8
AHMET MUHİP DIRANAS’IN ŞİİR DİLİ VE EVRENİ Gülsüm Şahin Özet Bu çalışmada Ahmet Muhip Dıranas ‘ın bütün şiirlerinin yer aldığı “ Şiirler” adlı kitabı tek bir şiir gibi ele alınarak, şiirlerinin tümü seçme ve birleştirme ekseninde şiirsel uzam, şiirsel zaman, şiir kişileri ve göndergeleri ile aydınlık imgesi açısından incelenmiştir. Çözümlemede yöntem olarak dilbilim kuramı, sözcük anlambilimi, sözbilim, sözcelem kuramları ve söylem çözümlemesinden yararlanılmıştır. Ahmet Muhip Dıranas ’ın Şiirler adlı kitabın şiirlerinde seçme ekseninde de birleştirme ekseninde de yalınlığın ağır bastığı anlaşılmaktadır. Şiirlerde öznel ve düşsel bir uzam ve zaman ortaya çıkar. Şair, kendine has anlatımıyla gerçeklik dünyasını olduğu gibi katıksız anlatırken somutlaştırma düşüncesinden hareket etmiştir. İmgelerde bir kapalılık, simgesel bir boyut göze çarpar. Uzam, seçme ekseninde “yer, gök ve deniz” ya da “kara, hava ve “su” dan oluşmaktadır. Birleştirme ekseninde ise “gök kırlığında” , “kar gecesi” “sonbahar denizi” gibi çeşitli doğa ve kültür öğeleri bir araya gelmiştir. Bunun yanında ova ve bahçe önemli bir uzam olarak karşımıza çıkmaktadır. Zaman ise, şiirsel bir anlatımla, seçme ekseninde hem nesnel (günün vakitleri, mevsimler,), hem de öznel (ömür, kader, ölüm) özellikler taşımaktadır. Birleştirme ekseninde, zaman bazen “nehir” gibi sıvıdır. Şiirlerdeki kişiler çoğunlukla “ben”, “sen” ve “siz” “o” ndan oluşmaktadır. /Sen/ göndergesi, /ben/den önce gelmektedir. “Ben” in göndergesi çoğu zaman şairin kendisi, “sen” göndergesi ise bir kadındır. Ahmet Muhip Dıranas ‘ın şiirlerinde yer alan en önemli şiirsel imgelerden biri de “gökyüzü ”dür. Sonuç olarak Dıranas’ın Şiirler başlıklı kitabındaki 25 şiir arasında şiirsel anlatım, uzam, zaman, kişiler, göndergeler ve şiirsel imgeler açısından anlamlı bağlar bulunduğu

Dilbilimi ödevi

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Dilbilimi ödevi

AHMET MUHİP DIRANAS’IN ŞİİR DİLİ VE EVRENİ

Gülsüm Şahin

Özet

Bu çalışmada Ahmet Muhip Dıranas ‘ın bütün şiirlerinin yer aldığı “ Şiirler” adlı kitabı tek bir şiir gibi ele alınarak, şiirlerinin tümü seçme ve birleştirme ekseninde şiirsel uzam, şiirsel zaman, şiir kişileri ve göndergeleri ile aydınlık imgesi açısından incelenmiştir. Çözümlemede yöntem olarak dilbilim kuramı, sözcük anlambilimi, sözbilim, sözcelem kuramları ve söylem çözümlemesinden yararlanılmıştır. Ahmet Muhip Dıranas ’ın Şiirler adlı kitabın şiirlerinde seçme ekseninde de birleştirme ekseninde de yalınlığın ağır bastığı anlaşılmaktadır. Şiirlerde öznel ve düşsel bir uzam ve zaman ortaya çıkar. Şair, kendine has anlatımıyla gerçeklik dünyasını olduğu gibi katıksız anlatırken somutlaştırma düşüncesinden hareket etmiştir. İmgelerde bir kapalılık, simgesel bir boyut göze çarpar. Uzam, seçme ekseninde “yer, gök ve deniz” ya da “kara, hava ve “su” dan oluşmaktadır. Birleştirme ekseninde ise “gök kırlığında” , “kar gecesi” “sonbahar denizi” gibi çeşitli doğa ve kültür öğeleri bir araya gelmiştir. Bunun yanında ova ve bahçe önemli bir uzam olarak karşımıza çıkmaktadır. Zaman ise, şiirsel bir anlatımla, seçme ekseninde hem nesnel (günün vakitleri, mevsimler,), hem de öznel (ömür, kader, ölüm) özellikler taşımaktadır. Birleştirme ekseninde, zaman bazen “nehir” gibi sıvıdır. Şiirlerdeki kişiler çoğunlukla “ben”, “sen” ve “siz” “o” ndan oluşmaktadır. /Sen/ göndergesi, /ben/den önce gelmektedir. “Ben” in göndergesi çoğu zaman şairin kendisi, “sen” göndergesi ise bir kadındır. Ahmet Muhip Dıranas ‘ın şiirlerinde yer alan en önemli şiirsel imgelerden biri de “gökyüzü ”dür. Sonuç olarak Dıranas’ın Şiirler başlıklı kitabındaki 25 şiir arasında şiirsel anlatım, uzam, zaman, kişiler, göndergeler ve şiirsel imgeler açısından anlamlı bağlar bulunduğu saptanmıştır. Dıranas, kendine has tarzıyla düşsel ve öznel bir zaman ve uzam oluşturmuştur.

GİRİŞ

Dil, “sözlü ve yazılı olarak iletişimde kullandığımız, doğduğumuzda hazır bularak edinmeye başladığımız, doğrudan doğruya insana özgü, çok güçlü, büyülü bir düzen ve insanlar arasında bildirişimi sağlayan toplumsal bir olgudur”(Aksan 1998: 13). Şiir, alışılmamış, özgün güzelliklerin ayırdını yapan şairin, duyguyla beslediği düşünsel özgürlüğünü dil yoluyla kullanmasıdır. Dilin günlük kullanımında bilgi alışverişi vardır, ama şiir bilgi aktarmak için yazılmaz, anlatılmaz, şiirin aktardığı yaşamdır. Şairin sunmuş olduğu bu yaşam da şairin imgelem gücünün, deneyiminin, özleminin, yaşantısının ve birikiminin sunuluşudur. Bir bakıma şiir “imgelerle düşünme sanatı” olarak karşımıza çıkmaktadır.

Dilin kullanımındaki farklılıklar onun farklı işlevlerinden kaynaklanmaktadır. R. Jakobson iletişimde dilin altı işlevi olduğunu savunmakta ve bu altı işlevden birisi de

Page 2: Dilbilimi ödevi

dilin şiirsel işlevi olduğunu dile getirmektedir. Dilin şiirsel işlevinde ileti kendi üzerine yoğunlaşmakta ve egemen öge olarak dil, sanat (şiir) işlevini yüklenmektedir Bu işlev dilde yer alan iki temel düzenlemeyle (seçme ve birleştirme) sağlanmaktadır.

Bu çalışmada, Ahmet Muhip Dıranas ‘ın “Şiirler” başlıklı şiir kitabındaki şiirler, dilbilim, anlambilim ve sözcelem kuramlarının önerdiği yöntemlerden yararlanılarak çözümlenmeye çalışılacak ve şiirler arasındaki bağlantılar değerlendirilecektir.

Ahmet Muhip Dıranas ‘ın şiirlerinde çoğu şiir öznesi, şiirsel evren ve zaman kavramı açısından aynı eksenler üzerine yerleştirilmiştir. Şiirde genel olarak aşk,sevgi, güzellik duygusu üzerinde durulmuştur. Bunu yalın sözcüklerle ifade etmiştir.

Uzam

Seçme Ekseninde Uzam

Şiirlerde yer alan tüm somut varlıklar /Yer, Gök ve Deniz/2 ya da /Kara, Hava ve Su/ evrenine aittir ve neredeyse bu üç evren arasında eşit bir dağılımları vardır. /Yer/ile ilgili varlıkların çoğu bitki (çiçekler ve ağaçlar) ve hayvan türlerinden oluşmaktadır; /Gök/ ile ilgili varlıklar kuşlardan, gökyüzünü oluşturan görünümlerden (“bulut, yıldız, güneş”) oluşmaktadır; /Deniz/ evreninde ise /su/ ile ilgili sözcükler (“su, çeşme, deniz, dalga, gözyaşı”), deniz araçları (“gemi, yelken”) yer almaktadır. /yer//çiçekler/ : “çiçek, gül, gonca, nergis, karanfil, zambak”/ağaçlar/ : “ağaç, akasya, dal, yaprak”/hayvanlar/ :“kuş, karınca, tırtıl, at, serçe”/yer oluşumları/ :dağ, taş, ova/kültürel/ : “bahçe, diyar”

/gök//kuş/ : “kuş, kanat/gökyüzü görünümleri/ :“bulut, yıldız, güneş, gökkuşağıay, ayışığı, hava”/hava oluşumları/ : “yağmur, kar, çiğ, rüzgâr, yel”

/deniz//su/ : “su, çeşme, ırmak damla, nehir, deniz, dalga, gözyaşı”/deniz araçları/ (+ /kültürel/) :“gemi,

Birleştirme Ekseninde Uzam

Ahmet Muhip Dıranas ‘ın hiç bıkmadan yinelediği belli sayıdaki sözcüğün okuyucuyu da bıktırmamasının nedeni, her sözcüğün her yinelenişinde özel bir sözdizimi içinde yer alarak yeni bir imge yaratmasıdır. Yinelenen sözcükler uzam açısından ele alındığında, uzamların sade ama derin ifadelerle anlatıldığı görülmektedir. Şairin “Gece” başlıklı şiirinde üç uzamın birleştiğini görüyoruz.……….Bitti gücüne güvendiğim zaman,

Gökler yakın bir ayrılıkla dolu;

Aynasında yüzüm dalgalanan su,

Page 3: Dilbilimi ödevi

Nağmesine vurgun olduğum umman.

Al beni rüzgâr! Kül et beni volkan!

Bu örneklerde de görüldüğü gibi, birkaç dizede meydana gelen üç uzam, şairin kendine has kullanımıyla birleşiyor.

ZamanSeçme Ekseninde Zaman

Ahmet Muhip Dıranas ‘ın şiirlerinde zaman kavramı genellikle şairin kullandığı aydınlık ve karanlık imgeleriyle kendini göstermektedir. Yaşanılan günü anlatan şiirler ise yine onlardan bir parça taşımaktadır. Şair, geçmişte yaşanılan bir güne gider ve bugününde yaşanılanları yeniden kurar. Bir de ölüm ve yalnızlık duygusunu, bütün tabiat unsurlarını öznel bir zaman unsuruyla ele almıştır. Nesnel ve kültürel zamanı, kendi sözcükleriyle öznel bir zaman oluşturmuştur. “Akşam seheri’,” kar gecesi” gibi.

Nesnel zaman

Mevsimler: “kış, yaz, bahar, güz”Gün : “gündüz, gece,fecir, akşam, seher”

Şiirsel zaman

İmgesel – çağrışımsal - düşsel

Öznel zaman

Ömür [süreğen] –(Kader) [belirsiz-dinsel] –Ölüm [anlık- kaçınılmaz-gerçek-]

Birleştirme Ekseninde Zaman

Ahmet Muhip Dıranas ‘ın şiirlerinde zaman kimi zaman canlı, kimi zaman insana has nitelikte karşımıza çıkar.

Canlılaştırılmış zaman ifadesi

Mor akasyalarla ürperen seherDün, bir gölge gibi geçti yanımdanGeceler nehir gibi akıyor

Somut zaman ifadesi

Bir sigara içimi zamanı Akşamın dalları

Yukarıda da görüldüğü gibi, şair bazen tek bir dizede zaman ve uzam kavramlarını biraraya getirir:

Page 4: Dilbilimi ödevi

Ve üşüşür olgun başaklara akşamın dallarından serçeler..

Serenad şiirinin iki dörtlüğünü alıntılayarak, her dizede ve şiirin bütününde ortaya çıkan kavram birliktelik ve karşıtlıklarını, seçme ve birleştirme ekseninde belirtelim:

SERENAD

1-Yeşil pencerenden bir gül at bana (soyut-somut)

2Işıklarla dolsun kalbimin içi. (gök)

3-Geldim işte mevsim gibi kapına, (zaman)

4-Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ (uzam )

5-Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak (yer-yer)

6-Ben aşkımla bahar getirdim sana. (zaman)

7-Tozlu yollardan geçtiğim uzak (kültür)

8-İklimden şarkılar getirdim sana. (zaman)

Şiir Kişileri ve Göndergeleri

Genel olarak şiirde “ben” adılının açıkça kullanımına ya da sezdirimine sıkça rastlanır. Buna karşılık, konuşan öznenin kimliği şiirsel imgelerle farklı görünümlere bürünebilir ve böylece yaratıcı kişi ile gerçek kişi birbirinden çoğu kez ayrı düşebilir.

Şairin şiirinde genellikle sen diye seslendiği, bir kadındır. Bunu kimi yerlerde metnin arkasına gizleyerek verir. Bazı şiirlerinde ise direk seslenir. Şairin çoğu şiiri incelendiğinde seslenişin hem kendisine hem de doğaya olduğu görülmektedir:

“Ben bir yıldızım yıldızlar ortasında”

“Ey sonuca doğru ilk uçtan gelen dağ!”

“Uğulda, uğulda, uğulda sonbahar rüzgârı”

“Unutuş da sendedir, sokak!”

“Sabırsızlanma, ey kapımdaki at!” “O gün bu gün size özendim her yerde hava, toprak, deniz

Görüldüğü üzere, şair şiirlerinin genelinde hayata, canlı ve cansız varlıklara ve kendisine seslenmiştir.

Page 5: Dilbilimi ödevi

Sen Ben Biz SizFahriye abla ben Hava-toprak-denizsen, gökyüzü şair Ben+sen+o=bizKanadı kırık kuş Bir yıldızAçılan bir gül,uyku ,Ağrı Dağı

Gökyüzü İmgesi

Ahmet Muhip Dıranas ’ta gökyüzü önemli bir imgedir. Gökyüzü, anne, ayna, rüya denizi, ırmak, dost gibi çeşitli imgelerle ifade edilmiştir. “Sütünü emziren annedir” gökyüzü. Durgunluğu, saflığıyla “güzelliği gösterecek ayna” dır. Üstümüzde deniz gibi bir gökyüzü dizesinde gökyüzü denizdir. Gökyüzü, deniz ve mavi sonsuzluğu çağrıştırır. O, üstümüzde dönen sevimli yüzüyle “kocaman bir çiçek”tir. Yani gökkırlığında bulutların otladığı yayladır.

SONUÇ

Şiirler adlı kitaptaki şiirleri incelediğimizde genel olarak sözcük seçimi ve birleştirimi ve şiirsel evren olarak incelendiğinde, Ahmet Muhip Dıranas’ın genel bir uzamda, nesnel bir zaman içindeyken kendine özgü bir yalınlık içinde okuyucusunu kendi düşsel uzam ve zamanın içine çektiğini görüyoruz. Dıranas’ın şiiri çoğu zaman boşluktan, karanlıktan aydınlığa açılır. Uyku huzur veren bir durum olarak karşımıza çıkar. Ölüm duygusu karşısında uykuya bir sığınış vardır. “Ruhum gemiler uğramaz bir liman” derken şair ölümün bir anlamda özgürlük getirdiğini düşünür.Zikredilen bütün bu şiirlerde varlığın yalın olarak anlatılışı dikkat çekmektedir. Ahmet Muhip Dıranas, iç dünyasını ortaya koyarken belirsiz imgeleri yeğler. İmgeleri kişisel ve gizemlidir. Su insan, çiçek, kuş, aydınlık ve karanlık kavramlarıyla Dıranas, şiiri adeta ışıktan ibaret hale getirmiştir. Siyah zemine ışık motiflerini düşürmüştür. Güzelliği olduğu gibi gösteren sadelikten hoşlanır. Burada güzelliği temin eden gerçek, varlıklardır. Onlar, elle tutulur, gözle görülür bir dünya vücuda getirirler.

KAYNAKÇA

AKSAN, D.(1998).Anlambilim: Anlambilim Konuları ve Türkçe’nin Anlambilimi. Ankara: Engin Yayınevi.DIRANAS, A. M. (2009) Şiirler. Yapı Kredi Yayınları.KORKUT, ECE. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Şiir Dili ve Evreni.YİVLİ, O.(2005) Ahmet Muhip Dıranas’ın Şiiri.