84
® KOBİ PLASTİK OCAK-ŞUBAT 2013 / 6 PLASTİK SANAYİİ DERGİSİ www.kobiplastik.net ISSN 2146-2194

Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Plastik Sanayii Dergisi

Citation preview

Page 1: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

®

KOBİPLASTİKOCAK-ŞUBAT 2013 / 6 PLASTİK SANAYİİ DERGİSİ www.kobiplastik.net ISSN 2146-2194

Page 2: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

koldasplastik.com

Page 3: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

ERDAL PANTOGRAF - ERDAL AKSOY

Organize Sanayi Bölgesi 3. Cad. Saraçoğlu İş Merkezi No:5/6 Yukarı Dudullu - Ümraniye / İstanbul

Tel: 0(216) 420 59 73 Faks: 0(216) 420 59 74 E-mail: [email protected]

1987 yılında Üçel Pantoğraf adıyla sektöre adım atan, 2006 yılında isim ve imaj değişikliği yapan Erdal Pantoğraf değişmeyen hedefl eri ve AR-GE deneyimi ile hizmet verdiği tüm alanlarda “Değer Yaratma” amacıyla hareket etmektedir.

Lider kuruluş olarak yola çıkan Erdal Pantoğraf, müşterilerine verdiği değer ve hassasiyetle bugüne kadar gelmiş ve sağlam bir imaja sahip olmuştur.

Pantoğraf yazı ve dalma erozyonun yanı sıra günümüzün teknolojisi olan lazer pantoğraf, lazer markalama ile makine, kalıp, otomotiv, elektronik, promosyon, medikal, mücevherat,ev ve mutfak aksesuarları gibi birçoksektöre hizmet vermektedir.

Page 4: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 5: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 6: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 7: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 8: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 9: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

7OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

obiPlastik Dergisi olarak yeni yılın ilk sayısı ile karşınızdayız. 2012 yılı içerisinde

yayın hayatına başlayan dergimiz kauçuk, ambalaj, makine ve plastik fuarlarında

yer alarak sektörde kendini tanıtma fırsatı buldu. 2013 yılı itibarı ile yine plastik

endüstrisi ve bağlantılı sektörlerdeki kobilere yönelik tanıtım ve yayınlarımız ile

yayın hayatımızı sürdürmeye devam ediyoruz.

Ocak – Şubat sayımızda yine öğretici makalelerimiz mevcut. Tasarım, patent bilinci ile

üniversite bağlantısı ve sosyal medyada Twitter’ın kurumunuz içindeki rolü hakkında bilgi

sahibi olabileceğiniz makalelerin yanında sağlık sayfalarında kanser konusunu detaylı bir

şekilde inceledik.

Polimer Bilimi ve Teknoloji Uzmanı Rüstem Polat “Plastik İşlemede TG ve TM Kavramları”

başlıklı yazısı ile eğitim sayfalarımızda olurken, 6 sayfalık dosya konumuz “CNC Tezgâh-

larda İmalat Teknolojileri” ana başlığı altında “Dikey İşleme Merkezleri ve CNC Programla-

ma” alt başlığı ile yer almaktadır.

Marka sayfalarımızda bu sayıda Arçelik A.Ş. konuğumuz. LivingKitchen fuarında Beko ve

Grundig markaları ile teknolojisini ve çizgisini gösteren Arçelik A.Ş. bir dünya devi olma

yolunda hızla ilerliyor.

Gelecek sayımıza kadar çok önemli bir fuar olan WIN fuarlarına katılmış olacağız. 21 – 24

Mart 2013 tarihleri arasında Tüyap’ta gerçekleşecek fuarda otomasyon, hidrolik – pnöma-

tik, enerji, elektrik ve elektronik ile lojistik firmaları biraraya gelecek. 2013’ün en önemli

fuarlarından biri konumundaki WIN fuarının Mart fazında KobiPlastik Dergisi olarak yeri-

mizi alarak sektördeki konumumuzu daha da sağlamlaştırma hedefinde olduğumuzu tüm

abonelerimize ve okuyucularımıza göstermek istiyoruz.

Patent konusuna özellikle vurgular yaparak her sayımızda değiniyoruz. Türkler’in yaptığı

patent başvurularında olan inanılmaz artış sevindirici. Özellikle uluslararası patent konu-

sunda daha öncelikli hareket ederek kazanılmış haklar elde etme zamanımızın geldiğine

inancımız giderek yükseliyor.

Bu sayıda biraz daha farklı bir konsept ile karşınızdayız. Plastik sanayii ve ilintili alt sektör

haberlerinin ağırlığı olmakla birlikte Türk işadamının öteki gündemi olduğuna inandığımız

konularda bilgilendirici sayfalarımızı yine özenle ve dopdolu hazırladık. Gastronomi kö-

şesinde kaliteli bir fasıl nasıl yapılırın simgesi konumundaki bir mekânı tanıtırken turizm

sayfasında ise yepyeni bir internet sitesinden haberinizin olmasını istedik.

Bu ay, Mixer Arts’ta 22 Şubat’tan 24 Mart’a kadar ziyarete açık olacak Soyut Sanat isimli

bir sergiyi seçtik. Soyut sanat ile modernizasyon bağlantısını inceleyen bir sergi yanı sıra

İmprimatur isimli, Viyana Kuşatması günlerinde Roma’da bir handa yaşanan olayları an-

latan bir romanı okumanızı tavsiye ediyoruz. Özellikle Papa’nın istifa ettiği bir dönemde

okunması gereken Barok bir roman olarak görebiliriz.

2013 yılı, plastik sanayiine hem Türkiye’de hem de dünyada daha çok başarının geldiği bir

yıl olması temennisi ile yeni sayıda görüşmek üzere hoşçakalın.

Emre KOLDAŞ

Genel Yayın Yönetmeni

Yeni Yılın İlk Sayısı

Page 10: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 20138

KANSER // DOÇ. DR. NURİ HAKSEVER

Nev Medya adına İmtiyaz SahibiEmre KOLDAŞ(Sorumlu Yazı İşleri Müdürü)

Genel KoordinatörErdoğan KOLDAŞ[email protected]

Genel Yayın YönetmeniEmre KOLDAŞ[email protected]

Satış ve Pazarlama KoordinatörüOzan KOLDAŞ[email protected]

Danışman Yrd. Doç. Dr. Aykut KENTLİMarmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisi [email protected]

EditörAraş. Gör. Hikmet Nazım EKİCİŞırnak ÜniversitesiMühendislik FakültesiMakine Mühendisliği Bölümü[email protected]

Sağlık DanışmanıDoç. Dr. Nuri [email protected]

YazılımAslı YÜCE

FotoğrafGizem KOLDAŞ[email protected]

Reklâm [email protected]

[email protected]

Katkıda Bulunanlar Savaş GÜMÜŞArda SAYINER

Yönetim Yeri: Site Mh. Cevahir Cad. Tevazu Sk. Yıldız Ap. Nu:24/3 Ümraniye İstanbul TÜRKİYETel : +90-216-533-8444 Faks : +90-216-533-0999E-posta : [email protected] : www.nevmedya.net

ISSN : 2146-2194

KobiPlastik Dergisi’nde yayınlanan yazılardaki

görüşler yazarlarına, yayınlanan ilânların so-

rumluluğu ise ilân verene aittir. KobiPlastik

Dergisi’nde yayınlanan yazılardan kaynak gös-

terilerek alıntı yapılabilir. KobiPlastik Dergisi

Basın Ahlâk Yasası’na uymayı taahhüt eder.

Tasarım / Baskı

Ege Reklam Basım Sanatları San.Tic. Ltd. Şti.Esatpaşa Mahallesi Ziyapaşa Caddesi No:434704 Ataşehir / İSTANBULTel. : +90 216 470 44 70Faks : +90 216 472 84 05Werb : www.egebasim.com.tr

Elit Makina Güçleniyor ....................................................................... 16

Yenilikçi Şirket: Arçelik ...................................................................... 20

Rekabet Dünya Ligine Çıktı ............................................................... 24

Erkunt Döküm’e Onur Ödülü ............................................................. 32

Staubli Kalıp Değiştirme ................................................................... 36

Minimum Enerji Maksimum Verimlilik ............................................. 46

İTO 2023 Vizyonu .............................................................................. 54

Temiz Enerji ile Şarj ........................................................................... 55

PlastEurasia Rekor Kırdı .................................................................... 56

Kârlılığın Formülü Açıklandı .............................................................. 60

İnşaat Plastikleri Liderliğe Doğru ..................................................... 68

Sektörün Güç Birliği Ambalaj Fuarı’nda ............................................ 72

50

ARÇELİK A.Ş.

4026

Page 11: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

9OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

44

18 22 34KATMA DEĞERİN ADI :

TASARIMTWITTER NELER

VADEDİYOR?ÜNİVERSİTELER VE

PATENT BİLİNCİ

ARDA SAYINER

DOSYA

48 76

28

62

74

Page 12: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 13: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 14: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201312

SİEMENS UYARIYOR: ISI PAY ÖLÇER ALINTeknolojik mükemmellik, inovasyon, kalite ve güvenilirlik özellikleriyle öne çıkan Siemens, merkezî ısınma sistemine sahip tüketicilere, kullandığı enerji kadar ödemek için ısı pay ölçer kullanmayı tavsiye ediyor. Siemens, ısı pay ölçer ürününü yüzde 100 güvenli ölçüm taahhüdüyle tüketiciye sunuyor. Tür-kiye’de enerji tüketimini azaltmak amacıyla merkezî sistemle ısınan konutlarda ısı pay ölçer kullanımı, zorunlu hale getirildi. Yeni yönetmelik sonrası, ev sahibi veya kiracılar ısı pay ölçer kullanarak, tü-kettikleri kadar enerjinin ücretini ödeme imkânına sahip olacaklar. Bina teknolojilerinde dünyanın en büyük üreticilerinden biri olan Siemens ısı pay ölçer ürününü % 100 güvenli ölçüm özelliği ile tüketiciye sunuyor. Kaloriferlerin yanmaya başlamasının ardından konutlarda ısı pay ölçer kullanmak gerektiğini hatırlatan Siemens Bina Teknolojileri Direktörü Levent Yıldırım “Türkiye’de toplam tüketilen enerjinin % 30’undan fazlası konutlarda tüketiliyor. Yapılan son araştırmalar, sanayide en az % 20, ulaşımda % 15, bina ve hizmet sektöründe ise % 30 enerji tasarrufu olabileceğini gösteriyor. Bu oranları bir araya getirdiğimizde, 5 milyar dolara ulaşan bir tasarruf potansiyeli olduğu görülüyor. Ayrıca tüketiciler ısı pay ölçer sayesinde sadece kendi kullandıkları miktarı ödeme imkânına kavuşacak” dedi.

Pencere çerçeveleri, bina cepheleri ve diğer korumasız yapı yüzey-leri genellikle hafif ve sağlam bir malzeme olan alüminyumdan yapılır. Hava şartlarına karşı koruyucu kaplama yapılmadan önce bu metalin ilk işlemi için çeşitli teknolojiler bulunuyor. Yapıştırıcı-lar, dolgular ve yüzey işlemleri konusunda dünya pazar lideri olan Henkel, hem tek bileşenli sistemin uygun kullanımının hem de ayrı olarak ölçümü yapılan iki bileşenli sistemin uygulanmasının avantajları olduğunu düşünüyor. Henkel Teknoloji Müdürü Mic-hael Frank, “Alüminyum ön işlemine yönelik tek ve çift bileşenli aşındırmanın her birinin kendi faydaları bulunmaktadır“ dedi.

1 komponentli ürününün faydaları

venliği

den proses basitliği

2 komponentli ürününün faydaları

gerektiği durumlarda yüksek esneklik.

cesinde minimal durulama suyu tüketimi.

HENKEL, AŞINDIRMA UYGULAMASININFAYDALI OLDUĞUNU AÇIKLADI

Günümüzün en önemli sorunu tükenmekte olan doğal kaynak-larımız ve çevrenin korunması. Çevre bilincinin gelişmesi ve çev-re mevzuatının AB ile uyumlu hale gelmesi için yapılan çalışma-lar da her geçen gün artıyor. Bu bilince katkı sağlayan çevreci ürünler de kazandırdığı ödüller ile üreticilerini teşvik ediyor. Tek kullanımlık gıda ambalajı ürünleriyle sektörünün lider kuruluş-ları arasında yer alan SEM Plastik, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından bu yıl 13’üncüsü düzenlenen “Çevre Ödülleri”nde “Termoform Üretimine Enerji Verimliliği Projesi” ile ödüllendiril-di. “Enerji Verimliliği Uygulama Ödülleri” kategorisinde “Büyük Ölçekli Kuruluşlar” dalında Ford Otosan, Eczacıbaşı Vitra ve SEM Plastik ilk üç ödülün sahibi oldu. Ödülünü Çevre ve Şehircilik Ba-kanı Erdoğan Bayraktar’ın elinden alan SEM Plastik Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, “Termoform Üretiminde Enerji Verimliliği” projesi ile ilgili; “Plastik bardakların sağlamlığını sa-bit tutarken, içlerinde kullanılan yenilenemez kaynak miktarını azaltan ve bunu yaparken de enerji tüketimini en aza indiren bir yöntem geliştirdik. Bu yöntemle plastik bardaklarımız diğer rakiplerine göre çok daha az enerji ve kaynak kullanılarak üreti-lebiliyor. Büyüme hedefl erimiz doğrultusunda bizleri takip eden, bize destek veren tüm sektör temsilcilerimize teşekkür ediyo-ruz. Plastik sektörünün haksız isnatlarla karalanmak istediği bir dönemde bu ödül gerçekten çok anlamlı” diye konuştu.

PLASTİK BARDAK İLE ENERJİ TASARRUFUNA DESTEK

IŞIKLAR AMBALAJ,KUZEY IRAK’TA ÜRETİME

BAŞLIYORIşıklar Ambalaj’ın çimento torbası alanındaki en bü-

yük ihraç pazarı Irak’ta yerinde üretim yapmak üzere

kurduğu “Işıklar Paper Sack” fabrikasında makinaların

montajına başlandı. Fabrika, başta Lafarge olmak üzere

Irak’taki tüm çimento fabrikalarının torba ihtiyacını kar-

şılayacak. Irak’ta artan çimento torbası talebini yerinde

üretim ile karşılayacak Işıklar Paper Sack’in inşaatı ve

elektrik, su temini gibi altyapı hazırlıkları tamamlandı.

Makinaların montajına başlanan fabrika, yıllık 80 milyon

adet çimento torbası üretim kapasitesine sahip olacak.

5 bin metrekaresi kapalı alan olmak üzere 30 bin metre-

karelik araziye kurulan fabrika, ilk etapta 70 çalışanıyla

üretime başlayacak. Ardından ek üretim hatlarıyla kapa-

sitenin yıllık 240 milyon adede çıkarılması hedefl eniyor.

Page 15: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 16: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

Misyon, vizyon ve değerlerimiz doğrultusunda müşterilerimiz ve çalışanlarımızın beklentilerini göz önünde bulundurarak, ISO 9001

standartlarında sürekli iyileştirmeyi sağlamak. Çağdaş bilgi ve teknolojiyi yakından takip ederek müşterilerimize ulaştırmak, çalışan

yetkinliklerinin arttırılmasını sağlamak, yönetim felsefemiz vekalite politikamızdır.

Anadolu Yakası Bayii

Page 17: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 18: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201316

Uzman kadrosu ve teknolojik altyapısı ile kalıp sektörüne her zaman ay-

rıcalıklı hizmetler sunmayı hedefl eyen Elit Makina, hizmet kalitesini

güçlendirmek amacıyla, daha önce yapmış olduğu tel erozyon tezgâhı

yatırımlarına bir yenisini daha ekleyerek tezgah sayısını üçe çıkarttı.

Yatırımlarını kısa zaman önce tamamlamasına rağmen Elit Makina, tel erozyon

alanında da diğer hizmet alanlarında olduğu gibi güvenilir ve başarılı bir teda-

rikçi konumuna ulaşmıştır. Firmanın bu konuda gösterdiği üstün performansın

temelinde teknik kadrosunun 20 yıllık tel erozyon tecrübesi yatmaktadır. Firma

yetkilisi Fuat Akkuş yeni yatırıma ilişkin yaptığı açıklamada, ”Tel erozyon işle-

rinde sahip olduğumuz büyük deneyimden yola çıkarak değerli müşterilerimize

bu alanda da kaliteli bir hizmet sunabilmeyi hedefl edik. Bugün kısa sürede bu

hedefi yakalamış olmanın gururunu yaşıyoruz. Bundan sonra da kalıp imalatçıla-

rının her geçen gün artan ve değişen beklentilerine cevap verebilmek için makine

parkurumuzu güncellemeye ve güçlendirmeye devam edeceğiz” dedi.

Elit Makina, İmes Sanayi Sitesi’ndeki üretim alanında müşterilerine, ih-

tiyacı olan hizmetleri kusursuz bir şekilde ve zamanında teslim etmesi

ile müşteri memnuniyetinin çok yüksek olduğu bir şirket profili çizmek-

tedir. Elit Makina hakkında daha detaylı bilgi edinmek için elitmakina.

com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.

2005 yılında

Dudullu Organize

Sanayi Bölgesi’nde

kurulan Elit Makina

tezgâh satışı ve

metal işleme

konusundaki

deneyimini

uygulama alanına

taşımış ve 2008

yılından itibaren

makine parkuru

yatırımlarına

başlamıştır.

YENİ YATIRIMLARLAHİZMET KALİTESİNİ GÜÇLENDİRİYOR

ELİT MAKİNATEL EROZYON ALANINDA YAPTIĞI

Page 19: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

17OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Page 20: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201318

Bu hisle yola çıkarak günümüzün

ekonomik pazarında bu hissin

ortaya çıkardığı sonuçlara hep

birlikte bakalım. İnkâr edilemez

bir gerçek ki ekonomik pazarda farklı ve

özgün çizgiler taşıyan ürünlerin önemi

büyüktür.

Pazarın canlanmasında ve rekabet iv-

mesinin artmasında bu özgün çizgilerle

oluşturulan somut ürünlerin payı yadsı-

namayacak orandadır. Ürünlerin pazarda

tüketici için önem kazanması, üreticileri

yenilik arayışına itmektedir. Çünkü ye-

niliklere açık olan firmaların ürünleri ve

aynı zamanda bu ürünleri tasarlayan ta-

sarımcılar, ürünleri ve satış grafikleriyle

pazarda farklı bir trend yakalamaktadır.

Öte yandan, endüstriyel tasarıma, esas

olarak bir katma değer yaratma süreci

diyebiliriz. Üretici firmaların sayısının

artışı, ürün cins ve özelliklerinin çeşit-

liliği, tüketicilerin giderek farklılaşan

ihtiyaçları ve artan beklentileri firmala-

rın rekabet gücünde tasarımın önemini

arttırmıştır. Endüstriyel tasarım, fiyat

ve kalite gibi unsurların yanında, ürünleri

kullanıcı gözünde farklılaştıran güçlü bir

rekabet unsuru olarak öne çıkmaktadır.

Ayrıca endüstriyel tasarım; ürün mali-

yeti, satış değeri ve ürünün yaşam dön-

güsü, ürünlerin maliyetlerini belirleyici

yönü ile aynı zamanda maliyete dayalı

rekabet unsurları üzerinde de etkilidir.

Bu nedenle tasarımın firma maliyet ve

rekabet stratejilerine dahil edilmesi, ge-

rekli yatırım ve kaynakların sağlanarak

her düzeyde etkin bir şekilde yönetimi,

firmaların pazarda daha rahat ve güvenli

rekabet avantajı yaratmaları açısından

hayati bir önem taşımaktadır.

Ülkemizde endüstriyel tasarım konusu,

1980’li yıllardan sonra pazarda kendini

ve önemini hissettirmeye başlamıştır.

Bunun en belirgin nedeni o tarihe kadar

ülkemizde rekabetçi piyasa koşullarının

bulunmaması ve yaratıcı etkinliklerin

desteklenmemesi idi. 1980’den sonra

piyasalarda yaşanan değişim, gümrük

birliği, ihracatın artışı, ülkemiz sanayici-

sini rekabet ortamındaki bu çarka uymak

durumunda bırakmıştır. Çünkü her ge-

çen gün yeni ürünler/tasarımlar pazar-

da etkinlik sağlamakta ve bu durumda

pazarda devamlılık sağlayabilmek için

emek ve para harcanarak oluşturulmuş

tasarımları, tescil zırhı ile piyasaya sun-

mak gerekliliği doğmuştur. Artık Türk

sanayicisinin de yeni tasarımların, firma

varlığının sürekliliğinin sağlanmasında

önemli bir faktör olduğu bilincini edin-

meye başlamış olması, Türk ekonomisi

ve ulusal pazarda söz sahibi olabilmemiz

açısından sevindirici bir gelişmedir.

KATMA DEĞERİN ADITASARIM

Öncelikle tasarım kavramı ve tasarım yapma düşüncesi üzerinde duracak olursak, tasarım yapma düşüncesinin ilk insanın var olduğundan bugüne süregeldiğini söyleyebiliriz. İlk insanla ihtiyaç ürünleri şekillenmiş, çeşit-lenmiş ve bu ürünlere ilâvelerle ve şekillerle birlikte günümüze kadar gel-miştir. Yani tasarlamak, merak, değişiklik isteği ilk insandan bu yana biz

insanların doğasında mevcut olan bir his olagelmiştir.

Page 21: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 22: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201320

Arçelik, Türkiye İhracatçılar Mec-

lisi tarafından inovasyonun

önemini anlatmak ve inovatif

çalışmaları desteklemek ama-

cıyla bu sene birincisi düzenlenen Tür-

kiye İnovasyon Haftası’nda ‘En İnovatif

Şirket’ ödülünü aldı. Ödülü Başbakan Re-

cep Tayyip Erdoğan’dan alan Koç Holding

A.Ş. Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve

Arçelik A.Ş. Genel Müdürü Levent Çakı-

roğlu, bu ödülün, Arçelik’in faaliyetleri-

nin ve yenilikçilik çalışmalarındaki başa-

rılarının bir göstergesi olduğunu söyledi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından bu

sene 6-8 Aralık tarihleri arasında ilki dü-

zenlenen İnovasyon Haftası’na stratejik

ortak olarak da destek veren Arçelik, TIM

tarafından ‘En İnovatif Şirket’ ödülüne

layık görüldü.

Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu

Başkanı ve Arçelik A.Ş. Genel Müdürü

Levent Çakıroğlu ödülü Başbakan Re-

cep Tayyip Erdoğan’dan aldı. İnovasyon

Haftası’nın açılışında konuşma yapan

Çakıroğlu, bu ödülü almaktan duyduğu

memnuniyeti dile getirdi.

Çakıroğlu ‘‘En İnovatif Şirket’ ödülünün,

aynı zamanda Arçelik’in hayata geçirdiği

başarılı inovasyon çalışmalarının gördü-

ğü takdirin somut bir göstergesi olduğu-

nu belirtti.

Levent Çakıroğlu:

“Gelecekteki konumumuzu

inovasyon yetkinliklerimiz

belirleyecek”

Çakıroğlu yaptığı konuşmada ürün ve

hizmetlerin daha katma değerli hale gel-

mesi, Türkiye’nin kalkınması ve dünyada

öncü ekonomiler arasında yer alması için

tüm paydaşlarla inovasyonun kültürün

bir parçası haline getirilmesi gerektiğini

söyledi. İnovasyon alanında yapılacak

çalışmaların desteklenmesi ve yatırım-

ların artırılarak sürdürülmesinin herkes

için önemli bir sorumluluk olduğunu ifa-

de eden Levent Çakıroğlu içerisinde bu-

lunulan İnovasyon Haftası’nın, bu bilin-

cin yaygınlaştırılmasında ve 2023 vizyo-

nunun gerçekleştirilmesinde önemli yol

kat edilmesini sağlayacağına inandığını

belirtti. Çakıroğlu Türkiye’nin gelecekte-

ki konumunu inovasyon yetkinliklerinin

belirleyeceğini sözlerine ekledi.

ARÇELİKİNOVASYON HAFTASI’NDA

‘EN İNOVATİF ŞİRKET’ ÖDÜLÜNÜ ALDI

Page 23: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 24: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201322

İlk adım doğru hesap kurulumu. Hesabı

markanız için kuracaksanız www.twit-

ter.com/ kısmından sonra markanızın

tam ismini twitter hesap adresi ola-

rak seçmeniz uygun olanıdır. Basılı ma-

teryallerinizde, reklâmlarınızda ve web

sitenizde bu uzantıyı kullanacaksınızdır.

Doğru bir isim ve güvenli bir şifre kom-

binasyonunun ardından, profil bilgileri-

nize faaliyet alanınız veya hangi konuyla

anılmak ve tanınmak istiyorsanız bunun

kısa açıklamasını yazmanız gerekmekte-

dir. Bu bölüm kullanıcıların aramalarında,

Twitter isminizin hemen altında tanıtı-

cı metin olarak gözükeceğinden büyük

önem taşımaktadır. Ardından ise profil

fotoğrafınızı seçmeniz gerekmektedir.

Bu kısımda kurumsal hesaplarda logo,

kişisel hesaplarda ise size ait gerçekçi fo-

toğrafl ar kullanmanızı tavsiye ediyoruz.

Bir diğer önemli nokta ise bu temel dü-

zenlemelerin ardından, markanıza veya

kişisel hesapsa kendi karakterinize uy-

gun renklerde bir Twitter arka planı seç-

mektir. Twitter’ın kendi sunduğu hazır

arka planlar olduğu gibi kurumsal hesap-

lar için tavsiyemiz profesyonel bir ajansla

çalışarak uygun ölçü, renk ve logolarda

özel bir arka plan çalışmasıdır.

Twitter diğer sosyal medya platformları-

na kıyasla daha tek tarafl ı bir ileti ortamı.

Facebook’taki gibi sizi takip edenleri siz

de takip etmek zorunda olmuyorsunuz.

‘’Follower-Takipçi’’ olarak adlandırılan

fan sayısını arttırarak orijinal içerikler

paylaşmak esas amaç. Tabii Facebo-

ok’taki gibi yazı ve imaj konusunda bir

özgürlüğünüz yok. Yazılarınız 140 karak-

terle kısıtlı. İmaj konusunda ise yazaca-

ğınız tweet’e fotoğraf linki ekleyebiliyor-

sunuz. Fakat bu linkteki karakterler 140

ile limitlenmiş harfl erinizin bir kısmını

tüketmiş oluyor. Dolayısıyla Twitter’da

mesaj yazmak gerçekten bir kurgu işi. Bu

kurguladığınız içeriğin beğenisini ise Fa-

cebook’taki gibi ‘’like-beğen’’ butonuyla

değil içeriğinizin ‘’Retweet’’ yani payla-

şım sayısıyla ölçüyorsunuz. Yazdığınız

tweet’i “Retweet” etmiş olan kişi bu

içeriğin size ait olduğunu belirterek ken-

di takipçileriyle bunu paylaşmış oluyor.

Bu sayede sizi daha önce takip etmeye

başlamış kullanıcılar üzerinden, onların

takipçilerine görünme ve yeni takipçiler

kazanma ihtimaliniz artmış oluyor.

Diğer bir husus ise kimleri takip edeceği-

niz. Çok orijinal içerikler paylaşmıyorsa-

nız, ünlü değilseniz veya henüz fenomen

olmadıysanız takipçi sayısını markanız

‘Bana kimleri takip

ettiğini söyle, sana kimlerin

takipçi olarak döneceğini

söyleyeyim’

ARDA SAYINER

Twitter hiç kuşkusuz ki en popüler sosyal medya platformlarından biri. Türkiye’de 7 milyon kullanıcının bulunduğu Twitter hem anlık oluşu

hem de karakter sınırlamasıyla daha ney, öz ve hızlı bir sosyal medya paylaşım platformu olma özelliği taşıyor. Merkezi birçok teknoloji ve

internet kuruluşu gibi Amerika Birleşik Devletleri’nde, San Fransisko’da bulunan Twitter firmasına ismini veren kelime İngilizce’de

kuşların çıkardığı sese denk geliyor.

Page 25: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

23OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

için arttırmanızın en basit yolu başkaları-

nı takip etmenizdir. Bu işlemin ardından

beklentiniz onların da sizi takibe alması

ve bu sayede gün içinde ana sayfala-

rında paylaşım yapabileceğiniz bir kitle

oluşmasıdır. Kişi veya markaları takibe

alırken iki önemli kriter vardır. Birincisi

bu kişi veya markaların imajı. Yani sizin

Twitter sayfanıza bakan bir kullanıcı sizi

takip etmeden (follow) önce ilk olarak si-

zin kimleri takip ettiğinize bakar. Hayat

görüşünüzü ve tarzınızı buradan anlama-

ya çalışır. Takip ettiğiniz kitlenin bir diğer

önemi ise size gelecek takipçilerin bu

kişiler olacak olmasıdır. Dolayısıyla ünlü

bir Türk vecizesini şu hale getirebiliriz:

‘’Bana kimleri takip ettiğini söyle, sana

kimlerin takipçi olarak döneceğini söyle-

yeyim’’. Bu sebeple kitle seçimi önemli.

Bu kurumlar ve kitle hedefl emelerinin

ardından en önemli konu ise içerik pay-

laşımıdır. Twitter anlık ve gündeme dair

paylaşımların beğenildiği bir platform

olduğundan, marka olarak kendinizden

bahsetmenizden çok o günün gündemine

bağlı yorumları paylaşmanız daha uygun

olacaktır. Bunun dışın-

da tabii ki markanızdan da bahsedecek-

siniz. Fakat bu bahsedişler, markanıza

dair anlık gelişmeler, lansmanlar, o gün

gösterimi yapılmış reklâmlar veya basına

aynı gün duyurulacak içerik veya açılışlar

olmalıdır. Yani markanız hakkında durup

dururken Twitter’da bir reklâm veya ta-

nıtım metni paylaşmanız bu platformun

ruhuna ve kullanıcıların burada buluşma

amacına aykırıdır.

İçeriklerden bir diğer kastımız da yarış-

malardır. Takipçilerinize bir soru sorarak

‘’bu soruyu retweet’leyen ilk 100 kişiye x

hediye’’ veya ‘’ sorumuza Twitter’da ilk

doğru cevabı veren kişiye x hediye’’ gibi

basit yarışmalar düzenlenebilir.

Bunun dışında ‘’hashtag’’ denilen kav-

ram Twitter dünyasında önemli bir yer

tutmaktadır. Hashtag bir kullanıcının si-

zin Twitter kullanıcı isminizi kendi Twe-

et metninde geçirmesidir. Örneğin yaz-

dığınız bir içerikte @rhinorunner ismini

kullanmanız gibi. Bu sayede @ işaretiyle

ismini yazdığınız kurumun veya kişinin

Twitter sayfasının linkini içeriğinizde

paylaşmış olursunuz.

Bunun dışında ‘’trend topic’’ adı verilen

paylaşımlar bulunmaktadır. Diyez işareti

olan # simgesinin hemen ardından yazı-

lan bu tartışma başlıkları Twitter’da ilk 2

dakika içerisinde belirli bir sayıda yorum

alırsa o günün ‘’trend topic’’leri arasında-

ki yerini alır. Siz de isterseniz # işaretinin

ardından bir içerik paylaşarak diğer kul-

lanıcıların bununla ilgili yorum yazmasını

veya yazdığınız cümleyi tamamlamasını

isteyebilir, ilgi çekici bir başlıkla “trend

topic” üretebilirsiniz.

Özetle Twitter dünyası Facebook’a kıyas-

la daha az görsel bir ortam olmakla be-

raber paylaşım oranları çok daha yüksek

ve hızlıdır. Siz de kurumsal bir arka plan

tasarımı, şirketinizi yansıtan etkileyici

bir tanıtım metni ve ilgi çekici, gündemi

hissettiren, markanıza dair gelişmeleri

anlık aktaran paylaşımlarla başarılı bir

Twitter kullanıcısı olabilir, markanızı bu

platformda da temsil edebilirsiniz.

Page 26: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201324

Destek Patent Yönetim Kurulu

Başkanı Kemal Yamankarade-

niz, “Rakamların artması sevin-

dirici ancak Türkiye halen bekle-

nen düzeyin altında. Türkiye Ar – Ge ve

inovasyona daha fazla yatırım yaparak

dünya pazarlarında rekabet edecek ürün-

ler geliştirme konusunda daha hızlı hare-

ket etmeli.” diye konuştu.

Türkiye’de 30 yıldır patent ve marka

tescil danışmanlık hizmeti veren Destek

Patent, 2012 yılında gerçekleşen ve Türk

Patent Enstitüsü (TPE) tarafından yayın-

lanan patent başvurusu rakamlarını de-

ğerlendirdi. 2012 yılında patent başvuru-

su sayısı geçtiğimiz yıla oranla yüzde 10

artış kaydetti. Türkiye’de yerli ve yabancı

şirketlerin patent başvuru sayısı 2011 yı-

lında 10 bin 241 adet olurken 2012 yılında

ise bu sayı 11 bin 500 adete ulaştı. 2006

yılında başvuru sayısı 5 bin 136 adet ola-

rak gerçekleşirken 2023 yılına gelindiğin-

de ise bu sayının yaklaşık 10 kat artarak

55 bini geçmesi bekleniyor.

Destek Patent Yönetim Kurulu Başka-

nı Kemal Yamankaradeniz, “Türkiye’de

ve dünyada rekabet edebilmenin ölçüsü

sahip olduğunuz patent sayısı ile doğru

orantılıdır. 2012 yılında yaşanan bu hızlı

gelişme Türkiye’nin dünya pazarların-

da rekabet edebilmesi için önemli bir

adımdır” dedi. Türkiye’nin sürdürülebilir

bir gelişimi ve büyümeyi yakalamasının

önemine dikkat çekerek, yakalanan bü-

yümenin sevindirici olması yanında, ha-

len yetersiz olduğu görüşünü savunan

Yamankaradeniz, “Şirketlerimizin bu viz-

yonu artarak devam etmeli. 2012 yılında

yakalanan bu rüzgârı doğru kullanarak

Ar–Ge ve inovasyon alanına daha çok ya-

tırım yaparak hızlı hareket etmemiz ge-

rekiyor” şeklinde konuştu.

Türkler’in patent başvuruları yüzde 10 arttı,Türk şirketleri patentleriyle dünya pazarlarında rekabet ediyor

Ulusal ve uluslararası alanda rekabetin en önemli unsuru haline gelen patentli ürün sahibi olma bilinci

Türkiye’de sürekli katlanarak artıyor. Türk Patent Enstitüsü tarafından açıklanan rakamlara göre Türkiye’de 2012 yılında

alınan patent sayısı, 2011 yılına göre yüzde 10 oranında artış gösterdi. 2012 yılında Türkiye’de yerli ve

yabancı şirketlerin patent başvuru sayısının 11 bin 500 adet olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

Yamankaradeniz, TPE tarafından açıklanan rakamlardan bazı dikkat çeken örnekler

verdi. Türk şirketleri tarafından yurtdışına yapılan patent başvurusu sayısında yüz-

de 40 gibi bir oranda artış olduğuna dikkat çekerek, yurtdışından Türkiye’ye yapılan

patent başvurusunda ise yüzde 7,5 oranında bir artış kaydedildiğini sözlerine ekledi.

Yamankaradeniz şöyle devam etti: “Türk ekonomisinin 2012 yılında yaklaşık yüzde 3

büyüme kaydedeceğinin tahmin edildiği bir ortamda, artık daha hızlı büyümeye odak-

lanmak için, yani yüzde 5 üzeri büyüme sağlamak için patente yönelik çalışmaların

artışına ihtiyaç vardır.”

Page 27: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

Yenibosna Merkez Mah. Sanayi Cad. Ladin Sok. Terziler Sit. No.20 K.6 D.610

T. 0212 451 59 16 pbxF. 0212 451 59 19

Page 28: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201326

Türkiye’nin lider iletişim ve tekno-

loji şirketi Turkcell, birçok farklı

alanda geliştirdiği çözümlerle

müşterilerinin hayatını kolaylaş-

tırırken, iş ortakları ve tedarikçilerini de

fark yaratan çözümlerle buluşturuyor.

Turkcell’in bu kapsamda iş ortakları ve te-

darikçilerinin kullanımına sunduğu efirma

portal üzerinden gerçekleşen işlem hacmi

550 milyon TL’yi aştı.

2011 yılında portaldan yararlanan tedarik-

çi sayısı 2.304 olurken, bu sayı geçtiğimiz

yıl yüzde 10 artarak 2.536’ya ulaştı. Porta-

lın 2013 sonunda 5.000 firma tarafından

kullanılması hedefl eniyor. Turkcell efirma

portalın yarattığı imkânları 2013 yılı içinde

tüm iş ortaklarına ulaştırmayı hedefl iyor.

Turkcell Genel Müdür Yardımcısı İlker

Kuruöz, şirketlerdeki değişen satın alma

stratejilerini, bu stratejiler karşısında

Turkcell’in geliştirdiği yeni hizmet mo-

dellerini, verdikleri hizmetlerle tedarik-

çilere sağladığı avantajları, tedarikçileri

için kurdukları ekosistemi ve son 3 yılda

elde ettikleri rakamsal verileri aktarırken

Turkcell’in birlikte çalıştığı iş ortağı sayısı

ve işlem hacmi ile Türkiye’deki çevrimi-

çi işlemlerin büyümesine hizmet ettiğini

belirtti. Turkcell Genel Müdür Yardımcısı

İlker Kuruöz, Turkcell olarak satın alma

çözümleri ve tedarikçi zinciri konularında

geliştirilen portal ile satın almada yeni

bir dönem başlattıklarını söyledi. Kuruöz

sözlerini şöyle sürdürdü: “Turkcell olarak

müşterilerimiz, iş ortaklarımız ve tedarik-

çilerimiz için geliştirdiğimiz teknolojilerle,

hayata geçirdiğimiz yenilikçi ve yaratıcı

çözümlerle insan hayatını değiştirmeyi,

dönüştürmeyi ve kolaylaştırmayı hedefl i-

yoruz. Amacımız, Turkcell ile iş yapan tüm

tedarikçilerin işlerini kolaylaştırmak, satın

alma ve finans ekiplerimizle yürüttükleri

işlerin bir kısmını çevrimiçi yapmalarını

sağlayarak yardımcı olmaktır.”

Değerlendirmesinde; tedarikçileri ile gü-

ven ilişkisi kurmayı başardıklarını, porta-

lın kendilerinde şeffaf yönetim anlayış-

larını yansıtma fırsatı verdiğini söyleyen

Turkcell Genel Müdür Yardımcısı İlker

Kuruöz sözlerine şöyle devam etti: “Tur-

kcell olarak yarattığımız portal aracılığıyla

iş ortakları kadar tedarikçiler için de gü-

venilir ve istikrarlı bir ticaret ekosistemi

yaratıyoruz.”

Turkcell’in sunduğu hizmet modeli, stan-

dart bir portal hizmetinden yola çıkarak

hazırlanmış ve içerisinde tedarikçilerin

fatura ve tahsilat süreçlerini iyileştirecek

sistemler barındırıyor. Portalda tedarik-

çi yönetimi, satın alma, sipariş ve fatura

süreçlerinin çevrimiçi ortama aktarılması

ve finansal mutabakatlarının yapılması

sağlanıyor.

Bu hizmet modeli sayesinde iş ortakları ve

tedarikçiler, fatura ve ödeme ile ilgili tüm

işlemleri portal üzerinden gerçekleştiri-

yor. Turkcell’in başta teknoloji çözümleri

üreten iş ortakları olmak üzere, dayanık-

lı tüketim, otomotiv, sağlık, spor, enerji,

tekstil, lojistik, gıda, perakende sektörle-

rinden tedarikçileri bulunuyor.

Turkcell, hizmet aldığı firmalara açtığı e-firma portalı b2b.turkcell.com.tr ile

geçtiğimiz yıl 550 milyon liralık iş hacmi yaratarak tedarikçilerinin hayatını kolaylaştırıyor.

TURKCELL 550 MİLYON LİRALIK

Page 29: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

27OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Page 30: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201328

Plastik malzemeler özeldir ve kendine göre farkı yapı-

sal ve uygulama özeliklerine sahiptir. Ancak, sektör-

de kullanılan plastikleri kendi içinde belli özellikleri-

ne göre sınıfl andırmak mümkündür. Bu sınıfl andır-

ma aslında, değişken proses şartlarına bağlı olarak bu grup-

ların davranışları hakkında bilgi sahibi olmak ve bu gruptaki

plastik resinlerin ortak yönlerinden faydalanmak amaçlıdır.

Gruplandırma için farklı özellikler dikkate alınabilir; örneğin,

termal özellikler, üretim esasları, monomer bileşimleri, mor-

folojik yapıları, fiyat ve pazar özellikleri gibi. Bu özelliklerin

bir çoğuna farklı zamanlarda değinilmiş olmakla birlikte, bu

ayki yazımızda diğer başlıklara göre çok daha az yer verilen

morfolojik özelliklere değineceğiz.

Polimerleri kendi içinde, kroslink özelliklerine göre termop-

lastik ( düzgün zincir yapıları) veya termoset (çapraz bağlı

zincir yapıları) diye temelde iki gruba ayırabiliyoruz. Ancak

özellikle termoplastikleri kendi içinde değerlendirdiğimizde

durum çok daha karışık hale gelmektedir. Bir alt grup ola-

rak termoplastikler, yapılarındaki zincirlerin durumuna göre

amorf (düzensiz, şekilsiz-amorphous) veya yarı-kristal (se-

mi-crystalline) diye ikiye ayrılır. İşte bu yapısal farklılık, mal-

zeme tasarımından başlamak üzere nihai ürünü elde edene

kadarki süreçte son derece önemli hale gelmektedir.

Amorf termoplastiklerde, zincir yapısı içinde belli bir düzen

yoktur ve her bir zincir birbirinden bağımsız olarak matriks

içinde hareket eder. Yarı kristal olanlarda ise durum farklıdır.

Matriks içinde belli bölgelerde zincirlerin yapısal özelliklerine

bağlı olarak birbiri üzerinde yerleşmiş ve bizlerin kristal diye

ifade ettiği bölgeler bulunur. Hem kristal yapı hem de dü-

zensiz yapı bir arada olduğundan bu yapılara da yarı-kristal

denmiştir.

Termal analizlerde, amorf yapılar için tek bir sıcaklık değiş-

keni gözlenirken, yarı–kristallerde iki farklı sıcaklık gözlenir.

Amorf malzemeler ısıtıldığında, sıcaklık arttıkça polimer

zincirleri birbirinden uzaklaşır ve belli bir sıcaklığa ulaştığın-

da hareket etmeye başlar. İşte bu sıcaklığa camsı geçiş (Tg)

sıcaklığı denir. Yarı kristallerde, Tg değerinin gözlenmesin-

den sonra ısıtmaya devam edildiğinde, yine belli bir sıcaklığa

ulaşıldığında bu defa kristal yapılar dağılır ve malzeme eriyik

hale gelir. İşte bu sıcaklığa da erime sıcaklığı ( Tm) denir. Bu-

radan anlaşılacağı gibi, amorf plastiklerde sadece bir yumu-

şama sıcaklığı gözlenirken, yarı-kristal plastiklerde iki fark-

lı sıcaklık gözlenir. Peki bu ne ifade eder? En temel özellik

ürünlerin kullanım sıcaklıkları farkıdır. Amorf plastikler Tg

sıcaklığının altında kullanılırken, yarı-kristal plastikler Tg ve

Tm sıcaklıkları arasında kullanılırlar. Tasarım öncesi malze-

me seçiminde ürünün kullanım sıcaklığı dikkate alındığında

bu değerlerin ne kadar önemli olduğu anlaşılacaktır.

Genel bir tanımlama ve farklılık olarak iki grup arasındaki

farkları aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:

Amorf plastikler;

Örnekler: PS, HIPS, ABS, SAN, PC, PMMA

Yarı-kristal plastikler;

Örnekler: PE, PP, PA, POM, PBT, PSS

Bütün bu bilgilerden yola çıkacak olursa, amorf plastikler için

bir erime noktasından bahsetmek mümkün değildir. Çünkü

bu plastikler için böyle bir değişim noktası gözlenmemekte-

dir. Peki ne oluyor? Yıllardır kullandığımız bu malzemeler için

erime noktası diye ifade ettiğimiz sıcaklıklar yanlış mı? Yine

yıllardır, özellikle enjeksiyonda kalıp dolmuyor diye, akışkan-

lığı artırmak için sıcaklığın 10 - 15° C yükseltilmesi mantığı

doğru mu?

Amorf plastiklerde, Tg sonrasındaki ısıtma etkisi ile zincir

hareketleri artmakta ve malzeme zamanla viskoz bir halden

PLASTİK İŞLEMEDE

Rüstem POLAT

Polimer Bilimi ve Teknolojisi Uzmanı

Page 31: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

29OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

akışkan hale gelmektedir. Bu noktadan sonra akışkanlığın

artması için sıcaklığın artması ile akışkanlık değişmemekte-

dir. Bu sebeple, termal bozunmaya meydan vermemek için

amorf plastikler için proses sıcaklığı olarak Tg+100° C şek-

linde bir tanımlama yapılmıştır. Yani malzemenin yumuşa-

ma noktasının 100° C üzeri onun işleme sıcaklığıdır.

Yarı kristal plastiklerde verimli bir işleme için kristal böl-

gelerin mutlaka dağılmış olması gerekmektedir. Diğer bir

değişle Tm sonrasında işlenebilir. Bu grup için tanımlanan

proses sıcaklığı ise Tm+50° C şekliden ifade edilmiştir.

Yandaki tabloda bazı termoplastiklerin Tg ve Tm değerleri

verilmiştir.

Bununla birlikte, prosese bağlı olarak ürünlerin bu işleme sıcaklıkları farklılık göstermektedir.

Aşağıdaki grafiklerde hem amorf hem de yarı kristal malzemeler için uygun sıcaklık aralıklarına dikkat çekilmiştir.

TERMOPLASTİKLERPolimer ° Tm °

LDPE -120 110

HDPE -120 130

PP -15 170

PVC 87 ..

PS 95 ..

HIPS 90 ..

SAN 105 ..

ABS 105 ..

PMMA 110 ..

PA6 50 230

PA66 50 260

PC 150 ..

PBT 70 210

Page 32: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201330

Başarılı çalışmalarına her geçen gün bir yenisini ekleyen CMS

Grubu, bağlı şirketleriyle de başarısını taçlandırmaya devam

ediyor. CMS grup şirketlerinden LDS Lodos Teknik A.Ş. (LDS),

Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) tarafından her yıl düzen-

lenen Başarılı Sanayi Kuruluşları Ödül Töreni’nde iki ödül

birden aldı. EBSO’nun 2011 yılı verilerini dikkate alarak ger-

çekleştirdiği değerlendirmeler neticesinde LDS, özel amaçlı

makine sanayii dalında “2011 Yılının En Fazla İstihdam Sağ-

layan Şirketi” olarak birinciliğe layık görülürken, “2011 Yılının

En Yüksek İhracat Gerçekleştiren Firması” kategorisinde de

ikincilik ödülü aldı.

CMS Grubu’na bağlı olarak 2007 yılında hizmete başlayan

LDS, endüstriyel tesis proje ve kurulumu, ikinci el komple

endüstriyel tesis demontaj – taşıma - montajı, endüstriyel

tesis bakım ve onarım hizmetlerinin verilmesi, döküm ka-

lıplarının projelendirmesi, döküm simülasyonlarının ve kalıp

üretiminin yapılması, alüminyum proses çıktılarının ergitilip

alaşımlandırılması konularında faaliyet gösteriyor.

2011 verilerine göre iki ödüle layık görülen LDS, 2012 yılında

da birçok başarılı çalışmaya imza attı. 11 ayda tamamlanarak

Haziran ayında devreye alınan 104.000 metrekarelik CMS

Gaziemir Tesisi’nin projelendirilmesi ve inşaatı, Macaris-

tan ve Belçika’da iki komple tesisin sökümü, taşınması ve

kurulum işlemleri gerçekleştirildi. LDS ayrıca, döküm kalıbı

üretim bölümüyle 300’ün üzerinde kalıp projesi ve üretimini

tamamlayarak müşteri tesislerinde devreye aldı. LDS, 2012

yılında ayrıca alüminyum ergitme tesisinde 14 bin tonun

üzerinde proses çıktısı işleyerek satışını gerçekleştirdi.

2012 yılı sonu itibarıyla portföyünde yer alan 85 firmaya hiz-

met sunan LDS, faaliyet gösterdiği alanlarda sürekli büyü-

meyi ve grup dışındaki daha çok firmaya ulaşmayı hedefl i-

yor. En önemli özelliği, faaliyet gösterdiği konularda entegre

çözümler sunuyor olmasıyla öne çıkan LDS, bu konularda

ayrı ayrı hizmet sunan birçok firma olmasına karşın aynı çatı

altında bu hizmetleri sunan tek firma olma özelliğine de sa-

hiptir. Ayrıca yenilenebilir enerji konusunda bölgede lider şir-

ket olmayı hedefl emektedir.

PELİN KADILAR BAYRAĞI DEVRALDI200 bini aşkın üyesi ile dünyanın en büyük sivil toplum kuru-

luşları arasında yer alan JCI’da (Junior Chamber International

– Genç Liderler ve Girişimciler Derneği) 2013 yönetimi göreve

başlıyor. Yaparak öğrenme felsefesiyle üyelerinin maksi-

mum deneyim kazanmasını hedefl eyen ve aktif gençler için

önde gelen küresel ağ (network) olma vizyonu ile hareket

eden JCI’da her görev bir yıl süre ile yürütülüyor. Böylece her

üye yeni yıl ile birlikte farklı bir görev alarak yeni kazanımlar

elde ediyor.

2013 yılı ile birlikte JCI Türkiye’de yeni yönetim görev alıyor.

Pelin Kadılar başkanlığında çalışmalarına devam edecek olan

JCI Türkiye 1500’e yakın üyesi, 29 şubesi ve üç temsilciliği ile

Türkiye’nin dört bir yanında projelerine devam edecek. 2013

planları hakkında bilgi veren Başkan Pelin Kadılar; “JCI’nın

küresel yapılanmasında çok önemli görevler üstlenen JCI

Türkiye olarak 2013 yılında aktif vatandaşlık felsefesi ile pro-

jelerimizi geliştirerek sürdüreceğiz. ICC, Birleşmiş Milletler

gibi uluslararası ortaklıklarımızın, üyelerimizin ve toplumun

değişik kesimlerinden bütün paydaşlarımızın ortak heyecanı

ve özverili katkıları ile çalışmaya devam edeceğiz. Gelecek

nesillere daha gelişmiş ve yaşanır bir dünya bırakmak için

gençlerimizin gelişmesine destek olarak yaşadığımız top-

lumda pozitif değişime liderlik edeceğiz. Katıldığımız ulus-

lararası kongre ve konferanslarda ülkemizin kültür elçileri

olarak özellikle Avrupa’da büyük başarılara imza atıyoruz.

Projelerimizi gerek sosyal medya gerekse de basın aracılığı

ile takip eden bütün genç liderlerimizi çalışmalarımızda ara-

mızda görmek ve bu vesile ile kendi liderlik vasıfl arını geliş-

tirdiklerine tanık olmak en büyük arzumuz” dedi.

LDS LODOS TEKNİK A.Ş.’YE İKİ ÖDÜL

Page 33: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

AQ400LAQ600LLN2W Kontrol Sistemli KompaktTel Erozyon Tezgahı

İmes Sanayi Sitesi B Blok 203 Sk. No:7

Ümraniye - İSTANBUL

+90 (216) 526 65 00

+90 (216) 526 65 01

SODICK, DÜNYADA İLK 10 YIL POZİSYONLAMA HASSASİYETİ GARANTİSİNİ VEREN TEK MAKİNADIR. Sodick Lineer Motorlu hareket sisteminde verdiği bu garantisini üstün teknolojik bileşenlerle,

yüksek hızlı jeneratörle ve eşsiz hassasiyetiyle pekiştirmektedir.

İYİ MAKİNAİYİ SERVİS

Page 34: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201332

Farklı sektörlerden binlerce fir-

maya başarılarını Avrupa’ya

kanıtlamaları için fırsat veren

“Avrupa İş Ödülleri” programın-

da (The European Business Awards)

Türkiye’yi temsil eden Ulusal Finalist-

ler arasında yerini alan Erkunt Sanayi

A.Ş. Döküm ve Makine Fabrikaları, ül-

kemizden Ruban Onur Ödülü’nü alma-

ya hak kazanan 11 firmadan biri oldu.

Avrupa İş Ödülleri 2013’te yüzlerce

rakibini geride bırakarak Ulusal Şam-

piyon seçilen Erkunt Sanayi A.Ş. Dö-

küm ve Makine Fabrikaları, yenilikçilik,

iş mükemmelliği ve sürdürülebilirlik

özellikleri ile Avrupa’nın en parlak 100

kurumu arasında yerini aldı.

28 Avrupa ülkesinden 15.000 adayın

başvurduğu programda onur ödülüne

layık görülen 100 firmadan biri olan

Erkunt Sanayi A.Ş. Döküm ve Makine

Fabrikaları Yönetim Kurulu Başkanı

Tuna Armağan, Nisan’da yapılacak ga-

lada alacakları ödülle ilgili duygularını

ifade etti. Armağan; “60. hizmet yılını

doldurmaya hazırlanan Erkunt Döküm

ve Makine Fabrikaları, yerli sermaye-

si ve işgücü ile üretim alanında pro-

ses tasarım, döküm, talaşlı imalat ve

montaj işlemlerini aynı çatı altında

yapabilen dünyadaki nadir entegre fir-

malardandır. Layık görüldüğümüz bu

ödül, bizim ne kadar doğru işler yaptı-

ğımızın bir göstergesi. Avrupa İş Ödül-

leri’nde Ruban Onur Ödülü’ne layık

görülmekten ve bu ödülü Türkiye’ye

getirecek olmaktan gurur duyuyoruz.

Bu ödülle durmayacak, yeni başarılara

imza atmak için, hedefl erimizi daha da

büyüterek çalışmaya devam edeceğiz”

şeklinde konuştu.

AVRUPA’DAN ERKUNT DÖKÜM’EONUR ÖDÜLÜ

Ankara’nın köklü sanayi kuruluşu Erkunt Sanayi A.Ş.

Döküm ve Makine Fabrikaları,European Business Awards

(Avrupa İş Ödülleri) yarışmasında Ruban Onur Ödülü

almaya hak kazandı.

Page 35: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 36: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201334

Osmanlı İmparatorluğu, 1879

yılında ‘İhtira Beratı’ ile dün-

yada patent kanununu kabul

eden ilk 10 ülke arasındaydı. O

yıllarda buluş yapanlara altın, sim, ba-

kır, madalyalar verilirdi ve bunlar marka

yerine geçerdi. 1994 yılında ise, Türk Pa-

tent Enstitüsü kuruldu. İlerleyen yıllarda

patent alımında sağlanan kolaylıklar,

bürokrasinin azaltılması, patent danış-

manlığı veren kuruluşların artması ve

buna bağlı olarak sınaî mülkiyet kültürü-

nün gelişmesiyle her geçen yıl patent ve

faydalı model sayısının artması sağlandı.

Ülkemiz, son beş yılda patent sayısını üç

kat artırdı ve 2012 yılında alınan patent

sayısını 1025’e yükselterek cumhuriyet

tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. Bu

aşamaya gelinirken ülkelerin girişimcilik

ve yenilikçiliğinin bir göstergesi olan bu-

luşlar ve patent sayıları için üniversitele-

rin oynadığı rol ise her zaman tartışıldı.

Ancak yapılan bilimsel çalışmaların ge-

liştirilmesi ve öğretim üyelerinin teşviki

için günümüze kadar kayda değer bir dü-

zenleme yapılmadı.

Kuşkusuz ülkelerin temel bilim ve tek-

noloji alanındaki başarılarında en büyük

göstergelerinden biri üniversitelerin yap-

tığı çalışmalar ve bilimsel yayın sayıları-

dır. Her ne kadar bilimsel yayın sayıları

temel araştırmalar açısından önemli olsa

da, bu araştırmaların ne ölçüde insan-

lığa yararlı olduğu konusu üzerinde de

düşünülmelidir. Öncelikli amaç, bilimsel

araştırmaların çokluğu değil, nitelikli ve

faydalı çalışmaların sayısı olmalıdır. Gü-

nümüzde üniversitelerde birçok bilimsel

çalışma, yüksek lisans ve doktora tezleri

yapılmakta, bu çalışmaların çokluğuyla

övünülmekte, ancak bunlardan patente

dönüşen, ticarîleşebilen ve ülke ekono-

misine katkısı olan araştırma sayısının

ne kadar olduğu hep göz ardı edilmek-

tedir.

TPE verilerine göre ülkemizde mevcut

durumda son beş yıl içinde üniversite-

lerden alınan patent başvurularının sa-

yısı 1030, üniversitelerden alınan patent

başvurularının oranı ise % 7 ve 1996-2012

yılları arasında Türk üniversiteleri adına

yapılmış yayınlanmış müracaat sayısı

ise 45’tir. Bu veriler de gösteriyor ki, öğ-

retim üyelerimizin yaptığı çalışmaların

çoğu bilgi havuzlarında saklı kalmakta,

birçok buluş daha üretime geçemeden

belki de özelliğini yitirmektedir. Oysa ki

eğer ülke olarak dünya ekonomisinde

önemli bir yere gelmek gibi bir hede-

fe sahipsek, yapmamız gereken bilim-

sel çalışmalardan faydalanmak, yenilik

yapmak ve bunu bir teknolojik yatırıma

dönüştürmek olmalıdır. Teknolojik geliş-

meyi güçlendiren kurumları oluşturmak,

sanayileşme hedefi güden ekonomimiz

için öncelikli konu halini almalıdır. Bu

da ancak ülkelerin bilimsel buluşlarının

ticarîleşme ölçütü olan patent sayılarını

artırmakla gerçekleşebilir.

Bu amaçla bilimsel ve teknolojik araş-

tırma yetkinliği kazanmış üniversiteleri-

mizde sınaî mülkiyet bilgisinin artırılma-

sı, girişimcilik ve yenileşme kültürünün

geliştirilmesi gerekmektedir. Üniversite-

lerin, sanayileşme sürecinde etkin bir rol

oynamaları için bu kültürün yerleşmesi

şarttır. Girişimcilik, teknoloji yönetimi

ve inovasyon yönetimi gibi konular aka-

demisyenler için öncelikli ve avantajlı

hale getirilmeli, lisanslama konuların-

da çalışmaların artması gerekmektedir.

Böylelikle üniversitelerde yapılan Ar-Ge

çalışmaları gelişecek ve üretilen yenilikçi

projeler ile sanayi-üniversite işbirliği de

sağlanacaktır.

Diğer taraftan bakacak olursak patent

kavramının yerleşmesi ile üniversitele-

rin uluslararası düzeyde rekabet edebi-

lecek bir yeterliliğe ulaşma konusunda

kendilerini gözden geçirme imkânları

da oluşacaktır. Böylece somut bir amaç

çerçevesinde yapılması gerekenler, izle-

nilmesi gereken yol haritaları sağlıklı bir

şekilde çıkarılarak sistematik bir gelişme

sağlanabilecektir.

Bu yıl patent kanununda yapılacak deği-

şiklik ile üniversitelerin kurumsal olarak

patent sahibi olabilmesi, lisans sahibi

olarak gelir elde edebilmesi ve buluşu

yapan öğretim üyesinin de patent hak-

larından en az yüzde 30 pay alabilme-

si amaçlanıyor. Bu gelişmeler bilimsel

bilgimizin teknolojiye aktarılması için

açılması gereken kapıyı biraz olsun ara-

lamış olması bakımından sevindirici bir

gelişmedir. Bu gibi çalışmaların artması

ile mucide buluşu üzerinde tekel hakkı

kazandırarak teknolojinin üretilmesi ve

yayılmasını teşvik eden patentlerin de

sayısı artacak, üniversitelerimizin sınai

mülkiyet sisteminin önemli bir parçası

haline gelmesi kaçınılmaz olacaktır.

ÜNİVERSİTELER VEPATENT BİLİNCİ

Page 37: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

Plastik Enjeksiyon Ocak TemizleyiciÖzellikler :Plastik Enjeksiyon Ocak Temizleyici plastik işleme makineleri için bir sıvı korozyon önleyici

ve temizleyicidir. İçindeki

katkılardan dolayı

hammadde yapışarak

yanma sırasında

çıkardığı inhibitörlerden

dolayı vidayı pasa karşı

koruyarak temizler.

Akışkan olmasından dolayı

tüm bölmelere sızar ve korozyon

oluşabilecek her yeri korur. Temizlik

sırasında malzeme köpüğe yol açar, buna

bağlı olarak plastik enjeksiyon silindir vidasında, sınırlı sayıda

olan hacim, genişleyerek plastik granül ile vida da basınç artışına

neden olur. Temizleyicinin bu özelliği sayesinde uçlar veya sıcak kanal

içinde tüm önceden kalan plastik granül hammadde bu basınçla

dışarı atılır.

Kullanım Alanı :Plastik Enjeksiyon Makinelerinde renk dönüşümü sırasında ocakta

kalan eski malzemelerin kolayca temizlenmesinde kullanılır.

Kullanım Şekli : Araç gereçlerin yeterli temizliği, inhibesine ve silindir hacminin birimine göre 1/10 granüle g

Plastik Enjeksiyon Ocak Temizleyici karıştırılır.

Plastik Kaplama ve Koruma SpreyÖzellikler: WINPLAST pas ve korozyon ön-

leyici, plastik kaplama malzeme-

sidir. Esnek, gözeneksiz ve kolay

bir kaplama sağlar. Çabuk kuru

ve rengi sayesinde kalıp ve metal

parçalarda hemen tespit edilir.

Her türlü plastik, metal ve kau-

çuk kalıplarda pas ve deniz aşırı

yolculuk için idealdir.

Kullanma Şekli:Uygulama yapılacak yüzey yağdan arınmış,

kuru ve temiz olmalıdır. Kullanmadan önce

kutuyu 2 dk. çalkalayınız ve 30 cm mesafeden

püskürtünüz.

Kullanımı :Plastik enjeksiyon makinalarında kalıp içini korumada kullanılır. İlk baskıda kalıbın yüzeyinden plastiğin yü-

zeyine çıkar.

göre yaklaşık %1

Page 38: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201336

Bir enjeksiyon makinası tesisinde üretkenliği ve kârlılığı arttırma-nın birçok yolu vardır, fakat en çok yarar sağlayacak olan çözümü

seçmek çoğu zaman zor olabilir. Stäub-li’nin hızlı kalıp değiştirme aracı yenilikçi ve etkin çözümlerini ilk elden görme şan-sı tanımaktadır.

Stäubli’nin demo aracında bulunan ürün-ler ve sistemler ile kalıp değiştirme süre-lerini azaltabilir, operasyonel verimliliği arttırabilir ve SMED’de (Tekli dakikalarda kalıp değişimi) başarıya ulaşabilmek için önemli adımlar atabilirsiniz.

Bu araç ile ziyaretçiler, plastik firmala-rı için son teknoloji kilitleme sistemle-ri, kalıp bağlantıları ile ilgili bilgilere ve ürünlerle interaktif bir şekilde sunum imkânına sahip olur. Konusunda uzman Stäubli personeli size özel ihtiyaçlarınıza uygun verimliliğinizi arttıracak çözümler sunacaktır.

Demo araçta kalıp değiştirme süreni-zi hızlandırmak için kullanılan en son Stäubli teknolojisine sahip özel uygula-maları görebilirsiniz. Ön ısıtma, sıcaklık kontrolü, hidrolik maça, takım değiştir-

me, sıralı enjeksiyonlar ile ilgili uygula-malar ve mekanik, hidrolik ve manyetik kalıp değiştirme sistemlerini detaylı in-celeyebilirsiniz.

Stäubli’nin esnek hızlı kalıp değiştirme sistemleri üretkenliğinizi optimize eder-ken mevcut tesislerinize entegre edilebilir.

Stäubli’nin dört ana odak alanını aşağı-daki gibi sıralayabiliriz:

kalıplarınızı hızlı ve güvenli bir şekilde yükleyin.

niyeler içerisinde kilitleyin.

sıcaklık kontrol plakaları, basınçlı hava ve hidrolik hatları.

tik takım değiştiriciler.

demo aracı, size tesisinizde park edilebilir mobil sergi im-kânı sunmaktadır.

Stäubli ürünlerine kolayca ulaşabilecek ve aşağıda yer alan farklı bölümleriniz-deki çalışanlarınız aracı ziyaret edebile-cektir.

- Satınalma- Bakım- Kalıp bakım- Kalıp üretim- Üretim- Proje planlama- İş güvenliği- Otomasyon- Proses mühendisliği

Bu ziyaretler sırasında operatörler, mü-hendisler, fabrika müdürleri Stäubli ürünlerini yakından tanıma imkânı bu-lurken, ayrıca ziyaretler sırasında verilen SMED eğitimi ile fabrikalarındaki imkân-ları daha verimli nasıl kullanabilecekleri-ne ve SMED çözümlerini fabrikalarında nasıl uygulayabileceklerine dair fikir edi-nebilirler.

Geçen sene 8 farklı ilde Türkiye turunu gerçekleştiren araç müşterilerinden ge-len olumlu geri bildirim ve talepler doğ-rultusunda bu sene Kasım 2012 ve Mart 2013 tarihleri arasında tekrar Türkiye’de olacaktır. Bu tarihler arasında bir ziyaret talep ediyorsanız;http://www.staubli.com.tr/tr/connec-tors/qmc-roadshow-turkey-2013/ adre-sindeki formu doldurabilirsiniz.

STÄUBLI HIZLI KALIP DEĞİŞTİRMETANITIM ARACI TEKRAR TÜRKİYE’DE

Enjeksiyon makinalarınızda, hızlı kalıp çözümleri ile

üretkenliğinizi arttırabilirsiniz.

Page 39: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

NARPLAS PLASTİK VE METAL SANAYİ PLASTIC AND METAL INDUSTRY

İSTANBUL ANADOLU YAKASI OSB AYDINLI MAH.GAZİ BULVARI 2.SOK.NO:4

Pk.: 34953 TUZLA-İSTANBUL Tel :0216 304 03 76 - 77 Fax : 0216 304 03 78

[email protected]

narplasplastik ve metal sanayii

Page 40: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 41: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 42: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201340

Arçelik A.Ş., Almanya’nın Köln

kentinde düzenlenen LivingKit-

chen 2013 Uluslararası Mutfak

Mobilyaları ve Aksesuarları Fu-

arı’na bu yıl iki markasıyla katıldı. Beko,

Salon 4.1’deki C40 numaralı, Grundig ise

Salon 4.2’deki C11 numaralı, markalarının

özel tasarlanmış stand alanlarında gele-

ceğin mutfak trendlerini ve en son yeni-

likleri ziyaretçilerle buluşturdu.

Avrupa’nın üçüncü büyük beyaz eşya

markası olan Beko, fuarda “Akıllı mut-

fakta buluşalım” sloganı ile genç nesil

için yemek pişirmeyi, bulaşık yıkamayı,

buzdolabı kullanımını ve çamaşır yıka-

mayı eğlenceli bir deneyime dönüştüren,

gelecek odaklı, kullanıcı dostu ve enerji

tasarrufl u mutfak çözümlerini sundu.

Üstün teknoloji ile üretilmiş olan, yük-

sek performanslı, yüksek kalitedeki ev

aletleri, şık ve fonksiyonel tasarımlarıyla

birlikte çevre dostu özellikleriyle de öne

çıkıyor.

Grundig ise, bugüne kadar televizyon ile

müzik sistemlerinde, kişisel bakım ürün-

lerinde ve bilgisayarlarında olduğu gibi

teknolojisini, maksimum kullanım kolay-

14-20 Ocak tarihleri arasındaKöln’de düzenlenen

Living Kitchen Fuarı’na, uluslararası markaları Beko ve

Grundig ile katılan Arçelik A.Ş., çevre dostu ve akıllı teknolojilerle

donatılmış ürünlerini vegeleceğin mutfak trendlerini

ziyaretçilerle buluşturdu.

ARÇELİK A.Ş. BEKO VE GRUNDIG MARKALARI İLE

LIVINGKITCHEN FUARI’NDA GELECEĞİN MUTFAK TRENDLERİNİ TANITTI

Beko Almanya Beyaz Eşyadan Sorumlu

Genel Müdür Yardımcısı Sühel Semerci

Page 43: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

41OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

lığını ve özel tasarımlarını öne çıkardığı

beyaz eşya ürünlerini ilk kez Living Kitc-

hen 2013’te tanıttı.

Beko, önde gelen iç mekân ve ürün tasa-

rımcısı olan Patricia Urquiola tarafından

hazırlanan ‘CAST Line by Patricia Urquio-

la’ isimli seçkin tasarımını Living Kitchen

2013 Fuarı’nda sundu. İlk kez IFA Fua-

rı’nda duyurulan Patricia Urquiola tasa-

rım ortaklığı ile Beko’nun özgün tasarım

anlayışı pratik ev aletleri ile buluşuyor.

Beko, Urquiola ile yapılan tasarım işbir-

liği kapsamında “CAST Line By Patricia

Urquiola” isimli benzersiz ürün yelpa-

zesini bir kez daha vitrine çıkarttı. Sekiz

ankastre mutfak ürününden oluşan ürün

ailesi, merkezinde farklı yönlerde gazlı

ocak karakterleri üzerine kurgulanan ve

bu karakterin diğer ürünlere yansıtıldığı

endüksiyon ocak, fırın ve davlumbazı da

kapsıyor. Ürünlerin kullanım ergonomisi,

özgün sadeliği ve zarafeti göz kamaştı-

rıyor.

Living Kitchen Fuarı’nda Beko, profes-

yonel ‘Cooksense’ teknolojisine sahip

çok fonksiyonlu fırın OIM 25602 X gibi

her türlü pratik ve çekici fonksiyonlarla

uyumlu çok çeşitli akıllı ev aletlerini ziya-

retçilerle buluşturdu. Et hazırlanırken az,

orta veya iyi pişip pişmediğini anlamak

için etin iç kısmındaki sıcaklık bir sensör

ile ölçülürken; Beko’nun bir diğer mutfak

ürünü olan OIM 25901 X ankastre fırını

‘InnovaChef teknolojisi’ ile mutfağınıza

farklı bir renk getiriyor. 82 adet otoma-

tik pişirme programı, dijital renkli pişirme

kitabı, USB bağlantısı ve daha fazla tarif

ekleme özelliği ile yemek pişirmek artık

çok daha basit ve eğlenceli bir deneyim

haline geliyor.

Living Kitchen Fuarı’nda BEKO ayrıca,

buzdolabı ve dondurucu segmentinde de

akıllı uygulamalar ile çok sayıda ilgi çe-

kici ürün sundu. Örneğin ‘Touchstation’

gardırop tipi buzdolabı/dondurucu kom-

binasyonu, 18 uygulamayı entegre ede-

bilen yenilikçi ve çok ortamlı dokunmatik

ekrana sahip.

Living Kitchen Fuarı’nda Beko kullanıcıya

en ideal sonuçları sağlayan farklı yenilikçi

teknolojiler de sergiledi. Buhar kullanımı-

nın gerçek profesyonel fırında nasıl pişir-

me sonuçları sağlayacağını, yeni çamaşır

ve ışıldayan tabaklar ve bardakların nasıl

yıkanabileceğini uygulamalı olarak gös-

Page 44: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201342

terdi. DSN 6845 FX bulaşık makinesinde;

gizli bir jeneratörün ürettiği yüksek sı-

caklıkta su buharı desteği ile son derece

gelişmiş bir kurutma imkânı sağlanıyor.

“Buhar duvarında” ayrıca OIM 25701 X

ankastre fırın da sergilendi. Pişirme sı-

rasında, doğru zamanda fırının içerisin-

de arkadan buhar beslemesi sağlayan

bir fonksiyon ile donatılan ürün ayrıca,

pişirme bölmesine manuel olarak üç de-

faya kadar buhar verebiliyor. Böylece bir

yandan tavuk, et ve balıklar kurumadan

nemini muhafaza ederken, ekmeğin de

dışı kıtır kıtır ve parlak, içi de özellikle yu-

muşak hale gelebiliyor.

Beko tarafından sunulan benzersiz ve ye-

nilikçi teknolojiler ile donatılmış bulaşık

makineleri de ilk defa Living Kitchen Fu-

arı’nda tüketicilerin beğenisine sunuldu.

‘Wash@Once’ program özelliğine sahip

DSN 6832 FX30 ankastre bulaşık maki-

nesi, farklı tipte bulaşıkları tek seferde

yıkayabiliyor. Her türlü bulaşıkta ve hatta

plastiklerde bile A sınıfı mükemmel yıka-

ma ve kurutma elde ediliyor. Bulaşık ma-

kinesinin üst kısmında kullanılan ‘Gentle

Spray’ teknolojisi, bardak veya porselen

tabakları hafif su basıncı ile temizliyor.

Makinenin alt tarafında ise standart

programlardan yüzde 60 daha güçlü bir

su jeti, her seferinde mükemmel temizlik

sağlıyor.

Yeni Beko bulaşık makineleri çevre dostu

özellikleriyle de öne çıkıyor. Patentli ‘Et-

kin Kurutma Sistemi’ (EDS) sayesinde,

DIN 6830 FX30 modeli, A+++ sınıfında

enerji tasarrufu sağlıyor. Özel bir sistem

yardımıyla bulaşık makinesindeki hava

dolaşımının rutubet seviyesi düşürülü-

yor ve böylece önemli miktarda enerji

tasarrufu sağlanıyor. Ayrıca, ‘EcoSmart’

ürünleri ile Beko, çevre dostu, A++ enerji

sınıfında sadece 6 litre su tüketen DSN

71046 FX6 modeli gibi tasarrufl u bulaşık

makineleri sunuyor. Tasarımı, yapısı, et-

kinliği ve son derece verimli akıllı yalıtımı

sayesinde, OIM 25603 X ankastre fırın ısı

kaybını en aza indiriyor. Enerji tasarrufu

konusunda ise tüketiciler, buzdolapları-

nın verimliliğine özellikle önem veriyor.

A+++ sınıfı enerji verimliliği nedeniyle,

yeni CN 136240 X buzdolabı/dondurucu

kombinasyonu, A+ kategorisindeki buz-

dolaplarına kıyasla yüzde 50 daha fazla

enerji tasarrufu sağlıyor.

Page 45: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

43OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

ürünlerini tanıttı

Grundig, bugüne kadar televizyon ve

müzik sistemlerinde, kişisel bakım

ürünlerinde ve bilgisayarlarında öne

çıkardığı teknolojisi, maksimum kul-

lanım kolaylığı ve özel tasarımları ile

Living Kitchen 2013’te ilk kez beyaz

eşya ürünlerini tanıttı. WeCare beyaz

eşya ürün yelpazesiyle her tür elektrik-

li ev aletinin tedarikçisi olma yolunda

önemli bir adım atıyor. Üstün enerji

verimi düzeyine sahip, her zevke ve ih-

tiyaca uygun fırınlar, buzdolapları, bu-

laşık makineleri, çamaşır makineleri ve

kurutucular içeren WeCare beyaz eşya

ürün yelpazesiyle tüketicilerin karşısı-

na çıkıyor.

keyifli dakikalar

Beko standında hergün 17:00-18:00

arasında gerçekleşen Happy Hour’da,

pişirme alanındaki ışıklar maviye dön-

dürüldü ve chill-out müzik eşliğinde,

konuklara kokteyller ve atıştırmalıklar

ikram edildi. Ayrıca konuklar giriş kart-

larını Beko standındaki piyango kutu-

suna kaydederek, IPad Mini kazanabi-

lecekleri bir piyango çekilişine katıldı-

lar. Çekilişi kazananlar hergün Happy

Hour’da standda açıklandı. Grundig

standında da Almanya milli futbol ta-

kımının aşçısı Stromberg’in canlı pişir-

me gösterileri gerçekleştirildi.

LivingKitchen Uluslararası Mutfak Mobilyaları

ve Aksesuarları Fuarı, Almanya’nın Köln şehrinde

Koelnmesse GmbH’de düzenlenmektedir. İlk kez Ocak 2011’de düzenlenen

fuar, en üst düzey iştirakçileri bünyesinde toplamaktadır.

LivingKitchen bu yıl yine mutfak sektöründe hem

Almanya’da hem de uluslararası alanda en önde

gelen oyuncularını Köln’e getirdi. 42,000 metrekarelik toplam alanda, 160’tan fazla

tedarikçi firma, mutfak mobilyaları, ankastre mobilyalar, tezgâhlar, aydınlatma ve mutfak

aksesuarlarına dair en son fikir ve buluşlarını sergiledi.

Page 46: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201344

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy

ve PLASFED Yönetim Kurulu, si-

vil toplum örgütlerinde de görev

almış, sektörde üst düzey yöne-

ticilik deneyimlerine sahip ismi, Ambalaj

Sanayicileri Derneği Başkanı Sadettin

Korkut’un PETKİM Genel Müdürlüğü

görevine atanması nedeniyle ziyarette

bulundu. İzmir’de, PETKİM Genel Müdür-

lüğünde gerçekleşen ve Korkut’a bir kut-

lama plaketinin de sunulduğu ziyarette,

sektörün sorunları da değerlendirildi; çö-

züm yolları karşılıklı görüşüldü.

Yapılan ziyarette, hammadde sorunu-

nun Türkiye plastik üreticilerini derin-

den etkilemeye devam ettiğini Sadettin

Korkut’a aktaran PLASFED (Plastik Sa-

nayicileri Federasyonu) Yönetim Kurulu,

PETKİM’in toplam hammadde arzı, sek-

tör toplam ciro ve ihracatı dikkate alın-

dığında, sektör içindeki payının 1/6 ora-

nında olduğunu hatırlattı. Son dönemde

alınan hammadde ithalatında koruma

önlemlerinin sorunları derinleştirdiğini

de aktaran PLASFED Yönetim Kurulu

Üyeleri, Türkiye’nin plastik hammadde

ithalatına bağımlı olduğunu, PETKİM’in

toplam üretiminin dahi iç piyasanın tale-

binin çok altında kaldığını aktardılar.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, PET-

KİM’in de yararlandığı koruma önleminin

sektörün % 84’lük kısmına ciddi zarar

verdiğini vurgulayarak, “Plastik ham-

madde-petrokimya tesislerine yönelik

aşırı korumacı önlemler sektöre zarar ve-

riyor. Bunun yerine başta PETKİM olmak

üzere üreticilerin girdi maliyetlerinin

düşürülmesine yönelik teşviklere ağırlık

verilmesi gerekiyor” dedi.

PLASFED’in, Türkiye’nin önde gelen 5

derneği ve 1000’e yakın üyesiyle Tür-

kiye’nin en önemli petrokimya yatırımı

olan PETKİM ile ülke ekonomisi için çok

büyük bir güç olan Türkiye plastik sek-

törünün gelişimine fayda sağlayacak,

sorunlarını çözecek işbirliklerine açık

olduklarını aktaran Aksoy, “Sektörün

bütün aktörleri olarak devlete sorunla-

rımızı birlikte anlatmalıyız. Türkiye plas-

tik sektörünün şemsiye kurumu olarak,

PLASFED YÖNETİM KURULU’NUNPETKİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE ATANAN

SADETTİN KORKUT’U ZİYARETİNDE ÖNEMLİ PAYLAŞIMLAR

PLASFED Yönetim Kurulu Üyeleri, Selçuk Aksoy Başkanlığında, PETKİM Genel Müdürlüğü görevine getirilen Sadettin Korkut’a atama nedeniyle ziyarette bulundu. Sektörün sorunlarının da görüşüldüğü ziyarette Selçuk Aksoy, PETKİM ile birlikte devlet nezdinde sektörün sorunlarının ele

alınması için girişimde bulunmayı önerdi. Aksoy, “PETKİM, üretim maliyetlerini düşürmek için teşvik edilmeli, yüksek katma değerli ürünler üretmeli” dedi.

“Plastik hammadde-petrokimya tesislerine yönelik aşırı korumacı önlemler sektöre zarar veriyor."

Page 47: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

45OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

PETKİM ile devlete beraber gidip sektö-

rü korumacı önlemler ile cezalandırmak

yerine, PETKİM’in nafta ithalatından ve

yüksek enerji kullanımından kaynaklanan

maliyet artışlarını sübvanse etmesini ta-

lep etmeye hazırız” dedi.

PLASFED Yönetim Kurulu Üyeleri, Sadet-

tin Korkut’un; sivil toplum örgütlerinde

çalışmış ve plastik sanayii firmalarında

deneyim sahibi bir kişi olarak PETKİM’de

sektörün tamamının gelişimini dikkate

alan, müşteri odaklı bir çalışma dönemi

başlatacağına; müşterilerinin rekabet

gücünü azaltmak yerine artıracak giri-

şimlerde bulunacağına dair beklentilerini

paylaştılar.

PLASFED Yönetim Kurulu Üyeleri, PET-

KİM’in imalatçı kimliğinin satıcı kimliğin-

den daha önemli olduğunu vurgulayarak,

sektörün en önemli ihtiyacı olan yüksek

katma değerli hammadde üretimini talep

ettiklerini, ayrıca gümrüklerde haksız re-

kabete yol açan kalitesiz mamul ithalatı-

nın ve piyasa denetimlerinin sağlanması

gereğini vurguladığı ziyarette, hammad-

de arzının da artırılması talebinde bulu-

nuldu. Piyasadaki mamullerde kalitesiz

ve standart dışı hammadde kullanılarak

yapılan haksız rekabetin önlenmesi ge-

rektiği ve PETKİM’in portföyünde olma-

yan PE türevlerinin de bir an önce üretil-

mesi gerektiği talebi de paylaşıldı.

İşbirliği önerisi: “Sektörün bütün aktörleri olarak devlete sorunlarımızı birlikte anlatmalıyız.”

“Masanın her iki tarafını

bilen” yeni PETKİM

Genel Müdürü Sadettin

Korkut’tan PETKİM için

yeni vizyon mesajı

PETKİM Genel Müdürü Sadettin

Korkut ise, PETKİM’in yeni

teşvik sistemi kapsamında

stratejik yatırımlar sınıfında

ilk olma özelliği bulunan -5

milyar Doları rafineri olmak

üzere- 17 milyar Dolarlık

yatırım planladığını söyledi.

Rafineri yatırımı ile PETKİM’in

çehresinin değişeceğini,

maliyetlerin düşeceğini ve

PETKİM bünyesindeki 22

fabrikada üretilen ürünlerin

karışımından müşteriye

ulaştırılmasına kadar bir

dizi iyileşmenin görüleceğini

kaydetti.

Sadettin Korkut, masanın

her iki tarafını bilen bir kişi

olarak Genel Müdürlüğe

getirilmesinin, PETKİM’in

yeni vizyonunun ne olacağı

konusunda sektöre bir mesaj

niteliği taşıdığını belirterek,

müşterilere ve PETKİM’e fayda

sağlayacak bir çaba içinde

olacağını vurguladı.

Page 48: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201346

Mühendislerimiz sürekli müşterilerden aldıkları yorumlarla ha-

reket ederek en iyi ve en ekonomik dizaynı ortaya çıkarabilmek

için yoğun bir şekilde çalışmaktadır. Bunun en büyük göstergesi

T-MAX ESE serisi Hava Kondenserli Chiller Soğutma Üniteleridir.

Kısaca bu üniteleri işletmelerin tercih etmesinin nedenlerini aşa-

ğıdaki gibi sıralayabiliriz:

Yeni nesil minimum enerji tüketimi, maksimum verimlilik sloganıyla satış rekorları kıran T-MAX

soğutma sistemleri rakiplerinize bir adım fark atmanız için yeniden dizayn edildi.

T-Max Soğutma Sloganı Yenilendi:

Minimum enerji tüketimi ve maksimum

verimlilik konseptini layıkı ile elinde

tutan T-MAX ESE serisi hava konden-

serli “chiller” soğutma üniteleri uygun

fiyat ve 7/24 teknik destek ile dikkatleri üzerine

topluyor. T-MAX Genel Müdürü Sadrettin NİKBAY

ürün hakkında sorularımızı yanıtladı.

T-MAX soğutma sistemleri kesinlikle piyasada-

ki minimum enerji ile en yüksek verimi sağlayan

soğutma sistemleridir. Bu da şu anlama gelmek-

tedir: İşletmeniz hem enerjiden tasarruf eder

hem de verimliliğini arttırır. Bu da işletmelerin

maliyetlerini düşürerek kazançlarını arttırmalarını

sağlamaktadır. Bunun kanıtını piyasada bizimle

işbirliğinde bulunan müesseselerden aldığımız iyi

yönde yorum ve teşekkürler yansıtmaktadır. Bizim

en büyük desteğimiz müşterilerimizin memnuni-

yetidir.

Page 49: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 50: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201348

Düzce Üniversitesi IEEE Kulübü

tarafından Kasım ayında ger-

çekleştirilen “Güneş Enerjisi ve

Geleceğimiz” temalı konferansa

katılan IBC SOLAR Türkiye Genel Müdürü

Hayri BALİ, “Türkiye’nin güneş potansi-

yelini herkes biliyor ve tekrar etmek an-

lamsız gelebilir. Fakat yatırımcıyı yakın

gelecekteki faydaları konusunda ikna

etmek zorundayız. Elde edeceğimiz veri-

min, enerji açığımızı kapatmak için büyük

bir katkı sağlayacağını anlatmaya çabalı-

yoruz. Bu konuda Enerji ve Tabii Kaynak-

lar Bakanı Taner YILDIZ’ın, “Lisansa tabi

olmayan ve 1 megavata çıkaracağımız

bir rüzgâr ve güneş enerjisi tasarlıyoruz.

Ümit ediyorum ki bunlar Ocak ayında

TBMM Genel Kurulu’na sunulur ve sonu-

cunu hep beraber piyasada almış oluruz.”

açıklamasının ardından birçok projenin

hız kazanacağına inanıyoruz.” şeklinde

konuştu.

Konya’da kurdukları Güneş Enerjisi San-

trali’nin kurulumu ve güneşten enerji

üretimi hakkında bir sunum yapan IBC

SOLAR Türkiye Proje Müdürü Sadık VER-

DİOĞLU’na yöneltilen soruların en dikkat

çekici olanı yine güneş enerjisi ile nük-

leer enerjinin kıyaslanmasına yönelikti.

Öğrencilerin “Türkiye’ye kurulacak nük-

leer tesisler yerine neden güneş enerjisi

santralleri kurulmuyor” sorusuna karşılık

VERDİOĞLU: “ Öncelikle ayırt edilmesi

gereken konu, güneş enerji santralleri

iklim koşullarına bağlı alternatif enerji

kaynakları iken nükleer santraller sürekli

enerji üretme kabiliyetine sahip baz yük

santraller sınıfında yer almaktadır. Güneş

enerjisi santralleri destekleyici bir enerji

kaynağıdır. Ülke olarak, carî açığımızın en

büyük kalemini oluşturan birincil ener-

ji kaynağı ithalatını minimum seviyeye

getirebilmek adına elbette güneş ener-

jisinden faydalanmamız gerekmektedir.

Güneş enerjisi santralleri kurulumu ile

maksimum enerji üretimi bu yoldan sağ-

lanmalıdır” şeklinde az bilenen bazı ger-

çeklerin altını çizen bir yanıt verdi.

Bilkent Üniversitesi IEEE Kulübü’nün Ara-

lık ayında düzenlediği “Enerji Günleri”ne

de davet edilen IBC SOLAR Türkiye Ge-

nel Müdürü Hayri BALİ ve Proje Müdürü

Sadık VERDİOĞLU, öğrencilerin yoğun

ilgisiyle karşılaştılar. Enerji Federasyonu

Genel Başkanı Osman ÖZBAY ile Genel

Başkan Yardımcısı Bilhan BAŞEYMEZ’in

de katılım gösterdiği “Enerji Günleri” özel

firmaların katılımları ile iki gün sürdü.

Güneş enerjisinin, kilit derecede önem

taşıdığının altını çizen öğrenciler, yönelt-

tikleri sorularda özellikle güneş enerjisi

alanında açılacak istihdama yönelik bilgi

istediler. Öğrenciler güneş enerjisi konu-

sunda hizmet verebilmek için özel bilgi-

lere ulaşmak ve bu konuda ne gibi çalış-

“Dünya genelinde yıllardan beri uygulanan güneş enerjisinden

elektrik üretimini, Türkiye olarak yeni yeni keşfediyoruz.

Yatırımcılar düğmeye bastıkça ve yönetmelikler yatırımcıyı

destekledikçe, güneşten yararlanmanın ayrıcalığını enerji

giderlerimizde hissedeceğiz.”

Page 51: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

49OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

malar yapmaları gerektiğine dair Hayri

BALİ’den birebir bilgi aldılar.

Ayrıca IBC SOLAR Türkiye benimsediği

hedef gereği; yatırımcılarla buluşup çe-

şitli yatırım projeleri üzerinde çalışma-

larını sürdürürken öte yandan, güneş

enerjisi ile ilgilenen her öğrenciye ula-

şıp bu konuda sınırsız bir kaynakları ol-

duğunu, yaratılacak istihdamın yadsın-

maması gerektiğini anlatmaya devam

ediyor. Bu sebeple Bahçeşehir Üniver-

sitesi ile yaptığı protokol çerçevesinde,

belirli dönemlerde IBC SOLAR Türkiye

bünyesinde ağırlayacağı öğrencilere

staj imkânı sunarak, güneş enerjisi sis-

temleri üzerine eğitim verip, istihdam

yaratacak.

Yakın zamanda yapılan, Tuz Gölü kadar

bir alanın güneş panelleriyle kaplan-

ması halinde Türkiye’nin ihtiyacı olan

enerjiyi güneş enerjisi ile elde edebile-

ceğinin açıklamasını hatırlatan öğren-

ciler, Hayri Bali’ye görüşlerini sordular.

Hayri Bali “Güneş enerjisinin kıymeti;

üretildiği yerde tüketilmesine imkân

sağlaması, iletim kaybı olmaksızın,

dağıtım için ek maliyetler gerektirme-

den optimum bir verimlilik sunabilme-

sinden kaynaklanıyor. Var olan büyük

sanayi kuruluşlarımızın, AVM’lerin

otoparkları gibi büyük alanlar kaplayan

ve yüksek enerji miktarları tüketen ku-

ruluşların çatılarına odaklanmalıyız.”

şeklinde soru işaretleri ihtiva eden hu-

suslara yönelik görüşlerini paylaştı.

IBC SOLAR güneş enerjisi ile elektrik üre-timinde komple çözüm sunan dünyanın önde gelen fotovoltaik uzmanlarından biridir. Firma, Fizik Mühendisi Udo Möhrs-tedt tarafından 1982 yılında Almanya’nın Bad Staffelstein kentinde kurulmuştur. IBC SOLAR, 2011 yılındaki 816 milyon Av-roluk cirosu ile gücünü ve sektördeki ko-numunu sağlamlaştırırken bugüne kadar dünya genelinde 2 GW’ı aşan 120 binden fazla fotovoltaik sistem kurulumu sağla-mıştır.

Dünyaca tanınmış üreticilerin panel ve bileşenlerinin yanı sıra, IBC SOLAR aynı zamanda kendi markasını taşıyan ürün-leri de tedarik ediyor. Ayrıca, IBC SOLAR yatırımcılar ve ticarî kuruluşlar için, plan-lama aşamasından kuruluma kadar büyük ölçekli proje geliştirme ve ilgili konularda danışmanlık ve sonrasında da sistem iz-leme hizmetleri ile anahtar teslimi foto-voltaik sistem kurulumları da gerçekleş-tiriyor.

Sürekli artan çevreye duyarlı enerji ihtiya-cını karşılamak ve gelecek nesillere temiz ve yaşanabilir bir dünya bırakılması adına dünya çapındaki IBC SOLAR fotovoltaik güç santralleri çevre-dostu enerji üretiyor. Almanya’dan sonra, Hollanda, Fransa, İs-panya, İtalya, Yunanistan, Malezya, Hin-distan, Çek Cumhuriyeti, İngiltere, Çin ve Avusturya’da da yatırımları bulunan ku-ruluşun, 300’ü Almanya’da olmak üzere 440 çalışanı var.

IBC SOLAR Türkiye, Türkiye’nin yüksek güneş enerjisi potansiyeline olan inancıy-la, 30 yıllık kurumsal deneyimlerin akta-rılması ve bu potansiyelin en doğru yön-temlerle değerlendirilerek gelecek nesille-re daha yaşanabilir bir dünya bırakılması adına 2010 yılından bu yana İstanbul’da faaliyet gösteriyor.

Page 52: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201350

kanse

Doç. Dr. Nuri Haksever

Alışılmadık şişlik veya

kitle, kanama, ağrı veya yaralar, çevrele-

yen dokuların sıkışması sonucu sarılık gibi

belirtiler

Büyümüş lenf

düğümleri, öksürük ve kan tükürme, bü-

yümüş karaciğer, kemik ağrısı, etkilenen

kemiklerin kırılması ve nörolojik belirtiler

Kilo kaybı, iştah-

sızlık, yorgunluk ve kaşeksi, aşırı terleme,

özellikle gece terlemesi, anemi ve aktif

kanserin neden olduğu kan pıhtılaşması

ve hormonal değişikliklerin görüldüğü pa-

raneoplastik olaylar.

Her kanserin

ortaya çıkış mekanizmaları temelde bir-

birlerine benzemesine rağmen özellikle

kalınbağırsak kanseri denen kolon kan-

serinde durum biraz farklıdır. Zira burada

kanser hem vücudumuzun içindedir, hem

de evimizin bir parçası olarak kabul etme-

diğimiz kanalizasyon sistemine benzer

şekilde vücudumuzdaki atıkların dışarı

atılım noktasındadır. Ayrıca yediklerimi-

zin içinde bulunan zararlı kimyasallar da

direkt temas yoluyla kalınbağırsak epite-

linin yapısını bozabilir.

Bağırsak kanseri, dünyada oldukça yay-

gın görülen bir kanser türüdür. Kanserden

ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada yer

almaktadır. Başlangıç döneminde oldukça

sinsi bir şekilde ilerler. Küçük bir sivilce

gibi polip dediğimiz oluşumdan kaynakla-

nabilir. Bu polip yaklaşık 7-10 yılda büyü-

yerek kansere neden olur. Bu süreçte hiç

belirti vermeyebilir.

Eskiden 60 yaşından sonra tarama öne-

rilirken, şimdilerde tarama yaşı 40 yaşına

inmiştir ve 30’lu yaşlarda da görülmeye

başlanmıştır. Bunun nedenini özellikle dü-

şünmek gerekir. Bunu fark ettikten sonra

yaklaşımımı değiştirdim ve bundan çok

fayda gördüm. Özellikle risk gruplarında,

erken tarama yapmaya özen göstermek

gerekir. Tabii ki ana yaklaşım, sadece ta-

rama yaparak beklemek değil, olma ola-

sılığını sıfıra indirmek için yapılması gere-

ken ne varsa yapmaktır.

İleri yaş

ve özellikle alkol alımı, risk faktörüdür. Kır-

mızı et, özellikle mangalda pişirilmiş yada

kızartılmış ve yanmış et yiyenlerde risk

Bu ayki sayımızı kanser konusuna ayırdım. Birçok kanser türü her geçen gün daha fazla sayıda ve daha erken yaşta karşımıza çıkmaktadır. Yaşayan her hücrenin kanseri vardır. Bugüne kadar adını dahi duymadığınız ve

seyrek olarak gördüğünüz kanserlerin her geçen gün sayısı ve çeşitliliği artmaktadır. En yaygın olarak bilinenler meme, akciğer, prostat, tiroid, kalınbağırsak, mide ve karaciğer, pankreas kanserleri, lenfoma, lösemi vb kan

hücrelerini tutan kanserlerdir. Cep telefonu kullanımı ile beyin kanserleri de gittikçe yaygınlaşmaktadır.

Page 53: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

daha fazladır. Sigara içmek ve şişmanlık

da önemli risk faktörleri arasındadır. Has-

talık belirtisi olarak ortaya çıkan kabızlık,

aynı zamanda hastalığın oluşumunda da

önemlidir. Zira kanserojen maddeler ba-

ğırsak duvarı ile daha uzun süre temasta

kalmaktadırlar. Bu doğru olmakla birlikte

tersi doğru değildir. İshal şikâyeti olan

veya tuvalete her gün rahat çıkan hasta-

lar, kendilerinde bir problem olmayacağı

zannıyla hareket etmektedirler. Oysa bu

görüş yanlıştır. Zira her gün düzenli defe-

kasyona çıkan şahısların bağırsaklarının

ancak 10-15 gün içinde boşaldığını yap-

tığımız bir çalışmada gözlemledik. Yani

maddelerin bağırsaktan geçiş zamanı

vardı. Her gün düzenli olarak defekasyon

yapan kişilerde dahi atıkların bağırsaktan

geçiş zamanları birbirinden farklıdır. Bir

diğer hatalı düşünce, ishal olanların bağır-

saklarının temizlendiği yönünde idi. Oysa

bu da aldatıcı bir düşüncedir ve gerçekleri

görmenizi engeller. Burada bahsettiğimiz

bağırsak duvarında, çeperde olan kirlilik-

tir. Bağırsak lümeni dediğimiz orta kısım

açık ve buradan madde geçişi sıkıntısız ve

hatta çok rahat olabilir. Fakat bu bağırsak

duvarının temiz olduğu anlamına gelmez.

Şeffaf hortum ile sulama yapanlar, hortu-

mun içinden su geçtiği halde hortumun iç

çeperindeki yosun ve benzeri maddelerin

yerinde kalmaya devam ettiğini bilirler.

Geç dönemde; kabızlık, ishal, karın ağrı-

sı, ağrılı dışkılama, sebebi bilinmeyen anî

kilo kaybı görülebilir. Dışkıda aşikâr kan

görülebilir veya gizli kan tespit edilebilir.

Klasik kolonoskopi veya sanal (virtüel)

kolonoskopi yapılabilir.

Meme kanseri (malign

meme tümörü) meme dokusundan köken

alan bir kanser olup en sık süt kanalları

veya lobüllerden kaynaklanır. Süt kanal-

larından kaynaklanan duktal karsinom,

lobüllerden kaynaklanan lobüler karsinom

olarak bilinir. Kadınlarda deri kanserinden

sonra en sık görülen kanser türü, meme

kanseri olup insidansı % 10,4'tür ve kan-

sere bağlı ölümlerinin beşinci en sık nede-

nidir. Bazı meme kanserleri östrojen veya

progesteron gibi hormonlara hassastır.

Hücre yüzeyinde, sitoplazma ve çekir-

dekte reseptörler bulunur. Hormonlar bu

reseptörlere bağlanarak hücrelerde de-

ğişikliklere neden olurlar. Meme kanseri

hücrelerinde östrojen reseptörü (ER),

progesteron reseptörü (PR) ve HER2/neu

olmak üzere üç önemli reseptör olabilir.

Üçlü negatif denen durumda bu reseptör-

lerin hiçbiri olmayabilir.

Kanser hücrelerinin hormonlara hassas

olması, hormonların hedef dokuda etkisi-

ni engelleyerek tedavi yapmamızı müm-

kün hale getirir. ER + kanser hücreleri,

büyümeleri için östrojene bağlıdırlar. Bu

yüzden östrojen etkisini engelleyen ta-

moksifen gibi ilaçlarla tedavi edilebilir ve

genellikle iyi bir prognoza sahiptirler. Hor-

mon negatif kanserlerden daha az agresif

tedavi gerektirirler. Hormon reseptörleri

olmayan, koltukaltı lenf düğümlerine ya-

yılmış ya da belli genetik özellikleri gös-

teren meme kanserleri ise daha yüksek

riske sahiptirler ve daha agresif tedavi

edilirler. Tedavide kullanılan doxorubicin,

DNA'ya zarar verir, aynı zamanda hızlı

büyüyen normal hücrelerde de ciddi yan

etkilere neden olur. Radyasyon tedavisin-

de ise kalp zarar görür ve sonraki yıllarda

kalp yetersizliğine neden olabilir. HER2 +

genellikle kötü prognozu gösterir. Ancak

HER2 + kanser hücrelerinin monoklonal

antikorlara yanıtı vardır ve anlamlı bir şe-

kilde gidişatı iyileştirir.

Yaş, cin-

siyet, çocuk doğurma ya da emzirme ek-

sikliği, daha yüksek hormon düzeyleri, ırk

ve ekonomik durum risk faktörleri olarak

bilinir. Alkol alımı, şişmanlık, fazla yağ-

lı beslenme, tütün kullanımı, radyasyon

gibi çevresel faktörler ek risk faktörleridir.

Daha az alkol kullanmak, fiziksel olarak

aktif olmak, bebek emzirmek ve sağlık-

lı kiloyu korumak riski azaltabilir. Her ne

kadar mamografi ile alınan radyasyon

düşük olsa da birikici etkisi ile kansere

neden olabilir. Bu risk faktörlerine ek ola-

rak, demografik ve tıbbî risk faktörleri de

mevcuttur. Bir memesinde meme kanseri

olan bir kadının diğer memesinde kanse-

re yakalanma riski yüksektir. Anne, kız

kardeş ya da kızında meme kanseri olan

kadınlarda risk daha yüksektir. Aile üye-

lerinden birinde 40 yaşından önce

meme kanseri var ise risk daha

yüksektir. 20 yaşında normal

bir vücut kitle indeksi olan

ve kilosunu koruyan kadın-

lara oranla ağırlığı artan

kadınlarda menopoz sonrası

meme kanserine yakalanma

riski nerdeyse 2 kat fazla-

dır. Kürtaj, meme kanseri

için bir risk faktörü değil-

dir.

Prognoz ve sağ kalım

oranı, büyük ölçüde kan-

ser türü ve evresine bağlı

olarak değişir. Genç kadın-

lar çeşitli faktörlere bağlı

olarak post-menopozal kadınlardan daha

kötü prognoz sahip olma eğilimindedir. En

iyi tedavi ve evresine bağlı olarak 10 yıllık

hastalıksız sağ kalım % 10-98 arasında

değişir. Tedavi cerrahi, ilaçlar (hormon

tedavisi ve kemoterapi) ve radyasyonu

içerir.

Meme kanserinin ilk göze çarpan belir-

tisi genellikle göğüs dokusunun geri kala-

nından farklı hissedilen bir kitledir. Meme

kanseri olgularının %80'inden fazlası

kadın bir yumru hissettiğinde keşfedilir.

Muhtemelen bu yumru hissedildiğinde

kanser dokusu yıllardır mevcut ve büyü-

mektedir. Koltuk altı lenf düğümlerinde

bulunan yumrular da meme kanseri belir-

tisi olabilir.

Ele gelen kitleden başka meme kanseri

belirtileri; meme büyüklüğü ve şeklinde

değişiklikler, ciltte çekilmeler, meme ba-

şının ters dönmesi ve kendiliğinden olu-

şan tek meme başında görülen akıntıdır.

Mastodynia denilen ağrı, meme kanseri

varlığı veya olmadığı tespitinde güvenilir

bir araç değildir. Ancak diğer meme sağlık

sorunlarının göstergesi olabilir.

Meme kanseri hücreleri deride bulunan

küçük lenf damarlarına yayıldığı zaman

deri iltihabını taklit edebilir ve infl amatu-

ar meme kanseri olarak bilinen durum or-

taya çıkar. Ağrı, şişlik, ısı artışı ve meme

boyunca kızarıklık görülür ve bu görüntü

portakal kabuğunu andırır.

Meme kanserinin başka bir türü, me-

menin Paget hastalığıdır. Burada kızarık-

51OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Page 54: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201352

lık ve meme cildinde hafif pullanma gibi

ekzematoid cilt değişiklikleri görülür. Pa-

get ilerledikçe belirtiler; artan hassasiyet,

yanma, ağrı, kaşıntı ve karıncalanma ola-

bilir. Ayrıca meme ucundan akıntı gelebi-

lir. Paget tanısı konulan kadınların yakla-

şık yarısında memede bir kitle mevcuttur.

Nadiren de olsa, aslında phyllodes tümörü

olan kitle, başlangıçta bir fibroadenom

gibi sert hareketli şişlik olarak görünür.

Phyllodes tümörleri, meme stroması de-

nen bağ dokusu içinde oluşur ve stromal

doku gibi bez dokusu da içerir.

Bazen, meme kanseri, başka organlara

yayıldıktan sonra tespit edilir ve metasta-

zın olduğu organa bağlı belirtilere neden

olur. En sık yayılmalar kemik, karaciğer,

akciğer ve beyinde görülür. Açıklanama-

yan kilo kaybı, bazen gizli bir meme kan-

seri habercisi olabilir. Kemik veya eklem

ağrıları, nörolojik bulgular ve sarılık me-

tastatik meme kanserinin belirtileri olabi-

lir. Fakat bu semptomlar birçok hastalığın

belirtisi de olabilir.

Meme kanserini erken tanı için mamog-

rafi kullanılır. Manyetik rezonans ve bi-

opsi tanıda kullanılan diğer yöntemlerdir.

Fakat her zaman şu bilgiyi akılda tutmak

gerekir. Bu bilgi hayat kurtarıcıdır. “Her

varlık ancak çevresi ile var olur.” Bu cüm-

leyi değişik bölümlerde tekrar ele alaca-

ğım. Nasıl akvaryum olmadan bir balık

yetiştiremezseniz ve balık beslemek için

önceden akvaryum ve gerekli şartları

sağlamanız gerekiyorsa, kanser hücrele-

ri de uygun ortam olmadan çoğalamaz.

Mammogram elle teşhis etmeye göre çok

önemli zaman kazandırsa bile, esasında

ancak kanser ortaya çıktıktan ve belirli bir

büyüklüğe geldikten sonra tanı koyma-

mızı sağlar. Şunu şöyle bir örnekle somut

olarak anlatayım: Mammografi 1 cm’lik

bir kitleyi gösteriyor olsun. Tümörünüzün

“doubling time” denen ikiye büyüme za-

manı ise 1 yıl olsun. Kanser 0 noktasından

başlar ve 0,1 cm çapına geldikten sonra

0,2 cm çapına ulaşması 1 yıl alır. 0,4 cm

çapına ulaşması da 1 yıl alır ve 0,8 cm

çapına ulaşması için 1 yıl daha geçer. Bu

örneğimizde 4 yıl geçmesine ve kanser

0,8 cm çapında olmasına rağmen mam-

mografi çekildiğinde sizde kanser yok de-

necektir. Oysa siz şu satırları okuduğunuz

için var olduğunu biliyorsunuz. Ancak 1 yıl

sonra kanser 1,6 cm çapına ulaşınca veya

mamografiden sadece 4 ay sonra yapıla-

cak yeni bir tetkikte kanser dokusu sapta-

nacak ve size erken yakalandığı söylene-

cektir. Oysa siz şimdi çok iyi biliyorsunuz

ki yaklaşık 5 yıldır kanser vücudunuzda

vardı ve yapılan tetkiklerde bu görülmedi.

Doubling time 1 yıl değil, 2 yıl ise, kanseri

saptama süresi 10 yıl olacaktır. Yani 10 yıl-

dır mevcut olan bir kanser saptanamıyor.

Fakat kanseri erken saptama yöntemi

olarak kanser hücrelerinin varlığı değil,

gelişeceği ortamın saptanmasına çalışıl-

sa gerçek erken tanı konulacaktır ve bu

da şu andakinden sadece 4-5 yıl önce

olmakla kalmayacak, çok daha basit

önlemlerle daha uzun bir yaşam sü-

resi sağlanacaktır. Gene akvaryum

örneğine geri dönecek olursak içine

balık konulmayacaksa durup durur-

ken neden akvaryum ve gerekli ürün-

ler alınıp akvaryum içine su konulur?

Balık getirmeden önce bu hazırlıkların

bitmesi gerekir. Yani siz balığı akvar-

yum olmadan getirirseniz ölür. Ama

akvaryumu getirmiş olsanız bile

içine su koymamışsanız gene balık ölür.

Koyduğunuz su uygun değilse; balık belki

bir süre yaşar ama sonunda gene hasta-

lanıp ölür. Eğer su sağlıklı olsa bile gerekli

temizliği yapmazsanız gene balık has-

talanacak ve ölecektir. İşte bu bilgi size

meme kanseri gibi kanserler ve tüm has-

talıklarda hastalıkların gerçek tedavisi ve

daha erken tanısını sağlayacaktır. Şimdi

sanıyorum “Eski bildiklerinizi unutup ye-

rine yenilerini koymayanların gelecekleri

cehalet ile dolar.” sözüm daha bir anlam

kazanmıştır. Şimdi doğru soru şu olacak-

tır: “Biz bu bilgiyi meme kanserine nasıl

uygulayabiliriz?” Meme kanseri olması

beklenen riski yüksek kişilerde kanserin

büyümesini beklemek yerine kanser hüc-

relerinin büyüyeceği ortamı aramak ve

takip edip müdahale etmek çok daha doğ-

ru bir davranış olacaktır. CRS denilen bir

cihazla hücrelerin durumunu görmek ve

organların elektriksel faaliyetlerini tespit

etmek, kanser hücreleri çoğalmadan tanı

koymamızı sağlar.

Birçok kişi hâlâ bilmemek-

te veya kabul etmemektedir ama meme

kanseri bağırsaklardan başlayan bir kan-

serdir. O nedenle bağırsakların düzenini

ve fonksiyonlarını incelemek bize çok fay-

da sağlayacaktır. Burada kabızlık ve ishal

gibi basit bir durumdan bahsetmiyorum.

Bağırsak duvarının kirliliği ve villüslerin ve

bağırsak duvarının görevlerini yapama-

ması veya eksik yapmasından bahsediyo-

rum. Bu endoskopi ile de saptanacak bir

durum değildir. Bağırsak çalışmaması da

değildir. Çünkü pek çok kişi “Ben her gün

düzenli defekasyon yapıyorum.” diyorlar.

Burada şu örneği vereceğim. Daha net

görmeniz için hortumun şeffaf olmasında

fayda var. İçinde yosun birikmiş bir hor-

tumdan su geçirdiğiniz zaman yosunlar

hortumda duracaktır. Suyun geçmesini

engellemeyecekler ama kendileri de yerle-

rinden uzaklaşmayacaktır. İşte bağırsak-

larımızdan da geçiş bloke olmadığı halde

bağırsak duvarı kirliliği devam edecek ve

bu da pek çok hastalığın başlama sebebi

olacaktır. Burada mikro düzeyde tabii ki

değişiklikler olmaktadır ama mevcut ti-

carî yöntemler ile bu bozuklukları tanım-

lamak için teknoloji yeterli değildir. Fakat

siz problemlerin erkenden farkına varır

ve bunu kendinize itiraf edebilirseniz

sağlığınızı kaybetmeden gerekenleri

yapmaya başlayabilirsiniz.

Eskiden pek bi-

linmeyen bir kanser olan pankreasın

kanseri son zamanlarda sık görül-

meye başlanmıştır. Tam iyileşmenin

çok seyrek olduğu ve gidişatının

kötü olduğu bilinmektedir. Tanı

konduktan sonra ancak 5 yıllık ya-

şam süresi tanınır.

Page 55: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

53OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Pankreas kanseri derken pankreasın

dış salgı yapan ekzokrin bölüm kanseri

kastedilir. % 95’lik kısmı adenokanser-

dir. Pankreasın bir de insülin, glukagon

vb hormonları yapan endokrin kısmı da

vardır. Bu tümörler genelde %1’den daha

az rastlanır. Pankreas kanseri, genellikle

sinsidir ve sessiz katil olarak adlandırılır.

Çünkü erken devrede belirti vermez. İleri

evrede belirti verdiği zaman da genellikle

birçok hastalık belirtisi ile karıştırılır.

yayılan ağrıdır. Kuşak tarzı ağrı denir.

reasın baş kısmında olan kanserlerde gö-

rülür.) safra kesesi taşlarından ayırımda

önemlidir. Courvoisier işareti denir.

vücudun herhangi bir yerinde yüzeyel top-

lardamarlarda veya bacaklarda derin top-

lardamarlarda görülebilen kan pıhtılarıdır.

yüksekliği saptanabilir.

görülebilir. Mekanizması bilinmez.

Hastalığın sonucu, nedeni, işareti veya

aynı nedene bağlı iki farklı sonuç olup ol-

madığı belli değildir.

Risk faktörleri

sıktır.

maktadır. Meyve ve içeceklerde bulunan

şeker olan fruktoz, pankreas kanseri bü-

yümesi ile bağlantılıdır.

faktörüdür hem de hastalığın başlangıç

işareti olabilir.

mide ülseri neden olarak ileri sürülen bir

bakteridir.

si-telanjiektazi, BRCA2 ve PALB2 geninde

otozomal dominant mutasyonlar, Peutz-

Jegherss sendromu, herediter non polipo-

zis kolon kanseri, ailevi adenomatöz polip

vb hastalıklarda sıktır.

başlıca nedenidir. Pankreas kanserine dö-

nebilir.

Fakat diğer nedenlere bağlı kronik

pankreatitlerde pankreas kanser sıklığı

daha fazla artar. Alkol alımında artış ile

risk artar. Günde 4 bardak ve üstü içenler-

de risk en büyüktür. 30 gram alkol pank-

reas kanser riskini orta dereceli artırır.

Sarılık başladığı zaman kaşıntı görüle-

bilir. Tanı, bilgisayarlı tomografi ve mag-

netik rezonans ile konabilir. CA19-9 denen

tümör belirteci sıklıkla yüksektir.

Pankreas kanseri önleyici faktörlerSigara içmek, olguların % 20-30’unda

neden olduğundan, hastalığı önleyici ted-

bir olarak sigara içme sonlandırılır. Meyve,

sebze ve et yemesi düzenlenebilir. Vita-

min D, pankreas kanseri riskini azaltır.

B12, B6 ve folatın pankreas kanser riskini

azalttığı gösterilmiştir. Bu nedenle vita-

min tabletlerinin alınması önerilir.

Kaempferol, quercetin ve myricetin gibi

3 fl avonolun diyette bulunması, sigara

içenlerde pankreas kanseri riskini azalt-

mıştır. Fakat hiç sigara içmemiş veya daha

önce sigarayı bırakmış kişilerde ise fayda

görülmemiştir. Quarcetinden zengin gıda-

lar, siyah ve yeşil çay, kapari, elma, kırmızı

soğan, kırmızı üzüm, narenciye, domates,

brokoli ve diğer yeşil yapraklı sebzeler ve

kiraz, ahududu, bataklık çay üzümü gibi

meyveler ve kızılcıktır. Myricetin birçok

üzüm, berry, meyve, sebze, otlar içinde

bulunan doğal bir fl avonoldur. Ceviz, zen-

gin bir beslenme kaynağıdır. Kaempferol

çaydan izole edilen doğal bir fl avonoiddir.

Brokoli, greyfurt, brüksel lahanası, elma ve

diğer bitkisel kaynaklardan da elde edilir.

Prostat, erkekler-

de üreme sisteminin parçası olan bir bez

olup, 3 cm uzunluğunda ve 20 cm ağırlı-

ğındadır. İdrar kesesi ve rektum denen

bağırsağın son bölümü arasında bulunur.

Prostat kanseri çok yavaş büyür. Bununla

beraber çok hızlı ilerleyen türleri de vardır.

Kemiklere ve lenf bezlerine yayılır. İdrar

yapmada zorluk ve ağrıya neden olur.

Ereksiyonda bozulma olabilir.

Erkeklerde 50 yaş üzerinde görülen bir

kanser türü olmasına rağmen erken çağ-

larda da görülebilmektedir. Belirtileri sık

idrara çıkma, gece idrara çıkma, idrar yap-

maya başlamada zorluk ve kanlı idrardır.

Bunlar görüldükten sonra yapılan bir fizik

muayene ve PSA tayininden sonra biopsi

ile tanı konabilir.

Prostat kanseri risk faktörleriYaş ve aile hikâyesi başta gelir. Yaş iler-

ledikçe risk artar. Düşük D vitamini düzey-

leri prostat kanser riskini artırmaktadır.

Prostatit de risk faktörüdür. Şişmanlık ve

yüksek testosteron düzeyleri de prostat

kanser riskini artırır.

Güneş ışığına maruz kalma vitamin D

düzeyini artırmada, dolayısı ile prostat

kanserine karşı korunmada önemlidir.

B6 vitamini, selenyum, vitamin E, li-

kopen ve soyalı gıdaların prostat kanse-

rini azaltmada rolü olduğu bilinmektedir.

Selenyumun başlıca kaynakları bitkisel

besinlerdir. Ceviz, et, sakatatlar, balık ve

kabuklu deniz ürünleri, kepekli unlar, süt

ürünleri, sebze ve meyveler ve yumurta

gibi besinlerde bol miktarda selenyum

vardır.

Yeşil çay, içinde bulunan kateşine bağlı

olarak koruyucu olabilir. Haftada en az bir

kez, bir brokoli veya karnabahar yemek,

prostat kanserinin % 40 daha az görülme-

sine neden olur. Bu etki, turpgiller içinde

bulunan indol-3-karbinol ve diindolylmet-

hane fitokimyasallarının antiandrojenik

ve immün düzenleyici etkilerine bağlıdır.

Fazla alkol kullananlarda düşük folat

alımı ile prostat kanseri daha sık görülür-

ken, fazla folat alanlarda prostat kanser

riski % 79 azalmıştır. Çinkonun çok uzun

süreler, 100 mg/gün gibi yüksek dozlarda

kullanılması da prostat kanser riskini artı-

rır. Prostat kanser hücreleri çinkodan yok-

sundur. Çinko, NF-kB yollarını inhibe eder.

Anti-proliferatiftir ve anormal hücrelerde

apoptozisi uyarır. Fakat ne yazık ki, ağız

yolu ile alınan çinkonun prostat hücrele-

rinde yüksek konsantrasyonda olması

taşıyıcısı olmadığından mümkün değildir.

Poliunsature yağ asitleri prostat tü-

mörünün büyümesini artırır ve yaşam

süresini azaltırken omega-3 yağ asitleri

ise olumlu etki yapar. Palmitik asit, riski

artırırken linoleik asit E vitamini ile birlik-

te riski azaltır. Trans yağlar da riski artır-

maktadır. Düşük karbonhidratlı diyetler

ve vejetaryen diyetler prostat kanseri

büyümesini ve sıklığını azaltır. Kahve tü-

ketimi, daha düşük saldırgan prostat kan-

seri ile birliktedir.

Gelecek sayımızda

kanser nasıl oluşuyor konusunu

inceleyeceğiz.

Page 56: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201354

stanbul Ticaret Üniversite-

si’nden Teknopark İstan-

bul’a, ÖZİMEK’ten İhracata İlk

Adım’a hayata geçirdiği çok sa-

yıdaki öncü projelerle artık sa-

dece tek şehrin değil tüm Tür-

kiye’nin uluslararası ticaretine yol

gösteren bir kuruma dönüşen İs-

tanbul Ticaret Odası, gelecek viz-

yonuna paralel son yıllarda daha

da gelişen ve güçlenen kurumsal

kimliğini en iyi şekilde yansıta-

cak yeni logosuna da kavuştu.

Türkiye’nin marka kimliği duayenlerin-

den Bülent Erkmen yönetimindeki BEK

Tasarım tarafından tasarlanan yeni logo,

Türk ticaretinin uluslararası alanda güç-

lü simgelerinden biri olacağı için ayrıca

önem taşıyor. İstanbul Ticaret Odası’nın

yeni logosu ve gelecek dönem hedefl eri

bir basın toplantısı ile paylaşıldı. Toplan-

tıya İstanbul Ticaret Odası Meclis Başka-

nı İbrahim Çağlar, İstanbul Ticaret Odası

Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş

ve İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kuru-

lu Başkan Yardımcısı Şekib Avdagiç ka-

tıldı. Yeni logonun tanıtım filmi, 3 boyut-

lu hologram teknolojisi ile sunuldu.

Türkiye’nin gelecek vizyonuna hizmet

eden lider ve köklü bir kurum olan İs-

tanbul Ticaret Odası, gelişen ve güç-

lenen kurumsal kimliğini yan-

sıtması açısından logosunda da

değişikliğe gitti. İstanbul Ticaret

Odası’nın 12 Temmuz 1974’ten

bu yana kullandığı eski logo yeri-

ne Türkiye’nin önde gelen marka

kimliği duayeni Bülent Erkmen’in

hazırladığı logonun kullanılma-

sına oy birliğiyle karar verildi.

İstanbul Ticaret Odası’nın çok

yönlü kimliğini yansıtan, Bülent

Erkmen’in dört aylık bir çalışma

sonucunda hazırladığı logoda,

farklı yönlere ancak aynı devinim içinde

uzanan uçlar, odanın farklı sektörleri,

düşünceleri ve talepleri aynı çatı altında

toplaması gerçeğinin dışa vurumunu ifa-

de ediyor. Gelişim ve değişimin simgesi

olan turkuaz renginden oluşan logonun

ahenk içindeki hareketli yapısı ise oda

bünyesindeki farklı talep ve görüşlerin

odayı sinerji ve dinamizme yönlendirme-

sini temsil ediyor.

131 yıllık köklü tecrübesi ve tüm sektörlerden 320 bin kayıtlı üyesi ile dünyanın en büyük

beş odasından biri olan İstanbul Ticaret Odası, Türkiye’nin 2023 vizyonuna hizmet eden lider kurumlarından

biri olarak projelerini yeni dönemde de tüm hızıyla sürdürüyor.

İstanbul’da ‘ticaretin simgesi’ değişti

İSTANBUL TİCARET ODASI,

İ

Toplantıya İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı İbrahim Çağlar, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş, İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Şekib Avdagiç, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Develioğlu, İsrafil Kuralay ile İstanbul Ticaret Odası Genel Sekreteri Dr. Cengiz Ersun katıldı.

Page 57: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

55OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Günlük hayatımızda çokça kullandığımız cep

telefonu, tablet ve dizüstü bilgisayarların

kısa şarj ömürleri en çok şikâyet ettiğimiz

konuların başında gelmektedir. Peki bu

cihazların her yerde şarj edilebildiğini ve bu işlemi

temiz enerji kullanarak yapabildiğinizi düşünün.

XDMODO çatısı altında uluslararası tasarımcıların

oluşturduğu bir ekip tarafından geliştirilen Solar

Pencere Şarj Cihazı güneş bulabildiğiniz her yerde

cihazları tekrar şarj etme olanağına sahip olabilme-

nizi sağlıyor. Geçici olarak bir pencere camına yapış-

tırılan buluş, silikon pedlerle çevrili bir fotovoltaik

panel (PV) ve bir ABS plastik kasadan oluşmakta-

dır. Fotovoltaik hücreler denen yarı-iletken malze-

meler güneş ışığını doğrudan elektriğe çevirirler.

Adından da anlaşılacağı üzere güneş gören bir

pencere camına takılarak gücünü tekrar doldur-

ması sağlanan cihaz 1400 mAH şarj edilebilir bir

Li-ion pil barındırıyor. Solar pencere şarj

cihazı ayrıca verilen mini-USB kablosu ara-

cılığıyla 5V/500mA bağlantı çıkışlarına ve

pilin şarj durumunu bildiren kırmızı ve yeşil

LED şarj göstergeleri ve aşırı ısınma koru-

masına sahiptir. Güneş enerjisinin temiz

bir enerji kaynağı olduğu ve günümüzde

dünyadaki en önemli çevre sorununun, at-

mosferdeki karbondioksit oranının artışın-

dan ve sera etkisinden kaynaklanan küresel

ısınma olduğu düşünülürse buluşun çevre

bakımından değeri daha iyi anlaşılabilir.

Page 58: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201356

22. yılını kutlayan Plast Eurasia

İstanbul Fuarı, Tüyap tarafından

PAGEV (Türk Plastik Sanayicileri,

Araştırma, Geliştirme ve Eğitim

Vakfı) işbirliği ile 43 ülkeden 1085 fir-

ma ve firma temsilciliğinin katılımıyla

düzenlendi. 29 Kasım – 2 Aralık tarihleri

arasında, 9 salonda 80.000 m² sergi ala-

nında gerçekleşen Plast Eurasia İstanbul

2012, yurtiçi ve yurt dışından gelen ni-

telikli ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi

gördü.

Sektör firmalarının rekabet güçlerini art-

tırmalarına, yeni pazarlara ulaşmalarına

büyük katkı sağlayan ve önemli yatırım-

lara yön veren PLAST EURASİA İSTAN-

BUL 2012, 4 gün boyunca 86 ülkeden

38.726 sektör profesyonelinin buluşma

noktası oldu. Yurtiçi ve yurtdışında yü-

rütülen yoğun tanıtım çalışmaları so-

nucu ziyaretçi sayısında sağlanan % 23

artış ile fuar önemli bir rekora imza attı.

Geçen fuarlar ile karşılaştırıldığında bu

sene Angola, Arjantin, Avustralya, Çad,

Estonya, Hong Kong, Japonya, Katar,

Kolombiya, Litvanya, Lüksemburg, Mali,

Nijerya, Portekiz, Senegal, Slovenya, So-

mali, Tataristan, Tayland, Yemen ülke-

leri olmak üzere toplam 20 yeni ülkeden

fuara ilk kez ziyaretçi gelmiştir.

Plast Eurasia İstanbul 2012 Fuarı için

organize edilen yurtdışı alım heyetleri

organizasyonları kapsamında plastik sa-

nayiinin ihracat hedef coğrafyaları kap-

samındaki 26 ülkeden gelen heyetlerin

Plast Eurasia İstanbul 2012, 22. Uluslararası İstanbul Plastik Endüstrisi Fuarı, 86 ülkeden

38.726 sektör profesyonelini Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde bir araya getirdi.

PLAST EURASIA İSTANBUL FUARI

Page 59: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

57OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

katılımcı firmalar ile buluşması sektöre

yeni satış fırsatları yarattı ve yeni pazar-

lara açılma olanakları olarak yansıdı. Fuarı

ziyaret eden ülke sayısı geçen seneye göre

% 16 artış ile 86 ülkeye, yabancı ziyaretçi

sayısı ise % 41 artış ile 5.873‘e ulaştı. Bu

sonuçlar fuarın dünyanın her noktasında

bilinen ve takip edilen uluslararası bir orga-

nizasyon olduğunu bir kez daha kanıtladı.

Avrasya’nın plastik alanındaki en büyük ti-

carî buluşması PLAST EURASIA İSTANBUL

2013, 23. Uluslararası İstanbul Plastik En-

düstrisi Fuarı, 2013 yılında 5 – 8 Aralık ta-

rihlerinde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi

Büyükçekmece’de gerçekleşecek olup, fuar

kapsamında Kompozit İstanbul, Kompozit

Ürünler ve Üretim Teknolojileri ile Kimya

Avrasya, Kimyasallar, Boya, Hammadde ve

Üretim Teknolojileri özel bölümleri de yer

alacaktır.

Page 60: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201358

Page 61: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 62: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201360

Yalın felsefenin Türkiye'deki

temsilcisi Yalın Enstitü Derneği

tarafından düzenlenen "Yalın

Dönüşümün Malî Boyutunu Yö-

netmek Semineri" gerçekleştirildi. Üre-

timde Nobel Ödülü olarak adlandırılan

'Shingo Ödülü'nü alan Orest Fiume tara-

fından verilen seminerde CEO'lar, genel

müdürler, malî işler yöneticileri ve yalın

dönüşüm liderleri ağırlandı.

Orest Fiume, 1991'de yalın dönüşüme

başlayan Wiremold şirketinin 9 yıl içinde

satışlarını 100 Milyon dolardan 450 Mil-

yon dolara, çalışan başına satışı 90 Bin

dolardan 240 Bin dolara ve şirket değe-

rini 30 Milyon dolardan 770 Milyon dolara

çıkarttığını belirtti. Fiume aynı zamanda

şirketin ürün geliştirme süresini üç yıldan

12 aya düşürdüğünü ve yalınlaşma süre-

cinin ilk altı yılında 17 devralım gerçekleş-

tirdiğini de vurguladı.

'Yalın maliyet yönetimi'ni anlatarak şir-

ketlere uyarlanmasını gösteren Fiume,

"Yalın ile maliyeti artırmadan geliri artır-

dık, kaynakları değiştirmeden şirket bü-

yüklüğünü dört katına çıkarttık. Biz bu-

rada yalını uygulamaya çalışmadık, yalın

olmaya çalıştık" dedi.

"Ürün ve sürecin eşzamanlı tasarımı ürün

maliyetini daha da düşürür" diyen Fiume,

maliyetleri düşürmenin en kolay yolunun

'kaizen, finansal olmayan önlemler ve

standart maliyetler' olduğunu açıkladı.

Yalın Maliyet Yönetimi ile

Yalın Enstitü Derneği’nin düzenlediği "Yalın Dönüşümün Malî Boyutunu Yönetmek Semineri"

dünya standartlarında yalın performans gösteren Wiremold şirketinin 1991'den beri 20'yi aşan yatırımında yalın muhasebe

sistemlerini kuran, yöneten ve 'Gerçek Sayılar: Yalın bir Örgütte Yönetim Muhasebesi' isimli kitabıyla üretimde

Nobel Ödülü olarak bilinen 'Shingo Ödülü'nü alan Orest Fiume'u ağırladı. Fiume, 112 yıldır varlığını sürdüren

Wiremold'un 30 Milyon dolarlık şirket değerini 'yalın' ile 770 Milyon dolara çıkarttığını vurguladı.

Fiume: “İsrafın ortadan kaldırılması

yeni bir zihniyet gerektirir”

“Yalın stratejiyi desteklemek, iş süreçlerini basitleştirmek, veriye karşılık bilgi sağla-

mak, işlemleri ve raporları ortadan kaldırmak yalın muhasebenin gerekliliklerindendir.

Bunları yalına uygun olarak gerçekleştirirseniz yalın muhasebenin önündeki engeller

de kalkar” diyen Fiume ‘İsrafın 7 günahı’ olarak adlandırdığı ‘hatalar, taşıma, fazla

üretim, bekleme, fazla işleme, hareket ve stok’tan da bahsederken “İsrafın ortadan

kaldırılması yeni bir zihniyeti gerektirir, işlerinizi kategorize edin, değer yaratan ve

yaratmayan faaliyetleri ayrıştırın” dedi.

Fiume, “İşten çıkarmama politikasını benimserseniz verimliliği artırırsınız. Verim-

liliğin artması sonucunda da kimse işini kaybetmez. Yalını zamana dayalı bir iş

stratejisi olarak algılamalıyız” dedi.

Page 63: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

61OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

SECTORS PRESENT AT THE EVENT:

THE ESSENTIAL TRADE FAIR FOR THE PLASTICS MARKET.

20 - 24May / 2013

Monda y t o Fr i d a y | 1 1 am t o 8 pmA n h emb i | S ã o Pa u l o - S P | B r a z i l

www.feiplastic.com.br

MAKE YOUR FREE REG ISTRAT ION ONL INE AND PART IC IPATE !AVA I LABLE UNT I L MAY 17 .

Entry of children under 16 prohibited, even if accompanied. Event exclusively and free for industry professionals who register early via the website, available until may 17 , or present an invitation at the event. All others will be charged an entry fee of R$55.00 at the service counter.

Organization and Promotion: Institutional Support:

With the expansion of the international market, what already was a successful eventin Brazi l became a global event with much more prestige.

Renovated and deemed the biggest fair in Latin America, FEIPLASTIC comes to transform the market as an important center for generating business within the plastics production chain.

Basic Products andRaw Materials

Machinery, Equipmentand Accessories

Moldsand Tools

PlasticsProcessors

Instrumentation,Control and Automation

SyntheticResins

Technical Servicesand Projects

HERE , B IG DEALS ARE MADE.

th

th

Page 64: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201362

DO

SYA

Doksanlı yıllardan günümüze ka-

dar olan dönemde ülkemizde

imalat otomasyonu konusunda

önemli gelişmeler yaşanmıştır.

Bilgisayarların gelişmesiyle birlikte üni-

versal tezgâhların bilgisayarla kontrolü

gündeme gelmiş ve bunun yaygınlaşması

çok yüksek miktarda verimlilik artışı sağ-

lamıştır. Bu gelişmelerin yani bilgisayar

teknolojilerinin klasik imalat tezgâhlarıy-

la buluşması 2. Dünya Savaşı sonrasına

rastlar. Savaşlar büyük yıkımlara sebep

oldukları kadar insanlık için büyük ge-

lişmeler sağlayan bilimsel bulguların ve

ilerlemelerin ortaya çıkmasını da sağla-

mışlardır. İmalat teknolojilerinin bugün

bulunduğu noktaya gelmesi genelde

savunma sanayii, özelde de havacılık

sektörünün ihtiyaçlarına dayanmakta-

dır. Karmaşık uçak parçalarının istenilen

hassasiyette üretilmesi, üretim öncesin-

de tasarlanması ihtiyacı bu teknolojilerin

geliştirilmesi için itici güç olmuştur. Bu-

gün kullandığımız pek çok CAD yazılımı-

nın havacılık sanayiinde faaliyet gösteren

şirketlere ait olduğu bilinmektedir. Bu

firmalar başlangıçta yazılımları kendi ih-

tiyaçları için gene kendi bünyelerinde ge-

liştirmeye başlamışlar, daha sonra yüksek

geliştirme maliyetleri ve bu yazılımlara

sanayinin ihtiyaç duyması nedeniyle ya-

zılımlar mevcut işletim sistemleriyle en-

tegre edilerek pazara sunulmuştur. Örne-

ğin CATIA programı Fransız Dassault Avi-

ation firmasının tümüyle kendi ihtiyaçları

için geliştirdiği bir programdır. Daha sonra

programın kendisi ayrı bir ticarî varlık ha-

lini almıştır. Gene Unigraphics NX yazılımı

için de aynı şeyi söylemek mümkündür.

McDonnell Douglas havacılık firması UG

NX yazılımının temellerini atmıştır. Ta-

sarım yazılımları açısından durum bu iken

işin imalat tarafında ilk entegrasyon yani

tezgâhların nümerik kontrolü MIT’in ça-

lışmalarına dayanır ve 1952 yılında ilk kez

Amerikan takım tezgâhları üretici firma-

larından bir olan CINCINNATI marka bir

tezgâh üzerinde başarıyla uygulanmıştır.

Başlangıçta NC yani nümerik kontrol ya-

pılmaktaydı. Bu yapıda işlenecek parçaya

ait program delikli kartlara işlenerek bu

kartlar tezgâha yüklenmekte ve tezgâh

bu sayede yapması gerekenleri algıla-

maktaydı. Aşağıda bir nümerik kontrol

ünitesi görülmektedir.

Zaman içerisinde elektronik teknolojisin-

deki ilerlemeler ve ROM (Read Only Me-

mory) kullanımı parça imalat programları-

nın tezgâh hafızasında saklanabilmesine

imkân tanımıştır. Bütün bunlar yani tasa-

rım, imalat ve kesici takımlar konusunda

sağlanan teknolojik ilerlemeler esasen

tek bir şeye hizmet eder: Metallerin iş-

lenmesi. Metallerin işlenmesi, onlara is-

tenilen biçimin verilmesi ve makineleşme

bugün sokaktaki insana çok alelade bir

şey gibi gelse bile insanlığın çağ atlama-

sına sebep olmuştur ve başlı başına bir

devrimdir. Bu yazı dizisinin ilk bölümünde

dikey ve yatay işleme merkezleri için kod

türetimi ve tezgâhlara aktarımı ayrıntılı

şekilde incelenecek, yazının diğer bölü-

münde ise çok eksen işlemeler ayrıntılı

olarak ele alınacak ve son olarak ise torna,

tel ve dalma erozyon (EDM) tezgâhlarına

nümerik kontrolün uygulanması ve işle-

me biçimleri üzerinde durulacaktır.

Temel YapısıDikey işleme merkezlerinin üniversal fre-

zelerden mekanik anlamda bazı farklılık-

ları vardır. Bunlardan en önemlisi şüphe-

siz tahrik sistemidir. Üniversal tezgâhlar-

da fener milinin tahriki dişli kutusu veya

kayış-kasnak sistemiyle sağlanmaktadır.

Kayış-kasnak sistemi özellikle kalıpçı fre-

zelerinde kullanılmakla birlikte istenen

torku sağlayamamaktadır. Bilindiği üzere

tork dönme momentidir. Dişli kutusunda

ise kayıcı frezeleri yardımıyla dişlilerin ko-

numları değiştirilerek tork ve devir değiş-

tirilir. Buradaki en önemli sorun tezgâhı

durdurmadan devir değiştirilememesidir.

CNC tezgâhlarda bu sorun servo motorlar

kullanılarak çözülmüştür. Servo motorlar

sayesinde tezgâh durmadan devir değiş-

tirilebilmektedir. Gene bir diğer farklılık

kızakların hareket mekanizmalarındadır.

Üniversal tezgâhlarda kızak hareketleri

için vidalı mil kullanılmaktadır. Vida ya-

pısı trapez vidadır. Trapez vidaların geniş

diş açısı nedeniyle kısa sürede kızaklarda

boşluk meydana gelmektedir. Eski tez-

gâhlarda kızak tamburları çevrilirse bu

durum açıkça görülür. Vidalı mile bağlı

önce bir miktar boşta dönecek ardından

kızak ilerlemeye başlayacaktır. Bu duru-

mun CNC tezgâhlarda yaratacağı sorun

ortadadır. Bu tür bir boşluğun oluşması

kesici takımın istenen koordinattan fark-

lı bir noktaya gitmesine sebep olacaktır.

Oysa CNC tezgâhlar da nihai itibariyle

birer robotturlar ve robotlarda “repeata-

bility” denilen bir kavram bulunmaktadır.

Repeatability yani tekrarlanabilirlik kav-

BÖLÜM 1

Şırnak Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi,

Makine Mühendisliği Bölümü

Page 65: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

63OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

ramı kesici takıma bir koordinata gitme

komutu verildiğinde o takımın hep aynı

noktaya temas edebilme hassasiyetini

gösterir. CNC tezgâhlarda bu hassasiye-

tin tolerans dışına çıkması istenilen par-

çanın elde edilememesine sebep olacak-

tır. Dolayısıyla bu konuya bir çözüm ge-

rekmektedir. İşte burada bilyeli yataklar

devreye girer. Bilyeli yataklarda bir milin

etrafına helisel olarak delinmiş deliklere

bilyeler yerleştirilmiştir. Bu sayede boş-

luksuz ve rijit bir şekilde kızak hareketleri

sağlanmaktadır. Aşağıda bir bilyeli yatak

görülmektedir.

Bunun dışındaki en önemli fark bir ta-

kım magazininin varolmasıdır. Üniversal

tezgâhlarda kesici takım fener mili veya

kalemliğe kater, pens, mors kovanı gibi

aparatlar kullanılarak takılmaktadır ve

her seferinde operatör tarafından elle

değiştirilmektedir. Oysa CNC tezgâhlarda

bu aparatlar aynı olmakla birlikte takım

değiştirme işlemi elle değil otomatik

olarak yapılmaktadır. Parçanın işlenmesi

esnasındaki temel işlem sırası kaba ta-

laş kaldırma, ara kaba operasyonu, yarı

bitirme (semi finish) ve bitirme operas-

yonlarıdır. Bu işlem sırasının tek bir ke-

sici takımla tamamlanamayacağı açıktır.

Birden fazla kesici takımın kullanılması

gerekir ve zaman kaybını önlemek için

takım değiştirme için otomasyon sistemi

gereklidir. Takım magazinleri bir tezgâh-

ta kesici takımların işlem sırasına göre

takıldığı mekanik aksamlardır ve takım

değiştirme işlemi için ihtiyaç duyulan

tahrik pek çok tezgâhta pnömatik yani

hava basıncıyla sağlanır. Bu da bir kom-

presörün varlığını gerektirir. Az sonra da

değineceğimiz üzere basınçlı hava sade-

ce takım değiştirmek için kullanılmaz. Di-

ğer bir tür olarak elektrik motoru tahrikli

olan takım magazinleri de vardır. Takım

magazinlerinin kapasitesi tezgâh kapasi-

tesine göre belirlenir. Takım magazinleri

6, 8, 12 ve hatta 24 kesici takıma kadar

çıkabilir. Aşağıda bir takım magazini gö-

rülüyor.

Elbette takım değiştirme esnasında fe-

ner milinin durması gerekmektedir. Gü-

nümüzde takım tezgâhları çok hızlı bir

şekilde kesici takım değiştirebilmekte-

dir. Tezgâh kapasitesi tezgâhta bağlama

uzunluğu olarak ifade edilir. Takım tez-

gâhları anılırken bağlama uzunluğuna,

kızak mesafesine özellikle vurgu yapılır.

Örneğin “X, Y, Z hareketleri: 610, 460, 510

mm gibi… Bir diğer vurgu ise fener mili

ucundan tablaya olan mesafedir. Bu de-

ğer bir aralık olarak ifade edilir. Yani en

yakın ve en uzak aralık. Örneğin 120-630

mm gibi… Buraya kadar anlattıklarımız-

dan bir takım tezgâhındaki sistemleri şu

şekilde sınıfl andırabiliriz. Ana tahrik sis-

temi, kızak hareket sistemi ve yardımcı

sistemler. Bu yardımcı sistemlerden biri

de yağlama sistemidir. Bugüne kadarki

derslerimizde hep şu vurgu yapılmıştır.

İnsan için kan ne ise makine için yağ odur.

Makine aksamları birbirleriyle çalışırken

sürtünme vardır ve sürtünme berabe-

rinde ısınma ve korozyon yaratır. Yağla-

madan amaç hem sürtünmeyi minimize

etmek ve aşınmaları önlemek hem de ısı

girdisini azaltmaktır. Fazla ısınma bera-

berinde çok önemli problemler yaratır.

Örneğin bir araç motorunu düşünelim.

Motor halihazırda rölantide çalışsa dahi

bu kabaca 1000 dev/dk’da çalıştığını gös-

terir. Motorun çalışması esnasında yağ-

lamanın olmaması halihazırda içten yan-

malı bir motorda kısa sürede yatak sar-

masına sebep olacaktır. Bu durum diğer

makinalar için de geçerlidir. Birbiriyle ça-

lışan aksamlar arasında mutlaka bir yağ

filmi olmalıdır. Konuya takım tezgâhları

açısından bakıldığında hız kutusunun yağ

dolu olması ve aynı zamanda işleme es-

nasında takımın da yağlanması gerekli-

dir. Takımın soğutulması için tek başına

yağ kullanılabileceği gibi burada sarfiyatı

azaltmak için soğutma sıvısı kavramı or-

taya çıkar. Soğutma sıvısı kullanmanın

3 temel amacı vardır. Yağlamak, soğut-

mak ve çıkan talaşı kesme bölgesinden

uzaklaştırmak. Takım tezgâhlarında en

temel olarak bor yağı-su karıştırılarak

elde edilen soğutma sıvısı kullanılır. An-

cak bor yağının da içinde bulunduğu bazı

yağlarda bakteri üreyebildiği için bu yağ-

ların özellikle sağlık gereçleri üretimi ya-

pan firmalarda kullanımı çok sakıncalıdır.

Bu durumda tezgâh kataloğunda belirti-

len özel kesme yağları tercih edilmelidir.

Gene bir diğer konu üniversal tezgâhların

yarı otomasyonudur; ki bu da tezgâhla-

ra sayısal okuyucu takmakla mümkün

olmaktadır. Günümüzde özellikle kalıpçı

frezeleri için standart bir ekipman halini

almıştır. Operatör, okuyucudan tüm ek-

senlerde hangi koordinatta olduğunu gö-

rebilir ve buna göre talaş kaldırır. Buraya

kadar anlatılan konular CNC tezgâhların

çalışma mekanik donanımıyla ilgiliydi. Bu

noktadan sonra tezgâhların programlan-

ması üzerinde durulacaktır.

Takım tezgâhlarının programlanması on-

lara nasıl hareket edeceklerinin söylen-

mesidir. Temel olarak elimizde 3 ana ek-

sen bulunmaktadır. X, Y, Z eksenleri. Aksi

belirtilmediği sürece X, Y eksenleri ilerle-

me, Z ekseni talaşa kaldırma (dalma) ek-

senidir. Z ekseni talaş kaldırma ekseni ol-

duğu için bindirme riski en yüksek eksen

Z eksenidir. Bindirmeler çoğunlukla kesici

takıma haddinden fazla paso miktarı ve-

rilmesi, her üç eksende aynı anda hareket

edilmesi, güvenli düzlem mesafesinin ye-

tersiz oluşu ve ofset değerlerinin hatalı

ayarlanması vb.. hatalar sonucu meydana

gelmektedir. Çok eksenli işlemeler sonra-

ki yazının konusu olmakla birlikte tezgâh

başlığı ve döner tabla sayesinde ek hare-

ket serbestliği yaratılarak daha kompleks

parçaların işlenmesi mümkün olmaktadır.

2, 2.5, 3 eksen işleme operasyonları her

CNC tezgâhın yapabileceği operasyonlar-

dır. Burada 2.5 eksen işleme kavramı üs-

tünde durmak gerekmektedir. Çoğu kişi

bu kelimeyi sarfetmekle birlikte gerçekte

ne anlama geldiğini bilmemektedir. Aslın-

da 2.5 işleme diye bir şey yoktur. 2.5 eksen

işleme tezgâhın derinlik algısının değişti-

rilmesidir. Yukarıda da ifade edildiği gibi

normalde tüm tezgahlar X, Y eksenlerin-

de ilerler, Z ekseninde talaş kaldırır an-

cak CAM programında iş parçası referans

düzlemi değiştirilirse yani X, Z ekseninde

ilerleme yapılıp Y talaş kaldırılırsa ya da

Y, Z eksenlerinde ilerlenilip X ekseninde

talaş kaldırılırsa bu duruma 2.5 işleme

denmektedir. Özellikle parçaların yan yü-

zeylerinden talaş kaldırılmak istendiğinde

Page 66: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201364

DO

SYA

bu operasyonlar uygulanmaktadır. Bu du-

rum kod olarak G17, G18, G19 kodlarında

karşılığını bulmaktadır. G17 komutu X, Y

ilerleme düzlemi Z talaş kaldırma düzle-

mini; G18 komutu X, Z ilerleme düzlemi

Y talaş kaldırma düzlemini, G19 komutu

ise Y, Z ilerleme düzlemi X talaş kaldırma

düzlemini ifade eder. Proglamada kodlar

temel olarak ikiye ayrılır: Hareket kodları

ve statü kodları. Hareket kodları İngiliz-

cedeki “Go” (git) kelimesinden hareketle

“G” harfi ile ifade edilir. Burada gidilme-

si istenilen konum X, Y, Z eksenlerindeki

koordinatlardır. Statü kodları ise hareket

değil durum ifade ederler; örneğin fener

milinin çalıştırılması, durdurulması, so-

ğutma sıvısının açılıp kapatılması, kesici

takımın değiştirilmesi ya da program so-

nunun belirtilmesi gibi. Bir program satı-

rının temel yapısı şu şekildedir.

N.. G.. X. Y. Z. I. J. K. F;

N burada satır numarasıdır. N10, N20

gibi… G kodu girildikten sonra X, Y, Z ek-

senlerinde gidilmek istenen koordinatlar

bunun ardından I, J, K parametreleri ve F,

yani ilerleme değeri girilir.

I, J, K parametreleri yay açma ya da çev-

rimlerde (cep frezeleme vb.. ) kullanılan

parametrelerdir. F yani ilerleme değeri

kesici takımın kesme işlemi esnasında

malzeme üzerinde 1 dakikada aldığı yola

denir ve çoğunlukla mm/dk olarak ifade

edilir. Bu kavram kesme hızı kavramıyla

karıştırılmaktadır. Kesme hızı malzeme

üzerindeki bir noktanın dakikada döne-

rek metre cinsinden aldığı yoldur. Torna

için parça esas alınmakla birlikte freze

için kesme hızı kesici takım üzerindeki bir

noktanın dönerek dakikada metre cinsin-

den aldığı yol olmaktadır. Satırın sonun-

daki “;” işareti satırın bittiği anlamına ge-

lir, programlama terminolojisinde “EOB”

yani “End of Block” (satır sonu) olarak ta-

bir edilir. Tezgâh “;” işaretini gördüğünde

bir sonraki satıra geçer. Tekrar komutlara

dönecek olursak temel hareket komutları

2 tanedir. Bunlar G00 ve G01 komutlarıdır.

G00 komutu boşta yani talaş kaldırmak-

sızın hızlı ilerleme komutudur. G01 ise

kesme ilerlemesi komutudur. Program

yazılırken birtakım ön tanımlamaların

yapılması gerekir. Bunlar hangi ölçü siste-

minin kullanılacağı (metrik, inch), mutlak

mı artışlı programlama mı yapılacağı ve iş

referans noktasının tayinidir. G70 komutu

inch G71 komutu ise metrik ölçü sistemi-

nin kullanıldığı anlamına gelir. G90 ko-

mutu mutlak G91 komutu ise artışlı prog-

ramlamadır. Bu noktada durup mutlak ve

artışlı programlama arasındaki farkı an-

latmamız gerekmektedir. CNC tezgâhlar-

da işleme esnasında 3 tane referans yani

“sıfır” noktası bulunur. Tezgâh referans

noktası (Zero Return), iş sıfır noktası ve

iş parçası sıfır noktası. Tezgâh referans

noktası (Zero Return) fabrika çıkışı bir

ayardır ve gerekmedikçe değiştirilme-

mesi gerekir. İş referans noktası işleme

sonunda kesici takımın gitmesi istenen

koordinatları ifade eder. İş parçası refe-

rans noktası ise operatörün programlama

esnasında tayin ettiği parça üzerindeki bir

noktadır. İş parçası sıfır noktası olarak ço-

ğunlukla geometrik orta nokta alınmak-

tadır. Bazen duruma göre sol üst köşede

kullanılabilmektedir. Aşağıda mastercam

ortamında iş parçası referans noktasının

tayini görülüyor.

referans (sıfır) noktasının tayini [2]

İş parçası sıfır noktasının programlama ti-

piyle olan bağlantısı şudur. Örneğin bir ke-

sici takımın sırasıyla A noktasından B’ye,

ardından C noktasına gideceğini varsaya-

lım. Burada A noktası iş parçası referans

yani 0,0,0 noktası olmuş olsun. B nokta-

sının koordinatları (40,0,0); C noktasının

koordinatları ise (70,0,0) olsun. Mutlak

programlama (Absolute programming)

her hareket noktası için başlangıçta tayin

edilen iş referans noktasını esas alır. Yani

bu yöntemle programlama yapıldığında

hareket kodu şu şekilde olacaktır.

A’dan B’ye G01 X40. Y0. Z0. F1500;

B’den C’ye G01 X70. Y0. Z0. F1500;

Artışlı programlama (Incremental prog-

ramming) ise başlangıçta belirtilen iş par-

çası referans noktasını değil, her gidilecek

nokta için bir önceki noktayı “sıfır” noktası

olarak kabul etmektedir. Yani B’ye gider-

ken A noktası; C’ye giderken ise B noktası

sıfır noktası olmaktadır. Yani kendinden

bir önceki noktayı referans noktası olarak

kabul etmektedir. Bu durumda aynı hare-

ketin artışlı programlama yöntemine göre

kodu şu şekildedir.

A’dan B’ye N10 G01 X40. Y0. Z0. F1500;

B’den C’ye N20 G01 X30. Y0. Z0. F1500;

Dikkat edilirse kodun 2. satırında X70 ifa-

desi X30 olarak değişmiştir. Çünkü B nok-

tası referans alındığında C-B arasındaki

fark 30 mm olmaktadır.

Program başlarken iş referans noktası da

tanımlanmalıdır. Böylece işlem sonunda

kesici takım bu koordinatlara gidecektir.

Bunun için G28 komutu kullanılmaktadır.

Hareket kodlarıyla yapılan bu kodlamalar-

dan sonra statü kodları devreye girmek-

tedir. Fener milinin döndürülmesi ve ke-

sici takımın alınması için kod yazılmalıdır.

Kesici takımın magazinden alınması için

M06 komutu kullanılır, diğer bir ifadeyle

M06 komutu takım değiştirme komutu-

dur. Örneğin M06 T01 şeklinde yazılacak

bir kod magazinden 1 numaralı takımın

alınması için verilmiş bir komuttur. M03

ve M04 komutları sırasıyla fener milinin

saat yönünde ve saat yönünün tersinde

döndürülmesi komutlarıdır; ancak tek

başlarına bir şey ifade etmezler. Burada

“S” parametresinin yani devir sayısının

belirtilmesi gerekir. M03 S1000 olarak

ifade edilmiş olan bir komut fener milinin

saat yönünde 1000 devirle döneceği anla-

mına gelir. Çok önemli bir nokta ise şudur:

aynı satırda birden fazla M kodu buluna-

maz. G kodlarında ise böyle bir sınırlama

yoktur. Tüm bu tanımlamalar yapıldıktan

sonra artık işlemeye geçilebilir. G komut-

ları daha fazla olduğu için M yani statü

kodlarının anlamları öncelikli olarak aşa-

ğıdaki tabloda verilmiştir.

M02

M30

M05

M06

M03

M04

M08

M09

M43

M44

M45

M99

M19

Program sonu (Program başa dönmez)

Program sonu (Program başa döner)

Fener milinin durdurulması

Takım değiştirme

Fener milinin saat yönünde çalıştırılması

Fener milinin saat yönünün tersine çalıştırılması

Soğutma sıvısının açılması

Soğutma sıvısının kapatılması

Alt program oluşturma

Alt program iptali

Alt program çağırma

Alt program sonu

Fener mili pozisyonlu durdurma

Page 67: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

65OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Burada G kodlarına geçmeden önce alt

programı açıklayalım; alt program (sub

program) genel program içinde özel bir işi

yapmak için program kodundan ayrı ola-

rak yazılmış ve istendiğinde çağrılabilen

programlardır. Bir torna parçasının içine

vida çekmek ayrı bir program olarak yazılır

ve işlem sırası geldiğinde çağrılırsa bu bir

alt programdır. Statü kodlarının ardından

tekrar hareket kodlarına dönecek olursak;

G kodları içinde en çok kullanılan komutlar

G02 (saat yönünde) ve G03 (saat yönünün

tersinde) komutlarıdır. Bu komutlar yay

açmak için kullanılır. I, J parametreleri bu-

rada devreye girer. Pek çok kişi yay açma

komutunun uygulamasında zorlanmak-

tadır. 90 derece ve katları şeklinde olan

yayları açmakta problem yaşanmazken

küsuratlı açı değerlerinde yay açmak için

I, J parametreleri kullanılmalıdır. Öncelikli

olarak kesici takım yay açılmak istenen

başlangıç noktasına konumlanmalı, ar-

dından komut yazılmaya başlanmalıdır.

Saat yönünde yay açılacağını varsayarsak

G02 komutunun ardından girilen X, Y, Z

koordinatları yayın bitiş noktasının koor-

dinatlarıdır. I, ve J parametreleri ise sı-

rasıyla yayın başlangıç noktasından bitiş

noktasına kadar olan X ve Y eksenlerin-

deki mesafe farkıdır ve mesafe farkı giri-

lirken +,- işaretleriyle birlikte girilmelidir.

Merkezi 0,0,0 olan 30 mm yarıçapında bir

yarım daire açalım ve başlangıç noktamız

30,0,0 olsun. Bu durumda kod şu şekilde

olacaktır.

N10 G00 X30. Y0. F1500;

N20 G01 Z-5. F300;

N30 G03 X-30. Y0. Z0. I-60. J0. F1000;

Burada yarım daire açtığımız için X ekse-

ninde daire çapı kadar (60mm) hareket

edilmiş ve bu hareket X- doğrultusunda

olduğu I-60 ibaresi kullanılmıştır. Y ekse-

ninde ise herhangi bir değişiklik olmadığı

için J parametresi 0 değerini almaktadır.

180 dereceden küçük olan yayları açmak

için I, J parametrelerinin kullanılmasına

gerek yoktur. Yayın bitiş noktasının ko-

ordinatlarını ve yarıçapını vermek yeterli

olmaktadır. Yazımı şu şekildedir.

N10 G03 X-30. Y0. Z0. R30. F1000;

Program yazılırken bir parametrede deği-

şiklik yoksa sonraki satırda bu paramet-

renin tekrar yazılmasına gerek yoktur.

Örneğin Y, Z parametrelerinde değişiklik

olmadığını varsayarsak kod aşağıdaki gibi

yazılabilir.

G01 X30. Y30. Z-10. F1500;

G01 X40. F1500;

Takım yarıçap telafisi programlamada

önemli bir faktördür. Daha önce I, J para-

metrelerinden bahsetmiştik, burada da H

parametresi devreye girmektedir. Prog-

ram yapılırken kesici ucun merkezi esas

alınır.

Yani kesici takıma bir koordinata gitmesi

söylendiğinde takımın merkezi o koor-

dinata gider; bu durumda kesici takımın

yarısı işlenen profilin içinde kalır. İşte ta-

kımın tümüyle parça dışına çıkması için

tezgâha takım yarıçap bilgisinin girilmesi

gerekir. Böylece tezgâh kayma miktarını

hesaplar ve koordinatlara buna göre gider.

Bu işlem için G41 ve G42 kodları kullanıl-

maktadır. Kesici takım profilin solundan

giderek talaş alıyorsa G41 komutu; sağın-

dan giderek talaş alıyorsa G42 komutu

kullanılır. G41 ve G42 komutları aynı blok

içinde kullanılmamalıdırlar. Bu kodlara ek

olarak takım yarıçap bilgisini girmek için

H veya D parametreleri kullanılır. Fanuc

sistemli makinalarda H; Siemens sistemli

makinalarda ise D parametresi kullanılır.

H parametresi aynı zamanda takım boy

ofseti belirlemek için de kullanılmaktadır.

Aşağıda takım yarıçap telafisi görülüyor.

G41 (Soldan)

G42 (sağdan)

Kod yazarken işlenecek geometrik şekle

göre çevrimler bulunmaktadır. Örneğin

dikdörtgen veya dairesel kesitli cep açma,

delik delme, baralama, kılavuz çekme

işlemleri için çevrimler bulunmaktadır.

Çevrimler önceden belli olan bir geomet-

riyi seri şekilde işlemek için varolan kod

satırlarıdır ve işlenecek geometriye göre

ana satırda bazı parametreler ihtiva eder-

ler. Örneğin açılacak cebin kaç pasoda iş-

leneceği veya delinen deliğin gagalayarak

delinmesi gibi.. Burada gagalama kavra-

mına da açıklık getirelim. Gagalama delik

delmeyi kademelendirmektir. Örneğin

30 mm’lik bir delik delinecekse bunu 5’er

mm‘lik adımlarla yapmak istediğimizde

gagalayarak delmiş oluruz. Matkap ucu

her 5 mm’de geri çıkar ve talaşı boşalttık-

tan sonra tekrar parçaya girer. G kodları-

nın tamamının tüm ayrıntılarıyla öğretil-

mesi başlı başına bir ders konusu olmakla

birlikte aşağıda G kodlarının tümü işlevle-

riyle birlikte tablo halinde verilmiştir.

G00

G01

G02

G03

G04

G05

G09

G10

G11

G15

G16

G17

G18

G19

G20

G21

G27

G28

G29

G30

G31

G33

G39

G40

G41

G42

G43

G44

G49

G50

G51

Boşta hızlı hareket

Kesme ilerlemesi

Dairesel hareket CW

Dairesel hareket CCW

Bekleme

Yüksek hızlı frezeleme

Tam durdurma

Offset ayarlama

Offset ayarlamanın iptali

Polar koordinat sistemi iptali

Polar koordinat sistemi

XY düzlem seçimi

ZX düzlem seçimi

ZY düzlem seçimi

Inch ölçü sistemi

Milimetrik ölçü sistemi

Referansa gitme kontrolü

Referansa gitme

Referansa geri gitme

2. referans noktası

Atlama fonksiyonu

Diş çekme

Köşede dairesel interpolasyon

Takım yarıçapı iptali

Soldan yarıçap telafisi

Sağdan yarıçap telafisi

Takım boy telafisi (+ yönde)

Takım boy telafisi (- yönde)

Takım boy telafisi iptali

Ölçeklendirme iptali

Ölçeklendirme >

Page 68: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201366

Çok sık karşılaşılan sorulardan biri aynı

parçadan kızaklara birden fazla bağla-

yarak nasıl işleyebilirim sorusudur. Aynı

parçadan kızaklara birden fazla bağla-

yarak aynı anda işleyebilmek için birden

fazla iş referans noktasının tanımlanması

gerekir. Bu sorunun cevabı G54-G59 kod-

larında yatmaktadır.

Bu kod dizini 6 tane parça için referans

noktası tanımlanmasına izin vermekte-

dir. Yazımızın bu noktasından sonra tez-

gâh arayüzü, fonksiyonlarının tanıtılması

ve imalat öncesi yapılması gerekenler an-

latılacaktır.

Program yazılmasının ardından bu prog-

ramın doğrulanması gerekir. Bilgisayar

destekli imalat programlarında (CAM

programları) simülasyon opsiyonu var-

dır. Bu özellik sayesinde operatör isteni-

len geometrinin elde edilip edilmediğini

imalat öncesinde tespit eder ve yanılma

payı minimuma düşer. CAM programları

tel kafes (wireframe), 2 boyutlu çizimler

(sketch), katı modeller (solid model) ve

yüzeyler (surfaces) için takımyolu üre-

tebilmektedir. Takımyolu kesici takımın

imalat sırasında izlediği yoldur. Bilgisa-

yar programları takımyolunu simüle et-

menin yanı sıra katı model üzerinde de

simülasyon yapabilmektedir. Simülasyon

yapılarak nerede talaş kaldığının tespi-

ti de mümkündür. Böylece operatör ek

bitirme (finish) operasyonları yapabilir.

Aşağıda SolidCAM programında yapılmış

bir takımyolu ve katı model simülasyonu

görülüyor.

Yapılan bu doğrulamanın ardından kodun

tezgâha transferi gerekir. Bunun çeşitli

yolları vardır. Bilgisayarla tezgâh arasın-

da veri aktarım kablosu bunlardan biridir.

RS232 kablosu olarak adlandırılan veri ak-

tarım kablosu sayesinde 15 metreye kadar

tezgâha program aktarımı mümkündür.

Günümüzde en çok kullanılan yöntem ise

kod aktarımı için hafıza kartı kullanmak-

tır. CNC tezgâhların belleği mekanik hard

disk değil elektronik hafızadır. İşlenecek

parça yönünden; parçanın işlenmemiş

(ham) hali “stock” olarak adlandırılmak-

tadır. İşlenmemiş parça kızaklara bağla-

ma pabuçları veya mengene kullanılarak

bağlanabilir. Mengeneyle bağlanırken

parçanın uzun olan kenarının X eksenin-

de bağlanmasına dikkat edilmelidir. Her

mengenenin Y ekseninde bir ağız açıklık

mesafesi vardır, oysa X ekseninde böyle

bir limit yoktur. Bağlama esnasında altlık

kullanılacaksa mengene kolu kademeli

olarak sıkılmalı ve her kademede plastik

tokmakla parçaya vurularak altlığın kay-

ması önlenmelidir. Bağlama tamlığında

emin olunamıyorsa komperatör de çekile-

bilir. Parça bağlandıktan sonra CAM prog-

ramında tanımlanan iş parçası referans

noktası tezgâha tanıtılmalıdır. Yani her üç

eksende de sıfır noktasının girilmesi ge-

rekir. Bunun için kesici takım eksenlerde

parçaya dokundurabileceği gibi sıfırlama

probu da kullanılabilir. Sıfırlama probla-

rının ışıklı olanları mevcuttur ve parçayla

temas halinde ışık yanmaktadır. Aşağıda

bir sıfırlama probu görülüyor.

Birbiri ardına kullanılacak kesici takımlar

için imalat öncesi ayrı ayrı sıfırlama yapıl-

malıdır. Bunun diğer yolu ise takım boy

ofseti kullanılmasıdır. Önceki bölümde

de bahsettiğimiz üzere “H” parametre-

si boy ofsetini ifade etmekteydi. Burada

bağlanacak kesici takımın kendinden bir

önceki kesici takıma göre ne kadar uzun

veya kısa olduğu bilinirse her takım için

ayrı ayrı sıfırlamaya gerek kalmaz. Ancak

bu yöntem ölçmedeki sapmalar dikkate

alındığında tavsiye etmediğimiz bir yön-

temdir. Sağlıklı olan, her takım için ayrı

ayrı sıfırlama yapmaktır. Bu işlemler ta-

mamlandıktan sonra parça işlenebilir hale

gelecektir. Burada tezgâh kontrol paneli

fonksiyonlarına da değinmek istiyoruz.

Tezgâh kontrol panelleri değişebilmek-

tedir. En çok kullanılan kontrol panelleri

FANUC ve SIEMENS’tir. Aşağıda Fanuc

kontrol sistemi görülüyor.

Ancak elektronik ünite değişse dahi kon-

trol paneli fonksiyonları aynıdır. En başta

devir imalata dair tüm unsurların görün-

tülendiği bir ana ekran, manuel program

girişi için tuş takımı, devir ve ilerleme

kontrol düğmeleri, vb.. ayarları açıklaya-

lım. G kodları CAM programında simüle

edilebildiği gibi tezgâh üzerinde de si-

müle edilebilmektedir. GRAPH butonu

bu işlemi yapmaktadır. GRAPH butonu

aktif hale getirilip CYCLE START butonu-

na basıldığında simülasyon başlar. Ancak

simülasyon esnasında hızlı hareketler

bazı hataların gözden kaçmasına sebep

olabilir. Bu yüzden program simüle edilir-

DO

SYA

G54

G55

G56

G57

G58

G59

G73

G74

G76

G80

G81

G82

G83

G85

G86

G87

G88

G89

G90

G91

G92

G94

G95

G98

G99

1.iş parçası referans noktası

2.iş parçası referans noktası

3.iş parçası referans noktası

4.iş parçası referans noktası

5.iş parçası referans noktası

6.iş parçası referans noktası

Derin delik delme çevrimi

Kılavuz çekme çevrimi

Delik içi çevrimi

Çevrim iptali

Delik delme çevrimi

Beklemeli delme çevrimi

Gagalayarak delik delme çevrimi

Baralama

Dairesel olarak seri delik delme çevrimi

Dairesel cep açma çevrimi (konik)

Dikdörtgen kesitli cep açma çevrimi

Dairesel cep açma çevrimi

Mutlak programlama

Artışlı programlama

Parça sıfır noktasının tanıtılması

İlerleme birimi (mm/dk)

İlerleme birimi (mm/devir)

Çevrimde başlangıç-bitiş emniyet noktası

Çevrimde başlangıç-bitiş tanımlanan nokta

Page 69: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

67OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

ken DRY RUN fonksiyonu açılmalıdır. DRY

RUN fonksiyonu programda bulunan tüm

hızlı ilerleme komutlarını (G00) kapatır ve

bunları kesme ilerlemesi (G01) olarak gös-

terir. Tezgâh kontrol paneli fonksiyonları-

nı tablo halinde verecek olursak:

Kontrol paneli üzerindeki butonlar çoğun-

lukla birlikte kullanılırlar. Örneğin tüm

ayarlamalar yapıldıktan sonra tezgâhın

çalıştırılması için önce “AUTO” butonu

aktif hale getirilir ve ardından “CYCLE

START” butonuna basılır. Günümüzde

CNC tezgâhların eğitimi konusunda da

bilgisayar programları önemli imkânlar

sunmaktadır. Hali hazırda işbaşı eğitim

için tezgâh bulunamazsa bunun için mev-

cut programlar vardır. Tezgâh kontrol

sistemi tümüyle programa aktarılarak

öğrencinin sanki tezgâh başında çalışı-

yormuşcasına öğrenmesi sağlanır. Ayrıca

bu sayede çok sayıda markanın kontrol

panelleriyle çalışmak mümkün olmakta-

dır. Bu programlardan en çok kullanılanı

SSCNC SWANSOFT programıdır. Aşağıda

programın arayüzü görülüyor.

Program üzerinde parça tanımlama, ta-

kımlandırma, manuel işleme, dışarıdan

kod transfer edilerek simüle etme kısa-

cası gerçek bir tezgâhta yapılabilecek

her şey yapılmaktadır. Gene tezgâh si-

mülasyonu yapma konusunda öncü olan

bir yazılım da VERICUT programıdır. CNC

program yazma eğitimindeki en efektif

yol diyalog yöntemiyle programlama me-

todudur. Bu yöntemde kodlar hafızaya

alınmıştır ve girildiklerinde devamında

girilmesi gereken tüm parametreler açık-

lamasıyla birlikte görünür. CNC eğitimi ve

eğitim tezgâhları imalatı konusunda dün-

yada 2 lider firma bulunmaktadır. Bunlar

İngiliz BOXFORD ve Avusturyalı EMCO fir-

malarıdır. Bu firmalar hem eğitim amaçlı

tezgâh üretmekte hem de yazılım sun-

maktadırlar. BOXFORD firmasının diya-

log yöntemiyle programlama yazılımının

bir benzeri SIEMENS tarafından piyasaya

sürülen SinuTrain SINUMERIK yazılımıdır.

Her iki yazılımda da efektif şekilde kod

yazmak mümkündür. CAM programla-

rı çok fazla nümerik kod çıkardığı için bu

işleme zamanını uzatmaktadır. İşleme

zamanını kısaltmak için kod optimizasyo-

nunun yapıldığı NC BRAIN isimli bir prog-

ram kullanılmaktadır. Gene bir diğer yön-

tem değişken ilerleme hızı kullanmaktır.

Bu yöntemde sabit ilerleme hızı yerine

(örn: F=1500 m/dk) bir ilerleme aralığı ve-

rilir (Örn F=300-1500 mm/dk) ve kesme

esnasında takımın bu alt ve üst değerler

arasında hareket etmesi sağlanır. Bir son-

raki yazıda 4,5 eksen işleme, tornalama,

EDM (tel ve dalma erozyon) işlemleri an-

latılacaktır.

1) MEB,”CNC Freze İşlemleri 1”

2) Hikmet Nazım Ekici kişisel web sitesi,

www.tasarimveimalat.com

3) SSCNC SWANSOFT programı,

www.swansc.com

EDIT

AUTO

CYCLE START

MDI (Manuel Data Input)

HANDLE

JOG

RAPID

ZERO RETURN

DRY RUN

AUX GRAPH

SINGLE BLOCK

BLOCK DELETE

MACHINE LOCK

POWER ON

POWER OFF

EMERGENCY STOP

FEED HOLD

SPINDLE CW

SPINDLE CCW

COOLANT ON

COOLANT OFF

COOLANT AUTO

JOG FEED

SPINDLE OVERRIDE

FEEDRATE OVERRIDE

HANDLE MULTIPLY

PROGRAM PROTECT

RAPID

RESET

OFFSET

Yeni program oluşturma, program silme, program değiştirme işlemleri için kullanılır.

Otomatik çalıştırma modu

Program yani tezgâh çalıştırma butonu

Tezgâha elle veri giriş butonu

El çarkıyla tezgâh kızaklarını hareket ettirmeye yarar

Eksenleri X,Y,Z butonlarına basarak kesme hızında hareket ettirme butonu

Eksenleri X,Y,Z butonlarına basarak boşta ilerleme hızında hareket ettirme butonu

Eksenleri sıfır noktasına gönderme butonu

Kesme ilerlemesinde simülasyon yapma butonu

Simülasyon butonu

Program kodlarının satır satır işleme butonu. Her satırın ardından yeniden “cycle start” butonuna basılması gerekir

Programda herhangi bir satırın önüne “/” işareti konur ve bu butona basılırsa tezgâh o satırı okumaz; basılmazsa o satırı da okur

Tezgâhın tüm eksenlerini kilitler

Kontrol ünitesini açar

Kontrol ünitesini kapatır

Acil durdurma butonu. Basıldığında tüm fonksiyonlar durur.

İşleme esnasında basıldığında tüm eksenlerdeki ilerlemeyi durdurur. Tekrar basıldığında program kaldığı yerden devam eder.

Fener milini saat yönünde çalıştırır

Fener milini saat yönünün tersine çalıştırır

Soğutma sıvısını manuel olarak açma

Soğutma sıvısını manuel olarak kapatma

Tezgâh M08 kodunu gördüğünde soğutma sıvısını açar

Eksenleri manuel hareket ettirme tuşları

Tezgâh devrini her kademede üzerinde yazılı yüzdelik oranda artırıp azaltır.

İlerleme hızını her kademede üzerinde yazılı yüzdelik oranda artırıp azaltır.

El çarkı üzerindeki her çizgi arası ilerlemeyi ayarlar.X1: iki çizgi arası 1 mikron; X10: iki çizgi arası 10 mikron; X100: iki çizgi arası 100 mikronu temsil eder.

Bu buton basılıyken programlar üzerinde herhangi bir değişiklik yapılamaz ve silinemezler.

Boşta ilerleme hız kademesi %25, %50, %100 gibi..

Basıldığında tezgâh durur ve program başa döner.

Kesici takım ve sıfırlama ayarlarının yapıldığı bölümdür.

Page 70: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201368

İNŞA

AT

Türkiye’nin lokomotif sektörleri plastik ve inşaat sinerji ya-

ratmaya devam ediyor. Ülkemizde inşaat sektörü içinde

plastik kullanımı her geçen gün artıyor. 700 firma tarafın-

dan gerçekleştirilen inşaat plastikleri üretiminin 2012 yılı

sonunda 1,8 milyon ton ve 7,5 milyar dolara yükselmesi bekleniyor.

İnşaat plastiklerinin başında ise “PVC” geliyor. Türkiye, PVC üreti-

minde Avrupa’da birinci, dünyada ise ikinci sırada yer alıyor.

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı

(PAGEV) tarafından yayınlanan “Türk İnşaat Sektöründe Plastik

Kullanımı 2012” raporuna göre; ülkemizde yaklaşık 700 firma,

plastik inşaat mamulleri üretiyor. Sağlam, bakım gerektirmeyen

ve korozyona dayanıklı plastikler; yalıtım malzemelerinden pen-

cere ve kapı profillerine, duvar kaplamalarından pis ve temiz su

borularına kadar pek çok farklı alanda kullanılıyor.

İnşaat plastikleri arasında önemli bir yere sahip olan PVC kapı ve

pencere profillerinde Türkiye, son verilere göre; 630 bin tonluk

üretim ile Avrupa’da ilk sırada yer alırken, Rusya ile birlikte dünya

ikinciliğini paylaşıyor.

Yalıtım sektöründe kullanılan plastikler sayesinde binalarda yüzde

50’ye yakın enerji tasarrufu sağlanırken, enerji kaynaklı carî açık da

yüzde 33 oranında azaltılabiliyor.

İnşaat sektöründe plastiklerin yoğun olarak kullanıldığı alanlardan

biri de borular. Bina tesisatlarındaki plastik borular; esneklik ve

hafifl ikleri ile tercih ediliyor. Paslanmayan ve zamanla korozyona

uğramayan plastik borular suyun daha da çabuk akmasını sağlıyor.

PVC PROFİLDE DÜNYA LİDERLİĞİ İÇİN

İnşaat plastikleri ekonomiye sağladığı katma değer ile de her

geçen gün önemini arttırıyor. 2011 yılı ile karşılaştırıldığında üre-

timin yüzde 23’lük artış ile 1,8 milyon ton ve 7,5 milyar dolara

ulaşması bekleniyor. 2011 yılında 564,6 bin ton ve 1,4 milyar do-

lar olarak gerçekleşen plastik inşaat mamulleri ihracatının ise

2012 yılı sonunda 630,6 bin ton ve 1,5 milyar dolara ulaşacağı

öngörülüyor. Plastik inşaat mamulleri ihracatında ön plana çı-

kan ülkeler arasında Irak, Rusya, Azerbaycan ilk üç sırayı alırken

bu ülkeleri İran, Gürcistan, Kazakistan, Libya, Türkmenistan,

Romanya ve Bulgaristan takip ediyor.

Plastik inşaat mamullerinin ithalatı ise; 2011 yılında 74,9 bin ton

ve 417,8 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yılsonunda ithalatın

67,3 bin ton ve 384,6 milyon dolara gerileyeceği tahmin ediliyor.

Plastik inşaat mamulleri ithal ettiğimiz ilk üç ülke Almanya, Çin

ve Fransa olarak sıralanıyor.

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı

(PAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Uysal, konuyla ilgili

yaptığı açıklamada, inşaat sektöründe başta PVC olmak üzere

yüzde 100 geri kazanılabilen tek malzemenin plastik olduğunu

vurguladı. Plastik inşaat mamulleri kullanımının, nüfusu hızla

artan ülkemizde, doğal kaynakların korunmasına da büyük ölçü-

de katkı sağlayacağını belirten Mehmet Uysal, özellikle çevre ile

dost ‘Yeşil Bina’larda plastik kullanımının sağladığı avantajların

inşaat ve yapı sektörü tarafından farkındalığının her geçen gün

arttığını ifade etti.

Ülkemizin Avrupa merkezli plastik inşaat ve yapı ürünleri paza-

rında elde ettiği ihracat başarısını Gelişmekte Olan 8 Ülkeye (D8)

de taşıması gerektiğini vurgulayan Mehmet Uysal, önümüzdeki

dönemde Malezya, Nijerya, Bangladeş, Endonezya, Pakistan,

Mısır ve İran üzerinde yoğunlaşacaklarını belirtti.

İnşaat sektöründeki plastik kullanımı tüketiciler için

hem ısı hem de su tasarrufunu beraberinde getiriyor.

İnşaat plastiklerinde 7,5 milyar dolarlık üretim

Page 71: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 72: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 73: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 74: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201372

Reed Tüyap Fuarcılık A.Ş tarafından ASD Ambalaj Sana-

yicileri Derneği işbirliği ile hazırlanan AVRASYA AMBA-

LAJ 2013 İSTANBUL 19. Uluslararası Ambalaj Endüstrisi

Fuarı, AMD Ambalaj Makinecileri Derneği, ESD Etiket

Sanayicileri Derneği, KASAD Karton Ambalaj Sanayicileri Der-

neği, MASD Metal Ambalaj Sanayicileri Derneği, OMÜD Oluklu

Mukavva Sanayicileri Derneği, SEPA Sert Plastik Ambalaj Sana-

yicileri Derneği destekleri ile 12 – 15 Eylül 2013 tarihleri arasında

TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi, Büyükçekmece - İstanbul’da

gerçekleştirilecektir.

Avrasya Ambalaj 2013İstanbul Fuarı’na yurtiçi ve yurtdışından yoğun

ilgi var. Ürün ve makine salonlarının% 70’i şimdiden rezerve edildi.

2012 yılında ürün gruplarına göre salonların düzenlendiği Avras-

ya Ambalaj İstanbul Fuarı’nda katılımcı firmalar, fuarın 12 salona

ulaşan yapısı içinde, direkt hedef kitlesiyle daha rahat ve hızlı

buluşma fırsatını yakaladılar. Katılımcılar için doğru ziyaretçiye

platform olan sektörün en etkin ve kapsamlı fuarı, yeni dönem-

de de fark yaratacak.

Serdar YALÇIN( TÜYAP İcra Kurulu Başkanı) : Kaynakları Doğru

Kullanmak, Avrasya Ambalaj Fuarı’ndaYer Almak

Fuarlar firmaların kurumsal kimliklerini ön plana çıkardıkları, yan

yana duruş sergiledikleri, rakipleriyle karşılaştırıldıkları en büyük

ticarî etkinliklerdir. Burada firmanın titizlikle üstünde durması

gereken en önemli unsur, firmanın kaynaklarını doğru kullan-

mak, tercihini doğru fuardan yana yapmaktır. Firma açısından

sektörü temsil etmeyen fuarda yer almak, hem para, hem vakit

hem de rekabette olunması gereken ortamda bulunmamanın

doğal sonucu olarak güç kaybetmeye yol açabilir. Biz, gerek zi-

yaretçi gerek nitelikli katılımcıyı aynı çatı altında buluşturan fu-

arımızın, en önemli ticarî etkinlik olduğunu biliyoruz. Ve sektörü

doğru fuarda yer almaya çağırıyoruz. Şimdiden % 70 doluluk

oranını yakaladığımız fuarımızdan memnun ayrılan katılımcıla-

rımız, yerlerini şimdiden rezerve ettiler. Bu yıl, yoğun bir yurtdışı

talebiyle de karşı karşıyayız. Bu da memnuniyetle gözlemlediği-

miz bir gelişmedir.

2012 yılında % 17 büyüme başarısı gösteren fuara, bu yıl özellikle yurtdışından yoğun katılım talebi geliyor. Yine büyük ve görkemli bir fuarın

yaşanacağı sinyalleri şimdiden alınıyor.

SEKTÖRÜN GÜÇ BİRLİĞİ

Page 75: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

73OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Avrasya Ambalaj Fuarı ziyaretçilerinin ;

luşma noktası

lere tanıtma imkânı

kin ortam

artırma

tif güç birliğinin simgesi

rekt hedef kitleyle buluşturan uluslararası platform

Page 76: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201374

Ziyade Fasıl; Levent ve Suadiye Şubeleriyle İstanbulluları

Eğlenceye Doyuruyor. Türkiye’nin en iyi fasıl müzisyen-

lerinin akustik canlı faslı ile haftanın 7 günü doyum-

suz bir eğlence sunuyor. Ziyade Fasıl’da konuklar, saat

20.30’da serenat solo kemanla karşılanıyor. 21.00’dan itibaren

de gece boyunca usta müzisyenlerle mikrofonsuz-akustik fasıl

eşliğinde eğlence ve eşsiz lezzetler sizleri bekliyor. Fasıl arala-

rında oryantal şov, davul şov, roman şov gösterileri ile Dj perfor-

mansları müdavimlerini adeta kendinden geçiriyor.

Doğum günü ve kına gecesi organizasyonları için eşsiz bir mekân

Ziyade Fasıl. Doğum günlerinde özel masa süslemesi ve balon

yağmuru sürprizlerden sadece birkaçı. Daha fazla detay verip

sürprizlerin tadını da kaçırmamak gerek. Kına gecesi kutlama-

ları da hafife alınmamalı, duvağından bindallı kaftanına, yüksek

yüksek tepelerden şah şahlı kına yakma törenine kadar ritüelle-

rin hemen hepsini tam anlamıyla uyguluyor. Muhteşem bir kına

gecesi olarak hafızalara işlenen gecenin gelenekselleşen gelin

ağlatma seansı da unutulmayan ayrıntılar arasında.

Aytunç Mekik ve Engin Akkaş işletmesindeki Ziyade Fasıl’ın fel-

sefesini; sınırsız eğlence, eşsiz lezzet, huzur veren dekorasyon

ve yormadan eğlendiren müzik oluşturuyor. Gerçekten eğlenmek

isteyenlerin ve ağzının tadını bilenlerin ilk tercih ettiği mekân

olan Ziyade Fasıl’ın müdavimleri arasında sanat, iş, spor dünya-

sının birçok ünlü ismine de rastlamak mümkün.

Her konuda mükemmeli hedefl eyen

Ziyade Fasıl’da meze ve yemek-

ler de Türk meyhane mutfağından

özenle seçilip hazırlanıyor ve dene-

yimli servis personelinin güler yü-

züyle servis ediliyor. Steak - tavuk

şiş, Ziyade spesial pazı dolması,

Ziyade spesial börek, Ziyade spesial

irmik helvası mekânın spesiyallerini

oluşturuyor.

ZİYADE FASIL

LEVENT : Karanfil Cad. No:25 3.Levent / İstanbul, Rezervasyon : 0533 564 43 56

SUADIYE : Yazmacı Tahir Sokak No : 22 Sahilyolu Suadiye / İstanbul, Rezervasyon : 0533 293 58 83

www.ziyadefasil.com

Page 77: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

75OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

MasterCard ile

MasterCard’ın, dünyanın sayılı yıldız şehirlerinde hayata geçirdiği uluslararası 'Paha Bi-

çilemez Şehirler' Projesi, şimdi 'Paha Biçilemez İstanbul' ile İstanbul’u farklı bir gözle

yaşamak isteyen meraklılarıyla buluşuyor.

MasterCard; New York, Toronto, Londra, Paris ve Moskova gibi şehirlerden sonra, 16

Kasım 2012 itibariyle 'Paha Biçilemez Şehirler' Projesi’ni, bir çok dünya şehrinden önce

İstanbul’da 'Paha Biçilemez İstanbul' adıyla hayata geçirdi.

MasterCard kullanıcılarının, İstanbul’un paha biçilemez güzelliklerini deneyimlemesine

imkân verecek ayrıcalıkların sunulduğu özel bir platform aracılığıyla İstanbul meraklı-

larıyla buluşan 'Paha Biçilemez İstanbul', İstanbul’daki 'Yeme-içme', 'Alışveriş - Moda',

'Kültür - Sanat', 'Müzik - Eğlence', 'Spor - Kişisel Bakım' ve 'Seyahat - Konaklama' alan-

larındaki en güncel ayrıcalıklara, www.pahabicilemezistanbul.com sitesi üzerinden ula-

şılmasını sağlıyor.

MasterCard sahipleri, şehir hayatının olmazsa olmazı bu altı farklı alandaki ayrıcalıklı

teklifl erin bir kısmını site üzerinden satın alabilirken, bir kısmını da siteden indirecekleri

bir kupon karşılığında ücret ödemeden deneyimleme imkânı bulacak.

İstanbul’un paha biçilemez güzelliklerini özel teklifl erle sunan ve kullanıcılarının İstan-

bul’un keyfini doya doya çıkarmalarını amaçlayan 'Paha Biçilemez İstanbul' platformu,

sadece MasterCard sahiplerinin yararlanabileceği ayrıcalıklarla dolu.

Nublu gibi seçkin kulüplerden Urart gibi değerli takı tasarım markalarına, İstanbul’u

paha biçilemez kılan birçok farklı alan ve mekânda geçerli indirim teklifl eri ve daha faz-

lası, www.pahabicilemezistanbul.com’da, İstanbul’u ayrıcalıklı imkânlarla deneyimle-

mek isteyen MasterCard sahiplerini bekliyor.

Gastronomik butik restoran

Mimolett'te Şef Murat Bozok ile özel

bir Paha Biçilemez İstanbul yemek

deneyimi ve ayrıca Pera Palace’ın

tarihi Kubbeli Salonu'nda, Şarap

Butiği Sensus Galata'da, Cihangir'deki

lezzet durağı 'Hayat'ta, Mezzaluna'da,

Banyan Restaurant'da, İstanbul'un

simgesi Kız Kulesi restoranında

MasterCard’lılara özel avantaj ve

deneyimler.

Kültür - Sanat

SSM’de 'Monet’nin Bahçesi' sergisini

MasterCard ayrıcalığıyla gezmenin

ardından MüzedeChanga’da şarap

ikramı ve ayrıca Sakıp Sabancı

Müzesi’nde ve Doğançay Müzesi’nde

MasterCard’lılara özel avantaj ve

deneyimler.

Nublu’nun Karaköy’deki yeni

mekânında Perşembe akşamları

indirimli girme, Cuma ve

Cumartesi gerçekleşecek konser

performanslarını balkondan izleme

önceliği ve ayrıca Bombay Night

Club'ta MasterCard’lılara özel avantaj

ve deneyimler.

Ayasofya Hürrem Sultan Hamamı'nda

özel 'Paha Biçilemez Pir-i Pak

Hamam Paketi' ve ayrıca Bebek

Baps Pilates’te, Rixos Royal SPA'da,

saç tasarımcısı Ertan Altun’da

MasterCard’lılara özel avantaj ve

deneyimler.

Urart El Sanatları’nın büyülü

dünyasını daha yakından tanıma

fırsatı ve ayrıca Villeroy & Boch’da,

Vitra’da, Lidyana'da, Sephora’da

MasterCard’lılara özel avantaj ve

deneyimler.

Nişantaşı'nda lüks konaklamanın

adresi The Sofa Hotel’in ayrıcalıklı

konaklama paketlerinden faydalanma

ve ayrıca Karaköy Gradiva Hotel’de

ve Pera Palace Hotel, Jumeirah’ta

MasterCard’lılara özel avantaj ve

deneyimler.

ŞEHRİNTADINI ÇIKARIN

Page 78: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201376

*

11 Eylül 1683 günü, Roma’da bir handa bir Fransız soylusu aniden ölür; akla

ilk gelen vebadır ve han içindekilerle derhal karantinaya alınır; böylece

dokuz gün dokuz gece sürecek olan gerilim, gizem ve entrika dolu ma-

cera başlar. Dış dünyayla tüm ilişkileri kopan bu han, hem 17. yüz-

yılda, özellikle Viyana Kuşatması çerçevesinde gelişen olayların

tartışıldığı, hem de renkli kişilikler arasında gerilimli olayların

yaşandığı bir mekân haline gelir. Sonra ne mi olur? Arka plan-

da uluslararası entrikaların, biyolojik savaşların, din çatışma-

larının yer aldığı inişli çıkışlı beklenmedik olaylar silsilesi

başlar. Roman, hikâyeyle birlikte akan müzik eşliğinde,

okuru yeraltı mezarlarına, gizemli dehlizlerdeki simya

laboratuvarlarında ve gizli matbaalarda Avrupa’nın

kaderini belirleyecek sırlara doğru peşi sıra sürük-

ler. Papa’nın bir eserin yayımlanabilmesi için ver-

diği onay anlamına gelen Imprimatur, entrika

kurgusu iyi örülmüş, gerçek olaylara dayanan

canlı detayları ve arşiv araştırmalarını içeren

heyecanlı bir tarihsel roman. Barok çağda

müziğin, resmin, tıbbın, gastronominin

ve astrolojinin dünyasına bir sürükle-

niş. Imprimatur ‘yenik düşenlere’

adanmış bir romandır; bir başka

deyişle, tarih içinde yitip gitmiş,

seslerini duyuramamış kişilere

verilmiş bir söz hakkıdır.

*Sırları istediğiniz kadar

yayınlayın, gerçek esra-

rını korur.

İsimli Grup Sergisine

Funda Alkan, Yeni Anıt, Ahmet Duru, Eceşan Erdem, İsmail Anıl Güzeliş, Ahmet Sait

Kaplan, Hakan Kırdar, Gülay Yaşayanlar, Orhan Yıldız’ın katılımıyla düzenlenen ser-

gi, soyut sanatın güncel örneklerini biraraya getirerek, günümüz sanatında yeterli ilgi-

yi görmeyen soyut sanata odaklanıyor ve buradan hareketle Türkiye’nin modernleşmesi

meselesine yeniden bakmayı hedefl iyor. Bilindiği gibi soyut sanat, batı dünyasında moder-

nizmin adeta bir icadı ve yeniliği olarak görülmekte ve gelenekselden modernliğe geçişteki

dönüştürücü rolü geniş bir kabul görmektedir. Sergi başlığındaki “salt” sıfatı, sanatta non-fi-

güratife eğilimi, “Soyut”u vurgulamak; kesin olarak figüratif yaklaşımlardan, “soyutlama”dan

ayırmak için kullanılıyor. Böylelikle daha net bir biçimde, hem sanatın kendi iç dinamiklerine hem

de bu dinamiklerin toplumların sosyo-kültürel yapısını nasıl dönüştürdüğüne tanıklık edebiliyoruz.

Bu bağlamda, “Salt Soyut” ile Türkiye’de batılı, modern değer-

lerin sanat aracılığıyla aktarılması misyonu nasıl gelişti ve bu mis-

yonda soyut sanatın rolü ne oldu, Türk sanatında yerel konu ve

“motif”lerin batılı üsluplarla yorumlanması problematiği içinde soyut/

soyutlama ikilemi kendini nasıl gösterdi, son yıllarda soyut/soyutlama

ikileminde, batı modern soyut sanatı ile doğu geleneksel soyut/soyutla-

macı dekoratif (ornamental) sanatı arasında paralellik kurma çabalarının ar-

dında yatan nedenler neler olabilir, Türkiye’de günümüz sanatında soyut eser-

lerin yeterince üretilmemesinin nedenleri neler olabilir sorularına yanıt aranıyor.

“Salt Soyut”ta sergilenen eserler sadece resim ve heykel ile sınırlı kalmıyor; “soyut”un

video, video mapping, rölyef ve malzeme ağırlıklı resim yorumlarını da kapsıyor.

SE

RG

İ

KİT

AP

Page 79: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

77OCAK-ŞUBAT 2013 KOBİPLASTİK

Adı Soyadı

Firma

Faaliyet Alanı

Adres

Tel

E-posta

Vergi Dairesi

Vergi No

Unvanı : ......................................................................................

Aboneliğin Başladığı sayı : ................................................

Abone imza : ............................................................................

: ...............................................................................................................................

: ...............................................................................................................................

: ...............................................................................................................................

: ...............................................................................................................................

...............................................................................................................................

...............................................................................................................................

: ............................................................ Faks: ......................................................

: ...............................................................................................................................

: ...............................................................................................................................

: ...............................................................................................................................

Plastik Dergisi’ne .......................... sayısından itibaren 1 yıl abone olmak istiyorum.

Plastik Dergisi’nin bir yıllık abonelik bedeli olan 50 TL’yi banka hesabınıza yatırdım. Makbuz ilişiktedir.

[email protected]

FORMUDERGİ ABONELİK

Site Mh. Cevahir Cd. Tevazu Sk. Yıldız Ap. Nu:24/3 - Ümraniye / İstanbul, TÜRKİYE

T: +90-216-533-8444 F: +90-216-533-0999 www.nevmedya.net [email protected]

ABONELİK BEDELİ 50

KREDİ KARTI İLE ÖDEME YAPACAĞIM.

KREDİ KARTI : VISA MASTER

ADI SOYADI :

GEÇERLİLİK TARİHİ : / /

GÜVENLİK KODU :

HAVALE / EFT İLE ÖDEME YAPACAĞIM.

BANKA ADI : HALK BANKASI

IBAN : TR22 0001 2009 8610 0009 0006 92

Page 80: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201378

NARPLAS PLASTİKVE METAL SANAYİİ

İstanbul Anadolu Yakası OSB Aydınlı Mh. Gazi Bulvarı 2. Sk. N:4

Tuzla İstanbulT: +90 216 304 0376F: +90 216 304 [email protected]

Plastik enjeksiyon üretimi

HİDRO DİZELMAKİNA HİDROLİK SANAYİİ LTD. ŞTİ.

Davutpaşa Cad. Kale İş MerkeziB Blok N: 103

Topkapı İstanbulT: +90 212 483 1502 / 1529

F: +90 212 483 1348www.hidrodizel.com

Bosch Radial Pistonlu Pompa

İSTANBUL MAKİNA VE OTOMASYON SİSTEMLERİ A.Ş.

İmes San. Sit. B Blok 203. Sk. N: 7 Ümraniye - İstanbulT: +90 216 526 6500F: +90 216 526 6501

[email protected], [email protected]@istmak.com

CNC takım tezgâhları, Cad-cam sistemleri

KO

Bİ İ

LAN

TEKNO-MET BAĞLANTI ELEMANLARI SAN. TİC. LTD. ŞTİ.

Tuzla Deri Sanayii Karşısı Birmes San. Sit. B7 Blok N: 4 Orhanlı Tuzla İstanbul

T: +90 216 394 8108F: +90 216 384 8109

[email protected]

Bağlantı elemanları

BARKER PLASTİK METALKALIP SANAYİİ LTD. ŞTİ.

Fatih Sultan Mehmet San. Sit.C/4 Blok N: 15 Ümraniye İstanbul

T: +90 216 634 3110F: +90 216 634 3111

www.barkerplastik.com

Metal ve plastik enjeksiyon üretimi, otomasyon sistemleri

ER-EL MAKİNA YEDEK PARÇAİMALATI VE TİC. LTD. ŞTİ.

Bostancı Yolu İmes E Kapısı KarşısıHattat Sk. N: 35 Ümraniye İstanbul

T: +90 216 314 5097F: +90 216 420 3627

[email protected]

Bağlama ekipmanları

GRÖDİTZ ÇELİKCumhuriyet Mh. İsmet İnönü Cd.

N: 47 Çayırova KocaeliT: +90 262 658 1390F: +90 262 658 1394www.groditz.com.tr

Çelik imalatı

GÜVENAL TEKNİK HIRDAVATTİC. SAN. LTD. ŞTİ.

Rami Kışla Cd. Emintaş 3 Sanayi Sit. N: 65-66

Topçular Eyüp İstanbulT: +90 212 501 5381F: +90 212 577 3743

[email protected]

Teknik hırdavat

TSP MAKİNA SAN. TİC. LTD. ŞTİ.Uluyol Cd. N: 7/A Bayrampaşa İstanbul

T: +90 212 544 7987-88F: +90 212 544 7967

[email protected] www.tspmakina.com

Plastik işleme teknolojileri

TEPRO MAKİNE VEOTO. SİS. TİC. LTD. ŞTİ.

İkitelli OSB ESKOOP San. Sit. C6 Blok / 323 İkitelli İstanbul

T: +90 212 549 7076F: +90 212 549 [email protected]

Plastik ve kauçuk yardımcı ekipmanlarıve otomasyon sistemleri

SAY TEKNİK HIRDAVAT KALIP ELEMANLARI SAN. TİC. LTD. ŞTİ.

Yukarı Dudullu İmes San. Sit. A Blok 109. Sk. N: 5/A Ümraniye İstanbul

T: +90 216 466 1547F: +90 216 466 1558

[email protected]

Teknik hırdavat

DELTA KALIP ELEMANLARI A.Ş.Tevfik Fikret Sk. N: 39 Soğanlık Kartal

İstanbulT: +90 216 452 0033F: +90 216 452 6981

[email protected]

Plastik ve metal kalıplarında kullanılan merkezleme elemanları üretimi

narplasplastik ve metal sanayii

Page 81: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 82: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013

KOBİPLASTİK OCAK-ŞUBAT 201380

Page 83: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013
Page 84: Kobi Plastik Ocak-Şubat 2013