Upload
others
View
5
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
SELÇUK ÜNİVERSİTESİ
TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 7
ŞEHİRLERİN SEVDALISI
İBRAHİM HAKKI KONYALI
ARMAĞANI
Konya 2015
SÜ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ, 2015 Konya
Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı-lı kararı ile bastırılmıştır.
Editör Prof. Dr. Hasan BAHAR
Editör Yardımcıları Yrd. Doç. Dr. Hakan KUYUMCU Yrd. Doç. Dr. Çağatay BENHÜR
Dr. Hatice Gül KÜÇÜKBEZCİ Arş. Gör. Fatih Numan KÜÇÜKBALLI
Arş. Gör. Tuğba AKTAŞ ÖZKAN Arş. Gör. Murat TURGUT
İnceleyenler Prof. Dr. Âlim GÜR
Prof. Dr. Yılmaz KOÇ Prof. Dr. Özdemir KOÇAK
Sekreterya
Mustafa ÜLÜK
ISBN 978-975-448-209-6
Baskı Selçuk Üniversitesi Matbaası
Tel: 0 332 241 18 47 Ekim 2015
Kitapta yer alan yazıların dil ve bilim sorumluluğu yazara aittir.
ŞEHİRLERİN SEVDALISI
İBRAHİM HAKKI KONYALI
ARMAĞANI
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
v
SUNUŞ
Üniversitemiz, bünyesinde bulundurduğu akademik birimlerde deneyimli eğitici
kadrosu ile eğitimli, üretken ve gelişimi isteyen bireyler yetiştirmek maksadıyla ülke
kalkınmasında üzerine düşen görevi başarıyla sürdürmektedir. Bu amaca hizmet
etmek üzere Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü de Atatürk’ün hedef
gösterdiği çizgide Türk tarihi, dili, edebiyatı, sanatı ve kültürü üzerine yayınlar
yapmaktadır. Enstitümüzün bu alandaki müstakil kitap yayınları yanında, Güz ve
Bahar sayıları olmak üzere yılda iki defa çıkardığı uluslararası Türkiyat Araştırmaları
Dergisiyle (Journal of Studies in Turkology) ülkemizde sosyal bilimler alanında
Üniversitemizin yüz akları arasına girmesi bizi mutlu etmektedir.
Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü ayrıca gelenek hâline getirmeye çalıştığı, “Türk
tarihi, dili, edebiyatı ve kültürüne hizmet etmiş yerli ve yabancı önemli bilim
adamları adına armağan kitaplar” yayınlayarak sosyal bilimler alanındaki geçmiş
birikimleri ve tecrübeleri gençlerin önüne koyup geleceğin ilim adamlarına yol
göstermekle de önemli bir iş yapmaktadır.
Bu vesileyle, “Şehirlerin Sevdalısı İbrahim Hakkı KONYALI Armağanı” kitabına
yazılarıyla katkıda bulunan bilim insanlarımıza ve eserin hazırlanıp basılması
aşamasına kadar olan süreçte emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum
Prof. Dr. Hakkı GÖKBEL
Selçuk Üniversitesi Rektörü
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
vi
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
vii
ÖN SÖZ
Atatürk’ün direktifiyle kurulan Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumuna benzer
olarak; Türkiyat Enstitüleri de Türk tarihi, dili, edebiyatı ve kültürü üzerinde
araştırmalar, yayınlar yapmak üzere üniversiteler bünyesinde kurulmuş kurumlardır.
Selçuk üniversitesi bünyesinde kurulan Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü de
kurulduğu 24 Ocak 1991 tarihinden itibaren bu amaçlar doğrultusunda panel, bilgi
şöleni, seminer, konferans vb. etkinlikler düzenlemiştir. Dergimiz yılda iki defa güz
ve bahar sayıları olmak üzere düzenli olarak bugüne kadar yayınlanmış, 32. sayıdan
itibaren MLA (Modern Language Association) International Bibliography,
Newyork/ABD, Tübitak/Ulakbim SBVT tarafından dizinlenmeye başlanmış ve
uluslararası hale gelmiştir. Dergimiz, gerekli şartları yerine getirdiğinden ISI-
Wos/A&HCI (Arts & Humanities Citation Index)-(Thomson Reuters)’e dizinlenmesi
için müracaat edilmiştir. Yazışmalar sonuçlandığında Tübitak tarafından kabul edilen
sosyal bilgiler alanında B grubu kategorisine dâhil edilebilecektir. Ayrıca dergimiz
ASSOS INDEX, EBSCO tarafından da taranmaktadır.
Enstitümüz, Türkiyat dergisini sosyal bilimler alanında üniversitemizin yüz akı
hâline getirmeye çalışırken, Türk tarihi, dili, edebiyatı ve kültürüne hizmet etmiş yerli
ve yabancı önemli bilim adamları adına armağan kitaplar çıkarmayı geleneksel hâle
getirmiştir. Böylece bu şahsiyetlerin hayatı, eserleri, metodu, Türk tarihine, diline,
edebiyatına, kültürüne sağladığı katkılar ortaya konularak, bundan sonra yapılması
gereken çalışmaların neler olduğu özellikle gençlere daha isabetli bir şekilde
gösterilmiş olacaktır. Bunun için ilk olarak 1999 yılında “Prof. Dr. Erol GÜNGÖR’ün
Anısına Armağan” kitabı çıkarılmış idi. 2003 yılında dergimizin XIII. sayısı Prof. Dr.
Ahmet Bican ERCİLASUN’a armağan sayısı olarak yayınlanmıştır. 2011 yılında ise
“Büyük Selçuklu’dan Türkiye Selçuklu Devletine Prof. Dr. Mehmet Altay KÖYMEN’e
Armağan” kitabı yayınlanmış, bu geleneğin bir devamı olarak da üniversitemiz de
sosyal bilimler alanında birçok bilim adamı yetişmesinde emeği olan Prof. Dr. Nejat
GÖYÜNÇ Hocamız anısına “Tarihçiliğe Adanmış Bir Ömür: Prof. Dr. Nejat
GÖYÜNÇ’e Armağan” adıyla bir kitap yayınlamış bulunuyoruz. Bu geleneğe binaen
Türk tarihi, kültürüne hizmet etmiş, özellikle kentlerimiz üzerine çalışmalarıyla
bilinen tarihçi İ. Hakkı Konyalı adına bir armağan kitabı çıkarmanın mutluluğunu
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
viii
yaşamaktayız.
“Şehirlerin Sevdalısı İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI” kitabının
yayınlanmasında yardımlarını gördüğümüz Enstitümüz Müdür Yardımcıları Yrd.
Doç. Dr. Hakan KUYUMCU, Yrd. Doç. Dr. Çağatay BENHÜR’e; Dergimizin editör
yardımcıları Dr. Hatice Gül KÜÇÜKBEZCİ, Arş. Gör. Fatih Numan KÜÇÜKBALLI,
Arş. Gör. Murat TURGUT’a; kitabımızın tashih aşamasında yardımını gördüğümüz,
enstitümüz Arş. Gör. Tuğba AKTAŞ ÖZKAN’a, Enstitü sekreterimiz Cengiz ATEŞ,
Personelimiz Mustafa ÜLÜK ve Özkan YORGANCILAR’a teşekkürlerimi bildiririm.
Prof. Dr. Hasan BAHAR
SÜ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
ix
İÇİNDEKİLER
Sunuş…………………………………………. v
Ön Söz…………………………..……………. vii
Ahmet Ali BAYHAN
M. Zahir ERTEKİN
Eserlere Adanmış Bir Hayat: İbrahim Hakkı
Konyalı Hayatı ve Eserleri……………………
1
Erdem YÜCEL İbrahim Hakkı Konyalı (Atis)………………... 99
Mustafa ÖZDAMAR Şehirlerin Tarihini Yazan Adam……………... 117
Nurullah TABAKÇI İbrahim Hakkı Konyalı İle Bir Röportaj……… 125
Yaşar SEMİZ İbrahim Hakkı Konyalı (1896 - 1984)……….. 133
Doğan YÖRÜK İbrahim Hakkı Konyalı’nın İzinde…………… 161
Zekai ERDAL İbrahim Hakkı Konyalı’nın “Abideleri ve
Kitabeleri ile Aksaray Tarihi” İsimli Eserine
Eleştirel Bir Bakış……………………………..
167
Hüseyin MUŞMAL
Merve SÖNMEZ
İbrahim Hakkı Konyalı'nın Beyşehir ile İlgili
Çalışmaları……………………………………
201
Mustafa YILMAZ İbrahim Hakkı Konyalı ve Arkeoloji………….. 213
Mustafa ARSLAN İbrahim Hakkı Konyalı’nın Akşehir ve
Beyşehir Çevresinde Tespit Ettiği Eskiçağ
Malzemeleri ve Bunların Günümüzdeki
Durumları……………………………………..
217
Murat TURGUT İbrahim Hakkı Konyalı’nın Çalışmalarında
Geçen Eskiçağ Tanrıları………………………
255
Hasan BAHAR Eskiçağ’da Konya……………………………... 271
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
x
Bayram ÜREKLİ Konya Tarihi………………………………….. 299
Koray ÖZCAN Anadolu Selçuklu Kenti
“Mekânsal Bildirge"…………………………..
307
Ayşe ÖZDEMİR Anadolu’da Selçuklu Dönemi Türk Bahçe
Kültürü…..........................................................
319
Ensar KÖSE İçel’de Bir Ulu Çınar:
Şeyh Ali Semerkandî ve Nesli…………………
335
Hava SELÇUK Şer’iyye Sicillerinin Şehir Tarihi Açısından
Önemi (Kayseri Örneği)………………………
361
İbrahim SOLAK 51 Numaralı Konya Şer’iye Sicili (H. 1140-
1141/ M. 1727-1729)………………………….
381
Metin AKİS İ. Hakkı Konyalı Armağanına Katkı: Kilis
Sancağında Canbolat Oğulları Ailesinin
Yönetimi……………………………………….
391
Alpay BİZBİRLİK H. 1056/57 Tarihli Marmara Kazâsı Avârız
Defteri…………………………………………
405
Çetin AYKURT III. Selim’in Fikrî Yapısı……………………… 439
Selim Hilmi ÖZKAN XIX. Yüzyılın Sonlarında Alâiyeli
Memurların Sosyo-Ekonomik Durumları…….
449
Özgür YILMAZ Tanzimat Dönemi Şehir Tarihi Çalışmaları
Üzerine Bir Deneme…………………………..
471
Necat ÇETİN Üsküdar Bulgurlu Mahallesinde 1906 Tarihli
Son Osmanlı Nüfus Tahriri (Sayımı)………...
505
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
xi
Ali Rıza GÖNÜLLÜ Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Alanya’nın İdari
Yapısı (1831-2014)……………………………
515
Necmi UYANIK Mehmet Akif’te Çağdaşlaşma Anlayışı ve Bu
Eksende Bazı Meselelere Bakışı………………..
535
Mithat DİREK Meram Bağlarının Ardındaki Sır: Su Kültürü 561
D. Ali ARSLAN
Gülten ARSLAN
Halk, İktidar ve İktidar Seçkinleri:
Mersin Araştırması…………………………
573
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
xii
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
299
KONYA TARİHİ*
Bayram ÜREKLİ **
Kitabın tam adı “Âbideleri ve Kitabeleri ile Konya Tarihi”, Konya, 1964’dür.
Eser İbrahim Hakkı Konyalı tarafından Konya belediyesinin talebi üzerine 1944
yılında hazırlanarak Belediye Başkanlığına verilmiş, bir kısım basım hazırlığı ya-
pılmasına rağmen, nihayet basımına 1963 yılında başlanmış ve 1964’te tamam-
lanmıştır. Bu geçen zaman içinde kütüphanelerde ve arşivlerde yeni bulunmuş
kitap ve belgelerdeki bilgiler notlarla kitaba ilave edilmiştir. Kitabın aynen ikinci
baskısı ise 1997 yılında yapılmıştır.
İbrahim Hakkı Konyalı (1896-1984) ilköğreniminden sonra Islâh-ı Medâris-i
İslâmiyye’ye devam etti, daha sonra İzmir Şimendifer Mektebi’ni bitirerek me-
muriyete başladı. Farklı görevlerde bulundu. Bunlar arasında İstasyon Müdürlü-
ğü, Türkçe öğretmenliği, Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Askeri Müze ve Vakıflar
Genel Müdürlüğü’nde uzmanlık görevinde bulundu. Buralardaki çalışma tecrü-
besi onun, kitabe uzmanı, arşivci, şehir tarihçisi, müzeci ve tarihçilik yönünü ge-
liştirdi. 1940 yılından itibaren şehir tarihi çalışmalarına ağırlık verdi. Akşehir,
Alanya, Konya, Erzurum, Karaman, Ermenek, Kilis, Konya Ereğlisi, Niğde Aksa-
ray, Üsküdar ve Beyşehir tarihi, O’nun kaleme aldığı eserlerdendir. Türkiye’de
yapılan şehir tarihi çalışmaları, ya belli bir dönemde şehrin fiziki yapısı, idari bi-
rimler, iktisadî hayat ve ticaret ile şehirdeki vakıf müesseselerini ele alan, eserler-
dir ki sancak çalışmaları bunların en açık örnekleridir. Ya da şehirdeki gündelik
hayatı ve gündelik hayatta insan-mekân ilişkisini ortaya koyan çalışmalardır.
İbrahim Hakkı Konyalı’nın kaleme aldığı Şehir tarihleri ise, şehir hakkında
temel tarihi bilgiler, seyahatnâme ve tarih kitapları, yine şehirle ilgili bilgi kayna-
* Bu çalışma, Konya Ansiklopedisi’ndeki maddenin tadil edilmiş şeklidir.
** Prof. Dr., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü. [email protected]
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
300
ğı olan Arşiv kaynakları, Tapu Tahrir Defterleri, Vakfiyeler, Şer’iyye Sicilleri ve
şehrin mekansal yapısı, şehrin çevresindeki eski yerleşim yerlerinin bakıyyeleri,
şehirdeki istisnasız bütün yapılar ve bunların mevcut kitabeleri bir arkeolog, ki-
tabe uzmanı ve sanat tarihçi gibi ele alır ki Konyalı’nın eserlerinin en özgün yönü
bu kısımlardır.
Konya Tarihi; Önsöz, içindekiler, Tarih kısmı (s.7-1168) ve Tarihte Konya (s.7-
276), Camiler ve Mescidler (s.279-574), Türbeler (s.575-781), Medreseler (s.785-
906), Tekke ve Zaviyeler ile Konya Suları ve Çeşmeleri, Hanlar ve Kervansaray-
lar, Konya Müzeleri (s.909-1168) ve İndeks’den (s.1169-1212) meydana gelir.
Kısa Önsöz’de yazar kitabı Konya Belediyesi’nin isteği ile yazdığını ve 1944
tamamlayarak teslim ittiğini fakat 1964 yılında basıldığını belirtir. Tabii olarak bu
20 yıllık süredeki değişikliği ve yeni ortaya çıkan kaynaklardaki bilgileri ancak
dipnotlara ilave ettiğini zikreder. Tarihte Konya başlığı altında, Tarihi kaynakla-
rın Konya ile ilgili bilgilerini vermekte Strabon’un Coğrafyası’ndan başlayarak,
Makrizî, Herevî İbn Batuta, Katip Çelebi, Evliya Çelebi gibi seyyahların notlarını
aktarır fakat batılı seyyahları pek zikretmez.
İlk İslam devletleri ve Selçuklular zamanında Konya’nın durumundan kay-
naklarındaki bilgileri mukayese ederek bahseder. Karamanoğulları döneminde
pay-ı taht olan Konya hakkında hem dönemi ele alan tarihi kaynaklardan hem de
Vakıflar Genel Müdürlüğü arşivindeki değişik vakfiyeleri ele alarak bilgi vermek-
tedir. Osmanlılar devrinde Konya başlığında Osmanlı-Karamanoğulları mücade-
lesi özellikle I. Murad, Yıldırım Bayezid, II. Murad ve Fatih dönemi münasebetle-
ri üzerinde uzun uzun durmaktadır. Fetihten sonra II. Bayezid döneminde yaptı-
rılan tahrire göre Karaman bölgesinin idârî taksimatı, emlâk ve arazi sayımı ile
sancak ve kazalarının isimleri belirtilir. Konya Kaleleri adı altında düz bir ovada
kurulmuş olan Konya’nın saldırılardan korunmak için etrafını iki kat çevreleyen
kale üzerinde durur. Surlar hakkında izahatta bulunan batı ve doğu kaynakların-
daki bilgileri değerlendirerek bunlardan hangilerinin verdiği bilginin doğru ol-
duğunu ortaya koymaya çalışır. Surların şehrin neresinden geçtiğini, sur kapıla-
rının yerlerini, adlarını belirterek, kapular tek tek ele alıp üzerinde durur.
İ. Hakkı Konyalı, sur için “kale duvarları, burçlar, tak kapılarının üstleri
muhtelif devirlere ait kitâbelerle ve insan, hayvan kabartmaları ile süslü idi. Eski
devir saraylarının sütunları sütun başlık ve kaideleri, kitabeleri, kıymetli inşa
malzemeleri kale duvarlarında ve burçlarında kullanılmıştı. Türk mimarları ve
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
301
hükümdarları kıymet taşıyan sanat eserlerini, burçları ve kale bedenlerini süsle-
mek için birbiri ile yarıştılar. Eski harabelerden ve âbidelerden, Konya’ya sanat
eseri ve yapı malzemesi taşıdılar, …Eğer bu kale yirminci asra kadar gelseydi,
Konya dünyanın en zengin bir müzesi olurdu” demektedir. Yine bu surların batılı
gezginler tarafından yapılmış resimlerini verir. Kevele kalesini ele alarak Anado-
lu’daki benzer kalelerle benzetme yapar. Takkeli dağın tepesinde Kevele’nin ko-
numunu “Keveleye hakim olan, Konya’ya hakim sayılır” sözü ile belirtir. Kalenin
kalıntılarını incelediği ve kendisinin de bulunduğu resimlere yer verir.
Konya saraylarından Alaaddin Köşkünü, eski resimlerini de ekleyerek anla-
tır. Sonra Kubâd-âbâd sarayını ele alıp, sarayın yapılışı ve burada geçen hadise-
lerden bahseder. Konya’da darb edilen paraları ise İslam öncesi dönem ve İslâmi
dönem olarak ayırıp özellikle Anadolu Selçuklu paralarını örneklerle anlatır. Son-
ra Konya Darü’ş-şifasının yeri, bânisi, işleyişi ve tahrirlerde geçen evkâfı, Darü’ş-
şifa’da çalışanların listesini ve daha önce bu konuda başkaları tarafından verilen
bazı bilgilerin yanlışlığı üzerinde durur. Konya mahalleleri başlığında ise Yavuz
Sultan Selim, Kanunî, Üçüncü Murad ve 1960 yılındaki mahalle adlarını vermekte
ve küçük başlıklar altında buzhaneleri, civardaki Hüyükleri saymaktadır.
Camiler ve Mescidler konusunu ise Selçuklu, Karamanoğulları ve Osmanlı
devrine göre değil alfabetik sıra ile ele alır. Bunları anlatırken cami ve mescidin
yeri, eski ve yakın zamandaki çevresi, dört tarafında bulunan yapılar, adını nere-
den aldığını, kullanılan yapı malzemesi, kapı ve pencerelerin vaziyeti, fotoğrafla-
rı, değişmişse eski ve yeni ismi, dış ve iç kısmının detaylı anlatımı, kubbe, minâre,
minber, mihrab hakkında bilgi verilip cami içindeki hat örnekleri tek tek belirtilir.
Konyalı çok iyi bir kitâbe uzmanı olduğu için yapı ve tamir kitabeleri, bunların
fotoğrafı ve okunuşunu verip, banisi ve tamir ettiren hakkında geniş bilgi verir.
Evkâf defterlerinde geçen vakıf yerleri vakfiyesi ve vakıf kayıtları çoğu zaman
metnin fotoğrafı ile birlikte verilip uzun uzun üzerinde durulur. Vâkıfı mütevelli-
si, vakıf gelirleri ve sarf yerleri, cami ve mescidde görevliler tespit edildiği kadar
zikredilir. Yapı Konya tarihinin yazıldığı tarihten önce yıkılmış ise eski durumu
kaynakların verdiği bilgilere dayanılarak anlatılır.
İ.Hakkı Konyalı, bütün bu anlatımlarını vakfiyelere, kitabelere, arşivdeki tah-
rir kayıtlarına şer’iye sicillerinde geçen belgelere, kaynak eserlere, seyahatnâme-
lere, Konya’da yaşayan yaşlı kişilerin verdiği bilgilere ve daha önce yazılmış ki-
tap ve makalelere dayandırır. Şayet kitap ve makalelerdeki bilgiler yanlışsa onları
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
302
dipnotlarda tashih eder. Onun eksikliği yapıların planlarına yer vermemesi ve
belli bir metot takip etmemesidir.
Konyalı’nın kitabına aldığı cami ve mescidler (s.279-572); Abdü’l-aziz mesci-
di, Abd-ül-mü’min mescidi, Akıncı mescidi, Aksinle mescidi, Alâ-ed-din câmii,
Alevî Sultan mescidi ve türbesi, Anber Reis câmii ve türbesi, Aziziye câmii, Beşa-
rebey (Ferhûniye) mescidi, Beyhekim mescidi, Bulgurdede mescidi, Demirci Hacı
mescidi (Sırçalı mescid), Dursunoğlu (Dursun Fakih) câmii, Eflâtun mescidi, Er-
demşah (Kalecerb) mescidi, Fahr-ün-Nisa mescidi, Gazi Alemşah mescidi, Pınarî
mahallesi mescidi, Hacı Ferruh (Akçagizlenmez) mescidi, Hacı Fettah câmii, Hacı
Hasan câmii, Halkabegûş Mescidi, Sinan Çelebi câmii, Hatuniye mescidi, Devlet
Hatun mescidi [Kütük minare], Hoca Ali mescidi, Hoca Fakih mescidi, Hoca Ha-
san mescidi, İçkaraarslan mescidi, İplikçi câmii, Kadı İzz-ed-din câmii, Kadı Mür-
sel câmii, Kapu câmii, Karatayî mescidi, Kasım Halife câmii, Kınacı sokağı mesci-
di, Kışla (Saray) câmii, Kızılören mescidi, Künbedli mescid, Meram câmii ve za-
viyesi - (Hatıplıoğlu câmii), Nakıboğlu câmii, Namık Paşa câmii, Nasuh Bey mes-
cidi ve Dârülhuffazı, Ovalıoğlu câmii,, Pir Paşa câmii ve zaviyesi, Sadr-ed-din
Konevî câmi ve türbesi, Sahib Ata câmii, Sahibata mescidi, Sakahane mescidi,
Sebhan mescidi, Selçuk câmii, Sırçalı mescid- Kubbeli mescid, Sincarî mescidi,
Subaşı câmii, Süleymaniye-Sultan Selim câmii, Şazbey mescidi – Akcâmi - Yıkık
mahalle mescidi, Şekerfuruş mescidi, Şerefed-din câmii, Şeyh Vefa câmii ve han-
kahı, Tahtatepen câmii - Hacı Âdil câmii, Tercüman mescidi, Turut mescidi, Zen-
buri mescidi, Zevle Sultan mescidi, Namazgah – Bayram yeri.
Türbeler kısmında ise (s.575-781), Türbelerin bulunduğu yer, yapı malzemesi
(mermer, sille taşı, adı taş, devşirme malzeme, tuğla, kerpiç gibi), planı, yapı şekli,
türbenin ölçüleri, kitabesinin hem orijinal fotoğrafı hem de okunuşu, varsa vakfi-
yesi, türbede medfun kişi hakkında bilgi, sanduka varsa sanduka üzerindeki ki-
tabeler, tamir kayıtları zikredilir. Mevlâna Türbesi gibi (629-691) bazı türbeler ise
uzun anlatılır. Türbe yıkılmış ise yeri belirtilmektedir.
Ele alınan Türbeler; Akıncı türbesi, Alâ-ed-din türbesi, Ateşbaz türbesi ve
tekkesi, Emir İshak Bey türbesi, Evhadü’d-din Kirmanı türbesi, Fakih dede türbe-
si, Ferhuniye (Süt tekkesi) Keykâvüs kızı türbesi, Gömeç hatun türbesi, (Kız kule-
si), Gühertaş türbesi, Güreşçiler tekkesi, Hasan Paşa türbesi, Tavus Baba türbesi,
Hatice Hatun türbesi, Hurrem Paşa türbesi, İynel ve Mahmud dedeler türbeleri,
Kalender Baba - (Şeyh Ebubekir) türbesi, Karaarslan türbesi, Kesikbaş türbesi,
Mehmed bey türbesi, Mevlâna tür¬besi, Murad Paşa kızı türbesi, Mursaman tür-
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
303
besi, Pirebî tür¬besi ve zaviyesi, Pir Es’ad türbesi, Sadir Sultan türbesi, Sahib Ata
türbesi, Sebhan-Emir Nureddin türbesi, Seyfiye- Karasungur türbesi, Sırçalı –
(Bedr-ed-din Muslih) türbesi, Sinan Paşa türbesi, Siyavuş türbesi, Şekerfüruş
türbesi, Şeyh Alaman türbesi ve zaviyesi, Şeyh Halilî ve Sirac-ed-din Ürmevî tür-
beleri, Şeyh Hasan-ı Rumî türbe ve zaviyesi, Şeyh Osman-ı Rumî türbesi, tekkesi
ve Mescidi, Şeyh Sadaka türbesi ve zaviyesi, Şüca’-ed-din türbesi, Tac-ı vezirî
türbesi, Turgutoğlu türbesi, Turut türbesi (Cemel Ali tekkesi), Mektebi ve Mesci-
di, Ulaş Baba türbesi, Zahrü’d-din Ali türbesi.
Medreseler ve Daru’l-hadis (s.785-906) kısmında aynı şekilde yeri, banisi, ki-
tabesi, vakfiyesi ve vakfiye suretleri, evkâf defterindeki kayıtlar, evkâfı ve gelirle-
ri ve sarf yerleri belirtilmiştir.
Bunlar; Atabekiye medresesi, Bekir Sami Paşa Medresesi - (Paşa dairesi), Gü-
hertaş medresesi, İnce minâre dârü’l-hadisi ve mektebi, İplikçi (Altunba) medre-
sesi, Kadı Hurremşah dârü’l-hadisi, Kadı Kalemşah medresesi ve Gazi Alemşah
Mescidi, Karatayî medresesi, Kemaliye – (Küçük Karatayî) medresesi, Lala Ruzbe
medresesi, Nizamiye (Na’lıncı) medresesi, Pamukçular (Penbe Füruşân) medrese-
si, Seyyid Abdürrahim medresesi, Sırçalı (Muslihiyye) medresesi, Tac-ı vezirî
medresesi, Türbe-i Mevlâna medresesi (Medrese-i Celâliye)
Tekke, Zâviye ve Hankahlar başlığı altında bazı tekke ve zaviyeler hakkında
geniş bilgiler verilirken bazıları çok kısa anlatılmıştır.
Ali Gâv zaviyesi ve Mahmudiye medresesi, Ebu İshak-ı Kâzerunî tekkesi, Hı-
zırilyaslık Ayabakan Tekke ve türbesi, Lala Ruzbe hankahı, Miskinler (Sırçalı Sul-
tan) tekkesi, Müstevfi Cemal-ed-din hankahı, Sahib Ata hankahı, Söylemez tekke-
si, Şems-i Tebrizî zaviyesi ve mezarlığı, Toruncan Çelebi zâviyesi
Daru’l-huffâzlar; Kur’an-ı Kerim okuma ve ezberleme ve temel İslamî bilgi
edinme yerleri idi. Selçuklu, Karamanoğulları ve Osmanlı dönemine ait yirmi
dokuz daru’l-huffaz sayılarak bunlardan ikisi hakkında geniş malumat verilirken
diğerleri çok az bilgi ile zikredilmiştir.
Konya Surları ve Çeşmeleri bölümünde ise; Konya’nın içme suyu tarihi hak-
kında bilgi verilerek içme suyu menbaları, Dutlu, Hatıp, Çayırbağı, Mukbil, Bey-
pınarı, Sütlüce olarak belirtilir. Eski dönemlerde Meram suyu Havzan’a getirilip
buradan toprak künklerle şehrin çeşitli semtlerine dağıtıldığı, bunlar yaz mevsi-
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
304
minde yetmediği için sarnıç ve çok sayıda kuyudan ihtiyacın karşılandığı seya-
hatnamelere de dayanılarak anlatılır. Osmanlı Devleti’nin son döneminde Alaad-
din tepesine yapılan su deposundan ve şehre buradan çeşmeler vasıtası ile dağıtı-
lan suları zikrederek 1928 yılında şehirde 404 çeşme olduğunu yazar. Bu çeşme-
lerden otuz ikisini kitâbeleri yeri, banisi ve mimari özellikleri ile ele alır. Buradaki
malumat Konya’nın içme suyu tarihi açısından çok önem taşımaktadır.
Hanlar ve Kervansaraylar bölümünde ise Konya çevresindeki hanlar ele alı-
narak, onların kitabeleri, 1944 yılına ait fotoğrafları verilerek banîleri, mimarî
özellikleri, müştemilâtı anlatılır. Konyalı şehir içindeki küçük hanlarla ilgili bilgi
vermez. Ele aldığı hanlar; Altunba hanı (Altunapa hanı), Dokuzun Hanı - Seyf-
ed-din Ferruh kervansarayı, Kandemir hanı (Yazıönü hanı), Kızılören hanı, Kire-
mitli han, Pamukçu hanı, Ruzbe hanı (Oruzlu han), Sa’ad-ed-din (Zazadın) hanı.
Konya hamamları kısmında on dört hamam ismi sayarak bunlar hakkında
bilgi verir, kiliselere dair ise Sille’de bulunan Büyük Kilise, Hızır İlyaslık Kilisesi,
Panaya Kilisesi ve Eflâtun Manastırı anlatılır. Değirmenlerden otuz üç değirme-
nin sadece ismini saymakla yetinmiştir.
Konya Müzeleri başlığında, Konya’da ilk müze binasından ve 1926 yılında
müze haline getirilen “Mevlâna Manzûmesi” ve içindeki bölümlerden ve teşhir-
lerden bahsedilir. Yine 1955 yılında açılan Çini Eserler Müzesi (Karatay Medrese-
si), Taş ve Ahşap Eserleri Müzesi (İnce Minâre Darü’l-Hadisi), Mezar Anıtları
Müzesi (Sırçalı Medresesi), Arkeoloji Müzesi ile İzzet Koyunoğlu müzesi anlatıl-
maktadır.
İ.H. Konyalı, Konya tarihini kaleme alırken kitabeleri, arşiv belgelerini ve
yazmak istediği tarihi yapıları mutlaka görerek en ayrıntılı bilgileri toplayıp, bir
döneme ait tahlili bir çalışmadan ziyâde, çocukluk yıllarının geçtiği Konya için
zengin bilgi birikimi ile hacimli bir eser ortaya koymuştur. Onun bu kitabı Konya
şehir tarihi için birinci bir derecede kaynak durumundadır.
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
305
KAYNAKLAR
Konyalı İbrahim Hakkı, Âbideleri ve Kitâbeleri ile Konya Tarihi, Konya 1997
Özdamar Mustafa, İbrahim Hakkı Konyalı ve Konya Kütüphanesi Yazmalar Katalo-
ğu, İstanbul, 1997
Yücel Erdem, “Konyalı İbrahim Hakkı”, TDVİA, c.26, Ankara, 2002.
Uz Mehmet Ali, Konya Kültürüne Hizmet Edenler, Konya, 2003.
ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI
306