Ilk kutuphaneler

Preview:

DESCRIPTION

Tarihte ilk kütüphaneler, Yazı ve yazının bulunuşu, Kadeş anlaşması, İskenderiye kütüphanesi, Bergama Kütüphanesi, Efes Celcius Kütüphanesi, Kleopatra - Antuan, Buhara Kütüphanesi, Bağdat Kütüphanesi ve İbni Sina, Gütenberg ve Matbaa, Sultan Ahmet Kütüphanesi, Osmanlılar döneminde Kütüphanecilik, Eşekli Kütüphane, Süleyman Demirel Üniversitesi Kütüphanesi, Günümüz kütüphaneleri

Citation preview

Prof.Dr. İbrahim USLU

KÜTÜPHANELERİN TARİHİ

Prof.Dr. İbrahim USLU

Prof.Dr. İbrahim USLU

Yazı

• İnsanla beraber vardı ses. Sonra söz oldu o sesler. İnsan çok sonra yazıyı buldu.

• Yazı, bizi uygarlığa taşıyan en önemli araç oldu. Zaten tarihin de başlangıcı yazının icadıdır.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Eski yazılar

• Eski Mısırlıların yazıları

Prof.Dr. İbrahim USLU

• İnsanoğlu kil çamurları üzerine yazdı.

• Tabletler güneşte kurutuldu.

• Yine kilden yapılan, güneşte kurutulan zarflara kondu

mektuplar; üzerine adres yazılıp Mezopotamya'dan

Anadolu'ya postalandı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kadeş

• İnsanoğlu savaştı sonra anlaşmasını yazdı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kadeş savaşı

Prof.Dr. İbrahim USLU

Yazılı barış antlaşması

• Kadeş Barış Antlaşması sırasında orduda çıkan bir

isyanda, Muvattalli öldürülmüştür. Antlaşma, onun yerine

geçen III. Hattuşili tarafından imzalanmıştır. (M.Ö.1269)

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kadeş anlaşması

• Bu antlaşmanın gümüş levhalara kazınmış olan asıl metinleri

kayıptır. Mısır'da tapınakların duvarlarına kazınan

antlaşmanın bir nüshası da, Boğazköy (Boğazkale)

kazılarında kil tablet olarak bulunmuş olup Istanbul Arkeoloji

Müzesinde sergilenmektedir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Dört Kitaplığın Yok olması

• İnsanlık bilim ve kültür

tarihi, yüzyıllar önce üç ünlü

kütüphanenin yok olması

sonucunda bir daha yerine

getirilmesi imkansız büyük

kayıplara uğramıştır.

• Bunlar Bağdat, Buhara ve

İskenderiye kütüphaneleridir.

• Zenginlikleri ile rakip idiler bu

kitaplıklar birbirlerine.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Bergama kağıdı (Pergamum-parşömen kağıdı)

• İnsanoğlu, dağlara, taşlara yazdı. Sonra Mısır'da yetişen papirüs yaprağı kağıt gibi kullanıldı.

• Daha sonra, keçi derisi ıslah edilerek kağıt haline getirildi.

• Bergama'da, Pergamum kağıdı, Bergama kağıdıdır, parşömen denilen lüks kağıdın atası.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesi

• İskenderiye Kütüphanesi‟nin macerası ise daha enterasandır.

• M.Ö. III. yüzyılda kurulmuş olan kütüphane, insanlık tarihinde meydana getirilmiş olan en önemli eserlerden biridir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye şehrinin gelişimi

• İskenderiye şehri M.Ö. 382 yılında, Makedonyalı İskender tarafından kurulmuştur. Onun ölümüyle imparatorluğun dağılışı sonunda kumandanlarından Lagus‟un oğlu Ptolemaeus‟un eline geçti. O da Mısır‟da krallığını ilan etti.

• Mısır‟da 300 yıl devam eden bu hanedanın ilk hükümdarı olup, 383 yılında 24 yaşında iken 24 yıl hüküm sürmüştür.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesi

• Eski kaynaklar, burada 900 bin cilt el yazması eserin

toplandığını kaydeder.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Ptolemaeus

• Savaşı sevmezdi, hiçbir zaman ülkesinin sınırlarını

genişletmek hevesine kapılmadı. Kendisi daha çok bilim ve

edebiyata düşkündü.

• Mısırlılar‟ın gelenek ve göreneklerini, dinlerini

benimseyerek, halkın sevgisini kazandı.

• Eski kanunları, dini törenleri muhafaza etmekle

kalmayıp, eski Mısır hükümdarlarının lakabı olan Firavun

ünvanını aldı ve onları taklit ederek öz kızkardeşiyle evlendi.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye - Lagus’un oğlu Ptolemaeus

• Bu yeni devletin merkezi İskenderiye şehriydi.

• Yeni firavun burayı baştanbaşa onarıp, genişleterek o devrin en meşhur başkenti haline getirdi.

• Burada meydana getirdiği en önemli eser ise müze ve buna bağlı olan kütüphane idi. Kurulması için saray civarında ve güzel bir yer seçildi.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye kütüphanesi• Kütüphanedeki müzede o devirde bilinen bütün ülkelerdeki hayvan ve

bitkilerin bir örneği vardı. Ayrıca botanik bahçesi ve bir rasathane

bulunuyordu. Otopsi yoluyla insan vücudunun incelenmesi için bir anatomi

salonu açılmıştı. Bu bilim sitesinde

fizik, kimya, tıp, astronomi, matematik, felsefe, edebiyat, ve fizyoloji bilgileri

için evler yapılmıştı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesi nasıl büyüdü

• İskenderiye Kütüphanesinin müdürü, bulabileceği her yazılı eseri alma

yetkisine sahipti. Mısır‟a giren her kitabın buraya götürülmesi mecburiyeti

vardı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesi nasıl büyüdü

• Mısır‟a giren her kitabın buraya götürülmesi mecburiyeti

vardı. Kitabın burada bir nüshası çıkarılıp sahibine

verilir, kitabın aslı ise kütüphanede kalırdı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kitap satın almak için yurt dışına gidilirdi

• Bir taraftan da yut dışına gönderilen memurlar, başka

ülkelerde buldukları kitapları satın alıp, getirirlerdi.

• Böylece, o zamana kadar birçok bilime ait dağınık halde ve

kaybolmaya mahkum durumda olan sayısız eser emin bir

yerde toplanmış olurdu.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesi

• Metinler, Mısır‟da bol bulunan papirüs adlı kamıştan elde edilen bir çeşit kâğıt olan papirüs üzerine yazılmıştı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kitaplar (papirüs tomarı)

• Papirüs sayfaları birbirine eklenerek şerit hâline getiriliyor ve bir sopa

veya çomağa sarılarak saklanıyordu.

• Kitaplar (papirüs tomarı) imparatorluk devrinde olduğu gibi, üzerlerine

etiket konularak raflara yerleştirilmişti.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesi• Kütüphâne yalnızca Yunan edebiyatının eserlerini

değil, Akdeniz, Ortadoğu ve Hindistan‟daki çeşitli dillerden Yunancaya yapılmış tercümeleri de kapsıyordu.

• Kütüphânede tahminen 900.000 rulo olduğu sanılmaktadır. Sezar zamanında ise 700.000 rulo bulunmaktaydı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Bergama kitaplığı

• Doğu Roma'da hüküm süren, Mısırı da ele geçiren komutan Antuvan

(Antonius) Mısır Kraliçesi, Mısır'ın hakimi o güzel, büyük burunlu kadına

aşık oluverdi. Gönül bu ya. Ne yapacağı belli olmaz.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kraliçe Kleopatra- Antuvan• Kraliçe Kleopatra, cilve

yaptı, nazlandı, her kadın gibi aşığını üzdü. O üzüldükçe zevk aldı. Sonra onun aşkını sınamak geldi aklına. "Sen" dedi, Romalı kumandan Antuvan'a, "Beni yeterince sevmiyorsun. Sevgini kanıtlamanı istiyorum." "Dile benden ne dilersen!" dedi.

• Aşık Antuvan, gözü dönmüş Romalı "Senin için yapmayacağım fedakarlık yoktur. İste senin için canımı bile veririm." diye cevap verdi sevgilisine.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kraliçe Kleopatra- Antuvan• Kleopatra„nın cevabı şöyle:

• - "Canını ne yapayım ben. Senden istediğim küçük bir şey, Bergama kitaplığındaki kitapları istiyorum. Onları İskenderiye'ye gönder yeter bana. O zaman anlayacağım beni sevdiğini," dedi, uzun burunlu, kitapsever kraliçe.

• -"Emrin olur." dedi aşık komutan.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Bergama kitaplığı

• Bergama kralı kitaba düşkündü. "Dünyanın en zengin

kitaplığı benim krallığımda olacak." diye tutturmuştu.

• Nerede kitap bulursa getirtiyordu Bergama'ya. Evlerdeki

kitapları bile zorla alıyor, krallık kitaplığına koyuyordu.

• O zamanlar, basımevleri yoktu. Matbaa makinesinin icadına

daha çok zaman vardı.

• O değerli el yazması kitaplarla doldu Bergama kitaplığı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Bergama kitaplığı

• Ve efendim, masal değil bu. Tarih böyle

söylüyor. 200.000 kitap göç eyledi Mısır'a.

Boşaldı Bergama kitaplığı...

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesinin sonu

• 391 yılında Bizans‟ın Mısır Valisi Theophilos, İskenderiye‟de Mısır‟ın eski din mensuplarına ait Osiris tapınağının yeri olan bir arsayı, kilise inşa edilmesi için Hırıstiyanlar‟a verdi.

• Burada yapılacak kilisenin temel kazıları sırasında üzerinde eski dine ait yazılar bulunan bir taş çıktı.

• Hıristiyanlar bunu bir alay konusu yaptılar. Bu olay şehirde oldukça kalabalık halde bulunan putperestleri fena halde kızdırdı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İskenderiye Kütüphanesinin yakılması

• İmparator I.Theodosius, valiye başka büyük şehirlere göre

putperestliğin İskenderiye‟de hala neden bu kadar canlı

olarak devam ettiğini sorunca, buna sebep olarak

İskenderiye Kütüphanesi‟nin eski putperestlik kültürünü

devam ettiren kitaplarını ileri sürdü.

• İmparator, bunun üzerine hepsinin yok edilmesini emretti.

• İskenderiye Kütüphanesi‟ndeki tüm eserler şehrin

hamamlarına dağıtılarak yaktırıldı ve böylece insanlık

tarihinin bu eşsiz bilim ve kültür hazinesi sonsuza kadar yok

oldu, dünyanın eski çağlarına ait pek çok değerli bilgi bir

daha elde edilmeyecek şekilde ortadan kalktı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

• Tevhid-i Tedrisat Kanunu, Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması Hakkındaki Kanun, kütüphanelerin koleksiyon yönünden gelişmesine yardım eder. Cumhuriyet' ten sonra bütün kütüphaneler yeniden, Maarif Vekaleti'ne geçer. Daha sonra Başkent Ankara' da Millî Kütüphane' nin temelleri atılır. Millî Kütüphanenin kuruluşu Adnan Ötüken gibi bir değerin öncülüğünde gerçekleşir.

• Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nin, İstanbul'un kültürel açıdan merkezî bir yerinde olması ve Türkiye 'de basılan tüm dokümanlardan birer adedinin kütüphanede saklanması, yerli ve yabancı çok sayıda okuyucunun akınına sebep olmaktadır.

YAZAN: MUSTAFA KEMAL YILMAZ

SESLENDİRENLER: ÖZGE ESİN(9-G) AYDENZİ AYDIN(11 FEN C)

Hilmi Fırat Anadolu Lisesi Kütüphanesi

Prof.Dr. İbrahim USLU

Efes Celsus Kitaplığı

• Anadolu'da, hemen şuracıkta, Kuşadası'na giderken Selçuk'tan sonra sol tarafta bir antik, ünlü bir kent var Efes.Efes‟te de bir antik kütüphane vardı. Adı Celsüs Kitaplığı.

• Kim Celsüs? Romanın Anadolu eyaleti valisi. Celsüs kitaplara değer veren bir vali idi. Ölünce oğlu Aquila geçti yerine. Vali oldu.

• Babasının anısına bir güzel kitaplık yaptırdı. Babasının gömülü olduğu taş mezarı da kitaplığın bodrumuna yerleştirdi.

• Şair ruhlu bir vali imiş Celsüs. Oğluna vasiyet etmiş. Mezarımın üzerine sabah güneşi gelsin, demiş.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Efes Kitaplığı Girişi

• Kitaplığın mimarisi öylesine

düzenlenmiş ki, bugün bile valinin

mezarına sabah güneşi

düşmektedir.

• Çok güzel restore edildi.

• Çok görkemlidir bu kitaplık.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Efes Kitaplığı

• Bu kitaplıkta da tam 12 000 el yazması kitap vardı. Efes büyük bir kültür, sanat, felsefe kenti idi. Elbet bir kitaplığı olacaktı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Buhara Kütüphanesi’dir

• Tarihte yok edilen ikinci büyük kütüphane Samanoğulları Devletine ait Buhara Kütüphanesi‟dir ve yok edilme sebebi ve yok eden çok ilginç bir kişidir.

• Samanoğulları; Horasan Maveraünnehir, Kirman, Cürcan, Rey ve Taberistan bölgelerini içine alan bir devlet kurmuşlardı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Buhara Kütüphanesi - İbni Sina

• Bu devletin hükümdarlarından Nasroğlu

Nuh, kendisine çok acı veren bir

hastalığa yakalanmış, ancak doktorlar bu

hastalığı tedavi edememişlerdi. O

dönemde şöhreti oldukça yaygın yeni ve

genç bir hekim tavsiye ettiler.

• Bu genç doktor İbn-i Sina idi. İbn-i Sina o

sırada henüz 17 yaşında idi ve dini ilimler

başta olmak üzere;

tıp, matematik, astronomi, fizik, kimya, tar

ih, felsefe gibi devrin bilinen tüm ilimlerini

ayrıca

Arapça, Farsça, Yunanca, Latince, Sürya

ni ve İbrani dillerini çok iyi bilen gerçek bir

dahiydi.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Buhara Kütüphanesi - İbni Sina

• İbn-i Sina‟yı Samaoğulları

Devleti‟ne davet

ettiler, Nasroğlu Nuh‟u tedaviye

başladı ve çok kısa bir

zamanda iyileştirdi.

• Bunun karşılığında İbni Sina

para yerine, o sırada kendi

haline terk edilmiş ve kapalı

duran kütüphanenin Hafız-

Kütüp‟lüğünü, yani

müdürlüğünü

istemiş, Nuh, bunu hiç de

önemsemeyerek kabul etmiştir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Buhara Kütüphanesi - İbni Sina

• İbn-i Sina “Seyranü‟l Hikme” diye anılan bu kütüphaneye girdiği zaman, hakiki bir hazine ile karşılaştığını anladı. Burada her türlü bilime ait hiç duyulmamış tek nüsha sayısız kitap vardı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Bir Söylenti!!!

Buhara Kütüphanesi‟ni İbni Sina yaktı

• İbn-i Sina bunu fırsat bilip gece gündüz bunları

okudu, önemli gördüklerini ise ezberledi.

• Uzun bir süre kütüphaneden çıkmadan çalıştı notlar aldı.

Sonra bir gün kütüphane tamamen yandı.

• Böylece tüm bilgiler de İbni-i Sina‟ya kalmış oldu. İleride

yazacağı kitapların kaynakları bilinmeyip, hepsinin kendi

bilgisi olduğunun sanılması için Seyvanü‟l Hikme‟yi İbn-i

Sina‟nın bizzat kendisinin yaktığı ve bu büyük bilgi ve kültür

hazinesini yok ettiği söylenmiştir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

İbni Sina’nın tıp kitabından bir sayfa

Prof.Dr. İbrahim USLU

Bağdat Kitaplığı

• 750-1258 yılları arasında

hüküm süren ve Abbasiler

devrinde, başta

Aristoteles, Platon ve Sokrates

olmak üzere eski Yunan

düşünürlerinin, Süryani

yazarlarının eserlerinin

Arapça‟ya çevrilmesiyle birlikte

çok parlak bir bilim ve kültür

hayatı doğmuş, Bağdat‟da

kültür, bilim ve felsefe ağırlıklı

eserlerle dolu dünyanın en

büyük kütüphanesi meydana

gelmiştir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Bağdat Kitaplığı

• Abbasiler devrine son veren Moğol Hakanı

Hülagü, Bağdat‟ı aldığında göçebe kültürünün

içgüdüsel davranışı ile ilk olarak Bağdat

Kütüphanesi‟ndeki tüm eserleri Dicle nehrine

atarak yok etmiştir.

• Hepsi el yazması olan kitapların

mürekkeplerinin, Dicle‟nin sularının haftalarca

bulanık akmasına yol açtığı bilinmektedir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Gütenberg ve matbaa

• Gütenberg ve ilk baskı kitap olan incilin basılması (1456)

Prof.Dr. İbrahim USLU

Gütenberg ve matbaa

Prof.Dr. İbrahim USLU

Seri kitap basımı

Prof.Dr. İbrahim USLU

Türklerde Kütüphaneciliğin Tarihçesi

• Yurdumuzda devlet eliyle kurulan ilk kütüphanemiz; eskilerle

yabancıların "Kütüphane-Millî, Kütüphane-i Umum-î" ve

en doğrusu, alnına yazılmış kitabesinden de anlaşılacağı

üzere "Kütüphane-i Umum-î Osmanî" yani bugünkü adıyla

"Beyazıt Devlet Kütüphanesi" dir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Beyazıt Devlet Kütüphanesi

Prof.Dr. İbrahim USLU

Türkler kitaplıklara önem verirlerdi

• Kâğıda, yazı ve kitaba dolaysıyla okumaya büyük önem

veren atalarımızın daha Uygurlar zamanında kütüphaneler

kurduğunu biliyoruz.

• İlhanlılar' dan Büyük Selçuklu İmparatorluğu' na Anadolu

Selçukluları' na ve onlardan da Osmanlılara geçen Vakıf

kütüphane kurma geleneği, sadece kendi şartları ve

imkânları içinde oluşup, işleyen kuruluşların da memleket

kültürüne pek çok hizmetlerde bulunmasına vesile olmuştur.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Osmanlılar kütüphanelere önem verirlerdi

• Özellikle Osmanlı Devleti' nin gerek yükselme ve gerekse bunu takip eden devirlerinde imparatorluğun muhtelif yerlerinde başta Fatih Sultan Mehmed, Kanunî Sultan Süleyman, II. Mahmud, III. Ahmed, I. Hamid, III. Mustafa, Valide Sultanlardan Esmihan Sultan, Nurbani Sultan, Pertevniyal Valide Sultan, Sadrazamlardan Köprülü Mehmed Paşa, Koca Ragıp Paşa, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa, Şehit Ali Paşa, Kılıç Ali Paşa ile Darüssade Ağaları Hacı Beşir Ağa, Mehmed Ağa, Şeyhülislamlar Feyzullah Efendi, Arif Efendi, Esat Efendi ile ricali devletten reisülküttap Mustafa Efendi ve Selim Ağa' nın kurduğu kütüphanelerden başka, Aziz Mahmud Hüdai Efendi ve Halet Efendi' nin kurduğu tekke kütüphaneleri Topkapı ve Yıldız Saraylarında kurulan saray kütüphanelerini görüyoruz.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Sultan Ahmet Kütüphanesi

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kütüphenedeki el yazması kitaplar

Prof.Dr. İbrahim USLU

• Kütüphaneler, diğer okul vb. müesseselerle birlikte, 1826 yılında vakıf müesseseleriyle ilgili bakanlık olan Evkaf Nezareti' nin kuruluşuna kadar, kendi özel vakfiyelerindeki hükümlere göre idare edildiler.

Süleymaniye Kütüphanesi

Prof.Dr. İbrahim USLU

Memlekette nahiyelere kadar kütüphaneler

kurulmalıdır

• Maarif Nazırı Mustafa Paşa gibi müteşebbis bir eğitimci ve

daha o yıllarda, "Memlekette nahiyelere kadar kütüphaneler

kurulmalıdır." diyen Sadrazam Said Paşa ve bu

kütüphanenin kuruluşuna ayrıca şahsî bütçesinden katkıda

bulunacak kadar cömert olan Padişah, Sultan II. Abdulhamid

Beyazıt Kütüphanesinin kuruluş kararının tatbikinde etkili

olmuşlardır. 1913 yılında kütüphaneler tekrar Evkaf Nezareti'

ne bağlandığı halde Beyazıt Kütüphanesi tek başına Maarif

Nezareti' nde kalır.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Vakıf kütüphaneleri

yerine, devlet kütüphaneleri

• Ancak, Maarif Nezareti kurulunca, bu müesseseler Evkaf' tan

Maarif' e geçmişlerdir. 1869 yılında yürürlüğe konulan

"Maarif-i Umumiye Nizamnamesi" nin arkasından 1881' de

"Kütüphanelerin Suret-i Tesisi ve Usul-i İdaresi" ne dair

talimatname çıkar. Vakıf kütüphaneler yerine, artık devlet

tarafından konuya el atıldığını görürüz. Hattâ bu

anlayışı, daha geriye de götürebiliriz.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Eşekli Kütüphane

• Yıl 1943. Genç Mustafa‟nın tayini kütüphaneci olarak Ürgüp Tahsin Ağa Kütüphanesi‟ne çıkar. Bizimki kütüphanede heyecanla okurları bekler; bir gün olur, beş gün olur, gelen giden yok. Etraftakilerle konuşur, herkese anlatır: “Bakın kütüphane bomboş duruyor, gelin kitap okuyun.” Gelen giden olmaz. Amirlerine durumu bildirir.

– Kardeşim otur oturduğun yerde, maaşını düzenli alıyon mu, almıyon mu?– Alıyorum.

– Eee, o zaman ne karıştırıyon ortalığı, gelen giden olsa maaşın mı artacak? Başına daha fazla bela alacan, o kütüphaneye yıllardır kimse gelmez zaten.

23 yaşındaki genç memur “Ne yapayım, ne yapayım?” diye düşünür durur. Sonunda aklına bir fikir gelir, eşine söyler. Eşi önce “Deli misin bey?” der, ama kocasının bir şeyler üretme, işe yarama çabasını yakından görünce fikri kabullenir.

O dönem devletteki amirleri nin çıkardığı tüm engellerin tek tek, binbir güçlükle üstesinden gelir. Çünkü o zaman da şimdiki gibi, “Aman bir şey yapmayalım da başımıza bir iş gelmesin. Çalışsan da aynı maaş, çalışmasan da“ zihniyeti aynen var.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Eşekli Kütüphane

• Kaymakamı zorlukla ikna eder ve bir eşek alır. İki tane de

sandık yaptırır. İki sandığa, kalınlığına göre 180-200 kitap

sığar. Sandıkların üstüne “Kitap İade Sandığı” yazar.

Kitapları eşeğe yükler ve köy köy gezmeye başlar.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Eşekli Kütüphaneci

• Kütüphaneye de bir yazı asar: “Sadece Pazartesi ve Cuma

günleri açıyoruz.” Köydeki çocuklar şaşırır. Eşeğe bir sürü

kitap yüklemiş bir amca, o gariban çocukların küçücük

ellerine kitapları verir. Düşünün, Noel Baba gibi. Noel Baba

yalan, Mustafa Amca ise gerçek. Geyikler yerine eşeği var.

Eşek de daha gerçek, Mustafa Amca da.

Prof.Dr. İbrahim USLU

• “Çocuklar bunları okuyun, aranızda da değişin. On beş gün

sonra aynı gün gelip alacağım. Aman yıpratmayın, diğer

köylerdeki arkadaşlarınız da okuyacak” der.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Eşekli Kütüphaneci ve çocuklar

• Mustafa artık Ürgüp‟teki kütüphanede bir iki gün

durmakta, diğer günler eşeği Yüksel‟le köy köy gezmektedir.

Köylerdeki çocuklar Eşekli Kütüphaneciyi her seferinde

alkışlarla karşılarlar. Kalpleri küt küt atar heyecandan, sevinç

içinde yeni kitapları beklerler.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Eşekli Kütüphaneci ve kadınlar

• Mustafa Amca„nın ünü etrafa yayılır. Diğer devlet memurları

makam odalarında sıcak sıcak oturup iş

yapmazken, Mustafa‟nın eşeği Yüksel yediği otu hepsinden

fazla hak etmektedir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Eşekli Kütüphane

• Zamanla insanlar kütüphaneye de gelmeye başlar. Mustafa

bakar ki kütüphaneye kadınlar hiç gelmiyor. Zenith ve

Singer‟e mektup yazar: “Bana dikiş makinesi

yollayın, firmanızın adını kütüphanenin girişine kocaman

yazayım“ der. Zenith dokuz tane, Singer bir tane dikiş

makinesi yollar.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kadınlara okuma günü

• Salı günlerini kadınlar günü yapar. Kumaşı alan kadın

kütüphaneye koşar. On makine yetmediği için sıra oluşur.

Sırada bekleyen kadınların eline birer kitap verir, beklerken

okusunlar diye. Okuma-yazma oranının düşüklüğünü

görünce halkevlerine okuma yazma kursları vermeye gider.

Halıcılık kursları başlatır, bölgede halıcılığı canlandırır. Bu

arada valilik Mustafa hakkında dava açar, “kendi görev

tanımı dışında davranıyor” diye. 50 yaşına gelen Mustafa

Amca baskıyla emekli edilir.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Heykeli dikildi

• Mustafa Amca köylüler arasında efsane olur, yıllar geçtikçe

köylerdeki çocuklarda okuma aşkı yerleşir. 2005 yılında

Mustafa Amca vefat eder.

• Tüm Kapadokya çok üzülür, aralarında toplanırlar. Ürgüp‟e

Eşekli Kütüphaneci Mustafa Güzelgöz ve eşeğinin heykelini

dikerler.

• Bakın Nevşehir‟den ve bu ülkeden nice

müdür, amir, vali, bürokrat, milletvekili, politikacı geçti;

binlercesinin adını kimse hatırlamaz ama Mustafa Güzelgöz

ve eşeğinin heykeli var.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kütüphanenin Önemi Eşekli Gezici

Kütüphaneyle Anlatıldı

• Erzincan'da Kütüphanecilik Haftası kutlamaları, ilginç bir açılış törenine sahne oldu.

• 1950'li yıllarda Nevşehir'in Ürgüp bölgesinde kütüphaneci Mustafa Güzelgöz, 'Eşekli Kütüphanecilik' sayesinde 36 köye eşek üzerinden kitap dağıtımı yapmış ve bu davranıştan dolayı çeşitli ödüller alarak, 'Eşekle Gelen Aydınlık' isimli kitap yayımlanmıştı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Kütüphanenin Önemi Eşekli Gezici

Kütüphaneyle Anlatıldı

• Bu olaydan esinlenen Zekir Müşir Paşa İlköğretim Okulu

idaresi, eşek bularak o yıllarda imkânsızlıklara rağmen

verilen kütüphanecilik hizmetini öğrencilere yaşatabilmek için

temsili canlandırma yaptırdı. Yapılan temsili

canlandırmada, karşılarında eşek üzerindeki gezici

kütüphaneyi gören öğrenciler şaşkınlıklarına gizleyemedi ve

uzun süre eşeği ve müstahdemi alkışladı.

Prof.Dr. İbrahim USLU

Mustafa Amca

Prof.Dr. İbrahim USLU

Günümüz kütüphaneleri

Prof.Dr. İbrahim USLU

Süleymen Demirel Üniversitesi

Recommended