Yelpaze İstanbul Ekim Sayısı

İ S T A N B U LAYLIK ALIŞVERİŞ VE YAŞAM DERGİSİ | YIL:6 SAYI:74 26 EKİM ‘09

Bahçeşehir, Ardıçlı, Ispartakule, Esenkent, Boğazköy halkına dağıtılır. Alabilirsiniz.

www.yelpazeistanbul.comYAYINDA!

Yelpaze İstanbul Tiyato Kulübü kayıtlarımız devam ediyor!Bilgi için: 669 16 50

Lütfen her eve yalnızca bir Yelpaze İstanbul girmesine özen gösteriniz.

Nişantaşı’ndan sonra

Power Outletteyiz...212 İstanbul

0212

29EkimCumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun...

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

Mustafa Kemal ATATÜRK

“

Yelpaze Bahçeşehir | Aralık ‘08

Ak t u e l

4

YATAK ODASI

MUTFAK / BANYO

OTURMA GRUBU

TV ÜNİTESİ

YEMEK ODASI

E-5 Karayolu Üzeri Renault Bika Karşısı Mimarsinan-Büyükçekmece İSTANBUL

T. 0 212 861 40 92 - 87 F. 0 212 861 40 82

www.aritaymobilya.com.trwww.aritaymobilya.com.tr

KOLTUK | GENÇ ODASI | BÜRO | RAYLI DOLAP| DUVAR KAĞIDI | PORTMANTO

KOLTUK YÜZ DEĞİŞİMİ VE TAMİRİ | YEMEK ODASI VE YATAK ODASI CİLA TAMİRİ | İÇ DEKORASYON | KİŞİYE ÖZEL TASARIMLAR...

1

YATAK ODASI

MUTFAK / BANYO

OTURMA GRUBU

TV ÜNİTESİ

YEMEK ODASI

E-5 Karayolu Üzeri Renault Bika Karşısı Mimarsinan-Büyükçekmece İSTANBUL

T. 0 212 861 40 92 - 87 F. 0 212 861 40 82

www.aritaymobilya.com.trwww.aritaymobilya.com.tr

KOLTUK | GENÇ ODASI | BÜRO | RAYLI DOLAP| DUVAR KAĞIDI | PORTMANTO

KOLTUK YÜZ DEĞİŞİMİ VE TAMİRİ | YEMEK ODASI VE YATAK ODASI CİLA TAMİRİ | İÇ DEKORASYON | KİŞİYE ÖZEL TASARIMLAR...

Yelpaze Bahçeşehir | 26 Ekim ‘09

Ak t u e l

2

3

ATASAY


Ak t u e l

4

Anket katılımcılarının birden fazla şehir için oylama yaptığına işaret edilen araş-tırmaya göre, Londra yüzde 57, Paris

yüzde 39, Roma yüzde 26, İstanbul ise yüzde 20 oy alarak, katılımcılar tarafından en stresli metropoller arasında değerlendirildi.Açıklamada, global finansal krizin İstanbul gibi metropol bir şehirde yaşamanın zorluklarını daha fazla hissettirmeye başladığı vurgulana-rak, şunlar kaydedildi:Araştırmada öne çıkan ilk üç metropolde görü-len ve ’büyük şehir hastalığı’ olarak nitelendiri-

len sorunlara İstanbul’da da sıkça rastlanıyor. Ancak diğerlerinden farklı olarak İstanbul’da altyapı yetersizliğine rağmen büyük bir hızla kalabalıklaşan şehir, sakinlerini diğer metro-pollerden çok daha fazla yoruyor ve gittikçe yal-nızlığa sürüklüyor. Bütün bunlardan hareketle ’stresin ana kaynağı yaşanılan şehirler olabilir’ düşüncesi ağırlık kazanıyor.’’

ÇÖZÜMÜ VAR Araştırma sonuçlarının strese yol açan faktör-lerin yanı sıra onunla başa çıkma yöntemleri-

ne yönelik ipuçlarını da içerdiği dile getirilen açıklamada, ankete katılanların yüzde 18’inin ’’seyahat etmeyi’’, yüzde 17’sinin ’’uyumayı’’, yüzde 14’ünün ’’güzel bir kitap okumayı’’, yüzde 13’ünün ’’sıcak bir duş almayı’’, yüzde 12’sinin ’’spor yapmayı’’, yüzde 10’unun ’’al-kollü içecekleri’’, yüzde 8’inin ’’cinsel ilişkiyi’’ yine yüzde 8’inin ise ’’sohbet etmeyi’’ günlük hayatın stresinden uzaklaşmak için en etkin yöntem olarak gösterdiği aktarıldı.

Kaynak : Gazeteport

İSTANBUL ÇOK STRESLİ!İstanbul’un da Türkiye’nin nüfusu en yoğun ve en hareketli şehri olmasının yanı sıra dünyanın da stres oranı en yüksek metropolleri arasında bulunduğu dile getirilen açıklamada, İstanbul’un, Avrupa’nın en stresli metropolleri arasında Londra, Paris ve Roma’dan sonra 4üncü sırada yer aldığı kaydedildi.

UTANDIRAN ANKET!

Konda Araştırma Şirketi’nin, Türklerin çeşitli konulara ilişkin tavırlarını ortaya koyan araştırması yurt dışında da tartışma yarattı. İngiliz The Guardian gazetesi, anketin sonuçlarını

Türkler, ankette yabancı düşmanı, muhafazakar tavırlarını ortaya koydu, başlıklı haberinde değerlendirdi. Tartışma yaratan araştır-madan habere yansıyan en çarpıcı sonuçlar şöyle:

Türklerin; yüzde 73’ü yabancıların mülk almasına karşı.• Yüzde 70’e yakını hiçbir zaman kitap okumuyor. • Yüzde 72’si hiçbir zaman ya da çok ender yeni teknoloji • ürünü alıyor.Yüzde 70’e yakını, kadınların çalışmak için eşlerinden izin • alması gerektiğini düşünüyor.Yüzde 57’si, kadınların kolsuz bir giysiyle evden çıkmaması • gerektiğine inanıyor.Yarısından fazlası da Türkiye’nin laik anayasasının yasak-• ladığı, kamu görevlilerinin görevde İslami başörtüsünü kullanmasına izin verilmesini istiyor. Yüzde 88’i ülkenin demokratik sistemle yönetilmesi konu-• sunda mutabık ancak, yüzde 48 gibi önemli bir bölümü, ordunun lazım olduğunda müdahale etmesi gerektiğini düşünüyor.

Tüketim çok arttı 2002 yılında bin kişiye 273 tele-fon düştü. 2005’de ise bu sayı 261’e, 2007 yılın-da da 258’e çıktı. Kişi başına elektrik tüke-timine bakıldığında, 2002 yılında 1479 kilovat saat olan tüketim, 2005’de 1808 kilovat saate, 2007 yılında da 2198 ki-lovat saate ulaştı. Türkiye’deki ortalama ömrün uzadığı da araş-

tırmanın sonuçları arasında. Or-talama ömür 2002 yılında 70.7,

2005’te 71.3, 2008 yılın-da da 71.9 oldu. 2002

yılında kadınların ortalama ömrü 73. 2 yıl iken, 2005’de 73.8, 2008 yılında ise 74.3’e yükseldi.

Erkeklerin ortalama ömrü ise 2002 yılında

68.4, 2005’de 68.9 iken, 2008’de 69.4’e çıktı. Kaynak : Vatan

YAŞAM ÖMRÜMÜZ UZADITürkiye Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın Türkler

hakkında yaptığı bir araştırma enteresan so-nuçlar ortaya koydu.

Müsteşarlığın, TÜİK’in 2007 ve 2008 yılı verilerinden der-lediği bilgilere göre, 2002 yılında Türkiye’de 1000 kişiye 66.1 otomobil düşerken, bu rakam 2005 yılında 78.1’e,

2007 yılında da 91.7’ye yükseldi.

5


Ak t u e l

6

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2010-2014 Stratejik Planı mecliste kabul edildi. Plana göre İstanbul’un yeni merkezleri Anadolu yakasında Kartal, Ataşehir ve Kozyatağı, Avrupa yakasında ise Bakırköy-Silivri arasındaki yerleşim bölgeleri olacak

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN STRATEJİK PLANI KABUL EDİLDİ. İŞTE O PLAN...

İşte Prim Yapacak Araziler

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2010-2014 stratejik planı, İBB Meclisi’nde oy çokluğu ile kabul edildi. Plana göre,

İstanbul’un yeni gözde merkezleri Kartal, Ata-şehir, Kozyatağı ile Bakırköy-Silivri bölgesi olacak. Avcılar, Selimpaşa, Çatalca, Ümraniye, Maltepe, Pendik, Tuzla, Orhanlı, Şeyhli ise alt merkezler olarak belirleniyor. Havalimanı, fi-nans merkezinin yapılacağı ve geniş arazilerin olduğu bu bölgelerde bina ve arazilerin değer-lerinin artacağı görülüyor. Planlı ve yaşanabilir İstanbul için, dayanılmaz bir hal alan trafik sorunu için de çözümler geti-riliyor. Ağır tonajlı araçların kent içi trafiğinden arındırılması için belirli alanlara lojistik mer-kezler kurulacak.

LOJİSTİK NOKTALARILojistik merkezler; batıdaki giriş-çıkış kapı-sı olan Silivri-Kavaklı’daki sanayiye hizmet edecek şekilde, Hadımköy-Ambarlı Liman Bölgesi’nde, Anadolu yakasında ise Pendik-Güzelyalı ile şehrin doğu giriş kapısı konumun-daki Tuzla-Orhanlı’da yer alacak. Toplu taşıma artırımını sağlamak için raylı sisteme ve deniz ulaşımına ağırlık verilecek.

CEP OTOGARLARI KURULUYORSanayi bölgelerinin sağlıklı hale getirileceği plana göre, Tuzla tersanelerinin yoğunlukları azaltılacak. Pendik tersaneleri ise sadece yat ve gezinti teknesi imal edecek. Atıl duruma gelen Harem Otogarı da kaldırılarak, şehrin otogar ihtiyacı Silivri, Selimpaşa, Bahçeşehir, Arıcılar, Kavacık, Ataşehir ve Kurtköy’de yapıla-cak cep otogarları ile karşılanacak.

KüLTüREL döNüşümE dESTEK OLURİlginin arttığı ilç elerden Silivri Belediye Başka-nı Özcan Işıklar, stratejik planı incelediğini be-lirterek, Silivri halkının beklentisinin de, ilçenin üniversite, bilişim, tarım ve hizmet alanında cazibe merkezi haline gelmesi yönünde oldu-ğunu söyledi.

Kartal Belediye Baş-kanı Altınok Öz ise

‘Binalarla birlikte insanların da kültürel dönüşümlerinin yapılması lazım’ dedi. Öz, Kartal’daki kentsel dönüşümlerin mülkiyet sorununu en aza indirgeyecek şekilde yapılma-sından yana olduklarını ifade etti.

HEdEf: KENT NüfUSUNUN KONTROLüSTRATEJİK plana göre, başlıca hedefler şöyle sıralanıyor: Kent nüfusunun 16 mil-yonda tutulması hedefleniyor. Ambarlı ve Pendik Limanları mevcut haliyle ko-runacak, Haydarpaşa Limanı değiştirilecekKuzey ormanlarında ve kıyı alanlarında günü-birlik turizm desteklenecek. Silivri-Çatalca ile Avcılar’da üniversite, sanayi ve teknoloji geliştirme alanlarıyla koordineli iki yeni fuar alanı belirlenecek. Sağlık turizmi için Celaliye-Kamiloba ve İkitelli’de uluslararası ölçekte iki büyük sağlık parkı kurulacak.

Silivri Belediye Başkanı özcan Işık-lar, stratejik planı incelediğini belir-terek, Silivri halkının beklentisinin de, ilçenin üniversite, bilişim, tarım ve hiz-met alanında cazibe merkezi haline gelmesi yönünde olduğunu söyledi.

7

BURADA BİZİM SÖZÜMÜZ GEÇECEK!

Bahçeşehir Mobilyacılar Sitesi Hoşdere Yolu H-1 Blok No:11 Bahçeşehir / İST.Tel: 0 (212) 672 93 33

BAHÇEŞEHİR ÇİLEK

%30İNDİRİM

Fırsat Ürünlerinde

BiTurbo

Yarışçı

Sevimli Bebe Karyolası

BüyüyenBebe Karyolaları

SallananBebe Karyolası

Turbo

Mesa Metal ve Mebosa Makine Şirketleri Yöne-tim Kurulu Başkanı Yük-

sel Karabacak, Bahçeşehir Gölet Yaşam Merkezi Tigris Restoran’da ev sahipliğini üstlendiği iftar da-vetinde, şirket çalışanları, teda-rikçileri ve Bahçeşehir’den yakın dostları ile bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadı. İşçi-İşveren-Tedarikçi üçgeninin, kısaca

ekonomiyi bir araya getiren her unsurun bir arada olduğu bu anlamlı güne ayrıca, Başakşe-hir Belediyesi’nden temsilcilerin yanı sıra, Bahçeşehirliler Derneği Yönetim Kurulu üyeleri de iştirak etti. Tasavvuf müziği eşliğinde yenilen iftar yemeğinin ardından sergilenen semazen gösterisi ye-meğe katılanlara huzur dolu da-kikalar yaşattı.

Bahçeşehir’de İşçi-İşveren dayanışma örneği Mesa Metal ve Mebosa Makine Şirketleri Yönetim Ku-rulu Başkanı ve Bahçeşehirliler Derneği Yönetim Kuru-lu üyesi olarak yakından tanıdığımız Yüksel Karabacak, Bahçeşehir’de ev sahipliğini üstlendiği iftar daveti ile şirket çalışanları, tedarikçileri ve Bahçeşehir’den yakın dostlarını bir araya getirdi.


Ak t u e l

8

Araba Alana Metro Vergisi İSTANBUL’DA ARAÇ ALAN HERKESE 100 LİRA METRO VERGİSİ GELECEK.

İstanbul’da araç alan herkese 100 lira metro vergisi gelecek. Bazı merkezlere arabayla girmenin bedeli olacak. Arsası değerlenenden de rant vergisi alınacak. Otellerden alınması düşünülen ‘konaklama’ vergisinden ise vazgeçildi.

TÜYAP geri sayımda 28. İs-tanbul Kitap Fuarı bu yıl 31 Ekim - 8 Kasım arasında Beylikdüzü’nde.

TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. ve Türkiye Yayıncılar Birliği tarafından TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi - Beylikdüzü’nde, 31 Ekim - 8 Kasım 2009 tarihleri arasında düzen-lenecek olan 28. İstanbul Kitap Fuarı’nda geri sayım başladı.Yurt içi ve yurt dışından 550 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla düzenlenen 28. İstanbul Kitap Fuarı’nda uluslararası etkinliklerin yanı sıra söyleşi, panel, şiir din-letisi, atölye ve çocuk aktiviteleriyle birlikte 297 etkinlik düzenlenecek.İstanbul Kitap Fuarı, öğrenci, öğretmen ve emeklilere ücretsiz olan fuar giriş bedeli 5 YTL’dir. Fuarlar, 1-8 Kasım 2008 tarihleri arasında 11.00-20.00 saatleri, kapanış günü 9 Kasım 2008 tarihinde ise 11.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

TÜYAP Geri SayımdaHükümet, belediyelerin ‘öz gelirlerini’ artırmaları için Yerel Yönetim Refor-muna hazırlanırken, İstanbul Büyük-

şehir belediyesi de yeni dönem için kolları sıvadı.

mETRO VERGİSİİstanbul Büyükşehir Belediyesi, finansman sıkıntısı nedeniyle ağır ilerleyen metro ya-tırımlarını hızlandırmanın yollarını arıyor. Yöntemler arasında her yeni araç alımın-dan 100 lira ‘metro vergisi’ dikkat çekiyor.Belediye yetkililerinin verdiği bilgiye göre İstanbul’da günlük ortalama 700 araç satılıyor. Bu durumda yıllık ortalama 255 bin araç satıldığı hesaplandığında metro vergisiyle 25 milyon liralık gelir elde etmek mümkün olacak. Yetkililer, bu paranın met-ro kredilerinin geri ödenmesinde kullanıla-bileceğini belirtiyor.

SUR İÇİNE İNGİLİZ mOdELİYeni dönem çalışmaları hakkında bilgi ve-ren İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hüseyin Eren, bazı bölgelerde araç yoğunluğunu azaltmanın çarelerini aradıklarını söyledi. İngiltere’de bazı bölgelere kartı olmayan araçların gir-mesinin mümkün olmadığını belirten Eren, “Biz de öncelikle Fatih-Eminönü bölgesin-de seyreltme yapsak, diye düşünüyoruz. Bunun için barkod sistemi getirerek, araç sayısını azaltmayı planlıyoruz” dedi.

YüZdE 25 RANT VERGİSİBelediyenin üzerinde çalıştığı bir diğer konu ise ‘rant vergisi’. Tarlası, arsası değerlenen vatandaşın, rantından yüzde 25 oranında belediyeye rant vergisi vermesi üzerinde çalışılıyor.

Genel Sekreter Yardımcısı Hüseyin Eren, “Örneğin vatandaşın bir tarlası var birim değeri 5 lira iken 50 liraya çıkmış. Aradaki rant artışının yüzde 25’inin oraya hizmet götüren yerel yönetimlere verilmesi üze-rinde çalışıyoruz. Konu henüz çok yeni ve çalışmalarımız tam olarak netleşmedi. An-cak ilk öneri yüzde 25’inin yerel yönetime verilmesi, şeklinde geldi” dedi.

KONAKLAmA VERGİSİ YOKBelediyelerin gelirlerini artırmak için dü-şünülen ‘konaklama’ vergisinden ise vaz-geçildi. Eren, hükümetin İstanbul’a gelen turist sayısını düşürür, turizmi olumsuz etkiler gerekçesiyle, konaklama vergisini onaylamadığını söyledi.

Otellere Konaklama Vergisi Yok

9

Türkiyenin En Zengin Altın Rezervi Bulundu

Giresun’un Bulancak ilçesinde Türkiye’nin en zengin altın rezervi bulundu. Bakır ve kurşun madeni çıkartılan bölgede tespit edilen altın rezervinin Türkiye’nin altın

deposu olarak bilinen Kaz Dağları’ndaki kaynaklardan en az iki kat daha verimli olduğu belirtildi. Kaz Dağı’nda bir ton cevherden 6 gram altın elde edildiği, Bulancak’ta çıkartılan cevherlerden ise ton başına 10 ile 122 gram arasında altın bulunduğu bildirildi. Bulancak’ta yılda 10 ton altın ve 56 ton gümüş çıkarılması bek-leniyor. Bulancak’ta bakır ve kurşun arayan madenciler, önemli bir servet buldu. Türkiye’nin en zengin altın madeni Aydındere Beldesi’ndeki ormanda bulundu. Altın rezervi, Romalılar döne-minden beri işletilen alanda bakır ve kurşun çıkartmak için kazı yapan Tayyar Aydoğdu tarafından bulundu. Kazının 20. metre-sinde işçiler, deyim yerindeyse tam bir servetle karşılaştı. Bakır ve kurşun madeninden çok altın ve gümüş karışımına rastlayan madenciler, cevherden aldıkları numuneleri tahlil ettirdiklerin-de Türkiye’nin en zengin altın madenini bulduklarını anladı. Yapılan testlerde, bir ton cevherde tam 122 gram altın bulundu. Türkiye’de Kaz dağlarında bir ton cevherde 6 gram altın çıkartı-lırken Bulancak’ta bulunan cevherlerde tam bunun 20 katı fazla altın oranı tespit edildi. Dünya genelinde de tonda 3 gram altın ekonomik değer olarak görülüyor. Bölgede daha önce maden araması yapıldığı, ancak ulaşım olmaması nedeniyle rezervlerin bulunamadığı ifade edildi. Açtıkları ilk galeride Türkiye’nin en zengin altın madeni yataklarını bulan işletme 5 ayrı ocak için daha ruhsat aldı. Bölgede 9 bin hektar alanda zengin miktarda maden cevheri olduğu ifade ediliyor. Cevherlerin içerisinde altın ve gümüş yanında zengin miktarda bakır, kurşun, çinko ve demir de bulunuyor. Çıkartılacak maden cevheri yine Bulancak’ta işlenecek.

AYRIşTIRmA fABRİKASI KURULACAK Bunun için işletme sahipleri yine yerli bir firmayla anlaşma yaparak bölgeye ayrıştırma fabrikası kurmak için harekete geçti. Kurulacak işletmede yılda 100 bin ton maden cevherinin ayrıştırılmasıyla 10 ton altın ve 56 ton gümüş madeni elde edilebilecek. Maden Mühendisi Kenan Çelik, “Biz madenin damar halinde olmasını beklerken burada kütle halinde altın çıktı. Burada oranlar çok yüksek. Dünyada böyle altın ocakları çok nadir görülüyor.” dedi. Alanın ruhsat sahibi Tayyar Aydoğdu ise Türk asıllı bir Belçika firması ile ortaklık kurarak wmadenleri çıkaracaklarını belerterek, “Bunu yaparken çevreye zararlı hiçbir şey kullanmayacağız. Bu madenleri çıkarırken burada bir tesis kurarak istihdamı da buradan sağlamak istiyoruz. Burası bir dağ köyü ve dağ köylerinin durumunu biliyor-sunuz. Ben de bu çevrenin bir çocuğuyum.” diye konuştu.

Araba Alana Metro Vergisi İSTANBUL’DA ARAÇ ALAN HERKESE 100 LİRA METRO VERGİSİ GELECEK.

İstanbul’da araç alan herkese 100 lira metro vergisi gelecek. Bazı merkezlere arabayla girmenin bedeli olacak. Arsası değerlenenden de rant vergisi alınacak. Otellerden alınması düşünülen ‘konaklama’ vergisinden ise vazgeçildi.

TÜYAP geri sayımda 28. İs-tanbul Kitap Fuarı bu yıl 31 Ekim - 8 Kasım arasında Beylikdüzü’nde.

TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. ve Türkiye Yayıncılar Birliği tarafından TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi - Beylikdüzü’nde, 31 Ekim - 8 Kasım 2009 tarihleri arasında düzen-lenecek olan 28. İstanbul Kitap Fuarı’nda geri sayım başladı.Yurt içi ve yurt dışından 550 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla düzenlenen 28. İstanbul Kitap Fuarı’nda uluslararası etkinliklerin yanı sıra söyleşi, panel, şiir din-letisi, atölye ve çocuk aktiviteleriyle birlikte 297 etkinlik düzenlenecek.İstanbul Kitap Fuarı, öğrenci, öğretmen ve emeklilere ücretsiz olan fuar giriş bedeli 5 YTL’dir. Fuarlar, 1-8 Kasım 2008 tarihleri arasında 11.00-20.00 saatleri, kapanış günü 9 Kasım 2008 tarihinde ise 11.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

TÜYAP Geri SayımdaHükümet, belediyelerin ‘öz gelirlerini’ artırmaları için Yerel Yönetim Refor-muna hazırlanırken, İstanbul Büyük-

şehir belediyesi de yeni dönem için kolları sıvadı.

mETRO VERGİSİİstanbul Büyükşehir Belediyesi, finansman sıkıntısı nedeniyle ağır ilerleyen metro ya-tırımlarını hızlandırmanın yollarını arıyor. Yöntemler arasında her yeni araç alımın-dan 100 lira ‘metro vergisi’ dikkat çekiyor.Belediye yetkililerinin verdiği bilgiye göre İstanbul’da günlük ortalama 700 araç satılıyor. Bu durumda yıllık ortalama 255 bin araç satıldığı hesaplandığında metro vergisiyle 25 milyon liralık gelir elde etmek mümkün olacak. Yetkililer, bu paranın met-ro kredilerinin geri ödenmesinde kullanıla-bileceğini belirtiyor.

SUR İÇİNE İNGİLİZ mOdELİYeni dönem çalışmaları hakkında bilgi ve-ren İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hüseyin Eren, bazı bölgelerde araç yoğunluğunu azaltmanın çarelerini aradıklarını söyledi. İngiltere’de bazı bölgelere kartı olmayan araçların gir-mesinin mümkün olmadığını belirten Eren, “Biz de öncelikle Fatih-Eminönü bölgesin-de seyreltme yapsak, diye düşünüyoruz. Bunun için barkod sistemi getirerek, araç sayısını azaltmayı planlıyoruz” dedi.

YüZdE 25 RANT VERGİSİBelediyenin üzerinde çalıştığı bir diğer konu ise ‘rant vergisi’. Tarlası, arsası değerlenen vatandaşın, rantından yüzde 25 oranında belediyeye rant vergisi vermesi üzerinde çalışılıyor.

Genel Sekreter Yardımcısı Hüseyin Eren, “Örneğin vatandaşın bir tarlası var birim değeri 5 lira iken 50 liraya çıkmış. Aradaki rant artışının yüzde 25’inin oraya hizmet götüren yerel yönetimlere verilmesi üze-rinde çalışıyoruz. Konu henüz çok yeni ve çalışmalarımız tam olarak netleşmedi. An-cak ilk öneri yüzde 25’inin yerel yönetime verilmesi, şeklinde geldi” dedi.

KONAKLAmA VERGİSİ YOKBelediyelerin gelirlerini artırmak için dü-şünülen ‘konaklama’ vergisinden ise vaz-geçildi. Eren, hükümetin İstanbul’a gelen turist sayısını düşürür, turizmi olumsuz etkiler gerekçesiyle, konaklama vergisini onaylamadığını söyledi.

Otellere Konaklama Vergisi Yok


Ak t u e l

10

Eserleri• 19 yy.dan Günümüze Kitle İletişimin Kültürel İşlevi ( Kuramsal çalışma)• Kitle Haberleşme Teorilerine Giriş (Derleme)• Toplumsal Gelişebilmede Radyo Televizyon• Çağdaş Fantazya - Bilimkurgu ve Korku Sineması• Estetize Edilmiş Yaşam (Walter Benjamin üzerine derleme)• Müzik ve Yabancılaşma• İletişim’in ABC’si ( iletişmin temelleri üzerine kaynak eğitim kitabı)• Yıkanmak İstemeyen Çocuklar Olalım ( kuramsal denemeler)• Tek Kişilik Haçlı Seferleri ( denemeler)

Çevirileri• Eski Toplum• Estetik ve Poetika (Frankfurt Okulu üzerine)• İktidar Seçkinleri• Toplum Bilimsel Düşün• Sosyal Bilimlere Giriş

Beyin damarlarındaki pıhtılaşma nedeniyle yaşamını yitiren Prof. Dr. Ünsal Oskay için ilk tören Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde yapıldı. Törene Oskay’ın kızı Defne ve

Dalya ile oğlu Çınar Oskay’la birlikte Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necla Pur, eski ve yeni öğrencileri katıldı. Oskay’ın na-aşı, daha sonra cenaze namazı için Teşvikiye Camii’ne getirildi. Cenazeye iletişim, sanat ve siyaset dünyasından tanınmış isimler katıldı. Çınar Oskay, babasının hayatının en güzel yıllarını Marma-

ra Üniversitesi’nde geçirdiğini belirterek, “Bize yakın olduğu kadar size de yakındı. Siz onun anısını yaşatacaksınız” dedi. Oskay’ın ce-nazesi Teşvikiye Camii’ndeki cenaze namazının ardından Yeniköy Mezarlığı’nda toprağa verildi.Prof. Ünsal Oskay (d. 1939, Şanlıurfa - ö. 17 Ekim 2009), Türk toplumbilimci. Kitle iletişim teorileri, popüler kültür, iletişim sosyolojisi ve kültür sosyolojisi konularında çok sayıda çalışması olan Oskay Türkiye’de iletişim biliminin kurucusu sayılmaktadır.

HayatıÜniversite eğitimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi kısa-ca Mülkiye’de tamamlayan Oskay, daha sonra 67-68 yıllarında ABD’de yüksek lisans-konuk öğrenci olarak iletişim üzerine eğitim aldı. 70’li yıllarda Ankara Üniveritesi SBF Basın Yayın Yüksek Okulu’nda başla-yan akademik hayatı sonrasında doçentlik tezi “19 y.y.dan Günümüze Kitle İletişimin Kültürel işlevleri” adlı çalışmasını yayınladı. Varlık, Ar-gos, Gergedan, Milliyet Sanat gibi çok sayıda bilim ve sanat kaynaklı dergilerde makale ve incelemeleri yayınlandı.Daha sonraki çalışmalarında gelişkin bir Marksist söylem oturtmaya çalışan Oskay, Frankfurt Okulu’nun popüler kültür konusundaki çalış-malarının Türkiye’de tanınmasına yazıları ve çevirileriyle büyük katkı

da bulunmuştur.Siyaset bilimi, iletişim teorileri, sosyoloji, estetik ve sosyal teori ko-nularında çok sayıda eserin Türkçeye çevrilmesini sağladı. 80’lı yıl-lardan itibaren İstanbul ve Marmara Basın yayın Yüksekokulu’unda dersle r verdi. 90’lı yıllarda Marmara Üniversitesi İletişim Fakül-tesi Radyo Televizyon bölüm başkanlığını ve 2000-2002 arasın-da İletişim Fakültesi dekanlığını yaptı. 2002 yılında Marmara Üniversite’sinden emekliye ayrıldıktan sonra Kültür Üniversitesi, Beykent Üniversitesi, Yakın Doğu Üniversitesi gibi özel üniversite-lerde öğretim üyeliği yaptı ve idari görevlerde bulundu.70 yaşında İstanbul’da öldü.

Türk Toplum bilimci Prof. Ünsal Oskay’ı kaybettik

70 yaşında hayata veda eden iletişim ve sosyoloji biliminin duayeni Prof. Dr. Ünsal Oskay için ilk tören yıllarca görev yaptığı ve bir dönem dekanı olduğu Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde yapıldı.

11

PAZAR GÜNLERİ DE

AÇIĞIZ


Ak t u e l

12

Heybeliada Sanatoryum'unda dün akşam saat 21.30 sırala-rında alevler yükseldi. Yangına

ilk müdahaleyi Ada itfaiyesi yaptı. Ancak itfaiye ekipleri yetersiz kalınca binanın üst katları alevlere teslim oldu. Heybeliada'ya Maltepe İskelesi'ne yanaşan çıkarma gemisiyle Kadıköy, Kartal ve Maltepe itfaiyesinden takviye ekipler gönderildi. İtfaiye ekipleri, hastane bahçesindeki ağaçlık alana da sıçrayan alevlerin

ormana sirayet etmemesi için büyük çaba harcadı. Yangın sırasında binanın üst katlarından kısmen çökmeler oldu. Takviye ekiplerin ulaşması ile yangın büyük oranda kontrol altına alındı. Yangında, binanın büyük hasar gördüğünü belirten itfaiye yetkilileri, yangının ormana sıçramasının önlendi-ğini ve soğutma çalışmalarının sürdüğü belirtti. ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı yangının çıkış nedeninin incelemelerin ardından ortaya çıkacağı belirtildi.

2010 Avrupa Kültür Başkenti proje-sine bir destek daha... Plan Tours-Gray Line Türkiye ve İstanbul Bü-yükşehir Belediyesi Kültür AŞ, ortak bir organizasyonla Haliç'te "kültür turizmi turları" düzenlenecek. Üstü açık, iki katlı otobüslerle yapı-lacak "Altın Boynuz turu"nda, 8 ayrı dilde bilgisayarlı rehberlik hizmeti sunulacak. Haliç çevresinde Balat, Eyüp, Santral İstanbul, Miniatürk ve Rahmi Koç Müzesi'ne ring seferleri düzenlenecek. Turistler, indi-bindi yapabilecek ve çevreyi gezerek daha iyi tanıma im-kanı bulabilecek.

Köprü ücretine anormal zam!HÜKÜMET, KÖPRÜ VE OTOYOL ZAMMINA HAZIRLANIYOR.

2010 bütçesinden yapılan hesaplamaya göre gelecek yıl köprü ve otoyol geçiş ücretleri 'anormal' düzeyde artacak.

Bütçe Tasarısı üzerinden yaptığı hesaplamalara göre 2010 yılında köprü

ve otoyol gelirlerinin yüzde 68 oranında artması öngörüldü. Bu yılın ilk dokuz ayında köprü ve otoyol geçişlerinden 390 milyon lira elde edilirken, söz konusu rakamın yılsonunda 520 milyon li-raya ulaşacağı hesaplandı. Ancak 2010 bütçe tasarısında otoyol ve köprü gelirlerinin 868 milyon lira olacağı tahmin edildi. Uzmanlar, büyüme tahmininin yüzde 3,5;

enflasyonun yüzde 5,3 olduğu bir yılda; taşıt sayısındaki artış ve ekonomik canlanma da dikkate alındığında yüzde 18’lik artışın normal olduğuna dikkat çektiler. YüZdE 50 ARTACAK Bu durumda köprü ve otoyol gelirlerindeki yüzde 68’lik artıştan 18 puanlık normal artış düşüldüğünde, gelecek yıl köprü ve otoyol geçişlerinin en az yüzde 50 oranında zamlanacağı hesaplandı.

Tarihi sanatoryum kül oldu Atatürk'ün emriyle 1924 yılında kurulan ve 2005 yılında kapatılan Türkiye’nin ilk verem hastanesi Heybeliada Sanatoryumu'nun büyük bölümü henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangınla kül oldu.

8 Dil Bilen Otobüsler Haliç'te

'Ring' Atacak!

BU GüZELLİK ARTIK SAdECE RESİmLERdE KALdI...

13

Terasta ve iç mekanda rahat oturma grupları...Çay, kahve eşliğinde tavla keyfi...

Boza ve Salep ÇOK YAKINDA

Bahçeşehir Profiterol ismiyle Şelale caddesi Terrace Garden’da Onur Hipermarket’in hemen üzerinde yer alan dükkanımızz öğlen 12:00’den akşam saat 22:00’ye kadar paket servisle de hizmet verecek.

Sipariş Hattı: 669 73 45 - 46669 73 45 - 46

Boza

Profiterol ve Limonata

Ekler

Salep

Özel üretimimiz, günlük, katkısız sütlü tatlılarımız satışa çıkmıştır.

Vali Muammer Güler’in yaptığı basın toplantı-sında; İstanbul İl Sağlık

Müdür Vekili Dr. Şeref Kara, Bulaşıcı Hastalıklardan Sorumlu İl Sağlık Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Serap Gençay ve İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız da hazır bulundu.

İstanbul’da 10 ayrı okulda 16 öğrencide domuz gribi virüsüne rastlandığını açıklayan Vali Gü-ler domuz gribi riskinin her yer-de mevcut olduğunu belirterek “Her veli çocuğuyla ilgili koruma tedbirini derhal alsın. Böyle bir risk olduğunu herkes bilmeli” diye konuştu.Mayıs ayından itibaren İstanbul’daki domuz gribi virüsü bulaşan kişi sayısının 258 oldu-ğunu açıklayan Güler, il genelin-de panik havası oluşturacak bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.Güler yaptığı açıklamada “Domuz gribi vakası için 30 Nisan’dan itibaren İstanbul genelinde gerekli tedbirler sürdürülüyordu. 14 Mayıs’ta ilk vaka görülmüştü. Bin 300’e yakın kişiye yapılan tahlilden 258’inde hastalık tespit edildi. Bunların büyük çoğunluğu yurt dışından gelen kişilerdi.” dedi. Hastalığın yayılma riskinin arttı-ğını belirten Vali Güler, Vatan-daşlarla ilgili eğitici çalışmalara devam edildiğini açıklayarak koruma tedbirlerinin alınması-

nın çok önemli olduğunu belirtti.

Vali Güler “16 öğrenci ve bunların temasta bulunduğu kişilerle ilgili tedaviler evlerinde sürüyor. Şu anda bu okulları-mızda herhangi bir yayılma riski bulunmuyor. Bu okullarımızın isimlerini açıklamıyoruz. Ancak hem devlet hem de özel okulla-rın arasında bulunduğu 10 ayrı okuldan 1 okulda 4, 3 okulda 2, 6 okulda 1’er öğrencide virüs tespit edildi. Konu tarafımızdan dikkatle izlenmektedir” dedi.

İstanbul Valisi Muammer Güler bilgi almak isteyenlerin Sağlık Müdürlüğü’nün 0212 638 30 00 – 0212 511 89 18 ve Alo 184 numaralı telefonlara başvurmasını istedi. Avru-pa Yakası’nda Şişli Etfal ve Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Anadolu Yakasında ise Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin vakalarla ilgili görevlendirildiğini söyleyen Vali Güler gerekirse hastane sayı-sının 7’ye kadar çıkartılacağını bildirdi.

PANİK YOK!İSTANBUL VALİSİ MUAMMER GÜLER DOMUZ GRİBİYLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI YAPTI.


Ye r e l

14

Peugeot 206+ Şimdi daha da karşı konulmaz206+ MEPA Plazalarda Sizlerle tanışmayı bekliyor…Peugeot, ürün gamını 1998’den bu yana yaklaşık 6,5 milyon adet üretilen 206’nın mirasçısı 206+ ile zenginleştiriyor. Öncüsünün dünya çapında kabul gören genetik özeliklerini devralan bu model böy-lece Peugeot markasının ürün gamını tamamlıyor. Peugeot 206+ modern tasarımı, çevreye saygılı motorları ve uygun fiyat-donanım seviyesi ile dikkat çekiyor. Yeni Peugeot 206+, 5 Ekim tarihi itibariyle ilk 500 müşteriye özel 23.990 TL’den başlayan anahtar teslim fiyatlar ile sunuluyor.

Türkiye pazarının en yeni ve en zengin AB segmenti gamıPeugeot, Türkiye pazarında AB segmentinin en genç ürün gamına sahip. Temmuz ayında pazara sunulan Yeni 107 ve Ağustos ayın-da pazara sunulan Yeni 207 HB ve SW’un ardından Peugeot’nun AB segmentini tamamlayacak yeni modeli 206+, 5 Ekim itibariyle pazara sunuluyor. Peugeot Avrupa’da 1983-2008 yılları arasın-da AB segmentinde 16 milyondan fazla araç satışı gerçekleştirdi. Türkiye’de ise 1999-2009 yılları arasında geçen 10 yıl içerisinde AB segmentinde 76 bin adetten fazla Peugeot modeli satıldı. AB segmentinin önemli oyuncularından biri olan Peugeot, satışlarının %49’unu bu segmentte gerçekleştiriyor. Peugeot’nun bu segmentin-deki varlığı son derece çekici ve zengin ürün gamı ile gittikçe daha güçleniyor. Kompakt, tutumlu ve çevreci Yeni 107 ile segmentinin referans modeli Yeni 207 gibi 2 güçlü model ile bu segmentte ba-şarılı sonuçlar elde eden Peugeot, 206+ ile AB segmentindeki ko-numunu pekiştirmeyi ve daha ileri seviyelere taşımayı hedefliyor.

Bahçeşehir Xuma Design Showroom’da VANUCCİ marka mutfaklarda %30 indirim kampanyası başladı. Farklı ödeme kolaylıklarının sunuldu-ğu kampanya, mutfaklarını yenilemek isteyenler için büyük fırsat.Ayrıca “EVİNİ YENİLE” Kampanyası Xuma Design ve Halkbank işbirliği ile sizlere ulaşıyor Tüm dekorasyon ürünlerinde %0.33’den başlayan faiz oranları, 2 ay taksit erteleme fırsatıyla sizleri bekliyor. Kaçırmayın.

Dünyaca ünlü birbirinden şık dekorasyon markalarının bir arada sergilendiği 1.800 m2 açık ve kapalı showroom alanı ile hizmet veren

Xuma design’da Vanucci mutfak & Banyo’nun yanı sıra bulabileceğiniz markalar:

Solo ve ankastre cihazlarda Miele, Siemens ve Franke,• Vitrifiye ve banyo dolaplarında Duravit,• Granit seramikte Seranit• Mutfak tezgah ve bankolarında LG Himacs, Corian, • Evye & evye armatürlerinde Blanco, Franke• Banyo ve lavabo armatürlerinde Hansgrohe,• Gömme rezervuar sistemlerinde Geberit ve Tece,• Duşakabinde Hüppe,• Ahşap zemin, sauna ve deck malzemelerinde Novawood, Wi-• canders,Kış bahçesi ve PVC doğramalarında Rehau,• Şöminede Hürsan, • Dekoratif duvar ve tavan kaplamalarında Artstone,• Raydolap, vestiyer ve kapılarda XD. • Duvar kağıtlarında Marburg,• Döşemelik kumaş ve perdelerde Kobe,• Haftanın 7 günü hizmet veren Xuma Design Showroom’a siz-• leri bir kahve içmeye bekliyoruz.

Xuma design KAMPANYALARA DEVAM EDİYOR

15


Ye r e l

16

Bahçeşehir’de Meme Kanserini,Erken Tanı ve Tarama Merkezi

MEMEDERTürkiye’de meme kanserinin görülme sıklığını araştırmak, ve kadınları meme kanseri konusunda bilinçlendirmek için çalışmalarını sürdüren MEMEDER, Bahçeşehir’de 10 yıl boyunca yaşları 40-69 arasında değişen 5.000 kadınla gerçekleştirileceği Meme Kanseri Erken Tanı Projesini geçtiğimiz yıl başlattı.

Avrupa’da meme kanseri bilinçlendirme ayı olarak kutlanan Ekim ayında başlatı-lan bu proje ile Türk kadının meme kan-

seri konusundaki bilinç düzeyinin artırılması ve erken tanının önemine dikkat çekilmesi hedefleniyor. Türkiye’nin Meme kanseri risk haritasını oluşturmak için önemli bir ilk adım olan bu proje ile ilgili Proje Koordinatörü İstan-bul Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Vahit Özmen’in görüşlerini aldık.

meme kanseri Türkiye’de ve dünyada ne sıklıkta görülüyor? Meme kanseri gelişmiş ülkelerde 100-140 / 100.000, Türkiye’nin batısında 50/ 100.000, doğusunda 20/ 100.000 sıklıkta görülüyor. Yapılan istatistiksel hesaplamalara göre 2010 yılında tüm dünyada 1.500.000 yeni meme kanseri vakasının tespit edilme-si bekleniyor. Türkiye’de ise her yıl 20.000 yeni meme kanseri hastasının tespit edi-leceğini tahmin ediyoruz. Meme Sağlığı Derneği(MEMEDER), Bahçeşehir Meme Kanseri Erken Tanı ve Tarama Projesi 15 Ekim 2008 tarihinde başlamış olup, toplam 10 yıllık bir süre içerisinde o çevrede oturan 5.000 kadının taranması hedeflenmektedir.

Erkeklerde görülme oranı ne? Bu oranda artış var mı?Her 100 meme kanserinin 99 tanesi kadınlar-da 1 tanesi ise erkeklerde görülmektedir.

Kendi kendine muayene ne zaman, ne sıklıkta ve nasıl yapılmalı?20 yaşından itibaren her ay yaşam boyu yapılmalıdır.

meme kanseri tedavisi görmüş bir hasta için önerileriniz nelerdir? Psikolojik des-

tek ihtiyacı var mıdır? Ne kadar zamanda bir kontrole gitmeli? Düzenli kontrol, psikolojik destek, egzersiz ve düzenli sağlıklı beslenme. İlk 3 yıl 3ayda bir, 3-5 yıl arası 6 ayda bir, 5 yıldan sonra yılda bir kontrol gerekmektedir.

Kimler risk altındadır?Ailesinde meme kanseri vakası olan, doğum yapmamış, 50 yaş üzerinde, 12 yaşından önce adet gören, 55 yaşından sonra menopoza giren kadınlarda meme kanseri riski artmaktadır.

mamografi kaç yaşından sonra, ne kadar zamanda bir yapılmalıdır?40 yaşından sonra yılda bir yapılmalıdır.

mEmEdER Nedir? Meme Sağlığı Derneği “MEMEDER, kadınlarda en sık görülen kanser olan meme kanseri konusunda Türk kadınına tıbbi, sosyal, psiko-lojik alanda destek olmak amacı ile kurulan, Türkiye’ de ve dünyada meme sağlığına hizmet veren bilim insanları ve meme kanseri tedavisi görmüş birçok kadın ile birlikte meme kanserine karşı mücadele etmek için faaliyet gösteren bir dernek. Bahçeşehir’de Başakşehir Belediyesi Muhsin Er-tuğrul Sanat Merkezi girişinde hizmet vermekte.

Meme Kanseri Erken Tanı ve Tarama Merkezi MEMEDER Proje Koordinatörü İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerra-hi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Vahit Özmen “Yapılan istatistiksel hesaplamalara göre 2010 yılında tüm dünyada 1.500.000 yeni meme kanseri vakasının tespit edilmesi bekleniyor.” diye konuştu.

17

Yoga ile elde edilen zihinsel ve bedensel kazanımlarla başlayalım...

Hayata bakış açımızı çok daha pozitif hale getirebilir,• Hayatımızın kalitesini yükseltebilir,• İlişkilerimizi yönetmede daha başarılı olabilir,• Duygularımızı daha iyi yönetebilir,• Bedenimizin bakımını yapabilir, eklemlerimizi açabilir, kaslarımı-• zı güçlendirebilir ve omurgamızı daha esnek yapabiliriz.

Herkes yoga yapabilir mi?

Yoga, bedende değil zihinde başlayan bir etkinliktir. Kadınlar, erkekler, yaşlılar, gençler, kilolu olanlar, zayıf olanlar, esnek olanlar, olmayanlar, ve hatta bugüne kadar hiç spor yapmamış olanlar yoga yapabilir.

özelikle bayanların korkulu rüyası fazla kilolara Yoga’nın faydası olur mu?

Yoga vücuda kazandırdığı esneklik, bütünsel sağlık ve mutluluk, yeme içme alışkanlıklarını kendiliğinden değiştirir. Zamanla daha sağlıklı besinlere yönelmeyi, daha düzenli bir uyku sistemine geçmeyi tercih eder oluruz. Ayrıca yoga forma girmek için harika bir yoldur. Duruşlar organlara esneklik kazandırır ve uzun yağ içermeyen kaslar geliştirmeyi sağlar. Yağ yakımını sağlayan ve dinamik özellikteki egzersizlerle desteklenen yogafit adlı dersimizin amacı sağlıklı kilo vermektir.

Günlük yaşantının kaçınılmazı strese öneriniz?

Teknoloji ve enformasyonun hızla geliştiği bilgi çağında stres önemli bir problem olmaktadır. Yapılan son araştırmalara göre; dışsal stres sadece %20’dir. İçsel stres ise %80’dir. Yoga, dışsal stresten çok içsel stresten uzak durmamızı sağlar. Yogarelax adlı dersimizin amacı sağlıklı olmak, esneklik kazanmak, stresten arınmak ve günlük yaşa-mımıza destek olmaktır.

Hamilelik yogası hakkında bilgi verir misiniz?

Hamilelik döneminde uygulanan yoga çalışması ile anne ve bebeğin sağlıklı olması sağlanır. Stres seviyesinde azalma sağlayarak olabi-lecek komplikasyon risklerini azaltır. Yoga çalışmalarının bir parçası olan derin gevşeme teknikleri ile streste azalma, zihinde sakinleşme

görülür ve günlük yaşamdaki aşırı duygusal tepkiler gibi hamilelik dönemine has reaksiyonlar dengelenir. Ayrıca çeşitli duruşlar, nefes çalışmaları ile hamilelik döneminde yaşanan sıkıntılar (halsizlik, mide bulantısı, sırt ağrıları, kabızlık gibi) azalır.

Çalışanlar için öneriniz?

Bütün gün masa başında çalışan kişilerde özellikle görülen sırt • ve boyun ağrıları azalır, Zihinsel konsantrasyon gelişir, • Bağışıklık sistemi güçlenir, • Daha enerjik olunur, • Kendine güven artar, • Yaratıcılık artar, • Stres azalır, • Daha mutlu bireyler oluşur…•

ders akışı nasıl?

Yaklaşık 1–1,5 saat süren dersler; nefes egzersizleri, ısınma, beden du-ruşları, derin gevşeme ve çeşitli nefes teknikleri (pranayama) içermektedir.

Bahçeşehir’de “Yogayla strese kısa bir mola” sloganı ile hizmet veren Yoga Mola Kurucusu Özgür Çelebi’den çalışmaları hakkında bilgi aldık.

Bahçeşehir’de ‘’Yoga Merkezi”

YOGA MOLA Özgür Çelebi

Yoga MolaKurucusu

detaylı bilgi için; Funda 06-03 B blok-29 D:3 Bahçeşehir /İst Tel:(0212) 669 16 57 Gsm: 0533 719 31 [email protected]

diger aktiviteler

Çocuk yogası (İngilizce) • Hamile yogası, • Resimle içgelişim, • Reiki, • Yüz cimnastigi• Plates•


Ye r e l

18

BOSCH ve BELLONA Bahçeşehir’de hizmete açıldı Gültaşlar Dayanıklı Tüketim Malları ve Mobilya, Bahçeşehir Şalele Caddesi üzerinde yer alan Terrace Garden’da hizmete açtığı BOSCH ve BELLONA mağazaları ile bölge yaşayanlarına hizmet vermeye devam ediyor.

Gültaşlar Dayanıklı Tüketim Malla-rı ve Mobilya’nın Bahçeşehir Terrace Garden’da hizmete açtığı BOSCH ve

BELLONA mağazalarının açılışını Başakşehir Kaymakamı Cevdet Can yaptı. Açılışa özel bir-birinden avantajlı kampanyaların yer aldığı ma-ğazalarda, çok özel indirimlerin yanı sıra 12 aya varan ödeme kolaylıkları da dikkat çekiyor.

Hac Terlikleriniz Ceyo Bahçeşehir’de

1946 dan beri Türkiye’nin Lider Anatomik terlik ve sandalet üreticisi olan CEYO hac ve umre ziyaretleri için özel olarak ürettiği koleksiyon ile ilgi çekiyor.

Farz görevini yerine getirmek için kutsal topraklara giden hacı adayları rahat, dikişsiz ve özel tabanlı yapısıyla, sa-bunlu su ile yıkanabilme özelliği ile kullanıcılara konfor sağlıyor. Sandaletlerle beraber hediye edilen kumaş tor-balar ise sandaletlerin torba içinde bele bağlanmasını ve muhafaza edilebilmesini sağlıyor.

CEYO 3.Cadde F Çarşı No:48 Bahçeşehir Tel: 6081830

Servisimiz vardır

Bahçeşehir’de Bir İlk!

Sipariş

Hattı!

Bahçeşehir’de bir ilke imza atan Tatlı Meyveler, JAPON Çiçek düzenleme sanatı İKEBANA gibi

tanzim edilen meyveleri aranjmanlar şeklinde hazırlayarak ağız tatlarına sunuyor. Sipariş üzerine birbirinden leziz taze meyvelerle süslenen bu aranjmanlar, ev,

iş yerleri, hastane, doğum günü partileri ve tüm sevenlerle buluşturuluyor. Tatlı Meyveler’de özellikle çocukların sevgi ile yediği meyvelerin çikolatalı hali ise muhteşem… Rengarenk çikolatalı badem şekerleri ile hazırlanan birbirinden özel buketlerde görülmeye değer.

Sevginizin en tatlı göstergesi...

Kutlamalar • Sevgililer Günü • Doğum Günü • Yıl Dönümleri • Yılbaşı Kutlamaları • Anneler Günü • Babalar Günü • Öğretmenler Günü • İyi ki Doğdun Bebek • Hastaya Moral • Çikolatalı Badem Çiçeği • Nişan • Düğün • Kokteyl • Seminer • Toplantılar •

0 212 669 65 70 | 0 530 435 0 800 (GSM) www.tatlimeyveler.com | [email protected]

19

KREDİ KARTI BORCUNUZDAN

KURTULUN!

Kredi kartı borcunuz mu var?

Ödeyemiyor musunuz?

Çözüm mü arıyorsunuz?

Çek, senet, kefil, sözleşme, evrak, imza vs. gerektirmeden

10 dakikada borçlarınızdan kurtulun...

(Avukatlık ve icralık olan kartlara işlem yapılmaz.)

www.kartborcunuhemenode.com

Umut İletişimFunda 01-01 Ada D-14 Blok Daire:52 Bahçeşehir | İST.

Tel: 0212 608 17 25-21-22-23-24 Gsm: 0530 345 59 49 - 0541 245 59 49

[email protected]

Aşağıda okuyacağınız olay 30 Eylül 2009 tarihi saat 15:30’da Bahçeşehir’in merkezi KC karşısında bulunan caddede gerçekleşiyor. Yaşadıkları olumsuzluğu bizlere ileterek yetkilileri daha duyarlı olmaya davet eden okuyu-cumuza teşekkür ediyor, adları bizde saklı kalmak koşulu ile yaşadıklarını sizlerle de paylaşmak istiyoruz.

Merhabalar Uğur Bey,Ben Bahçeşehir sakinlerinden (S.S) 30.09.2009 tarihinde saat 15.30 sıralarında eşim (E.S) Bahçeşehir’in göbeğinde KC’de bu-lunan bankaların karşısında ki caddede arabasını park edip ban-kaya giriyor. 15 dakikalık işlemden sonra arabaya döndüğünde, arabanın camının kırılıp içerden evrak çantasının çalındığını gö-rüyor. Hemen polisi arıyor. Ne polis var ne jandarma... Yarım saat bekledikten sonra eşim tekrar polisi arıyor fakat, yeterli ekip olma-dığından eşime, Altınşehir’e rapor ve tutanak için gitmesi gerek-tiği söyleniyor. Eşimde tabii ki Altınşehir’e gidip ifade veriyor. Çok şükür maddi zarar yok ama manevi olarak bizi uğraştıracak olan evraklarımız gitti. Benim anlamadığım ise, koskoca Bahçeşehir’de ,ne güvenlik,ne zabıta, ne polis, ne de jandarma kalmış. Allaha emanet yaşamaya terk edildik. Hırsızlar cirit atmaya başladı. Ya-rın öbür gün çocuklarımızı dışarıya bırakamaz, okula gönderemez hale geleceğiz. Gereken önlemler alınmazsa daha kötü sonuçlarla karşı karşıya kalabiliriz. Allah muhafaza elinde para dolu çantayla bankadan çıkan birine bıçak çekseler, adam ya malından ya da canından vazgeçecek.

Burası Teksas’a dönmeden önlem alınsın lütfen! Acilen Bahçeşehir’e sahip çıkılmalı. Polis Karakolu kurulmalı, güvenlik arttırılmalı, herhangi bir mağduriyette biz nereye başvurmalıyız? Buradan 15 km uzaklıktaki Başakşehir’e mi gidilecek. Sayın Mev-lüt Uysal yalnız seçim zamanında mı gelebiliyor Bahçeşehir’e?Burası metropol bir kent, Başkan olmak kolay, birde bu sorunlarla mücadele etmek lazım. Bu fırsat kendisine verildiyse, bizleri tat-min edecek hizmetlerde bulunsun ki bizde kendisini desteklemeyi bilelim. İlke her zaman nedir? ÖNCE HİZMET...UMARIM GEREKEN HASASİYET gösterilir.Teşekkürler...

OKUYUCU GÖRÜŞÜ Bahçeşehir güvenliğinde zafiyet


Gö z l e m

20

Avrupa Şeref Bayrağı Ödüllü ve örnek şehir olarak gösterilen Bahçeşehir’de şöyle bir tur

attığınızda görürsünüz ki yol kenar-larına park etmiş araçlar nedeni ile zaten daralan yolda iki belediye otobüsü karşılaştığında trafik kilitle-niyor. Şimdi Türkiye’nin en modern şehrini inşa edenlere sormak gerek-mez mi 5 yıl veya 10 yıl sonra bu yol-lardan nasıl geçeceğimizi düşünü-yorsunuz. Mevcut nüfusu ile zaten yaşamı zorlaştıran Bahçeşehir’in her geçen gün artan nüfusu ile bu sorunla nasıl baş eder bilmem ama şu bir gerçek ki “kızım, oğlum oku-lunu bitirsin hemen buradan taşına-cağım” diyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.

PAZARTüRK’TE NELER OLUYOR?Geçen sayıda sorduk henüz bir ce-vap alamadık. Geçtiğimiz aylarda düzenlediği ve dergi olarak ta bi-zim de davetli olduğumuz bir pazar kahvaltısında kendisine sorulan bir soruya verdiği cevapta Mevlüt Bey “Bahçeşhir’de hemen hemen hiçbir şeye dokunmayacağız bazı ufak te-fek değişiklikler yapacağız” demişti. Buradan bir daha soruyorum. Spor Merkezini kaldırmak ve Pazartürk’te araçlardan jeton kullanımının kaldı-rılması bu ufak tefek değişiklikler-den midir? Çok mu zor bu soruya yanıt vermek? Sizin çok işiniz varsa belediyeye alınan sıfır arabalarını kapının önüne çekip, belediyenin önünden araç geçişini yasaklamayı marifet saymanın dışında onca baş-kan yardımcısı ne işe yarıyor?

ONE mİNUTE VE AYRILIK dİZİSİ BİR HALKLA İLİşKİLER PROJESİdİRJapon kale ve hatta mahalle arası bile olsa futbol oynayanlar -maden bulmak - deyimini bilir. Oynadığınız her mevki için ama özellikle de for-vet hattı için geçerlidir bu deyim. Karşınızda top oynamayı bilmeyen biri olduğunda hep o taraftan yük-

lenir ve rakibe olay goller attığınız durumda aynen böyle dersiniz “ma-şallah bu tarafta maden buldum”.AKP’yi tanıyan bir siyasal iletişim uz-manı olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki Başbakan İsrail mevzusunda ma-den bulmuştur.İniş ivmesinde olmaktan korkan ve erken seçime hazırlanan hükümet Saadet Partisine kaptırmak isteme-diği tabanına İsrail üzerinden me-saj veriyor. Hatırlanacağı gibi yerel seçimlerden önce Davos’taki çıkışı seçimlerde O’na ciddi bir oy desteği kazandırmıştı.Bu dizinin de bundan başka bir anlamı yoktur. Bu eylem ile genel seçimler öncesi bir kez daha gele-neksel muhafazakar tabana mesaj verilmektedir. Seçim alındıktan son-ra ise Konya üzerinde uçması isten-meyen o uçaklar değil Konya baş-bakanlığın üstünde bile uçabilir. Bu kanıya varmak için pragmatik AKP’yi iyi takip etmek yeterlidir.

CANIm AİLEm VE YEmEKTEYİZ Televizyon izlemeyi Trabzonspor maçları ile sınırlayalı çok zaman oldu. Buna rağmen ATV’de Canım Ailem dizisini kaçırmamaya çalışıyo-rum. Sadece ben değil 3,5 yaşındaki kızım Sera Alona’da dizinin müptela-larından. Hatta o derece ki geçen yıl gittiği oyun gurubunda öğretmenleri tarafından tiyatroya yeteneği oldu-ğu söylenmiş kızım kendini dizideki Meliha yerine koyarak Adana ağzı ile bana “Samim seni öldürürüm” diyor. Diziyi benim için anlamlı kılan ise Uğur Yücel’in bizatihi kendisidir.

Show Tv’de yayınlanan ve pek çok insanın ilgile takip ettiği Yemekteyiz programını ilk haftalarda ilgi ile ta-kip ettim. Bir müddet sonra progra-mın formatı değişince bende progra-ma ilgimi kaybettim. Eski hali daha güzeldi. Bir de merak ediyorum her programa cinsi latif bir erkeği dahil etmek ile izleyiciye verilmek istenen mesaj nedir? Bir cinsi latif yayına çıktığında program çok mu izleniyor yani?

VOLKAN KONAK EfSANESİDeğerli arkadaşım Volkan Konak www.volkankonak.com adlı kişisel web sayfasını açtı. En fazla satan albümlerde 1. sırada bulunan Ko-nak, Türkiye’nin dört bir yanında verdiği konserler ile öyle bir hayran kitlesi yarattı ki bu nedenle her gün web sayfasında binlerce yorum bı-rakılıyor. Rumelihisarı konserinde sadece Volkan Konak’ın konserin-de içeriye giren insan sayısı kadar bir insan kitlesi de dışarıda kaldı. Bahçeşehir’de de ciddi bir dinleyici kitlesi olan Volkan Konak’a sordum “Nedir Bu İşin Sırrı” diye. Cevabı gayet kısa ve manidar oldu. “Bana o türküleri, şarkıları okutan, sokağa tükürmeyen, kadınları dövmeyen, bayrağını ve ülkesini seven halkın kendisidir.

Yavuz [email protected]

Siz Bahçeşehir’den ne zaman taşınacaksınız?Vatan Caddesi yapılırken Adnan Menderes Başbakan idi. Muhale-fet partisi CHP caddenin geniş yapılmasına itiraz ederek buraya uçak mı inecek demişti.

GEÇEN AYKİ YAZIMA GELEN TEPKİLERKabul insanlar yazdıklarımı okur. Bu ay ne yazmış diye Yelpaze dergisini bekleyenlerin sayısı az değil biliyorum. Ben de okunsun diye yazıyor ve amacına ulaşınca da bununla mutlu oluyorum. Ama geçen ay yazdığım ve özellikle sel fela-ketine değindiğim yazımın bunca okun-ması ve beğenilmesi beni gerçekten de gururlandırdı. Gerek bana mail atarak gerekse dergimizi arayarak beğeni-lerini dile getiren “Ben yazsam ancak böyle yazardım” diyen okurlarıma bir kez daha teşekkür ediyorum.

21


Sa t ı r A r a s ı

22

Arzu SÖ[email protected]

Yazıya başlamadan önce bu yıl, kızı ilkokul birin-ci sınıfa başlamış bir annenin duygularını he-yecanını paylaşmaktı amacım. Diğer taraftan

da bir takım bilgileri öğrenmek ve yazıma taşımak. Belki biraz duygusal biraz da içinde bulunduğumuz koşullarda daha iyisinin nasıl olması yönündeydi. Ama internette farklı siteleri şöyle bir dolaşınca tüm iyimserliğimi kaybedip, kaygılarımın ortasında ka-lakaldım. Her yıl yığınlarca imkansızlık ve endişeyle başlayan eğitim yılı, kızımızın da okullu olmasıyla, bu yıl bizi doğal olarak daha yakından ilgilendiriyor. İyi ve kaliteli bir eğitim her çocuk gibi onun da geleceğinin temellerini doğru atmasına yardımcı olacak. Gideceği yolda belirleyici rol oynayacak. Öğretmen, aile ve sağ-lıklı bir eğitim, ona rehber olacak, yardımcı olacak. Evet bunlar olması gerekenler. Peki bizim siste-mimiz nerede? Acaba sınıfı geçmiş mi, yok-sa çoktan sınıfta mı kalmış? Sizlere bazı rakamlar aktarmak istiyorum. Bu değerler yukarıdaki sorunun da cevabını da içeriyor sanırım. Türkiye’de yaklaşık 15 milyon öğrenci, 18 Haziran 2010’a kadar sürecek yeni bir eğitim öğretim yılına başladı. Bu sayının yaklaşık 1 milyon 307’si ilköğre-time kaydoldu. Türkiye de 32 bin 662 bin ilkokul var ve bu okullarda, yaklaşık 10 milyon 428 bin çocuk okuyor. Görev yapan öğretmen sayısı ise 428 bin. Öğretmen başına öğrenci sayısı Türkiye de 24 ol-duğu halde OECD ortalaması 16. Bu sayının 20’ye çekilebilmesi için ise 80 bin dersliğe ve bir o kadar-da yani 80 bin kadar da öğretmene ihtiyaç olduğu yapılan araştırmalarda ortaya çıkmış. OECD’de 30 ülke var ve Türkiye ekonomik büyüklük açısından 19.sırada yer alırken, eğitimin verdiği yaşama be-cerisi testi olan PİSA testinde ne yazık ki 29. olabil-miş. Yani çocuklarımızın öğrendiği dil bilgisi, matematik, biyoloji ya da diğer derslerinin, onların yaşamlarına ne yazık ki bir şeyler ka-tamadığının sonucu. Yıllardır istenilen çözümlerin getirelemediği, her yıl konuların ve kitapların değiştiği enteresan bir metod uyguluyor bizde başa gelen iktidarlar.Ülkenmizin ne yazık ki sağlam bir eğitim politikası yok. Özel okul-lar, dershaneler, özel üniversiteler derken devletin vermesi gereken eğitim hizmetide herşeyde olduğu gibi özel sektöre paslanıyor. Devlet kendi okulları-na, öğretmenlerine, eğitim-öğretim sistemine sahip çıkmıyor. Öğretmenlerinin yaşam kalitesini ve mes-leki kalitesini artıracak adımları atmıyor. Eğitimde eşitlik ilkesi gözetilmiyor. Ülkenin doğusunda- batı-sında, kuzeyinde-güneyinde aynı imkanlarla eğitim yapılamıyor. Aileler, çocukları okula başladığı andan

itibaren her türlü gelişimi için, evde ödenek ayırır hale geliyor. (Yani devletin ayırmadığı ödeneği onlar ayırıyor.) Bütün bunlara birde son yıllarda ders kitap-larında ‘’gözden kaçan’’bilgi hataları da eklenince, eğitimin kime emanet edildiğinin, nereye gittiğinin soruları sıkça sorulur hale geliyor. Örneğin: 30 Ağus-tos Zafer Bayramı ulusal bayramlar arasında sayıl-mazken, 23 Nisan 29 Nisan olarak karıştırılıyor. Ya da, 18 Eylül de başlatılan Veli Eğitim projesi çerçe-vesinde tüm okullara dağıtılan eğitim CD’lerinde yer alan haritada T.C Devleti’nin sınırlarının Ermenis-tan, Musul ve Kerkük’ü de içine aldığı görülüyor. Ya da milletin aya gittiği bir dönem de abdest suyunun faydalarından bahsediliyor. Bütün bu ihmaller, hatalar göz önüne alındığında eğitim ve öğretimin gerçekten ne ölçüde ciddiye alındığını sorgulamadan, eğitim sistemi için kay-gılanmadan edemiyorsunuz. Bilimin, felsefenin göz ardı edildiği bir eğitim sistemi. Düşünmeyen, sorgulamayan,topçu, popçu ya da kabadayı olmak isteyen, sınıf geçmek için ezberleyen ve sadece sı-nav kazanmaya endeksli çocuklar. Hayata dair hiç-bir fikri olmayan yönetilmesi kolay nesiller. Sonrada sıkça yaşanan başarısızlıklar, bıkkınlıklar. Acaba her şeyden önce bir eğitim açılımına mı git-meliyiz top yekün ne dersiniz? Eğitim sistemimizdeki yanlışlıklar ve eksikliklerle ilgili yazılıp paylaşılacak çok konu var şüphesiz. Bunları sayfalarca yazıp, günlerce konuşup tartışabiliriz. Ama çözüm çok net ve ortada. Gerçektende bütün açılım-ları bırakıp eğitim açılımı yapmalıyız. Devlet batıda olduğu gibi her yıl değişmeyen, öğrencisini, öğret-menini ve velilerini sıkıntıya sokmayan, başarıyı artı-racak politikalar geliştirmeli. Ve her şeyden önemlisi bu ülkenin okullarına, bu okullarda okuyan, yarının, yazarı, yöneticisi, doktoru, mühendisi, öğretmeni ola-cak çocuklarına ve onları yetiştiren öğretmenlerine kuşku yok ki daha fazla kaynak ayırmalı, daha fazla fırsat sunmalıdır. Bedensel ve zihinsel gelişimlerine katkı sunacak fiziki koşulları oluşturmalıdır. İşte o za-man başarılarımızdan konuşabiliriz. İşte o zaman her eğitim-öğretim yılı, hem öğrenciler, hem eğitimciler hem de veliler için kaygılanacak bir süreç olmaktan çıkacaktır. Belki o zaman bizler de, çocuklarımızın he-yecanla söylediği şarkının coşkusuna ortak olabiliriz.‘’şimdi okullu olduk, Sınıfları doldurduk, sevinç-liyiz hepimiz, YAşASIN OKULUmUZ ‘’Bu arada maddi, manevi her türlü zorluğa rağmen, meslek aşkını kaybetmemiş, öğrencilerine çok şey katmaya çalışan yürekli, gerçek öğretmenlere de gö-nülden teşekkürler.

Şimdi Okullu Olduk…Uzun süren bir tatilden sonra okullar açıldı. Çocukların hepsi yeniden okullu oldu. Kimi çok sevindi, kimi yeniden ders çalışmak zorunda kalacağı için şimdiden dertlendi bile. Ama onların dertleri Türkiye de ki eğitim sisteminin dertlerinin yanında hiçbir şey.

23

GÜLTAŞLAR DAYANIKLI TÜKETİM MALLARI MOBİLYA KUYUMCULUK İNŞAAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

YENİ ŞUBEMİZ: ŞELALE CAD. TERACE GARDEN DÜKKAN NO: 16 ONUR MARKET YANI TEL: 0 212 669 4 669 Fax: 0 212 669 18 09

KC ŞEHRİ BAZAAR AVM. ŞEHRİ SADABAT BATI E BLOK NO:10 BAHÇEŞEHİR | İST. TEL: 0 212 669 39 12 - 669 39 30 - 669 39 67

Peşin fiyatına 12 taksit + 2 ay erteleme

12 taksit imkanı

KAMPANYALARI!

Her zevke ve bütçeye uygun şık ankastre seçeneklerini kaçırmayın!


Kö ş e

24

Bir duyguyu harekete geçiren olayın ne olduğunu bilmek, bizi görünürdeki duy-gudan, bunun temelinde yatan asıl duy-

gunun mesajını anlamamızı sağlar. Sıklıkla bir duygu başka bir duygunun bastırılmasından kaynaklanır; bir insanın saldırganlığının arka-sında yakınlaşma ihtiyacı olabilir, fazla böbür-lenmesinin ardında aşağılık duygusu yatabilir, sürekli konuşan kişi iç sesini duymayı yadsı-yor olabilir, çok yemek yemenin altında sevgi açlığı yatıyor olabilir. Duyguların anlamlarını bildiğimizde onlardan korkmak yerine yapıcı ve geliştirici bir şekle dönüştürebiliriz. Duygu-larımızla yüzleştiğimizde, onları tanıyıp kabul ettiğimizde, o duygunun esaretinde de kurtul-muş oluruz. Hiç kimse cimri biri olduğu nu kabullenmek istemez belki ona sorsanız kendisinin cömert olduğunu iddia edecektir, kimse arkadaşının karısına veya kocasına aşık olduğunu itiraf etmek istemez, kimse kıskançlıktan çatla-dığını ifade etmez, kimse kendisinin şiddet yanlısı olduğunu söylemez. Böylece her bir hissettiğimiz duygu için kılıflar buluruz, onları hem kendimize hem de başkalarına kabul edi-lebilir şekilde isimlendiririz.Her türlü duygunun, hoşumuza gitse de gitme-se de, hayatımızda yeri var; kıskanırız, öfkele-niriz, bağırırız, kavga ederiz, saygılı ve sağdu-yulu davranmayız, herkesi yargılarız, dedikodu yaparız, gücümüzü başkaları üzerinde kullanı-rız. Fakat bu duygu ve davranışları kendimize yakıştıramadığımız için bastırmaktan başka çaremiz kalmaz; böylece her duygu maskele-nir ve gerçek amacından çok uzaklaşır bu da kaçınılmaz olarak bizim kendimizi ve duygula-rımızı tanıma sürecimizi sekteye uğratır. Tüm duygular önemlidir, kaçınılmazdır. Onları anlayıp yöneltmeye çalışmadığımızda, kontrol altında tutup yok saymaya devam ettikçe pat-lamalar halinde kendini ifade edecektir; duy-gusal patlama dediğimiz şey de budur zaten, duyguyu olması gerektiği zamanda, yaşanma-sı gerektiği anda yaşamayıp, başka bir vesi-leyle beklenmedik bir şekilde ortaya çıkması! Bazen kendiniz bile şaşırırsınız buna, “şimdi ne vardı ki bu kadar tepki verecek?”Evet, beklemediğiniz bir tepki verdiniz çünkü o an söylenen söz veya yapılan davranış aslında başka bir şeyi hatırlattı, bilinçaltının sürekli iş-

leyen çarkları devreye girdi. Bu noktada kendi-nize bir mola verip ne olup bittiğini kavramaya çalışın, kendinize sürekli sorular sorun, neden böyle dedim? Niçin böyle hissettim? Aslında bu beni bu kadar delirtecek bir şey mi? Takıl-dığım söz neydi? Bu bana neyi ifade ediyor? Sorular sordukça cevabı bulmaya da yaklaşa-caksınız. Karşımızdaki kişiler birer ayna görevi görürler, biz aslında başkalarında kendimizi görür, baş-kalarında kendimizi sınarız. Diğer bir kişinin bizi delirten özelliğinin de, onda beğendiğimiz özelliğinin de, kendi içimizde bir karşılığı vardır. Sizin çok bencil diye tanımladığınız ve sürekli eleştirdiğiniz birinin sizdeki yansıması belki de sürekli yardımsever iyilik meleğini oynama-nız, sorumluluklarınızın altında eziliyor olma-nız, kendinize biraz vakit ayırmanız şeklinde olabilir. Fakat siz kendi önceliklerinize önem vermenin, buna göre yaşamanın sorumsuzca ve bencilce davranmak olduğunu düşünüyor-sanız, kendiniz için ihtiyacınız olan zamanı hiç bulamayacak ve hep birilerini bencil olarak suçlamaya devam edeceksiniz.Hepimizin karşımızdaki kişinin düşünceleri, hissettikleri, davranışları, hayatı üzerine fi-kirleri var da, bir tek kendimiz için fikrimiz yok; hem başkalarını eleştirmek kendimizi eleştirmekten daha az acı verdiği için hem de kendimizi objektif bir şekilde değerlendi-remediğimiz için. Bu yüzden iletişim halinde olduğumuz insanları dinlemeyi bilmeli, uzman kişilerden yardım almalıyız. Diğerlerinin bizim hakkımızdaki görüşleri, kendimizi, duygula-rımızı tanımamıza, yanlış düşünce ve davra-nış kalıplarımızı keşfetmemize önemli katkı sağlar. Öncelikle içimizde neler olup bittiğini anlamamız gerekiyor ki yanlış veya hatalı diye nitelendirdiğimiz duygu ve davranışlarımızı olumlu bir şekle dönüştürebilelim, onları sağ-lıklı bir şekilde kanalize edebilelim. Başkaları-nın fikirlerini sorgulayarak kendi yanlışlarımızı göremeyiz, ancak kendi doğrularımızı sorgula-dığımızda kendimizi gerçekleştirebiliriz.

Sevgiyle, Hoşça Kalın Nihal Güneş Bireysel Gelişim Uzmanı

Nihal Güneş[email protected]

Duyguların DiliDuygular iç dünyamızın mesajlarıdır. Duygularımızın mesajını algılayabilmek için öncelikle duygularımızı doğru isimlendirmeli, hissetmeli ve kendimize itiraf edebilmeliyiz.

25

Fırsat!Çifte

Bellonalanmak için

Mobilyalarınızı yenilemek için

Bellona’da

avantajı devam ediyor.%8 KDV

Axess’e özel 3 ay ekstre ertelemepeþin fiyatýna vade farksýz 12 taksit

Bellona artık Şelale Caddesinde!ŞELALE CAD. TERACE GARDEN DÜKKAN NO: 16 ONUR MARKET YANI TEL: 0 212 669 4 669


Ak t u e l

26

CanımTürkiyem

Türkiye’de hangi il neyiyle ünlü hiç düşündünüz mü? Hiç düşünmenize gerek yok biz sizin için araştırdık. İşte hangi il neyiyle ünlüymüş öğrenelim :

Adana’nın ünlüleri Adıyaman’ın ünlüleri Ağrı’nın ünlüleri

27Tel: 0 212 422 0 444 Fax: 0 212 422 90 46“Düzey Göz Merkezi” Yanı E5 Yan Yol Üzeri, Cihangir Mah. No: 285 Avcılar-İST.

YENÝ OPTÝK SEZONUMUZ AÇILMIÞTIR!

669 8

3 86


Ge z i

28

ÇBu sefer, o zaman yeni

başlamış projelerin bitmiş halini gördüm. Metro inşa-

atının büyük bir kısmı bitmiş ve metro bir kaç hat olarak çalışma-ya başlamış. Eskiden kabus olan trafik büyük ölçüde rahatlamış. Ancak trafiği rahatlatan tek başı-na metro değil, bir de global eko-nomik kriz gibi negatif bir unsur var ki, daha havaalanına indiği-niz an gördüğünüz tenhalıktan anlıyorsunuz birşeylerin eskisi gibi olmadığını. Eskiden havaala-nında Dubai’ye giriş yapmak için gümrük polisinin önünde uzanan kuyrukta saatlerce beklenirdi. Bu sefer alan kalabalık olmadığı için kısa sürede giriş işlemlerini tamamladık. Havaalanından çık-tığımızda gece olmasına rağmen sıcaklık 36 dereceydi.Ertesi sabah şehrin eski bölgesi olan Deira’ya gittim. Gold and

Spice Souk denilen, bizdeki Mı-sır Çarşısı’na benzeyen çarşıda dolaştım. Baharatçılarda vakit geçirip çeşitli baharatlar aldım. Hindistan’a yakın olmaları sebe-biyle çeşit inanılmaz bol ve fiyat-lar Türkiye’den ucuzdu.Öğleden sonraki programımızda, Dubai’ye önceki gelişlerimizde yapma fırsatı bulamadığımız ‘Çöl Safarisi’ vardı. Saat 15:00 civarı bir Hummer cip bizi otelimizden aldı.Şehrin dışına, çöle doğru yakla-şık 35 dakika yolculuk yaptık. Sonra otoyoldan çıkıp çöle girdik. Bir müddet kumların üzerinde yol aldıktan sonra bir merkezde başka ciplerle buluştuk. Hepsi bir sıraya dizilen ciplerin şoförleri araçlardan inip lastik havalarını indirdiler, araçlara tekrar binil-diğinde emniyet kemerlerimiz tek tek konrol edildi. Aracın te-pesi (Sun Roof) ve müziğin sesi açıldı ve ritmik arap nağme-leri eşliğinde macera başladı. Araçlar konvoy halinde hareket edip, kum tepelerinin üzerinde birbirlerine oldukça yakın, son sürat gitmeye başladılar. Bazen arabanın sağ tekerlekleri kum tepesinin kenarından taşarken, her an devrilme korkusuyla son sürat tepeden aşağı kıvrılarak inip, sonra birden başka bir te-peye çıkıyor ve daha önünüzü görmeden başka bir virajın ya da tepenin dibinde buluyordunuz kendinizi. Arabanın içinde çığlık çığlığa bağrışırken bir ara şoföre bu işi ne zamandır yaptığını sor-duk o da ‘bugün ilk günüm’ dedi!

Yaşadığımız heyecanı yatıştırmak için şaka yapıyormuş meğer. Biz sorunca safari sırasında bazen araçların devrildiğini, bu yüzden araçların sun roof’larını açtıkla-rını söyledi. Bu safarinin sağlam araçlarla yapılması gerçekten çok önemli. Bu yüzden her tarafı çelik kaplı Hummer’lar bu iş için ideal. Yaklaşık 45 dakika süren bu çılgın maceradan sonra bir te-pede durup gün batımını seyret-tik. İsteyenler Snow Board’lar ile kum tepesinden aşağı kaydılar. Sonra bir müddet daha yol aldık-tan sonra çöl ortasındaki kampa geldik. Civarda develer vardı, develere binip tur attık. Kampta gayet güzel bir açık büfe kurul-muştu. Güzel bir Arap dansözün dansı eşliğinde yemeklerimizi yedik. Safaride yaşadıklarımız inanılmaz heyecanlı ve eğlenceli bir tecrübeydi. Arapların zekasına ve gücüne hayran kaldım. Çölün ortasında yarattıkları gerçekten bir mucize. Bir yanda olağanüstü modern bir şehir, bir yanda geleneksel çöl kültürü. Bir yanda müslüman bir ülke, bir yanda dünyanın her yanından gelen farklı din ve ırkla-rın temsilcileri. Yaklaşık 5 milyon nüfuslu Bir-leşik Arap Emirlikleri’nin % 80’i yabancılardan oluşuyor.Herkesin konuştuğu ortak dil İngilizce. Çarşaflısı da modern giyimlisi de birbirinden rahat-sız değil. Ancak bu sefer bir şey dikkatimi çekti; Alışveriş mer-kezlerinde uzun siyah ipek par-

Zuhal Ü[email protected]

Daha önceki gidişlerimde farklı kültürleri birarada barındıran özel yapısından çok etkilendiğim Dubai’ye, iki yıl aradan sonra Ekim ayında tekrar gittim.Herhalde dünyada bu kadar hızlı gelişen başka bir şehir daha yoktur. İlk git-tiğim zamanı hatırlıyorum. Şehir neredeyse bir şantiye görünümündeydi. Dünya üzerinde bulunan inşaat vinçlerinin yüzde yirmibeş’i Dubai’deydi ve çalışmalar gece gündüz devam ediyordu.

desülerinin önü tamamen açık, içlerine giydikleri skinny jean’leri, renkli modern blüzleri görünürken, boyunlarına fular olarak doladıkları başörtüleriyle, röfleli saçlarını savurarak dolaşan genç güzel Dubai’li Arap kızların sayısı hayli fazlaydı. Yaratılan bu modern hayata karşı kendi geleneklerini korumak, şeriat giyim tar-zında ısrar etmek giderek zorlaşacağa benziyor. Petrolün dışında tek gelirleri olan turizm, dini yaşam tarzından taviz vermek durumunda bırakıyor Arapları. Girdiğim bir hipermarkette, ufak bir sü-permarket boyutunda bir bölüm yalnızca domuz ürünlerine ayrılmış ve bu bölü-mün girişine ‘Müslüman olmayanlar için domuz ürünleri’ yazılmış. Gerçekten çok ilginç. Modern hayat, kapitalist sistem kendi kurallarını dayatıyor. Bu anlamda Dubai bütün tabuların yıkıldığı bir yer.Marina projesi tamamlanmış. Lüks otel-lerle dolu bu kıyı şeridinde Dubai’de sık rastlanmayan bir gezinti alanı yaratılmış.

Lokantalar , şık dükkanlar ve kafeler açılmış. Bunlardan biri de bizim Köşeba-şı Kebapçısı. Şıklığına diyecek yok ama, kebap ustası Türk olmadığı için lezzet tutmamış ne yazık ki.818 metrelik dünyanın en yüksek binası Burj Dubai tamamlanmış. Göğe yükse-len ucu sivri gümüş bir kalem gibi. Kule-nin tamamını fotoğraflamak ancak çok uzaktan mümkün olabiliyor. Aksi halde binanın tümü objektife sığmıyor. Kule-nin, içinde açılacak Armani Otel ile bir-likte 2009 sonunda tamamen biteceği söyleniyor. Burj Dubai’nin yanında dün-yanın en büyük alışveriş merkezi olan The Dubai Mall’de açılmış ve haftada 750.000 ziyaretçi sayısına ulaşmış. Alış-veriş merkezinin içinde binlerce çeşit deniz canlısı sergilenen bir akvaryum var. Akvaryum’un camı; dünyanın en büyük akrilik cam paneli olduğu için Gu-iness Rekorlar Kitabı’na girmiş. Dubai, tevazudan uzak, her konuda iddialı ve

gösterişli bir şehir. Hayal sınırlarını zorla-yan mimari tasarımlar, göz kamaştırıcı. Burj Dubai’yi seyrederken bir arkadaşı-mız, bir yönetici olarak böylesine büyük bir projeyi hayata geçirme kararı verme-nin bile ne kadar heyecan verici olduğu-nu söyledi. Bu açıdan bakıldığında, Arap Şeyhlerin iş yaşamındaki başarılarının yalnızca paranın verdiği güç ile sınırlı olmadığını, çok geniş bir vizyona sahip olmalarından da kaynaklandığını anlı-yorsunuz.Şu an Dubai’de en popüler mekan Burj Dubai ve Dubai Mall’in önünde Burj Dubai Lake’deki ‘Fountain’. 150 metre yükseğe fışkıran ve nefis müzikler eşli-ğinde danseden sular! Akşam 18:00-22:00 saatleri arasında 20 dakikada bir gerçekleşen su gösterileri gerçekten büyüleyici. Gölün civarında çok güzel lokantalar var. Yemeğinizi yerken bu harika şovu da izleyebiliyorsunuz. Ayrıca bu kompleksin içinde bir de Palace Otel açılmış. Arap mimarisinde yapılmış, ara-sında Dubai Lake’e bağlanan kanalların olduğu şık bir otel.Palmiye projesi de bitmiş. Villalarda ya-şam başlamış. Atlantis Otel’de bütün ihtişamıyla Palmiye’de yerini almış. Bu otelin bazı odaların duvarlarının dev bir akvaryumdan oluştuğu söyleniyor. Yazarken dikkat ettim. Anlatmaya ça-lıştığım mekanları betimlemek için seç-tiğim kelimeler genellikle ‘muhteşem’ ‘lüks’, ‘şık’, ‘ dünyanın en büyüğü’ gibi sıfatlardan oluşmuş. İşte Dubai’nin özeti bu. Herşeyin en’i burada! Buna rağmen ticaret eskisi gibi keyifli değil. Dükkanına müşteri girmeden kepenk indiren esnaf burada da çok. Global kriz, her ülke gibi burayı da sarsmış. 8 derece sıcağa rağmen iyi zaman ge-çirip tekrar dönme isteğiyle ayrıldım Dubai’den. Ayrıca, civardaki en fakir ülkelerin in-sanlarına iş imkanı sağlayarak onlara umut olduğu için bir kez daha sevdim.

ölde Safari

29

ÇBu sefer, o zaman yeni

başlamış projelerin bitmiş halini gördüm. Metro inşa-

atının büyük bir kısmı bitmiş ve metro bir kaç hat olarak çalışma-ya başlamış. Eskiden kabus olan trafik büyük ölçüde rahatlamış. Ancak trafiği rahatlatan tek başı-na metro değil, bir de global eko-nomik kriz gibi negatif bir unsur var ki, daha havaalanına indiği-niz an gördüğünüz tenhalıktan anlıyorsunuz birşeylerin eskisi gibi olmadığını. Eskiden havaala-nında Dubai’ye giriş yapmak için gümrük polisinin önünde uzanan kuyrukta saatlerce beklenirdi. Bu sefer alan kalabalık olmadığı için kısa sürede giriş işlemlerini tamamladık. Havaalanından çık-tığımızda gece olmasına rağmen sıcaklık 36 dereceydi.Ertesi sabah şehrin eski bölgesi olan Deira’ya gittim. Gold and

Spice Souk denilen, bizdeki Mı-sır Çarşısı’na benzeyen çarşıda dolaştım. Baharatçılarda vakit geçirip çeşitli baharatlar aldım. Hindistan’a yakın olmaları sebe-biyle çeşit inanılmaz bol ve fiyat-lar Türkiye’den ucuzdu.Öğleden sonraki programımızda, Dubai’ye önceki gelişlerimizde yapma fırsatı bulamadığımız ‘Çöl Safarisi’ vardı. Saat 15:00 civarı bir Hummer cip bizi otelimizden aldı.Şehrin dışına, çöle doğru yakla-şık 35 dakika yolculuk yaptık. Sonra otoyoldan çıkıp çöle girdik. Bir müddet kumların üzerinde yol aldıktan sonra bir merkezde başka ciplerle buluştuk. Hepsi bir sıraya dizilen ciplerin şoförleri araçlardan inip lastik havalarını indirdiler, araçlara tekrar binil-diğinde emniyet kemerlerimiz tek tek konrol edildi. Aracın te-pesi (Sun Roof) ve müziğin sesi açıldı ve ritmik arap nağme-leri eşliğinde macera başladı. Araçlar konvoy halinde hareket edip, kum tepelerinin üzerinde birbirlerine oldukça yakın, son sürat gitmeye başladılar. Bazen arabanın sağ tekerlekleri kum tepesinin kenarından taşarken, her an devrilme korkusuyla son sürat tepeden aşağı kıvrılarak inip, sonra birden başka bir te-peye çıkıyor ve daha önünüzü görmeden başka bir virajın ya da tepenin dibinde buluyordunuz kendinizi. Arabanın içinde çığlık çığlığa bağrışırken bir ara şoföre bu işi ne zamandır yaptığını sor-duk o da ‘bugün ilk günüm’ dedi!

Yaşadığımız heyecanı yatıştırmak için şaka yapıyormuş meğer. Biz sorunca safari sırasında bazen araçların devrildiğini, bu yüzden araçların sun roof’larını açtıkla-rını söyledi. Bu safarinin sağlam araçlarla yapılması gerçekten çok önemli. Bu yüzden her tarafı çelik kaplı Hummer’lar bu iş için ideal. Yaklaşık 45 dakika süren bu çılgın maceradan sonra bir te-pede durup gün batımını seyret-tik. İsteyenler Snow Board’lar ile kum tepesinden aşağı kaydılar. Sonra bir müddet daha yol aldık-tan sonra çöl ortasındaki kampa geldik. Civarda develer vardı, develere binip tur attık. Kampta gayet güzel bir açık büfe kurul-muştu. Güzel bir Arap dansözün dansı eşliğinde yemeklerimizi yedik. Safaride yaşadıklarımız inanılmaz heyecanlı ve eğlenceli bir tecrübeydi. Arapların zekasına ve gücüne hayran kaldım. Çölün ortasında yarattıkları gerçekten bir mucize. Bir yanda olağanüstü modern bir şehir, bir yanda geleneksel çöl kültürü. Bir yanda müslüman bir ülke, bir yanda dünyanın her yanından gelen farklı din ve ırkla-rın temsilcileri. Yaklaşık 5 milyon nüfuslu Bir-leşik Arap Emirlikleri’nin % 80’i yabancılardan oluşuyor.Herkesin konuştuğu ortak dil İngilizce. Çarşaflısı da modern giyimlisi de birbirinden rahat-sız değil. Ancak bu sefer bir şey dikkatimi çekti; Alışveriş mer-kezlerinde uzun siyah ipek par-

Zuhal Ü[email protected]

Daha önceki gidişlerimde farklı kültürleri birarada barındıran özel yapısından çok etkilendiğim Dubai’ye, iki yıl aradan sonra Ekim ayında tekrar gittim.Herhalde dünyada bu kadar hızlı gelişen başka bir şehir daha yoktur. İlk git-tiğim zamanı hatırlıyorum. Şehir neredeyse bir şantiye görünümündeydi. Dünya üzerinde bulunan inşaat vinçlerinin yüzde yirmibeş’i Dubai’deydi ve çalışmalar gece gündüz devam ediyordu.

desülerinin önü tamamen açık, içlerine giydikleri skinny jean’leri, renkli modern blüzleri görünürken, boyunlarına fular olarak doladıkları başörtüleriyle, röfleli saçlarını savurarak dolaşan genç güzel Dubai’li Arap kızların sayısı hayli fazlaydı. Yaratılan bu modern hayata karşı kendi geleneklerini korumak, şeriat giyim tar-zında ısrar etmek giderek zorlaşacağa benziyor. Petrolün dışında tek gelirleri olan turizm, dini yaşam tarzından taviz vermek durumunda bırakıyor Arapları. Girdiğim bir hipermarkette, ufak bir sü-permarket boyutunda bir bölüm yalnızca domuz ürünlerine ayrılmış ve bu bölü-mün girişine ‘Müslüman olmayanlar için domuz ürünleri’ yazılmış. Gerçekten çok ilginç. Modern hayat, kapitalist sistem kendi kurallarını dayatıyor. Bu anlamda Dubai bütün tabuların yıkıldığı bir yer.Marina projesi tamamlanmış. Lüks otel-lerle dolu bu kıyı şeridinde Dubai’de sık rastlanmayan bir gezinti alanı yaratılmış.

Lokantalar , şık dükkanlar ve kafeler açılmış. Bunlardan biri de bizim Köşeba-şı Kebapçısı. Şıklığına diyecek yok ama, kebap ustası Türk olmadığı için lezzet tutmamış ne yazık ki.818 metrelik dünyanın en yüksek binası Burj Dubai tamamlanmış. Göğe yükse-len ucu sivri gümüş bir kalem gibi. Kule-nin tamamını fotoğraflamak ancak çok uzaktan mümkün olabiliyor. Aksi halde binanın tümü objektife sığmıyor. Kule-nin, içinde açılacak Armani Otel ile bir-likte 2009 sonunda tamamen biteceği söyleniyor. Burj Dubai’nin yanında dün-yanın en büyük alışveriş merkezi olan The Dubai Mall’de açılmış ve haftada 750.000 ziyaretçi sayısına ulaşmış. Alış-veriş merkezinin içinde binlerce çeşit deniz canlısı sergilenen bir akvaryum var. Akvaryum’un camı; dünyanın en büyük akrilik cam paneli olduğu için Gu-iness Rekorlar Kitabı’na girmiş. Dubai, tevazudan uzak, her konuda iddialı ve

gösterişli bir şehir. Hayal sınırlarını zorla-yan mimari tasarımlar, göz kamaştırıcı. Burj Dubai’yi seyrederken bir arkadaşı-mız, bir yönetici olarak böylesine büyük bir projeyi hayata geçirme kararı verme-nin bile ne kadar heyecan verici olduğu-nu söyledi. Bu açıdan bakıldığında, Arap Şeyhlerin iş yaşamındaki başarılarının yalnızca paranın verdiği güç ile sınırlı olmadığını, çok geniş bir vizyona sahip olmalarından da kaynaklandığını anlı-yorsunuz.Şu an Dubai’de en popüler mekan Burj Dubai ve Dubai Mall’in önünde Burj Dubai Lake’deki ‘Fountain’. 150 metre yükseğe fışkıran ve nefis müzikler eşli-ğinde danseden sular! Akşam 18:00-22:00 saatleri arasında 20 dakikada bir gerçekleşen su gösterileri gerçekten büyüleyici. Gölün civarında çok güzel lokantalar var. Yemeğinizi yerken bu harika şovu da izleyebiliyorsunuz. Ayrıca bu kompleksin içinde bir de Palace Otel açılmış. Arap mimarisinde yapılmış, ara-sında Dubai Lake’e bağlanan kanalların olduğu şık bir otel.Palmiye projesi de bitmiş. Villalarda ya-şam başlamış. Atlantis Otel’de bütün ihtişamıyla Palmiye’de yerini almış. Bu otelin bazı odaların duvarlarının dev bir akvaryumdan oluştuğu söyleniyor. Yazarken dikkat ettim. Anlatmaya ça-lıştığım mekanları betimlemek için seç-tiğim kelimeler genellikle ‘muhteşem’ ‘lüks’, ‘şık’, ‘ dünyanın en büyüğü’ gibi sıfatlardan oluşmuş. İşte Dubai’nin özeti bu. Herşeyin en’i burada! Buna rağmen ticaret eskisi gibi keyifli değil. Dükkanına müşteri girmeden kepenk indiren esnaf burada da çok. Global kriz, her ülke gibi burayı da sarsmış. 8 derece sıcağa rağmen iyi zaman ge-çirip tekrar dönme isteğiyle ayrıldım Dubai’den. Ayrıca, civardaki en fakir ülkelerin in-sanlarına iş imkanı sağlayarak onlara umut olduğu için bir kez daha sevdim.

ölde Safari


Ya ş a m

30

1 - İçedönük - Hassas - Kolay etkilenen : Ken-dinizle ve çevrenizle ilgili düşüncelere etrafınızdaki çoğu kişiden daha sık ve daha derin bir şekilde dalıyorsunuz. Üstünkörü hareketler ve konuşma-lardan nefret ediyorsunuz. Geyik muhabbeti yap-maktansa yalnız kalmayı tercih edebiliyorsunuz. Ama yakın arkadaşlarınızla olan ilişkileriniz o ka-dar kuvvetli ki bu da size ihtiyacınız olan uyumu ve gücü getiriyor. Yine de yalnız başına kalmaktan hiç sıkılmıyorsunuz.

2 - özgür - Geleneklere karşı - Tutulamayan : Kendinizi geliştirmenizi sağlayacak özgür ve kim-seye bağlı olmayan bir hayat peşindesiniz. Hobi-lerinizde ya da işinizde sizi başarıya ulaştıracak yeteneklere sahipsiniz. Bağımsızlığa olan düşkün-lüğünüz bazen sizden beklenilenin tam tersini yap-manıza neden olabiliyor. Öyle her gördüğünüz şeye üzerinde düşünmeden uyacak tiplerden değilsiniz. Aksine kendi fikirleriniz doğrultusunda gitmeyi yani akıntıya karşı kürek çekmeyi seviyorsunuz.

3 - dinamik - Aktif - dışa dönük : İlginç ve çeşitli işlere girebilmek için risk almaktan kaçınmıyorsu-nuz. Rutin bir hayat sizi etkisiz hale getirebiliyor. En çok sevdiğiniz şey tüm olaylarda başrol oynamak. Aslında olayları başlatan kişi de siz oluyorsunuz.

4 - Ayakları yere basan - dengeli - Uyumlu : Komplike olmayan ve doğal bir yaşamı, bir aşkı ve işi amaç edinmişsiniz. İnsanlar size saygı duyuyor çünkü sizin ayaklarınız öyle bir yere basıyor ki her-kes sizden destek alıyor. Siz de bu insanlara gü-ven sağlamayı biliyorsunuz. Çok sıcak ve insancıl olarak tanınıyorsunuz. Basmakalıp ve çok abartılı olan her şeyi reddediyorsunuz. Modanın getirdiği yeniliklere de bağlı değilsiniz. Aksine, sizin için gi-yim pratik ve rahat olmalı.

5 - Profesyonel - Pragmatik - Kendini tanıyan : Hayatını eline alıp şansını kadere bırakmak yerine yaratmayı sevenlerdensiniz. Problemlerinizi pra-tik ve karışık olmayan yöntemlerle çözüyorsunuz. Günlük hayatınızda gerçekçi olmayı tercih ediyor-

sunuz. İşte ise herkes sizi sorumluluk sahibi olarak tanıyor. Sizin kendinize olan güveniniz sayesinde etrafınızdakiler de sizden güç alıyor. Fikirlerinizi uy-gulamaya koyana kadar rahat edemiyorsunuz.

6 - Barışçıl - Tedbirli - Agresif olmayan : Anlaş-ması kolay bir insansınız. Kendi özel hayatınıza ve özgürlüğünüze düşkün olduğunuz için de arkadaş-larınızı pek yormuyorsunuz. Bazen hayatın anla-mını düşünmek ya da kendi kendinize eğlenmek için her şeyden uzaklaşıp yalnız kalmak istiyorsu-nuz. Bu yüzden de kaçabileceğiniz güzel mekanlar nerede biliyorsunuz ama siz yalnızlık düşkünü bir insan da değilsiniz. Sadece hayatın size vermiş olduklarını takdir eden, dünyayla barışık bir insan-sınız.

7 - dikkatsiz - Oyunsever - Neşeli : Spontane ve özgür bir hayatı seviyorsunuz. Hayata bir kere gelinir ilkesinden yola çıkarak dolu dolu yaşama-yı istiyorsunuz. Çok meraklı ve her yeni şeye açık bir insansınız. Tüm değişikliklerin sizi büyüttüğüne inanıyorsunuz. Bağlı kalmak kadar sizi sıkan bir şey yok. Sürpriz yapmaktan ve sürprizlerle karşı-laşmaktan çok hoşlanıyorsunuz

8 - Romantik - Hayalci - duygusal : Çok duy-gusal bir insansınız. Olayları gerçekçi tarafından görmeyi reddediyorsunuz. Sizin için duygularınızın size söyledikleri önemli. Ayrıca yaşamda hayallere yer olması gerektiğini savunuyorsunuz. Romantiz-mi reddeden ve her şeyi akılcı bir yolla çözmeye çalışan insanlarla anlaşamıyorsunuz. Hayallerinizi, duygularınızı sınırlayacak her şeyi reddediyorsu-nuz.

9 - Analitik - Güvenilir - Kendinden emin : Ha-yatınızı insanların gözden kaçırdığı küçük değerli taşlarla doldurmayı seviyorsunuz. Bu nedenle kül-tür sizin hayatınızda önemli bir yer oynuyor. Yine de siz şık ve zarif duygularınızın çevreden etkilenme-mesini sağlıyorsunuz. Sizin için zarif ve görgülü bir hayata sahip olmak çok önemli. Ve yine aynı tarz-daki insanlarla birlikte olmayı tercih ediyorsunuz.

Renklerle Kişilik Testi

Yandaki resimlerden size uygun olanını seçip aşağıdaki kişilik testi sonucu ile ilgili yorumunuzu okuyunuz...

Bahçeşehir 2. Kısım Boğazköy Girişi Bahçeşehir | İST.

Tel: 0 212 672 78 18 - 0 212 672 78 28www.esseavize.com

%50’ye varan indirimler...İsteğe özel

tasarımoluşturma seçeneği...

ÜcretsizMontaj!

%50’ye varan indirimler...

31

1 - İçedönük - Hassas - Kolay etkilenen : Ken-dinizle ve çevrenizle ilgili düşüncelere etrafınızdaki çoğu kişiden daha sık ve daha derin bir şekilde dalıyorsunuz. Üstünkörü hareketler ve konuşma-lardan nefret ediyorsunuz. Geyik muhabbeti yap-maktansa yalnız kalmayı tercih edebiliyorsunuz. Ama yakın arkadaşlarınızla olan ilişkileriniz o ka-dar kuvvetli ki bu da size ihtiyacınız olan uyumu ve gücü getiriyor. Yine de yalnız başına kalmaktan hiç sıkılmıyorsunuz.

2 - özgür - Geleneklere karşı - Tutulamayan : Kendinizi geliştirmenizi sağlayacak özgür ve kim-seye bağlı olmayan bir hayat peşindesiniz. Hobi-lerinizde ya da işinizde sizi başarıya ulaştıracak yeteneklere sahipsiniz. Bağımsızlığa olan düşkün-lüğünüz bazen sizden beklenilenin tam tersini yap-manıza neden olabiliyor. Öyle her gördüğünüz şeye üzerinde düşünmeden uyacak tiplerden değilsiniz. Aksine kendi fikirleriniz doğrultusunda gitmeyi yani akıntıya karşı kürek çekmeyi seviyorsunuz.

3 - dinamik - Aktif - dışa dönük : İlginç ve çeşitli işlere girebilmek için risk almaktan kaçınmıyorsu-nuz. Rutin bir hayat sizi etkisiz hale getirebiliyor. En çok sevdiğiniz şey tüm olaylarda başrol oynamak. Aslında olayları başlatan kişi de siz oluyorsunuz.

4 - Ayakları yere basan - dengeli - Uyumlu : Komplike olmayan ve doğal bir yaşamı, bir aşkı ve işi amaç edinmişsiniz. İnsanlar size saygı duyuyor çünkü sizin ayaklarınız öyle bir yere basıyor ki her-kes sizden destek alıyor. Siz de bu insanlara gü-ven sağlamayı biliyorsunuz. Çok sıcak ve insancıl olarak tanınıyorsunuz. Basmakalıp ve çok abartılı olan her şeyi reddediyorsunuz. Modanın getirdiği yeniliklere de bağlı değilsiniz. Aksine, sizin için gi-yim pratik ve rahat olmalı.

5 - Profesyonel - Pragmatik - Kendini tanıyan : Hayatını eline alıp şansını kadere bırakmak yerine yaratmayı sevenlerdensiniz. Problemlerinizi pra-tik ve karışık olmayan yöntemlerle çözüyorsunuz. Günlük hayatınızda gerçekçi olmayı tercih ediyor-

sunuz. İşte ise herkes sizi sorumluluk sahibi olarak tanıyor. Sizin kendinize olan güveniniz sayesinde etrafınızdakiler de sizden güç alıyor. Fikirlerinizi uy-gulamaya koyana kadar rahat edemiyorsunuz.

6 - Barışçıl - Tedbirli - Agresif olmayan : Anlaş-ması kolay bir insansınız. Kendi özel hayatınıza ve özgürlüğünüze düşkün olduğunuz için de arkadaş-larınızı pek yormuyorsunuz. Bazen hayatın anla-mını düşünmek ya da kendi kendinize eğlenmek için her şeyden uzaklaşıp yalnız kalmak istiyorsu-nuz. Bu yüzden de kaçabileceğiniz güzel mekanlar nerede biliyorsunuz ama siz yalnızlık düşkünü bir insan da değilsiniz. Sadece hayatın size vermiş olduklarını takdir eden, dünyayla barışık bir insan-sınız.

7 - dikkatsiz - Oyunsever - Neşeli : Spontane ve özgür bir hayatı seviyorsunuz. Hayata bir kere gelinir ilkesinden yola çıkarak dolu dolu yaşama-yı istiyorsunuz. Çok meraklı ve her yeni şeye açık bir insansınız. Tüm değişikliklerin sizi büyüttüğüne inanıyorsunuz. Bağlı kalmak kadar sizi sıkan bir şey yok. Sürpriz yapmaktan ve sürprizlerle karşı-laşmaktan çok hoşlanıyorsunuz

8 - Romantik - Hayalci - duygusal : Çok duy-gusal bir insansınız. Olayları gerçekçi tarafından görmeyi reddediyorsunuz. Sizin için duygularınızın size söyledikleri önemli. Ayrıca yaşamda hayallere yer olması gerektiğini savunuyorsunuz. Romantiz-mi reddeden ve her şeyi akılcı bir yolla çözmeye çalışan insanlarla anlaşamıyorsunuz. Hayallerinizi, duygularınızı sınırlayacak her şeyi reddediyorsu-nuz.

9 - Analitik - Güvenilir - Kendinden emin : Ha-yatınızı insanların gözden kaçırdığı küçük değerli taşlarla doldurmayı seviyorsunuz. Bu nedenle kül-tür sizin hayatınızda önemli bir yer oynuyor. Yine de siz şık ve zarif duygularınızın çevreden etkilenme-mesini sağlıyorsunuz. Sizin için zarif ve görgülü bir hayata sahip olmak çok önemli. Ve yine aynı tarz-daki insanlarla birlikte olmayı tercih ediyorsunuz.

Renklerle Kişilik Testi

Yandaki resimlerden size uygun olanını seçip aşağıdaki kişilik testi sonucu ile ilgili yorumunuzu okuyunuz...

Bahçeşehir 2. Kısım Boğazköy Girişi Bahçeşehir | İST.

Tel: 0 212 672 78 18 - 0 212 672 78 28www.esseavize.com

%50’ye varan indirimler...İsteğe özel

tasarımoluşturma seçeneği...

ÜcretsizMontaj!

%50’ye varan indirimler...


Sa ğ l ı k

32

Özel Bir İnci Bahçeşehir Ağız ve Diş Sağ-lığı Merkezi 24 saat hizmet anlayışının yanı sıra, bölgemizde yer alan anaokulu ve dershanelere sosyal sorumluluk an-layışı ile verdikleri örnek çalışmalarla da dikkat çekiyor.

Açıldığı günden bu yana Bahçeşehirliler’le kaynaşan ve güvenini kazanan Bir İnci, geçtiğimiz ay yine ağız ve diş sağlığının önemini anlatmaya ve halkımızı bilgilen-dirmeye devam etti. Yoğun hasta talebi olmasına rağmen bilgilendirme çalışma-larının önemini sosyal sorumluluğunun bilincinde olarak yerine getiren Bir İnci

çalışanları, 24 saat boyunca tedavi hiz-metinin yanı sıra, ağız ve diş sağlığıyla il-gili her soruya da cevap vermeye devam ediyor.Sık sık ziyaretlerine gelen anaokulu çocuklarına ve dershane öğrencilerine ağız ve diş bakımının önemini anlatan Bir İnci Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi dok-torları sosyal sorumluluğun en güzel ör-neğini vermiş oluyorlar. Çocuklara diş fır-çalamadan diş teline kadar her konuyu dikkatlice anlatan doktorlar, çocukları-mızın bilinçli ve sağlıklı birer birey olması için çalışmalarını sürdürüyorlar.

ACİL TEdAVİ HİZmETİ Özel ağız ve diş sağlığı mer-kezlerini, hastanelerin kü-çüğü, polikliniğin büyüğü olarak tanımlayabiliriz. Diş hastanelerinden farkı, yatak sayısının az olması ve polik-linikten farkı genel anestezi içermesidir. Bu ay içerisinde 2 hastanın acil şikayetle mer-keze başvurması Bahçeşehir’de 24 saat hizmet vermenin önemini de gözler önüne serdi. İşte hastaların anlatımıyla merkezin önemi.

Aytaç BARLAS / 43 / Bahçeşehir“Ben kalp hastasıyım,3 yıl önce de kalbime stend takıldı, bu nedenle doktorumun önerisiyle her gün kan sulandırıcı ilaç kullanıyorum. Dişlerimi yaptırmak için işyerimin yakınında Sirkeci’de bulunan diş hekimimin kliniğine gittim. Diş hekimi öncelikle ağzımdaki kırık olan kökler ve sallanan dişlerimin çekilmesinin gerektiğini söyledi. O gün kan sulandırıcı ilacımı almadığım için çok kanamam olmaz diye düşünüp tedaviye başlamak istedim. Üst çenemdeki ön 4 dişim çekildi ve ben akşam Bahçeşehir’deki evime geldim. Yapılan anestezinin etkisi geçtikçe kanamam sürekli artıyordu. Aklıma 3. cadde-de bulunan Özel Birinci Diş Merkezi’ne gitmek geldi. 24 saat açık olduklarını duymuştum. Zor bir durumda tek başıma oraya gittiğimde hemen gerekli acil müdahale yapıldı, dikiş atıldı, kanama durdurucu ilaçlarla kanamam durduruldu. Kendilerine çok teşekkür ederim. İyi ki Bahçeşehirimiz’de 7 gün 24 saat hizmet veren böyle bir merkezimiz var. “

Günel ÇAVUŞ / 52 / Bahçeşehir“17 Ekim Cumartesi sabah 6 sıralarında Bahçeşehir’de yü-rüyüş yaparken yerler yağmurdan dolayı kaygan olduğu için düştüm ve yüzümü demir bir kapıya çarptım. Üst dişlerim sallanıyordu ve alt dudağımı kesmişti. Birinci dişin 24 saat açık olduğunu hatırlayarak diş merkezine geldiğimde, salla-nan dişlerim yandaki dişlere sabitlenerek sallanması durdu-ruldu, alt dudağıma dikiş atılarak kanaması durduruldu. 24 saat acil müdahale edebilecek bir yer olduğu için kendilerine teşekkür ediyorum.”

Bahçeşehir Özel Birinci Diş Merkezi’nde

24 SAAT ARALIKSIZ TEDAVİÖzel Birİnci Bahçeşehir Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, Bahçeşehir’de verdiği 24 saat hizmet anlayışı ile bölge yaşayanlarının yanı başında.

3. CAddE Kd şEHRİ BAHÇE VİLLA 10 NO:10 BAHÇEşEHİR İSTANBULTEL: 0 212 608 08 98www.BİRİNCİdİS.COm

Güleryüzlü ve güvenilir hekimlerle uygun fiyatlı tedavilerEğitime gösterdikleri önemden, tertemiz ve ileri teknoloji ile do-nattıkları kliniklerinden, güler yüzlü ve güvenilir hekimlerle ver-dikleri hizmetten dolayı Bahçeşehirliler’in güvenini kazanan Bir İnci, uygun fiyat ve iyi hizmet politikasıyla da teşekkür alıyor.

ANAOKULU VE DERSHANELERİN DİŞ TARAMALARI


Gü z e l l i k

34

Egzotik görünün

Bir şalvar pantolonla da seksi görünmek müm-kün. Nakışlı,işli, etnik kıyafetler her zaman dikkat çeker. “Benim tarzım değil,” diyorsanız, etnik aksesuarlar da aynı etkiyi yaratıyor, duyu-rulur!

Büyük çerçeveli güneş gözlüğü takın Yaz kış, her mevsim güneş gözlüğü kullanmak moda. Üstelik büyük çerçevelerin ardına saklayacağınız gözleriniz, sizin daha gizemli görünmenize yol açar. Güneş gözlüğü seçiminde dikkat etmeniz gereken en önemli şey, modelin yüzünüze yakışması.

dantel her zaman seksi

Göğüsleri açarak seksi olunmaz! Ama dantel bir elbiseyle hem gizemli hem de seksi olunabilir.

metalikler kullanın

Siyahın seksi olduğuna şüphe yok ama Dora, lame ve bronz tonlarının seksapeliteye katkısı da tartışıl-maz. Eğer metalik renklerde bir elbise giyiyorsanız, ten renginize uyum sağlamasına özen gösterin. Büyük aksesuarlar kullanmaktansa kaçının.

şapka takın

Sabah Jessica Parker, Eda Taspinar gibi, stiline güveneler davetlerde sapkayla boy gösteriyorlar. Zaten, hiçbir aksesuar sapka kadar dikkat çek-mez. Soğuk havayı bahane ederek, bere de taka-bilirsiniz.

Arkanız konuşsun

Seksiliğin sürprizlerde gizli olduğunu unutmayın. Önden düz ve sıradan gözüken bir elbise, sırt dekoltesiyle çok seksi olabilir. Çünkü sırt dekol-tesi, her zaman işe yarar. Dilerseniz elbisenizin sırt kısmında dantel de kullanabilirsiniz

Sıradan olanı, sıradışı giyin

Ceketi ters düz edin, uzun eteği katlayıp giyin de-miyoruz! Biraz yaratıcı gücünüzü kullanın. Örne-ğin, beyaz erkek gömleğini düğmelerini ilikleme-den, kruvaze gömlek gibi sarmalayarak , kemerle, ister Jean isterseniz etek üzerine giyebilirsiniz.

Yumuşak kumaşlar tercih edin

İşte, hem rahat hem de seksi olmanın en güzel yolu... Kaşmir, ipek saten ya da süetin dokusu-nun seksi olabileceğini biliyor muydunuz? Bu kumaşlar, vücudunuzda rahatlık hissi bırakmakla kalmaz, etrafınızdakilerde de size dokunma isteği uyandırır.

Gösterişli küpeler seçin Kıyafetle fazla oynayamıyorsanız, aksesuarlarla oynayın. Büyük ve gösterişli küpeler, her zaman çok seksi görünmenize yol açar. Bir de saçlarınızı topuz yapıp, bu küpeleri takarsanız, sizden daha gizemlisi olamaz. Tabii makyajınızın hafif olması-na özen gösterin.

Kırmızı ruj sürün

Açık renk ruj trendi olsa da kırmızının etkisi bam-başkadır, unutmayın. Zaten boşuna “Kiraz du-daklım,” dememişler. Size tavsiyemiz, kırmızı ruj süreceğiniz zaman, dudak kalemi kullanmayı da ihmal etmemeniz, böylece daha mükemmel bir görünüme sahip olabilirsiniz.

Seksi GörünmekİSTER MİSİNİZ

Hangi kadın seksi görünmek istemez ki? Salona girdiğinde tüm bakışları üzerine çevirmek, hayranlıkla bastan aşağıya süzülmek, her kadının hoşuna gider. Tabii tüm bunları aşırıya kaçmadan, açılıp saçılmadan yapmak gerekir.

10

9

8

7

6

2

3

4

5

1

Prof. Dr. Muammer Aksoy Sk. No: 32/1 Villa Bahçeşehir | Esenkent (Bahçeşehir Belediyesi karşısı)

0212 672 00 33

Uygulamalarımızda kullandığımız markalar:

Ücretsiz cilt, vücut ve renk analizi• Cilt bakımı (fön veya manikür hediye)• Profesyonel makyaj (Mini cilt bakımı hediye)•

Her çarşamba uygulanan saç işlemlerinde • (Fön hariç) saç bakımı hediye36 seans bölgesel incelme paketi•

TESETTÜR BÖLÜMÜ MEVCUTTUR.

FÖN...............................................5 TL•KESİM.........................................20 TL•DİP BOYA....................................35 TL•TOPUZ/MAŞA..............................25 TL•RÖFLE/BALYAJ..........................80 TL+•KAŞ/BIYIK...................................10 TL•KOMPLE SİR...............................40 TL•MANİKÜR....................................15 TL•PEDİKÜR.....................................15 TL•SOLARYUM (1dk).........................1 TL•

Diğer uygulamalarımız, •kampanyalarımız, üyeliklerimiz ve fiyatlarımız ile ilgili lütfen merkezimizi ziyaret ediniz.

Tanıtım Fiyatlarımızdan Bazıları;

SAÇ TASARIMI | GÜZELLİK BAKIM | CİLT BAKIMI | BÖLGESEL İNCELME | EPİLASYON (IPL) | SOLARYUM

ÖZEL

KAMPANYA


Sa ğ l ı k

36

Prostat Kanseri YaygınlaşıyorDünyada erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden olan prostat kanseri Türkiye’de de yaygınlaşıyor. Yapılan araştırmalar, prostat kanserinin ülkemizde erkeklerde en sık görülen kanser türleri arasında 2’inci sıraya yükseldiğini gösterdi.

Prostat kanseriyle ilgili, Üroonkoloji Derneği tarafından Türkiye’de ilk kez ve 12 şehirde yapılan “Prostat Kanseri İnsidans Çalışması”nın ön raporu açıklandı. Prostat kanse-

rinin erkeklerde vücuttaki kötü huylu tümörler arasında sıklık ola-rak tüm dünyada ikinci sırada yer almakta olduğu, her yıl 679 bin yeni olguya tanı konmakta olduğu belirtildi.

Akciğer Kanserinden Sonra 2’inci Sırada“Türkiye’de Prostat Kanseri İnsidansı” çalışması hakkında bilgi veren Op. Dr. Ferruh Zorlu, çalışmanın 01 Temmuz 2008 - 30 Haziran 2009 tarih-leri arasında 1 yıl sürdüğünü kaydetti. Çalışmanın ön sonuçlarına gore; prostat kanserinde belirgin artış olduğu, prostat kanserinin erkeklerde akciğer kanserinden sonra 2’inci sıraya yerleştiği ve mesane kanserinin üstüne çıktığı, Ülkemizde daha önce Asya ülkelerinden biraz fazla pros-tat kanseri görülürken şimdi Akdeniz ülkeleri ile aynı oranda görüldüğü belirtildi ve bu oranların tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kişilerin doktora görünme sıklıkları, yapılan kan testlerinin artışı, tanı koymada gelişmeler gibi faktörlere bağlı olarak değiştiği belirtildi. Ayrıca uzmanlar, prostat kanserinin batı tipi yaşam tarzının, hazır gıdala-rın fazla tüketimi gibi alışkanlıklarla artış gösterdiğini söyledi. Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Yaşar Bedük, prostat kanserinin görülme sık-lığının ileri yaşlarda fazla olduğunu ancak yaşı yüksek insanlarda ölüm oranlarının daha düşük görüldüğünü, 30’lu, 40’lı yaşlarda ölümcül vaka-ların daha fazla olduğunu ve ürolojik kanserlerin erken teşhis edildiğinde tedavisinin mümkün olduğunu ve yüz güldürücü sonuçlar elde edildiğini belirtti. Ayrıca, ailesinde prostat kanseri öyküsü bulunanların risk grubun-da birinci sırayı oluşturduğu vurgulandı.

Bayanlar Prostat Kanserini önlemede Etkili!Üroonkoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Haluk Özen, prostat kanserinin erken evrede yakalandığında ve doğru tedavi uygulandığında yüzde 90 başarı sağlandığını, bir çok bayanın, yakını olan erkekleri doktora gitmeye, PSA denilen basit kan testini yaptırmaya ikna ettiğini ve böylece erken tanıda önemli rol oynadıklarını belirtti. Tarama çalışmalarının önemine de de-ğinen Prof. Dr. Özen, “Avrupa’da yapılan önemli bir çalışma var, Avrupa Prostat Kanseri Araştırması, bu çalışmada çarpıcı bir sonuç karşımıza çıkıyor; tarama yoluyla prostat kanserinden ölüm oranlarının yüzde 23 düştüğü belirtiliyor” diye konuştu. Üroonkoloji Derneği’nden Doç. Dr. Sinan Sözen ise, PSA testinin üroloji uzmanı tarafından çok iyi tanınması ve gerekli durumlarda istenmesi ge-rektiğini belirterek, “Birçok hastaya yapılan PSA testi, biyopsi gibi işlemler bazen gereksiz yere isteniyor, bu işlemler lüzumsuz yere yapılmamalı. Bunlar SGK’ya da ciddi yük olmaktadır” dedi.

Ölümsüzlük sadece 20 yıl uzakta mı?

Bilimadamı Ray Kurzweil nanoteknoloji ve vücudun nasıl çalıştığının daha iyi anla-şılması sayesinde insanların 20 yıl içinde

ölümsüz olabileceğini iddia etti. Daha önce de yeni teknolojileri icat edilmeden önce tahmin eden 61 yaşındaki Amerikalı bilima-damı gen ve bilgisayar teknolojisinin inanılmaz bir hızla ilerlediğini söyledi. Kurzweil teorik olarak bu ilerleme hızı dikkate alındığında hayati önemdeki organlarımızın na-noteknoloji kullanılarak yenilenmesinin 20 yıl içersinde mümkün olabileceğini söyledi. Kurzweil bu iddialarının abartılı gibi görünebilece-ğini ama suni pankreas ve sinir implantasyonu-nun hali hazırda mümkün olduğunu da sözlerine ekledi. Kurzweil bu teorisine “Artan Getiri Kanu-nu” adını veriyor. İngiliz The Sun gazetesinde bu konuda bir yazısı yayımlanan Kurzweil, “Ben ve birçok başka bilim adamı 20 yıl içersinde vücutlarımızı yeniden prog-ramlama imkanına erişmiş olacağımıza inanıyo-ruz. Böylece yaşlanmayı durdurup, geri çevirebi-leceğiz. İşte o zaman nanoteknoloji sayesinde sonsuza dek yaşayabileceğiz” dedi. Eninde sonunda kan hücrelerinin yerini nanost-romaların alacağını ve bunların görevlerini kan hücrelerinden bin kat daha etkin bir şekilde yapa-cağını kaydeden Kurzweil, “25 yıl içinde de olim-piyatlarda 15 dakika boyunca tek bir nefes dahi almadan koşabilecek ya da saatlerce oksijensiz sualtı dalışı yapabileceğiz” dedi.Kurzweil, “Biyonik kalp kullanımı yaygınlaşacak ama bu avantajı kullanmayanlar kalp krizi geçi-riyor olsalar bile kan stromları sayesinde hayatta kalıp küçük bir operasyon geçirmek üzere sakin bir şekilde arabalarını kullanarak doktorlarına gi-debilecekler” diye yazdı.

OzonSauna İLE SAĞLIKLI KİLO VEREBİLİRSİNİZ !

HANGİ HASTALIKLARDA KULLANILIR?

Detoks, • Kronik Yorgunluk, • Sellülit, • Zayıflama, • Unutkanlık, • Anti -Aging • Cilt Hastalıkları •

Ozon sauna sağlığı kötü yönde teh-dit eden yağ asitleri, metabolik ele-mentler ve zararlı toksinlerin kalbe yüklenmeden vücuttan atılmasına yardımcı olur. Ozon sauna 15-20 da-kikalık seansta 600-1000cc ter ve 400–500 kalori ile istediğiniz kadar kilo kaybedebilirsiniz. Oksijen yağı yakarak enerjiye dönüştürdüğünden hem kilo kaybeder hem de enerji kazanırsınız. Ayrıca Ozon Sauna; Nö-ralterapi, Kolonhidroterapi gibi yön-temlerle kombine edildiğinde iyi bir detoks da sağlanmış olur.

OZON SAUNA NASIL UYGULANIR?

Tek kişilik kullanım için yapılmış özel saunalardır. Hastanın başı dışın-da tüm bedeni içinde kalacak şekilde kapaklı küçük bir odacıktır. Sıcak buhar ile birlikte ozon verilir. Deri ile temas eden ozon ciltteki gözenek-lerden emilir. Bu amaçla kullanılacak ozon saf oksijen tüpünden elde edilir. Tedaviden sonra duş alınması önerilmez. Kurulanıp, günlük giysiler giyildikten sonra normal yaşantıya devam edilebilir. Seanslar halinde haftada 2-3 kez olmak koşuluyla 10-15 seans önerilir.

Bağımlılık Tedavilerinde ,uzun süre ilaç kullanımına mazuriyette, romatizma,

ve kireçlenme de sıklıkla kullanılmaktadır.

Detaylı bilgi için:

DR. Birgül Karadayı ERDEN(0212) 669 89 00(0542) 245 23 36

Funda 06-05 Ada B-27 blok D:2 Bahçeşehir

www.bahcesehirakupunktur.com

Kanada’nın İngiliz Ko-lombiyası bölgesindeki kanser araştırmaları ku-

rumundan Dr. Samuel Aparicio ve ekibi, meme kanserinin yüz-de 10’unda görülen bir tür tü-mörün gelişimini 9 yıl inceledi. 32 mutasyon saptayan bilim adamları daha sonra başlan-gıçtaki tümördeki anormallik-lerin sayısını belirlemek için kolları sıvadı. Araştırmanın sonunda 32 mutasyondan sadece 5’inin

başlangıçtaki tümörün hücre-lerinde bulunduğu, bu 5 mu-tasyonun hastalığın başlama-sına neden olduğu görüldü. Aparicio, tümörün gen haritası-nın çıkarılmasının meme kan-serinin kaynağını anlamak ve özel tedavilerin geliştirilmesi bakımından bir dönüm noktası olduğunu belirtti. Nature dergisinde yayımlanan araştırmanın birkaç haftayı al-dığı ve maliyetinin çok düşük olduğu da kaydedildi.

Meme kanserine neden olan

Tümörün Haritasıİlk kez meme kanserine neden olan bir tümörün gen haritası çıkarıldı.

Avusturyalı bilim adamları Frank Madeo ve Tobias Eisenberg, spermlerin içinde bulunan spermidin adlı maddenin, bugüne kadar bilindiği gibi sadece hücre gelişimine katkı sağlama-

dığını, bunun yanı sıra hücrelerin yaşlanmasını da geciktirdiğini ortaya çıkardılar. ‘’Nature Cell Biology’’ adlı tıp dergisinde yayımlanan araştırma so-nuçlarına göre, spermidin maddesi, hücre çekirdiğine ulaştığında, burada çekirdeği ‘’gençliğe programlıyor’’. Graz kentindeki Karl Franzens Üniversitesinde görev yapan Ma-deo ve Eisenberg’in, 6 ülkede bulunan 11 üniversitedeki 29 bilim adamıyla koordineli olarak yaptıkları araştırmalar sonucunda, in-san vücudundaki tüm hücrelerde farklı yoğunlukta bulunan sper-midinin, ilerleyen yaşla birlikte azaldığını tespit ettikleri belirtildi. Üniversitenin internet sayfasında yer alan haberde de, bu araştır-manın sonuçlarının Alzheimer ya da Parkinson gibi yaşlanma ne-deniyle meydana gelen hastalıklara karşı mücadelede çok büyük öneme sahip olabileceği ifade edildi. Özellikle greyfurt, buğday tohumu ve soya fasulyesinde de yoğun şekilde bulunduğu belirtilen spermidinin, sadece spermlerde de-ğil, vücuttaki diğer organlarda da görüldüğü, ancak ilk kez sperm-lerden ayrıştırıldığı için spermidin adının verildiği kaydedildi.

Spermin içindeki spermidinin SIRRI ÇÖZÜLDÜ Spermlerdeki bu maddenin yaşlanmayı geciktirdiği ortaya çıktı.


Sa ğ l ı k

38

ETLERSütün ve yumurtanın çapraz an-tijenik özelliğinden dolayı tavuk ve sığır etine karşı besin alerjisi de genelde bebeklik çağında gö-rülür. Domuz eti genelde ürtikere neden olur, kuzu eti ise daha az alerjendir. Süte duyarlı hastalar, sığır etine alerjik reaksiyon göste-rebildikleri gibi; yine aynı şekilde yumurta alerjisi olan bireyler de tavuk etine karşı duyarlılık göz-lemlenebilir.

mEYVELERMeyveler özellikle ürtiker olmak üzere, sıklıkla alerjik reaksiyonla-ra neden olur. Özellikle çocuklar-da elma, armut, asitli meyveler, çilek, kavun-karpuz ve sert çekir-dekli meyveler (kiraz, vişne, kayı-sı, şeftali) alerjiye neden olur. Por-takal sık tüketimi nedeniyle erken çocukluk döneminde semptomla-ra neden olabilir. Bu nedenle eğer eliminasyon diyeti uygulanıyorsa C vitamini alımına dikkat edilme-lidir.Meyve ve sebze proteinleri genel-de ısıya dayanıksızdır ve bu ne-denle pişirildiklerinde alerjik kişi-ler tarafından da tüketilebilir.

SEBZELER VE KURU BAKLA-GİLLERKabak, ve domates gibi sebzeler çeşitli klinik belirtilere neden ola-bilir. Aynı meyvelerde olduğu gibi sebzelerde de grup reaksiyonları gözlemlenebilir. Kuru baklagiller bu grupta alerjen özelliği en aktif olan yiyeceklerdir. Özellikle bezel-ye, fasulye veya yerfıstığı ciddialerjik reaksiyonlara neden ola-bilir. Baklagillerden olan soya fasulyesi özellikle çocuklarda ol-mak üzere alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Ucuz, yüksek kalitede

protein içeriği nedeniyle birçok ti-cari besinde kullanılmaktadır.

BAHARATLAR VE ÇEşNİ VERİ-CİLERHer türlü baharat, dereotu, anason,kimyon, kakule ( Asya ve Hindistan‘ da yetişen bir tür zence-fil), kereviz tohumu, tarçın, karan-fil, kişniş, zencefil, hindistancevizi, hardal, karabiber, kırmızıbiber, nane, haşhaş tohumu, adaçayı, kekik ve vanilya bu tip besin alerji-lerine neden olan yiyeceklerdir.

Bu grupta,Hardal: Kuvvetli bir alerjendir, özellikle çocuklarda astım veya ürtikere neden olur.Karabiber: Bir besin alerjeni olarak, özellikle soluma yoluyla tehlike oluşturabilir. Diğer baha-ratlardan, vanilya ve nane nadir olarak solunum sisteminde kli-nik belirtiler oluşturur. Özellikle çeşitli yiyeceklerde kullanılan tarçın, nane ve hindistancevizi yağları deride ve vücudun diğer bölgelerinde geçici şişliklere ne-den olur. Sirkenin akut sindirim sistemi semptomlarına neden olduğu gözlemlenmiştir, bu du-rumda hangi çeşit sirke olduğu belirlenmelidir. Örneğin elmadan hazırlanmışsa, hastanın elmaya karşı alerjisi olabilir.

İÇECEKLERBazı besinlerin içerdikleri damar üze-rinde etkisi olabilecek biyolojik aktif bileşenlerden bazıları (vazoaktif amin-ler) da çeşitli reaksiyonlara neden olabilmektedir. Örneğin kafein ve te-obromin gibi aminler içeren kahve, çay ve kolalı içecekler baş ağrısı, çarpıntı, sinirlilik, karın ağrısı gibi yakınmalara yol açabilmektedir.Alkollü içecekler: Alerjik bireylerde ürtikere neden olur. Genelde içkinin hazırlanış şekli alerjik reaksiyon oluş-masına neden olur. Örneğin; şarabı du-rulaştırmak için yumurta beyazı kulla-nımı, biradaki arpa maltı semptomlara sebep olabilir.

GIdA KATKI mAddELERİBunlar arasında önemli bir yer alan sülfit ler çok sayıda yiyecek (turşu, pa-tates cipsi), içecekte (şarap, bira gibi) ve ilaçta bulunur. Astımlı hastaların % 5’inde sülfitlerin yenilmesisonucunda ciddi nefes darlığı oluş-maktadır. Bu atakların dışında kişilerde ağızda ve deride kızarma ve kaşıntıya neden olmaktadır. Katkı maddesi ola-rak kullanılan monosodyum glutamat doğal olarak bazı besinlerde de bulu-

nabileceği gibi lezzet artırıcı olarak da besinlere eklenebilir (çorbalarda, hazır et ve tavuklarda). “Çin lokantası send-romu” denen baş ağrısı,ensede yanma, göğüste baskı hissi, terleme ve ürtiker

gibi belirti ve yakınmalara yol açan bir tabloya neden olabilir. Alerjisi olan bireylerin özellikle ürtiker ve atopik dermatitli hastaların, mümkün olduğu kadar taze ve katkı maddesi içermeyen besinler tüketmesi gerekmektedir. Sülfit içeren bazı yiyecek ve içecekler :

Mantarlar•Patates ( her türlüsü)•Taze kurutulmuş meyveler•Şarap ve bira•Taze kırmızı et•Salatalar•Karides ve diğer deniz ürünleri•Her türlü hazır besin•Meyve suları•İşlenmiş sebzeler•

Görüldüğü gibi besin alerjisi insan ha-yatını önemli derecede etkileyen bir durumdur. Son dönemde alerjik has-talıklarda olan artışlar dikkate alınmalı ve önemsenmelidir. Değişen yaşam tarzıyla ilişkili olarak gittikçe gelişen ve sanayileşen ülkelerde geleneksel beslenme alışkanlıklarından uzakla-şıldığı ve beslenmedeki bu değişimin alerjilerde ve alerjik hastalıklardaki ar-tışla ilişkili olduğu düşünülmektedir.

Gülşen KAYADiyetisyen

Besin AlerjileriAlerji; vücudun yabancı olarak tanıdığı solunan, yenebilen, iğne ile enjekte edi-lebilen veya deriye, göğse doğrudan temas eden organik veya bazı inorganik maddelere karşı varolan savunma mekanizmasının biraz abartılı olarak çalışması halidir. İnsan vücuduna giren ve kanda kendine özgü bir karşıt madde oluşturan yabancı maddelere “antijen”, oluşturulan karşı maddeye ise “antikor” adı verilir. Bu antijen bir alerjiye yol açarsa o zaman alerjen adını alır


Sa ğ l ı k

40

Gripte Antibiyotik YARARSIZ...En küçük rahatsızlıkta bile ilk akla gelen ilaç antibiyotiktir. Bu nedenle antibiyotiklerin yanlış kullanımına toplumda çok rastlanır. Özellikle de grip gibi yaygın hastalıklarda antibiyotik kullanımı yarar yerine vücuda daha fazla zarar getirir.

Sık kullanılan ilaçlar arasında ilk sıralarda yer alan antibiyotik, ne yazık ki çoğunluk-la doktora danışılmadan alınan bir ilaçtır.

Her hastalıkta fayda sağlamadığı gibi vücuda çok ciddi zararlar da getirebilir. Amerikan Has-tanesi Check-up Bölümü’nden Dr. Hayri Aydın, merak edilen soruları yanıtladı:

Antibiyotik hangi rahatsızlıklar için kullanılır?Genel olarak antibiyotik dendiği zaman aklımı-za gelen bakteriler için üretilmiş olan ilaçlardır. Bunlar genelde sinüzit, farenjit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları veya bronşit, zatürre gibi alt solunum yolu enfeksiyonları için kullanılır. Bunun dışında sindirim sistemindeki ishallerin bakteriler ile olanları ve idrar yolu enfeksiyon-ları gibi diğer bakteriyel enfeksiyonlarda da kul-lanılır. Bildiğimiz antibiyotikler viral enfeksiyon-larda, yani virüslerin yol açtığı enfeksiyonlarda herhangi bir fayda göstermez. Ancak son yıllar-da özellikle değişik virüslere karşı antiviraller geliştirilmiş olup, bunları genel antibiyotik diye tanımlamaktan kaçınmak lazım.

Gripte antibiyotik kullanılır mı? Bizim grip diye adlandırdığımız hastalıklar as-lında çok çeşitlidir. Grip denince influenza vi-rüsünün yol açtığı solunum yolu hastalığı anla-şılmalıdır. Bunun dışında bir çok solunum yolu virüsünün veya bakterisinin yol açtığı solunum yolu şikayetleri gösteren rahatsızlıklar buluna-bilir. İnfluenza virüsünün yol açtığı gripte bu güne kadar alıştığımız antibiyotiklerin herhangi

bir rolü yoktur. Ancak son yıllarda 2 tane yeni an-tiviral çıkmıştır ve bunlar eğer influenza virüsü hastalığa sebep oldu ise, erken dönemde alınır-sa hastalık süresini kısaltıp fayda sağlayabilir. Fakat grip mi yoksa başka bir solunum yolu virüsüne bağlı bir hastalık veya bakteriyel bir enfeksiyon mu olduğunun ayırt edilebilmesi lazım. Bunlardan sadece sonuncusunda anti-biyotiğin yeri vardır.

Gripte antibiyotik kullanımı gereksiz midir? Grip denince eğer influenza virüsü tarafından yaratılmış bir solunum yolu hastalığından bah-sediyorsak o zaman bildiğimiz sıradan antibi-yotiklerin herhangi bir faydası yoktur. Zaten genel olarak üst solunum yolları hastalıklarının yani burun akması, hapşırma, boğaz ağrısı, ök-sürük, kırıklık, ateş gibi şikayetlerle seyreden rahatsızlıkların %60-70’i viral kökenli olup, bil-diğimiz antibiyotiklere cevap vermezler. Ancak influenza virüsünün yol açtığı solunum sistemi hastalıklarında influenzaya karşı geliştirilmiş olan antivirallerin yani virüs antibiyotiklerinin faydası olabilir.

Gereksiz antibiyotik kullanımını önlemek mümkün müdür? Nasıl? Öncelikle bu konuda hem hastaların hem he-kimlerin sürekli olarak eğitilmesi gerekiyor. Gereksiz antibiyotiği önlemenin en kesin yolu tabii ki hangi hastalığın bakteriyel hangi hasta-lığın viral olduğunun, belirli bir kesinlikte ayırt edilebilmesi. Maalesef bugünkü teknolojiyle bu konuda çok yeterli değiliz. O açıdan daha çok doktorun ve hastanın karşılıklı olarak bilgi-yi doğru paylaşması, iyi bir iletişim kurması ve hastanın antibiyotik kullanımının ertelenme-sine olumsuz bir yaklaşımı olmaması gerekir. Tereddüt edilen durumlarda mümkün ise bir kaç gün beklenip şikayetlerin iyiye mi, kötüye mi gittiği gözlenebilir. Bu şekilde de rahatsız-lığın viral ya da bakteriyel olduğu konusunda bir fikir elde edilinebilir. Bunun dışında antibi-yotiklerin reçetesiz satılması tabii ki en çok ge-reksiz kullanımı artıran olgudur. Çoğu zaman

eczanelerde antibiyotik tavsiyelerinde bulunul-maktadır. Doktorların zorlandığı antibiyotik kullanımı ko-nusu bu eğitimi almamış kişiler açısından çok daha zordur.

Grip sırasında antibiyotik kullanmanın ne gibi sakıncaları oluyor? Antibiyotikler her ne kadar rahatlıkla tolere edilebilen, genel olarak problem çıkarmayan ilaçlar olsa da neticede bir ilaçtır. Hepsinin et-kisinin yanı sıra yan etki ihtimali de vardır. Her şeyden önce Penisilin ve benzeri antibiyotikler daha çok olmak üzere hepsi alerji geliştirebilir. Eğer geçmişte bir kullanıma bağlı allerji hika-yesi yoksa bunu önceden kestirebilmek çok

kolay değildir. Bunun dışında sindirim sistemi şikayetleri yaratabilir. Çok daha nadir olarak karaciğer, böbrek toksisiteleri oraya çıkabilir. Hanımlarda daha sık olarak bu antibiyotik kul-lanımı çeşitli jinekolojik enfeksiyonlara sebep olabilir. Bu faydalı bakterilerin öldürülüp yeri-ne zararlı bakteriler veya mantarların hakimi-yet kurması ile ortaya çıkar. Yine antibiyotik kullanımı kadın ve erkek bağırsağındaki fay-dalı bakterileri öldürerek zararlı bakterilerin yol açtığı kanamalı kolitler ortaya çıkarabilir.Bir de tabii ki kullandığınız her antibiyotik bir şekilde vücuttan doğaya atılmakta, hem vücutta, hem vücut dışında doğada bu anti-biyotiklerin bulunuşu bunlara karşı bakteriler tarafından direnç gelişmesine sebep olmak-tadır. Antibiyotik dozları yıllar içerisinde git-gide artmakta veya bazı antibiyotikler direnç gelişimi sebebi ile artık işimize yaramaz hale gelmektedir. Bu yüzden sürekli yeni antibiyo-tikler bulmaya çalışılmaktadır.

Kekik Yağı (Romatizma): Ke-kik yağının içinde bulunan kar-vakrol ve timol maddelerinin güçlü ağrı kesiciler olduğu ispat edilmiştir. Kekik yağı, romatiz-ma ağrılarının giderilmesinde zeytinyağı ile karıştırıldıktan sonra dıştan ovularak kullanılır.

Haşhaş (Çeşitli): Haşhaş mey-vesinden elde edilen ve “opiat-lar” denen afyon Alkaloitleri (Mor-fin gibi) güçlü ağrı kesicilerdir. Gümüşdüğme (migren): Ülke-mizde de yaygın olarak bulunan Gümüşdüğme bitkisinin yaprak-ları migren ağrılarını gidermek amacı ile kullanılır. Bu kullanım özellikle İngiltere, Kanada gibi ülkelerde oldukça yaygındır.

Güzelavrat Otu: Zehirli bir bit-kidir. Doktor kontrolünde kulla-nılması gerekmektedir. İltihaplı ağrıları kesici özelliği vardır. Karanfil esansı (diş): Karanfil esansı ve etkili maddesi öje-nol diş hekimliğinde kullanı-lan ağrı kesici ilaçların terki-bine katılır. Halk arasında diş çürüğünün içine 1-2 damla koyularak kullanılmaktadır.

şeytantırnağı Kökü (Ha-fif Ağrı): Güney Afrika’da ye-tişen bu bitkinin kökünden hazırlanan çay dahilen hafif ağrı kesici olarak kullanılır.

Köpek üzümü, Yaban mer-sini (Yara): Kurutulmuş çi-çekli dallarından hazırlanan çay ağrı kesici olarak içilir. Yaralar ve basur memeleri köpek üzümü çayı ile yıkanır.

Papatya Çiçeği (Basur): Pa-patya Çayı basur gibi iltihap-lı yaralara karşı pansuman halinde ağrı kesici ve yara iyileştirici olarak kullanılır.

Zeytinyağı (Baş) : Uzman-lar zeytinyağını da ağrıya karşı “birebir” bitki yağları arasında gösteriyor. Bunun sebebi ise sızma zeytinyağında, ağrı kesici ilaçlarda da bulunan “ İbuprofen “ adlı maddenin bulunmasıdır.

HANGİ AĞRILARdA HANGİ BİTKİ ETKİLİ

Baş: Sızma zeytinyağı tüketi-mi, migren gibi elde kronik ağ-rıların etkilerini azaltmaktadır. Baş ağrısı için mentol ve oka-liptüs yağı da önerilmektedir.

Boyun ve Bel: Kafuru 10 Gün boyunca günde bir kere ağrıyan bölgelere sürmek yeterli. Özel-likle bel ağrılarında zencefil ve edrefil (ce biberi) karışımı uygu-lanabilir. Günde 1 kere olmak üzere 3 gün süre ile uygulanır.

Eklemler (diz, dirsek, kol, ba-caklar): Kafur ağrı kesici olarak romatizmal rahatsızlıklarda etkili olmaktadır. Ancak bu kesinlik-le dahilen kullanılmaz çünkü zehirlidir, haricen sürülmelidir. 3 tablet kafur, 250 gr saf Alkol içinde eritilir. Ağrı olan bölgeye ve civarına diz, dirsek, kol ve ba-cakların eklem yerlerine sürülür.

diz Kapakları: Halk arasın-da domates ilacı olarak bilinen salisilik asit, saf alkol içinde eritilir. Ağrıyan bölgelere, Ayak parmaklarına ve diz kapak-larına günde 1 kere olmak üzere 10 gün süre ile sürülür.

Bütün Vücut: Susam yağı sinir uçlarını uyarıcı etkiye sahiptir. Vü-cut gevşiyor, rahatlıyor. Kekik yağı, zeytinyağı ile karıştırılarak özellik-le romatizmal ağrılarda, ağrıyan bölgeye sürülebilir. Ancak kekik yağı yakıcı bir yağ olduğu için tek başına sürülmesi sakıncalıdır.

Ağrı Kesici ŞİFALI BİTKİLER

www.b-fit.com.tr

Ek HizmetlerimizYoga•Plates•Masaj•Oryantal •Latin Dans •Diyetisyen•

669 98 32Çınar 11 Villa 15 Bahçeşehir

SADECE

30DAKİKA!

YENi SEZONABAŞLADI

İlk deneme ücretsiz

‘KADINLARIN SPOR VE YAŞAM MERKEZİ’

b-fit nedir ?b-fit Amerika’da geliştirilmiş, kendi gü-cünüz kadar itme ve çekme kuvvetiyle hareket eden fitness makinalarıyla toplu halde yapılan özel bir spor programıdır.Neden Günde 30 dakika?Tüm dünyada uygulanan bu sistemle vücudun her noktasının verimli bir çalışma ile 30 dakika

ihtiyacı olan günlük sporu sağlayabileceği kanıtIanmıştır. Bu 30 dakika hem daya-nıklılık hem de kardiyo çalışmasını kapsar ve sağlıklı bir yaşam için gereken sadece bu kadardır. b-fit 30 dakikalık egzersiz programları arasında en çok kalori yakan-dır. Hızlı sonuç verir ve mutlaka herkesin kendine ayıracak 30 dakikası vardır!

41

Gripte Antibiyotik YARARSIZ...En küçük rahatsızlıkta bile ilk akla gelen ilaç antibiyotiktir. Bu nedenle antibiyotiklerin yanlış kullanımına toplumda çok rastlanır. Özellikle de grip gibi yaygın hastalıklarda antibiyotik kullanımı yarar yerine vücuda daha fazla zarar getirir.

Sık kullanılan ilaçlar arasında ilk sıralarda yer alan antibiyotik, ne yazık ki çoğunluk-la doktora danışılmadan alınan bir ilaçtır.

Her hastalıkta fayda sağlamadığı gibi vücuda çok ciddi zararlar da getirebilir. Amerikan Has-tanesi Check-up Bölümü’nden Dr. Hayri Aydın, merak edilen soruları yanıtladı:

Antibiyotik hangi rahatsızlıklar için kullanılır?Genel olarak antibiyotik dendiği zaman aklımı-za gelen bakteriler için üretilmiş olan ilaçlardır. Bunlar genelde sinüzit, farenjit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları veya bronşit, zatürre gibi alt solunum yolu enfeksiyonları için kullanılır. Bunun dışında sindirim sistemindeki ishallerin bakteriler ile olanları ve idrar yolu enfeksiyon-ları gibi diğer bakteriyel enfeksiyonlarda da kul-lanılır. Bildiğimiz antibiyotikler viral enfeksiyon-larda, yani virüslerin yol açtığı enfeksiyonlarda herhangi bir fayda göstermez. Ancak son yıllar-da özellikle değişik virüslere karşı antiviraller geliştirilmiş olup, bunları genel antibiyotik diye tanımlamaktan kaçınmak lazım.

Gripte antibiyotik kullanılır mı? Bizim grip diye adlandırdığımız hastalıklar as-lında çok çeşitlidir. Grip denince influenza vi-rüsünün yol açtığı solunum yolu hastalığı anla-şılmalıdır. Bunun dışında bir çok solunum yolu virüsünün veya bakterisinin yol açtığı solunum yolu şikayetleri gösteren rahatsızlıklar buluna-bilir. İnfluenza virüsünün yol açtığı gripte bu güne kadar alıştığımız antibiyotiklerin herhangi

bir rolü yoktur. Ancak son yıllarda 2 tane yeni an-tiviral çıkmıştır ve bunlar eğer influenza virüsü hastalığa sebep oldu ise, erken dönemde alınır-sa hastalık süresini kısaltıp fayda sağlayabilir. Fakat grip mi yoksa başka bir solunum yolu virüsüne bağlı bir hastalık veya bakteriyel bir enfeksiyon mu olduğunun ayırt edilebilmesi lazım. Bunlardan sadece sonuncusunda anti-biyotiğin yeri vardır.

Gripte antibiyotik kullanımı gereksiz midir? Grip denince eğer influenza virüsü tarafından yaratılmış bir solunum yolu hastalığından bah-sediyorsak o zaman bildiğimiz sıradan antibi-yotiklerin herhangi bir faydası yoktur. Zaten genel olarak üst solunum yolları hastalıklarının yani burun akması, hapşırma, boğaz ağrısı, ök-sürük, kırıklık, ateş gibi şikayetlerle seyreden rahatsızlıkların %60-70’i viral kökenli olup, bil-diğimiz antibiyotiklere cevap vermezler. Ancak influenza virüsünün yol açtığı solunum sistemi hastalıklarında influenzaya karşı geliştirilmiş olan antivirallerin yani virüs antibiyotiklerinin faydası olabilir.

Gereksiz antibiyotik kullanımını önlemek mümkün müdür? Nasıl? Öncelikle bu konuda hem hastaların hem he-kimlerin sürekli olarak eğitilmesi gerekiyor. Gereksiz antibiyotiği önlemenin en kesin yolu tabii ki hangi hastalığın bakteriyel hangi hasta-lığın viral olduğunun, belirli bir kesinlikte ayırt edilebilmesi. Maalesef bugünkü teknolojiyle bu konuda çok yeterli değiliz. O açıdan daha çok doktorun ve hastanın karşılıklı olarak bilgi-yi doğru paylaşması, iyi bir iletişim kurması ve hastanın antibiyotik kullanımının ertelenme-sine olumsuz bir yaklaşımı olmaması gerekir. Tereddüt edilen durumlarda mümkün ise bir kaç gün beklenip şikayetlerin iyiye mi, kötüye mi gittiği gözlenebilir. Bu şekilde de rahatsız-lığın viral ya da bakteriyel olduğu konusunda bir fikir elde edilinebilir. Bunun dışında antibi-yotiklerin reçetesiz satılması tabii ki en çok ge-reksiz kullanımı artıran olgudur. Çoğu zaman

eczanelerde antibiyotik tavsiyelerinde bulunul-maktadır. Doktorların zorlandığı antibiyotik kullanımı ko-nusu bu eğitimi almamış kişiler açısından çok daha zordur.

Grip sırasında antibiyotik kullanmanın ne gibi sakıncaları oluyor? Antibiyotikler her ne kadar rahatlıkla tolere edilebilen, genel olarak problem çıkarmayan ilaçlar olsa da neticede bir ilaçtır. Hepsinin et-kisinin yanı sıra yan etki ihtimali de vardır. Her şeyden önce Penisilin ve benzeri antibiyotikler daha çok olmak üzere hepsi alerji geliştirebilir. Eğer geçmişte bir kullanıma bağlı allerji hika-yesi yoksa bunu önceden kestirebilmek çok

kolay değildir. Bunun dışında sindirim sistemi şikayetleri yaratabilir. Çok daha nadir olarak karaciğer, böbrek toksisiteleri oraya çıkabilir. Hanımlarda daha sık olarak bu antibiyotik kul-lanımı çeşitli jinekolojik enfeksiyonlara sebep olabilir. Bu faydalı bakterilerin öldürülüp yeri-ne zararlı bakteriler veya mantarların hakimi-yet kurması ile ortaya çıkar. Yine antibiyotik kullanımı kadın ve erkek bağırsağındaki fay-dalı bakterileri öldürerek zararlı bakterilerin yol açtığı kanamalı kolitler ortaya çıkarabilir.Bir de tabii ki kullandığınız her antibiyotik bir şekilde vücuttan doğaya atılmakta, hem vücutta, hem vücut dışında doğada bu anti-biyotiklerin bulunuşu bunlara karşı bakteriler tarafından direnç gelişmesine sebep olmak-tadır. Antibiyotik dozları yıllar içerisinde git-gide artmakta veya bazı antibiyotikler direnç gelişimi sebebi ile artık işimize yaramaz hale gelmektedir. Bu yüzden sürekli yeni antibiyo-tikler bulmaya çalışılmaktadır.

Kekik Yağı (Romatizma): Ke-kik yağının içinde bulunan kar-vakrol ve timol maddelerinin güçlü ağrı kesiciler olduğu ispat edilmiştir. Kekik yağı, romatiz-ma ağrılarının giderilmesinde zeytinyağı ile karıştırıldıktan sonra dıştan ovularak kullanılır.

Haşhaş (Çeşitli): Haşhaş mey-vesinden elde edilen ve “opiat-lar” denen afyon Alkaloitleri (Mor-fin gibi) güçlü ağrı kesicilerdir. Gümüşdüğme (migren): Ülke-mizde de yaygın olarak bulunan Gümüşdüğme bitkisinin yaprak-ları migren ağrılarını gidermek amacı ile kullanılır. Bu kullanım özellikle İngiltere, Kanada gibi ülkelerde oldukça yaygındır.

Güzelavrat Otu: Zehirli bir bit-kidir. Doktor kontrolünde kulla-nılması gerekmektedir. İltihaplı ağrıları kesici özelliği vardır. Karanfil esansı (diş): Karanfil esansı ve etkili maddesi öje-nol diş hekimliğinde kullanı-lan ağrı kesici ilaçların terki-bine katılır. Halk arasında diş çürüğünün içine 1-2 damla koyularak kullanılmaktadır.

şeytantırnağı Kökü (Ha-fif Ağrı): Güney Afrika’da ye-tişen bu bitkinin kökünden hazırlanan çay dahilen hafif ağrı kesici olarak kullanılır.

Köpek üzümü, Yaban mer-sini (Yara): Kurutulmuş çi-çekli dallarından hazırlanan çay ağrı kesici olarak içilir. Yaralar ve basur memeleri köpek üzümü çayı ile yıkanır.

Papatya Çiçeği (Basur): Pa-patya Çayı basur gibi iltihap-lı yaralara karşı pansuman halinde ağrı kesici ve yara iyileştirici olarak kullanılır.

Zeytinyağı (Baş) : Uzman-lar zeytinyağını da ağrıya karşı “birebir” bitki yağları arasında gösteriyor. Bunun sebebi ise sızma zeytinyağında, ağrı kesici ilaçlarda da bulunan “ İbuprofen “ adlı maddenin bulunmasıdır.

HANGİ AĞRILARdA HANGİ BİTKİ ETKİLİ

Baş: Sızma zeytinyağı tüketi-mi, migren gibi elde kronik ağ-rıların etkilerini azaltmaktadır. Baş ağrısı için mentol ve oka-liptüs yağı da önerilmektedir.

Boyun ve Bel: Kafuru 10 Gün boyunca günde bir kere ağrıyan bölgelere sürmek yeterli. Özel-likle bel ağrılarında zencefil ve edrefil (ce biberi) karışımı uygu-lanabilir. Günde 1 kere olmak üzere 3 gün süre ile uygulanır.

Eklemler (diz, dirsek, kol, ba-caklar): Kafur ağrı kesici olarak romatizmal rahatsızlıklarda etkili olmaktadır. Ancak bu kesinlik-le dahilen kullanılmaz çünkü zehirlidir, haricen sürülmelidir. 3 tablet kafur, 250 gr saf Alkol içinde eritilir. Ağrı olan bölgeye ve civarına diz, dirsek, kol ve ba-cakların eklem yerlerine sürülür.

diz Kapakları: Halk arasın-da domates ilacı olarak bilinen salisilik asit, saf alkol içinde eritilir. Ağrıyan bölgelere, Ayak parmaklarına ve diz kapak-larına günde 1 kere olmak üzere 10 gün süre ile sürülür.

Bütün Vücut: Susam yağı sinir uçlarını uyarıcı etkiye sahiptir. Vü-cut gevşiyor, rahatlıyor. Kekik yağı, zeytinyağı ile karıştırılarak özellik-le romatizmal ağrılarda, ağrıyan bölgeye sürülebilir. Ancak kekik yağı yakıcı bir yağ olduğu için tek başına sürülmesi sakıncalıdır.

Ağrı Kesici ŞİFALI BİTKİLER

www.b-fit.com.tr

Ek HizmetlerimizYoga•Plates•Masaj•Oryantal •Latin Dans •Diyetisyen•

669 98 32Çınar 11 Villa 15 Bahçeşehir

SADECE

30DAKİKA!

YENi SEZONABAŞLADI

İlk deneme ücretsiz

‘KADINLARIN SPOR VE YAŞAM MERKEZİ’

b-fit nedir ?b-fit Amerika’da geliştirilmiş, kendi gü-cünüz kadar itme ve çekme kuvvetiyle hareket eden fitness makinalarıyla toplu halde yapılan özel bir spor programıdır.Neden Günde 30 dakika?Tüm dünyada uygulanan bu sistemle vücudun her noktasının verimli bir çalışma ile 30 dakika

ihtiyacı olan günlük sporu sağlayabileceği kanıtIanmıştır. Bu 30 dakika hem daya-nıklılık hem de kardiyo çalışmasını kapsar ve sağlıklı bir yaşam için gereken sadece bu kadardır. b-fit 30 dakikalık egzersiz programları arasında en çok kalori yakan-dır. Hızlı sonuç verir ve mutlaka herkesin kendine ayıracak 30 dakikası vardır!


Sa ğ l ı k

42

Kübra TOKSOY Bay/Bayan Saç Tasarım ve Güzellik MerkeziTel: (0 212) 672 89 85 - 605 09 05Parkway AVM, Pelit Pastanesi yanı

BAŞKA ŞUBEMİZ YOKTUR...

SAÇFönKesimÇocuk KesimiKesim + SakalBaylara özel Loreal saç boyası

GÜZELLİKBuharlı ve Maskeli ManikürPedikür ve Batık tırnak tedavisiParafin El BakımıParafin Ayak BakımıKaş düzeltmeOmuz ağdaGöğüs ağdaSırt ağdaMasaj

FİYATLARIMIZ7 TL

15 TL10 TL22 TL

35 TL

15 TL

25 TL15 TL25 TL7 TL

10 TL20 TL20 TL50 TL

L’oreal Professionnel Homme

Her daim şık•Karizmatik•Estetik bilincine sahip•Yaşamayı bilen ve hayattan zevk alan•Çevresine karşı hassas ve duyarlı erkekler için çok özel bir •seri yarattı.

Yanlızca erkekler için, özel olarak geliştirilmiş profesyonel servis ve kişisel saç bakım ürünlerinden oluşan komple bir seri.

1) Saç Sakal+Mini Cilt Bakımı+Manikür 77 TL yerine 57 TL

2) Saç Sakal+ Mini Cilt Bakımı+ Manikür+Pedikür 102 TL yerine 82 TL

3) Saç + Manikür+Pedikür 55 TL yerine 40 TL

AYLIK PAKETLERİMİZ

Sakal ÜstüOmuzlar

BoyunEnseSırt

EPİLASYON PAKETİ

Nakit1200 TL

6 Taksitİmkanı

Domuz Gribinden,Nasıl Korunmalıyız?Son olarak Ankara’da bir ilköğretim okulunda tespit edilen domuz gribi için küresel alarm sürüyor! Uzmanlar domuz gribine karşı alın-ması gereken önlemleri açıkladı...

Şanlıurfa Harran Üniversitesi Tıp Fakülte-si Dekanı Prof. Dr. Ahmet Koç, Üniversite Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Doç.

Dr. Zeynep Şimşek ve Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Süda Tekin Koruk, “Domuz Gribi ve Korunma Yolları” konusunda bir basın açık-laması yaptılar.Yrd. Doç. Dr. Süda Tekin Koruk, Domuz gri-binin, A tipi (H1N1), hızla yayılan bir virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan bir hastalık olduğunu belirtti. Koruk, “Bu virüs daha önce insanlarda görülmezken, geçirdiği değişim sonucu artık insanlarda da görülmek-tedir. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de gö-rülmüş ve daha sonra birçok ülkeye yayılmış-tır. Hastalığın ilk olarak saptandığı 24 Nisan 2009’dan bugüne dünyada yaklaşık 400 bin kişide hastalık tespit edilmiş ve bugüne kadar 4 bin 500’e yakın kişi ölmüştür. Türkiye’de ise Sağlık Bakanlığı tarafından 15 Ekim 2009 iti-bariyle 492 hasta olduğu bildirilmiştir. Henüz ilimizden hastalık bildirilmemiştir” Hastalık in-sandan insana bulaşmaktadır” dedi.

masa, Sandalyeden de BulaşabilirHastalık belirtilerinin öksürme, aksırma sıra-sında direkt solunum yolu ile bulaşabileceği gibi, ortamdaki kapı kolu, masa, sandalye gibi cansız yüzeylerden eller vasıtasıyla da bula-

şabilmekte olduğu belirtilen Koruk, “Belirtiler normal grip belirtileri gibidir. Bunlar; yüksek ateş (koltuk altından ölçülen 38 derece ve üze-ri), öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, vücut ağrıları, baş ağrısı, titreme, halsizlik, nadiren kusma ve ishal. Önemli olan hastalığın yayıl-masını önleyici tedbirleri almaktır.

Ellerinizi Bol Sabun ve Suyla YıkayınBunlar; eller en az 30 saniye ve sık sık bol sa-bun ve suyla yıkanmalıdır. İnsanlarla kucaklaş-ma, tokalaşma gibi yakın temastan kaçınılma-lıdır. Öksürme ve hapşırma sırasında ağız ve burun bir mendil ile kapatılmalı ve bu mendil kullanıldıktan sonra çöpe atılmalıdır. Ev, iş yeri tipi yaşanılan alanlar sık sık havalandırılmalı-dır. Vücut direncinin arttırılması için yeterli ve dengeli beslenilmelidir. Bu önlemler özellik-le bölgemiz açısından çok büyük önem taşı-maktadır. Çünkü gerek beslenme bozukluğu, gerekse kronik hastalıklar diğer bölgelerden daha fazladır. Bu nedenle mikrop insanlara kolaylıkla yerleşecek ve hastalığın seyri daha ağırlaşacaktır. Özellikle gerek evlerde gerekse okullarda aşırı kalabalık yaşam hastalığın hızla bulaşmasına neden olacaktır. Bu ortamların sık sık havalandırılması ve genel temizlik kural-larına uyulması önemlidir. Özellikle okullarda mutlaka sıvı sabun bulunması, öğrencilerin sık sık ellerinin yıkatılması, tuvalet, lavabo, sıra,

kapı kolu gibi yerlerin bol deterjanla temizlen-mesi gerekmektedir” diye konuştu.

Hastaların dikkat Etmesi Gerekenler“Hasta kişi, hastalık başlangıcından 1 gün ön-cesi ve 7 gün sonrasına kadar bulaştırıcıdır” diyen Koruk, “Eğer hasta iseniz ayrıca şunlara dikkat ediniz; öksürük ve aksırık esnasında ağız ve burnunuzu tek kullanımlık mendil ile kapatınız ve kullanılan mendili çöpe atınız. Hastalığı diğer kişilere yaymamak için müm-künse evden dışarı çıkmayınız. Evdeki diğer kişileri korumak için yakın temastan kaçınınız. Basit cerrahi maske kullanınız. Kişisel eşyala-rınızı (havlu, diş fırçası, çatal, kaşık, nevresim, çarşaf vb.) başka kişilerle paylaşmayınız. Elle dokunduğunuz eşyaları deterjan veya 1/10 oranında sulandırılmış çamaşır suyu ile siliniz. Bol su içip, beslenmenize dikkat ediniz ve isti-rahat ediniz. Acil durumlarda mutlaka doktora başvurunuz. Hastalığın tedavisi vardır. Gripte kullanılan antiviral ilaçlar bu grip türünde de kullanılmaktadır. Bu ilaçlar hastalık belirtileri başladıktan sonra ilk 48 saat içerisinde veril-diğinde hastalığın şiddetini azaltıp, süresini kısaltabilir. Ayrıca destekleyici tedavide şika-yetlerin azaltılmasına yönelik olarak doktor tavsiyesiyle çeşitli ilaçlar kullanılabilir. Dokto-run önerisi olmadan antibiyotik kullanılmama-lıdır” ifadelerini kullandı.

Neye zaman harcıyoruz ?Neye zaman harcıyoruz ?

İngiliz Daily Telegraph gazetesinin haberinde, yaşları 16 ila 60 olan 2 bin 491 kadının katılımıyla ya-

pılan araştırmada, kadınların ortala-ma olarak yaşamlarının 287 gününü, işe, akşam yemeklerine, davetlere, tatile, spora ve diğer faaliyetlere ne giyeceklerini seçebilmek için gardı-

roplarını karıştırarak geçirdiğini or-taya koyduğu bildirildi. Bu sürenin büyük bölümünün, cuma veya cu-martesi akşamları ile tatil için uygun kıyafet seçimine ayrıldığı belirtildi. Uzmanlar, ortalama olarak bir kadı-nın hafta içi her sabah kıyafet seçimi için 16 dakika harcadığı, bu sürenin

cumartesi ve pazar sabahları 14 dakika civarında olduğu kaydedildi. Araştırma, kadınların çoğunun, hafta sonu dışarı çıkmadan önce ne giye-ceklerine karar vermek için yaklaşık 20, tatile götürecekleri giysileri seç-mek için de her seferinde 52 dakika harcadığını gösterdi.

Kadınlar yaşamlarının yaklaşık bir yılını ne giyeceklerine karar vermeye harcıyor... İngiltere’de yapılan bir araştırma, kadınların, yaşamlarının yaklaşık bir yılını ne giyeceklerine karar vermeye harcadığını gösterdi.

43



SAÇFönKesimÇocuk KesimiKesim + SakalBaylara özel Loreal saç boyası

GÜZELLİKBuharlı ve Maskeli ManikürPedikür ve Batık tırnak tedavisiParafin El BakımıParafin Ayak BakımıKaş düzeltmeOmuz ağdaGöğüs ağdaSırt ağdaMasaj

FİYATLARIMIZ7 TL

15 TL10 TL22 TL

35 TL

15 TL

25 TL15 TL25 TL7 TL

10 TL20 TL20 TL50 TL

L’oreal Professionnel Homme

Her daim şık•Karizmatik•Estetik bilincine sahip•Yaşamayı bilen ve hayattan zevk alan•Çevresine karşı hassas ve duyarlı erkekler için çok özel bir •seri yarattı.

Yanlızca erkekler için, özel olarak geliştirilmiş profesyonel servis ve kişisel saç bakım ürünlerinden oluşan komple bir seri.

1) Saç Sakal+Mini Cilt Bakımı+Manikür 77 TL yerine 57 TL

2) Saç Sakal+ Mini Cilt Bakımı+ Manikür+Pedikür 102 TL yerine 82 TL

3) Saç + Manikür+Pedikür 55 TL yerine 40 TL


Sakal ÜstüOmuzlar

BoyunEnseSırt

EPİLASYON PAKETİ

Nakit1200 TL

6 Taksitİmkanı

CİLDİNİZ İÇİN MUCİZE YARATAN

BESİNLER1- Avokado: Tropikal meyve avo-kado iyi bir biotin kaynağıdır. Cilt kuruluğuna engel olduğu gibi saç ve tırnak kırılmalarının da önüne geçen avokado lokal olarak uygu-landığında aşırı sıcaktan yıpranmış ciltleri nemlendirerek tedavi eder.

2- Yeşil Çay: Polifenol açısından zengin olan yeşil çay, cildini-zin dostudur. Günde en az dört bardak içerek cildinizin güzel kalmasına yardım edin.

3- domates Püresi: Lycopene adı verilen güçlü antioksidanın bolca bulunduğu domates püresi, saf zeytinyağı ile birlikte güneş yanığına maruz kalmış ciltlere 10 gün boyun-ca uygulandığında cildiniz yeniden sağlığına kavuşacaktır. Ayrıca yoğun olarak karoten içeren domatesin hücrelerdeki sabit köksel atomların zarar görmesini yavaşlattığı biliniyor.

4- Somon: Yaşlandırmayı yavaşlatan somon balığı, içerdiği as-taxanthin ve karotenoid sayesinde cildin elastikiyetini geliştirir. Böylece yüzünüzdeki çizgiler daha az görünür.

5- Yumurta: Hücrelerdeki köksel atomların meydana getirdiği zararla-rı onaran proteinin bolca bulunduğu yumurta, kuru cildin düşmanı biotin ve temel vitaminlere de sahiptir.

6- Nar: Cildiniz için narı mutlaka listenizde bulundurmanız gereki-yor. Lokal olarak uygulandığında içerdiği antioksidanlar sayesinde cildinizin daha çok kollajen üreterek canlılık kazanmasını sağlar.

7- Ceviz: Balık sevmiyor ve Omega-3 yağ asidinin cildinize sağlayacağı ya-rarlardan faydalanmak istiyorsanız ce-vizi deneyin. Ceviz, Omega-3 açısından zengindir ve bu yağ asidi saçınızın par-lamasına fayda sağlayacağı gibi cildinizi daha yumuşak ve genç gösterir.

8- Baklagiller: Diğer bir protein kaynağı da baklagillerdir. Hücredeki köksel atomların meydana getirdiği zararları gidermeye yardım eden ve yeni cilt hücresi ile cildin kollajen üret-mesine olanak sağlayan baklagiller bunu içerdiği proteinlerle başarır.


Gü z e l l i k

44


Her yaşın boyası farklı...

20 dakikada benzersiz, daha parlak ve üzüm çekirdeği yağının büyülü etkisiyle renklendirme servisi

Zengin, derin ve yoğun renkleriyle beyaz saçları%100 kapatır.

Yaşlanma karşıtı çift etkili renklendirme servisi

SAÇFönKesimÇocuk KesimiWella/Loreal/Bitkisel Dip BoyaWella/Loreal/Bitkisel Komple BoyaTopuz/MaşaRöfle/Balyaj

FİYATLARIMIZ7 TL

20 TL15 TL

45 TL

55 TL30 TL80 TL

1) 3 fön+Wella/Loreal Boya+Kaş Bıyık 81 TL yerine 61 TL

2) Organik balyaj+Saç Kesimi+Saç Bakımı 120 TL yerine 100 TL

3) Wella/Loreal Boya+Manikür+Pedikür+Kaş Bıyık

95 TL yerine 75 TL



Burun EstetiğiEstetik burun operasyonu: Rhinoplasti nedir? Rhinoplasti, es-tetik amaçlı olarak burun şeklinin düzeltilmesi için yapılan ope-rasyondur.Ameliyat yaşı, estetik burun operasyonu yaptırmak için hem anatominin hem de ruhsal yapının olgunlaştığı ortala-ma 18 yaş alt sınırdır.

Ameliyat öncesi görüşmeAmeliyat öncesi görüşmede;nefes alma durumunu ve burun iç ya-pılarını değerlendirmek için en-doskopik muayene yapılır.Has-tanın burun fotoğrafları çekilip bilgisayar üzerinde ameliyat sonra-sı oluşacak muhtemel şekil görülür.

Ameliyat tekniğiAmeliyatta burun kemikleri zarif kesi-ciler ve mikromotor ile kesilip - törpü-lenerek şekillendirilecek,kapalı tek-nik özelliği olarak da burun dışınızda iz kalmayacaktır.Burundan nefes alma zorluğu, septum deviasyonu denen burun orta duvar eğriliği ile yaşanmaktadır. Bu durumlar tespit edilirse ameliyat sırasında düzeltilecektir.(Septorhinoplasti operasyonu olarak adlandırılır)Ameliyatta ihtiyaca göre,hump dediğimiz burun üstündeki çı-kıntı çıkarılır,burundaki eğrilik düzeltilir,burun sırtı, burun ucu, burun delikleri şekillendirilir, burun içindeki kesiler kendiliğinden eri-yen iplerle kapatılıp burun dışına özel bantlar yapıştırılır ve bir haf-ta kalacak plastik atel yerleştirilir.Ameliyat sonrası verdiği rahatsızlık-lar nedeniyle tampon kullanılmaz.

Anestezi türü ve ameliyat süresiAmeliyat genel anestezi altında yapılır,ortalama 2-2,5 saat sürer.

İyileşme süreciAmeliyat sonrası ilk gün yüze soğuk uygulama ve basit ağrı kesici ilaçlar hastayı rahatlatır.Hasta 1 gece has-tanede kalıp ertesi gün eve döner.Ameliyattan 2-3 gün sonra en fazla olmak üzere hafif bir ödem (şişlik) ve morluk oluşabilir ki,bu da sonraki günlerde hızla geriler.

Ameliyattan ortalama 5.-7. gün sonra burun üzerindeki plastik atel ve bantlar çıkarılır.Ameliyat-tan yaklaşık 5-7 gün sonra normal hayata geri döner,yolculuk yapabi-lir ve işinize başlayabilirsiniz.0-15.günlerde yürüyüş şeklinde sizi faz-la yormayacak aktiviteler yapma-nızda fayda vardır.Ancak,tempolu egzersiz ve yüzmeye başlama zamanı ameliyat sonrası 3.ya da 4.hafta olmalıdır.Gözlük kullanımı ortalama 1.ayda hafif çerçeveli bir gözlükle başlanabilir.(Lens kulla-nan hastalar,ameliyat sonrası 2-3.gün lenslerini kullanmaya başlaya-biliyorlar.)Burnunuza travma ala-bileceğiniz sporlara ve dalmaya 2.aydan önce başlamamalısınız.Burun şeklinin tam olarak otur-ması ortalama 3-6 ay olacaktır.

Ameliyatın komplikasyonlarıAmeliyat sırasında; septum delin-mesi olabilir ki,bunun o anda tamir edilmesi faydalıdır.İleride burun-dan nefes almada ses gelmesine sebeb olabilmektedir.Burun kemik ya da kıkırdaklarından fazla çıka-rılması ya da burunun fazla küçül-tülmesi veya büyütülmesi olabilir.Ameliyattan hemen sonra kanama olabilir ki,kanamanın türüne göre hekiminiz işlem yapar.İyileşme döneminizde,yüzünüzde özellikle üst dudakta,burun ucunda şişlikler ve uyuşukluklar olabilir ki, bunlar za-man içinde gerileyecektir.İleriki dö-nemlerde burun içi mukoza yapıla-rında yapışıklık meydana gelebilir ki, nefes almada yarattığı problem nedeniyle bir cerrahi işlemle dü-zeltilmesi gerekebilir.Tıbbi kaynak-lar %10 oranında ameliyat sonrası revizyon dediğimiz cerrahi işlemler gerekebileceğini, revizyon cerrahi-

si için ideal sürenin ameliyattan 1 yıl sonra olması gerektiğini bildirir.

Burun ameliyatlarında başarıKişiye bağlı değiştirilemez etkenler olarak; kişinin yaşı,anatomik yapı-sı ve yara iyileşmesine vücudun verdiği reaksiyon başarıyı olumlu ya da olumsuz yönde etkiler.Burun cildinin ince olması,burun kıkır-dak yapısının kalın olması,burun büyüklüğü yüzüyle fazla orantı-sız olmaması ve tüm yüz hatları orantılı olan kişilerde başarı oranı artarken,burun cildinin yağlı ve kalın olduğu,burun kıkırdaklarının ince olduğu,yüze göre çok büyük ya da çok küçük bir burun ve yü-zün totalindeki orantısızlık ya da asimetri başarı şansını azaltabi-lir.Kişiye bağlı olarak;daha önce operasyon ya da travma geçirmiş olmak,iyileşme döneminde ge-rekli özeni göstermemiş olmak-ta başarı şansını etkileyebilir.Kişinin yüzü ile orantılı büyüklük-te, simetrisi tam, bakıldığı zaman güzel gözüken ancak ameliyat yapılmış olduğu fark edilmeye-cek kadar doğal duran ve nefes alma problemi olmayan burun ideal burun olarak tanımlanabilir

İnsanlarla göz göze geldiğinizde güzel gözler ve canlı bir bakış, sıcak bir iletişim için en önemli unsurlardan biridir. Prof.Dr. Erol Kışlaoğlu, bu sorunların lokal anestezi ile acısız ve çok kısa süre-

de nasıl düzeltilebileceğini ve güzel bakışlar yaratan estetik uygu-lamaların ana hatlarını anlattı.

Göz Kapaklarında Oluşan deformasyon…Göz kapağı yaşlanmaya bağlı olarak ya da kalıtsal nedenlerle çok genç yaşlarda da torbalanabilir bazen de göz kapağı derisinde tor-balanma olmadan sadece sarkma ya da gevşeme görülebilir.Göz kapaklarında oluşan deformasyon ve sarkık görüntü ise kişiyi yorgun ve yaşlı gösterir. Bu durumun estetik görünüm bozukluğuna neden olması yanında, sarkık haldeki üst göz kapaklarının gözün önünü kapatması ile kişinin görmesini de engelleyebilir.

Göz Kapağı Ameliyatı Nasıl Yapılır?Göz kapağı estetiği ameliyatı ya da blefaroplasti, göz kapakla-rına uygulanan estetik cerrahi girişimdir. Bu girişimde, alt ve üst göz kapaklarından fazla sarkma ve torbalanmaya neden olan deri fazlalıkları çıkarılır. Ancak çıkarılan doku miktarları-nın çok iyi planlanması gerekir. Estetik cerrahi uzmanı Prof.Dr Erol Kışlaoğlu, operasyon sırasında yapılanları şöyle açıkladı; Estetik göz kapağı ameliyatı ile fazla deri alınır ve ayrıca fıtık-laşmış yağ dokusu önündeki zar kuvvetlendirilir. Bu şekilde hem güzel bir görünüm elde edilir hem de kişinin rahat görme-si sağlanmış olur. Göz kapağı estetiği lokal anestezi ile yapılır ancak hastanın talebine göre veya başka işlemlerde yapıla-caksa genel anestezi altında da yapılabilir. Hastanın mevcut şikayetlerine göre sadece üst, veya alt kapaklar ya da hem alt ve üst kapaklar aynı anda ameliyat edilebilir. Ameliyat ortala-ma 1-1.5 saat sürer.

İz Kalır mı?Üst göz kapağı için kesi göz kapağının katlanma yerinden yapılır. Üst göz kapağında gizli bir dikiş ve alt göz kapağında kirpik dibinde ken-diliğinden kaybolan dikişler vardır. Bu nedenle iz görünmez. Ayrıca göz kapakları insan derisinde en az iz bırakan bölgelerdendir.

Ameliyat SonrasıAmeliyat sonrası ödeme mani olmak için göz 1 saat kapalı tutulur. Hasta hemen evine dönebilir. Herhangi bir sargı ya da pansuman söz konusu değildir. Hasta iki gün sonra banyo yapabilmekte doğal ihtiyaçlarını rahatlıkla giderebilmektedir. 4 gün sonra üst göz kapa-ğında ki dikiş alınır. Bu süre zarfında hasta güneş gözlüğü takarak günlük hayatına devam edebilir.Bu operasyon tek başına uygulanırken kaş kaldırma ve yüz germe operasyonları ile kombine edilebilir.

Normal Hayata dönüşAmeliyat iyi sonuç verir. Nadiren revizyon (yeniden cerrahi girişim) gerekli olabilir. Kişi 3 gün sonra işine dönebilir. Gözkapaklarının yeni şekli, yerçekimi nedeniyle etkileneceğinden kişinin bünyesine göre bazen 5 – 10 yıl bazen de ömür boyu dayanır.

Bakışlarınıza Gölge Düşmesin...Ufak estetik uygulamalarla zamana meydan okuyan güzel gözlere sahip olabilirsiniz.


Her yaşın boyası farklı...

20 dakikada benzersiz, daha parlak ve üzüm çekirdeği yağının büyülü etkisiyle renklendirme servisi

Zengin, derin ve yoğun renkleriyle beyaz saçları%100 kapatır.

Yaşlanma karşıtı çift etkili renklendirme servisi

SAÇFönKesimÇocuk KesimiWella/Loreal/Bitkisel Dip BoyaWella/Loreal/Bitkisel Komple BoyaTopuz/MaşaRöfle/Balyaj

FİYATLARIMIZ7 TL

20 TL15 TL

45 TL

55 TL30 TL80 TL

1) 3 fön+Wella/Loreal Boya+Kaş Bıyık 81 TL yerine 61 TL

2) Organik balyaj+Saç Kesimi+Saç Bakımı 120 TL yerine 100 TL

3) Wella/Loreal Boya+Manikür+Pedikür+Kaş Bıyık

95 TL yerine 75 TL




Gü z e l l i k

46

Göz Rengine Göre

makyajGöz kapağınıza hangi farı süreceğinize karar verirken, göz renginizi de dikkate almalısınz.

mavi Gözlüler :Gözlerinizin doğal güzelliğini ortaya çıkarmak için, çizelgede mavinin kar-şısında olan, yani turuncu ailesinden bir ton seçin. “The Color Answer Book” kitabının yazarı Leatrice Eiseman “Top-rak renklerinden oluşan turuncular grubu, çikolata kahvesi ve bejlerin yanı sıra, mandalina rengi gibi daha canlı tonları da içerir” diyor. Modeldeki efekti elde etmek istiyorsanız, kahverengi ka-lemle gözlerinizin alt ve üst kenarlarını çizerek, göz şeklini belirginleştirin. Far için mercan tonlarını tercih edin. Farı göz kapaklarınıza birkaç kat uygulayın ve derinlik vermek için, özellikle göz çizgisinde farı daha belirgin olarak sü-rün. Gözlerinizi parlak kılmak istiyorsa-nız, patlıcana çalan kahverengiyi tercih edebilirsiniz. Aynı zamanda füme de mavi gözleri buğulu gösterir.

Gri - mavi GözlerGöz kapaklarında asker yeşili far kullanılabilir. Asker yeşili bu renk gözleri daha çok öne çıkarır, çok doğal durur.

Gri GözlerJean mavisi gri gözleri ön plana çıkarır. Ama bu göz rengi için inci beyazı ya da opal rengi de son zamanlarda çok faz-la tercih ediliyor.

Ela GözlerKahverengi tonları bu göz rengini be-lirginleştirir. Yalnız kahverengi tonlarını göz kapağı ve kaş kenarına doğru farklı tonlarda kullanmak daha doğru olur.

mavi - Yeşil GözlerGece mavisi bu göz rengini daha çok vur-gular. Yalnız gece mavisini transparan şek-linde kullanmayı tercih edin, yani abartıya kaçmayın, hafif sürmeye dikkat edin

Yeşil Gözlüler:“Gözleriniz yeşilse, bakışlarınızı kes-kinleştirmek için, çizelgede yeşilin karşısında olan, kırmızı paletinden bir renk seçebilirsiniz. Pembeler ve sıcak lavanta tonları gözlerinize en iyi gi-den renklerdir” diyor Kate Hudson’ın makyözü Paul Starr. Kırmızı ailesin-den renk seçerken, gözlerinizden daha canlı renklerden kaçının, yoksa gözlerinizi ön plana çıkarmak yerine, tam tersine onların soluk kalmasına neden olacaksınız. Starr’dan bir öneri daha: “Siyah likit kalem kullanırsanız, uçuk tondaki farla son derece iyi bir kontrast elde edersiniz.” Ayrıca açık sarıya çalan bakır tonlarını çok ince bir şekilde kullanır-sanız ilgi çekici bir makyaj sağlayabilirsiniz.

Kahverengi GözlülerKahverengi gözlerinizin sıradan ol-duğunu asla düşünmeyin. Yapma-nız gereken tek şey, mavi renk kul-lanarak, onları ön plana çıkarmak. Kahverenginin kontrastı olan mavi, gözlerinizi son derece çekici gös-terecek. “Zengin bir kobalt, parlak bir gök mavisi veya uçuk bir bebek mavisi kullanabilirsiniz.” diyor Janet Jackson ve Jennifer Anniston’un makyözü BJ Gillian. Işıltılı bir mavi tercih ediyorsanız, daha dramatik bir efekt için, gözünüzün alt tarafını koyu bir mavi kalemle çizerek, kale-min üzerine açık renkteki farı sürün. Ancak daha doğal bir bakış elde et-mek istiyorsanız, haki ve kahverengi tonlar da kullanabilirsiniz.

Gri - Yeşil GözlerGül kurusu gri ve yeşil karışımı gözler için idealdir ama gözün üstünü de siyah bir eye liner ile belirginleştirin. Ayrıca gümüş ya da azur renklerini ayrı ayrı ya da kombi-ne ederek kullanmak da çok beğeniliyor.

Pulslu Işık Teknolojisinin En Son Jenerasyonu

IPL QUANTA SYSTEMS ETERNA GIOVINEZZAFPL ile IPL(Intense Pulsed Light) epilasyon, istenmeyen tüylerden kalıcı ola-rak kurtulmanın en hızlı ve sağlıklı yoludur. IPL epilasyon, lazer epilasyon sistemlerine göre daha acısızdır. Başlık büyüklüğü nedeniyle seans süreleri daha kısadır. Değişik deri ve kıl tipine uygulanabilmektedir. IPL ışını, kıl folikülün melanini tarafından emilir, Böylece kıl kökünün ısısı artar ve kıl kökü ısınarak tahrip olur. Her IPL epilasyon uygulamasında kıl köklerinin belli bir kısmı etkilenir. Bu nedenle epilasyon tedavisi birkaç seans sürer.

Avrupa’nın ve İtalya’nın şimdi de Türkiye’nin 1 numaralı epilasyon cihazı ile yaza tüylerinizden kurtulmuş olarak girin...


Koltukaltı epilasyonda şok kampanya! 10 TL

Komple vücut bitene kadar garantili nakit 1000 TL ve6 taksit

Komple VücutKomple BacakKoltuk AltıBütün KolYarım KolGenital BölgeBikini BölgesiYüzGöbek ÇevresiDudak ÜstüÇeneTüm KarınEnseEl ÜstüGöğüs UcuGöğüs ArasıFavoriGöğüsSınırsız Bölgeİğneli Epilasyon Dk.

200 TL150 TL40 TL

100 TL70 TL80 TL60 TL60 TL50 TL20 TL25 TL80 TL40 TL30 TL30 TL30 TL40 TL50 TL

300 TL1 TL

1000 TL700 TL300 TL500 TL300 TL400 TL200 TL500 TL200 TL100 TL150 TL400 TL150 TL100 TL100 TL100 TL120 TL250 TL

1700 TL

BİTENE KADARGARANTİLİ NAKİT

TEK SEANS FİYATLARIMIZ

ILP Laser Epilasyon

IPL KAMPANYA ilk gelen 50 müşterimize nakit fiyat üzerinden kredi kartına 6 taksit fırsatını kaçırmayın!


Özellikle ev işleriyle uğraşan kadınların elleri çok sık su ve deterjanla temas eder, bu da tahriş olmalarına yol açar.

Güzellik salonlarında uygulanan el banyoları ve komp-resler, yıpranmış ellerin kendilerini yenileyebilmeleri için ideal bakım yöntemleridir. Fakat bunların dışında

evde de uygulayabileceğiniz pratik yöntemlerle ellerinizle ba-rışık olabilirsiniz.

masaj yağı25 gr. vazelin, 25 ml. hintyağı, 10 damla acıbadem yağı, 25 ml. avokado yağı ve 50 ml. jojoba yağını benmari usulü eritip karış-tırın ve bir krem kabına aktarın. İki günde bir, temiz tırnaklara bu karışım ile masaj yapın. Tırnaklarınız beslenecek ve daha beyaz görünecektir.

El masajıMasaj yapmak istediğiniz elinizi, diğer elinizle sıkıca kavrayın. Ser-best elinizin başparmağıyla küçük dairesel hareketler çizerek diğer elinizin yüzeyine masaj yapın. Hareketleriniz canınızı yakmayacak senlikte olmalı. Parmak aralarına masajBir elinizin baş ve işaret parmaklarını aralayın. Ardından diğer eli-nizin işaret parmağıyla el ayasından eklem bölgesine kadar dai-resel hareketlerle masaj yapın. İşlemi diğer parmak aralarına da uygulayın.

Parmaklarınızı hissedinNazik hareketlerle yapacağınız masaj gergin parmaklarınıza iyi ge-lir. Bunun için bir elinizin baş ve işaret parmaklarıyla diğer elinizin parmaklarına köklerinden uçlarına kadar masaj yapmanız yeterli olacaktır.

El ayalarınızı unutmayınEl ayanıza başparmağınızla dairesel hareketler çizerek masaj ya-pın. Ardından gerilmiş olan kaslarınıza ve eklemlerinize ritmik ola-rak basınç uygulayıp gevşetin.

Baskı uygulayınMasajın sonunda, yoğun dairesel hareketler ve dokunuşlarla tüm el ayanızın ortasına masaj yapın. Tıpkı ayak tabanındaki gibi, bu bölgede de uyarıldığında tüm vücudun gevşemesini sağlayan pek çok refleks noktası yer alıyor.

EsnetinHer parmağınızı mümkün olduğunca esnetin. El ayalarınızı ters çe-virin, parmaklarınızı birbirine geçirin. Ardından el ayalarınızı hafifçe yukarıya doğru gerin. Ellerinizi gevşek bıraktıktan sonra hareketi iki kez tekrar edin.

Güzel elleriçin: Pratik Öneriler

Kozmetiğe harcanan paraların haddi hesabı yok. Sadece bir ürün almak yetmiyor ki... Her gün içeriği gelişen yeni ürünler piyasaya sürülüyor. Dolayısıyla alışveriş listesi de kabarıyor. Gündüz:Sabahın erken saatinde otobüste, metroda veya iş yerinde insanları rahatsız etmemek gerekir. Toplu taşıma araçlarında, parfüm koku-su, hoş olmayan sonuçlar doğura-bilir; örneğin, migreni tahrik edebi-lir, mide bulantısı, baş dönmesine neden olabilir.Sabah parfüm sürmek konusunda kararsız kalan ama iyi kokmayı da isteyenler için ideal olan, eau de cologne, eau de toilette ya da de-odorant, krem gibi bir yan ürünle parfümlenmektir.Eğer sabahları parfüm sürmeyin-ce kendini çıplak hisseden gerçek bir parfüm tutkunu iseniz, meyve koku ailesinden bir parfüm tercih edin.

Cildin asit oranı da parfümün kalıcılığını etkiler:

Asitli ciltlerde ağaçsı ve baha-• ratlı kokular daha kalıcıdır. Asit oranı az ciltler (hassas ve • kuru) ise çiçeksi kokuları daha iyi tutar.

Sıcak günlerde daha hafif parfüm-ler kullanın.Parfümün kokusu sıcak ve nemde daha kuvvetlenir. O hal-de, daha baskın ve egzotik olanları sonbahar ve kışın, hafif olanları ise yaz aylarında kullanın.

PARFÜM SEÇMENİN İNCELİKLERİ

Sabah, öğle, akşam aynı şekilde mi parfüm sıkmak gerekir?Kesinlikle hayır. Parfüm sıktığınız anda etrafınızda yaklaşık 3 metre çapında bir koku çemberi oluşturursunuz. Bu nedenle bulunduğunuz ortamlar ve günün bölümlerini göz önüne alarak parfüm konsantrasyonlarıyla ve koku aileleriyle oynamanız gerekir.

öğleden sonra:Öğleden sonra kullanılan parfümler her yere ulaşabilen, hayatın tatlılığını yansıtan parfümler olmalı. Çiçek veya meyve ailesine ait iyi yayılan ama ağır olmayan kokular seçin. İki ayrı parfüm kullanıyorsanız öğleden sonra daha vurgulu olanını tercih edin. Aynı par-fümü kullanıyorsanız sabah eau de toilette, öğleden sonra eau de parfum kullanın.

Gece:Parfüm özünün kullanılacağı tek za-mandır: ya şimdi, ya hiçbir zaman! Parfüm özleri saatler boyunca vücutta kalır, adeta ikinci deriniz olur. Koku aileleri içinde gece kullanıma en uy-gun olanlar, şık kıyafetlerle uyum sağ-layan, iştahlı notalar içeren, gizemli, ipekli ve ağır kumaşlarla uyumlu olan şipre ve oryantal koku ailesine ait par-fümlerdir.Parfüm kullanımının ilk şartı, cildin tüm kokulardan arınmış yani temiz olmasıdır. Parfümünüzün daha kalıcı olmasını istiyorsanız duş veya banyo sonrasında sürün; gözeneklerin açık olması cildin kokuyu daha iyi emip tut-masını sağlar.Banyo sırasında parfümünüzün yan ürünlerini kullanmak da kokuyu kat-layacaktır.Cilt tipi de parfümün kalıcılığıyla ya-kından ilgilidir. Yağlı ciltlerde parfüm-ler daha kalıcıdır. Bu durumda cildiniz kuruysa daha fazla parfüm sürmeniz gerekir.

65 ülkede faaliyet gösteren ve Avrupa’da lider LCN Protez Tırnak Jelleri 2008 yılında Avrupa’da 1.lik ödülü almıştır.

Kusursuz el tırnakları için…Tırnaklara kusursuz bir gürünüm kazandıran tırnak kaplama tekniğidir. Protez tırnağın, takma tırnaktan farkı uzun ömürlü, çok daha doğal görünümlü, en önemlisi sağlıklı olmasıdır. Doğal tırnağa hiçbir zararı yoktur. Asla inceltmez veya yıpratmaz, ayrıca doğal tırnaktan 2 kat daha kalındır.

Uygulaması ve bakımı son derece kolay ve sağlıklı olan LCN Protez Tırnak jelleri ile kimler tırnak yaptırabilir?•Bakımlı ve uzun tırnaklar isteyenler•Tırnaklarını yiyenler •Tırnaklarını yiyen genç kızlığa adım atan kızlarımız •Hasarlı tırnaklar•Sürekli kırılan tırnaklar•Kalıcı french isteyenler

EL&AYAK BAKIMI

Protez Tırnak ElKalıcı FrenchDip DolgusuProtez Tırnak AyakManikürPedikür

FİYATLARIMIZ

100 TL50 TL40 TL

120 TL15 TL20 TL


Dünyada kullanımı çok yaygın olan

“LCN PROTEZ TIRNAK” KYBELE’de

Kusursuz ayak tırnakları için….Ayaklarımız gün içinde büyük bir sabır ve özveri ile bizi hep bir yerlere taşıyor. Strese, tere ve rahatsız ayakkabılara tahammül eden ayaklarımıza acaba gereken önemi göstermiyor muyuz? Ayaklarımız da ellerimize gösterdiğimiz ilgiyi ve bakımı hak etmiyor mu?

Bu mucizeyi yaratan ürünümüz WILDE-PEDİK kimlere uygulanır?•Hasarlı tırnaklara•Düşmüş tırnaklara•Mantarlı tırnaklara•Batık tedavisinde•Kalıcı french isteyenlere

Sizin sağlığınız bizim için önemli….Salonumuzda tırnak enfeksiyonu önleyici serum ve Steril edilmiş ekipmanları korumak için steril pac kullanılmaktadır.


Jel uygulama öncesi

Jel uygulama sonrası

Kozmetiğe harcanan paraların haddi hesabı yok. Sadece bir ürün almak yetmiyor ki... Her gün içeriği gelişen yeni ürünler piyasaya sürülüyor. Dolayısıyla alışveriş listesi de kabarıyor.

Peki bu ürünleri uzun soluklu kullanmak adına neler yap-malıyız, onları nasıl saklamalıyız?Son yıllarda dermo-kozmetoloji alanında deri bakımı ve

yaşlanmasını engellemek amacıyla pek çok çalışma yapıl-makta. Gerçekten son derece etkili kaliteli kozmetik ürün-ler geliştirilmiş durumda. Ancak kozmetik ürünün kalitesi ve markası yanında ürünün etkili olabilmesi hatta zarar verme-mesi için uygun ve doğru şekilde kullanmak gerekir.Kozmetik kremlerin son kullanma tarihine uymak çok önem-li. Bu tarih ortalama olarak 6 aydır ve her ürünün kutusunda ürüne ait son kullanma tarihi belirtilir. Kapağı açılan ürünler mutlaka bu son kullanma tarihine kadar tüketilmelidir. Aksi takdirde ürün enfekte olabilir. Kapağı açıldıktan sonra uzun süre bekletilen ürünlerde bakteri, mantar vb kolonizasyonla-rın olabildiği görülmüştür. Ayrıca uzun süre bekleyen ürünler-de etken maddede etkinlik bakımından azalma olabilir.Ürünler güneş ışığından uzak tutulmalı. Serin ve kuru bir ortamda muhafaza edilmeli. Belli miktarda ürün içeren koz-metik paketi tercih edilmeli. Bazen maalesef tüketici yanlış yönlendirilip ekonomik paket olarak kozmetik ürünler satıl-makta. Bu da ürünün tüketim tarihini oldukça aşan bir du-rum yaratmakta.

fondötenKutusu açıldığı andan itibaren 6 ay süreyle kullanabilir. Fondötenin kutusu açılmamışsa ortalama 1 yıl bozulmadan saklanabilir. Dayanıklı fondötenler kullanmak istiyorsanız tercihinizi pudra şeklindeki fondötenlerden yana kullanabi-lirsiniz. Kokusu ve rengi değişmişse kesinlikle mutlaka kul-lanılmamalıdır.

PudraYüzünüze canlılık veren, pürüzsüz görünüm sağlayan pud-raların dayanma süreleri fondötenlere göre daha yüksektir. Toz pudralar yaklaşık 3 yıl, kompakt pudralar yaklaşır 1 yıl bozulmadan kullanılabilir.

RimelMakyaj ürünleri arasında en kısa ömürlü olandır. Rimel hiç açılmadıysa, bozulmadan 1 yıl dayanabilir. Kapağı açılmış ve kullanılan rimel 6 ay süre boyunca kullanılmalıdır.

RujlarKapağı açılmadıysa 2 yıl boyunca bozulmayabilir. Kullanma-ya başladığınız ruj ise ortalama 1 yıl yapısını korur.

Kozmetiğe ödediğiniz paranın

Hakkını Verin!

Ardýçlý Evler 450 17 17 www.relifesports.com

çocuklar oyunaanneler spora

- Çocuklar için latin danslarý kursu

- Çocuklar için yüzme kýþ okulu çalýþmasý

- Çocuklarýn bedensel geliþimini ve savunma içgüdülerini geliþtirecek KÝDS DEFENCE

- Çocuklara özel günlerinde (doðum günü vs) aktivite çalýþmalarý

- Çocuklar için latin danslarý kursu

- Çocuklar için yüzme kýþ okulu çalýþmasý

- Çocuklarýn bedensel geliþimini ve savunma içgüdülerini geliþtirecek KÝDS DEFENCE

- Çocuklara özel günlerinde (doðum günü vs) aktivite çalýþmalarý


Eğ i t i m

52

1-) Solaklar daha mı zeki?Şimdiye kadarki bilimsel araştırmalar bunu göstermiyor.

2-) Kaşınmak tam olarak ne demek?Kaşınmak, cildin çok hafifçe uyarılmasıdır.

3-) Neden ateşimiz çıktığında üşürüz?Kişi terlemediği ya da kan basıncı yükselme-diği için üşür.

4-) Neden soğan doğramak ağlatıyor?Soğan doğrandığında havaya lachryma-toryfactor isimli bir enzim yayılıyor. Göz ise kendini savunmak için gözyaşlarını kullanıyor.

5-) Parmaklar suda kalınca neden buru-şuyor?Su osmos yöntemiyle vücuda emilir. Bu duruma uyum sağlayabilmek için hücreler buruşur.

6-) Arka koltukta neden araba tutuyor?Arkada oturunca ufuk çizgisi görülmüyor. Araç tutması, iç kulakta hareket algılanır-ken, gözlerden sabit olduğunuz bilgisinin gelmesi nedeniyle yaşanır.

7-) deniz havası almak sağlıklı mı?Sağlıklı olabilir. “Deniz havası” yani denizin neden olduğu güzel koku, sahilde yaşayan

bir bakteri sayesinde ortaya çıkar.

8-)Herkes evinde kalsa grip salgını biter mi?Tek bir kişinin bile dışarı çıkması virüsün yeniden yayılmasına neden olur.

9-) Bitkiler yaşlılık nedeniyle ölür mü?Bazı bitkiler iyi bakıldığında sonsuza kadar yaşayabiliyor.

10-) Sakız sonsuza dek midede kalır mı?Hayır. Üç gün içinde vücuttan atılır.

11-) Kendi kendine konuşanlar deli mi?Hayır. İnsanların yalnız ya da sıkıntılı oldu-ğunda kendi kendilerine konuşması oldukça normal bir durumdur.

12-) Çay içmek gerçekten harareti alır mı?Evet. Vücut daha çok terler ve bu da ısı kaybına yol açar.

13-) Neden tek yumurta ikizlerinin par-mak izleri birbirini tutmuyor?Tek yumurta ikizleri aynı DNA’ya sahip olsalar da hücre-hücre aynı değildir.

14-) Kuşlar gerçekten ıslanmaz mı? Kuşlar gagalarında ürettikleri yağı alarak tüylerine sürer. Bu da suyun yağı geçerek tüylere ulaşmasını engeller.

15-) Evrenin en soğuk yeri nerede?Dünyanın 5 bin ışık yılı uzağında, -272 derece.

16-) Eşekarısı bal yapar mı?Hayır. Eşekarıları yalnızca çiçek özlerini emer.

17-) dijital fotoğraflar 100 yıl saklanır mı?Güneş ışınlarından korunacak şekilde sakla-nırsa, evet.

18-) Havaya atılan su buz olarak düşer mi?Eksi 30 derecede havaya atılan su yere buz olarak düşer.

19-) OK (Tamam) neyin kısaltılmasıdır?“All Correct”in (herşey yolunda) kasıtlı olarak ‘Oll Korreckt’ biçiminde yanlış yazılmasından geliyor.

20-) mikroplara da mikrop bulaşır mı?Evet, mikroplara da bulaşan daha küçük mikroplar bulunuyor.

EN ÇOK MERAK EDILEN 20 SORUBBC Focus dergisi ‘ortalama insan’ı en çok meraklandıran ‘20 Soru’yu derledi. Solaklar daha mı zeki, neden soğan doğramak göz yaşartır, kendi kendine konuşan deli midir? Arka koltukta neden araba tutuyor?

İŞTE mERAK EDİLEN SORULARIN CevaplariİŞTE mERAK EDİLEN SORULARIN Cevaplari

M & GBayan Kuaförü

Eski kadromuzlaYeni yerimizde hizmetinizdeyiz

KAMPANYA “BOYA YAPTIRANA SAÇ BAKIMI ÜCRETSİZ!”

Kemal Sunal Cad. Galeria Çarşısı No:3 Bahçeşehir Tel: 0212 669 25 44


Ya ş a m

54

Klasik pazarlıklardaki gibi birisinin kazancı, diğerinin zararlı çıkacağı,sıfır toplamlı bir oyun oynamanın ötesine

geçebilmektir. Ancak kurumsal hayatta etki yaratmak birebir ilişkide karşımızdakini ikna etmekten daha farklı, daha fazla yöntemi bir arada kullanmayı gerektirir. Proaktif kişiler yaptıkları işi bir adım öteye götürmek için yaratıcı çözümler geliştirebilen ve bu yönde adım atmaktan çekinmeyen, değişimci kişilerdir. Bunun için de çevrelerin-de etki yaratmak, hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştıracak kişileri ikna etmek ve onların desteğini sağlamakta başarılı olmak zorun-dadırlar. Ancak sonuçlar iyi hesaplanmaz, duyarlılıklar gözetilmezse çelişki ve çatışma-lar yaşanır. O nedenle, kurumsal bir amaçla başkalarını etkilemek isteyen kişi, diğer kişilerin hedeflerini, ihtiyaçlarını, beklentile-rini dikkate almak, bunlarla kendi yaklaşımı arasında denge sağlamak zorundadır.

İNSANLARI ETKİLEmENİN dOKUZ YOLU

Aşağıda, kurumsal hayatta etkili olmak için kullanılacak stratejiler ve bunların sınırları yer almaktadır:

Güçlendirmek : Doğru insanları karar sürecine katmak ve onların desteğini almak, ilişkilerdeki engelleri aşmak ve enerjiyi hedefe yöneltmek açısından yararlıdır. Övgü ve takdir, insanların kendilerini değerli hissetmelerini sağlar ve destek kazanmayı kolaylaştırır. Ancak hızlı karar gerektiren kriz durumlarında yararlı olmaz.

İnsanlar arası ilişkilerde anlayış: Bize göre doğru olan bir konu, başkasında kaygı ve kuşku yaratabilir. İletişimi onun karşı-mızdakinin kaygısı yönünde yoğunlaştırmak sonuç almayı kolaylaştırır. Karşı taraf kişinin samimiyetine inanmıyorsa veya kararın nesnel ölçütlere dayandırılması gerekiyorsa bu yaklaşım geçerli değildir.

Uzlaşma: İki tarafı da memnun etmek için bazen müzakere etmek ve alternatif çözümler üretmek gerekir. Önceden hazırlık yapmak, karşı tarafın ihtiyaçlarına duyarlı olmak ve en doğruyu bulmaya çalışmak yeri-ne en az rahatsızlık yaratacak olanı aramak sonuca ulaşmayı kolaylaştırır.

İlişki geliştirmek: Desteğine ihtiyaç duyu-lan insanları, kişisel olarak tanımaya vakit ayırmak ve samimi ortamlarda dostça bir ilişki kurup sürdürmek, gelecekte o kişilerle işbirliği yapmayı kolaylaştırır. Ancak astlarla ya da farklı dünyanın insanları arasında so-nuç vermez. İlişki karşı tarafça samimiyetsiz olarak algılanırsa da yarar sağlamaz.

Kurumsal farkındalık: Kurum içindeki kilit kişileri ikna ederek onlardan destek almayı hedefler Bu yaklaşım, kişinin kurumdan biri gibi algılanmadığı ya da hedef alınan kişinin başka insanları hesaba katmadığı durumlar-da geçerli olmaz. Bütçe kısıtları gibi, açık ve somut engeller karşısında da işe yaramaz.

Ortak vizyon oluşturma: Kişinin fikirlerinin kurumun amaç ve değerleriyle örtüşmesi, yaratılan etkiyi güçlendirir. Böylece insan-lar bir kişinin fikrine değil, ortak bir ideale bağlanmış olurlar. Bu yaklaşım üst düzey yöneticileri hedef almamalıdır. Ayrıca, karşı tarafı etkilemek isteyen kişi güvenilir olarak algılanmıyorsa ya da etkilenmek istenen ki-şilerin kuruma bağlılığı düşükse bu yaklaşım etkili olmaz.

fikrin güçlü ifadesi (hitabet): Bir fikri aktarmak için heyecan uyandıran, hatırda kalan, akılda ve yürekte iz bırakan güçlü bir sunuş yapmak gerekir. Ancak konunun karşı tarafı kaygılandıran yönleri varsa ya da somut ve ölçülebilir bilgiye ihtiyaç duyuyorsa olumlu sonuç vermez.

mantık yoluyla ikna: Veriler, somut bilgiler ve uzmanlık insanları ikna eder. Yine de

olumlu bir duygu ortamı yaratmak önemlidir. Kişisel ilişkiler veya özel çıkarlar bu yaklaşı-mın etkili olmasını engelleyebilir.

Zorlama: Hedef kişinin isteneni yapması için tehdit, ceza veya baskı kullanmayı içerir. Zorlayıcı yaklaşım, diğer yaklaşımların denenip başarısız olduğu durumlarda meşru görülebilir. Ancak birçok riski de beraberinde getirir. Eşitler arasındaki ilişkilerde, uzun ömürlü ilişkilerde ve olumlu bir ilişkinin sür-dürülmesi istendiğinde yarar sağlamaz.

Sonuç Bütün durumlar ve herkes için geçerli olabilecek tek etkileme stratejisi yoktur. Ayrıca hiçbir strateji tek başına geçerli veya geçersiz olarak değerlendirilemez. Herhangi bir etkileme stratejisinin geçerliliği, deste-ği beklenen kişiye, o kişiyle olan ilişkinin geçmişine, özel koşullara ve kurumun norm ve değerlerine bağlıdır. İnsanları etkilemek için en iyi yol, bu sayılan durumlara en uygun stratejilerin seçilmesi ve yerine göre birkaç uygun stratejinin bir arada uygulanmasıyla ortaya çıkar.

Prof. dr. Acar Baltaş

Etkilemek:

Sonucu DeğiştirmektirEtkilemek liderlik davranışıdır. Hepimiz hayatımızda insanları etkileme ihtiyacını hissederiz; bunu başar-dığımız zaman ise liderlik davranışı göstermiş olu-ruz. İnsanları ikna etmek, onların kendi istekleriyle düşünce, duygu ve tutumlarını değiştirmektir.

55


Ya ş a m

56

Sevgilinize Sevgilinize GidenGiden

YolYolSORULAR

1.Kız/erkek arkadaşınızın evine doğru gidiyor-sunuz. Eve ulaşmanın iki yolu var. Bir tanesi doğrudan eve götürüyor, hızlı ama çok sıkıcı bir yol. Diğer yol ise daha uzunca fakat etrafta görülecek ilginç dükkanlar, güzel bir manzara ve renkli insanlar var. Sevgilinize gitmek için hangi yolu seçerdiniz?

2.Yolda 2 gül bahçesine rastladınız. Bir tanesi kırmızı güllerden diğeri beyaz güllerden oluş-muş. Sevgiliniz için 20 adet gül koparmaya ka-rar verdiniz. Kaç tane kırmızı, kaç tane beyaz seçerdiniz? (isterseniz hepsini tek bir renkten seçebilirsiniz)

3.Sonunda eve vardınız. Arkadaşınız kapıyı açtı. Sevgilinizi çağırmasını rica edebilirsiniz ya da kendiniz girip onu alabilirsiniz. Hangisini yaparsınız?

4.Sevgilinizin odasına gittiniz ama orda kim-se yok. Gülleri orda bırakmaya karar verdiniz. Pencerenin yanına mı yoksa yatağın üzerine mi bırakırsınız?

5.Gün bitti ve artık yatma zamanı. Sevgiliniz ve siz ayrı odalarda yatıyorsunuz. Sabah uyanma vakti gelince, sevgilinizin odasına gidip bir baktı-nız. Sevgiliniz hala uyuyor mu yoksa uyanık mı?

6.Artık kendi evinize dönme zamanı. Kısa yolu mu yoksa uzun yolu mu tercih edersiniz?

Not: Cevapları verirken o anda gerçekten ne ya-pacağınızı düşünerek verirseniz. Daha sağlıklı bir bir sonucuna ulaşmış olursunuz.

CEVAPLAR

1.Yol, sizin aşka karşı nasıl bir tavır aldığınızı gösterir. Eğer kısa yolu seçerseniz, çabuk ve kolay aşık olan bir tipsiniz. Eğer uzun yolu ter-cih ediyorsanız kolay kolay aşık olmuyorsunuz ve uzun zaman geçmesi gerekiyor.

2.Kırmızı güllerin sayısı ilişkiye ne kadar ken-dinizden verdiğinizi ve beyaz güllerin sayısı karşılığında ne kadar beklediğinizi gösterir. Ör-neğin, 18 kırmızı ve 2 beyaz tercih etmişseniz, %90 veriyorsunuz ve karşılığında sadece %10 bekliyorsunuz demektir.

3.Bu soru sizin ilişkideki problemlere karşı na-sıl yaklaştığınızı gösteriyor. Eğer arkadaşından rica etmişseniz, o zaman problemleri yok farz etmeyi tercih ediyor ve bir şekilde kendi ken-dine çözümlenmesini bekliyorsunuz demektir. Eğer kendiniz gidip almış iseniz, o zaman biraz daha direk bir insansınız ve sorunları hemen çözmeyi tercih ediyorsunuz.

4.Güllerin nereye bırakıldığı sevgilinizi ne ka-dar çok görmek istediğinizi gösteriyor. Yatağın üzerine bırakmak, onu görmeyi çok istediğini-zin göstergesi, buna karşılık pencere kenarına bırakmak görüşmeseniz de olur anlamına ge-liyor.

5.Bu soru sevgilinizin kişiliğine nasıl yaklaştı-ğınızı gösteriyor. Eğer onu uyurken buluyorsa-nız, sevgilinizi olduğu gibi seviyorsunuz. Eğer uyanıkken buluyorsanız, sizin için değişmesini bekliyorsunuz demektir.

6.Eve dönüş yolu bir insana ne kadar süre aşık kalabileceğinizi gösteriyor. Eğer kısa yolu seçmiş iseniz genelde aşklarınız çok çabuk bitiyor demektir. Eğer uzun yolu seçmişseniz bir ilişkide aşkınızın daha uzun süre devam edeceğini gösteriyor.

57

Daily Mail'in haberine göre, Fransa'daki St. Etienne Üniversitesinin araştır-

masında, makyajın özellikle yaşlı kadınlarda dengeyi sağlamaya yardımcı olarak, ciddi kırık ve ya-ralanmalara yol açan düşmeleri engellemede rol oynayabildiği belirtildi.Araştırmaya göre, ruj, rimel, allık sürerken yapılan hareketler, bir nevi esneme ve uzatma egzersiz-leri yerine geçiyor ve bu da den-geyle koordinasyonu geliştiriyor.65-85 yaş arası kadınlar arasın-da yapılan araştırmada, kadın-ların yerçekim merkezini ölçmek için özel bir ayakkabı tabanı ile duruşlarını izlemek için özel bir

kemer kullanıldı.Araştırma sonucunda, her gün makyaj yapan kadınların denge ve duruşlarının daha iyi olduğu, daha az düşme tehlikesi geçir-dikleri görüldü. Araştırma baş-kanı Dr. Patricia Pineau, "Bu ka-dınlar dik duruyorlar ve daha az düşüyorlar" dedi.Daha önce yapılan bir araştırma da küçük yoga hareketlerinin yaşlılarda düşme riskini azalttığı saptanmıştı.Kalça kemiklerini kıran yaşlıların bir yıl içinde ölme olasılıklarının yüzde 20 ve 75 yaş üzerindeki-lerin önde gelen ölüm neden-lerinden birinin düşme olduğu belirtiliyor.

Evrim biyoloğu Prof. Step-hen Stearns yönetimin-deki geniş çaplı araş-

tırma çerçevesinde menopoz dönemini geçmiş 2 bin 238 kadının sağlık verileri karşı-laştırıldı. Bu kadınlara ait boy, kilo, tansiyon, kolesterol gibi verilerle doğurdukları çocuk sayısı arasındaki bağlantı in-celendi.Sonuçlar, ortalamaya göre daha kısa boylu ve daha kilolu kadınların daha uzun ve zayıf olanlara kıyasla daha çok ço-cuk sahibi olduğunu gösterdi.

İLGİNÇ BULGULARAynı şekilde, tansiyonu ve ko-

lesterolü ortalamadan düşük olan, ilk çocuğunu daha erken yaşlarda doğuran ve meno-poza geç giren kadınların da ortalama çocuk sayısı daha yüksek çıktı. Araştırma, bu özelliklerin şaşırtıcı şekilde kız çocuklarına taşındığını da or-taya koydu.

Stearns`e göre bu doğurgan-lık özellikleriyle 2409 yılında, yani yaklaşık 10 nesil sonra, kadınların ortalama ağırlıkları 1 gr daha fazla, boyları 2 cm kısa, ilk hamilelikleri 5 ay daha erken ve menopoza girmeleri 10 ay daha geç olacak.

Düzenli makyaj HAYAT KURTARIYORDüzenli makyaj yapmanın kadınlarda denge ve koor-dinasyonu geliştirmeye yardım ettiği belirlendi.

Gelecekte kadınlar daha kısa ve kilolu olacakYale Üniversitesi`nde yürütülen bir araştrma, kadın-ların gelecekte biraz daha kısa boylu, daha kilolu ve doğurgan olacağı sonucuna vardı

Yağlı boya • Karakalem•

Pastel • (Kurs kayıtlarımız başlamıştır.)

Fikret Yörük Resim Atölyesi

(İ.T.Ü Devlet Konservatuar Mezunu)

Salsa, Tango, Doğaçlama Dans, Modern Dans, Pop-Caz

Halk Oyunları (Aydın Zeybek, Kırklareli Yöresi, Artvin Yöresi, Diyarbakır Yöresi, Adıyaman Yöresi, Bitlis Yöresi, Van Kız Ekibi,

Burdur Yöresi, Karadeniz Yöresi, Çiftetelli v.b yöreler)

Evren Özkaya Dans Atölyesi

DETAYLI BİLGİ; Resim atölyesi 0546 249 36 50Dans Atölyesi 0532 201 47 58


Eğ i t i m

58

“Türk malı buzul ayısı” adı verilen dünyanın donmaya dirençli fare ge-liştirerek adlarını duyuran TÜBİTAK

araştırmacıları, transgenik farelerin sütlerinde hücrelerin kontrolsüz bölünmesini önleyen ve özellikle kanser tedavisinde kullanılan insana ait “interferon gamma” isimli bir protein üretti.“Dünyada ikinci, Türkiye’de ise ilk kez” ba-şarıya ulaşılan çalışmayla kanserin yanı sıra hepatit, viral enfeksiyonlar gibi çok sayıdaki hastalığın tedavisinde kullanılan bu protein mevcut yöntemlere göre daha sağlıklı bol ve ucuza üretilebilecek.Milliyet’te yer alan habere göre, TÜBİTAK Mar-mara Araştırma Merkezi (MAM) Gen Mühen-disliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü Transgen ve Deney Hayvanları Laboratuvarı Sorumlu-su Baş uzman araştırmacılarından Doç. Dr. Haydar Bağış, genetik yapılarında yabancı rekombinant DNA parçası taşıyan hayvanlar olarak tanımlanan “transgenik” hayvanların üretim tekniklerinin gelişmesiyle biyoloji, tıp ve veterinerlik alanındaki araştırmaların hız kazandığını ifade etti.Çeşitli rekombinant proteinleri meme bez-lerinde sentezleyen transgenik hayvanlara “Biyoreaktörler veya Bacasız İlaç Fabrikaları” adı verildiğini anlatan Bağış, Türkiye’deki ilk transgenik fare eldesi çalışmalarının 1990’da kendisinin başkanlığındaki bir ekip tarafından başlatıldığını bildirdi.Bağış, bu çalışmalarda insan büyüme hormonu geni, İnsan Hepatit B Virus Geni, “Türk Malı Bu-zul Ayısı” adını taşıyan transgenik farelerin aynı ekip tarafından elde edildiğini ve bu çalışmalara son olarak bir yenisini ilave ettiklerini açıkladı.

Transgenik fareler üretildiİnsan interferon-gamma (IFN) proteininin bir bağışıklık sistem düzenleyicisi olduğunu ve hastalıkların tedavisinde kullanımı için insan hücrelerinden elde edilme zorunluluğunun bulunduğunu anlatan Bağış, bu durumun bu proteinin üretimini kısıtlayıcı bir etki yarattığını dile getirdi.Bağış, bu tür proteinlerin üretimi için çok fark-lı sistemlerin kullanıldığını belirterek, TÜBİTAK destekli çalışmalarında “Türkiye’de ilk, dünya-da ise yalnızca bir laboratuarın yapabildiği bir başarıya imza attıklarını” söyledi.Bu proteinin üretimi için bakteri, maya, mantar ve virüs gibi pahalı yöntemlerin kullanıldığı-nı, 4 yıl süren çalışmalarında bu geni taşıyan transgenik fareler üretmeyi başardıklarını ifade eden Bağış, çalışmalara ilişkin şunları kaydetti: “Araştırmamızda insan gamma interferon pro-teini, fare embriyolarına mikroenjeksiyon ile aktarıldı. Mikroenjeksiyon sonrası canlı kalan fare embriyoları, taşıyıcı annelerin rahimlerine ameliyatla transfer edildi. mbriyo transferi so-nunda gebe kalan annelerden doğan fareler 3 haftalık olduğunda kan ve dokularından DNA izolasyonları yapıldı. Analiz sonunda 2 adet er-kek ve 1 adet dişi transgenik fare tespit edildi. Bu transgenik fareler, transgenik olmayan fare-lerle çiftleştirildi ve bunun sonunda transgenik erkek ve dişi fareler elde edildi.Doğum yapan transgenik dişi farelerin meme-lerinden süt sağımları yapıldı. Çok yağlı olduğu için yağları alınan fare sütlerinde insan gamma interferonun varlığı tespit edildi.”

Litrelerce Sütten Protein Elde EdilecekBağış, yaptıkları testlerde transgenik farelerin meme bezlerinden süte salınan insan gamma interferonun hücre bölünmesini durdurucu et-kisini de saptadıklarını bildirdi.Başta kanser olmak üzere, bağışıklık yetmez-liği, hepatit, viral ve göz hastalıklarının teda-visinde kullanılan ilaçların etken maddesinin de IFN proteini olduğunu anlatan Bağış, şöyle konuştu: “Çalışmamızda fare sütlerine salınan bu proteinin aktivitesi test edildi ve sonunda

süte geçen bu proteinin sınırsız bölünme özel-liği gösteren hücreleri yavaşlatarak durdurduğu tespit edildi. Yani interferon gamma, bu hücre-lerin bölünmesini durdurucu bir etki yaptı. Böy-lece bu proteinlerin kanser tedavisinde daha bol, saf ve sağlığa uygun ve ucuza üretilmesi-nin de önü açıldı. Çünkü günde çok az süt elde edilebilen fareler yerine günde litrelerce süt alınabilen çiftlik hayvanlarına da uygulanabi-lir bir yöntem ortaya çıkarılmış oldu.” Projenin TÜBİTAK tarafından desteklendiğini ve Bulgar Bilimler Akademi Moleküler Biyoloji Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. İvan İvanov ile kendisinin baş-kanlığındaki ekiplerin ortak çalışması olduğunu anlatan Bağış, proje kapsamında Ulm Universi-tesi Moleküler Tıp Enstitüsü, Max-Planck Kök

Hücre Araştırmaları Grubu, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Veteriner Fakültesi Biyokimya ABD, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik ABD araştırmacıları ile de ortak çalışmalar yap-tıklarını kaydetti.Çalışmalarının geçen yıl Antalya’da yapılan Uluslararası İmmünoloji Kongresinde en iyi poster ödülünü aldığını belirten Bağış, uluslara-rası bilimsel bir dergide de yayımlanmak üzere olduğunu söyledi.Doç. Dr. Haydar Bağış, bu çalışmadan elde edilen sonuç ve bulguların günde litrelerce süt alınabilen transgenik çiftlik hayvanlarının üreti-minde kullanılabilmesi için Türkiye’de yasal dü-zenlemelerin yapılması gerektiğini de bildirdi.

TÜBİTAK Müthiş Bir Buluşa imza Attı:TÜBİTAK araştırmacıları, transgenik farelerin sütlerinde hücrelerin kontrolsüz bölünmesini önleyen ve özellikle kanser tedavisinde kullanılan insana ait “interferon gam-ma” isimli bir protein üretti.

59

10 yıllık tecrübesiyleBelgeli Türkiye 5.’si

Bekir ENLİ’den

Tel: 0532 713 71 63 www.bekirenli.com

Matematik ve Fizik Dersleri

Öğrenciler, veliler ve biz eğitimciler için 2009-2010 yoğun eğitim-öğretim maratonu başlamak üzere.

ÖSS dönemi kapandı. Yerine köklü değişikliklerle, 1999 öncesine benzer YGS-LYS sistemi geldi.

SBS ise ikinci yılını doldurarak içeriğini ve yapısını sağlamlaştırdı.

Öğrencinin sosyal hayatıyla, psikolojisiyle TÜM YILINI verdiği; Anne-babanın

maddi manevi emek harcadığı bu maratonda “MACERAYA GEREK YOK.”

Bu sene kazanan öğrencilerimin bazıları:Işıl Yurdaer Gazi Ünv. Endüstri Müh.Onur Yağışan İstanbul Ünv. FizikMert Ünsal Dokuz Eylül Ünv. Matematik (İng)Buse Demiröz Bilgi Ünv. Hukuk (Burslu)Tuğçe Vural Bilgi Ünv. Psikoloji (%50)Erdal Aslan Fatih Ünv. Elektrik-Elektronik Müh.Ümit Gürakar Ege Ünv. Uluslararası İlişkilerArda Durukan Haliç Ünv. Mimarlık (Burslu)Gözde Oktay Arel Ünv. İşletme (Burslu)Arda Sönmez Kültür Ünv. Matematik-Bilgisayar (%50)*****Oğuzhan Gemci Alman LisesiZeynep Poyraz Üsküdar Amerikan LisesiBuse Ünal Cağaloğlu Anadolu LisesiBirkan Külahçı Avusturya Lisesi NOT: Kazanan öğrencilerimle istenildiği taktirde aracılığım vasıtasıyla irtibata geçilebilir (Ortaya konan başarıdaki katkının belirlenmesi adına)

SALT ÇALIŞMANIN YETERLİ OLDUĞUNU SÖYLEMEK

BÜYÜK BAŞARILAR İÇİN PEK MANTIKLI OLMASA GEREK

Etkili çalışma yöntemlerini bilmek(Her öğrencinin öğrenme yapısına uygun program yapılacaktır.)

Sınavların konu ve soru analizine tam manasıyla hakim olabilmek

Ve DOĞRU STRATEJİ...

Sınav sistemine uygun doğru ders kaynakları belirlemek(Öğrenciye uygun kitap ve yaprak test temini.)


Ya ş a m

60

Montreal Üniversitesi ve Montreal Nöro-loji Enstitüsü’nden

bilim adamlarının yaptığı araştırma, beyinde aynı si-nir hücresi kodunun söz ve müzik gibi farklı sesler ile görüntüleri nasıl ayırdığını gösterdi. Bilim adamları, beynin farklı müzik aletleri-

nin sesini, konuşmadaki ke-limeleri ve çevredeki sesleri nasıl algıladığını anlamak üzere 3 saat katılımcılar üzerinde fonksiyonel man-yetik rezonans görüntüleme (fMRI) sistemini kullandı. Araştırmaya imza atanlar-dan Marc Schonwiesner, beynin sesleri ve farklı gö-

rüntüleri kodlamak için aynı yöntemi kullandığını belirtti. Schonwiesner, kişinin aynı nesneye ait sesi ve görün-tüleri daha kolay birleştirdi-ğini de ifade etti. İkinci aşamada, beynin rock parçasındaki davul ile bir senfonideki çalgıların sesi veya Fransızca ya da İngiliz-

ce bir konuşma arasındaki farkı nasıl “bulduğu” araştı-rılacak. Bilim adamları, onlarca yıl-lık çalışma gerekse de bu aşamanın da tamamlan-masıyla bir gün fMRI’nin okunmasıyla kişinin duy-duğu şarkının yeniden “ya-zılabileceği” ve ardından

uykudaki beyin faaliyetleri-nin kaydedilerek, rüyaların “resmedilebileceği” umu-dunu taşıyor. Araştırma Proceedings of the National Academy of Sciences (PNAS) dergisi ve Fransız Le Nouvel Observa-teur dergisinin internet site-sinde yayımlandı

Montreal Üniversitesi ve Montreal Nöroloji Enstitüsü’nden bilim insanlarının yaptığı araştırma, beyinde aynı sinir hücresi kodunun söz ve müzik gibi farklı sesler ile gö-

rüntüleri nasıl ayırdığını gösterdi.Bilim adamları, beynin farklı müzik aletlerinin sesini, konuşma-daki kelimeleri ve çevredeki sesleri nasıl algıladığını anlamak üzere 3 saat katılımcılar üzerinde fonksiyonel manyetik rezo-nans görüntüleme (fMRI) sistemini kullandı.Araştırmaya imza atanlardan Marc Schonwiesner, beynin sesle-ri ve farklı görüntüleri kodlamak için aynı yöntemi kullandığını belirtti. Schonwiesner, kişinin aynı nesneye ait sesi ve görüntü-leri daha kolay birleştirdiğini de ifade etti.

İNGİLİZCE VE fRANSIZCA ARASINdAKİ fARKI NASIL BULUYOR?İkinci aşamada, beynin rock parçasındaki davul ile bir senfoni-deki çalgıların sesi veya Fransızca ya da İngilizce bir konuşma arasındaki farkı nasıl “bulduğu” araştırılacak. Bilim insanları, onlarca yıllık çalışma gerekse de bu aşamanın da tamamlanmasıyla bir gün fMRI’nin okunmasıyla kişinin duy-duğu şarkının yeniden “yazılabileceği” ve ardından uykudaki beyin faaliyetlerinin kaydedilerek, rüyaların “resmedilebileceği” umudunu taşıyor.Araştırma Proceedings of the National Academy of Sciences (PNAS) dergisi ve Fransız Le Nouvel Observateur dergisinin in-ternet sitesinde yayımlandı.

Yer kabuğunun altındaki katmanın üç boyutlu haritasını çıkaran Oregon State University araştırma ekibi, elektrik akımlarının çok hızlı iletildiği çok geniş alanlar tespit etti.

Yerin altındaki katmanlar yeryüzüne kıyasla daha soğuk olduğu için bu bölgelerin daha az iletken olduğu varsayılıyordu. Biliöciler, yeni bulguları şaşırtıcı olarak nitelendirdi. Yüksek iletkenliği ancak ‘suyun varlığı’yla açıklayan ekibin yeni hedefi suyun Dünya çekirdeği ile kabuk arasında nasıl biriktiğini açıklamak. Bu konuda iki teori var: İlki yeraltı okyanuslarının Dünya’nın oluşma sü-recinde biriktiği ve en az 4 milyar yaşında olduğu yönünde. İkinci teori ise su alanlarının zaman içinde katmanlaşarak tektonik hareketlerle yer altına kaydığı. İkinci teori doğruysa, Dünya yüzeyinin eskiden çok daha sulak olduğu sonucu çıkarılabilir.

Dünya ‘nın çekirdeği ile kabuk arasındaki kalın taba-kada iletken alanlar tespit eden bilim adamları, ka-buğun altında okyanus büyüklüğünde su rezervleri olabileceğini düşünüyor.

Yer Kabuğunun Altında Okyanus Mu Var?

Beyinde ses ve görüntülerin aynı sinir hücresi koduna sahip olduğu ortaya çıktı.

Ses ve Görüntü Aynı Sinir Hücresi Koduna Sahip

Beyinde ses ve görüntülerin aynı sinir hücresi koduna sahip olduğu ortaya çıktı. Bilim insanları bir gün rüyaların resmedilebileceği görüşünde.

RüyalarResmedilecek

61

Montreal Üniversitesi ve Montreal Nöro-loji Enstitüsü’nden

bilim adamlarının yaptığı araştırma, beyinde aynı si-nir hücresi kodunun söz ve müzik gibi farklı sesler ile görüntüleri nasıl ayırdığını gösterdi. Bilim adamları, beynin farklı müzik aletleri-

nin sesini, konuşmadaki ke-limeleri ve çevredeki sesleri nasıl algıladığını anlamak üzere 3 saat katılımcılar üzerinde fonksiyonel man-yetik rezonans görüntüleme (fMRI) sistemini kullandı. Araştırmaya imza atanlar-dan Marc Schonwiesner, beynin sesleri ve farklı gö-

rüntüleri kodlamak için aynı yöntemi kullandığını belirtti. Schonwiesner, kişinin aynı nesneye ait sesi ve görün-tüleri daha kolay birleştirdi-ğini de ifade etti. İkinci aşamada, beynin rock parçasındaki davul ile bir senfonideki çalgıların sesi veya Fransızca ya da İngiliz-

ce bir konuşma arasındaki farkı nasıl “bulduğu” araştı-rılacak. Bilim adamları, onlarca yıl-lık çalışma gerekse de bu aşamanın da tamamlan-masıyla bir gün fMRI’nin okunmasıyla kişinin duy-duğu şarkının yeniden “ya-zılabileceği” ve ardından

uykudaki beyin faaliyetleri-nin kaydedilerek, rüyaların “resmedilebileceği” umu-dunu taşıyor. Araştırma Proceedings of the National Academy of Sciences (PNAS) dergisi ve Fransız Le Nouvel Observa-teur dergisinin internet site-sinde yayımlandı

Montreal Üniversitesi ve Montreal Nöroloji Enstitüsü’nden bilim insanlarının yaptığı araştırma, beyinde aynı sinir hücresi kodunun söz ve müzik gibi farklı sesler ile gö-

rüntüleri nasıl ayırdığını gösterdi.Bilim adamları, beynin farklı müzik aletlerinin sesini, konuşma-daki kelimeleri ve çevredeki sesleri nasıl algıladığını anlamak üzere 3 saat katılımcılar üzerinde fonksiyonel manyetik rezo-nans görüntüleme (fMRI) sistemini kullandı.Araştırmaya imza atanlardan Marc Schonwiesner, beynin sesle-ri ve farklı görüntüleri kodlamak için aynı yöntemi kullandığını belirtti. Schonwiesner, kişinin aynı nesneye ait sesi ve görüntü-leri daha kolay birleştirdiğini de ifade etti.

İNGİLİZCE VE fRANSIZCA ARASINdAKİ fARKI NASIL BULUYOR?İkinci aşamada, beynin rock parçasındaki davul ile bir senfoni-deki çalgıların sesi veya Fransızca ya da İngilizce bir konuşma arasındaki farkı nasıl “bulduğu” araştırılacak. Bilim insanları, onlarca yıllık çalışma gerekse de bu aşamanın da tamamlanmasıyla bir gün fMRI’nin okunmasıyla kişinin duy-duğu şarkının yeniden “yazılabileceği” ve ardından uykudaki beyin faaliyetlerinin kaydedilerek, rüyaların “resmedilebileceği” umudunu taşıyor.Araştırma Proceedings of the National Academy of Sciences (PNAS) dergisi ve Fransız Le Nouvel Observateur dergisinin in-ternet sitesinde yayımlandı.

Yer kabuğunun altındaki katmanın üç boyutlu haritasını çıkaran Oregon State University araştırma ekibi, elektrik akımlarının çok hızlı iletildiği çok geniş alanlar tespit etti.

Yerin altındaki katmanlar yeryüzüne kıyasla daha soğuk olduğu için bu bölgelerin daha az iletken olduğu varsayılıyordu. Biliöciler, yeni bulguları şaşırtıcı olarak nitelendirdi. Yüksek iletkenliği ancak ‘suyun varlığı’yla açıklayan ekibin yeni hedefi suyun Dünya çekirdeği ile kabuk arasında nasıl biriktiğini açıklamak. Bu konuda iki teori var: İlki yeraltı okyanuslarının Dünya’nın oluşma sü-recinde biriktiği ve en az 4 milyar yaşında olduğu yönünde. İkinci teori ise su alanlarının zaman içinde katmanlaşarak tektonik hareketlerle yer altına kaydığı. İkinci teori doğruysa, Dünya yüzeyinin eskiden çok daha sulak olduğu sonucu çıkarılabilir.

Dünya ‘nın çekirdeği ile kabuk arasındaki kalın taba-kada iletken alanlar tespit eden bilim adamları, ka-buğun altında okyanus büyüklüğünde su rezervleri olabileceğini düşünüyor.

Yer Kabuğunun Altında Okyanus Mu Var?

Beyinde ses ve görüntülerin aynı sinir hücresi koduna sahip olduğu ortaya çıktı.

Ses ve Görüntü Aynı Sinir Hücresi Koduna Sahip

Beyinde ses ve görüntülerin aynı sinir hücresi koduna sahip olduğu ortaya çıktı. Bilim insanları bir gün rüyaların resmedilebileceği görüşünde.

RüyalarResmedilecek


Eğ i t i m

62

BA

HÇ

EŞ

EHİR GEN Ç L İK SPO

R K

UL

ÜB

Ü

BB2 0 0 1

Tel: 0212 669 29 50

Eğitimde Yaratıcı Dramanın Önemi:•Farkındalık kazandırır.•

Bağımsız düşünmeyi sağlar.•İşbirliği yapabilme özelliğini geliştirir.•Sosyal ve psikolojik duyarlılık yaratır.•

Dört temel dil becerisini (konuşma, dinleme, okuma, yazma) geliştirir.•Sözel olmayan iletişimin öğrenilmesini sağlar.•

Etik değerlerin gelişmesine olanak sağlar.•Kaslarını hareket ettiren yeni yöntemler bulmayı, denemeyi ve bedeninin çok yönlü •

geliştirmeyi sağlar.Hata yapma korkusu olmaksızın yeni davranışlar geliştirmeyi sağlar.•

Bilgiye ulaşmaya ve onu kullanmaya istekli duruma getirir.•

“Yaratıcı drama, nerede uygulanırsa uygulansın bir öğrenme yöntemi, kendini ifade etmede bir araç ya da bir sanat biçimi olarak kabul edilebilir.”

Kayıt ve Bilgi İçin:

Bahçeşehir Spor KulübüŞelale Parkı İmbat Sokak No:1 (Karafırın yan sokağı)

Eğitici ve Yaratıcı Drama

4-6, 7-10 ve 11-15 yaş

BAHÇEŞEHİR GENÇLİK SPOR KULÜBÜ

EĞİTİM MERKEZİ’NDE

YARATICI DRAMA

DERSLERİ BAŞLADI!

Çocukları dayakla terbi-ye etmek beraberinde birçok sağlık sorununu

getiriyor.

Fiziksel cezalandırmanın ço-cuklar üzerindeki etkisini 40 senedir araştıran ABD’deki New Hampshire Üniversitesi’nden Murray Straus, sürekli tokatla-nan çocukların IQ seviyelerinin, ailelerince uyarı yoluyla terbiye edilenlere oranla daha düşük olduğunu tespit etti.

Daily Mail’in haberine göre Straus, çocuklarla konuşmanın çocukların beyinlerinin gelişme-sini sağladığını, fiziksel cezanın ise çocukları korku içinde bıra-karak öğrenme yeteneklerini sekteye uğratabildiğini söyledi.

3-5 PUANLIK düşüşLERYüzlerce Amerikalı çocuk üze-rinde araştırma yapan Straus, dayak yiyenlerin IQ seviyelerinin diğer akranlarına oranla 3 ile 5 puan düşük olduğunu belirledi.

Bunun yanı sıra bir çocuğun ne kadar çok dayak yiyorsa testler-de o kadar az başarı gösterdiği ortaya çıktı.

KORKU fAKTöRüStraus, “Çocuklarla konuşma-nın beyindeki bağlantılarda ve idrak yeteneğinde artışla ilgisi vardır. Çocuğu eğitmek ve doğ-ruları göstermek için ebeveyn ne kadar az fiziksel ceza uygu-larsa, sözlü iletişime o kadar ihtiyaç duyulur. Dövülmek ve tokatlanmak, çocuğun hayli yüksek stres altında kalmasına yol açan tehdit edici ve dehşete düşürücü bir şeydir. Korku ve stres zihinsel yetenekte kusur-lara yol açabilir” dedi.

ÇARPICI SONUÇLARAraştırmasında 32 ülkedeki çocuklar arasında karşılaştır-ma yapan Straus, ebeveynle-rin fiziksel cezaya daha meyilli oldukları ülkelerde çocukların IQ’sunun daha düşük olduğunu da belirledi.

Dayak, çocuklarda

IQ seviyesini düşürüyor32 ülkedeki çocuklar arasında yapılan araştırma, ebe-veynlerin fiziksel cezaya daha meyilli oldukları ülkeler-de çocukların IQ’sunun daha düşük olduğunu belirledi.

63

DENİZ

“SİSTEMLİ ÖZEL DERSLER” ÖĞRETMENDEN

Tam Öğrenme Modeli üzerine kurgulanan eğitimim 5 aşamadan oluşuyor.

Bilgi için Tel : 0212 672 61 59 Gsm : 0505 656 18 42e-mail : [email protected]

1. Öğrenciye her konu başında Konu Anlatım Kılavuzu (KAK) veriliyor.2. Konular ilerlerken Konu Çalışma Soruları (KÇS) birlikte çözülüyor.3. Konu sonunda Konu Uygulama Testi (KUT) öğrencilere ödev ola-rak veriliyor. Sonra bu testler geri alınarak ortak çözüm yapılıyor.4. Kontrollü Ödev dediğimiz bir ödev-lendirme ile velinin de sistemin içerisine girmesi sağlanıyor. Bu ödevin cevapları telefon ile ve-liye veriliyor ve veli kontrolü yaparak bana bildiriyor.5. Öğrenci her konu sonunda mini sınava alınıyor. Biz buna Konu Geçme Sınavı diyoruz. Ya-pılan bu sınavdan 100 üzerinden 80 ve üstü alan öğrenci bir sonraki konuya geçme hakkı kazanıyor. Eğer ba-şarılı olamazsa öğrenciye aynı konudan ek ders veriliyor. Konu tekrarı yapılıp öğrenci yine mini sınava sokuluyor. Bu döngü % 100 başarılı oluncaya kadar devam ediyor.

SBS’ye hazırlanan 6/7/8. sınıflar için;

* MATEMATİK* FEN

* TÜRKÇE

* MATEMATİK* FİZİK* KİMYA

* TÜRKÇE

ÖSS’ye hazırlanan öğrenciler için;

AKILLI TAHTA İLE VERDİĞİMİZ EĞİTİMDE ÖĞRENCİLERİMİZ DERSTE NOT TUTMAK ZORUNDA KALMIYOR.

Yeni araştırmanın, “kuşaklar boyunca ebeveynlerin bu yoldaki gözlemlerine” ve doğum sırasının, “çocuğun kişiliğinin olu-şumunda önemli bir rolünün bulunduğu düşüncesine” yeni

kanıtlar sağladığı belirtildi.Pennsylvania Devlet Üniversitesi, Hawaii Üniversitesi ve Purdue Üniversitesindeki araştırmacılar, ABD’de 7-19 yaş arası 364 çocuk ve genç ile bunların aileleri arasında yaptıkları araştırmada; çocuk ve ebeveynleriyle görüştüler, çocuklardan okul dışındaki faaliyetle-riyle ilgili günlük tutmalarını istediler ve testosteron hormonu testi yaptılar.Araştırma sonucunda, ikinci çocukların ergenlik dönemlerinde daha maceracı ve bağımsız oldukları, ilk doğanlarda ise bu yönde bir değişim görülmediği, bu çocukların daha muhafazakar olduk-ları belirlendi.

dEVRİmCİLER İKİNCİ ÇOCUKLAR ARASINdAN ÇIKIYORDoğum sırasının kişilik üzerindeki etkisi konusundaki ilk ciddi araştırma, 19. yüzyılda, psikiyatrist Alfred Adler tarafından yapıl-mıştı. Adler, ikincinin gelmesiyle birinci çocuğun “tahtından indiril-diğini” öne sürmüştü.Daha önce yapılan başka bazı araştırmalar da muhafazakar siyasi liderlerin ilk doğanlar, isyancı ve devrimcilerin ise ikinci çocuklar arasından çıkma ihtimallerinin daha fazla olduğunu iddia etmişti.

KIZLARLA VAKİT GEÇİRmEK fAYdALIAraştırmada ayrıca, kız ve erkek çocukların hayata aynı kişilik özel-likleriyle başlamalarına rağmen, erkek çocukların ergenlik yaşla-rına geldiklerinde daha soğuk ve daha az hassas hale geldikleri kaydedildi.Kız ve erkek çocukların kişiliklerindeki değişimin, nasıl vakit geçir-dikleriyle de ilintili olduğunun belirlendiği araştırmada, gerek kız, gerekse erkek çocukların kızlarla vakit geçirmelerinin, erkeklerle vakit geçirmelerine oranla daha fazla yarar sağladığının görüldüğü belirtildi. Buna göre, kızlarla arkadaşlık eden erkek ve kız çocukları daha bağımsız ve maceracı bir kişilik geliştiriyor.Kızlarla daha fazla vakit geçiren kız çocukları daha feminen, er-keklerle daha fazla vakit geçiren erkek çocuklar ise daha erkeksi özellikler geliştiriyor.Pasific Luhheran Üniversitesi ile Michigan Üniversitesinin 5-18 yaş arasındaki 450 çocukla yaptığı bir başka araştırmada, küçük kızla-rın erkekleri “farklı bir tür” olarak gördüklerini, erkek çocukların da kızları “kedinin köpekten farklı olduğu kadar” kendilerine yabancı saydıkları saptadı.Bunun, çocukların karşı cinsle oynama isteksizliğine açıklama ge-tirebileceği belirtiliyor.

Kaynak : Gazeteport

Child Development dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, genelde ilk doğan çocuk daha uyumlu ve boyun eğen bir mizaca, ikinci çocuk daha bağımsız bir kişiliğe sahip oluyor.

İKİNCİ ÇOCUKLAR DAHA İSYANKAR OLUYOR


Eğ i t i m

64

Sadece 25 yıl kaldı. Mucizeler “cepte” devam edecek. Ancak bu kez çok daha şaşırtıcı biçimde! 6G neler getirecek?

İnsanlık elektronik iletişim çağının ortaların-da icat olunan “3G” kolaylığından sonra, 5 yıl içinde önce “4G” ile tanışacak; “Sanal

Uygarlık Çağı”nın ilk eşiğini atlayıp 15 yıl için-de de “5G” konforuna ulaşacak!Bundan sonraki zaman dilimi “6G”nin efsane dönemi! Devrimin gerçekleşeceği yıl ise yak-laşık 2035...Elektronik uygarlığın uzam kavramı bizim za-man anlayışımıza uymuyor. İşin sırrı da zaten tam burada: Elektronik inovasyonlar ay ve yıl kavramını yok ediyor. Vakit daha bir hızlı akı-yor! Elektronikte bir aylık süre bizim zaman algımıza göre neredeyse bir yıla denk!Ve elektronik devrimcilerin genç kuşağı 2030’larda reel takvimi sanki 2300 yılı gibi algılayacak. Fantastik buluşlar fiziki ömrü uzatmakla kalmayacak, insan beyninin yeni işlevleri de keşfedilecek! Antika mekânlar: Eski banka şubeleri“6G”yi bugünkü sınırlı GSM bilgisiyle açıkla-mak imkânsız. Zaten birkaç fütüroloji fanati-ği ile elektronik kâhini dışında bu teknolojiyi şimdiden değerlendirecek kişi yok gibi. Geliş-tirilen projeyi bu ay ABD’de “The Futurist Ma-gazine” bir konferansta açıkladı. Peki, bu devrimin bankacılık sektörüyle ne alakası var? Evet, 2035 yılına gelindiğinde bir çağın değişmekte olduğunu göreceğiz. Ve bundan böyle çağ atlayışlarını siyasetçiler de-ğil, elektronik devrimciler gerçekleştirecek(!) Önce “mobil telefon” tarihin derinliklerine gömülecek. Sonra, televizyon ekranları çöpe gidecek! Ve değişime odaklanan elektronik güdümlü yaşamda bankaların şube sayısı da iyice azalacak. Yeni bir çağa doğru herkesin elinde gezinen kibrit kutusu büyüklüğünde bir alet olacak! Bir de beynin görme merkezine sinyal gönderen “kişiye özel” minik bir verici! Tıpkı bilimkurgu filmlerinde olduğu gibi! fütürizm önce bilimsel ufka bakar 2035’i nasıl tarif etmeli? En kısa yol bir an kendinizi 25 yıl sonraya taşımanız: Varsayın ki elinizde “6G”nin o sihirli aletinden var! Kuman-dasına dokunuyorsunuz ve önünüzdeki boş-lukta bir düzlem beliriyor. (Buna sanal prizma deniyor.) Bu yapay evren içinde hem konuşma yapmanız hem de üç boyutlu TV izlemeniz ola-sı. Üstelik ekrana ihtiyaç duymadan!

Hatta ofisinizde ya da dışarıda bir sanal ban-ka şubesini üç boyutlu var etme imkânına sa-hipsiniz! Oluşacak mekân, boyutu, derinliği, görüntüsü ve efektleriyle aynen bir bankanın içi gibi! Memurundan yöneticisine değin her şey sahici! Ama gördüğünüz bireylerin tümü sanal! Elektronik zekânın yarattığı canlı insan reprodüksiyonları! Onlarla konuşabilir, talimat verebilir ya da hesabınıza virman yapılmasını isteyebilirsi-niz. Tek eksiğiniz, havadan sudan konuşma imkânınızın olmayışı! Fiziki olarak banknot yatırıp çekmek dışında burada birçok işlemi gerçekleştirmeniz müm-kün! İsterseniz hesabınızı elektronik tablolar-dan yönetebilir, müşteri temsilcisiyle yatırım araçları üzerinde sohbet edebilirsiniz. Banka şubelerine veda etmeye az kaldıŞimdi bir düşünelim: “6G” teknolojisinden sonra doğanlar nostalji kuşağında bir ban-ka soygunu filmini izlediklerinde acaba na-sıl bir duyguya kapılacaklar? Sanal prizma içinde yeniden boyutlandırılmış bir macera! “Banka şubesi” onlar için hiçbir şey ifade et-meyecek. Ne bir örneği kalmış ne de bir izi! Üstelik yeni sistemde soygun yok şifre yok! Her şey bireyin parmak ucundaki kan dama-rı ağına bağlı! “Sony” tarafından geliştirilen “periferik kan damarı tanıma teknolojisi” daha şimdiden insanı hayrete düşüren yenilikler sunmaya başlamış. Kılcal damar haritası insanlarda birbirine benzemiyor. “6G”nin bu güvenlik bileşeni sayesinde ileride ne sahtekârlık ka-lacak ne de banka soygunu!Ne demişler: Yaşayan görür! Şunun şurasın-da sadece 25 yıl kaldı. Benzer mucizeler yine “cepte” olacak. Ancak bu kez çok daha şaşır-tıcı biçimde! Tabii, bu arada iletişim ve reklam sektörünün nasıl bir dönüşüme uğradığını da arada bir düşünmekte yarar var. Cep telefonunu icat eden motorola baş-mühendisinin 1973’teki basın toplantı-sından.“Arabalarda kullandığımız 13 kilogramlık han-tal telefonları şimdi 865 gram ağırlığa kadar indirdik. İnsanlar yeni nesil bu telefonları ar-tık çantalarında taşıyabilecekler. Haberleşme teknolojisinde çok önemli bir aşamadayız!”

65

Boğaziçi Eğitim’in deneyimli öğretmenleriyleYGS-LYS-SBS sınavlarına hazırlık ve okul derslerine evinizde takviye için bizi arayın.

Sizin için en uygun öğretmeni birlikte belirleyelim.

• Derslere karşı ilgisizse • Ders çalışma alışkanlığı yoksa• Derslere motive olmakta zorlanıyorsa • Dikkat dağınıklığı yaşıyorsa

• Kalabalık sınıflarda kayboluyorsa • Sınıfta soru sormakta zorlanıyorsa• Okul notları ve dersane netleri yükselmiyorsa • Birebir çalışmada çok daha iyiyse

ÇOCUĞUNUZUN “ÖZEL DERS”LE TAKVİYE EDİLMESİ GEREKMEKTEDİR.

571 29 70 | 466 17 70

www.bogaziciegitim.net

0212


Eğ i t i m

66

Bahçeşehir’de satranç bilmeyen ÇOCUK KALMAYACAK!Bahçeşehir’de okullarda 2001 yılında başladığı satranç öğ-retmenliğini, 2005’te kurduğu Bahçeşehir Satranç Kulübü Derneği’ne taşıyan Hüseyin Vatansever’le, satranç öğrenme-nin önemi ve Bahçeşehir’deki faaliyetleri hakkında konuştuk.

Neden Satranç?Satranç oyunu, analitik (bilimsel) akıl yürütme (düşünme) ilkeleri üzerine kurgulanmış bir oyundur. Böyle olunca satranç oyununu öğ-retirken bilimsel düşünme ilkelerini öğrenciye kazandırmış oluyoruz. Oyunda başarılı olabilmek için oyun içindeki olasılıkların zincirleme olarak çok olması, oyuncunun beyin hücrelerini sistematik olarak zorlaması gerekmektedir. Bilinçli ve sistematik olarak zorlanan hücre-lerin kapasitesi artmaktadır.

Bahçeşehir’de dünden bugüne faaliyetlerinizi anlatır mısınız? 2001 yılından bu yana Bahçeşehir’deki çeşitli okullarda satranç öğretmenliği yaptım. 2005 Yılında Bahçeşehir Satranç Spor Kulübü Derneği’ni kurarak çalışmalarımı kurumsal olarak sürdürmeye karar verdim. Bahçeşehir Satranç Spor Kulübü olarak satranç eğitimi ve yarışma organizasyonlarıyla Bahçeşehir’de satranç kültürünü oluşturmaya çalışmaktayız. Bugüne kadar bine yakın öğrencimiz oldu. Bundan sonraki hedefimiz Türkiye çapında dereceler yapacak onlarca oyuncuyu yetiştirmek.

önümüzdeki yıllarda neler yapmayı planlıyorsunuz?

1-Türkiye Satranç Federasyonu’nun bu yıl başlatmış olduğu “11 Yaş Altı Satranç Ligi”nde, onar kişiden oluşan satranç ekiplerimizle aktif olarak mücadele edeceğiz.2-Başakşehir Belediyesi, ayda bir yapılmasını planladığımız “11 Yaş Altı Satranç Turnuvaları” ile yılda bir defa düzenlenecek “Uluslararası Baba ve Çocuk Satranç Turnuvası” organizasyonların-dan oluşan projelerimize çok olumlu bakmaktadır. Bu sezon içinde bunları hayata geçirmeyi düşünmekteyiz.3-Geliştirmiş olduğumuz satranç taşı modellerinin Tübitak ile birlikte imalatını başlatmayı planlıyoruz.

üye profiliniz kimlerden oluşmaktadır?Üyelerimizin %70’i 5 - 8 yaş grubu çocuklardan oluşmaktadır. Geri kalan %30’luk kısmı 9 – 10 yaş grubu çocuklardır. 10 Yaş üstü çocuklara gelirsek; zihinleri dershaneler tarafından köreltildiğinden ve yoğun okul programlarının aşırı yüklenmesinden ötürü onlar bizim için kayıp kuşaktır. Kasım ayından itibaren, hanımlara –özellikle satranç eğitimi alan çocukların annelerine- yönelik olarak hazırlamış olduğumuz eğitim programını başlatmış olacağız.

Defne 02 - 02 - B9 D:4 Bahçeşehir / İstanbul Hüseyin VATANSEVER Tel: 0212 669 27 26 Gsm: 0542 272 47 54 BAHCEŞEHİR SATRANÇ KULUBÜ web : www.bahcesatranc.com

67

9Matematik

Detaylı bilgi için: Çınar 12 Villa 04 BahçeşehirTel: 669 38 58 - 0532 240 10 44 - 0505 747 11 93

ÜNİVERSİTE HAZIRLIK

ARA SINIFLAR ve

SBS

Matematik&Geometri Eğitim Merkezi

Matematik

ve

GeometriDersleri

ve

GeometriDersleri

Sanat dünyası• Medya dünyası•

Banka müdürleri• Pilot ve hostesler•

İş adamları• Özel sektör yöneticileri•

Koç Üniversitesi, ODTÜ, Bilgi, Yeditepe, Kadir Has, Yıldız Teknik, İTÜ, Galatsaray Lisesi, Şişli Terakki Lisesi, Saint Benoit, Notre Dame Sion Lisesi… Adnan Menderes, Bahçelievler, Dede Korkut Anadolu Lisesi,

öğrencileri

Presentation: SunumPractice: Uygumla yapmaProduction: Dili kullanabilme, sonuç almaBritish council öğretim teknikleriSistemli kalıcı eklime öğrenme teknikleriKonuşabilme anlayabilme teknikleri ağırlıklı çalışmalarBol bol kaynaklar, kısa ve uzun video çalışmaları

YURTDIŞI EĞİTİM DANIŞMALIĞIYurtdışı yabancı dil ve üniversite eğitimi

Work and traveş (Amerika’da tatile iş ve İngilizce kursu)İngiltere ve Amerika’da İngilizce yaz okulları

0532 457 93 42

ÖĞRENCİLERAnaokuluİlköğretim

Kolej Anadolu lisesiHazırlık sınıfı

Üniversite öğrencileriHafta sonu worksheet çalışmaları, sınavlara

hazırlık, not yükseltme

YETİŞKİNLERHızlandırılmış konuşmaGenel ve pratik İngilizce

TOEFL, ÜDS, YDSİş İngilizcesi

Yurt dışı seyahat İngilizcesi

Ev hanımlarına hızlandırılmış dersler

3P SİSTEMİ

İNGİLİZCEa) Bire bir özel ders b) Küçük gruplar


Eğ i t i m

68

BEYASS ORGANİZASYON

Sevginin el becerisine dönüştüğü hünerli eller, en değerli anlarınızda yanı başınızda...

İletişim: Tel: (0212) 669 48 74 web: www.beyass.com

Tamamen size özel hazırlanan;

Nikah Şekerleri• Gelin Masanız, arabanız • Doğum ve Evlilik Yıldönümleriniz • Vaftizleriniz• Doğum Odası Süslemeleri • Doğum İkram Şekerleri • Kına Sepetleri ve keseleri • Yılbaşı Sepetleriniz• Davetiyeler•

Teşekkürler Çalışmalarımızı Başakşehir Belediyesi bünyesinde de sürdürmemize yardımcı olan Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal’a ve Başkan Yardımcısı Nurettin Ertemel’e teşekkür ederiz.

Çalışmalarımıza Bahçeşehir Belediyesi Nikah Salonunda bulunan standımızdan ulaşabilirsiniz.

Daha küçükken çocuğa • istediği her şeyi vermeye başlayın! Bu şekilde o, herkesin onun geçimini sağlamak zorunda olduğu-na inanacaktır.

Kötü sözler söylediği • zaman gülün! Böylece o kendisinin akıllı olduğuna inanacaktır.

Ona düşünmeyi ve beynini • kullanmayı hiç öğretmeyin! 21 yaşına gelince kendi kararlarını, kendisi versin diye bekleyin!

Yerde bıraktığı her şeyi • kaldırın; kitaplarını, ayak-kabılarını, kıyafetlerini, onun için her şeyi siz yapın ki; o bütün sorumlulukları-nı başkalarına yüklemeye alışsın!

Onun gözünün önünde sık • sık kavga edin ki; bu saye-de aile bir gün parçalanır-sa çok fazla üzülmesin.

Ona istediği kadar harçlık • verin ki; hiçbir zaman ken-di parasını kazanmanın ne olduğunu öğrenmesin.

Yiyecek, giyecek ve kon-• forla ilgili bütün arzularını yerine getirin ki; istedikleri-ne ulaşmak için çalışmak gerektiğini öğrenmesin.

Komşulara, öğretmenlere, • polislere karşı daima onun tarafını tutun ki, onların hepsine karşı peşin hü-kümleri oluşsun.

Bütün bunları ve benzerle-• rini yaparak yetiştirdiğiniz çocuğunuz bir gün suç işlerse, kendisinden özür dileyin! Ama onu felaket dolu bir hayata hazırladığı-nız için kendinize teşekkür etmeyi ihmal etmeyin!!

Bu belge ABD Houston Polis Müdürlüğü tarafından hazır-lanmış ve kentteki tüm evlere ve okullara dağıtılmıştır.

GELECEĞİN SUÇLUSU

KiM?Anne-babalar çocuklarının iyiliklerini düşü-nürler. Ama bazen de onlara kötülük yaptıkla-rının farkında olmazlar!

GELECEĞİN SUÇLUSUNU YETİŞTİRMENİN EN BASİT KURALLARI...

69

öZELLİKLE şU KONULARdA ÇOK dİKKATLİ OLmALISINIZ:

Ayrılık kararınızı çocukların • yaş dönemlerine uygun cüm-lelerle açıklamak.

Anne ve baba olarak sorum-• luluklarınızın değişmediğini her zaman onu seveceğinizi hissettirmek.

Görüşme düzeninizin nasıl • olacağına hep birlikte karar vermek.

Çocuklar bazen evden ayrı-• lan ebeveyn için kaygı duyu-yorlar. Nerede yaşadığı, ne hissettiği ile ilgili soruları ola-bilir. Bunları dikkatle dinleyip tatmin edici cevaplar verme-ye çalışmak.

Anne ve babaların kendi ara-• larındaki sorunları çocukların önünde konuşmamalarına özen göstermeleri gerekir.

Okul, sağlık sorunları gibi ko-• nularda her iki ebeveynin de işbirliği yapmaları çok önem-lidir.

Çocuklar boşanma sırasında • terk eden veya ihmal eden ebeveyni de özlerler. Mutsuz-luk, içe kapanma, reddetme

yoğun yaşanan duygulardır. Babası tarafından ihmal edi-len bir erkek çocuk kendisini şekillendirmeye yardımcı ola-cak modelini de kaybetmiş olur.

Kız çocuklar için ise diğer • cinsiyetle ilişkisi oluşturmak-ta güçlükler yaşadıkları göz-lemlenir.

TERK EdİLmE ALGISIBoşanma sürecinde dikkat edilme-si gereken noktalar nelerdir?Boşanma ve sonrasında yaşanan-lar, çocuğun gelişimini etkileyecek bir sürecin başlamasına neden oluyor. Ebeveynlerin bu sürece na-sıl hazırlandıkları ve boşanma son-rasındaki durumları, çocukların ge-lişimini olumsuz etkileyebilir.Boşanma kararını kesin olarak alan anne-babalar, bu konuyu çocuğa açıklamak için en doğru ortamı nasıl belirlemeli?Bu kararı açıklamadan evleri ayır-mamak gerekir. Ebeveynlerin sa-kin ve kontrollü olması ve ortak bir dille anlatması uygun olur. Çiftler ayrı yaşamayı deneyecek bile ol-salar bunun bilgisini mutlaka ço-cuğa vermelidir.Okul öncesi dönemlerde yaşanan boşanmalarda çocuklar evden gi-den ebeveynin onu terk ettiğini ve bu durumun sorumlusunun kendi-si olduğunu düşünüyor.

Boşanma kararı çocuklara NASIL AÇIKLANIR?Eşinizle boşanmaya karar verdiyseniz ve çocuklarınız var-sa, çocuklara kararınızı açıklarken dikkatli olmalısınız....

atölyeM’deatölyeM’deMimar Sinan ve Dokuz Eylül

Üniversiteleri’nden mezun deneyimli hocalarla lise ve üniversitelerin güzel

sanatlar bölümlerine hazırlık, çocuklarla resim dersleri, karikatür dersleri ve

yetişkinlerle hobi yetenek geliştirme çalışmalarına bekliyoruz.

Çınar 01-04 A11 D:1 Bahçeşehir | İST.www.bahcesehirresim.com

www.maviustun.comTel: 0212 669 60 95

Gsm: 0532 657 17 60 / 0505 731 15 95


Eğ i t i m

70

Yeplaze ilan 22X28.fh11 10/4/09 12:50 AM Page 1

Composite

C M Y CM MY CY CMY K

Fazla söze gerek yok.

71

image parquet

“Her Adımda Mutluluk”

Bahçeşehir Doğa Parkı Cd. Prestige Mall YanıGölet Park AVM No:11-i Bahçeşehir / İstanbulTelFaxWeb

: 0212 669 12 45: 0212 669 15 58: www.imageparquet.com

19,90BAŞLAYANFİYATLARLA

Şilte, Süpürgelik, Montaj Dahil

LAMİNAT PARKE | LAMİNE PARKE | DUVAR KAĞITLARI | DECK

TL

’DE

N

Erismann Duvar Kağıtları gelmiştir...


Eğ i t i m

72

Bir Kadın MeselesiFransız Kültür Merkezi

26.10.2009 19:00

Van Gogh (Tiyatro Gerçek)Kenter Tiyatrosu

26.10.2009 20:00

(D.C.W.) Dance for Camera 2Caddebostan Kültür Merkezi

26.10.2009 20:00

Marx’ın DönüşüCaddebostan Kültür Merkezi

26.10.2009 20:30

Sylvie VartanTürker İnanoğlu Maslak S.C.

26.10.2009 21:00

Pera Fest - Musiques Du Monde YOM: The New King of Klezmer Clarinet

Ghetto26.10.2009 21:30

Komşu KadınFransız Kültür Merkezi

27.10.2009 19:00

ToplayıcılarFransız Kültür Merkezi

28.10.2009 17:00

Kibarlık BudalasıAkatlar Kültür Merkezi

27.10.2009 20:30

A’dan Z’ye Sabahattin AliYapı Kredi Sermet Çifter Salonu

28.10.2009 18:30

Avrupa’dan Örnekler - IIBarış Manço Kültür Merkezi

27.10.2009 20:30

Madame BovaryFransız Kültür Merkezi

28.10.2009 19:00

GrizuBalans Jolly Joker27.10.2009 21:00

Orphee Et Eurydice

Kadıköy Süreyya Operası Sahnesi28.10.2009 20:00

Lityum

Beyoğlu Hayal Kahvesi27.10.2009 22:30

Orphée et Eurydice


(D.F.A.) Descent, Horizon of Exile,

Scrap LifeSantralistanbul

28.10.2009 20:15

Kolpaçino29.10.2009 10:00

(D.F.A.) The Rain - HistorianBarış Manço Kültür Merkezi

28.10.2009 20:30

Cirque de GlaceTürker İnanoğlu Maslak S.C.

29.10.2009 16:00

Red Bull Music Academy ClubnightGhetto

28.10.2009 22:00

(D.C.W.) Dance for Camera 2Santralistanbul

29.10.2009 20:00

Derinlik SarhoşluğuBeyoğlu Hayal Kahvesi

28.10.2009 22:30

Cumhuriyet KonseriKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

29.10.2009 20:00

İşte budur !29.10.2009 10:00

Amerika Birleşik Devletleri’nden

Örnekler - IIBarış Manço Kültür Merkezi

29.10.2009 20:30

Aşk SözleriMuammer Karaca Tiy.

29.10.2009 20:30

Dread30.10.2009 10:00

Moana - The Tribe

Babylon29.10.2009 21:30

Şeylerin Şekli - Yeni Kuşak Tiyatro

Akbank Sanat30.10.2009 17:00

Serkan Çağrı - Rumeli Band

Ghetto29.10.2009 22:00

Barışa Köprü Ol

Bostancı Gösteri Merkezi30.10.2009 18:30

Aylin Aslım

Beyoğlu Hayal Kahvesi29.10.2009 22:30

Louis Braille 200. YaşındaFransız Kültür Merkezi

30.10.2009 19:00

Konak30.10.2009 10:00

Orphee Et Eurydice


Venedik TaciriTiyatro Pera

30.10.2009 20:00

Aşk SözleriMuammer Karaca Tiy.

30.10.2009 20:30

Orphée et EurydiceKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

30.10.2009 20:00

Sahnede Umut VarAkatlar Kültür Merkezi

30.10.2009 20:30

Türkiye’den Genç Örnekler - SöyleşiSantralistanbul

30.10.2009 20:00

Pazar Günkü CinayetTİM Fettah Aytaç Salonu

30.10.2009 21:00 (D.F.A.) Avustralya - Yeni Zellanda dan

Örnekler - ICaddebostan Kültür Merkezi

30.10.2009 20:00

Işın KaracaBalans Jolly Joker

30.10.2009 21:00

Vanilyalı İlişkilerProfilo Kültür Merkezi

30.10.2009 20:30

Sattas: Reggae BandGhetto

30.10.2009 22:30

Expertexim Uluslararası Ticarette Satış Teknikleri Sertifika Programı

İTÜ Maçka Kampüsü31.10.2009 10:00

Dans Eden Prensesler

TİM Fettah Aytaç Salonu31.10.2009 13:00

Yaratıcılık İstasyonuSantralistanbul

31.10.2009 10:30

Periler ÜlkesiGöztepe Halis Kurtça K.M.

31.10.2009 13:00

Perdede ve Sahnede Karagöz ve Hacivat

Akbank Sanat31.10.2009 11:00

Hamurlar Canlanıyor!Santralistanbul

31.10.2009 13:30

İsli Sisli Pis PusluHaldun Dormen Tiyatrosu

31.10.2009 11:00

Gökkuşağının SihriGöztepe Halis Kurtça K.M.

31.10.2009 15:00

Lahana SarmaCaddebostan Kültür Merkezi

31.10.2009 12:00

Parmaklarım KonuşuyorCevahir Atlantis Sahnesi

31.10.2009 15:00

Orphee Et EurydiceKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

31.10.2009 16:00


31.10.2009 20:00

Orphée et EurydiceKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

31.10.2009 16:00

(D.F.A.) VSPRSSantralistanbul

31.10.2009 20:00

(D.F.A.) Afrika’dan ÖrneklerCaddebostan Kültür Merkezi

31.10.2009 16:00

ŞölenMuammer Karaca Tiy.

31.10.2009 20:30

Pina Bausch BelgeseliBarış Manço Kültür Merkezi

31.10.2009 16:00

Aşk SözleriKadıköy Halk Eğitim Merkezi

31.10.2009 20:30

Şeylerin Şekli - Yeni Kuşak TiyatroAkbank Sanat

31.10.2009 17:00

ÇalıkuşuTİM Fettah Aytaç Salonu

31.10.2009 20:30

Figaro’nun DüğünüTİM Fettah Aytaç Salonu

31.10.2009 21:00

HeidiKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

01.11.2009 11:00

Pink Floyd Tribute Concert (İngiltere)Life Roof

31.10.2009 22:00

Sihirli Kitap - Çocuk OyunuCaddebostan Kültür Merkezi

01.11.2009 12:00

Ayben vs. Ceza

Ghetto31.10.2009 22:30

Peter Pan Müzikali

MKM Attila İlhan Salonu01.11.2009 12:00

Elektrikli Pergel (Elektrik/Elektronik

Atölyesi)Santralistanbul

01.11.2009 10:30

Aladdin’in Sihirli LambasıTİM Fettah Aytaç Salonu

01.11.2009 13:00

İsli Sisli Pis PusluHaldun Dormen Tiyatrosu

01.11.2009 11:00

Fırça Robotlar - DuPont Aile Bilim Atölyeleri

Santralistanbul01.11.2009 13:30

Vanilyalı İlişkilerProfilo Kültür Merkezi

01.11.2009 15:30

Galatasaray A.Ş - SivassporAli Sami Yen Stadyumu

01.11.2009 20:00

Hayatın İçindenKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

01.11.2009 16:00

Beşiktaş A.Ş. - Mke AnkaragücüBJK İnönü Stadyumu01.11.2009 21:00

Duman


Königskinder - Ödüllü Yönetmen Lutz

Gregor Seçkisi - ICaddebostan Kültür Merkezi

02.11.2009 20:00


01.11.2009 18:30

Çok Güzel Hareketler BunlarBeşiktaş Kültür Merkezi

02.11.2009 20:30

Kasımpaşa - EskişehirsporRecep Tayyip ERDOĞAN Stadyumu

01.11.2009 19:00

Pazar Günkü CinayetYunus Emre K.M.

02.11.2009 20:30

Ödüllü Yönetmen Lutz Gregor Seçkisi - II

Caddebostan Kültür Merkezi03.11.2009 20:00

Haneler ekibi oyuncularından Deniz

Altında Altı TahammülfersaAkatlar Kültür Merkezi

04.11.2009 20:30

Singin’ In The RainTürker İnanoğlu Maslak S.C.

03.11.2009 21:00

Noland (Esra Yurttut)Barış Manço Kültür Merkezi

04.11.2009 20:30

İTEF - İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali Kapanış Partisi

Ghetto03.11.2009 21:00

Bora UzerBabylon

04.11.2009 22:00 Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası


(D.F.A.) Descent, Horizon of Exile,

Scrap LifeBarış Manço Kültür Merkezi

05.11.2009 16:00

CimriKenter Tiyatrosu

04.11.2009 20:00


05.11.2009 20:00

Borusan İstanbul Filarmoni OrkestrasıLütfi Kırdar UKSS

05.11.2009 20:00

Orta Doğu’dan Örnekler ve Transit Festival Seçkisi


Et k i n l i k l e r

73

AÇIK DAVET! BAHÇEşEHİR’dE YELPAZE İSTANBUL

TİYATRO KULüBü’NE SİZ dE KATILABİLİRSİNİZ...

Yelpaze İstanbul Yayınları Kültür Sanat Etkinlikleri kapsamında bu yıldan itibaren düzenleyeceği Tiyatro Kulübü çalışmaları ile bölge yaşayanlarının yeteneklerini öne çıkarmalarının yanı sıra mutlu ve keyifli anlar yaşamalarına da tanıklık edecek.

Yelpaze İstanbul Yayınları Kültür Sanat Etkinlikleri kapsamında bu yıldan itibaren düzenleyeceği Tiyatro Kulübü çalışmaları ile bölge yaşayanlarının

yeteneklerini öne çıkarmalarının yanı sıra mutlu ve keyifli anlar yaşamalarına da tanıklık edecek. Katılımcıların profesyonel ya da amatör olma zorunluluğunun aranmadığı, tamamen bağımsız ve özel bir sanat oluşumu olarak tarif edebileceğimiz Yelpaze İstanbul Tiyatro Kulübü öğrencileri, yıl içerisinde hepimizin yakından tanıdığı profesyonel tiyatroculardan aldıkları eğitimle oyunlar sergileyecekler. Bu oluşuma katılım şartı aranmaksızın 7’den 70’e bay-bayan, öğrenci, ev hanımı, iş adamı herkes katılabilecektir.

Büyük üstat W. SHAKESPEARE “Tüm dünya bir sahnedir, yalnızca birer oyuncu olan kadınlarla erkeklerin sahneye girip çıktığı. Ve tek bir insanın ömrü boyunca pek çok rol oynadığı.” diyor. Tiyatronun disiplinle üretilen bir sanat olduğunu biliyor ve en iyisini üretebilmek için çok çalışmanın gerektiğine inanıyoruz. Bu çatı altındaki tüm çalışmalarımızı amatör bir ruhla hazırlıyor, profesyonel bir özenle sunmayı hedefliyoruz.

Ve sizi de aramıza bekliyoruz!

Yetişkinler için Temel Oyunculuk Atölyesi Çocuklara Drama Atölyesi

YELPA

ZE İS

TANBUL TİYATRO K

ULÜ

BÜ

2009

Not: Eğitimler ve oyun provaları Bahçeşehir’de yer alan özel okulların tiyatro salonlarında gerçekleşecektir.

Tiyatro Kulübü hakkında bilgi almak için:

(0212) 669 16 50 numaralı telefondan bizlere ulaşabilirsiniz.


Eğ i t i m

74

Manuel Reina - Lunatiko Flamenko

Ghetto05.11.2009 22:00

Dansınız KarakterinizdirAkatlar Kültür Merkezi

06.11.2009 20:30

Fenerbahçe - FC Steaua BucurestiFB Şükrü Saracoğlu Stad.

05.11.2009 22:05

Dansınız KarakterinizdirAkatlar Kültür Merkezi

06.11.2009 20:30

İncir Çekirdeği06.11.2009 10:00

Amsterdam Night Watch: Zuco 103

SoundsystemGhetto

06.11.2009 22:30


06.11.2009 20:00

Uluslararası Lojistik Sertifika KursuİTÜ Maçka Kampüsü07.11.2009 10:00

Yaratıcılık İstasyonuSantralistanbul

07.11.2009 10:30

La BohèmeKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

07.11.2009 20:00


07.11.2009 12:00

Vanilyalı İlişkilerKadıköy Halk Eğitim Merkezi

07.11.2009 20:30

Dans Eden PrenseslerTİM Fettah Aytaç Salonu

07.11.2009 13:00

Serdar OrtaçBostancı Gösteri Merkezi

07.11.2009 21:00

Doğal Boya LaboratuvarıSantralistanbul

07.11.2009 13:30

Pazar Günkü CinayetTİM Fettah Aytaç Salonu

07.11.2009 21:00Cimri

Kenter Tiyatrosu07.11.2009 20:00

DJ Cam (France)

Ghetto07.11.2009 23:00

Güneşle Yarışan Robot (Elektrik/Elekt-ronik Atölyesi)


Cimri


Heidi


Pazar Günkü CinayetCaddebostan Kültür Merkezi

08.11.2009 16:00


08.11.2009 12:00

Fenerbahçe - Ankaraspor A.Ş.FB Şükrü Saracoğlu Stad.

08.11.2009 19:00


08.11.2009 13:00 Büyükşehir Bld.Spor - Antalyaspor A.Ş

Atatürk Olimpiyat Stadyumu08.11.2009 20:00

Işıklı Çöp Adam - DuPont Aile Bilim

AtölyeleriSantralistanbul

08.11.2009 13:30

39 BasamakKenter Tiyatrosu

11.11.2009 20:00


11.11.2009 20:00

Fairuz Derin BulutGhetto

12.11.2009 22:00


12.11.2009 20:00


13.11.2009 20:00

Haneler ekibi oyuncularından Deniz Altında Altı TahammülfersaBarış Manço Kültür Merkezi

12.11.2009 20:30


13.11.2009 20:00

Ata DemirerBeşiktaş Kültür Merkezi

12.11.2009 21:00

Adrian Belew Power TrioGhetto

13.11.2009 22:30

God Is An AstronautBalans Jolly Joker

12.11.2009 21:30


Fırça Robotlar - DuPont Aile Bilim Atölyeleri


Pazar Günkü Cinayet

Kadıköy Halk Eğitim Merkezi14.11.2009 15:30

Sihirli Kitap - Çocuk Oyunu


La Bohème


Kendi Elektriğimizi Üretelim (Elektrik/

Elektronik Atölyesi)Santralistanbul

14.11.2009 12:30

Neşet Ertaş - Nuray Hafiftaş


Müzede Dans


39 Basamak




Ayhan Sicimoğlu - Latin All StarGhetto

14.11.2009 23:00


15.11.2009 13:00

İstanbul’u ÇiziyorumSantralistanbul

15.11.2009 10:30

Çilek ve Çırakları Mutfakta - Enerji Müzesinde Enerji Barları Yapıyoruz


Haydi Fotoğraf ÇekelimSantralistanbul

15.11.2009 10:30


15.11.2009 15:00


15.11.2009 12:00

Peter Pan MüzikaliMKM Attila İlhan Salonu

15.11.2009 15:00

Peter Pan MüzikaliMKM Attila İlhan Salonu

15.11.2009 12:00

Kamelyalı KadınKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

15.11.2009 17:00


17.11.2009 20:00

W.A.S.PMaçka Küçükçiftlik Park

19.11.2009 21:00

Alpay Erdem: Hasta RuhAkatlar Kültür Merkezi

17.11.2009 20:30

Kavela: Guest & FriendsGhetto

19.11.2009 22:00

Alpay Erdem: Hasta RuhAkatlar Kültür Merkezi

17.11.2009 20:30

Kurtlar Vadisi: Gladio20.11.2009 10:00

Paul Galbraith

MKM Attila İlhan Salonu18.11.2009 20:00

Şen Dul


Kamelyalı Kadın


Levent YükselGhetto

20.11.2009 22:30


Hamurlar Canlanıyor!


Işıklı Çöp Adam - DuPont Aile Bilim

AtölyeleriSantralistanbul

21.11.2009 10:30

Şen DulKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

21.11.2009 16:00


21.11.2009 12:00

Pink Amsterdam: Art - Dance EventGhetto

21.11.2009 22:00

Işık Şovu (Elektrik/Elektronik Atölyesi)Santralistanbul

21.11.2009 12:30 Bir Müze İnşaa Edelim: Enerji Müzesi

Küçük Mimarların Elinde Yeniden Hayat Buluyor




Telden HeykellerSantralistanbul

22.11.2009 10:30

Mutlu PrensKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

22.11.2009 11:00

Kasımpaşa - Trabzonspor A.Ş.Recep Tayyip ERDOĞAN Stadyumu

22.11.2009 19:00


22.11.2009 12:00

Galatasaray A.Ş - ManisasporAli Sami Yen Stadyumu

22.11.2009 20:00


22.11.2009 13:00

Beşiktaş A.Ş. - FenerbahçeBJK İnönü Stadyumu22.11.2009 21:00

Çocuklar Kendi Kitaplarını Hazırlıyorlar


Borusan Yaylı Çalgılar Dörtlüsü


Hayatın İçindenKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

22.11.2009 17:00


24.11.2009 20:00

Don PasqualeKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

25.11.2009 20:00

Kukla ShowGöztepe Halis Kurtça K.M.

29.11.2009 14:00

Don PasqualeKadıköy Süreyya Operası Sahnesi

26.11.2009 20:00

Kukla ShowGöztepe Halis Kurtça K.M.

29.11.2009 14:00

Redd: 21/21 Hikayenin TamamıGhetto

27.11.2009 22:30

Et k i n l i k l e r

75

Hizmetinize AÇILDI

Kuşburnu Marmeladı•Böğürtlen Marmeladı•Kızılcık Marmeladı•Alıç Marmeladı•Dut Pekmezi•Süzme Köy Balı•Bitkisel Çaylar•Keçi Boynuzu •(Harnup Pekmezi)

Evlere ServisYapılır

Pestil Köme Yörem Tatlısı

Yörem Pestil & KömeMarmelatlar

% 100ORGANİKÜRÜNLER

Merkez mh. Tarihi Çeşme Parkı No: 5 Köyiçi Esenyurt / İST.Tel: 0212 620 25 29 Gsm: 0533 686 60 92

www.pestilyorem.com

Hafta sonları ailece keyif alarak ziyaret ettiğiniz Bella Vista Ristorante’de hafta içi her cuma günü saat 10:00 / 16:00

arası ekolojik / organik bahçe kuruluyor.

Organik, taze meyve sebzeler tarladan (üreticiden) doğrudan sizlere sunuluyor.

Adres : Gölet Mevkii İtalyan Restaurant Bahçeşehir / İSTANBULTelefon : 0212 669 42 55 - 56

Bella Vista Ristorante

Bahçeşehir’de Bir Yenilik Daha

2 Su alarak abone olan

müşterilerimize su pompası HEdİYE


Eğ i t i m

76

7/24 Pet shop ürün servis hizmeti Her cins Kedi-Köpek

HİLL’S SCIENCE, ROYAL CANIN ve uygun fiyatlı mama çeşitleri

KÖPEK EĞİTİMİ

PROFESSIONAL PET SHOP PET SHOP ÜRÜNLERİ & SERVİS HİZMETLERİ

TEMEL İTAAT EĞİTİMİ• İLERİ İTAAT EĞİTİMİ• BODYGUARD EĞİTİMİ• KONTROLLÜ SALDIRI• SCHUTZHUND•

ARDIÇLI EVLER SOSYAL TESİSLERİ GOP MARKET YANI

Ali Erkin Caner (0533) 385 07 61Mehmet Metin Caner (0532) 205 53 28

ÜYESİ ve ÜRETİCİSİ

İletişim: 0212 593 16 88 Avcılar/İst.

Güzel alışkanlıklar bilinçle başlar

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞIASEM MÜZİK VE SANAT MERKEZİ

İNGİLTERE’DEKİ MÜZİK OKULU LONDON COLLEGE OF MUSIC

YETKİLİ EĞİTİM MERKEZİ

Pimapen• Alüminyum doğrama• Panjur Sistemleri• Kale Çelik Kapı• Sineklik• Isı Cam arası jaluzi• Panelduş• Teras kapatma• Camlı balkon kapatma•

Bağlarbaşı : Bağlarbaşı Nuhkuyusu Cd. No. 161/bTel : 0 216 342 86 19 - 342 21 82Fax : 0 216 334 38 42Bahçeşehir : Bahçeşehir Ticaret Merkezi Kat 1 No.2Tel : 0 212 669 61 71İmalat : Ümraniye M. Kemal Mah. 3056 Sk. No.49Tel : 0 216 315 53 92

Pimapen’de KAMPANYA!

derya yapıHiç Peşinatsız

Taksityusu Cd. No. 161/b342 21 82

çHiç Peşinatsız

o 161/b

TaksitTaksit8dytasarım dekorasyon ltd. şti.

77

Tahtakale mah. İstanbul cad. Bahçeşehir Yanyol Üzeri

Gsm: 0532 387 90 95 - 0535 966 07 430536 680 26 75 Tel: 0212 648 11 25

GÜVEN KARDEŞLER

HALI YIKAMA FABRİKASI

O T O Y I K A M A

HALIFİLEKS, KOLTUK VE ÇEKYATLARINIZIN YIKANMASI YERİNDE

YAPILIR.

GÜNDETESLİM

GARANTİSİ1

OTO

SADECE YIKAMA

10 TL

KUAFÖR

KOMPLE

180 TL

Her Türlü Halı, Kilim, Battaniyeleriniz itina ile Yıkanır,

Temizlenir, Ambalajlanır,Adrese teslim edilir.

ŞOK

KAMPANYA

Makina Halısı : 3 TLEl Dokuma Halısı : 5 TL30 m2 ve üstüne %10 indirimDoktor reçetesi karşılığı ;•

Enjeksiyon yapılır,• Serum takılır,• Pansuman yapılır,• Tansiyon ölçülür,• Sonda takılır,• Açlık kan şekeri bakılır,• Lohusa bakımı yapılır,• Yeni doğan bebek bakımı yapılır.• Ameliyat sonrası bakım yapılır.•

BAHÇEŞEHİR ‘ DE OTURAN DENEYİMLİ HEMŞİRE’DEN EVİNİZE HİZMET

Gülçin Hemşire :0 530 655 28 28


Eğ i t i m

78

İlan vermek çok

İlan ver-mek çok ko-

İlan vermek çok kolay!Hemen arayın:

0212 669 83 86BAHÇEŞEHİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİBADER 669 62 09BAHÇEŞEHİR KÜLTÜR DERNEĞİ 669 22 78BAHÇEŞEHİR MUSİKİ DERNEĞİ 669 57 51BAHÇEŞEHİR A.D.D. 672 70 16BAHÇEŞEHİR ROTARY CLUB 289 74 04BAHÇEŞEHİR SPOR KLÜBÜ 669 29 50Ç.Y.D.D. 672 01 05BAHÇEŞEHİR LİONS 669 23 33 0532 232 07 31BOĞAZKÖYLÜLER DERNEĞİ 607 13 77YELPAZE İSTANBUL 669 83 86

ESENKENTESENYURT BELEDİYESİ 596 30 00GÜVENLİK 672 64 11ISI DAĞITIM 672 16 13KENT YÖNETİMİ 672 11 62TAKSİ 672 09 46ESENKENT NAKLİYAT 672 72 04

EĞİTİMARDA ÇANKAYA 0532 777 83 38BAHÇEŞEHİR KOLEJİ 669 51 77BEYFEN 852 34 10DENİZ ÖĞRETMEN 672 61 59EPSİLON 0535 769 49 40 - 0535 511 15 74FİNAL DERSANELERİ 669 83 00HÜLYA ÖĞRETMEN 0532 240 34 16KÜLTÜR KOLEJİ 669 03 35MEF OKULLARI 672 0 300MURAT APAYDIN 669 15 57NERİMAN GÜNEŞ ÖĞRETMEN 0542 832 17 25ÖNDE KOLEJİ 605 06 10BAHÇEŞEHİR SATRANÇ KULÜBÜ 669 27 26SEVİNÇ DERSANESİ 669 69 60STAGE DANS&MÜZİK MERKEZİ 608 09 12ŞİRİN YUVAM 672 73 83 TAY SÜRÜCÜ KURSU 669 84 04TECRÜBE GRUP ÖZEL DERS 0532 346 40 54THE BEST ENGLISH 669 68 00JOYFULL 669 70 88X ANİMASYON 593 75 42

VETERİNER KLİNİKLERİFETHİ AKÖZ VETERİNER KLİNİĞİ 607 09 39

KAFE, RESTAURANT & GIDAELLIE’S HOMEMADE CHEESECAKE 0552 292 7696BAHÇEŞEHİR PROFİTEROL 669 73 45

İŞLETME REHBERİAKSİGORTA Gürsoylar Sigorta 596 41 33AJANS YELPAZE 669 83 86BİLGİ ETİKET OTOPARK SİST. 503 53 59GÖZLÜKS PLAZA 422 0 444PRESTIGE MALL 669 22 62TEKİN OZALİT 605 08 08VOIT 672 06 01

MİMARLIK, DEKORASYON & ALIŞVERİŞATASAY 608 06 82-83ESSE AVİZE 672 78 18İMAJ PARKE 669 12 45PARKCITY 672 55 25XUMA DESIGN 608 00 00

ELEKTRONİKBAHÇEŞEHİR ELEKTRONİK 669 56 14LAPTOP SERVİSİ 854 00 00

OTOMOTİVDEMİRKAN OTOMOTİV 605 12 00DOĞUŞ OTOMOTİV 456 65 00

TEMİZLİKSIRDAŞ HALI YIKAMA FABRİKASI 852 17 26

SAĞLIK, GÜZELLİK, KUAFÖR & SPORBİRİNCİ DİŞ SAĞLIĞI MERK. 608 08 98B-FIT SPOR MERKEZİ 669 98 32DR. ESTETICA 669 91 00DÜZEY GÖZ MERKEZİ 422 48 48FUSSMED MEDİKAL AYAK SAĞLIĞI 871 52 62KYBELE 672 89 85LAÇİN KUAFÖR 672 17 41MEHMET ERTUĞRUL KUAFÖR 669 61 08MGM CITY CLUB 608 20 20RELİFE 450 17 17

REŞAT KUAFÖR 608 02 50VENERE SAÇ VE GÜZELLİK MRK. 672 00 33 SİMA KUAFÖR 669 71 18VALENTINO ERKEK KUAFÖRÜ 669 57 93

SİNEMAPRESTIGE 669 22 62

SU SERVİSİELMAS SU 669 1 669

BAHÇEŞEHİR ÖNEMLİ TELEFONLARAİLE HEKİMLİĞİ (DAHİLİ206) 444 0 669ALO AMBULANS 669 55 66BAHÇEŞEHİR SU-ARITMA 669 38 62/63GELİŞİM MERKEZİ 669 97 12BAHÇEŞEHİR GAZ DAĞITIM A.Ş 669 00 03BAHÇEŞEHİR GÜVENLİK MERKEZİ 669 76 321.KISIM MUHTARLIĞI 669 62 102.KISIM MUHTARLIĞI 669 80 25ZABITA KARAKOLU 669 37 07BARINAK 669 47 29BELEDİYE 444 0 669BOĞAZKÖY HİZMET BİNASI 607 19 60JANDARMA 669 32 00PTT 669 16 00İTFAİYE 669 31 37 - 669 38 60ELEKTRİK TEKNİKLERİ 669 68 23SAĞLIK OCAĞI 669 63 60TAKSİ 669 86 86BAHÇEŞEHİR NAKLİYAT 669 11 34

TEKSTİLASYAM GELİNLİK 608 07 10

Telefon rehberi alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.

ARMAĞAN ECZ. 669 93 00AYDIN ECZ. 669 38 02B.ŞEHİR ECZ. 669 34 34BOĞAZKÖY ECZ. 607 06 06BUKET ECZ. 672 55 54DEFNE ECZ. 669 96 59DERMAN ECZ. 605 02 14DİLEK ÖZ ECZ. 669 70 10ESENKENT ECZ. 672 11 60GÜNGÖR ECZ. 672 94 01ISPARTAKULE E. 669 33 88MAVİ ECZANE 669 59 51SELİN ECZ. 669 30 40YILDIZ ECZ. 607 08 10

31 132620

27

3-224-272-216198-26114-237-2912-3010-25135-2816

Ekm Ksm

Nöbetçi Eczaneler

I S T A N B U L

Demet Teoman Bingöl

Yavuz SALTIK

Aziz MUŞTUFehmi ÇOBANKAYA

Reklam TemsilcisiErman ÖZAKTAŞ

Diyetisyen Gülşen KayaNihal Güneş

Pınar EFENDİOĞLU

Spradon Evleri, CA3 Blok K:5 D:12 Bahçeşehir | İST.

Yurtdışından İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun Bayan Hocadan her seviyeye özel İNGİLİZCE dersi verilir. 0531 628 74 36 - 672 63 26---------------------------------------------------Çocuklarınız için ders çalışmak eziyet olmasın! Bilkent mezunu bayan öğretmenle birlikte eğlenerek, ezberletmeden matematiğin mantığı öğretilir. Her seviyede İngilizce dersi verilir.”0532 341 48 190212 672 82 45---------------------------------------------------Fransızca, Galatasaray Lisesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi F r a n s ı z c a m ü t e r c i m tercümanlıktan mezun, bayan Fransızca öğretmeninden, Fransızca gramer ve edebiyatı dersi profesyonelce ve uygun ücretle verilir.Bilgi için: 0532 548 88 41---------------------------------------------------

İTÜ İngilizce Matematik Mezunundan Lise Takviye, SINAVLARA HAZIRLIK için İngilizce ve Matematik dersleri verilir. Ders Saati 50 TL’dir. Bilgi için: 0532 424 44 55

25 yıllık öğretim görevlisinden her seviyede İNGİLİZCE DERS VERİLİR. Gsm: 0533 427 44 47

Ev Tel: 669 92 12 (Akşam)

İlköğretim öğrencilerine Okula takviye ve SBS’ye ha-zırlık Fen ve Matematik ders-leri Uygun ücretle verilir. Bilgi için: 0532 316 79 60 0505 566 05 10

Kitap yazarı ve akademik çalışmalar yapan fizikçiden,yeni üniversiteye giriş ve ara sınıflara takviye dersler ve ilköğretim (SBS) Fen bilimleri hazırlık ile: Deneyimli sınıf öğretmeninden İlköğretim 1. Kademe öğrencilerine yönelik dersler başarı garantili olarak en üst seviyede verilir.Bilgi için:0539 289 38 66

Galatarasay Lisesi mezunu, Galatasaray Üniversitesi öğrencisinden İlkokul ve Lise öğrencilerine FRANSIZCA ve TÜRKÇE dersleri verilir. Bilgi için: 0536 412 04 81

ÇEVRENİZDE FARK YARATIN…

79

EĞİTİM KOÇU diyor ki;

Başarının rehber eşliğinde planlı bir çalışmayla gerçekleştiğine inanan,•Gelecekte iyi bir Lise (SBS) Üniversite (YGS-LYS (ÖSS) isteyen • sayın veliler, şimdiye kadar OKS ve ÖSS ‘de kazandırdığım onlarca öğrencilerim arasında sizin çocuğunuzun da olmasını ister misiniz?

İletişim : Neriman GÜNEŞDOĞDU GSM: 0542 832 17 25

İLKOKUL 3,4,5 •

ORTAOKUL 6,7,8•

LİSE 1,2,3 Sınıf Öğrencilerine •

ÖZEL DERS VERİLİR

10 YILLIK MİLLİ EĞİTİM VE DERSHANE DENEYİMLİ

SBS de Türkiye BİRİNCİSİ olan öğrencinin koçu ve uzman öğretmeninden özel veya grup çalışması

şeklinde fEN ve TEKNOLOJİ dersleri verilir.

• Ders süresince etkin çalışma • Konuya vakıf olma tekniği • Verimlilik arttıran psikolojik destek• Sınav anında ve okulda bilgi birikiminin tamamının kullanılması• Gereksiz detaylara girilmeden ” konunun özü “ ile daha çok bilgi ve zaman kazanma • Grup halinde çalışmada bilgi paylaşımı • SBS ve okuldaki dersler için rehberlik • Sınavlara her an hazır olma becerisi

Yurtdışında eğitim almış,filoloji mezunu ba-yandan Almanca ve İngilizce başlangıç - orta

- ileri seviye ders verilir.

iNGİLİZCEALMANCA

ÇEVRENİZDE FARK YARATIN…

BAŞARININ YOLU BU TELEFONLARDAN GEÇER 0537 694 90 06 - 0536 330 64 87

İletişim: 0536 728 79 42

Her marka-model bilgisayarlarınızın tamiri yerinde yapılmaktadır.

Servis ücreti sadece 30 TL’dir.

0212 451 26 220533 631 61 93

[email protected]


Eğ i t i m

80

BAHÇEŞEHİR - YENİKAPI 146T

BAHÇEŞEHİR KALKIŞİŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR

YENİKAPI KALKIŞ BAHÇEŞEHİR KALKIŞ TAKSİM KALKIŞ BOĞAZKÖY KALKIŞ BAKIRKÖY KALKIŞ BAHÇEŞEHİR KALKIŞ

BOĞAZKÖY KALKIŞ

TAKSİM KALKIŞ

AVCILAR KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - TAKSİM 76D BOĞAZKÖY - BAKIRKÖY 146 BAHÇEŞEHİR - TAKSİM 76 E

BOĞAZKÖY - AVCILAR KAMPÜS 142

05:55¦06:05¦06:0506:20

¦06:40¦06:4007:0007:15

¦07:30¦07:3007:4508:0008:15

¦08:30¦08:5009:1009:3510:0010:2010:4011:0011:1511:3011:4512:0012:2012:4013:0013:2013:4014:0014:2014:4015:0015:3016:0016:2016:4017:0017:2017:40

¦17:50¦18:0018:25

¦18:30¦18:55

¦19:00¦19:2019:4020:0520:3020:5021:1021:30

06:0006:1506:2506:3506:4506:5507:0507:1507:3007:4007:5508:1008:2508:4509:0509:2509:4510:0510:2010:3510:5011:0511:2011:3511:5012:0512:2012:3512:5013:0513:2513:4514:0514:2014:3514:5015:0515:2015:3515:5016:0516:2016:3516:5017:0517:2517:4518:0518:2018:3518:5519:1019:3019:5020:1020:3020:5021:1021:3021:55

05:5506:1006:2506:4006:5507:1007:2007:3007:4508:0008:1508:3008:4509:0009:1509:3009:4510:0010:1510:3010:4511:0011:1511:3011:4512:0012:1512:3012:4513:0013:2013:4014:0014:2014:3514:5515:1015:3015:5016:1016:3016:4517:0017:1517:3017:5018:0518:2018:3518:5019:1019:3019:5520:1520:3521:0021:2021:4022:0022:3023:00

06:3006:4507:2007:4008:0008:3009:0009:4010:2011:0011:3512:1012:5013:3014:1014:5015:2015:5016:2016:5017:2017:5518:3019:1020:0021:00

05:4006:0506:3006:5007:1007:2507:4008:0008:2008:4008:5009:1509:4009:5510:2010:4011:0511:2511:5012:1012:3513:0513:3514:1014:3014:5015:1015:4016:0016:2016:4017:1017:3017:4518:0018:2518:4519:1019:2519:4519:5520:1520:4021:00

07:4008:1008:5009:3010:0010:3011:1011:5512:4013:1513:5014:2014:5015:2015:4516:1516:5017:2017:5018:2018:5019:2520:0020:4021:2522:10

06:3006:5007:1007:3007:5008:1008:3008:5009:1009:3009:5010:2010:4011:0011:2011:4512:1012:3012:5013:1513:4514:2014:5015:1015:3015:5016:2016:4016:5517:1017:2518:0018:1518:3018:4519:1019:3019:5020:1520:3520:5521:1521:40

06:3007:0007:3008:0008:3009:0009:4010:2011:0011:3512:1012:5013:3014:1014:5015:3016:0516:4017:2017:5518:3019:1020:0021:00

06:0006:3506:5007:2508:0008:2009:0009:3009:5510:3511:1011:3012:0512:3513:0013:2013:4014:0514:2514:5015:1015:3516:0016:2016:4017:0517:2517:4518:1018:3519:0019:2019:4520:1520:4021:15

07:4008:1508:5009:3010:0010:3011:1011:5512:4013:1513:4514:2515:1015:4516:1516:5517:3018:1018:5019:2520:0020:4021:2522:10

06:4007:1507:3508:1008:4009:0509:4510:2010:4011:2011:5012:1012:3012:5513:2013:4014:0014:2014:4515:1015:3015:5016:1516:4017:0017:2017:4018:0518:3018:5519:2019:4520:0520:3020:5521:2021:50

07:1507:4508:1508:5009:3010:0510:4011:1011:4012:1012:4013:1013:4514:2014:5015:2015:5016:2517:0017:3018:0018:3019:1520:0020:3521:10

06:4007:3008:1009:0009:4010:3011:1012:1012:4013:1013:4014:1014:4015:1015:4016:1016:4017:1017:4018:1018:4019:1019:4020:1021:10

08:1508:4509:2510:0010:5011:2511:5512:2513:0013:3014:0014:3015:0515:4016:1016:4017:1017:4518:2018:5019:2019:5020:3021:1021:4522:20

07:2508:1508:5509:4010:2511:1511:5512:2512:5513:2513:5514:2514:5515:2515:5516:2516:5517:2517:5518:2518:5519:2519:5520:2521:0022:00

¦06:25¦06:3507:05

¦07:20¦07:3508:1008:3009:0009:1509:3009:4510:0010:1510:3010:5011:1011:3011:5012:0512:2512:4013:0013:2513:4013:5014:1014:2514:4015:0515:2015:4016:0016:25

¦16:40¦17:05

¦17:10¦17:30

¦17:40¦17:5018:1018:30

¦18:40¦18:55

¦19:20¦19:2019:45

¦19:50¦20:0520:2520:5021:1021:3021:4522:0022:2022:45

07:3507:5008:0508:2008:3508:5009:0509:2009:3509:5010:0510:2010:3510:5011:0511:2511:4512:0512:2012:3512:5013:0513:2013:3513:5014:0514:2014:3514:5015:0515:2515:4516:0516:2016:3516:5017:0517:2017:3517:5018:0518:2018:3518:5019:0519:2519:4520:0520:2020:3520:5021:0521:2021:4022:0022:2022:3522:5523:1523:45

06:3006:4507:0007:1007:2507:4007:5508:1008:2508:4008:5509:1009:2509:4009:5510:1010:2510:4010:5511:1011:2511:4011:5512:1012:2512:4012:5513:1513:3513:5514:1014:2514:4515:0015:2015:4015:5516:1016:2516:4016:5517:1017:3017:5018:1018:2518:4519:0019:2019:3519:5020:0520:2020:4021:0021:2021:3521:5522:1522:3022:5023:1023:3023:59

05:5006:1006:3006:4507:0007:1507:3007:4508:0008:1508:4509:0009:2009:4010:0010:2010:4011:0011:2011:4012:0012:2012:3512:5513:1013:3013:5014:1014:3515:0015:3015:5516:1516:3516:5517:1517:4018:0018:3019:0019:2019:4020:0020:2520:5021:1521:40

06:1006:2506:4006:5507:0507:1507:3007:4507:5508:1008:2508:4008:5509:1009:2509:4009:5510:1010:2510:4010:5511:1011:2511:4011:5512:1012:2512:4012:5513:1013:2513:4514:0514:2014:3514:5015:0515:2015:3515:5016:0516:2016:3516:5017:0517:2517:4518:0518:2018:3518:5519:1019:3019:5020:1020:3020:5021:1021:3021:55

05:5506:1006:2506:4006:5507:1007:2007:3007:4508:0008:1508:3008:4509:0009:1509:3009:4510:0010:1510:3010:4511:0011:1511:3011:4512:0012:1512:3012:4513:0013:2013:4014:0014:2014:3514:5515:1015:2515:4016:0016:2516:4517:0017:1517:3017:5018:0518:2018:3518:5019:1019:3019:5520:1520:3521:0021:2021:4022:0022:1522:3523:00

06:3507:0507:3007:5008:1008:3008:5009:0509:2509:4510:0010:2010:4011:0011:2011:4012:0012:2012:4013:0013:2013:4014:0014:2014:4015:0015:2015:4016:0016:3017:0017:2517:4518:0018:2018:4019:0019:2519:5020:1020:3020:4521:0021:2021:4022:0522:3022:50

07:4007:5508:1508:3008:4509:0009:1509:3009:4510:0010:1510:3010:4511:0011:1511:3011:4512:0512:2012:3512:5013:0513:2013:3513:5014:0514:2014:3514:5015:0515:2515:4516:0516:2016:3516:5017:0517:2017:3517:5018:0518:2018:3518:5019:0519:2019:4020:0020:1520:3020:5021:1021:3021:5022:1022:3022:5023:1023:3023:50

06:3006:4507:0007:1007:2507:4007:5508:1008:2508:4008:5509:1009:2509:4009:5510:1010:2510:4010:5511:1011:2511:4011:5512:1012:2512:4012:5513:1513:3513:5514:1014:3014:5515:2015:4015:5516:1016:2516:4016:5517:1017:3017:5018:1018:2518:4519:0019:2019:3519:5020:0520:2020:4021:0021:2021:3521:5522:1522:3022:4523:0023:1523:3023:59

06:0006:3006:5007:1507:3007:4508:0008:2008:3508:5009:0509:2009:3509:5010:1010:3010:5011:0511:2011:4011:5512:1012:3012:5013:1013:3013:4514:0014:2014:4015:0015:2015:4016:0016:2016:4017:0017:2517:4018:0018:1518:3018:4519:0519:2519:4520:0520:3521:00

07:0007:2007:4008:0008:2008:4009:0009:1509:3009:4510:0010:1510:3010:4511:0011:1511:3011:4512:0012:1512:3012:4513:0013:1513:3013:4514:0014:1514:3014:4515:0515:2015:3515:5016:0516:2016:3516:5017:0517:2017:3517:5018:0518:2018:3518:5519:1519:3519:5520:1520:3520:5521:1521:4022:05

06:1006:3006:5007:1007:2507:4007:5508:1008:3508:4508:5509:1009:2009:3509:5010:0510:2010:3510:5011:0511:1511:2511:4011:5512:1012:2512:4012:5513:1013:2513:4013:5014:0014:1514:3014:4515:0015:1515:3015:4516:0016:1516:3016:4517:0017:1517:3017:4017:5018:0518:2018:3518:5019:0519:2019:3519:5020:0520:2020:4021:1022:0022:50

07:0007:3008:0008:2008:3508:5509:1009:3009:5010:1010:2510:4010:5511:1011:3011:5012:1012:2512:4013:0013:1513:3013:5014:1014:3014:5015:1015:3015:5016:0516:2516:4016:5017:2017:4018:0018:2018:4019:0019:1519:3019:4520:0020:2020:4021:0021:2021:4522:10

08:3008:5009:1009:3009:5010:1010:3010:5011:1011:3011:5012:0512:2012:3512:5013:1013:2513:4013:5514:1014:2514:4014:5515:1015:2515:4015:5516:1016:2516:4017:0017:1517:3017:4518:0018:1518:3018:4519:0019:1519:3019:4520:0020:1520:3020:5021:1021:3021:5022:1022:3022:5023:1023:3523:59

07:2007:5008:1008:3008:4509:0009:1509:3009:4509:5510:1010:2510:4010:5511:1011:2511:4011:5512:1012:2512:3512:4513:0013:1513:3013:4514:0014:2014:3014:4515:0015:1015:2515:4015:5516:1016:2016:3016:4517:0017:1517:3017:4517:5518:1018:2518:4018:5019:0019:1019:2519:4019:5520:0520:2020:3520:5021:0521:2021:3521:5022:2023:0023:50


BAHÇEŞEHİR KALKIŞ BAKIRKÖY KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - BAKIRKÖY E 57

06:3007:0007:2007:4008:0508:3509:2009:5010:2010:5511:4012:1012:4513:2514:0014:3515:1015:4516:2516:5517:2017:5018:2519:0019:5020:3021:20

07:3008:1008:3009:0009:3510:3011:0011:3012:1012:5013:2013:5514:3515:1015:4016:0016:3017:0517:4018:1018:4019:1019:4520:2020:5521:3022:20

06:3007:0007:2007:4008:0508:3509:1009:4510:2010:5011:1511:4012:1012:4513:0513:3014:0014:4015:1515:4016:1016:4017:2018:0018:2518:5019:2020:0020:4021:40

07:3008:0008:3009:0009:3010:0010:3011:0011:3012:0012:3012:5013:2514:0014:2514:5015:2015:5516:3517:0017:3018:0018:4019:2019:4020:0520:4021:1021:5022:40

07:1007:4508:2009:0009:4510:3011:1011:4512:3513:3014:1014:5015:5016:3017:2018:1018:5519:4020:30

08:0008:4009:2010:0510:4511:3512:2012:5513:3514:4015:2016:1017:0017:4018:3019:2020:0020:4521:30


BAHÇEŞEHİR KALKIŞ MECİDİYEKÖY KALKIŞ

BAHÇEŞEHİR - M.KÖY E 58 TREN SEFERLERİ

ISPARTAKULE RİNG SERVİSLERİ

06:5007:1507:4508:1509:2510:3012:5515:0015:3016:1016:4017:1517:5018:5020:35

08:1508:4509:1511:4514:1015:0015:3516:1016:4517:4018:1518:4519:2020:2021:50

07:1507:4509:3009:5517:4018:30

08:2008:5016:3017:2018:4519:40

İŞ G

ÜNLE

Rİ E

SEN

KEN

TTEN

17:

00 V

E 18

:20

SAAT

LERİ

ND

E EK

SEF

ER D

ÜZEN

LEN

MEK

TED

İR.

NOT: Otobüs saatleri, İETT’nin resmi yayınlarından, dergimiz baskıya girmeden önceki son haliyle alınmaktadır.

İŞ G

ÜNLE

Rİ M

ECİD

İYEK

ÖYD

EN 0

9:00

VE

09:4

0 SA

ATLE

RİN

DE

EK S

EFER

DÜZ

ENLE

NM

EKTE

DİR

.

ISPARTAKULE - İST.

B.ŞEHİR - ISPARTAKULE

İST - ISPARTAKULE

PAZARTÜRK - ISP. KULE

09:2816:4718:49

08:2512:0320:47

07:0008:0009:0010:0011:3013:0014:3016:4517:4518:4519:15

07:1508:1508:4509:1510:1511:4513:1514:4517:0017:3018:0019:30

HAFTA İÇİ CUMARTESİ

5

Nişantaşı’ndan sonra

Power Outletteyiz...212 İstanbul

0212

Documents

Yelpaze İstanbul Ekim Sayısı