25

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

  • Upload
    others

  • View
    6

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı
Page 2: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 7

ŞEHİRLERİN SEVDALISI

İBRAHİM HAKKI KONYALI

ARMAĞANI

Konya 2015

SÜ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ, 2015 Konya

Page 3: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı-lı kararı ile bastırılmıştır.

Editör Prof. Dr. Hasan BAHAR

Editör Yardımcıları Yrd. Doç. Dr. Hakan KUYUMCU Yrd. Doç. Dr. Çağatay BENHÜR

Dr. Hatice Gül KÜÇÜKBEZCİ Arş. Gör. Fatih Numan KÜÇÜKBALLI

Arş. Gör. Tuğba AKTAŞ ÖZKAN Arş. Gör. Murat TURGUT

İnceleyenler Prof. Dr. Âlim GÜR

Prof. Dr. Yılmaz KOÇ Prof. Dr. Özdemir KOÇAK

Sekreterya

Mustafa ÜLÜK

ISBN 978-975-448-209-6

Baskı Selçuk Üniversitesi Matbaası

Tel: 0 332 241 18 47 Ekim 2015

Kitapta yer alan yazıların dil ve bilim sorumluluğu yazara aittir.

Page 4: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI

İBRAHİM HAKKI KONYALI

ARMAĞANI

Page 5: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı
Page 6: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

v

SUNUŞ

Üniversitemiz, bünyesinde bulundurduğu akademik birimlerde deneyimli eğitici

kadrosu ile eğitimli, üretken ve gelişimi isteyen bireyler yetiştirmek maksadıyla ülke

kalkınmasında üzerine düşen görevi başarıyla sürdürmektedir. Bu amaca hizmet

etmek üzere Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü de Atatürk’ün hedef

gösterdiği çizgide Türk tarihi, dili, edebiyatı, sanatı ve kültürü üzerine yayınlar

yapmaktadır. Enstitümüzün bu alandaki müstakil kitap yayınları yanında, Güz ve

Bahar sayıları olmak üzere yılda iki defa çıkardığı uluslararası Türkiyat Araştırmaları

Dergisiyle (Journal of Studies in Turkology) ülkemizde sosyal bilimler alanında

Üniversitemizin yüz akları arasına girmesi bizi mutlu etmektedir.

Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü ayrıca gelenek hâline getirmeye çalıştığı, “Türk

tarihi, dili, edebiyatı ve kültürüne hizmet etmiş yerli ve yabancı önemli bilim

adamları adına armağan kitaplar” yayınlayarak sosyal bilimler alanındaki geçmiş

birikimleri ve tecrübeleri gençlerin önüne koyup geleceğin ilim adamlarına yol

göstermekle de önemli bir iş yapmaktadır.

Bu vesileyle, “Şehirlerin Sevdalısı İbrahim Hakkı KONYALI Armağanı” kitabına

yazılarıyla katkıda bulunan bilim insanlarımıza ve eserin hazırlanıp basılması

aşamasına kadar olan süreçte emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum

Prof. Dr. Hakkı GÖKBEL

Selçuk Üniversitesi Rektörü

Page 7: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

vi

Page 8: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

vii

ÖN SÖZ

Atatürk’ün direktifiyle kurulan Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumuna benzer

olarak; Türkiyat Enstitüleri de Türk tarihi, dili, edebiyatı ve kültürü üzerinde

araştırmalar, yayınlar yapmak üzere üniversiteler bünyesinde kurulmuş kurumlardır.

Selçuk üniversitesi bünyesinde kurulan Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü de

kurulduğu 24 Ocak 1991 tarihinden itibaren bu amaçlar doğrultusunda panel, bilgi

şöleni, seminer, konferans vb. etkinlikler düzenlemiştir. Dergimiz yılda iki defa güz

ve bahar sayıları olmak üzere düzenli olarak bugüne kadar yayınlanmış, 32. sayıdan

itibaren MLA (Modern Language Association) International Bibliography,

Newyork/ABD, Tübitak/Ulakbim SBVT tarafından dizinlenmeye başlanmış ve

uluslararası hale gelmiştir. Dergimiz, gerekli şartları yerine getirdiğinden ISI-

Wos/A&HCI (Arts & Humanities Citation Index)-(Thomson Reuters)’e dizinlenmesi

için müracaat edilmiştir. Yazışmalar sonuçlandığında Tübitak tarafından kabul edilen

sosyal bilgiler alanında B grubu kategorisine dâhil edilebilecektir. Ayrıca dergimiz

ASSOS INDEX, EBSCO tarafından da taranmaktadır.

Enstitümüz, Türkiyat dergisini sosyal bilimler alanında üniversitemizin yüz akı

hâline getirmeye çalışırken, Türk tarihi, dili, edebiyatı ve kültürüne hizmet etmiş yerli

ve yabancı önemli bilim adamları adına armağan kitaplar çıkarmayı geleneksel hâle

getirmiştir. Böylece bu şahsiyetlerin hayatı, eserleri, metodu, Türk tarihine, diline,

edebiyatına, kültürüne sağladığı katkılar ortaya konularak, bundan sonra yapılması

gereken çalışmaların neler olduğu özellikle gençlere daha isabetli bir şekilde

gösterilmiş olacaktır. Bunun için ilk olarak 1999 yılında “Prof. Dr. Erol GÜNGÖR’ün

Anısına Armağan” kitabı çıkarılmış idi. 2003 yılında dergimizin XIII. sayısı Prof. Dr.

Ahmet Bican ERCİLASUN’a armağan sayısı olarak yayınlanmıştır. 2011 yılında ise

“Büyük Selçuklu’dan Türkiye Selçuklu Devletine Prof. Dr. Mehmet Altay KÖYMEN’e

Armağan” kitabı yayınlanmış, bu geleneğin bir devamı olarak da üniversitemiz de

sosyal bilimler alanında birçok bilim adamı yetişmesinde emeği olan Prof. Dr. Nejat

GÖYÜNÇ Hocamız anısına “Tarihçiliğe Adanmış Bir Ömür: Prof. Dr. Nejat

GÖYÜNÇ’e Armağan” adıyla bir kitap yayınlamış bulunuyoruz. Bu geleneğe binaen

Türk tarihi, kültürüne hizmet etmiş, özellikle kentlerimiz üzerine çalışmalarıyla

bilinen tarihçi İ. Hakkı Konyalı adına bir armağan kitabı çıkarmanın mutluluğunu

Page 9: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

viii

yaşamaktayız.

“Şehirlerin Sevdalısı İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI” kitabının

yayınlanmasında yardımlarını gördüğümüz Enstitümüz Müdür Yardımcıları Yrd.

Doç. Dr. Hakan KUYUMCU, Yrd. Doç. Dr. Çağatay BENHÜR’e; Dergimizin editör

yardımcıları Dr. Hatice Gül KÜÇÜKBEZCİ, Arş. Gör. Fatih Numan KÜÇÜKBALLI,

Arş. Gör. Murat TURGUT’a; kitabımızın tashih aşamasında yardımını gördüğümüz,

enstitümüz Arş. Gör. Tuğba AKTAŞ ÖZKAN’a, Enstitü sekreterimiz Cengiz ATEŞ,

Personelimiz Mustafa ÜLÜK ve Özkan YORGANCILAR’a teşekkürlerimi bildiririm.

Prof. Dr. Hasan BAHAR

SÜ Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü

Page 10: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

ix

İÇİNDEKİLER

Sunuş…………………………………………. v

Ön Söz…………………………..……………. vii

Ahmet Ali BAYHAN

M. Zahir ERTEKİN

Eserlere Adanmış Bir Hayat: İbrahim Hakkı

Konyalı Hayatı ve Eserleri……………………

1

Erdem YÜCEL İbrahim Hakkı Konyalı (Atis)………………... 99

Mustafa ÖZDAMAR Şehirlerin Tarihini Yazan Adam……………... 117

Nurullah TABAKÇI İbrahim Hakkı Konyalı İle Bir Röportaj……… 125

Yaşar SEMİZ İbrahim Hakkı Konyalı (1896 - 1984)……….. 133

Doğan YÖRÜK İbrahim Hakkı Konyalı’nın İzinde…………… 161

Zekai ERDAL İbrahim Hakkı Konyalı’nın “Abideleri ve

Kitabeleri ile Aksaray Tarihi” İsimli Eserine

Eleştirel Bir Bakış……………………………..

167

Hüseyin MUŞMAL

Merve SÖNMEZ

İbrahim Hakkı Konyalı'nın Beyşehir ile İlgili

Çalışmaları……………………………………

201

Mustafa YILMAZ İbrahim Hakkı Konyalı ve Arkeoloji………….. 213

Mustafa ARSLAN İbrahim Hakkı Konyalı’nın Akşehir ve

Beyşehir Çevresinde Tespit Ettiği Eskiçağ

Malzemeleri ve Bunların Günümüzdeki

Durumları……………………………………..

217

Murat TURGUT İbrahim Hakkı Konyalı’nın Çalışmalarında

Geçen Eskiçağ Tanrıları………………………

255

Hasan BAHAR Eskiçağ’da Konya……………………………... 271

Page 11: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

x

Bayram ÜREKLİ Konya Tarihi………………………………….. 299

Koray ÖZCAN Anadolu Selçuklu Kenti

“Mekânsal Bildirge"…………………………..

307

Ayşe ÖZDEMİR Anadolu’da Selçuklu Dönemi Türk Bahçe

Kültürü…..........................................................

319

Ensar KÖSE İçel’de Bir Ulu Çınar:

Şeyh Ali Semerkandî ve Nesli…………………

335

Hava SELÇUK Şer’iyye Sicillerinin Şehir Tarihi Açısından

Önemi (Kayseri Örneği)………………………

361

İbrahim SOLAK 51 Numaralı Konya Şer’iye Sicili (H. 1140-

1141/ M. 1727-1729)………………………….

381

Metin AKİS İ. Hakkı Konyalı Armağanına Katkı: Kilis

Sancağında Canbolat Oğulları Ailesinin

Yönetimi……………………………………….

391

Alpay BİZBİRLİK H. 1056/57 Tarihli Marmara Kazâsı Avârız

Defteri…………………………………………

405

Çetin AYKURT III. Selim’in Fikrî Yapısı……………………… 439

Selim Hilmi ÖZKAN XIX. Yüzyılın Sonlarında Alâiyeli

Memurların Sosyo-Ekonomik Durumları…….

449

Özgür YILMAZ Tanzimat Dönemi Şehir Tarihi Çalışmaları

Üzerine Bir Deneme…………………………..

471

Necat ÇETİN Üsküdar Bulgurlu Mahallesinde 1906 Tarihli

Son Osmanlı Nüfus Tahriri (Sayımı)………...

505

Page 12: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

xi

Ali Rıza GÖNÜLLÜ Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Alanya’nın İdari

Yapısı (1831-2014)……………………………

515

Necmi UYANIK Mehmet Akif’te Çağdaşlaşma Anlayışı ve Bu

Eksende Bazı Meselelere Bakışı………………..

535

Mithat DİREK Meram Bağlarının Ardındaki Sır: Su Kültürü 561

D. Ali ARSLAN

Gülten ARSLAN

Halk, İktidar ve İktidar Seçkinleri:

Mersin Araştırması…………………………

573

Page 13: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

xii

Page 14: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

201

İBRAHİM HAKKI KONYALI'NIN BEYŞEHİR İLE İLGİLİ

ÇALIŞMALARI* Hüseyin MUŞMAL**

Merve SÖNMEZ***

Giriş

1896 yılında Konya'da doğan İbrahim Hakkı Konyalı, Türk kültür ve

medeniyet tarihi adına yaptığı araştırmalar ve ortaya koyduğu eserler vesilesiyle

adını tarihe altın harflerle yazdırmış önemli bir şahsiyettir1. 92 yıllık ömrünü,

basılmış ve basılmamış onlarca kitap ve yüzlerce makale ile süslemiş olan

Konyalı, Türkiye'de pek çok şehrimizin tarihini yazarak, atalarımızın bizlere

bıraktığı zengin kültür mirasının gelecek nesillere aktarılması için fazlasıyla çaba

göstermiştir. Özellikle onun şehir tarihi araştırmalarına baktığınızda, çalıştığı

bölgelerde yılmadan, adeta adım adım karış karış incelemeler yaptığını görür ve

sabrına hayran kalırsınız.

İ. Hakkı Konyalı'nın, şehir tarihi hakkındaki eserlerinin neredeyse

tamamında, Abideleri ve Kitabeleri biçiminde devam eden başlıklar kullandığını

görmekteyiz. Bu durumun, araştırma yaptığı bölgelerin özellikle abide ve

kitabeleriyle ilgilenmesi ve eserinde bunlara yer vermesinden kaynaklandığı

söylenebilir. Onun bu konudaki gayreti ve hassasiyeti, "Ömrümün elli senesini

Türkiye'nin yarısı kadar topraklardaki İslami, gayri İslami abideleri, tarihî yadigârları

incelemeye verdim.”2 Şeklindeki ifadesinden de anlaşılabilir. Bu nedenle

Konyalı'nın hazırladığı eserlerin alelade yazılmamış, uzun emekler sonrasında

*Söz konusu çalışma, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yakınçağ Tarihi Bilim Dalında,

Doç. Dr. Hüseyin Muşmal’ın danışmanlığında, Yüksek Lisans Öğrencisi Merve Sönmez tarafın-

dan hazırlanan, “İbrahim Hakkı Konyalı ve Beyşehirle İlgili Eserleri” isimli seminerin geliştirilme-

sinden oluşturulmuştur. **Doç. Dr., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi.

[email protected] ***Yüksek Lisans Öğrencisi. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. 1 M. Ali Uz, "Cumhuriyet Dönemi Konya Aydınları", Yeni İpek Yolu Dergisi, S. 11, Konya 2008, s. 99. 2 İbrahim Hakkı Konyalı, "Hal Tercümem", Konyalı Arşivi, No: 3049.

Page 15: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

202

ortaya çıkmış eserler olduğu rahatlıkla söylenebilir. Öyle ki, bazı eserleri

incelendiğinde, bunların 20-30 yıllık bir emeğin ürünü olduğu görülecektir3.

İ. Hakkı Konyalı, Anadolu'nun her köşesindeki toprakların altının-üstünün

çok kıymetli tarihi eserlerle dolu olduğuna inanmış ve bunların kültür

mirasımıza kazandırılabilmesi için elinden geleni yapmaya gayret göstermiştir.

Yaptığı şehir tarihi araştırmaları birbiriyle iç içe ve bağlantılı olmuştur. Aynı anda

birçok şehrin tarihini yazma işini arşiv ve kütüphanelerde yaptığı araştırmalarda

birlikte yürütmüştür.

Çok sayıda esere imza atmış olan İ. Hakkı Konyalı’nın, Beyşehir’le ilgili

hazırladığı eseri de dâhil olmak üzere, bazı eserlerinin basımını görmeye ömrü

yetmemiştir. Beyşehir'le ilgili olan eseri, 1967 yılında tamamlanmış, ancak eserin

basımı 1991 yılında gerçekleştirilebilmiştir. Hatta hala basılmayı bekleyen

eserlerinin de olduğu düşünülürse, Beyşehirlilerin bu konuda şanslı olduğu bile

söylenebilir4. Abideleri ve Kitabeleriyle Beyşehir Tarihi isimli eserin tamamlandığı

dönemden, yayımlandığı tarihe kadar 24 yıl gibi çok uzun bir süre geçmiş olsa da

bu kıymetli eserin basılarak okuyucularla buluşturulması bir nebzede olsa teselli

vericidir. Beyşehir kitabının önsözünde "Bugün Konya'nın bir ilçesi olan Beyşehir

tarihi çok zengindir. Ben Beyşehir'in tarihini Karaağaçla beraber yazmak istemiştim.

Bunları bir cilde sığdırmaya imkân yoktur"5 şeklinde sarf ettiği sözlerden, bazı

araştırmalarını ise planladığı halde gerçekleştiremediği anlaşılmaktadır.

Yaptığımız araştırmalar neticesinde de Karaağaçla ilgili bir eserine şimdilik

ulaşamadık.

İ. Hakkı Konyalı’nın Beyşehir'le ilgili en önemli eseri, Abideleri ve Kitabeleriyle

Beyşehir Tarihi isimli kitabıdır. Fakat Konyalı'nın bu kitap dışında Beyşehir'le ilgili

bazı gazete yazılarının da olduğunu tespit ettik. Gazete yazılarında kaleme aldığı

bilgilerin birçoğuna kitabında ayrıntılı olarak yer vermiştir. Beyşehirle ilgili

gazete yazılarının ilki 1966'da, ikincisi 1972'de diğerleri de 1977 yılının Mart ve

Nisan aylarında yayımlanmıştır. Yazılar “Beyşehir Gölü Adlarında Bulduğumuz

Selçuklu Sarayı”, “Beyşehir Gölü Adalarında Selçuk Sarayları ve Kız Kulesi”,

“Beyşehir'de Eşrefoğulları, Beyşehir Gölünde Selçuk Sarayı” gibi benzer konu ve

başlıklardan oluşmaktadır. Bu gazete yazıların da, önemli bulduğu konulara

3 İbrahim Hakkı Konyalı, Abideleri ve Kitabeleriyle Beyşehir Tarihi, Erzurum 1991, s. XXIII. 4 Abideleri ve Kitabeleriyle Seydişehir Tarihi, Akçakoca Tarihi, Bursa Tarihi, Kayseri Tarihi, Antalya

Tarihi gibi eserler bunlar arasında zikredilebilir. 5 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. XXIII.

Page 16: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

203

belirli aralıklarla tekrar tekrar değinmesinin sebebi belki de, kitabının o yıllarda

hala basılmamış olmasıdır. Zira yıllar süren araştırmaları ile keşfettiği pek çok

hadiseyi ele aldığı eserinin uzun yıllar yayımlanmamış ve bilim âlemine

kazandırılmamış olması onu, önemli bilgi ve bulguları gazete üzerinden

duyurma isteğine sevk etmiş olmalıdır. Ayrıca eseri yayımlanmadıkça emeğinin

çalınabileceğini düşünmüş olmalıdır6.

I- İ. Hakkı Konyalı'nın Abideleri ve Kitabeleriyle Beyşehir Tarihi İsimli

Eseri

Abideleri ve Kitabeleriyle Beyşehir Tarihi isimli eser, Takdim, Beyşehir Üzerine

Birkaç Söz ve Önsöz kısımlarından sonra 18 ayrı bölümden oluşmakta olup,

toplam da 409 sayfadan ibarettir. Bunların dışında, eserin sonunda, Resimler

başlığını taşıyan ve sayfa numarası 1’den başlamak üzere, 40 sayfalık bir bölüm

daha bulunmaktadır. Çalışmanın Takdim bölümü, eserin basımını üstlenen

Beyşehir Belediye Başkanı Adil Bayındır tarafından, Beyşehir Tarihi Üzerine Birkaç

Söz isimli bölüm ise eseri yayına hazırlayan Prof. Dr. Ahmet Savran tarafından

yazılmıştır.

İ. Hakkı Konyalı’nın Beyşehir tarihi ile ilgili eserinin içeriğine bakıldığında,

eserin günümüz yazım usullerinden uzak olarak oluşturulduğu söylenebilir.

Eser, çeşitli bölümlere ayrılmış, fakat başlıklar kendi içlerinde sınıflandırılırken

herhangi bir harf-rakam ya da ondalık sistem de kullanılmamıştır. Ayrıca

bölümler tek düze, birbirini takip eder şekilde gelişi güzel sıralanarak

düzenlenmiştir. Eseri neşre hazırlayan Ahmet Savran’ın açıklamalarından,

eserdeki düzenlemenin, kitabı basıma hazırlayan kişiler tarafından yapıldığı,

başlık ve alt başlık gibi hususların Konyalı' ya ait olmadığını anlaşılmaktadır.

İ. Hakkı Konyalı, eserinin önsözünde her ne kadar "Beyşehir'in dört başı

mamur tarihini yazmak bir İbrahim Hakkı Konyalı'nın yapacağı iş değildir. Bu, tam

kadrolu ihtisas heyetlerinin işidir" diyerek mütevazı bir açıklama yapmış olsa da,

6 Eserinde bu konuda taşıdığı endişeyi teyit edecek bir bilgi bulunmaktadır. "Konya Müzesinde bir ara

memurluk yapan Zeki Oral adlı bir kişi Konya Belediyesinden elde ettiği kitabımla Alanya

(Alâiyye) kitabını eline almış, Kubadâbâd'ı gösteren satırların üstüne krşun kalemle işaretler ya-

parak onların kılavuzluğu ile Beyşehir'e ve Kubadâbâd'a gitmiş, Arslanlık hasletini bir tarafa it-

miş, tilki izciliği ile içinden gelen kâşiflik sesine uyarak Konya'da çıkan okunmayan Anıt adlı pe-

rişan bir derginin Kasım 1949 tarihli ve 110 nüshasında Kubadâbâd bulundu başlıklı yazı yazmış-

tır. Ulu Tanrıya şükürler olsun ki, burasını bulmak bana nasip oldu demek cesaretini göstermiş-

tir". Konyalı, burada Kubadabad Sarayı’nın kendisi tarafından bulunduğunu, ancak Zeki Oral’ın

bu durumu kendisine mal ettiğini ifade etmektedir. Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 170-171.

Page 17: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

204

eserini yazarken, pek çok kaynak, onlarca arşiv malzemesi ve pek çoğu ilk defa

ele alınan çeşitli kitabelerden yararlanmıştır. Konyalı, incelemeler yaptığı

bölgelerde tespit ettiği kitabeleri günümüz Türkçesine çevirmekle yetinmemiş,

aynı zamanda bu kitabeleri yazan veya kazıyan kişiler tarafından yapılan

yazım/gramer hatalarını da özellikle belirterek, doğru yazımlarını uygulamalı

olarak eserinde göstermiştir7.

Yazar, eserin ilk bölümünden itibaren Beyşehir tarihini, kronolojik bir sırayla

ele alarak ilk çağlardan Osmanlı son dönemine kadar anlatmaya çalışmıştır.

Konyalı, sadece araştırmalarında elde ettiği bilgi ve bulgulara yer vermemiş,

eserinde, aynı zamanda kendi gözlemlerini dile getirmiş, saha araştırması

sırasında yaptığı en ufak bir tespiti dahi yer vermiştir. Ancak eserde verilen

bilgilere bakıldığında, bu bilgilerin önemli bir kısmının herhangi bir kaynağa

dayandırılmadığı görülmektedir. Kaynağa dayandırılan veya referans verilen

bilgilerde ise dipnotların kurallara uygun olarak düzenlenmediğini söyleyebiliriz.

Eserde bulunan dipnot düzensizliğinin yanında, kullanılan kaynakların bir araya

getirildiği bir kaynakça da yoktur. En azından kitabın sonunda bir kaynakça

olsaydı, bu eksiklik belki bir nebze giderilebilirdi. Eserde kullanılan kaynak

çeşitlerine baktığımızda bunların genellikle matbu kitap ve arşiv belgelerinden

oluştuğunu görmekteyiz. Bunların dışında ayrıca yazarın, kaynak kişilere de

başvurduğu, araştırma yaptığı yerlerde görüştüğü, yardımını gördüğü, bilgi

aldığı kişileri de dipnotlarda dile getirdiği veya bir vesile kendilerine teşekkür

ettiği anlaşılmaktadır. Eserde kullanılan kaynakların tamamına yakınında, basım

yeri ve basım yılı gibi bilgiler yoktur. Bazılarında ise basım yeri ve yılı dışında,

yazarın ismini de tesadüf edilmemektedir.

Kaynakça dışında eserin en önemli eksikliği ise sonuç bölümünün

olmamasıdır. Onca tezin ileri sürüldüğü bu esere bir sonuç bölümünün

konmaması kitabı bir bakıma eksik bırakmıştır. Eserin ekler bölümü de düzenli

ve kullanışlı değildir. İ. Hakkı Konyalı eserinde, toplam 90 adet fotoğraf

kullanmıştır. Bu fotoğraflardan bazılarına satır aralarında atıf yapmış ancak

bazılarına metinde hiç değinmemiştir. Yani atıfta bulunulan fotoğraflardan

bazıları eserde anlatılanları karşılamış olsa bile, bunların da ilgili sayfalardan ayrı

bir bölümde okuyuculara sunulması kopukluk oluşturarak bütünlüğü

7 Bu konuda birkaç örnek verilebilir. Abdileri ve Kitabeleriyle Beyşehir Tarihi isimli eserinde, Beyşehir

Çilledâr Zaviyesi Kitabesi (s.98), Arap Melek Hatun’un mezar taşı (s. 285), Darendeli Silahtar Ali

Paşa'nın mezar taşı, (s. 290), Hoyran Köyü Cami kitabesi, Küçükavşar Köyü Camii kitabesi, (s.

368), Kürtler Köyü’nde bulunan mescid kitabesi, (s.373).

Page 18: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

205

bozmuştur. Bazı fotoğraflar ise metinde ele alınan konularla doğrudan ilgili

değildir. Eserde ele alınan konular arasında da yer yer kopukluklar olduğu ve

yazarın belli başlı bazı konularda ve yaptığı betimlemeler konusunda tekrarlara

düştüğü anlaşılmaktadır.

II-İ. Hakkı Konyalı'nın Beyşehir’deki Eserlerle İlgili İddia, Öneri ve

Dilekleri

İ. Hakkı Konyalı, neredeyse ömrü boyunca yaptığı araştırmalarda kültürel

mirasımızı ortaya koyarken, tarihini yazdığı şehirlerin eserlerinin korunmasını

öylesine gönülden istemiş olmalı ki, eserlerinde sık sık bu yönde, iddia, öneri,

dilek ve temennilerini sunmaktan kaçınmamıştır. Beyşehir’le ilgili eserinde bu

konuya pek çok örnek gösterilebilir. Bunlardan bir kısmı Beyşehir merkezde

bulunan Eşrefoğlu Süleyman Bey Külliyesi’nde yer alan bir dizi yapı

hakkındadır. Öncelikle burada Beyşehir’de bulunan eserlerin keşfi hakkındaki

iddialarına yer verilecek, daha sonra tarihi eserlerimiz hakkındaki bazı öneri

dilek ve temennilerinden bahsedilecektir.

İ. Hakkı Konyalı, Beyşehir sınırları içerisinde bulunan Kubadabad Sarayı’nın

yerini ilk defa kendisi tarafından bulunduğunu iddia etmiş ve bu konuyu

Abideleri ve Kitabeleriyle Beyşehir Tarihi isimli kitabında, "622 yılın tozu, dumanı

altında varlığı ve yeri unutulan Kubadabad Sarayını, Kubadabad'ı ve bu sarayın kendi

sınırları içinde bulunan tarihi Gurgurum'u uzun ve yorucu bir çalışma ve araştırmadan

sonra bulmuş ve Konya Belediyesi tarafından basılmak üzere 1944 yılında yazdığım

Abideleri ve Kitabeleriyle Konya Tarihi adlı eserimde ilim âlemine, geniş muhitte

sunmuştum. Daha sonra da 1946 yılında basılan Alanya (Alâiyye) kitabımın 74. ve 79.

sayfalarında bu buluşum tekrarlanmıştı" sözleriyle yeniden dile getirmiştir8.

Konyalı, Kubadabad Sarayı’nın bulunması ile ilgili iddialarını Mart 1972'de

yayımlanan, "Beyşehir Gölü Adalarında Selçuk Sarayları ve Kız Kulesi" başlıklı

gazete yazısıyla ve 1 Nisan 1977 yılında Tarih Sohbetleri isimli mecmuasında

"Beyşehir Gölünde Selçuklu Sarayı" başlıklı yazılarıyla bir kez daha

tekrarlamıştır. Yine Kubadabad Sarayı dışındaki yapılarla ilgili bir iddiası da Eşek

Adası’nda bulduğu Selçuklu Kasrı’dır. Eserinde bu konuyla ilgili, "Hiçbir yerde

yapanı, yaptıranı, yapıldığı tarihi gösteren bir kitabe yoktu. I. Alâaddin devri

emirlerinden birisine ait, aynı zamanda büyük sarayın öncü karakol kalesi idi. Burada

esaslı bir kazı ve inceleme yapılmalıdır. Kasrı ilk defa ilim âlemine tanıtma hizmeti

8 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 170.

Page 19: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

206

yapıyoruz" sözlerini dile getirmiştir. Ağustos 1966 yılında yayımlanan Tarih

Konuşuyor isimli mecmuada bu iddiasını tekrarlamış, Abideleri ve Kitabeleriyle

Beyşehir Tarihi isimli eserinde de, söz konusu gazete yazısına atıfta bulunmuştur9.

İ. Hakkı Konyalı’nın bir diğer iddiası Beyşehir Eşrefoğlu Cami minberinin

kapı kemerinde bulunan sülüs yazılı kitabeyi okumasıyla ilgilidir. Bu konuyla

ilgili olarak eserinde, "Doğulu ve batılı birçok tarihçi şimdiye kadar bu kitabeyi tam ve

doğru olarak kopya edip yayınlamamışlardır. Biz ilk defa ilim âlemine sunuyoruz"

sözlerini sarf etmiş ve kitabeyi günümüz Türkçesine çevirmiştir. Kitabede, "Taht

gibi yüce minberin yapılmasını adaletli Emir Eşrefoğlu emretti" manasının

bulunduğunu eserinde dile getirmiştir10. Konyalı, ayrıca Beyşehir Kalesi kapısının

üzerinde bulunan 3 kitabeden daha söz etmiştir. Bu kitabeleri günümüz

Türkçesine çevirerek, bunlara eserinde yer vermiş ve bu konuda "Bu kitabeler ilk

defa tarafımızdan doğru olarak neşrediliyor" cümlesiyle, Beyşehir’deki pek çok

kitabenin ilk defa düzgün bir şekilde kendi tarafından okunduğunu iddia

etmiştir11.

İ. Hakkı Konyalı, eserinde bir taraftan Beyşehir ve tarihi hakkında detaylı

bilgi verirken diğer taraftan da özellikle satır aralarına Beyşehir ile ilgili anılarını,

dileklerini, uyarı ve önerileri de serpiştirmiştir. Bu yönüyle eser, bize göre bir anı

kitabı olma özelliğini de taşımaktadır. Bu konuda eserde çok sayıda örnek

bulunmaktadır. Bunlardan birisi Beyşehir Bademli Köyü’nde bulunan cami

kütüphanesindeki el yazma kitaplarla ilgilidir. Konyalı, bu kitaplara ulaşmak için

köydeki camiye gitmiş, fakat bahsi geçen kitaplara ulaşamamıştır. Yaşadığı olayı

eserinde şu cümlelerle nihayete erdirmiştir. "Cami imamın anlattığına göre bu

kitaplar, günahtan kurtulmak için çuvallara doldurularak altı ay evvel camiinin önündeki

kabristana gömülmüştür. Vakıflar idaresinin ihmali yüzünden işlene gelen cinayetler

zincirine bir yenisi daha eklenmiştir. Kim bilir bunların içinde ne hazineler var idi. Bana

gömüldüğü yer gösterildi amma vakit çok geçti açtıramadım"12.

İ. Hakkı Konyalı, Beyşehir Eşrefoğlu Süleyman Bey Külliyesi’nde yer alan

yapılar hakkında eserinin ilgili bölümlerinde pek çok temenni ve dileklerde

bulunmuştur. Eserinde Beyşehir Kalesi’nin duvarlarının birçok yerinde eski

halini muhafaza ettiğini, buraların temizlenerek ve tamir edilerek tarihi kalenin

9 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 391. 10 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 235. 11 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 202. 12 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 302.

Page 20: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

207

ortaya çıkarılması gerektiğini savunmuş, hatta Karaman Belediyesi’nin böyle bir

çalışma yaptığını söyleyerek, Karaman’ı örnek göstermiştir13. Konyalı’nın bir an

önce tamir edilmesi gerektiğini ifade ettiği bir diğer yapı da İçerişehir’de kendi

adını verdiği sokakta bulunan Demirli Mescit ve Medresesi’dir. Konyalı bu

konuda eserinde "Bu asil ve tarihi binanın restore edilmesi lazımdır" ifadesini

kullanmıştır14. Konyalı’nın bir başka temennisi de Eşrefoğlu Cami minberinin

tahrip olması nedeniyle üzerinden düşen çini parçalarının tamamlanması

gerektiği hakkındadır. Ayrıca caminin müezzin mahfilinde birçok halı ve kilim

parçası olduğunu görmüştür. Konyalı, "Pırlanta değerindeki bu tarih yadigârları

kopmuş, erimiş, güveler tarafından didik didik edilmiştir. İlgili idarelerin bunları ilmi bir

şekilde incelemesi lazımdır" diyerek kendi imkânlarıyla orada bulunan seccadelerin

ve halıların ölçümlerini yapmıştır15. İ. Hakkı Konyalı, araştırmaları sırasında

Eşrefoğlu Süleyman Bey'in türbesinin Vakıflar Umum Müdürlüğü tarafından

tamir ettirilirken, tamiri yapanların dikkatsizlik sonucu kubbe kısmında bulunan

çinilere zarar verdiğini fark etmiştir. Çinilerin ziyaretçilerin başına düşmesinden

korkulduğu için içeriye kimsenin alınmaması onu epey üzmüş ve türbenin

çinilerinin esaslı bir suretle tamir edildikten sonra buranın turistlere açılması

gerektiğini dile getirmiştir16.

İ. Hakkı Konyalı, Beyşehir’deki yapılarda yaptığı incelemeler sırasında

eserlerin durumunu gördükçe, çalışmasında üzüntüsünü esefle dile getirmiş ve

yetkilileri sürekli göreve davet etmiştir. Nitekim Eşrefoğlu Cami'nin batı

kapısının tam karşısında bulunan İsmail Ağa (Taş) Medresesi'nin içinde

bulunduğu vaziyet onu o kadar üzmüş ki, bu eser için şu sözleri sarf etmiştir: "...

Durumu yürekler acısıdır. Tarih, eski eser ve dede yadigârı sever herkesi ağlatır. İslam ve

ilim tarihi bu değerli bergüzarı kurtarmalıdır"17. Konyalı, ayrıca İçerişehir Hamamı

(Büyük Hamam) için "Selçuklu hamam mimarisinin bize ayakta gelen çok muvaffak

örneklerinden biridir. Tektir" bilgisini vererek, bu yer için Müzeler Genel

Müdürlüğünün derhal faaliyete geçerek, bu asil tarihi yadigârın kurtarılması

istemiştir. Eğer “Bu güzel ve muhitinde eşsiz bina biraz daha ihmal edilirse yerlere

serilecek ve taş ocağı haline gelecektir”18. Yine Beyşehir'in harap halde bulunan

bedesteni için, "Bu bina restore edilirse şehir, çok kıymetli tarihi bir bina kazanır. Burası

13 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 200 14 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 242. 15 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 239. 16 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 65. 17 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 255. 18 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 276.

Page 21: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

208

bir müze veyahut bir kapalı çarşı olarak kullanılabilir." diyerek önemli bir konunun

altını ısrarla çizmiştir19.

İ. Hakkı Konyalı, eserinde, çevre köy ve kasabalarda bulunan tarihi ve doğal

yapılar ile ilgili de çeşitli dilek ve temennilerde bulunmuş, bunların Beyşehir’in

tanıtımına, turizmine hizmet edebilmesi için yetkililerden yardım talep etmiştir.

Eserinde Kubadabad Sarayı çevresinde yapılan kazılar sonucu çıkarılan süslü

çiniler, yazılı ve çeşitli resimler hakkında geniş bilgi için uzmanların yardımını

istemiştir: “Uzun ve tam kadrolu bir çalışma istediği için saray ve teferruatının

planlarını ve çıkan yazılı ve çeşitli resimlerle süslü çinileri hakkındaki geniş bilgiyi

uzmanlardan bekliyoruz”20. Diyerek bu bölgede daha profesyonel ve detaylı

çalışmalar yapılmasını önermiştir. Benzer konularda, başka bölge ve eserlerle

ilgili yetkililere çağrılarda bulunduğu görülmektedir. Bunlardan birisi

Beyşehir'de Hitit dönemine ait Eflatun Pınar abidesiyle ilgilidir. Konyalı, Eflatun

Pınarı ile ilgili "Esefle kaydetmek lazımdır ki Anadolu'nun en eski abidelerinden cihan

çapında şöhret yapan Eflatun Pınarı henüz yolsuzdur. İlgililerin biran evvel burasını iyi

bir yolla trafiğe açmaları lazımdır. Bu yol bilhassa Tanıtma ve Turizm Bakanlığını

ilgilendirmektedir" sözlerini sarf etmiştir21. Yine Beyşehir'in Hüyük bucağına bağlı

Köşk Köyü'nün yakınında bulunan Köşk Hamamı gibi şifalı suları ve kaplıcaları

bulunan bölgelerle Sağlık Bakanlığı’nın ilgilenmesi gerektiğini ifade etmiştir22.

İ. Hakkı Konyalı eserinde Çavuş Köyü’nde bulunan iki hamamdan daha söz

etmiştir. Bu hamamlar için "İki hamam bulundukları köye ve Beyşehir'e büyük gelir

sağlayabilir. Burası yerli yabancı turistlere tanıtılmalıdır. Suları birçok hastalıklara,

bilhassa cilt hastalıklarına çok faydalı imiş, derin yaralar bile kısa zamanda onulabiliyor.

Fakat ne yazık ki burasını bilen ve bildirmek isteyen yok." demiştir23. Konyalı ayrıca

Görünmez Köyü’nde bulunan Maden Suyu kuyusunun yerini verdikten sonra,

bu su için "Köylüler, hazımsızlığa ve mide rahatsızlığına pek faydalı olduğunu

söylüyorlar. Yemeklerden sonra içilmesi hazmı kolaylaştırmıştır. Beyşehir' e ve köylere

götürülen bu su Sıhhat Bakanlığı tarafından muayene ettirilmiş, çok makbul olduğu

hakkında raporlar varmış, fakat işletilmesi hakkında herhangi bir teşebbüse geçilmemiştir.

İşletilirse köy ve Beyşehir için iyi bir gelir kaynağı sağlanır" demiştir24. Yine Sevindik

19 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 284. 20 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 189. 21 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 205. 22 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 275. 23 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 314. 24 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 347.

Page 22: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

209

Köyü’nde bulunan bir ılıca için "Allah sıcak, soğuk iki suyu birden kaynatıyor. Fakat

kıymetini bilmiyoruz. Gönül Sağlık Bakanlığı’nın bu konuyla ilgilenmesini ister."

demiştir25. Konyalı, eserinde Huğlu Köyü Mezarlığı’nda bulunan bir koca

ardıçtan söz etmiştir. Türkiye'de bu kadar kalın ve uzun bir ardıç ağacı

olmadığını söyleyerek, köylülerin bu ağaca bir takım anlamlar yüklediğini ve

dilek için kullandıklarını, ağacın üzerinin çivilerle dolu olduğunu anlatmış ve bu

tarihi ağacın dallarının kurumaya başladığını ve kurtarılması için bir şeyler

yapılması gerektiğini dile getirmiştir26.

İ. Hakkı Konyalı, Beyşehir’de yaptığı araştırmaları sırasında gördüğü tarihi

kıymeti bulunan eserler ile ilgili de çeşitli uyarı ve önerilerde bulunmuştur.

Örneğin Doğanbey (Davgana) bucağında bulunan Sokakbaşı Camii’nde 1739

tarihli Elzemu'l Ferâiz adlı bir kitap bulduğunu belirtmiş ve bu kitabın

kaybolmadan derhal bir müzeye ya da kütüphaneye alınmasını tavsiye etmiştir27.

Yine Eğlikler Köyünde cami bahçesinde bulunan iki taş için "Caminin doğu

duvarının önüne boyları 0.68 enleri 0. 48 metre olan iki muhteşem taş atılmıştır.

Üstlerinde sekizer köşeli yıldızlar ve nakışlar bulunan bu taşlar Avşar Köyü'ndeki

türbeden aşırılarak getirilmiştir" sözlerini aktarmış ve "Bunların derhal Beyşehir'e

getirilerek kurulacak müzeye konmaları lazımdır" diye de eklemiştir28. Konyalı, diğer

taraftan Fasıllar Köyü’nde bulunan bir hükümet konağından bahsetmiştir. Bu

binanın köy kazalığını kaybedinceye kadar kullanılmış bir konak olduğunu dile

getirmiştir. Bu binanın o günlerde ev olarak kullanıldığını belirtmiş ve bu iki katlı

binanın iyi muhafaza edilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Ayrıca Beyşehir'de de

içerişehirde böyle bir hükümet konağı bulunduğundan bahsederek bunların

birbirlerine çok benzediklerini söylemiştir29. İ. Hakkı Konyalı ayrıca Fasıllar

Köyü’nde bulunan Hitit Abidesinin tarihini aydınlatma yolunda bazı yazarların

kitaplarından örnekler vererek bu abide için "Bence konu henüz bakirdir. Heykeli

yaşıyla ve timsallerini esâti hüviyetleriyle dillendirmek için zaman çok erkendir. Otoriter

ilim adamlarının ciddi teşhislerini beklemek çok yerinde olur." demiştir30.

İ. Hakkı Konyalı, eserinde Beyşehir çevresinde yaşayan ahalinin bilinçsizliği

nedeniyle pek çok tarihi yapının zarar gördüğünü belirterek bu konuda çeşitli

25 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 375. 26 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 354. 27 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 318. 28 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 323. 29 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 328. 30 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 337.

Page 23: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

210

uyarılarda bulunmuştur. Örneğin Emenler Köyü’nde Sultan IV. Murat'ın

hükümdarlığı sırasında 1622 yılında Kadı adlı bir mimarın yaptığı Emen Cami

için "Minare muvaffak bir Türk eseridir. Burada son yılların korkunç bir cinayetini

kaydedeceğim" diyerek bu camiyle ilgili üzücü bir olay anlatmıştır. "Köylüler para

toplamışlar bu asil minarenin şerefesinden yukarısını yıkmışlar, üstüne betondan bir

ikinci şerefe daha yapmışlar, kireçle badana etmişlerdir". Köy muhtarı bu hazin durum

karşısında, “Ne yapalım bize bunun kıymetli ve tarihi bir eser olduğunu kimse

söylemedi. Vakıflar idaresine yaptığımız müracaat cevapsız kaldığı için bu işi işledik”

diye açıklama yapmıştır. Konyalı, olayı bütün vahameti ile anlattıktan sonra

eserinde, minareye sonradan eklenen bu ikinci şerefenin mutlaka yıktırılmasının

gerektiğini belirtmiştir31. Konyalı eserinde benzer bir konu olarak Karahisar

Köyü’nde bulunan eski ve tarihi bir mescitten söz etmiştir. Bu mescit için "Son

senelerde cami mescit yıktırmak bir salgın haline gelmiştir. İlgililerin müsaadelerini

almayı kimse düşünemiyor. Halk akıllarına hemen yıkıyor. Bunun vebali Müzeler ve

Vakıflar Genel Müdürlüklerindir. Yurttaki abidelilerin sicilleri yapılmamıştır ki, tarihi

kıymeti olup olmadığı bilinsin. Tarihi mescit yıkılmış halk 1956 yılında bugün ki camiyi

yaptırmıştır. Köyün her tarafında gayri İslami devirlere ait yapı ve enkazı bulunuyor.

Köylüler buralarda yaptıkları kazılarda birçok eski eser bulmuşlardır." diyerek

ülkemizdeki kıymetli eserlere değer verilmemesinden yakınarak ilgililer ve

yetkililer tarafından gerekenin yapılmasını istemiştir32.

İ. Hakkı Konyalı, Abideleri ve Kitabeleriyle Beyşehir Tarihi isimli eserinde

Beyşehir Gölü adalarında bulunan eserlerle ilgili de uyarı, öneri ve dileklerde

bulunmuştur. Konyalı Beyşehir’de yaptığı uzun soluklu araştırmaları sırasında

Beyşehir Gölü’nde bulunan Eşek Adası’ndaki kalıntılardan Kubadâbâd Sarayıyla

yaşıt bir Selçuklu Kasrı olduğuna kanaat getirmiştir. Bu kalıntı için "Hiçbir yerde

yapanı, yaptıranı, yapıldığı tarihi gösteren bir kitabe yoktu. I. Alâaddin devri

emirlerinden birisine ait, aynı zamanda büyük sarayın öncü karakol kalesi idi. burada

esaslı bir kazı ve inceleme yapılmalıdır" demektedir33. Konyalı eserinde ayrıca

Mındıras Adası’nın kalıntıları bulunan bir mâbed ve kale harabesinden söz

etmiştir. Bu kalıntılar için "Mâbed'in milattan önce 3. ve 4. asırlara ait olduğu tahmin

ediliyor ama tam kadrolu mütehassıs bir ilim heyetinin bunları incelemesi ve nabızlarını

tutması lazımdır. Bize kalırsa burada Hitit, Roma, Bizans ve Pisidya’ya hâkim olan çeşitli

31 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 325. 32 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 359. 33 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 391.

Page 24: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

211

kavimlerin üst üste ve yan yana eserleri vardır. Bunları mütehassıslar söyleyeceklerdir"

diyerek bu konuda ciddi boyutta ilmi incelemelerin yapılmasını arzu etmiştir34.

Konyalı, gölde bulunan Kız Kulesi (Kuş Kulesi) adası için de "Ada efsanelerde,

masallarda geçen hayalleri hakikat yapmıştır. Burada çevrilecek bir film bütün dünyanın

dikkatini üstüne çeker. Turizm ve Tanıtma Bakanlığı bu ada ile yakından ilgilenmelidir.

Fakat evvela çok sıkı tedbirler alınmalıdır. Ada yağmalanmamalıdır. Kuşlar

ürkütülmemelidir. Yumurtalarına, yavrularına dokunulmamalıdır" diyerek, "Bizim bu

satırlarımızı okuduktan sonra açıkgözlerin adayı talan edeceklerinden cidden korkuyoruz"

diye taşıdığı endişeyi de dile getirmiştir35. Konyalı bütün bunların dışında ayrıca

gölde bulunan İğneli Ada, Aygır (orta) Adası, Hacı Akif Adası gibi bölgelerde de

tarihi kalıntıların olduğu ve bu yerlerde de gerekli incelemelerin yapılması

gerektiğini ifade etmiştir36.

SONUÇ

Osmanlı son döneminde dünyaya gelmiş ve doksan yıllık ömrünün çok uzun

bir bölümünü şehir tarihi araştırmalarına adamış olan İbrahim Hakkı Konyalı’nın

yaptığı-yazdığı onlarca eser ve çalışmalarından küçük bir kısmı da Beyşehir ile

ilgilidir.

İ. Hakkı Konyalı, Beyşehir ve çevresinde yıllarca süren araştırmalarını

“Abideleri ve Kitbeleriyle Beyşehir Tarihi” isimli kitapta bir araya getirmiştir.

Konyalı, bu eserinin dışında Beyşehir ile ilgili çeşitli dergi ve gazetelerde birkaç

makale daha yayımlamıştır. Ancak bu makaleler ve gazete yazıları Abideleri ve

Kitbeleriyle Beyşehir Tarihi isimli eserinde yer verdiği bazı konuların daha özel

olarak dile getirilmesinden ibaret bulunmaktadır. Zira Konyalı Beyşehir ve

çevresinde 1950’li yıllarda başladığı araştırmalarını, bir eser halinde 1967 yılında

Beyşehir Belediyesi’ne teslim edilmiş olmasına rağmen, eseri 24 yıl boyunca,

Belediye’nin tozlu arşivlerinde yayımlanmayı beklemiştir. Ancak yıllar sonra

Beyşehir Lisesi Edebiyat öğretmeni Mehmet Koç tarafından Beyşehir

Belediyesi’nde bulunduğu tespit edilen eserden Atatürk Üniversitesi Fen

Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr.

Ahmet Savran haberdar edilmiştir. Böylece Beyşehir Belediye Başkanı Adil

Bayındır döneminde eserin basım ve yayın masrafları üstlenilmek suretiyle,

Atatürk Üniversitesi Matbaasında 1991 Haziran ayında, ancak 24 yıl sonra basımı

34 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 395. 35 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 398. 36 Konyalı, Beyşehir Tarihi, s. 402-403.

Page 25: SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Hüseyin MUŞMAL.pdf · 2016-03-11 · Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araütırmaları Enstitüsü’nün 17.09.2015 tarih ve 2015/6-1 sayı- lı kararı

ŞEHİRLERİN SEVDALISI İBRAHİM HAKKI KONYALI ARMAĞANI

212

gerçekleştirilebilmiştir. Ne yazık ki İ. Hakkı Konyalı’nın ömrü eserinin

yayımlandığını görmeye yetmemiştir. Eserin yayımlandığı 1991 yılından bugüne

kadar, yine bir 24 yıl daha geçmiş bulunuyor. Bugün eseri temin etmek isteyen bir

kişi maalesef ancak güç bela bazı kütüphanelerde ulaşabilmektedir. Beyşehir

tarihi açısından çok önemli olan ve yıllarca yayımlanması beklenen İbrahim

Hakkı Konyalı’nın bu güzel eserinin yeniden yayımlanarak daha fazla kişiye

ulaştırılmasına ciddi fayda bulunmaktadır.

İbrahim Hakkı Konyalı'nın ömrünü yaptığı araştırmalara ve eserlerine

adaması belki de onun tarihe karşı duyduğu sevgi ve vatanseverlikle

açıklanabilir. Eserlerini tamamlamış olduğu yılların şartları günümüz imkânları

ile karşılaştırılıp değerlendirildiğinde yaptığı işin ne derece zor olduğu

anlaşılmaktadır. Bizler de vatanımıza ve memleketimize olan minnet borcumuzu,

onların bıraktığı eserlere sahip çıkarak, belki bir nebze olsun ödeyebiliriz.