8
04 MAYIS 2020 PAZARTESİ SAYI:2422 FİYATI: 1.00 TL www.yozgatcamlik.com ESKi YOZGAT'I ANLATTILAR Gazeteci-Yazarlar Saygı Öztürk, Ahmet Hakan ve Taha Akyol, çocukluğundaki eski Ramazanları anlattı. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun, Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk ile Karar Gazetesi Köşe Yazarı Taha Akyol, Çamlık TV'de Tarık Yılmaz'ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Bir dönem Yozgat'ta yaşayan ve Yozgat'ı unutmayan, her fırstta Yozgat'ı gündeme taşıyan üç Yozgatlı gazeteci çocukluğunun Ramazan ayını anlattılar. >> 8'DE Yozgatlı olmaktan gurur duyuyorum Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Coşkun, Yozgat’ın her zaman gönlünde olan bir şehir olduğunu söyledi. >>> 8'DE Yozgatlıların hemşerisiyim Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Yozgatlılar dahil herkesin Nuh tufanından dolayı Ağrılı olduğunu belirten Sayan, Yozgatlıların hemşerisi olduğunu söyledi. >>> 8'DE Dünyayı etkisi altına alan korona virüsle mücadele sürüyor Yozgat’ın son durumu ne? Çin’in Wuhan kentinde başlayan ve tüm Dünya’yı olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan korona virüsle mücadele istikrarlı bir şekilde sürüyor. 3 BİN 336 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ Sağlık Bakanlığı’nın 2 Mayıs tarihli verilerine göre korona virüsten 78 kişi hayatını kaybetti, bin 983 yeni vaka konuldu, 4 bin 451 hasta ise sağlığına kavuştu. Korona virüse ilişkin 2 Mayıs 2020 tarihli son verileri açıklandı. Açıklamaya göre, son 24 saatte 78 kişi korona virüsten hayatını kaybetti, toplam can kaybı ise 3 bin 336 oldu. 2 Mayıs itibari ile toplam 36 bin 318 test yapılırken bin 983 yeni vaka tanısı koyuldu. Toplam vaka sayısı ise 124 bin 375 oldu. 2 Mayıs’ta iyileşen 4 bin 451 kişi ile birlikte toplam iyileşen sayısı 58 bin 259’a yükseldi. Toplam entübe hasta sayısının 778, toplam yoğun bakım hasta sayısının ise bin 445 olduğunu açıklandı. >>> 3'TE Hüseyin Eryılmaz’dan memlekete vefa Türkiye’de koronavirüs ile mücadele kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan ‘biz bize yeteriz Türkiye’m’ kampanyasına her kesimden destek çığ gibi büyüyor. Daha önce Elazığ depremine de büyük destek veren Eryılmaz, memleketi Yozgat’ı unutmadı. Yaklaşık bin kişilik gıda paketinin bir bölümü Yozgat’a diğer bölümü ise Eryılmaz’ın memleketi olan Çayıralan Kaymakamlığına teslim edildi. 6'DA Biz bize yeteriz dedi Kumbarasındaki parayı bağışladı Yozgat’ta yaşayan 12 yaşındaki Melek Su Atik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan ‘biz bize yeteriz Türkiyem’ kampanyasına biriktirdiği parayı bağışlayarak destek oldu. >>> 5'TE Aldığımız tedbirlerin meyvesini yiyoruz Çayıralan Belediye Başkanı Ömer Codar, korona virüs tedbirleri kapsamında ilçede aldıkları tedbirler ve bu tedbirlerin sonuçları hakkında bilgi verdi. >>> 7'DE Türkiye’de ilkleri gerçekleştirdik Sarıkaya Belediye Başkanı Ömer Açıkel, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Açıkel, Şubat ayında dezenfekte çalışmalarını başlattıklarını söyledi. 2'DE Yozgatlılar insanlığa vicdan ve merhamet getirecek Avrupa Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Veysel Filiz, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Filiz, Almanya, Fransa ve Hollanda’da teşkilatlanmalarının olduğunu söyledi. >>> 2'DE Bilal Şahin Külliyesinin hikayesini anlattı Yozgat Belediyesi eski Başkanı Yusuf Başer, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. >> 7'DE Herkesin yardımına koşuyor Yozgat’ın Saraykent ilçesi Büyük Cami Mahalle muhtarı Lütfullah Açıkel ilçede bulunan yardıma muhtaç vatandaşların ihtiyaçlarını karşılıyor, her biriyle tek tek ilgileniyor. >>> 4'TE Aydıncık’tan Oktay’a teşekkür Aydıncık Belediye Başkanı Ahmet Koçak, Aydıncık için açıklanan projlerin mimarları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a teşekkürlerini ilettiğini belirtti. 6'DA Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Dijital Türkiye Portalı'ndaki 5 bini aşkın hizmete tek tıkla ulaşabildiğini bildirdi. 4'TE Tek tıkla ulaşılabiliyor.. İş insanı Hanifi Kızıltaş Yozgat bizim göz bebeğimiz İş İnsanı Hanifi Kızıltaş, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Kızıltaş, “Biz Yozgatlı olarak kazanmasını çok iyi biliyoruz ama harcamasını bir türlü beceremiyoruz" dedi. >> 7'DE 250 bin maske üretecek Yozgat İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Halk Eğitim Merkezi Müdürlükleri bünyesinde 250 bin maske üretmeyi hedefliyor. >>> 4'TE

SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİ SAYI:2422 FİYATI: 1.00 TL www.yozgatcamlik.com

ESKi YOZGAT'I ANLATTILARGazeteci-Yazarlar

Saygı Öztürk, Ahmet Hakan ve Taha Akyol,

çocukluğundaki eski Ramazanları anlattı.

Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun, Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk ile Karar Gazetesi Köşe Yazarı Taha Akyol, Çamlık TV'de Tarık Yılmaz'ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Bir dönem Yozgat'ta yaşayan ve Yozgat'ı unutmayan, her fırstta Yozgat'ı gündeme taşıyan üç Yozgatlı gazeteci çocukluğunun Ramazan ayını anlattılar. >> 8'DE

Yozgatlı olmaktan gurur duyuyorumHürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.Coşkun, Yozgat’ın her zaman gönlünde olan bir şehir olduğunu söyledi. >>> 8'DE

Yozgatlıların hemşerisiyim

Ağrı Belediye Başkanı

Savcı Sayan, Çamlık

TV’de Tarık Yılmaz’ın

hazırlayıp sunduğu

Yozgat Gündemine

konuk oldu.

Yozgatlılar dahil

herkesin Nuh

tufanından dolayı Ağrılı

olduğunu belirten

Sayan, Yozgatlıların

hemşerisi olduğunu

söyledi.

>>> 8'DE

Dünyayı etkisi altına alan korona virüsle mücadele sürüyor

Yozgat’ın son durumu ne? Çin’in Wuhan kentinde başlayan ve tüm Dünya’yı olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan korona virüsle mücadele istikrarlı bir şekilde sürüyor. 3 BİN 336 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Sağlık Bakanlığı’nın 2 Mayıs tarihli verilerine göre korona virüsten 78 kişi hayatını kaybetti, bin 983 yeni vaka konuldu, 4 bin 451 hasta ise sağlığına kavuştu.

Korona virüse ilişkin 2 Mayıs 2020 tarihli son verileri açıklandı. Açıklamaya göre, son 24 saatte 78 kişi korona virüsten hayatını kaybetti, toplam can kaybı ise 3 bin 336 oldu. 2 Mayıs itibari ile toplam 36 bin 318 test yapılırken bin 983 yeni vaka tanısı koyuldu. Toplam vaka sayısı ise 124 bin 375 oldu. 2 Mayıs’ta iyileşen 4 bin 451 kişi ile birlikte toplam iyileşen sayısı 58 bin 259’a yükseldi. Toplam entübe hasta sayısının 778, toplam yoğun bakım hasta sayısının ise bin 445 olduğunu açıklandı. >>> 3'TE

Hüseyin Eryılmaz’danmemlekete vefa

Türkiye’de koronavirüs ile mücadele kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan ‘biz bize yeteriz Türkiye’m’ kampanyasına her kesimden destek çığ gibi büyüyor.

Daha önce Elazığ depremine de büyük destek veren Eryılmaz, memleketi Yozgat’ı unutmadı. Yaklaşık bin kişilik gıda paketinin bir bölümü Yozgat’a diğer bölümü ise Eryılmaz’ın memleketi olan Çayıralan Kaymakamlığına teslim edildi. 6'DA

Biz bize yeteriz dedi Kumbarasındaki parayı bağışladı

Yozgat’ta yaşayan 12 yaşındaki Melek Su Atik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

tarafından başlatılan ‘biz bize yeteriz Türkiyem’ kampanyasına biriktirdiği parayı bağışlayarak

destek oldu. >>> 5'TE

Aldığımız tedbirlerin meyvesini yiyoruz

Çayıralan Belediye Başkanı Ömer Codar, korona virüs tedbirleri kapsamında ilçede aldıkları tedbirler ve bu tedbirlerin sonuçları hakkında bilgi verdi. >>> 7'DE

Türkiye’de ilkleri gerçekleştirdik

Sarıkaya Belediye Başkanı Ömer Açıkel, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Açıkel, Şubat ayında dezenfekte çalışmalarını başlattıklarını söyledi. 2'DE Yozgatlılar insanlığa vicdan

ve merhamet getirecekAvrupa Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Veysel Filiz, Çamlık TV’de

Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.Filiz, Almanya, Fransa ve Hollanda’da teşkilatlanmalarının olduğunu

söyledi. >>> 2'DE

Bilal Şahin Külliyesininhikayesini anlattı

Yozgat Belediyesi eski Başkanı Yusuf Başer, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. >> 7'DE

Herkesin yardımına koşuyorYozgat’ın Saraykent

ilçesi Büyük Cami Mahalle muhtarı Lütfullah Açıkel ilçede bulunan yardıma

muhtaç vatandaşların ihtiyaçlarını karşılıyor, her biriyle tek tek ilgileniyor.

>>> 4'TE

Aydıncık’tan Oktay’a teşekkür

Aydıncık Belediye Başkanı Ahmet Koçak, Aydıncık için açıklanan projlerin mimarları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a teşekkürlerini ilettiğini belirtti. 6'DA

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Dijital Türkiye Portalı'ndaki 5 bini aşkın hizmete tek tıkla ulaşabildiğini bildirdi. 4'TE

Tek tıkla ulaşılabiliyor.. İş insanı Hanifi KızıltaşYozgat bizim göz bebeğimizİş İnsanı Hanifi Kızıltaş, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Kızıltaş, “Biz Yozgatlı olarak kazanmasını çok iyi biliyoruz ama harcamasını bir türlü beceremiyoruz" dedi. >> 7'DE

250 bin maske üretecekYozgat İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Halk Eğitim Merkezi Müdürlükleri bünyesinde 250 bin maske üretmeyi hedefliyor. >>> 4'TE

Page 2: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİGÜNCEL

KENANEROĞLU

Bugün sizlere yeni çıkmış olan; Yozgat’ta Milliyetçi Hareketin oluşumu ve gelişi-mi hakkında detaylı bilgilerin yer aldığı ve kısa sürede 2. baskısı çıkan, “Bizi Biz Yapan Hayallerimiz Vardı” kitabımdan bazı kısa alıntılar aktarmak isti-yorum.

Yozgat’ı ve Yoz-gat’ta verilen mü-cadeleyi hatırlamak bakımından önemli olduğuna kanaatinde-yim.

“Kısa bir istişare-den sonra bizim iki katlı ahşap evimizin üst katını “Genç Ülkü-cüler Teşkilatı Genel Merkezi” olarak adresi emniyete bildirilmişti. (O sırada ben de GÜT Yozgat şubesi yönetim kurulunda muhasip olarak görev yapıyo-rum.) Türkiye çapında şubeleri olan dernek, artık Lütfi Öztürk yö-

netiminde bizim evden idare edilmeye başla-mıştı.”(S;140)

“CHP-MSP Hü-kümetinin icraatları ve baskıları sonucu derneğe gelip gidenler azalmıştı.

Ne gariptir ki hü-kümetin son günlerine doğru derneklerimiz yavaş da olsa kalaba-lıklaşmaya başladığını görüyorduk. Buna paralel olarak biz de daha geniş bir salonu ve bir odası olan yeni bir yer bulmuş oraya (Büyük Cami arkasın-da fırın üstündeydi) taşınmıştık. Bu yeni binada daha kalaba-lık kişilere sohbet ve seminer yapıyor bazen de büyük ağabeyler-den davet ediyorduk (Taha Akyol ve Süley-man Çınarer gibi).

Süratle okullarda, gençlik arasında ör-gütlenmemizi sürdü-rüyorduk.” (S:158)

“Ülkücülük konusu yeteri kadar bilin-miyordu, insanların nasıl davranacakları, Ülkücü olmakla hayat-larında artık nelerin değişmesi gerektiğini, ne gibi davranışları sergileyeceğini, nelere dikkat edecekleri pek bilinmiyordu. Evet, bir taraftar ve kalabalık

oluşuyordu, çeşitli şe-killerde bir araya geli-niyordu ama bu kala-balıkları kontrol etme imkânı pek yoktu, herkesin bilgi seviyesi gazete kültüründen öteye pek geçmiyor-du. Bu yüzden de öğretmenler arasında da, büyükler arasında da “bana göre Ülkü-cülük”, “sana göre Ülkücülük” gibi nite-lemeler çok ve sık olu-yordu.” (S:173-174)

“Bizim için fikir önemliydi. Türk Mil-letinin büyüklüğüne inanıyor, Alparslan Türkeş, Nihal Atsız, Dündar Taşer, Erol Güngör, Necmettin Hacıeminoğlu, Meh-met Eröz, Galip Er-dem, İskender Öksüz, Nuri Gürgür, Osman Turan, Osman Yüksel Serdengeçti, İbrahim Kafesoğlu, Ahmet Kabaklı gibi yazarları ve fikirlerini yakından takip eder onların gö-rüşlerini özümsemeye çalışırdık.

Bu doğrultuda hareket eder, çevre-mizi de böyle hareket etmeye özendirirdik”, (S:202-203)

“Esasında “Milli-yetçilik” bizim için asıl olması gereken bir tabirdi, asıl ol-

malıydı, bu kelimenin önüne ve arkasına bir takım ekler getirerek insanların kafasının karışmasına sebep olmamak gerekiyordu. “Milliyetçi” kelimesi, edebiyatımıza ve dü-şünce dünyamıza çok önceden beri girmişti. Ondan vazgeçmemek gerekirdi.

Bu tabir dışında kullanılan bir takım özel isimler insanların kafalarının karışma-sına sebep olabilirdi. Fazla üzerinde durul-maz ama şöyle de bir gelişme olumsuzluğa sebep olabilirdi.” (S: 232) “Çoğu kez de derneğin haberi olmadan ken-dini bilmez kişilerin “Eskipazar Mahallesin-de” oturan bu vatan-daşlarımızı zaman zaman sıkıştırmış oldukları, gece evlerin kapıları çalınarak aidat istendiği, dergi satma-ya teşebbüs edildiği, camları çerçeveleri indirildiği ve huzur-suz edildikleri söy-lentiler arasındaydı. Bu söylentileri yanlış hareketleri kim ister, kim yönlendirir, kim talimat verir anlamak mümkün değildi” (S: 255)

“Ülkü-Bir, Ülküm,

Ülkü-Tek, Ülkü-Köy vs. kuruluşlar vardı fakat bunlar kendi içlerinde çok siyaset yaparlardı, her gün neredeyse siyaset ve günlük politika konu-şurlardı. Hatta Yozgat öğretmenlerimizin devam ettiği Ülkü-Bir Derneği’nde konuş-malar arasında “her gün hükümet kurulur hükümet yıkılırdı” gibi düşünceler hâkimdi. Bu durum, genç arka-daşlar arasında alay konusu olmuştu. Hiç işleri güçleri yok “her gün hükümet kuruyor-lar, hükümet yıkıyor-lar” gibi aynı şeyler konuşuluyor diyerek eleştiri mevzuu olur-du.” (S.274)

“Genel Merkez de işin artık şirazeden çıktığını görmüş olmalı ki bu adam yetiştir-me ve eğitim konusu köklü bir şekilde 1977 seçimlerinden sonra ancak ele alacaktı. Fakat bu adam yetiş-tirme işinde de siyasi partiye taraftar mı, yoksa Milliyetçi-Ülkü-cü mü yetiştirilecekti, işin bu tarafı pek belli değildi.” (S:303)

“Bizler en nihaye-tinde 20’li yaşlarda birkaç delikanlı idik. Ne akıl verenimiz,

ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık. Nasıl böyle işlere girişirdik, nasıl bu işle-ri başarırdık bu gün bu soruların cevabını pek veremiyorum. Fa-kat şurası bir gerçektir ki bir kere görev şu-urumuz çok yüksekti. İnanmıştık, inancımı-zın verdiği kuvvetle hareket ediyorduk. Anlıyorum ki Memduh Şenol ağabeyin verdi-ği seminerlerde aldı-ğımız milli şuur çok kuvvetliymiş.” (S: 341)

“Bu kadar disiplin-siz bir şekilde hareket eden insanların dışa-rıya karşı disiplinden söz etmeleri elbette çok yadırganacak bir durumdur. Bu insanlar kendileri disiplinli ve nizamlı hareket etme-dikleri halde neden böyle davranıyor, kendileri dışındaki herkese nizam ver-meye çalışıyorlar. Bu şekilde hareket eden ve bu zihniyeti taşı-yan insanlar çok ileri zamanlarda da hiçbir sorumluluk almadan ve ellerini taşın altına koymadan ona buna akıl ve yön vermeye

çalıştıkları görülecekti. Bu insanların bü-yük çoğunluğu hiçbir zaman “nerede hata yaptık” demeyecekler ve kendi uymadıkla-rı nizam ve intizam konusunda hep kendi dışlarındaki dünyayı suçlayacaklardı.” (S: 354)

“İleri zamanlarda insanımızın özellikle de genç arkadaşları-mızın davranışları ne yazık ki çok olumlu şeyler değildi. “Dayı dayı gezmeler”, “gömleğin yakasından 3-4 düğme açmalar”, “paltoyu omuza atma-lar”. “çeşitli şekillerde ve çeşitli araçlarla karşı gurupta bulunan insanlara dahi yapıl-mayan tarzda Milliyet-çi olmaktan, dürüst, ahlaklı ve faziletli olmaktan başka bir şey yapmayan kendi arkadaşlarımıza karşı tehditkâr davranışlar içine girmeler”. “farklı düşünenlere taham-mül edememeler” gibi Ülkücüye asla yakışmayan durum-larla karşılaşılacaktı.” (S:373-374)

Kenan Eroğlu, “Bizi Biz Yapan Hayalleri-miz Vardı”, Berikan Yayınevi, Ankara Ocak 2020, 1.baskı.

“Bizi Biz Yapan Hayallerimiz Vardı”(1)

Yozgatlılar yön belirleyici İstanbul Yozgatlılar Konfederasyon Başkanı

Mehmet Deniz, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Deniz, 2001 yılından bu yana STK ile uğraştığını söyledi. İstanbul’da 5 Dernek ile başladıklarını aktaran Mehmet Deniz, “Federasyonla birlikte dernek sayılarımız arttı. Kalıcı ve kapsamlı projelere imza attık. İstanbul’da ki STK’lar arasında yön belirleyici bir konumda olduk. Yozgat’ın tanıtılması amacıyla Yenikapı da Yozgat tanıtım günleri yaptık. İstanbul’da Yozgat penceresi açtık. Biz memleketimiz seviyoruz ve gerçekten memleketimize hizmet etmeyi düstur edindik. Gücümüzün yettiği yere kadar güzel hizmetler yapmanın gayreti içindeyiz” dedi.

Murat KARATEKİNYozgatlılar insanlığa vicdanve merhamet getirecek

Avrupa Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Veysel Filiz, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Filiz, Almanya, Fransa ve Hollanda’da teşkilatlanmalarının olduğunu söyledi.

Emisco’nun da sözcüsü olduğunu dile getiren Veysel Filiz, “Yozgatlı olarak bir duruş sergiliyoruz.

Anadolu’dan göçmüş insanlarımızın sorunları ile hemhal oluyoruz. Yozgatlı has bir Türk evladıdır. Türkmen boylarının en önemli temsilcilerinden birisidir.

Bizlerde elimizi nerede bir taş varsa onun altına koymaya gayret gösteren birisiyiz.

Ata topraklarımıza ama Federasyonumuzun da çıkış noktası olan Avrupa’daki çocuklarımızın da Yozgat ile bağlarının kopmamasına gayret eden bir federasyonuz. Yani en azından Yozgat’ı

çocuklarımıza sevdirmeye devam edebilirsek, Yozgat’a ziyaret etmelerini devam ettirebilirsek biz misyonumuzu yerine getirmiş olacağız.

Çocuklarımızın Avrupa da yerel siyasette aktif olmalarının önemli olduğunu düşünüyoruz. Yozgatlılarımıza misyon yüklemeye çalışıyoruz.

Çünkü bir potansiyelin olduğuna inanıyoruz.

Bazıları arabaşını sadece arabaşı olarak görüyor.

Oysa biz köklerimize bağlılığımızı, sadakatimizi yaşatıyoruz.

Avrupa da Türk ve Müslümanın sesi daha gür olacaksa, bu ses Avrupa’daki tüm insanlığa daha çok vicdan ve merhamet getirecekse bunun en dinamik güçlerinden birisi Yozgatlılardır. Bu mikro milliyetçilik değil. Yozgat Anadolu’nun başkentidir” dedi.

Murat KARATEKİN

Türkiye’de ilkleri gerçekleştirdik Sarıkaya Belediye Başkanı

Ömer Açıkel, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Açıkel, Şubat ayında dezenfekte çalışmalarını başlattıklarını söyledi.

Dezenfekte ekibi kurduklarını kaydeden Ömer Açıkel, “Türkiye’de ilkleri gerçekleştirdik. Suya sabuna dokunun kampanyası başlattık. Abonelerin hepsine aylık 10 ton suyu ücretsiz hesaplarına tamamlamış olduk. Bugüne kadar 250 bin lira civarında bir su verdik. Okulların tatil olması ile birlikte bayan personellere idari izin verdik. Onunla beraber kronik rahatsızlığı olan, 65 yaş üstü ve engelli personele izin verdik. Bizden sonra bir kararname ile bütün ülkede uygulandı. Devletimizin aldığı tedbir hiçbir zaman boşu boşuna alınan bir tedbir

değil. Bugüne kadar hiçbir camide ibadetin kısıtlandığını gördük mü? Hayır. Demek ki bu kadar ciddi bir şey. Yozgat sokaklarını çok kalabalık gördüm. Bunun aynısını Sarıkaya’da da görüyorum. Bu süreç tehlikeli bir süreç. Bu mücadele deki almış olduğumuz kararların yerini göstermiş olsa da bu tehlike henüz geçmiş değil” dedi.

45 BİN ADET MASKE DAĞITTIK

‘Sarıkaya’da 45 bin adet ücretsiz maske dağıttık’ diyen Ömer Açıkel, “Avrupa devletlerinin maskenin tanesini 5 Euro’ya sattığı bir zamanda biz küçücük Sarıkaya Belediyesi olarak 45 bin maskeyi ücretsiz dağıtmışız. Hükümetimiz 80 milyon maske dağıtıyor. Başka ülkelere de yardımcı oluyor. Bununla ancak gurur duyabiliriz” diye konuştu. Murat KARATEKİN

Page 3: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİ

Mümkünse bundan sonra her şey eskisi gibi olmasın.

Ne ülkem ne de şehrim için hiçbir şey ama hiçbir şey eskisi gibi olmasın.

Korona virüsün dar-madağın ettiği bir dün-yada tıpkı 1945 yılında üzerine düşen atom bombasından sonra yeniden ayağa kalkan Japonya misali ülkem-

de ve Yozgat’ımda bir diriliş hareketi bekli-yor, öyle olması ge-rektiğine inanıyorum.

Korona virüsle mü-cadelede işlerin yolun-da gittiğine sevinirken ne acıdır ki süreç aka-binde seçim senaryola-rı yapan, avdan payına düşeni alma hesapları içinde olan cenahların olduğunu görüyorum.

Yeniden bir diriliş hareketi ile korona sonrası dünyanın par-layan yaldızı bir Türki-ye yerine hala iç hesap ve koltuk savaşları yaşayacak bir Türkiye görüyorum.

Ve bu gün bu endi-şelerle yazıyorum.

Eğer ülkemiz koro-na sonrası süreci de-ğerlendirip yeniden bir diriliş hareketi başlat-

mak yerine iç hesap-laşmalarla vakit kay-beder ise hem koronalı günlerin hesabını hem de iç savaşın hesabını masum halka kesmiş oluruz.

140 bin kişinin ya-şamını yitirdiği atom bombası saldırısının izlerini yıllar boyunca hisseden bir Japon-ya’yı yeniden ayağa kaldıran ne oldu?

Sadece çok çalış-mak mı?

Teknolojik gelişme-ler mi?

Ya da robotları mı?Hayır!Bir millet kende

kaderini kendi çizmek adına yola çıktığında bir şeye inanıyordu, köklerine bağlı, kültü-rüne sadık, benliğine sahip bir temel…

İşte o temel üzerin-de gelişti Japonya’nın hem teknolojisi hem de ekonomisi.

İnancı, kültürü, değer yargıları ile dünyanın en zengin medeniyetine sahip olan Türkiye, korona-lı günlerin ardından iç hesaplara kurban edilemeyecek kadar önemli bir özelliğe ve misyona sahip.

Sınırlarımızın he-men ötesinde bekle-yen çakallar zayıf ve gaflet yüklü bir anımızı bekliyor.

Gelelim Yozgat’a.Sağ-sol kavramları

üzerinden çok faz-la acılar çekmiş ismi Atatürk düşmanı şehir gibi saçma ve mesnedi olmayan bir iddia ile anılmış bir şehir Yoz-

gat.

Ve bu gün devlet yatırımları ile gelecek istihdama umut bağla-mış bir yapı.

Türkiye’nin en önemli tarım arazileri-ne sahip verimli üreti-mi sağlayamayan bir şehir.

Korona virüs sonra-sı dünyanın gıda prob-lemi yaşayacağı gerçe-ğini konuşuyoruz.

Bu gerçek Türkiye’yi ve onun vatansever şehri Yozgat gibi tahıl ambarı olan bir diyarı işaret ediyor.

Yozgat bu anlamda şimdiden gerekli plan-lamaları yapmak, yarı-nın parlayan yıldızı yıl-dızı olacak Türkiye’nin yeni dünya düzeninde ben buradayım diyen

şehri olmalıdır.Evet, zor ve büyük

bir imtihanının içerisin-deyiz ancak her imti-han ve meşakkat ken-di fırsatlarını doğurur.

Yozgat da yeni dün-ya düzeninin parlayan ülkesinin nişanesi ola-cak özeliklere sahiptir.

Tüm mesele farkın-da olabilmek.

Tüm mesele Yoz-gat’ı dünün küçük dü-şünen ve küçük gören zihniyetinden arındır-mak.

Dünden kastım ya-şadığım şehrin son 50 yılıdır.

Ülkem adına ümit-liyim.

Ümidim kaygıları-mın çok önünde. Ama kaygılarımı dile getir-mek, bu günden yarı-nın uyarısını yapmak

gibi bir sorumluluğum var.

Başta üniversite-miz olmak üzere yerel yönetimler, STK’lar kamuyu da ele alıp yeni dünya düzeninde mutlaka ama mutlaka Yozgat adına büyük çok büyük oynamak zorundayız.

Kurtuluş Savaşında askerinin gıdasını, sa-rayın etini karşılayan ve ezelden bu güne devlet yönetiminde söz sahibi olan Yozgat bu günden tezi yok yarını planlamak zorundadır.

Ve Yozgat o çok bildiği işi toprağından kazanma kültürünü yeniden kazanarak yeni dünya düzeni-nin gıda savaşlarında güçlü bir kale pekala olabilir.

Her şey eskisi gibi olur mu?

TARIKYILMAZ

[email protected]

DAMLA ECZANESİ

HAVA

DUR

UMU

DÖVİ

Z & A

LTIN

DOLAREURO Çeyrek Altın

NÖBE

TÇİ E

CZAN

E

NAMA

Z VAK

İTLER

İ

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI03:53 05:30 12:43 16:33 19:45 21:16

Alış: 7,11Satış: 7,43

Alış: 6,57Satış: 6,87

Alış: 509,57 Satış: 521,42

SALIÇARŞAMBAPERŞEMBECUMA

14/414/412/213/1

14/5Kentpark girişi Mektebim

Koleji karşısı No:1/3-4

TEL: 21728 08

ELİF ECZANESİ

Dünyayı etkisi altına alan korona virüsle mücadele sürüyor

YOZGAT’IN SON DURUMU NE? Çin’in Wuhan kentinde

başlayan ve tüm Dünya’yı olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alan korona virüsle mücadele istikrarlı bir şekilde sürüyor. Sağlık Bakanlığı’nın 2 Mayıs tarihli verilerine göre korona virüsten 78 kişi hayatını kaybetti, bin 983 yeni vaka konuldu, 4 bin 451 hasta ise sağlığına kavuştu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “30 Mart’tan bu yana ilk kez, günlük vaka sayısı 2000’in altına düştü. Yeni iyileşen hasta sayımız, bunun iki buçuk katına yakın” dedi. 3 BİN 336 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ Korona virüse ilişkin 2 Mayıs 2020 tarihli son verileri açıklandı. Açıklamaya göre, son 24 saatte 78 kişi korona virüsten hayatını kaybetti, toplam can kaybı ise 3 bin 336 oldu. 2 Mayıs itibari ile toplam 36 bin 318 test yapılırken bin 983 yeni vaka tanısı koyuldu. Toplam vaka sayısı ise 124 bin 375 oldu. 2 Mayıs’ta iyileşen 4 bin 451 kişi ile birlikte toplam iyileşen sayısı 58 bin 259’a yükseldi. Toplam entübe hasta sayısının 778, toplam yoğun bakım hasta sayısının ise bin 445 olduğunu açıklandı. YOZGAT NE DURUMDA? Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı veriler sevindirici olsa da Yozgat’ta bir köy daha

karantinaya alındı. Sorgun Belediye Başkanı Erkut Ekinci de Çamlık TV canlı yayınında ilçede vaka sayısının arttığını iddia etti. Devlet nezdinde tedbirler alınmış olsa dahi bu son gelişmelere göre Yozgat’ta vatandaşların rehavete kapıldığı açık.

ÇANDIR KÖYÜ’NDE KARANTİNA KALDIRILDI

Çekerek İlçesi’ne bağlı Çandır Köyünde korona virüs salgınının kontrolü açısından, Umumi Hıfzıssıhha Kanununun

27. ve 72. Maddeleri kapsamında 14 Nisan itibariyle ikinci bir değerlendirmeye kadar karantina uygulamasına geçilmiş, köye giriş ve çıkışlar kapatılmıştı. Yozgat Valiliği tarafından yapılan açıklama ile söz konusu köyde karantina kararının kaldırıldığı ifade edildi. Yozgat Valiliği tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, “İlimiz Çekerek İlçesi Çandır Köyünde 18 gün önce ilan edilen karantinanın,

yapılan tetkikler sonucu sonlandırılmasına karar verilmiştir” denildi. Böylece köylüler 18 günlük karantinanın ardından rahat bir nefes almış oldu. BİR KÖY DAHA KARANTİNADA Yine Çekerek İlçesi’nde bir köy Yozgat Valiliği kararı ile karantina altına alındı. Yozgat Valiliği tarafından yapılan açıklamada, “İlimiz Çekerek İlçesine bağlı Gökdere Köyü, 01.05.2020 tarih Saat 23.00

itibarıyla karantina altına alınmıştır” ifadelerine yer verildi. İLK KARANTİNA YUKARIKARAHACILI VE DERBENT’Tİ 27 Mart tarihinde Çekerek İlçesi’ne bağlı Yukarıkarahacılı Köyü, 29 Mart tarihinde ise Derbent Köyü karantinaya alınmıştı. Yukarıkarahacılı Köyü’nün karantinası 17 Nisan’da, Derbent Köyü’nün karantinası ise 13 Nisan’da kaldırılmıştı. ALKIŞLARLA TABURCU EDİLDİLER Yozgat’la ilgili sevindirici haberler de duyuldu. Korona virüsle mücadelede pandemi hastanesi olan Türkiye’nin ilk şehir hastanesi Yozgat Şehir Hastanesi’nde tedavi olan ve sağlığına kavuşan hastalar sağlık personellerinin alkışları eşliğinde taburcu edildi. HASTALIĞI YENDİLER Korona virüs teşhisiyle Yozgat Şehir Hastanesinde tedavi gören 58 yaşındaki Ayten İncekoca ve 18 yaşındaki Hacı Emre Akkan, tedavilerinin ardından sağlık çalışanlarının alkışları eşliğinde taburcu edildi. Şiddetli baş ağrısı ve öksürük nedeniyle 21 Mart Salı günü Yerköy Devlet Hastanesine başvuran 30 yaşındaki Özge Karaca, korona virüs

(Covid-19) testleri pozitif çıktığı için Yozgat Şehir Hastanesine gönderildi. Burada bir hafta süren tedavinin ardından Karaca, sağlığına kavuştu. ALKIŞLAR SAĞLIK ÇALIŞANINA Yozgat Şehir Hastanesi’nde ebe olarak görev yapan sağlık çalışanı Fatma Kaplan (40), yeni tip korona virüs (Covid-19) tedavisini tamamlayarak alkışlar eşliğinde taburcu oldu. Hafif öksürük ve ateş belirtisiyle pandemi kliniğine başvuran Kaplan’ın testi pozitif çıktı. Hastaneye yatırılarak tedaviye alınan Kaplan, 5 gün sonra hastalığı yenerek sağlığına kavuştu. Mesai arkadaşları tarafından taburcu edilen Kaplan’a hastane çıkışı çiçek verildi.

7/24 ÇALIŞIYORLAR Vatandaşın sağlığı

için evden çıkmaların kısıtlandığı korona virüs tedbirleri kapsamında, yine vatandaşların ihtiyaçlarını gidermek adına Sosyal Vefa Gurupları oluşturuldu. Sosyal vefa guruplarında yer alan din görevlileri, sosyal yardımlaşma dayanışma vakfı çalışanları, Emniyet ve jandarma mensupları ile 112 ekipleri 7/24 vatandaşa hizmet veriyor.

Eda DEMİREL

Yozgatlılar için kampanya başlattık

Bayern Yozgatlı Dernekler Birliği Başkanı Yakup Bingöl, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Bingöl, Almanya’nın Yozgatlıların yaşadığı ülkelerden birisi olduğunu söyledi.

Almanya’da Yozgatlılar için yardım kampanyası başlattıklarını dile getiren Yakup Bingöl, “Bin 300 koli yardımı yapacağız. Çok kısa bir zamanda kampanyamızda hedefimize ulaştık” dedi.

Murat KARATEKİN

Balkonda sebze yetiştiriyorlar

Yozgat’ta korona virüs (Kovid-19) nedeniyle ‘evde kal’ çağrılarına uyan bazı vatandaşlar, evlerinin balkonlarında sebze ve meyve yetiştirmeye başladı. Korona virüs salgını sebebiyle evlerine kapanan Yozgat’taki bazı vatandaşlar, balkon tarımına başladı. Vatandaşlar evlerinin balkonlarına soğan, patlıcan, biber, domates ve salatalık gibi ürünleri saksıların içine fideledi. Vatandaşlar böylelikle hem

organik ürün yetiştiriyor hem de bu günlerde vakitlerini verimli geçiriyor.

Korona virüs salgını sebebiyle evde kaldığı süre boyunca balkonundaki saksıların içine sebze ve meyve fidelemeye başladığını belirten Timuçin Gökgül, balkonda organik tarım yapmaktan çok mutlu olduğunu söyledi. Gökgül, “Korona virüs nedeniyle evden dışarıya çıkmıyoruz. Hem evde olduğumuz günleri değerlendirmek

hem de organik ürünler tüketmek için böyle bir karar aldım. Balkona saksıların içerisine soğan, salatalık, domates ve biber

fidesi diktim. Şu an ekim zamanı birkaç ay sonra sebze fideleri ürün vermeye başlar” dedi.

İHA

Page 4: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİGÜNCEL

AHMETSARGIN

Ramazan Rahmet, Ramazan Bereket, Ramazan Kurtuluş ve mağfiret ayıdır! Nime-tin bol bol ihsan edil-diği, sofraların fakire fukaraya ve yetime açıldığı mübarek bir aydır.

Çocukluğumdan beri yaşadığım bir olay vardır.

Ramazan geldi mi sofralarımıza zen-ginlik, hanelerimize bereket gelirdi!

Normal günlerde bir yemekle geçirdiği-

miz akşam yemekleri üç beş çeşitle zengin-leşir tatlı ve böreklerle zengin bir sofraya dönüşürdü!..

Ramazan’ın zen-ginliğini, Ramazan’ın cömertliğini ve Ra-mazan’ın bereketini bir ay boyu dolu dolu Yaşar asla darlık çek-mez idik.

Ne hikmetse son dönemlerde Ramazan ayı zam ve kıtlık ayına dönüştürüldü.

Bu garabeti bir kaç yıldır daha fazla yaşa-maya başladık.

İşin sebebini çöze-bilmek zor.

Mahsul mü aza-lıyor, hayır! Kıtlık mı yaşanıyor, hayır! Ürünler mi tükeniyor, hayır!..

Ne oluyorsa Rama-zan’la birlikte bir zam furyası başlıyor ortalı-ğı kasıp kavuruyor bu

zam furyası? A’ danZ’ye her

şeyin fiyatı artırılıyor, ikiye üçe katlıanıyor!

Keyfi bir Fiat şi-şirmesi, keyfi bir mal stoku ve ürün darlığı yaşatılıyor!

Bu sıkıntı bir kaç yıldır ayyukta !

Ramazan öncesi domates, 3- 5 lira civarında idi; şimdi 7- 10 liraya çıktı. Sarım-sak, Ramazan öncesi 10-15 lira civarında idi, şimdi 40-50 lira civarında.

Yeşillikler Ramazan öncesi üçte bir fiyatın da ikin şimdi 5 katı fiyatla satılıyor!..

Sadece bunlar değil dün ürünler Rama-zan’la birlikte üç- beş kat artarak zamlı sa-tışlarda rekor kırıyor!..

Buna Ne denir? Allah’tan korkun be vicdansızlar Yüce Ya-

ratan bolluk ve bere-ket yağdırırken size ne oluyor da kıtlık ve darlık yaşatıp insanları aç ve susuz bırakma-ya çalışıyorsunuz?..

Söylenecek söz çok: Öncelikle birin-cisi bu stokçular helal kazançlarına haram katıyorlar. İkincisi Ramazanın bereke-tine muhalefet edip: “Yediği haram, içtiği haram” misali haram-la iştigal ediyorlar. Üçüncüsü millete zul-mediyorlar.

Bolluğu, bereketi daraltıp kıtlık varmış gibi milleti mağdur ediyorlar ve insanların günahını yükleniyor-lar; yani kul hakkına giriyorlar?

Olur mu böyle şey demeyin var olanı yok gösterip milleti daralt-manın ve zamlı fiyatla satmanın helal oldu-

ğunu hangi kitapta okudunuz?

Neden böyle ya-pıyorlar sorusuna gelince: İki nedeni olduğunu düşünüyo-rum. Birincisi siyasi: bunu bir kaç yıldır yapıyorlar.

Siyasi iktidarı zor duruma sokmak için mal stoklayıp zamlı satarak, hatta var ola-nı yok gösterip malı depolarda çürüterek keyfi bir darlık oluştu-ruyorlar.

Bundan da bir siyasi bunalım çıkara-bileceklerini düşünü-yorlar?

İkinci sebebi ka-raborsacılar: Ürünü depolarda saklayıp piyasalara az mal sürümü yapıp ürün kıtlığı yaşatarak zamlı mal satmanın peşine düşenler var.

Üçe alıp ona- on

beşe satıyorlar ve fa-hiş bir kar elde etme-ye çalışıyorlar.

Bunlar da karabor-sacı hainler ve zalim-lerdir.

Peki devlet babaya düşen görev yok mu? Elbette var... Önce-likle şu serbest piya-sa denilen soyguncu anlayışa bir dur denil-meli!

Kaça satarsan sat serbest piyasa var derseniz ben de: üçe alır on beşe satarım! Soran var mı, yok. Alış satış faturasına bakın var mı, yok; kar oranı şudur, diyen var mı yok! Öyle olunca dilediğime satarım! Böyle düşünürseniz bu zulüm bitmez!

Peki devlet baba-nın kontrol hakkı yok mu, var! Güya kontrol ediliyor, ama önlene-miyor Ne hikmetse?

Kontrol şart mı, elbet-te şart... Hem ayıplı malın tesbitinde, hem kalite kontrolü tesbitin de hem de kar oranı-nın belirlenmesinde devletin yetkisi var! Bu yetki ne hikmet-se tam olarak yerine getirilmiyor, ya da getirilemiyor. Sözü-müz işte bu noktaya: devlet baba yetkisini tam olarak kullana-rak piyasaları kontrol ve denetimi altında tutmadığı sürece bu soyguncu düzeni önlemeyiz! Diyeceği-miz tam da budur!.. Müslüman bir ülkede, Oruç tutanı ve Rama-zan’a saygısı olanı faz-la olan bu ülkede hem de Ramazan ayında bu yaşanıyorsa hem insanlığımız da hem de Müslümanlığımızda bir sorun var demektir benden söylemesi....

Ramazanın Bereketini Engelleyenlere Yazıklar Olsun!

Korona virüste plastik poşetlere dikkat çekti

Tarık Yılmaz’la Yozgat Gündemi’ne konuk olan Dicle Üniversitesi öğretim üyesi hemşerimiz Prof. Dr. Hamdi Temel, 30 yıldır Diyarbakır Dicle Üniversitesi’nde görev yaptığını dile getirdi. Her yaz Yozgat’a geldiklerini dile getiren Temel, “Her Yozgat’a geldiğimizde heyecanlanıyoruz. Bu yayına bağlanınca da heyecanlandım. Memleketime gelmiş gibi oldum” dedi.

Hem kimya hem de farmakoloji alanında doktorası olduğunu anımsatan Temel, “Türkiye’de ve hatta dünyada ses getiren projelerimiz oldu. Pet şişelerde üç tane kimyasal madde bulduk. Güneşe koyduk beşe çıktı. Bunu basınla paylaştık. Bu durum çok büyük ses getirdi. Güvendiğimiz su dediğimiz pet şişelerde beş tane kimyasal madde olması bizi endişelendirdi. Şu an için bir şey olmasa bile 10 yıl sonra çok büyük zararlar verecek.

Böyle bir çalışmamız oldu. Bununla ilgili kitaplar yazdık. Kitaplarımıza slogan tarzında isimler verdik. Naylon poşetlerin zararlarını anlattık” dedi.

Hasta sayısının, kanser vakalarının arttığını ifade eden Temel, “Bunların nedenleri olduğunu biliyoruz. Bu nedenlerin başında da plastiklerin şuursuzca kullanılması diyoruz. Birkaç gündür de korona virüslerle plastikler arasındaki bağlantıyı kurmaya çalışıyorum. Hem Amerika hem de

Kanada’da yapılan deneysel çalışmalarda plastikler üzerinde korona virüslerin 72 saate kadar kaldığı görünüyor. Eğer bizim kullandığımız plastikler geri dönüşümlü plastiklerse yüzeyleri pürüzlü oluyor. Etraftan toplanan bütün plastikler yeniden elde ediliyor.

Mikrobal kirlilik var. Siyah boya katılıyor kanser, bir de kimyasalların kapları var. Bunlar da otomatik olarak katılıyor. Kokladığınız zaman hissedersiniz. Siyah boyanın kokusu gelebilir.

O yüzeyler pürüzlü ise korona virüsüm orada tutulma ihtimali çok daha fazla olacak. Uzun süre çalışılması gereken bir konu. En az bir yıl bu korona virüs sürüncemesi sürecek gibi. Renkli poşetleri hiç evde tutmayın. Beyaz poşetlerin de dışarda en az 72 saat bekletmeleri gerekiyor. Bu durum sadece ülkemizi ilgilendiren bir konu değil. Ülkemiz bu konuda çok önemli kararlar alıp uyguluyorlar. İnsan olarak fert olarak bizlerin de üzerine düşmesi gereken konular var. Özellikle poşetler konusunda çok dikkat etmemiz gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

Temel, “Marketler ve alışveriş yapılan yerler duyarlı. Türkiye olarak duyarlılığımız var. Alışveriş yapılan eşyaların dışarda kalmasında fayda var. Siyah poşetlerin mutlaka atılması gerekiyor. Diğer poşetlerin de dışarda bekletilmesi gerekiyor en az 72 saat” dedi.

Eda DEMİREL

Şehadeti diledim, şehit babası oldum

Şehit Babası Zeki Kılınç:

15 Temmuz Şehitlerimizden Polis Memuru Muhammet Oğuz Kılınç'ın babası Zeki Kılınç, Tarık Yılmaz’la Yozgat Gündemi’ne konuk oldu. Baba Zeki Kılınç, oğlu Muhammet Oğuz Kılınç’ı anlattı. Ülkemizin bu zor günlerde birlik ve beraberliğinin daha önemli olduğuna vurgu yapan baba Kılınç, “Bayrağımızın dalgalanması, ezanımızın susmaması için şehadete koşan bir şehidin babası olarak konuşuyorum.

Ne mutlu ki bir şehit babasıyım. 32 yıl boyunca Emniyet Teşkilatında görev yaparken hep şehadeti arzu ettim. Devlet, millet ve bayrak için şehadeti arzu ettim. Ama Cenab-ı Allah bana şehit babası olmayı nasip etti. İlk şehidimizden son şehidimize kadar tüm şehitlerimizin ruhları şad olsun mekanları cennet olsun. Onlar anneler yaşasın diye annelerini, babalar yaşasın diye babalarını, evlatlar yaşasın diye kendi evlatlarını bırakıp gittiler. Onların davaları vatan topraklarıydı, bayraklarıydı, ezanlarıydı. Emsali olmayan bu milletin torunları olarak ne kadar gurur duysak az gelir” ifadelerine yer verdi.

ANNE KARNINDAYKEN DUA ETTİK

Baba Kılınç, evladı anne karnındayken dua ederek dünyaya gelmesini beklediklerini ifade ederek, “Evladımızı daha doğmadan anne karnında iken ‘Allah’ım bana bir erkek evlat ver onun adını Muhammet Oğuz koyayım. Onu senin ve peygamberimiz yolunda yetiştireyim demiştim. Allah bana 17 Haziran 1990’da babalar günü hediye olarak Muhammet Oğuzumu gönderdi. Ben nereden bilecektim ki peygamber komşusu bir evlatla 26

yıl beraber olacağımı. Allah beni 26 yıl sonra onu yanına şehit olarak yanına aldığında şereflendirdi. Allah öyle evlatlardan razı olsun. Gururluyum, onurluyum. 2006 yılında Yozgat’ta eğitim görmüştü. O zaman kazanamamıştı. FETÖ yapılanması yüzünden. Evladımızı 2012 yılında Yozgat’a ailece gelerek oğlumun mezuniyet töreninde orada bulunmuştuk. O tarihte mezun odluktan sonra ilk görev yeri İstanbul’du. Benim evladım devletimizin en zor zamanında gezi olaylarında görev yaptı. İyi bir polisti, iyi bir takipçiydi. Benimle gurur duyduğunu söylerdi. Ben de senle gurur duyuyorum derdim. Sen benim oğlumsun sen beni geçeceksin derdim. Bazen bana devrem derdi. Benim çok hoşuma giderdi. DEAŞ grubunun içerisinde tek başına girdi. Orada istihbarat çalışmaları yaptı. Bir yerde zor bir görev olduğu zaman ben gideceğim derdi. Türkiye’nin tek istihbarat polisi 15 Temmuz’da şehit oldu. Bugün çocuğumuzla çok gurur duyuyoruz” şeklinde konuştu.GEÇİCİ GÖREVLİYDİAsıl görev yeri İstanbul olan oğlunun 15 Temmuz gecesi geçici olarak gönderildiği Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde olduğunu ifade eden Kılınç, “15 Temmuz akşamı eve döndükten sonra 20:00 sularında tekrar çağırılan oğlum hiç düşünmeden görev başına geçti. Emniyetteki silahları depodan çıkarmış ve arkadaşları arasında bölüşmüşlerdi. İlk başta askere silah doğrultmak istemese de karşısındakiler asker değil vatan hainiydi. Çıkan çatışmada başından ağır yaralanan oğlum bir süre sonra bulunduğu yerde şehit düştü. Eda DEMİREL

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay:

Tek tıkla ulaşılabiliyor..

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, 46 milyonu aşan kullanıcının, koronavirüsle mücadele sürecinde eklenenlerle birlikte Dijital Türkiye Portalı'ndaki 5 bini aşkın hizmete tek tıkla ulaşabildiğini bildirdi.

Fuat Oktay, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Dijital Türkiye Portalı'ndaki en çok kullanılan ve yeni

sunulan hizmetlere ilişkin bilgi verdi. Oktay, "İçinde bulunduğumuz izolasyon günlerinde sosyal mesafeyi korusak da vatandaşlarımız ile kamu hizmetleri arasına mesafe koymuyoruz.

46 milyonu aşan kullanıcı, yeni eklenenlerle birlikte Dijital Türkiye Portalı'ndaki 5 bini aşkın hizmete evinden tek tıkla ulaşmaya devam ediyor."

ifadelerini kullandı.- Son bir yıldaki işlem sayısı

4 milyara ulaştıOktay, paylaşımında,

Dijital Türkiye Portalı'nda en çok kullanılan ve Kovid-19 ile mücadele sürecinde sunulmaya başlanan hizmetlere ilişkin grafiklere de yer verdi.

Buna göre, son bir yılda en çok işlem gören hizmetler sırasıyla, "4A Hizmet Dökümü", "Vergi Borcu Sorgulama", "Dava Dosyası Sorgulama", "Mobil Hat Sorgulama", "Günlük Döviz Kurları", "5 Günlük Hava Tahmini", "Tapu Bilgileri Sorgulama", "Hazine ve Maliye Bakanlığı e-Bordro Hizmeti" ve "Araç Plakasına Yazılan Ceza Sorgulama" oldu.

Dijital Türkiye Portalı'ndan 655 kurum tarafından 5 bin 19 hizmet sunulurken, son bir yılda 4 milyar işlem yapıldı.

Kovid-19 ile mücadele sürecinde bazı bakanlık ve kurumlar tarafından 13 hizmet daha kullanıma sunuldu.

İçişleri Bakanlığınca yeni açılan hizmetler, "Seyahat İzin Belgesinin Verilmesi (E-Başvuru)", "T.C. Kimlik Kartı Başvuru Randevusu", "Pasaport Başvuru Randevusu", "Sürücü Belgesi Başvuru Randevusu", "Dernek Kurucu ve Dernek Organ Üyeliği Sorgulama", "Adres Değişikliği Bildirimi Hizmeti" ve "Aracımın Çekildiği Otopark Bilgisi Sorgulama (Tüzel Kişi)" oldu.

Milli Eğitim Bakanlığınca "Sözleşmeli Öğretmen Atama Sonuçlarının Sorgulanması", Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığınca "UETDS Terminal Taşıt Hareket İşlemleri", Sağlık Bakanlığınca "TİTCK Elektronik Başvuru Sistemi (EBS) Kayıt", Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünce "Çağrı İşaretlerinin Doğrulanması", Sosyal Güvenlik Kurumunca "Yurt Dışından Getirilen İlaçların Başvurusu" yeni açılan hizmetler arasında yer aldı.

Eda DEMİREL

Page 5: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİ 5GÜNCEL

Din büyükleri “Bü-tün kusur ve aşağılık-ların anası cehalettir” buyuruyorlar.

Allahü teâlâ bir kulunu yüceltmek is-terse ona faydalı ilim verir, her ilmi herke-se vermez.

Allahü teâlânın

aşağı kimselere ver-mediği ilim, imân ve marîfet yani Allahü teâlâyı tanıma ilmi-dir...

İlim başlı başına hayırdır. Çünkü ilim sahibi, haram ve helâli, dinin emir ve yasaklarını bilir ve bunlara aykırı iş yap-maz. Alim, kendisi-nin kusurlarını bilir ve ilmiyle amel ederse nûr üstüne nûr olur.

Câhil ise böyle değildir. Kişi, cahilliği sebebiyle her an ha-rama, küfre düşmekle karşı karşıyadır.

Peygamber Efen-dimiz (Bir saat ilim

öğrenmek, yetmiş senelik (nafile) ibâ-detten hayırlıdır) buyurdu.

Kalbin rızkı din ilmidir. Kişi kitap oku-maz ise, rızıksız kalır.

Kişinin manevi rızkı olmayınca da, günâh işlemeye baş-lar. Günâh işledikçe de kalbi kararır, artık haram işlemek ona normal bir iş gibi gel-meye başlar.

Bu hâle düşenin kalbi de ölür.

Hadîs-i şerîfte, (Küçük günâha de-vam, büyük günâha sebep olur.

Büyük günâha de-

vam da küfre sebep olur) buyuruldu.

Harama, küfre düşmemek için di-nimizi iyi öğrenme-liyiz. Bunun için de muteber bir ilmihâl kitabından her gün birkaç sayfa okumayı alışkanlık hâline ge-tirmek lâzımdır.

Kişi ilmi ile amel ediyor, Allah rızâsı için Müslüman kar-deşine muhabbet besliyor ise, ahirette büyük nimetlere ka-vuşur.

Ahirette, bazı kimselerin hesabı, Sırat’tan geçmeleri o kadar süratli, o kadar

kolay bir şekilde ola-cak ki, bunlar farkın-da bile olmayacaklar. Melekler bunlara soracaklar:

-Siz bu mertebeye nasıl kavuştunuz?

Onlar şöyle cevap verecekler:

-Biz dünyada sa-dece Allah rızâsı için birbirimizi severdik.

Biz birbirimize gös-terdiğimiz muhabbet sebebiyle bu derece-lere kavuştuk.

*** Müslüman, Müs-

lüman kardeşini dünyalık menfaat-ler sebebiyle değil, her şeyden önce din

kardeşi olduğu için sever.

Kendi kavuştuğu nimetlere Müs-

lüman kardeşinin, arkadaşının, sevdiği kimselerin de kavuş-masını ister.

Nitekim, hazret-i Ebû Bekir, Pey-gamber Efendimi-zin peygamberliğini öğrenince, İslâmiyet ile şereflenince ilk işi arkadaşlarını da bu nimete kavuşturmak oldu.

Peygamber Efen-dimizden hemen izin istedi:

-Yâ Resûlallah! Ar-kadaşlarımı da geti-

reyim mi, onlar da bu şerefe nail olsunlar.

Peygamber Efendi-miz, izin verince he-men gidip arkadaş-larını toplayıp getirdi. Onlar da İslâm ile şereflendiler.

Hazreti Osman, Zübeyr bin Avvam, Abdurrahman bin Avf, Sa’d bin

Ebi Vakkas haz-retleri gibi Eshâb-ı kirâmın meşhurları bu vesile ile Müslüman olmuşlardı...

Hülasa, Müslüman bütün varlığı ile Hak

teâlâya yönelmeli ve her yaptığını Allah için yapmalıdır...

Harama ve küfre düşmemek için...

HÜSEYİNKOÇ

Gurbetten sılayaYozgatlı dayanışmasıAvrupa Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Veysel Filiz, Gönül Elçileri Uluslararası Farkındalık Derneği ile birlikte Yozgat’taki ihtiyaç sahiplerine bin 300 koli yardımda bulunacaklarını söyledi.

Avrupa Yozgatlılar Federasyonu2nun bir çalışması için Yozgat’ta bulunduklarını deli getiren Filiz, “Malum Avrupa’daki insanlarımızın bu sene Türkiye’ye gelememesi en azından yolculuk sıkıntıları olduğu dönemde şuna karar verdik. Biz gelemiyorsak en azından gönlümüz Yozgat ile beraber ve Yozgat’taki ihtiyaç sahiplerine ulaşmamız lazım” dedi.

BÜTÜN İLÇELERE ULAŞMAK İSTİYORUZ

Yozgat merkez ve ilçeler olmak üzere ihtiyacı olan herkese ulaşmak istediklerini kaydeden Filiz, “Bizde İstanbul’daki çalışmalarımıza devam ederken bu çalışmayı Yozgat’a Avrupa’daki arkadaşlarımızla beraber özellikle Almanya AYDER Federasyonu, Fransa Yozgatlılar Birliği, Belçika Yozgatlılar Vakfı ile birlikte kampanyamızı yürütmeye başladık. Bugün itibari ile bin 300 koli Yozgat ve ilçelerine dağıtımı yapılacak. Bütün ilçelere gitmek istiyoruz” ifadelerine yer verdi.

YOZGAT’I UNUTMADIK Belediyeler ve Yozgat

Valiliği ile iş birliği içerisinde çalıştıklarını dile getiren Filiz, şunları kaydetti; “ En azından dağıtım listeleri konusunda bu dönemde en azından Avrupa’da ki Yozgatlılar, Yozgat’ı ve Yozgat’taki ihtiyaç sahiplerini unutmamış olur. Ve böylece Ramazan ayının bir anlamı olmuş oldu. Gurbette kalmış

olsak da sonuç olarak biz Avrupa’daki Türkler ve Yozgatlılar olarak Yozgat’ı unutmuyoruz ve Yozgat’taki çalışmaları bu sene bu şekli ile yaptık. İnşallah gelecek sene bu korona virüs illetinden kurtulmuş olarak bu çalışmaların arka planında oluşturulan çalışmalarla aramızda olurlar

ve dağıtıma bizimle birlikte olurlar.”

CİDDİKAYIPLARIMIZ VARFiliz, İstanbul Esenyurt

dernek başkanının vefat ettiğini anımsatarak, “Bu arada Yozgatlılardan Avrupa’da da çok ciddi kaybımız var. Esenyurt Yozgatlılar derneğimizin başkanı Ekrem Yörük başkanımız kendisi Çekerekli. Bu Çekerek’e ayrılan bölümü Ekrem Yörük programı olarak organize etti arkadaşlarımız. Kendisi bir Yozgat sevdalısıydı. İstanbul Esenyurt’ta Yozgat’ı yaşatmakla ilgili çok gayreti olmuştu. Onun adıyla bu çalışmayı yürütmek bizim için bir onurdur. Allah rahmet eylesin. İnşallah çok daha güzel günlerde neşe içerisinde yaparız. Ülkemiz zor günlerden geçiyor. Devletimizin yaptığı çalışmaların yanında da bir STK’lar olarak bu şekilde el vermemiz gerektiğine inandık. O açıdan da bugün buradayız. Sizlerle birlikte 2 gün Yozgat’ta bu çalışmaları tamamlamaya gayret edeceğiz” şeklinde konuştu.

Kadir GÖRGÜLÜ

Aydıncık’tan Oktay’a teşekkür

Aydıncık Belediye Başkanı Ahmet Koçak, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın geçtiğimiz günlerde müjdesini verdiği büyük projelerin ihaleye çıkarılmasının Aydıncık’lılar tarafından büyük bir memnuniyetle karşılandığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a teşekkürlerini ilettiğini belirtti. Aydıncık Belediye Başkanı Ahmet Koçak; “Bu önemli hizmetleri ilçemize kazandıran Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Fuat Oktay Beyefendiye ve birlikte Yozgat’ımıza ve Aydıncık’ımıza hizmet eden Milletvekillerimiz; TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Sayın Bekir Bozdağ ve Ak Parti Seçim işleri Başkan Yardımcısı Sayın Yusuf Başer'e teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerine yer verdi.

Başkan Koçak, Oktay’ın müjdesini verdiği büyük projelerden satır başlarını şu şekilde sıraladı;

Kümbet (Mamure) Ovası Suya Kavuşuyor!

Verimli topraklara sahip olan Kümbet Ovamızın sulaması için DSİ, sulama ihalesini TOKİ aracılığıyla 6 Haziran'da gerçekleştirecek.

Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Fuat Oktay’ın talimatıyla yaklaşık 11 bin hektar tarım arazisinin dahil edildiği ikinci kısım işinin yapımına bu yıl başlanacağı müjdesi geçtiğimiz günlerde verilmişti. Bu kapsamda Çekerek Barajından “Aşağı Çekerek 1. Merhale Projesi Zile, Maşat, Reşadiye, Çekerek ve Mamure Ovaları Sulamaları Projesi” ile toplam 23 bin 430 hektar alanın sulanması hedefleniyor.

Kösrelik Göleti Tamamlanıyor! Kümbetovamızın Kösrelik köyü mevkiini sulayacak Kösrelik Göletinin yapım ihalesi bu yıl içinde yeniden yapılacak. Kösrelik Arazi

Sulama Göleti DSİ tarafından 2016 yılında ihale edilmişti. Yüzde 37’si tamamlanan teknik nedenlerle yapımı duran Kösrelik Göleti’nin ihale çalışmalarına yeniden başlandı. Proje kapsamında 1,6 milyon metreküp su ile 5 bin 970 dekar zirai arazinin suya kavuşması hedefleniyor.

2.Etap TOKİ Başlıyor! 6 Mayıs’ta ihalesi

yapılacak olan 2. Etap TOKİ Projesi kapsamında ilçeye 112 adet konut kazandırılması hedefleniyor. 2. Etap Toplu Konut Projesi için Belediyemiz başvurusu ile TOKİ tarafından 2019 yılında talep toplanmış ve aynı yıl içerisinde proje ihalesi yapılmıştı. Şimdi ise TOKİ tarafından 06. Mayıs 2020 tarihinde ihale edilmek üzere ilana çıkılmıştır. Teslim süresi 500 işgünü olarak öngörülen konutlar İlçemiz 1. Etap TOKİ Konutları Kuzeybatısına inşa edilecektir.

Aydıncık Erozyon Kontrol Uygulama Projesi hayata geçiyor!

İlçemizi sel baskınlarına karşı korumak ve erozyonu önlemek için Dingintepe, Keşlik ve Kılkayası mevkilerinde erozyon önleme çalışması ihalesi yapıldı. Önümüzdeki günlerde çalışmalara başlanacak.

İlçemizin topografik durumu ve iklim koşulları nedeniyle olası erozyonlara karşı; Aydıncık Erozyon Kontrol Uygulama Projesi Arazi hazırlığı, Tel İhata, kafes tel çit ve Kafes tel eşik yapım işi ihalesi Kayseri Orman Bölge Müdürlüğü tarafında 17 Mart 2020 tarihinde yapılmıştır. Bu ihale kapsamında İlçemiz Dingin Tepe, Kılkayası Mevki ve Keşkik Mevkilerinde 10 km ekskavatör Terası ( Buror Teras), 23 km teras aplikasyonu, 4000 metre kafes tel eşik yapımı, 13 km galvanizli kafes tel çit yapımı ve 5 km tel ihata işleri yapılacaktır.

Eda DEMİREL

Devlet millet dayanışması olan bir ülkeyizGündemin nabzını

tutmaya devam eden Tarık Yılmaz’la Yozgat Gündemi yayınlarına kesintisiz devam ediyor. Programın dün akşam yayınlanan bölümüne konuk olan Memur- Sen Yozgat Şube Başkanı Kenan Şerefli, korona virüs nedeniyle vefat edenlere Allah’tan rahmet diledi. Gündemin nabzını tutmaya devam eden Tarık Yılmaz’la Yozgat Gündemi yayınlarına kesintisiz devam ediyor. Programın dün akşam yayınlanan bölümüne konuk olan Memur- Sen Yozgat Şube Başkanı Kenan Şerefli, korona virüs nedeniyle vefat edenlere Allah’tan rahmet diledi. Şerefli, Memur-Sen olarak ülkemizin korona virüsle mücadelesinde önlemleri erken aldığını ve tedbirlerin meyvesini verdiğini düşündüklerini söyledi. Vatandaşlara tedbirleri elden bırakmaması konusunda tavsiyelerde bulunan Şerefli, “15 Temmuz’da devlet bize dışarı çıkın dedi dışarı çıktık. Şimdi içeri girin diyor içeri giriyoruz. Yani devlet millet dayanışması olan

bir ülkeyiz. Devletimizin aldığı önlemler sonucunda bu korona virüsten de en az hasarla kurtulacağımızı düşünüyoruz” ifadelerine yer verdi.

EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI ALACAĞIZ

Korona virüs salgının ardından ülkemizin parlayan bir yıldız olacağını dile getiren Şerefli, “Biz tarih boyunca ne sömüren ne de sömürülen bir ülke olduk. Bundan sonra da emeğimizin karşılığını alacağımıza inanıyorum. Teknolojik alt yapımız da buna uygun bir duruma gelmiş durumda”

şeklinde konuştu.HER ALANDA VARIZMemur-Sen’in

faaliyetleri hakkında bilgiler veren Şerefli, “Sağlık çalışanlarımız, emniyet güçlerimiz, eğitimcilerimiz canla başla çalışıyor bu süreçte. Halk eğitimciler, meslek liseleri her zaman hafife alındı. Onlar bugün ürettikleri dezenfektan, maske, siperlikle bugün en büyük görevi üstlenen meslek gruplarımızdan. Bugün bu saydığımız meslek gruplarımız sahada çalışıyor. Kamuda çalışanlarımızın haklarını savunmak, çalışma

şartlarını iyileştirmek adına çalışıyoruz. Hükümetle masaya oturuyoruz. Mücadelemizi bu anlamda devam ettiriyoruz. Ülkemizin kalkınması ile çalışanlarımızın da hakları daha da iyi olacaktır. Bizim temel düşüncelerimizden biri adil paylaşım, iş güvenliğidir. Kuruluş felsefemiz bizim bütün mücadelemizi demokratik çerçevede sürdürmektir. Ülkemizi ilgilendiren her konuda biz varız. Afrin’de, Türkistan’da meydanlarda her yerde biz varız” diye konuştu. Eda DEMİREL

Page 6: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİ6 GÜNCEL

PERSONEL iLANI Web Tasarımı

& Grafik Tasarım

konusunda çalışma arkadaşları arıyoruz.

www.dermodi.com Telefon: 0532 420 97 17

Hüseyin Eryılmaz’danmemlekete vefa

Türkiye’de koronavirüs ile mücadele kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan ‘biz bize yeteriz Türkiye’m’ kampanyasına her kesimden destek çığ gibi büyüyor.

Daha önce Elazığ depremine de büyük destek veren Eryılmaz, memleketi Yozgat’ı unutmadı. Yaklaşık bin kişilik gıda paketinin bir bölümü Yozgat’a diğer bölümü ise Eryılmaz’ın memleketi olan Çayıralan Kaymakamlığına teslim edildi.

Yardımların ulaşmasına vesile olan İşadamı Yaşar Güder, “Bin kişiye dağıtılacak yardım Hüseyin Eryılmaz sayesinde Yozgat’a geldi.

Bir kısmı Yozgat’a ve bir kısmı da Çayıralan’a gidiyor.

Yaklaşık 3 bin kişilik paket İskenderun’a gidiyor. İşyerlerinin ağırlıklı olarak İskenderun’da olduğu için oraya da gönderdi.

Kendilerini tebrik

ediyorum. Kendisi iş ortağımdır ve kardeşimdir. İşlerinde başarılar diliyorum. Allah hayırlarını kabul etsin. Daha önce de deprem bölgesine yardımda bulunmuştu. Türkiye ile birlikte kendisi. İşadamı Hüseyin Eryılmaz böyle yardımları da seviyor. Bunları yapmakta da başarı gösteriyor. İnşallah devamını getirir” ifadelerine yer verdi.

ELİMİZDEN GELENİ YAPIYORUZ

İşadamı Hüseyin Eryılmaz’ın Babası Muhsin Eryılmaz da, “Tırlarımız Kütahya’dan yola çıktı. Kütahya’dan Ankara, bir tır Yozgat hattına bir tır ise Kayseri hattı olmak üzere 3 tır ile bu işe giriştik.

Bu vesileyle mübarek ramazan ayında herkesin sağlık ve muhtaç olan insanlar için elimizden geldiği kadar katkıda bulunduk. İnşallah herkesin bilhassa muhtaç olan insanlara ulaşır. Bundan memnuniyet duyarız.

Bunu sadece biz kendimiz için değil biz kendi uhdemizde belirli seviyede dağıtacağız. Diğerlerini Çayıralan Kaymakamlığı’na tevdi ettik. Çayıralan Kaymakamlığı sosyal yardımlaşma vakfından veya muhtaç olan halka kendileri verecekler. Biz elimizden geleni Çayıralanlı olarak gösteriyoruz. Bunun haricinde halkın ihtiyaçları için Pazar alım kartları dağıtıyoruz. Elimizden geldiği kadar dağıtıyoruz. Her iki oğlumun da bunlarda katkıları var. Herkese sağlıklı günler dilerim. Allah şu korona virüsünden herkesi korusun. Ülkemizi, tüm dünyayı ve insanları korusun” şeklinde konuştu.

550 PAKET ÇAYIRALAN’A

Eryılmaz tarafından yapılan yardımın çok kıymetli olduğunu ifade

eden Çayıralan Kaymakamı Bekir Özen, “Çayıralanlı işadamımız Hüseyin Eryılmaz kaymakamlık bünyesinde dağıtılmak üzere 550 adet gıda paketi gönderdi. Kendilerine yaptıkları hayırlardan dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

Eda DEMİREL 250 bin maske üretecek

Yozgat İl Milli Eğitim Müdürlüğü, 250 bin maske üretmeyi hedefliyor.

İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Yazıcı, “Hazırlanan plan dahilinde Halk Eğitim Merkezleri, Bilim Sanat Merkezleri ile Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerimizde okul/kurum idarecileri, bölüm şefleri, öğretmenlerimiz, usta öğreticilerimiz ve gönüllü velilerimiz tarafından tek kullanımlık cerrahi maskeler dezenfekte edilmiş ortamlarda üretilmeye başlanmıştır. Seri üretimi gerçekleştirilen standart tek kullanımlık cerrahi maske ve yüz koruyucu siperlikli şeffaf maskeler ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ve kamu

görevlilerine dağıtılmak üzere İl/ilçe Sağlık Müdürlüğüne teslim edilmektedir. Ulusal mücadelede etkin rol oynayan fedakar personel ve gönüllülerimiz tarafından 140 bin 385 tek kullanımlık steril cerrahi maske ve 5 bin yüz koruyucu siperlikli şeffaf maske üretimi gerçekleştirilmiştir. Hedeflenen 250 bin maske üretimini gerçekleştirmek için bütün paydaşlarımızla eşgüdüm içerisinde üretime devam edeceğiz. Covid 19 ile mücadele kapsamında üretime destek sağlayan fedakar idareci, öğretmen, öğrenci, usta öğretici ve gönüllü velilerimize teşekkür ederiz” dedi. Murat KARATEKİN

En renkli ValiydiŞehit Vali Recep

Yazıcıoğlu’nun oğlu Mehmet Kemal Yazıcıoğlu, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Yazıcıoğlu, babası Recep Yazıcıoğlu’na süper vali, deli vali gibi bir çok lakap takıldığını ama babasının olması gereken bir yönetici olduğunu söyledi.

Vali Recep Yazıcıoğlu’nun tüm insanlarla temas kurduğunu dile getiren Recep Yazıcıoğlu, “İletişimi çok kuvvetli, insanlar çok sıcak iletişim kurabilen birisiydi. Cumhuriyet tarihinin en renkli valilerinden birisiydi. Hiç boş konuşmayan söylediklerini hayata geçiren farklı bir

Valiydi. Romanları yazılar, filmi çekilen, belgeselleri yapılan bir validen bahsediyoruz. Türkiye’de örnek teşkil edebilecek bir insandı” dedi.

Murat KARATEKİN

Korona virüs günlerinde Yozgat’ın, Türkiye’nin ve Dünya’nın nabzını tutmaya devam eden Tarık Yılmaz’la Yozgat Gündemi’ne konuk olan Şehit Üsteğmen Mehmet Çiftçi'nin ablası Gülcan Çiftçi, kardeşini anlattı. Çiftçi, “Mehmet’le ilgili konuşurken kelimeler kifayetsiz kalıyor. Rabbime şükrediyorum iyi ki onun gibi bir evlatla aynı evi aynı yuvayı paylaşmışım. Çok güzel bir çocuktu. Çok

naif, çok kırılgan. Asker denince akla daha sert duruşlu insanlar gelir. Mehmet hiç öyle değildi. Yardımsever, birisi için bir şeyler yapmak isteyen çabalayan bir insandı. Çocukluğunda da büyüdüğünde de aynıydı. Onların vatan sevgisi yeni nesillere aktarılsın. Bir gün vatan için can vermek gerekirse onlar gibi cesur olsunlar istiyorum” ifadelerine yer verdi. Eda DEMİREL

UNUTULMAK iSTEMiYORMUŞ

Herkesin yardımına koşuyorYozgat’ın Saraykent ilçesi

Büyük Cami Mahalle muhtarı Lütfullah Açıkel ilçede bulunan yardıma muhtaç vatandaşların ihtiyaçlarını karşılıyor, her biriyle tek tek ilgileniyor.

Saraykent’in en genç muhtarlarından 32 yaşındaki Büyük Cami Mahalle muhtarı Lütfullah Açıkel ilçede ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşuyor. İhtiyaç sahiplerinin yardımına koşmasının yanında ihtiyaçlarını bizzat kendisi alıp teslim ediyor.

Muhtar Lütfullah Açıkel yaptığı açıklamada; “Bu süreçte her zaman halkımın yanında oldum sadece mahallem demedim herkesin yardımına koştum ve herkese bir yardım etmeye çalıştım. Avrupa’daki gurbetçilerimizin sesi oldum, kimsesizlerin yanında oldum, evi olmayanlara yardım ettim. Şuan ilçemde de sadece mahallemin değil ilçenin tek muhtarı diye anılıyorum” diye konuştu.Eda DEMİREL

Page 7: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİ 7GÜNCEL

İş insanı Hanifi KızıltaşYozgat bizim göz bebeğimiz

İş İnsanı Hanifi Kızıltaş, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Kızıltaş, “Biz Yozgatlı olarak kazanmasını çok iyi biliyoruz ama harcamasını bir türlü beceremiyoruz. İstanbul, Sivas,

Ankara, Düzce de çalışsak da Yozgat’tan çıkmak istemiyoruz. Bütün sigorta ve muhasebemiz, hatta personelimizin yüzde 60’a yakınını da Yozgat’tan getirip çalıştırmanın gururu içerisindeyiz. Ramazan bayramımız yaklaşıyor. Herkesin ben Ramazan bayramını

sağlıklı, sıhhatli geçirmesini diliyorum. Yozgat bizim gözbebeğimiz, sevdiğimiz, doğup büyüdüğümüz şehrimiz. Her ne kadar bu yıl iftar ve sahur sofralarında bulaşamazsak da, seneye acısını çıkarırız” dedi.

Murat KARATEKİN

Bilal Şahin Külliyesininhikayesini anlattı

Yozgat Belediyesi eski Başkanı Yusuf Başer, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Başer, Memleketine 10 yıl süreyle hizmet etme şansını bulduğunu söyledi.

Bilal Şahin Külliyesinin yapılış hikayesini anlatan Yusuf Başer, “Ramazan ayında Hayri İnal Konağından her gün bir hocamız sohbet ediyordu. Bir günde Bilal Şahin’i davet ettik. O gün namazgah cami açıldı. Dedik ki, Bilal abiye bir

namazgah yaptıralım, Yozgat’ımızda bir kültür olsun. O gün de Bilal abimize bir kavurga ikram ettik. Bilal abiden talep ettik, sağ olsun o da dedi ki, yer var mı? Arsa hazır dedik. Sabah geldik namazgah caminin yerini belirledik.

Daha sonra büyük bir cami olsun, külliye olsun dedik.

Bir avuç kavurga ile başlayan sohbet işte bugünkü Külliyeye dönüştü. Hepimizin gurur kaynağı oldu burası. Ben Bilal beye teşekkür ediyorum” dedi.

Murat KARATEKİN

Biz bize yeteriz dedi Kumbarasındaki parayı bağışladı

Yozgat’ta yaşayan 12 yaşındaki Melek Su Atik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan ‘biz bize yeteriz Türkiyem’ kampanyasına biriktirdiği parayı bağışlayarak destek oldu.

12 yaşındaki Atik, kumbarasında biriktirdiği 187 lirayı biz bize yeteriz Türkiye’m kampanyasına bağışladı.

Sokağa çıkması yasak

olan 12 yaşındaki Melek Su Atik, Sosyal Vefa Destek Grubuna ulaşarak bağış yapacağını söyledi.

Sosyal Vefa Destek Grubu

ekipleri Melek Su

Atik’in evine giderek bağış işlemini

gerçekleştirdi.Murat

KARATEKİN

Aldığımız tedbirlerin meyvesini yiyoruzÇayıralan Belediye

Başkanı Ömer Codar, korona virüs tedbirleri kapsamında ilçede aldıkları tedbirler ve bu tedbirlerin sonuçları hakkında bilgi verdi.

Öncelikle tüm Yozgatlıların Ramazan ayını ve 1 Mayıs işçi bayramını tebrik eden Başkan Codar, “Öncelikle günün anlamı itibari ile 1 Mayıs dolayısı ile tüm emekçilerimizin, nasırlı ellerin 1 Mayıs işçi bayramını yürekten kutluyorum. Ayrıca Ramazan’ı Şerifin hayırlara vesile olmasını cenabı Allah’tan temenni ediyorum” ifadelerine yer verdi.

KÜRESEL BAŞ BELAMIZ“Küresel baş belamız

olarak nitelendirdiğimiz korona virüs ülkemizi, dünyayı, ilçemizi de bu anlamda etkileyen bir boyuttadır” diyen Codar, “Bununla ilgili ilçe bazında belediye olarak aldığımız tedbirlerin şu anda meyvesini yiyoruz. Bundan 30-35 gün önce tedbirlerimizi almaya başlamıştık. Tedbirlerimizin başında öncelikle kamu kurumlarımızın ve işyerlerinin dezenfektesi ile konuya başladık. Defalarca dezenfekte ettik. Ayrıca ilçe merkezinde 6 yere ayaklı dezenfekte makineleri yerleştirdik. 3 tanesin halkın yoğun olduğu yerlere diğer 3 tanesi de kaymakamlık, Jandarma, Emniyet gibi yerlere bıraktık” dedi.

MASKE DAĞITTIKBaşkan Codar, ilçe

genelinde maske dağıtımı yaptıklarını belirterek, “Bunun yanında maske dağıtımı yaptık. Sorumluluk alanımız olmamasına rağmen köylerimize 5 bin adet maske dağıtımı yaptık.

5 bin ilçe merkezimize dağıtımını yaptık. 6 bin tane de önümüzdeki günlerde dağıtımını yapacağız. Bin adet şeffaf siperli maskelerden temin ettik. Halk ile birebir ilişki içerisinde olan kurumlara dağıtımını yaptık. Banka gibi STK’lar gibi yerlere dağıttık. Dezenfekte işlemi halen devam etmektedir” şeklinde konuştu.

SALI PAZARINI KAPATTIK

Korana virüsle mücadele kapsamında tedbirlerini erken aldıklarına değinen Codar, şunları kaydetti; “5 hafta öncesinden Salı günleri kurulan halk pazarımızı ilçe hıfzıssıhha kurulu karalı ile kapattık. İyi ki de kapatmışız. Halktan siyasi anlamda sıkıntı oluşturduğu halde iyi ki almışız diyorum. Mesela bize en yakın Boğazlıyan ve Sarıkaya ilçelerimizden koronavirüs anlamında bir sıkıntı var. Çok şükür bizde yok. Bu tedbiri almamızın ana başlığı şundan

kaynaklanıyor. Sebze ve meyve satıcılarının birçoğu Boğazlıyanlı ve Sarıkayalı. Bundan dolayı bu tedbiri aldık.”

ÖNCELİĞİMİZ HALKIN SAĞLIĞI

Codar, önceliklerinin her zaman halkın sağlığı olduğuna işaret etti. Vatandaşın bazı tepkilerini kabul etmediğini anlatan Codar, “Halk arasında şöyle bir tepki var. Ben ona kesinlikle kabul etmiyorum ve hatta üzülüyorum. 3 tane ilçede manav varmış. Belediye başkanı bu manavlar CHP’li olduğundan dolayı pazarı kapatmış diye bir algı oluşturulmaya çalışılıyor.

Halbuki ilçede 3 değil 4 tane manav var. Mesela dördüncü manav ise benim geçmiş dönemde siyasi rakibim olan dönemin belediye başkanının kendi marketi. En az onlarda bir manav kadar sebze ve meyve satışı yapıyorlar. Böyle bir düşünce olamaz.

Önceliğimiz halkın sağlığıdır. İşlemlerin yapılmasını bu şekilde kaymakam bey ile istişare içerisinde devam ettiriyorum” dedi.

315 GIDA PAKETİCodar, 315 adet gıda

paketi yardımı yatıklarını kaydederek, “Ramazan ayı dolayısıyla bir bağış kampanyası oluşturmuştuk. Fakat hükümetimiz buna el koydu ya da durdurulması istendi. Bizde durdurduk neticede ama duyarlı vatandaşlarımız geldiler. Bizzat tahsilat bürosuna bağışta bulundular. Bunun karşılığında 215 tane gıda paketi yaptırdık. Ayrıca Stuttgart da yaşayan Çayıralan ve Çevre Köyleri derneğimiz var.

Dernek başkanı Süreyya Egin kardeşimin öncülüğünde 100 paketlik gıda paketi katkısında bulundular. Toplam 315 adet gıda paketi dağıtımı yaptık. Yine köylerimizi ayırmadık. Köylerimiz ve ilçe merkezi anlamında dağıtımlarımızı yaptık” ifadelerini kullandı.

ÇAYIRALAN DUYARLIKorona virüs konusunda

Çayıralan’da vatandaşların duyarlı olduğunu bildiren Codar, “ Kurallara uyuyorlar. Bizde elimizden geldiği kadar uymaları anlamında uyarılarda bulunuyoruz. Zabıta ekiplerimiz devamlı çarşı merkezindeler. Maskesi yok ise maske veriyoruz.

Çayıralan ilçemizde çok şükür şuanda iyi bir şekilde götürüyoruz. Vaka anlamında hiçbir sıkıntımız yok. İnşallah bu şekilde de götürürüz. Temennimiz bu şekilde” şeklinde konuştu.

Eda DEMİREL

Gençler için örnek alınacak bir şahsiyet

Mehmet Akif Ersoy’un torunu Selam Argon Ersoy, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Ersoy, Mehmet Akif Ersoy’un fikirlerinin, düşüncelerinin bugün hala hissedildiğini söyledi.

Ersoy, “Gençlik için örnek alınacak bir şahsiyettir Dedemiz. Çok çile çekmiş, sadece bir konu da sıkıştırılmak istenmiş. Sadece İstiklal Şairi olarak, sadece

Kur’an şairi olarak. Ama onu bir yere sıkıştırmak, onun hayatını geçirdiği dönemlere haksızlık olur diye düşünüyorum ben. Çünkü hakikaten çok yönlü bir insandan bahsediyoruz. Mağduriyet çekmiş, haksızlıklara uğramış, vatanına hasret kalmış. Sakıncalı insan olarak görülmüş. Ama hiçbir zaman pes etmeden vatanı için kafa yormuş, dünya sorunlarına kafa yormuş bir fikir adamıdır” dedi.

Murat KARATEKİN

Page 8: SAYI:2422 Yozgat’ın son durumu ne? · Ne akıl verenimiz, ne yön verenimiz, ne yardım edenimiz var-dı. Memduh Ağabey’in ayrılmasından sonra tek başımıza kalmış-tık

04 MAYIS 2020 PAZARTESİ

www.yozgatcamlik.com04 MAYIS 2020 PAZARTESİ FİYATI: 1.00 TL Yozgatcamlik.com/webtv facebook.com/Yozgatcamlikcom youtube.com/YozgatCamlikTV twitter.com/CamlikGazetesi

ESKi YOZGAT''I ANLATTILARHürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun, Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk ile Karar Gazetesi Köşe Yazarı Taha Akyol, Çamlı TV'de Tarık Yılmaz'ın hazırlayıp, sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu. Bir dönem Yozgat'ta yaşayan ve Yozgat'ı unutmayan, her fırstta Yozgat'ı gündeme taşıyan üç Yozgatlı gazeteci çocukluğunun Ramazan ayını anlattılar.

Ahmet Hakan: Yozgatlı olmaktan gurur duyuyorum

Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Coşkun, Yozgat’ın her zaman gönlünde olan bir şehir olduğunu söyledi.

Yozgatlı olmaktan her zaman gurur duyduğunu dile getiren Ahmet Hakan Coşkun, “Yozgat’ı özlüyorum. Orada olmak istiyorum. En kısa zamanda geleceğim. Biz Yozgat kültürü ile yetiştik. Yozgat kültürü ile büyüdük. Yozgat’ı severiz. Yozgat’ın

bütün lezzetlerini, dilini, kültürünü, kendine özgü geleneklerini bilirim. Yozgat’ta uzun süre yaşamadım ama her şeyini bilirim” dedi.

MEMLEKETİMLE HER ZAMAN GURUR DUYARIM

Tarık Yılmaz’la Yozgat Gündemi programına telefon bağlantısı ile katılan Gazeteci -Yazar Saygı Öztürk, “Ben de sizler gibi Yozgatlıyım. Memleketimle de her zaman gurur duyarım” dedi.

ESKİ RAMAZANLARI ÖZLEDİK

“En çok Yozgat günlerini Ramazan

günlerini özlüyoruz” diyen Öztürk, eski Ramazanlar hakkında da bilgi verdi. Öztürk, “Yedi yaşından beri hep oruç tutarım. Eski Ramazanlar köy yerinde başka olurdu. Bir de şunu hatırlıyorum. Bizim yaşıtlarımız sanki duymaz gibi damlara çıkardık. Ellerimizde mutlaka ya fıstık ya da başka bir şey olurdu. Hoca ezan okuyunca yolda orucumuzu açarak ezan okundu diye yollarda koşar evlerimize giderdik. Bayramların zevki Yozgat’ta ayrıdır. Tabi ki insanlar özlem duyuyor. Ailemizle hep bir aradaydık. Yer

sofrasına otururduk. Kalabalık aile olunca da hızlı hızlı yiyip karnımızı doyurma telaşında olurduk. İnsanların doğdukları yere, çocukluklarının geçtiği yere özlem duymaması mümkün değil. Uzak olunca memleket havası, memleket hasreti, memleket türküsü çok başka oluyor” şeklinde konuştu.

ÇOCUKLUĞUNUN RAMAZANI'NI ANLATTI

Gazeteci-Yazar Taha Akyol, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Akyol, Türkiye’nin

durumunun Çin’den, Rusya’dan, Avrupa’dan ve Amerika’dan iyi olduğunu, uzak doğu ülkelerinin daha başarılı olduğunu söyledi.

Türkiye’nin başarısının aldığı erken tedbirlere bağlayan Taha Akyol, “Bu Türkiye zaman kazandırdı. Aynı zamanda Türkiye’nin sağlık teşkilatı ta Osmanlı’dan bu yana çok güçlüdür. Türkiye tıp ilminde ileridir. Bu da erken teşhis ve erken tedaviyi getirdi. İnşallah mevcut kuralları ihmal etmeyiz. Şimdiye kadarki başarımızı bozulmadan devam eder” dedi. EDA DEMİREL

MURAT KARATEKİN

Yozgatlıların hemşerisiyim

Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan, Çamlık TV’de Tarık Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Yozgat Gündemine konuk oldu.

Sayan, Yozgatlılar dahil herkesin Nuh tufanından dolayı Ağrılı olduğunu söyledi.

Yozgatlılarında hemşerisi olduğunu dile getiren Savcı Sayan, “Bir Yozgatlı Ağrılıya bir şey gönderdiği zaman yada bir Ağrılı, bir Yozgatlıya bir şey gönderdiği zaman Türkiye’nin birliği, beraberliği açısından önemlidir. 7 güzel bölge, 7 güzel kardeşiz.

Hepimiz biriz, beraberiz. Dolayısıyla bizim Yozgat’tan çok farkımız yok.

Koronavirüs’e gelince 40’ya yakın vakamız var. Fakat yoğun bakımlık bir durum söz konusu değil. İran ile kapı komşusuyuz, buna rağmen çok iyi korunduk. İl dışından gelenlerden oluşuyor vakalar.

Ramazan da eskisi kadar sofralar dolmuyor ama biz onların ekmeğini kapısına kadar götürüyoruz. Herkes birbirine yardımcı oluyor. Allah birliğimizi, beraberliğimizi bozmasın” dedi. Murat KARATEKİN