56
Onur Güler Bursa, 2014 SAKAL RİSÂLESİ

Sakal ri̇sâlesi̇

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Sakal ri̇sâlesi̇

Onur Güler

Bursa, 2014

SAKAL RİSÂLESİ

Page 2: Sakal ri̇sâlesi̇

Onur Güler, 21 Mayıs 1992'de Bursa'da doğdu. İlköğretimini

Ahmet Hamdi Tanpınar İlköğretim Okulu’nda(1998-2006), lise

eğitimini Emir Sultan Lisesi’nde(2006-2010) tamamladı. Sonra,

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.(2006-

2010), aynı zamanda Anadolu Üniversitesi İlâhiyat Bölümü’nü

bitirdi(2012-2014), hâlen Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi

3’üncü sınıf öğrencisidir ve stajyer avukatlık yapmaktadır.

Page 3: Sakal ri̇sâlesi̇

İÇİNDEKİLER

MUKADDİME .......................................................................................................... 1

A.SAKAL-TEOLOJİ İLİŞKİSİ ........................................................................................ 3

1. SAKAL TANIMI......................................................................................................................... 3

2. SAKAL KESMENİN YAHUT UZATMANIN FİİL OLMAKLIĞI VE TEOLOJİNİN İLGİ ALANINA

GİREN BİR NESNE OLARAK SAKAL ............................................................................................ 3

B.SAKAL İÇERİKLİ RİVAYETLER ................................................................................. 4

1.YAHUDİLİKTE SAKAL ................................................................................................................ 5

2.HIRİSTİYANLIKTA SAKAL .......................................................................................................... 7

3.İSLÂMİYETTE SAKAL ................................................................................................................. 7

3.a.KUR’ÂN-I KERİM’DE VE YORUMCULARIN DİLİNDE SAKAL .................................................. 7

3.b.HADİS MALZEMESİNDE VE RAVİLERİN DİLİNDE SAKAL ...................................................... 8

3.b.1.SAKAL İÇERİKLİ RİVAYETLERİN SÖZ İLMİ AÇISINDAN DEĞERİ .................................................. 11

3.b.1.I. SAKAL İÇERİKLİ RİVAYETLER VE SÖZ İLMİ ELEĞİNDEN GEÇİP ELLERİMİZDE KALANLAR........ 25

3. b.1.I.i. SAKAL İÇERİKLİ ZAYIF BİR RİVAYETİN ANALİZİ .................................................................... 26

3.c. FIKIH MALZEMESİNDE VE FAKİHLERİN YORUMUYLA SAKAL ......................................... 31

3.c.1.a. Allah elçisi sakalları salıvermeyi(özgürleştirmeyi), bıyıkları da kesmeyi emretti( النبي صلى هللا

hadisi ...................................................................................... 32 (عليه وسلم أنه أمر بإحفاء الشوارب وإعفاء اللحية

3.b.1.b. Müşriklere muhalefet edin, sakallarınızı salıverin, bıyıklarınızı kesin( خالفوا المشركين وفروا اللحى

hadisi .............................................................................................................................. 34 (وأحفوا الشوارب

3.b.1.c. On şey fıtrattandır: Sakalları salıvermek, bıyıkları kesmek( عشر من الفطرة قص الشارب وإعفاء

hadisi ........................................................................................................................................... 36 (اللحية

Page 4: Sakal ri̇sâlesi̇

3.c.2. İSLÂM MEZHEPLERİNDE VE BAZI ÂLİMLERİN HÜKMÜYLE SAKAL .......................................... 37

3.c.3. SAKAL BIRAKMANIN YAHUT BIRAKMAMANIN HUKUKÎ SONUÇLARI (fıkhî bağlamı ve Türk

Hukuku merkezinde bir inceleme) ........................................................................................................ 38

4. KÜLTÜREL BİR FENOMEN OLARAK SAKAL ................................................................................... 42

SONUÇ ....................................................................................................................................... 43

KAYNAKÇA............................................................................................................................................ 46

Page 5: Sakal ri̇sâlesi̇

İslâmî yaşam tarzı bağlamında asgarî şeklîliği inşa etmek için sakal bırakmaya çalışan

Müslüman

yahut doğasına uygun olarak sakal bırakmış olan/sakal bırakmak isteyen bütün

erkeklere ithaf olunur…

عبد هللا بن معر قال

حفاء أ مر أ نه عفاء الشوارب بإ اللحية واإ

İbn Ömer dedi ki:

O(Nebî), bıyıkları kesmeyi, sakalları salıvermeyi emretti.

Page 6: Sakal ri̇sâlesi̇

1

MUKADDİME

بسم هللا الرمحن الرحيم

Elbette ki, tüm övgüler Allah için olmalıdır. Biz ki, O'na övgüler düzeriz ve O'ndan bize

yardım etmesini isteriz, O'ndan bizi bağışlamasını da isteriz. Benliklerimizin ve fiillerimizin

kötülüğünden de, yine O'na sığınırız. Allah kime doğru yolu gösterirse, doğru yolda olanı

kimse saptıramaz; kimi de saptırırsa, o yoldan sapanı kimse doğru yola sokamaz. Görmüş

gibi iman(şehadet) ediyoruz ki, Allah'tan başka ibadet edilmeyi hak edecek bir varlık

yoktur, yine iman ediyoruz ki Muhammed, Allah'ın hem kulu hem de elçisidir.

Sakal Risâlesi, şeyleri gerçeklikleriyle idrak etmek isteyen benliğimin teolojiye,

tarihe, topluma, insana, Doğu’ya ve Batı’ya, semâya ve arza, günaha ve sevaba

yaptığı sondajların yansıması mesabesinde olup, insanın hakikatinin ve Rabbiyle

olan muhataplığının ayrıntı addedilen çukurlarda saklı olduğunu göstermektedir.

Öyle çukurlar ki, cinsiyete, parçaya, cüz’e baktırırken ruhu, bütünü, küll’ü

göstermekte ve varoluş sahnesinin güllerinin olmazsa olmazı olabilmekteler.

Page 7: Sakal ri̇sâlesi̇

2

Sembolleriyle ve taksim edilmiş gerçekliğiyle insan, homo religiosus olmaklığını

arttırmış ve de hakikatten hem büyümek istedikçe(kibirlendikçe) uzaklaşmış hem

de yerelleştikçe hakikate yaklaşma fırsatı yakalamıştır.

Öyle ki, varoluşumuz ebedîlik suyundan içtiğinden midir bilinmez,

gariplemesine, tarihsel olana hazz duymuş ve geçici olana meyyal olmuştur.

Şeylerin gerçekliklerini idrak etmek isteyenler, türlü engellerle karşılaşacaklarını

bildiklerinden, zamana ve imkâna ihtiyaç duydular. İddia edenin ispat etmek

zorunda olduğunu bildiler. Yok diyenlere var diyebilmek, hesabı verilmiş

cümlelere tevessül etmeyi gerektirirdi, bunu da öğrendiler.

Sakal Risâlesi, şeylerin gerçekliklerini idrak etmek istemeyen ve de varoluşu ne

kadar su verse susatacak olan o garip derelerin kenarlarında dolaşan mukallitlere

cevap vermek için ve de Allah’ın emrine muhatab olan insana söz nakletmek ve

de hakikate parçadan gidilebileceğini göstermek için yazıldı. Sakal, daireye

alınan şeydi ve de muradımız, dairenin çevresinde dolanmak değil, merkezden

başlayıp sahanın her zerresini eşelemekti. Şeyin hakikatini idrak edip sözü

nakledebildiysek ne mutlu bize.

Varoluşumuz da, eşyayı hakikatiyle idrak edişimiz de Allah’tandır.

Onur Güler

Ağustos, 2014

(Şevval, 1435)

Bursa

Page 8: Sakal ri̇sâlesi̇

3

A. SAKAL-TEOLOJİ İLİŞKİSİ

1. SAKAL TANIMI

Sakal, yanak ve alt çenede çıkan kılların tümüne verilen isimdir1.

Sakal, çocukluktan erkekliğe geçişin işareti, olgunluğun sembolü durumundadır.

Erkeklerin yüzünde çıkan bu sert kıllar, şekillendirildiğinde, çember sakal, top

sakal, jön sakalı, kaba sakal, köse sakalı, kirli sakal gibi formlara girebilmektedir.

Sakallar bir berberin elinde, tarak ve makasla geçişli kesime yahut ustura ile

kazımaya tabi tutulup farklı şekillere sokulabilmekte, bazen kısaltmaya bazen

tümden yok etmeye maruz bırakılmaktadır.

2. SAKAL KESMENİN YAHUT UZATMANIN FİİL OLMAKLIĞI VE

TEOLOJİNİN İLGİ ALANINA GİREN BİR NESNE OLARAK SAKAL

Sakal sahibi, sakalını kesmek veya uzatmak fiili ile karşı karşıya kalmaktadır.

Sakal ya uzatılacak ya da kısaltılacaktır. Bu uzatma ve kısaltma da görece azlık

ve çokluk miktarlarıyla çerçeveye alınacaktır, yahut sakala hiç dokunulmayacak

veya belli bir sınır konulacaktır. Bu noktada, insanın homo religosusluğu

düşünüldüğünde, işin içine Allah dahil olmaktadır.

__________________

1: Türkçe Sözlük, haz: Şükrü Halûk Akalın…[ve başk.], Türk Dil Kurumu, Ankara, 2011, s.2011;

, bknz: İbn Hacer el Askalanî(ö.852/1449), Fethu'l

Bârî bi Şerhi Sahîhi'l Buhârî, 10, 350; , bknz: Ebu'l Hasan

Ali b. Ahmed b. Hasan er Razihî, el Câmiu fî Ahkamil Lihye(Mukbil b. Hâdi el Vâdi'î’nin takdim

yazısıyla birlikte), Dâru’l Asar, Yemen, 2004, s.15

Page 9: Sakal ri̇sâlesi̇

4

Yapılması Allah tarafından yasaklanan fiil(günah2) ile karşılaşan homo

religiosus, itikadî ve fıkhî olarak istisna edilmiş sahnelere çıkmaktadır. Dinler,

hayatın her alanına karışmakta, insanın her fiiline sonuçlar bağlamaktadır. Dinler,

itikadî boyutlarının yanında, hukukî sonuçlar doğuran hükümler de içerir. Öyle ki,

ceza hukukundan aile hukukuna, ticaret kurallarından ahlâka kadar birçok sahneye

müdahalede bulunan din, insanın yapmalarına ve alabildiğine özgür olma isteğine

sınırlamalar koyar. Din, insanın başıboş bırakılmaması gerektiğini, yapmalarını

sadece kendisini ölçü alarak gerçekleştirmemesini, ve hatta Allah’ın otoritesini

kabul edip köleleşmesini ister3. İslâm ölçü alındığında, insanın dünya

sahnesindeki görevi, Allah’a köle olmaktır. İnsan, Allah’ın buyruklarını yerine

getirmeye çalışmalı, kalben ve amelen asgarî eşiği aşarak bu doktrine

bağlanmalıdır4. Bunun için de, merkeze Allah’ı almalı, kendisine hükmeden

olarak Allah’ı kabul etmelidir ve önce bilip sonra inanmalıdır5.

Sakal, bu merkeze okunduğunda, sakal bırakmak bir fiil olmaklığı ve de fiillerin

ya Allah’ın sevdiği ya da sevmediği türden oluşu sebebiyle, sakal uzatılması yahut

kısaltması açısından günah ve sevap gündeme gelecektir. Allah sakallarımı

kesmeme kızar mı, Allah sakallarımı uzatmamı mı istemiştir gibi soruların akla

gelmesiyle, fıkhî soruşturma yapma zarureti hâsıl olur. Böylece, Allah-insan

ilişkisi, kutsal heyecanının ve de itikadî-amelî tekâmül hızının artmasına sebep

olur. Zira, kutsal olana temas etme ve hakikate yaklaşma imkânı gündeme gelir.

Bu noktada yapılması gereken, tarihî malzemeye yönelmek ve ilmî

değerlendirmeler yapmaktır.

__________________

2: Cürcanî(ö.816/1413), et Ta'rifat, Dâr’un Nafaes, Beyrut, 2012, s.26

3: Hud,26 ; Yusuf,40; İsra,23; Fussilet,14; Ahkâf, 21;Tevbe,31; Beyyine, 5; Kureyş,3; Bakara,

172; Maide,76; Nahl, 1144: Zariyat,56 vb.

5: Muhammed,19

Page 10: Sakal ri̇sâlesi̇

5

B. SAKAL İÇERİKLİ RİVAYETLER

Biz, kesin bilgiye uzunca bir süredir yazı vasıtasıyla erişmekteyiz. Çünkü, sözlü

kültürden yazılı kültüre geçiş, ilmin yazıyla kaydedilmesini yaygınlaştırdı6. Sakal

hakkında ilmî değerlendirmeler yaparken de, yazılana(yazmalara, kitâba) tevessül

ve tenezzül etme zarureti oluştu. Geçmişe giderken, bu yola girmemek olmazdı.

Öncekilerin söylediklerine ancak bu yolla erişildi. Zira, yazının ilmi kayıt edişi,

insan ağzından daha güvenilir gözüktü. Ağızlara giremiyorduk ve fakat sahifelere

dokunabilirdik. Sakal hakkında tarihte ne söylenmiştir, kim ne demiştir, Yahudîler

bu konuda ne düşünmektedir, Allah bu konuda konuşmuş mudur, peygamberlerin

sakalsız yahut sakallı olduğu hakkında bilgi var mıdır gibi birçok sorunun

cevabını ve inanan insan için bağlayıcı olacak hükümleri bulmak için, tarihî

malzemeye gitmek gerektiği için, çapımız ve imkânımız ölçüsünde hakikati

eşelemeye çalışmak gereklidir diye düşündük. Kutsal kitaplara, yorumculara,

şeyhlere ve Rabbanîlere, çobanlara ve âlimlere gidip de ağızlarından çıkan

sözlerin kaydedildiği sahifeleri elimize almamız gereklidir dedik, ötesini murad

etmedik.

1. YAHUDÎLİKTE SAKAL

ך קנ ת ז א ת פ ית א ח א תש ל ם ו כ ת ראש א פו פ א תק ל

Başınızın yan tarafındaki saçları kesmeyecek ve sakalınızın kenarlarına

dokunmayacaksınız7.

__________________

العلم قيد الكتاب :6 , İbn Abdilberr(ö.463/1070),Câmiu'l Beyâni'l İlm ve Fadlihi, 428-321

7: Levililer,19:27; benzer yasak için bknz: Kâhinler yas tutarken başlarını tıraş etmeyecek,

sakallarının uçlarını kesmeyecek. Levililer, 21:5

Page 11: Sakal ri̇sâlesi̇

6

Bu emrin yaptığı atıf, Yahudîlikte sakal kesmenin haramlılığına işaret

etmektedir. Bu yasağın hikmeti(ratio legisi) nedir diye sorduğumuzda, yorumcular

İsraillilerin diğer halklardan farklılaştırılması tezini ileri sürmekte. Yani, bu

hükümler, Yahudî yaşam tarzı inşaası için va’z edilmiş bir hüküm olarak

okunmakta. Ayrıca, saç-sakal kesmek, Yahudîlikte bazen bir yas işareti8 bazen

ise bir aşağılama/cezalandırma ifade etmektedir9. Sakal, Yahudîlikte, erkek için

ilâhî bir görüntü addedilir10. Ayrıca, Yahudîler sakalları tıraş makinesiyle

kesmenin hükmünü dahi konuşmuşlardır11. Talmud zamanında sakalın kesilmesi

duyulmuş birşey değilken, Avrupa'da Yahudî olmayanların işkence olarak sakal

kesmesiyle, sakal kesme uygulaması başladı. Zira Yahudîlere göre sakal kesmek,

Yahudînin ilâhiliğini azaltan bir uygulamadır. Hatta sakal kesmenin günah olduğu

da zikredilir. Yahudîlerce, sakalı çene altından bağlamak da münasip addedilmez.

Ayrıca bıyıkların duâda ve yemekte engel olması, olumsuzlanmıştır. Genel olarak,

geleneksel Yahudî yorumcular, sakalı erkeğin ilâhî sembolü görmekte ve

kesilmesini haram addetmektedir[*]. Öyle ki, Tevrat’taki ifadeler de bunu

göstermektedir. Sakal kesmenin bir cezalandırma, onur kırma aracı olarak

kullanımı da, sakal kesiminin yaygınlaşmasında önemli bir kırılma noktası olarak

okunabilir. Ki, tarihî malzeme bize, erkeğin uzun süre sakallı olduktan sonra

sakalları kesmeye tabi tutulduğunu ve bu sakal kesiminin saiklerinin türlü türlü

olduğunu göstermektedir. Yahudî geleneği malzemesi de bunu doğrulamaktadır.

__________________

8: Bunun üzerine Eyüp kalktı, kaftanını yırtıp saçını sakalını kesti, yere kapanıp tapındı. Eyüp, 1:20

9: Bunun üzerine Hanun Davut’un görevlilerini yakalattı. Sakallarının yarısını tıraş edip giysilerinin

kalçayı kapatan kesimini ortadan kesti ve onları öylece gönderdi. 2. Samuel, 10:4

10: Sefer Zokon Yisroel K'Hilchoso, The Beard in Jewish Law, New York, 1980, s.3

11: Sefer Zokon Yisroel K'Hilchoso, a.g.e, s.5

[*]: ayrıntılar için bknz: Sefer Zokon Yisroel K'Hilchoso, The Beard in Jewish Law, New York, 1980

Page 12: Sakal ri̇sâlesi̇

7

2. HIRİSTİYANLIKTA SAKAL

Hıristiyanlar, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya inanıp Hz. Muhammed’i inkâr edenler

olarak spesifik bir küme oluştururlar. Tevrat’ta bolca sakal içerikli hüküm varken,

nedense İncil’de pek yoktur. Ancak yine de sakal Hıristiyanlıkta da belli bir

değeri haizdir. Günümüzde manzara şudur ki: Doğu kiliselerinde papazların sakal

bırakması, Batı kilisesinde ise traş olması esas haline gelmiştir12. Bunun

kökenlerinde de, tahmin ediyoruz ki, dinsel tekâmülün ve tahrifin homo

religiosusa menfî etkisi vardır. Katoliklerin sakalsız, Ortodoksların sakallı oluşu,

elbette ki tarihsel açıklamalarla analiz edilebilir. Örneğin Papa Grogory’nin

1073’te sakal uzatmayı yasaklaması bu tarihî kırılmalara örnektir. Hatta

diyebiliriz ki, şu anda sakal bırakan Hıristiyan papazları bu kırılmalara rağmen bu

kutsal geleneği sürdürmektedir.

3. İSLÂMİYETTE SAKAL

3.a. KUR’ÂN-I KERİM’DE VE YORUMCULARIN DİLİNDE SAKAL

Kur’ân-ı Kerim’de sakal bırakmanın veya kesmenin hükmünden sarih olarak

bahsedilmemektedir. Ancak, Musa ile Harun’un kıssasındaki anlatımda, Harun’un

sakallarının tutulacak kadar uzun olduğu anlaşılmaktadır ve kıyasen Musa’nın da

sakallı olduğuna delâlet vardır, yani Kur’ân-ı Kerim’de sakal bırakmanın kadîm bir

gelenek ve de peygamber sünneti olduğu zımnen işaret edilmiştir denilebilir13.

__________________

12: Ahmet Hikmet Eroğlu, Hıristiyanların Bölünme Sürecine Genel Bir Bakış, AÜİFD, Cilt: 41,

Sayı:1, Ankara, 2000, s.316-317

13: Ey annemin oğlu! Sakalımı ve başımı çekme! ( برأسي وال بلحيتي تأخذ ال أم يابن ) Tâhâ Sûresi,

94

Page 13: Sakal ri̇sâlesi̇

8

Yorumcular, Harun üzerinden, Musa’yı ve İshak’ı da sakal sahibi saymıştır14.

Ki, kıyasen ve Musa’nın köse olmama durumu düşünüldüğünde ve tarihî vasat

sarf-ı nazar edilmediğinde, Harun’un, Musa’nın ve İshak’ın, hatta sonraki

peygamberlerin de sakallı olduğu iddia edilebilir, zaten asl olan budur.

3.b. HADİS MALZEMESİNDE VE RAVİLERİN DİLİNDE SAKAL

ه عفاءإ الل إحيةإ أمر أن، وا وارإبإ حفاءإ الش

بإ

Allah elçisi, bıyıkları kesmeyi, sakalları salıvermeyi emretti15.

__________________

14: , Ebi Abdullah Muhammed b. Abdulhamid, el Lihyetu fi'l Kur'ân ve's

Sünne ve Akvalu Selefü'l Ümme, Dâr'ul Kitâb ve's Sünne, Kahire, 2007, s.18 .

Tefsîrcilere göre İbn Abbas’tan gelen rivayet odur ki: Musa’nın Harun’a müdahelesi, şiddetli

öfkesi ve aşırı kızgınlığından dolayı, sağ eliyle saçlarından, sol eliyle de sakalından tutmak

şeklinde olmuştur( بيساره ولحيته بيمينه شعره أخذ ). bknz: Muhammed Ali Sabunî, Safvetü't

Tefasir, çev: Sadreddin Gümüş-Nedim Yılmaz, Ensar Neşriyat, İstanbul, IV, s.45; Hatta Hz.

Musa’nın çocuk iken Firavun’un sakalını yolması da bazı tefsirlerde rivayet edilir. Yani, Firavun

da sakallıdır. bknz: Fahruddin er Râzi(ö.606/1209), Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l Gayb, Akçağ

Yayınları, İstanbul, c:15, s.497-498. Diğer yandan, Allah, Musa’ya لما فاستمع اخترتك وأنا

Seni seçtim, şimdi vahy edileni dinle(Taha Sûresi, 13) dedikten sonra Musa, sağ elini =يوحى

soluna koymuş, sakalını göğsüne dayamış ve dinlemek üzere durmuştur. bknz: İmam

Kurtubî(ö.671/1273), el Câmi lî Ahkâmi'l Kur'ân, çev: M. Beşir Eryarsoy, Buruç Yayınları,

İstanbul, 11, s.310

15: İmam Müslim(ö.261/875) → Ebû Recâ’ Kuteybe b. Saîd b. Cemîl es Sekafî (ö. 240/855)→

Mâlik b. Enes(ö.179/795) →Ebu Bekr b. Nafi’î→ Nafî Mevlâ b. Ömer(ö.116/735) → İbn

Ömer(ö.73/692) → Hz. Muhammed(ö.11/632) bknz: İmam Müslim(ö.261/875), el Câmiu's Sahîh,

261-386; İmam Malik(ö.179/795),el Muvatta(Yahya b. Yahya el Leysî rivayeti), Müessesetü'r

Risâle, Beyrut, 2013, s.721; benzer lafızda bize emretti ‘ب، وإعفاء الل حى ’أمرنا بإحفاء الشوار

bknz: İmamTirmizî (ö. 279/892), es Sünen, no:2764-2707

Page 14: Sakal ri̇sâlesi̇

9

عفاء الل إحيةإ ، وا ارإبإ ن الفإطرةإ : قص الش عشر مإ

On şey fıtrattandır: Bıyıkları kesmek, sakalları salıvermek (…)16

ل إل لإحيته إ ي رسول الل

Rasulullah, sakallarını hilâlliyordu(abdest alırken sakallarının arasını yıkıyordu)17.

بإ ، وأحفإي شارإ ر لإحيتإ تعال أمرنإ أن أوف إ ن الل ا

Allah bana sakallarımı salıvermemi, bıyıklarımı ise kesmemi emretti18.

__________________

16: [On şey fıtrattandır: Bıyıkları kısaltmak, sakalı salıvermek, misvak kullanmak, burna su

çekmek, tırnakları kesmek, parmak mafsallarını yıkamak, koltuk altı kıllarını kesmek, etek

tıraşı yapmak, küçük ve büyük abdest uzuvlarını yıkamak. –râvî onuncunun ne olduğunu

unuttuğunu söylemektedir-] kaynaklar için bknz: İmam Müslim(ö.261/875), el Câmiu's Sahîh,

389; İmam Tirmizî (ö. 279/892), es Sünen, no: 2757-2700; Ebû Dâvûd (ö. 275/889), es Sünen, 53-

49; İbn Mâce (ö. 273/887), es Sünen, 293-289; Ebû Bekr Muhammed b. İshâk b. Huzeyme es

Sülemî en Nîsâbûrî (ö. 311/924), Sahih, 24496.

17: İbn Mâce (ö. 273/887), es Sünen, 429-423; Ebû Bekr Abdullāh b. ez Zübeyr b. Îsâ el Kureşî el

Humeydî (ö. 219/834), el Müsned, 146-144; İbn Ebi Şeybe(ö.234/849), Musannef, 35770; Hâtib el

Bağdadî(ö.463/1071), Târîhu Bağdad, 4259.

18: İbn Hacer el Askalânî (ö. 852/1449), el Metalibu'l Aliyye, 2255-2324. Kutsî hadis gibi olan bu

rivayetin râvileri arasında bulunan Abdulaziz b. Ebân(ö.207/822) hakkında olumsuz kanaatler

bulunmaktadır. İbn Hibban(ö. 354/965) onun hakkında künyesi Ebu Halid’tir, 207’de Bağdad’ta

ölmüştür der ve onun hadis hırsızlığı yaptığını ifade eder. İbn Hibban, onun sika(güvenilir)

olmadığına dair nakillerde de bulunur.bknz: İbn Hibban(ö.354/965), Kitâbu’l Mecruhin mine’l

Muhaddisin, tahkîk: Hamdi Abdulmecit es Selefî, Riyad, 2012, cilt:2 s.123

Page 15: Sakal ri̇sâlesi̇

10

وارإب روا الل إحى وأحفوا الش خالإفوا المشإكإني، وف إ

Müşriklere muhalefet edin, sakalları salıverin, bıyıkları kesin19.

نه دا برإيءر مإ من عقد لإحيته محم

Kim sakalını düğümlerse, Muhammed ondan uzaktır20.

Hadis malzemesinde, sakal içerikli bolca rivayet bulunmaktadır. Öyle ki, Allah

elçisinin sakalları salıvermeyi ve bıyıkları kesmeyi emretmesi, sakalı salıvermeyi

fıtrattan görmesi, bizzat kendisinin sakallı oluşu21, sakalda beyazlamış bulunan

kılların koparılmasını yasaklayışı22, sakallarını namazdayken suvazlaması(mesh

etmesi)23, peygamberin sakallı olduğunu ve Müslümanlardan sakal

bırakmayı talep ettiğini göstermektedir.

__________________

19: Ebû Abdillâh Muhammed b. İsmâîl b. İbrâhîm el Cu‘fî el Buhârî (ö. 256/869), el Câmiu’s

Sahih, no: 5892 Dâru’l Marife, Beyrut, 2010, s.1480; benzer lafızlar ( الل حى وأوفوا ) İmam Müslim

(ö.261/875), el Câmiu's Sahîh, 387; ( الل حى أعفوا ) Ebû Bekr Ahmed b. Hüseyn b. Alî el Beyhakī

(ö. 458/1066), es Sünenü'l Kübra, 627.

20: İmam Nesâî (ö. 303/915), es Sünen, 5067-5007; benzer lafızla ( ئ فقد ا بر م أنزل م على الل

د Ahmed b. Hanbel (ö. 241/855), Müsned, 16548-16652 ,(محم

، كث الل إحيةإ ، أزهر :21 مرة، إ ب الع ينيإ ، مش فارإ : الش إ ، قال حسنر ب الشفارإ ، هدإ مي العينيإ ، عظإ أسإ م الر إ " ض كن رسول الل

، شث ما مم يإ يإ ععد، اللونإ اا م ى أن، ا Ahmed b. Hanbel (ö. 241/855), Müsned, 798-777 ; الففنيإ والقدمنيإ

يبإ :22 İmam Nesâî (ö. 303/915), es Sünen,5068-5008 ,نىى عن نتفإ الش

23: İmam Beyhakī (ö. 458/1066), es Sünenü'l Kübra, 3152-264; Nuruddin Ali b. Ebi Bekr el

Heysemî (ö. 807/1404), Keşfü'l Estar an Zevadi'l Bezzar ale'l Kütübi's Sitte, 547-571

Page 16: Sakal ri̇sâlesi̇

11

3.b.1. SAKAL İÇERİKLİ RİVAYETLERİN SÖZ İLMİ AÇISINDAN DEĞERİ

Allah elçisi, bıyıkları kesmeyi ve sakalları salıvermeyi emretti( حفاءإه أمر بإ أن

عفاءإ الل إحيةإ ، وا وارإبإ :hadisinin râvi zinciri (الش

Malik b. Enes(ö.179/795) → Ebu Bekr b. Nafi’î → Nafi’î Mevla İbn

Ömer(ö.116/734) → İbn Ömer(ö.73/692) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)24

İmam Müslim(ö.261/875) → Kuteybe b. Saîd es Sekafî(ö.240/854) → Malik b.

Enes(ö.179/795) → Ebu Bekr b. Nafi’î → Nafi’î Mevla İbn Ömer(ö.116/734) →

İbn Ömer(ö.73/692) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)25

İmam Beyhakī (ö. 458/1066) → Ebu Abdullah el Hafız(ö.405/1014)→ Ebu Bekr

b. Kureyşî(ö.362/972)→ Hasan b. Süfyan(ö.303/915) → Kuteybe b. Saîd es

Sekafî(ö.240/854) → Malik b. Enes(ö.179/795) → Ebu Bekr b. Nafi’î → Nafi’î

Mevla İbn Ömer(ö.116/734) → İbn Ömer(ö.73/692) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)26

Ebû Avane(ö. 316/929)→ İbnu'l Cüneyd Ebû Cafer(ö. 288/900 )→ Mutarraf b.

Abdullah el Yesârî → Malik b. Enes(ö.179/795) → Ebu Bekr b. Nafi’î → Nafi’î

Mevla İbn Ömer(ö.116/734) → İbn Ömer(ö.73/692) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص) 27

__________________

24: İmam Malik(ö.179/795),el Muvatta(Yahya b. Yahya el Leysî rivayeti), Müessesetü'r Risâle,

Beyrut, 2013, s.721 (1833 nolu hadîs)

25: İmam Müslim(ö.261/875), el Câmiu’s Sahih, 261-386

26: İmam Beyhakī (ö. 458/1066), es Sünenü'l Kübra, 151-639

27: Ebû Avane(ö. 316/929), Müstahrec, 467-349

Page 17: Sakal ri̇sâlesi̇

12

İbn Münzir(ö.309/921) → Muhammed b. İsmail(ö.276/889)→ Muhammed b.

Harb b. Süleyman(ö.210/825)→ Malik b. Enes(ö.179/795) → Ebu Bekr b. Nafi’î

→ Nafi’î Mevla İbn Ömer(ö.116/734) → İbn Ömer(ö.73/692)

→Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)28

(Allah elçisi, bıyıkları kesmeyi ve sakalları salıvermeyi emretti sözünün şeması)

__________________

28: İbn Münzir(ö.309/921), el Evsat fi's sünen ve'l icmâ' ve'l ihtilâf, 146-147

Hz.Muhammed

İbn Ömer

Nafi’î Mevla İbn Ömer

Ebu Bekr b. Nafi’î

Malik b. Enes(ö.179)

Harb b. Süleyman

Muhammed b. İsmail

İbn Münzir

(ö.309)

Mutarraf b. Abdullah el

Yesârî

İbnu'l Cüneyd Ebû Cafer

Ebû Avane

(ö.316)

Kuteybe b. Saîd es Sekafî

Hasan b. Süfyan

Ebu Bekr b. Kureyşî

Ebu Abdullah el

Hafız

İmam Beyhakî

(ö.458)

İmam Müslim

(ö.261)

Page 18: Sakal ri̇sâlesi̇

13

‘Allah elçisi, bıyıkları kesmeyi ve sakalları salıvermeyi emretti’ rivayetinin teknik

analizi, sözün İmam Malîk’ten(ö.179/795) İmam Beyhakî’ye(ö.458/1066) kadar

birçok muhaddisin heybesine girdiğini, bize göstermektedir. Mezkûr şahısların,

geniş bir spektrum oluşturan coğrafî alanda yaşadığı ve sözün dilden dile nakli

düşünüldüğünde, rivayetin mütevatir oluşuna hükmetmek mümkündür. Hadisin

senet analizi merkezinde ise, ravilerin cerh ve ta’dil ilmi açısından sağlam

olduklarını ve sözün uydurulma, tahrif edilme gibi sıkıntılara bulaştırılmadan,

güvenilir formda günümüze kadar geldiğini söylemek gerekir.

Diğer hadîsler açısından da şema yapmak ve sözü analiz etmek mümkündür.

Örneğin, ‘On şey fıtrattandır: bıyıkları kesmek ve sakalları salıvermek’( عشر

عفاء الل إحية، وا ارإبإ : قص الش ن الفإطرةإ şeklindeki söz için de şu manzara ile (مإ

karşılaşırız:

İmam Müslim(ö.261/875) →Kuteybe b. Said(ö.240/854) →İbn Ebî

Şeybe(ö.235/849) →Züheyr b. Harc(ö.234/848) →Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811)

→Zekeriyyâ bin Ebî Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b. Şeybe→Talk b. Habib

(ö.91/709) →Abdullah b. Zübeyr(ö.73/ 692) →Aişe(ö.57/676)

→Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)29

İmam Tirmizî (ö.279/892) →Kuteybe b. Said(ö.240/854) →Hennâd b. es

Serî(ö.243/587)→Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811) →Zekeriyyâ bin Ebî

Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b. Şeybe→Talk b. Habib (ö.91/709) →Abdullah b.

Zübeyr(ö.73/ 692) →Aişe(ö.57/676) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)30

__________________

29: İmam Müslim(ö.261/875), el Câmiu’s Sahih, 263-389

30: İmam Tirmizî(ö.279/892), es Sünen, 2757-2700

Page 19: Sakal ri̇sâlesi̇

14

Ebu Davud(ö.275/889)→Yahya b. Main(ö.233/847)→Vekî' bin

Cerrâh(ö.196/811) →Zekeriyyâ bin Ebî Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b.

Şeybe→Talk b. Habib (ö.91/709) →Abdullah b. Zübeyr(ö.73/ 692)

→Aişe(ö.57/676) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)31

İbn Mace(ö.273/886)→İbn Ebî Şeybe(ö.235/849) →Züheyr b. Harc(ö.234/848)

→Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811) →Zekeriyyâ bin Ebî Zâide(ö.147/764) →Mus’ab

b. Şeybe→Talk b. Habib (ö.91/709) →Abdullah b. Zübeyr(ö.73/ 692)

→Aişe(ö.57/676) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)32

İmam Darekutnî(ö.385/995) →Muhammed b. Mehled(ö.331/942) → Muhammed

b. İsmail(ö.258/871) →Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811) →Zekeriyyâ bin Ebî

Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b. Şeybe→Talk b. Habib (ö.91/709) →Abdullah b.

Zübeyr(ö.73/ 692) →Aişe(ö.57/676) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)33

İmam Beyhakī (ö. 458/1066)→ Ebû Ali Ruzbarî(ö.403/1012) →Ebu Bekr

Muhammed b. Bekir(ö.346/957)→ Ebu Davud(ö.275/889)→Yahya b.

Main(ö.233/847)→Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811) →Zekeriyyâ bin Ebî

Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b. Şeybe→Talk b. Habib (ö.91/709) →Abdullah b.

Zübeyr(ö.73/ 692) →Aişe(ö.57/676) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)34

Ebû Ya'lâ el Mevsılî (ö.307/919) →İshâk b. Râhaveyh(ö.238/852)→ Vekî' bin

Cerrâh(ö.196/811) →(…)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)35

__________________

31: Ebu Davud(ö.275/889), es Sünen, 53-49

32: İbn Mace(ö.273/886), es Sünen , 293-289; ayrıca İbn Ebî Şeybe(ö.235/889),Musannef, 2057-1986

33: İmam Darekutnî(ö.385/995), es Sünen, 311-276

34: İmam Beyhakī (ö. 458/1066), es Sünenü's Sağir, 73-47

35: Ebû Ya’lâ el Mevsılî(ö.307/919), Müsned,4517-4452

Page 20: Sakal ri̇sâlesi̇

15

(‘On şey fıtrattandır: bıyıkları kesmek ve sakalları salıvermek’ sözünün şeması)

Muhammed

(ملسو هيلع هللا ىلص)

Abdullah b. Zübeyr

Talk b. Habib

Mus'ab b. Şeybe

Zekeriyyâ bin Ebî Zâide

Vekî' bin Cerrâh

(ö.196/811)

İshâk b. Râhaveyh

Ebû Ya'lâ el Mevsılî

(ö.307/919)

Züheyr b. Harc

İbn Ebî Şeybe

(ö.235/849)

İbn Mace

(ö.273/886)

Kuteybe b. Said

İmam Müslim

(ö.261)

Hennâd b. es Serî

Kuteybe b. Said

İmam Tirmizî

(ö.279/892)

Yahya b. Main

Ebu Davud

(ö.275/889)

Ebu Bekr Muhammed b.

Bekr

Ebû Ali Ruzbarî

İmam Beyhakî

(ö.458/1066)

Muhammed b. İsmail

Muhammed b. Mehled

İmam Darekutnî

(ö.385/995)

Page 21: Sakal ri̇sâlesi̇

16

On şey fıtrattandır diye başlayıp da sakal içeriği bulunan rivayetlerde ravi

zincirindeki dikkat çeken kısım şudur: daima, (…)→Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811)

→Zekeriyyâ bin Ebî Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b. Şeybe→Talk b. Habib

(ö.91/709) →Abdullah b. Zübeyr(ö.73/ 692) →Aişe(ö.57/676)

→Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص) kısmı bulunmaktadır.

Yani diyebiliriz ki, Vekî' bin Cerrâh müşterek ravidir ve ona gelene kadar söz

dallanmamaktadır. Ayrıca, sakal içerikli olan bu fıtrat hadîsinin ravileri,

zikretmediğimiz kaynaklarda da Vekî' bin Cerrâh’tan sonra farklılaşmakta,

Vekî’ye gelene kadar aynı kalmaktadır36 [Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811)

→Zekeriyyâ bin Ebî Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b. Şeybe→Talk b. Habib

(ö.91/709) →Abdullah b. Zübeyr(ö.73/ 692) →Aişe(ö.57/676)

→Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)].

Ve öyle gözüküyor ki, sakalın fıtrattan olduğunu ifade eden hadisi bu şekliyle

Vekî' bin Cerrâh’tan (ö.196/811) duyan Züheyr b. Harc(ö.234/848), Hennâd b. es

Serî(ö.243/587), Yahya b. Main(ö.233/847), Muhammed b. İsmail(ö.258/871),

İshâk b. Râhaveyh(ö.238/852) gibi isimler, sözün şemada gösterdiğimiz gibi

yayılmasında önemli katkılarda bulunmuşlardır. Mezkûr raviler, cerh ve ta’dil

ilmi açısından sabıkasızdırlar ve bu şekliyle ‘sakalı salıvermenin fıtrattan

olduğunu’ ihtiva eden söz, peygambere aidiyet açısından sahih bir sözdür

diyebiliriz.

__________________

36: Ukaylî(ö.322/934), ed Duafaü'l Kebir, no: 1344-1955, Dârü'l Kütübi'l İlmiyye, Beyrut, 1984.

Ayrıca, on şey fıtrattandır yanında ( الفطرة خمس من ) beş şey fıtrattandır şeklinde de rivayetler

bulunur ve bu rivayetler ezici şekilde Ebu Hureyre’den gelmekte ve bıyığı kesmeyi içermesine

rağmen, sakalı uzatmayı içermemektedir. Öyle gözüküyor ki, sakalı salıvermenin fıtrattan

olduğunu içeren rivayetin ravi zincirleri muhakkak ki, …→Vekî' bin Cerrâh(ö.196/811)

→Zekeriyyâ bin Ebî Zâide(ö.147/764) →Mus’ab b. Şeybe→Talk b. Habib (ö.91/709)

→Abdullah b. Zübeyr(ö.73/ 692) →Aişe(ö.57/676) →Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص) kısmını içeriyor.

Page 22: Sakal ri̇sâlesi̇

17

Diğer yandan, Allah bana sakallarımı salıvermemi, bıyıklarımı ise kesmemi

emretti( بإ ، وأحفإي شارإ ر لإحيتإ تعال أمرنإ أن أوف إ ن الل şeklinde bir içeriği (ا

olan hadisin senet incelemesini yaptığımızda, yukarıdaki analizlerimizden farklı

bir sonuca ulaştığımızı görüyoruz. Ancak, bu rivayeti Rabbim bana sakallarımı

salıvermemi, bıyıklarımı da kesmemi emretti(عفاء حليت lafzıyla (رب أ مرن بإ

gelen bir başka rivayetle beraber incelediğimizde, ulaştığımız sonuç, yine de,

diğer hadisler hakkında verdiğimiz hüküm ile aynı olmamaktadır. Rivayetlerin

senetlerini analiz edersek şu manzara ile karşılaşmaktayız:

İbn Hacer el Askalanî(ö.852/1449)→ Haris b. Muhammed(ö.282/895) →

Abdulaziz b. Ebân(ö.207/822)→Hişâm b. Ebî Abdillâh Senber el Destüvâî(ö.

153/770)→ Yahya b. Ebû Kesir(ö.129/746)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)37

Ebû Nuaym İsfahanî(ö.430/1038)→ Habib b. Hasan el

Bağdadî(ö.359/969)→Muhammed b. Yahya b. Süleyman(ö.287/900)→Ahmed b.

Muhammed el Bağdadî(ö.228/842) →İbrahim b. Sa'd(ö.183/799)→ Salih b.

Keysan (ö.145/762)→İbn Şihab ez Zührî(ö.124/741)→Abdullah b. Abdullah el

Hezli(ö.94/712)→İbn Abbas (ö.68/687)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)38

__________________

37: İbn Hacer el Askalânî (ö. 852/1449), el Metalibu'l Aliyye, 2255-2324

38: Ebû Nuaym İsfahanî(ö.430/1038), Delailü'n Nübüvve, no: 241-243, Dârü'n Nefâis, Beyrut,

1991

Page 23: Sakal ri̇sâlesi̇

18

İmam Taberî(ö.310/923)→ Muhammed b. Humeyd et Temimî(ö.248/862)

→Seleme b. el Fadl el Ensarî(ö.190/805)→Muhammed b.

İshak(ö.150/767)→Abdullah b. Ebi Bekr el Ensarî(ö.135/752) → İbn Şihab ez

Zührî(ö.124/741)→ Ebî Seleme b. Abdurrahman b. Afvan(ö.94/712)→

Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)39

İbnü'l Cevzî(ö.597/1201) → Ebü'l Berekât Abdülvehhâb b. el Mübarek el

Enmâtî(ö.538/1143) →Abdulvahid b. Ali b. Muhammed b. Fuheyr(ö.486/1093)

→Ebu'l Ferec Muhammed b. Faris(ö.409/1018)→Ahmed b. Ebî

Kubeys(ö.352/963)→İbn Ebî’d Dünya(ö.282/895) →Ahmed b. Muhammed el

Bağdadî(ö.228/842)→İbrahim b. Sa’d(ö.183/799)→Muhammed b.

İshak(ö.150/767)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)40

Allah elçisine ait olduğu iddia edilen Allah bana sakalları salıvermeyi veya

Rabbim bana sakalları salıvermeyi emretti lafızlarıyla gelen hadislerin bu

lafızlarla(Allah emretti-Rabbim emretti şeklinde) sahih olduğunu iddia etmek

güçtür. Zira, bu lafızlarla gelen metinlerin ravileri, cerh ve ta’dil ilmi açısından

sabıkalıdırlar[cerh ve ta’dil kitapları bunu göstermektedir]. Ancak bu, sakal

bırakmayı emreden ve sakalın fıtrattan olduğu hadisler için geçerli değildir, o

rivayetlerin hem ravileri hem de muhaddislerin geniş spekturumlu coğrafî alana

yayılması, cerh ve ta’dil ilmi açısından ravilerin sağlam oluşunu ve sözün

mütevatir olduğunu göstermekte ve bu gerekçeyle, o rivayetlere sahih hükmünü

vermek gerekmektedir. Bu rivayetler - Allah bana emretti( إن أمرني تعالى الل ),

Rabbim bana emretti( لحيتي بإعفاء أمرني ربي ) şeklindeki form- açısından ise aynı

hükmü vermek kolay değildir.

__________________

39: İmam Taberî(ö.310/923), Tarih, 716-713

40: İbnü'l Cevzî(ö.597/1201), el Muntazam fi Tarihi'l Müluk ve'l Ümem, no: 3, 282-335, Beyrut,

Dâru's Sadır, [t.y]

Page 24: Sakal ri̇sâlesi̇

19

Yukarıda zikrettiğimiz ravilerin oluşturduğu şema şöyledir:

(Allah bana emretti- إن أمرني تعالى الل -, ve Rabbim bana emretti- لحيتي بإعفاء أمرني ربي - sözünün şeması)

____________

Yahya b. Ebû Kesir’den devam eden ravi zinciri Allah bana emretti( إن أمرني تعالى الل ) lafızlı metne,

diğerleri ise Rabbim bana emretti( لحيتي بإعفاء أمرني ربي ) lafızlı metne aittir.

Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)

Ebî Seleme b. Abdurrahman b.

Afvan

İbn Şihab ez Zührî

Abdullah b. Ebi Bekr el Ensaî

Muhammed b. İshak

Seleme b. el Fadl el Ensarî

Muhammed b. Humeyd

İmam Taberî(ö.310)

İbn Abbas

Abdullah b. Abdullah el Hezli

İbn Şihab ez Zührî

Salih b. Keysan

İbrahim b. Sa'd

Ahmed b. Muhammed el

Bağdadî

Muhammed b. Yahya b. Süleyman

Habib b. Hasan el Bağdadî

Ebu Nuaym(ö.430)

Yahya b. Ebû Kesir

Hişâm b. Ebî Abdillâh Senber el Destüvâî

Abdulaziz b. Ebân

Haris b. Muhammed

İbn Hacer el Askalanî(ö.852)

Muhammed b. İshak

İbrahim b. Sa'd

Ahmed b. Muhammed el

Bağdadî

İbn Ebî’d Dünya

Ahmed b. Ebî Kubeys

Ebu'l Ferec Muhammed b.

Faris

Abdulvahid b. Ali b. Muhammed b.

Fuheyr

Abdülvehhâb b. el Mübarek el

Enmâtî

İbnü'l Cevzî(ö.597)

Page 25: Sakal ri̇sâlesi̇

20

Müşriklere muhalefet edin, sakalları salıverin, bıyıkları kesin( خالإفوا

وارإب روا الل إحى وأحفوا الش hadisini incelediğimizde şu durumla (المشإكإني، وف إ

karşı karşıya kalırız:

İmam Buharî(ö.256/870)→Muhammed b. Minhal(ö.231/845)→Yezid b.

Zürey'(ö.182/798)→Ömer b. Muhammed b. Zeyd(ö.145/762)→Nafi' Mevla b.

Ömer(ö.116/734)→İbn Ömer(ö.73/692)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)41

İmam Müslim(ö.261/875)→Sehl b. Osman(ö.235/849) →Yezid b.

Zürey'(ö.182/798)→Ömer b. Muhammed b. Zeyd(ö.145/762)→Nafi' Mevla b.

Ömer(ö.116/734)→İbn Ömer(ö.73/692)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)42

İmam Beyhakî (ö. 458/1066)→Ebu Muhammed Abdullah b.

Yusuf(ö.409/1018)→Ebu Bekr Ahmed b. İshak b. Eyyub(ö.342/953)→Ebu'l

Müsenna(ö.288/900)→Muhammed b. Minhal(ö.231/845)→Yezid b.

Zürey'(ö.182/798)→Ömer b. Muhammed b. Zeyd(ö.145/762)→Nafi' Mevla b.

Ömer(ö.116/734)→İbn Ömer(ö.73/692)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص) 43

__________________

41: İmam Buharî(ö.256/870), el Câmiu’s Sahih,hadis no:5892, Dâru’l Marife, Beyrut, 2010,

s.1480; bu rivayetin akabinde İmam Buharî, İbn Ömer’in(ö.73/692) hacc ve umre sırasında

sakalını avucuna aldığı ve avucundan taşan kısımları kestiği bilgisini de nakleder ki, Rasul

uygulaması olmayıp, sahâbe fiilidir.(ki ileride değineceğimiz üzere İbn Ömer’e atfedilen bu hâli

içeren söz, zayıf bir rivayettir.)

42: İmam Müslim(ö.261/875), el Câmiu’s Sahih, 262-387

43: İmam Beyhakî (ö. 458/1066), es Sünenü'l Kübra, 1, 150-628

Page 26: Sakal ri̇sâlesi̇

21

İmam Begavî(ö.516/1122)→ Abdulvahid b. Ahmed el Melîhî(ö.463/1070)→Ahmed b.

Abdullah en Nuaymî(ö.386/996)→Muhammed b. Yusuf(ö.320/932)→İmam

Buharî(ö.256/870)→Muhammed b. Minhal(ö.231/845)→Yezid b.

Zürey'(ö.182/798)→Ömer b. Muhammed b. Zeyd(ö.145/762)→Nafi' Mevla b.

Ömer(ö.116/734)→İbn Ömer(ö.73/692)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)44

(Müşriklere muhalefet edin, sakalları salıverin, bıyıkları kesin sözünün şeması)

__________________

44: İmam Begavî(ö.516/1122), Şerhü's Sünne, no:3194-3095, el Mektebetü'l İslâmî, Beyrut, 1983

Muhammed

(ملسو هيلع هللا ىلص)

İbn Ömer

Nafi' Mevla b. Ömer

Ömer b. Muhammed b.

Zeyd

Yezid b. Zürey

Sehl b. Osman

İmam Müslim(ö.261)

Muhammed b. Minhal

İmam Buharî(ö.256)

Muhammed b. Yusuf

Abdullah en Nuaymî

Ahmed el Melîhî

İmam Begavî(ö.516)

Ebu'l Müsenna

Ahmed b. İshak b. Eyyub

Abdullah b. Yusuf

İmam Beyhakî(ö.458)

Page 27: Sakal ri̇sâlesi̇

22

Müşriklere muhalafet edin, sakalları salıverin(bir köleyi azat ettiğiniz gibi

özgürleştirin), bıyıklarınızı da kesin meâlindeki hadisin ravi zinciri bize

göstermektedir ki, rivayet bu şekliyle sahih durumundadır. Cerh ve ta’dil ilmi de

ravilerin sabıkasız oluşlarını göstermektedir.

Bu formuyla sakal içeriği ve müşriklere muhalefet etme kaydının bir arada

olduğu hadis metinlerini nakleden ravilere baktığımızda hepsinde Yezid b.

Zürey'(ö.182/798)→Ömer b. Muhammed b. Zeyd(ö.145/762)→Nafi' Mevla b.

Ömer(ö.116/734)→İbn Ömer(ö.73/692) bulunduğunu görürüz. Yezid b. Zürey'

isimli şahıstan sonra, raviler dallanmaktadır.

Kim sakalını düğümlerse(bağlarsa) Muhammed ondan uzaktır. ( من عقد

نه دا برإيءر مإ :içerikli hadisi seneden incelersek, şu manzara görülür (لإحيته محم

İmam Nesai(ö.303/915) → Muhammed b. Seleme(ö.248/862)→Abdullah İbn

Vehb(ö.197/812)→Hayve b. Şureyh(ö.158/774) → Ayyaş b. Abbas el

Kıtbanî(ö.133/750) → İbn Beytan→ Ruveyfi' b. Sâbit(ö.56/675)→

Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)45

__________________

45: İmam Nesai(ö.303/915), es Sünen, 5067-5007

Page 28: Sakal ri̇sâlesi̇

23

İmam Beyhakī (ö. 458/1066)→Ebu Ali er Ruzbarî(ö.403/1012)→Muhammed el

Basrî(ö.346/957)→Ebu Davud es Sicistanî(ö.275/888)→Yezid b. Halid b.

Abdullah Mevheb el Hemdanî(ö.232/5846)→Mufaddal bin Fadâle(ö.181/ 797)

→Ayyaş b. Abbas el Kıtbanî(ö.133/750) →İbn Beytan →Şeyban el

Kıtbanî(meçhulu’l hâl46)→Ruveyfi' b. Sâbit(ö.56/675)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)47

İmam Taberânî (ö. 360/971) → Yahya b. Osman b. Salih(ö.282/895)→Said b. Ebî

Meryem(ö.224/838)→Mufaddal bin Fadâle(ö.181/ 797) →Ayyaş b. Abbas el

Kıtbanî(ö.133/750) →İbn Beytan →Şeyban el Kıtbanî(meçhulu’l

hâl46)→Ruveyfi' b. Sâbit(ö.56/675)→ Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)48

__________________

46: Şeyban el Kıtbanî, meçhulü'l hal değerlendirmesine maruz kalmıştır. Zira, adil olup olmadığı

hakkında bilgi yoktur, durumu bilinmeyen biridir.

47: İmam Beyhakī (ö. 458/1066), es Sünenü’l Kübra, 1, 110-484

48: İmam Taberanî(ö.360/971), el Mucemu'l Kebir, hadis no: 4491, tahkîk: Abdulmecit es Selefî,

Mektebetü İbn Teymiyye, Kahire, 2008, cilt:5, s.29

Page 29: Sakal ri̇sâlesi̇

24

(Kim sakalını düğümlerse, Muhammed ondan beridir sözünün şeması)

__________________

Şeyban el Kıtbanî, Nesaî’nin rivayetinde bulunan bir ravi değildir, şema bu bilgi ışığında

değerlendirilmelidir.

Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص)

Ruveyfi' b. Sâbit

Şeyban el Kıtbanî

İbn Beytan

Hayve b. Şureyh

Abdullah İbn Vehb

Muhammed b. Seleme

İmam Nesaî(ö.303)

Ayyaş b. Abbas

Mufaddal bin Fedâle

Said b. Ebî Meryem

Yahya b. Osman b. Salih

İmam Taberanî

(ö.360)

Abdullah Mevheb el Hemdanî

Ebu Davud es Sicistanî(ö.275)

Muhammed el Basrî

Ebu Ali er Ruzbarî

İmam Beyhakî(ö.458)

Page 30: Sakal ri̇sâlesi̇

25

Kim sakalını düğümlerse, Muhammed ondan uzaktır(beridir) mealindeki

hadisin ravi zinciri bize göstermektedir ki, hadîs birçok kaynakta geçmekle

beraber, raviler İbn Beytan’dan sonra dallanmaktadır. Oryantalist bir bakış

açısıyla hadisi İbn Beytan’ın uydurduğu söylenebilecekse de, İslâmî ilimler

açısından bu zann belirten bir nazar olup, ilim olmaz. O nedenle, bu hâliyle bu

hadise, sahih demek zarureti hasıl olmuştur. Şeyban el Kıtbanî’nin meçhulu’l hâl

oluşu da, farklı yorum kaideleri merkezinde senedi sakatlamak ve sıhhatini

korumak gibi etkilere sebep olabilir. Nesaî rivayetinde olmayan bu ravi, Nesaî’nin

rivayetini sakatlayamazken, Beyhakî’nin ve Taberanî’nin rivayetlerini

etkilemekte, ancak hadis yine de peygambere aidiyetini korumaktadır.

3.b.1.I SAKAL İÇERİKLİ RİVAYETLER VE SÖZ İLMİ ELEĞİNDEN

GEÇİP ELLERİMİZDE KALANLAR

Hadis malzemesinde, analize tabi tuttuğumuz hadisler dışında da sakal içerikli

hadisler bulunmaktadır. Öyle ki, sarhoşlarının dahi sakallı olduğu asr-ı saadet

devri49, Muhammed peygamberin ve arkadaşlarının sakallı olduğu ve İslâmî

sakalın Müslüman erkeğin bir nişanesi mesabesinde olduğu bilgisi, sakalın dinî

bir hakikat olduğunu gösterir. Ayrıca, peygamberin ve arkadaşlarının sakallı

olduğunu ve sakallarının fıkhî, fizikî olarak birçok muhabbete konu olduğu bilgisi

de, hadis kitaplarında zikredilmiştir50.

__________________

49: Ebu Davud(ö.275/888), es Sünen, Kitâbu’l Adab, no: 4890

50: Hz. Osman’ın abdest alırken sakallarının iç tarafını suyla yıkaması ve Hz. Muhammed de

böyle yapardı, gördüm demesi. bknz: İmam Darimî(ö.255/868), es Sünen, Kitâbu’t Taharet, hadis

no: 710,Çağrı Yayınları, İstanbul, 1992, s.144; Muhammed peygamberin beyazlaşan sakalların

kopartılmasını yasaklaması ve o kıllar, mü’minin nurudur demesi. bknz: ناحد ث. شيبة أبي بن بكر أبو حد ثنا

د عن سليمان بن عبدة و عن إسحاق، بن محم ، عن شعيب ، بن عمر ه؛ عن أبيه وسلم هعلي للا صلى للاه رسول نهى: قال جد

نه نور هو وقال الشي به، نت فه عن مه ال مؤ , İbn Mace(ö.303/915), es Sünen, Kitâbu’t Taharet, hadis no:

3721

Page 31: Sakal ri̇sâlesi̇

26

Hatta o kadardır ki, peygamber tarafından, bıyıkların ve sakalların konu

edilebileceği ne kadar işlem varsa, hepsi hakkında hukukî(fıkhî) sonuçlar içeren

sözler edilmiştir51. Sakal içerikli rivayetlerin teknik yönüyle ele alınmasıyla,

peygambere ait olduğu şüphesiz olan hadislerle de karşılaşmış bulunuyoruz. Bu

hem tarihî(arkeolojik) hem de İslâmî ilimler merkezinde bir araştırma olmuştur.

Sakal içerikli rivayetlerin sahih olanları, peygamberin sakalı salıvermeyi

emreylediğini, sakal bırakmanın Müslüman erkeğin bir yükümlülüğü olduğunu

göstermektedir. Bazı rivayetlerin zayıf ve sahihlik katsayılarının farklı oluşu ise,

sakal içerikli rivayetlerde büyük bir oran ifade etmemektedir.

3.b.1.I.i. SAKAL İÇERİKLİ ZAYIF BİR RİVAYETİN ANALİZİ

هللا عليه وسمل كن مأ خذ من حليته من عرضها وطولهاأ ن اليب عىل

Allah elçisi, sakalının eninden ve boyundan alırdı52.

__________________

51: Bıyığını kesmeyen, bizden değildir( منا فليس شاربه من يأخذ لم من ). İmam

Tirmizî(ö.279/892), es Sünen, hadis no: 2761; İmam Nesaî(ö.303/915), es Sünen, no: 5047-4987;

Ahmed b. Hanbel(ö.241/855), Müsned, no: 18777-18839; İbn Hibban(ö. 354/965), es Sahih, no:

5477, Daru’l Marife Beyrut, 2004, s.1472; İmam Taberanî(ö.360/970), el Mucemu’l Evsat, no:

3027-3121; İmam Beyhakî(ö.458/1065), Şuabu'l İman, no:6445-5943; İbn Abdilberr(ö.463/1070),

et Temhid, no:21,63-3693; Hatib el Bağdadî(ö.463/1070), Tarihu'l Bağdad, no:13,220-3842

52: İmam Tirmizi(ö.279/892), es Sünen, no: 2762; İmam Beyhakî(ö.458/1065), Şuabu'l İman, no:

6074-5938; Ukaylî(ö.322/933), Duafau’l Kebir,no: 3,932-1331; İbnü'l Cevzî(ö.597/1201), el İlelü'l

Mütenâhiye fi'l Ehâdisi'l Vâhiye, no:1130

Page 32: Sakal ri̇sâlesi̇

27

Bu hadisin ravi zincirine baktığımızda şu manzara ile karşı karşıya kalıyoruz:

(Allah elçisi, sakalının eninden ve boyundan alırdı sözünün şeması)

Muhammed

(ملسو هيلع هللا ىلص)

Abdullah b. Ömer

Şuayb b. Muhammed

Amr b. Şuayb

Üsame b. Zeyd

Ömer b. Harun

Ebu Kâmil veMuğire b. Ahmed

Zekeriyya b. Yahya es Saci

Ahmed b. Adi el Hafız

Ebu Sa'd Ahmet b. Muhammed

İmam Beyhakî(ö.458)

Hennâd b. es Serî

İmam Tirmizî(ö.279)

Muhammed b. Ahmed el Mahbubî

(ö.346/957)

Abdulcebbar b. Muhammed

(ö.412/1021)

Ahmed b. Abdussamed

(ö.481/1088)

Mahmud b. Kasım

(ö.487/1094)

Abdulmelik b. Abdullah

(ö.548/1153)

İbnü'l Cevzî(ö.597/1201)

Muhammed b. Abdullah el Hadramî

Ukaylî(ö.322)

Page 33: Sakal ri̇sâlesi̇

28

Yukarıda şemasını verdiğimiz ve sakalın eninden ve boyundan kesmeyi caiz

gösteren rivayetin ravilerinden olan Üsame b. Zeyd(ö.153) hakkında bolca cerh

lafzı bulunmaktadır. Yani Üsame, söz ilmi açısından sabıkalıdır53. Ayrıca Ömer

b. Harun açısından da zayıflık söz konusudur54. Ömer b. Harun’un ağır şekilde

eleştirilmesi ve yalancılık ile itham edilmesi ‘Allah elçisinin sakalının yanından

ve boyundan kesimde bulunduğu’ bilgisini içeren metnin peygamber ağzına

aidiyetini tartışılır hâle getirmişitir. Zira bu durumda, İmam Tirmizî’nin,

Ukaylî’nin ve İmam Beyhakî’nin(Şuabu’l İman’daki) metni epistemolojik olarak

sıhhat eşiğini aşamaz hâle gelmektedir. Zira, sözün peygambere ait olmama

ihtimali, çok yüksek bir olasılığa düçar olmuştur. Bunun sebebi de, Ömer b.

Harun ile Üsama b. Zeyd’in ravi zincirinde oluşudur. Ayrıca, İmam Beyhakî’nin

rivayetinde bulunan Muğire b. Ahmed’in meçhul oluşu da senedin menfî

değerlenmesine sebep olmaktadır. Yani, sakaldan almak caizdir demek, ilmî

olarak mümkün değildir.

__________________

53: به يحتج وال حديثه يكتب& بالقوي ليس&بأخرة سعيد بن يحيى تركه,ضع هو (O zayıftır, Yahya b. Said onu terk

etmiştir. O kuvvetli değildir, hadisi yazılır ve fakat onunla delil getirilmez) şeklinde

değerlendirmelere konu olan Üsame b. Zeyd, nakledilen sözün ravisi olması sebebiyle, sözün

epistemik değerini düşüren bir zattır.

الحديث متروك :54 Zayıf, metruku’l hadis-ki, metrukul hadis, günlük hayatında yalan),ضعيف&

söyledği bilinen raviyle alakalı bir durumdur-) ayrıca bknz: İbn Hacer el Askalanî(ö.852/1449),

Takribu’t Tehzih,tahkîk: Muhammed Avvame, Dâru'l Minhâc, Beyrut, 2013, s.448; hatta İbn

Hibban(ö.354/965) kitabında Ömer b. Harun hakkında bilgi verirken Yahya b. Ma’in’in ona

yalancı dediğini nakleder. Ve onun bir şey değildir(leyse bi şey) diye itham edildiğini de

nakletmektedir. İbn Hibban(ö.354/965), Kitâbu’l Mecruhin mine’l Muhaddisin, tahkîk: Hamdi

Abdulmecit es Selefî, Riyad, 2012, cilt:2 s. 63

Page 34: Sakal ri̇sâlesi̇

29

Ayrıca, Allah elçisine isnad edilmeyen(İbn Ömer’e, Ebu Hureyre’ye, Hz. Ali’ye

isnad edilen) ve fakat sakaldan almayı caiz görücü şekilde yorumlanabilecek

rivayetleri55 incelersek, İbn Ömer’in sakallarından aldığını içeren rivayet en eski

kaynak olarak İmam Malik’in el Muvatta adlı eserinde karşımıza çıkar, ancak bu

rivayet, ravisi Yahya b. Yahya el Leysî olan ve en meşhur Muvatta nüshasında

değil, Muhammed b. Hasan eş Şeybânî’den (ö.189/805) gelen ve epey farklı olan

Muvatta nüshasındadır. Hatta öyle ki, İbn Ömer’in hacc veya umrede sakalından

aldığına dair rivayetin devamında, Muhammed b. Hasan eş Şeybanî ‘Bu vacip

değildir, isteyen yapar, isteyen yapmaz. ، ومن شاء ، من شاء فعل ب، : ليس هذا بإواجإ در لم قال محم

demektedir. İmam Buharî eserinde ise muallak olarak İbn Ömer’in durumunu ’مفعل

ifade eden rivayeti nakletmektedir. Diğer yandan, Ebu Davud rivayetinin sened

kısmında bulunan Mervan b. Salim hakkında İbn Hacer, makbul yorumunda

bulunur. Bu değerlendirme İbn Hacer'in, rivayeti terk edilecek kadar mecruh

olmayan zayıf ravilere verdiği sıfattır(Takribu’t Tehzib,2012: 555). Mervan b.

Salim’in Hakim’in ve İmam Beyhakî’nin rivayetinde de olduğu görülmektedir.

Ayrıca, İmam Beyhakî’nin Ma'rifetü's sünen ve'l asar ve Sünenü'l Kübra gibi

eserlerinde, içinde İmam Malik ile İmam Şafiî olan bir senetle İbn Ömer’in

sakalından aldığını içeren rivayet bulunmaktadır.

__________________

55: İbn Ömer’in sakalının kenarlarından ve boyundan aldığına dair rivayetler için bknz: İmam

Buharî(ö.256/870), el Câmiu’s Sahih,hadis no:5892, Dâru’l Marife, Beyrut, 2010, s.1480; İmam

Nesaî(ö.303/915), es Sünenü’l Kübra, 10058-9711; İmam Beyhakî(ö.458/1065), Şuabu'l İman, no:

6430-5933; İmam Begavî(ö.516/1122), Şerhü's Sünne, no: 3194-3095; Ebu Davud(ö.275/888), es

Sünen, no:2357-2013; Hakim(ö.405/1014),Müstedrek alâ Sahihayn,no: 1,422-1465; İmam

Darekutnî(ö.385/995), es Sünen, no:2256-2006; Ebû Yûsuf(ö.182/798), Kitâbu'l Asar, no: 1039-

1012. Diğer yandan, bazı rivayetlerde Hz. Ali’nin ve Ebu Hureyre’nin bile sakalından aldığı

rivayet edilir. bknz: İbn Ebî Şeybe(ö.235/849), Musannef, no: 25870-24893 ve 25871-24894. Öyle

ki, Ebu Hanife yoluyla gelen rivayetlerde de bu kayıtlar bulunur.bknz:Ebû Yûsuf(ö.182/798),

Kitâbu'l Asar, no: 1038-1012.

Page 35: Sakal ri̇sâlesi̇

30

İbn Ömer’in sakallarından aldığı bilgisini içeren rivayetlerin ravi şemasını

çizdiğimizde şöyle bir manzara çıkmaktadır:

İbn Ömer(ö.73)

Nafi' Mevla b. Ömer(ö.116)

Malik b. Enes(ö.179)

Ebu Hanife(ö.150)

İmam Buharî(ö.256)

Mervan b. Salim

(?, makbul, yani zayıf bir ravidir)

Hüseyn b. Vakıd(ö.159)

Ali b. Hasan(ö.215)

Ali b. Müslim(ö.253)

Hüseyb b. İsmail(ö.330)

İmam Darekutnî(ö.385)

Kureyş b. Abdurrahman

İmam Nesaî(ö.303)

İbrahim b. Hilal(ö.289)

Ebu Hamid Ahmed b. Muhammed el Hatib(ö.379)

Hakim(ö.405)

Abdullah b. Muhammed b. Yahya

Ebu Muhammed

Ebu Davud (ö. 275)

Page 36: Sakal ri̇sâlesi̇

31

Yani diyebiliriz ki, her ne kadar birçok kaynakta geçse de, İbn Ömer’in

sakallarından aldığı bilgisini içeren rivayetin seneden sahih olmama ihtimali

vardır. Zira, Muvatta nüshaları, İmam Buharî’nin muallak olarak nakledişi ve

Mervan b. Salim’in zayıf bir ravi oluşu gibi faktörler bu ihtimali yükseltmektedir.

Ancak, bu rivayetlere yine de sahih nazarıyla bakılsa bile, durum olsa olsa İbn

Ömer’in kişisel cehaleti sonrası yaptığı bir amel olacaktır, yoksa sakaldan almanın

caizliğine delil olmaz. Zaten, Allah elçisinin sakalından aldığına dair rivayetin

zayıflığını analiz etmiştik, İbn Ömer’in rivayeti de çok sağlam gözükmemektedir.

Hz. Ali ve Ebu Hureyre’nin sakalından aldığına dair rivayetler ise İbn Ömer

rivayetinden daha çürüktür. Hâl böyle olunca, sakaldan almaya yönelik bilgi

içeren rivayetlerin sağlam olmadığını düşünmeye hakkımız vardır. Ki sağlam

olma durumunda da, sakaldan almayı sahabenin kişisel yanlışlarıyla

açıklayabilecek durumundayız.

3.c. FIKIH MALZEMESİNDE VE FAKİHLERİN YORUMUYLA SAKAL

Kur’ân ve Sünnet, sahifelerde kalmak için değil amel edilmek için insana temas

etmiştir. Vahy, Allah’ın kelâmı olup, insan ile etkileşen ilâhî değerin uygulamaya

geçirilmesi gerekmektedir. Öyle olunca, âyet ve hadis mânâ ifade etmekte ve

kul(insan) için yasaklamalar koyabilmekte ve belli bir kurallar düzeni

oluşmaktadır. Fıkıh, kişinin lehine ve aleyhine olan şeyleri bilmesini ifade eder.

Sakal merkezinde inceleme yaparsak, nakledilen hadislerin delâleti fıkhî

meseleleri gündeme getirmektedir. Öyle ki, sakal bırakmak, sakal kesmek, sakalı

düğümlemek, sakalı boyamak, sakala hakaret etmek vs. bir çok fiil, hukukî

anlamda sonuçlar meydana getirmekte ve günah, sevab, mekruh vs. bir çok sıfat

sahneye çıkmaktadır. Bunun için, yine tarihî bir malzeme olarak fıkıh kitaplarına

ve de mânâyı tespit etmek için Arap diline gitme mecburiyeti altındayız. Bu

soruşturma, haram ve helal değerlendirmesi yapacağımız o fıkhî yola girmemizi

zarurî kılmaktadır.

Page 37: Sakal ri̇sâlesi̇

32

3.c.1. SAKAL İÇERİKLİ RİVAYETLERİN FIKHÎ DEĞERİ

Sakal içerikli rivayetler bazen sakalın fıtrattan olduğunu ifade etmekte bazen de

sakalları salıvermenin peygamber tarafından emredildiğini göstermektedir. Sakalı

düğümleyenden Allah elçisinin uzak olduğunu ve bıyığını kesmeyenin

Müslümanlardan olmadığını ifade eden hadisler de, fıkha konu olmaktadır.

Sahih olduğu hadis âlimlerince de tespit edilen sakal içerikli rivayetlerin

delâletlerine değinirsek şu hükümler ile karşılaşırız:

3.c.1.a Allah elçisi sakalları salıvermeyi(özgürleştirmeyi), bıyıkları da kesmeyi

emretti( اللحية وإعفاء الشوارب بإحفاء أمر أنه وسلم عليه هللا صلى النبي ) hadisi

İsnad analizi yaparak sahih olduğuna ulaştığımız ve birçok kaynakta geçen bu

söz56, İslâm dininin Müslüman erkekleri sakal uzatmakla mükellef kıldığını

göstermektedir. Zira, Allah elçisi emretmektedir. Emir, bir fiilin yapılmasını

talep etmektir ve emir kipinin ne ifade ettiği konusunda âlimlerin çoğunluğu,

talep edilen fiilin yapılmasının zorunluluk ifade ettiğini belirtmişlerdir57. Emir,

kural olarak, talep, vücûb ifade etmektedir58. İstisnaî durumlarda ise caizlik,

tehdit, aciz bırakma, alçaltma, aşağılama,eşitleme, temenni, dua ifade edebilir59.

__________________

56: İmam Malik(ö.179/795),el Muvatta(Yahya b. Yahya el Leysî rivayeti), Müessesetü'r Risâle,

Beyrut, 2013, s.721 (1833 nolu hadîs) ; İmam Müslim(ö.261/875), el Câmiu’s Sahih, 261-386;

İmam Beyhakī (ö. 458/1066), es Sünenü'l Kübra, 151-639 ; Ebû Avane(ö. 316/929), Müstahrec,

467-349; İbn Münzir(ö.309/921), el Evsat fi's sünen ve'l icmâ' ve'l ihtilâf, 146-147

57: Doç.Dr. Ali Bulut, Belâgat, M.Ü İlâhiyat Fakültesi Vakfı Yayınları, İstanbul, 2013, s.64

58: Prof.Dr. Zekiyüddîn Şa’bân, İslâm Hukuk İlminin Esasları(Usûlü’l Fıkh) çev: Prof.Dr. İbrahim

Kâfi Dönmez, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 2010, s.328

59: Doç.Dr. Ali Bulut, a.g.e, s.64-66

Page 38: Sakal ri̇sâlesi̇

33

İstisnaî durumlarda duâ, tehdit ifade edebilen emir60, kural olarak, emredilen

tarafından yapılması zorunlu olan talebi ifade eder. Bazen vaciplik, emir

sıygasıyla değil de bir soruyla bile yapılabilir61.

Emirde asl olan vücûbiyettir.

Fıkhî kaide bu olduğu için ve aksine bir karine(duâ, tehdit vs. mânâsı

verebileceğimiz bir bağlam) olmadığı için ‘ اربالشو بإحفاء أمر أنه وسلم عليه هللا صلى النبي

اللحية وإعفاء ’ hadisinde geçen ‘أمر’=emretti kaydını, sakal bırakmamızı zorunlu

kıldı olarak anlamak gerekecektir. Zira, ilmî olan bu olup, aksine bir karine, sahih

yorum yapabileceğimiz bir sahne yoktur. Yani, Allah elçisi sakalları salıvermeyi

emretmiştir ve bu emir, Müslüman erkekler için yükümlülük belirten bir fiili,

sakal bırakmayı farziyet derecesine çıkarmıştır. Ayrıca, sakalları salıvermeyle

alakalı olan rivayetlerin manen rivayet edilmeleri dahi, bu emri birazcık olsun

bulandırmamakta ve ortadan kaldırmamaktadır, zira nakledilen tüm lafızlar emir

kipinde olup, vücûb ifade etmektedir62.

__________________

60: Duâ için bknz: علما زدني رب ,Rabbim ilmimi arttır! (Tâhâ, 114); Tehdit için bknz: Dilediğinizi

yapın(sonunda göreceksiniz) Fussilet,40.

منتهون أنتم فهل :61 , Artık bunlara sor veriyorsunuz değil mi?(Maide,91) âyetinde, artık bunlara son

verin mânâsı vardır.bknz: Doç.Dr. Ali Bulut, Belâgat, M.Ü İlâhiyat Fakültesi Vakfı Yayınları,

İstanbul, 2013,s.75

62:

Abdulhamid Halebî, Hükmü'd Dîn fî'l Lihyetî ve't Ted'hin, Mektebetü'l İslâmiyye, 1.Baskı, Ürdün,

1984, s.22

Page 39: Sakal ri̇sâlesi̇

34

Birçok âlim, zaten sakal bırakmayı emreden Nebî’nin bu emrini

farziyet(vücûbiyet) belirten emir olarak anlamış ve sakalları kesmenin haram

olduğunu ifade etmiştir63.

3.c.1.b Müşriklere muhalefet edin, sakallarınızı salıverin, bıyıklarınızı kesin( خالفوا

الشوارب وأحفوا اللحى وفروا المشركين ) hadisi

Erkeğin sakalı, baston(asa64) gibi sun’î bir şey olmayıp, doğal, fıtrî, tabiî bir

parçadır. Ve, sakal, İslâmî bir yaşam tarzı inşası için asgarî şeklîlik sağlayabilecek

büyük bir semboldür. Evet, dinin asıllarından olmayıp, başörtüsü gibi fer’î bir

şeydir. Fakat, fer’î şeyler de olsa, dinin emirleri bizim için önemlidir.

__________________

63: Abdulaziz b. Abdullah İbn Baz, Hükmü İ'fail Lihye ve Haberu'l ahad, Baskı ve

Tercüme Bakanlığı, Riyad, 1992, s.58; Sakalları uzatın emrinden sakalı kesmenin ve

kısaltmanın nehy edildiği mânâsı çıkmaktadır diyenler için bknz: Muhammed b. Ahmed b.

İsmail el Mukaddem, Edilletu Tahrimi Halki'l Lihye, Mektebetü’d Dâr’ul Erkam,

Kuveyt, 1985, s.13; Erkekler için, sakalların kesilmesi,

haramdır diyenler için bknz: Ebi Abdullah Muhammed b. Abdulhamid, el Lihyetu fi'l Kur'ân

ve's Sünne ve Akvalu Selefü'l Ümme, Dâr'ul Kitâb ve's Sünne, Kahire, 2007, s.25;

Muhammed Zekeriyya Kandehlevî, Vücubu İ'fai'l Lihye, Dâru'l Cil, Beyrut,1988, s.15

64:

موسى يا بيمينك تلك وما

عصاي هي قال

Nedir o elindeki, ey Musa?

Musa dedi ki: O, benim asamdır.(Tâhâ,17-18)

Page 40: Sakal ri̇sâlesi̇

35

Allah elçisi, müşriklere muhalefet etmemizi ve sakalları salıverip, bıyıkları

kısaltmamızı emretmiştir65. Müşriklerin sakalı, İslâmî bir sakal olmayıp, Allah

için olmayan ve İslâmî formda bulunmayan sakaldır. Müslüman, bıyıklarını kesip,

sakallarını salıverme fiilini yaptığında, İslâmî bir sakal formu oluşmaktadır.

Müşriklere muhalefet kaydını içeren hadis de, Müslüman erkeklerin sakal

bırakmalarının zorunlu olduğunu ifade etmektedir. Ancak bu muhalefet, İslâmî

kimlik inşası temelinde şeklî bir asgarî eşik yakalamaya matuf olmalıdır. Hatta

diyebiliriz ki, sakalları kısaltmak ve de kesmek haram olduğu gibi bu durum,

kâfirlere, müşriklere benzemek bile olacaktır. =Kim bir

kavme benzerse, o da (benzediği şeyde)onlardandır hadîsi66 gereği, sakal bırakma

fiili merkezinde yasaklanan bir hâle girme meydana gelecektir.

Sakal her ne kadar dinin temel gayesi(Allah’ın birlenmesi=tevhid) merkeze

alındığın, bir ayrıntı gibi gözükse ve de zaten fıkhî bir mes’ele olup, başörtüsü

gibi furûattan sayılsa da67, bütüncül bakıldığında, İslâmî ifade özgürlüğünün

tecellî ettiği bir sahneye işaret eder, bu asgarî şeklilik ihmal edilmemelidir.

__________________

65: İmam Buharî(ö.256/870), el Câmiu’s Sahih,hadis no:5892, Dâru’l Marife, Beyrut, 2010,

s.1480; İmam Müslim(ö.261/875), el Câmiu’s Sahih, 262-387; İmam Beyhakî (ö. 458/1066), es

Sünenü'l Kübra, 1, 150-628; İmam Begavî(ö.516/1122), Şerhü's Sünne, no:3194-3095, el

Mektebetü'l İslâmî, Beyrut, 1983

66: Ebu Davud(ö.275/888), es Sünen, 4031-3514

67: Abdulaziz b. Abdullah İbn Baz, Hükmü İ'fail Lihye ve Haberu'l ahad, Baskı ve Tercüme

Bakanlığı, Riyad, 1992, s.5

Page 41: Sakal ri̇sâlesi̇

36

3.c.1.c On şey fıtrattandır: Sakalları salıvermek, bıyıkları kesmek( قص الفطرة من عشر

اللحية وإعفاء الشارب ) hadisi

Fıtrat, insanın üzerine doğduğu ve Allah’ın insanı doğum ile çıkardığı ve de

bozulabilecek ontolojide olan en temiz sahneyi ifade eder68. Fıtrat, insanın hakk

üzerinde olduğu en saf varoluşsal durum olup, yaratılışı ve tabiî olanı ifade eder.

Sakal, erkeğin fıtratındandır, zira kadının fıtratı da sakalsız olmaktır. Yani bu

hadis, sakalları salıvermenin, yani kesmemenin erkekliğin fıtratından olduğunu

ifade ederken, bir yandan da sakallarını kesen erkeklerin fıtratlarına muhalefet

ettiklerine, hatta kadınlaştıklarına delâlet etmektedir.

Erkekler sakal ile, kadınlar ise zevaib(saç örgüleri?) iledir.69

Erkeğin fıtratı, onu sakallı olmaya yükümlü ederken, erkek bu yükümlülüğe karşı

geldiğinde, tıraş olmayı devreye sokmuştur. Diyebiliriz ki, sakal tıraşı olmak,

fıtrata asî olmak, kadınlaşmak ve de Allah’ın yarattığı üzere olmayı kabul

etmemek, Nebî emrine karşı gelmektir.

__________________

الفطرة على يولد مولود كل :68 =Her doğan, fıtrat üzere doğar. bknz: İmam Buharî(ö.256/870), el

Câmiu's Sahih, no: 1385-1302, Daru’l Marife, Beyrut, 2010,s.386

69: Begavî(ö.516/112), Meâlimu't Tenzil fî't Tefsirî ve't Te'vil, 3: 510.

Page 42: Sakal ri̇sâlesi̇

37

Ancak, değerlendirmemizde merkezimiz daima nass olmalıdır. Zira, fıtrata yapılan her

müdahale Allah’ın yarattığını değiştirmek olarak nitelenemez. Sadece Allah’ın ve

Nebî’nin yasakladığı müdahaleleri haram görebiliriz. Sakal açısından, emir sıygasının

mevcudiyeti ve farklı lafızlarla gelen vücûbiyet kesbettirici ifadeler ve Müslüman

erkeklere sakal bırakmayı(hiç kesmemeyi) yüklediği için, sakal kesmek haramdır

hükmünü vermemiz, salt fıtrata müdahele gerekçesiyle değil, aksine nass merkezli oluş

sebebiyledir.

3.c.2. İSLÂM MEZHEPLERİNDE VE BAZI ÂLİMLERİN HÜKMÜYLE

SAKAL

Çok net diyebiliriz ki, fakihlerin ezici çoğunluğu erkeklerin sakal bırakmasının farz

olduğunu, kesmenin ise haram olduğunu beyân etmiştir( الجمهور عند حرام اللحية حلق ).

Zahirîlerden Hanefîlere, Hanbelîlerden Malikîlere kadar, hatta Şiî gruplara kadar, İslâmî

iddiada olan ve hüküm veren birçok küme Müslüman erkeklerin sakal bırakmakla

yükümlü olduğunu iddia etmiştir. İbn Hazm (ö.456/1064), sakal kesmenin caiz

olmadığını söyler70. İbn Abdilberr(ö.463/1070), ‘Sakalı kesmek, kısaltmak haramdır.

Sakalı, ancak kadınlaşmış erkekler keser.’ demiştir71. Mezhepler merkezinde

konuşursak, dört mezhep müntesibi âlimlerin çoğunluğunun sakalı kesmenin ve

kısaltmanın haramlılığı konusunda ittifak ettikleri görülmektedir72.

__________________

70: İbn Hazm (ö.456/1064), el Muhalla, VI, 189; İbn Hazm ayrıca sakal kesmenin haramlılığı

konusunda icma olduğunu da söylemektedir: bknz: ( تجوز ال مثلة اللحية جميع حلق أن واتفقوا ),İbn

Hazm(ö.456/1064) Meratibü'l İcma fi'l İbadat ve'l Muamelat ve'l i'tikadat, Daru İbn Hazm, Beyrut

:bknz:İbn Abdilberr(ö.463/1070), et Temhid, 24 ,ويحرم حلق اللحية، وال يفعله إال المخنثون من الرجال :71

145.

72: Ebu'l Hasan Ali b. Ahmed b. Hasan er Razihî, el Câmiu fî Ahkamil Lihye, Dâru’l Asar,

Yemen, 2004 (Mukbil b. Hâdi el Vâdi'î’nin takdim yazısıyla birlikte), s.70; Ancak, bazı

Hanefîler, bir kabza dolusu sakal bırakmak farzdır ama bir kabzadan fazlasını kesmemek

haramdır gibi garip sözler söylemişlerdir. bknz: İbn Abidin(ö.1252/1839), Reddü'l Muhtar ala

Dürri'l Muhtar,Daru'l Kütübi'l İlmiyye, 1992, 32-28

Page 43: Sakal ri̇sâlesi̇

38

Yani, teknik kısımlarda farklılaşma olsa da, Hanefîlerin de sakal kesmeyi haram

gördüğü nettir73. İslâm tarihi, fıkhî gelenek ve ilmî tecrübe bunu göstermektedir.

Ancak, sekülerleşmenin ziyadeleşmesi ve Müslümanların hafıza kaybına maruz

kalışları, hatta siyasî sahnelerin etkisi sebebiyle, şu anda Müslüman

coğrafyalarında sakal bırakmak, fıkhî değeri açısından sakal ile aynı olan(farz)

başörtüsü kadar dahi sahiplenilmemektedir. Bunun sorumluları arasında, elbette

ki, âyetin ve hadîsin delâletini modern örtülerle kapamak isteyen ve nefsî saiklerle

sorumluluktan kaçan fıtratbozum yaşamış Müslüman erkekler bulunmaktadır.

3.c.3 SAKAL BIRAKMANIN YAHUT BIRAKMAMANIN HUKUKÎ

SONUÇLARI (fıkhî bağlamı ve Türk Hukuku merkezinde bir inceleme)

Hukuk, insan fiillerine belli sonuçlar bağlamaktadır ve kendisine hukukî sonuç

bağlanan olaylara hukukî olay denmektedir74. Sakal merkezinde bir inceleme

yapıldığında, zarurî kılma, yasaklama veya cezalandırma niteliğinde birçok

hukukî düzenlemenin sakal için gündeme geldiği görülmektedir.

__________________

لحيته قطع الرجل على ويحرم :73 , bknz: İbn Abidîn(ö.1252/1836), Reddu'l Muhtâr ala'd Durri'l

Muhtâr(Haşiyetü İbn Abidin), 3: 397; Zira, bu Hanefîler bir tutam(yani ortalama 10 cm filan)

sakal bırakmayı farz görüp, sakalını kesenleri kadınlaşmış erkek sayarlarken; bir tutam geçen

sakal uzatmayı kerih, hatta haram görürler ki, bu büyük bir fıkhî çelişkidir.( قطع الرجل على ويحرم

الرجال" مخنثة" المغاربة بعض يفعله كما ذلك دون منها األخذ وأما القبضة، على زاد ما قطع بوجوب النهاية في وصرح لحيته

األعاجم ومجوس الهند يهود فعل كلها وأخذ أحد، يبحه فلم ) Şafi mezhebi bağlamında, Abdilkerim er Râfiî el

Kazvinî(ö.623/1226) ile İmam Nevevî'nin (ö. 676/1277) sakal kesmeye mekruh dediği nakledilse

de, bu görüş hem mekruh-haram ayrımının teorik temellendirilmesinin Kur'ân ve Sünnet'e

aykırılığı hem de Şafi mezhebinde yaygın bir görüş olmamaklığı sebebiyle sakal kesmeyi

meşrulaştıracak bir fetva değildir. Mesela, İmam Şafiî(ö.150/767) sakalı kesmeyi haram

görmektedir. bknz: İbn Kasım el Abbadî (ö. 994/1586), Haşiye, IX, 376.

74: Prof.Dr. M. Kemal Oğuzman- Prof.Dr. Nami Barlas, Medenî Hukuk(Giriş-Kaynaklar-Temel

Kavramlar), Vedat Kitapçılık, İstanbul, 2012, s.177

Page 44: Sakal ri̇sâlesi̇

39

Öyle ki, sakal kesmekte ısrar eden(sakal kesmeyi tekrarlayan) kişi, İslâm’a göre,

büyük günah sahibi olmakta, yani sakal kesmek bir günah olduğu için ve de küçük

günahta ısrar etmek büyük günah olduğundan, sakal kesen kişi fasık

addedilmekte ve de şahitliği kabul edilmeyebilmektedir75. Diğer yandan, sakal

kesmek haram olduğu için, kim ki sakal kesmek helâldir diyenin ‘fiili’ küfür

addedilebilecektir. Yani sakalın farz olduğunu inkâr etmek, küfürdür

denilebilecektir. (Hele hele ‘kılda keramet olsa götte çıkmazdı’ gibi sözler şeriat ile

dalga geçmek olabilecek, istihza küfrü niteliğinde sayılabilecektir.) İnkâr etmeksizin

sakal bırakmayanın ameline de fısk denebilecektir. Bu davranış sürdürülürse,

failin şahitliği kabul olunmayabilir ve de büyük günah sahibi sayılabilir.

Hukukî anlamda ise, Türk hukukuna baktığımızda, sakal bırakmanın yasaklandığı

sahnelerin olduğuna şahitlik ediyoruz76.

__________________

75: Ebu'l Hasan Ali b. Ahmed b. Hasan er

Razihî, el Câmiu fî Ahkamil Lihye, Dâru’l Asar, Yemen, 2004 (Mukbil b. Hâdi el Vâdi'î’nin

takdim yazısıyla birlikte), s.115; ve fasığın

şehadeti makbul değildir ve sakalını kesen erkek fasıktır. bknz: er Razihî, a.g.e, s.124; ayrıca

Hucurat,6: = Ey iman edenler! Eğer bir fasık size bir haber getirirse, o zaman araştırın(hemen

inanmayın!)= نوافتبي بنبأ فاسق جاءكم إن آمنوا الذين أيها يا

76: Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik,

25. 10. 1982, Resmî Gazete no: 17849, madde 5/b

Elbiseler temiz, düzgün, ütülü ve sade; ayakkabılar kapalı, temiz ve boyalı giyilir. Sandalet veya

atkılı ayakkabı giyilmez. Bina içinde ve görev mahallinde baş daima açık bulundurulur. Kulak

ortasından aşağıda favori bırakılmaz. Saçlar, kulağı kapatmayacak biçimde ve normal duruşta

enseden gömlek yakasını aşmayacak şekilde uzatılabilir, temiz bakımlı ve taranmış olur. Hergün

sakal tıraşı olunur ve sakal bırakılmaz.

Page 45: Sakal ri̇sâlesi̇

40

Yani, Türk hukukuna göre, (şu anda) memurların sakal bırakması yasaklanmış

ve fakat tarihsel kayıtlarla kadınların başörtüsü takması serbestleştirilmiştir. Bu

durum, gerek fıkhî açıdan gerek olması gereken hukuk(de lege feranda) açısından

sıkıntılıdır. Özgür bir biçimde sakal bırakmak isteyen erkek aşağılanırken,

Müslüman kadın fıtratbozuma tabi tutulmaktadır, alenen ayrımcılık yapılmaktadır.

Diğer yandan, Kur’ân ve Sünnet merkezinde olmayan nazarlar, tarihselci

yorumlar, nefsî etkiler, sosyolojik sebepler vs. birçok saikle sakalın fıtrattan

oluşuna, sakalın farziyetine, sakalın dindeki yerine dair cerh edici hükümlerde

bulunan kimseler daima var olmuştur, muhafazakar bir iktidarın bu yasağı

kaldırmamasının kökenlerinde bunlar da olabilir. Örneğin Said

Nursî(ö.1379/1960), ‘Bazı alimler "Sakalı tıraş etmek caiz değildir" demişler.

Muradları, sakalı bıraktıktan sonra tıraş etmek haramdır, demektir’

şeklinde fıkhî ve ilmî olmayan bir yorum ile sakallarınızı uzatın diyen Nebî’ye

de facto muhalefet etmiştir76. İslâm dininin sakala verdiği önemi düşürmek

isteyen ve sakalsız hâllerini meşrulaştırmak isteyen zevat, teorik olarak bir sahne

kurup sakal kesmenin tahrimen(veya tenzihen) mekruh olduğunu iddia etmiş ve

sakal bırakmanın farz olmadığını iddia edenleri küfürle itham edemeyiz demeye

çalışmışlardır. Öyle ki, incelediğimiz ve aktardığımız onca hadise rağmen sakalı

alelade bir sünnet görenler, hatta örf âdet addedenler olmuştur77.

__________________

76: Said Nursî burada, açıkça emrin delâletini, hükmün lazımını iptal etmekte ve tamamen şahsî,

gayrî-ilmî metoduyla ‘muradları sakalı bıraktıktan sonra tıraş etmek haramdır’ hükmünü

vermektedir. Oysa, malumdur ve Nebî’nin(ملسو هيلع هللا ىلص) ‘sakalları uzatmayı’ emretmesinin delâleti odur

ki ‘en başından beri uzatmayı’ içeren bir emir vermiştir, yoksa Said Nursî’ni zannettiği gibi

uzattıktan sonra kesmemeyi değil. Zaten bu konuda, muteber âlimlerden hiçbiri bu fikirde değildir.

Sakal hakkındaki bu hezeyanlar, sakalsız yaşamış ve yüzünü epeyce tıraş etmiş olan Said

Nursî’ye aittir. bknz: Said Nursî(ö.1379/1960), Emirdağ Lâhikası, Denizli Tüccarı Aslı Burdur´lu

Hafız Mustafa´ya Hitaptır, s.46

77: İsmail Yalçın, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, cilt:36, yıl: 2009, s.1-2

Page 46: Sakal ri̇sâlesi̇

41

Onca delilin yanında, (uzadıktan sonra yahut uzamasını engelleyerek) sakal

kesmenin/sakalın uzamasını engellemenin haram olduğu hakkında icma da

varken, farz olan sakal bırakma fiiline fıkhî anlamda sünnet deme küstahlığını

gösterenler, öyle düşünüyoruz ki, ‘Allah kadınlara başlarını örtmelerini

emretmemiştir, başörtüsü farz değildir’ diyenler ile zihniyet açısından

akrabadırlar, farklı ise teknik olup, kadın-erkek ayrımıyla alakalıdır. Diğer

yandan, sakal bırakmamanın veya bırakmanın hukukî sonuçlarına değinirsek,

örneğin, ısrarla sakal bırakmayan X, fasık olduğu için, İslâm devletinde

kadı(hâkim-yargıç) olamayabilecektir78. Ancak hukukun de facto tarihselliği

gösteriyor ki, Türk hukukunda olduğu gibi, birçok beşerî sahnede sakal

yasaklanmış, İslâm hukukunda sakalsız adam kadı olamazken, beşerî hukukta

sakalı olan memur dahi yapılmamıştır. Bu durum elbette ki, sakalın fıkhî ve

hukukî sonuçlarının ne derece hak ihlallerine konu olabileceğini göstermektedir.

__________________

78:Hâkimlerin müçtehit olması en uygundur. Böyle bulunmazsa, şahit olma şartlarını kendinde toplayan,

dininde, emanete riayetinde, akıl ve anlayışında kendisine güvenilen, fıkıh ve sünneti bilen kimselerin tayin

edilmesi gerekir. el Mavsılî(ö.683/1284), el İhtiyar, çev: Prof.Dr. Celâl Yeniçeri, Şamil Yayınevi,

İstanbul, 2011, s.211-213; ve lâ tesihhu vilayetü’l kadı hatta yeçtemia fi’l muvella şeraitu’ş

şehadeti ve yekune min ehli içtihadi= şahitlik şartları kendisinde bulunmayan ve içtihat ehli

olmayan kişi, kadı(hâkim-yargıç) olamaz. bknz: Abdulganî el Meydanî(ö.1298/1881), el Lübâb fî

şerhi’l Kitâb, Dâru'l Kitabu'l Arabî, Beyrut, 2014, cilt:2, s.157; naklettiğimiz bu fıkhî

değerlendirmeler, sakallarını kesen ve de böylece fasık olup şahitliği kabul edilmeyen kişinin

kadı(hâkim-yargıç) olmaması gerektiğini söylememizi zarurî kılmaktadır.

Page 47: Sakal ri̇sâlesi̇

42

Peygamberin namazdayken suvazladığı79, fâkihlerin gusl alırken içi de

yıkanmalıdır dedikleri80, abdestte kaçta kaçının yıkanması farzdır diye soranlar

için kitaplar81 te’lif edilmesine vesilen olan nesne olan sakal, fıkhî(hukukî) olarak

birçok hüküm verilmesine sebep olmuştur.

4. KÜLTÜREL BİR FENOMEN OLARAK SAKAL

Tarihî inceleme bize göstermektedir ki, sakal zaman zaman

ehemmiyetin,kutsallığın simgesi olmuş bazen de din mensupları tarafından dahi

bilinmeyen fıkhın bir fer’î olarak köşeye atılmıştır. Ancak, söz malzemesi

saklanamamış, hakikat örtülememiştir. Gılgamış örneğininin de işaret ettiği gibi,

sakal erkekliğin, statünün veya ilâhîliğin sembolü olabilmiştir82. Hıristiyanlığın

bazı mezheplerinde sakalsızlığın yaygın oluşunda da, 1031 yılında 7. Bourges

Kanun’unun sakalları kesme zorunluluğu getirmesi, 1535 yılında VIII. Henry’nin

sakala vergi koyması gibi tarihî kırılmalar yatıyor gözükmektedir83.

__________________

79: ( ن الصالة في لحيته يمسح كان النبي أن عبث غير م ),Nuruddin Ali b. Ebi Bekr el Heysemî (ö.

807/1404), Keşfü'l Estar an Zevadi'l Bezzar ale'l Kütübi's Sitte, 547-571

80: ( ب ن إلى الجنابة غسل في الماء إيصال يج الل حية باط ), İbnü'l Cevzî(ö.597/120), et Tahkîk fi

Mesaili'l hilaf, 275

81: Alîm Mehmed Efendî b. Hamza Güzelhisârî (öl. 1116/1704), Risâle fî İsâli'l Mâ İlâ'l Lihye,

Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi, arşiv no: 15 Hk 740/6; Haci Emirzade Alim

Muhammed b. Hamza el Aydinî, Risaletü fi vucubi isaleti'l mai ila cemii'l lihye fi'l gusl, Atıf

Efendi Yazma Eser Kütüphanesi, arşiv no: 34 Atf 2840/49

82: Allan Peterkin, 1001 Sakal: Sakalın Kültürel Tarihi, çev: Zarife Biliz, Sel Yayıncılık, İstanbul,

2014, s.20

83: Allan Peterkin, a.g.e, s.29,30 ve s.36

Page 48: Sakal ri̇sâlesi̇

43

Karl Marx’ın, Che Guevara’nın, Fidel Castro’nun sakallı oluşu da kültürel

anlamda, bazı gerçeklere işaret etmektedir. Erkekliğin tarihiyle koşut olan sakal,

toplumsal sınıf farklılıkları, ceza verme gibi sebeplerle menfî müdahalelere maruz

kalmıştır. Ancak, daima formu değişse de kültürel bir fenomen olarak toplumda

bulunmuştur. Kirli sakal, keçi sakalı, top sakal vs. bir çok şekle sokulan sakal,

sahibinin zihnî, dinî bağlarını da işaret eden bir sembol mesabesindedir. Sakal,

bazı din mensuplarında savunulmuş84 ve hatta bırakılmaıs zarurî görülmüştür.

Sakal bazen, ifade özgürlüğü sahnesinde hak konusu olmuştur.

Sakal, erkeğin alemet-i farikası addedilmiş ve de berberlerin sakal kesmesinin

haram oluşuna kadar birçok sakal içerikli hüküm, sosyolojik olarak raks etme

imkânı bulmuştur85.

SONUÇ

Sakal, yanak ve alt çenede çıkan kıllara verilen isimdir. Yunan mitolojisinde

önemli bir yeri olan Zeus’ta da, Mezepotomya yaşayıp hüküm süren efsanevî kral

Gılgamış’ta da, putperestlere tevhid anlatan Musa’da ve kardeşi Harun’da da,

İslâm peygamberi Muhammed’de (ملسو هيلع هللا ىلص) de, Fener Rum Patriği Bartholomeos’ta

da, Marksist düşüncenin atası olan Karl Marx’ta da bulunan ve bir fenomen olan

sakal, erkekliğe, kutsallığa(ilâhî olana), fıtrata, ifade özgürlüğüne yaptığı atıfla,

büyük bir değere sahip olduğunu göstermektedir.

__________________

84: Örneğin, 12. Yüzyılda Bellavaux başrahibi The Apoligia de Barbis diye bir risale

yazmıştır.bknz: Allan Peterkin, 1001 Sakal: Sakalın Kültürel Tarihi, çev: Zarife Biliz, Sel

Yayıncılık, İstanbul, 2014, s.110

85: Mehmet Göktaş, Sakal Risalesi, İstişare Yayınları, 7. Baskı, [t.y], s.9-21

Page 49: Sakal ri̇sâlesi̇

44

Teoloji, Tanrıyla ve de insan-tanrı ilişkisiyle ilgilenmektedir. Ve insan

davranışlarına bir değer biçmektedir. Menfî veya müspet olan bu değer biçme,

ilâhilik vasfını haiz öznelerden yahut Tanrı’dan gelmektedir. Bu risâlede, daha

çok sakalın ilâhî değeri merkezinde dolanılmıştır. Ancak, yer yer, bu ilâhîlik

dairesinden çıkarak kültürel sahneye de temas edilmiştir. The Beard Liberation

Front gibi sakala özgürlük diyenlere85 de, Hıristiyanlıkta sakalsız rahipliğin zuhur

etmesine sebep olan sakal yasakçısı başpiskoposlara da değinmek zarureti hasıl

olmuştur. Biz, tarihî malzemeye gittiğimizde gördük ki, sakal Yahudîlik ve

İslâmiyet gibi dinlerde erkeklere yüklenen bir farz olarak değerlendirilmiştir, M.Ö

2000’li yıllarda bile köle-efendi, soylu-köle vs. gibi toplumsal kategorilerin

ayrımında ölçü kabul edilen sakala, farklı değerler biçilmiş, hatta ,yer yer, kutsal

görülmüştür.

Biz düşünüyoruz ki, sakal ilk insanlardan bu yana erkekliğe atıf yapan ve erkekte

bulunması gereken asgarî uzuvlardan biriydi. Ancak daha sonra toplumsallaşma,

medeniyet oluşturma gibi etkilerle, sınıflar arasında farklılığı sağlamak yahut

insanın insana üstünlüğü gibi patolojik iddiaları cismanî olarak da göstermek için

siyasî iktidar tarafından müdahalelere maruz bırıkaldı. 2014 yılında dünya

üzerinde sakalın konumuna baktığımızda, din mensuplarınca dahi bazen

sakalsızlığa çağrı yapıldığı görülmektedir.

__________________

85: The Beard Liberation Front, sakala özgürlük cephesi olarak Türkçeleştirebileceğimiz sakal

sebebiyle ayrımcılığa maruz kalan sakallı erkekleri savunmak için 1995 yılında kurulan

platformdur.

Page 50: Sakal ri̇sâlesi̇

45

Bunun kökenlerinde, tarihî kırılmalar meydana getiren sakal karşıtı, yasaklayıcısı

iktidarların kalıntıları bulunmaktadır86. Zira, dinler erkeklerin sakal bırakmasını

talep etmektedir. Öyle ki, insan fıtratına muvakafatin iktizası da budur. Karl

Marx’ın sakal bırakma saiki de böyle bir muvakafat ile alakalı olsa gerektir.

İslâm peygamberi Hz. Muhammed(ملسو هيلع هللا ىلص) de sahih olduğunu ispat ettiğimiz ve

gördüğümüz hadisler göstermektedir ki, sakal bırakmayı Müslüman erkeklere

emretmektedir. Öyle ki, İslâm tarihinde mezhepler(mezâhib) de sakal bırakmanın

farziyetini itiraf ve ikrar etmiştir. Öyle ki bu İslâmî sakal, kirli sakal, top sakal vs.

gibi sakal olmayıp, bıyıkların kesilip sakalın (en az bir kabza- bir avuç dolusu)

salıverildiği şekilde olmaktadır. Muteber âlimler de bu görüştedir. Ayrıca sakal

bırakmanın fıkhî/hukukî sonuçları da tarihe ve mekâna göre değişiklik

göstermiştir. Beşerî meşruiyet atıfları yapan sahnelerde sakal yasaklanabilmiş ve

toplumsal olarak olsun, resmî olarak olsun görünürlüğü engellenmek istenmiştir.

İlâhî atıflar yapan sahnelerde ise, aksine sakal bırakman mecburî kılınabilmiş ve

toplumsal değer olarak sakalsızlık aşağılanmıştır.

Diğer yandan, sakalsızlığı fıkhen meşrulaştırmak için teorik temellendirme

yapanlar dahi, ne derece paradoks oluşturdukları görmeyecek kadar garipleştiler.

Kadınların başlarını örtmelerini farz olarak yorumlayan zihinler, nedense (aynı

fıkhî mantık ile farz kılınması zorunlu olan) erkeklerin sakallarını uzatmaları

mes’elesine farzdır d(iy)emediler. Bunun kökenlerinde de, öyle düşünüyoruz ki,

tarihî kırılmalar ve nefsî ötelemeler bulunmaktadır.

__________________

86: Antik Mısır’da sakalı yasaklayan krallar yahut din adamı olmasına rağmen Papa’nın sakal

bırakmayı yasaklaması gibi(Papa Gregory, 1073’te) örnekler sakala müdahele olup, günümüzdeki

sakalsızlığın kökenlerinde yatan kadîm psikanalitik hasarları ifade etmektedir. bknz: Allan

Peterkin, 1001 Sakal: Sakalın Kültürel Tarihi, çev: Zarife Biliz, Sel Yayıncılık, İstanbul, 2014,

s.30

Page 51: Sakal ri̇sâlesi̇

46

Biz bu çalışmamızda bu hastalıklı zihniyeti, delillerle ve ilim merkezinde cerh

ettik ve bu göstermiştir ki, başörtüsü takmak kadın için ne ise İslâmî sakal

bırakmak da erkek için odur.

Bu çalışmamı, sakallarını Hz. Musa’nın çektiği Hz. Harun’a, mü’min erkeklere

sakallarını salıvermeyi emreden Allah elçisine, sakallarını hiç kesmemiş olan dört

halifeye, Nebî’nin(ملسو هيلع هللا ىلص) sakal hakkındaki sözlerini bizlere kadar ulaştıran

râvilere, muhaddislere, sakalı ancak kadınlaşmış erkekler keser diyen fâkihlere,

sakalı salıvermek tüm erkeklere farzdır diyen fıkıhçılara selâm ederek, fıtratına

uyarak sakal bırakmış olan Karl Marx, Fener Rum Patriği Bartholomeos gibi

şahsiyetleri ve de The Beard Liberation Front gibi sahneler oluşturup sakala

özgürlük isteyerek platformlar kuran özgür kişilikleri de bu bağlamda takdir

ederek bitiriyorum.

KAYNAKÇA

Kur’ân-ı Kerim

Gawami AlKalem 4.5

Sefer Zokon Yisroel K'Hilchoso, The Beard in Jewish Law, New York, 1980

Osman b. Abdulkadir es Safî, Hükmü'ş Şer'î fi'l Lihyetî ve'l Ezya ve't tekalid ve'l

Adât, Mektebetü’l İslâmiyye, 1982

Abdulhamid Halebî, Hükmü'd Dîn fî'l Lihyetî ve't Ted'hin, Mektebetü'l İslâmiyye,

1.Baskı, Ürdün, 1984

Page 52: Sakal ri̇sâlesi̇

47

Muhammed b. Ahmed b. İsmail el Mukaddem, Edilletu Tahrimi Halki'l Lihye,

Mektebetü’d Dâr’ul Erkam, Kuveyt, 1985

er Reddü alâ Men Ecaze Tehzibu'l Lihye, Mektebetü'l Maarif, Riyad, 1985

Muhammed Zekeriyya Kandehlevî, Vücubu İ'fai'l Lihye, Dâru'l Cil, Beyrut,1988

Abdulaziz b. Abdullah İbn Baz, Hükmü İ'fail Lihye ve Haberu'l ahad, Baskı ve

Tercüme Bakanlığı, Riyad, 1992

Muhammed b. Ahmed b. İsmail el Mukaddem, el Lihyetu li maza?, Dâru’t Taybe,

Riyad, 1993

Ebi Abdullah Muhammed b. Abdulhamid, el Lihyetu fi'l Kur'ân ve's Sünne ve

Akvalu Selefü'l Ümme, Dâr'ul Kitâb ve's Sünne, Kahire, 2007

Ebu'l Hasan Ali b. Ahmed b. Hasan er Razihî, el Câmiu fî Ahkamil Lihye, Dâru’l

Asar, Yemen, 2004 (Mukbil b. Hâdi el Vâdi'î’nin takdim yazısıyla birlikte)

Ebû Ömer Cemaleddin Yusuf b. Abdullah b. Muhammed İbn Abdülberr Nemerî,

Fethü'l ber fi't tertibi'l fıkhi li Temhidi İbn Abdülber, Mecmuatü't Tuhafi'n

Nefaisi'd Devliyye, Riyad, 1996

İmam Malik(ö.179/795),el Muvatta(Yahya b. Yahya el Leysî rivayeti),

Müessesetü'r Risâle, Beyrut, 2013

Ebû Yusuf(ö.182/798), Kitâbu'l Asar, Matbaatü'l İstikame, 1355

Page 53: Sakal ri̇sâlesi̇

48

İbn Ebî Şeybe(ö.235/849), Musannef, Darü'l Kıble, Cidde, 2006

Ahmed b. Hanbel (ö. 241/855), Müsned, tahkîk: Şuayb el Arnavut, Müessesetü’r

Risâle

İmam Darimî(ö.255/868), es Sünen, Çağrı Yayınları, İstanbul, 1992

Ebû Abdillâh Muhammed b. İsmâîl b. İbrâhîm el Cu‘fî el Buhârî (ö. 256/870), el

Câmiu’s Sahih, Dâru’l Marife, Beyrut, 2010

İmam Müslim (ö.261/875), el Câmiu's Sahîh, el Mektebetü'l İslâmiyye, [t.y.]

Ebu Davud(ö.275/888), es Sünen, Darü'l cinan, Beyrut, 1988

İmam Tirmizî(ö.279/892), es Sünen, Darü'l Garbi'l İslâmi, Beyrut, 1998

İmam Nesâî (ö. 303/915), es Sünen, Darü'l Kütübi'l İlmiyye, Beyrut, 2005

Ebû Ya’lâ el Mevsılî(ö.307/919), Müsned, Darü'l Kütübi'l İlmiyye, Beyrut

İbn Münzir(ö.309/921), el Evsat fi's sünen ve'l icmâ' ve'l ihtilâf, Dâr'u Taybe,

Riyad, 1993

Ebû Bekr Muhammed b. İshâk b. Huzeyme es Sülemî en Nîsâbûrî (ö. 311/924),

Sahihu İbn Huzeyme, tahkîk: Muhammed Mustafa A'zamî, el Mektebetü'l İslâmî,

Beyrut, 1975

Page 54: Sakal ri̇sâlesi̇

49

Ebû Avane el İsferayinî(ö. 316/929), Müsnedu Ebî Avane, tahkik: Eymen b. Arif

ed Dımaşkî, Dâr'ül Maarif, Beyrut, 1998

Ukaylî(ö.322/934), ed Duafaü'l Kebir, Dârü'l Kütübi'l İlmiyye, Beyrut, 1984

İbn Hibban(ö.354/965), Kitâbu’l Mecruhin mine’l Muhaddisin, tahkîk: Hamdi

Abdulmecit es Selefî, Riyad, 2012

İmam Taberanî(ö.360/971), el Mucemu'l Kebir, tahkîk: Abdulmecit es Selefî,

Mektebetü İbn Teymiyye, Kahire, 2008

İmam Darekutnî(ö.385/995), es Sünen,Darü'l Marife, 2001

Ebû Nuaym İsfahanî(ö.430/1038), Delailü'n Nübüvve, Dârü'n Nefâis, Beyrut,

1991

İbn Hazm (ö.456/1064), el Muhalla, Mektebetu Dari't Türas, 2005

İmam Beyhakī (ö. 458/1066), es Sünenü'l Kübra, Dârü'l Ma'rife, Beyrut, [t.y.]

Hatib el Bağdadî(ö.463/1070), Târîhu Bağdad, Dârü'l Kütübi'l İlmiyye, Beyrut,

[t.y]

İbn Abdilberr(ö.463/1070), et Temhid

İmam Begavî(ö.516/1122), Şerhü's Sünne, el Mektebetü'l İslâmî, Beyrut, 1983

İbnü'l Cevzî(ö.597/1200), et Tahkik fî Mesaili’l hilaf, tahkîk: Abdülmu'ti Emin

Kal'aci, Dârü'l Vai'l Arabî, Halep, 1998

Page 55: Sakal ri̇sâlesi̇

50

İbnü'l Cevzî(ö.597/1201), el Muntazam fi Tarihi'l Müluk ve'l Ümem, Dâru's

Sadır, Beyrut, [t.y]

Fahruddin er Râzi(ö.606/1209), Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l Gayb, Akçağ Yayınları,

İstanbul

İmam Kurtubî(ö.671/1273), el Câmi lî Ahkâmi'l Kur'ân, çev: M. Beşir Eryarsoy,

Buruç Yayınları, İstanbul

el Mavsılî(ö.683/1284), el İhtiyar, çev: Prof.Dr. Celâl Yeniçeri, Şamil Yayınevi,

İstanbul, 2011

Heysemî(ö.807/1404), Keşfü'l Estar, tahkîk: Habiburrahman A'zamî, Müessesetü'r

Risâle, Beyrut, 1979

Cürcanî(ö.816), et Ta'rifat, Dâr’un Nafaes, Beyrut, 2012

İbn Hacer el Askalânî (ö. 852/1449), el Metalibu'l Aliyye, Darü'l Asıme, Riyad,

2000

İbn Hacer el Askalanî(ö.852), Takribu’t Tehzib, tahkîk: Muhammed Avvame,

Dâru'l Minhâc, Beyrut, 2013

Abdulganî el Meydanî(ö.1298/1881), el Lübâb fî şerhi’l Kitâb, Dâru'l Kitabu'l

Arabî, Beyrut, 2014

Alîm Mehmed Efendî b. Hamza Güzelhisârî (öl. 1116/1704), Risâle fî İsâli'l Mâ

İlâ'l Lihye, Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi, arşiv no: 15 Hk 740/6

Page 56: Sakal ri̇sâlesi̇

51

Haci Emirzade Alim Muhammed b. Hamza el Aydinî, Risaletü fi vucubi isaleti'l

mai ila cemii'l lihye fi'l gusl, Atıf Efendi Yazma Eser Kütüphanesi, arşiv no: 34 Atf

2840/49

Allan Peterkin, 1001 Sakal: Sakalın Kültürel Tarihi(One Thousand Beards- A

Cultural History Of Facial Hair), çev: Zarife Biliz, Sel Yayıncılık, İstanbul, 2014

Mehmet Göktaş, Sakal Risalesi, İstişare Yayınları, 7. Baskı, [t.y]

Ahmet Hikmet Eroğlu, Hıristiyanların Bölünme Sürecine Genel Bir Bakış, AÜİFD,

Cilt: 41, Sayı:1, Ankara, 2000

Prof.Dr. Zekiyüddîn Şa’bân, İslâm Hukuk İlminin Esasları(Usûlü’l Fıkh) çev:

Prof.Dr. İbrahim Kâfi Dönmez, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 2010

Doç.Dr. Ali Bulut, Belâgat, M.Ü İlâhiyat Fakültesi Vakfı Yayınları, İstanbul, 2013

Prof.Dr. M. Kemal Oğuzman- Prof.Dr. Nami Barlas, Medenî Hukuk(Giriş-

Kaynaklar-Temel Kavramlar), Vedat Kitapçılık, İstanbul, 2012

Said Nursî(ö.1379/1960), Emirdağ Lâhikası, Rnk Neşriyat, 2008