Upload
mert-gencay-oezdogan
View
202
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
Bark= havlamak
Chase=kovalamak
Sort of = çeşit
Stewardess=hostes
Tramp=aylak avare ,serseri
Fortnight =iki hafta
Decade= on yıl
Accommodation = yerleşme
Enthusiastic =hevesli
Branch=şube
Essential = temel esas
Facilitiy= 1 tesis 2 hüner,beceri
Situated=konumlanan
Provide = sağlamak
Steam= buhar
Stick = 1 sopa 2
Lid = kapak
Luminous = ışık yayan ,ışıldayan
Nonluminous = ışıldamayan
Emit= send out, çıkarmak,atmak
Substance= cisim
Translucent =yarısaydam
Transparent = saydam
opaque =saydam olmayan
conduct=yürütmek
protists =tekhücreli canlılar
kingdom = 1 krallık 2 alem
reproduce = üretmek ,yeniden oluşmak
take off =1 uçağın kalkması ,2 popüler olmaya başlama
narrow= dar ,ince, kısıtlı
existence =varoluş
almost =hemen hemen
buccaneer,corsair,fillbuster,freebooter,ladrone,picaroon,rover=korsan
Exhilirating=heyecanlandırıcı
Ransom=fidye
Cavalier=atlı şovalye
Rag =paçavra
Desperate=umutsuz
Commit = işlemek ( suç vs.)
Outlaws = kanun kaçağı,yasal haklardan mahrum bırakılmış kimse
Among = arasında
Along =throughtout = boyunca
Regulation = düzenleme
for instance=örneğin
drill = delmek
carve=oymak (mermer vs. )
fewer = daha az
fever= ateşlenmek,heyecan
feverish=ateşi olan ,hararetli,heyecanlı
planetary=gezegensel
carry out=uygulamak,yerine getirmek
orbit=yörünge
core = ÇEKİRDEK
companion=eşlik etmek
evidence =işaret ,kanıt
motion=hareket
extraterrestrial=dünya dışı
mould=biçimlendirmek ,şekil vermek , kalıp
stipulate=anlaşmaya varmak,şart koşmak
involve=İÇERMEK
ornament=süslemek ,donatmak
polishing=cilalamak
chore=ev işi ,angarya,zevksiz iş
steadily=durmadan ,değişmez şekilde
mount= artmak ,çoğalmak,düzenlemek
despite=rağmen
convince=ikna etmek
threaten= tehdit etmek
patisserie =pastane
worthwhile= değerli ,dişe dokunur
participate=katılmak
assemble =birleştirmek
thresher=harman dövme makinası
harvest=ürün toplama
wheat=buğday
satellite=uydu
transmission=aktarma ,geçiş ,iletim
executive=yönetici,yetki sahibi
supply= provide, tedarik etmek ,sağlamak
export=ihracat
import= ithalat
dyes=boyalar
spring up(v2 sprung up) = türemek ,sıçramak,birden bire meydana gelmek
perseverance=azim,direnme
flow = akmak
interfere with=engel olmak
greet= selam vermek
link=bağlantı kurmak,bağlamak ,birleşmek
funnel shaped=huni biçimli
suck up=emmek
wheat straw=buğday samanı
foundation = KURULUŞ
intact= bütün, tam ,dokunulmamış
feather= tüy
further= ilerletmek,2üstelik
freight=nakliye
humid=nemli,nem
predict=tahminde bulunmak
develop=geliştirmek
prevent= engellemek ,önlemek
prevention= önleme
internal organ = iç organ
internal = iç,dahili Batıni,doğa
deafness= sağırlık
blind = kör
decrease= azalmak
increase= artmak
crease= buruşturmak,kırmak,kırışık
cease=dindirmek,durdurmak
consist of = .. den meydana gelmek ,oluşmak
reference= referans
specialist=expert=uzman
exist=var olmak ,yaşamak,mevcut olmak= existence
extend= uzanmak,yayılmak
extent= boyut,derece
expend=bitirmek ,harcamak
expand=genişlemek ,yayılmak
fine up=punish= cezalandırmak
back=sahip çıkmak ,arka çıkmak
fair= 1 adil, 2 fuar
shortsighted= miyop,uzak göremez
eccentric=alışılmamış
skyscraper=gökdelen
storey=kat (yapı)
divide=ayırmak,bölmek
various=çeşitli
nib= 1 gaga , 2 kalem ucu
quill pen=tüy kalem
dip=sıvı içine batma,batırıp çıkarmak
persuade=convince= ikna etmek
pursue=kovalamak,takip etmek
pursuit=takip kovalama
carry up into=bir şeyin içine karışmak
carry something down = (raftan çatıdan ) bir şeyi aşağıya indirmek
carry on=devam etmek
carry off=başarmak,hakkından gelmek
dump=atmak,boşaltmak
campaign=kampanya,mücadele
threat =tedit etmek
treat = tedavi etmek
initiative=başlangıç ,girişim
fall back= geri çekilmek
contaminate=bulaştırmak ,kirletmek
power plant= enerji santrali
therefore= buyüzden
lead to = yol açmak ,neden olmak
eradicate= destroy ,yok etmek
lay= sermek
lay out= düzenlemek,planlamak
lay on = sağlamak ,temin etmek
lay in=biriktirmek ,depolamak
lay off=ara vermek ,bırakmak
lie=1 yalan söylemek , 2 uzanmak
ancient= antik
obviously = açıkça
raft= sal
slaughter house= kesimhane ,mezbaha
sewer system = kanalizasyon sistemi
remain= geriye kalan
communicable= bulaşıcı
smallpox = suçiçeği
yellow fever = sarı humma
remain of = … dan uzak durmak
real estate developer = şehir planlaması
concern = 1ilgilendirmek ,2kaygı endişe
quİte= oldukça
quİt = bırakmak ,bitirmek
sooth = 1 doğru ,gerçek 2 yatıştırıcı
thus= böylece
mineral spring = maden kaynağı veya madensuyu kaynağı
rough = tough = sert
smooth= 1düz ,pürüzsüz ,2sakin ,sakinleştirmek
bizarre= bambaşka ,biçimsiz,tuhaf
vapour = buhar
sweat = terlemek
sweet= tatlı
swear = yemin etmek
ensure= sağlamak,emniyete almak
sufficient = yeterli
imitate = taklit
quantity= miktar
quality = kalite ,nitelik
qualify = nitelendirmek,vasıflandırmak
qualification= NİTELİK ÖZELLİK
qualified= vasıflı nitelikli
dull= donuk,cansız , donuklaşmak
attractive = çekici
avoid = kaçınmak
consequence = cnclusion = sonuç
depletion = azaltma
deprive of = mahrum bırakmak
deprivation= MAHRUMİYET
afterward=sora ,sonradan
backward= gelişmemiş
forward=ileriye doğru ,ileri
toward= yönünde ,doğrultusunda , .. e doğru
cue = clue =evidence = ipucu
properly= düzgün bir şekilde
sequence = sıra ,silsile ,zincirleme
constant = sabit
eventually = sonunda
evidently = açıkça
pattern = model ,örnek
attempt = çabalamak ,teşebbüs etmek
favour= iyilik etmek
be in favour of .. = taraftar olmak
survey = anket, teftiş ,araştırmak
throughtout = hertarafında ,baştan aşağıya
deficiency = eksiklik
make up = bir araya getirmek ,düzenlemek ,boyamak
welfare= refah
agency= acenta ,temsilcilik
leisure = boş
admit = kabul etmek
look down on =küçümsemek,aşağı görmek
carpenter = marangoz
manhood = cesaret
novelty=yenilik
unusual = nadir ,olağan üstü
fertile land = verimli arazi
resident = yaşayan
suffer = katlanmak ,acı çekmek
starvation =hunger=poverty = açlık
disturb= rahatsız etmek ,huylandırmak
serve = hizmet etmek
purpose =amaç ,görev
responsible = sorumlu
reliable = güvenilir
prove= ispat etmek ,kanıtlamak
disastrous = feci ,talihsiz ,korkunç
overseas = deniz aşırı
affair = mesele
particularly=özellikle
branch = şube
extension = uzatma
leaflet=kitapçık ,el ilanı,yaprakçık
contain = kapsamak
aspect = görüş
urge = baskı yapmak ısrar etmek
urgently =acele
grain = hububat,tahıl
quoting = bildirme
debit = borç
tedious = bıktırıcı
credential = delil ,yeterlilik
nuisance of = rahatsız edici
wipe = silmek
dam= baraj
passage = geçmek ,geçit
pipe = boru hattıyla taşımak,iletmek
channelled = kanal açmak ,yöneltmek
irrigation = sulama
predict = tahmin etmek
tremendous = çok büyük
anticipate = ummak
presence = structure = yapı
actually = aslında
reservoir= depoetmek,rezervuar
trap= tuzak kurmak ,set çekmek
bottom = dip, alt
below = altında
above = üstünde
fertility = bereket ,doğurganlık,verimlilik
outstanding = göze çarpan, üstün, çok iyi
unforseen = fark edilmeyen
vast = geniş,bol
quantities = miktar
annual flood = yıllık sel
accumulate = toplamak
income = gelir
outcome= akıbet ,sonuç
urban = kentsel
rural= kırsal
self reliance = özgüven
seld devotion = fedakarlık
well deserved = hak edilmiş
indeed = doğrusu
entirely = tamamıyle
depend upon = bağlı olmak
pattern = model
combine = birleştirmek
beside = ayrıca
realise = anlamak ,farkına varma k
realize = gerçekleştirmek
release = piyasaya sürmek ,serbest bırakmak ,salı vermek
swallow = yutmak (hap )
relatively= nispeten
mild= ılık
pain reliever =ağrı kesici
arthritis = eklem iltihabı
disorder= düzensizlik karmaşa
joint = 1 eklem 2 çatlak
grain = tahıl
lining= kaplama
claim = idda etmek
emit = yaymak
fraction=bölüm
feasible= uygun uygulanabilir
desaltination= tuzdan arındırmak
explosion=patlama
distillation= 1 damıtma 2 anafikir
basin = havza ,kap
vapour = buharlaşmak
boil =kaynamak
condense = koyulaştırmak ,sıvılaştırmak
composition =1 alaşım, 2 anlaşma
decomposition = ayrışma, bozukluk ,çürüklük
resource = kaynak
breed = üretmek
recreational= dinlenme ile ilgili,eğlence
survey = anket ,araştırma
accidental= tesadüfi,kazara olan ,yanlşlıkla olan
rubber = lastik,kauçuk
tiring=yorucu
push down = aşağı itmek ,bastırmak
push up=1 arttırmak 2 şınav
push on = hızlandırmak ,ilerlemek
push off = çekip gitmek, elden çıkarmak
Sparse=Thin=Bare=Meager=Seyrek,AZ, ince
Rubbish=çöp
Shortage=eksiklik,kıtlık ,noksanlık
Dustbin=çöp kovası
Dump=çöp dökmek
Damp=nem
Bury=gömmek
Burn=yakmak
Born=doğmak
Outcry=feryat,haykırış
Deposable=görevden alınabilir
throw away= atmak,çevresinden uzaklaştırmak
waste= boşa harcamak, israf etmek
compost=gübre
individual=birey
cottage=kulube,kır evi
breathtaking = nefes kesen
suburb = banliyö
rope ladder = ip merdiven
attract = cezp etmek
expose=maruz kalmak
defect=arıza bozukluk
infect= enfekte etmek,bulaşmak,bozmak
enforce= dayatmak,güçlendirmek,uygulamak
emerge=belirmek ,ortayaçıkmak
emergency= acil durum
urge=baskı yapmak,ısrar etmek
urgent=acil öenmli
reinforced=desteklenmiş,kuvvetlendirilmiş
rough = sert ,pürüzlü,engebeli,dalgalı
smooth = pürüzsüz
edge = keskinleştirmek,uç ,kenar ,sinirlendirmek
endanger= tehlikeye atmak
tissue= doku
issue=konu ,mesele
variety= çeşitlilik
famine=kıtlık ,yokluk
drought=kuraklık ,susuzluk
react=tepki vermek
surplus= üretim fazlası ,bolluk
rural = kırsal alan
commercial=ticari
migration=göç
countryside=kırsalbölge
actually=aslında
community= grup,topluluk
set up=kurmak
facility= yetenek
interstate=eyaletler arası
state= 1 bildirmek ifade etmek 2 eyalet
outward=dışa doğru olan
bound=bağlı
consist of= oluşmak ,meydana gelmek
content= içerik
frustration= sıkılma ,düş kırıklığı
hike= 1 arrttırmak 2 gezinti yapmak,uzun yürüyüş yapmak
common = yaygın
guidelines= klavuz , öneriler
draw = çekmek ,çizmek
draw out = açmak ,çekmek
draw in = 1 solumak , 2 kendine çekmek
draw on = sigaradan duman çekmek
draw back = draw off = boşaltmak,geri çekilmek
aside= ayrı ,bir tarafa
scheme= proje
entrust= emanet etmek ,görevendirmek ,yeti vermek
seduce=baştan çıkarmak
mighty= muazzam
samaritan=merhametli
suicide = intihar etmek
distress=üzmek sıkıntı vermek
left out = dışlanmış hissetmek
indoctrinate = fikir aşılamak,öğretmek,telkin etmek
doctrine=öğreti
preach= öğüt vermek ,tavsiye etmek
readily = 1 çabucak, güçlük çekmeden 2 gönülden
available = mevcut
enormous = tremendous=gigantic = devasa muazzam
unlikely=alışılmadık
ivory=fildişi
estimate=tahmin etmek
havle= ikiye bölmek ,yarıya indirmek
present= sunmak ,takdim etmek
scale = ölçeklendirmek , ölçek
get rid of = kurtulmak ,kökübü kazımak ,elden çıkarmak , ..-den kurtulmak
rabies=kuduz hastalığı
employ = işçi çalıştırmak
employee= işçi
employer= işveren
demand = talep
dispose of = bşaından atmak
rethink= etraflıca düşünmek
gradually = step by step = Adım adım
clean up= düzeltmek ,tertemiz yapmak
stuff= malzeme ,nesne
staff= personel
vast = geniş
savage = yabani
violence = şiddet olayları, vahşet ,zorbalık
splendid= mükemmel
assault = saldırmak
somehow = her nasılsa
snigger= alay etmek , kıs kıs gülmek
coincidence = rastlantı
hand in = getirmek ,iletmek
hand up = uzanmak ,yetişmek
hand over =hand out = dağıtmak bağışlamak
hand off = dokunma ! ( emir)
hand on = devretmek ,babadan oğla geçmek
worthy = Değerli
trail = 1 yol 2 düşmek 3 izini sürmek
end up = sonuçlanmak
end off= bitirmek sona ermek
admire= hayran olmak
leaflet = el ilanı ,broşür
anxious = endişeli ,kaygılı
tail = kuyruk
hinged= hareketli
flap = kanat çırpmak
twist=burkmak
violated= ihlal edilmiş
file = dosya,dosyalamak
navy= deniz filosu ,bahriye
peak= zirve ,doruk = zenith , summit
merge=birleştirmek
consultant=danışman
Pioneer= öncü,öncsü olmak
Aviation=havacılık
İnstructor= eğitmen
İnstruct=öğretmek ,ders vermek
Commercial=ticari
Auxiliary=yardımcı,destek
Uppermost = en başta ,en üstteki
come up= çıkagelmek, ortaya çıkmak
come down= inmek,ucuzlamak
come into= elde etmek
come in= gelmek,gözde olmak
come out= açığa çıkarmak
proprietary school=meslek okulu
proprietary =hissedar
vocation=hizmet, görev
vocational= mesleki
fairly = adilce veya oldukça
selfimprovement= kendi kendine geliştirme
craft=el işi ,zanaat
emphasize=vurgulamak ,altını çizmek
apply= başvurmak
approve=kabul etmek, acknowledge,agree,admit
segment=parça ,bölüm
in order to= amacı ile
poultry= kümes hayvanları
variety = çeşitlilik
treat=tedavi etmek
even if=bile
puzzle= kafasını karıştırmak
dull = azaltmak ,donuklaştırmak
stereotype = basma kalıp
equally = eşit olarak
aerosol = sprey,sprey tüpü
aside= ayrı , bir tarafa
multinational=çok uluslu
penetrate= nüfuz etmek ,sızmak
inconvenient= uygunsuz ,zahmetli
unconscious= bilinçsiz
depletion=azaltma ,eksiltme
famine=kıtlık
rush to conclusions= çabuk sonuç çıkarmak
extinction= nesli tükenme
owing to= den dolayı, due to
interior= dahili ,iç dünya , iç kısım
extract=çekmek ,çıkarmak
insurance= sigorta ,sigorta etme
arrangement= ayarlama ,düzenleme
custom decleration= gümrük bildirimi
consist of= den meydana gelmek
folding bed= katlanabilir yatak
cot = beşik
allocate=tahsis etmek
condemn=ayıplamak,mahkum etmek
authorised=yetki werilmiş
clerical work= büro işi
clerical costs = personel masrafları
affixed=eklenmiş
properly=düzgünce
refund= geri ödemek
bureau= büro
settle down= kurulmak ,sakinleşmek
common sense= sağduyu
far more …. Than = …. Çok daha fazla
exploit = sömürmek ,kötüye kullanmak
cereal= tahıl
gear to= bağlı olmak
grumble about= yakınmak şikayet etmek
justify = haklı çıkarmak
rhetoric= konuşma sanatı
self expression = kendini ifade etme
dehşete kapılmış
competitive= rekabetçi
controversial=tartışmalı
pupil = öğrenci
exceptional= istisnai
expectation=beklenti
determine = karar vermek
limping = topallamak
roll on= geçip gitmek ,yuvarlanmak
roll off= akıcı biçimde ezbere okumak
roll out= açmak ,sunmak
roll up= biriktirmek
roll down = inmek
trail= izlemek ,takip etmek
sled= kızak
lung) akciğer
raging= öfkeli
rage= öfke
bury= gömmek
shelter= sığınak 2 sığınmak
eyelash= kirpik
gust=rüzgar
snowdrift= kar savrulması
drop out= ayrılmak, bırakmak
pull away= geriçekilmek ,sıyrılmak
outdistance = geride bırakmak, geçmek
frantic=çılgın
urgent=acil,önemli
hallway=geçit,koridor
rigid=sert,şiddetli
haunted=perili
hanged=asılı
dismember=bölmek,parçalamak
superstitious=batıl inanç
excuse=mazur görmek,affetmek
hence=bu yüzden,bundan dolayı
moisture= nem
responsible=sorumlu
imbalances=dengesizlikler
give off=bırakmak,dışarı çıkarmak
function=fonksiyon
preservative=katkı maddesi
spoil=çürümek,şımartmak
ingredient=içerik
convenience= uygun ,müsait
permit=izin vermek
Express=ifade etmek
Doubt=şüphe
Particularly=özellikle
far reaching=sonuçları çok
independently=birbirini etkilemeden,bağımsız olarak
arrangement=ayarlama düzenleme
chasing=avcılık,takip etme
reasonable=makul,akıllıca
unformed=biçimsiz
facial=yüz ile ilgili
deposite=depolamak
envelope=zarf
withdraw=çekmek
subtract=eksiltmek,çıkartmak
compute=hesaplama,tahmin etmek
utilize=faydalı kılmak
circuit=devre
manipulate= 1 kullanmak 2 kandırmak
specific= belirli ,özel
predetermine= önceden kararlaştırmak
in brief= kısacası
simplified=birleştirilmiş
inanimate= cansız ruhsuz
specifically= özellikle
cease= dinmek ,durdurmak
function = görev
interference = engelleme
entity= varlık , mevcudiyet
represented= temsil edilmiş
impulse= darbe ,dürtü,etki
binary= ikili
division=bölme ,bölüm
comparison=karşlılaştırma
component=bileşen
sequence= sonuç
guidance=rehberlik
unaided=yardımsız ,tek başına
supervision=denetim,gözetim
differentiate=farklılaştırmak
accessible=erişilebilir
thus = böylelikle
within = içinde
peak = doruk
remain = kalan ,geriye kalan
occupy= meşgul etmek
enormous = devasa
vast = geniş,çok büyük
majority = çoğunluk ,topluluk
content = içerik
likelihood=ihtimal ,olabilirlik
preface= giriş yapmak ,başlangıç
detrimental=zarar verici
broadening=genişleyen
horizon=ufuk
inventive= bulucu ,hünerli,özgün
exert= kullanmak ,ortaya koymak
virtually = hemen hemen
dispenser = dağıtıcı
issue= 1 konu 2 sonuçlanmak
track= yol iz
proper=uygun ,münasip
rigidly=sertçe sıkı sıkıya
qualified= nitelikli
recognize=tanımak
domestic manufacturer= yerli üretici
in prospect of = varsayımıyla
senior= kıdemli ,yaşça büyük
emphasis=vurgu şiddet
motto= özdeyiş,parola , ilke
feature = özellik
simply= basit bir şekilde
relevant = ilgili ilişkili
presence= varlık, varoluş,yapı
contemporary= çağdaş modern
saline=tuzlu
narrative=fıkra
plot= çizim
genre= biçim çeşit
artefact= insan eliyle yapılan şey
depiction= tasvir
phase= safha aşama ,level
particular=belirli
customary= geleneksel
customary=makul
former= önceki ,ilk
fell out= kavga etmek
annual= yıllık,yılda bir yapılan
revenue= gelir hasılat
so that = böylece
in case = ihtimaline karşı ,dığı takdirde
exclusively=özellikle
dependence=bağlılık
visual=görsel ,taslak
bias=önyargı,tarafsızlığını bozmak
favour = iyilik yapmak
outlet= çıkış yeri
circulation= devir ,dolaşma
prohibited= yasaklanmış
distraction= avuntu ,dikkat dağıtıcı şey
gap= yarmak,yol açmak
pile up = biriktirmek
bare= açığa çıkarmak
distinctly= belirgin bir şekilde
settle down= kurmak , yerleşmek
herd = sürü
cattle =büyükbaş hayvan
topsoil=bitkisel toprak ,yüzey toprağı
wear out= yormak ,eskitmek ,tüketmek
wipe out = silip yok etmek
orchard = bahçe ,bostan
shabby= adi ,cimri ,kötü
furnished = döşenmiş,mobilyalı
landlady = ev sahibesi
drug dealer = zehir taciri
apparently = anlaşılan ,görünüşte ,görünen o k i
circumstance = durum ,hal ,koşul
cripple= bozmak zarar vermek
crutch= koltuk değneği
neatly = düzgünce ,temizce
affair= dalga, durum , mesele ,konu
confide in= güvenmek ,sır vermek
tenant= kiracı
lace –curtained = dantel perdeli
aisle= koridor ,dar geçit
companion=eşlik etmek,arkadaşlık etmek
vessel=damar
stiff=sert ,sağlam
mileage indicator=kilometre sayacı
sore=yara
suffused= yayılmak
dome = kubbe ,konak
mast=kule
mileage= gelinen yer ,mesafe
occasional = nadiren,arasıra
elbow = arasıra
heroic= cesur ,güçlü
legacy= miras
convince= ikna etmek
bring back=geri getirmek
compulsory=zorunlu,mecburi
comet=kuyruklu yıldız
encyclopaedia=ansiklopedi
sailor= gemici ,denizci
evidence = işaret kanıt
norseman=Norveçli
influential = etkili ,etkileyici
acquaintance=tanıdık
ruin= bozmak ,zarar vermek
narrow=dar
tower up = yükselmek
quietly= sessizce
quite = oldukça
quiet = sessiz
hillside= sırt yamaç
prosperity=refah ,saadet
worship= ibadet etmek
delicately = hassas
pottery = çömlek
occupied= dolu , meşgul
flourish= büyümek gelişmek
discussion=tartışma
attend= katılmak
attain = gelmek ,ulaşmak
indication = işaret
lecturer = okutman,eğitmen ,konuşmacı
backward = çağ dışı ,geri kalmış
pouring= boşaltma akıtma
pouring rain = şiddetli yağmur , bardaktan boşalırcasına
simplified = basitleştirilmiş
published = yayınlanmış
suburb = kenar mahalle ,varoş
settle into = yerleşmek
preferably = tercihen
stroll = dolanıp durmak ,gezinti
particularly = özellikle
bland = tatsız ,lezzetsiz
showcase = vitrin
look up = arayıp bulmak
towards = - e doğru
mantelpiece = baca başı ,şömine rafı
stuntperson = tehlikeli sahne dublörü
bounce= zıplamak
equity = eşitlik adalet
below = altında
beyond = ötesinde
awareness = bilinçlenme
aware = farkında olmak
worth while = zahmete değer
astonish = şaşırmak
despair = ümitsizlik
debt = borç
minority = azınlık
desertion = terk etmek
pride = gurur duymak
impulsive = düşüncesiz
obscure = saklamak ,belirsizleştirmek
tie = tied = bağlı ,bağlanmış
tied up = meşgul , yoğun
treat = tedavi
come under = kapsamına alınmak
consideration = düşünce
attractiveness = cazibe
actual = gerçek
facial expression = yüz ifadesi
mistaken = hatalı ,yanlış
intimate = yakın ilişkili,samimi
belief = inanaç
favour = iyilik etmek
trace= izlemek izini sürmek
flocking = toplama ,floklama
attention = dikkat
basically = temelde
suspect = kuşkulanmak
institution = kurum , kuruluş
spaciousness = genişlik
harsh = kaba ,katı
settlement = yerleşim alanı
government agencies = devlet kurumları
veteran = çok tecrubeli kimse
represented = temsil edilmiş
represented = bilinçli
on the other hand = bir yandan ,buna karşın
particular = belirli
interconnect = bağlamak ,bağlantılı olmak
context = şart ,durum
unintentional = istenmeden yapılan
appropriate = uygun
wealth = zenginlik refah
import = ithal etmek
export = ihraç etmek
speculative = kurgusal ,kuramsal
investment = yatırım
realize = farkına varmak = realise
turndown= reddetmek
unlikely= alışılmadık
commercial = ticari
sort of = çeşit
spersuade = ikna etmek
vacant = boş ,müsait
casually = gelişigüzel
humbly = alçak gönüllükle
hide, hid, hidden = saklamak
offspring= evlat
hut = kulübe ,gecekondu
hut = bakımsız bırakmak ,harap etmek
chore = güç ve tatsız iş
gradually = adım adım
delicacy = duyarlılık hassasiyet
council = konsey
walnut = ceviz ,ceviz ağacı
comb = taramak
sleeve = elbise kolu
tear, torn = yırtık ,yırtılan
sew = dikiş dikmek
improvised = uydurma ,hazırlıksız
supper = akşam yemeği,
distrust = güveni sarsılmak ,güvenmemek
undaunted = cesur
daunted = yılgın
graze = hayvanı otlatmak
plot = komplo kurmak
equation = denge
digestion = hazım, kavrama,sindirme
attachment = alaka bağlantı
distinct = belirgin
stimulant = uyarıcı
distracted = aklen dengesiz, deli
excitement = heyecan verici olay
bizarre= şekilsiz ,tuhaf
originator = fikir babası ,mucit
conventional = bilinen ,geleneksel
diagnosis = tanı ,teşhis
convenient = uygun
mild symptoms = hafif belirtiler
admission= giriş ,içeri girme
ward=bölge
disturb = rahatsız etmek
schizophrenia = şizofreni
range = - mesafe
disembodied =ruhani ,bedenden ayrılmış ruh
hollow = 1 çukur 2 boşluktan gelen ses
thud = düşme sesi çıkarmak
fraud = dolandrıcı ,sahtekar
supervision = denetim gözetim
sane = akıllı mantıklı
stigmatized = damgalanmış
well intentioned = iyi niyetli
erroneous = doğru olmayan ,gerçekten sapan
distort = biçimini bozmak
quote = alıntı yapmak
eligible== hak sahibi ,haklı
privilege = ayrıcalık
courteously = nazik bir şekilde
clinching = çivileme
reputation = ün
conservative = tutucu ,eski kafalı
divide=ayırmak ,ayrılmak ,bölmek
senate= senato
provincial city=taşra şehri
supervise = gözetlemek denetlemek
Grant= bağışlamak hibe etmek
Tuition= okul harcı
Pupil= öğrenci ,çırak
Tutorial= özel ders
Tutor = ders vermek eğitmek
forthnight= iki hafta
equality =eşitlik
justification = doğrulama
examination = inceleme
experiment = deney
hypocrisy = iki yüzlülük
self interest = bencillik
nonsense = saçmalık
exceptionally = istisnai
extract= almak aktarmak
call up= anımsamak
enormous= muazzam,devasa
instantly = bir anda
instant = an ,2 ısrar etmek
fare = yolcu
farewell = elveda
medium = orta düzey
opponent = rakip,muhalif
innkeeper = hancı ,otelci
conservation = koruma muhafaza
hen=tavuk
summed = toplam,toplanmış
tail=kuyruk
laying off = işten çıkarma
clutter = karışıklık ,karıştırmak
meanwhile = aynı anda
flying saucer = uçan daire
efficient = etkili
corporate = kurumsal
realise= anlamak farkına varmak
headquarter =idare merkezi
chain = zincir ,incir vurmak
retailer = bayi ,satıcı
prototype = ön model
elaborate=ayrıntılı
evenly = aynı oranda ,dengeli bir şekilde
entire = tam ,bütün
converted = dönüştürülmüş
deplete = azaltmak ,tüketmek
synthetic = sentetik ,yapay
awareness = bilinçlenme ,farkındalık
illumination = aydınlatma ,aydınlanma
stream = akarsu 2 akıp gitmek , uzanmak
streaming = akıntı ,akan ,akış ,internet üzerinden yayın
subfloor = alt döşeme
mahogany = kızıl kahverengi
in a manner = bir manada , sanki
overall = tüm ,baştan sona
trigger = tetiklemek
outbreak = patlak verme
freakish = acayip ,garip
recognisable = tanınabilir
recurrent = devirli ,geri dönen
dawn = şafak , tan ağarması ,aydınlanmak
drought = kıtlık
scatter= saçılmak ,savrulmak
speculate = düşünmek ,kafa patlatmak
trapping = tuzak kurmak
sort out = açığa çıkmak ,aydınlanmak
interact = birbirini etkilemek
circumstances = koşullar
accuracy = doğruluk
component = bileşen
poverty = yoksulluk
participation = katılım
layout = plan , yerleşim
lay in = lay up = biriktirmek ,depolamak
lay off = işten çıkarmak
lay down = kural koymak,bir şeyi biryere koymak
lay on = sağlamak
possess = sahip olmak
eruption = patlama
go up = patlamak ,artmak
come down = inmek ,azalmak
particle = tanecik
spherical = küresel
aloft = havada ,yukarıda
sample = numune örnek
plume = duman bulutu
appetizing = iştah açıcı
pour = dökmek ,akma ,yağmak
bowl = kase
associate = birleştirmek ,ilişkilendirmek
chlorine = klor
expose = maruz kalmak
involuntary = istemsiz
voluntary = istemli hareket
strengthen =) güçlenmek ,güçlendirmek
imply = ima etmek
preexisting = daha önce var olan
ineffectiveness = verimsizlik
link = bağlı olmak
councillor = kurul üyesi
particularly = özellikle
inspectorate = denetleme kurulu
dug up ( dig up ) = ortaya çıkarılmış bulunmuş
dig in = gömmek
dismissal = işten çıkarma
verbal = sözlü
indication = belirti
definite = belirtili
exact = tam
overwhelm = bozguna uğramak
complaint = şikayet
beg = yalvarmak
relief = rahatlama
irrational = akıldışı ,mantıksız
rare = nadir ,seyrek
unbearable = çekilmez
resignation = istifa
determination = kararlılık
conceal = gizlemek
crucial = önemli
burden = yük
purify = saflaşmak,arındırmak ,arılaşmak
persist = ısrar etmek
overcome = üstesinden gelmek
come over = ziyaret etmek
typhoon = tayfun
station = istasyon
inaccurate = doğru olmayan
accelerated = hızlı
sunk = batmış ,çökmüş
cripple = bozmak
gale = fırtına
flatten = düzleştirmek ,dümdüz etmek
partially = kısmen
unfortunately = ne yazıkki
doubtful = şüpheli
disastrous = feci
paddy = öfke 2 çeltik tarlası
ration = pay hisse
Outlook = bakış açısı
Mound= yığın, dağ,toprak set
Unreliable=güvenilmez
view data = görünüm verisi
uniformity = benzerlik
introverted = kapalı ,içe dönük
immobile = dengesiz ,hareketsiz
accelerate = hızlandırmak
overtake = yakalamk ,geride bırakmak
substantially = aslında ,büyük oranda
slope = bayır eğim
trench = hendek kazmak
countryside =kırlık alan
conservation = koruma
ministry = bakanlık
deaf = sağır
the latter = ikincisi , sonuncusu ,sonradan gelen
congest =doldurmak ,tıkamak
swallow up = bitirmek , bütün bütün yutmak
swallow = yutmak
carriage way = taiı yolu
mole = köstebek
vole = tarla faresi
stoat = gelincik
bird of prey = yırtıcı kuş
odd = tuhaf
in brief = kısacası
former = önceki
fiercely = şiddetle
alongside = yan yana
phase = aşama
spectacular= şaşırtıcı ,muhteşem
concern oneself over = tüm ilgisini bir şeye yöneltmek
withdrawn = çekilmiş
retail = söylenti yaymak , ayrıntılı anlatmak 2 parekende satış
spectacularly = ilgi çekici bir şekilde
function = fonksiyon ,çalışmak
principally = esas olarak
confrontation = yüzleştirme ,karşılıklı meydan okuma
afterwards = daha sonra
invitation = davet çağrı
for a while = bir süre için
globe = 1 küre 2 dünya
discard = atmak ,gözden çıkarmak
reuse = tekrar kullanım
measurable = ölçülebilir
soot = baca kurumu
smokestack = baca
misleading = kandırma ,şaşırtma ,aldatma
remove= çıkarmak ,gidermek ,kaldırmak , silmek
internal = iç , doğa ,yaradılış
internal combustion engine = içten yanmalı motor
scarred = yaralanmış
strip mining = açık işletme maden ocağı
leak out = dışarı sızmak
absurdity = abeslik ,anlamsızlık
in turn = - e gelince
involve = içermek
subjective = öznel
perilous = Çok tehlikeli
in some instances _ = bazı durumlarda
on occasion = arasıra bazen
prey on = avlamak
indication = belirti
split = yarmak ,ayrılmak ,bölmek
implement = uygulamak,gerçekleştirmek
compete with = rekabet etmek ,yarışmak
comply with = itaat etmek
ferocious = acımasız ,aşırı
squirrel = Sincap
intellectual = zihni , fikir adamı ,fikir
clay = kil,toprak
ritual = ayin
initiation = başlama
inception = başlangıç
forecasting = tahmin etme
proportion = oran
implication = dolaylı anlatım
vacancy = açık boş ,boşluk
stereotypical = basma klıp kilişe
undergo = Deal with
monetary = parasal
denomination = birim ,cins çeşit
transaction = işlem ,hareket
intractable = dik kafalı inatçı
dispenser = dağıtıcı
insurance =S igorta
warlike = askeri
equivalent = eşdeğer
harnessing = çalışacak duruma getirme
beneath = altta aşağıda
spill = akıtmak dökmek
foreseen = ön görülen
precaution = önlem tedbir
dreadful = dehşet verici
molten = ergimiş
entire = tüm
basin = kap kase
concrete = somut,2 beton
plume = kuş tüyü
pulse= nabız
deadeningly = ses izolasyonlu olarak
deadening= ses izolasyonu ,sağırlaştırma
reap = hasat etmek
confidential = güvenilir
unauthorized= onaylanmamış resmi olmayan
convenient= uygun
imposter = sahtekar
legitimate = haklı çıakrmak ,yasal hale getirmek
forgery = sahtecilik,kalpazanlık
duplicate= kopyalamak
absolute = mutlak kesin
resist = direnmek
distortion = bozulma ,bükülme
Express = ifade etmek
Spontaneity = doğaçlama
Gesture = işaret etmek
Miserable = acınası ,perişan
Crease = katlanmak
Cease = durmak dinmek
Forefront 9= ön planda
Apparent = bariz ,belli ,aşikar
Disturbance = kargaşa
İnability = acizlik,gücü olmama
Simultaneously = eş zamanlı
rest on = bağlı olmak , - dayanmak
conditional upon= koşuluna bağlı olmak
counterpart = emsal ,eş