ilgili olarak 'Tbn Ebi Zi'b'den nakleden Velug, rivayetinde; "Os- man ilk e m emretti" der. Safii'nin de bu manada rivayeti vark . Aralannda nthk yoktur. Ikinci bir e m ilave olmasi sebebiyle iiqiincii ezan &ye isimlendiri1mi;jtir. Ezan ve ika- mete mukaddime olmasl yliniiyle de ilk ezan diye isimlendirilmigtir. Ukayl'in rivayetinde de ikinci ezan &ye ifade edilmigtir. "Osman ikinci e m emretti" geklinde isimlendiril- mesi balag aqlsm ikamete degil e m hakikiye yonlendhesinden dolayldu. Askalani, Fethul-Bari, Kitabul-Cumati, Babu'l-Ezani Yevme'l-Cumati, III, 54-55

    85 el-Askalani, Ibn Hacer, Fethul -Bari"Bi Smh-i Sahihi'l- Buhari, Babu'l- Ezani Yevme'l Cumati , Kitabu'l Cum'ati, III,53

    86 El-Hindi, Miittaki, Ken& V, 496 87 El-Buti, a.g.m. 159

    88 b u n Malik, Mwana, I, 402

  • Hhlli Osman (r.a) iqin istigare, selefinin tavn gibi, imam ve h&im iqin ken- disinden kurtulugun miimkiin olma&& ger'i bir deli1 degildir. Allah'rn h h i i n i i aragtucma noktaslnda mucerret bir yardun ameliyesidir. Bu dunun ehli megverete iltica etmenin veya onlara miiracaat etmeden kendi iqtihahyla karar vermenin degerini d@iirmez.

    istigare o r t a m l m vazgeqilmez damgmm, rey ehli, fakih ve bilge insan Hz.Ali acaba halifeligi doneminde istigareye nasll bir mevki k a z a n b g , onu nasil uygulmg, gimdi bunlan incelemek iqin onun icraatlanna bakalun.

    Hz. Ali qok sh t7 .h bir donemde halife olmugtur. Halifeligi emirlige tercih e tmediw belirtmesine raij;nze~1,8~ isyancilam baskilanyla halifelige yonelmig, ancak bir gart ile bu arzu1ax-m yerine getirecew belirtmigtir. Bu istegi, "Ashab-1 Bedir'in istigareleriyle karar verdikleri kigiye herkesin biat etme~i"dir?~ Neticede dort giin soma kendisine biat etmeyenler bulunmakla beraber, Hz. Peygamber'in mescidinde kendisine biat edilerek halife olmqtur?l

    Hz. Ali'nin hilafet hayatr iirnmet arasrnda vuku bulan ihtilaflan ortadan kal- dumak i'qin qahgmakla geqti. Ne var ki bu kargaga orkmm ortadan kalhamadan hayatr nihayete erdi. 92

    Hz. Ali zamm siyasi problemlerin giin yiiziine q&& qok kanglk bir do- nem olmasi sebebiyle onun kazai ve filch konularda h i m verirken nasd bir yo1 izledi$ne, istigare ile alakah miizakerelerine dair fazlaca nakle sahip degiliz. Hz. Osman'm kamm dokenlerden hesap soruimasi, fitneleri bas- iqin Beni ~meyye'den biat etmeyen u-lin gorevlerinden azledilmeleri iqin seferler du- zenlenmesig3 gibi sebebler onu kazai ve fikhi konularla ilgdenmekten alikoymq- tur. Buna ra@en sahip oldu@nuz verilerden hareketle O'nun istigare algdama- s m tesbit etmek istiyoruz.

    Hz. Ali (r,a) "nuhbe" diye isimlendirilen, ehli g&ii olarak bilinen seqkin ki- gilerin vefat etmeleri, kendi z a m m d a bu ki~ilerden kimse kalmamasi sebebiyle ehl-i giiriidan bogalan bu yerleri sahabenin ileri gelenleri ile doldmqtur . Ehl-i ~ & h eski iiyelerinden kalan sahabenin biiyiikleri gun1ard.1: Abdullah ibn Ab- bas, Ebu Musa el-Eg'ari, qo& da garihleri olarak Hz. Ali'nin ka&lany&. IS ciddi-

    89 ibnii'l-Esir, a.g.e. 11,320

    90 Meslidi, ag.e, 11,359

    91 Makdisi, Mutahhar b. Tahir, el-Bed've 't-Tarih, Haz. Der. Halil b a n el-Mansur, ~8rii'l-~.iitiibi'I-biyye Beyrut, 1997/1417, I, 325

    92 Taberi, Tarihu'+Rusul ve 'Z-Muluk, IV, 442 93 ibn'ii'l-Esir, el-Kamilfi't-Tarih, Dar-u Sadu, Beyrut, 1979, IU, 201

  • legtiginde insanlara hitab eder, onlarla istigare ederdi. Istigarelerinde kadm -erkek a y m yap'@ bilinmemektedirP

    $imdi onun.~q aqidan (kazai-W-siyasi) istigaresi ile ilgili misalleri aktar- mak istiyoruz:

    Beyhaki Siinen'inde naklediyor: "Bir kadm Hz. Ali'ye geliyor. Kocaslllln kendisini b o g a k w ve bir ayda iiq defa haylz gordiigiinii iddia ediyor. Ali (r.a) garihine, cevabm veya gijriigiinii soruyor. $arih: "Eger kadm aile qevresinden dinine ve emanetine giivenilen birisinden bir ayda iiq defa haylz gordiiii;iine dair deli1 getirirse her temizlik doneminde temizdir ve namaz Mar. 0 zaman o kadm domdur. Aksi halde yalancik. Ali de ona isabet ettin dedi.95Goriildii@ gibi, Hz. Ali Ashda cevabm bildig fikhi bir hiikmii kaksma sorup onun da goriigiinii alarak cevap vermigtir.

    Kazai bir ig hakkmda istigare etmesine r a b e n , kendi karanm uygularmg- tr. ibn Ebi Seybe'nin (h159-235) Musannef inde nakledilen bir olay buna ornek gosterilebilir: "Bir hslm insanlar vard~, miisliimanlardan goriiniip hediye ve yiye- ceklerden ahyorlar, miisliimanlarla beraber hareket ediyorlar, fakat gizli gizli de putlara ibadet ediyorlark. Bunlar Hz. Ali'nin huzuruna getirildi. Onlan mescidde veya hapishanede toplak. Sonra da insanlara "Ey insanlar! Bu topluluk hakkmda ne dQiiniiyorsunuz" diye sordu. "Onlam hepsini oldiir" dediler. "Hayw" dedi. "Onlara bab- ibrahim'e yapMan gibi yapaca&m7' dedi ve onlan ategte yak- kg6

    Hz. Ali bu olay hakkmdaki k a r m gewgte, ibrahim a.s.'a reva goriilen cezaya hyasen vermigtir. l

    Siyasi konularda yap@ istigaresine Siffin savagi oncesinde yagananlar or- nek verilebilir. Istigare ile uzlqilarmyan hariciler Hz. Ali'yi savaqta y a h brakla kalmarmg, Hz. Osman'a y a p l l m bir benzerini ona uygulayacaklanm soyleyerek tehdid et~niglerdir.~'

    Fikir ve inanq diinyasmda bozulmalar yagayan bir topluluk olan haricilerle yapilan istigare sonuqsuz kahmgtrr. @&i istigarelerde asll olan, halis bir niyet ve domya ulagma arzusudur.

    $lira alg.llamalm inceledi- gahslar oncelikle h i h e d e n konumunda bulunan halifelerdir. Oyleyse h2ki.m iqin gird gerekli midirldegil midir? sorusuna

    94 El-Buti, a.g.m. 162

    95 Beyhaki , Sz7nenJ W, 418 96 ibn Ebi Seybe , Ebii Bekr Abdullah b. Muharnmed b. ib&h , El-giilibiiJl-Musannef

    Fi'l-Ehilid2s VeJl-Asar, h a . KemB Yhuf el-Hilt, DWt-Tac, Beyrut, 1989, VI, 586 97 ibn Kesir, el-Bidaye ven- Nihaye, W, 302,303

  • Hz. Ali'nin halifelik uygulamalanndan hareketle cevap ara&&mda onun iiq halifenin goriigiinden farkb bir gome sahip olma&@ goriilmi&tiir. Sartlar bir ha- lifeyi bagkalanyla megverete, onlann goriiglerini dinlemeye itse de onlann gom- lerine tabi olma zorunlulu@ yoktur. Onlar icma da etseler, ihtilaf da etseler fark etmez. Bunun en bariz o r n e w , miisliimanlar arasmda bulunup onlann ganimet paylanndan istifade etmeyi arzu eden, bununla birlikte gizli gizli puta tapmaktan geri durmayan k a m e Hz. Ali'nin istigare ettig toplulu@m gomiine t6bi olmadan k a r m vermesi tegkil eder.

    Yme istigare ettig kiginin goriigiine t2bi o h m zorunlu olma&@na en giizel misal, Siffin savagmda Hz. Ali'yi tahkimi kabul etmeye zorlamalan, buna mecbur b~akmalan, tahkimi kabul etmezse oldiirmekle tehdit etmeleri durumun- da, ashabi ile araslnda fitne qhasmdan korktu@ ve belay defetmek istemesi sebebiyle ashabiyla istigaresinin neticesinin zld& bir kararla, kerhen onlann is- teklerine boyun eijpligtir. Sonra tahkim o l a y m siyasi bir hile oldu@ ortaya c i a 8 w .

    Buradan goyle bir sonuq q~karmak mihkiindiir. 1stigare sonucu ortaya q h sonuq her zaman dam- isabetli olmayabilir. Siyaset ve yonetim iglerini iyi bilen basiretli muqtehidin bir yonetici olmasi durumunda vereceg miinferit kararlar da her zaman bad degildir.

    Halifelerin istigare anlaygma Hz. Peygamberin $&a anlaygmdan ne kadan yansmg? Sorusunun cevabm ara&@mu bu boliimde incelememiz gu hususlarda odakla$mlgw.

    a. Bir yonetici kendisine arz edilen igten dolay s h b y a di&tiimde; Allah'm hiikmiiniin o igte ne o oldu@mun bilinmesinde kalbi itminana ulagamamasi durumunda, vereceg kararla Miisliimanlar iqin gene1 bir maslahatm ortaya qhayaca@ endigesine kap~l&@nda, yoneticinin ilim sahibi Blimlerin meg- veretine donmesinin zorunlu oldu@ dQiincesi hilkimdir.

    b. Hulefa-i Riqidin'in imametinin gerqeklegmesini saglayan yollann qoklu@- na, g&P, istihlaf ve ahd geklinde qegitlenmesine ragmen, bu yollann hepsi- nin giirii esasl iizerine kaim olan biat ile olmasi konusunda, hilafetin istikran iqin de vazgeqilmez goriilerek iizerinde ittifak etmiglerdir. Bu ittifak fiili ola- rak da derinlik kazmgbr . Hiq bir halife doneminde de h a 1 edilmemigtir. Bu durumun modem donem miifessirlerin gomlerinde de goriildu@i iizere devlet bqkamm seqim usuliiyle belirlenmesi fikrine (cumhuriyet) zemin hamla&@ soylenebilir.

    c. Halifeler kendilerine her arz edilen konuda hemen istigareye yonelmeyi ken- dilerine zorunlu kabul etmemiglerdir. Eger kendi gomleri tercih edilebile-

  • cek ise onu ahglar yok degilse b a g k a l m goriigiine yonelmeye istekli d a w m g l a r h .

    d. w i d halifeler gilrii'dan uzak istibdadi bir tavlrla halifelik yapmmglardrr. Siyasi, fikhi, kadai meselelerin qoziimiinde megvereti ihmal etmemigler- dir. Ancak istigare neticesinde elde ettikleri gorkjleri aynen uyguladklan soylenemez. Maslahat geregi bazen kendi ictihadlanyla hiikmetmiglerdir. Halifelerin istigareye yonelme, istigare kararlanna tabi olma konusunda Hz.PeygamberYin gosterdigi isran ve ih t imm tam olarak yansittrhlan soy- lenemez. Hatta bu konuda daha rahat hareket ettikleri soylenebilir. Bu rahat- Man elegtiri konusu bile olmqtur.

    e. Halifelerin hiqbirisi yonetimlerinde kendilerini sadece yonetici olarak gor- memiglerdir. Onlar kendilerini, hem bir ka&, hem bir devlet bagkam, hem de bir komutan olarak gormiir,lerdir. Diger bir ifadeyle yasama, yiiriitme, yarg erklerini tek elde bulunduran bir devlet b q h konumundahlar. Yarg ko- nusunda da sadece hukuki iglerde degil fikhi meselelerde de qoziim iiretmek iqin kafa yormqlarh. Dolayls~yla Dini sorunlann qoziimiinde bireysel ka- rarlan sozkonusu olmugsa da toplumu ilgilendiren yarg ve siyaset iglerinde mugavereyi ihmal etmemeye qahgmglardrr.

    Halifeler doneminde S u r m kurumsallagma&@, Hk omer'in tayin ettigi a h kigilik gura heyetinin, devlet iqinde bir kurum olarak temsil edilmedigi, icab et t iade gorkjlerine bagvuddu@, bu heyetin de sonradan qegitli sebeblerle da- @l&@ gozlenrnektedir.

    Muaviye doneminde giir2n.m kurumsal hale geldigi, ancak iglevini de yitir- digi bilinmektedir. Daha sonraki modem donemlerde yonetime fikri destek sag- ' layan ayn kununlar, dantgmanhk sistemlerinin ihdas edilmigtir. Bunun gibi dini konularda da toplumun ihtiyacm kaq~layan kurumlar olqturulmqtur.