Upload
others
View
5
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
TÜRKiYE'DE SivİL DEMOKRATİK BİR ANA YASA YAPıMıNDA
AŞıLMASı GEREKLİ BAZI EşİKLER
Yrd. Doç. Dr. Adnan KÜÇÜK *
GİRiş
Genellikle Anayasaların birer istikrar belgesi olduklanndan söz edi
lir. Örnek olarak da ABD Anayasası gösterili r. Modem anlamda ilk yazılı
Anayasa unvanını taşıyan bu Anayasa. bazı deği ş i kli klerl e bir istikrar belgesi
olarak 22 1 y ı ld ır yürürlüğünü sürdürmektedir.
Anayasaların değiştirilmesi gerektiği durum larda değiştirilmesi, aksi
takdirde sırf değişiklik yapılması için değiştirilmemesi gerekir. Şayet Ana
yasa de ği ş liği ile maksat hfisı l oluyorsa. sadece "yeni bir Anayasamız olsun"
diye Anayasa yapılmaz. Kısmi değiş i kliklerle Anayasa l sorunlar giderilerni
yorsa. değişikliklerle yetinme üzerinde ısrarcı olmak da yersizdir. Aksi halde
sorunlar daha da derinleşir. Anayasalarda değişim ve süreklilik aç ısından
temel husus, istikrar gereği ile değişim ihtiyacının uzlaştırma yoluyla gide
rilmesidir.
Ülkemizde 1876 Kanun-u Esasi'sinden günümüze gelinceye deği n
toplam 5 Anayasa yap ı lmış; bunlar da çok sayıda değişikliğe maruz kalmı ş
tır. i 32 y ı l lık anayas al tecrübeye ve yak laşık 60 yıllık bir demokrasi uygu
lamasına sahip olan Türki ye'de, Anayasalan n hiç birisi milletin hür ve ser
best iradesiyle kabul edilmemiştir. Son yarım asırl ık darbe ler döneminde
Anayasalar, darbe sonrasında, darbe yönetimlerinin inisiyatifiyle hazırlan a
rak, toplumsal uzlaşı ve mutabakat sağlama hedefi gözetilmeksizin kabu l
edi lmiş lerd ir. Bu yüzden öngörülen sistemin aksamaksızın i şle t ilebilmesi
mümkün olamamıştır.
1982 Anayasası da yapıldığı günden bu yana sürekli tartı şılan, eleş ti
rilen, hatta bazı kesimler tarafından kendisine "deli g ömleği'" nitelernesi
* Kınkkale Üniversites i Hukuk Fakülıesi Öğretim Üyesi
2 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
yapılan bir metindir. Bu Anayasanın 26 yıllık uygulama döneminde 70 'e
yakın maddesi değiştirilmiştir. Bütün bu değişikliklere rağmen, hala bu Ana
yasanın Türkiye'nin ihtiyaçlarına yeterince cevap vermediği yaygın bir şe
kilde ifade edilmekte, hemen her ortamda değiştirilmesi gerektiği dillendi
rilmektedir. Son birkaç yıl içinde yaşananlara göz attığımızda, Cumhurbaş
kanı seçimi sürecinde ortaya ç ıkan hukuki ve siyasi kriz; kamu bürokrasisi
hükümet, önceki Cumhurbaşkanı-hükümet arasında yaşanan gerilimler,
%47' lik oy desteğine sahip bir partinin, partililerin sırf ifadelerden dolayı
hazine yardımından mahrum kılınması vb. Türkiye'deki siyas i-hukuki so
runların , mün ferit olmadığı nı, topyekün Anayasa temelli bir sorunun söz
konusu olduğunu gös termektedir.
Ayrıca i 982 Anayasasının meşruiyet noktasından malulolduğunu
ifade edenler de mevcuttur. Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk, 1999
2000 Adli Yılı Açılış Konuşmasında şu sözleri sarf etmiştir: "Çıplak bir
uyarıda bulunmak zorundayım. Türkiye, meşruluk debi si nerede ise s ıfı ra
yaklaşmış bir Anayasayla yeni bir yüzyıla giremez, girrnemclidir'". Sel
çuk'un. Anayasal meşruluk konusunda "hasar tespiti" yapmaya yönelik bu
çıplak uyarısı dikkate alınmayarak. Ülkemizde, üçüncü bin yıla bu Anaya
sayla girilmiştir' . Yakın zamanlara ge linceye değin bu Anayasaya sahip Çı
karak savunan ların sayısı çok azdır; hemen her kesim tarafından şiddetle
eleş ti ri lmiş t i r" . Gerek antidemokra tik hükümleri, gerekse Tü rkiye'nin önün ü
i "Soyl u: 'Millete De li Gömleği Giydiriidi..', Önce Vatan Gu., 24.06.2008; Hasan CEMAL."Asker Düşmanı ! " , Milliyet 0 :'1.. 30.08 .2003; Ümit KARDAŞ, "Bilmeyen Asker-Sivi l Dansı", Radikal Gu .. 19.07.2003; Güneri eıvAoG LU. "Kısa Anayasa mı Dediniz", Milliyet Gn ..27.06 .2007; Murat YILMAZ, "Yeni Anayasa Elbette Tarafsız Olmalı", Bugün Gu..0 \.08. 2007 ; "Ufuk Uras: Bu Del i Gömleğini Bir An Önce Çıkaralım", Yeni Asya Gü.,24.09.2007. Sol eğilimli 7 sivil toplum örgütü. özgür ve demokrat ik bir Türkiye için sivilanayasa çalışmal arın a destck verdi. Grup adına açıklama yapan Türkiye Devrimci İşçi Seridikalan Konfederasyonu Genel Başkanı Süleyman Çelebi. "Türkiye'nin 12 Eylül Anayasası'ndan , bu deli giimleğinden kurtulması gerektiğin i yıllardır söylüyoruz". "12 Eylül'ün DeliGömleğinden Kurtulına1ıy ız", Zaman GZ!., 19.09.2007.2 Süleyman DaGAN, Sivil Demokrasi çağrısı . Birey y., İstanbul . 1999. s. 583 Zühtü ARSLAN.Amıyasa Teorisi, ı . B.. Seçkin y.. Ankara. 2005. s. 43..ı 1982 Anayasasına ilişkin eleşt i ri ler için bkz.: Hikmet TÜLEN. "Gündemin Değişmeyen
Konusu: Anayasa Değişikl i ği Tartı şmaları" . A.Ü. Erzincan Hukuk Fakültesi D" C. 4, S. 1-2.2000 . s. 197-218; Bülent TANÖR, İki Anayasa: 1961· 1982. 3. B" Bela y., İ s tanbul , 1994. s.95-177; Türkiye' nin Insan Hakları Sorunu, 3. B.. BDS y.. İ s tanbuL, 1994; Yavuz ATAR,
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması GerekliBazı Eşikler 3
tıkayan hüküm ve kurumları içenn esi sebebiyle, hemen her kesimden bu
Anayasa ile alakalı ifade olunan düşüncelerin büyük ekseriyeti onun aley
hine olmakta; bu Anayasanın kötü bir Anayasa olduğu konusunda genel bir
kanaat oluşmuş bulunmaktadır'.
i 982 Anayasası , kısmi değişiklikler yoluyla kusurlarından arınd ırı l a
rak sakıncalan giderilip demokrasi için engel bir metin olmaktan ç ıkarılabi l ir
mi; yoksa esasen bütününe hükmeden otoriter ruh sebebiyle, yerine, gerek
yap ım yöntemi, gerekse içerdiği hiiküm ve kurumlar itibariyle yeni sivil ve
demokratik bir Anayasa mı yapılmalıdır? Bu konu ara ara gündeme gel
mekte ; tartışmalar bazen yoğunlaşıp bazen soğumakJa birlikte, tamamen
sona ermiş görünmemektedir. Bunda i 982 Anayasasının öngördüğü hü
kümler kadar, bu metnin hiyerarşik yöntemle" yukarıdan aşağıya yapı lmış
olmasının da tesiri bulunmaktadır. Yeni bir Anayasa yap ımı ihtiyacından söz
edenler, bu metnin hükümleri ve yöntemi itibariyle demokratik ve sözleşme
yöntemi' ile yapı lmas ı ih tiyacı üzerinde durmaktadı rl ar.
Burada, sivil ve konsensüse dayalı Anayasa konularına aç ıklık getir
dikten sonra, bazı sorunlu alanlar tespit edilerek, bu alanlara ili şkin ortaya
konulan tartışma ve önerilen çözü mler ekseninde, "hem yeni bir sivil Anaya
sanın yapılmasına bir ihtiyacın olup olmadığı konusuna açıklık kazandırıla
cak, hem de şayet böyle bir ihtiyaç var ise bunun giderilmesinin sağlanması
Demokras i/erde Anay asa! De ğişmenin Dinamikleri ve Anayasa Yapımı, Mimoza y.• Konya,2000, s. 108-120; TÜSi AD, Türkiye 'de Demokratikleşme Perspektifleri. (Haz.: BülentTANÖR), TÜS iAD y.• İstanbul . 1997; Zafer ÜSKÜL. Tiirkiye 'nin Anaya sa Sorunu, AFA y.•İstanbul, 199 1; İ brah im Ö. KABDGLU, Anayasa ve Toplum. İmge y., Ankara, 2000; ErgunÖZBUDUN, Türk Anayasa Hukuku. 8. B.. Yetkin y.. Ank ara, 2004, s. 60-66 ; Şükrü
KARATEPE. Darbeler, Anayasa/ar ve Modernleşme. 3. 8. . İz y.• istanbul , 1999, s. 254- 318;Burhan KUZU. 1982 Anayasasıfı lll Temel Nitelikler; ve Getirdiği Yenilikler , Filiz Kiyabevi.İ stanbul, 1990. s. 31-42; Mümtaz SOYSAL, 100 Soruda Anayasarlll1 Anlam ı, 7. B.• Gerçek y-.,İstanbul, ı 987, s. ı 28-230. 399-4065 GÖZLER'e göre, 1982 Anayasasının kötü oldugu iddiası bir "galat- ı meşhur"dur. KemalGÖZLER. An aya sa Değişikliği Gerekli mi 1. Ekin Kitabevi y.• i . B.• Bursa. 200 i " s. 3-5 .6 Yavuz ATAR . "Anayasa Yapım Sürecin in Demokratik ilkeleri". 21. Yüzyılın Eşiğinde Türkiye'de Siyasal Hayat. {Ed.: Adnan KÜÇ ÜK & Selahaddin BAKAN & Ahm et KARADAG ),Aktüel y.• Bursa, 2005. s. J i ; Demokrasil erde Anayasa/ Değişmenin Dinamikleri ve AnayasaYapımı. s . 156; Mustafa ERDOGAN. A"ayasa Hukuku. 4. B.. Orion y.. Ankara . 2007. s. 88.7 ATAR . Demokrasilerde Anayasal Değişmenin Dinamik/eri ve Anayasa Yapımı . s. 16 1;Anayas a Yapım Sürecinin Demokratik ilkeleri. s. 16; ERDOGAN. Anayasa Hu kuku. s. 89.
4 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
amacıyla aş ılmas ı zorunlu eşiklerin neler olduğu ortaya konul arak, bu eş ikle
rin nasıl aş ı l acağına ili şkin çözümlemeler geliştiri lecektir ,
Demokratik Sivil Bir Anayasa Yapımı
"Anayasa hukuku literatüründe. askeri Anayasa-sivil anayasa diye
bir ayırım mevcut de ğildir" şek l i nde bir eleştiri vardır. B atıda bu ayrımın
o lmayış ı doğru olm akla birli kte, yakın zamanlarda Batıda bu ayrımı haklı
laştırarak askeri bürokrasinin egemenliğinde bir Anayasa yapımı mevcut
değildir. Dolayı sı yla demokratik gelenekleri köklü Ülkelerde siyas i partilerin
seçim meydanlarında ve bildirilerin de "sivil Anayasa" vaadinde bulunmaları
ancak mizah konusu olabilir. Bizde ise şimdiye kadar Anayasalar bürokra tik
belirleyicilik ekseninde yapıldığı ; halk kendi Anayasasını bir türlü yapam a
dığı için , yapılan bu tür , vaat ler anlamlıdır. Ülkemizde başta askeri kesim
olmak üzere merkezi bürokrasi sadece kendi yetki alanları ile il gilerıme
mekte; siyasi iktidar koltuklarında kinı l eri n oturacağıyl a dahi ilgilenmekte
dirler. Bu çerçevede ülkenin nasıl bir Anay asaya sahip olması gerektiği hu
susu da "koruma ve kollama" görevinin bir gereğ i olarak kabul edilmekte
dir". Dolayıs ıyla, köklü demokras ilerde pek gündeme gelmeyen sivil aııa
yasa nitelemesi, sivil toplum tartı şmalarının da bir sonucu ve siyasi bir türevi
olarak Türk siyasi lügatine girmiştir" .
Erdoğan sivil Anayasayı şu şekilde tanımlar: 'Topl umun devlete
verdiği bir 'yetki beratı ' olarak sivil bir Anayasa, her şeyden önce, sivil ira
denin ürünü ola n, toplumun ürett i ği mutabakatm sonucunda ortaya çıkan
Anayasa demektir. Sivil Anayasa, ayrıca, kamu hayatma ili şkin temel belir
leyici kararların toplumu temsil eden sivil siyasi aktörlerce alınmasın ı ve
sivil iradeni n askeri iradeye hakim olmasın ı öngöre n bir Anayasadır"lI . Bu
rada sivil anayasa, daha ziyade "içerdiği hüküm ve öngördüğü kurum lar
itibariyle askeri bürokrasiye üstünlük sağlayan ve askeri bürokrasinin doğru-
8 V. Ahsen COŞAR, "Türkiye'n in Yeni Bir Anayasaya Ihti yac ı Var". Hukuk ve Hayat D., S.6, Yıl : 2008, s. 17.9 ARSLAN, Tam Demokrasi İ çi n Rota: Sivil Anayasa!10 Davut DURSUN, Anayasa: Sivillik mi. Özgürlük mü?". Yeni Şafak Gu.• üg.IO.2007.ı i Mustafa ERDOGAN. "Sivil Anayasa Nedir?". Sıar Gazetesi; 05.07 .2007.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması Gerekli~~~ 5
dan yaptığı ya da etkin belirleyiciliğinde yapılan anayasa"nın karşıtı' olarak
kullanılmaktadır.
Arslan, sivil Anayasanın, yapım yöntemi yanında, içeriği bakımın
dan gereklerine de değinmektedir. Buna göre, sivil Anayasanın, bireylerin
temel haklarını devlet karşısında teminat altına alan bir metin olması da ge
rekir'. Akgün 'e göre de, Anayasanın siviller eliyle yapılması ve parlamento
tarafından kabul edilmesi, hürriyetçi bir demokratik rejimi kurmak için ye
terli değildir. Yeni Anayasanın felsefi temeli hürriyet, amacı birey mutluluğu
olmalıdır' '. Dolayısıyla sivil nitelemesiyle, hazırlanışı ve muhtevası itibariy
le sivil olmayan, meşruiyeti tartışmalı bir Anayasanın yerini, katılımcı, uz
laşmacı ve demokratik yollarla hazırlanmış ve birey haklarını devlet karşı
s ında teminat altına alan bir Anayasanın alması isteniyor. Esasen sivil Ana
yasa nitelemesinde, Anayasanın ve anayasal sistemin, militarizmin dayanıl
maz ağırlığından kurtarılması çabası öne çıkmaktadır! '.
Konsensüse (Uzlaşmaya) Dayalı Anayasa
Sivil Anayasa, Anayasa yapımında toplumda mevcut bütün ya da
çoğu toplumsal ve siyasi grup ve güçlerin katılımının sağlanmasına ve bu
yolla uzlaşıya dayalı bir Anayasanın yapılmasına imkan verdiği durum
larda!', konsensüse/uzlaşmaya dayalı bir Anayasa yapımının ortaya çıkma
sına imkan sağlamış olur. Burada uzlaşının, toplumdaki aritmetik çoğunluk
tan ibaret olmayan hakiki çoğunluklar arasında gerçekleşmesi gerekir!' , Her
ne kadar uzlaşma yöntemiyle kabul edilen bir Anayasa, bütün taraflar için,
her birisinin kendi özel taleplerini verilen bazı tavizler sebebiyle tam anla
mıyla karşılamasa; Anayasa her bir taraf için en mükemmel Anayasa olmasa
da, en azından "sayısal çoğunluğu teşkil eden belli bir toplumsal kesimin ya
12 Zühtü ARSLAN, "Tam Demokrasi İçin Rota: Sıvii Anayasa!", Zaman Gu. , 12.07.2007.13 Birol AKGÜN, "Anayasa: Sivillik mi, Özgürlükmü?", ? Yeni Şafak Gu., 07.10.2007.14 ARSLAN, Tam Demokrasi İçin Rota: Sivil Anayasa!.ı s Ergun ÖZBUDUN, Demokrasiye Geçiş Sürecin de Anayasa Yapımı, ı. R , Bilgi y., Ankara,ı 993, s. ı 16.16 Miguel HERRERü DE MiNüN. "Demokrasiye Geçi ş ve Anayasa! Tercihler", BDT Ülkelerinde Demokrasiye Geçiş ve AnayasaYapımı , (Çev. Ergun ÖZBUDUN&Levent KÖKER),Yetkin y., Ankara. 1993. s. 37; ATAR, Demokras ilerde Anayasal Değişmenin Dinamikleri veAnayasa Yapımı, s. 152; Anayasa Yapımının Demokratik ilkeleri, s. 9.
6 MÜHF - HAD, C. 14, Sy.3
da özgü l ağırlığı yoğu n olan belli bir gücün dayatması ile kabul edilen Ana
yasaya nazaran "ehven-i şer" olarak kabul edilebilir".
Demokratik sivil ve uzlaşmacı (Konsens üse dayalı) bir Anayasanın
yapılabilmesi bir takım gerekliliklerin varlığına bağlı bulunmaktadır. Bunlar:
i - Anayasanın yapımı konusunda yetkili Mecliste, mümkün 01
duğunca bütün siyas i ve toplumsal kesimlerin temsilinin önü aralanarak,
Anayasanın, toplu mun bütün kesimlerinin i şti rakinin sağlanmasıy la yap ı l
ması.
2- Her bir kesimin, Anayasa yapımı konusunda kendi önyargılarını
aşarak; bir takım korku ve güve nsizliklerle bir aradalığı zorlaştıran saplantı
lardan vazgeçerek, gerçekten bir arada yaşamanın şartlarını ve bu konudaki
mutabakatlan tespit etme konusunda hazır olması ,
3- Demokratik sistem içinde kalınmak şartıyla Anayasaya, siyasi
irade tarafından uygun görülen lıemen her türlü hükmün konulabilmesi,
4- Ortaya çıkan Anayasanın, toplumda hemen her kesimin az çok
mutabık kaldığı asgari müşterekleri içeren bir metin olması ",
5- Mevcut Anayasanın aksayan yönleri ile yeni Anayasanın yapı l
masını Iüzumlu kı lan siyasi ve toplumsal temel dinamiklerin somut olarak
tespit olunması ve bunlann siyasi gerçek lik zeminine oturtulması 19,
6- Anayasanın yapım sürecinde, hemen her anayasal konunun , tam
bir fikir hürriyeti ve geniş hoşgörü sınırları içinde tartı şılmasından sonra,
anayasal mutabakatıara ulaşılması , tartışılmayan, üzeri örtülen ya da belli
mülahazalarla tartışılması men olunan hiçbir anayasa! konu ya da sorunun
kalmaması ,
7- Türk devrimini, "daha henüz tamamlanmamış bir toplumsal ve si
yasi proje" olarak değerlendirip, demokratik siyasi çoğunluğun yönetime
17 ATAR. Anayasa Yapımının Demokratik ilkeleri, s. 9; Demokrasilerde Anayasal Değişme
nin Dinamikleri ve Anayasa Yapımı, s. 152; ÖZBUDUN, Demokrasiye Geçiş Sürecinde Anayasa Yapımı. s. ı 16.18 ATAR. AnayasaYapımının Demokratik ilkeleri. s. 9.19 ibid.. S. 9
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 7
talip olmasını, "ehil görülmeyen, hatta Cumhuriyetin karşı-devrimcileri ola
rak görülen kesinıin 'devlet iktidarı'nı ele geçirmesi girişinıi" olarak değer
lendiren ayrımcı ve imtiyazcı anti-demokratik anlayışın terk olunmasr".
Bu gerekliliklerin bir arada bulunmaması halinde, anayasal konula
rın gerçek manada ve zeminde, tam bir serbesti içinde tartışılabilmesi ve
asgari mutabakatlarda buluşulabilmesi mümkün değildir. Toplum içinde yer
alan her bir kesimin anayasal zeminde eşit haklara sahip olarak serbest tar
tışma ortamında Anayasanın yapılmasına katılmaları ve bunların Anayasada
teminatlı bir korumaya kavuşturulmaları ile toplumsal sözleşme sağlanmış
olacak; Anayasa bir nevi toplum sözleşmesi kimliğine bürünecek; herkes
kendisini hem Anayasa, hem devlet, hem de anayasal demokratik cumhuri
yet ile bütünleşik olarak görecek; sistemin en büyük ve güçlü koruyucu si
gortasını da bu oluşturacaktır. Bu yöntemde, tolumun her bir kesiminde, bu
anayasada kendisinin de bir payının olduğunu düşünerek, Anayasaya karşı
içselleştirme ve sahibiyet his ve bilinci gelişecek ve bu his neticesinde de,
herkes kendisinin hazırlayıp kabul ettiği kurallara gönül rahatlığı içinde uy
ma bilinci ile hareket edebilecektir'I.
Yeni Anayasanın Yapılması Konusunun Gündeme Gelmesi
Türkiye' de yeni Anayasanın yapılması konusuna ilişkin tartışmalar
yeni sayılmamakla birlikte, konunun en yoğun tartışıldığı dönem,
22.07 .2007 genel seçimleri sonrası olmuştur. i 982 Anayasası, yapılmasının
üzerinden çok fazla bir süre geçmeden, tartışılarak esaslı bir şekilde eleşti
riImeye, hatta redde uğramaya başlamıştır. Türkiye'nin önde gelen işçi ku
ruluşlarından Türk-İş yönetimi, Anayasanın halkoyuna sunulması aşama
sında, bir bildiri yayımlayarak Anayasanın kabul edilmesi yönünde olumlu
bir tavır sergilerkerr", Anayasanın yürürlüğe girmesinden yaklaşık üç-dört
yıl geçtikten sonra, bu Anayasanın değiştirilmesi gerektiği yönünde öneriler
20 Adnan KÜÇÜK, '''Sivil Anayasa' Yapım Yöntemine İlişkin Demokratik Esaslar ve Türkiye'de Bu Yöndeki Çalışmalara Yönelik Tartışmalar", Beklenen Mahalli ıdareler D., Yıl: 17,S. 159, Ekim-20ü7, s. 4-5.II ibid.. s. 5. 8.22 Türk-İş İcra Kurulu'nun 05.11.1982 Tarihli Bildirisi için bkz.: Cumhuriyet Gu..21.0 l.t986 .
8 MÜHF-HAD, C. 14, Sy, 3
geliştirmeye başlamıştır" . Aynı yıllarda DYP ve DSP de, 1982 Anayasasının
içeriğine ve yapılış yöntemine temelden karşı çıkarak, "milli uzlaşma"ya
dayalı yeni ve sivil bir Anayasanın yapılması konusunu gündeme getirerek,
bu amaç istikametinde bir ortak zemin arayışına girişmişlerdir" , SHP Genel
Başkanı A. Güven Gürkan da, dönemin Başbakanı Turgut Özal' a hitaben
yaptığı çağrı ile yeni baştan bir Anayasanın yapılması yerine, Anayasadaki
tüm yasakların birlikte kaldırılması yoluyla demokratikleştirilmesini önermiştir'", i 991 Genel seçimleri esnasında ve seçim sonrası ' yasama dönemi
içerisinde yeni Anayasa yapımına ilişkin tartışmalar ciddi manada yoğun
laştı. Bazı kurumlar Anayasa taslağı hazırladıkları gibi" ; bazı partiler de bu
yönde çalışmalar yaptılar. SHP, 1991 milletvekili seçimleri öncesinde kap
samlı bir Anayasa taslağı hazırlayıp Parti Meclisi 'nde kabul ettikten sonra,
1993'te TBMM Başkanlığına sundu. SHP'nin Anayasasında şimdi tartışma
konusu olan birçok maddeyle ilgili köklü değişiklik önerileri yer almaktadır.
Bunlar: Başlangıç Kısmının , toplumsal uzlaşma ve demokrasi inancını vur
gulayan kısa bir bölüme dönüştürülmesi; değiştirilemez nitelikteki madde
lerde bazı değişikliklerin yapılması ; devleti birey karşısında yücelten ve
kutsayan anlayış yerine, bireyi devlete ve tüm baskılara karşı koruyan çağdaş
Anayasa yaklaşımının benimsenmesi" . Bu dönemde, BBP, CHP, DSP, HEP,
RP ve SHP, Başlangıç Kısmının kalkması gerektiğini belirtirken, MHP, 2.,
2J Ş KETENCi, "Türk-İş Anayasa Değişikliğ i istiyor", Cumhuriyet Gu., 16.01.1986: NoktaD., 16.06.1985.l4 TANÖR, ik i Anayasa: 1961-1982, s. ı 86: Yeni Gündem D" S. 39, 24.0 L.J 986, s, 9-1 ı.25 TANÖR. İki Anayasa: 1961 -1982, s. 186; Cumhuriyet Gu.. 21.01.1986; Yenİ Gündem D.,S. 39, 24.0 1.1986, s. 13,26 Anaya sa Forumu , 13-18 Mayıs 1991, Mülkiyeliler Vakfı y.. 2 cilt; Anayasa Kurultayı, 2729.02. 1992, Hak- İş y.; Tarhan ERDEM, Siyasi Partilerin Anayasa Değişimi lle İlgili SonÇalışmala rı, İstanbul , 1993; 82 Anayasas ı İle İlgili Düşünceler, AD Vakfı, İ stanbul, 1997;Türkiye Toplu msal Barış Proj esi Yeniden Yapılanma Programı, B arı ş Partisi. Ankara, 1998;Hukukun Üstünlüğü, Demokrasi, insan hakları , STÖ Çalışma Toplantı sı , Ankara, 1999;Fazi let Partisinin Anaya sa Değişikliğine Dair Uzlaşma Me tni Taslağı, Ankara, 1999; TürkAnayasa Tasarıs ı , (Haz.: Cafer KAYA), Başkent Ofset, İstanbul, 2000; Türkiye Cumhuriye tiAnayasa Önerisi, Türkiye Baro1ar Birliği , Ankara, 2001.27 "İ nönü'nün Hazırlattı ğı Anayasaya Göre Egemenlik Devredilebilir" , Zaman Gu.,24.09.2007.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa YapımındaAşılması GerekliBazı Eşikler 9
DYP de, i. ve 2. paragrafın kaldırı lmasından yana görüş beyan etmiştir.
ANAP görüş belirtmemiştir".
22 Temmuz 2007 genel seçimleri döneminde, bazı partiler , seçim
programları ve propagandalarında, 12 Eylül Askeri yönetiminin ürünü olan
1982 Anayasasının yerine, bir sivil Anayasanın yapılmasından söz etmişler
dir. 22 Temmuz seçimlerinden sonra, AK Parti milletveki li Zafer Üskül
"Renksiz bir Anayasa l azım. Anayasamızı, herhangi bir ideoloj iyi öngörme
yen, dayatmayan bir Anayasaya dönüştünneliyiz; yeni Anayasada Atatürk
milliyetç i liği ile ilke ve inkıli\plarının yer almaması doğru olur; 1982 Anaya
sası, Kemalizm ideolojisinin izini taşıyor, hazırlanacak sivil Anayasada Ke
malizm ' in bir ideoloj i olarak yer almaması gerekir't" şeklinde söz sarf et
mesi üzerine, bu ifadeler kamuoyunda yoğun tartışmalara sebep olmuştur.
Bu açıklamayı , bazı kesiml er AK Parti 'nin "gerçek niyeti"nin bir işareti
olarak görürken bir kısmı da, "dakika bir gol bir!" şek l i nde değerlendirıniş
tir30.
Yapılan bu yoğun tartışmalar esnasında, AK Parti'nin talebi üzerine,
Anayasa Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun 'un başkanlığında
oluşturulan "Bilim Kurulu", bir Anayasa Taslağı hazırladı ve metin, önce
AK Partiye teslim edildi , sonra da kamuoyuna açıklandı. Bu tas l ağın açık
lanması ile birlikte, Türkiye'de "sivi l Anayasa"nın yapılması zeminindeki
tartışmalar daha da yoğunlaştı. Ayrıca bu tartışmalar üzerine çeşitli sivil
toplum örgütleri ile meslek teşekküllerin in de Anayasa taslağı hazırlama
çabas ı içine girdiği görülmüştür. Bunlardan TBB, TOBB , TÜSİAD, daha
önce hazırlamış oldukları Anayasa taslağı önerisi ya da değerlendirme ça
lışmalarını tekrardan güncellemiş, TUSKON bir Anayasa önerisi hazırla
nuş tır" . Ayrıca, Güçlü Türkiye Partisi 32 ile "Düşünce Suçuna Karşı Giri-
~8 "Bu da CHP'nin Anayasası". Zaman Gn.. 23.09.2007.29 "Anayasada Atatürk ilke ve İnkılaplarma Gerek Yok", Sabah Gu.. 27.07.2007.30 Haluk ŞAHİN . "Anayasa' da Kemalizm Tartışması ", Radikal Gu., 03.08. 2007; "BaykalSinirlendi: DakikaBir Gol Bir", Sabah GZf., 28.07.2007.3ı Bilim Kuru lu, TBB, TOBB, TüsİAD ve TUSKON'un hazırlamış oldukları taslak önerilereİ l işk in mukayeseli metin için bkz.: Hukuk ve Hayat D.. S. 6. Y: 2008, s. 66-344. TBB 'nİn
gerekçeli Anayasa Önerisinin tam metni için Bkz.: Türkiye Barolar Birliği. Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi, TBB y.,Ankara, 2007, s. 1-327.
10 MÜHF - HAD, C. 14, Sy . 3
şim,,33 isimli sivil toplum örgütü de birer yeni Anayasa önerisi hazırlamışlar
dır. Diğer yandan, sivil anayasa çalışmasına destek vermek amacıyla yakla
ş ık 300 ' den fazla sivil toplum kuruluşunun desteğiyle oluşturulan "Ortak
Akıl Hareketi", söz konu su amaca yönelik olarak, Malatya, Samsun ve Bur
sa' da geniş katılımlı mitingler düzenlemiştir".
AK Parti'nin Yüksek öğretim kurumlarında başörtülü öğrencilerin
okuyabilmelerine imkarı sağlamak amacına yönelik Anayasa değişikliğini
gerçekleştirmesi ve bu değişiklik ekseninde ortaya çıkan tartışmalar aka
binde, yeni Anayasa yapımı tartışmaları gündemden düştü . TüsİAD, yeni
Anayasa yapımı konusunun küllenmeye yüz tuttuğu günlerde konuyu tekrar
dan gündeme taşıyarak, başta siyasi partiler olmak üzere toplumun tüm ke
simlerine. çatışmayı bırakarak masaya oturup yeni bir toplumsal uzlaşma
sağl anması zemininde "mutabakat' sağlanması çağrısında bulundu.
TüSİAD, bu çağrısında, "siyasetin ve toplumun tüm kesimlerini bir araya
getiren bir "Anayasa Konvansiyonu 'nun kurulması"nı önerdi". TÜSİAD'ın
bu önerisi, toplumdan ve siyasi kesimlerden farklı tepkiler aldr",
Bugünlerde küllenmiş gibi görünen yeni Anayasa yapımına yönelik
tartışmalar, AYM'nin AK Parti hakkında "Y, oranında hazine yardımından
yoksun kılma" cezası vermesi üzerine tekrardan gündeme gelmiştir. Adalet
Bakanı Mehmet Ali Şahin konuya ilişkin şunları söylemiştir. "Biz AK Parti
olarak yeni bir Anayasa nasılolmalıdır sorusunun cevabını teşkil etsin diye
bir çalışma yaptırmıştık. Bunların mutlaka geniş bir konsensüs sağlanarak
Meclise gelmesi, çıkartılması gerekir. Meclisin açılacağı Ekim döneminde
siyasi partiler arasında bu konuda karşılıklı diyaloglar olacağını sanıyorum.
Diğer siyasi partiler de aynı noktaya gelirler ve parlamentoda bunun için bir
32 Güçlü Türkiye Partisi , Anayasa Önerisi Taslağı, Eylü1~2007, www.gtp.org.tr. (10.10.2007).33 Düşünce Suçuna Karşı Girişim, Yeni Bir Anayasaya Doğru Sivil Öneriler, (Haz .: MuteberÖGRETEN). Can Matbuacılık. İstanbul . 2008 .34 "Sivil Anayasa İçin İlk Miting Malatya'da", Yeni Şafak Gu.. 27.06.2008; "Yeni Anayasaİrin 'Ortak Akıl' Doğdu", Zaman Gzt., 23.06.2008.3 "TÜSİAD'dan Masaya Davet", Star Gıt. , 20.06.2008; "TüSİAD'dan Yenİ Anayasa İç inÖneri", Radikal Gu., 19.06.2008..36 "TÜSiAD'dan Masaya Davet". Star Gu.. 20.06.2008 .
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler II
uzlaşma komisyonu kurulursa ve burada ciddi bir çalışma yapılırsa, zannedi
yorum çabuk netice alınabilir,,37,
Demokratik Sivil Bir Anayasanın Yapılabilmesi İçin Aşılması Gerekli
Eşikler
Ben burada konsensüse dayalı yeni demokratik sivil bir Anayasanın
başarılı bir şekilde yapılabilmesi için, bazı eşiklerin aşılması gerektiğini dü
şünüyorum, Bu eşikler aşılmaksızın, Türkiye'nin ihtiyacına cevap verebi
lecek uygulanabilir i stikrarlı bir Anayasa yapabilmek pek mümkün görül
nıemektedir. Aşılmas ı gerekli bu eşikleri şu şeki lde sıralayabiliri z,
Yeni Anayasa Yapımı Konusunda Duyulan İhtiyaç
"Ülkemizde başta siyasi partiler olmak üzere , günümüze gelinceye
değin sürekli etkin ve etkili olan kurumlar ile toplumun çeşitli kesimlerinde,
sivil toplum oluşumları ve meslek teşekküllerinde. demokratik sivil bir Ana
yasanın yapılması konu sunda ciddi manada bir ihtiyacm var olduğuna ina
nılması", Şayet yeni Anayasa yapımına ihtiyaç olduğu konusunda yaygın bir
mutabakat mevcut değilse ; toplumun etkin belli bir kesimi yeni Anayasanın
yapılmasına ihtiyaç hissetrniyorsa, başarılı ve istikrarlı bir Anayasanın yapı
labilmesi mümkün değildir. Bu itibarl a, ilk eşiğin aşılması, " toplumda yeni
bir Anayasa yap ımı konusunda yaygın ve etkili bir karşı çıkmanın ortadan
kalkması" ile mümkündür.
Siyasi Partilerin Parti ProgramlarındaYeni Anayasa Yapımı Konusu
DYP'nin 1998 tarihli " ll. Demokrasi Programı" başlıklı parti prog
ramında. sivil Anayasa konusunda özetle şu ternalara yer verilmiştir: "Mev
cut Anayasaya, özgürlüklerden korkan, vatandaşma güvenmeyen bir anlayış
hakimdir. Yeni sivil anayasayla, Anayasa, tepki Anayasası olmaktan çıkarı
lacak; birey hak ve özgürlükleri genişletilecek; sadece iç, dış güvenlik, barış,
adalet ve eğitim hizmetlerini üstlenen etkin ve dinamik bir devlet yapısı or-
)7 "AK Parti. Ekimde Yeni Anayasa İçin Muhalefetle Uzlaşma Arayacak" , Zaman Gu .. 02.08.2008; "Ders Alacağı z . Yeni Anayasa Düşüncemiz Var" , Radikal Gıt.• 02.08.2008; "YeniAnayasa Çalışmalan Başlıyor! ", Star Gu .. 01.08.2008.
12 MÜHF - HAD, C. 14,Sy. 3
taya çıkacak; atanmış organların, halk iradesinin üstü ne çıkması engelle
necektir,,)8 . Benzer vurgular 200 i programında da yer almaktadır3'.
Saadet Partisinin 200 1 Parti Programında şu ifadeler yer almaktadır:
"Yapılışı ve kabul edilişi tartışmalı olan ve içerik olarak baştan sona yasak
ve kısıtlamalarla dolu bu Anayasa ile tam ve kami l bir demokrasi mümkün
değildir. Bu Anayasa, demokrasinin temel ilkelerine, evrensel hukuk normla
rına ve insan haklarına aykırı uygulamalar için kullanılmaya açık bir metin
dir. Bu Anayasanın sadece bazı madde lerini değiştirerek bir yerlere varab il
mek mümkün değildir. Bu nedenle Saadet Partisi, ülkeyi 21 . yüzyılda taşıya
cak ve demokrasinin temel ilkelerine, evrensel hukuk normlarına ve insan
haklarına aykırı her türlü uygulamayı kesin olarak önleyecek bir Anayasanın
biran evvel yürürlüğe girmesi için her türlü gayreti göstermeyi temel görev
sayar?"
AK Partinin 200 i Programına göre: "Partimiz özgürlükçü, tüm top
lumun ihtiyaçlarına cevap veren, demokratik hukuk devleti ilkesine ve de
mokratik ülkelerin standartlarına uygun, toplum ile devlet arasında yeni bir
' toplum sözleşmesi' kurmayı hedefleyen tümüy le yeni bir anayasa önerisi
hazırlayacaktır. Bu öneri, yeni bir 'anayasal mühendislik' denemes i değil,
halkın iradesini ve taleplerini demokratik teme lde devlet yapısına yans ıtan
bir belge olacaktır. Kısa, öz ve açık biçimde hazırlanacak yeni anayasa tekli
fimizde; temel hak ve özgürlüklere ilişkin bölüm evrensel standartlara uygun
olacaktır. Cumhuriyetin temel nitelikleri korunarak, devlet yönetiminin esas
hükümlerine yer verüecektir?".
CHP'nin 1994 Par ti Programında özet olarak şunlar yer almaktadır :
"CHP, Arıayasayı. yasakların tarifi olmaktan çıkartmak, onu bir özgürlük
belgesine dönüştürmek, demokrasiyi bütün özellikleri ve güzellikleriyle ger
çekleştirmek, demokrasinin kesinti lere uğramasını önlemek, i 2 Eylül ve
benzerlerini sorgulamak ve tarihe terk etmek için vardır. 12 Eylül rejimi ,
J8 hııp:llwww.belgenet.com/parıi/indexsp.html. (2 i .07.2008).39 hııp : llwww.belgenet.com/parıi/indexsp.html. (2 i .07.2008).40 http://www.belgenet.com/parti/program/saadecl.html. (2 ı .07 .2008).41 http://w~w.belgenet.com/parti/program/ak ı .html, (21.07.2008) .
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 13
demokratik hak ve özgürlükleri büyük ölçüde kısıtlayan bir Anayasa yaptı.
Bu Anayasa, bir uzlaşma Anayasası değildir; seçeneksizlik yaratarak top
luma dayatılmış, eskimiş değerleri ve yasakları temel alan bir Anayasadır.
i 982 Anayasası ile getirilen kısıtlamalar, temel hakları sınırlayarak, çağdaş
ve deınokratik bir çalışma ortamının engelini oluşturınuştur. i 983 seçimle
riyle başlayan demokrasiye yeniden geçiş sürecine rağmen siyasal yaşam
normalleştirilemedi . Yasakları tanımlayan anayasa anlayışından, özgürlük
leri tanımlayan anlayışa geçilmelidir. Özgürlüklerin özü olan insan haklarına
her düzeyde sahip ç ıkı lmalı, bu hakların ihlaline kesinlikle son verilmelidir.
Türkiye' de özgürlü kçü, çoğulcu, laik ve demokratik sosyal hukuk devleti
an lay ışın ı bütün kurum ve kurallarıyla oluşturacak yeni bir anayasaya gerek
sinim vardır. Bu, aynı zamanda toplumsal denge ve barışın ön koşuludur't".
MHP'nin parti programında şu ifadeler bulunmaktadır : "Anayasarnı
zın özgürlüğü esas alan, genel sınırlama hükümlerinden daha çok, genel
koruma hükümlerine yer veren gerçek bir 'Toplum Sözleşmesi Belgesi' ol
ması için mümkün olabildiğince geniş bir uzlaşma ile gözden geçirilmesi ve
gerekli değişikliklerin yapılmasını öngörmekteyiz?",
DSP 'nin Parti Programı ile Güncel Parti Programına göre: "DSP,
geçmişe dönük değil , ge leceğe yönelik bir Anayasa hazırlayacaktır. Geç
mişteki deneyimler ve aksaklıklar göz önünde tutularak, demokratik bir dev
let ve toplum yapısı öngören, demokratik hakları ve özgü rlükleri geniş
letirken, toplu mun güvenlik ve esenliğini de gözeten bir Anayasa o luşturula
caktır. Hazırlanan Anayasayla, yurttaşl arın önündeki seçenekler daraltılma
yacak, çoğal tı lacak; hakça gel işmen in yolu açık tutulacaktır. DSP, Anayasa
nın geniş bir toplumsal uzlaşma ile bütünlük içinde yenilenmes inden yana
dır. Demokratik rejimin , halkın halk için halk tarafından yönetilme si biçi
minde tanımlanmasına uygun olarak, halkın bu sürece örgün ve etkin katı -
" hııp:/Iwww .chp.org.tr, (2 1.07.2008): hııp :/Iwww.belgenet.comlparti /programlchp1994-l.html. (2 1.07.2008). ." hııp :/Iwww .mhp.org.tr/taniı i mlprg/ızklprogram.htm. (21.07.2008).
14 M OHF - HAD. C. 14, Sy. 3
lımı sağlanacaktır. Bu, bir toplumsal sözleşme niteliğindeki Anayasamn
yapılması ve değiştirilmesi bakımından da geçerlidir?".
SHP Parti Programında da yeni Anayasa yapımı üzerinde durul
maktad ır. Buna göre: "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin örgütlenme yapısı
art ı k toplumu taşıyamamaktadır. İd ari . iktisadi ve toplumsal örgütlenmemi
zin bugünkü yapısı ve işleyi şi değişmeden, Türkiye'nin büyük atı lımlan
gerçekleşti rmes i beklenemez. Bu nedenle. yeni bir Anayasa yapı lması, Dev
let yönetiminin çağdaş bir anlayışla yeniden örgütlenmesi gereklidir. Yeni
devlet yapı sı, siyasal toplum, sivil toplum, birey ve yurttaş kavramları üze
rine in şa edilece ktlr":".
Siyasi Partilerin Seçim Beyannamelerinde Yeni Anayasa Yapımı Konu
su
AK Partinin 2007 seçim beyannamesinde şu ifadeler yer almaktadır:
"Cumhuriyetimiz 100. y ılına yaklaşılırken, ülkemiz sivil bir uzlaşma Anaya
sasın ı hak etmektedir. Partimiz, yeni anayasanın devlet-toplum-birey arasın
daki ili şkileri hak, özgürlük ve sorumluluk temelinde düzenleyen bir toplum
sal sözleşme ni teliğinde olmasından yanad ır. Yeni anayasa, Cumhuriyetimi
zin değiştirilemez temel nitelikleri olan demokratik, laik ve sosyal hukuk
dev leti ilkelerini tam olarak hayata geçirmeli, bireylerin haklanm en etkili
şekilde korumalı , teme l hak ve özgürlükleri İ nsan Hakları Evrensel Beyan
namesi' nin ve 'Avrupa İnsan Hakları Sözleşmes i ' n in get i rdiği ilke ve stan
dartlarda güvence altına almalıdır"·"
DSP, 2002 seçim bildirgesinde şu ifadeler vardı r: "DSP, bugüne ka
dar gerçekleşti rilen Anayasa değişiklikleri ile elde edilen olumlu gelişmelere
karşın , demokrasiye gerçeklik ve iş le rlik kazandırmak için, toplumsal uz
l aşmaya dayalı yeni bir Anayasa hazı rl anmas ı gereğinde ısrarlıd ı r. Yeni
Anayasa, gerçek ve katı lımcı demokrasiyi, hukuk devletini, ülke bütün lü
ğünü , ulusal bi rliği , ülkemizde demokra sinin ve ulusal birliğin gereği olan
" http://www.dsp.org. ır/MEPIFrPRooı!DosyaiarIDSP%20PARTİ%20PROGRAMI . pdf.
(2 1.07.2008);.ı s http://www.shp.org.tr/parti-programi/. (2 1.07.2008).46 http://www.akparti.org. trlbeyanname.pdf .(2 1.07 .2008).
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 15
inançlara saygılı bir laik lik düzeni, insan hak ve özgürlüklerini sağlam gü
vencelere bağlamalıdır?" .
Demokrat Part i seçim beyannamesinde yeni Anayasa yapımı konu
sunda şunlar yer almaktadır: "Çağdaş demokrasilerde anayasaların en önemli
özelliği birey i koruyan, teme l hakları teminat altına alan , özgürl ükleri ge
nişleten belgeler olmalarıdır. Türkiye Cumhuriyeti' nin mevcut Anayasası 12
Eylül'ün ürünüdür. Anayasanın yürürlüğe girdiği 1982 y ılından bugüne ge
çen 25 yı l zarfında yapı lan tüm değişikliklere rağmen, Anayasamız birey
odaklı , çağdaş , tam demokratik, sivil ve özgürlükçü bir ruha kavuşturula
mamıştır. Yapılan bu değiş iklikler, temel hakları ve özgürlükleri çağdaş
ülkelerde olması gereken düzeye eri şt irmekten çok uzaktır. Türkiye 'nin der
hal çağdaş bir yeni anayasaya ihtiyacı vardır?".
MHP' nin 2007 Seçim Beyannamesine göre: "Anayasanuzın, genel
sın ı rlama hükümlerinden daha çok, özgürlüğü esas alan , genel koruma hü
kümlerine yer veren, gerçek bir 'Toplum Sözleşmesi Belgesi' olması için
mümkün olabildiğince geniş bir uzlaşma ile yenilenmesini öngörmekteyiz.
'Toplum Sözleşmesi Belgesi' niteliğinde yeni bir Anayasa?".
CHP' nin 18.06.2001 Tarihli "Demokratikleşme Raporu' ına göre :
"Askeri yönetim anlayışınm ve 12 Eylül koşullarının ürünü olan , kişiden
değil devletten , özgürlükten değil otoriteden yana bir Anayasa hala yürür
lüktedir; hukukumuzda insan haklarının uluslararası norrnlara tam anlamıy la
uygun , çoğulcu luk ve katı lımcılık per spektifleri de göze tilerek düzenlendiği
ve güve nce altına alındığı söylenemez; Anayasa sorununun çözümüne ilişkin
bu tartışmada, CHP her zaman yeni bir anayasa yapılması seçeneğinden yana
olmuştur; ancak sorunu kökten çözmese bile belli ölçü ler içinde demokra
tikleşmeyi hızlandıracak her anayasa değişikliği girişimine de, katkı ve des
tek vermekten kaç mmamıştır't'" ,
" hııp:llwww.belgenet.eomlseeimlbildirge/dsp2002- I .h ıml. (2 i .07.2(08).-i ~ hup.zzwww.bbc.co.uklturkishlsecim_2007/parti_programldp_beyanname.pdf, (2 ı .07.2008).-19 hup:/Iwww.turkdirlik.com. (2 1.07.2008).so "Cumhuriyeı Halk Partisinin Demokrat ikleşme Raporu", Hukuk ve Hayat. S. 6. Yı l: 2008.s. 44-54.
16 M ÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
Parti programları ve seçim beyannamelerinde yer alan bu ifade ler
den, part ilerin hemen hepsinin, yeni bir Anayasanın yapılması konusunda
hemfikir o ldukları görülmektedir.
Siyasi Partilerin Bilim Kurulunun Hazırladığı Anayasa Taslağına Tep
kileri
CHP Lideri Deniz Baykal, Anayasa taslağı ile alakalı şunl arı söyle
miştir : "Yeni Anayasa yapmak, eskisini iptal etmek demektir. Bizim böyle
bir yetkimiz yoktur. Yeni anayasa ancak, kuruluşu Anayasada düze nlenen
kurucu mecl is eliyle yapılabilir. Hükümetin yapması gereken, eski Anaya
sayı iptal etme iddiasından vazgeçerek, Anayasayı değiştirmek istedikleri
noktalardaki taleplerini açıkça ortaya koymaları ve bu konularda bir deği şik
lik arayışına ginneler idir. Bunları belirlerlerse bu konuda bir toplum sal uz
l aş ı arayış ı gerçekleş tiri lebi l ir?" . "Bu taslak Atatürk adını ve düşüncesini
tasfiye etmeyi amaçlamaktad ı r. Bu doğru ltuda çok gözü kara bir atılım yap
maktadır. Atatürk referansı kısmen korunmaktadır. Ama bu bir zorunluluk
olarak asgariye indirilmiş bir şeki lde o lmaktadır. Yani Atatürk' e s ırtın ı dö
nen bir Anayasa vardır"'>' " Bu Anayasa , l ai kliğin içini boşal tan bir Anayasa
dır. Bu Anayasanın getirdiği yeni anlayış içerisinde din-devlet ilişkisi, din
eği tim i l i şk isi yenide n düzenlenecek, yaşam tarzı, yaşam biçimi, yaşam
sembolleri toplumda yepyeni bir noktaya gelecektir"" . 'Tabii şimdiden
AKP milletvekill eri Anayasa değişimine dair görüşlerin i ortaya koymaya
başladılar. Anayasamızda yer alan Atatürk İlkelerin in çıkarı lmasın ı AKP
i ktidarının gündeme gelinnesi üzücü bir durum . Türkiye'nin temel mutaba
katını bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Bu bizim inanç ve görü ş kimliğimiz
dir. Bizim siyasi kimliğimizin a l tında Atatürk ilkeleri vardır. Bu bizim temel
mutabakat ilkelerimiz olmal ıdır't". Yeni Anayasanın yapı lmasına karş ı çıkan
CHP, bir yandan da yeni Anayasa çalışmalarını mercek altına almak ama
cıyla part inin hukukçu kurmaylarından oluşan bir kuruloluşturulmasını gün-
51 "CHP Liderinden Çağrı : 'Ye nileme. Mevcudu De ği şti r?', Radika l Gu., 22.09.2007." ibid..53 İbid.
54 "Baykal'dan Üskül'e Ele ştiri", Hürriyet Gu., 27.07.2007: "Baykal Sinirlendi : Dakika BirGol Bir" . Sabah Gn.. 28.07.2007 .
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 17
demine almışı ı r'" . AK Parti ' ye verilen "haz ine yard ımından yoksun kılma"
kararının kamuoy una açıklanmasın ı takiben gündeme gelen An ayasa deği
ş ik liği tartışmaları üzerine CHP, Anayasa değişikliğine de şiddetle karşı
ç ıkmı ştı r. CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay 'a göre, çok şikayet
ed ilen 12 Eylül Anayasasının yarıya yakın maddesi değiştirildi. Değiştirilen
süreç te parl amento içeri sinde uzlaşma komi syonu oluşturuldu. Mut abakatla
her madde deği ştirildi. Bu orta mda Anayasa değişikliği tartışmalarının Tür
kiye' nin gündemine gelmesi, Tü rkiye 'nin yine aynı gerginlikte bir dönemi
yaşaması dernektir'".
CHP' nin tavrına tepki gösteren SHP Genel Başkanı Murat
Karayalçın. "CHP, darb e Anayasasının muhafızı halin e geldi. Şu anki CHP
kadrolarıyla 1991 ve 1993'te Anayasa çalışması yaptı k. O zaman 12 Eylül
Anayasasını eleştiriyorlardı. Şimd i değiştirilmesine karşı ç ıkıyorlar. Bu,
çelişkin i n ötes inde bir olums uzluktur'f" demiştir. SHP'lilere göre, Tür
kiye'nin 12 Eylül dön emini tasfiye etmesi için yeni bir Ana yasa hazırlan
ması gereklidir; bu da toplumun tüm örgütlü güçlerinin katılımıyla gerçek
l eştirilebilir".
AK Parti Gen el Başkan Yardımcı sı Dengir Mir Mehmet Fırat 'a göre,
A K Parti Anayasayı tam bir mutabakat la çıkartmak isteme ktedir. Milli mü
cade lenin başından bu yana dört Anayasa hazırlandığı halde bu kadar kısa
sürede bu Anayasaların eskimesi , sosyal kontrat o lan Anayasaların hazır
lanmasında yaşanan zorunluluklara bağlı bulunmaktadır. Anayasalarda ya
pılan değişiklikler, şekli olarak bakıldığında dış görünüşü düzeltmesine kar
ş ı lık Anayasanın ruhunda bir değişiklik yapmamıştı r . Bir estetik ameliyat
yapmakla insanın dış görünüşünü değiştirebilirsiniz, ancak ruhunu değişti
rem ezsini z. Bizim ya pmak istediğimiz Anayasanın ruhunu değiştinnektir.
55 "CHP'den Sivil AnayasaKurulu", Hürriyet Gu.• 20 Eylül200?56 "CHP' den AKP'ye 'Anayasa Değiş i kliği ' Uyarısı" , Radikal GU., 04.08.2008.57 "CHP ile Taslak Hazırlamı ştık . Şimdi Niye itirazEdiyorlar", Zaman Gn.. 21.09.2007." "Tİs K: Taslağı Askıya A l ın", Milliyel Gu., 21.09 .2007 .
18 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
AK Parti, sivil, çağdaş, özgürlükçü, demokrat, laik, sosyal hukuk dev letini
öngören bir Anayasayı en geniş mutabakatla çıkartmak istiyor'",
DSP Genel Başkanı Zek i Sezer'e göre, yeni bir Anayasa yapmayı
gerektirir acil bir ihtiyaç bulunmamaktadır. Anayasa taslağı rejimi değiş
tirme amacı taşıdığı için, bu taslak, dayatılırsa, tepkimizi en sert şekilde or
taya koyarız. Anayasa Taslağı, rejimin değiştirilmesi zihn iyetierini ve bölü
cülüğün hukukileştirilmesi amacını taşımaktadır. Anayasanın Başlangıç kıs
mının temel ilke ve esaslarının korunması, ilk dört maddenin aynen mu
hafaza edilmesi ve diğer maddelerde bunlara aykırı düzenlemeler yapılma
ması şartıyla çağdaş bir anayasa değişikliği yapılabilir'".
BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu şöyle demiştir: "1982 Ana
yasası darbecilere, ihtilalcilere güç vermekte, ihtilale ve darbeye özendir
mektedir. Böyle bir yasakçı dönemin anayasasının değiştirilmesi şarttır. Bi
zim beklentimiz Türk milletine özgün bir anayasa ortaya ç ıkartılmasıdır"?'.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal' a göre , 196 i ve 1982
Anayasaları, o günün şartları içinde ancak askeri müdahalelerle oluşturulmuş
tepki anayasalarıdır. MHP, yüzyılın ilk çeyreğinde, Türkiye'yi lider ülke
hedefine ulaştırabilecek, devleti ile Türk milletini kucaklaştıran, milletin
değerleri ile devletin değerlerini barıştıran, cumhuriyet ile demokrasiyi uz
laştıran bir anayasa öngörmektedir. MHP, evrensel değerleri ve temel hak ve
hürriyetleri en iyi şekilde benimseyen ve bunları hayata 'geçiren bir toplum
sal mutabakat belgesi niteliğinde bir anayasa öngörmektedir. Yeni ve sivil
anayasa derken cumhuriyetin kuruluş felsefesinden ayrılmak isteyenlere
çanak tutulmaması gerekir".
59 "Anay asay ı Tam Bir Mutabakatla Çıkarmak Istiyoruz". Hukuk ve Hayat, S. 6, Yıl: 2008, s.37-41.60 "DSP'ye Göre Yeni Anayasaya İhtiyaç Yok" , Zaman Gzı., 01.10.2007.61 "Darbecilere Güç Veren 82 Anayasası Değişmeli", Zaman Gzt., 22.09.2007.62 "Anayasa Tartışmalan ve MHP'nin Değerlendirmesi",Hukuk ve Hayat, S. 6. Yıl: 2008, s.42-43 .
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması GerekliBazıEşik/er 19
ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu, Anayasa taslağına destek vere
rek, "Türkiye' nin daha kı sa, özlü, değişime açık bir anayasaya sahip olma
sın ı destekliyoruz" derniştir'" .
DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş'a göre, Taslak açık
lanmadan önce diğer kesimlerin görüşünün alınmasından sonra bu metni
kamuoyun a sunmak daha doğru ve demokratik bir yöntem olurdu"" DTP
Genel Başkan Vekili ve Grup Başkanı Emine Ayna, şunları söyledi: "Tür
kiye bu Anayasa ile yönetildikçe ve Kürtlerin hak ve özgürlük talepleri 'bö
lücülük' olarak değerlendirildikçe demokrasinin hayat bulması imkansız
dır6'.
Bu tepkil erden , CHP ve DSP'nin Anayasa yapım ı konusunda AK
Partinin belirleyici konumda olmasının da tesiriyle , yeni bir Anayasanın
yapı lması fikrind en vazgeçtikleri, diğer partilerin ise yeni Anayasanın ya
pılması düşüncesini sürdürmekte oldukları görülmektedir.
Bilim Kurulunun Hazırladığı Taslağa Siyasi Kesim Dışından GelenTepkiler
TÜSİAD'ın hazırladığı "Anayasa Konvansiyonu Nedir, Neden Ge
reklidir?" başlıklı metne göre, 1982 Anayasasının defalarca deği şikliğe uğ
ramış olmasına karşın hala sorunlarla dolu olduğu müşahede edilme ktedir.
Daha özgürlükçü doğrultuda yapılan değişikliklerle aynı kalmış otoriter
maddeler uyumsuzdur. Metnin ruhundaki otoriter karakter, yapılan tüm de
ğişik l iklere rağmen ortadan kaldınlamamıştır. Ayrıca, Anayasanın , uygu
l andıkça kendi iç tutarsızlık veya muğlaklıklan da ortaya çıkmakta ve sert
siyasi t artışmalara yol açabilmektedir. i 982 Anayasası, çağdaş demokratik
bir anlay ı şı yans ı tan bir metin değildir, bu çerçevede, Türkiye'de yeni bir
Anayasanın hazırlanması artık zorunlu hale geldi'".
Rektörler Komitesinin hazırlamış olduğu bildiriye göre: TBMM ,
Anayasanın dev letin şek l i n i ve cumhuriyetin niteliklerin i belirleyen ilk dört
63 "Mumcu'dan Sivil Anayasaya Destek", Yerıİ Şafak Gu., 01.10 .2007.64 "Yönteme Herk es Karşı Çıktı" , Radikal Gn.• 23.09.2007 .65 "Yeni Anayasa Hazırlanmadan Ergenekon Çözülmez", ZamaJl Gıi.. 16.07.2008.66 "TÜS İAD'dan Yeni Anayasa İç in Öneri", Radikal Gzt., 19.06.2008 .
20 MÜHF - HAD, C. 14, Sy.3
maddesini değ i ştiremez. Anayasanın değiştirilmesinde teklif ve karar aşa
malarında TB MM' nde aranan nitelikli çoğun luk, değişikliğin partiler arası
bir uzlaşma ile yapı lması gerektiğin i ortaya koymaktadır. Bu uzlaşma ger
çekles tirild iği takdi rde, Anayasa, "toplum sözleşmesi" niteliğini kazanarak
bir güven ortamın ın oluşmasını sağ lar'".
TİSK Yönetim Kurulu'na göre, "yeni bir Anayasa yapılmasının hem
yön temi, heın de zamanlaması doğru deği ldir. 'Toplumsal sözleşme ' ni tel iği
taşıyan belgeler olan Anayasalar, herhangi bir yasa gibi parlamento ço ğun
luğuy la o luşturu lamaz. Anayasanın, iktidarı, muhalefeti, sivil toplum kuru
l uşl arı , üniversiteleri başta olmak üzere toplumun tümü tarafından özüm
senmesi ve paylaşılması gerekir. Yeni bir anayasa yapılmasına ilişkin çalış
malar bugün için Türkiye 'nin gündeminden çıkarı l malı. Hükümetimiz. ül
kemizi 2 i . yüzyıla taşıyacak eko nom ik ve sosyal reforml ara öncelik verme
lidir. Anayasa değişiklikleri için vazgeçilmez gördüğümüz temel felsefe,
anayasanuzın Ata türk ilke ve dev rimleri ile hedellerine dayanması gerek
tiğ id ir'".
TBB, Başkanı Özdemi r Özok' a göre, geçmişte uygar, çağdaş ve bü
tün kesimleri ilgi lendiren bir Anayasa yapılmasını talep eden TBB'nin,
" 1982 Anayasası kalsın" demesi mümkün deği ldir. AKP veya bir başka par
ti, "kim 1982 Anayasasını de ğ iştiriyorurn" diyorsa, TBB , onun yanındadır.
Yeni bir anayasaya ihtiyaç vardır. "TBMM anayasa yapamaz" görüşü doğru
değildir". Ankara Barosu Başkanı V. Ahsen Coşar'a göre, 1982 Anaya
sasının terci hleri dev letten yanadır. Anayasa Taslağında tercihler bireye doğ
ru genişleti liyor. Yeni Anayasa ile Dünyada emsali olmayan çoklu yargı
sistemi kaldırılmalı , aske ri yargı kaldmlmalı".
7 sivil toplum örgütü, "Çağdaş Anay asa Hareketi"ni baş latarak öz
gür ve demokra tik bir Türkiye için sivil anayasa çalışmalarına destek verdi .
67 "YÖK Başkanı : Anayasa'da Türhan Serbest Olamaz", Radikal Gıi.• 20.09.2007; "Rektörler, AİHM Kararını Çarpım". Znman Gu., 20.09.2007.68 "TİSK: Tasla ğı Askıya Atın", Milliyet Gzt.. 2 1.09 .2007.(fl "Sivil Anayasaya Tam Destek Verdi: Kim "S2 Anayasa' sırtı Değ iştiriyorum' Diyorsa.Yanındayız" , Zaman Cv.. 28.09.2007; "Anayasayı Meclis Yapar", Sıar Gu., 23.09.2007.70 "Ankara Barosu'ndan Yeni AnayasaTasla ğma Destek", Zaman Gu .. 07.0 1.2008.
Adnan Küçük - Sivil Demakratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşik/er 21
DİsK Genel Başkanı Süleyman Çelebi Grup adına şu açıklama yaptı: "Ya
pılacak Anayasanın, sosyal hukuk devletini güvence altına alan , Cumhuri ye
tin çağdaş kazanımlarına sahip ç ıkan, çağdaş kazanımlardan yürüyen, daral
tıc i değil kapsayıcı olması önemlidir. Türki ye 'nin 12 Eylül Anayasasından ,
bu deli gömleğinden kurtulması gerektiğini y ıll ard ı r söylüyoruz. Bunun için
mücadele ettik. Bugün de aynısını ifade ediyoruz. Türkiye'nin yeni anaya
saya ihtiyacı var ve bunu yapmalı" dedi".
TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu'na göre, yeni bir anayasaya ihti
yaç vardır. i 982 Anayasası. o dönemin devlet ve özel sektör üzerindeki zen
g inleşme modeline göre yazı ldı, bugün ise kalkınma artık sadece özel sektö
rün elind edir. Bu anayasanın şu anda yeniden yazılıyor olması l azım . Tab ii
ilk 4 maddes i hariç" .
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ' ya göre, 12 Eylül
Anayasasından topyekün kurtulunması gerekir. Toplumu kucaklayan, öz
gürlükçü , katılımcı, evrensel değerlerle donatılmış, yeni bir sivil anayasa
yapılmalıdır. Anayasa yapım sürecinde mutlaka tüm kesimlerin fikirlerinin
alınması gereklidir. Özellikle yeni anayasayla bireysel hak ve özgürlükler
temin at al tına alınmalı , siyaset alanı demokratikleştirilrnelidir? ". Türk-İ ş
tarafından yap ılan açıklamaya göre: "Çoğulcu, özgürlükçü ve katılımcı de
mokr asinin , tüm kurum ve kurullarıyl a hayata geçiri ld iği , kutuplaşma ve
gerilim ortamı yerine, üzerinde toplum sal bir mutabakat sağlanan yeni bir
anayasa hazırlanmalı , bu anayasa, toplumun ortak bir uzlaşma metni haline
getirilmelidir. Bu ilkele rle hazırlanacak ve bir toplumsal uzlaşma metni nite
liğinde olacak Anayasaya, iktidarın yanı sıra, muhalefet , yargı ve bilim ku
ruluşları ve toplumun örgütlü kesimleri katkı yapmalı , bu ortak metin, de-
71 Çağdaş Anayasa Hareketinde, DİsK. KESK. TMMOB. TIB. TÜRMOB. Türk Diş Hekimleri Birli ği , Türk Eczacılar B irli ği yer alıyor. "12Eylü l' ün Deli Gömleğinden Kurtulmalıyız" ,
Zaman Gu .. 19.09.2007.72 "Hisarctkhoğlu : Yeni Anayasa Şart" . http://www.haberaktuel.com. (21.07.2008).73 "Yeni Bir Anayasayla Geleceğe Yürüyelim", Yeni Şafak Gzı.. 01 .08.200 8.
22 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
mokratik bir tartışma sürecinden geçirilmeli, son kararı yüce Türk ulusuvermelidir,,74.
Anayasa Platformunca, 8-9.12.2007 günlerinde toplanan "Ulusal
Çalıştay"da şu karar alındı: Anayasanın, Atatürk milliyetçiliği, demokratik,
laik, sosyal hukuk devleti, üniter devlet kavramlarını içeren değiştirilemez ve
değiştirilmesi teklif edilemez ilk 3 maddesine dekunulamaz. Sivil katılıma
ve mutabakata dayalı, AKP'ye alternatif bir anayasa için geniş uzlaşmalı
ortak değerler üzerinde çalışan Anayasa Uzlaşma Platformuna göre, Ana
yasa, laiklik, çoğulculuk, kadın-erkek eşitliği, insan hakları gibi konularda
daha hassas olmalı. AKP, demokratik anayasa yapım sürecinin gereklerine
göre hareket etmeli. Toplumun tüm kesimleri, evrensel ve Türkiye'nin has
sasiyetlerini gözeten ilkelerde uzlaşrnalı".
Yargıtay Başkanlar Kurulu 29.09.2007 günü yaptığı toplantı so
nunda yeni Anayasa taslağı ile ilgili "kırmızı çizgilerini" açıkladı. Yürür
lükteki anayasanın değiştirilmesi gerektiği yönünde geniş bir toplumsal mu
tabakat var ise de, bunun bütünüyle yeni bir anayasa yaparak mı, yoksa
mevcut olanın yetersiz görülen ve aksayan normlarının yenilenmesi yoluyla
mı gerçekleştirileceği keyfiyeti yeterince tartışılmamıştır. Yeni Anayasanın
en geniş toplumsal katılımla, uzlaşma ve sahiplenmelerle gerçekleştirilmesi
zorunludur. Kamuoyuna yansıyan yönüyle yürütme erkinin sahipleneceği
izlenimi uyandıran taslağın ciddi itirazlarımıza konu olacak yönleri vardır".
Yargıtay'ın takipçisi olacağını açıkladığı "kırmızı çizgiler" şunlardır:
(I) Anayasanın özünü, laik cumhuriyetin dayanağını oluşturan, met
nin parçası olan Başlangıç bölümü, sözünde ve özünde kısaltılarak etkisiz
hale getirilemez, (2) değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükümler korunur
gibi görünse bile, başka maddelerde yapılacak değişikliklerle, cumhuriyetin
temel ilkeleri zaafa uğratılamaz, (3) Cumhuriyetin temel dayanağını oluştu
ran ve mahkeme kararlarıyla çerçevesi isabetle çizilen laiklik, doğrudan veya
74 "Türk-İş, Tam Özgürlükçü Anayasa istedi", Zaman Gıt .. 21.09.2007; "Yönteme HerkesKarşı Çıktı", Radikal Gzt., 23.09.2007.75 Tarhan ERDEM,"Anayasa Muhalefeti ilgilendirmez mi?", DünyaGz., 14.12.2007.76 "Laiklik ilkesiZayıflatılamaz". Hürriyet Gzt. ,30.09.2007.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması GerekliBazı Eşik/er 23
dolaylı düzenlem elerle zaafa uğratılamaz, (4) tarafsızlı ğı tartışma konusu
olamayacak, bağımsı zlığı ise sağlanmak istenmeyen yarg ı erkini, yasama ve
yürütmenin denetim ve hakimiyetine çekme niyetini açığa ç ıkartan öneriler
uygun bulunamaz" .
12 Eylül yönetiminin Devlet Başkanı Kenan Evren, Anayasanın de
ğiştirilmes inin zaman ının geldiğin i ; ancak acele edilmemesini istedi. Yeni
neslin 1982 Anayasas ı 'na "hay ır" diyeceğini belirtti". 1982 Anayasasın ı
hazırlayan Danışma Meclis i üyeleri Abbas Gökçe ve Fahri Öztürk , sivil ana
yasanın Türkiye için şart olduğunda hemfikir: "Terör, kaos ve darbe orta
mında tepki olarak yazılan i 982 Anayasası artık sıntıyor. Savunulamayacak
yanları var. Özgürlükleri genişletici sivil bir anayasa yapılması zaruret haline
geldi. Bu, uluslararas ı ilişki lerde ve ekonomik çevrelerde Türkiye'ye büyük
saygın lık kazandırır'"•.
Bütün bu tepkilerden, aslında yeni bir Anayasanın yapı lmas ı konu
sunda büyük bir ekseriyetin hemfikir olduğu, bu konularda ciddi çalışmala
rın mevcut olduğu görülmektedir. Karşı ç ıkanların büyük ekseriyetinin de,
daha önceleri, gerek seçim beyannameleri ve parti programlarında , gerekse
hazırladıkları Anayasa Taslaklarında, as lı nda yeni bir Anayasanın yap ılmas ı
yönünde görüş beyan ettikleri görülmektedir. Bunların karşı çıkmalarına
sebep olan temel hususun, daha ziyade konjoktürel ve siyasi kutuplaşmaya
il işkin olduğu ve temelde bir korku ve vehim temelli güven zafiyetine da
yandığı anlaşılmaktadır. Bu konuya ileride ayrıca değineceğim. Türkiye' de
yeni Anayasa yap ım ına ihtiyaç duyrna konusundaki eşiğin büyük oranda
aşılmış olduğu söylenebilir.
Gerçekten Yeni Bir Anayasaya ihtiyaç Olup Olmadığı
Gerçekten yeni bir sivil Anayasanın yap ılması yoluyla bir yeniden
başlangıç yapmaya; bu konuda yeni bir toplumsal sözleşme yaparak (Ana
yasa zemin inde bir sosya l) mukavele yenilerneye lüzum var mıdır? Şayet
77 "Anayasaya Gözaltı !" , Milliyet Gu.• 29.09.2007.78 "Anayasa' y ı Deği ştirmenin Zamanı Geldi. Türkiye Malezya Olmaz", Zama" Gz!.•28.09.2007.79 "Darbe Anayasasını Hazırlayanlar da Sivil Anayasa İstedi", Zaman Gu .. 21.09 .2007.
24 MÜHF - HAD. C. 14. Sy. 3
böyle bir ihtiyaç yoksa, yeni bir Anayasa yapmak yersizdir. Şayet sorunun
cevabı evet ise, ikinci eşik de aşılmış olacaktır.
- 1982 Anayasası , 16 kez değişikliğe maruz kaldığı ve yaklaşık 70
civarında maddesi değişikliğe uğradığı halde, yine de bir türlü tartışılmaktan
ve eleştirilmekten kurtulamamıştır. Anaya salar, felsefesi , s istematiği ve hü
kümleri itibariyle ilk maddesinden son maddesine kadar bütünlük teşkil
eder ' "; her bir maddesi bütünün birer parçasıdır. Hüküml er arasında bütünlük
sağlanamad ığı takdirde, yapılacak her bir değişiklik, arzu edilen neticenin
ortaya çıkmasında yetersiz kalacaktır.
i 982 Anayasasının ilk metninde, 2. maddede yer alan "demokrasi",
"hukuk devl eti" , "insan hakları" "adalet" ilkeleri ile diğer hükümleri ara
s ında cidd i çe l işk iler yer almaktaydı. Yapılan değişiklikler, Anayasanın ön
gördüğü temel felsefe üzerinde kısmi bazı aşınmalar meydana geti rmiş gibi
görünse de, ana gövd e varlığını sürdürmektedir. Yapılan değişiklikler, bu
çelişkileri tamamen gideremediği gibi , bazı alanlarda Anayasal hükümler
arasında kopukluklara da sebep olarak s istematiğinde bozulmal ara yol aç
mıştır. Yapılan bu kapsamlı değişiklikler bir bütünlük içerisinde yapılmadığı
ya da çoğu zaman siyasi saikler sebebiyle yapılacak değişikliklerin birçoğu
yapı lamad ığı için , Anayasa bütünlüğünü yitirmiştir. Birkaç örnek verrnek
gerekirse : 200 1 Anayasa değişikliği ile 13. maddede yer alan "genel sı nır
lama sebepleri" ne son verilerek, sınırlama sebeplerinin sadece ilgili madde
lerdeki sebeplere özgü lenmesi nedeniyle artık hak ve hürriyet/eri koruyucu
bir i şleve büründüğü belirtilmekle birlikte, gerçekte çok fazla bir deği şi klik
olmamış, i 3. maddenin ilk metninde yer alan genel sın ı rlama sebeplerinin
tamamının ya da bir kı smının ilgili maddel ere scrpiştirilmesi '" yoluyla bu
iddia büyük oranda zay ıfl amıştı r. 2007 Anayasa değişikliği ile "TBMM se
çimlerinin 4 yılda bir yapılması esası benimsenmiş iken, bununla bağlantılı
olan TBMM Başkanlık Divanının görev süresi: 2+3=5 y ılo larak varlığın ı
sürd ürmektedir. Anayasa değişikliğinde, Cumhurbaşkanırun değişikliği iade
etmesi halinde, değişiklik metninin TBMM Genel Kurulunda 3/5 çoğun lukla
80 TANÖR./ki Anayasa: 1961-1982. s. 188.81 Anayasanın bu maddelerini şu şekilde s rral amamız mümkündür: 20.. ıl.. 22.. 26.. 31.. 51.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması GerekliBazı Eşikler 25
kabul edilmesi halinde Cumhurbaşkanının ne yapabileceği konusu düzen
lenmemiştir. Anayasanın 2. maddesinde "hukuk devleti" nitelemesine yer
verildiği , bu niteliğin bir gereği olarak 125. maddede "İdarenin her türlü
eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır" hükmü mevcut olduğu halde,
çeşitli maddelerde bu ilke ve hükınü etkisizleştiren yargı bağışıklıkları yer
almaktadır. Anayasanın 2. maddesinde "insan haklarına saygılı, demokratik
devlet" ilkeleri ve AİHM'nin demokrasinin zorunlu gereği gördüğü çoğul
culuk" ile Anayasada öngörülen resmi ideoloji anlayışı çelişme arz etmekte
dir. Bunlar ilk anda akla gelen örneklerdir. Biraz daha dikkatle incelen
diğinde bu örnekleri çoğaltabiIrnek mümkündür. Otoriter felsefenin bir bütün
olarak dokularına sindiği" anti-demokratik unsurlardan teşekkül eden bu
Anayasanın bir bütünlük içinde yeniden düzenlenmesinde zaruret bulun
maktadır.
- i 982 Anayasasını sorunlu kılan bir husus da, onun bürokratik-da
yatmacı bir anlayışla yukarıdan aşağıya hiyerarşik yöntemle yapılmış olması
oluşturmaktadır. i 982 Anayasası, kabul ediliş usulü itibariyle halkın, hür ve
serbest bir ortamda, demokratik usullere uygun bir şekilde varmış olduğu
mutabakat ve rızasına dayanmamaktadır. Anayasa, halkın hür ve serbest
tercihleri ile belirledikleri temsilciler tarafından değil, kurucu meclisin yet
kileri çok sınırlı bir kanadını oluşturan ve Milli Güvenlik Konseyinin belir
leyiciliğinde atanmış kişilerden teşekkül eden Danışma Meclisi tarafından
hazırlanmış, nihai şekli de Konsey tarafından verilmiştir. Daha Sonra halko
yuna sunulan metin %9 1.4' lük bir çoğunluğun oyu ile kabul edilerek Resmi
Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girdirilmiştir. Anayasanın yapılması ve hal
koylamasına sunulması aşamasına ilişkin olarak, Milli Güvenlik Konseyinin
20. ıo . i 982 Tarihli ve 7 i Sayılı Kararla Anayasa tasarısı eleştiriye kapatıl
mış; halkoyuna sunulan metnin bütün yönleri itibariyle serbest tarıışma or
tamında, korkusuzca eleştirilip sorgulanması imkan ve ortamının oluşumuna
müsaade edilmemiştir. i 982 Anayasası, demokratik Anayasa yapım yönte-
82 Case of United Communist Party of Turkeyand Others v, Turkey. par. 42, 43; Case ofSocialisı Party and Others v. Turkey, par. 41; Case of Freedam and Democracy Paıty
(ÖZDEP) v. Turkey, par. 37; Case of Welfare Party and Others v. Turkey, par. 43; AffairePartı Socialiste de Turquie (STP) et Autres c. Turquie, par. 36." TANÖR, iki Anayasa: 1961·1982. s. 188.
26 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
minden uzak bir şekilde, birçok Afrika ülkesi, demokrasiye geçiş sürecinde
Brezilya ve Şi li gibi bazı Latin Amerika ülkeleri, Doğu Avrupa ülkeleri ve
BDT ülkeleri ile Pakistan ve Arnavutluktaki Anayasa yapım yöntemine ben
zer bir şekilde yapılmıştır".
Anayasa yapım yöntemi itibariyle sivil ve demokrat ik bir Anayasaniteliğine sahip olmaması sebebiyle , şekil itibariyle toplumsal meşruiyeti
ciddi ciddi tartışmalı bir metindir". Bu Anayasanın %91,37 çoğun lukla ile
kabul edilmiş olması, tek başına gerçek anlamda bir toplumsal mutabakatın
varlığı için yeterli değildir. Bu şartlar altında gerçekleştirilen halkoylaması ,
demokratik değil, olsa olsa plebisiter nitelikte bir oylama"; Tanör'ün ifadesiyle "halkı oyalama'tdır' " ,
Yapılış yöntemi itibariyle demokratik ve sivil nitelikte olmayan, top
lumsal mutabakat ve sözleşme niteliği bulunmayan bu Anayasa yerine, bu
niteliklerde bir Anayasanın yapılması ihtiyacı , yeni Anayasa yapımını lü
zumlu kılan en önemli unsurlardan birisidir.
- Bu Anayasa, toplumsal meşruiyetinin zayıflığı yanında, içerdiği
hükümler itibariyle anti-demokratik unsurları demokratik unsurlarından daha
baskın olan'", ayasal demokrasinin evrensel standartlarından uzak, birey
toplum-devlet ilişkilerini devletçi ve kolektivist bir bakış açısıyla düzenle
yen, devlet otoritesine hürriyetlerin önünde yer veren", siyasi i stikrarı otori-
84 tu«, s. 160-161; Ergun ÖZBUDUN, Demokrasiye Geçiş Sürecinde Anayasa Yapımı, Bilgiy., Ankara, 1993, s. 114 vd.; ATAR, Demokrasilerde Anayasal Değişmenin Dinamikleri veAnayasa Yapımı, s. 156- 157; Bülent TANÖR & Nemci YÜZBAŞlOGLU, 1982 Anayasasına
Göre Türk Anayasa Hukuku, 3. B., YKY. İstanbul, 2002, s. 38.85 Selçuk'a göre, "1982 Anayasası oylamasında elde edilen %91,4çoğunluk, halkın iradesineyapılmış baskının. onuruna yönelmiş saldırının ürünüdür. Sami SELÇUK, Bağımsız Yargı
Özgür Düşünce, ı . B., imge Kitabevi , Ankara, 2007, s. 293.86 TANÖR, İki Anayasa: 1961 ·1982, s. 107; ERDOGAN, Anayasa Hukuku, s. 91; Erdoğan
TEZİç, Anayasa Hukuku, 5. B., Beta y., İstanbul, 1998, S. 158. Bu aynm için bkz.: TEZiç,Ana yasa Hukuku, s. 229-230; Taha PARLA, "İki Tür Halk Oylaması: Referandum ve Plebi,it", Cumhuriyet Gzt., ı 8.02 . ı 986.87 TANÖR, İki Anayasa: 1961-1982, S. 105.88 ÖZBUDUN, Türk Anayasa Hukuku, s.60-61, 98.89 Anayasanın bu özelliği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun bir kararına şu şekilde ifadeedilmiştir. "1982 Anayasasının ı 96 1 hatta ı 924 Anayasalanna karşı güçlü devlet ve otoriter
Adııan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı lması GerekliBazı Eşik/er 27
ter bir yürütme ve güçlendirilmi ş bir Cumhurbaşkanlığında gören bir metin
dir'", İlk metni hürri yetçi demokrasi açıs ından minimum standardın çok al
tında olan bu Anayasada, zamanla gerçekleştirilen bazı değişikliklerle hürri
yetler in alanı bir derece de olsa genişletilmiş ise de, Anayasanın temel siyasi
felsefesinin tamamen değiştiğini söyleyebilmek mümkün değildir. Devletçi.
top lumc u ve ideolojik olarak taraflı olduğu ölçüde, bireysellik, hürriyet ve
insan hakları karşıtı bir ruh ve felsefe, Başlangıç Kısmından itibaren bu
Anayasanın bütününe sinmiş durumdadır" , Anayasada, " insanlar, kanunlar
ve Anayasalar için değil, kanunlar ve Anay asalar insanlar içindir" şeklindeki
insan merkez li ilke bertaraf edil erek; birey-dev let dengelemesinde dev let,
amaçsal değer halin e getirilerek birey ikincil bir konuma indirgendiği için ,
bu metn in, kısmi değişiklikler yoluyla, hak ve hürriyetlerin gerçek manad a
güvence altına alındığı birey merkezli bir Anayasaya dönüştürülebilmesi
mümkü n görülmemektedir".
Özell ikle Anayasanın metn ine diihil bulun an ve Anayasanın daya n
dığı temel görüş ve ilkelerin yer aldığı Başlangıç Kısmı , Anayasanın anti
demokratik ruhunu teşkil etmektedir. Tanör' ün de ifade ettiği üzere, sırf
Başlangıç bölümündeki otori ter ifadeler bile devletin yüce ltilmesine ve bi
rey/toplum ikili sinin ve demokrasinin hiçlenmesine yeterl idir. Başlangıç
böy le kaldıkça, metinde yapılacak değişiklikl erle bunun arasında garip çeliş
kiler doğacaktır". Anayasada, dev let, tarafsız bir aygı t olarak değil , belli bir
ideo lojiye göre işlemesi öngörülen bir kurum olarak tasarlanmıştır. Tür
kiye' nin Anayasa l düzeninin temel öze lliklerinden birisi, anayasada ifadesi ni
bulan belli bir ideoloji nin hükümran kılınmasıdır94
•
Resmi ideo loj i, çoğuıCu lukla ba ğdaştınlması mümkün olmadığı için,
bu bütüncü ruhun değiştiri lerek demokratikleştirilmesi ihtiyacı da, yeni Ana
yasa yapımın ı lü zurn lukılrnaktadır .
idare kavramlanna daha fazlaönem verdiği ve özellikle yürütmeyi yasama ve yargı karşısında
daha da güçlendirdiği tartışmasızdır" . E. i 98014- i 714. K. 1980/803, KT: 14.09 . i 983.90 ERDOGAN. Anayasa Hukuku. s. l64.91 İbid.. s. 165; TANÖR. İki Anayasa: /96/ · /982, s. 188.92 SELÇU K, Bağımsız Yarg ı Özgür Düşünce, s. 294.ol TANÖR, İki Ana"asa: 1961-1982. s. 188.9.ı ERDOGAN. A,,~yasa Hukuku. s. 166·167 .
28 MÜHF - HAD, C. 14, Sy, 3
- i 982 Anayasasını sorunlu kılan bir diğer husus da kullanılan ifa
delerin bir kısmındaki belirsizlikler ile imla kurallarına uymada yeterli öze
nin gösterilmemesidir. Anayasanın Başlangıç kısmı, genel Anayasal tea
müller dikkate alındığında olması gerekenin ötesinde uzun olduğu gibi, bu
kısım Batı dillerine özenilerek yazıldığı için, ciddi manada anlam belirsizliği
ortaya çıkmıştır. Benzer durum, Anayasanın diğer bazı maddeleri için de söz
konusudur'". Anayasadaki bazı ifadeler öylesine belirginsizdir ki, çoğu kere
ler bundan dolayı ciddi sorunlar yaşanabilmektedir. Nitekim son Cumhur
başkanlığı seçimleri ile Anayasa değişikliğine ilişkin sorunların yaşanması
nın temel kaynağını, büyük oranda bu metinde kullanılan bozuk ve belirsiz
ifadeler oluşturınaktadır.
- Anayasanın birçok maddesinde hukuk devleti ilkesi ile çelişen hü
kümler yer almaktadır. Hukuk devletinin temel gereklerinden birisi de, ida
renin her türlü tasarruflarının yargısal denetime tabi kılmrnasıdır. Oysa Ana
yasada çok sayıda idari tasarruf yargısal denetim dışında bırakılmıştır. Bun
lar: (I) Cumhurbaşkanınıntek başına yapacağı işlemler (md. 105/2, 125/2),
(2) YAŞ Kararları (md. 159/4), (3) Uyarma ve kınama şeklindeki disiplin
cezaları (md. 129/3), (4) HSYK Kararları (md, 159/4), (5) olağanüstü hal
lerde, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş halinde ayrıca milli güvenlik , kamu
düzeni, genel sağlık nedenleri ile yürütmenin durdurulması kararı verilmesi
nin kanunla sınırlanabilmesi (md, 125/6), (6) olağanüstü hallerde, sıkıyöne
tim ve savaş hallerinde çıkarılan KHK'ler (md, 148/1). Diğer yandan, hakim
ve savcıların özlük işleri ve atanmaları konusunda yetkili olan HSYK'nun
oluşum şekli (md. 159), askeri yargının genel yargı düzeninden ayrı düzen
lenmesi; kanunsuz emrin yerine getirilmesi Anayasanın 137/1. ve 2. fıkraları
ile men edilirken, 3. fıkrası ile belli şartların gerçekleşmesi halinde Askeri
hizmetlerin yerine getirilmesinde kanunsuz emrin yerine getirilmesinin suç
olmaktan çıkarılması
- AYM'nin, yargıçlarhükümeti şeklindeki eleştirilere sebep olan ka
rarlar verdiği de görülmektedir. AYM, bir yüksek mahkemedir. Verdiği ka-t
rarlar herkesi bağlayıcı niteliktedir. AYM, bazen Anayasalolarak yetki hu-
95 SOYSAL, 100 Soruda Anayasanm Anlamı, s. 400AOl.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımıııda Aşılması Gerekli
Bazı Eşikler 29
dulları dışına çıkmakta, bu durum sebebiyle de kamuoyundan çok ciddi eleş
tiriler aldığı görülmektedir. AYM, Anayasa ve kanunlarda kendisine bu yönde bir yetki verilmediği halde "yür ürl üğün durdurulması " yönünde kararlar
verebilmekte'"; Anayasanın 153/1. fıkrasındaki " ip ta l kararları gere kçesi
yazılmadan açıklanamaz " hükmüne rağmen, gerekçeli karar bazen yı ll ar
sonra yayımlandığı halde, iptal kararı, verildiği gün "basın açıklaması" yo
luyla derhal kamuoyuna açıklanmakta" ; AYM, Anayasal olarak sadece re t
ya da ip ta l yönünde karar verebilme konusunda yetkilendi rildiği halde, ba
zen başörtüsüne serbesli sağlayan kanun hükmüne ilişkin kararında'" olduğu
gibi Anayasanın 13. maddesine aykırı bir şekilde ilgili hakkın "AYM kararı
ile s ını rl andırılması" neticesini doğuracak", bazen de "kanun koyucu gibi
hareketle , yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesisi" sonucunu
doğuracak şeki lde lOo "yorum lu ret " kararı' ? ' verebilmekte; Anayasada sa-
96 AYM, bu yö ndeki talepler 1993 yı lına gelinceye değin "A nayasa ve 44 Sayılı Kanun unAYM'ne kanunların yürürlüğünun durdurulmasına karar verme yetkisini tanımadığı" gerekçes iyle reddetti. AYM : E. 197211 3, K. 1972118, KT: 06.04 .t 972, RG: 24.0 7. 1972 Tarih ve14255 Sayı; E. t 983/659. K. t 985/4, KT: 01.08.1985, RG: 18. IO.t985 Tarih ve 18902 (Müteferrik Karar. Muhabere Sayısı) . AYM. Anayasa ve kanun da konuya ilişkin herhangi bir deği
ş i k l ik olmadığı halde, ilk yürürlüğün durdurulması kararını 1993 yılında verdi . AYM: E.t 993/33, K. t 993/4O-1. KT: 21.10 .t993, RG: 23.10.1993 . AYMKD. C. I, S. 29 , S. 564 -589 .Konuya ilişki n tart ı şmalar için bkz: ÖZ S UDUN, Türk Anayasa Hukuku,42G-422; Sai tGÜRAN, "A nayasa Yargısında Yürütm enin Durdurulması", Anayasa Yargısı , C. 2, AYM y.,Ank ara, 1986, s. 158-159 : Yılmaz ALİEFENDİOÖLV, Anayasa Yargısı ve Türk AnayasaMahkemesi. Yetkin y., Ank ara, 1996, s. 343-37 0; Anayasa Yargısı, Yetkin y., Ankara, 1997,s. 179-204; İbrahim Ö. KAB OÖLV, Anayasa Yargısı , 3. B., İmge Kitabevi. Ankara, 2000 , s.121·1 25; Mustafa YILDIZ, Anayasa Yargısında Geçici Teabir Kararı , Bela y., İ s tanbu l ,
1998, s. 115-169; TANÖR & YÜZBAŞIOÖLV, 1982 Anayasasına Göre Türk Anayasa Hukuku. s. 527-530: T EZi ç , Anayasa Hukuku, s. 2 t 1-2t4; 527-530; ERDOÖAN, AnayasaHukuku, s. 303-305 ; Yavuz ATAR, Türk Anayasa Hukuku, 2. B., Mim oza y, Konya, 2002, s.355-356: Kemal GÖZLER, Türk Anayasa Hukuku Dersleri, 5. B., Ekin y., Burs a, 2008 , s.579-580.97 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 205 : TANÖR & YÜZBAŞIOÖLV, 1982 Anayasasına GöreTürk Anayasa Hukuku, s. 533·534; ALİEFENDiOOLU, Anayasa Yargısı ve Türk AnayasaMahkemesi. s. 299: Adnan KÜÇÜK, "Anayasa Değişikliği ile Ne Deği şecek", Yeni Şafak
co; 26.0 1.2008 .98 AYM: E. t 990/36, K. t 991/8, KT: 09.04 .t 99t, AYMKD, C. I, S. 27, s. 285 vd.99 Mustafa ERDOGA N, Demokrasi, Laiklik.Resmi Ideoloji. 2. B., Liberte y., Ank ara, 2000 , s.t 86.100 Erdoğan, AYM ' nin baş örtüsüne serbesti getiren 2547 Sayıl ı Yükseköğretim Kanunun Ek17. madde sine ilişkin olarak açılan ipta l davasında vermiş olduğu "yorumlu ret" karannın
yorumu içeren gerekçe kısmının bağlayıcı lığının kabul edilmesi halinde, Anayasanın 15312.
30 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
dece kanun, KHK ve TBMM İçtüzüğü için Anayasaya uygunluk denetimi
öngörüldüğü halde (md . 150), AYM, kendi değerlendirmesi ile eylemli İçtü
ziik değişikliği kapsamında kabul ettiği parlamento kararlarını da denetim
kapsamına dahil edebilmekte, AYM içtihat yoluyla KHK' lerle alakalı Ana
yasanın 91/2. fıkrasında sayılan unsurlara ilaveten, Anayasa koyucu rolüne
bürünerek Anayasada mevcut olmayan "önemlilik", "ivedilik" ve "zorunlu
luk"ıoı unsurlarının varlığını da zorunlu görmektedir. Bütün bu uygulamalar
neticesinde, AYM'nin Anayasal ve kanuni yetki sınırları içinde kaldığını
söyleyebilmek zor görülmektedir.
AYM: nin vermiş olduğu bazı kararlarla, "yorum temelli Anayasal
kriz"lerin ortaya çıkmasına sebep olduğu da görülmektedir. AYM'nin gerek
son Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde vermiş olduğu TBMM'nin toplantı
yeter sayısının 367 olduğuna ilişkin ünlü kararı, gerekse, 2008 Anayasa de
ğişikliğine ilişkin olarak "şekilden dolanarak esasa ilişkin denetim" yapmak
suretiyle, fonksiyon gaspına da sebebiyet verebilecek şekilde vermiş olduğu
iptal karan'l", Anayasal metinlerin yorumundan ortaya çıkan krizlerdir.
Ülkemizde ara ara yorumlama temelli sorunlar ile buna dayalı krizle
rin yaşanması; bu şekilde pozitif hukuki metinler yerine yorumlarla teşekkül
fıkrasında yer alan, AYM'nİn "kanun koyucu gibi hareketle. yeni bir uygulamaya yol açacakbiçimde hüküm tesis edemez" şeklindeki yasağı ihlal sonucunun ortaya çıkacağını belinniştir.
Mustafa ERDOGAN, Kamusal Alan ve Hukuk", http://www.mai1gazete.com. (30.06.2005):Demokrasi, Laiklik,Resmi İdeoloji, s. 185·186. aynı yöndeki görüşler için bkz.: MustafaŞENTüP, "Üniversitelerde Başörtüsü Sorunu", Hukuk Dünyası D., Kasım·1997, s. 69.;Vahap COŞKUN, "Anayasa Mahkemesi TBMM'nİnÜzerinde mi?", Zaman Gzt., 30.04.2005;Adnan KÜÇÜK, "Türkiye'de 46. Yılında Anayasa Yargısı", Hürlilkirler, 28.03.2008 ,hııp://www.hurfikirler.com. (29.03 .2008).101 GÖZLER, Türk Anayasa Hukuku Dersleri. s. 577-578: TANÖR & YÜZBAŞIOGLU,
1982 Anayasasına Göre Türk Anayasa Hukuku, s. 524-526; ALİEFENDİOGLU, AnayasaYargısı ve Türk Anayasa Mahkemesi, s. 192-197, 310-312; Anayasa Yargısı, s. 68-75;KABOGLU, Anayasa Yargısı, s. 102-109; ERDOGAN, Demokrasi, Laiklik, Resmi ideoloji, s.185- i 86.102 AYM: E. i 988/64, K. 1990/2, KT: 01.02.1990, AYMKD, S. 26, s. 63-64, 68, 73: E. 1989/4,K. 1989/23, KT: 16.05.1989, AYMKD. S. 25, s. 245: E. 1988/62, K. 1990/3, KT: 06.02.1990,AYMKD. S. 26, s. 115.ttıı Levent KORKUT, "Güçler Ayrımı Yerle Yeksan", Star Gu.. Açık Görüş, 09.06.2008;Adnan KÜÇÜK, "Tek Çare Halkın Devreye Girmesi", Yen; Şafak Gıt. 08.06.2008: AdnanKÜÇÜK, "Demokratik Değil Jüristokratik Cumhuriyet", Stratejik Boyut, 11.06.2008,http://www.stratejikboyut.comlauthor_article _detail.php ?id=414.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımıııda Aşı/ması GerekliBazı Eş ikler 31
ettirilmiş kuralların ikame edilmeye çalışılması . mümkün olduğu kadar bu
kabilden kri zlerin önlenmesini ya da en azından minimi ze edilmesini sağla
yacak yasal önlemlerin alınmasını lüzumlu kılmaktadır. Dolayısıyla. yeni bir
Anayasanın yapılmasını lüzumlu kılan husus lardan birisini de. kuvvetler
ayrılığı kapsamında. sair organlar kadar Yüksek yargı organlarının yetki
alanlarının. yargıçlar hiikiimeıi nitelemesine mahal vermeyecek netlikte be
lirlenmesi ihtiyacı oluşturmaktadır.
- 1982 Anayasası yerine yeni bir Anayasanın yapı lmasın ı lüzumlu
kılan husu slardan biri si de bu metnin kazuistik yöntemle hazırlanmış olma
sıd ı r. Bu yöntemin benimsenmesinde, geçmişte yaşananlara duyulan tepki
nin de bir netice si olarak . esasen Anayasa ve hukuk ötesi yollarla çözümle
nebil ecek birço k siyasi ve top lumsal meselenin anayasal yolla çözülmesi '
amacının etkili olduğu görülmekted ir '?' . 1982 Anayasası yapılırken. toplum
sal ve kamusa l hayatta karşılaşı lan çeşitli rneselelerin , büyük ora nda Anaya
sadan kaynaklandığı. bunlara ili şkin çözümlerin de ancak Anayasal düzen
lemeler yolu yla mümkün olduğuna inanılmakta idi. Bu vesileyle hemen her
konu Anayasada ayrıntılı olarak düzenlen erek. kesin hükümlere bağlanmak
istenmiştir ' l",
Toplumsal ve siyasi alan statik değil . dinamik bir tabia ta sahip ol
duğu için . çok çabuk değişime müsaittir. Bugünden yarına çok hızlı bir deği
şim söz konusudur. Bu gerçeklik göze tilmeksizin, genel ilkelerle yetinmeye
rek. bu alanın ayrıntılı olarak düzenlenmesi. kısa bir süre sonra siyasi ve
sosyal gelişmelerin gerisinde kalma riskini ortaya çıkarabi lecekti r. Her bir
sosya l ve siyasi değişim. beraberinde Anayasa de ğ iş ikl i ğ ini gerektirebile
cektir. Bu Anayasa aynı zamanda katı bir anay asa olduğu için. değişiklik
çoğu zaman ya mümkün olamayacak ya da değ işikl ikte zorlan ı l acak, çoğu
kereler bu değişiklikler zamanında gerçekleşmeyeb ilecektir. Bunun netice
sinde. daha i stikrarlı bir siyasi düzenin oluşması yerine. Anayasal tartışmala-
ı o.ı KUZU, 1982 AnayasaslIIlII Temel Niıelik/eri re Getirdiği Yenilik/er. s. 31-32; TANÖR . IkiAnayasa: 1961·1982. s. 177; SOYSAL, 100 SorudaAnayasanın Anlamı , s. 167; ÖZBUDUN.Türk Anayasa Hukuku. s. 58.105 TANÖR, İki Anayasa: 196/ -/ 982, s. 177; KUZU. 1982 Anayasasl1Iln Temel Ni/elik/er; veGetirdiği Yenilikler. s. 31.
32 MÜHF-HAD. C. 14. Sy. 3
rın sürekli gündemde olduğu daha istikrarsız bir siyasi ortam ortaya çıka
cakur'?",
- Demokratik sistemin temel gereklerinden birisi de seç i lmişlerin üs
tünlüğü ve belirleyiciliğidir. Bir demokraside, siyasi toplumun mukadderatı
ile alakalı temel kararlar, bulundukları mevkilere haklın hür ve serbest irade
si ile seç i lmiş ki şi ve organlar tarafından alınır. Bir ülkede, temel siyasi ka
rarlar , teknik uygulayıcılar tarafından alınıyorsa, kamu bürokrasisi, siyasi
süreci yönlendiriyor; denetleyebiliyor; seçi lmişlerin hareket alanını daralta
rak almış olduğu kararları durdurabiliyor ya da engelleyebiliyorsa; seçi lmiş
lerin, bürokratik iradenin gerisinde kalması neticesinde demokratik meka
nizma aks ıyorsa, o ülkede düzenli aralıklarla seçim olsa, bugünün muhalefeti
yarın iktidara gelebilse, demokrasinin diğer gerekleri mevcut olsa bile, orada
demokrasinin varlığından söz edilemez'? '.
Türkiye'deki anayasal düzen içinde, temel siyasi kararların alınması
sürecinde, Anayasal bir kurum olan ve fiilen askeri unsurların egemenliğinde
görev icra eden Mill i Güvenlik Kurulu (MGK)' nun belirleyici bir rolü bu
lunmaktadir' '". Her ne kadar 2001 y ı lında yapı lan Anayasa deği şikliği ile
MGK ' nun sivil üye sayısı artırılmış ve kararlarının "ta vsiye" n ite liğinde
olduğu belirtilmiş ise de, fiili olarak TSK' nın üst düzey temsilcileri , ülke
gündeminin bütün madde başlıkları ile alakalı alınacak kararlarda belirleyici
konuma sahiptir. Silahlı bürokrasi, etkinlik tesis etmek için sadece bu Ku
rul' a iştirak ile yetinmernekte, i cabı halde kamuoyunun dikkatini çekecek ve
siyasiler üzerinde ciddi etki sağlayacak demeçler, açıklamalar, E-bildiriler
vası tasıy l a da kurum sal etkin l iğin i tahkim etmektedir.
Askeri bürokrasinin etkinliğini sağlamasını kolaylaştı ran temel un
surlar şu şekilde s ıralanabi lir : ( I) Askeri bürokrasi, kendisini üniter devlet,
106 KUZU, 1982 Arıayasasımn Temel Nitelikleri ve Getirdiği Yenilikler, s. 32; ÖZBUnUN,Türk Anayasa Hukuku. s.58.\07 ERDüGAN, Anayasa Hukuku. s. 128-129; ATAR. Türk Anayasa Hukuku, s. 68.108 Mustafa ERDOGAN. Türkiye'de Anayasalar ve Siyaset. 4. 8. , Liberte y.. Ankara, 2003. s.148-152; "Türkiye'de Asker ve Siyaset", 21. Yüzyılın Eşiğinde Türkiye 'de Siyasal Hayat,(Ed.: Adnan KÜÇÜK & Selahaddin BAKAN&Ahmet KARADAG). Aktüel y.. Bursa. 2005.s. 745; ATAR. Türk Anayasa Hukuku. s. 69.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması GerekliBazı Eşik/er 33
laiklik ve Cumhuriyetin gözcüsü ve koruyucu bekçisi olarak gö rmekte, ko
rum a ve kollama misyonunu sürekli deklare etmektedir!" . (2) TSK'nun su
bay kadrosu , bu misyon bilinci içinde yeriş ttri lmektedir '!'', (3) Bu misyonun
arka planını, askeri bürokrasinin laik cumhuriyetin korunması konusunda
siyas ilere duyduğu ciddi güvensizlik oluşturmaktad ır. (4) TSK'nin bu uygu
lamaları "ülkenin kendine has şartları" söylemiyle sivillerin bir kısmı tara
fından destekJenmek, diğer bir kesi m tarafından da kanıksanmak suretiyle,
bu süreç desteklenmiş olmaktad ır ' ! '. (5) TSK, bu güvens i zliğin bir neticesi
olarak, gerek kurumsal etkinliği, gerekse yaptığı açıklamalarla, koruma
kolIama ve kararların alınmasında etkin o lma i htiyacı hissetmektedir, (6)
TSK, kendisine , tepeden inmeci modernleşmenin aracı olma misyonu yük
lemiş o lduğu Anayasayı koruma ve kollama i şlevini yüklemişti r. Burada
toplumun Anayasa yoluyla yukandan aşağı dönüştürülmesini amaçlayan
toplum/siy aset mühendisliği çabası söz konusudur' F.
Karar alma sürecine müdahale etme ve belirleyici olma olgusu sa
dece silah lı bürokrasi ile sınırlı değildir. Ülk emizde, Osmanlıdan günümüze
tevarüs eden "güçlü bir bürokratik yönetim geleneği" rnevcuttur'P. TSK,
sivil An ayasa yapım sürecini baltalama pahasına diğer bürokrasi ile fikir
birliği yaparak, yeni Anayasa yapımında etkili olmaya çalışmaktadır. Bu
şekilde , Anayasa koyucunun irad esini belli kırmızıçizgilerl e s ın ırl amaya
109 Orgeneral İlker Başbuğ' a göre: Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesi, Türkiye devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün korunması nı hedeflemişt i r. Bu felsefenintemel unsurlanm ise ulus-devlet, üniter de vlet ve laik devlet oluşturmaktadır . Anayasadakilaiklik ilkesine ilişki n işlevsel tanımlar tartışma konulan içerisine çekil mektedir. 'Etnik kimliğe anayasal güvence' talebininde laiklik karşıtlannın daortak hedefi 'u lus-devlet'ti r. TSK buyapı ve niteliklerin korunmasın da her zaman taraf olmuştur ve olmaya da devam edecektir."AnayasaTartı şmasına Askerde Girdi", Radikal G:':I . ,25.09.2007.110 Tümgeneral Tevfik Özkılıç 'a göre: Harbiye'nin görevi laik, demokratik, sosyal bir hukukdevleti olan Türkiye Cumhuriyetini koruma ve kollama görevini üstlenmiş subaylar yetiştir
mektir. Harbiyeliler, "değişmez, değiştirilerrıez zannedilenleri değiştirmeye hazır olunuz".Murat YETKİN, "Cumhuriyet '! Koruma Görevi", Radikal Gu .. 25.09.2007.i i i Bunun en canlı misalini, son Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecine müdahale eden askeriaçıklamaya yönelik olarak sergilenen tepkiden görmemiz mümkündür. ARSLAN, Tam Demokrasi İçin Rota: Sivil Anayasa!112 ibid.ii) Mustafa ERDOGAN, Liberal Toplum Liberal Siyaset. Siyasal Kitabevi. Ankara, 1993, s.24 1-250 ,
34 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
çalışmaktadır. Bu ortamda sahici bir sivil Anayasanın yapılması pek müm
kün görülmemektedir.
Yukarıda sıralanan sebeplerle, artık Türkiye'nin acilen yeni demok
ratik sivil bir Anayasaya ihtiyacı olduğu görülmektedir. Bu ihtiyacın varlığı,
yukarıda yeni bir Anayasaya ihtiyaç bulunduğunu belirten ağırlıklı görüşleri
teyit etmiş olmaktadır.
Kutuplaşmalar, Güven Zafiyeti ve TemelOrtak Paydalarda Buluşma
Zorluğu
Toplumsal mukavele metni niteliğinde bir Anayasanın yapılabilmesi
için, her şeyden önce, toplumda, yapılacak yeni Anayasada yer alacak temel
ilke ve kurumlar üzerinde asgari düzeyde de olsa bir mutabakatın bulunması;
tarafların birbirlerine şüphe ile bakmaması; art niyetlerin olduğu yönünde
tereddüt ya da endişelerin bulunmaması; kend isi gibi olmayanların da en az
kendileri kadar anayasal haklara sahip olduğu konusunda bir inanca sahip
olunması gerekir. Bir kesim, korku ve endişe içinde ise, sürekli bu yönde çok
yönlü (siyasi, sosyal, akademik, kurumsal vb.) ve yoğun bir tahşidat söz
konusu ise; korku ve vehmin prim yaptığı ve bundan nemalanıldığı bir siyasi
ve toplumsalortam mevcut ise; bir kesim diğerini siyasi muhalifi değil de,
kendisini yok etmeye çalışan bir "iç düşman" olarak görüyorsa, orada kon
sensüse dayalı sözleşmeci bir yöntemle, sorunsuz bir şekilde uygulanabilir
sivil bir Anayasa yapılamaz. Yapılabilmesi, bu eşiğirı aşılmış olmasına bağlı
bulunmaktadır.
Anayasa Taslağını hazırlayan Bilim Kurulu, taslağın önyargı, korku
ve vehimlerden uzak bir şekilde tartışılmasını istemiştir. Bilim Kurulu baş
kanı Özbudun da , "çalışmanın panik havasında ve bir ideolojik savaş orta
mında değil, yapıcı bir ruhla değerlendirilmesi halinde" uzlaşma sağlanabi
leceğini söylemiştir!".
Yeni sivil Anayasa yapımı tartışmalarında gerçekleşen fiili duruma
gelince. Buradaki gelişmelerin hiç de Bilim Kuru lunun temenni ettiği şekilde
olmadığı görülmektedir. Şöyle ki;
114 "Korkulardan Sıynlırsak Uzlaşabiliriz " , Zama n Gn., 24.09.2007.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 35
CHP, AK Parti'nin Anayasa Taslağı ile Atatürkçülüğün törpülenip
törpülenmeyeceği; mevcut Anayasadaki Türklük tanımı ve millet anlayışının
neden değiştirilmek istendiği; yeni Anayasa taslağında laiklik ilkesinin içi
boşaltılıp boşaltılmayacağı; yeni anayasada anadilde eğitim düzenlemesi
halinde ulusal birliğin nasıl sağlanacağı; Kürtçenin eğitim dili olarak kabul
edilip edilmeyeceği ; mevcut Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edileme
yen ilk dört maddesi ile Atatürk ilke ve inkılaplanrıa, Atatürk milliyetçiliğine
dayalı Başlangıç kısmının değiştirilip değiştirilmeyeceği115 gibi hususlarda
kaygılarını dile getirmektedir. Baykara göre, AK Parti'nin, Anayasa yapımı
ile niyeti , 192I'den bu yana, 1924, 1961 birikimlerini tümüyle ortadan kal
dırmak, ülkenin tüm çizgi sini değiştirmek, Türkiye Cumhuriyetinin bütün
anayasal birikimini sıfırlamak. Anayasa tartışması, sıradan bir tartışma de
ği ld i r; Devlet yapısını kökten değiştirme girişim idir. AKP 'nin kapalı kapılar :
ardında hazı rladığı yeni Anayasa Taslağı , laiklik, yargı bağımsızlığı ve
üniter devlet alan l arında kırılma yaratacaktır" i I".
DTP'li Aysel Tuğluk, Kürt sorununun nihai çözümünün Anayasal
düzenleme yoluyl a olacağını belirtirken!" diğer bir kesim, bunun bölücülük
olduğunu belirtmekte; Necla Arat, Taslakta yer alan, "De vlet, eğitim ve öğ
retim alanındaki görevlerini yerine getirirken , anne babanın , dini ve felsefi
inançlarına göre yapılmasını isteme hakkına riayet eder" hükmü! " ile eğiti
min İ slamileşeceği , laik eğitim sisteminden uzaklaşılacağı, dindeki bazı hü
kümler yerine getirilmiyor diye, bazı insanların anayasa l haklannı aramaya
kalkışabilecekleri 11 9 şeklindek i mülahazalarla şiddetl i endişelerini ortaya
koymaya çalışmaktadır.
B aşta TSK olmak üzere, Yargıtay, Danıştay, YÖK ve diğer kamu
kurumlan ile bazı si vilol uşumların uyarı ve beyanlannda da, Anayasanın
115 Pikret BİlA . "Yeni Anayasa Tarı ışmalan".Milliyel Gu.. 07.09.2007.116 Mustafa BALBAY, "Anayasa Krizi Yılı", Cumhu riyet G:.ı.. 02.02.2008.117 "DTP'li Aysel Tu ğhık : Anayasa'da 'Kürt' S özcü ğüne Gerek Yok", Zaman Gu ..29.09.2007.LLS Bu hükmün bir benzeri Avrupa İnsan Hakl arı Sözleşmesinin Birinci Ek Protokolünün 2.maddesi ile ı 982 Anayasasının 24/4. fıkrasında da yer almaktadır.
11 9 "Bu Anayasayla Eğitim İslamileşir" , (Rö portaj ı Yapan: Neşe DÜZEL), Radikal GV.,24.09.2007.
36 MÜHF-HAD, C. 14, Sy. 3
Başlangıç kısmı, Cumhuriyetin temel ilkeleri, üniter yapı, Atatürk ilke ve
inkılapları , yargı bağımsızlığı vb. ilkelerde geriye gidişin kabul edilerneye
ceği belirtilerek, derin kaygı ve hassasiyetler sergileyen güvensizlik temelli
tepkiler vcrilmektedlr'j'', Bir taraf "laiklik elden gidiyor"; "AK Parti 'nin
amacı, yeni bir Anayasanın yapılmasıyla dini bir devletin kurulmasına bir
ad ım daha yaklaşarak laikliğin içini boşaltmaktır. Bu, Cumhuriyetin kaza
nımlarının elden gitmesi anlamına gelmektedir" derken, yeni bir Anayasanın
yapılmasını savunanlar da, bu türden endişelerin yersiz olduğunu ; hatta yeni
Anayasa ile laikliğin daha güçlü bir şekilde korunmakta olduğunu belirti
yorlar.
TüsiAD Yöneticisi Yalçındağa göre, "Hükümet toplumun bu ko
nudaki endişelerini gidermede yeterince somut ve ikna edici olamazsa, Ana
yasa tartışmaları kaçınılmaz olarak tek bir noktaya kiliilenecek ve 2 ı. yüz
yıla yakışan özgür, demokratik ve atılımcı bir Anayasa'nın diğer unsurlarını
tartışılması imkansız hale gelecektir"!".
Aslında gerek taslakta , gerekse taslağı revize ederek teklife dönüş
türmek isteyen AK Parti'nin beyan ve metinlerinde, laiklik, üniter devlet ,
cumhuriyet vb. temel ilkeler eksen inde verilen tepkileri haklı çıkaracak ifa
deler yer almamaktad ı r. Bu Taslak ve AK Parti'nin bayan ve metinlerinde de
Cumhuriyetin temel niteliklerinden söz edilmektedir. Buna rağmen, korku ve
vehim temelli bir güvensizlik mevcuttur. AYM'nin, 30.07.2008 günü AK
Parti hakkında, "laiklik karşıtı eylemlere odak olma fiili"nden dolayı yı ora
nında hazine yardımından yoksun kılma cezasının vermesiyle bu korku ve
güvensizlik güçlü bir şekilde beslenmiş olmaktadır.
Burada sorunun kaynağını , farklı zihniyet yapılanması oluşturmak
tadır. Genel olarak Türkiye'de, siyasi, kültürel, toplumsal vb. alanlarda gen
uyuşmazlıklarının kaynağını teşkil eden bir zihniyet farklılığı vardır. Bir
yanda, "aydın , her yönü itibarıyla doğru ve hak olanı bilen ; Türk toplumunu,
120 "Anayasaya Gözaltı! ", Milliyet Gıt.. 29.09.200 7; "Daru ştay'dan Yargıtay ta 'Tam Destek'Bildirisi", Milliyet Gu.. 22.05.2008; ''TÜS İAD'dan Anayasa Eleştiri si" Yeni Şafak Gzt.,21.09.2007.121 "TÜSiAD'dan Anayasa Eleştirisi" Yeni Şafak Gzt.. 21.09.2007.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 37
onlar istemese de selamete kavu şturmak isteyen, bu amaca erişmek için
Cumhuriyet ve laiklik kurumlarına dört elle sarı lan , jakobenizm ve pozitivist
düşünce zemininde yer alan militanlmücadeleci bir laiklik ve cumhuriyet
düşüncesini benimseyen" bir kesim yer almakta. Diğer yanda ise "çoğulcu
demokrasi zemininde yer alan; laiklik ve cumhuriyete bu eksende anlam
yükleyen; demokrasi, insan hakları , h alkın belirleyici olması, seçilmişlerin
üstünlüğü gibi argümanlara öncelik veren, bunu hedeflerken de Cumhuriye t
ve laiklik enstrümanlarını kullanrnada pek başarılı olamayan; bunlardan isti
fade etmek istediklerinde de diğer kesimi ikna edemeyen liberal ve muha
fazakar kesim" yer almaktadır!". Birinci kesimin, siyasi cenahtan, kamu
bürokrasi ne, mesleki örgütlerden, üniversite ve medyaya kadar çeşitli ve
etkili mensupları bulunmaktadır. Diğer cenahta ise genellikle birinci kesin
dışında yer alan toplumsal ve siyasi kesimler yer almaktadır.
Elbette her toplumda farklı lıklar vardır ve bundan tabii bir şey de
olamaz . Fakat bizdeki bu esaslı fark lı lık , beraberinde ciddi ku tuplaşma ve
çatışmaları getirmi ştir. Ülkemiz açısından ciddi sorunlara sebep olan hususu,
bu çatışmacı pozisyon teşkil etmektedir. Bu iki kesimin zihniyet dünyal arı
çok farklıdır. Haklılı kların ı ortaya koymak için çoğu kereler başvurdukları
kavram ve kurumlar aynı olmakla birlikte kastettikleri birbirinden çok fark
lıdır. Mesela her iki kesim de demokrasiden söz eder. Ama birinci kesim,
demokrasiye "militan" ya da "mücadeleci" nitelemesi ekleyerek, ona belli
bir içerik kazandırmaya çalışır. Diğer kesim ise demokrasiye eklenen "mü
cadeleci/mili tan" nitelemelerini kabul etmeyerek, bunun, aslında demokrasi
nin demokrasi olmaktan çıkarılması anlamına geldiğini belirtir. Bunlara gö
re, demokrasilerde militanlık/mücadeleetlik adına halkla ya da halkın belli
bir kesimi ile varlık-yokluk mücadelesi yaprlamaz!" . Kendisini sistemin
gerçek sahibi ve koruyucusu, Anayasayı da bu misyonu sürdürmenin arac ı
olarak gören, kendi gücüne ve misyonuna inandığı ölçüde, muhafazakar
kimliği daha önde olan halkın çoğunluğuna karşı güvensiz lik besleyen, hal
ka, aydınlanıp modernist değerlerle bütünleşinceye kadar vesayet altında
122 Adnan KÜÇÜK, "Bunun Adı BirZihniyet Mücadelesidir", Zaman GZ!. , 02 .07.2008.123 ibid .
38 MOHF - HAD, C. 14, Sy. 3
tutulması gerekli bir yığın nazarıyla bakan" birinci kesim, ikinci kesime
karşı büyük bir güvensizlik taşımaktadır.
Birinci kesim, militan nitelemelerini laiklik ve cumhuriyet için de
yapınca, ortaya "militan demokrasi", "militan laiklik" ve "militan Cumhuri
yet" ile şeki l l enen bir zihn iyet ortaya çıkımıştır. Diğer kesim ise demokrasi
yanında, laiklik ve Cumhuriyetin de militan olamayacağı nı belirtir. Bunlara
göre: Demokrasi, laik lik ve Cumhuriyetle, hak ve hürriyetler ve hukuk dev
leti zemininde buluşur. Birinci kesim , devletin kurucu felsefesinin en önemli
ayağını teşkil eden laikliği, bir toplumsal proje olarak alg ılamaktadır. Bun
lara göre , laik devletin toplum ve bireyleri aydın ve modem olmalıdır. Bu
anlayışta din ve vicdan hürriyetinin alanı alab i ldiğine daraltılmıştır. Bunlara
göre din ve vicdan hürriyetinin alanının genişletilmesine yönelik her bir açı
lım, toplumsal proje ile çeliştiği oranda laikliği ihlal etmiş olur 125. Bu kesime
göre , laik sistem, belli bir inanca sahip olanlar ve olmayanlar diye herhangi
bir fark gözetiJmeksizin, hür ve serbest bir etkileşime ve kendiliğinden ilişki
lere müsaade edecek şekilde herke se açık bırakılmamaktadır. Toplumun
seküler! eştirilmesi zemininde tümden bir homoj enlik arzu edilmektedir.
Soumaya, bu tarz bağnaz laikliği, baş aşağı duran dine benzetmektedir ' j".
Diğer kesime göre ise din ve vicdan hürriyetinin , .inanç boyutu kadar, ifade
boyutu da birinci derecede önemlidir. Laiklik, merkezi bir otorite tarafından
belirlenen ve mutlaka gerçekleştirilmesi gerekli bir "toplumsal proje" ön
görmediği için , din ve vicdan hürriyetinin alanını genişletmeye yönelik açı
lımlar, sı rf birinci kesimin öngördüğü merkezi toplum sal proje ile çeliştiği
için sı nı rlandırı l amaz ; din ve vicdan hürriyeti de, diğer hak ve hürriyetler
gibi, onu sı nı rlandırmay ı haklı kılan meşru sebeplerin varlığı halinde sınırla
nabilir.
124 Şükrü KARATEPE. Darbeler. Anayasalar ve Modernleşme. 3. 8.. İz y.. İstanbul . 1999, s.300.125 KÜÇÜK, Bunun Adı Bir Zihniyet Mücadelesidir.126 Soumaya GHANNOUSHI. ''The Militant Sec ula r is ts ' İnverted Religio n" . The Guanian .V. 149,01.08.2008.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapıınında Aşılması GerekliBazı Eşikler 39
Burada çoğulcu temele oturan anayasal demokrasi ile ç oğ unlukç u ,
bazen de azınlıkçı tahakküme dayanan militan demokrasi zemininde ciddi
bir çatışma söz konusudur.
Birinci kesimin, geçmişte, ortadan kaldınlarak yerine yeni bir Ana
yasanın yapılmasını savunmakla birlikte, şimdilik varlığını koruma konu
sunda ciddi manada çaba sarf ettiği i 982 Anayasası, "militan demokratik
laik bir Cumhuriyet "i öngörmektedir. Aslında Ülkemizde çoğuıCuluk ve
hukuk devleti temelli "anayasal demo krasi" hiç olmamıştır. Cumhuriyetin
başlangıcından bu yana , belli kesimlerce çeşitli dönemlerde değişik oran
larda hep anayasal demokrasiye şüphe ile bakıimış; demokrasi tarafında
görünmek için de militan ya da illiberal demokrasi safında yer alma yeğlen
miştir. Cumhuriyetin kuruluş dönemine özgü otoriter laiklik uygulamalan
tabulaştınlarak, değişen gelişmelere paralel anayasal demokratikleşme yö
nündeki açılımlar, laik Cumhuriyetten uzaklaşma olarak algılanmıştır. Laik
lik, otoriter ve totaliter rejimIerden, demokrasiye kadar çeşitli uygulamaları
olan bir kurum olduğu, hatta demokratik ülkelerde bile tek tip uygulaması
bulunmadığı halde l27, Ülkemizde, yargı bürokrasisi tarafından tanımı yapılan
ve 1982 Anayasası tarafından da öngörüldüğü düşünülen laiklik anlayışını
eleştirerek, demokrasi içinde daha değişik laiklik önerilerinde bulunabilme
imkan ı ortadan kaldırılmıştır. Yargı bürokrasisinin geliştirmiş olduğu laik
li ğin otoriter ve baskıcı yorumu, bir nevi yargısal kararlara dayalı olarak
deği şmezlik teşkil eden bir resmi ideolojiye dönüştürülmüştür. Bu yoruınla
nandan farklı bir laiklik telakki sinin Anayasal çerçevede savunulması im
kansız hale geti ri lmişti r. Bu telakki ile çel iştiği varsayılan Anayasa değişik
li ği iptal olundu ğu gibi, çok say ıda siyasi parti kapatılmış, birçok kişi cezai
yap tırıma maruz bırakılmıştır. Toplumun geniş bir kesimi, birinci kesimin
savunmuş olduğu bu tür laikliğin, demokratik hukuk devleti ile barışık ol
madığını ileri sürmektedir.
127 ABD' nin tarafsız , yumuşak laikli ği ve daha belirsiz olan Britanya'nmki, Stalinci SovyetlerBirliği ' nin radikal milit an laikli ği ya da Arnavutluk'taki Enver Hoca'nın . Kemalist T ürki ye'nin veya Fransa 'nın laikfi ğiyle aynı değiL. Bazıları hoşg örülü . esnek ve pragmatik, diğerle
ri fanatik, dışlayıcı ve baskıcı . Türkiye'deki laiklik, ne acıdır ki birinci değil ikinci gruba ait.GHANNOUSHI, The Militant Secularists' İnverted Religion.
40 MÜHF - HAD. C. 14. Sy. s
Anayasal demokrasilerde de temel esas laikliktir. Fakat burada laik
lik, yasaklama ve resmi ideolojik uygulamalarla değil, demokrasi içinde
farklı seçenekler sunarak, bu konuda geniş ifade hürriyetine imkarı sağlana
rak varlığını sürdürür. Hiçbir kimse, mevcut laiklik telakkisinden farklı bir
öneride bulunduğu için yaptınma maruz bırakılmaz. Bunun aksi, demokrasi
nin çıkmaz sokağa girmesidir.
Birinci kesim, Anayasayı, "laiklik, ulus devlet, Atatürk ilke ve inkı
laplan" ekseninde belli bir ideolojinin koruyucu aracı olarak gördükleri için,
laikliğin içini boşaltacağı konusunda derin kaygılar taşıdıkları AK Parti'ninsiyasi olarak belirleyici bir üstürılü ğe sahip olduğu mevcut yasama organının
yeni bir Anayasa yapma çabası içinde bulunmasını , bu anayasal resmi ideo
loji için tehlike olarak görmekte ; bu sebeple de yeni Anayasa yapma çabala
nna ciddi bir güvensizlik duymakta, bunu da şiddetli tepki vererek ortaya
koymaktadır. Ortada ciddi manada bir ortak paydada buluşamama ve güven
sorunu bulunmaktadır.
Bu zeminde bir mutabakat sağlanmadığı; toplumun ciddi bir kesi
minde hep demokrasi feda edilerek otoriter nitelikte laik cumhuriyet vurgu
lannın yapıldığı Ülkemizde konsensüsün sağlanması epeyce meşakkatli gö
rünmektedir. Anayasa yapımında ortaya çıkan en muhataralı ve sorunlu eşiği
bu oluşturmaktadır. Sürekli korkunun hakim olduğu; korku ve dehşet salına- ·
rak insanlann diken üzerinde.yaşadığı, karşılıklı ciddi güven zafiyetinin var
olduğu bir ortamda, taraflarm karşılıklı güvenle bir toplumsal sözleşme
yapmaları zor görülmektedir.
Yeni Anayasayı Hangi Meclis'in Yapabileceği
Aşılması gerekli önemli eşiklerden birisi de, yeni Anayasayı hangi
meclisin yapacağıdır; acaba, mevcut meclis (tali kurucu iktidar) yeni Anaya
sayı yapabilir mi, yoksa bunun için bir kurucu meclisin (asli kurucu iktidar)
oluşturulması zorunlumudur? Konu doktrinde tartışmalıdır. Bazılarına göre
yeni anayasayı ancak asli kurucu iktidar yapabilir, tali kurucu iktidann yet-
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ınası GerekliBazı Eşik/er 41
kisi sadece mevc ut Anayasayı değişti rebilmekten ibareuir!"; diğer bazı kişi
lere göre ise tali kurucu iktidarın, yeni bir Anayasa yapmasına mani bir du
rum yoktur.
Tali kurucu ik ti darın anayasay ı bütünüyle deği ştiremeyeceğin i sav u
nan lara göre, Anayasanın temel ilkeleri değiştiri ldiğinde, Anayasasal düzen
tamamen ortadan kalkmış olur. Yürürlükteki Anayasa ile öngörülmüş olan
değiştirebilme, mevcut Anayasayı ilga etme yetkisi vermez. Şayet, tali ku
rucu iktidar, Anayasadaki usullere bağlı kalarak Anayasayı değiştirirken
onun özünü ihlal etmişse, ortada "Anayasaya karşı bir hile" var demektir.
Tali kurucu iktidar, yürürlükteki Anayasanın, sadece sarih s ın ı rl amalar geti
ren lafzı ile değil , onun özü ile de ba ğlıd ır ' '".
Tali kurucu iktidarın Anayasa yapmasına Organik yöntemle anayasa
yapımı denmektedit' <''. Tali kurucu iktidarın Anayasanın bütününü değiştire
bileceğini belirtenlere göre , Anayasanın kendisine meşruiyet sağlayan ruhu
nun ya da özünün ihla l edilmesini yasak layan Anayasadaki üstü kapalı "de
ğişiklik yapma ye tkis ine i lişkin sınırlamalar"ın neler olduğunun açık bir
şekilde belirlenebilmesi pek kolay değildir. Anayasalarda değiştirilmesi men
edilen kurallardan bahsedilirken, gene llikle temel ilkelerden ve hükümet ya
da devlet şek i llerinden söz edi lmektedir. Bir kez hareket noktaları konul
duktan sonra, pozitif hukuka göre, bunların nerede başlayıp nerede bittiğini ,
sınırl arının nereye' kadar uzandığını tespit edebilmek mümkün değildir' : ".
Bir dönemin kurucu iktidarının, gelecek dönemdeki kurucu iktidarı sınırla
ması , bir önceki nin sonrakinden üstün olduğunun iddia edilebilmesi müm
kün değildir. Bir kuşak, gelecek kuşakları kendi kanunlarıyla ba ğlayamaz ' V.
m Yargıtay Eski Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ' na göre: "Yeni bir Anayasayı
sadece 'Asli kurucu iktidar' yapabilir". Erdal ŞAFAK, "Asli ve Tali", Sabah Gu.,02.01.2008,129 rrztc. Anaya.'ill Hukuku. s. 167- 168;Hüseyin Nail KUBALI, Anayasa Hukuku DersleriGenel Esas lar ve Siya si Rejim/er, İ stanbul Üniversitesi y.. istanbul. ı 97 1, s. 104- ı 05.130 ATAR, Demokrasilerde Anayasa l De ğişmenin Dinamikleri ve Anayasa Yapımı . s. 159161; Anayasa Yapım Sürecinin Demokratik ilkeleri . s. 14-16.131TEZİç, Anayasa Hukuku, s. 168.lJ2 ERDOGAN, Anayasa Hukuku. s. 92; Cem EROGUL. Anayasa Değiştirme Sorunu: BirMukayeseli Hukuk incelemesi, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi y.. Ankara.1974.'.98.
42 MÜHF -HAD, C. 14, Sy. 3
Anayasanın değiştirilmesinin hukuken engellenmesi, bazen toplumsal ve
siyasi gerilimlere hatta bazen devrimci şiddete yol açabilir!" . Bu ise Anaya
sal düzendeki esaslı değişikliklerin zor kullanılarak yapılmansa imkan tanı
mak olur ki, hiçbir hukukçu şiddet yolunu öneremez l34•
Bazı kişiler de, "halen görevde olan TBMM yanında, sivil toplum
kuruluşlarının, uzmanların ve toplumdaki güçleri ne olursa olsun bütün si
yasi partilerin temsil edilmesini sağlayan, bu mecliste görevalanların daha
sonra hiçbir siyasi faaliyete katılmamalarını öngören ayrıca bir 'kurucu mec
Iis'in kurulması"nı önermektedirler. Ö zbudurı' a göre, uygar ve demokratik
ülkelerde bir benzerinin olmaması; temsililik noktasından sorunlu olması;
hangi siyasi parti veya sivil toplum kuruluşlarının temsil edileceğine kimin
hangi kriterlere göre karar vereceği konusundaki belirsizlik; kurucu meclis
görevdeki TBMM arasındaki ilişkilerin ne olacağının belirginsiz olması vb.
nokta lardan sakıncalıdır. Bunun yanında, esasen kurucu meclis, demokratik
siyasi rejimin, ihtilal, darbe, iç savaş, bölünme, yabancı i şgal veya totaliter
yöne tim gibi, ciddi bir anayasal kesintiye uğradığı durumlarda başvuru lan
bir yönte mdir. Bu durumlarda yeni anayasayı yapacak meşru bir organ ve
meşru usuller mevcut olmadığından, zorunlu olarak bu yönteme başvurul
maktadır. Demokratik siyasi hayat ın kesintiye uğramadan normal şekilde
sürdüğü durumlarda ise, seç i lmiş yasama meclisinin, mevcut Anayasa' daki
anayasayı değiştirme kurallarına uymak şartıy la, anayasada i stediği değişik
likleri yapab ilir. i 982 Anayasası, 4. ve i 75. maddelerine uyulması şartıyla,
b k · ·135una aç ı ça cevaz verınıştır .
TÜSiAD'ın, 1992 yılında Anayasa Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Erdoğan Teziç 'in başkanlığındaki Bilim Kurulunun hazırlattığı Anayasa
önerisine göre, Anayasada değişiklikler yapmaya yetki li bir organın yeni bir
anayasa yapma konusunda da yetkili oldu ğu hususunda kuşku yoktur. Bu
günkü TBMM, bir "kurucu meclis" sıfatıyla seçilmiş olmadığı halde, yeni
ın Fevzi DEMİR & Şükrü KARATEPE. Anayasa Hukukuna Giriş. 2. B., Evrim y.. İstanbul.
t989, S. 24.134 TEZiÇ, Anayasa Hukuku, S. t68-169; ERDOGAN, Anuyasu Hukuku, s. 92.135 Ergun ÖZBU DUN. "Sivil Anayasa Tartışmalan Eleşt i ri ler ve Cevaplar", Zaman Czr..04.12.2007.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması GerekliBazı Eşikler 43
bir Anaya sa yapmaya yetkili bir "asli kurucu organ" yetkisi kullanabilir.
Zaten bunun aksini düşünmek, Anayasa yapıcılı ğı yetkisini yalnız kurucu
meclislere ya da ihtilal sonrasının olağanüstü iktidarlarına tanımak olur ki;
bu, tarihsel gerçeklerle uzlaşmadığı gibi, şiddet yolunu önermek anlamına
gelir. Pek çok ülkede yeni anayasalar, normal zamanlarda ve olağan yasama
meclisleri tarafından hazırlanabilmiştir" !". TBB Başkanı Özdemir Özok da,
Kurucu Meclis için arayışa girmenin uygun olmadığını belirtmiştir! " . CHP
lideri Deniz Baykal ise yeni Anayasanın ancak kurucu meclis tarafından
yapılabileceğini vurgulamışnr' i".
Ben de tali kurucu iktidarın Anayasanın tamamını değiştirebilme
konusunda yetkili olmas ı gerektiği kanaatindeyim. Aksi takdirde, bir önceki
asli kurucu iktidarın çoğu kereler antidemokratik yollarla yaptığı anayasayla,
tamamen demokratik usullerle belirlenen yeni kurucu iktidarın iradesi bağ
lanmış, hukuk dışı ve fiili bir olgu olarak ortaya çı kmış olan irade, demokra
tik iradenin üstüne çıkarılmış olur. Diğer yandan, bir önceki kurucu iktidarın
yaptığı Anayasa, benimsemiş olduğu temel felsefe itibariyle, halkın demok
ratik iradesi ve çağın gelişimleri ile çelişebilir. Bu Anayasa,I 982 Türk Ana
yasasında olduğu gibi, otoriter yönü daha baskın olabilir. Bu durumda takı
nılacak kat ı bir tutumla, siyasi hayatı cendereye alı nmı ş olacak; bunun do
ğurduğu gerilim, çatışmaları, akabinde hukuk dışı yoll arı tetikleyecek; Ana
yasanın, demokratik yollar yerine, demokrasi dı şı yollarla değiştirilebilmesi
dışındaki seçenekler devre dışı kalmış olacaktır. Önceki kurucu iktidarın,
ileride ortaya çıkması muhtemel yeni durum ve ihtiyaçları, tümüyle öngöre
bilmesi de mümkün değildir. Bu itibarla, yeni bir Anayasa yapımı için, mut
laka bir kurucu meclis'in teşkili zorunlu değildir; mevcut yasama organı ,
Anayasada öngörülen şeki l ve usul kurallarına uymak şartıyla, Anayasayı
kısmen değiştirebileceği gibi, yeni bir Anayasa hazırlamaya ve kabul etmeye
136 İbid. , "Teziç : 'Demokra tikse Konuşuruz"', http://gazeteoktl.com. (2 1.09 .2007).137 "Anayasayı Meclis Yapar", Star Gzt.. 23.09.2007.L3S "CHP Liderinden çağrı: 'Yenileme. MevcuduDeğiştir ' '' , Radikal Gn., 22.09.2007; HasanERSEL. "AnayasaDeğiş i k liğ i mi Anayasay ı Yenilemek mi", Referans Gn .• 15.10.2007.
44 MÜHF -HAD, C. 14, Sy. 3
de yetkilidir. Nitekim 1924 Anayasası da, normal bir meclis tarafından hazır
lanıp kabul edilmiştir 139.
Tartışmaların Anayasanın Bütününe Yayılması
İstikrarlı ve uygulanabilir bir Anayasanın yapılabilmesi , tartışmala
rın gerçekten Anayasanın muhtevası ve Türkiye'nin ihtiyaçlan zemininde
yapılması gerekir. Tartışmaların sadece belli bazı öbeklerde ya da spekülatif
konularda yoğunlaşması, gerçekte tartışılması gerekli bir çok konunun tartı
şılmaması halinde, istikrarlı ve uygulanabilir bir Anayasanın yapılabilmesi
mümkün görülmemektedir.
İlk gündeme geldiği tarihlerden bu günlere gelinceye değin yeni bir
Anayasa yapımı konusuna ilişkin yapılan tartışmaları iki gruba ayırmak
mümkündür. Bazı kesimler, yapılması düşünülen Anayasa ile alakalı bütün
lükçü bir değerlendirme yaparak, hemen her anayasal konuyu tartışma zemi
nine dahil ederken, diğer bazılan, genellikle ya bazı spekülatif maddeler
üzerinde yoğunlaşmakta, ya da tartışmaları, maddeler özeline inilmeksi zin
genel ve soyut olarak, endişe ve korku üzerinde yürütmektedirler. İkinci
kesimin, tartışmaları büyük oranda laiklik, başörtüsü , Cumhuriyetin temel
nitelikleri üzerinde kilitlediği görülmektedir.
Bu tespiti teyit eden bazı görüşlere daha önce değindiğim için, örnek
olarak iki görüşe yer verrnek istiyorum. (i) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı
Abdurrahman Yalçınkaya'ya göre , "Çağdaş ülkelerde yargı organlarınca ve
AİHM' ce 'yasak getirilen fiiller' yasalarda, hele hele Anayasada değişiklik
ler yapılarak yasal hale getirilmemelidir. Bu hal, yasama, yürütme ve yargı
organına karşı olan itibar ve güveni sarsacağı gibi, yürütme organının oli
garşiye yöneldiği kanısını uyandırır,,140 (2) YÖK eski Başkanı Teziç 'e göre,
"Üniversitelere türbarıla girişin önünü açacak bir değişikliğin anayasaya
girmesi hukuken mümkün değildir. Türban yasağı yüksek mahkemeler ve
AİHM'nin kararlarıyla oluşan hukuki durumdur. Bu hukuki durum ortaya
çıkarken, Türk yüksek mahkemelerinin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile
139 TA NÖR. iki Anayasa: 1961-1982. s. 189 .140 "Başsavcı 'dan Sert Çıkış", Milli yet Gu.. 20.09.2007
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması GerekliBazı Eşikler 45
Atatürk ilke ve dev rimleriy le o luşturduğu laiklik tanı mı ve yorumu, AİHM
tarafından Avrupa norm ve değerleri yle de uyumlu bulunmu ştur. AİHM'den
türban yasağıyla ilgili olarak çıkan karar bağ layıcıdır"!".
Bu eleştiriler, tartışmanın kapsamını ortaya koymak bakımından
dikka t çekici olduğu gibi , Anayasa hukuk u açısından kabulü mümk ün olma
yan bazı hataları da içermektedir. Anayasaya göre (md. 13), gerek Türk iç
yargı organlarının, gerekse AİHM' nin temel hak ve hürriyetlere i l işkin ya
saklama getirme yetkisi bulunmadığı gibi, bu türde n görüşler, Anayasa deği
ş ikliği yapma konusunda yetkili olan yasama organının, yargı organının ira
desi ile bağlanması anlamına gelmektedir. Bu, tamamen yargıçlar yöneti
min in tipik bir ifadesini teşkil etmektedir. Hele yasama organının yapacağı
bir Anayasa neticesinde, daha yapılacak metn in ne olacağı henü z bilinme
den , "yürütme orgaıııııııı oligarşiye yöııeldiği" yönünde öngörüde buluna
rak, yeni anayasa yapımına karşı çıkmanın , ne derece zorlama ve önyargıy ı
içeren bir eleştiri olduğunu ortaya koymaktadır.
Burada AİHM'nin kararlarının Türk iç hukuku ile olan ili şkisi de
çarpı tı lmaktadır. AİHM'nin Türk iç hukuku için bağlayıcılığı, Sözleşmeyi
ihlal eden i şlemler yönünden söz konusudur; müracaata konu ola n bir iç
hukuk işlemi, şayet Sözleşmeye aykırı ise, Tü rkiye bu aykırılığın giderilmesi
ve kararda öngörülen yaptırınun yerine getirilmesi yönünden AİHM karar
l arı ile bağlayıcıdır. Ama Sözleşmeye uygun görü len işlemler için bağlayıcı
lık yerine, Türk ulusalorganlarının bu işlem konusunda yetkili olduğu ifade
edilir. Bu, "söz konusu yetkinin kuııanılmasının Sözleşmeye aykırılık teşkil
etmeyeceği" anlamına gelmektedir. Bir iş lemin Sözleşmeye uygun bulun
ması, o işlemin , hak ve hürri yetlerin alanını geliştiric i şekilde de olsa hiçbir
şekilde değiştirilemeyeceği anlamına gelmez . Burada yasak olan, aşırı sınır
lamalar yoluyla Sözleşme ile belirlenen demokrasi standardının altına inil
memesidir. Hak ve hürriyetlerin genişletilmesi, Sözleşmede öngörülen meşru
s ı nırlama sebeplerinden biris i mevcut olmadığı müddetçe, Sözleşmeye aykı
rı lık teş kil etmez. Bu durum karşı sında, AİHM ' nin başörtüsü kararının
TBMM'yi bağlayıcı olduğunu ileri sürerek, bu konuda serbesti sağlayıcı
14 1 "Hukukcn Ol maz", Milliyet GZ1. , 20 Eylül 2007.
46 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
nitelikte kanuni düzenleme yapılamaz demenin savunulur yönü bulunmamaktadır.
Laiklik ve başörtüsü yasağı üzerinde yoğunlaşan tartışmalar çerçeve
sinde, başörtüsü yasağının haklılaştınlması amacıyla, "toplumsal baskı ; ma
halle baskısı ; başörtülülerin Üniversitelerde okumalarına müsaade edilmesi
halinde diğerleri üzerinde baskı yapacakları; memur olmaları halinde ayrım
yapacakları" konularında yoğun tahşidat yapılmaktadır. Bu yasağın hukuk
devleti, kanun önünde eşitlik, insan hakları, laiklik, din ve vicdan hürriyeti,
insan şahsiyet ve haysiyeıi, bireysel bir kimliğe sahip olma ile bağdaşırlığı
bulunmadığı gibi142, bu eksende yoğunlaşan tartışmalar sebebiyle, diğer arı
zalı konular tartışmalardan nasiplenmemektedir. Anayasanın, sadece bu eleş
tiriler dikkate alınarak yapılaması halinde, Anayasa, dile getirilmeyen sair
arızalarla özürlü halde kabul edilmiş olacaktır.
Yapılması gereken, Anayasa yapımına ilişkin tartışmaların gerçek
mecrasına çekilmesidir. Her ne kadar, bazı kesimler spekülatif konulara
odaklanmak isteseler de, yapılacak bütüncü çalışma ve eleştirilerle bunun
önünün alınma" gerekir.
Anayasanın Yapımına ilişkin Zamanlama
Tabii ki durduk yere Anayasa yapılmaz. Anayasa, belli bir takım
şartların oluşumuna bağlı olarak belli bir zamanda ancak yapılabilir. Bir
toplumun siyasi gelişimi sürecinde yeni bir Anayasanın yapımı için en uy
gun ve elverişli zamanın tercih edilesi, bu konuda şartların oluşmasına dikkat
edilmesi gerekir. Aksi takdirde i stikrarlı ve uygulanabilir bir Anayasanın
yapıl abilmes i mümkün değildir. Bu zamana ilişkin şartlar oluşmaksızın er
ken yapılan Anayasa, ulusal geli şmeyi engelleyip sınırlayacağı gibi, uygun
zamanı geçtikten sonra yapılan Anayasa da ulusal gerileme ve çöküşü önleyemeyeceği için faydasız olacaktır ! ".
142 Adnan KÜÇÜK, "Türkiye'de Çağdışı Bir Uygulama: ' H aşö rtü sü Yasağı: ", HürFikirler,2 ı .07.2008, http://lıuifıkirler.com, (25.07.2008).143 Edward MCWHINNEY, Constitution-making: Principles, Process and Practice , Toronto,1981, s. 15; ATAR, Demokrasilerde Anayasal DeğişmeninDinamikleri ve Anayasa Yapımı, s.150; Anayasa Yapımı Sürecinin Demokratik ilkeleri, s. 7.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşik/er 47
Yukarıda sıraladığım bütün eşiklerin aşılması, toplumsalolarak yeni
bir anayasa yapma konusunda bir temel fikrirı ortaya çıkması, temel ilke ve
kurumlar konu sunda asgari bir mutabakatın oluşması , korku ve endişeler
ortadan kalkarak karşılıklı bir güvenin ortaya ç ıkmış olması ve yeni anayasa
yapımı için halkın gerekli olgunluğa erişmiş olması halinde, yeni bir anayasa
yapımı için uygun zamanın geldiği söylenebilir. Aksi takdirde, yapılacak
yeni bir Anayasa, uzlaşmayı değil çatışmayı körükleyecek, uygulama bir
yana, bu Anayasanın yapımında bile çatı şma temelli çok ciddi sorunlar yaşa
nabilecektir.
Bazı Tespitler ve Çözüm Önerileri
Yukarıdaki izahatlar çerçevesinde, Türkiye'nin ihtiyacı olan demok
ratik sivil Anayasa yapımına ilişkin bazı tespitlerle, çözüm önerilerini şu
şeki lde sı ral ayabi liriz:
i - i 982 Anayasası , gerek bükümleri ve öngördüğü kurumlar, ge
rekse yapım yöntemi itibariyle antidemokratik bir Anayasa metni olma özel
li ğini sürdürmektedir. Şimdiye kadar i 6 kez yapılan değişiklikler, bu Anaya
sanın otoriter kimliğinde kısmi bir aşınma sağlanuş ise de, tamamen ortadan
kalknuş değildir. Bu Anayasa yerine yenisinin yapılması , uygulanabilirlik,
istikrar ve Anayasa kaynaklı hukuki ve siyasi krizlerin sona erdirilmesinin
bir gereği olarak zaruri bir ihtiyaçtır. Geniş bir kesim, bu yönde bir ihtiyacın
olduğunu defaatle deklare etmişlerdir. Gerek siyasi cenahta, gerekse sivil
oluşumlarda, demokratik sivil bir Anayasanın yapılması konusunda ciddi bir
destek potansiyeli mevcuttur. Yeni Anayasa yapımına, siyasi cenahtan sa
dece CHP ve DSP 'n in itirazı vardır. Fakat onlan n bu itirazı, konuya ili şkin
geçmişteki önerileri ile çelişnıektedir. Şimdilerde karşı çıkan bu partilerin,
daha önceleri kamuoyuna deklare ettikleri seçim beyannameleri ve parti
programlarında, i 982 Anayasasının iflah olmaz bir metin olması sebebiyle
mutlak a kaldırılarak yerine yeni bir Anayasanın yapılması gerektiği yönünde
görüş beyan ettikleri görülmektedir. Yeni Anayasa yapımına karşı o lmaları
nın temelini , esasen mevcut parlamentodaki çoğunluğa duyulan güvensizlik
ve korkunun o luştu rduğu görülmektedir.
48 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
2- Yeni Anayasanın nasıl yapılması gerektiğ i hususund a da büyük
bir mutabakat bulunmaktadır: "Bu Anayasa. sivil Anayasa olarak. kon sen
süse dayalı sözleşme yöntemi ile yapılmalı ; Anayasanın yapımı sürecine
toplumdaki bütün kesimlerin i ştiraki sağlanmalı". Anayasa yap ımı. sadece
bir part i ya da grubun değil. toplumun bütününe ait bir meseledir. Seçmenle
rin neredeyse yansına yakın kısmının Anayasanın yapılması sürecinden dış
Ianmış olmas ı sebebiyle. i 96 ı Anayasası . yıllarca CHP' nin Anayasası olarak
görü lmüş . uzunca süre onu uygulamak durumunda kalan Adalet Partisi. psi
kolojik olarak kendi sini bu Anayasa ile özdeşleştirmede zorluk ç ekmişti r!" .
O yüzden yapılması gereken anayasa. mümkün olduğu kadar gen i ş katılımla
hazırlanrnalı , mümkünse Meclis'teki partil erin tamamının katkılanyla kabul
edilmelidir. Burada iktidar part isine ciddi görevler düşmekted ir!" .
3- Türkiye'nin reel ihtiyaçlanna cevap verebilecek kusursuz ya da en
az kusurlu bir Anayasanın yapılabilmesi için. eleştiri ve tartışmal arın . Ana
yasanın bütününü kapsaması gerekir. Sadece bazı lokal konuların tartışıldığı.
spekülatif değerlendirmelerin öne çıktığı . esasen ciddi sorunlu alanlar bulun
duğu ya da bulunması muhtemel olduğu halde tartışılmadığı bir ortamd a
yapılacak bir Anayasa. i stikrarlı olmayacak. Anayasa bu kusur ve eksiklik
leri ile malul olarak kabul edilmi ş olacak. bu da uygulamada çeşitli sorunla
rın yaşanmasına sebep olabilecektir. Ülkemizde de maalesef t artışmaların
büyük oranda laiklik. Cumhuriyet. Atatü rk ilke ve inkılapları , Başlangı ç
Kısmı. türban vb konulara odaklandığı görülmektedir. Elbette bazı büt üncü
çalışmalar yok değildir. Fakat bu tür eleştiri ve tartışmalar henü z belirl eyici
hale gelemerniştir, diğer an layış daha bastırıcı görülmektedir. Bu tutum de
ğiştirilerek Anayasanın bütün yönleri ile tartışıldığı bir ortamın oluşturul
ması gerekir. Aksi takdirde. istikrarlı bir Anayasanın yapılabilmesi için .
Anayasa yap ım sürecinde bütün kesimlerin eleştirel ol arak katılımının sağ
lanmasının çok fazla bir anlamı olmayacaktı r. Toplumda yaşayan bütün in
sanlar . tartı ş ıl nıası gerekli tüm konuları tartışarak iyi bir Anayasayı bulma
çabasında değillerse. bazı lokal konuları. bazen spekülatif değerlendirmeleri
144 ÖZBUDUN, TürkAnayasa Hukuku. s. 45.145 ARSLAN. Yasa Çözemiyorsa Anayasa Çözer.
Adnan Küçük - Sivil Demokraıik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 49
de ekleyerek ne kadar konuşurlarsa konuşsunlar, kusursuz ve istikrarlı bir
Anayasaya ulaşılamaz.
4- Konsensüse dayalı uygulanabilir istikrarlı sivil Anayasanın yapı
labilmesi için, toplumda, Anayasanın temel esaslarında uzlaşının sağlanması
konusunda asgari mutabakatın sağlanması da gerekir. Ülkemizde yapılacak
Anayasanın temel esas ve ilkeleri üzerinde asgari müştereklerde buluşmayı
zorlaştıracak bazı handikaplar bulunmaktadır. Bunlar, karşılıklı güvensizlik,
korku ve vehim temelli politikalar, gerilim politikaları, bir kesimin kendisini
sistemin asli unsuru olarak kabul edip, diğer kesimi tehlike olarak görmesi,
resmi ideoloji, çoğulculuk, laiklik, demokrasi, cumhuriyet, üniter devlet,
Atatürk ilke ve inkılaplan, Anayasanın Başlangıç Kısmı vb. konularda ciddi
eğilim farklılıklarının bulunması , diyalog eksikliği gibi. Diğer yandan çoğu
kereler bir konuda birisinin ak dediğine diğeri derhal kara diyerek karşı çı
kabilmektedir. Ayrıntıda görüş ayrılıkları tabii görülebilir ve herhangi bir
sorun teşkil etmeyebilir. Ama Anayasanın temel ilke ve esasları üzerindeki
bir uyumsuzluk ciddi sorunlara yol açabilecektir.
5- Peki, bu uzlaşma hangi noktalarda olmalı, hangi temel zemine
oturmalıdır? Elbette uzlaşıda her bir kesimin önerisinin dikkate alınması
önem arz etmektedir. Ama uzlaşı namına hemen her kesimin önerilerinin
esas alınması düşüncesi, Anayasayı daha da beter hale getirmemelidir. 1982
Anayasası çok yönleri itibariyle eleştirildiği halde, bu Anayasada bulunan ve
yaşanan çeşitli sorunların kaynağını teşkil eden bazı hususların belli kesim
lerce dayatılması halinde, yeni Anayasa daha da beter olabilir. Bu itibarla,
asgari müştereklerde buluşurken, buluşma noktalarını iyi tespit etmek ge
rekmektedir. Sırf belli bir kesimi tatmin etme namına, Anayasanın bütünlü
ğünü bozucu önerilere sıcak bakmamak gerekmektedir.
6- En can alıcı noktayı, buluşulması gerekli asgari müştereklerin ne
ler olduğu konusu oluşturmaktadır. Bugün Türkiye, Avrupa Konseyi üyesi,
AİHS'nin ali sözleşmecisi , AİHM'ne bireysel müracaatı kabul etmiş ve bu
organın verdiği kararlarla bağlı, AB üyeliği yolunda ciddi çabalar sarf ederek
reformlar yapmaktadır. Kısaca yönü Batılı çağdaş değerlerdir. Peki, bu köklü
demokrasilerde cari olan çağdaş değerler nelerdir? Bunlar: Çoğulculuk, katı-
50 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
lımcılık, anayasal demokrasi, insan hakları, insan onurunun korunması , hu
kuk devleti ve hukukun üstünlüğü, otoriter ideolojik unsurlardan arınmışlık,
laik cumhuriyetin bu değerlerle kimliğini kazanması. Yeni Anayasa öneri
sinde bulunanların büyük ekseriyetinin bu müştereklerde müttefik oldukları
görülmektedir. Elbette bu değerler yerine, içine kapanık, laiklik, demokrasi
vb. kavramları kendine özgü hale getirerek savunan, otoriteryen politikaları
benimseyen, bunu yaparken de militanlmüeadeleci kimlikli cumhuriyet,
demokrasi, laiklik vb. toplumsal kabule mazhar kavramlardan fay
dalanmaktan geri durmayan bir kesim de mevcuttur. Türkiye'nin anayasal
demokrasiler liginde yer alabilmesi için, buluşulması gerekli ilkeler Batılı
çağdaş değerler olmalıdır. Aksi takdirde Türkiye ileri değil geri gider. Bu
Anayasa, hiçbir derde deva olmayacağı gibi, sivillerin anayasal devleti kuran
bir Anayasayı yapamaması, "Türkiye'de siviller Anayasa yapamaz" şeklinde
bir inançsalolgunun ortaya çıkmasına sebep olabilir.
7- Diyelim, bir kesim asgari müştereklerde buluşmayı engelliyor, bir
türlü anlaşmaya yanaşmıyor, çağdaş değerlerle bağdaşmayan taleplerde inat
la direniyor, o zaman ne yapmalı? Tabii ki bu tutumun bir takım tarihi, kül
türel ve toplumsal kökleri vardır. Yukarıda da sözünü ettiğim, önyargı, gü
vensizlik, korku temelli arka planı bulunmaktadır. Kendisini cari sistemin
sahibi görme gibi imtiyazcı bir yaklaşım söz konusudur. Laik cumhuriyet
deyince, kendisinin doğru kabul ettiği versiyon dışında her bir öneriyi ş i d
detle reddeden bir zihni yapıya sahipler. Bütün bu saplantıların bir anda terk
edilmesi mümkün değildir. Önyargıların, karşılıklı güven zaafiyetlerinin bir
anda giderilmesi aşırı derecede zordur. Yapılması gereken, demokratik katı
lım ilkeleri çerçevesinde, bu kesimle asgari müştereklerde buluşabilmek için
bütün diyalog kanallarının işletilmesidir. Bütün bunlar yapılırken de, top
lumsal zeminde yeni Anayasa yapımı tartışmaya açılmalıdır. Yapılacak ciddi
tartışmalar çerçevesinde siyaset sahnesinin aktörleri üzerinde oluşturulacak
güçlü bir toplumsal etkileşim neticesinde, bu inadın kırılması mümkün olabilir!46. Çünkü buluşulmak istenen değerler, Türkiye 'nin ve Türk halkının
aleyhine değillehinedir. Geniş çerçevede yapılacak tartışmaların ortaya çıka-
146 "Yalçırıda ğ : Bazı TepkilerKabul Edilemez". Radikal Gn., ı 9.06.2008.
Adııan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşı/ması Gerek/iBazı Eşik/er 51
racağı etkileşim neticesinde, gerek siyasi, gerekse diğer aktörlerin , geniş
halk kesiminin mutabık kalacağı çağdaş değerlere karşı durabilmeleri zordur.
Diyelim bunlar her şeye rağmen direndiler, toplumda %20-30 civarında cid
di bir desteğe erişt iler, burada bu kesim muhalif oldu diye halkın %70
80'nin kabul ettiği bir Anayasanın meşruiyetten yoksun olduğunu söyleye
bilmek mümkün değildir. Hatta demokratik bir süreçte hazırland ığı için,
i 96 i ve 1982 Anayasalanndan daha meşru olacakıır!" . Fakat Anayasanın bu
zeminde yapılması halinde, yapı l acak Anayasa meşruiyet açısından eksik
olmasa da, uygulamada ciddi sorunlar ortaya çıkabilecektir. Taraflar yeni
Anayasanın yapı lmasına dayanak olan ve şekill enmes in i sağlayan siyasi,
toplumsal vb, temel faktörleri, toplum sal değişimleri farklı algılıyorlarsa;
temel normlarda148 bir mutabakat yoksa; yapılacak Anayasanın temel ilkele
rinde buluşulamıyorsa , bu durumda, siyasi mücadele ve çatışma ortamında
birbirin e üstünlük sağlayamayan siyasi güçlerin, açıkça ittifak kuramadıklan
anarşik bir ortam ortaya ç ı kacaktır!". Bu durumda, Türkiye ne mevcut Ana
yasayla, ne de yapıl acak yeni Anayasayla rahat edecektir. Çünkü toplumda
ve siyasette ciddi bir desteği olan bazı talepleri göz ardı ederek bir Anayasa
nın yapılması, uygulamada sorun yaratabilecektir. Bu kesim Anayasaya, "bu,
benim Anayasam değil, filanın anayasasıd ır" diyebilecektir. Bunun neticesi,
bazı müştereklerde buluşuncaya kadar sürekli çatışma olacakt ır.
SONUÇ
Türkiye ilk defa yeni sivil demokratik 'bir Anayasa yapma konusunda ciddi bir birikim ve toplumsal desteğe sahip olmuştur. Artık askeriAnayasalardan kurtulmanın zamanı gelmiştir. Buna karşı çıkan belli bir kesim olmakla birlikte , destekleyenler kahir ekseriyeti teşkil etmektedir. ÜLkemizin içinde debelendiği Anayasa merkezli çeşitli krizlere son verilebilmesi için , kapsamlı bir anayasal reformunun yapılması gerekmektedir. Bu,yargıçlar yönetimi yönelimlerine son vermekle birlikte yarg ı bağımsızlığını
da teminat altına alan denge ve kontrollere dayalı bir kuvvetler aynlığı reji-
147 ARSLAN, Yasa Çözemiyorsa Anayasa Çözer,148 ATAR. Demokrasi/erde Anayasal Değişmenin Dinamikleri ve Anayasa Yapımı . s. 147148; Anayasa Yapım Sürecinin Demokratik ilkeleri, s. 5-6.1 ..ı9 ATAR. Demokrasi/ erde Aflayasa l Değişmen in Dinamikleri ve Anayasa Yapımı , s. 147148; Anayasa Yapım Sürecinin Demokratik ilk eleri, s. 5.
52 MÜHF - HAD, C. 14, Sy. 3
minin oluşturulması, kimlikler, insan onuru temelinde şekillenen temel hakve hürriyetler, seçilmişlerin üstünlüğü ve belirleyiciliği, çoğulcu temele yerleşen ifade ve dini hürriyetler ve tüm önemli sorunlara yeni bir bakış getirecek bir reform olmalıdır. Bu Anayasa, çoğulculuk ve hukuk devleti zeminineyaslanan anayasal demokrasiyi geri dönüşü olmaksızın kuracak bir metinolmalıdır. Böyle bir Anayasanın, sadece teknik ekiplerin çalışması ile yapı
lamayacağı gibi, salt Meclis çoğunluğuna dayalı bir yaklaşımla yapıla
mayacağı da ortadadır. Türkiye'nin ihtiyacı, toplumun her bir kesimine empati ile bakabilen, beklentiler yanında kaygıları da dikkate alan, çoğunlukçudeğil çoğulcu bakış açısına sahip siyasi tarafların mevcut olmasıdır. Siyasitarafların, kendi ideolojik tercihlerinin ötesine geçerek toplumun tüm kesimIerini gözeterek, onların ümit ve kaygılarını paylaşarak bir tutum sergilenmeksizin, toplum her bir kesimiyle süreçlere dahil edilmeksizin cidditoplumsal sorunların çözülebilmesi mümkün de ğildir'i",
Bu anayasal reform yapılırken, fazla aceleci olmaksızın bütün yönleri ile tartışılması için gerekli ortam ve imkan sağlanmalıdır. Anayasa, mevcut Meclis tarafından yapılabileceği gibi, halk tarafından seçilen yeni birparlamento tarafından da yapılabilir. Bu ikinci ihtimal halinde, seçim öncesinde anayasal çözümler tüm kesimlerle tartışılarak gerekli sivil uzlaşı sağ
lanmalıdır. Köklü demokratik sivil anayasa yapma geleneğine sahip olmayan!" , sözleşme anlayışından büyük oranda uzak, "ak-kara, ya hep ya hiç"yaklaşımının siyasi kültüre hakim olduğu Ülkemizde bu işin kolayolmadığı
ortadadır. Fakat Türkiye'nin önünde bir başka seçenek de bulunmamaktadır.
Yapılması gereken, toplumda bu güvenin oluşturulması için gerekli bütünkanalların işletilmesidir. Reform karşıtı siyasi aktörlerin, kamu bürokrasininve diğer etkili kesimlerin direnci ancak bu toplumsal güvenle kınlabilir. Aksitakdirde, kontrol ve dengelerini yitirmiş bir anayasal sistem ile korku veparanoyalara esir olmuş bir toplum üst üste yaşanacak siyasi krizlerle sarsı
lacak, bu siyasi krizlerin zayıflatacağı demokratik rejim, yerini, demokratikolmayan yönetimlere bırakacak'Y, Türkiye, sıradaki askeri darbenin gerçek leşmesi ile oluşacak askeri bürokrasinin belirleyiciliğindeki bir asli kurucuiktidarın yeni bir Anayasayı yapmasını bekleyecektir. Bu asırda böylesi bir
150 Levent KORKUT, "Güçler Ayrımı Yerle Yeksan", Sıar Gıt .. Açık Göriiş, 09.06.2008.ısı ATAR. Demokrasi/erde Anayasal Değişmenin Dinamikleri ve Anayasa Yapımı, s. 153 ;Anayasa Yapım Sürecinin Demokratik ilkeleri. s. 9.152 KORKUT. GüçlerAyrımı Yerle Yeksan.
Adnan Küçük - Sivil Demokratik Bir Anayasa Yapımında Aşılması GerekliBazı Eşikler 53
beklentiye muhtaç olmak, çağdaş demokrasi ile taban tabana zıt çok gerilerde kalmış bir durumdur.
Türkiye'nin yeniden bir başlangıç yapma anlamına gelecek bir toplumsal uzlaşmaya ve bu yolla demokratik, adil ve iyi toplum yönetiminihayata geçirecek katılımcı demokrasiye ihtiyacı vardır. Gerek demokra siyirejimi koruma adı altında sürekli erteleyen ve askıya alan siyaset dışı müdahalelere, gerekse demokrasiyi Meclis çoğunluğuna indirgeyen siyasi söylemve stratejilere karşı, Ülkenin, katılımcı demokrasi yoluyla, adil ve iyi birtoplum yönetimi temelinde yönetilmesi üzerinde bir toplumsal uzlaşının
sağlanması , Türkiye'nin bu krizden çıkma ihtimalini artıracaktır. Bu toplumsal uzlaşma düşüncesinin, başta iktidar partisi olmak üzere, tüm siyasi partiler, devlet elitleri, toplum yönetimi kurumları , ekonomik baskı ve çıkar grupları, toplumsal aktörler ve aydınlar tarafından içselleştirilmesi gerekir. Toplumsal sözleşme niteliğinde bir Anayasal reformun yapılabilmesi için, herşeyden önce, iktidar partisinin Meclis çoğunluğunu fetişleştiren yönetimzihniyetinden, muhalefet partilerinin de çatışma temelli siyasi kriz siyasetinden nemalanma eğiliminden vazgeçmeleri gerekmektedir. Toplumsal sözleşme çerçevesinde, devlet elitlerinin ve toplum yönetim kurumlarının herbirisinin kendi öz iş lerine dönmeleri , kendi i şlerini iyi yapmaları , üzerlerinevazife olmayan i şlerle i ştigal etmemeleri, tüm ekonomik ve toplumsal aktörlerin ve aydın ların , Türkiye'de demokratik , adil ve iyi bir toplum yönetiminin, ancak katılımcı demokrasiyle mümkün olacağı düşüncesini içselleş
tirmeleri ve desteklemeleri gerekir. Tüm aktörlerin , demokrasinin derinleş
mesinin ve toplumsal ilişkilerde yerleşikl eşmesinin Türkiye'nin sorunlarına
çözüm olduğuna inanmaları ve bu yönde bir irade göstermeleriyle; yapıl acak
yeni Anayasanın , bu esaslar çerçeve sinde hazırlanmasıyla, Türkiye, siyasikrizden çıkabilir; katılımcı demokrasinin iyi ve adil toplum yönetimine sokulabilirl53
•
153 E. Fuaı KEYMAN, "Siyasi Krizden Çıkabilmek". Radikai Z Gu .• 20.07.2008.