Upload
others
View
18
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
2018/3, 23. SayıPLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİEnglish summary included
PAGE 86-103
Industrial areas will play a significant part in the growth of Turkish plastic sector
Industrial Areas are on track to become Plastic Sector’s powerhouses
Plastik ihtisas OSB yatırımlarısektöre yeni fırsatlar sundu
PLASTİKSEKTÖRÜNÜN
GÖZDESİ
YATIRIMLARIPlastik sanayicilerine
iddialı enerji tasarrufu programıPAGDER’den“Yeni Nesil Ekstrüzyon Semineri“
PLASFEDDERGİ
3
BAŞKANIN MESAJI
Hüseyin SemerciYönetim Kurulu Başkanı
Plastik Sanayicileri Federasyonu
Plastik sanayimizin gelecek vizyonunu şekillendirmek açısından rehber niteliğinde olacak çok
değerli bir sayı ile yeniden karşınızdayız.
Üretime dayalı büyüme modeli ve sanayinin, ekonomimiz açısından ne denli hayati öneme sa-
hip olduğunu bir kez daha hatırladığımız günlerden geçiyoruz. Bu vesileyle girişimci ve sanayi-
ci kimliği öne çıkan Sayın Hasan Büyükdede’nin, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcılığı
görevini üstlenmesinden duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek istiyor, şahsım ve sektörü-
müz adına Sayın Büyükdede’yi kutluyorum.
Plastik sanayimiz; Türkiye ekonomisinin nabzını tutan ürün çeşitliliği ve dinamik büyüme yapı-
sıyla dünyada ilk sıralarda yer alan bir sektör görünümünde… Plastik sektörü genç bir endüstri
olmasına karşın girişimcilerinin yoğun gayretleri ile iyi bir noktaya gelmiş bulunuyor. Sektörün
daha iyi noktalara gelmesi için bundan sonra neler yapılmalı, nasıl bir yol haritası çıkarılmalı?
Elbette atılması gereken birçok adım var ve bunlar zaman kaybetmeden atılmalı ancak plastik
sanayinin yerleşimi, gözden kaçırılmaması ve üzerinde önemle durulması gereken sorunlar-
dan biri olarak karşımızda duruyor. Sektörün büyüme potansiyeli ve dinamizmine yakışan en-
düstriyel havzalar yaratılması gerektiği açıktır.
Plastik mamul sektöründeki 6 bin 500 fi rma 300 bin kişiye istihdam sağlarken bu fi rmaların
yüzde 56’sı Marmara Bölgesi’nde yer alıyor. İstihdamın yüzde 55’i yine Marmara Bölgesi’nde
gerçekleşiyor. Buna karşın Organize Sanayi Bölgelerinde yer alan fi rma sayısının sektör ge-
neline göre oldukça düşük seviyelerde olduğunu, plastik üreticilerinin başta İstanbul olmak
üzere şehir içine sıkışıp kaldığını görüyoruz. Sanayinin İstanbul dışına taşınması stratejisi
çerçevesinde de konuya bakacak olursak bu durum plastik sektörü açısından sürdürülebilir ol-
maktan uzaktır. Plastik Sanayicileri Derneğimizin (PAGDER) ileri görüşlü vizyonu ile Kırklareli
Vize’de bir Plastik İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi kurulması yönündeki girişimi bu açıdan
önemli bir adım olarak değerlendirmelidir. Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) ile ASREY
LTD. ŞTİ arasında yapılan protokol ile Kırklareli Vize’de kurulan PAGDER&ASLAN Plastikçiler
İhtisas OSB, sektörün ihtiyaçları ve büyüme potansiyeli göz önüne alınarak yapılan planlama-
sı ile örnek bir OSB modeli ortaya koyuyor. Trakya’da avantajlı bir konumda yer alan PAOSB,
650 bin metrekarelik alanda 69 sektör fi rmasına ev sahipliği yapacak. İhtisas OSB’nin ikinci
etabının da satışa sunulması ve imalat sanayinin diğer sektörleri ile genişleyebilecek bir bölge
olması PAOSB’nin sektör açısından önemini artırıyor.
Ege Bölgesi’ndeki plastik sanayicilerini bir araya getiren İzmir Menemen Plastik İhtisas Orga-
nize Sanayi Bölgesi’nin faaliyete geçmesinin de sektörümüz adına olumlu bir gelişme olduğu-
nun altını çizmekte yarar görüyoruz.
Sektör büyüyor, önümüzdeki yıllarda da büyümesini sürdürecek… Plastik sektörünün planlı
endüstriyel havzalarda yerini alması için yeni yatırımlara ihtiyaç varken mevcut yatırımlar ve
projelere de hız verilmesi gerektiği inancındayız. Avrupa yakasındaki fi rmalar için İstanbul’a en
yakın lokasyon olan Trakya’da konumlanan Plastik Sanayi Toplu İşyeri Kooperatifi (PAKOP),
1990 yılında kurulmasına karşın halen sonuçlanmış değil… PAKOP’un bir an önce çözüme ka-
vuşturularak sanayicinin hizmetine sunulması sektör açısından faydalı olacaktır.
Sanayicinin omuzlarındaki yükün daha da ağırlaştığı bugünlerde hepinize işlerinizde kolaylık-
lar ve başarılar dileyerek saygıyla selamlıyorum.
Keyifl i okumalar…
Değerli PLASFEDDERGİ okuyucuları, sektörümüzün kıymetli temsilcileri,PLASFEDDERGİ’nin yeni sayısından merhaba,
PLASFEDDERGİ
4
Burç AnganYayın Kurulu Başkanı
PLASFEDDERGİ
23. sayımızda sizleri selamlamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bu sayımızda sektörümüzde-
ki mevcut ve planlanan kümelenme çalışmalarını; organize sanayi bölgelerini ele aldık. Takdir
edersiniz ki günümüzde sektörün ve destekleyici sektörlerin planlı bir biçimde kümelenmiş hal-
de, uygun alt yapıya erişimi sağlanmış halde gelişim göstermesi büyük önem arz ediyor. Gerek
lojistik maliyetlerinin optimize edilmesi gerekse sektör paydaşları arasındaki sinerji ve verimli-
liğin arttırılması rekabet şartlarının oldukça sertleştiği günümüzde sektörü bir adım öne taşıya-
bilecek farkı yaratıyor.
Ülke olarak yönetim anlayışı olarak yeni bir döneme girdiğimiz şu günlerde; sanayicilerimizin
değişen bürokratik yapı karşısında bir miktar kafa karışıklığına sahip olabileceğini ön görerek
yeni bakanlık yapılanmasını da sizlere aktarmaya çalıştık. Yeni düzenleme ile bürokratik yapı-
nın oldukça yalın bir hale getirildiğini ve sanayicinin ihtiyacı olan düzenlemelerin eski göre çok
daha hızlı hayata geçirilebilecek bir hale geldiğini görüyoruz. Elbette bu, iki tarafı keskin bir kılıç
misali, avantaj ve dezavantajları beraberinde getiriyor. Bürokrat ve bakanlıkların ilgili sektörler-
den doğru bilgi ve yönlendirmeleri alması ve bu doğrultuda hareket edebilmesi gerekiyor. Bu
noktada gerek bize, gerekse diğer sektörleri temsil etmekte olan sivil toplum kuruluşlarına çok
büyük görev düşüyor. Belki de bu konuda şimdiye kadar hiç çalışmadığımız kadar fazla çalışma-
mız ve sistemin sektörümüzü büyütecek şekilde işlemesine önayak olmamız gerekiyor. Sanayi
ve Ticaret bakanlıklarına yapmış olduğumuz çeşitli ziyaretlerimizden edindiğim şahsi görüşüm
ise; gerek bakan gerekse bakan yardımcısı ve danışmanı pozisyonuna iş bilen ve işinin ehli pro-
fesyoneller getirildiği yönünde. Önümüzdeki günlerde buralarda alıştığımız “bürokrasi” yerine
özel sektörün dinamikliğini görebileceğimiz izlenimine sahibim.
Bu sayımızda sizlerle “Fuar Rotası” isimli yeni bir bölümümüzü de buluşturmaya başlıyoruz. İs-
tatistiki ve ticari bilgi ağırlıklı hedef pazar dosyaları veya fuarlara ticari yönden yaklaşan fuar
dosyalarından farklılaşarak pek çok sanayicimizin gerek katılımcı gerekse ziyaretçi olarak gitti-
ği fuar rotalarında iş dünyasının koşuşturmasından uzaklaştığı bir gün veya bir akşamüzerinde
gittiği şehirde neler yapabileceğini, şehrin gerek kültürel gerek sosyolojik anlamda öne çıkan
noktalarını anlatmaya gayret göstereceğiz. İlgili rotalara daha önceden pek çok kez gitmiş olan
sanayicilerimizin tecrübelerinden faydalanacak ve gerek bu bölgelere ilk kez gidecek sanayici-
lerimize, gerekse de daha önce gitmiş fakat farklı bakış açılarını merak eden sanayicilerimize püf
noktaları vermeye çalışacağız. Malum, pek çoğumuz iş hayatının keşmekeşi içerisinde oradan
oraya koşturup duruyoruz. Pek çok sektör paydaşımız fuarlar vasıtası ile dünyanın dört bir ta-
rafına gidiyor. Ve bu seyahatler esnasında genelde 1 veya 2 gün boşluk bulunabiliyor. Bu dosya
konusunda amacımız bu kısıtlı zamanı en iyi nasıl kullanabileceğiniz konusunda sizlere ipuçları
vermek. Umuyorum ki keyifl e takip edeceğiniz bir dosya oluşturacağız.
Sizlere teşekkür ederek yazımı noktalarken, ülke olarak içinden geçmekte olduğumuz durum
hakkında sevdiğim bir kişinin söylediği bir sözü sizlerle paylaşmak istiyorum : “Şu anda yangın
var; bu esnada “Kim yaktı, niye yaktı?” diye sorulmaz. Yangın söndürülür.” Okuyorsa kendisine
de selamlarımı sunuyorum. Umuyorum ki ülkece ve sektör olarak bu yangını da atlatacak ve bü-
yümeye devam edeceğiz.
Yayın komitemiz ve profesyonel kadromuz adına selam ve saygılarımla,
YAYIN KURULU BAŞKANI’NDAN
Değerli okuyucularımız, kıymetli sektör paydaşlarımız,
PLASFEDDERGİ
6
İÇİNDEKİLER
PLASFEDDERGİPlastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi
e-dergi; www.plasfeddergi.net
• PLASFED Adına İmtiyaz SahibiSelçuk Aksoy
• Yayın Kurulu BaşkanıBurç Angan - Hür-mak Plastik Makina
• Yayın KuruluSelçuk Gülsün - Tisan Mühendislik Plastikleri
Ünal Aykun - Semi Elektronik
Selahattin Yılmaz - Erka Ambalaj
Kenan Benliler - Güven-el Plastik
Reha Gür - Eurotec
Melih Ateşcan - Nüve Plastik
Ömer Köstek - Gurbetçiler Plastik
Tarık Özdemir - Tetra Polimer
Murat İçin - Fortis Plastik
Ahmet Yalçınkaya – Yalçınkaya Plastik
Yakup Ülçer - Ravago Group
Murat Cansever - Eurotec
Mehmet Emin Yurci – Yıldız Teknik Üniversitesi
Mehmet Sankır – TOBB Ekonomi ve Teknoloji
Üniversitesi
Nevzat Artık – Ankara Üniversitesi
Nurseli Uyanık – İstanbul Teknik Üniversitesi
Yusuf Menceloğlu – Sabancı Üniversitesi
Ali İbrahim Aydın - Proses Denetim
Güralp Özkoç - Kocaeli Üniversitesi
Tuncer Yalçınyuva - İstanbul Üniversitesi
Ruhi Gürdal - Özyeğin ÜniversitesiYrd. Doç Dr. Fuat Tan - Bursa Teknik ÜniversitesiBağdagül Karaağaç – Kocaeli Üniversitesi
• Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Selçuk Mutlu
• Editör Mehmet Pala
• Yayın Sorumlusu Erol Türker
• Grafi k TasarımBurak Çetiner – Pusula BasımTel: 90 212 671 8303
• Reklam Koordinatörü Beril Kırağlı
• İletişim İstanbul Ticaret Sarayı, No:333 Giyimkent – İSTANBULTel: 90 212 438 2619 Faks: 90 212 438 1593www.plasfed.org.tr [email protected]
• Baskı Fabrika BasımTel: 0212 294 38 00www.fabrikabasim.com
PLASFEDDERGİ, 3 ayda bir yayınlanır.
Dergi T.C. yasalarına uygun yayınlanmaktadır.
Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve tüm grafi klerin
her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
62
Pano: Ceyhan Petrokimya Endüst-ri Bölgesi liman hizmeti için işbirliği
34
58
Hedef Pazar : Balkanlar AB ile hızla gelişiyor, yeni pazarlar açılıyor
Pano: BURPAS yönetimi olağanüstü toplandı
12
Pano: PAGDER Başkanı Gülsün:İSO İkinci 500 listesinde 27 sektör işletmesi var
14
Yeni nesil sanayi için Yeni nesil sanayi için yeni nesil Organize yeni nesil Organize
Sanayi Bölgeleri Sanayi Bölgeleri faaliyete geçti faaliyete geçti
Plastik sektörü Plastik sektörü OSB yatırımlarınaOSB yatırımlarınaodaklandıodaklandı
Pano : PAGDER’den fayda sağlayan “butik eğitim” programları
36
66
Söyleşi: İTO Genel Sekreteri Doç. Dr. Nihat Alayoğlu:“Normalleşme yılın ikinci çeyreği itibariyle verilere yansımaya başladı”
7
PLASFEDDERGİ
7
78 86
96
15
Pano : Kompozit Sanayicileri Derneği: TÜRK KOMPOZİT Ekim 2019’da yapılacak
Endüstriden: Selçuk MutluTL’nin hızlı değer kaybı üretim ve yeni siparişleri yavaşlattı
From the Industry (Eng): EUR/USD parity made export to Eurozone more competitive
English Summary
56
Söyleşi: Vestel Elektronik Plastik Proses Müdürü Hakan Paralı: Endüstri 4.0 konusunda öncü olmak istiyoruz
Pano : PLASFED ve İzgi Enerji’den iddialı enerji tasarrufu programı
8
Gündem Dışı: 3D Master şirketi sahibi Koray Hatem gastrono-mi merakını anlattı“Tat almak zamanla gelişiyor”
72
PlaSTK:Derneklerden Mesajlar
30-42
54
Fuar Gezgini: Fakuma 2018 Friedrichshafen’de 16-20 Ekim tarihlerinde yapılacakBir fuar 4 ülke
41
Pano: Ser Rezistans TÜBİTAK projelerini hedefl iyor
30
Pano: Elif Holding’in çoğunlukhissesini Turkven aldı
34
Pano :MAKFED Varşova SanayiHaftası ve Fuarına erişim sağlayacak
10
Pano: PAGDER’den “Yeni Nesil Ekstrüzyon Semineri”
PLASFEDDERGİ
8
ğı duyuruldu. PLASFED ve üye dernekleri,
sektör mensuplarının organizasyonunu
üstlenecek ve İzgi Enerji de eğitim verme
yanında etkinliğin sponsoru olarak tanıtı-
mı üstlenecek.
-Semerci: Sağlayacakları fayda-ya oranla ücret talepleri var ve iddialı bir öneri sundular
PLASFED Başkanı Hüseyin Semerci iş-
birliği ve uygulanacak program için yap-
tığı değerlendirmede, elektrik, doğalgaz,
PANO
akaryakıt ve madeni yağ vb. enerji girdi-
lerinin sektör için çok önemli olduğunu ve
kış ayları yaklaşırken ve fi yatların yüksel-
diği ortamda enerji maliyetlerinin önemi-
nin hayati boyuta yükseldiğini hatırlattı.
“Enerji girdisi olarak hammadeden sonra
neredeyse ikinci önemli kalem haline gel-
di” diyen Hüseyin Semerci, işbirliğine yö-
nelik şu bilgiyi verdi:
“İşbirliği yaptığımız kuruluş İzgi Enerji bu
alandaki önemli aktörlerden biri. Global
şirketlerin Türkiye ayaklarında görev yap-
mış kişiler. Çok iddialı bir söylemle geldiler.
‘Bir fark yaratırsak, sağladığımız faydayı
bölüşeceğiz. Fayda sağlamazsak talebimiz
yok’ oldukça önemli bir taahhüt. PLASFED
de sektörün çatı örgütü. Anadolu’da yay-
gın örgütlenmemiz var. Hem şirketlerimiz
hem de ülkeye faydalı bir sonuç ortaya çı-
kacağını düşünüyoruz.”
Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLAS-
FED) ve İzgi Enerji ve Kimya A.Ş. enerji
tasarrufu sağlamaya yönelik, verilecek
hizmetlerin faydası ölçüsünde, bedel öde-
yeceği bir programı hayata geçirdi. PLAS-
FED Başkanı Hüseyin Semerci, programa
yönelik yaptığı değerlendirmede, “İddialı
bir öneri ile geldiler. İşletmenin başından
sonuna kadar yapacakları enerji ölçümle-
mesine göre sağlayacakları enerji tasarru-
fu oranını garanti edecekler. Bu garanti ile
birlikte yapılacak olan yatırımlar dahilinde,
uluslararası iş ortakları ile birlikte elektrik,
doğalgaz, madeni yağ gibi enerji girdile-
rinde sağladıkları fayda ölçüsünde ödeme
almayı taahhüt ediyorlar. Pilot uygulama-
larda başarı sağlanınca programı hayata
geçirmeye karar verdik” dedi. Program
kapsamındaki ilk eğitim 23 Ekim 2018 Salı
günü sabahtan öğlene kadar sürede ya-
pılacak. Hüseyin Semerci, İzgi Enerji ‘nin
enerji analizi yapması, enerji tasarrufu
sağlayıcı yöntemleri raporlayarak belirle-
yeceği tasarruf oranını garanti etmesi ve
ucuz elektrik, doğalgaz, madeni yağ, akar-
yakıt gibi ana enerji kaynaklarını Dünya’da
ilk 100 ‘de olan uluslararası iş ortakları ile
temininden oluşan bir paket sunduğunu,
olası yatırım bedelinin de sağlanan fayda
içinden alınarak ilave yük getirilmemesi-
nin temel yaklaşım olduğunu” duyurdu.
PLASFED, İzgi Enerji ve Kimya A.Ş. ile bir
sözleşme imzalayarak, plastik işleme
ve makine sektöründe enerji verimlili-
ğine yönelik bir program hayata geçirdi.
PLASFED’den yapılan açıklamada program
kapsamında İzgi Enerji’nin eğitim vermesi,
enerji verimliliği analizi, enerji verimliliği
yatırım danışmanlığı ve ucuz enerji temini
bileşenlerinden oluşan bir hizmet sunaca-
PLASFED ve İzgi Enerji birlikte, enerji tüketimlerinizde sağlanan fayda oranında ödemeye dayalı enerji verimliliği programı başlattı.
Plastik sanayicilerine iddialı enerji tasarrufu programı: İlk eğitim 23 Ekim’de
PLASFEDDERGİ
9
de elektrik, doğalgaz, akaryakıt ve made-
ni yağ alımına yönelik olduğunu duyuran
Hüseyin Semerci, “Firma şöyle söylüyor:
Piyasadan alabildiğiniz en ucuz enerji
ürünlerini “elektrik, doğalgaz, akaryakıt
ve madeni yağ” gibi teklifl eri alın, biz size
uluslararası standartlarda ve spesifi kas-
yonlarda, bu ürünleri daha düşük maliyet-
le ve uluslararası şirket garantileri ile sağ-
layacağız. O arada sağladığımız faydadan
da pay istiyoruz. Böyle bir teklifl eri de var”
bilgisini verdi.
-PLASFED programa yönelik eği-tim duyurusunu yayınladı
Bu arada, PLASFED’den yapılan yazılı
açıklamada, enerji tasarrufu içerikli prog-
ramın eğitim duyurusunu yayımladı. Sek-
tör mensuplarına yönelik olarak 23 Ekim
2018 Salı günü sabah, “Enerji Verimliliği
Semineri” Conrad Istanbul Bosphorus
Hotel’de ücretsiz olarak yapılacak.
Seminer, sürdürülebilir enerji verimlili-
ğinin sağlanması için gerekli enerji ölçü-
münün yapılması, ölçüm sonrası ortaya
çıkacak yatırımın büyüklüğünün tespit
edilmesi ve ortaya çıkacak yatırıma göre
Türkiye’den ve/veya yurt dışından hibe,
fon ve/veya en uygun fi nansmanın sağ-
lanması ve plastik sanayicilerimize sigorta
garantisi kapsamında yatırımların yapıl-
masının şartlarına yönelik bilgiler verile-
cek.
ile bilgilerin gizliliği anlaşması yaptık-
tan sonra işe başlıyorlar. İkinci aşamada;
Varsa yatırım yapılacak alan ve kalemleri
belirliyor. Enerji tasarruf oranını netleşti-
riyorlar ve sigorta garantisini sağlıyorlar.
Yani yapılacak yatırımdaki ekipmanın ya-
sal garantisi dahil, olası enerji kayıplarını
da garanti altına alıyorlar. Yatırım deyince
de kendi önerdikleri yatırım için fi nans-
man desteğini, “hibe ve/veya fon ve/veya
teşvik gibi” unsurları yerli ve yabancı kay-
naklardan araştırıp raporluyorlar ve yapı-
yorlar. Üçüncü aşamada ise yatırım dahil
sağlanan fayda üzerinden pay istiyorlar.
Bazı yatırımları “yap, işlet, devret” modeli
ile veya daimi kiralama gibi çok fonksi-
yonlu yapabiliyorlar. Amaç, sanayicinin
öz kaynaklarından harca yapılmamasını
sağlamak ve sanayicinin üzerinden olan
bakım, yedek parça ve servis gibi ek hiz-
met sorumluluklarının garantisini ve so-
rumluluğunu kendi üzerlerinde taşımak.
Diyelim ki yüzde 20 tasarruf sağladılar ise
bunun içinden, belirli bir süre pay alıyorlar.
Süre sonunda da elbette sağlanan fayda-
nın tamamı fi rma tarafından kazanılmaya
başlanıyor.”
-“Aldığınız en iyi enerji fi yat ta-lebinden daha ucuza elektrik ve/veya doğalgaz ve/veya akar-yakıt ve/veya madeni yağ sağ-lama taahhüdü var”
Firmanın, dördüncü ve iddialı bir teklifi nin
-Pilot uygulamalarda başarı gö-rüldü
İzgi Enerji ile yaklaşık 6 ay önce görüşme-
ler yapıldığını ve orta ölçekli ve orta üstü
ölçekli bazı fi rmalarda pilot uygulamalar
yapıldığını, olumlu sonuçlar gözlenmesi
üzerine programın hayata geçirildiği-
ni belirten Hüseyin Semerci, “İzgi Enerji
programla yüzde 15’ten başlayarak yüz-
de 40’a varan tasarruf öngörüyor. Bu çok
ciddi bir girdidir. Hem de sanayicimiz ‘net
kar’ olarak dönecek bir tasarruf oranıdır.
Plastik sektörüne baktığımızda orta küçük
fi rmaların bile ay’da 100 bin TL ve üzeri-
ne çıkan, enerji maliyetlerinin oluştuğunu
görüyoruz.” dedi.
-Şirket yatırım gereken hallerde de yatırımı kendisi sağlıyor
Hüseyin Semerci, İzgi Enerji’nin taahhüt-
lerinin dört aşamalı olduğunu ve yatırım
gereken hallerde dahi yatırımı kendisinin
yaptığını, ortaya çıkan fayda içinden bu
maliyeti karşılamayı taahhüt ettiğini vur-
guladı. Semerci, program hakkında şu bil-
giyi verdi:
“Firma, birinci aşamada; Önce işletmede
enerji fi zibilitesi ve araştırması yapıyor.
Elde ettikleri verilere göre sağlanacak
enerji tasarruf miktarını ortaya koyan bir
çalışma raporunu çıkarıyor. Her bir fi rma
PANO
PLASFEDDERGİ
10
• Çok katmanlı üretimde genel olarak kul-
lanılan kalıplar
• Ekstrüderin performansını belirleme ba-
kımından polimerlerin özellikleri
• Ekstrüzyonda hata giderme yolları
Seminer katılım ücreti PLASFED, MAK-
FED ve EVFED’e bağlı dernek üyelerine 1
kişi için indirimli ücret uygulanıyor. Diğer
sektör mensuplarında ise üçüncü ve daha
fazla katılımcılar için indirim uygulanıyor.
PAGDER’den yapılan açıklamada, eğitim-
ci Dr. Peter Cox’un 40 yılı aşan deneyimi
olduğu vurgulanarak, Avrupa’da önde
gelen ambalaj fi rmalarından biri için çok
katmanlı, inovatif bir plastik kavanoz ge-
liştirdiği, aynı fi rma için çok katmanlı kalıp-
lar tasarladığı, ve fi rmanın ekstrüderlerini
tek katmanlıdan çok katmanlıya çevirdiği
belirtildi.
Cox’un 2001 yılından bu yana ekstrüzyon
ve çok katmanlı ekstrüzyon konularında
bağımsız danışmanlık hizmeti verdiği kay-
dedildi.
PANO
Mühendisleri, Ar-Ge Mühendisleri, Kalite
ve Kontrol Süreç Yöneticileri, Teknik Sa-
tış Uzmanları, Çok Katmanlı Plastik Ürün
ve Kalıp Tasarımcıları” olarak sıralandı.
Ön başvurular ve ödemelerin açıldığı ve
PAGDER’den kayıtların yaptırılabileceği
duyuruldu.
PAGDER’den yapılan açıklamada seminer
içeriği şöyle sıralandı:
Tek ve Çok Katmanlı Boru, Film ve Levha
Üretiminde Ekstrüzyon ve Kalıp Teknolo-
jisi
• Ekstrüderin bileşenleri; Motorlar, Kovan
besleme geometrisi, Vida geometrileri,
Yağ pompaları, Kalıplar, Boru kalıbı geo-
metrisi
• Vida profi linin eriyik niteliğine etkisi
• Ekstrüderin performansını değerlendir-
mek için kullanılabilecek parametreler
• Boru, levha, şişirme ambalaj ve fi lm eks-
trüzyonu hatlarının bileşenleri
PAGDER’den yapılan açıklamada, “Her
geçen gün gelişmekte olan plastik tekno-
lojilerinde önemli proseslerden biri olan
ektrüzyonla işleme tekniğindeki etkili ve
verimli süreç yönetimi, bilimsel metot-
ları ile Yeni Ne-
sil Ekstrüzyon
S e m i n e r i ’ n d e
s u n u l a c a k t ı r ”
denildi.
Seminerin fi r-
malara ve pro-
fesyonellerine
sağlayacağı fay-
dalara yönelik
olarak, “Firmanızda proses verimliliği ve
performans ölçümünü gerçekleştirmenin
ipuçları, Sorun giderme yöntemlerinin
edinimi, Ekstrüzyonun duayeni Dr. Peter
Cox’tan eğitim alma fırsatı” olarak kayde-
dildi.
Eğitim seminerinin hedef kitlesi, 2Üre-
tim Müdürleri, Teknik Direktörler, Proses
PAGDER, Dr. Peter Cox’un“Yeni Nesil Ekstrüzyon Seminerini” duyurdu
PAGDER, “Yeni Nesil Ekstrüz-yon Semineri”nin 8 Kasım 2018 günü yapılacağını duyurdu. Ala-nında dünyanın önde gelen uz-manlarından olan Dr. Peter Cox tarafından verilecek seminerde simültane çeviri yapılacağı kay-dedildi.
PLASFEDDERGİ
12
PANO
nın geçici olacağını, yaşanan kur artışının
durulacağına ve Dolar ve Euro’nun ateşi-
nin ineceğine inanıyoruz. Üreticiler ola-
rak, dayanabildiğimiz kadar dayanacağız.
Fakat, piyasada hammadde üreticisi ola-
rak tekel konumunda olan Petkim’in, her
gün değiştirerek kendi kurunu belirleme-
si, biz üreticileri zor durumda bırakıyor.
Hammadde tedarikçimiz Petkim’den de
sabit kur üzerinden satış yapmasını bek-
liyoruz.”
Toplantıda ayrıca tedbir olarak; yapılan
uzun vadeli satış sözleşmelerinin taraf-
ları koruyacak şekilde olması, krizler-
den korunmak için katma değerli mallar
üretilmesi, alış ve satışların Türk Lirası
üzerinden yapılması, odalar ve diğer si-
vil toplum örgütleriyle hareket edilmeli
ve sorunların üst makamlara iletilmesi,
ihracatın arttırılması, öz sermayeye göre
borçlanılması, vadelerin aşağıya çekilme-
si konuları değerlendirildi.
satmasıyla ortaya çıkan kur farkının sek-
törü olumsuz etkilediği belirtildi.
BURPAS Yönetim Kurulu ve İstişare Ku-
rulu ortak toplantı sonrası yapılan açıkla-
mada şunlar kaydedildi:
“Daha önce defalarca dile getirdiğimiz
gibi Sektörümüzün ana girdisi olan ham-
maddeyi dövizle alıp, satışları Türk Lira-
sıyla yaptığımız için, son olarak yaşanan
kur artışının sektörümüze etkisini değer-
lendirmek üzere bir araya geldik. Top-
lantımızın amacı satış yöntemlerimizi ne
şekilde yapacağımızı ve kur artışına karşı
ne gibi önlemler alabileceğimizi ele aldık.
Bu önlemlerden bir tanesi, daha önce-
den Türk Lirasıyla sattığımız ürünlerin,
bundan sonra fatura edildiğinde, Mer-
kez Bankası satış kuruyla fatura edilip ve
vade bitiminde yine Merkez Bankası satış
kuruyla faturayı tamamlamak olacaktır.
BURPAS olarak kurdaki bu dalgalanma-
Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri
Derneği (BURPAS) Yönetim Kurulu ve
İstişara Kurulu üyeleri döviz kurlarında-
ki artış sonrası olağanüstü toplanarak,
Petkim’den sabit kur ile satış fi yatı belir-
lemesi çağrısında bulundu. BURPAS’tan
yapılan açıklamada, yükselen döviz ku-
runu ve buna bağlı olarak sektördeki
üreticilerin durumunun değerlendirildiği
ve “Petkim’in satışlarda sabit bir kur be-
lirlemesi, üreticiyi rahatlatıcı bir hamle
olacaktır” çağrısı yapıldığı vurgulandı.
Döviz kurlarında yaşanan artışın ardın-
dan BURPAS Yönetim Kurulu ve İstişara
Kurulu üyeleri olağanüstü gündemle
toplandı. Toplantıya Bursa Ticaret ve
Sanayi Odası (BTSO) 14. Komite Başkanı
Ahmet Döndüren de katıldı. Toplantıda,
plastik sektöründe imal edilen ürünlerin
hammadesini dövizle alıp, Türk Lirası’yla
BURPAS yönetimi olağanüstü toplandı
BURPAS’tan çağrı: Petkim sabit kur ile satış yapmalı
PLASFEDDERGİ
“2017 İstanbul Sanayi Odası (İSO)
İkinci 500 Büyük Firma araştır-
masının sonuçları, Türkiye plas-
tik sektörünün ihracat gelirleri
kalemi dışında iyiyi işaret ediyor”
diyen Selçuk Gülsün, 27 sektör fi rmasını
yer aldığı listede, plastik ve kauçuk imalatı
olmasına rağmen, ağırlıklı üretim faaliyeti
nedeniyle farklı NACE ve ISIC kod numara-
ları alan fi rmalar dahil edildiğinde sayının
67’ye yükseldiğine işaret etti.
Sıralamaya giren 27 fi rmanın, plastik en-
jeksiyon ve şişirme prosesleri ile ambalaj
üreten fi rmalar, tekstil, otomotiv, inşaat
plastikleri üreten işletmeler ve hammadde
tedarik fi rmaları olduğunu kaydeden Gül-
sün sözlerini şöyle sürdürdü:
“2017 yılında plastik mamul sektör ihraca-
tında yüzde 6,4 düşüş söz konusuydu. İkin-
ci 500 sıralamasına giren ve şirket verilerini
açıklayan fi rmaların ihracat performansına
baktığımız zaman ise yüzde 8,1 oranında
bir artış gözlemliyoruz. Gerek plastik sektö-
rümüz, gerekse genel sanayimiz için yurt-
dışı pazarlarda daha fazla tanıtıma, siyasi
ve konjonktürel yapının ise daha stabil bir
hal alması göstergelerin pozitif seyrine de-
vam etmesinde etkin rol oynayacaktır.
İSO İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu lis-
tesinde gerek 2016 gerek ise
2017 sıralmasında yer alan
ve şirket verilerinin yayınla-
masına izin veren 16 fi rmanın
gelişimine baktığımız zaman
hem üretimden satışlar, hem
de net satışlarda yüzde 30
dolayında bir artış gözlemleniyor. Söz ko-
nusu artış oranı İkinci 500 listesinde yer
alan tüm fi rmaların artış oranı ile paralellik
göstermekle birlikte 2016 yılı ile 2017 yılı
arasında ortalama döviz kurunun yüzde 20
dolayında artış gösterdiğini de göz ardı et-
memek gerekiyor.
Hammaddede dışa bağımlılığı en yüksek
sektörlerin başında gelen plastik sektörü
kendisine girdi sağlayacak petrokimya ya-
tırımlarını da hayata geçirdiği zaman çok
daha üstün performans göstereceği orta-
dadır.”
PANO
PAGDER Başkanı Gülsün:
14
İSO İkinci 500 listesinde plastik sektörünün 27 işletmesi yer aldı
İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) “Türkiye’nin İkin-
ci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” listesinde plas-
tik sektöründen 27 işletmenin girdiği belirtildi.
PAGDER Başkanı Selçuk Gülsün, listeye yönelik
yaptığı değerlendirmede, plastik sektöründeki
fi rmaların üretimden net satışlarının yüzde 15,4
oranında artış gösterdiğini vurguladı.
PLASFEDDERGİ
15
Kompozit Sanayicileri Derneğin-
den yapılan yazılı açıklamada,
ilk kez 2013 yılında düzenlenen,
2015’ten itibaren fuara dönüş-
türülen Türk Kompozit etkinlik-
lerinin 2019’da düzenleneceği
bildirildi. Açıklamada, “Türk Kom-
pozit 2019, Türkiye Odalar Borsa-
lar Birliği (TOBB) 2019 fuar tak-
viminin 338. sırasında yer alarak
(10-12 Ekim 2019 İstanbul Lütfi
Kırdar Uluslararası Kongre Sa-
rayı) kesinlik kazanmıştır. TURK
KOMPOZIT 2019 ile ilgili konular
Dernek Fuar Yürütme Kurulu ta-
rafından ele alınmakta olup ekim
ayı basında yapılacak bir üye top-
lantısı ile tüm sektörle paylaşıla-
caktır” denildi.
-KOMPEGE 2018 tamamlandı
Kompozit Sanayicileri Derneği’nin de
destek verdiği 4. Uluslararası Ege Kom-
pozit Malzemeler Sempozyumu 6-8 Eylül
tarihlerinde Ege Üniversitesi’nde yapıldı.
Kompozit Derneğinden yapılan açıklama-
da, malzemelerle ilgili bilimsel araştırma
ve teknolojilerin tanıtılmasını amacıyla
düzenlenen KOMPEGE’de; üniversiteler,
şirketler, kurumlar, topluluklar, ajanslar,
dernekler, araştırmacılar, bilim insanları
ve uzmanların bir araya geldiği kaydedil-
di. Başkanlığını Ege Ü. Makine Mühendis-
liği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rasim
İpek’in başkanlığını yaptığı etkinlik kapsa-
mındaki Sempozyum da ilgi çekti.
İki gün süren empozyumda; “Kompozit
malzemelerin üretimi ve karakterizas-
yonu, Kompozit malzemelerin endüstri-
yel uygulamaları, Ambalaj endüstrisinde
kullanılan kompozitler, Deri ve deri tü-
revli kompozitler, İnsaat endüstrisinde
kullanılan kompozitler, Otomotiv endüst-
risinde kullanılan kompozitler, Teknik
tekstiller, Kompozit yapı malzemeleri,
Hava Sahası Teknolojisi, Savunma Tek-
nolojisi, Nanokompozitler, Biokompozit-
ler, Polimerik kompozitler Metal matrisli
kompozitler, Seramik elyaf takviyeli mal-
zemeler, Sandviç materyaller / melezler,
Çok fonksiyonlu kompozitler, gelismis
kompozitler, Kompozit malzemelerin
geri dönüsümü ve sürdürülebilirliği, Tür-
kiye için kompozit malzemelerin mali ve
ekonomik analizi ve Dünyadaki kompozit
malzeme pazarları” başlıkları ele alındı.
Etkinliğin ikinci gününde yer alan “Kom-
pozitin Türk Otomotiv Sektöründeki Yeri”
konulu panelde, Kompozit Sanayicileri
Derneğinden Genel Sekreter Sayın İsmail
Hakkı Hacıalioğlu “otomotiv kompozitle-
ri” konulu bir sunum yaptı.
Öteyandan, 13-15 Eylül 2018 tarihlerin-
de İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekles-
tirilen Saha Expo 2018 Savunma, Hava-
cılık ve Uzay Sanayi Fuarı’nda Kompozit
Derneği info standıyla yer aldı. Savunma
sanayii fi rmalarının oluşturduğu SAHA
isimli kümelenme tarafından ilk kez dü-
zenlenen fuara, Sanayi ve Teknoloji
Bakanı Sayın Mustafa Varank ve Saha
İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk
Bayraktar da katıldı. Fuara, 12 ülkeden 24
fi rmanın 41 temsilcisinin katıldığı ve 135
şirketin stant açtığı belirtildi.
PANO
Kompozit Sanayicileri Derneği TÜRK KOMPOZİT 2019’u duyurdu
PLASFEDDERGİ
16
Yatırım malı ve hammadde ithalatı 2 aydır geriliyor
PANO
Yatırım, hammadde ve tüketim malları ithalatı aylara göre bir önceki aya göre değişim (Ocak-Temmuz 2018)
Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ocak-Temmuz
Yatırım(sermaye) malları 26,53 9,59 11,93 6,01 6,61 -6,33 -8,98 5,45
Hammadde (aramalları) 40,64 23,25 13,16 20,30 7,97 -2,48 -4,53 12,68
Tüketim malları 34,64 9,72 11,33 -1,31 -9,62 -13,87 -15,29 -0,16
Diğerleri 15,38 25,25 -4,58 57,62 -61,01 344,23 -57,92 18,05
Toplam: 38,05 19,66 12,71 15,56 5,45 -3,77 -6,66 10,17
Son dönemde ekonomideki yavaşlama
işaretleri olabileceği yönünde değerlen-
dirmelerde bulunulan yatırım malları it-
halatı ve hammadde ithalatındaki düşüş
Haziran ve temmuz aylarında hızlandı.
Buna karşılık yılın ilk 7 aylık dönemi iti-
bariyle her iki kalemdeki ithalat artışı ise
hala artıda bulunuyor.
TÜİK istatistiklerinden derlenen verilere
göre bir önceki yılın aynı ayına göre Ocak
ayında yüzde 26,5, Şubat ve Mart ayında
sırasıyla yüzde 9,6 ve 12 artan yatırım
malları ithalatı, takip eden iki ayda ise
yüzde 6’lar seviyesinde artış gösterdi.
Hammadde ithalatı ise Haziran ayına
gelinceye kadar yüksek oranlı arttı. Ham-
madde ithalatı Ocak ayında yüzde 40,6,
Şubat ayında yüzde 23,3, Nisan ayında
yüzde 20,3 gibi yüksek oranlı artışlar
gösterdi.
Buna karşılık her iki kalemde de Haziran
ayında kayıp görülmeye başlandı. TÜİK
verilerine göre Haziran ve Temmuz ayın-
da, yatırım, hammadde ve tüketim malla-
rının tamamında ithalat azalışı oldu. BEC
sınıfl amasına göre hammadde ithalatı,
toplam ithalat kalemleri içinde yüzde
73-74 ağırlık oluşturuyor. Yatırım malları
ithalatının ağırlığı yüzde 13’ler, tüketim
malları ise yüzde 10-12 dolayında sey-
rediyor. En yüksek ağırlığa sahip ham-
madde ithalatında Haziran ayında yüzde
2,48, Temmuz ayında yüzde 4,53 ora-
nında azalış görüldü. Yatırım mallarındaki
düşüş ise Haziran’da 6,33, Temmuz’da
8,98 düzeyinde gerçekleşti. Yatırım ve
hammadde ithalatının Haziran ve Tem-
muz ayındaki gerilemesinin parasal tutarı
ise 1 milyar 507 milyon TL olarak gözlen-
di.
Buna karşılık Ocak-Temmuz döneminde
hem yatırım, ham de hammadde ithala-
tındaki seviye, bir önceki yılın üzerinde
bulunuyor. İki aylık gerilemeye rağmen yıl
başındaki yüksek artıştan kaynaklı olarak
yatırım mallarında 7 aylık dönemdeki it-
halat bir önceki yılın aynı ayına göre yüz-
de 5,45, hammadde ithalatında ise yüzde
12,68 düzeyinde arttı. Tüketim malların-
da ise gerileme Nisan ayında başlamıştı.
Tüketim mallarında 7 aylık dönemdeki it-
halat bir önceki yılın aynı dönemine göre
yüzde 0,16 düzeyinde geriledi.
PLASFEDDERGİ
18
MAKFED, 10UY0002-4/02 Makine Ba-
kımcı (Seviye 4) 12UY0105-3/00 Makine
Montajcısı (Seviye 3) ve 12UY0105-4/00
Makine Montajcısı (Seviye 4) işlerinde
Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşu
yetkisine sahip.
Öteyandan Aile, Çalışma ve Sosyal Hiz-
metler Bakanlığı 25 Eylül günü itibariyle
Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu ge-
tirilen işlerin tam listesini yayımladı. Lis-
te, tehlikeli ve çok tehlikeli olarak sınıfl a-
nan işyerlerindeki 33 meslek için geçerli.
MYK mevzuatına göre belge zorunluluğu
yürürlüğe giren mesleklerde, belgesi
olmayan kişileri çalıştırmaya idari para
cezası uygulanıyor. MYK halen tehlikeli
ve çok tehlikeli işyerlerinde zorunluluk
kapsamında olan 81 meslek için sınav ve
belge ücretlerini İŞKUR kaynaklarından
karşılayarak başarılı olanlar için ücretsiz
yapıyor. Bu arada MYK kayıtlarına göre
Türkiye’de belgeli çalışan sayısı 401 bin
495 kişiye ulaştı. MYK hali hazırda 792
meslek standardı ve 451 ulusal yeterlilik
belirleyerek Resmi Gazetede yayımladı.
Sınav ve belgelendirme desteği kapsa-
mında harcanan tutar da 229 milyon TL
düzeyine geldi.
-KOSGEB Genel Destek Programı Mesleki
Yeterlilik Teşvikleri Yayınlandı
Bu arada KOSGEB’in mesleki yeterlilik
alanındaki desteklerini artırdığı bildirildi.
KOSGEB Genel Destek Programı kapsa-
mında mesleki yeterlilik destekleri de
veriyor. Nitelikli Eleman İstihdam Des-
teği kapsamında MYK tarafından yetki-
lendirilmiş belgelendirme kuruluşlarınca
verilen Seviye 5 ve üzeri serviyelerde
MAKFED, makine bakım ve montajcısı MYK belge zorunluluğunun başladığını duyurdu
PANO
Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonundan (MAKFED) yapılan açıklamada, makine bakım ve mon-
tajcısı işlerinde Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) belge zorunluluğunun başladığını duyurdu. MAKFED’den
yapılan açıklamada, Makine Bakımcı için 26 Mayıs 2016’dan itibaren belge zorunluluğunun yürürlüğe girdi-
ği, Makine Montajcısı için belge zorunluluğu 25 Eylül 2018 günü itibariyle uygulanmaya başladığı hatırlatı-
larak, “Bu tarihe kadar belgelendirilmeyen personellerin çalıştırılması halinde işverenlere, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı iş müfettişlerince belgesiz her bir kişi için 627 TL idari para cezası uygulanması söz ko-
nusu olacaktır” bilgisi verildi.
PLASFEDDERGİ
19
belge sahibi kişilerin istihdamında ücret
desteği sağlanıyor. Danışmanlık Desteği
kapsamında ise 16UY0251-6 KOBİ Da-
nışmanı (Seviye 6) MYK belgesine sahip
kişilerden Genel Yönetim, AB ve Diğer
Uluslararası Kaynaklardan Yararlanmak
Üzere Proje Hazırlama, İş Planı Hazırla-
ma, Yatırım, Pazarlama, Üretim, İnsan
Kaynakları, Mali İşler ve Finans, Dış Tica-
ret, Bilgisayar ve Bilgi Teknolojileri, Enerji
Teknolojileri, Yeni Teknik ve Teknolojiler,
CE Kapsamındaki Ürün Tasarımı Belge-
lendirmesi ve CE Belgesine Uygun Üre-
tim ile Çevre konu başlıklarında alacakları
danışmanlık hizmetlerine 22.5 bin TL’ye
kadar destek veriliyor.
Belgelendirme Desteği kapsamında ise
TÜRKAK tarafından akredite edilmiş ku-
rum/kuruluşlardan alacakları personel
belgelerine ilişkin giderlere 30 bin TL’ye
kadar destek veriliyor.
PANO
25 Eylül günü itibariyle tehlikeli ve çok tehlikeli işyerlerinde Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirilen meslekler
Sıra No Ulusal Yeterlilik Kodu Yeterlilik Adı Seviyesi
1 13UY0137-3 Bitim İşlemleri Operatörü Seviye 3
2 13UY0138-3 Boyama Operatörü Seviye 3
3 11UY0036-2 İplik Bitim İşleri Operatörü Seviye 2
4 11UY0037-2 İplik Eğirme Operatörü Seviye 2
5 12UY0105-3 Makine Montajcısı Seviye 3
6 12UY0105-4 Makine Montajcısı Seviye 4
7 12UY0083-3 Metal Kesimci Seviye 3
8 12UY0084-4 Metal Kesim Operatörü Seviye 4
9 12UY0086-3 Metal Levha İşleme Tezgâh İşçisi Seviye 3
10 12UY0087-4 Metal Levha İşleme Tezgâh Operatörü Seviye 4
11 13UY0123-4 Motosiklet Bakım Onarımcısı Seviye 4
12 11UY0009-4 Motor Testçisi Seviye 4
13 11UY0009-5 Motor Testçisi Seviye 5
14 11UY0005-3 Otomotiv Boyacısı Seviye 3
15 11UY0005-4 Otomotiv Boyacısı Seviye 4
16 11UY0018-4 Otomotiv Boya Onarımcısı Seviye 4
17 11UY0006-3 Otomotiv Kaportacısı Seviye 3
18 11UY0006-4 Otomotiv Kaportacısı Seviye 4
19 11UY0007-4 Otomotiv Montajcısı Seviye 4
20 11UY0008-4 Otomotiv Prototipçisi Seviye 4
21 11UY0008-5 Otomotiv Prototipçisi Seviye 5
22 11UY0022-3 Otomotiv Sac Şekillendirmecisi Seviye 3
23 11UY0022-4 Otomotiv Sac Şekillendirmecisi Seviye 4
24 12UY0053-4 Otomotiv Sac ve Gövde Kaynakçısı Seviye 4
25 11UY0039-3 Ön İplik Operatörü Seviye 3
26 13UY0139-3 Ön Terbiye Operatörü Seviye 3
27 14UY0195-3 PVC Doğrama Montajcısı Seviye 3
28 12UY0070-3 Refrakterci Seviye 3
29 12UY0070-4 Refrakterci Seviye 4
30 13UY0151-5 NC/CNC Takım Tezgâhları Elektrik/Elektronik Servis Görevlisi Seviye 5
31 12UY0102-5 NC/CNC Takım Tezgâhları Mekanik Servis Görevlisi Seviye 5
32 12UY0101-5 NC/CNC Takım Tezgâhları Uygulama ve Servis Görevlisi Seviye 5
33 11UY0035-4 Tren Makinisti Seviye 4
PLASFEDDERGİ
20
PANO
Ekonomiyle ilgili doğrudan görev yürüten
bakanlıkların temel birimleri şöyle:
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı:
Verimlilik, Sanayi Bölgeleri, Standartlar-
Metroloji, AR-GE teşvikleri, Teşvik Uy-
gulama ve Yabancı Sermaye (Daha önce
mülga Ekonomi Bakanlığındaydı) Kalkın-
ma Ajansları (Daha önce Mülga Kalkınma
Bakanlığındaydı), KOSGEB ve TSE bağlı
bakanlığı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı: Ha-
zine Müsteşarlığının da bağlanmasıyla
çok fonksiyonlu bir bakanlık haline geldi.
Maliye fonksiyonunda, eergi denetim,
mali suçlar, muhasebat, gelir düzenle-
meleri (mülga gelir politikaları genel mü-
dürlüğü) bu bakanlıkta kaldı. Gelir İdaresi,
Milli Piyango, Özelleştirme İdaresi bağlı
kuruluşlar oldu. DMO ve Kamu Gözetimi
Muhasebe ve denetim Standartları kuru-
Merkezi devlet yeniden organize edildi
Bakanlıklar, Ofi sler ve Kurullar merkezidevlet teşkilatının yeni yönetim araçları
Cumhurbaşkanlığı Hükümet
Sistemine geçilmesinin ardın-
dan bakanlık sayısı 17’ye düşü-
rülürken bazı görev ve yetkiler-
de bakanlıklar arası değişimler
gözlendi. Bu kapsamda bazı ge-
nel müdürlükler de farklı ba-
kanlıklara gitti.
PLASFEDDERGİ
21
PANO
mu ilgili kuruluşlar oldu. Kamu İhale Kuru-
mu da ilişkili kuruluş oldu.
Bakanlığı Hazine Müsteşarlığı kapsa-
mında hazine fonksiyonu kapsamında,
sigorta, hazine kontrolörleri, planlama
yönüyle devlet destekleri, ekonomik
araştırmalar, kambiyo yönetimi, kamu fi -
nansmanı yönüyle iç ve dış borçlanma da
bu bakanlık bünyesinde yer alıyor. BDDK,
Merkez Bankası da bu bakanlıkla idari ilin-
tili sayılıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı:
Emlak Bankası bu bakanlığa bağlı olarak
faaliyete geçecek. Bakanlık ayrıca TOKİ,
İller Bankasının da bağlı olduğu bakanlık
haline geldi. Tapu ve Kadastro Genel Mü-
dürlüğü Maliye Bakanlığından bu bakanlı-
ğa geldi. Çevre yönetimi, tabiat varlıkları-
nın korunması, yerel yönetim yatırımları,
sanayicilere arsa tahsisi yönünden önem
taşıyan Milli Emlak Genel Müdürlüğü bu
bakanlık bünyesine alındı. Yapı işleri, alt-
yapı ve kentsel dönüşüm, coğrafi bilgi
sistemleri yönetimi bakanlık fonksiyon-
ları arasında bulunuyor.
Ticaret Bakanlığı: Mülga Ekonomi
Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakan-
lığı fonksiyonlarının önemli bir kısmı bu
bakanlık bünyesine alındı. Bakanlığın en
önemli fonksiyonu gümrük dahil dış ti-
caret ve iç ticaret yönetimini alması oldu.
Bu kapsamda, ihracat, ithalat, gümrükler,
gümrük muhafaza, uluslararası ticari an-
laşmalar, serbest bölgeler, yurt dışı bölge
yatırımları, iç ticaret, esnaf ve sanatkar-
lar, kooperatifl er, ürün güvenliği,, tasfi ye
hizmetleri bu bakanlık fonksiyonu haline
geldi. TOBB’un, dolayısıyla oda ve borsa-
ların idari ilişkili bakanlığı da bu bakanlık
oldu.
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmet-ler Bakanlığı: Temel olarak sosyal
yardımları yöneten mülga Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığının sosyal politika
fonksiyonu Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı ile birleştirildi. Bakanlık daha
önce olduğu gibi İŞKUR ve SGK’nın bağlı
bakanlığı olduğu için iş dünyası açısından
teşvikler ve işgücü yönetimi açısından
ana fonksiyonu taşıyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlı-ğı: Şehircilik ve bayındırlığa yönelik eski
fonksiyonlardan altyapılarla ilgili olanları
bu bakanlık bünyesine alındı. Bakanlık
klasik fonksiyonu olan ulaşım ağları ve
telekomünikasyon fonksiyonunu da ko-
ruyor. Bu kapsamda, kara, deniz, demir-
yolları ve havayolları yatırım ve yönetimi,
bilgi teknolojileri, telekomünikasyon, li-
man yönetim ve yatırımları bakanlık bün-
yesinde bulunuyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba-kanlığı: Fonksiyon olarak en az de-
ğişen bakanlık olarak dikkat çekiyor.
Bakanlık halen enerji yatırım ve enerji
piyasaları işleyişi, yeraltı ve yer üstü
maden ve mineraller ile taşocaklarının
yönetim ve yatırımlarına yönelik fonksi-
yonlarını taşıyor. Ayrıca, petrol ve doğal-
gaz iletim, elektrik enerjisi iletim-ticaret
yönetim fonksiyonlarını bünyesinde bu-
lunduruyor.
Yeni sistemin yeni kurumları: Kurul ve Ofi sler
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin
yeni yönetim araçları arasında Cumhur-
başkanına doğrudan bağlı Kurul ve Ofi s-
ler de bulunuyor. Bu iki yapının temel gö-
revi danışma ve politika oluşturma olarak
tanımlansa da bazı idari süreçlere etkisi
de bulunuyor. Örneğin, Bütçe Ofi si devlet
bütçesini hazırlamakla görevlendirilmiş
durumda. Bu bakımdan Maliye Bakanlı-
ğının bu temel fonksiyonu bir “Ofi s” tara-
fından kullanılıyor.
Kurullar Cumhurbaşkanına görev alanıyla
ilgili öneri geliştirecek, bakanlıkları izle-
yecek. Kurullara kamu kurum ve kuruluş-
larından bilgi toplama yetkisine sahipler.
Bu arada yatırımlar, sanayi politikaları ve
savunma sanayii açısından Bilim Tekno-
loji Yenilik Politikaları Kuruluna verilen
görevler dikkat çekti.
-“Alarm” görevi Ekonomi Politi-kaları Kuruluna verildi
Kurul düzenlemeleri içinde Ekonomi
Politikaları Kurulu’na sistemik risk ana-
lizi görevi verildi. Kurulun görevlerinin
sıralandığı bölümde, “Finansal sistemin
bütününe sirayet edebilecek sistemik
risklerin belirlenmesi, izlenmesi ve bu tür
risklerin azaltılması için gerekli tedbir ve
politika önerilerini tespit etmek” görevi
sayıldı.
-Temel görev: Öneri, politika ve strateji geliştirmek
Kurulların görev tanımı “öneri geliştir-
mek” kapsamında tanımlandı. Kurulların
bir diğer önemli görevi ise bakanlık ve
diğer kamu kurum-kuruluşların faali-
yetlerinin “Cumhurbaşkanı Programı” ile
uyumlu olup-olmadığını izlemek olarak
belirlendi.
Kurullar doğrudan Cumhurbaşkanına
bağlı çalışacak ve talimat alacak. Çalış-
malarına ve toplantılarına bakanlık, kamu
kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgüt-
leri, özel sektör temsilcileri, akademis-
yenler, yerli ve yabancı uzmanları dahil
edebilecek.
Kurullara personel sınırlaması konulma-
yarak, “yeteri kadar personel” tanımı ge-
tirildi. Her bir kurula sekreterya hizmeti
Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı
tarafından verilecek.
-Kurul bazında görevler
Düzenleme ile her bir kurumun görev ve
yetkileri ile üyeleri de belirlendi. Bu gö-
revler şöyle:
PLASFEDDERGİ
22
PANO
geliştirmek.
Ekonomi Politikaları Kurulu:
Ekonomik istikrarla ilgili gelişmeleri izle-
mek, ekonomi konusunda araştırmalar
yapmak, ekonomik güvenlik ve ekono-
mik savunmaya ilişkin ilke ve esasların
tespitine yönelik politika önermek, gelir
azaltıcı ve harcama artırıcı önerileri iz-
lemek ve değerlendirmek ve etki analizi
yapmak. Yatırımların hızlandırılması, böl-
gesel gelişme, ihracata dönük üretim,
ticaret kolaylaştırılması, faizsiz fi nansın
geliştirilmesi için öneriler geliştirmek.
Finansal sistemin bütününe sirayet ede-
bilecek sistemik risklerin belirlenmesi,
izlenmesi ve bu tür risklerin azaltılması
için gerekli tedbir ve politika önerilerini
tespit etmek.
Güvenlik ve Dış Politikalar Ku-rulu: Uluslararası ilişkiler, bölgesel et-
kinliği artırma, bölgesel sorunları çözme,
küresel gelişmeleri analiz, yeni tehdit
şartları altında sınır güvenliği, göç politi-
kası, afet-acil durum, sivil havacılık, siber
güvenlik için politika ve strateji geliştiril-
mesi.
Bilim Teknoloji Yenilik Politika-ları Kurulu: Bölgesel ve küresel reka-
bette mukayeseli üstünlük kazandıracak
alanları tespit edip tavsiyede bulunmak,
bilgi toplumuna ilişkin hedef ve strateji
tavsiyelerinde bulunmak, Türkiye’nin he-
defl eri doğrultusunda bilim ve teknoloji
alanında politika önerileri sunmak, AR-GE
ve bilimsel çalışmaları teşvik ve bunların
sonuçlarının ürünleştirilmesi için politika
önerilerinde bulunmak, milli güvenlik he-
defl eri doğrultusunda bilim ve teknoloji
alanındaki AR-GE politikalarının yönlen-
dirilmesi, koordinasyonu, altyapı ve insan
kaynağı dahil her türlü kaynağın gelişti-
rilmesi için önerilerde bulunmak.
Ayrıca, sanayinin ithalat bağımlılığı-
nı azaltacak, rekabet gücünü artıracak
programların hayata geçirilmesi, sanayi
ürün güvenliği politikası, endüstri bölge-
leri kurulacak alanların belirlenmesi için
çalışmalar yürütmek, serbest bölgeler-
deki faaliyetleri değerlendirmek. İnter-
net ortamının ekonomik, ticari ve sosyal
hayat ile bilim eğitim ve kültür alanında
etkin, yaygın kolay erişilebilir olarak kul-
lanımı için politika önermek.
Eğitim ve Öğretim Politikala-rı Kurulu: Yükseköğretim strateji ve
amaçlarının belirlenmesi için politika
önermek, eğitim-öğretim çalışmaların
izlemek, kalite-eşitlik ve etkinlik ile milli
ve toplumsal değerlere dayalı bir eğitim
sistemi oluşturmak için politika öner-
mek, üniversitelerde fakülte-bölümlere
yönelik ihtiyaç analizi yapmak. Ülkenin
işgücü planlamasını dikkate alarak eğitim
öğretim konusunda politika önermek,
AB eğitim ve gençlik programlarının uy-
gulanması izlenmesine yönelik politika
oluşturmak, mesleki eğitim için politika
Hukuk Politikaları Kurulu: Ada-
let, hak ve özgürlükler, hukuk üstünlüğü,
eşitlik ilkesi ve çoğulcu demokrasinin ge-
liştirilmesi için politika önerilecek. Yargı-
nın hızlı ve adil işlemesi, hak ihlalleriyle
ilgili araştırma, kadınlara ve çocuklara
karşı şiddet ile aile içi şiddet, çocuk istis-
marının önlenmesi için çalışmalar yap-
mak.
Kültür ve Sanat Politikaları Ku-rulu: Kültür ve sanatın topluma yayıl-
ması, kültürel mirasın korunması, yurt
dışında yaşayan Türk vatandaşlarının
sorun tespiti, soydaş ve akraba toplu-
luklarla sosyal kültürel ilişkilerin korunup
geliştirilmesi.
Sağlık ve Gıda Politikaları Ku-rulu: Sağlığın geliştirilmes,i bitki-
sel-hayvansal ürün arzı ve kalitesi, su
kaynaklarının etkin kullanımı, tüketim
alışkanlıklarının iyileştirilmesi, hayvan-
cılıkta yerli gen kaynaklarının korunma-
sı-ıslahı, tıbbi teknoloji ve ilaç sanayiinin
yerlileştirilmesi alanlarında görüş oluş-
turmak.
Sosyal Politikalar Kurulu: Top-
lumdaki ihtiyaç sahibi kesimlere yönelik
çalışmaların etkinleştirilmes,i ailenin ko-
runması, iş-aile hayatı uyumu, çalışma
şartlarının iyileştirilmesi, gelir güvencesi,
sosyal refah, dezavantajlı gruplar ve göç
sorunuyla mücadele için politika öner-
mek.
Yerel Yönetim Politikaları Kuru-lu: Kentleşme ve yerel yönetim, göç ve
iskan, çevre, orman, su ve benzeri alan-
ların korunması-geliştirilmesi, akıllı şehir-
cilik, Boğazici imar uygulama programları
gereği yatırımların planlaması, etkin çev-
re yönetimi politikaları geliştirmek.
-Ofi sler: Cumhurbaşkanlığı’nın doğrudan izlediği alanlar olduCumhurbaşkanlığına bağlı, özel bütçe-
li, kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali
özerkliğe sahip, Dijital Dönüşüm Ofi si, Fi-
nans Ofi si, İnsan Kaynakları Ofi si ve Yatı-
rım Ofi si olmak üzere 4 ayrı ofi s kuruldu.
Ofi sler görev alanına giren konularda
tüm kurum ve kuruluşlarını koordine et-
mek ve iş birliğini sağlamak, bunun için
gerekli toplantı veya diğer organizasyon-
ları yapmakla görevli ve yetkili olacak.
Dijital Dönüşüm Ofi si e-devlet dönüşümünü koordine edecek
PLASFEDDERGİ
23
Yatırım Ofi si ülkenin ekonomik kalkınma-
sında gereksinim duyulan yatırımların
artırılması için Türkiye’de yatırım yapıl-
masını özendirmeye yönelik çalışmalar
yapacak. Kamu kurum ve kuruluşları
ve özel sektör kuruluşlarınca yürütülen
uluslararası düzeydeki yatırım ortamı
tanıtım faaliyetleri kapsamında kurum
ve kuruluşları arasında koordinasyon
sağlayacak. Türkiye’de yatırımların artı-
rılmasına katkı sağlayacak her türlü bilgi
ve veriyi oluşturacak.
Ekonomik İşler Olağanüstü Hal Koordinasyon KuruluResmi Gazete’de yayımlanan 1 Numara-
lı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile ayrıca
idari kurul, konsey ve komisyonlara iliş-
kin düzenlemelere de gidildi. Buna göre,
“Ekonomik İşler Olağanüstü Hal Koordi-
nasyon Kuruluna Cumhurbaşkanı baş-
kanlık edecek. Kurul, Cumhurbaşkanınca
belirlenen bakanlardan oluşacak.
Malvarlığının Dondurulmasını Değer-
lendirme Komisyonu, Hazine ve Maliye
Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu
Başkanının başkanlığında toplanacak.
Kurulda, Cumhurbaşkanlığından gö-
revlendirilecek bir üye, Milli İstihbarat
Teşkilatından görevlendirilecek bir üye,
İçişleri Bakanlığı Bakan Yardımcısı, Ada-
let Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü,
Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik
İşleri Genel Müdürü ve Hazine ve Maliye
Bakanlığı Kamu Finansmanı Genel Mü-
dürü görev yapacak. Kültür Varlıklarını
Koruma Yüksek Kurulu, Kültür ve Tu-
rizm Bakanlığı Bakan Yardımcısının Baş-
kanlığında toplanacak. İthalatta Haksız
Rekabeti Değerlendirme Kurulu, İthalat
Dijital Dönüşüm Ofi si, kamunun dijital
dönüşümünü yani e-devlet dönüşümü-
nü koordine edecek. Milli teknolojinin
geliştirilmesi ve bu kapsamda farkında-
lık oluşturmak amacıyla gerekli projeler
geliştirecek, büyük veri analizi yapacak,
öncelikli proje alanlarında yapay zeka uy-
gulamalarına öncülük edecek, siber gü-
venlik ve bilgi güvenliğini artırıcı projeler
geliştirecek.
Finans Ofi si, İstanbul Finans Merkezi Projesini yürütecekFinans Ofi si, ulusal ve uluslararası ban-
kacılık ve fi nans sektörünü izleyecek ve
analizler yaparak raporlayacak. Finansal
kaynakların çeşitlendirilmesi ve ulusla-
rarası fonların Türkiye’ye gelmesini sağ-
lamak için çalışmalar yapacak. İstanbul
Finans Merkezi projesini yürütecek ve
gelişmeleri takip edecek.
İnsan Kaynakları Ofi si, insan kaynakları envanteri çıkaracakİnsan Kaynakları Ofi si, Türkiye’nin insan
kaynakları envanterini çıkaracak. İhtiyaç
duyulan alanlarda yetenek gelişim faali-
yetlerini yürütecek. Türkiye’nin vizyonu,
hedefl eri ve öncelikleri doğrultusunda
insan kaynağının geliştirilmesini sağla-
maya yönelik projeler üretecek. Ofi s ayrı-
ca, kamuda kariyer yönetimi, performans
yönetimi, ve diğer modern insan kaynağı
yönetim modellemelerinin hayata ge-
çirilmesi için projeler geliştirecek. İnsan
Kaynakları Ofi si, kamu istihdamında liya-
kat ve yetkinliğin artırılması için gerekli
projeler üretecek, verimliliğin artırılması
için insan kaynakları planlamasına yöne-
lik çalışmalar yapacak.
Yatırım Ofi si Türkiye’de yatırım yapılmasını özendirecek
Genel Müdürünün veya görevlendireceği
genel müdür yardımcısının başkanlığın-
da toplanacak. Kurulda, Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliğinin ve Türkiye Ziraat
Odaları Birliğinin birer temsilcisi, Ticaret
Bakanlığı tarafından belirlenecek ilgili
kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri
ile İthalat Genel Müdürlüğünün ilgili daire
başkanı olacak. Kurul, gerekirse, üniver-
sitelerden ve diğer kurum ve kuruluşlar-
dan bilgi alabilecek.
Bireysel Emeklilik Danışma Ku-ruluBireysel Emeklilik Danışma Kurulu, Ha-
zine ve Maliye Bakan Yardımcısının baş-
kanlığında toplanacak. Hazine ve Maliye
Bakanı tarafından belirlenecek kamu ku-
rum ve kuruluşlarından görevlendirilecek
en az genel müdür düzeyinde birer tem-
silciden oluşacak kurul, en az üç ayda bir
Hazine ve Maliye Bakanlığınca önerilen
tarih ve gündemle toplanacak.
Toptancı Hal KonseyiToptancı Hal Konseyi, Ticaret, İçişle-
ri, Hazine ve Maliye ile Tarım ve Orman
bakanlıklarının en az genel müdür sevi-
yesindeki temsilcileri ile Türkiye İstatis-
tik Kurumu, Türk Akreditasyon Kurumu,
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türki-
ye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyo-
nu, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Türkiye
Belediyeler Birliği, komisyoncu ve tüccar
derneklerinin mensup olduğu en fazla
üyeye sahip federasyon ve tüketici der-
neklerinin mensup olduğu en fazla üye-
ye sahip federasyon ile en fazla üyeye
sahip üretici örgütünün yetkili temsil-
cilerinden oluşacak. Ticaret Bakanlığı
bakan yardımcısının başkanlığında top-
lanacak.
PANO
PLASFEDDERGİ
24
meti faaliyetlerinin toplamından oluşan hiz-
metler sektörünün katma değeri ise yüzde 8
arttı.
İnşaat sektöründe ikinci çeyrekteki yavaşlama
dikkat çekti. Birinci çeyrekteki artış yüzde 6,6
olarak ölçülmüştü. Genel ortalamayı aşağı çe-
ken bir diğer unsur da tarım oldu. Birinci çey-
rekte yüzde 6,1 büyüyen tarım, ikinci çeyrekte
yüzde 1,5 küçüldü. Sanayi sektörü katma de-
ğeri birinci çeyrekte yüzde 8,1 artarken ikinci
çeyrekte yüzde 4,3; imalat sanayii birinci çey-
rekte yüzde 8,7 artarken, ikinci çeyrekte yüz-
de 4,7 oranında arttı.
Gelir yöntemiyle GSYH hesaplamaları içinde
işgücü ödemelerinin payı reel olarak 2018
ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı döne-
mine göre yüzde 19,4 düzeyinde arttı. İşgücü
ödemelerinin gayri safi katma değer içindeki
payı yüzde 36 oldu. Bir önceki yılın aynı döne-
minde bu pay yüzde 36,5 seviyesindeydi.
Gelir yöntemiyle GSYH içinde faiz, kira ve şir-
ket karları gibi gelirleri içeren net işletme ar-
tığı/karma gelirde ise 2018 ikinci çeyreğinde
yüzde 19,4 oranında artış gözlendi. Bu kale-
min payı bir önceki yılın aynı döneminde yüzde
46,8 iken 2018 ikinci çeyreğinde yüzde 46,1’e
geriledi.
-Harcamalar yöntemiyle GSYH: Yatırımlar yüzde 3,9 oranında arttı, devletin tüketim harca-ması yükseldi
Harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH’de,
ikinci çeyrekte Yerleşik hanehalklarının ve
hanehalkına hizmet eden kar amacı olmayan
-2018 ikinci çeyrekte inşaat ve tarım ortalamayı geri çekti, bü-tün sektörlerde düşüş gözlendi
Türkiye GSYH’sı 2018 birinci çeyrekte revize
veriye göre 7,3 artmasının ardından ikinci çey-
rekte de yüzde 5,2 ile güçlü büyüdü.
Üretim yöntemine göre, Zincirlenmiş hacim
endeksi yoluyla bir önceki yılın aynı dönemine
göre reel olarak tarım sektörü toplam katma
değeri yüzde 1,5 azalırken, sanayi sektörü
yüzde 4,3 ve inşaat sektörü yüzde 0,8 arttı.
Ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hiz-
2017 yıllık büyümesi 7.4, kişi başı gelir 10 bin 602 dolar
2018 ikinci çeyrek büyümesiyüzde 5,2
PANO
Türkiye GSYH büyümesi 2018 2. çeyrek için (Nisan-Mayıs-Haziran)
yüzde 5,2 olarak açıklandı. Öteyandan, 2017 yıllık GSYH sonuçları da
açıklandı. Buna göre dönemsel verilerde yüzde 7,4 ile aynı ölçüldü an-
cak daha önce 10 bin 597 dolar olan kişi başına gelir 10 bin 602 dolar
olarak revize edildi.
PLASFEDDERGİ
25
PANO
pozitif katkı verdiği gözlendi.
Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlen-
miş hacim endeksi, 2018 yılı ikinci çeyreğinde
bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 5,5
arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırıl-
mış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir ön-
ceki çeyreğe göre yüzde 0,9 yükseldi.
-2017 yıllık büyümesi açıklandı, kişi başı gelir dönemsel veriye göre arttı
TÜİK, dönemsel veriler dışında ekonomik veri-
lerde kullanılan temel yıllık büyüme verisi olan
2017 GSYH sonuçlarını da açıkladı. Buna göre
yıllık büyüme, dönemsel veri ile aynı ölçülerek
yüzde 7,4 olarak kesinleşti. Kişi başına gelirde
ise 5 dolarlık bir artış oldu ve 2017’de kişi başı-
na gelir 10 bin 602 ABD doları olarak belirlendi.
TÜİK, 2017 cari GSYH içindeki en yüksek pa-
yın yüzde 17,6 ile imalat sanayiinde olduğu-
nu bunu yüzde 11,9 ile toptan ve perakende
ticaret; yüzde 8,6 ile inşaat sektörü izlediğini
açıkladı.
seviyesindeydi. Yatırımların alt kalemlerine
bakıldığında ise yatırımlar içindeki inşaat ya-
tırımlarının yüzde 6,6 arttığı (önceki çeyrek
yüzde 10,5), makine teçhizat yatırımlarının
ise yüzde 0,6 oranında (önceki çeyrek yüzde
6,4) arttığı özlendi. Makine teçhizat yatırımla-
rının hız kesmesi dikkat çekti. Makine teçhizat
yatırımları reel olarak 2017 3. çeyreğinden bu
yana yüksek oranlı seyrediyordu.
Harcamalar içinde Mal ve hizmet ihracatı,
2018 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın
aynı çeyreğine göre reel olarak yüzde 4,5 it-
halatı ise yüzde 0,3 arttı. İhracatın büyümeye
kuruluşların (HHKOK) toplam nihai tüketim
harcamaları reel olarak bir önceki yılın aynı
dönemine göre yüzde 6,3 oranında arttı. İlk
çeyrekte artış yüzde 9,3 seviyesindeydi.
Devletin nihai tüketim harcamaları yine aynı
dönemde yüzde 7,2 oranında yükseldi. Bir
önceki dönemde bu artış 4,9 seviyesindeydi.
İkinci çeyrekte kamu harcamalarının artışı dik-
kati çekti.
Kamu ve özel sektörün yatırımlarını gösteren
gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde
3,9 yükseldi. Bir önceki dönemde bu artış 7,9
GSYH seçilmiş iktisadi faaliyet kollarına göre reel değişim oranları 2018 2. çeyrek
İktisadi faaliyet kolları Yıl
Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre değişim oranı
YıllıkÇeyrek
I II III IV
A- Tarım, ormancılık ve balıkçılık
2016 -2,6 -3,4 -3,4 -3,5 0,4
2017 4,9 5,0 7,0 3,6 6,1
2018 6,1 -1,5
BCDE- Sanayi
2016 4,2 8,1 4,7 -1,8 5,9
2017 9,1 6,1 5,9 15,4 9,3
2018 8,1 4,3
C- İmalat sanayi
2016 3,8 7,8 4,8 -3,1 5,7
2017 9,1 5,6 5,9 16,8 8,8
2018 8,7 4,7
F- İnşaat
2016 5,4 2,5 12,8 2,8 3,2
2017 9,0 5,1 5,1 18,8 6,5
2018 6,6 0,8
GHI- Hizmetler
2016 0,2 2,6 1,0 -6,3 3,7
2017 10,9 6,4 6,3 21,8 9,3
2018 10,4 8,0
K- Finans ve sigorta faaliyetleri
2016 8,8 9,4 13,3 0,8 12,2
2017 3,9 9,8 9,3 -5,8 1,9
2018 3,0 12,1
Gayrisafi yurtiçi hasıla (alıcı fi yatlarıyla)
2016 3,2 4,8 4,9 -0,8 4,2
2017 7,4 5,3 5,3 11,5 7,3
2018 7,3 5,2
PLASFEDDERGİ
26
PANO
GSYH harcama yöntemiyle değişim oranları 2018 2. çeyrek
Harcama bileşenleri Yıl
Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre değişim oranı
YıllıkÇeyrek
I II III IV
Yerleşik hanehalklarının ve hanehalkına hizmet eden kar amacı olmayan kuruluşların tüketimi
2016 3,7 2,5 5,2 0,5 6,3
2017 6,1 4,5 3,1 10,3 6,3
2018 9,3 6,3
Devletin nihai tüketim harcamaları
2016 9,5 12,4 15,0 5,8 6,1
2017 5,0 9,0 -1,8 7,6 5,9
2018 4,9 7,2
Gayrisafi sabit sermaye oluşumu
2016 2,2 6,2 2,0 0,3 1,2
2017 7,8 3,9 7,7 12,8 6,6
2018 7,9 3,9
Mal ve hizmet ihracatı
2016 -1,9 1,9 -1,7 -9,4 2,5
2017 11,9 10,0 11,0 17,7 9,2
2018 0,7 4,5
(Eksi) Mal ve hizmet ithalatı
2016 3,7 2,8 7,1 2,1 2,9
2017 10,3 0,9 2,2 15,0 22,8
2018 15,4 0,3
K- Finans ve sigorta faaliyetleri
2016 8,8 9,4 13,3 0,8 12,2
2017 3,9 9,8 9,3 -5,8 1,9
2018 3,0 12,1
GSYH harcama yöntemiyle değişim oranları 2018 2. çeyrek
Sermaye sınıfl aması Yıl
Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre değişim oranı
Çeyrek
I II III IV
İnşaat
2016 3,9 2,6 2,7 2,1
2017 12,9 19,4 12,4 5,2
2018 10,5 6,6
Makine ve teçhizat
2016 10,5 0,2 -3,7 -0,7
2017 -10,3 -7,6 12,4 8,3
2018 6,4 0,6
Diğer aktifl er
2016 2,0 8,1 2,2 3,9
2017 13,2 2,6 16,8 8,5
2018 -4,4 -3,0
Üretilmiş mali olmayan aktifl er
2016 6,2 2,0 0,3 1,2
2017 3,9 7,7 12,8 6,6
2018 7,9 3,9
PLASFEDDERGİ
27
Esas Sosyal tarafından gençlerin iş kur-
malarını desteklemek amacıyla başlattı-
ğı “‘Gençlere İlk Fırsat” programı başladı.
Esas Sosyal yeni mezun gençlerin çalışma
hayatına-iş dünyasına girişlerini kolaylaş-
tırmayı amaçlıyor.
Esas Sosyal’dan yapılan açıklamada, “Esas
Sosyal’in ilk sosyal yatırımı olan İlk Fırsat
yeni mezun gençlerin ilk işlerine geçişleri-
ni destekliyor. Program, özelikle daha az
bilinen devlet üniversitelerinden yeni me-
zun gençlere, sivil toplum kuruluşlarının
(STK) kurumsal iletişim, muhasebe, insan
kaynakları, idari işler, satın alma, bilgi tek-
nolojileri ve kaynak/iş geliştirme gibi özel
sektörde de fonksiyonel olan birimlerin-
de, bir yıl tam zamanlı çalışarak işbaşı de-
neyimi kazanmalarına fırsat sunuyor, tüm
maaş maliyetlerini STK’lara bağışlıyor” bil-
gisi verildi.
Programın önceki uygulamalarında başa-
rı sağlandığı belirtilen açıklamada, önceki
programlardan 27 ayrı üniversiteden me-
zun 60 gencin 21 yrı sivil toplum kurulu-
şunda çalıştığını, süre sonunda 3 ay için-
de yüzde 97 oranında gencin işe alındığı
belirtildi.
PANO
Esas Holding sosyal yatırım grubu Esas Sosyal gençlerin iş deneyimi kazanmasını sağlıyor
PLASFEDDERGİ
28
PANO
düşüş sürecek. Kısa vadede cari açığın dü-
şüşündeki ana etki ekonomik aktivitede
yavaşlamaya bağlı olarak ortaya çıkacak.
İşsizlik çift hanelerde devam edecek an-
cak kadın, genç istihdamına yönelik politi-
kalar sürecek. Programda kıdem tazmina-
tının tarafl arla tekrar tartışmaya açılması
ve kamuda insan kaynakları yönetimimin
farklılaşması eylemleri yer aldı.
-Büyük tasarruf
Kamuda 2019’da 60 milyar TL tasarruf
sağlanacak. 16 milyar TL gelir artırımı elde
edilecek. Bunun dışında teknik kamu ta-
sarrufu olan toplam gelirlerden cari ve
transfer giderlerinin düşülmesiyle ortaya
çıkan kamu tasarrufunun artırılması ön-
görülüyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, iş dün-
yasına ve kamuoyuna yönelik yeni bir ya-
pılandırma olmayacağını belirtti.
hayata geçireceğiz. Ekonominin güçlü ve
zayıf yanlarını biliyoruz. Biz kendi ekono-
mimizi güçlü kıldığımız tedbirleri aldığımız
sürece direncimiz de en üst düzeyde ola-
cak.” ifadelerini kullandı.
Programın temel unsurları şöyle:
Program Bakan Albayrak tarafından “den-
gelenme, disiplin ve değişim” olarak adlan-
dırılan bir perspektifl e hazırlandı. Büyüme
2020’den itibaren istikrarlı hale gelecek,
2021’de yüzde 5 potansiyel büyümeye
yakınsayacak. 2019 GSYH büyümesi yüz-
de 2,3 düzeyinde gerçekleşecek. 2018’de
yüzde 3,8, 2020 tahmini yüzde 3,5.
2019 enfl asyon hedefi yüzde 15,9, 2018
yıl sonu tahmini yüzde 20,8
Cari işlemler açığını düşürmeye yönelik
olarak, ithal malların üretimini hedefl eyen
ekonomi politikaları ile birlikte cari açıktaki
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak
tarafından 2019-2021 yıllarını kapsayan
“Yeni Ekonomi Programı” YEP açıklandı.
Program 2019 için hem kamu, hem de
özel sektörde ciddi miktarda tasarruf ön-
görüyor. 2019 için büyüme yüzde 2,3 ola-
rak hedefl enirken, 2018 yıl sonu büyüme
tahmini de yüzde 3,8’e çekildi.
Programda 2019 yılına yönelik ekonomik
aktivitede yavaşlamayı gösteren unsurlar
dikkat çekti. Hem kamu, hem de özel sek-
tör yatırımlarında azalma beklendiği, buna
karşılık güçlü bir ihracat artışı hedefl endiği
gözlendi.
Bakan Albayrak programı sunuşunda,
“Ekonomik yaptırımların adeta silah gibi
kullanıldığı bir dönemden geçiyoruz. 10
Ağustos’ta Türkiye olarak biz de bu süre-
cin bir parçası olduk. Ekonominin zorluk-
ları sağ salim aşması için gerekli tedbirleri
2019-2021 ekonomik programı açıklandı
Yeni Ekonomi Programı: 2019 dengelenme ve tasarruf yılı olacak
PLASFEDDERGİ
29
PANO
OVP 2019-2021 (2018 OVP ve revize) hedef ve tahminlerde değişim oranı
2018 OVP2018 Yıl sonu gerçekleşme
tahmini 2019 2020 2021 2018/2018 2018/2019
GSYH (Milyar TL, Cari Fiyatlarla) 3.446 3.741 4.450 5.150 5.742 8,6 19,0
GSYH (Milyar Dolar, Cari Fiyatlarla) 923 763 795 858 926 -17,3 4,2
Kişi Başına Gelir (GSYH, Dolar) 11.409 9.385 9.647 10.292 10.973 -17,7 2,8
GSYH SATINALMA GÜCÜ PARİTESİ 27.915
GSYH Büyümesi (3) 5,5 3,8 2,3 3,5 5
Toplam Tüketim (3) 3,9 3,7 1,9 2,5 3,9 -5,1 -48,6
Kamu 3,5 3,5 1,4 1,6 3 0,0 -60,0
Özel 4,0 3,8 2 2,6 4 -5,0 -47,4
Toplam Sabit Sermaye Yatırımı (3) 5,5 1,8 -3,2 5,1 6,7 -67,3 -277,8
Kamu 2,7 1,4 -36,1 -1,7 3,4 -48,1 -2678,6
Özel 6,0 1,8 2 5,8 6,9 -70,0 11,1
Toplam Yurtiçi Tasarruf / GSYH 25,5 25,9 25,3 26,3 26,8
Kamu 1,4 1,2 0,6 0,1 0,3
Özel 24,1 24,7 24,8 26,2 26,5
Toplam Nihai Yurtiçi Talep (3) 4,4 3,2 0,5 3,2 4,7
Net İhracatın Büyümeye Katkısı 0,8 1,4 1,5 0,2 0,2
Nüfus (Yıl Ortası, Bin Kişi) 80.893,0 81.339 82.377 83.393 84.405 0,6 1,3
İşsizlik Oranı (%) 10,5 11,3 12,1 11,9 10,8 7,6 7,1
İhracat (fob) (Milyar Dolar) 169,0 170 182 191 204,4 0,6 7,1
İthalat (cif) (Milyar Dolar) 237,0 236 244 252 267 -0,4 3,4
Ham Petrol Fiyatı - Brent (Dolar/Varil) 54,5 72,8 73,2 69,7 67 33,6 0,5
Enerji İthalatı (Milyar Dolar) 42,0 46 43 44,3 45,2 9,5 -6,5
Dış Ticaret Dengesi (Milyar Dolar) -68,0 -66 -62 -61 -62,6 -2,9 -6,1
Cari İşlemler Dengesi (Milyar Dolar) -40,0 -36 -26 -23,5 -24,1 -10,0 -27,8
Cari İşlemler Dengesi / GSYH (%) -4,3 -4,7 -3,3 -2,7 -2,6
Altın Hariç Cari İşlemler Dengesi / GSYH (%) -4,2 -3,3 -2,7 -2,3
TÜFE Yıl Sonu % Değişme 7,0 20,8 15,9 9,8 6
set kompozit malzeme kullanmayı planla-
dıklarını açıkladı.
Temel Kotil çeşitli basın organlarında yer
alan açıklamasında, “Dünyada 70-120
koltuklu yolcu uçağı pazarında boşluk var.
100 koltuklu bir bölgesel uçak için çalışma
yapıyoruz” dedi.
TUSAŞ’ın 10 yıllık bir süreç içinde bölgesel
yolcu uçağı tasarımı planladığını belirten
Temel Kotil, “Kendi yolcu uçağımızı tasar-
layacağız. Uluslararası sektörde 70 kişilik
uçakla 120 kişilik uçak arasında bir fırsat
pazarı var. Airbus ve Boeing’de yeni nesil
uçak arayışı sürüyor. Sektörde, 100 kol-
tuklu yeni bir uçağa ihtiyaç var. Kompozit
uçaklar, termosetten yapılıyor. İki tip kom-
pozit var: Termoplastik ve termoset. Ter-
moset olan bugüne kadar gelen kompozit
teknolojisi, termoplastik ise yeni kompozit
teknolojisi. Termoplastik teknolojisi daha
kullanışlı, hafi f ve daha ekonomik. Ter-
moplastik malzemeden uçak yok henüz.
Bu teknoloji gelişiyor. Boeing de Airbus da
biz de şu anda herkes termoplastik üze-
rinde çalışıyor. 5 yıl sonra yerli uçağımızın
tasarımına başlıyoruz, 10 yıllık süreçte de
biter.” diye konuştu.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ)
Genel Müdürü Temel Kotil, 5 yıl içinde
başlamayı planladıkları 100 koltuk sınıfı
bölgesel yolcu uçağı gövdesinde termo-
TUSAŞ yerli yolcu uçağı projesi için termoset kompozit malzeme kullanacak
PLASFEDDERGİ
30
İlker BiliktüYönetim Kurulu Başkanı
Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği
Bursa, plastik sanayinin yerleşiminde çok şanslı
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, gelişmiş ülkelerde tüm ürünlerin üçte birinden fazlası
plastik ile ambalajlanmaktadır.
Bu açıdan bakıldığında, dünya ambalaj sanayii çok geniş ve büyük bir endüstri kolu olup,
plastik ambalaj sanayi de ülkelerin ekonomileri içinde önemli bir yere sahiptir.
Plastik sanayinin hızlı gelişimine paralel olarak plastik ambalajlar günlük hayatımızın temel
bir parçası haline gelmiştir. Bu başarının temeli, plastiklerin değerli kaynakları en iyi biçim-
de muhafaza etme kabiliyetleri ve düşük ağırlıklarının bir sonucu olarak maliyet tasarrufu
sağlamalarından kaynaklanmaktadır.
Türkiye plastik sektörü hızla gelişmekte ve global pazarlardan daha fazla pay almaktadır.
Türk plastik sektörü, AB ülkeleri içinde, Almanya’dan sonra ikinci sırada, dünyada ise yüzde
2,7 payla altıncı sırada yer almaktadır. Diğer taraftan, Türkiye küresel plastik mamul ihra-
catında yüzde 3 payla ilk 10 sırada, plastik hammadde ithalatında ise yüzde 4 payla ilk 5
ülke içinde yer almaktadır.
Doğal olarak satış için üretim gerekmektedir.
Ülkemizde yılda ortalama 10 milyon ton plastik hammaddesi işlenmektedir. Bu üretimin
yüzde 40’ı ambalaj sektöründe gerçekleşmektedir. Kalan kısmı yapı ve inşaat, beyaz eşya,
tarım, tekstil, otomotiv gibi sektörlerde yapılmaktadır.
Bu noktada Plastik sanayinin yerleşimi büyük önem taşımaktadır.
Nüfusu bakımından ülkemizin 4. büyük kenti olan Bursa, sanayi gelişmişliği ile de öncü
kent durumunda ve Bursa’da plastiğin kullanıldığı tüm sektörlerde önemli üretimler ger-
çekleştirilmektedir.
OSB’ler ve Islah OSB’ler de dahil toplam 21 sanayi bölgesinin bulunduğu Bursa’da plastik,
kauçuk ve ambalaj sektöründe 600’ün üzerinde fi rma bulunmakta olup bunların 500’ü am-
balaj sektöründe üretim gerçekleştirmektedir.
Plastik sektöründe üretim çevre faktörü başta olmak üzere belirli hassasiyetleri bulunan
bir imalat alanıdır ve Bursa bu anlamda şanslı illerin başında gelmektedir. Çünkü Bursa’da
üretimin çok büyük bir oranı planlı sanayileşmenin olduğu sanayi bölgelerinde yapılmak-
tadır.
Bunda, 100’ün üzerinde büyük işletmenin üyesi olduğu Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayi-
cileri Derneği BURPAS olarak bizim de önemli payımız olmuş, kısa adı PİLKA olan SS Plastik
Kauçuk Kooperatifi miz üyelerimize kolaylıklar sağlamıştır. Ayrıca küçük imalatçılar için BE-
SOB tarafından yapılan Küçük Sanayi Sitesi de sağlıklı üretimin yapılmasına imkan sağla-
mıştır.
Sonuç olarak ifade etmek gerekirse, plastik ve ambalajda uygun ortamlarda yapılan üretim
hem çevre hassasiyetleri başta olmak üzere belirli disiplinleri sağlamakta hem verimliliği
arttırmaktadır.
Bu anlamda yapılan çalışmalar için tüm sektör temsilcilerine teşekkürlerimi sunarım.
PlaSTK PANO
Plastik devi Elif Holding’in çoğunluk hissesini Turkven aldı Turkven’in danışmanlığını yaptığı ulus-
lararası yatırımcılar ambalaj sektöründe
faaliyet gösteren Elif Holding’in çoğun-
luk hissesini satın aldı.
Turkven’den yapılan yazılı açıklamada
Elif Holding’in Türkiye’deki en büyük am-
balaj üreticileri ve ihracatçıları arasında
yer aldığı, satın almanın Rekabet Kuru-
mu onayından sonra tamamlanacağı ifa-
de edildi. Rekabet Kurumu kısa bir süre
önce Alpha Flexibles BV adlı şirketin Elif
Holding AŞ’nin tam kontrolünü devral-
mak için başvurduğunu açıkladı. Yapılan
açıklamada, Elif Holding’in 1400 çalışanı
ve Türkiye ile Mısır’da yılda toplam 90 bin
ton üretim kapasitesi bulunduğu kayde-
dildi. Açıklamada Turkven’in 2019 sonu-
na kadar bir milyar dolar yeni uluslararası
doğrudan yatırımı Türkiye’ye çekmeyi
amaçladığı ifade edildi. Üretimin yüzde
50’sini ihraç eden Elif Plastik 1995 yılın-
dan bu yana Türkiye’nin en büyük 500
sanayi kuruluşu listesinde yer alıyor. Şir-
ket, son açıklanan listeye 584 milyon lira
ciro ile 269’uncu sırada yer aldı.
PLASFEDDERGİ
32
PANO
-Stok süreleri kısalacak, ödeme-ler daha hızlı olacak
Toplu alımlar yerine, ihtiyaçlara göre sü-rekli ve sık alım yapılmasıyla sağlık tesisle-rindeki stoklama sürelerinin kısalmasının sağlanacağı bir model kurgulandığını be-lirten Sağlık Bakanı Koca, bu nedenle te-darikçi fi rmalara daha hızlı ödeme yapılarak vade sürelerinin de kısalmasının sağlana-cağını anlattı.
-Sistem nasıl işleyecek: 81 ilde alım yapılacak, bayiler de şans bulacak
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından sistemin işleyişi şöyle anlatıldı:
Sağlık Market üzerinden gerçekleşecek alımlar için, ön muayene sonucunda bir te-darikçi havuzu oluşturulacaktır.
Belli periyodik aralıklarla 81 il için ayrı ayrı (kısmi teklife açık) ihaleler yapılacak. Do-layısıyla her ihaleye gerek üretici gerek ithalatçı gerekse bayiler düzeyinde katılım olabilecektir.
İl/bölge/ülke bazında değişik ölçekte teklif verilmesine engel bir husus bulunmadığın-dan bayilik sistemi zarar görmeyecektir. Öl-çekleri doğrultusunda her fi rmaya açık bir tedarik modeli söz konusudur.
CE belgesi olan tıbbi ürünler ihalelere gi-rebilecek. Tedarik edilecek tıbbi ürünlere yönelik Sağlık Bakanlığı ön muayene ve uygunluk değerlendirmesi yapacak. Bunun için gerekli test metotları ve cihazları belir-lendi.
-Yerli üretime yüzde 15 fi yat avantajı kullandırılacak
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yerli üreti-me zorunlu yüzde 15 fi yat avantajının bu ihalelerde uygulanacağını da vurgularken, bunun şartının Kamu İhale Kanunu’na göre Kamu İhale Kurumu tarafından ilan edilen Orta ve Yüksek Teknolojili Sanayi Ürünleri Listesinde yer alan ve “Yerli Malı Belgesi” bulunan ürünlere olduğunu hatırlattı.
fi yat farklılıklarını ortadan kaldırmak, stan-dardizasyonu sağlamak, tedarik süreçlerini sadeleştirerek zaman ve işgücü tasarrufu yapmak, yerli ürün tedarikini teşvik etmek, tıbbi cihaz ve sarf malzemelerine erişim kolaylığı getirmek amaçlanmaktadır” de-ğerlendirmesinde bulundu. Koca, ürün kalitesinin yükseleceğini yoğun rekabet dolayısıyla da tekelleşme riskinin azalaca-ğını anlattı.
-Uygunluk değerlendirmesinden geçen her fi rmaya açık ihale ya-pılacak
Uygulanacak yeni sistemin b i l e ş e n l e r i hakkında da bilgi veren Bakan Fah-rettin Koca, e l e k t r o n i k ihale ile alım yapılacağını, tüm isteklilere açık ihaleler ve
e-ihaleler yoluyla ürünlerin tedarik edilece-ğini vurgularken, “Uygunluk değerlendir-mesinden geçen tüm tedarikçilere ait ürün grupları ilan edilip görülebilecek, tüm sağlık tesisleri kendi ihtiyaçlarını belirleyecek ve bu miktarlar üzerinden ihaleler gerçekleş-tirilecektir. İhalesi tamamlanan ürünler, tedarikçiler tarafından ihale sözleşmesine uygun olarak ilgili sağlık tesislerine teslim edilecektir” bilgisini verdi.
Tıbbi cihazlar en fazla plastik malzemeyi kullanan sektörlerin başında geliyor. Sağlık Bakanlığı, tıbbi cihaz ve sarf malzemelerini merkezi olarak Devlet Malzeme Ofi si aracı-lığıyla tedarik etmeye başlıyor. Kamuoyun-da “Sağlık Market” olarak adlandırılan yeni tedarik yönteminin detaylarını açıkladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Bakanlığı-mızın ‘Sağlık Market’ olarak adlandırılan projesi, sağlık kuruluşlarımızın ihtiyacı olan tıbbi cihaz ve sarf malzemelerinde, ‘Daha hızlı tedarik, daha uygun fi yat, daha kali-teli ürün ve etkin stok yönetimini’ hedef-lemektedir” bilgisini verdi. Fahrettin Koca, periyodik olarak 81 il için ihaleler açılacağı-nı, farklı ürün grupları için, Türkiye geneli, bölgesel ve yerel teklif vermenin mümkün olacağını belirterek, küçük işletme ve bayi-lerin de böylece ihalelere katılma imkanının sağlanacağını açıkladı. Koca, yerli malı bel-gesine sahip Orta ve Yüksek Teknolojili Sa-nayi Ürünleri Listesinde yer alan fi rmalara yüzde 15 fi yat avantajının da kullandırıla-cağını hatırlattı.
-Yerlileşme ve millileşmenin itici gücü olarak kurgulandı
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca değerlen-dirmesinde, Sağlık Marketin yerli üretimi destekleme fonksiyonuna vurgu yaparak, “Sağlık Market Projemiz, daha fazla yerli ürün kullanmanın, böylelikle yerlileşme ve millileşmenin etkin itici gücü olarak kurgu-lanmaktadır. Sağlık Market ile benzer ih-tiyaçlar için uygulanan tedarik yöntem ve
Sağlık Bakanlığı tıbbi cihaz ve sarf malzemeleri için “Sağlık Market” uygulamasına geçiyor
PLASFEDDERGİ
33
Tezulaş Fuarcılık Genel Müdürü Demet Tezulaş, Hindistan’ın 1.3 milyar kii ile dün-yanın en büyük ikinci nüfusuna sahip 2 trilyon 458 milyar Dolar GSYH’ye sahip bir ülke olduğunu vrgulayarak, “Hindistan plastik pazarı da çok hızlı bir küresel bü-yüme kaydediyor, öyle ki ülkenin 2020 yı-
lında dünyanın en fazla plastik tü-keten 3. ülkesi konumuna yer-leşmesi bekleni-yor” bilgisini verdi. PLASFEDDERGİ’ye değerlendirme-lerde bulunan Demet Tezulaş, Hindistan’ın plas-
tik kullanımında gelecek 5 yıl içinde ambalaj sanayinde 2 katına çıkacağını; 10 yıl içinde kişi başına plastik tüketiminin 3’e katlana-
SARAÇ Plastik Teknolojileri San. ve Tic. A. .Mecidiye Mah. A r Cad. No: 5134920 Sultanbeyli - stanbul / TürkiyeT: +90 216 419 47 32 (pbx)F: +90 216 419 06 60
Plastik Enjeksiyon MakineleriSRC Yüksek H zl
Servotech Yüksek H zl Serisi ile performans ve tasarruf bir arada!
www.sarac.com
PANO
gar - Ahmedabad’da düzenlenen PLASTIN-DIA fuarını temsil ettiklerini belirten Demet Tezulaş, 2018 fuarında Türkiye’den 5 ka-tılımcının yer aldığını, sonraki fuarın 2021 yılında gerçekleşeceğini bildirdi.
Çok sayıda yurt dışı fuara erişim imkanı sağladıklarını belirten Demet Tezulaş, ih-racata yönelmek isteyen fi rmalar için fuar-ların önemli bir platform olduğunu belirtti.
cağını belirtti.
Hindistan’da otomotiv, sağlık, ambalaj, alt-yapı, tarım, iletişim, yeni ve yenilenebilir enerjiler gibi sektörlerin hızlı büyüdüğünü anlatan Tezulaş, plastik kompozit, spor dalları, 3 boyutlu baskı gibi sektörlerin de fırsatlar sunduğunu bildirdi.
Hindistan’ın Gajurat Eyaletinde Gandhina-
Hindistan pazarında sektör için fırsat varTezulaş Fuarcılık Genel Müdürü Demet Tezulaş:
PLASFEDDERGİ
34
PANO
MAKFED’ten yapılan açıklamada, War-
saw Industry Week’in sonuç alıcı toplan-
tıların ve etkinliklerin de düzenlendiği,
Avrupa’nın bölgesindeki en büyük fuarı
olduğu belirtildi. Açıklamada, “Metal,
plastik, ahşap gibi farklı sektörlerin ma-
kine işleme endüstrilerini bir araya ge-
tirmektedir. 2017 yılında 380 fi rmanın
katıldığı ve 10.500 kişi tarafından ziyaret
edilen etkinlik Polonya’nın en büyük fuar
alanına sahip PTAK tarafından organize
edilmektedir. Polonya Yatırım ve Kalkın-
ma Bakanlığı himayesinde gerçekleşti-
rilen fuar, Volkswagen ve IBM gibi mar-
kaların sponsorluğunda yapılmaktadır”
bilgisi verildi.
MAKFED organizasyonuyla katılım sağ-
lanacak fuara devlet desteği bulunduğu
hatırlatılan açıklamada, destek tutarının
metrekare başına 747 TL olduğu ve fuara
katılım bedelinin metrekare başına 250
Euro olarak açıklandığı kaydedildi.
Fuar, Makine ve Ekipmanları, Otomasyon
ve Robot Teknolojileri, Endüstri 4.0, Kay-
nak ve Birleştiriciler, Kaplamalar, Laser
4.0, Hidrolik ve Pnömatik, 3D katmanlı
üretim, Varşova Makine Outlet, Polonya
Enstitüleri ve Konferanslardan oluşuyor.
MAKFED, Polonya Varşova Sanayi Haftası ve Fuarına erişim sağlayacak
Makine İmalat Sanayii Dernekleri
Federasyonu (MAKFED) 6-8 Ka-
sım tarihleri arasında Polonya’nın
Varşova şehrinde düzenlenecek
Varşova Sanayi Haftası ve Fuarı-
na (Warsaw Industry Week 2018)
katılım sağlayacağını duyurdu.
Rönesans Holding, Ceyhan Mega Petro-
kimya Endüstri Bölgesinde teknik hizmet
sunumu ve yabancı sermaye çekilmesi
için Hollanda merkezli Port of Rotter-
dam şirketiyle çerçeve iş birliği anlaşması
imzaladı. Rönesans Holdingden yapılan
açıklamada, holdingin endüstri bölge-
sinde petrokimya yatırımına hazırlandığı
hatırlatıldı. Port of Rotterdam ile imza-
lanan çerçeve anlaşmanın bölgeye ya-
bancı yatırım çekme amacının da bulun-
duğu belirtildi. Açıklamada, “Rönesans
Holding, Avrupa’nın en büyük limanının
yönetim, işletme ve operasyonundan
sorumlu, Hollanda hükümeti ve Rotter-
dam Belediyesi’nin sahibi olduğu Port of
Rotterdam’ın tecrübesini Türkiye’ye ta-
şıyacak. Bu kapsamda Rönesans Holding
ile Avrupa’nın en büyük liman işletme-
cisi Port of Rotterdam arasında 17 Eylül
2018 tarihinde Hollanda’da çerçeve iş
birliği anlaşması imzalandı” bilgisi verildi.
Açıklamada Ceyhan Mega Petrokimya
Endüstri Bölgesi’nde gerçekleştirilecek
projelerin öncelikle petrokimya tesisle-
rine odaklanacağı, bölgede inşa edilecek
endüstriyel tesislerin yoğun ithal edilen
petrokimya ürünlerini yerli olarak ürete-
ceği vurgulandı. İşbirliği anlaşması Röne-
sans Holding Başkanı Erman Ilıcak ve Port
of Rotterdam CEO’su Allard Castelein’ın
katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Rönesans, Ceyhan Mega Petrokimya Endüstri Bölgesi hizmetleri için Port of Rotterdam ile işbirliği yapacak
PLASFEDDERGİ
36
PAGDER’den odaklanmış, fayda sağlayan, sonuç alıcı “butik eğitim” programları
PANO
lanan açıklamada, eğitim talep edenlerin
isteklerinin planlamanın tamamına yan-
sıdığı vurgulandı.
Bu kapsamda, eğitim talep edilen alan ve
eğitim alması istenen çalışan sayısının
toplandığı ve değerlendirildiği; içeriğe
uygun grup sayısının belirlenerek süre-
nin belirlendiği ve onay alındığı anlatıldı.
Bu yola bir günlük eğitimlerden başlaya-
rak süre, katılımcı ve içeriğin yoğunluğu-
na göre daha uzun sürelerle farklı eğitim-
lerin tasarlanabildiği belirtildi.
Eğitimin sonuç ve fayda odaklı olması ne-
deniyle çıktıların da analiz edildiği hatır-
latılan PAGDER açıklamasında, katılımcı
anketiyle ölçme yapıldığı ve sonuçların
da PAGDER Eğitim Komitesi tarafından
değerlendirildiği, buna bağlı olarak ilave
alınması gereken önlemler ya da gelişti-
rilmesi gereken alanlar için veri seti oluş-
turulduğu bildirildi.
Katılımcı talebinin eğitim programı açıl-
masında ana unsurlardan biri olduğu
belirtilen açıklamada, uygulanan eğitim
sisteminin sektörün nitelikçi iş gücünün
artırılmasına, fayda sağlamasına katkı
verdiği belirtildi.
Gelişen teknoloji ve trendlere duyarlı,
deneyerek ve uygulayarak öğrenme yak-
laşımını benimseyen bir eğitim modeli
uygulandığı belirtilen açıklamada “Butik
Eğitim” programlarının amacı “Sektör
mensuplarının ihtiyaç ve taleplerini kar-
şılayacak şekilde tasarlanmış olan butik
eğitimlerle; sektör sorunlarının çözümü-
ne katkıda bulunmayı, çalışanların eksik-
liklerini gidermesine destek olmayı ve
yeni beceriler kazandırmayı, niteliği ve
verimliliği arttırarak kurumların zaman ve
maliyetlerinde tasarruf etmesini sağla-
mayı amaçlamaktayız” olarak tanımlandı.
Butik eğitimi “Katılımcı taleplerine uy-
gun, kurum içinde planlanan ve uygula-
nan eğitim sistemidir. Plastik Sanayicileri
Derneği olarak alınan talepler doğrultu-
sunda uygun içerik ve programı hazırlı-
yor, görüşe sunuyoruz. Eğitmen havu-
zumuzda bulunan, talep edilen konuda
uzman eğitmenimiz ile birlikte, kurum
adresinde, onaylanan program dahilinde
eğitimi gerçekleştiriyoruz” olarak tanım-
PAGDER, gelişen teknoloji trendlere uygun şekilde, uygulama fırsatı
da sunan eğitim programlarını sürdürüyor. PAGDER’den yapılan açık-
lamada “butik eğitim” olarak nitelenebilecek yeni yaklaşımla sektör fi r-
malarının taleplerine uygun programlar açıldığı vurgulandı.
PLASFEDDERGİ
38
Kur savaşları kauçuk sektörünü de vuruyorDeğerli okurlar,
Bu yılın 3. çeyreğinin sonuna yaklaşırken ülkemizin içinde bulunduğu ve yılın başından bu yana devam eden bölgesel istik-rarsızlıklar ve ülkemizdeki ekonomik sıkıntılara bir de kur savaşları eklenmiştir. Kur savaşları maalesef her sektörü etkilediği gibi kauçuk sektörünü de çok fazla etkilemektedir. Ocak 2018 başlarında 3,7 olan Dolar/Türk Lirası paritesi bugünlerde 6,5 seviyelerinde inişli çıkışlı bir seyir izlemekte olup bu da bize yüzde 70’in üzerinde bir artışın olduğunu göstermektedir.
Kauçuk sektörü maalesef yüzde 100’e yakın (yüzde 98) dışa bağımlı, hammaddesinin hemen hepsini ithal eden bir sektör olarak, kurun bu denli artması neticesinde; kauçuğun işlenmesi ve iç pazar üretiminde maliyetlere direk yansıması dolayısıyla çok büyük iç satış zararları ile karşı karşıya kalmıştır.
Ülkemizdeki tüm sanayicilerde bu yıl özellikle faiz ve kurlardaki yüksek boyutlu dalgalanmanın baskısını daha fazla hisset-mektedir. Bu da sanayiciler açısından fi nansman yükünün giderek ağırlaştığını göstermekte ve karlılıkların sürdürülebilirliği konusunda endişe yaratmaktadır. Döviz kurlarında yaşanan gelişmelerle Türkiye’nin ekonomik açıdan adeta kaotik bir orta-ma çekilmek istendiği bir dönemde, bankaların da duyarlı hareket etmesi gerekmektedir.
İçinde bulunulan zorlu koşullara ve artan maliyetlere rağmen gerek kauçuk sektörü gerekse diğer sektörler sanayicileri, üre-tim yapma, yeni yatırımlar gerçekleştirme ve istihdam yaratma arzusunu korumakta olup, Türkiye’nin iyi günlerinde olduğu gibi zor günlerinde de ellerini taşın altına koymaktan onur duymakta, bunu da yerli ve milli kaynaklarını kullanarak yapmaya gayret etmektedir.
Kauçuk sektörü olarak dış ticaret verilerine göz attığımızda; 2018 yılı başından beri süregelen ihracat artışı Temmuz ayında da devam ederek 2017 yılı Ocak-Temmuz dönemine oranla yüzde 21,42 artarak 1.691 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise yüzde 84’ten yüzde 94’e yükselmiştir.
Kauçuk Derneği olarak sektörün tüm gelişmelerini yakında takip ederek, sorunların tespiti ve çözümü yönünde gayret içinde bulunmakta, bu yönde gerek yurtiçi gerekse yurtdışında faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz.
24-27 Ekim 2018 tarihleri arasında TÜYAP işbirliği ile “10. Uluslararası Kauçuk Fuarı”nı gerçekleştireceğiz. İstanbul TÜYAP Fuar Merkezi’nde gerçekleşecek olan fuarımıza tüm dünya kauçuk sektörü mensuplarını, ürünlerini pazarlamak ve tüm dün-yaya hitap etmek için Türkiye’ye davet ediyoruz. Siz sektörümüz mensuplarını da bu fuarda görmek istiyoruz, üyelerimize de bu fuar için özel fi yat avantajlarından yararlanmaları imkanını sunuyoruz.
Kauçuk Derneği olarak üyesi olduğumuz Uluslararası Kauçuk Örgütü “IRCO”nun Malezya’da yapılacak olan IRCO yıllık örgüt toplantısı ve IRC2018 Kauçuk Kongresi Jüri Üyeliği için Derneğimiz davet edilmiş olup, Derneğimizden bir üyemiz gerek top-lantılarda Derneğimizi ve ülkemizi temsil etmek, gerekse kongrede jüri üyeliği yapmak üzere görevlendirilmiştir.
Değerli sanayici ve değerli iş insanlarımız, ülkemizin içinden geçtiği bu darboğazın en kısa sürede atlatılması yönünde biz sanayiciler ve iş insanlarına büyük görevler düşmektedir. Bu süreçte de en önemli gücümüz katma değeri yüksek, teknolojik ürünlerin üretimi ve ihracı olacaktır. Tüm sanayicimize bu yönde önlem almaları ve ülkemiz kalkınmasına itici güç olmaları yönünde sesleniyorum.
Hepinize sağlıklı ve başarılı çalışmalar diliyor, ülkemizin içinden geçtiği bu dar boğazdan kısa sürede çıkarak güneşli, aydın ve huzurlu günlere ulaşmasını temenni ediyorum.
Saygılarımla,
Fahriye YükselYönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
Kauçuk Derneği
PlaSTK
YILLAR İTHALAT ($) ARTIŞ (%) KG ARTIŞ (%) İHRACAT ($) ARTIŞ (%) KG ARTIŞ (%)
2018-7 1.795.503.428 670.567.770 1.690.646.135 394.291.026
2017-7 1.644.914.041 (+)9,15 561.664.402 (+)19,39 1.392.385.179 (+)21,42 346.196.740 (+)13,89
PLASFEDDERGİ
40
Dow Performance Silicones yeni silikon bazlı masterbatch tanıtımını yaptıDowDuPont Specialties Products’ın bağlı
iş birimi olan Dow Performance Silicones,
İspanya’da yapılan Uygulamalı Pazar Bilgi-
si (AMI) Tarımsal Film Konferansı’nda yeni
bir silikon bazlı masterbatch tanıtımını
yaptı. DowDuPont’tan yapılan açıklama-
da, yeni ürün olan ultra yüksek molekül
ağırlıklı silikon çözeltisinin, sürtünme kat-
sayısını (COF) azaltarak düşük yoğunluklu
ve doğrusal düşük yoğunluklu polietilen
(LDPE / LLDPE) tarım fi lminin işlenmesi-
ni kolaylaştırdığı belirtildi. Ayrıca yırtılma
mukavemeti ve gerilme uzaması gibi me-
kanik özellikleri de koruduğu vurgulandı.
Yapılan tanıtımda, test verisi ve uygulama
sonuçları gösterildi. Yeni ürünün tarımsal
amaçlı olarak çeşitli fi lm üretiminde, ay-
rıca form, doldurma ve mühürleme (FFS)
işlemini kullanarak gıda ve gıda dışı am-
balajlarda da kullanılabildiği kaydedildi.
Ürünün Ekim ayı ikinci yarasından itibaren
satışa sunulacağı açıklandı.
Dow Performance Silicones, iş, ticari inşa-
at ve yüksek performanslı bina, tüketim
malları, silikon elastomerler ve basınca
duyarlı endüstrilerde çözümler sunuyor.
Şekib AvdagiçYönetim Kurulu Başkanı
Kompozit Sanayicileri Derneği
PANOPlaSTK
Değerli Dostlar;
Derneğimiz; üyelik geliştirme çalışmaları çerçevesinde geçtiğimiz dönemde derne-ğimize üye olan İstanbul Arel Üniversitesi Polimer Teknolojiler ve Kompozit Uygula-ma ve Araştırma Merkezi (ArelPOTKAM) derneğimizin daha da güçlenmesini sağla-mıştır.
Sektörümüzün en önemli organizasyonu olan JEC World Paris Fuarı’ na 2019 yılında da İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile oluşturduğumuz işbirliği içerisinde Türkiye Milli İştirak Organizasyonu çerçevesinde katılacağız. Bu amaçla JEC World 2019 Organi-zasyonunun ön kayıtlarına başlamış bulunmaktayız. Türk kompozitinin marka olma yolunda ilerleyişine JEC World Paris Fuarlarındaki örgütlü katılımlarımızın önemli kat-kılarının olacağına inanmaktayız.
4. Türk ve Bölgesel Kompozit Sanayi, Teknoloji ve Uygulamaları etkinliğini yani TURK KOMPOZIT 2019 Kompozit Zirvesini 10 – 12 Ekim 2019 İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Sergi Sarayı’ nda gerçekleştirme doğrultusundaki çalışmaları-mız hızla devam etmektedir. Bu fuarda Türk Kompozitçileri birlikte yer alarak Türk Kompozitinin yeteneklerini, gücünü ve potansiyelini ziyaretçilerine sergileme fırsatı bulacaklardır. Bu tarihleri ajandanıza şimdiden not etmenizi tavsiye ederim.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan 2017 yılı İSO sıralamasında, üye-lerimizden; Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş. (TUSAŞ), Kordsa Teknik Tekstil A.Ş., DYO Sanayi Boyaları SAN. ve TİC. A.Ş, Esen Plastik SAN. ve TİC. A.Ş. ile Superlit Boru Sanayi A.Ş.’ nin ilk 500’ e Poliya Poliester SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ., Subor Boru SAN. VE TİC. A.Ş., Boytek Reçine Boya ve Kimya A.Ş., Eurotec Mühendislik Plastikleri SAN. ve TİC. A.Ş., Cam Elyaf Sanayi A.Ş., Peker Yüzey Tasarımları SAN. ve TİC. A.Ş., Polin Su Parkları ve Havuz Şirketleri A.Ş. ile Turkuaz Polyester Reçine Kimya SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ’ nin ikinci 500’e girmesi sektörümüz ve derneğimiz için gurur vesilesi olmuştur. Üyelerimizi göstermiş oldukları üstün başarı ve sektörümüze yapmış oldukları de-ğerli katkıları nedeni ile kutlar ve başarılarının artarak devam etmesini dileriz.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından hazırlanan 2017 yılı Türkiye’nin ilk bin ihracatçı fi rması listesinde yer alan üyelerimiz Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş. (TUSAŞ), Kordsa Teknik Tekstil A.Ş., Polin Dış Ticaret A.Ş., Superlit Boru Sanayi A.Ş., Fibrosan Cam Takviyeli Polyester SAN. ve TİC. A.Ş. ve Belenco Dış Ticaret A.Ş.‘ yi gös-termiş oldukları üstün başarı ve sektörümüze yapmış oldukları değerli katkıları ne-deniyle kutlar başarılarının devamını dileriz.
2005 yılında kurulduğu tarihten bu yana her ay Yönetim Kurulu Toplantısı yapan derneğimiz Haziran 2018 ayı Yönetim Kurulu Toplantısı ile 150. Yönetim Kurulu Toplantısını gerçekleştirerek 13. Yaşını tamamlamanın gururunu yaşamıştır. Derne-ğimizin daha nice 150’li toplantılar gerçekleştirmesini diliyorum.
Önümüzdeki günlerin Türk Kompozit ve Plastik sektörlerine bol kazançlı ve bereketli işler getirmesini dilerim.
Saygılarımla.
PLASFEDDERGİ
41
Bilecik Valisi Tahir Büyükakın da konuşma-sında, “Ben ekonomi doçentiyim. Finansal
ve ekonomi krizleriyle ilgili özel çalışmalar yaptım. Bakın bu krizin rasyonel ekonomik temeli yok. Dövizdeki bu artışın hiç bir ras-yonel temeli yok. Bugün bir sürü insanın belirsizlikten bahsettiği, ümitsiz konuş-malar yaptığı, kötü senaryolar yazdığı bir dönemde arkamızda bir temel atılacak. Gerçek bu. Öbürü sadece spekülatif. Döviz kurunun buraya gelmesinin reel ekonomi ile bir ilgisi yok. Tamamen spekülatif.” diye konuştu.
PANO
Elektrikli ısıtma ve ısı kontrol sistemleri
alanında faaliyet yürüten Ser Rezistans,
plastik yanında otomotiv ve havacılık sek-
törlerinde de büyümesini sürdürmeyi he-
defl iyor. Ser Rezistans Satış Koordinatörü
Burak Evrenkaya yaptığı açıklamada, bu
yıl içinde Havacılık ve Uzay Sektörü kali-
te standartları içinde bulunan otomotiv
sektörüne yönelik ISO standardına uyum
için çalışmalarını sürdürdüklerini açıkladı.
Evrenkaya, bu standardı alınca otomotiv
sektöründe onaylı tedarikçilerden biri ola-
caklarını kaydetti.
Ser Rezistansın, halen plastik, otomotiv,
cam, metal, ahşap ve mobilya, ambalaj,
gıda, elektronik, tekstil, boya ve kapla-
ma, ilaç, kimya gibi çok sayıda sektörde
faaliyet gösteren imalatçıların ihtiyaç
duyduğu çözümleri ürettiğini hatırlatan
Evrenkaya, 50 kişiye ulaşan istihdam-
la imalatlarını sürdürdüklerini kaydetti.
Romanya’da yatırımları bulunduğunu
hatırlatan Evrenkaya, “Kısa, orta ve uzun
dönemli hedefl er belirledik. Büyüme ve
ihracatı artırma yönünde çalışıyoruz” diye
konuştu. Evrenkaya TÜBİTAK projeleri
üstlenmeyi de planladıklarını açıkladı.
Burak Evrenkaya, şirket olarak sosyal so-
rumluluk projelerine de destek verdikle-
rini hatırlatarak, eğitim ve diğer alanlarda
faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri ile
birlikte çalıştıklarını, PAGDER’in Yuvaya
Dönüşen Plastikler projesi destekçilerin-
den olduklarını bildirdi.
Ser Rezistans, TÜBİTAK projelerinde yer almayı hedefl iyor
Plastik sektöründe Türkiye’nin ilk imalatçı-larından biri olan Vatan Plastik, beşinci fab-rikasının 40 dönümden oluşan ikinci etabı-nın temelini attı. Bilecik Osmaneli Organize Sanayi Bölgesindeki yatırım için yapılan ve yatırım tutarı 12 milyon dolar olarak açıkla-nan fabrikanın temel atma töreninde ko-nuşan Vatan Plastik Yönetim Kurulu Baş-kanı Behruz Vatandost, “Yatırımlarımızın devamı gelecek. Sanayicilerimiz yatırımdan korkmasın. Sanayide yatırım bitmez. Yatı-rımlar devam edecek. Ülkenin ekonomisi güçlensin diye yatırım yapıyoruz. Her za-man yatırım yapmak lazım. Su gelirken ba-raj kuramazsın. Barajı kurarsın su gelir. Ben 60 yıldır Tahtekale’den bu güne kadar hep teknolojiyi takip ettim. Türkiye’de bir sıkıntı yok. Çünkü biz 64 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bizim ihracatımız yüzde 60. Hatta bu sene ihracatımız yüzde 40 arttı. Devam da ede-cek. Bana burada 500 bin dönüm verseler yine yatırım yaparım, iş yaparım. Korkula-cak bir durum yok.” dedi.
PAGDER ile Brightworks Engineering bün-yesindesi Brigghtworks Academy eğitim alanında iş birliği imkanlarına yönelik bir görüşme yapıldı. Toplantıda çalışmaları hakkında bilgi veren Brigghtworks Aca-demy İş Geliştirme Müdürü Mahir Ziyrek işgücü gelişim, sertifi kasyon, standart eğitim, Moldfl ow eğitimleri olmak üzere 4 ana başlıkta eğitim faaliyeti sürdürüldüğü vurgulayarak PAGDER’in MYK onaylı ser-tifi kalandırma yetkisi nedeniyle işbirliği imkanlarının geniş bir çerçeveye ulaşabile-ceğini kaydetti.
Toplantıda Brightworks Plastik Akademi-PAGDER işbirliği imkanlarının analizinin yapılabilmesi amacıyla iş planı yapıldı ve eğitimlere gözlemci gönderilmesi, Brigh-tworks eğitim faaliyet detaylarının anla-tılması, ortak eğitim paketi imkanlarının araştırılmasına karar verildi.
PAGDER ile Brightworks Academy iş birliği olanaklarını görüştü
Vatan Plastik Bilecik yatırımının ikinci etabına başladı
PLASFEDDERGİ
42
PlaSTK
Öncelikle tüm PLASFEDDERGİ takipçilerini saygıyla selamlıyorum.
2016 yılında işaretleri gelmeye başlayan ABD kaynaklı parasal genişlemenin daralacağı yönündeki emareleri büyüyen ekono-
mimiz içinde, riskleri de hepimiz biraz ıskalayarak maalesef bugünlere geldik. Belki biraz da mesleki eğitimimden sebep her
zaman geçmişin muhasebesinin yapılmasının geleceği yönetmede başarı anahtarlarından biri olduğuna inandım. Esasen son
20 yılını sektörün içinde yaşayan biri olarak gerek 2001, gerek 2008 gerekse 2011 krizleri ile 2018’e geldik. Bakıldığında herke-
sin dilinde yer bulan 7-8 yılda bir bu ülke krizlerle yüzleşir istatistiki verisini de yalancı çıkarmıyor. Her krizin kök nedenleri farklı
olmakla beraber ülkemize olan etkileri maalesef çok büyük yaralar açmak kaydıyla benzer sonuçlar yaratıyor.
Son altı ayda hızla değer yitiren TL ile birlikte aslında öncesinde görülen işaretler belirgin şekilde gün yüzüne çıktı. Ortalık ka-
rıştığında maalesef konuşan çok, müdahale eden az oluyor. Bu durumda esasen her birimiz kendi gerçeklerimizle yüzleşmek
durumunda kalıyoruz.
Plastik sektörünün hammadde yönünden bu derece dışa bağımlı olması özellikle kur artışı ve erişimin çok güçleştiği fi nansal
kaynaklar nedeniyle en çok etkilenecek ve yara alacak sektörlerden biri olduğunu düşünüyorum. Bu sefer yaşanan krizin altında
geciken ekonomik önlemlerin çok büyük etkisi olmasının yanı sıra dünya siyasetinin ve yeni düzenin de etkisini yadsıyamayız.
Bu kriz gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaç duyduğu sıcak paranın maalesef yönünü değiştirip ait olduğu yere yönelmesinin neti-
cesi başta ülkemiz olmak üzere etkilenen ülkelerin temel problemi dış ticaret açığı, kamu maliyesinde ki bozulma ve de yatırım-
ların yani sermaye girişinin durma noktasına gelişidir.
Benim bunlarla alakalı değerlendirmem oldukça basit. Daha kaliteli, daha nitelikli ve fark yaratan şekilde üretmez ve üreteni yani
reel sektörü gereken şekilde desteklemezsek, hane halkının tasarrufunu tüketime ve betona yönlendirirsek eldeki kıt kaynak-
ları da etkin kullanmamış oluruz ve de sonucunda dalgalar sertleştiğinde onunla beraber savruluruz.
Ticaret savaşlarının altında yatan temel sebep de bu değil mi? Gelişmiş ülkeler reel sektörlerini koruma çabasına girmiştir. O
takdirde bizim de bu durumların önünde buna hazırlanıyor olmamız gerekirdi.
Maalesef ülke olarak uluslararası sermayeye erişiminin bu derece azalması nedeniyle çok sert önlemler almak zorunda kalıyo-
ruz ve kalacağız. Ben bu yazıyı hazırlarken DAB (Döviz Alım Belgesi) tekrar hayatımızın içerisine girdi. Sermaye bu derece global-
leşirken bu tarz uygulamaların ülkemize kısa vadede yaratacağı katkıdan çok uzun vadede potansiyel kaygıları yatırımcıya do-
ğuracağını düşünenlerdenim. Günümüz dünyasında entegrasyonu tamamlamak üzere olan bir ülke konumundan tekrar bu ve
benzeri duvarları ticaretin içine ören ülke konumuna geçmek global sermayenin ülkemize yönelişinde kaygılara neden olacaktır.
Eskilerin dediği gibi bardak kırıldığında asla eskisi gibi olmayacaktır. Bu durumdan kısa-orta vadede çıktığımızda fatura az ya
da çok her birimize kesilmiş olacak. Kendi adıma sorduğum soru şu; krizi yaşayan ile krize karşı duranın yaptığı şeyler arasında
temel farklar ne? Bu cevaplar bir sonraki benzer bir durumda daha dik durmamızı sağlayacak temel cevaplar olacaktır. Bulgaris-
tan, Romanya, Polonya gibi ülkeler ile olan farkımız neydi ki bugün paramızın değeri son altı ayda bu ülkeler ile dahi yüzde 50’ler
nispetinde aleyhimize gelişen şekilde değişti?
Yukarıda da belirttiğim gibi bu ve benzeri cevapları bulup muhasebesini yapalım ki bir daha ki sefer daha güçlü olalım ve de daha
az yara alalım.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Selçuk GülsünYönetim Kurulu Başkanı
Plastik Sanayicileri Derneği
PLASFEDDERGİ
Plastik sektörü Plastik sektörü OSB yatırımlarıyla OSB yatırımlarıyla büyüyorbüyüyor
Yeni nesil sanayi için yeni nesil Organize Sanayi Bölgeleri Yeni nesil sanayi için yeni nesil Organize Sanayi Bölgeleri faaliyete geçti faaliyete geçti
GÜNDEM
Organize Sanayi Bölgeleri Türkiye’nin kalkınma araçlarından biri olarak görüldü. Öyle ki Türkiye bu
kapsamda en fazla yatırım yapan ülkelerin başında geliyor. Ülke çapında halen 244’ü faal 310 OSB ku-
rulmuş durumda. İlk örneği Bursa OSB’nin 1961’de kurulmasıyla başlayan süreçte Türkiye’deki OSB’ler
de Dünyadaki evrimine uygun biçimde, genel sanayi bölgeleri zaman içinde serbest bölgelere, tekno-
parklara, ihtisaslaşmış organize sanayi bölgelerine dönüştü.
Plastik sektörü açısından ise Türkiye plastik sanayicileri öncü bir rol oynamaya başladı. Sektör özel
sektör eliyle kurulan ve işletilen organize sanayi bölgelerini hayata geçirme konusunda diğer sektör-
lere kıyasla daha aktif görünüyor. Türkiye’de daha önce de örnekleri bulunan özel sektör tarafından
kurulan organize sanayi bölgelerine yeni örnekler plastik sanayicileri tarafından ortaya konuldu.
44
PLAPLAPLALLPLAPLAPLAP SFEFESFESS DDDDDDDDDDDDERDDERDERERERD GİGİGGÜNDEM
45
PLASFEDDERGİGÜNDEM
“İşimize eski bir binanın bodrumunda 80
metrekarelik imalathaneyle başladık…”
Plastik sektörünün duayenleri ile yapılan
sohbetler genellikle benzer cümlelerle
başlıyor. Plastik sektörü o günlerden bu
yana çok yol katetti ama yıllar içinde ima-
lathanelerin metrekaresi büyüse de uy-
gun bir üretim alanı sorunu kendisini her
zaman gösterdi. Geçmişte şehir dışında
ya da göreli olarak sanayi yoğun alanlarda
kurulmuş imalathaneler şehir içinde kaldı.
Küçük sanayi siteleri ya da sanayi sitele-
rinde kurulmuş imalathaneler yetmeme-
ye başladı.
Göreli olarak büyümesini sağlayan bazı
fi rmalar genel organize sanayi bölgele-
ri içinde faaliyetlerini sürdürdüler ama
çoğunluğu KOBİ niteliğindeki sektör fi r-
maları sorun yaşamayı sürdürdü. Dikkat
çekici biçimde son dönemde plastik sek-
tör mensuplarının ihtisaslaşmış organize
sanayi bölgelerine yönelmesi gözlendi.
Türkiye’nin biraz geç de olsa kümelen-
me, ihtisaslaşma, rekabet öncesi işbirliği
modelleri ile sinerji oluşturma kültürünün
yaygınlaşması; sektör imalatçıları ve sek-
töre yönelik faaliyet gösteren diğer iş kol-
larının işletme yeri sorununun derinleş-
mesi bu sürecin ortaya çıkmasını sağladı.
Elbette en önemli unsurlardan biri, sektö-
rün iyi yönetilen ve akılcı planlanmış ihti-
sas organize sanayi bölgeleri yatırımlarını
geliştirmesi oldu. Böylece plastik sektörü
diğer sektörlere de örnek olabilecek bir
OSB yatırım sürecini ortaya koydu.
Plastik sektörü Türkiye’nin en önemli ima-
lat sanayii kollarından birini oluşturuyor.
Öyle ki, her geçen gün yeni ortaya çıkan
yeni plastik malzemeler, hemen her sek-
tör için yeni ürünlerin yapılmasını sağlıyor.
Plastik sektörü aynı zamanda sağladığı
büyük avantajla geleceğin malzemelerini
ortaya koyan polimer teknolojilerinin de
ana motive edicisi durumunda. İmalat sa-
nayiinin bütün kolları gibi plastik sektörü
de bugünlerde ekonomik dalgalanma-
dan dolayı orta ve uzun vadeli gelişimine
odaklanamasa da, sektörün özelliklerin-
den dolayı gelişmeye açık bir endüstri kolu
durumunda.
-Organize Sanayi Bölgeleri: Ken-diliğinden başladı, bütün dün-yada büyüme aracı olarak kulla-nılıyor
Dünyanın ilk organize sanayi bölgesi (İng:
Industrial Park, Industrial Estate, Trading
Estate) İngiltere’de 1896 yılında ilan edilip
1899 yılında faaliyete başlayan İngiltere
Menchaster’deki “Traff ord Park” olarak
kabul ediliyor. Bunun öncesinde ABD’de
1885 yılındaki tekstil kümelenmesine isti-
naden fi kir olarak sanayi bölgelerinin fay-
da sağlayacağına yönelik bir rapor yazıldı.
Ekonomik araç olarak kullanılmayan bu
girişim döneminin çeşitli örnekleri görül-
dü. ABD’nin Chicago kentindeki 1905 ta-
rihli Central Manufacturing ve 1909 tarihli
Clearing sanayi bölgeleri bunun örnekleri
arasında.
Organize sanayi bölgesinin araç olarak
kullanılmasına yönelik yaklaşım ise birinci
dünya savaşından sonra ortaya çıktı. İngil-
tere büyük buhrandan etkilenen endüst-
risini desteklemek, göçün önüne geçmek
için 1936 yılında devlet “Özel Gelişme
Alanları ve İlerleme Yasası” nı çıkardı. Bu
yasayla 1936–1938 yılları arasında İskoç-
ya’ da ve Galler’ de altı adet sanayi bölgesi
kuruldu.
İkinci dünya savaşından sonra ise hükü-
metlerin eliyle, kalkınma, sanayinin geniş
alana yayılarak gelir adaletsizliğini azalt-
ma, maliyet düşürerek verimliliği artırma
vb. gerekçelerle organize sanayi bölgeleri
kurulması hızlandı. OSB’ler ekonomik bir
amaca bağlı araçlar olarak görülmeye baş-
landı.
-Türkiye planlı sanayileşme ile OSB’lere önem verdi
Türkiye’nin kuruluşundan itibaren “sana-
yileşme” ana hedefl erden biri olarak orta-
ya çıktı. Cumhuriyetin ilk yıllarında kamu
eliyle büyük ölçekli fabrikalar kuruldu. Şe-
ker, tekstil, demir-çelik, enerji alanlarında
faaliyet gösteren bu fabrikalar genellikle
içinde sinema, tiyatro ve dans salonları,
dershaneler, hatta laboratuarlar bulunan
kampuslar olarak inşa edildi. Bu dönemde
bütün Türkiye’de özel sektör girişimleri
genellikle küçük sanayi işletmelerinden
oluşuyordu ve yerleşim yerlerinin çevre-
lerinde genellikle birbirine yakın çeşitli bi-
nalar içinde faaliyet gösteriyordu.
1960’lı yıllara gelindiğinde ise göreli ola-
rak sanayici sayılabilecek özel sektör gö-
rülmeye başladı. Bu yılar aynı zamanda
planlı kalkınma döneminin de başlangıcı
oldu. Küçük sanayi siteleri ve ilk örneği
Bursa’da 1961’de faaliyete başlayan “sa-
nayi bölgesi” başta kalkınma ve sanayileş-
me olmak üzere çeşitli amaçlara bağlı ola-
rak kavramlaştı. 1982 yılına kadar çeşitli
illerde Organize Sanayi Bölgeleri kurulsa
da herhangi bir kanuna tabi olmadan oluş-
turuldu. 1982 yılında yayımlanan Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı Fonlar Yönetmeliği ile
OSB ve küçük sanayi sitesi kurulması için
fon tahsis edildi, dolayısıyla OSB kuruluş-
ları da ilk “usul düzenlemesine” tabi hale
geldi. Devam eden süreçte OSB’ler kurul-
dukları belediye, bakanlık ya da idarenin
yönetiminde tüzel kişilik olmadan sadece
arazi-şehir yönetimi yapısı olarak faaliyet
gösterdi. Hukuki boşlukların ortaya çık-
masıyla da nihayet 2000 tarihinde 4562
46
PLASFEDDERGİ
Türkiye’nin ilk özel ihtisas organize sanayi bölgeleri girişiminden biri olan PAGDER&ASLAN Plas-tik İhtisas OSB (PAOSB) üretim için gün sayıyor. PAOSB Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu, genişleme planları ve PAOSB’un avantajlarını PLASFEDDERGİ’ye anlattı.
PAOSB hakkında kısa bir bilgi verebilir misiniz?İstanbul’da şehir içine sıkışıp kalmış plastik sanayine avantajlı bir lokasyonda, modern bir üretim alanı sağlamak üzere hayata geçirdiğimiz PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas Organize Sanayi Böl-gesi, Kırklareli’nin Vize İlçesinde kuruluyor. Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) ve Asrey İnşaat girişimi olan PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas OSB (PAOSB), özel sektör ve STK işbirliğinin ilk örne-ği olarak da özel bir konumda yer alıyor. Sanayicilerden oluşan Yönetim Kurulumuz ile sektörün ihtiyaçları ve beklentilerine en iyi imkanlarla cevap verecek örnek bir OSB modeli ortaya koyduk. Plastik sanayinin büyüme hızı ve gelecek potansiyeli göz önüne alındığında PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas OSB, çok önemli bir boşluğu dolduruyor. İstanbul ve civarındaki sanayicileri bir ara-
ya getirecek en doğru ve avantajlı konumda olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. Ayrıca aynı sektöre ait birbirleriyle ilişkili te-sislerin bir arada olmasının getireceği kolaylıklar ve yaratılacak sinerji fi rmalarımızın kârlılığını ve rekabet güçlerini de artıracak.
PAOSB’de üretim yapmak plastik sanayicilerine ne gibi faydalar sağlamaktadır?İstanbul ve Avrupa’ya çok yakın bir konumda bulunuyoruz. Otoyola, demiryoluna, limana ve havalimanına yakınız. Bu da OSB’mize ilgiyi artırıyor. Sadece lokasyon olarak üstünlük sağlamıyoruz, yatırımcılarımız çok özel avantajlardan yararlanabili-yor. Direkt iletim hattına bağlanmak suretiyle yüzde 30 daha ucuz enerji, yüzde 45 yatırım teşvikinden yararlanma imkanı ve sanayinin ihtiyacına göre tasarlanan modern altyapı imkanları sunuyoruz. Projesi üzerinde titizlikle çalıştığımız altyapı inşaatı-mız 2018 yılı son çeyreğinde tamamen bitmiş ve üst yapı inşaatlarına hazır hale gelmiş olacak.
Plastik sanayine yönelik yatırımlar sadece 6. Bölge illerinde yapılmaları koşuluyla yatırım teşviklerinden yararlanabiliyorken İhtisas Organize Sanayi Bölgesi olmamız dolayısıyla 3. Bölge teşviklerinden yararlanma imkanına sahipler. Bu sanayicimizin Kurumlar Vergisi indirimi desteği ve Sigorta Primi işveren hissesi desteği sayesinde yapacağı yatırımın yüzde 45’ini geri al-ması anlamına geliyor. Ek olarak Organize Sanayi Bölgesi’nde yer almaları dolayısıyla; Gümrük Vergisi, KDV istisnası, emlak vergisi, bina inşaat harcı ve yapı kullanma izni harcından muaf olacaklar. Ayrıca ekstra ÇED raporu, arıtma maliyeti ve atık su bedeli de olmayacak. Bir diğer vurgulamamız gereken konu ise Üretim Reformunu düzenleyen 7033 sayılı kanun kapsamında İstanbul’da yerleşim alanları içine sıkışıp kalmış sanayi işletmelerinin planlı sanayi alanlarına taşınmasına katkı sağlamak için düzenlenen yüzde 3 faizle kredi desteğinden de faydalanacaklar. Dolayısıyla hem İstanbul ve Avrupa’ya çok yakın bir noktada-ki Kırklareli Vize’de geleceği olan değerli bir yatırım yapmış hem de Bölgesel desteklerden yararlanmış olacaklar.
İhtisas OSB olmanın bir diğer artısı da aynı sektöre ait birbirleriyle ilişkili tesislerin bir arada olmasının getireceği kolaylıklar ve yaratılacak sinerji olacak.
Bölgenizde sunduğunuz öncelikli avantajlar nelerdir?İstanbul’a ve Avrupa’ya yakınlığımız, istihdam sorunu olmayan bir bölgede yer almamız, ihtisas OSB olmanın getirdiği yatırım teşvikleri yanında PAOSB’nin çok önemli bir farkı bölge OSB’lere ve İstanbul’a kıyasla yüzde 30 daha ucuz enerji imkanı sunacak
sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu
çıkarıldı ve Organize Sanayi Bölgeleri “tü-
zel kişilik” olarak faaliyetlerini yürütmeye
başladı.
-Türkiye’nin OSB “yaklaşımı”…
Türkiye’nin 1961’de başlayan OSB ma-
cerasında sanayileşme ve özel sektörün
yatırım yapması amacı ön plana çıktı.
TBMM’de 2000’de kabul edilen 4562 sayılı
kanunda ise Kanunun ana amacı, OSB’lere
tüzel kişilik kazandırılarak mevcut huku-
ki-idari sorunları ortadan kaldırmak ya-
zıldı. Buna karşılık, Tasarının görüşülmesi
sırasında Türkiye’nin OSB yatırımlarıyla
amaçları, Türkiye’de gerek sanayileşme,
gerek teknolojik gelişimin tesisi yönünde
organize sanayi bölgeleriyle ilgili bir boş-
luğun, birçok ilgili kurum ve kuruluşun da
katılımcılığıyla doldurulması, Türk sanayi-
inin gelişmesi ve müteşebbisinin önünün
açılması, çarpık kentleşmenin önüne ge-
çilmesi, devam eden OSB yatırımlarının
hızlandırılması, tarım alanlarının korun-
ması, düzenli-planlı sanayileşme, sana-
yicilerin özendirilmesi amaçları sıralandı.
Bu yasa aynı zamanda girişimcilerin özel
organize sanayi bölgesi kurmasına da izin
veriyordu.
-OSB’ler evrimleşiyor
Türkiye’de halen, Karma OSB, İhtisas OSB,
Özel OSB, Tarıma Dayalı OSB ve Islah OSB
olmak üzere 5 tür organize sanayi bölgesi
bulunuyor. Buna karşılık, her ne kadar OSB
mevzuatı içinde olmasa da bütün dünya-
da olduğu gibi, sanayi bölgesi kavramı da
evrimleşti ve Türkiye de buna uyum sağ-
ladı. Bugün, teknopark ve teknokentler,
serbest bölgeler, tek bir ürün ya da hiz-
mete yönelik kümelenme amacını taşıyan
endüstri bölgeleri şeklinde örgütlenmiş
sanayi bölgeleri de bulunuyor.
GÜNDEM
PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu:
“Genişleme planı çerçevesinde yeni satışlara başladık”
48
PLASFEDDERGİ
-OSB’lerin öngörülen yararları
Organize Sanayi Bölgelerinin çok sayıda
fi rma ile bir arada olmaktan kaynaklı avan-
tajları yanında, kamu çeşitli özendirici teş-
viklerle de bu bölgelerde yatırım yapmayı
destekliyor. OSB’lerde yatırım yapmanın
avantajları şöyle sıralanıyor:
• OSB’lerin işletmesi kullanıcıları ve/veya
kurucuları tarafından yapılır. Bağımsız
bir tüzel kişiliği olduğu için kurulu olduğu
yerlerdeki mülki ya da yerel yönetimlerle
ilişki ihtiyacı en az düzeydedir. Sorunların
çözümü daha hızlı gerçekleşir.
olması. Uzun süren uğraşlarımız sonucunda Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından verilen OSB Dağıtım Lisansını almış durum-dayız. Plastik sektörü enerji yoğun bir sektör… Dolayısıyla daha ucuz enerji sanayicimiz açısından daha uygun maliyetlerle üretim yapmak, verimliliğini ve kârlılığını artırmak anlamına geliyor.
PAGDER&ASLAN olarak diğer OSB’lerden önemli bir farkımız ise özel OSB statüsünden dolayı katılımcılarımızın iki yıl içinde faaliyete geçme zorun-luluğu yok. Biz OSB Yönetimi olarak tüm altyapı imkanlarını yatırımcıla-rımıza sunuyoruz. Sanayicilerimiz herhangi bir zorunlu süre olmaksızın kendi istedikleri zamanda fabrika yatırımlarına başlayabilecekler.
Sanayicinin yeni bir fabrika yatırımı kararı verirken en çok endişelendiği konuların başında istihdam geliyor… PAOSB; Kırklareli’nde Vize, Ahmetbey ve Pınarhisar’ı içine alan bir bölgede konumlanıyor. Bu bölgedeki 60 bin kişilik nüfus, sanayicinin işgücü gereksinimi için yeterli potansiyele sahip.
PAGDER&ASLAN OSB olarak ilk günden itibaren önem verdiğimiz bir diğer nokta ise sadece bir üretim havzası değil aynı za-manda yeni bir yaşam alanı da yaratmak. Örnek bir OSB modeli ortaya koyduk demiştik. Sosyal yaşam alanları ile de ülkemize örnek olacak bir OSB’yi hayata geçiriyoruz.
Otelden bankaya, postaneden eczaneye, marketten kafe/restorana, noterden camiye, tenis kortundan basketbol ve voleybol sahalarına, piknik alanına kadar her türlü ihtiyaca yönelik sosyal tesis, OSB’miz içerisinde yer alacak. Sosyal alanlardan Bölge halkının da faydalanmasını istiyoruz. Ayrıca nitelikli eleman ihtiyacına yönelik olarak bir de Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine ev sahipliği yapacağız.
PAOSB ile bir yandan plastik sanayicilerimize önemli avantajlar sunarken diğer yandan Vize ve çevresinin ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan gelişimine, istihdama katkı sağlamayı amaçlıyoruz.
Mevcut yer satışı ve fi rmaların üretim durumu nedir?
PAOSB’nin 650 bin metrekarelik alandaki ilk etabında plastik sektöründen 69 katılımcımız yer aldı ve tüm katılımcılarımıza tapularını teslim etmiş durumdayız. Hemen tapu teslimi de bir diğer önemli farkımız. Altyapı inşaatımızın bitmesiyle birlikte OSB’miz 2018 yılı son çeyreğinden itibaren sanayicilerimizin fabrika yatırımları için hazır olmuş olacak.
Genişleme planınız var mı?PAOSB’de 2 milyon metrekareye kadar genişleme alanımız bulunuyor. Sektörden gelen yoğun talebi değerlendirerek PAGDER&ASLAN OSB’nin ikinci etabını da yine plastik sektörüne açtık. Sektör fi rmalarımızı avantajlı fi yatlarla satışa sunduğu-muz ikinci etapta yerlerini almaya davet ediyoruz.
Aynı zamanda büyüme alanlarımızla birlikte plastik sektörünün yanı sıra mobilyadan tekstile, makinadan elektrik-elektroniğe, kauçuktan züccaciye ve ambalaja kadar imalat sanayinin tümünü kucaklama potansiyeline sahibiz.
Hedefi miz önümüzdeki 5 yıl içinde ise parsellerinin çoğunluğunda fabrikaların üretime geçtiği, başta bölge halkı olmak üzere binlerce kişiye istihdam sağlayan, yatırımcıların istihdam sorununa çözüm getiren ve ekonomiye değer yaratan bir OSB olmak. Genişleme ve büyüme alanlarımızla birlikte 20 bin kişiye istihdam sağlamayı hedefl iyoruz.
• Çok sayıda imalatçının yerleşik olması
nedeniyle, ürün-malzeme tedarikçileri,
lojistik imkanlar, bakım-onarım, idari ih-
tiyaçlar (catering, kırtasiye vb) gibi ürün
ve hizmetleri veren fi rmalar da OSB’lerde
veya yakınlarında faaliyet gösterir. Çoğu
OSB’de bankalar şubelerini bulundu-
rur. Hatta kamu kurumları vergi ve diğer
ödentiler, harçlar için bölgelerde veya ya-
kınlarında hizmet birimleri oluşturur.
• OSB yatırımları genellikle havayolu, ka-
rayolu, demiryolu ve denizyollarına erişimi
kolaylaştıracak yerlerde yapılır.
• Su, enerji, atık vb. genel altyapıları ima-
lata uygun şekilde tasarlanır ve inşa edilir.
• Göreli olarak daha güvenli merkezlerdir.
Yangın ve doğal afetlere karşı daha koru-
naklıdır.
• Türkiye teşvik sisteminde, yatırım teş-
vikleri OSB’lerdeki yatırımlar için bulun-
dukları bölge teşviklerine göre daha uzun
süre ve daha yüksek seviyede verilir.
• Bazı bölgelerdeki kamu OSB’lerinde üc-
retsiz ya da uzun süreli düşük bedelli arsa
tahsisi yapılabilir.
• Arazi alımlarında, tesis inşasının tamam-
GÜNDEM
49
PLASFEDDERGİGÜNDEM
lanmasından itibaren geçerli olmak üzere
beş yıl boyunca ve inşaat aşamasında çe-
şitli, harç, ödenti ve vergilerde muafi yet
sağlanır.
• Düşük su, doğal gaz ve iletişim giderleri-
ne ulaşmak mümkündür.
-Türkiye OSB varlığı: 310 OSB var, 244’ü faal
Türkiye, OSB yatırımları açısından aslında
çok sayıda ülkeden daha istekli görülüyor.
Türkiye’de halen tüzel kişilik olarak kurul-
muşlar ancak faaliyete geçmemiş olanlar
dahil 310 OSB bulunuyor. Faaliyette bulu-
nanların sayısı ise 2017 başında 244 ola-
rak açıklanmıştı. Faaliyette olan OSB’lerin
önemli bir kısmı genişleme için ilave ya-
tırımlara girişmiş durumda. Türkiye’de
parselasyonu sağlanmış ancak faal olma-
yanlar dahil 44 bin 894 parsele ulaşıldı.
OSB’lerde oluşan istihdamın 1.7 milyon
dolayında olduğu belirtiliyor.
-Yeni nesil OSB
Öteyandan Türkiye, Sanayi 4.0 süreçlerini
de dikkate alarak teknoloji yoğun yeni ne-
sil OSB’lerin kurulması yönünde da proje
geliştirmeye başladı. Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı tarafından açıklanan proje kap-
samında enerji ve ham maddenin verimli
bir şekilde kullanıldığı, atıkların minimize
edildiği, işletmeler arası eşgüdümün üst
düzeyde olduğu, yerel kamuoyu ile en-
tegrasyonun sağlandığı, ekolojik kalite ve
sosyal dengenin kurulduğu bir OSB mode-
li üzerinde çalışılıyor.
PAKOP (S.S. Plastik Sanayi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi ) 1990 yılında sektörde müteşebbis belli sayıda sanayici tarafından kurulmuştur. Amacı, İstanbul’un önce dışında sonraları da yerleşim yerlerinin içinde kalmış olan ve birbirinden dağınık sektör çalışanlarını bir arada toplayıp dayanışmalarını, büyüyüp gelişmelerini temin etmek maksatlı kurulmuştur. Bu amaç doğrultu-sunda yeni ortakların katılımı ile Trakya’da Çorlu sınırları içinde arsa alımlarına başlanmış ve 63 parçadan oluşan tarla nitelikli arsalar o dönemdeki yönetimin çalışmaları ile 2006 yılında arsa ofi si tarafından toplulaştırılarak bugünkü Avrupa Serbest Böl-gesi bitişinde TEM otoyoluna cepheli 2743 dönüm olarak 3 tapu halinde kooperatif üzerine kaydedilmiştir.
2010 yılına kadar çeşitli engeller sonucu kurulması istenen OSB konusunda herhangi bir gelişme olmamıştır.2009-2010 döneminde göreve gelen yeni yönetim yaptığı çalışmalarla öncelikle mevcut yer ile ilgili kamu yararı kararı çıkarmış devamında da ilgili bakanlıktan tarım dışı kararı çıkartmıştır. Bunların hepsi resmi, yasal belge ve dokümanlara dayalıdır. Ancak tarım dışı raporuna yapılan itiarz sonucu henüz netleşmediğinden amaç doğrultusunda çalışmalar durma noktasına gelmiştir.
2018 yılı Şubat ayında yayınlanan yeni yönetmeliği ve hükümet programında öncelikli yer bulan endüstri bölgeleri planlaması: Hem OSB’ye göre avantajları, hem de çıkabilecek sorunların kolay çözülebilecğei bir yapılaşma olduğundan bu konuda genel kuruldan alınan yetki ile kooperatifi n amacının endüstri bölgesi olarak değiştirilmesi konusu öncelik kazanmış olup bu konuda çalışmalar süratle devam etmektedir. Kurulacak endüstri bölgesinde ortak Ar-Ge Merkezi, Eğitim Tesisi, Sosyal Tesisler ve benzeri kuruluşlar yer alacaktır.
Mevcut arazilerin yüzde 94’ü 223 ortak tarafından paylaşılmış olup yüzde 6’sı kooperatif bünyesindedir. Proje gerçekleştiril-diğinde (ki 1 yıl hedefl enmektedir) ortaklara bir arada olmanın ve ortak çeşitliliğin, yan sanayii, hammadde, lojistik gibi benzer bir çok kuruluşun yer alacak olmasının avantajını sağlamış olacaktır.
PAKOP (S.S. Plastik Sanayi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi ) Başkanı Remzi Kanbur:
“Projede zorluklar aşılıyor”
Kırklareli’nin Vize ilçesinde kurulu PAOSB’a, sektörün ayrılmaz parçası makine imalatçılarına yönelik bir ihtisas OSB daha geliyor. Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) Makine İhtisas OSB projesini hayata geçirdi. PAGDER-ASLAN OSB’nin de girişimcileri arasında bulunan PAOSB Yönetim Ku-rulu Başkanı ve Asrey İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Fidan Aslan Eroğlu, Vize’de özel organize sanayi bölgesi kurulması konusunda öncü bir rol izlendiğini, PAGDER ile birlikte büyük bir yatırımın gerçekleş-tiğini hatırlattı.
Bu deneyimin makine imalatçılarıyla birlikte yeni bir aşamaya geçeğini vurguladı. Makine İhracatçı-ları Birliği (MAİB) Başkanı Kutlu Karavelioğlu da girişime yönelik yaptığı değerlendirmede, yatırımla Türkiye’nin makine endüstrisinde daha hızlı bir gelişme yakalayacağını vurguladı. MAKFED Yönetim
Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran ise MAKFED Başkanı Adnan Dalgakıran, Makine İhtisas OSB’nin sektörün ihtiyaç duyduğu sinerjiyi yaratarak makine imalat sanayini ileri noktaya taşıyacağını dile getirerek, “Türkiye’nin 2023 yılı için belirlediği 500 mil-yar dolarlık ihracata 100 milyar dolarlık katkı sağlamayı hedefl iyoruz. Bunun için de çok daha fazla üretime, yüksek teknolojiye, Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarına ve sektörel kümelenmeye ihtiyacımız var” diye konuştu.
PAOSB’a plastik endüstrisinin ayrılmaz parçası makine ihtisas OSB komşu geliyor
50
PLASFEDDERGİ
İMPİOSB’a ilişkin temel veriler nelerdir?Yer seçimi 2000 yılında yapılan Organize Sanayi Bölgemiz, bugünkü adıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının onayıyla 22.04.2004 tarihinde 219 sicil numarası ile kurulmuş ve çalışmalarına başlamıştır.
855.267 m2’lik bir alanda kurulan ve en küçüğü 2.500 m2 en büyüğü ise 80.000 m2 olan toplamda 500.000 m2 alanda 41 sanayi parselinden oluşan Bölgemizde, 2007 yılında çıkan Kamu Kararına istinaden kamulaştırma çalışmaları başlanmış ve
zaman kaybetmemek adına kamulaştırma çalışmaları devam ederken parsel tesviye çalışmaları ve akabinde altyapı inşaat çalışmaları tamamlanmıştır. Bu çalışmaların neticesinde 2015 yılında ilk yapı ruhsatını verilerek Bölgemizde fabrika inşaatları başlamıştır.
-Elbette çeşitli avantajlar sunuluyor. Bunlar hakkında bilgi verir misiniz?
Organize Sanayi Bölgemiz Türkiye’nin tek “plastik ihtisas” OSB’si olduğu için aynı sektördeki yatırımcı-ları bir araya getirmektedir. Burada doğal bir kümelenme oluyor. Aynı sektörden oldukları için ihtiyaçları genellikle ortak. Dolayısıyla sorunların çözümü de kolaylaşıyor.
Ayrıca bilindiği üzere plastik yatırımcıları İzmir’de yapacağı yatırımlarda plastik konusu teşvik kapsa-mında yer almadığı için Bölgesel Teşviklerden yararlanamıyor. Ancak Bölgemizde yatırım yapan plastik yatırımcısı ise OSB’miz plastik üzerine “ihtisas” OSB olduğu için; Yatırıma Katkı Oranı Olarak yüzde20’lik
Vergi İndirimi; 3 Yıllık Sigorta Primi İşveren Desteği; KDV İstisnası; Gümrük Vergisi Muafi yeti konularında Teşviklerden yarar-lanabilmektedir.
-İMPİOSB yatırımcılarına ne gibi avantajlar sunuyor?OSB’miz şehir merkezine en yakın OSB’lerden biri olmakla beraber, başta Petkim olmak üzere hava, deniz taşımacılığına ve raylı sistemlere, sağlık ve eğitim tesisleri ile işgücü yerleşim birimlerine oldukça yakın bir konuma sahip. Bu da sanayiciye rahat bir çalışma ortamı sağlıyor.
Katılımcılarımıza elektrik, su, doğalgaz, haberleşme ve özellikle tüm su şebekelerinden bağımsız yangın suyu şebekesiyle alt-yapı hizmeti veriyoruz. 24 saat devriyeli güvenlik sistemimiz mevcut. Ayrıca tüm Bölge sınırlarında ve Bölge içi kritik noktalar-da CCTV sistemini faaliyete geçirdik.
Bunların yanı sıra, yapı ruhsatına esas teşkil eden zemin etütleri katılımcılarımıza ekstra maliyet getirmeden Bölgemizce ya-pılmış olup, yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi, iş yeri açma ve çalışma ruhsatlarına ilişkin belge ve işlemler de hiçbir ücret alınmadan katılımcılarımıza sunulmaktadır. Katılımcılarımızın enerji kabloları parsel sınırlarına kadar Bölgemizce temin edil-mekte ve müşteri hücreleri de yine Bölgemizce ücretsiz kendilerine tahsis edilmektedir.
Son olarak bugüne kadar yapılan tüm çalışmalarımızda hiçbir kurum ve kuruluştan kredi kullanılmamış, tamamen kendi öz kaynaklarımız ile çalışmalarımız tamamlanmıştır. Bölgemizin borcu bulunmamaktadır. Bundan dolayı parsel tapularımızın hiç-birinde ipotek, şerh vb. gibi kısıtlayıcı ibareler bulunmamaktadır.
-OSB’nizde faaliyet hangi düzeyde?41 adet sanayi parseli bulunan Bölgemizde 2017 yılı sonu itibari ile tüm parsellerimizin tahsisini gerçekleştirdik. Şu an itibari ile boş parselimiz bulunmamaktadır. Günümüz itibari ile 12 parselde inşaatlar tamamlanmış olup tesisler faaliyete geçmiş bu-lunmaktadır. 10 parselde ise inşaatlar devam etmektedir. Geriye kalan 19 parselde ise proje çalışmaları devam etmekte olup kısa sürede inşaatlar başlayacaktır.
Ağustos 2018 itibari ile yaklaşık 1500 kişilik istihdamın sağlandığı Bölgemizde tüm parsellerde faaliyetin başlamasıyla Türkiye ekonomisine 5000 kişilik istihdamın sağlanacağı düşünülmektedir. Şu an boş parselimiz bulunmadığı için Bölgemize gelen tahsis taleplerine cevap veremiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne kurucu ortağımız Menemen Belediyesi aracılığı geniş-leme talebimizi ilettik. Ancak Bölgemizin çevresinin imar planında konut alanı olarak gözükmesinden dolayı ilk izlenim olarak kendi çevremizde genişlememiz pek mümkün gözükmemektedir.
GEPOSB plastik endüstrisine hizmet veriyor
Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesinin (GEPOSB) 1990 Yılında Plastik Sektöründe faaliyet gösteren 115 sanayicinin bir araya gelerek oluşturduğu S.S.Plastik Sanayicileri Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi ile atıldı. Bölge 2001 yılında OSB olarak tescil edildi. GEPOSB, Türkiye’nin önde gelen 171 işletmesinin üreti-miyle ekonomiye hizmet veriyor. GEPOSB bünyesinde toplam 146 adet sanayi parseli, 35 adet Küçük sanayi dükkânı içerisinde toplam 171 adet fi rma üretim yaparken, 13 sanayi parselinde ise inşaat devam ediyor. GEPOSB PAGEV Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin de ev sahibi olarak eğitime hizmet veriyor.
İzmir Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (İMPİOSB) İhtisas OSB olarak fa-aliyete geçti ve bölge için çekim merkezlerinden biri oldu. İMPİOSB Yönetim Kurulu Baş-kanı Salih Esen, PLASFEDDERGİ’ye OSB hakkında bilgiler verdi.
GÜNDEM
52
PLASFEDDERGİFUAR GEZGİNİ
Çok canlı olmasa da gece hayatı bulunu-
yor.
Bu küçük şehrin şanslı doğal konumu
yanında bir özelliği de var. Almanya’nın
havacılıkta iki önemli markasının ev sahi-
bi. Bunlar Dornier ve Zeppelin… Zeplinler
ilk dönemde vaat ettiği yolcu ve yük ta-
şımacılığında “çığır açacağı” potansiye-
lini yerine getiremedi ama aslında hala
varlar. Bugün turistik ve reklam amacıy-
la kullanılan Zeplin’in mucidi Konstanz’lı
Ferdinan von Zeppelin, patentini al-
dığı icadını bu şehirde inşa etti ve ilk
uçuş yine vücuda getirdi ve ilk uçuşunu
1900’de Friedrichshafen’de yaptı. Dün-
yanın ilk “Ticari Havayolu Şirketi” ” De-
utsche Luftschiff ahrts-AG (DELAG) gezi
turlarıyla başladı ama ilk düzenli yolcu
taşıma işini Berlin ile Friedrichshafen
arasında yapılmış. Almanya’nın ünlü uçak
ücretli ve ücretsiz çok sayıda etkinlik ve
eğitimler de düzenleniyor.
-Bir göl üç ülke
Fakuma fuarının düzenlendiği Friedrich-
shafen kenti Almanya’nın göreli olarak
küçük şehirlerinden biri. Nüfusu 58 bin-
den biraz fazla olan bu şehir konumu
itibariyle oldukça yoğun turist alıyor.
Şehrin tarihinin 5. yüzyıla kadar uzandığı
kayıtlara geçmiş. Bu şehre İstanbul’dan
drekt olarak THY ile ulaşmak mümkün.
Şehir tipik bir Alman kasabası görünü-
münde. Mimari oldukça iyi korunmuş ve
çoğu Alman şehri gibi yeşilliğin bol oldu-
ğu bir görünüm sergiliyor. Şehir Alp Dağ-
ları manzarası da sunuyor. Şehir turizm
merkezi olması nedeniyle ziyaretçiler için
çeşitli cafe ve lokanta hizmetlerine sahip.
Fakuma Uluslararası Plastik İşleme fu-
arı, bu alandaki teknolojinin yoğun ola-
rak paylaşıldığı fuarlardan biri. Sektörün
önde gelen üreticileri kendilerin sıklıkla
fuarda gösteriyor. 2017’de yapılan 25.
Fakuma 37 ülkeden 1800’den fazla
katılımcı aldı. Fuar plastik işleme ma-
kine-ekipmanlarına ve teknolojilerine
odaklanmış durumda. Toplam 915 bin
metrekare alanda kurulu Friedrichshafen
Sergi Merkezinde gerçekleşen fuar 37
ülkeden 1800 katılımcı aldı. Fuar şirketi,
çok sayıda imalatçının yeni teknolojilerini
fuarda sunmayı tercih ettiğini belirtiyor.
Elbette katılımcılar son dönemde verim-
lilik, enerji tasarrufu, nesnelerin interne-
tine yönelik teknolojilerini öne çıkarıyor.
Fuarda endüstriyel tasarım, ürün tasa-
rımı, kalıp yapımı, geri dönüşüm sıklıkla
öne çıkarılan unsurlar. Fuar kapsamında
Fakuma 2018 Friedrichshafen’de 16-20 Ekim tarihlerinde yapılacak
Bir fuar 4 ülke Plastik sektörünün Avrupa’da ilgi gösterdiği fuarlardan Fakuma, 26. kez
kapılarını açmaya hazırlanıyor. Fakuma 2018 Almanya’nın Konstanz (Al-
manca Bodensee) gölü kenarındaki şehirlerden Friedrichshafen’de dü-
zenlenecek. Fuarın şehri önemli çünkü bu şehrin kıyısında bulunduğu
Konstanz gölünün diğer komşuları İsviçre ve Avusturya.. İş yapmak için
gelen ziyaretçiler bu iki ülkenin yanında telaff uzu zor Liechtenstein’a da
erişebiliyorlar. Hem şehir, hem de Avrupa’ya özgü göllerin bütün özellikle-
rini sunan Konstanz gölü görülmeye değer.
54
PLASFEDDERGİFUAR GEZGİNİ
imalatçısı Dornier de bu şehirde yerleşik.
Dornier her ne kadar bugün uçak üretmi-
yor olsa da havacılık alanındaki faaliyetini
sürdürüyor. Bu şirket Claude Dornier ta-
rafından Friedrichshafen’de 1922 yılında
kuruldu.
Bu nedenle şehirde her iki kuruluşa yö-
nelik müze var. Havacılık müzesi olan
Dornier Müzesi, Alman havacılılık şirket-
lerinin tamamını kavrıyor ve klasik uçak-
lardan uzay araçlarına kadar çok sayıda
ürün sergileniyor.
Şehir yakınlarında bulunan Meersburg
kasabasında kurulu Zeplin Müzesi de ge-
niş bir zeplin koleksiyonu sunuyor ama
aslında “sanat ve teknoloji müzesi” du-
rumunda. Çok sayıda sergiye ve etkinli-
ğe de ev sahipliği yapıyor. Gezi sırasında
bunlardan birine rastlamanız mümkün.
Şehirde hala zeplin ile göl turu yapan
şirketler bulunuyor. Ancak bunların çok
pahalı olduğu ve önceden bilgi alınması
gerektiği belirtiliyor.
Şehir içinde gezinti tipik bir Alman kenti-
nin bütün unsurlarını görmenizi sağlıyor.
Eğer harika doğa manzarası seyretmek
istiyorsanız göl kenarındaki çok sayıda
kafe ve restorandan Alp dağlarını seyret-
mek mümkün. Şehrin içinde görülebile-
cek yerler Schlosskirche adındaki 2 kuleli
kilise, Zeplin Çeşmesi ve Anıtı, Limanın
sonunda bulunan Gözlem Kulesi olarak
sıralanıyor.
-Avrupa’nın önemli noktaların-dan biri
Konstanz gölü Avrupa’nın en önemli tu-
ristik merkezlerinden biri. Gölün etrafın-
daki şehirlerde ve Avusturya ile İsviçre
şehirlerinde görülmeye değer noktalar
bulunuyor. Konstanz gölün kuzeyinde
yarım adanın göl içindeki uç noktasında
kurulu. Bu nedenle geniş bir göl manza-
rası sunuyor.
Göle adını veren Konstanz şehri 80 bin
kişilik nüfusuyla göl kenarındaki en bü-
yük şehir. Şehir ortaçağdan yapılar bu-
lunduruyor. Şehrin Niederburg denen
tarihi bölgesinde Katedrali görebilirsiniz.
Laube ve Wessenberg şehir merkezini
oluştururken, Marktstätte kafeleriyle
ünlü.
Göl içindeki Mainau Adası Konstanz ya-
kınlarında bulunuyor. Küçük adacık, çi-
çekleri ve tropikal ağaçların bulunduğu
botanik bahçesine sahip.
Reichnau adası ise UNESCO Dünya Mirası
listesinde olan bir manastır adası. Ada, 11
ve 12. yüzyıldan kalma kiliseleriyle bilini-
yor.
Lindau ise göldeki ada üzerine kurulmuş
küçük bir şehir. Üstelik çok sayıda turist
alıyor. Dar sokaklarında dolaşırken Bis-
marckplatz’daki gotik parlamento binası
(Rathaus) ve limandaki Aslan Heykeli
(Bayerischer Löwe) mutlaka görülecek
yerler arasında. Limanda ayrıca 12. yüz-
yıldan kalma bir gözetleme kulesi var.
Göl kenarındaki yerleşim yerlerinden
Meersburg ise üzüm yetiştiriciliğiyle bili-
niyor. Şehirde 7. yüzyıldan kalma bir kale
bulunuyor. Zeplin Müzesi de bu yerleşim
yerinde bulunuyor. ’ni gezebilir. Acıkanla-
rı da Konstanz Gölü manzaralı bir yemek
için sahildeki restoranlara alalım.
-Ünlü Bregenz Avusturya’nın göl kenarındaki temsilcisi
Avusturya’nın Bregenz kendi Konstanz
gölü kıyısında ülkesini “temsil ediyor.”
Şehir oldukça eski ve Alman mimarisi ile
kent yaşamının bütün unsurlarını barın-
dırıyor. Bregenz St. Martin Kulesiyle ünlü,
yeşil bir yerleşim yeri.
Stein am Rhein ise Konstanz’a yakın İs-
viçre şehri. Ülkenin en güzel kasabala-
rından biri olarak niteleniyor. Küçük ve
yürüyerek gezmek için ideal noktalardan
biri olarak gösteriliyor.
-Avrupa’nın en büyük şelalesi İsviçre tarafında
Ren Şelalesi-Rheinfall ise ünlü Ren neh-
rinin İsviçre sınırları içinde oluşturduğu
bir şelale. Gölün kuzeyinden geçen oto
yoluyla şelalere 89 km. bir yol ile ulaşmak
mümkün. Genişliği 150, yüksekliği ise 25
metre olan şelale, İsviçre’deki Schaffh a-
usen kantonunda yer alıyor. Şelale yaz
aylarında en yüksek debisine ulaşıyor ve
tekne turu ile yakınına ulaşmak mümkün.
-Tekne turu
Elbette Konstanz gölü tekne turlarıyla
ünlü. Hemen her şehirde ya da yakınında
küçük limanlardan gidişli-dönüşlü turlar
mümkün.
55
PLASFEDDERGİSÖYLEŞİ
-Vestel Elektronik ve Vestel Elektronik’in plastik üretimi hak-kında bilgi verir misiniz?
Vestel 1 milyon metrekare alan üzeri-
ne toplam 16 bin çalışanı ile Avrupa’da
tek lokasyon üzerinde üretim yapan en
büyük endüstri komplekslerinden birisi.
Vestel Elektronik A.Ş. elektronik sektö-
ründe 19 yıldır ihracat şampiyonluğunu
kimseye kaptırmadı. Ayrıca Avrupa’da
televizyon pazarında da ikinci sırada yer
alıyor. 157 ülkeye ihracat gerçekleştiri-
yoruz.
Plastik fabrikası ise depolar hariç 25 bin
metrekare alan içerisinde, 600 ile 2700
tonluk 86 plastik enjeksiyon makinesin-
den oluşuyor. Bu potansiyelimiz ile gün-
lük 30 bin adet LED TV üretim kapasite-
sine sahibiz. Öncelikle üretim alanımız
LED TV ve DVB sektörüne plastik üretimi
yapmaktır.
Siz de müh endis misiniz?
Evet, makine mühendisliğini bitirdikten
sonra Bakım Mühendisi ve Plastik Üretim
Mühendisi olarak çalıştım. 2003 yılında
Vestel ailesine katıldım. Sırasıyla Plastik
Üretim Mühendisi, Plastik Üretim Sorum-
lusu görevlerinde bulundum. Son 5 yıldır
da Plastik Proses Müdürü olarak görev al-
maktayım. Ayrıca Endüstri Mühendisliği
yüksek lisans eğitimim de devam ediyor.
Hangi tür hammaddeler yoğun-lukla kullanılıyor, hangi ürünler
Vestel küresel ölçekte yer edinmiş Türk şirketlerinden biri. Plastik
malzemeleri yoğun olarak kullanan başta elektronik olmak üzere çok
çeşitli ürünleri bulunuyor. Şirketin en önemli unsurlarından biri de kul-
landığı çoğu plastik malzemeyi kendisinin üretmesi. Bu Vestel’i aynı
zamanda plastik imalatçılığında da deneyimli ve güçlü bir oyuncu ha-
line getiriyor. Vestel Elektronik Plastik Proses Müdürü Hakan Paralı ile
Vestel’in plastik üretimi, plastik imalat sektöründe Sanayi 4.0 olgusu
üzerine konuştuk.
Endüstri 4.0 konusundaöncü olmak istiyoruz
Vestel Elektronik Plastik Proses Müdürü Hakan Paralı:
56
PLASFEDDERGİSÖYLEŞİ
üretiliyor? - Elektronik sektörü açı-sından plastik malzemelerin gele-ceğini değerlendirebilir misiniz?
High Gloss PC/ABS, HIPS, alev geciktiricili
HIPS gibi mühendislik plastikleri kullan-
dığımız ana hammaddeleri oluşturuyor.
Tüplü televizyon dönemine göre LED
televizyonlara geçiş ile birlikte aslında
hammadde kullanımı azalmaya başla-
dı. Televizyon sektöründe ise plastiğin
yerini bazı yeni projelerde metal üretim
almaya başladı. Ancak tamamen plastik
yerine geçmesi maliyet anlamında müm-
kün değil.
Tasarımlardaki televizyon çerçevelerinin
incelmesi ile birlikte boyutsal kararlılı-
ğı yüksek olan hammaddeler elektronik
sektöründe artış trendinde. Ayrıca yük-
sek parlaklıktaki boyasız kullanımlara uy-
gun hammaddeler de tüm televizyonlar-
da kullanılıyor.
Elektronik sektörüne yönelik teda-rikçi olmak isteyen plastik imalatçı-larına ne ne tavsiye edersiniz?
Elektronik sektörü genel olarak rekabeti
yüksek olan sektör. Bu sebeple maliyet
kalemleri çok önem kazanıyor. Verimli
üretim yapan fi rmalara her zaman teda-
rikçi olarak ihtiyaç var.
Vestel’in plastik imalatı yönündeki operasyonundan söz eder misiniz?
LED televizyonların ön ve arka kapak
plastik parçaları, middle frame dediğimiz
panel üretiminde kullanılan ara çerçeve
plastik kısımları ile ayaklar olmak üzere
ortalama 4 büyük plastik parça in-house
olarak üretiliyor. Diğer küçük plastikler
ise fason kaynakları kullanarak tedarik
ediyoruz. Televizyon sektöründeki ana
hammaddeleri üreten dünyada 3-4 fi rma
var. Genelde hammaddeler Uzakdoğu ve
Almanya’dan tedarik ediliyor. Ardışık üre-
timdeki ölçüsel, ağırlık ve kozmetik karar-
lılık sebebiyle üretimde genelde Avrupa
yapımı makinaları tercih ediyoruz.
Kalıplar boyasız üretilebilmesi için her
çevrimde 200 derece buhar ile ısıtılıp ve
aynı çevrimde soğutularak proses edil-
mekte.
Endüstri 4.0 kavramı çok tartışılıyor. Hem
kendi sektörünüz, hem de plastik sektö-
rü açısından bu süreci değerlendirir misi-
niz?..
Vestel olarak; Endüstri 4.0 konusunda
Türkiye’de öncü olmak istiyoruz. Bu ko-
nuda Vestel’de son yıllarda önemli yatı-
rımlar yapıldı ve planlı şekilde de projeler
devam ediyor. Endüstri 4.0’ı mutlaka ülke
olarak kaçırmamak gerektiğine inanan-
lardanım. Esnek üretim, verimlilik, ma-
liyet ve kalite artışı için mutlaka önem-
senmelidir. Ancak kademeli ve bir plan
dahilinde yol alınmasını, yapılan yatırım-
ların ROI’ye (Return of invesment) göre
planlaması kritik önem arz ediyor.
Dijital dönüşümü gerçekleştirmek çok
zorlu ve uzun bir süreç. Plastik üretim
fabrikası olarak hedefi miz Karanlık Fabri-
ka (Dark Factory) seviyesine gelebilmek.
Vestel’de günlük iş planımızda dijital dö-
nüşüme ciddi zaman ayırıyoruz. Vestel
mühendisleri sürekli bu konuda yeni pro-
jeler geliştiriyor. Yapılan çalışmalar yay-
gınlaştıkça verimliliğimiz daha da artacak.
Özellikle, anlık görüntüleme sistemleri,
tüm proseslerde izlenebilirlik, ayar para-
metreleri, dosya yönetimi, bitmiş ürünle-
rin otomasyonla taşıma sistemleri (AGV)
ile birlikte önceden öngörülebilen kalite
ve bakım çalışmaları devam etmektedir.
57
PLASFEDDERGİ
imkanı kalmadı. Bosna-Hersek sadece 22
km’lik bir iç deniz çıkışına sahip durum-
da ve bu çıkış da ticari imkan tanımıyor,
herhangi bir liman da bulunmuyor. Ülke,
komşusu ülkelerin hemen hemen ta-
mamı “aday ülke” statüsü almışken, AB
tarafından “potansiyel aday” ülke statü-
sünde tutuluyor ve 2018 itibariyle “aday
ülke” olmasına ilişkin herhangi bir zaman
verilmemiş durumda.
Bosna-Hersek GSYH bakımından
Avrupa’nın küçük ülkelerinden biri. 3,5
milyon nüfuslu ülkede kişi başı gelir 5
bin 806 dolar seviyesinde. Bu seviye
Avrupa’nın en düşüklerinden biri olsa da
ülkede güçlü tarım sayesinde yaşam gö-
reli olarak refah içinde seyrediyor.
Bosna-Hersek federasyonla yönetiliyor
ve nüfus içinde başta Boşnak ve Sırplar
olmak üzere çeşitli etnik gruplar bulunu-
yor. Bosna Hersek içinde özerk bir Sırp
Cumhuriyeti de bulunuyor. Brcko bölgesi
de özerk olarak yönetiliyor. Ülke toplam-
da 10 kantondan oluşuyor. Ülkenin yüz-
aday statüsünü aldı. Kosova ve Bosna-
Hersek ise potansiyel aday ülke statü-
sünde bulunuyor. Bosna Hersek, Kosova
ve Makedonya NATO’ya üyelik için gün
sayan ülkelerden.
-Bosna Hersek: Türkiye ile eko-nomik işbirliğine açık bir ülke
Bosna-Hersek, Yugoslavya iç savaşında
en fazla kayba uğrayan ülke oldu. Ülke
Adriyatik’e çok yakın olmasına rağmen,
Adriyatik kıyısının tamamı Hırvatistan’da
kaldı ve Bosna’nın ticari olarak deniz çıkışı
Balkan ülkeleri son dönemde küresel ola-
rak da ilgi çekiyor. Öyle ki, IMF ve OECD AB
üyesi olmayan Balkan ülkelerine yönelik
–ana odağı Sırbistan olan- raporları peş
peşe yayınlamaya başladı. Bunlardan dik-
kat çekici olanları bankacılık alanı reform-
ları ile altyapı yatırımlarına yönelik rapor-
lar oluşturdu. IMF Balkanlarda bu türden
yatırımların desteklenmesi gerektiği yö-
nünde görüş bildiriyor. Önümüzdeki dö-
nemde Sırbistan’ın AB ile ilişkileri üyelik
yolunda derinleştikçe diğer ülkelere de
ilişkiler derinleşecek. Hali hazırda Sırbis-
tan, Arnavutluk, Makedonya, Karadağ AB
Balkan ülkeleri hem Türkiye’ye yakınlığı hem de gelişmeye açık pazar
yapısıyla dikkat çekiyor. Sırbistan başta olmak üzere Avrupa Birliği ve
NATO ile ilişkiler güçleniyor. Hali hazırda AB üyesi olan Hırvatistan ve
Yunanistan gibi ülkelerde küresel krizin ardından toparlanma sürecin-
deler. Gelecek dönemde tüketim ve ekonomik büyümenin hızlanacağını
tahmin etmek güç değil. Üstelik Türkiye ve balkan ülkelerinin tamamı
ilişkileri geliştirme yönünde siyasi inisiyatif almış durumda.
Balkanlar AB ile hızla gelişiyor, yeni pazarlar açılıyor
Balkanlar dar bir coğrafyada çok sayıda ülke:
HEDEF PAZAR
Köstence, Romanya
58
PLASFEDDERGİ
de 48’i Boşnak, Yüzde 37,1’i Sırplardan,
yüzde 14,3’ü ise Hırvatlardan oluşuyor.
Ülkenin en önemli sorunlarının başında
yüzde 20’ler seviyesinde seyreden işsiz-
lik görülüyor.
Ülke, kömür, demir, boksit, bakır, kurşun,
çinko, kromit, kobalt, manganez, nikel, kil,
jipsiyum, tuz, kum, orman ve akarsu var-
lıklarına sahip.
Bosna-Hersek göreli olarak zayıf sanayi-
sine karşılık güçlü bir tarım ülkesi olarak
dikkate çekiyor. Buğday, mısır, yulaf, arpa
Bosna Bölgesinin, tütün, pamuk, üzüm
ve diğer meyveler ise Hersek Bölgesinin
başlıca tarım ürünleri olarak görülüyor.
Bugünkü Bosna Hersek’in yerleşik oldu-
ğu bölge, Yugoslavya döneminde ağırlıklı
bir sanayi bölgesi olarak dikkat çekiyor.
Ancak iç savaşta bu altyapının büyük
kısmının tahrip olduğu/edildiği biliniyor.
Ülke hala sanayide hammadde ve aramalı
ihracatçısı durumunda.
Ülkede sanayi kollarından önemli bir kıs-
mını da otomotiv oluşturuyor. Bugün
itibariyle ülkede Skoda ve VW otomobil-
lerin montajı yapılıyor. Ülkede, Golf, Polo
ve Lupo modellerinin yanı sıra Renault ve
Peugeut markaları için koltuk kılıfl arı üre-
tiliyor. Ayrıca, motor, vites ve bunların
parçaları, fren parça ve sistemleri, debri-
yaj, pompalar, fi ltreler, oto tekstil ve deri
ürünleri üretiliyor.
Bosna hersek 2017 yılında 6,36 milyar
dolar ihracata karşılık 10,44 milyar dolar
ithalat yaptı. Ülkenin en önemli ilk 5 dış
ticaret partneri, ihracatta Almanya, Hır-
vatistan, İtalya, Sırbistan ve Slovenya
(Türkiye yüzde 3,7 payla 7. sırada), itha-
latta ise Almanya, İtalya, Sırbistan, Hır-
vatistan ve Çin (Türkiye yüzde 4,2 payla
7. sırada) olarak sıralanıyor. Ülke, genel
olarak dış ticaret açığı veriyor. Bosna
Hersek, 2017’yi 10.4 milyar dolar ithalat
ve 6.4 milyar dolar ihracat ile kapattı. İh-
racatında mobilya, elektrik, alüminyum,
ağaç, mobilya, ayakkabı ve deri, otomotiv
öne çıkıyor. İthalatında ise akaryakıt, ta-
şıt araçları, ham petrol, kömür, ilaç, deri
ve telekomünikasyon cihazları önde ge-
liyor.
Bosna Hersek ile Türkiye arasındaki ti-
carette Türkiye fazla veriyor. Türkiye’nin
2017’de bu ülkeden ithalatı 269 milyon
dolar, ihracatı ise 349 milyon dolar ola-
rak gerçekleşti. İlk 10 ihraç kalemi içinde
plastik monofi l çubuk (GTİP 3916) bulu-
nuyor. İlk 20 ihraç kalemi içinde plastik
ürünler bulunmuyor. İthalatta ise tarım
ürünleri ön plana çıkıyor.
Ekonomi Bakanlığı verilerine göre ise
Türkiye’nin bu ülkeye plastik mamulle-
ri ihracatında avantaj bulunuyor. GTİP
3917 plastikten hortum, boru ve bağlantı
elemanları, 3920 plastik ürünler, 3923
plastiklerden eşya taşınmasına veya
ambalajlanmasına mahsus malzeme-
ler, 4011 kauçuk dış lastikler Türkiye’nin
avantajlı olduğu ilk 10 ürün içinde sayılı-
yor.
-Yunanistan toparlanıyor
Balkan ülkeleri içinde Türkiye açısından
en önemli pazar konumunda olanlardan
biri olan Yunanistan hızla toparlanıyor.
Türkiye açısından ticaretin kolay olma-
dığı ülkelerden olsa da Gümrük Birliği ne-
deniyle her dönem potansiyel olarak alış
verişin mümkün olduğu ülkelerin başında
geliyor. Yunanistan son dönemde yaşa-
dığı mali sorunları aşma yönünde büyük
aşama kaydetti. Geçmişe göre daha sağ-
lam bir kamu maliyesi oluşmuş durumda.
Yunanistan ile Türkiye arasında 2017 yılı
sonu itibariyle dış ticaret hacmi 3 milyar
496 milyon dolar olarak gerçekleşti. Sa-
nıldığının aksine Yunanistan’a karşı Tür-
kiye dış ticaret açığı veriyor. Bu açık 2018
Ocak-Temmuz döneminde de devam
etti. Pek bilinmese de Yunanistan’dan
Türkiye motorin ithal eden ülkeler ara-
sında. Türkiye’nin uzun yılara dayanan
petrol rafi nerisi işletme deneyimine rağ-
men motororin üretiminde açık vermesi
ve Yunanistan’dan ithalatçı durumunda
olması dikkat çekici bir gelişme. Türkiye,
Yunanistan’ın en fazla ihracat yaptığı ilk
5 ülkeden biri konumunda. Yunanistan’ın
en fazla ithalat yaptığı ülkeler sıralama-
sında ise Türkiye 12. sırada bulunuyor.
Yunanistan’ın Türkiye’den ithalatında ilk
sırayı mineral yağlar-yakıtlar alıyor. Aynı
kalem Türkiye’nin de Yunanistan’dan
ithalatında ilk sırada. Bu veri motorin
ticaretinden oluşuyor. Türkiye’nin ihra-
catında sırasıyla demir-çelik, otomotiv,
plastikler ve mamulleri dikkat çekiyor.
Plastik malzemeler ihracatı Yunanistan’a
Ocak-Temmuz döneminde 66 milyon
dolar olarak gerçekleşti. 2016’da 101.8,
2017’de ise 102.4 milyon dolar oldu.
Buna karşılık Türkiye’nin Yunanistan’dan
plastik mamulleri ithalatı 2018 Ocak-
Temmuz döneminde 16.8 milyon dolar
oldu. TÜİK verilerine göre 2016’ta ithalat
140.7, 2017’de 149.9 milyon dolar olarak
gerçekleşti. Türkiye, Yunanistan’a plastik
ve mamullerinde dış ticaret açığı verir du-
rumda bulunuyor.
Yunanistan plastik işleme açısından ken-
dine yeter görünse de mülga Ekonomi
Bakanlığı verilerine göre ülkede yüksek
tüketim düzeyi, ithalata bağımlı ekono-
mik yapı nedeniyle dolaylı yönden yüksek
miktarlı plastik malzeme ithalatı görünü-
yor. Ülkede ayrıca ambalaj ve diğer sek-
törlerde potansiyel görünüyor.
Yunanistan 11.1 milyon kişilik nüfusuyla
HEDEF PAZAR
59
PLASFEDDERGİ
mekte olan bir ülke konumunda. Ülke eski
Yugoslavya’nın çok sayıda sanayi yapısını
bünyesinde bulunduruyor. 7 milyon kişi-
lik küçük bir ülke sayılabilecek Sırbistan,
Avrupa Birliği ile hızlı bir yakınlaşma için-
de ve potansiyel aday ülke statüsünde.
Ülke hızlı bir yakınlaşma gösterse de
bankacılık, fi nansal düzenlemeler, iş yap-
ma kolaylığı ve kamu yönetim kapasitesi
bakımından hala sorunlar yaşıyor. Buna
karşılık hızlı ekonomik büyüme yaşaması
ihtimali bulunan ülke orta uzun vadede
karlı bir Pazar olarak görülüyor.
Sırbistan, gelişme aşamasında hizmetler,
altyapı sektörlerinde büyük fırsat su-
nuyor. Buna karşılık özellikle altyapı için
kamu yatırım gücü şimdilik sınırlı bulunu-
yor. Ülkenin IMF ile bir anlaşma yapması
ihtimali yüksek görünüyor.
Sırbistan dış ticaret açığı veren bir ülke.
2017’de 22,2 milyar dolarlık ithalata kar-
şılık, 17 milyar dolarlık ihracat gerçekleş-
tirdi. En fazla ihraç ettiği ürünler sırasıyla
otomotiv, elektrik ürünleri ve kablolar,
kauçuk taşıt araçları lastikleri, meyve,
demir çelik, bakır gibi ürünlerden oluşu-
yor. Plastik mamuller ilk 20 ihraç kalemi
arasında bulunmuyor.
Buna karşılık en fazla ithal ettiği ürün-
ler petrol ve ürünleri, otomotiv yedek
parça, ilaç, petrol gazları ve diğer gazlar,
elektronik eşya geliyor. Plastik mamulle-
ri ise en fazla ithal ettiği 20. ürün grubu
durumunda. Ülke, 2017’de 120 milyon
dolarlık plastik mamul ithal etti. Türkiye,
Sırbistan’ın en fazla ihracat yaptığı 18.
ülke durumunda. En fazla ithalat yaptı-
ğı ülkeler içinde ise 7. sırada bulunuyor.
Türkiye’den bu ülkeye en fazla tekstil
ürünleri, otomotiv yedek parça, elektro-
nik, beyaz eşya bulunuyor. Plastikler ih-
racatta 16. sırada yer alıyor.
-Slovenya: Avrupa’da giderek daha fazla “sempati” kazanıyor
Slovenya 2 milyonluk nüfusu ve kişi ba-
şına 26 bin dolar düzeyindeki geliri ile ve
son dönemde Avrupa’da Kuzey ülkeleri
benzeri sosyal uygulamalarıyla daha faz-
la dikkat çekiyor. Adriyatik’e kıyısı bulu-
nan ve İtalya ile komşu olan Slovenya dü-
şük nüfusu ve AB üyeliği ile refah ülkesi
ürünler, ham petrol, hazır giyim, çimento
ve çeşitli madenleri en fazla ihraç ediyor.
Genel içinde tarımsal ihracat da büyük
yer tutuyor. İthalatında ise akaryakıt,
taşıt araçları, ilaç, elektronik araçlar ve
buğday önemli yer tutuyor. Ülkenin it-
halatında Türkiye 5. sırada bulunuyor.
Türkiye’nin bu ülkeye ihracatı göreli ola-
rak dikkat çekici biçimde 368 milyon do-
lara ulaşmış durumda. Arnavutluk, genel
olarak düşük dış ticaret hacmi içinde olsa
da Türkiye’nin ihracatı bakımından, çoğu
Balkan ülkesinden daha fazla ithalatçı
olması nedeniyle önem taşıyor. Arnavut-
luk Türkiye’den mobilya hammaddesi,
işlenmiş gıda, ilaç, konfeksiyon, demir-
çelik ürünleri, hazır giyim ürünleri ithal
ediyor. En fazla ithal ettiği ilk 20 kalem
içinde plastik bulunmuyor. Türkiye’nin
ithalatında ise plastik hurda 16. sırada
bulunuyor.
Türkiye ve Arnavutluk arasında Serbest
Ticaret Anlaşması 2008’den bu yana yü-
rürlükte bulunuyor.
-Sırbistan: Balkanlarda hızlı bü-yüyen ve batı ile entegrasyonu artan bir ülke
Yugoslavya’nın bölünme sürecinde yaşa-
nan iç savaşın en saldırgan tarafı olarak
dikkat çeken Sırbistan, Bosna-Hersek
içinde Sırplar tarafından yapılan katli-
amlar nedeniyle uzun süre izole olarak
yaşadı. BM destekli bir ambargo uygu-
landı. Son olarak Kosova’nın bağımsızlığı
üzerinde ciddi bir uluslararası kriz ya-
şayan ülke bu sorunların geride kalarak
gelişmeye başlama aşamasına geçme-
ye çalışıyor. Ancak Kosova sorunu hala
çözülmüş değil ve 116 ülkenin tanıdığı
Kosova’yı kendi toprağı kabul ediyor. So-
run dondurulmuş durumda. İç savaş sıra-
sındaki savaş suçlularının teslimi sonra-
sında Sırbistan hızla diğer ülkelerle ilişki
kurmak istiyor. Türkiye de bu ülkeler ara-
sında. Türkiye ve Sırbistan şu anda görü-
nür bir sorun yaşamasa da her iki tarafı
da ilişkileri geliştirmekte yavaş ve dikkatli
bir politika izliyor.
Türkiye ile Sırbistan arasında Serbest Ti-
caret Anlaşması bulunuyor.
Sırbistan Kişi başı gelirde 6-7 bin dolar
arasında seyreden göreli olarak geliş-
ciddi sayılabilecek bir nüfus, satınalma
gücü paritesine göre kişi başına 26 bin
dolar düzeyinde gelir ve Euro kullanması
nedeniyle potansiyel vaat eden bir Pazar
olarak dikkat çekiyor.
-Arnavutluk: Gelişme fırsatı bulmaya çalışan ülke
Adriyatik’e kıyısı bulunmasına rağmen
komşusu Yunanistan ve Hırvatistan’a
kıyasla turizm alanında gelişme sağlaya-
mayan Arnavutluk yeni ekonomik ortam
içinde gelişmeye çalışıyor. Uzun süren
sosyalist yönetimde kendine özgü ve
kapalı bir ülke durumunda olan Arnavut-
luk, 90’lı yıllardan itibaren dünyaya açıldı
ancak ülke olarak kurumsal kapasitesini
henüz tam oluşturamadı. Buna karşılık
ülke halen AB aday ülke statüsü aldığı
için yüksek bir gelişme patikasına girmiş
durumda.
Arnavutluk 2.9 milyon nüfus ve kişi ba-
şına 4 bin 520 dolar gelirle Avrupa’nın
düşük GSYH ülkelerinden biri durumun-
da. Ülkenin ana faaliyet alanları tarım ve
doğal kaynaklar durumunda. Turizm ve
diğer hizmet sektörleri de hızla gelişti-
rilmeye çalışılıyor. Turizmde özellikle bir
gelişme alanı olduğu görülüyor. Ülke, or-
man zenginliğine sahip ülkelerin başında
geliyor. Ülkede, krom, nikel, bakır, boksit,
fosforit, az miktarda da petrol ve kömür
bulunuyor. Ülke deri ve deri ayakkabı vb.
HEDEF PAZAR
60
PLASFEDDERGİ
lenmesi ülkeyi zorladı. Romanya ihraca-
tının yüzde 70’ini Avrupa ülkeleriyle ya-
pıyor ve bankacılık kesiminin yüzde 82’si
de diğer AB ülkelerinin sahip olduğu bir
yapıda.
Ülke ekonomik toparlanmasına karşılık
hala dış ticaret açığı veriyor. 2017 sonu-
na göre 70.7 milyar dolarlık ihracata kar-
şılık 85.4 milyar dolar ithalat yaptı ve 14.7
milyar dolarlık dış ticaret açığı oluştu. Yıl-
lık 7,5 milyar dolara kadar düşse de yakın
dönemde hiç dış ticaret fazlası vermedi.
Romanya’nın en fazla ihraç ettiği ürünler,
diğer AB ülkeleri tarafından ithal edilen
otomotiv yedek parçaları, kablo vb. basit
elektrik-elektronik ürünler, taşıt araçları,
elektronik tablolar, mobilya, taşıt araçla-
rı lastiklerinden oluşuyor. İthalatında ise
yine sırayla otomotiv yedek parçaları,
petrol, ilaç, taşıt araçları, kablo vb. basit
elektronik cihazlar, telekomünikasyon
elektroniği, akaryakıt, elektrik devreleri,
entegre devreler ve plastik eşyadan olu-
şuyor.
Plastik eşyalar Romanya’nın en fazla it-
hal ettiği ürün grubu içinde 10. sırada
bulunuyor. Ülke 2016’da 867.5 milyon
dolar, 2017’de ise 978.9 milyon dolarlık
plastik ürün ithal etti. Türkiye açısından
da plastik eşya bakımından potansiyel
barındıran hedef ülkeler arasında bulu-
nuyor.
Romanya coğrafi yakınlığın da etkisiy-
le Türkiye ile ticaretinde yakın eko-
nomik ilişkilerde bulunuyor. Türkiye,
Romanya’nın en fazla ihracat yaptığı 7.
ülke durumunda. En fazla ithalat yaptığı
ülkeler içinde ise 8. sırada. Türkiye Ro-
manya ile ticaretinde 600 milyon doları
aşan fazla veriyor. Bu fazlanın 2018 yılı
sonunda artması da bekleniyor.
Romanya Türkiye’den en fazla taşıt
yedek parçası, motor, demir çelik yarı
mamul, taşıt araçları ürünleri alıyor. Ro-
manya AB üyesi gelişmiş ülkeler adına
otomotiv üretim merkezi olarak üre-
tim yaptırılan ülkelerden biri. Plastik
eşya ithali Romanya’da yüksek olsa
da Türkiye’den ihracat yıllık 24 milyon
dolar düzeyinde ve düşük seyrediyor.
Türkiye’den ihracatta ilk 20 madde içinde
bulunmuyor.
ve Tayvan hakim durumda.
-Romanya AB’nin “ucuz emek” gördüğü ülkelerden biri
Avrupa Birliği yavaş ve temkinli büyüme-
sinden farklı olarak “ilk büyük genişleme-
sini” doğu Avrupa ülkeleri için yapmıştı.
Romanya da bu kapsamda, sosyalist dö-
nem sonrası aslında ekonomik durumunu
tam düzeltemeden Avrupa Birliğine üye
oldu. Doğu Avrupa ülkeleri adlandırılan
bu grubun içinde yer alan Romanya, AB
içinde göreli olarak düşük emek ücretle-
riyle üretim yaptırılan ülkelerden biri ola-
rak dikkat çekiyor. Son dönemde AB üye-
si olmanın faydayla hızlı büyüyen ülke 20
milyon nüfusuyla 2018 sonu itibariyle 13
bin dolar kişi başına gelire çıkması bek-
lenen, uluslararası tanıma göre henüz
gelişmiş ülke sayılamayan seviyede bu-
lunuyor. Romanya, henüz Avrupa Parasal
Birliğine de katılmadı ve kendi para birimi
olan Ley kullanıyor.
Romanya sosyalist dönemden çıkışı bir
devrimle yaşadı. Komşu ülkelerde döne-
mine göre yumuşak olan sosyalizmden
çıkış, Romanya’da Çavuşesku’nun oto-
riter bir yönetimle direnmesi nedeniyle
halk ayaklanmasıyla devrilmesi sonrası
oldu. Bu kargaşa ortamında da serbest
seçimlere dayalı demokratik sisteme ge-
çiş ve sonrasındaki toparlanma dönemi
biraz daha yavaş yürüdü.
Ülke 2007’de Avrupa Birliği üyesi olma-
sının ardından önceki dönemlere göre
daha hızlı bir büyüme sağladı. Ancak bu
dönemin küresel krize denk gelmesi ve
Avrupa’nın da bundan ciddi oranda etki-
olma yolunda hızla ilerliyor. Ülke en fazla
taşıt araçları (otomobil) ilaç, otomotiv ye-
dek parça, elektrik enerjisi, taşıt araçları
için aydınlatma-işaret cihazları, mobilya
ihracatı gerçekleştiriyor. Buna karşılık en
fazla Otomobil, petrol, ilaç, elektronik,
alüminyum, demir-çelik ithalatı gerçek-
leştiriyor. Ülke genel olarak dış ticaret
fazlası veriyor. Son dönemde bu fazla
yıllık 2-3 milyar dolar arasında değişiyor.
2017 yılı sonu itibariyle ülke 35,9 milyar
dolarlık ithalata karşılık, 38,4 milyar dolar
ihracat yaptı.
Türkiye Slovenya’nın ihracatında 22. sı-
rada bulunurken, ithalatında 4. sırada
bulunuyor. Türkiye, bu ülke ile dış ticare-
tinde fazla veriyor. 2017 sonu itibariyle
Türkiye’nin 1 milyar 158 milyon dolarlık
ihracatına karşılık, 381,5 milyon dolar
ithalat gerçekleşti. Türkiye’nin en fazla
sattığı ürünler yük taşımaya yönelik mo-
torlu taşıtlar, otomobiller, otomotiv ye-
den parca, ilaç, petrol yağları, demir-çelik
ürünlerinden oluşuyor. Plastik ürünler
Slovenya’ya ihracatın ilk 40 madde sı-
ralamasında bulunmuyor. Buna karşılık
Türkiye Slovenya’dan çok düşük miktar-
da 2 milyon dolarlık plastik mamul ithal
ediyor.
Kapatılan Ekonomi Bakanlığı raporları-
na göre iki ülke arasında makine, tekstil,
gıda, elektronik alanında işbirliği imkan-
ları bulunuyor. Buna bağlı olarak dolaylı
plastik sanayii imkanları görülüyor. Ba-
kanlık verilerine göre ülkenin ithalatı
içinde plastik eşya 215 milyon dolar ile
küçük bir hacim oluşturuyor. İthalat artış
hızı yüzde 20’lerde seyrediyor ancak pa-
zara Çin, Japonya, Tayland, Güney Kore
HEDEF PAZAR
62
PLASFEDDERGİ
Karadağ Yugoslavya iç savaşı sonrası
Sırbistan ile kurduğu federasyondan ay-
rılarak 2006’da bağımsızlığına kavuştu.
Ülke hızla AB üyeliği yolunda ilerliyor.
Kişi başına 9,5 bin dolar geliri ve 5.5 mil-
yonluk nüfusuyla küçük ülkelerden biri
ancak gelecek potansiyeli vaat ediyor.
Ülke AB’nin aday ülke statüsünde ancak
son dönemde müzakerelere başlama yö-
nünde güçlü mesajlar geliyor. Ülke turizm
ve tarım ağırlıklı bir ekonomiye sahip du-
rumda. Buna karşılık yatırımlar bakımın-
dan coğrafi konumu nedeniyle avantajlar
sunuyor.
Ülke sanayi açısından zayıf görünüm
sergilediği için yıllık 2.2 milyar dolar do-
layında dış ticaret açığı veriyor. Ülkenin
2017 sonunda ihracatı 421 milyon dolar
ile sınırlı. İthalatı ise 3 milyar dolar sevi-
yesinde bulunuyor.
Ülke hemen hemen bütün sanayi ürünle-
rini ithal ediyor. Buna karşılık ihracatının
ilk iki sırasında alüminyum geliyor. Kara-
dağ elektrik de ihraç ediyor. Ancak yıllık
400 milyon dolar dolayındaki ihracatında
bu iki kalem dışında önemli sayılabilecek
herhangi bir ürün yok.
İthalatında başta petrol ürünleri olmak
üzere imalat sanayiinin bütün mamul
mallarını ve ara malları ön sıralarda bu-
lunuyor. Gıda ürünleri de yoğun ithalatı
arasında. İthalatının ağırlıklı kısmı tü-
ketim mallarından oluştuğu için plastik
eşyalar ilk 20 ithalat kalemi arasında gö-
rülmüyor. Türkiye 25 milyon dolar ile en
fazla ihracat yaptığı ülkeler içinde 7. sıra-
da bulunuyor. İthalatında ise 80 milyon
dolar ile 8. sırada yer alıyor.
İki ülke arasında Serbest Ticaret Anlaş-
ması bulunuyor. Bu da potansiyel olarak
hemen her türlü ürün ithalatını yapan
Karadağı cazip pazarlardan biri haline ge-
tiriyor.
Mülga Ekonomi Bakanlığı verilerine göre
plastik eşyalar, bu ülkeye ihracatta po-
tansiyel olarak ilk üç ürün grubundan bi-
rini oluşturuyor. Ülkenin bu alandaki ciddi
üretim açığı bulunduğu değerlendiriliyor.
-Hırvatistan: AB üyesi olduktan sonra hızlı büyüdü, potansiyel pazar durumunda
Hırvatistan, Avrupa Birliği üyesi olduktan
düzeyde
Kosova hala tam olarak bağımsızlık sü-
recini tamamlayıp BM’ye üye olamasa da
121 ülkenin tanıması nedeniyle uluslara-
rası alanda varlığını ispat etmiş durumda.
Balkanların bu küçük ülkesi ile Türkiye
arasında da siyasi sorun bulunmuyor ve
Türkiye’ye karşı olumlu hava bulunuyor.
Ülke 6.6 milyon nüfusu ile çoğu balkan
ülkesine göre daha fazla nüfusa sahip
ancak kişi başına gelir hala 3.6 bin dolar
düzeyinde. Ülke Euro para birimini kul-
lanıyor. Bu durum ülke ile ticarette kur
avantajı kullanan ülkeler için bir avantaj
doğmasına neden oluyor. Ülkenin ihra-
catı yıllık 300-400 milyon dolar arasında
seyretse de ithalatı 2,5 milyar doların
üzerinde seyrediyor ve ciddi bir dış tica-
ret açığı yaşıyor. Ülke dış yardım da alıyor.
Buna karşılık ülkede geleceğe yönelik
olarak en önemli avantaj, bu ülkenin ma-
den zengini olması. Kosova Avrupa’da
üretilen metallerin yüzde 50’sini, kömü-
rün yüzde 48’ini ve metal olmayan ma-
denlerin yüzde 2’sini oluşturan maden
yataklarına sahip. Kurşun, çinko, altın,
gümüş, bakır gibi zengin yer altı maden
rezervleri bulunuyor ancak bunlar henüz
ekonomiye kazandırılmış değil. Türkiye
Kosova ile ticaretinde yıllık 200 milyon
doların üzerinde dış ticaret fazlası ve-
riyor. En fazla satılan ürünler, işlenmiş
tarım ürünleri, tekstil, mobilya, halı, ilaç
ve diğer dayanıklı-dayanıksız tüketim
mallarından oluşuyor. İthalatta ise teks-
til, kağıt-karton, plastik hurdalar, demir
çelik tel, metal cürufu vb. ürünlerden olu-
şuyor.
-Karadağ: AB yolunda ilerleyen ülkelerden biri
-Makedonya: Yunanistan ile so-runlarını aşmaya çalışıyor
Makedonya Balkanların küçük ve geliş-
mekte olan ülkelerinden biri 2.1 milyon
nüfus ve 6.3 bin dolar kişi başı gelire sa-
hip. Buna karşılık Türkiye ile yakın bağları
ve isim sorunu nedeniyle Yunanistan ile
yaşadığı tanıma-bağımsızlık sorunlarında
Türkiye’nin siyasi olarak bu ülkeye verdi-
ği destek iş fırsatları açısından da imkan
sağlıyor. Yunanistan Makedonya isminin
kendi coğrafi bölgesini işaret ettiği ge-
rekçesiyle bu ismin ülke ismi olarak kul-
lanılmasına itiraz etti. Avrupa Birliği’nin
de sorunu tırmandırmasa da üyesi olan
Yunanistan yanında yer alması sonucu
ülke resmi olarak “Eski Yugoslavya Böl-
gesi Makedonya” ismini kullanıyor. Ancak
Yunanistan ile isim değişikliği konusunda
müzakereler sürüyor.
Ülke, başta fi nans olmak üzere kurumsal
kapasitesini geliştiriyor. Türkiye ile yakın
ilişkileri de bulunuyor. Küçük bir ülke olan
Makedonya’nın dış ticaret hacmi 13.4 mil-
yar dolar gibi küçük bir seviyede bulunu-
yor. Ülkenin ithalatı 2017 yılı sonunda 7,7
milyar dolar, ihracatı ise 5,7 milyar dolar
oldu. En fazla ihraç ettiği ürünler sırasıyla
katalizör kimyasallar, santrifüj cihazları,
mobilya, tütün ve demir çelik ürünlerin-
den oluşuyor. İthalatında ise değerli ma-
denler, akaryakıt, ilaç, demirçelik ve taşıt
araçları geliyor. Plastik eşya ithalatı yıllık
44 milyon dolar düzeyinde bulunuyor.
Türkiye ülkenin en fazla ihracat yaptığı
10. ülke durumunda. İthalatında ise 7.
sırada bulunuyor. Türkiye bu ülkeyle de
dış ticaretinde yıllık 200 milyon dolar do-
layında fazla veriyor.
-Kosova ile siyasi ilişkiler üst
HEDEF PAZAR
63
PLASFEDDERGİ
memiş balkan ülkelerinin başında geli-
yor. Türkiye’nin Avrupa’ya geçiş kapısı
olan ülke, bu özelliğinden dolayı sıklıkla
sorunlarla gündeme geliyor. Özellikle
Türkiye’nin dış ticaretinde önemli yer
tutan TIR taşımacılığında çoğu zaman
AB’nin “tarife dışı” engellerinin uygula-
yıcısı konumunda bulunuyor. Bu türden
kararların çoğunda siyasi ilişkilerin o gün-
lerdeki seyri etkili oluyor.
Bulgaristan 7.1 milyon nüfusuyla küçük
bir ülke. 2017 sonu itibariyle kişi başına
GSYH’si 8 bin 61 dolara çıktı. Bu yine de
Avrupa’nın en düşük seviyelerinden biri
durumunda. Ülke hala kendi para birimi
olan Leva kullanıyor.
Ülkenin ihraç ettiği ürünler sırasıyla Ülke
yıllık olarak yaklaşık 4 milyar dolar düze-
yinde göreli olarak küçük sayılabilecek
bir dış ticaret açığı veriyor. 2017 itibariyle
ihracatı 34.1 milyar dolar, ithalatı ise 30.2
milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. En
fazla ihraç ettiği ürünler akaryakıt, işlen-
memiş bakır, ilaç, buğday, elektrik, kablo,
ayçiçeği, elektronik eşya yedek parçası
olarak sıralanıyor. İthalatında ise yine
akaryakıt, bakır cevheri konstantreleri,
ilaçlar, taşıt araçları, petrol gazları, tele-
fon cihazları, traktör, çeşitli elektronik
eşyalar öne çıkıyor. Türkiye bu ülkenin en
fazla ihracat yaptığı 4. ülke durumunda.
İthalatında ise Türkiye 5. sırada bulunu-
yor. Türkiye ve Bulgaristan dış ticareti
hemen hemen denk bulunuyor. AB ve-
rilerine göre Bulgaristan 2017 itibariyle
küçük bir fazla verse de TÜİK verilerine
göre Türkiye 30 milyon dolar fazla ver-
miş görünüyor. Türkiye verilerine göre
2017’de Türkiye 2 milyar 803 milyon
dolar ihracat, 2 milyar 773 milyon dolar
ithalat yaptı. Türkiye’nin Bulgaristan’a ih-
racatı için tekstil ve taşıt araçları öne çıkı-
yor. Plastik eşyalar 15. sırada bulunuyor.
Buna karşılık Türkiye Bulgaristan’dan
plastik hammadde ithali yapıyor.
Bulgaristan’dan alınan ürünler içinde
plastik hammaddeleri 8. sırada bulunu-
yor.
Ekonomi Bakanlığı verilerine göre bu ül-
keye Türkiye’nin ihracatında avantajlı
olduğu ürün grupları, otomotiv, elektrikli
ve elektronik eşyalar, demir çelik, tarım
aletleri, kumaş olarak öne çıkıyor. Plas-
tik sektöründe ise ambalaj ürünlerinde
avantaj görülüyor.
üçüncü sıradaki Slovenya olmuştur. Tür-
kiye en fazla ihracat yaptığı 13. ülke du-
rumunda
En fazla ithalatı ise sırasıyla Almanya,
İtalya, Slovenya, Macaristan, Avusturya
oldu. İlk 5 ülkenin toplam ithalat içindeki
ağırlığı 54,3 oldu. Türkiye ithalatında ilk
20 ülke içinde bulunmuyor.
Türkiye ile Hırvatistan arasında dış tica-
rette Türkiye fazla veriyor ancak 531 mil-
yon dolar gibi çok düşük bir hacme sahip.
Türkiye’nin Hırvatistan’a ihracatı 2017’de
314 milyon dolar, ithalatı ise 217 milyon
dolar oldu.
Hırvatistan Türkiye’den en fazla taşıt
araçları, elektronik ev eşyaları, teks-
til ve hazır giyim, demir çelik ürünleri
alıyor. Plastik ürünler ilk 20 ürün için-
de bulunmuyor. Buna karşılık Türkiye
Hırvatistan’dan diyod ve transistörler,
hurda demir-çelik, gübre, elektrik dev-
resi, polimer esaslı boyalar, tarım aletleri
alıyor. Plastik eşyalar da ilk 20 ithalat ka-
lemi içinde bulunmuyor.
Kapatılan Ekonomi Bakanlığı verilerine
göre bu ülkeye en fazla ihracat şansı
bulunan ürün grupları, akaryakıt, aşı ya-
pımında kullanılan insan ve hayvan kanı,
ilaç, kozmetik ürünler ve inşaatta kullanı-
lan plastik ürünler olarak sıralanıyor. Bu
ülkeyle plastik mamulde dikkate değer
bir ihracatın olmaması, potansiyel olarak
geliştirilebilir bir Pazar olduğu izlenimi
yaratıyor.
-Bulgaristan: İlişkilerin dalgalı olduğu sınır komşusu
Bulgaristan Avrupa Birliği üyesi olmasına
rağmen ekonomik olarak fazla gelişe-
sonra başta turizm olmak üzere, Yugos-
lavya döneminden alınan imalat sanayii
kollarıyla birlikte hızla gelişti. Ülke AB
ile her yönden entegre olmuş durumda.
Nüfusu 4.2 milyon olan Hırvatistan kişi
başına yaklaşık 15 bin dolar gelire erişmiş
durumda.
Ülke AB üyesi olması nedeniyle göreli
olarak yüksek yabancı sermaye yatı-
rımları çekiyor. Bunda turizmin de etkisi
büyük. Nüfus olarak küçük olan ülke AB
erişimi nedeniyle gelişme sağladı.
Ülkenin dış ticareti açık verse de yıllık 40
milyar dolardan fazla hacmi ile iyi bir Pa-
zar görüntüsü sergiliyor. Ülkenin 2017
ihracatı 16.1 milyar dolar, ithalatı ise 24.7
milyar dolara çıktı. En fazla ihraç ettiği
ürünler akaryakıt, ilaç, serum, elektrik,
ağaç ve ağaç ürünleri, elektrik trans-
formatör vb. ürünler, taşıt araçlarından
oluşuyor. İthalatında ise hampetrol, ta-
şıt, akaryakıt, ilaç, telekomünikasyon
ürünleri, deri, bilgisayar, tarım ürünleri
ve elektronik aletler geliyor. En fazla it-
hal ettiği ürünler arasında plastik eşya
bulunmuyor. Hırvatistan AB ile ekonomik
olarak tam entegre hale gelmiş durum-
da. En fazla ihracat yaptığı ülkeler İtal-
ya, Almanya, Slovenya, Bosna Hersek,
Avusturya, Sırbistan, ABD ve Macaristan
olarak sıralanıyor. İlk 5 ülkenin toplam ih-
racat içinden aldığı pay yüzde 52 olarak
belirlendi.
İtalya, Almanya, Slovenya ,Bosna-Hersek
ve Avusturya Hırvatistan’ın geleneksel
olarak yoğun ticari ilişkilerinin bulundu-
ğu ülkeler durumundadır. Hırvatistan’ın
2017 yılında en fazla ihracat yaptığı ülke
İtalya olmuştur. İhracat yapılan ülkeler
arasında ikinci sırada yer alan Almanya
HEDEF PAZAR
64
BU FUARLAR 5174 SA T
www.chemshoweurasia.com
www.chemlabeurasia.com
www.chemtecheurasia.com
İSTANBUL FUAR MERKEZİ8- 9- 10 KASIM 2018
www.turkchem.net
8. Uluslararası Özel, Spesifik Kimyasallar, Genel Kimyasallar,
Petrokimya ve Kimyasal Ara Ürünler Fuarı
8. Uluslararası Laboratuvar, Teknoloji,Test & Ölçüm Cihazları, Yardımcı ve
Sarf Malzemeleri Fuarı
8. Uluslararası Kimyasal Proses ve Otomasyon Endüstrisi, Paketleme, Geri Dönüşüm, Lojistik, İş Güvenliği ve Çevre
Teknolojileri Fuarı
Destekleyen İş Birliği ile Organizatör Medya Partneri
PLASFEDDERGİ
leyici olduğu gözlemlenmiştir.
2018 yılına girerken küresel ekonomi
politikalarında artan belirsizlikler, siyasi
gerilimler, aşırı popülist gelişmeler, artan
korumacılık eğilimleri, para politikaların-
da sıkılaşma ve jeopolitik riskler küresel
ekonomide öne çıkan sorunlar olarak gö-
rülürken; Türkiye ekonomisinde ise yaşa-
nan ekonomik dalgalanmaya enfl asyon
başta olmak üzere cari açıkta yaşanan
genişleme neden olmuştur. Türkiye eko-
nomisi, dünya ekonomisinde yaşanan
sıkıntılara ve kendi içerisinde yaşanan
mevcut sorunlara rağmen, 2018 yılının
ilk çeyreğinde ekonomideki büyümesini
sürdürmüş ve yüzde 7,4 oranında büyü-
müştür.
Diğer taraftan, 24 Haziran’da çok önemli
bir seçimi geride bırakan Türkiye, yeni bir
ne göre yıllık bazda yüzde 7,3 oranında
büyümüştür. 2017 yılının genelinde ise
yüzde 7,4 ile yılbaşındaki beklentilerin
oldukça üzerinde bir büyüme kaydeden
ülkemiz, büyümedeki ekonomik perfor-
mansını ortaya koymuştur. Yılın genelin-
de yakalanan büyüme ivmesinde, alınan
tedbirlerin desteğiyle iç tüketimde ve
yatırımlarda yaşanan canlanmanın belir-
Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük Odalarından birinin yö-netimindesiniz. Son dönem dalgalanmalara yönelik görüş-leriniz nelerdir, iş insanları ge-leceğe nasıl bakmalı?
Türkiye ekonomisi geçtiğimiz yılın son
çeyreğinde zincirlenmiş hacim endeksi-
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Türkiye’nin en büyük odası konumunda.
Hatta dünyanın en büyük odalarından biri. İTO Genel Sekreteri Nihat
Alayoğlu, mevcut ekonomik dalgalanmanın şirketlere etki ettiğini an-
cak ortaya konulan ekonomik önlemlerin ve Yeni Ekonomi Programının
sorunlardan çıkış yönünü gösterdiğini vurguladı. PLASFEDDERGİ’nin so-
rularını yanıtlayan Nihat Alayoğlu, küresel korumacılık eğilimleri, plastik
sektörüne yönelik İTO’nun attığı adımlar ve iş dünyasının beklentilerine
yönelik görüşlerini açıkladı.
Normalleşme yılın ikinci çeyreği itibariyle verilere yansımaya başladı
İstanbul Ticaret Odası Genel Sekreteri Doç. Dr. Nihat Alayoğlu:
SÖYLEŞİ
66
PLASFEDDERGİ
hükümet sistemine geçmiştir. Cumhur-
başkanlığı Hükümet Sisteminde sadeleş-
tirilmiş 16 bakandan oluşan ilk kabinesi
belirlenmiş ve ekonomi yönetimi yeni-
den oluşturulmuştur. Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinin ilk turda sonuçlanması son-
rasında yeni dönemde uygulanacak eko-
nomi politikaları ve hükümetin yapısal
reform uygulamaları ile mevcut sorunla-
rın çözüleceği yönündeki beklentiler, iş
insanlarının geleceğe pozitif yönde bak-
tığını göstermektedir.
İktisadi faaliyette etkili olması beklenen
normalleşme beklentisinin yılın ikinci
çeyreği itibariyle büyüme verilerine yan-
sıdığı görülmüştür. Yılın ikinci çeyreğinde
zincirlenmiş hacim endeksine göre Tür-
kiye ekonomisinde bir miktar ivme kaybı
yaşanmasına rağmen, yıllık bazda yüzde
5,2 ile piyasa beklentilerine paralel bir
büyüme gerçekleşmiştir. Yılın ikinci çey-
reğinde büyümenin kaynaklarına baktığı-
mızda iç talebin bir miktar yavaşlamasına
rağmen gücünü koruduğu görülmekte
olup, aynı zamanda yatırım harcamaları-
nın da büyümeyi desteklediği görülmüş-
tür. Bunun yanında, gelişmiş ülkelerin
para birimlerine karşı Türk Lirası’nda ya-
şanan değer kaybının etkisiyle ihracat-
taki güçlenmeye karşın ithalattaki ivme
kaybı, net ihracatın büyümeye katkısını
pozitif yönde etkilemiştir.
Son dönemlerde döviz kurlarında yaşa-
nan kırılganlık başta olmak üzere yurtiçi
fi nansal koşullardaki sıkışıklık özel sek-
törü tüketim ve yatırım harcamalarını
yavaşlatabilecek olsa da hükümetimizin
ve ekonomi yönetiminin aldığı tedbirlerin
ve teşviklerin büyüme görünümü üze-
rindeki riskleri aşağı yönlü baskılayacağı
düşünülmektedir. Ayrıca, açıklanan Yeni
Ekonomik Program (YEP), özel sektörün
sorunlarına çözüm üretmiş ve piyasala-
rın ihtiyaçlarını karşılamıştır. Ayrıca YEP,
bozulan makroekonomik göstergelerin
yeniden dengelenmesini ve sağlıklı ve
sürdürülebilir bir büyümeyi öne çıkarır-
ken, iş insanlarının geleceğine de ışık
tutmuştur.
Plastik sektörü özelinde baka-cak olursak, İTO bünyesindeki sektör faaliyetleri hakkında bil-gi verir misiniz?
Odamız kuruluşundan buyana gücünü
üyelerden almakta ve sektör ayrımı gö-
zetmeksizin her sektör için çalışmalarını
özverili bir şekilde devam ettirmektedir.
Kamu-özel sektör işbirliğinde, sektörel
gelişmeler takip edilmekte, sektörlerin
ihtiyaçları doğrultusunda çeşitli kurum
ve kuruluşlar nezdinde çalışmalar yürü-
tülmekte, sektörler sorunların çözümü
noktasında paydaşlarla çalışmalar ger-
çekleştirilmekte ve sorunların çözümü
noktasında ilgili kurum ve kuruluşlar nez-
dinde girişimlerde bulunulmaktadır.
Bu çerçevede, plastik sektörü de Odamız
tarafından yakinen takip edilen sektörler
arasında gelmektedir. Tüm sektörlerde
olduğu gibi plastik sektöründeki gelişme-
ler takip edilmekte; üyelerimiz, sivil top-
lum kuruluşları ve kamu ile işbirliği içeri-
sinde çalışmalar gerçekleştirilmektedir.
Tüm bu çalışmalarımızın neticesinde de
sektörün sesi olarak çözülmesi gereken
noktaları ilgili kurumlara ileterek takipçisi
olmaktayız.
Güncel bazı girişimlerimizden söz etmek
gerekirse;
Sektörün özellikle maliyet kalemlerine dö-
nük talepleri, ilgili sektör temsilcilerimizin
de değerlendirmeleriyle raporlanarak ilgili
makamların bilgisine sunulmaktadır.
Malumunuz, plastik ve kauçuk sektö-
rüne ilişkin olarak, elektrik teminat be-
dellerinin çok yüksek olması nedeniyle
sanayicilerimiz çeşitli zorluklar ile karşı-
laşmaktadır. Bu kapsamda hem Bakanlık
hem tedarikçi elektrik şirketi nezdinde
girişimlerimiz olmuştur.
Bildiğiniz gibi, 15.08.2018 tarihli Resmi
Gazetede “ABD menşeli Bazı Ürünlerin İt-
halatında Ek Mali Yükümlülük Uygulama-
sına Dair Kararda Değişiklik Yapılmasına
İlişkin Karar” ile ABD’den ithal edilen 22
kalem ürüne getirilen ek vergi uygulama-
sı ile Poliamid ve PVC’ye ek mali yükümlü-
lük getirilmiştir. Söz konusu karara ilişkin;
PVC ve Poliamid hammadde ihtiyacının
büyük bir bölümünün ABD’den karşılan-
ması ve son dönemlerde ABD ile yaşa-
nan olumsuzluklar nedeniyle, Poliamid
ve PVC gibi ürünlerin ABD dışındaki ül-
kelerden ithal edilmesi ve ABD’den ithal
ürünlerin mütekabiliyet amacıyla ilave
gümrük vergisi uygulanabilmesi hususu
Odamızca yakından takip edilmekte ve
çeşitli çalışmalar yürütülmektedir.
Ayrıca, iş geliştirme anlamında sektörde-
ki fi rmalarımıza yurtdışında yeni pazarlar
bulunmasına dönük aktif çabalarımız da
vardır. Yurtdışı fuar organizasyonları-
mızdan, tedarikçi günleri etkinliklerimize
kadar sektör mensuplarına somut iş ge-
liştirme imkânları sunmaktayız.
Ekonomik dengelenmenin ne zaman olacağını düşünüyorsu-nuz?
2008 yılında küresel boyutta yaşanan fi -
nansal krizin üzerinden on yıl geçmesine
rağmen makroekonomik göstergelerde
kriz öncesi düzeylere kısmi oranda ula-
şıldığı gözlemlenmiştir. 2008 yılında ya-
şanan krizden 2016 yılına kadar, gelişmiş
ülkelerde küresel defl asyon, resesyon,
düşük büyüme ve emtia fi yatlarında ge-
rileme sorunları öne çıkmış; gelişmekte
olan ülkelerde ise enfl asyon, cari açık ve
büyüme sorunları artarak devam etmiş-
SÖYLEŞİ
67
PLASFEDDERGİ
tir.
2017 yılı boyunca küresel ekonomik fa-
aliyette gözlenen ılımlı büyüme eğilimi,
2018 yılının ilk yarısında da sürmüş ve
küresel ekonominin büyüme hızı korun-
muştur. Küresel ekonomide 2018 yılının
ilk yarısını geride bırakırken, küresel eko-
nomi politikalarına dair artan belirsizlik-
ler, aşırı popülist gelişmeler, artan ticaret
önlemleri, küresel ekonomide yaşanan
pozitif görünümü baskılamaktadır.
Küresel ekonomide gözlenen sorunların
yanında gelişmiş ülke merkez bankala-
rı tarafından uygulanan daraltıcı para
ve maliye politikaları nedeniyle ülkemiz
gibi gelişmekte olan ülkelerden sermaye
çıkışlarının hızlanmasının, küresel büyü-
meyi olumsuz etkilemesi muhtemeldir.
Türkiye ekonomisi özellikle 2017 yılının
ikinci yarısından itibaren potansiyelin
üzerinden bir büyüme performansı ser-
gilemiş; 2018 yılının ilk çeyreğinde de
potansiyeli aşan büyüme performansını
devam ettirmiştir. İktisadi faaliyette et-
kili olması beklenen normalleşmenin yılın
ikinci çeyreği itibariyle büyüme verilerine
yansımaya başladığı görülmüştür. Zincir-
lenmiş hacim endeksine göre GSYH yıllık
bazda yüzde 5,2 ile piyasa beklentilerine
paralel gerçekleşmiştir. İkinci çeyrekte
kaydedilen büyümenin, tüketim ve ya-
tırımlardaki ılımlı yavaşlamaya rağmen
iç talebin gücünü korumasıyla devam
ettiği gözlemlenmiştir. Bununla birlikte,
Türk Lirası’ndaki değer kaybının etkisiyle
ihracattaki güçlenmenin yanı sıra ithalat-
taki ivme kaybının rol oynaması ve turizm
gelirlerindeki yüksek performans, net dış
talebin büyümeye katkı vermesini sağ-
lamıştır. Öte yandan, öncü göstergeler,
üçüncü çeyrekten itibaren iç tüketimdeki
yavaşlamanın belirginleştiğini gösterse
de dış kaynak talebinin düşmesi ve ihra-
cat ile turizm gelirlerindeki güçlü seyrin
korunması büyümedeki yavaşlamanın
hızlanmasını önleyecektir.
Finansal koşullarda yaşanan sıkılaşma
ve piyasalarda gözlenen ekonomik dal-
galanma nedeniyle artan enfl asyon ve
genişleyen cari açık gibi sorunlarla daha
kararlı mücadele etmeyi ve mevcut so-
runlara yönelik politikaların geliştirilme-
sinin öncelikli olduğu bilinmektedir. Ya-
pısal reformların devam etmesi ve para
ve maliye politikasındaki sıkı duruşun
sürdürülmesinin yanı sıra itinayla hazır-
lanmış olan Yeni Ekonomik Program’ın da
mevcut politikaları destekleyecek olma-
sı bir dengelenme sürecinin başladığını
göstermektedir. Böylelikle dengelenme
sürecinin güçlü bir şekilde sürdürülebil-
mesi için önümüzdeki yıllara ilişkin somut
hedefl er içeren, gerçekçi, uygulanabilir
güçlü bir YEP’in hazırlandığını görüyoruz.
Bununla birlikte Hükümetimiz’ce, mut-
laka YEP’i destekleyici politika setleri de
oluşturulacağına inanıyoruz.
İş dünyasının beklentileri anla-mında, ülke olarak kısa vadede hangi adımları atmalıyız?
Türkiye 24 Haziran seçimleri ile birlikte
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne
geçmiştir. Bu sistem ile birlikte iş dünyası
ve yönetim biçiminin sağladığı dinamiz-
min ülke ekonomisi adına olumlu bir katkı
sağlayacağı aşikârdır.
Seçimlerden bu zamana kadar iş dünyası
temsilcileri, yönetim sistemine bağlı ola-
rak neler yapılacağını merakla beklemek-
te; diğer yandan sorunlarına çözüm ara-
maktadır. Odamız üyelerinden aldığımız
birçok geri dönüş neticesinde iş dünya-
sının beklentileri önem derecesine göre;
“döviz kurlarından yaşanan belirsizlik
hâli”, “yüksek faiz oranları” ve “sürdürü-
lebilir büyüme” olarak sıralayabiliriz. Tüm
bu beklentilerin karşısında yeni ekonomi
yönetiminin ve TCMB’nin aldığı önlemler
de göz ardı edilmemelidir. TCMB yaptığı
müdahaleler ile güçlü parasal sıkılaşma
kararının enfl asyon, faiz, kur gibi temel
ekonomik göstergeleri makul düzeylere
çekmek için mücadele etmektedir.
Dış konjonktürde ise; ülkemiz ekonomik
ve siyasi anlamda zorlu bir süreç yaşa-
maktadır. ABD tarafından uygulanan dış
ticarete yönelik ek gümrük tarifelerinin
tüm dünya ülkelerine uygulanması ve
artan politik belirsizlikler ülkemizi de
etkilemiştir. Kısa vadede durağanlıktan
kurtulmak adına ülkemizin tüm kaynak-
larının üretime yönlendirilmesi doğru bir
karar olacaktır. Bu krizi üreterek, ihracat
yaparak, yerli ürünleri destekleyerek
aşabilmemiz mümkün gözükmektedir.
Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Be-
rat Albayrak tarafından açıklanan Yeni
Ekonomik Program’ın ekonomik saldırı-
lara karşı oluşan hassaslığımızı giderecek
kapsamda olduğunu görmekteyiz. Aynı
zamanda, reel sektörün tüm sorunlarını
kapsayan bir YEP ortaya konulmuştur. İç
ve dış yatırımcının bu program ile birlik-
te piyasalara duyduğu güven artacak ve
reel sektör yeniden canlanacaktır. Dola-
yısıyla açıklanan programın piyasalarda
oluşan beklentiyi karşıladığını düşün-
mekteyim.
İstanbul Yaklaşımı benzeri bir reel sektör
SÖYLEŞİ
68
PLASFEDDERGİ
destek programına ihtiyaç var mı? Reel
sektör ne yollarla desteklenmelidir?
Bilindiği üzere, geçmişte ülkemiz, 2000
yılının sonlarına doğru başlayan ve 2001
yılında ise etkisini giderek artıran bir eko-
nomik kriz ile karşı karşıya kalmıştır. 2001
yılında başlayan ekonomik kriz, fi nans ve
reel kesimi olumsuz yönde etkilemiş ve
ülke ekonomisini büyük bir bunalıma sü-
rüklemiştir. Bu dönemde Gayrisafi Yurtiçi
Hasıla’nın yüzde 9,5 gibi büyük bir oranda
gerilemesi, imalat sanayi kapasite kulla-
nım oranlarındaki düşüşün hızlanması, iç
talebin daralması nedeniyle işsizliğin art-
ması ve sabit sermaye yatırımlarının hızlı
bir şekilde azalması krizin etkisini daha
da artırmıştır. Bunun yanı sıra, bankacılık
ile reel sektör arasındaki kaynak akışının
olumsuz etkilenmesi, kredilerin mevdua-
ta dönüşüm oranının yüzde 35’lere kadar
gerilemesi, borç geri ödemede sorunların
artması ekonominin önemli bir ayağı olan
bankacılık sektörünü derinden sarsmış-
tır. Krizin etkilerinin derinden hissedildiği
bir dönemde bankacılık sektörü ile reel
sektör arasındaki sorunların gelenek-
sel ve yasal takip yollarla çözülmesinin
imkânsız olduğunu bilen temsilciler, bir
gönüllülük yaklaşımı (İstanbul yaklaşımı)
benimseyerek, bankaların geri dönme-
yen kredilerinin yeniden yapılandırılması
için kendi aralarında bir çerçeve anlaş-
ması yaparak, İstanbul yaklaşımını uygu-
lamaya koymuşlardır.
Türkiye ekonomisinin mevcut konjonktü-
ründe bir ekonomik dalgalanmanın oldu-
ğu ancak makroekonomik göstergelerde
2001 yılındaki kadar büyük bir bozulma-
nın olmadığı görülmektedir. Hâlihazırda
özel sektörün yaşamış olduğu bir takım
sorunlar bulunmaktadır. Özellikle şirket-
lerin borçlanma imkânlarının zorlaşması,
ekonomik dalgalanma üzerinde etkisini
hissettirmektedir. Hükümetimizin uygu-
ladığı teşvikler ve almış olduğu tedbirler
sayesinde büyümenin bir miktar ivme
kaybetmesine rağmen gücünü koruduğu
görülmekte olup, özel sektördeki dina-
mizmin de sürdüğü gözlenmiştir.
Büyümenin gücünü korumasına karşın fi -
nansal kesim dışındaki fi rmaların açık po-
zisyonundaki artış eğilimi devam etmek-
tedir. 2017 yılı sonunda 213 milyar dolar
olan fi nans kesiminin açık pozisyonu, Ha-
ziran 2018 döneminde 216 milyar dolara
yükselmiştir. Özel sektörün yurtdışından
sağladığı uzun vadeli kredi borcunun yıl-
başından itibaren gerileme göstererek
221,7 milyar dolar olarak gerçekleşirken,
kısa vadeli kredi borcu ise yatay bir seyir-
de sürdüğü görülmekte olup, 19,1 milyar
dolar olarak gerçeklemiştir. Son 3-4 ay-
lık bir dönemde döviz kurlarında yüksek
volatilitenin yaşanması nedeniyle artan
borç maliyetleri, şirketlerin geleceğe dö-
nük yatırım iştahı önünde engel teşkil et-
mektedir. Bu nedenle, ülkemizin üretim
gücünün korunması, mevcut yatırımların
sürdürülmesi için reel sektördeki sorun-
lara çözüm sağlamak amacıyla bir destek
programı oluşturulmuş ve ortaya konul-
muştur. Bu noktada, üreticiyi destekle-
mek amacıyla hükümetimizin uygulamış
olduğu teşviklerin ile tedbirlerin devam
etmesi ve bankaların kredi kanallarını
açık tutarak kredi imkânlarını artırması
gerekmektedir.
Elbette bugünlerde herkes kısa vadeli sorunların çözümü-ne odaklanmış durumda ama İTO’nun orta ve uzun vadeli gündemi nedir? Hangi projeleri öncelikli olarak görüyorsunuz?
İTO olarak orta vadeli en önemli günde-
mimiz, likidite sıkışıklığı, fi yat tedbirleri,
kamu borç ödemesi vb. sorunların çözü-
müne ilişkin kapsamlı politikaların ortaya
konularak, Türkiye ekonomisinde sağlıklı
ve sürdürülebilir büyümenin sağlanması,
fi nansman maliyetinin düşürülmesi ve
cari açığın azaltılmasıdır. Uzun vadede
ise, Ülkemizin 2023 yılı itibarıyla dünya-
nın ilk 10 ekonomisi arasında yer alması
ve yıllık 500 milyar dolarlık ihracat hac-
mine ulaşması amacına katkı sağlanması
hedefl enmektedir. Ayrıca, dış ticaret açı-
ğımızın yüksek teknolojili ürün ihracatıy-
la iyileştirmesi gerekmekte olup, “yükte
hafi f pahada ağır” ürünlerin üretilmesi ve
ihraç edilmesi arzu edilmektedir.
Ülkemiz teknoloji sanayi ihracat rakamı
2017 yılında toplam 147 milyar dolardır.
2018 yılının ilk 6 ayında ise bu rakam
77 milyar dolar düzeyindedir. 2017 yılı
ihracatının yüzde 4’ü yüksek teknolojili
ürün iken 2018 yılı ilk altı ayında bu oran
yüzde 3,5 olmuştur. Ülkemiz yüksek tek-
noloji ihraç eden ülkeler sıralamasında
geride olup; bu sıralamanın değişmesi ve
ön sıralara gelebilmemiz için, gelecekte
yüksek teknoloji sınıfında daha çok ihraç
edilecek ürün/ürünlerin şimdiden öngö-
rülüp, gerekli Ar-Ge ve altyapı çalışmaları
yapılmalıdır. Böylece Türkiye’nin ilk 10
büyük ekonomi arasına girmesi hedefi -
nin gerçekleştirilmesi yolunda önemli bir
adım atılacaktır.
Reel sektörün ve piyasaların ihtiyaçlarını
karşılayan politikaların yer aldığı proje-
lerin tamamını öncelikli görmekteyiz. Bu
kapsamda, Kredi Garanti Fonu (KGF) ih-
SÖYLEŞİ
69
PLASFEDDERGİ
racatçı sektörlere etkin bir şekilde destek
vermeye devam etmelidir. Ayrıca, sanayi
işbirliği projelerin yaygınlaştırılması, ül-
kemize gelen yatırımcılara yönelik po-
litikaların geliştirilmesi hususları başta
olmak üzere reel sektöre ilişkin projeler
önem arz etmektedir.
Küresel olarak yükselen koru-macılık eğilimlerini değerlen-dirir misiniz? Türk iş insanları buna karşı nasıl hareket etmeli?
2017 yılı genelinde iktisadi faaliyette
gözlenen pozitif yönlü büyüme eğilimi,
2018 yılının ilk yarısında da devam et-
miş olup, küresel ekonomi büyüme hızını
korumuştur. Yılın ilk yarısına ilişkin eko-
nomik gelişmeler değerlendirildiğinde,
küresel büyümenin olumlu görünümünü
sürdürdüğü ve gücünü korumaya devam
ettiği görülmektedir.
Küresel ekonominin seyrine yön veren
gelişmiş ekonomiler grubunda, ABD eko-
nomisinin verilerine bakıldığında, büyü-
menin daha olumlu ve istikrarlı bir görü-
nüm çizdiği görülmüştür. ABD ekonomisi,
2018 yılının birinci ve ikinci çeyreğinde
sırasıyla yüzde 2 ve yüzde 4,2 oranla-
rında büyümüştür. Euro bölgesinde ise
genel seyrin yavaş olmakla birlikte ılımlı
toparlanmanın sürdüğü görülürken, yılın
birinci ve ikinci çeyreğinde sırasıyla yüz-
de 2,5 ve yüzde 2,2 oranlarında bir per-
formans sergilemiştir. Gelişmekte olan
ekonomiler grubunda ise büyüme oran-
ları farklılık göstermektedir. Çin ekonomi-
si, 2018 yılının birinci ve ikinci çeyreğinde
sırasıyla yüzde 6,8 ve yüzde 6,7 oranla-
rında büyümüştür. Hindistan’da ise 2017
yılının ikinci yarısından itibaren canlanan
ekonomi, 2018 yılının ilk çeyreğinde yüz-
de 7,4 oranında büyüdüğü görülmek-
tedir. Brezilya ve Rusya ekonomileri ise
resesyondan kurtularak sırasıyla yüzde
1,2 ve yüzde 1,3 oranlarında büyümüştür.
Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre;
2017 yılında küresel ihracatın yüzde 11
oranında artarak 17,7 trilyon dolar ola-
rak gerçekleştiği belirtilirken, aynı yılda
yüzde 4,7 oranından büyüyen mal tica-
retinin 2018 yılında da güçlü bir şekilde
büyümeye devam edeceği vurgulanmış-
tır. Küresel ölçekte yatırım harcamala-
rının artması, küresel ticarette yaşanan
büyümeye önemli katkı sağlarken; artan
küresel politik belirsizlikler, jeopolitik
gelişmeler, normalleşme eğilimi ve ül-
kelerin korumacı politikalara yönelmesi
nedeniyle iş aleminde belirsizliğin artma-
sı, küresel ticaretteki olumlu görünümü
baskılamaktadır.
2016 yılının Kasım ayında gerçekleşti-
rilen seçim kampanyaları sırasında ABD
Başkanı Trump’ın uluslararası ticarete
ilişkin olarak ifade ettiği önlemlerin bir
kısmın uygulamaya koyarak, korumacılık
politikalarını somut hale getirdiği görül-
mektedir. 2018 yılının Haziran ayı başın-
da, ABD’nin demir – çelik ve alüminyum
ithalatında ek gümrük tarifesinin uygu-
lanacağı ülkeler kapsamını genişletmesi
dış ticarette korumacılığın küresel öl-
çekte artma olasılığını yükseltmiştir. Bu
adıma karşı, söz konusu politikaya taraf
olan ülkelerin de küresel dış ticareti da-
raltacak karşı adımları gündeme getirdiği
ve koyduğu görülmektedir. Söz konusu
uygulamaların artarak devam etmesi, kü-
resel ekonomiye yönelik belirsizliği yük-
seltmekte, dünya ekonomisi ve ticareti
üzerindeki riskleri artırmaktadır.
Küresel ticarette yaşanan gelişmelerin
Türkiye ekonomisi açısından önemi ol-
dukça büyüktür. 2016 yılında Türkiye’nin
gerçekleştirmiş olduğu dış ticaretin Gay-
risafi Yurtiçi Hasıla’ya oranı yüzde 39,5
düzeyinde iken, bu oran 2017 yılında
yaklaşık 6,5 puan artarak yüzde 45,8
düzeyine yükselmiştir. Bu bağlamda ve-
rilerden de görüldüğü üzere Türkiye ger-
çekleştirmiş olduğu dış ticaret ile küresel
sistemin önemli bir parçası olduğunu or-
taya koymaktadır. 2017 yılında Türkiye,
ihracatını bir önceki seneye göre yüzde
10,2 oranında artırarak 157,1 milyar dola-
ra yükseltmiş olup, küresel ihracat içinde
yüzde 1,1’lik pay ile 22. sırada yer alırken;
233,7 milyar dolarlık ithalatı ile küresel
ithalatta yüzde 1,6 oranındaki payı ile
15. sırada bulunmaktadır. Bu bağlam-
da, Türkiye’nin ekonomik gücünü ortaya
koymak ve küresel ekonomik sistemde
daha etkin rol almak adına Türk iş insan-
larının, küresel ihracat içinde Türkiye’nin
payını artırması için mevcut pazarların
yanında yeni pazarlar oluşturması gerek-
mektedir.
Küresel ekonomik sistemde yeni oluşan
bir “korumacılık düzeni”nde Türkiye’nin,
kendisine yönelik gerçekleştirilen eko-
nomik ve siyasi savaşları bertaraf edecek
süreci, yeni oluşturacağı politikalarla ha-
yata geçirmesi gerekmektedir. Bu bağ-
lamda defaatle söylemiş olduğum Yeni
Ekonomik Programın ortaya koyduğu
hedefl er ve politikalar ülkemiz ekono-
misinin ve iş insanlarının geleceğine ışık
tutacaktır.
SÖYLEŞİ
70
www.imspolymers.com
PLASFEDDERGİGÜNDEM DIŞI
- Gastronomi ilginiz-merakınız na-sıl oluştu? Hep lezzet arayışınız var mıydı, yoksa bir dönem sonra kişi-sel merak-ilgiyle mi ortaya çıktı?
Gastronomiye merakım 18 yaşında üni-
versiteye başlamamla oluştu açıkçası.
Üniversite okumak için İngiltere’ye gittim
ve tek başıma yaşıyordum. Yemek yeme-
yi de seven bir insandım. Tabi böyle bir
hafta falan aç kalınca yemeğe merak sal-
maya başladım ve yaptıkça keyif almaya
başladım. Farklı yemekler, değişik lezzet-
ler çıkarmaya başlayınca, yemek yapmayı
becerebildiğimi keşfedince de bu yönde
kendimi geliştirmeye başladım. Görsel
hafızam çok iyidir. Bu merak zamanla
kademe kademe artmaya başladı. Önce
yumurta haşlarsın, makarna yaparsınız
ya oradan fırında tavuk, fırında ördek
yapmaya kadar gitti.
Sonra Türkiye’ye dönünce belli bir süre
ailemle yaşadıktan sonra evlendim. Eşim
de yemek yapmaya meraklıydı. İkimiz
birden yemek yapmaya başladık ve çok
yol aldık. İş hayatında insan stresli oldu-
ğunda, sıkıntılı olduğunda balık avlamaya
gider, kitap okur, müzik dinler ben ise ye-
mek yaparım.
-Eşinizle evde yemek yarışı yapıyor musunuz?
Evet, Eşim ile mutfakta yarışırım. Ben çok
fazla mutfağa girmiyorum. Keyif için ye-
mek yaptığım için haftanın 2 ya da 3 ge-
cesi yapıyorum. Eşim öğlen yemeğini de
akşam yemeğini de o yapıyor. Zaten ana
yemekler hep ondan çıkıyor. Ben et veya
enteresan bir şey yapacaksam mutfağa
3D Master, Türkiye ve yurt dışında 3 boyutlu yazıcıların tedariki, bakım
ve onarımını yapıyor. Bu şirketin sahibi Koray Hatem’in ise sıra dışı bir
merakı var. Yemek yapıyor ve elbette farklı lezzetleri arıyor. “Benim
amacım yemek konusunda bir gurmelik yaratabilmek” diyen Koray Ha-
tem, yemek yapmak ve elbette yemek merakını test etmek isteğiyle
bir yemek yarışması niteliği taşıyan bir TV programına da katıldı ve bi-
rinci oldu. Koray Hatem, PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtladı.
“Tat almak zamanla gelişiyor”
3D Master şirketi sahibi Koray Hatem gastronomi merakını anlattı
72
PLASFEDDERGİGÜNDEM DIŞI
giriyorum. Eşime telefon edip “evde şu
malzeme var mı” diye sorduğumda anlar
ki işte sıkıntılı bir şey olmuş, kafa dağıt-
maya mutfağa giriyorum. Ben belgesel
izlerim, ben haber izlerim diyenler vardır,
ben çok açık söylerim boş vaktim varsa
yemek programı izlerim. İyi ya da kötü
yapım olsun ben oturur yemek program-
larını izlerim. Enteresan bir şekilde de
yarışmalarda izlerken hangi yemek ya-
panın birinci olacağını tahmin ederim ve
bayağı sağlam tutturuyorum da. Oralarda
gördüğüm değişik yemekleri yapmayı da
seviyorum.
-“Bitter çikolata ve kırmızı pul biber çok
iyi gider”
- Tatları algılayabilmek öğrenile-bilir mi, yoksa özel yetenek mi? Bazı insanların tat alma ya da koku duyusu daha gelişkin diyebilir mi-yiz? Bizim gibi “amatörlere” veya okuyuculara yiyecek, içeceklerden daha fazla keyif almak için ne tavsi-ye edersiniz.
Tat almak zamanla gelişen, artan bir şey.
Baharatları tanımak, hangi baharat han-
gi yemeğe gider bilmem lazım. Denemek
de önemli. Bilir misiniz bilmem ama bit-
ter çikolata ile kırmızı pul biber çok güzel
gider. Hiç kimsenin bilmediği bir şey. Bu
marketlerde satılır. Bunu kim denemiş,
nereden denemek aklına gelmiş ve bunu
pazara sunmuş. Ben yemek yaparken de-
nerim, içine farklı farklı şeyler atarım. Ba-
zıları çok daha tat duyguları iyidir. Soğanlı
bıçakla karpuzu kessen soğanlı bıçakla
kesmişsin bunu diyerek anlar. O kişinin
içinde bir gurmelik varsa onu yaşar. Ben
kendimi geliştirdim. İlk başlarda yoktu
ama şimdi koklayarak neyin piştiğini, ne-
yin eksik olduğunu anlayabiliyorum. Her-
kes bunu geliştirebilir, yeter ki istesin.
- Ülke mutfakları belki de yüzlerce yıllık
deneyim sonucu mükemmelleşmiş ye-
meklerden oluşuyor. Elbette usta şefl er
yeni lezzetler de oluşturuyor. Siz han-
gisini tercih ediyorsunuz? Yılların dene-
yimiyle mükemmelleşmiş bir lezzeti mi,
yoksa yeni, deneysel lezzetleri mi?
Benim için hiçbirinin önceliği yok. Benim
amacım yemek konusunda bir gurme-
lik yaratabilmek. Mesela bir ülkede muz
yaprağına sarılı balık yapılmış diyelim.
Muz yaprağı balığa şekerli bir tat veriyor.
O ülkedeysem ve bu yemek sunulmuşsa
“ben balık sevmem, ben yemem, balık
şekerli olur mu” diye kenara itersem bu
gurmelik olmuyor. Yemeği yiyip yorum
yapmak en saçma şey. Sevmeyebilirim,
ben balık yemeyen bir insan olabilirim
ama o ülkenin özelliği o balık ise eğer
yemezsem ufk umu da genişletemem. O
yüzden bir şeyi seviyorum demek bana
çok zor geliyor. Şu anda hangi yemeği çok
seviyorsun diyorsanız, burası suşi resta-
urantı, yan taraf pizzacı. İkisi de ap ayrı
uçlar. Ben ikisini de seviyorum. Önceliğim
var mı, o gün canım ne yemek istiyor ise
onu seçiyorum. Enginarı da çok severim,
çiğ halini de çok severim, kızarmış halini
de severim. Çok ayrı tatlardır oysa..
- Dünyada hangi mutfakları dene-yimlediniz? Türk mutfağının Dün-yadaki yeri hakkında neler söyle-yebilirsiniz?
Gittiğim bütün gezilerde mutfakları anla-
mak için denedim. Çin, Japon, Asya, Avru-
pa, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Ken-
ya. Çok değişik lezzetlerle karşılaştım,
çok güzel etler yedim. Gurmelik kendi ça-
pımda amatör bir gurmelik yaptığım için
bugüne kadar çok çeşitli lezzeti denedim.
Beni çok şaşırtan Afrika’dır. Kenya ve
Maldivleri özel olarak söyleyebilirim.
Maldivler’de toprağın altında 5 saat pişi-
rilen bir balık yedim. Yediğim en lezzetli
balıklardan biriydi o. Önce ateşi yakıyor-
73
PLASFEDDERGİ
lar, o ateş közlendiğinde üstüne toprak
örtüp, özel hindistan cevizi yaprağına sa-
rılı balığı koyup tekrar toprak atıyorlar ve
fırın gibi yapıyorlar orayı. Bir de Kenya’da
çok enteresan etler yemiştim değişik ba-
haratlarla.
Türk mutfağının Dünya ölçeğinde değer-
lendirirsem, çok büyük lezzetler var ama
ne yazık ki biz yurtdışına açılamıyoruz,
tanıtamıyoruz. Bunun en büyük sebe-
bini de bizim kendi içimizde dış dünya
ile yaşadığımız savaş olarak görüyorum.
Biz dışarıdaki lezzetlere açık olmadığımız
için dışarıdaki lezzetler bize neden açık
olsun? Ben eğer “çiğ balık mı yenir” diye
Japon mutfağını elimin tersi ile itiyor-
sam, o zaman Japon da Türk mutfağını
Japonya’da sunmaya neden çaba sarf
etsin.
Biz öyle bir memleketiz ki yurtdışına
çıktığımız zaman ilk baktıkları şey Türk
mutfağı nerede var diye araştırıyor. Sen
İtalya’ya gitmişsin “abi burada Türk mut-
fağı nerede var?” Kardeşim sen Roma’ya
dünyanın en büyük pizza ülkesine gel-
mişsin. Senin Türkiye’de yediğin peynirli
pideyi yiyeceksin. Diyor ki “yahu domuz
eti olur”. Sadesini ye veya otur sor İtal-
yanca-İngilizce domuz nasıl denir öğren..
Bugün cep telefonu ile milyon tane şeyi
yapmayı bilen insan, telefondan istedi-
ğin şeyi çeviri programından yaz, göster
garsona garantile kendini, yemeğini ye.
- Gastronomiye olan ilginizin işinize yansıdı mı?
Herkesin ilgi alanına göre takip ettiği
şeyler farklı olduğu için. Sosyal medyada
takip ettiğim bir hanımefendi 3D yazıcılar
ile çok enteresan şekilde kendi tasarım-
larını kalıplayıp bu kalıplarda pastalar ya-
pıyor. Çok güzel, özgün tasarımlar ortaya
koyuyor. Onun yanında gıda yazıcısı var.
Yemek de basıyor, yemeklerin altına ta-
sarım yapıyor, üstüne eti koyuyor, altın-
daki dantel şeklinde sos oluyor mesela.
Hobimi işime ben de entegre ediyorum.
3D yazıcının üstüne şırınga bağladım ve
içine çikolata kreması koydum. Kreplerin
üzerine isim yazdım. İster istemez yöneli-
yorsunuz bu türden yönlenmeler oluyor.
Algıda seçicilik oluşuyor. İnternetten 3D
yazıcılarla üretilmiş limon sıkacağı görü-
yorum ve ben de basıp eve götürüyorum.
Bir araç kiti görüyorum ama o ilgimi çek-
miyor, lazım olursa gider alırım diyorum.
Ceviz kıracağı gördüm geçen gün, onu
oturup yazıcıda bastım. Ceviz kıracağını
da gidip 1 liraya alırsın ama o mutlu etmi-
yor beni, oturup basmak daha çok tatmin
ediyor.
- Ulusal medyada yer alan bazı yemek yarışmalarına katıldığı-nızı biliyoruz. Katılmaya nasıl karar verdiniz ve nasıl gelişti. Ne gibi sonuçlar elde ettiniz?
Uzun yıllar seyrediyordum yarışmaları.
Yemek yaptığım için merak ediyordum
böyle bir yarışmaya katılsam ne sonuç-
larla karşılaşırım diye. Arkadaşlarıma ye-
mek yapıyorum herkes beğeniyor ama
acaba dost doğru mu söylüyor nedir bile-
mezsin. Bir akşam Yemekteyiz programı-
nı izlerken, altta başvuru bilgisi yazdı ben
de aniden karar verip başvuru yaptım.
Ertesi günde çağırdılar. Yarışmada 5 kişi
vardı. İlk 4 gün diğer yarışmacıların evin-
de yemek yedik, son gün benim evime
konuk oldular. Kendimce güzel yemekler
yaptım ve sundum. Program sunucusu
Onur Büyüktopçu bey de puan veriyordu.
Onur Bey’in program tarihinde ilk kez en
yüksek puan olan 10 puanı bana verdi.
Orada bir beğeni aldık ve gerçekten çok
memnun oldum. Sonrasında çok değişik
iş teklifl eri de geldi. Sosyal medyadan
gelen tepkiler, tebrikler tahmin edeme-
yeceğiniz şekilde yükseliyor.
GÜNDEM DIŞI
74
PLASFEDDERGİGÖRÜŞ
Ali İbrahim AydınYeminli Mali Müşavir
İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesine Dair Zorunluluk
Sayın Okurlar, 2018’in ikinci ya-
rısından itibaren Türk ekonomi-
si zorlu ve çetin bir sürece girdi.
Döviz kurlarının önlenemeyen
yukarı yönlü hareketliliği, gerek
para politikasında ve gerekse ma-
liye politikasında ciddi kararların
alınmasına yol açtı. Bu sayımızda,
ihracat bedellerinin yurda geti-
rilmesine ilişkin düzenlemeyi ele
alacağız.
İhracat bedelleri uzunca süredir serbestçe
tasarruf edilebilmekteyken, döviz kurla-
rında Türk Lirası aleyhine aşırı hareketlilik,
ihracat bedellerinin tasarrufu konusun-
daki serbestinin kısıtlanmasına yol açtı.
İhracat bedellerinin yurda getirilmesine
ilişkin “Türk Parasının Kıymetini Koruma
Hakkında 32 Sayılı Karar”, 11.08.1989
tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan
07.08.1989 tarih ve 89/14391 sayılı Ba-
kanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konul-
muştur.
Kararın yürürlüğe girmesiyle ihracat be-
dellerinin yurda getirilmesi zorunlu hale
getirilmiş ve bu zorunluluk 08.02.2008
tarihine kadar devam etmiştir. Bu tarihte
yapılan bir değişiklikle ihracat bedellerinin
tasarrufu serbest bırakılmıştır.
Hazine Maliye Bakanlığı, 32 Sayılı Karar-
dan aldığı yetkiyi kullanarak, 04.09.2018
tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2018-
32/48 sayılı tebliğle ihracat bedellerinin
yurda getirilmesine ilişkin kuralları ve
kambiyo takip sürecini düzenlemiştir.
Yapılan düzenleme, hem ihracat bedel-
lerinin belirli bir süre zarfında Türkiye’ye
getirilmesini hem de ihracatın döviz cin-
sinden yapılmış olması halinde, ihracat
bedellerinin en az % 80’inin Türkiye’de bir
bankaya satılmasını zorunlu kılmıştır.
Kapsam
İhracat bedellerinin yurda getirilmesine
ilişkin zorunluluk mal ihracatlarını kapsa-
maktadır.
Hizmet ihraçlarına ilişkin bedellerin yurda
getirilmesi zorunluluğu bulunmamakta-
dır.
İhracat Yönetmeliği transit ticareti bir ih-
racat şekli olarak düzenlemiş olsa da, ihra-
cat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin
180 günlük sürenin fi ili ihraç tarihinden
itibaren başlıyor olması zorunluluğun
transit ticareti kapsamadığını göstermek-
tedir.
İhracat Bedellerinin Yurda Geti-rilmesinde Süre
Tebliğe göre, Türkiye’de yerleşik kişiler ta-
rafından gerçekleştirilen ihracat işlemleri-
ne ilişkin bedellerin, ithalatçının ödeme-
sini müteakip doğrudan ve gecikmeksizin
ihracata aracılık eden bankaya transfer
edilmesi veya getirilmesi gerekmektedir.
Bedellerin yurda getirilme süresi fi ili ihraç
tarihinden itibaren 180 günü geçemeye-
cektir.
İhracat Bedeli Olarak Türkiye’ye Getirilen Dövizin Satışı
İhracat bedellerinin döviz olması halinde,
fi ili ihraç tarihinden itibaren en geç 180
gün içinde Türkiye’ye getirilmesi gereken
ihracat bedelinin en az % 80’inin yine en
geç aynı süre zarfında bir bankaya satıl-
76
PLASFEDDERGİGÖRÜŞ
ması zorunludur.
İhracatın dövizle yapılmış olması halinde,
tahsilatında döviz olarak yapılması ge-
rekmektedir. Ancak, ihracatın Türk Lirası
cinsinden yapılmış olması halinde, bedelin
Türkiye’ye getirilmesi zorunlu olmakla bir-
likte satış işlemi söz konusu olmayacaktır.
İhracatın Türk Lirası üzerinden yapılma-
sına karşın, bedelin döviz olarak yurda
getirilmesi halinde de belirtilen süre zar-
fında öngörülen satış işleminin yapılması
gerektiği kanaatindeyiz.
Öte yandan, ihracat bedelinin yolcu be-
raberinde nakit olarak yurda getirilmesi
halinde, getirilen dövizin Türkiye’ye giriş
sırasında ilgili gümrük idaresine beyan
edilmesi mümkündür. Bu durumda, na-
kit beyan formu düzenlenmek suretiyle
Türkiye’ye sokulan bedelin yapılan ihra-
cata saydırılması mümkün olmaktadır.
Bu arada, yurda getirilme zorunluluğu bu
şekilde yerine getirilen ihracat bedelinin
de yine öngörülen süre zarfında ve en az
öngörülen tutarda bir bankaya satılması
gerekeceği tabiidir.
İhracat Bedellerinin İthalat Öde-melerine Mahsubu
Süresi içinde yurda getirilen ihracat be-
deli; ihracatçının ithalat ödemelerine, ser-
maye hareketlerine ilişkin ödemelerine,
görünmeyen işlemlere ilişkin giderlerine
ve transit ticaretinin alış bedeli ile söz ko-
nusu süreler içinde bankalarca mahsup
edilebilir.
Düzenlemeye göre, mal ihraç ve ithalinde,
tarafl arın aynı kişiler olması ve ihraç be-
dellerinin yurda getirilme süresi içinde ka-
lınması kaydıyla, mal ihraç ve ithal bedel-
lerinin bankalarca mahsubu mümkündür.
Ancak, ihracat bedelinin yukarıda belir-
tilen türeden ödeme yükümlülüklerine
mahsup edilebilmesi için, bahse konu
ödeme yükümlülüğünün de fi ili ihraç ta-
rihini takip eden 180 gün içinde doğmuş
olması gerekmektedir.
İhracat bedellerinden mahsuba izin veri-
len hallerde, ihracat bedelleri süresi için-
de yurda getirilmiş sayılacak ve mahsuba
tabi tutulan kısım için mahsup tarihinde
geçerli döviz alış kuru üzerinden döviz
alım ve satım belgeleri düzenlenecektir.
Peşin Döviz Karşılığında Yapılan İhracat
Peşin döviz karşılığında ihracatın 24 ay
içinde gerçekleştirilmesi zorunludur.
Dâhilde İşleme İzin Belgesi ve Vergi, Re-
sim ve Harç İstisna Belgesi kapsamında
ihracat, ihracat sayılan satış ve teslimler
ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerle
ilgili olarak sağlanan peşin dövizlerin kul-
lanım süresi belge süresi kadardır.
Tamamı tek seferde iade edilmeyen veya
süresi içinde ihracatı gerçekleştirileme-
yen peşin dövizler prefi nansman hüküm-
lerine tabi olur.
Prefi nansman hükümlerine tabi hale gelen
peşin dövizlerin, ihracat taahhüt süreleri-
nin ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde
uzatılması halinde, alıcının muvafakat et-
mesi kaydıyla kullanım süreleri de verilen
ek süre kadar uzatılmış sayılacaktır.
Düzenlemenin Yürürlük Tarihi,
Uygulama Süresi ve Yürürlük Tarihinden Önceki İhracatların Durumu
Tebliği, 04.09.2018 tarihi itibarıyla yürür-
lüğe girmiştir.
Tebliğin yürürlük tarihinden önceki ihra-
catların zorunluluk kapsamında olduğu
yönünde bir düzenleme bulunmamakta-
dır. Bu itibarla, zorunluluğun 04.09.2018
tarihinden sonra gerçekleştirilen ihracat
işlemlerini kapsaması gerektiği düşünül-
mektedir.
Düzenleme, yürürlüğe girdiği 04.09.2018
tarihinden itibaren 6 ay süresince geçerli
olacaktır.
Tebliğin yürürlükte bulunduğu süre için-
de fi ili ihracı gerçekleştirilen ihracatlar
bakımından; ihracat bedelinin yurda ge-
tirilmesine ilişkin süre Tebliğin yürürlük-
ten kalktığı tarihten sonra sona erse bile,
bu ihracatlar bakımından bedelin yurda
getirilmesine ilişkin zorunluluk hükümleri
geçerli olacaktır.
İhracat Bedelinin Süresi İçinde Yurda Getirilmemesi
Tebliğ’de uygulanacak müeyyideye yöne-
lik bir düzenleme yer almamaktadır.
1567 sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma
Hakkında Kanunun 3. maddesi şu şekilde-
dir.
“Her türlü mal, kıymet, hizmet ve sermaye
ithal ve ihraç edenler veya bu işlere ara-
cılık edenlerden bu işlemlerinden doğan
alacaklarını 1 inci maddeye göre alınan
kararlardaki hükümlere göre ve bu ka-
rarlarda tayin edilen süreler içinde yurda
getirmeyenler, yurda getirmekle yükümlü
oldukları kıymetlerin rayiç bedelinin yüzde
beşi kadar idarî para cezasıyla cezalandı-
rılırlar..”
Buna göre, ihracat bedellerinin öngörülen
sürede Türkiye’ye getirilmemesi halinde,
ihracat bedelinin % 5’i oranında idarî para
cezası kesilebilecektir.
Öte yandan, aynı maddeye göre, ithalat,
ihracat ve diğer kambiyo işlemlerinde
döviz veya Türk Parası kaçırmak kastıyla
muvazaalı işlemlerde bulunanlar, yurda
getirmekle yükümlü oldukları veya kaçır-
dıkları kıymetlerin rayiç bedeli kadar idarî
para cezasıyla cezalandırılacaktır
77
PLASFEDDERGİ
TL’nin hızlı değer kaybı üretim ve yeni siparişleri yavaşlattı
ENDÜSTRİDEN
2018 yılının üçüncü çeyreği TL’nin hızlı değer kaybının yanı sıra Dolar’ın diğer para birimleri karşısın-
da da güçlenmesine sahne olmuştur. Yılbaşından beri değer kaybetmekte olan TL’nin değer kaybı
Haziran ayı sonrasında iyice hızlanmış ve 3. çeyreğin başında sırasıyla 4,6 ve 5,3’ten işlem görmekte
olan Dolar ve Euro 6,5 ve 7,5 bandına yükselmiştir. Yılın birinci çeyreği ve ikinci çeyreğin yarısın-
da 1,22-1,25 bandında seyreden Euro/Dolar paritesinin 1,16 seviyesinde gerilemesi ise Suudi Ara-
bistan ve Güney Kore gibi ülkelerden Dolar bazında hammadde alarak, toplam mamul ihracatının
%40’ından fazlasını Euro bölgesine yapmakta olan ihracatçımızın hammadde fi yatlarından kaynak-
lanan rekabet avantajının gerilemesine sebebiyet vermiştir.
Selçuk MutluGenel Sekreter V.PLASFED
78
PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN
Ekonominin öncü göstergelerinden olan PMI (Satınalma Yöneticileri Endeksi) incelendiğinde ise endekste 2018 yılı başından beri devam eden gerilemenin Nisan ayından beri negatife geçtiği ve imalat sektöründe yavaşlamanın üst üste 5 aydır devam ettiği göz-lemlenmektedir. Temmuz ayında 49,0 olarak ölçülen endeksin Ağustos ayında 46,4’e gerilemesinde ise üretim ve yeni siparişlerdeki yavaşlamanın etkili olduğu görüldü. Öte yandan, ihracat siparişlerinde iki aydır üst üste yaşanan artış TL’de yaşanan zayıfl amanın tek pozitif yansıması olarak gözlemlendi.
2018’in ilk 7 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre gerek ihracatta gerekse ithalatta ciddi bir artış yaşanmıştır. Söz konusu dö-nemde ihracatta yaşanan artış miktar bazında ortalama %10,2 olarak gerçekleşirken, değer bazında %17,6 olmuştur. Aynı dönemde ithalat miktarı ve değerinde yaşanan ortalama artış ise sırasıyla %8,0 ve %11,9 olarak gerçekleşmiştir. Gerek ihracat gerekse ithalat-ta değerin miktardan fazla artmış olması fi yatlar genel düzeyindeki artışı işaret ederken, ihracat birim fi yatlarımızdaki artışın ithalat birim fi yatlarına nazaran daha yüksek olduğu gözlemlenmektedir.
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
İHRACAT2017 (Ocak-Temmuz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değ. Değer % Değ.
Plastik Hammadde 424,5 566,7 467,4 10,1 709,8 25,2
Plastik Mamul 929,2 2.438,0 1.012,9 9,0 2.760,6 13,2
Plastik ve Kauçuk İşleme Mak. N/A 89,5 N/A N/A 115,9 29,4
Kauçuk 346,7 1.394,3 394,3 13,7 1.690,6 21,3
İTHALAT2017 (Ocak-Temmuz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değ. Değer % Değ.
Plastik Hammadde 4.096,9 5.772,5 4.376,4 6,8 6.621,8 14,7
Plastik Mamul 355,5 1.748,5 367,7 3,4 1.801,9 3,1
Plastik ve Kauçuk İşleme Mak. N/A 320,0 N/A N/A 397,4 24,2
Kauçuk 561,7 1.644,9 670,6 19,4 1.795,5 9,2
TOPLAM DIŞ TİCARET2017 (Ocak-Temmuz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Değer Değer % Değ.
İhracat 89.987,7 96.272,1 7,0
İthalat 129.810,7 143.022,9 10,2
Kaynak: TÜİK
79
PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN
2018 yılı ilk 7 ayı kapsayacak şekilde ülke bazında inceleme yapılırsa Romanya ile ihracatın ise miktar bazında % 91,1, değer bazında ise % 117,8 oranında arttığı gözlemlenmektedir. Romanya’nın yanı sıra miktar bazında en fazla artış yaşanan ülkeler ise Rusya Fe-derasyonu ve Cezayir olmuştur.
PLASTİK HAMMADDE- GTİP bazında ihracat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
GTİP GTİP Açıklama
2017 (Ocak-Temmuz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değ. Değer % Değ.Birim Fiyat
($/KG) Etilen polimerleri 10,6 14,2 13,2 23,7 17,5 23,0 1,3
3901 Etilen polimerleri 14,6 19,3 18,9 29,1 24,9 28,9 1,3
3902 Propilen ve diğer olefi nlerin polimerleri 14,7 19,3 15,1 2,7 20,9 8,3 1,4
3903 Stiren polimerleri 15,0 19,5 31,8 112,2 49,0 151,3 1,5
3904 Vinil klorür/halojenli diğer olefi n polimerleri 12,0 12,8 9,6 -20,0 11,7 -8,5 1,2
3905 Vinil asetat/diğer vinil esterlerinin polimerleri 33,2 25,4 33,2 -0,1 31,8 25,2 1,0
3906 Akrilik polimerleri 106,5 121,3 111,0 4,3 136,8 12,8 1,2
3907 Poliasetaller, diğer polieterler, epoksit-alkid reçineler 136,6 217,8 135,1 -1,1 259,7 19,2 1,9
3908 Poliamidler 8,9 16,2 10,3 15,0 25,2 55,4 2,5
3909 Amino reçineler, fenolik reçineler, poliüretanlar 46,7 67,9 58,5 25,3 84,1 23,8 1,4
3910 Silikonlar 3,6 10,9 3,3 -7,6 13,4 22,3 4,0
3911 Petrol reçineleri, politerpenler, polisülfi tler vb. 0,6 1,7 1,1 76,9 3,2 81,3 2,9
3912 Selüloz ve kimyasal türevleri 22,6 24,7 29,6 30,9 37,5 51,5 1,3
3913 Tabii polimerler, değiştirilmiş tabii polimerler, türevleri 0,1 0,4 0,2 94,7 0,7 64,3 4,5
3914 Polimer esası iyon değiştiriciler 0,1 0,2 0,1 19,6 0,2 19,8 2,6
3915 Plastikten döküntü, kalıntı ve hurdalar 9,2 9,1 9,7 4,8 10,8 18,3 1,1
TOPLAM 424,5 566,7 467,4 10,1 709,8 25,2 1,5
Kaynak: TÜİK
Kaynak: TÜİK
PLASTİK HAMMADDE İHRACATI - İLK 10 ÜLKE MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
Sıra Ülke2017 (Ocak-Tem.) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değişim Değer % Değişim % Pay-Değer Birim Fiyat ($)
1 Almanya 39,8 56,8 44,7 12,3 73,2 28,9 10,3 1,6
2 Mısır 31,5 32,9 33,7 6,9 42,7 29,8 6,0 1,3
3 Rusya Federasyonu 13,9 27,1 18,4 31,9 39,2 44,6 5,5 2,1
4 Romanya 13,6 16,7 25,9 91,1 36,4 117,8 5,1 1,4
5 İtalya 26,5 33,3 26,3 -0,9 34,4 3,4 4,8 1,3
6 İran 15,7 34,2 11,1 -29,1 28,3 -17,2 4,0 2,5
7 Cezayir 11,9 15,4 13,3 11,8 23,2 51,0 3,3 1,7
8 Özbekistan 8,6 17,0 9,9 15,0 22,0 29,4 3,1 2,2
9 İsrail 16,1 18,3 16,8 4,1 21,2 15,7 3,0 1,3
10 Bulgaristan 22,2 21,7 19,2 -13,4 21,2 -2,2 3,0 1,1
İlk 10 Ülke Toplamı 199,8 273,4 219,3 9,8 341,8 25,0 48,2 1,6
Genel Toplam 424,5 566,7 467,4 10,1 709,8 25,2 100,0 1,5
Dış Ticaret Verileri2018 yılı Ocak-Temmuz dönemi Türkiye plastik hammadde ihracatı miktar bazında % 10,1 değer bazında ise % 25,2 artmıştır. Mikta-ra oranla değer bazında yaşanan artış ihraç edilen ürünlerin birim fi yatlarında da artış olduğu sonucunu doğurmaktadır.
80
PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN
2018 yılı 7 aylık dönemde Türkiye plastik mamul ihracatı miktar bazında % 9,0 artış gösterirken değer ba-zında % 13,2 artmıştır.
PLASTİK MAMUL- GTİP bazında ihracat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
GTİP GTİP Açıklama
2017 (Ocak-Temmuz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değ. Değer % Değ.Birim Fiyat
($/KG) Plastikten monofi l, çubuk, profi ller-Enine kesiti 1 mm.’yi 62,7 103,8 68,6 9,3 117,4 13,2 1,7
3916 Plastikten monofi l, çubuk, profi ller-Enine kesiti 1 mm.’yi 86,2 142,9 95,5 10,8 163,4 14,4 1,7
3917 Plastikten tüpler, borular, hortumlar; conta, dirsek, rakor 124,8 306,1 117,6 -5,8 322,8 5,5 2,7
3918 Plastikten yer kaplamaları-duvar ve tavan kaplamaları 7,0 14,3 7,6 8,5 15,9 11,3 2,1
3919 Plastikten yapışkan levha, yaprak, şerit, lam vb. düz şek. 11,1 55,8 11,5 3,6 61,0 9,2 5,3
3920 Plastikten diğer levha, yaprak, pelikül ve lamlar 215,9 536,7 248,5 15,1 640,9 19,4 2,6
3921 Plastikten diğer levhalar, yaprak, pelikül, varak ve lamlar 81,1 225,5 86,8 7,0 253,8 12,6 2,9
3922 Plastikten küvet, duş, lavabo, bide, hela küveti ve donanım. 14,7 59,3 16,4 11,6 67,8 14,4 4,1
3923Eşya taşıma ambalajı için plastik mamulleri, tıpa, kapak, kapsül
210,3 503,0 237,5 13,0 592,4 17,8 2,5
3924 Plastikten sofra, mutfak ve diğer ev eşyası, tuvalet eşyası 81,6 227,9 92,1 12,9 259,6 13,9 2,8
3925 Plastikten inşaat malzemesi 49,6 122,6 49,5 -0,2 132,8 8,3 2,7
3926 Plastikten diğer eşya 46,9 244,1 49,9 6,4 250,3 2,5 5,0
TOPLAM 929,2 2438,0 1012,9 9,0 2760,6 13,2 2,7
Kaynak: TÜİK
2018 yılı ilk 7 ayı kapsayacak şekilde ülke bazında inceleme yapılırsa Irak ile mamul ihracatında düşüş yaşandığı gözlemlenmektedir. İlk 10’da yer alan ülkelerin geri kalanında ise % 5 ila 40 oranında artış olduğu görülmektedir.
Kaynak: TÜİK
PLASTİK MAMUL İHRACATI - İLK 10 ÜLKE MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
Sıra Ülke2017 (Ocak-Tem.) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değişim Değer % Değişim % Pay-Değer Birim Fiyat ($)
1 Irak 124,6 228,5 117,7 -5,5 223,1 -2,4 8,1 1,9
2 Almanya 49,2 174,5 52,7 7,0 200,4 14,9 7,3 3,8
3 İngiltere 43,5 113,1 55,2 26,9 144,4 27,7 5,2 2,6
4 İsrail 50,9 112,4 58,3 14,5 131,8 17,2 4,8 2,3
5 Fransa 30,0 94,0 35,0 16,5 120,0 27,6 4,3 3,4
6 İtalya 31,5 81,9 35,7 13,4 97,8 19,4 3,5 2,7
7 Romanya 30,0 79,4 34,8 16,0 96,2 21,1 3,5 2,8
8 İspanya 23,2 61,3 32,5 40,2 79,7 30,1 2,9 2,4
9 Bulgaristan 26,0 88,9 27,3 4,9 76,1 -14,4 2,8 2,8
10 ABD 20,2 56,1 25,5 26,0 71,2 26,9 2,6 2,8
İlk 10 Ülke Toplamı 429,2 1.090,1 474,8 10,6 1.240,7 13,8 44,9 2,6
Genel Toplam 929,2 2.438,0 1.012,9 9,0 2.760,6 13,2 100,0 2,7
81
PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN
2018 yılı ilk 7 aylık dönemde Türkiye plastik ve kauçuk işleme makinaları ihracatı % 29,4 oranında artış göstermiştir. İhracat gerçek-leştirilen ilk 10 ülke incelendiğinde ise Rusya Federasyonu’na yapılan ihracatta bir önceki yılın aynı dönemine göre 5,2 milyon dolar artış yaşandığı gözlemlenmektedir.
2018 yılı ilk 7 aylık dönemde Türkiye plastik hammadde ithalatı miktar bazında % 6,8 oranında değer bazında ise % 14,7 oranında artmıştır. Değer bazında artışın miktar bazında artışa oranla daha yüksek olması global ölçekte plastik emtia fi yatlarında 2017 yılına oranla artış göstermesi ile açıklanabilir. Öte yandan, Haziran ve Temmuz aylarında hammadde ithalatında yaşanan daralma üretim-deki daralmanın da işaretçisidir.
Kaynak: TÜİK
PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- GTİP bazında İhracat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
GTİP GTİP Açıklama2017 (Ocak-Temmuz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Değer Değer % Değ.
847710 Enjeksiyon makinaları 5,7 10,3 80,7
847720 Ekstrüzyon makinaları 18,3 27,4 49,5
847730 Şişirme makinaları 0,7 1,0 51,7
847740 Termoforming makinaları 9,8 15,4 57,3
847751-59-80 Presler ve diğer makinalar 41,3 47,5 15,2
847790 Aksam ve parçalar 13,7 14,1 2,7
TOPLAM 89,5 115,9 29,4
Kaynak: TÜİK
KAUÇUK VE PLASTİK İŞLEME MAKİNALARI İHRACATI - İLK 10 ÜLKEMİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2017 (Ocak-Tem.) 2018 (Ocak-Temmuz)
Sıra Ülke Değer Değer % Değişim % Pay
1 Rusya Federasyonu 7,6 12,8 68,3 11,0
2 Almanya 4,1 5,7 38,3 4,9
3 Cezayir 6,0 5,6 -6,4 4,9
4 Romanya 3,8 5,5 45,1 4,8
5 İran 5,3 5,3 0,4 4,6
6 Ukrayna 2,0 4,9 144,2 4,3
7 Irak 2,0 4,6 126,1 4,0
8 Özbekistan 3,3 4,0 21,6 3,4
9 ABD 1,8 3,2 76,4 2,7
10 Brezilya 0,2 3,1 1.266,7 2,6
İlk 10 Ülke Toplamı 36,2 54,7 51,2 47,2
Genel Toplam 89,5 115,9 29,4 100,0
82
PLASFEDDERGİ
PLASTİK HAMMADDE- GTİP bazında ithalat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
GTİP GTİP Açıklama2017 (Ocak-Tem-
muz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değ. Değer % Değ. Birim Fiyat
($/KG) Etilen polimerleri 752,1 1.031,8 786,2 4,5 1.082,2 4,9 1,4
3901 Etilen polimerleri 1.049,7 1.437,6 1.054,6 0,5 1.445,7 0,6 1,4
3902 Propilen ve diğer olefi nlerin polimerleri 1.232,4 1.557,5 1.316,9 6,9 1.862,8 19,6 1,4
3903 Stiren polimerleri 303,4 496,0 306,8 1,1 556,5 12,2 1,8
3904 Vinil klorür/halojenli diğer olefi n polimerleri 471,0 489,1 494,8 5,1 511,3 4,6 1,0
3905 Vinil asetat/diğer vinil esterlerinin polimerleri 27,7 63,9 27,0 -2,5 69,8 9,2 2,6
3906 Akrilik polimerleri 137,4 211,9 130,3 -5,2 246,4 16,3 1,9
3907Poliasetaller, diğer polieterler, epoksit-alkid reçineler
486,0 782,5 490,1 0,9 955,4 22,1 1,9
3908 Poliamidler 58,5 148,7 61,3 4,8 187,2 25,9 3,1
3909 Amino reçineler, fenolik reçineler, poliüretanlar 137,3 300,7 138,6 1,0 382,6 27,2 2,8
3910 Silikonlar 21,3 78,1 24,5 14,9 115,3 47,6 4,7
3911 Petrol reçineleri, politerpenler, polisülfi tler vb. 20,4 55,6 21,2 3,6 65,2 17,3 3,1
3912 Selüloz ve kimyasal türevleri 25,1 94,0 28,1 12,2 116,6 24,0 4,1
3913Tabii polimerler, değiştirilmiş tabii polimerler, türevleri
2,1 13,2 2,3 10,2 17,2 29,6 7,5
3914 Polimer esası iyon değiştiriciler 4,0 8,9 4,3 9,1 11,5 28,8 2,7
3915 Plastikten döküntü, kalıntı ve hurdalar 120,5 34,7 275,4 128,5 78,4 125,8 0,3
TOPLAM 4096,9 5772,5 4376,4 6,8 6621,8 14,7 1,5
Kaynak: TÜİK
ENDÜSTRİDEN
2018 yılı ilk 7 ayında en çok ithalat gerçekleştirilen ülkeler incelendiğinde ise Suudi Arabistan, Güney Kore ve Almanya yine en büyük paylara sahip olarak ithalatta üst sıralarda yer aldığını gözlemlemekteyiz.
PLASTİK HAMMADDE İTHALATI MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
Sıra Ülke2017 (Ocak-Tem.) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değişim Değer % Değişim % Pay-Değer Birim Fiyat ($)
1 Suudi Arabistan 616,6 742,5 737,7 19,6 992,5 33,7 15,0 1,3
2 Güney Kore 362,0 532,7 402,8 11,3 664,8 24,8 10,0 1,7
3 Almanya 295,6 568,9 310,3 5,0 642,0 12,9 9,7 2,1
4 Belçika 241,7 377,1 281,2 16,4 459,8 21,9 6,9 1,6
5 İran 226,0 264,0 243,4 7,7 308,6 16,9 4,7 1,3
6 İtalya 149,9 264,7 144,8 -3,4 296,6 12,0 4,5 2,0
7 İspanya 153,2 235,4 167,6 9,4 275,8 17,2 4,2 1,6
8 Hollanda 147,7 245,4 150,4 1,8 266,8 8,7 4,0 1,8
9 Mısır 173,6 207,4 195,3 12,5 255,6 23,2 3,9 1,3
10 Fransa 188,6 269,4 165,0 -12,5 244,0 -9,4 3,7 1,5
İlk 10 Ülke Toplamı 2.554,9 3.707,5 2.798,6 9,5 4.406,5 18,9 66,5 1,6
Genel Toplam 4.096,9 5.772,5 4.376,4 6,8 6.621,8 14,7 100,0 1,5
Kaynak: TÜİK
83
PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN
2018 yılı Ocak-Temmuz dönemi Türkiye plastik mamul ithalatı miktar ve değer bazında incelendiğinde sırasıyla % 3,4 ve % 3,1 artış gözlenmiştir. Ülke bazında mamul ithalatı incelendiğinde ise İtalya, Japonya ve Güney Kore hariç ilk 10’da yer alan ülkelerin tamamın-dan ithalatın bir önceki yılın aynı dönemine göre arttığı gözlemlenmektedir.
PLASTİK MAMUL- GTİP bazında ithalat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
GTİP GTİP Açıklama2017 (Ocak-Tem-
muz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değ. Değer % Değ. Birim Fiyat
($/KG)Plastikten monofi l, çubuk, profi ller-Enine kesiti 1 mm.’yi
5,3 22,6 5,2 -1,7 25,2 11,7 4,8
3916Plastikten monofi l, çubuk, profi ller-Enine kesiti 1 mm.’yi
7,4 32,3 7,0 -5,1 32,9 1,8 4,7
3917Plastikten tüpler, borular, hortumlar; conta, dirsek, rakor
15,7 133,7 20,2 28,3 162,2 21,3 8,0
3918Plastikten yer kaplamaları-duvar ve tavan kaplamaları
13,5 52,8 12,8 -5,2 37,6 -28,7 2,9
3919Plastikten yapışkan levha, yaprak, şerit, lam vb. düz şek.
35,0 191,1 35,8 2,1 201,0 5,2 5,6
3920 Plastikten diğer levha, yaprak, pelikül ve lamlar 155,4 553,6 154,4 -0,7 534,3 -3,5 3,5
3921Plastikten diğer levhalar, yaprak, pelikül, varak ve lamlar
38,4 148,0 44,1 14,7 172,1 16,2 3,9
3922Plastikten küvet, duş, lavabo, bide, hela küveti ve donanım.
2,7 26,2 2,4 -9,4 17,2 -34,4 7,0
3923Eşya taşıma ambalajı için plastik mamulleri, tıpa, kapak, kapsül
38,8 168,9 37,8 -2,4 178,5 5,7 4,7
3924Plastikten sofra, mutfak ve diğer ev eşyası, tuvalet eşyası
5,3 34,9 5,3 0,0 35,1 0,5 6,7
3925 Plastikten inşaat malzemesi 5,0 21,5 5,9 17,0 22,4 4,3 3,8
3926 Plastikten diğer eşya 38,4 385,4 42,2 9,8 408,6 6,0 9,7
TOPLAM 355,5 1748,5 367,7 3,4 1801,9 3,1 4,9 3,7
3926 Plastikten diğer eşya 26,1 268,0 29,7 13,7 295,1 10,1 9,9
TOPLAM 244,8 1208,8 264,5 8,1 1314,3 8,7 5,0
PLASTİK MAMUL İTHALATI -İLK 10 ÜLKE MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
Sıra Ülke2017 (Ocak-Tem.) 2018 (Ocak-Temmuz)
Miktar Değer Miktar % Değişim Değer % Değişim % Pay-Değer Birim Fiyat ($)
1 Çin 87,9 330,1 103,7 18,0 348,7 5,7 19,4 3,4
2 Almanya 54,3 309,1 53,4 -1,7 339,3 9,8 18,8 6,4
3 İtalya 32,2 156,9 27,9 -13,4 153,9 -1,9 8,5 5,5
4 Fransa 17,0 111,1 17,6 3,1 120,1 8,1 6,7 6,8
5 Güney Kore 21,7 126,9 20,9 -3,3 116,9 -7,8 6,5 5,6
6 ABD 7,4 71,3 5,9 -19,9 72,3 1,4 4,0 12,3
7 İngiltere 8,8 59,9 9,1 4,2 63,5 6,0 3,5 7,0
8 Belçika 9,1 41,9 10,9 19,1 51,7 23,3 2,9 4,8
9 İspanya 7,8 40,6 8,7 11,7 45,3 11,7 2,5 5,2
10 Japonya 3,6 42,1 2,8 -23,4 38,7 -8,0 2,1 14,1
İlk 10 Ülke Toplamı 249,6 1.289,7 260,8 4,5 1.350,4 4,7 74,9 5,2
Genel Toplam 355,5 1.748,5 367,7 3,4 1.801,9 3,1 100,0 4,9
Kaynak: TÜİK
Kaynak: TÜİK
84
PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN
2018 yılı Ocak-Temmuz dönemi Türkiye plastik ve kauçuk işleme makinaları ithalatı % 24,2 oranında artmıştır. 2018 yılı ilk aylarından bu yana plastik ve kauçuk işleme makineleri sektöründe gerek iç pazarda gerekse ithalat oranlarında gözlemlenen artış bu dönemde yatırımların hız kazandığını göstermektedir.
Ülke bazında kauçuk ve plastik işleme makineleri ithalatı incelendiğinde Avusturya ve Japonya hariç ilk 10’da yer alan tüm ülkelerden yapılan ithalatın artış gösterdiği gözlemlenmiştir.
PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- GTİP bazında ithalat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
GTİP GTİP Açıklama2017 (Ocak-Tem-
muz) 2018 (Ocak-Temmuz)
Değer Değer % Değ.
847710 Enjeksiyon makinaları 95,1 106,9 12,5
847720 Ekstrüzyon makinaları 59,1 72,6 22,8
847730 Şişirme makinaları 16,0 11,3 -29,3
847740 Termoforming makinaları 5,0 10,7 112,7
847751-59-80 Presler ve diğer makinalar 117,0 167,9 43,5
847790 Aksam ve parçalar 27,8 28,0 0,6
TOPLAM 320,0 397,4 24,2
Kaynak: TÜİK
KAUÇUK VE PLASTİK İŞLEME MAKİNALARI İTHALATI - İLK 10 ÜLKEMİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2017 (Ocak-Tem.) 2018 (Ocak-Temmuz)
Sıra Ülke Değer Değer % Değişim % Pay
1 Çin 77,7 121,8 56,8 30,6
2 Almanya 68,3 77,9 14,0 19,6
3 İtalya 48,6 50,3 3,4 12,7
4 Avusturya 33,0 28,0 -15,2 7,0
5 Tayvan 13,7 23,4 70,4 5,9
6 Japonya 25,6 15,8 -38,1 4,0
7 Hollanda 2,7 15,7 479,1 4,0
8 İsviçre 9,6 11,8 23,3 3,0
9 Güney Kore 3,4 8,8 155,8 2,2
10 ABD 3,9 7,8 98,6 2,0
İlk 10 Ülke Toplamı 286,6 361,3 26,1 90,9
Genel Toplam 320,0 397,4 24,2 100,0
Kaynak: TÜİK
85
PLASFEDDERGİBREAKING NEWS
PLASFEDDERGİ
The plastics industry The plastics industry growing with growing with OIZ investmentsOIZ investments
New generation Organized Industrial Zones for the New generation Organized Industrial Zones for the next generation industry started operation next generation industry started operation
Organized Industrial Zones have been regarded as one of the means of development in Turkey. As
such, Turkey ranks among the countries making the highest level of investment in this context. The-
re are 310 OIZs founded across the country, 244 of which are still active. During the process that
started with the foundation of Bursa OIZ as the initial model in 1961, the OIZs in Turkey were con-
verted to free zones, technoparks and specialized organized industrial zones in line with the trans-
formation of OIZs around the globe.
For the plastics industry, the Turkish plastic industrialists began to take a leading part. The sector
seems to be more active in bringing to life organized industrial zones that are established and ope-
rated by the private sector compared to other sectors. Some new examples of organized industrial
zones, established by the private sector with earlier examples in Turkey, were put forward by plastic
industrialists in Turkey.
PLAPLAPLAPLAPLALALLLLLPLAPLAPLAPLAP SFESFEFESFESFSSS DDDDDDDDDDDDDDDDDDDDDERDERDERERERDERDERDERERRERRED GİGİGİGGGGBREAKING NEWS
PLASFEDDERGİ
systems as well as healthcare and educational
facilities and labor settlements. This provides a
comfortable working environment for industri-
alists.
We off er our participants infrastructure servi-
ces with electricity, water, natural gas, com-
munication, and fi re water network indepen-
dent of all water networks. We have a 24-hour
patrol security system. Additionally, we put a
CCTV system into use within all Zone bounda-
ries and at critical points within the Zone.
Remzi Kanbur, Chairman of PAKOP (S.S. Plastic
Industrialists’ Collective Establishment Buil-
ding Cooperative), said,
“We are surmounting hurdles faced during the
project”
The planning of industrial zones that is inclu-
ded in the new regulation published in Febru-
ary 2018 and in the government program as
an agenda item of top priority: Since this is an
organization featuring advantages compared
to OIZs and off ering a potential easiness of
problem solving, the priority is to change the
purpose of the cooperative as an industrial
zone with the related authorization from the
general meeting and the eff orts used in this
respect continue at full speed. A joint R&D cen-
ter, training facility, social facilities and similar
establishments will be included in the industri-
al zone to be founded.
94 percent of the existing land is shared by 223
partners, while 6 percent of the land is owned
by the cooperative. With the accomplishment
of the project (the targeted duration is 1 year),
this will off er shareholders the advantage of
being together and common diversity and the
availability of many similar establishments
such as those engaged in sub-industry, raw
materials and logistics.
A machine-specialized OIZ, the integral part of
the plastic industry, is becoming neighbor to
PAOSB
Established in the Vize district of Kırklareli, PA-
OSB is about to include another specialized OIZ
for machine manufacturers, an integral part
of the industry. The Machinery Manufacturing
Industry Associations’ Federation (MAKFED)
brought the Machinery-Specialized OIZ project
to life. Fidan Aslan Eroğlu, Chairman of PAOSB
and Board Member of Asrey Construction, who
is included among the entrepreneurs of PAG-
DER-ASLAN OIZ, reminded that they assumed
a pioneering role for the foundation of a spe-
cialized organized industrial zone in Vize with
a huge investment fulfi lled together with PAG-
DER.
- OIZ presence in Turkey: There are 310 OIZs, 244 of them are active.In terms of OIZ investments, Turkey actually
seems more eager than many countries. The-
re are still 310 OIZs in Turkey, including those
established as legal entities but not were put
into operation yet. The number of operational
OIZs was announced to be 244 in early 2017.
A major portion of operational OIZs are enga-
ged in additional investments for expansion.
The area covered reached 44 thousand 894
parcels in Turkey, including those parceled but
not currently active. The rate of employment
generated by OIZs is estimated to be approxi-
mately 1.7 million.
- New generation OIZMeanwhile, Turkey started to develop specifi c
projects for the foundation of technology-in-
tensive new generation OIZs in further consi-
deration of Industry 4.0 processes. Within the
scope of the project announced by the Ministry
of Industry and Technology, the focus is on the
effi cient use of energy and raw materials, mini-
mization of wastes, high level of coordination
among enterprises, integration with local pub-
lic opinion and an OIZ model where ecological
quality and social balance are established.
Fidan Aslan Eroğlu, Chairman of
PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized OIZ,
said,
“We have new sales within the scope of expan-
sion plan”
PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized Orga-
nized Industrial Zone is being established in
Vize District of Kırklareli to provide a modern
production area in an advantageous location
for the plastics industry trapped in the city.
PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized OIZ (PA-
OSB), which is a joint initiative by the Turkish
Plastics Industrialists’ Association (PAGDER)
and Asrey Construction, is also the fi rst model
of cooperation between the private sector
and a NGO. With our Board of Directors con-
sisting of industrialists, we set an exemplary
OIZ model that would respond to the needs
and expectations of the industry with the best
means available. Considering the growth rate
and future potential of the plastics industry,
PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized OIZ fi lls a
very important gap. We can easily say that we
are in the most accurate and advantageous po-
sition to bring together the industrialists in and
around Istanbul. In addition, the convenience
and the synergy to be created by bringing to-
gether the interrelated facilities belonging to
the same industry will increase the profi tability
and competitiveness of our companies.
Izmir Menemen Plastics-Specialized Organized
Industrial Zone (IMPIOSB) commenced operati-
on as an OIZ and became one of the centers of
attraction for the region. Salih Esen, Chairman
of IMPIOSB, presented information about the
OIZ to PLASFEDMAG.
What is the baseline data for IM-PIOSB?With its location selected in 2000, our Or-
ganized Industrial Zone was founded on
22.04.2004 with the registration number 219
by the approval of the Ministry of Industry and
Technology as called today and started its ope-
rations.
Established on an area of 855,267 m2 and con-
sisting of 41 industrial parcels corresponding to
an area of 500,000 m2 with the smallest area
being 2,500 m2 and the largest being 80,000
m2, our Zone started its expropriation works
in accordance with the Public Decree enacted
in 2007 and parcel leveling and subsequent
infrastructure building works were completed
while the expropriation works continued not
to waste time. As an outcome of these eff orts,
the initial building license was granted in 2015
and the factory construction works started in
our Zone.
Our OIZ is one of the nearest OIZs to the city
center, in addition to being very close to Pet-
kim, and air and sea transportation and rail
BREAKING NEWS
88
PLASFEDDERGİ
congratulate him on behalf of myself and our
industry.
Our plastics industry appears to be one of the
top sectors in the world for its product diver-
sity and dynamic growth structure keeping ab-
reast of Turkish economy.
While 6,500 companies operating in the plas-
tics product industry provide employment for
300.000, 56 percent of these companies are
in Marmara Region. 55% of employment also
takes place in Marmara Region. On the other
hand, we see that the number of fi rms located
in Organized Industrial Zones is quite low com-
pared to the overall industry and plastic manu-
facturers are trapped in the city, especially in
Istanbul.
With the protocol between the Turkish Plastic
Industrialists’ Association (PAGDER) and AS-
REY LTD. ŞTİ, PAGDER&ASLAN Plastics-Speci-
alized OIZ sets an exemplary OIZ model for its
planning devised in consideration of industrial
needs and growth potential. Located on an ad-
vantageous site in Thrace, PAOSB will be the
home of 69 companies on an area of 650 tho-
usand square meters. PAOSB becomes more
critical for the industry since the second stage
of the OIZ is put on sale and it has the potential
to expand with other sectors in the manufac-
turing industry.
I greet all of you wishing good luck and success
in these days when the burden on the shoul-
ders of industrialists gets far heavier.
Dear valued readers
and esteemed industry
partners,
In this issue of our ma-
gazine, we focus on the
industrial clusteriza-
tion; industrial zones.
As you would agree,
today development of
the industry in a plan-
ned clustered way with
access to required inf-
rastructure is of utmost importance. Weather
it is about lowering the logistics costs or buil-
ding up synergy and effi ciency among the in-
dustrial actors, it ultimately gives the required
edge to our industry in today’s highly competi-
tive nature of industry.
With the introduction of the new governing
system in Turkey, we see that the bureaucratic
structure has been simplifi ed and now allows
the easy implementation of the changes that
private industry might require. Naturally, this
brings advantages and possible disadvantages
like a blade with two edges. Bureaucrats and
ministries has to be informed properly of the
need of our industries and act in this direction.
At this point, responsibility lies on our shoul-
ders more than ever as well as on the other
representatives of the civil organizations that
represent various industries. We need to work
even harder on this matter to ensure that this
new system works in the correct fashion to
lead our industry to a stable growth. My per-
sonal opinion following our visits to Ministry
of Industry and Ministry of Trade is; accomp-
lished professionals has been assigned in the
position of minister, vice minister and advisor
positions.
In this issue, we introduce a new section that is
called “Expo Route”. In this section; instead of
statistical and business information, we aim to
give our fellow industrialists valuable cultural
and sociological tips on the exhibition desti-
nations that they can use to enjoy the city on
their free times when they are visiting or parti-
cipating at an exhibition at these destinations.
Dear Friends,
First, I greet all the
followers of PLASFED-
MAG with respect.
Unfortunately, we all
have come to this po-
int, overlooking the
signs and risks of the
shrinkage in monetary
expansion from the U.S., whose indications
started to appear in 2016, within our growing
economy. Perhaps due to from my vocational
education, I always believed that accounting
for the past was one of the keys to success in
managing the future. As a person who spent
the last 20 years within the industry, I would
like to remark that we managed to get to 2018
even after the crises of 2001, 2008 and 2011.
In fact, this does not contradict the statistical
data “this country faces crises every 7-8 years”
as implied by everyone. Although the root ca-
uses of each crisis are diff erent, their eff ects
on our country unfortunately lead to similar
results, infl icting deep wounds.
The earlier seen signs manifested themselves
in a distinct manner with TRY losing its value
rapidly over the last six months. At the time of
turmoil, unfortunately there are more people
She emphasized the transition to a new stage
with the machinery manufacturers. Making
an assessment on this initiative, Kutlu Kara-
velioğlu, Chairman of the Machine Exporters’
Union (MAIB), stressed that Turkey would ac-
hieve a faster development in the machinery
industry through investments. Adnan Dalga-
kıran, Chairman of MAKFED, expressed that
the Machinery-Specialized OIZ would create
an environment of synergy needed by the in-
dustry and carry the machinery manufacturing
industry forward, and said, “We aim to contri-
bute $100 billion to the rate of export totaling
$500 billion as determined by Turkey for 2023.
For this, we need much more production, high
technology, R&D and innovation investments
and sectoral clustering.”
GEPOSB serving the plastics in-dustryThe foundations of Gebze Plastic Manufactu-
rers Organized Industrial Zone (GEPOSB) were
laid with S.S. Plastic Industrialists’ Collective Es-
tablishment Building Cooperative, which was
formed in 1990 by 115 industrials operating in
the plastics industry. The zone was registered
as an OIZ in 2001. GEPOSB serves the economy
with manufacturing operations carried out by
leading 171 companies in Turkey. A total of
171 companies are engaged in manufacturing
on a total of 146 industrial parcels and at 35
small industrial shops within GEPOSB where 13
industrial parcels are under construction. GE-
POSB also provides services for the education
sector as the home of PAGEV Vocational and
Technical Anatolian High School.
Dear PLASFEDMAG readers and valued repre-
sentatives of our industry,
Greetings from the new
issue of PLASFEDMAG,
We are here again with
a very valuable issue
that will serve as a gui-
de for shaping the futu-
re vision of our plastics
industry.
We are going through
the days that we re-
member once again
how important the
production-based growth model and industry
is for our economy. I would like to express my
pleasure that Mr. Hasan Büyükdede, who is
prominent as an entrepreneur and industria-
list, has assumed the offi ce of Deputy Minis-
ter of Science, Industry and Technology, and I
Hüseyin SemerciChairman / Turkish Plastics Industrialists’ FederationGreetings from PLASFED
BREAKING NEWS
Burç AnganHead of Editorial Board of PLASFEDMAGAZINE
Vice President of Turkish Plastics Industrialists’ As-sociation - PAGDER
Selçuk GülsünChairmanPAGDER – Plastic Industri-alists’ Association
89
PLASFEDDERGİ
The fourth largest city of our country in terms
of population, Bursa acts as a pioneer for its
developed industry and important production
operations are carried out across all industries
of Bursa using plastics.
There are more than 600 factories in the plas-
tics, rubber and packaging industries in Bursa,
which hosts a total number of 21 industrial
zones including OIZs and Reclaimed OIZs, and
500 of them have production operations in the
packaging industry.
The production in plastics industry is a manu-
facturing area exposed to given sensitivities,
specifi cally environmental factors, and Bursa
is in the leading position among these lucky
provinces. Because in Bursa, a very large pro-
portion of production is carried out in industrial
zones with planned industrialization.
As Bursa Plastics and Packaging Manufactu-
rers’ Association (BURPAS) with more than
100 large enterprises as members, we have
considerably contributed to this achievement,
providing conveniences to our members of SS
Plastics and Rubber Cooperative, also known
as PİLKA. In addition, the Small Industrial Site
built by BESOB for small-scale manufacturers
paved the way to robust production.
In conclusion, the production in plastics and
packaging industries in suitable environments
provides specifi c disciplines, specifi cally en-
vironmental sensitivities, and increases pro-
ductivity. I would like to express my gratitude
to all representatives of the industry for their
eff orts used in this respect.
Dear Friends,
Becoming a member of
our association under
the eff orts of mem-
bership development,
Istanbul Arel University
Polymer Technologies
and Composite Applica-
tion and Research Cen-
ter (ArelPOTKAM) cont-
ributed further strength
to our Association.
We will participate in JEC World in Paris, the
most important event of our industry, under
the Turkish National Participation Organiza-
tion in cooperation established with Istanbul
Chamber of Commerce (ICC) in 2019. To that
end, we have started pre-registration for JEC
World 2019. We believe that our organized
participation in JEC World in Paris will greatly
contribute to the progress of the Turkish com-
posites towards becoming a trademark.
Our eff orts continue to hold the 4th Turkish
and Regional Composite Industry Technologi-
es and Applications, i.e. TURKISH COMPOSITE
2019 Composite Summit, between 10-12 Oc-
tober, 2019 at Istanbul Lütfi Kırdar Internatio-
nal Congress and Exhibition Hall. Turkish Com-
posite Makers will attend this fair together and
have the opportunity to exhibit the capabiliti-
es, power and potential of Turkish Composites.
I recommend you write down these dates in
your agenda in advance.
Holding a Board of Directors meeting every
month since its foundation in 2005, our asso-
ciation held its 150th Board of Directors Mee-
ting with the meeting held in June 2018, proud
to be complete its 13th Anniversary. I hope that
our Association would hold many more 150th
meetings.
I wish a fruitful business with abundant reve-
nue to the Turkish Composite and Plastics in-
dustry in the future days.
Dear readers,
As we approach the end
of the third quarter of
this year, regional ins-
tability and economic
distress in our country,
ongoing since the be-
ginning of the year, was
further accompanied by
currency wars.
As an industry which is unfortunately about
100 percent (98 percent) dependent on fore-
ign resources, importing almost all its raw ma-
terials, the rubber industry faced huge losses
in domestic sales due to recent increases in
exchange rate and their refl ection on rubber
processing and on the costs incurred during
domestic market production.
Despite the challenging conditions and increa-
sing costs, both the rubber industry and other
industries maintain their willingness to produ-
ce, accomplish new investments and generate
employment and are honored to assume res-
ponsibility in these trying times just like during
the good times of Turkey, striving to do so utili-
zing domestic and national resources.
When we look at foreign trade data as the rub-
ber industry, the increase in export volume on-
going since early 2018 continued in July, incre-
who talk rather than acting. In this case, each
of us should face our own truths.
I think, the plastics industry is highly depen-
dent on foreign resources and this is one of
the industries which will be most aff ected and
injured by the exchange rate increase and the
fi nancial resources where access becomes
harder. This time though, we cannot deny that
delayed economic measures have a signifi cant
eff ect on the crisis, as well as the infl uence of
the new world politics and new order.
I have a quite simple assessment on this. If
we fail to make higher quality, more suffi cient
and diff erentiated production and we do not
support manufacturers - in other words, the
real sector - as required and if we drive the
household’s savings towards consumption
and concrete, we will not have used the scar-
ce resources eff ectively and therefore we will
be shaken together when the waves become
rough.
As the old saying goes; once the glass breaks, it
will never be the same again. After we overco-
me this situation in the short to medium term,
all of us will, more or less, be paying the price.
The question I asked myself is: What are the
main diff erences between those who suff er
the crisis and those who stand up against the
crisis? These answers will be the key answers
that will enable us to take a tough stance aga-
inst a similar situation. What was the diff eren-
ce between us and Bulgaria, Romania, Poland
and other countries in the last six months in
that the value of our currency changed against
us declining up to by 50% even compared to
these countries?
As I said above, let’s fi nd the answers like this
and so on, so that we grow stronger and suff er
less wounds.
I greet you all with respect.
I would fi rst like to point
out that more than one
third of all products are
packed with plastic in
developed countries.
From this perspective,
the world of packa-
ging industry is a very
broad and large line of
industry, and the plastic
packaging industry has
an important position in national economies.
BREAKING NEWS
Fahriye YükselDeputy Chairman of Rubber Association
İlker BiliktüChairman/Association of Bursa Plastics and Packaging Industrialists (BURPAS)
Şekib AvdagiçComposites Industrial-ists Association Chair-man, Board of Directors
90
Tel. : +90 224 233 90 99Faks : +90 224 234 35 07
KARİBU TURİZM SEYAHAT
Tel. : 444 20 85Faks : 0212 438 15 93
PAGDER Plastik Sanayicileri Derneği
Ücretsiz yüksek hızda Wi-Fi
Kahvaltı dahil
Sheikh Zayed Caddesi üzerinde,
Fuar alanı karşısı fuara yürüme mesafesinde,
Havalimanı 15 dk, Dubai Mall 5dk, Jumeirah Plajı 5 dk mesafede,
471 oda, 41 m2 odalar,
Şehir manzaralı açık yüzme havuzu,
5* NASSIMA HOTEL
FİYATA DAHİL OLAN HİZMETLER
THY ekonomi sınıf gidiş dönüş bileti5* Nassima Hotel’de oda-kahvaltı konaklamaHavalimanı transferleriHavalimanı vergileriSeyahat sağlık sigortasıTur kitapçığı
FİYATA DAHİL OLMAYAN HİZMETLER
Otel ekstralarıÖğle ve akşam yemekleriKişisel harcamalarŞahsi tercümanlık hizmetleriBagaj hizmetleriDubai Vizesi
05- 08 Ocak 2019,Dubai/B.A.E.
Ortadoğu’nun 1 Numaralı
Plastik veKauçuk Fuarı
GİDİŞ UÇUŞU05 Ocak 2019, Cumartesi
İstanbul Atatürk Havalimanı – DubaiKalkış: 01:25 Varış: 06:50
DÖNÜŞ UÇUŞU09 Ocak 2019, Çarşamba
Dubai - İstanbul Atatürk HavalimanıKalkış: 02:40 Varış: 06:45
İki Kişilik Oda Kişi Başı: 1.199$Tek Kişilik Oda: 1.473$
arabpast2019
PLASFEDDERGİBREAKING NEWS
asing by 21.42 percent compared to the period
from January to July of 2017, reaching $1,691
million. The ratio of export meeting import inc-
reased from 84 percent to 94 percent.
I wish you a very healthy and successful wor-
king life and I hope our country will weather
the storm of these diffi cult days and reach
sunny, bright and peaceful days.
Our Association was invited to the annual In-
ternational Rubber Conference Organization
“IRCO” meeting to be held in Malaysia by IRCO
and Jury Membership for IRC2018 Rubber
Congress, where one of our members was as-
signed to represent our Association and our
nation during meetings and to act as a jury
member in the congress.
PLASFED and İzgi Energy launch an energy effi ciency program based on payment in proportion to the benefi t providedAn ambitious energy-saving program for plastics industria-lists: First training on October 23The Plastics Industrialists’ Federation (PLAS-
FED) and İzgi Energy and Chemicals put a prog-
ram into use to provide energy saving where
the parties served pay a fee aligned with the
benefi t off ered by the program. Hüseyin Se-
merci, Chairman of PLASFED, commented on
the program and said, “They came with an
ambitious proposal. They undertake to collect
fees to the extent of the benefi t they provide
in energy inputs such as electricity, natural
gas, mineral oil, etc. When pilot practices tur-
ned out to be successful, we decided to bring
the program to life.” The fi rst training program
will be held on October 23. Hüseyin Semer-
ci announced that the company provided a
package of analysis, energy saving and cost-
effi cient electricity supply and the basic app-
roach was the avoidance of additional fi nancial
burden through fee collection from the benefi t
off ered.
PLASFED executed a contact with İzgi Energy
and Chemicals and launched a program desig-
ned for energy effi ciency in plastic processing
and machinery industries. The statement from
PLASFED announced that İzgi Energy would
provide service consisting of training, energy
effi ciency analysis, energy effi ciency invest-
ment consultancy and cost-effi cient energy
supply components within the scope of the
program. PLASFED and member associations
will undertake the coordination among the
industry members and Izgi Enerji will assume
the promotional role as a sponsor of the event
besides the provision of training.
While evaluating the cooperation and the
program to be implemented, PLASFED Chair-
man Hüseyin Semerci reminded that energy
inputs, such as electricity, gas and mineral oil
etc., are very important for the industry and as
the winter months approach and prices incre-
ase, their importance has become vital. “The
energy has almost become the second most
important item, only preceded by raw materi-
als,” said Hüseyin Semerci and presented the
following information:
“İzgi Energy, our partner in cooperation, is
one of the leading actors in this area. It is led
by people who served in the Turkish branches
of global companies. They came with a very
ambitious discourse. ‘If we make a diff erence,
we will divide the benefi t we provide. If we fail
to yield benefi t, we have no demands,’ they
said, which is a very important commitment.
PLASFED is the umbrella organization of the
industry. We have a widespread organization
in Anatolia. We think that both our companies
and our country will have a benefi cial outco-
me.”
- Achievement in pilot practicesHüseyin Semerci stated that they had been
conducting interviews with İzgi Energy app-
roximately 6 months ago and that pilot prac-
tices were fulfi lled at some medium-sized and
upper-medium-sized establishments, and the
program was implemented following the ob-
servation of positive results.
Gülsün, Chairman of PAGDER:27 companies from the plastics industry included in ISO Second Top 500 listIt is reported that 27 enterprises from the plas-
tics industry made to the “Turkey’s Second Top
500 Industrial Enterprises” announced by Is-
tanbul Chamber of Industry (ICI). Selçuk Gülsün,
Chairman of PAGDER, assessed the list and
emphasized that the net sales from producti-
on achieved by those companies in the plastics
industry increased by 15.4 percent.
“The results of Istanbul Chamber of Industry
(ICI) Second Top 500 Industrial Enterprises
2017 survey augur well except for the item
of export revenues in the Turkish plastics in-
dustry,” said Selçuk Gülsün, pointing out that
the number of companies from the industry
included in the list, which were 27 initially,
rose to 67 upon the inclusion of those com-
panies assigned diff erent NACE and ISIC code
numbers due to weighted production activity
despite being engaged in plastic and rubber
manufacturing.
Noting that the 27 companies included in the
list are enterprises producing packaging mate-
rials by plastic injection and blowing processes
as well as establishments engaged in the pro-
duction of textile, automotive and constructi-
on plastics and raw materials, Gülsün continu-
ed:
“There was a 6,4% decrease in the export vo-
lume attained by the plastic product industry in
2007. When we look at the export performan-
ce of companies entering the second top 500
list with corporate data disclosed, we observe
an increase by 8.1 percent. More promotion in
foreign markets and stabilization of the politi-
cal and conjunctural structure will play a more
eff ective role in the positive maintenance of
the indicators both for our plastics sector and
our industry in general.
BURPAS management conve-ned on an extraordinary basisCall from BURPAS: PETKIM sho-uld sell its products at fi xed ra-tes of exchangeThe members of the Board of Directors and
Advisory Board of Bursa Plastics and Packa-
ging Manufacturers’ Association (BURPAS)
convened on an extraordinary basis following
the increase in foreign exchange rates and is-
sued a call for sales by Petkim at fi xed prices.
The statement by BURPAS emphasized that
the rising exchange rate and the resulting con-
92
PLASFEDDERGİ
dition of manufacturers in the industry were
evaluated and a call was issued saying, “It will
be a relieving action for manufacturers, if Pet-
kim sets a fi xed exchange rate in sales.”
Following the increase in exchange rates, the
Board of Directors and the Advisory Board of
BURPAS held a meeting with an extraordinary
agenda. Ahmet Döndüren, 14th Committee
Chairman of BTSO, was one of the attendants
of the meeting. The meeting remarked that
the industry was adversely aff ected by foreign
exchange diff erence resulting from the purc-
hase of raw materials for the products manu-
factured in the plastics industry in foreign cur-
rency and the sales of products in Turkish Lira.
Upon the joint meeting of the Board of Direc-
tors and the Advisory Board of BURPAS, the
following statement said:
“As we have mentioned many times before, we
met to evaluate the eff ect of recently rising
foreign exchange rates on our industry as we
purchased raw materials, which are the main
input of our industry, in foreign currency and
had sales in Turkish Lira. The purpose of our
meeting was to discuss how we would cons-
truct our sales methods and what measures
we could take against the increase in exchange
rates. One of these measures is to ensure that
the products we have already sold in Turkish
Lira are subsequently invoiced based on the
Central Bank’s selling rate and that we comple-
te invoicing based on the Central Bank’s selling
rate by the maturity date.
PAGDER announced “New Gene-ration Extrusion Seminar” with Peter Cox, Ph.D. PAGDER announced that “New Generation
Extrusion Seminar” would be held on Novem-
ber 8, 2018. It was reported that simultaneo-
us interpretation service would be provided
during the seminar conducted by Peter Cox,
Ph.D., a prominent fi gure around the globe for
his vast subject-matter expertise.
The announcement from PAGDER said, “The
eff ective and effi cient process management
for extrusion process technique, one of the
pivotal processes in plastics technologies ad-
vancing every day, will be presented at New
Generation Extrusion Seminar by scientifi c
methods”.
The benefi ts of the seminar to companies and
professionals were indicated as “tips for carr-
ying out process effi ciency and performance
measurement at your company; knowledge
of how to troubleshoot; and an opportunity to
have training provided by Peter Cox, Ph. D., the
doyen of extrusion”.
The target group of this training seminar was
listed as “Production Managers, Technical Di-
rectors, Process Engineers, R&D Engineers,
Quality Control Process Directors, Technical
Sales Specialists, Multilayered Plastic Product
and Mold Designers”.
The Turkish Composites Manu-facturers Association announ-ced TURKISH COMPOSITE 2019The written statement from the Turkish Com-
posites Manufacturers Association reported
that the Turkish Composite events, which
were organized for the fi rst time in 2013 and
transformed into a trade fair since 2015, would
be held in 2019. The statement read, “Turkish
Composite 2019 ranked 338th in the trade
fair calendar of Turkish Union of Chambers
and Commodity Exchanges (TOBB) and was
fi nalized (October 10-12, 2019, Istanbul Lütfi
Kırdar International Congress Hall). The consi-
derations on TURKISH COMPOSITE 2019 were
addressed by the Association Trade Fair Exe-
cutive Board and they will be shared across the
entire industry at a member meeting to be held
in early October.”
-KOMPEGE 2018 concludedThe 4th International Aegean Composite Ma-
terials Symposium, supported by the Turkish
Composites Manufacturers Association, was
held on September 6-8 at Ege University. The
statement of the Turkish Composites Manu-
facturers Association said that universities,
companies, corporations, communities, agen-
cies, associations, scientists and experts came
together at KOMPEGE, which was organized to
promote scientifi c researches and technologi-
es regarding composite materials. The sympo-
sium as a part of the event, which was chaired
by Prof. Rasim İpek, Ph.D., a Faculty Member at
Ege University, Department of Mechanical En-
gineering, attracted attention.
TUSAS to use thermoset compo-site materials for the native pas-senger aircraft projectTemel Kotil, General Manager of the Turkish
Aerospace Industry (TAI), announced that they
planned to use thermoset composite materi-
als in the frame of 100-seated class airliners
which were intended to be put into operation
in 5 years.
In his statement published in various press
organs, Temel Kotil said, “There is a gap in the
market of airliners having a seating capacity of
70 to 120. We are working on a 100-seat capa-
city regional airliner.”
Noting that TAI plans the design of regional
passenger aircrafts in a period of 10 years, Te-
mel Kotil said, “We are designing our own pas-
senger aircrafts. There is an opportunity mar-
ket in the international industry for aircrafts
having a seating capacity of 70 to 120. Airbus
and Boeing are in search of a new generati-
on aircraft. The industry needs a new aircraft
accommo-
d a t i n g
100 seats.
Composite
a i r p l a n e s
are made
of ther-
m o s e t .
There are
two types
of composites: thermoplastic and thermoset.
Thermoset is the composite technology that
survived until today, while thermoplastic is
the new composite technology. Thermoplastic
technology is more practical, lightweight and
more economical. No aircrafts have been made
of thermoplastic material yet. This technology
is developing. Along with us, both Boeing and
Airbus are working on thermoplastic. We are
starting the design of our native plane 5 years
later and it will fi nish in a period of 10 years.”
Ser Resistance aiming to grow in the automotive industryOperating in the fi eld of electric heating and
heat control systems, Ser Resistance aims to
continue growing in the automotive and ae-
rospace industries as well as in plastics. Burak
Evrenkaya, Ser Resistance Sales Coordinator,
represented that they continued their eff orts
to comply with ISO governing the automotive
industry, which was included in quality stan-
dards on Aviation and Aerospace industry this
year. Evrenkaya noted that they would be one
of the approved suppliers in the automotive
industry, once they were certifi ed by this stan-
dard.
PAGDER discussed opportuni-ties of cooperation with Brigh-tworks AcademyPAGDER and Brightworks Academy, an ins-
titution owned by Brightworks Engineering,
BREAKING NEWS
93
PLASFEDDERGİ
held a discussion on the opportunities of col-
laboration in education. Mahir Ziyrek, Busi-
ness Development Manager at Brightworks
Academy, who provided information on their
eff orts during the meeting, underlined that
training activities were continued under four
main topics - workforce development, certifi -
cation, standard training and Moldfl ow training
sessions - and the collaboration possibilities
could be extended to a broad audience thanks
to PAGDER’s authorization of certifi cation acc-
redited by the Vocational Qualifi cations Aut-
hority.
A business plan was developed during the
meeting and a set of decisions were made for
assigning an overseer to training programs,
detailing training activities at Brightworks and
exploring the possibilities of joint training pac-
kage so that the opportunities of cooperation
between the Brightworks Plastic Academy and
PAGDER could be analyzed.
Demet Tezulaş, General Mana-ger of Tezulaş Fair Organization:The Indian market has opportu-nities for the industryDemet Tezulaş, General Manager of Tezulaş
Fair Organization, emphasized that India has
the second largest population in the world
with 1.3 billion people with a GDP of USD 2 trilli-
on and 458 billion and said, “The Indian plastics
market is growing so rapidly that the country
is expected to become the 3rd largest country
producing plastics by 2020.” Demet Tezulaş
shared her opinions with PLASFEDMAG and
noted that the use of plastics in India would
double in the next 5 years and plastics con-
sumption per capita would triple in 10 years.
Fahriye Yüksel, Chairwoman of Vizyon RubberExport growing regardless of diffi culties faced by the rubber industryFahriye Yüksel, Chairwoman of Vizyon Kauçuk
operating in the rubber cladding industry, said
that the adverse developments in and around
Turkey cause issues with economic activities
and the global-scale currency wars are accom-
panied by these issues. Noting that the recent
increase in foreign exchange rates brings abo-
ut additional burdens on the industry that is
dependent on imports, Yüksel underlined that
prices in the domestic market follow an up-
ward trend. Yüksel said, “However, the rubber
export industry is observed to achieve a steady
growth regardless of this level of instability
and economic developments. The fi rst half of
the year witnessed an increase over 21 per-
cent compared to the same period of the pre-
vious year. I expect that the upward trend will
continue by the end of the year.” Yüksel noted
that the Turkish rubber industry increased its
market share in terms of automotive, cons-
truction and chemistry industry inputs with
strong increases observed in export across this
industry.
Dow Performance Silicones int-roduced a new silicone-based masterbatchDow Performance Silicones, a subsidiary of
DowDuPont Specialties Products, introdu-
ced a new silicone-based masterbatch at the
Applied Market Information (AMI) Agricultural
Stretch Film Conference in Spain. DowDuPont
noted in their statement that, the new pro-
duct, an ultra-high molecular-weighted silicon
solution, decreased the coeffi cient of friction
(COF), facilitating the processing of low den-
sity and linear low-density polyethylene (LDPE
/ LLDPE) agricultural stretch fi lm. In addition,
it was highlighted that the product also pre-
served its mechanical properties such as tear
strength and stress elongation.
Hakan Paralı, Vestel Electronics Plastics Process Manager: We want to be a pioneer in In-dustry 4.0Vestel is one of the Turkish companies recog-
nized at a global scale. It off ers a wide variety
of products, mainly electronics, in which plastic
materials are used intensively. One of the most
important elements of the corporation is that it
produces most of the plastic materials utilized
in-house. This also makes Vestel an experien-
ced and powerful player in plastic manufactu-
ring. We discussed with Hakan Paralı, Vestel
Electronics Plastic Process Manager, plastic
production at Vestel and the phenomenon of
Industry 4.0 in the plastic manufacturing sector.
Assoc. Prof. Nihat Alayoğlu, Ph.D., Secretary General of Is-tanbul Chamber of Commerce:“Normalization started to ref-lect on data as of the second qu-arter of the year”Istanbul Chamber of Commerce (ICC) is the
largest chamber in Turkey. It is even one of
the largest chambers of the world. Nihat Ala-
yoğlu, Secretary General of ICC, stressed that
the current economic fl uctuation aff ected the
companies, but economic measures and the
New Economy Program indicated the direction
of problem solving. Answering the questions
of PLASFEDMAG, Nihat Alayoğlu shared his
opinions on global protective trends, the steps
taken by ICC towards the plastics industry and
the expectations of the business world.
Koray Hatem, owner of 3D Mas-ter, told about his interest in gastronomy“Tasting develops over time”3D Master is engaged in the supply, mainte-
nance and repair of 3D printers in Turkey and
abroad. Koray Hatem, the owner of this com-
pany, has an exceptional interest in this area.
He cooks and is in pursuit of diff erent fl avors.
“My aim is to create a gourmet culture about
food,” says Koray Hatem, who also participa-
ted in and came in fi rst at a TV cooking show to
cook and test his interest in cooking. Koray Ha-
tem answered the questions of PLASFEDMAG.
BREAKING NEWS
94
okumak için internet
sitemizi ziyaret ediniz.
www.plasfeddergi.net
e-dergi
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
Selçuk MutluActing Secretary GeneralPLASFED Rapid erosion of TRY
retarded production and new purchase orders
The third quarter of 2018 witnessed not only the rapid erosion of TRY, but also the strong growth
of USD against other currencies. Starting from the new year, the loss of value in Turkish Lira ac-
celerated well enough following June, and American Dollar and Euro traded at 4.6 and 5.3 at the
beginning of Q3, respectively, rose to the level of 6.5 and 7.5. The decline of EUR/USD parity that
ranged from 1.22 to 1.25 during Q1 and Q2 of the year to 1.16 led to the reduction in the compe-
titiveness of our exporters, buying raw materials from countries such as Saudi Arabia and South
Korea in USD and exporting more than 40% of total export products to the European region, due
to the resulting raw material prices.
96
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
The analysis on PMI (Purchasing Managers’ Index), one of the key indicators of economy, demonstrates that the decline in index continuing from the early 2018 has become negative as from April and the slowdown in the manufacturing industry has been ongo-ing for consecutive 5 months. The decline in the index measured as 49.0 in July to 46.4 in August was seemingly infl uenced by the slowdown in production and new purchase orders. On the other hand, the export orders increasing in number for two consecutive months were observed as the single positive refl ection of the weakening of TRY.
The fi rst 7 months of 2018 witnessed a considerable increase in both export and import compared to the same period of the previ-ous year. The actual rise in export experienced during the mentioned period was 10.2% in quantity and 17.6% in value, on average. The average rise in import in terms of quantity and value was 8.0% and 11.9%, respectively, during the same period. While the inc-rease in the value of both export and import exceeding that in quantity demonstrates the overall rise in prices, the rise in our export unit prices appear to be higher than that in import unit prices.
Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars
EXPORT2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quantity Value Quantity Change % Value Change %
Plastic Raw Materials 424.5 566.7 467.4 10.1 709.8 25.2
Plastic Products 929.2 2,438.0 1,012.9 9.0 2,760.6 13.2
Plastic and Rubber Processing Machines N/A 89.5 N/A N/A 115.9 29.4
Rubber 346.7 1,394.3 394.3 13.7 1,690.6 21.3
IMPORT2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quantity Value Quantity Change % Value Change %
Plastic Raw Materials 4,096.9 5,772.5 4,376.4 6.8 6,621.8 14.7
Plastic Products 355.5 1,748.5 367.7 3.4 1,801.9 3.1
Plastic and Rubber Processing Machines N/A 320.0 N/A N/A 397.4 24.2
Rubber 561.7 1,644.9 670.6 19.4 1,795.5 9.2
TOTAL FOREIGN TRADE2017 (January-July) 2018 (January-July)
Value Value Change %
Export 89,987.7 96,272.1 7.0
Import 129,810.7 143,022.9 10.2
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
97
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
In the light of an analysis by countries for the fi rst 7 months of 2018, the export to Romania appears to rise by 91.1% in quantity and by 117.8% in value. Apart from Romania, the Russian Federation and Algeria were the countries having the highest increase in quantity.
PLASTIC RAW MATERIALS - Export by HS Code QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
HS Code HS Code Description
2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quan-tity
ValueQuan-
tityChange
%Value Change % Unit Price
($/KG) Ethylene polymers 10,6 14,2 13,2 23,7 17,5 23,0 1,3
3901 Ethylene polymers 14.6 19.3 18.9 29.1 24.9 28.9 1.3
3902 Propylene and other olefi n polymers 14.7 19.3 15.1 2.7 20.9 8.3 1.4
3903 Styrene polymers 15.0 19.5 31.8 112.2 49.0 151.3 1.5
3904 Vinyl chloride/other halogenated olefi n polymers 12.0 12.8 9.6 -20.0 11.7 -8.5 1.2
3905 Vinyl acetate/other vinyl ester polymers 33.2 25.4 33.2 -0.1 31.8 25.2 1.0
3906 Acrylic polymers 106.5 121.3 111.0 4.3 136.8 12.8 1.2
3907 Polyacetals, other polyethers, epoxy-alkid resins 136.6 217.8 135.1 -1.1 259.7 19.2 1.9
3908 Polyamides 8.9 16.2 10.3 15.0 25.2 55.4 2.5
3909 Amino resins, phenolic resins, polyurethanes 46.7 67.9 58.5 25.3 84.1 23.8 1.4
3910 Silicones 3.6 10.9 3.3 -7.6 13.4 22.3 4.0
3911 Petroleum resins, polyterpenes, polysulphides etc. 0.6 1.7 1.1 76.9 3.2 81.3 2.9
3912 Cellulose and chemical derivatives 22.6 24.7 29.6 30.9 37.5 51.5 1.3
3913Natural polymers, modifi ed natural polymers and derivatives
0.1 0.4 0.2 94.7 0.7 64.3 4.5
3914 Polymer based ion exchangers 0.1 0.2 0.1 19.6 0.2 19.8 2.6
3915 Plastic waste, residue and scrap 9.2 9.1 9.7 4.8 10.8 18.3 1.1
TOTAL 424.5 566.7 467.4 10.1 709.8 25.2 1.5
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
PLASTIC RAW MATERIALS EXPORT Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars
No Country2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quantity Value Quantity Change % Value Change % Share % Unit Price
1 Germany 39.8 56.8 44.7 12.3 73.2 28.9 10.3 1.6
2 Egypt 31.5 32.9 33.7 6.9 42.7 29.8 6.0 1.3
3 Russian Federation 13.9 27.1 18.4 31.9 39.2 44.6 5.5 2.1
4 Romania 13.6 16.7 25.9 91.1 36.4 117.8 5.1 1.4
5 Italy 26.5 33.3 26.3 -0.9 34.4 3.4 4.8 1.3
6 Iran 15.7 34.2 11.1 -29.1 28.3 -17.2 4.0 2.5
7 Algeria 11.9 15.4 13.3 11.8 23.2 51.0 3.3 1.7
8 Uzbekistan 8.6 17.0 9.9 15.0 22.0 29.4 3.1 2.2
9 Israel 16.1 18.3 16.8 4.1 21.2 15.7 3.0 1.3
10 Bulgaria 22.2 21.7 19.2 -13.4 21.2 -2.2 3.0 1.1
Top 10 Countries in Total 199.8 273.4 219.3 9.8 341.8 25.0 48.2 1.6
Grand Total 424.5 566.7 467.4 10.1 709.8 25.2 100.0 1.5
Foreign Trade DataDuring the period from January to July of 2018, the export volume of Turkish plastic raw materials rose by 10.1% in quantity and by 25.2% in value. Rather than quantity, the actual increase in value leads to the conclusion that the unit prices of import products have also risen.
98
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
During the 7 months of 2018, the export volume of Turkish plastic products rose by 9.0% in quantity and by 13.2% in value.
PLASTIC PRODUCTS - Export by HS Code QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
HS Code HS Code Description
2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quantity ValueQuan-
tityChange
%Value
Change %
Unit Price
($/KG)Plastic monofi laments, bars, profi les - with cross section less than 1 mm
62,7 103,8 68,6 9,3 117,4 13,2 1,7
3916Plastic monofi laments, bars, profi les - with cross section less than 1 mm
86.2 142.9 95.5 10.8 163.4 14.4 1.7
3917 Plastic tubes, pipes, hoses; seals, corner joints, sleeves 124.8 306.1 117.6 -5.8 322.8 5.5 2.7
3918 Plastic fl ooring-wall and ceiling covering 7.0 14.3 7.6 8.5 15.9 11.3 2.1
3919Plastic adhesive plates, sheets, tapes, microscope slides and similar smooth surfaces
11.1 55.8 11.5 3.6 61.0 9.2 5.3
3920 Other plastic plates, sheets, stocks and microscope slides 215.9 536.7 248.5 15.1 640.9 19.4 2.6
3921Other plastic plates, sheets, stocks, foils and microscope slides
81.1 225.5 86.8 7.0 253.8 12.6 2.9
3922Plastic washbasins, showers, sinks, bidets, water-closet pans and furnishings
14.7 59.3 16.4 11.6 67.8 14.4 4.1
3923 Plastic products for utensil handling, and caps, lids, capsules 210.3 503.0 237.5 13.0 592.4 17.8 2.5
3924Plastic tableware, kitchenware and other house appliances, sanitaryware
81.6 227.9 92.1 12.9 259.6 13.9 2.8
3925 Plastic building materials 49.6 122.6 49.5 -0.2 132.8 8.3 2.7
3926 Other plastic furnishings 46.9 244.1 49.9 6.4 250.3 2.5 5.0
TOTAL 929.2 2438.0 1012.9 9.0 2760.6 13.2 2.7
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
In the light of an analysis by countries for the fi rst 7 months of 2018, the products exported to Iraq appears to decline. For the rest of the top 10 countries, an increase ranging from 5% to 40% is observed.
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
PLASTIC PRODUCTS EXPORT (Top 10 Countries) Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars
No Country2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quantity Value Quantity Change % Value Change % Share % Unit Price
1 Iraq 124.6 228.5 117.7 -5.5 223.1 -2.4 8.1 1.9
2 Germany 49.2 174.5 52.7 7.0 200.4 14.9 7.3 3.8
3 England 43.5 113.1 55.2 26.9 144.4 27.7 5.2 2.6
4 Israel 50.9 112.4 58.3 14.5 131.8 17.2 4.8 2.3
5 France 30.0 94.0 35.0 16.5 120.0 27.6 4.3 3.4
6 Italy 31.5 81.9 35.7 13.4 97.8 19.4 3.5 2.7
7 Romania 30.0 79.4 34.8 16.0 96.2 21.1 3.5 2.8
8 Spain 23.2 61.3 32.5 40.2 79.7 30.1 2.9 2.4
9 Bulgaria 26.0 88.9 27.3 4.9 76.1 -14.4 2.8 2.8
10 USA 20.2 56.1 25.5 26.0 71.2 26.9 2.6 2.8
Top 10 Countries in Total 429.2 1,090.1 474.8 10.6 1,240.7 13.8 44.9 2.6
Grand Total 929.2 2,438.0 1,012.9 9.0 2,760.6 13.2 100.0 2.7
99
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
During the fi rst 7 months of 2018, the export volume of plastic and rubber processing machinery rose by 29.4%. Considering the top 10 export countries, the value of export to the Russian Federation is observed to increase by USD 5.2 million compared to the same period of the previous year.
During the fi rst 7 months of 2018, the import volume of Turkish plastic raw materials rose by 6.8% in quantity and by 14.7% in value. The higher level of rise in value than that in quantity may be described by those plastic commodity prices rising at a global scale compared to 2017. On the other hand, the raw material export shrinking in June and July is an indication of further shrinkage in production.
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY - Export by HS CodeQUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
HS Code HS Code Description2017 (January-July) 2018 (January-July)
Value Value Change %
847710 Injection machines 5.7 10.3 80.7
847720 Extrusion machines 18.3 27.4 49.5
847730 Blowing machines 0.7 1.0 51.7
847740 Thermoforming machines 9.8 15.4 57.3
847751-59-80 Press machines and others 41.3 47.5 15.2
847790 Components and parts 13.7 14.1 2.7
TOTAL 89.5 115.9 29.4
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
RUBBER AND PLASTIC PROCESSING MACHINERY EXPORT (Top 10 Countries)Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars
No2017 (January-July) 2018 (January-July)
Country Value Value Change % Share %
1 Russian Federation 7.6 12.8 68.3 11.0
2 Germany 4.1 5.7 38.3 4.9
3 Algeria 6.0 5.6 -6.4 4.9
4 Romania 3.8 5.5 45.1 4.8
5 Iran 5.3 5.3 0.4 4.6
6 Ukraine 2.0 4.9 144.2 4.3
7 Iraq 2.0 4.6 126.1 4.0
8 Uzbekistan 3.3 4.0 21.6 3.4
9 USA 1.8 3.2 76.4 2.7
10 Brasil 0.2 3.1 1,266.7 2.6
Top 10 Countries in Total 36.2 54.7 51.2 47.2
Grand Total 89.5 115.9 29.4 100.0
100
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
PLASTIC RAW MATERIALS - Import by HS Code QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
HS Code HS Code Description
2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quantity Value QuantityChange
%Value
Change %
Unit Price ($/KG)
3901 Ethylene polymers 1,049.7 1,437.6 1,054.6 0.5 1,445.7 0.6 1.4
3902 Propylene and other olefi n polymers 1,232.4 1,557.5 1,316.9 6.9 1,862.8 19.6 1.4
3903 Styrene polymers 303.4 496.0 306.8 1.1 556.5 12.2 1.8
3904Vinyl chloride/other halogenated olefi n polymers
471.0 489.1 494.8 5.1 511.3 4.6 1.0
3905 Vinyl acetate/other vinyl ester polymers 27.7 63.9 27.0 -2.5 69.8 9.2 2.6
3906 Acrylic polymers 137.4 211.9 130.3 -5.2 246.4 16.3 1.9
3907Polyacetals, other polyethers, epoxy-alkid resins
486.0 782.5 490.1 0.9 955.4 22.1 1.9
3908 Polyamides 58.5 148.7 61.3 4.8 187.2 25.9 3.1
3909 Amino resins, phenolic resins, polyurethanes 137.3 300.7 138.6 1.0 382.6 27.2 2.8
3910 Silicones 21.3 78.1 24.5 14.9 115.3 47.6 4.7
3911Petroleum resins, polyterpenes, polysulphides etc.
20.4 55.6 21.2 3.6 65.2 17.3 3.1
3912 Cellulose and chemical derivatives 25.1 94.0 28.1 12.2 116.6 24.0 4.1
3913Natural polymers, modifi ed natural polymers and derivatives
2.1 13.2 2.3 10.2 17.2 29.6 7.5
3914 Polymer based ion exchangers 4.0 8.9 4.3 9.1 11.5 28.8 2.7
3915 Plastic waste, residue and scrap 120.5 34.7 275.4 128.5 78.4 125.8 0.3
TOTAL 4096.9 5772.5 4376.4 6.8 6621.8 14.7 1.5
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
Considering the top 7 import countries for the fi rst 7 months of 2018, we see that Saudi Arabia, South Korea and are again at the top of import with the largest shares.
PLASTIC RAW MATERIALS IMPORT (Top 10 Countries) Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars
No2017 (January-July) 2018 (January-July)
Country Quantity Value Quantity Change % Value Change % Share % Unit Price
1 Saudi Arabia 616.6 742.5 737.7 19.6 992.5 33.7 15.0 1.3
2 South Korea 362.0 532.7 402.8 11.3 664.8 24.8 10.0 1.7
3 Germany 295.6 568.9 310.3 5.0 642.0 12.9 9.7 2.1
4 Belgium 241.7 377.1 281.2 16.4 459.8 21.9 6.9 1.6
5 Iran 226.0 264.0 243.4 7.7 308.6 16.9 4.7 1.3
6 Italy 149.9 264.7 144.8 -3.4 296.6 12.0 4.5 2.0
7 Spain 153.2 235.4 167.6 9.4 275.8 17.2 4.2 1.6
8 Netherlands 147.7 245.4 150.4 1.8 266.8 8.7 4.0 1.8
9 Egypt 173.6 207.4 195.3 12.5 255.6 23.2 3.9 1.3
10 France 188.6 269.4 165.0 -12.5 244.0 -9.4 3.7 1.5
Top 10 Countries in Total 2,554.9 3,707.5 2,798.6 9.5 4,406.5 18.9 66.5 1.6
Grand Total 4,096.9 5,772.5 4,376.4 6.8 6,621.8 14.7 100.0 1.5
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
101
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
Considering the import volume of Turkish plastic raw materials in terms of quantity and value during the period from January to July of 2018, it appears to rise by 3.4% and 3.1% respectively. Considering the product import by countries, the import from all the top 10 countries, except Italy, Japan and South Korea, appears to rise compared to the same period of the previous year.
PLASTIC PRODUCTS - Import by HS Code QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
HS Code HS Code Description
2017 (January-July) 2018 (January-July)
Quantity Value QuantityChange
%Value
Change %
Unit Price
($/KG)Plastic monofi laments, bars, profi les - with cross section less than 1 mm
5,3 22,6 5,2 -1,7 25,2 11,7 4,8
3916Plastic monofi laments, bars, profi les - with cross section less than 1 mm
7.4 32.3 7.0 -5.1 32.9 1.8 4.7
3917Plastic tubes, pipes, hoses; seals, corner joints, sleeves
15.7 133.7 20.2 28.3 162.2 21.3 8.0
3918 Plastic fl ooring-wall and ceiling covering 13.5 52.8 12.8 -5.2 37.6 -28.7 2.9
3919Plastic adhesive plates, sheets, tapes, micros-cope slides and similar smooth surfaces
35.0 191.1 35.8 2.1 201.0 5.2 5.6
3920Other plastic plates, sheets, stocks and mic-roscope slides
155.4 553.6 154.4 -0.7 534.3 -3.5 3.5
3921Other plastic plates, sheets, stocks, foils and microscope slides
38.4 148.0 44.1 14.7 172.1 16.2 3.9
3922Plastic washbasins, showers, sinks, bidets, water-closet pans and furnishings
2.7 26.2 2.4 -9.4 17.2 -34.4 7.0
3923Plastic products for utensil handling, and caps, lids, capsules
38.8 168.9 37.8 -2.4 178.5 5.7 4.7
3924Plastic tableware, kitchenware and other house appliances, sanitaryware
5.3 34.9 5.3 0.0 35.1 0.5 6.7
3925 Plastic building materials 5.0 21.5 5.9 17.0 22.4 4.3 3.8
3926 Other plastic furnishings 38.4 385.4 42.2 9.8 408.6 6.0 9.7
TOTAL 355.5 1748.5 367.7 3.4 1801.9 3.1 4.9
PLASTIC PRODUCTS IMPORT Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars
No2017 (January-July) 2018 (January-July)
Country Quantity Value Quantity Change % Value Change % Share % Unit Price
1 China 87.9 330.1 103.7 18.0 348.7 5.7 19.4 3.4
2 Germany 54.3 309.1 53.4 -1.7 339.3 9.8 18.8 6.4
3 Italy 32.2 156.9 27.9 -13.4 153.9 -1.9 8.5 5.5
4 France 17.0 111.1 17.6 3.1 120.1 8.1 6.7 6.8
5 South Korea 21.7 126.9 20.9 -3.3 116.9 -7.8 6.5 5.6
6 USA 7.4 71.3 5.9 -19.9 72.3 1.4 4.0 12.3
7 England 8.8 59.9 9.1 4.2 63.5 6.0 3.5 7.0
8 Belgium 9.1 41.9 10.9 19.1 51.7 23.3 2.9 4.8
9 Spain 7.8 40.6 8.7 11.7 45.3 11.7 2.5 5.2
10 Japan 3.6 42.1 2.8 -23.4 38.7 -8.0 2.1 14.1
Top 10 Countries in Total 249.6 1,289.7 260.8 4.5 1,350.4 4.7 74.9 5.2
Grand Total 355.5 1,748.5 367.7 3.4 1,801.9 3.1 100.0 4.9
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
102
PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY
During the period from January to July of 2018, the import volume of plastic and rubber processing machinery rose 24.2 %. The rise in both domestic and import goods observed across the plastic and rubber processing machinery industry from the earlier months of 2018 indicates that the investments have gained momentum during this period.
Considering the import of rubber and plastic processing machines by countries, the import from all the top 10 countries, except Austria and Japan, appears to rise.
PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY - Import by HS CodeQUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
HS Code HS Code Description2017 (January-July) 2018 (January-July)
Value Value Change %
847710 Injection machines 95.1 106.9 12.5
847720 Extrusion machines 59.1 72.6 22.8
847730 Blowing machines 16.0 11.3 -29.3
847740 Thermoforming machines 5.0 10.7 112.7
847751-59-80 Press machines and others 117.0 167.9 43.5
847790 Components and parts 27.8 28.0 0.6
TOTAL 320.0 397.4 24.2
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
RUBBER AND PLASTIC PROCESSING MACHINERY IMPORT (Top 10 Countries)Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars
2017 (January-July) 2018 (January-July)
No Country Value Value Change % Share %
1 China 77.7 121.8 56.8 30.6
2 Germany 68.3 77.9 14.0 19.6
3 Italy 48.6 50.3 3.4 12.7
4 Austria 33.0 28.0 -15.2 7.0
5 Taiwan 13.7 23.4 70.4 5.9
6 Japan 25.6 15.8 -38.1 4.0
7 Netherlands 2.7 15.7 479.1 4.0
8 Switzerland 9.6 11.8 23.3 3.0
9 South Korea 3.4 8.8 155.8 2.2
10 USA 3.9 7.8 98.6 2.0
Top 10 Countries in Total 286.6 361.3 26.1 90.9
Grand Total 320.0 397.4 24.2 100.0
Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)
103
Plastik Sanayicileri Derneği
YENİ NESİLEKSTRÜZYON SEMİNERİ
8 Kasım 2018Fairmont Quasar İstanbul
DR. PETER COX
438 26 19+90 212