15
V KÜLTÜR VE MÜDÜRLÜGÜ SEMPÖZYUMU (27-30 Ekim 2008) i 2. Cilt

i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

  • Upload
    others

  • View
    1

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

SİVAS V ALİLİGİ İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜGÜ

CUMHURİYET DÖNEMİNDE SİVAS SEMPÖZYUMU

BİLDİRİLERİ (27-30 Ekim 2008)

i

2. Cilt

SİVAS-2009

Page 2: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

SENÜSİYYE ŞEYHİ AHMED ŞERİF'İN stv AS HUTBESİ VE sıv AS'T A DÜZENLENEN

İSLAM BİRLfGİKONGRESİ

Doç. Dr. Kadir ÔZKÔSE Cwnhuriyeı Oruversiıesi ilahiyat Fakülıesi

Tasavvuf Anabilim Dalı

On dokuzuncu yOzyılda onaya çıkan Senilsiyye ıarikatı, Kur'iıı ve sanııeıe dönmeyi, Kur'An'ın esprisini kavramayı, saf ve kaııksız lsıam inan­cını benimsemeyi, Hz,, Peygamberi örnek almayı. ona uymayı öngörmüş,

cehaletten kurtulmak ve kOlıürel dinamikleri onaya çıkarmak çabası içinde olmuşıur. Muhammed b. Ali es-Sen0s1 (ö. 1276/1859)'nio başlattığı bu hare· keı, kısa zamanda başla Kuzey Afrika olmak üZcre, Afrika kıtasırun diğer bölgelerinde, Hicaz ve Ona DoAu'da yayılmış ve kurumsallaşmıştı.r. Hıristi­yan misyonerliğine karşı, lslllın'ı tebliğ faaliyetine girişen Seoilsller, kalaba­lık kiılelerin Müslümanlaşmasını sağlamışlardır. MOnıesiplerini, kardeşlik anlayışı ile birbirine bağlayan SenOsiyye, ıoplurnsal kavgalann, kabi.le ça­lışmalannın, kan davalannın, asayişsizliğin giderilmesinde öncO rol üsıleo­mişıir. Aynca, yağınacılık, hırsızlık, tembellik yerine, meslek ve sanal dal.la­nnın canlandırılmasını öngörmOşlOr. 1 Kurucusunun vefatından sonra ıarika­tın şeyhliği, 1859· J 902 yıllan arasında Seyyid Muhammed Mehdi ıarafın­dan, 1902-1933 tarihleri arasıoda Seyyid Ahmed eş-Şerif ıarafıodan, 1933-1970 ıarihleri arasında ise Seyyid Muhammed idris ıarafmdan devam etti­rilnıişıir.

1290/1873'de Libya'nın Cağbilb kentinde dünyaya gelen Seyyid Ahmed eş-Şerif, ilk eğilimini, burada, babası Muhammed Şerif, amcası Mu­hammed Mehdi, SenOsiyye şeyhlerinden Ahmed er-Rif, lmıiin b. Bercke ve Muhammed Hasan Biskeıi'den almıştır.2 Bir yandan ıemel İslŞ.mi eğiıimiru gerçekleşıirirken, diğer yandan da Senilsiyye ıeşkilaımı yakından ıanıyıp sivil ve siyasal kimlik kazanmıştır. Amcasıyla beraber bir silre Sudan'daki Kiru ıaviyesinde kaldı. Fransızlara karşı sOrdOrülen direnişıe amcasına eşlik

1 ICadir Ôzltos., -scyy;d Ahmed eş-Şeririn Anadolu'daki Milli Mııc.dclc"yc Kaıılışı ve

Mustafa Kemal'i DcstekJemesj .. , C\lmhuriyt1 Onivmitcsi IJahiyaı1 FakUlıesi Dergist c. V, :ayı: 11. Siv8$ 2001, s. 319-328.

Ctlal TevrıJc K.,...pan; Libya. Tnılılusgarlı, Binpzl ve f.iz&n. 'l'Orkiyc yay .. bımibul 1964, •. 253.

595

Page 3: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3

Kaynaklar, Ahmed eş-Şerif'in, saygın bir Alim, seçkin bir şahsiyet, üs­tün ahliklı, boş sohbet, ileri gllrtışlü ve vakarlı birisi olduAundan bahseder. Yine, onun kadar sabırlı bir insanın az gllrOldüğil, son derece azimli, cenga­ver ve şecaatli olduğu, hafızasının ve kaleminin kuvvetli olduğu, çok sayıda eser yazdığı söylenmektedir.' Ona boylu, çember sakallı, kllçilkçe bıyıklı, -esmer tenli, nur yüzlü, enerjik tabiatlı, sadakatli, soğukkanlı, vakarlı bir kişi­liğe sahip olan Ahmed eş-Şerif, hayannı müntesiplerinin selametine, ülkesi­nin bekasına, değerlerinin inşasına adamış bir şalısiyettir.5

Seyyid Mebdi' nin vefatıyla Seniisiyye şeyhi olan Seyyid Ahmed cş­Şerif, cihatla mOcahedeyi, tasavvufla fıkhı, madde ile mŞnŞyı, fertle cemiye­ti, kalemle kılıcı birlikte değerlendiren isim haline gelmiştir. Kalemi gQçlO bir şahsiyet olup telif eniği şu eserleriyle pratisyenligine kadar teorisyenliği ile de dikkat çeken bir kişiliğe sahiptir: ed-Dü"efü'/ferdiyye fi beyôni mebni'ı-ıarilıati's-Senüsiyyetı'l-Muhammedıyye ve menşei meş6yihi'l­ilmiyyeti'l-mu11asile bi menbei'l-hayr ve '/..cfld, (der. Muhammed Selim, Matba'atO'l-Hiciziyye, ts.), el-EnvôriJ '/-kudsiyye fi mulcoddimeti 't-ıarikati s­Senüsiyıe (isıanbul 1920), Büğyetü 'l-müsôrid fi ahluimi 'l-mücôhid fi '/-hôss a/e'l-cihôd (Matba'atO'l-Cerideti 'ş-Şa'b, Kahire 133211913-4) ve Kevtikibü 'z-zfıhir (yazma)6

Meşihat makamına geldikten sonra Seyyid Ahmed eş-Şeririn en bO­yilk destekçisi, hocası Ahmed er-Rif olmuştur. Teşkilatçı kişiliğinin şekil­lenmesinde şeyhi Muhammed Mehdi kadar, hocası er-Rif de bOyQk katkı sağlamışnr. eş-Şerif, 1320-1331/1902-1912 yıllan arasında Sahra'da Fran­sızlara karşı direniş gerçekleştirmiş, 133.1-133711912-1918 yıllan arasında Libya'da İtalya ve logiltere'ye karşı bağımsızlık mOcadelesi vermiş, 1337-1352/1918-1933 yıllan arasında ise sürgün hayatı yaşamıştır.7

Seyyid Ahmed eş-Şeririn ilk ilgi alanı, Vaday'dır. 1321/1903'de Kııııem'in Fransızlar tarafından işgalinin vahametini anlayan Vaday Sulıanı, Sentlsiyye saflarına katılır. Yeterli savaş gOcilne sahip olunmasıyla Fransız

> K.odir ÔZkO.C, .l.ibya'da Tasavwli Hayaı (SenOsiyye Tıırilaıu), Ensar Yayuıc;dık. 2. Baskı, Kooyı 2008 ... 98. • l.aıhrop Sıoddanl. Hldir11'1·Alcmi'l·UIAmi. ıer. ve ıah. Şekip Anlan. Cir 13S2/1934, c. ıı. s. IS9-161.

' Kansapon. l.iby1, .. 226 .

• Bradronl G. Manin, Muslim Broılıerboodl in Ninetmııh Ccnwry Afriça, London ı 976, •. 147.

' E.E. Evaııs-Pri~ ômcr Muhıor Deawıı, çcv. Kadir ÔZkOle, Eııaıır Yoyıııcılılı. 2. Baskı, Konya 2008, .. 42.

S96

Page 4: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

işgali durdurulup pOskOıtOJOr. 1322-132611904-1908 yıllan anısında Fransız,. lanı karşı bOyQk zaferler elde edilir. Ahmed eş-Şerif, siyasi m!lcadclcsinin bu ilk dönemlerinde son. derece başarılı olur. Kargan. Melıimid ve Tuicek kabi­lelerinin katılımlan ile SenOsiyye şeyhi güçlO bir orduya sahip olur. 8 Ahmed eş-Şerifin Fransızlar karşısındaki ilk mağlubiyeti ise 132711909 yılında gerçekleşir.' Bu yıldan itibaren savaşın ikinci safhası başlar. Bu dönemde gerçekleşen Fransız saldınlan ile SenOsiyye güçlerinin Vaday'daki etkinliği gittikçe azalır. Bu durum, SenOsiyye güçlerinin bölgede etlcisizleştirilmcsinc yol açar.'0 1913-1914 yıllannda ise Tibesti, Borlcu, Vacaıika, Ennedi Fransız işgaline maruz kalır. Aynı şekilde Trablusgarp ve Fizan'dald ltalyan işgali şiddetini devam ettirir. Bu gelişmeler karşısında kQçOk çaplı askeri zaferler elde eden SenOsller, bir takım bölgeleri ıekrar konırolleri alona alırlar.11

Fransız saldınlannın sadece SenOsllere değil, aslında lllın islimi değerlere ve tüm Mtıslilmanlara yönelik olduğuna Osmanlı Sulıanını ikna eden Seyyid Ahmed eş-Şerif, Kufra Kaymakamlığının liderliğinde, Boılcu 'da dilzenli bir ordunun kurulmasına öncQJOk eder. 1330/1911 yılında Trablusgarp'ın iıal­yan işgaline uğramasıyla, Seyyid Ahmed eş-Şerif, Fransızlarla yapıığı mil­cadelenin seyrini azalııp lıalyanlara karşı yilrQıülmeye başlanan cihadı ön pliııa çıkanr. 12

Göni!UQ Osmanlı subaylan arasında Trablusgarp savaşına karılan Mustafa Kemal Paşa lıalyanlara karşı gerçekleşen SeoOsi mücadelesi için şu ıespitlerde bulunmaktadır: '"Bizzat, bir yıl devam eden savaş donemifıde, Afrilco 'da bulundum. O mücadeleyi yapan insanlarla birlikte oldum. Onları yakından tanıdım. Fikirlerine derinden vôkıf oldum. Afrilco insanlorı istiklöl­lerine kavuşma ozlemini bizden daha önce dile getirdiler. Falcot onlara yapı­lan baskıların dayanılmaz höl almasına rağmen. somürgeciler buradaki Senüsi filcir hareketini söndüremedi. '"13

Sirencyka ve Trablusgarb'ı, on beş günde işgal edebileceklerini söyle­yen lıalyanlara karşı SenOsiler, tam on Oç yıl direniş sergilediler." Bir kaç Osmanlı subayının etrafında toplanan yerli halklar, her geçen gün mukave­metin devamın.ı sağladılar. fakat IS Zilkade 1331 /17 Ekim 1912'de Lo-

' Karuapon. Libya. J. 24S.

' Meıycm Cmıilc, Bab Male')'alizmi Karlısında lsl!rıı, çev. Kemal Kuşçu. Çile yay .. lsıanbul 1976, •• 230. 10

$evki AıAullah Cemil. el-MajribO"l·Anıbiyyll"l-Kebir fi"l -asri"l·hadis (l.ibya-Tunus­fi .. •Yir·Magrib), EncelO'l·Mım)ll'C, Kahin: 1977. s. 162.

12 E-Oma-MuhW", s. 43. Nı.colı A. Zio4ch. TISlwuf ve Siyoseı Harckcıi Scııusilil<. çev. Kadir ÔZl<Gse, Risolc

x•yınlıın. lsıanbul 2006,s. 109-110.

1, Haklmi)'Cl·i Milliye 012etCSİ, 04 Ocak 1922 . T Sıoddoıd. HJdir, c. I, s. 161 ; Kanısopaıı. Libya. s. J+ı;lrfan OOndOz, Osmanlıluda Oevl<ı·

dtkc Mona.dıetlerl. lsWıbul 1993. s. 224.

597

Page 5: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

zan'da imzalanan Ouchy Antlaşması ile Osmanlı Devleti, Libyı'cllki IOm güçlerini geri çekti.

Ouchy Antlaşması gcrçeltlqıirildıkten soora, lıalyanlar, defalarca Ahmed eş-Şerire başvurup banş teklif etti. Flkıı Aluııed eş-Şerif, s&nOrge­cilerin gerçek niyetlerini sezdiğinden. banş teklifmi; "Gençleri i/ıı/yarlOID­caJ: lcador ıltkktli w u:ıın slln sa>"aşmalc istiyona: günden güne ılddeı wı ciddiyet kazanmakta olan bu savaş, yalnız y6resiyle sınırlı kalmayacaktır. Etrafımda 'la ilahe illallah MuhammedlJn Rasulu/lah' lıülım/Jnü kabul eden bul11nd11kça. nıhıım bedenimde kaldıkça, haııu Trııblusgarb 'ın dl!lında bile cihadı s/Jrd/Jrmemiz m/JmlılJn olacaktır. Şimdiki gibi binlerce. milyonlarca sadık mücaJıid bıılunduğu zaman dJŞil, belki yanımda bir gülle, bir f1$dc lıaldığı zaman bile barışa gelemem.•' , sOzleriyle reddetti.

lıalyanlarla gerçekleştirilen banştan sonra Enver Bey, Osmanlı kuv­vetlerinin o zaman sahip olduğu tek otomobille, çOI yollarından Catl>Ob'ıa bulunan Seyyid Ahmed eş-Şerifin yanına vanp devletin Trablusgarp' tan çekilme nedenlerini anlatmaya çalıştı.'6 Bu gOrtışmedc Seyyid Ahmed eş­Şerif, kendisinin gerçekleştirilen bu antlaşmaya katılmadığını ve antlaşmanın da kendilerini bağlamadığını bildirdi. Enver Bey, gerekçeler ne olursa olsun. bu durumu kabullenemedij!ini sııyleyen Seyyid Ahmed eş-Şeriri ikna ede­medi.

Bu ziyaretten sonra, mOcahidlcrin hlkimiyetlcri alunda bulunan Lib­ya'da, Seyyid Ahmed eş-Şerif tOm yazışınalartnı "el-HülıUmelfJ 's­SenGsiyyeıo 'l-0!/ile" mOhrOylc imzalayarak gerçekleşıirdi.11 Böylece. ScnOsiliğin devletleşmesi başlamış oldu. Buna gorc, ltalyanlara karşı direni­şin, ScnOsiyyc tarikatınca yQriltüleccği, ScnOsilerin llzerk bir devlet olduğu ilıin edildi. Seyyid Ahmed eş-Şerif, Berka ve Trablusgaıp'ıaki 7.&viye mu­kaddcmlerine, kabile Oye ve şeyhlerine yazdığı mektuplannda. nefs-i mOda­faa içerisinde bulunmalannı, titiz ve ciddi bir şekilde savaşa hazırlıklı olma· lannı emrederken, lslıim ve Arap dünyasının önde gelen devlet eıUııına, MOslOman cemaat Onderlerine l33l/1912'de gOnderdiği mcktuplannda fer­yadına kulak vermelerini. Libyalı MOslUman kardeşlerine tez elden yardımda bulunmalannı istedi. ScnOsiyyenin cihat çağnsı, islim dOnyası çapında yan­kılar uyandırdı. Fakat bir miktar ııbbi yardımın dışında, ehemmiyete haiz bir destek gelmedi. Seyyid Ahmed eş-Şerif de, mOcahitlerc daha yakın olmak ve onlara moral vermek için Kufra'dan tekrar Uığbub'a taşındı. 11 UığbQb'u

" S<bl10'r-Rrşad, S. 280. 25 Safer 1332, c. Xll, s. 25. 1• Enver Ziya Karat Osmınlı Tarihi. TOrk Tarih Kurumu Basuncvi, 5. bukı. Anklra 1995, c, IX. s. 286: TOrkbyı AtaOv. Afrika'da Ulu"I Konuluş MOcldclcleri, Ank.,. 1975, s. 102: KaroS1pan, Libyı. s. 287. " Zlackh. T151vvuf ve Siya«t Hatd<ctı, s. 11 2: Cemil, Magrib. s. 388. 11 Rudolp ,_., l.ıim ve SOuıOıg«ilik ·Modmı Zmıwılordl Cihad ôtrctm-. ter. Sllleynwı ôOndoı. Nclıır Yayımlan, liWllMıl 1989. s 144.

59g

Page 6: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

karargilı lıAline getiren Ahmed eş-Şerif, fennan ve ıalimaılannı buradan, tOrn direniş sahasına yöneltti. Her tllrlD istihbarat bilgileri, kendisine iletildi. CağbQb' da kurulan askeri akademide, Senüsi müntesipleri askeri eğitimlerini ıamamlamaya başladı. Cağbub Akademisinden mezun olanlara, bir ıalcım askeri rütbeler verildi. Seniisilerin önceden Osmanlılarla, sonradan da tek başlarına lıalyan işgaline karşı direniş sergilemeleri, islim Dünyasında bü­yük yankı uyandırdı. Fakat bu ilgi, maneVi destek ve sempatiden öteye ge­çemedi.19

Enver Bey ve gönllllU Türk subaylarının cepheden aynlışı Qzerine ha­rekatı bizzat komuta eden Seyyid Ahmed eş-Şerif mUcahidlerin maneviyatını takviye eııi. Tüm Senusileri silahlandıran eş-Şerif, kısa zamanda büyük başa­nlar kazandı. Bilhassa Deme' de önemli zaferlere imza aıu.20

ltalyanlar, halk arasındaki direnişi k.ırmak için, yalan ve iftira dolu söylentiler yaymaya başlayınca, Ahmed eş-Şerif, "el-Hükfımeıü ·s· Senusiyyetü '/-Celile~' adıyla bir beyanname yayımladı.22 Bu dönemde SenİiSiyye şeyhi Seyyid Ahmed eş-Şerif' in kaleme aldığı cihatla ilgili bir ince­leme, Kahire'de yayımlandı.23 İtalyanlarla olan milcadele sırasında; şer'i şeri­fin uygun gördUğü bazı vergilerin ı~lanınası,2' düşmanın işgaline uğramış bölgelerden hicretin mecburi olduğu, casusluk yapanlara uygulanacak mua­melenin ne olaeağı26 gibi hususlar. hep bu incelemede ele alman konulardandı.

Gilçlil Senüsiyye mukavemeti ile ağır kayıplar veren İtalya, 1334/1915 yılında lngjllerc, Fransa ve Rusya yanında yer alarak Almanya ve Avusıurya'ya karşı savaşa katıldı. Osmanlı devleti ise, daha önce 14 Zilhicce 133213 Kasım 1914 'tc Almanya, A vusıurya-Macarisıan imparaıorluklanna katılarak itilaf devletlerine karşı harp ilan etti ve halife sıfatı ile Sultan Mebmed Reşat bütün Müslümanlan İngiliz, Fransız ve Ruslara karşı mukad­des cihada davcı etti. Her haliyle Almanya güdümlü olduğu belli olan bu cihat fetvası uyarınca, Libyalı Müslümanlardan buna icabet etmesi istendi. Hilafet ınalcamına ıam bir sadakat ve samimi duygularla bağlı bulunan Seyyid Ahmed eş-Şerif de bu davete icabet ederek beklentilere olumlu cevap verdi.27 Aslında lıalyanlar, Trablusgarp ve Berka bölgelerinde sahil şeridin-

19 K l ' ıo ııırasapan, ıbya. s. 2 ı 8. ;, Tnıtkayı AllOv, Afrika'da Ulusal Kurtuluş Mücııdclcleri, AnkJıra 1975, s. 102. ,, ScbUO'r-Rcş.id, 6 Ccmadiyc'l-ul! 1332, S. 290. c. XJV, s. ~. ,, Pcıers, islim, s . 143.

Ahmed eş.Şerif, Bubcıo'l-milsirid fi ahkAmi't-mM!ıid fı'l-hissi alo"l-cıiW Matba'aıll ~cridcti'ş-Şa'b. Kahire 1332/1913-4. ,, eş-Şc~r. Bubcıo·ı-m0s4rid, s. 18-22. " Cş·Şcrif. ııge. '· 37. ?1 eş.Şerif, •&e. s. 4().4), Muhammed &cd. Mckkc"yc Giden Yol, çev. Cahil Koytak. insan Yıyınlıın, isıaııbul 199&.

s. 259: Kıırasapon, Libyıı. ._ 222.

599

Page 7: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

deki gllvenlik alanlarına çekilmiş, buralarda bile mOcahiılerin saldınlanndaıı gOz 8ÇMD8yacaklan bir dwııma gelmişlerdi. SenOsllcr, ltalyanlar karşısında elde ettikleri bu OstOnlOkleri kaybetmek de istemiyorlardı. Seyyid Şeririn bu OstOn başanlannın farkında bulunan Osmanlı Mebusan Meclisi, lıalya'nm harbe ginncsinden sonra, Seyyid Ahmed eş-Şerire Trablusgarp ve Bingazi Valiliği payesini verdi, b6Jlecc, bu bOlgcde bOyOk ınllcalıide bir nevi Halife Naibi nazanyla bakıldı. 13341191S'de bir Alman dcnizalbsıyla lstan­bul'dan Mannorika'ya silah, cephane, para ve erzak yardımında bulunuldu.29

Scnılsi kamplanna gelen Osmanlı subaylan, Ahmed eş-Şcriri, lngilizlere karşı saldmya geçmeye zorladılar.10 Bu ısrarlar sonucunda, Ahmed eş-Şerif, ker­hen, Scnılsi kuvvetlerinin lngilizlcre karşı saldmda bulunmasını emretti. Sircneyka'da lıalya ile otom kalım savaşı veren ScnQsTler, bu emirle, Mı­sır'da lngilizlerc kaışı taarruza geçmeye başladı.

Başlangıçta Oncnıli ı.afcrler elde eden, hatta Kalıire'yc lcııdar ilerleyaı Osmanh-ScnQsl birlikleri, lngilizlcrin yeni saldınlan ile ağır kayıplar verdiler. Scnılsilcrin bu yenilgileri, mOntcsiplcrinin mtıcadeleyi artık sOrdOrcmcyecelc kadar yorgun dllştOğDnOn farlona varan Ahmed eş-Şeririn nwıcviyaıııu smıı. Ô1.ellikle son iki yıldır çekilen ciddi boyutlardaki gıda sıkıntısı gılıi sonınlar göz önOne alındıAında, bu çok dengesiz mOcadelcde lngiliz ve ltalyanlarla mQzakcrelcre başlanmasının gereğine karar venli.11 Ama bu gOrllşmelerde ıcslimiycıçi bir çizgide bulunmaktansa, sonuna kadar mOcadeleye devam cde­ccAini de söy!Oyordu. Ona göre, kendileri gibi savaştan oldukça ı.ararlı çıkan lıalyanlarla bir banş antlaşması yapılabilirdi. Fakat kendisinin bu şartlardaki banş teklifleri, hem lıalyanlar hem de lngilizler tarafından yerinde bulunmu­yordu. lııgilizlcrle antlaşmayı gerçekleşıirccck niıctilcte, yeni bir ıeşki!Adonma yoluna gidildi. Askeri ve siyasi ~Ondcn Sircncyka'nın rom yetkilerini aıncaoa­lu Muhammed ldris'e devreıti. 2 Kendisi SenQsiyyenin manevi lideri olarak kalmayı yeğledi."

1336/191 ?'de Enver Paşa gibi TM danışmanlan tarafından ikna edi­len Seyyid Ahmed eş-Şerif, tarikatın mOcadclcsini yanda bırakarak, bir de­nizaltıyla daha etkin bir destek elde etmek llz.crc, lsıanbul'a gitti.:u

,. Orlıan KololJu, Musıaf.a Kemarin Ymunda ıtl Libya1ı Udtt -Soıey- Banlnl \'e Seyyid Ahmed Şerif·, Anıt .. 1981, ı. 2: Ziaddı. T-vvuf \'e SiyoKt Hlldtoıi, s. 86; IWuopon. Libya.1. 312·13. "Esed. Mekkc,ı. 414; Cemile, O.ıı MııeryaU:aııi. s. 231 . '° IWuopon. Libya, L J 16. ll ,....., hlJm. •• l '8. Jl Ziaddı. Tuavvufve Siyuel Hattkeri, ı. 87. " ,.,.,,., istim, ı. 148. ,. Musufı Kan. "Milll Mtıcadelc Yıllarında Tasavvur .. Tekkeler". Dotuşwı OOnOmllze BOyQI< lıtAm Tlnlh.1..-ıi 1989. c. XlV. ı. 392.

600

Page 8: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

lstanbul'a gelen Şeyh Ahmed eş-Şerif, o sırada tahta Ç1kaıı Sultan Vab­dettin'e kılıç laışatan1s zat oldu.u Kılıç kıışalrna töreninin geleneksel bir Onemi olmakla beraber, bu kez, bOyOk bir politik önemi de vardı.17 TQm dOnyada aıtık Osmanlı Halifesinin, lslAm'ın lideri olmadığı propagandası sOrdOrOIOyor ve başta ŞerifHOseyin olmak 07.crc halife adaylan hazırlanıyordu.

Halife, Afrika MOslUmanlannın Osmanlı devletine destek vermelerini sağliımak amacıyla, Ahmed eş-Şeriri, tekrar Libya'ya göndermek istiyordu. Başta, lstanbul'dan aynlışının mOmkllıı olmaması ve bir takım acı olaylann üst Oste gelmesi, bu amacın akamete uğramasına yol açtı. Bunun ııurine, kısa bir sOre daha lstanbul'da kaldıktan sonra, padişahın şeref konuğu olarak Bursa'ya gönderildi.31 Buısa'daki ikametinden iki yıl sonra, Mustafa Kemal AtatOrk, Seyyid'i başkent Ankara'ya davet etti. Davete icabet edip Ankara istilcametinde yola koyulan Ahmed Şeriri Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşla­" · Eskişehiı'de karşıladılar.19

lstanbul'un işgal edilmesiyle Olkesinden uzakta eli kolu bağlı hale ge­len Ahmet eş-Şerif, o durumda bile azmini yitirmeyip MOslOmanlann birliği, selimeti ve istiklili için çalışh. Seyyid Ahmed, mOttefik kuvvetler tstanbul'a çıkarken, o da Anadolu'ya ıcçıi. Milli mücadele hareketini örgOtlcyen Mus­tafa Kernal'e destek verdi. Ruhani ve manevi bütün otoritesini, Anadolu davasının hizmetine adayan Şeyh Ahmed eş-Şerif, köy köy, kasaba kasaba gezdi. ÔZCllikle Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu illerinde dUUnledigi gezilerle, mahalli hareketlerin Ankara 'ya bağlanmasında önemli rol oynadı. Halkı Mustafa Kemal Paşa'yı desteklemeye davet eni. O gOnlerde, Konya')la gidip baş gösteren isyanlar Jcarşısın.da AtatOrk'ün kurduğu rejime destek ver­di. Daha sonra da Diyaıbakıı'a giden Seyyid burada da aşiret reisleriyle gö­~melerde bulunup onlann yeni Tllrk l:lilkOmeti.ne sadakat göstermelerini sağladı.41 Atatürk'le çok yakın ilişkisi bulunan ve Milli Mücadelede kendisi­ni yalnız bırakmayan Ahmet eş-Şerif, Mustafa Kemal hakkındaki kanaatleri­ni şu sözleri ile dile getiriyordu:

··/s/limiyeı 'in izmihlali muhakkak göriJlecek bir h61in hudusu sırasın­da, MDslDmanların Mustafa Kemal Paşa 'nın rehberliği altında byom ede­rek, bir cihod-ı milliye girilmiş bulunmolon, ôlem-i fsl6tn 'ın bekasına ve dirı-i mDbin-i lslôm 'ın ebediyerine oiı erı güzel işaretrir. ·"2

""~· ,. v"""Oz, Devlet· Tekke, s. 93-4. ,, Kanı. "Milli MOcldcle Yıllanncll Tuavvufvc Tck«lcr''. islim Tarihi.°' XIV, s. 392 . ., Koıogıu, Mıuqfa Kemal'in Yanıncll. s. 30. ,, Sıoddaıd, Hldir, c. 11, s. t SS • ., Sıoddaıd, agc.c. ıı. s. ıss . ., Esed, Mettc'yc Giden Yol. s. 41 S • ., Sıoddaıd, ege, e. il, s. 124. Kemoı Kahnman. "Milll MOcadelode llllm FaktOr11", lıim ve Sonoı Dergisi. Sayt 24. s. -48.

601

Page 9: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

Mustafa Kemal ise bir konuşmasında SenQsiyyc tarikaunı, ve tarikatın şeyhi Ahmet eş-Şerifi şu ifadeleriyle takdir edip değerleodimıckıedir.

"Bu tqlriliiı. /sliim memleketlerinin her tarafında rastlanan diğer ta­rikatlar gibi, sadece dini bir mahiyet an etmez. Bu tq}ciliil, aynı zamanda siyasi gayeler de talrip eder. Bu mınıı/cada yaşayan Müslümanların, istiklal ve hürriyetlerini temin malısadryla lcurulmuşıur. ·~l

"Bizzat, bir sene devam eden bir muharebe esnasında, Afrika 'da o mücadeleyi yapan insanlar içinde bulundum. Onlarla yalandan temasım, fikirlerine derin vulcufanı vardır. Afrika in.ranları, belki hürriyet-/ şahsiye/erini daha evvel idrdk etmişlerdi. Fakat fırsat bulamadılar; müstevli­/er ve onların mütecaviz orduları. kendilerini tazyikten hiçbir vakit hali kal­madı. Fakat bu tazyik ne kadar kuvvetli olursa olsun, bu fikir hareketine karşı duramayacaklardır. insanlığa müteveccih fikir hareketi, er geç muvaf fak olacaktır. Bütün mazlum milletler, bir gün zalimleri mahvedecektir. O zaman dünya üzerinden zalim ve mazlum kelimeleri kalkacalc, insanlık ken­disine yakışan bir hiile1-i ictimaiyeye mazhar olacaktır. Bizim milletimiz o zaman bu gayeye vasıl olan milleıler arasındaki tekaddümü ile iftihar ede­cektir.

Bugün aralarında tecanüs bulunduğunu gördüğümüz devletler maz· /um/arı daha sıkı zinciri esarelte bulundurmak ve bu sure/le onların emekle­rinden eııikleri istifadelerle, zevklerini tatmin etmek için aralarında birçok muahedeler yapmışlardır. Fakat bu muahedeler, kıymeti o/mayon /c4ğıt par­çasından başka bir şey değildir. Halck'a tecavüzü tazammun eden /c4ğıtların azim/c4r milleılerin üzerinde hiçbir tesiri olmoyocoktır. Mil/etlerimiz ancak bunları porçolamoklo soodet-i beşeriyyenin kabil olocoğıno iman eımişler­dir. Bu kendileri için bir saadeııir. ""

Mustafa Kemal önderliğindeki Kuva-yı Milliyye'ye asker toplamak için çaba gösteren Seyyid Ahmed eş-Şerif, aynı zamanda Mustafa Kcmal'le Sultan Vabdettin'in İI1İbatıoı da sağlamaktaydı. Özellikle Doğu ve Gilney­doğu illerinde yaptığı gezilerde, vaazlar verdi, sohbetler düzenledi, çeşitli toplantılara iştirak etıi. Kuvii-yı Milliyye harekeıi karşıtı aşiret reislerini :zi­yaret eııi. Anadolu'nuo güçlil aşiret liderlerini ikna etmeyi başaran Şeyh Ahmed eş-Şerif, onların da katılımıyla, Urfa' da bi~ kongre düzenledi.

Aynı zamanda Ahmed eş-Şerif, Milli MOeadele'nin lslAm Aleminde ve özellikle Hindistan'da poplllerlik kazanmasında, en büyük pay sahiplerinden

" Kata, "Milli Mllcadcte Ytllannda Tosıvvur ve Td<lcelcı'', lsıaııı Tıırihi. c. XIV, s. 392 . .. Hııkimlyet-i Milliye Gazeıcsl. 4 Ooalı. 1922 ; Hım T- ICAnl Afrika. Milliyet yay .. lsunbul 1971, s. 17.

602

Page 10: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

biriydi.•ı Bannın İslam dUnyasını işgalleri karşısında o, şark liderleri arasın­da g(lçlll dayanışmanın tesisine çalışlı. Bu eğilimin bir sonucu olarak, 134011921 başlannda Sivas"ta lııihad-ı İslam Konferansı gerçekleştirildi." Bu konferansın maksadı, bUtOn dUnya Milslilmanlannın birleşmesini, ortak malcsat doğrultusunda çalışılmasını sağlarnakb. Buraya, yalnız sünni Müs­lilrnanlann siyasi önderleri gelmedi. Aynı zamanda, Kerbela'nın Şi1 Emiri ve Zeydiyye mezhebine mensup Yemen HilkUmdan "imam Yahya" gibi değişik meşrep ve mezhepten kişiler de katıldı. Seyyid Ahmed eş-Şerif bu konferan­sın başkanlığını yaptı. Sivas' la gerçekleşen Kongre çerçevesinde, Seyyid Ahmed eş-Şerif, Cami-i Kebir'de bir "Hutbe" irat etti. Müslümanlann "bir­lik/dirlik" sorununu dile getirdiği, 02 Cemiziye'l-ahir 1340101 Şubat 1921 tarihli ve Sebilü 'r-Refôd dergisinde yayımlanan bu hutbe şu şekildedir:

"Mücahid-/ mu 'azzam Şeyh es-Seyyid Ahmed Senıi.rl hazretleri ıaro­fındon Sivas 'ıa Cami '·i Kebir 'de irôd buyuru/an hutbeyi Sivas Sultanisi baş mu'allimi Naci ve "Arabi mu'allimi Ebü"/.f'idd lsmd'il eJ-Ezheri Efendiler tercüme etmişler; bütün ihvôn-ı mlJslimlnin bu beliğ hutbeden miisıejid ol­malarını ıe "min maksadıyla Sebilü ·r-Reşôd"a göndermişlerdir. Kendilerine ıeşelıkür eder ve Şeyh Senusl hazretlerinin hutbe-/ "ôlileri'11 hacmimizin 'adem-/ müsd 'odesine mebni ber-vech-i ôti ıeihisen dere eyleriz:

"Ey Müslüman/ar! Allah yolunda, din uğnındo clhad. Cenab-ı Hak)(Jn sevdiği kuluna verdiği bir hazinedir. Mücôhidlerin Al/oh 'indinde o kadar büyük mevki "/eri vardır ki hiçbir şeyle kıyas olunmaz. Cenôb-ı Hak mücahidin ordusunu Zôt-ı Uluhlyyetine izafe ediyor; "Bizim ordumuz" diyor. Bu. ne büyük şereftir! Mücahidler için bundan büyük ilıifiit olamaz. Din ugnındo mücôhede edenleri nusreıle. zaferle tebşir ediyor: (Ve inne cündenô lelıümü ·ı­gôlibim: Muhakkaktır ki galebe edecek olanlar ancak bizim ordularımıuiır / ' buyuruyor.

Ey ümmetlerin en hayırlısı olan Mıislümonlor! Al/alı sizi 'izzete. şeref ve rif oıe do ·veı ediyor. Sakın zillete düşmeyiniz. Esôreı zincirlerini boynu­mao geçirmeyiniz. Müslüman isıik/ôlden başka bir şey tanımaz. Başıanbaşa Kur "ôn 'ın ıa '/imi budur. Bütün lıay6ı-ı peygamberin gösterdiği budur. Müs­lümanlık bOyle kuruldu. böyle yükseldi. Mü.<liiman/ık yeryı'izündeıı zulmü kaldırdı, zl/leıi kaldırdı. Cihanda 'azim bir inkılôb vücfida getirdi. Kalbleri birlqıirdi. Fikirlere hürriyet verdi. Rühlora 'ulviyyeı balı; elli. Dillıydyı nur ile doldurdu. Bu sayede Müs/iinıonlar ümmeıleriıı en hpyırlısı olmak şerefine mazhar oldular. Refôh ve sa "ôdeıe erdiler, Yeryüzünde 'adôleti ıe'sis eııiler.

"'Kadir Mısırotlu. Kurtuluş Savıaştoda Sanklı Mocahitlcr, Sebil yayıncvi, lstanbul 1977, s. 266. 46 Ziya Nur Aksun. Siyisi ve Sosy1I Açıdan Mcıhcph:r-Tatikallar. Mari(cı Yayımlan. lsıan­bu.l J 997, s. ıoı. "S.111~ 371173.

603

Page 11: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

Kur'ôn 'ın en biJyOk g6ye$i lsfdm'ın 'izzet ve istikfôlidir. Bunun için Cenab-ı Hale Müslümanları dô 'ima cihad ile miikellef /almıştır. MilsfOman­far miJcahededen hiçbir zaman geri dunnayacaklar. Hale yolunda her şeyle­rini feda edecekler. Canlarıyla. başlarıyla uğraşacaklar, Mallannı bezi et­mekten çekinmeyecekler. Her tOrlü meşakkatlere göğüs gerece/eler, her tiJrlü sıkıntılara katlanacaklar, yine düşmana boyun eğmeyecek/er. Zillete razı olmayacaklar, kiJfriin hôkimiyeti altına girmeyecekler.

Düşmanlar istedikleri kadar çok olsun. Müslüman için fiitİlr yoktur. Müslüman için ye 's yoktur. Düşmanın çokluğu Müslüman/arın 'azmini artı­rır. imanlarını kuwetfendirir. Müslümanlar ancale Allah'a dayanırlar ve O 'na bel bağlarlar. (Ellezine köle lehümü 'n-nôse inne 'n-nıise kod ceme 'ü feküm fahşevhüm fezadehüm imanen ve kôfıi hasbünô 'ffôhu ve ni 'me '/-vekil: O mü 'minfer için ecr-i azim vardır ki bir ta/amları gelip de bunlara ' 'Düş­manlarınız sizi mahv için bütün kuvvetlerini toplamışlardır, onlardan korku­nuz. " dedikleri zaman; bu söz onları korkutmale şöyle dunun, Allah 'ın nusretine olan imanlarını artırır da "Allah bize kôfıdir, biz O'na dayanırız, O 'na bel bağlarız. O ne güzel bel bağ/anacale bir Kadir-i Kayyum 'dur." Derler.}'8

Ey Müslüman kardôşlar! Salan, ecnebi desiselerine kapılmayınız. Düşman /slôm memleketlerine ancale kiJfiir tohumlarını saçmak için gelir. Bıitün garazları lslôm 'ı mahvetmek, nôm u nişônını yeryüzünden kaldırmale­tır. Salcın yaldızlı sözlerine aldanmayınız. Onlar aranıza tefrika salmak ister­ler. Müslümanların vahdetini tôrumtir etmek isterler. Ma 'ôuı 'llôh bu vahdeti kırdıktan sonra vatanınızı isti/ti edecek, sizi esir halinde kullanacalclar. Düşmanın pençesine düşen yerlerde dinin şe'ôiri kalkar. Kur'ôn 'ın ahlcamı mu 'aııal olur. İslôm 'ın ma 'bedi eri yıkılır, ırzları ptiy-môl olur, cem 'iyyetleri dağılır. kalblerine zillet çöker, muhitlerini sefôfeı kaplar.

Uzaklara gitmeye hôcet yolc Küffôrın zulmünü gözlerinizle gördOniJz, kulaklarınızla işiııiniz. lslôm için bu ne ziffeııir! lslôm için bu ne felôkeııir! Hep hfle ve desise ile düşmanlar nice lsfôm diyôrını istila elliler. Ne kadar Müslüman milletleri esôreı boyunduruğuna soktular. Nice lslôm cem'iyyeılerini perlşôn eııiler. Dinin me'ôfimini yıktılar. fs/ôm'ın medeniye­tini çöktürdüler. En nihôyeı bugün sav/etlerini /slôm 'ın kalbine tevcih eltiler. Asırlardan beri fslômiyet 'in yegône hômlsi olan bu mu 'azzam devleti yılcmale için ellerinden gelen melaneti icrôdan geri durmadılar. Araya türlü tOrfü fesôdfar saldılar. tefrikalar soktular, Me 'a't-teessüf Müslümanlar arasından düşmanın tuzaklarına düşecek ahmaklar zuhur elli. Düşmanın bu derece zahir olan buğz ve 'adôvetine karşı insan nasıl aldanır? ..

"Al·i lnutn, 31173.

604

Page 12: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

Allah 'a yüz binlerle fillcürler olsun ki bugün hakikat tecelli eııi. Müs­lümanlar arasında biJyük bir intibah hasıl oldu. Omiıler munlcaıı ' olmak üzere bulunduğu bir zamanda Allah Müslümanların kalbine sek'ıneı verdi. Dağılmak üzere bulunan merlcez-i /slam yeniden hayat buldu. Mahv oldu zannedilen bu mu 'azzam devlet yeniden canlandı. Eslireı boyunduruğuna girdi zannedilen Anadolu Müslümanları arslanlar gibi kükreyerek yine şehlimeı meydanına atıldı. Bu, Cenlib-ı Hakk 'ın büyüle bir faz/ ve keremidir.

Ey Anadolu'nun kahraman /silim müclihidleri! Siz olmasaydınız bina­yı isim yıkılırdı. Siz bugün Kur'an 'ı yaşatıyorsunuz. Her tarafınızı d;qmlin sarmışken hiçbir şeyden yılmayarolc gazli meydanlarında elin veriyor, ls­lôm 'ı müdlifa 'o ediyorsunuz. Bu, ne büyük şereftir! Hak yolunda müclihede eden, Hak uğrunda sabır ve sebôı eden Müslümanlar mut/alca galebe çala­caktır. Af/ah 'ın nusreti sizin üterinizedir. Solan, d;qmônların çokluğundan kalbinize fiJ/Or 'lirız olmasın. (Kem min fi 'etin /cali/etin golebet fıe/en kesireten bi-izni'llôh). 19 Sizin (dayanacak yeriniz Allah 'lır. Allah ise Hole yolunda mücôhede edenlerle beraberdir.

Hem siz yalnız değilsiniz. Yüzlerce milyon Müslüman gözlerini sizlere dikmiştir. Sizin sabrınız. düşmana karşı göğüs gererek metlineı göstermeniz bütün /s/lim lileminde bir intibah uyandırmıştır. Her taraftaki Müslüman milletler kımıldıyor, istikllillerini müdafaa ediyor. Üzerlerindeki zulüm ve küfiJr klibusunu atmaya savaşıyor. Bütün /slam aleminde bu intibôhı, bu hareketi uyandıran sizin şehlimetiniz, sizin celalelinizdir. Siz lslam 'ın ku"etü 'l 'aynısınız. Siz Allah 'ın tevfıkine mazhar bir milletsiniz. Muhakkak galebe /s/iim 'ındır. Fetih ve zafer yakındır. Siz Hak yolunda ciluidda sebôı eıtikçe, bu din-i mübinin ahklimırıı icrada kusur etmedikçe, Allah 'ın göster­diği doğru yoldan ayrılmadıkça emin olunuz ki hiçbir kuvvet sizin cem'iyyetinizi dağıtamaz, saltanatınızı yıkamaz, şevketinizi söndüremez."

Aman kardeşlerim, bu sabır ve sebiiııa devam ediniz. St,Jkın aranıza ih­tilôf düşmesin. Milletleri serir-i şevke11en haziz-i esarete d;qüren ıefriklidır, ihtilaftır. Hepiniz kardeşsiniz. Hepinizin menfa'oti, sa'iideti müşterektir. Her hususta toplu hareket ediniz. Cema 'oııen ayrılmayınız. Tefrikayı. şiklikı düşmanlara bırakınız. Zaten onların arasına Allah buğz ve 'adavet ilkli et­miştir. Onlar kiifiJrleri sebebiyle bu 'adaveti teşdid ederler. Siz Müslümansı­nız. Müslümanın şi 'arı vahde/lir, cemii 'a11ir. Cemli 'aııerı uzaklaşmak Müslümana yakışmaz. Düşmanı ser-nigün edinceye kadar kılıçlarınızı kınına koymayınız. Güzel memleketlerinizi düşmandan taıhlr edinceye kadar gazli meydan/arından ayrılmayınız. Bu yol Hak yoludur, bu yal Allah yoludur. Dinin ahklimına sarılınız. Kur 'ôn 'ın emirlerini icra, nehiylerinden imtina ' ediniz. Celllib-ı Hakk'ın Zôt-ı Uliıhiyyetine iz6fe ederek galibiye.ıle tebşir

.. " ... Nice az ıopluhılc çolc ıoplulula Allah 'ın imiyle llStOD gelmiştir ... " (8alwa, 21149.)

605

Page 13: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

buyurduğu "cünd-i //6hi-Allah (!rdıLfu" olmaya çalışınız. "Ve inne cündeniİ /ehümıi '/-g6/ibün. ·J• "Namın mina 'ilahi ve feıhun karib . . Jı "Hüve '/-Hayyıı 16 iltihe illıi hü. Fe 'd'ıihu mııhlisine lehü 'ddin. Ve '/hamdii /ı"lluhi Rabbi'/-· ti/emin. " 52

Ahmet Şeririn hutbesinde şu hususlann alhnr özellikle çizdiğini gör-mekteyiz:

- Cihadın önemi. - MOslllmanlann izzetli olup zillete düşmemeleri, - Şer odaklanna gQvenilmemesi. - Ehl-i k-Ofrün fııne ve oyunlanna gelinmemesi, - MüslQmanlann parçalanıp dağılmarnalan, - MüslOmanlar arasındaki çekişmemelcrin kaldrnlması, - Milslilmanlann birlik ve beraberlik içinde kenetlenmeleri, - Anadolu'daki bu mücadelenin dilnya MOslOmanlannrn da kıyamına

sebep olacağı, - Zaferin Allah ' tan bilinmesi gerektiği, - iman, din ve vatan için mOcadele edilmesi esası.

BQiOn bayabnr l.slim birliği idealine adayan ve Osmanlı halifesine karşı son derece sadakat gösteren Ahmet Şerif, bu özelliğinden dolayı Türki­ye BOyOk Millet Meclisi tarafından Irak tahbna aday gösterildi." Saltanahn kaldrnlıp hilafet yetkisinin TBMM'ye devredilmesine ses çıkarmadı. Fakat hilafetin ka.ldınlması, cumhuriyetin ilinından sonra gerçekleştirilen inkılap­lar, batılılaşma hareketi karşısında sükOt-ı haylile uğradı.s. Türkiye hOkOme­ti, bu tutumundan dolayı, Ahmet eş-Şeri.Pi yakın takibe aldı. Mersin'de zo­runlu ikamete maruz bıraloldı. Lozan Antlaşıruısı'na kadar, kendisine karşı hürmet gösterilip hüsn-i muamelede bulunulan Seyyit Ahmet eş-Şerifi hayal kınk.lığına uğratan bir diğer uygulama ise kendisine verilen bir söıiln yerine getirilmeyişidir. 1. Dnnya Savaşı sırasında lngilizler, Mısır'da bulunan, en az yüz bin Cnocyh değerindeki SenOsiliğe ait menkul ve gayr-i menkulleri gasp ve isıimlak etmişlerdi. Mustafa Kemal, Lozan Antlaşması sırasında, bu para­yı lngilizlenlen alıp kendisine teslim edeceğine dair söz vermişti. Fakat Is-

'° "Mubaklcıkur lci galebe edecek olanlarancak bi7.im ORlulannıızdır." (So.!li~ 37/173.) " "Yardım Allah'tandır ve fcıib yakındır." (SaO: 61/13.) n ' 'O diridir, O'ndan başka ilah yoktur. Dini yalnız O 'na bas kılarak O'oa yalvarın. ô vgO i lcmlcrin Rabb'ı olan Allah içindir." (MO'min, 40/65.): Scb110'r-Reşıld, 21 Receb 1339/3 1 Man 1337 (1921), c. 19, Sy. 474, s. 49-SO: Sadık Albayrak, Siyasi Boyu~ımyla TOrkiye'dc lsl!mçılığın Oopşu, lsıanbul 1989, .. JSS-362: zııırtkir GOngör, "SebTIO'r-reşad'dan: Scnüsl Tıırikall Şeyhi es-Seyyid Ahmed es-Scnı1'1 (6.1933)'nin Sivas tıuıbe<i", 'tasavvuf, ilmi ve AloMkmik Araşutma Dergisi. AnJwa. Ocak·tlaziraıı 2003. yıl 4, Sy. 10, •· 343-348: Kııdir ÔıkOSe. "Sivas'ıa lslAm BirliSi Kongıesi ve 1 Şubaı 1921 Tarihli Ulu Camide Okuduğu Hutbe ile Şeyh Ahmed Scnüsr'. Sulıanşcbir KOltar Sanat Dergisi. Yıl: 1, Sayı: 4. Eylol-Ekim· Kasım 2007, s. 30.33. " ll$cd. Meklce' yeOidcn Yol, s. 416 . .. Karasapan, l..ibyo. ! . 321.

606

Page 14: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

met tnöntl, Lozan Antlaşmasında bu olaydan hiç bahseımedi, dolayısıyla Ahmet eş.Şerif Mısır'daki baklanndan mahrum kaldı.•• Lozan Anllaşmasın­dan sonra, Ttlrkiye'de ikameti, lıalyanlan rabaısız etti. Bu ıaıihten sonra, SenOsi'ye dost olan.lar, ondan kurtulmanın fırsatını kollamaya başladı. TOr­kiye Cumhuriyeti Rtlkümeti onu eskisi gibi pek ağırlamak niyetinde değildi. HükOmct tarafından, Seyyid Ahmed eş-Şeririn Osmanlı Hanedanı üyeleri ile yakın temas içerisinde bulunduğu gerekçesiyle Tilrkiye'den aynlmasına karar verildi. S6 Bu yargıya vanlmasına sebep teşkil eden olay şu minvaldey­di:

Türkiye Cumhuriyeti uyruklu bir müridi Seyyid Ahmed eş-Şeriri zi­yaret eder. Beyrut'a gideceğini söyleyerek kendisinden helallik diler. Seyyid Ahmed eş-Şerif, Beyrut'ta bulunan Sultan il. Abdülhamid Han'ın bilyilk oğlu Emir Selim Efendi 'yi ziyaret ermesini söyler. Emir Selim Efendi 'ye iletilmek Qıere bir de mektup verir. Mektubunda uzun süre kendisiyle mek­ıuplaşamarna hususundaki özrOnO bildirir. Sürgünde bulunan Emir Selim Efendi 'ye hitaben, tavsiye niıeliğinde sabır ayetlerini sunar. "Allah sabre­denlerle beraberdir" (Ental, 8/46) ayetiyle mektubuna son verir. Mersin 'den aynlan genç, Adana ile Halep yolu Oıerinde Türk sınır muhafızlan tarafın­dan yakalanır. Üzeri arandığında, cebindeki mektup bulunur ve Ankara'ya gOtilrülür. Ankara'da hapsedilen bu gence, şiddet kullanılınca, Emir Selim Efendi 'yi ziyaret etme niyeıiyle, bu mektubu kendilerine Seyyid Ahmed eş­Şerif in verdiğini söyler.

Özetle, TOrkiye'den aynldı.\<tan sonra Şam'a geçen Seyyid Ahmeı eş­Şcrif, Büyük mücahid Abdülkadir el-Ceziiiri'nin torunu Emir Said b. Ali'nin konuğu olaoık, bir süre Suriye'de i.kameı etti. Emir, kendisine büyük saygı ve hilnnet gösterdi. Seyyit Ahmeı eş-Şeririn onuruna 3000 kişinin .kaııldığı bir ziyafet düzenledi. Bu yoğun ilgiden rahatsız olan Fransı.z mandası g'ıldil­mündcki o dönemin Suriye HOkOmeti, Seyyid Şerir in 24 saat içerisinde derhal Suriye'yi terk etmesini istcdi.>7 Bunun üzerine, oradan aynlan eş­Şcrif, Filistin'e geçli. Ancak, buradaki çalışmaları İngilizleri rahatsız edince, Suudi Arabistan'a gitti. Seyyit Ahmed eş-Şeririn Mekke'ye gelişiyle ıahıın­dan endişe eden lbo Suud, tedirgin olmaya başladı. Yemen imamlığı ile Suud Krallı,ğı arasında tampon bir devlet olan ''Asir"eçelcildi. Ancak Asir'de layık olduğu hilsn-i kabulO görebilen Şeyh Ahmed eş-Şerif, hayatının sonuna kadar dokuz yıl boyunca burada kaldı."

Seyyid Ahmed eş-Şerif, Anadolu halkının OzgürlOk mOcadclesinde TOrk milletinin imdadına koşan önemli Milslilman önderlerden birisidir.

: Stocldı;ad. Hidir. c. iV, •· 408 • ., Mısırogıu. Sanklı MOcahiıler. s. J71 . ,. Karasapan, Libya. s. 322.

Mışırotluf San.k.lı MOcahitlcr, s. 371.

607

Page 15: i 2. Ciltisamveri.org/pdfdrg/D207460/2009/2009_OZKOSEK.pdf · etti. Şeyhlik gllreviııe getirilmesinden sonra, tarikann merkez zaviyesini Kiru'dan Kufra'ya nakleni.3 Kaynaklar,

Milli MOcadele hareketine doğrudan kaulan eş-Şerif, konuşmalarında birey­sel hareketlerden kaçınılması ve dOzenli bir orduya geçişin Onemi Ozerinde durdu. Kuviy-ı Milliyye hareketinin MOslOman balkın istiklalini ve dinin piyidir olmasını gaye edindiği dile getirdi. Başıboş, fevri ve yersiz hareket­lerden kaçınılmasını savundu. DOnya MOslllmaıılanııın dikkatlerini Anadolu mücadelesine çekerek, her lllrlO yardımın sağlanmasına katkıda bulundu.

608