Upload
others
View
8
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
T.C. BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ
ULUSLARARASI GÜVENLİK VE STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ
IRAK PARLAMENTO SEÇİMLERİ – 2010:
İSTİKRARIN OYLANMASI
Seçim Ön Değerlendirmesi ve Bilgi Notu
BÜSAM – ŞUBAT 2010
İÇİNDEKİLER
1. Irak Seçimlerine İlişkin Genel Bilgiler ....................................................... 1
2. Irak’ta Seçimler............................................................................................ 4
3. 2009 Vilayet Konseyi Seçimleri.................................................................. 7
4. 2010 Parlamento Seçimlerine Katılacak Başlıca Koalisyonlar.............. 10
4.1. Sünni Arap Gruplar............................................................................. 10
4.1.1. Irak Uyumu ................................................................................ 12
4.1.2. Irak Birlik İttifakı ......................................................................... 12
4.1.3. Irak Ulusal Hareketi ................................................................... 14
4.2. Şii Arap Gruplar .................................................................................. 15
4.2.1. Hukuk Devleti Koalisyonu.......................................................... 16
4.2.2 Irak Ulusal İttifakı ........................................................................ 17
4.3. Kürt Gruplar ........................................................................................ 19
4.3.1. Kürdistan Demokratik Yurtsever İttifakı ..................................... 20
4.3.2. Değişim Hareketi (Goran).......................................................... 21
4.3.3. Kürdistan İslami Birliği ............................................................... 21
5. Sonuç ve Genel Değerlendirme ............................................................... 22
TABLOLARLAR VE ŞEKİLLER
TABLO 1: Irak Parlamentosu Sandalye Dağılımı .............................................. 3
TABLO 2: Irak Parlamentosu 2005 Aralık Seçimleri Öncesi Durum ................. 5
TABLO 3: Irak Parlamentosu 2005 Aralık Seçimleri Sonrası Durum ................ 6
TABLO 4: 2009 Vilayet Konseyi Seçimleri ........................................................ 7
TABLO 5: 2005 ve 2009 Irak Yerel Seçimlerinde Bazı Vilayetlerde Dava ve IİYK
Partilerinin Oylarının Karşılaştırılması ............................................................. 19
TABLO 6: KBY 2009 Parlamento Seçimleri .................................................... 22
*Bu çalışma da dahil olmak üzere, tüm BÜSAM yayınlarına
<www.busam.bahcesehir.edu.tr> internet adresinden ulaşabilirsiniz.
1
2010 IRAK PARLAMENTO SEÇİMLERİ
1. Irak Seçimlerine İlişkin Genel Bilgiler
Olağanüstü bir gelişme yaşanmaz ise, 7 Mart 2010 tarihinde Irak genelinde
yapılması beklenen parlamento seçimleri ülkenin ve bölgenin geleceği açısından
kritik bir aşamayı oluşturmaktadır. Zira, incelemeye konu seçimler sonucunda
oluşacak yeni merkezi hükümet, önümüzdeki dört yıl boyunca Irak siyasi ajandasının
en önemli belirleyenlerinden biri olacaktır. Daha açık bir ifadeyle, ABD ile Irak
arasında imzalanan SOFA Antlaşması gereği 2011 Aralık itibariyle ABD askerlerinin
ülkeyi terk edeceği düşünülürse, önümüzdeki seçimler sonucu belirlenecek hükümet,
çekilme sürecini ve 2014’e kadar çekilme sonrası statükosunu yönetecektir.
Irak Anayasası’nın 49. Maddesinde belirtildiği üzere, her dört senede bir
gerçekleştirilmesi gereken parlamento seçimlerinin 21 Ocak 2010’da yapılması
planlanmış1; ancak seçim yasasının kabulünden kaynaklanan gecikmeler nedeniyle
nihai seçim tarihi 7 Mart 2010 günü olarak belirlenmiştir. Mevcut parlamentonun
Kasım 2009’da seçim yasasını onaylamasına karşın, Irak Devlet Başkanı Yardımcısı
Tarık Haşimi’nin (Haşimi Sünni Arap bir politik figürdür) Sünnilerin temsili
konusundaki çekincelerini ileri sürerek yasayı veto etmesi seçimlerin ileri bir tarihe
alınmasına neden olmuştur. Temel olarak seçim yasasının veto edilmesinde üç
unsurun belirleyici olduğu görülmektedir.2
Yöntemsellik: Irak’ta ABD varlığı süresince seçimler kapalı liste
yöntemiyle gerçekleştirilmiş; ancak son olarak 2009 Vilayet Seçimleri’nde
açık liste3 uygulamasına geçilmiştir. Sözü edilen uygulama, özellikle Irak
İslam Yüksek Konseyi ve Kürt grupların eleştirilerine maruz kalırken; mikro
düzeyde siyasete önem veren Başbakan Maliki ve Şii dini liderlerden
Büyük Ayetullah Sistani tarafından desteklenmiştir. Sonuç olarak kabul
edilen yasada açık liste uygulamasına geçilmiştir.
Göçmenler: Parlamentoda 46 kişilik kotaya sahip “telafi sandalyesi”4
(Miilli Bakiye olarak da adlandırılmaktadır) sayısının 15’e düşürülmesi ve
1 Ayrıntılı bilgi için bkz. http://www.reuters.com/article/idUSLF235172 2 Kenneth Katzman,. Iraq: Politics, Elections, and Benchmarks, Congressional Reserch Service, 2009. 3 Açık liste yönteminin öngördüğü sistem, seçmenin doğrudan partiye ya da adaya oy verebilmesini, ve aynı zamanda partinin gösterdiği adaya oy verebilmesini sağlamaktadır. 4 Compensatory seats
2
bunun önemli bir kısmının da Irak dahilindeki azınlıklara ayrılmış olması,
özellikle Sünni Arap grupların tepkisini çekmiştir. Göçmen durumunda
bulunan yaklaşık 3 milyon Iraklı’ya demografik kıstaslar
değerlendirildiğinde verilmesi gerekenden çok daha az kota ayrılması
anılan vetonun nedenlerinden biri olmuştur.
Kerkük’ün Statüsü: 2009 yılı gıda oranları listesi baz alınarak seçmen
kütüklerinin belirlenmesi yolundaki yasa teklifi Kerkük özelinde Sünni ve
hatta Şii Arapları rahatsız etmiş, 6 Aralık 2009’da kabul edilen seçim
yasasının son haliyle 2005 seçmen listelerinin kullanılmasına karar
verilerek anılan endişeler giderilmeye çalışılmıştır. Irak’ta, Kürt
(Cumhurbaşkanı) , Şii ve Sünni Arap figürlerin (Cumhurbaşkanı
Yardımcıları) ortak onayına gereksinim duyan seçim yasasının kabulü
süreci, belirtildiği üzere 6 Aralık 2009 tarihinde bir sonuca ulaşmış ve 2010
yılında yapılacak olan seçimlerin önündeki son engel de kalkmıştır.
Yeni seçim yasasıyla birlikte gerçekleşen en büyük değişikliklerden biri de,
kısmen aktarıldığı üzere, parlamentodaki sandalye sayısı ve anılan sayının Irak
Anayasası 49. Maddesi temel alınarak düzenlenmesidir. Sözü edilen yeni
düzenlemeye göre, Irak Parlamentosu’ndaki sandalye sayısı toplamda 275’ten 325’e
yükseltilmiş; böylelikle Bağdat, Basra, Ninova gibi önemli vilayetlerin temsil
oranlarında dramatik değişiklikler meydana gelmiştir.
Müteakip olarak sunulan tabloda, Irak’ı oluşturan vilayetlerin 2005 ve 2009
statükolarındaki sandalye sayıları ile mevcut değişim, sayısal ve oransal olarak
sunulmaktadır. Bu noktada, her vilayette değişimin aynı oran ve sayıda yaşanmadığı gerçeğinin altı çizilmelidir. Zira etnik ve mezhepsel kimliğin giderek önem kazandığı Irak’ta, vilayetlerdeki değişim; parlamentonun etnik ve mezhepsel yapısında da değişim anlamına gelebilecektir.
3
TABLO 1: Irak Parlamentosu Sandalye Dağılımı
Vilayet 2005 Sandalye
Dağılımı 2009 Sandalye
Dağılımı Artan- Azalan
Sandalye Artış-Azalış
Yüzdesi
Bağdat 59 68 +9 15.3 %
Selahaddin 8 12 +4 50.0 %
Diyala 10 13 +3 30.0 %
Vasit 8 11 +3 37.5 %
Maysan 7 10 +3 42.9 %
Basra 16 24 +8 50.0 %
Dikar 12 18 +6 50.0 %
Mutanna 5 7 +2 40.0 %
Kadisiye 8 11 +3 37.5 %
Babil 11 16 +5 45.5 %
Kerbela 6 10 +4 66.7 %
Necef 8 12 +4 50.0 %
Anbar 9 14 +5 55.6 %
Ninova 19 31 +12 63.2 %
Duhok 7 10 +3 42.9 %
Erbil 13 14 +1 07.7 %
4
Kerkük 9 12 +3 33.3 %
Süleymaniye 15 17 +2 13.3 %
Telafi
(Compensatory) 45 7 -38 -15.6 %
Azınlıklar 0 8 +8 100 %
TOPLAM 275 325 +50 +18.2 %
Kaynak: UNAMI Office of Electoral Assistance
Azınlıklara ayrılan sandalyelerden beşi Hristiyanlara, Ninova’daki
sandalyelerden biri Şabaklara, bir diğeri Yezidilere ve Bağdat’ta ayrılan bir sandalye
de Mandeanlara tahsis edilmiştir. Parlamentonun 2010 seçimleri sonrası oluşacak
dağılımında yeni seçim yasasında da öngörüldüğü üzere tüm sandalyelerin %25’i kadın adaylara tahsis edilecektir.5 30 milyon Iraklıdan 18 milyonunun, seçmen
listelerine kaydolduğu tahmin edilmektedir.6
Son olarak belirtilmesi gerekmektedir ki, 7 Mart günü Irak halkı yalnızca Irak
Parlamentosu’ndaki temsilcilerini seçmekle kalmayacak, aynı zamanda ABD – Irak
arasında yapılan güvenlik antlaşmasını da (referandum) oylayacaktır7. ABD’nin
seçimlerdeki rolünün ne olacağının özetlenmesi de, olası seçim hilelerinin
değerlendirilmesi açısından aydınlatıcı olacaktır.8 Buna göre ABD askeri görevlileri
tüm seçim bölgelerinde görev yapacak; Birleşmiş Milletler görevlileri, yerel temsilciler
ve sivil toplum kuruluşları gözlemcileriyle birlikte çalışacaklardır.
2. Irak’ta Seçimler
ABD işgalini (2003) müteakip Irak’ta şimdiye kadar üç seçim yapılmıştır.
Bunlardan ikisi 2005 yılı içerisinde gerçekleştirilen geçici hükümet seçimleri ve
5 Irak Anayasası, madde 48 ve 49. 6 ABD Bağdat Büyükelçiliği Resmi İnternet Sitesi, Erişim 03 Şubat 2010 7 Ayrıntılı bilgi için bkz. http://derstandard.at/1244460360004/Referendum-ueber-Abkommen-mit-den-USA-im-Jaenner 8 Olası hileler konusunda Afganistan’daki seçim süreci anımsanmalıdır. Bu hususta, BÜSAM arşivinde konuya ilişkin çalışmaların okunması tavsiye edilebilir.
5
parlamento seçimi, sonuncusu ise 2009 Ocak’ta gerçekleştirilen Vilayet Konseyi
seçimleridir.
Irak’a özgü değişken ve kaygan zeminli koalisyonlardan ötürü, ayrıntılı ve
titiz bir çalışma yapmaksızın seçimlere katılan parti ve oluşumların bir sonraki
seçimlerdeki performanslarını analiz etmek oldukça zordur. Bu bağlamda,
oluşumların sürekli farklılaşması nedeniyle yapılacak tespitlerin sağlıklı analizler
haline getirilmesi de güçleşmektedir.
Bu doğrultuda önceki seçim sonuçlarını sunmak ne kadar fikir verici olacak ise;
salt bu seçimler üzerinden yola çıkarak yapılacak değerlendirmeler de o kadar eksik
kalacaktır.
Irak’ta 2005 Aralık’ta yapılan parlamento seçimleri öncesi yasama organının
sandalye dağılımı TABLO 2’de görüldüğü şekilde gerçekleşmiştir. Bu noktada
üzerinde önemle durulması gereken husus Sünnilerin söz konusu seçimleri boykot etmiş olmaları ve bu durumun özellikle Kürt İttifakı’nın temsil gücünü yükseltmiş oluşudur.
TABLO 2: Irak Parlamentosu 2005 Aralık Seçimleri Öncesi Durum
Irak Seçimleri Öncesi (2005)
Sandalye Dağılımı
• Şii İttifakı
• Kürt İttifakı
• Başbakan El-Allavi9
• Diğer
• 140
• 75
• 40
• 20
2005 Aralık’ında yapılan seçimlerde ise her ne kadar Kürt İttifakı yeniden ikinci
sırayı almış olsa da; aslında sandalye sayısı olarak Sünnilerin gerisinde kaldıkları
görülmektedir (Tablo 03).
9 2005 Ocak Parlamento Seçimleri Sünni grupların boykotuna sahne olmuştur. Anılan nedenden ötürü Aralık seçimleri öncesinde parlamentoda başat bir Sünni gruplaşması oluşmamış; ancak Sünni politik figürlerden Allavi Başbakanlık makamına getirilerek ülkeyi 2005 Aralık seçimlerine taşımıştır.
6
TABLO 3: Irak Parlamentosu 2005 Aralık Seçimleri Sonrası Durum
Irak Seçim Sonuçları (2005 Aralık) Sandalye Dağılımı
• Birleşik Irak İttifakı (Şii)
• Kürdistan İttifakı
• İrak Uyum Cephesi (Sünni)
• Irak Ulusal Listesi (Sünni)
• Irak Ulusal Diyalog Cephesi (Sünni)
• Kürdistan İslam Birliği
• Diğer
• 128
• 53
• 44
• 25
• 11
• 5
• 9
2009 Ocak ayında yapılan Vilayet Konseyi seçimleri ise bir anlamda bugünkü
siyasi tabloya en yakın sonuçları ortaya koyan seçim olmuştur. Toplam 14 vilayette
yapılan seçimler sonucunda (Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Irak genelindeki Vilayet
Konseyi Seçimlerine katılmamaktadır) 2006 yılında Başbakanlığa gelen Maliki’nin
Dava Partisi’nin başını çektiği Hukuk Devleti Koalisyonu ezici bir üstünlük elde etmiş,
bununla birlikte Irak İslam Yüksek Konseyi önemli bir güç kaybına uğramıştır.
Seçimler sonucunda belki de en büyük kaybı yaşayan (tartışmalı bölgelerde) Kürt İttifakı olmuştur.
Kürtler hem Diyala ve Ninova gibi Arap boykotu sayesinde ellerinde tuttukları
revizyonist hedeflerinin olduğu vilayetleri kaybetmişler (Bkz. TABLO 4); hem de
sonrasında yapılan Kürdistan Bölgesel Yönetimi seçimlerinde, Kürt siyasi arenasında
(özellikle KYB’ye) bir alternatif olarak ortaya çıkan Değişim Partisi’ne karşı (Goran)
meclisin (KBY Parlamentosu) yaklaşık %25’ini kaybetmişlerdir (Bkz. TABLO 5).
Kerkük’teki seçimlerin ertelenmiş olması ise Erbil açısından bir diğer hayal kırıklığı
olmuştur. Daha açık bir anlatımla, KBY eliti açısından işlerin, 2003 sonrası
yakalanan trend kadar iyi gitmediği anlaşılmaktadır. Müteakip olarak sunulacak Tablo
04’te 2009 Vilayet Konseyi seçimlerinde ortaya çıkan tablo her vilayet için ayrı ayrı
aktarılacaktır. Kanımızca, Sünni Arap boykotunun yaşanmaması dolayısıyla 2009
Vilayet Konseyi seçimleri, 2005’ten daha sağlıklı bir tablo ortaya koymaktadır.
7
3. TABLO 4: 2009 Vilayet Konseyi Seçimleri
BAĞDAT Sandalye Sayısı (57) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 28 Irak Uyum Cephesi (Sünni-Haşimi) 7 Bağımsız Özgür Hareket Listesi (Şii-Sadr) 5 Irak Ulusal Cephesi 5 Irak Ulusal Projesi 4 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 3 Ulusal Reform Partisi 3 Hristiyanlar 1 Mandean 1
BASRA Sandalye Sayısı (35) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 20 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 5 Bağımsız Özgür Hareket Listesi (Şii-Sadr) 2 Adalet ve Birlik Topluluğu 2 Irak İslami Partisi 2 Irak Ulusal Listesi 2 Fazilet Partisi 1 Keldaniler 1
NİNOVA Sandayle Sayısı (37) Hadbaa Partisi (Sünni Koalisyonu) 19 Ninova Kardeşlik Listesi (Kürt Koalisyonu) 12 Irak İslam Partisi (Sünni-Haşimi) 3 Şabaklar 1 Hristiyanlar 1 Yezidiler 1
DİKAR Sandalye Sayısı (31) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 13 Bağımsız Özgür Hareket Listesi (Şii-Sadr) 7 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 5 Ulusal Reform Hareketi 4 Fazilet Partisi 2
8
KERBELA Sandalye Sayısı (27) Yusuf Mecid El-Habubi (Şii) 1 El-Rafidain Listesi (Şii) 9 Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 9 Bağımsız Özgür Hareket Listesi 4 El-Mihrab Şehitleri Listesi 4
KADİSİYE Sandalye Sayısı (28) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 11 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 5 Ulusal Reform Hareketi (Seküler-Caferi) 3 Irak Ulusal Listesi 3 Bağımsız Özgür Hareket Listesi 2 İslami Vefa Partisi 2 Fazilet Partisi 2
SELAHADDİN Sandalye Sayısı (28) Irak Uyum Cephesi (Sünni-Allavi) 5 Irak Ulusal Uyumu (Sünni-El Haşimi) 5 Ulusal Irak Projesi Topluluğu (Sünni-El Mutlak) 3 Irak Diyalog Cephesi 3 Irak Türkmen Cephesi 2 Hukuk Devleti Koalisyonu 2 Entelektüeller ve Bilim Adamları Grubu 2 Kurtuluş ve İnşa Cephesi 2 Selahaddin Yurtsever Listesi 2 Kardeşlik ve Barış İçinde Birarada Yaşama Grubu 2
MAYSAN Sandalye Sayısı (27) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 8 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 8 Bağımsız Özgür Hareket Listesi (Şii-Sadr) 7 Ulusal Reform Hareketi 4
9
ANBAR Sandalye Sayısı (29) Irak'ın Uyanışı ve Bağımsızlar (Sünni-Ebu Rişa) 8 Ulusal Irak Projesi Topluluğu (Sünni-El Mutlak) 6 Entelektüellerin ve Aşiretlerin İttifakı (Sünni-El Haşimi) 6 Kalkınma ve Reform İçin Ulusal Hareket 3 Irak Ulusal Listesi 2 Bağımsız Adalet Birliği 2 Bağımsız Ensar Listesi 2
DİYALA Sandalye Sayısı (29) Irak Uyum Cephesi (Sünni-El Haşimi) 9 Irak Ulusal Projesi (Sünni-El Mutlak) 6 Kürt İttifakı (Barzani-Talabani) 6 Irak Ulusal Listesi 3 Hukuk Devleti Koalisyonu 2 Diyala Koalisyonu 2 Ulusal Reform Partisi 1
MUTANNA Sandalye Sayısı (26) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 5 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 5 Halkın Listesi 3 Ulusal Reform Hareketi 3 Bağımsız Özgür Hareket Listesi 2 Mutanna Topluluğu 2 Ulusal Bağımsız Liste 2 Iraklı Profesyoneller Topluluğu 2 Orta-Fırat Topluluğu 2
BABİL Sandalye Sayısı (30) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 8 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 5 Bağımsız Özgür Hareket Listesi (Şii-Sadr) 3 Ulusal Reform Partisi 3 Sivil Toplum Listesi 3 Irak Ulusal Listesi 3 Bağımsız Adalet Birliği 3 Bağımsız Ensar Listesi 2
10
NECEF Sandalye Sayısı (28) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 7 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 7 Bağımsız Özgür Hareket Listesi (Şii-Sadr) 6 Necef Sadakati 4 Ulusal Reform Partisi 2 Bağımsız Necef Birliği 2
VASİT Sandalye Sayısı (28) Hukuk Devleti Koalisyonu (Şii-Maliki) 13 El-Mihrab Şehitleri Listesi (Şii-IİYK) 6 Bağımsız Özgür Hareket Listesi (Şii-Sadr) 3 Irak Ulusal Listesi 3 Irak Anayasal Partisi 3
4. 2010 Parlamento Seçimleri’ne Katılacak Başlıca Koalisyonlar Tablo 04’te, Irak iç politikasında son gelinen aşamaya yer verilmiştir. Bu
noktadan itibaren, 2010 Parlamento Seçimleri’ne katılacak başlıca koalisyonlar ele
alınacaktır. Bununla birlikte, Irak özelinde sözü edilen koalisyonların, Vilayet ve liste
bazında dahi değişebildiği vurgulanmalıdır. Bu nedenle, Irak seçimlerinin salt tahmini
değil, takibi de oldukça güçtür. Yine incelemeye konu koalisyonların, alışılageldik
seçim koalisyonlarından oldukça farklı ve değişken nitelikler arz ettiği de not
edilmelidir.
4.1. Sünni Arap Gruplar
2005 Aralık seçimleri öncesinde, Saddam sonrası ABD varlığını protesto etme
amacı ve Saddam dönemi statülerinin korunamamasından kaynaklanan psiko–politik
travmanın da etkisiyle Sünni Araplar seçimleri boykot etmişlerdir. Anılan boykot
dolayısıyla Şii Arapların parlamentoda çoğunluğu sağladıkları gözlemlenmiştir.
Bununla birlikte, Şiilerin halihazırda Irak demografisinin yaklaşık %60’ını oluşturduğu
düşünülürse, sözü edilen çoğunluğu elde etmek Şiilerin olağan üstü bir başarısı olarak değerlendirilmemeli; aksine, Saddam sonrası Irak statükosunun gerçeklerinden biri olarak nitelendirilmelidir. Kanımızca 2003 sonrasında dikkatle
incelenmesi gereken büyük politik kazanımlar ise özellikle Diyala ve Ninova gibi
tartışmalı bölgelerde Kürtlerin lehine yaşanan gelişmeler ile Kürdistan Bölgesel
Yönetimi’nin anayasal garantiler ile yaşama geçirilmesi ve Irak’ın kuzeyindeki
otoritenin (ya da otorite boşluğunun) meşruiyet kazanmasıdır.
11
2007’de Bağdat Güvenlik Planı’nın yürürlüğe girmesi, Anbar Uyanışı benzeri
oluşumların ABD ile işbirliği yapmaya başlaması ve Baassızlaştırma (De-
Baathification) politikalarının yumuşatılarak Sünniler ile Baasçıların ayrıştırılması,
Sünni Arapların yeniden Irak politik denklemine dahil olacağının sinyallerini vermiş;
2009 Vilayet Seçimleri ise anılan durumu onaylar nitelik kazanmıştır.
Özellikle tartışmalı bölgelerde Şii Başbakan Maliki’nin de desteğini alarak Kürt
ayrılıkçılığının önüne geçen Sünniler için Irak denklemindeki temel paradigma siyasi ve ekonomik koşullar ile doğal kaynakların dağılımındaki jeopolitik dezavantajları nedeniyle; Irak’ın ülke bütünlüğü zemininde şekillenmiş, anılan
paradigma kapsamında, Maliki’nin Başbakanlığı BÜSAM tarafından “Sünniler için
kötü seçeneklerin en iyisi” ifadeleriyle değerlendirilmiştir10.
Sünni Arapların yeniden politik denkleme dahil oldukları ve bugüne kadar ABD
işgali sonrası Irak’ı için güç toplamaya çalıştıkları düşünülecek11 olursa; kanımızca,
2010 Parlamento Seçimleri Sünni gruplar açısından kazanımlarını arttırma ve 2012 sonrası olası gergin döneme güçlü bir şekilde girme temel politik amaçlarını taşımaktadır denilebilir.
2010 seçimlerine siyasi yelpazenin birçok farklı yerinden katılacak olan Sünni
gruplar, gerek etnik (Arap kimliği), gerekse mezhepsel (Sünni kimliği) tabanlı
koalisyonların ortağı konumundadırlar. Seçimler öncesi karşılaştıkları en büyük
sorunsallardan biri önceki alt başlıklarda bahsedildiği üzere seçim yasası olan
Sünnilerin önündeki bir diğer engel, seçim komisyonunun ilan ettiği, Baasçı oldukları
gerekçesiyle seçimlere girmesi yasaklanan siyasetçiler hakkındaki yaptırımdır12.
Sünniler, 2005 öncesi durumu müteakip bir kez daha seçimlerin boykot
edilmesi ihtimalini dile getirmişlerdir. Sünnilerin sözü edilen dönemdeki olumsuz
deneyimlerinden (Diyala ve Ninova gibi) ders alıp, ülkesel, bölgesel ve uluslararası
konjonktürü (ABD stratejik odağının Af-Pak’a kayması, Yemen’de baş gösteren kriz
ortamı ve İran nükleer programının yarattığı güvenlik endişeleri) doğru okuyarak,
ABD’nin çekilme sürecinde kendilerini Irak politikasından dışlayacak boykot gibi bir
yola gitmeyecekleri düşünülmektedir.
10 BÜSAM, Irak: Gelecek Senaryoları İstanbul, 2009. 11 BÜSAM, 2009 Nasıl Geçti, 2010’da Neler Bekleniyor? İstanbul, 2009. 12 Ayrıntılı bilgi için bkz. http://news.bbc.co.uk/2/hi/8461275.stm
12
Seçimlerin hemen öncesinde ortaya çıkan tabloda, Sünni grupların aşağıda
aktarılan üç temel koalisyon kapsamında seçimlere katılacağı görünmektedir13.
4.1.1. Irak Uyumu
Üç parti ve Irak siyasetinin önde gelen isimlerinden meydana gelen
koalisyon 2005 Aralık seçimlerinde 275 sandalyenin 44’ünü alan Irak Uyum
Cephesi’nin (Tavafuk) devamı niteliğindedir. Irak Uyumu’nu oluşturan temel
unsurlar aşağıdaki gibidir:
Irak İslami Partisi: Genel Sekreter Osama Tikriti ve mevcut Irak
Parlamentosu Başkanı Iyad Samurai’nin başkanlığını yaptığı parti
1960’da kurulmuş, parti mensupları Saddam döneminde baskı
görmüşlerdir. 2008 sonrası dönemde parti genel sekreteri Haşimi ve
bazı partililer IİP’den ayrılarak kendi listelerini oluşturmaya karar
vermişlerdir.
Irak Halkı Ulusal Topluluğu: Sünnilerin ülkedeki haklarının arttırılması
ve işgale son verilmesi politik ajandasıyla el-Dulaimi tarafından Irak
Halkının Konferansı adıyla kurulan partinin devamı niteliğindedir. 2009
yılında Dulaimi’nin sağlığının bozulması nedeniyle liderliğine Halid
Barae’nin geldiği parti halihazırda anti-Şii retoriğini sürdürmektedir. Parti liderleri siyasi görüşlerini İslam ve Arap etnik kimliği üzerinde
şekillendirmektedir.
Türkmen Adalet Partisi: Hasan Tavran liderliğinde Diyala merkezli
faaliyet gösteren parti koalisyonun küçük üyesi niteliğindedir.
Selahaddin Valisi Mutsar Aliawi ve Sünni milletvekillerinden Selim Cabburi
gibi Irak’ın önde gelen siyasi elitlerini de kadrosunda bulunduran oluşumun
özellikle Selahaddin ve Diyala’da etkin olması beklenmektedir. BÜSAM’da yapılan ilk analizlere göre, IİP’nin anılan Sünni ekseriyetli merkezlerde seçimi kazanması beklenmektedir.
4.1.2. Irak Birlik İttifakı
Koalisyon, çoğunlukla mezhep kimliğine vurgu yapmayan, bir kısmı göreli
seküler ve milliyetçi siyasilerden meydana gelmiştir. Koalisyondaki en önemli
13 Ayrıntılı bilgi için bkz. http://www.carnegieendowment.org
13
unsurlar, Irak’ın Evlatları paramiliter örgütün temellerini oluşturan Irak Uyanış
Konseyi ve Muktada el Sadr’a yakınlığı ile bilinen Cevat el-Bolani’dir.
Irak Uyanış Konseyi: Anbar vilayetinde etkinliğini sürdüren önemli
aşiret liderlerinden Ahmed Ebu Rişa’nın önderliğindeki parti, son
dönemlerde Maliki tarafından önde gelen isimlerinin tutuklatılmasıyla14
güç kaybetmiş olmakla birlikte, BÜSAM’da yapılan ön değerlendirmeler ışığında, Anbar’da birinci parti olacağı değerlendirilmektedir. Partinin öldürülen liderlerinden Abdulsattar Ebu
Rişa, ABD ile El-Kaide’yle mücadele amaçlı ittifak yapan ilk Sünni
liderlerden biridir. Anayasa Partisi: Maliki 2006’da Başbakanlığa getirildiğinde İçişleri
Bakanı olarak atanan Bolani’nin önderliğindeki parti, özellikle Bolani’nin
görev yaptığı dönemde Sadr’cı unsurların İç İşleri Bakanlığına (özellikle
Irak Ulusal Polisine) sızdığı suçlamalarıyla karşılaşmıştır. Seçimler
öncesinde Maliki ile ittifak arayışına giren Bolani, sonrasında Uyanış
Konseyi ile anlaşmaya varmıştır.
Partideki diğer unsurlar, eski Baasçılardan olan ancak ABD sonrası
dönemde Şiilere karşı söylemlerini yumuşatan Abdulgafur el-Samurai, eski
Savunma Bakanı Sadun el-Dulaimi ve Anbarlı aşiret liderlerinden Azzam el
Tamimi’dir. Parti’nin Anbar’da başarılı bir profil çizeceği
değerlendirilmektedir.
Tarık Haşimi
14 Ayrıntılı bilgi için bkz. http://www.kswo.com/Global/story.asp?S=11536741
14
4.1.3. Irak Ulusal Hareketi
Güçlü ve karizmatik kişiliğe sahip liderlerin varlığına dayanan parti Irak’taki
temel seküler unsurlardan biri olup, Irak Anayasası’nın kabulü sırasında da
net bir biçimde ifade edildiği üzere federalizm karşıtı olan ve Irak’ın bütünlüğünü her fırsatta vurgulayan siyasilerden meydana gelmiştir.
Irak Ulusal Uyumu: Geçici Hükümet’in Başbakanı Iyad Allavi’nin
liderliğindeki parti 1991’de kurulmuş olup 2005 Aralık seçimlerinde Irak
Ulusal Listesi ittifakında seçimlere katılmıştır. Allavi Şii olmasına rağmen seküler tutumuyla ön plana çıkmaktadır.
Irak Ulusal Diyalog Cephesi: Irak’ın Arap kimliğini her seferinde
vurgulayan eski Baaşçılardan Salih el-Mutlak’ın liderliğini yaptığı parti
2010 seçimleri öncesinde liderinin seçime katılımının yasaklanmasıyla
gündeme gelmiştir. El Mutlak, federalizmi kabul ettiği gerekçesiyle
2005 Aralık seçimlerinde Tavafuk’la ortaklığı yapmayı reddetmiştir. Yenilenme Listesi: Irak Devlet Başkanı Yardımcısı olan Tarık el-
Haşimi’nin kurduğu partinin birçok üyesi Irak İslami Partisi menşelidir.
Haşimi, özellikle Irak’ın bütünlüğünü savunan söylemleri ve ayrılıkçı
Kürt taleplerini göğüsleyen lider olarak bilinmektedir15. Söz konusu Iraklı siyasetçiye ilişkin BÜSAM’ca yapılan analizler, Haşimi’nin Sünni Arap siyasetinin kilit figürlerinden biri olarak güçleneceği ve önemli politik pozisyonları doldurmayı sürdüreceği yönündedir.
Hadbaa Partisi: 2009 Vilayet Konseyi Seçimleri’nde, konseyde
ekseriyeti oluşturan Kürtlere karşı kurulan oluşum, seçimlerden büyük
bir zaferle ayrılmış ve Kürtlerin kazanımlarını kaybetmeye başladıkları
yönünde somut deliller ortaya çıkarmıştır. Partinin Ninova genelinde zafere yakın olduğu değerlendirmeleri yapılmaktadır.
Koalisyonu oluşturan beş liderden ikisinin seçimlere katılmasının
yasaklanmasına ilişkin olaylar süreci, koalisyonun Irak politik denkleminde
oynaması olası rol açısından önem teşkil etmekte olup; anılan durumun,
seçimlerde mağdur olarak algılanmalarına ve oy artışına neden olması da
ihtimal dahilindedir. 15 BÜSAM, Irak: Gelecek Senaryoları İstanbul, 2009.
15
Ahmed Ebu Rişa
4.2. Şii Arap Gruplar
Irak’taki Şii unsurların oluşturduğu siyasi yelpazenin dağılımı ve anılan
unsurların temel özelliklerinin ortaya konması kapsamında BÜSAM (2009) tarafından
yayımlanan “Irak: Gelecek Senaryoları” adlı çalışmada geçen: “Şii Arap gruplar,
Sünni Araplar gibi; çok parçalı, liderlik figürlerinden yoksun bir yapıyı haiz
değillerdir. Bunun yerine daha temel ve nicelik bakımından az parçalı, grup
disiplini yüksek ve önemli karizmatik liderlik figürlerine sahip bir karakteristik
ortaya koymaktadırlar” değerlendirmesi, 2010 parlamento seçimleri analizlerinde
de temel teşkil etmektedir.
Şii unsurların Irak demografik yapısının %60’ını oluşturduğu ve
Parlamento’daki sandalye sayısının 275’ten 325’e çıktığı verileri birlikte
değerlendirilirse – ki anılan artışa ek olarak telafi sandalyelerinin de 45’ten 15’e
düşürüldüğü ve bahsi geçen hususta en çok tepkinin Sünniler tarafından gösterildiği
unutulmamalıdır – ortaya çıkan sonuç 2010 seçimleri sonrası oluşacak Parlamento denkleminde Şiilerin büyük çoğunluğu oluşturacağı yönündedir.
Gelinen noktada bu büyük oranın Şii koalisyonları arasında nasıl bölüşüleceği, belki de Irak’ın 2012 sonrası siyasi ajandasına zemin teşkil edecektir. Yukarıda belirtilen temel özellik doğrultusunda Irak’ta Şiilerin oluşturduğu
16
iki büyük koalisyon bulunmakta; oluşumlardan biri, kendisini Irak’ın bütününü kapsar
şekilde konumlandırmakta (Hukuk Devleti Koalisyonu); diğeri ise Şiilik temelinde
hareket etmektedir16.
4.2.1. Hukuk Devleti Koalisyonu
Mevcut Irak Başbakanı Nuri el-Maliki’nin lider figür olarak ön plana çıktığı
Hukuk Devleti Koalisyonu yapısal olarak, Maliki’nin Dava Partisi ve mikro düzeyde çeşitli etnik ve mezhepsel politik aktörün birleşimi şeklindedir. Anılan
“başarılı” birleşimi ve mikro siyaset anlayışını 2009 Vilayet Konseyi Seçimleri’ne
yansıtan Maliki, vilayetler düzeyindeki toplam 440 sandalyeden 126’sını kazanmış;
Bağdat, Basra, Necef, Babil gibi birçok yerde önemli siyasi güç elde etmiştir.
Maliki ve koalisyonunun gücü mezhepsel veya etnik kimlikten gelmemektedir.
Zira, etnik kimlik vurgusunda özellikle eski Baasçıların başını çektiği Sünni
koalisyonlar; mezhepsel kimlik vurgusunda ise arkasında İran’ın açık desteği olan
Sadr ve Irak İslam Yüksek Konseyi (IİYK) gibi unsurlar ön plana çıkmaktadır.
Maliki’nin temel başarısı:
Uygun bir uluslararası konjonktürde, bölge ülkelerini karşısına almaksızın hareket etmesi,
Rasyonel Sünni unsurların da arzu edeceği üzere Iraklılık kimliğini vurgulayarak, ABD’nin Irak’ta güvenliğin tesisi çalışmalarına tam onay veren bir tavır takınması ve
Irak Güvenlik Güçleri’ni gerektiğinde ciddi politik sonuçlar doğurabilecek bir şekilde (Örn. Sadr yanlılarının bastırılması, Uyanış’ın önde gelen
figürlerinin tutuklanması vb.) kullanması şeklinde formüle edilebilir.
Maliki, 2005 yılında ortaklık yaptığı, 275 sandalyeden 128’ini kazandığı IİYK ve
Sadr grubu ile 2009 yılı boyunca seçim ortaklığı pazarlığına girişmiş; ancak
kazanılacak sandalyelerin yaklaşık %55’ini istemesi ve bu isteğinin reddedilmesi
üzerine seçimlere, 2009 Ocak’ta olduğu gibi, yerel ortaklıklarla gireceğini göstermiştir.
16 Ayrıntılı bilgi için bkz. http://www.carnegieendowment.org
17
Nuri el-Maliki
Anılan ortaklıklardan en önemlisi Anbar Uyanış Konseyi’nin 2007’de üçe
bölünmesi sonucu ortaya çıkan göreli küçük parçalarından Anbar Ulusal Kurtuluş Cephesi ile gerçekleştirdiği koalisyondur. Bir diğer önemli ortak ise Tavafuk’un
eski parçalarından ülkenin önde gelen Sünni siyasi aktörlerinden Abd Mutlak el-
Cabbouri’nin Bağımsız Arap Hareketi olmuştur. Maliki’nin gerçekleştirdiği diğer
ortaklıklar ise Feyli Kürtler, seküler Şii unsurlar ve Savunma Bakanı Abdulkadir el-
Ubeydi gibi bağımsız ılımlı Sünnilerdir.
4.2.2. Irak Ulusal İttifakı
Irak Parlamentosu’nda iktidar ortağı konumunda bulunan IİYK, Sadr grubu ve
Fazilet Partisi temelinde oluşturulan Irak Ulusal İttifakı unsurları seçimlere Maliki’nin
bir adım gerisinde girmektedirler. 2009 Ağustosu’nda Başbakan Maliki ile yapılan
seçim pazarlığından bir sonuç çıkmaması üzerine Fazilet Partisi’ni de koalisyona
katarak seçimlere hazırlanan oluşumun başlıca kısıtları:
• En köklü ve büyük ortaklardan biri olan IİYK’nin lideri Abdul Aziz el-Hekim’in, her ne kadar oğlu Ammar el-Hekim bir süredir babasının işlerini devralmış olsa da17, ölmüş olması ve anılan durumun karizmatik liderliğin en üst düzeyde etkin olduğu Şiiler arasındaki olası etkileri,
Tıpkı IİYK’daki karizmatik figür eksikliğinde olduğu gibi, Sadr
grubunun, lideri Mukteda el-Sadr’ın 2008’de Mehdi Ordusu’na vurulan 17 BÜSAM, Irak: Gelecek Senaryoları İstanbul, 2009.
18
darbe sonrasında dini eğitimini tamamlamak ve can güvenliği için İran-Kum’a gitmesi üzerine Irak politik denkleminde fiziksel anlamda
bulunamaması,
Fazilet Partisi’nin, özellikle de güçlü olduğu Basra’da, birçok
yolsuzluk suçlamasına karışmış olması18,
Ortaklardan Bedir Organizasyonu’nun aslen IİYK’nın askeri kanadını
oluşturan Bedir Tugayları’nın dağıtılması sonucu kurulmuş olması ve söz
konusu paramiliter yapının 2008’de Maliki tarafından Sadr’a karşı
savaşmaya davet edilebilecek kadar politik bir unsur olduğu hususunda
fazlasıyla kuşku bulunması, şeklinde özetlenebilir.
Ammar el-Hekim
Tüm bu faktörlere karşın yukarıda aktarılan ortakların seçimlerde halk
üzerinde etkili olabilecek sosyal, popülist politikalara önem vermeleri ve ekonomik destekten yoksun olmamaları önemli bir avantaj olarak göze
çarpmaktadır.
Belirtilenlerin yanı sıra, bireysel olarak Ahmed el-Çelebi ve İbrahim el-Caferi
gibi önde gelen Şii figürlerin koalisyonda yer almalarının, yalnızca manevi bir desteğe
değil; oylarda aritmetik bir artışa da neden olacağı düşünülmektedir. Matematiksel bir
perspektifle bakıldığında; 2009 Ocak seçimleri baz alınırsa, koalisyona katılan gruplar
440 vilayet sandalyesinden 127’sini almıştır. Ancak topluca yaratacakları gücün
18 BÜSAM, Irak: Gelecek Senaryoları İstanbul, 2009.
19
yukarıdaki kısıtlar ve avantajlar çerçevesinde ne olacağı hususu belirsizliğini korumaktadır.
TABLO 5: 2005 ve 2009 Irak Yerel Seçimlerinde Bazı Vilayetlerde Dava ve IİYK Partilerinin Oylarının Karşılaştırılması
2005 2009
DAVA IİYK DAVA IİYK
BAĞDAT 31,30 54,90 38,00 5,40
BABİL 4,80 36,50 12,50 8,20
BASRA 7,30 48,70 37,00 11,60
MUTHANNA 9,70 19,50 10,90 9,30
NECEF 26,80 46,30 16,20 14,80
KADİSİYE 12,10 53,60 23,10 11,70
VASİT 4,80 12,10 15,30 10,00
Kaynak: Tepav, 2009
Görüldüğü üzere Şii kökenli gruplar esas olarak, Irak’ta yaşayan tüm unsurlara hitap edebilme kapasitesi temelinde ayrışmaktadırlar. Anılan gruplar
arasındaki ikincil farklılıkları yaratan parametreler hususundaki görüşümüz ise önceki
analizlerimizde ortaya koyulan değerlendirmelerle paraleldir. Daha açık bir ifadeyle;
“İki grup arasında var olan diğer önemli farklılıklar; İran’a ilişkin tutumları ve
federalizm konusundaki görüş ayrılıkları olarak sıralanmaktadır. Irak’ta var olan tüm
Şii gruplar İran’la ilişki içinde olsa da Dava Partisi’nin daha merkeziyetçi tutumu ile
Irak İslam Yüksek Konseyi’nden ayrıldığı söylenebilir. IİYK, Irak’ın güneyinde Şii
nüfusun ağırlıkta olduğu dokuz vilayetin birleşmesiyle oluşacak bir bölgenin
oluşturulmasını savunmakta, Maliki yönetimi ise buna karşı çıkmaktadır.”
4.3. Kürt Gruplar
Anımsanacak olursa, 2010 seçimlerine sessiz bir şekilde hazırlanan Kürt
grupların söz konusu sükunetlerinin temel nedenleri, BÜSAM tarafından hazırlanan
2009 yılı değerlendirmelerini kapsayan “2009 Nasıl Geçti, 2010’da Neler Bekleniyor?” çalışmasında analiz edilmişti. Bu hususta analizlerimizin odak noktası;
Irak ve dünya genelinde hüküm süren askeri-siyasi konjonktürün fait accompli
20
girişimlere müsait olmayışı ve ABD’nin 2011 sonu itibariyle çekileceği Irak’ta güvenlik ve istikrara önem vermesi olmuştu. Farklı bir anlatımla, Kürtlerin
seçimlerde dikkatlerini yoğunlaştırmaları gereken asıl vilayetlerin, Diyala, Ninova ve Kerkük, Irak genelinde Şii-Sünni ayrımı gözetmeksizin ulusal bir mesele haline gelmiş olması Kürtler için önemli bir engel haline gelmiştir. Dolayısıyla Kürtler, ayrışmış görülen Şii ve Sünni Arapları, revizyonist politikaları sonucu, ortak bir Arap mağduriyeti yaratmak suretiyle, belirli vilayetlerde kısmen birleştirmiş görünmektedir.
Her ne kadar parlamento seçimleri Irak özelinde Kürt temsili anlamına geldiği
için iç politik sorunlar ajandalarında pek olmayacaksa da, 2009 seçimlerinde
beklenmeyen bir başarı gösteren Değişim Hareketi’nin (Goran) 2010 seçimleri ve
müteakip süreçteki rolü bir diğer merak konusudur. Kürtler 2010 seçimlerine, mevcut
durumda, bir büyük koalisyon ve iki yerel güce sahip partiyle katılacaklardır.
4.3.1. Kürdistan Demokratik Yurtsever İttifakı
1997’de aralarında ateşkes yapan iki büyük Kürt partisinin ortaklığına dayanan
oluşum, işgal sonrası Irak’taki tüm seçimlere birlikte katılmıştır. Özellikle 2005 Aralık
seçimleri öncesinde parlamentonun %30’una yakınını elinde tutan Kürt ittifakı,
birlikteliklerinden doğan sinerjiyle sembolik bir makam olarak nitelendirilse de
Cumhurbaşkanlığı koltuğunu ele geçirmeyi başarmış, anayasa hazırlanması
sürecinde etkin rol oynamış, KBY’nin altyapısının oluşturulması ve otonomisinin
kurumsallaştırılmasında önemli mesafe almıştır. İttifak iki temel Kürt partisinden
meydana gelmektedir:
Kürdistan Demokratik Partisi (KDP): 1946’da mevcut lider Mesud
Barzani’nin babası Molla Mustafa Barzani tarafından kurulan parti,
yıllarca Kuzey Irak’taki Kürt etnik kimliğinin temsilcisi olmuştur.
Köklü ve güçlü grup disiplini olan parti, Türkiye-Irak sınır kapılarını
kontrol ettiği için önemli bir ekonomik güce de sahiptir. Köklerinde Kürt bağımsız devleti pratiğini de barındıran partinin lideri Mesud
Barzani aynı zamanda Kürt Bölgesel Yönetimi’nin de başkanı olup.
Erbil partinin kalesi durumundadır, Dohuk’ta da parti yandaşları
ekseriyeti oluşturmaktadır. Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB): 1970’lerde KDP’den ayrılan Celal
Talabani tarafından kurulan parti KBY içinde nüfus ve şehirleşme
21
açısından en gelişmiş vilayet durumundaki Süleymaniye merkezlidir.
KDP ile yapılan özel anlaşma gereği 2009 KBY Vilayet Seçimleri
sonrası dönemde Dr. Berham Salih idaresinde KBY başbakanlığını
devralan partinin kurucu başkanı Talabani de halihazırda Irak
Cumhurbaşkanı’dır. Talabani’nin sağlık durumundaki bozukluklar parti içi iktidar çekişmelerinin yaşanmasına neden olmakta, anılan
çekişmeler 2009 yılında Değişim Hareketi’nde gözlemlendiği üzere
büyük kopuşlara neden olabilmektedir. 4.3.2. Değişim Hareketi (Goran)
2009 yılında KYB’den koparak Neşirvan Mustafa liderliğinde kurulan Değişim
Hareketi’nin merkezi, KYB’nin de merkezi olan Süleymaniye’dir. 2009 seçimlerinde
beklenenin üzerinde bir performans gösteren Goran, salt iç politik ajandayla anılan başarıya ulaşmış, Süleymaniye’de oyların yarısını kazanmıştır. İdeolojik temelde KDP ya da KYB’den ayrışmayan Goran’ın medya organı Vuşa aracılığıyla yolsuzlukları ve kemikleşmiş aşiret yapısını gündeme getirerek
aldığı oy, bölgenin siyasi parametrelerini değerlendiren analistler açısından da ilgi
çekici olmuştur. Henüz kesinleşmemekle birlikte partinin 2010 seçimlerine ayrı
katılacağı; ancak parlamento içinde KDP-KYB ittifakıyla birlikte hareket edeceği
değerlendirilmektedir.
4.3.3. Kürdistan İslami Birliği (KİB)
Selahaddin Bahaddin’in liderliğini yaptığı parti 2009 KBY seçimlerinde 13
sandalye kazanarak Kürt siyasi arenasında, sınırlı da olsa, varlığını hissettirmiştir.
İslamcı bir çizgisi olan Dohuk merkezli KİB’in Müslüman Kardeşler örgütüyle de
bağları olduğu söylenmektedir.
22
KDP lideri Mesud Barzani Goran lideri Neşirvan Mustafa
TABLO 6: KBY 2009 Parlamento Seçimleri
5. Sonuç ve Genel Değerlendirme
Irak genelinde yapılacak Parlamento seçimleri, ABD güçlerinin Irak’tan ayrılma
tarihi olan 2011 sonuna kadar Irak’ın güvenli bir ülke haline geldiği izleniminin
uluslararası kamuoyuna verilmesi açısından önem taşımaktadır. Seçimler, hem 2012
sonrası dönemde siyasi grupların olası çatışma alanlarının saptanması, hem de
kırılmaların hangi nedenlerle yaşanabileceğinin anlaşılması açısından dikkatle takip
23
edilmeli, seçim sonrası analizler Irak’ın özgün nitelikleri dikkate alınarak yapılması
gerektiği görüşündeyiz.
2010 seçimlerinde değerlendirilmesi gereken hususlara geçmeden, 2010
seçimlerinin önemli bir veri kaynağı olarak nitelendirilebilecek 2009 seçimleri ve
müteakip durumu kapsayan analizlerimizin de yer aldığı Irak: Gelecek Senaryoları başlıklı BÜSAM çalışmasında ortaya koyulan görüşlerimizin bir kez daha
aktarılmasının yararlı olacağı değerlendirilmektedir:
Seçim sonuçlarının tartışmasız galibi, halihazırda Başbakanlık görevini
yürüten Nuri El Maliki’nin partisi El Dava’nın listesi olan “Hukuk Devleti
Listesi” olmuştur. Seçimlerin yapıldığı 14 vilayetin 9’undan zaferle ayrılan
“Hukuk Devleti Listesi”, Şii nüfusun yoğun olduğu bölgelerde rakip listeleri
geçmeyi başarmıştır.
• Seçimler, dini vurgu yapan liste ve partilerin genel olarak gerilemesi ile
sonuçlanmıştır.
• Irak İslam Yüksek Konseyi önemli derecede gerileme yaşamıştır. İran’la
olan ilişkisinin yarattığı rahatsızlığın belirtilen durumda etkili olduğu
değerlendirilmektedir.
• Irak İslam Yüksek Konseyi ve Sadr Grubunun zayıflaması Nuri El
Maliki’nin partisi El Dava için önemli bir avantajı beraberinde getirmiş ve
”Hukuk Devleti” listesi, Maliki’nin aşiret liderleri ile kurduğu iyi ilişkiye de
bağlı olarak Şii rakiplerini geçmeyi başarmıştır.
• Bağdat Güvenlik Planı ve Irak Güvenlik Güçleri’nin destek alarak yaptığı
operasyonlar, göreli istikrarlı ve şiddetin azaldığı bir dönemde Maliki’nin
güvenliğin tesisinde başarılı olduğu algısı yaratmıştır.
• 2005 yılında direnişin de etkisi ile ilk seçimleri boykot eden Sünniler, bu
seçimlere aktif olarak katılmışlardır.
• Sünni grupların Diyala ve Ninova vilayetlerinde birinci sırada yer alması,
söz konusu yerlerin demografik yapıları, etnik ve mezhepsel dağılımı ve
şiddet eylemleri geçmişi bağlamında göz önünde bulundurulduğunda,
önemli bir durum olarak değerlendirilmektedir. Belirtilen vilayetler, Kürt
gruplarının sınırların genişlemesine yönelik olarak tek taraflı yaptığı
girişimlerden dolayı merkezi yönetimle aralarında çıkabilecek bir
çatışmanın ön cepheleri olarak görülmektedir. Ayrıca, Diyala vilayeti, Şii
24
Arap ve Sünni Arap grupların bir arada yaşadığı bir bölge olduğu ve
geçmişte yaşanan mezhepsel çatışmalar sırasında birçok saldırının söz
konusu vilayette gerçekleştirildiği de göz önünde bulundurulduğunda,
olası bir mezhepsel çatışmanın patlak verebileceği bölgelerden birisi
olarak dikkate alınmaktadır.
• Vilayet seçimleri merkeziyetçi ve milliyetçi söylem geliştiren partilerin
yükselişte olduğunu ortaya koymaktadır. Bu bağlamda federalizm ve
bölünme tartışmalarının bir tepki yarattığı gözlemlenmektedir.
• Güvenliğin tesisi, değişik grupların çıkarlarına atıfta bulunulması,
merkeziyetçi ve milliyetçi tutum sergilenmesi ve SOFA Antlaşması’nın
imzalanması sürecinde başarılı bir müzakere yürütülmesi gibi konularda
itibarını arttıran Maliki ve El Dava partisinin, Ocak 2010’da yapılacak
parlamento seçimlerinde üstünlüğünü sürdürmesinin güçlü bir olasılık
olduğu öngörülmektedir.
Sözü edilen analizler ışığında Irak 2010 seçimleri değerlendirilirken;
Irak’ta koalisyonların çok değişken nitelikler taşıdığı ve bu yüzden
seçim sonuçları hakkında net ve kesin değerlendirmeler yapılmasının
oldukça güç olduğu,
Seçim yasasındaki değişiklerle 2005’ten beri siyasi arenada güç kaybeden
Kürtlerin düşüşünün 2010 seçimlerinde de devam edeceği, basit bir
aritmetikle 69-70 sandalyeyi bulamamasının söz konusu düşüşü somutlaştıracağı,
Özellikle KDP-KYB ortaklığının anılan düşüşünün yalnızca merkezi yapılar özelinde kalması durumunda, Kürt ayrılıkçı hareketlerinin de
mağduriyet psikolojisi üzerinden yükselebileceği,
Kürtleri 2012 ve sonrasına taşıyan politik süreçte;
2009 seçimleri sonrası zor durumda kalan KYB’ye KDP tarafından
gösterilen sadakatin devamı ya da sonlanması, Goran’ın KYB’deki kopuş sürecini hızlandırması ve hatta
KYB’nin yerini alacak bir güce dönüşme ihtimali ve
her ne kadar seçime ayrı girseler de Kürt partilerinin Bağdat’ta
birbirlerine karşı takınacakları tavır Kürtler açısından belirleyici
olacak, risk ve avantajlar yaratabilme potansiyelini barındıracaktır.
25
2010 sonrası dönemde Sünnilerin politik denkleme tam olarak dahil olacağı
değerlendirilirse, Talabani sonrası bir ve Kürt Cumhurbaşkanı’nın göreve gelmesi olasılığının uzak olduğu ve Kürtlerin Başkan Yardımcılığı makamıyla “tatmin edilmeye” çalışılabileceği,
Irak’taki son bombalamalarla birlikte değerlendirildiğinde oyların büyük bir
kısmının halen güvenliğin sağlanmasına yönelik propaganda ve algılara
olarak verileceği,
Anılan güvenlik hususunun Maliki adına güvenliği büyük ölçüde tesis edebilen, ya da hala tam olarak tesis edememiş kişi tanımlamasıyla avantaj ya da dezavantaj yaratabileceği,
Maliki’nin görünen merkezi kimliğinin artık kendisi tarafında da retoriğe
dönüştürüldüğü ve böylece IİYK, Sadr ve Fazilet gibi unsurların birleşimiyle
Şii kimliğine yapılması olası vurgu gücünün potansiyel olarak Irak Ulusal
İttifakına geçtiği,
Özellikle son dönemde Şii hacılara yönelik saldırılar gibi olayların
mezhepsel temelde bölünmeyi artırabileceği ve mezhepsel ayrışmanın güçlenmesinin Maliki’nin aleyhine, IİYK ve Sadr grubunun lehine olduğu,
2012 sonrası Irak’ta liderliğin, olası bir bölünme ikili gerçekleşirse (Arap –
Kürt) Maliki’de, üçlü gerçekleşirse (Sünni-Şii-Kürt) IİYK’da ve(ya) Sadr
grubunda olacağı,
Ammar El-Hekim’in Türkiye ziyaretinin bir kamu diplomasisi çalışması,
Irak’ta ABD ile uyumlu tavrının da Şii ritüelinin bir parçası olan, düşmana
karşı gerektiği zaman uyumlu görünmeyi de öngören takiyye olabileceği,
26
ABD’nin bir yol kazası yaşanmadan Irak’tan çekilme arzusunun, anılan
ülkenin rasyonel karar vericilerinin Maliki’nin seçimleri kazanması yönünde
tutum almasına sebep olabileceği,
Mezhepsel dağılımın göz önünde bulundurulduğu, ancak homojen ittifaklar
oluşmadığı da hesaba katıldığında; 2010 seçimlerinin Irak’ta koalisyonu gündeme getirmesinin bir gerçeklik olduğu öngörüsünde bulunulması
mümkündür.
Irak 2010 Parlamento Seçimleri Iraklılık kimliğinin ne kadar benimsendiğini
ortaya koyarak bölge ülkeleri açısından da Irak’taki toplumsal fayların tahlil
edilebilmesini sağlayacaktır. Maliki’nin İran Meclis Başkanı Laricani’nin ziyareti
sonrasında yaptığı “İran (Irak genelinde bir Şii ittifakı için) üzerimize çok baskı
yapıyor”19 sözleri de seçimlerin bölgesel ve uluslararası boyutunu bir kez daha
ortaya koymaktadır.
Son tablo henüz net olarak ortaya çıkmamış olsa da Türkiye’nin tıpkı Ammar
el-Hekim’in ziyaretinde olduğu gibi Irak’taki farklı gruplarla temasını sürdürmesi
gerektiği ortadadır. Yalnızca makro düzeyde değil, mikro düzeyde de Türkiye’nin Irak içinde müttefikler bulması önem arz etmekte, bu bağlamda, Ankara’yı
ilgilendiren hassas güvenlik ortamı göz önünde bulundurularak, Irak ve Kuzey Irak’ta
ilişkilerini çeşitlendirmesi ve Goran’la da temaslarda bulunması faydalı olabilecektir.
Bu kadar çok denklem ve oyuncuyu barındıran Irak’ta, Türkiye’nin ilişkilerinin Bağdat
merkezi yönetimi ve KBY içinde KDP – KYB ile sınırlı olması, rasyonel bir yaklaşım
kimliğinde değerlendirilmemektedir. Zira, Irak iç siyasetinde olduğu gibi, Irak’a yönelik
dış ilişkiler geliştirilmesinde de mikro siyasetin önemi büyüktür.
Ek olarak, “2009 Nasıl Geçti, 2010’da Neler Bekleniyor” başlıklı BÜSAM
çalışmasında yer alan, ABD’nin seçimler öncesinde Irak’ın kuzeyinde tartışmalı
bölgelere asker konuşlandırmasına ilişkin analizlerimiz, seçim sonrası ortama ililşkin
değerlendirmelerde bulunacaklara yararlı olması açısından yeniden anımsatılacaktır:
Bilindiği üzere ABD Güçleri–Irak olarak adlandırılan kuvvetin, kuzey güçleri ve 3.
Piyade Tümeni Komutanı Tümgeneral Anthony Cucolo, Mart 2010’da yapılması planlanan
Irak Parlamento Seçimleri’nde emniyeti sağlayabilmek amacıyla, Kürtler ile Araplar arasında
ihtilaflı bölgeleri teşkil eden hatta yerleşeceklerini açıklamıştır.
19 Ayrıntılı bilgi için bkz.
27
20.000’in üzerinde askeri mevcudu içeren bir gücün, anılan bölgelerde yerleşmesi
anlamına gelen söz konusu “yeniden konuşlanma faaliyeti” çok farklı sonuçları beraberinde
getirebilir. General Cucolo’nun 13 Ocak 2010 tarihli video konferansta vurguladığı gibi20
tartışmalı bölgelerde Arap–Kürt gerilimi (Tümg. Cucolo’nun kendi ifadesi ile) bir “fay
hattı” oluşturmakta ve önemli ölçüde çatışma potansiyeli arz etmektedir. Ayrıca sözü
edilen gerilimi tırmandırmak isteyen bazı radikal direnişçi hücreler de ihtilaflı alanlarda
varlıklarını sürdürmektedirler.
Kanımızca bu noktada, ihtilaflı bölgelere yerleşecek olan ABD güçlerinin fonksiyon ve
görevlerine ilişkin dikkatle değerlendirilmesi gereken birkaç temel nokta bulunmaktadır:
İncelemeye konu birliklerin deklare edilen görevleri seçim öncesi ve esnasında
güvenli bir ortam oluşturmak, Kürt–Arap gerginliğinde negatif enerji yüklü fayların
aktive olmasını önlemektir. Gerek sözü edilen görev, gerek 2008 yılında Irak Güvenlik
Güçleri ile Peşmerge’nin Diyala ve Ninova vilayetlerinde karşı karşıya gelmesi ve gerekse
ihtilaflı bölgelerdeki 2009 Vilayet Konseyi seçim sonuçları (KDP ve KYB’ye karşı oluşturulan
Arap koalisyonları), Irak’ta Kürtler ile Araplar arasında, General Cucolo’nun da ifade ettiği
üzere21, önemli “fay hatları” olduğunu göstermektedir. Anılan faylar aynı zamanda, 2012 ve
sonrası Irak denkleminin potansiyel çatışma alanlarından birini de yansıtmaktadır.
Konuya farklı bir yaklaşımla bakıldığında, her ne kadar 2003 sonrası tablodan
sistematik olarak dışlansalar da, Kürt–Arap ihtilaflı alanları olarak adlandırılan bölgeler içinde
Türkmenlerin ekseriyeti oluşturduğu ve tarihsel olarak Türkmen karakter taşıyan yerleşimlerin
bulunduğu bir gerçektir. General Cucolo komutasındaki birliklerin konuşlanması planlanan
yerlerin başında Telafer, Kerkük gibi yerleşimlerin geldiği bilinmektedir.22 Dolayısıyla, sözü
edilen askeri hareketliliğin, KBY’nin sistematik olarak Türkmenlerin haklarını gasp etmesi
üzerinde ne tür bir etki yaratacağı da ayrıca incelenmelidir. Paralel olarak, bugüne kadar
Irak’ta ABD’nin, Türkmenleri önceleyen ya da en azından denklemin bir parçası olarak kabul
ederek üzerlerindeki Iraklı Kürt baskısını engelleyen bir tutum geliştirmediği anımsanmalıdır.
Bu bağlamda, bugüne kadar sunulan BÜSAM çalışmalarında, Kerkük’te KBY’nin olası
bir fait accompli girişiminin bedelinin çok ağır olacağı, bu nedenle Erbil’in, rasyonel
ölçütlerle, böyle bir adımı atmayacağı değerlendirilmişti. Dolayısıyla, sözü edilen ABD
unsurlarının Kerkük’te bir fait accompli girişimi karşısında nasıl tavır alacakları, kritik
önemde görülmektedir.
20 ABD Güçleri – Irak Resmi İnternet Sitesi <www.usf-iraq.com>, “DoD News Briefing with Major Gen. Anthony Cucolo, U.S. Division – North, via videoconference from Iraq, 13 Jan. 2010. 21ABD Güçleri – Irak Resmi İnternet Sitesi <www.usf-iraq.com>, “DoD News Briefing with Major Gen. Anthony Cucolo, U.S. Division – North, via videoconference from Iraq, 13 Jan. 2010. 22 Ümit Özdağ, “Amerikan Ordusu Kuzey Irak’a Yerleşiyor mu?”, [web] 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü İnternet Sitesi <21yyte.org>, 18 Ocak 2010.
28
KBY bünyesinde KDP ve KYB’ye bağlı peşmerge güçlerinin birleştirilmesi
çalışmaları ve her iki grup için tek bir Peşmerge Bakanlığı kurulması ile KBY içinde askeri
entegrasyon çabaları çok önemli bir aşamaya gelmiştir. Bununla birlikte, KBY’den gelecek
unsurlar ile oluşturulması planlanan Irak Güvenlik Güçleri’ne bağlı iki tümen halen hayata
geçirilememiştir ve Erbil’in gereken birlikleri IGG komutasına vermeyeceğine ilişkin güçlü
emareler mevcuttur.
Yine, KBY bünyesinde içi doldurulmamış çok sayıda tugay teşkilatının, kağıt
üzerinde de olsa, bulunması; 2003’ten itibaren Erbil’in bağımsız bir devlet gibi hareket etme
eğilimi ve Barzani’nin bağımsız Kürt Devleti için konjonktürün elverişli olmasını bekleyen
tutumu; Erbil’in, uygun koşullar altında uygulamaya koyacağı aktüel stratejisi hakkında
önemli ipuçları vermektedir. KBY’nin, IGG ve diğer Arap gruplarla olası çatışma alanlarına bir
tampon unsur gibi konuşlanacak olan ABD birliklerinin misyon ve stratejilerinin, Erbil’in
gelecekteki statüsünü belirleme hususunda yaşamsal önemi haiz olacağı
değerlendirilmektedir.
BÜSAM analistlerince yapılan biyografik araştırmalar, General Cucolo’nun; Bosna,
Afganistan ve son olarak Irak’ta çeşitli görevler icra etmiş, çatışma tecrübesi yüksek bir
komutan olduğunu göstermektedir. Ayrıca ABD Piyade Okulu’nda direktörlük yapmış,
Pentagon Halkla İlişkiler departmanını yönetmiş olan Cucolo’nun, akademik eğitimi
kapsamında master derecesi de bulunmaktadır.23 Gerek incelemeye konu generalin
formasyonunun, gerekse komuta ettiği birliklerin nitelik ve niceliğinin seçimlerin güvenli
biçimde yapılmasından “daha karmaşık ve önemli” görevlerin icrasına olanak tanımakta
olduğu değerlendirilmektedir.
Önceki iki maddede aktarılanlarla birlikte düşünüldüğünde; Irak’ın kuzeyinde,
Kerkük’ü de kapsayan geniş bir eksene yerleşecek ABD unsurlarının, parlamento
seçimlerinin ardından ve özellikle Obama’nın çekilme planına göre Irak’taki ABD askeri
varlığının 50.000’e düşeceği 2010 yazından sonra, ne ölçüde muhafaza edileceği kritik
önem kazanmaktadır. Zira 2011 sonuna kadar ABD askeri varlığı, 2009 öncesi konumuna
göre büyük ölçüde azalacaktır ancak en az 20.000 mevcutlu ABD askeri unsurlarının Arap–
Kürt ihtilaflı bölgelerinde konuşlanması 2012 ve sonrası statükoyu belirleyecek sonuçlar
doğurabilecektir.
Son olarak belirtilmelidir ki, Irak ve Afganistan’ın birçok sorunlu bölgesinde ABD
askeri varlığının bizatihi kendisi istikrarsızlık faktörü olabilmekte ve direnişçi unsurlara
propaganda zemini kazandırabilmektedir. Dolayısıyla, General Cucolo komutasındaki
23 <www.stewart.army.mil/CommandGroup/thirdID/cg.asp> 20 Ocak 2010
29
unsurların, ihtilaflı bölgelere yerleşerek KBY yanlısı bir tutum sergilemelerinin, direnişi ve
ayrışmayı körükleyici bir etki göstermesi de muhtemel görülmektedir.