View
7
Download
0
Category
Preview:
Citation preview
~ };{ 12.ULUSLARARASI
::ı:f~~~C8~3~~ . T E B L İ G L E R
Sempozyum. Tarihi : 6 - 7 - 8 Kasım 2015
Eyüp BelediyesiKültür Yayınları No: 81
Eyüp Belediyesi Kültür Yayınlan Adına Sahibi : Remzi Aydın
Proje Sorumlusu : Ahmet Turan Koçer
Yaym Yönetmeni : Davut Akgül
Editör : Hüseyin Karaca
Yayma Hazırlık : Ümit Aksoy, Cemil Nazlı, Abdülbaki Başer
Tasanm ve İç Düzen : N uhun Gemisi Reklam ve İletişim Hizmetleri
ISBN : 978-975-6087-13-8
Baskı : Mavi Ofset
Basım Yayın Tic. San. Ltd. Şti.
İkitelli O.S.B. Mahallesi Heskoop Sanayi Sitesi
Sinpaş İş Modern ݧ Merkezi Blok Kat: 1
No: 22/23 Başakşehir /İSTANBUL
Tel: (0212) 549 25 28 (pbx) Fax : {0212) 549 26 84
www.maviofset.com c-mail: maviofsct@maviofset.com
istanbul, 2016
EYÜP BELEDİYESİ
KÜLTÜR İŞLERi MÜDÜRLÜGÜ
444 3000
www.eyup.bel.tr
12. Uluslararası Eyüp Sultan Sernpozyuınu, Siycr Vakfı işbirliğiyle düzenlenmiştir.
. . '
. '
. . '
V.Oturum: istanbul'un Fethi
•,
EBU EVVOB EL-ENSARi'NiN · EVi VE TARiHÇESi
~ ~ Ebu Eyyôb el-Ensiri'nin Evi +
·.
Dr. Ahmad Mohammad Chaban
Tefsir ve Kur'an ilimleri üzerine ça
lışmalarda bulunan Chaban, halen
Medine Taybe Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi insani İlimler Bölümü'nde
öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.
Ebu Eyyub'a (ra) giden yol, insanlığın tanıdığı en yüce yollardan biridir.
Bu yol; felahın yoludur. Köleliğin, sıkıntıların, zorlukların ve zulümle
rio döneminde, ufukta yeni bir fecrin belirdiği yoldur: özgürlüğün, nurun,
adaletin, eşitliğin ve kardeşliğin fecri.
Ebu Eyyfıb'a (ra) giden bu yol, oldukça uzun, meşakkatli, zoı:, tehlikeler
le çevrili, insi ve cin ni şeytanların pusuya yaAıkları yoldur. Bir tarafta, Arap
Yarımadası'nın efendisi, nüfuz ve güç sahibi Kureyş, her cihetten Medine'ye,
Ebu Eyyub'un evine giden bu yolu kuşatrnıştır. Dört bir yana casuslarını gön
dermiş, yolun yolcularının önünü kesene ya da ulaşmaianna engel olana da
büyük biı: ödül vaat etmiştir.
•
EBO EYYÜB EL·ENSARi'NiN EVi VE TARiHÇESi
Diğer tarafta ise 400 km.
den fazla uzaklıkta, samimi bir topluluk, her gün sabahtan
Harre mevkiine çıkıyor, uzak
lardan gelecek olan Nu,r'u (sas)
gözlüyor, sevgiliye kavuşma
nın özlemini duyuyordu.
ResUlullah'a (sas) kavuşmak
üzere toplanan bu mürnin top
luluğun arasında, parlak yüzlü,
kalbi imanla dolu birisi göze
çarpıyordu. Sıkıntılı bir hal
de insanların önüne geçer, ba
şını kaldırıp, büyük bir özlem
ve şevkle bakışlarını uçsuz bu
caksız araziye çevirirdi. Bu kişi,
Ebu Eyyub el-Ensar1 (ra) olarak
tanınan, Halid b. Zeyd'di (r).
Dr. Ahmad Mohammad Chaban
222 EYÜP SULTAN SEMPOZYUMU XII
Kim bilebilirdi ki uzak
lardan gelen Nur (sas) onun
evinde kalacaktı? Kim bile
bilirdi ki bir gün, Ebu Eyyfıb
(ra) Osmanlı hilafetinin baş
kenti İstanbul'da bir kez daha /
Nur'un belirmesi için, O'nu
bizlere taşıyan kişi olacaktı?
Mekke'den Medine'ye on
iki gün süre Hicret yolculu
ğu boyunca bu sadık toplu
luk adeta nefeslerini tuttu.
İnsanlık tarihindeki en büyük
değişim vaktiydi ve işte o Nur,
uzun süredir alemi kaplamış
olan karanlığın kalbinden yol
alıyordu. Akıl almaz sıkıntılar ve acı
lar taşıyan davet yolunda, sabır ile taç
landırılmış on üç yılın ardından gelen
on iki gün.
Rcbl'ül-Evvel ayının on ikisi pazar
tesi; Medine'nin kader ilc sözlcştiği gün
dü. İşte, sıcaktan tutuşmuş Harre arazi
sinin ortasından ona duyulan özlemle
Nur (sas) belirdi.
İmam Buhari (ra) rivayet ediyor:
"Yine bir gün uzunca bir bcklcyişin ardın
dan, Müslümanlar evlerine yönel.mişlerdi.
Evlerine girdikleri sırada, Yahudilerden
birisi kendi işi için yüksek ev lerden biri
ne çıkıp uzaklan gözlerken, Resulullah'ıo
(sas) ve arkadaşlannın beyazlara bürün
müş olarak serap ve sisleri yara yara gel
mektc olduklarını gördü. Yahudi kendi
sini tu tamayarak yüksek sesle:
'Ey Arap halkı! İşte gelmesini bekle
diğiniz ulu kişiniz geliyor!" diye bağırdı."
Müslümanlar hemen, Rcsulullah'ı
(sas) karşılamak üzere, silahlanarak,
Harre'yc yöneldiler.
Zamanın bu tarihi anlannda, Medine
chli, uzun insanlık tarihinin bildiği en
güzel ve en hoş neşidi tarihe kaydedi
yodardı. Mekke'den gelen mıra duyu
lan sevgi ve aşkın neşidiydi bu, yalnız
ca Medine ehliııin değil, tüm alemlerio
sanrimiyetinin neşidi.
Ay doğdu üzerimize
Veda Tepelerinden
Şükür gerek artık bizlere
Allah'a davet eden elçiden
By bizden seçilen elçi 1
ltaat edilen daveti bize getirdin
Geldin, bu §ehri şerejlendirdin
Ey hayradavet eden, hoş geldiıı/
O gün tarihin en önemli ve en yüce
günüdür! Hayatım üzere yemin ederim
ki sahabe-i kirarn da bu günün kıyme
tini biliyordu ve bu nedenle bu günü
Müslümanlar tarihinin ilk günü kıldı.
Sanki Allah (cc) Kur'an'ı Kerim, bu gü
nün yüceliğine şu ayeti ile işaret ediyor:
"O mescit içinde sen kesinlikle namaza
durnuı. Ta ilk gününde temeli takva üzeri
ne kurulan mescit elbette içinde namaz kıl
mana daha layıktır. Onun içinde günahla
rından arınmayı seveı·ı kişiler vardır. Allah
da arınmış, ak pak olmuş olanları sever. "1
N ebi (sas), Küba'da insan larm a:asuıdan, sağ cihetteki Amr b. Avfoğulları'na
yöneldi ve burada bineğinden indi. ilim
ehlinin görüşleri arasında daha doğru
olarak kabul edebileceğimiz görüşe göre;
Re~ulullah (sas) burada 14 gün kaldt ve
·bu süre içinde Kuba Mescidi inşa edildi.
Resulullah (sas), Medine'de dayılan
olan Necdlroğulları'nın yanında kala
cağını onlara haber etti. Bunun üzerine
Neccaroğulları kılıçlaruıı kuşanarak gel
diler ve R.csulullah'a (sas) ve sahabelerin e:
"Emniyet içerisinde ve sizlere bo
yun eğilmiş olarak binekleriııize bini
niz!" dediler.
Bu haberi dluyan Ebu Eyyub'un (ra)
sevinci oc sevioçti öyle! ResUluilah (sas)
Neccaroğulları'nın yanında kalacaktı.
Acaba, bcşeriyetin tanıdığı en yüce ve en
kıymetli olan Zat' ı (sas) misafir edecek sa
adedi kişi kim olacaktı?
ResUlullah (sas), devesi Kasva'ya bindi.
Ardında Ebu Bekir es-Sıddik (r) ile Cuma
günü sabahı, her yanından kalpleri saran
heybctli bir kafilenin eşliğinde yola çıktı
lar. Sahabcler, deveoiıı yularını alacak kişi
olmak için yarışJyor, Resıllullah (sas) ise:
"Devenin yolunu açınız! Nereye gidece
ği ona emrolunmuflur!" diye buyuruyordu.
Medine halkının, Nebi'nin ge}4i ile duyduğu mutluluk tarif edilemezdil
İmam Ahmed b. Haııbel (ra), Enes b. Malik
(ra) senediyle şu rivayette bulunuyor:
/
1 Tevbe Su resi, 108. ayet.
EBU EYYUB El-ENSARi'NiN EVi VE TARiHÇESi 223
"Çocukların içerisinde koşuyordum.
İnsanlar; 'Muhamnıe~ geldi!' diyorlardı.
Koşuyordumama bir şey göremiyordum.
Sonra yine: 'Muhammed geldi!' diyorlar,
ben de koşuyordum, ama bir şey görem.i
yordum. Nihayet Resulullah (sas) ve saha
besi Hz. Ebu Bekir (ra) geldiler. Medine
arazilerinden birindeydik. Geldiklerini
Bnsar'a haber vermesi için Medine'den bi
rini gönderdik. Bun un üzerine, Ensar'dan
yaklaşık beş yüz kişi, onları karşılamak
üzere yanlanna geldiler. Bnsar:
'Emniyet içinde ve kendilerine itaat
edilenler olarak buyurun uz, ilerlc~yinizl' dediler. ResUluilah (sa s) ve Hz. Ebu Bekir
(ra) Eosar'ın arasında ilerlemeye başladı
lar. Bütün Medine halkı dışan çıkmıştı.
Yetişkin kızlar evlerinin damlanna çıkmış:
'Hangisi O'dur?' diye soruyorlar
dı. Böyle bir manzara görmemiştim.
Resulullah'ın (sas) Medine'ye geldiği
günü de, vefat ettiği günüde gördüm.
Bu iki günün benzerini asla görmedim."'
Kutlu kafile, Salimoğulları toprak
larına ulaştığında, Nebl (sas) devesinden
indi ve RanOne Vadisi'nde Cuma namazı
nı kıldı. Bu, O'nun (sas) Medine'de kıldığı
ilk Cuma namazıdır. Salimoğulları'ndan
Utban b. Malik, el-Abbas b. Ubade b.
Nadle yanına gelip:
"Ey Allah'ın ResUlü! Bizler güç, kuv
vet, ikram sahibi kimselcriz, buyur." de
diler. Resulullah (sas):
"Devenin yolunu açmızl Zira nereye gide
ceği ona emrolıınmuştıırl" buyurdu.
Deve yurumeye devam etti.
Ha bleoğulları 'nın, Saideoğullarının,
Harisoğullarının, Adi b. en-Necclroğul
lan'nın ve Mazin b. Necclroğulları'nın
evlerinin önünden geçti. Her kabileden
geçtiğinde insanlar öne çıkıyor, devenin
yulannı alıyordu. Resulullah (sas):
"Omın yolunu açımz! Zira ona emrolım
muştıırl" diye buyuruyordu.
224 EYÜP SULTAN SEMPOZYUMU XII
Deve, Malik b. en-Neccaroğulları'nın
evleriı1in yanına varıncaya kadar yürü
meye devam etti. Mcscid-i Nebl'nin bu
gün kapısının (minberinin) bulunduğu
yere çöktü. Ardından tekrar kalktı ve bi
raz daha yürüdü. Bu sırada Resulullah'ta
(sas) tekrar onun yularıru serbest buaktı.
Sonra deve arkasına döndü ve ilk çöktü
ğü yere kadar geldi, saJlandı, işaret etti ve
boynunun ön lasmmı yere koydu.
Ebu EyyOb'un (ra) sevinçten kalbi ye
rinden çıkacak gibiydi. İşte Resfilullah
(sas) devesinden iniyor ve:
"Kimin evi buraya en yakındır?" diye
soruyordu. Ebu Ey yu b cl-Ensan (ra) ace
le bir şekilde:
"Benim evim, ey Allah'ın ResUlü!"
diye cevap verdi. Aceleyle herkesten önce
el-Mustafa'nın (sas) yükünü aldı ve evi
ne taşıdı. Bunun üzerine ResUluilah (sas)
diğerlerine nazikçe özür beyarı ederek:
"Ki§i, yükii ile beraberdir." buyurdu.
Zeyd b. Haris'te (ra) O'nunla (sas) bera
ber Ebu EyyOb'un (r) evine indi. Bunun
yanında, Es'ad b. Zümre'de Peygamber'iı1
(sas) devesini bakmak üzere kendi evi
ne götürmekten dolayı memnun olmuş
tur. O gün Ebu EyyOb'un (r) hayatının en
mutlu günüydü.
El-Mustafa {sas), Aslıabıı's-Siyer' de
geçtiğine göre, Reblülevvel ayının 26'sın
da, Cuma günü öğle vakti, Ebu Eyyfib'un
(ra) evine gelmiştir. Ebu Eyy{ib'un ve
hanımının (ra) kalplerini saran o gün
ki mutluluklarını hiç kimse idrak ede
mez. Neccaroğullan, Medine halkı ile
beraber genel bir karşılamanın yanında,
Peygamber'e (sas) birde özel karşılama
tertip ettiler.
Neccaroğullan'mn kız çocuklan dcfleri ile çıkıp:
"Nccclroğullan'nın lozlanyız biz,
Muhammed'in yakınlığı, komşuluğıı ne
mutlu, ne hoş!" diyerek ne~id okuyorlardı.
Bunun ü.zerine Rcslilullah (sas) onla
no sevgilerine sevgi ile tebessümlerine te
bcssümle karşılık verdi. Yanlarına çı lap:
"Berıi seviyor musunuz?" diye buyur
du. O nlar da:
"Evet! Allah'a yemin olsun ki seni se
viyoruz ey Allah'ın Resulü!" diye cevap
ladı lar. Reswullah da (sas):
"Valiahi bende sizleri seviyorum 1 Vallahi
bende sizleri seviyorum! Valiahi beııde sizleri
seviyorum!" diye karşılık verdi.
Ebu Eyyılb el-Ensari'nin Evi
Ebu EyyCıb'un (ra) evi, Mescid- i
Nebevi'nin güneydoğusunda yer alır.
Devenin çöktüğü yed n (mescidin ka
pısı ya da minberin yanı) yaklaşık 28 m.
yakımndadır. Ebu Eyyub'un (ra) evi iki
katlı idi. Katlarda kaç oda bulunduğu
na dair direk bir bilgi bulamadım. Ancak
İbn İshak, İmam Müslim ve başkalarınlll
rivayet ettikleri bir olaydan bu konu için
faydalanabiliriz. Rivayete göre; bir ke
resinde üst katta su testisi kırıldı . Ebu
Eyyub ve hanırnı, Resulullah'ın (sas) oda
sına su sızmasın, su O'nun (sas) üzerine
damlayarak rahatsızlık vermesin diye, sa
hip oldukları tck yorganla acele ile yeri
kurulamaya giriştiler. Bu sahneden, iki
katta da birer oda bulunduğu sonucu
na varabiliriz.
Ayru şeki lde Ebu Eyyub ve hanımı (ra)
hakkındaki diğer rivayetlerden, edep ve
bayalarından dolayı Peygamber'in (sas)
oda da bulunduğu yerle ayru hizada otur
mak yerine, üst kattaki odalarının başka
bir cihetinde durmayı tercih ettiklerini
/
EBÜ EYYÜB El·ENSARi'NiN EVi VE TARiHÇESi 225
öğreniyoruz. Mesela, Resulu ll ab' ın (sas)
uyuduğunu bild.ikled tarafta değil de,
odanın diğer tarafinda otururlardı. Bazı
araştırmacılara göre Ebu EyyGb'un evi si
yah taşlardan bina edilmişti. Aynca baz1
tarihi rivayetlere göre, bu evi, bi'setten
bin yıl kadar önce, Peygamber (sas) için
Tibban Es'ad adındaki Himyerli bir zat
bina etmiştir.
O zamandan itibaren bu ev, Ebu
Eyyub'a (ra) sıra gelene dek alimler ve
çocukJan içinde elden ele geçmiştir.
Binaenaleyh Resuluilah (sas) aslında ken
di evinde konaklarnışnr. Yine bu rivaye
ri tercih edenler şöyle derler: Bu elden
elden ele geçiş süresince ev bina edildi
ği üzere kalmıştır. Bu uzun zaman diliminde taribi olaylara karşı mukavemet
göstermiş olması binanın taşlar ilc inşa
edildiğini gösterir. Özellikle de, Mescid-i
Nchevi'yi ve çevre bölgeleri tehdit eden
Mehzuz Vadisi'nin yakınlannda olması
da buna delildir.
Fakat ResUlullah'ın (sas) Ebu
Eyylıb'un evini nasıl seçtiği, yine
"Hanginizin evi en yakındır?" diye sor
ması, devenin çöktüğü yeri satın alması
226 EYÜP SULTAN SEMPOZYUMU Xtt
hakkındaki sahih rivayetler, bu rivaye
ci sahihlikten uzaklaştınyor. Aynı şekil
de, bu rivayete dayanılarak evin taştan bina
edildiğini ve zamana mukavemet göstere
rek ayakta kaldığı bilgilerini de zayıf kılı
yor. Ben, Medine'deki evlerin çoğunluğu
gibi, bu evinde tuğla ve kerpiçten yapıl
mış olduğunu, tavanının hurma ağacı kü
tüğü ve dallan ile kapatılmış ve yerin ça
mur tabakası ile örtülmüş olduğu görüşü
nü tercih ediyorum. Doğrusunu Allah bilir.
Taştan yapılan evlere gelince; o za
manlar da kaleler harici mekanların bu
şekilde inşa edildiği bilinmez. Bu tarz
yapılar ilerleyen zamanlarda, Emevi dö
neminde Akik Vadisi'nde inşa edilen sa
raylarda görülür.
Evin etrafında Malik b.
Ncccaroğulları'run evleri bulunmak
ta, ayrıca bu aileye ait hurma bahçeleri
de yakınlarda yer almaktadır. Bilindiği
üzere, Medinc-i Münevverc, verim
li bir araziye sahip, vadilerin arasm
da bulunan etrafı araziler ile çevrili bir
şebirdir. Kabüeler, hurma bahçelerin
de çalışahilrnek için vadilerin kıyıları
na dağılnıışlardır.
Öyle görünüyor ki, Malik b.
Neccaroğulları'nın bölgesi oldukça
genişti ve evlerin arasında mesafeler
vardı. Yapılaşma için elveri~liydi. Bu
da muhacirlerin çoğunluğunun onla
ra komşu olmasına olanak sağlamıştı.
Netice itibariyle bölgede ki nüfus sa
yısı arttı ve Medine-i Müncvvere'nin
merkezi haline geldi. Bazı rivayet
ler Neccaroğulları'nın bazı arazile
ri Peygamber'e (sas) hediye ettiğine
ve O'nun da (sas) buralan muhacirle
re verdiğine işaret eder. Yerleşim yer
lerinin birbirine uzaklığı ve Malik b.
Neccaroğullan'nın evlerinin yaygın hali
bölgenin geniş ve düz bir arazi olduğu
na dair bahsettiklerimizi teyit eder ni
teliktedir. Yine devenin çöktüğü yer ilc
oraya en yakın ev olan Ebu Eyyfib'un
evinin arasının daha önce bahsettiğimiz
gibi yaklaşık 28 m. olması da bu duru
mu doğrular.
O zaman Ebu Eyyub'un (ra) evi
ne Malik b. Neccaroğulları'ndan en
yakın olan evler; Es'ad b. Zürare,
Zeyd b. Sabit, übey b. Ka'b, el-Ha
ris b. Sımme, Harise b. en-Nu'man,
Hassan b. Sabit (ra) ve daha birçok
sahabinin evleriydi. Bunun sonra
sında ise, Ncccaroğulları'ndan başka,
Mazinoğulları, Adioğulları'nın evleri
geliyordu. Diğer kabilelerio yerleşimi
ise harita da gösterildiği gibidir.
Ebu Eyyub'un (r) komşuları genel
olarak bu kimsclerdir. Ancak bir yan
dan bu konudaki bilgilerin azlığı bir yan
dan da bölge de hızlı ve sürekJl bir yapı
lanma meydana gelmesi nedeniyle Ebu
Eyyub'un ve yakın komşularının •evle
rini tam haJi ilc tasavvur edemiyor ve
tafsilatlandıramıyoruz. Yine IDeret'ten
/
1
EBÜ EYYÜB El-ENSARi'NiN EVi VE TARiHÇESi 227
önceki komşuları, Hicret'ten sonra tck
değillerdi, aynı şekild~; Hicret'ten son
raki birinci ve ikinci yıllarda, sonraki yıl
larda ki gibi tek değillerdi.
Peygamber'in (sas) asrındaki olay sü
recindeki hızlılık (hicret, gazveler, he
yetler) Medine-i Münevvere'deki sos
yal ve imar[ bünyenin üzerinde büyük
etkiye neden olmuştur.
Bilinen az sayıdaki bazı rivayetlere
göre ise, Resfilullah'ın (sas) konakladı
ğı zamanlarda Ebu Eyyfib'un (ra) evine
en yakın olan ev, güney tarafında bu-., lunan el-Ceül Harise b. En-Nu' ınan'ın
(ra) evidir. Harise'nin evi Ca'fer es-Sa
dık b. Muhammed el-Bakır'ın (ra) ol
muştur. Rivayetler, sahabi el-Celil'in
(ra) bu bölgede çok sayıda evi ve ara
zisi olduğunu, tamarnını Pcygambcr'e
(sas) hediye ettiğini ve Peygamber'in
bazılarında ikarnet ettiğini ifade eder.
Ayrıca arazilerin bir kısmı üzerine Hz.
Aişe ve Hz. Fatıma'ya oda bina edildi
ği ve kalan kısmında muhacirlere veril
diğini kaydeder.
Ayrıca hicretten sonra Ebu Eyyub'un
(ra) evine yakın olanların evleri arasına;
Ömer b. el-Hattab'ın, kızı Hafsa'nın,
Osman b. Aftan' ın, Sa'd b. Ebu Vakkas'ın
ve Ca'fer b. Ebu Talib'in evleri de ka
tılm ıştır. Hz. Ca'fer'in evi kıble yö
nünden mescide bakıyordu. Hayher
Gazvesi dönüşünde, Resfilullah (sas)
bizzat onun evinin yapımında yer al
mıştır. Amcası Hz. Abbas'ın (ra) evi de
Hz. Ca'fer'in evinin yakınındaydı. Yine
Resulullah (sas) bu evin yapımında yer
alınış, amcası Abbas'ın omzundaki olu
ğu yerleştirmiştir.
Hz. Abbas'ın (ra) evin inşası bittiğin
de şu beyitleri okuduğu rivayet edilmiştir:
Ozerinde yağmur/uğu ile tuğla, kerpiç,
taş ve tahtalar ile bina ettim
Ey Rabbim! Ehli için bıı evi bereketli kıl!
228 EYÜP SULTAN SEMPOZVUMU XII
Resulullah (sas) buyurdu ki:
"Allah'ım, orıııtı bu evini mübarek kıl!"
Evin temeli taştan, duvarları ise ker
piçten olduğu burada anlaşılıyor. Bu da,
EbU Eyyub'un (r) evinin kerpiçten ya
ptldığına dair görüşümüzü destekliyor.
Peyga.mber (sas) evin alt katın
da oturuyordu. Ancak Ebu Eyyub (r)
Resulullah'ın (sas) üst katta oturması
için ısrar etti. Resulullah (sas) ise bunu
kabul etmeyerek:
"Evin alt katında bıılımmamız bizim
ve beraber evinde olduklarımız için daha
uygundur." buyurdu. O da Resfilullah'ın
(sas) bu buyruğuna razı geldi. Ancak
o ve hanuru, edeplcrinden dolayı
Peygamber'in (sas) odada bulunduğu
cihet ile üst katta olmalarına rağmen
ayın cihette oturınuyorlardı.
Siz kardeşlerim de benimle beraber,
Ebu Eyyfib'un ve hanımının bu sevgili
ye karşı duyduklan ed ep ve sevgiden do
layı nasıl odanın bir kenarına çekildikle
rini tahayyül edin.
Ve yine, Ebu Eyyfib'un ve hanımının
Resulullah'ın (sas) adımları nı nasıl takip
ettiğini, resti kırılıp da su döküldi.iğün
deki halleti.ni tahayyül edin. Su testisi kı
rıldığı gün EbU Eyyub'un (ra) üst katta
kalmaya artık takarinin tükendiği gündü.
Hemen o ve hanırru, Resulullah'm (sas)
üzerine su damlama sm diye, sahip olduk
lan tek yorgan ile suyu kuruttu. O gece
yorgansız olarak sabah ladıl ar. Fecir vakti,
Ebu Eyyub Resfılullah'tao (sas) artık üst
kata çıkmasını rica etti. Peygamber de
(sas) onun bu rağbeti üzerine üst kata çıktı.
Resfılullab'ın (sas) Ebu Eyyub'un (ra)
evinde kaç gün kaldığı ile ilgili, bir ay,
yedi ay, dokuz ay şeklınde farklı rivayet
ler bulunmaktadır. Bu ev, ResfilulJah'ın
(sas) kaldığı süre içerisinde, Medine
halkının merkez noktası oldu. Zeyd b.
Sabit'ten (r) rivayede:
"Bizim Malik b. en-NeccaroğuJlardan,
sıra ile Resıllullah'ın (sas) kapısına üç
dört yerden yemek taşınmadığı bir gece
yoktu." Evi yakınlarda, Saldeoğulları
', bölgesinde bulunan Sa' d b. Ubade de her
gece bir çanak yemek getirirdi.
Resulullah'ın (sas) refiki alaya irti
halinden sonra, Ebu Eyyub el-Ensari
(ra) artık tamamıyla kendini Allah yo
lunda cihada adamışnr. Bu cesur süva
ri, daha sonralan uçsuz bucaksız İslam
Devlet' inin başkenti olacak şu mübarek
şehrin sudarına kadar gelmiştir.
Ebu Eyyub'un vefatından sonra
evi rnevl ası Eflah'a geçti. el-Muğire b.
Abdurrahman b. el-Haris b. Hişam evi
bin dinara ondan satın alarak tamir et
ririp vakfetti.
Zamaola harap olan ve arsa haline ge
len bu mübarek eviel-Melik Şibabuddin
Gazi b. el-Melik el-Adil satın aldı ve ken
disine nispeten ei-Mcdresetü'ş-Şilıabiy
ye olarak adlandınlao medreseyi yaptır
dı. Bu medrese iki katlı olarak inşa edil
di. İçerisinde biri büyük biri küçük iki
büyük salon ve bir mihrap vardı. Denilir
ki: Bu mihrap, devenin çöktüğü yerdedir.
Medrese de dört mezhebin fıkhı
öğretiliyordu. Kütüphanesinde kıy
metli el yazması eserler bulunuyordu.
/
EBÜ EYYÜB EL-ENSARi'NiN EVi VE TARiHÇESi 229
Birçok alim bura da yaşanuştır.
Behcetü'n- Nüfus ve:l-Esr/ir fi Tarihi
D/iri Hicreti'l-Muhtar adlı eserin sa
lıibi Şeylı Abdullah b. Abdülmelik
el-Mercaru bu alımlerden birisi
dir. el-Melik ŞihabüddJ'n Dımcşk'te
ve Türkiye'de Silvan'da bu medre
se için vakıflar tesis etti. Yine bu
rası için Medine'de hurma ağaçlan
•
230 EYÜP SULTAN SEMPOZYUMU XII
vakfedildi. H. 13. yüzyılın sonlarında
burası, mihrabı olan kubbeli bir mes
cit olarak tekrar inşa edildi. Dışarıdaki
duvarına altından harflerle: "Burası
Peygamber'in (s as) elçisi 'nin evidir."
diye yazılnuşcır.
H. 1407 yılında, Hadimu'l
Haremeyn Kral Fahd tarafından,
Mcscid-i Nchevi'nin genişletilmesi
y
sırasında yıkıldı. Burası şuan da
Mescid'i Nebevi'nin güney doğu kıs
mında kalmıştır.
Şeyh Alim Muhammed Muhammed
Ebu Şebbe (ra) diyor ki: "Resulullah'ıo
ve Mescid'i ziyaret etmek üzere
Medine'de bulunduğum bir zaman da
bu evin bulunduğu yere gittim. Burası
Mescidi Nebeviye oldukça yakın. Bu
/
ev hatıraları hatırlattı, duyguları ve bu
evin hayırlı sakinlerine duyulan sevgiyi
hareketlendirdi. Ey Ebu Eyyub'urı evi,
sen Allah içiosin!
Hiçbir ev senin gibi kalbime giremedi,
Bu sevgi ancak evin sakinindendir."
Efendimiz Muhammed'e (sas) ve
O'nun Aline ve Ashabına saHlt ve se
lam olsun!
/
EBÜ EYYÜB EL-ENSARi'NiN EVi VE TARiHÇESi 231
Recommended