Embed Size (px)
DESCRIPTION
Türkiye'nin en çok okunan kedi kültürü dergisi MeooW'un Mayıs 2015 sayısı yayında!
Citation preview
Dijital Kedi Kültürü Dergisi Mayıs 2015 / Sayı :2
MODERN
SOSYAL MEDYANIN EN ÜNLÜ KEDİLERİ
KEDİM NEREDE? ONU NASIL BULURUM?
RÖPORTAJ: BİR DESTEK BİN HUZUR
TÜRKİYE’NİN MİLLİ KEDİSİ: VAN KEDİSİ
Yavru Kedİ BAKIMI NASIL YAPILIR?Bu aralar sokaklarda sıkça gördüğümüz yavru kedilere nasıl bakılması gerek?
Yaramaz dostunuzu kaybetmemek için almanız gereken önlemler neler?
İÇİNDEKİLER
6
8
10
12
13
14
SİZDEN GELENLER
Geçtiğimiz ay boyunca Facebook ve İnstagram hesaplarımıza gönderdiğiniz en tatlı kedi fotoğrafları.
ALIŞVERİŞ REHBERİ : BU AY NE ALSAK?
Küçük dostunuzu şımartmak ya da sadece onu mutlu etmek için alabileceğiniz güzel hediyeleri sizler için sıraladık.
HABERLER
Tüm dünyadan kediler ile alakalı haberleri sizlerle paylaşıyoruz. Minik dostlarımız bakalım bu ay neler yapmış?
DÜNYANIN EN ZENGİN KEDİSİ
Dünyanın en zengin kedisi Chuopette’nin lüks dolu yaşantısına göz atıyoruz.
KEDİM NEREDE? ONU NASIL BULABİLİRİM?
Küçük dostunuzu kaybetmemeniz için almanız gereken önlemler neler? Onu çoktan kaybettiyseniz nasıl bulabilirsiniz?
PAMUK PRENSES’IN GÜNLÜĞÜ
Ofisimizin en sevimli üyesi Prenses’in patilerinden klavyeye dökülen, “Pamuk Prenses’in Günlüğü” isimli köşede.
3
İÇİNDEKİLER
16
19
22
24
26
32
YAVRU KEDİ BAKIMI NASIL YAPILIR?
Bu aralar sokaklarda sıkça gördüğümüz yavru kedilere nasıl bakılması gerektiğini sizlerle paylaşıyoruz.
SOSYAL MEDYANIN EN ÜNLÜ KEDİLERİ
Belki de hepimizin toplamından fazla takipçisi olan sosyal medyanın en ünlü kedileri.
DIŞ PARAZİTLER KABUSUNUZ OLMASIN!
Kediniz evden çıkmasa bile dış parazitler tarafından istila edilebilir!
RÖPORTAJ: BİR DESTEK BİN HUZUR
Son zamanların en çok dikkat çeken hayvan sever hareketlerinden Bir Destek Bin Huzur’un yaratıcısı Merve Çay ile konuştuk.
TÜRKİYE’NİN MİLLİ KEDİSİ: VAN KEDİSİ
Türkiye’nin en ünlü kedi ırklarından Van Kedisi hakkında her şey.
EZGİ’NİN GÜNLÜĞÜ
Yazarlarımızdan Ezgi Gizem Gülümser ve minik dostunun maceraları Ezgi’nin Günlüğü isimli bölümde.
İMTİYAZ SAHİBİ ATAKAN SAYIN
GENEL YAYIN YÖNETMENİBATUHAN TAŞKÖMÜR
İÇERİK EDİTÖRÜBÜŞRA DEMİREZEN
YAYIN TÜRÜDİJİTAL
KATKIDA BULUNANLAREZGİ GİZEM GÜLÜMSER,
FATMA VATANSEVER, DİDEM AY, HANDAN DENİZ
REKLAM MODERN MEDYA REKLAM GRUP
BAŞKANI: ATAKAN SAYIN0 (212) 437 26 88
MODERNwww.moderndergi.net
MeooW® bir Modern Medya Yayıncılık markasıdır. Dergi içindeki yazılar izinsiz kopyalanamaz ve kaynak gösterilmeden başka bir yerde yayınlanamaz.
4
Editörden.. .
Merhaba sevgili MeooW okurları. Öncelikle
bizi sadece 1 ayda Türkiye’nin en çok
okunan kedi kültürü dergisi yaptığınız
için teşekkür ederiz. Size dergimizi sevdirmeyi
başarabildiysek, ne mutlu bize. Biz de bu sevgiye
karşılık olarak her ay daha güzel, daha kaliteli bir dergi
sunmak için çabalıyoruz. Bu ay yine birbirinden güzel
konuları işledik. Sokaklarda sık sık görmeye başladığımız
yavru kedileri evinize almaya karar verirseniz onlara
nasıl bakacağınızı, minik dostunuz merakına kurban
gidip evden kaçarsa ne yapmanız gerektiğini, sosyal
medyanın en ünlü kedilerini ve milli kedimiz Van Kedisi
hakkında her şeyi yazdık. Çok daha fazlası sonraki
sayfalarda, iyi eğlenceler ve kedili günler.
İnstagram/btaskomur
Batuhan Taskömür
Editörün favorisi;
3232. TÜRKİYE’NİN MİLLİ KEDİSİ: VAN KEDİSİ
Dijital Kedi Kültürü Dergisi Mayıs 2015 / Sayı :2
5
@meoowdergisi
Facebook/Meoowdergisi
6
@meoowdergisi#meoowdergisi
Bizi İnstagram’da takip edin ve kedinizin fotoğrafını #meoowdergisi
hashtagi ile paylaşın yayınlayalım!
Dergimizde yayınlanması için gönderdiğiniz fotoğrafların size ait ve yüksek çözünürlüklü olmasına dikkat edin. Her ay elimize ulaşan yüzlerce fotoğraf içerisinden seçim yaparken dikkat ettiğimiz en önemli kriter fotoğrafın kalitesi. Diğer fo-
toğrafları elimizden geldiğince sosyal medya hesaplarımızda paylaşıyoruz, paylaşamadığımız fotoğraflar için sizlerden özür dileriz.
7
Facebook sayfamızı beğenin ve kedinizin fotoğrafını bizimle paylaşın. Kediniz MeooW’un sonraki sayısında yer alsın!
Takipçilerimizden Emrah Bey’in ke-disi Duman. Kendisi 3,5 yaşına ve
İstanbul’da yaşıyor.
Takipçilerimizden Songül Er-doğan’ın kedisi Maviş. Kendisi tam
13 yaşında ve İstanbul yaşıyor..
Takipçilerimizden Duygu Tekin’in kedisi Aşk. Kendisi 1 yaşında ve
Antalya’da yaşamakta.
Takipçilerimizden Gözde Yurda-bak’ın minik dostu Miniş. Kendisi İran kedisi ve İstanbul’da yaşıyor.
Takipçilerimizden Nazife Çakır’ın minik dostu Fıstık. Kendisi çok ra-
hatına düşkün ve Denizli’de yaşıyor.
Takipçilerimizden Şenay Demirdöven Toy’un minik dostu
Şapşik.
Takipçilerimizden Şeyda Güngör’ün kedisi Ares. Kendisi Isparta’da
yaşıyor ve 10 aylık.
Takipçilerimizden Vuslat Tanrıku-lu’nun kedisi Bıyıklı. Kendisi 1,5 yaşında ve İstanbul’da yaşıyor.
8
Bronza Kalp Yatak Petburada.com 72,22 TL
Lille Kedi YatağıZooplus.com39,90 TL
Alice kedi çimi Hepsiburada.com4,90 TL
BU AY NE ALSAK?
ALIŞVERİŞ: BU AY NE ALSAK?
Trixie Le Bistro Otomatik MamaPetburada.com328,90 TL
Bobo tırlamalama tahtasıAdresemama.com108,90 TL
9
FerplastFırçaPetkolay.com28,50 TL
Champion Mama 5 kg99,00 TL
Karlie SisalÇıngıraklı topZooplus.com4,90 TL
Trixie Vario Taşı-ma Kutusu Zooplus.com199,00 TL
Miss Maya çok katlı evPetsiparis.com429,40 TL
Cat Mate Kedi Kapısı Petburada.com68,58 TL
10
Türkiye’nin ilk lifestyle web sitesi Oggusto, ünlülerle ortak bir projeye imza attı. İş, sanat ve cemiyet dünyasının önde gelen isimleri, ‘Minik aşk’ diye tanımladıkları hayvanlarıyla objektif karşısına geçti. Tamer Yılmaz’ın Pera Palace’ta görüntülediği isimler, kedi ve köpekleriyle dans edip poz verdi. Royal Canin markası, çekime katılan her isim için 200 kilo, toplamda 2 ton mama bağışladı.
Projede yer alan isimler arasında; Pınar Sabancı, Sinem Güven, Tanem Sivar, Ezra ve Tuba Çetin, Gonca Vuslateri, Evren Kayar, Özlem Avcıoğlu ve Hümeyra da vardı. Bir aşk hikayesi konseptiyle Pera Palace’ta gerçekleşen çekimi usta fotoğrafçı Tamer Yılmaz üstlendi.
Her ne kadar kedi köpek iyi anlaşamaz gibi gelse de, genelde bunun aksini gösteren dostluklar ile karşılaşıyoruz. Kedi köpek dostluğunu bir üst seviyeye taşıyan Chip ve Adele, birbirlerinden asla ayrılmıyor.
Chihuahua cinsi bir köpek olan Chip ve talı bir kedi olan Adele birbirlerini Texas A.B.D’deki bir hayvan barınağında tanıdılar ve o zamandan beri asla ayrılmadılar.
Sürekli sarılarak uyuyan bu iki dost, mutlulukları bozulmasın diye birlikte sahiplendirilecekleri günü bekliyor.
TEK POZLA BARINAKLARA 2 TON MAMA!
ASLA AYRILMIYORLAR
11
Kara kedi Radamenes, veterinere getirildiğinde solunum enfeksiyonu yüzünden ölmek üzereydi. Veterinerlerin tedavisi sonucunda hızla iyileşen Radamenes şimdi veterinere getirilen diğer hasta hayvanlarla ilgileniyor.
Ölümün eşiğinden dönen kara kedi Radamenes, veterinere getirildiğinde ölmek üzereydi. Solunum enfeksiyonu geçiren kediyi veterinerler uyutmayı düşündüler ama kedinin mırlamasını duyduktan sonra vazgeçtiler. Tedaviye olumlu yanıt veren Radamenes, kısa sürede iyileşti ve şimdi tedavi için gelen diğer hayvanlara yardım ediyor.
Veterinerde tedavi gören diğer hasta kedilere ve köpeklere sarılan, kendini temizlemeyen hayvanları yalayarak temizleyerek yardım eden Radamenes, hasta hayvanların veterinere alışmasında kolaylık sağlıyor. Ciddi operasyon geçiren hayvanlara karşı arkadaş canlısı olan Radamenes onların yanından bir dakika bile ayrılmıyor. Veterinerler ona bu yüzden “tam zamanlı hemşire” demeye başlamış.
hemşİRE KEDİ “ RADAMENES”
12
PAMUK PRENSES’İN GÜNLÜĞÜ
Merhaba sevgili MeooW okurları. Bu dergi tamamen benim fikrimdi, inanır mısınız ismini bile ben söyledim, çalmışlar! Geçen her zamanki gibi Atakan’ın bilgisayarının üstünde oturmuş tüylerimi temizlerken aklıma geldi bir anda, MeooW dedim. İki gün geçti geçmedi MeooW diye bir kedi dergisi çıkartıyoruz demeye başladı. Fikrimi çaldı resmen! Payımı almasını bilirim bu işten... En kalitesinden 2 kg mama, 1 poşette kum istiyorum!
Neyse asıl konumuza geri dönelim. Sineklerden nefret ediyorum. Tabi midemde olmadıkları sürece... Yine etrafta uçuşmaya başladılar. Tüm günüm onları kovalamak, etrafta zıplamakla geçiyor. Ofistekiler de şebeklik yapıyorum zannediyorlar. Halbuki ben ekmeğimin peşindeyim, şimdi o sineği yakalasam öğlen yemeğimiz renklenecek, ayrı bir güzel olacak.
Bu işte bir haksızlık var. Neden sinekler tavana yapışabiliyorken ben yapışamıyorum? Oraya bir çıkabilsem hepsini yakalarım. Ben uyumaya devam edeyim en iyisi sinekleri düşündüm yine sinirlenmeye başladım. Dergimin tadını çıkartın.
“Ofisimizin en sevimli üyesi Prenses’in patilerinden klavyeye dökülen kelimeleri, Pamuk Prenses’in Günlüğü” isimli köşede paylaşıyoruz.”
5 YIL BOYUNCA YASADIGI DELIKTEN KURTARILDI!
Mısır’ın başkenti Kahire’de Muhammed Necip Metro İstasyonu’nda, 5 yıl önce yavruyken girdiği bir deliğe hapsolan kedi, sonunda kurtarıldı. 7 saat süren zorlu bir çalışmanın ardından kurtarılan kedi, 5 yıl boyunca metro istasyonunun hemen dışında, ufak bir gözlük dükkanı işleten Ando Amca isimli bir kişi tarafından beslendi.
Ando Amca’nın “Biso” adını verdiği kedi 2010 yılında yavruyken girdiği, 15 cm genişliğindeki delikten yıllarca kurtulamadı. Daha önce görevliler tarafından defalarca kurtarılmak istenen Biso, her denemede duvarın daha da içine doğru kaçınca, istasyon yetkilileri kediyi kurtarmaktan vaz geçmişti.
5 yıl boyunca yılmayan Ando Amca, hiç görmeden sevdiği küçük dostu Biso’yu kurtarması için Mısırlı hayvan sever Dino Zulfikar ile iletişime geçti ve sosyal medyada bir kampanya başlatıldı.
7 saatlik çalışmanın ardından kurtarılan Biso, veteriner hekim kontrolünden geçti ve büyük bir sağlık probleminin olmadığı anlaşıldı. 5 yıl boyunca karanlıkta yaşayan Biso’nun gözleri ışığa hemen alışamadığından bir kaç hafta göremeyecek ancak sonrasında Ando Amca ile birlikte mutlu bir hayat sürecek.
“Biso’nun net bir fotoğrafı olmadığından sizlerle paylaşamıyoruz. Üstteki fotoğrafta Biso’ya 5 yıl boyunca bakan Ando Amca ve Mısırlı hayvan hakları savunucusu
Dina Zulfikar bulunuyor.”
13
Ünlü moda tasarımcısı Karl Lagerfeld’in Siyam kedisi Chuopette, dünyanın en zengin kedisi! 3 yaşındaki
Chuopette’nin kendine özel 2 hizmetçisi var ve tüm seyahatlerini özel jetle yapıyor.
Bu lüksü oynadığı reklam filmlerine borçlu olan Chuopette, Japonya’dan Almanya’ya dünyanın dört bir yanında çeşitli reklamlarda oynayarak 2.1 milyon Sterlin (8.4 milyon TL) kazanmış. Ünlü modeller Kate Moss ve Naomi Campbell ile otomobil reklamlarında boy gösteren Chuopette’nin haftalık manikürü de eksik olmuyor.
Lagerfeld’in yaptığı açıklamaya göre Chuopette onun tek arkadaşı. Nereye giderse yanında götürdüğü Chuopette, Lagerfeld’in kaldığı lüks otellerde, ayrı odada kalıyor.
Çocuklardan ve diğer hayvanlardan hiç hoşlanmadığı söylenen Chuopette, sahibinin isteği üzerine kedi maması reklamlarında yer almıyor. Lagerdeld, Chuopette’nin kedi maması reklamında oynamak için fazla sofistike olduğunu
düşünüyor.Adına açılan sosyal medya hesaplarında 50 binden fazla takipçisi olan Chuopette, bazen çok şirin pozlar da verebiliyor. Ünlü alışveriş dergisi Lucky, Nisan sayısında Chuopette’ye kapağında yer vereceğini söyledi ve yandaki görseli yayınladı. Sonrasında ise bunun 1 Nisan şakası olduğu anlaşıldı.
DÜNYANIN EN ZENGİN
KEDİSİ
CHUOPETTE
DÜNYANIN EN ZENGİN KEDİSİ: CHUOPETTE
14
KEDİM NEREDE?: KEDİNİZİ BULMAK İÇİN İPUÇLARI
KedİM NEREDE???? ONU NASIL BULURUM????EVDEN KAÇMAMASI İÇİN ALINACAK ÖNLEMLER
Kedilerin başlarına buyruk olduklarını hepimiz biliriz. Tercihen özellikle alt katta
oturan kediciler, kedilerinin özgür bir yaşam sürmesi için dışarı çıkmalarına izin verir. Bu tamamen tercih meselesidir ve belirli avantajları, dezavantajları vardır. Diğer yandan evde büyümüş, sokağa adım atmamış kediler için sokak onlara travma yaşatacak unsurlarla doludur. Bunların başında arabalar, insanlar ve diğer kediler gelir. Kediler doğaları gereği meraklıdır, maceraperesttir. Sahiplendikleri ortamı ve etrafını tanımak öğrenmek isterler. Bu
maceraperest ruh bazen kediniz açık bir pencere, aralık bırakılmış bir kapı, yeterince yüksek olmayan balkon ile karşılaşınca baskın düşer ve kediniz yollara düşer. Evin her yerini arayıp kedinizi bulamayınca neler hissedeceğinizi çok iyi biliyoruz. İşte sizin için hazırladığımız ipuçları.
İlk iş dış kapının önüne mama ve kokunuzun sindiği bir kıyafetinizi koyun.
Burnu çok iyi koku alan kediler, kıyafetinizin kokusunu
takip edebilir. Ayrıca dışarıda bulunacağı süre içerisinde karnı mutlaka acıkacaktır. Bu yüzden mamanın kokusu da onun için cezbedicidir.
Batuhan Taşkömür
15
Ev kedileri özellikle arabalardan çok korkarlar ve sokağa adım attıkları an saklanacakları bir yer ararlar. Kediniz eğer kömürlük, ağaç kovuğu gibi içine girip kendini güvende hissedeceği bir yer bulursa oraya girer ve siz onu bulana kadar bekler. Lütfen ilk olarak bu tür yerlere bakın ve sürekli ismi ile çağırın.
Kediniz herşeyi yapmanıza
rağmen bulunamadıysa:
Büyük ihtimalle sokak hayatına uyum göstermiş ve çiftleşmek için sokakları arşınlıyordur. Umudunuzu kesmeyip mahallenize ilanlar asabilirsiniz. Belki de yardımsever bir kedisever onu bulmuştur ve sizi arıyordur.
Kedinizi bulduktan sonra yapmanız gerekenler:
Şüphelendiğiniz bir durum varsa beklemeden veterinere gidin.İlk olarak yaralanmalar için kedinizin her yerini kontrol edin. Kontrol altına alınmamış bir yara kısa zamanda iltihaplanacak ve büyük sonuçlar doğuracaktır. Korneasında oluşmuş herhangi bir zedelenme ihtimali için gözlerini kontrol edin. Kedinizin üzerine pire ya da pire yumurtası yerleşmiş olabilir bu yüzden de ense damlası uygulayın.
En yakın yerden aramaya başlayın.
Kediniz biraz saklambaç oynamak istiyor olabilir. O yüzden dışarıda saatlerce onu aradıktan sonra siz eve gelince “Miyav?” diyen bir kediyle karşılaşmamak için ilk önce evde bakmadık yer bırakmayın. Sonra apartmanı baştan sona gezip kedinizi ismi ile çağırın. Sonra alanınızı genişletin bahçeye, sokağınıza ve diğer sokaklara bakmaya başlayın.
Kedinizin vereceği ilk tepkiyi düşünün.
16
Yavru Kedİ Bakımı Nasıl Yapılır?
Yetişkin kedi bakımı, yavru ve annesiz bir yavru kediye göre daha kolaydır. Bir yavrunun
annesinden ayrılması için ideal dönemin 8 haftalık olduğu zamandır. Ama ne yazık ki bu dönemden önce de annesinden ayrılmak zorunda kalan yavrular olabiliyor. Eğer annesinin kabul etmediği ya da yetim kalmış bir yavru bulduysanız yapmanız gerekenler nelerdir? Bu noktada bir veteriner hekimden destek almak en doğrusu. Fakat etrafınızda tecrübeli biri yoksa ya da veteriner hekime ulaşamayacaksanız yapılması gerekenleri derledik.
1) Beslenme
Öncelikle bir sütanne bulmaya çalışmalısınız. Veteriner kliniklerine, barınaklara,
tanıdığınız kedi severlere haber verip
yardım isteyebilirsiniz. Kediler her ne kadar bencil olarak anılsa da bir anne kedi genellikle başka bir yavruyu sahiplenir. Fakat bazı istisna durumlar olabilir kendi yavrularını düşünebilir ya da yavru anneyi benimsemeyebilir. Bu durumda iş başa düşer. Bakımı sizin üstlenmeniz ona sevgi ve şefkat göstermeniz gerekir. Sütanne bulamadıysanız veteriner kliniklerinde ve eczanelerde bulabileceğiniz anne sütünün yerine geçen tozlarından kullanabilirsiniz
Petshop ve kliniklerde bulabileceğiniz kedi biberonları ile rahatlıkla bebeği emzirebilirsiniz. Eğer kedi biberonu bulamıyorsanız bir şırınganın iğnesini çıkarıp kullanabilirsiniz. Tabi her ikisinde de mamayı pompalarken dikkat etmelisiniz. Mamayı tek seferlik hazırlayın ve kalan mamayı kullanmayın
Fatma Vatansever
17
Yavru için hazırladığınız mama oda sıcaklığında olmalıdır. Kucağınıza bir havlu alarak
yavruyu karın üstü olacak şekilde yatırın. Sırtüstü ya da yan yatırmayın, ensesinde tutup havaya kaldırmayın mama yavrunun nefes borusuna kaçabilir. Yavru kediler bir haftalıkken 2 saatte bir, 2 haftalıkken 4 saatte bir ve 3 haftadan sonra 6 saatte bir emzirilmelidirler. Pastörize süt kullanmamaya özen gösterin eğer kullanmak zorunda iseniz şu tarifle bir mama hazırlayabilirsiniz. 100 gram süte 2 yumurta sarısı, 1 kesme şeker ve 1 çay kaşığı margarin yağı katabilirsiniz. Anne sütünü ise kullanım tarifine göre hazırlayabilirsiniz.
Henüz tam kapasite çalışmayan bağırsaklarından dolayı yavruyu besledikten sonra gazını çıkarmanız gerekir. Yavruyu omzunuza alarak parmağınızla hafifçe sırtına vurarak gazını çıkarabilirsiniz.
2) Isınma
Yavru kediler sıcak tutulmalıdır. Yaklaşık 5 haftalık olana kadar yavrular vücut sıcaklığını
koruyamazlar. Yeni çıkan tüyleri ve minicik vücutlarında henüz kendini ısıtacak kadar yağ yoktur. Kedi evi ya da bir kutuyu bebek için hazırlayabilirsiniz. Yavruyu sıcak tutmak için etrafına sıcak su torbaları yerleştirmelisiniz. Eğer sıcak su torbanız yoksa çok kaynar olmayan sıcak suyu pet şişelere koyabilirsiniz. Bunları havlu ya da kalınca kumaşlara sararak bebeğinizi etrafına yerleştirin. Havalar sıcak olsa bile geceler yavru için soğuk olabilir o yüzden kedi evi ya da kutunuzun üzerini bir örtü ile kapatın. Nefes almasını engellememesine özen gösterin. Sıcak suları sık sık kontrol edin soğuyunca değiştirmeye özen gösterin.
3) Tuvalet
Her emzirmeden sonra anne kedi yavrularının karınlarını ve genital bölgelerini yalayarak
tuvaletini yaptırır. Annesiz bir kediyi bakarken bu işlemi sizin yapmanız gerekir. Ilık nemli bir pamuk yardımı ile yavrunun karnını ve genital bölgelerini nazikçe dairesel masaj yaparak silin. Tuvaletini yaptıktan sonra ılık nemli bir bez ile bebeği temizleyin ve daha sonra kurulayın. Tuvaletini yaptırdıktan sonra bebeğin sağlığı için tuvaletine dikkat etmek gerekir. Yavrunun idrarı açık renkli veya hafif sarımtrak olabilir. Koyu renk ya da kanlı ise veteriner hekime vakit kaybetmeden götürmelisiniz. Yavrunun büyük tuvaleti ne çok katı ne çok sulu olmamalı. Sütü fazla kaçırdıysanız ishal olabilir. İshal yavrularda (yetişkin kedilerde de) ihmal edilmemelidir. Böyle bir durumda yine veteriner hekime başvurmalısınız.
18
4) Bakım ve TemizlikKedi evi ya da kutuyu her gün temizlemelisiniz. Kullandığınız havlu, örtü, bez gibi şeyleri de temiz tutmalısınız. Biberon ya da şırıngayı da sabun ile temizlemelisiniz. Sabunu da iyice durulamalısınız. Bunları temizlerken kesinlikle çamaşır suyu ya da deterjan kullanmayınız. Yavruyu kesinlikle yıkamamalısınız. Yapacağınız silme işlemi onun için yeterli olacaktır. Kulak içlerini de hafifçe pamukla temizleyebilirsiniz. Bizlerin kullandığı kulak temizleme çubuklarını kullanmayın. Pireler için ise veteriner hekime danışmadan hiçbir dış parazit ilacı uygulamayın. Kansızlığa yol açan dış parazitler gibi iç parazitler de hayati önem taşır.
5) Dehidrasyon (Su kaybı)Dehidrasyon (su kaybı) sadece yavru kediler değil yetişkin kediler için de tehlikelidir. Yavru kediler için öldürücü olabilir. Dehidrasyon bebeği çok hızlı bir şekilde etkiler ve vücut ısısının düşmesine sebep olur. Böyle bir durumda veteriner hekimce deri altından sıvı enjekte edilmesi gerekir. Oldukça zor bir süreçtir bir yavruya annelik etmek. Ama sevgi işin içine girince aşılmayacak hiçbir zorluk kalmıyor. Listelenen tüm bu maddelerin en başında tabii sevgi geliyor. Onun gözlerinin açılması etrafta paytak paytak yürüyüşü ve hatta koşturup koltuk masa tepesi dolaşmaları başlayınca geride bırakılan bu zor süreç keyifli bir anı halini alıyor. Leonardo da Vinci’nin dediği gibi “Minicik bir kedi yavrusu bir sanat şaheseridir” ve siz bu şaheserin büyümesine tanık oluyorsunuz. Onun o minicik patisinin zaman içinde büyümesine şahit oluyorsunuz.
YAVRU KEDİ BAKIMI NASIL YAPILIR?
19
1) Maru
Maru, adını Japonca’da yuvarlak, çember anlamına gelen sözcükten alıyor. 2007’den beri videoları paylaşım sitelerinde gezen Maru, yıllar 2013’ü gösterdiğinde tam 200 milyon izleyiciye ulaşmıştı.
Maru’nun en şirin hali ise şüphesiz kutuların içine girip yaptığı ilginç hareketler.
Belki de hepimizin toplamından daha fazla takipçisi olan bu kedicikler sosyal medyayı sallamaya durmadan devam ediyor. Ünlü kedileri diğer kedilerden ayıran özellikler ise genelde onları komik duruma
düşüren anlaşılmaz davranışları, genetik kusurları, ilginç tüy motifleri oluyor.Siz de kedinizi iyi gözlemleyin. Belki onda da internetin ünlü kedilerinde olan cevher vardır!
SOSYAL MEDYANIN EN ÜNLÜ KEDILERI
20
2) Grumpy Cat
Şunun hoşnutsuz ifadesine bir bakın! Sanki onu tatmin etmek için en pahalı mamalar, en rahat minderler bile yetersizmiş gibi. ‘Grumpy’ İngilizce’de hoşnutsuz anlamına geliyor ve bu adı nasıl aldığını büyük ihtimalle tahmin etmişsinizdir.
Fotoğrafı sosyal medyada gezmeye başlayınca bu huysuz kedi kısa sürede inanılmaz bir üne kavuştu.
4) Colonel Meow
Guinness Rekorlar Kitabı’nda en uzun tüylere sahip olan kedi ünvanına sahip olan bu pisicik vahşi görüntüsüyle dikkat çekiyor. Hasta olduğu haberleri internet ortamında yayılınca ise insanlardan ve kedilerden oluşan hayran kitlesi ona desteğini göstermek için yanına akın etmiş.
3) Lil Bob
Ünlü kediler arasında galiba en acıklı hikayeye sahip olan kedicik Lil Bob, bir gen kusuru sebebiyle hayatı boyunca dili dışarıda yaşayacak olsa da sahibinin ve hayranlarının sevgisi ile mutlu bir ömür geçirecek.
Hayranlarından bir tanesi ise Lil Bob’un şirinliğini böyle tanımlıyor; “ Lil Bob cennetten Dünya’ya gönderilmiş bir melektir.”
SOSYAL MEDYANIN EN ÜNLÜ KEDİLERİ
21
6) Sokak Kedisi Bob
Sokak kedisi Bob ise sanırız halkla ile en iç içe olan ünlülerden. Sahibi bir sokak müzisyeni olan Bob, sahibinin ona yazdığı kitap ile ününe ün katmış. Atkısını boynundan eksik etmeyen Bob’un beşlik çakma yeteneği onun sokak imajına başka bir boyut katıyor.
7) Snoopy The Cat
Özellikle Çin’de ününden söz ettiren Snoopy ismini minnacık burnundan alıyor. Kendisi Exotic Shorthair türünde ve tombul yanaklarıyla hayranlarının kalbinde yer etmiş.
5) Hamilton The Hipster Cat
Günümüz hipster akımını yakından takip eden bu kedinin tüyleri ona sanki bir bıyık daha hediye etmiş.
Pala bıyıklı bu tatlı kedinin, sosyal medyada yüz binlerce takipçisi bulunuyor.
22
Dış parazİTLERKABUSUNUZ OLMASIN!
Kediler özgür yaratılışlarından dolayı evinizi bazı zamanlar terk etmek isteyebilir. Ya da güzel bir sabah gezintisi sırasında parkta bulunan parazitler ya da parazit yumurtaları
kedinizin tüyleri arasına yerleşebilir.
Kedilerin sağlığını tehdit eden dış parazitlerin başında pire, kene, bit gelmektedir. Yaşayan parazitleri öldürmek mümkündür fakat kedinizin üzerine yerleşmiş ve ev ortamına saçılmış yumurtalar olgunlaşıp, tam sorundan kurtulduğunuzu düşündüğünüz anda sizi yeniden çileden çıkarır.
Kedinizin hayatı boyunca parazitlere bağlı sorunlar yaşaması çok muhtemeldir bu sorundan korunma yolları ve tedavi süreci hakkında önerilerimizi sizin için derledik.
-Kedinizi olabildiğince ev ortamında tutun
Kediniz ne kadar az sokağa çıkarsa, ne kadar az diğer kedilerle temas halinde bulunursa dış parazitlenme olasılığı da o kadar düşer. Fakat bu kedinizin parazitlerden tamamen korunduğu anlamına gelmez.Ayakkabılar, kıyafetler, eller yardımıyla parazitler yumurtalarını kedinizin bulunduğu ortama aktarabilir. Ve bunun sonucunda kedinize aşı veya başka korunma yöntemi uygulanmamışsa dış parazit sorunu baş gösterir.
-Kedinizin veteriner kontrollerini asla aksatmayın!
Sağlık sektörü sadece insanlar için gelişmiyor, küçük dostlarımız için de belli başlı tedavi ve korunma yöntemleri bulunmakta. Pire tasması, aşılama, ense damlası dibi korunma ve tedavi yöntemlerinden birini seçebilirsiniz.Kedinizi parazitlerden kurtarmak adına lütfen veterinize danışmadan geleneksel yöntemler, kulaktan dolma yöntemler kullanmayınız. Bu tür hatalar kedinizin cildine ciddi zararlar verebilir.
- Tetikte olunPireler kedinizin bedenine yerleştiğinde genelde ilk önce kedinizin tüylerine ufak ufak kanamalara rastlarsınız. Kediniz sürekli kaşınmaya başlar ve derisinde sürekli gezen bu parazitlerden kurtulmaya çalışır. Pireleri bahsettiğimiz ufak kan lekelerinden, bıraktıkları karabiber kırıntısı gibi dışkılamalarından anlayabilirsiniz. Kedinizin tüy köklerine bakarken
23
yakalayamadığınız ve oraya buraya kaçıştıran siyah noktalara rastlarsanız da kedinizin pirelendiğini anlayabilirsiniz.
Keneler ise gözle daha rahat görülür. En çok rastlanan bu iki parazitin kedinizin bedenine yerleşmemesi için mutlaka siz de onu kontrol etmeyi bırakmayın.
Parazit olaylarından gündeme gelince kedi sahipleri kendileri için de panikler ve endişelenirler. Fakat korkmaya gerek yoktur. Kedi bulunan bir evde insana asla pire geçmez.
Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus kedinize veterinerinizin vereceği veya tavsiye edeceği uygun ense damlası veya sprey ilaçlarla uygun dozlarda 1,5- 2 ay ara ile kedimizin ilaçlanmasıdır.
Bu ilaçlar uygulandığı zaman ense bölgesinden hızla emilir. En güzel yönü ise pirelere karşı kaçırıcı etkisi olmamasıdır. Bu şekilde 2 gün içinde tam etkinliği başlayan bu ilaçlar sayesinde o an kedinizin üzerinde bulunan pireler kediyi ısırdıkları anda öldürür. Ayrıca 1,5 - 2 ay gibi bir sürede evde bulunan yumurta vb den çıkabilecek her pire kedinize gelip yine aynı şekilde ölecektir. Düzenli en fazla 2 ayda bir bu ilaçları uygularsanız, kedinizde asla parazit barınamaz.
24
Tüm Kediler Sever Beni
EZGİ’NİN GÜNLÜĞÜVeteriner Sağlık Teknikeri ve Yazar
sinyal-yok.blogspot.com.trEzgi Gizem Gülümser
Merhaba. Benim bir kedim var, adı Boncuk. Dişi. Her zaman klişelere yakın biri olmuşumdur. Bu sebe-
ple kedimin adını “Boncuk” koymam beni hiç rahatsız etmedi. Şimdilerde 2. Yaşını dolduruyor. Büyük
yeşil gözleri var. Bir sarman ile bir tekir bebeği olduğu kürkünden rahatça anlaşılıyor. Annesi, bizimkinin
kardeşlerine bakıp Boncuk’u dışlamış. Veteriner Sağlık Teknikerlik okurken doğa ve kanun-
ları üzerine çok bilgi edindim. Bilme alanım bu yöndeydi. Boncuk’la tanıştığımızda
karnında bir beze vardı. Kist olmasından şüphelenmiştim, sonrasında dağıldı
ve birçok kedide gördüğüm “sarkık karın”a dönüştü. Belki de annesi, ona
bakmayarak yanıldı ama Boncuk’la tanışmamıza da vesile oldu.
Arada Boncuk’la ters düşebiliyoruz. Mesela ben, aldığım eğitim gereği
televizyonda inek, at, tavuk gördüğümde neşeleniyorum. Boncuk hemen
kıskanıyor, biliyorum. Evet bazen, onun mamasından alıp mahalledeki kedi
çetesine veriyor olabilirim. Fakat bunda kötü hiçbir şey yok Boncuk, bak
buraya da yazıyorum. Çetenin üye sayısı son günlerde arttı, farkındayım. Üç
yıldır buralarda dolanan bir dişi var:Kız. Ne zaman “Kııız”
deseniz tiz bir çığlıkla karşılık veriyor size. Çoğu zaman peşim-
den sessizce apartmana giriyor ya da binanın sarmaşıklarından
tırmanıp camda Boncuk’la kafa kafa geliyor. Keşke bu Kız,
Boncuk’un kafasına sert bir pati atmasaydı: arkadaş olma-
larını çok isterdim. Sonra bir gözü yaralı sarman var, erkek.
Ben ona Scarface diyorum. Ben ona Scarface dediğimde
bakmıyor, biraz kabadayı gibi bir şey zaten. Mama saatine geç
geliyor, genellikle geceleri yalnız yürüyor. Kız’a benzeyen başka
bir kedi daha var çetede. Kardeşi olmalı. Kafası daha büyükçe ama o
25
da dişi. Kız’dan hepsi korkuyor. Çetenin başı Kız, belli; o çığlıkları boşa atmıyor. İşte bu büyük kafalı olan
dişi de çok sessiz bir tip. Genellikle sokağın başındaki beyaz apartmanın önünde duruyor. Kapıdan girip
çıkanlara şöyle bir bakıyor. Kendi hâlinde bir tip işte. Bir de Zavallı var. Ona ben öyle diyorum. O da dişi.
Üst sokakta bir apartmanın merdivenlerinde yaşıyor. Apartmana girmesi bir yazı ile yasaklanmış. Hava-
lar soğukken bir ev yapılıyor ona, onun dışında apartmanın merdivenlerinde güneşleniyor. Beni görünce
selam vermekten geri de kalmıyor. Arada bir, sokağın karşısındaki oto yıkamacıya gidip arabaları izliyor.
Birkaç da yeni tip var ama onarı henüz çok iyi tanımıyorum, o yüzden
belki daha sonra bahsederim size onlardan.
Ben dışarıda bu çeteyle topluca ya da baş başa vakit geçirirken ak-
lım hep camdan beni izlediğini tahmine ettiğim Boncuk’a gidiyor.
Eve geldiğimde üstümde kedi kokuları ile hızla Boncuk’a koşuyorum.
Suçluluk duygusu, demeyelim de buna... Sanırım en çok Boncuk’u
seviyorum. Bir buçuk aylıkken kucağımdan inmeden baktım ona. Şim-
di bir evlat gibi oldu sanırım. Boncuk da üstümdeki kokulara aldırış etmiyor gibi açıyor koca yeşil gözleri-
ni ama yan yan sürünerek kokusunu da bırakıyor. Pekala, bens enin insanınım. Yalnızca senin, kızım. Ama
üzgünüm Boncuk, sokakta önümü kesiyorlar. Ben de çok seviyorum onları. Çeteyi de seviyorum, diğer
gördüklerimi de. Üstelik Boncuk, üzgünüm ama: tüm kediler sever beni...
Şimdilik yazının sonuna geldim. Az kendimden, az kedimden, az da çeteden bahsettim. İlerleyen sayılarda
Boncuk ve kendimle ilgili panoramalar sunmaya devam edebilirim size.
MeooW ile iyi eğlenceler!
Sevgiyle,
26
RÖPORTAJ: BİR DESTEK BİN HUZUR MERVE ÇAY
Son zamanların en dikkat çeken hayvan sever projeleriden “Bir Destek Bin Huzur’u” ile tanıdığımız Merve Çay ile hoş sohbet ve çay eşliğinde bir röportaj yaptık.
S: Merve Çay’ı biraz tanıyabilir miyiz? Hayvan sevginiz ne zaman ve nasıl başladı? C: Çocukluğumda, Mersin’deyken annemin bir arkadaşı Almanya’dan alman kurdu getirmişti. Ben onunla büyüdüm ve hayvanlara olan ilgim onunla başladı. Günün birinde iş yerine gelen bir müşteri anneme çok kötü davrandı ve benden de su istedi. Ben de o suyun üzerine tuz attım, adam suyu içince beni dövmeye kalktı ve köpeğim beni korudu. O olay ile birlikte hayvanların sevgi gördükleri insanlara ne kadar iyi davrandıklarını gördüm. Büyürken sürekli hayvanlar ile iç içeydim. Leylek, kuş, kedi, köpek bir çok hayvan ile yaşadım ve zamanla annemden hayvanlar için ilk yardım gibi konuları öğrendim.
Hayvanlar için bir şeyler yapmak benim çocukluk hayalimdi. Onlar bana senelerce dost oldu ve ben de onlara elimden geldiğince yardım etmek isti-yorum.
27
S: Bir Destek Bin Huzur’u bilmeyen okurlarımız için genel olarak projenizden bahsedebilir misiniz?
C: Bir Destek Bin Huzur aslında çocukluk hayali ile başladı. Önce İnstagram üzerinden, tasarladığımız defterleri sattık ve oradan elde ettiğimiz gelir ile bakıma muhtaç, veteriner masrafları olan hayvanların bakımını gerçekleştirdik. Yedikule Barınağı gibi çoğu ildeki hayvan barınaklarına kilolarca mama gönderdik.Etkinlikler düzenledik ve bu etkinliklerde hayvan severleri bilinçlendirmeyi, ilk yardım başta olmak üzere hayvan bakımı konusunda çeşitli eğitimler verdik ve vermeye devam ediyoruz. Bizim etkinliklerimizin en önemli özelliği yüzeysel kalmaması, yapılan yardımların belgeler ile kanıtlanabiliyor olması. Parasal yardımın yanı sıra, sokak hayvanlarının acil durumlarda, veterinere ulaşılamayacak durumlarda, mesela zehirlenmelerde, insanların ne yapması gerektiğini, bir canı nasıl kurtarabileceklerini öğretiyoruz.
Düzenlediğimiz etkinliklerde stand açan firma-lar kazandıkları tüm geliri ihtiyacı olan barınaklara mama olarak gönderiyor. Bunu ben yapmıyorum, firmaların kendisi Bir Destek Bin Huzur etkinlikler-inden kazandıklarını mama olarak barınaklara gön-deriyor ve bize gönderdiklerine dair belgeyi ileti-yorlar. Bu sayede gerek etkinlere katılan kişilerin, gerek katılan firmaların ya da takipçilerimizin herk-esin içi rahat ediyor.
S: Bu zamana kadar bir çok etkinlik düzenlediniz ve bu etkinlikler gerek medyada gerekse de sosyal medya da yankı uyandırdı. Bu etkinlikler ile istediğiniz farkındalığı yaratmayı başarabildiniz mi?
C: Türkiye’nin en büyük medya kuruluşları, televizyon kanalları, dergiler, gazeteler Bir Destek Bin Huzur’a yer verdi. CNN Türk’te Can Dostum programına çıktık. Hem medyada hem de sosyal medya da bir çok kişi bizimle ilgilendi, etkinliklerimize katıldı. Evet farkındalık yarattık ancak bu kadarı yetmiyor. Bu sorunu kökten çözebilmek adına yola çıktım ve yolda 4 ayda güzel yerlere geldim. Şu an onlarca barınağa ev onlarca hayvana yardım ettik bu bir başarıdır ancak amacımıza ulaşabilmek, Türkiye’de hayvan barınaklarının sorunlarını kökünden çözebilmek için daha fazla farkındalık yaratmamız gerekiyor. Sürekli düzenlediğimiz etkinlikler ile bu farkındalığı sağlamaya çalışıyoruz.
28
S: Önümüzdeki dönemde yeni etkinlikle düzenlemeyi planlıyor musunuz?
C: Bir Destek Bin Huzur etkinlikleri her ay düzenlenecek. 29 Mayıs’ta Kayseri Evreke’de bir etkinlik düzenleyeceğiz ve bu etkinliğin geliri Kayseri Barınağı’na verilecek. Onun dışında 5-6-7 Mayıs’ta Bilgi MayFest etkinliğinde, 8-11 Mayıs Konya Kopgenç Festivali’nde standlarımız olacak. 13 Haziran’da da Ankara Manhattan’da Bir Destek Bin Huzur etkinliği düzenlenecek.
S: Etkinliklerinize katılan ünlüler, sizce kendi imajları için mi orada oluyor, yoksa gerçekten hayvanları sevdikleri için mi?
C: Etkinliklerimizin asıl amacı da aslında hayvan sever, duyarlı ünlülerin diğer hayvan severler ile buluşmasını sağlamak. Eğer bir ünlü hayvan beslemiyorsa, hayatında hiç barınağı ziyaret etmemişse zaten istese bile etkinliklerimize gelemez. Bir Destek Bin Huzur etkinliklerine katılan ünlüler evlerinde hayvan besleyen, kendi imajını değil, hayvanları düşünen ve destek olmak isteyen kişiler. Geldikleri zaman takipçileri ile konuşmalarını, hikayeler anlatmalarını istiyorum. Öyle gelip oturmuyorlar, anlatabilecekleri bir şeylerin olması lazım.
S: Önceden yaptığımız telefon görüşmesinde kuruluş aşamasında bir çok sorun yaşadığınızı ve bazı hayvan severlerin size karşı çıktığını söylemiştiniz. Bu konu hakkında konuşmak ister misiniz?C: Özellikle ünlülerin etkinliklerimize olan ilgisinden dolayı bazı eleştiriler aldım. Şahsıma yönelik bazı hakaretler ile karşılaştım. Benim kendi tanıtımımı yapmak istediğimi, Bir Destek Bin Huzur’u bunun için yaptığımı söyleyenler oldu. Ben kendimi kanıtladım. Kendi tanıtımımı yapmak istesem bu şekilde yapmam. Benim tek isteğim hayvanlara yardımcı olabilmek. Bir Destek Bin Huzur’un neredeyse her şeyi ile ben uğraşıyorum, bunun yanı sıra okulum, işim ve kendi özel hayatım var. Yaptığımız tüm etkinliklerde toplanan paranın nereye gittiğini, hangi hayvanların veteriner ücretlerinin karşılandığının, hangilerinin sahiplendirildiğinin, hangi barınaklara battaniye ve mama yardımı yapıldığının listesi elimizde, kanıtlarımız elimizde. Bu zamana kadar onlarca kedi ve köpeği etkinliklerimiz, defter satışlarımız ve bize destek olan butikler sayesinde iyileştirdik.
RÖPORTAJ: BİR DESTEK BİN HUZUR MERVE ÇAY
@birdestekbinhuzur
29
S: Hayvanların petshoplarda para karşılığı ile satılması hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce sevgi para ile alınabilir mi?C: Petshoplarda, para ile satılan hayvanlar hiç bir şekilde sağlıklı olmuyor. Hayvanlara para gözü ile bakan petshop sahipleri onlara yeterli besini vermiyor, kediler, köpekler küçücük kafeslerde havasız kalıyorlar. Şahit olduğum üzücü olaylardan birisi de petshop sahiplerinin binlerce liraya sattığı hayvanlar ile yeteri kadar ilgilenmemesi. Hayvan hastalanıyor ve petshop sahibi ölmesini bekliyor. O şekilde petshoptan kurtardığım hayvanlar da oldu. Tabi her petshop sahibi aynı değil. Tanıdığım bazı petshoplarda canlı hayvan satılmıyor, sahiplendiriliyor. Umarım en kısa zamanda Türkiye’nin her yerinde petshoplarda canlı hayvan satışına son verilir. Şu an barınaklarda çok fazla cins hayvan var. Kedi ya da köpek beslemeyi düşünen kişiler lütfen önce barınaklara baksın.
S: Evde beslediğiniz küçük dostlarını var mı? Bize biraz onlardan bahsedebilir misiniz?C: Evde beslediğim 5 tane kedim var. Evimde sürekli daha fazla kedi de oluyor mesela sokakta yaralı bulduğum hayvanları eve götürmeden edemiyorum. Gerekli tedavisini yaptırıp sahiplendiriyorum. Evde sürekli olarak beslediğim kedilerim hepsini sahiplendim, 3’ünü sokakta buldum, 2 tanesini arkadaşımdan aldım birisi Siyam kedisi, ismi karamel. Onunla 4 yıldır birlikteyiz artık çok güçlü bir bağ kurduk. Kedim ile sanki konuşuyorum benim dediklerimi anlıyor, üzgünsem sürekli yanımda durup beni mutlu etmeye çalışıyor. Onunla bazen dışarıda bile geziyoruz. Bir çantası var ona giriyor, sokağa çıkıyoruz, vapura biniyoruz kedinin hoşuna gidiyor. Hayvan dostu olduğunu bildiğim kafelerde onu salıyorum dolaşıyor sonra tekrar yanıma geliyor. Onlarla çok mutluyum.
30
SAHİP BEKLEYENLER : YENİ YUVAMI ARIYORUM
Aparmanımızdakilerden ve ev sahibimizin onları istememesin-den dolayı.yeni sahipler arıyoruz.biz hamilelik döneminde ve yavrulara elimizden geldigince baktık.annenin ve yavruların tekrar sokakta kalmalarını istemi-yoruz.
Acil yuva arıyoruz yoksa sokakta kalıcaklar bulunduğumuz yerdeki çocuklar hayvanlara nasıl davra-nacağını bilmiyor.
Malesef oturduğumuz yerde yav-ru kedileri boğan bir erkek kedi var. Bu yavruyu kedinin ağzında zor aldım. İlk başta çok korkmuştu ama korkularını yendi iyileşti. Oldukça sıcakkanlı, masum, uslu ve tatlı bir kedi. Bakışlarıyla sizi mestediyor. Haftasonuna kadar bakabilecek du-rumdayım ancak sonra İstanbul’da olmayacağım. Bu yavruyu sokağa bırakmak, ölüme terk etmek de-mek.. Tek çarem ona ömürlük bir yuva bulmak.
Bahçede beslediğimiz kedimiz evde doğurmak istedi, içeri aldık.Yavrular tam 2 aylık ve anne sutuyle beslendiler! Kuru mama yiyor ve kum eğitimleri var.3 kardeşler ve sahiplendirmek istiyoruz! Yavruların oyun zamanı başladı ve 4 kedi ile zorlanıyoruz
Vanilya kısırlaştırılmış, aşıları tam, tuvalet eğitimi olan bir kedi. Kedimi sağlık problemlerimiz nedeniyle sahiplendirmek zorun-dayım. sahiplenecek kişinin daha önce kedi bakmış olması tercih sebebidir.
Yaşı : Yavrular 2 aylık/Anne 9 aylıkCinsiyeti : Erkek ve dişiSahiplendirilecek İl : İstanbul
Yaşı : 1 aylıkCinsiyeti : Erkek ve dişiSahiplendirilecek İl : Ankara
Yaşı : 2 aylıkCinsiyeti : ErkekSahiplendirilecek İl : İstanbul
Dergimizdeki kedilerden birini sa-hiplenmeyi düşünüyorsanız, iletişim
bilgilerini almak için“[email protected]”
adresinden bize ulaşın.
Yaşı : 2 aylıkCinsiyeti : DişiSahiplendirilecek İl : İstanbul
Yaşı : 8 aylıkCinsiyeti : DişiSahiplendirilecek İl : İstanbul
31
Sağlık sebeplerinden dolayı 2 yaşında sevimli erkek ked-imize acil yuva arıyoruz. Kısır-laştırılmış, aşıları yapılmış ve karnesi vardır. Doğduğundan beri hep ev ortamında yaşadı. İnsancıl, sahibine bağlı, sevimli bir pisicik.. Ona bir ömür boyu iyi bakıcak, sevip, kollayacak hay-vanseverler arıyoruz. .
Yavruya yuva arıyoruz. Çok uysal, mahsun bir kedicik. Ku-cağa çıkmaya bayılır.Tuvalet eğitimi var. Yaş mamaya geçti. Eğer sizi sevgiyle kucaklayacak bir kedi arıyorsanız lütfen arayın
Annemiz istemedigi icin. Ne ka-dar istemesekte miya’dan ayrilmak zorundayiz. Butun esyalari hazir 1 haftalik kumu ve az miktarda ma-masida var hepsi birlikte verilcek. Tirmalama tahtasi,yuvasi,tasima kabi,oyuncagi,tirnak makasi,bir acik bir kapali tuvaleti… nolur iyi bakabil-cek birisi istesin.Kedimiz Tekır cınsı,5 aylık,dısı ama kısırlastırılmıs,butun asıları tam.
Siyah tüylü İran kedisi. 2,5 yaşın-da, alışkanlıkları tam, aşıları tam uslu ve uysal bir ev kedisidir.
5 adet 3 dişi 2 erkek pofuduk tekir 1 aylıklar henüz tuvalet eğitimini öğrendiler kurumama yemeye başladılar.
Yaşı : 2Cinsiyeti : ErkekSahiplendirilecek İl : İstanbul
Yaşı : 6 haftalıkCinsiyeti : ErkekSahiplendirilecek İl : İstanbul
Yaşı : 5 aylıkCinsiyeti : DişiSahiplendirilecek İl : İstanbul
Dergimizdeki kedilerden birini sa-hiplenmeyi düşünüyorsanız, iletişim
bilgilerini almak için“[email protected]”
adresinden bize ulaşın.
Yaşı : 2,5 yaşCinsiyeti : ErkekSahiplendirilecek İl : Ankara
Yaşı : 1,5 aylıkCinsiyeti : Erkek ve dişiSahiplendirilecek İl : İzmir
32
VAN KEDİSİ
BU AYIN IRKI: VAN KEDİSİ
SEVECEN / OYUNCU / SADIKTürkiye’nin en çok tanınan kedi ırklarından Van Kedisi, Van ve civarında uzun yıllarca beslenen, sevilen bir kedi türüdür. Geçmişte soğuk kış günlerinde evlerde, havalar ısınınca da dağların eteklerinde yaşayan bu kedi türü, yöre halkı tarafından çok sevilmiş, ipeksi kürkü, zekası ve kendine has özellikleri ile Türkiye ve dünyada dikkat
çekmeyi başarmıştır.
ZEKİ / AVCI / SADIK
33
Van Kedisi’ni büyük ihtimalle farklı göz renkleri ve beyaz tüyleri ile tanıyorsunuz. Farklı göz renkleri yani Heterokromi adı verilen
bu genetik bozukluk her Van Kedisi’nde bulunmasa da, kedinin kendine has kimliğini kazanmasına yardımcı olmuştur.
Van Kedilerinin gözleri 3 farklı şekilde olabilir. Bunlardan ilki en sık görülen bir mavi, bir sarımsı yeşildir. Bunun dışında Van Kedisi’nin sadece mavi ya da sadece sarımsı yeşil gözlere sahip olması da mümkündür.
Beyaz tüyleri ile karlı Van ve çevresinde diğer hayvanlara gözükmeden avlanan Van Kedileri, vücut yapısı ve tüy renginin sağladığı avantaj ile mükemmel avcılar haline gelmişlerdir. MeooW’un kedisi Prenses’in de bir Van Kedisi olduğunu düşünürsek, şu an avladıkları tek şeyin eve giren sinekler olduğunu söylememiz mümkün :)
Van Kedilerinin bir diğer ilginç özelliği ise bilinen kedi ırkları arasında suda yüzmeyi, su ile oynamayı seven tek ırk olması. Eğer bir Van Kedisi sahibiyseniz ya da sahiplenmeyi düşünüyorsanız sıcak yaz günlerinde küçük bir leğene su koyun ve kedinizin su ile nasıl eğlendiğini, nasıl yüzdüğünü izleyin.
Bilinen ilk Van Kedilerinin kafa bölgelerinde sarı tüyler olmasına rağmen, zamanla farklı ırklar ile, özellikle Ankara Kedisi ile, melezlenmesi sonucu şu an doğan Van Kedilerinin büyük bölümü sadece beyaz tüylere sahiptir.
Van Kedilerinin bir bölümü sağırdır ancak sağırlık iki farklı göz rengine sahip Van Kedilerinde çok daha nadir, %2 %3 oranında, görümektedir.
Ek olarak göz enfeksiyonlarına da diğer kedilere oranla daha yatkındırlar.
Orta boy bir ırk olan Van Kedisi’nin ortalama yaşam süresi 15 yıldır.
34
Önemli ve üzücü bir konu ise Van Kedisi’nin soyu son 15 yıldır yok olma tehdidi altındadır. Konu ile alakalı Van
100. Yıl Üniversitesi başta olmak üzere çeşitli kurumlar tarafından kontrollü çiftleştirme yapılarak Van Kedisi’nin koruma altına alınması sağlanmıştır.
Van Kedisi’ni korumak için Van Kedisi Yaşatma Platformu, Van Kedisi Araştırma Merkezi, Van Kedi Evi gibi kuruluşlar kurulmuştur. Bu kuruluşların tuttuğu kayıtlara göre Van’da Van Kedisi besleyen son 400 kişi kalmıştır.
Bu durumun en büyük sebebi ise son 50 yıldır Van’a gelen turistlerin kedileri farklı ülkelere götürüp melezleşmesine ve kendine has özelliklerin kaybolmasına sebep olmalarıdır.
Van Kedileri yavrularını en çok seven kedilerdendir. Tek seferde ortalama 4 yavru doğuran Van Kedileri, hamile kaldıktan 1 ay sonra hiç bir şekilde karnına dokundurtmaz ancak hamilelik döneminde sahibinin sevgisini ister. Yavrular doğduktan sonra uzunca bir süre sadece çok güvendiği kişilerin bebeklerine dokunmasına izin veren Van Kedilerinin hamilelik süresi yaklaşık 62 gündür. Ortalama dişi bir Van Kedisi 2900 gram iken, erkek bir Van Kedisi yaklaşık 3600 gram ağırlığa sahip olmaktadır.
BU AYIN IRKI: VAN KEDİSİ
35
36
RAFTAKİ KEDİ
raftakikedi.blogspot.com.tr
Fatma VatanseverGülper Refiğ’in yazdığı Kediciklerim kitabı yazarın hayatına eşlik eden kedilerinin öyküsünden oluşuyor. Yalın dili ve samimi an-latımıyla Gülper Refiğ’in hayatına ortak olmuş kedilerini tanıyor-sunuz. Özellikle kedi severlerin beğenerek okuyacağı bu kitap yazarın kedilerin karakterleri ve yaşam tarzlarıyla ilgili analizlerini de sunuyor. Evinde kediyle yaşayanların okurken çok doğru diyip kendi başlarına gelenleri anımsayıp gülümseyeceği satırlarda var hüzünlenip sonsuzluğa yolcu ettiği dostlarını hatırlayacağı satırlar-da. Kitapta sözü geçen Türkan Hanımı ayrıca sevdim. Etrafımda-kilerin ilerde onun gibi olacağımı söylediği için belki de böyle bir yakınlık hissettim.
Kim bilir belki de bu kitap kendi hayatından geçen kedileri yazmaya teşvik eder birilerini. Selim İleri şu satırlarla an-latıyor kitabı:
‘’Kediciklerim piyanist Gülper Refiğ’inyayınlanan ilk ki-tabı. Bütün ilk kitaplar gibi duru, içten ve duyarlı. Yazar çocukluğundan beri insanlar kadar yakını bildiği kedilerini anlatıyor. Ankara’nın Kavaklıdere semtinde başlayan bu serüven İstanbul’da sürüyor, Burgaz Adası’na sıçrıyor ve bir bakıma noktalanmıyor. Çünkü kedilere duyulmuş uçsuz bucaksız sevgi sürüp gitmede...Şöyle sorulabilir. ‘’Kediciklerim’’de dile getirilen Munis, Adalı, Garibe, Sırnaşık, Yamalıyüz ve ötekiler sahiden birer
kedi mi? Gülper Refiğ, bana öyle geliyor ki, iletişimin kop-maya yüz tuttuğu, inceliklerin göçüp gittiği, ancak sağır-duyarlıklara açık bir toplumda suskun kedilerini birer ‘in-sancık’ gibi söylüyor. Bütün bu yalnız kedicikler kaybolan bir görgünün ardına takılmışlar, bize şefkatten sanki bir şey söylüyorlar.’’
Keyifli okumalar...Gülper Refiğ - Özgür Yayın Dağıtım
KİTABI BIRAK BANA BAK!
37
Kitapçıda elime gelip gelip bir şekilde bıraktığım ki-taplardan olmuştu. Sonra ekürimin hediye etmesi-yle kavuştuk birbirimize. Zamanı varmış demek ki… Vakti geldi ve okudum. Çok büyük keyifle okudum hem de… Kitap ve kediler tutku olunca keyif katlanıyor elbette. Çok doyurucu bir kitap. Sadece kediler anlatılıp geçilmiş değil içeriği sor-gulamalarla çevrili. Oya Baydar’ın diliyle tanıştığım kitap oldu o yüzden farklı bir yeri var ben de. Diğer kitaplarını da okumak için bir heyecan tohu-mu ekti içime. Roman, 1993 Yunus Nadi Roman Ödülü’nü almış. Nina, Gece, Yoldaş, Kısmet, Arthur… Ki-tabımızın kedi kahraman-ları kendileri. Aralarında mektuplaşıyorlar. Hatta aralarından biri günlük tutuyor. İlk başlarda bir-birlerinden haber almak için başlayan bu mektu-plaşmalar bir süre son-ra sahiplerinin sırlarının ne olduğunu öğrenme araştırmasına dönüşüyor.
Oya Baydar hayata, in-sana dair pek çok olguyu sorgulatıyor kedilerine. “Hem tok hem özgür ol-mak mümkün mü?” diyor kedilerimizden biri örneğin. Okuyunca ilişkilendiriyor insan kendi hayatıyla ister istemez. İnsanları anlama-ya çalışan kedilerde ken-dinizi düşündürüyor size. En azından bana böyle hissettirdi. Ayrıca kedi be-timlemeleri müthiş. Öyle anlatıyor ki yazar, gözüm-de canlanıveriyor ve göz kırpıyorlar bana muzipçe. İnsanların yaptığı kedi de-dikodusundan muzdarip kedi kahramanlarımız bir yandan sahiplerini tatlı tat-lı çekiştirirken. Bizimkiler geldi aklıma okurken. Aca-ba onlarda aralarında ‘yine dedikodumuzu yapıyorlar’ diye söyleniyorlar mıdır? Kedi sahipleri hakikat-en öyledir (kendimden ve çevremden gördüğüm en azından). Bazı insanlar çocuklarını anlatır ya hani biz ise o kıvamda çekiştiri-riz kedilerimizi, kedileri. Ki-tabın sonu burksa da içimi okumaya doyamadım.
Keyifli okumalar...
CAT CAMPUS
Kedilerinde artık bir kampüsü var. İzmir Ekonomi Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencileri kampüsteki kediler için barınak tasarladı. “CatCampus” adı verilen bu çalıştay sayesinde Balçova Kampüsü içinde yaşayan kediler artık korunaklı barınaklarda yaşayacaklar.
İzmir Ekonomi Üniversitesi(İEÜ) Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Burkay Pasin öncülüğünde gerçekleşen bu çalıştaya öğretim görevlileri Hugh Clarke, Özgüre Genca, Lale Başarır, Burcu Kor, Filiz Keyder Özkan ve Mimarlık Bölümü 2. Sınıf öğrencileri de katıldı. Öğrenciler, kedilerin ihtiyaçlarını ve hava koşullarını da dikkate alarak tasarladığı 12 farklı barınakta kediler daha sağlıklı bir yaşam sürecek.
Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Burkay Pasin, üniversite kampüsünde gittikçe artan kedilerin barınma ihtiyacına kalıcı bir çözüm bulmayı amaçladıklarını belirtti. Öğrencilerin 6 kişilik gruplar halinde toplanarak hazırladığı ve inşa ettiği 12 farklı tasarımlı barınaklar için Burkay Pasin, “Çoğunluğu plastik, metal, ahşap esaslı geri dönüşümlü atık malzemelerden yapıldı. Barınakların tasarımında hava koşullarına direnç, taşınabilir hafif yapı sistemi, hijyen, ergonomi, işlevsellik ve kampüsün doğal ortamına uyum gibi ölçütler gözetildi.” dedi.
38
Bir yanlış anlama sonucu, eserleri eskisi kadar ilgi görmeyen bir ressam olan Liam Price’ın öldüğü ile ilgili dedikodular çıkar. Bu haberle eserlerin satışlarının pat-ladığını gören Liam, gerçeği söylemek yerine “Liam’ın erkek kardeşi” kimliğinde hayatını sürdürmeye karar verir. Fakat intihar eden ressam hikâyesini ilgi çekici bu-lan güzel gazeteci McKenzie, Liam’ın peşine düşecek; aşk ikisinin de planlarını alt üst edinceye kadar oyun devam edecektir.
Aşkı Bulunca1 Mayıs 2015
Yenilmezler Ultron Çağı
Bir Varmış, Bir Yokmuş
1 Mayıs 2015
06 Mart 2015
Iron Man Tony Stark önderliğinde bir grup süper kahraman, aktif olarak kullanılmayan bir barışı koruma programını gerçekleştirmek isterler, ancak işler çığrından çıkar ve insan yapımı bir yapay zeka olan Ultron’un eline, hain planlarını gerçekleştirme fırsatı geçer. Süper kahramanlar onu durdurabilmek için bir kez daha güç birliği yapmak zorundadır. Tüm dünyaya yayılan bir savaş başlayacaktır.
Veteriner Hekim Profesör Niyazi Gül, kend-ince sakin bir hayat sürmektedir. Bir yandan üniversitede veterinerlik dersleri verirken, bir yandan da yardımcısı Hediye’nin desteği-yle dededen kalma mucizevi formülün ek-sik maddesini arar. Belalı aşıklar Sultan ve Rıza atlarını yarıştırmaya karar verip bir de Niyazi’nin hayvanlara güç veren formülünü duyunca işler karışır. Bir anda heyecan dolu olayların ortasına düşen Niyazi, formülün eksik maddesini ararken sürpriz maceralarla karşılaşacaktır.
Gizli Kusur8 Mayıs 2015
1970’li yılların Los Ange-les’ı... Uyuşturucu bağımlısı polis memuru Larry “Doc” Sportello (Joaquin Phoenix) eski bir kız arkadaşının kay-bolması vakasını araştırmaya başlar. Bu araştırma onu çok farklı olaylar ve kişilerle karşı karşıya getirecektir.Thomas Pynchon’un ro-manından uyarlanan Inher-ent Vice’ta birçok yıldız oyun-cu rol alıyor.
SiNEMALARDA BU AY
39
SiNEMALARDA BU AY
Yarının Dünyası22 Mayıs 2015
Bilime çok meraklı bir genç olan Casey Newton (Britt Robertson) ile mucit Frank Walker (George Cloon-ey) yalnızca hafızalarında yer alan bir yer ve zamana, gizemli bir yolculuğa çıkar-lar.
1940’ta Fransa’da geçen filmde savaşın dramatik yüzünü yakından görüyoruz. Küçük bir kasabada yaşayan Lucile Angellier (Michelle Williams), her şeyine karışan kaynan-asıyla (Kristin Scott Thomas) birlikte eşinin savaştan dön-mesini beklemektedir. Bir süre sonra işgal edilen Paris’ten göç edenler kasabalarına dolar.
Onlarla birlikte Alman ordusu da gelir ve kasaba halkının evlerine yerleşirler. Lucile, ilk başta evlerinde kalan Al-man askeri Bruno von Falk’ı (Matthias Schoenaerts) görmezden gelse de çekiciliğine daha fazla karşı koyamaz ve ona aşık olur. Bu aşk, her ikisi için de felaketlerin başlangıcı olacaktır.
Aşk Uğruna15 Mayıs 2015
Çılgın Kalabalıktan Uzakta
San Andreas Fayı
15 Mayıs 2015
22 Mayıs 2015
Bathsheba Everdene (Carey Mulligan), kendi kendine yeten, güzel bir genç kadındır. Aynı anda 3 farklı karakterde birliktelik yaşamak-tadır: koyun çobanlığı yapan istekli Gabriel (Matthias Schoenaerts), yakışıklı ve acımasız asker Frank (Tom Sturridge) ve olgun bekar William (Michael Sheen). Everdene’in yaşadıkları, kadın-erkek ilişkileri üzerine yıl-lardır eskimeyen bir bakış açısı sunuyor.
Kaliforniya’da yaşanan deprem felaketinden sonra, helikopter pilotu olan Tom kızını kur-tarmaya çalıştığı sırada yaşayacağı olayları konu alacak.
40
Facebook/Meoowdergisi
