KARDİYOPULMONER RESÜSİTASYONİlaçve zehirler, ... sistemik vasküler rezistansı, kan...

Preview:

Citation preview

KARDİYOPULMONER

RESÜSİTASYON

• Kardiyopulmoner arrest; herhangi bir nedenle hastada solunum

ve/veya dolaşımın ani ve beklenmeyen şekilde durmasıdır.

• Yaşamı herhangi bir şekilde kesintiye uğramış bir kişiyi yeniden

hayata döndürme çabalarını kapsayan uygulamaların tamamı

kardiyopulmoner resüsitasyon olarak adlandırılır.

• Amaç uzun vadede beyin korunması olduğundan

kardiyopulmoner serebral resüsitasyon olarak da adlandırılır.

• American Heart Association (AHA)

• Europen Resuscitation Council (ERC)

• Heart and Stroke Fondation of Canada (HSFC)

• Australian Resuscitation Council (ARC)

• Resuscitation Council of Southern Africa (RCSA)

• Council of Latin America for Resuscitation (CLAR)

“ International Liasion Committee on Resuscitation-ILCOR”

• Kardiyak arrest: Kalbin pompa

fonksiyonunu yapamaması, büyük

arterlerde nabız alınamaması.

-Asistol,

-Ventriküler Fibrilasyon,

-Nabızsız Ventriküler Taşikardi,

-Nabızsız elektriksel aktivite ile beraber olabilir.

• Solunum arresti; Ani obstrüksiyon ya da

başka nedene bağlı olarak solunumun

durması.

Primer olay Solunum arresti

Kalp çalışır (bir süre)

*Çocuklarda Solunum Arresti

*Erişkinde Kardiyak Arrest

Kardiyak Arrest Nedenleri

Kardiyak patolojiler,

Akut pulmoner emboli,

Hipoksi veya hiperkapni,

Hipovolemi,

Hava embolisi,

Pnömotoraks,

Boğulmalar,

Hipo/hipertermi,

Kan elektrolitlerinde değişiklik, metabolik bozukluklar,

İlaç ve zehirler, Anestezikler.

Terminal dönem hastalıklar,

Solunum Arresti Nedenleri:

Hava yolu obstrüksiyonu,

Yabancı cisim aspirasyonu,

İlaç aşırı dozu,

Boğulma,

Myokard enfarktüsü,

Duman inhalasyonu,

Elektrik yada yıldırım çarpması,

Yaralanmalar.

Kardiyak Arrest’te Tanı

• Nabız: Karotis nabzı alınamaz.

• Bilinç: Serebral kan akımının kesilmesinden 10-15 saniye sonra kaybolur. Bilinci açık veya yarı kapalı hastada kardiyak arrest sözkonusu OLAMAZ.

• EKG: Asistol, ventriküler fibrilasyon, nabızsız elektriksel aktivite ve nabızsız ventriküler taşikardi gözlenir.

• Pupiller: Dolaşımın durmasını izleyen 30-60 saniyede dilate.

• Siyanoz ve solukluk (Apne yada iç çekme tarzı solunum).

Kardiyo Pulmoner Resüsitasyon

normal kardiyak fonksiyonlar

geri dönünceye kadar vital

organ fonksiyonlarının

desteklenmesine yönelik

semptomatik tedavidir.

• Geri döndürülebilir nedenleri tedavi etmek gerekli olan

en önemli koşuldur.

• Hipoksi, Hipovolemi, Hipotermi, Hipo/ Hiperkalemi,

Hidrojen İyon Azlığı, Hipoglisemi.

• Tansiyon Pnömotoraks, Kardiyak Tamponad, Toksinler,

Trombozis, Travma.

• 6H, 5T.

Sonucun başarısızlığı ile ilgili nedenler:

• Altta yatan kalp hastalığının varlığı veya ciddiyeti (en önemli

neden),

• KPR öncesi uzun arrest süresi,

• Etkin tedavinin uygulanmadığı uzun VF süresi (erişkinde en sık

neden) (arresti izleyen 4 dak. içinde ventilasyon ve kardiyak masaj

başlamış olmalı),

• Eksternal kardiyak kompresyon sırasında koroner ve serebral

perfüzyon yetersizliği,

• Ameliyathane, yoğun bakım ve acil serviste arrest olan olgularda

başarı şansı daha yüksek (%90).

1.FAZ-Temel Yaşam Desteği

(TYD)

• Temel yaşam desteği (TYD) terimi, havayolu açıklığını sağlayacak basit aletler ve koruyucu yüz örtüleri dışında hiçbir gereç kullanmaksızın, havayolu açıklığının sağlanması ile solunum ve dolaşımın desteklenmesini içerir.

• Hastaya müdahalenin ilk birkaç dakikası çok önemlidir ve hayat kurtarıcıdır.

• TYD kavram olarak bu işlemlerin sıralanmasını içerir.

• 1992 AHA toplantısı sonucu otomatik defibrilatör (OED) kullanımı TYD içerisinde kabul edilmiştir.

Ani kardiyak arrest gelişen hastada geri dönüşün

başarısı

DEFİBRİLASYON

ÇÜNKÜ

*Erişkin ani kardiyak arrest en sık nedeni

VF (VENTRİKÜLER FİBRİLASYON)

*VF etkin tedavisi

DEFİBRİLASYON

*TYD birbirini takip eden uygulamalar sıralamasıdır.

1.Değerlendirme(assessment)

2.Acil yardım sistem aktivasyonu

3.KPR’un ABC’si

4.Defibrilasyon (D)

Değerlendirme:

• Kurtarıcı ve kazazedenin güvenliğini sağlama,

• Bilinç durumunu kontrol” Nasılsınız?”

• A- Yanıt var : Bulunduğu konumda bırak, yardım çağır.

• B- Yanıt yok : Yardım çağır, sırt üstü çevir, havayolunu

aç, havayolunu açık tutarak

“ BAK-DİNLE-HİSSET” yöntemiyle solunumun olup

olmadığını kontrol et. 5-10 sn süreyle. Solunum varsa

derlenme pozisyonu; yoksa solutmaya başla.

• İki kez 1 sn süreyle effektif solunum.

Kompresyon:Ventilasyon 30:2 oranında 5 döngü devam

edilir. Karotis kontrolü yapılır, 10 sn’den daha fazla

zaman kaybetmemek gereklidir. Hasta VF ya da Nabızsız

VT’de ise mutlaka ilk işlem Prekordial darbe.

• Sternum 1/3 alt kısmına kompresyon uygulanır.

1.FAZ-Temel Yaşam Desteği

(TYD)

• A ( Airway Control ): Hava yolunun

kontrolü,

• B (Breathing Support ): Solunum desteği,

• C (Circulation support ): Dolaşım desteği

A- AİRWAY( Hava yolu açıklığının sağlanması)

* Başı arkaya-çeneyi yukarı alma (head tilt-chin lift)manevrası

*Çeneyi asma (Jaw-thrust) manevrası

** Boyun travması şüphesinde baş geriye ALINMAMALI

-Ani solunum arresti

-Bilinç kaybı YABANCI CİSİM

-Yabancı cisim Aspirasyonu

-Siyanoz

*Bilinci açık hastada “Heimlich manevrası”

*Bilinci kapalı hastada “Heimlich manevrası”

* Bilinci kapalı hastada yabancı cismin parmak

çekme manevrası ile temizlenmesi

B.BREATHİNG (Solunumun kontrolü)

Hava yolu açıklığı sağlandıktan sonra

BAK-DİNLE-HİSSET

Bak-dinle hisset yöntemi ile solunum kontrolü

Solunumu olmayan hastada;

*Ağızdan ağıza,

*Ağızdan buruna,

*Maske/balon ile,

*Endotrakeal entübasyon,

*Trakeostomi (en son çare).

Ağızdan-ağıza solunum uygulaması

• Ventilasyonun yeterliliği; Göğüsün inip kalkması/

verilen havanın çıkışının gözlenmesi

Ağızdan-buruna solunum uygulaması

*Elam ve ark.ları normal soluk volümünün 2 katı volüm ile hastanın akciğerlerin şişirilmesiyle(800-1200ml) arteriyel PO2:75 mmHg, PCO2:30-40 mmHg, SaO2:%90 değerlerinin sağlanabildiğini gösterdiler.

* Bu solunum desteği başlangıçta 1 kez uygulanır, sonra kardiyak masajla koordine edilir (30:2)

Yardımcı aletlerle yapay solunum

• Ağızdan-airway’e

• Ağızdan-maskeye

• Balon-valv-Maske

• Endotrakeal tüp

• Laringeal maske

• Combi tüp (PTLA)

C.CIRCULATION (Dolaşımın kontrolü)

Solunum kontrolü (+)

Dolaşımın kontrolü

• ERC rehberi “ancak eğitimli kişiler nabız kontrolü

yapabilir”

• Yapılan birçok çalışmada karotid nabız (+) diyebilmek için

“10 saniye gereklidir” denilmektedir.

*Uzayan palpasyon süresi yanlış tanı nedeni olabilir.

Karotid nabız kontrolü

Dolaşım belirtileri (+)

• Solunum desteğine devam edilmeli (12-20/ dak)

• 2 dak. aralıklarla dolaşım kontrol edilmeli

Solunum yeterli

• Hasta derlenme pozisyonuna alınmalı

• (recovery pozisyonu-yan yatırma)

Dolaşım belirtileri (-)

Göğüs kompresyonu

(eksternal kardiyak masaj)

*Kardiyak masaj uygulamada uygun yer tespiti

*Kalp masajında hasta ve kurtarıcı pozisyonu

* Yapay solutma ve kardiyak masaj birleştirilir.

30:2 Döngü 5 kez tekrarlanır

Dolaşım kontrolü

(+) (-)

Yapay solunum 12-20/dak masaj+Solunum

(30:2/ 5 DÖNGÜ)

Uygulamaların etki mekanizması ile

ilgili iki teori

• Kardiyak Pompa Teorisi; Göğüs kompresyonu

uygulanması süresince, kalbin basit bir pompa şeklinde

çalıştığını kabul eder.

• Kalbin vertebral kolon ve sternum arasında sıkışması ile

ventriküller içi basınç yükselecek,

• Kanın aorta ve akciğerlere atılması sağlanmış olacak,

toraks genişleyecek, oluşan negatif intratorasik basınç

etkisi ile venöz doluş artacak ve kalp yeniden dolacaktır.

• Torasik Pompa Teorisi ; Eksternal kardiyak masaj ve ventilasyonun eş zamanlı yapılması ve döngülü olmasıdır.

• Bu teoriye göre, dolaşımın sağlanmasında asıl etken eksternal kardiyak masaj ve akciğerlerin şişmesi ile artan intratorasik basınçtır.

• Artan intratorasik basınç, kalbin seri olarak pompa biçiminde çalışmasını sağlayacaktır.

Her iki teori de geçerlidir. Hangi mekanizmanın daha etkin olacağı ise uygulanan kompresyonun gücüne bağlıdır.

KPR uygulamasına ne kadar devam

edelim?

• Acil yardım ekibi ulaşana,

• Hasta derlenme belirtilere gösterene ,

• Gücümüz tükenene dek,

Devam edilmeli

Prekordiyal darbe

• VT (ventriküler taşikardi) Sinüs Ritmi)

(etkinliği %11-25)

VT

Asistoli VF NEA

(PREKORDİYAL DARBE)

(Monitörize arrest)

• 1. VF/VT: Ventriküler fibrilasyon nabzın olmayışı,

– 150 vuru/dak

– değişen büyüklük ve şekillerde

– dalgalı, düzensiz kalıplar ile karakterize

– deorganize ritm

• 2. Non VF/VT(Asistol): EKG’de düz çizgi

– Elektriksel aktivite yok,

– Myokardiyal iskemi, asfiksi,

– Hipovolemi, elektrolit ve metabolik bozukluk,

– Hipoksi, hipotermi,

– Aşırı ilaç dozunda gelişir.

– Düzeltilemiyen fibrilasyon ASİSTOL

– NEA’da kalpte elektriksel aktivite mevcut, ancak

kalbin pompa gücü yoktur.

II.FAZ-İleri Yaşam Desteği

(İYD)

• D (Drugs and Fluids): İlaç ve sıvı verilmesi

• E (EKG Evaluation ) :EKG değerlendirilmesi

• F (Fibrillation Treatment): Defibrilasyon

D (Drugs and Fluids): İlaç ve sıvı verilmesi

• Intravenöz damar yolu açılması en uygun seçenek (klas I)

• Endotrakeal yol (adrenalin, lidokain, naloxane,

propranolol, isopterenol, bretilyum)

• Endotrakeal yol kullanımında, erişkinde iv yolda

kullanılan dozların en az 2-3 katı, çocuklarda iv dozun

aynısı,10 ml ile sulandır

• İnterosseöz yol, 6 yaş altı pediatrik hastalarda

• Acil kardiyak arrest tedavisi sırasında çok az

ilacın kullanılması endikedir ve bu ilaçların etkili

olduğunu gösteren çok kısıtlı bilimsel çalışmalar

mevcuttur.

• Bir dizi işlemde öncelik defibrilasyon, toraks

kompresyonu ve ventilasyondadır.

• Bunlar yapıldıktan sonra ilaçlar düşünülmelidir.

OKSİJEN :

• Kardiyak arrest esnasında tüm hastalara mümkün olan

en yüksek konsantrasyonlarda oksijen verilmelidir.

Spontan dolaşım geri döndükten sonra ve peri-arrest

aritmilerin tedavisinde tüm hastalara yeterli oksijen

(SpO2 %95 üzerinde) verilmelidir.

ADRENALİN (KlasIIb)

• Alfa, beta reseptörlere etkili, güçlü sempatomimetik

bir ajandır.

• Myokard ve serebral kan akımını, kalp hızını,

kalbin kasılma gücünü, sistemik vasküler rezistansı,

kan basıncını, myokardın O2 tüketimini ve

perfüzyon basıncını artırmaktadır.

ATROPİN SÜLFAT (Klas indeterminate)

• Parasempatolitik,

• Kardiyak vagal tonusu azaltır,

• Sinüs nodunun deşarj hızını artırır,

• Atrio-ventriküler iletimi kolaylaştırır,

• Kullanımı

Sinüs bradikardisi (Klas I)

Nabızsız elektiriksel aktivite (Klas IIb)

Nodal AV blok (Klas IIa)

• Asistol’de 1 mg iv puşe,

• 3-5 dakika da bir 1 mg (maksimum 3

mg)

• Maksimal vagolitik doz 0.04 mg/kg

AMİADORON (Klas IIb):

• İnatçı VF/ Nabızsız VT, Hemodinamik olarak

stabil VT ve diğer inatçı aritmilerde

kullanılabilir.

• Defibrilasyondan sonra VF veya Nabızsız VT

hala devam ediyorsa , Başlangıç dozu olarak 20

ml % 5 Dekstroz içinde 300 mg iv olarak

verilebilir.

• En önemli yan etkisi hipotansiyon ve

bradikardidir.

MAGNEZYUM SÜLFAT:

• Antiaritmik olarak paroksismal ventriküler taşikardi

(torsades de pointes) hipomagnezemi, ve ciddi refrakter

ventriküler fibrilasyon varlığında, 1-2 gr’lık başlangıç

dozu (2-4 ml % 50 magnezyum 10 ml SF ) periferden 1-2

dk’da verilir.10-15 dk sonra tekrar edilebilir.

• Hipomagnezemi sıklıkla hipokalemi ile birliktedir, aritmi

ve kardiyak arrest gelişmesine katkıda bulunabilir.

Ventriküler taşiaritmilerde güvenli ve etkin bir tedavidir.

LİDOKAİN (Klas İndeterminate)

1. Dirençli Ventriküler fibrilasyon (VF)

2. Nabız alınamayan ventriküler taşikardide

amiodarondan sonra ikinci tercihdir.

*Ventriküler fibrilasyon ve ventriküler taşikardi de,

prematür ventriküler kontraksiyonların kontrol

altına alınmasında önerilmekte.

Amiodaron mevcut değilse defibrilasyondan sonra

1-1.5 mg/kg bolus doz,

• Amiodaron mevcut değilse defibrilasyondan sonra 1-1.5 mg/kg bolus doz,

• Doz 5 dakika aralıklarla 1-1.5 mg/kg (total 3 mg/kg/h) verilebilir.

• Ventriküler otomasiteyi azaltır ve buna ek olarak lokal anestezik etkisi ile ventriküler ektopik aktiviteyi baskılar.

SODYUM BİKARBONAT

• Son yıllarda kullanımı kısıtlanmıştır (*kardiyak arrest

sonrası ilk 10 dakikada oluşan asidozun solunumsal

kökenli olmasının anlaşılması)

• Hiperkalemi,

• Metabolik asidoz,

• Trisiklik antidepresan aşırı dozu,

• Entoksikasyonlar da idrarı alkalileştirmek,

• Entübe edilmiş ve uzun arrest süresi sonrası,

• Spontan sirkülasyonun geri dönmesi ve hipoksik laktik

asidozda kullanılır.

• İlk doz 1mEq/kg (arrest süresinin

üzerinden 10 dak. geçmişse)

• Kan gazı analizi rehberliğinde gerektikçe

verilmelidir.

**Kardiyak arrestte oluşan asidozun en etkili

tedavisi

DOLAŞIMIN DÜZELTİLMESİ

YETERLİ VENTİLASYON + EFEKTİF KALP

MASAJI

VAZOPRESSİN (Klas İndeterminate)

• Doğal olarak oluşan antidiüretik hormondur.

• Yüksek dozlarda, düz kaslardaki V1 reseptörlerini stimüle ederek etki oluşturan kuvvetli bir vazokonstriktördür.

• Deneysel çalışmalarda, başarılı bir şekilde spontan dolaşımı sağlayacak kritik eşiğin üzerinde bir koroner perfüzyon basıncı sağlamada; vazopressin adrenalinden daha etkilidir.

• Bu ilacın KPR deki etkinliğini söyleyebilmek için uzun dönemli çalışmalara gereksinim vardır.

SIVILAR

Arrest döneminde serum fizyolojik veya

ringer laktat tercih edilir. Kan kaybı 1500-

2000 ml’ yi aşar ise kan transfüzyonu

gereklidir.

KALSİYUM:

- Hiperkalemi, Hipokalsemi ve Kalsiyum Kanal

blokerlerinin yüksek dozları nabızsız elektriksel

aktivitenin nedenlerindendir.

- Başlangıçta verilen, 10 ml % 10’luk Kalsiyum

Klorid dozu (6.8 mmol Ca2) gerektiğinde

tekrarlanabilir. Kardiyak arrestte hızlı iv

enjeksiyonla uygulanabilir.

• Noradrenalin: Periferik vasküler rezistansı düşük ve

şiddetli hipotansiyonu olan hastalarda 4-8 mg/ 500 ml sıvı

içerisinde uygulanır. Hipovolemide kontrendikedir.

• Dopamin: 2-10 gr/kg/dak hızında kullanılır.

• Dobutamin: 2.5-10 gr/kg/dak dozunda uygulanır.

• Amrinon: 0.75 mg/kg başlangıç dozu, idame olarak 5-10

gr/kg/dak hızında verilir.

E. EKG (MONİTÖRİZASYON)

• ILCOR 2 kardiyak arrest ritmi:

1. Ventriküler Fibrilasyon (VF) ve nabızsız

Ventriküler Taşikardi

2. Non VF/VT ( asistol veya nabızsız elektriksel

aktivite)( elektromekanik dissosiyasyon).

F. FİBRİLASYON TEDAVİSİ

(DEFİBRİLASYON)

• Erişkin arrest olgularında en sık görülen ritm

VF veya VF’a dönüşen kısa süreli nabızın

alınamadığı VT olguları

• VF erken tanısı + Defibrilasyon

HAYAT KURTARICI

* DF uygulamadan geçen her dakika, VF

düzeltilme şansını %7-10 oranında azaltmakta.

AHA ve ERC’nin primer amacı

• Erişkin hastaya en erken ve en uygun

defibrilatör ulaşmasının sağlanması,

• DF uygulama süresinin kısaltılması,

Otomatik Eksternal Defibrilatör

(OED)

2005 Universal İYD Algoritmi:

– Gerekli hallerde 1 kez 360 J ile DF uygulaması

– İlk uygulama sonrası, yanıt yoksa 2 dakika KPR

uygulanması, tekrar 360J ile başlamak ve KPR ile 2

dakika ve üçüncü kez tekrarlama.

Bir diğer yaklaşım;

– 360 J yanıt yok, KPR’ye devam

– VF eşiğini artırmak için 300 mg Amiodaron ya da 100

mg Lidokain ve 1 mg Adrenalin iv

– 360 J ile tekrar denenmeli

– Defibrilasyon da son nokta 2005 yılı KPR

rehberlerinde OED’lerin TYD alanı içerisinde

düşünülmesidir.

Defibrilasyonun Etkinliği:

• VF süresi,

• Miyokardın durumu,

• Asit,baz ve elektrolit dengesi,

• Defibrilasyon süre ve sayısı,

• Defibrilasyon kaşıklarının yeri ve büyüklüğüne,

• Cilt ve kaşıkların iletişimine bağlıdır.

III. FAZ-Uzun Vadeli Yaşam Desteği

(Prolonged life support-PLS)

Yoğun bakım uygulamaları;

1.Hastanın değerlendirilmesi,

2.Prognozun belirlenmesi,

3.Vital fonksiyonların geri döndürülmesi (Serebral fonksiyonlar öncelikli),

4.Komplikasyonların tedavi edilmesi.

KPR Sonrası Prognoz

Kardiopulmoner arrest;

• Erken fark edilmiş ise,

• Tedaviye hemen başlanmış ise,

• Genç hasta ise,

• Yandaş bir hastalığı mevcut değilse,

• Arrest hastane şartlarında gerçekleşmiş ise,

KPR’un başarılı olma şansı

• Kardiyak arrest sonrası TYD ilk 4 dakika

içinde ve İYD ilk 8 dakika içinde başlatılmış

ise hastanın yaşama olasılığının %43 olduğu

çalışmalarda gösterilmiştir.

• Kalp, KPR’ı izleyen 2-3 dakika içerisinde

çalışmaya başlamış, kan gazları kısa sürede

normale dönmüşse, vücut ısısı normal ise

prognoz umutludur.

KPR’ı takip eden ilk 15 dakika içerisinde;

– Pupilerin küçülmesi,

– Kornea reflekslerinin dönmesi,

– Arteriyal nabızların alınması,

– Spontan solunumun başlaması

İYİ PROGNOZ

1) Kardiyak Arrest : TYD uygula, CPR başla, Oksijen ver. Monitörize et ve defibrilatör hazırla.

2) Ritmi kontrol et.(Şok ritmi mi?)

3) Evet: VF/ Nabızsız Ventriküler Taşikardi

4) 360 J Monofazik Defibrilasyon, beklemeden CPR ( 30:2, 5 Döngü, 2 dakika)

5) Ritmi Kontrol et. (Şok ritmi mi?)

6) Evet : 360 j Şokla, CPR öncesi ya da sonrası Adrenalin 1 mg iv uygula (3-5 dk da bir yinelenebilir) ya da 1 doz Vazopressin 40 ü iv (2. adrenalinden önce ya da sonra uygula) CPR ( 30:2, 5 Döngü, 2 dakika)

7) Ritmi kontrol et.(Şok ritmi mi?)

8) Evet: 360 j Şokla, Adrenalin1mg, Amiodaron 300 mg

iv(2. doz 150 mg iv uygulanabilir) ya da Lidokain 1-

1.5mg/ kg iv (2. doz 0.5- 0.75 mg/kg iv); Mg (1-2 gr)

iv düşünülebilir, CPR ( 30:2, 5 Döngü, 2 dakika)

9) Ritmi kontrol et. (Şok ritmi mi?)

10) Hayır: Asistoli/ Nabızsız elektriksel aktivite. CPR (

30:2, 5 Döngü, 2 dakika), Adrenalin 1mg iv uygula (3-

5 dk da bir yinelenebilir), 1 doz vazopressin 40ü iv,

Atropin 1 mg iv( 3-5 dk da bir yinele maksimum 3 mg)

11) Ritmi kontrol et. ( Şok ritmi mi?)

12) Hayır ise 10’dan devam et,

13) Evet ise 4’e dön;.

• CPR süresince:

• Seri ve güçlü göğüs kompresyonu yapılmalı 100/ dk,

• Göğüsün normal durumunu alması beklenmeli,

• Göğüs kompresyonuna minimal ara verilmelidir.

• CPR döngüsü 30:2 Kompresyon: Ventilasyon olmalı,

• 5 Döngü ya da 2dk sürdürülmeli,

• Hiperventilasyondan kaçınılmalı,

• 2 dk da bir ritm kontrolü yapılmalı bu arada CPR’ a

devam edilmelidir.

• Arreste katkıda bulunan nedenler gözden geçirilmelidir:

6H, 5 T.

• Hipovolemi,

• Hipoksi,

• Hidrojen iyon( Asidoz),

• Hipo/ Hiperkalemi,

• Hipoglisemi,

• Hipotermi.

• Toksinler,

• Tamponad-Kardiyak,

• Tansiyon Pnömotoraks,

• Tromboz(Pulmoner ya da Kardiyak),

• Travma.

RESÜSİTASYONU SONLANDIRMA:

• Persistant VF, asistol veya NEA yerleşinceye kadar tedavi edilmeye devam edilir.

• Spontan dolaşıma dönüşün olmadığı kişiler için 20 dakikadan sonra resüsitasyon çabalarına devam etmeme önerilir.

• Hipotermi veya sedatif, hipnotik, narkotik ilaçlar ile olan kardiyak arrestte resüsitasyon daha uzun tutulmalıdır. Çünkü hipoksiye karşı serebral korunma vardır.

Recommended