9-16 Aralık 2013

tarihleri arasındaki

Dünya’daki önemli

gelişmeler

@tuicdernek #TUİÇ

. ..

..

Türk Dış Politikası

9-16 Aralık 2013

tarihleri arasındaki Türk Dış

Politikasındaki önemli

gelişmeler…

@tuicdernek #TUİÇ

Türk-Ermeni ilişkilerin de yeni bir dönem mi ?

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Erivan ziyaretiyle iki ülke arasında uzun süre önce kesilen temasların yeniden başlaması önündeki psikolojik engel kısmen aşılmış oldu. Davutoğlu Perşembe günü Ermenistan’a, Karadeniz Ekonomik İşbirliği’nin (KEİ) zirvesine katılmak için gitti. Ancak, Ermeni

ve Türk medyası toplantıdan çok Davutoğlu’nun Ermeni mevkidaşı Eduard Nalbandyan’la görüşüp

görüşmeyeceğini merak ediyordu. Beklenen görüşme gerçekleşti ve böylece iki ülke arasında dört yıllık aradan sonra ilk resmi temas kurulmuş oldu. Sonuç olarak, Davutoğlu’nun da belirttiği gibi,

ziyaret sonucu dört yıldır süren temas yokluğunun yol açtığı “psikolojik eşik” bir anlamda aşılmış oldu. Tarafların aslında bir süredir “gizli diplomasi” yürüttüğü ve 2009’da olduğu gibi İsviçre’den arabulucu olmasını istediği söylentileri de göz önünde bulundurulduğunda Türkiye ile Ermenistan arasında yakın

gelecekte yeni temasların kurulması sürpriz olmayacak.

@tuicdernek #TUİÇ

Ekmeleddin İhsanoğlu Papa'yla görüştü

İİT Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, teşkilat tarihinde ilk defa bir genel sekreterin Papa ile görüştüğünü söyledi. Papa'nın, göreve geldikten sonra İslam dünyasına karşı çok müspet mesajlar verdiğini ifade eden İhsanoğlu, "Bu mesajlarında tavrının çok dostane olduğunu ifade ettiler, İslam dünyasıyla münasebetleri geliştirmek istediklerini, diyaloğun ehemmiyetini vurguladı. Ben, bugünkü

görüşmemde bunun ötesinde bir tavır gördüm. Yani konuşmasında diyaloğun ehemmiyetinden değil, mecburiyetinden bahsettiler. Tabii bizim için önemli bu" diye konuştu.

@tuicdernek #TUİÇ

Kıbrıs masasında kritik günler

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Erivan’a yaptığı hızlı nabız yoklama seferinin ardından perşembe gecesi Türkiye’ye uğramadan doğrudan Atina’ya geçti. Yunanistan ziyaretinin görünen gerekçesi

iki hükümet arasında kurulan ve yılda bir yapılan Yüksek Düzeyli Siyasi Konsey için hazırlık olsa da aslında masada Kıbrıs vardı. Zira Kıbrıs’ta kapsamlı çözüm için ABD, İngiltere ve Birleşmiş Milletler’in de devrede olduğu yeni bir hareketlilik yaşanıyor. Davutoğlu gelinen noktayı şöyle özetliyor: ‘Şu

anda taraflar ortak bir müzakere pozisyonunda buluşmaya çalışıyor. Amerika ve İngiltere de devrede. Bu çalışma aslında önce bir başlangıç deklarasyonu yapalım diye başladı, ama şimdi

esasa yönelik ciddi bir çalışma yürüyor adada. Bundan önce yapılan bütün müzakerelerin toplamı, hülasası olacak bir metin üzerinde çalışılıyor. Kısmi bir çözümden bahsetmiyoruz. Kıbrıs öyle bir

noktada ki her şey tartışıldı, artık kritik bir noktaya gelindi. Bundan sonra ya siyasi irade ortaya konup çözüme gidilmesi lâzım, ya da bu iş olmuyor demek lazım. BM’de o noktada şu anda.’

@tuicdernek #TUİÇ

Yakındoğu

9-16 Aralık 2013

tarihleri arasındaki

Yakındoğu’daki önemli

gelişmeler…

@tuicdernek #TUİÇ

Londra'da Suriye Toplantısı

Suriye'nin Dostları çekirdek grubu ve SMDK üst düzey yetkilileri, Londra'da bir araya geldi İngiltere Dışişleri Bakanlığı: "Esed'in sadece kendisinin aşırıcıların üstesinden gelebileceği iddiasını

reddediyoruz" dedi. Suriye'nin Dostları çekirdek grubundan ve Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu'ndan (SMDK) üst düzey yetkililer, İngiltere'nin başkenti Londra'da bir araya geldi.

İngiltere Dışişleri Bakanlığı, toplantıda görüşülen ve üzerinde anlaşılan konularla ilgili açıklama yaptı. Cenevre 2 konferansının 22 Ocak'ta yapılacağını belirtti. "Esed'in sadece kendisinin aşırıcıların

üstesinden gelebileceği iddiasını reddediyoruz" denilen açıklamada, Suriye'de aşırıcılığın artmasının

herkes için tehdit oluşturduğu belirtildi. Hizbullah'a Suriye'den çekilmesi çağrısında bulunulan açıklamada, "Aşırıcılığa karşı en iyi korunma yöntemi, demokrasiyi, çoğulculuğu ve aşırıcılığı

reddetmeyi desteklemektir" ifadesi kullanıldı. Londra'da 22 Ekim'de, Suriye'nin Dostları çekirdek grubu dışişleri bakanları toplanmış, toplantıya Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da katılmıştı.

@tuicdernek #TUİÇ

ABD muhaliflere silah dışı yardımı resmen durdurdu

ABD'nin Suriyeli muhaliflere silah dışı yardımı durduğu haberini Washington Yönetimi resmen doğruladı. ABD'nin ardından İngiltere de aynı doğrultuda bir karar aldığını duyurdu. Konuyla ilgili ilk

açıklama, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nden geldi. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği adına bir sözcü, Reuters’a yaptığı açıklamada, radikal İslamcı grupların Kuzey Suriye’de bazı önemli noktaları ve

SMC’ye ait bazı merkezleri ele geçirmesi sonrası silah dışı yardımın durdurulduğunu söyledi. Sözcü, insani yardımların ise devam edeceğini söyledi. Konuyla ilgili Washington’da Hürriyet’e bilgi veren

üst düzey bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi ise şunları söyledi: “İslami Cephe güçlerinin (El Kaide bağlantılı

ISIS yerine bu terimi tercih etti) SMC’ye ait Atme’deki (Reyhanlı’nın karşısındaki sınır kasabası) genel merkez ve depoları ele geçirdiğini belirten haberleri gördük ve açıkçası bundan endişeliyiz. Bu durumun sonucunda, ABD, Kuzey Suriye’ye giden silah dışı yardımların tümünü durdurdu. Suriye

halkına yapılan insani yardımlar ise bu durdurmadan etkilenmedi.

@tuicdernek #TUİÇ

Suriye'de 4 bölgede kimyasal silah kullanılmış…

Suriye'de kimyasal silah kullanıldığı iddialarını araştıran uluslararası ekibin hazırladığı nihai rapor, Birleşmiş Milletler (BM)'ye teslim edildi. Raporda, Suriye'de 7 farklı bölgede yapılan incelemeler

sonunda 4 bölgede kimyasal silah kullanıldığının tespit edildiği belirtildi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a verilen nihai raporda, kimyasal silah kullanıldığı ileri sürülen 7 bölgeden 4'ünde bunun

kanıtlandığı kaydedildi. Raporda dikkat çeken hususlardan birisi de kimyasal silahların sivillere ve askerlere karşı kullanıldığının altının çizilmesi oldu. Aynı raporda, araştırma yapılan bir bölgede

kimyasal silahın muhtemelen kullanılmış olabileceği, diğer ikisinde ise kimyasala dair bir bulguya rastlanmadığı ifade edildi. Raporda kimyasal silah kullanıldığı belirlenen 4 bölge; Guta, Han El-Assal,

Saraqueb ve Ashrafiah olarak açıklandı.

@tuicdernek #TUİÇ

İran'dan Peres'e olumsuz yanıt

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Merziye Afham, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'in İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile görüşmeye hazır olduğu yönündeki açıklamalarına, "İran İslam Cumhuriyeti'nin, Siyonist rejim hakkındaki görüş ve tutumunda herhangi bir değişiklik olmadı ve olmayacaktır. Siyonist rejimin resmiyetini tanımıyoruz" şeklinde cevap verdi. Basın toplantısında

gazetecilerin sorularını yanıtlayan Afham, "İşgal ve gasp üzerine kurulmuş olan Siyonist rejimin varlığı tamamen kanun dışıdır. Söz konusu rejim Filistin halkının topraklarını işgal ederek oluşmuştur" diye konuştu. "Bu tür açıklamalar, söz konusu rejimin içinde bulunduğu inzivadan kurtulabilmek için

kullandığı reklamdan başka bir şey değildir" diyen Afham, bu girişimlerin bir sonuç vermeyeceğini belirtti. "Siyonist rejim Müslüman ülkelerde kamuoyunu etkilemeye çalışıyor" ifadesini kullanan Afham,

bölge halklarının bu tarz edebiyatların etkisinde kalmayacak kadar bilinçli olduğunu dile getirdi.

@tuicdernek #TUİÇ

Tahran ve Çin’in stratejik işbirliği

İran ulusal güvenlik konseyi sekreteri Ali Shamkhani Pazar günü bazı temaslarda bulundu.

Görüşmede değinilen konu Tahran ve Pekin için siyasi ekonomik ve güvenlik işbirliğinin

Sağlanmasıydı. Batının olumsuz tutumunu eleştiren Shamkhani bu işbirliği modelinin

Asya’nın bağımsız politikasının örneği olduğunu belirtti.

@tuicdernek #TUİÇ

Barzani PYD Anlaşması

PKK ve PYD ile Irak Kürdistan Bölgesi Yönetimi arasında süren Rojava geriliminin

uzlaşmayla sonuçlandığı haberleri geliyor. PKK’ya yakın PYD’nin Rojava’da diğer Kürt

örgütlerini dışlayarak tek başına otorite kurmaya yönelmesi iki taraf arasında gerilime

yol açmış; Barzani’nin, “Rojava devrimi” diye bir şeyin olmadığını, PYD’nin Esed’le

işbirliği içinde bölgeyi ele geçirdiğini açıklamasıyla ipler kopma noktasına gelmişti.

Kürtler arasında ulusal birliğin parçalanmasına neden olan Rojava meselesinde

tarafların önceki gün yeniden uzlaşmasının bölgede önemli sonuçları olacaktır.

@tuicdernek #TUİÇ

Obama’nın politikası Suudileri rahatsız ediyor

Suudilerin Obama’nın Ortadoğu politikasından duyduğu memnuniyetsizliğin etkileri en çok Suriye’de

hissediliyor. Suudi Arabistan, Suriye’de sadece Amerika’nın politikasından bağımsız bir politika

izlemekle kalmıyor. Daha da vahimi Washington’ın Suriye politikasının altını oyuyor.

İki ilginç gelişme bunu kanıtlar nitelikte. Birincisi Suudi Arabistan’ın Amerika’dan 15.000 tank-savar

alma kararı. Riyad-Washington ittifakının 1940’lardan bu yana en önemli ayağının savunma işbirliği

olduğunu düşünüp bu kararda şaşıracak bir şey olmadığını söyleyebilirsiniz.

@tuicdernek #TUİÇ

UAEK denetçileri İran'da

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) denetçileri, İran'ın Batı ile sorun yaşadığı nükleer tesiste

denetimlerde bulundu. İran'a ulaşan müfettişler, ülkenin orta kesiminde yer alan Arak Ağır Su

Reaktöründe incelemelerde bulundu. İran, 11 Kasım'da UAEK ile bir anlaşma imzalayarak Arak

reaktörü ve Basra Körfezi kıyısında yer alan Geçin Madeninin bu kurum tarafından denetlenmesine

izin vermişti. Batı, Tahran yönetiminin Arak Tesisinde atom bombasında kullanılan plütonyum

üretmesinden endişe ediyor. İran ise, kaygıların yersiz olduğunu belirtiyor. Tahran'ın tartışmalı nükleer

programı konusunda İran ve BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (P5+1) 24 Kasım

tarihinde İsviçre'nin Cenevre kentinde tarihi anlaşmaya imza attı. Cenevre'de varılan anlaşma

gereğince İran, Arak'taki çalışmalarını ilerletmemeği kabul etmiş. İran, ayrıca uranyum

zenginleştirme işlemlerinde kullanılan yeni nesil santrifüjleri konusundaki bilgileri UAEK ilettiğini

açıkladı.

@tuicdernek #TUİÇ

9-16 Aralık 2013

tarihleri arasındaki

Asya’daki önemli

gelişmeler…

@tuicdernek #TUİÇ

Rusya ve Ukrayna işbirliği için kolları sıvadı

Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin "stratejik ortaklık anlaşması"

konusunda beklenmedik bir görüşme yaptı. Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç, Çin dönüşü ülkesine giderken Soçi’ye inerek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le sürpriz bir ziyaret

gerçekleştirdi. Görüşmede Ukrayna’nın Rusya, Belarus, Kazakistan’ın oluşturduğu Gümrük Birliği’ne dâhil olması ve diğer ekonomik ve siyasi alanlarda işbirliğini öngören kapsamlı bir işbirliği anlaşmasını

ele aldıkları belirtiliyor. Avrupa Birliği ile işbirliği anlaşmasını askıya alan Ukrayna'da Batı yanlısı

gösteriler devam ederken Yanukoviç, Putin'le stratejik işbirliği konularını masaya yatırdı. Görüşme ile ilgili açıklamada bulunan Ukrayna Başbakanı Mikola Azarov, "Biz Rusya Federasyonu ile stratejik

ortaklık yönünde büyük bir anlaşmanın hazırlıkları üzerine konuşuyoruz…." dedi. Ukrayna'nın Avrupa ile anlaşmasını istemeyen Kremlin, Gümrük Birliği'ne dahil olması için Kiev'i ikna etmeye çalışıyor.

@tuicdernek #TUİÇ

Uzakdoğu’da hava sahası gerilimi tırmanıyor

Asya turuna çıkan ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’in ikinci durağı Çin oldu resmi görüşme için Çin

Devlet Başkanı Şi Jinping ve Başbakan Li Keqiang ile bir araya gelecek. Biden’in ziyaretinin ana gündemi Çin’in yeni ilan ettiği ve Japonya’nın üzerinde hak iddia ettiği adaları kapsayan ‘Hava

Savunma Tanıtım Bölgesi’ oluşturuyor. Çin tarafından ilan edilen ‘’hava savunma bölgesi’’ yabancı uçakların yeni kurallara uyması gerektiğini, aksi takdirde olağanüstü savunma önlemleriyle karşılaşacakları belirtildi. Çin Savunma Bakanlığı sözcüsü Geng Yanşeng, bu hafta yaptığı

açıklamada ‘yeni hava sahasının özel bir ülke veya belirli bir hedefi gözetmediğini ve herhangi bir ülkeye ya da bölgeye tehdit oluşturmadığını’ söylemişti. Japonya, bazı bölgesel ve uluslararası

şirketler uymaya başlamış olsa da, havayolu şirketlerine Çin'in yeni getirdiği hava savunma sahası kurallarını tanımama çağrısında bulundu.

@tuicdernek #TUİÇ

Tayland Başbakanı hükümeti feshetti

Tayland Başbakanı Yingluck Shinawatra, hükümeti feshettiğini ve en yakın zamanda yeni seçime gidileceğini belirtti.Tayland Başbakanı, birçok insanın hükümeti protesto ettiği bir aşamada en iyi

yolun iktidarı Tayland halkına vermek ve seçimlere gitmek olduğunu belirtti. Seçim Komisyonu'nun en kısa sürede bir seçim tarihi belirleyeceğini belirten Yinglak, kendisinin de yeni başbakan seçilene kadar görevine devam edeceğini söyledi. Yinglak'ın açıklamasını tatmin edici bulmayan muhalefet

partileri, Başbakanın bir an önce istifa etmesi ve bir halk konseyinin kurulmasında ısrar ediyor. Tayland'da yönetim karşıtları, ağabeyi eski Başbakan Taksin Şinavatra'nın çıkarlarına hizmet ettiğini

ileri sürerek, Başbakan Yinglak Şinavatra'nın istifasını istiyor. Muhalif lider Sutep,"isyan ve anayasal düzeni yıkma girişiminde bulunmak" suçlamalarıyla Yinglak'ın yargılanması ve ailesinin

hareketlerinin takip edilmesi gerektiğini belirtti. Ülkeyi terk etmesini isteyen göstericilere hitaben Yinglak, Tayland vatandaşı olduğunu ve kendisine adil davranılmasını istediğini ifade etti.

@tuicdernek #TUİÇ

"Ölümüm, İslam ve Ülkem İçin"

Abdülkadir Molla’nın idamı, İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği ve Dünya Müslüman Alimler Birliği tarafından kınandı. Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi'nde yargılanan Molla, suçlamaları

reddetmiş ve hükümetin yargı kurumu aracılığıyla muhalifleri sindirmeye çalıştığını vurgulamıştı. Abdülkadir Molla 344 silahsız sivilin öldürülmesini azmettirmek dâhil beş suçlamadan hüküm giyerek 5

Şubat 2013’te ömür boyu hapse mahkûm edilmişti. Uluslararası toplumun tüm tepki ve uyarılarına rağmen Molla’nın müebbet hapis kararı ile yargılandığı sırada hakkındaki karar idam cezasına

dönüştürüldüğü ve acil bir şekilde infaz edildiği bildirildi. Mahkeme süreci sonucunda alınan kararın

infazının Bangladeş hükümetinin hukuki bir çöküşü olduğu vurgulandı. Etkisiz kaldığı için eleştirilere hedef olan İİT Genel Sekreteri İhsanoğlu yaptığı açıklama da “Cemaat-i İslami liderlerinin

mahkemeye verilmesi, mahkûm edilmesiyle ilgili iki seneden beri devam eden girişimlerimiz var, maalesef olmadı çok üzülüyoruz” dedi. Bangladeş'te idam edilen Abdülkadir Molla için Türkiye'de

birçok Camide cuma sonra gıyabi cenaze namazı kılındı.

@tuicdernek #TUİÇ

9-16 Aralık 2013

tarihleri arasındaki

Afrika’daki önemli

gelişmeler…

@tuicdernek #TUİÇ

Nelson Mandela için büyük cenaze töreni

Geçtiğimiz günlerde 95 yaşında hayatını kaybeden eski Güney Afrika lideri Nelson Mandela için

Johannesburg’da büyük bir cenaze töreni düzenlendi. Törenin merkezi, Johannesburg'un eteklerinde

bulunan 95 bin kişi kapasiteli FNB stadyumuydu. Stadyumdaki törene katılacaklar arasında ülkelerin liderleri

kadar farklı alanlardan uluslararası isimler ve ünlüler de bulunuyordu. Pazar günkü define kadar ülke

çapında başka törenler de düzenlendi. Cenaze törenin katılımcılarına Güney Afrika Cumhurbaşkanı Jacon

Zuma hitap etti. Ayrıca ABD Başkanı Barack Obama, Küba Devlet Başkanı Raul Castro ve Brezilya Devlet

Başkanı Dilma Rousseff’in de aralarında bulunduğu liderler söz aldı. Türkiye'yi törende Başbakan Yardımcısı

Beşir Atalay temsil etti. Üç eski ABD lideri George W. Bush, Bill Clinton ve Jimmy Carter de ABD Başkanı

Obama ve First Lady Michelle Obama’nın yanında bulundu. Jacob Zuma konuşmasında "Özgürlük ruhunu

canlı tutan ve yeni bir toplum yolunda bize öncülük eden bu olağanüstü devrimcinin hayatını kutlamak

için, yas tutarken, aynı zamanda en yüksek sesimizle şarkı söylemeli, dans etmeli ve ne yapabiliyorsak

yapmalıyız. Madiba için şarkı söylemeliyiz" demişti. Törenden sonra Mandela'nın cenazesi, başkent

Pretoria'da üç gün boyunca kortej eşliğinde belirlenen güzergahlardan geçirildi. Mandela'nın naaşı

cumhurbaşkanlığı, meclis, başbakanlık ve bakanlıkların bulunduğu Union binalarında katafalka kondu.

Aylardır tedavi gören Mandela 95 yaşında yaşamını yitirmişti. Eski Güney Afrika lideri yaşamının 27 senesini

hapiste geçirdikten sonra 1994 yılında Güney Afrika’nın ilk siyah devlet başkanı olmuştu. Mandela 1993’te

Nobel Barış Ödülünü almıştı.

@tuicdernek #TUİÇ

OAC'deki milisler silahsızlandırılıyor Orta Afrika Cumhuriyeti'ndeki Fransız askerleri ülkedeki milisleri silahsızlandırmaya başladı. OAC, "Seleka" olarak anılan milis ittifakının geçen Mart ayında iktidarı ele geçirmesinden sonra kaos

yaşamaya başladı. Silahsızlandırma başladığı sırada başkent Bangui'deki havaalanı yakınlarında Fransız askerleri ve bazı milisler arasında kısa süren bir çatışma oldu. OAC'de 400 kişinin öldüğü

çatışmalardan sonra Fransa, ülkeye 1600 kişilik bir güç yolladı. Fransa Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian, geçici cumhurbaşkanı Djotodia'ya sadık milislerin kışlalarına dönmesi, geriye kalanların da silahlarını teslim etmesi çağrısında bulundu. Fransa Afrika Birliği'nin de ülkedeki barışgücü askeri sayısını 2500'den altı bine çıkaracağını açıkladı. BM'ye göre OAC'nin 4,6 milyon kişilik nüfusunun

yüzde 10 kadarı evlerinden oldu, bir milyondan fazla kişinin de acil gıda yardımına ihtiyacı

bulunuyor.

@tuicdernek #TUİÇ

ABD Orta Afrika'ya asker gönderecek

ABD, son dönemde çatışmaların arttığı ve Fransa'nın daha fazla asker göndermesiyle uluslararası toplumun gündemine gelen Orta Afrika Cumhuriyeti'ne asker gönderme kararı aldı. ABD Savunma Bakanlığı'nda yapılan açıklamada, Pentagon Sözcüsü Carl Woog, Afganistan'ın başkenti Kabil'de

bulunan Savunma Bakanı Chuck Hagel'in Fransız mevkidaşı Yves Le Drian ile Orta Afrika

Cumhuriyeti'nde sivillerin korunması ve güvenliğin sağlanması konusunu görüştüğünü belirtti.ABD Savunma Bakanı Hagel'in Fransız mevkidaşı ile yaptığı görüşmede, Le Drian'ın ABD'den Orta Afrika Cumhuriyeti'ndeki istikrarı sağlama çabalarını destekleyecek sınırlı yardım talebinde bulunduğu

ifade edildi.

@tuicdernek #TUİÇ

Orta Afrika'da Camileri yağmalayıp yıkıyorlar

Orta Afrika Cumhuriyeti'nde Fransa'nın ülkenin koalisyona bağlı askerlere operasyon yapmasından sonra Müslümanlara ve camilere saldırı başladı. Orta Afrika Cumhuriyeti'nde geçen mart ayında

iktidara gelen Müslüman Seleka koalisyonuna bağlı askerlere, Fransız birliklerinin operasyon yapmasının ardından ülkedeki Müslümanlara ve camilere saldırılar başladı. Başşehir Bangui'de dün

Hristiyan çeteler camileri önce yağmaladı sonra yıkmaya başladı. Fransa ise operasyonun 5. gününde ilk kayıplarını verdi. Başkentte meydana gelen çatışmada iki Fransız askeri hayatını

kaybetti. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın Orta Afrika Cumhuriyeti'ne gideceği açıklandı. ABD de, Orta Afrika Cumhuriyeti'ne asker gönderme kararı aldı. Hristiyanlarla Müslümanlar arasında

yaşanan çatışmalarda son dört günde hayatını kaybedenlerin sayısı 400'ü aştı.

@tuicdernek #TUİÇ

Orta Afrika'da Camileri yağmalayıp yıkıyorlar

Orta Afrika Cumhuriyeti'nde Fransa'nın ülkenin koalisyona bağlı askerlere operasyon yapmasından sonra Müslümanlara ve camilere saldırı başladı. Orta Afrika Cumhuriyeti'nde geçen mart ayında

iktidara gelen Müslüman Seleka koalisyonuna bağlı askerlere, Fransız birliklerinin operasyon yapmasının ardından ülkedeki Müslümanlara ve camilere saldırılar başladı. Başşehir Bangui'de dün

Hristiyan çeteler camileri önce yağmaladı sonra yıkmaya başladı. Fransa ise operasyonun 5. gününde ilk kayıplarını verdi. Başkentte meydana gelen çatışmada iki Fransız askeri hayatını

kaybetti. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın Orta Afrika Cumhuriyeti'ne gideceği açıklandı. ABD de, Orta Afrika Cumhuriyeti'ne asker gönderme kararı aldı. Hristiyanlarla Müslümanlar arasında

yaşanan çatışmalarda son dört günde hayatını kaybedenlerin sayısı 400'ü aştı.

@tuicdernek #TUİÇ

Somali'ye yeni başbakan

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, hükümetin geçen hafta güvenoylamasını kaybetmesinin ardından ekonomi uzmanı Abdulveli Şeyh Ahmed'i başbakanlık görevine getirdi.

1959 yılında ülkenin batısındaki Gaddu bölgesinin Bartıri kentinde doğan Ahmed, merkezi yönetimin düşmesinin ardından Kanada'ya gitti. Ekonomi alanında çalışmalar yapan Ahmed, Afrika Birliği,

Dünya Bankası ve İslam Bankası gibi uluslararası kuruluşlarda görev aldı. Ahmed basın toplantısında, "Somali halkını birleştirmek, tüm vilayetlerin kalkınması, Somali ve komşu ülkeler arasındaki ilişkilerin

geliştirilmesi ve ülkenin dış politikasını etkinleştirmek için çalışacağıma söz veriyorum" ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Mahmud ise Ahmed'in, Somali toplumunun tüm kesimleriyle yaptığı istişareler sonrasında bu göreve getirildiğini kaydetti. Mevcut Somali anayasasına göre, yeni

kabinenin bir ay içinde parlamentodan güvenoyu alarak göreve başlaması gerekiyor.

@tuicdernek #TUİÇ

230 milyon çocuğun doğum kaydı bile yok

UNICEF, dünya genelinde beş yaşından küçük 230 milyon çocuğun doğum kaydı bulunmadığı, bu nedenle eğitim, sağlık hizmetleri ve sosyal güvenlikten mahrum kaldıkları uyarısında bulundu. Kuruluşunun 67. yıldönümünde bir rapor yayımlayan Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu

(UNICEF), özellikle Güney Asya ve Afrika ülkelerinde beş yaşından küçük her üç çocuktan birinin

doğum kaydı olmadığını açıkladı. UNICEF Başkan Yardımcısı Geeta Rao Gupta, doğum kaydının sadece çocuğun kimliğinin güvencesi olmadığını, aynı zamanda tüm haklarının garanti altına

alınması anlamına geldiğini vurguladı. Gupta, "Doğumları kayıt altına alınmamış çocuklar, ihmal ve istismara daha fazla maruz kalıyorlar. Eğitim olanaklarından yararlanamadıkları için sahip oldukları

potansiyeli de kullanamıyorlar" dedi. Doğum kayıtlarının en az tutulduğu ülkeler sırasıyla şu şekildedir;

Somali, Liberya, Etiyopya, Zambia, Çad, Tanzanya, Yemen, Gine-Bissau, Pakistan, Kongo.

@tuicdernek #TUİÇ

9-16 Aralık 2013

Tarihleri arasındaki

Avrupa’daki önemli

gelişmeler…

@tuicdernek #TUİÇ

Ahmet Üzümcü 2013 Nobel Barış Ödülünü aldı

Norveç'in başkenti Oslo'da düzenlenen törende, Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü(OPCW) adına kuruluşun Genel Direktörü Ahmet Üzümcü, 2013 Nobel Barış Ödülü’nü Komite Başkanı Thorbjörn

Jagland’ın elinden aldı.

Thorbjörn Jagland tam yirmi yıl önce bu ödülü alan Nelson Mandela’yı andıktan sonra 1.25 milyon dolarlık ödülü Üzümcü’ye takdim etti. OPCW’nin Suriye’de kimyasal silahları yok etmek adına zor

şartlarda çalıştığını belirten Üzümcü bu ödülün örgüte yeni bir enerji kaynağı olacağını belirtti.

"Barış, onur ve uzlaşıya varmak için Nelson Mandela göstergemiz olacaktır" diyen Üzümcü daha sonra Suriye’deki kimyasal silahların yok edilmesi süreci hakkında bilgi verdi. 31 Aralık tarihine kadar

Suriye’den çıkarılması kararlaştırılan kimyasalların ülke dışına çıkarılmasının oldukça zor olduğunu, bu nedenle silahların naklinin gecikebileceğini ifade etti. Aksaklıklara rağmen 2014'ün ortalarına kadar Suriye'nin bütün kimyasal silahlarının yok edilmesi hedefini gerçekleştirebileceklerini belirten Üzümcü, “Zamanla yarışıyoruz ancak Haziran 2014 olarak belirlediğimiz hedefe ulaşma konusunda kendimize

güveniyoruz” dedi.

@tuicdernek #TUİÇ

Danimarka’da 3 haftada

3 Bakan istifa etti Önce Güney Kore merkezli uluslararası kuruluşu olan GGGI'e yapılan yasadışı yardımlarla ilgili olarak halkı yanlış bilgilendirdiğini itiraf eden Dış Yardım Bakanı Christian Friis Bach istifa etmişti. Daha sonra ise Danimarka İstihbarat Teşkilatı'nın (PET) aşırı sağcı politikacı Pia Kjearsgaard'ı yasadışı bir şekilde

takip ettiği ve programında manipülasyon yaptığının ortaya çıkmasının akabinde önce PET başkanı

Peter Scharf ardından ise Adalet Bakanı Morten Bordskov istifa etmişti. Ve son olarak bu hafta sağlık gerekçesiyle istifa eden Dışişleri Bakanı Villy Sövndal ile Danimarka'da son 3 haftada bakanlık

koltuğundan ayrılan politikacı sayısı 3'e yükselmiş oldu.

Danimarka Başbakan’ı Helle Thorning Schmidt yaptığı açıklamada; Villy Sövndal'ın istifa kararına saygı duyduğunu bununla birlikte onun eksikliğini hissedeceğini belirtti.

@tuicdernek #TUİÇ

AB-Ukrayna görüşmesi

Ukrayna'da Devlet Başkanı Yanukoviç'in Avrupa Birliği ile imzalaması beklenen anlaşmadan son

anda vageçmesi üzerine ülkede başlayan hükümet karşıtı protesto gösterileri hala devam ederken,

ABD’nin yaptırım tehdidiyle baskı altında olan Ukrayna hükümetinden uzlaşı için ilk adım atıldı.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Ukrayna'nın başkenti Kiev'de

Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'le görüştü. Diğer taraftan ise Başbakan Yardımcısı Arbuzov ile

Avrupa komisyonun genişlemesinden sorumlu üyesi Füle arasında bir ‘yol haritası’ çizilmeye

çalışılıyor. ‘Ulusal stratejik çıkarları göz önüne alarak’ yapılacak bir AB ile işbirliği anlaşmasının

imzalanacağı söylendi, fakat bu anlaşma için kesin bir tarih verilmedi. 46 milyon nüfuslu Ukrayna,

Avrupa'ya katılma umudu ile elinde ucuz doğalgaz bulunduran Rusya arasında bölünmüş

durumda. Füle ise anlaşmanın imzalanması durumunda Ukrayna’ya yapılan desteğin sürekli

artacağını, ülkenin IMF’DEN kredi almasına da yardımcı olacaklarını söyledi.

@tuicdernek #TUİÇ

Katalonya için referandum İspanya’nın Katalonya bölgesi özerk yönetim hükümeti başkanı Artur Mas, bağımsız bir Katalan

devleti kurmak için referanduma gitmek istediklerini açıkladı. Bu referandumun 2 bölümden oluşacağını söyleyen Mas, Katalunya’nın “Devlet olmasını ister misiniz?” ve “Bağımsız bir devlet

olmasını ister misiniz?” sorularının yöneltilmesinin planlandığını belirtti. Fakat Madrid cephesinden sert

tepkiler geldi. İspanya Adalet Bakanı Alberto Ruiz-Gallardon Seçimin olmayacağını bağımsızlık referandumunun anayasaya aykırı olduğunu belirtti. Avrupa Birliği ve NATO ise bu konuya bakışını

daha önce Katalonya’nın İspanya'dan ayrılması durumunda ayrı bir üyelik statüsüne sahip olamayacağını belirterek göstermişti.

@tuicdernek #TUİÇ

Uluslararası Af Örgütü’nden AB ülkelerine tepki

AMNESTY’in yayınladığı "Uluslararası Başarısızlık: Suriye Mülteci Krizi" başlıklı raporda 9 Aralık 2013 tarihi itibarıyla 2 milyon 300 binden fazla Suriyeli mültecinin bulunduğu ve 6,5 milyondan fazla Suriyelinin

de yerlerinden edildiği belirtildi. Mültecileri yerleştirme ve ülkeye kabul etme konusunda İngiltere ve İtalya’nın da aralarında bulunduğu 18 AB ülkesinin sınıfta kaldığı belirtildi. AB ülkeleri arasında yerleştirme konusunda en fazla çabayı ise Almanya göstermişti. Almanya’ya 23 bin sığınma

talebinin olduğu bildirildi. Raporda AB üyesi ülkelerin mültecilere daha fazla yardımda bulunması ve mültecilere ev sahipliği yapılması sorumluluğunu paylaşması gerektiği kaydedildi. AB'ye ayrıca

Birleşmiş Milletler aracılığıyla, çok sayıda mültecinin bulunduğu ülkelere yardım etme çağrısında bulunuldu. Raporda Türkiye’de 700 bin Suriyeli mültecinin bulunduğu ve Türkiye’nin uluslararası

toplumdan bu konuda çok fazla destek alamadığı konusuna da değinildi.

@tuicdernek #TUİÇ

Türkiye’ye karşı Rus-Yunan birliği

Yunan basınında çıkan haberlere göre, Yunanistan’ın Rusya ile yapmış olduğu

anlaşmada başta Kardak kayalıkları olmak üzere Ege’de Türkiye’ye yakın adaları

“Hovercraft” adı verilen deniz-kara araçları ile koruyacağını ileri sürdü. Bu araçların 2

bin üzerindeki adayı koruma amaçlı olduğunu ve saatte 60 kilometre hız yapabilen, 140

komandoyu tam teçhizatlı içine alabilen, 3 tanklı dev araçlar olduğu belirtildi. Sadece

ana hatları belirlenen bu anlaşmanın Rusya’dan alınacak Hovercraft araçları ile

Bodrum, Marmaris ve İzmir’e yakın adalar bölgesinin önceliği olduğu ifade edildi. Bu

birlikle Rus-Yunan ilişkilerinin Avrupa’da güvenlik açısından diğer NATO ülkelerine de iyi

bir örnek olacağı öngörülmektedir.

@tuicdernek #TUİÇ

Bosna ibadethanelerine saldırı

2013 değerlerine göre Bosna-Hersek Dinler arası Konseyi (MRV) tarafından hazırlanan

raporda ülkenin 16 kilisesine, 1 sinagoguna ve 17 camisine saldırı düzenlendiği belirtildi.

Raporda saldırıların çoğunlukla Banya Luka, Biyelyina ve Zvornik kentlerinde

gerçekleştiğine dikkat çekildi. Bu saldırıların faillerinden sadece bir kısmının yakalanıp

cezalandırıldığı, diğerlerinin ise kısa sürelerde yakalanıp aynı şekilde cezalandırılacağı

da toplantıda bahsedildi. Toplantıya Sırp Ortodoks Kilisesi’nin lideri Grigori, Saraybosna

Müftüsü Hüseyin Smaiç, Bosna-Hersek Kardinali Vinko Pulyiç ve Bosna-Hersek Yahudi

Birliği Başkanı Yakob Fintsi’nin katıldığı da paylaşılan bilgiler arasında.

@tuicdernek #TUİÇ

9-16 Aralık 2013

Tarihleri arasındaki Latin

Amerika’daki önemli

gelişmeler…

@tuicdernek #TUİÇ

ABD bütçe konusunda uzlaşma sağladı

Amerika Birleşik Devletleri'nde bütçe konusunu görüşen önde gelen Cumhuriyetçi ve Demokrat senatörler, otomatik harcama kesintilerini nasıl azaltacakları konusunda uzlaştı. ABD’de Ekim ayında bütçe için yetkinin ABD Kongresinden çıkmaması sonucunda mali bir kriz meydana gelmişti. Bu kriz sonucunda zorunlu iş bırakma emri verilmiş, kamu kuruluşlarıyla parklar, müzeler kapatılmıştı. Yeni

anlaşma, otomatik harcama kesintilerinin iki yıl süreyle ertelenmesini ve yerine hükümetin bütçe açığını azaltmaya yardımcı olacak ve ek gelir sağlayacak uzun vadeli önlemler öngörüyor. Buna

göre otomatik harcama kesintileri önümüzdeki 2 yılda 63 milyar dolar gevşetilecek, bütçe açığı da 23 milyar dolara indirilecek. Uzlaşılan bu anlaşma ile Ocak ayında meydana gelmesi beklenen yeni bir krizin de önüne geçilmiş olduğu yorumları yapılıyor. ABD Başkanı Obama anlaşmayı "olumlu bir ilk

adım" diye nitelerken ABD Kongresi'ni de bu anlaşmaya dayanan bir bütçeyi geçirmeye çağırdı.

@tuicdernek #TUİÇ

ABD ve İngiltere Suriyeli muhaliflere yardımı durdurdu

Suriye’nin kuzeyinde Batılı ülkelerin desteklediği Özgür Suriye Ordusuna ait askeri depoların İslamcı militanların eline geçmesi üzerine Amerika ve İngiltere, Türkiye üzerinden bu bölgeye

yaptıkları yardımı durdurdu. Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, Amerika’nın gelişmeleri yakından takip ettiğini, İslami militanların binaları ele geçirdiğine dair haberlerin endişe verici olduğunu

açıkladı. Bu nedenle Suriye’ye tüm yardımların kesilmesine karar verildiğini belirten Earnest, insani yardımların bu kararın dışında tutulduğunu da söyledi.

@tuicdernek #TUİÇ

Kanada kuzey kutbunda hak iddia ediyor

Dünyanın keşfedilmemiş petrol ve doğalgaz rezervlerinin yaklaşık yüzde 25'inin bulunduğu belirtilen Kuzey Kutbu'nda egemenlik mücadelesi giderek tırmanıyor. Rusya'nın geçtiğimiz hafta Kuzey Buz

Denizi'nin 4 km altına titanyumdan bayrağını dikmesinin ardından Kanada, Kuzey Kutbu'nda iki yeni askerî tesis kuracağını açıkladı. Kanada Başbakanı Stephen Harper, kara ordusu için bir eğitim

merkezi ve bir derin su limanı inşa edeceklerini söyledi. Kanada'nın bu adımla bölgedeki egemenlik iddialarını güçlendirmeyi hedeflediği belirtiliyor.

@tuicdernek #TUİÇ

Meksika'da özelleştirmeye çıplak protesto

Meksika Kongresi, 1938'deki kamulaştırmadan beri yapılan en büyük değişiklikle ülkenin petrol ve gaz sektörünün özel teşebbüse açılması planlarını onayladı. Bu planlar sayesinde artık yabancı petrol şirketleri, Meksika’da petrol sahalarında arama ve sondaj faaliyetlerinde bulunabilecek.

Kongredeki oylamada, petrol endüstrisinin özelleştirilmesi ve yabancılara açılmasını istemeyen göstericilerin yanı sıra milletvekilleri de protesto gösterisinde bulundu. Muhalefetteki Demokratik

Devrim Partisi (PDR) vekilleri, iktidardaki Kurumsal Devrim Partisi’nin (PRI) üyelerinin Kongre’ye girmesini önlemeye çalıştı. PRI vekili Antonio Garcia Conejo ise kürsüdeki konuşması sırasında soyundu. Kürsüde iç çamaşırlarıyla kalan Garcia, ‘Meksika’nın petrol zenginliğinin soyulması’

anlamına gelen tasarıyı kınamak için kendisinin de soyunduğunu söyledi. Meksika’da petrol üretiminin son dönemde azaldığını belirten uzmanlar ise devlete ait Meksika Petrolleri’nin (Petroleos

Mexicanos-Pemex) ülkenin derin sulardaki rezervlerini çıkarmada mali ve teknik açıdan yetersiz kaldığını ve dolayısıyla tasarının kabulünün de ‘devletin elinde can çekişen petrol endüstrisini’

canlandırma adına ‘olumlu adım’ olduğu yorumunu yaptı.

@tuicdernek #TUİÇ

9-16 Aralık 2013

Tarihleri arasındaki Latin

Amerika’daki önemli

gelişmeler…

@tuicdernek #TUİÇ

Uruguay’da uyuşturucu izni Uruguay, Salı günü senatonun açıklaması ile marihuana adı verilen uyuşturucu türünün üretimini,

satış ve kullanımını yasallaştırdı. Tepkiler çoğalırken BM yetkilileri de bu kervana katılarak tepkilerini gösterdi. BM'ye bağlı uluslararası Uyuşturucu Kontrol Konseyi INCB, Uruguay'da alınan kararın

dünyadaki uyuşturucu ticaretini engellemek için yapılan birçok antlaşmayı ihlal ettiğini öne sürerek

kararı eleştirdi. Açıklamada Uruguay hukuka aykırı davrandığı gerekçesiyle suçlanırken, yalnızca hukuk değil halkının sağlık risklerini de göz ardı ettiğini söyledi. BM Uyuşturucu ve Suçlarla Mücadele

bürosu da INCB'nin görüşlerini paylaştığını ifade ederek destekledi.

@tuicdernek #TUİÇ

Arjantin’de polis kaosu

Dünyanın en yüksek enflasyon oranlarına sahip ülkelerden biri olan Arjantin’de polislerin daha iyi

maaşlar için başlattığı grev sonucu yağmacı çeteler sokakları devraldı ve şimdiye kadar 9 kişi

hayatını kaybetti. Alınan bilgilere göre polis grevinden bu yana yağmacı çeteler farklı eyaletlerde

yağma, hırsızlık, saldırı ve şiddet olayları başlattı. Ölenler arasında bulunan San Miguel de Tucuman

adlı 30 yaşında bir kişi, mahalle sakinleriyle beraber kurdukları barikatlarla mahallesini savunurken

can verdi. Tucuman’ın can verdiği bölge olayların en yoğun olduğu yer olmakla beraber yaklaşık

90 milyon dolarlık bir kayıptan söz ediliyor. Hükümet sosyal medya üzerinden örgütlenen yağmacılar

olduğunu söylerken, muhalefeti suçlamaya devam etti. Olayların ardından hükümetin önerdiği

%35’lik artışı kabul eden polislerin işe dönmesiyle beraber karışıkların azalmaya başladığı gelen

bilgiler arasında.

@tuicdernek #TUİÇ

Radyoaktif materyal taşıyan kamyonun akıbeti

Geçen hafta radyoaktif materyal taşıyan kamyonun çalınmasının polisler arasında

karışıklığa yol açmasının ardından, beş şüpheli parmaklıkların arkasına konuldu. Meksika

başsavcılık dairesinden Jose Luis Manjarrez’in yaptığı açıklamaya göre Pazartesi günü

yakalanan beş şüpheli, soruşturma devam ederken 40 gün boyunca gözaltında

tutulacaklar. 18 yaşından küçük bir şüphelinin ise serbest bırakıldığı açıklandı.

Kamyonun bir hastaneden aldığı radyoaktif atıkları, atık yok etme alenine götürürken

çalındığı bilinirken, hırsızların muhtemelen araçta radyoaktif malzeme olduğunu

bilmedikleri düşünülüyor.

@tuicdernek #TUİÇ

Kolombiya’da Bombalı Saldırı Cumartesi günü Kolombiya’nın güneybatısında meydana gelen terörist saldırıda beşi asker, bir polis ve üç sivil hayatını kaybetti. Hükümet saldırıda Marksist Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri’ni (FARC) suçlarken geçen sene başlayan barış çalışmalarının işe yaramadığı ortaya çıktı. Saldırının ise bir araç içinde yemek malzemeleri ile kamufle edilen bomba ile yapıldığı sanılıyor. FARC, 1960’lardan beri

ülke içinde savaş halinde. Henüz saldırı resmi olarak hiçbir örgüt tarafından üstlenilmedi.

@tuicdernek #TUİÇ

www. tuicakademi.org

www.tuic.org.tr

@tuicdernek

/tuicplatform

Editör-Tasarım:

Yasin ERDOĞMUŞ

Haberler:

Melek Likoğlu, Arzu Susan, Seval Zengin, Batuhan Özgenç, Elif Karapehlivan, Deniz Akçin, Rabia

Günay, Melishan Canbaz, Ecem Dereli

© TUİÇ - 2013