120
T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) DURUŞMA TUTANAĞI ESAS NO :2009/191 CELSE NO :78 CELSE TARİHİ :02.09.2010 BAŞKAN :HASAN HÜSEYİN ÖZESE 28298 ÜYE :HÜSNÜ ÇALMUK 32346 ÜYE :SEDAT SAMİ HAŞILOĞLU 37266 C. SAVCISI :MEHMET ALİ PEKGÜZEL 33954 C. SAVCISI :NİHAT TAŞKIN 36924 KÂTİP :ONUR YİĞİT 134033 Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese ile üye hakimler Hüsnü Çalmuk ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşan mahkeme heyeti tarafından 02.09.2010 günü saat 09:30’da oturum açıldı. Tutuklu sanıklardan Cengiz Köylü, Mustafa Dönmez, Fatih Hilmioğlu, Levent Ersöz Oğuzhan Sağıroğlu, Ersin Gönenci ve Mehmet Haberal dışındaki tutuklu sanıklar cezaevinden getirildikleri görüldü. Bağsız olarak huzurdaki yerlerine alındı. Tutuksuz sanıklardan gelen yok. Bir kısım sanıklar müdafilerinden sanık Neriman Aydın müdafii Av. Ayhan Okutan, sanıklar Ahmet Tuncay Özkan, Mehmet Ali Çelebi, Hasan Atilla Uğur ve bir kısım sanıklar müdafii Av. Hüseyin Ersöz, sanıklar Tuncay Özkan, Mesut Özcan ve Hüseyin Nazlıkul müdafii Av. Gizem Öcalan, sanıklar Ahmet Hurşit Tolon ve Mehmet Haberal müdafii Av. Yasemin Antakyalıoğlu, Sanık Ersin Gönenci müdafii Av. Mehmet Doğurga’nın geldikleri görüldü Huzurdaki yerlerine alındı. Açık yargılamaya devam olundu. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün’ün senelik izne ayrılması nedeniyle duruşmaya katılamadığı anlaşıldı. Sanık Neriman Aydın daha önce tespit edilen kimliği tahtında huzura alındı. Sanık Mustafa Özbek söz almadan konuştu:”Sayın Başkan ben usul hakkında söz istiyorum.”

Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

  • Upload
    others

  • View
    4

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) DURUŞMA TUTANAĞI

ESAS NO :2009/191CELSE NO :78CELSE TARİHİ :02.09.2010

BAŞKAN :HASAN HÜSEYİN ÖZESE 28298ÜYE :HÜSNÜ ÇALMUK 32346ÜYE :SEDAT SAMİ HAŞILOĞLU 37266C. SAVCISI :MEHMET ALİ PEKGÜZEL 33954C. SAVCISI :NİHAT TAŞKIN 36924KÂTİP :ONUR YİĞİT 134033

Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese ile üye hakimler Hüsnü Çalmuk ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşan mahkeme heyeti tarafından 02.09.2010 günü saat 09:30’da oturum açıldı.

Tutuklu sanıklardan Cengiz Köylü, Mustafa Dönmez, Fatih Hilmioğlu, Levent Ersöz Oğuzhan Sağıroğlu, Ersin Gönenci ve Mehmet Haberal dışındaki tutuklu sanıklar cezaevinden getirildikleri görüldü.

Bağsız olarak huzurdaki yerlerine alındı. Tutuksuz sanıklardan gelen yok.Bir kısım sanıklar müdafilerinden sanık Neriman Aydın müdafii Av. Ayhan Okutan, sanıklar

Ahmet Tuncay Özkan, Mehmet Ali Çelebi, Hasan Atilla Uğur ve bir kısım sanıklar müdafii Av. Hüseyin Ersöz, sanıklar Tuncay Özkan, Mesut Özcan ve Hüseyin Nazlıkul müdafii Av. Gizem Öcalan, sanıklar Ahmet Hurşit Tolon ve Mehmet Haberal müdafii Av. Yasemin Antakyalıoğlu, Sanık Ersin Gönenci müdafii Av. Mehmet Doğurga’nın geldikleri görüldü

Huzurdaki yerlerine alındı.Açık yargılamaya devam olundu.Mahkeme Başkanı Köksal Şengün’ün senelik izne ayrılması nedeniyle duruşmaya

katılamadığı anlaşıldı.Sanık Neriman Aydın daha önce tespit edilen kimliği tahtında huzura alındı.Sanık Mustafa Özbek söz almadan konuştu:”Sayın Başkan ben usul hakkında söz

istiyorum.”Mahkeme Başkanı:" Hangi konuda. Hangi konuda konuşacaksınız. Hangi konuda

konuşacaksınız.”Sanık Mustafa Özbek:”Mahkememizle ilgili.”Mahkeme Başkanı:" Usulle ilgili bir şeyse alalım.”Sanık Mustafa Özbek söz istedi verildi:”Sayın Başkan, değerli üyeler, değerli savcılar;

burada 20 aydır ben yatıyorum. 20 aydır daha benim sorgum yapılmadı. Bunu hangi hukuka göre yapıyorsunuz, 20 aydır bir insan tutuklu olurda sorgusu yapılmaz mı? Şimdi bizi neye tutukladınız, hiçbir deliliniz yok hiçbir iz yok.”

Mahkeme Başkanı:" Efendim bu konuda, bu konudaki talep ve beyanlarınızı, bu konudaki talep ve beyanları daha sonra alırız. Usule ilişkin usule ilişkin bir diyeceğiniz var mı?”

Sanık Mustafa Özbek:”Hiçbir deliliniz yok, hiçbir şeyiniz yok. mektupla, mektupla, mektupla efendim gizli tanıkla insanları getirdiniz burada tutukladınız. Habur’da teröristleri getirdiniz, mahkemede biz Apo’nun emriyle geldik, teröristiz, PKK’lıyız hayır sen yanlış söylüyorsun PKK’lı değil diyerek bıraktınız. Bizi burada tutuyorsunuz. Niye tutuyorsunuz bizi burada.”

Page 2: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:2

Mahkeme Başkanı:" Konu anlaşıldı. Konu anlaşıldı buyurun oturun, buyurun oturun.”Sanık Mustafa Özbek:”Size güvenimiz yok.”Mahkeme Başkanı:"Buyurun oturun.”Sanık Mustafa Özbek:”Size güvenimiz yok.”Mahkeme Başkanı:"Buyurun oturun izin vermiyorum.”Sanık Mustafa Özbek:”Size güvenimiz yok, çekilmenizi istiyoruz.”Mahkeme Başkanı:"Keser misiniz mikrofonu, kapatın.”Sanık Mustafa Özbek:”Çekilmenizi istiyoruz.”Mahkeme Başkanı:"Tamam buyurun oturun, buyurun oturun.”Sanık Mustafa Özbek:”Ne hakla tutuyorsun bizi burada.”Mahkeme Başkanı:"Bakın devam ederseniz çıkartmak zorunda kalacağım.”Sanık Mustafa Özbek:”Bir tiyatro gibi, bir tiyatro gibi yapıyorsun(1-2 kelime anlaşılamadı)”Mahkeme Başkanı:"Devam ederseniz, çıkartmak zorunda kalacağım.”Sanık Mustafa Özbek:”Mahkemelikten çıktı burası.”Mahkeme Başkanı:"Buyurun oturun.”Sanık Mustafa Özbek:”Ya doğru dürüst yargılama yapın. Ya ceza verin ne yapacaksanız

onu yapın.”Mahkeme Başkanı:"Buyurun oturun, buyurun oturun. Çıkartmak zorunda kalacağım.”Sanık Mustafa Özbek:”Niye işkence yapıyorsunuz bize.”Mahkeme Başkanı:"Çıkartmak zorunda kalacağım, buyurun oturun.”Sanık Mustafa Özbek:”Böyle mahkeme olmaz böyle hakimlik olmaz. Böyle adalet olmaz.

Allah’tan korkun biraz.”Mahkeme Başkanı:"Çıkartalım Mustafa Özbek’i çıkartın, çıkartın. Buyurun.”Sanık Mustafa Özbek:”Niye böyle yapıyorsunuz. Sanık Osman Gürbüz söz almadan konuştu:”Her gün hakaret ediyorsunuz bize. İki

senedir hakaret ediyorsunuz. Ananıza avradınıza (1 kelime anlaşılamadı.”)Mahkeme Başkanı:"Osman Gürbüz’ü çıkarın. Buyurun Emcet beye verelim.”Sanık Emcet Olcaytu söz istedi, verildi:”Heyetiniz özellikle Ağustos 4 Ağustos’ta başlayan

duruşmalardan sonra savunma haklarımızı görülmemiş biçimde kısıtlayacak uygulamalara başlamıştır. Son 20 Ağustos tarihli celsede sizde heyetteydiniz biliyorsunuz beyanda bulunmak üzere söz istedim verilmedi. İtirazım üzerine heyet kararı da yine aynı minval üzere çıktı. Ve 10 gün önce söz almış olmam 20 Ağustos günü duruşmada söz almamın reddi için gerekçe yapıldı biliyorsunuz denildi ki siz pazartesi günü konuşmuştunuz talepte bulunmak beyanda bulunmak hakkını heyet olarak size tanımıyoruz dediniz. Benim o gün yani pazartesi günü konuştuğum için talep hakkımın yok edilmesine yol açan söz alma nedenim heyetinizin çekilmesi konusundaki talebimi bildirmekti. Ben burada heyetinize güvensizliğimi her celse gerekçesini bildirmek şartıyla açıklamak hakkına sahibim. Usulde sizin geçen celse aldığınız heyet kararının bir dayanağı var mı? Yok. Ama siz bizim savunma hakkımızı adeta bir mengeneyi sıkıştırır gibi her celse, her celse bir hakkımızı yok ederek elimizden alıyorsunuz. Geçen 20 Ağustos tarihli duruşmada benim söz hakkımı heyet olarak reddettiğiniz zaman hangi konuda talepte bulunacağımı bile sormadınız. Buna herhangi bir ihtiyaç bile duymadınız. Geldiğimiz durumda tablo şudur. Heyet bizim savunma hakkımızı tamamen kendi keyfi ölçüleri içerisinde tanımak konusunda bir usul yerleştiriyor. Son duruşmanın tutanakları çıkmadığı için elimde belge yok ama yanlış hatırlamıyorsam bundan sonra taleplerin ayda bir alınacağına dair bir karara vardınız ara kararına vardınız. Şimdi bu durumda benim söyleyeceğim şudur usulle ilgili bu tür ara kararlarınızın savunma hakkımızı tamamen ortadan kaldıran kararların dayanaklarını usul kanununda göstermek zorundasınız. Siz hiçbir yasa maddesine dayanmadan bizim söz haklarımızı kısıtlayamazsınız. Eğer böyle bir yasal dayanağı olmadan bu yargılamayı yürütmeye karar verdiyseniz bunu açıklayınız. Tabi bunu çok açık biçimde söylemeniz mümkün değil. çünkü

2

Page 3: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:3

buna benzer taleplerimiz konusunda özellikle sizin heyet Başkanı olarak duruşmaya katıldığınız celselerde şu tür itirazlarınız oluyor bizim her yaptığımız kanuna anayasaya uygundur diyorsunuz, biz bunun maddelerinin gösterilmesini istiyoruz. Biraz önce salonda bu konuda çekilme talebini bildiren ve bunun gerekçelerini açıklamaya çalışan Sayın Mustafa Özbek’i de duruşma salonundan dışarı çıkarttınız. Bunların yasal dayanaklarını tekrar ediyorum ara kararlarınızda göstermek zorundasınız. Hangi usulün hangi maddesine dayanarak siz bizim talep haklarımızı aydı bire indiriyorsunuz. Usulün hangi maddesine dayanarak benim on gün önce yaptığım konuşmanın on gün sonraki duruşmada talep ve beyan hakkımı ortadan kaldırdığını söyleyebiliyorsunuz. Bunların yasal dayanaklarını göstermek zorundasınız tekrar ediyorum. Bu nedenle şimdiye kadar yapılan uygulamalarda bu kararlarda oy birliği bulunduğunu dikkate alarak heyetinizin çekilme konusunda bir karar vermesini istiyorum söyleyeceklerim bu kadar.”

Mahkeme Başkanı:"Buyurun Emcet bey duruşmanın bir seyri var yani her defasında talep alınırsa bu seyir aksayacak. Biz savunmanın tamamlayıp bir an evvel ileriki aşamalara geçmek istiyoruz. Nitekim geçen sanıklardan Mustafa Özbek de iki haftada bir talep alınması konusunda bir beyanda bulundu. Bu amaçla yapılıyor yani savunmalar bir an evvel tamamlansın. Çabuklaştırmak amacıyla yapılıyor bu taleplerin ve beyanların işte iki haftada bir alınması konusundaki ara kararı o nedenle alındı.”

Sanık Emcet Olcaytu:”Sayın Başkan bir sanığın burada söz alıp talep hakkı iki haftada bir olsun demesi bizi ne derece bağlar.”

Mahkeme Başkanı:"Efendim usule iliş.”Sanık Emcet Olcaytu:”Bende diyorum ki.”Mahkeme Başkanı:"Şimdi. Usule ilişkin taleplerinizi alıyoruz zaten yani bak şu anda size

usule ilişkin beyanda bulunmak için söz hakkı verdik sizi dinliyoruz ama bunun.”Sanık Emcet Olcaytu:”Evet. Ama geçen celse vermediniz.”Mahkeme Başkanı:"Bunun dışındaki taleplerinizi iki haftada bir alıyoruz o amaçla. Yani bu

duruşmanın seyrini aksatmamak amacıyla. Bir an evvel hızlandırmak amacıyla yapılıyor bütün bunlar Buyrun.”

Sanık Emcet Olcaytu:”Şimdi bir cümle daha ilave edeyim o zaman.”Mahkeme Başkanı:"Buyurun”Sanık Emcet Olcaytu:”Şimdi ceza yargılamasının ne olduğu konusunda bizimde bir

fikrimiz var, herhangi bir duruşmada sanıklardan veya sanık müdafilerinden birisi bir talepte bulunursa siz bunu daha önce biz bunları ayda bire indirmiştik veya haftanın şu günlerine inhisar ettirmiştik diyerek söz hakkını kısıtlarken usulün herhangi maddesini bize gösterebiliyor musunuz gerekçe olarak. Burada ayrıca Silivri mahkemesinde ayrı bir gelenek yaratılacağına dair bir dayanağınız var mı? Siz yargılamayı yürütmek bakımından bu söylediğinizi haklı zannediyor görüyorsunuz ama bizde diyoruz ki herhangi bir duruşmada bir sanığın müdafiinin bir talepte bulunması mümkün. Bu herkes talepte bulunacak anlamına gelmiyor ki.”

Mahkeme Başkanı:"Ama diyelim ki yani her bir sanık bu şekilde düşünüp duruşmanın seyrini aksatacak şekilde talepte bulunursa bu da Takdir edersiniz ki yargılama ilerlemez. Yani bu duruşmanın bir düzeni var bir disiplini var bir seyri var. Bu seyri disiplini aksatmamak amacıyla o şekilde bir ara kararı verildi. Yani biz bir biliyorsunuz savunmaların uzadığından ne bileyim yeterince yeterli sayıda sanıkların savunmasının alınmadığından şikayet ediyorsunuz biz bunları bir an evvel tamamlamak istiyoruz yani tüm sanıkların savunmalarını bir an evvel almak istiyoruz. Bu amaca yönelik olarak ara kararı verildi. Buyurun oturun Emcet bey devam edelim.”

Sanık Emcet Olcaytu:”O zaman duruşmanın disiplini ile ilgili hükümleri gerekçe göstererek talep haklarımızı yok edeniz. Benim savunduğum bu.”

Mahkeme Başkanı:"Yok savunmanın tamamı, savunmanın tamamlamak amacıyla yapılıyor. Avukatınız hazır Neriman Hanım.”

Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim.”

3

Page 4: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:4

Sanık Mustafa Balbay söz istedi verildi:”Efendim bir dakika usul hakkında. Sayın Başkan biraz önce de siz soruşturmaların hızlı ilerlemesi davanın hızlı ilerlemesi için bazı kararlar aldığınızı söylediniz ama ben daha önce bunun hızlı ilerlemediğini aslında şu anda mahkemenin uygulamakta olduğu yöntemin bir yoldan örnek vermek gerekirse İstanbul’dan Ankara’ya giderken gidiyorsunuz gidiyorsunuz, 200 kilometre yazıyor, yine basıyorsunuz gaza, gidiyorsunuz 250 kilometre yazıyor. Buna benzediğini söylemiştim. En son verdiğiniz kararda örneğin bir örnek veriyorum AKP’ye ilişkin kapatma davası konusunda bütün belgelerin anayasa mahkemesinden istenmesi dediniz. Şimdi oradan gelecek belki 100 klasör siz bu davanın yükünü yol aldıkça artırmaktasınız. Bu usulle bu dava değil bizim çocuklarımız belki de torunlarımız görmeyecek. O hale getirmektesiniz. Burada benim usul olarak geçen Ocak ayında da söylediğim bizim bilgi buradaki delilerin çok büyük bir bölümü bilgisayarlardan çıktığı iddia edilen deliller. Bunlar ne ölçüde delildir değildir bir karar veriniz dedik eğer bu konuda mevcut delillerin ne ölçüde hukuki olduğuna karar vermeden siz bunun üzerine yeni yükler bindiriyorsunuz. Bu davayı gördükçe uzatmak anlamına gelmektedir. Bu uygulamayla siz şu anda burada cezayı peşin hukuku taksitle vermektesiniz. Ve şu anda bu uygulamanız sizin belki ide bu şu anda mevcut sanık dinlendikten sonra diyeceksiniz ki geçmişteki şu davalarında getirilmesi bu davalarında getirilmesi o zaman burada nasıl ilerlenecek. Ben öncelikle sizlerin mevcut deliller ne ölçüde hukuki bu konuda karar vermeden yeni dosyalarda ekleyerek bu davayı uzatmakta olduğunuzu düşünüyorum. Burada şu anda hele hele bu tutukluluğun devamıyla birlikte bu davanın sürmesi Sayın Başkan, kamuoyunda şu tartışmayı beraberinde getirmektedir. Yepyeni bir suç oluşmaktadır. Tutuklama suçu. Bir tutuklama suçu oluşmaktadır. Kamuoyunda bu tartışma bu yöne gitmektedir. Sayın Hanefi Avcı’nın son kitabında altını çizdiği gibi ayrıca sanıyorum Sayın mahkemenizin de dikkatinde o kitapla ilgili ve Avcı’nın dinlenmesine karar verdiniz özel yetkili mahkemelerle ilgili onun altını çizdiği tasarrufa son dönemde pek çok kişi Türkiye barolar birliğinin tutuklama raporunu okumanızı öneriyorum. Türkiye barolar birliğinin 10 Ağustos tarihli tutuklama raporu başlıklı kitabı artık tamamen bir tutuklama suçu işlenmekte olduğunu gösteriyor. Yargıtay 4. dairesi Yargıtay’ın da verdiği kararla birlikte sizler de neredeyse kamuoyu önünde bizlerden daha önde sanıklar haline gelmektesiniz. Ben bu tutuklama devamı ile birlikte yargılamamın sürme şekli itibariyle biz cezaevinde bizim hizmet işlerini görenler tutuklu kişiler. Ben yılda beş duruşma görülüyor şu anda bizi Sayın Başkan 15 yıllık yargılamaya eş değer bir yargılama halindesiniz çünkü normal bir davada 5 tutuk dava 5 duruşma olur bir yılda ama şu anda bana dediler ki bazen 2 oluyor dediler. Ya neredeyse normal davalara göre 20-25 yıllık bir yargılamanın eşiti haline getirdiniz. Bu yolun devamında biz tamam yol alınsın diyorsunuz ifadeler alınsın bir an önce devam edelim diyorsunuz ama biz görüyoruz ki biraz daha yol aldıkça yeni dosya bindireceksiniz ve yeni davalar bindireceksiniz. Bu anlamda ben heyetinizin bir an önce bu davayı bulgarize etmesini, netleştirmesini, en azından en azından deliller ne kadar hukukidir bu konuda bir karar vermesi gerektiğini düşünüyorum. Bu yapılmadığı sürece bizim bu heyete güvensizliğimiz bu heyetin hukuka göre karar vereceği yönündeki bir güvensiz duygumuz devam etmektedir. Belki de bunu dikkate alarak siz çekilme kararını da dikkate alırsınız diye düşünüyorum Sayın Başkanım.”

Mahkeme Başkanı:"Yani usule ilişkinse alalım bakın Neriman Hanımın Neriman Aydın’ın savunması devam edecek biran önce tamamlamak istiyoruz yani bunu sekteye uğratacak mahiyette olmasın buyurun.”

Sanık Ahmet Tuncay Özkan söz istedi verildi:"Usule ilişkin efendim. Biliyorsunuz savunma konusunda en saygılı insan benim. Tabi tabi efendim.”

Mahkeme Başkanı:"Kısaca alalım.”Sanık Ahmet Tuncay Özkan:”Tabi. Şu anda ilk kısıtlama kararını Birol Başaran yani

savunmaların daha fazla devam etmesi açısından Birol Başaran talep etti talebi akşam evinize sizde erken gidin çok yoruluyorsunuz dedi heyetiniz Takdir etti evet dedi. Haftada iki günkü

4

Page 5: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:5

taleplerimiz bir güne düştü. Tek güne indi. Şimdi daha önce verdiğiniz daha önce verdiğiniz karar bir önceki yazılı metnini okuduğumda da bu ayın son cuması olarak heyetiniz tarafından Takdir edilmiş. Heyetiniz ayrıca bazı şeylerle ilgili olarak Avrupa insan hakları mahkemesinin kararlarından yola çıkarak 90 günlük anayasanın da 90. maddesini dikkate alarak bazı uygulamalarında Avrupa insan hakları mahkemesinin kararlarının öncelikli olduğun ifade ediyor ama makul süre tutukluluk konusunda bu konuda her hangi bir şey yok heyetiniz ayrıca sadece tutuklama konusunda değil başka konuda da çifte standart uyguluyor. Bunlardan bir tanesi siz yargıçlar olarak Ankara’da hakimler savcılar yüksek kurulundaki tartışmalara dahil misiniz değil misiniz? Siz Türkiye’deki olaylara dahil misiniz değil misiniz? Siz mahkemeniz ile ilgili güvensizlik konusunda yazılan kitaplara kamu görevlilerinin söylediklerine barolar birliğinin yazıp çizdiklerine siz Genelkurmay Başkanlarının söylediklerine başbakan yardımcılarının söylediklerine dahil misiniz değil misiniz? Sizin heyetiniz her şeyden vareste midir? Usul hakkında daha ilk duruşmada burada kalktım dedim ki usul hatası yapılıyor. Değerlerin değerlendirilmesi yapılmadın örneğin ben kendimle ilgili delilin bir ses kaseti olmadığını bir görüntü kaseti olmadığını sadece bir fotokopi olduğunu 70. duruşmada öğrendim burada öğrendim. Bir fotokopidir diye savcılık 70. duruşmada söylendi. Ama savcının elindeki benimle ilgili en önemli delil o. Ama siz bu usul değerlendirmesini yapmadığınız için ben burada tutukluyum. Ayrıca ben size Sayın Balbay’ın ifade ettiği tutuklama raporuyla ilgili mahkemenizle ilgili çok ağır suçlamaları dile getiren barolar birliğinin yayınını da sunmak istiyorum.”

Mahkeme Başkanı:”Alalım.”Sanık Ahmet Tuncay Özkan:”Bu da okunduğunda mahkemeniz üzerinde Türkiye

genelinde bir güvensizliğin olduğunu bu güvensizliğin dağıtılması gerektiğini bunun burada yargılanan insanların size karşı güvensizlik duygusunu körüklediğini uygulamalarınızla bu güvensizliği doruğa çıkarttığınızı ifade etmek istiyorum. Siz çekilirseniz siz bu davayı bırakırsanız bu dava görülmez mi Türkiye de. Bir yargıçlar heyeti neden ısrarla Türkiye’nin tamamını karşısına alarak hakimler savcılar yüksek kurulu gibi adli sicilin başında bulunan bir müesseseyi karşısına alarak siyasetin arkasına saklanarak bu yargılamayı devam ettiriyorsunuz. Neden böyle bir şey var bu sizce şer midir yani bunun dışına çıkılamaz mı mümkün değil midir. Şerri bir hüküm mü var sizin bizi yargılayacağınız konusunda. Ben size güvenmiyorum Türkiye size güvenmiyor siz illa biz bu davayı götürecek demek durumunda mısınız çekilmez misiniz? Örneğin siz giderseniz. başk”

Mahkeme Başkanı:"Efendim çekilme şartları ceza CMK da yazıldı onun şartları olmadığını daha önce belirttik.”

Sanık Ahmet Tuncay Özkan:”Güvensizlik. Takdir size ait ben güvensizliğimi ifade ediyorum çekilmeniz gerektiğini söylüyorum eğer ben reddi hakim talebinde bulunmuyorum onun şartları başka şey çekilmenin şartları başka bir şey. Ben soruyorum sizin dışınızda başka kimse bu yargılamayı yürütemez mi? Yani siz olmazsanız bu yargılama olmaz mı? O zaman soruyorum sizi kim görevlendirdi. Niye görevlendirdiniz. Neden böyle bir ısrarınız var. Yani beni hiç tanımadığım başka üç tane yargıç yargılarsa başka bir karar mı çıkacak. Ayrıca ben soruyorum diyorum ki özel yetkili mahkeme kavramının içerisinde anayasanın 90. madde yok mu? Başka her şey var usulle ilgili kanunların hiçbir tanesi yok. Ama anayasanın 90. maddesi de yok mu? Avrupa insan hakları mahkemesinin kararları yok mu? Makul tutukluluk süresi yok mu? Buradaki insanların usulle ilgili taleplerini değerlendirmek yok mu? Ben bütün bu nedenlerle sizin çekilmeniz gerektiğini düşünüyorum. Siz çekilirsiniz çekilmezsiniz Takdir size aittir teşekkür ederim.”

Mahkeme Başkanı:"Konu anlaşıldı. Konu anlaşıldı buyurun. Buyur Durmuş bey.”Sanık Durmuş Ali Özoğlu söz istedi verildi:”Sayın Başkan, usul hakkında Emcet bey

detaylı bilgi verdi o konuya hiç girmeyeceğim ama bizim her duruşmada talep hakkımız olmasına rağmen haftada iki gündü hafta bir güne düşürdük şimdi ayın son Cuma’sına düşürülüyor. Bu bizi

5

Page 6: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:6

susturmadır başka bir anlamı yoktur. Eğer Mustafa beyin talebiyle böyle bir karar aldıysanız Mustafa beyin bu davada yada bu mahkemedeki görevini öğrenmek isterim açıkçası. Yada bırakın Mustafa bey o zaman ayın son Cuma’sı konuşsun. Ama bizleri bundan mahrum etmek sizleri bir partinin militanları durumuna düşürdüğünü düşünüyorum. Çünkü iktidar siyasi iktidar yüreği ağzına geliyor buradaki konuşmalardan. Burada herkesin kirli çamaşırı dökülüyor ortaya. Ben o talep günlerini Cuma günleri yapılmasını istiyorum. Eğer bir sanığın sözüyle bu ayda bire düşürüldüyse bende aynı sanık olduğumu düşünüyorum. Hatta yönetici konumunda olduğum için iddianamede benim söz hakkım daha üstte olduğunu düşünüyorum üyelere laf düşmez. Lider olarak diyorum ki her Cuma lütfen taleplerimizi alın.”

Mahkeme Başkanı:"Tamam konu anlaşıldı buyurun. Daha önceki yaptığınız savunmalarınızdaki süreleriniz dikkate alınarak öğleye kadar süre veriyorum.”

Sanık Neriman Aydın:” Saygıdeğer Başkanım kutsal savunma haklarımı kullanmak istiyorum ara kararınızda aldığınız ara karada Mayıs ayı zannediyorum özür dilerim Mayıs Ağustos Mayıs ayı zannediyorum iki günle sınırladığınızın farkındayım.”

Mahkeme Başkanı:"Evet.”Sanık Neriman Aydın:” Bu nedenle verilen arada ben 1400 sayfa olan savunmamı 170

sayfaya indirdim kararınıza ve zatıalinize üyelerinize saygım nedeniyle yüce mahkemeye saygım nedeniyle. İzin verirseniz sanıklarda izin verirse ben savunmamı yapmak ve bitirmek istiyorum çok kısa bir bölümü kaldı arz ediyorum yüce mahkemeyi saygıyla selamlıyorum.”

SANIK NERİMAN AYDIN SORGU VE SAVUNMASINA DEVAMLA:Sanık Neriman Aydın:” Teşekkür ediyorum. Saygıdeğer Başkanım, Saygıdeğer Heyet;

yüce mahkemeyi saygıyla selamlıyorum. İstihbarat ajanlarının hazırlamış olduğu iddianamede zafer günlerimin zafer günlerimizin Türk milletinin zafer günlerinin törenlerle kutlanmasına dair kendime ait düşüncelerim ve görüşlerim nedeniyle de yargılandığım için savunmamın da bu kutlu zafer günlerine gelmesi nedeniyle küçük bir konuşma yaparak savunmama başlamak ve bitirmek istiyorum. 1919’da düşmanlarımızın emrindeki Halife Padişah ve onun hükümeti gibi her tür millet değenime her tür tarihi değerime Türklük ruhuma Türklüğüme, her tür manevi değerime atılı bulunan eşkıyalık iftiralarının mensek yapılarak yargılandığım yüce mahkemede savunma günlerimin büyük taarruz ve zafer günlerine rast gelmesinin bir tesadüf olmadığını bunun savaşı bir kez daha Mustafa Kemal’in kazandığının işareti olduğun ifade ederken Türk milletinin en büyük bayram günlerine erişmenin zindanda da olsam tarifi imkansız mutluluğunu yaşıyorum. Türk Silahlı Kuvvetlerinin zafer tacı ile kurulan Türkiye cumhuriyeti devletinin yakıtı hiç bitemeyen bir ışık olduğunun işareti olduğunu ifade etmek istiyorum. Türkiye cumhuriyeti devletini kuran Mustafa Kemal’den Allah düşmanlarının topluca rövanşa kalkıştıkları Silivri meydan muharebesi, ebediyen ilgilerinin tescillendiği savaş meydanı olmuştur. Bende Mustafa Kemal’in evladı olarak bu savaş meydanından Türkiye cumhuriyeti devletini koruyan gücün asla yıkılmasına yok edilmesine intikam alınmasına izin vermeyecek millet ruhunun olduğunu bir kez daha düşmanlarımızın yüzlerine haykırmak istiyorum. yardımlı pınar Dumlupınar meydan muharebesinin ikinci yıl dönümü kutlamaları 30 Ağustos 1924 Mustafa Kemal Türk milletine zaferi hediye ettiği yerde konuşuyor. Hiç şüphe etmemelidir ki yeni Türk devletinin genç Türk cumhuriyetinin temeli burada kuvvetlendirildi. Ebedi hayatı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları bu gökte uçan şehit ruhları devlet ve cumhuriyetimizin ebedi koruyucularıdır. Dumlupınar Türk yurduna göz dikeceklere Türkün 30 Ağustos günündeki ateşini süngüsünü saldırışını kudret ve iradesindeki şiddeti hatırlatacaktır. Evet Saygıdeğer Başkanım Türk milletinin parıltısı göz kamaştıran zafer aylarına rastlayan savunmamı yaparken Türk istiklal harbinin her kahramanını şükranla minnetle anıyorum. Huzurlarında saygıyla eğiliyorum. Türkün ebedi zafer günleri milletimize kutlu olsun. Türkiye cumhuriyeti devletinin ebedi koruyucusu oldukları müjdesini Mustafa Kemal’den aldığımız için her saldırının her tuzağın her iftiranın her tür savaşın üstesinden gelebileceğimizin bilincindeyiz. Onun için Silivri meydan savaşındayız.

6

Page 7: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:7

Silivri Allah düşmanlarının Türk düşmanlarının Kur’an düşmanlarının Türk Silahlı Kuvvetleri düşmanlarının yenilgi meydana olarak tarihe geçmiştir. Zafer yine Mustafa Kemal’in askerlerinin Mustafa Kemal’in gerçek neferlerinin olmuştur. Bu zaferde milletimize şimdiden kutlu olsun. Saygıdeğer Başkanım savunmama kaldığım yerden devam ediyorum. Ağabeyim Kemal Aydın beyi 8 ay boyunca her hafta Tekirdağ da ziyaretine gittim. Her gittiğimde bana kızım istihbarat ajanları seni öldürürler onun için çok dikkatli ol nasihatleri ile kendimi korumaya çalıştım. Bana yeğenlerimizi de seni de zindana atacaklar bunu bil demesi denemesi bedava yeğenlerimizi senden önce tutuklarlarsa ve bu anda sana telefon ederlerse de ki Mustafa Kemal’in askerleriyiz demeyin yoksa sizi tutuklarlar. Sim kartınızı atın her şey orada kayıtlı yoksa beni de tutuklarlar sen akıllı bir çocuksun Teyzeciğim biliyorsun dostluk dışına zaten bir şey yok ama şu numaranı verme ne yapıyorsan yap bu telefonu verme sakın. Bu sim kartını hemen yok et isteyince de öbürünü ver. Telefonu Fatma ablana ver ona da aynısını söylettir. Gör bak hemen üstüne atlayacak istihbarat ajanları ve seni bunlarla sorgulayacaklar ve tutuklayacaklar. O zaman daha iyi anlayacaksın düşman istihbarat ajanlarının ülkemizde ne kadar etkin olduklarını nasıl bir güce sahip olduklarını. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, yeğenlerim benden önce gözaltına alınıp tutuklandılar Mehmet Ali Çelebi ve Noyan Çalıkuşu. Ve o anda beni aradıklarında ağabeyimin nasihatini uygulama fırsatı buldum. Olduğu gibi alarak sorguladılar üstelik çok ileri zekalı kendini gazeteci yazar zanneden biri de bu telefon konuşmasına istinaden şaheser bir yazı ile maharetini gösterip ergenekonun ne olduğunu anladığını yazdı. İşte ergenekon diye. o da gazetecilik yaptığını gazeteci olduğunu zannediyor ya işte delili görmek istersiniz diye sanıyorum. Sayfa 1665, sayfa 1661 tape 7426, tape 7427, tape 7429, tape 7430, tape 7431, tape 7432 yeğenlerimin gözaltına alındıkları Eylül 2008 tarihindeki telefon konuşmalarının tamamını bu minval üzere bilerek ağabeyimin hiç yanılmadığını bir kez daha görmek için bilerek yaptım Saygıdeğer Başkanım. Ve ağabeyimin yanılmadığını yine tecrübesiyle gördüm. Duruşmalar esnasında da nasihatlerimin gereğini yaptığımı ve yanılmadığını kendisine anlattım. Beni dinleyip kayda alan ve istihbarat soruları hazırlayanlar ne yazık ki kendilerine hiç soruyu sormadılar. Hiç şu soruyu sormadılar. Neriman Aydın geri zekalı mı tutuksuz yargılanan ve takip edildiğini bilen bir insan hiç bunları söyler mi diye hiç düşünmediler. Sim kartının atılması neye yarar ki, her konuşma GSM’de kayıtlı değil mi? Diye de düşünmediler ve hiç akıl etmediler Saygıdeğer Başkanım. Çünkü Allah bu ABD kafirinin aklını başından altı. Bunları düşünecek akılları yok artık. Melunluk peşinde Türk milletine zulüm etmekle savaş kazanacaklarını zannediyorlar. Bu konuya cevabım çok uzun ancak zaman kaybetmemek için okumuyorum Saygıdeğer Başkanım. Mahkemenizce anlaşıldığını düşünüyorum. Tekrar sorulduğunda aynı cevapları vereceğim. Telefonda yeğenlerime Avukat Yusuf bey gelmeden ifadelerinizi vermeyin söylemlerim içinde bununla ne demek istiyorsunuz diye sorgulandım. Ben de aklıma mukayyet ol Allah’ım diye cevap verince zindana atıldım. Malumlarınız olduğu üzere var olmayan bir şeyi bulmak henüz mümkün olmadı. Olmayan eşkıyalığın, olmayan üyesi olarak yargılandığıma hala inanamıyorum Saygıdeğer Başkanım. Mahkemenizde adaletin tecelli etmesini bekliyorum ve Takdirlerinize arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım, Saygıdeğer Heyet hayatımda ağabeyim Kemal Aydın beyin yanında ağabeyimin yanında sadece 15 dakika gördüğüm iki insan Murat Avar ve Siyami Yalçın isimli iki insanın verdikleri ifadeleri iddianameden okudum. İfadelerin içinde sadece bir yalan ve iftira dışında söyledikleri doğrudur. Her ikisinin de şahsıma atfen söyledikleri o yalan şudur. Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili bir işiniz olursa beni arayın ben Türk Silahlı Kuvvetleri ile iş yaparım yalanı. Mahkemenize arz ettiğim üzere ağabeyimin yanında sadece 15 dakika süreyle gördüğüm tanımadığım bu iki insanın bu yalan ifadelerini mahkemeniz Takdirlerine arz ediyorum. tanımadığım bu iki insanın bu yalan ifadelerini mahkemeniz Takdirlerine arz ediyorum. Şahidim önce Allah sonra da öz ağabeyim Kemal Aydın beydir. Savcılıktaki bu yalan ifadeleri nedeniyle ben zindanda tutuluyorsam huzurunuzda Allah bu yalanı söyleyenlere lanet etsin diyorum. Bu iki insanın sohbetleri ağabeyimledir benimle değil. Ben evimize misafir oldukları için kendilerine

7

Page 8: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:8

sadece çay ikram ettim. O arada yaptıkları kömür satışı işi nedeniyle doğru ve güneydoğu bölgesinde katıldıkları kömür ihalelerinde devletimizin tüm kurumlarının bölücü terör örgütü yandaş ve taraftarlarına verilmesiyle yaşanan savaş nedeniyle bunu vicdanen kaldıramadıklarından bahsederek bunun mutlaka durdurulması gerektiğine dair sohbet etiler. Ağabeyim de bulunduğunuz yerdeki hangi kurumsa kurum yetkililerine bildirin dedi. Israrla abi kimse ciddiye almaz siz bildirseniz abim de dedi ki siz cesaret edemiyorsanız gönderin Neriman kardeşim sizin yazdıklarınızı bir zarfa koyar ilgili kurumlara gönderir nitekim daha sonra bana telefon eden Siyami Yalçın’a hadiseyi yazın altına da adınızı telefonunuzu yazın bende dökümünü alır zarfa koyar gönderirim dedim. Bir sayfalık elektronik posta çıktısını alıp zarfa koydum. Milli eğitim bakanlığına, sağlık bakanlığına, milli savunma bakanlığı iç tedarik daire Başkanlığına postaladım bütün mesele bu kadardır Saygıdeğer Başkanım. Bu konuya dair Siyami Yalçın durmadan bana telefon ederek sonucunu sormuştur bende mutlaka seni ararlar bilgi verirler tahkikat yapıyorlardır diye karşılık verdim. Tapi 6767. abla sana bahsettiğim işten ne haber beni arayan soran yok bende diyorum ki, sabırlı olacaksın eften püften bir şey değil ki söylediğin Kemal abin ne der devlet şirket değildir altında adın var seni mutlaka ararlar. Tape 6734, bizim işimizden bir haber var mı? Çalışıyorlardır herhalde sanıyorum seni de bilgilendirirler. Bilgine müracaat ederler altında telefon numaran ve adresin var. Tape 6733 şimdi bugün Erzurum da bir ihale oldu iç tedarik komple iç tedarik bölge Başkanlığının kömür ihalesi yav bizim bu insanlardan çektiğimiz gardaşım nedir diyor. karşı taraf Şırnaklı PKK’lılar manyak fiyatlar attılar ihaleyi aldı gittiler. Nedir bu PKK’lılardan çektiğimiz diyor bu da ispatı Saygıdeğer Başkanım. Tape 6734, işimizden bir haber var mı abla sonucunu sana bildirirler. Sana müracaat ederler sanıyorum sana teşekkür de ederler. Tape 6737, abla beni arayan soran yok seni ararlar sorarlarda bak Kemal abin der ki devleti yönetmek devlet demek şirket demek değildir. Yazdığın yazının altında ismin var. Devlet herhalde bu konu üzerinde duruyorduk. Çünkü devletin dolandırıldığını söylüyoruz. Saygıdeğer Başkanım, kendisini telefon açarak yaptığı konuşmalardaki söylemlerin neredeyse tamamı kendisine aittir. Bu insana söylemlerinde de kendi kişisel menfaati olmadığı açıkça görülmektedir. Bu telefon konuşmasında Siyami Yalçın’ın konuşmalarından şahsıma Firmaları tehdit ettiğim gibi dehşetli bir iftira üretilerek eşkıyalık delilim olarak kullanılmak istenmiştir. Saygıdeğer Başkanım, masum bir insana bir yurttaşa zulümde kullanılan bu dehşetli iftiralara imza atarak hukuki zemine taşıyan adli merciler kendilerini bir gün tebrik ederler zannediyorum. Çok başarılı bir iftira ile 18 aydır zindandayım. Öz ağabeylerimden biri baş müfettişlikten emekli. Emekli bir bürokrat bir tahkikatın nasıl yapıldığını onun mesleki yaşamından biliyorum. Diğer öz ağabeyim taahhüt işleri yapan bir iş adamı ihalelere nasıl girildiğini de ondan biliyorum. İhalelere giren firmaları tehdit ettiğim gibi çeşidini saymadığım iftiralar karşısında bu iftiraları düzenleyenlerle bu iftiralarla bana bu zulmü yaşatanları inandığım Allah’a havale ediyorum. Dilerim yüce mahkeme bu zulme artık bir son verir. Allah’ım imdat etsin diliyorum. Bu kadar zulüm bu kadar iftira bir insanın kaldıramayacağı kadar ağır yükler arz ediyorum Saygıdeğer Başkanım. Sayfa 1653-1654 tape 6724, yeğenim Mehmet Ali Çelebi ile aramda geçen bir telefon sohbetini okuyorum. Efendim Teyzem nasılsın Neriman Teyze sağol yakışıklı teğmen sen nasılsın iyiyiz vallahi sizleri sormalı Kemal Amcan biraz önce buradaydı gitti Teyzem siz ne yapıyorsunuz bakayım idare ediyoruz işte. Garip garip şeyler raporlara devam ediyoruz ne raporu hani istediniz ya bizim kurmaylardan birisi Neriman Teyze şimdi bir çocuğa Türk milliyetçiliğiyle ilgili makale vermişler yazmış komutanı da yazdığın makale çok sert Türk milliyetçiliği yoktur Atatürk milliyetçiliği vardır sen Türk milliyetçiliği var dersen biriler ide Kürt milliyetçiliği var der. Yaz bunu garip garip, garip değil Teyzem ihanet ırkların milliyetçiliği olmaz mıymış. İlker Başbuğ konuşurken hani eğitim öğretim yılı açılış konuşması yaparken bir takım komutanı varmış ya Amerika da böyle olmaz şöyle olur falan diyormuş. Amerika’yı övüyormuş. Bunu da yaz. Yazarız konu ederiz. Ali Amcana da sorarız. Saygıdeğer Başkanım, Saygıdeğer Heyet yeğenlerim benimle karşılaştıklarından beri beni yazan okuyan tarihi araştırmalar yapan

8

Page 9: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:9

makale yazan eserler hazırlayan biri olarak tanımışlardır. Ve hep bu hayat üzere görmüşlerdir. Türk kültürünün yozlaştığı bir çağda dünyaya geldikleri için pek çok kültürel ve tarihi değeri bilge insanları dinleyerek bu kültürün devam ettiğini zaten ailelerinden biliyorlar. Bizim evimizde de 80 yaşındaki anne anneleri ve Teyze dedikleri şahsımla olan ilişkilerinde kültürel ve tarihi değerleri mutlaka bir bahane ile konuşmak paylaşmak isterler. Çoğul konuştuğum için yüzlerce insandan bahsetmiyorum Saygıdeğer Başkanım. Noyan ve Çelebi. İki insan. İkisi de birisi tutuksuz, biri tutuklu buradalar. İki yeğenimden bahsediyorum. Yaşadıkları her ana dair milletimizi kültürümüzü ilgilendiren her konuyu benimle paylaşırken Neriman Teyze sen bunları eserlerinde makalelerinde mutlaka değerlendirirsin. Gençler de okurlar. Milletimiz kültürel ve tarihi değerlerini hatırlar ve daha aydın olurlar derler her zaman. Yeğenimin bana raporlar hazırlıyoruz benimde yaz getir Ali Amcan da kontrol eder diye konuştuğumuz konular bunlardır Saygıdeğer Başkanım. Ali bey yayıncı yayınevi sahibi yazar olduğu için makale yada eser konusu yaparken ona danışırız diye aramızda konuşuyoruz. Bu ve buna benzer o kadar çok sohbetimiz var ki istihbarat ajanları tamamını alarak müthiş iftiralar için kullanmışlardır. Yeğenlerim beni tanıdıklarında benim ağabeyimle sohbet ederken ona soru sorarken elimde mutlaka defterimle ve kalemimle not aldığımı görünce Neriman Teyze ne yapıyorsunuz diye şaşkın bir halde sorular sormuşlardır. Bende esprili bir cevapla biz Amcanla ders çalışıyoruz dediğim günden beri bende onlara ne yapıyor bakalım genç kumandanlar dediğimde ders çalışıyoruz Neriman Teyze diye espriyle cevaplarlar. Bu espriyi 80 yaşındaki annem de bilir ve torunlarıyla paylaşır. Aa çocuklar Amcanla ders mi çalışıyorsunuz bende dinleyim sizi der Saygıdeğer Başkanım. Sosyal bir yaşamın gereği bu esprili söylem nedeniyle ben ve ağabeyimin harp okulu öğrencilerine teorik eğim verdiğimiz yazar Ali Özoğlu beye raporlarla bildirdiğimiz gibi dehşetli bir iftira ile sözüm ona dosya kapsamı denilen akıl dışı iftiralar ile ailemiz 26 aydır zindanda tutulmaktadır. Sosyal bir varlık olarak insani yaşamamız Türk milletinin kendi öz yuvası olan Türk ordusuna hücre yapılanması yoluyla sızmak gibi şeytani bir saldırı ve düşmanlıkla şahsıma ve aileme yönelik zulme dönüştürülmüştür. Gerçi ağabeyim Kemal Aydın beye mahkemenizce soruldu ve cevap alındı ama bana da sorulma ihtimali nedeniyle peşinen cevaplıyorum. Atatürk milliyetçiliği yoktur Saygıdeğer Başkanım bunu söylemek her şeyden önce Atatürk’e ihanettir. Nedenlerini Atatürk’ün kendi sözleriyle arz ediyorum. Şöyle diyor, Biz doğrudan doğruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Bana olağanüstülük atfetmeyiniz. Doğuşumdaki tek olağanüstülük Türk olarak dünyaya gelmemdir. Türklük benim en derin güven kaynağım en engin övünç dayanağımdır. Türklük esastır. Saygıdeğer Başkanım işte bu esası ve kültürel değeri ortadan kaldırmak ve yozlaştırmak için Mustafa Kemal’i sıradan bir birey haline sokmak isteyen ayrıca yaratmak istedikleri suni Kürt kavmi için böyle bir millet varmış gibi azınlık ırkçılığıyla Türkiye’yi bölmek için propaganda malzemesi yapan İngiliz istihbaratının toplum mühendisliğiyle ektiği fitne tohumlarıdır. Atatürk milliyetçiliği söylemi ben Atatürk milliyetçisiyim demek ebedi önder Mustafa Kemal Atatürk’e haksızlıktır ihanettir. Bunun delili de kendi söylemidir. Cumhuriyete yapılan 1980 Amerikan darbesiyle de anayasaya da Atatürk milliyetçiliği olarak koyanları ve amaçlarını söylememe gerek yok, anlayan anlar Saygıdeğer Başkanım. Atatürk milliyetçiliği Türk milliyetçiliği konusunu aziz kardeşim yazar yayıncı Ali Özoğlu beyle de konuştum, paylaştım. Abla olmayan ırkın milliyetçiliği başlığıyla bir makale ve eser çalışması yaparak emperyalist güçlerin kasten toplumda yaydıkları propagandalar olduğu, olduğunu bilimsel bir şekilde işleyebilirsin tavsiyelerinde bulunmuştur. Amerika’yı öven konuşmaların toplumun her kesiminde benimde şahit olduğum bir gerçektir toplumdaki bu Amerikan hayranlığının tohumlarını ekenler Türkiye’yi küçük Amerika yapacağız diyenlerin tarihi geçmişi ahrete intikal eden devlet adamlarına kadar gider. Onlar Türk istiklal harbi devam ederken Amerikan mandası isteyen zihniyet sahipleridir. Bu nedenlerdir ki günümüzde asker yada sivil Amerika’ya hayranlık ve özenti duyanları yadırgamıyorum. Mahkemenizin anlayacağı şekilde kısa ve öz olarak az ettiğimi düşünüyorum. Saygıdeğer Başkanım, Saygıdeğer Heyet sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi anne annem dediği

9

Page 10: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:10

80 yaşındaki annemi tutuklandıktan sonra arayarak anne anne üzülme yakında geliyoruz diyerek ona moral ve umut verdiği üzüntülerini azalttığı pek çok telefon konuşması dosya kapsamına alınarak eşkıyalık delili yapılmıştır. İstihbarat ajanlarının sorulmasını sağladıkları koyu renkli konuşmaları aynı sopaları bir kez de huzurunuzda yememek için okuyarak meal ediyorum. Bu telefon konuşmalarının kayıtlı olduğu evraklarda arayan yer Hasdal kışlası, aranan yerde annemin oturduğu mübarek evimiz olarak yazılı Saygıdeğer Başkanım. Tape 11216, Alo dur anne anne ellerinizde öpüyoruz anne anne öpüyorum sizi yavrum. Çok arıyorum. Özlüyorum sizi. Geliyoruz yakında üzülme anne anne. Neriman Teyze veriyorum yavrum. Evlat ne zaman geliyorsunuz öldük bittik. Az kaldı Neriman Teyze. Gazeteleri okudun mu meclisten giden heyet Amcanlarla görüşmüş gazetelerde vardı ben Silivri’ye gittiklerini bilmiyordum Neriman Teyze Azerbaycan’dan salman Amcan da size selam söyledi sizi çok öptü Hatice ablanda öpüyor sizi selam önderdi. Ay Salman diyor ki Azerbaycan gazeteleri Azerbaycan halkının sevgilisi Kemal Aydın bey diye başlık atıyorlar. Gazeteleri biriktiriyorum. Göndereceğim size Teyzem. Tape 11215, yine anne anne ile görüşmeleri. Zindandaki sevdiklerimize ilişkin acı dolu sohbetler Saygıdeğer Başkanım. Neriman Teyze biraz daha zamanım var konuş sen. Selamları var Amcanların ama yoruldum emekli olsam mı diye düşünüyorum. Sitedeki yazıların dökümünü getirttik okuduk Teyze okuyucu yorumlarını da. Aytekin abi de ne güzel yazılar yazmış işte bütün yazılar güzel gözlerinden öpüyorum Noyan’ı, Eren’i Allah’a emanet olun. Tape 11213, kar yağıyor Ankara’ya Teyzem yazılar geldi Teyze Lozan da güzel olmuş güzel yazmışsın Aytekin abi Mustafa Kemal ile bağlantıyı yazmış. Ali Amca da güzel bir makale koymuş Neriman Teyze. Anne annem ne yapıyor şöyle bir kapıyı dolanayım geleyim yaramazlık yapanlar var mı bakayım dedi. Tape 11214 bizde iyiyiyiz Teyzem çarşambaya aldılar Amcanın görüşünü. Yeni görüşeceksiniz öyle mi yine görüşeceksiniz öyle mi hafta içi gideceğim Teyzeciğim inşallah. Tape 11211, 11210, 11209 Neriman Teyze bende evi rahatsız edenler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundum Neriman Teyze bizim eve girip çıkıyorlar bir şeyler bırakıyor olabilirler. İnsanların ne yapacağı belli olmaz anne annem dikkat etsin bizim sigortaları bile kapatmışlar. Tape 11208 gördünüz mü Amcaları Neriman Teyze cezaevine gittim geri döndüm. Amcamları göremedim bildiğin gibi değil 30’unda açık görüşü 23’üne almışlar ama Yusuf Amcan gitti haber aldık gönderdiğiniz mektuplarınız ulaşmamış ellerine henüz. İddianame de Şubatta hazır mıymış neymiş. Tape 11207 Yusuf abi geldi görüştük Neriman Teyze selamlarımızı ilet Neriman Teyze başım gözüm üstüne onlar da her hafta sizi öpüyorlar. 2009 inşallah hayırlı gelsin. Bitmiş diyorlar bende birazdan kitap okuyacağım yemekleri yaptım kitap yazma işleri nasıl gidiyor Teyze defterimi götürdüler Teyzem defterlerimi vermediler geri. Henüz hazırlıklarımı yapamıyorum. Herhalde iddianameden sonra geri alırız. Tape 11203, 11205 Neriman Teyze akşam sabah kitap okuyoruz. Bir yılda okuyacağımız kitabı bir ayda okuduk. Not da alıyoruz. Tape 11200 bütün gazeteler yazdılar internetten iki gazeteden azatlık ve tezat aldık dökümünü ama Azerbaycan lehçesi tabi biliyorsun Ermenilerin işgali nedeniyle köşkünlere hizmet vermişti Kemal Amcan. Onları falan yazmışlar Türkçe’ye çevirmek lazım. Baktım telefon çalışmıyor bende katalogu buldum ona bakıyordum. Beni çok rahatsız edecek boyutlarda takip ediyorlar Teyzem annem onlara neredeyse çay kahve ikram edecek. Savcılık emriyle yapıyorlar herhalde. Neden bekleniyor kapılarımızda delil arıyorlar. Ama yok Allah biliyor ki yok. Allah korusun bizi öyle yerlere üyelikten veya mensubiyetten. Sanki 2. Abdülhamit geri döndü iftira ve zulüm nasıl atarlar böyle iftiraları kimler iftiraları karşılığında ne kadar aldılar acaba. Ne güzel bir mail atarsınız bu insanlar şuraya ait dersiniz gelir sizi karşı gelir sizi apar topar gözaltına alırlar. Yok böyle bir şey. Bir dosya bir telefon konuşması. İçinden çek cımbızla sor. Tape 11206, anne annen öpüyor sizi sevdiklerimiz hapiste böyle iyilik mi olur. Yok ne yapalım sabır testinden geçiyoruz. Tape 11201 Neriman Teyze mektubumuz ulaşmadı mı daha okuyup veriyorlar ya ondan gecikmiştir. Var ya yazacağım bu hikayeyi belki en çok satanlar listesine girer çok para kazanırım o zaman. Çocuklarınızı çocuklarımızı çok özledik diye bir kitap yazalım birlikte bizde biraz önce Noyan’ın

10

Page 11: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:11

dayısı vardı onu yolculadık, bizi ziyarete gelmiş Noyan ile anılardan konuştuk bizde yarın bende işe başlıyorum Teyzem ama akşam yine Tekirdağ’a gideceğim Amcanı ziyarete. Teyze söyle selam söyle zayıflamasınlar kendilerine iyi baksınlar. Tape 11199 medeni bilgiler yarın gelecek Neriman Teyze vallahi çok şık olmuş kapağı size sürpriz olsun yazarı Mustafa Kemal günümüz Türkçe’si Teyzen katkıları da Aytekin abin melek ablan. Teyzem inşallah Allah bize güzel günlerimizi göstersin nişanlarınız düğünleriniz şahidin Neriman Teyzenle Kemal Amcan olur inşallah. Sayfa 1657 tape 6746 Mehmet Ali Çelebi yeğenimle aramda bir telefon sohbetini okuyarak meal ediyorum Saygıdeğer Başkanım. İyi akşamlar teğmen bey. Evladım niye dalaşıyorsunuz yazıların altında millet ile. Neriman Teyze orada gördünüz mü yani ben haksız mıyım toplumsal haber size fırça çekti ama çekti de yani ben onu yapmam gerekiyordu adam garip garip konuşuyor. Birde ben nasıl Tolga ile aynı düşüncede olabilirim. Tamam saygı duyuyorum toplumsal habere de bu adam Nazım Hikmet’i biliyor mu bu adamın geçmişinde dalaşmadığı kimse yok ki. Bak ben şimdi aslında telefon değil geldiğinde konuşuruz. Orada birbiriniz tahrik etmeden Amcan nasıl milletle paylaşıyor bilgilerini nasıl eğitiyor insanları birkaç cümleyle birbirinizi tahrik etmeden telefon konuşması burada kesilmiş Saygıdeğer Başkanım. Malumlarınız olduğu üzere günümüzde geçlerin yaptığı faaliyetlerden biri teknolojinin kendilerine verdiği imkanlar nedeniyle elektronik ortamda internet haber sayfalarında makalelerin altında fikir tartışması yapmaktır. Yeğenim Mehmet Ali Çelebi de her genç gibi elektronik ortamda gençlerle fikir tartışmaları yapmaktadır. Bunlardan birini yaptığı bir gün aramızda geçen bir telefon sohbeti Saygıdeğer Başkanım. Benimle paylaşıyor bu sohbete ilişkin şahsıma soruları sorulan soruları arz ederek sohbeti kısa ve öz olarak meal ediyorum. Mehmet Ali Çelebi’nin toplumsalhaber.com ile ne gibi bir ilişkisi vardır. Toplumsal haberin fırça çekmesinin sebebi nedir. Tolga kimdir ne gibi bir ilişkiniz vardır. Mehmet Ali Çelebi ile Tolga’nın aynı düşüncede olmamasının sebebi nedir. Saygıdeğer Başkanım dava konusuyla eşkıyalıkla hiç alakası olmayan bu insanı sohbet nedeniyle arz ettiğim iftira sopaları ve iftira sorularıyla öyle dayak yedim ki adli mercilerimizin soru sormak için istihbarat ajanlarına muhtaç olduklarını düşünemiyor. Bu telefon sohbetine yönelik bu soruları hiçbir hukuk adamı bu şeklide hazırlamaz diye düşünüyorum. Mehmet Ali Çelebi yeğenim her genç gibi bir okuyucu. Ailemiz nedeniyle ayrıca tanıdığı bir yazar bir yayıncı aması Ali Özoğlu beyin kurduğu bir internet gazetesinde makaleleri okumakta yorum yapan gençlerle de fikir tartışmaları yapmaktadır. Orada tartıştığı geçlerden birinin adı da Tolga’ymış bu şeklide cevap vermeme rağmen bana hale Tolga ile ne gibi bir ilişkiniz var denmektedir. Bağışlayınız Saygıdeğer Başkanım ama nasıl bir hal anlatamam makale altında gençler birbirlerini kırmasınlar seviyeli fikir tartışması yapsınlar diye yayıncılarda tartışan gençler birbirinizi kırmadan tartışın uyarısında bulunuyor. Bende Teyzesi olarak aynı düşünceleri yapıyorum. Aynı nasihatleri yapıyorum yeğenime. Birbirinizi tahrik etmeden tartışın diyorum. Eşkıyalık yapın demiyorum Saygıdeğer Başkanım. Bütün mesele bu kadardır. Sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığı hücre yapılanması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmak eşkıyalığı ile hiç alakası olmayan sosyal medeni insani bir sohbet. Telefon konuşmasını ve mealini Takdirlerinize arz ediyorum. Bu evlatlarımızla her tür ailevi sosyal ilişkilimiz ortaya koyan telefon konuşmaları da alınarak sorgulandığından bende huzurlarınızda bunları açıklamaya utanıyorum Saygıdeğer Başkanım. Tape 6717, tape 6718, tape 6719, tape 6720, Teyze sana İskender ikram edelim demeleriyle ilgili insani haberleşmemizden oluşan tapeler. Neredesin talebe teğmen okuldan çıkıyorum Neriman Teyze. Noyan’ı da alacak mısın? Ben ulaşamadım ona. Şimdi de neredesin, şimdi neredesin yakışıklı desem mahkeme salonundayım arkandayım Neriman Teyze seninle tutukluyum diyecek. Neriman Teyze yemek yemeye HD İskender’e gidelim Noyan da yememiştir daha tamam Teyzem. Tape 6725, tape 6726, merhaba Neriman Teyze merhaba Noyan aaa melek abla sen misin evde misin? Evdeyiz geliyoruz bir şey lazım mı? Bir şey lazım değil sağol merhaba canım benim öyle bir arayım dedim Neriman Teyze. Sağol çocuğum Neriman Teyze Ali

11

Page 12: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:12

Amca gelecek mi bu günlerde bu hafta Kemal Amcamla görüştü hiç haberim yok. bir şey mi diyecektin yok ona göre planlarımız vardı da. Sayfa 1655 tape 6747, yeğenim Mehmet Ali Çelebi ile yine bir telefon sohbeti. Kendisinin bir takside kendisine bir takside verilen kitapçık ve broşürlerle ilgili Neriman Teyze araştırmalarında işe yarar mı bir göz at diye eve bıraktığı ama benim bakma fırsatı bulamadığım bir konu Saygıdeğer Başkanım. Telefon sohbetini okuyorum meal ediyorum. neyle ilgili soruyorsun Neriman Teyze neyle ilgili konuşacaksınız. İşte bu konuları sordun ya akşam. Daha fazla ayrıntı gerekir yazabileyim, yoksa yazamam ben sorarım siz cevaplarsınız. Bir konu daha var Neriman Teyze şoför Süleyman diyor ki bugün sanatoryumda toplantı var katılmak istersen istediğin soruların cevabını bulabilirsin falan diyor. Gidecek misin not alırsın bir şey yapmazsın. Teyze bu yasadışı öyle mi. Öyle değil mi o zaman doktorlardan teğmenlerden giden olur mu kimse yok Neriman Teyze nelere dikkat etmen gerekecek ki seni o istiyor oraya yok yok gitme boş ver akşam konuşuruz Teyzem. Bir şeyler yazacağım ama sana sormam lazım Saygıdeğer Başkanım, Saygıdeğer Heyet bu çok uzun bir telefon konuşması iddianameye alındığı şekliyle okudum efendim bir taksi şoförünün kendisine verdiği broşür ve kitapçıkları Neriman Teyze sende bir bakarsın dediği bir konu. Ancak ağabeyim Kemal Aydın beye sorduğumda İslam dinini eşkıyalık için amaç edinen yasa dışı bir örgütün yayınları olduğunu öğrendiğim bir husus. Bu yayınlara elimi dahi sürmedim. Ne zaman ki kolluk kuvvetleri İstanbul’a getirdiler Sayın savcı Sayın Pekgüzel Neriman Hanım bunların içinde yasak yayın var biliyor musunuz diye sorduğunda ben bu broşürleri hatırladım. Yasak yayın olup olmadıklarıyla ilgili her hangi bir bilgim yok Sayın savcı diye cevap verdim. Telefonda geçen diğer konudaki saflığımı ve temizliğimi yüce mahkemenin Takdirlerine şimdi arz ediyorum. komik ama gerçek Saygıdeğer Başkanım. Ankara da sanatoryum dediğinizde hastane akla gelir. Benim de sanatoryum hastanesinin olduğu yere sanatoryum denir Saygıdeğer Başkanım Ankara da. Benimde aklıma bu geldiği için sanki hastanenin konferans salonunda kamuoyuna açık bir konferans benzeri toplantıymış gibi algıladım. Sanatoryum olunca da doktorlar doktor teğmenler gider arkadaşların varsa gitsin konferansı izlesinler diyorum yeğenim çelebiye. Şoför Süleyman kim bilmiyorum. O anda gayet saf ve temiz düşüncelerimle konuşuyorum. Yeğenim Neriman Teyze bu yasadışı deyince bende jeton düşüyor Saygıdeğer Başkanım. Yok yok diyorum inanın telefon konuşmasının tamamını okuduğumda gösterdiğim saflığın farkına zindanda vardım Saygıdeğer Başkanım. Telefon sohbetinin meali bu kadardır sorulduğunda tekrar aynı cevabımı vereceğim efendim. Allah dostu Abdülkadir Geylani hazretleri buyuruyor ki Saygıdeğer Başkanım. Himmetlerim iletimizle olsun. İnsanoğlu düzgün olunca onun gibi düzgün başka bir şey yoktur. Çok şükür Saygıdeğer Başkanım, alçak işlerle hiç işim olmadı. Olamaz olmayacak. Dümdüz bir yaşam sürüyorum. Hele de Kemal Aydın bey gibi bir bilge Türk büyüğünün kardeşi olarak hayatımda zerre kötü iş değil düşüncesi bile olamaz. Bu konuda bana sayısız istihbarat iftira soruları soruldu. Sorduğunuz çocuklar kimlerdir. Ne gibi bir ilişkiniz vardır. Var olmayan bir durum hakkında cevap vermem ne yazık ki mümkün olmamıştır. O zamanda bir şey sakladığımı düşünen adli merciler tarafından zindana atıldım sonuç şekilde görüldüğü üzeredir efendim. hiçler nedeniyle hiçlerden oluşan dosya kapsamı nedeniyle 18 aydır zindandayım Saygıdeğer Başkanım. Diğer soru şoför Süleyman konusu nedir? Şoför Süleyman kim bilmiyorum. Tanımıyorum dedim Saygıdeğer Başkanım. Şoför Süleyman’ı ben burada duruşma salonunda gördüm Saygıdeğer Başkanım. Beni tanımadığını da huzurlarınızda ifade etti. Aylar önce de mahkemenizden tahliye olup evine gitti. Diğer soru Mehmet Ali Çelebi’den hangi konularda bilgiler alıp yazmaktasınız. Bunu hangi amaç için yapmaktasınız. Yeğenimden hiçbir konuda bilgi alamam Saygıdeğer Başkanım. Sosyal insani yaşamın her konusuna her konusuna dair sohbet ederken yaşadığı toplumsal aykırılıkları kültürümüzle bağdaşmayan hikayeleri makalelerimde çalışmalarımda konu yapmam için değerlendirmem için. Benimle Teyzesiyle paylaşır. İnsani medeni sosyal konulardır. Şeklinde verdiğim cevaplarımı ifade tutanaklarına bile yazmadılar. Sayfa 1563 şoför Süleyman’a ait olduğunu yeğenim Mehmet Ali Çelebi’den öğrendiğim bir notun

12

Page 13: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:13

bu dergilerin içerisinde olduğuna dair bilgilerinde yazıldığı şekliyle okuyorum Saygıdeğer Başkanım iddianameden. 1563. sayfa. Bir adet not kağıdı üzerinde Hizbuttahrir Süleyman ulus kiler karşısı nokta nokta tırnak kapanış şeklinde başlayan haberim ve bilgim olmayan bir not. Şahsıma ait olmadığından hakkında bilgim olmadığı için cevap veremiyorum. Takdirlerinize arz ediyorum yeğenim sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi bu bilgiyi sizlere cevaplayacaktır. Arz ediyorum efendim. Bu not ile ilgili olarak sorulan soruları mahkemenize arz ederek cevaplarımı tekrarlıyorum bu güne kadar her hangi bir terör örgütüyle irtibatınız oldu mu terör örgütleriyle irtibatınız var ise hangi terör örgütleriyle ne şekilde irtibatınız vardır. Terör örgütü ile irtibatınızı kimler ve kim aracılığıyla sağlamaktasınız. Hizbuttahrir isimli terör örgütüyle irtibatınız var mı? İkametinizde yapılan aramada 3 adet üzerinde isim yazmayan Hizbuttahririn yola çıkışı Hizbuttahrir sünnet, kuran gibi tefekkür siyaset ve teşri için kaynaktır isimli kitaplar için ne diyeceksiniz? Allah korusun Saygıdeğer Başkanım. Biraz önce huzurlarınızda alçak işlerle ilgim ve işim olamayacağını olmadığını ifade ettim. Bir taksi şoförünün yeğenime verdiği kitap ve broşürlerdir. Kemal Amcasıyla tartışmak için onunda eve getirdiği eşyalardır. Bu örgütte neymiş diye ağabeyim Kemal Aydın beyden bende o zaman öğrendim ve dinledim. Ağabeyimden dinlediğim zaman Teyzem aman ha uzak durun bunlardan Allah konusun dedim sadece. Bu broşür ve kitapçıkları merak edip içeriklerine dahi bakmadım Saygıdeğer Başkanım. Konuyu ve cevabımı mahkememizin Takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. şimdi arz edeceğim katliam gibi öldürücü bir iftirayı istihbarat ajanlarının nasıl hazırladıklarını tüm gerçeklere rağmen nasıl katlettiklerini ibretle dinlemeniz için mahkemenize sunuyorum. Sesimin yüksekliğinden beni bağışlamanızı diliyorum ama bu iftira başka türlü anlatılmaz. Hatta daha yüksek sesle anlatılır. Ekli klasörlere dosya diye konulan başlığında Kerkük sanatoryum şehitleri yazmasına rağmen istihbarat ajanları tarafından şahsıma iftira edilen zulümde nasıl kullanıldığına ben aylardır hayret ediyorum. Hala çok şaşkınım Saygıdeğer Başkanım. Bilgisayarımdaki bu değerli değerli ve tarihi bilgilerin ve çalışmamın neye dönüştürüldüğünü okuyorum. Sayfa 1579 kitap 1 isimli Excel dosyası içerisinde 80 kişiye ait kesinleşmiş mahkumiyet hükümleri hüküm maddeleri verilen ceza ve çektiği ceza. Kitap 2 Excel dosyası içerisinde de idam cezası almış olan 157 kişinin isim doğum tarihi, idam tarihi, yaş iş medeni hali, idam şekli, aile ve akrabalarından başka idam edilen başlıklar hakkında kayıtlı bilgiler. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, bir hukukçu varlığına sebep olmaksınız sıradan bir insanın hatta bir ilkokul öğrencisinin bu bilgiye baktığında idamların Irak’ta Türklere yapıldığını kolayca görmesi ve anlaması mümkündür. Bu bilgilerin bulunduğu tablodan okuyorum. İdam edilen Türklere ait idam nedeni idam şekli doğum tarihi idam tarihi gibi bilgilerin bulunduğu satırların hemen yanında bulunan satırlardan okuyorum size şimdi delilini göstereceğim Saygıdeğer Başkanım. O delili de bu fitne belgesine imza atan hukuk adamları dosyaya koyabilmişlerdir. Bakın ne yazıyor orada idam tarihinin yanında. Kardeşlerinin öcünü almak için Saddam’ın askerleriyle girdiği çatışmada şehit oldu. Abdülhamit İran savaşında cephedeydi bulunamadı. Kardeşleri Süleymaniye’ye sürgün edildi. Zehir enjekte edilerek Bağdat emniyet müdürlüğünde şehit edildi. Verilere baktığımızda idam edilenler arasında trafik polisleri terziler mühendisler çiftçiler olduğunu görüyoruz ağır ceza reislerisiniz. Ülkemizde hiç trafik polisi itfaiyeci terzi, çiftçi, jeoloji mühendisi asıldı mı? Sayın heyet ısrarla soruyorum. Ülkemizde hiç trafik polisi itfaiyeci terzi çiftçi, jeoloji mühendisi idam edildi mi? Saygıdeğer Başkanım çok kızgınım ve çok öfkeliyim. Düşman istihbarat ajanları tarihi bilgileri dönüştürdükleri iftiralarla Türk milletiyle dalga geçmişlerdir. Ve adli mercilerin bizlere zulmetmelerini başarmışlardır. Allah aşkına bu iddianameye hukuk adamlarımız nasıl imza attılar ben gerçekten merak ediyorum. yoksa onların imzaları da mı makinelerle atıldı. Meşhur Amerikalı savcılar malum merkezlerinde bu melun tuzağı hazırladılar. Ve devletimizin hukuk adamları bu saldırı ve zulüm aracını imzalayarak bu fitne belgesine hukuki bir konum kazandırdılar demekle yanlış söylemde bulunmadığımı düşünüyorum. Allah aşkına arz ettiğim bu tarihi bilgiler nasıl olur da Hizbuttahrir’in idam listeleri olarak gösterilebilir ve hukuk adamlarımız bu veriye hukuk adına bir

13

Page 14: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:14

kez olsun bakmazlar. Bu yüzden abi kardeş iki masum insan ayrıca evlatlarımız ve dostlarımızla birlikte 26 aydı zindanda tutulabiliriz. Hukuk adamları Allah’tan korkmazlar mı Saygıdeğer Heyet? Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet lütfen görünüz. Belki zamanınız olmamıştır dosyalara bakmaya lütfen fosforlu kalemle çizdiğim idam edilenlerin kimler olduğunu nerede idam edildiklerini Saddam’ın zulmünde nasıl şehit edildiklerini lütfen görünüz. Her birinizin görmesini istirham ediyorum. yaşadığımız zulmün delillerine bakın. Verilere bakıldığında Saddam Bağdat İran savaşı gibi kavram ve isimlerin ülkemize ait kavram ve isimler olmadığını anlamak idrak etmek mümkün iken şehit isimlerinin Irak Türklerine ait olduğu çok belli iken ben nasıl bir zulüm yaşıyorum. Allah aşkına ben neden zindandayım. Bu sözlerim için lütfen bana kızmayınız bana düşman olmayınız. Bu yargılamayı tutuksuz olarak da yapabilirdiniz bizleri zindanda tutarak bizden kimler nasıl bir intikam alma hissi taşımaktadırlar. Bana bu kadar kin nefret intikam duygusuyla zulüm yapılması için kimler hangi mercilere emir vermiş bulunmaktalar. İnsanım merak ediyorum Saygıdeğer Başkanım. Yaptıkları bu zulümle dünya durdukça övünebilirler. Saddam’ın zulmünde Saddam’ın ipinde Saddam’ın kurşunlarında can veren Sanatoryum şehitlerimizin 80 ve 157 olmak üzere sadece birkaç güne ait şehitleri Hizbuttahrir denen yasadışı bir örgütün idam listelerine yamanarak şehitlerimize birde hakaret edilmiştir. Şehitlerimizin aziz ruhlarını ve hatıralarını incitmişlerdir. Saygıdeğer Başkanım, Saygıdeğer Heyet, gerek bilgisayarımda gerekse çalışma ve araştırmalarımın yer aldığı defterlerimde bu konunun adı Kerkük’tür ağabeyimin Türk milletinin yaşadığı her coğrafyadan binlerle ifade edebileceğim sayılarla dostları ve tanıdıkları bulunmaktadır. Saddam’ın ipinde, Saddam’ın kurşunlarıyla şehit olan çok yakından tanıdığı dostları da bulunmaktadır. Bende isimlerini biliyorum tamamını rahmet ve minnetle anıyorum. Bu dostlarından hayatta olanları ile dostlukları devam etmektedir. Bende pek çoğunu tanıyorum. Kerkük başlıklı tarihi çalışmamı da ağabeyimin Arapça ve Farsça bilen Kerküklü dostlarından adı Mehmet olan bir kardeşimle yapıyorum. Çalışmalarımda değerlendirmem için bilgisayarıma bu konudaki çalışmaları belgeselleri ve tarihi bilgileri birlikte yükledik. Yarın mahşerde Allah ya kulum neden sormadın demesin diye sormak istiyorum. Sanatoryum Türkleri Kerkük başlıklı çalışmamda bir tarihi gerçek olan Saddam’ın zulme olarak tarihe geçen asılarak zehirlenerek kurşuna dizilerek şehit edilen Kerkük Türklerinin sadece 180 ve 157 kişilik olmak üzere zulmün ve katliamın zerresini oluşturan bu tarihi ve ilmi çalışmamın neresinde sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığa hücre yapılanması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak askeriye içinde illegal yapılanma, askerleri anayasaya itaatsizliğe teşvik cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmak iftiraları ve dosya kapsamı kuvvetli şiddetteki suç şüpheleri bulunmuştur ki ben zindandayım ve eşkıyalık iftirası ile huzurunuzda hesaba çekiliyorum. Şimdi Kerkük çalışmama dair savcılık sorgularımdaki soruları ve zulmü arz ediyorum. 4 gün 4 gece aç susuz uykusuz perişan ter ve pislik içinde tutulduğum farelerin bile kalmadığı ahırdan beter bir delikten getirildiğim sorgulandığım savcılık sorgumda bu çalışmama dair duruşmada bulunan savcı bey Sayın Pekgüzel çalışmamın başlığını ve içeriğini okumadan bilgisayarınızda 80 ve 157 kişilik idam listeleri bulundu bunları açıklayın şeklindeki soruları ile beni bilerek ve isteyerek tuzağa düşürmüştür. Saygıdeğer Başkanım ben üzerinde çalıştığım ve çok iyi bildiğim bu bilgileri hatırlayamadım. Acaba bir internet bilgisi mi yeğenlerim mi yükledi diye tereddütte kaldım hukuku temsil eden adaleti sağlamakla görevli hukuk adamlarına yargı mensuplarına düşman istihbarat ajanlarının Türk milletine zulme yönelik bu saldırılarında kullandıkları tuzaklara göre değil. Hukuki kişiliklerine ve Türkiye cumhuriyeti devletinin yargısına ve hukuk makamlarına yakışır tuzak kurmadan soru sormak yakışırdı. Bende o zaman bu ilmi çalışmamı hatırlayarak cevap verirdim. Cumhuriyet savcısı masum bir yurttaşa nasıl tuzak kurabilir. Nasıl tuzak soru sorabilir. Kendilerine hazırlanarak sunulan bu istihbarat sorularına nasıl bakmazlar. Bu zulme nasıl imza atıp zindana atılmamı talep edebilirler. Hukuk bu mu? Yargı adalet bu mu? Saygıdeğer Heyet. Bu çalışmamın içerisinde birde video görüntülerini içeren belgeseller vardır. Kerkük ve Musul’daki kahvehanelerden lokantalardan çarşılardan

14

Page 15: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:15

pazarlardan görüntüleri içeren bir belgesel. Hani büyük şeytan azılı düşman ABD’nin kızardığı morardı dedikleri kırmızı çizgilerin ne kadar derin olduğu vardır. 10 Kasım 1938’den beri milli eğitim müfredatlarında hiç yer verilmeyen verilmemesi emrinin gereği yapılan sanatoryum vardır. Beni iftiralarla zindana attıranlar bu derinliği huzurlarınızda duysun diye okuyorum. 1920’de Türk istiklal harbi devam ederken Türk milletinin yaşayacağı sırları Türkiye Büyük Millet Meclisinden dünyaya duyuran ebedi önder Mustafa Kemal’in kıyamete kadar emir ve vasiyeti olan sözleri okuyorum Saygıdeğer Başkanım. Şöyle diyor ebedi önder, ateşkes anlaşmasının imzalandığı 30 Ekim 1918 tarihinde çizilen hudut sınırlarımız olacaktır. Vatanımızın sınır olacak bu hududunu sanırım ayrıntılarıyla bilmeyen arkadaşlarımız vardır. Yeniden fazla ayrıntıya girmek istemediğim için şu şekilde açıklıyorum doğu sınırını Kars Ardahan ve Artvin’i içine alacak şekilde göz önüne getiriniz. Batı sınırını bildiğiniz gibi Edirne’den geçiriyoruz. Güney sınırımız İskenderun’un güneyinden başlar. Halep ile katma arasında ceraplus köprüsünde sona eren bir hat. Ve doğu kısmı da Musul ili Süleymaniye ve Kerkük dolayı ve bu iki bölgeyi birbirinden ayıran hat. Efendiler bu sınır sadece askeri gerekçelerle çizilmiş bir sınır değildir. Milli sınır olmak üzere tespit edilmiştir. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet Türkiye cumhuriyeti devletinin sanatoryumdaki kırmızı çizgilerinin derinliğini gösteren şahsıma ait ilmi çalışmamdan bahsetmeme sebep olan husus Kerkük isimli çalışmamı Hizbuttahrir idam listesi yapan azılı düşman ABD’nin istihbarat ajanlarının benim ağabeyimin ve yeğenlerimin iftiralarla yargılanmamız için mesnet olarak iddianameye delil diye yazmış olmaları nedeniyledir. Hukuk zulmüne kuvvetli suç şüphesi dosya kapsamı demek adli mercilerimize yakışmamıştır. Arz ettiğim husus kuvvetli suç şüphesi mi dosya kapsamı mı eşkıyalık delil mi yoksa dehşetli bir iftira mı mahkemeniz adaletine ve Takdirlerinize arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım benim iman ettiğim Allah diyor ki, belki yalan söylediğimi düşünürler dinleyenler ve heyetiniz sure ismi de vereyim ayet ismi Enam 144 ilim dışı bir şekilde insanları şaşırtmak için yalan düzüp Allah’a iftira edenlerden daha zalim kim vardır. Arz ediyorum efendim. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, şimdi de tanklı toplu füzeli jetli savaş uçaklı sohbetlerimizden eşkıyalık belirtisi yapılan iki telefon sohbetini arz ediyorum. sayfa 1659 tape 6672 gerçi ağabeyime sorulduğu için cevapladı ama bana da savcılık sorgumda sorulduğu için okuyarak meal ediyorum. sayfa 1659 tape 6672. Birisi yeğenim Aslı Aydın ile yaptığım diğeri de aile dostumuz Aydoğan Aksüngü ile yaptığım esprili iki sohbet, alıntıyı okuyorum Saygıdeğer Başkanım. Kemal Aydın’ın Aydoğan ile hal hatır sorduktan sonra telefonu Neriman Aydın’a verdiğini. Ve aradaki konuşmalardan seçilip alınan bölüm Saygıdeğer Başkanım cımbızla. Talebimiz şu devleti yönetmek en büyüğü değil mi o günlerde çok yakın tanklar hazır bu da sana müjde olsun. Saygıdeğer Başkanım, bu telefon konuşması sanıyorum 20 dakika süren bir sohbet. Bu sohbetin içinden seçilen kelime ile istihbarat ajanları düşmanlıkların hedeflerini açıkça göstermektedirler. O hedef Türk Silahlı Kuvvetleridir 7 yıldır siyasi iktidara verdikleri gazlarla ülkemizde hangi saçmalıkların hangi hukuksuzluğun hangi zulmün yaşandığını hep birlikte ibretle seyrediyoruz. Tanklı toplu helikopterli esprili konuşmalar yapılmaması için Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu kelimelerin halk tarafından kullanımının yasaklanması gerekmektedir. Bu aile dostumuzun iki genç evladı bulunmaktadır. Aydoğan beyin onları 30 Ağustos zafer bayramı etkinliklerine ve kutlamaları için Ankara’ya davet ettiğim bir gün bir telefon sohbetinde yaptığımız konuşmalar. Yeğenlerimden biri de tankçı Noyan Çalıkuşu biri de pilot. Dolayısıyla yeğeniniz tankçı birisi tankçı birisi de pilot olunca esprilerinizin tamamı tanklı ve helikopterli olur uçaklı olur Saygıdeğer Başkanım. Bedeli ağır oldu gerçi bu esprilerin . bu sohbet yaklaşan zafer bayramı kutlamaları tanklar hazır demek içindi ama 18 aydır zindanda tutuluyoruz işte size kuvvetli şiddetteki dosya kapsamı Saygıdeğer Başkanım. Tape 1652 sayfa 1652 tape 6694 yeğenim Mehmet Ali Çelebi ile bir sohbetimizi alındığı gibi okuyorum. Neriman Teyze düşman boş durmuyor. Kesiyorlar telefonumu virüs girmiş Neriman Teyze yarında başkomutan okulu ziyarete geliyormuş sen ne dersin Türk milleti sende dersin ki Türk milleti size dua ediyor. Türkiye cumhuriyeti devletini Türk milletini ayağa diktiler.

15

Page 16: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:16

Onun için bizde onlara dua ediyoruz. Bende yazımı yeni makaleme hazırlamıştım Kemal Amcan da okudu kontrolden geçirdi Ali Amcanda siteye koymuş yazısını ne güzel olmuş değil mi? Gizli savaşın şehitleri. Resmen açıkladı çok hoş olmuş değil mi Türk subaylar siz gençlerde genç subaylarda her yerde okuyup bilgilenebilirsiniz. Saygıdeğer Başkanım ben yayıncı yazar Ali Özoğlu beyin bu makalesi yüzünden savcılık sorgularımda iftira sopalarıyla yemediğim dayak kalmadı. Bu makaleden dolayı yaşamadığım zulüm kalmadı. Şimdi o makaleyi size arz edeceğim burada okuyarak zaman kaybetmek istemiyorum sizin görmenizi ısrarla istiyorum. Eğer bana mahkemeniz huzurunda da bu makaleye dair soru sorulursa Ali Özoğlu beye aziz kardeşim bilge insan beye neden sormadınız diye soracağım. İmdat burada da zulüm yapılıyor diye soracağım ve feryat edeceğimi şimdiden söylüyorum. Gizli savaşın şehitleri isimli makale aziz kardeşim Ali Özoğlu beyin yayınlan bir makalesidir. Okuduğum için çevreme okuyun bilgilenin dediğim için öyle çok sorgulandım ki, bu makaleye dair savcılar tarafından karmaşık sorulara muhatap oldum. Birisinde bu yazının yeğenim Mehmet Ali Çelebi tarafından yazıldığını Kemal Aydın beyin neden kontrol ettiği gibi hatırlayamadığım bir başka telefon konuşması içeriğiyle karıştırılarak soruldu. Onun içinde hazırlamam mümkün olmamıştır. Bana şöyle soruldu Kemal bey Mehmet Ali Çelebi’nin yazılarını neden kontrol ediyor. Çelebi’nin hangi yazısını niçin kontrol ediyor. Zindandayken telefon içeriğine baktığımda aslında her cümlenin anlaşılır durumda olduğunu bu tuzak sorulara gerek olmadığını gördüm Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet. Kasten ve bilerek tuzak hazırlandığını anladım üzülmemek öfkelenmemek elde değil. Hukuk adına adalet adına dehşetli ayıplar. Mahkemeniz adaletine arz ediyorum şimdi ben size o yazıyı takdim etmek istiyorum. Lütfen Saygıdeğer Başkanım. Kamuoyuna yayınlanmış yazarı da benimle birlikte yargılanan aziz kardeşim Ali Özoğlu beyin muhteşem bir yazısı. İçinde tarihi gerçekler gerçek düşman ve gerçek düşmanın eylemleri ülkemizde yaptığı eylemleri savunmamı kısıtladığınız için zaman kaybetmemek için Takdirlerinize sunuyorum ben okumuyorum ama sizin ısrarla okumanızı talep ediyorum. Israr ediyorum, Saygıdeğer Başkanı, Saygıdeğer Heyet, esprili bir sohbet için savcılık makamının şahsıma sorduğu soruları arz ediyorum Aydoğan kimdir ne gibi bir ilişkiniz vardır Noyan Çelebi Kemal Aydın sizin bir araya geliş sebebiniz nedir. Yaptığınız iş nedir. Bu işi kutsal olarak görmenizi amacı nedir. Tankların geleceği günler yakın derken neyi kastediyorsunuz. Bu tankları kim veya kimlerle birlikte yürütmeyi düşünüyorsunuz. Mealini yaptığım üzere 30 Ağustos bugünlerde de yaşadığımız üzere zafer günlerinde bulunduğumuz üzere kutlu olsun bir kez daha 30 Ağustos zafer bayramı kutlamalarına yönelik esprili bir sohbettir. Bu kadar istihbarat sorusuna gerek yoktu Saygıdeğer Heyet, Saygıdeğer Başkan. Yine benzeri bir konuşma kendi öz yeğenimle aramızda geçmiştir. Noyan yeğenim tankçı Çelebi de pilot olduktan sonra bir akşam sohbet ederken sizde zafer bayramına katılacak mısınız yakışıklı teğmenler dedim hipodrom kısa bir mesafe böyle Eskişehir yolu gibi geniş alanlarda hem de uzun süreli kutlanmalı halk duymalı diye konuştuğumuzda bir sürü espri ürettik Saygıdeğer Başkanım. Noyan dedi ki, ben tankımla Çelebi de dedi ben helikopterle Ata’nın posterini taşırım bizde dedik aşağıdan sizi coşkuyla seyrederiz Eskişehir yolunda şeklinde esprili bir sohbet Saygıdeğer Başkanım. Ertesi sabahta kendi öz yeğenim Aslı sevgili Aslı telefon edince bu esprilere bizde devam ettik. Bütün mesele bu kadardır Saygıdeğer Heyet. Ağabeyim Kemal Aydın bey Çayyolu’nda ikamet ediyor, ben de 7 yaşımdan beri Ankara’da ikamet ediyorum. Ankara‘da mekanize tank taburunun Etimesgut’ta olduğunu Ankara da yaşayan herkes gibi bende biliyorum. Bu esprili sohbeti okuyorum sayfa 1660 tape 6764 bizde ders çalışıyoruz hazırlık yapıyoruz babamla mı ne o kutsal güne mi evet kutsal güne. Her sabaha öyle olacakmış gibi başla. İşe gidemeyebilirsin. Eskişehir yolunu tanklar kapatabilir. Şimdi de diyebilirim. Hipodromdan zafer bayramını kutlama etkinliklerinden sonra o tanklar nereden gidiyor tekrar Etimesgut’taki mekanize tabur birliğine her neyse nasıl gidiyor Saygıdeğer Başkanım uçarak mı gidiyor tanklar. Şimdi diyebilirim ki yeğenime yada espri yaptığım yada kutlamaya katılan dostlarıma bak tanklar geçiyor dikkat edin. Tankları ben yürütmüyorum Saygıdeğer Başkan. Bir

16

Page 17: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:17

yurttaş tank yürütebilir mi? Bir yurttaşın tanklı toplu füzeli yada helikopterli esprili sohbetleri dosya kapsamı kuvvetli şiddetteki suç şüpheleri 18 aylık zindan zulmü olabilir mi? Ben hukuk ve adalet arıyorum. Ama mahkemenizde olmadığını biliyorum. Saygıdeğer Başkanım bundan sonra tanklı toplu espri yapmayacağım ama malumlarınız olduğu üzere Türkler silahlı konuşmayı çok severler bende Türküm üstelik bende ülkemizde elle silah yapılan bir ilde Gümüşhane de dünyaya geldim. savcılık sorgumda bana kutsal gün ne demek diye sormuşlardı darbe mi yapacaksanız kimlerle yapacaksınız Aslı kimdir ne gibi bir ilişkiniz vardır. Hangi konularda kimlerle birlikte ders çalışıyorsunuz. Kutsal gün ile neyi kastediyorsunuz. İşte kutsal gün Saygıdeğer Başkanım sabah konuşmasını yaptım. Onlardan içindeyiz 26 Ağustos ile 9 Eylül arası bizim için her günü kutsal olan günlerimizdir. Diğer günlerimizde o günler kadar kutsaldır Türk milleti için. Kutsal günle neyi kastediyorsunuz Tankların Eskişehir yolunu kapatmasının sebebi nedir. Teğmen derken kimleri kastediyorsunuz. Bu bahsettiğiniz teğmenleri kışkırtarak Türk silahlı kuvvetlerinin darbe yapmasını mı istemektesiniz? Gibi ne kadar istihbarat sorusu varsa hepsi sorulmuştur. Vallahi kendime bakıyorum boyuma posuma ağırlığıma cüsseme birde sorulara bakıyorum ağlanacak halimize yine esprilerle gülüyorum Saygıdeğer Başkanım. Zindanda da gülebiliyormuş insan. En azından bunu öğrendim. Oysa hukuk adamı şöyle sormalıydı Neriman Aydın 1500 tankla Türkiye Büyük Millet Meclisinin kapısında ne işin vardı. Bu sorunun böyle sorulması gerekirdi Saygıdeğer Başkanım. Cebir ve şiddetle Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs ettiğimle suçlanıyorum. 3 müebbet artı 37 yıl. Bu sorunun bana böyle sorulması gerekiyordu. Neriman Aydın 1500 tankla Türkiye Büyük Millet Meclisinin kapısında bacasında çatısında ne işiniz vardı diye sorulmalıydı. Burada da helikopter ile Türkiye Büyük Millet Meclisine taarruza mı geçtiniz Neriman Aydın Hanım helikopterleri siz mi kullanıyordunuz demeleri vardı. Sormaları gerekirdi Saygıdeğer Başkanım. Saygıdeğer Başkanım sesimin yüksekliği için bağışlayınız yeğenlerimden biri tankçı teğmen diğeri pilot teğmen onlara ben hep şöyle derim nasılsın Teyzem tankın nasıl helikopterin nasıl. İnmesin bak helikopterin ona göre Türk istiklal harbine bir yazarın yaptığı tanımlama olan kutsal isyan isimli eserden esinlenerek bende zafer günlerimize kutsal günler derim Saygıdeğer Başkanım. İçinde bulunuyoruz o günlerin nimeti o günlerin bedeli ile siz o makamlarda bizde yurttaş olarak yaşıyoruz ama hürriyetimiz tarafınızdan gasp edilmiş durumdadır. 23 Nisan, 19 Mayıs, 24 Temmuz, 26 Ağustos, 30 Ağustos, 9 Eylül, 29 Ekim, 1 Kasım, 27 Aralık gibi resmi bayram günlerimiz için tarihi günlere kutsal günler tanımlamasını kullanırım. Ailemizin öz evlatları da zafer günlerimize benim gibi kutsal gün derler. Esprilerden olmayan anlamlar çıkararak üretilen iftiraları mahkemeniz Takdirlerine arz ediyorum. Tekrar sorulduğunda aynı şekilde cevaplayacağımı arz ediyorum. Komutanların selamı var halası demek yerine çiftçilerin selamı var diyemezdim herhalde. Öz yeğenim sivil yeniğim memur bir yeğenim Aslı’ya canı kadar sevdiği iki yeğenim Çelebi ve Noyan’ın selamlarını iletirken onlardan çiftçi diye bahsedemezdim. Onlar genç birer teğmen bizim geleceğimiz inşallah onun çiftçilerin selamı var diyemezdim Saygıdeğer Başkanım arz ediyorum. Diğer bir konu suçlandığım bir konu Saygıdeğer Başkanım, sayfa 1655 tape 6616 ağabeyimle yaptığımız bir telefon konuşmasında ibretlik bir manzara Saygıdeğer Başkanım. Telefon konuşmasından alıntıyı okuyorum. Ağabi şu devrimci Murat kardeşimizle bir görüşsene bizim ajansa verebileceği bir iş falan olur mu? Söylerim konuşurum kızım ağabey acil durum adamlar batmışlar az önce kahramanla konuştum çok acilmiş anladım kızım. Saygıdeğer Başkanım, Saygıdeğer Heyet her iki savcılık sorgumda da bana ısrarla sorulan iftira sopalarıyla dayak yediğim sosyal insani bir konu. Kahraman diyerek aziz kardeşim Ali bey için kendisine neden kahraman dediğim bunun için bir kod adı olup olmadığı ısrarla ve sert bakışlarla soruldu. Ben kardeşimi çok seviyorum. Yazdığı şifre çözüldü isimli eser nedeniyle de ağabeyim Kemal Aydın beyin kızım bu eseri kimse yazmaya cesaret edemez bunu yazan insan bir kahramandır dediği için bende kendisine onu tanımadan da kahraman dediğim bir bilge insan diye cevap vermeme rağmen bu ifadelerimi ifade tutanaklarına yazmadıklarını gördüm

17

Page 18: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:18

çünkü bana inanmadılar Saygıdeğer Başkanım. Sonuç 18 aydır zindan zulmü. Ali bey savunması sırasında bundan sonra kod adını Kılıç Ali yaptı. Kılıç yaptığın zatıalinize heyetinize söyledi. Bende artık Kılıç Ali diyorum kardeşime kahraman diyemiyorum. Bu telefon konuşmasında aziz kardeşimin matbaa reklam baskı işleri yapan bir dostunun ekonomik kriz nedeniyle zor durumda iflas eşiğinde olduğunu ve çevremizde matbaa işlerini eşantiyon takvim gibi işleri yaptıranlar olursa bu arkadaşına bu dostuna yönlendirilmesini rica ettiği bir konu. Bende kime söyleyeceğim. Elbette ki öz ağabeyime. Bu konuşlarda sorgulanan diğer kod adı devrimci Murat söylemimdir kulakları çınlasın bu değerli ağabeyimin de. Murat Soysal ağabeyimin de ağabeyimin çok sevdiği bir dostudur serbest iş yapan yıllardır tanıdığı bir dostu. Devrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat deriz. 80 yaşındaki annemde ona Murat oğlu neyi devirecektiniz diye takılır. İçerisinde kod isim iftirasıyla sorgulandığım telefon konuşmamız telefon haberleşmemize dair açıklamalarımızı açıklamalarımı ve cevabımı adaletinize ve Takdirlerinize sunuyorum Saygıdeğer Başkanım. Meşhur dosya kapsamı hafif orta değil kuvvetli şiddetteki suç delilleri eşkıyalık delilleri. Sayfa 1652 tape 6857 e-postamı telefon sohbetimi belli olmayan bir haberleşme her neyse önemli değil. Saygıdeğer Başkanım 7 yaşımdan beri Ankara da Çankaya da aynı evde ikamet ediyorum. tekrar söylüyorum 7 yaşımdan beri Ankara da Çankaya da aynı evde ikamet ediyorum. Binlerce insan tanıyorum. Bunlardan biri de TRT 4 Ankara radyosunda müzik programı yapan muhteşem ses tonu ve Türkçe’siyle programı sunan Göksel Hanımdır. Emekli olmuştur. TRT 4’ü dinlediğim için yaptığı programlara beğenilerimi bildirmem vesilesiyle tanıştık dost olduk. O da benim Türkçe’yi kullanışımı ve konuşmamı çok beğenir. Toplumsal haber internet gazetesinde aziz kardeşimin ricası üzerine makale yazdığımı bildiği için bu internet gazetesini takip ettiğini Türkçe üzerine ve Türk silahlı kuvvetlerin egemenliğimiz için bağımsızlığımız için vazgeçilmez varlığına ilişkinde makalelerin mevcut olması nedeniyle bana teşekkürlerini bildirdi. Hep bildirirdi zaten. Ayrıca 26 yıldır yaşanan savaş nedeniyle internet gazetesini beğendiğini Neriman Hanım arkadaşlarınıza benden selam söyleyin ayrıca da bu haber sitesi ile halkı doğru bilgilendirenlere şu söylediklerimi de iletin dediği selam ve söylediklerini bende aziz kardeşim bilge insan Ali beye büyük bir keyifle ilettim. Bende özetle okuyorum meali arz ediyorum Saygıdeğer Başkanım olduğu gibi almış koymuşlar ben hatıra olarak arşivimde saklıyordum TRT 4 Ankara radyosundan 18’den 20’ye programını sunan Göksel Hanım siteyle ilgili teşekkürlerini ve selamlarını iletiyor sizlere diyor ki duygularımıza düşüncelerimize yapmak istediklerimize tercüman oluyorsunuz. Emeği geçen herkese Ali beye Hatice Hanıma diğer arkadaşlarınıza sonsuz teşekkürlerimizi söyleyin Mustafa Kemal’in devletine sahip çıkması için dua ediyoruz. Bu çok bu kez çok cansın çünkü çok canımızı yakıyorlar yaktılar dedi ve selamlarını söylediler. Arkadaşlarına da bu haber sitesine bakmalarını tavsiye ve takip ettiğini söylediler Saygıdeğer Başkanım insanın sevdiklerine değer üreten bilgi sunan insanlara teşekkür ve selamının da sorgulanıp eşkıyalık ilan edildiği için artık ne diyeceğimi bilemiyor insan. Bence Türkiye Büyük Millet Meclisinin bütün internet yayınlarını bütün gazeteleri eserleri yayınların yasaklamaları gerekiyor. Şu işe bakınız Saygıdeğer Başkanım, internet gazetesinin sahibi yazar aziz dostum aziz kardeşim bilge insan Ali bey zindanda. Orada makale yazan zindanda, orayı okuyan zindanda, tavsiye eden insanlar zindanda. Neredeyse selam göndereni de zindana koyacaklardı iyi ki yapmamışlar. Ben daha bir şey söyleyemiyorum. Takdirlerinize ve mahkemeniz adaletine arz ediyorum. sayfa 1652 tape 6843 Ali bey ile yaptığımız bir sohbeti okuyup meal ederken iftira sopalarını da yüce mahkemeye arz edeceğim. Alındığı şekliyle okuyorum Saygıdeğer Başkanım. Ankara çok koşturuyorlar Yargıtay falan herkes koşturuyor abla. İstanbul’da da çok koşturuyorlarmış. Ergenekon mergenekon diye. öyle mi ergenekon onları çarpsın. Hükümeti yiyecek fos hikaye abla. Eyvallah canım benim yakında mısın uzakta mısın işte bir numaranın durumuna bağlı aziz kardeşim bir numaranın eşi olduğunu daha önce size söylemişti. Sonra derler ki neydi öyle asena operasyonu aman abla onların gücü yetmez öyle şeylere akılları da yetmez. Abla Aytekin ne yapıyor bunlar

18

Page 19: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:19

hep alıntılar kesilerek verilen cümleler Saygıdeğer Başkanım. Aytekin’den ses soluk yok. Alman bankacılığı ve Alman mali sistemini inşallah burada da yayınlamak istiyoruz. Onlarla ilgili çalışmaların sonuna geldi. Özür diliyor senden sevgileri var. Orada diğer faaliyetlere devam ediyor. Herkesi alt üst ediyor haberin olsun. Saygıdeğer Başkanım telefon konuşması burada bitiyor. Bu kadar değil tabi içindeki seçmeler bunlar. Saygıdeğer Heyet Saygıdeğer Başkanım bu sohbetin yapıldığı tarihte 2 insan ülkemizde düşmanın belirlediği gündeme dair konuşur. Aziz kardeşim fotoğraf sanatçısı fotoğraf sergisi için eser hazırlığı birde belgesel için sürekli koşturduğunu bildiğim için ona hep sorarım uzakta mısın yakında mısın? O da eşini götüremediği için bir numaranın başkomutanın durumuna bağlı abla derdi her zaman espriyle. Bu telefon konuşmasındaki bir söylem nedeniyle iki savcı beyin bana bakışlarını asla unutmayacağım ergenekon onları çarpsın demekle savcıları mı hakimleri mi başbakanı mı kastediyorsunuz diye bana kin ve nefret dolu bakışlarla sorularını yönelttiler. Ergenekon düşmanı çarpacak dedim. o gün bu adı bu saldırıya koyan düşmanın stratejik eşkıya ABD olduğunu henüz duymamıştım. Ama duruşmalarda sizinle birlikte bu adı koyan azılı düşmanın ABD olduğunu öğrendim. İlk sorgumu yapan savcı bey anı istihbarat soruları ve tuzak sorusuyla meğer masum insanlara nasıl bir tuzak kurmuşlar sonradan anladım. Bana Ali bey Asena operasyonundan bahsediyor nedir bu operasyon Ali bey neden kaçtığını söylüyor. Ben de telefon sohbetinin tamamı okunmadığı için ayrıca per perişan aç susuz uykusuz 4 gün 4 gece tutulduğum ahırdan çıkarıldığım ve saatler süren sorgumda hatırlayamadığımı neden kaçtığımı bilmediğimi söyledim. Saygıdeğer Başkanım bu şeytani bir tuzaktır adli merciler ve yargı masum yurttaşa şeytani tuzakların kurulduğu hukuk ve yargı makamları olamaz. Tamam bu tuzağı istihbarat ajanları kurdular. Ama hukuk adamlarının görevleri masum yurttaşı bu tuzağa düşürmemek için çabalamak olmalıydı. Bu tuzağı görmekle ve masum yurttaşı bu istihbarat tuzağından ve düşmanlığından korumakla görevli değil miydiler? Bir hukuk devleti olan Türkiye cumhuriyetinde başka türlü hukukun üstünlüğü ve bağımsızlığını nasıl bekleriz? Ayrıca kurulan tuzaklara yönlendirici sorularla masum yurttaşı bu tuzağın içerisine itmek gayretinde olmuşlardır. Bunun ortaya çıkmayacağını düşünmek hukuk adamları için büyük gaflettir. Telefonda geçen diğer konu Almanya da yaşayan Aytekin Gülen isimli arkadaşımla yaptığımız Alman bankacılık ve mali sistemine yönelik bir araştırma ve eser hazırlığına ilişkin söylemlerdir. Telefon sohbetlerimde geçen söylemler yaşanan bir hayatın öncesi ile cereyan eden bir süreçtir. İnsan muhatabına bazen bir kelime söyler anlaşır bazen sadece alo der anlaşır. Dolayısıyla telefon sohbetlerinde olmayan eşkıyalık suçlarını izleri bulunmuş izlenimi vermek ve masum insanları zindana attırarak zulmetmek adli makamlara ve yargımıza yakışmamıştır. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet Kemalist bir Türk kadını olarak ebedi önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ergenekon ile ergenekon ile ilgili de onun o yüce duyguları ile bir eksiği tamamlamakla görevimi yapmak istiyorum. izlinizle efendim 1923 yılında Türkiad Enstitüsünün kuruluşunda amblem soran bilim adamı Fuat Köprülü’ye Mustafa Kemal’in söylediklerini okuyorum. Fuat bey karlı dağ Fuat bey karlı tanrı dağlarının önünde önünde meşale tutan bir Bozkurt olsun bu meşale genç Türkiye cumhuriyetinin ilminin ifadesi olsun. Ergenekondan çıkmamızda kılavuz olan Bozkurt Türklüğün Anadolu topraklarındaki yeni devletinin kuruluşunu ifade etsin. Saygıdeğer Başkanım bunlar Mustafa Kemal’in ebedi önderin sözleri. Ergenekon için söylediği sözler. Tarihin bize aktardığı milletimizin geçmişine ait bu güzellikleri eşkıyalık adı olarak ancak Türklüğün ve Mustafa Kemal Atatürk’ün düşmanları kullanmaya cesaret ederler. Devletimizi siyaseten yönetenlerin düştüğü aczin en görünen sonucudur yaşadıklarımız. Mahkemenizin Takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Sayfa 1651 tape 6853 aziz kardeşim Ali beyle yaptığımız bir telefon konuşması. Ali bey ne yapıyorlar diye sorunca bende sohbet olsun diye yeğenim Mehmet Ali Çelebi’den esprilerle bahsettiğim bir telefon konuşmasının mealini okuyorum. Sayfa 1651, Çelebi komutan vardı Neriman Teyze kötü şeyler oluyor harbiye de ne olmuş ne olmuş, ne olmuş komutanlar paşa baskı yapıyorlarmış öğrenciler kaçıyorlarmış. Biri görürde bir şey sorar diye. Sanki onların

19

Page 20: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:20

gittiği yeri o komutanları bilmiyor. Öyle biraz güldük Amcası. Senin kulaklarını çınlattık. Ah al beni askere diyorum almıyorlar ablası içerisinde Saygıdeğer Başkanım içerisinde güldük de dediğimiz bu sohbete ilişkin savcılıkta yediğim iftira sopalarının sorularını istihbarat ajanlarının kaleminden yüce mahkemenize arz ediyorum. Çelebi harbiye de hangi durumları size iletmektedir. Bu durumları size aktarmasının sebebi nedir. Ali Özoğlu’nun sanki onların gittiği yeri bilmiyor demesinin sebebi nedir. Askeri öğrenciler nereye ne amaçla gitmektedirler. Tekrar huzurlarınızda söylemek istiyorum Saygıdeğer Başkanım. Yeğenimin bana ilettiği bir husus yoktur. İnsan doğası gereği bulunduğu ortamlarda yaşadıklarını yakın çevresiyle sohbetinde paylaşır. Bu sosyal yaşamın doğallığıdır. Bende öğrenciliğimden biliyorum. Öğrenci ne olursa olsun öğretmenlerinden kaçar onların karşısında hata yapmaktan çekinir onlara görünmek istemez. Ben hiçbir hecesinde iftira edilen eşkıyalık bulamadım Saygıdeğer Başkanım. Tekrar sorulduğunda aynı şeylerle aynı cevaplarımla cevaplayacağım mahkemeniz adaletine arz ediyorum. sayfa 1654 sayfa 1628 tape 6730 yine aziz kardeşim bilge insan Ali beyle bir sohbetimiz ağabeyim Kemal Aydın beyi ilgilendirdiğinden sorulan sorular üzerine kendisinin de cevapladığı bir konu. Ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’yı ziyaret eden MİT görevlilerinin ağabeyime sormaları üzerine aziz kardeşim bilge insan Ali beyle laboratuarların ürünlerinin pazarlanmasıyla ilgili konuştuğumuz bir husus. Ailemizi ilgilendiren bir husus dostlarımızı ve ailemizi ilgilendiriyor. Hiç kimseyi ilgilendirmiyor. Hele mahkemenizi hiç ilgilendirmiyor. Okuyarak meal ediyorum. Ercüment hocayı 10 gün önce Trabzon MİT görevlileri ziyaret etmişler görüşmüşler isimlerini verecekti ama unutmuş. Trabzon bölge sorumlusuymuş Hocaya abimle ilgili ilginç sorular sormuşlar kardeşim. İşte Kemal bey bu gücünü nereden alıyor bu kadar çevreyi nereden edindi gibi sorular. Kaleme alıp bana gönderecekti ki bende sana göndereyim kardeşim. Bende korktum endişe duydum Ercüment hocaya bir şey yaparlar diye belli ki sana ulaşmak istiyorlar. Hocayı bloke edecekler. Ona zarar vermek istiyorlar böyle iğrenç bir şey olmuş düşman faaliyette yani. Saygıdeğer Başkanım, diğer aynı konuyla ilgili devam ediyorum tape 6731 da ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı Neriman neyi yazmamışım isimlerini mi diyerek yaptığımız bir konuşmada alınarak tanımadığım MİT görevlileri hakkımda sorular sormuştur. Neriman neyi yazmamışım isimleri hangi isimleri görüştüğün isimleri. Ağabeyim Kemal Aydın bey kızım sor hocaya kimmiş kendisiyle görüşenler ben bileyim demesiyle ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı ile arz ettiğim konuya dair bir haberleşme. Bir yurttaş olarak MİT de görevli insanların Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli insanların isimlerinin iddianamenin eklerinin iddianamenin eklerinin internete konularak düşmanlarımıza ifşa edilmesinin servis edilmesinin geleceğini ülkemizin geleceğini tehlikeye attığını ve ayrıca o kişilerinde geleceğini tehlikeye attığını düşünüyorum Saygıdeğer Başkanım. Ama operasyonu yapan tuzağı kuran düşmanın elemanları istihbarat ajanı olunca düşmanın hedefindeki kurumlarımıza karşı yürüttüğü bu savaşı görmemek elbette ki ahmaklık olacaktır. Öncelikle tonlarca sopa yediğim düşman faaliyette derken kimden bahsediyorsunuz sorusuna cevap olmak üzere arz ediyorum. Sayın Haşıloğlu keşke burada olsaydı tam onun sorduğu sorulardı şahsıma kürsüye geldiğim andan beri azılı düşmanın kim ve hangi stratejik eşkıya olduğunu söylüyorum Saygıdeğer Başkanım. Düşman başardı Saygıdeğer Başkanım. Kurduğu tuzak adli merciler tarafından uygulamaya konuldu. Ve masum insanlar iki senedir zindanda tutuluyorlar. Şeklide görüldüğü üzere. Ağabeyim aziz kardeşim diğer ağabeyim, tıp ilim adamı, şahsım ve yeğenlerim düşmanın düşmanca faaliyetlerinin ispatı. Bu azılı düşman Amerika Birleşik Devletleridir. Sayın Haşıloğlu’nun ağabeyime ve aziz kardeşim Ali beye düşman faaliyette derken Neriman Hanım ne demek istiyor sorularına da cevabım olarak arz ediyorum Saygıdeğer Başkanım istihbarat ajanlarının hazırladıkları diğer soruları okuyorum. Ercüment hocanın yanına MİT görevlilerinin gelme sebebi nedir Ercüment hocanın bu durumu size bildirmesini sebebi nedir. Maksadı nedir. Ercüment hocanın MİT görevlilerinin isimlerini size bildirmesinin sebebi nedir. Siz bu isimlerle ne gibi bir çalışma yaptınız. Veya bu isimleri herhangi birilerine bildirdiniz mi? Bildirdiniz ise ne

20

Page 21: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:21

maksatla bildirtiniz? Gelen görevlilerin Kemal Aydın’ı sordurmalarının sebebi nedir. Kemal Aydın’ın çevresinde kimler vardır. Bu kişiler ne amaçla Kemal Aydın’ın ve sizinle birlikteler? Saygıdeğer Başkanım huzurlarınıza arz ettiğim üzere bu şekilde istihbarat soruları ile saatlerce dövüldüm. Bu soruların bana sorulmasını gerektiren hiçbir durum yokken. Bu şeklide sorgulanmamı anlamak mümkün değildir. Şimdi anlıyorum ki ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’yı ziyaret eden MİT görevlileri iftiralarla zindana atılmamızda yaşayacağımız bu zulmün bu zulüm için hazırlık yapıyorlarmış. Yaşadıklarımı ben böyle değerlendiriyorum ve yoruyorum Saygıdeğer Başkanım. Ağabeyim Ercüment Ovalı’nın kendisine hiçbir düşman zarar vermesin diye üzerine titrediği ailemizin evladı ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’nın milletimizin şifa bulması için ilmi kendisine olan kurduğu laboratuarın batırılması batak edilmesi için zeminler hazırlanıyormuş. Düşman ve emrindekiler başardılar Saygıdeğer Başkanım. Karadeniz de kanser tedavisi için şifa bekleyen milletimiz ne yazık ki bu şifadan mahrum bırakıldı düşmanın ve emrindekilerin gözü aydın olsun. Düşmana yardım edenlerinde gözü onlardan daha çok aydın olsun. Bana sorulan sorulara cevaben diyorum ki Saygıdeğer Başkanım. Ailemizin evladı ile ilgili yaşanan bir sıkıntıyı yine ailemizin evlatlarıyla paylaşıyoruz Ali beyde ailemizin oğlu Ercüment Ovalı da ailemizin oğlu. Ağabeyimde öz ağabeyim. Ali yada Ercüment fark etmez Neriman yada Kemal fark etmez birimizin sıkıntısı ailemizin sıkıntısıdır. Sıkıntılar düşmanın iftira ettiği eşkıyalık delilleri değildir Saygıdeğer Başkanım bu ailevi sıkıntının hecelerinde sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığı hücre yapılanması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak askeriye içinde illegal yapılanma cebir ve şiddet kullanarak yasama ve yürütmeyi ortadan kaldırmak iftiralarının izlerini yada belirtilerini arıyorum ama bulamıyorum. Ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı bu laboratuarın temelini attığı günden beri tüm düşmanlarımız buradan milletimizin şifa almasın diye ağabeyim peşindeydiler azılı düşmanın en azılı istihbarat ajanlarının peşinde olduğunu ailece yaşıyorduk. Türk milletine kötülük tezgahlayanlar için Allah’ın yasasında değişme olmayacağını ben inandığım Kuran’dan biliyorum Saygıdeğer Başkanım izninizle yalan söylediğimi düşünenler için sure adı vererek okuyorum Fatir suresi 43. ayet, yer yüzünde kibirlendi ve kötülük tezgahladılar. Oysa ki tezgahlanan kötülük sahibinden başkasını kuşatmaz. Öncekilerin başlarına gelenlerinden başkasını mı bekliyorlar? Allah’ın yol ve yayasında değişme asla bulamazsın Allah’ın yol ve yasasında döneklikte bulamazsın. Saygıdeğer Başkanım mahkemenizde AB ve ABD karşıtlığım nedeniyle de yargılandığım için kimler için düşman dediğimin delili olarak Yüce mahkemeye arz ediyorum. Laf olsun diye Müslüman’ım Kuran müminiyim demiyorum bir tek örnekle bu hususu mahkemeniz takdirlerinize sunuyorum. Maide suresi 57 ey iman edenler sizden önce kitap verilenlerden ve küfre sapanlardan dininizi oyun ve eğlence edinenleri dost tutmayın. Eğer inanıyorsanız Allah’tan korkun. Enfal 27. Ey inananlar Allah’a ve resulüne ihanet etmeyin. Saygıdeğer Başkanım ben Allah’tan korkuyorum ben kafir AB’den ve katil eşkıya ABD’den korkmuyorum. Düşman faaliyette derken ne demek istediniz Neriman Hanım, Neriman Hanım ne demek istemişti Kemal bey, Ali bey diye soran Saygıdeğer Heyetiniz üyesine cevabım olsun. Sayfa 1651, sayfa 1507 tape 6851 dostlarım Ali bey ve Hatice Hanımla yaptığımız telefon sohbetini ve mealini arz ediyorum, Bizi satıyorsunuz derler buna onun ayaklarından öpüyoruz kurban oluruz Allah onu bu memlekete baş etsin bu devlete. Saygıdeğer Başkanım meali hemen arz ediyorum Ağabeyim Kemal Aydın beyden bahsediyorum inşallah bir siyasi teşkilat kurar başarılı olur ben onun milletimize layıkıyla hizmet edeceğine yürekten inanıyorum. Telefondan okuyorum, alındığı şekliyle okuyorum çünkü Allak bullak almışlar Saygıdeğer Başkanım anlamlı bir şekilde burada annemin tedavisi ile ilgili aziz kardeşimle konuşuyorum ama buraya iğrenç bir tuzak kurmuşlar arz ediyorum alındığı şekliyle. İnşallah ilaç milaç işte tedavi uygularlarsa durdururuz kolundaki titremeyi seni sorup duruyor kardeşim tabi hastanedeydik çarşaflı Hanımlar sağlık hizmetleri almaya gelmişler Hacettepe’ye. Bunlarda ne dedi annem bunlar Atatürk’e baş kaldıranlar anne dedim yakında bunları keseceğiz diye bir söz koydular oraya Saygıdeğer Başkanım telefon konuşmasının

21

Page 22: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:22

içinden iddia makamının kurduğu tuzak. Saygıdeğer Başkanım bu telefon konuşmasına teknik olarak yaptıkları müdahale ile beni cani, katil, eşkıya yapmaya çalışan düşman istihbarat ajanlarının bir başka maharetini arz ediyorum. 80 yaşındaki annemi ağabeyim Kemal Aydın ile birlikte Hacettepe hastanesine götürdüğümüz bir gün annemin orada bir gün çarşaflı Hanımlarla sohbetini gençliklerinde köyde giydikleri çarşafları nasıl kesip biçip minder yüzü yaptıklarını anlattığı bir telefon sohbeti Saygıdeğer Başkanım. Nasıl koymuşlar bunu buraya Saygıdeğer Başkanım? Yakında bunları keseceğiz diye. Onları nefretle kınıyorum bu alçak iftirayı teknik hilelerle buraya yerleştiren biraz önce arz ettiğim düşmanları Allah lanet etsin bu iftirayı dosya kapsamı yapan adli merciler ve hukuk adamlarımıza hiçbir şey söylemiyorum. Bu iğrenç iftirayı düzen düşmana iade ediyorum Allah onlara lanet etsin. Benim anam bu Saygıdeğer Başkanım 80 yaşında karargah evinde komutan yaptıkları. Yeğenlerimin anneanne dedikleri benim annem 80 yaşında. Allah düşmana lanet etsin. Allah onlara Silivri meydanında en acı yenilgiyi tattırsın. Saygıdeğer Başkanım sesimin yüksekliği nedeniyle bağışlanmamı arz ediyorum rica ediyorum istirham ediyorum. Bir başka telefon konuşması devam ediyorum Saygıdeğer Başkanım Çelebi önemli bir bilgi verdi. Ay özür dilerim aynı telefon konuşması devam ediyor. Çelebi önemli bir bilgi verdi kaleme alacağım bir iki sayfa tutacak onu sana gönderdiğim harbiye ile ilgili notlara ekleyebiliriz ama çok dehşet bir şey rezalet yani. Yani ne sen duy ne ben söyleyeyim belki de biliyorsun aziz kardeşim. Saygıdeğer Başkanım bu rezalet kelimesini açıklayacağım ama bağışlayın beni açıklamak zorundayım bana savcılık sorgularında özellikle 2. savcılık sorgumda ısrarla sordular ama cevaplamadım cevaplamak istemedim. Mahkemeye saklamıştım o cevabımı burada çok utanarak cevaplayacağım bu rezaletin ne olduğunu yine beni peşinen bağışlanma diliyorum sizden. Yılardır hazırladığım Türk kültüründe Türk kadını ve Türk ahlakı başlıklı bir araştırmam bulunmaktadır tekrar ediyorum Türk kadını ve Türk ahlakı başlıklı bir araştırmam bulunmaktadır. Yeğenim Mehmet Ali Çelebi Neriman Teyze bu araştırmanı Genelkurmay Başkanlığına gönderirsen belki bir gün eğitim müfredatında yararlanırlar ama bende kendisine dedim ki ama bu henüz bir eser halini almadı eser oluna kendileri zaten satın alır yararlanırlar dememe rağmen olsun Neriman Teyze bu haliyle gönder dediği bir araştırma Saygıdeğer Başkanım onlar genç oldukları için küçük genç yaştaki genç kızların yaşadıkları ahlaksızlara ilişkin arkadaşlarından duydukları ve şahit oldukları bazı ahlaksızlıkları da benimle paylaşınca bunu bir yazı dizisi olarak yayınlayalım diye aziz kardeşim Ali beyle paylaşıyorum bu telefon konuşmasında Saygıdeğer Başkanım aslında bu kürsüden söylemeye tekrar ediyorum utanıyorum bağışlayınız burada nedir bu rezalet diye tekrar sorulmasın diye arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım bu rezalet nedir biliyor musunuz bu rezalet bazı cemaatlerin genç kızlarını Türk Silahlı Kuvvetlerinde okuyan öğrencilere fahişelik yapmaları için göndermeleridir. Bağışlayınız mecbur kal kıldığınız için beni zorun bu mecburiyette bıraktığınız için arz ediyorum umarım bir daha sorulmaz sorular sorulacak olursa tekrar aynı şekliyle yine utanarak cevaplayacağım nedir bu rezalet diye sorulan zorunun cevabıdır Saygıdeğer Başkanım. Bazı cemaatlerin genç kızlarını Türk Silahlı Kuvvetlerinde okuyan öğrencilere fahişelik yapmaları için göndermeleridir. Yeğenim Neriman Teyze bu konuları makale konusu yapar mısın? Türk kültüründe Türk kadınının ahlaki ile ilgili belki gençler hatalarını daha çabuk görürler bu rezillikler yaşanmaz bir daha ülkemizde dediği bir konu. Saygıdeğer Başkanım 7 yaşından beri Ankara’da yaşıyorum. Yıllardır bu hikayeleri duyuyorum gerçek olabileceğini son yıllarda yaşanan yobazlık ve bağnazlığın, ahlaksızlığın bu kadar yüksek boyutlara ulaşması ile yakından görmekteyim. Milletlerin savaşlarında kadın kullanılarak kazanılan zaferler az değildir kendi milletimizin devleti olarak bilinen 622 senede kadın kullanılarak Osmanlı devletinin nasıl yıkıldığını yakın tarihimizden biliyoruz. Kadını düşmanın fahişe olarak kullanmasını yadırgamam ama milletimizin kızlarının arz ettiğim ahlaksızlıklarda kullanılmasını asla kabul edemem üzüntüm ve şaşkınlığım çok yüksektir toplumsal çöküşü ve bir milletin çöküşünü hızlandıran en önemli etken kadının ahlaksız şer işlerde kullanılmasıdır diye düşünüyorum. Benim aslında bildiğim ama yeğenimin de

22

Page 23: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:23

beni yaşanan bu ahlaksızlık nedeniyle doğruladı toplumsal ahlakın çöküşüne dair bir rezalet. Daha önce de bir vesile ile huzurlarınızda ifade etmiştim. Ben tarihimizin hiçbir döneminde Türk kızının Türk kadınının devlet menfaati içinde olsa alsa ahlaksızlık aracı olarak kullanıldığına ben kendi tarihimde rastlamadım. Bunun gizli yada resmi bir bilgi olmadığını söylemeye hacet yok diye düşünüyorum Saygıdeğer Başkanım. Saygıdeğer Başkanım bu hususa dair cevabım çok uzun ama okumuyorum kararınıza saygım nedeniyle rezalet kelimesi yeterince anlaşımlaştır sanıyorum bu konuya dairde ilk makalemi de yayınlamıştım. Sonra bu araştırmamın Türk kültüründe Türk kadınının ahlaki başlıklı araştırmamda 122 sayfalık bir özeti kütüphanelerine koymaları için hem Milli eğitim bakanlığına hem de Genelkurmay Başkanlığına gönderdim. Bu konuyla ilgili de telefon konuşmalarımız var yeğenlerimle siz anlattınız gittiniz bu yüzden ben hastalandım diye bahsettiğim konu nedeniyle üzüntüm nedeniyle gerçekten hastalandığımdır Saygıdeğer Başkanım. Telefonumu okumaya ve meal etmeye devam ediyorum şimdi elinde kaç ürün var Saygıdeğer sevgili Saygıdeğer Başkanım aziz kardeşim Ali Bey soruyor telefonda Ercüment hocayla ilgili olarak soruyor sıkıntının giderilmesine yönelik. Şimdi Ercüment hocanın elinde kaç ürün var abla? Ablası çok slayt gönderdi bana flashdiski almış atlayarak aldıkları için bende atlayarak okuyorum onu sana gönderebilirim istersen sen geldiğinde elden vereyim bir yol çizdim abim de yardım edecek ama yoksa ipin ucu kaçıyor. Abim söyleyecek ben yazacağım insan ilmini yazmaz mı? Yani insan en iyi yaptığı işi yazmaz mı? Adam Türkçe özürlü ablası daha önce bilgisayarımda Saygıdeğer Başkanım daha önce bilgisayarımda abim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’yla ait slaytlar olarak cevapladığım konudur bu konu. Agabeyimin kendisine ait bu ilmin hem makalelerde hem de eserde değerlendirmek için yaptığım bir çalışma ağabeyim Ercüment Ovalı’dan bahsediyorum Saygıdeğer Başkanım yayıncı yazar Ali aziz kardeşim Ali Özoğlu beyin de fikirleri alıyorum telefonda. Telefon okuyorum abla şu aşamada onun yanında birini bulundurmak çok riskli bunu gelince detaylı olarak konuşuruz. Saygıdeğer Başkanım sabit olduğu ilim nedeniyle düşman hedefinde olduğunu daha önce söylemiştim ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’nın telefonun espri bölümü de alınmış onu da okuyorum sırası gelenin çalışacak abla öyle tekneye binerim gezerim beklemeyecek. Abla bavulları topluyoruz emekli oluyoruz artık evi değiştiriyoruz teknede yaşayacağız ama pozisyonumuz aynı kalacak. Sadece ev değiştireceğiz ev yerine tekne öncesi olan bir espri Saygıdeğer Başkanım aziz kardeşim Ali Özoğlu bey abla emekli olunca bir tekneyle Dünya’yı dolaşmak istiyorum diye hep konuştuğumuz bir hayal. Telefonun diğer kısmı çocuklardan ne haber abla iyiler mi? Çocuklar iyiler hafta sonu Noyan aradı biz iyiyiz dedi öbür bizim Eren vardı o da kazanamamış eski okul komutanı Reha paşa onun hemşerisi sen bilmiyorsun ablası hem de Trabzon’dan komşusu çok da çalışmışlar ama sınavı geçememişler. Saygıdeğer Başkanım bu çok uzun bir sohbet içerisinde çok onlarca konu ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’nın kurduğu laboratuarın ürünlerinin pazarlanmasına ve sıkıntılarına ilişkin sohbet. Ürünlerini pazarlayacak ilaç firması ile ilgili yaşadığı sorun nedeniyle yeni bir ilaç firması bulma konuşmaları. Türktıpsan’ın laboratuarındaki hisseleri nedeniyle emekli bir paşa Volkan Kaplama ile ilgili yaşanan sorunlar vesaire. Genellikle ailemizin bir evladının sıkıntılarını konuştuğumuz bir telefon sohbeti içerisinde ben eşkıyalık bulamadım zamanınızı almak istemiyorum bu kadarla yetinmek istiyorum bu cevapta mahkemeniz takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Bu Saygıdeğer Başkanım bu seferde aziz kardeşimin bir dostunun ajansı matbaası olan bir arkadaşının ekonomik sıkıntıları nedeniyle paylaştığımız yine benzeri bir konuşma sayfa 1651 tape 6838. Siz dediniz bizim boynumuz kıldan ince ablası. Siz dururken başka yerden mi avukat bulacağız? Zaten abin diyordu ki kardeşin birini işaret etsin de birini söylesin de vekaletlerimiz o avukata bulunsun yarın herhangi bir şey olur falan. Abla ajans zor durumda ajans bizim elimiz ayağımız şu Fenerbahçe daldan dala atlamış tabi. Şu Fenerbahçe azıcık bir şey vermiyor mu? Türk Silahlı Kuvvetlerinden o kadar ihale alıyorlar. Maalesef abla buralar hep esprili konuşmalar Saygıdeğer Başkanım hani sen Fenerbahçeliydin ablası? Abime diyorum ki şöyle şu hocaya söyle şu hocaya çabuk üretsin şu

23

Page 24: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:24

ürünleri bak nasıl gülüyor bak paraya ihtiyaç var onun da öyle çok borcu var ki 1 trilyon Allah’ım herkes battı yetiş al İngilizler kök hücreyle bilmem ne yaptık diye hikayeden şeyleri Dünya’ya duyuruyorlar sen ne yapıyorsun ağabeyciğim orada? Devlet işlerinde duygusallık olmamalı atlanarak ve konudan konuya Saygıdeğer Başkanım bu milletin geleceği o ise ciddiye almıyor devlette kim diyor hoca bulmak zor mu adam gider yurtdışından birini getirir. Ticaret mi devlet mi burada devlet kavramlarını belirlemek lazım devletin görevi hocanın rahat yaşaması değil elbette ki devletin görevi bu ilmi Ercüment’i devlete, millete faydalı hale getirmek. Allah aşkına bu telefon sohbetinin neresinde sıkıntı ve sorundan başka bir şey var Saygıdeğer Başkanımda eşkıyalık delili için buraya konuldu? Burada adı bulunan bütün ailemiz ayrıca bu konuşmada o zaman tanımadığımız ancak bize avukatlık yaptığı için vekaletlerimizin bulunduğu annemin Hazreti Yusuf’ta dediği insanda bizimle zindanda. Ne yüksek bir öngörüyle demişiz Saygıdeğer Başkanım. Vekaletlerimiz bolunsun yarın bir şey olur belki bize buradan ağabeyim Kemal Aydın beye sesleniyorum lütfen bir daha böyle öngörü ve tahminlerde bulunma. Senin öngöründen yüzünden ailece zindandayız abi. Avukatımızda bizimle birlikte zindanda bulunuyor aziz kardeşim Saygıdeğer Başkanım aziz kardeşim Ali Bey Fenerbahçe taraftarıdır bende ona takılırım maddi olarak sıkıştığında Fenerbahçe versin sana diye. Sayfa 1612 tape 7249 ağabeyimin tutuklu bulunduğu benimde tutuksuz yargılandığım tarihte 3 yeğenimden yargılandığım tarihte 3 yeğenimden biri olan haberleşmemize ilişkin toplam 2 telefon konuşmamız olan yeğenim Eren Mumcu ile telefon sohbetini okuyorum Saygıdeğer Başkanım. Benim tutuksuz yargılandığım zamanda yapılan bir telefon konuşması tape 7249. Saygıdeğer Başkanım bir müddet aralarında konuşmalar yaptıktan sonra Eren Mumcu’nun Kemal Aydın’ı sorması üzerine Kemal Amcan Ali Amcan Ekim’de olursa duruşmayı bekliyorlar yine yaptığımız itirazı reddetti mahkeme. İnşallah avukatımız bugün yine Ankara’daydı görüştük inşallah Ekim’deki duruşmada belki inşallah serbest kalırlar diyor onlar çok mutlular sağlıkları çok iyi inanılmaz keyifliler bizde sadece sağlıklarında endişe ederiz Teyzem onun için her hafta gidip geliyorum Tekirdağ’a bende iyiler çok şükür selamlarınızı selamlarımızı ellerinden öptüğümüzü iletirsin Neriman Teyze olur Teyze. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet hepiniz ağır ceza reisisiniz yargıçlarsınız hukuk adamlarısınız Allah aşkına bu sohbetteki eşkıyalık delillerinin ne olduğunu bana biriniz söyleyin. Sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığı hücre yapılanması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisin ortadan kaldırmak itiraflarında hangi dosya kapsamının hangi derecedeki hangi kuvvetteki suç şüphesini oluşturmuştur bu telefon sohbeti? Saygıdeğer Başkanım bu nasıl zulüm nasıl hal hatır sormak ne zamandan beri eşkıyalık olmuş durumda? İşte zindanda tuttukları keyfi sebepler. Allah diyorum ne deyeyim yaptıkları zulmün karşılığını Allah yapanlara göstersin mahkemeniz takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Sayfa 1656, 1657 tape 6742 yeğenim Noyan Çalıkuşu ile bir sohbetimizde noktalanarak kalın ve koyuyla renkle yazılarak alındığı şekliyle okuyorum. Bende iyiyim Teyzem yazıyoruz çiziyoruz eseri yetiştirmeye çalışıyorum kahraman öyle emretti Neriman Teyze bende kırmızı beyaz setini aldım Ali Amcamın selamı var o da selamı var o da dersteymiş hafta sonu Ankara’daydılar ama görüşemedik dedim çocuklar, çocuklarda seni çok özlediler seni dinleyecekler, dinleyecekler anlaşılan. Sayelerinde bizde ders görmüş olacağız. Eğer dedi özel eğer dedi özel kuvvetle ilgili kötü bir sonuç gelirse üzülmesinler devam eden bir süreçtir o yılgınlığa kapılmasınlar üzülmüyorsunuz her şeyi sizden bekliyoruz sen yazdın gittin bende yazdım hastalandım dedim bir daha yazmayacağım. Bak Çelebi sakın bir şey söylemle bana hayattan şikayet falan yok artık gidin başımdan olur mu Neriman Teyze sana bol bol konu ve malzeme ama çok güzel oldu verdiğiniz bilgilerle sizin minnet borçluyuz bende yazdım Türk kültüründe Türk kadının ahlakı diye gönderdim ama çok şık oldu ileride kitap da olur belki geleceğiniz güzel olsun çok başarılı kumandanlar olun hem de çok başarılı devlet adamları olun biz sizleri öyle görmek istiyoruz hem de Türk devletine yön veren rehberler önderler olun inşallah var mı genç kumandanın Teyzesine bir emri? Kebap mı göndereyim kitap mı göndereyim?

24

Page 25: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:25

Sende ki Teyzem bir yazı yazmış Başbakan azledilmiş diye bir yazı yazmış Teyzem Başkomutanda çok beğenmiş. Saygıdeğer Başkanım dinlediğiniz üzere genç bir insana Teyzesi olarak dualarımla biten bir telefon sohbeti dikkatinize sunuyorum konuştuklarım dualarım eşkıya olun üzerine değil çok başarılı kumandanlar olun milletimize önder rehber olun başarılı devletler devlet adamları olun üzerinedir. Bu sohbetten eşkıyalık iftirası düzenlere ben Allah’ın kelamı ile yine sesleniyorum. Yine aynı sureden okuyorum Fatır suresi 8, o halde canın onlar için üzüntülere dalmasın hiç kuşkusuz Allah onların ürettiklerini, ortaya koyduklarını oyunlarını çok iyi bilmektedir. Kötülükleri kuranlara kötülükleri tuzak yapanlara gelince onlar için şiddetli bir azap vardır ve böylelerinin tuzağı tarumar olur. Saygıdeğer Başkanım bu sohbete dair kahraman kod adı ile kimden bahsediyorsunuz şeklinde dehşetli istihbarat sorularıyla dövüldüm. Arz ettiğim üzere insan olarak hayat zaten çalışmak üzere kuruludur çalışmak, yazmak, çizmek eşkıyalık olmadığı için bende bir ömürdür okurum, araştırırım, yazarım ağabeyimle tartışırım danışırım benim yaşam ve insani faaliyetlerim bunlar. Yaşadığım zulüm nedeniyle eşkıyalık olmuş durumda ne yazık ki. Aziz kardeşim Ali beye bende ağabeyimde hep kahraman deriz. Çalışmalarımı eser yapmam için beni bana düşüncelerini söyler beni teşvik eder: Bende yeğenimle paylaşırım maksat eşkıyalık değil Saygıdeğer Başkanım maksat bilgilenmektir sohbet etmektir sayısız sayfada Neriman Aydın’ın kahraman isimli bir şahıstan bahsettiği şeklindeki istihbarat ifadeleri tekrarlanmıştır. Saygıdeğer Başkanım ben kahramanın kahramanlığın ne olduğunu kimlere kahraman dendiğini mensubu olmakla iftihar ettiğim milletimin tarihinden biliyorum. Ağabeyimin çocuk denecek yaşlardan beri bilge rehberlerinden Nihat Atsız’ın yolların sonu isimli kitabından kahramanlık şiirini kendisine kahraman dediğim için zindana atıldığım aziz kardeşim Ali bey için ve 1944 yılında dönemin siyasi iktidarının zulmüne uğrayan Türkçülerin anısına okuyorum. Mustafa Kemal’i Türk istiklal harbini yazmadığı için Nihal Atsız’a çok kızan kod adını kılıç Ali diye değiştiren zindandaki kahraman kardeşime aziz kardeşim Ali Özoğlu beye armağan ediyorum. Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmemektir. Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir kahramanlık saldırıp bir daha dönmemektir. Sızlasa da gönüller düşünlerin yasından koşar adım gitmeli onların arkasından. Kahramanlık içerek Kahramanlık içerek acı ölüm tasından ileriye atılmak ve sonra dönmemektir yırtıcılar az yaşar uzun sürmez doğanlık her ışığın ardında gizlidir bir karanlık. Adsız sansız olsa da en büyük kahramanlık göz kırpmadan saldırıp bir daha dönmemektir. Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir ne de güneşler gibi parlayıp sönmemektir bunun için ölüme bir atılış gerektir atıldıktan sonra da bir daha dönmemektir. Saygıdeğer Başkanım Türk milletinin kahramanlığa dair söylemim çok uzun ancak okumuyorum Türkçülerin yaşadıkları zulmün eskilerde kaldıklarını düşünüyordum yanılmışım telefon konuşmasında Aziz kardeşim Ali bey Ankara’ya geldi ama işlerinin yoğunluğu nedeniyle görüşemedik diye sohbet ediyoruz yeğenimle. Kitap nasıl okunur insan bakış açısını ufkunu nasıl yüksek ve uzak tutar? Bir insan mesleği ne olursa olsun hayatın tüm alanlarına dair nasıl bilgi sahibi olur. Örneğin hangi meslek sahibi olursa olsun en kaliteli fotoğraf nasıl çekilir? Bunun için hangi bilgilere ihtiyaç vardır? Bu ve Dünya’yı alemi ilgilendiren her konuda bizde rast geldiğinde evlatlarımızla sohbet eden aziz kahraman kardeşim Kılıç Ali kod adlı Kahraman kardeşime atfediyorum bütün bunları. Onlarla bilginin yüceliğini paylaşır. Yazar olursun, mühendis olursun, araştırmacı olursun ama fotoğraf sanatçısı da olursun gibi telefonda geçen inşallah sizde oralarda ders verirsiniz söylemine karşılık Ali beyin harp akademilerinde ders verdiği olarak cevap verdiğim yazılmış ifade tutanağına Saygıdeğer Başkanım. Saygıdeğer Başkanım ben fotoğrafçılık dersinden kursundan bahsediyorum. Ama düşman kendi kirli emelleri için mesnet yaratmakta sınır tanımıyor. İnşallah sizde oralarda ders verirsenizden böyle bir iftira nasıl türetilebilir bilmiyorum. Girdiği sınavı kazanamaması nedeniyle gençler çabuk pes eder diye sakın yılgınlığa düşmesin diyor Amcan diyerek ona cesaretini kaybetmemesi için yeğenime moral veriyorum. her şeyi sizden bekliyoruz söylemime her anda her gence söylüyorum. Geleceğimiz gençlerimizin bilgeliğine Türkiye Cumhuriyeti devletini Türk

25

Page 26: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:26

milletini iyi tanımalarına taşıdıkları kültürün yüksekliğini bilmelerine bağlıdır elbette. Saygıdeğer Başkanım Türk kültüründe Türk kadının ahlakı konulu araştırmamda bana genç olarak şahit oldukları ahlaksızları anlattıkları için çok üzülmüştüm. Onun için de siz anlattınız ben yazdım ama üzüntümden hastalandım diyorum. Telefonun meali budur eşkıyalık iftiraları ile alakası yoktur milletimizin her şeyi gençlikten beklediğinin delili olarak Türk gençliğinin yurdumuzdaki değerlerinden haberdar olmasının Mustafa Kemal ilmi olduğunu ben her gençte olduğu gibi bu çok sevdiğim sevgili yeğenlerimle de paylaşıyorum toplamı 2 kişidir Saygıdeğer Başkanım. İşte o ilimden birkaç Yüce söylem. Nutkun soy sayfası Saygıdeğer Başkanım. Ben bu bölümü benimle birlikte tutuklu olan sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi için okuyorum. Saygıdeğer efendiler sizi günlerce meşgul eden uzun ve teferruatlı nutkum nihayet geçmişe karışmış bir devrin hikayesidir. Bunda milletim için ve gelecekteki evlatlarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek bazı noktaları belirtebilmiş isem kendimi bahtiyar sayacağım. Efendiler bu nutkun ile milli varlığı sona ermiş sayılan büyük bir milletin istiklalini nasıl kazandığını ilim ve tekniğin en son esaslarına dayanan milli ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım. Bugün ulaştığımız sonuç asırlardan beri çekilen milli felaketin yarattığı uyanıklığın eseri ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir. Bu sonucu Türk gençliğine emanet ediyorum. Saygıdeğer Başkanım Türk gençliğinin kutlu ve Yüce düşünceleri bu ilimle hayat bulsun dilerim yeğenlerim ve tanıdığım tüm gençlerden milletimizin yaşadığı ahlaksızlık ve kültür düşüklüğü nedeniyle duyduklarım dudak uçuklatacak boyutlardadır onun için bende sürekli gençlik için ahlak ve kültür konulu makale, makale yazmaktayım. Türk kültüründe Türk kadının ahlakı konulu tarihi ve bilimsel yazım 22 değil Saygıdeğer Başkanım 122 sayfadır. Aslında 1000 sayfalık bir çalışmadır. Millet ahlakının en yücesini en çok saygıya, övgüye ve iftihara değeri olanını yaşayan bir milletin evladıyım. Her değerimizi ılımlı yapmaya çalışan ılımlı yapan ecnebi dünya bu sayede milletimizi ortalık toplumu yapmak için her alandan saldırmaktadır telefon sohbetinin mealini mahkemeniz adaletine arz ediyorum yeğenimle konuşurken bak Başkomutanda, yeğenimle konuşurken bak Başkomutanda beğenmiş sözüm Mustafa Kemal’i kastederek söylediğim bir söylemdir çünkü makale konusu Cumhurbaşkanlığı sırasında Başbakanlıktan azledilen İsmet İnönü ile ilgili Mustafa Kemal arasında geçen bir sohbettir Saygıdeğer Başkanım. Benzeri bir telefon görüşmesini ağabeyim Kemal Aydın beyin avukatlık yapan bir dostuna danışılmasını istemesi üzerine yeğenim Mehmet Ali Çelebi yeğenim ile konuşuyoruz. Sayfa 1702 tape 7203, bu Halil Beyle biz özellikle neyi konuşalım Neriman Teyze olayı anlatıyorsun Kemal Amcam sizinle görüşmemi Yusuf bey ile istişarede bulunmanızı rica etti. Bu mümkün diye soralım. Hangi nedenle içerde olduklarını söyleyeceksin Kemal Amcam sizinle Yusuf beyin Avukat Yusuf beyin istişare etmesini istediler dersin Teyzem. Tamam Teyze ben gideyim affedersiniz sonra sizi ararım Neriman Teyze. Saygıdeğer Başkanım askeri hakimlikten emekli ağabeyimin dostlarından bir beyefendi ile görüşmemizi davaya bakma sürecinde avukatımız Yusuf Erikel beyle hukuk yardımlaşmasında bulunup bulunamayacağı ile ilgili ağabeyim Kemal Aydın beyin isteği üzerine bu avukat hakkında yeğenimle yaptığımız telefon görüşmesi. Takdirlerinize arz ediyorum. Masum insanlara avukatlık yapan avukatımızın Yusuf Erikel beyin de zindana atılması ile bu zulümde yaşadığımız zulüm içindeki zulmün boyutları için müthiş bir delil olsa gerek. Masum insanları iftiralarla zindana atacaksınız sonrada avukatsız bırakmak için ayrıca zulüm yapacaksınız avukatla konuşmak isteyeceğiz onu da bu fitne belgesine koyarak sorgulayacaksınız, Şimdi bu telefon konuşmasının iftira edilen eşkıyalıkla ne alakası bulunmaktadır Saygıdeğer Başkanım? Söyleyecek söz bulamıyorum halimize bir bakınız Allah aşkına. Zindanda tutulma güya dosya kapsamı denilen hale bir bakınız. Bir şey söylemiyorum mahkemenizin takdirine varsa kaldıysa adaletine adalet ediyorum. Saygıdeğer Başkanım sayfa 1857 tape 6793 Profesör Doktor Ercüment Ovalı ağabeyim ile yaşadığı sıkıntıyı ağabeyime anlatmam için yaptığımız bir sohbet. Neriman merhaba nasılsın? Sağ olun ağabeyim bir şeyi sizden not almamı istedi. Nedir hocam söyleyebilecek misiniz telefonda? Yok tabiî ki söylerlim

26

Page 27: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:27

hiçbir sakıncası şimdi şöyle yaklaşık 1 buçuk aydır önemli mali sıkıntımız mevcut idi mali sıkıntının aslında biz başından beri hesaplayamadığımız bir şey vardı o da bizim hisse bedellerimiz 25 lira iken 100 liraya giren şirketin niye girdiğini hiç sormadık kendimize üstelik bir banka girdiğinde ama bugün anlamış durumdayız ki bütün bu iş bizim paralarımızı da felç etmelerinin felç etmelerinin ana nedeni. Bugünkü sıkıntıya düşüp çünkü pazarlamayı çalıştırmadılar şirketi ucuz yollu alıp problemini düzeldikten sonra yani pazarlamasını pazarlamayı da onlara ait yüksek bedelden bir Amerikan şirketine satmayı planlamışlar. 2 Temmuz’da bunun için yönetim kuruluna geliyorlar benim ortaklarımın dayanacak gücü olmadığı için daha fazla yatıramadılar bittiler adamlar büyük ihtimalle satış isteyecekler. Hocam kim isteyecek bunu? İş bankası mı? İş bankası grubu evet. 2 Temmuz’da satış kararı çıkarabilir çıktığında şirket büyük ihtimalle önce bir ara şirkete satılır sonra da bir Amerikan şirketine satışı yapılacak daha yüksek bir bedelli. Kemal ağabeyime söyledim çünkü benim ortakların dayanacak gücü kalmadı yani hiçbiri tutunamaz savunamaz yapacak fazla bir şeyleri yok. Bir tek yolu var bizden gelir de birileri hisse alır bir aklı güçlü adam gelir hisse alırsa her şey bozulur. Hocam iş bankasının hissesi ne kadar? 5 hissesi var Neriman yönetim kurulunda da temsil yeteneği de var zaten en büyük hissedar 9 ile burada bulunan adamcağız onun dışında en büyük hissedar 5 ile iş bankası yani bayındır hastaneleri grubu. Grubun yüzde 70’i İŞ bankasının olduğu için dolayısıyla şirketi tutmaya çalışıyorum yoksa satış isteyeceğiz. Tamam hocam acilen Kemal ağabeyime iletiyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet ailemizin bir evladının sıkıntısını Ercüment ve Neriman iki kardeş konuşuyoruz telefon sohbeti öylesine açık ki eşkıyalık olamayacak iftiralarda istismar edilemeyecek kadar açık ve anlaşılır öylesine açık ki kök hücre ile ilgili şifanın milletimize ulaşmaması için azılı düşman ABD’nin kirli oyununu da ortaya koyan gerçek bir bilgi. Ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı ile sıkıntısını konuşmamızın hecesi hangi hecesi meşhur deyimiyle dosya kapsamı? Sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığı hücre yapılanması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak, askeriye içinde illegal yapılanma cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisin ortadan kaldırmak iftiraları için bir delil yada belirti olmuştur ki bende merak ediyorum ne söylesem bilemiyorum. Adli merciler eliyle milletimize nasıl zulüm edildiği görünüz lütfen. Ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’da Yahudi, mason AB yada Amerikan hayranı olsaydı bu şer güçlerin milyon dolarlık tekliflerini kabul etseydi başına en ufak bir sıkıntı gelmezdi Türk olması gerçek bir Mustafa Kemal Atatürk aydını olması ilmiyle şifanın doğrudan milletine ulaşmasını istediği için ilmin kendisine ait olması milyon dolarlara Türklüğünü satmaması nedeniyle kendisine yapılan düşmanlıkların boyutuna bende kardeşi olarak kız kardeşi olarak şahit oldum. Bu fitne belgesine imza atarak yıllarımızı çalan hukuk adamları kendilerini tebrik etsinler büyük işler başardılar yaşadığımız zulmün meşhur delillerinden olan telefon sohbetimizi mahkemenizin adaletine sunuyorum ne delil ama tam eşkıyalık Saygıdeğer Başkanım ayrıca zulmün boyutlarını mahkemenizin bir kez de şahsıma bu konuda sorulan istihbarat soruları ile görmesi için arz ediyorum Kemal Aydın neden sizden Ercüment Ovalı’yı aramanızı istemektedir daha sonra Ercüment Ovalı’yı aradınız mı? Aradınız ise hangi konuda konuştunuz, Kemal Aydın ile yaptığınız telefon konuşmasında sen ara onunla konuş not al bana bir şeyler söyledi sen konuş hocayla o ciddi bir konu canım benim demekle hangi önemli konudan bahsetmektedir? Saygıdeğer Başkanım bu zulmün emrini verenler uygulayanlar bellidir. Milletimizden önce Allah onlardan bunun hesabını şiddetle ve gazabıyla soracaktır. Bunu yakın bir zamanda bekliyorum yaşadığım zulmü mahkemeniz adaletine bırakıyorum. Sayfa 1630 tape 6796 aziz kardeşim Ali Özoğlu beyle yaptığımız bir telefon sohbetini meal ederek okuyorum Saygıdeğer Başkanım. Abla efendim eve gidiyorum kitapçıya indim kitap bakıyorum pek bir şey bulamadım Kerkük ile ilgili abla şimdi bir şey bulman mümkün değil sene sonu olduğu için hep iade yapmışlardır. Öyle mi? Tabi anladım. Hangi göç yolları, göç yollarından başlayarak dedim Irak’a Türklerin gelişi. Ancak Ocak’ın 15’inden sonra bulursun abla kitap tamam çünkü bütün yayınevleri kitapları kitap evlerine iade ederler yıl sonunda sayım

27

Page 28: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:28

yaparlar. Anladım ablası hatırladın mı fuara diyanet işlerinin kitap evi gelmişti sen kart vermiştin. Evet şimdi uğradım bizim yayınevinden kitap almıyorsun dedim abla alalım dediler ama kitap listemsi yokmuş. Var mı sende aziz kardeşim yok bende. Orda bir Arif bey vardı dedi ki bana hatırlatın ki Neriman Hanım alabilelim tama abla bön söyleyeceğim İstanbul’a sana liste yollarlar. Siz iyi misiniz? Çok şükür ablası Allah rast getirsin dualarımız sizinle ablası Allah razı olsun abla bana bir kargo geldi haber ettiler evet ablası Ercüment hocanın dava dosyalarının kopyaları. Evet ablacım kopyaları avukata verdireyim mi bende mi kalsın inceleyim. Hangi avukata vereceksin? Sen bilirsin senin için avukat için hazırlandı işte anladım abla esasları Hakan’da Hakan şimdi davaya girip çıkıyor zaten. Evet, geçen haftaki duruşmada Tekelioğlu profesör evet ben Ercüment hocanın odasından dosyayı kendim çaldım diye itiraf etti. Bu da kayıtlara geçti. A çok güzel abla dün akşamda hoca aradı dedi ki Bedrettin Dalan aradı bize ancak Türk çocuklarına yardım etmek düşer hoca gel sözleşmeyi imzalayalım Yeditepe’de kök hücre kurmak istiyoruz hocanın bu işe meyili nedir abla sen biliyor musun? Olumlu nasıl olsa olumlu nasıl olsa hepsi de ben ruhsat vereceğim için ATİ teknoloji olarak ilim bana ait benden ürün alacaklar diyor Ercüment hoca. Yani ürün olacaklar tamam da para kazanacak mı? Ben bunu bir Ankara’yla görüşeyim abla, abla benden bir isteğin var mı? Teşekkür ediyorum anneme çok selamlar aleykümselam Allah’a emanet olun ablacım görüşmek üzere. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet bu telefon konuşması nedeniyle de düşmanın istihbarat sorularıyla saatlerce hırpalandım. Ercüment hoca ile Ali Özoğlu arasında ne gibi bir ilişki vardır? Ercüment Ovalı’nın hangi dava dosyası ile ilgilenmektesiniz? Bunun sebebi nedir? Bedrettin Dalan ile Ercüment Ovalı arasında ne gibi bir ilişik vardır? Ali Özoğlu bu durumu Ankara’da kime ne amaçla aktarmaktadır? Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet sosyal yaşam gereği 2 insanın yakınımız olan bir diğer insanın düşman iftiraları nedeniyle yaşadığı sıkıntılarda avukat yardımı almak için yaptığımız bir sohbette çeşitli insanı konuları, Kerkük ile Türklerin Irak coğrafyasına geliş yolları ile ilgili kitaplardan başlayarak konuşuyoruz. Düşman baskısı altında olan yakınımız ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı‘nın sıkıntıları ile ilgili görüş alışverişinde bulunuyoruz. Bu konuya dair verdiğim bu cevaplar ifade tutanağına gizemli ve anlaşılmaz yazılarak zindana atılmam için malzeme yapılmıştır Saygıdeğer Başkanım. Konuşmamın tamamını huzurlarınızda okudum ne gizli ne gizemli ne de karanlık ne de eşkıyalık belirtisi bulunmaktadır. Bütün dostlarına yaptığı gibi adı geçeni 2 insanı ağabeyim Kemal Aydın Bey tanıştırmıştır. Ercüment Ovalı Ali Özoğlu arasındaki ilişki Kemal Aydın bağlantılıdır ifadesi savcı beylere aittir ben şu şekilde beyanda bulunmadım Saygıdeğer Başkanım. Bu şekildeki beyanın dana sonra istihbarat ve tuzak amaçlı kasıtlı kullanıldığı gördüm. Oysa Ali bey ile Ercüment hocayı ağabeyim Kemal Aydın bey tanıştırdı demiştim şimdi anlıyorum ki sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığı hücre yapılması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmak iftiralara için adli merciler bu ve benzeri hilelerle, tuzaklarla bizleri zindanda tutacak malzeme ve zemin yaratmışlardır. Uzaktan yakından eşkıyalıkla alakası olmayan bu sohbeti de mahkemeniz adaletine ve takdirlerine sunuyorum. Yine hem ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı hem de aziz kardeşim Ali beyin yaşadıkları mali sıkıntılara dair bir sohbet Saygıdeğer Başkanım. Sayfa 1655 tape 6740 ağabeyim Kemal Aydın beye soruldu bana da sorularak zaman kaybedilmemesi için alındığı şekliyle okuyorum. Şimdi Trabzon’a giderken ağabeyime dedim ki ona söyle senin mahkeme dosyanı sana gönderen Ercüment’in dosyalarını da gönderir ve kendisine arz etmesini ister. Burada noktalar var konuşma atlanmış diyor ki eminim o gücün vardır artık şüphesi varsa giderelim. Yine konuşma atlanmış noktalanmış Saygıdeğer Başkanım. Abla yayınevi maliye yine müfettiş yollamış evet kapatın gidin diyor kasti mi geliyorlar kardeşim maliyeden mi tabi Ankara’dan geldim diyor adam bizim yeğenler bilgi konusunda bilgi sahibidirler danışalım mı ablası onlara? Saygıdeğer Başkanım burada espriler yapıyoruz ayrıca bir devlet alacağımız var onlardan şeklinde bir vatan alacağımız var onlardan şeklinde yine esprili sohbetlerimiz var. Ya ağabeyime dedim ki söyle Ovalı denen büyük doktora

28

Page 29: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:29

emekli olayım yanında çalışayım paraya ihtiyacımız var. Yayınevi batıyor bizde battık herkes battı para lazım. Hoca çok gevşek davranıyor abla gereksiz insanlarla diyaloga girmiş. Ablacım ağabeyim diyor ki bırakamam bu ilim adamı devletimize geleceğimize çok lazım. Abla alabildiğine güven yitiriyor bak İngilizler kök hücre ile ilgili bilmem ne yaptık diye hikayeden şeyleri Dünya’ya duyuruyorlar sen ne yapıyorsun ağabeyciğim orada? devlet işlerinde duygusallık olmamalı bu ilim milletin geleceği o ise ciddiye almıyor devlette kim diyor hoca bulmak zor mu adam gider yurtdışından birini getirir. Ticaret mi devlet mi? Burada devlet kavramını belirlemek lazım devletin görevi hocanın rahat yaşaması değil elbette ki devletin görevi Ercüment’i devlete, millete faydalı halde şifa sunar hale getirmek bende abime dedim ki iş dışında konuşmasın yasakla hiçbir şey konuşmasın düşman sürekli faaliyette. O gün hafta başı abimi ara dedi 2. paşa Saygun Paşa sırf benimle ilgili Türktıpsan’a gidiyor demiş Volkan paşa aramış kendisini. Paşa bizi ziyarete gelecek bu konuyla ilgili ne anlatabilirim diye hocayı aramışlar hoca da demiş ki 2 senedir bu şirkettesin ne anlatacağını bilmiyor musun? Madem paşa oldun burada da bulundun şimdi ne anlatacağını bana mı soruyorsun? Burada da noktalarla geçilmiş Saygıdeğer Başkanım. O gün ortanca abi anneme demiş ki hoca diyor ki devlet verdiği sözü tutmadı zor durumdayız 9 hissemiz vardı almadılar. Türktıpsan alsaydı diğer hisseleri laboratuarın geleceği güvende olurdu belki. Bir dur değil mi adam gibi gereksiz insanlarla konuşmuşsun devlette görevini yapsın beklemeden hisseleri satıyorsun sen orada sıcak yerde otur devlet bütün imkanları versin sana oh ne ala. Tabi ki yurtdışından getirir adam hoca bulmak zor mu? Ticaret mi yapıyoruz devlet mi devlet mi yaşatıyoruz? Burada da noktalarla geçilmiş Saygıdeğer Başkanım ben de ben de bu toplumsal ve tekrar devam ediyor telefon alıntısı bende bu toplumsal dönüşümde memur olarak çalışmak istiyorum bol bol kitap okurum özgeçmişi göndereyim mi sevgili kardeşim? Ankara’ya 1 numarayı bırakır geliriz Saygıdeğer Başkanım peşinen söyleyeyim daha öncede arz ettim benim başkomutanım benim 1 numaram 80 yaşında resmini fotoğrafını gösterdiğim Yüce mahkemeye annemdir. Çünkü anneme ben bakıyorum gelir karın devam ediyor telefon konuşması. Gelir karın tokluğuna çalışırız. Abla vallahi 2 günde kafayı yersin belki toplumsal haber gazetesinin basıldığı günleri de görürüz. İnşallah. Abla ajansı ayakta tutmam lazım zor durumda yayınevi battı ajans battı işte bu işi yola koysaydı tepetaklak gitmeseydi hoca bütün matbuat işlerini ona batıracaktık ilaç broşürleri vesaire. Bir sürü materyaller burada da noktalarla geçiliyor Saygıdeğer Başkanım. Noyan’dan haber var mı abla? Noyan aramadı Amcası genelde hafta sonları arıyor cumartesi, Pazar iniyorlar dağlardan yine noktalamalar. Mustafa Kemal devletini yönetirken balık yeriz değil mi herhalde yani. Salı günü ajansın mali durumuyla ilgili rapor hazırlıyorum annen diyor ki Yusuf’a sizin gibi yakışıklılara eş olanlara ne mutlu. O da diyor ki hemen gelinine söyleyeyim Berlin’deki arkadaşım dostlarının davaları var söyledim Neriman güvenilir avukat lazım dedi. Ali’nin matbu işlerini ajansa bastırsak yurtdışına gönderme imkanı olur mu kardeşim? Aytekin’in selamı var. Saygıdeğer Başkanım suç benim değil suç bunları bu davayla ilişkisi olmayan telefon sohbetleri buraya koyarak dosya kapsamı yapanlarındır. Aksi halde ben tabi ki bu dava konusunu hiç ilgilendirmeyen telefon konuşmasını okuyarak huzurunuzu meşgul etmek istemezdim ama mecburum aksi halde sorgu esnasında tekrar soracaksınız ve tekrar aynı zaman kaybına uğrayacağız. Devam etmek istiyorum biraz daha sonra Saygıdeğer Başkanım ağabeyim Kemal Aydın Bey savunması sırasında ayrıntılısıyla bu konuya cevap verdiği için sohbette gayet açık olduğu için meal etmeyi gereksiz bulmaktayım. Dinlediniz üzere hem aziz kardeşimin yayınevi ve dostu bir reklam ajansının mali sıkıntıları hem de diğer ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’nın mali sıkıntıları ile ilgili dertleşiyoruz. Ağabeyim Kemal Aydın beyin Trabzon’a gittiği bir gün yaptığımız bir sohbet hocanın davalarına giren avukat Hakan’ın ağabeyime yaptığı bir gayri ahlaki davranışı konuşuyoruz. Laboratuarın hayatta kalması için Ati teknolojinin hissedarı Türktıpsan’ın daha fazla hisse alması için hocanın çabalarından bahsediyoruz. Düşmanın yurdumuzdaki faaliyetleri nedeniyle milletin girişimci evlatlarına yaşatılan zorluklar nedeniyle

29

Page 30: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:30

ağabeyime hocanın konuşmasını yasakla ortalık istihbarat ajanı kaynıyor dediğimi paylaşıyoruz Saygıdeğer Başkanım bu telefon mealimi yaklaşık 1 saatlik bir meal ama zindan zulmü çabuk bitsin diye okumuyorum çünkü anlaşıldığını düşünüyorum heyetinizdeki hukuk adamları da anlamayacaksa diyebilirim. Malumlarınız olduğu üzere darlık, sıkıntı, zorluk bir yaradılış gerçeğidir. ŞU anda milyarlarca insan herhangi bir sıkıntısını aşmak için çalışıyor. Bu durumda her insan yakınlarından medet umar biz dostları olarak nasıl ki kitapları satılsın da mevcudiyetini sürdürsün diye çabalıyorsak Aziz kardeşim Ali bey Kılıç Ali beyde dostlarına tanıdıklarına Ercüment hoca gibi bir bilim adamının yarattığı bir şifa kuruluşunun hayatta kalması için çabaları yaptığı çabalar. Ama düşman şimdi çok güçlü yurdumuzda ve o kadar etkin ki her ikisi de battı Saygıdeğer Başkanım. düşmanlarımız Türk milletine siz ilim sahibi olamazsınız buna asla müsaade etmeyiz eğer ilimde ısrar ederseniz milletimize ilimle hizmet etmeyi ideal yaparsanız sizi eşkıya ilan edip eşkıya ilan ettirip zindana attırır ve yargılattırırız tehditlerini gerçekleşen halleri ile yaşıyoruz Saygıdeğer Başkanım. Ben uzun yıllardır ülkemizden sayısız insanın tedavi olmak için yurtdışına gittiğini biliyorum. Sağlık harcaması olarak yurtdışına bırakılan paraların toplamının milyar dolarlar olduğunu tahmin ediyorum. İşte bu kazançtan mahrum kalmak istemeyen düşman yurdumuzda ki her ilme düşmanlık etmektedir. Adı belli olan bu düşmanın istihbarat ajanlarının bu telefon nedeniyle hazırladıkları ve sordukları soruları okuyorum ibretlik bir manzara Saygıdeğer Başkanım. Trabzon’a kim veya kimlerle gittiniz? Ercüment’in dosyası diye bahsettiğiniz dosyanın içeriği nedir? Kürşat ve Aslı kimdir, onlara vergiyle ilgili neden danıştınız? Bir devlet alacağımız var derken kimleri kast ediyorsunuz, 2. paşa diye kimi kastettiniz, Ercüment hoca gereksiz insanlarla diyaloga girmiş demenizin sebebi nedir, Ercüment hocanın ilişki kurduğu kişiler kimlerdir, bu kişilerle ne maksatla ilişki kurdunuz? Volkan Kaplama, Kaplama Volkan paşa diye kimi kastediyorsunuz, neden toplumsal dönüşüm yayınevinde çalışmak istiyorsunuz, bir numara derken kimi kastediyorsunuz, bu kişiyle ilgili şifreli konuşmanız sebebi nedir, Mustafa Kemal’in devletini yönetirken balık yeriz demenizdeki kasıt nedir? Saygıdeğer Başkanım işte düşman işte hedefi işte soruları işte kanıtı işte sonucu. Eğer bu tür istihbarat soruları ve benzerleri bana mahkemeniz huzurunda sorulursa asla cevap vermeyeceğim. Üçüncü kez aynı istihbarat sorularıyla hukuk adamlarının beni dövmesine müsaade etmeyeceğim. Şahsıma mahkemeniz huzurlarında bir kez olsun hukuk adamlarına yaraşır sorular sorulmasını bekliyorum bunu önemli zatıalinizden ve heyetinizden istirham ediyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet Sayfa 1501 tape 6821 benzeri bir sohbet yine aziz kardeşim Ali bey ile dün Abdülkadir ağabeyimi Diyarbakırlı dostlarından biriyle tanıştırdı kahveye getirmiş saatlerce sohbet ettiler noktalarla geçilen kısım var Saygıdeğer Başkanım. Abdülkadir diyor ki abi ne konuşayım bu adamlarla üzerimden gitmiyorlar Dengir Fırat vesaire sürekli sıkıştırıyorlar abim onlarla meşguldü dün sabah, İşte herkes görevini yapıyor ablası noktalarla geçilmiş Saygıdeğer Başkanım. Nuriye ART’de Nedim Macit ile bir programda sizin yayınlardan da toplumsal haber internet gazetesinden de bir şeyler söyleyecekti ama öyle demişti sana rapor ettiler mi? iletmediler abla yine noktalarla geçilmiş tamamen başka bir konu Saygıdeğer Başkanım. Daha önce mahkemenize arz ettiğim bir konu Almanya’da toplumsal haber internet gazetesine haber yapan dostumuz Ayketin Gülen beyin bölücü terör örgütünün Berlin ve Köln’deki toplantılarına ilişkin haber yapacağı üzerine söylemler, sohbetler görüntü aldırmamışlar abla galiba aynısını Berlin’de de yaparlar Berlin’de bir arkadaşım var onu aradım yayınlanan haberleri tercüme edip gönderebilir diye üst düzey aydın bir insandır havayolları acenteliği yapıyor bak işte senden habersiz haber yapmaya çalışıyoruz gazeteye. Yine burada koparılmış noktalanmış Saygıdeğer Başkanım yok abla herkeste biraz lakaytlık var ama devletimizi vatanımızı kaybediyoruz böyle laçkalık olmamalı potinlerinizden öpüyorum potinleri atmayın getirin sergi yapacağız vallahi havaya jetlere bakınca sizi hatırlıyoruz. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet aziz kardeşim Ali bey aynı zamanda fotoğraf sanatçısıdır biliyorsunuz. O çok güzel fotoğraflar çekiyor sergisi için uçak resimleri vesaire çektiği için her

30

Page 31: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:31

yere baktığımda zaten onu hatırlıyorum da burada da havaya jetlere bakınca seni hatırlıyoruz diye söylemimim mealini yaparak başlayayım. Sosyal yaşamın seyri içerisinde yaşanan anlara dair sıradan sohbet Saygıdeğer Başkanım. Ağabeyim misafirleri olduğundan bahsediyorum kahvede oturup sohbet ettiklerinden bahsediyorum. Nuriye isimli arkadaşımın programında siteden konuşacağından bahsediyorum. Ali bey dağ, çöl zirvelerde arz ettiğim üzere fotoğraf çektiği için bunu kastederek de jetleri görünce de doğayı tabiatı görünce de kitap defter görünce de seni hatırlıyoruz diyorum Saygıdeğer Başkanım tekrar sorulursa aynı şekilde cevaplayacağımı şimdiden bildiriyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet buradaki herkes görevini yapıyor söylemim nedeniyle öğle istihbarat sorularına muhatap oldum ki doğrusun nereden çıkardılar bilemiyorum sonra öğrendim olmayan bir şeyi varmış gibi yapmak varmış gibi sormak istihbarat ajanlarının kullandığı taktik ve yöntemlermiş. Herkes görevini yapıyor söylemim insani bir söylemdir kimse kimseye herhangi bir görev vermiş değildir Saygıdeğer Başkanım. Ağabeyim Ankara’da kahve Buluş’ta oturur. Onu arayan dostları oraya uğrarlar onunla sohbet ederler. Diğer konu toplumsal haber.com internet gazetesinin reklamını oraya haber yapmaya yönelik konuşmalar ve söylemler. Abla tanıdıklarımız reklam yapsınlar ki makaleler. Haberler okunsun milletimiz doğru bilgilerle bilgilensin der. Neden Ali Özoğlu beyin potinlerinden öpüyorsunuz diye soruldu. Mustafa Kemal’e yaraşır bilgi üreten milletimizle paylaşan her yurttaşın ayaklarından öperim Saygıdeğer Başkanım. Yeter ki yurdumuza bir daha kirli düşman ayağı basmasın. Büyük zaferde Kemalpaşa’da mola veren Mustafa Kemal’in dinlendiği bir evde ona soğuk ayran ikram eden analarımız gözyaşları içerisinde saçlarındaki yazmalarıyla onun ayaklarının tozlarını hem silmiş hem de mutluluktan ağlamışlardı. Bende düşman işgalinin her alandan yaklaştığı günümüzde egemenliğimiz için bilgi üreten ve milletimize bilgi sunan ağabeyim gibi aziz kardeşim Ali Özoğlu bey gibi bilge insanların ayaklarından potinlerinden tereddütsüz öperim. Türk dilinde illaki ayakkabı denmez bazen gayri ihtiyari olarak potin de denir potin bir askeri terim mi bilmiyorum. Ama öyle görüldüğü için bana Ali bey hakkında asker imalı sorular sormuşlardır. Mahkemeniz adaletine ve takdirlerine arz ediyorum. Sayfa 1513 sayfa 1514 tape 6865 yine sevgili kardeşim Ali beyle bir sohbetimiz. Ablası Deniz bana bir ileti atmış Neriman Teyze burada bir sigorta şirketinden teklif aldım benim işimle ilgili bir gelişme var mı? Dedim ki biraz beklemelisin çünkü Türkiye Kızılay derneğinin Avrupa yakasındaki şubelerinden birine koyabiliriz. Görüştük sonucunu bildiririz sana olumlu olur inşallah bugünlerde kamu kurumları da lise mezunu memur alacaklar alacak Deniz’i takip ediyorum ablası noktalamalarla geçilmiş. Akşam seninkiler vardı Çelebi ve Kemal abim bende onlara yemek hazırladım sana yardım etmiyorlar mı abla bak birde askeri hiyerarşiyi bilen insan bunlar çömeze bak sen kalkıp servisi yapmadı mı Çelebi? Vallahi birde şikayet ediyorlar ablası işte o ekmek susamlıymış bunu yemem diyorlar bende dedim ki Kandil’de Gabar’da insanlar ekmek seçiyorlar da zaten sizde şimdi Ankara’da başkentte ekmek seçin. Bak bende gideceğim yardım edeceğim Mehmetçiğe siz daha burada ekmek beğenmiyorsunuz ben sizi söylemezsem kahramana siz görürsünüz. Ne olur söyleme diyorlar şimdi bunları yazmazsam rapor etmezsem olmaz yalan yazamam dedim. Hiç yalan olur mu zaten dinliyorlar ablası. En iyi abla en iyisi onlar tespit etmeden ben yazayım dedim noktalanarak geçilmiş Remziyet Özlem ile sohbet ettik ablası biliyorsun emekli bir amiral eşidir ne var ne yok yapıyor bizim nöbetçi Emine Teyze dedim bu nöbetçilerin emekli Hanımları ne yaparlar hiç değilse toplumsal haberi okusunlar ne güzel insanlar yazılar yazıyorlar. Diyor ki herkes Yaşar paşadan çok rahatsız işte çok uysal diyorlar girsinler Türk Silahlı Kuvvetlerinin sitesine beyanlarına baksınlar. Bunlar bu paşa eşleri bunlara hiç bakmazlar mı Nerime Teyze? Paşa ne diyor devlet nasıl korunuyor, düşman nasıl saldırıyor saldırılar nasıl durduruluyor yok Nerimancığım onlar oralara bakmazlar diyor. Nerimancığım dua ediyorum Allah muvaffak etsin hepinizi bütün milletimizi. Bu yolda mücadele veren duyarlılık gösteren herkesi Remziye Teyze başkomutana dua gönder o muhteşem bir insan bak beyanlarını oku göreceksin. Paşa eşlerine de söyle onlar da boş vakit onlara boş vakit kalmaz

31

Page 32: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:32

dilerim okul okul gezsinler yazsınlar çizsinler. Kitaplar alsınlar. Hazırlasınlar burası da noktalamalarla geçilmiş abla şu Hiphopçular var ya onlarla vakit geçiyorum bunların yaptıkları parçaları dinliyor musun? Yok dinlemiyorum anlamıyorum ki. Anlamıyor musun niye anlamaya çalışmadın abla ortaokul mezunu insanlar bile anlıyorlar hiphapı burası da noktalarla geçilmiş Çelebi diyor ki Neriman Teyzem makaleni okuyan subay arkadaşlar İnönü’de mi diyorlar bu da mı yazılanlar doğru mu diye yorum yapmışlar. Çelebi de demiş ki orada yazan insan yolda gösteriyor hangi kitapları okuyacağınızı. Mesela İzmir suikastını alın okuyun Hatay meselesini alın okuyun bunların hepsi Nutuk’ta var abla. Çıkarıp baksınlar Hatay İsmet İnönü abla hiçbir şey okumalarına gerek yok Nutuk okusunlar o senin yazdıklarının ne anlama geldiğini anlarlar ve tekrar noktalamalarla bir başka konuya geçiyor. Noyan diyor ki Neriman Teyze kırmızı beyaz seti aldım okuyorum o ne güzel aferin ona. Dedim ki Ali Amcanın şimdi girdin gözüne Eğirdir’in dağlarında kitap okuyorsun vallahi okuyorum Neriman Teyze herkese de okutturuyorum. Ne güzel işte tamam vallahi Noyan yırttı. Saygıdeğer Başkanım aziz kardeşim Ali beyin tanıdığı fakir bir ailenin kızı için iş aramamızla ilişkili işine ilişkin başlayan bir telefon sohbeti ve devam eden süreçte gelişen konulara göre sohbetlerimiz. Çevrende böyle güvenli bir yer olursa iyi olur abla bu kızımıza yardım edelim. Saygıdeğer Başkanım yardımlaşmak eşkıyalık değil insanı bir davranıştır diye düşünüyorum ben küçük yaşlarımdan beri ağabeyimin bu işlerle meşguliyetini bilen bir insanım. Ona arayan insanların yarısından çoğu evladının işsizliği nedeniyle iş bulma ricasında bulunur. Bende bu muhteşem insanın kız kardeşiyim. Devlet memuru olarak görev yaptığım için beni de tanıdıkları tanıdıklarım çocukları için ararlar. Sınavlardan haberdar olmak için ararlar bu insani işi tereddütsüz ve yorulmadan takip ederim ve insanlara yardım için asla yorulmam adı Deniz olan kızımızı da kamu kurumlarının açtığı sınavlardan başvurulardan haberdar etim Halk bankası lise mezunu memur alacaktı sınavı kazandı sonucunu zindana atıldığım için bilmiyorum Saygıdeğer Başkanım. 26 yıldır devam eden savaş nedeniyle Kandil’i, Gabar’ı 5 yaşındaki çocuklarımız da artık biliyorlar bilmiyorum ama ben her yemekte namus güvenliğimiz egemenliğimiz devlet namusumuz için nöbet tutan düşman ile savaşan Mehmetçiği anmadan yapamam Saygıdeğer Başkanım. Yemekten şikayet eden aile bireylerine de gençlere de hep aynı örneği veririm. 75 yaşında ressam olan bir annemle yaptığım Remziye Annemle yaptığım sohbetten de bahsediyorum Ali beye. Bu sohbetle ilgili Türk Silahlı Kuvvetlerinin internet sitesi ile toplumsal haber internet gazetesinin karıştırılarak toplumsal haber sitesinin Türk Silahlı Kuvvetlerinin sitesi olduğu kastı ile sorgulandım. Oysa sohbette çok açık aslında ama maksat anlamak olmadığı için maksat iftira düzmek olduğu için artık yadırgamıyorum Saygıdeğer Başkanım. 75 yaşında olan ressam olan Remziye Annemle makale yazdığım internet gazetesinin reklamını yapıyorum Remziye anneme. Ahbaplarına dostlarına da ilet Remziye Teyze onlarda takip etsinler diyorum. Bak orada benim dostlarım Ali bey Hatice Hanım makale yazıyorlar okusunlar diyorum aydınlansınlar diğer konu müzik yapan hiphopçularla ilgli Saygıdeğer Başkanım dava konusuyla her kadar hepsi ne kadar ilgili ki hiphopçularda ilgili. Dinlediğiniz üzere eşkıyalık değil bu da hiphop denen müzik sohbeti bende sözlerinden anlamadım için aziz kardeşim Ali beyde bana abla nasıl anlamazsın diye takılıyor. Benim aziz kardeşim beni her zaman şaşırtmıştır. Neden hiphop ile ilgileniyorsun dediğimde abla çok anlamlı müzik yapıyorlar NTV’de uzun süre bir numara oldular haberin yok mu dedi? Ben ney üflediğini kanun çaldığını Mevlevi çilehanesinde kaldığını tasavvufu Hazreti Yunus hakkında tez yazacak kadar müthiş bir bilginin sahibi olduğunu duruşma salonunda öğrendim kendisinden. Zaten yeryüzündeki her zerrenin fotoğrafını büyük bir maharetle çeken özellikle dağ zirvelerinde uçakların fotoğrafını çeken bambaşka bir insan. Bende hep derim jetleri görünce sen geliyorsun aklıma jetleri görünce neden Ali bey aklınıza geliyor diye sorgulandım. Cevap verdim ama beni zindana attılar. Ne yapsam zulme karar veren adli mercileri durduramazdım düşman zindana atın emrinde kararlıydı demek. Mehmet Ali Çelebi yeğenimin yorumlarını paylaştığım sohbet konusu ise Cumhurbaşkanı Mustafa kemal Atatürk’ün İsmet İnönü’yü Başbakanlıktan neden azlettiğini

32

Page 33: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:33

incelediğim toplumsalhaber.com haber sitesinde yayınlanan bir makalemdir. Dinlediğiniz üzere kitap okumak müzik dinlemek makale yazmak yorumları okumak Nutuk üzerine Hatay meselesi üzerine Atatürk’e kurulan pusu İzmir suikastı üzerine bir sohbet eşkıyalık olamayacak kadar Yüce ve yüksek insani değerler bu sohbette adı geçen insanların tamamı zindana atıldığı için düşmanın hedefinin ne kadar açık olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu tarihi ve insani konuları konuştuğumuz için adli mercilerinin adli mercilerin masum yurttaşlara zulme kalkışmaları bir yana herhalde böyle bir zulmü aklımızdan geçirmemiz mümkün olamazdı. Nutku eşkıyalık belgesi yapan azılı düşman için düşmanın istihbarat tuzağına düşen adli mercilerimize izninizle ilim sahibi bir yurttaş olarak söyleyeceklerim bulunmaktadır.”

Mahkeme Başkanı :”Neriman Hanım oraya nokta koyun.”Saatin 12:10 olduğu görüldü.Bu sırada bir kısım sanıklar müdafilerinden Av. Nurperi Sancak, Av. Ruşen Özmen ile

tutuksuz sanıklardan Muhterem Bağcı’nın geldikleri görüldü huzurdaki yerlerine alındı.Duruşmaya saat 13:15’e kadar ara verildi.Duruşmaya kaldığı yerden devam olundu.Bu sırada bir kısım sanıklar müdafilerinden Av. Avşin Gayretli ile Av. Bülent Vural’ın

geldikleri görüldü. Huzurdaki yerlerine alındı.Sanık Neriman Aydın sorgu ve savunmasına devamla.”Sanık Hasan Atilla Uğur söz almadan konuştu anlaşılamadı.”Mahkeme Başkanı :”Ben görmemiştim.”Sanık Hasan Atilla Uğur söz istedi verildi:”Usül hakkında 1 dakikalık.”Mahkeme Başkanı :”Kısaca çok kısaca alalım.”Sanık Hasan Atilla Uğur:”Sayın Başkanım söz almamın çekilmenizi istememle ilgili sizin

ve üyeniz Sami Haşıloğlu’nun gerekçelerim ise çok kısa olarak arz edeceğim. Hanefi Avcı’nın kitabının 432. sayfasında diyor ki Ahmet İhsan Güler’in yerine normalde hiçbir zaman bu göreve gelemeyecek gerekli niteliklere sahip olmayan hatta sosyal ve psikolojik açıdan sorunlu olduğunu değerlendirdiğim Ali Fuat Yılmazer İstanbul İstihbarat şube müdürlüğüne atandı. Celalettin Cerrah’ın alenen muhalefet etmesine rağmen de engel olamadı diyor çok kısa geçeceğim yer ise şu yine Hanefi Avcı kitabında diyor ki aksiyonel bir eylem gerçekleştirme arzusunda iseniz MİT size yetmez bu doğrultuda önce KOM daire Başkanlığı sonra istihbarat dairesi Başkanlığı ardında İstanbul ve Ankara istihbarat şubesi ve bunlarla paralel olarak özel yetkili mahkemelerin savcı ve hakimlerinin de belli oranda belirli eğilimlerde olan kişilerden oluşturulduğunu bugün net olarak görmek mümkündür talep günü bunları daha çok açacağım Sayın Başkan ama zatıalinizin ve Sami Haşıloğlu’nun bana çapraz sorgu sırasında sorduğu soruları daha önce burada hatırlatmıştım dosyayla hiçbir alakası olmayan Apo’yla ilgili maksatlı ve yönlendirici sorular olduğunu değerlendirdiğim şeyleri biliyorum. Ali Fuat Yılmazer’le ilgili yapılan değerlendirme şu anda Bakırköy’de yada başka yerde birisi değil bir emniyet müdürü tarafından yapılmıştır Ali Fuat Yılmazer’de sizlerle çok yakın ilişki de olan kişidir onun için sizlere güvenmiyorum sizin ve Sami Haşıloğlu’nun çekilmenizi talep ediyorum.”

Sanık Neriman Aydın sorgu ve savunmasına devamla.Mahkeme Başkanı :”Kısa bir süre veriyorum toparlayın savunmanızı bitirin buyurun.”Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım o süre ne kadar çünkü sabahleyin muhtelif

sanıklar benim savunma hakkıma tecavüz ettiler ve en az 1 saat savunma hakkımı aldılar dolayısıyla önce bu hakkımı istiyorum. İkinci hakkım zaten hiç konuşmak ve Yüce mahkemenin nezdinde gündeme getirmek istemiyorum ama Anayasanın 10. maddesini sanıyorum hepimiz biliyoruz. Bende sanık olduğum için o maddeden haberdarım.”

Mahkeme Başkanı :”Efendim bu.”

33

Page 34: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:34

Sanık Neriman Aydın:”Sizinle asla bir tartışma yapmak itemiyorum Yüce mahkemeye zatıalinize ve üyelerinize saygı duyuyorum ama müsaade ederseniz 8 sayfa kadar bir savunmam kaldı onu arz etmek ve savunmamı tamamlamak istiyorum.”

Mahkeme Başkanı :”Bu süre içerisinde biter zaten buyurun devam edin.”Sanık Neriman Aydın:”Eyvallah sağ olun Sayın Başkan bakın burası 1400 sayfalık

savunmamdır benim. 1 Temmuz 2008’den beri gözaltına alınıp daha sonra tutuklandığım tarihten beri. Hakkımda atılı bulunan iftiralara hazırladığım 1400 sayfalık savunmam mevcuttur mahkemenizin aldığı ara karar nedeniyle zatıalinize Saygıdeğer Heyetinize saygım nedeniyle özet yaptım dolayısıyla müsaade edersiniz savunmamı özetini bitirmek istiyorum.”

Mahkeme Başkanı :”8 sayfayı okuyun buyurun.”Sanık Neriman Aydın:”Sağ olun. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet Nutku eşkıyalık

belgesi yapan azılı düşman için düşmanın istihbarat tuzağına düşen adli mercilerimize izninizle ilim sahibi bir yurttaş olarak söyleyeceklerim bulunmaktadır. Nutuk milletler tarihinde bir ilkin adıdır. Milletler tarihinde bir önder ilk defa olarak kurduğu devletinin tüm safhalarını anlatan gerçek tarihini yaptığı tarihini yazmış ve Türkiye Büyük Millet Meclisinden bu tarihi yapan Yüce Türk milletine okumuştur. Nutuk Türkiye Cumhuriyeti devletinin Türkiye’nin Türk milletine ait olduğunun Allah katından imzalı tapusudur. Türk milletinin kendisinin egemen olduğu öz yurdunda sahibi olduğu devleti üzerinde emir sahibi tanrı olduğunu zannedenler Türkün tokadını bir kez daha yiyerek onlar için Allah’ın hazırladığı zilleti mutlaka yaşayacaklardır. Nutku Mustafa Kemal diye bir şahsın yazdığı Nutuk diyerek eşkıyalık belgesi yapanlar Allah’ın kendileri için hazırladığı gazabı beklesinler o gün mutlaka gelecek. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet Nutuk ile ilgili tarihi ve ilahi gerçekleri huzurunuzda söylemem Mustafa Kemal Atatürk’e ve ecdadıma minnet borcum gelecek nesillere ise Kemalist bir Türk kadını olarak görevimdir Nutuk Mustafa Kemal lisanından Allah’ın davasının zaferle taçlandığının Türk milletine ve tüm masum ve mazlum milletlere duyurulmasıdır. Allah’ın Türk milletine yardımının Mustafa Kemal söylemiyle Nutuklaşmasıdır Allah’ın Türk milletine yakınlığının Mustafa Kemal lisanından milletimizin gönlüne ulaşmasıdır. Yapana yazana okuyana Fatihalar gönderiyorum ruhları şad olsun. Saygıdeğer Başkanım telefon sohbetinde geçen Hatay meselesi ile ilgili tüm bilgilerin Nutuk’ta bulunduğunun sohbetini neden telefonda yaptığımızın da hesabı sorulmuştur. Adli mercilerimiz bu kutlu değerimizin kendi iradeleriyle sormazlar diye düşünüyorum inşallah yanılmıyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet Hatay meselesi üzerine elimde kalem kağıt olmadan saatlerce konuşabilirim. Nutuk ve Hatay’a dayalı bilgilerimiz ve değerlerimize sadakatimiz ve kararlılığımızda bir tereddüt yaşanıyorsa bu düşünce de olanların bu düşüncelerinden hemen vazgeçmelerini kendilerine tavsiye ederim. Değerli için ölümü göze alan Türk milletine mensubum Hatay için ölüm döşeğinde ölümü göze alan Mustafa Kemal’in yolunda taviz vermeyen neferiyim. Misak-ı Milli’nin nasıl gerçekleştiğine dair ilk misali de oluşturan tarihin küçük bir sayfasını ve anını zevkle dinleyeceğiniz ümidiyle Yüce mahkemeye arz etmek istiyorum. Ebedi önder Mustafa Kemal Atatürk Çankaya’da Ruşen Eşref’e şunları söylüyordu. Başvekil paşa benim demeçlerimden boşuna telaş ediyor Fransızlar bir sancak için özellikle şu günlerde bizim gibi bir devletle savaşı göze alamazlar. Biz hakkımızı istiyoruz onlar bu hakkımızı diplomatik yollarda gölgelemeye çalışıyorlar İngilizler bizim tarafımıza geçtiler bile ama bütün Dünya bizim karşımızda birleşse bile biz Hatay’ı mutlaka alacağız. Hükümet buna cesaret edemezse ben Cumhurbaşkanlığından çekilir bir ferdi millet olarak Hatay’a girer onun bağımsızlığını elde ederim. Sofrada bulunan Yunus Nadi sordu sonra paşam? Atatürk duraksamadan karşılık verir sonrada Türkiye’ye döner hakkını almaktan aciz hükümeti deviririm. Saygıdeğer Başkan işte Türk milletinin Türkiye Cumhuriyeti devletinin haklarını almaktan haklarını korumaktan ve savunmaktan aciz hükümetlerin nasıl yıkılacağının en canlı tecrübesi. Haklarımızı korumakta Mustafa Kemal’e karşı çıkan İsmet İnönü Cumhurbaşkanı tarafından Başbakanlıktan azledilmiştir devletimizin ilkesi olan yüce menfaatlerin korunmasında ebedi

34

Page 35: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:35

önderin her yaptığı her söylediği yolunda yürüyen neferleri için emirdir. Hatay sınırlarımıza dahil edilirken günümüz demokrasi tellalları ve soytarıları o gün hasta yatağında ölüm döşeğindeki Mustafa Kemal korkusundan girecek delik arıyorlardı. 71 yıldır ise devletimizi yönetenlere emir yağdırıyorlar. Emir alanların bu durumdan utandıklarını ben hiç görmedim. Devletimizin, yurdumuzun, milletimizin yüce menfaatleri Türk milletinin ebedi ilkeleridir. Her siyasi kuruluş bu ilkeyi bilerek göreve talip olur. Bunu hiçbir siyasi kuruluş yok sayamaz çünkü bu ilkenin gereğini yapan Türk milleti onu iktidar yapar. Yine bu ilkenin gereğini yaparak o iktidarı yıkar yenisine görev verir. Bütün bunları halk yapar Saygıdeğer Başkanım Cumhuriyet savcıları değil. Demokratik hukuk devletini padişahlık zannedenlerin emirleri ile milletli sefalete ve geleceğini tehlikeye attığını gören ilim sahibi yurtsever insanları iftiralarla zindanlara atmak gibi siyasi iktidarı milletin muhalefetinden koruma tedbirlerini almak Cumhuriyet savcılarının görevi olamaz. Bu makamlarda bulunan hukuk adamlarının devlet görevlilerin gerçek görevlerini hatırlamalarını bekliyorum. Ancak emekli olduktan sonra taşıdıkları siyasi düşünceye yakın siyasi partilerde siyaset yapma hakkına sahip olabilirler. Milletvekili olabilir hatta Başbakan Cumhurbaşkanı olabilirler. Şu an da bulundukları makamlar masum yurttaşlara istihbarat ajanlarının düzdükleri iftiralarla zulüm etme makamları değildir çünkü husus sistemimizde iftiralarla yurttaşlara zulüm etmek gibi bir hukuk kuralımız bulunmamaktadır dilerim nasıl bir görev yaptıklarını bir gün hatırlarlar. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet içerisinde müzik dinlemekten kitap okumaya kadar tarihi sayfaları konu alan yüce düşüncelerin bulunduğu telefon sohbetime yönelik sorulan sorulara cevabım olarak eşkıyalık iftiraları olup olmadığını mahkemeniz takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Allah mazlum ve masumlara yardım etsin inşallah bu zülüm bitsin diyorum. Sayfa 1494, 1495 tape 6804 yine sevgili kardeşim Ali Özoğlu beyle bir telefon sohbetimiz. Biz sıcak yataklarda siz nerelerde ablası estağfurullah ablam siz sıcakta yatasınız diye üşüyoruz Çelebi komutan vardı Emre yarın disiplin kuruluna çıkacak onun için hazırlık yaptık onun problemi ne abla hesaplaşamadığı ne var? Güya buradan git burası sana göre değil deniyormuş ne kadarı doğru abla gençler biraz abartıyorlar da eyvallah Kemal Amcası konuştu bırakmak yok devam etmeli son sınıfta yazık olur o kendisinin vazgeçilmez Bursa kumaşı olduğunu mu zannediyor abla burada bitmiş telefon konuşması. Saygıdeğer Başkanım abim kemal Aydın beye de bana da defalarca sorulan hazırlık nedir sorusunun cevabı Bursa nutkudur gerçi Atatürk’ün Nutuk başta olmak üzere her söylemi meşhur davada eşkıyalık delili yapıldığı için Yüce mahkemeye söylemenin bir anlamı var mı bilmiyorum. Tape 6551 şöyle diyor dedim bugün komutanlar kendi aralarında birlikte istişare ediyorlardır yapamadık daha bulamadım onu Selda ile kayıtlara mı karıştı yoksa? Neriman Teyze savunmasını gördüm ben komutanın cevabını ben gördüm ben komutanın cevabını Emre’nin savunmasını Bursa Nutkunu falan çok güzel oldu sana yarın getiririm. Saygıdeğer Başkanım aynı konuyla bağlantılı bir telefon haberleşmemiz yine öylesine art niyetle öylesine kim ve nefretle soruldu ki sorulduğu anda değil ne yazık ki daha sonra anladım. Hayatımda karakol yüzü dahil görmediğim için buna bir anlam verememiştim yeğenim Mehmet Ali Çelebi Kemal Amcam nerede Neriman Teyze diyor Neriman Teyze nerede Neriman Teyze bende her zaman ki malum yerde diye cevap veriyorum Saygıdeğer Başkanım tape 6699 Kemal Amcamla mı buluşuyorsunuz birlikte gelirsiniz Emre için bir şeyler hazırlarız Kemal Amcamı aradım ama Kemal Amcan her zamanki yerinde. Saygıdeğer Başkanım savcılık makamında bana kin, nefret ve intikam nazarlarıyla malum yer her zaman ki yerin neresi olduğu soruldu Konuk sokakta ağabeyimin her zaman oturduğu Kafe Buluş kıraathanesi dedim yeğenim Mehmet Ali Çelebi ile yine aynı konuya ilişkin espri ile başlayan bir konuşma tape 6700. Helikopter kesinlikle havada kalacak bu karda kışta inmemesi lazım. İyi akşamlar Neriman Teyze Emre’den haber aldınız mı bizi unuttunuz bekliyoruz geç girdiler Neriman Teyze savunmasını yazılı verdi hazırlıklara riayet etseydi bari. Saygıdeğer Başkanım helikopter havada kalacak esprisi sorular içerisine hileli bir şekilde yerleştirilerek o kadar çok tuzaklar hazırlandı ki helikopter nerede ve nerede ne zaman havada kalacak siz bir teğmene emir mi veriyorsunuz bu emri en tür

35

Page 36: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:36

bir görev gereği yapıyorsunuz dendi bana. Saygıdeğer Başkanım bu Türk genci Emre’yi babası ikna edemedi ağabeyimden ailece rica ettiler ağabeyim Kemal Aydın bey kendisiyle konuştu o da Amcasına söz verdi zaten son sınıfın son 3 ayındaydı eğitimini bitirip meslek sahibi oldu. Emre yeğenim Mehmet Ali Çelebi’nin Amcasının oğluymuş bende yaşadığı bu olumsuzlukla haberdar oldum. Bize harp okulu öğrencilerine teorik eğitim vermek ve Türk Silahlı Kuvvetlerine hücre yapılanması yoluyla sızmak gibi bir saçmalıkla akıl dışı bir iftirayla itham edenler nedense böyle bir soru hazırlamadılar. Dolayısıyla böyle bir soru sormadılar belli ki istihbarat ajanlarının bu işe kafaları pek basmamış Saygıdeğer Başkanım. düşman istihbarat ajanları bu kadar da aptal gördüğünüz üzere. Ali bey neden haber verdiniz, Ali bey ne yaptı şeklindeki soruların cevabı da arz ettiğim telefon konuşmasında gayet açık Saygıdeğer Başkanım. Ali bey telefonda diyor ki söylediğinin ne kadarı doğru abla gençler abartırlar Ali beyle paylaşmamın amacı yayınevi yazarları arasında asker dostlarının var olması bir sorar mısınız ablası son sınıfa gelmiş bir genç ziyan olmasın ailesi büyük fedakarlıklarla okutuyor. Bu konunun Ali bey ile ilgili bu kadardır Saygıdeğer Başkanım ancak ifade tutanağına öyle yorumlarla yazılmış ki Ali bey şahsım üzerinden zan altında bırakılmıştır bu şekildeki art niyet adli mercilerimize yakışmamıştır. Saygıdeğer Başkanım tonlarca sopa yediğim sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi’nin yeğeni olan amca oğlu olan Emre ile ilgili bana attığı mesajları sayfa 1652 tape 6696, 6697 Neriman Teyze merhaba Emre’nin yarın disiplin kurulu var bir hazırlık yapacak mıyız tape 6698, yakışıklı teğmenle beraber misin bana mesaj attı hazırlık yapalım diye. Tape 6699, Kemal Amcamla buluşuyor musunuz bir şey mi hazırlamak gerek Emre için biz Amcanla akşam gezmeye gideceğiz Kemal Amcan her zamanki yerinde. Tape 6670, Emre’nin sonucunu bekliyoruz Neriman Teyze hazırlığa riayet etseydi bari. Bir de sayfa 1658 tape 6637, tape 6804 Ali beyle telefon sohbetinde ben bu konuyu konuşuyorum aziz kardeşimle Saygıdeğer Başkanım. Emre ile ilgili sen abla demiştin ki gençler abartırlar ablası demiştin ki sen gençler abartırlar, dayanık şeyleridir bunlar kahvehanede abin dinlemiş tutkusu asker olmak olan gençler basit nedenlerle atılıyorlarmış çocukların üçü de dava açıyormuş. Çok basit nedenlerle notları eksiye indirilerek çocukları atılanlar olmuş bir tane Yaşar komutan var ya aynı Yaşar paşa gibi. Saygıdeğer Başkanım sadece Emre ile ilgili bildiğimi anlatabilirim diğer konuları sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi bildiği için ben o konulara cevap veremiyorum eğer bilseydim söylerdim ama konu hakkında gerçekten bilgi sahibi değilim. Emre için yaptığım hazırlık ağabeyim Kemal Aydın beyin de savunmasında söylediği üzere kendisini bursa nutkunu vermek olmuştur Emre’yi bir kere gördüm olayda şuymuş Saygıdeğer Başkanım Emre yüksel caddesinde oturduğu 1 hafta sonu bölücü terör örgütü de gösteri yapıyormuş Emre laf atınca kavga çıkmış Emre’nin parmağı kırılmış okulda disiplin kuruluna ifade vermesi gerekiyormuş yeğenim sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi’de ailemizle paylaşıyor Neriman Teyze hazırlık yapalım Emre için diyor bende Emre kim Teyzem deyince Neriman Teyze Amcamın oğlu diyor. Ağabeyim Kemal Aydın beyde bize diyor ki verin eline Bursa nutkunu savunsun kendini. Bütün hadise altıda üstüde yanı ötesi de bu kadar Saygıdeğer Başkanım uzatmanın bir anlamı yok efendim mahkemeniz takdirlerine arz ediyorum. Bana çocukların çok ciddi bir sorunu var ne demektir bende dedim ki bütün gençlerin sorunları var gençliğin şikayet ve sorunları bitmez Emre kimdir ne gibi bir ilişkiniz vardır? Yeğenimin Amcasının oğluymuş bende o zaman öğrendim dedim ancak savcılık ifadesine Harbiyelerin bütün sorunları ile ilgilenirim şeklinde tutuklanmamı sağlayan yorumlar yazmışlardır. Arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım Allah dostu benimle birlikte yargılıyorsunuz kendisini çünkü kendisinden de alıntılar var iddianamede ve adını koymuşlar Abdülkadir Geylani Hazretleri buyuruyor ki kolay iş çocuklar ve kadınlar içindir zor iş erkekler içindir. Ben aziz kardeşim Ali beyi tanıdığımdan beri bu aziz kardeşim yayıncı ve yazar olarak çantasında kitaplarla Atatürk posterleriyle milletimizin bilgilenmesi aydınlanması için gezer durur. Onun için hep derim ona biz sıcak yataklarsa siz nerelerde ablası çalışmak ilim peşinde koşmak ulaşılan ilmi Türk milletinin aydınlatılmasında doğru bilgilendirmesinde değerlendirmek insan ve layıkıyla yurttaş olmanın

36

Page 37: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:37

gereğidir diye düşünüyorum. Ali beyin makalelerini okuyan her okuyucu onun nasıl bilge bir insan olduğunu anlayabilir. Ne mutlu milletini yanıltmayan şaşırtmayan yüce ve asil duygularını yabancı paralarına satmayan gerçek aydın ve bilge insanlara yayınladıkları eserlerden dolayı ben bu bilge insana hep söylerim. Ben senin potinlerinden öpüyorum diye. Saygıdeğer Başkanım telefon konuşmasının noktalarla geçilen bölümünden devamını okuyorum. Nuriye’nin başına taş düşmüş bugün Kemal abi görüşelim dedi abi abin ona bilgi vermeden hazırlanmadan program yapıyorsun diyerek eleştirmişti. Dedi ki sen bilirsin bilgilenmek istiyorsan kendini geliştirmek ve milletine faydalı olmak istiyorsan bilgilere her zaman ihtiyacın var. Bunlardan faydalan bu bilgiden bu güzel ilimden faydalan kendini geliştir ki geleceğiniz güzel olsun. Biraz üzüldü ama sonra haklısın abi dedi milli geçlik vakfında konferansa gitmiş TV 5’çilerin hazırlıksız olduğu içinde zorlanmış tabi bende dedim ki arkadaşım insan hazırlıksız gider mi? onların hepsi hazır kurt politikacılar sen hazırlanmadan gidersen yenilirsin insan yenileceği yere gider mi sonra Şengül Hablemitoğlu ile yaptığı programa dair konuşuldu. Ağabeyim de dedi ki layıkıyla program yapabildin mi onunla ilgili kitapları okudun mu ki hakkında Şengül Hanıma sorular hazırlayabilirsin sorabilirsin. Millette aydınlansın ama tabi danışmazsınız bilgilenmesiniz okumazsanız araştırmazsanız sormazsanız ondan sonra da çıkarsınız oralara milleti de sizi dinleyenleri de aptal zannedersiniz. Bilgilenmek, öğrenmek, dinlemek senden gelmezse biz senin için bir şey yapamayız. Biz sana bir şeyi zorla dikte ettiremeyiz sen bilgili olursan millet kazanır üzüldü tabi okumaya vakit ayıracağım abi dedi. Biz gelirken diyor ki abi madem diğer programcılar gibi beceremiyorum ayrılayım mı yoksa abim de kızdı senin sorumluluğun var bir çocuğun var ne demek iş buldun mu ki bu nasıl bir söz insanlar bulundukları mevkileri tutarlar orada savaşırlar o hep abime devlet der ya devlet millet meseleleri laylaylomla nasıl olacak o zaman yazık olmaz mu bu tarafta binlerce, yüzlerce çocuk var Kemal abini dinlemek için sırada bekliyorlar. Saygıdeğer Başkanım istihbarat ajanları adli merciler için burada müthiş hileler yapılarak tuzak sorular için dehşetli sorular hazırlamışlar. Yüzlerce binlerce Harbiyeli çocuklar bekliyorlar şeklinde bir tuzağı adli mercilerin beni düşürmek için kurdukları gördüm ben burada milletimizin genç nesillerinden bahsediyorum ama bunu Harbiyeliler olarak cımbızla çekip yerleştirerek iftiralar için dayanak yapmışlardır. Adli merciler hukuk adamları olarak hukuku gözetmekle yükümlü makam sahipleri olarak istihbarat ajanlarının kurdukları tuzaklara düşüyorlarsa masum yurttaş olarak ben çoktan düşerim ART televizyonunda program yapan bir aile dostumuz Nuriye Hanım bir konferansa gitmiş onun sohbetini yapıyoruz ben içerisinde bilgilenmenin öneminden başka bir husus bulamadım. İftiralarının kendisini de belirtilerini de izlerini de bulamadım. Yüce mahkemenin takdirlerine arz ediyorum. Telefon konuşmasını okuyorum eksi 60 derece mi hissedilen galiba o börtü böcek yaşıyor mu oralarda ablası? Yaşıyor, yaşıyor onların fotoğraflarını biz çekiyoruz işte abla öyle mi filme de alıyor musun? Alıyoruz ablacığım sergi açacağız. Komutanımızı yolladınız bu tarafa gözbebeğimiz her şeyimiz Saygıdeğer Başkanım Ali beyin eşine komutanım dediğini savunmasında dinlediniz bu sohbette kendisiyle telefon konuşmamızdan alınmış benim bildiğim fotoğraf sergisi için kış aylarında fotoğraf çekimine gitmişti onun sohbetini yapıyoruz. Telefonun devamını okuyorum banka ile ilgili bir rapor hazırladım 10 sayfaya yakın savunma sanayi kuruluşlarımızın amerikan şirketlerine nasıl ihbar edildiğini belgeli hangi denetim kurumları aracılığıyla kimler vasıtayla yapıyorlar eklememi istediğin bir şey var mı bu konuya ait? Ablacım şu an aklıma gelen bir şey yok telefon konuşması burada kesilmiş Saygıdeğer Başkanım. bankacılık mesleğim nedeniyle birkaç araştırmam bulunduğunu yazar, yayıncı, fotoğraf sanatçısı aziz kardeşim Ali beyi de tanıdıktan sonra bunları hem makale hem de eser yapma hazırlıklarım olduğunu arz etmiştim Yüce mahkemeye. Daha öncesinde 26 yıldır devam eden savaş nedeniyle her yurttaşın bu savaşın bitmesi için devletimize bilgi ile ilmi ile katkı sunması gerektiği düşüncesiyle bölücü terör örgütünün bankalar üzerinden nasıl kaynak aktardığı bilgisini devletimin faydalanması düşüncesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisine, Milli Savunma Bakanlığına Genelkurmay

37

Page 38: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:38

Başkanlığa İçişleri Bakanlığına, Jandarma Genel Komutanlığına gönderdiğimi arz etmiştim. Telefonda sohbetini yaptığımızda bu konudur Saygıdeğer Başkanım yayıncı yazar aziz kardeşimi tanıyınca abla makaleler yazı dizileri olarak hazırlayabilirsin dediği için yaptığım hazırlık ve çalışmalardır. BU çalışmalarımın başlangıç noktası 1980 Cumhuriyete Amerikan darbesidir. Cumhuriyete 1980 Amerikan darbesinden beri devletimizin tüm alanlardaki kurum ve kuruluşları yabancı denetim firmaları ve yabancı danışmanlar tarafından denetlenmektedir. Hatta devletimiz bu yabancıların yönlendirilmeleri emirleri ile yönetilmektedir. Bugün devlet nizamımızda yaşadığımız utanç verici rezilliklerde ABD’li savcıların izlerinin kalemlerinin bulunması düşmanlarımızın devletimizin yönetimindeki etkenliğini göstermek için yeterli delildir Saygıdeğer Başkanım. Telefon konuşmasının devamını okuyorum bu arşivi bize açıyorlarmış ablası evet o konuda kimler çalışacak nasıl bir program yapacaksın kardeşim? Evet ablacığım Adnan Menderes’te de bir şeyler var mı? Annesi vefat etti yazılarımızı gönderecek ama annesi çok ağardı son günlerde başı sağ olsun baş sağlığı dileklerimi ilet abla iletirim ablası. Ayın otuzunda annesini kaldırdılar Neriman Hanım diyor ki Neriman Hanım bağışlayın sözümü tutamadım anneler kıymetli varlıklar dedik konuştuk yazılarımızı hazırlayacak güzel yazılar hazırlıyor o araştırmayı yollayacak mı ablacım? Ermenilerle ilgili. Neriman Hanım müsaade edin bir derleme yapayım dedi kaynakları çıkarayım ama söyleseydin herhangi bir yerde kullanmayacağız yani kamuoyuna açık bir yerde kullanılmayacak sadece belgeselde değerlendireceğiz. Saygıdeğer Başkanım telefon konuşmasının bu bölümündeki sohbetin konusu dinlediğiniz üzere aziz kardeşim Ali beyin hazırlığını yaptığı bir belgesel için Osmanlı döneminden beri süregelen Türkiye Kızılay derneğinin arşivinde çalışma yapmak isteğine ve ayrıca yazar araştırmacı bir dostumun araştırmalarından da faydalanma isteğine dairdir. Telefon sohbetinin son bölümüne aziz kardeşim yazar Ali beyin yayınlanan bir makalesine ilişkin benim düşüncelerimi sorması üzerine karşılıklı konuşmalardır. Nasıl buldun ablacım muhteşem var mı böyle bir şey ablası üzüldük ağladık sağ olasın iyi ki yazdın onları rahmetle anıyoruz. Saygıdeğer Başkanım size arz ettiğim gizli savaşın şehitleri isimli makalesidir Ali beyin bunun üzerine konuşuyoruz kardeşimle telefonda. Evet nur içinde yatsınlar bundan sonra Türk subaylarının başına böyle şeyler gelmesin inşallah yazın ki bitsin bitmesi gerekenler bitsin bir daha kimsenin başına böyle şeyler gelmesin. Gelmesin inşallah abla Allah ordumuzu korusun Allah muvaffak etsin Allah Türk milletini ordusuz bırakmasın inşallah. Amin ablacım size güç kuvvet diliyoruz teşekkür ederim ablam çok öpüyorum anneme selamlar ellerinden öpüyorum annemin. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet Ali beyin sevgili kardeşim aziz aziz kardeşim bilge insan Ali beyin gizli savaşın şehitleri isimli bu makalesi nedeniyle savcılık makamında yemediğim sopa kalmadı. Öyle konuşmalar içerisine öyle kirli amaç ve tuzaklar için kullanılmıştır ki sorgular sırasında hayretler içerisinde hatırlayamadığımı söylemiştim. İstihbarat ajanlarının hazırladıkları sorularla bu kirli tuzağa düşürüldüm. Hatırlayamıyorum demem bile beni zindana atmak için tuzak kuranlara yetmişti. Başardılar yaptıkları ile dünya durdukça övünebilirler. 18 aydır ağabeyimle birlikte ailemle birlikte aziz dostumla birlikte yeğenlerimle birlikte zindandayım Ali beye ait olan bu makalenin konusu Eşref Bitlis paşanın Bahtiyar Aydın paşanın şehit edilişleri ile ilgilidir. Savcı beylerin iftira ve tuzağa dayalı sopalarını yediğim bu makaleyi izninizle mahkemenize arz ettim bu makale yüzünden inanılması zor bir zulme muhatap oldum bu makaleyi okuduğum için dostlarıma okuyun bilgilenin dediğim için savcılık makamında tonlarca sopa yedim okuyarak mealini yaptığım telefon sohbetinin hangi hecesinde sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığı hücre yapılanması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak askeriye içinde illegal yapılanma cebir ve şiddet kullanarak yasama ve yürütmeyi Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmak eşkıyalık iftiraları ve bu iftiralara ait izler bulunduğunu mahkemenizin takdirlerine kaldıysa adaletine arz ediyorum. Ve devam ediyorum Amcası ona epeyce bir nasihat çekti gittiğiniz yerlerde ölmek yok ölmek ölmek yok ona göre savaş ona göre kazanmak ve hayatta kalmak üzere savaş yapacaksınız abin diyor ki bende sivil kumandanım bende dedim ki bak bende

38

Page 39: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:39

Hanım kumandanım. Abla o kadar üniforma giymiş ama asker olamamış bir sürü adam var memlekette. Çankaya’daki evi müze yapacağım haberin olsun potinleri oraya koyacağım diyeceğim bunlar kahramanın potinleri. Pembe köşkü de yıkarız değil mi ha ha burada gülüşmeler var Saygıdeğer Başkanım bunlar gülmeler içinde yapılan konuşmalar. Kimsenin bir yeri yıktığı yok Saygıdeğer Başkanım Eren’i biliyorsun bunun çıktığı bir kız vardı evleneceğim diyordu kurmay olmayacağım diye tutturdu Amcası da bak kurmay olmayacaksan bu işi bırak. Mustafa Kemal’in askeri olmak öyle kolay mı? Çok genç yaşları yarın evlenecekler çoluk çocuk sahibi olacaklar onlara nasıl bir vatan bırakmayı düşünüyor gençler işgal altında bir vatan mı yoksa hür bağımsız bir vatan mı devlet mi? Kutsal hissemi okuyorum ablası o dinamo beyefendinin Hasan İzzettin Dinamo’nun çok güzel bir kitaptır o abla bu ay hepsini 5 cilt buldum nokta nokta kitaplar bitti mi kaç tane kitap oldu? Abla habire yazıyoruz işte Saygıdeğer Başkanım yazar yayıncı Ali Özoğlu bey ile uzun sohbetler ve muhabbetler eşkıyalık olacağını yıllarca zindanda tutulmamızda kaç tane kitap tutulmamızda belirti yapılacağını bilseydik elbette ki konuşmazdık. Ali beyle diğer bir telefon sohbetimizden koyu renkle belirlenen cümleleri ve mealini arz ediyorum. Nasılsın ablacığım bana ters köşe yapmadın değil mi? Yok doğu köşe bu numaradan bir gün paşa arıyormuş mesela. Abla bu numarada her numara olur ha ona göre vallahi Neriman yarın gel diyormuş ona da az kaldı zahir canım ablası sesini duymak ne güzel kitaplar bitti mi kaç tane kitap oldu abla işte habire yazıyoruz milletimiz okuyor görüyorsun ırkçılık yapmıyoruz diye tepemize binmeyin Türkiye’yi Türkler yönetmedi bu güne kadar elihsaf yani abla ama milletimizi seviyoruz Türk yok herkes var hala okuyoruz ablası ne zaman istedi diye bakıyoruz ne demek istedi diye bakıyoruz kutsal isyanı okuyorum ablası çok güzel bir kitaptır o abla onu okuyorum bütün ciltlerini buldum devlet yapar millet devlete uyar aynen dediğin gibi bunları millet nasıl anlasın? Düzeni devlet koyar değil mi? Kalabalıkla devletimizi kökümüzü kuruttular abla gözüm daha abla yine noktalamalarda geçiliyor göz rahatsızlığına geçilmiş burada. Ablaa gözüm daha tazeydi ihmal etme gözünü toz mu kaçtı yoksa gözlük kullan. Doktor dedi ki gözünü betona gözüne beton mu döktün? Yine nokta senin tanımadığın bir evladınız Eren var komando olarak Hakkari’ye gitti bunun çıktığı bir kız vardı evleneceğim Kemal Amca ben kurmay olmayacağım dedi. Amcası da ona nasihat etti ben asker değilim ama şunu bilebiliyorum ki asla ölmeyeceksiniz dedi. Ne güzel abla güzel güzel güzel abim ben de dedi sivil kumandanım. Bende dedim ki bende Hanım kumandanım burada gülüşmeler var Saygıdeğer Başkanım bak annemi özledim desene. Ablası o da özledim desene şöyle başkomutana sana izin versin gelirsin o zaman burada da gülüşmeler yoksa annem mektup yazıp sana izin isteyecek söylemde geçen paşa ve başkumandan Mustafa Kemal’dir burada da sevgili kardeşim Aziz kardeşimin sevgili eşleridir. Potinleri sakla müzeye koyacağım Çankaya’daki evi müze yapacağız esprili konuşmalar Saygıdeğer Başkanım huzurunuzu meşgul ettiğim için özür diliyorum. Çankaya’da eskiden her bahçeli ve tek her ev bahçeli ve tek yada iki katlıydı sonra herkes yapsata verdi ama bizim babamın 2 katlı semtteki evet Saygıdeğer Başkanım esprili konuşmalar ve evimin bizim 1968’den beri oturduğumuz Çankaya’daki evimizin sevgili kardeşimle yaptığımız hoşsohbetlerde abla burası çok eski herkes yapsata verdi, burayı müze yapalım diye konuşmalarımız arz ediyorum efendim. Tape 6669, özledik sizi beraberiz aslında abla kök kubbe aşağıya geldi yer küre yukarıya çıkmış gibi ne oldu ne güzel olmuş Diyarbakır’da konuşursun İstanbul’da Dünya’ya meydan okursun dünya bugün Mahfuperişan oldu. Aytekin mail atmış konferansın biten saniyelerinde abla neler oluyor orada diye? Annene iyi bakıyorum bak Ali oğlun gelir seni sağ bulamazsa diye ona söylüyorum abla söyle anneme gelir mızırını sökerim valla. Abim ona Devrek’ten bir baston gelirdi kullanamıyor ben yaşlı mıyım diyor? Ağabeyime kızıp duruyor al sen kullan diyor Ali oğlum beni bastonla mı görecek mi diyor? Demek anneme baston getirdi ha sorarım ben o ağabeyime vallahi diyor zaten söylerim sizi Ali oğluma ben bunun hesabını ağabeyimden sorarım esprili konuşmalar Saygıdeğer Başkanım alındığı için arz ediyorum. Annemin ben baston kullanmayacağımın sohbeti aziz kardeşimi çok sevdiği için

39

Page 40: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:40

onunla paylaşıyorum yanlış hatırlamıyorsam o tarihte Genelkurmay Başkanımızda Diyarbakır’dan Dünya’ya terörü destekleyenlere çok ağır konuşmuştu. Hatırladığım kadarıyla telefon sohbetinde geçen Diyarbakır’da konuşursun Dünya’ya meydan okursun söylemin yorumu bunun içindir arz ediyorum takdirlerinize sunuyorum Saygıdeğer Başkanım. Ben içinde eşkıyalık bulamadım Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet ağabeyim Kemal Aydın beyin elinde rehberliğinde büyüdüğümü kendisinin benim ilk mürşidi kamilim olduğunu dünya coğrafyasında her nerede Türk yaşıyorsa mutlaka onlar hakkında onların sıkıntıları hakkında bilgi sahibi olduğunu dolayısıyla genç yaşlarından beri Türk yurtlarında bilinen tanınan bir bilgi insan olduğunu mahkeme huzurlarında Yüce mahkeme huzurlarında ifade etmiştim. Dünya’nın bildiği üzere yedi düvel düşmana karşı yaptığımız ve 3 buçuk yılda topyekün bütün düşmanların defterini dürdüğümüz Türk istiklal harbinin zaferi ile Türkiye Cumhuriyetini Mustafa Kemal kurduğu zaman Dünya’da Türk yurtlarında yaşayan soydaşlarımızın yaşadıkları mutluluk onların bağımsızlık umutlarını yeşertmiş ve hep canlı tutan bir maddi ve manevi kuvvet olmuştur bir gün bu güzele kavuşmak için başlarını her kaldırdıklarında Türkiye’yi ve Mustafa Kemal’in kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devletini görmüşlerdir. Mezalime maruz kaldıklarında doğal olarak sığınacakları tek ülke bütün Türklerin yurdu olan Türkiye olmuştur çünkü Türkiye bütün Türklerin yurduydu ve hep öyle kalacaktı. Bunu ebedi önder Mustafa Kemal Atatürk’ten duymuşlardı. Nitekim Mustafa Kemal hayattayken yurdumuza sığınan Türk soydaşlarımız liyakatlerine göre devletimizin ihtiyacı olan kadrolarında değerlendirmişlerdi. Ancak 10 kasım 1998’den sonra yurtlarından ülkemize sığınmak isteyenler sınır boylarında zalim devletlere geri teslim edilmişlerdir. Bu hali takiben de teslim edildikleri yerlerde idam edilmişlerdir onların arasında sevgili ağabeyim Kemal Aydın beyin yakın büyükleri dostları abileri vardır. Kendilerini rahmet ve minnetle anıyoruz. Bunların hep çoğuna ait hikayeleri ağabeyim Kemal Aydın beyden bizzat yaşadıkları ile dinledim. Kendisi savunması sırasında mahkemenize arz etti. Ancak bilgisayarımda bulunan Mehmet Ali Çöregani, Mahmut Ali Çöregani hakkında bir bilgi nedeniyle sorgulandığım için ayrıca tekrar tekrar sorulmaması için cevaplıyorum. ABD’nin kucağında sözde bağımsızlık mücadelesi yapan kendini ABD’ye satarak kendi milletine ihanet eden bu adam hakkında dilerim birde mahkemenizde iftira sopaları ile dövülmem. Sayfa 1642 Güney Azerbaycan Türklerinin ABD’de yaşayan sürgündeki Türk lideri Çöregani bu sabah eşi ve çocuğuyla ziyaret için geldiği ülkemizde İstanbul’da gözaltına alınmıştır konuyla ilgili yardımlarınızı Türk tarihi ve Türk milleti minnetle anacaktır. Saygıdeğer Başkanım bu kısa bilginin içerisinde de istihbarat müdahalesi ile Şener paşaya atfen bildiklerinizi her zaman bize ulaştırabilirsiniz cümlesinden hareketle söylemi ilavedir bu ilave ve müdahaleye cevabım olamaz. Tekrar sorarsanız yine olmayacaktır. Tüm Dünya’nın malumları olduğu üzere emperyalist devletlere ABD’ye sığınarak bağımsızlık mücadelesi verdiğini yada vereceğini düşünen ahmaklar o canavarın kollarında nasıl kullanıldıklarını fark ettiklerinde her zaman çok geç olmuştur. Tarih bu gerçeği böyle yazmıştır bende tarihten biliyorum. Dünya’nın başına bela olan eşkıya ABD’nin işgal edeceği devletler için bu yolu hep denediği hep kullandığı artık gizli bir bilgi değildir Saygıdeğer Başkanım çünkü stratejik eşkıya Dünya devletlerine bu yolla eşkıyalık yapmaktadır. Tehdit etmektedir işgal etmektedir. Çöregani’yi ağabeyimin İran Türk dostlarından anlatımlarından ve basından biliyorum sonra da sığındığı ülkeye kızının da ilticası üzerine soydaşlığımın gereği kızını Çankaya’da evimizde misafir ettiğimizde de telefonda birkaç kez konuştuk ama daha öncesinde Türkiye’ye yaptığı bir seyahatte havalimanında tutulduğunu ve kendisine izin verilmediği için Türkiye Cumhuriyeti devletini suçlayan Tebrizli Türkler abimin dostları Türkiye Cumhuriyeti devleti hakkında ileri geri konuşunca bunu Türkiye Cumhuriyeti devletinin değil ABD isteği ile olacağını söylemesine rağmen onları inandıramamıştır. Türkiye aleyhinde umutsuzluğa düşmelerinden Türkiye aleyhinde konuşmalarından endişe eden ağabeyim beni arayarak kızım zor durumdayım Allah yapamayacağınız işler için söz vermeyin diyor Aydın beni aradı abi yardım edin ben kime söyleyeyim Çöregani eşi ve çocuklarıyla birlikte

40

Page 41: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:41

havalimanında karakolda tutuluyor dedi. Neriman bildiğin gibi Türkiye Cumhuriyeti dış Türkler için güvendikleri tek değerdir kızım bu değer hakkında hayal kırıklığı yaşamalarına engel olmalıyız. Hiçbir şey yapılamayacak olsa bile ki ABD bunu kasıtlı yaptırıyor dış Türkleri Türkiye’ye düşman yapmak için yaptırıyor bunu biliyorsun sadece ben Aydın’a ben elimden geleni yaptım demek için küçük bir bilgi notunu Jandarma Genel Komutanlığına yazar mısın? Abi ayıp olmaz mı? Kızım biz devletimize yazıyoruz orada oturanları tanımamız gerekmiyor onların görevi değil zaten bir şey yapamazlar ama Aydın’a ben ne yapayım diyemiyorum. Eskiden olsa Süleyman Demirel’e Osman Bölükbaşı’na giderdim ama onlar yoklar. Aydın diyor ki abi ben İran Türklerinin yüzüne nasıl bakarım? Onlara ne derim? Güvendiğiniz Türkiye işte böyle bir Türkiye mi? Bir başka türkü kovan Türkiye mi derlerse ben ne derim? Bende ağabeyime abi ben paşayı tanımıyorum bu ne derece doğru olur diye sordum. Kızım biliyorum ama naçar kaldık bizde yurttaşız ve vatandaşız ve zordayız üstelik ülkemizi ilgilendiren bir konu. Şimdi desem ki bunu ABD yaptırıyor Aydın, Aydın beni Türk olmamakla suçlar. Şu anda ABD kendi yaptırdığı bu işi çözmüştür bile zaten. Artık Aydın diyor ki Barzani ve Talabani gibi eşkıyalara kırmızı pasaport veren Türkiye’nin bir İran Türküne yaptığına bak abi bizim sahibimiz yok mu? 1980 Cumhuriyete ABD darbesinden beri Türklüğü Türk milletinin varlığını tartışma konusu yapanlar Türkiye’de Türkler mi yaşarlar Türkiye Cumhuriyeti devleti Türklerin mi değil mi? Yakında Allah gazabını indirince görürler Saygıdeğer Başkanım. Allah görmek isteyene mutlaka gösterir. Sözüm ona İran Türklerinin lideri olduğu söylenen Çöregani hakkında daha fazla konuşmaya değmez. Nihayetinde ABD ve ABD’ye satılmış biridir. Bütün Türkler bilirler ki düşmanın kucağında oturarak bağımsızlık mücadelesi verilemez. Yazık onların arkasından sürüklenen Türklere dilerim onlarda bu gafletten bir gün uyanırlar ve vatansız kalmazlar. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet bankacılık mesleğim nedeniyle daha önce arz ettiğim bölücü terör örgütünün bankalar üzerinden nasıl kaynak aktardığına dair bir bilgiyi şahidi olarak yurtdışında mesleğimi yaparken gördüğüm için Türkiye Büyük Millet Meclisine, İçişleri Bakanlığına, Türk Silahlı Kuvvetlerine yazdığım bu bilgi nedeniyle Jandarma Genel Komutanlığına davet edildim ve bu konuda batılı devletlerin bankacılıkta uyguladıkları mevzuat ve uygulamalar konusunda tecrübelerimi anlatmam rica edilmiştir. Bende ülkemin yaptığı bu savaşta bir yurttaş olarak bir yurttaş katkısı olabilmesi adına severek gittim ve Alman bankaları da dahil bankaların bu konuda batıda aldıkları tedbirlerden ve devletin batılı devletlerin kara parayı mali polis eliyle nasıl takip ettiklerdi konusundaki tecrübelerimi aktardım buna dair kendileri aydınlatmakta kendim için hazırladığım bir bilgiye de müdahale edilmiştir bunu da arz ediyorum. Ama ben genel hatlarıyla hatırladığım kadarıyla arz ediyorum sayfa 1644’e konulan ve benim bilgilerimden istihbarat ajanlarının jandarma albay jandarma albay Cengiz Yıldırım diye derledikleri Ziraat bankası dış işlemler operasyon daire Başkanlığı ile başlayan alıntıyı değil ben kendi notlarımdan hatırladığım kadarını arz ediyorum çünkü bu metne istihbarat müdahalesi söz konusudur efendim bilgisayarımdaki her çalışmaya her bilgiye müdahale ettikleri için size doğrusunu gösteremiyorum. Çünkü bilgisayarımın imajını evimden aldıklarında alıp şahsıma vermediler. Saygıdeğer Başkanım memuriyet hayatıma Ziraat bankasının dış muhamiller bölümünde başladım ve hep kambiyo, transfer, döviz pozisyonları birimlerinde daha sonra da yurtdışı şubelerinden Almanya’da çalıştım. Sonra zindana atıldığım için emekli olmak zorunda kalarak mesleğimden ayrıldım. Mesleğimle ilgili çalıştığım birimlerde de para akışını bildiğim için yurtdışında çalışırken bölücü terör örgütünün bankaları nasıl kullandığını kolaylıkla görebilmem mümkün olmuştur. Bu konuyu devletimin yaptığı savaşta faydalanması için 1999’da da yazarak İçişleri Bakanlığı’na bildirmiştim. Aradan geçen sürede savaş bütün boyutlarıyla devam ettiği için evlatlarımızın şahadetleri yeniden ardı ardıya gelmeye başlayınca tekrar yazarak bu sefer Türk Silahlı Kuvvetlerine gönderdim. İşte bu konuda batılı devletlerin kara parayı nasıl denetledikleri konusunda bankacılık tedbirlerinin nasıl uygulandığı konusunda bilgilerimi sormuşlardır. Bir yurttaş olarak bende 30 dakika kadar çok basit şekliyle aktardım. Ziraat bankasını ilgili biriminde bu işin yapılışını görmek mümkün mü diye sordular

41

Page 42: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:42

bende elbette ki zaten bankaların bu birimlerinde tecrübeli memurlar görev yaparlar dedim. Emekli olan ama o zaman görevde olan birimde bir yöneticinin adını verdim arayıp ya da giderek yerinde görebilirsiniz dedim. Ama sonra aramadıklarını ziyarette etmediklerini meslektaşlarımdan öğrendim. Konu bundan ibarettir Saygıdeğer Başkanım mahkemenize takdirlerinize arz ediyorum. Devletimin bekası milletimin geleceği için bir yurttaş olarak yaptığım davranışımı her zaman yaparım. Devletimin 26 yıldır yaşadığı savaş nedeniyle milletimiz de fedakârlığı devletimize katkıları her yurttaş için geleceğimiz için bir mecburiyettir. Devletimizi ebediye kadar güvende olması için her tür tehlikeden uzak olması gerekmektedir diye düşünüyorum. Türk devlet geleneğinde devletimizin herhangi bir kurumu hiç çekinmeksizin yurttaşlarının yardımını, bilgisini, ilmini, almak gibi bir yüce düşünce bulunmaktadır. Bunu yakın tarihimizde yıkılan Osmanlı Devleti yöneticilerinin tebdili kıyafetlerle yaptıklarını bilge insanları çağırarak bilgilerinden devletin yaşaması için yararlandıkları okuduk. Bu devlet geleneğidir ne yazık ki çok istense de eşkıyalık değildir Saygıdeğer Başkanım. Buna bir milletin devletine sadakati denir, yurttaşlık denir efendim. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, araştırmalarımda şahsıma ait ilmimde gördükleri yüksek Türkçe kullanımı nedeniyle belli ki istihbarat ajanları, akıl perişanlığı yaşamışlardır. Bu yüzden beni bu şer işte eşkıyalık iftirasında kendilerine göre çok önemli bir yere oturtmaya çalışmışlardır. Bir yurttaş olarak Kemalist bir Türk kadını olarak bir tek amacım bulunmaktadır Saygıdeğer Başkanım, öz yurdumda ecdadımın büyük bedeller ödeyerek kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu yüksek ilimle ebediyete kadar yaşamasıdır. Hayatımın anlamlı olması için bu değerin mutlak varlığı gereklidir. Bütün bir şer dünyanın tüm azılı düşmanlarımızın arkasında oldukları bir savaşla karşı karşıya bulunan devletimizin, güç ve kuvvetinin her gün yükselmesinde bir yurttaşın fikirlerine ihtiyaç duyması devletin bu bilgiye ihtiyaç duymasından değil, devletin yurttaşına verdiği değerin sonucudur. Bu davranış Türk devlet geleneğidir işte bu yüzden Türk milleti devlet sahibidir Saygıdeğer Başkanım. Kurduğu devleti korumak ve yaşatmak 1. vazifesidir bir ömürdür edindiğim bilgim ve ilmim bu yüce eserin yaşaması için olacaktır. Yıkmak isteyen ve bunun için saldıranların karşısında imanımla ve Türklük değerlerimle bilgi ve ilmimle durmaya devam edeceğim. Edindiğim mesleki bilgilerimde tarihi bilgilerimde devletimin yaşamasında onun emrine ve geleceğine amadedir. Sizde benim için devletsiniz sizde emrettiğinizde aynı şeyi yaparım bu davranışımı yadırgayan, bu davranışıma düşmanlık diyen, daha ileri gidip eşkıyalık gibi alçak işlere yapıştırmakta iftiralarına mesnet yapmaya kalkışan azılı düşmanlarımız Türk milletinin karşısında her zaman yenileceklerdir. Çünkü hiç kimse devletten büyük değildir devlet üzerinde sadece Allah’ın hüküm ve egemenliği vardır onun için devletimizin üzerinde hiçbir düşman egemenliğine izin verilemez, göz yumulamaz görmezlikten gelinemez. Devletimiz onu kuran milletin ve yurdun namus bekçisidir. Türkiye Cumhuriyeti Devletinde hüküm sahibi devletimizin kendisidir katil AB ve stratejik eşkıya ABD değildir bu eşkıya ve katil devletler Türkiye Cumhuriyeti Devletine hükmedemezler. İlim sahibi bir yurttaş olarak milliyetçiyim, cumhuriyetçiyim, devletçiyim, inkılâpçıyım, halkçıyım, ilmim ve bilgilerim devletimin ebediliği içindir. Devleti yaşatmakla görevli her kurum devletimi temsil ettiği için benim için devlettir oralarda bulunanlarda devlet adamlarıdır. Devlet ve millet bu yüce varlık tek beden gibidir biri diğeri için vardır. Mahkemeniz adaletine ve takdirlerine arz ediyorum tekrar sorulduğunda aynı yeri okuyacağımı bildiriyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, şimdi size aslınca binlerce sayfa olan tarihi roman çalışmamdan alınan 10 veya 15 cümleyle yapılan bir derleme metnini okuyacağım sonrada meal edeceğim bu derlemeyle içerisinde geçen diyaloglarda paşam hitabı nedeniyle Şener Eruygur Paşa zan altında bırakılmıştır. Kendisiyle alakası yoktur ancak ifade tutanağındaki cevabıma da Eruygur Paşa’ya hazırladığım bilgi notudur diye yazılmıştır, yanlıştır yazılanların yazanların yorumlarıdır. Şimdi tarihi bilgilerden birer cümleyle oluşturulan metni okuyorum. Benim tarihi roman çalışmamdan alınan diyaloglardan alınan başlıklardan derlenen bir metin sayfa 1801, her cümle konuların çalışma başlıklarıdır. Bu Türk milletiyle Türk

42

Page 43: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:43

ordusunun 65 yıl aradan sonra ilk buluşması Türk tarihinin bu anlardan hoş bir gülümsemeyle bahsedeceği inancındayım. Sanırım daha önce ne siz ne de biz hazırdık benim ülkemde toplumun hemen hemen her kesiminden kendisine hizmet eden kendisine mensup olduğu kendi ülkesinden daha bağlı insan yetiştiren ABD’ye ve AB ülkelerine karşı siz asli unsur Türk soyunu ülkemiz için, devletimiz için, ayakta ve hayatta tutmayı başaramadınız. Biz 65 yıldır sizi bekliyoruz ama ortada yoksunuz yolumuz ölmek ve öldürülmek ihtimalleriyle doludur. Bu tehlikeyi biz göze aldık sizde aldıysanız başlayalım deriz. Türk milleti gerçekleri ve gerçek olmayanları bilmektedir. Farklı düşünüyorsanız bu düşünceden vazgeçmenizi tavsiye ederiz. Yüz ellilikler hazırlayan Türk milleti, yüz elli binlikler listeleri de hazırlayabilecek idrak ve şuurdadır. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, tarihi roman çalışmalarım arasından her bir bölümden bir cümle alınarak istihbarat ajanlarınca derlenen alıntıyı 1801 ve daha pek çok sayfada görebilirsiniz her sayfaya yazmak suretiyle bana psikolojik olarak da saldırmayı başarmışlardır. Okuduğum satırlar tarihi roman çalışmamın Mustafa Kemal’e mektup bölümünden seçilen birer cümleyle oluşturulmuştur. 10 Kasım 1938’den yazmaya başladığım 2003 yılına 65 yıl geçmiştir. Bugün itibariyle 71 yıl olmuştur. Bu tarihi roman çalışmam içerisinde Türk kültür tarihinde Türk kadınının hakanıyla birlikte devlet yönetme yeteneklerini de ele aldığım bölümler mevcuttur. Türklerde hürriyet ve bağımsızlık neden kutlu ve ilahidir fikirlerimde bu çalışmam içerisindedir. Yüzlerce sayfalık bilgi çalışmalarım arasından alınan cümleleri kısa ve öz olarak meal ederek mahkemenizin soracağı soruları cevaplamak istiyorum. Çalışmam tarihi roman olduğu için roman kahramanlarının dilinden hitabet karşılıklı konuşma olan tarih ve günümüz karşılaştırılmalı bir çalışmadır. Öyle bir hale getirilmiştir ki bir kumandan karşımda bende bunları ona söylüyorum gibi yapılmaya çalışılmıştır. Sonrada bunu kimin emri ve talimatıyla yaptığımın hesabı sorulmuştur. Özellikle yüz ellilikler listelerini kimin emriyle hazırladınız, nerede bu listeler bu listelerdeki isimleri sayınız gibi istihbarat taktikli sorulara muhatap oldum. Her ne kadar anlatmaya çalışsam da bana inanmadıklarını kin nefret dolu bakışlarıyla hissettirdiler zindana attıracakları çok belliydi dosya kapsamı kuvvetli suç şüphesi yaptıkları tarihi malzemelerden bir demekti arz ettiklerim Saygıdeğer Başkanım. Ben edebiyatçıyım söyledim ama bir kez daha söylüyorum, 5 yaşımdan beri bilge bir insan olan ağabeyim Kemal Aydın Beyin ellerinde onun bilgileriyle yoğruldum. Kızım bir tarihi roman yazacak bilgiye ulaştın bunu bende görmek istiyorum bende hayattayken sana bu konuda yardım etmek istiyorum diyerek gösterdiği yolda bana bilgileriyle katkılar sunuyordu. Bende çalışmalarımı sürdürüyordum. Yüz ellilikler bölümü nedeniyle savcılık makamında yemediğim iftira sopası kalmadı. Diğer söylem, benim ülkemde toplumun her kesiminden kendisine hizmet eden kendisine mensup olduğu, olduğu kendisine mensup olduğu kendi ülkesinden daha bağımlı insan yetiştiren ABD’ye ve AB ülkelerine karşı siz asli unsur Türk soyunu ülkemiz için devletimiz için ayakta ve hayatta tutmayı başaramadınız söylemi. Bu bölümde de emperyalist devletlerin adına sivil toplum kuruluşları dedikleri milli varlığa cemiyet ve oluşumlarla milletimizden para ve servet karşılığı elde ettikleri ile toplumda yarattıkları AB ve ABD hayranlığı ve bağımlılığıdır. Bu toplum bir toplumun kendi değerlerine ya nasıl yabancılaştırıldığının işlendiği bir bölümdür Saygıdeğer Başkanım. Hiçbir siyasi kişiliği hiçbir askeri ya da bürokratı ilgilendirmeyen tamamen tarihi gerçeklerin ele alındığı bir konudur. Diğer bir söylem bu Türk milletiyle Türk ordusunun 65 yıl aradan sonra ilk buluşması Türk tarihinin bu anlardan hoş bir gülümsemeyle bahsedeceği inancındayım. Sanırım daha önce ne siz ne de biz Türk milleti hazırdık. Saygıdeğer Başkanım Mustafa Kemal’in hakka yürüyüşünün üzerinden o gün itibariyle geçen süredir 65 yıl. Bu süre bugün ülkemizde 71 olmuştur. Bu süre ülkemizde devrimlerin nasıl geriye götürüldüğünü işlediğim bir tarih sayfasıdır. Yolumuz ölmek öldürülmek ihtimaliyle doludur. Bu tehlikeyi biz göze aldık sizde aldıysanız başlayalım söylemleri Mustafa Kemal’in 1919’da istiklal mücadelesi konusunda tereddüt eden arkadaşlarına söyleminden esinlenerek benimde konuyla bağlantılı değerlendirdiğim bir tarihi söylemdir. Bu tarihi söylem nedeniyle savcılık sorgumda inanılmaz iftira sopalarıyla dövüldüm. Bu bölümde

43

Page 44: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:44

Metehan’ın ordusuna kadar giden tarihi bir süreci incelemeye ve günümüze aktarmaya çalıştım Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk ordu tarihine ne kadar doğru bilgilerle vakıf olduğuna dair tespitlerim bulunmaktadır. Ölmek ve öldürülmek tarihi söylemi nedeniyle öyle bir zulüm yaşıyorum ki zindanda tutuluyorum. Hatırlanacak olursa Türkler konuşurken sohbet ederken atalarımız cetlerimiz ecdadımız diyerek geçmişe atıf yaparlar geçmişten güç alırlar Saygıdeğer Başkanım. Gelinen 71 yıllık süreçte millet olarak elbette ki tarihe bakacağız, bakıyoruz bugün Türk milletine Türkiye Cumhuriyetine, egemenliğimize bağımsızlığımıza yaşatılan tehlikeler ihanetler karşısında bu süreci hep hatırlıyoruz. Ben bu çalışmamda milletimize kutlu değerleri ulaşmakta yaşanan tarihi gerçekleri ve bu kutlu değerlere karşı 71 yıldır sürdürülen bir gerçeği inceledim. Abdulkadir Geylani Hazretleri buyuruyor ki; en yararlı akıl sana Allah’ın nimetlerini gösteren akıldır. Saygıdeğer Başkanım, aklımın bana gösterdiği nimetler kutlu değerlerimdir bu değerlerim sayesinde Türküm Müslüman’ım diyebiliyorum. Bu tarihi çalışmamda cumhuriyetin yıkılmayışındaki ruhu millet ruhunu anlatmaya çalıştım. Cumhuriyetin ve devrimlerin yaşam sırlarındaki ilahiliğini anlattım ve daha pek çok tarihi sayfa ile nutuktaki tarihi seyre paralel bir çalışma yaptım. Ekli dosyadaki sayfalardan okuyorum dünya milletleri arasında önderi tarafından ordusunu emanet edilen bir başka devlet bir başka millet olmadığını biliyoruz, şanslı olduğumuz biliyoruz Türk ordusunu Türk milletine ulaşması bu kadar zaman almamalıydı çünkü 1919’u yaşayan bir millettir Türkler. Bu örnek bir taneydi ve ne söylendiğini anlamak için okuryazar olmak gerekmiyordu. Türk milleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri Türkiye Cumhuriyetinin vazgeçilmezleridir. Biri olmadan diğerinin yaşaması mümkün değildir. Dosya kapsamına aldıkları için okudum efendim, bu ve bunun gibi daha pek çok söylem ve ifade Mustafa Kemal Atatürk'ün veciz sözleri bu söylemler arasına istihbarat ajanlarınca yerleştirilen ifadelerle mahkemenize sunulmuştur. Beni zindanda yıllarca tutmak için hukuki kavramlarla dosya kapsamı kuvvetli şiddetteki suç şüpheleri yapılmıştır. Bu mektubu hangi komutana, ne amaçla yazdınız, sorusuna bu bir tarihi roman çalışmasıdır bir insana yazılmamıştır desem de hukuk adamlarında değer bulmamıştır hiç dinlenilmemiştir mahkemenizin takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Bilgisayarımda bulunan çalışma sayfalarıma verdiğim isimler ner2, neray, yazı1 gibi çalışma dosyalarımın bu isimleri kullanılarak pek sayfada işte şu isimli MS Word dosyası Microsoft Word dosyası içerisinde Neriman Aydın isimli şahsa değişik tarihlerde gelen ve gönderilen elektronik postalar, mektuplar, farklı konularla ilgili açık kaynaklardan alınan yazılar, belgeler, yer aldığı çalışmanın tamamı 134 sayfa, 168 sayfa, 120 sayfa, 150 sayfadan ibarettir denilmektedir. Defalarca arz ettiğim üzere bilgisayarımda şahsıma ait bilinen binlerce sayfalık eser hazırlık çalışmalarım bulunmaktadır. Bunun yanı sıra bilgi ve internet dünyasına da fırsat buldukça bakarım. Açık kaynaklardan çalışmalarım için faydalanabileceğim bilgileri de bakarım ve bilgisayarıma alırım. Malumlarınız olduğu üzere halka kamuoyuna ait elektronik ortamlardan alınan veriler açık kaynaklardır bunların herhangi bir belge olamayacağı tüm dünyaca bilinmesine rağmen akıl perişanlığı yaşayan istihbarat ajanları bu şekildeki derlemelerini hemen her sayfaya koyarak sayfa sayısını arttırmak gayesi taşımışlardır. Saldırılarında istihbarat yöntemleriyle de her heceyi aleyhimde dosya kapsamı yapmaya çalışmışlardır. Sayfa 1645’te bulunan bir yorumu okuyorum; konferansta uyuyan Harbiyeliler isimli videoda, harp okulu öğrencilerinin konferanslarda uyurken çekilen görüntülerinin bulunduğu görüntü kaydının malidokument isimli dosya eğitim sistemi hakkında ileri sürülen iddiaları doğrulamak için çekildiği, sayfa 1641’den diğer bir alıntı harbiye.dök Microsoft Word dosyası içerisinde Neriman Aydın adıyla eğitim sistemi müfredat ile ilgili eleştiri ve önerin bulunduğu yazının bulunduğu aynı yazı Ali Özoğlu Beyin Ali Özoğlu’nun bilgisayarında bulunduğu. Saygıdeğer Başkanım, daha önde de ifade ettiğim üzere edebiyat dil bilimi tahsili gördüm, filoloji okudum 20’li yaşlarımdan beri özellikle cumhuriyet tarihi, Türk dili, Türk tarihi, Türk dili, Türk kültürü üzerine araştırmalar yapıyorum. Milli eğitim sistemimiz milli eğitim müfredatım üzerine yaptığım araştırmalarımda bilgisayarımda ve defterlerimde bulunmaktadır. Her yurttaşın kendi ömrüne isabet eden ömür

44

Page 45: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:45

çizgisinde milli eğitim müfredatlarına milli eğitime düşman müdahalesinin boyut ve etkilerini görmesi mümkündür. Adım adım incelediğimde milli eğitim müfredatımızın kültürel ve ahlaki değerlerimizden dilimiz Türkçe’den edebiyattan yurttaşlık bilgisinden tarihten matematiğe kadar nasıl tahrif edildiğini Türk milletinin geleceğinin düşmanlarımızın emirleriyle nasıl karartıldığını görmüş bir yurttaşım. 10 Kasım 1938’ten günümüze ülkemizde uygulanan eğitim sisteminin Türk milletinin hiçbir değeriyle alakası olmadığını tespit ettim. Ebedi önder Mustafa Kemal’in milli eğitim ve Türk kültürü, Türk dili üzerine binlerce sayfalık nutuk ve söylemlerini inceledim. Milletimiz zekâsının gelişmesi böylece uygun olan medeniyet düzeyine ulaşması doğal olarak yüce görevleri yürütecek elemanları yetiştirmekle ve milli kültürümüzü yüceltmekle mümkündür diyor. Düşmanın etkisindeki ve emrindeki eğitim sisteminden yetişen bizlerde bir terslik olmalı ki düşmana dost değil de düşmana düşman demeye devam ediyoruz. Belli ki düşmanlarımız şoktalar onun içinde zindana atılma ve yargılama emirleriyle bugün huzurlarınızda iftiralar eşliğinde yargılanıyoruz. Ben düşman emrindeki eğitim sisteminde eğitim aldım. Ama ağabeyim Kemal Aydın Beyin öncülüğünde önderliğinde kılavuzluğunda Mustafa Kemal’e bakarak onun ilmiyle kendimi yetiştirdim. Bu yüce insan ebedi önder şöyle diyor; milli eğitimin amacı daha çok memleketi ahlaklı, karakterli, cumhuriyetçi, inkılâpçı, olumlu, atılgan, başladığı işleri başarabilecek kabiliyette, dürüst, muhakemeli, iradeli, hayatta karşılaşacağı zorluğun üstesinden gelmeye kudretli karakter sahibi genç yetiştirmektir. Bunun içinde eğimi programları ve sistemleri ona göre düzenlenmelidir. Aynı zamanda onların temiz yüreklerinde yurt, millet, aile ve yurttaş sevgisiyle beraber doğruya iyiye ve güzel şeylere karşı sevgiyle ilgi uyandırmaya çalışılmalıdır. Cumhuriyet fikren, ilmen, fennen, bedenen, kuvvetli ve yüksek karakterli muhafızlar ister. Cumhuriyet fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister milletimizin bağrından temiz bir nesil yetiştiriyor. Bu eseri onlara bırakacağım ve gözüm arkada kalmayacak 29 Ekim 1923’te böyle sesleniyor bizlere. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, milletimiz 1923 tarihinde devletimizin eğitim sistemine konulan bu değerlerle eğitim alsaydı bugün 75 milyon yurttaş da benim gibi yargılanmaya cesaret edilebilir miydi, elbette ki hayır milletim biz masum evlatları yargılandığı için 70 milyon yurttaş bu mahkeme kapısında olurdu diye düşünmeden edemiyorum. Adalet Bakanlığına ABD’nin tayin ettiği terörle mücadele savcıları daha doğrusu Mustafa Kemal ilmiyle mücadelede görevli yabancı savcılar yurdumuzda hiçbir yurttaş bırakmadan yargı huzuruna çıkarmada meşhur eşkıyalık iftiralarını düzmeye cesaret edebilirler miydi. Elbette ki hayır, binlerce kez hayır böyle bir davranışı yapmayı hiçbir düşman değil cesaret etmek aklından bile geçiremezdi. Saygıdeğer Başkanım, Mustafa Kemal Atatürk'ün söylemiyle ben milletimin öğretmeniyim başlıklı bir çalışmam bulunmaktadır. Bu çalışmamda milli eğitim sistemimizi eğitimde teklik ve eşitliğin kuralı tevhid-i tedrisat kanunun bu kanundan ve kültürel değerlerden düşman emirleriyle düşman müdahaleleriyle nasıl uzaklaşıldığını sonucundan topluma değer diye sunulan ahlaksızlığı, yobazlığı ve bağnazlığı inceledim. Benim bu çalışmamı yakın aile çevrem bilir yeğenlerimde tanıdıktan sonra sevgisi yeğenlerim çok sevgili yeğenim benimle yargılanan Mehmet Ali Çelebi de, Noyan da bu çalışmamı öğrenmişlerdir. Neriman Teyze bizimle de paylaşır mısın dediler onlarla da paylaştım. Yeğenlerim bu çalışmamı okuyup toplumun kültürsüzlüğüne şahit oldukları her hadiseyi benimle paylaşarak Neriman Teyze bu konuyu da ekler misin diyerek benden istekte bulunmuşlardır. Kendi eğitim sistemleri üzerine kendileri de Mustafa Kemal gözüyle bakmışlardır. Mustafa Kemal ilmi konusunda askeri dehası konusunda, devlet adamlığı konusunda, eksik olduğu düşüncesiyle kendileri de araştırma yapmaya çalışıyorlardı. Eğitim sistemlerinde ABD’nin cumhuriyete yaptığı 1980 darbesiyle birlikte Amerikan kolej sistemine yönelik etkilerini kendileri görmüşlerdi. Neriman Teyze, Amerikan kolej sistemi Milli Eğitim Bakanlığı okullarında uygulanıyorsa biz yakında Amerikalı gibi düşünmeye, Amerikalı gibi davranmaya başlarız şeklinde aramızda konusu oldukça sohbet ederdik. Neriman Teyze, milli eğitim müfredatları üzerine yaptığın çalışmaları yazar yayıncı olan Ali Amcamda görsün. Bizce eser olabilir makale olabilir hatta Genelkurmay Başkanlığına göndersen onlarda

45

Page 46: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:46

yararlanabilirler belki diye aramızda konuşunca bende olabilir ama eksikleri var dedim bitmesi için biraz daha zaman gerek deyince Neriman Teyze, bu şekliyle gönderebilirsinde dediler. Onları kırmadın Milli Eğitim Bakanlığına ve Genelkurmay Başkanlığına gönderdim. İddianamede Milli Eğitim Bakanlığına gönderdiğim aynı araştırmadan bahsedilmemesi istihbarat ajanlarının amacının ve hedefinin hangi kurum olduğunu göstermektedir. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, Allah dostu Geylani Hazretleri buyuyor ki; kişinin bildiğiyle iş tutması iş yapması bilginin tacıdır bildiğini uygulamak bilginin nurudur. Neriman Aydın araştırmalarınızı niçin devlet kurumlarına göndermek gereği hissettiniz şeklindeki sorulara cevabımdır; bilgilerimi ve ilmimi kendimle birlikte mezara götürmek için edinmedim elbette ki milletimin yüce kültürel değerlerinin yaşanması ve geleceğe daha yüksek bir şekilde yol göstermesi yararlanılması için edindim. Bütün davranışlarımı sorumlu yurttaş bilinciyle yaptığımı savunmamın başlangıcında huzurlarınızda ifade etmiştim. Arz ettiğim husus gizli bilgi gizli belge değildir efendim geçtiğimiz günlerde bir köşe yazarı da makalesinde harbiye eğitim sistemi, eğitim müfredatı değiştirilmelidir diye bir makale yazmıştır huzurunu meşgul etmek için almıyorum buraya ancak köşe yazarların bu şekilde kalemine düşen söylemlerini ilme ve bilgiye hürmeten değil de Türk Silahlı Kuvvetlerine hakaret ve sövgü için kullandıklarını da okuyoruz. Benim bildiğim insan sızmak istediği yerden ismini cismini bütün şahsi bilgilerini saklar. Bana iftira edilen sızmak iftirası nasıl bir hakli sızmak istenen yere bilimsel ve ilmi gerçekleri yazabiliyorum buna cesaret edebiliyorum, ben kendimi bildim bileli deftersiz kalemsiz gezmem. Nerede nelere şahit olmuşsam mutlaka defterime bende çağrıştırdıklarıyla birlikte yazarım. Tarihin böyle oluştuğunu ağabeyim Kemal Aydın Beyden öğrendim. Milli eğitim sistemimiz milli eğitim müfredatları üzerine yaptığım milli bakanlığına ve Genelkurmay Başkanlığına yararlanması için gönderdiğim araştırmam düzülen iftiralar için nasıl bir delil ya da belirti ya da dosya kapsamı olabilir. Mahkemenizi takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, iftira düzmenin yazmanın insana zulmetmenin sahibi olduğum Türkiye Cumhuriyeti Devletinin hukuk nizamında hiçbir devirde bulunmadığını ben biliyorum. Düzülen iftiralara dedikoduları hiçleri mesnet yaparak zulüm için imza atanlara sadece şunu söyleyebiliyorum. Yaptıklarından sorguya çekilmeyecek olan sadece Allah’tır. Başka ne diyebilirim zindanda tutulma sebeplerime bakınca, diyecek söz bulamıyorum bilgisayarımı yeğenim Mehmet Ali Çelebi’yle kullandığımız için kendisine ait pek çok çalışması ödevleri burada bulunmaktadır. Neriman Teyze üniversitelerden gelen öğretim görevlilerinin konferansları sırasında uyumamız için hepimize dağıtılan hoş bir video görüntüsünü de senin bilgisayarına yükledim. Bu görüntü sevgili yeğenime aittir Saygıdeğer Başkanım. Milli Eğitim Bakanlığı müfredatı ile ilgili çalışmamı ayrıca yayınlanabilmesine yönelik fikirlerini almak için aziz kardeşim bilge insan yazar yayıncı yayınevi sahibi Ali Özoğlu Beye de göndermiştim. Onun bilgisayarında bulunduğu yazıldığı için iddianameye cevaplıyorum ve mahkemeniz takdirlerine arz ediyorum. Saygıdeğer Heyet Saygıdeğer Başkanım, eğitimde teklik ve eşitlik kanunu tevhid-i tedrisat eğitimin devlet eliyle yapılmasının esası üzerine inşa edilmiştir. Her birey her yurttaş aynı eğitim imkânlarıyla en üst düzeyde yetişir parası olan okur olmayan okuyamaz eğitim alamaz diye bir durum söz konusu olamaz. 71 yılda bu kanununun altını üstüne getirdiler ama olsun milletimizden Mustafa Kemal’in yolunda yürüyen bir tek kişi bile olsa bütün bu saldırılar durdurulur ve milletimiz layık olduğu şekliyle bir eğitim sistemine yeniden kavuşur. Araştırmalarım arasında bulunan milli eğitim müfredatlarından rahatsızlık duyan düşmanlarımızdır. Bana saldırıları da ülkemize dayattıkları emrettikleri ve uygulattıkları eğitim sisteminin devamı için kendileri gibi soysuz sopsuz soyu sopu belirsiz değersiz, kimliksiz, zina peşinde koşan, esrarkeş, alkolik, insan olduğundan habersiz nesiller yetişmesini istediklerindendir. Ne yazık ki 71 yıldır ülkemizi yöneten siyasi zihniyetler Mustafa Kemal Atatürk'ün söyledikleri ve yaptıkları yerine Türklüğün Türk milletinin Türk yurdunun düşmanları olan yabancıların söylediklerini yapmış olmaları nedeniyle bugün bu sefil ve ecdadımızın bizden utandığı bir halde bulunuyoruz. Allah’ın Hazreti Muhammed’in Türklüğün ve Mustafa Kemal’in

46

Page 47: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:47

düşmanlarından emir almayı içlerine sindirebilmişlerse onlara söylenecek sözler bitmiştir. Neredeyse bir basamak sonra Osmanlı Devleti’nin son yıllarındaki aklı perişanların, namuslarını batılılara emanet edenlerden duyduğumuz tarihe geçen biz adam olamayız soyumuz düzelmesi için batılıların bizleri döllemesi lazım diyecekler Osmanlı’nın son dönemlerinde duyduğumuz bu iğrenç beyanları bugünlerde duymamız yüksek ihtimaldir. Şaşıran şeytana uyan insanda akıl gider yaptığı işler akla ziyan şeytani ve zalimani işler olur. Bu şer işleri yapana da zalim denir Saygıdeğer Başkanım. Aksi halde benim ilmi ve tarihi çalışmalarım devletimin kurumlarını yararlanması için milletimiz faydalanması için yaptığım ve gönderdiğim araştırmalarım eşkıyalık davasında yargılama konusu olmazdı neden tarihi çalışmalar yapıyorsunuz dercesine çalışmalarımı eşkıyalık iftiraları atfedilerek akıl dışı sorulara muhatap oldum. Milli eğitim müfredatları üzerine çalışırken ilkokul, ortaokul ve lisede mecburi ders kitabı olan Mustafa Kemal imzalı bir eseri Türk tarih kurumu yayınları arasında tesadüfen buldum. Bu kitabı Türkçe’ye çevirdim ve yayıncı yazar Ali Bey Hatice Hanımda bastılar. Bu eseri okuyunca milli eğitim müfredatlarımızın milletimizin değerlerine kültürel ve tarihi değerlerine yüksek medeniye ve insanlık değerlerime göre düzenlenmesi gerektiğine ilişkin pek çok düşüncemin bir kez daha doğru olduğunu gördüm ve buna inandım. Bu konuda düşüncelerimde defterlerimde ve bilgisayarımda bulunmaktadır. Bu temel ders kitabının 11 Kasım 1938 tarihinde dönemin siyasi iktidarı tarafından daha pek ders kitabı gibi müfredattan kaldırıldığını yine tarihi intikal eden gerçeklerden öğrendim. İstihbarat ajanlarının iftira ettikleri gibi eşkıyalık delili değil Saygıdeğer Başkanım her biri kültürel değeri son derece yüksek çalışmalardır. Mahkemenizin takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım ağabeyim Kemal Aydın Bey Tekirdağ zindanında ben de henüz düşman emriyle zindana atılmadığım günlerde ağabeyimin maaşını çekmek için vekâletini alacağım. Avukatımız Yusuf Erikel Beyde Tekirdağ’da bir noterle bir telefonla konuşuyor ve beni konuşturuyor vekâlet için ve noter masrafımı ödemek için noter hanımla konuşmalarımızda meşhur dosya kapsamı kuvvetli suç şüpheleri olarak yazılmış durumda. Neriman Abla Pınar Hanım sen noter ücretini yatırınca yatırdık diyorsun onlar cezaevine gidiyorlar 30 tl yolluk 50’de noter vekâlet ücreti Neriman Abla Tekirdağ Ziraat Bankası şubesi diğer bir konuşmada. Tape 6763, Aleykümselam, Aleykümselâm Hazreti Yusuf bir hatırınızı sorayım dedim sağ olun meşgulsünüz diye aramak istemiyorum gençlerimiz iyi herhalde iyi oldu mu beğendiler mi sohbeti kayıtta yaptılar uzun boylu Noyan Kemal Amcasıyla çıktı biraz önce. Saygıdeğer Başkanım, Avukatım Yusuf Erikel Bey ile diğer pek çok konuşmamız mesajlarımız sesli mesajlarda eşkıyalık delilleri olarak alınmış ve şahsıma 2. savcılık sorgumda sorulmuş. Avukatımın Azerbaycan’daki müvekkilleriyle görüşmek için yaptığı seyahatte oradaki dostlarımızla birlikteyken beni aradıkları ve yaptığımız sohbetlerde eşkıyalık delili olarak koyu renkle altı çizili olarak dosya kapsamı yapılmış durumdadır. Abla Azerbaycan’a gidiyorum cezaevine gidersen selam söyle Allah’a emanet ol vallahi Ali Bey diyor ki; bizim avukat dünya turuna çıkmış gelince hemen giderim selam söyle abla dünya turundan sonra zindana atıldı. Saygıdeğer Başkanım ağabeyimin Azerbaycan’daki dostlarının ağabeyimin selamlarını ileten aile dostumuz Salman Bey ile aramda geçen pek çok telefon konuşması da keza dosya kapsamı kuvvetli suç delillerimizi oluşturduğundan yılı aşan süredir zindanlardayız. Salman Bey Yusuf Bey’i arıyorum önemliydi Neriman kapalıdır ay Salman Ağabeyim bir sürü şey söyledi akşam konuşunca anlatırım ay Salman ay Neriman gazetede ve resen bunları yayınlamazlar mı ay Salman burası Azerbaycan değil faks numarası ver ben sana gazetelerdeki yazıları göndereyim muhalefet partilerine de göndereyim ay Neriman. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, insan olduğumuz ispat eden bir telefon konuşması daha Didim’de turizm işleriyle geçimini sağlayan bir ablamın damadı ile kaymakamlıktan alması gereken bir işletme belgesine dair sohbetimiz sorgulanmıştır. Tape 6736, 6616. Damat merhaba, Candan Eren Beyin selamını söylüyorsun seni bekliyorlar tamam teşekkür ederim abla. Tape 6695, Saygıdeğer Başkanım Trabzon’da ikamet eden eşi de tıp doktoru olan baba tarafımdan akrabam Sevgi Aydın ile bir

47

Page 48: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:48

telefon sohbetimizde savcılık sorgularında hile ile sorulmuştur ki, hatırlayamadığımı söyledim. Bu akrabam ağabeyim Kemal Aydın Beyin bir gece kendisine misafir olduğunda üst kat komşusunun da bulunduğu bir sohbette ki tartışmadan komşusunu söylemlerinden rahatsızlığını aslında ağabeyim Kemal Aydın Bey ile paylaşmak istiyor ama ona ulaşamadığını Neriman kardeş seninle paylaşayım diyerek başladığı bir telefon sohbeti. Aynen okuyorum alındığı şekliyle; Kemal Abimi aradım bulamadım, şimdi bizim onunla ortak bir konumuz vardı üst kat komşumuzla ilgili ben sonunda duramadım Gürsel Beye böyle bir eyalet yönetiminden falan bahsettiniz benim şavkım attı böyle biz maksadı aşan bir konuşma yaptınız biz yanlış anlamadık sanıyorum dedim. Dedi ki; ben farkındayım orada siz beni anlamadınız. Bende dedim ki; kendinde böyle bir hak görenlere böyle iddia edenlere biz kalkıp ülkeyi teslim edecek değiliz ya o zaman bizimle dişe diş kana kan mücadele etmek zorundalar. Mücadele ederlerse onları durduramayız bununda yolu savaştır böyle söyledi Neriman iyi mi. demek ki kıvırttı dedim bende dedim ki sizin halen eyalet yönetiminden yana bir görüşünüz olduğunu düşünemiyorum Gürsel Bey ben rahatsız oldum dedim sakın ola kıvırtmasın, kıvırtması türe ordusunu yaptığı savaştan kaynaklanmasın valla Neriman kardeş bu hükümeti işi değil Türk ordusu benim aklım hayalim durdu kış günü bu karda kışta yoksa sizin bir parmağınız mı var bu işte. Burada da espri yapıyor Saygıdeğer Başkanım canım benim tamamen Türk Silahlı Kuvvetlerinin emrinde kendi kontrolünde gerçekleşen bir savaş Kuzey Irak’a yapılan meşhur operasyon Saygıdeğer Başkanım. Bak Yaşar Paşayla nereye geldi bu savaş herkes gibi bakmayacaksın Sevgim onlar gibi yorumlamayacaksın Yaşar Paşa nedeniyle farklı bakacaksın aslında ne kadar geç kalınmış bir savaş biliyorsun var ya Neriman kardeş tam bir gizliler ülkesinde yaşıyoruz Mustafa Kemal’den sonra kontrol sizin elinizde olmayınca böyle olur Sevgi. Baksana polisi bile kuş lastiğine kuş lastiğine mecbur bıraktılar gösterilerdeki hallerine bir bak diyorlar ki; polis emniyeti hep Fethullahçı olmuş biliyorum Sevgi Türk Silahlı Kuvvetlerine de sokmaya çalıştılar ama çok şükür başaramadılar. Ama Neriman kardeş ben sana bir şey söyleyeyim mi her şey hükümete mal ediliyor sen gel Ankara’da konuş bakalım Sevgi kime mal ediliyor, ama sen gel Anadolu’da anlat kimse anlamıyor Neriman kardeş bilinince bilgilenince ancak bunlar ortaya çıkar Sevgi hiçbir şey sonsuza kadar gizli kalmaz, eyvallah aynen öyle. Bak Ali Özoğlu Beyin son bir yazı koydu siteye gizli savaşın şehitleri diye oku bilgilen neler olmuş. Ülkemizde Sevgi bak paşaları düşman nasıl yok etmiş, işte gerçekler bir gün geliyor ki ortaya çıkıyor eyvallah Neriman kardeş hoşçakal Saygıdeğer Başkanım size verdiğim yazı meşhur yazı belki 20 yerde dövüldüğüm iftira sopalarıyla dövüldüğüm aziz kardeşimin yazdığı tarihi bir gerçek bir makale. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, Trabzon’da yaşayan akrabamla yaptığımız bu sohbetin bütün cümleleri büyük ve koyu renkle yazılmıştır. Şahsıma da savcılık sorgularında esrarengiz bir şekilde sorulmuştur içeriğinden cımbızla seçilen kelimeler bir araya getirilerek hatırlamam mümkün olmayan bir tuzakla sorulmuştur. İki akraba ülkemizin 26 içinde olduğu savaş ortamını ve milletin bu konudaki yorumlarını konuşuyoruz. kış harekatı nedeniyle yapılan savaşı yurttaş olarak değerlendiriyor başarısı nedeniyle mutluluğumuzu ordumuzun gücü ile mutlu olduğumuzu ülkemizdeki bir gerçeği konuşup paylaşıyoruz. İçerisinde akrabamın da benimde yaptığımız espriler bulunmaktadır. Arz ettiğim telefon konuşmasındaki hafif orta ve kuvvetli şiddetteki suç delillerini aradım ama ben bulamadım Saygıdeğer Başkanım. bu sohbet hangi müebbetlik ceza maddeleri için uygun diye baktım sözde silahlı terör örgütü ara yardımcılığı, hücre yapılanması yoluyla Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak cebir ve şiddet kullanarak yasama ve yürütmeyi Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmak iftiralarına uyan tarafını tek tarafını tek hecesini ben bulamadım. Saygıdeğer Başkanım, talebesi olduğum Allah dostu Mehmet Dumlu Hazretleri buyuyor ki; insan demek söz demektir çekirdek sözdür söz ölümsüzdür insan sözüyle büyüktür. Çünkü söz pervanedir insanı yüceltir akrabam ile yaptığım insani sohbetimi mahkemenizin takdirlerine ve adaletine arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, savcılık sorgum esnasında iftira sopalarıyla dayak yediğim bir telefon konuşmasını savcı beylerin kin nefret ve intikam dolu

48

Page 49: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:49

bakışlarıyla bir telefon konuşmasını nasıl sorduklarını arz ediyorum. Antalya’da yaşayan aile dostumuz Bülent Beyle Bülent Kuş Beyle aramda geçen bu konuşmayı arz ediyorum tape 11190, günaydın ablam 40 yıl sonra mı arıyorsun beni Bülent, aynı abim gibisin valla abla lafı yedik, iyiyim kardeşim avukat itiraz ediyor ama bakalım ben sana bir şey soracağım abla ağabeyim olsa ona da sorardım daha önce zaten giderken de sormuştum. Burada Ak Partinin ilçesi gümlemek üzere seçimde sonra ben iki dönem başkan yardımcılığı yapmıştım şimdi kulislerde yine adım geçiyor. Bir ilke başkanlığı muhabbetimiz var buradan çıkayım mı ne yapayım abimde olsa, abinde olsa evet derdi kal bence oralar Türk milletinin yerleri der biliyorsun yani abla partinin gidişatı hoş değil öbür hafta gidince abime sorar mısın Tekirdağ’a seçimi kaybediyorlar buralarda Saygıdeğer Başkanım, bu sohbetteki konu nedeniyle resmen düşman sorgulanır gibi sorgulandım Murat Yönder ve Ercan Şafak tarafından neden abinize danışılıyor abiniz kim oluyor da AKP İlçe Teşkilatında çalışan birine emir veriyor insanlar abinizin emri ile mi iş tutuyorlar. Abiniz kimle emir veriyor bu sorular ve sorulma şekliyle savcı beylerin kin nefret ve intikamlarına muhatap olmuş bir insan olarak ne demek gerekiyordu mahkemenizin takdirlerine arz ediyorum. İnsanlar dostlarının düşüncelerine müracaat edip onların düşüncelerini nasihatlerini almalarının eşkıyalık delili olarak sorgulanmasını şimdi değil hiçbir zaman anlamam mümkün olmayacaktır ve iftira sopalarıyla dövülmemi koyacak yer bulamayacağım. Bana bu ne ki bu ne nefret ben kendilerini tanımıyorum hiç karşılaşmadım savcı demek kinle nefretle karşısına getirilen yurttaşları düşmanlıkla sorgulayan hukuk adamı mı demek onu da bilmiyorum. Tape 11188 Saygıdeğer Başkanım, ağabeyim Kemal Aydın Bey Silivri Cezaevi’nden beni arıyor. Ağabey kardeş sohbet ediyoruz insafın vicdanın insanlığın hakkın ve hukukun bittiği nokta ve yer, işte meşhur asrın davasının kuvvetli suç şüpheleri ve dosya kapsamı cezaevinden tutuklu yasal hakkını kullanıyor o da sorgulanabiliyor tutuklamalarda sorgulamalara ilişkin duyduklarımızdan konuşuyoruz. Ailemizden yaşadığımız zulümden tahminlerimizden bahsediyoruz. Şöyle diyor ağabeyim üzülme kızım hiçbir şey seni rahatsız etmesin utanacak yüzleri varsa biriler sana bakıp utansınlar. Bu vatan mücadelesidir bize bunun bedelini öğretiyorlar evet abi, abi Hasan Beyin kalbine pil taktılar abi Yalçın Küçük televizyonda sizlerden bahsetti dinleyebildiniz mi televizyonda kapattık Saygıdeğer Başkanım ne diyelim ben buna ne demem gerekiyor Saygıdeğer Başkanım takdirlerinize arz ediyorum. Tape 11185 avukatım yurt dışındaki müvekkilleriyle yaptığı seyahati anlatıp gelecek olan vekalet ücretleri için Ziraat Bankasında döviz hesabı açmak istediğini paylaşıyor benimle bu konuya dahil tüm konuşmalarımızı sorguladılar savcılık sorgumda şuanda zindanda olan avukatımda yanımdaydı hepsine şahit söze gerek yok Saygıdeğer Başkanım. Ayıp diyebiliyorum hukuka ve adalete hukuk adamlarına yakışmadığını söyleyebiliyorum ancak imdat Allah’ım diyorum bitir bu zulmü diyorum mahkemenin adaleti ve hukuku yetmediğine göre Allah bitirecek inşallah hem de kökten bekliyoruz. Bu kadar zulme bu özel ve insanlık için gerekli milletin artık dayanamayacağını elbette kendisi görüyor yazar ve köşe yazarı bir dostumun dostumuzun kalbine pil takılması nedeniyle Yeniçağ Gazetesinde yazan Hasan Demir Beyin kalbine pil takılması nedeniyle gazetedeki yazılarını ara vermesiyle sağlığını merak ettiği dostu Hasan Beyi arayıp sağlığını sorduğum sohbetimiz de alınarak sorgulanmıştır. Savcılık makamından hukuk adamlarının eline verilen telefon konuşmalarının hangisinin eşkıyalık olup olmadığını bilmiyorlarsa ben bir şey diye demiyorum Saygıdeğer Başkanım. Ama bildikleri halde masum insana tuzak kuruyorlarsa ben onları da Allah’a havale ediyorum. Bir diğer ibretlik delil Saygıdeğer Başkanım, basının kirli kalemlerinin iğrenç iftiralarıyla ergenekonun sanatçısı yaptıkları çok sevdiğim, çok sevdiğim evladım kadar, evladım yok bekarım çoluk çocuk sahibi değilim ama çok sevdiğim bir Türk halk müziği ve bir Türk sanat müziği sanatçısı kızımızın annesiyle Hatice Yılmaz Hanımefendiyle yaptığımız bir sohbette geçen ifadeler nedeniyle musikiyi ilgilendiren kavramlar, hayatı musikiyle anlatan söylemleri nedeniyle de sorgulandım bakın ne diyor bu güzel kızımızın annesi. Ah kurban olurum aşkım ne var ne yok sağ olun çalışıyoruz her türlü çalışıyoruz eyvallah her iki

49

Page 50: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:50

tarafa da. Şöyle diyor bu güzel anne; do re mi fa sol bütün tellerde geziyoruz aşkım, eyvallah yakışır yakışır cidden o beyinlere ihtiyacımız var kul olarak görevimizi bir nebze yaparsak, bunlar kesilerek alındığı için bende kesilerek okuyorum. İbretlik olsun diye Saygıdeğer Başkanım, Allah’ın huzurunda mahşere yüzümüz açık gideriz diyor ecdadımıza hesabımızı temiz veririz diyorum. Deriz ki sizin emanetinize ihanet etmedik emanet edenleri de ortadan kaldırdık inşallah böyle gideriz huzurlarına aşkım düzenin bir sahibi var hiçbir şey düzensiz değil evet güzel buyurdunuz Hatice Hanım onun için düzeni kuran koruyacaktır. Aynen dediğiniz gibi Allah düzeni Mustafa Kemal eliyle kurdurdu ne güzel buyurdunuz ağızdan ne gelirse öyle konuşurum. Estağfirullah güzel anne aşkım sen kendini görüyorsun bende verici olan toprağın zerresi olsam keşke ama hangi rol bekliyor kulunu her an ne oluyor ne bitiyor bilmiyorum kurban olduğum işte burası dünya aşkım her an deveran ediyor kurban olayım Allah inşallah içtiğiniz pınarlardan kenarından köşesinden geçirim bende içerim Allah işlemiş olduğumuz fiilleri onun rızasına göre işlemeyi nasip eylesin, hepimiz buna âmin diyelim hiç birimizi kendi nefsimize bırakmasın âmin eyvallah diyorum benim güzel Allah’ım hani kaşım gözüm yüzüm böbreğim ciğerim kalbim böyle olsun ben mi dedim sen hepsini yerli yerine oturttuğuna göre bir de yürüttüğüne göre bir de konuşturttuğuna göre bize de razı olacağın yaptırırsın inşallah kurban olduğum Allah’ım Allah’a emanet olun sağ olun ellerinizden öpüyorum. Rabbim çözülmeyenleri çözsün inşallah sevdiklerini sizinle karşılaştırsın sevmediklerinizi arkanızda bıraksın bakmasınlar cemalimize ellerinizden öpüyorum Hatice Anne. Saygıdeğer Başkanım, çok sevdiğim canım, canımdan öte sevdiğim güzel kızım sevgili Zara’yı O’nunla olan ahbaplığımı ve dostluğum haydut basın kirli elleriyle ergenekonun sanatçı diye benim tutuklandığım günlerde haber yaptılar onları lanetle anıyorum. Sevdiklerimle dostlarımızla yaptığımız sohbetlerin eşkıyalık için kuvvetli şiddetteki suç şüphesi olup olmadığını yargı ve hukuk adamları bilmezse şekildeki halimizde görüldü üzere masum insanlar siyasi iktidarın emrine ve zulmüne kurban edilir işte milletçe yaşadığımız hal budur. Ne diyelim Allah bu zulme daha fazla müsaade etmeyecek inşallah düzdükleri iftiralarla hürriyetimizin gasp edilmesini sağlayanlarda belki bir gün yargı huzurunda bu zulmün hesabını verirler kim bilir belki bu dünya da olmasa da Allah’ın huzurunda verirler inşallah. Saygıdeğer Başkanım, bu kızımın annesiyle yaptığımız sohbetimizde geçen her iki tarafa da çalışıyoruz malumlarınız olduğu üzere dünya ve ahrettir. Hainleri ortadan kaldırmak söylememizde gayet açıktır 26 yıldır devletimize karşı isyan edenler için söylenmiştir şahsıma ait bir söylemdir o söylemimi her yerde tekrarlıyorum devletimizin ordusu tarafından elbetti ki ortadan kaldırılacaklar bizde millet olarak ordumuzun arkasında devletimizin arkasında ona zerre de olsa bilgimizle desteğimizle arkasında kalarak bu desteğimizi sunacağız bu da yurttaş olmanın gereğidir. Ayrıca ortadan kaldırmak fiilinin başka anlamları da vardır yürüdüğünüz yolda herhangi bir engelin bir taşı alıp kenara koymak demektir canlı misali. Mevcut siyasi iktidar bizleri ortadan kaldırmış bulunuyor şuanda öldürdü mü hayır ne yaptı yürüdüğü yolda engel olmuşuz kaldırıp bizi bir kenara koymadı iftira düzdürerek zindana attırdı birde yargılattırıyor yani ortadan kaldırdı Saygıdeğer Başkanım bu da siyasi iktidarın bizi ortadan kaldırması. Beni telefon sohbetimde bu ortadan kaldırma söylemi nedeniyle yargılayanlar ve sorgulayanlar için arz ediyorum cevabım olarak. Bu sanatçı kızımın annesi Hatice Yılmaz Hanımefendiyle sohbetimizin devamında Allah’ı konuşuyoruz; düzeni kuran var, düzenin sahibi var, hiçbir şey düzensiz değil, kul olarak yurttaş olarak Allah’ın takdirinde olan görevlerimizden konuşuyoruz her türlü çalışıyoruz 80 yaşındaki annem derki Saygıdeğer Başkanım, insan hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünyaya yarın ölecekmiş gibi gerçek dünyaya çalışmalı. Yine telefon sohbetlerimde söz konusu olduğu için arz ediyorum. aziz kardeşim Ali Beye milletimiz için yaptıklarınızı nasıl öderiz hakkınız geçiyor milletimize hakkınızı helal edin nasıl öderiz haklarınızı dediğimde o da hep der ki görevimiz abla Türklük görevimiz Kemalist olmanın görevi, devrimci olmanın görevi keşke milletimizin diğer aydın insanları da yurttaşlık görevlerini sizin hatırladığınız ve yaptığınız gibi yaptığınızın binde birini hatırlayıp yapsaydılar der. Ben kendisiyle sohbet ederken derim ki insanların milletine yurduna

50

Page 51: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:51

devletine görevleri de nöbet tutar gibi değil mi her beşer her yurttaş da bir nöbetçi gibi değil mi yeryüzünde en masum konuşmalarımız akla hayale gelmeyen dehşetli iftiralara dönüştürüldü. İddianame denilen melun tuzakla 26 aydır dayak yiyormuş gibi hissediyorum kendimi düşman dediğimiz şeytan ve şeytanın soyundan olanlar üzerimizde dayanıklılık deneyleri yaptıklarını hissediyorum Saygıdeğer Başkanım. Kendimi aydınlatmayı başarmış bir insanım söz ve sohbetlerim yüce manalarla yüklüdür. Hiçbir hecesi şer iş şer niyet şer düşünce değil sadece hayır ile yüklüdür söz ve sohbetlerim hem İslam inancım hem de Türklüğüm gereği değerlerimin yüceltilmesiyle, dillendirilmesidir. Eşkıyalıkla uzaktan yakından alakası olmayan yüksek düşüncelerdir 71 yıldır milletimizi aldatan, kandıran, dolandıran, siyasi zihniyetlerden nefret düşüncem nedeniyle eşkıya ilan edilip zindana atıldım ve yüce mahkeme huzurlarında yargılanıyorum. Bir diğer hanım dostumla yaptığım sohbette şunu bil ki bu kirli siyaset bitti artık hiç kimse milletimizi kandıramayacak bizler atamızın bıraktığı yerden koyduğu ilkeler doğrultusunda imanlı irfanlı devletine bağlı milletine sadık insanlar yetiştirmeliyiz. Allah ömür verirse tabi bir söylemim var bütün telefon konuşmalarımda sohbetlerimde yazılarımda düşüncelerimde çalışmalarımda bu düstur benim yaşam biçimimdir Saygıdeğer Başkanım. Milletimiz tabi ki değerleriyle eğitildiğinde değerlerini yeniden yaşam biçimi yaptığında değerlerini yaşatan bir kültürel seviyeye ulaştığında telefon sohbetimde geçtiği üzere kendisine laik idarecileri seçecektir inşallah yalan ihanet akan güdümlü emperyalist güçlerin kontrolü altında düşmanlarımızın emri ile yapılan siyasetten milletimizin kurtulması gerektiği düşüncesi ağabeyim Kemal Aydın Beyin on yıllardır ısrarla dile getirdiği bir gerçektir. Dostlarımla yaptığım sohbetlerde bu siyaset bitmiştir. Arkalarını döndüklerinde bir tek millet evladını bulamayacaklardır düşüncesini taşıyorum bu ve benzeri düşüncelerimi her anda ifade etmekte herhangi bir yanlış ve eşkıyalık göremiyorum. Her yurttaşın her bireyin bir siyasi düşüncesi vardır, benim siyasi düşüncemde de bu güzellikler bulunmaktadır milletimize değer veren milletimizin değerlerini değer kabul eden milletimizi ayıran bölüştüren değil birleştiren ve yücelten idarecilere kavuşmasıdır. İnsanın milleti için güzel değerler taşıması düşünmesi zindana atma mesnedine dönüştürüldüğünden bir büyük zulüm yaşıyoruz. Çok çalışıyoruz çok çalışacağız diyerek çok sevdiğim bir sanatçıdan bahsederek resmi bayramlarımızın çoşkuyla kutlanması etkinliklerinde gece meclise götürürüz çalarız söyleriz o söyler biz dinleriz şeklindeki esprili sohbetlerimiz de eşkıyalık mesnedi yapıldı helal olsun Saygıdeğer Başkanım. bu aile dostum benim Salihli millet vekili adayım bu ve benzeri sayısız sohbetim vardır kendisiyle sevgili Aydoğan’la. Şuandaki milletvekilleri sonsuza kadar milletvekili kalmayacaklar herhalde belki bize de sıra gelir kim bilir. Onlar 9 aylıkta biz 10 aylık değiliz ya 70 yıllık kara dönem diyenlere sıra geldiğine göre Mustafa Kemal’in neferlerine de bir gün sıra gelecektir. Esprilerimizden, hayallerimizden, umutlarımızdan, dualarımızdan, olmayan örgütün olmayan suçlarını türettikleri için sözlerin kifayetsiz kaldığı anları da takdirlerinize arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım, ruhlarımız yaratıldığında Allah bizden şöyle bir biat almıştı Kuran’da Araf Süresinde şöyle diyor Allah; Ben sizin Rabbiniz değil miyim ben evet demiştim evet sen benim Rabbimsin tabi evet sen benim Rabbimsin diyen ve bu sözden hiç dönmeyen şahsım için söylüyorum yarın Ahrete intikal ettiğimizde biz bundan habersizdir demememiz için Allah ruhumuzdan bu biatı ruhlarımızı yarattığında almıştı. Onun için kul olarak insan olarak insanın verdiği söze sadık kalması ilk görevidir Saygıdeğer Başkanım. Bir Müslüman bir Kuran Mümini olarak ve bir Türk olarak bir Türk kadını olarak değerlerime sadakatim ve samimiyetimin imanım gereğidir. Her sözüm, her işim, bu sözümün gereğidir. Her iş kula verilen bir görevdir emaneti korumak görevinin hakkını vermek elinden gelen gayreti göstermek insan olmaktır. Bütün söz ve sohbetlerimde değerlerime olan sorumluluk bilincine rastlanılması bu yüzdendir. Bu eşkıyalık değil insan olmaktır Saygıdeğer Başkanım. tüm sohbet ve konuşmalarımdaki söylemlerim eşkıyalık belirtileri kuvvetli suç şüpheleri değildir kuvvetli insan, kuvvetli iman, kuvvetli Türk, kuvvetli Kemalist belirtileridir. 2. kez yapılan sorgumda Neriman Aydın sizin ve ağabeyinizin tüm konuşmalarınızda başkomutan ve devlet kavramları

51

Page 52: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:52

geçiyor bunun anlamı nedir, bu bir hayat biçimidir dedim. Türk olarak vazgeçilmez değerlerimizin dillendirilmesidir diye cevap vermiştim. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, başkomutanlık makamında Cumhurbaşkanlığı makamımda Türk milleti için hep Mustafa Kemal vardır. Emaneti olan devletimiz biz Türkler için kutsaldır diğer milletler Türklere bakarak değerlerini önemsemeyi öğrenmişlerdir. Konuşma dilinde toplumlar yurttaşlar sıradan bir arkadaşına eşine annesine bazen komutan da der bir yurttaşın söyleminde başkomutan geçmesiyle zindana atılması için mesnet arayanlar karşısında söylenecek söz yoktur mahkemenizin adaletini sunuyorum. Bir diğer misali arz etmek istiyorum. Yazar Ali Bey annemin kendi evlatları kadar sevdiği bir evladıdır telefonda diyorum ki annen seni çok özledi o da diyor ki annem için ben sana bir fotoğraf göndereyim kurban olurum ablam çok mutlu oluruz dedim. Çocuklarında selamı var ablası eyvallah sende selam söyle başım üstüne geleceğin komutanları onlar ablası takılıyorum onları bakın benimde emeğim var sizde o kadar çay kahve yemek sorarım bunların hesabını bir gün sizlere diyorum yeni yazı hazırlayayım dedim ona çalışıyordum şimdi editörümden azıcı ilham alayım dedim, Şifre Çözüldü’yü açarak Saygıdeğer Başkanım, telefon konuşmasının alıntısı okudum. 2 genç subay olan yeğenlerime geleceğin çiftçileri diyemem bütün bu sohbetlerimde sorgulandı sonuç mu Saygıdeğer Başkanım ağabeyim Ali Bey Ali Özoğlu Bey aziz kardeşim 26 ay bende 18 aydır zindandayım ne diyeyim Allah milletimizin yardımcısı olsun. Türk milleti kendi yöneticilerinin zulmüne ilk kez muhatap olmuyor ancak tarih zalimlerin ve düşmanların Türk milletinin karşısında hep kaybettiklerini de yazıyor. Bir kez daha yazacak. Tape 6741, Hatice Bahtiyar Hanımefendiyle bir telefonumuzu okuyup meal ediyorum efendim. Siparişini aldım ağabeyime haber verdim o da konuştu Hasan Sivrikaya ile adam gönderdi aldırdı dosyayı İstanbul’dan rakı ve balık istiyoruz tamam ben gelirken getireyim. Saygıdeğer Başkanım, hatırladığım kadarıyla Kıbrıs’ta Türkiye Kızılay maden suyu bayiliğini almak için bir dosya verme konusudur, mahkemenize arz ediyorum. 11178, Azerbaycan’dan Ay Salman arıyor Salman Aliyev aziz dostumuz kardeşimiz. Ay Neriman birer kopyalarını götür Kemal Abime Yusuf verdi bu hafta pazartesi giderken götüreceğim Ay Salman, o yazıları bırakırlar mı ağabeyimin okumasına cezaevine olmazsa avukat veririz Ay Salman içeri almazlarsa kaç avukatı var ağabeyimin, bir tane Ay Salman merak etme Yusuf Bey, bilgili olsun Ay Neriman güvenebiliyor musunuz O’na. Tabi ki rahat ol Ay Salman Saygıdeğer Başkanım, ağabeyim Kemal Aydın Beyin Azerbaycan’daki dostlarından Salman Bey, şahsım tutuksuz yargılanırken benimle yaptığı telefon konuşmaları da eşkıyalık delili olarak sorgulandı. Salman Bey beni ısrarla arayarak ısrarla Azerbaycan’da ağabeyim Kemal Aydın Bey hakkında yayınlanan makale ve yazıları Türkiye’deki gazetelere Cumhuriyet Gazetesine, Hürriyet, Milliyet gibi yurtdışından bakıldığında taşıdıkları adlar nedeniyle göya milli görünen gazetelere vermem için ısrar edince tamam Ay Salman veririm peki tanıdığın var mı bu gazetelerde deyince sorunca Salman Bey yazmazlar senin bildiğim gibi değil desem de olsun sen yine de gönder dedi. Saygıdeğer Başkanım, ülkemizdeki gazetelerin Azerbaycan’daki gibi olmadığını bildiğim için elbette ki göndermedim ancak bu konunun geçtiği onlarca telefon konuşması nedeniyle öyle sorulara muhatap oldum ki ilhan Selçuk’u nereden tanıyorsunuz, ne yayınlatacaktınız gazetelerde, tanımıyorum sadece bir yakınımla aramızda geçen sohbet desem de zindana göndermeye belli ki önceden karar verilmişti. Sosyal insan yaşamının her noktası hukuki kavramlarla örtülerek kuvvetli şiddetteki şüpheler olarak dosya kapsamı yapıldığından zulmün çeşitlerini ve belirtilerini arz ediyorum. Şüphenin delili olur mu şüphe ve vehim ile insan zindana atılabilir mi Saygıdeğer Başkanım. Yeğenim Hasdal’dan arıyor konuşuyoruz tutuklu, Neriman Teyze dava Danıştay davasıyla birleştirilmiş duydun mu haberim yok teyzem ben çok yoruldum gideyim İzmir’e, Antalya’ya emekliliğin tadını çıkarayım teyzesi. Teyze sen Antalya’ya gidersen Gölbaşı işi yatar hani oraya yerleşecektik hani yan yana evlerimiz olacaktı bak siz yoksunuz Lozan’ı yazdım makalenin altında okuyucular tartışıyorlar. Aytekin Ağabeyimle Yakup Cemil diye birisi fena halde tartışıyorlar. Neriman Teyze mektup yazayım mı size yazma teyzem, içinde bir şey var

52

Page 53: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:53

zannederler kapıda bacada bekliyorlar adım attırmıyorlar bana hayatı zehir ettiler bize. Bu ve benzeri sohbetlerde kuvvetli suç şüphe ve dosya kapsamı Saygıdeğer Başkanım. Defterlerimde bilgisayarlarımızda bilgisayarımda milletimize yeniden yaratılmak istenilen batı hayranlığı başlığı ile yüzlerce sayfalık çalışmalarım özellikle Osmanlı döneminde batı hayranlığı misalleriyle sürüklenen toplumsal çöküşü milleti indirdiği alçak seviye ile devlet ve milletin sonu tarihin kaydettiği bir gerçektir. Milletimiz millet vasıflarını yüksek kültürünü şanlı geçmişini medeniyete yüksek katkılarını yüksek insanlık değerlerini unutur hale nasıl getirildiği gerçeğini ben tarihten öğrendim ve hiç unutmadım. Bir millet kendi değerlerine önce yabancılaştırılsa sonra çok kolay düşman yapılabilir. Yaşadığım gerçek budur. Türk istiklal harbinde yenilen emperyalist düşmanlarımız Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Mustafa Kemal ilmiyle kurulması karşısında Türklüğü yeniden insanlık ailesinin en başına koymasıyla geri çekildiler. Ne olduğunu uzun yıllar anlayamadılar bütün kirli planlarını ortadan kaldıran Mustafa Kemal’i uzaktan izlediler. O’na her geçen gün biraz daha saygı duymak zorunda kaldılar, kurduğu eserin üzerinde yükseldiği ilmi hiçbir zaman kabul etmeyeceklerdi. Nitekim böyle oldu O’nun hakka yürümesinden sonra kaldıkları yerden kolları sıvayıp işe koyuldular işte o gün bugün düşmanlarımızla aramızdaki mücadele ve savaş budur Saygıdeğer Başkanım. Silivri mahkemesini kurdurarak da bu savaşın zirvesi olarak milletimizin işini bitirmek amacındadırlar. Milletimizde yeniden yaratılmak istenen Avrupa ve ABD hayranlığına dönüyorum. 10 Kasım 1938’den beri ısrarla siyaset ve ticaret üzerinden batılı kültür dayatmasıyla saldırılarına ara vermeden devam etmektedirler. Bu tür çalışmalarımı yaptığımı bilen yeğenlerim de çevrelerinde şahit oldukları tecrübeleri konuşulan ifadeleri Neriman Teyze sen bunlardan güzel şeyler çıkarabilirsin diyerek benimle paylaşırlar. Neriman Teyze, sen şimdiki nesli bir gör burası Türkiye değil dersin derler ve yaşadıklarını benimle paylaşırlar ve anlatırlar bende kendilerine unutmayın bana not ettirin sonra unutuyorum dediğim için sıcağı sıcağına benimle paylaşırlar Saygıdeğer Başkanım. Neriman Teyze raporları hazırlıyoruz derler bunun açıklamasını ve mealini yaptım Saygıdeğer Başkanım, bu nedenle çok dövüldüğüm için yapıyorum Saygıdeğer Başkanım, Neriman Teyze raporları hazırlıyoruz dedikleri için tamamımız zindandayız Saygıdeğer Başkanım. Gümüşhaneli olduğumu söylemiştim, sınır ilimiz Trabzon olduğundan Karadeniz yöremizin tüm örf adetleri gelenekleri bize de sirayet etmiştir.”

Mahkeme Başkanı:" Bir dakika müsaade edin CD değiştirelim.”Sanık Neriman Aydın:” Tabi efendim, çok az kaldı Saygıdeğer Başkanım bitiriyorum evet,

bütün gayretimi gösteriyorum efendim mecburum efendim. Çünkü suçlandığım konular var içerisinde. Kısalttım efendim en kısa şekliyle okuyorum efendim. “

Mahkeme Başkanı:" Buyurun devam edin.”Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Heyet Gümüşhaneli olduğumu söylemiştim sınır ilimiz

Trabzon olduğundan Karadeniz yöremizin tüm örf adetleri gelenekleri bize de sirayet etmiştir Karadeniz’de bir söz vardır türkü olarak da söylenir. Malumlarınız olduğu üzere bu sözler kıssadan hisse manası da taşır anlamı da taşır. Şöyle demiş atalarımız; adam adamı yese deden yerdi nineni, iddianamede düzülen iftiralar karşısında depremler yaşadım. Bu iş Amerikalı savcılarla istihbarat ajanlarıyla kotaranlar bizi yiyip bitirecek iftiralara imza atmış durumdalar hani ellerinden gelse bizleri yiyecekmişlerdi. Daha önce mahkemenize arz etmiştim 2007’den gözaltına alındığım 1 Temmuz 2008 tarihine kadar yazar yayıncı Ali Özoğlu Beyin kurduğu toplumsalhaber.com internet gazetesinde cumhuriyet tarihi konulu yazı dizileri ve makaleler yazıyordu. Arz ettiğim konuda da yeniden hortlayan batı ve ABD hayranlığı başlıklı bir dizi yazı hazırlığı yapıyordum çokça tarihi kaynak araştırıyordum bu konuda karşılaştığım gerçekler beni dehşete düşürmüştü. Abdullah Cevdet isimli meşhur yazar şöyle diyor; bu milleti adam etmek ve ırkımızı düzeltmek için Avrupa’dan damızlık erkek getirelim. Saygıdeğer Başkanım. Milletimize bu büyük hakareti yapan şahıs 622 yıl 3 kıtada hakimiyet kurmuş Osmanlı Devletinin çöküşüne sürüklendiği yıllarda milletimizden nefretini bu hakaretle ortaya koymuştur. Bugünde aynı türden

53

Page 54: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:54

aynı kafadan sözde aydınların Avrupa ve ABD hayranlığı arkasından Türk milletine Mustafa Kemal Atatürk’e nefretlerini kinlerini her gün azgınlaşan kalemleriyle ibret ve hayretle izliyoruz ve seyrediyoruz. Yeğenlerimle aramda bu ve benzeri konularda pek çok telefon sohbeti ve bilgi paylaşımı mevcuttur toplumsal her konunun arkasında mutlak surette bulunan batılıların kirli düşünceleriyle mücadele için milletimizin özellikle genç nesli bu kirli düşman saldırılarına ancak gerçek tarihlerini bilerek karşı koyabilirler düşüncesindeyim. Bunlar toplumsal ve sosyal konular olup her millet ferdini ilgilendirmektedir. İstihbarat ajanlarının iftira ettiği gibi istihbarat bilgisi aktarımı gizli saklı bilgi ve belge değildir efendim arz ediyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, savunmam süresince haktan hukuktan hukuk kurallarından anayasadan yasalardan hukuk devletinin esası olan hukuk ilkelerinin hukuk nizamının Türkiye Cumhuriyeti Devleti yurttaşı olarak şahsıma tanıdığı haklarımdan hiç bahsetmedim. Haklarımı devletimin hukuk nizamında koruma altında bulunduran kanun maddelerinden hiç konuşmadım hiçbir kanun maddesi zikretmedim, zikretmeye gerekli görmedim. Çünkü yasalara aykırı olarak gözaltına alındım yasalara aykırı olarak sorgulandım yasalara aykırı olarak tutuklanıp zindana atıldım, yasalara aykırı olarak zindanda tutularak yargılanıyorum. Çünkü yüce mahkeme huzurlarında bir suçun karşılığı olarak bulunmuyor. Hayatımda değil suç işlemek henüz bir kabahatim daha söz konusu değildir, huzurunuzda Allah’ı öfkelendiren şeylerin peşine düşen bu yüzden Allah’ın bütün işlerini boşa çıkarttığı Allah’ın Osmanlıyı lanetlediği gibi lanetlediği siyasi iktidarın emriyle şahsım aleyhinde düzülen bir dizi iftira nedeniyle burada bulunuyorum. Ben siyasi iktidara ve emirlerine uyarak bize zulmedenlere Allah’ın kelamıyla cevap vermek istiyorum. Allah’a ant olsun ki diyor Allah; iftira edip durduğunuz şeylerden kesinlikle hesaba çekileceksiniz. Saygıdeğer Başkanım, düşmanlarımızın emirlerine inanarak düşmanla hedef ve fikir birlikteliğiyle bize zulmeden siyasi iktidardaki yöneticiler başta olmak üzere, bu zulmün aklını ve emrini verenlerin tamamı için 80 yaşındaki annemin 26 aydır Allah’a açılan ellerindeki ve dilindeki duasıyla duada bulunuyorum. Nemrut’un akıbetine uğrasınlar çünkü ben onların iftiraları nedeniyle ağabeyimle birlikte zindandayım. Hukuk ve kanunlar siyasi iktidarın keyfine terk edildiği için yaşadığım bu keyfi zulümde yargının çaresizliğini bizzat yaşayarak tecrübe etmiş bulunuyorum. Sahibi olduğum ilim ve bilgi bana Türk milleti olarak, Türk Silahlı Kuvvetleri olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, yaşadığımız bu zulmün bu saldırının Türk istiklal harbinin rövanşı olduğunu Türkiye Cumhuriyetinden alınmak istenen bir büyük intikam olduğunu göstermiştir. Devletimin tüm hukuk kuralları çiğnenerek açılan bu dava üzerinden yürütülen bu düşman saldırısı ve savaşının davanın başlangıcından bugüne gelen zaman biriminde bizlerin bu düşüncesini çürütmediğini bizleri yanıltmadığını ispat eden tarihi bir gerçek olmuştur. Bu gerçeği akıl sahibi insanların reddetmesi mümkün değildir, tarihin kaydettiği üzere insanlık tarihinde milletler tarihinde Ergenekon dendiğinde Türkler akla gelir. Azılı ve ezeli düşman ABD’nin Türk milletinin, Türk varlığına açtığı savaşın adını Ergenekon koyması savaşın amacını ve hedefini bütün boyutlarıyla anlatmak ve anlamak için yeterlidir. Saygıdeğer Başkanım, Türk istiklal harbinde yenilen düşmanlarımız Türk ordusuyla Türk milletiyle 26 yıldır eşkıya isyanı bahanesiyle yaptığı sıcak savaşta tekrar kaybedeceği düşüncesiyle savaşını etkisinde tuttuğu siyasi iktidarlar üzerinden gerçekleştirmektedir. 10 Kasım 1938 günü başlayan bu savaş adım adım sahnelenen oyun ve sahneleriyle bugünkü düzeyine ulaşmıştır. Saygıdeğer Başkanım, ilahi bir sözün Kuran ifadesi hadis-i kudsinin önünde yüce mahkemeye başkanlık ediyorsunuz. Adalet mülkün temelidir yazıyor arkanızda, hukuk bir insanın kâinatta ihtiyaç duyacağı her anda arayacağı ve gerçekleşmesini bekleyeceği tek nimettir. Bu nimetin benim da hakkım olduğu düşünüyorum ve biliyorum, emirle gasp edilen hürriyetimin geri verilmesini istememin mahkemenizden talep etmemin hukuk hakkım olduğunu biliyorum. Bir yurttaş olarak 18 aydır zindandayım. Her söylemim, her kelimem, her düşüncem, nedeniyle sorgulandım ve eşkıyalık iftirası nedeniyle mahkemenizde savunma yaptım. Devletim kutlu olduğu için onu koruyan gücünde kutlu olduğunu huzurlarınızda ifade ettim. Bu güç Türk milletidir ve Türk milletinden meydana gelen

54

Page 55: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:55

Türk Silahlı Kuvvetleridir. Benim için bu değerler bütün Kemalizm’dir. Kemalist ideolojidir milletler tarihinde varlığımızı devam ettirmekle direnen tek güçtür ben o gücün sadece bir ferdiyim. Mahkemenizde milletimizin ruhu ve bu ruha ait tüm kutsallarımız eşkıyalık olarak sorgulanmıştır ve yargılanmıştır bunları söylemekten utanıyorum ancak bu gerçeğin tarihe geçmesi için arz ediyorum. Ergenekon ruhundan Kuva-i Milliye ruhuna, milli mücadele ruhundan milletimizin bilgiyle ilimle uyanışına, ruhlar yaratıldığında iman ettiğimiz Hazreti Peygamberin hadisleri denilerek Hazreti Muhammed’den bir takım Kuran ayetleri denilerek Kuran’a kadar, Mustafa Kemal Atatürk adlı şahsın yazdığı nutuk denilerek devletimizin kurucusu ve koruyucusu olan Mustafa Kemal’e, sözde silahlı terör örgütü denilerek kutlu nöbetçi Türk Silahlı Kuvvetlerine kadar her kutlu değerimiz suçlanma sebeplerimiz olarak dosya kapsamı kuvvetli şiddetteki suç şüpheleri olarak iddianameye yazılmış ve hukuk adamlarınca imza altına alınarak eşkıyalık kabul edilmiştir. Sorgulanmıştır ve yargılanmıştır. Ben bu ruhlardan sadece biri için ebedi önderin bir söylemini mahkemenize sunmak istiyorum. tarih 5 Kasım 1918, Mondros teslimiyet anlaşmasının imzalanmasının 6. günü. Mustafa Kemal Kuva-i Milliye için Mersin’de bulunuyor ve gözlem yapıyor. Bir yurttaş şöyle diyor; insanlık tarihinin dehasına paşam Osmanlı 2 büyük müttefikine yenilmiştir ordusunun silahları elinden alınmış donanma perişan edilmiştir yurdun dört bir bucağı düşman tarafından işgal altındadır. Bu durum karşısında sizin kurmak istediğiniz Kuva-i Milliye neye yarar hakanımız Mustafa Kemal bu yurttaşa şöyle cevap veriyor; Kuva-i Milliye namuslu bir insanın yastığının altındaki tabancaya benzer, namusu kurtarması için her hangi bir ümidi kalmadığı bir zamanda hiç olmazsa intihara yarar. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, bazı sözler vardır ki o andan itibaren konuşmaya gerek kalmaz söylendiği andan beri anlamanı yitirmeyen bu sözde onlardan biridir. Milletimizin tekrar duyması ve hatırlaması için yüce mahkeme huzurlarında arz ettim. Benimle birlikte yargıladığınız Allah dostlarından Geylani Hazretleri buyuruyorlar ki; zulüm derttir devası adalettir, hata derttir devası doğruyu yapmaktır. Yüce mahkeme hukukla doğruyu yaptığında hatalar ortadan kalkacak adaleti sağladığında da zulüm bitecektir. Zulme muhatap Kemalist bir Türk kadını olarak hukukun tecelli edeceğine yürekten inanıyorum. Edebi önder yürüdüğüm yolda uymakla hükümlü olduğumuz ilkeyi milletine şu sözleriyle duyurmuştu; milli egemenliğimizin bir zerresini dahi bozmak niyetinde bulunanların kafalarını parçalayacağınızdan eminim. Mensubu bulunduğum büyük millet egemenliğinin ebediliği için 622 yıl hakanı bildiği halifesi bildiği padişahı tarafından ihmal edilen koyun sürüsü görülen sadece başka milletlerin refahı için asker olarak görülen bir hayatın bedelini en ağır şekliyle ödemiştir. Onun içindir ki devletimin ve milletimin egemenlik ilkesine karşı düşmanlarımıza yandaşlık maşalık uşaklık yapan her kim olursa olsun bu hainlerin karşısında durmak için bir an dahi duraksamam. Kemalist bir Türk kadını olarak egemenliğimin ebedi güvenliği için ödenen bedelin gereği olarak ebedi önderin bu söyleminin gereğini bir an dahi tereddüt etmeksizin yaparım. Çünkü Türk milleti 86 yıl önce öz yurdunda yedi düvel düşmanlarına boğazlattırıldı namusuna tasallut edildi, saldırıya uğratıldı, aşağılandı, tecavüze uğradı, katliama maruz bırakıldı. Bunu yapan katil ve eşkıya devletler bugün dahi devletimin siyasi yönetimine karışarak Adalet Bakanlığına atadıkları savcılarıyla istihbarat ajanlarıyla iddianame hazırlayarak hukuk nizamımıza yargımıza müdahale ederek tuzak ve iftiralarla Türk milletine öz yurdunda zulme cüret edebilmişlerdir. Tarih ibretlik bir manzaraya şahitlik etmektedir Saygıdeğer Başkanım. Türklerde vasiyete ana ata vasiyetlerine uymak itaat etmek bir yaşam biçimidir. Yaşanarak elde edilen nimetlerin kıymetini bilmek demektir. Ananın atanın yaşadıklarını bile bile tekrar yaşayarak ahmaklık aptallık yapmamak demektir. Zaman kaybetmemek, aynı bedelleri tekrar ödememek demektir, ebedi önder Mustafa Kemal bize diyor ki; tarihi yaşadığımız gibi yazdık fakat geleceği cumhuriyete inananlara koruyanlara ve yaşatanlara emanet etmek lazımdır. Türk milleti için bu görevin tanımı milletimiz için bilgilenerek aydınlanarak ve çevresini aydınlatarak hep uyanık olmaktır yani milli mücadeledir Saygıdeğer Başkanım. 5 yaşımdan beri bilgi hazinesi olan bir bilgenin ağabeyim Kemal Aydın Beyin ellerinde

55

Page 56: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:56

yoğruldum tarihin yanılmaz yapraklarına onun şahsıma önderliğinde, öncülüğünde ve kılavuzluğunda ulaştım. Türküm bu (bir kelime anlaşılamadı)bakarak istiklal fikrini edindim istiklalimden ve egemenliğimden asla taviz veremem. İstiklalimi ve egemenliğimi bana emanet bırakan tarihimin büyük adamlarına ve harikalarına bakıyorum onlarla aynı kandan olduğumu görüyorum ve yaşıyorum. Türk kanı taşıyorum düşmana ve düşmanın emrinde olduklarına gördüklerime boyun eğmem mümkün değildir. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, malumlarınız olduğu üzere her yaratılmışın doğası gereğidir. Sahibi olduğu değerini malını korumak kaybetmemek için mücadele eder. Kâinatta tabiata baktığınızda her canlının yaptığı bu mücadeleye hiçbir gücün engel olamadığını görürsünüz. Türkiye Cumhuriyetinin devlet teminatı ve güvencesi altında bulunan egemenliğin ve istikbalin sahibiyim. Bu değerlerimi elimden almak isteyenlere almak niyet ve düşüncesi taşıyanlara almak için saldıranlara karşı mücadelem son nefesime kadar sürecektir. Türküm Türkün düşmanlarının düşmanıyım bu güç ve kuvveti layıkıyla kul olmaya çalıştığım inandığım yüce Allah’tan layıkıyla ümmet olmaya çalıştığım iman ettiğim Hazreti Muhammed’den layıkıyla neferi olduğum Mustafa Kemal’den Kemalist ideolojiden alıyorum. Çünkü Kemalist ideolojide düşmana boyun eğmek, düşmandan emir almak düşmana göre devlet yönetmek yoktur. Saygıdeğer Başkanım, taşıdığım ideoloji nedeniyle hiç değişmeyen düşmanlarımızdan stratejik eşkıya ABD’nin Türk milletine karşı yürüttüğü bu savaşın muhatabı olarak siyasi iktidarın ABD emrinde yargıya müdahalesi ve emriyle üretilen türetilen düzülen iftiralara dayalı zulme uğradım, tutuklandım, zindana atıldım. Yüce mahkeme huzurlarına çıkarıldım, Türklüğümün korumam ve yaşatmam için emanet edilen savunduğum değerlerin hesabını veriyorum. Bu saldırıya bu savaşa karşı koymam için mensubu olduğum Türk milletinin eşkıyalığı seçmesi eşkıyalığa başvurması asla mümkün değildir. Türkler tarihte hiç eşkıya olmadılar hiçbir zaman eşkıya olmadılar bunun aksini iddia etmek her şeyden önce Türklüğün yaradılışına ters bir durumdur. İşgal altındaki yurdumuzda milletin kutlu ve haklı mücadelesi için milletinin önüne düşen Mustafa Kemal’e de eşkıya demişlerdi. İzninizle hatırlatmak istiyorum padişaha sadakatle bağlı Anadolu halkı Mustafa Kemal denen o şakiye haddini bildirecektir 1920 Peyami Safa. İngilizleri bekliyoruz Türkler kendi güçleriyle adam olamazlar İngilizler elimizden tutarak bizi kurtaracak 1919 Refi Cevat. Türkiye’nin yabancı bir devlete dayanması şarttır bu devlet İngiltere’den başkası olamaz İslam dininin anahtarını İngiltere’nin güvenilir ellerine teslim etmekte İslam âlemi için hiçbir tehlike yoktur 1919 Alemdar. Neden üzülüyorsunuz Yunanlılar bizim menfaatimize çalışıyorlar memleketi eşkıyadan kurtarıyorlar 1920 Cenap Şahabettin. İki paralık Mustafa Kemal kuvvetinin baskısına boyun eğerek İngilizlerin Fransızların ve sair devletlerin İstanbul’dan çekilip gitmelerini Kemalistlerin ihfal ettiği Türk aklı kabul edebilir Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi. Asıl kafası koparılacak mahlûkat Ankara’dadır İslam’ı Yüceltme Derneği bildirisi. Milliyetçiler kudurmuş haydutlardır medrese hocaları derneğinin bildirisidir. Saygıdeğer Başkanım, tarih tekerrür ediyor diyemem. Çünkü Allah’ın ilminde tekerrür olmaz sayısı ve tecellisi sonsuzluk sayısı ve çeşidi bilinmezlik vardır. İnsan yeryüzünde başıboş bırakılan bir varlık değildir. Hele de insanlığın göz bebeği bir millete Türk milletini mensup iseniz elbette ki düşmanınız her zaman çok olacaktır. Çeşitli kılıklarda karşınıza çıkacaklardır, onlar kendilerini biliyorlar milletimizde onları biliyor onlar katliamda, eşkıyalıkta, meşhur olmuş Avrupa Birliği ve ABD olan batılı devletlerdir. Ancak hangi kirli planla saldırırlarsa saldırsınlar Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti karşılarında devasa bir güç olarak varlığını koruyama devam edecektir. Bana Neriman Aydın iyi de kim nasıl koruyor diye sorulursa iman değerlerimin yaşama teminatı olduğu için önce Allah’ın koruduğunu söylerim, sonra yeryüzünde insanlık tarihinde hiçbir milleti hiçbir varlığı incitmediği yüksek yaratılış değerleri kadir şinaslığı nedeniyle Türk milletinin masumiyeti ve insan sevgisiyle ruhundan yansıyan millet vasıflarının koruduğunu söylerim. Onun içindir ki ebedi önder diyor ki; Türkiye Cumhuriyetinin temeli Türk kültürüdür. İnkılâpların, devrimlerin temel unsuru aslı ve esası kültürdür. Türk kültürüdür yargımıza kadar uzanan etkinliğiyle yaşadığımız savaşın ana sebebi Türklüğü ve Türkleri Anadolu’da yok

56

Page 57: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:57

etmektir. İşte Türk milletinin karşı koymaya çalıştığı böyle bir savaştır Saygıdeğer Başkanım. Görelim bakalım o yok oldu bitti ömrünü doldurdu, modası geçti dedikleri Mustafa Kemal ilminin düşmanları Türk milletinin Kemalist ruhu karşısında ne yapacaklar. Ben peşinen söyleyeyim bir kez daha kaybedecekler her zaman olduğu gibi bu savaşı da Mustafa Kemal kazanacak Saygıdeğer Başkanım kalemlerinden söylemlerinden gazetelerinde televizyonlarında değerlerimize kin nefret ve intikam salyaları akıtanlar Türk milletinin insan duruşu karşısında kafayı yiyerek rezil bir şekilde tarihe geçeceklerdir. Düşmanlarımıza gönüllü maşalığı ve uşaklığı seçenlerin ülkemizde bir huzurlu bir yaşam bulacaklarını ben sanmıyorum. Çünkü Allah Kuran’da buyuruyor ki; ben haini ve nankörü sevmem Saygıdeğer Başkanım. Bir Kuran Mümini olarak bende haini ve nankörü sevmiyorum sevmediğim için tutukluyum. Zindandayım ve düzülen iftiralarla sayısı bilmediğim müebbet ceza istemiyle yargılanıyorum. Hep söyledim bir kez de mahkemeniz huzurunda söylüyorum. Cumhuriyetin yaşattığı imkan ve nimetlere ihanet edenleri Türk milletine düşman emrinde saldıranları Allah yok etsin yurdumda aldıkları nefes haram onlara duasında bulunuyorum. Benim elimde silah değil kalem, kalem var Saygıdeğer Başkanım, kalem demek ilim ve bilgi demektir şükürler olsun ki Allah’ın düşmanlarına Kuran’ın düşmanlarına Türklerin düşmanlarına uşaklık eden bir kalemi tutmuyorum. Kalem süresini okumayacağım onu bilenler bilir bilmeyenlerde açıp bakabilir. Olmayan eşkıya örgütüne İngilizce deyimiyle beni ara yardımcı yapmaya kalkışanlara Allah lanet etsin diyorum. Onların düşman istihbarat ajanları olduğunu biliyorum, Allah bu düşmana lanet etsin bizi bıraksın derdine düşsün dilerim. Demokratik hukuk devletinde milletin hükümeti nasıl izleyeceği yolunu ben Mustafa Kemal ilmiyle biliyorum şöyle söylüyor ebedi önder; her halde milletin hükümetin gözcüsü olması gerekir. Çünkü hükümetlerin işleri olumsuz olurda millet itiraz etmez ve susturmazsa bütün suçlara ortak olmuş demektir. Hükümetin olumsuz işlerini demokrasi ilkesi gereği izleyen yurttaş eşkıya damgası vurarak zindana atmak devletimin hukuk ve adalet nizamına hakaret olmuştur. Dilerim mahkemeniz bu hukuksuzluğu ortadan kaldırarak bu zulme son verir Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet. Saatlerdir bu kürsüden düşmanın düzdüğü iftiraların gerçekle alakası olmadığını arz ediyorum. 1980 Cumhuriyete ABD darbesiyle hazırlanan düşmanlarımızın top yekûn arkasında olduğu bölücü terör örgütü üzerinden azınlık ırkçılığına dayalı Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı savaşta isteyerek istemeyerek yer alanlara ülkemizi düşman işgalini hazırlamak için çalışan tüm hainler için aynı söylemde bulunuyorum. Bu hainlerin kafaları koparılmalıdır demek yurttaş olarak hakkımdır. Bedeli kanla canla ödenmiş yurdumda Türkiye Cumhuriyeti Devleti gibi yüce bir eserin varlığı ile başlarından nimet yağanların ihanetleri ağızlarından ihanet akan söylemlerini Kemalist bir Türk kadını olarak kabul etmem sineye çekmem görmezlikten gelmem mümkün değildir. Ben bir Türk kadını olarak televizyon ve gazetelerinden köşelerinden programlarından Türk milletini ve tabi ki şahsıma ağabeyime ve aile dostlarımın genç evlatlarına zanlı, katil, terörist, cani, kafası koparılacak mahlûklar, milleti zehirleyen yaratıklar şeklinde ancak şeytanın söylemi ve şeytani iş olan bu söylemlere izin veren Türkiye Büyük Millet Meclisine ve mahkemenize ebedi önderin bir söylemini söylemiyle yurdumuzdaki egemenliğin kime ait olduğunu hatırlatmak ve karşılık vermek istiyorum. Saygıdeğer Başkanım Nutuk’un 517. sayfasından okuyorum; Türk halkının kayıtsız şartsız egemenliği sahip olduğunu bir daha bir defa daha ve kesinlikle tekrar ediyorum. Egemenlik hiçbir anlamda hiçbir şekilde hiçbir renk ve hiçbir kılavuzlukta ortaklık kabul etmez. Unvanı ister halife, ister bir başka bir şey olsun hiç kimse bu milletin kaderine ortak çıkamaz millet buna kesinlikle müsaade edemez, bunu teklif edecek hiçbir milletvekili bulunamaz. Saygıdeğer Başkanım, bu ilkeyi takip ediyor olmak, bitiriyorum, evet, bitiriyorum, hayır hayır efendim bitiriyorum onun için ara istemedin.”

Mahkeme Başkanı:" Neriman Hanım, Neriman Hanım savunmanızı kesmek istemiyorum ama toplam sürenizi aştınız.”

57

Page 58: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:58

Sanık Neriman Aydın:”Bu ilkeyi takip ediyor olmak bu ilkeyi tehlikeye atan her adıma karşı olmak eşkıyalık değil yurttaşlık görevimdir Saygıdeğer Başkanım. Kemalist ideoloji egemenliğin herhangi bir yabancı birliği yabancı bir devlete bir düşman devlete veya herhangi bir kişiye devredilmesini yasaklar. Kemalist ideolojinin batılılaşmak gibi bir hedefi yoktur. Hiçbir zaman olmamıştır, Atatürkçülüğü batılılaşmak olarak milletimize propaganda edenler bunu bilerek Mustafa Kemal aleyhinde milletimize ve geleceğimize kötülük amacıyla yapmışlardır. Çünkü Mustafa Kemal diyor ki; Türkiye bir maymun değildir ne batılılaşacak ne de Amerikanlılaşacak. 71 yıldır egemenliğimizi batılı devletlere devretmek için düşmanlarımızın isteğine göre iş yapanların tarihe bakmaları ve egemenliğimizi devretmeye çalıştıkları bu devletlerin tümüne karşı istiklal harbi yaptığımızı ve bu harbin zaferiyle egemenliğimizi elde ettiğimizi akıllarından çıkarmamaları gerekiyordu. Türk milletine saygı duyan her yönetici her siyasi iktidar, Türk milletinin egemenliğini güvende tutmak üzere devletimizin yönetimine talip olduklarını bir an bile akıllarından çıkarmamalıdırlar. İstihbarat ajanlarının iddianamedeki ifadeleriyle sürekli devletimi yönetenlerin Türk olmadıklarından bahsettiğim Mustafa Kemal devletini yönetirken balık yeriz inşallah benim de muradım şu devletimi yönetmek gibi söylemlerimin şahsıma karşı nükleer silah olarak kullanılmasını düşmanlarımızın bir uyarısı olarak algılıyorum. Ben yaşadığım ömürle biliyorum sahibi olduğum tarihi bilgilerimle biliyorum, Türk milletinin Türk devlet kültüründe devleti yıkmak için düşman devletlerle anlaşma imzalamak yoktur. Bu yüce kültüre dayalı her sayfayı bilen aydın bir Türk kadını olarak defterlerime yazdığım düşüncelerimi kanunlar yapacaklar anlaşmaları yürürlükten kaldıracaklar iftiraları yapıştırmışlardır. Bu benzeri ilmim ve bilgilerim şahsım aleyhine idam fermanım olarak meşhur hukuki deyimiyle dosya kapsamı ve kuvvetli şiddetteki suç şüpheleri olarak kullanılmıştır. Osmanlı Devletini yıkan anlaşmaları inceledim yaptığım araştırmalarım pek çok tarihi gerçek hakkında görüşlerimin oluşmasına sebep olmuştur. Aynı yöntem ve taktik ile Türkiye Cumhuriyeti Devletine her alandan açıp yürüttükleri savaşını aynısını ve sonuçlarının vahametini 87 yıl önce yurdumun işgali olarak yaşayan bir milletin evladıyım. Anlaşma nedir neden yapılır atılan imzalar devletleri nasıl bağlan gibi ilmi konuları bilen bir aydınım. Onun içindir araştırmalarımda Türkiye Cumhuriyeti Devletinin imzası bulunan anlaşmaların gerçekte devletimizin egemenliğini ortadan kaldıran anlaşmalar olduğunu benim gibi her yurttaş bilmektedir. Bu düşüncelerim nedeniyle düşman istihbarat ajanlarının kalemleri ile AB ve ABD karşıtlığı gibi bir saçma suçlamayla itham edildim. İşte en küçüğü ile adli mercilerimize yaptırılan hatalardan biri, zindanda tutulduğu dosya kapsamı kuvvetli şiddetteki suç şüphesi Saygıdeğer Başkanım. mahkemeniz huzurlarında yüksek sesle diyor, ben Neriman Aydın stratejik eşkıya ABD ve onun yanaşması AB’nin karşıtı değilim ben onların düşmanıyım, bu katil ve eşkıya devletler benim devletimin ve milletimin tüm değerlerimin düşmanı oldukları için onlara ebediyen düşmanım onların beslemesi değilim, onların nimetiyle devlet sahibi olmadım Türk düşmanı, Mustafa Kemal düşmanı, milli egemenliğimin düşmanı Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti düşmanı olduklarını her vesile ile ülkemi yönetenlere verdikleri emirlerle ispatlayan bu devletlere karşıt değil düşmanım ben 1919’u unutmadım milletime de unutturmayacağım. Karşıtı değil düşmanı olduğum batılı düşmanlara yüce hakanımız Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkiye Büyük Millet Meclisindeki bu söylemiyle sesleniyorum; düşmanlarımız Türkiye halkının kutsal varlığını korumak için giriştiği savaşta yorgun düştüğünü sanıyorlarsa bunda çok aldanıyorlar düşmanlarımız bizim şimdi ve sonra tutsaklığa düşmemize neden olacak şart ve kayıtları reddetmede duraksama göstereceğimizi sanıyorlarsa bunda daha da çok aldanıyorlar. Düşmanlarımızın bu gizli arzularından henüz kurtulamamaları hala çevrelerindeki gerçekleri görememelerinden kaynaklanıyor. Evet, Saygıdeğer Başkanım, düşmanlarımızın karşıtı değil düşmanıyım aslında her milletin kutsalıdır devleti ona saldıranda düşmanıdır. Düşmanına hizmet edeni de o milletin hainidir, milletler bu işi bu davranışı böyle algılar böyle tanımlarlar. Türk milleti tarihinin en büyük ihanetini devletini, geleceğini, yurdunu ve namusunu emanet ettiği halife padişahın ihanetiyle yaşamıştır. Ebedi

58

Page 59: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:59

önder Mustafa Kemal 1 Kasım 1922 tarihli kararın yani anayasanın mecliste onaylanmasıyla yaptığı konuşmasında bakınız neler söylüyor; bunu halife padişaha söylüyor Saygıdeğer Başkanım, sosyal topluluğumuzda devletimizde hürriyet sonsuza kadar sürecektir ancak onun sonsuzluğu onu sonsuz yapan kuralların korunmasıyla ayakta durur ve onunla sınırlıdır. Milli egemenlik düşmanlığı üstün saygıdeğer bir yeri olan şerefli bir milletin her şeyini bir anda bile bile kast etmek suçundan başka bir şey değildir. Bunu doğal olarak milletin maddi ve manevi seçkin niteliklerini taşıyan yüce milli güvenlik kuvvetleri kesinlikle yasaklar bu açıklamalarımdan sonra hep birlikte saygın bakışlarımızı vicdanımızın merkezi olan millete dikelim. Orada erdemin vefa ve içten bağlılığın yenileme arzusu egemenlik aşkının ve geleceğin sönmeyen ateşi yanmaktadır. Bu kutsal ateş kendi içindeki bilgisizlik ve karanlığı yakacak ve bağımsızlığımızın önüne dikilecek olan bütün engelleri yıkacaktır. Bu yüce iradenin huzurunda büyük bir saygıyla eğilelim. Saygıdeğer Başkanım, Türkler bir haksızlığa uğradıklarında Allah büyüktür derler bende her an bu inancımı tekrarlayarak Allah’a sesleniyorum bu büyük millete yapılan haksızlık ve zulmü durduramayan Allah elbette ki Allah olmaz Allah’ım eğer bu yüce milleti gözden çıkarmış olsaydın 1915’te ardından 1919’da bizi düşmanlarımızın insafına terk ederdin. Türk istiklal harbiyle Mustafa Kemal adlı askerinle bu millete sabır diyerek göz kırptığını biliyorum. Allah’ım Kuran’da bizim yarattıklarımızdan bir millet var ki, hakka rehberlik eden onunla adalet sunar dediğin bu yüce milleti mensup olmakla iftihar eden bir Türk kadınıyım. Yüce olanı alçak olanla hiç değiştirmedim. Türklerde en büyük emanet devlettir bu kutlu emanete düşman emirleriyle yaşatılan alçaltıcı hal karşısında bir yurttaş olarak bu olamaz demek eşkıyalık iftirasıyla zindana atılmakla sonuçlanmıştır. Senin adaletine bırakıyorum Ulu Tanrı. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, malumlarınız olduğu üzere tarih her devirde olduğu gibi kendisi de söylediğiyle doğru olan insanların iktidar sahiplerinin iktidarlarını saltanatlarını kaybetme korkusuyla zulme uğradıklarının hikayelerini tarihten okurken birden kendimi aynı zulme muhatap buldum. Türkler kendilerine sürekli nankörlük edenler için ekmeğimizin tuzu yok derler. Yüzyıllardır ekmeğimizi yiyenler yarattığımız her tür nimetten faydalanılarak başımızın üstüne çıkıp tepinenlere benimde Kemalist bir Türk kadını olarak bir aydın olarak bir çift sözüm var. unutmasınlar ki Türkler ihaneti ve nankörlüğü bu sefer unutmayacaklar. Çıktıkları ve tepindikleri yerden düştüklerinde yok olacaklardır mensubu olmakla iftihar ettiğim Türk milletinin değerleri ve İslam inancım gereği ilkeleri idealleri olan bir Türk kadınıyım. Bu ilme sahip olan şahsımı aracı ve zemin yaparak her tür basın aracıyla hakaret eden sövenlere yüce ve yüksek düşüncelerime ve ideallerime hezeyan olarak iftiralar yağdıranlara konuşulmayan ama yaşadığımız ideallerimizin neler olduğunu ebedi önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümsüz sözleriyle mahkemeniz huzurlarından bana hakaret yağdıranlara haydut basın eliyle hakaret yağdıranlara gönderiyorum. İzninizle Saygıdeğer Başkanım, anca zevkle dinleyeceğinizi ümit ediyorum cumhuriyetin 10. yıl kutlamalarının yapıldığı gece Ankara’da sözlere düşün bu ilahi söylemi arz ediyorum. 29 Ekim 1933 gecesi, herkes cumhuriyetin 10. yılını kutluyor Atatürk o sırada Türk ocağında yabancı diplomatlara yemek veriyor. Davetliler gecenin ilerleyen saatlerinde birer ikişer dağılıyorlar. Atatürk yakın arkadaşlar Salih Bozok, Kılıç Ali, Nuri Conker’i kastederek bizimkiler nerede diye soruyor. Tevfik Rüştü Aras Ziraat Bankası Salonundaki baloda olduklarını söylüyor. Hep beraber Ziraat Bankasının balo salonuna gidiliyor ilerleyen saatlerde 25 yaşlarında genç bir doktor adının Zeki olduğunu söyleyerek şunu soruyor; Gazi Paşam saltanatı kaldırdık, hilafeti meclisin manevi şahsiyeti içine aldık bunlar yapılana kadar bir milletin ideali olabilirler fakat yapıldıktan sonra yeni bir düzen kurulur. Ve işler onun iyi işlemesi kötü işlemesi ideal değildir iyi işlemesini sağlamaya mecburuz. Yaptığımız öteki devrimlerde yapıldığı an ideal olmaktan çıkar. Artık ideallerimiz yaşadığımız gerçekler haline dönüşmüştür. İyi ya da kötü sonuç vermesi bizim sorumluluğumuzun sonuçlarını belirler. Ama birde milletlerin babadan oğula sıçrayan uzun vadeli idealleri vardır siz böyle bir ideal bize aşılamadınız yahut benim bundan haberim yok. Bunu bize açıklar mısınız? Gazi Hazretleri, Atatürk genç Doktor Zeki Beye cevap verir Saygıdeğer

59

Page 60: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:60

Başkanım; bunlar vicdanımıza yazılmış gerçeklerdir. Konuşulmaz yaşanız, elbet bu milletin bir ülküsü olacaktır ama bu ülküler devletler tarafından açıklanmaz millet tarafından yaşanır. Nasıl bakarken gözlerimizi görmüyor onunla her şeyi görüyorsak ülküde onun gibi farkında olmadan vicdanlarımızda yaşar ve her şeyi ona göre yaparız. Ben devlet başkanıyım sorumluluklarım var bu sorumluluklarım altında konuşamam. Bu konuda genç arkadaşımla ayrıca konuşacağım Saygıdeğer Başkanım, Atatürk halkın cumhuriyet bayramını tekrar kutlar ve Doktor Zeki’yi yanına alarak yukarıdaki bir odaya çıkar. Atatürk’ün arkasında duvarda bir Türkiye haritası vardır. Karşısında oturan Doktor Zeki’ye benim arkamdaki haritayı görüyor musun, evet paşam o haritada Türkiye’nin üstüne abanmış bir blok var onu da görüyor musun. Evet paşam görüyorum, hah o ağırlık benim omuzlarımın üstündedir. Omuzlarımın üstünde olduğu için ben konuşamam düşün bir kere Osmanlı İmparatorluğu ne oldu Avusturya Macaristan İmparatorluğu ne oldu daha dün bunlar vardı dünyaya hükmediyorlardı Avrupa’yı ürküten Almanya’dan geriye ne kaldı. Demek ki hiçbir şey sür git değildir. Bugün ölümsüz gibi görünen güçlerden ileride belki de pek az bir şey geriye kalacaktır. Devletler ve milletler bu idrakin içinde olmalıdırlar. Bunlar Saygıdeğer Başkanım arayı kısaltıyorum geçiyorum bunlar devletlerin, milletlerin, derin düşünceleridir diyor Mustafa Kemal. Bugün çağdaş bir Türkiye kurmaya ne kadar çok çalışıyorsam yarının Türkiye’sinin temellerini atmaya da o kadar dikkat ediyorum çocuk. Bu yaptıklarımız hiçbir millete düşmanlık değildir barıştan yanayız barıştan yana kalacağız ama durmadan değişen dünyada yarının muhtemel dengeleri için hazır olacağız bunları sana akıllı bir çocuk olduğun için söylüyorum açıktan söylemiyorum kulağına söylüyorum sen bil gerekçesini kimseye söylemeden böyle davran çevreninde böyle davranması için gerekeni yap. Saygıdeğer Başkanım idealler konuşulmaz yaşanır diyor Mustafa Kemal, işte senin sorunun karşılığını da böylece verdim diyor Doktor Zeki’ye, gece ilerlemişti Atatürk arkadaşlarıyla birlikte bulvara çıktığı zaman taze bir Ankara göklerinde ışımaya başlamıştım. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, böylesine yüce ideal ve ülkü sahibi bir Türk kadını olarak yüce mahkeme huzurlarında üzerime atılı bulunan iftiraları cevapladım. Eşkıya, cani, katil, kafası koparılacak mahlûkat değilim. Genceli Nizami diyor ki; Tanrı katında sözden daha değerli bir şey olsaydı, şüphesiz Yüce Tanrı kullarına onu indirirdi. Hürriyetimin gasp edilmesinde uğradığım zulmü Allah katındaki en değerli sözlerle açıklamaya çalıştım. İlim ve bilgiden başka hiçbir yere mensubiyetim ve üyeliğim mevcut değildir. İmam-ı Azam diyor ki; bize sövüp sayan kanımızın dökülmesini helal ilan eden kişilerle uğraşmak zorunda kaldık. Üzerinde yoruma gerek bırakmayacak bu söz millet olarak yaşadığımız benimde içimde bulunduğum yaşanan acı gerçeğin açık ifadesidir. Abbasi, Emevi zindanları atıldığı günlerde aynı âlim kırbaçlandığı ve çok acı çektiğini hatırlatan dostlarına; kendim için şikâyetim yok ama bu işkenceler yüzünden annemin acı çektiğini düşünmek içimi yakıyor diye karşılık vermiştir. İmam-ı Azam’ın bu büyük sözünü 26 aydır ağabeyimi 18 aydır beni görmediği 6 evladı tutuksuz, 6 evladı da zindanda bulunan ölümü erteleyen 80 yaşındaki annem için söylemeyi evlatlık görevi saymaktayım. Düşünmediğim, söylemediğim, yapmadığım işleri şahsıma isnat ve iftira eden güçlerin hak ve hukuk tanımayan azılı ve ezeli düşmanlarımız olduğunu biliyorum, tenkitlerim, övgülerim, nefretlerim, nefretim, sevgim, güven duygum, değerlerime sadakatim ve samimiyet duygularım sorgulandığı için bu insani vasıfların hesabını verdim. Bir düşünür diyor ki; bir insanın hayatında hayatından daha değerli şeyler yoksa onun hayatının da hiçbir değeri yoktur. Hayatımdan daha değerli değerlerim için yargılandım söylem ve düşünce dünyamda telefon konuşmalarımda, araştırma ve çalışmalarımda geçen yüce ve vazgeçilmez değerlerim olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türk Silahlı Kuvvetleri, Mustafa Kemal Atatürk, egemenlik, bağımsızlık ve cumhuriyet değerlerine sadakatim sevgim ve bağlılığım sorgulandı bu değerlerime saf oluşum, taraf oluşum eşkıyalık ilan edildi. Şahsımdan hesabı soruldu, meşhur düşünür Niche diyor ki; seni affetmeyecekler çünkü onları geride bıraktın siyasi yönetim ilim ve bilgi olarak bu yüce milletten geri kalınca mahkeme olarak hukuk ve yargı olarak aracı olduğunuz üzere milletin zulüm yaşadığı bir tarihi

60

Page 61: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:61

yaprak gerçekleşti Saygıdeğer Başkanım. Yaşadığım zulmü ben bu sözün anlamında bulmaktayım dedim korkut diyor ki; vurmayınca katı kılıç düşman dize gelebilmez başta devlet olmayınca onda millet gülebilmez. Ordusuz ve devletsiz bırakıldığımız 1918 tarihini milletimize tekrar yaşatmak isteyenlere Allah fırsat vermesin dualarımı bir kez daha huzurlarınızda tekrarlıyorum Allah Türk milletini devletsiz ve ordusuz bırakmasın hürriyetimin bir saniyesinin dahi gasp edilmesinin tüm vebalinin sorumlusu durumunda bulunan yüce mahkemeyi ve şahsınızı saygıyla selamlıyorum. Mahkemenizin adaleti ile bu zulme son vermesini bekliyor ve hürriyetimi istiyorum. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, sadece okur-yazar olmadığımı okuduğumu anladığımı da az çok ifade etmeyi başardığımı zannediyorum. Ancak niyet okuyamam gaybı bilemem insanların hakkımdaki kötü düşünceleri bana kurdukları tuzakları, saldırı hazırlıklarını, söylenmeden ve ortaya çıkmadan bilemem yaşadığım zulümde benim gibi pek çok masum yurttaşa adli merciler eliyle kurulan tuzağı Allah ortaya çıkarınca ancak o zaman görebildim ve anlayabildim. Düşmanlarımızın istihbarat ajanlarının adları gazetelerde Amerikan Adalet Bakanlığı internet sitelerinde açıklanan Adalet Bakanlığımıza atanan Amerikalı savcılar tarafından yazıldığı artık yayınlanan milletimizin tüm değerlerine eşkıyalık iftirası üzerinden hakaret ve sövgüler düzülen bir iddianameye cevap vermek zorunda bırakıldığım için yüce mahkemeniz huzurlarında değerlerime yönelik saldırı ve düşmanlığa sahibi olduğum bilgilerimle cevap verdim. Eşkıyalıkla itham edildiğim yalan ve iftiraları cevapladım iftira hakaret ve sövgülere bir de 311, 312, 314, 315 gibi kanun maddeleriyle alay edilircesine yazılan kanun maddeleriyle dosya kapsamı ve kuvvetli suç şüphesi kavramlarıyla örtünen hukuk metni yapılmaya çalışılan istihbarat ajanlarının saldırılarına bende sahibi olduğum değerlerimle ateş ederek karşılık verdim. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, benimde ağabeyimde ayrıca ailem dediğim sevdiklerimin de içinde bulunduğu bu davada ve yargılamada öğrendiğim bir hukuki gerçeği de mahkemenize arz etmek istiyorum. Kurgulanmış planlanmış abartılı ve gösterili, gösterişli basın gösterileriyle masum insanları evlerinden apar topar getirip sorgulamak sürecinde iddia makamlarının masum insanlara tuzak kurduklarını ve hile ile oluşturdukları dosya kapsamının her nedense hiç birinin hafif ve orta şiddette değil de tamamının kuvvetli şiddette suç şüphesi hukuki kavramı arkasından bir planlı operasyonu yürürlüğü koyduklarına adım adım şahit olmuş bir insanım. Savcılık makamının iddia edebileceğini ama iftira edemeyeceğini kin nefret ve intikam duygularıyla bakamayacağını kin nefret ve intikam hissiyle söz ve söylemde bulunamayacağını bir insan olarak, bir yurttaş olarak biliyorum. Hele de Kuran’ı Hazreti Peygamberimizin hadislerini eşkıyalık delili yapmaya ya da eşkıyalık delili olarak göstermeye hakkı olamayacağını devletimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü ve nutku, Mustafa Kemal Atatürk'ün pek çok söylemini eşkıyalık, eşkıyalık delili yapmaya hakkı olmadığını biliyorum. Savcılık makamının ancak iddia edebileceğini ama suç ve suçlu yaratmak için çalışamayacağını sorularını olmayan suçu olmayan örgütü gerçekleştirmek için masum yurttaşa yapıştırmak için tuzak kurup hile ile soru soramayacağını biliyorum. Çok şükür artık biliyorum iki ayrı tarihte savcılık makamının kin nefret ve intikam hislerinin nedenine bir anlam veremediğim savcılık sorgularında arz ettiğim hususları yaşamış bir insanım. Savcılık makamına dikte ettirildiğini düşmanlarımızın merkezlerinde hazırlandığını artık her yurttaşın bildiği olmayan suçun muhtemel suçlusu olmayan eşkıyalığın muhtemel şüphelisi yapılmayı reddediyorum. Ben eşkıya değilim, ben beni gücü ve kuvveti ne olursa olsun hiçbir makam eşkıya yapamaz Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet. Saygıdeğer Başkanım Saygıdeğer Heyet, mensubu olmakla iftihar ettiğim Türk milletinin en kutsal değerlerine hakaret eden bu değerlere eşkıyalık damgası vuran bunu da imzaladıkları bir fitne belgesiyle mahkemeye taşıyarak değerlerimizi yargılattıran savcılık makamının sorularını iki kez cevapladığım için bu kez cevaplamayı reddediyorum. Üyesi, taraftarı, yandaşı olmadığımı söylememe rağmen hayır sen üyesin iftirasıyla kurdukları tuzak için soru soran ve suçlu yaratmaya çalışan iddia makamının sorularını bu kez cevaplamayı reddediyorum. Kuva-i Milliye ruhunu, milli mücadele ruhunu, eşkıyalık yapan savcılık makamının

61

Page 62: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:62

sorularını bu kez cevaplamayı reddediyorum. Nutku ve Mustafa Kemal’in söylemlerini ve Mustafa Kemal’i eşkıya yapan savcılık makamının sorularını bu kez cevaplamayı reddediyorum. Türk milletinin yurtseverliğini, Mustafa Kemal neferliğini, eşkıyalık yapmaya kalkışan savcılık makamının sorularını bu kez cevaplamayı reddediyorum. Kuran ayetlerini, Hazreti Muhammed’in hadislerini, eşkıyalık delili yapan ve iddianameye yazan savcılık makamının sorularını bu kez cevaplamayı reddediyorum. Ancak adalete olan güvenim nedeniyle, yüce mahkemenin sorularını cevaplamaya hazır olduğu bildiriyorum. İstihbarat ajanlarınca hazırlanan tüm soruları ve nasıl olduklarını iki ayrı tarihte yapılan savcılık sorguları sırasında ezberlediğim için mahkemenizden mahkeme üyelerinden bana istihbarat ajanlarının hazırladıkları soruları değil, hukuk adamları olarak mahkeme hâkimlerinin kendilerinin hazırladıkları sorularını bana kelimelerle oynamadan eğmeden bükmeden tuzak kurmadan huzurda olmayan insanlara yönelik dedikodu olabilecek haklarında yorum yapmam şöyle mi düşünüyordu bunu mu kastetmişti gibi dolambaçlı olarak değil Neriman Aydın bu suç örgütünün mensubu musunuz, dava konusu örgütlenme içinde yer aldınız mı, bir örgüt kurma düşünceniz oldu mu gibi ve benzeri doğrudan soru sormaları talebimi ve istirhamımı arz ederek mahkemenizin sorularını cevaplamak üzere hazır olduğumu bildiriyorum. Diğer şekliyle 3. kez aynı işkenceyi yaşamayı reddediyorum istihbarat taktiğiyle soru sorulursa cevaplamayacağımı huzurlarınızda ifade ediyorum, yüce mahkemeyi saygıyla selamlıyorum.”

Saatin 15.45 olduğu görüldü.Bu sırada bir kısım sanıklar müdafilerinden Avukat Hakan Çoşkuner, Avukat Burcu Aydın,

Avukat Ahmet Çörtoğlu ve Avukat Seçil Özdikmenli’nin geldikleri görüldü. huzurdaki yerlerine alındı.

Duruşmaya kısa bir ara verildi. Duruşmaya kaldığı yerden devam olundu.Sanık Neriman Aydın yeniden eski kimliği tahtında huzura alındı.Sanığa dava klasörlerinden 82. klasörün 260 ve 261. sayfalarında yer alan emniyetteki

belgeler soruldu.Mahkeme Başkanı:" Bu belgelere göre emniyette ifade vermemişsiniz susma hakkını

kullanmışsınız doğru mu?”Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim doğrudur.”Sanığa klasör 82 dizi 283 ve 307. sayfalar arasında yer alan 3.7.2008 tarihinde savcılıkta

vermiş olduğu ifadesinin okunmasına geçildi.Sanığa klasör 82 dizi 307’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı ile dizi

306’da bulunan cevabı okundu.Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım orada eksik ve yanlışlar var. Şener Eruygur

paşayı, Ergün Poyraz’ı, Murat Avar’ı, Siyami Yalçın’ı tanımıyorum onlarla tanışmak değildir karşılaşmadır sadece görmedir. Kemal Aydın öz ağabeyimdir. Ali Özoğlu bey aziz kardeşim Profesör Doktor Ercüment Ovalı, Hamza Demir ailemizin üyeleridir annemin oğullarıdır.”

Sanığa klasör 82 dizi 306’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin cevabının okunmasına devam olundu.

Sanığa klasör 82 dizi 305’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Efendim bazı eksikler ve yanlış anlaşılmalar var. İfade tutanağına geçen yanlış ifadeler var. Şöyle arz edeyim birincisi Sevgi Hanımı ilk tanıdığım yer ağabeyimle Ercüment Ovalı Profesör Doktor Ercüment Ovalı ağabeyimle tanıştırdığım o an değildir. Sevgi Erenerol hanımefendinin basındaki programlarından kendisine bir mektup yazarak teşekkür ettim milletimizi aydınlattığı için sanıyorum 2005 olabilir 2004’ün sonu olabilir şu anda net hatırlamıyorum. Kendisine yazdığım o mektup nedeniyle bana teşekkür için döndüğü zaman tanıştık ve 2005 yılı diye yine tarihte yanılabilirim 4 mü 5 mi diye. 5 olabilir 2005. Patrikhanenin

62

Page 63: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:63

kuruluş yıldönümüne bizi davet etti. Ağabeyimle beraber katıldık. Büyük bir mutlulukla katıldık. Yani Mevlüt ağabeyimin bürosunda Sevgi Hanımla ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı’nın kök hücre kongresine kendisini davet ettiği an Sevgi Hanımla ilk tanıştığımız an değildir.

Mahkeme Başkanı:" Tanıdığınız başka şahıslar var mıydı ona ilave edeceğiniz başka bir şey var mı?”

Sanık Neriman Aydın:”Orda Ergün Poyraz beyle de ilgili söylemek istiyorum. Tabi karşılaşmalar 4-3 kez olabilir ama o sıralamada ifade günü de gecesi de bazı hatalarım ve hatırlayamadığım şeyler olmuş. O da ifadelere düşmüş yazılmış. Ergün Poyraz beyi de Meşrutiyette bir büro açmışlardı yayınevinin bürosu çok kısa bir süre içinde kapattılar savunmamda arz ettiğim üzere. O büroda Hatice Hanımla birlikte görmüştüm ama daha önce biz toplumsal dönüşüm yayınlarını okuyucu olarak okuduğumuz için takip ettiğimiz için yayınları her yayınevinin yayınlarını takip ettiğimiz için o yayınevinin yayınlarını da takip ediyorduk yazarlarını gıyaben ismen biliyorduk Ergün Poyraz da onlardan biriydi bu tanımak değil de karşılaşmak desek daha iyi olur Saygıdeğer Başkanım. Ergün Poyraz Beyle 3-4 kere hem o Meşrutiyetteki büroda çok kısa zaman içerisinde kapatılan o büroda ve daha sonra ağabeyimin bürosuna Sevgi Hanımla gelmişti Sevgi Hanımı Ercüment ağabeyimle tanıştıracağım günde gelmişti ve daha sonra kış ayında daha sonraki yıl olabilir Ankara’da yine Sevgi Hanımın mahsur kalıp İstanbul’a dönemediği bir günde dostlarımızla Liva pastanesinde Fahri Abi sokakta oturduğumuzda yine orda da gördüm. Ama bu bir tanışma değil de yani tanıyorum diyemem. Karşılaşma diyelim. Sanıyorum kendisi de ifadesinde tanımadığını söyledi karşılaşma olduğunu söyledi yani doğrudur. Yanı tanıyor musunuz Ergün Poyraz’ı derseniz tanımıyorum ama eserlerini okudum. Eserlerini biliyorum ama karşılaşmadır tanışıklık değildir tanıma değildir. Sizi ne kadar tanıyorsam onu da o kadar tanıyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 305’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Hayır efendim orda yanlışlar var yönlendirmeyle 4 gün 4 gece tutulduğum ahırdan çıkarıldığım gece 10’da başlayıp sabah 4’te biten sorguda savunmam sırasında da arz ettiğim üzere yönlendirmeye yönelik insanların bitap ve perişan halinden yararlanarak sordukları sorulara kendi yönlendirmeleriyle benim cevaplarımı birleştirerek yorum yapmışlardır iddia makamı. Birincisi bu bir toplantı değildir. Sevgi hanım o kış Ankara’da yoğun kar yağışı nedeniyle İstanbul’a dönemediği Ankara’da kaldığı günlerde Nerimancığım müsaidim görüşebiliriz sende müsait olduğun zaman dedi bende kendisini tanıyan dostlarım çevremden yakın dostlarım meslektaşlarım aile çevrem aile çevrem yeğenlerim Neriman Hanım bizde görebilir miyiz Sevgi Hanımı dedikleri bir andır Saygıdeğer Başkanım bende defterime normal günlük defterime isimler yazdım. Sevgi Hanıma Sevgi Hanım gelebilir mi dostlarım sizinle tanışmak istiyorlar. Tabi Neriman dedi. Onların içinde 75 yaşında bir annemde vardır bir amiral eşidir çok sevdiğim ressam bir annem. Bu bir toplantı değildir. Fahri Abi sokakta Liva pastanesinde oturup çay içmektir Saygıdeğer Başkanım. Savunmamda da arz ettim. Eve götürmediğim için annemden inanılmaz derecede fırça yedim. Tekrar söylüyorum bu bir toplantı değildir oturup dostlarımızla sohbettir. Ergün Poyraz’da vardı orda. Konuşulan memleket meseleleri, kitap, yazılan kitap, patrikhane evet en önemli konuyu arz edeyim ben Sevgi Hanıma Hazreti İsa’yı sordum. O da bana Hazreti Muhammed’i. Ve yaptığımız konuşmaların geneli bu üzereydi. Hazreti İsa’nın ruhunun Hazreti Muhammed ile birlikte gönderilip gönderilmediği şeklinde çok değişik bir konuşmaydı. Bu ifadedeki söylemler eksik efendim. Tabi ki ben de o yorgunluğumla bunları hatırlayacak düzeyde değildim. Toplantı değildir efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 305’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu, soruldu.

63

Page 64: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:64

Sanık Neriman Aydın:”Hayır efendim ondan daha önce arz ettiğim gibi basından tanıyorum mektup yazdım. Sonra tanıştık. sonra patrikhanede patrikhanenin kuruluş yıl dönümüne davet etti katıldık büyük bir memnuniyetle ve zevkle. Bir yıl daha öncedir. 2005 diye ben hatırlıyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 305’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 4. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Düzelteyim eklemelerim var Saygıdeğer Başkanım basında patrikhane Yunanistan’a diye kamuoyu huzurlarında başlatılan bir kampanyaya gazetedeki bilgileri alarak imzam ile katıldım Saygıdeğer Başkanım. Bu bilgiler faks ve telefon bilgileridir. Büyük hukukçular derneği Kemal Kerinçsiz telefon ve faks numaraları vardır. Bende gazetenin gazetedeki ilandan aldım ve imzamla bu kampanyaya katıldım. Kemal Kerinçsiz isimli beyefendinin adı altında bulunan bilgilerdir bunlar ve gazeteden alınan bilgilerdir. İmzam olarak bir yurttaş olarak bu kampanyaya katıldım ama kendisini tanımıyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 304’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Doğru ancak karmaşık şekilde ayrı ayrı konular. İç içe sorulduğundan tuzaklar nedeniyle daldan dala atlatılmış bir cevap Saygıdeğer Başkanım. Ben bu karmaşıklığı anında düzeltmek istiyorum. Avustralya’da yaşayan Zübeyde ablam savunmamda arz ettim. Sohbet ederken ülkemizin gerekli gelişmeyi gösteremediğini söyleyince bende kendisine moral vermeye çalıştığım bir elektronik sohbet anında Sevgi Hanım çıkacağı bir televizyon programından beni haberdar etmek için arayınca ondan da bahsettim. Yalnız ablam Zübeyde Ablam Türk Ortodoks kilisesinin de fenere bağlı olduğunu bildiğini söylemesi üzerine ona hayır abla diyerek televizyon programlarından örnek vererek onu aydınlatmaya çalıştım. Türk Ortodoks patrikhanesini Atatürk’ün kurduğunu anlattım. İnanmakta zorlandığı için çok hararetli tartışmalar yaptık. Abla Sevgi hanım Aytunç Altındal gibi yazarlarla aydınlarla birlikte televizyon programlarına katılır hani mutlaka görmüşsündür diye bir hatırlatma yaptım. Yurdun her köşesine ulusal düşünce sahipleri düşünce sahipleri tarafından milliyetçi güçler tarafından milliyetçiler tarafından davet edilir diye o Sevgi hanımı ona hatırlatmak için basından hatırlatmak için söylediğim sözlerdir. Ülkemizdeki misyoner faaliyetlerinin amaçlarını, gayelerini, ihanetlerini anlatan bir Türk kadınıdır dedim. Arz ettiğim üzere Zübeyde Ablamın fenerin iki kilisesi mi var. Biri Türk biri Rum mu demesi üzerine aklı karışınca kendisine hayır abla diyerek yaptığım açıklamalardır. Sohbet içinde geçen ulusal mücadele güçleri kimdir diye de bir soru sorulmuştu o arada lafın gelişi söylenen bir söylemdir. Zübeyde Açıkgöz Ablam Türkiye’ye geldiğinde ülkemize geldiğinde mutlaka misafirim olur ve bizde kalır Saygıdeğer Başkanım. Diğer elektronik posta Zübeyde Ablam ile sohbet ile alakası olmayan bir elektronik sohbetten yapılan bir alıntıdır. 27 yıllık zamanları ve konuşma tarihleri de farklıdır. Ama iç içe savcılık sorgusunda sorulmuş ve karmaşıklık yaratılmıştır o nedenle de tutuklanmama sebep olmuştur. 27 yıllık arkadaşım Adem Acarlı ile sivil toplum kuruluşları üzerine ve sonra Şemdinli olayları hakkında yaptığımız bir fikir tartışmasıdır. Bu tartışmadan alınan bir söylemdir. Ayrıca defterlerimde bu konuda yaptığım bir makale hazırlığım bulunduğunu da savunmam sırasında arz etmiştim. Malumlarınız olduğu üzere Şemdinli davası sadece o zaman değil o güden beri Türkiye Büyük Millet Meclisinde gazetelerde, haber sitelerinde, makalelerde sürekli gündem konusu olmuştur. Köşelerinde makale yazanlar gibi her yerde konuşanlar gibi bende arkadaşımla sohbetini ve fikir tartışmasını yaptım. Sizinde okuduğunuz üzere farklı insanlarla farklı sohbetler iç içe geçirilmiş karmaşık bir taktikle sorulmuştur. Cevaplar iç içe geçtiği için ayrılmasında fayda gördüğüm için düzeltmemi kabul ediniz lütfen.”

Sanığa klasör 82 dizi 304’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

64

Page 65: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:65

Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım sohbetten aklımda kalanları günlüğüme yazdığım bir anıdır. Bu sohbeti arz ediyorum. Çünkü eksik ve yönlendirmeyle yazılan ifadelerdir. Bu bir tanıştırma anıdır. Ağabeyim Profesör Doktor Ercüment Ovalı Trabzon’da düzenleyeceği kök hücre laboratuarına Sevgi Erenerol Hanımefendiyi daha doğrusu her dinden bir temsilciyi davet düşüncesiyle Sevgi Hanımla da tanışmak istemiştir. Bende her ikisinin Ankara’da olduğu bir zamanda ağabeyimin Kemal Aydın beyin Antalya’da olduğu bir zamana denk gelen bir anda zaman biriminde kendilerini tanıştırdım. Mevlüt Ağabeyimin öz ağabeyim bürosunda tanıştırdım oturduk sohbet ettik Ercüment Ovalı ağabeyim Sevgi Hanımı davet etti kök hücre kongresine kendisi de kabul etti. Daha sonra gitmedi gerçi ama bur bir toplantı değildir bir tanışma anıdır. Dostlarımızın birbirlerini tanıştırma anıdır. Diğer okuduklarınız benim günlüğümden şahsıma ait şahsıma ait özel düşüncelerimdir. Saygıdeğer Başkanım ikinci kişileri asla ama asla ilgilendirmemektedir. Tamamen kendi şahsi özel düşüncelerimdir. Hiçbir şekilde davayla alakası yoktur. Ergün Poyraz beyin Türk Silahlı Kuvvetlerinin yardımıyla kitap yazdığı düşüncesi benim şahsi düşüncemdir. Şimdi ona burada olmadığı halde onun üzerinden zanda ona zanda bulunmak, bulunmaktan Allah’a sığınırım. Böyle bir şey diyemem. Bu bir okuyucu yorumudur. Bazı eserler vardır ki o eserlere bakarsınız bu bir kişinin kendi gayretleriyle yazılamayacağı şeklinde bir yoruma kapılırsınız veya bir düşünceye kapılırsınız. Bende okuyan bilgi ilim sahibi bir insanım tamamen şahsi düşüncelerimdir kendisinin böyle bir beyanı yoktur. Zaten kendisini de tanımıyorum. Rastlaşmalarımız karşılaşmadır. Asla kendisini zan altında bırakmak istemiyorum asla. Ama kitaplarının tamamını okudum. Şahsıma ait günlüğümdeki şahsıma ait düşüncelerimdir.”

Sanığa klasör 82 dizi 303’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım o benim günlüğüm. Dediğim gibi bir tanıştırma anında tanıştırdıktan sonra konuşulan konular hakkında aklımda kalan kendi şahsi düşüncelerimi ve yorumlarımı yazdığım bir günlüktür. O günlükte bahsedilen konular Ergün Poyraz beyin bu eserinde var.”

Mahkeme Başkanı:" Kitabın ismini söyler misiniz?”Sanık Neriman Aydın:”Tarikat siyaset ticaret ve cinayet. Dolayısıyla o kişiyi tekrar

söylüyorum zan altında bırakan hiçbir beyanda bulunamam. Dolayısıyla o benim günlükte şahsıma ait özel düşüncelerimdir. Şahsi düşüncelerimdir. Tekrar söylüyorum bu kitabı içindeki yayınlanacak olan kitabına dair kişinin söyledikleridir.”

Sanığa klasör 82 dizi 303’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım biraz önce savunmamda bu konuyu zannediyorum açıkladım. Kabul etmiyorum. Sayın savcının masum bir yurttaşa nasıl tuzak kurduğunun delillerinden sadece biri. Uzun bir telefon konuşması yıllar sonra içerisinden size kelimeler alınarak öyle bir tuzakla soruluyor ki, siz ne olduğunu anlayana kadar savcı beyler emellerine ulaşmış oluyorlar. Bu sohbetin yapıldığı tarihte iki insan ülkemize düşmanın belirlediği gündeme dair konuşuyoruz. Aziz kardeşim fotoğraf sergisi için eser hazırlığı birde belgesel için sürekli koşturduğunu bildiğim için ona hep sorarım uzakta mısın yakında mısın diye. O da eşini götüremediği için bir numaranın durumuna başkomutanın durumuna bağlı der ve bana espri yapar. Kardeşimin yaptığı espriler öyle bir kast ve yönlendirmeyle sorulmuştur ki sonuçta da kendi beyanlarını ifade olarak savcı beyler ifade tutanağına yazmışlardır. Bir numara Genelkurmay başkanı mıdır deyip sonra da cevap diye kendileri yazmışlardır. Kabul etmiyorum Saygıdeğer Başkanım.”

Sanığa klasör 82 dizi 302’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

65

Page 66: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:66

Sanık Neriman Aydın:”Kabul etmiyorum Sayın başkanım savcı beyin hileleriyle dolu sorular daha çok kendi peşin hükümlerini benim cevaplarıma karıştırarak yazdıkları sonuç. Kabul etmiyorum müthiş bir hileyle önce karargah evleri askeriye içinde illegal yapılanma sorularak ardından kendi hüküm ve kendi tanımlamalarıyla benden aldıkları birkaç söylemi ustalıkla kullandıkları husus kabul etmiyorum. Saygıdeğer Başkanım askeriye içinde illegal yapılanma ve Karargah evleri tanımlamalarını ilk kez savcılık sorgumda duyduğumu savcı beye de söyledim bir kez daha söylüyorum tanıdığım aile dostlarımın evladı sadece 3 evladımızdan ibarettir. Mehmet Ali Çelebi, Noyan Çalıkuşu evimizin evlatlarıdır. Bunlardan Eren Mumcu’yu Yaşar’ı ise gördüğüm ya ikidir yada üçtür. Askeri öğrenciler tanımı savcı beye ait bir tanımlamadır. Ben yeğenlerime Harbiyeli derim komutan derim tankçı topçu derim helikopter pilotu derim. Öyle bir hile yapmıştır ki savcı bey askeri öğrenciler diyerek öyle bir genel kavram kullanmıştır ki, bu kavramla yargılamayı yapan mahkemenin hüküm ve kanaatinde binlerce öğrenci çağrışımı oluşmasını sağlamıştır. Askeri öğrenciler kavramı savcı beye aittir. Kendi yarattığı dosya kapsamı veya kuvvetli şiddetteki suç şüpheleri için başarıyla kullandığı bir kavramdır. Yeğenlerim Mehmet Ali Çelebi ve Noyan Çalıkuşu’nun başka arkadaşlarını da gördünüz mü Neriman Hanım sorusu üzerine bir kez de adı geçen arkadaşlarını gördüğümü ifade ettim. Ancak savcı beyin bu ifadeyi söylemlerimin arasına ustalıkla yerleştirerek hile ile aleyhimde kullanabileceğini aklımdan geçirmem mümkün olamazdı çünkü ben bir yurttaş olarak savcıların da hukuk adamları olduğunu düşünüyorum. Yanılmışım. Onların masum yurttaşa tuzak kuran saldıran düşman istihbarat ajanlarının hazırladıkları tuzaklara kanabileceklerini imzalarıyla onaylayabileceklerini aklımdan geçirmem imkansızdı. Diğer yanlış anlaşılma ve savcılık makamının kasıtlı hükmü sorularını sorunları olduğunda Ali beye iletirim söylemidir. Doğru değildir. Savcı beyin yorumu ve hükmüdür. Ağabeyim Kemal Aydın beyi dinlemek için gelirler cümlesi de yanlış yazılmıştır. Evimizin iki evladı Kemal Aydın ağabeyimi dinlemek için gelmezler. Ailece birlikte vakit geçirmemiz için gelirler. Çünkü kendi evleridir. Kemal amcalarını dinlemek hepimiz için büyük bir zevktir. Arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 302’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Hayır Sayın Başkanım baştan sona kadar hilelerle dolu bir alıntı. Savunmam sırasında bu hileyi nasıl kurduklarını arz etmiştim. Birkaç telefon konuşmasından alınan ayrı cümlelerle birleştirilerek yapılan bir derleme karmaşık sorulan sorularla çığırından çıkarılmış bir cevap. Kabul etmiyorum. Telefon konuşmasının tek hecesi dahi okunmadan sorulan sorulara yine kendi hükümleri ile yazdıkları cevaplardır. Sorgulamayı yapan savcı beyin masum bir yurttaşa ne kadar kinle ve nefretle intikam hissiyle davrandığının peşin hükümler taşıdığının delilidir. Şimdi huzurlarınızda cevaplıyorum. Birincisi yeğenim Mehmet Ali Çelebi’nin yazdığı ve Kemal amcasının kontrol ettiği her hangi bir yazısı yoktur. Ben böyle hatırlıyorum. Burada geçen makale yazar yayıncı Ali Özoğlu beyin sahibi olduğu toplumsal haber nokta com internet gazetesinde yayımladığı size de sabahtan arz ettiğim gizli savaşın şehitleri isimli makalesidir. Aziz kardeşime ait olduğunu bildiğim okuduğum çok beğendiğim ve tarihi gerçekleri kamuoyuna duyurduğu için dostlarıma okumaları için tavsiye ettiğim makalesidir. Ali beyin yazdığı bu makaleyi Mehmet Ali Çelebi yazdı Kemal amcası kontrol ettiği gibi saçma bir cevabım olamaz. Dünya durdukça olamaz. Bu makalenin konusu ve içeriği düşman saldırısıyla şehit edilen Eşref Bitlis paşa Bahtiyar Aydın paşa gibi subaylarımızın nasıl şehit edildiğine dairdir. İkinci konu yeğenimle telefon sohbetimizde teyze başkomutan yarın okula geliyormuş bir şey diyor musun diyerek yaptığımız esprili bir konuşmadır. Bende selam söyle teyzem eh biz zaten ona her şeyi iletiyoruz derken yaptığım esprili bir konuşmadır. Ve tabi ki bununla Mustafa Kemal’i kastederek söylediğim esprili söylemlerdir. Üçüncüsü Saygıdeğer Başkanım yeğenim çok genç daha yirmili yaşların başında bir teğmen ona genç çiftçi diyemem dediğimi yine savunmamda arz

66

Page 67: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:67

ettim. Siz genç subaylar okursunuz dediğimde zatıalinize sabahleyin sunduğum aziz kardeşimin makalesidir. Söz konusu karışık telefon alıntısına cevabım bu kadardır efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 301’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Doğru eksiği var Saygıdeğer Başkanım sizin okuduğunuz gibi ne yazık ki savcılık sorgumda bana bu telefon görüşmesi bu şekilde okunmadı. Ve içerisinden soracakları hileli sorulara yönelik olarak seçilerek soruldu. Örneğin bir tanesi mutlaka sizin bu işin içinde parmağınız var yapılan esprili konuşmanın içinden seçilen cümle. O nedenle hatırlamıyorum dedim o söyleme dair sordukları sorulara. Trabzon’da yaşayan akrabamla yaptığım bu sohbetin bütün cümleleri büyük ve koyu renkle yazıldığını arz etmiştim biraz önce savunmamda da esrarengiz bir şekilde ve hileli sorulmuştur. İçeriğinden cımbızla seçilen kelimeler bir araya getirilerek hatırlamam mümkün olmayan bir tuzakla sorulmuştur. İki akraba 26 yıldır içinde bulunduğumuz savaş ortamını ve milletimin bu konudaki yorumlarını iki akraba olarak iki insan olarak konuşuyoruz. Kış harekatı nedeniyle yapılan meşhur kış harekatı nedeniyle savaşı yurttaşlar olarak değerlendiriyoruz. Başarısı nedeniyle de seviniyoruz. Hepsi bu kadar efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 301’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Hayır Sayın Başkanım kabul etmiyorum. Emre Çelebi yeğinim Mehmet Ali Çelebi’nin amcasının oğlu. Bize hiç bahsetmediği bir yeğeni hani sızmakla itham ediliyoruz ya bizi tanıştırma gereği bile hissetmediği amcasının oğlu. Bir hafta sonra Yüksel caddesinde PKK bölücü terör örgütü taraftarları gösteri yaparken aralarında gerçekleşen bir münakaşa sonucunda kavga ediyorlar ve Emre hastanelik oldu. Emre de ben bırakacağım okulu diye babasını Çelebi’nin babası olan amcasını aramış. Yeğenim de sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi de bu hadiseyi Kemal amcam çözer onu ikna eder merak etmeyin diyerek telefonda Emre’nin babasıyla ağabeyimi görüştürmüştür. Kemal bey ben bırakacağım diyor onu ikna edemiyorum lütfen Emre ile bir görüşün ricası üzerine Kemal Amca Çelebi de Kemal amcamı kırmaz amca merak etme diyor. Bunun üzerine ağabeyim yeğenim ile birlikte Emre’yi ziyarete gidiyorlar konuşuyorlar ve Kemal Amcasına söz veriyor. Kemal Amca merak etme bitireceğim okulumu babamı utandırmayacağım diyor. Bu arada karıştığı kavga ile ilgili de okul savunmasını istiyor. Yeğenim de Neriman teyze hazırlık yapalım deyince ağabeyimde ne hazırlığı verin eline Bursa nutkunu gitsin kendini savunsun diyor bize. Bu arada yayınevi yazarları arasında emekli subaylar olduğu, olduğu için aziz kardeşim ile de bir telefon konuşması esnasında kardeşim böyle bir şey oldu diye kendisiyle paylaşınca, abla gençler abartırlar diye böyle bir şey olmaz bana söylemlerini biraz önce de arz ettim. Bütün bunlarda telefon konuşmalarında mevcuttur efendim arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 301’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Bir önceki telefon konuşmasında bahsettiğim arz ettiğim şekilde gerçekleşen bir husustur Saygıdeğer Başkanım. Aynı konudur. Burada malum yer neresidir niye malum yer diyorsunuz da konuşmuyorsunuz bir şey mi gizliyorsunuz şeklinde sorduğu savcı beyin bir soru vardır. Hayır kastettiğiniz bir amaçla söylenmeyen bir sözdür dediğimde o sorusuna cevaptır. Ağabeyim yıllardır oturduğu dostlarıyla buluştuğu kıraathanedir dedim. Konur sokak 39 numara kafe buluş kıraathanesi. Sizde mi orada buluşuyorsunuz diye art niyetli bir soru da sormuştur. Bende kahveye gitmediğimi söyledim. Hayır ben orada buluşmuyorum da o sorunun cevabıdır. İnsan evlatlarıyla buluşmaz planlı hazırlıklı buluşmaz diye de cevap verdiğimi hatırlıyorum burada da düzeltiyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 300’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

67

Page 68: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:68

Sanık Neriman Aydın:”Evet Sayın Başkanım içeriğini de postayı da hatırlamıyorum. Evimizde bulunması çok doğal çünkü 80 yaşındaki anneanne, anneanne evimizin bir odasını bu iki torununa vermiştir. Yeğenim Mehmet Ali Çelebi’nin dokümanının defterinin bilgisayarının yada kaleminin kitabının anneannesinde olması çok doğaldır.”

Sanığa klasör 82 dizi 300’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Eksik Sayın Başkanım Öznur Hanım Öznur Çalıkuşu yeğenim Noyan Çalıkuşu’nun annesidir. Kız arkadaşıyla yaşadığı aşk sorunları üzerine annemizin Öznur hanımın benimle yaptığı özel hayata dair oğlunun özel hayatına dair bir telefon konuşmasıdır. Arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 300’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Evet Sayın Başkanım eksiğini tamamlayım. Onlar derken kız arkadaşı ile Noyan’ı kastetmekteyim. Anneanneleri börek yapmıştı Noyan’ı da arkadaşını da al gel ben ulaşamıyorum dediğim bir haberleşmedir.”

Sanığa klasör 82 dizi 299’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Hayır çok eksik Sayın Başkanım tamamlamak üzere arz ediyorum. Çünkü sürekli aziz kardeşim Ali beye rapor verdiğim gibi bir iftira ile ithamla durmadan sopa yediğim bir sorgulama. Yeğenlerim benimle karşılaştıklarından beri beni yazan okuyan tarihi araştırmalar yapan makale yazan eser hazırlayan biri olarak tanımışlardır ve beni hep bu hayat üzere görmüşlerdir. Türk kültürünün yozlaştığı bir çağda dünyaya geldikleri için pek çok kültürel tarihi değeri bilge insanları dinleyerek bu kültürün devam ettiğini zaten ailelerinden biliyorlar. Bizim evimizde de 80 yaşındaki anneanneleriyle teyze dedikleri şahsımla olan ilişkilerinde kültürel ve tarihi değerleri mutlaka bir bahaneyle benimle konuşmak isterler. Çoğul konuştuğumuz için konuştuğum için yüzlerce insandan bahsetmiyorum Saygıdeğer Başkanım. Noyan Eren ve Çelebi isimli üç yeğenimden bahsediyorum. Soldan sayıyorum üç kişi sağdan sayıyorum üç kişi Saygıdeğer Başkanım. Yaşadıkları her ana dair milletimizi kültürümüzü ilgilendiren her konuyu benimle paylaşırken Neriman teyze sen bunları eserlerinde makalelerinde mutlaka değerlendirirsin. Gençler de okurlar. Milletimiz kültürel ve tarihi değerlerini hatırlar ve daha aydın olurlar demektedirler. Yeğenimin bana raporları hazırlıyoruz benimde yaz getir Ali amcan da kontrol eder diye konuştuğumuz konular bunlardır Saygıdeğer Başkanım. Ali bey yayıncı yayınevi sahibi yazar olduğu için makale yada eser konusu yaparken ona mutlaka danışırız diye aramızda yeğenimle konuşuyoruz. Bu veya buna benzer o kadar çok sohbetimiz var ki istihbarat ajanları tamamını alarak müthiş iftiralar için kullanmışlardır. Yeğenlerim beni tanıdıklarında benim ağabeyimle sohbet ederken ona soru sorarken elimde mutlaka defterim ve kalemimle not aldığımı görünce Neriman teyze ne yapıyorsunuz diye şaşkın bir halde sormuşlardı. Bende esprili bir cevapla biz amcanla ders çalışıyoruz dediğim günden beri onlarda ne yapıyor bakalım genç kumandanlar dediğimde ders çalışıyoruz Neriman teyze diye espriyle cevap verirler. Bu espriyi 80 yaşındaki annemde bilir ve torunlarıyla paylaşır. Çocuklar amcanla ders mi çalışıyorsunuz bende dinleyim sizi der Saygıdeğer Başkanım. Sosyal bir yaşamın gereği bu esprili söylem nedeniyle ben ve ağabeyimin harp okulu öğrencilerine teorik eğitim verdiğimiz yazar yayıncı Ali Özoğlu beye raporlarla bildirdiğimiz gibi dehşetli bir iftira ile sözüm ona dosya kapsamı yapılmıştır ve sorgulanmıştır. Sosyal bir varlık olarak insani yaşamımız Türk milletinin kendi öz yuvası olan Türk ordusuna hücre yapılanması yoluyla sızmak gibi şeytani bir saldırı ve düşmanlıkla şahsıma ve aileme yönelik zulme dönüşmüştür. Ağabeyim Kemal Aydın beye mahkemenizce soruldu ve cevap alındı. Ama bana da sorulma ihtimali nedeniyle peşinen cevaplıyorum o okuduğunuz kısım nedeniyle Atatürk milliyetçiliği yoktur Saygıdeğer Başkanım bunu söylemek her şeyden önce Atatürk’e ihanettir. Nedenlerini Atatürk’ün kendi sözleriyle arz

68

Page 69: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:69

ediyorum. Biz doğrudan doğruya millet perveriz ve Türk milliyetçisiyiz. İşte bu esası ve kültürel değeri ortadan kaldırmak ve yozlaştırmak için Mustafa Kemal’i sıradan bir birey haline sokmak isteyen ayrıca yaratmak istedikleri suni Kürt kavmi için böyle bir millet varmış gibi azınlık ırkçılığı ile Türkiye’yi bölmek için propaganda malzemesi yapan İngiliz istihbarat servisinin toplu mühendisiyle ektiği fitne tohumlarıdır. Mahkemeniz huzurlarında bir kez daha ifade etmeyi gerekli görüyorum. Atatürk milliyetçiliği söylemi ben Atatürk milliyetçisiyim demek ebedi önder Mustafa Kemal’e haksızlıktır ve ihanettir. Bunun delili de kendi söylemidir. Cumhuriyete yapılan 1980 Amerikan darbesiyle de anayasaya da Atatürk milliyetçiliği olarak koyanları ve amaçlarını söylememe gerek yok Saygıdeğer Başkanım. Atatürk milliyetçiliği Türk milliyetçiliği konusunu aziz kardeşim yayıncı yazar Ali Özoğlu beyle de konuştum ve paylaştım telefonda bahsi geçtiği için ifademe ekliyorum. Abla olmayan ırkın milliyetçiliği başlığı ile makale ve eser çalışması yapabilirsin dediği için kendisiyle de paylaştığım Çelebi’ye de yaz getir Ali amcana da sorarız dediğim konu bundan ibarettir. İfademi tamamlıyorum efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 299’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım son cümle yanlış. Bu şahsın TSK ile Türk Silahlı Kuvvetleri ile herhangi bir alakasının olup olmadığını bilmiyorum şeklinde ifade yanlış. Kabul etmiyorum orayı. Telefon konuşmasını yaptığım büyüğüm 2005 yılından beri tasavvufta talebesi olduğum Allah dostudur. Kütahya’da yaşayan 80 yaşındaki müşriki amirim Mehmet Dumlu hazretleri. Himmetleri milletimizle olsun. Kendi kelamlarından dinlediğim ve eserinden defalarca okuduğum bilgilerle babasının Türk istiklal harbinde Sakarya’da, Afyon’da, Dumlupınar’da yaralanarak albaylık rütbesine yükseldiği ve gazi olduğudur. Türk Silahlı Kuvvetleri ile alakasının olup olmadığı sorulduğu için bana ve oraya öyle bir ifade yazıldığı için onu düzeltiyorum Saygıdeğer Başkanım. Babasının Dumlupınar’da, Afyon’da, Sakarya’da albaylık rütbesine yükselen bir gazi olduğudur. Bu mübarek insanın Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgisinin neye bağlı sorulduğunu ben şu anda hatırlamıyorum. Savcı beylere de haksızlık etmek istemiyorum. Türk Silahlı Kuvvetlerinin 26 yıldır devam eden dünyayla savaşında bir kara kış günü Irak’ın kuzeyine yaptığı harekat sonucunda ABD’den emir alınarak çıkıldı. ABD’den emir alınarak girildi şeklinde basın yoluyla yapılan haksızlıkları konuştuğumuz bir telefon konuşmasında o gün kendisiyle yaptığım sohbette bende büyüğüme azizim geldiğimde arz ederim size dediğim bir sohbettir efendim. Ben medeni bir insanım Saygıdeğer Başkanım. Büyüklerime ben bu şekilde hitap ederim. Arz etmek benim bildiğim bir medeniyet belirtisidir. Hukuk adamlarınca askeri bir kavram olarak algılanması ve bu niyetle sorulması yanlıştır diye düşünüyorum. Büyüğümle yaptığım gündeme dair sıradan bir konuşmadır efendim arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 299’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Eksiği var Saygıdeğer Başkanım yarısı doğru yarısı yanlış ve maksatlı yazılmış bulunmaktadır. Siyami Yalçın ve Murat Avar’ı tanımıyorum. Ağabeyimi görmeye gelmişlerdir. Bende evimize geldikleri için çay ikram ettim. Onlar ağabeyimle sohbet ettiler Siyami Yalçın kamu kurumlarına kömür ihalelerine girdiğini bu ihalelerde PKK’lı firmaların çuvalların altına taş üstüne kömür koyarak tüm kamu kurumlarını dolandırdıklarını ağabeyime anlattılar. Ağabeyimde kendilerini orada yetkili kurumlara bunu bildirin gidin bildirin diye nasihat etti. Siyami Yalçın’da abi dinlemezler deyince abimde yaz gönder Neriman’da zarfa koysun göndersin o zaman dedi. Bunun üzerine bir süre sonra bana telefon edince bende yaz altına da ismini adresini yaz gönder dedim. Sonra sana mutlaka ulaşırlar bana bir o elektronik posta gönderdi Saygıdeğer Başkanım savunmada da arz ettim. Bende bu dökümü alıp milli savunma bakanlığı iç tedarik daire başkanlığına, sağlık bakanlığına, milli eğitim bakanlığına gönderdim. Benim yaptığım budur. Bir yurttaşlık görevidir Saygıdeğer Başkanım. Yardım ettim dediğimde

69

Page 70: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:70

budur efendim. Ancak cevabım bu şekliyle yazılmamıştır. Sonra defalarca Siyami Yalçın abla ne oldu diye aramıştır beni bende kendisine ağabeyim der ki devlet şirket değildir kardeşim sabırlı ol mutlaka sana ulaşırlar altında ismin telefonun var. Herhalde sana teşekkürde ederler dedi. İhale ihale deyip üzerime şeytani iftiralar düzdükleri ve yapıştırdıkları yapıştırmaya çalıştıkları mesele budur efendim silahlı terör örgütüne üye olan kişilere askeriyeden örgütsel bağlantı içerisinde bulunduğum kişiler aracılığı ile ihaleler kazandırdığım gibi buna bağlı dehşetli bir iftira düzmeyi başarmışlardır arz ediyorum efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 299’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 4. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım kabul etmiyorum. Ali beyin adı sanı olmayan geçmeyen bir konudur. Biraz önce arz ettiğim şekildedir. Sevgili aziz kardeşimin adı sanı burada yoktur. Onunla da ilgisi yoktur efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 298’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Hayır Saygıdeğer Başkanım kabul etmiyorum. Çünkü telefonda beni arayan kişiye ağabeyim der ki devlet şirket değildir sabırlı olacaksın sözüm nedeniyle siz devlet mi yönetiyorsunuz gibi bir soru üzerine söylenen sözlerdir. Cevapta geçen biz devlet yönetmiyoruz da o sorunun karşılığıdır. Cevabı da bu yüzden o şekildedir. Ağabeyimin devleti gördüğü yüksek ve ilahi konum için siz devlet mi yönetiyorsunuz gibi akıl dışı bir soruyla karşılaştığımda doğrusunu söylemek gerekirse çok şaşırdığımı tekrar huzurlarınızda ifade ediyorum. Savcı beyin şahsıma karşı davranışını da unutmayacağım. Devlet şirket değildir sözünden devlet yönetmek anlamı çıkarmak her hukukçunun yüksek öngörüsü olmasa gerek. Beşiktaş adliyesi savcıları ile bu bakımdan çok şanslı Beşiktaş adliyesi arz ediyorum Saygıdeğer Başkanım.”

Sanığa klasör 82 dizi 298’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Kabul etmiyorum Sayın Başkanım çok basit bir telefon konuşmasıdır bu. Yeğenim Noyan Çalıkuşu ben kendisini tanıdığımdan beri Neriman Teyze ben özel kuvvet olmak istiyorum deyip duruyordu. Bende teyzem nedir bu özel kuvvet diye kendisine sorduğumda teyze bordo berililer dedi. Bende şu televizyonda gördüklerimiz mi deyince evet teyze dedi. Telefonda da anlaşılacağı üzere bu sınava girdiğini çok zor geçtiğini söylemişti bende yayınevi yazarları arasında emekli asker dostları olduğunu bildiğim aziz kardeşime ablası belli olduysa sonuçlarını öğrenmek mümkün mü Noyan çok merak ediyor deyince o da bir ahbabı vasıtasıyla kazanamadığını benimle paylaştığı bir sohbet. Tabi Noyan’a söylemedim üzülmesin diye. Telefon sohbeti budur efendim. Taleplerini Ali beye iletiyorduk gibi bir beyanım olduğunu ben hatırlamıyorum. Yazılı olanı da kabul etmiyorum. Savcı beyler kendilerine sunulan tuzağa masum vatandaşı nasıl düşüreceklerine göre alacakları cevaba yönelik art niyetli soru sormuşlardır. İfademi arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 297’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Son cümle doğru diğerlerini düzeltiyorum yanlışları Saygıdeğer Başkanım. Hakan Erdem ağabeyimin ağabeyim ile bilmediğim bir sebepten arkadaşlıkları bitmedi. Bildiğim bir sebepten arkadaşlıkları bitti. Kendisinin saygısızlığı nedeniyle avukat Hakan Erdem’in Erdem ağabeyim kendisiyle arkadaşlığını ve dostluğunu kesmiştir ve hocanın ağabeyim Ercüment Ovalı’nın davalarına bakmaktan vazgeçmesini konuştuğumuz bir telefon konuşması. Kürşat ve Aslı ağabeyimin çocuklarıdır. Bu görüşmede bir numara olarak Genelkurmay başkanı kastediyoruz şeklindeki beyan yanlıştır. Şahsen tanı tabi tanımıyorum. ben kimim ki Genelkurmay başkanını tanıyacak makam ve mevkiinin sahibi miyim de bir yurttaş olarak Genelkurmay başkanını şahsen tanıyorum burada yazılmış. Görüşmüşlüğüm

70

Page 71: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:71

konuşmuşluğum yoktur. Tabi ki yok. Volkan Kaplama Ercüment Hocanın şirketindeki görevli olan paşadır. Saygıdeğer Başkanım bir numara diye bütün ifadelerime Genelkurmay başkanı yazmışlardır. Halbuki telefon konuşması içerisinde geçen benim bir numaram Genelkurmay başkanım baş komutanım annemdir 80 yaşındaki annemdir. Hem aziz kardeşimin yayınevi ve dostu bir reklam ajansının mali sıkıntıları hem de diğer ağabeyim Ercüment Ovalı’nın mali sıkıntıları nedeniyle dertleştiğimiz bir telefon görüşmesi. Ağabeyim Kemal Aydın beyin Trabzon’a gittiği gün yaptığımız bir sohbet. Hocanın davalarına giren avukat Hakan’ın ağabeyime yaptığı bir gayri ahlaki davranışı da konuşuyoruz. Laboratuarın hayatta kalması için ATİ teknolojinin hisselerinin hissedarı Türktıpsan’ın daha fazla hisse alması için hocanın çabalarından bahsediyoruz aziz kardeşimle yaptığımız sohbet. Bu kadar efendim ifademe ekleyeceklerim.”

Sanığa klasör 82 dizi 297’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Eksik, yanlış Saygıdeğer Başkanım eksikleri var çünkü. Telefon konuşması içerisinde iması dahi olmayan Ali beyin Ali beyin harp akademilerinde ders verdiği gibi bir cevapta yazılmış. Böyle bir söylemim olduğunu ben hatırlamıyorum. Ama eserlerini tanıtmak için gitmiş olabileceğini söylediğim için sanıyorum yazılmış. Ben Ali beyin fotoğraf sanatçısı olduğu için muhtelif dershanelerde fotoğrafçılık dersi verdiğini biliyorum. Telefon konuşması bununla ilgili o bölüm. Genç bir insana teyzesi olarak dualarımla biten bir telefon sohbeti. Konuştuklarım dualarım eşkıyalık eşkıya oğlunun üzerine değildir. Başarılı kumandanlar olun üzerine milletimize devletimize önderler rehberler olun üzerinedir Saygıdeğer Başkanım. Bu sohbete dair kahraman kod adlı olarak sorgulandım. Onu düzeltiyorum ve savunmamda açıklamıştım. Aziz kardeşim bilge insan Ali bey için kahraman dediğim kardeşim ve dostum. Telefon konuşmasında Ali bey Ankara’ya geldi ama işlerinin yoğunluğu nedeniyle görüşemedik diye sohbet ediyoruz yeğenimle. Kitap nasıl okunur. İnsan bakış açısını ufkunu nasıl yüksek ve uzak tutar. Bir insan mesleği ne olursa olsun hayatın tüm alanlarına dair nasıl bilgi sahibi olur örneğin hangi meslek sahibi olursa olsun kaliteli fotoğraf nasıl çekebilir. Bunun için hangi bilgilere ihtiyaç var gibi konuları bizle rast geldiğinde bu iki yeğenimle paylaşır sevgili kardeşim. Onlarla bilginin yüceliğini paylaşır Saygıdeğer Başkanım. Arz ediyorum ifademi bu şekliyle düzeltiyorum efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 296’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”İçeriğinde bir ifadeyi düzeltiyorum Saygıdeğer Başkanım. Ben bu görüşmeyi askeri öğrenci falanca diye yaptım diye bir cümle kurmadım. Askeri öğrenci kavramı ve tanımı savcılık makamına aittir. Ben bu görüşmeyi yeğenim teğmen Mehmet Ali Çelebi ile yaptım. İfademi düzeltiyorum efendim.”

Sanık Durmuş Ali Özoğlu söz istedi, verildi:”Sayın başkan iki konuşma öncesi telefon konuşmalarından bahsettiniz. Benim sorgumda sayın Haşıloğlu bana dağdan inen bayanlardan bahsedildiğini belirterek bir soru sormuştu.”

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu:”Evet.”Sanık Durmuş Ali Özoğlu:”Dağdan inen bayanlar kimler diye. Az önce sizde okudunuz o

telefon konuşmalarını dağdan inen bayanlar değil. Noyanlar dağdan indi mi ama iddianameye öyle girmiş ve soruda öyle gelmiş. Bana da dağdan inen bayanlar diye soruldu. Noyanlar dağdan indiler mi?”

Mahkeme Başkanı:" O şekilde düzeltiyorsunuz.”Sanık Durmuş Ali Özoğlu:”Evet efendim çünkü o sorunun altında benim PKK’lı olduğum

ve dağda kadınları eğittiğim filan gibi bir terörist grubu eğittiğim gibi bir anlam çıkıyordu. Bunu belirtmek istiyorum teşekkür ederim.”

Sanığa klasör 82 dizi 296’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

71

Page 72: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:72

Sanık Neriman Aydın:”Hayır Sayın Başkanım gitmemeleri olacak ama ben baştan alarak cevabımı yinelemek ve düzeltmek istiyorum. Bir taksi şoförünün çocuklar çoğul yazılan çocuklarda yanlış çünkü tek bir insan. Yeğenim Mehmet Ali Çelebi söz konusu burada. Bir taksi şoförünün kendisine verdiği broşür ve kitapçıkları inceleme bunu bir makalede değerlendirmem için Neriman teyze sen bir bakarsın dediği ve eve bıraktığı Kemal ağabeyim eliyle eve bıraktığı bir kitapçık ve birkaç broşür efendim. Ancak ağabeyim Kemal Aydın beye soruduğumda İslam dinini eşkıyalık için amaç edinen yasa dışı bir örgütün yayınları olduğunu öğrendiğim bir husus. Bu yayınları elimi sürmediğimi savcılık sorgumda ifade etmiştim. Benim burada savunmamda da arz ettim. Yanlış anladığım telefon konuşmasında yanlış anladığım husus ve saflığım. Sanatoryum dediğinde halka kamuoyuna açık bir toplantı salonuymuş konferans salonuymuş gibi algılamamdır. O bana bu açıkça sorulmadığı için cevabım olarak yazılmamıştır. Onun için düzeltiyorum ve arz ediyorum efendim.”

Mahkeme Başkanı:" Taksici dediğiniz Süleyman Solmaz mıdır? (1 kelime anlaşılamadı) Taksici.”

Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim, evet efendim tanımıyorum.”Mahkeme Başkanı:" Taksici Süleyman Solmaz.”Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim.”Sanığa klasör 82 dizi 296’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Hayır Sayın Başkanım eksikleri var çünkü ifadelerim uzundu özet

yazılmış. İfade tutanağında anlamsızlıklar var. Dolayısıyla tutuklanmamıza sebep olan bir çelişkili ifadeler ortaya çıkmış durumda. Abuzer Turhan’ı sanıyorum 5 yıl önce bankacı bir meslektaşım aracılığı ile tanımıştım. 5 yıl kadar olmuştur. Uzun süre haberleşmedik. Bunu ben savunmamda arz ettim ayrıntılarıyla daha sonra benimle haberleşmesi alıntısı yapılan mesajlarla başlamıştır. Bu insan birden bire bana gömü var abla onu çıkarmak için yardımın gerek. Güvenilir bir komutan gerek gibi birkaç mesaj birden atıyor ve telefon ediyor. Bende dostum yayıncı Hatice Bahtiyar hanıma dönüp ablası mesajları sana gönderiyorum bir baksana dediğim bir husus. Savcılık sorgumda soruldu o sorgumu yapan savcı beye de aktarmıştım. İşim olmaz. Kültür bakanlığına haber verin arkadaşım dememe rağmen petrol mühendisi olduğunu söylediği arkadaşı ile beni ev telefonumdan görüştürmüştür. Bu kadarla da kalmıştır. Ancak aylar sonra bu petrol mühendisinin bana cemaatten koca adayı olarak gönderildiğini bizzat yaşadığımda arkadaşım dostum Adıyamanlı Abuzer Turhan’ın savcılıkta aleyhime düzenlenen belgelere imza atması istendiğinde kurulan bir bu tuzağa ancak o zaman mantıklı bir zemine oturtabildim efendim. Abuzer Turhan isimli Adıyamanlı arkadaşıma benim aleyhime hazırlanan tuzaklarda kullanıldığını söylediğimde çok şaşırdı. Bu konuda kendisine attığım mesaj bana ikinci savcılık sorgumda savcılar tarafından savcıları mı olmadı hakimleri mi olmadı başbakanı mı kastediyorsunuz şeklinde sorularla soruldu. Mesajda Allah ile aldatmasınlar söylemimle bana koca adayı olarak gönderilen meşhur cemaatin mensubu olduğunu söylediğimde bana çok kızdılar Saygıdeğer Başkanım. Abuzer Turhan’ın iddianameye alınan ve o tarihte okuduğunuz tarihte attığı bütün mesajların sonra bir tuzağa dayalı hazırlandığını ben tecrübesiyle yaşamış oldum. Yayıncı olduğu için haberden bilgiden gerçek mi yalan mı tuzak mı olduğundan mutlaka bilgi sahibidir diye dostum kardeşim Hatice Bahtiyar hanımla paylaştığım bir konudur. O da bana abla üçkağıt yapıyorlar. Devlete başvursunlar deyince haber sitesinde haber olur mu diye sorduğumda hayır abla her yanı ile sana üçkağıt kurmuşlar altından neyse çıkar yakında demiştir bu da telefon ve mesajlarda var Saygıdeğer Başkanım ancak bu üçkağıdın aynı zamanda bir tuzak olduğunu arz ettiğim üzere yaşayarak ve daha sonra öğrendim. Adıyamanlı dostumun bana gönderdiği mesajları ve bu konudaki telefon konuşmaları iddianameye alınmış bulunmaktadır. İfadem bu şekildedir efendim.”

72

Page 73: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:73

Sanığa klasör 82 dizi 296’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 4. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Efendim eksiğini tamamlayım define ile gömüyle para ile işim olmaz. Sizin ne gibi bir göreviniz var ki bu durumu size bildiriyor diye bir soru oldu o alıntılar ve mesajlar üzerine bende savcılık sorgumda define avcısı olmadığımı beni aramasının tek sebebinin de arz ettiğim üzere daha sonra tecrübesiyle yaşadığım üzere şahsıma kurulan bir tuzak olduğunu fark ettiğim bu şekliyle ifademe de eklensin istiyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 295’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Doğru efendim.”Sanığa klasör 82 dizi 295’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Doğru efendim.”Sanığa klasör 82 dizi 295’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Doğru efendim.”Sanığa klasör 82 dizi 294’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Doğru efendim. Sadece askeri öğrenciler savcılık makamına ait bir

tanımlamadır efendim.’Sanığa klasör 82 dizi 294’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim. Bir nasihattir.”Sanığa klasör 82 dizi 294’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Doğru efendim.”Sanığa klasör 82 dizi 293’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Doğru efendim.”Sanığa klasör 82 dizi 293’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Eksik efendim kahraman benim aziz kardeşim o zaman kendisine

kahraman dediğim şimdi Kılıç Ali olan aziz bilge insan kardeşim Ali Özoğlu beydir. Bütün sevdiklerime kahraman demem. Bu kadar efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 293’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Hayır efendim kabul etmiyorum. Bu sorular üzerine uzun bir konuşma yaptık savcı beyle ama içinden bunlar yazılmış. Adem Acarlı benim 27 yıllık arkadaşımdır Saygıdeğer Başkanım. Üniversiteye girişimiz olan 1982 yılından beri arkadaşız ve dostuz. O meslek yaşamını kara harp okulunda almanca öğretmeni olarak sürdürmektedir. Elektronik ortamda 27 yılda bir kez tartıştık o da eşkıyalık, eşya, benim eşkıyalığımda benim sözde eşkıyalığımda delil yapılmak istenmiştir. Arkadaşımla sivil toplum kuruluşlarını tartışırken söz meşhur Şemdinli davasına olaylarına geldi. Bu konuda da tartıştık bu manadaki söylemimdir. İçeriğinde geçen bu konuda defterimde birde araştırmaya dayalı makalem vardır. Sizler ülke insanını yönetecek geleceğin komutanları Harbiyelileri boş sanmayınız. Bu arkadaşıma ait bir ifadedir. Benim 27 yıllık bu arkadaşıma ait olduğu için onun hakkında konuşamam kendisine ait bir ifadedir. İfadem budur efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 292’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

73

Page 74: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:74

Sanık Neriman Aydın:”Hayır efendim. Bu, bu isimler bu bilgiler askeri öğrencilere ait değildir. Benim yeğenim sevgili yeğenim Mehmet Ali Çelebi’ye ait bilgilerdir. Bu şekliyle düzeltilsin istiyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 292’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Saygıdeğer Başkanım bir sürü alıntı aynı anda karıştırılarak oraya yazılmış. Ben şimdi tane tane düzelterek ve daha anlaşılır kılmak istiyorum. Hakan Eroğlu diye başlayan bölüm ordaki ifade yanlıştır Bülent Kuş’un yakını. Hakkari de asker değildir bu ifade yanlıştır çünkü karıştırılarak bana sorulmuştur. Bu ismin altında Hakan Eroğlu ile başlayan ismin altında okul çağındaki çocuklar fakirlikten okula gitmek yerine çöp yığınlarından ekmek topluyorlar yardım edin notu da bulunmaktadır. Elektronik ortamda bir yardım çağrısı bir yardım kampanyasıdır Saygıdeğer Başkanım. Yapan bir Türk subayı olduğunu ben gelen elektronik postadan anlıyorum. Ben ve meslektaşlarım çevremizi haberdar ettik giysiden kitaptan deftere kadar kırtasiye malzemesine kadar kolileri hazırlayıp insan olarak ulaştırdık. Hakan Eroğlu olarak başlayan bölüm budur efendim. Cengiz Yücak ile ilgili olarak bu iki tane kitap bıraktığı doğrudur. Fevzi Türkeri ve Mehmet Şener Eruygur’a göndermemi istemiştir. Adreslerini de yazdırmıştır. Kargo parasını da vermiştir. Ve bende isteğini arzusunu yerine getirdim. Çünkü kendisi acilen Ankara’dan ayrılıyordu. Cucü’den Azerbaycan’a bir general yanlış hatırlamıyorsam başlıklı kendisinin kaleme aldığı bir kitaptır. Sanıyorum kendilerini ilgili kurumları ilgilendirdiği için adlarına imzalamıştır. O konu odur. Diğer konu iç içe giren konu üçüncü Adem Acarlı benim arz ettiğim üzere fakülteden arkadaşımdır. O bana kantin ihalesi açıldığını herkese duyurmam için bir not yazdırmıştır. Bu ihaleye kimlerin katıldığını elbette ki bilmiyorum zaten kimseye söyleyememiştim. Resmi gazetede de yayınlanan bir ihale bilgisidir efendim. Benim o ihaleye çevremde bulunan ve o ihaleye girmek için yüz bin liralık teminat mektubu yatıracak kazancı olan kimse bulunmadığı için arkadaşımın verdiği resmi gazetede de olan ve defterimde olan bir bilgidir efendim. Kaleler tek tek düşürülüyor. Cengiz Yücak beyin efkarından bana attığı mesajlardır. Onlar topluca ve karışık şekilde alınmıştır. Kardinal kitabında bu söylemlerin geçip geçmediğini hatırlamıyorum orda geçtiği şeklinde ifade var. Savcı beye de haksızlık etmek istemiyorum. Cengiz Yücak beyin toplumsal dönüşüm yayınlarından Hayri bey ile yazar Ergün Poyraz beyle arasında çıkan sanıyorum anlaşmazlık nedeniyle üzüntülerini benimle paylaştığı aramızda geçen telefon mesajlarıdır efendim. Bu diğer okuduğunuz karalayıcı kitap şeklindeki geçen bilgi Cengiz Yücak beyin yazdığı ve söylediği bir mesajdır efendim. Bir telefon mesajıdır. Noel baba vakfı başkanı Muammer Karabulut’u tanımıyorum evet tanımıyorum. Ajandamda isminin ve makalesinin yazılı olduğu internet haber sitesinin bulunması Sevgi hanımla yaptığımız bir telefon konuşmasında Neriman çok güzel bir makale yazdı tepkimiz nokta nette istersen vaktin olursa bir bak dediği bir bilgi nedeniyledir efendim. Kendisin tanımıyorum. arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 292’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabının okunmasına devam olundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Doğruladım efendim hayır aksi.”Mahkeme Başkanı:" Sevgi Erenerol’dan öğrendiğinizi söylediniz.”Sanığa klasör 82 dizi 292’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabının

okunmasına devam olundu, soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Evet, evet, evet efendim. Evet Sayın Başkanım, yeğenim Mehmet

Ali Çelebi’ye tahliye ettiğiniz taksi şoförünün verdiği broşür dergi ve kitapçıktır. Dokunmadığım içeriğinden bilgi sahibi olmadığım kitaplardır. İçerisinde bulunan kitapçığın yasak yayın olduğunu da ilk kez savcı beyden duydum savcılık sorgumda. Kendisine de ifade etmiştim. Ağabeyim Kemal Aydın’a sordum ve konu hakkında zaten bilgi vermiştim. Yasak yayın olup olmadıklarıyla ilgili de o ana kadar savcılık sorguma kadar herhangi bir bilgim yoktu arz ediyorum efendim.”

74

Page 75: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:75

Sanığa klasör 82 dizi 292’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabının okunmasına devam olundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Hayır Sayın Başkanım bugün beni bağırttıran sinirlendiren savunmam sırasında duyduğunuz size de dosyaya koydukları için arz ettiğim bir konu. Şiddetle reddediyorum. Çünkü savcılık makamının dehşetli bir hilesiyle şahsıma sorulan bu bilginin kaynağı ve başlığı Kerkük ve sanatoryum şehitleridir. Maalesef savcı bey tarafından şahsıma hatırlatılarak içeriği okunmadan sorulmuştur. Doğrudan Hizbuttahrir’in 80 kişilik ve 157 kişilik idam listeleri bulundu bilgisayarınızda diyerek sorulan sorulardır. Masum bir yurttaşa kinin nefretin intikamın belgeleridir arz ediyorum efendim. Gerek bilgisayarımda gerek çalışma ve araştırmalarımda yer aldığı defterlerimde bu konunun adı arz ettiğim üzere Kerkük’tür.”

Sanığa klasör 82 dizi 291’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Doğrudur efendim.”Sanığa klasör 82 dizi 291’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu,

soruldu.Sanık Neriman Aydın:”Doğru efendim yeğenim Noyan Çalıkuşu ile Ali amcasının

Ankara’ya geleceğini bizde kalacağı içinde mutluluğumuzu paylaştığımız bir telefon görüşmesi. Aziz kardeşim Türk halk müziğini Türk sanat müziğini de çok sevdiği için geldiğinde Zara’yı çalar dinleriz diye yaptığımız bir sohbet efendim arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 291’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 3. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim doğrudur. Özel zafer günlerimizi resmi bayram tatillerimizin böyle tanklı toplu daha büyük alanlarda yapılmasına dair bir gün öncesinden başlayan konuşmalarımızın ertesi gün öz yeğenimle de yaptığıma dair onların esprileri ve konuşmalarıdır.”

Sanığa klasör 82 dizi 291’de bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 4. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim çok sevdiğim Türk halk müziği sanatçısı biraz önce de arz ettiğim bugün. Annesi Hatice Yılmaz Hanımefendiyle tasavvufa yönelik sohbetimizde her iki tarafa da çalışıyoruz malum ahret ve dünya. Hainleri ortadan kaldırmak söylemi de gayet açık 26 yıldır devam eden devletimize karşı isyan edenlere yönelik bir söylemdir efendim. Eklemek üzere ifademe arz ediyorum.”

Sanığa klasör 82 dizi 290’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 1. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim Salihli’de yaşayan aile dostumuz onunda 2 genç evladı var. Onlar da 30 Ağustos zafer bayramı kutlamaları için Ankara’ya getirmelerini ve bu resmi bayramı görmek istediğim bu nedenle tanklar hazır, yeğenlerimde biri tankçı biri pilot olunca bu tür söylemlerimiz esprilerimiz gülme vesilesi olmuştur aramızda tamamen doğrudur. Esprili sohbetimizdir efendim.”

Sanığa klasör 82 dizi 290’da bulunan 3.7.2008 tarihli savcılık ifadesinin 2. cevabı okundu, soruldu.

Sanık Neriman Aydın:”Evet efendim evet. Kişisel düşüncelerimdir.”Bu sırada saatin 18:15 olduğu görüldü.Sanık Neriman Aydın’ın sorgu ve savunması tespiti işlemine bugünkü oturuma mahsus

olmak üzere son verildi.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ.Oturuma 3 Eylül 2010 günü saat 09:00’da kaldığı yerden devam edilmek üzere ara

verilmesine oy birliğiyle karar verildi. 02.09.2010

75

Page 76: Tacikistihbarat.com/dosyalar/ergenekon-tutanaklar... · Web viewDevrimci bir insan olduğu için ve ağabeyimin Murat isimli dostlarını ayırmak için ailemizde onu devrimci Murat

T.C. İSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESİ ( CMK 250 MADDESİ İLE YETKİLİ ) CELSE TARİHİ 02.09.2010 ESAS NO: 2009/191 CELSE NO:78 Sayfa:76

Başkan 28298 Üye 32346 Üye 37266 Katip 134033

76