Upload
others
View
10
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
UZM. HEM. İPEK CANPOLAT MEDİCANA İNTERNATİONAL İSTANBUL
HASTANESİ KVC SERVİS SORUMLU HEMŞİRESİ
Kültür; bireyin bakış açısını oluşturan, öğrenilen
ve paylaşılan değerler, inançlar ve anlamlar
bütünüdür.
“Kültür bir toplumun kısaca tüm hayat biçimidir.”
KÜLTÜR;
4
Topluma hizmet vermenin ön koşulu toplumu tanımaktır.
Kültürel özellikleri dışlayan bir sağlık hizmet modeli, halk tarafından beğenilerek ve istenilerek verimli bir şekilde kullanılamaz.
Bu nedenle bireylere bakım verirken, kültürü hakkında bilgi sahibi olunmalı ve kültürün birey üzerindeki etkileri anlaşılmaya çalışılmalıdır.
Sağlık hizmetlerinin çağdaş tıp anlayışına olduğu kadar, kültürlere de uygun olması
gerekir.
Bir toplumun yaşama biçimi olarak da tanımlanabilen
kültür, insanın sağlık algısını doğrudan etkiler.
Bu konuda yapılan çeşitli çalışmalar toplumun
kültürel özeliklerinin, bireylerin özellikle de
bebeklerin sağlık ve hastalık durumlarını önemli
şekilde etkilediğini göstermiştir.
Türklerin tarihi en az 2200 yıl öncesine
dayanmaktadır.
Türkler göçebe yaşamlarıyla gittikleri yerlere kültürel yapılarını götürmüşlerdir.
Kültürel yapıları bölgeden bölgeye farklılık göstermektedir.
Özellikle Doğu Anadolu Bölgesinde ve köylerinde bu geleneksel uygulamaların çocuk yetiştirmede sıkça kullanıldığı görülmektedir.
Tarih İçinde Türklerde Geleneksel Uygulamaların Yeri
Alternatif ve Tamamlayıcı Tıp ( Complementary and alternative medicines-CAM);
Alternatif girişimler geleneksel tedavi yerine,
Tamamlayıcı girişimler ise sıklıkla hastanın doktorunun bilgisi olmadan geleneksel tedavilerle beraber kullanılmaktadır.
Alternatif / Tamamlayıcı Tıp
Alternatif Tıp Sistemleri; Eski doğu kültürüyle gelişen
Ayurveda, Geleneksel Çin Tıbbı ve Batı kültürünün birleşiminden oluşan teori ve uygulama sistemlerinin tümü
Biyolojik Temelli Tedaviler; doğada bulunan otlar, yiyecek gibi maddeler, diyet takviyeleri, vitaminler, homeopati, naturopati
Manipulatif (el ile müdahale) ve vücut temelli girişimler; bir yada daha fazla vücut bölümü birlikte kullanılarak hareket ve iyileşmenin sağlanması (masaj)
Akıl- beden müdahaleleri; zihin kapasitesini arttırmak için vücudun işlevlerini ve sistemlerini etkileyen çeşitli etniklerin kullanılması (dua, yoga, dans terapisi)
Enerji tedavileri; kontrollü nefes teknikleri, elektromanyetik alanlarla yapılan müdahaleler( iyileştirici ve tedavi edici dokunma, mıknatıs)
Ulusal Alternatif ve Tamamlayıcı Tıp Merkezinin ( National Center for
Complementary and Alternative Medicine- NCCAM) sınıflaması;
Tamamlayıcı ve alternatif tedavi yöntemleri kişilerin
rahatlığının sağlanmasında, iyilik hallerinin arttırılmasında ve bakımın geliştirilmesinde anahtar olarak görülmektedir.
Hemşirelerin ülkelerinde kullanılan geleneksel tıp yöntemlerini bilmeleri ve bunları bakımlarına yansıtmaları gerekmektedir.
Alternatif / Tamamlayıcı Tıp
Dinsel ve büyüsel nitelikli tedaviler ( Türbe, yatır, hocalara
başvurma…)
Vücuttan kan akıtma yoluyla yapılan tedaviler ( sarılıklı hastanın alnının jiletle kesilip, sarımsak ezerek üzerinin sarılması)
Bitki kökenli tedaviler ( altına kaçıran çocuğun karnına
mercimek lapası hazırlanıp sarılması…)
Hayvansal kökenli ilaçlarla yapılan tedaviler (çıbanın
üzerine horoz eti ezilerek konması…)
Bitkisel ve hayvansal ilaçlarla yapılan tedaviler (zatüree için bir deriye katran döküp göğse bağlanması…)
Değişik maddelerle yapılan tedaviler ( başı ağrıyan kişinin on gün boyunca başının rakı ile yıkanması…)
Ülkemizde Geleneksel Uygulamalar;
İnanma ve benimseme,
Çabuk ve kolay ulaşabilme,
Denenmişlik,
Sosyo-ekonomik kültürün düzeyin düşük olması,
Sağlık kurumları ve personelleri ile yaşanan olumsuz deneyimler,
Modern tıp uygulamalarında sonuç alamama,
Tıbbı sağlık hizmetlerinden memnuniyetsizlik,
Sağlık personeli- hasta ilişkisinin yetersiz oluşu,
Sağlık hizmetlerinde fazla talepten dolayı uzun süre bekleme,
Hastaya yeterli zaman ayrılmaması,
Geleneksel Uygulamalara Başvuru Nedenler?
İlaçların pahalı olması,
Kuruluşa güvensizlik,
İlaçların yan etkilerinin fazla oluşu ve bu etkilerden korkma, ilaçların kimi zaman tedavi edici etkisinin olmayışı,
Bazı hastalıkların tedavilerinin hekimlerce yapılamaması,
Tinsel boyutunun olması,
Etkin ve güvenilir olduğu düşüncesi,
Geleneksel uygulamaların çok ağrı verici olmaması,
Anne-babaya tedavi üstünde kontrol kurma hissini vermesi,
Tıp ve teknolojiyi reddetme,
Ulaşamama- uzak olma,
Geleneksel Uygulamalara Başvuru Nedenler?
Hizmet bedeli düşük
Uygulamalardan yararlanmak daha kolay
Gönlünden ne koparsa ilkesi
Sıra bekleme gün alma sıkıntısı yok
Ödeme tarifesi yok
Yiyecek, giyecek, bazen para, el
sağlığıyla ödenmesi
Hayır duası
Unisef’in Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesinde 24. madde çocukların
sağlığı için zararlı geleneksel uygulamaların kaldırılması amacıyla
uygun ve etkili her türlü önlemin alınması gerekliliğinin üzerinde
durmaktadır.
Geleneksel Uygulamaların Çocuk Sağlığındaki yeri ve sonuçları
İyi bakım çocuğu sadece tehlikelerden ve
kötülüklerden korumaz aynı zamanda, çocuğun büyümesini, psiko-sosyal, bilişsel gelişimini ve sağlıklı bir çevre yaratılmasına olanak sağlar.
Çocuk sağlığında bilgilerin daha çok büyüklerden öğrenildiği ve çocukları hastalandıklarında öncelikle geleneksel yöntemlerin tercih edildiği, iyileşmeyeceklerini anladıklarında doktora gidildiği literatürlerde belirtilmektedir.
Ailenin kültürel
özellikleri • Bilgi
İnanç • Değerler
Ailedeki rolleri
• İletişim şekilleri ve meslekleri
Ailenin çocukla ilgili uygulamalarını;
Ülkemizde yapılan araştırmalara göre; annelerin eğitim seviyesi arttıkça çocuk beslenmesi ve
bakımı konusundaki bazı geleneksel uygulamalara başvuru oranının azaldığı tespit edilmiştir.
Anne sütü; Anadolu'nun bazı yörelerinde anne sütü ile
beslenmeyen şahıslara ‘manda-inek sütüyle beslenmiş adam’ gibi tahrik edici sözler kullanılarak anne sütünün önemi vurgulanmıştır.
Kundak uygulama; Halkın inancına göre ‘kundak ne kadar sıkılırsa çocuk o kadar kuvvetli olur’ gibi çeşitli düşünceler sonucu çocuklarda kalça çıkığı riski arttırılmaktadır.
Çocuğun sarılığını geçirmek için; altın takma, sarı şeyler giydirme, çocuğu altın suyu yada yumurta suyu ile yıkama gibi yöntemler kullanılmış,
Çocuğu sakinleştirmek yada uyutmak için; çocuğa ballı şekerli emzik vermede zararlı uygulama olarak görülmüştür.
Nezle, burun tıkanıklığını gidermek için; çocuğun burnuna anne sütü, zeytinyağı, tereyağı koyma gibi aspirasyon riskini arttıracak geleneksel alışkanlıklar olarak değerlendirilir.
Geleneksel Uygulamalar;
İSHAL;çocuk ölümleri arasında önemli yer tutan ishallerde geleneksel uygulamalar yaygındır.
Yoğurt ve yoğurtlu yiyecekler verme,
Çocuğu aç ve susuz bırakma,
Limon, kahve yedirme,
Gazoz, aspirin verme
Su ile toprağı karıştırıp bir tülbentten süzerek içirme,
Yağsız patates, un, pirinç lapası yedirme,
Annesini emen çocuğu memeden kesme,
Sıvı gıdalar verme,
Isıtılmış höllüğe yatırma gibi yöntemler kullanılmıştır.
En Sık Karşılaşılan Geleneksel Uygulamalar;
Ateş küçük çocuğu olan aileler için önemli korku nedeni haline gelip hatalı uygulamalarda bulunmalarına neden olabilir. Çocuğun giysilerini çıkarıp soğuk tutma, Çocuğun sıkıca giydirip, üzerini örtüp, sobayı yakıp terlemesinin
sağlanması, Başa soğuk bez koyma, Odayı havalandırma, Duş aldırma, Demli çayın içine aspirin karıştırıp içirme, Bebeğin göğsüne kül ve kepek koyma Limonlu-sirkeli su veya sirkeli suya aspirin koyup vücudu silme, Sabun ile kınayı karıştırıp macun haline getirme ve çocuğun el ve
ayaklarına sürme, Çocukların ateşlerinin termometreyle ölçülmeden el ile alın ve
vücuduna dokunarak müdahale edilmesi gibi uygulamalar yapılmaktadır.
Ateş;
Bebeklik ve çocukluk dönemlerinde ailelerin en sık
karşılaştıkları durumlardan biridir. En sık olarak; Kuru- sıcak uygulamalar yapmak, Karına ve ayak altına katran, zeytin yağı, viks, kekik, elma, gül
yağı sürme, Alkolle karnı ovma, Bebeği sakin ve karanlık bir odada tutma, bebeği sallama, Çocuğun göbeğine çiğ soğan ezerek koyma, Hocaya okutup muska yazdırma, Tatlı içecekler verme, rezene içirme, Ölü yıkama suyundan bir miktar alınıp içine matufar çiçeği
atılarak kaynatılması ve şeker ilave edip içirilmesi, Sıcak içecekler içirme,
Karın ağrısı;
Anne sütü damlatma,
Bitki yada farklı maddelerin suyunu damlatma(elma, incir)
Zeytinyağı, gliserin damlatma, vazelinli pamuk koyma,
İdrarlı pamuk koyma,
Kulağa bağırma, sigara dumanı üfleme, ağrıyan tarafa yatırma,
İnek sütü ile yufka ekmeği yumuşatıp, lapa yaparak kulağın sarılması,
Horoz kesilip etinin kulağa sarılması,
Sarımsak ezip tuzla karıştırıp kulağa konulması,
Kulak ağrısı;
Ekmek mayası koyma, kızarmış sirkeli ekmek koyma,
Keven kökünün özünün dişe basılması,
Böğürtlen bitkisinin çiçek ve köklerinin kaynatılıp, demlenmesi ve içirilmesi,
Dişe tuz, aspirin, nane, afyon, sirke, rakı, kolonyalı pamuk koyma,
Hacı yağı kokusu, miks sürme,
Elma, gül, kekik, zeytinyağı koyma,
Dışardan soğuk buz torbası uygulama, soğuk buzlu suyu ağızda tutma, gargara yaptırma,
Karanfil yağı koyma, çiğnetme
İdrarlı pamuk, sigara külü koyma,
Diş ağrısı;
Bir keçe parçasının boğaza sarılması ve kösele taşının ısıtılıp üzerine konması,
Tavşan ve domuz yağı, kaplumbağa eti, gül yağı ısınmış kül üzerine dökülerek boyuna bağlanması,
Boğaz ağrısı;
Zeytin yağı, hint yağı içirme,
Sabunu kesip fitil şeklinde kullanma,
Sinameki verme,
Kayısı suyu içirme, kayısı reçeli yedirme,
Yemeğe sabun katıp yedirme,
Kabızlık;
Küllükte biriktirilen külün ortasının delinip çocuğun
içinden geçirilmesi, ( BOĞMACA)
Tencere karasının sürülmesi, ( KABAKULAK)
Tatlı yiyecekler yedirme, hastanın üzerine kırmızı yorgan örtme, (KIZAMIK)
Kaşınmasını önlemek için ellerine torba dökülüp, sıcak tutma, (SU ÇİÇEĞİ)
Gözün anne sütü ile yıkanması, (GÖZÜN ÇAPAKLANMASI)
Göğsüne, sırtına gazete kağıdı, yün koyma, terletme,
Turp suyuna bal katıp içirme,
Ballı süt, çiğ yumurta, karabiber ile pekmezi kaynatıp içirme,
Göğse sıvı yağ sürme,
At sütü veya kara eşek sütü içirme,
Öksürük;
Annenin lezyonları kendi saçıyla/ iki kumalı kadının saçıyla/kız
doğurmuş kadının saçı ile silmesi ve uzak bir yere atması
Lezyonların üzerine anne sütü, şeker tozu, tuz veya un sürme
Lezyonların üzerine küfle böceği ve sarımsağı ezerek karıştırıp sürme veya
anne sütü ile sarımsağı karıştırarak sürme
Lezyonları iğne ile patlatma/ kanatma
Lezyonları çivitle silme
Bebeğin ağzına tuz, çay, gül suyu, vazelin ve tarçın sürme, Ağzına çakmak çakma, Lezyonları pamukçuk şekeri/ yankı şekeri/ pamukla silme Lezyonların üzerine mürekkep sürme Ağıza limon sıkma Soda ile su karıştırarak lezyonları silme
Pamukçuk;
Pudra kullanma Kül/ kuru saz külü
sürme Sabunla yıkama Anne sütü sürme Sıvı yağ, tereyağı, yoğurt
veya kaymak sürme Sıcak toprağa
sarma(höllük) Ölünün yıkandığı
sabunla yıkama
Soda ya da kil sürme Bebeğin altını ışığa
tutmak Beşik otu veya rufiye
otunu kurutup üzerine dökme
Ziyaret mağarasından gelen su ve sabunla çocuğu 3 çarşamba yıkama
Pişik;
Kara incir odununu kaynatıp
içirme, bu su ile banyo
yaptırma
Bebeğin üzerine sarı lira koyma
Tütsü yapma, emzirme
Kırk anahtarlık takma
Çocuğun kendi idrarını karpuz
kabuğuna koyarak zerdali ile
kaynattıktan sonra bir gece
dışarıda bekletip çocuğa içirme
Güneş ışığı alsın diye camın önüne koyma
Bebeğin alnına bal mumu ile küçük bir altın yapıştırma
Sarı renk (altın, boncuk, kıyafet) kullanma, yüzüne sarı örtü örtme
Sarılık;
Sarılığı iyileştirmek için anneler tarafından yapılan
uygulamalar;
“Bebeklerin sepsisten ölmelerine, ileriki yaşlarda metabolik ve enfeksiyon hastalıklarına yakalanma risklerinin artmasına neden olabilmektedir.”
“Bebeğe sarı giysiler giydirilmesi, bebeğin sarardığının fark edilmesini engelleyebildiği için tavsiye edilmemektedir.”
Sarılık;
Nazar (göz) değmesi inancı, halkımız arasında çok eskiden beri
yaygındır
”Hatta insanın kendi kendine dahi nazar değdirdiğine inanılır”
Halkın inanarak veya görerek kötü gözlerin kurbanlarını kabul
ettiği gibi, fıkıhçılar tarafından mezardaki ölülerin üçte birinin
“ göz değmesinden” öldüğü söylemektedir.
Nazarın varlığını İslam dini de kabul etmekte, ancak nazarlık
gibi bütün fetiş malzemelerini şiddetle reddetmektedir.
Nazar;
Bebeğe ayet, cevşen, kuran,
muska takma ve dua okuma (efsunlama, çörek otu)
Çocuğu gözlerden uzak tutmaya çalışma
Bilerek pis gezdirme Kurşun döktürme Üzerlik tüttürme Şapı beze sarıp omuzuna
koyarak gezdirme “Maşallah” “subhanallah”
deme Çıraya şekil verip nazar
boncuğu yerine takma, yastığın altına çıra koyma
Emzirirken bebeğe bakmama
Başının üstünde tuz çevirme Gümüş takı takma Anneye/Nazarla bakan kişiye
okutma Fildişi, mavi(göz) boncuk
takma, mavi giysi giydirme Sarımsak/ Yumurta kabuğu
takma Yenidoğanın kirli bezini
paspasın altına koyma Çamaşırlarını ters giydirme Yüzüne-alnına kömür (is)
sürme Beşiğine türbe bezi bağlama
Nazar;
Tuza yatırma (bebek ilerde kokmasın, çabuk terlemesin, pişik
olmasın, pişkin vücutlu olsun ve kibirsiz olsun, bebek küfürlü ve
gereksiz konuşmasın ve yaralarının çabuk iyileşmesi amacıyla)
Bala yatırma
Gözüne sürme çekme (Kaşı, gözü güzel olsun diye)
Gamzesi olsun diye yanaklarını sıkma ve çenesine basmak
Gözüne limon sıkma (güzelleşmesi için)
Bebeğin başını, belini, alnını sıkıca bağlamak (düzgün olsun diye)
Yenidoğan Doğar Doğmaz Yapılan Geleneksel Uygulamalar
Burnu sıkma (şekilli olsun diye)
Bıngıldağı çökmesin diye üzerine kolonya dökme
Bebeğin bacaklarına ve ellerine yeni doğmuş fare kanı sürme
(tüyleri dökülsün diye)
Bebeğin yüzünü örtme (gözleri iri olmasın diye)
Şekerli pelte damlatma (Bebeğin ilerde ağzının kokmasını önlemek ve tatlı
dilli olması için)
Eklem yerlerinde sorun olmasın diye 7 boğumlu çubuğu yakıp külünü sürme
Yenidoğan Doğar Doğmaz Yapılan Geleneksel Uygulamalar
Bebeğin yüzüne limon, anne sütü ve göbek kanı sürme (bebeğin
cildinin güzel olması, büyüyünce sivilce olmaması için)
Karın bölgesine balmumu ve rakıyı karıştırıp sürme
Mevlit okutma
Kurban kesme
Fakirlere yardım etme
Ağaç dikme
Yastığının altına haşhaş koyma (kolay uyuması için)
Ağzının içine un ve yağı kavurarak yapılan “miyane” denilen çorbayı damlatma
(Akın ve ark.2011, Kostak ve Akarsu 2011, Koç ve ark.2011, Demirezen 2009,Tural ve ark. 2009, Kahriman 2007, Eğri
2006, Çalışkan 2005,Işık ve ark.2010, Çalışkan ve Bayat 2011, İz ve Ersoy 2011)
Yenidoğan Doğar Doğmaz Yapılan Geleneksel Uygulamalar
Göbeğin düşmesini
hızlandırmak için;
Göbeği, göbek bağı ile sıkıca bağlamak
Göbeğe bezden teker yapıp yerleştirmek
Göbeğe, göbek tozu sürmek
Göbeğe pudra sürmek
Göbeğe yağlı hamur koymak
Göbeğe margarin sürmek/ un koymak
Pise sürmek (Çam ağacının
katranı)
Göbeğe oksijenli su/ alkol /kolonya sürme
Zeytinyağı,pudra ve kahve sürme
Mersin tozu sürme
Ağaç çürüğü / yanmış bez parçası koyma
Göbeğe çörekotu koyma
Yenidoğanın göbek bağı ile ilgili uygulamalar;
KUNDAKLAMA = Kalça çıkığı
TUZLAMA= Hassas cildi tahriş
GÖZE SÜRME ÇEKME-LİMON
SIKMA=
Konjonktivite
3 EZAN VAKTİ BEKLEME= Bebekte kan şekeri düşmesi,
emzirmeye başlamada zorluk
Yenidoğana yönelik geleneksel uygulamaların tıbbi açıdan sakınca arz
edenlerinin başlıcaları
Yenidoğana yönelik geleneksel uygulamaların tıbbi açıdan sakınca arz
edenlerinin başlıcaları
TOPRAK SARMA(höllük) =
Tetenos
BINGILDAĞA ÇİVİT SÜRME=
Cilt tahrişi, kapanmamış bıngıldağa zarar
PAMUKÇUĞA ANNE SAÇI SÜRME=
Ağızda enfeksiyonun geçmemesi, başka
enfeksiyonlar,Yenidoğanın erken sütten kesilmesi
ŞİŞ MEME DOKUSUNU OVMA=
Tahriş
Yapılan çalışmalarda anne yaşı ilerledikçe ve eğitim
düzeyi düştükçe çocuğu iyileştirme yönelik başvurulan geleneksel uygulamalarda artma olmaktadır.
Yurt dışında yapılan araştırmalarda ise annenin eğitim düzeyi arttıkça çocuğun hastalığını ciddiye aldığı, geleneksel uygulamaları reddettiği ve uygun girişimde bulunduğu tespit edilmiştir.
SONUÇ
Kadının eğitim düzeyinin yükselmesinin çocuk bakımı ve
sağlığına ilişkin doğru davranış geliştirme arasındaki olumlu ilişki dikkate alınırsa gelecekte birer anne olan ve topluma sağlıklı nesiller olarak kız çocukların eğitimine
önem vermesi gerekmektedir.
Çocukların sağlık ve hastalık durumlarında yaygın olarak kullanımlarında bu geleneksel uygulamaların önlenmesi, bunlardan yararlı olanların toplumla iş birliği yapılarak, toplumun kültürüne sahip çıkılması adına korunmaya
çalışılması, zararlı olanların ise gerekli kişi ve kuruluşlarla iş birliği yapılarak ortadan kaldırılması için gerekli
girişimlerde bulunulmalıdır.
Sonuç olarak;
Hastaların sağlık öz geçmişleri ve değerlendirmeleri için rehber
oluşturmalı,
Hastaların ve toplumun geleneksel uygulamalar ile ilgili sordukları sorulara yanıt verebilmeli,
Geleneksel uygulamalar hakkında bilgi sahibi olmalı,
Hastaları bu uygulamaların yarar ve zarar konusunda bilgilendirmeli,
Uygun eğitim, deneyime sahip olunmalı,
Hastalarla geleneksel uygulamalar hakkında tartışabilmeli,
Geleneksel uygulamaların etkinliği konusunda yapılan etkinliklere katılmalı,
Geleneksel tedaviler ile ilgili olarak, bakımın yönetiminde hastalara karşı savunuculuk rolünü yerine getirebilmelidir.
Hemşirelere düşen görev;
Amerikalı’ların dediği gibi;
‘If something works, then it is work investigating’
‘ BIR ŞEY IŞE YARıYORSA , ARAŞTıRMAYA DEĞERDIR’