317
Sayı : 96021322-110/20737 GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA Tapu ve Kadastro ……….. Bölge Müdürlüğünün 23.01.2014 tarihli ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan, …………. Tapu Müdürlüğünün 29.11.2013 tarihli ve 26324 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde Av. …………… tarafından 09.12.2013 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir. İSTEM: ………..İli, …………İlçesi, ……………. Köyü, 493 numaralı parselin tamamı Bekir oğlu ……………. adına kayıtlı iken; 13.11.2013 tarih 2013/26324 sayılı başvuru numarası ile ……………..tarafından satış işlemi talebinde bulunulmuştur. RET NEDENİ: ………….. İli, ………………. İlçesi, …………… Köyü, 493 numaralı parselin tamamı Bekir oğlu …………………… adına kayıtlı iken, malik tarafından yapılan satış talebinin, bahse konu işlemin yapılabilmesi için, taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin terkininin gerektiği gerekçesiyle istemin ………………. Tapu Müdürlüğüce reddedildiği, buna rağmen malikin, adına kayıtlı taşınmazın ihtiyati tedbirli olarak satış işleminin yapılması hususunda ısrar ettiği, …………….. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.11.2013 tarih ve 2008/186 sayılı yazısında; "Dava konusu ……………….. Köyü, 493 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki tedbirin bu aşamada mahkememiz tarafından kaldırılması mümkün görülmemekle birlikte bu taşınmazın tedbir şerhi korunmak şartıyla ……………….. tarafından 3. şahıslara idari olarak devredilmesindeki takdir ve sorumluluk Tapu Müdürlüğüne aittir." ifadesi gereği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesi ve Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesi uyarınca …………….. Tapu Müdürlüğü'nce istem, 20.09.2013 tarih 20560 yevmiye numarası ile ret edilmiştir.

 · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/20737

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……….. Bölge Müdürlüğünün 23.01.2014 tarihli ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan, …………. Tapu Müdürlüğünün 29.11.2013 tarihli ve 26324 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde Av. …………… tarafından 09.12.2013 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

………..İli, …………İlçesi, ……………. Köyü, 493 numaralı parselin tamamı Bekir oğlu ……………. adına kayıtlı iken; 13.11.2013 tarih 2013/26324 sayılı başvuru numarası ile ……………..tarafından satış işlemi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

………….. İli, ………………. İlçesi, …………… Köyü, 493 numaralı parselin tamamı Bekir oğlu …………………… adına kayıtlı iken, malik tarafından yapılan satış talebinin, bahse konu işlemin yapılabilmesi için, taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin terkininin gerektiği gerekçesiyle istemin ………………. Tapu Müdürlüğüce reddedildiği, buna rağmen malikin, adına kayıtlı taşınmazın ihtiyati tedbirli olarak satış işleminin yapılması hususunda ısrar ettiği,

…………….. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.11.2013 tarih ve 2008/186 sayılı yazısında; "Dava konusu ……………….. Köyü, 493 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki tedbirin bu aşamada mahkememiz tarafından kaldırılması mümkün görülmemekle birlikte bu taşınmazın tedbir şerhi korunmak şartıyla ……………….. tarafından 3. şahıslara idari olarak devredilmesindeki takdir ve sorumluluk Tapu Müdürlüğüne aittir." ifadesi gereği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesi ve Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesi uyarınca …………….. Tapu Müdürlüğü'nce istem, 20.09.2013 tarih 20560 yevmiye numarası ile ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………. İli……………… İlçesi, …………… Köyü, 493 numaralı parselde kain, 20917 m miktarındaki "Ağaçlı Tarla ve Ev" vasıflı taşınmazın tamamının Bekir oğlu ……………. adına kayıtlı olduğu,

Bahse konu taşınmaz üzerine ………….3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.06.2008 tarih ve 2008/186 Esas sayılı yazısına istinaden ……………. Tapu Müdürlüğünce 17.06.2008 tarih ve 7497 yevmiye numaralı işlem ile ihtiyati tedbir şerhinin işlendiği,

Page 2:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………3. İcra Dairesinin 06.06.2013 tarih ve 2008/1319 Esas sayılı cebri satış kararına istinaden …………… Tapu Müdürlüğünce, …………… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin ihtiyati tedbirinin terkini için 10.06.2013 tarih ve 5362 sayılı yazı ile konunun ilgili Mahkeme nezdinde soru konusu edildiği,

……………..3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.06.2013 tarihli cevabi yazısında; ihtiyati tedbirin cebri icra yoluyla satışı engellemeyeceği, İcra Müdürlüğünün talebi gereğince yapılacak tescil işleminden sonra ihtiyati tedbirin hükmünün kalmayacağının düşünülmekle beraber, bu husustaki takdir ve sorumluluğun tapu müdürlüğüne ait olduğu yönünde görüş verildiği,

………………3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.06.2013 tarihli görüşü doğrultusunda, ……………….Tapu Müdürlüğünce, 11.06.2013 tarih ve 12937 yevmiye numaralı işlemle taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin muhafazası suretiyle cebri satış işleminin gerçekleştirildiği,

Kayıt maliki ……………….. nun 13.11.2013 tarih, 2013/35635 sayılı başvuru numarası ile ihtiyati tedbir şerhi ile birlikte devraldığı taşınmazın satışı için ……………. Tapu Müdürlüğüne başvuruda bulunduğu,

Müdürlükçe 14.11.2013 tarih 9508 sayılı yazı ile …………….3. İcra Müdürlüğünün 06.06.2013 tarih ve 2008/1319 Esas sayılı cebri satış yazısına istinaden satış işleminin yapılıp yapılamayacağı, taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbir şerhini koyduran …………….. 3. Asliye Hukuk Mahkemesine sorulmuş olup, Mahkeme tarafından alınan cevabi yazıda; tedbirin Mahkeme açısından devam ettiği ve taşınmaz malikleri açısından iradi satışlara engel teşkil ettiğinin bildirildiği, yine dava konusu taşınmazların cebri icra yoluyla 3. şahıslara devrine engel teşkil etmeyeceği düşünülmekle birlikte bu konudaki takdir ve sorumluluğun tapu müdürlüğüne ait olduğunun daha öncede 10.06.2013 gün ve 2008/186 E. sayılı müzekkere ile bildirildiği, taşınmazın cebri satışı sonucunda adına kaydedilen ………………… nun Mahkemede görülmekte olan davanın tarafı olmadığı ve ancak 3. kişi olarak kendisi tarafından tedbirin kaldırılıp kaldırılmayacağı konusunda bir talep geldiği takdirde duruşmada değerlendirme yapılmasının mümkün olabileceği, taşınmazın tapu kaydındaki tedbirin bu aşamada Mahkemece kaldırılmasının mümkün olamayacağı ve taşınmazın tedbir şerhinin korunması şartıyla ……………………. tarafından 3. şahıslara iradi olarak devredilmesindeki takdir ve sorumluluğun Tapu Müdürlüğüne ait olduğunun bildirildiği,

Ayrıca ………………… 3. İcra Müdürlüğünün söz konusu taşınmaza yönelik 10.12.2013 tarih 2008/1319 Esas sayılı yazısı ile de; borçluya ait Bohşin Köyü, 493 sayılı parselin, 167.000 TL. bedelle alacağa mahsuben ………………… na ihale edilmiş olduğu, ancak ilgililere tebliği yapılarak sıra derece kararı kesinleşmeksizin sehven tescil belgesinin verilmiş olduğu, ………………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 213/690 E. sayılı dosyasında görülmekte olan sıra cetveline itiraz davası nedeniyle ikinci bir yazıya kadar, taşınmazın 3. Şahıslara devrinin durdurulmasının bildirildiği,

Müdürlüğün, ihtiyati tedbirin ilgili Mahkeme tarafından terkin edilmesi halinde işlemin gerçekleştirilebileceği gerekçesi ile satış talebinin reddi yönünde verdiği karara karşı üst birime yapılan itiraz sonucu kararın, Bölge Müdürlüğünün 23.01.2014 tarihli ve 2014/2 sayılı kararı ile

Page 3:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

onanması üzerine, 09.12.2013 tarihli dilekçe ile bu kararlara karşı itiraz edildiği dosyadan anlaşılmaktadır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması ancak tescille olur. Kanunda öngörülen bazı hallerde ise mülkiyet tescilden önce kazanılabilir. Cebri icra yolu ile satışlarda istisnai hallerdendir. Bu durumda cebri icra yolu ile ihale yapılmakla mülkiyet ihale alıcısına geçer ve tescil bildirici niteliktedir.

Aynı Kanunun 1014. maddesinde, bir tescilin terkini veya değiştirilmesinin ancak bu kaydın kendisine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerinde yapılabileceği, ayrıca Tapu Sicil Tüzüğünün 69. maddesinde de, tapu sicilinde terkin için hak sahibinin veya yetkili makamın isteminin ya da mahkeme kararının bulunmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde verilebilmektedir. Aynı Kanunun 397. maddesinin 2. fıkrasına göre, ihtiyati tedbir kararlarının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesine göre, ihtiyatî tedbir kararları, mahkemelerce taşınmaz malın aynı ile ilgili bir anlaşmazlık sebebiyle verildiğinden, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının tapu müdürlüklerine ulaşması halinde, sicile hemen şerh verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiç bir işlem yapılmaması gerekir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ile aynı Tüzüğün 69. maddesindeki, terkinde tescil istemleri ile ilgili hükümler uygulanır hükmü gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması da yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karar veya yazıya istinaden mümkün olabilecektir.

Cebri icra sonucunda ihale anında mülkiyet ihale alıcısına geçmekle birlikte, cebri icra organlarınca yapılan cebri satışın yapılması ile tapu kütüğünde kayıtlı kimi hakların ve mülkiyet hakkı kısıtlamalarının terkini ve icra yolu ile satışların tapu kütüğünde tescili farklı kavram ve vakalardır. İcra Müdürlüklerinin haciz, ipotek gibi kimi hakları kendi mevzuatlarının tanıdığı yetkiler gereği sonuçlandırıp terkini istemekle yetkili kılındıklarının bilinmesinin yanında, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden, bunların kaldırılmalarına ve ihtiyati tedbirleri etkisiz kılacak işlemlerin yapılabilip yapılamayacağına da mahkemelerce karar verilmesi gerekir.

Tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin kayıtların İdaremizce yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmadan resen terkin edilmesi mümkün olmayıp, ihtiyati tedbirlerin ve tapu siciline kaydedilen hakların, Medeni Kanunun 1015. maddesi ile Tapu Sicili Tüzüğünün 69. maddesi gereğince, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararı uyarınca terkin edilmesi gerekmektedir.

Page 4:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararları mahkemelerce verildiği ve hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, kaydında ihtiyati tedbir şerhi bulunan bir taşınmaz üzerinde, bu ihtiyati tedbirin kaldırılması, mahkemenin vereceği bir karara veya yazıya bağlıdır.

İtirazcı tarafından, İcra Müdürlüğünce yapılan cebri satışın müvekkili adına tescilinin ihtiyati tedbirden ari olarak gerçekleştirilmesi gerektiği, müvekkilinin böyle bir ihtiyati tedbir kararından haberinin olmadığı, eğer bu durumu bilmiş olsaydı taşınmazın satış işleminde bulunmayacağı iddia edilmiştir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1020. Maddesinde, tapu sicilinin herkese (ilgisini inanılır kılan) açık olduğu, kimsenin tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremeyeceği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla taşınmazı herhagi bir suretle satın alan kişilerin de tapu sicilinin aleniyeti prensibi gereği taşınmaza ait tüm kayıtları inceleme yetki ve sorumluluğunun bulunuyor olması, taşınmaz üzerindeki bir kaydın bilinmiyor olduğunun hak sahiplerince ileri sürülmesi, işlemi gerçekleştiren tapu idaresi tarafında kabul edilebilecek bir husus değildir.

Yine itirazcı tarafından, Tapu Müdürlüğünce ret gerekçesi olarak gösterilen Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesinin konu ile hiçbir ilgisinin olmadığı dile getirilmiştir.

Tapu müdürlüklerince taleplerin reddine dair işlemlerin gerekçeleri, hukuki ve maddi vakalar ve konu ile ilgili hukuksal düzenlemelerdir. Ret kararı ve dosyadaki belgelere göre talebin reddi gerekçesinin taşınmaz üzerinde ihtiyati tedbir şerhinin bulunması olduğu görülmektedir. Türk Medeni Kanunu' nu 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesi ret kararlarının gerekçesi olmayıp ret işlemlerinin usulünü belirleyen düzenlemelerdir. Diğer taraftan 17.08.2013 tarihli Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesi ret usulünü düzenler. İtirazcının eski Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesinden bahsettiği ve yanılgılı değerlendirmede bulunduğu anlaşılmaktadır.

Tapu Müdürlüğü'nün söz konusu ihtiyati tedbirin terkini ve cebri satışa engel olup olmayacağı hususunu ilgili mahkemeden soru konusu ettiği, …………… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.06.2013 tarihli görüşü doğrultusunda, 11.06.2013 tarih ve 12937 yevmiye numaralı işlemle taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin muhafazası suretiyle cebri satış işleminin gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Yazışmalardan taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin cebri satışa engel olmadığının ilgili merci ve mahkemelerce bildirildiği, ancak tedbiri koyduran mahkemenin yazılarından ihtiyati tedbirin devam ettiği ve terkinine muvafakat verilmediği anlaşılmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, ……………….. 3. İcra Müdürlüğünün söz konusu taşınmaza yönelik 10.12.2013 tarih 2008/1319 Esas sayılı yazısı ile Müdürlüğün söz konusu tedbirin durumu ile ilgili bilgi taleplerine, mahkemece tedbirin devam ettiğinin bildirildiği, ihtiyati tedbiri koyduran merci tarafından söz konusu ihtiyati tedbirin terkinine ilişkin bilginin dosyasında mevcut olmadığı hususları ile tapu sicilinde yapılacak bir işlem sonucunda yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, gerek icra müdürlüğünün gerekse ihtiyati tedbir şerhini koyduran mahkemenin yazılarına istinaden söz konusu taşınmazla ilgili olarak malikin iradi tasarrufları ile 3. şahıslar lehine hak doğurucu herhangi bir işlem yapılamayacağından, talebin reddine dair, ……………..Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 29.11.2013 tarihli ve 26324 yevmiye numaralı

Page 5:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

ret kararı ve Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünce verilen 23.01.2014 tarih ve 2014/2 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………. Tapu Müdürlüğünün 29.11.2013 tarihli ve 26324 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro …………... Bölge Müdürlüğünün 23.01.2014 tarihli ve 2014/2 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 6:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-100.01/ 29.04.2014

Konu :

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü' nün 13.01.2014 tarih ve 2014/1 sayılı kararı ile onanan, ……………… Tapu Müdürlüğü' nün 04.12.2013 tarih ve 30249 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde, Av………………… tarafından 27.01.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

………………. İli, ……………….. İlçesi, …………………… Mahallesi, 349 ada, 1 parsel numarasına kayıtlı,"14 adet dubleks karkas bina ve arsası" vasıflı taşınmazın 1/14 hisse maliki, Hamit kızı ………………… tarafından, kat mülkiyeti tesisi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ

………………… İli, …………………….. İlçesi, ……………………. Mahallesi 349 ada, 1 parsel numaralı taşınmazda, İsmail oğlu ………………… ait 1/14 hisse üzerinde, ………………….. Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü lehine 27.02.2012 tarih ve 3.884.246 sayılı yazıya istinaden kamu haczi konulduğu, Müdürlüğün 06.06.2013 tarih ve 2009 sayılı yazısıyla, talep edilen işleme muvafakat edilip edilmediğinin ilgili kurumdan sorulduğu, ilgili Kurum tarafından 14.06.2013 tarih ve 12833 sayılı yazıyla, işleme muvafakat etmediklerinin bildirildiği görülmüş; bunun üzerine istem, 6183 sayılı kanunun 13. ve 73. maddeleri ile Genel Müdürlüğümüzün 1390 sayılı genelgesinde belirtilen hükümler çerçevesinde değerlendirilerek, Türk Medeni Kanunu' nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince, …………………. Tapu Müdürlüğü' nün 04.12.2013 tarih ve 30249 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME

………………İli, ………………… İlçesi, ………………….Mahallesi, 349 ada 1 parsel numalı "14 adet dubleks karkas bina ve arsası" vasıflı taşınmazın 3/56 hissesinin …………………………adına, 1/56 hissesinin ……………………….. adına, 1/14' er hissesinin, ………………….., Hamit kızı ……………………. ve diğer müşterekleri adına kayıtlı olduğu,

Taşımazın üzerinde 14 adet yapının olduğu, bu yapılara ait yapı kullanma izin belgelerinin 15.07.2002 tarihinde verildiği,

Page 7:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Anılan taşınmazın 1/14 hissesinin maliki olarak görünen …………………… ın hissesi üzerinde muhtelif tarih ve yevmiye numaraları ile tesis edilmiş olan icrai hacizlerin ve kamu hacizlerinin bulunması nedeniyle, kamu hacizleriyle ilgili olarak ilgili mercilerle gerekli yazışmaların yapıldığı ve …………… …………. Vergi Dairesi ile ………………. Sosyal Güvenlik Merkezine ait olan kamu hacizleri ile ilgili muvafakatlerin alındığı,

Ancak diğer kamu haczi alacaklılarından, ……………….. Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü lehine 05.03.2012 tarih ve 4880 yevmiye numarası ile tesis edilen kamu haczi ile ilgili olarak; adı geçen müdürlüğün 14.06.2013 tarih ve 21516 sayılı yazısıyla gerçekleştirilmek istenen kat mülkiyeti tesisi işlemine muvafakat etmediklerinin anlaşıldığı,

Ayrıca diğer kamu haczi alacaklısı ………………………. Vergi Dairesi Müdürlüğü lehine, 21.11.2008 tarih ve 10117 yevmiye, 06.09.2011 tarih ve 21516 yevmiye nolu hacizler ile ilgili olarak da anılan müdürlükten gönderilen 04.07.2013 tarih ve 14157 sayılı yazıyla mükellefin dairelerine müracaatları halinde durumun değerlendirileceği belirtilmiş olup, daha sonra aynı Müdürlükten gönderilen 12.09.2013 tarih ve 17498 sayılı yazıyla, kat mülkiyetine esas liste ve vaziyet planının gönderilmesini talep etmiş ve müdürlük tarafından da kat mülkiyetine esas liste ve vaziyet planının 18.09.2013 tarih ve 2919 sayılı yazıyla gönderilmesine rağmen, gerçekleştirilmek istenen işlemle ilgili muvafakat konusunda olumlu veya olumsuz bir cevap alınamaması sonucunda istemin, ………………….. Tapu Müdürlüğünce 6183 sayılı kanunun 13. ve 73. maddeleri ile Genel Müdürlüğümüzün 1390 sayılı genelgesinde belirtilen hükümler çerçevesinde değerlendirilerek 04.12.2013 tarih ve 30249 yevmiye numaralı ret kararının verildiği, ret kararının da Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü' nün 13.01.2014 tarih ve 2014/1 sayılı kararı ile onandığı görülmüştür.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Kat mülkiyeti, tamamlanmış bir yapının kat, daire, iş bürosu, dükkan, mağaza, mahzen, depo gibi bölümlerinden ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olanları üzerinde, o gayrimenkulün maliki veya ortak malikleri tarafından, Kat Mülkiyeti Kanunu'nun hükümlerine göre, bağımsız mülkiyet hakları kurabilmelerini ifade eder. Diğer bir deyişle kat mülkiyeti, arsa payı ve ana taşınmazdaki ortak yerlerle bağlantılı özel bir mülkiyet çeşididir. Kat mülkiyeti ve kat irtifakı, bu mülkiyete konu olan anataşınmazın bağımsız bölümlerinden her birinin konum ve büyüklüklerine göre hesaplanan değerleri ile oranlı olarak projesinde tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulur.

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu' nun uygulanmasını göstermek üzere Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yayınlanmasının ardından 18.01.2010 tarihinde ilga edilen ancak yerine ikamesi yapılmayan 1392 sayılı Genelge' nin XI. bölümünde, üzerinde kısıtlayıcı şerh bulunan taşınmazlarda kat mülkiyeti kurulması halinde yapılacak işlem akışı düzenlenmiştir. Buna göre, haciz ve ihtiyati haciz anataşınmazın belli hissesini kısıtlıyorsa, evvelce bu hissenin sahibi lehine binanın muayyen bir bölümünde istifadeyi içerir irtifak hakkı veya irtifak hakkı vaadinde belirtilen bölüm ve hisse (arsa payı) aynı kalmak şartıyla, haczi koyan merciin muvafakatine ihtiyaç duyulmadan, anataşınmaz kat mülkiyetine çevrilebilir. Buna karşılık hissedarlar aralarında bölümlerinden istifadeyi içerir irtifak hakkı tesis etmeksizin, ortak mülkiyet hükümlerine göre bir

Page 8:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

binaya sahip ve hissedarlardan biri veya bir kaçı hacizli ise, anataşınmazın kat mülkiyetine çevrilmesinde, haczi koyan merciin muvafakatine ihtiyaç vardır. İhtiyati tedbir anataşınmazın tamamını kısıtlamışsa ancak ihtiyati tedbirin kaldırılması halinde kat mülkiyetine çevrilebilir. Buna karşılık ihtiyati tedbir muayyen bir hisseyi kısıtlıyorsa evvelce bu hissenin sahibi, binanın belli bir bölümünden istifadeyi mutazammın irtifak hakkı veya irtifak hakkı vaadine sahipse, arsa payı ve bağımsız bölümde değişiklik yapılmak kaydıyla, anataşınmaz kat mülkiyetine çevrilebilir. Bu takdirde ihtiyati tedbir hissenin bağlandığı bağımsız bölüm tapu kayıtlarına taşınmalı ve durum ilgili mahkemeye bildirilmelidir.

Yukarıda anılan Genelgenin bu hükümlerini değiştiren 17.03.2009 tarih ve 1281 sayılı genel duyurusunda (Genelge), "paylı mülkiyete konu olan bir taşınmazda haciz, ihtiyati haciz vb. kısıtlama mevcut ise Kat Mülkiyeti Kanuna göre tefrik yapılmak sureti ile kat irtifakı veya kat mülkiyeti tesis ve tescil taleplerinde; talep doğrultusunda Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca tefrik yapılarak tesis edilmesi, kısıtlamaların ilgili kısıtlı pay malikinin isabet eden bağımsız bölüme taşınması ve Türk Medeni Kanunun 1019 ncu maddesince kısıtlayıcı şerh koyan ilgili idareye bilgi verilmesi gerekmektedir. Ancak İhtiyati Tedbir ve Kamu haczi bulunması halinde ilgili mercilerden muvafakat alınması gerekir." şeklinde düzenleme getirilmiştir.

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 73. maddesinde, üzerinde kamu haczi bulunan bir taşınmazda, borçlunun hacizli mallarda tasarrufta bulunabilmesi, alacaklı amme idaresinin muvafakatinin alınmış olması şartına bağlanmıştır.

Söz konusu Kanun hükmünün İdaremizce uygulanmasını göstermek üzere düzenlenen Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesinde, "Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki 6183 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi gereğince, alacaklı Amme İdaresinin o yerdeki en büyük memuru, haciz kararı verebilmektedir. Bir taşınmaz malın bu şekilde haczine karar verildiğinde, aynı kanunun 73. maddesi gereğince, alacaklı Amme İdaresinin muvafakatı alınmaksızın mahcuz malların tasarrufu kabil olmadığından, mahcuz taşınmaz malın maliki tarafından temlikine veya bir aynî hakla takyidine müsaade edilmeyecektir." şeklinde hüküm tesis edilmiştir.

Gerek Kanun, gerekse İdaremizce düzenlenen 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgenin, kamu haczi ile malikin taşınmaz tasarrufuna getirilen kısıtlamayı, mülkiyeti devir sonucunu doğuran veya sınırlı ayni hakla takyit eden işlemlerle sınırlı tuttuğu, malikin kullanma ve yararlanma biçimindeki yetkilerini (şahsen kullanma veya şahsi hak kurma vs. biçimindeki) kısıtlamadığı görülmektedir. Öğretide de malikin tasarruf yetkisinden kastın, devir ve temlik amacını güden veya sınırlı ayni hakla takyit eden işlemler olduğu kabul edilmektedir.

6183 sayılı kanunda yer alan hükümler doğrultusunda, tasarruf işlemleri borcu yaratan değil, bir hakkı doğrudan etkileyerek onu ortadan kaldıran, azaltan hukuki işlemler olup, örneğin, bir kimsenin mülkiyetindeki bir şeyi başkasına devretmesi, alacağın temliki gibi işlemler olabilirken, borçlandırıcı işlem ise tarafları borç altına sokan, bir hakkı doğrudan doğruya etkilemeksizin sadece malvarlığının pasifini artıran işlemlerdir.

Page 9:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tasarruf işlemi, malvarlığına doğrudan doğruya etki eden işlemlere denir. Bir hakkı devreden, içeriğini değiştiren, onu yük altına sokan veya sona erdiren işlemler tasarruf işlemi olarak nitelendirilmektedirler. Mülkiyet hakkının malike tanıdığı hak ve yetkiler bakımından, bir taşınmazın tasarrufundan anlaşılması gereken taşınmazın devri veya bir ayni hakla takyidi sonucunu doğuran bir işleme konu edilmiş olmasıdır. Paylı mülkiyetli bir taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti tesisi kurulmasının, malikin taşınmazı doğrudan devir ve/veya sınırlı ayni hakla takyit niteliği bulunmamakla birlikte, paylı mülkiyetli bir taşınmazda kurulacak kat mülkiyetinde hissedara düşecek bağımsız bölüm sayısının ve bu bağımsız bölüme düşecek arsa paylarının sözleşme ile serbestçe belirlenebilmesi ve bu yola başvurularak taşınmaz üzerindeki ayni ve şahsi haklarının kapsamında değişiklik yapılabilmesi dikkate alındığında, yapılacak işlemin teknik anlamda tasarrufi işlem niteliğine dönüşecebileceği anlaşılmaktadır. Örneğin anataşınmaza 2/3 hisse ile malik olan bir kişiye, anayapıda oluşacak 50 bağımsız bölümden yalnızca birinin verilmesi suretiyle arsa payının 1/50'ye düşürülmesi gibi işlem yapılabileceği göz önüne alındığında, 6183 sayılı Kanun' un yasakladığı anlamda tasarrufi işlem niteliğini taşıyacağı açıktır.

Ancak somut olayda, taşınmazın cinsinin "14 adet dubleks karkas bina ve arsası" niteliğinde olduğu, hissesi kamu haczi ile takyitli ……………….. dahil taşınmaz maliklerinin 1/14' er hisse ile (……………….. 1/56, …………………….. 3/56) malik oldukları, kat mülkiyeti tesisine esas bağımsız bölümleri gösterir listeye göre ………………….. a 1/14 arsa payı verildiği, 15.07.2002 tarihinde verilmiş yapı kullanma izin belgesi ve vaziyet planına göre hissedarlara tahsis edilen bağımsız bölümlerin belli olduğu dikkate alındığında, hissedarların fiili kullanımlarının eylemli olarak belirlendiği ve haciz şerhlerinden öncede bu eylemli kullanım durumunun mevcut olduğu, kat mülkiyetine esas belirlenen arsa paylarının taşınmazdaki maliklerin paylarına paralel olduğu (……………………. ın arsa payının 1/14 olarak belirlendiğinin) ve fiili duruma uyumluluk arz ettiği görüldüğünden yukarıdaki belirtildiği şekilde dolanlı bir işlemden söz edilemeyeceği, dolayısıyla 6183 sayılı Kanun ve İdaremizin 1390 sayılı Genelgesinin yasakladığı anlamında devir /temlik ve/veya bir ayni hakla takyit şeklinde tasarrufi işlemin söz konusu olmayacağı anlaşılmaktadır.

Bununla beraber haciz alacaklısı kamu idaresinden yapılacak işleme dair muvafakat istendiği ve ilgili idarece işleme muvafakat verilmediği görülmektedir. Bunda, Müdürlüğün ilgili idareden muvafakata ilişkin talep yazısının, yapılacak işleme dair olayın hukuki ve eylemli durumunu açıklayıcı nitelikte kaleme alınmadan yüzeysel bir ifade ile yazılmasının da etkisi olduğu anlaşılmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, kat mülkiyeti kurulmasına ilişkin belgelere göre hissesi üzerinde takyidat bulunan …………………. a ait bağımsız bölümün ve arsa payının taşınmazdaki hissesi oranında belirlendiği, hissedarların anataşınmazın ve bunun üzerindeki bağımsız bölümlerin kullanım şekillerinin eylemli olarak belirlendiği ve kamu haczinin konusu olduğu hissenin (taşınmazın) belirginleşmesini sağlayarak tapu sicilinin belirlilik ve aleniyet ilkelerinin ve kamu haczinin tahsilinin sağlanacağı bir taşınmaz hissesi yerine ayrı bir taşınmazla güvencenin gerçekleşmesini sağlayacağı ve 6183 sayılı Kanun ile İdaremizin 1390 sayılı

Page 10:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Genelgesinin yasakladığı anlamda devir /temlik ve/veya bir ayni hakla takyit şeklinde tasarrufi işlemden söz edilemeyeceğinden, maddi hukuka ve hakkaniyete uygun talebin karşılanabilmesi hususunda ilgili idareden yukarıdaki şekilde açıklayıcı bir izahatla muvafakat istenerek alınacak sonuca göre talebin karşılanması gerektiğinden, eksik incelemeye dayanan …………………… Tapu Müdürlüğünün 04.12.2013 tarih ve 30249 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğünün 13.01.2014 tarih ve 2014/1 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………………. Tapu Müdürlüğünün 04.12.2013 tarih ve 30249 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 13.01.2014 tarih ve 2014/1 sayılı kararının eksik inceleme nedeniyle "BOZULMASINA" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 11:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/22555 05.05.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü' nün 11.02.2014 tarihli ve 2014/6 sayılı kararı ile onanan, …………….. Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarihli ve 20705 yevmiye numaralı ret kararına, Av. ……………… tarafından 04.03.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………..İli, …………… İlçesi, ………………. Köyü, 26 ada, 1 numaralı taşınmazın tamamı …………………. Gıda Tekstil İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı iken, 20.11.2013 tarih ve 2013/20089 sayılı başvuru numarası ile ……………….Bankası A.Ş. Vekili Av. ………………….. tarafından taşınmazın cebri satışından tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

………………….Gıda Tekstil İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı, ……………….. İli, ………………. İlçesi, …………………. Köyü, 26 ada, 1 numaralı taşınmazın kaydında 28.12.2012 tarih ve 19265 yevmiye numaralı ihtiyati tedbirin bulunduğu, talep sahibince …………………… 8. İcra Müdürlüğünün cebri icra satış kararlarına istinaden takyidatsız olarak ihale alıcısı adına tescilin istendiği, ihtiyati tedbirin icra müdürlüğünün yazısına istinaden terkin edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile istem, Türk Medeni Kanunu' nun 1016. maddesi ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddesi gereğince 25.12.2013 tarihli ve 20705 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME :

……………… İli, ……………….İlçesi, ………………… Köyü, 26 ada, 1 numaralı taşınmazın tamamı …………….. Gıda Tekstil İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı olduğu,

Bahse konu taşınmaza ait tapu kaydında……………….. 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.07.2012 tarih 2012 /661 D. İş sayılı yazısına istinaden 13.07.2012 tarih ve 12290 yevmiye numaralı ve ……………….. 4. Aile Hukuk Mahkemesinin 27.12.2012 tarih ve 2012/1082 E. sayılı yazısına istinaden 28.12.2012 tarih ve 19265 yevmiye numaralı ihtiyati tedbir şerhlerinin bulunduğu,

Page 12:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………………..8. İcra Dairesinin 14.11.2013 tarih, 2012/6412 Esas sayılı yazısı ile ……………Tekstil Gıda İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı …………………..Köyü, 26 ada, 1 numaralı taşınmazın borcundan dolayı 25.10.2013 tarihinde satış ihalesinin gerçekleştirildiği ve taşınmazın kaydında bulunan tüm takyidatların kaldırılarak ihale alıcısı T. Halk Bankası adına tescili işleminin yapılmasının istenildiği,

20.11.2013 tarihinde 2013/20089 başvuru numarası ile Banka vekilleri ………………. ……………….. ve …………………… tarafından ………………… 8. İcra Müdürlüğünün 14.11.2013 tarih 2012/6412 sayılı cebri satış yazılarına istinaden ………………. Bankası A.Ş. adına cebri satış için ………………Tapu Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğu,

Müdürlükçe 20.11.2013 tarihinde 4904 sayılı yazı ile cebri satıştan tescil talebi nedeniyle Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinden, dosyaları kapsamında konulan ihtiyati tedbirin devam edip etmediği, devam ediyorsa işleme muvafakatinin istendiği; Mahkemece 10.12.2013 tarihli ve 2012/661 D.İş. sayılı yazısı ile dava kesinleştiğinden ihtiyati tedbirin kalmadığının bildirildiği,

Müdürlükçe 20.11.2013 tarihinde 4905 sayılı yazı ile cebri satıştan tescil talebi nedeniyle ………………. 4. Asliye Hukuk Mahkemesiden dosyaları kapsamında konulan ihtiyati tedbirin devam edip etmediği, devam ediyorsa işleme muvafakatinin istendiği; Mahkemece 21.11.2013 tarihli ve 2012/1082 sayılı yazı ile dosyasının derdest olduğu dolayısıyla da ihtiyati tedbirin devam ettiği şeklinde cevap verildiği,

Bunun üzerine ………………….Tapu Müdürlüğünce ihtiyati tedbir şerhi terkin edilmeksizin cebri icra satış kararı gereğince tescil işleminin yapılabileceği ancak alacaklı banka yetkilileri tarafından taşınmazın ihtiyati tedbirli olarak tescilinin kabul edilmediği, ihtiyati tedbirin terkin edilerek taşınmazın takyidatsız olarak ……………….. Bankası A.Ş. adına tescilinde ısrar edilmesi nedeniyle istemin, Türk Medeni Kanunu' nun 1016. maddesi ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddesi gereğince ………………….. Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarihli ve 20705 yevmiye numaralı işlemiyle reddedildiği, Bölge Müdürlüğünün 11.02.2014 tarihli ve 2014/6 sayılı kararı ile onanması üzerine, 04.03.2014 tarihli dilekçe ile bu kararlara karşı itiraz edildiği dosyadan anlaşılmaktadır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması ancak tescille olur. Kanunda öngörülen bazı hallerde ise mülkiyet tescilden önce kazanılabilir. Cebri icra yolu ile satışlarda istisnai hallerdendir. Bu durumda cebri icra yolu ile ihale yapılmakla mülkiyet ihale alıcısına geçer ve tescil bildirici niteliktedir.

Aynı Kanunun 1014. maddesinde, bir tescilin terkini veya değiştirilmesinin ancak bu kaydın kendisine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerinde yapılabileceği, ayrıca Tapu Sicil Tüzüğünün 69. maddesinde de, tapu sicilinde terkin için hak sahibinin veya yetkili makamın isteminin ya da mahkeme kararının bulunmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

Page 13:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde verilebilmektedir. Aynı Kanunun 397. maddesinin 2. fıkrasına göre, ihtiyati tedbir kararlarının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesine göre, ihtiyatî tedbir kararları, mahkemelerce taşınmaz malın aynı ile ilgili bir anlaşmazlık sebebiyle verildiğinden, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının tapu müdürlüklerine ulaşması halinde, sicile hemen şerh verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiç bir işlem yapılmaması gerekir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ile aynı Tüzüğün 69. maddesindeki, terkinde tescil istemleri ile ilgili hükümler uygulanır hükmü gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması da yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karar veya yazıya istinaden mümkün olabilecektir.

Cebri icra sonucunda ihale anında mülkiyet ihale alıcısına geçmekle birlikte, cebri icra organlarınca yapılan satışların tapu kütüğünde tescili ile tapu kütüğünde kayıtlı kimi hakların ve mülkiyet hakkı kısıtlamalarının terkini farklı kavram ve vakalardır. İcra Müdürlüklerinin haciz, ipotek gibi kimi hakları kendi mevzuatlarının tanıdığı yetkiler gereği sonuçlandırıp terkini istemekle yetkili kılındıklarının bilinmesinin yanında, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden, bunların kaldırılmalarına ve ihtiyati tedbirleri etkisiz kılacak işlemlerin yapılabilip yapılamayacağına da mahkemelerce karar verilmesi gerekir.

Tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin kayıtların İdaremizce yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmadan resen terkin edilmesi mümkün olmayıp, ihtiyati tedbirlerin ve tapu siciline kaydedilen hakla-rın, Medeni Kanunun 1015. maddesi ile Tapu Sicili Tüzüğünün 69. maddesi gereğince, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararı uyarınca terkin edilmesi gerekmektedir.

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararları mahkemelerce verildiği ve hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, kaydında ihtiyati tedbir şerhi bulunan bir taşınmaz üzerinde, bu ihtiyati tedbirin kaldırılması, mahkemenin vereceği bir karara veya yazıya bağlıdır.

Somut olayda, …………….. 8. İcra Dairesinin 14.11.2013 tarih, 2012/6412 Esas sayılı yazısı ile taşınmazın borcundan dolayı 25.10.2013 tarihinde satış ihalesinin gerçekleştirildiği ve taşınmazın kaydında bulunan tüm takyidatların kaldırılarak ihale alıcısı …………….. Bankası adına tescili işleminin yapılmasının istenildiği, ……………… Tapu Müdürlüğünce taşınmazlar üzerindeki ihtiyati tedbirin terkinine Mahkemenin muvafakatinin bulunup bulunmadığı ile ilgili

Page 14:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

olarak konunun Mahkemeden soru konusu edildiği, 21.11.2013 tarihinde ………………4. Asliye Hukuk Mahkemesinden alınan yazıda, taşınmaz kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulmasına neden olan davanın halen derdest olduğu ve ihtiyati tedbirin devam ettiği yönünde bilgi verildiği ve tedbirin terkin edilebileceği hususuna değinilmediği görülmüştür.

Somut olay ve yasal durum karşısında, Müdürlüğün söz konusu tedbirin durumu ile ilgili bilgi taleplerine, mahkemece tedbirin devam ettiğinin bildirildiği, ihtiyati tedbiri koyduran merci tarafından söz konusu ihtiyati tedbirin terkinine ilişkin bilginin dosyasında mevcut olmadığı hususları ile tapu sicilinde yapılacak bir işlem sonucunda yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, söz konusu cebri satış kararına istinaden tüm takyidatlardan ari olarak ihale alıcısı adına yapılan tescil talebinin reddine dair, ……………….Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 25.12.2013 tarihli ve 20705 yevmiye numaralı ret kararı ve Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünce verilen 11.02.2014 tarih ve 2014/6 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğü' nün 11.02.2014 tarihli ve 2014/6 sayılı kararı ile onanan, ……………… Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarihli ve 20705 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" gerektiği sonucuna varılmıştır.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 15:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/21728 05.05.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü' nün 11.02.2014 tarihli ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 09.01.2014 tarihli ve 272 yevmiye numaralı ret kararına, ……………… tarafından 04.03.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………. İli, …………….. İlçesi, ………………. Mahallesi, 9704 ada, 4 ve 5 numaralı taşınmazların tamamı …………………… Gıda Tekstil İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı iken, 08.01.2014 tarih ve 2014/306 sayılı başvuru numarası ile ……………….. Bankası A.Ş. Vekili Av. ……………….. tarafından cebri satıştan tescil talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

…………. Gıda Tekstil İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı, ……………. İli, ………….. İlçesi, …………….. Mahallesi, 9704 ada, 4 ve 5 numaralı taşınmazların kaydında 28.12.2012 tarih ve 19265 yevmiye numaralı ihtiyati tedbir şerhi bulunmakta iken, ……………… 8. İcra Müdürlüğünün cebri icra satış kararlarına istinaden tüm takyidatlardan ari olarak cebri icradan tescilin istendiği, İcra Müdürlüğünün cebri tescil yazısına istinaden taşınmaz kaydında yer alan ihtiyati tedbirin terkin edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile 09.01.2014 tarihli ve 272 yevmiye numaralı işlemle talep reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME :

……………. İli, …………… İlçesi, ……………… Mahallesi, 9704 ada, 4 ve 5 numaralı taşınmazların tamamının ……………….. Gıda Tekstil İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı olduğu,

Bahse konu taşınmaza ait tapu kaydında, ………………. 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.12.2012 tarih ve 2012/1082 E. sayılı yazısına istinaden 28.12.2012 tarih ve 19265 yevmiye numarası ile ihtiyati tedbir şerhinin işlenmiş olduğu,

………………8. İcra Dairesinin 14.11.2013 tarih, 2012/6412 Esas sayılı yazısı ile ………………. Tekstil Gıda İnşaat Nakliye Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı …………….Mahallesinde kain, 9704 ada 4 ve 5 parsel numaralı taşınmazların borcundan dolayı 25.10.2013 tarihinde satış ihalesinin gerçekleştirildiği ve taşınmazların kaydında bulunan tüm takyidatların kaldırılarak ihale alıcısı …………… Bankası adına tescili işleminin yapılmasının istenildiği,

Page 16:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

25.11.2013 tarihinde 2013/19632-19634 başvuru numarası ile vekil …………………, 08.01.2014 tarihinde ise 2014/306 başvuru numarası ile ……………………… tarafından ……………… 8. İcra Müdürlüğünün 14.11.2013 tarih 2012/6412 sayılı cebri satış yazılarına istinaden ……………….. Bankası A.Ş. adına cebri satış için ……………….. Tapu Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğu,

………………. Tapu Müdürlüğünce 04.11.2013 tarihli ve 4944 sayılı yazı ile, ……………… 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden cebri satıştan tescil talebi nedeni ile yapılacak işleme muvafakatin istendiği ; Mahkemece 06.12.2013 tarihli ve 2012/1082 sayılı yazı ile ihtiyati tedbirin cebri satışa engel olduğunun bildirildiği,

Müdürlükçe, taşınmaz kaydına bulunan ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilemeyeceğinden takyidatsız olarak cebri satıştan tescil talebinin karşılanamayacağı gerekçesiye, 09.01.2014 tarih ve 272 yevmiye numaralı işlemle reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce de 11.02.2014 tarihinde 2014/4 sayılı karar ile onandığı anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması ancak tescille olur. Kanunda öngörülen bazı hallerde ise mülkiyet tescilden önce kazanılabilir. Cebri icra yolu ile satışlarda bu istisnai hallerdendir. Bu durumda cebri icra yolu ile ihale yapılmakla mülkiyet ihale alıcısına geçer ve tescil bildirici niteliktedir.

Aynı Kanunun 1014. maddesinde, bir tescilin terkini veya değiştirilmesinin ancak bu kaydın kendisine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerinde yapılabileceği, ayrıca Tapu Sicil Tüzüğünün 69. maddesinde de, tapu sicilinde terkin için hak sahibinin veya yetkili makamın isteminin ya da mahkeme kararının bulunmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde verilebilmektedir. Aynı Kanunun 397. maddesinin 2. fıkrasına göre, ihtiyati tedbir kararlarının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesine göre, ihtiyatî tedbir kararları, mahkemelerce taşınmaz malın aynı ile ilgili bir anlaşmazlık sebebiyle verildiğinden, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının tapu müdürlüklerine ulaşması halinde, sicile hemen şerh verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiç bir işlem yapılmaması gerekir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ile aynı Tüzüğün 69. maddesindeki, terkinde tescil istemleri ile ilgili hükümler uygulanır hükmü gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması da yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karar veya yazıya istinaden mümkün olabilecektir.

Cebri icra sonucunda ihale anında mülkiyet ihale alıcısına geçmekle birlikte, cebri icra organlarınca yapılan cebri satışın yapılması ile tapu kütüğünde kayıtlı kimi hakların ve mülkiyet

Page 17:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

hakkı kısıtlamalarının terkini ve icra yolu ile satışların tapu kütüğünde tescili farklı kavram ve vakalardır. İcra Müdürlüklerinin haciz, ipotek gibi kimi hakları kendi mevzuatlarının tanıdığı yetkiler gereği sonuçlandırıp terkini istemekle yetkili kılındıklarının bilinmesinin yanında, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden, bunların kaldırılmalarına ve ihtiyati tedbirleri etkisiz kılacak işlemlerin yapılabilip yapılamayacağına da mahkemelerce karar verilmesi gerekir.

Tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin kayıtların İdaremizce yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmadan resen terkin edilmesi mümkün olmayıp, ihtiyati tedbirlerin ve tapu siciline kaydedilen hakla-rın, Medeni Kanunun 1015. maddesi ile Tapu Sicili Tüzüğünün 69. maddesi gereğince, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararı uyarınca terkin edilmesi gerekmektedir.

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararları mahkemelerce verildiği ve hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, kaydında ihtiyati tedbir şerhi bulunan bir taşınmaz üzerinde, bu ihtiyati tedbirin kaldırılması, mahkemenin vereceği bir karara veya yazıya bağlıdır.

Somut olayda, …………… 8. İcra Dairesinin 14.11.2013 tarih, 2012/6412 Esas sayılı yazısı ile taşınmazların borcundan dolayı 25.10.2013 tarihinde satış ihalesinin gerçekleştirildiği ve taşınmazın kaydında bulunan tüm takyidatlarm kaldırılarak ihale alıcısı ………………… Bankası adına tescili işleminin yapılmasının istenildiği, ………………….. Tapu Müdürlüğünce taşınmazlar üzerindeki ihtiyati tedbirin terkinine Mahkemenin muvafakatinin bulunup bulunmadığı ile ilgili Mahkemeden soru konusu edildiği, Mahkemeden alınan 06.12.2013 tarih ve 2012/1082 E. sayılı yazı içeriğinde, tedbirin devam ettiği ve bu kararın cebri satışa engel olduğu şeklinde bildirimde bulunulduğu görülmüştür.

Somut olay ve yasal durum karşısında, Müdürlüğün söz konusu tedbirin durumu ile ilgili bilgi taleplerine, mahkemece tedbirin devam ettiğinin bildirildiği, ihtiyati tedbiri koyduran merci tarafından söz konusu ihtiyati tedbirin terkinine ilişkin bilginin dosyasında mevcut olmadığı hususları ile tapu sicilinde yapılacak bir işlem sonucunda yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, söz konusu cebri satış kararına istinaden tüm takyidatlardan ari olarak ihale alıcısı adına yapılan tescil talebinin reddine dair, ………………. Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 09.01.2014 tarihli ve 272 yevmiye numaralı ret kararı ve Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğünce verilen 11.02.2014 tarih ve 2014/4 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğü' nün 11.02.2014 tarihli ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ………………Tapu Müdürlüğü' nün 09.01.2014 tarihli ve 272 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" gerektiği sonucuna varılmıştır.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 18:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/24182 05.05.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü' nün 19.03.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün yevmiye numaralı ret kararına, ………………… vekili Av. ……………… tarafından 24.03.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

2

…………… ili…………….. ilçesi, Kurtuluş Mahallesinde kain, 185 ada, 4 parsel numaralı, 1.685,00.m yüzölçümlü "Akaryakıt İstasyonu" nitelikli ve tamamı ……………………. adına kayıtlı taşınmazda, ……………. Fonu A.Ş. lehine 2. derece 750.000,00.TL bedelli ipotek tesisi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Talebe konu taşınmaz üzerinde, ……………….. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23.12.2013 tarih ve 2012/316 Esas sayılı yazısı ile koyulan 24.12.2013 tarih ve 6940 yevmiye numaralı ihtiyati tedbir şerhi bulunduğundan Müdürlükçe soru konusu edilmesi üzerine, ………………Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 19.02.2014 tarih ve 2012/316 Esas sayılı yazı ile söz konusu ipoteğin tapu kaydına işlenmesinin sakıncalı olduğunun bildirilmiş olması gerekçe gösterilerek talebin 24.02.2014 tarih ve 1272 yevmiye numaralı karar ile ret edildiği anlaşılmıştır.

YAPILAN İNCELEME :

2

……………. İli, …………….. İlçesi, Kurtuluş Mahallesinde kain, 185 ada, 4 parsel numaralı, 1.685,00.m yüzölçümlü "Akaryakıt istasyonu" nitelikli taşınmazın tamamı …………………….. adına kayıtlı iken, tamamı üzerinde 06.06.2002 tarih ve 809 yevmiye numaralı işlem ile ………………….. Petrol Anonim Şirketi lehine 75,000.000.000-TL. bedelli 1.derece ipotek tesis edildiği,

26.10.2010 tarih ve 7525 yevmiye numaralı işlem ile yine ………………. Petrol Anonim Şirketi lehine 5 yıl müddetli kira şerhi koyulduğu,

………………… Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23.12.2013 tarih ve 2012/316 Esas sayılı yazısına istinaden 24.12.2013 tarih ve 6940 yevmiye numaralı işlem ile taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir şerhi konularak, aynı tarih ve sayılı yazı ile Mahkemeye bilgi verildiği,

……………………. tarafından, 19.02.2014 tarihinde 2014/1538 başvuru numarası ile ipotek tesisi talebinde bulunulduğu, taşınmaz üzerinde ………………….. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından koydurulan 24.12.2013 tarih ve 6943 yevmiye numaralı ihtiyati tedbir şerhi bulunması sebebi ile Tapu Müdürlüğü'nce 19.02.2014 tarih ve 34519157-105.01/261 sayılı yazı ile ipotek işleminin yapılmasında sakınca olup olmadığının Mahkemeden sorulduğu,

Page 19:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

…………………. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 19.02.2014 tarih ve 2012/316 Esas sayılı cevabi yazı ile "Dava konusu taşınmaz üzerine konulması istenilen ipoteğin, Mahkememizce verilecek olan kararda tarafları olumsuz etkileme ihtimaline binaen söz konusu ipoteğin tapu kaydına işlenmesinin sakıncalı olduğu hususu bilgilerinize" şeklinde cevap verildiği,

Bunun üzerine Müdürlük tarafından verilen 24.02.2014 tarih ve 1272 yevmiye numaralı kararın, Bölge Müdürlüğü'nün 19.03.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı kararı ile onanmasını takiben ………………. vekili Av. ………………….. tarafından 24.03.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze süresinde itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun, 398. maddesine göre ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde verilebilmektedir. Aynı Kanun'un 397. maddesinin 2. fıkrasına göre, ihtiyati tedbir kararlarının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesine göre, ihtiyatî tedbir kararları, mahkemelerce taşınmaz malın aynı ile ilgili bir anlaşmazlık sebebiyle verildiğinden, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının tapu müdürlüklerine ulaşması halinde, sicile hemen şerh verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiç bir işlem yapılmaması gerekir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ve yukarıda izah ettiğimiz mevzuat hükümleri gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının içeriğinin yorumlanması İdaremizin görev ve yetkisi dışında olup, bu kararların uygulanmasına ilişkin konularda yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karara veya yazıya göre işlem yapılması İdaremizce uyulması gereken bir kuraldır. İhtiyati tedbir kararları hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbir kararına ve yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmamasına rağmen İdaremizce resen üçüncü kişiler lehine hak doğurucu işlem yapılması mümkün değildir.

Somut olayda, Tapu Müdürlüğü'nce söz konusu ipotek işleminin yapılmasında sakınca bulunup bulunmadığının ve işleme muvafakat edilip edilmediğinin ilgili mahkemeden soru konusu edilmesi üzerine, Mahkeme tarafından 19.02.2014 tarih ve 2012/316 Esas sayılı yazı ile Mahkemece verilecek olan kararda tarafları olumsuz etkileme ihtimaline binaen dava konusu taşınmaz üzerine konulması istenilen ipoteğin, tapu kaydına işlenmesinin sakıncalı olduğunun bildirilmiş olması, tapu sicilinde yapılacak bir işlem sonucunda yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, üzerinde ihtiyati tedbir bulunan taşınmaz üzerinde …………………… Fonu A.Ş. lehine 2. derece 750.000,00.TL bedelli ipotek tesisi talebinin reddine dair, ……………….. Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 24.02.2014 tarihli ve 1272 yevmiye numaralı ret kararı ve Tapu ve

Page 20:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü' nün 19.03.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü' nün 19.03.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı kararı ile onanan, ………………..Tapu Müdürlüğü' nün 24.02.2014 tarihli ve 1272 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" gerektiği sonucuna varılmıştır.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 21:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/26677 12.05.2014Konu :

GENEL MÜDÜRLÜK Makamına

Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü'nün 18.03.2014 tarihli ve 2014/7 sayılı kararı ile onanan, …………………. Tapu Müdürlüğü'nün 27.02.2014 tarihli ve 5083 yevmiye numaralı ret kararına, Av……………… tarafından bila tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………….. İli, …………………İlçesi………………….. Mahallesi, 2729 ada, 3 parselde bulunan 42 bağımsız bölüm numaralı dubleks mesken vasıflı taşınmaz ………………… İnşaat ve Petrol Ürünleri ve Özel Sağlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı iken; …………………. 4. İcra Müdürlüğünün 12.02.2013 tarih ve 2011/2292 Tal. Sayılı cebri satış kararı gereğince anılan bağımsız bölümün, üzerinde bulunan tüm takyidatların kaldırılarak ihale alıcısı T. ……………Bankası T.A.O adına tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………………. Tapu Müdürlüğünce yapılan değerlendirmede, Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesinin; "Mahkemeler tarafından ihtiyati tedbir kararının tapu dairelerine tevdiinde, sicile hemen şerh verilecek ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiçbir işlem yapılmayacaktır." hükmü ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığının 29.03.2012 tarih ve 2465 sayılı talimatında geçen, "Tapu siciline konmuş ihtiyati tedbir kaydının terkini için 6100 sayılı Kanunun 397. maddesi 2. fıkrası gereği ilgili Mahkeme tarafından tapu müdürlüğüne ihtiyati tedbir kararının kalkmış veya kaldırılmış olduğunu bildiren müzekkere gönderilmesi gerekmektedir." hükmü gereğince ve anılan taşınmazın ……………………… Bankası T.A.O adına ihtiyati tedbirden ari olarak tescilinde ısrar edilmesi gerekçeleriyle, Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesi ve Tapu Sicili Tüzüğü'nün 26. maddesi gereği talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME :

…………………. İli, ………………İlçesi, Kızıltoprak Mahallesi, 2729 ada, 3 parselde bulunan 42 bağımsız bölüm numaralı dubleks mesken vasıflı taşınmazın …………………… İnşaat ve Petrol Ürünleri ve Özel Sağlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı olduğu,

Taşınmaz üzerinde 27.02.2008 tarih ve 4588 yevmiye ile ……………………… Bankası T.A.O lehine 1. Derece 800.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiği,……………….2. Asliye

Page 22:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Hukuk Mahkemesinin 09.07.2010 tarih ve 2010/307 sayılı tensip kararı gereğince taşınmazın kaydı üzerine 13.07.2010 tarih ve 8167 yevmiye ile ihtiyati tedbir şerhi konduğu, yine muhtelif tarihlerde taşınmaz üzerine ihtiyati haciz ve İİK 150/c şerhlerinin verildiği,

……………….. 4. İcra Müdürlüğünün 12.02.2013 tarih ve 2011/2292 Tal. sayılı cebri icra satış kararı gereğince taşınmazın 27.12.2012 tarihinde 225.000,00 TL bedelle ipotek alacaklısı …………………… Bankası T.A.O adına ihalesinin yapıldığı, ihalenin 27.12.2012 tarihinde kesinleştiği, taşınmaz üzerindeki haciz, ipotek, İİK 150/c şerhi, satışa arz şerhi v.s. tüm takyidatların kaldırılarak taşınmazın takyidatsız olarak ihale alıcısı adına tescilinin yapılmasının istendiği, ……………… 4. İcra Müdürlüğünün ilgili cebri icra satış kararı ile ………………… Bankası T.A.O vekili Av. …………………. tarafından 20.02.2013 tarih ve 2013/5482 sayılı başvuru ile taşınmazın ihale alıcısı adına tescilinin talep edildiği,

…………………. Tapu Müdürlüğünce …………………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesine 22.02.2013 tarih ve 723 sayılı yazı ile …………….. 4. İcra Müdürlüğünün 12.02.2013 tarih ve 2011/2292 Tal. sayılı yazısına istinaden taşınmazın tamamının …………………….. Bankası T.A.O'ya satıldığına dair kesinleşmiş karar bulunması sebebiyle talebin gerçekleştirilmesinde Mahkemelerince konulan ihtiyati tedbir şerhi açısından herhangi bir sakınca bulunup bulunmadığının ve ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilip edilemeyeceğinin soru konusu edildiği,

…………………2. Asliye Hukuk Mahkemesince …………………….. Tapu Müdürlüğünün ilgili yazısına istinaden ……………….. 4. İcra Müdürlüğü ile yazışma yapıldığı, ……………….. 4. İcra Müdürlüğünün 05.02.2013 tarih ve 2011/2292 Tal. sayılı yazısı ile ……………… 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ile yapılan yazışma sonucunda ihtiyati tedbir yönünden satışın yapılıp yapılmayacağının Mahkemeden soru konusu edildiği, alınan cevap ile satışın yapılması yönünden bir sakınca olmadığının bildirildiği, ancak ……………………. 4. İcra Müdürlüğünün ilgili yazısında ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilip edilemeyeceği hususunda Mahkemece herhangi bir bilgi verilmediğinin tespit edildiği,

……………….. Tapu Müdürlüğünce ihtiyati tedbir şerhi terkin edilmeden, cebri icra satış kararı gereğince tescil işleminin yapılabileceğinin ……………… Bankası T.A.O vekili Av. ………………'e bildirildiği, alacaklı banka vekili tarafından ihtiyati tedbir şerhli olarak tescil talebinin kabul edilmediği, mevcut belgelere istinaden ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilerek takyidatsız olarak taşınmazın ………………… Bankası T.A.O adına tescilinde ısrar edilmesi üzerine, talebin ……………….. Tapu Müdürlüğünün 27.02.2014 tarihli ve 5083 yevmiye numaralı kararı ile ret edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması ancak tescille olur. Kanunda öngörülen bazı hallerde ise mülkiyet tescilden önce kazanılabilir. Cebri icra yolu ile satışlarda istisnai hallerdendir. Bu durumda cebri icra yolu ile ihale yapılmakla mülkiyet ihale alıcısına geçer ve tescil bildirici niteliktedir.

Page 23:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Aynı Kanunun 1014. maddesinde, bir tescilin terkini veya değiştirilmesinin ancak bu kaydın kendisine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerinde yapılabileceği, ayrıca Tapu Sicil Tüzüğünün 69. maddesinde de, tapu sicilinde terkin için hak sahibinin veya yetkili makamın isteminin ya da mahkeme kararının bulunmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde verilebilmektedir. Aynı Kanunun 397. maddesinin 2. fıkrasına göre, ihtiyati tedbir kararlarının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesine göre, ihtiyatî tedbir kararları, mahkemelerce taşınmaz malın aynı ile ilgili bir anlaşmazlık sebebiyle verildiğinden, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının tapu müdürlüklerine ulaşması halinde, sicile hemen şerh verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiç bir işlem yapılmaması gerekir. Ayrıca TKGM Tapu Dairesi Başkanlığının 29.03.2012 tarih ve 2465 sayılı talimatına göre Tapu Siciline konmuş ihtiyati tedbir

kaydının terkini için 6100 sayılı Kanunun 397. maddesi 2. fıkrası gereği ilgili Mahkeme tarafından tapu müdürlüğüne ihtiyati tedbir kararının kalkmış veya kaldırılmış olduğunu bildiren müzekkere gönderilmesi gerekmektedir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ile aynı Tüzüğün 69. maddesindeki, terkinde tescil istemleri ile ilgili hükümler uygulanır hükmü gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması da yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karar veya yazıya istinaden mümkün olabilecektir.

Cebri icra sonucunda ihale anında mülkiyet ihale alıcısına geçmekle birlikte, cebri icra organlarınca yapılan cebri satışın yapılması ile tapu kütüğünde kayıtlı kimi hakların ve mülkiyet hakkı kısıtlamalarının terkini ve icra yolu ile satışların tapu kütüğünde tescili farklı kavram ve vakalardır. İcra Müdürlüklerinin haciz, ipotek gibi kimi hakları kendi mevzuatlarının tanıdığı yetkiler gereği sonuçlandırıp terkini istemekle yetkili kılındıklarının bilinmesinin yanında, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden, bunların kaldırılmalarına ve ihtiyati tedbirleri etkisiz kılacak işlemlerin yapılabilip yapılamayacağına da mahkemelerce karar verilmesi gerekir.

Tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin kayıtların İdaremizce yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmadan resen terkin edilmesi mümkün olmayıp, ihtiyati tedbirlerin ve tapu siciline kaydedilen hakla-rın, Medeni Kanunun 1015. maddesi ile Tapu Sicili Tüzüğünün 69. maddesi gereğince, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararı uyarınca terkin edilmesi gerekmektedir.

Page 24:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararları mahkemelerce verildiği ve hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, kaydında ihtiyati tedbir şerhi bulunan bir taşınmaz üzerinde, bu ihtiyati tedbirin kaldırılması, mahkemenin vereceği bir karara veya yazıya bağlıdır.

Somut olayda, ………………..4. İcra Müdürlüğü'nün, söz konusu ihtiyati tedbirin terkini ve cebri satışa engel olup olmayacağını ilgili Mahkemeden soru konusu ettiği, Mahkemeden alınan cevapta taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin cebri satışa engel olmadığının bildirildiği, ancak ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilip edilemeyeceği hususunda herhangi bir bilgi verilmediği anlaşılmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, Müdürlüğün söz konusu tedbirin durumu ile ilgili bilgi taleplerine, ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilip edilemeyeceği hususunda herhangi bir

açıklamada bulunulmadığı hususu ile tapu sicilinde yapılacak bir işlem sonucunda yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, söz konusu cebri satış kararına istinaden tüm takyidatlardan ari olarak ihale alıcısı adına yapılan tescil talebinin reddine dair, ……………. Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 27.02.2014 tarihli ve 5083 yevmiye numaralı ret kararı ve Tapu ve Kadastro ………………… Bölge Müdürlüğünce verilen 18.03.2014 tarihli ve 2014/7 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ………………….. Bölge Müdürlüğü' nün 18.03.2014 tarihli ve 2014/7 sayılı kararı ile onanan, …………………..Tapu Müdürlüğü' nün 27.02.2014 tarihli ve 5083 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" gerektiği sonucuna varılmıştır.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 25:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/26421 14.05.2014

GENEL MÜDÜRLÜK ... Makamına

Tapu ve Kadastro ……….. Bölge Müdürlüğü' nün 31.12.2013 tarih ve 2013/50 sayılı kararı ile onanan, …………. Tapu Müdürlüğü' nün 25.11.2013 tarihli ve 20809 yevmiye numaralı ret kararına, …………………… tarafından 16.01.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………….İli, ………………….. Mahallesi, 5207 ada 1 parsel, 5207 ada 2 parsel, 5203 ada 1 parsel, 5205 ada 1 parsel, 5206 ada 1 parsel numarasına kayıtlı taşınmazlar ile Orta Mahalle; 2775 ada 1 parsel, 2776 ada 1 parsel, 2777 ada 1 parsel, 2778 ada 1 parsel, 2778 ada 1 parsel, 2779 ada 1 parsel, 2780 ada 1 parsel, 2781 ada 1 parsel, 2782 ada 1 parsel, 2782 ada 1 parsel, 2782 ada 2 parsel, 2768 ada 36 parsel, 2781 ada 3 parsel, 2785 ada 1 parsel, 2786 ada 1 parsel numarasına kayıtlı taşınmazlara ait tapu kaydına, …………………. 1. Noterliğince 27.06.2005 tarih ve 11276 yevmiye numarası ile düzenleme şeklinde hazırlanmış gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin, Sınırlı Sorumlu …………… Yapı Kooperatifini temsilen ……………………….. tarafından bu kooperatif lehine kat karşılığı inşaat ve satış vaadi şerhi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

………………….. 1. Noterliğince 27.06.2005 tarih ve 11276 yevmiye numarası ile düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinde belirtilen taşınmazlarla ilgili olarak; imar geri dönüşüm uygulaması, ifraz ve tevhid işlemleri sonucu birçok parselin oluştuğu, bu nedenle kat karşılığı inşaat sözleşmesinin hangi taşınmazları kapsadığının sözleşmeden anlaşılamadığı, ayrıca anılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin, genel şartlar bölümünün inşaat süresine ilişkin 1. maddesinde; "inşaat ruhsatı alındığı tarihten itibaren 5 yıl içerisinde bitirilerek ikmal edilecektir. Teslim tarihinin süresinin hesabı, inşaat ruhsatı alım tarihinden itibaren hesaplanacaktır" şeklinde hükmün bulunması ve müdürlüğe ibraz edilen 2775 ada 1 parsel numaralı taşınmaza ait yapı ruhsatı ise 28.12.2007 tarihinde alındığından, sözleşmede belirtilen 5 yıllık sürenin dolmuş olması nedeniyle şartın yerine getirilmediğinin anlaşıldığı, diğer taraftan da kat karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahiplerinden ………………………. nin öldüğü ve mirasçıları adına intikalen tescilin yapıldığı hususları gerekçe gösterilerek istem; Türk Medeni Kanunu' nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince ………………… Tapu Müdürlüğü' nün 25.11.2013 tarih ve 20809 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………….. İli, ………………….. Mahallesi, 5207 ada 1 parsel, 5207 ada 2 parsel, 5203 ada 1 parsel, 5205 ada 1 parsel, 5206 ada 1 parsel numarasına kayıtlı taşınmazlar ile Orta Mahalle; 2775 ada 1 parsel, 2776 ada 1 parsel, 2777 ada 1 parsel, 2778 ada 1 parsel, 2778 ada 1

Page 26:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

parsel, 2779 ada 1 parsel, 2780 ada 1 parsel, 2781 ada 1 parsel, 2782 ada 1 parsel, 2782 ada 1 parsel, 2782 ada 2 parsel, 2768 ada 36 parsel, 2781 ada 3 parsel, 2785 ada 1 parsel, 2786 ada 1 parsel numarasına kayıtlı taşınmazlara ait tapu kaydına, Aydın 1. Noterliğince 27.06.2005 tarih ve 11276 yevmiye numarası ile düzenleme şeklinde hazırlanmış gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin, Sınırlı Sorumlu ………………. Yapı Kooperatifini temsilen ……………………. tarafından bu kooperatif lehine kat karşılığı inşaat ve satış vaadi şerhi talebinde bulunulduğu,

……………… İli, ………………….. Mahallesi 5207 ada 1 numaralı parsel üzerinde imar geri dönüşüm uygulaması sonucunda, Orta Mahalle 10 numaralı parselin oluştuğu, bu parsel üzerinde yapılan tevhid işlemi sonucunda 2768 ada 41 numaralı parselin oluştuğu, bu parselde yapılan ifraz işlemi sonucunda da 2775 ada 1 numaralı parselin oluştuğu,

………………… İli, …………………… Mahallesi, 5207 ada 2 parsel üzerinde imar geri dönüşüm uygulaması sonucunda; Orta Mahalle 2768 ada 11 parselin oluştuğu, bu parselde yapılan tevhit işlemi sonucunda 2768 ada 41 parsele gittiği, bu parselin ifrazı sonucunda da, 2775 ada 1, 2776 ada 1, 2777 ada 1, 2778 ada 1, 2779 ada 1, 2780 ada 1, 2781 ada 1, 2782 ada 1 ve 2 numaralı parsellerin oluştuğu,

………………… İli, …………………….. Mahallesi, 5203 ada 1 numaralı parsel üzerinde imar geri dönüşüm uygulaması sonucunda; Orta Mahalle 2768 ada 23 parselin oluştuğu, bu parsel üzerinde yapılan tevhid işlemi sonucunda 2768 ada 35 parselin oluştuğu, bu parsel üzerinde yapılan ifraz işlemi sonucunda da 2768 ada 36, 2781 ada 2, 2782 ada 3, 2785 ada 1, 2786 ada 1, 2787 ada 1 parsellerin oluştuğu ve bu parsellerden 2781 ada 2 parsel üzerinde yapılan tevhit işlemi sonucunda da 2781 ada 3 numaralı parselin oluştuğu,

……………… İli, …………………. Mahallesi, 5205 ada 1 numaralı parsel üzerinde imar geri dönüşüm uygulaması sonucunda, Orta Mahalle 2768 ada 9 numaralı parselin oluştuğu, bu parsel üzerinde yapılan tevhit işlemi sonucunda 2768 ada 41 parselin oluştuğu ve bu parsel üzerinde yapılan ifraz işlemi sonucunda da 2775 ada 1, 2776 ada 1, 2777 ada 1, 2778 ada 1, 2779 ada 1, 2780 ada 1, 2781 ada 1 ile 2782 ada 1 ve 2 numaralı parsellerin oluştuğu,

Yine …………… Mahallesi 5206 ada 1 numaralı parsel üzerinde imar geri dönüşüm uygulaması sonucunda, …………… Mahalle 2768 ada 9 ve 10 numaralı parsellerin oluştuğu, bu parseller üzerinde yapılan tevhit işlemi sonucunda 2768 ada 41 numaralı parselin oluştuğu ve bu parselin ifrazı sonucunda da 2775 ada 1 parsel, 2776 ada 1 parsel, 2777 ada 1 parsel, 2778 ada 1 parsel, 2779 ada 1 parsel, 2780 ada 1 parsel, 2781 ada 1 parsel ile 2782 ada 1 ve 2 numaralı parsellerin oluştuğu,

Söz konusu taşınmazların, 1………….., 2……………., 3.Mehmet …………, 4.Nazife …………….. (ölü, mirasçıları ……………, ……………….), 5. ……………….., 6.Özden ………………., 7. …………………., 8. …………………, 9…………………, 10. …………………, 11. …………….., 12. ………………, 13…………….. adlarına belli hisselerle kayıtlı olduğu,

Page 27:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………………. 1. Noterliğince 27.06.2005 tarih ve 11276 yevmiye numarası ile düzenleme şeklinde hazırlanmış gayrimenkul kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesine, 1…………………, 2. ………………., 3. ………………., 4. ……………. (ölü, mirasçıları ………….., ……………..), 5. …………………, 6. …………………., 7. …………………, 8. …………………., 9. …………………., 10. …………….., 11. ………………..' un (tapu kütüğünde …………………./………………… olarak geçmekte olup bunların aynı kişi olup olmadığının tespiti gerekir) taraf oldukları; ……………., ……………… ve ……………….' un taşınmaz hissedarı oldukları halde sözleşmeye taraf olmadıkları,

Müdürlükçe, sözleşme sonrası sözleşme taraflarından ölüm nedeni ile oluşan yeni maliklerin olduğu ve bunların sözleşmeye taraf olmadıkları, imar uygulamasından geri dönüş nedeni ile taşınmazların ada/parsel numaralarının değişmesi nedeni ile sözleşmenin hangi parselleri kapsadığı/kapsamadığının belirlenemediği ve sözleşme şartlarından bazılarında görülen şartların işleme engel olacağı gerekçeleri ile talebin reddedildiği; Bölge Müdürlüğünce sözleşme şartları ile ilgili hususun tarafların iç ilişkileri ile ilgili olduğu, idaremizi ilgilendirmediği, sözleşmenin mirasçıları da bağlayacağı nedenleri ile bu gerekçeler yönünden kararın bozulduğu, ancak taşınmaz hissedarı olmalarına rağmen sözleşmeye taraf olmayan kişiler bulunduğu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun paylı mülkiyete ilişkin hükümleri gereği böyle bir işlem için sözleşmenin bu kişileri bağlamayacağından oy birliğinin gerçekleşmediği kararının onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Taşınmaz satış vaadi, ileriki bir tarihte bir malın satışını taahhüt niteliğinde bir ön akittir. Kat karşılığı inşaat sözleşmesi ise bir veya birden fazla, gerçek veya tüzelkişiliğe haiz arsa sahibi ile diğer tarafta arsa sahibine karşı bina yapımını üstlenen bir veya birden fazla gerçek veya tüzelkişiliğe haiz yüklenici arasında yapılan bir sözleşmedir. Taşınmaz satış vaadi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi birlikte karma akit olarak ta düzenlenebilmektedir.

2644 sayılı Tapu Kanunu' nun 26. maddesinin 7. ve 8. fıkraları,

satış vaadi sözleşmeleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin taraflardan birinin istemesi halinde taşınmaz siciline şerh verileceğini, şerhten itibaren beş yıl içinde satış yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse işbu şerhin tapu sicil müdürü veya tapu sicil görevlileri tarafından re'sen terkin olunacağını düzenlemiştir.

satış vaadi veya arsa payı kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin mevzuat çerçevesince, Noterlerce düzenlenmiş ve sözleşmenin şerh edilemeyeceğine dair aksine bir hüküm yok ise; taraflardan birinin talebi ile tapuya şerh edilebileceğini düzenlemiştir. Tapu Sicili Tüzüğünün 47/c bendine göre de satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi için noterlerce düzenlenmiş sözleşme aranır.

değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi veya paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemlerinin yapılması, oybirliğiyle aksi

Page 28:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

taşınmaz/taşınmazlar için düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tapuya şerh edilebilmesi için aynı veya ayrı tarihlerde, tek sözleşmeyle veya ayrı ayrı sözleşmeyle tüm paydaşlarla sözleşme yapılması veya bir veya birkaç paydaşla yapılan sözleşmeye diğer paydaşların onay vermesi gerekir

İmar uygulamasından geri dönüşüm nedeniyle sözleşmenin hangi parselleri kapsadığının belirlenemediği, sözleşme sonrası ölüm nedeni ile yeni malik mirasçıların sözleşmeye katılmadıkları ve inşaat yapım veya ruhsat sürelerine ilişkin şartların sağlanamadığı şeklindeki Müdürlük görüşünün yerinde olmadığına dair Bölge Müdürlüğü görüşü yerinde bulunmuştur.

Burada, imardan geri dönüşümle oluşan ada/parsellerde 3. kişilerin yer alıp almadığının, varsa bunların sözleşmeye dahil olup olmadıklarının irdelenmesi gerekir.

…………………, …………………. ve …………………… un taşınmaz hissedarı oldukları halde sözleşmeye taraf olmadıkları görüldüğünden ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 692. maddesine göre yapılacak işleme oy birliği ile karar verilmesi gerektiğinden, mevcut durumda söz konusu sözleşmenin tapuya şerh edilemeyeceği, sözleşmeye konu taşınmazların tüm maliklerinin sözleşmeye katılmaları (yeni bir sözleşmeyle veya mevcut sözleşmeye muvafakat etmek suretiyle) halinde ise genel hükümlere uyularak talebin karşılanabileceği anlaşılmaktadır.

………………… Tapu Müdürlüğü' nün 25.11.2013 tarihli ve 20809 yevmiye numaralı ret kararının kısmen onanması, kısmen bozulmasına dair Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü' nün 31.12.2013 tarih ve 2013/50 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 25.11.2013 tarihli ve 20809 yevmiye numaralı ret kararının kısmen onanması, kısmen bozulmasına dair Tapu ve Kadastro ………………... Bölge Müdürlüğü' nün 31.12.2013 tarih ve 2013/50 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 29:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/28274 20.05.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğü'nün 28.03.2014 tarihli ve 2014/10 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü'nün 18.02.2014 tarihli ve 2572 yevmiye numaralı ret kararına, Av. ………………. tarafından 08.04.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

İ……………….İli, …………………r İlçesi, ……………. Mahallesi, 396 ada, 2 parselde kain, 47 numaralı bağımsız bölümün tamamı Namık UZUN adına kayıtlı iken, Küçükçekmece 4. İcra Müdürlüğü'nün……………..tarih ve 2013/1239 Tal. Sayılı dosyasına istinaden, anılan bağımsız bölümün üzerinde bulunan tüm takyidatların kaldırılarak ihale alıcısı ………………. adına tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

İtiraza konu talebin, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 1014. maddesi, Tapu Sicili Tüzüğü' nün 69. maddesi, 6100 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 397. ve 398. maddeleri ve taşınmaz üzerine konulu ihtiyati tedbir şerhi hakkında bu kararı veren ……………………… 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, yargılamanın devam ettiği ve ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilmediğinin bildirilmesi, talep sahibince de taşınmaz üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılarak takyidatsız olarak adlarına tescilinde ısrar edilmesi gerekçeleriyle, Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesi ve Tapu Sicili Tüzüğü'nün 26. maddesi gereğince, Başakşehir Tapu Müdürlüğü'nün………….tarihli ve 2572 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME :

……………… İli, ………….. İlçesi, ………………… Mahallesi, 396 ada, 2 parselde kain, 47 numaralı bağımsız bölümün tamamının ………………… adına kayıtlı olduğu,

Bahse konu taşınmaza ait tapu kaydında yapılan incelemede, taşınmaz üzerine 20.01.2010 tarih ve 550 yevmiye numarası ile …………………. Bankası A.Ş. lehine 45.000 TL bedelle 1. dereceden ipotek tesis edildiği, 23.10.2012 tarih ve 12171 yevmiye numarası ile ………………. 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 19.10.2012 tarih ve 2012/334 E. sayılı dosyası gereğince ihtiyati tedbir şerhinin; 11.04.2013 tarih ve 5370 yevmiye numarası ile …………………. 10. İcra Müdürlüğü'nün 2013/1714 sayılı dosyası gereğince 150/c şerhinin; 31.07.2013 tarih ve 11676 yevmiye numarası ile ……………………… 3. İcra Müdürlüğü'nün 31.07.2013 tarih ve 2013/1994 E. sayılı yazısı gereğince haciz şerhinin işlendiğinin görüldüğü,

Daha sonra ……………………. 4. İcra Dairesi'nin 31.10.2013 tarih ve 2013/1239 Tal. Sayılı yazısında, söz konusu taşınmaz üzerinde bulunan tüm takyidatların kaldırılarak ihale alıcısı …………………….. adına tescilinin talep edildiği,

Page 30:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………………………. Tapu Müdürlüğü'nce, 01.11.2013 tarih ve 2950 sayılı yazı ile İcra Müdürlüğü'nden satışa konu taşınmaz üzerine ………………….. 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin19.10.2012 tarih ve 2012/334 E. sayılı dosyası gereğince koyulan ihtiyati tedbir şerhinin terkin edilip edilmeyeceğinin sorulduğu ancak İcra Müdürlüğü'nce herhangi bir cevap verilmediği,

Müdürlükçe 05.11.2013 tarih ve 2985 sayılı yazı ile ……………….5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/334 E. sayılı dosyası kapsamında 23.10.2012 tarih ve 12171 yevmiye numarası ile koyulan tedbirin terkin edilip edilmeyeceğinin Mahkemeden sorulduğu, Mahkeme'nin05.11.2013 tarih ve 2012/334 E. sayılı yazısı ile dosyanın yargılamasına devam edildiği ve tedbir şerhinin terkin edilmediğinin bildirildiği,

Mahkemece, söz konusu ihtiyati tedbir şerhinin terkinine muvafakat verilmemesi ve talep sahibince ihtiyati tedbirin kaldırılarak tescilin istenmesi nedeniyle talebin Müdürlüğün 18.02.2014 tarihli ve 2572 yevmiye numaralı kararı ile reddedildiği, bu ret kararının da Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü'nün 28.03.2014 tarihli ve 2014/10 sayılı kararıyla onandığı görülmüştür.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması ancak tescille olur. Kanunda öngörülen bazı hallerde ise mülkiyet tescilden önce kazanılabilir. Cebri icra yolu ile satışlarda istisnai hallerdendir. Bu durumda cebri icra yolu ile ihale yapılmakla mülkiyet ihale alıcısına geçer ve tescil bildirici niteliktedir.

Aynı Kanun'un 1014. maddesinde, bir tescilin terkini veya değiştirilmesinin ancak bu kaydın kendisine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerinde yapılabileceği, ayrıca Tapu Sicil Tüzüğü'nün 69. maddesinde de, tapu sicilinde terkin için hak sahibinin veya yetkili makamın isteminin ya da mahkeme kararının bulunmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde verilebilmektedir. Aynı Kanun'un 397. maddesinin 2. fıkrasına göre, ihtiyati tedbir kararlarının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesine göre, ihtiyatî tedbir kararları, mahkemelerce taşınmaz malın aynı ile ilgili bir anlaşmazlık sebebiyle verildiğinden, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının tapu müdürlüklerine ulaşması halinde,

Page 31:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

sicile hemen şerh verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiç bir işlem yapılmaması gerekir.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ile aynı Tüzüğün 69. maddesindeki, terkinde tescil istemleri ile ilgili hükümler uygulanır hükmü gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması da yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karar veya yazıya istinaden mümkün olabilecektir.

Cebri icra sonucunda ihale anında mülkiyet ihale alıcısına geçmekle birlikte, cebri icra organlarınca yapılan cebri satışın yapılması ile tapu kütüğünde kayıtlı kimi hakların ve mülkiyet hakkı kısıtlamalarının terkini ve icra yolu ile satışların tapu kütüğünde tescili farklı kavram ve vakalardır. İcra müdürlüklerinin haciz, ipotek gibi kimi hakları kendi mevzuatlarının tanıdığı yetkiler gereği sonuçlandırıp terkini istemekle yetkili kılındıklarının bilinmesinin yanında, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden, bunların kaldırılmalarına ve ihtiyati tedbirleri etkisiz kılacak işlemlerin yapılabilip yapılamayacağına da mahkemelerce karar verilmesi gerekir.

Tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin kayıtların İdaremizce yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmadan resen terkin edilmesi mümkün olmayıp, ihtiyati tedbirlerin ve tapu siciline kaydedilen hakla-rın, Medeni Kanun'un 1015. maddesi ile Tapu Sicili Tüzüğü'nün 69.

maddesi gereğince, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararı uyarınca terkin edilmesi gerekmektedir.

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararları mahkemelerce verildiği ve hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, kaydında ihtiyati tedbir şerhi bulunan bir taşınmaz üzerinde, bu ihtiyati tedbirin kaldırılması, mahkemenin vereceği bir karara veya yazıya bağlıdır.

Somut olayda, Tapu Müdürlüğü'nün söz konusu ihtiyati tedbirin terkini ve Mahkemeden muvafakat alınıp alınmadığı hususunu ilgili İcra Müdürlüğü'ne sorduğu ancak İcra Müdürlüğü'nce herhangi bir cevap verilmediği; aynı hususun Müdürlükçe ilgili mahkemeden soru konusu edildiği, Mahkeme'nin 05.11.2013 tarih ve 2012/334 E. sayılı yazısı ile dosyanın yargılamasına devam edildiği ve tedbir şerhinin terkin edilmediğinin bildirildiği görülmüştür.

Somut olay ve yasal durum karşısında, Müdürlüğün söz konusu tedbirin durumu ile ilgili talebine İcra Müdürlüğü'nce cevap verilmemesi ve ihtiyati tedbiri koyduran merci tarafından söz konusu ihtiyati tedbirin terkinine ilişkin bilginin dosyasında mevcut olmaması; Mahkemece de dosyanın yargılamasına devam edildiği ve tedbir şerhinin terkin edilmediğinin bildirilmesi hususları ile tapu sicilinde yapılacak bir işlem sonucunda yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, söz konusu cebri satış kararına istinaden tüm takyidatlardan ari olarak ihale alıcısı adına yapılan tescil talebinin reddine dair, ………………….Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 18.02.2014 tarihli ve 2572 yevmiye numaralı ret kararı ve Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü'nce verilen 28.03.2014 tarihli ve 2014/10 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

Page 32:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 28.03.2014 tarihli ve 2014/10 sayılı kararı ile onanan, …………………Tapu Müdürlüğü'nün 18.02.2014 tarihli ve 2572 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" gerektiği sonucuna varılmıştır.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 33:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/23292 21.05.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü' nün 23.12.2013 tarih ve 1058 sayılı oluru ile kısmen onanan ve kısmen bozulan, …………….. Tapu Müdürlüğü' nün 21.11.2013 tarihli ve 6555 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ……………… tarafından 10.01.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………… ili, ………………… Köyünde kain, 33 parsel numaralı taşınmazın 1/3 hissesi ile 2, 3, 4, 484, 502 ve 559 parsel numaralı taşınmazların l/4 er hissesi ………………………. adına kayıtlı iken, malikin nüfusa kayıtlı adının ………………………. olduğundan bahisle vekili ………………… tarafından, 21.11.2013 tarih ve 2013/7390 başvuru numarası ile tapu kütüğünde ……………… olarak kayıtlı malik isminin ……………….. olarak tashih edilmesi için talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……….. Tapu Müdürlüğü'nce, talebe konu taşınmazların kaydında malik olarak görünen ………………………. ile isim tashihi talebinde bulunan ……………….adlı kişinin aynı kişi olmadığı, bu isimlerin iki kardeşe ait ayrı isimler olduğu kanaatine varılmış olduğundan, ileride oluşabilecek miras paylaşımında muhtemel hak kayıplarının olabileceği gerekçe gösterilerek, 21.11.2013 tarih ve 6555 yevmiye numarası ile istem ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

Talebe konu taşınmazlardan 2, 3, 4 ve 484 parsel numaralı taşınmazların, 18.04.1936 tarih, cilt no l, sayfa no 98'de kayıtlı tapu kaydına, 502 parsel numaralı taşınmazın 13.09.1935 tarih, cilt no 1 ve sayfa no 88'de kayıtlı tapu kaydına, 559 parsel numaralı taşınmazın Nisan 1936 tarih, cilt no l ve sayfa no 80'de kayıtlı tapu kaydına dayandığı, taşınmazların 2510 sayılı İskan Kanunu'na göre edinildiği,

18.08.1959 tarihli tapulama çalışmalarında 2, 3, 4, 484 ve 559 parsel numaralı taşınmazların l/4 er pay ile Nurmehmet çocukları …………., …………. …………… ve ………………………..eşi …………….. adlarına tahdit ve tespit edildiği, …………………….ın halen 15.10.1960 tarih ve tapulama edinme sebebi ile bu gayrimenkul malların tapu kütük sahifelerinde müşterek kayıt maliki olduğu,

502 parsel numaralı taşınmazın 3.4.1960 tarihinde Maliye Hazinesi adına tespitine itiraz edilmesi sonucu, ………………. Tapulama Müdürlüğü Komisyonu tarafından 07.08.1972 tarih ve 857 sayılı karar ile taşınmazın tamamının 4 hisse kabul edilerek, ………………..çocukları …………………, ……………., ……………….. ve ……………………… adlarına tapuya

Page 34:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tesciline karar verildiği, Maliye Hazinesi tarafından açılan tapulama tespitine itiraz davası sonucunda verilen ……………….. 1. Tapulama Mahkemesi'nin 25.10.1983 tarihli, 1974/493 E. ve 1983/276 K. numaralı kararına istinaden tamamı 3 hisse kabul edilen taşınmazın 1/3 payının …………………….. adına 30.10.1986 tarih ve 1890 yevmiye ile hükmen tescil edilmiş olduğu,

33 parsel numaralı taşınmazın 22.08.1959 tarihinde yapılan çalışmada miktar fazlası nedeniyle ifraz edilerek fazla olan kısmının Maliye Hazinesi adına tahdit ve tespit edildiği, ……………………………. tarafından 04.05.1960 tarihli itiraz sonucunda verilen 07.08.1972 tarihli komisyon kararı sonrasında, 09.09.1972 tarihinde Hazine adına tapulama tespitine itiraz davası açıldığı, dava sonucunda ………………..Tapulama Hakimliğinin 26.07.1977 tarih, 1974/492 E. ve 1977/524 K. numaralı kararı ile taşınmazın tamamının 3 pay kabul edilerek, 1'er payın …………………., ………………… ve ………………….. adlarına tesciline karar verildiği, 26.04.1978 tarih ve 840 yevmiye ile hükmen tescil işleminin gerçekleştirildiği,

Tapu Müdürlüğü'nce 07.10.2013 tarih ve 2100 sayılı yazı ile ……………………….. adlı kişinin ……………………. adında bir çocuğu olup olmadığı hususunda bilgi istendiği, ………………….. Merkez İlçe Nüfus Müdürlüğü'nün 08.10.2013 tarih ve 1602 sayılı yazı ile …………………..'ın kütük kaydında …………………… isimli bir çocuk kaydının bulunmadığının bildirildiği,

Müdürlükçe, 21.11.2013 tarihli ve 6555 yevmiye numaralı karar ile talebin ret edildiği, Bölge Müdürlüğünce 23.12.2013 tarih ve 1058 sayılı oluru ile 2,3,4,484,502 ve 559 parseller yönüyle eksik incelemeden bozulduğu ve 33 parsel numaralı taşınmaz yönünden ise kararın onandığı, ………………… tarafından 10.01.2014 tarihli dilekçe bu karara karşı itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

17.08.2013 tarih ve 28738 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Tapu Sicili Tüzüğü'nün 18. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, tapu müdürlüklerine iletilen talepler, müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından incelenir ve istemin hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı belirlenir. Tapu müdürünün kanaat oluşturma sürecinde müdürlük tarafından tespit edilen tüm belge ve bilgiler ile ilgilisi tarafından sunulan ve mutlak doğrunun bulunmasına katkı sağlayabileceği değerlendirilen tüm verilerin gözetilmesi gerekeceği için, ortaya çıkan bilgi ve belgelerin tamamı değerlendirilmeden, soyut biçimde kanaat oluşturulamadığından bahisle işlemin ret edilmemesi gerekir. Tapu müdürünün kanaati hilafına işlem yapmaya zorlanamayacağı genel kabul görmüş ilke olmakla birlikte, ret müessesesi, tüm verilerin objektif olarak değerlendirilmesi sonucu kanaat oluşturulamaz ise işletilmesi gereken bir süreç olarak değerlendirilmelidir. Özellikle ilgilinin sunduğu ve müdürlükte mevcut veriler ile somut olayın irdelenerek, Tapu Sicil Tüzüğü'nün 18. maddesi anlamında kuşkuya yer vermeyecek biçimde hak sahibinin kimliğinin saptanması gerekir.

Her ne kadar Tapu Müdürünün kanaati hilafına işlem yapmaya zorlanamayacağı genel kabul görmüş olmakla birlikte, ret kararlarının gerekçelendirilmesi sürecinde, belgeler arası

Page 35:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tutarlılık ve uyumluluk, birbirini destekleme, çelişik olmama, tutanaktaki edinme gerekçesi ve edinme öyküsü ile resmi kayıtların uyumluluğu, yerel otoritelerdeki veriler ile müdürlük verilerinin örtüşmesi gibi unsurların da gözetilerek Müdürlük görüşünün oluşturulması gerekir.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 74. maddesinin 3. fıkrasına göre ana veya yardımcı siciller üzerinde yapılmış hata veya eksikliklerin, ilgililerce sunulan veya başka idarelerce düzenlenen belgelerden kaynaklanması hâlinde, ilgililerin gerçek durumu kanıtlayıcı belgelere dayalı başvuruları üzerine, istem yevmiye defterine kaydedilerek gerekli düzeltme yapılır. Tüzüğün 75. maddesi uyarınca da kadastro çalışmalarından kaynaklanan malikin veya hak sahibinin adı, soyadı ve baba adına ilişkin tapu kütüğündeki yazım hatalarının ilgilisinin başvurusu üzerine, senetsizden tespitlerde nüfus kayıt örneği ve taşınmazın bulunduğu belediye veya muhtarlıktan alınacak fotoğraflı ilmühaber, kayda dayalı tespitlerde ise, dayanağı kayıt ve belgeler incelenmek ve gerektiğinde tanık ve varsa tespit bilirkişilerini dinlemek ve zeminde inceleme yapmak suretiyle istemin gerçek hak sahibinden geldiği belirlenirse istem yevmiye defterine kaydedilerek düzeltilir.

Somut olaya konu ret kararında Müdürlükçe, sicilde kayıtlı isminin düzeltilmesi talebinde bulunan ………………………… ile kayıt maliki ………………………….. 'ın aynı kişi olup olmadığının tespiti hususunda tereddüt edilmektedir.

………………….İli, ……………….. Köyü, 2, 3,4, 484, 559 parseller iskan kaydına göre oluşturulmuş belli tapu kayıtlarına dayanılarak kayıt malikleri ……………… çocukları ……………….., ………………., ……………….. ve ………………….. adlarına müştereken tapulamadan tespit ve tescil edilmiş; 33 parsel tapulamadan Maliye Hazinesi adına tespit edilmişken yapılan itiraz ve yargılama sonucunda Iğdır Tapulama Hakimliğinin 26.07.1977 tarih ve 1974/492-1977/524 E.K. sayılı kararı ile 1/3'er hisse itibari ile …………….., ………………, …………………… adlarına tesciline karar verildiğinden bu hali ile tescil edilmiş; 502 parsel ise tapulama ekibince Maliye Hazinesi adına tespit edildikten sonra, kadastro komisyonunca …………….. çocukları ………………, …………………, …………………. ve ……………………… adlarına tespitine karar verilmiş Hazinenin itirazı üzerine ………….1. Tapulama Mahkemesinin 25.10.1983 tarih ve 1974/493-1983/276 E.K. sayılı kararı ile 1/3'er hisse itibari ile ……………., ………………, ………………… adlarına tesciline karar verilmiştir.

…………… Köyü 502 parselle ilgili mahkeme kararında ise, lehine tescile karar verilenlerin 502 parsel dosyasında yer alan veraset belgesine göre belirlenerek 1/3'er hisse itibari ile ……………………., …………………, …………………. adlarına tesciline karar verildiği, taşınmaz dosyasındaki Iğdır Tapulama Mahkemesinin 25.12.1975 tarih ve 1975/4364-506 E.K. sayılı veraset belgesinde mirasçıların …………….. …………… ve …………….. olarak geçtiği……………… adında bir mirasçının bulunmadığı görülmektedir.

……………….. Köyü 33 parselle ilgili mahkeme kararında lehine tescile karar verilenlerden ……………………' ın, ……………………. olarak geçtiği görülmektedir. Hükümden ……………….' in diğer adının Matan olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan karar metninde davacıların ………………. Köyü 502 parsel dosyasında bulunan ………………………

Page 36:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapulama Mahkemesi'nin 25.12.1975 tarih ve 1975/4364-506 E.K. sayılı veraset belgesine göre tescilin istendiği anlaşılmaktadır.

………………… Nüfus Müdürlüğünün 08.10.2013 tarih ve 1602 sayılı yazısında da ………………….'ın kütük kaydında ………………… isimli bir çocuk kaydının bulunmadığının bildirildiği, nüfus kaydında geçen kişilerin eşi ……………….., çocukları …………….., …………………. ve ………………….. dan ibaret olduğu görülmektedir.

Ret kararına konu taşınmaz malların tapulama tutanakları, 33 ve 502 parsellere dair mahkeme kararları ve tahdit ve tespiti yapılan bu taşınmazların evveliyat kayıtları birlikte değerlendirildiğinde, tapulama tahdit ve tespiti ile mahkeme kararlarının 18.04.1936 ve 13.09.1935

tarihli tapu kayıtlarına dayandığı, 2510 sayılı İskan Kanunu uygulamalarında, evlenmemiş çocuklar, çocuksuz erkekler ve dul kadınların anne ve babaları ile veya bunlardan sağ olanları ile birlikte iskan edildikleri ve iskan uygulamasının ise bir aileye nüfus ve ihtiyaca göre oturacak ev, toprak, ahır, samanlık vb. şey vermekle yapıldığı ve dolayısıyla dağıtım cetvellerinin tanzim tarihinde hayatta olmayan bir kimseye iskanen taşınmaz verilmeyeceğine göre, ancak nüfus kayıtlarına göre dağıtım tarihinde hayatta olduğu anlaşılan kişilere taşınmaz verilebileceğinden, tapulama tespitlerine dayanak tapu kayıtlarının (taşınmazların) 01.07.1934 doğumlu ………………………. adına oluşturulduğu, bunun da ………………………….' ın aynı kişi olduğunu gösterdiği anlaşılmaktadır.

Bölge Müdürlüğünce, ………………..Tapu Müdürlüğünün ret kararına konu …………….. Köyü 2,3,4,484, 502 ve 559 parseller yönüyle kararın eksik incelemeden bozulduğu, 33 parsel yönünden ise tescilin mahkeme kararına dayanılarak yapıldığı, düzeltmenin de mahkeme kararına dayanılarak yapılabileceği gerekçesiyle bozulduğu görülmüştür.

……………………Tapulama Mahkemesinin 26.07.1977 tarih ve 1974/492-1977/524 E.K. sayılı kararında lehine tescile karar verilen kişilerden ………………..' in, …………………. olarak yer aldığı, bunun H………… ile M……………..ın aynı kişi olduğunu ifade ettiği, karar içeriğinde atıf yapılan Iğdır Tapulama Mahkemesinin verdiği 25.12.1975 tarih ve 1975/4364-1975/506 E.K sayılı veraset belgesinde …………………' in …………………..adında bir mirasçısının olmayıp bahse konu kişinin ……………….. olarak geçtiği, ……………Nüfus Müdürlüğünce de ………………………..' ın ……………… adında bir çocuğunun bulunmadığının bildirildiği birlikte ele alındığında, ……………….. ile …………………' ın aynı kişi olduğu anlaşıldığından, gerçek durumu belgeleyen bu bilgi ve belgeler karşısında Tapu Sicili Tüzüğünün 74/3. fıkrası gereği talebe konu düzeltme işlemi yapılabileceğinden, bu yöndeki gerekçenin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, talebe konu …….. Köyü, 2, 3, 4, 33, 484, 502 ve 559 parsel numaralı taşınmazların tamamının aynı kişilere ait zabıt kayıtlarına dayanılarak tespitlerinin yapıldığı, 502 parsel numaralı taşınmazla ilgili ………………. 1. Tapulama Mahkemesinin 25.10.1983 tarih ve 1974/493-1983/276 E.K. sayılı kararında lehine tescil

Page 37:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

yapılacak kişiler için atıf yapılan ……………… Tapulama Mahkemesinin 25.12.1975 tarih ve 1975/4364-506 E.K. sayılı veraset belgesinde mirasçıların …………….., ……………… ve …………….. olarak geçtiği, …………… adında bir mirasçının bulunmadığı; ………………. Köyü 33 parselle ilgili Iğdır Tapulama Mahkemesinin 26.07.1977 tarih ve 1974/492-1977/524 E.K. sayılı kararında lehine tescile karar verilen kişilerden ……………… in, …………. (………..)

…….. olarak yer aldığı, karar içeriğinde de ……………….. Tapulama Mahkemesi'nin verdiği 25.12.1975 tarih ve 1975/4364-506 E.K. sayılı veraset belgesinden bahsedildiği, bu veraset belgesinde …………….'in ………………adında bir mirasçısının olmayıp, söz konusu mirasçının ……………… olarak geçtiği, bu hususların ………………. ile ……………'ın aynı kişi olduğuna işaret ettiği; ………………… Nüfus Müdürlüğünün 08.10.2013 tarih ve 1602 sayılı yazısında …………………'ın kütük kaydında ………………….. isimli bir çocuk kaydının bulunmadığının bildirildiği, ……………………' ın nüfus kaydında geçen kişilerin eşi ……………., çocukları …………………, ……………… ve ……………..' dan ibaret olduğu; ……………… Köyü 2, 3, 4, 484, 559 parsel numaralı taşınmazların tespit ve tescillerinin de aynı kişilere ait olduğu görüldüğünden, tüm bilgi ve belgelerin istikrarlı bir şekilde ret kararına konu tüm taşınmazlardaki …………….. ile ………………….' ın aynı kişi olduğunu gösterdiği anlaşılmakla, söz konusu taşınmazlarda yapılması istenilen düzeltme işlemine dair talebin doğrudan karşılanabileceği kanaatine varılmıştır.

Söz konusu talebin mevcut durumda karşılanabileceği anlaşılmakla birlikte, Müdürlüğün kanaati hilafına işlem yapılmasına zorlanamayacağı yönündeki genel kabul görmüş ilke gereği, yine de tereddüt ediliyorsa söz konusu taşınmazların emlak vergilerinin sorgulanması, tanık dinlenilmesi ve Tapu Sicili Tüzüğünün 75/3. maddesine göre zeminde inceleme yapılması vb. hak sahibinin belirlenmesine yönelik yöntemlere başvurulması da mümkündür.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 21.11.2013 tarihli ve 6555 yevmiye numaralı ret kararına dair, Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü'nün 23.12.2013 tarih ve 1058 sayılı oluru ile 2, 3, 4, 484, 559 ve 502 parsel numaralı taşınmazlar yönünden bozma ve 33 numaralı parsel yönünden onama şeklindeki kararın yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………………… Tapu Müdürlüğü' nün 21.11.2013 tarihli ve 6555 yevmiye numaralı ret kararı hakkında Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğü' nün 23.12.2013 tarih ve 1058 sayılı oluru verilen "kısmen onama" ve "kısmen bozma" yönündeki kararının, "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 38:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/26910 02.06.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğü'nün 13.02.2014 tarihli ve 284 sayılı kararı ile onanan, ………………. Tapu Müdürlüğü'nün 10.01.2014 tarihli ve 166 yevmiye numaralı ret kararına karşı ………………. Bankası A.Ş. tarafından 07.03.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………… İli, …………………………… Köyünde kain, 508 ada, 6 parsel numaralı, tamamı ………………… Tekstil İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı taşınmazın, ……………………. 2. İcra Müdürlüğü'nün 07.01.2013 tarih ve 2005/137 Tal. numaralı tescil yazısına istinaden ihale alıcısı …………………….. Bankası AŞ. adına tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

İsteme konu taşınmazın, …………… 2. İcra Müdürlüğü'nün 07.01.2013 tarih ve 2005/137 Tal. numaralı tescil yazısına istinaden ihale alıcısı ……………………. Bankası AŞ. adına tescili talebinin, taşınmaz üzerinde "Bu şerh kaldırılmadığı sürece taşınmaz hiçbir şekilde başkalarına devredilemez, haczedilemez, ipotek edilemez, teminat verilemez, iflas ve konkordato ile diğer ayni ve şahsi haklara da konu olamaz" şeklinde şerh bulunması, Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü'nün 09.01.2014 tarih ve 2014/12 sayılı yazısı ile belirtmenin terkinine ve cebri icra satış işleminin tesciline rıza gösterilmemesi ve istem sahiplerince belirtme ile birlikte taşınmazın ihale alıcısı adına tescilinin kabul edilmemesi gerekçe gösterilerek ret edildiği görülmüştür.

YAPILAN İNCELEME:

………………… İli, …………………… Köyü, Organize Sanayi Bölgesinde kain, 508 ada, 6 parsel numaralı, "Bir zemin bir normal katlı fabrika binası ve arsası" nitelikli taşınmazın tamamı ……………… Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü'ne ait iken, anılan ……………..Müdürlüğünce 16.01.2002 tarih ve 2002/9 sayılı yazı ile taşınmazın, 18.953.000.000 TL (eski TL) bedelle ……………….Tekstil İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'ne satıldığının, arsa üzerinde yapımı tamamlanan fabrika üretim yapacak seviyede bulunduğundan, tapu kaydı üzerine herhangi bir geri alım hakkı şerhi konulmaksızın ve ipoteksiz olarak adı geçen şirket adına tapusunun verilmesinin talep edilmesi üzerine, 16.01.2002 tarih ve 75 yevmiye numaralı işlem ile ………………….. Tekstil İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi adına tescil edildiği,

Taşınmaza 07.03.2002 tarih ve 322 yevmiye ile …………………… Bankası Anonim Şirketi lehine 547.000.000.000 TL (eski TL) bedelle 1. derece ipotek tesis edildiği,

Page 39:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………….. 2. İcra Müdürlüğü'nün 10.05.2005 tarih ve 2005/137 Tal. sayılı talebine istinaden taşınmazın şerhler sütununa 10.05.2005 tarih ve 1349 yevmiyeli işlem ile İİK m. 150/C şerhinin işlendiği,

…………….2. İcra Müdürlüğü tarafından yapılan ihalenin ……………… Bankası A.Ş. üzerinde kaldığı, borçlu tarafından ihalenin feshi davası açıldığı, ………………….. 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 03.04.2012 tarih, 2011/78 E. ve 2012/27 K. numaralı kararı ile davanın reddedildiği ve bu kararın Yargıtay ………….. Hukuk Dairesi'nin 18.10.2012 tarih ve 2012/19219 E., 2012/30020 K. numaralı ilamı ile onandığı, söz konusu kararın 30.11.2012 tarihinde kesinleştiğinin 06.12.2012 tarihli kesinleşme şerhinden anlaşıldığı,

Cebri satış kararının kesinleşmesine kadar ki bu süreçte taşınmaz üzerine, 01.03.2006 tarih ve 789 yevmiye numaralı işlem ile icrai haciz, 01.09.2006 tarih ve 3643 yevmiye numaralı işlem ile …………….. Vergi Dairesi lehine kamu haczi, 18.01.2007 tarih ve 232 yevmiye numaralı, 07.03.2008 tarih ve 1450 yevmiye numaralı, 09.04.2010 tarih ve 1979 yevmiye numaralı, 21.05.2010 tarih ve 2853 yevmiye numaralı, 30.07.2010 tarih ve 4399 yevmiye numaralı, 23.08.2010 tarih ve 4781 yevmiye numaralı işlemler ile icrai haciz, 26.11.2010 tarih ve 6679 yevmiye numaralı işlem ile ………………….. Vergi Dairesi lehine kamu haczi ve 27.11.2012 tarih ve 12040 yevmiye numaralı işlem ile icrai haciz tesis edildiği; cebri satış kararının kesinleşmesinden sonra ise 14.11.2013 tarih ve 7093 yevmiye numaralı ve 10.01.2014 tarih ve 151 yevmiye numaralı işlemler ile icrai haciz tesis edildiği,

Söz konusu cebri satış kararının kesinleşmesi sonrasında geçen sürede taşınmaz üzerine, ………….. Müdürlüğü lehine 14.01.2013 tarih ve 175 yevmiye numaralı işlem ile icrai haciz tesis edildiği, ……….. Müdürlüğü'nün 08.03.2013 tarih ve 2013/73 sayılı yazısı ile yapmış olduğu talebe istinaden, beyanlar sütununa 16.07.2013 tarih ve 4613 yevmiye numaralı işlem ile "5084 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesine göre takyitlidir. Bu şerh kaldırılmadığı sürece taşınmaz hiçbir şekilde başkalarına devredilemez, haczedilemez, ipotek edilemez, teminat verilemez. İflas ve konkordato ile diğer ayni ve şahsi haklara da konu edilemez." şerhinin konulduğu,

Müteakiben …………….Kalkınma Bankası A.Ş. tarafından ………………. 2. İcra Müdürlüğü'nün 07.01.2013 tarih ve 2005/137 Tal. numaralı tescil belgesine istinaden, ihalenin kesinleşme tarihine kadar taşınmaz üzerindeki tüm hak ve mükellefiyetlerin kaldırılarak ihale alıcısı adına tescilinin yapılmasının talep edildiği,

Müdürlükçe 13.12.2013 tarih ve 82 sayılı yazı ile ………………….Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü'ne işleme muvafakat edilip edilmediğinin sorulduğu, 09.01.2014 tarih ve 2014/12 sayılı yazı ile taşınmaz üzerine, ……………….Tekstil İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin 16.050,00 TL miktarlı borcu nedeni ile Sarıkamış İcra Müdürlüğü'nün 2012/570 E. numaralı dosyasına binaen ……………… Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü lehine haciz koyulduğundan bahisle işleme muvafakat edilmediğinin bildirildiği,

İcra Müdürlüğüne yazılan 09.01.2014 tarih ve 88820900-100 sayılı yazı ile tapu kaydında ………………..lehine koyulmuş olan 16.07.2013 tarih ve 4613 sayılı şerhi sebebi ile cebri satıştan tescil talebinin karşılanıp karşılanamayacağı konusunda tereddüde düşüldüğünün bildirildiği, ………………… 22. İcra Dairesi'nin, ret kararı dosyasında mevcut 2005/444 E. sayılı Dosyasından ………………..2. İcra Müdürlüğü'ndeki 2005/137 Tal. Sayılı dosyaya yazılan 31.12.2013 tarihli yazıda "...ihalenin kesinleşmesi halinde satışı yapılan taşınmazın alıcı adına

Page 40:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tescilinde dosyamızda sakınca bulunmadığı." denildiği, bu yazıya ilaveten 04.03.2014 tarihli ve aynı icra dairesi, esas ve talimat sayıları ile Tapu Müdürlüğü'ne yazılan yazılar ile ".Taşınmazın satış tarihi olan 26.09.2011 tarihinden itibaren İİK'nun 134. maddesi gereğince satış tarihi itibarı ile mülkiyet hakkı alıcıya geçtiğinden, bu gün itibarı ile olan tüm takyidatların kaldırılarak tescil edilmesinde dosyamızda sakınca bulunmadığı." şeklinde bildirimde bulunulduğu,

………………….. Bankası A.Ş. tarafından taşınmazın şerhle birlikte tescili kabul edilmediğinden, Müdürlükçe 10.01.2014 tarih ve 160 yevmiye numaralı işlem ile taşınmazın beyanlar sütununa "Satışa yönelik kesinleşmiş mahkeme kararı vardır/kesinleşmiş cebri satış kararı vardır." belirtmesi işlendikten sonra, tescil talebinin 10.01.2014 tarih ve 166 yevmiye numaralı işlem ile ret edildiği,

Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü'nün 13.02.2014 tarihli ve 284 sayılı kararı ile onanan, …………………. Tapu Müdürlüğü'nün 10.01.2014 tarihli ve 166 yevmiye numaralı ret kararına karşı ………………….. Bankası A.Ş. tarafından 07.03.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE :

4562 Sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun "arsa satışları" başlıklı 15. maddesinin 3. fıkrasına göre, ……………..'ce teminat olarak gösterilen ve bu nedenle satışına karar verilen veya katılımcıların borcundan dolayı satışına karar verilen taşınmazların icra yoluyla satışı halinde; Bakanlık ve ………………….. alacaklarının öncelikle ödenmesi koşuluyla, bölgenin kuruluş protokolünde öngörülen niteliklere sahip alıcılara veya kredi alacaklısı kuruluşa satış yapılabilir.

Anılan hükümlerden, söz konusu belirtme ve getirilen tasarruf kısıtlamalarının, katılımcıların arsa satışı veya arsa tahsisinden kaynaklı ve ……………….'ye olan borç ve taahhütlerinin tahsiline yönelik olduğu ancak somut olayda, talebe konu taşınmazın satışı ile sonuçlanan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte, borcun 15. madde kapsamında …………….'ye ait bir alacaktan kaynaklanmadığı, söz konusu takibin lehtarının ……………….. Bankası A.Ş. olduğu anlaşılmaktadır.

4562 Sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun 18. maddesine, 23.10.2008 tarih ve 5807 sayılı Kanun' un 4. maddesi ile eklenen 6. fıkra ile "Katılımcılara geri alım hakkı şerhi kaldırılarak tapu verilmesi durumunda tapu kaydına 'taşınmazın icra yoluyla satışı dahil üçüncü kişilere devrinde ………………..'den uygunluk görüşü alınması zorunludur.' şerhi konulur. Bu durumda eski katılımcının vermiş olduğu taahhütler, yeni alıcı tarafından da aynen kabul edilmiş sayılır" hükmü getirilmiştir. Buna paralel düzenleme Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinin 106. (eski Yönetmelik 97. madde) maddesinde de yer almıştır.

Taşınmaz ………………….. Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü'ne ait iken, anılan …………………….Müdürlüğü'nün 16.01.2002 tarih ve 2002/9 sayılı yazısı ile ve 18.953.000.000 TL (eski TL) bedelle ……………… Tekstil İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'ne satıldığı, anılan yazı içeriğinden anlaşıldığı üzere arsa üzerinde yapımı tamamlanan fabrikanın üretim yapacak seviyede bulunduğu ve bu sebeple …………….. tarafından yapılan, 16.01.2002 tarih ve 75 yevmiye numaralı işlem ile tescil edilen satış işleminde, tapu kaydı üzerine herhangi bir geri alım hakkı şerhi konulmadan ve ipoteksiz olarak adı geçen şirket adına tapusunun verilmesinin talep edildiği,

Page 41:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………………'nin 08.03.2013 tarih ve 2013/73 sayılı yazısı ile Tapu Müdürlüğüne ilettiği şerh talebine dayanak gösterdiği, 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un geçici 1. maddesinde, ilgili taşınmazların tapu kaydına ………………. lehine şerh koyulmasına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı, her ne kadar 4562 Sayılı Kanun'un 18. maddesinin, 5807 sayılı Kanun' un 4. maddesi ile ekli 6. fıkrası uyarınca, katılımcılara geri alım hakkı şerhi kaldırılarak tapu verilmesi durumunda tapu kaydına "taşınmazın icra yoluyla satışı dahil üçüncü kişilere devrinde ………………'den uygunluk görüşü alınması zorunludur." şeklinde şerh verilebileceği öngörülmüş olsa da ………………….'nin 08.03.2013 tarih ve 2013/73 sayılı yazısı ile tapu kütüğünün beyanlar hanesine koyulan 16.07.2013 tarih ve 4613 yevmiye numaralı şerhin, ………………….. Bankası A.Ş. adına yapılan cebri satış ihalesinin kesinleşmesinden ve kanun gereği mülkiyetin ihale alıcısına geçmesinden sonra konulduğu açıkça görülmektedir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Tescil" başlıklı 705.maddesi uyarınca, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olmakla birlikte; cebrî icra mülkiyetin tescilden önce kazanıldığı hallerden biridir. Bu hâlde mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olması mülkiyetin kazanılması için kurucu bir unsur değil, malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi için gereken bildirici bir unsurdur. Ayrıca 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "İhalenin Neticesi ve Feshi" başlıklı 134/1 maddesine göre, icra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı, o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur, bu durumda tapu kütüğünde yapılacak tescil bildirici nitelik taşır.

İcra ve İflas Kanunu'nun 144/4 maddesi gereği bir taşınmazı paraya çeviren icra dairesi o taşınmaz üzerindeki irtifak haklarına, taşınmaz mükellefiyetlerine ve taşınmaz rehin haklarına dair kayıtların tapu sicilinden terkin ve nakillerini de yaptırmaya yetkili kılınmıştır.

Somut olayda taşınmazın satışı, alıcı ve satıcı taraflar arasında tapuda yapılmış değildir. Satış işlemi İcra Müdürlüğünce cebri icra yolu ile yapıldığına göre, taşınmaz üzerindeki hak mükellefiyetlerin tasfiyesi, cebir satışa engel yasal durumların bulunup bulunmadığının icra müdürlüğünce ve ilgili taraflarca göz önüne alınarak hukuki yolların kullanılması gerekir. İhalenin kesinleşmesinden önce işlenmiş hak ve mükellefiyetlerin kaldırılması için yetkili İcra Müdürlüğü'nce tescil belgesinde açıkça talepte bulunulduğu ve Tapu Müdürlüğü'nün …………….. Müdürlüğü lehine işlenen şerhe ilişkin tereddüdü üzerine, İcra Dairesi'nce müteaddit defalar yazılan yazılar ile "taşınmazın satış tarihi olan 26.09.2011 tarihinden itibaren bugün (yazıların tarihi olan 04.03.2014 tarihi) itibarı ile olan tüm takyidatların kaldırılarak tescil edilmesinde sakınca bulunmadığının" bildirilmiş olduğu görülmüştür.

İcra Müdürlüğü, Tapu Sicil Tüzüğü'nün 69. maddesinde yer alan, taşınmazlar üzerinde (ihalenin tamamlanmasından sonra fakat ihale alıcısı adına tescil edilmesinden önce konulmuş) bulunan haciz şerhlerini terkin etmeye yetkili makamlar arasında olup, İcra Müdürlüğü taşınmazın satış sürecini başlatmakla taşınmaza ilişkin tüm tasarrufları yapabilir duruma gelmiş olmaktadır. Aksi durumun kabulü halinde, taşınmazı takyidattan ari olarak paraya çevirmekle yükümlü tutulan icra müdürlükleri görevlerini yapamaz duruma geleceklerdir.

Buna göre ihale gerçekleştiği anda, tescilden önce ………………. Bankası A.Ş. adına intikal eden mülkiyet hakkı ihalenin kesinleşmesinden sonra şerh edilen haklardan hukuken üstün durumda bir haktır. İpoteğin paraya çevrilmesi nedeni ile satışa çıkarılan taşınmazlar için oluşturulan açık artırma şartnamesinin bir bölümünü oluşturan mükellefiyetler listesi, o artırma bakımından tapu sicili niteliğinde olduğundan, alıcının yalnız mükellefiyetler listesinde yazılı

Page 42:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

olan mükellefiyetlerden sorumlu olduğu, listede yazılı olmayan mükellefiyetlerin (alıcı bunları bilmedikçe) tapu sicilinde yazılı olup da, yanlışlıkla mükellefiyetler listesine geçirilmemiş olsalar bile, alıcıya karşı ileri sürülemeyeceği, mükellefiyetler listesinde yazılı olmayan ancak ihale tarihinden sonra fakat tescilden evvel şerhedilen takyidatlardan ihale alıcısının kural olarak sorumlu tutalamayacağı ve konulmuş olan bu türden takyidatların bir nevi yolsuz tescil haline geleceği açıktır.

Diğer taraftan Türk Medeni Kanunu'nun 1026. maddesi uyarınca, bir ayni hakkın sona ermesiyle tescil her türlü hukuki değerini kaybettiği takdirde, yüklü taşınmaz maliki, terkini isteyebilir. Tapu memuru bu istemi yerine getirirse, her ilgili, bu işlemin kendisine tebliği tarihinden başlayarak otuz gün içinde terkine karşı dava açabilir. Tapu Sicili Tüzüğü'nün 69/4. maddesine göre de bir aynî hakkın veya şerh edilmiş kişisel hakkın diğer sebeplere dayalı olarak sona ermesiyle kayıt hukukî değerini kaybettiği takdirde, yüklü taşınmaz maliki, terkini isteyebilir. Müdürlük, bu istemi yerine getirirse her ilgili, bu işlemin kendisine tebliğ tarihinden başlayarak otuz gün içinde terkine karşı dava açabilir.

İtirazcı tarafından, 15.02.2013 tarih ve 2013/15 sayılı kararımıza atıfla, benzer konuda lehlerine karar verildiğinden, aynı durumdaki bu olayda da kararın bozulması gereğine değinilmiştir. Belirtilen bu karardaki olayda ilgili Organize Sanayi Müdürlüğünün alacağının tescil malikinin elektrik ve su borcundan kaynaklandığının açık olduğu, bu borçlardan dolayı cebri satışın engellenemeyeceğine ilişkin mahkeme hükmünün bulunduğu görülmektedir. Olayımızda ise borcun kaynağında böyle bir açıklık ve belirtmenin dayanağında belirginlik bulunmamaktadır. Dosyaya göre, 16.07.2013 tarih ve 4613 yevmiye numaralı "5084 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesine göre takyitlidir. Bu şerh kaldırılmadığı sürece taşınmaz hiçbir şekilde başkalarına devredilemez, haczedilemez, ipotek edilemez, teminat verilemez. İflas ve konkordato ile diğer ayni ve şahsi haklara da konu edilemez." belirtmesinin, taşınmaz mülkiyetinin ihale alıcısına geçmesinden sonrakonulması nedeni yolsuz tescil mahiyetinde olduğu anlaşılmaktadır. Ancak yolsuzda olsa tapuda bir kayıt oluşturulmuştur. Bu kaydın terkin edilebilmesi için ilgilinin muvafakati veya mahkeme kararı veya yetkili merciin yazısı gerekir.

Hacizlerin terkininde İcra Müdürlükleri kanunen yetkili olduklarından, cebri satıştan önce veya sonra konulan hacizlerin İcra Müdürlüğünün yazılarına istinaden kaldırılabilecektir. ………………. Bölgesi lehine konulan ve terkini istenen belirtmenin bir kanun hükmüne dayandığından bahsedilse de mülkiyetin el değiştirmesinden sonra konulması nedeni ile yolsuz olduğu görüldüğünden Türk Medeni Kanunu' nun 1026. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 69/4 hükümlerinin olaya kıyasen uygulanmak suretiyle işlem yapılabilecektir. Buna göre, ………… Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğüne, söz konusu belirtmenin hukuksal durumu hakkında bilgi verilmek ve 30 günlük bir süre tanınmak suretiyle, bu süre içerisinde belirtmenin devamı veya belirtmenin terkininin durdurulmasına yönelik mahkeme kararı/ihtiyati tedbir kararı ibraz edilmediği takdirde, İcra Müdürlüğünün yazılarına istinaden belirtmenin terkin edileceği konusunda bildirimde bulunularak, …………………. Bölgesi Müdürlüğünce bu süre içerisinde belirtilen şekilde bir karar ibraz edilemez ise İcra Müdürlüğünün yazılarında belirtildiği şekilde taşınmazın tüm takyidatlardan ari olarak ihale alıcısı adına tescili; yukarıda belirtildiği şekilde bir karar ibraz edildiği takdirde ibraz edilen belgelere göre işlem yapılabileceği anlaşılmaktadır.

Page 43:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Somut olay ve yasal durum karşısında, talebe konu taşınmazın ……………'nin talebine istinaden 16.01.2002 tarih ve 75 yevmiye numaralı işlem ile bedel mukabilinde ve tapu kaydı üzerine herhangi bir geri alım hakkı şerhi konulmadan, ipoteksiz olarak şirket adına tapusunun verilmiş olması; tapu kaydındaki ……………. lehine şerhin bu tapu verildikten yaklaşık on bir yıl sonra ve mülkiyet cebri icra sebebi ile ………………… Bankası A.Ş. mülkiyetine geçtikten sonra koyulmuş dolayısıyla yolsuz tescil durumunda bulunması; cebri icra ile satışta mülkiyetin ihale anında ihale alıcısına geçmesi ve tapuda yapılacak tescil işleminin bildirici nitelikte kalması; taşınmaz üzerindeki ……………. lehine olan belirtmeye rağmen İcra Müdürlüğü'nce tüm takyidatların kaldırılarak işlem tesis edilmesi yönünde talepte bulunulduğunun anlaşılmış olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, Hazine zararına sebebiyet verilmemesi açısından, beyanlar sütununa 16.07.2013 tarih ve 4613 yevmiye numaralı işlem ile yazılan belirtmenin ihale alıcısı ………………… Bankası A.Ş. nin talebine istinaden terkini için, Türk Medeni Kanunu'nun 1026. maddesi gereği söz konusu belirtmenin hukuksal durumu hakkında ……………….Müdürlüğüne bilgi verilmek ve 30 günlük bir süre tanınmak suretiyle, bu süre içerisinde belirtmenin devamı veya belirtmenin terkininin durdurulmasına yönelik mahkeme kararı/ihtiyati tedbir kararı ibraz edilmediği takdirde, İcra Müdürlüğünün yazılarına istinaden belirtmenin terkin edileceği konusunda bildirimde bulunulması, …………………… Müdürlüğünce bu süre içerisinde belirtilen şekilde bir karar ibraz edilemez ise İcra Müdürlüğünün yazılarında belirtildiği şekilde taşınmazın tüm takyidatlardan ari olarak ihale alıcısı adına tescili; yukarıda belirtildiği şekilde bir karar ibraz edildiği takdirde ibraz edilen belgelere göre işlem yapılması gerektği anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, Tapu Müdürlüğü'nce ………….. …………. Sanayi Bölge Müdürlüğü'nden satış için (yetkili merci tarafından satışın daha önceden yapıldığı dikkate alınmadan) muvafakat aranması ve ………………….. Bölge Müdürlüğü'nce satışa uygunluk görüşü verilmediğinden talebin karşılanamayacağı gerekçesiyle kurulan 10.01.2014 tarih ve 166 yevmiye numaralı ve Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğü'nün, 13.02.2014 tarih ve 284 sayılı olur ile onanan ret kararının eksik inceleme nedeniyle yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

………………. Tapu Müdürlüğü'nün 10.01.2014 tarih ve 166 yevmiye numaralı ret kararını onayan, Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğü'nün 13.02.2014 tarih ve 284 sayılı olur ile onanan kararının eksik inceleme nedeniyle "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 44:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/26634 03.06.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ………… Bölge Müdürlüğünün 24.02.2014 tarihli ve 2014/3 sayılı kararı ile onanan, ……………… Tapu Müdürlüğünün 23.12.2013 tarihli ve 10580 yevmiye numaralı ret kararına, itiraz eden vekili Av. ……………. tarafından 10.03.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………………Sulh Hukuk Mahkemesinin 19.02.2013 kesinleşme tarihli ve 2011/1201 Esas, 2012/282 Karar sayılı ilamının hüküm kısmının (A) maddesindeki 18 adet taşınmazın Mehmet kızı …………………., (B) maddesindeki 19 adet taşınmazın Mehmet kızı ………………., (C) maddesindeki 20 adet taşınmazın Mehmet kızı …………………., (D) maddesindeki 22 adet taşınmazın Mehmet oğlu ………………. ve (E) maddesindeki 22 adet taşınmazın Mehmet oğlu Hakkı ……………….. adına tapuya tesciline karar verilmiş ve varislerden …………….. vekili Av. …………….. tarafından ……………… Tapu Müdürlüğüne 11.06.2013 tarih ve 2013/5693 başvuru numaralı hükmen tashih işlemi ile hüküm kısmının (C) maddesinde yer alan 20 adet taşınmazın Mehmet kızı …………… adına tapu siciline tescil talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………….. Tapu Müdürlüğünün 10.10.2013 tarih ve 1639 sayılı yazıları ile ………………. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/1201 Esas ve 2012/282 Karar ve 19.02.2013 tarihli kesinleşen Mahkeme Kararı gereğince 20606370352 TC Kimlik Numaralı …………………. vekili Av. …………………….. tarafından vekili lehine karar verilen taşınmazların tescilinin istendiği, Müdürlükçe mahkeme kararının kısmen/eksik uygulanamayacağı, hükmün bir bütün olduğu ve müvekkil dışındaki davalılar adına harç tahakkkuk ettirilmeden tescil talebinde bulunulması nedeniyle hükmün uygulanması için ödenmesi gereken harçların tümünün ödendiği belgelenmeden uygulanamayacağı gerekçeleri ile Türk Medeni Kanununun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddeleri gereğince istemin reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelerle ret kararının onandığı görülmüştür.

YAPILAN İNCELEME:

………………….. Sulh Hukuk Mahkemesinin 19.02.2013 tarihinde kesinleşen 2011/1201 Esas, 2012/282 Karar sayılı ilamının hüküm kısmının (A) maddesinde sayılı 18 adet taşınmazın …………………, (B) maddesinde sayılı 19 adet taşınmazın …………………., (C)

Page 45:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

maddesinde sayılı 20 adet taşınmazın …………………., (D) maddesinde sayılı 22 adet taşınmazın ………………….. ……….. ve (E) maddesinde sayılı olan 22 adet taşınmazın ………………… adına tapuya tesciline karar verilmiş, varislerden ……………….. vekili ……………… tarafından ……………… Tapu Müdürlüğüne 11.06.2013 tarih ve 2013/5693 başvuru numaralı hükmen tashih işlemi ile hüküm kısmında ………………. adına tesciline karar verilmiş taşınmazların tapu siciline tescili talebinde bulunulmuştur.

Bunun üzerine işlemde hesaplanacak harçlarla ilgili olarak konunun ……………….. Tapu Müdürlüğün 10.10.2013 tarih ve 1639 sayılı yazıları ile …………………… Vergi Dairesi Müdürlüğünden soru konusu edildiği, ilgili idareden alınan cevabi yazı ile de; "492 sayılı Harçlar Kanununun 127. maddesi ve harca konu işleme ait harçların tamamının ödenmesi durumunda işlem yapılması gerekmektedir." ifadelerine istinaden …………. Tapu Müdürlüğünün vermiş olduğu ret kararına karşı Konya Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğüne yapılan itirazın Bölge Müdürlüğünce incelenmesi sonucunda talebe dair Müdürlük kararının yerinde görülerek onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanununda yer alan taksim (paylaştırma), tapuda müşterek veya iştirak halinde kayıtlı taşınmaz mallardaki ortaklığın sona erdirilmesi amacıyla yapılan paylaşma işlemidir.

492 sayılı Harçlar Kanunun 64/2. maddesi muhtelif işlemler aynı zamanda yapılırsa her işlemin ayrı ayrı harca tabi olacağı hükmünü içermektedir.

492 sayılı Harçlar Kanunu' nun 4 sayılı tarifesinin 6/a maddesinin "îfraz veya taksim veya birleştirme işlemlerinde kayıtlı değerler üzerinden (Binde 11,38)" hükmüne göre, tapu harcı tahsil edilmektedir.

492 sayılı Kanunun 127. maddesinde, bu Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, harçların tamamı peşin olarak ödenmeden harca mevzu olan işlemin yapılamayacağı, 128. maddesinde de gerekli harçları tamamen almadan işlem yapan memurların, harcın ödenmesinden mükellefler ile birlikte müteselsilen sorumlu olacakları hükme bağlanmıştır.

Tapu Müdürlüğünce, konu ilgili Vergi Dairesi Müdürlüğüne sorulmuş, Vergi Dairesi Müdürlüğünce de, harca konu işlemin harçlarının tamamının ödenmeden işlem yapılmaması gerektiği yönünde cevap verilmiştir.

Her bir taşınmaz veya taşınmaz hissesi başlı başına ayrı bir işlem konusudur. Bu nedenle örneğin 10 taşınmaz üzerinde satış işlemi yapıldığında, 10 ayrı satış işlemi yapılmış olacağından 10 taşınmaz için ayrı ayrı satış harcı hesaplanacaktır.

Page 46:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 705. maddesine göre, taşınmazın mahkeme kararı ile kazanımı bir tescilsiz iktisap halidir ve tescil bildirici niteliktedir.

Anayasa'nın 138/4 maddesi; "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." hükmündedir. Bu hüküm gereğince mahkemece verilen tapu iptal ve tescil kararlarının idaremizce yerine getirilme zorunluluğu olmakla birlikte, tapu işlemleri ile ilgili olarak, 3402 sayılı Kadastro Kanunu örneğinde olduğu gibi bir kanun hükmü ile re'sen infazı öngörülen mahkeme kararları dışında, kararın infazı için ilgililerin talebi ve 492 sayılı Harçlar Kanununda öngörülen tapu harçlarının tahsil edildiğinin belgelenmesi gerekir. Tapu işlemlerinde alınacak tapu harç miktar ve oranları Kanunla belirlendiğinden ve ilgili Kanun gereği gerekli tapu harcının tamamı tahsil edilmeden harcın mevzuuna giren işlemin yapılması halinde, harcın ödenmesinden mükellefle birlikte işlemi yapan görevli de müteselsilen sorumlu olarak kabul edildiğinden, harcın tamamının ödendiği belgelenmeden işlemin sonuçlandırılmaması kurumumuzun bir görevi olarak ortaya çıkmaktadır.

Bu durum kararda geçen tüm taşınmaz/taşınmaz hisseleri hakkında, kararda geçtiği şekilde tamamen uygulanmasının istenmesi hali içindir. Mahkeme kararında geçen bütün parseller için aynı anda infaz istenmesi zorunlu değildir. Kararda geçen bir kısım parseller için hemen, bir kısmı için ise daha sonraki bir tarihte hükmün infazı istenebilir. Yine birden çok taşınmaz veya kişi ile ilgili karar verildiğinde, mahkeme kararı aynı anda tamamen uygulanabileceği gibi taşınmaz veya kişi bazında kısmen de uygulanabilir. Böyle bir halde, tapu müdürlüğünce sadece istenen parseller veya kişiler yönünden ilamın infazı yapılır. Çünkü, tapu müdürü taleple bağlıdır(TST.m.16).

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün yürürlükten kaldırılmış ancak yerine henüz muadili düzenlenmemiş olan 15.01.1943 tarih ve 1050 sayılı Genelgesine göre, taşınmazın bir tescilsiz iktisap hali olan mahkeme hükmü veya cebri icra ile kazanımların olduğuna muttali olunduğunda, talep yokluğu veya tapu harçlarının ödenmemesi nedeni ile kararın infaz edilemediği durumlarda mülkiyeti değiştiren bu durumların tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Her ne kadar anılan Genelge yürürlükten kaldırılmış olsa da birimlerimizin fiili uygulamaları aynen bu şekilde devam etmektedir.

Mahkeme kararı bir tescilsiz iktisap hali olduğundan, birden çok taşınmaz veya kişi hakkında verilen bir mahkeme kararının talep yokluğu veya tapu harcının ödenmemesi sorunu nedeni ile (talepte bulunanın kendisi ile ilgili taşınmazların harcını ödeyerek, kendisi ile ilgili taşınmazlarda infazını istemesi gibi) kısmen infazını istenmesi durumunda, tüm taşınmaz/taşınmaz hissesi/kişiler yönünden aynı anda tamamen infaza zorlamak ve infazı istenmeyen taşınmazların tapu harçlarının da talepte bulunandan istemek (adlarına taşınmaz tesciline karar verilen kişilerin talepte bulunmamaları ve/veya kendi paylarına düşecek tapu harçlarını ödemememeleri sebebiyle), borçların kişiselliği ve kişilerin haklarını kullanmaya zorlanamayacağı ilkelerine ve yasal yükümlülüklerini yerine getirip te tescili isteyenler içinde Anayasa' nın mülkiyet hakkının korunması ve kullanılması hükümlerine aykırı olacaktır.

Burada yapılacak işlem, söz konusu mahkeme kararının talepte bulunan kişi ve bu kişi lehine karar verilen taşınmazlar itibari ile genel hükümlere uyularak (kimlik tespiti, tapu harcı

Page 47:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tahsili vs.) talebin karşılanması ve talepte bulunmamak (tüm taşınmazlar için gerekli tapu harçlarının ödenmesi halinde her hangi bir karar lehtarının talebi ile de kararının tümünün uygulanabileceği) veya tapu harçlarını ödememek suretiyle kararın infazına mani durum oluşturan kişilerin lehine karar verilen taşınmazlar hakkında ise kararı infaz etmeden tapu kayıtlarını mevcut hali ile bırakıp, tapu kütüklerinin beyanlar hanesinde mülkiyetin değişmesine neden olan mahkeme kararının varlığının gösterilmesi olmalıdır. Bu şekilde işlem yapılması, Anayasal, yasal ve idari düzenlemeler ile birimlerimizin düzenli ve istikrarlı fiili uygulamasına ve hakkaniyete uygun düşecektir. Karar, sadece tapu harcı ödenen ve talep edilen taşınmazlar için uygulanmış olacağından, tapu harcının tamamının tahsil edildiği belgelenmeden harcın mevzuuna giren işlemin yapılmaması şeklindeki yasal düzenlemeye de bir aykırılık teşkil etmeyecektir.

Somut olay ve yasal durum karşısında, birden fazla taşınmaz veya kişi hakkında mahkeme kararı bulunması halinde, kararın aynı anda tüm kişi ve taşınmazlar için infazın gerekliliğine yönelik yasal bir zorunluluğun olmadığı, diğer karar lehtarlarının taleplerinin yokluğu veya tapu harcını ödememeleri nedeni ile kararın bunlar yönü ile infaz edilmemesinin, tapu harçlarını ödeyerek kararın infazını talep edenler ve bunlar lehine karar verilen taşınmazlar itibari ile kararın infaz edilmesine yasal bir engelin bulunmadığı, talep sahibince kararda geçen tüm taşınmazlar için kararın infazının istenmeyip yalnızca kendi lehine karar verilen taşınmazlar için hükmün infazı istendiğinden, talep edilen taşınmazlarla ilgili olarak genel hükümlere uyularak (kimlik tespiti, tapu harcının tahsili vb.) talebin karşılanması ve tapu harcının ödenmemesi nedeni ile kararın infaz edilmeyeceği diğer taşınmazların tapu kütüklerinin beyanlar hanesine ise kararın varlığı yönünde belirtme konulması gerektiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, …………… Tapu Müdürlüğünün 23.12.2013 tarihli ve 10580 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro …………... Bölge Müdürlüğünün 24.02.2014 tarihli ve 2014/3 sayılı onama kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………….. Tapu Müdürlüğünün 23.12.2013 tarihli ve 10580 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 24.02.2014 tarihli ve 2014/3 sayılı kararının "BOZULMASINA" karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 48:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/20894 09.06.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğünün 05.02.2014 tarihli ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğünün 23.12.2013 tarihli ve 3101 yevmiye numaralı ret kararına, itiraz eden vekili Av. ……………… tarafından 25.02.2013 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. ili, ………………. ilçesi, ………………. Mahalle, 45 ada 6 parselde kayıtlı, 15971 m yüzölçümlü, "tarla" vasıflı taşınmazın 9/16 hissesi ………………….., 7/16 hissesi ………………. adına kayıtlı iken, …………………. vekili Av. ………………. tarafından 2013/3217 başvuru numarası ile Gelendost Tapu Müdürlüğüne "tarla" vasıflı taşınmazın cinsinin "elma bahçesi" olarak değiştirilmesi talebine bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Gelendost İlçesi, Aşağı Mahalle, Fatlın Su Yatağı Mevkiinde kain, 6 ada 284 parselnumaralı, 15971 m yüzölçümlü tarlanın 9/16 hisse ile maliki ……………….. adına vekili Av. ……………………. diğer hissedar tapuya gelmeden sadece kendilerinin talebi ile tapuda cins değişikliği işlemi için talepte bulunmuş, Müdürlükçe 7/16 hisse maliki Mustafa oğlu ………………………. ın da talebine ihtiyaç duyulduğu, ancak diğer hisse malikinin işlemin yapılmasına muvafakatinin olmadığını beyanı üzerine, Müdürlüğün 23.12.2013 tarih ve 3101 yevmiye numaralı kararı ile Türk Medeni Kanununun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddeleri gereğince istemin reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelerle ret kararının onandığı görülmüştür.

YAPILAN İNCELEME:

2

…………………İli, ………………..İlçesi, …………….. Mahalle, 6 ada 284 parsel numaralı, 15971 m yüzölçümlü, "Tarla" vasıflı taşınmazın, 9/16 hissesi ………………………, 7/16 hissesi …………………. adına kayıtlı olduğu,

……………. Kadastro Müdürlüğünün 01.10.2013 tarih ve 181 sayılı yazısına istinaden ……………… Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğünden alınan cevabi yazı ile; konu hakkında yapılan inceleme sonucu düzenlenen raporda; parselin fiilen Elma Bahçesi olarak kullanıldığının tespit edildiği ve tapuda "tarla" vasfı ile kayıtlı olan parselin vasfının "elma bahçesi" olarak değiştirilmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığı yönünde bildirimde bulunulduğu,

Page 49:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………….. Kadastro Müdürlüğünce 01.10.2013 tarihinde her iki malikinin de imzalarının alınması suretiyle taşınmazın tarla olan vasfının elma bahçesi olarak cinsinin değiştirilmesine yönelik tescil bildirimi düzenlenerek, tapu kaydında gerekli değişikliğin yapılması için işlem dosyasının Gelendost Tapu Müdürlüğüne gönderildiği,

Taşınmaza 9/16 hisse ile malik olan ……………….. ün vekili Av…………………….. tarafından diğer hissedar tapuya gelmeden sadece kendilerinin talebi ile tapuda taşınmazın cinsinin "arsa" olarak değiştirilmesi işlemi için 20.12.2013 tarihinde 2013/3217 başvuru numarası ile …………….. Tapu Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğu,

……………………Tapu Müdürlüğünce 23.12.2013 tarih ve 3101 sayılı yevmiye numarası ile taşınmaza 7/16 hisse ile malik olan ……………….. ın işleme katılmadığı gibi işlemin yapılmasına muvafakat vermeyeceği beyanın bulunması nedeniyle talebin reddedildiği,

………………..Tapu Müdürlüğünün vermiş olduğu ret kararına karşı ……………….. Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğüne yapılan itirazın Bölge Müdürlüğünce incelenmesi sonucunda talebe dair Müdürlük kararının yerinde görülerek onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Cins değişikliği, teknik yönüyle kadastro müdürlüklerini, tescili gerektirmesi nedeniyle de tapu müdürlüklerini ilgilendiren ve bir taşınmaz malın cinsinin, yapısız iken yapılı veya yapılı iken yapısız duruma dönüştürmek veya tarla iken bağ, bahçe ve benzerine, bağ, bahçe ve benzeri iken tarlaya çevirmek için paftasında ve tapu sicilinde yapılan işlemdir.

Genel Müdürlüğümüzün Talebe Bağlı Değişiklik İşlemleri Başlıklı ve 2010/4 sayılı Genelgesinin 24. maddesinin 5. fıkrasında; işlem için, maliklerden birinin cins değişikliği talebi yeterli olup, düzenlenen tescil bildirimindeki "beyanname isteğimize uygun düzenlenmiştir" ifadesine göre diğer talep sahiplerinin imzalarındaki eksikliklerin tapu sicil müdürlüğünde tamamlattırılabileceği düzenlenmişken, 2010/22 sayılı Genelgesinin 11. maddesinin 19. fıkrasında ise; hisseli taşınmaz mallara ilişkin tescil işlemi yerine getirilirken bütün hissedarların ya da yasal temsilcilerinin tescil bildiriminde imzalarının bulunması gerektiği düzenlenmiştir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 688. ve devamı maddelerinde paylı mülkiyete ilişkin hükümleri düzenlemiştir. Bu hükümlerden 690. maddesinde, olağan yönetim işlerini yürütmeye her bir paydaşın yetkili olduğunu; 691. maddesinde, önemli yönetim işlerine karar verilebilmesi için (işletme usulünün veya tarım türünün değiştirilmesi gibi) pay ve paydaş çoğunluğunun kararını; 692. maddesinde ise, olağanüstü yönetim işleri ve tasarrufta bulunmak için (paylı malın özgülendiği amacın değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi veya paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemlerinin yapılması) oy birliği ile karar verilmesini aramaktadır.

Paylı mülkiyetli bir taşınmazda, taşınmazın tarım türünün değiştirilmesi pay ve paydaş çoğunluğunu gerektirir (TMK.691). Dosyaya göre, talepte bulunan …………………….. ün 9/16 pay maliki olduğu, pay çoğunluğunu sağladığı görülmekle birlikte taşınmaza iki paydaşın malik olması dolayısıyla paydaş çoğunluğu sağlanamayacağından, tarım türünün değiştirilmesine oy

Page 50:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

birliği ile (taşınmazda cins değişkliğine dair tescil istem belgesinde diğer paydaşın imzasının bulunmadığı varsayımıyla) karar verilmesi gerekecektir. Ancak, bu yukarıda açıklandığı şekilde tapu idaresinin bilgisi ve insiyatifi dışında yapılan ve maddi alemde tarım türünün değiştirilmesine karar verilip değişiklik eylemi gerçekleştirilirken (olaya göre meyve ağaçları dikilirken) karar yeter sayısının sağlanıp sağlanmadığı ile ilgilidir. Bu konuda bir ihtilaf varsa maddi değişikliğin yapılması sırasında uyuşmazlığın taraflar arası anlaşma veya yargı yoluyla çözülmesi gerekir.

Bir taşınmazın tapuda yer alan cins kaydının değiştirilmesi ise bundan farklı bir kavramdır. Olayda, taşınmazın fiiliyatta "tarla" iken "elma bahçesi"ne dönüştürüldüğü bu nedenle taşınmazın kaydında yer alan "tarla" cinsinin "elma bahçesi" şeklinde değiştirilmesi istendiğinden cins düzeltilmesi talep edildiği; hissedarlardan ……………………. ın değişiklik beyannamesinde imzası bulunmakla birlikte tapuda işlem yapılması anında işlemi yapmaktan imtina ettiği ve işlemin yapılmasına muvafakat vermediği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 1027. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 69/1. ve 72/1. maddelerine göre tapu sicilinde yapılacak değişiklik için ilgililerin muvafakati, yetkili merciin yazısı veya mahkeme kararı kararı gerekir. Yukarıda anılan Genelge de aynı doğrultuda (...talep sahiplerinin imzalarındaki eksiklikler tapu sicil müdürlüğünde tamamlattırılabilir) bir çözüm benimsemiştir.

Somut olay ve yasal durum karşısında, anılan mevzuat hükümlerine göre tapu sicil kayıtlarında yapılacak bir değişiklik için ilgililerin muvafakati veya yetkili merciin yazısı veya mahkeme kararı gerektiği, taşınmaza hissedar olanlardan ………………….. ın tapu sicilinde yapılacak kayıt değişikliğine muvafakat etmediği görüldüğünden,………………… Tapu Müdürlüğünün 23.12.2013 tarihli ve 3101 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 05.02.2014 tarihli ve 2014/2 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………….Tapu Müdürlüğünün 23.12.2013 tarihli ve 3101 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ………………... Bölge Müdürlüğünün 05.02.2014 tarihli ve 2014/2 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 51:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/30408 09.06.2014

GENEL MÜDÜRLÜK ... Makamına

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü' nün 04.02.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan, …………………. Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarihli ve 43053 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ……………., ……………., ……………….. adlarına, vekil …………….. tarafından, 21.02.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………..İli, ………………l İlçesi, …………….. Köyü, 1864 parsel numaralı, 42.400 m2 miktarlı, "fıstıklık" vasıflı, 1/5' er hisseler ile ……………….., ……………………., …………….. …….., ……………….., ……………….. adlarına kayıtlı olan taşınmazın, 12.12.2013 tarih ve 2013/48712 nolu başvuru istem belgesiyle satışı talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

…………………. İli, ……………….. İlçesi, ……………………Köyü, 1864 parsel numaralı taşınmaz üzerinde, 26.10.1999 tarih ve 6394 yevmiye numarası ile kayıtlı "1062 Sayılı Kanun gereğince Suriye uyruklulara ait işbu taşınmaz malın tamamına hazinece el konulmuştur." şerhinin bulunması nedeniyle, ………………… Tapu Müdürlüğünün 09.10.2013 tarih ve 5426 sayılı yazısı ile ……………….. Defterdarlığı Milli Emlak Müdürlüğüne taşınmazın satışında bir sakınca olup olmadığı hususunun sorulduğu, cevaben alınan 20.11.2013 tarih ve 7076 sayılı yazıda " Suriye uyrukluların 13.01.1939 tarihinden sonra başka bir devlet uyrukluğuna geçmiş olsalar dahi, taşınmaz malları yönünden Suriye uyruklu ad ve itibar olunurlar. Buna göre taşınmaz üzerindeki şerhin kaldırılması mümkün bulunmamaktadır" şeklinde cevap verildiğinden istem, ……………… Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarih ve 43053 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………..İli, ………………İlçesi, ……………… Köyü, 1864 parsel numarasına kayıtlı, 42.400 m2 miktarlı, "fıstıklık" vasıflı taşınmazın, 1/5' er hisseler ile …………………, ………………., ……………….. ……………….., …………………. adlarına kayıtlı olduğu,

Taşınmazla ilgili olarak; Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, Yabancı İşler Dairesi Başkanlığı' nın 08.10.1999 tarih ve 1371 sayılı yazısına istinaden, 1062 Sayılı Kanun gereğince Taşınmaz kaydına 26.10.1999 tarih ve 6394 yevmiye numarası ile "Hazinece el konulmuştur" şerhinin işlenerek, 26.10.1999 tarih ve 6394 sayılı yazıyla Mal Müdürlüğüne bilgi verildiği,

Daha sonra …………………. 2. Noterliğince düzenlenen 25.10.2013 tarih ve 22606 nolu vekaletnameye istinaden, …………………., …………………., ……………………, ………………….. tarafından,

Page 52:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

12.12.2013 tarih ve 2013/48712 numaralı başvuru istem belgesiyle taşınmaz üzerinde kendilerine ait olan hisselerin satışı için ………………. Tapu Müdürlüğüne talepte bulunulduğu,

……………………Tapu Müdürlüğünce yapılan incelemede; talep sahipleri A……………….., ………………….., ……………………, …………………….. in Suriye uyruklu olduğu, ancak 06.02.2002 tarihinde Türk vatandaşlığına geçtiklerinin anlaşılması üzerine müdürlükçe, 09.10.2013 tarih ve 5426 sayılı yazıyla " ………………..İli, ………………İlçesi………………. Köyü, 1864 parsel numarasına kayıtlı, 42.400 m2 miktarlı, "fıstıklık" vasıflı taşınmaza ait tapu kaydında, 1062 Sayılı Yasa gereğince Hazinece el konulmuştur şerhi bulunduğundan, taşınmazın satışında sakınca olup olmadığı ve şerhin terkin edilmesi gerekiyorsa terkin yazısının gönderilmesi" hususunun ………………..Defterdarlığı Milli Emlak Müdürlüğüne sorulduğu,

Milli Emlak Müdürlüğünce gönderilen 20.11.2013 tarih ve 7076 sayılı cevabi yazıyla "Suriye uyrukluların 13.01.1939 tarihinden sonra başka bir devlet uyrukluğuna geçmiş olsalar dahi, taşınmaz malları yönünden Suriye uyruklu ad ve itibar olunurlar. Buna göre taşınmaz üzerindeki şerhin kaldırılması mümkün bulunmamaktadır" denildiğinden istemin, ………………….Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarihli ve 43053 yevmiye numaralı işlem ile ret edildiği ve Bölge Müdürlüğünce de ret kararının 04.02.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onanması üzerine, ………………., ……………….., ……………….. adlarına, vekil …………………. tarafından, 21.02.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Yabancıların taşınmaz edinimi, muhtelif değişikliklere uğramasına karşın 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 35. maddesinde düzenlenmiştir. Mevcut durum itibari ile yabancıların taşınmaz ediniminin düzenlenişi, kanuni sınırlamalara uyulmak kaydıyla, uluslararası ikili ilişkiler yönünden ve

ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen ülkelerin vatandaşı olan yabancı uyruklu gerçek kişiler Türkiye'de taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinebilirler. Bakanlar Kurulu, ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinimlerini; ülke, kişi, coğrafi bölge, süre, sayı, oran, tür, nitelik, yüzölçüm ve miktar olarak belirleyebilir, sınırlandırabilir, kısmen veya tamamen durdurabilir veya yasaklayabilir şeklindedir.

Ancak, Suriye Uyruklu kişilerin Türkiye' de taşınmaz edinim ve tasarrufları için özel düzenlemeler getirilmiştir. Bu nedenle bu durumda olanlar için genel hükümlerden ayrılarak bu özel düzenlemelerin uygulanması söz konusu olacaktır.

28.05.1927 tarihli ve 1062 Sayılı Kanuna dayanılarak çıkartılan 01.10.1966 tarih ve 6/7104 Sayılı Kararnameye bağlı Suriye uyrukluların mallarının tespiti ve bu mallara el konulması hakkında yönetmeliğin 1. maddesine göre; Suriye uyruklu bütün özel ve tüzel kişilerin, Türkiye'de bulunan taşınmaz ve taşınır - zati ve ev eşyası hariç malları ile bütün hak ve menfaatlerine 28.05.1927 gün ve 1062 sayılı Kanun hükümleri gereğince Hazinece el konulmuştur.

Yine 25.09.1967 tarihli ve 6/8890 sayılı kararnameye bağlı Suriye uyruklu özel ve tüzel kişilerin hazinece el konulan mallarının idaresi hakkındaki yönetmeliğin 5. maddesi de; " el koyma ve idare bakımından 17.10.1966 tarihinde bir hakkın intisap edilmiş uyrukluğu esastır. Ancak

Page 53:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

13.01.1939, 14.02.1942, 18.11.1957 günlü kararnamelerle takyidat konulan taşınmaz malların Suriye uyruklu malikleri, 13.01.1939 tarihinden sonra başka bir Devlet uyrukluğuna geçmiş olsalar dahi, taşınmaz malları yönünden Suriye uyruklu ad ve itibar olunurlar" hükmündedir.

………………… İli, …………….lçesi, …………….. Köyü, 1864 parsel numarasına kayıtlı, 42.400 m2 miktarlı, "fıstıklık" vasıflı, 1/5' er hisseler ile ……………….., ……………………, …………………., …………………, ……………………… adlarına kayıtlı olan ve ret kararına konu taşınmazla ilgili olarak; Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, Yabancı İşler Dairesi Başkanlığı' nın 08.10.1999 tarih ve 1371 sayılı yazısına istinaden, 1062 Sayılı Kanun gereğince Taşınmaz kaydına, 26.10.1999 tarih ve 6394 yevmiye numarası ile "Hazinece el konulmuştur" şerhinin işlenerek, 26.10.1999 tarih ve 6394 sayılı yazıyla Mal Müdürlüğüne bilgi verilmesi şeklinde talimat verilmiştir.

Daha sonra, ……………………, …………………………, ………………………, A………. oğlu Z……..Z……..' in 1312 Sayılı Vatandaşlık Kanunu' nun 1. maddesinde belirtilen hususlara uygun olarak 06.02.2002 tarihinde Türk vatandaşlığını kazandıkları anlaşılmıştır.

Tapu Müdürülüğünce, 09.10.2013 tarih ve 5426 sayılı yazı ile konu hakkında …………………Milli Emlak Müdürlüğünden görüş sorulduğu ve Milli Emlak Müdürlüğünün 20.11.2013 tarihli ve 7076 sayılı yazısı ile " Suriye uyrukluların 13.01.1939 tarihinden sonra başka bir devlet uyrukluğuna geçmiş olsalar dahi, taşınmaz malları yönünden Suriye uyruklu ad ve itibar olunurlar. Buna göre taşınmaz üzerindeki şerhin kaldırılması mümkün bulunmamaktadır." şeklinde cevap verildiği görülmüştür.

Somut olay ve yasal durum karşısında, yukarıdan anılan yasal ve idari düzenlemelere göre, Suriye uyrukluların 13.01.1939 tarihinden sonra başka bir devlet uyrukluğuna geçmiş olsalar dahi, taşınmaz malları yönünden Suriye uyruklu ad ve itibar olunurlar, yönünde hükümler getirildiği; taşınmaz kaydında "Suriye Uyruklulara ait bu taşınmaz malın tamamına Hazinece el konulmuştur." şeklinde şerh bulunduğu ve bu konuda yetkili merci olan ilgili Milli Emlak Müdürlüğünce konu hakkında olumsuz görüş verildiği dikkate alındığında, Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü' nün 04.02.2014 tarih ve 2014/2 sayılı onama kararı ile ………………….. Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarihli ve 43053 yevmiye numaralı ret kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü'nün 04.02.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan……………….Tapu Müdürlüğü' nün 25.12.2013 tarihli ve 43053 yevmiye numaralı ret kararının "O N A N M A S I" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 54:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

13.06.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

……………… Tapu ve Kadastro ………………… Bölge Müdürlüğü, nün 10.04.2014 tarih ve 2014/5 sayılı kararı ile onanan………………. Tapu Müdürlüğü , nün 06.03.2014 tarihli ve 9208 yevmiye numaralı ret kararına, ………………. tarafından 28.04.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………………. ili, ………………… ilçesi, ……………… Mahallesi 25014 ada 2 parsel 5356.00m yüz ölçümlü arsanın üzerine kurulan kat irtifaklı taşınmazın A blok 19 nolu bağımsız bölümünün tamamı …………………. adına, A blok 21 nolu bağımsız bölümün 36/37 hissesi ………………….., 1/37 hissesi Hamza oğlu …………………. adına kayıtlı olup; ……………… her iki taşınmazdaki hisselerinde bulunan satış vaadi şerhlerinin terkini için 04.02.2014 tarih 2014/7121 nolu başvuru ile ………………Tapu Müdürlüğüne talepte bulunmuştur.

RET NEDENİ:

……………….. 2. Noterliğince 09.04.1997 tarih ve 11342 yevmiye numarası ile düzenlenen gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin,14.07.1997 tarih ve 3981 yevmiye numarası ile söz konusu taşınmazın tapu siciline şerhinin ardından 20.10.2008 tarih ve 4904 yevmiye numarası ile kat irtifakı tesis edilerek tapuya tescil edilmiş olması ve 2644 sayılı Tapu Kanunu' nun 26. maddesinin 7.ve 8. fıkraları ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 2009/6 sayılı Genelgesinin, "Satış vaadi veya arsa payı kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin, tapu siciline şerh edilmesinden itibaren anılan taşınmazın satışı beş yıl içinde yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse malikin istemi ve terkin harcının yatırılması koşuluyla şerh terkin edilebilir." hükümleri gerekçe gösterilerek Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince istem ……………. Tapu Müdürlüğü' nün 06.03.2014 tarih ve 9208 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

………………… ili, ………………. ilçesi, …………….. Mahallesi, arsa vasıflı, 25014 ada, 2 parsel nolu taşınmazın 2181/2400 hissesi ……………….., 109/2400 hissesi ………………., 110/2400 hissesi …………………… adlarına kayıtlı olduğu,

Taşınmaz malikleri ……………… ve …………………… ile müteahhit S.S………………… Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi arasında sırasıyla ………………… 2. Noterliğince 10.07.1997 tarih ve 23589 yevmiye numarası ve 09.04.1997 tarih ve 11342 yevmiye numarası ile gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin düzenlendiği, bu sözleşmelere istinaden 25014 ada, 2 parsel nolu taşınmaz kaydında yer alan ………………… ve ……………………'in hisseleri 100 hisse itibar edilerek 55/100 hisse için ………………….. Arsa

Page 55:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

ve Konut Yapı Kooperatifi lehine 14.07.1997 tarih 3981 yevmiye ile satış vaadi sözleşmesinin şerhedildiği,

Yine, ………………… ile müteahhit ………………………… Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi arasında, 10.01.1997 tarih ve 1114 sayı ile Antalya 2. Noterliğinden satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin düzenlendiği, işbu sözleşmeye istinaden 26.02.1997 tarih ve 981 yevmiye ile satış vaadi sözleşmesinin şerh edildiği,

Arsa vasıflı, 25014 ada, 2 parsel sayılı taşınmazda, 20.10.2008 tarih ve 4904 yevmiye numarası ile taksimli olarak A blok 22, B blok 22, C blok 22 olmak üzere toplam 66 bağımsız bölümden oluşan kat irtifakı tesis edildiği, söz konusu şerhlerin de oluşan bağımsız bölümlerin kat irtifakı kütük sayfalarına taşındığı,

Ret kararı tarihi itibariyle, ………………… İli, ……………….İlçesi, Duraliler Mahallesi 25014 ada 2 parsel numaralı, 5356,00 m miktarlı, kat irtifaklı taşınmazın A blok 19 nolu bağımsız bölümünün tamamı Durmuş oğlu ………………… adına, A blok 21 nolu bağımsız bölümün 36/37 hissesi Durmuş oğlu ………………….., 1/37 hissesi Hamza oğlu ……………….. adına kayıtlı olduğu,

Taşınmazlarda, ………………….. hisseleri üzerinde, 14.07.1997 tarih 3981 yevmiye ile satış vaadi şerhi, 16.06.2011 tarih 16953 yevmiye ile ……………….. 4. İcra Müdürlüğünün 2011/3289 esas dosyası ile haciz şerhi, 26.11.2012 tarih 31844 yevmiye ile ……………….. Vergi Dairesi lehine kamu haciz şerhi, 07.11.2013 tarih 35890 yevmiye ile …………….. Sosyal Güvenlik Merkezi lehine kamu haciz şerhi ve 02.01.2014 tarih 9 yevmiye ile ……………. Sosyal Güvelik Merkezi lehine kamu haciz şerhi bulunduğu,

………………… tarafından her iki taşınmazdaki hisselerinde bulunan satış vaadi şerhlerinin terkini için 04.02.2014 tarih 2014/7121 nolu başvuru ile ……………… Tapu Müdürlüğüne talepte bulunulduğu,

………………. Tapu Müdürlüğünce, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden, satış vaadi şerhinin işlenmesi ardından kat irtifakı tesis edildiğinden, satış vaadi şerhinin terkinini gerektiren 'taşınmazın satışı beş yıl içinde yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse malikin istemi ve terkin harcının yatırılması' şartlarının mevcut olmadığı gerekçeleri ile talebin reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce aynı gerekçeler ile ret kararının onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Taşınmaz satış vaadi, ileriki bir tarihte bir malın satışını taahhüt niteliğinde bir ön akittir. Kat karşılığı inşaat sözleşmesi ise bir veya birden fazla, gerçek veya tüzelkişiliğe haiz arsa sahibi ile diğer tarafta arsa sahibine karşı bina yapımını üstlenen bir veya birden fazla gerçek veya tüzelkişiliğe haiz yüklenici arasında yapılan bir sözleşmedir. Taşınmaz satış vaadi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi birlikte karma akit olarak da düzenlenebilmektedir. 2644 sayılı Tapu Kanunu' nun 26. maddesinin 7. ve 8. fıkraları, Noterlik Kanununun (m.60/3) 44 üncü maddesinin

Page 56:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

(B) bendi mucibince noterler tarafından tanzim edilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin taraflardan birinin istemesi halinde taşınmaz siciline şerh verilebileceğini, şerhten itibaren beş yıl içinde satış yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse işbu şerhin tapu sicil müdürü veya tapu sicil görevlileri tarafından re'sen terkin olunacağını düzenlemiştir.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 'Kişisel hakların şerhi için aranacak belgeler' başlıklı 47. maddesinde, alım, taşınmaz satış vaadi, bağışlama vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat hakkının tapu siciline şerhi için noterce düzenlenen sözleşme aranacağı, "Terkin' başlıklı 69. maddesinde, tapu sicilinde terkinin, tescilin kendisine hak sağladığı kimsenin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılacağı; kayıtların terkininde, tescil istemleriyle ilgili hükümlerin uygulanacağı; kanunda açıkça gösterilen hâller ile şerhedilmiş kişisel haklarda ve tescil edilmiş taşınmaz lehine veya kişisel irtifak haklarında belli bir süre söz konusu ise, bu sürenin dolması hâlinde taşınmaz malikinin istemi üzerine terkin işleminin yapılabileceği hükümleri getirilmiştir. Ayrıca, bir aynî hakkın veya şerhedilmiş kişisel hakkın diğer sebeplere dayalı olarak sona ermesiyle kayıt hukukî değerini kaybettiği takdirde, yüklü taşınmaz malikinin, terkini istemesi; Müdürlük, bu istemi yerine getirirse her ilgili, bu işlemin kendisine tebliğ tarihinden başlayarak otuz gün içinde terkine karşı dava açabilmesi mümkündür.

03.04.2013 tarihinde değişiklik yapılan Genel Müdürlüğümüzün 2009/6 sayılı genelgesi de "Satış vaadi veya arsa payı kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin, tapu siciline şerh edilmesinden itibaren anılan taşınmazın satışı beş yıl içinde yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse malikin istemi ve terkin harcının yatırılması koşuluyla şerh terkin edilebilir." şeklinde düzenlenmiştir.

Somut olayda,taşınmaz malikleri ………………. ve ……………….. ile müteahhit ……………..……. Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi arasında sırasıyla ……………….. 2. Noterliğince 10.07.1997 tarih ve 23589 sayılı ve 09.04.1997 tarih ve 11342 sayılı gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin 14.07.1997 tarih 3981 yevmiyeli işlemle; ……………………. ile müteahhit …………………… Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi arasında, Antalya 2. Noterliğinden 10.01.1997 tarih ve 1114 sayı ile düzenlenen satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 26.02.1997 tarih ve 981 yevmiye ile tapu siciline şerh edildiği; tapu sicilinde yapılan bu şerhlerden sonra 20.10.2008 tarih ve 4904 yevmiyeli işlemle kat irtifakı tesis edilerek tapu siciline kaydedildiği ve bu şerhlerin tesis edilen kat irtifakındaki bağımsız bölümlere taşındığı görülmektedir.

Yukarıda anılan mevzuat hükümleri gereğince, satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmeleri şerhlerinin terkinini sağlamaya yönelik şartların, taşınmazın satışı beş yıl içinde yapılmaması veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmemesi ile malikin istemi ve terkin harcının yatırılması olduğu; somut olayda, satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tapu siciline şerhinin ardından kat irtifakı kurularak tapuya tescili sağlandığından, Kanunda belirtilen beş yıllık sürenin dolması nedeniyle tapu idaresince resen veya malikin tek taraflı istemi ile terkin edilebilirlik hak ve yetkisinin ortadan kalktığı ve bundan sonra söz konusu şerhin terkininin ancak lehtarın yazılı muvafakatı veya mahkeme kararı ile mümkün olduğundan, ………………….Tapu

Page 57:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Müdürlüğü'nün 06.03.2014 tarihli 9208 yevmiye numaralı ret kararının onanmasına dair………… Tapu ve Kadastro ………………... Bölge Müdürlüğü'nün 10.04.2014 tarih 2014/5 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

………………… Tapu Müdürlüğü'nün 06.03.2014 tarihli 9208 yevmiye numaralı ret kararının onanmasına dair ………………Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü'nün10.04.2014 tarih 2014/5 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Page 58:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/32924 16.06.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ………… Bölge Müdürlüğü'nün 09.04.2014 tarihli ve 2014/7 sayılı kararı ile onanan, …………….Tapu Müdürlüğü'nün 18.02.2014 tarih 3676 yevmiye numaralı ret kararına, …………… vekili Av. ……………. tarafından 18.04.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….İlçesi, …………. Köyünde kain, 23311 ada 5, 6, 9 ve 10 parsel numaralı, ………………, ……………… ve …………….. adlarına elbirliği halinde mülkiyet olarak kayıtlı, arsa nitelikli taşınmazlarda, ……………. Noterliği'nin 08.10.2013 tarih ve 8658 sayılı düzenleme şeklinde miras devir sözleşmesinin tescili ve bu sözleşmeye istinaden, ………………. adına vekaleten Av……………….. tarafından 07.02.2014 tarihinde 3741 sayılı başvuru ile miras hisselerinin devri talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

………………….Tapu Müdürlüğü'nce……………… Noterliği tarafından düzenlenen 08.10.2013 tarih ve 8658 sayılı düzenleme şeklinde miras hissesi devir sözleşmesinde tescil yetkisi ve bu yetkinin sahibinin belirtilmemesi, devir sözleşmesinde kendisine yetki verilmediğinden ………………….'ın vekaletname ile devir yetkisini üçüncü bir kişiye devredemeyeceği, 12.02.2014 tarih ve 1008 numara ile tasdiklenen sözleşme örneğinde tarafların kimlik fotokopilerinin bulunmaması gerekçe gösterilerek talebe konu işlem 18.02.2014 tarih ve 3676 yevmiye numaralı karar ile ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………… İlçesi, ………………… Köyünde kain, 23311 ada 5, 6, 9 ve 10 parsel numaralı, arsa nitelikli taşınmazlar …………………. adına kayıtlı iken, anılan kişinin 28.09.2013 tarihinde vefatı ile ……………… Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 10.10.2013 tarih ve 2013/490 E. 2013/434 K. numaralı mirasçılık belgesinde terekesinin tamamının 8 hisse kabul edilerek; 2 payın Mukaddes ……………….'a, 3'er payın ……………. ve ……………….'a verildiği, yukarıda belirtilen taşınmazların bu kişiler adına elbirliği halinde mülkiyet olarak 07.01.2014 tarih ve 238 yevmiye numaralı işlem ile tescil edildiği,

Mirasçılardan ………………. ile ………………'ın …………………. Noterliği'nde 08.10.2013 tarih ve 8658 sayılı düzenleme şeklinde miras hissesi devir sözleşmesi yaptıkları, bu sözleşme ile ……………….'ın eşi ………………….'ın ölümü nedeniyle diğer mirasçılarla birlikte kendisine intikal eden veya edecek olan menkul ve gayrimenkullerdeki hisselerinin tamamını oğlu ………………….'a 5.000,00 (Beş bin) TL bedelle devrettiği; intikal eden veya edecek olan bilumum menkul ve gayrimenkullerde hiçbir hak ve alakasının kalmamış olduğunu ve miras hissesini devir olan ………………….'ın diğer mirasçılar ile ifraz, taksim, parselasyon, tevhit yaparak kendi adına tapu çıkartmasına rıza ve muvafakat ettiğini beyan ettiği,

İnfazı için Tapu Müdürlüğüne başvurulan miras hissesi devir sözleşmesinin aslının değil ………………….. Tapu Müdürlüğünden tasdikli (tarafların kimlik fotokopilerini de içeren)

Page 59:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

örneğinin ibraz edildiği, Müdürlüğün evrakı eksik görmesi üzerine ………………… Noterliği'nce 12.02.2014 tarih ve 1008 numara ile tasdik edilen ikinci bir örneğinin Müdürlüğe ibraz edildiği, ancak bu sefer de Müdürlükçe sözleşmede tarafların kimlik fotokopilerinin olmadığının ileri sürüldüğü,

Halit …………………….'ın Kulu Noterliği tarafından düzenlenen 08.10.2013 tarih ve 8659 sayılı vekaletnamede "...Bilumum muris ve murisi evvellerimden diğer mirasçılara irsen ve teselsülen intikal eden veya edecek olan miras hisselerini devir alan miras hisselerini benim adıma ilgili Tapu Sicil Müdürlüğüne müracaat ederek adıma tescil ettirmeye..." şeklinde beyanda bulunmak sureti ile Av………………'ı vekil tayin ettiği,

Talebe konu taşınmazların 08.10.2013 tarih ve 8658 sayılı miras hissesi devir sözleşmesine istinaden …………………'a devir işleminin yapılması için, Av. ………………… tarafından ………………..Tapu Müdürlüğü'ne 07.02.2014 tarihinde 3741 sayılı başvuru ile müracaat edildiği, müdürlükçe 18.02.2014 tarih ve 3676 yevmiye ile ret kararı verilerek talebin ret edildiği,

Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğü'nün 09.04.2014 tarihli ve 2014/7 sayılı kararı ile onanan, …………… Tapu Müdürlüğü'nün 18.02.2014 tarih 3676 yevmiye numaralı ret kararına, …………………. vekili Av. …………………… tarafından 18.04.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Türk Medeni Kanunu'nun "Miras payı üzerinde sözleşme" başlıklı 677. maddesi uyarınca, terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle tabidir. Tapu Sicili Tüzüğü'nün 20. maddesinin (c) bendine göre, miras payının devri sözleşmesinde tescil yetkisini içerir noterce düzenlenmiş sözleşme aranır.

Genel Müdürlüğümüz tarafından yürürlüğe koyulan 27 kasım 1985 tarihli ve 1478 sayılı "Miras payının devri ve taksimi" konulu Genelge uyarınca, Medeni Kanun'un 612 nci (4721 sayılı Türk Medeni Kanun'u m. 677) maddesi gereğince gerek noterler ve gerekse tapu müdürlüklerince düzenlenecek miras payının temlikine ilişkin sözleşmelerin terekedeki bütün miras paylarını kapsamasına gerek bulunmamaktadır. Mirasçılar arasında yapılacak miras payı temliklerinin iştirak hali bozulmadan yine iştirak halinde mülkiyet olarak, payını devreden mirasçı veya mirasçıların yerlerine devralan mirasçı veya mirasçılar yazılmak suretiyle tescil işlemlerinin yapılması gerekmektedir.

Buna göre Müdürlükçe kurulan ret kararında, taşınmazların mülkiyet hanesindeki iştirak hali bozulmadan talebin karşılanması yönündeki gerekçe isabetli olmakla birlikte, mirasçılar adına veraseten iştirak halinde kayıtlı olan taşınmazlarda hak sahibi olan miras veya mirasçıların, diğer miras veya mirasçılara yapacakları devir ve temlikleri Müdürlükçe resmi senet düzenlenmek sureti ile tescil etmek gerektiği yönündeki görüş yerinde bulunmamıştır.

Page 60:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Somut olayda ………………….'ın …………………… Noterliği'nde 08.10.2013 tarih ve 8658 sayılı düzenleme şeklinde miras hissesi devir sözleşmesindeki beyanlarından, kendisine intikal eden veya edecek olan menkul ve gayrimenkullerdeki hisselerinin tamamını oğlu ………………….'a devrettiği; …………………..'ın diğer mirasçılar ile ifraz, taksim, parselasyon, tevhit yaparak kendi adına tapu çıkartmasına rıza ve muvafakat ettiği anlaşılmaktadır.

Medeni Kanun'un 705. maddesi uyarınca taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olacağından, Kanuni şekil şartlarına haiz bir miras hissesi devir sözleşmesinde ifade edilen, taşınmazlara ilişkin miras payının devri beyanının, hukuk aleminde sonuç doğurabilmesi ve hakkın el değiştirebilmesi için, miras payının devrinin (veraseten iştirak halinde tescil durumu korunmak kaydıyla), veraseten iştirak halinde murisler adına tescilli olan söz konusu taşınmazlara ait tapu kütüğünde gösterilmesinin, devir işleminin doğasında var olan ve Medeni Kanun'un öngördüğü bir zorunluluk olmasının yanında, talebe konu miras hissesi devir sözleşmesinde mirasçı …………, diğer mirasçı ………………..'ın kendi adına tapu çıkartmasına rıza ve muvafakat ettiğini beyan etmiş olup, bir kimsenin kendi adına tapu kaydı çıkarabilmesi için öncelikle hak sahibi olması gerekmektedir. Zira Tapu Sicili Tüzüğü'nün 85. maddesine göre tapu işlemleri ile ilgili olan belge örnekleri (istem belgesi, resmi senet, tapu senedi ve ipotek belgesi) ancak hak sahibine verilir.

İnfazı için Müdürlüğe ibraz edilen …………….Tapu Müdürlüğünden tasdikli (tarafların kimlik fotokopilerini de içeren) miras hissesi devir sözleşmesi örneğinin eksik görülmesi üzerine, Müdürlüğe ibraz edilen ve ……………….. Noterliği tarafından 12.02.2014 tarih ve 1008 numara ile tasdikli ikinci sözleşme örneğinde tarafların kimlik fotokopilerinin olmaması sebebi ile Müdürlükçe hak sahipliğinin tespitinde tereddüt edildiği anlaşılmış olup, Tapu Sicili Tüzüğü'nün 18. maddesi uyarınca tapu müdürlüklerine iletilen istemler, müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından incelenir ve istemin hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı belirlenir. İstemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı nüfus cüzdanı istenir, ibraz edilen kimlik bilgileri ile tescile esas belgelerde yer alan nüfus bilgileri karşılaştırılarak istemde bulunan ile hak sahibinin aynı kişi olup olmadığı tespit edilir. İstem vekâleten yapılmışsa, vekilden Noterlik Kanunu'na göre düzenlenmiş ve istem konusu işleri yapmaya yetkili olduğunu içerir vekâletname istenir. Vekilin kimliği belirlendikten sonra, tapu sicilindeki hak sahibi ile vekâletnamedeki vekâlet verenin kimliği ikinci fıkra hükmüne göre karşılaştırılır.

Somut olayda ………………. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 10.10.2013 tarih ve 2013/490 E. 2013/434 K. sayılı mirasçılık belgesinden, ………………, ………………. ve …………………'ın mirasçı oldukları, veraset belgesinde yer alan bu kişilere ait T.C. kimlik numaraları ve diğer kimlik bilgileri ile gerek ……………….. Tapu Müdürlüğünden tasdikli sözleşme sureti gerekse …………….. Noterliğinden tasdikli sözleşme suretinde yer alan kimlik bilgilerinin birebir aynı olduğu; Müdürlüğe ibraz edilen her iki sözleşmede de anılan kişilerin fotoğraflarının mevcut olduğu, sözleşme örneklerinde yer alan kimlik bilgilerinin …………….. Tapu Müdürlüğünden tasdikli sözleşme eki fotoğraflı nüfus cüzdanı örneklerindeki bilgilerle de birebir örtüştüğü; ……………….'ın Av. ………………'ı vekil tayin etmiş olduğu 08.10.2013 tarih ve 8659 sayılı vekaletnamedeki fotoğrafı ile miras hissesi devir sözleşmesindeki fotoğrafının, kimlik bilgilerinin ve nüfus cüzdanı örneklerinin aynı olduğu görülmekle, dosya

Page 61:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

kapsamı içerisinde yapılan inceleme sonucunda hak sahipliğinin tespiti konusunda tereddüde düşülecek bir husus görülmemiştir.

Öte yandan Genel Müdürlüğümüzce yürürlüğe koyulan 2010/7 sayılı genelge gereğince, vekalet sözleşmesinde vekaleten yapılacak işlemin niteliğinin açıkça tanımlanmış, duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklanmış olması gerektiği tartışmasız olmakla birlikte, miras hissesi devir sözleşmesi lehtarı ………………. adına vekaleten yapılan tescil talebine dayanak olan, ………………….. Noterliği'nce düzenlenmiş 08.10.2013 tarih ve 8659 sayılı vekaletnamede "...diğer mirasçılar yanında bana her türlü yolla intikal eden veya edecek T.C. hudutları dahilindeki tüm taşınmaz ve taşınır mallardaki hak ve taşınmaz hisselerinin tamamını, mirasçılık belgelerine göre adıma intikal ettirmeye ve tescillerini yaptırmaya. Bilumum muris ve murisi evvellerimden diğer mirasçılara irsen ve teselsülen intikal eden veya edecek olan miras hisselerini devir alan miras hisselerini benim adıma ilgili Tapu Sicil Müdürlüğüne müracaat ederek adıma tescil ettirmeye... "

şeklinde tezahür eden iradenin söz konusu miras hisselerinin vekalet veren adına veraseten iştirak halinde tescil edilmesi yetkisini de kapsadığı görülmektedir.

Yukarıda açıklanan gerekçeler ve mevzuat hükümleri karşısında, ………………. İlçesi, …………………. kain, 23311 ada 5, 6, 9 ve 10 parsel numaralı, ……………….., ………………. ve ………………….. adlarına elbirliği halinde mülkiyet olarak kayıtlı, arsa nitelikli taşınmazlarda, …………..Noterliği'nin 08.10.2013 tarih ve 8658 sayılı düzenleme şeklinde miras devir sözleşmesine istinaden, ………………. adına vekaleten Av. ………………. tarafından 07.02.2014 tarihinde 3741 sayılı başvuru ile miras hissesinin devri talebine ilişkin olarak, Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 09.04.2014 tarihli ve 2014/7 sayılı onama kararının ve ………………Tapu Müdürlüğü'nce verilen 18.02.2014 tarih 3676 yevmiye numaralı ret kararının, taşınmazların mülkiyet hanesindeki iştirak hali bozulmadan talebin karşılanması yönündeki gerekçesinin yerinde olduğu; ancak vekaletnamede yetki bulunmadığı, noterlikçe düzenlenen ikinci miras taksim sözleşmesinde kimlik örneklerinin yer almadığı şeklinde gerekçeler yönüyle yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü'nün 09.04.2014 tarihli ve 2014/7 sayılı kararı ile onanan, ………………..Tapu Müdürlüğü'nün 18.02.2014 tarih 3676 yevmiye numaralı ret kararının "KISMEN ONANMASINA ve KISMEN BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 62:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/31933 16.06.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğü'nün 03.03.2014 tarih ve 2014/3 sayılı kararı ile onanan, ………………. Tapu Müdürlüğü'nün 05.12.2013 tarihli ve 7953 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde Av. ………………. tarafından 13.01.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………. İli, ………………..İlçesi, …………… Köyü, Kavaklıdere Mevkii, 1300 parsel numaralı, 11.000,00 m yüzölçümlü, "tarla" nitelikli taşınmazda 56/140 pay Mustafa oğlu Hasan …………. adına kayıtlı iken, ……………. İcra Müdürlüğü'nün 22.04.2008 tarih ve 2007/1529 E. sayılı yazısına istinaden kesinleşmiş cebri satış sebebi ile söz konusu payın ihale alıcısı Kemal …………….. adına tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………Tapu Müdürlüğü'nce İl Tarım Müdürlüğü, İlçe Tarım Müdürlüğü ve Tapu ve Kadastro ………………Bölge Müdürlüğü ile yapılan yazışmalar ve 5578 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkında çıkarılan Yasa gereği taşınmaz 20.000 m2 den küçük olduğundan cebri satış işleminin yapılamayacağı gerekçe gösterilerek, 05.12.2013 tarihli ve 7953 yevmiye numaralı karar ile talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………. İli, ……………… İlçesi, …………..Köyü, Kavaklıdere Mevkii, 1300 parsel numaralı,11.000,00 m yüzölçümlü, "tarla" nitelikli taşınmazda 56/140 pay Mustafa oğlu Hasan …………. adına kayıtlı iken, taşınmazın ……………..İcra Müdürlüğü tarafından Kemal ……………'a satışının yapıldığı ve kesinleştirildiği, ……………..a İcra Müdürlüğü'nün 22.04.2008 tarih ve 2007/1529 E. sayılı yazısına binaen 22.04.2008 tarih ve 2008/1095 numaralı başvuru ile ihale alıcısı adına tescil talebinde bulunulduğu,

……………… Tapu Müdürlüğü'nce İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne (eski İlçe Tarım Müdürlüğü) 22.04.2008 tarih, 544 sayılı yazı ile taşınmazın satışının yapılıp yapılamayacağının soru konusu edildiği, alınan 22.04.2008 tarih ve 456 sayılı cevabi yazı ile taşınmazın bölünebilme şartlarım taşımadığı, tarım amaçlı, tarla vasıflı kalması ve ifraz edilmemesi şartı ile tapuya şerh düşülerek hisseli satışının yapılmasında sakınca bulunmadığının bildirildiği,

Page 63:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Müdürlükçe tereddüt edilmesi üzerine …………….. Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğüne (eski İl Tarım Müdürlüğü) 12.05.2008 tarih ve 655 sayılı yazı ile konunun tekrar sorulduğu, alınan 27.05.2008 tarih ve 813-5048 sayılı cevabi yazı ile ………………. İlçe Tarım Müdürlüğü'nün yazısının yanlış olduğu, soru konusu parselin üçüncü şahıslara satışının mümkün olmadığının bildirildiği,

Müdürlükçe yapılan değerlendirmede, söz konusu talebin 5578 sayılı Kanun'la değişik 5403 Sayılı Kanun'un 8. maddesi kapsamında değerlendirilerek, 05.06.2008 tarihli ve 3029 yevmiye numaralı işlem ile ret edildiği, bu ret kararına süresinde itiraz edilmediği ancak ihale alıcısı Kemal ………. vekili Av. Serpil …………….. tarafından 13.11.2013 tarih ve 2013/8958 başvuru numarası ile tekrar tescil talebinde bulunulması akabinde, Tapu Müdürlüğünce verilen 05.12.2013 tarihli ve 7953 yevmiye numaralı ret kararının Bölge Müdürlüğünce 03.03.2014 tarih ve 2014/3 sayılı karar ile onanması üzerine, Av. Serpil …………… tarafından 13.01.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu, 15.05.2014 tarih ve 29001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile değiştirilmiş olup, 5403 sayılı Kanun'un 8. maddesi 6537 sayılı değişiklik Kanunu öncesinde; "Tarım arazileri; doğal özellikleri ve ülke tarımındaki önemine göre, nitelikleri Bakanlık tarafından belirlenen mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ve marjinal tarım arazileri olarak sınıflandırılır. Tarım arazileri için belirlenen parsel büyüklüğü; mutlak tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektar ve marjinal tarım arazilerinde 2 hektardan küçük olamaz. Tarım arazileri bu büyüklüklerin altında ifraz edilemez, bölünemez veya küçük parsellere ayrılamaz. Bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne şekilde gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda, bu araziler ifraz edilemez, payları üçüncü şahıslara satılamaz, devredilemez veya rehnedilemez.'' şeklinde düzenleme içermekteydi. Ancak 6537 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Hakkındaki Kanun'un 8. maddesi değiştirilerek 4. fıkrası yürürlükten kaldırıldığından tarım arazilerinin rehnedilmesi ve cebir icra yolu ile satışı mümkün hale gelmiştir.

Anılan Kanun değişikliğini izah mahiyetinde Genel Müdürlüğümüzce düzenlenen 12.06.2014 tarihli ve 34306 sayılı "5403 s. Kanun Uygulamaları" konulu Duyuru ile yine aynı Kanun değişikliğini izah eden 26.05.2014 tarih, 28158 sayılı duyuru ve 20.03.2007 tarih, 2007/5 sayılı Genelge yürürlükten kaldırılmıştır. 34306 sayılı Duyurunun "C" Bölümünün 2. maddesinde, "6537 sayılı Kanunun yayımı (15.05.2014 tarihinden) öncesi hisseli tarımsal alanlarda gerçekleştirilerek yürürlükteki mevzuat gereği İdaremizce infaz edilemeyen cebri satış kararları ile Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra kesinleştirilen cebri satış kararlarının istem gereği doğrudan karşılanması gerekmektedir" denilmekte olup, bundan böyle bu tür taleplerin karşılanması gerekmektedir.

Page 64:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Yukarıda açıklanan gerekçelerle …………….İli, …………… İlçesi, …………..Köy, Kavaklıdere

Mevkii, 1300 parsel numaralı, 11.000,00 m yüzölçümlü, "tarla" nitelikli taşınmazda Mustafa oğlu Hasan ………………adına kayıtlı 56/140 payın, ……………….. İcra Müdürlüğü tarafından yapılan cebri satışa istinaden ihale alıcısı Kemal ……………….adına tescili talebine ilişkin olarak, Müdürlükçe ret kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre, bu tür taşınmazlarda 5403 sayılı Kanun ve 2007/5 sayılı Genelge hükümlerine göre ilgili idari birime sorularak, alınan cevaba göre işlem yapılması İdaremizin uygulaması olduğundan ve Tapu Müdürlüğünce de bu kurala uygun hareket edilmek sureti ile ……………… Gıda, Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü ve …………………. Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'ne, söz konusu taşınmazın satışının yapılıp yapılamayacağı soru konusu edildikten sonra, İl Müdürlüğünden alınan 27.05.2008 tarih ve 813-5048 sayılı cevabi yazı ile soru konusu parselin üçüncü şahıslara satışının mümkün olmadığının bildirilmesi üzerine, talebin ret edilmesi yerinde olmakla birlikte, anılan ret kararı sonrasında 15.05.2014 tarih ve 29001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile değişik 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile Genel Müdürlüğümüz tarafından yapılan 12.06.2014 tarih ve 34306 sayılı Duyuruya göre talebin genel hükümlere uyularak doğrudan karşılanması gerekir.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………... Bölge Müdürlüğü'nün 03.03.2014 tarih ve 2014/3 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğü'nün 05.12.2013 tarihli ve 7953 yevmiye numaralı ret kararının "B O Z U L M A S I" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 65:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/36932 02.07.2014

GENEL MÜDÜRLÜK ... Makamına

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 27.03.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğü'nün 24.02.2014 tarihli ve 1183 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde İbrahim ……………….arafından 14.04.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………… İli, ……………… İlçesi, ……………….Köyü, 435 parsel numaralı, 633. 00 m2 yüzölçümlü, "tarla" nitelikli taşınmazda 1/12 pay, Ali oğlu Ömür ……………. adına kayıtlı iken, …………….. İcra Müdürlüğü' nün 28.01.2014 tarih ve 2007/490 E. sayılı yazısına istinaden kesinleşmiş cebri satış sebebi ile söz konusu payın ihale alıcısı Murat oğlu İbrahim ………………. adına tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

………………… İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünce gönderilen 17.02.2014 tarih ve 240 sayılı yazıda; anılan taşınmazın 5403 Sayılı Kanunun 8. maddesi kapsamında bölünemez büyüklükte tarım arazisi olduğunun belirtilmesi üzerine istem; ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 24.02.2014 tarihli ve 1183 yevmiye numaralı kararı ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………..İli, ……………… İlçesi, …………….. Köyü, 435 parsel numaralı, 633. 00 m2 yüzölçümlü, "tarla" nitelikli taşınmazda 1/12 pay, Ali oğlu Ömür ……………….. adına kayıtlı iken, taşınmazın ……………..İcra Müdürlüğü tarafından Murat oğlu İbrahim …………' a satışının yapıldığı ve kesinleştirildiği, ………………. İcra Müdürlüğü'nün 28.01.2014 tarih ve 2007/490 E. sayılı yazısına binaen 2014/1187 numaralı başvuru ile ihale alıcısı adına tescil talebinde bulunulduğu,

……………… Tapu Müdürlüğü' nce İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne 13.02.2014 tarih, 170 sayılı yazı ile taşınmazın cebri satışının yapılıp yapılamayacağının soru konusu edildiği, alınan 17.02.2014 tarih ve 240 sayılı cevabi yazı ile "435 parsel numaralı taşınmazın hali hazırda zeytinlik vasfında olduğu, bölünemez büyüklükte bir yüz ölçüme sahip olduğu için hissedarlar dışında 3. kişilere satışının uygun olmadığının" bildirildiği,

Bunun üzerine müdürlükçe yapılan değerlendirmede, söz konusu talebin, 5578 sayılı Kanunla değişik 5403 Sayılı Kanun'un 8. maddesi kapsamında değerlendirilerek, 24.02.2014 tarihli ve 1183 yevmiye numaralı işlem ile ret edildiği, bu ret kararına karşı yapılan itirazın incelenerek …………… Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğü' nün 27.03.2014 tarih

Page 66:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

ve 2014/4 sayılı kararı ile onanması üzerine İbrahim ………………..arafından 14.04.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu, 15.05.2014 tarih ve 29001 sayılı

Resmi Gazete'de yayımlanan 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile değiştirilmiş olup, 5403 sayılı Kanun'un 8. maddesi 6537 sayılı değişiklik Kanunu öncesinde; "Tarım arazileri; doğal özellikleri ve ülke tarımındaki önemine göre, nitelikleri Bakanlık tarafından belirlenen mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ve marjinal tarım arazileri olarak sınıflandırılır. Tarım arazileri için belirlenen parsel büyüklüğü; mutlak tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektar ve marjinal tarım arazilerinde 2 hektardan küçük olamaz. Tarım arazileri bu büyüklüklerin altında ifraz edilemez, bölünemez veya küçük parsellere ayrılamaz. Bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne şekilde gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda, bu araziler ifraz edilemez, payları üçüncü şahıslara satılamaz, devredilemez veya rehnedilemez.'' şeklinde düzenleme içermekteydi. Ancak 6537 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Hakkındaki Kanun'un 8. maddesi değiştirilerek 4. fıkrası yürürlükten kaldırıldığından tarım arazilerinin rehnedilmesi ve cebir icra yolu ile satışı mümkün hale gelmiştir.

Anılan Kanun değişikliğini izah mahiyetinde Genel Müdürlüğümüzce düzenlenen 12.06.2014 tarihli ve 34306 sayılı "5403 s. Kanun Uygulamaları" konulu Duyuru ile yine aynı Kanun değişikliğini izah eden 26.05.2014 tarih, 28158 sayılı duyuru ve 20.03.2007 tarih, 2007/5 sayılı Genelge yürürlükten kaldırılmıştır. 34306 sayılı Duyurunun "C" Bölümünün 2. maddesinde, "6537 sayılı Kanunun yayımı (15.05.2014 tarihinden) öncesi hisseli tarımsal alanlarda gerçekleştirilerek yürürlükteki mevzuat gereği İdaremizce infaz edilemeyen cebri satış kararları ile Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra kesinleştirilen cebri satış kararlarının istem gereği doğrudan karşılanması gerekmektedir" denilmekte olup, bundan böyle bu tür taleplerin karşılanması gerekmektedir.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle ……………. İli, …………….. İlçesi, ……………..Köyü, 435 parsel numaralı, 633. 00 m2 yüzölçümlü, "tarla" nitelikli taşınmazda Ali oğlu Ömür ……………… adına kayıtlı 1/12 payın, ………………. İcra Müdürlüğü tarafından yapılan cebri satışa istinaden ihale alıcısı İbrahim …………………………adına tescili talebine ilişkin olarak, Müdürlükçe ret kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre, bu tür taşınmazlarda 5403 sayılı Kanun ve 2007/5 sayılı Genelge hükümlerine göre ilgili idari birime sorularak, alınan cevaba göre işlem yapılması İdaremizin uygulaması olduğundan ve Tapu Müdürlüğünce de bu kurala uygun hareket edilmek sureti ile …………………. Gıda, Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne, söz konusu taşınmazın satışının yapılıp yapılamayacağı soru konusu edildikten sonra, …………………. İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden alınan 17.02.2014 tarih ve 240 sayılı cevabi yazı ile soru konusu parselin üçüncü şahıslara satışının mümkün olmadığının bildirilmesi üzerine, talebin ret edilmesi yerinde olmakla birlikte, anılan ret kararı sonrasında 15.05.2014 tarih ve 29001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak

Page 67:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

yürürlüğe giren 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile değişik 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile Genel Müdürlüğümüz tarafından yapılan 12.06.2014 tarih ve 34306 sayılı Duyuruya göre talebin genel hükümlere uyularak doğrudan karşılanması gerekir.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğü' nün 27.03.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ………………. Tapu Müdürlüğü' nün 24.02.2014 tarihli ve 1183 yevmiye numaralı ret kararının " B O Z U L M A S I" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 68:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/36826 11.07.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro İzmir ………………... Bölge Müdürlüğü' nün 11.04.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 19.03.2014 tarih ve 1450 yevmiye numaralı ret kararına karşı, ……………… Belediye Başkanlığınca 25.04.2014 tarih ve 4847 sayılı yazı ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. İli, ……………….. İlçesi, 519 ada, 449 parsel numaralı, 813 m2 miktarlı taşınmazın tamamı, ……………….. Bankası Mensupları …………………..Yapı Kooperatifi adına kayıtlı iken, ……………….. Belediyesinin 20.02.2014 tarih, 562-2349 sayılı yazısı ve ……………….. 2. İdare Mahkemesinin 2013/336 E., 2013/2013 K. sayılı kararına istinaden, 3194 Sayılı İmar Kanunu' nun 16. maddesinde yer alan hükümler doğrultusunda; imar planında yol, yeşil alan ve otopark alanına isabet etmesinden dolayı kamuya terki (M.K 999. madde gereğince sicil dışına çıkarılması) talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

…………… İli, ……………….. İlçesi, 519 ada, 449 parsel numaralı, 813 m2 miktarlı, ………………………. Mensupları ………………… Yapı Kooperatifi adına kayıtlı taşınmazın bedelsiz olarak sicil dışına çıkarılması/kamuya terki talebi, 2644 Sayılı Tapu Kanunu' nun 2. maddesi ve 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu' nun 42. maddesinde yer alan hükümler doğrultusunda, …………………….. Bankası Mensupları ………………… Yapı Kooperatifi Genel Kurulunca talep konusu işlemle ilgili olarak verilmiş bir muvafakatin bulunmadığı ve taşınmazın kamuya terk edilmesine yönelik de müdürlüğe ibraz edilen herhangi bir mahkeme kararının mevcut olmaması hususları gerekçe gösterilerek Türk Medeni Kanunu' nun 1016 ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince …………….Tapu Müdürlüğü' nün 19.03.2014 tarih ve 1450 yevmiye numaralı kararıyla reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

………………. İli, ……………….İlçesi, 517 ada, 321 parsel, 518 ada 388 parsel, 519 ada 434, 449 ve 456 parsel, 520 ada 425 parsel, 523 ada 531 parsel numarasına kayıtlı taşınmazların …………………… Bankası A.Ş Mensupları ………………. Yapı Kooperatifi adına kayıtlı olduğu, …………………. Bankası A.Ş Mensupları …………..Yapı Kooperatifince, anılan taşınmazlarla ilgili olarak …………. Belediyesinin gerçekleştirdiği kamulaştırmasız el koyma işlemi aleyhine, …………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açıldığı,

……………..2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.03.2010 tarihinde kesinleşen 30.12.2003 tarih ve 3003/738-1153 E.K sayılı kararı ile; …………….. Bankası A.Ş Mensupları …………………Yapı Kooperatifi adına kayıtlı; muhtelif parsellerle birlikte, 519 ada 449

Page 69:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

numaralı parselin 77 m2'lik miktarının yola terkine, tazminat olarak belli bir bedelin dava tarihi olan 15.08.2003 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ……………..Belediye Başkanlığından alınarak, davacı Kooperatife verilmesi yönünde karar verildiği,

………….. İlçesi, 519 ada 449 numaralı parselle ilgili ……………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde hüküm kurulan 77 m2'lik miktarın dışında kalan 736 m2'lik miktar ile ilgili olarak S.S ………….. Bankası A.Ş Mensupları …………… Yapı Kooperatifince ……………..10. Asliye Hukuk Mahkemesinde, …………… Belediyesi aleyhine 17.06.2011 tarihinde " Kamulaştırmasız El Koymadan Kaynaklanan Tazminat Davası" açıldığı ve Mahkemece verilen 08.11.2012 tarih, 2011/340 E. 2012/422 K. sayılı kararda; 519 ada 449 parselle ilgili olarak daha önce hüküm kurulan miktarın dışında kalan 736 m2 miktarlık kısma da kamulaştırmasız el atıldığından davalı belediyeden 975.200 TL. bedelin yasal faizi ile alınarak davacı kooperatife verilmesine, 519 ada 449 parselin geri kalan 736 m2'lik miktarının tapusunun iptali ile otopark ve yeşil alan olarak tapuda tesciline karar verildiği ve karara istinaden de 519 ada 449 parsel numaralı taşınmaza ait tapu kaydına 12.11.2012 tarih ve 4994 yevmiye numarası ile İ.İ.K 28. madde şerhinin konulduğu,

Daha sonra …………….. Belediyesinin, ……………… 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/738-1153 E.K. sayılı kararı ile anılan taşınmazların maliki olan olan Kooperatifin 2154 m2 miktarlı 517 ada 321, 518 ada 388, 519 ada 434 ve 449, 520 ada 425 ve 523 ada 531 numaralı parsellerin yeşil alan yapılmak üzere Belediyeye bıraktıklarına ilişkin beyanı içeren dilekçelerine atıfta bulunarak aldığı, 20.12.2012 tarih ve 585 sayılı Encümen Kararı ile; 3194 Sayılı İmar Kanunu' nun 16. maddesinde yer alan hüküm gereğince, 519 ada 449 numaralı parselin tamamının kamuya terkine karar verilerek, alınan kararın uygulanması ve gerekli işlemlerin yapılması için ………………. Tapu Müdürlüğüne 26.12.2013 tarih ve 14145 sayılı yazının gönderildiği,

………………Tapu Müdürlüğünce, 27.12.2012 tarih ve 1756 sayılı yazıyla "talebin karşılanabilmesi için ilgili kooperatifçe genel kurul kararı alınarak ……………….Kadastro Müdürlüğüne değişiklik beyannamesi hazırlattırılması ve sonrasında da müdürlüklerinde müştereken ferağ talebinde bulunulması gerektiği" yönünde cevap verilerek talebin karşılanmadığı,

…………….. Belediye Başkanlığınca, bu yazıya (işleme) karşı , …………… 2. İdare Mahkemesinin 2013/336 Esasında yürütmenin durdurulması istemli iptal davasının açıldığı,

………………2. İdare Mahkemesince verilen 31.10.2013 tarih ve 2013/336-2013 E.K sayılı kararda; taşınmaz maliki …………………. Bankası A.Ş. Mensupları …………….. Yapı Kooperatifince 10.02.1995, 18.10.1995 ve 24.04.1998 tarihli ve kendilerine ait taşınmazların terk edilmesi istemi içerikli dilekçeleri ve 3194 Sayılı İmar Kanunu' nun 16. maddesi gereğince Belediyenin re'sen işlem yapmaya yetkili olduğu gerekçe gösterilerek dava konusu işlemin Danıştayda temyiz yolu açık olmak üzere iptaline karar verildiği,

…………….. 2. İdare Mahkemesince verilen mahkeme kararının, …………………. Tapu Müdürlüğüne bildirilmesi üzerine, Balçova Tapu Müdürlüğünce, 14.01.2014 tarih ve 56 sayı ile Balçova Belediyesine gönderilen yazıda……………….. 2. ve 10. Asliye Hukuk mahkemelerince verilen kararların infazının istenmediği, bu mahkeme kararlarının infazının

Page 70:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

gerçekleştirilmesi için, Mahkeme kararlarının Kadastro Müdürlüğüne ibraz edilerek düzenlecek tescil bildirimine istinaden işlem tesis edilebileceği" hususunun bildirildiği,

……………….. Belediye Başkanlığınca, 20.02.2014 tarih ve 2349 sayı ile cevaben gönderilen yazıda; " ………………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/738-1153 E.K. sayılı kararına istinaden ……………… Kadastro Şefliğince düzenlenen 22.07.2011 tarihli tescil bildirimi gereğince işlem yapılamadığı ve İzmir ………….. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/340 E. 2012/422 K. sayılı kararının Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2013/2013-4765 E.K. sayılı kararla bozulduğu bu sebeplerle işlemin ………………. 2. İdare Mahkemesinin 2013/336-2013 E.K sayılı kararı gereğince tesis edilmesi hususunun bildirildiği,

Bunun üzerine ………………..Tapu Müdürlüğünce, idari yargı kararı gereğince taşınmaz mülkiyetinin değiştirilemeyeceği, talebin karşılanmasının ilgililerin bizzat müracatı veya konuya ilişkin adli yargı kararının ibrazı halinde mümkün olabileceği görüşünden hareketle, anılan istemle ilgili olarak müdürlüğe ibraz edilmiş bir adli yargı kararının bulunmaması ve malik …………………. A.Ş. Mensupları ………………. Yapı Kooperatifince işleme muvafakat edildiğine yönelik bir genel kurul kararının bulunmadığı gerekçeleriyle istemin 19.03.2014 tarih ve 1450 yevmiye numaralı işlem ile reddedildiği, ret kararının Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğü' nün 11.04.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararı ile onanması üzerine ……………Belediye Başkanlığı' nın 25.04.2014 tarih ve 4847 sayılı yazısıyla Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 42. maddesinde, kooperatif genel kurullarının kooperatifin bütün ortakları temsil eden en yetkili organı olduğu belirtildikten sonra, kooperatif genel kurulunun, taşınmaz mal alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulün niteliğini, yerine ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulün asgari fiyatını belirleme; imalat ve inşaat işlerinin yaptırılma yöntemini belirleme; yapı kooperatiflerinde kooperatifin ortak sayısı ile yapılacak konut veya işyeri sayısını tespit etme yetkilerinin devir ve terk edilemeyeceğini düzenlemiştir.

2644 Sayılı Tapu Kanunu' nun 2. maddesine göre, hükmi şahısların tapu işlerinde merkez veya şubelerinin bulundukları yerin en büyük mülkiye amirinden nizamnamelerine göre gayrimenkul tasarrufuna izinli olduklarına ve tescil işini yapacak mümessilin salahiyetine dair alınacak belgenin verilmesi mecburidir. Ticaret Şirketleri bu belgeyi ticaret sicil memurundan alırlar. Aynı Kanun' un 32. maddesine göre, planı veya resmi şekilde yapılmış haritası bulunan gayrimenkullerin gerek kazaen ve gerekse rızaen parçalara ayrılmasında harita yapılması mecburidir. Şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde olup da tapu fen memuru bulunan yerlerde plan ve haritaya bağlı olmayan gayrimenkullerin parçalara ayrılmasında da harita yapılır. Belediye sınırları dışında bulunan gayrimenkullerden kazai şekilde parçalara ayrılanların haritasını yaptırmak hakimin takdirine bağlıdır.

3194 Sayılı İmar Kanunu'nun 16. maddesi ; "Belediye ve mücavir alan hudutları içindeki gayrimenkullerin re'sen veya müracaat üzerine tevhid veya ifrazı, bunlar üzerinde irtifak hakkı tesisi veya bu hakların terkini, bu Kanun ve yönetmelik hükümlerine uygunluğu belediye

Page 71:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

encümenleri veya il idare kurullarınca onaylanır. Onaylama işlemi, müracaatın belediyelere veya valiliklere intikalinden itibaren en geç 30 gün içinde sonuçlandırılır ve tescil veya terkini için 15 gün içinde tapuya bildirilir. Tapu dairesi, tescil veya terkin işlemini bir ay içinde sonuçlandırmak zorundadır. Bu Kanun hükümlerine göre şüyulandırılan gayrimenkullerin sahipleri ilgili idarenin tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde aralarında anlaşamadıkları veya şüyuun izalesi için,

mahkemeye müracaat edilmediği takdirde ilgili idare hissedarmış gibi, şüyuun izalesi davası açabilir. Tarafların rızası veya mahkeme kararı ile şüyuun izalesi ve arazi taksimi de yukarıdaki hükümlere tabidir." hükümlerini içermektedir.

2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu' nun, Geçici 6. maddesine göre, kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, mülkiyet hakkından doğan talepler, bedel talep edilmesi hâlinde bedel tespiti ve diğer işlemler bu madde hükümlerine göre yapılır.Tescile veya terkine ilişkin hüküm kesin olup tarafların hükmedilen bedele ilişkin temyiz hakkı saklıdır.

İdaremizin 2010/22 Sayılı Genelgesi'nin 11.,16., 25. ve 37. maddelerine göre; mahkemelerce hükme bağlanmış sınırlandırma haritaları veya mahkeme ilamına ek haritaların kontrolünde B.Ö.H.H.B.Ü. Yönetmeliği ve Kadastral Harita Üretimi ve Kontrolü Genelgesi' nin ilgili hükümlerine aykırı bir durum tespit edildiği takdirde, uymayan teknik hususlar maddeler halinde sıralanarak, mahkemeden düzeltme kararı alınması için ilgililerine bildirilir. Mahkemeden düzeltme kararı alınamaması halinde, infaz zorunluluğu bulunduğundan, karara en uygun biçimde işlem yapılmakla beraber, tapu kütüğünün beyanlar hanesinde bu durum belirtilir ve ilgilisine tebliğ edilir; kamulaştırma planının tescili için tescil bildirimi düzenlenir. Ancak planda gösterilen her parsel için ayrı tescil bildirimi düzenlenebileceği gibi gruplar halinde veya birimin tamamı için bir adet düzenlenmesi de yeterlidir; imar planı, kamulaştırma ve yatırım planlarının uygulanışı sırasında yapılacak yola terkler için de tescil bildirimi düzenlenmiş olması esastır. İmar planı, kamulaştırma ve yatırım planlarının uygulanışı sırasında 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 999' uncu maddesi uyarınca yapılacak yola terkler için tescil bildirimi düzenlenir; işlem, tapu sicil müdürlüğü tarafından mevzuatına göre kontrol edilerek tescil edilir. Tescil bildirimleri düzenlenmiş ise tescil tarihi ve yevmiye numarası tescil bildirimin buna ait bölümüne yazılır.

Somut olayda, malik kooperatif yetkililerine ait olduğu öne sürülen, 24.04.1998 tarih ve D.1313-1015 sayılı dilekçeye istinaden verilen ………..Belediye Encümeninin 20.12.2012 tarih ve 585 sayılı kararın göre, talebe konu taşınmazın bedelsiz kamuya terkinin talep edildiği, bu talebe karşı Müdürlükçe verilen 27.12.2012 tarih ve 1756 sayılı cevabi yazıya karşı ……………… 2. İdare Mahkemesinde açılan dava sonucunda Mahkemece 31.10.2013 tarih ve 2013/336-2013 E.K. sayılı kararın verildiği ve bu karar esas alınarak söz konusu taşınmazın kamuya terkinin istendiği görülmektedir.

…………….. 2. İdare Mahkemesince, Tapu Müdürlüğünün 27.12.2012 tarih ve 1756 sayılı yazısının (işleminin) iptaline ilişkin kararında, malik Kooperatifin yekililerinin muhtelif tarihlerde verdiği kamuya terke dair dilekçelerinin bulunduğu, ayrıca ……………. 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.11.2012 tarih ve 2011/340-2012/422 E.K. sayılı ve …………….. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.12.2013 tarih ve 2013/738-1153 E.K. sayılı kararları ile söz konusu taşınmazın ……………….. Belediye Başkanlığı adına tesciline karar verildiği gerekçesiyle işlemin (yazının) iptaline karar verilmiştir.

Page 72:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Taşınmazın aynına ilişkin ve tapu sicilinde kaydı gereken hususlarda görevli yargı yerinin taşınmazın bulunduğu yer hukuk mahkemelerinin olması ve yargılama hukukunda görevin kamu düzeninden olması nedeniyle, talebin karşılanabilmesi için tapu iptal ve tesciline (kamuya terk) karar vermeye görevli hukuk mahkemelerince verilmiş bir kararın bulunması gerekir. İdare mahkemesi kararları, idari işlemin hukuka uygun olup olmadığına karar verir. Yoksa idarenin iradesi yerine geçip idare işlem/eylem tesis etme nitelikleri bulunmamaktadır. Zaten İdare Mahkemesince de terkine/tescile (Belediye adına kamuya terk) ilişkin bir hüküm kurulmamış, yalnızca Tapu Müdürlüğünün işleminin iptaline karar verilmiştir. Bu durumda Tapu Müdürlüğü, yürürlükteki usul ve yasa kurallarına göre yeniden değerlendirmesini yaparak işlemin karşılanabilirliğini engelleyen bir durumun olmadığını tespit etmesi halinde talebi karşılayabilecektir. (İYUK.m. 2/2).

İdare Mahkmesinin kararına gerekçe olarak gösterdiği…………………. İlçesi, 519 ada 449 parsel numaralı ve 813.00 m2 miktarlı taşınmaz hakkında verilen kararlara göre, bu taşınmazın 77 m2' lik miktarı ……………….. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.12.2013 tarih ve 2013/738-1153 E.K. sayılı kararı ile yola terkine karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir. ……………..10.Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.11.2012 tarih ve 2011/340-2012/422 E.K. sayılı kararı ile de kalan 736 m2' lik kısmın otopark ve yeşil alan olarak davalı Belediye adına tesciline karar verilmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu' nun geçici 6. maddesinin 6. fıkrası gereği kararın verilmesi ile birlikte terkin/tescil yönünden bu kararın kesinleşeceği anlaşılmakla birlikte, Yargıtay tarafından yargı yolu itibari ile görevsizlik gerekçesiyle kararın bozulduğu ve mahkemece bu bozma kararına uydduğu, talep sahibi idarenin yazıları ve ret kararı evraklarından anlaşılmaktadır.

İtirazcı İdare tarafından, yukarıda anılan hukuk mahkemelerince verilen kararlara göre değil ………………..Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.11.2012 tarih ve 2011/340-2012/422 E.K. sayılı kararının yargı yolu yönünden görevsizlik nedeniyle reddedildiği dolayısıyla ortada tescil/terkin/kamuya terk yapılmasına ilişkin bir mahkeme hükmünün ortada bulunmadığı) 26.12.2012 tarih ve 302/9866 sayılı yazılarının geri çevrilmesine ilişkin işlemin iptali için idare mahkemesinde açılan davaya göre ve bu paragrafta anılan yazılarına göre tescil/terk işleminin yapılması gerektiği itirazında bulunulmaktadır. İtirazcı idarenin göz ardı ettiği husus, idare mahkemesi kararlarının idari işlem/eylem tesis etme niteliğinin bulunmadığı, idarenin bu kararları usul ve yasa kurallarına göre yeni bir işleme tesis etmek suretiyle uygulayabilecekleri ve olaya göre İdare Mahkemesinin iptal gerekçelerinde dayandığı mahkeme kararlarına göre işlem yapılabileceğinden karar gerekçesinde geçen bu kararların ibrazı ve bu kararların uygulanabilmesi içinde haritaya bağlanması gerekeceğidir. Ancak itirazcı idarece, İdare Mahkemesinin kararında geçen bu kararlar ibraz edilmediği gibi bu kararların uygulanması için haritaya bağlanmasına yönelik tescil bildirimlerinin (beyannamelerinin) de hazırlattırılmadığı görülmektedir.

Tapu sicilinde yapılacak tescil, terkin, değişiklik, düzeltme için hak sahibinin talebi veya yetkili merciin yazısı veya mahkeme kararı gerekir. Burada konu iki açıdan değerlendirilmelidir.

1. İdarece yukarıda anılan hukuk mahkemelerinin kararlarına göre işlem yapılmasının talep edilemesi halinde bedelsiz kamuya terk talebi söz konusu olmayacak, Kamulaştırma Kanunu' nun geçici 6. maddesindeki kamulaştırmazsız el atmadan dolayı hükmen tescil gündeme gelecektir. Bu durumda tescile yönelik mahkeme kararı ile kararın haritaya bağlandığını gösterir kadastro değişiklik (tescil) beyannamesinin ibrazı gerekir.

2. Anılan mahkeme kararlarına göre değil de, bedelsiz yola/kamuya terkin talep edilmesi durumunda malikin muvafakati/talebi gerekecektir.

3194 sayılı Kanun hükümlerine göre (15,16, 18 vd.), bu Kanuna göre taşınmazlarla ilgili yapılacak işlemlerde, işleme giren taşınmazlarda kamu hizmetleri için re'sen düşülebileceği belirtilen miktarlar (DOP) dışında idareye re'sen, bedelsiz yola terk/kamuya terk yetkisi tanınmamıştır (İ.K.m.13). Kanunda re'sen düşüleceği düzenlenen bu miktarlar (DOP) dışındaki miktarların bedelsiz yola veya kamuya terki için malikin talebi/muvafati veya mahkeme kararı gerekir.

Page 73:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Dosyaya göre, taşınmaz malikinin bir kooperatif olduğu, kooperatiflerin taşınmaz tasarrufları için kooperatif genel kurulu kararı gerektiği ve bu yetkinin diğer organlara devir ve terk edilemeyeceği, kooperatif temsilcilerinin genel kurul kararı olmaksızın bu konuda karar vermeye yetkili olmadıkları, yukarıda anılan Kanun hükmünden anlaşılmaktadır. Talep konusu işlemde de malik kooperatif genel kurulunun bu yönde bir kararının bulunmadığı görülmektedir.

Tüm bu açıklamalara göre, söz konusu talebin karşılanabilmesi için anılan taşınmazın yola/kamuya terki yönünde hukuk mahkemelerince verilmiş bir mahkeme kararı ile bu kararın infazı ve haritaya bağlanmasına yönelik tescil (değişiklik) beyannamesinin hazırlanması veya malikin muvafakati (kooperatif genel kurulunun kararı ve yetkili organlarının ferağ talebi) gerekir.

Somut olay ve yasal durum karşısında, idare mahkemesi kararlarının idarenin iradesi yerine geçerek idari işlem/eylem tesis etme niteliğinin olmadığı, idare mahkemesinin kararlarının usul ve yasa kurallarına uyularak yeni bir işlem/eylem tesis etme suretiyle uygulanabileceği, olaydaki idare mahkemesinin iptal kararının belli mahkeme kararlarının gerekçe gösterilerek verildiği, buna göre kararda geçen mahkeme kararları ve bu kararlara göre hazırlanmış kadastro tescil (değişiklik) beyannamesinin ibrazının gerektiği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun ilgili hükümlerine göre tapu sicilinde işlem yapılabilmesi için hak sahibinin talebi veya yetkili merciin yazısı veya mahkeme kararının gerektiği, itirazcı idare tarafından talep konusu taşınmazın, bedelsiz yola/kamuya terk edilmesi talebinde bulunduğu, bunu malikin talebi/muvafakati olmaksızın re'sen istemeye yetkisinin olduğunu gösterir bir kanun hükmünün bulunmadığı, taşınmaz maliki kooperatifin bu konuda talep/muvafakatinin olmadığı, bu doğrultuda ibraz edilmiş bir mahkeme kararının da bulunmadığı dikkate alındığında, ……………….Tapu Müdürlüğünün 19.03.2014 tarih ve 2014/1450 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğünün 11.04.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ……….. Bölge Müdürlüğü' nün 11.04.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün, 19.03.2014 tarih ve 2014/1450 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASINA" verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 74:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/41563 15.07.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü' nün 14.05.2014 tarihli ve 2014/17 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğü' nün 10.04.2014 tarih ve 5611 yevmiye numaralı ret kararına, ……………. tarafından 02.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. İli, ………………Hamidiye Mahallesinde kain, 51 ada, 177 parsel, "tarla ve ahşap ev" nitelikli, 1.257,30 m yüzölçümlü taşınmazda, ………………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16.05.2013 tarih, 2011/54 E. 2013/251 K. sayılı kararına istinaden yapılan tescil sırasında, iktisap edilen pay üzerine aktarılan hacizlerin terkini için tescil lehtarı ……………… tarafından talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Talebe konu taşınmaz üzerinde ……………….. ve ……………….. adına kayıtlı hisseleri iptal eden, …………………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16.05.2013 tarih, 2011/54 E. 2013/251 K. sayılı kararında, önceki malikler döneminde taşınmaz üzerine koyulan takyidatların terkinine dair bir hüküm bulunmadığından, ………………… adına tescil edilen hisse üzerine aktarılan hacizlerin ve ipoteğin, alacaklılarının yazılı istemi ya da yargı kararı olmaksızın terkin edilemeyeceği gerekçe gösterilerek talebin 10.04.2014 tarih ve 5611 yevmiye numaralı karar ile ret edildiği anlaşılmıştır.

YAPILAN İNCELEME:

…………….. ili, ………………….. Hamidiye Mahallesinde kain, 51 ada, 177 parsel numaralı, 1.257,30 m2 yüzölçümlü, "tarla ve ahşap ev" nitelikli taşınmaz ……………….. adına kayıtlı iken, adı geçenin vefatı ile 11.03.1996 tarihinde 798 yevmiye numaralı işlem ile mirasçıları adına tescil yapıldığı, yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği mirasçıların tüm hisselerini 11.3.1996 tarihinde 799 yevmiye numaralı işlem ile ………………….'a devrettiği, sözleşmenin karşılıklı feshedilmesi üzerine söz konusu hisselerin 23.12.1999 tarihinde 3786 yevmiye numaralı işlem ile ……………….. (1/6 pay) ve ……………….. (5/6 pay) adına satış işlemi dolayısıyla tescil edildiği,

……………… tarafından ……………... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 17.02.2011 tarihinde açılan tapu iptali ve tescil davası sonucunda, 16.05.2013 tarihli, 2011/54 E. ve 2013/251 K. Sayılı karar ile davalılar ………………. ve ………………. adına kayıtlı payların iptali ile taşınmazın davacı ……………….. adına 3/18 (420/2520) paylı olarak, davalı …………………. adına 3/36 (210/2520) paylı olarak, davalı …………………. adına 15/36 (1050/2520) paylı olarak tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği,

Mahkeme kararının 26.03.2014 tarihli ve 4719 yevmiye numaralı işlem ile uygulanması neticesinde, ………………….. ve ……………….'nin iptal edilen payları üzerinde mevcut olan muhtelif tarih ve yevmiye numaralı hacizlerin ………………… adına hükmen tescil edilen paya da aktarıldığı,

Page 75:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Söz konusu hacizlerin terkini için tescil lehtarı ……………… tarafından 28.01.2014 tarihinde 2014/1741 numaralı başvuru ile talepte bulunulması üzerine, Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 10.04.2014 tarih ve 5611 yevmiye numaralı ret kararının, Bölge Müdürlüğü'nün 14.05.2014 tarihli ve 2014/17 sayılı kararı ile onanmasını takiben …………………. tarafından 02.06.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Türk Medeni Kanunu'nun 1014. maddesi uyarınca tapu kaydı üzerinde yapılmış bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesi, ancak bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine yapılabilir.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 69. maddesine göre tapu sicilinde terkin, tescilin kendisine hak sağladığı kimsenin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır. Kayıtların terkininde, tescil istemleriyle ilgili hükümler uygulanır. Taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararların uygulanabilmesi için bu kararların kesinleşmesi gerekmektedir (Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 350/2).

Somut olayda 51 ada, 177 parsel numaralı taşınmazda ………………… adına kayıtlı pay üzerinde mevcut takyidatlardan, 11.03.2011 tarih, 3912 yevmiye numaralı, 20.11.2012 tarih, 15606 yevmiye numaralı ve 04.09.2013 tarih, 13058 yevmiye numaralı hacizlere ait tescillerin, ………………1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/54 E. 2013/251 K. sayılı tapu iptal ve tescil kararını verdiği 16.05.2013 tarihinden ve bu kararın 09.09.2013 tarihinde kesinleşmesinden önce işlenmiş olduğu tespit edilmiştir.

Emsal bir olay üzerine verilen Yargıtay …………….. Hukuk Dairesi'nin 26.06.2003 tarih ve 2003/13022 E., 2003/15198 K. sayılı kararında; "KARAR:Hacze konu taşınmazla ilgili 30.11.1998 tarihinde tapu iptal ve tescil davası açılmış ise de haczin konulduğu 21.5.2001 tarihinde taşınmazın tapuda borçlu adına kayıtlı olduğu dolayısı ile icra müdürünün haciz işlemi uygulamasında yanlışlık bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Tapu iptal ve tescile ilişkin mahkeme kararının hacizden sonra kesinleştiği görüldüğünden ve 1.12.1998 tarihinde verilen ihtiyati tedbir kararında da cebri icrayı engelleyici ibare görülmediğinden 3. kişinin genel mahkemelere başvurarak haciz tarihi itibarı ile taşınmazın kendisine ait olduğu hususunu ispat etmek sureti ile haczin kaldırılmasını istemesi gerekir..." şeklinde hüküm tesis edilmiş,

Yine aynı Dairenin 22.6.2006 tarih ve 2006/10648 E. 2006/13500 K. sayılı kararında; "KARAR: Taşınmaz haciz tarihinde (19.02.2004) şikayetçi …………………. adına tapuda kayıtlı değildir. Şikayetçi takipte de taraf olmadığından haciz tarihi itibarı ile korunabilir bir hakkı bulunmamaktadır. Haciz tarihinden sonra, şikayetçi tarafından 12.03.2004 tarihinde Mahkemeye dava açılmış ve Mahkemece verilen tapu iptal tescil kararı 03.10.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Tescil kararı hacizden sonra verilip kesinleştiğinden taşınmaz haciz şerhi ile birlikte 3. Kişiye intikal etmiş bulunmaktadır. Bu aşamadan sonra haczin kaldırılması ancak 3. kişinin genel mahkemede açacağı bir dava ile istenebilir. Haciz işlemini denetlemekle görevli İcra Mahkemesinin takipte taraf olmayan ve haciz tarihinde korunabilir hakkı bulunmayan şikayetçinin istemini kabul ederek haczin kaldırılmasına karar vermesi isabetsizdir." şeklinde hüküm kurulmuştur.

Page 76:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Buna göre ………………..1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/54 E. 2013/251 K. sayılı tapu iptal ve tescil kararının kesinleşmesinden önce koyulan ve hükmen tescille birlikte malik payına aktarılan hacizler değerlendirildiğinde, söz konusu hacizlerin koyulduğu tarihte taşınmazın tapu kaydının borçlular adına olması sebebi ile haciz işlemlerinin İdaremizce tescilinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Söz konusu hacizlerin tapu kaydına işlenmesinden sonra verilen 16.05.2013 tarih ve 2011/54 E. 2013/251 K. sayılı Mahkeme kararında hacizlerin terkinine yönelik bir hüküm de kurulmadığı görülmektedir. Bu sebeple ………………….. adına hükmen tescil yapılırken, anılan kişinin payına intikal eden haciz şerhlerinin kaldırılabilmesi için, Medeni Kanun'un ve Tapu Sicili Tüzüğü'nün yukarıda belirtilen maddeleri gereğince haciz lehtarlarının muvafakatının alınması ya da ilgili icra müdürlüklerinden terkin yazısı veya terkine ilişkin yeni bir mahkeme kararı getirilmesi gerekmektedir.

Yukarıda izah edilen gerekçeler karşısında Tapu Müdürlüğü'nce, …………………. 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16.05.2013 tarih, 2011/54 E. 2013/251 K. sayılı kararında, önceki malikler döneminde taşınmaz üzerine koyulan takyidatların terkinine dair bir hüküm bulunmadığından, …………………. adına tescil edilen hisse üzerine aktarılan hacizlerin ve ipoteğin, alacaklılarının yazılı istemi ya da yargı kararı olmaksızın terkin edilemeyeceği gerekçe gösterilerek verilen 10.04.2014 tarih ve 5611 yevmiye numaralı ret kararı ve Tapu ve Kadastro ……………Bölge Müdürlüğü' nün 14.05.2014 tarihli ve 2014/17 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğü' nün 14.05.2014 tarihli ve 2014/17 sayılı kararı ile onanan, ………….. Tapu Müdürlüğü' nün 10.04.2014 tarih ve 5611 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" gerektiği sonucuna varılmıştır.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 77:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı :96021322-110/44118 18/07/2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğünün 26.05.2014 tarihli ve 2014/18 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğünün 17.04.2014 tarihli ve 19941 yevmiye numaralı ret kararına, itiraz eden vekilleri Av. ……………….. ve Av. ……………… tarafından 13.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. İli, ……………lçesi, …………..Mahallesi 16898 ada 2 parseldeki 27 nolu konut nitelikli bağımsız bölümün tamamı Mahir kızı ………………….. adına kayıtlı iken, Av. ………………… tarafından bu taşınmazın mahkeme kararlarına istinaden Ahmet oğlu Mehmet …………………. adına tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

"Ankara ……………… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/283 esas ve 2009/433 karar sayılı tapu tescil ve iptal kararının hüküm kısmında tescille ilgili bir hüküm kurulmayıp, 03.07.2003 tarih 6371 yevmiyeli işlem ile 27.07.2004 tarih 9667 yevmiyeli işlemlerin tasarruflarını iptal ederek Ankara 25. İcra Müdürlüğünün 2003/3698 sayılı dosyada cebri icra yetkisi tanıyıp tapu iptal ve tescil istemini red ettiği; (Tasarrufların iptali ile ilgili mahkeme kararının olduğu ilgili tapu kaydının beyanlar hanesinde 08/04/2014 tarih 18199 yevmiye ile haciz işlemi ile birlikte belirtildiğinden yeniden bir belirtme yapılmadığı)

Yine ………………. 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/400 esas 2012/644 karar sayılı kararı;Tasarrufun iptali davası olup, kararın hüküm kısmında 16890 ada 2 parsel 27 nolu bağımsız bölümün 03.07.2003 tarihinde davalı ……………….'a, 27.07.2004 tarihinde davalı …………………..'a yapılan satışlarının muvazaa nedeni ile iptaline, dava konusu edilen 27 nolu bağımsız bölüm üzerinde davacının ………………… 25. İcra Müdürlüğünün 2003/3698 takip dosyasındaki kesinleşmiş alacağının temini için cebri icra yapabilme yetkisi verildiği, tapu iptali ve tescili ile ilgili hiçbir hüküm kurulmadığı tespit edilmiş olduğundan ve ada parsel bilgileri ile istemde bulunulan ada parsel bilgileri ile uyumlu olmadığı için işbu ………………… 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/400 esas 2012/644 sayılı kararı ile ilgili beyanlar hanesine hiçbir belirtmenin yapılmadığı,"

nedenleriyle …………….. Tapu Müdürlüğünce talebin red edildiği, Bölge müdürlüğünce de talebin, tasarrufun iptaline yönelik yukarıda zikredilen mahkeme kararlarının ………………… 25. İcra Müdürlüğünün 2003/3698 dosyası sebebiyle cebri icra yetkisi tanındığı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 283. Maddesi gereği kaydın tashihine mahal olmadan taşınmazın haciz ve satışının istenebileceği nedenle ……………….. Tapu Müdürlüğünce verilen 17.04.2014 tarih 19941 yevmiyeli ret kararının onanmasına karar verilmiştir.

Page 78:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

YAPILAN İNCELEME:

……………..İli, ………………. İlçesi, …………….. Mahallesi 16898 ada 2 parseldeki 27 nolu konut nitelikli bağımsız bölümün tamamı Ahmet oğlu Mehmet ……………….. adına 12.12.1997 tarih 12251 yevmiye ile kayıtlı iken, bu taşınmazı 03.07.2003 tarih 6371 yevmiye ile Durmuş Ali oğlu ……………..a, Abdil ……………….. tarafından da 27.07.2004 tarih 9667 sayılı yazısı Mahir kızı ……………..'a satıldığı,

Bu taşınmaz üzerinde ……………. 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/283 esasında ve ……………. 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/400 esasında tasarrufun iptali davası açıldığı, bu davalar kapsamında sırasıyla 04.07.2008 tarih, 15179 ve 22.10.2009 tarih 15478 yevmiyelerle ihtiyati tedbir şerhi işlendiği, …………….. 25. İcra Müdürlüğünün 08.04.2014 tarih 2003/3698 sayılı yazıları ile 08.04.2014 tarih 18199 yevmiye ile Alacaklı ……………., …………….. ve …………….. lehine icrai haciz tesisi işlemi yapıldığı,

………………… 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.11.2009 tarih 2008/283 esas ve 2009/433 karar sayılı kararında; ……………….. 1. Bölge Tapu Müdürlüğü (……………..)16898 ada 2 parsel 27 nolu bağımsız bölümde davalılar arasındaki 03.07.2003 tarih 6371 ve 27.07.2004 tarih 9667 yevmiye nolu tasarrufların iptaline,……………… 25. İcra Müdürlüğünün 2003/3698 sayılı dosyası nedeni ile cebri icra yetkisi tanınmasına,tapu iptal ve tescil isteminin reddine, ," karar verildiği,

………………… 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.12.2012 tarih 2012/400 esas ve 2012/644 karar sayılı kararında da; ……………….. ili ……….. ilçesi 16890 ada 2 parselde bulunan 27 nolu bağımsız bölümün 03.07.2003 tarihinde davalı Abdil ………………'a, 27.07.2004 tarihinde davalı ………………….'a yapılan satışlarının muvazaa nedeniyle iptaline, dava konusu edilen 27 nolu bağımsız bölüm üzerinde davacının ……………….. 25. İcra Müdürlüğünün 2003/3698 takip sayılı dosyasındaki kesinleşmiş alacağının temini için cebri icra yapabilme yetkisinin verilmesine, ," karar İtirazçı tarafından anılan mahkeme kararlarına istinaden taşınmazın ilk tescil maliki Mehmet ……………. adına tescilinin talep edildiği, tapu müdürlüğünce söz konusu mahkeme kararlarında tapu iptal ve tescile ilişkin hüküm kurulmadığı tasarrufun iptali davalarında eski malik adına tescili gerektirir yasal gerekliliğin bulunmadığı gerekçeleriyle talebin red edildiği ve Bölge Müdürlüğünce de kararın aynı gerekçelerle onandığı dosya kapsamından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Tasarrufun iptali davası, İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ila 284. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Kanunun 283. maddesine göre; davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile, hakkını almak yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşın-mazın haciz ve satışını isteyebilir.

18/07/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 79:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tasarrufun iptali, malların haczinde veya iflas etmeden önce alacaklılarından mal kaçırmak için yapmış olduğu bağışlamalar ile şüpheli işlemlerin iptal ettirilebilmesi için tanınan dava hakkıdır. İcra ve İflas Kanunu'nun ilgili hükümlerindeki tasarrufun butlanı borçlar hukuku anlamında butlan değildir. Burada iptal davasına konu tasarruf başlangıçta (yapıldığında) geçerlidir. Dava kazanılırsa bu tasarruf tamamen iptal edilmez. Eğer tasarruf maddi hukuk bakımından iptal edilmiş olsa idi, malın tekrar borçlunun mülkiyetine dönmesi gerekirdi. Oysa burada iptal edilen tasarruf konusu mal yalnız davacı alacaklı bakımından borçlunun mal varlığına dahil sayılmakta ve alacaklı alacağını aldıktan sonra geriye kalan mal borçluya değil lehine tasarruf yapılmış olan davalı üçüncü kişiye verilmektedir. Taşınmazlar içinde aynı durum geçerli olup kanunun açık hükmünde de görüldüğü üzere taşınmaz kaydı üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmasına gerek bulunmadan ve mülkiyetin eski malike dönmesi söz konusu olmadan, tasarrufun iptaline konu işlem lehtarları o malın haciz ve satışına katlanmak zorunda kalmaktadırlar.

………………… 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.11.2009 tarih 2008/283 esas ve 2009/433 karar sayılı kararında, dava tapu iptal ve tescil davası olarak açılmış ise de dava niteliği itibari ile tasarrufun iptali davası olarak benimsendiğinden bu esaslara göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olup, tasarrufun iptaline ve tapu iptal ve tescil isteminin reddine karar verilmiştir.

……………….4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.12.2012 tarih 2012/400 esas ve 2012/644 karar sayılı kararında da aynı doğrultu da karar verilmiştir. Ayrıca …………….. 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.12.2012 tarih 2012/400 esas ve 2012/644 karar sayılı mahkeme kararında belirtilen taşınmaz ile talepte bulunulan taşınmazın ada ve parsel bilgilerinin uyumlu olmadığı görülmüştür.

Somut olay ve yasal durum karşısında tasarrufun iptali davaları sonucunda taşınmazın eski malike dönmesinin söz konusu olmadığı, bu konuda taşınmaz kaydında her hangi bir değişiklik (tashih) gerektirmeksizin o taşınmazın haciz ve satışa konu edilebileceği, anılan mahkeme kararlarında da tapu iptal ve tescile ilişkin bir hüküm kurulmayıp, yalnızca tasarrufun iptaline karar verildiği görülmekle, ……………… Tapu Müdürlüğünün 17.04.2014 tarihli ve 19941 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 26.05.2014 tarihli ve 2014/18 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

………………. Tapu Müdürlüğünün 17.04.2014 tarihli ve 19941 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğünün 26.05.2014 tarihli ve 2014/18 sayılı kararının "ONANMASINA" karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 80:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/43041 18.07.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü' nün 17.03.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, …………….. Tapu Müdürlüğü' nün 12.02.2014 tarih ve 1012 yevmiye numaralı ret kararına karşı, ………………… tarafından 07.04.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. İli, ……………. İlçesi, ………………… Mahallesi, 178 ada 40 parsel numarasına kayıtlı, 15.529.30 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 3/16 hissesi, …………………..Mahallesi 144 ada 7 parsel numarasına kayıtlı, 4482.98 m2 miktarlı, "bahçe" vasıflı taşınmazın 3/16 hissesi, ………………. Mahallesi 103 ada 10 parsel numarasına kayıtlı, 6631.00 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 11/60 hissesi, ………………….. Mahallesi, 137 ada 4 parsel numarasına kayıtlı 9056.00 m2 miktarlı "tarla" vasıflı taşınmazın 3/16 hissesi, Durmuş Kızı ……………………… adına kayıtlı iken, taşınmaz malikinin ……………… Noterliğinden vermiş olduğu, 11.12.2002 tarih ve 8926 sayılı vekaletname gereğince vekil Mehmet Şükrü Kızı ………………… tarafından bu hisselerin, taşınmazların diğer hissedarları Ali Rıza oğulları ……………, ……………. ve ………………'e satışı talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

Taşınmazların maliki Hanım ……………….' ın 23.07.2010 tarihinde öldüğü ve sağlığında …………….. Noterliğinden vermiş olduğu 11.12. 2002 tarih ve 8926 sayılı vekaletnamede intikal, satış, ipotek tesisi, satış vaadi sözleşmesi ve satış yetkilerinin verildiği bölümden sonra " işbu vekaletnameyle öldükten sonra da geçerli olmak üzere mahkeme kararları almaya, isim-soyisim, cins tashihi yapmaya" şeklinde yetki verilerek vekaletteki yetkinin kısıtlanması ve buna istinaden de satış yetkisinin bulunmadığı gerekçesiyle istem, Türk Medeni Kanunu' nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince ……………Tapu Müdürlüğü' nün 12.02.2014 tarih ve 1012 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………..İli, …………….İlçesi, …………….. Mahallesi, 178 ada 40 parsel numarasına kayıtlı, 15.529,30 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 3/16 hissesinin, …………. Mahallesi 144 ada 7 parsel numaralı,

Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

18/07/2014Sayı : 96021322-110/43041Konu : Ret Kararı ( Erbaa T.M- Fatma

AKGÜL)

Page 81:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

4482,98 m2 miktarlı, "bahçe" vasıflı taşınmazın 3/16 hissesinin, …………… Mahallesi, 103 ada 10 parsel numaralı 6631.00 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 11/60 hissesinin, ……….. Mahallesi, 137 ada 4 parsel numarasaına kayıtlı, 9056.00 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 3/16 hissesinin Durmuş kızı Hanım …………….. adına kayıtlı olduğu,

……………… İli, ……………..Nüfus Müdürlüğünce düzenlenen 09.01.2014 tarihli nüfus kayıt örneğinde, taşınmazların maliki olarak görünen Durmuş kızı ………………' ın 23.07.2010 tarihinde öldüğünün anlaşıldığı,

Taşınmaz maliki olarak görünen ölü Durmuş kızı ………………..' ınsağlığında ………………. Noterliğinden verdiği 11.12.2002 tarihli vekaletname ile ………………ü vekil tayin ettiğinin görüldüğü,

………………… Noterliğince düzenlenen 11.12.2002 tarihli vekaletnamede, itnikal ve ipotek tesisi, satış vaadi sözleşmesi ve satışa ilişkin yetkilerin verildiği bölümden sonra da " öldükten sonra da geçerlik olmak üzere mahkeme kararları almaya, isim-soyisim ve cins tashihi v.s yapmaya " şeklinde yetki verilerek, vekalette verilmiş olan yetkinin kısıtlandığı, bu nedenle de ölümden sonra satış işlemine ilişkin yetkinin bulunmadığı kanaatiyle istemin ……………..Tapu Müdürlüğü' nün 12.02.2014 tarih ve 1012 yevmiye numaralı işlemiyle reddedildiği, ret kararının Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü' nün 17.03.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararıyla onanması üzerine ………………….. tarafından, 07.04.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu' nun 502. maddesi; " Vekâlet sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmedir."

Yine aynı kanunun 504. maddesi; " Vekâletin kapsamı, sözleşmede açıkça gösterilmemişse, görülecek işin niteliğine göre belirlenir. Vekâlet, özellikle vekilin üstlendiği işin görülmesi için gerekli hukuki işlemlerin yapılması yetkisini de kapsar. Vekil, özel olarak yetkili kılınmadıkça dava açamaz, sulh olamaz, hakeme başvuramaz, iflas, iflasın ertelenmesi ve konkordato talep edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, bağışlama yapamaz, kefil olamaz, taşınmazı devredemez ve bir hak ile sınırlandıramaz." hükmündedir.

Vekaletname ile yapılan tapu işlemleriyle ilgili olarak İdaremizin 21.04.2010 tarih ve 2010/7 sayılı ve "Vekaletme" konulu genelgesinde; " Vekalet şekli koşullara bağlı ve karşılıklı güvene dayalı bir sözleşme olduğundan yapılacak işlemin niteliği açıkça tanımlanmış olmalı duraksamaya ve kuşkuya yer vermemelidir." denilmiş olup, yine aynı genelgenin 6. maddesinde vekaletin sona erme nedenleri ve azli de " Vekâlet sözleşmesinin sona erme nedenleri Borçlar Kanununun 35, 396 ve 397. maddelerinde belirtilmiştir. Vekâlet ilişkisi aksi kararlaştırılmamış ise (taraflarca ölümden sonra da devam edeceği kararlaştırılmış olabilir) taraflardan birinin

Page 82:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

ölümü, gaiplik hükmünün ilanı, medeni hakların kullanılabilmesi yeteneğinin kaybı, iflas, istifa, azil ve süreye bağlanmış ise sürenin dolması ile son bulur." şeklinde açıklanmışır.

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, noterlerce düzenlenen vekaletnamelere istinaden Tapu Müdürlüklerinde gerçekleştirilmek istenen işlemlerde, vekaletnamelerde yer alan yetkinin açıkça tanınmış olması ile birlikte, duraksama ve kuşkuya yer vermemesi gerekeceği belirtilmiş olup, ret kararına konu somut olayda da, …………………Noterliğinden düzenlenen 11.12.2002 tarih ve 8926 sayılı vekaletnamede " işbu vekaletname öldükten sonra da geçerli olmak üzere" ibaresiyle başlayan yetkilerin kısmi yetkiler için verilmiş olduğu (mahkeme kararları almaya, isim-soy isim tashihi yapmaya, cins tashihi yapmaya vs.) ve verilen yetkilerin kısıtlı olduğu işlem evraklarından anlaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri ve gerekçelerle, Durmuş Kızı ………………… tarafından, ……………….Noterliğince düzenlenen 11.12.2002 tairh ve 8926 sayılı vekaletnameyle, Mehmet …………….' ün vekil tayin edilerek, anılan taşınmazların Ali Rıza …………………….., …………………… ve ………………….'e satışının yapılmasına yönelik istemle ilgili olarak, ………………Tapu Müdürlüğü' nün 12.02.2014 tarih ve 1012 yevmiye numaralı ret kararı ve bu ret kararını onayan Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü' nün 17.03.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğü'nün 17.03.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğü'nün 12.02.2014 tarihli ve 1012 yevmiye numaralı ret kararının "O N A N M A S I" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 83:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/40045 18.07.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü'nün 28.04.2014 tarihli ve 2014/18 sayılı kararı ile onanan, ………………. Tapu Müdürlüğü'nün 21.03.2014 tarihli ve 807 yevmiye numaralı ret kararına, …………………'in bila tarihli dilekçesi ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

2

……………….. ili, …………….. ilçesi, …………………. Köyünde kain, 132 parsel numaralı, 3.205,00 m yüzölçümlü, "bahçe" nitelikli taşınmazın …………………. adına kayıtlı iken, kalan 1/8 pay …………………… uhdesinde bırakılarak, 1/8 payın ………………….. adına satışı için talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

…………………… Tapu Müdürlüğünce, talebe konu taşınmazın satışının uygun olup olmadığının ……………………..imar Kentsel iyileştirme Müdürlüğü'ne sorulması üzerine, cevaben yazılan 11.03.2014 tarihli ve 5680 sayılı yazıda soru konusuna bir açıklık getirilmemesi gerekçe gösterilerek, 21.03.2014 tarihli ve 807 yevmiye numaralı işlem ile talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

2

……………………… ili, …………… ilçesi, ……………….Köyünde kain, 132 parsel numaralı, 3.205,00 m yüzölçümlü, ……………………. adına kayıtlı "bahçe" niteliklitaşınmazın 1/8 payı Bedriye …………….uhdesinde bırakılarak, diğer 1/8 payın ……………………. adına satışı için talepte bulunulması üzerine, ……………… Tapu Müdürlüğü'nce ilçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne 04.03.2014 tarih ve 185 sayılı yazı ile söz konusu taşınmazın 5403 sayılı Kanun'un ilgili maddeleri gereğince bölünebilir nitelikte olup olmadığının ve hisseli satışında sakınca bulunup bulunmadığının soru konusu edildiği, 05.03.2014 tarih 247 sayılı yazı ile "ifraz ve hisseli olarak 3. şahıslara satışı yapılamaz" şeklinde cevap verildiği,

Talep sahibinin satışa konu taşınmazın yoğun yerleşim alanında kaldığı yönündeki beyanı sebebi ile Müdürlükçe, ……………..imar ve Kentsel iyileştirme Müdürlüğü'ne 05.03.2014 tarih ve 190 sayılı yazı ile taşınmazın uygulama imar planı kapsamında olup olmadığının, yoğun yerleşim alanları içerisinde kalıp kalmadığının ve hisseli satış işleminin yapılmasında sakınca bulunup bulunmadığının soru konusu edildiği, İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü'nün 05.03.2014 tarih ve 5199 sayılı yazıları ile taşınmaza ait imar planı bulunmadığı, İl Encümeni'nin 08.05.2012 tarihli ve 229 sayılı kararı ile onaylanan köy yerleşik alan haritası sınırları içinde kaldığının, 3194

Page 84:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

sayılı İmar Kanunu gereğince veraset yolu ile intikal eden, bu Kanun hükümlerine göre şüyulandırılan Kat Mülkiyeti Kanunu uygulaması, tarım ve hayvancılık, turizm, sanayi ve depolama amacı için yapılan hisselendirmeler ile cebri icra yolu ile satılanlar hariç imar planı olmayan yerlerde her türlü yapılaşma amacıyla arsa ve parselleri hisselere ayıracak özel parselasyon planlarının, satış vaadi sözleşmelerinin yapılamayacağının ve hisselendirme veya satış vaadi sözleşmesi yapılmak istenen yerde söz konusu işlemden sonra tarım ve hayvancılık, turizm, sanayi ya da depolamaya yönelik faaliyetin gerçekleştirileceğinin kanıtlanması gerektiğinin bildirildiği,

Tapu Müdürlüğü'nün anılan yazı ile hisseli satış işleminin yapılmasında sakınca olup olmadığı konusuna açıklık getirilmediğinden bahisle 06.03.2014 tarihli ve 191 sayılı ikinci bir yazı yazarak ………………İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü'nden tekrar görüş sorduğu ancak 27.03.2014 tarih ve 7330 sayılı cevabi yazı ile konunun önceden cevaplandırıldığı belirtilerek herhangi bir görüş belirtilmediği,

Bunun üzerine Müdürlükçe yapılan değerlendirmede, söz konusu talebin 21.03.2014 tarihli ve 807 yevmiye numaralı işlem ile ret edildiği ve Bölge Müdürlüğünce de ret kararının 28.04.2014 tarihli ve 2014/18 sayılı kararı ile onanması üzerine, bila tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

3194 sayılı İmar Kanunu'nun 27. maddesinin 3. fıkrasına göre, köy yerleşik alan sınırı içerisinde, 3.7.2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümleri uygulanmamakta olup, aynı Kanun'un 18. maddesinin son fıkrası uyarınca, veraset yolu ile intikal eden, İmar Kanunu hükümlerine göre şüyulandırılan Kat Mülkiyeti Kanunu uygulaması, tarım ve hayvancılık, turizm, sanayi ve depolama amacı için yapılan hisselendirmeler ile cebri icra yolu ile satılanlar hariç imar planı olmayan yerlerde her türlü yapılaşma amacıyla arsa ve parselleri hisselere ayıracak özel parselasyon planları, satış vaadi sözleşmeleri yapılamaz.

Genel Müdürlüğümüzce 12.06.2014 tarihinde yayımlanan "5403 s. Kanun uygulamaları" konulu duyuruya göre, tapu sicilinde tarımsal niteliğiyle kayıtlı taşınmazın imar planı kapsamında olduğunun taraflarca beyan edilmesi durumunda öncelikle ilgili belediye/valiliklerden talep konusu parselin; planı olup olmadığı, planı varsa kullanım amacı soru konusu edilerek alınacak cevabi yazıda, taşınmazın imar planının (nazım, mevzii, uygulama imar planı vb.) bulunduğu ve planda tarımsal alan olarak özgülenmediğinin belirtilmesi halinde 03.10.1997 tarih ve 1997/12 sayılı Genelge gereğince işlem yapılacaktır.

Anılan Genelgede, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (eski Bayındırlık ve İskan Bakanlığı) Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü (eski Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü),nün 17.09.1997 gün ve 12834 sayılı yazısı uyarınca, tarım, hayvancılık, turizm, sanayi, depolama amacıyla yapılmak istenen hisseli satış (veya satış vaadi sözleşmelerinin şerhi) taleplerinin, öncelikle talep konusu taşınmaz malla ilgili tapu sicil bilgileri ile ne kadar hissenin kaç kişiye ve hangi amaçla satışının talep edildiğinin belirtilerek konunun, taşınmazın bulunduğu mahal nazara alınmak suretiyle; belediye ve mücavir alan sınırları içindeki taşınmaz mallarda ilgili belediyeye, dışındaki taşınmaz mallarda ilgili valiliğe (Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü/Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü) intikal ettirilerek, hisseli satışa konu taşınmaz malın,

Page 85:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

imar planı (Nazım İmar Planı, Uygulama İmar Planı) veya bölge planı ya da çevre düzeni planı kapsamında kalıp kalmadığı, plan kapsamında kalmakta ise hangi amaca tahsis edildiği, parsel üzerinde yapı var ise, bu yapının 2981/3290 sayılı Yasa kapsamında kalıp kalmadığı, talep edilen işlemin yapılmasında sakınca bulunup bulunmadığı, hususlarının soru konusu edilmesi sonucunda alınacak cevabi yazıya göre işleme yön verilmesi gerektiği açıklanmıştır. Aynı Genelge uyarınca, hisseli satış talebinin, tarım ve hayvancılık, turizm, sanayi ve depolama amacı için yapıldığına dair yetkili kurumca bildirim yapılmaması halinde istemin ret edilmesi gerekmektedir.

6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 1. maddesinin 5. fıkrasına göre, bu Kanun ile büyükşehir belediyesi olan yerlerde il özel idarelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış ve anılan madde ilk mahalli idareler genel seçimi tarihi itibarı ile yürürlüğe girmiştir.

İmar ve çevre düzeninin korunmasında ilgili mevzuatı uyarınca asıl sorumlu birimlerin mahalline göre belediye veya valilikler olması nedeniyle, bu kapsamdaki taleplerde gerekli yazışmaların yapılarak ilgili idari birimlerden alınacak cevaplara göre işlem yapılması İdaremizin uygulamasıdır.

Somut olayda Tapu Müdürlüğü'nce Hatay İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü'ne 05.03.2014 tarih ve 190 sayılı yazı ile taşınmazın uygulama imar planı kapsamında olup olmadığının, yoğun yerleşim alanları içerisinde kalıp kalmadığının ve hisseli satış işleminin yapılmasında sakınca bulunup bulunmadığının soru konusu edildiği, İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü'nün 05.03.2014 tarih ve 5519 sayılı yazıları ile "...taşınmaza ait imar planı bulunmadığının, İl Encümeni'nin 08.05.2012 tarihli ve 229 sayılı kararı ile onaylanan köy yerleşik alan haritası sınırları içinde kaldığının, 3194 sayılı İmar Kanunu gereğince veraset yolu ile intikal eden, bu Kanun hükümlerine göre şüyulandırılan Kat Mülkiyeti Kanunu uygulaması, tarım ve hayvancılık, turizm, sanayi ve depolama amacı için yapılan hisselendirmeler ile cebri icra yolu ile satılanlar hariç imar planı olmayan yerlerde her türlü yapılaşma amacıyla arsa ve parselleri hisselere ayıracak özel parselasyon planlarının, satış vaadi sözleşmelerinin yapılamayacağının ve hisselendirme veya satış vaadi sözleşmesi yapılmak istenen yerde söz konusu işlemden sonra tarım ve hayvancılık, turizm, sanayi ya da depolamaya yönelik faaliyetin gerçekleştirileceğinin kanıtlanması gerektiğinin..." bildirildiği görülmüştür.

Bu sebeple konunun 3194 sayılı İmar Kanunu açısından değerlendirilmesi gerekir. 3194 sayılı Kanun' un 18/son fıkrası hükmü, Kanunda belirtilen istisnalar dışında planı olmayan yerlerde, yapılaşma amacıyla arsa ve parselleri hisselere ayıracak özel parselasyon planı veya satış vaadi sözleşmelerinin yapılmasına kısıtlama getirmektedir. Talebe konu taşınmazın bu kısıtlamalara tabi olup olmadığının ve hisseli satışının İmar Kanunu açısından uygunluğunun, ilgili merciinden sorulması gerekir. Her ne kadar ret kararı tarihinde geçerli mevzuat uyarınca yetkili mercii il özel idaresi olsa da mahalli idareler genel seçimi tarihi itibarı ile yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereği il özel idaresi kaldırılmış olduğundan, imar hukukuna uygunluk yönünden ilgili belediyesine sorularak işlem yapılması gerekir.

18/07/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 86:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Yukarıda açıklanan gerekçeler ve 6360 sayılı Kanun ile İmar Kanunu açısından yetkili merciin değişmesi sebebi ile ilgili belediyeye talep konusu parselin; planı olup olmadığı, planı varsa kullanım amacı soru konusu edilerek, alınacak cevaba göre işleme yön verilmesi gerektiği anlaşılmakla, …………… Tapu Müdürlüğü'nce verilen 21.03.2014 tarihli ve 807 yevmiye numaralı ret kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğü'nün 28.04.2014 tarihli ve 2014/18 sayılı kararı ile onanan, …………….Tapu Müdürlüğü'nün 21.03.2014 tarihli ve 807 yevmiye numaralı ret kararının "B O Z U L M A S I" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 87:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/39504 18.07.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Ankara Tapu ve Kadastro ………………….. Bölge Müdürlüğü' nün 12.05.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 04.04.2014 tarihli ve 14344 yevmiye numaralı ret kararına, ……………… tarafından 15.05.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM:

2

……………ili, …………. ilçesi, ………………. Köyü, Kuyucuk mevkii, 130 parsel sayılı, 91.580 m yüz ölçümlü, tarla vasıflı taşınmazın 1/3 hissesi İsmail oğlu ……………….. adına kayıtlı olup;………………….. mevcut hissesinin 1000 m miktarının (taşınmazın 1000/91850 payının) bölünerek satışı için 22.04.2014 tarihli 2014/12324 nolu başvuru ile ……………… Tapu Müdürlüğüne talepte bulunmuştur.

RET NEDENİ:

Genel Müdürlüğümüzün 2007/5 sayılı '5578 sayılı Kanun' konulu Genelgesine göre, ……………..Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü ile ……….. Gıda Tarım ve Hayvancılık ilçe Müdürlüğü'nün cevabi yazılarının incelenerek yapılan değerlendirme ile yazıda yer alan 'Bölünemez büyüklüklerin üzerinde alana sahip tarım arazilerine ait hisselerin üçüncü şahıslara satılmasında, devir edilmesinde veya rehin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır. Ancak, hisseli bir tarım arazisi içerisindeki herhangi bir hissenin ifraz edilmeden, tekrar hisselendirilerek üçüncü şahıslara satılması, devredilmesi veya rehin edilmesi durumunda, söz konusu hisse büyüklüğünün bölünmez parsel büyüklüğünün üzerinde olması gerekmektedir." açıklaması gerekçe gösterilerek istem, Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 04.04.2014 tarih ve 14344 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

Page 88:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

YAPILAN İNCELEME:

…………..ili, …………… ilçesi, ………………..Köyü, Kuyucuk mevkii, 130 parsel sayılı, 91.580m yüz ölçümlü, tarla vasıflı taşınmazın 1/3 hissesi, satış edinme nedeni ve 14.05.1980 tarihli 3415 yevmiye ile İsmail oğlu ……………….. adına kayıtlı olduğu,

Taşınmazda, 14.05.1980 tarihli 3415 yevmiye numaralı "mülkiyet intikalinin toprak ve tarım reformunun uygulanması açısından geçersiz sayılacağı" na ilişkin belirtme ile, 10.11.2006 tarihli 26244 yevmiye numaralı "………………. ve ……………… hisselerinin %50'sinin ……………….. belediyesi lehine terk muvafakatnamesinden feragatları vardır" şeklinde belirtmelerin bulunduğu;

Ayrıca, 1/3, 330/91848, 660/91848, 1320/91848, 2970/91848, 1980/91848, 9496/91848, 55/3827, 55/15308, 55/7654, 55/15308, 275/7654 hisseler ile muhtelif maliklerin olduğu; belirli maliklerin hisselerinin üzerinde çeşitli tarih ve yevmiyeler ile haciz şerhlerinin bulunduğu;

………………… tarafından taşınmazdaki 30.616,67m yüz ölçümlü 1/3 hissesinin 1000 m2' sinin satışı için 22.04.2014 tarihli 2014/12324 nolu başvuru ile …………… Tapu Müdürlüğüne talepte bulunduğu;

………….. Tapu Müdürlüğü tarafından, ……………. Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğüne hitaben yazılan 27.02.2014 tarih 1423 sayılı ve …………………. Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne hitaben yazılan 28.02.2014 tarih ve 1445 sayılı yazılarla talep konusu satışın yapılıp yapılamayacağının soru konusu edildiği,

……………….. Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'nden alınan 28.02.2014 tarih ve 2078404624 sayılı cevabi yazıda, " ...5216 Sayılı Kanun uyarınca ……………. Büyükşehir Belediye Başkanlığınca hazırlanan, Büyükşehir Belediyesi' nin 16.02.2007 tarih ve 525 sayılı kararıyl a onaylanan 1/25000 ölçekli 2023 …………………. Planında Bayındır 808 parsel sayılı taşınmazın 'Ağaçlandırılacak Alan' olarak ayrılmış olduğu, ancak söz konusu 1/25000 ölçekli planın plan koşullarının 8. maddesinde de belirtildiği üzere '1/25000 ölçekli imar planında gösterilmiş kullanım alanları şematik olup, plan üzerinden ölçüm, yer belirleme ve uygulama yapılamaz' hükmü getirildiği, bu nedenle plan üzerinden ölçü alınarak parselin kullanım kararlarının belirlenmesinin uygun olmayacağı,

Söz konusu parselin kesinleşmiş herhangi bir 1/1000 ya da 1/5000 ölçekli imar planının bulunmadığı, 1/25000 ölçekli nazım imar planı kapsamında tarımsal niteliği korunacak alan kullanımında kalmadığı, imar planlarına esas Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2012 tarihli görüşüne göre tarım dışı amaçla kullanılması uygun görülen alan olarak belirlendiği,

Page 89:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Ekte sunulan hava fotoğrafı ile yapılan tespitte …………..130 parselin üzerinde herhangi bir yapılaşmanın bulunmadığı, ancak çevresinde yapılaşmaların bulunduğu, talep edilen hisseli satış işleminin yapılıp yapılmayacağı hususunun ilgili yönetmelikler ve genelgeler doğrultusunda Tapu Sicil Müdürlüğünce değerlendirilmesi gerektiği hususları tespit edilmiştir. " şeklinde görüş bildirdiği,

……………Kaymakamlığı Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü'nün 02.04.2014 tarih 1478 sayılı cevabi yazısında ise konuya ilişkin mevzuat hükümleri belirtilerek, "... söz konusu parselin hisselendirilerek üçüncü şahıslara satışı Müdürlüğümüzce uygun değildir." yönünde görüş bildirdiği,

………….Tapu Müdürlüğünce talebin reddedilmesi üzerine, ……………..nın 09.04.2014 tarihli itiraz dilekçesinde; "taşınmazda 33 adet hissedarın olduğu, ……………….Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün cevabi yazısında, 'parselin 1/25000 ölçekli nazım imar planı kapsamında tarımsal niteliği korunacak alan kullanımında kalmadığı, imar planlarına esas Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2012 tarihli görüşüne göre tarım dışı amaçla kullanılması uygun görülen alan olarak belirlendiği' belirtilmiş iken tarım müdürlüğüne soru konusu edilmesinin yanlış olduğu, belediyenin görüşünün geçersiz sayıldığının" belirtildiği;

Bölge Müdürlüğünce de 2007/5 sayılı genelgenin 12.03.2014 tarihli ve 010.06/1-2075 sayılı Makam Oluru ile Değişik 2. maddesi ile ……………Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü ile …………..Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü'nün cevabi yazıları gerekçe gösterilerek ret kararının onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

03.07.2005 tarihli 5403 sayılı 'Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8. maddesine göre, asgari tarımsal arazi büyüklüğü, bölge ve yörelerin toplumsal, ekonomik, ekolojik ve teknik özellikleri gözetilerek Bakanlık tarafından belirlenir. Belirlenen asgari büyüklüğe erişmiş tarımsal araziler, bölünemez eşya niteliği kazanmış olur.

Asgari tarımsal arazi büyüklüğü; mutlak tarım arazileri, marjinal tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektardan küçük belirlenemez. Bakanlık asgari tarımsal arazi büyüklüklerini günün koşullarına göre artırabilir. Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez, Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamaz. Ancak, tarım dışı kullanım izni verilen alanlar veya çay, fındık, zeytin gibi özel iklim ve toprak ihtiyaçları olan bitkilerin yetiştiği alanlarda arazi özellikleri nedeniyle belirlenen asgari tarımsal arazi büyüklüğünden daha küçük parsellerin oluşması gerekli olduğu takdirde, Bakanlığın uygun görüşü ile daha küçük parseller oluşturulabilir.

Page 90:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

15.05.2014 tarih ve 29001 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu değiştirilmiş olup; yeniden düzenleme yapılarak, 2007/5 sayılı genelgeyi yürürlükte kaldıran 12.06.2014 tarihli 34306 sayılı genel duyuru yayımlanmıştır.

5403 sayılı Kanun Uygulamaları' konulu genel duyuru; " ... 5403 sayılı Kanunda 6537 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile, tarım arazileri Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemeyecek, hisselendirilemeyecek, pay ve paydaş sayısı artırılamayacaktır. Tarımsal arazinin niteliği konusunda tereddüt oluşması halinde (Örneğin taşınmazın niteliği ham toprak, depolu bahçe, bahçeli ev, içinde ev olan tarla vb. gibi) konunun il/ilçe gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğüne soru konusu edilmesi gerekmektedir.

Tapu sicilinde tarımsal niteliğiyle kayıtlı taşınmazın imar planı kapsamında olduğunun taraflarca beyan edilmesi durumunda öncelikle ilgili belediye/valiliklerden talep konusu parselin, planı olup olmadığı ve planı varsa kullanım amacı, soru konusu edilmesi; cevabi yazıda taşınmazın imar planı kapsamı dışında kaldığı veya imar planında tarımsal niteliği korunacak alanda yer aldığının tespiti halinde, tarla/bağ/bahçe/zeytinlik/çayır/üzerinde ev olan tarla vb. tarımsal nitelik taşıyan tüm taşınmazların müstakilen veya hisseli olarak paydaşlara veya üçüncü kişiye devredilebilmesi işlemlerinde;

Devre konu taşınmazın malikinin aynı ilçe sınırları içinde (ilçenin tüm mahalle ve köylerini kapsayacak biçimde) müstakil veya hisseli başka bir tarımsal arazisinin olmadığının TAKBİS üzerinden tespit edilmesi durumunda, taşınmazın veya mevcut payın hisselendirilmeksizin aynen devrine yönelik istemin il/ilçe gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüklerine soru konusu edilmeksizin karşılanması mümkündür. Söz konusu taşınmazların planda tarımsal alan olarak ayrılması ya da plansız alanda kalması durumunda taşınmazın ifrazı, bölünmesi, ayrılması sonucunu doğuran işlemlerde il/ilçe gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüklerinin işleme ilişkin uygunluk görüşünün kadastro müdürlükleri tarafından işlem öncesi aranılması, bunun dışında kalan yüzölçümü değişikliği, birleştirme vb. işlemlerde talebin doğrudan karşılanması gerekmektedir.

Kesinleşmiş mahkeme kararlarının uygulanması Anayasanın 138. maddesi gereği zorunlu bulunduğundan mahkeme kararı gereği işlem yapılması gerekmektedir.

Öte yandan, cinsi tarımsal nitelik taşıyan taşınmazlar için, valilik/belediyelere, imar planı (nazım, mevzi, uygulama imar planı gibi) kapsamında kalıp kalmadığı, kalmakta ise planda kullanım amacının tarım dışı olup olmadığının yazılı olarak sorularak alınacak cevabi yazılarda, taşınmazın imar planı (nazım, mevzi, uygulama imar planı gibi) kapsamında kaldığı ve planda

18/07/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 91:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

kullanım amacının tarım dışı olduğunun bildirilmesi halinde bu Kanun hükmü uygulanmayacaktır ." şeklinde düzenlenmiştir.

Genel Müdürlüğümüzün 1997/12 sayılı Genelgesine göre, ilgisine göre belediye veya İl Özel İdaresine hisseli satış konusu intikal ettirilerek, hisseli satışa konu taşınmaz malın imar planı (nazım, uygulama imar planı) veya bölge planı veya çevre düzeni planı kapsamında kalıp kalmadığı, plan kapsamında ise hangi amaca tahsis edildiği, parsel üzerinde yapı var ise bu yapının 2981/3290 sayılı kanun kapsamında kalıp kalmadığı, talep edilen işlemde sakınca bulunup bulunmadığı hususlarının sorularak alınacak cevaba göre, işlemin yapılmasında sakınca bulunmadığının bildirilmesi halinde, talebin karşılanması aksi halde reddi gerekmektedir.

Esasen, tarım arazilerinin kullanılmasının Kanunun amacına göre belirlenmesi, tarım arazilerinin korunması, bu arazilerin sınıflandırılması, bu sınıflandırma sonucunda kanunda öngörülen büyüklükteki taşınmazlarda Kanunda belirtilen işlemlerin yapılıp yapılamayacağını belirleme yetkisi Kanunu yürütmekle görevli Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın; imar ve çevre düzeninin kurulması ve korunmasından ve bu bağlamda taşınmazların hisseli satışlarının imar hukuku yönüyle uygunluğunu belirleme yetkisi taşınmazın bulunduğu yere göre Belediye veya Valiliklerin yetki ve sorumluluğu altındadır. Bu nedenle bu tür taşınmazlarda işlem yapılırken gerek tarım arazilerinin kullanımı ve korunması, gerekse imar ve çevre düzeninin kurulması ve korunmasından sorumlu ilgili idari kurumlardan görüş alınarak, alınacak cevaplara göre işlem yapılması İdaremizin uygulamasıdır. Bu kapsamdaki taşınmazlarda, işlemin yapılıp yapılmamasında ilgili birimlerin görüşleri belirleyici unsurdur.

Konu hakkında, ilgili Belediyece 28.02.2014 tarih ve 2078404624 sayılı yazı ile, "Büyükşehir Belediyesi'nin 16.02.2007 tarih ve 525 sayılı kararıyla onaylanan 1/25000 ölçekli 2023 ……………… Planında Bayındır 808 parsel sayılı taşınmazın 'Ağaçlandırılacak Alan' olarak ayrılmış olduğu, ... 1/25000 ölçekli nazım imar planı kapsamında tarımsal niteliği korunacak alan kullanımında kalmadığı ... hava fotoğrafı ile yapılan tespitte Kıbrıs 130 parselin üzerinde herhangi bir yapılaşmanın bulunmadığı, ancak çevresinde yapılaşmaların bulunduğu, hisseli satışın Tapu Müdürlüğünce değerlendirilmesi gerektiği" bildirilmiştir.

Her ne kadar, Belediyenin yazısında '1/25000 ölçekli planın plan koşullarının 8. maddesinde de belirtildiği üzere '1/25000 ölçekli imar planında gösterilmiş kullanım alanları şematik olup, plan üzerinden ölçüm, yer belirleme ve uygulama yapılamaz' ifadesine yer verilmiş ve Tapu Müdürlüğünce, Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne soru konusu edilmiş olsa da, ……………köyü 130 parsel sayılı taşınmazın 1/25000 ölçekli nazım imar planı kapsamında olduğu, tarımsal niteliği korunacak alan kullanımında kalmadığının bildirildiği görülmektedir.

İmar planı içinde ve tarımsal niteliği korunacak alan olarak ayrılan yerler için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı birimlerinden 5403 sayılı Kanuna uygunluk bildirimi istenmektedir. Ancak taşınmaz, imar planı içinde ve tarımsal niteliği korunacak alanlardan olmadığından anılan Genel Duyuruya göre 5403 sayılı Kanun hükümleri uygulanmayacaktır. Bu nedenle konunun Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına intikalini gerektirir yasal bir gereklilik bulunmamaktadır. Her nasılsa konu bu birime intikal ettirilmiş ve buradan olumsuz görüş alınmış olsa da bu görüşün bağlayıcılığının olmayacağı anlaşılmaktadır. Kanunla açıkça sınırlama getirilmediği sürece Mülkiyet hakkı ve bu hakkın tanıdığı yetkilerin kullanımına sınırlama getirilmesi de yerinde

Page 92:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

olmaz. Keza tapu kaydından 1/3, 330/91848, 660/91848, 1320/91848, 2970/91848, 1980/91848, 9496/91848, 55/3827, 55/15308, 55/7654, 55/15308, 275/7654 hisseler ile muhtelif maliklerin olduğu, taşınmazın çevresinde yapılaşmaların bulunduğu; ayrıca, ……………… Tapu Müdürlüğü'nün, Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne hitaben yazılan 28.02.2014 tarih ve 1445 sayılı yazısında, belediyenin cevabi yazısına yer vermeksizin, taşınmazın salt tarla niteliğinde olduğu yönüyle, soru konusu edildiği görülmektedir.

Ancak, burada 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18.maddesinin son fıkrası ve 1997/12 sayılı Genelge gereği, hisselendirilerek satış talebinin imar hukukuna uygunluk açısından Genelgede belirtilen soruların ilgili merciine sorularak alınacak cevaba göre işlem yapılması gündeme gelecektir. Müdürlüğün Belediyeye yazısında, 1997/12 sayılı Genelgedeki soruların tam olarak

sorulmadığı, belediye tarafından da bu konuda net cevap verilmediği görülmektedir. Buna göre, Müdürlükçe 1997/12 sayılı Genelgedeki soruların eksiksiz sorularak ilgili mercii tarafından talep edilen işlemin yapılmasında imar hukuku açısından herhangi bir sakınca bulunmadığının bildrilmesi halinde talebin karşılanması gerekmektedir.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, eksik incelem ile kurulan, …………….Tapu Müdürlüğü'nün 04.04.2014 tarihli 14344 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan …………….Tapu ve Kadastro …………. Bölge Müdürlüğü'nün 12.05.2014 tarih 2014/12 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………..Tapu Müdürlüğü'nün 04.04.2014 tarihli 14344 yevmiye numaralı ret kararının onanmasına dair ……………. Tapu ve Kadastro I. Bölge Müdürlüğü'nün 12.05.2014 tarih 2014/12 sayılı kararının eksik inceleme nedeni ile "BOZULMASI' na karar verilmiştir.

Page 93:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/45747 21/07/2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

………….. Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğü' nün 29.05.2014 tarih ve 2014/17 sayılı kararı ile onanan ……………….Tapu Müdürlüğü' nün 12.05.2014 tarihli ve 1818 yevmiye numaralı ret kararına, Av. …………….. ……. tarafından 10.06.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………… İli, ………………İlçesi, …………………. mevkii, 214 ada 293 parsel sayılı 280,00m yüz ölçümlü arsa vasıflı taşınmaz, ……………….. adına kayıtlı iken; taşınmaz üzerinde ………………10. Aile Mahkemesinin ihtiyati tedbir şerhi olup, İzmir 26. İcra Dairesinin yazısına istinaden, ihtiyati tedbir dahil tüm takyidatların terkin edilerek, ihale alıcısı ………………. Sanayi Ticaret A.Ş. adına tescili için 08.05.201 tarihli 2014/2532 nolu başvuru ile ……………..Tapu Müdürlüğüne talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………….10. Aile Mahkemesinin yazısına istinaden 10.09.2012 tarihli 3316 yevmiye numaralı ihtiyati tedbirin anılan mahkemenin kararı ile terkin edilebileceği, bu nedenle, tapu müdürlüğünce, cebri satış işlemine muvafakat edilip edilmeyeceği hususunun ………………. 10. Aile Mahkemesine sorulduğu, mahkemenin cevabi yazısında "tedbirin hangi durumlar için geçerli olduğunun açıkça belirtildiği, tedbirin satışa engel olup olmadığı hususunun müdürlükçe değerlendirilmesi" belirtildiğinden; İdaremizce ihtiyati tedbire ilişkin kararların

Page 94:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

resen terkin edilmesinin mümkün olmadığı gerekçe gösterilerek istem, Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince ………………. Tapu Müdürlüğü'nün 12.05.2014 tarih ve 1818 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………………….. İli, …………….. İlçesi, ………………….. mevkii, 214 ada 293 parsel sayılı 280,00m yüz ölçümlü arsa vasıflı taşınmazın tamamı ………………….. adına kayıtlı olduğu;

28.10.1998 tarihli 2094 yevmiye numaralı işlemle ……………. Ev Aletleri Ticaret A.Ş. lehine birinci derecede ipotek tesis edildiği, ardından 03.04.2000, 23.09.2003, 08.08.2005 ve

26.10.2007 tarihlerinde yine ………………… Ev Aletleri Ticaret A.Ş. lehine sırasıyla ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci dereceden ipotek tesis edildiği;

07.08.2012 tarih 2956 yevmiye numaralı işlem ile …………….. 26. İcra Müdürlüğü'nün 03.08.2012 tarihli 2012/9790 sayılı müzekkeresine istinaden İİK 150/c şerhi tesis edildiği;

10.09.2012 tarihli 3316 yevmiye numaralı işlemle …………………..10. Aile Mahkemesi'nin 24.08.2012 tarih 2012/639 Esas sayılı müzekkeresine istinaden ihtiyati tedbir şerhi tesis edildiği, müzekkerede 'davacı …………….. ile davalılar ………………… ve ………………Ev Aletleri San. Tic. A.Ş. arasında mahkemede görülen aile konutu tespiti ve aile konutuna konan tedbirlerin iptali ile İzmir 26. İcra Müdürlüğünün 2012/9790 sayılı dosyasındaki satışın durdurulmasının talep edildiği, bunun üzerine taşınmazın üçüncü şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi bakımından tapu kaydı üzerine tedbir konulmasının' belirtildiği;

08.02.2013 tarih 635 yevmiye numaralı işlem ile …………….. 26. İcra Müdürlüğü'nün 03.02.2013 tarihli 2012/8780 Esas sayılı müzekkeresine istinaden satışa arz şerhi tesis edildiği;

………………26. İcra Müdürlüğü'nün 09.04.2014 tarihli 2012/9790 Esas sayılı müzekkeresine göre, ihtiyati tedbir dahil tüm takyidatların kaldırılarak alıcı ………………..Ev Aletleri San.Tic. A.Ş. adına kesinleşen ihale sonucunun tesciline karar verildiği, alıcı vekillerinin 08.05.2014 tarihinde Narlıdere Tapu Müdürlüğüne başvurarak taşınmazın alıcı adına tescilini talep ettiği, ……………………. Tapu Müdürlüğü'nce talebin reddedilerek, 09.05.2014 tarihli 1799 yevmiye numaralı işlemle, İzmir 26. İcra Müdürlüğü'nün alıcı ……………….Ev Aletleri San.Tic.A.Ş. adına kesinleşen ihale sonucunun, beyanlar hanesine belirtildiği;

Page 95:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

…………………..10. Aile Mahkemesinin 2012/639 Esas sayılı Ara Kararında, 'davanın takibe konu alacağa karşı açılmış bir menfi tespit davası olmadığı, cebri icra yoluyla konulan haczin davalı kocanın iradesiyle olmadığı, ………………. 26. İcra Müdürlüğü'nün takip dosyasındaki satışın tedbiren durdurulması isteğinin reddine' karar verildiği;

…………….. 5. İcra Mahkemesinin 2013/308 Esas 2013/328 Karar sayılı kararında 'Aile konutunun tespiti ve ipoteğin iptali ile icra dosyasındaki satışın durdurulması talebiyle açılan davanın derdest olduğu, satışın durdurulması yönündeki tedbir talebinin reddedildiği, davacı borçlunun kefilliğine ilişkin işlemleri 1998 yılından 2007 yılına kadar devam ettiğinden, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun kefillik ile ilgili hükümleri geçmişe yürümeyeceğinden, ipoteğin geçersiz olmasını ve ihalenin feshini talep eden davanın reddine' karar verildiği; kararın, Yargıtay …………… Hukuk Dairesinin 201/6590 Esas 2014/8925 ret kararı ile karar düzeltme süresi sonunda 26.03.2014 tarihinde kesinleştiği;

…………….Tapu Müdürlüğü'nün 08.05.2014 tarihli 602 sayılı yazısı ile ………………. 10. Aile Mahkemesine cebri satış suretiyle alıcının adına tescil işleminde ihtiyati tedbirin terkininin ve işleme muvafakatın sorulduğu, cevabî yazıda 'ihalenin kesinleştiği, tedbirin hangi durumlarda geçerli olduğunun belirtildiği, tedbirin satışa engel olup olmadığı hususunun müdürlüğünüzce değerlendirilmesi, belirtildiği

……………. Tapu Müdürlüğünce, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden terkinine de mahkemelerce karar verilmesi gerektiği değerlendirilerek, talebin 12.05.2014 tarihli 1818 yevmiye numaralı işlem ile ret edildiği ve Bölge Müdürlüğünce de ret kararının 29.05.2014 tarihli 2014/17 sayılı kararı ile onanması üzerine, Av. …………….. - Av. …………………. tarafından 10.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389. maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. 395. maddesine göre, aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen veya hakkında bu tedbir kararı uygulanan kişi, mahkemece kabul edilecek teminatı gösterirse, mahkeme, duruma göre tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına karar verebilir. 397. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder. Tedbir kalkmış veya kaldırılmış ise bu husus ilgili yerlere bildirilir. İhtiyati tedbir dosyası, asıl dava dosyasının eki sayılır. 367/2. maddesine göre, kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1014. maddesine göre, bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesi, ancak bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine

21/07/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 96:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

yapılabilir. 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 69. maddesine göre, tapu sicilinde terkin, tescilin kendisine hak sağladığı kimsenin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır. Kayıtların terkininde, tescil istemleriyle ilgili hükümler uygulanır.

Genel Müdürlüğümüzün 'Mülkiyet hakkına tahdit edici şerhler' konulu 1390 sayılı Genelgesine göre, mahkemeler ihtiyati tedbir kararlarını taşınmazmalın aynını taalluk eden bir ihtifal sebebiyle verdiklerinden, haciz gibi telakki etmeye imkan yoktur. Bu itibarla, mahkemeler tarafından ihtiyati tedbir kararının tapu dairelerine tevdiinde, sicile hemen şerh verilecek ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiçbir işlem yapılmayacaktır.

Tapu Sicili Tüzüğünün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ile aynı Tüzüğün 69. maddesindeki, terkinde tescil istemleri ile ilgili hükümler uygulanır hükmü gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması da yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karar veya yazıya istinaden mümkün olabilecektir.

İtirazcının, ihtiyati tedbir kararı, "borçluya ait taşınmazların üçüncü kişilere rızaen devir ve temlikinin önlenmesine yönelik olup, bu taşınmazların cebri icra ile satılmasını önleyici nitelikte değildir" savına karşın, cebri icra sonucunda ihale anında mülkiyet ihale alıcısına geçmekle birlikte, cebri icra organlarınca yapılan cebri satışın yapılması ile tapu kütüğünde kayıtlı kimi hakların ve mülkiyet hakkı kısıtlamalarının terkini ve icra yolu ile satışların tapu kütüğünde tescili farklı kavram ve vakalardır. İcra Müdürlüklerinin haciz, ipotek gibi kimi hakları kendi mevzuatlarının tanıdığı yetkiler gereği sonuçlandırıp terkini istemekle yetkili kılındıklarının bilinmesinin yanında, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden, bunların kaldırılmalarına ve ihtiyati tedbirleri etkisiz kılacak işlemlerin yapılabilip yapılamayacağına da mahkemelerce karar verilmesi gerekir.

Tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin kayıtların İdaremizce yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmadan resen terkin edilmesi mümkün olmayıp, ihtiyati tedbirlerin ve tapu siciline kaydedilen hakla-rın, Medeni Kanunun 1015. maddesi ile Tapu Sicili Tüzüğünün 69. maddesi gereğince, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararı uyarınca terkin edilmesi gerekmektedir.

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararları mahkemelerce verildiği ve hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, kaydında ihtiyati tedbir şerhi bulunan bir taşınmaz üzerinde, bu ihtiyati tedbirin kaldırılması, mahkemenin vereceği bir karara veya yazıya bağlıdır.

Somut olayda, Müdürlükçe, İcra Müdürlüğü'nün söz konusu ihtiyati tedbirin terkini ve cebri satışa engel olup olmayacağının ilgili mahkemeden soru konusu edildiği, Mahkemenin 08.05.2014 tarih ve 2014/639 sayılı yazısında taşınmazın ………………. 26. İcra Müdürlüğünün

Page 97:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

yazısına göre cebri satışının yapıldığı ve satışın kesinleştiği, 24.08.2012 tarih ve 2012/639 sayılı yazıları ile tedbir kararlarının hangi durumlar için geçerli olduğunun belirtildiği ve cebri satışın yapılıp yapılamayacağının Müdürlükçe değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiği ancak ihtiyati tedbir şerhinin terkinine dair açık bildirimde bulunulmadığı ve ihtiyati tedbirin konulmasına sebep bu davanın henüz kesinleşmediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, cebri satışın bir tescilsiz iktisap hali olmasının yanında cebri satıştan tescille taşınmaz kaydındaki kimi hakların ve mülkiyet hakkı kısıtlamalarının terkininin farklı kavram ve vakalar olduğu; icra müdürlüklerinin haciz ve ipotek gibi kimi hakların terkinini istemeye yetkili olduklarının bilinmesinin yanında ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden terkinine de bu mercilerin yetkili olduğu, Müdürlüğün söz konusu tedbirin durumu ile ilgili bilgi taleplerine karşı, ihtiyati tedbiri koyduran merciin söz konusu ihtiyati tedbirin terkinine ilişkin açık bildiriminin dosyasında mevcut olmadığı hususları ile tapu sicilinde yapılacak bir işlem sonucunda yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, söz konusu cebri satış kararına istinaden tüm takyidatlardan ari olarak (ihtiyati tedbir şerhi de terkin edilmek suretiyle) ihale alıcısı adına yapılan tescil talebinin reddine dair,……………. Tapu Müdürlüğü' nün 12.05.2014 tarihli ve 1818 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan …………….. Tapu ve Kadastro …………. Bölge Müdürlüğünün 29.05.2014 tarih ve 2014/17 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

………….. Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü' nün 29.05.2014 tarih ve 2014/17 sayılı kararı ile onanan ……………..Tapu Müdürlüğü' nün 12.05.2014 tarihli ve 1818 yevmiye numaralı ret kararının ONANMASINA karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 98:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı: 96021322-110/45312 23.07.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

………….. Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 04.06.2014 tarih ve 2014/5 sayılı kararı ile onanan, ……………….Tapu Müdürlüğünün 18.04.2014 tarih ve 324 yevmiye numaralı ret kararına karşı, Av. …………………. tarafından 18.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………….. İli, ………………. İlçesi, ……………….. Köyü, 120 ada 4 parsel numaralı, " dam ve bahçe" vasıflı ……………………. adına kayıtlı taşınmazın, 08.07.2013 tarih ve 2013/911 nolu başvuru istem belgesi ile yabancı uyruklu ………………………… e satışı talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

Anılan satış talebinin yabancıya satış konusunu içermesi nedeniyle ……………. Tapu Müdürlüğünce, taşınmazın 2565 Sayılı Kanun kapsamında Askeri Yasak Bölge, Askeri Güvenlik Bölgesi ya da Askeri Stratejik Alanda kalıp kalmadığı hususunun Kara Kuvvetleri Komutanlığı 2. Kolordu Komutanlığına 01.10.2013 tarih ve 486 sayılı yazıyla soruldğu, ………… Kolordu Komutanlığından cevaben gönderilen 14.11.2013 tarihli yazıda, taşınmazın Askeri Yasak ve Askeri Güvenlik Bölgeleri dışında kaldığı, ancak 08.1992 tarih ve 92/3877 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ilan edilen Stratejik Bölge Kapsamında bulunduğunun bildirilmesi üzerine istem, idaremizin 2012/12 Sayılı Genelgesinde yer alan hükümler doğrltusunda, Türk Medeni Kanunu' nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince ……………… Tapu Müdürlüğünün 18.04.2014 tarih ve 324 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

Page 99:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

YAPILAN İNCELEME:

………….. İli, ………………. İlçesi, ………………. Köyü, 120 ada 4 parsel numaralı, "dam ve bahçe" vasıflı taşınmazın ………………… adına kayıtlı olduğu,

Taşınmazın yabancı uyruklu ……………..' e 08.07.2013 tarih ve 2013/911 numaralı başvuru istem belgesi ile satışının talep edilmesi üzerine, ………………….. Tapu Müdürlüğünce anılan satış talebinin konusunun yabancıya gayrimenkul satışı olduğundan, satış işleminin gerçekleştirilebilmesi için ………….. Kolordu Komutanlığına 01.10.2013 tarih ve 486 sayılı yazıyla " taşınmazın Askeri Yasak Bölge, Askeri Güvenlik Bölgesi ya da aynı kanunun 28. maddesi kapsamında yer alan Stratejik Alanlarda kalıp kalmadığı" hususunun sorulduğu; Kara Kuvvetleri Komutanlığı ………….. Kolordu Komutanlığından cevaben gönderilen 14.11.2013 tarihli yazıda " söz konusu taşınmazın Kara Kuvvetleri Komutanlığı sorumluluk sahasında bulunan askeri alan, askeri yasak bölge ve askeri güvenlik bölgesi dışında kaldığı, ancak 08.11.1992 tarih ve 92/3877 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında ilan edilen "stratejik bölge" kapsamında bulunduğunun bildirilmesi üzerine, 2644 Sayılı Tapu Kanununun 35. maddesi, 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik kanunu ile idaremizin 2012/12 Sayılı Genelgesinde yer alan hükümler doğrultusunda yabancıya satış talebinin ……………….. Tapu Müdürlüğünün 18.04.2014 tarih ve 324 yevmiye numaralı işlemiyle reddedildiği, ret kararına karşı yapılan itirazın ……………… Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğünce incelenerek 04.06.2014 tarih ve 2014/5 sayılı karar ile onanması üzerine Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

2644 Sayılı Tapu Kanununun 35. maddesi: "Kanuni sınırlamalara uyulmak kaydıyla, uluslararası ikili ilişkiler yönünden ve ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen ülkelerin vatandaşı olan yabancı uyruklu gerçek kişiler Türkiye'de taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinebilirler. ... Askeri yasak bölgeler, askeri güvenlik bölgeleri ile stratejik bölgelere ait harita ve koordinat değerleri bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde ve bu yerlere ait değişiklik kararlarına ait harita ve koordinat değerleri değişikliklerin yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde Millî Savunma Bakanlığınca, özel güvenlik bölgeleri ve değişiklik kararlarına ait harita ve koordinat değerleri ise İçişleri Bakanlığınca aynı sürede Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün bağlı olduğu Bakanlığa verilir. Bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren bir yıl sonra bu fıkra uyarınca gönderilen belge ve bilgilere göre tapu işlemleri yürütülür." hükmündedir.

2565 Sayılı Yasak Bölgeler ve Güvelik Kanunu' nun 28. maddesine göre, Genelkurmay Başkanlığının teklifi üzerine askeri yasak bölgelere yakınlığı veya diğer stratejik nedenlerle tespit edilecek bölgelerde yabancıların taşınmaz mal edinemeyeceklerine ve izin alınmadıkça kiralayamayacaklarına, Bakanlar Kurulunca karar verilebilir.

2565 Sayılı Askeri Yasaklı Bölgeler ve Güvenlik Kanunu, 5949 Sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenliği Yönetmeliği ile 3877 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararında yer alan hükümler

Page 100:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

de birlikte değerlendirildiğinde, Askeri Yasak Bölge ve Askeri Stratejik Bölge sınırları içerisinde bulunan taşınmazların yabancı uyruklulara satışında yasaklamalar/kısıtlamalar getirilmiş olup, bu doğrultuda tapu müdürlüklerinde yabancıya satış işlemlerinin uygulaması ile ilgili olarak idaremizce kabul edilen 2012/12 sayılı Genelgede de, işleme konu taşınmazın 2565 Sayılı yasa kapsamında yer alan Askeri Yasak Bölgeler, Askeri Güvenlik Bölgeleri ya da aynı kanunun 28. maddesi çerçevesinde belirlenen stratejik alanlarda kalıp kalmadığı, Genelkurmay Başkanlığınca yetkilendirilen komutanlıktan sorularak, verilecek cevaba göre işlemlere yön verilecektir, şeklinde düzenleme getirilmiştir.

Ret kararına konu somut olayda da; ………………… İlçesi, …………………Köyü, 120 ada 4 parsel numaralı taşınmazın yabancı uyruklu ……………….. e satışının yapılmasına yönelik taleple ilgili olarak; …………………. Tapu Müdürlüğünün 01.10.2013 tarih ve 486 sayılı yazısı ile Kara Kuvvetleri Komutanlığı …………….. Kolordu Komutanlığına taşınmazın Askeri Yasak Bölge, Askeri Güvenlik Bölgesi ya da aynı kanunun 28. maddesi kapsamında yer alan stratejik alanlarda yer alıp almadığı hususunun soru konusu edildiği, Kara Kuvvetleri Komutanlığı ……………. Kolordu Komutanlığı tarafından cevaben gönderilen 14.11.2013 tarihli yazıda; " söz konusu taşınmazın Kara kuvvetleri sorumluluk sahasında bulunan askeri alan, askeri yasak bölge dışında kaldığı, ancak 08.11.1992 tarih ve 92/3877 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında ilan edilen "Stratejik Bölge" kapsamında olduğu bildirildiğinden, yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri ve gerekçeler doğrultusunda, ………………. İli, ……………. İlçesi, ………………..Köyü, 120 ada 4 parsel numaralı, "bahçeli dam" vasıflı taşınmazın yabancı uyruklu …………………..'e satışının yapılmasına yönelik talebe dair; ………………. Tapu Müdürlüğünün 18.04.2014 tarih ve 324 yevmiye numaralı ret kararı ve bu ret kararını onayan ……………. Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 04.06.2014 tarih ve 2014/5 sayılı onama kararının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.

SONUÇ:

…………….Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü'nün 04.06.2014 tarih ve 2014/15 sayılı kararı ile onanan……………… Tapu Müdürlüğü'nün 18.04.2014 tarihli ve 324 yevmiye numaralı ret kararının "O N A N M A S I" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 101:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı: 96021322-110/40796 07.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

…………….Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü' nün 11.03.2014 tarih ve 2014/6 sayılı 'Karar verilmesine yer olmadığına dair' kararına ilişkin, ………………… Tapu Müdürlüğü'nün 23.01.2014 tarihli ve 731 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ……………….. tarafından bila tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………… İli, ………………İlçesi, …………….. mahallesi, 3 ada 10 parsel sayılı, 3120 m yüz ölçümlü, 'kargir evi olan bağ' vasıflı taşınmazın 5355/16065 hissesi 08.06.1976 tarihli kadastro edinme nedeniyle muris ………………… adına kayıtlı olup; mirasçısı ……………. vekili ……………..intikal işlemi için 23.01.2014 tarihli 2014/1207 nolu başvuru ile ……………. Tapu Müdürlüğüne talepte bulunmuştur.

RET NEDENİ:

Taşınmazın evveliyat kaydından kadastro tutanağı dayanağı olan Temmuz 1330 gün 10 ve 11 nolu tapu kayıtlarının eski Türkçe/Osmanlıca olması, bu nedenle kimlik tespiti yapılamaması gerekçe gösterilerek istem, Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili

Page 102:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tüzüğü'nün 26. maddeleri gereğince ……………..Tapu Müdürlüğü'nün 23.01.2014 tarih ve 731 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………… İli, ……………. İlçesi, ……………….., 3 ada 10 parsel sayılı, 3120m yüz ölçümlü, 'kargir evi olan bağ' vasıflı taşınmazın, 08.06.1976 tarihli kadastro edinme nedeni ile 5355/16065 hissesi muris ………………' adına, 10710/16065 hissesi …………adına kayıtlı olduğu;

……………….. adına kaydın, 08.03.2013 tarihli 2614 yevmiye numaralı tashih işlemi ile …………………., Mehmet kızı' olarak düzeltildiği, malikin adına kayıtlı hissenin 15.03.2013 tarihli 2850 intikal işlemi ile mirasçıları ………………., ………….., ………………….,

……………., ……………….., ………………, …………………, ………………, …………………, ………………, …………………, ……………., ……………….., ……………… ve ………………. adlarına iştirak halinde mülkiyet olarak tescil edildiği;

Kaydın evveliyatı ………….. 3 ada 10 parsel sayılı taşınmaza ilişkin kadastro beyannamesinde, Temmuz 1330 tarih 10,11 nolu tapuların tatbik edildiği, taşınmazın tamamının 16016 hisse itibar edilerek 5355 hissesinin Fatma zevcesi ……………. ve 10710 hissesi Fatma kerimesi …………. adlarına tespitine karar verildiği ve kadastro beyannamesinin itirazsız kesinleştiği, kadastro edinme nedeniyle 08.06.1976 tarihinde tapu siciline tescil edildiği, 3 ada 10 parselin kadastro öncesi Temmuz 1330 tarih 10, 11 nolu zabıt kayıtlarının ise Osmanlıca/eski Türkçe olduğu;

Mirasçı ………….. vekili ……………..'nun, Fatma eşi ………………'ın miras hisselerinin intikal işlemi için ………….. Tapu Müdürlüğüne talepte bulunulduğu, işlem için ………………… Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/272 Esas 2009/560 Karar sayılı mirasçılık belgesinin ibraz ettiği;

Anılan mirasçılık belgesinden, muris …………….'ın tek mirasçısının kızı Hatice olduğu, …………….)'ın miras paylarının kızı ………………'un mirasçılarına dağıtıldığı; belirlenen mirasçıların, ………………'un mirasının 15.03.2013 tarihli 2850 yevmiyeli intikal işlemi sonucunda iştirak halinde malik olan kişilerle aynı olduğu;

………………'ın ölümü neticesinde murise ait miras payının da ……………… Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/415 Esas 2012/523 Karar sayılı mirasçılık belgesi ile eşi ………………'a, çocukları ………….'a, ……………'a, …………….'a ve ………………'a intikal ettiği;

Kadastro tutanağı dayanağı olan Temmuz 1330 gün 10 ve 11 nolu tapu kayıtlarının eski Türkçe/Osmanlıca olması nedeniyle kimlik tespiti yapılamadığından, istemin …………….. Tapu Müdürlüğünce reddedildiği,

Page 103:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………….. Tapu Müdürlüğü'nün 23.02.2014 tarihli 731 yevmiyeli ret kararında, 'Verilen bu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde ………………… Bölge Müdürlüğüne itiraz edebileceğine karar verildiğinin' belirtilmesi üzerine, …………………'nun 03.02.2014 tarihli itiraz dilekçesini süresi içinde 03.02.2014 tarihinde PTT'ye teslim ettiği, (Ek: posta alındısı),

03.02.2014 tarihli itiraz dilekçesinin …………… Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğüne 24.02.2014 tarihinde ulaştığı, Bölge Müdürlüğünce de, karara süresi içerisinde itiraz edilmediğinden 11.03.2014 tarihli 2014/6 sayılı karar ile 'Karar Verilmesine Yer Olmadığı' sonucuna varıldığı,

Bölge Müdürlüğü kararına karşı mirasçı vekili ……………….'nun itiraz dilekçesinin süresi içinde Genel Müdürlüğümüz Gerçek ve Tüzel Kişiler Tapu İşlemleri Birimine 20.03.2014 tarihinde ulaştığı, anılan birimce de 06.05.2014 tarihinde Kararlar Birimine gönderildiği, dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Genel Müdürlüğümüzün 'Ret Kararları' konulu 2013/1 sayılı Genelgesinin 'B-Ret Kararının İçeriği' başlıklı bölümünün 3. maddesine göre "...itiraz süresinin hesabında tebliğ gününün, posta yoluyla yapılan itirazlarda ise gecikmelerin dikkate alınmayacağı açıkça yazılacaktır."

Müdürlüğün ret kararında ve ilgilisine tebliğ evrakında bu yönde bir bildirimin bulunmadığı görülmektedir. Kurumumuz genelgeleri resmi gazetede yayınlanmadığı, talep sahibinin kurumumuz genelgelerini bilmek yönünde bir zorunluluğunun olmadığı ve bu konuda kendisine bir bildirimde de bulunulmadığına göre postadaki gecikmenin kararın incelenmesine engel görülmeyerek, postaya veriliş tarihi itibari ile süresinde yapılan itirazın postadaki gecikme dikkate alınmaksızın süresinde yapılmış sayılarak ona göre bir karar verilmesi gerekirdi. Bölge Müdürlüğü kararının bu yönden yerinde olmadığı ve bozularak işin esası hakkında karar vermek üzere tekrar Bölge Müdürlüğüne intikali mümkün olmakla birlikte, talep sahibinin işleminin sürüncemede kalmaması için Müdürlüğün ret kararı ile ilgili olarak işin esasına girilerek aşağıdaki şekilde karar kurulması uygun görülmüştür.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 'Hak sahibinin belirlenmesi' başlıklı 18. maddesine göre, istem, müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından incelenir ve istemin hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı belirlenir. (2) İstemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı nüfus cüzdanı istenir, ibraz edilen kimlik bilgileri ile tescile esas belgelerde yer alan nüfus bilgileri karşılaştırılarak istemde bulunan ile hak sahibinin aynı kişi olup olmadığı tespit edilir.

'Tapu sicilindeki bilgilerin güncellenmesi' başlıklı 75. maddesine göre, kadastro çalışmalarından kaynaklanan malikin veya hak sahibinin adı, soyadı ve baba adına ilişkin tapu kütüğündeki yazım hataları ilgilisinin başvurusu üzerine; Senetsizden tespitlerde; nüfus kayıt

Page 104:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

örneği ve taşınmazın bulunduğu belediye veya muhtarlıktan alınacak fotoğraflı ilmühaber; kayda dayalı tespitlerde; dayanağı kayıt ve belgeler, incelenmek ve gerektiğinde tanık ve varsa tespit bilirkişileri dinlemek ve zeminde inceleme yapmak suretiyle istemin gerçek hak sahibinden geldiği belirlenirse, istem yevmiye defterine kaydedilerek düzeltilir. Zeminde inceleme, kadastro müdürlüğü teknik personeli ile birlikte yapılır ve inceleme neticesinde teknik rapor düzenlenir. Zeminde incelemede, komşu parsel malikleri, muhtar ve diğer ilgililer dinlenir; vergi kaydı ve diğer her türlü bilgi ve belgeden yararlanılır. Tapu sicilindeki bilgilerin güncellenmesi ve eksikliklerin giderilmesinde de yukarıdaki fıkralar uygulanır. Bu madde hükümleri uyarınca kayıt düzeltmeleri için müdürlüklere başvuru yapılması zorunludur.

Konuya ilişkin Genel Müdürlüğümüzün 'Tapu Sicilindeki Hataların Düzeltilmesi' konulu 2014/3 sayılı Genelgesine göre, tapu sicilinde kayıtlı kişi ile hak sahibi olduğu iddia edilen kişinin aynı kişi olduğunun tespit edilmesi amacıyla tapu müdürlüğüne yapılan başvuru sonrası, kadastro müdürlüğü/birimi personeli tarafından zemininde taşınmazın gösterilmesi, tanık ve bilirkişilerin ifadelerinin alınması, teknik rapor düzenlenmesi, inceleme komisyonu tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir.

Tapu müdürünün kanaati hilafına işlem yapmaya zorlanamayacağı genel kabul görmüş ilke olmakla birlikte, tapu müdürünün kanaat oluşturma sürecinde müdürlük tarafından tespit edilen tüm belge ve bilgiler ile ilgilisi tarafından sunulan ve mutlak doğrunun bulunmasına katkı sağlayabileceği değerlendirilen tüm verilerin gözetilmesi gerekeceği için, ortaya çıkan bilgi ve belgelerin tamamı değerlendirilmeden, soyut biçimde kanaat oluşturulamadığından bahisle işlemin ret edilmesi doğru değildir. Ret müessesesi, tüm verilerin objektif olarak değerlendirilmesi sonucu kanaat oluşturulamaz ise işletilmesi gereken bir süreç olarak değerlendirilmelidir. Özellikle ilgilinin sunduğu ve müdürlükte mevcut veriler ile somut olayın irdelenerek, Tapu Sicil Tüzüğünün 13. maddesi anlamında kuşkuya yer vermeyecek biçimde hak sahibinin kimliğinin saptanması;

Ret kararlarının gerekçelendirilmesi sürecinde, belgeler arası tutarlılık ve uyumluluk, birbirini destekleme, çelişik olmama, tutanaktaki edinme gerekçesi ve edinme öyküsü ile resmi kayıtların uyumluluğu, yerel otoritelerdeki veriler ile müdürlük verilerinin örtüşmesi gibi unsurların da gözetilerek Müdürlük ve Bölge Müdürlüğü görüşünün oluşturulması gerekir.

Yukarıda anılan mevzuat hükümleri dikkate alındığında, hak sahibinin belirlenmesine yönelik emlak ve vergi kaydı sorgulaması, nüfus kayıtları ve muhtarlık ilmuhaberi istenmesi, tanık dinleme, zeminde inceleme vs yöntemlerin tüketilmesinden sonra bir kanaate varılamaması durumunda ret müessesi işletilmelidir. Müdürlük tarafından ise yalnızca taşınmazların kadastro tespitine dayanak zabıt kayıtlarının Osmanlıca olması ve personelin Osmanlıca bilinmemesinden dolayı hak sahibinin belirlenemediği gerekçesine dayanılmıştır.

Hak sahibinin belirlenmesinde tek yöntem kadastro tesipitine dayanak zabıt kayıtları değildir. Kaldıki kadastro tespitine dayanak zabıt kayıtları çoğu zaman kadastro sonrası oluşan belgelerden daha fazla ve açık kimlik verisi içermez. İlla kadastro öncesi zabıt kayıtlarındaki bilgilere ihtiyaç duyuluyor ve bu kayıtlar Osmanlıca olmasından dolayı okunamıyorsa tek başına bu gerekçe ile de ret kararı kurulmamalıdır. Bu kayıtlar okunamıyorsa ilgilisinden veya Genel

Page 105:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Müdürlükten kayıtların tercüme ettirilmesinin istenmesi ve sonucuna göre işleme yön verilmesi gerekirdi.

Öte yandan dosya kapsamına bakıldığında taşınmazların baba ve kızı adına kayıtlı olduğu, bunlardan hissedar babanın kızı konumunda olan ………………….' nin hissesi üzerinde, 08.03.2013 tarih ve 2614 yevmiye ile bu kişinin adının ……………… ……………. şeklinde düzeltilmesinin ardından 15. 03.2013 tarih ve 2850 yevmiye ile intikal işleminin yapıldığı görülmektedir. Bu durumda taşınmazın baba ve kızı adına kayıtlı olduğuna ve bunlardan babanın kızı olan kişinin hissesi üzerinde kanaat getirilerek işlem yapıldığına göre veraset belgeleri dikkate alınarak ……………….. ile Mehmet ………………. arasında ilgi kurulduğunda kayıt maliki ……………. (Fatma'nın kocası) ile talep sahiplerinin kendi murisleri olarak gösterdikleri …………….. la aynı kişi olduğuna işaret ettiği kanaati oluşmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, hak sahibinin belirlenmesin tek yöntemin kadastro tespitine dayanak zabıt kayıtlarındaki kimlik verilerinin sorgulanması olmadığı, aksine çoğu zaman zabıt kayıtlarının kadastro tespiti sonrası oluşturulan belgelerden daha fazla ve açık kimlik verisini barındırmadığı, taşınmazların baba ve kızı durumunda olan iki kişi adına kaytlı olduğu ve bunlardan babanın kızı durumunda olan ………………. hissesi üzerinde tapuda düzeltme ve intikal işlemi yapıldığı, dolayısıyla veraset belgeleri, tapu kayıtları ve tapuda yapılan işlemler dikkate alınarak hissesi üzerinde işlem yapılan ……………… ile babası ………………. arasında ilgi kurulabildiğinde bunun tapu kaydında geçen ………………. ile talep sahiplerinin murisleri olduğunu belirttikleri Mehmet ……………..' ın aynı kişi olduğuna

işaret ettiği; müdürlüğün talep sahibinin belirlenmesine yönelik yöntemleri tüketmediği; salt kadastro tespitine dayanak zabıt kayıtlarının Osmanlıca olmasının ret gerekçesi oluşturamayacağı, böyle bir durumda ve illa da bu kayıtların Türkçesine ihtiyaç duyuluyorsa ilgilisinden veya Genel Müdürlükten kayıtların tercümesinin istenmesinin ve hak sahibinin belirlenmesine yönelik diğer yöntemlerin tüketilmesin ardından çıkacak sonucuna göre işlemlere yön verilmesinin gerekeceği birlikte değerlendirildiğinde, …………….. Tapu Müdürlüğü'nün 23.01.2014 tarihli 731 yevmiye numaralı ret kararının eksik incelemeyle kurulmasından dolayı; bu karar hakkında verilen ……………Tapu ve Kadastro ………… Bölge Müdürlüğü'nün 11.03.2014 tarih 2014/6 sayılı"karar verilmesine yer olmadığına" dair kararının da yukarıda izah edilen nedenle yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………….Tapu Müdürlüğü'nün 23.01.2014 tarihli 731 yevmiye numaralı ret kararının eksik inceleme nedeniyle "BOZULMASI" na, bu karar hakkında verilen ……………. Tapu ve Kadastro …………. Bölge Müdürlüğü'nün 11.03.2014 tarih 2014/6 sayılı "Karar Verilmesine Yer Olmadığı" dair kararının "BOZULMASI"na, Müdürlüğün kararı hakkında işin esasına girilerek karara varıldığından Bölge Müdürlüğünün yeniden bir karar vermesine yer bulunmadığına karar verilmiştir.

Page 106:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/44257 07.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü'nün 20.05.2014 tarih ve 853 sayılı kararı ile onanan……………… Tapu Müdürlüğü'nün 24.04.2014 tarihli ve 2843 yevmiye numaralı ret kararına, Av. ……………. tarafından 02.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15.04.2014 tarih, 2011/333 E. 2013/117 K. sayılı kararına binaen tapu iptal ve tescili için ………….. ve …………… adına vekaleten talepte bulunmuştur.

RET NEDENİ:

……………….. Tapu Müdürlüğü'nce 21.04.2014 tarih ve 2104/3481 başvuru numaralı işlem yapılarak harç makbuzları Av………………….'a verildikten sonra anılan kişinin 24.04.2014 tarihli dilekçesi ile harç yatırılmadan işlemin yapılması talebinde bulunması üzerine, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 4 sayılı tarifesine göre Mahkeme Kararı ile yapılan işlemlerde harç alınması zorunluluğu olduğu gerekçesiyle talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

Davacılar ………………. ve …………………. tarafından davalılar ……………….. ve Asker …………….. aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, ……………..2. Asliye Hukuk

Page 107:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Mahkemesinde görülmekte olan dava sonucunda Iğdır İli Merkez Pulur Köyü 503 ve 1116 parsel numaralı taşınmazların davacı ………………. adına, 506 parsel numaralı taşınmazın da …………….. adına tesciline karar verildiği,

Av. ……………….'un 18.04.2014 tarihli dilekçesi ile ………….. 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/333 E. ve 2013/117 K. sayılı kesinleşmiş ilamının tapuya tescili için 21.04.2014 tarihli ve 2014/3481 numaralı başvuru ile talepte bulunduğu, talebin karşılanması için ödenecek harçlara ait makbuzların kendisine verilmesi üzerine, 24.04.2014 tarihli dilekçe ile mahkeme kararının tescili işleminin harç alınmadan yapılmasını talep ettiği, Mahkeme kararının

tesciline ilişkin talebin karşılanabilmesi için 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 4 sayılı tarifesine göre harç tahsil edilmesi gerektiğinden talebin 24.04.2014 tarih ve 2843 yevmiye numaralı karar ile Müdürlükçe ret edildiği,

Talep sahibinin ret edilen işlemin yeniden tesisi için 28.04.2014 tarihinde tapu müdürlüğüne başvuruda bulunduğu ve 28.04.2014 tarih, 2905 yevmiye numaralı "Mahkeme Kararı ile Satış Muvazaa (Hükmen)" işlem konulu tescil istem belgesini imzalaması ve gerekli harçları ödemesi üzerine mahkeme kararına konu parsellerin davacılar adına tescil edildiği,

İşlemin karşılanması akabinde Av. ……………………'un 08.05.2014 tarihli itiraz dilekçesi ile Tapu Müdürlüğü'nün 24.04.2014 tarih ve 2843 yevmiye numaralı ret kararına karşı Bölge Müdürlüğü'ne itiraz ettiği, Bölge Müdürlüğü'nce 20.05.2014 tarih ve 853 sayılı karar ile onanan ret kararına karşı Av. ………………….. tarafından 02.06.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Hukuki açıdan muvazaa, bir akdin taraflarının yaptıkları akdin hiç hüküm doğurmaması veya görünüşteki akitten başka bir akdin hükümlerini doğurması hususundaki anlaşmaları olarak tanımlanır. Bunlardan birinci halde adi muvazaa ikinci halde ise nitelikli muvazaa ortaya çıkar. Bu gibi durumlarda 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 19. maddesine göre bir sözleşmenin içeriğinin belirlenmesinde ve yorumlanmasında, tarafların gerçek ve ortak iradeleri esas alınır. Muvazaanın söz konusu olduğu durumlarda taraflar, dış dünyaya karşı aslında istemedikleri bir akdi görünüşte yapmış gibi gösterip fakat gerçekte yaptıkları akdin hiç sonuç doğurmamasını ya da asıl iradelerine hizmet eden başka bir akdin hükümlerini meydana getirmesini istemek suretiyle bu yönde karşılıklı anlaşırlar.

Buna karşın bir sözleşmede karşılıklı edimler arasında açık bir oransızlık varsa, bu oransızlık, zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden yararlanılmak suretiyle gerçekleştirildiği takdirde taraflar arasındaki ilişki muvazaa olarak değil, aşırı yararlanma olarak tanımlanır (6098 s. BK m.28) Bu durumda zarar gören, durumun özelliğine göre ya sözleşme ile bağlı olmadığını diğer tarafa bildirerek ediminin geri verilmesini ya da sözleşmeye bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini isteyebilir.

Page 108:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Somut olayda, tescili talep edilen ………………… 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/333 E. ve 2013/117 K. sayılı karar içeriğinde davanın açılma sebebi olarak "muvazaa ve hile sebebine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasıdır" şeklinde belirtme yapılmasına karşın, yargılama sonucunda Mahkeme tarafından yapılan değerlendirmede "...davacıların devir tarihi itibarıyla hukuki ehliyetinin bulunmaması... davacılardan ………………'un aldatılarak taşınmazının devrine ikna edildiği kanaatine varıldığı, nitekim eşlerin tüm taşınmazlarını bir gün içerisinde gerçek değerinden çok az bedelle davalıya devretmesinin hayatın olağan akışına uymadığı, bedeller arasında fahiş fark bulunduğu nazara alınarak davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş." denilmek sureti ile olayda muvazaa değil davacıların bilgisizliğinden yararlanarak aldatma söz konusu olduğu belirtilmiştir.

Bu sebeple somut olayda muvazaa söz konusu olmadığından, talebe konu işlemde muvazaaya yönelik harç tahsilinin yerinde olmadığı ancak bununla birlikte, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 57. maddesi gereğince, tapu ve kadastro işlemlerinden bu kanuna bağlı (4) sayılı tarifede yazılı olanları, tapu ve kadastro harçlarına tabi olup, aynı tarifenin 13. maddesinin (c) fıkrası uyarınca (a) fıkrası dışında kalan her nevi cins ve kayıt tashihinde her bir işlem için harç tahsil edileceği belirlenmiştir. Buna göre Kanun tarafından tahsili öngörülen harçların İdaremizce tahsilinde hukuka aykırı bir durum olmayıp, itiraza konu işlemin herhangi bir harç tahsil edilmeden karşılanması mümkün değildir. Harçlar ancak kanunla konulup kanunla kaldırılabileceğinden ve 492 sayılı Harçlar Kanunu' nda gabin (aşırı yararlanma) nedeniyle hükmen tapu iptal ve tescillerinde alıncak harçlara dair özel bir düzenleme bulunmadığından anılan Kanun' un (4) sayılı tarifesinin 13. maddesinin (c) bendine göre kayıt tashisi harcı alınarak işlem yapılması gerekirdi.

Öte yandan, işlemin yapılması için idarece talep edilen tapu harcının ödenerek tapuda tescilinin sağlanması, tapu harcının tahsil edildiği kalemin doğru olduğunun kabul edildiğine dair delil teşkil etmez.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, ……………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15.04.2014 tarih, 2011/333 E. 2013/117 K. sayılı kararına binaen tapu iptal ve tescili talebine ilişkin olarak, Müdürlükçe harç tahsil edilerek talebin karşılanması yönünden işlemin yerinde olduğu, ancak harç tahsilinin (4) sayılı tarifenin 13. maddesinin (c) fıkrası uyarınca yapılması gerekirken, aynı Kanun' un 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle yapılan tescillerin düzeltilmesine yönelik harç tahsil edilmesinde isabet bulunmadığı tespit edildiğinden, Müdürlükçe yapılan işlemin, hükmen tescil ve harç tahsili yönünden yerinde olduğu ancak muvazaalı işlemin düzeltilmesine dair harç tahsili yönünden yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 20.05.2014 tarih ve 853 sayılı kararı ile onanan, ……………..Tapu Müdürlüğü'nün 24.04.2014 tarihli ve 2843 yevmiye numaralı ret kararının, mahkeme kararının infazı için harç tahsili gerektiği yönüyle "ONANMASI" na, muvazaa nedeniyle yapılan tescilin hükmen düzeltilmesine ilişkin tarifeden harç alınması yönüyle "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 109:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı: 96021322-110/50274 11.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

………………Tapu ve Kadastro ………………... Bölge Müdürlüğünün 26.05.2014 tarih ve 2014/16 sayılı kararı ile "karar verilmesine yer olmadığı" kararı verilen, ……………… Tapu Müdürlüğünün 07.03.2014 tarihli ve 5748 yevmiye numaralı ret kararına, …………………. Belediye Başkanlığı Etüd ve Proje Müdürlüğünün 06.06.2014 tarih ve 6222 sayılı yazısı ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. adına kayıtlı, …………….. İli, ……………..İlçesi, ………………. Mahallesi, 45031 ada 2 parsel numaralı, 109 m2 miktarlı, " 1 katlı ev" vasıflı taşınmazın tamamı üzerinde ……………….. lehine 09.10.1997 tarih ve 4431 yevmiye numaralı imar işlemi ile 93.000.000 Eski Türk Lirası tutarında ipotek tesis edilmiş olup…………….. 2. İdare Mahkemesinin 30.01.2012 tarih ve 2012/36 Esas, 2012/129 karar sayılı kararına istinaden……………… Belediyesi Encümeninin 02.04.2013 tarih ve 2013/885 sayılı kararı ile ……………….. lehine tesisli ipoteğin terkininin istenildiği, Buca Belediyesince düzenlenen ve tescile esas olan özet cetvelinde Kanuni İpoteğin terkini ve söz konusu parselin 100/109 hissesinin …………….. adına, 9/109 hissesinin de Buca Belediyesi adına tescili talebinde bulunulmuştur.

Page 110:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

RET

NEDENİ:

……………… adına kayıtlı olan …………….. İli, ……………….. İlçesi, ……………… Mahallesi, 45031 ada 2 parsel numaralı, 109 m2 miktarlı, " 1 katlı ev" vasıflı taşınmaz üzerinde İslam …………….. lehine 09.10.1997 tarih ve 4431 yevmiye numaralı imar işlemi ile 93.000.000 eski Türk Lirası tutarındaki kanuni ipoteğin, …………….2. İdare Mahkemesinin 30.01.2012 tarih ve 2012/36 Esas, 2012/129 karar sayılı kararına istinaden, ……………….Belediyesi Encümeninin 02.04.2013 tarih ve 2013/885 sayılı kararı terkin edilerek, söz konusu parselin 100/109 hissesinin ………………… adına, 9/109 hissesinin de Buca Belediyesi adına tesciline yönelik istem, Türk Medeni Kanununun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddeleri gereğince ……………..Tapu Müdürlüğünün 07.03.2014 tarih ve5748 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………… Tapu Müdürlüğü tarafından verilen, 07.03.2014 tarihli ve 5748 yevmiye numaralı ret kararının, 27.03.2014 tarihinde, …………….. Belediye Başkanlığı Etüd Proje Müdürlüğüne tebliğ edildiği,

Ret kararında Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesinde yer alan hüküm gereğince "tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içerisinde üst birim olan ………………. Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğüne itiraz edilebileceği" hususunun bildirildiği,

Bu ret kararına karşı …………………. Belediye Başkanlığı Etüd Proje Müdürlüğünce, 16.04.2014 tarih ve 787220078/310-4421 sayılı yazıyla ………………… Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğüne itiraz edildiği, Bölge Müdürlüğünce yapılan inceleme sonucunda, …………………. Belediye Başkanlığı Etüd Proje Müdürlüğünün 16.04.2014 tarih ve 787220078/310-4421 sayılı yazısından ( gelen evrak giriş tarihi 17.04.2014 olan) ………………..Tapu Müdürlüğünün 07.03.2014 tarih ve 5748 yevmiye numaralı ret kararına karşı Tapu Sicili Tüzüğünün 26. maddesinde belirtilen süreler içerisinde itiraz edilmediğinin anlaşılması üzerine, anılan ret kararıyla ilgili olarak, …………….Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünce 26.05.2014 tarih ve 2014/16 sayılı kararla "karar verilmesine yer olmadığı" kararının verildiği dosya kapsamında yapılan incelemeden anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesi; "Tasarruf yetkisine ve hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam değilse istem reddedilir. Bununla birlikte, hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam olmasına rağmen, tasarruf yetkisini belirten tamamlanması gereken hallerde, malikin rızası veya hakimin kararıyla geçici tescil şerhi verilebilir.";

Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

11/08/2014

Page 111:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu Sicil Tüzüğünün 26. maddesi ise, " Mevzuat ve bu Tüzükte yer alan hükümlere uygun olmayan ve Türk Medeni Kanunu'nun 1011. maddesine göre geçici şerhe de imkan bulunmayan istemler, geciktirilmeden, gerekçesi, itiraz yeri ve süresi de belirtilmek suretiyle reddedilir. Ret kararı, istem sahibine elden veya Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Ret kararına, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde müdürlüğün bağlı olduğu üst birime, bu birimin kararına karşı da tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Genel Müdürlüğe itiraz edilebilir." hükmündedir.

Ret Kararına konu somut olayda…………….. Belediye Başkanlığına 27.03.2014 tarihinde tebliğ edilen …………….. Tapu Müdürlüğünün 07.03.2014 tarihli ve 5748 yevmiye numaralı ret kararına karşı, ………………Belediye Başkanlığı Etüd Proje Müdürlüğünün 16.04.2014 tarih ve 787220078/310-4421 sayılı yazısından (gelen evrak giriş tarihi 17.04.2014 olan) üst birim olan ……………. Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğüne süresi içerisinde itiraz edilmediği anlaşıldığından, ……………. Tapu Müdürlüğünün 07.03.2014 tarih ve 5748 yevmiye numaralı ret kararına karşı itiraz üzerine verilen, ………………..Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğünün 26.05.2014 tarih ve 2014/16 sayılı "karar verilmesine yer olmadığı" kararının yerinde olduğu; sorunun ipotek terkinine karşılık olarak tescili yerine, genel hükümlere göre yapılacak diğer taşınmaz devir yöntemlerine başvurularak veya hükmen halli gerektiği kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

………………. Tapu Müdürlüğünün 07.03.2014 tarih ve 5748 yevmiye numaralı ret kararına karşı itiraz üzerine verilen, …………….Tapu ve Kadastro ………………….. Bölge Müdürlüğünün 26.05.2014 tarih ve 2014/16 sayılı "karar verilmesine yer olmadığına" dair kararının "ONANMASI"' na karar verilmiştir.

Page 112:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/48230 14.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

……………. Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğü' nün 23.05.2014 tarih ve 15 sayılı kararı ile onanan ………………… Tapu Müdürlüğü' nün 10.03.2014 tarihli ve 4281 yevmiye numaralı ret kararına, Av. ………………. tarafından 17.06.2014 tarihli 3/11-41sayılı yazı ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. İli, ………………. İlçesi, …………………. Mahallesi 126 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 73/100 hissesi ………………….. ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği adına kayıtlı iken, taşınmaz üzerinde bulunan 23.07.2013 tarihli 12275 yevmiye numaralı "………………Belediyesinin tarihli 5764-133383 sayılı yazısına istinaden 2942 sayılı Kanun'un 7. maddesi şerhi" belirtmesinin ……………Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği tarafından terkini için …………..tarihli 2014/6128 nolu başvuru ile …………….. Tapu Müdürlüğüne talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Söz konusu taşınmazın beyanlar hanesinde 14.02.2014 tarihli 2732 yevmiye numaralı "Kamulaştırma (bedel tespiti ve tescili) davası açılmıştır." belirtmesi bulunduğu, İdaremizin 2001/10 sayılı sayılı Genelgesine atıfta bulunmak suretiyle, kamulaştırmayı yapan …………….. Belediyesinin Tapu Müdürlüğüne, Asliye Hukuk Mahkemesinden kamulaştırma bedel tespiti ve

Page 113:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tescil davası açtığına dair mahkeme kararı ibraz etmesi ve bu durumun beyanlar hanesinde belirtilmiş olması nedeniyle istem, Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince ……………….Tapu Müdürlüğü'nün 10.03.2014 tarih ve 4281 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

………………… İli, ………………. İlçesi, ……………… Mahallesi, 'Bahçeli kargir lojman, …………….. …… Fabrikası ve müştemilatı olan arsa' niteliğindeki 126 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 73/100 hissesi ……………… Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği; 23/100 sayılı hissesi …………… Üzüm Tarım Satış Kooperatifleri Birliği, 1/100 hissesi ……………. Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği adına kayıtlı olduğu;

……………..Belediyesi'nin 23.07.2013 tarihli 13383 sayılı yazısına istinaden Belediye Encümen kararı ile kamulaştırma kararı alındığından, taşınmazın beyanlar hanesine Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesi gereğince belirtme yapıldığı;

Taşınmazın 73/100 hissesi maliki ………………… Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği'nin 27.01.2014 tarihli dilekçesi ile Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesi belirtmesi tarihinden itibaren 6 ay içinde kamulaştırma hakkında mahkeme kararı ibraz edilmediğinden, 7. madde belirtmesinin terkin edilmesi için …………. Tapu Müdürlüğüne başvurduğu;

……………..Tapu Müdürlüğü'nün 28.01.2014 tarihli 383 sayılı yazısı ile kamulaştırma şerhinin devam edip etmediği, kaldırılmasında sakınca olup olmadığının bildirilmesinin ………….. Belediyesinden istendiği;

Ancak, ……………….. Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği'nin 07.02.2014 tarihli dilekçesi ile talebini yenilemesi üzerine, talebin karşılanarak beyanlar hanesine 07.02.2014 tarihli 2284 yevmiye numarası ile "………………. Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliğinden terkin edilmiştir." şeklinde belirtme yapıldığı;

…………… Tapu Müdürlüğü'nün 07.02.2014 tarihli yazısı ile terkin talebi doğrultusunda Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesi belirtmesinin terkin edildiğinin, Kuşadası Belediyesine bildirildiği;

…………….. Belediyesinin 06.02.2014 tarihli 2473 sayılı yazısı ile 'taşınmazın kamulaştırma işlemlerinin tamamlanması için ………….. Asliye Hukuk Mahkemesine 2014/81 Esas nolu dava açıldığı, bu nedenle kamulaştırma şerhinin devam ettiğinin' bildirildiği, ancak yazının işlem için memura 11.02.2014 tarihinde havale edildiği, posta ve havaledeki gecikme nedeniyle Kuşadası Belediyesinin cevabî yazısı gelmeden terkin işleminin tamamlandığı;

Page 114:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Bu kez, taşınmazın 1/100 hissesi maliki ……………… Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği'nin 07.03.2014 tarihli dilekçesi ile Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesi belirtmesinin terkin edilmesi talebiyle ………….. Tapu Müdürlüğüne başvurduğu anlaşılmıştır.

Kamulaştırmayı yapacak ……………. Belediyesinin 06.02.2014 tarihli yazısı ile 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin kamulaştırma bedel tespiti ve tescil davasına ilişkin mahkeme kararını ibraz edip; kamulaştırma şerhinin devam ettiğinin bildirilmesi üzerine; ……………… Tapu Müdürlüğü 10.03.2014 tarihli 4281 yevmiye numaralı işlem ile talebi ret etmiş, Bölge Müdürlüğünce de ret kararının 23.05.2014 tarihli 2014/15 sayılı kararı ile onanması üzerine, ……………. Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği'nin avukatı ……………….. tarafından 17.06.2014 tarihli 3/11-41sayılı yazı ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE

2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesine göre, idare kamulaştırma kararı verdikten sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini kamulaştırmaya konu taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirir. Bildirim tarihinden itibaren malik değiştiği takdirde, mülkiyette veya mülkiyetten gayri ayni haklarda meydana gelecek değişiklikleri tapu idaresi kamulaştırmayı yapan idareye bildirmek zorundadır. İdare tarafından, şerh tarihinden itibaren altı ay içinde 10 uncu maddeye göre kamulaştırma bedelinin tespitiyle idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde, bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir.

Genel Müdürlüğümüzün 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu konulu ve 09.05.1984 tarihli 1467 sayılı Genelgesine göre, Kanunun 7. maddesinde kamulaştırma öncesi yapılacak olan işlemler gösterilmiş ve taşınmazmalın tapu siciline, idari şerh verilmesi hükmü getirilmiştir. Bu maddenin İdaremizi ilgilendiren yönü ise idari şerh işlemi olup, idarenin kamulaştırma kararı verilmesinden (kamu yararı varlığı alınıp, onaylandıktan) sonra, kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini, taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirilmesi gerekmektedir. Bu bildiriş üzerine tapu idaresine tapu kütüğünün beyanlar hanesine " .... İdaresince kamulaştırma kararı alınmış olup, 2942 sayılı Kanunun 7. maddesine göre şerh, tarih yevmiye" şeklinde belirtme yapılması ve belirtme tarihinden itibaren de mülkiyette ve mülkiyetten gayri haklarda meydan gelecek değişikliklerin kamulaştırmayı yapan idareye bildirmesi gerekmektedir.

Genel Müdürlüğümüzün 2001/10 sayılı 'Kamulaştırma Kanunu (1467 sayılı genelgeye ek)' konulu Genelgesine göre ise 2942 sayılı Kanunun 7. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesi "İdare tarafından, şerh tarihinden itibaren altı ay içinde 10. Maddeye göre kamulaştırma bedelinin tespitiyle idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde, bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir" şeklinde değiştirildiğinden, bundan böyle belirtme yapıldığı tarihten itibaren altı ay içinde, 10. maddeye göre, kamulaştırma bedelinin tespitiyle idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesinden alınacak belgenin (mahkeme müzekkeresi) kamulaştırmayı yapan idarece ibraz edilmemesi halinde, bu taşınmaz malla ilgili olarak gelecek

Page 115:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

herhangi bir işlem talebi sırasında aynı tarih ve yevmiye ile, herhangi bir işlem talebi olmadan tespiti halinde ise yevmiyeye alınmak suretiyle tapu kütüğünün beyanlar hanesinde bulunan belirtmenin harç tahsil ettirilmeksizin resen sicilden terkin edilerek, işlem sonucundan kamulaştırmayı yapan idareye bilgi verilmesi gerekir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1014. maddesine göre, bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesi, ancak bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine yapılabilir.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 69. maddesine göre, tapu sicilinde terkin, tescilin kendisine hak sağladığı kimsenin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır. Kayıtların terkininde, tescil istemleriyle ilgili hükümler uygulanır.

Yukarıda anılan hukuksal düzenlemelere bakıldığında, 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunun 7'nci maddesine göre, kamulaştırma kararının üçüncü kişileri uyarması amacıyla tapu siciline şerh

belirtmenin yapıldığı tarihten itibaren altı ay içinde, 10. maddeye göre, kamulaştırma bedelinin tespitiyle taşınmazın idare adına tesciline yönelik taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesinden alınacak belgenin (mahkeme müzekkeresi) kamulaştırmayı yapan idarece ibraz edilmemesi halinde, taşınmazla ilgili bir işlem talebi anında veya her hangi bir şekilde muttali olunması durumunda belirtme terkin edilir.

Somut olayda, ……………… Belediyesi'nin 23.07.2013 tarihli 13383 sayılı yazısına istinaden 23.07.2013 tarih ve 12275 yevmiye ile Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesi gereğince belirtme yapıldığı, ……………… 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/81 Esasında 04.02.2014 dava tarihli olarak kamulaştırma nedeni ile tescil ve bedel tespiti davası açıldığı ve mahkemenin 14.02.2014 tarih ve 2014/81 sayılı yazı ile bu durumun Tapu Müdürlüğüne bildirildiği, davanın açılması ile dava açıldığına ilişkin bildirimin ve Belediyenin başvurusunun Tapu Müdürlüğüne ulaşması arasında geçen süre içerisinde, 07.02.2014 tarih ve 2284 yevmiye ile ……………… Pamuk ve Yağlı Tohumlar Satış Kooperatifi hissesi yönüyle belirtmenin terkin edildiği, 14.02.2014 tarih ve 2732 yevmiye ile de kamulaştırma nedeniyle bedel tespiti ve tescil davası açıldığına ilişkin belirtmenin tapu kütüğüne işlendiği, itirazcı tarafından terkin talebinin ise kamulaştırmadan dolayı bedel tespiti ve tescil davası açıldığının tapu kütüğüne işlenmesinden sonra 07.03.2014 tarih ve 2014/6128 numaralı başvuru ile talep ettiği görülmektedir.

Yukarıda anılan hukuksal düzenlemeler ile dosya kapsamındaki belgeler ve işlem aşamaları birlikte değerlendirildiğinde, Kamulaştırma Kanunu' nun 7. maddesine göre tapu kütüğüne düşülen kayıttan itibaren 6 ay içinde kamulaştırma nedeni ile bedel tespiti ve tescil davası açıldığının idarece belgelenememesi durumunda, taşınmazla ilgili bir işlem yapılması veya her hangi bir şekilde duruma muttali olunması anında belirtmenin terkin edilmesi gerektiği anlaşılmakla birlikte, söz konusu belirtmenin itirazcı yönüyle terkininin sağlanmasından önce taşınmazın kamulaştırılmasına yönelik bedel tespiti ve tescil davası açıldığı, dava açıldığının Tapu Müdürlüğüne bildirildiği ve bu bildirim üzerine tapu kütüğüne "tescil ve bedel tespiti davası açıldığı" belirtmesinin konulmuş olduğu görüldüğünden, söz konusu belirtmenin bu

Page 116:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

aşamada ancak belirtme lehtarı idarenin muvafakati veya mahkeme kararı ile terkin edilebileceği görülmektedir..

Yukarıdaki gerekçelerle, itirazcının taşınmazla ilgili bedel tespiti ve tescil davası açılmasından ve bunun tapu kütüğüne kaydedilmesinden sonra terkin talebinde bulunduğu görüldüğünden, ……………. Tapu Müdürlüğü'nün 10.03.2014 tarihli ve 4281 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan ……………Tapu ve Kadastro …………... Bölge Müdürlüğü'nün 23.05.2014 tarih 15 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………… Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü' nün 23.05.2014 tarih ve 15 sayılı kararı ile onanan Kuşadası Tapu Müdürlüğü' nün 10.03.2014 tarihli ve 4281 yevmiye numaralı ret kararının ONANMASI'na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/48135 14.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 16.05.2014 tarihli ve 2014/14 sayılı kararı ile onanan, ……………. Tapu Müdürlüğünün 21.03.2014 tarihli ve 1511 yevmiye numaralı ret kararına, itiraz eden vekilleri Av. ……………. tarafından 05.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………İli, ……………lçesi …………… Köyü 132,135,136 ve 158 parsel sayılı taşınmazların 271736901120/54149065850880 hissesi ………………….. adına kayıtlı olup, Uğurkaya köyü 137 nolu parsel sayılı taşınmazda yazılı olmayan hissesinin adına tescili ile aynı köy 132,135,136 ve 158 nolu parsellerdeki mevcut hisseleri ile birlikte 05/12/1989 tarihinde vefat eden 17977129856 T.C. Kimlik nolu ……………….'e ait Adana 7. Noterliğinden verilen 12/09/2013 tarih ve 19372 sayılı veraset belgesi ile mirasçılardan …………………..'nun Beyoğlu 22. Noterliğinden verilen 03/10/2013 tarih ve 17585 sayılı vekaletname ile temsilcisi ……………………..'nun tevkilen Beyoğlu 22. Noterliğinden vermiş olduğu 25/10/2013 tarih 18491 sayılı vekaletname ile ………………….. bilvekale 2013/6503 Başvuru no ve 20.01.2014 tarih ve bila sayılı dilekçe ile söz konusu taşınmazların halen mirasçıların zilyet ve tasarruflarında

Page 117:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

bulunduğunu belirtilerek hatalı olduğunu düşündüğü tescilin düzeltilmesi ve intikalini talep etmiştir.

RET NEDENİ:

Gayrimenkul mülkiyetinin kazanımı için, bunun geçerli bir hukuki sebebe dayanması gerektiği, ………………. 137 parselin tapulama komisyon kararının tescile esas kaydında ismi bulunmadığından dayanak kaydından yoksun olduğu görülen ……………….. 137 parselde yapılmayan tescilin basit yazım hatası olarak değerlendirilemeyeceği, ……………… 132,135,136,158 parsel taşınmazlarda ise yine tescil sebebe bağlı bir tasarruf işlemi olduğundan sırf tescilin yapılmasının ayni hakkın doğumu için yeterli olamayacağı, tescil yoluyla mülkiyet hakkının doğabilmesi için haklı ve geçerli bir hukuki sebebinde bulunması gerektiğinden Türk Medeni Kanununun 1025. ve 1007.maddeleri gereğince tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan tapu sicil görevlisinin sorumlu olacağı, öte yandan TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen sorumluluğun kusursuz sorumluluk olup, bu madde kapsamında Hazinenin tazminat davasına muhatap ve tazminata mahkum olabileceği gözetildiğinden işlemin müdürlükçe red edilmesi kanaatı hasıl olduğu, Bölge Müdürlüğünce de talebin Türk Medeni Kanununun1007.,1015.,1016.,1021.,1022.,1024.,1025. ve 1027. madde hükümlerinde de belirtildiği üzere tescilin kurucu unsurlarının birinde sakatlık olmasının yolsuz tescile neden olduğu, ……………. 132,135,136 ve 158 nolu parsellerin tescillerine esas kesinleşmiş tapu komisyon kararlarında ……………..'in isminin bulunmamasına rağmen tapu kütüğüne tescil edilmiş olması sebebiyle tescilin gerçek hak durumunu göstermediği dolayısıyla hukuki sebepten yoksun olarak yolsuz tescil edildiği görülmektedir.

……………….. 137 nolu parselin tapulama komisyon kararında tescile esas kaydında isminin bulunmamasının basit yazım hatası olarak değerlendirilemeyeceği gibi TMK'nın 1027. maddesine göre ancak mahkeme kararı ile düzeltilmesi gerekmektedir. Ayrıca TMK'nın 1025.maddesi uyarınca yolsuz tescil olarak tescil edilen ………………..'in muhtelif taşınmazlardaki hisselerinin iptali için Muhakemat Müdürlüğüne iptal davası açılması yönünde bildirimde bulunulması gerektiği, bu gerekçelerle yasal durum ve TMK'nun 1007. maddesinde düzenlenen kusursuz sorumluluğa istinaden doğabilecek zararlardan dolayı tazminat talebi ile karşı karşıya kalınabileceğinden ………….. Tapu Müdürlüğünün 21.03.2014 tarih ve 1511 sayılı red kararının onanmasına karar verilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

………………… 132,135,136 ve 158 parseller sayılı taşınmazlar sırasıyla 05.02.1988 tarih ve 1831,1830,1842,1597 yevmiyeli kadastro tespit ve kesinleşmiş komisyon kararına istinaden maliklerinin adına tescilinin yapıldığı, tescile dayanak komisyon kararında 132,133,134,135,136,137,158,159 ve 160 nolu parsellerin tespitlerinin iptallerine, 132,133, 134,135,136,137,158,159 ve 160 nolu parsellerin 138 parsel gibi diye belirtilerek komisyon kararında adı geçen malikleri adına hisseleri oranında tespit ve tescillerine karar verildiği, yapılan tespit içerisinde ……………………'in kaydının(isminin) bulunmamasına rağmen tapu kütüğü mülkiyet hanesine tescilinin yapılmış olduğu, Uğurkaya köyü 137 parsel sayılı taşınmazın 09.10.1997 tarih 1889 yevmiyeli kadastro tespit ve kesinleşmiş komisyon kararına istinaden maliklerinin adına tescilinin yapıldığı, tescile dayanak komisyon kararında

Page 118:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

132,133,134,135,136,137,158,159 ve 160 nolu parsellerin tespitlerinin iptallerine 132,133, 134,135,136,137,158,159 ve 160 nolu parsellerin 138 parsel gibi diye belirtilerek komisyon kararında adı geçen malikleri adına hisseleri oranında tespit ve tescillerine karar verildiği, kararda ………………….'in kaydının (isminin) bulunmadığından tapu kütüğü mülkiyet hanesine tescili yapılmamıştır.

İtirazcı tarafından …………… İli, ……………. ilçesi ………………. Köyü 132,135,136 ve 158 parsel sayılı taşınmazların 271736901120/54149065850880 hissesi …………………… adına kayıtlı olup, Uğurkaya köyü 137 nolu parsel sayılı taşınmazda yazılı olmayan hissesinin adına tescili ile aynı köy 132,135,136 ve 158 nolu parsellerdeki mevcut hisseleri ile birlikte 05/12/1989 tarihinde vefat eden 17977129856 T.C. Kimlik nolu …………………. (……………)'e ait ……………..7. Noterliğinden verilen 12/09/2013 tarih ve 19372 sayılı veraset belgesi ile mirasçılardan Ali Naci kızı …………….'nun B….. 22. Noterliğinden verilen 03/10/2013 tarih ve 17585 sayılı vekaletname ile temsilcisi İbrahim Nihat oğlu …………………'nun tevkilen Beyoğlu 22. Noterliğinden vermiş olduğu 25/10/2013 tarih 18491 sayılı vekaletname ile Mehmet Şükrü oğlu ………….. vekaleten söz konusu taşınmazların halen mirasçıların zilyet ve tasarruflarında bulunduğunu belirtilerek hatalı olduğunu düşündüğü tescilin düzeltilmesi ve intikalini talep etmiştir.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Hiçbir hukukî sebebi bulunmayan veya mevcut hukukî sebebi geçerli olmayan tapu kütüğü işlemleri yolsuzdur. Gerçek hak durumuna uymayan tapudaki her kayıt, yolsuzdur. Yolsuz tescil Türk Medeni Kanunun 1024. maddesinde, bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz. Bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur, böyle bir tescil yüzünden aynî hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir, şeklinde açıklamıştır. Türk Medeni Kanunun 1025. maddesine göre, bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır. Aynı Kanun' un1015.maddesine göre de, tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukukî sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır. İstemde bulunan kimse, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmek suretiyle tasarruf yetkisini belgelemiş olur. Hukukî sebebin belgelenmesi, bu sebebin geçerliliği için gerekli şekle uyulduğunun ispatı suretiyle olur.Yine aynı Kanun' un 1021. 1022. ve 1027. maddelerine göre, kurulması kanunen tescile tâbi aynî haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz. Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır. Tescilin etkisi, kanunen öngörülen belgeler isteme eklenmiş veya geçici tescil hâlinde belgelerin uygun zamanda tamamlanmış olması koşuluyla yevmiye defterine yapılan kayıt tarihinden başlar. Bir hakkın içeriği, tescilin sınırları içinde, dayandğı belgelere göre veya diğer herhangi bir yolla belirlenir. İlgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru, tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme kararıyla düzeltebilir. Düzeltme, eski tescilin terkini ve yeni bir tescilin yapılması biçiminde olabilir. Tapu Memuru, basit yazı yanlışlıklarını ancak mahkeme kararıyla düzeltebilir.

Page 119:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Türk Medeni Kanununun 712 maddesinde, olağan zamanaşımı ile taşınmaz mal mülkiyetinin kazanımı, geçerli bir hukukî sebep olmaksızın tapu kütüğüne malik olarak yazılan kişi, taşınmaz üzerindeki zilyetliğini davasız ve aralıksız olarak on yıl süreyle ve iyiniyetle sürdürürse, onun bu yolla kazanmış olduğu mülkiyet hakkına itiraz edilemez, şeklinde izah edilmiştir.

Literatürde ve Kanun metnine bakıldığında, olağan zaman aşımı ile mülkiyet hakkının kazanımının gerçekleşmesi bir takım koşullara bağlanmıştır. Bunlar taşınmazın tapuya tescilli olması, tescilin yolsuz olması,yolsuz tescille tapuda malik gözüken kişinin o taşınmaza malik sıfatıyla zilyet olması, malik sıfatıyla zilyetliğin davasız ve aralıksız on yıl ve iyiniyetle sürmesi ve yolsuz tescili bilmemesidir.

Bu koşulların oluşması durumunda kişi mülkiyet hakkını kazanacaktır. Ancak İdarenin hak sahibinin belirlenmesine yönelik araştırma ve inceleme yapma aşamasında, hukuki sebepten yoksun bu gibi tescil vakalarına rastlaması halinde, Türk Medeni Kanunu' nun (m.712, 1014,1015, 1022, 1024,1025,1027) ve Tapu Sicili Tüzüğünün ilgili hükümleri karşısında, hukuki dayanaktan yoksun bu gibi tescillerin başka bir hukuki sebeple (adi zamanaşımı vs.) hukuka uygun hale geldiğine İdarenin kendiliğinden karar vermesi mümkün görünmemektedir. Bu durumda (olay özelinde), taşınmazlardaki ……………….. adına olan tapu kayıtları üzerinde işlem yapılmasının (hak sahipliği tespiti sorunu yönüyle) mülkiyetin zamanaşımı ile kazanım koşullarının oluştuğunun ve hukuki dayanaktan yoksun bu tescilin başka bir hukuksal nedenle (adi zamanaşımı) hukuka uygun hale geldiğinin tespitine yönelik bir mahkeme kararının ibrazına bağlı olacağı (MK.m.1014,1015,1022) ve yine ……………….. adının bulunmadığı parsele bu kişinin adının eklenebilmesinin tescile yönelik bir mahkeme kararını gerektireceği (MK. m.1014,1015,1027) anlaşılmaktadır.

Somut olayda, …………. İlçesi, ……………. Köyünde bulunan ve yukarıda parsel numaraları belirtilen taşınmazlar ve bu taşınmazların edinim nedeni (hukuki sebebi) konumundaki kadastro tutanaklarında, talep sahibinin murisi konumundaki ………….. ……………' in adının tespit maliki olarak yer almadığı halde tapuya tescil edildiği, …………….Köyü 137 parselde ise ……………….' in tapulama tutanağında ve tapu kaydında yer almadığı görülmektedir.

İtirazcı tarafından …………………' in adına tescil kaydı bulunan taşınmazlarda zamanaşımı ile mülkiyetin iktisap edildiğinden hareketle, intikal ve bilahere talep edilecek işlemlerin…………….. Köyü 137 parselde ise …………………… isminin tescilinden sonra intikal ve sonraki talep edilecek işlemlerin karşılanması gerektiği savında bulunulmuştur. Ve bu kayıtların yolsuz tescil durumunda olduğu itirazcı tarafından da dile getirildiği, ancak mülkiyetin zamanşımından kazanımına dayanılarak işlemin talep edildiği görülmektedir.

Somut olay, yukarıda izah edilen hukuksal nedenler ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, tapu kaydı üzerinden taşınmaz tasarrufunda bulunabilmek için taşınmazda hak sahibi olunduğunun belgelenmesi gerektiği; taşınmazda hak sahibi olunabilmesi için geçerli bir hukuki sebebe dayanan bir tescilin bulunması gerektiği; hukuki sebepten yoksun tescillerin yolsuz kayıt niteliğini taşıyacağı; anılan taşınmazlardaki kayıtların hukuki sebebi konumundaki

Page 120:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tapulama tutanaklarında adı geçen adına bir tespitte bulunulmadığı halde tapuda tescilin yapıldığı, kaydın yolsuz tescil durumunda bulunduğu; zamanaşımı ile taşınmaz mülkiyetinin kazanım şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin İdaremizce belirlenmesinin mümkün olmadığı, hukuki sebepten yoksun yolsuz tescil niteliğindeki bu kayıtlar üzerinde işlem yapılarak yeni bir tescilin sağlanabilmesinin, bu tescillerin başka bir hukuki sebeple (taşınmaz mülkiyetinin zamanaşımı ile kazanım şartlarının gerçekleştiği ve taşınmaz mülkiyetin zamanaşımı ile kazanıldığının) hukuka uygun hale geldiğinin tespitne dair bir mahkeme kararının ibrazına bağlı olacağı ve yine edinim dayanağı belgelerde yer almayan ve tapuda tescilli olmayan bir kişi adına idari bir işlemle tescil kaydı konulmasının mümkün olmadığı ve bunun bir yargı kararını gerektireceği anlaşılmakla, …………….. Tapu Müdürlüğünün 21.03.2014 tarihli ve 1511 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğünün 16.05.2014 tarihli ve 2014/14 sayılı kararının yerinde olduğu kanatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………….. Tapu Müdürlüğünün 21.03.2014 tarihli ve 1511 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğünün 16.05.2014 tarihli ve 2014/14 sayılı kararın "ONANMASINA" karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/51354 15.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğü'nün 13.06.2014 tarihli ve 2014/18 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü'nün 22.05.2014 tarihli ve 11848 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ……………… tarafından 01.07.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

Page 121:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İSTEM:

…………….. İli, …………. İlçesi, ……………… Mahallesi'nde kain 6731 ada, 9 parsel numaralı taşınmazda kayıtlı, (7) numaralı bağımsız bölümün tamamı ………………. adına kayıtlı iken, mirasçılardan …………….. tarafından taşınmazın adına intikalen tescili talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

İntikal için Müdürlüğe ibraz edilen …………………3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 21.04.2014 tarih ve 2014/515 E. 2014/523 K. sayılı mirasçılık belgesinde, mirasçılardan …………, …………… ve ……………….'ın mirası reddettiğinin belirtildiği halde hüküm kısmında anılan mirasçılara da pay verilmesi, Mahkemenin veraset belgesi verirken mirasın reddini dikkate alması ve ona göre mirasçıları belirlemesi gerektiğinden, mirası reddeden mirasçıya isabet eden miras payının kimlere intikal edeceğine Tapu Müdürlüğünün karar vermesinin mümkün olmaması, Müdürlüğün yetkisinin mirasçılık belgesine göre tescil yapmakla sınırlı olması gerekçe gösterilerek talep 22.05.2014 tarih ve 11848 yevmiye numaralı kararı ile ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………….. İli, ……………… İlçesi, …………………Mahallesi'nde kain 6731 ada, 9 parsel numaralı taşınmazda kayıtlı, (7) numaralı bağımsız bölümün tamamı ………………….. adına kayıtlı iken, bu kişinin 25.02.2014 tarihinde vefatı ile ………………… 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 21.04.2014 tarih ve 2014/515 E. 2014/523 K. sayılı mirasçılık belgesine göre geriye mirasçı olarak eşi ……………., çocukları ……………., …………….. ve ……………….'ın kaldığı,

Murisin çocukları ………………., ………………. ve …………..'ın …………. 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/390 E. ve 2014/381 K. sayılı 21.03.2014 tarihli kararı ile mirası ret ettiği

ancak mirasçılık belgesinin hüküm kısmında muris ……………………'ın mirasının 4 pay kabul edilerek 1 payın eşi ……………….'a, kalan 1'er payın oğulları ……………….., ………………. ve ………………..'a verilmek sureti ile mirası reddeden mirasçıların paylarının da belirlendiği, mirasın reddine ilişkin Mahkeme kararının hukuki sonuçlarının ise terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetilmesi gerektiği belirtilmekle beraber mirası reddedenlerin paylarının kimler adına tescil edileceğinin açıkça gösterilmediği,

Mirasçılardan ………………….. tarafından, 14.05.2014 tarih ve 2014/16017 numaralı başvuru ile anılan veraset belgesine istinaden intikal talebinde bulunulduğu, Müdürlükçe yapılan değerlendirme sonrasında verilen 22.05.2014 tarih ve 11848 yevmiye numaralı ret kararının Bölge Müdürlüğü'nün 13.06.2014 tarih ve 2014/18 sayılı kararı ile onanması üzerine, ………………… tarafından 01.07.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

Page 122:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605. maddesinde, yasal ve atanmış mirasçıların mirası reddedebilecekleri, 606. maddesinde ise, mirasın üç ay içinde reddolunabileceği düzenlenmiştir.

Mirasın reddi, mirasçının, tek taraflı irade açıklaması ile külli halefiyet esasını etkisiz bırakmasıdır. Bu hal mirasın gerçek reddidir. Bazı hallerde ise mirasçının bir irade açıklaması bulunmasa da mirası reddetmiş sayılır. Buna da hükmi ret denir. Olayda mirasın gerçek reddi söz konusudur. Mirası reddeden mirasçı mirasbırakandan daha önce ölmüş sayılır. Onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, diğer hak sahiplerine geçer.

Mirasın reddine dair vakaların bulunduğu ve mirası reddedenin payının kime ait olacağını göstermeyen sulh hukuk mahkemesinden alınmış veraset belgelerinin tapu müdürlüğüne ibrazı, taşınmazın intikalen tescili için yeterli değildir. Hakimin veraset belgesi verirken mirasın reddini nazara alması ve ona göre mirasçıları belirlemesi, mirası reddedenin payının kimlere kalacağını veraset belgesinde göstermesi gerekmektedir. Çünkü mirası reddeden mirasçının payının kimlere kalacağına, tapu memuru karar veremez. Tapu memuru mirasçılık belgesine (veraset ilamına) göre tescil etmekle görevli ve yetkilidir.

Mirasçılık belgesi, maddi bir olayın varlığını ve soy ilişkisini tespit eden belgeler olması dolayısıyla, kişinin mirası reddetmesi veya mirastan feragat etmesi bu belgeyi talep etmesine ve bu belgenin verilmesine engel teşkil etmez. Mahkemelerden talep edildiğinde miras paylarını gösterir.

……………….Tapu Müdürlüğü'nün 22.05.2014 tarih ve 11848 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 13.06.2014 tarih ve 2014/18 sayılı kararın "ONANMASINA" karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/50141 15.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü' nün 25.05.2014 tarih ve 2014/7 sayılı kararı ile onanan, ……………… Tapu Müdürlüğü' nün 25.04.2014 tarih ve 16285 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içerisinde Av. …………….. tarafından 09.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

Page 123:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İSTEM:

……………….İli, …………….. İlçesi, ………….. Köyü, 296 parsel numaralı, 19500 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmaz, ……………… adına kayıtlı iken, 16.04.2014 tarih ve 2014/21664 nolu başvuru istem belgesi ile taşınmazın satışı talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Müfettişliğinin, 04.06.2010 tarih ve 8 sayılı ön inceleme raporuna istinaden, Tasarruf işleri dairesi başkanlığının 08.10.2010 tarih ve 3387 sayılı talimatına göre anılan parselin tapu kütüğünün beyanlar hanesinde ve TAKBİS kayıtlarında, taşınmaz kayıtlarına sıhhat kazandırılıncaya kadar yolsuz tescille ilgili 3. kişileri uyarıcı nitelikte belirtme yapılmasının istenildiği ve bu talimata göre parsele ait tapu kütüğünün beyanlar hanesine bu belirtmenin yapıldığı ve taşınmaz maliki ………………. e, ………………..Tapu Müdürlüğünce 18.02.2011 tarih ve 1398 sayılı yazıyla " Adına kayıtlı olan …………….Köyü, 281, 296 ve ………….1480 ile 1481numaralı parsellerin, sahiplerinin bilgisi ve imzası olmadan bu taşınmazların el değiştirmesi nedeni ile yolsuz tescillerin düzeltilebilmesi için dava açmasının gerektiği" yönünde bildirim yapılması üzerine, malik ……………. tarafından ……………… 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2011/42 ve 43 Esas sayılı dosya ile davanın açılarak, Şehitkamil Tapu Müdürlüğüne de 08.03.2011 tarihinde davanın açıldığının bildirildiği, daha sonra ……………..Köyü, 296 parsel numaralı, 19500 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın satışına yönelik taleple ilgili olarak, Müdürlükçe ……………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davaların sonuçlarının belli olmaması ve taşınmazın iktisabına ilişkin resmi senedin müdürlükte bulunmaması, Tapu Sicili Tüzüğünün 18. maddesi ve Türk Medeni Kanunun 1007. maddesinde yer alan düzenlemeler gereğince hazine zararına sebebiyet verilmemesi için, Tapu Sicili Tüzüğünün 26. ve Türk Medeni Kanunun 1016. maddeleri gereğince istem ………….Tapu Müdürlüğünün 25.04.2014 tarih ve 16285 yevmiye numaralı kararıyla reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………. İli, …………… İlçesi, …………….. Köyü, 296 parsel numaralı, 19500 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın ………………… adına kayıtlı olduğu, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tasarruf İşlemleri Dairesi (Tapu Dairesi) Başkanlığının 08.09.2010 tarih ve 3387 sayılı talimatı üzerine "... 08 Eylül 2010 tarih ve 3387 sayılı yazıları ile taşınmazda yolsuz tescil vardır, 21.09.2010 tarih, 2365 sayı" şeklinde belirtme konulduğu,"

Bu belirtmeye istinaden de ………………Tapı Müdürlüğünce 18.02.2011 tarih ve 1398 sayılı yazıyla ……………..'e tebligat yapıldığı, yapılan tebligatta " ………………… Köyü 281, 296 ve Beylerbeyi 1480 ve 1481 sayılı parseller üzerinde yapılan kimi işlem ve bu işlemlere dayanılarak yapılan tescillerin yolsuz olduğu, bunların hakkında varsa bir iddiası dava açması, açmamışsa idarece dava açılacağının bildirildiği, bunun üzerine ………………'in ………………. Tapu Müdürlüğüne 08.03.2011 tarihinde gelerek ………………… 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2011/42 ve 43 Esas sayılı dosyalarla dava açtığını beyan ettiği,

Daha sonra taşınmaz maliki ……………….. tarafından, ………………..Köyü, 296 parsel numaralı taşınmazla ilgili olarak 16.04.2014 tarih ve 2014/21664 numaralı başvuru istem

Page 124:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

belgesi ile satış talebinde bulunulması üzerine, Müdürlükçe "RET NEDENİ" bölümünde belirtilen gerekçelerle, 25.04.2014 tarih ve16285 yevmiye numaralı kararla reddedildiği, ret kararına karşı yapılan itiraz sonucunda, …………………Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğünün 22.05.2014 tairh ve 2014/7 sayılı kararı ile bu ret kararının onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Türk Medeni Kanunu' nun 1015. maddesine göre, tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukukî sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır. İstemde bulunan kimse, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmek suretiyle tasarruf yetkisini belgelemiş olur. Hukukî sebebin belgelenmesi, bu sebebin geçerliliği için gerekli şekle uyulduğunun ispatı suretiyle olur. Buna paralel ve açıklayıcı düzenlemeler Tapu Sicili Tüzüğünün 18. maddesinde izah edilmiştir. Aynı Kanun'un 1024. maddesinin ikinci fıkrasına göre, bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur. Aynı kanunun 1025. madesine göre; bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. Tapu Sicili Tüzüğünün 52. maddesinin ikinci fıkrasına göre de, tescil, değişiklik, terkin veya düzeltmeyi yolsuz duruma getiren hukukî veya teknik sebeplerin Müdürlükçe tespiti hâlinde, bu husus kütüğün beyanlar sütununda re'sen belirtilir.

Anılan hükümlere göre, tapu sicilinde bir işlem yapılabilmesi için öncelikle talep sahibinin tapu sicilinde hak sahibi olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Talepte bulunanın hak sahibi olup olmadığı da ediniminin geçerli bir hukuki sebebe dayanıp dayanmadığının tespiti ile olur.

Ret kararına konu …………… İli, ……………. İlçesi, …………….. Köyü 296 parsel numaralı, 19500 m2 miktarlı "tarla" vasıflı taşınmazla ilgili olarak, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Müfettişliğince yapılan inceleme ve düzenlenen 8 sayılı rapor ve bu rapora istinaden Taarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 08.09.2010 tarih ve 3387 sayılı talimatında, ………….k Köyü 281, 296 ve …………..i Köyü 1480, 1481 ve 1734 sayılı parsellerle birlikte birçok parselin satıcı imzalarının taklit edilerek satışlarının yapılması nedeniyle yukarıda anılan mevzuat hükümleri doğrultusunda, anılan parselde dahil olmak üzere belirtilen tüm parsellerin tapu kütüklerinin beyanlar hanesinde ve TAKBİS kayıtlarında, taşınmaza sıhhat kazandırılıncaya kadar yolsuz tescille ilgili 3. kişileri uyarıcı nitelikte belirtme yapılmasının istenildiği ve bu talimata göre anılan parsele ait tapu kütüğü ve diğer parsellere ait tapu kütüklerinin beyanlar hanesine bu belirtmelerin yapıldığı, ayrıca Şehitkamil Tapu Müdürlüğünce, 18.02.2011 tarih ve 1398 sayılı yazıyla " adına kayıtlı olan ……………Köyü, 281, 296 ve …………… 1480 ile 1481 numaralı parsellerin, sahiplerinin bilgisi ve imzası olmadan bu taşınmazların el değiştirmesi nedeni ile yolsuz tescillerin düzeltilebilmesi için dava açmasının gerektiği" yönünde bildirim yapılması üzerine, taşınmaz malik ……………… tarafından ………….. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2011/42 ve 43 Esas sayılı dosya ile davanın açılarak, ………………Tapu Müdürlüğüne de 08.03.2011 tarihinde davanın açıldığı bildirilmiştir.

Page 125:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………………. Köyü 296 parsel numaralı taşınmaz malik ………………. tarafından yukarıda belirtilen ………………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2011/42 ve 43 Esas sayısı ile açılan dava devam ederken, malik tarafından taşınmazla ilgili 16.04.2014 tarih ve 2014/21664 numaralı başvuru istem belgesiyle yapılan satış talebiyle ilgili olarak, 11.09.2009 tarih ve 15867 ve 15.09.2009 tarih ve 15937 yevmiye numarası ile düzenlenen resmi senetlerin asıllarının ………………. 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/300 Esas sayılı dosyasına göndeirlmiş olup halen müdürlüğe iade edilmediği, açılan davanın halen derdest olduğu, ………………'in iktisabına ilişkin 18.02.2010 tarih ve 2161 yevmiye numaralı resmi senet ile işleme ilişkin evrakların Müdürlükte bulunamadığı, taşınmaz kaydında, taşınmaz üzerindeki kimi işlemlerin ve bu işlemlere göre yapılan tescillerin yolsuz olduğuna dair belirtmenin bulunduğu, bunların da Türk Medeni Kanunu' nun 1014 ve 1015. maddeleri ve Tapu Sicili Tüzüğünün 18. maddesinde belirtilen talebin hak sahibinden gelip gelmediği ile tapu sicilinde tescil, terkin ve değişiklik yapılabilmesi için tasarruf yetkisi ve geçerli bir hukuki sebebin bulunup bulunmadığının belirlenmesini engellediği anlaşılmakla, …………….Tapu Müdürlüğünün 25.04.2014 tarih ve 16285 yevmiye numaralı ret kararı ile bu ret kararını onayan ………….. Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 22.05.2014 tarih ve 2014/7 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğü'nün 22.05.2014 tarih ve 2014/7 sayılı kararı ile onanan……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 25.04.2014 tarih ve 16285 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASINA" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı : 96021322-110/50932 01.09.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü'nün 06.06.2014 tarihli ve 2014/19 sayılı kararı ile onanan, …………… Tapu Müdürlüğü'nün 08.05.2014 tarihli ve 10314 yevmiye

Page 126:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

numaralı ret kararına, ……………Ticaret Odası Vekilleri Av. ………………. ve Av. …………….. tarafından 25.06.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. İli, …………….İlçesi, ……………… Mahallesinde kain, 290 ada, 1 parsel numaralı, "kargir depo ve baraka ve mendirek üst hakkı" nitelikli taşınmaz üzerinde, ……………… İnşaat Sanayi Ticaret ve Turizm A.Ş. lehine kurulan üst hakkına ilişkin olarak, ………….. 13.İcra Müdürlüğü'nün 09.04.2013 tarihinde kesinleşen ve 22.04.2013 tarih, 2004/1078 sayılı cebri satış kararı gereğince, ………………Ticaret Odası adına tescil talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

…………. Tapu Müdürlüğü'nce, …………….. 13.İcra Müdürlüğü tarafından 17.01.2012 tarihinde yapılan ihale sonrasında, 22.04.2013 tarih ve 2004/1078 sayılı cebri satış kararına konu taşınmaz üzerine, ……………… Belediyesi Mali Hizmetler Müdürlüğü'nün 03.04.2013 tarih ve 25499 sayılı yazıları gereğince koyulan, 03.04.2013 tarih ve 6876 yevmiye numaralı kamu haczinin terkini için …………… Belediyesi ve İzmir 13.İcra Müdürlüğü'nce muvafakat verilmemesi, kamu haczinin ………….. Tapu Müdürlüğü'nce resen terkin edilme olanağı bulunmaması ve ihale alıcısı İzmir Ticaret Odası vekilince üst hakkının takyidatsız olarak tescilinin istenmesi gerekçe gösterilerek, 21.03.2014 tarihli ve 807 yevmiye numaralı işlem ile talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………….. İli, …………. İlçesi, ………. Mahallesinde kain, 290 ada, 1 parsel numaralı, 8.365,00 m yüzölçümlü, "kargir depo, baraka, mendirek" nitelikli taşınmaz ………………. İşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne ait iken, taşınmaz üzerinde 27.04.1998 tarihli ve 2444 yevmiye numaralı işlem ile …………….. İnşaat Sanayi Ticaret ve Turizm A.Ş. lehine müstakil ve daimi nitelikte üst hakkı kurulduğu, Üst hakkı üzerine ………….. Bankası lehine 05.12.2000 tarih, 10830 ve 22.05.2001 tarih, 4577 yevmiye numaralı işlemler ile ipotek konulduğu, daha sonra ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip sebebi ile ………………13.İcra Müdürlüğü'nün 09.02.2004 tarih 2004/1078 sayılı yazısı uyarınca, 11.02.2004 tarih, 1549 yevmiye numaralı İ.İ.K. 150/c şerhinin işlendiği,

Taşınmaz üzerine muhtelif tarih ve yevmiye numaralı işlemler ile haciz, ihtiyati haciz ve kamu haciz şerhlerinin işlendiği; daha sonra …………….. 13. İcra Müdürlüğü'nün 05.12.2011 tarih ve 2004/1078 sayılı yazısı uyarınca, 06.12.2011 tarih, 24811 yevmiye numaralı satışa arz şerhinin işlendiği,

Taşınmaz üzerinde …………… İnşaat Sanayi Ticaret ve Turizm A.Ş. lehine kurulan üst hakkının cebri icra kanalı ile satılarak, ……………… Ticaret Odası adına 17.01.2012 tarihinde ihale edildiği, Borçlu ……………… İnşaat Sanayi Ticaret ve Turizm A.Ş. tarafından 23.01.2012 tarihinde ihalenin feshi davası açıldığı, ………….. 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava sonucunda18.10.2012 tarihli ve 2012/55 E.2012/708 karar ile davanın reddine karar verildiği, hükmün09.04.2013 tarihinde kesinleştiği,

İhale tarihi ile ihalenin kesinleşme tarihi arasında, ………… Belediye Başkanlığı'nın 03.04.2013 tarihli ve 25499 sayılı yazısı uyarınca, 03.04.2013 tarih ve 6876 yevmiye numaralı haciz şerhinin işlendiği,

Page 127:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

…………. 13. İcra Müdürlüğü'nce ……………. Tapu Müdürlüğü'ne yazılan 22.04.2013 tarih, 2004/1078 sayılı yazı ile ihalenin 17.01.2012 tarihinde yapıldığı, (…………… 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 22.10.2012 tarih, 2012/55-708 E.K. sayılı ilamı ile) 09.04.2013 tarihinde kesinleştiği belirtilerek, 290 ada 1 parsel numaralı üst hakkına konu taşınmaz üzerindeki haciz, tedbir vs. takyidatlarının kaldırılarak ihale alıcısı …………Ticaret Odası adına tescilinin istendiği,

…………… Tapu Müdürlüğü'nce ……………… 13.İcra Müdürlüğü'ne yazılan 22.04.2013 tarih, bila sayılı yazı ile ihale ve kesinleşme tarihinden sonra çeşitli haciz şerhlerinin işlendiğinin tespit edildiği (oysa sözü edilen haciz şerhlerinin ihale tarihinden sonra, kesinleşme tarihi ve tescil yazısının ibraz edilmesinden önce işlendiği görülmektedir), ihale ve kesinleşme tarihinden sonra konulan şerhlerin terkin edilip edilmeyeceği konusunda tereddüde düşüldüğünden bahisle, bahsi geçen şerhlerin terkin edilip edilmeyeceğinin bildirilmesinin istendiği (cevap alınamaması üzerine, tekraren yazılan 06.02.2014 tarih 11415 sayılı yazıda; söz konusu haciz şerhlerinin, ihale tarihinden sonra konulduğuna değinilerek tekrar cevap verilmesinin istendiği),

……………. Belediyesi'ne yazılan 24.04.2013 tarih, 2620 sayılı yazı ile 03.04.2013 tarih, 6876 yevmiyeli hacizlerinin terkin edilip edilmeyeceğinin, terkin edilecekse terkin yazısının gönderilmesinin istendiği, cevaben gönderilen 09.05.2013 tarih, 35611 sayılı yazı ile borçla ilgili herhangi bir tahsilat gerçekleşmediğinden haciz şerhlerinin devam ettiğinin bildirildiği,

Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne yazılan 24.04.2013 tarih, 2620 sayılı yazı ile 12.09.2012 tarih, 17630 yevmiye numaralı haczin terkin edilip edilmeyeceğinin, terkin edilecekse terkin yazısının gönderilmesinin istendiği, cevaben gönderilen 24.04.2013 tarih, 16253 sayılı yazı ile söz konusu taşınmazın, Vergi Dairesinin haciz tarihi olan 04.05.2012 tarihinden önce ihale yolu ile satılmış olması halinde, haczin kaldırılmasında sakınca bulunmadığının bildirildiği,

……………..13.İcra Müdürlüğü'nce cevaben gönderilen 06.02.2014 tarih, 2004/1078 sayılı yazı ile ihale tarihinden sonra konulan şerhlerin kaldırılması hususunda İcra Müdürlüğünün karar verme yetkisi olmadığından, bu hususun şerhi koyan kurumdan sorulması ve ilgili kurumla yazışmaların yapılması gerektiğinin bildirildiği,

İhale alıcısının, üst hakkı mülkiyetini takyidatsız olarak talep etmesi üzerine, 08.05.2014 tarih, 10314 yevmiyeli işlemle talep hakkında ret kararı verildiği, kararın Bölge Müdürlüğünün 06.06.2014 tarihli ve 2014/19 sayılı kararı ile onanması üzerine………….. Ticaret Odası Vekilleri …………… ve Av. …………….. tarafından 25.06.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Ret kararına konu olayda, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, bu takibe istinaden taşınmazın ihaleye çıkarıldığı, ihalenin …………… Ticaret Odası üzerinde kaldığı ancak ihale tarihinden, ihalenin kesinleşmesi ve tescil için İcra Müdürlüğünce yazılan müzekkerenin Tapu Müdürlüğüne ulaşmasına kadar geçen sürede ……………Belediye Başkanlığı'nın 03.04.2013 tarihli ve 25499 sayılı yazısına binaen 03.04.2013 tarih ve 6876 yevmiye numarası ile 290 ada, 1 parsel numaralı taşınmaz üzerinde bulunan üst hakkına kamu haczi konduğu anlaşılmıştır.

Page 128:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Tescil" başlıklı 705.maddesi uyarınca taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olmakla birlikte; cebrî icra mülkiyetin tescilden önce kazanıldığı hallerden biridir. Bu hâlde mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olması mülkiyetin kazanılması için kurucu bir unsur değil, malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi için gereken bildirici bir unsurdur. Ayrıca 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "İhalenin Neticesi ve Feshi" başlıklı 134/1 maddesine göre, icra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı, o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur.

Buna göre ihale gerçekleştiği anda, tescilden önce …………….Ticaret Odası adına intikal eden mülkiyet hakkı sonradan şerh edilen haciz alacaklarından hukuken üstün durumda bir haktır.

İpoteğin paraya çevrilmesi nedeni ile satışa çıkarılan taşınmazlar için oluşturulan açık artırma şartnamesinin bir bölümünü oluşturan mükellefiyetler listesi, o artırma bakımından tapu sicili niteliğinde olduğundan, alıcının yalnız mükellefiyetler listesinde yazılı olan mükellefiyetlerden sorumlu olduğu, listede yazılı olmayan mükellefiyetlerin (alıcı bunları bilmedikçe) tapu sicilinde yazılı olup da, yanlışlıkla mükellefiyetler listesine geçirilmemiş olsalar bile, alıcıya karşı ileri sürülemeyeceği, mükellefiyetler listesinde yazılı olmayan ancak ihale tarihinden sonra fakat tescilden evvel şerhedilen takyidatlardan ihale alıcısının kural olarak sorumlu tutalamayacağı ve konulmuş olan bu türden takyidatların bir nevi yolsuz tescil haline geleceği açıktır.

Her ne kadar 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Terkin ve değişiklik için" başlıklı 1014.maddesinde; "Bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesi, ancak bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine yapılabilir." ve Tapu Sicil Tüzüğü'nün 69/1 maddesinde; "Tapu sicilinde terkin, tescilin kendisine hak sağladığı kimsenin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına dayalı olarak yapılır." denilmekte ise de 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 144/4 maddesi gereği bir taşınmazı paraya çeviren icra dairesi o taşınmaz üzerindeki irtifak haklarına, taşınmaz mükellefiyetlerine ve taşınmaz rehin haklarına dair kayıtların tapu sicilinden terkin ve nakillerini de yaptırmaya yetkili kılınmıştır. Ayrıca 134. madde gereğince, ihale tarihi ile kesinleşme tarihi arasında taşınmazın ne şekilde muhafaza ve idare edileceğine karar verme yetkisi de icra dairesine aittir.

Nitekim benzer bir konu hakkında alınmış olan 07.04.2011 tarih ve 220 sayılı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Merkez İnceleme Kurulu Kararında; "... .Söz konusu olayda, taşınmaz kaydında 150/c şerhi bulunması nedeniyle İcra Müdürlüğünün İ.İ.K'nun 128.maddesi gereğince hazırladığı mükellefiyetler listesinde gösterilmemekle birlikte ihalenin kesinleşmesinden önce ve sonra şerh verilen tüm takyidatlardan bilgisi bulunduğunun açık olduğu; İcra Müdürlüklerinin ilgililerin talebine göre İ.İ.K'nun 132/1.maddesi gereğince alacaklı taşınmazın o hak ile birlikte veya o haktan ari olarak artırmağa çıkarılmasını isteyebileceği göz önüne alındığında satışı gerçekleştiren İcra Müdürlüklerinin üzerinde 150/c şerhi bulunması nedeni ile bilgisi bulunan takyidatları terkin ettirebilmesinin haktan ari olarak satışı gerçekleştirebilmesi için zorunlu olduğu; İcra müdürlüğünün İ.İ.K'nun 128.maddesi gereğince hazırladığı mükellefiyetler listesinde ve cebri satış şartnamesinde gösterilmeyen hak ve mükellefiyetlerin iyi niyetli alıcıyı bağlamayacağı yönünde doktrinde yaygın bir görüş bulunduğu; İ.İ.K'nun 144/4.maddesinin, "Bir taşınmazı paraya çeviren icra dairesi o taşınmaz üzerindeki irtifak haklarına, taşınmaz mükellefiyetlerine ve taşınmaz rehin haklarına dair kayıtların tapu sicilinden terkin ve nakillerini de yaptırır." yönündeki amir hükmü gereğince Tapu Sicil Tüzüğü'nün 78/1.maddesinde kaydın terkini için istemde bulunabilecek mercilerden sayılan yetkili makam olduğundan, ... söz konusu taşınmazların kayıtları üzerine ihale tarihinden önce ve ihale tarihinden sonra işlenmiş bulunan ve icra müdürlüğünün cebri satış müzekkeresinde tarih ve yevmiye numaraları da tek tek belirtilmek suretiyle terkini talep edilen haciz, kamu haczi ve ipoteklerin terkin edilerek, ihale alıcısı adına

Page 129:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tescilinin yapılmasının mümkün olduğu ve kararın gereği için Tapu Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, oy birliği ile karar verilmiştir..." denilmek sureti ile bu husus vurgulanmıştır.

Somut olayda …………….13. İcra Müdürlüğünce, 22.04.2013 tarih, 2004/1078 sayılı yazı ile ihalenin 17.01.2012 tarihinde yapıldığı ve 09.04.2013 tarihinde kesinleştiği belirtilerek, 290 ada 1 parsel numaralı üst hakkına konu taşınmaz üzerindeki haciz, tedbir vs. takyidatlarının kaldırılarak ihale alıcısı adına tescili istenmekle beraber, ihale tarihinden sonra konulan şerhlerin terkin edilip edilmeyeceği konusunda Tapu Müdürlüğü'nce tereddüde düşüldüğünden, bahsi geçen şerhlerin terkin edilip edilmeyeceğinin bildirilmesinin istenmesi üzerine, İcra Müdürlüğü'nün 06.02.2014 tarih, 2004/1078 sayılı yazı ile ihale tarihinden sonra konulan şerhlerin kaldırılması hususunda İcra Müdürlüğünün karar verme yetkisi olmadığından, bu hususun şerhi koyan kurumdan sorulması ve ilgili kurumla yazışmaların yapılması gerektiği yönünde görüş verildiği anlaşılmıştır.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 134/1 ve 144/4 maddeleri ile 07.04.2011 tarih ve 220 sayılı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Merkez İnceleme Kurulu Kararı uyarınca taşınmaz üzerindeki takyidatları kaldırmaya yetkili olan İcra Müdürlüğünce bu yönde bir bildirimde bulunulması halinde işlemin Tapu Müdürlüğünce karşılanması mümkün olmakla birlikte, somut olayda ……………. 13.İcra Müdürlüğü'nce ihale tarihinden sonra konulan şerhlerin kaldırılması hususunda karar verme yetkisinin bulunmadığı, konunun şerhi koyduran kurumdan sorulmak suretiyle halli gerektiği yönünde görüş verilmesi; bunun üzerine yapılan muvafakat talebine ……………. Belediyesinin 09.05.2013 tarih, 35611 sayılı yazısından haciz şerhlerinin devam ettiğinin ve haciz şerhinin terkinine muvafakat verilmediğini gösterir yönünde olumsuz cevap verilmesi, İdaremizce tapu sicil kayıtlarında yapılacak tescil, terkin, değişiklik gibi işlemlerin ilgilinin muvafakati veya yetkili merciin yazısı veya mahkeme kararı bulunmaksızın re'sen yapılmasının mümkün olmaması karşısında, söz konusu taşınmazın tüm takyidatlardan arındırılmış olarak ihale alıcısı adına tescil talebinin reddine konu …………… Tapu Müdürlüğünün 08.05.2014 tarihli ve 10314 yevmiye numaralı ret kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ………… Bölge Müdürlüğü'nün 06.06.2014 tarihli ve 2014/19 sayılı kararı ile onanan, ……………. Tapu Müdürlüğü'nün 08.05.2014 tarihli ve 10314 yevmiye numaralı ret kararının "O N A N M A S I" na karar verilmiştir.

Sayı : 96021322-110/55148 29.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ………. Bölge Müdürlüğünün 27.06.2014 tarihli ve 2014/22 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğü'nün 04.04.2014 tarihli ve 9377 yevmiye

Page 130:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

numaralı ret kararına, ……………. Vergi Dairesi Müdürlüğünce süresi içinde 03.07.2014 tarih ve 18592 sayılı yazısı ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………. İli, …………… İlçesi, …………….. Mahallesi, 3004 ada, 12 parsel (3004 ada 11 ve 12 parsel ile tevhiden 3004 ada 13 parsel olduğu) numaralı "bir adet kargir fabrika ve arsası" nitelikli taşınmazın tamamı ………………… ve Yalıtım Sanayi Anonim Şirketi adına kayıtlı iken, taşınmaz üzerinde ……………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.02.2014 tarihinde kesinleşen kararının tatbiki ile ……………..Vergi Dairesi Müdürlüğünün 25.09.2003 tarih ve 23677 sayılı haczinin yeniden şerhi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………… Tapu Müdürlüğünce, kesinleşmiş mahkeme kararlarını ilgilisinin bizzat gelip uygulatması gerektiğinden, kamu haczi talebi Medeni Kanunun 1016. maddesi ve Tapu Sicil Tüzüğünün 26. maddesi gereğince, 04.04.2014 ve 9377 yevmiye numaralı işlem ile ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………… İli, …………….İlçesi, …………….. Mahallesi, 3004 ada, 12 parsel numaralı taşınmazın, 27.11.1996 tarih ve 13754 yevmiye ile ………………Makine Sanayi Ticaret A.Ş. adına kayıtlı iken, 02.08.2001 tarih ve 7102 yevmiye numarasıyla Şinasi oğlu ………………'a satıldığı; taşınmaz ……………… adına kayıtlı iken Maliye Bakanlığı tarafından 12.06.2002 tarihinde ………….n …………….. Makine San. Tic. A.Ş. davalı taraf gösterilerek ……………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 'Tasarrufun İptali' davası açıldığı; ……………… Vergi Dairesi Müdürlüğünün 25.09.2003 tarihli ve 23677 sayılı yazıları ve eki …………….. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.05.2003 tarih ve 2002/639 Esas, 2003/492 Karar sayılı ilamı gereği tasarruf iptal edilerek 25.09.2003 tarih ve 10290 yevmiye numarası ile bahsi geçen gayrimenkul üzerine kamu haczi şerhi işlenerek taşınmazda mevcut takyidatların liste halinde Vergi dairesi Müdürlüğüne gönderildiği,

Anılan taşınmazla ilgili olarak, ………………2. İcra Müdürlüğünün 23.02.2007 tarihli ve 2002/956 Tal sayılı yazılarında "....ihalesi yapılan taşınmazın tüm takyidatların terkini ile ihale alıcısı …………………. Bankası A.Ş. adına tescilinin yapılması rica olunur." denildiği, ………….. Tapu Müdürlüğünce, …………….2. İcra Müdürlüğünün 23.02.2007 tarihli ve 2002/956 Tal sayılı yazılarına istinaden taşınmazda mevcut takyidatların ve …………………Vergi Dairesi Müdürlüğünce şerh ettirilen 25.09.2013 tarihli ve 10290 yevmiye numaralı kamu haczinin de terkin edilerek cebri satış yoluyla 27.02.2007 tarih ve 4255 yevmiye numarası ile ………………. A.Ş. adına tescilinin yapıldığı, 11.02.2010 tarih ve 4676 yevmiye ile de mevcut malik …………….Ambalaj ve Yalıtım Sanayi A.Ş.'ne satıldığı ve son olarak ……………… Mahallesi 3004 ada 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazların 30.07.2010 tarih 22234 yevmiye numarası ile tevhit işlemi yapılarak 3004 ada 13 parseli oluşturduğu,

Page 131:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Bunun yanı sıra, söz konusu taşınmaz …………….. Ambalaj ve Yalıtım Sanayi A.Ş. adına kayıtlı iken……………. Vergi Dairesi Müdürlüğünün …………. Tapu Müdürlüğüne hitaplı 04.04.2014 tarihli ve 9803 sayılı yazılarında, (20.02.2014 tarihinde kesinleşen) '…………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/795 Esas ve 2013/188 Karar nolu tasarrufun iptali kararına istinaden 3004 ada 12 parsel üzerine 25.09.2003 tarih ve 23677 sayılı haczimizin baki kalması şartıyla yeniden haciz tatbik edilerek takyidatların gönderilmesi, ayrıca söz konusu mahkeme kararına göre işlem yapılarak sonucundan dairemize bilgi verilmesi' şeklinde talepte bulunulduğu,

…………… Tapu Müdürlüğü tarafından yapılan incelemede, (20.02.2014 tarihinde kesinleşen) ……………. 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/795 Esas ve 2013/188 Karar nolu tasarrufun iptali kararına istinaden haczi talep edilen taşınmazın dava taraflarından ……………… Makine Sanayi ve …………….. veya ……………..tan herhangi biri adına kayıtlı olmadığı, tedavül görerek cebri satış yoluyla Yapı ve Kredi Bankası A.Ş., ardından davada taraf olmayan ………………. Ambalaj ve Yatılım Sanayi A.Ş.'ye satıldığı ve ilgilisinin bizzat gelip kararları uygulatması gerektiği gerekçesi ile ……………1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ……………. Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına hükmen tescili talebi ile 25.09.2003 tarihli 23677 sayılı haczin baki kalmak şartıyla yeniden şerh edilmesi talebinin, ……………. Tapu Müdürlüğü'nün 04.04.2014 tarih 9377 yevmiye numarasıyla reddedildiği,

Bu karar üzerine,………….. Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından 29.04.2014 tarihli dilekçe ile Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğüne süresi içinde itiraz edildiği, Tapu ve Kadastro ………... Bölge Müdürlüğünün 27.06.2014 tarih ve 2014/22 sayılı kararı ile …………….. Tapu Müdürlüğünün 04.04.2014 tarih ve 9377 yevmiye numaralı ret kararının onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 1013. maddesine göre, tescil, tasarrufa konu olan taşınmaz malikinin yazılı beyanı üzerine yapılır. Edinen kimse, kanun hükmüne, kesinleşmiş mahkeme kararına veya buna eşdeğer bir belgeye dayanıyorsa, bu beyana gerek yoktur. Bir aynî hakkı tescilden önce kazanan kimse, gerekli belgeleri ibraz ederek tescili isteyebilir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 17. maddesine göre, kanunî istisnalar dışında, tapu sicilinde hak sahibi olan kişiler istemde bulunabilir. Tescilden önce hak sahibi olmuş kişiler de hakkın tescili için gerekli belgeleri ibraz ederek istemde bulunabilirler. Aynı Tüzüğün 49. maddesinde, tasarruf hakkını yasaklayan şerhlerden kamu haczinin işlenebilmesi için yetkili merciin yazısının aranacağını; 69. maddesinde de, tapu sicilinde terkinin, tescilin kendisine hak sağladığı kimsenin istemine ya da yetkili makamın veya mahkeme kararına istinaden yapılacağını düzenlenmiştir.

Tasarrufun iptali davası, İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ila 284. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Kanunun 283. maddesine göre; davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile, hakkını almak yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir. Tasarrufun iptali, malların haczinde veya iflas etmeden önce alacaklılarından mal kaçırmak için yapmış olduğu bağışlamalar ile şüpheli işlemlerin iptal

Page 132:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

ettirilebilmesi için tanınan dava hakkıdır. İcra ve İflas Kanunu'nun ilgili hükümlerindeki tasarrufun butlanı borçlar hukuku anlamında butlan değildir. Burada iptal davasına konu tasarruf başlangıçta (yapıldığında) geçerlidir. Dava kazanılırsa bu tasarruf tamamen iptal edilmez. Eğer tasarruf maddi hukuk bakımından iptal edilmiş olsa idi, malın tekrar borçlunun mülkiyetine dönmesi gerekirdi. Oysa burada iptal edilen tasarruf konusu mal yalnız davacı alacaklı bakımından borçlunun mal varlığına dahil sayılmakta ve alacaklı alacağını aldıktan sonra geriye kalan mal borçluya değil lehine tasarruf yapılmış olan davalı üçüncü kişiye verilmektedir. Taşınmazlar içinde aynı durum geçerli olup kanunun açık hükmünde de görüldüğü üzere taşınmaz kaydı üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmasına gerek bulunmadan ve mülkiyetin eski malike dönmesi söz konusu olmadan, tasarrufun iptaline konu işlem lehtarları o malın haciz ve satışına katlanmak zorunda kalmaktadırlar. Yani Tasarrufun iptali davası sonucunda, taşınmazın eski haline dönerek eski malik adına tescili söz konusu değildir.

Somut olayda, itirazcı Vergi Dairesinin 25.09.2013 tarih ve 23677 sayılı yazısı ile borçlu ……………. San. ve Tic. AŞ. den olan alacağına ilişkin haciz talebinin, 02.08.2001 tarih ve 7102 yevmiye ile …………….. a temlikinden sonra, malik olmayan bir borçlunun borcundan dolayı taşınmaza 25.09.2003 tarih ve 10290 yevmiye ile işlenmek suretiyle yerine getirildiği; 02.08.2001 tarih ve 7102 yevmiye ile yapılan satış işlemine karşı ………………… Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.06.2002 tarih ve 2002/639 Esasında açılan tasarrufun iptali davası sonucunda 2003/492 sayılı kararın verildiği, davanın Yargıtay aşamasından geçmesi sonucunda ……………1. Asliye Hukuk Mahkemesince 22.07.2013 tarih ve 2012/795-2013/188 E.K. sayılı tasarrufun iptaline karar verildiği; …………….. 2. İcra Müdürlüğünün 23.02.2007 tarih ve 2002/956 sayılı yazısına istinaden taşınmazın tüm takyidatlardan arındırılarak 27.02.2007 tarih ve 4255 yevmiye numaralı işlemle cebri satıştan edinim gerekçeli olarak Yapı ve Kredi Bankası adına tescil edildiği, 11.02.2010 tarih ve 4676 yevmiyeli işlem ile de …………Ambalaj ve Yalıtım San. AŞ adına satıştan tescil edilmiştir.

İtirazcı Vergi Dairesi tarafından, ……………. 1. Asliye Hukuk Mahkemesince 22.07.2013 tarih ve 2012/795-2013/188 E.K. sayılı kararına istinaden taşınmazın eski maliki adına tescil edilerek, Mahkeme kararında hükmedildiği şekilde 25.09.2003 tarihli 23677 sayılı yazılarına istinaden konulan haczin yeniden şerh edilmesi talebinde bulunulmuştur.

Somut olay ve yasal durum karşısında, itirazcı Vergi Dairesine karşı borçlu olanın …………….Makina San. Tic. AŞ olduğu; cebri ve/veya iradi satışlarla tedavül görmesi nedeni ile taşınmazın halihazırda borçlu adına kayıtlı olmadığı, taşınmazı sonradan edinen bu kişilerin taşınmazı takyidatsız olarak edindikleri; yeniden konulması istenen kamu haczinin, taşınmazın satışı ve ihale alıcısına teslimi sırasında taşınmazdaki takyidatların kaldırılmasını talep etmeye (2004 sayılı İİK. m.135, 144. vd.) yetkili merciin (……………. 2. İcra Müdürlüğünün 23.02.2007 tarih ve 2002/956 sayı) yazısına istinaden terkin edildiği; tasarrufun iptaline ilişkin mahkeme kararlarının, tasarrufun iptaline konu işlem itibari ile eski malik adına tescil sonucunu doğurmayacağı; tasarrufun iptali kararları, eski malik adına tesciline dair bir hüküm ve sonuç doğurmayacağından halen kayıt maliki durumunda olan kişinin talep etmesi halinde dahi eski malik adına tescilin söz konusu olmayacağı; bu aşamada eski malik adına tescilin ancak yeni

Page 133:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

malikin eski malik adına tesciline yönelik talebi (devir/temlik sözleşmeleri ile) veya tescile yönelik mahkeme kararının bulunması halinde söz konusu olabileceği; daha önce yetkili merciine yazısına istinaden terkin edilen bir kamu haczinin, borçlu olmayan ve taşınmazı takyidatsız olarak edinen kişilerin taşınmaz kayıtları üzerine talep edildiği şekilde işlenmesinin ancak buna dair bir mahkeme kararının ibrazı halinde mümkün olabileceği anlaşılmakla, ………… Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün ………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.02.2014 tarihinde kesinleşen kararının tatbiki ile …………… Vergi Dairesi Müdürlüğünün 25.09.2003 tarih ve 23677 sayılı haczinin yeniden şerhi talebini reddeden ………… Tapu Müdürlüğü'nün 04.04.2014 tarihli 9377 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ………… Tapu ve Kadastro ………. Bölge Müdürlüğü'nün 27.06.2014 tarihli 2014/22 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………. Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü' nün 27.06.2014 tarih ve 22 sayılı kararı ile onanan …………….. Tapu Müdürlüğü' nün 04.04.2014 tarihli ve 9377 yevmiye numaralı ret kararının ONANMASI'na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı : 96021322-110/52936 29.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 134:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu ve Kadastro ………… Bölge Müdürlüğünün 27.06.2014 tarihli ve 2014/23 sayılı kararı ile onanan, …………….Tapu Müdürlüğü'nün 15.04.2014 tarihli ve 323 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ……………. Belediye Başkanlığı'nın 15.07.2014 tarihli ve M.71.6.BAH.0.13-311/657 sayılı yazısı ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………….Belediye Başkanlığı'nın 25.02.2008 tarih ve 8 sayılı encümen kararının, …………….. İdare Mahkemesi'nin 25.02.2010 tarih ve 2009/254 E. 2010/103 K. sayılı kararı ile iptal edilmesi üzerine, anılan Belediye tarafından alınan 25.02.2011 tarih ve 7 sayılı encümen kararına istinaden 1901, 1905 ve 1906 ada numaralı taşınmazlara ilişkin olarak yapılan geri dönüşüm uygulamasının tescili için talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Müdürlükçe yapılan inceleme neticesinde, Genel Müdürlüğümüz Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığı'nın 22.03.2010 tarih ve 111/518-935 sayılı talimatları, …………Tapu ve Kadastro ……….. Bölge Müdürlüğü'nün konu hakkındaki 07.04.2014 tarih ve 864 sayılı yazıları gereğince, geri dönüşüm uygulaması ile birlikte yapılacak yeni uygulamaya ilişkin dağıtım cetvelleri düzenlenip kesinleştirilmeden tescil yapılmasının mümkün olmadığından bahisle 15.04.2014 tarihli ve 323 yevmiye numaralı karar ile talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………. ili, ……………..İlçesi, 4318 numaralı kadastro parselinden gelen 1901, 1905 ve 1906 ada numaralı taşınmazların bulunduğu alanda, …………… Belediyesi'nin 25.02.2008 tarih ve 08 numaralı encümen kararına istinaden imar uygulaması yapıldığı, anılan encümen kararına karşı dava açılması üzerine, ……………..İdare Mahkemesi'nin 25.02.2010 tarih, 2009/254 E. 2010/103 K. sayılı kararı ile encümen kararının iptal edildiği,

Mahkeme kararına istinaden ………………..Belediye Başkanlığı'nın 25.02.2011 tarih ve 7 sayılı encümen kararı ile geri dönüşüm cetvellerinin hazırlanmasına karar verilerek, 1901, 1905 ve 1906 numaralı adalara ait imar dönüşüm evraklarının, …………… Kadastro Müdürlüğü'nce kontrol edilmesi sonrasında tescil için 13.11.2013 tarih ve 48948405-151.02-2480 sayılı yazıları ile Tapu Müdürlüğü'ne gönderildiği,

Müdürlük tarafından Kadastro Müdürlüğü'ne yazılan 20.11.2013 tarih, 58938556-151.02/433 sayılı yazıda, Genel Müdürlüğümüzün benzer konulu 02.04.2007 tarih, 2007/7 sayılı ret kararı ve 22.03.2010 tarih, 111/518-935 sayılı talimatına atıfta bulunularak, imar uygulaması geri dönüşüm cetveli ile birlikte yeniden imar düzenlenmesi yapılması gerektiği bildirilerek dosyaların Kadastro Müdürlüğü'ne iade edildiği,

Kadastro Müdürlüğü'nün 29.01.2014 tarih, 48948405-151.02-261 sayılı yazıları ile dosyada herhangi bir işlem yapılmadan tescil için aynen geri gönderilmesi üzerine konunun 14.02.2014 tarih ve 127 sayılı yazı ile Bölge Müdürlüğü'ne soru konusu edildiği,

Bölge Müdürlüğü'nce verilen 07.04.2014 tarih ve 864 sayılı yazı ile ".... Genel Müdürlük Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığı 'nın benzer konudaki 02 Nisan 2007 tarih, 2007/7 sayılı ret kararında ve 22 Mart 2010 tarih, 111/518-935 sayılı talimatında 'Bu itibarla idare mahkemelerince verilen uygulamaların iptaline ilişkin kararlar karşısında belediyelerce bu iptal

Page 135:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

kararları uyarınca daha önce yapılan imar uygulamasının kısmen veya tamamen yeniden düzenlemeye konu edilmesi ilgili belediyenin yetki ve sorumluluğunda bulunmakla birlikte belediye tarafından yalnızca uygulama öncesi duruma dönülmesine karar verilerek geri dönüş cetvellerinin tanzim edilip kadastro parsellerinin oluşturulması mümkün olmayıp, alınacak encümen kararı ile geri dönüş cetvellerinin ve bunlar üzerinden yapılacak yeni uygulamaya ilişkin dağıtım cetvellerinin ayrı ayrı düzenlenerek (mevcut imar parsellerinde ayni ve şahsi hak iktisap edenleri de dikkate almak kaydıyla) yasal prosedür çerçevesinde gerekli ilan ve tebligatlar yapılarak kesinleştirilmesi halinde tescillerin yapılması mümkün bulunmaktadır. Bu nedenle sadece tescilli imar uygulamasının geri dönüşüne yönelik yapılan uygulamanın yukarıda açıklanan hususları kapsamaması nedeniyle tesciline yönelik talebin karşılanması mümkün değildir.' görüşünde olduğundan, ilgi yazınız konusu imar uygulamasının geri dönüşümüne yönelik taleple ilgili olarak, yukarıda bahsi geçen görüş doğrultusunda değerlendirilmek suretiyle işlemlere yön verilmesi, aksi takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü'nün 26. maddeleri gereğince reddedilmesi gereklidir." yönünde görüş verildiği,

Tapu Müdürlüğü'nce, bu talimat ve Genel Müdürlüğümüzün 22.03.2010 tarih ve 111/518-935 sayılı talimatları gerekçe gösterilerek 15.04.2014 tarih ve 323 yevmiye numaralı kararı ile ret edilen talebin, Bölge Müdürlüğü'nün 27.06.2014 tarihli ve 2014/23 sayılı kararı ile onanması üzerine, ………. Belediye Başkanlığı'nın 15.07.2014 tarihli ve M.71.6.BAH.0.13-311/657 sayılı yazısı ile karara itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Bilindiği üzere, İmar Kanunu'nun 18. Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi İle İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 10. 11. ve 30 ila 33. maddelerinde imar parsellerinin oluşturulmasına, dağıtımına ve DOP oranının hesabına ilişkin esaslar açıklanmıştır.

Buna göre, İdare tarafından uygulama öncesi duruma dönülmesine karar verilerek geri dönüş cetvellerinin tanzim edilip kadastro parsellerinin oluşturulması ve oluşturulan kadastro parselleri üzerinden DOP alınmak suretiyle yeniden imar uygulaması yapılması mümkün olup, alınacak karar ile geri dönüş cetvellerinin ve bunlar üzerinden yapılacak uygulamaya ilişkin dağıtım cetvellerinin ayrı ayrı düzenlenerek (mevcut imar parsellerinde ayni ve şahsi hak iktisap edenleri de dikkate almak kaydıyla) yasal prosedür çerçevesinde gerekli ilan ve tebligatlar yapılarak kesinleştirilmesi halinde tescillerin yapılması mümkündür.

Yine benzer nitelikte Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü'nden alınan 23.02.2010 tarih ve 1718 sayılı yazıda imar planının iptali nedeni ile geri dönüşler hakkındaki görüşü "... sonuç olarak, bir alanda ilk defa yapılmış olan parselasyon işleminin yargı kararıyla iptal edilmesinden sonra, düzenleme öncesi kadastral mülkiyete yani ilk kadastral parsele (kök parsele) dönülmesi ve yargı kararı gerekçesi dikkate alınarak söz konusu alanda yeniden parselasyon işlemi yapılması gerektiğinden, kadastral durum dikkate alınmak suretiyle yapılması gereken düzenlemenin, iptal edilerek yok hükmünde sayılan imar parselleri üzerinden yapılması mümkün bulunmamaktadır. Bu tür uygulama alanlarında, eski uygulama üzerinden el değiştirmiş imar parselleri var ise, geriye dönülüp yeniden hesaplanan DOP oranındaki fazlalıktan dolayı, taşınmazı imar parseli olarak edinen malikin mülkiyet hakkının korunması açısından, farkın belediyesince temini gerekir. Geriye dönülüp yeniden hesaplanan DOP oranının az olması halinde ise, fazla miktarda DOP kesintisi yapılan eski malikin zararının belediyesince telafi edilmesi gerekmektedir." şeklinde ifade edilmiştir.

Page 136:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Diğer taraftan, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nden alınan 21.07.2010 tarih ve 20821 sayılı yazıda da, "...yürütmeyi durdurma kararlarına ilişkin tapu kayıtlarına uyarıcı belirtme yapıldığı, dava sonucu ilgili idarece yapılacak işlemin beklenildiği, iptal kararları karşısında da gerek taleple gerekse re'sen yapılan uygulamaların ilgili idarece aynı yasal prosedür ile iptal edilerek geriye dönüşün sağlanması ve iptal gerekçelerini dikkate alan yeni bir uygulama yapılması gerektiği yönünde ilgililerin idareye başvurmasının sağlanması," gerektiği bildirilmiştir.

Ayrıca, benzer konuda Danıştay ………….. Dairesinin 22.04.2013 tarihli, 2012/6474 esas ve 2013/3575 sayılı kararında; ".İdare Mahkemesince, geri dönüşüm cetveli …………… Kadastro Müdürlüğünce uygun bulunarak tescil için kendisine gönderilen ……………Tapu Sicil Müdürlüğünce, Yönetmelikte yer alan bağlı yetkiye istinaden tescil işlemi gerçekleştirilmesi gerektiği belirtilerek 4.6.2010 tarih ve 486-430 sayılı işleminin iptaline karar verilmiş ise de; imar tadilatı sonucu oluşan bazı parsellerin satış suretiyle el değiştirdiği, bazı parsellerde de cins değişikliğine gidildiği yine Maliye Hazinesi adına dereden ihdasen oluşturulan beş adet parselin dönüşümde tekrar ihdasen terkin olarak gösterildiği, bu yönüyle tescilli imar uygulamasının geri dönüşüne yönelik yapılan uygulamada eksiklikler bulunduğu görülmektedir. Yukarıda aktarılan yasal düzenlemeler uyarınca, tapu idaresinin bir bütün olarak tapuda usulüne uygun tescil işlemi yapmakla mükellef olduğu nazara alındığında, 21.5.2010 tarih ve 2010/8 sayılı Bölge İnceleme Kurulu kararında belirtilen eksikler giderilmeden tapuda tescil işleminin yapılmasına imkan bulunmamaktadır.

Bu durumda; usulüne uygun yapılmayan tescil işlemi sonucu doğacak hukuki sonuçlar dikkate alınmaksızın ve bölge inceleme kurulu kararında belirtilen eksiklikler giderilmeksizin, tescil işleminin gerçekleştirilmemesine yönelik olarak tesis edilen 4.6.2010 tarih ve 486-430 sayılı işlemin iptali yolunda verilen kararda yasal isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49 uncu maddesine uygun bulunan davalılar temyiz isteminin kabulüne, …………… 11. İdare Mahkemesi'nin 23/1/2012 günlü, E:2010/1052; K:2012/56 sayılı kararın BOZULMASINA ... " hükmedilmiştir.

Somut olayda 4318 numaralı parselin taşlık alandan ihdasen oluşturulduğu, Belediye tarafından yapılan ilk imar uygulamasında uygulama dışı bırakıldığı, bu hatanın düzeltilmesi için 25.02.2008 tarih ve 08 sayılı encümen kararı (İdare Mahkemesi'nin iptal kararına konu karar) ile yapılan uygulama içerisine dahil edildiği; bu uygulama ile 4318 numaralı parselin bulunduğu alanda 1573/5, 1575/5, 1578/11, 12, 13 ve 1579/5, 6, 7, 8, 9 numaralı parseller oluşturularak hisselendirmeler yapıldığı; Kadastro Müdürlüğünce düzenlenen teknik rapora göre sonradan ihdasen oluşturulan 4318 numaralı parselle, 1573/5, 1575/5, 1578/11, 12, 13 ve 1579/5, 6, 7, 8, 9 numaralı parsellerin geldisi olan (3378, 3379 numaralı parseller ve onların geldisi 531 numaralı kadastro parseli) parsellerde çakışma olduğu; aynı alanda TOKİ'ye tahsis yapılarak, 5 adet blok yapıldığı, bunlardan üçünün tamamen alanın içinde, ikisinin ise tecavüzlü konumda olduğu, bloklarda kat mülkiyetine geçildiği ve bazı bağımsız bölümlerin üçüncü şahıslara devredildiği anlaşılmış olup, sonuç olarak izah edilen nedenlerle geri dönüşüm uygulamasının olduğu şekli ile tescilinin telafisi güç hukuki sonuçlar ve hak kayıplarına yol açabileceği görülmüştür.

Bu itibarla, İdare Mahkemelerince uygulamaların iptaline ilişkin verilen kararlar karşısında ilgili idarelerce bu iptal kararları uyarınca daha önce yapılan imar uygulamasının kısmen veya tamamen yeniden düzenlemeye konu edilmesi ilgili idarenin yetki ve sorumluğunda bulunmakla birlikte, idare tarafından yalnızca uygulama öncesi duruma dönülmesine karar verilerek geri

Page 137:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

dönüş cetvellerinin tanzim edilip kadastro parsellerinin oluşturulması mümkün olmayıp, geri dönüş cetvellerinin ve bunlar üzerinden yapılacak yeni uygulamaya ilişkin dağıtım cetvellerinin ayrı ayrı düzenlenerek (mevcut imar parsellerinde ayni ve şahsi hak iktisap edenleri de dikkate almak kaydıyla) yasal prosedür çerçevesinde gerekli ilan ve tebligatlar yapılarak kesinleştirilmesi halinde tescillerin yapılması mümkündür.

Bu nedenle, sadece tescilli imar uygulamasının geri dönüşüne yönelik yapılan uygulamanın tesciline yönelik talebin karşılanması mümkün bulunmamakla birlikte, söz konusu imar uygulaması sonucu oluşan imar parsellerinin tapu kütüğü beyanları hanesine bahse konu mahkeme kararının varlığı yönünde beyan belirtmesi yapılması gerekmektedir.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, …………. Belediye Başkanlığı'nın 25.02.2008 tarih ve 8 sayılı encümen kararının, …………….. İdare Mahkemesi'nin 25.02.2010 tarih ve 2009/254 E. 2010/103 K. sayılı kararı ile iptal edilmesi üzerine, anılan Belediye tarafından alınan 25.02.2011 tarih ve 7 sayılı encümen kararına istinaden 1901, 1905 ve 1906 ada numaralı taşınmazlara ilişkin olarak yapılan geri dönüşüm uygulamasının tescili talebine ilişkin olarak, ……………. Tapu Müdürlüğü'nce verilen ret kararı yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………. Bölge Müdürlüğünün 27.06.2014 tarihli ve 2014/23 sayılı kararı ile onanan, ………………. Tapu Müdürlüğü'nün 15.04.2014 tarihli ve 323 yevmiye numaralı ret kararının " ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı :96021322-110/55223 29.08.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 138:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

…………… Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü' nün 09.06.2014 tarih ve 2014/6 sayılı kararı ile onanan, …………… Tapu Müdürlüğü' nün 28.05.2014 tarihli ve 9977 yevmiye numaralı ret kararına, …………….tarafından 07.07.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………. İli, ……………… Köyü, 110 ada, 115 parsel numarasına kayıtlı, 19906,19 m2 miktarlı taşınmazın 7/8 hissesi …………….., 1/8 hissesi de …………………. adına kayıtlı iken, taşınmazın tamamı üzerinde ipotek tesisi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Anılan Taşınmazın 7/8 hisse maliki …………….. tarafından, …………… 14. Noterliğinden düzenlenme 23.05.2014 tarih ve 6286 sayılı yevmiye numaralı vekaletname ile Mustafa ve Alime kızı ……………..T.C kimlik numaralı 22.09.1975 doğumlu …………………'nin tapuda taşınmaz maliki olarak görünen Mustafa kızı ………………doğumlu ………………. ile aynı kişi olduğu beyan edilerek gerçekleştirilmek istenen ipotek işlemi ile ilgili olarak; …………… Tapu Müdürlüğünce yapılan inceleme neticesinde, konuyla ilgili olarak ……………. 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.07.2006 tarih ve 2006/102 Esas, 2006/294 sayılı kararındaki nüfus cüzdanı fotokopisinde Mustafa ve Alime kızı …………… T.C kimlik numaralı 06.10.1968 doğumlu ……………… ile ……………14. Noterliğinin 23.05.2014 tarih ve 6286 yevmiye numaralı vekaletnameyi veren Mustafa ve Alim kızı …………. T.C kimlik numaralı 22.09.1975 doğumlu ……………….. nin kimlik bilgileri arasında farklılıklar olduğu tespit edildiğinden konunun nüfus müdürlüğüne sorulduğu, ……………..Nüfus Müdürlüğünün cevaben gönderdiği 28.05.2014 tarih ve 11540 sayılı yazısında da; adı, soyadı ve kimlik bilgileri soru konusu edilen kişilerin farklı kişiler olduğu bildirildiğinden, ipotek tesisi talebi, …………….. Tapu Müdürlüğünün 28.05.2014 tarih ve 9977 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

………….. İli, …………….. Köyü, 110 ada 115 parsel numarasına kayıtlı, 19906,19 m2 miktarlı taşınmaza, 28.06.2005 tarihinde kadastro tutanağı düzenlendiği, düzenlenen kadastro tutanağının edinme sebebi sütununda 102 ada 7 parsel tutanağı ekinde mevcut …………….Nüfus Müdürlüğünden alınma vukuatlı nüfus kayıt örneği, muhtar ve bilirkişilerin müşterek yer gösterme ve kati beyanları doğrultusunda, taşınmazın verasette iştiraklı olarak ……………….. doğumlu …………………, 1965 doğumlu ………………, 1966 doğumlu ……………, 1968 doğumlu ………………, 1973 doğumlu ……………, 1971 doğumlu ………………., 1976 doğumlu ……………. ve 1980 doğumlu …………….. adlarına tespitinin yapıldığı,

Kadastro tespitine itiraz üzerine, …………….. Kadastro Mahkemesince verilen 27.07.2007 karar tarihli, 02.10.2007 tarihinde kesinleşen 2005/256 Esas, 2007/133 sayılı kararı ile "…………….. Merkez ………………Köyü, 110 ada 115 parsel numaralı taşınmazın kadastro

Page 139:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tespitinin iptali ile bu taşınmazda davalılar ile davacının verasette iştirak olan hisselerinin iptaline ve bu taşınmazın toplam 8 pay kabul ile 7/8 hissesinin Mustafa oğlu 1980 doğumlu davacı ……………….. adına, 1/8 hissesinin davalı ……….kızı 1968 doğumlu ………………. adına tesciline" yönelik karar verildiği ve kararın …………..Tapu Müdürlüğünce 02.10.2007 tarih 2007/9780 yevmiye ile tapu kütüğüne tescil edildiği,

Taşınmazın 7/8 hisse maliki M…………. oğlu ………………. kendi adına bizzat, …………….T.C. kimlik nolu M……… ve A……….. kızı ………….. doğumlu ………………. nin …………… 14. Noterliğinden vermiş olduğu 23/05/2014 tarih, 6286 yevmiye nolu vekaletnameye istinaden vekaleten ipotek tesisi işlemi için ………….. Tapu Müdürlüğüne talepte bulunduğu,

İpotek tesisi işlemi ilgili olarak; ……………. Tapu Müdürlüğünce 28.05.2014 tarih 67965095-300-01/2024 sayılı yazı ile ……………..Merkez İlçe Nüfus Müdürlüğüne .......... …………… Köyü cilt: 87. aile sıra no: 50, BSN: 90' da kayıtlı ………….. doğumlu M……a ve …………….'ın Müdürlük kayıtlarında doğum tarihinin 1968, cilt:87, sahife:50 olarak göründüğü, bahsi geçen şahsın doğum tarihinde, cilt ve hane numarasında herhangi bir tashih işleminin olup olmadığı ve ………… Merkez köylerinde başkaca …………………. isimli şahsın olup olmadığı hususlarının soru konusu edildiği, …………. Merkez İlçe Nüfus Müdürlüğünün 28.05.2014 tarih 62289165.113-1-99/11540 sayılı cevabi yazısı ile ……………. .. …………… Köyü. Cilt:87, Hane: 50, BSN: 90 nüfusuna kayıtlı Mustafa ve Alime kızı ………….. 23.11.2006 tarihinde nüfus aile kütüğüne kaydedildiği, …………… …………. Köyü Cilt.87. Hane.50, BSN.39 da kayıtlı M…………ve A…….. kızı 1968 doğumlu …………..' ın (T…………) kaydının ise 2006 yılında mahkeme kararı ile iptal edildiği, her iki kişinin de farklı kişiler olduğu hususunun bildirildiği,

Ayrıca ……………. Merkez İlçe Nüfus Müdürlüğünün 28/05/2014 tarih 62289165.113-1-99/11540 yazısında belirtilen ve ………….. Tapu Müdürlüğüne ibraz edilen ………………1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 14/09/2006 tarihinde kesinleşen, 2006/102 Esas, 2006/294 sayılı kararı ile " Sivas ili, ……………. Köyü cilt: 87, hane no: 50 de kayıtlı BSN: 39 sırada kayıtlı Mustafa ve Alime kızı 06.10.1968 doğumlu ve 07/10/1968 tescil tarihli ……………. adlı kişinin doğmadığı halde nüfusa kayıtlı olması sebebiyle bu kişiye ait nüfus kaydının iptaline, davacının adının ve doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin talebin ölüm ve nüfus vukuatının nüfus kütüğüne tescili işleminin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olması sebebiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verildiği, kararın içeriği incelendiğinde 1975 doğumlu ……………..' ın 1968 doğumlu ………………' ın nüfus kaydı ile yaşamını idame ettirdiği anlaşıldığından, davacının adının ve doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin talebin mahkeme tarafından reddedildiği, ………….Nüfus Müdürlüğünün 23/11/2006 tarihli nüfus kayıt örneğinde ……………..T.C. nolu Mustafa ve Alime kızı 22/09/1975 doğumlu ……………….' ın 23/11/2006 tarihinde nüfusa tescil edildiği görüldüğünden ipotek tesisi işlemine yönelik istemin, ………… Tapu Müdürlüğünün 28.05.2014 tarih ve 9977 yevmiye numaralı işlemi ile reddedildiği, ret kararına karşı yapılan itirazın incelenmesi sonucunda da kararın ……………. Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 09.06.2014 tarih ve 2014/6 sayılı kararı ile onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

Page 140:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 1014. maddesi, bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesinin ancak bu kaydın kendisine hak sağladığı kişilerin yazılı beyanı ile yapılabileceğini; 1015. maddesi; istemde bulunan kimsenin, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmesi ve yetkisini belgelendirmesi gerektiğini hüküm altına almıştır. Konu hakkında Tapu Sicili Tüzüğünün 18. maddesine göre, istem, müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından incelenir ve istemin hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı belirlenir. İstemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı nüfus cüzdanı istenir, ibraz edilen kimlik bilgileri ile tescile esas belgelerde yer alan nüfus bilgileri karşılaştırılarak istemde bulunan ile hak sahibinin aynı kişi olup olmadığı tespit edilir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 72. maddesinde, tapu sicilinde değişikliğin, hak sahibinin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılacağı düzenlenmiştir.

Aynı Tüzüğün 75. maddesinde, kadastro çalışmalarından kaynaklanan malikin veya hak sahibinin adı, soyadı ve baba adına ilişkin tapu kütüğündeki yazım hataları ilgilisinin başvurusu üzerine; senetsizden tespitlerde; nüfus kayıt örneği ve taşınmazın bulunduğu belediye veya muhtarlıktan fotoğraflı ilmuhaber alınmak; kayda dayalı tespitlerde; dayanağı kayıt ve belgeler incelenmek ve gerektiğinde tanık ve varsa tespit bilirkişilerini dinlemek ve zeminde inceleme yapmak; kadastro müdürlüğü teknik personeli ile birlikte komşu parsel malikleri, muhtar ve diğer ilgililerin dinlenmesi, her tür kayıt, bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi suretiyle zeminde inceleme yapmak suretiyle hak sahibinin tespitine yönelik yöntemlerin tüketilmesi gerekir. Zeminde inceleme işleminin nasıl yapılacağı 20.05.2014 tarih ve 2014/3 (1755) sayılı Genelgede izah edilmiştir.

Olayda sorun, 1975 doğumlu Mustafa ve Alime kızı ……………. nin tapu kaydı üzerinde hak sahibi olup olmadığının tespiti olarak görünmektedir.

Anılan hükümler birlikte ele alındığında, hak sahibini belirlemeye yarayacak her tür bilgi ve belgeden yararlanılarak, hak sahibinin belirleme yöntemlerinin tüketilmesi gerekir.

Dosya kapsamına göre, …………. İli, …………. Köyü, 110 ada, 115 parsel numaralı taşınmazın nüfus kayıtları esas alınarak 1968 doğumlu ……… kızı ……………. ve iştirakçileri adına tespit edildiği; kadastro tesptine itiraz üzerine, ………….Kadastro Mahkemesinin 2005/256 Esas, 2007/133 sayılı kararı ile taşınmazın 1/8 hissesinin Mustafa kızı 1968 doğumlu ……………., 7/8 hissesinin ………….. adına tesciline karar verildiği, kararda 1968 doğumlu …………… a ulaşılamadığından yokluğunda lehine hüküm kurulduğunun görüldüğü; ……………. 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/102 Esas, 2006/294 sayılı kararı ile 1968

Page 141:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

doğumlu ………….' ın nüfus kaydının iptal edildiği ve aynı karar ile 1975 doğumlu ……………'ın adının ve doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin talebin ölüm ve nüfus vukuatının, nüfus kütüğüne tescili işlemlerinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olması nedeniyle de bu konudaki talebin reddedilerek, 1975 doğumlu …………….'ın 23.11.2006 tarihinden nüfus kaydına tescil edildiği görülmektedir.

Taşınmaz 1968 doğumlu …………….. adına hükmen tescil edilmiştir. 1968 doğumlu ………………. olarak bir kişinin bulunmadığının tespiti üzerine bu kişi adına olan nüfus kaydı iptal edilmiştir. Talep sahibi, tapu kayıtlarındaki ……………..' ın gerçekte hiç olmadığı, kendisinin bu kişinin nüfus kaydı ile hayatını idame ettirdiği, taşınmazda hak sahibinin kendisi olduğunu (vekaleten) ileri sürmüş, ancak adının ………. olduğu görülmüştür. Nüfus kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararından ……………..' ın, 1968 doğumlu …………….' ın nüfus kaydı ile hayatını devam ettirdiğinin tespit edildiği, ………….' nın nüfus kaydının ise mahkeme kararı sonrasında oluşturulduğu dolayısıyla kadastro tespitinin gerçekte hiç olmayan bir kişi adına yapıldığı görülmektedir.

Hak sahibinin belirlenmesinde tek ölçüt, tapu kaydındaki malik kimlik bilgileri ile talep sahibinin kimlik bilgilerinin bire bir örtüşür olması değildir. Öyle olsa idi tapu kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin hukuksal düzenlemelere yer verilmezdi.

Hale göre, tapu kaydının 1968 doğumlu …………….. adına olduğu, 1968 doğumlu ……………….. ait nüfus kaydının hükmen iptal edildiği, talep sahibinin ise 1968 doğumlu …………….. adlı bir şahsın olmadığının hükmen tespit edildiği, taşınmaz malikinin kendisi olduğunu iddia etmesine (vekaleten) karşın, adına tespit ve tescil yapılan kişi kimlik bilgileri ile talep sahibinin (vekaleten) kişi kimlik bilgilerinin örtüşmediği görülmektedir. Talep sahibinin nüfus kaydı düzeltilse dahi maddi alemde hiç olmamış bir kişiye ait nüfus bilgileri ile talep sahibinin nüfus bilgilerini birebir örtüştürmek mümkün olmayacaktır. Çünkü kayıt maliki hukuk aleminde hiç olmamıştır. Bu durumda, talep sahibinin maddi hukuk açısından hak sahibi olup olmadığının belirlenmeye çalışılması ve bu yöndeki tüm yöntemlerin tüketilmesi gerekir.

Somut olay ve yasal durum karşısında, 1968 doğumlu Mustafa ve Alime kızı ……………. adlı bir kişinin hiç olmadığının tespiti ile bu kişi adına olan nüfus kaydının mahkemece iptal edildiği, 1975 doğumlu ………….' ın 1968 doğum tarihli olarak görünen ……………' nın nüfus kaydı ile hayatını devam ettirdiğinin mahkemece tespit edildiği ve …………….' nın nüfus kaydının karar sonrası 2006 yılıda oluşturulduğu; kadastro tespitine itiraz nedeni ile görülen davada kayıt maliki ………………' a tüm aramalara rağmen mahkemece ulaşılamadığı, kadastro tespitinin miras hükümleri nazara alınarak oluşturulduğu, kadastro tespitine itiraz sonucu verilen kadastro mahkemesi karaının da miras hükümleri ve mirasçılar arası sözleşmeler dikkate alınarak oluşturulduğu, dolayısıyla murisin 1968 doğumlu ……………. adlı bir mirasçısının hiç olmadığı, taşınmazın diğer hissedarı …………… ın, taşınmazdaki diğer hissedarın kardeşi 1975 doğumlu ……………… olduğuna dair bildirimlerinin bulunduğu dikkate alındığında, 1975 doğumlu Mustafa ve Alime kızı …………… ın taşınmazda hak sahibi olabileceğine dair güçlü emareler bulunduğu, Tapu Sicili Tüzüğünün 18., 74. ve 75. maddelerindeki yöntemlerin tüketilmeden karar

Page 142:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

kurulduğu anlaşılmakla , eksik inceleme ile kurulan ……………… Tapu Müdürlüğünün 28.05.2014 tarih ve 9977 yevmiye numaralı ret kararı ve bu ret kararını onayan ……………Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 09.06.2014 tarih ve 2014/6 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğü'nün 09.06.2014 tarih ve 2014/6 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğü'nün 28.05.2014 tarihli ve 9977 yevmiye numaralı ret kararının eksik inceleme nedeni "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Sayı: 96021322-110/61860 24.09.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü' nün 07.03.2014 tarihli ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, …………….. Tapu Müdürlüğü 'nün 04.02.2014 tarihli ve 111 yevmiye numaralı ret kararına, ……………. tarafından 17.03.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

Page 143:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İSTEM

…………..İli, ………….. İlçesi, Karataş Mahallesinde kain, Mustafa oğlu ……………… adına kayıtlı 461 ada 56 ve 57, 463 ada 2 ve 11, 467 ada 1, 2 ve 3 parsel numaralı taşınmazların satışı için başvurulmuş, taksim işlemi ile oluşan taşınmazların tapu kayıtları …………….. adına olmasına rağmen, tescile esas resmi senette malik adının ve taksim işleminden çıkan taşınmazların yer almadığının anlaşılması üzerine, ………………….. tarafından hatanın düzeltilmesi ve satış işleminin gerçekleştirilmesi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ

Müdürlükçe yapılan inceleme sonucunda, 23.10.2007 tarih ve 2565 yevmiye numarası ile düzenlenmiş olan resmi senette malik adının ve taksim işleminden çıkan taşınmazların yer almamasından kaynaklanan eksikliğin giderilebilmesi için Tapu Sicili Tüzüğünün 74. maddesi gereğince resmi senette imzası bulunan tarafların muvafakatlarının alınması gerektiği gerekçe gösterilerek talep reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME

…………….. İlçesi, ………………. Mahallesi 324 ada 20 parsel numaralı taşınmaz, 1/2 şer hisse itibari ile …………….. ve ………………. adına kayıtlı iken, 23.10.2007 tarih ve 2564 yevmiye numaralı işlemle her iki şahıs 1/18' er hisseyi kendi üzerlerinde ipka ederek, kalan payı 1/18'er hisse itibari ile muhtelif kişilere temlik etmişlerdir.

Bu temlik işleminden sonra, taşınmaz, ………………. Belediye Encümeninin 06.09.2006 tarih ve 2006/125 sayılı kararı ve ……………….. Kadastro Müdürlüğünün 06.06.2007 tarih ve 2006/357 sayılı değişiklik beyannamesine istinaden 460-468 adalar altında 62 adet parsele ifraz edilerek, ifrazen oluşan bu parsellerin tamamı 23.10.2007 tarih ve 2565 yevmiye numaralı işlemle miktar ve bedel farkı gözetilmeksizin taksim işlemine konu edilmiştir.

Taksim resmi senedine göre, 460 ada 61 parselin tamamı …………….., 460 ada 62 parselin tamamı ………………., 460 ada 63 parselin tamamı ……………., 460 ada 64 parselin tamamı …………., 460 ada 65 parselin tamamı ……………., 460 ada 66 parselin tamamı Alihan ……………, 460 ada 67 parselin tamamı ………………, 461 ada 58 parselin tamamı ……………., 461 ada 59 parselin tamamı …………….., 461 ada 60 parselin tamamı ………………., 463 ada 6 parselin tamamı ………….., 463 ada 7 parselin tamamı ………….., 464 ada 1 parselin tamamı ……………., 467 ada 4 parselin tamamı ……………., 467 ada 5 parselin tamamı …………….., 467 ada 6 parselin tamamı, ……………., 467 ada 7 parselin tamamı ……………., 461 ada 61 parselin tamamı ……………., 461 ada 62 parselin tamamı ………………, 462 ada 2 parselin tamamı ………………, 462 ada 3 parselin tamamı ……………., 463 ada 4 parselin tamamı ……………, 463 ada 5 parselin tamamı ………….., 463 ada 8 parselin tamamı ………………, 463 ada 9 parselin tamamı ……………., 465 ada 4, parselin tamamı ……………., 465 ada 5 parselin tamamı …………….., 465 ada 6 parselin tamamı ……………., 466 ada 5, parselin tamamı ………………, 466 ada 6, parselin tamamı ………………., 466 ada 7 parselin tamamı ………………., 466 ada 8 parselin tamamı ………………, 461 ada 63 parselin tamamı ………………, 461 ada 64 parselin tamamı …………….., 465 ada 3 parselin tamamı ……………….., 462 ada 1 parselin tamamı …………….., 462 ada 4 parselin tamamı. ………………., 463 ada 3 parselin tamamı, ……………………, 463 ada 10 parselin tamamı, ……………….., 468 ada 1 parselin tamamı,

Page 144:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………………, 468 ada 2 parselin tamamı, ………………, 468 ada 3 parselin tamamı ………………., 467 ada 9 parselin tamamı ………………., 467 ada 10 parselin tamamı …………….., 467 ada 11 parselin tamamı …………….., 463 ada 1 parselin tamamı ……………., 463 ada 12 parselin tamamı ………………., 465 ada 1 parselin tamamı ……………, 465 ada 2 parselin tamamı …………….., 467 ada 8 parselin tamamı ……………., 461 ada 55 parselin 1/6'şar hisse itibari ile ………………, ……………..,………………,……………………………, …………… ; 466 ada 1 parselin 1/6'şar hisse itibari ile ………………., ……………….,……………................................., ……………….: 466 ada 2, parselin …………………, ……………..,…………….,…………....................., …………. 466 ada 3 parselin …………., …….. ………….,……………,……………,……………., …… 466 ada 4 parselin ………….., ………..,……….,………….................., ………….. adlarına tescili hususunda anlaşılmış, taksim işlemine giren taşınmazlar arasında olmasına rağmen, 461 ada 56,57; 463 ada 2,11; 467 ada 1, 2,3 parsellerin hangi paydaşa verildiğine ilişkin bir ibarenin (taksim işleminden çıkan taşınmazlar arasında) bulunmadığı, bu parsellerin hangi paydaşa verildiğinin resmi senette gösterilmediği halde Mustafa oğlu ……………. adına tescil edildiği, yapılan işlem ve tescil sonrasında anılan kişi adına bu taşınmazlara dair tapu senetleri düzenlenerek kendisine verildiği, ikinci nüsha tapu senetlerinin de aynı doğrultuda olduğu ilgili Bölge Müdürlüğünce tespit edilmiştir.

Söz konusu taşınmazlar üzerinde yapılan 23.10.2007 tarih ve 2565 yevmiye numaralı resmi senette, tescil maliki …………….' ın sözleşmenin tarafı olarak yer aldığı, ancak bu kişi adına tapuda tescili yapılan taşınmazların resmi senette işleme giren taşınmazlar arasında gösterilmesine rağmen, paylaşmaya ilişkin metin bölümünde ……………. ve bu kişi adına tescil edilen taşınmazların yer almadığı görülmüştür.

Talep konusu taşınmazların tescil maliki ……………… tarafından bu taşınmazların satışı talebinde bulunulması üzerine, Müdürlükçe resmi senette bu taşınmazların işleme konu olmaması, …………….'a her hangi bir pay verilmediğinin görülmesi nedeni ile resmi senedin düzeltilmesi lüzumu, bunun içinde ilgililerin muvafakati veya mahkeme kararının gerekmesi gerekçelerine dayanılarak talep, 04.02.2014 tarih ve 111 sayılı karar ile reddedilmiş ve Bölge Müdürlüğünce de 07.03.2014 tarihli ve 2014/4 sayılı karar ve aynı gerekçelerle onanmıştır. Bunun üzerine ………………. tarafından 17.03.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edilmiştir. Başkanlığımızca, ret kararına konu taşınmazların tesciline dayanak belgelerde görülen hatanın mahiyetinin tespiti için konu hakkında müfettiş incelemesi talep edilmesi üzerine, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Başmüfettişliğince yapılan inceleme sonucunda 03.06.2014 tarih ve 2014/5 sayılı Ön İnceleme Raporu düzenlenmiştir.

Söz konusu raporda, olayın resmi senette yazım hatası bulunduğu, konunun Tapu Sicili Tüzüğü 74/1 kapsamında tapu sicilinde basit yazım hatası olarak değerlendirilmesi, buna göre tapu müdürü tarafından nedeni "düzeltmeler" sicilinde açıklanarak gerekirse Tapu Kanunu'nun 22/2. fıkrası uyarınca "müdürlükçe, taşınmazın sahibi olunduğuna ve başkasının alakası olmadığına dair fotoğraflı ilmühaber alınarak re' sen düzeltilmesi, yapılan düzeltme sonucunda aynı maddenin 6. fıkrası ve Türk Medeni Kanunu' nun 1019. maddesi gereği ilgililerine bilgi verilmesi, ayrıca resmi senet ile düzeltmeler sicili arasında irtibat kurularak resmi senedin uygun bir yerine düzeltmeler siciline bakılması bakımından (D.S. No: ...) şeklinde kayıt düşülmesi şeklinde işlem yapılması; resmi senetteki yukarıda belirtilen eksiklikler giderilinceye kadar geçerli olmak üzere üçüncü kişileri uyarıcı mahiyette taksime girenler/el değiştirenler dahil 62 adet taşınmazın beyanlar hanesine Tapu Sicili Tüzüğünün 26/2 ve 52/2. maddeleri uyarınca ret kararı verildiğinden ve yapılan taksim işleminin inceleme konusu edildiği ve Genel Müdürlükten

Page 145:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

talimat beklendiği hususlarında kayıt düşülmesi gerektiği, yönünde görüş belirtildiği dosya kapsamından anlaşılmıştır.

Başkanlığımızca konunun çözümünde tam kanaat oluşturulamadığından bir kez de Tapu ve Kadastro Kurulunda görüşülmesinin uygun olacağı mütalaa edilmiş, Genel Müdürlük Makamının 16.06.2014 tarihli ve 110/35953 sayılı makam oluru alınmış, Kurulca verilen 01.09.2014 tarih ve 50 sayılı karar, 04.09.2014 tarih ve 57556 sayılı yazı ile Başkanlığımıza iletilmiştir.

HUKUKİ SEBEBLER VE GEREKÇE

Aynen taksim, müşterek mülkiyete konu taşınmazın paydaşlar arasındaki anlaşma uyarınca parçalara bölünerek paylaşılmasıdır. Böylece müşterek mülkiyetin paydaşlardan her birinin payı karşılığında kendisine düşen parçada onun tekli mülkiyeti sağlanmış ve diğerleri üzerindeki mülkiyet hakkı sona ermiş olur. Paydaşların anlaşması halinde bölünen parçalardan bazıları üzerinde müşterek mülkiyet ilişkisinin sürdürülmesi mümkündür. Aynen taksim, müşterek mülkiyetli taşınmazda, paydaşların payına karşılık her paydaşı bağımsız bir parselin maliki yapmayı amaçlar. Yani her hissedara en azından bir mal veya hisse düşmesi gerekir. Ancak, paydaşlara düşecek miktar ve parsel sayısının eşit olması şart olmayıp bu hususta taraflar arası sözleşme asıldır(TMK. m.698).

Tapu Sicili Tüzüğünün 17. maddesine göre, kanunî istisnalar dışında, tapu sicilinde hak sahibi olan kişiler istemde bulunabilir. Tescilden önce hak sahibi olmuş kişiler de hakkın tescili için gerekli belgeleri ibraz ederek istemde bulunabilirler. 18. maddesinin 1 ve 2. fıkralarına göre, istem, müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından incelenir ve istemin hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı belirlenir. İstemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı nüfus cüzdanı istenir, ibraz edilen kimlik bilgileri ile tescile esas belgelerde yer alan nüfus bilgileri karşılaştırılarak istemde bulunan ile hak sahibinin aynı kişi olup olmadığı tespit edilir. 21. maddesine göre, sözleşme düzenlenmesi gereken işlemlerde resmî senet düzenlenir. Resmî senetlerin düzenlenmesine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 74. maddesinin 1., 4. ve 5. fıkralarına göre, kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı basit yazım hatası yapıldığının tespit edilmesi hâlinde, müdür tarafından nedeni düzeltmeler sicilinde açıklanarak, re'sen düzeltme yapılır. Kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı tescil veya esaslı yazım hatasının düzeltilebilmesi için ilgililerin yazılı olurunun alınması gerekir. İlgililerden birisinin yazılı oluru olmazsa, bu durum beyanlar sütununda belirtilerek, 26.9.2011 tarih ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre işlem yapılır. Yapılacak düzeltmeler hatalı yazımdan sonra hak sahibi olmuş kişilerin hakkını etkileyici nitelikte ise, bu hak sahiplerinin de yazılı olurları aranır. Tapu Sicil Müdürlüklerince Düzenlenen Resmî Senetlere İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 27. maddesine göre, resmî senetlerdeki yanlışlık ve eksiklik akdin altına yazılarak taraflar ve görevlilerce imzalanır.

Somut olayda, taksim işlemi sonucunda, …………… İlçesi, …………….. Mahallesi 324 ada, 20 parselin ifrazından oluşan 62 adet parselin resmi senette belli kişiler arasında taksim edildiği, hissedarlardan ………………' ın adına tescil edilen 461 ada, 56, 57; 463 ada, 2,11; 467 ada 1,2,3 parsellerin işleme giren taşınmazlar arasında gösterildiği, ancak paylaşmaya ilişkin metin bölümünde bu parsellerin gösterilmediği halde bu kişi adına tescil edildiğinden konu, kütük,

Page 146:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde yapılacak düzeltme hükümlerine göre değil; hak sahibinin belirlenmesi ve/veya resmi senette yanlışlık ve eksikliğin giderilmesi hükümleri açısından değerlendirilmelidir.

Belgelere göre, ……………' ın, ………….ilçesi, …….. Mahallesi 324 ada, 20 parselde 1/18 hisse maliki olduğu; bu parselin ifraz işlemini (kadastro aşaması) …………….' ın yürüttüğü; taksim işlemine bizzat katıldığı; ……………… adına tescili yapılan 461 ada 56,57; 463 ada 2,1 1; 467 ada 1, 2,3 parsel numaralı taşınmazların taksim işlemine konu edildiği ancak resmi senedin paylaşmaya ilişkin metin bölümünde …………… isminin ve bu kişi adına tescil edilen taşınmazların yer almadığı; buna rağmen ……………… adına bu tescillerin yapılarak adına tapu senetlerinin düzenlendiği; ………………' ın belli kişiler lehine haklarından feragatına ilişkin bir beyanının bulunmadığı sabittir.

Bir aynen taksim işleminde, tapu sicilinde yapılacak tescilin hukuki sebebi tarafların iradelerini gösterir resmi senettir. Aynen taksim işleminde, her bir hissedara en az bir taşınmaz veya taşınmaz hissesi verilmesinin asıl olduğu halde, ……………..' ın bir hissedar olarak işleme bizzat katılmasına rağmen resmi senette kendisine düşen bir taşınmaz/taşınmaz hissesinin gösterilmediği; taksim işlemine 62 adet parsel girdiği halde 57 parselin paylaşıma konu edilip 7 adet parselin paylaşımda gösterilmediği, paylaşımda gösterilmeyen bu 7 adet parselin ……………… adına tescil edildiği, dolayısıyla bilgi ve belgelere göre bu kişi adına tescil edilen taşınmazlarda hak sahibi olabileceği konusunda güçlü emareler bulunduğu ve sorunun resmi senette yazım hatası yapılmış olmasından kaynaklandığı anlaşılmakla birlikte, resmi senette …………………… adına tescil edilen taşınmazların tümünün bu kişi adına tesciline dair taraf iradelerinin net bir şekilde gösterilmediği de açıktır.

Tüm dosya kapsamından, ………………….. adına tescil edilen taşınmazların tümünün bu kişi adına tesciline dair taraf iradelerinin resmi senette açık bir şekilde yer almadığı, işlem sürecinde ana taşınmaz hissedarlarından ………………..' ın taksim işlemine bizzat katıldığı, ifrazen oluşan 62 adet parselin tamamının taksim işlemine konu olduğu, yalnızca resmi senedin paylaşımın açıklandığı metin bölümünde 461 ada 56,57; 463 ada 2.11; 467 ada 1, 2,3 parsel numaralı taşınmazların kime isabet ettiğinin gösterilmediği görülmüştür. İşlemle, ……………….. adına en az bir taşınmaz/taşınmaz hissesi verilmesi gerekirken bu kişi adına hiç taşınmaz isabet ettirilmemesi, anılan parsellerin taksim işlemine giren taşınmazlar arasında olmasına rağmen bu taşınmazların kime isabet edeceğinin gösterilmemesi, açıkta kalan bu parsellerin ………………… adına tapuda tescil edilerek bu kişi adına tapu senetlerinin düzenlenmesi, konunun resmi senette yazım hatası yapılmasından ibaret olduğu kanaatini doğurmaktadır.

Başmüfettişlikçe resmi senetteki söz konusu hatanın Tapu Sicili Tüzüğünün 74/1 maddesindeki kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde yapılmış basit yazım hatası olarak değerlendirilerek re'sen düzeltilmesi gerekir görüşüne karşın, söz konusu hata kütük, yevmiye defteri veya yardımcı sicillerde yapılmış değildir. Tescile esas belge olan resmi senette yapılmış bir hata bulunmaktadır. Dolayısıyla resmi senetlerin düzeltilmesine dair Tapu Sicil Müdürlüklerince Düzenlenen Resmî Senetlere İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 27. maddesine göre işlem yapılması gerekir. Resmi senette yer alan tarih, yevmiye numarası vb. idari işleyişe ait bilgiler dışındaki taşınmazın aynını ve ilgililerin haklarını etkileyebilecek hataların basit yazım hatası olarak değerlendirilmesi tapu sicil hukuku sistematiği açısından mümkün görünmediği kanaatiyle (ilgilinin anılan taşınmazlarda hak sahibi olduğuna ilişkin güçlü karine ve emareler bulunduğu da müşahede edildiğinden), konunun bir kez de Tapu ve Kadastro Kurulunda görüşülmesi için Genel Müdürlük Makamının emir ve müsaadelerine arz edilmesi sonucu Kurulca verilen 01.09.2014 tarih ve 50 sayılı karar ile;

Page 147:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

"...Belgelere göre, ………………'ın, …………….. ilçesi, ……………..Mahallesi, 324 ada, 20 parselde 1/18 hisse maliki iken; bu parselin ifraz işlemini (kadastro aşaması) ………………..'ın yürüttüğü; taksim işlemine bizzat katıldığı; ………………. adına tescili yapılan 461 ada 56, 57; 463 ada 2,11; 467 ada 1, 2, 3 parsel numaralı taşınmazların taksim işlemine konu edildiği ancak resmi senedin paylaşmaya ilişkin metin bölümünde ………………. isminin ve bu kişi adına tescil edilen taşınmazların yer almadığı; buna rağmen …………….. adına bu tescillerin yapılarak adına tapu senetlerinin düzenlendiği, resmi senedi tanzim eden ile buna dayalı düzenlenmesi gereken tapu senetlerini düzenleyerek ……………….'a veren personelin aynı olduğu, aksi düşüncenin ortaya çıkması için gerekli hiçbir delil bulunmadığı, resmi senet yazımı sırasında idaremiz görevlisince bir eksik durumun oluşturulduğu, bu eksikliğin kaynağının idaremiz görevlisinin olduğu, kütükte tescilli hak sahibinde bir şüphenin olmadığı, işlem yapmayı yani istemi karşılamayı engelleyecek bir mahkeme kararının bulunmadığı gözlenmiş aksine düşüncenin diğer parsellerinde yolsuz tescil olarak kabulü gerektireceği sonucunu doğuracağı kaldı ki bu taşınmazlarda işlem yapılmasına şimdiye kadar müsaade edildiği, diğer kişilerle ilgili resmi senedin eksikliği ve yanlışlığına dayalı bir ret durumunun olmadığı, tescili yolsuz görmenin tüm bu nedenlerle hayatın olağan akışına uygun bulunmadığı, tescil tarihi olan 23/10/2007 tarihinden beri bu parseller üzerine taraflar arasında ihtilafa düşülerek herhangi bir şerh talepleri bulunmadığı, idaremiz görevlilerinin tanzim ettiği evraktaki hatanın giderilmesi görevinin idaremizde olduğundan, talebin karşılanması yönünde görüş birliği oluşmuştur." şeklinde değerlendirme yapılarak, Kararın sonuç bölümünde;

" . T a p u Müdürlüğü'nce resmi senette yapılmış basit yazım hatası olarak değerlendirilmesi ve Bölge Müdürlüğü'nden taksime konu 62 parselin ikinci suret tapu senetlerinin birer örneği temin edilerek talep sahibi ………………..'a verilen tapu senetleri ile karşılaştırılması, uyumlu olması halinde talebin karşılanması gerektiği, Tapu Müdürlüklerinin talebin reddine ilişkin esaslar Tapu Sicili Tüzüğü'nün 26 ıncı maddesi ve Genel Müdürlüğümüzün 2013/1 sayılı Ret Kararı Genelgesi ile düzenlendiğinden belirtilen esaslara uyulması yönünde ilgili müdürlüğün uyarılması gerektiğine ve kararın gereği için Tapu Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesi." sonucuna varılmıştır.

Genel Müdürlüğümüz Tapu ve Kadastro Kurulu'nun 01.09.2014 tarih ve 50 sayılı Kararı gereğince; …………… İli, …………. İlçesi, ………………. Mahallesinde kain, ……………….adına kayıtlı 461 ada 56 ve 57, 463 ada 2 ve 11, 467 ada 1, 2 ve 3 parsel numaralı taşınmazların satışı; tescile esas resmi senette malik adının ve taksim işleminden çıkan taşınmazların yer almamasından kaynaklanan hatanın düzeltilmesi ve satış işleminin gerçekleştirilmesi taleplerine ilişkin olarak Yunak Tapu Müdürlüğü'nce verilen 04.02.2014 tarihli ve 111 yevmiye numaralı ret kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………... Bölge Müdürlüğü' nün 07.03.2014 tarihli ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ……………… Tapu Müdürlüğü 'nün 04.02.2014 tarihli ve 111 yevmiye numaralı ret kararının "BOZULMASINA" karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 148:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

SSayı :96021322-110/63909

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

…………….. Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 09.06.2014 tarih ve 27673 yevmiye numaralı ret kararına karşı yapılan itiraz üzerine, Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğünce verilen, 18.08.2014 tarih ve 2014/33 sayılı onama kararına, vekil Av. …………… tarafından 08.09.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

Page 149:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İSTEM

………….İli, …………….. İlçesi, ………………. Mahallesi, 44570 ada 4 parsel ve 44591 ada 2 parsel ………… numaralı taşınmazlar ………….. adına kayıtlı iken, ……………. 11. Noterliğinden ……………….İnşaat Ticaret Sanayi Yayıncılık A.Ş lehine tanzim edilen 05.06.1995 tarih ve 26034 sayılı kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin, devrine yönelik olarak, …………….Emlak Anonim Şirketi (unvanı değişerek ………………. İnşaat Ticaret ve Yayıncılık Anonim Şirketi olmuştur.) yetkilisi ………….. ile ……………… vekili ……………. arasında düzenlenen, ………………3. Noterliği'nin 11.04.2014 tarih 4682 yevmiyeli "Satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin devri" sözleşmesinin tapu kaydına şerh verilmesi talebi ile vekil ……………. tarafından 06.06.2014 tarih 2014/37849 sayılı başvuruyla Tapu Müdürlüğüne başvurulmuştur.

RET NEDENİ

İstemin, daha önce 09.08.2012 tarih 2012/35063 numaralı başvuru ile aynı taşınmazlar üzerindeki, 14.03.1996 tarih ve 834 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesi şerhinin terkinine dair yapılan talebin, ……………. Tapu Müdürlüğü tarafından 09.10.2012 tarih ve 42774 yevmiye numaralı işlemle reddedildiği, Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğünce de kararın aynı gerekçelerle onandığı, Genel Müdürlüğümüzün 28.03.2013 tarih ve 2013/34 sayılı kararı ile itiraza konu ret kararının bozulması üzerine kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin 16.04.2013 tarih ve 19560 yevmiye numaralı işlemle terkin edildiği, bu sebeplerle mahkeme kararı veya yeni bir sözleşme olmadıkça talebin karşılanamayacağı gerekçe gösterilerek ret edildiği görülmüştür.

YAPILAN İNCELEME

…………….İli, …………… İlçesi, …………….Mahallesi, 44570 ada 4 parsel ve 44591 ada 2 parsel numaralı taşınmazların ……………. adına kayıtlı olduğu;

………………. ile …………Emlak (……………… İnş. Tic.San.Yayıncılık A.Ş) arasında ……………..11. Noterliğinden tanzim edilen 05.06.1995 tarih ve 26034 sayılı işlemle kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesi imzalandığı;

Anılan kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin 14.03.1996 tarih ve 834 yevmiye numaralı işlem ile tapu kütüğüne şerh edildiği;

Anılan taşınmazlarda, bu kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin şerhi ile beyanlar hanelerindeki "H. yapı katılım bedeli borcu vardır 16.01.2008-702 yev." şeklindeki belirtme dışında herhangi bir belirtme, şerh vb. takyidat ve kısıtlamanın bulunmadığı;

Malik ……………. tarafından, söz konusu kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin feshi (iptali) ve tedbir şerhinin terkini için dava açıldığı ve …………….. 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.12.2011 tarih ve 2009/239 sayılı arar kararında davanın reddine

02/10/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 150:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

karar verildiği, ancak tapu kütüğündeki satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin durumu ile ilgili her hangi bir hüküm kurulmadığı, 27.12.2011 tarih ve 2009/239-2011/421 E.K. sayılı gerekçeli kararında da sözleşmenin feshi için gerekli şartların oluşmadığından davanın reddine karar verildiği;

………………18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.12.2011 tarih ve 2009/239-2011/421 E.K. sayılı kararının temyiz edildiği ve Yargıtay …….. H.D.' nin 27.09.2012 tarih ve 2012/2464-2012/5486 E.K. sayı kararı ile usul yönünden bozulduğu,

Dava ilk derece Mahkemesinde derdest iken, kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesi şerhinin terkini için malik vekili Av. ……………… tarafından talepte bulunulduğu, söz konusu şerhin terkinine dair, 09.08.2012 tarih 2012/35063 sayılı başvuru ile yapılan talebin, ………….. Tapu Müdürlüğünün 09.10.2012 tarih ve 42774 yevmiye numaralı işlemle reddedildiği ve bu ret kararının Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğünün 27.12.2012 tarih ve 2012/21 sayılı kararı ile onandığı, onama kararına karşı vekil Av. …………….. tarafından 22.01.2013 tarihli dilekçe ile

itiraz edilmesi üzerine Genel Müdürlüğümüzün 28.03.2013 tarih ve 2013/34 sayılı kararı ile itiraza konu ret kararının bozulduğu, anlaşmazlığa konu kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin 16.04.2013 tarih ve 19560 yevmiye numaralı işlemle terkin edildiği,

Daha sonra, …………… 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.05.2013 ve 2013/20-350 E.K. sayılı kararı ile 05.06.1995 tarih ve 26034 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi ve taşınmaz üzerindeki şerhin terkinine ilişkin istemin reddine karar verildiği,

………….. 11. Noterliğinden ……………İnşaat Ticaret Sanayi Yayıncılık A.Ş lehine tanzim edilen 05.06.1995 tarih ve 26034 sayılı kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin devrine yönelik olarak, ……………. Emlak Anonim Şirketi (unvanı değişerek Osmanlı İnşaat Ticaret ve Yayıncılık Anonim Şirketi olmuştur.) yetkilisi …………… ile ……………… vekili ……………. arasında düzenlenen, …………… 3. Noterliği'nin 11.04.2014 tarih 4682 yevmiyeli "Satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin devri" sözleşmesinin tapu kaydına şerh verilmesi talebi ile vekil …………… tarafından 06.06.2014 tarih 2014/37849 sayılı başvuruyla Tapu Müdürlüğüne başvurulduğu,

……………… Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 09.06.2014 tarih ve 27673 yevmiye numaralı ret kararına karşı yapılan itiraz üzerine, Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğünce verilen, 18.08.2014 tarih ve 2014/33 sayılı onama kararına karşı, vekil Av. ………………. tarafından 08.09.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

Page 151:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE

Tapu Sicili Tüzüğünün 47/c maddesine göre, taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat hakkı sözleşmelerinin, tapu sicilinde şerhi için noterce düzenlenen sözleşme aranır.

2644 sayılı Tapu Kanunu' nun 26. maddesinin 7. ve 8. fıkraları, Noterlik Kanununun 44 üncü maddesinin (B) bendi mucibince noterler tarafından tanzim edilen gayrimenkul satış vadi sözleşmeleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin taraflardan birinin istemesi halinde taşınmaz siciline şerh verileceğini, şerhten itibaren beş yıl içinde satış yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse işbu şerhin tapu sicil müdürü veya tapu sicil görevlileri tarafından re'sen terkin olunacağını düzenlemiştir.

Kanunun bu hükmünü açıklamak üzere yayınlanan, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 03.03.2009 tarih ve 2009/6 sayılı Genelgesi, "satış vaadi veya arsa payı kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin mevzuat çerçevesince, Noterlerce düzenlenmiş ve sözleşmenin şerh edilemeyeceğine dair aksine bir hüküm yok ise; şerh, taraflardan birinin talebi ile şerh edilebilir. Tapu siciline şerh edilmesinden itibaren işleme konu taşınmazın satışı beş yıl içinde yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse malikin istemi ve terkin harcının yatırılması koşuluyla şerh terkin edilebilir. Şerhin terkin edilmesi halinde Türk Medeni Kanunu'nun 1019'uncu maddesi uyarınca lehtara bilgi verilmesi gerekmektedir.

Kanun hükmünde, satış vaadi sözleşmeleri ile kat karşılığı inşaat sözleşmeleri şerhlerinin belli şartların gerçekleşmesi halinde tapu idarelerince re'sen terkinine dair yükümlülük getirilmiştir. Bu şartlar, satış vaadi sözleşmelerinin şerhinde, şerhten itibaren beş yıl içinde satışın yapılarak tapuya tescil edilmemesi; kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde ise beş yıl içinde irtifak hakkı tesis edilerek tapuya tescil edilmemesidir. Kanunda belirtilen bu işlemler, belirtilen süre içerisinde yapılmazsa şerhin idarece re'sen terkini ön görülmüştür. Ancak, idarece tapu kütüğünde yapılan işlemler üzerinden geçen sürelerin takibi sorunu ile yapılacak terkin işleminin 492 sayılı Harçlar Kanununa göre harca tabi işlemler olması dolayısıyla, Kanunda öngörülen sürenin dolduğunun öğrenilmesi ve tespiti ile tapu harcının tahsilinin sağlanması için Genelgede şerh lehtarı ve/veya taşınmaz malikinin talebi ve tapu harcının ödenmiş olması aranmıştır.

Kanun hükmünde de açıkça belirtildiği üzere şerhin etkisi tapu siciline şerhten itibaren beş yıldır. (Oğuzman/Seliçi, Eşya Hukuku, 2013, s.396). Ancak bu süre, sözleşmenin geçerlilik süresi ile ilgili olmayıp şerhin tapu sicilinde etkisini göstereceği süreyi ifade eder. Öte yandan ön görülen bu süre yedek hukuk kuralı olup, tarafların bu sürenin altında veya üstünde bir süre öngörmeleri mümkündür. (Şeref ERTAŞ, Eşya Hukuku,2011.s.168). Kanunda ön görülen beş yılın sonunda tarafların şerh anlaşmasına varmaları halinde yeniden sözleşmeyi şerh ettirmeleri mümkündür. Bu durumda şerhin etkisi yine şerhten itibaren beş yıl olacaktır.(Oğuzman/Seliçi, Eşya Hukuku, 2013, s.396). Kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmelerinin devredilmesi de mümkündür. (Galip ESMER, Mevzuatımızda Gayrımenkul Hükümleri ve Tapu Sicili, 1998, s.930). Buradan, sözleşme lehtarı alıcının tek taraflı iradesi ile tapu siciline şerh edilebilen kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmelerinin, kanunda öngörülen sürenin dolması veya terkin şartları oluşması nedeni ile terkin edilmesi halinde, bu sözleşmenin yeniden tapu siciline şerh

Page 152:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

edilebilmesi için artık sözleşme lehtarı alıcının tek taraflı iradesinin yeterli olmayıp, şerh anlaşmasına (malikin bizzat veya vekaleten talebi) varılması gerektiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda belirtilen nedenlerle, satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmeleri şerhlerinin terkini için talep aranmakla birlikte, kanunda belirtilen süre içinde yine kanunda belirtilen işlemler tapuda yapılmamışsa (şerhten itibaren beş yıl içinde satışın yapılarak lehtar lehine tapuda tescil yapılmamışsa ve/veya kat irtifakı kurularak tapuya tescil edilmemişse) malik yönünden terkini talep yetkisi gerçekleşmiş olacağından, talep edilmesi ve tapu harcının tahsilinin belgelenmesi halinde başkaca bir araştırmaya (sözleşme hükümlerinin yerine getirilip getirilmediğinin araştırılması gibi) gerek kalmaksızın şerhin terkini gerekir.

Yine aynı Kanun menfaatler dengesine uygun olarak, Kanunda ön görülen süreler içerisinde Kanunda belirtilen işlemler yapılmazsa idarece re'sen terkin suretiyle malikin korunmasının yanında, sözleşme yürürlükte olduğu sürece olarak malik olmayan sözleşme lehtarına (alıcı/yüklenici) tek taraflı olarak tapuda şerh ettirme yetkisi vererek satış vaadi lehtarı/yükleniciyi koruduğu görülmektedir.

Olayda, tapu kaydına şerh edilen bir kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesi şerhinin, malik yönü ile terkini talep etme şartlarının oluşması akabinde, malikin talebi üzerine terkininden sonra, terkin edilen bu şerhin lehtarı ile talep sahibi arasında terkine konu sözleşmede yer alan ve sözleşmenin devrine yönelik yetki ve hak tanıyan bir hükmüne binaen yapılan başka bir kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin tapuda şerhi istenmektedir.

İtirazcı tarafından, …………….İnşaat Ticaret Yayıncılık AŞ. ile taşınmaz maliki ……………… arasında yapılan ve 14.03.1996 tarih ve 834 yevmiye ile tapu siciline şerh edilen, kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi ve şerhin terkini isteminin reddine dair mahkeme kararı bulunmasına rağmen bu şerhin terkin edildiği, müvekkil talep sahibinin yukarıda belirtilen sözleşmede yer alan bir hükme istinaden sözleşmeyi devraldığı, önceki sözleşmenin yerine getirilmemesinde şerh lehtarının bir kusurunun bulunmadığı, haksızlığı mahkeme kararı ile belirlenen ve terkin talebi mahkemece reddedilen malikin bu taşınmazları 3. kişiye devri halinde hukuki korunmadan yoksun kalacakları, bu nedenle müvekkilinin tarafı olduğu sözleşmenin tapuda şerhi gerektiği savında bulunulmuştur.

Taraflar arası yapılan bir sözleşmenin (olayda satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi) geçerliliğini devam ettirip ettirmediği ile bu sözleşmenin tapu sicilinde şerhi ve tapu sicilinden terkini farklı kavram ve vakalardır. Yukarıda da izah edildiği gibi kat karşılığı inşaat ve /veya satış vaadi sözleşmelerinin feshi, yürürlükte olup olmaması taraflar arasındaki bir iç sorun olup, sözleşme ve ilgili kanun hükümlerine göre tarafların anlaşması veya yargı kararı ile belirlenecekolan bir husustur. Tapu siciline şerh edilen satış vaadi veya kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tapu siciline şerhi ve tapu sicilinden terkininin şekil ve şartları ise 2644 sayılı Tapu Kanunu'nda ve ilgili idari düzenlemelerde belirlenmiştir. Buna göre satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin terkininin şartı, şerh tarihinden itibaren beş yıl içinde satış vaadinde satışın yapılarak lehtar adına tapuya tescilin yapılmaması ve/veya kat karşılığı inşaat sözleşmesinde ise beş yıl içinde kat irtifakı kurularak tapuya tescil edilmemiş olmasından ibarettir (şerhin etki süresinin sona ermesi). Bu şartlar gerçekleştiğinde malik yönünden terkini

Page 153:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

talep yetkisi doğar (kaldı ki Kanun bunu talebe de bağlamamış, idarece re'sen terkinini öngörmüştür.).

………………18.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/239 Esas numaralı dosyasında açılan, ……………. ile ………….. Emlak AŞ.(………….. İnş. Tic.San.Yayıncılık A.Ş) arasında imzalanan ve 14.03.1996 tarih ve 834 yevmiye numarası ile tapu siciline şerh edilen …………….11. Noterliğinden düzenlenme 05.06.1995 tarih ve 26034 sayılı kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi ve tedbir şerhinin terkini talepli dava sonucunda, Mahkemece "davanın reddine" şeklinde karar verilmesinden, anılan sözleşmenin fesih şartlarının gerçekleşmediği ve yürürlükte olduğu anlaşılmakta ise de, kararda, taşınmaz üzerindeki kat karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin terkini veya muhafazasına yönelik bir hüküm kurulmadığı ve kararın henüz kesinleşmemiş olması nedeni ile tapu sicilindeki şerhin kanuni etki süresinin dolduğu ve malik yönünden terkini talep şartlarının oluştuğu açık olduğundan, Tapu Sicili Tüzüğü, Türk Medeni Kanunu ve Tapu Kanunu' nun ilgili hükümleri gereği malikin talebi üzerine söz konusu sözleşme şerhi, terkin edilmiştir.

Bu defa, ……………. 18.Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda anılan kararının temyizen bozulması üzerine verdiği 30.05.2013 tarih ve 2013/20-350 E.K. sayılı kararı ile yukarıda zikredilen kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshine ve taşınmaz üzerindeki şerhin terkinine ilişkin istemin reddine şeklinde hüküm kurulduğu, bu kararın da temyiz aşamasında olup henüz kesinleşmediği dosyadan görülmüştür.

Malik …………… ile …………. Emlak AŞ (…………. İnş. Tic.San.Yayıncılık A.Ş) arasında ……………. 11. Noterliğinden 05.06.1995 tarih ve 26034 sayılı işlemle düzenlenen kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi istemi ile açılan dava sonucuna göre, malikin ileri sürdüğü fesih gerekçelerinin yüklenicinin kusurundan kaynaklanmadığının, sözleşmenin feshedilmediğinin, sözleşmenin yürürlükte ve geçerli olduğunun yargı kararı ile belirlenmiş olduğu (kesinleşmesi koşuluyla) ve tapu sicilindeki şerhin terkini talebinin reddine ilişkin açık hüküm kurulduğu dosyadan anlaşılmaktadır.

Malik ……………. ile ……………… Emlak AŞ (…………….. İnş. Tic.San.Yayıncılık A.Ş) arasında ………….. 11. Noterliğinden tanzim edilen 05.06.1995 tarih ve 26034 sayılı işlemle düzenlenen kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin "DEVİR HAKKI" başlıklı ana 4. maddesinde, " ……………. arsa sahibine olan yükümlülüklerini yerine getirmek kaydıyla kooperatiflerle, şirketlerle, şahıs, kurum ve kuruluşlarla dilediği bedel ve yüzde ile kat karşılığı gayrımenkul satış vaadi sözleşmeleri yapabilir. İşi dilediği bedel ve şartlarla ihale edebilir, arsa sahibi iş bu sözleşme ile gerekli vekaleti vermiştir. Ancak ……………' nın arsa sahibine karşı iş bu sözleşme çerçevesinde mesuldür" şeklindeki sözleşme hükmü ile sözleşme lehtarına sözleşmeyi 3. bir kişiye devir yetkisi tanındığı görülmektedir.

Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve öğreti görüşleri dikkate alındığında, Kanunda ön görülen süre ve şartlar yönünden terkin koşulları oluşması nedeni ile terkin edilen kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin veya ilk sözleşmedeki sözleşmeyi devir yetkisine istinaden düzenlenen talebe konu sözleşmenin bu aşamada sözleşme lehtarı alıcının/alıcıların tek taraflı iradeleri ile şerhinin mümkün olmadığı; daha önce terkin edilen sözleşmenin henüz

Page 154:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

kesinleşmemiş mahkeme kararına göre, feshedilmediği ve halen yürürlülüğünü ve geçerliliğini devam ettirdiği anlaşıldığından, mahkeme kararı kesinleşinceye kadar geçecek zaman sürecinde, malik ile terkin edilen sözleşme lehtarı veya malik ile sözleşmeyi devir alan talep sahibinin şerh konusunda anlaşmaları (talepleri) halinde malik ile Osmanlı Emlak AŞ. arasında yapılan veya bu şirket ile sözleşmeyi devralan talep sahibi arasında akdedilen sözleşmenin tapu siciline şerh verilebileceği anlaşılmaktadır.

Mezkur sözleşmenin feshine konu davanın, ……………... Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.05.2013 ve 2013/20-350 E.K. sayılı kararı yönünde kesinleşmesi halinde, bu karara istinaden kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin yüklenicinin veya alt yüklenicinin tek taraflı talebi ile tekrar tapu siciline şerh edilip/edilemeyeceğinin, kararın kesinleşmesini müteakiben talep edilmesi halinde ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir.

Mevcut durumda, malik ile yüklenici/alıcı lehtarın şerh anlaşması (malikin muvafakati) bulunmaksızın tek taraflı iradeleri talep konusu sözleşmenin tapu sicilinde şerhinin mümkün

olmadığı; bu aşamada tapu sicilinden şerhi terkin edilen kat karşılığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesinin, ………..18. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2013/20 E. sayısında davalı olduğu

hususunun, tapu sicilinin beyanlar hanesinde belirtilmekle yetinilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, …………….. Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 09.06.2014 tarih ve 27673 yevmiye numaralı ret kararı ve Tapu ve Kadastro ……….. Bölge Müdürlüğünce verilen, 18.08.2014 tarih ve 2014/33 sayılı onama kararının mevcut durumda yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğü' nün 18.08.2014 tarih ve 2014/33 sayılı kararı ile onanan, …………… Tapu Müdürlüğü' nün 09.06.2014 tarih ve 27673 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı : 96021322-110/63289 16.10.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

…………….Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 12.06.2014 tarih ve 21 sayılı kararı ile "Karar Verilmesine Yer Olmadığı" na hükmedilen, ……………. Tapu Müdürlüğünün 08.04.2014 tarihli ve 6712 yevmiye numaralı ret kararına, ……………. tarafından 22.07.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

Page 155:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İSTEM

………….. İli, …………….İlçesi ……………….e Mahallesi, 38902 ada 1 parsel numaralı, 4275,00m2 miktarındaki Altışar katlı Yedi Adet Kargir Apartman niteliğindeki 1/83 arsa paylı A Blok Bodrum Kat 11 nolu dükkanın tamamı Ahmet oğlu ……………… adına kayıtlı olup, taşınmaz maliki ………………… bizzat hareketle "Dükkan" olan bağımsız bölüm cinsinin "Mesken" olarak değiştirilmesi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunun 24. Maddesinin 2.fıkrası hükümlerine göre, bağımsız bölüm niteliğinin değiştirilebilmesi için zorunlu olan tüm kat maliklerinin muvafakatnamelerinin ibraz edilmesi gerekirken (12) nolu bağımsız bölüm malikinin muvafakatının olmadığından, bağımsız bölüm niteliğinin "dükkan" olan vasfının "mesken" olarak değiştirilmesi talebi reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME

…………. İli, ……………… İlçesi ………….. Mahallesi, 38902 ada 1 parsel numaralı, 4275,00m2 miktarındaki Altışar katlı Yedi Adet Kargir Apartman niteliğindeki 1/83 arsa paylı A Blok Bodrum Kat 11 nolu dükkanın tamamı Ahmet oğlu ………………. adına kayıtlı olup, taşınmaz maliki ………………… bizzat hareketle "Dükkan" olan bağımsız bölüm cinsinin "Mesken" olarak değiştirilmesi için 27.12.2013 tarihinde 2013/36030 nolu ile başvuru talebinde bulunulmuştur.

…………….. Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 08.04.2014 tarih ve 6712 yevmiye numaralı ret kararının ……………….'ye 09.04.2014 tarihinde elden tebliğ edilmiş olduğu, kararın sonuç kısmında; verilen bu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde …………. Bölge Müdürlüğüne itirazda bulunulabileceği ilgilisine bildirilmiş olmasına rağmen, ………………. tarafından Bölge Müdürlüğüne vermiş olduğu 27.05.2014 tarihli itiraz dilekçesinin, tarihinin mevzuatımızca öngörülen yasal itiraz süresinin içinde yapılmadığının Bölge Müdürlüğünce tespit edilmiş olduğu, bu sebeple Bölge Müdürlüğünce 12.06.2014 tarih ve 21 sayılı karar ile itiraz hakkında "Karar Verilmesine Yer Olmadığı" yönünde karara varılmış olduğu,

Bunun üzerine, …………… tarafından 22.07.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğe itirazda bulunmuştur.

HUKUKİ SEBEBLER VE GEREKÇE

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesine göre; tasarruf yetkisine ve hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam değilse istem reddedilir. Bununla birlikte, hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam olmasına rağmen, tasarruf yetkisini belirten belgenin tamamlanması gereken hallerde, malikin rızası veya hakimin kararıyla geçici tescil şerhi verilebilir.

16/10/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 156:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu Sicil Tüzüğünün 26. maddesi, " Mevzuat ve bu Tüzükte yer alan hükümlere uygun olmayan ve 4721 sayılı Kanunun 1011 inci maddesine göre geçici şerhe de imkan bulunmayan istemler, geciktirilmeden, gerekçesi, itiraz yeri ve süresi de belirtilmek suretiyle reddedilir. Ret kararının varlığı, tarih ve yevmiye numarası esas alınarak kütüğün beyanlar sütununda belirtilir. İstemin reddi halinde, red gerekçesi giderilmeden reddin konusu tapu işlemi yapılamaz. Ret kararı, istem sahibine elden veya 11/02/1959 tarih ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Ret kararına, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde müdürlüğün bağlı bulunduğu bölge müdürlüğüne, bölge müdürlüğünün kararına karşı da tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Genel Müdürlüğe itiraz edilebilir." hükmündedir.

İtirazçı tarafından 22.07.2014 tarihli itiraz dilekçesinde …………..Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 08.04.2014 tarih ve 6712 yevmiye numaralı ret kararının tarafına tebliğ edilmediği, kararın içeriğinin tarafından öğrenildiği gibi süresi içinde itiraz edildiği belirtilmiştir. Ancak …………. Tapu Müdürlüğü tarafından düzenlenen 27.12.2013 tarih 2013/36030 tarihli başvuru evrağının ……. ………. tarafından 09.04.2014 tarihinde "Evraklarımı ve red kararımı elden teslim aldım" ifadesi ile imzalandığı görülmüştür.

Dosya kapsamından ve itirazcının itiraz dilekçesinin tarihinden, ilgili …………. Tapu Müdürlüğü tarafından verilen 08.04.2014 tarih ve 6712 yevmiye numaralı ret kararına karşı itirazın, itiraz sahibince süresinde yapılmadığı anlaşılmaktadır. Tüzüğün belirtilen amir hükmü gereğince, Tapu Müdürlüklerince verilen kararlara karşı tebliğ tarihi üzerinden onbeş gün geçtikten sonra ilgililerince Bölge Müdürlüğüne ve bu birimin kararına karşı da tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün geçtikten sonra Genel Müdürlüğe itiraz hakları kalmamaktadır. İlgililerin itiraz sürelerini kaçırması durumunda, ret nedenlerini ortadan kaldırıcı, müdürlüğüne gerekçelerinin aksine bir hukuki sebep veya yeni bir vak'anın gerçekleştiği ileri sürülmek veya yeni bilgi ve belge ibraz edilmek suretiyle ilgili tapu müdürlüğünden yeniden talepte bulunulmasının mümkün olmasının yanında, itirazcının yargı mercilerine başvurma hakları da bakidir.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, …………..Tapu Müdürlüğünün, 08.04.2014 tarih 6712 yevmiye numaralı ret kararına karşı süresinde yapılmayan itiraz üzerine …………Tapu ve Kadastro ………… Bölge Müdürlüğünün 12.06.2014 tarih ve 21 sayılı "Karar Verilmesine Yer Olmadığı" kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ

…………….Tapu Müdürlüğünün, 08.04.2014 tarih ve 6712 yevmiye numaralı ret kararına karşı süresinde yapılmayan itiraz üzerine, …………… Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğünün 12.06.2014 tarih 21 sayılı "Karar Verilmesine Yer Olmadığı" dair kararının, "O N A N M A S I" na karar verilmiştir.

Page 157:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı :96021322-110/63100 27.10.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğü' nün 11.06.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan, …………….Tapu Müdürlüğü' nün 13.05.2014 tarihli ve 4040 yevmiye numaralı ret kararına, ……………….Defterdarlık Milli Emlak Müdürlüğü' nün 01.07.2014 tarih ve 5679 sayılı yazısı ile itiraz edilmiştir.

Page 158:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İSTEM:

……………li, ……………. İlçesi, ……………….. Mahallesi, 4731 ada, 2 parsel numaralı, 16575, 65 m2 miktarlı, "arsa" vasıflı, Maliye Hazinesi adına kayıtlı taşınmazla ilgili olarak; …………….Defterdarlık Milli Emlak Müdürlüğünün 06.05.2014 tarih ve 1263297-21150106326/3166 sayılı yazıları ile anılan taşınmazın 13791/1657562 hissesinin, …………..Tekstil ve Yağ San. Tic. Ltd. Şirketine 116.650.00 Türk Lirası bedel karşılığında satışının yapıldığı, satış bedelinin 30.000.00 Türk Lirasının peşin alındığı, geri kalan 86.650.00 Türk Lirası anapara ve 8.794.68 Türk Lirası kanuni faizi olmak üzere toplam 95.444.68 Türk Lirası bedel üzerinden taşınmaz üzerine hazine lehine kanuni potek tesisi ve tescili talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

Türk Medeni Kanunu'nun 893. maddesinde kanuni ipotek bedelinin satıştan arta kalan miktar için tesis edilebileceği, bu miktara ilave miktar eklenemeyeceği, istemle ilgili olarak "TAKBİS" ortamında da kanuni ipotek miktarına ilave yapılamadığından satış bedelinden arta kalan 86.650.00 Türk Lirası için kanuni ipotek tesis edilmesi gerekirken, 95.444.68 Türk lirası bedel için ipotek tesisi talep edildiğinden, kanuni ipotekli satış işleminin gerçekleştirilmesine yönelik istem; Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü'nün 26. maddeleri gereğince ……………..Tapu Müdürlüğü'nün 13.05.2014 tarih ve 4040 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………. İli, ………….. İlçesi, ……………. Mahallesi, 4731 ada, 2 parsel numaralı, 16575.65 m2 miktarlı, "arsa" vasıflı taşınmazın maliye hazinesi adına kayıtlı olduğu,…………… Defterdarlık Milli Emlak Müdürlüğünün 06.05.2014 tarih ve 3166 sayılı yazısına istinaden,

yukarıda bahsedilen taşınmazın 13792/1657562 hissesinin tamamının 116.650.00 Türk Lirası bedelle, …………….. Tekstil ve Yağ Sanayi Ltd. Şirketine satıldığı ve satış bedelinin 30.000.00 Türk Lirasının peşin olarak tahsil edildiği, geriye kalan 86.650.00 Türk Lirasının taksitlendirildiği, 8.794.68 Türk Lirası faiz uygulanarak toplam 95.444.68 Türk Lirası bedel üzerinden 12.05.2014 tarih ve 2014/4962 başvuru istem belgesi ile …………….. Tapu Müdürlüğüne başvuruda bulunularak kanuni ipotekli olarak satış ve tescil talebinde bulunulduğu,

……………..Tapu Müdürlüğünce istemin Türk Medeni Kanunu'nun 893. maddesi kapsamında yer alan hükümler doğrultusunda; ipotek bedelinin satıştan arta kalan miktar için tesis edilebileceği, bu miktara ilave miktar eklenemeyeceği, "TAKBİS" ortamında da kanuni ipotek miktarına ilave yapılamadığı gerekçeleri istemin reddedildiği, ret kararına karşı yapılan başvurunun ………………. Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünce yapılan incelenmesi sonucu kararın 11.06.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararla onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

Page 159:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4706 Sayılı Hazineye ait taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda değişiklik yapılması Hakkında kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, mülkiyeti hazineye ait olan taşınmazların taksitli satışlarının yapılması ile ilgili olarak; taşınmazların taksitli satışlarında taksit tutarını ve kanuni faizlerini karşılayacak miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu verilmesi veya satışı yapılan taşınmazın üzerinde 4721 sayılı Türk Medeni kanunu hükümleri gereğince hazine lehine kanuni ipotek tesis edilmesi halinde, taşınmazın alıcısı adına devredilebileceği hüküm altına alınmıştır.

Kural olarak, bir ipotek sözleşmesinin tapuda tescili için taşınmaz malikinin yazılı istemi gerekir. Ancak bazen bir kanun hükmü ile tapuda tescili gerekmeden ipotek hakkının doğacağı öngörülebilir. Bunlara tescile tabi olmayan kanuni ipotek denir. Bazende tescili gerekmekle birlikte, kazanma sebebi olarak doğrudan kanun hükmünün söz konusu olduğu ipotekler vardır ki bunlara da tescile tabi kanuni ipotek hakları denir. Satıcının satıştan doğan alacağı için konulan ipotekler bunlardandır. Türk Medeni Kanunu'nun 893. ve 894. maddeleri bu konuyu, satıştan doğan alacağı için satılan taşınmaz üzerinde satıcının kanuni ipotek hakkının tescilini isteyebileceği ve bu hakkın mülkiyetin naklini izleyen üç ay içinde istenerek tapu sicilinde tescil edilmiş olması gerektiği şeklinde düzenlemiştir. Tescile tabi kanuni ipotek haklarının, tapuda tescili gerekmekle birlikte bunların kazanım nedenleri bir kanun hükmüdür ve borç miktarının belli olması veya borç miktarının malikçe kabulü (burada aranacak olan borç miktarını kabul beyanıdır, tescil için kanuni süresi içerisinde, tescilinin istenmesi halinde, ipotekle temin edilecek borç miktarının resmi senetten yapılacak tespite göre, satış bedelinin ödenmeyen kısmından ve nihayet satış bedelinden fazla olamaz. Ancak, tapuda resmi sözleşmenin imzalanması anında, tarafların mutabakatı ile satış bedeline ilaveten faiz, vade farkı, cezai şart vs. unsurlarında eklenmesi suretiyle ipotek borç miktarının satış bedelini aşacak şekilde anlaşmaya varılmasına ve bu miktar üzerinden tescilin yapılmasına yasal bir engelin bulunmadığı görülmektedir. 4706 sayılı Kanun' un 5. maddesinde de satış bedeline kanuni faizlerin de ilavesi suretiyle kanuni ipoteğin konulacağı düzenlenmiştir.Türk Medeni Kanunu' nun malike tanıdığı taşınmaz üzerindeki tasarruf özgürlüğü ile Türk Borçlar Kanunu' nun getirdiği sözleşme özgürlüğü de ipotek bedelinin, satış bedelini aşacak miktarda belirlenebilmesinin kısıtlanmamasını gerektir. Bunun yanı sıra, satış sözleşmesinden sonra ve ayrı bir zamanda kanuni süresi içerisinde satıcının tek taraflı iradesi ile satış bedelinin ödenmeyen kısmından, nihayet satış bedelinden daha fazla bir miktar üzerinden (faiz, cezai şart vs. yan unsurların ilavesi nedeni ile) kanuni ipotek tescilinin istenmesi halinde alıcı malikin bu borç miktarını kabul beyanını (ipoteğin tescilini kabul değil, satış bedelinde fazla miktarla tescilini kabul beyanının aranması gerekir, çünkü satış bedeli veya ödenmeyen bedel kısmı itibari ile satıcının tek taraflı tescil istemi yeterlidir) veya bu miktarın belirlenmesine ilişkin mahkeme kararı gerektireceği açıktır.

Somut olayda, söz konusu taşınmazın 4706 sayılı Kanun' a göre, 116650,00 TL bedelle tapu dışı satışının yapıldığı, bu bedelden 30000,00 TL'nin tahsil edildiği, kalan 86650,00 TLnin ise taksitlendirildiği, satış bedelinden arta kalan 86650,00 TL lik miktara 8794,68 TL faiz uygulanmak suretiyle 95444,68 TL miktarlı ipotek tescili ile birlikte satış işleminin talep edildiği görülmektedir.

Page 160:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Söz konusu taşınmazın, 4706 sayılı Kanun hükümlerince, tapu dışı satışının yapıldığı, tapuda resmi sözleşmenin ve mülkiyetin naklinin henüz gerçekleşmediği, anılan Kanun' a göre, Hazine taşınmazlarının satışında, satış bedelinin taksitlendirilen kısımlarına kanuni faiz ilave edilerek kanuni ipotek konulması suretiyle taksitli satışın yapılabileceğinin ön görüldüğü,

mülkiyetin nakline dair sözleşmenin tapuda yapılması sırasında, satış bedelinden ödenmeyen kısım için konulacak ipotek miktarının, tarafların kalan bedel üzerine faiz ilavesi ile kararlaştırmalarına yasal bir engelin bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, tarafların, satış bedelinden taksitlendirilen kısım için ön görülen faiz tutarını ekleyerek kararlaştırılacakları miktarla tescil suretiyle söz konusu satış ve kanuni ipotek talebinin karşılanması gerekirken talebin reddine dair kurulan, …………… Tapu Müdürlüğü'nün 15.05.2014 tarih ve 4040 yevmiye numaralı ret kararı ve bu ret kararını onayan …………… Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğünün 11.06.2014 tairh ve 2014/2 sayılı onama kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………. Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 11.06.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onanan, …………….Tapu Müdürlüğünün 15.05.2014 tarih ve 4040 yevmiye numaralı ret kararının "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Sayı : 96021322-110/69929 27.10.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 161:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………… Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 18.07.2014 tarih ve 27 sayılı kararı onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğünün 30.05.2014 tarih ve 10477 yevmiyeli red kararına, ……………… tarafından 15.08.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………… İli, ……………… İlçesi …………….Mahallesi, 811 ada 3 parsel 1. kat, 1 nolu mesken ile ……………. Köyü 2 ada 328 parsel 1. kat 1 ve 2 nolu meskenler ile 3. kat 6 nolu mesken ……………….. adına kayıtlı iken, …………….. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 01/04/2014 tarih 2014/89 esas ve 163 karar sayılı veraset belgesine istinaden, adı geçenin 28/11/2012 tarihinde ölümü ile mirasçılardan ………………' nın 30/05/2014 tarih 2014/13100 başvurusu ile intikal talebinde bulunmuştur.

RET NEDENİ

…………… Tapu Müdürlüğünce, dosya konusunda mirası ret vakasının bulunduğu, …………….Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 01/04/2014 tarih 2014/89 esas ve 163 karar sayılı veraset belgesinde mirası ret edenin payının kime kalacağının belirlenmediği, bu belirlemeyi yapan bir veraset belgesinin veya mevcut veraset belgesinin bu belirlemeyi yapan tavzihine yönelik bir kararın ibraz edilmediği, mirası ret edenin payının kime/kimlere kalacağının tapu müdürlüğünce belirlenemeyeceği gerekçeleri ile 30/05/2014 tarih 10477 yevmiye ile işlemi ret edildiği görülmüştür.

YAPILAN İNCELEME

…………… İli, …………. İlçesi ……………. Mahallesi, 811 ada 3 nolu parselde 1. kat 1 bağımsız bölüm nolu mesken ile ……………… köyü 2 ada 328 nolu parselde 1. Kat 1,2 ve 3. kat 6 bağımsız bölüm nolu meskenler ………………… adına kayıtlı iken, ………….. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 01/04/2014 tarih 2014/89 esas ve 163 karar sayılı veraset belgesine istinaden, adı geçenin 28/11/2012 tarihinde ölümü ile mirasçılardan ………………' nın 30/05/2014 tarih 2014/13100 başvurusu ile anılan taşınmazların intikal işleminin yapılması talebinde bulunulduğu,

……………… Tapu Müdürlüğünce verilen, 30.05.2014 tarih ve 10477 yevmiyeli red kararının 02/06/2014 tarihinde talep sahibine tebliğ edildiği, talep sahibince 18/06/2014 tarihli dilekçe (itiraz süresi geçirildikten sonra) ile ……………. Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğüne itirazda bulunulduğu,

Bölge Müdürlüğünce, müdürlük görüşünün yerinde olduğu, ayrıca Tapu Sicili Tüzüğünün 26/4 bendinde " Red kararına tebliğ tarihinden itibaren onbeşgün içinde müdürlüğün bağlı bulunduğu bölge müdürlüğüne, bölge müdürlüğünün kararına karşıda tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Genel Müdürlüğe itiraz edilir hükmünde olup, itirazın onbeş günlük yasal süresi içinde yapılmadığından, ………….. Tapu Müdürlüğünün 30.05.2014 tarih ve 10477 yevmiyeli red kararının onanması yönünde, 18/07/2014 tarih 27 sayılı kararın verildiği,

Bölge Müdürlüğünün 18/07/2014 tarih 27 sayılı kararının, 01/08/2014 tarihinde ilgilisine posta yolu ile tebligatın yapıldığı,

Page 162:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Bölge Müdürlüğünün 18/07/2014 tarih 27 sayılı kararına karşı, itirazçı tarafından, 15/08/2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğe itiraz edildiği, ancak Genel Müdürlüğümüze gönderilen itiraz dilekçesinin 15.08.2014 tarihini taşıdığı görülmekle birlikte, dilekçenin 26.08.2014 tarihinde postaya verildiği (itiraz süresi geçirildikten sonra) dosya kapsamından ve kayıtlardan anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEBLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesine göre; tasarruf yetkisine ve hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam değilse istem reddedilir. Bununla birlikte, hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam olmasına rağmen, tasarruf yetkisini belirten belgenin tamamlanması gereken hallerde, malikin rızası veya hakimin kararıyla geçici tescil şerhi verilebilir.

Tapu Sicil Tüzüğünün 26. maddesine göre, mevzuat ve bu Tüzükte yer alan hükümlere uygun olmayan ve 4721 sayılı Kanunun 1011 inci maddesine göre geçici şerhe de imkan bulunmayan istemler, geciktirilmeden, gerekçesi, itiraz yeri ve süresi de belirtilmek suretiyle reddedilir. Ret kararının varlığı, tarih ve yevmiye numarası esas alınarak kütüğün beyanlar sütununda belirtilir. İstemin reddi halinde, red gerekçesi giderilmeden reddin konusu tapu işlemi yapılamaz. Ret kararı, istem sahibine elden veya 11/02/1959 tarih ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Ret kararına, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde müdürlüğün bağlı bulunduğu bölge müdürlüğüne, bölge müdürlüğünün kararına karşı da tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Genel Müdürlüğe itiraz edilebilir.

……………Tapu Müdürlüğünce verilen, 30.05.2014 tarih ve 10477 yevmiyeli red kararı 02/06/2014 tarihinde itirazcıya tebliğ edilmiş ve itirazçı tarafından 18/06/2014 tarihli dilekçe ile …………Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğüne itiraz edilmiştir. Bölge Müdürlüğüne yapılan itirazın süresinde yapılmadığı anlaşılmıştır.

Bölge Müdürlüğünce 18/07/2014 tarih 27 sayılı karar ile müdürlük görüşünün yerinde olduğu ve Müdürlük kararına karşı süresinde itiraz edilmediğinden, ………………Tapu Müdürlüğünün 30.05.2014 tarih ve 10477 yevmiyeli red kararının onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Müdürlüğünün 18/07/2014 tarih 27 sayılı kararına karşı, Genel Müdürlüğe yapılacak itirazın süresinde yapılmadığı tespit edilmiştir.

Tüzüğün belirtilen amir hükmü gereğince, tapu müdürlüklerince verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün geçtikten sonra Bölge Müdürlüğüne, Bölge Müdürlüğünün kararına karşı da tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün geçtikten sonra Genel Müdürlüğe itiraz hakları kalmamaktadır. İlgililerin itiraz sürelerini kaçırması durumunda, ret nedenlerini ortadan kaldırıcı, müdürlüğün gerekçelerinin aksine bir hukuki sebep veya yeni bir vak'anın gerçekleştiği ileri sürülmek veya yeni bilgi ve belge ibraz edilmek suretiyle ilgili tapu müdürlüğünden yeniden talepte bulunulmasının mümkün olmasının yanında, itirazcının yargı mercilerine başvurma hakları bakidir.

Page 163:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Yukarıda açıklanan gerekçelerle…………… Tapu Müdürlüğünün, 30/05/2014 tarih 10477 yevmiye numaralı ret kararının yerinde olduğu ve bu karara karşı süresinde itiraz yapılmadığı gerekçeleri ile verilen …………….. Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 18.07.2014 tarih ve 27 sayılı Onama kararına karşı, itirazın süresi içinde yapılmadığı anlaşıldığından, "Karar Verilmesine Yer Olmadığı" kararı verilmesinin uygun olacağı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ

…………..Tapu Müdürlüğü'nün 30/05/2014 tarih 10477 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ……………Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğünün 18/07/2014 tarih ve 27 sayılı kararına karşı süresi içinde itiraz edilmediğinden, " KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA" karar verilmiştir.

Sayı: 96021322-110/63305 : 04.11.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Tapu ve Kadastro …………... Bölge Müdürlüğünün 24.07.2014 tarihli ve 2014/27 sayılı kararı ile onanan, …………… Tapu Müdürlüğü'nün 01.07.2014 tarihli ve 6410 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde 25.07.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

Page 164:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İSTEM:

…………….. Noterliği'nce tanzim edilen 13.06.1994 tarih 26909 yevmiye numaralı vasiyetname ve …………… 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/236 Esas 2011/449 Karar sayılı 29.02.2012 kesinleşme tarihli vasiyet tenfizi kararına ilişkin belgeler ile vasiyette bulunan ……………, torunu ……………'a …………….i evini ve …………….. sokak ………….. handaki mülkiyetindeki evini vasiyet ettiğinden, vasiyet lehtarı torun ……………'ın vekili ……………'nin 10.06.2014 tarihli 2014/10011 başvuru numarası ile vasiyetin tenfizi işleminin tescili için …………… Tapu Müdürlüğüne talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

…………….Tapu Müdürlüğünce, vasiyetnamenin ön yüzünün belli bir bölümünün ve fotoğraf bölümünün yırtık olması, vasiyet tenfizi kararının tescil hükmünü içermemesi veya hakim tarafından yazılmış vasiyetnamenin tesciline ilişkin tescil yazısının bulunmaması, ayrıca, tapu sicilinde vasiyet eden murise kayıtlı iki bağımsız bölüm kaydı olup, vasiyetnamede tek bir gayrimenkul olarak mülkiyetten bahsedildiğinden taşınmazların hangisinin açıkça vasiyet edildiğinin belirtilmemesi, veraset ilamında geçen yasal mirasçıların talebi veya muvafakatı ile duruma netlik kazandırılmadığından, Tapu Sicili Tüzüğü'nün vasiyetnameye ilişkin hükmü ile Medeni Kanunun 1016. maddesi ve Tapu Sicil Tüzüğünün 26. maddesi gereğince, 01.07.2014 tarihli ve 6410 yevmiye numaralı işlem ile ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………. İli, …………… İlçesi, ………………. Mahallesi, 155 ada 54 parsel sayılı taşınmazda kat mülkiyetine konu 4 numaralı bağımsız bölümün 11.10.1978 tarihli 6383 yevmiye numaralı satış işlemi ile, 27 numaralı bağımsız bölümün 03.10.1990 tarihli 5436 yevmiye numaralı satış işlemi ile ……………….. adına tescilli olduğu,

Bu iki bağımsız bölüm üzerinde; ……………12. İcra Müdürlüğü'nün 29.04.2011 tarih 2011/93 Esas, ……………… 31. İcra Müdürlüğü'nün 17.02.2012 tarih 2011/21161 Esas, ………….. 7. İcra Müdürlüğü'nün 05.11.2012 tarih 2011/12543 Esas, …………….11. İcra Müdürlüğü'nün 08.12.2009 tarih 2009/609 Esas sayılı yazıları ile intikali yapılmamış mirasçılardan …………… hissesi için haciz şerhi işlendiği,

Vasiyet lehtarı torun …………….'ın vasiyetin tenfizi işleminin tescili için 20.06.2012 tarih 2012/6070 numaralı, 27.03.2014 tarih 2014/5591 numaralı ve son olarak 10.06.2014 tarih 2014/10011 numaralı başvuru istem belgeleri ile …………….. Tapu Müdürlüğüne başvurduğu, 2014/10011 numaralı başvuru istem belgesinde müdürlükçe vasiyetnamenin yırtık olduğu, tenfiz kararı ve mirasçılık belgesinin eksik olduğunun belirtildiği,

Başvuru evraklarından, …………… 2. Noterliğince tanzim edilen 13.06.1994 tarih 26909 yevmiye numaralı vasiyetnamede "…………….. ... sağken çocuklarımın mallarını ayırıp vermişim. Kimsenin hakkı bende yoktur. Halen oturmakta olduğum …………….. Mahallesi ………..Sokak ………… Apartmanı No:13 daire:3 deki dairem ve …………'da …………… yokuşu………. Sokak …………. Handaki mülkiyetim ve evimin içindeki tüm eşyalar yani çatal,

Page 165:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

kaşık, iğne, ipliğe

varana kadar benim olup; kimsenin hakkı yoktur. Ben ve eşim ……………. sağ iken yukarıda saydıklarım bizimdir. Ben ve eşim öldükten sonra yukarıda saydığım …………..evim, …………… Sokak ………….. Han'daki mülkiyetim evimdeki eşyalarım torunum …………..'a ait olacaktır. Kimse buna müdahale edemeyecektir. Benim altı çocuğum var. Bunların köydeki mal ve haklarını kendilerine şimdiden verdim. Burada bana sadece torunum …………….. bakmaktadır. Çocuklarım değil. ..." şeklinde irade beyanında bulunduğu;

……………. 1. Sulh Hukuk Hakimliği'nin 2002/596 Esas 2002/849 Karar sayılı veraset belgesinde …………….'ın mirasçılarının eşi ……….., çocukları ……………., ………….., ………….., ……………, …………….., ……………. olarak belirtildiği, 27.03.2014 tarihli nüfus kayıt örneğine göre mirasçılardan eş …………..'ın 2009 yılında vefat ettiği ve altı çocuğun sağ olduğu;

……………..14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/236 Esas 2011/449 Karar sayılı vasiyet tenfizi kararında ………….. 2. Noterliği'nin 13.06.1994 tarih 26909 yevmiye numaralı vasiyetnamenin davacı …………… yönünden tenfizine hükmedildiği, kararın mirasçılara tebliğ edildiği, tarafların temyiz etmemesi üzerine vasiyetin tenfizi kararının 29.02.2012 tarihinde kesinleştiği;

…………. 35. Noterliğinin 28.05.2014 tarih 16264 sayılı vekaletname ile vasiyet lehtarı …………..'ın ………….'ye vekaletname verdiği,

…………. Tapu Müdürlüğü'nün 08.04.2014 tarihli yazısı ile vasiyetnamede geçen '…………… İli, ……………, ……………., …………….. Han'a ait ada parsel bilgilerinin …….. Belediye Başkanlığından ve …………..-………. Kadastro Müdürlüğünden istendiği, Belediyenin cevabi yazısında…………….. Mahallesi 155 ada 54 parsel 10 numaralı kapı bilgisi verildiği, Kadastro Müdürlüğü'nün cevabî yazısında da …………..Mahallesi 155 ada 54 parsel bilgisi verildiği;

……………Tapu Müdürlüğünce yapılan incelemede, vasiyetnamenin aslının bulunmadığı, muris ………………'ın 2 adet taşınmaz kaydı mevcut olup, vasiyetnamede tek bir gayrimenkul olarak mülkiyetten bahsedildiğinden tenfiz kararında iki taşınmazın mı veya hangi bağımsız bölümün vasiyet edildiğinin belirtilmediğinden ve Tapu Sicili Tüzüğü'nün 20/b maddesi gereğince tescil hükmünü içerir tenfiz kararı gerektiği gerekçesi ile vasiyet lehtarı ……………. vekili ……………'nin vasiyetin tenfizi işleminin tescili talebinin …………….. Tapu Müdürlüğü'nün 01.07.2014 tarihli ve 6410 yevmiye numarasıyla reddedildiği;

Bu karar üzerine, vekil Yako NİGRİ tarafından 09.07.2014 tarihli dilekçe ile Tapu ve Kadastro II. Bölge Müdürlüğüne süresi içinde itiraz edildiği, Tapu ve Kadastro II. Bölge Müdürlüğü'nün 24.07.2014 tarihli 2014/27 sayılı kararı ile Beyoğlu Tapu Müdürlüğü'nün 01.07.2014 tarihli 6410 yevmiye numaralı ret kararının onandığı,

04/11/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 166:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Bunun yanı sıra, …………….. 2. Noterliğince tanzim edilen 13.06.1994 tarih 26909 yevmiye numaralı vasiyetnamede geçen "Halen oturmakta olduğum …………………… Mahallesi Kırım Sokak ……….Apartmanı No:13 daire:3 deki dairem" şeklindeki adres bilgisine ilişkin, ……….. ili, ……..ilçesi, …………… Mahallesi, 1739 ada 44 parsel sayılı taşınmazda bulunan 6 numaralı bağımsız bölüm, muris …………….. adına kayıtlı iken, Fatih Tapu Müdürlüğü'nün 30.05.2012 tarihli 10932 yevmiye numaralı vasiyetin tenfizi işleminin neticesinde vasiyet alacaklısı ………….. adına gerçekleştirildiği, anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 514. maddesine göre; mirasbırakan, tasarruf özgürlüğünün sınırları içinde, malvarlığının tamamında veya bir kısmında vasiyetname ya da miras sözleşmesiyle tasarrufta bulunabilir. Mirasbırakanın üzerinde tasarruf etmediği kısım yasal mirasçılarına kalır. 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. Mirasçı atamaya veya vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarrufa mirasçılar veya başka vasiyet alacaklıları tarafından kendilerine bildirilmesinden başlayarak bir ay içinde itiraz edilmedikçe, lehine tasarrufta bulunulan kimseye, sulh mahkemesince atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı olduğunu gösteren bir belge verilir.599. maddesine göre, mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar. Atanmış mirasçılar da mirası, mirasbırakanın ölümü ile kazanırlar. Yasal mirasçılar, atanmış mirasçılara düşen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlüdürler. 600. maddesine göre, vasiyet alacaklısı, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı kişisel bir istem hakkına sahip olur. 705. maddesine göre ise, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 20. maddesine göre, vasiyetin tenfizine ilişkin istem, vasiyet alacaklısı tarafından yapılırsa taşınmazın tanımlandığı ve tescil hükmünü de içerir tenfiz kararı veya hâkim tarafından tescil için yazılan yazı ile birlikte tenfiz kararı ve vasiyetnamenin onaylı bir örneğinin ibrazı gerekmekte iken; bu talep, vasiyet alacaklısı ile yasal ve atanmış mirasçılar tarafından birlikte yapılırsa vasiyetnamenin açılıp okunduğuna dair karar ile birlikte vasiyetnamenin onaylı bir örneği aranmaktadır.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 1993/2-392 esas ve 1993/508 sayılı kararında "Kendilerine muayyen mal vasiyet edilenler Medeni Kanun'un 633. maddesinden yararlanamayacakları gibi kanuni ve mansup mirasçıların Tapu Sicil Memuru önünde mülkiyeti nakleden bir irade açıklamaları olmadan tapuda işlem yapılamaz. Medeni Kanunun 642. maddesi uyarınca; mülkiyetin kendisine aidiyeti hakkında alacağı ilam üzerine hakim tarafından tescilin icrası için yazılan bir tezkere ile vasiyetnameyi ibraz ederek taşınmaz malın lehdar adına tescili sağlanabilir. Vasiyetnamenin, lehtarı tarafından doğrudan doğruya tapuya ibrazı ile mülkiyetin intikali ve tescili geçersizdir." şeklinde hüküm kurulmuştur.

Page 167:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.06.1994 tarih ve 1994/2-301 Esas, 1994/422 Karar sayılı kararında, "... Diğer bir anlatımla, vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin açılıp itiraza uğramadığı veya yapılan itirazların sonuçsuz kaldığının tespitinden ibarettir. Bu tespit başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamaz." şeklinde ifade edilmektedir.

Türk Medeni Kanunu' nun 599. ve 600. maddeleri ile Tapu Sicili Tüzüğünün 20. maddesi hükümlerinden ve anılan Yargıtay kararlarından daanlaşılacağı üzere, mirasın açılmasıyla terekeye sahip olma hakkı sadece yasal ve atanmış mirasçılara tanınmıştır. Vasiyetin açılmış olması, mirasın kendisine belli bir mal vasiyet edilen kimseye kendiliğinden geçmesini sağlamaya yeterli olmayacak,bu konuda mahkemece vasiyet alacaklısı lehine verilmiş tescil hükmünü içerir vasiyeti tenfiz kararı veya mahkemece tescil için yazılmış yazı ile birlikte tenfiz kararının ibrazı veya yasal-atanmış mirasçıların vasiyetin yerine getirilmesine ilişkin muvafakatleri gerekecektir.

Somut olayda, ………….. 2. Noterliğince tanzim edilen 13.06.1994 tarih 26909 yevmiye numaralı vasiyetnamede, ………….. Mahallesi …….. Sokak …….. Apartmanı No:13 daire:3 deki dairem ve ………….a ………… Ziyapaşa yokuşu, …………. ……….. Handaki mülkiyetim' ifadelerine yer verildiği, vasiyetnameye konu taşınmaz malların tanımının adres bilgilerine göre yapıldığı, ………….. Mahallesinde adres bilgisine ilişkin ………….. Tapu Müdürlüğü'nün 30.05.2012 tarih 10932 yevmiye numaralı işlemle vasiyetin tenfizi işleminin gerçekleştirildiği; vasiyetnamede ikinci adres bilgisi olarak geçen '………… İli, …………., Ziyapaşa Yokuşu, …………………….. Han" şeklinde tanımlanan taşınmazın, B………… Belediye Başkanlığı ve Kadastro Müdürlüğü ile yapılan yazışma sonuçlarına göre ………………Mahallesi 155 ada 54 parsel 10 kapı numarasına karşılık geldiği, dolayısıyla vasiyetnamede adres bilgisine göre tanımlanan taşınmazın belirlenebilir olduğu ve taşınmazın tespit edildiği görülmektedir. Müdürlük tapu kayıtlarına göre, İstanbul İli, ……………u İlçesi, ……………..Mahallesi, 155 ada 54 parsel sayılı taşınmazda …………. muris ……………..adına kat mülkiyetine konu 4 ve 27 numaralı olmak üzere 2 adet bağımsız bölümün kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.

Talep sahibince, vasiyet alacaklısının istemde bulunabilmesi için gerekli olan ve Tapu Sicili Tüzüğünün 20/b maddesinde belirtilen, tescil hükmünü içerir tenfiz kararı veya hakimin tescil için yazacağı yazının ibraz edilmediği görülmektedir.

Bunun yanı sıra, vasiyetnamede 'Benim altı çocuğum var. Bunların köydeki mal ve haklarını kendilerine şimdiden verdim. Burada bana sadece torunum ……………. bakmaktadır. Çocuklarım değil.' ifadesine yer verildiği gibi, ………………. 1. Sulh Hukuk Hakimliği'nin 2002/596 Esas 2002/849 Karar sayılı veraset belgesine göre belirlenen mirasçıların (ölüm nedeniyle eş hariç) ………….. …………. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/236 Esas 2011/449 Karar sayılı vasiyet tenfizi kararında taraf olduğu, kararın taraflara tebliğ edildiği, tarafların temyiz etmemesi üzerine kararın 29.02.2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.

Kural olarak bir bütünden bahsedilmesi o şeyin parçalarını da kapsar. Örneğin bir şahsın, "X parselindeki mülkiyet haklarımın tamamını B şahsına temlik ettim" şeklindeki irade beyanından (ayrık bir ifade, sınırlama getirilmediği sürece), o parsel üzerindeki yapı veya yapılar

Page 168:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

ile dikili şeylerin tamamını (mütemmim cüzler ile eklentilerin tamamını) kapsayacağı açıktır. Söz konusu vasiyetnamede de "……………Handaki mülkiyetim" denip, ayrık bir ifadeye ve sınırlamaya yer verilmediğine göre, Mergen Han tabir edilen yer belirlenebilir (olayda adres bilgisi verilen taşınmaz, …………….Mahallesi 155 ada 54 parsel olarak belirlenmiş ve tespit edilmiş durumda) ve müstakil mülkiyetli bir taşınmaz ise o taşınmaz üzerindeki yapılı ve dikili şeylerin tamamını; ana taşınmaz üzerinde kat irtifakı/kat mülkiyeti kurulmuş bir durum var ise vasiyetçinin mülkiyetinde bulunan tüm bağımsız bölümleri kapsayacağı anlaşılmaktadır.

Tescil için hakim tarafından yazılacak yazının ibraz edilmesi halinde, vasiyet alacaklısının istemi ilevasiyetin tenfizi talebinin karşılanabileceği, aksi halde genel hükümlere göre işlem yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.

Söz konusu vasiyetnamede geçen, ………….., …………. yokuşu, ……………. Han" olarak verilen adresin, ………………. İli, ……………İlçesi, ……………… Mahallesi, 155 ada 54 parsel sayılı taşınmaza karşılık geldiği,bu taşınmazın kat mülkiyetli olduğu, ana taşınmaz üzerindeki 4 ve 27 numaralı 2 adet bağımsız bölümün muris (vasiyetçi) ………………' ın mülkiyetinde bulunduğu, vasiyetçinin bu taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakları konusunda bir ayrım ve sınırlamaya gitmeksizin '………………Handaki mülkiyetim' şeklinde irade beyanında bulunduğu, bu ifadenin bu taşınmazdaki/yapıdaki tüm mülkiyet haklarını (tüm bağımsız bölümleri) kapsayacağı ve vasiyet edilen taşınmazın belirlenebilirliği konusunda bir tereddüdün bulunmadığı anlaşıldığından, ………….. Tapu Müdürlüğü'nün 01.07.2014 tarihli 6410 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ……………… Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğü'nün 24.07.2014 tarihli 2014/27 sayılı kararının, hangi bağımsız bölümün kast edildiğinin vasiyetnameden anlaşılamadığı gerekçesi yönünden bozulması; mahkemece tescil için yazılan yazının ibraz edilmediği gerekçesi yönünden ise onanmasının uygun olacağı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………… Tapu ve Kadastro …………. Bölge Müdürlüğü' 24.07.2014 tarihli 2014/27 kararı ile onanan ……………….. Tapu Müdürlüğü' nün 24.07.2014 tarihli ve 6410 yevmiye numaralı ret kararının gerekçeleri itibari ile "KISMEN ONANMASI"na, "KISMEN BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı :96021322-110/66039 Konu : Ret Kararları (Fethiye TM)

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 169:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu ve Kadastro ………….Bölge Müdürlüğünün 07.08.2014 tarihli ve 2014/12 sayılı kararı ile onanan …………….Tapu Müdürlüğünün 25.06.2014 tarihli ve 11876 yevmiye numaralı ret kararına karşı ……………..'ın 25.08.2014 tarihli dilekçesi ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………İli, …………… İlçesi, ……………..Mahallesinde kain, 164 ada 2 parsel numaralı, B blok, zemin kat 2 numaralı bağımsız bölümün tamamı ………….. adına kayıtlı iken, vekili Canan ………………..tarafından ve taşınmazda alacaklı konumundaki diğer kat malikleri adına ……… Evleri Site Yönetimini temsilen yönetici …………. …….. vekili Yasin ………….. tarafından Kat Mülkiyeti Kanunu madde 22 uyarınca malikin site yönetimine olan borcundan dolayı sitedeki diğer malikler lehine kanuni ipotek tesisi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

İşlemde borçlu malik borcunu kabul etmiş olmakla birlikte, lehine kanuni ipotek tesis edilecek diğer kat maliklerinin tapuda yapılacak işleme bizzat katılmaları ya da 1512 sayılı Noterlik Kanunu gereği verilmiş vekaletnameye dayanılarak yetkili vekilleri aracılığı ile Türk Medeni Kanunu m. 1013'e göre talepte bulunmaları gerektiği ve …………. Bölge Müdürlüğünün 02.06.2014 tarih ve 106.01/202 sayılı görüş yazıları gerekçe gösterilerek, talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

………. İli, …………İlçesi, …………… Mahallesinde kain, 164 ada 2 parsel numaralı, B blok, zemin kat 2 numaralı bağımsız bölümün tamamının Bilsen ………….. adına kayıtlı olduğu, anılan kat malikinin, …………..8. Noterliğince verilen 16.05.2014 tarih ve 10450 sayılı vekaletname ile …………….. yu vekil tayin ettiği, anılan vekaletname içeriğinde özetle; "...B blok, zemin kat 2 numaralı bağımsız bölümle ilgili olarak, diğer kat malikleri lehine Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 22. Maddesi uyarınca, 42.500TL tutarında 10 yıl süreli kanuni ipotek konulması için …………….. Tapu Müdürlüğüne adıma başvuruda bulunmaya...borcun varlığını kabule.. .yetkili olmak üzere …………..tarafımdan vekil tayin edildi." Denildiği Taşınmazda alacaklı konumundaki kat malikleri adına ……………… Evleri Site Yönetimini temsilen yönetici ……………..'ın ………….. …. Noterliğince verilen 16.05.2014 tarih ve 10449 sayılı vekaletname ile ………………'i vekil tayin ettiği, anılan vekaletname içeriğinde özetle; "…………….. İli ……………. İlçesi …………… Köyü …………… mevkii 164 ada 1-2-3 parseller üzerinde kurulu bulunan ………….. Evleri Sitesi Yönetimini temsilen Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 22.maddesinde yöneticiye tanınmış bulunan kat maliklerinin yönetim borcu sebebiyle, diğer kat malikleri lehine kanuni ipotek hakkı tescili talebinde bulunmaya, ipotek takrirlerini kabule... münferiden yetkili olmak üzere ……………….. tarafımdan vekil tayin edildi..." denildiği,

Kat maliki ve site yöneticisi vekillerinin yukarıda belirtilen vekaletnamelere istinaden, 20.05.2014 tarih ve 2014/11273 sayılı başvuru ile ………………. Tapu Müdürlüğüne başvurarak kanuni ipotek tesisi talebinde bulundukları, Müdürlükçe konunun 26.05.2014 tarihli ve 106.01/2448 sayılı yazı ile Bölge Müdürlüğüne iletilerek görüş istendiği, Bölge Müdürlüğünün 02.06.2014 tarihli ve 106.01/202 sayılı yazı ile ".Kanuni ipotek alacağının bir kanuna dayanması,

04/11/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 170:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

alacağın taraflarca kabul edilmiş veya mahkemece tespitinden sonra alacaklıya kanundan doğan bu alacakla ilgili gayrimenkul üzerine resen ipotek tescilini talep etme hakkı veren bir ipotek türüdür. Somut olayda ise borçlunun borcu kabul etmiş olmasına karşın lehine kanuni ipotek tesis edilecek "diğer kat malikleri" nin tapuda yapılacak sözleşmeye bizzat katılmaları ya da 1515 sayılı Noterlik Kanunu'nun gereği verilmiş vekaletnameye dayanılarak yetkili vekilleri aracılığı ile TMK 1013 maddesine göre talepte bulunmaları halinde işlemin yapılabileceği." yönünde görüş verildiği,

Bunun üzerine talebin, 25.06.2014 tarih ve 11876 yevmiye numaralı karar ile ret edildiği, Bölge Müdürlüğü'nün 07.08.2014 tarihli ve 2014/12 sayılı kararı ile onanan ret kararına karşı, ………………….ın 25.08.2014 tarihli dilekçesi ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE :

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 31. maddesinin bir gereği olarak, taşınmaz rehninin kütük sayfasına tescil edilebilmesi için alacaklı tarafın bilgileri yanında rehin miktarının (ne kadarlık borç için ipotek kurulduğu), rehnin süresinin, varsa faiz oranı ve derecesinin bilinmesi gerekmekte ve bu hususlar taşınmaz rehni tesisi işleminin unsurlarını oluşturmaktadır. Bu sebeple ipotek talebine konu alacağın miktarının bilinmesi İdaremiz açısından önem taşımaktadır.

Kural olarak, bir ipotek sözleşmesinin tapuda tescili için geçerli bir kazanma sebebi ve taşınmaz malikinin yazılı istemi gerekir. Ancak bazen bir kanun hükmü ile tapuda tescili gerekmeden ipotek hakkının doğacağı öngörülebilir. Bunlara tescile tabi olmayan kanuni ipotek denir. Bazende tescili gerekmekle birlikte, kazanma sebebi olarak doğrudan kanun hükmünün söz konusu olduğu ipotekler vardır ki bunlara da tescile tabi kanuni ipotek hakları denir. Tescile tabi kanuni ipotek haklarının, tapuda tescili gerekmekle birlikte bunların kazanım nedenleri bir kanun hükmüdür ve borç miktarının belli olması veya borç miktarının kabulü halinde tapuda tescili için malikin iradesine ve yazılı talebine ihtiyaç yoktur. İpotek alacaklısı lehtarın veya temsilcisinin tek taraflı talebi ile tescil sağlanabilir. Satıcının satıştan doğan alacağı için konulan ipotekler, olayda olduğu gibi 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu' nun 22. maddesinden doğan ipotekler bu kabil ipoteklerdendir.

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca kat malikinin, payına düşecek (20. maddeye göre) gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından doğan borcu kat maliki ya da müştereken ve müteselsilen sorumlu kişilerden alınamazsa, mahkemece tespit edilen borcunu ödemeyen kat malikinin bağımsız bölümü üzerine, varsa yöneticinin yoksa kat maliklerinden birinin yazılı istemiyle bu borç tutarı için, diğer kat malikleri lehine kanuni ipotek hakkı tescil edilir.

Kanun hükmünden, varsa yöneticinin, yoksa kat maliklerinden birinin talebi ile ve malikin iradesi (yazılı istemi olmaksızın) hilafına bu madde kapsamında kanuni ipotek tesis edilebilmesi için, borcun gider ve avans borcundan veya gecikme tazminatından doğması, borcun kat malikinden veya Kanunda sayılan diğer kişilerden tahsil edilememiş olması; borçlunun borcunun mahkemece tespit edilmiş olması; varsa yöneticinin veya kat maliklerinden birinin yazılı talebinin bulunması şartlarının birlikte gerçekleşmesinin gerekeceği görülmekte; borç miktarı konusunda bir uyuşmazlık yok ve bu borç miktarı için bu maddeye göre ipotek tesis edilmesine yönelik malikin irade beyanı (yazılı istemi) bulunuyorsa artık borç miktarının belirlenmesi için mahkeme kararının aranmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Page 171:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Borçlu kat malikine karşı açılacak, ortak gider borcunun yerine getirilmesi davasında verilecek hükmün amacı, uyuşmazlık konusu borcun belirlenmesi olduğundan (M.K.OĞUZMAN, Ö.SELİÇİ, S.OKTAY-ÖZDEMİR, Eşya Hukuku, 2011, s.536) ve tarafların borç miktarı konusunda mutabık olmaları durumunda bu amaç kendiliğinden gerçekleşeğinden tekrar bu konuda mahkeme kararı aranması usul ekonomisi yönünden de yerinde olmaz. Türk Medeni Kanunu'nun, zanaatkar ve yükleniciler için kanuni ipotek hakkının düzenlendiği 895. maddesinin 3. fıkrasındaki, tescilin yapılması için alacağın malik tarafından kabul edilmiş veya mahkemece karara bağlanmış olması şarttır, şeklindeki hükmün olaya kıyasen uygulanması halinde de aynı sonuca ulaşılacaktır.(İ.ARSLAN, M.KIRMIZI, Kat Mülkiyeti Kanunu Şerhi, 2012, s.364).

Yine, Kanun hükmünden ve genel hükümlerden, kanuni ipoteklerin kazanım nedeninin bir kanun hükmü olması ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesinde, varsa yönetici, yoksa kat maliklerinden birinin tek taraflı talebinin (borç miktarının malik tarafından kabulü veya mahkemece belirlenmesi halinde) bu ipoteğin tescili için yeterli olmasının ön görülmesi nedenleri ile tüm kat maliklerinin bizzat veya temsilcileri aracılığı ile işleme katılmalarını gerektirecek yasal bir zorunluluk bulunmamaktadır.Çünkü, kanuni ipotek hakkının sahibine verdiği bu hak, ayni hakkın (ipoteğin) tek taraflı olarak kurulmasını sağlayan yenilik doğurucu bir hak niteliğindedir (M.K.OĞUZMAN, Ö.SELİÇİ, S.OKTAY-ÖZDEMİR, Eşya Hukuku, 2011, s.781).

Öte yandan, bu Kanun hükmünde öngörülen ipotek, site yönetimi lehine değil, kat malikleri lehine tescil edilecektir. Bunun için yöneticinin veya kat maliklerinden birinin talebinin (borcun malik tarafından kabul edilmesi veya mahkemece belirlenmesi koşuluyla) yeterli olacağı,

site yöneticisinin kat malikleri kurulu kararı ile aldığı temsil yetkisinin kapsamındaki işlemleri yürütmek üzere bir başkasını vekil tayin ettiği ve taşınmaz maliki tarafından, borç miktarı da kabul edilerek vekaleten tescil talebinde bulunulduğu görüldüğünden, temsil yetkisi noktasında da bir sorunun bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Somut olayda, ……………. Evleri Sitesi, B blok, zemin kat 2 numaralı bağımsız bölümün maliki ……………….'ın diğer kat malikleri karşısında borçlu konumda olduğu ve borç miktarının malik tarafından kabul edildiği dosya kapsamından ve kendi iradesi ile ………………18. Noterliğinde düzenlenmiş olan 16.05.2014 tarih ve 10450 sayılı vekaletname içeriğinden anlaşıldığından, bu konuda herhangi bir duraksamanın bulunmadığı görülmektedir.

Talebin karşılanmasına yönelik işlemin, yönetici veya vekaleten yetki verdiği temsilcisi veya kat maliklerinden biri ile borçlu malik veya temsilcisinin katılımı ile borç miktarını kabul beyanını içerir resmi senet düzenlenmek suretiyle yönlendirilmesi; borçlu malike ait taşınmazın tapu kütüğünün rehin sütunundaki alacaklı bölümüne, "kat malikleri" ibaresi yazılmak suretiyle tescilin yapılması; yapılan tescilin terkini gündeme geldiğinde genel hükümlere göre lehtarın terkin talebi (kat malikleri kurulunun borçtan ibraya dair kararının ibrazı) veya mahkeme kararı veya yetkili merciin yazıları gereğince işlemlere yön verilmesi gerekir.

Somut olay ve yasal durum karşısında, tescile tabi kanuni ipoteklerin kazanım nedeninin bir kanun hükmü olduğu ve bu hakların tescili istemlerinin tek taraflı irade beyanı ile kurulan yenilik doğurucu bir hak niteliğinde olduğu; bu ipoteklerde borç miktarının mahkemece

Page 172:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

belirlenmesi yönteminin, borç miktarının belli olmaması veya bu konuda uyuşmazlık bulunmasına rağmen istemin tek taraflı olarak yapılması halinde aranması gerektiği; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu' nun 22. maddesinde de tüm kat maliklerinin bizzat veya temsilcileri aracılığı ile işleme katılmalarını gerektirecek bir hükmün yer almadığı ve yöneticinin veya kat maliklerinden birinin talebinin (borç miktarının mahkemece belirlenmesi veya borçlu tarafından kabul edilmesi halinde) yeterli görüldüğü hususları birlikte değerlendirildiğinde, yönetici veya vekaleten yetki verdiği temsilcisi veya kat maliklerinden biri ve borçlu malikin veya temsilcisinin katılımı ile borçlunun borç miktarını kabul beyanını içerir resmi senet düzenlemek ve borçlu malike ait taşınmazın tapu kütüğünün rehin sütunundaki alacaklı bölümüne, "kat malikleri" ibaresi yazılmak suretiyle tescil talebinin karşılanması gerekirken, ……………….Tapu Müdürlüğünün 26.05.2014 tarih ve 11876 yevmiye numaralı kararı ile talebin reddinin ve ……………... Bölge Müdürlüğünün 06.08.2014 tarih ve 2014/12 sayılı kararı ile bu ret kararının onanmasının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ……………..Bölge Müdürlüğü'nün 07.08.2014 tarihli ve 2014/12 sayılı kararı ile onanan ……………..Tapu Müdürlüğü'nün 26.05.2014 tarihli ve 11876 yevmiye numaralı ret kararının "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı : 96021322-110/72932

Page 173:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

………….Tapu ve Kadastro …………. Bölge Müdürlüğü'nün 10.07.2014 tarih ve 2014/25 sayılı kararı ile onanan ………………….. Tapu Müdürlüğü' nün 26.06.2014 tarihli ve 20809 yevmiye numaralı ret kararına, …………………. tarafından 04.08.2014 tarihli ve 27.08.2014 tarihli dilekçeler ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM :

……………. İli, ………………. İlçesi, ………………… Mahallesi, 559 ada 7 parsel, G13 Blok, 44 numaralı mesken vasıflı bağımsız bölüm, …………………. adına kayıtlı iken, malik Nuri …………….'in eşi ………………………… tarafından, 25.06.2014 tarihli 2014/25770 numaralı başvuru ile anılan taşınmaza karşılık gelen ……………. Mahallesi 209. Çıkmaz Sokak, …………..Kent Sitesi, G-13, No:3C, Daire:44, ……………….. adresindeki taşınmaza aile konutu şerhi işlemi için ………….. Tapu Müdürlüğüne talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Taşınmaz maliki Nuri ……………'in, ……………………. ile evli olduğu, ancak …………………………'in söz konusu taşınmaza ait …………. Mahallesi 209. Çıkmaz Sokak ………….. Kent Sitesi G-13 blok No:3C Daire:44 ………………. adresinde ikamet ederken, eşi …………………'in ……………Mahallesi, …………..Sokak No:32 Daire:2 ………………….. adresinde ikamet ettiği, eşlerin ayrı ayrı adreslerde oturduğunun belgelenmesi üzerine, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi, Tapu Sicili Tüzüğü'nün 49. maddesi ve Genel Müdürlüğümüzün Aile konutuna ilişkin 2014/4 sayılı genelge hükümleri gerekçe gösterilerek; istem, Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince ………………… Tapu Müdürlüğü' nün 26.06.2014 tarih ve 20809 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………İli, ……………… İlçesi, …………….Mahallesi, 559 ada 7 parsel, G13 Blok, 44 bağımsız bölüm numaralı mesken vasıflı taşınmazın …………………… adına kayıtlı olduğu, taşınmaz üzerinde 27.06.2014 tarihli 20998 yevmiye numaralı işlem ile ……….. 6. Aile Mahkemesi'nin 27.06.2014 tarih 2014/440E sayılı (boşanma davası nedeniyle) müzekkeresine istinaden ihtiyati tedbir şerhedildiği,

Taşınmaz maliki ………………..'in 22.03.2014 tarihinde ……………………. ile evlendiği, malik olmayan eş ……………………..'in 25.06.2014 tarihli 2014/25770 başvuru numarası ile ………….. Tapu Müdürlüğüne aile konutu şerhi için talepte bulunduğu,

Müdürlükçe yapılan Mernis sorgusunda, taşınmaz maliki eş …………………..in yerleşim yeri adresinin '……………. Mahallesi, ………….. Sokak, No:32, Daire:2, ……………….

11/11/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 174:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

olduğu ve ……………. Nüfus Müdürlüğü'nün 25.06.2014 tarihli yerleşim yeri belgesine göre, ………………….in yerleşim yeri adresinin, …………… Mahallesi 209. Çıkmaz Sokak …………… Kent Sitesi G-13 blok No:3C Daire:44 ……………. olduğu,

…………… ……………Mahalle Muhtarlığı'nın 25.06.2014 tarihli yazısına göre, …………………'in G13 Blok 44 numaralı dairede oturduğu,

…………… Mahallesi Muhtarlığının 26.06.2014 tarihli yazısına göre, malik ………………'in ikametgahının Atakent mahallesi sınırları içinde görünmediği, ancak eşlerin ikisinin aynı aile konutunda olduğu, …………………..'in aile konutundan dışarı atıldığı,

……………. Kadastro Müdürlüğü'nün 26.06.2014 tarihli 1429 sayılı yazı eki raporda, G13 Blok 44 numara numaralı dairenin 559 ada 7 parsel sayılı taşınmaza isabet ettiği,

………………. Tapu Müdürlüğünce, mernis kaydına göre eşlerin ayrı ayrı adreslerde oturduklarının belgelenmesi ve talep edilen taşınmazda aile konutu olarak oturulduğunun belgelenememesi gerekçesi ile talebin reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce aynı gerekçeler ile ret kararının onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 'Aile Konutu' başlıklı 194. maddesine göre; eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz, rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hakimin müdahalesini isteyebilir. Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir. Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanılmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 'İstemde bulunacaklar' başlıklı 17/2 maddesi "Aile konutu olarak özgülenen taşınmazın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutun aile konutu olduğuna dair şerhin verilmesini isteyebilir." hükmünde olup; tapu siciline aile konutu şerhinin tesisi için Tüzüğün 49/c maddesine göre, aile konutu şerhi için merkezi nüfus idaresi sisteminden veya nüfus müdürlüğünden alınan yerleşim yeri belgesi ile medeni hâli gösterir nüfus kayıt örneği aranır.

Bunun yanı sıra, Genel Müdürlüğümüzün 2014/4 sayılı Genelgede, yargı kararlarına göre, aile konutunun, eşlerin bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdikleri mekan olduğu, eşlerin evlilik birliğini beraberce yürütüp, yönettiği, oturdukları konutu da birlikte seçtiği ve aile konutunun tek olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, aile konutu şerhi işlenmesi gereken taşınmazın tapu sicilindeki ada/parsel bilgileri ile MERNİS üzerinden alınan yerleşim yeri verilerinin çakıştırılması gerektiği zaman belediye, muhtarlık, kadastro müdürlüğü, apartman yönetimi, LİHKAB vb. kurumlardan bu konuda durumu kanıtlayıcı nitelikte belge alınması gerekmektedir.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'na ve Türk Medeni Kanunu'nun 19. maddesine göre; yerleşim yeri, sürekli kalma niyetiyle oturulan yer olup; bir kimsenin aynı zamanda birden çok yerleşim yeri olamaz. Yerleşim yerindeki konut aile konutudur. Bir aile pek çok yerde ev, yazlık,

Page 175:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

dağ evi vs. sahibi olabilir, ancak bunlardan sadece birisi Medeni Kanunun aradığı anlamda aile konutudur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinde öngörülen aile konutu şerhi, evliliğin genel hükümleri çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu hükümler özel bir düzenleme olmadığı ve evlilik birliği devam ettiği sürece uygulanacak hükümlerdir.

İtirazcı tarafından, 09.09.2014 tarihli ek dilekçe ekinde ………………5. Aile Mahkemesinin 13.06.2014 tarih ve 2014/303 D.İş, 2014/314 sayılı kararının ibraz edilerek bu kararın da konu itibari ile değerlendirilmesi istenmiştir. Ancak söz konusu kararın aile konutu şerhi talebi ile bir ilgisinin bulunmadığı görülmüştür.

Somut olayda, itirazcı ve eşi arasında henüz boşanmanın gerçekleşmediği; Merkezi Nüfus Kayıt Sistemine göre, itirazcının yerleşim yerinin aile konutu şerhi konulması istenen taşınmaz olarak görünmekte ( ………..Mahallesi, 559 ada, 7 parsel, ……….Mahallesi 209. Çıkmaz Sokak………….Kent Sitesi G-13 blok No:3C Daire:44 ………………) iken, eşi …………….' in yerleşim yeri bilgisinin …………..Mahallesi, …………. Sk., No:32/2, ………………. olarak göründüğü; Atakent Muhtarlığından alınan 26.06.2014 yazıdan ve diğer ilgili birimlerden alınan yazılardan eşlerin birlikte oturduğu yer (talebe konu taşınmazın aile konutu olduğu) konusunda net bir bilgi edinilemediği; eşler arası boşanma davası nedeniyle ………………..6. Aile Mahkemesinin 27.06.2014 tarih 2014/440E sayılı müzekkeresine istinaden söz konusu taşınmaza ihtiyati tedbir şerhi işlendiği görülmektedir.

Somut olay ve yasal durum karşısında, eşler arası boşanmanın henüz gerçekleşmediği ve evlilik birliğinin devam ettiği görülmekle birlikte, itirazcının beyanları ve nüfus kayıtlarına göre eşlerin yerleşim yerlerinin farklı olduğu, malik olan eşin itirazcının aile konutu şerhi konulmasını istediği taşınmazdan farklı bir taşınmazda yerleşik olduğu; gerek bu durum gerekse dosyadaki yazışmalardan eşlerin birlikte oturduğu yer konusunda net bir bilginin bulunmadığı, dolayısıyla hangi taşınmazın aile konutu olarak özgülendiğinin belirsiz olduğu anlaşıldığından, …………… Tapu Müdürlüğü'nün 26.06.2014 tarihli 20809 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ………….. Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğü'nün 10.07.2014 tarih 2014/25 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………… Tapu Müdürlüğü'nün 26.06.2014 tarihli 20809 yevmiye numaralı ret kararının onanmasına dair ……………Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü'nün 10.07.2014 tarih 2014/25 sayılı kararının ONANMASINA karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı : 96021322-110/71331 18.11.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 176:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğünün 26.08.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararı ile onanan, ………………Tapu Müdürlüğünün 03.07.2014 tarihli ve 7061 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ……………. vekili ………………. tarafından 12.09.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………… ili, ……………. İlçesi, Merkez, 50 ada, 1 parsel; 115 ada, 1 parsel; …………….. 58 ada, 7 parsel; 61 ada, 1 parsel; 64 ada, 2 ve 4 parsel; 71 ada, 3 parsel; 72 ada, 2 parsel; 74 ada, 4 ve 6 parsel; ………………Mahallesi 516 ada, 2 ve 25 parsel numaralı, ……………….. adına kayıtlı taşınmazlarda kişi kimlik bilgilerinin düzeltilmesi için ……………. vekili …………… tarafından talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………..Tapu Müdürlüğünce, ……………….1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.03.2005 tarih 2001/257 E. 2005/79 K. sayılı ve 30.06.2005 tarihinde kesinleşen kararı gereğince, başvuruya konu taşınmazlar üzerinde 16.11.2005 tarih ve 5444 yevmiye numaralı işlem ile hükmen düzeltme yapılmış olduğundan, idari yoldan ikinci bir düzeltme işleminin yapılamayacağı gerekçe gösterilerek, 03.07.2014 tarihli ve 7061 yevmiye numaralı karar ile istem ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………… ili, ……………. İlçesi, Merkez, 50 ada, 1 parsel; 115 ada, 1 parsel; ………………58 ada, 7 parsel; 61 ada, 1 parsel; 74 ada, 4 ve 6 parsel numaralı taşınmaz malların "Alaettin oğlu Ali"; 64 ada, 2 ve 4 parsel; 71 ada, 3 parsel; 72 ada, 2 parsel numaralı taşınmaz malların "………………." adına kadastro tespitinin yapıldığı, malikin soy adına yer verilmediği,

…………….Mahallesi 516 ada, 2 ve 25 parsel numaralı taşınmaz malların …………………. adına kadastro tespitinin yapıldığı, baba adına yer verilmediği,

Anılan taşınmazlardaki malik bilgilerinin düzeltilmesi için açılan dava sonucu ………………1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.03.2005 tarih ve 2001/257-2005/79 E.K. sayılı kararı ile ……………. ili, ……………. İlçesi, Merkez, 50 ada, 1 parsel; 115 ada, 1 parsel; …………….. 58 ada, 7 parsel; 61 ada, 1 parsel; 74 ada, 4 ve 6 parsel numaralı taşınmaz malların kayıtlarındaki malikin "……….." olan adının "………………..",

"………….." olan baba adının "………..", olarak düzeltilmesine ve "……………." soyadının eklenmesine; 64 ada, 2 ve 4 parsel; 71 ada, 3 parsel; 72 ada, 2 parsel numaralı taşınmaz malların kayıtlarındaki malikin "…………." olan adının "………………" olarak düzeltilmesine ve "………………" soyadının eklenmesine; ………………..Mahallesi 516 ada, 2 ve 25 parsel numaralı taşınmaz mallarda ise kadastro tespitinde yer verilmeyen baba adının "………………" olarak yazılmasına karar verildiği; kararın 30.06.2005 tarihinde kesinleştiği ve bu karara istinaden 16.11.2005 tarih ve 5444 yevmiye numaralı işlemle tapu kaydı düzeltme işlemlerinin yapıldığı,

………………. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1988/442 E. ve 1988/589 K. sayılı veraset belgesine göre, …………………..olma, 1313 doğumlu …………………'in 14.11.1943 tarihinde bekar olarak vefat ettiği, geriye mirasçıları ………………….'nın, ………………..'ın, ……………..'in, ……………………'ın, …………………..'nın, ……………….'nın, ……………….. evlatları ………………., ……………., ………….. ve ……………….'nın, ……………….'in eşi ………………. ve evlatları ………….., ……………. ve …………………'in kaldığı,

Page 177:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Mirasçılardan ……………….. ve …………………. tarafından, yukarıda anılan ve ………….. Mahallesi 516 ada 2 ve 25 numaralı parseller dışındaki taşınmaz kayıtlarında düzeltme yapılmasına dair, ………………… 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.03.2005 tarih ve 2001/257-2005/79 E.K. sayılı kararının hatalı kurulduğuna, kararda geçen "……………" isminden "………………." ibaresinin kaldırılmasına ve bu karara göre oluşturulan tapu kayıtlarının düzeltilmesine yönelik olarak …………………. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/614 E. ve 2013/818 K. sayılı dosyasında tapu kaydı düzeltim davası açıldığı, mahkemece talebin kabulüne karar verildiği, dosyanın temyiz edilmesi nedeni ile henüz kesinleşmediği,

Bu karara istinaden, ………………….. vekili ………………….. tarafından, 02.07.2014 tarihli, 2014/8715 numaralı başvuru ile kararda geçen taşınmazlara ait kayıtlarda düzeltme yapılması için Tapu Müdürlüğüne başvurulduğu, Müdürlükçe 03.07.2014 tarihli ve 7061 yevmiye numaralı işlemle talebin reddedildiği, bu ret kararının Bölge Müdürlüğünün 26.08.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararı ile onanması üzerine Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 74. maddesinin 3. fıkrasında, ana veya yardımcı siciller üzerinde yapılmış hata veya eksikliklerin, ilgililerce sunulan veya başka idarelerce düzenlenen belgelerden kaynaklanması hâlinde, ilgililerin gerçek durumu kanıtlayıcı belgelere dayalı başvuruları üzerine, istemin yevmiye defterine kaydedilerek gerekli düzeltmenin yapılabileceği yönünde düzenleme yapılmıştır.

Genel Müdürlüğümüzce yürürlüğe konulan, tapu sicilindeki hataların düzeltilmesi konulu, 20.05.2014 tarih ve 2014/3 (1755) sayılı Genelgeye göre, kadastro veya tapulama mahkemeleri tarafından taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmesi nedeniyle hükmen tescil edilmiş kayıtlar üzerindeki hatalar ve eksiklikler de kadastro çalışmalarından kaynaklanmış olarak değerlendirilir. Kadastro veya tapulama mahkemeleri tarafından verilen kararlarda kadastro veya tapulama tespitinden farklı hüküm oluşturulması ile başka mahkemeler tarafından verilen kararlar gereği tescil edilen kayıtların düzeltilmesi bu Genelge kapsamı dışında olup, bu tür düzeltme taleplerinin genel hükümler çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmektedir.

Tapu sicilinde işlem yapılması konusunda istemde bulunabilecek kişileri, talepte bulunanların tasarruf yetkisinin belirlenme yöntemleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 1013-1016. maddelerinde açıklanmış, Tapu Sicili Tüzüğünün 17.-21. maddelerinde buna paralel izahata yer verilmiştir. Türk Medeni Kanunu' nun, 1027. maddesi, Tapu Sicili Tüzüğünün 74. ve 75. maddeleri ile 2014/3 sayılı Genelge hükümleriyle de tapu sicilinde yapılan hataların düzeltilmesi usülleri belirlenmiştir.

Tapu sicilinde malik bilgilerinde yapılan hataların düzeltilmesinden asıl amaç, talep sahibinin tapu kaydında geçen hak sahibi kişi olup olmadığını tespit etmektir. Yani kayıt maliki veya kanuni bir gerekçe ile (miras, mahkeme kararı vs.) kayıt malikinin halefi durumunda olduğunu iddia eden kişi ile kayıt maliki arasındaki maddi ilişkiyi ispat etmek, maddi hukuk açısından hak sahipliğini belirlemektir. Tapuda kayıtlı kişi kimlik bilgisinin mahkeme kararı ile oluşturulmasının, mahkeme kararı dışında düzeltim yollarını tek başına ortadan kaldıracağı şeklinde değerlendirilmemesi; kayıtta geçen kişi ile talepte bulunan kişi arasındaki maddi ve hukuki ilişki başka bir mahkeme kararı veya kamusal belgeye dayanılarak ispat edilebiliyorsa genel hükümlere göre hareket etmek suretiyle gerekli düzeltmenin yapılabilmesi gerekir. 05.08.2014 tarih ve 2014/7 sayılı Genelgede de tapu kayıtlarının düzeltilmesi konusunda yargı yoluna başvurmadan önce idari başvuru yolları tüketilmesin gerektiğinden bahsedilmiştir.

Page 178:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Talep sahiplerince, …………………. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/614 E. ve 2013/818 K. sayılı kararına istinaden, yukarıda anılan tüm parseller için düzeltme talebinde bulunulmakla birlikte, Bölge Müdürlüğüne ve Genel Müdürlüğe yapılan itirazlarda, yalnızca ………………… Mahallesi 516 ada, 2 ve 25 parsellerde düzeltme yapılmasının istendiği, diğer parseller hakkında bir işlem taleplerinin olmadığı, bunda da ………………….. 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 23.03.2005 tarihli ve 2001/257 E. 2005/79 K. sayılı kararda, bu iki taşınmazın malik hanesinde geçen "………………." isminde her hangi bir düzeltme hükmüne yer verilmediği, taşınmazların zaten "………………….." adına kadastrodan tespit edildiği, mahkemece yalnızca baba isminin eklendiği, dolayısıyla idari yoldan düzeltmenin mümkün olduğu gerekçesine dayanıldığı görülmektedir.

Her ne kadar, Yenicami Mahallesi 516 ada 2 ve 25 numaralı parseller, "…………………" adına kadastrodan tescilli olsa ve mahkemece bu isme dokunmadan yalnızca baba ismi (……………..) eklenmekle yetinilmiş olsa da, bunu "……………………." isminin kadastrodan geldiği haliyle kaldığından mahkemece bu konuda yapılmış bir düzeltme bulunmadığı şeklinde yorumlamak mümkün görünmemektedir. Çünkü mahkeme tüm taşınmazları ve tüm olguları birlikte değerlendirerek taşınmaz kaydındaki kişiyi "…………………." olarak kabul etmiş ve buna baba adı olan "……………………" ismini eklemek şeklinde düzeltme kararı vermiş ve bu doğrultuda hüküm infaz edilmiştir. Dolayısıyla mahkeme kararına göre yapılmış bir düzeltme söz konusudur. Bu iki parselde kişi kimlik bilgileri mahkemece verilmiş bir tapu kaydı düzeltme kararı ile oluşturulduğundan, mevcut durumda, salt bu iki parsel için tekrar yapılacak düzeltme talebinin karşılanmasının, yeni bir mahkeme kararını gerektireceği anlaşılmaktadır.

Öte yandan, Genel Müdürlüğümüze iletilen itiraz dilekçesinde belirtilen ve düzeltme talebine dayanak olarak gösterilen, …………………….. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/614 E. 2013/818 K. sayılı ve 06.12.2013 tarihli ve henüz kesinleşmemiş kararına konu taşınmazlar içerisinde ……………………..Mahallesi, 516 ada, 2 ve 25 parsel numaralı taşınmazların bulunmadığı, söz konusu kararın hüküm kısmında anılan taşınmazlara ilişkin herhangi bir karar da oluşturulmadığı görülmektedir.

Ancak, ……………….. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 23.03.2005 tarihli ve 2001/257 E. 2005/79 K. sayılı kararla kişi kimlik bilgileri düzeltilen taşınmazlar arasında …………….. 516 ada 2 ve 25 parsellerin de bulunduğu, bu iki parselle birlikte anılan davaya konu tüm taşınmaz kayıtlarında geçen kişilerin aynı kişi olduğuna ve aynı kişi kimlik bilgileri ile düzeltme yapılmasına karar verildiği; bahse konu kararın hatalı kurulduğu ve "……………………." olarak verilen düzeltme kararındaki "………………" isminin-lakabının çıkartılması gerektiği gerekçeleri ile (………….. Mahallesi 516 ada 2 ve 25 parsel dışındaki) …………………. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/614 Esasında dava açıldığı, davanın kabul edildiği, fakat bu davanın henüz kesinleşmediği dosyadan görülmektedir.

Tapu kayıtlarındaki kişi kimlik bilgilerinin düzeltilmesinin asıl amacının, tapu kaydında geçen kişi ile talep sahibinin aynı kişi olup olmadığını veya kayıt malikinin kanuni halefi olduğunu iddia ettiği kişi ile kayıt malikinin aynı kişi olup olmadığını tespit etmek olduğu; ……………….1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 23.03.2005 tarih ve 2001/257-2005/79 E.K. sayılı kararla, karara konu diğer parsellerle birlikte ………………….Mahallesi 516 ada 2 ve 25 parsellerinde aynı kişi kimlik bilgileri ile düzeltilmesine karar verildiği, dolayısıyla bu parsellerin de aynı malikin olduğunun mahkemece tespit edildiği; bu kararda geçen "…………………….." ismindeki "Galip" isminin-lakabının çıkartılması için tekrar dava açıldığı

Page 179:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

ve bu davanın da kabul edildiği birlikte değerlendirildiğinde, kararın bu haliyle kesinleşmesi durumunda, ikinci davada kişi kimlik bilgilerinin düzeltilmesinin ("…………………" isminin-lakabının çıkartılması) ………………….. Mahallesi 516 ada 2 ve 25 parseller içinde delil teşkil edeceği anlaşılmaktadır.

Yukarıdaki paragrafta açıklandığı üzere, ……………………. Mahallesi 516 ada 2 ve 25 parsel numaralı taşınmazlarda ki kişi kimlik bilgilerinin mahkeme kararı ile oluşturulmasının, bu parseller için yeniden düzeltme yönünde mahkeme kararının aranmasına tek başına gerekçe oluşturamayacağı……………… Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/614 -2013/818 E.K. sayılı kararının aynı doğrultuda kesinleşmesi şartıyla, yeni bir mahkeme kararı gerekmeksizin genel hükümlere göre değerlendirme yapılarak talebin karşılanabileceği anlaşılmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, ………………. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/614 -2013/818 E.K. sayılı kararının aynı doğrultuda kesinleşmesi şartıyla, ……………….. Mahallesi, 516 ada, 2 ve 25 parsel numaralı taşınmazlar yönüyle yeni bir mahkeme kararı gerekmeksizin genel hükümlere göre değerlendirme yapılarak talebin karşılanabileceği, ancak mevcut durumda Müdürlüğün 03.07.2014 tarihli ve 7061 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğünün 26.08.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 26.08.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararı ile onanan, ………………. Tapu Müdürlüğünün 03.07.2014 tarihli ve 7061 yevmiye numaralı ret kararının, "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/75486 20.11.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 180:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

…………… Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 07.08.2014 tarih ve 2014/10 sayılı kararı ile onanan ……………… Tapu Müdürlüğü'nün 07.07.2014 tarihli ve 1463 yevmiye numaralı ret kararına, …………….. tarafından 14.08.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM :

…………….. tarafından, …………… İli, …………….İlçesi, ……………….Köyü, 775 parsel sayılı taşınmazın niteliğinin kamulaştırma sonucunda 'sedde' olarak tescil edildiği, daha sonra taşınmazın kamulaştırma dışı kaldığı, eski maliklere iade edildiği, taşınmazın cinsinin sehven 'sedde' kaldığı, bu nedenle, taşınmazın cinsinin eski vasfı olan "tarla" olarak tescili yönünde …………… Tapu Müdürlüğünden talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

TAKBİS sisteminde, tüm hissedarların katılımı olmadan, söz konusu cins değişikliği işleminin tamamlanamadığı ve bütün paydaşların ya da kanuni temsilcilerinin talebi şartının gerçekleşmediği gerekçeleri ile talebin, ………….Tapu Müdürlüğü' nün 26.06.2014 tarih ve 20809 yevmiye numaralı işlemiyle reddedildiği anlaşılmıştır.

YAPILAN İNCELEME:

………….. İli, …………… İlçesi, ………………….Köyü, 23.600 m yüz ölçümlü 'tarla' niteliğindeki 749 parsel sayılı taşınmazın, 20/32 hissesi ………………., 5/32 hissesi …………….., 5/32 hissesi …………………, 2/32 hissesi ……………… adına kayıtlı iken, ………………..Genel Müdürlüğü'nün …………………….. için 18.09.1986 tarihli yazısı ve eki değişiklik beyannamesine istinaden kamulaştırma işlemi nedeniyle ifraz edildiği; taşınmazın ifrazından oluşan ve kamulaştırılan kısım olan 775 parselin cinsinin "sedde" olarak, kalan kısmın cinsinin ise "tarla" olarak tapu kayıtlarına geçtiği,

İfraz işlemi sonucu oluşan 9700 m yüz ölçümlü 'sedde' niteliğindeki 775 parsel sayılı taşınmaz, 26.09.1986 tarihli 435 yevmiye numaralı işlem ile ……………….. Genel Müdürlüğü adına tescil edildiği, ancak daha sonrasında ………………… Genel Müdürlüğü'nün 18.09.1987 tarihli 7739 sayılı yazısına istinaden kamulaştırmadan vazgeçildiği, bedeli mukabilinde kamulaştırılan alanın önceki maliklerine iade edildiği, 28.12.1987 tarihli 438 yevmiye numaralı satış işlemi ile tapu kütüğüne önceki hisse oranlarına göre ve taşınmazın kamulaştırma işlemindende aldığı cins olan "sedde" haliyle, 20/32 hissenin ………………., 5/32 hissenin …………………, 5/32 hissenin …………………, 2/32 hissenin ……………. adına tescil edildiği,

Taşınmazın 20/32 hissesinin maliki …………….'ın ölümü üzerine 02.04.2013 tarihli 598 yevmiye numaralı işlemle ve belli hisselerle …………….. ve müşterekleri adına intikalen tescil edildiği,

İtirazcı ………………..'ın 07.07.2014 tarihli 201/1675 sayılı başvuru numarası ile ……………… Tapu Müdürlüğünden, anılan taşınmazın 'sedde' olan niteliğinin 'tarla' olarak değiştirilmesini talep ettiği,

Page 181:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………….. Genel Müdürlüğü 11. Bölge Müdürlüğü'nün 04.02.2014 tarihli 71952 sayılı yazısı ile kamulaştırmadan vazgeçilen ve ilgililerine iade edilen söz konusu taşınmazın cinsinin sehven "sedde" olarak kaldığının belirtildiği ve aynı içerikli 05.02.2014 tarih ve 74613-142 sayılı yazı ile talep sahibi ……………….' a bildirimde bulunulduğu,

…………….. İli, ……………… Müdürlüğü'nün 13.06.2014 tarihli 8604 sayılı yazısında, ……………..köyü 775 parsel numaralı ve "sedde" niteliğindeki taşınmazda çeltik tarımı yapıldığı, 'sedde' vasfının tapu sicilinde 'tarla' olarak tescil edilmesinin uygun olduğunun bildirildiği,

İtirazcı ………………..'ın cins değişikliği talebinin, yukarıda belirtilen gerekçelerle reddedildiği ve Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelerle kararın onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 21. maddesine göre, idare kamulaştırmanın her safhasında kamulaştırma kararı veren ve onaylayan yetkili merciin kararı ile kamulaştırmadan tek taraflı olarak kısmen veya tamamen vazgeçebilir. 22. maddesinde de, kamulaştırıma amacına yönelik ihtiyaçta kullanılmasına lüzum kalmayan taşınmazların mal sahibi veya mirasçılarına iade ve devir edilebileceği düzenlenerek buna dair usul düzenlenmiştir.

Genel Müdürlüğümüzün 09.05.1984 tarihli 1467 sayılı Genelgesinde de, kamulaştırmadan vazgeçme halinde, tapu sicili açısından taşınmazın eski malik adına devir ve iadesi usulü belirlenmiştir.

Cins değişikliği, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 16.03.2010 tarih ve 2010/4 sayılı Genelgesinde, bir taşınmaz malın cinsinin yapısızken yapılı veya yapılıyken yapısız hale; bağ, bahçe, tarla vb. iken arsaya veya arazi iken bağ, bahçe, tarla vb. duruma dönüştürmek için paftasında ve tapu sicilinde yapılan işlem şeklinde tanımlanmıştır.

Anılan bu Genelgeye göre, bina yapımı ve yıkımı ile ilgili olmayan ve taşınmaz malın bağ, bahçe, tarla vb. vasıfta iken, arsa, fındıklık, zeytinlik, sera vb. vasıflara dönüştürülmesi veya tersi işlem taleplerinde; gerektiğinde araziye gidilmeden ilgili kamu kuruluşundan verilmiş yazı ya da rapora dayanılarak tescil bildirimi düzenlenmek suretiyle vasıf değişikliği yapılır. İşlem için, maliklerden birinin cins değişikliği talebi yeterli olup, düzenlenen tescil bildirimindeki "beyanname isteğimize göre düzenlenmiştir" ifadesine göre diğer talep sahiplerinin eksik imzaları, ilgili tapu müdürlüğünde tamamlattırılabilir.(2010/4 sayılı Genelge, m.24/5,13).

Paylı mülkiyetli bir taşınmazla ilgili olarak tapu sicilinde yapılacak bir işlem sırasında, kayıt maliklerinin talepleri veya imzalarının gerekli görülmesinin dayanağı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun paylı mülkiyette yönetim ve tasarruf ilişkilerini düzenleyen 688-692. maddeleri ile tapu sicilinde istemde bulunabilecekleri belirleyen 1013-1015. maddeleridir.

Page 182:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Bu bağlamda, cins değişikliği işlemleri idaremizce, kural olarak paylı malın özgülendiği amacın değiştirilmesi veya paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemleri olarak kabul edilmekte, bu nedenle de kayıt maliklerinin tümünün talebini/imzalarını gerekli görmektedir.

Ancak, olayda teknik ve gerçek anlamda bir cins değişikliği talebinin olmadığı, malikin/maliklerin iradesi dışında kamulaştırma işlemi nedeniyle ifraz edilen taşınmaz parçasına verilen cinsin, kamulaştırmadan vazgeçme sebepli olarak taşınmazın eski maliklere iade ve devri sırasında kamulaştırma öncesi cinsine dönülmesinin ihmal edilmesinden kaynaklı bir durumun düzeltilmesi olduğu, yani gerçekte talep edilen işlemin cins değişikliği işlemi değil tapu kaydının (taşınmaz cinsi) düzeltilmesi işlemi olduğu anlaşılmaktadır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1027. maddesine göre, ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru, tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme kararıyla düzeltebilir.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 72. maddesine göre, tapu sicilinde değişiklik, hak sahibinin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır. 74. maddesine göre de, ana veya yardımcı siciller üzerinde yapılmış hata veya eksikliklerin, ilgililerce sunulan veya başka idarelerce düzenlenen belgelerden kaynaklanması hâlinde, ilgililerin gerçek durumu kanıtlayıcı belgelere dayalı başvuruları üzerine, istem yevmiye defterine kaydedilerek gerekli düzeltme yapılır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 690. maddesine göre, paydaşlardan her biri olağan yönetim işlerini yapmaya yetkilidir.

Kamulaştırma işlemi ve bu arada kamulaştırma amacı doğrultusunda taşınmazın cins değişikliğinin malikin iradesi dışında gerçekleştirildiği gibi; idari işlemlerde yetki, şekil ve usulde paralellik ilkesi gereği kamulaştırmadan vazgeçme nedeniyle taşınmazın eski malike iadesi sırasında da idarenin taşınmazın eski cinsi (tarla) ile tescilini sağlaması gerekirdi.(Danıştay 5. D. 13.10.1993 gün ve 1992/5775 Esas, 1993/3756 Karar )

Dosyaya göre, söz konusu taşınmazın cinsinin evveliyat kaydında "tarla" olarak geçtiği, taşınmazın cinsinin kamulaştırma işlemi sırasında idari bir kararla re'sen "sedde" haline dönüştürüldüğü, taşınmazın kamulaştırılmasından vazgeçme nedeniyle eski malike iade ve devri sırasında eski cinsine dönüştürülmesinin ihmal edildiği ve bunun sehven yapıldığının ilgili idarece de tevsik edildiği sabittir. Dolayısıyla olayda talep edilen işlemin tapu kaydının düzeltilmesi olduğu açıktır.

Paylı mülkiyetli bir taşınmazın tapu kayıtlarında yer alan ve tapu idaresi veya başka idarelerden kaynaklı hataların düzeltilmesi istemlerinin, paydaşların oy birliğini veya belli bir çoğunluk kararını aramayı gerektirir işlemlerden olmadığı Türk Medeni Kanunu' nun (m.688-692) ve Tapu Sicili Tüzüğü'nün ilgili hükümlerinden anlaşılmaktadır.

Page 183:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Somut olay ve yasal durum karşısında, taşınmazın kamulaştırma öncesi cinsinin "tarla" olduğu, taşınmaz cinsinin kamulaştırma işlemi sırasında idarece re'sen "sedde" haline dönüştürüldüğü; yetki, şekil ve usulde paralellik ilkesi gereği idarece taşınmazın eski malike iadesi sırasında kamulaştırma öncesi cinsiyle (tarla) teslim etmesi gerektiği, bu hususun idarece ihmal edildiği; bu durumun sehven oluştuğunun idarece de kabul ve beyan edildiği; keza, ………………….. Müdürlüğü'nün yazısında da, "sedde" niteliğindeki taşınmazda çeltik tarımı yapıldığı, 'sedde' vasfının tapu sicilinde 'tarla' olarak tescil edilmesinin uygun olduğunun bildirildiği; talep edilen işlemin teknik ve gerçek anlamda bir cins değişikliği olmayıp tapu kaydının düzeltilmesi talebinden ibaret olduğu; tapu idaresi veya diğer idarelerin hatalarından kaynaklı kayıtların düzeltilmesi taleplerinin paydaşların oy birliğini veya belli bir çoğunluk kararını gerektirir işlemlerden olmadığı anlaşıldığından, ret kararına konu düzeltme işlemi talebinin, genel hükümlere uyularak ve paydaşlardan birinin istem ve imzası yeterli görülerek karşılanması gerekirdi.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, ……………. Tapu Müdürlüğü'nün 07.07.2014 tarihli 1463 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararın onanmasına dair ……………Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğü'nün 07.08.2014 tarih 2014/10 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………… Tapu Müdürlüğü'nün 07.07.2014 tarihli 1463 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararın onanmasına dair …………… Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğü'nün 07.08.2014 tarih 2014/10 sayılı kararının "BOZULMASI"na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/77044 21.11.2014

Page 184:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

GENEL MÜDÜRLÜK ... Makamına

Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğünün 08.09.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ……………..Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı ret kararına, Av. ………….. tarafından bila tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………. İli, ………………. Mahallesi, 835 ada 222 parsel numaralı, A blok zemin kat/1 Bağımsız bölüm numaralı taşınmaz, ………………….. adına kayıtlı iken, ………………… tarafından 25.07.2014 tarih ve 20123 numaralı başvuru istem belgesiyle, anılan taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi tesisi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………… Nüfus Müdürlüğünden alınan, 25.07.2014 tarihli adres kayıt sisteminde, istem sahibi ………………'in yerleşim yerinin anılan taşınmaz adresi ile aynı olmasına karşın, ………………'in eşi ve aynı zamanda taşınmazın maliki ……………..'in yerleşim yerinin farklı olduğunun MERNİS kaydından anlaşıldığı ve Mahalle Muhtarlığınca tanzim edilmiş herhangi bir ilmuhaberin de bulunmaması ve Genel Müdürlüğümüzün 2014/4 sayılı Genelge hükümleri gerekçe gösterilerek, ……………… tarafından 25.07.2014 tarih ve 20123 numaralı başvuru istem belgesi ile gerçekleştirilmek istenen aile konutu şerhi tesisi talebi ……………….Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………… İli, ………………… Mahallesi, 835 ada 222 parsel numaralı, A/blok zemin kat/1 bağımsız bölüm numaralı taşınmazın …………………… adına kayıtlı olduğu ve ………………Belediyesi Numarataj Birimi tarafından tanzim edilmiş 25.07.2014 tarihli yazıdan, aile konutu şerhi tesisi talep edilen 835 ada 222 parsel numaralı taşınmazın ……………Mahallesi …………………….. 20/1 adresinde bulunduğu,

Taşınmazda malik olarak görünen ……………… ile başvuru sahibi ………………'in ………………..Nüfus Müdürlüğünden tanzim edilen 25.07.2014 tarihli nüfus kayıt örneğinden evli olduklarının anlaşıldığı,

…………………. Nüfus Müdürlüğü tarafından tanzim edilmiş 25.07.2014 tarihli yerleşim yeri belgesinden 17536322100 T.C kimlik numaraları ………………………'in yerleşim yeri adresinin, aile konutu şerhi tesisi talep edilen 835 ada 222 parsel numaralı taşınmazın adresi olan ………………Mahallesi, ……………..Caddesi 20/1 olduğu,

Ancak MERNİS kaydından yapılan incelemede, taşınmaz maliki 17605319888 T.C kimlik numaralı …………………..'in yerleşim yeri adresinin aile konutu şerhi tesisi talep edilen

Page 185:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

835 ada 222 parsel numaralı taşınmazın adresinden farklı olarak, …………….. Mahallesi, ……………. Bulvarı ………………. Apartmanı No: 47/10 olduğu;

…………………Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı işlemi ile eşlerin yerleşim yerleri bilgilerinin farklı olduğu, mahalle muhtarlığınca tanzim edilmiş herhangi bir ilmuhaber de bulunmadığı gerekçeleri ile talebinin reddedildiği, bu kararın ………………. Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğünün 08.09.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile de aynı gerekçelerle onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 'Aile Konutu' başlıklı 194. maddesine göre; eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz, rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hakimin müdahalesini isteyebilir. Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir. Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanılmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 'İstemde bulunacaklar' başlıklı 17/2 maddesine göre, aile konutu olarak özgülenen taşınmazın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutun aile konutu olduğuna dair şerhin verilmesini isteyebilir. Tüzüğün 49/c maddesine göre de tapu siciline aile konutu şerhinin tesisi için, merkezi nüfus idaresi sisteminden veya nüfus müdürlüğünden alınan yerleşim yeri belgesi ile medeni hâli gösterir nüfus kayıt örneği aranır.

Bunun yanı sıra, Genel Müdürlüğümüzün 2014/4 sayılı Genelgede, yargı kararlarına göre, aile konutunun, eşlerin bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdikleri mekan olduğu, eşlerin evlilik birliğini beraberce yürütüp, yönettiği, oturdukları konutu da birlikte seçtiği ve aile konutunun tek olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, aile konutu şerhi işlenmesi gereken taşınmazın tapu sicilindeki ada/parsel bilgileri ile MERNİS üzerinden alınan yerleşim yeri verilerinin çakıştırılması gerektiği zaman belediye, muhtarlık, kadastro müdürlüğü, apartman yönetimi, LİHKAB vb. kurumlardan bu konuda durumu kanıtlayıcı nitelikte belge alınması gerekmektedir.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'na ve Türk Medeni Kanunu'nun 19. maddesine göre; yerleşim yeri, sürekli kalma niyetiyle oturulan yer olup; bir kimsenin aynı zamanda birden çok yerleşim yeri olamaz. Yerleşim yerindeki konut aile konutudur. Bir aile pek çok yerde ev, yazlık, yerleşim. dağ evi vs. sahibi olabilir, ancak bunlardan sadece birisi Medeni Kanunun aradığı anlamda aile konutudur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinde öngörülen aile konutu şerhi, evliliğin genel hükümleri çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu hükümler özel bir düzenleme olmadığı ve evlilik birliği devam ettiği sürece uygulanacak hükümlerdir.

Somut olayda, itirazcı ve eşi arasında henüz boşanmanın gerçekleşmediği ve halen evli oldukları görülmekle birlikte; Merkezi Nüfus Kayıt Sistemine göre, itirazcının yerleşim yerinin aile konutu şerhi konulması istenen taşınmaz olarak görünmekte (…………….Mahallesi, ………………… Cad., ………….Apt., 835 ada 222 parsel, A Blok, Zemin Kat, No:20/1) iken,

Page 186:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

eşi …………………' in yerleşim yeri bilgisinin …………… Mahallesi, ……………Bulvarı, ……………. Sitesi, No:47/10 olarak göründüğü; taşınmazına aile konutu şerhi konulması istenilen ………………' in birden fazla taşınmazının bulunduğu ve dosyadaki verilere göre eşlerin birlikte oturduğu yer (talebe konu taşınmazın aile konutu olduğu) konusunda açık bir bilginin bulunmadığı, taşınmaz kaydında …………….. Aile Mahkemesinin 2014/729 E. sayılı müzekkeresine istinaden 20.08.2014 tarih ve 17265 yevmiye numaralı işlemle işlenik ihtiyati tedbir şerhinin bulunduğu görülmüştür.

Somut olay ve yasal durum karşısında, eşler arası boşanmanın henüz gerçekleşmediği ve evlilik birliğinin devam ettiği görülmekle birlikte, merkezi nüfus sistemi kayıtlarına göre eşlerin yerleşim yerlerinin farklı olduğu, malik olan eşin itirazcının aile konutu şerhi konulmasını istediği taşınmazdan farklı bir taşınmazda yerleşik olarak göründüğü; malik olan eş adına birden fazla taşınmaz kaydının bulunduğu, dosyadaki belgelere bakıldığında eşlerin birlikte oturduğu yer konusunda açık bir bilginin bulunmadığı, dolayısıyla hangi taşınmazın aile konutu olarak özgülendiğinin belirsiz olduğu anlaşıldığından, talep konusu taşınmaz üzerine malik olmayan eş lehine aile konutu şerhi konulmasının malik olan eşin muvafakat vermesine veya bu yönde verilmiş bir mahkeme kararının ibrazına bağlı olduğu, mevcut durumda malik olmayan eşin talebinin reddine dair, ……………… Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ………….Tapu ve Kadastro ………... Bölge Müdürlüğünün 08.09.2014 tarih ve 2014/14 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

………………Tapu Müdürlüğü' nün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan …………….Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü' nün 08.09.2014 tarih ve 2014/14 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim

Sayı: 96021322-110/77044 21.11.2014

GENEL MÜDÜRLÜK ... Makamına

Page 187:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 08.09.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile onanan, ……………….. Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı ret kararına, Av. ……………. tarafından bila tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………………. İli, Merkez Dumlupınar Mahallesi, 835 ada 222 parsel numaralı, A blok zemin kat/1 Bağımsız bölüm numaralı taşınmaz, ……………….. adına kayıtlı iken, ……….. …….. tarafından 25.07.2014 tarih ve 20123 numaralı başvuru istem belgesiyle, anılan taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi tesisi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

…………………Nüfus Müdürlüğünden alınan, 25.07.2014 tarihli adres kayıt sisteminde, istem sahibi ……………..'in yerleşim yerinin anılan taşınmaz adresi ile aynı olmasına karşın, …………………..in eşi ve aynı zamanda taşınmazın maliki ………………….'in yerleşim yerinin farklı olduğunun MERNİS kaydından anlaşıldığı ve Mahalle Muhtarlığınca tanzim edilmiş herhangi bir ilmuhaberin de bulunmaması ve Genel Müdürlüğümüzün 2014/4 sayılı Genelge hükümleri gerekçe gösterilerek, ………………… tarafından 25.07.2014 tarih ve 20123 numaralı başvuru istem belgesi ile gerçekleştirilmek istenen aile konutu şerhi tesisi talebi …………………..Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………….. İli, ………………… Mahallesi, 835 ada 222 parsel numaralı, A/blok zemin kat/1 bağımsız bölüm numaralı taşınmazın ……………………. adına kayıtlı olduğu ve ……………….Belediyesi Numarataj Birimi tarafından tanzim edilmiş 25.07.2014 tarihli yazıdan, aile konutu şerhi tesisi talep edilen 835 ada 222 parsel numaralı taşınmazın ……………Mahallesi ………………… Caddesi, 20/1 adresinde bulunduğu,

Taşınmazda malik olarak görünen ……………… ile başvuru sahibi ………………'in ………………. Nüfus Müdürlüğünden tanzim edilen 25.07.2014 tarihli nüfus kayıt örneğinden evli olduklarının anlaşıldığı,

………………… Nüfus Müdürlüğü tarafından tanzim edilmiş 25.07.2014 tarihli yerleşim yeri belgesinden 17536322100 T.C kimlik numaraları ………………..'in yerleşim yeri adresinin, aile konutu şerhi tesisi talep edilen 835 ada 222 parsel numaralı taşınmazın adresi olan ……………….Mahallesi, ………………… Caddesi 20/1 olduğu,

Ancak MERNİS kaydından yapılan incelemede, taşınmaz maliki 17605319888 T.C kimlik numaralı …………….in yerleşim yeri adresinin aile konutu şerhi tesisi talep edilen 835 ada 222 parsel numaralı taşınmazın adresinden farklı olarak, ……………. Mahallesi, …………… Bulvarı ……………Apartmanı No: 47/10 olduğu;

Page 188:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

…………………. Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı işlemi ile eşlerin yerleşim yerleri bilgilerinin farklı olduğu, mahalle muhtarlığınca tanzim edilmiş herhangi bir ilmuhaber de bulunmadığı gerekçeleri ile talebinin reddedildiği, bu kararın ………………….Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğünün 08.09.2014 tarih ve 2014/4 sayılı kararı ile de aynı gerekçelerle onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 'Aile Konutu' başlıklı 194. maddesine göre; eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz, rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hakimin müdahalesini isteyebilir. Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir. Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanılmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 'İstemde bulunacaklar' başlıklı 17/2 maddesine göre, aile konutu olarak özgülenen taşınmazın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutun aile konutu olduğuna dair şerhin verilmesini isteyebilir. Tüzüğün 49/c maddesine göre detapu siciline aile konutu şerhinin tesisi için, merkezi nüfus idaresi sisteminden veya nüfus müdürlüğünden alınan yerleşim yeri belgesi ile medeni hâli gösterir nüfus kayıt örneği aranır.

Bunun yanı sıra, Genel Müdürlüğümüzün 2014/4 sayılı Genelgede, yargı kararlarına göre, aile konutunun, eşlerin bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdikleri mekan olduğu, eşlerin evlilik birliğini beraberce yürütüp, yönettiği, oturdukları konutu da birlikte seçtiği ve aile konutunun tek olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, aile konutu şerhi işlenmesi gereken taşınmazın tapu sicilindeki ada/parsel bilgileri ile MERNİS üzerinden alınan yerleşim yeri verilerinin çakıştırılması gerektiği zaman belediye, muhtarlık, kadastro müdürlüğü, apartman yönetimi, LİHKAB vb. kurumlardan bu konuda durumu kanıtlayıcı nitelikte belge alınması gerekmektedir.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'na ve Türk Medeni Kanunu'nun 19. maddesine göre; yerleşim yeri, sürekli kalma niyetiyle oturulan yer olup; bir kimsenin aynı zamanda birden çok yerleşim yeri olamaz. Yerleşim yerindeki konut aile konutudur. Bir aile pek çok yerde ev, yazlık, yerleşim. dağ evi vs. sahibi olabilir, ancak bunlardan sadece birisi Medeni Kanunun aradığı anlamda aile konutudur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinde öngörülen aile konutu şerhi, evliliğin genel hükümleri çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu hükümler özel bir düzenleme olmadığı ve evlilik birliği devam ettiği sürece uygulanacak hükümlerdir.

Somut olayda, itirazcı ve eşi arasında henüz boşanmanın gerçekleşmediği ve halen evli oldukları görülmekle birlikte; Merkezi Nüfus Kayıt Sistemine göre, itirazcının yerleşim yerinin aile konutu şerhi konulması istenen taşınmaz olarak görünmekte (………………..Mahallesi, ……………..Cad………….. Apt., 835 ada 222 parsel, A Blok, Zemin Kat, No:20/1) iken, eşi ………………..' in yerleşim yeri bilgisinin …………….. Mahallesi, ……………… Bulvarı, ………………….. Sitesi, No:47/10 olarak göründüğü; taşınmazına aile konutu şerhi konulması istenilen ………………….' in birden fazla taşınmazının bulunduğu ve dosyadaki verilere göre

Page 189:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

eşlerin birlikte oturduğu yer (talebe konu taşınmazın aile konutu olduğu) konusunda açık bir bilginin bulunmadığı, taşınmaz kaydında …………………Aile Mahkemesinin 2014/729 E. sayılı müzekkeresine istinaden 20.08.2014 tarih ve 17265 yevmiye numaralı işlemle işlenik ihtiyati tedbir şerhinin bulunduğu görülmüştür.

Somut olay ve yasal durum karşısında, eşler arası boşanmanın henüz gerçekleşmediği ve evlilik birliğinin devam ettiği görülmekle birlikte, merkezi nüfus sistemi kayıtlarına göre eşlerin yerleşim yerlerinin farklı olduğu, malik olan eşin itirazcının aile konutu şerhi konulmasını istediği taşınmazdan farklı bir taşınmazda yerleşik olarak göründüğü; malik olan eş adına birden fazla taşınmaz kaydının bulunduğu, dosyadaki belgelere bakıldığında eşlerin birlikte oturduğu yer konusunda açık bir bilginin bulunmadığı, dolayısıyla hangi taşınmazın aile konutu olarak özgülendiğinin belirsiz olduğu anlaşıldığından, talep konusu taşınmaz üzerine malik olmayan eş lehine aile konutu şerhi konulmasının malik olan eşin muvafakat vermesine veya bu yönde verilmiş bir mahkeme kararının ibrazına bağlı olduğu, mevcut durumda malik olmayan eşin talebinin reddine dair, ………………..Tapu Müdürlüğünün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ……………….Tapu ve Kadastro ………………….. Bölge Müdürlüğünün 08.09.2014 tarih ve 2014/14 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

………………. Tapu Müdürlüğü' nün 04.08.2014 tarih ve 16151 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ………………Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğü' nün 08.09.2014 tarih ve 2014/14 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim

Sayı : 96021322-110/66055 21.11.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 190:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………….Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü' nün, 01.06.2014 tarih ve 2014/28 sayılı kararı ile onanan ………………… Tapu Müdürlüğü' nün 29.05.2014 tarih ve 5430 yevmiye numaralı ret kararına, …………….. tarafından 08.07.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM :

……………….. İli, ………………İlçesi, ………………. Köyü, 11 pafta, 214 parsel nolu taşınmaza ilişkin, 08.11.2013 kesinleşme tarihli, ……………… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.10.2012 tarih, 2011/66 Esas ve 2012/471 Karar sayılı 'Tapu iptali ve tescili' kararına istinaden davacı ………………. tarafından ………………Tapu Müdürlüğüne 2014/6367 başvuru numarası ile anılan taşınmazın tapu iptali ile adlarına takyidatsız olarak tescili talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ :

Talep sahiplerince, …………………. 3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen, 08.11.2013 kesinleşme tarihli, 04.10.2012 tarih 2011/66- 2012/471 E.K. sayılı 'tapu iptali ve tescili' kararının taşınmazın takyidatsız olarak adlarına tescil suretiyle infazı talep edilmiş, ancak, kararda tescil işlemi ile ilgili olarak taşınmaz üzerindeki haciz şerhlerinin kaldırılmasına yönelik bir hüküm bulunmadığı, İcra Müdürlüklerinin de haciz şerhlerinin kaldırılamayacağını belirtmeleri ve hacizlerin de anılan mahkeme kararından önce şerh edilmiş olması ve taşınmaz üzerinde hacizlerden önce konulmuş bir tedbir şerhi bulunmaması gerekçeleri ile talep reddedilmiş, Bölge Müdürlüğünce de bu ret kararı aynı gerekçelerle onanmıştır.

YAPILAN İNCELEME:

…………….. İli, …………….İlçesi, …………………. Köyü, tarla vasıflı 214 parsel nolu taşınmaz, 1/4' er hisse itibari …………………. mirasçıları, ………………….. mirasçıları, ……………………. mirasçıları,……………………..mirasçıları adına 05.04.1971 tarihli 1409 yevmiye numarası ile tapulamadan (komisyon kararı) tescil edildiği,

…………….. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1971/1078 Esas sayılı yazısına istinaden taşınmaz kaydına, 29.03.1973 tarihli 1475 yevmiye numarası ile ihtilaflı şerhi (davalıdır) işlendiği ve bu işlemin 29.03.1973 tarih ve 1475 sayılı yazı ile ilgili mahkemeye bildirildiği,

…………… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 1971/1078 Esas sayılı davanın 18.12.1984 tarih ve 1971/1078-1984/800 E.K. sayılı olarak karara bağlandığı, kararda tapu kaydının iptali ile ………………. (……………………) adına tesciline karar verildiği,

…………………. mirasçıları'nın payının, bu kişinin mirasçıları adına (……………., …….. ……….., …………………., …………….., ………………….., ………………. ve …………………) 17.03.2011 tarih ve 3013 yevmiye numaralı işlemle intikalen tescil edildiği,

Page 191:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

………………….. 14. İcra Müdürlüğünün 2009/7821 Esas sayılı yazısına istinaden, 19.04.2012 tarihli 5181 yevmiye ve 25.04.2011 tarihli 4184 yevmiye numaralı işlemler ile ………………. hissesi üzerine; ………………… 12. İcra Müdürlüğü'nün 22.08.2012 tarih ve 2012/8006 Esas sayılı yazısına istinaden de 22.08.2012 tarih ve 10832 yevmiye numarası ile …………………..hissesi üzerine haciz şerhi işlendiği,

…………………… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/66 Esasında, …………………… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek 18.12.1984 tarih ve 1971/1078-1984/800 E.K. sayısı ile karara bağlanan kararın kesinleştirilmesi için tekrar dava açıldığı, davanın kabul edildiği ve 04.10.2012 tarih ve 2012/471 Karar sayısı ile karara bağlanan bu davanın 08.11.2013 tarihinde kesinleştiği;

Müdürlükçe, kararın infazı talebi için ilk mahkeme kararından sonra fakat ikinci mahkeme kararından önce tapu kaydına işlenen haciz şerhlerinin terkini için ilgili icra müdürlükleriyle yazışma yapıldığı, bu yazışma sonuçlarına göre, ………………… 14. İcra Müdürlüğünün, 03.01.2014 tarih ve 2009/7281E sayılı yazısı ile Müdürlüklerince konulan bu haczin yine kendi Müdürlüklerince kaldırılamayacağının bildirildiği, ancak daha sonra bu İcra Müdürlüğünün 29.09.2014 tarih ve 2009/7821 sayılı yazısı ile …………………….. hissesi üzerindeki (19.04.2012 tarih, 5181 ve 25.04.2011 tarih, 4184 yevmiye numaralı) hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği ve bu yazıya is tinaden söz konusu hacizlerin 30.09.2014 tarihli 9932 yevmiye numaralı işlem ile terkin edildiği,

………………… hissesi üzerindeki 22.08.2012 tarihli 10832 yevmiye numaralı haciz terkini için yapılan isteme karşı, ………….. 12. İcra Müdürlüğünün 03.01.2014 tarih ve 2012/8006 sayılı yazısı ile söz konusu haciz şerhinin mahkeme kararının uygulanacağı gerekçesiyle re'sen kaldırılamayacağı, ancak mülkiyeti devir hususunun müdürlükçe değerlendirilmesi gerekeceği yönünde bildirimde bulunulduğu,

…………………..3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.11.2012 tarihli 2011/66 Esas 2012/471 Karar sayılı yazısına istinaden 14.11.2012 tarihli 14434 yevmiye numaralı işlem ile İİK m.28 şerhi (kesinleşmemiş mahkeme kararının varlığı); 25.11.2013 tarih ve 12026 yevmiye ile de "kesinleşmiş mahkeme kararı" nın varlığına dair şerh verildiği,

Müdürlükçe, taşınmaz kaydında yer alan 09.03.1973 tarihli 1475 yevmiye numaralı ihtilaflı şerhi (davalıdır) ile 14.11.2012 tarihli 14434 yevmiye numaralı İİK m.28 şerhinin terkin edilip edilmeyeceğinin ve ………………… mirasçıları olarak kaydedilen malikin payının, intikalen başkaları adına tescil edildiğinden bunların payının da terkin edilip edilmeyeceğinin soru konusu edildiği, ilgili Mahkemenin 30.12.2013 tarih ve 2011/66-2012/471 E.K. sayılı yazısıyla kök muris için verilen kararın mirasçıları da bağlayacağından buna göre işlem yapılması gerektiğinin bildirildiği,

İtirazcı ………………'un, 31.12.2013 tarihli 2013/14571 numaralı başvuru istem belgesi ile ………………. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.11.2013 tarihinde kesinleşen ve 04.0.2012 tarih ve 2011/66-2012/471 E.K. sayılı kararının taşınmaz üzerindeki takyidatlardan ari olarak

Page 192:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

infazının talep edildiği, ………………… Tapu Müdürlüğünce 29.05.2014 tarih 5430 yevmiye numarasıyla talebin ret edidiği, bu ret kararının da Bölge Müdürlüğünün 01.07.2014 tarih 2014/28 kararı ile onandığı dosyadan anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE :

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 138. maddesine göre, yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak

zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1010. maddesine göre, tasarruf yetkisini kısıtlayan hallerden olan çekişmeli hakların korunmasına ilişkin mahkeme kararları, haciz, iflâs kararı veya konkordato ile verilen süre tapu kütüğüne şerh verilebilir. 1013. maddesine göre, tescil, tasarrufa konu olan taşınmaz malikinin yazılı beyanı üzerine yapılır. Edinen kimse, kanun hükmüne, kesinleşmiş mahkeme kararına veya buna eşdeğer bir belgeye dayanıyorsa, bu beyana gerek yoktur. 1014. maddesine göre, bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesi, ancak bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine yapılabilir. 1020. maddesine göre, kimse tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremez.

Tapu Sicil Tüzüğünün 69. maddesine göre, tapu sicilinde terkin, tescilin kendisine hak sağladığı kimsenin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır. Kayıtların terkininde, tescil istemleriyle ilgili hükümler uygulanır.

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; haciz, icra takip işlemlerinin bir aşaması olup kanunda tapu siciline şerh edilebileceği açıkça düzenlenmiş bir haktır. Bu hak, şerh edilmekle o taşınmaz üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı da ileri sürülebilir. Tapu siciline şerh edilmiş bir hakkın terkini ancak kendisine hak sağladığı kimsenin istemine, yetkili makam ya da mahkeme kararına istinaden yapılır. Bu kurala aykırı olarak gerçekleştirilen bir terkinin, tapu siciline kaydedilmiş olan şerhteki hak sahiplerinin haklarının ihlalini gerçekleştireceği açıktır. Haciz şerhini işlettiren icra müdürlükleri olduğundan bunun terkinin de ilgili icra müdürlüğünün onayına veya bir mahkeme kararına dayanması gerekir.

Bir taşınmazda şahıs veya kamu alacağından dolayı haciz şerhinin bulunması, o taşınmazla ilgili verilen bir mahkeme kararının infazına engel olamaz. Kararın infazını isteyenin bu hacizlerin varlığını bilmesi yeterli olup, hukuksal sorumluluğunu kabullerine de gerek ve zorunluluk bulunmamaktadır. Hacizler yerinde bırakılarak ilamın infazı ve ilgili idareye Türk Medeni Kanunu'nun 1019. maddesine göre bildirimde bulunulması yeterlidir.

Ancak, bu durum icra müdürlükleri veya diğer idarelerin taşınmaz üzerinde haciz şerhi işlenmesi talebinde bulunmaya hak ve yetkisinin bulunduğu, taşınmazın ihtilafsız olarak icra takibine konu kişiye ait olduğu veya taşınmaz hakkında idarelerin tapuya güven ilkesine dayanabilecek durumda olmaları hali için geçerli bir husus olarak kabul edilmelidir. İcra takibi ile hiç bir ilgisinin bulunmadığı sabit olan bir kişinin taşınmazı üzerine haciz şerhi konulması talep edilmişse, bunu isteyen icra müdürlüğünün veya diğer bir idarenin buna yetkili olduğunu varsaymak mümkün değildir. Böyle bir kişinin taşınmazı üzerine bu konuda hak ve yetkisi olmayan bir idare tarafından istenilen haciz şerhi her nasılsa tapuya işlenmiş olsa, malik tarafından hak ve yetkisi olmayan idare tarafından konulan bu haczin kaldırılması da istense, bu terkin talebinin karşılanmasının, bu konuda yetkisiz olan idarenin izni veya onayı şartına bağlanması, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın ve Türk Medeni Kanunu'nun mülkiyet haklarının korunmasına dair ilkeleri ile bağdaşmaz.

Yine aynı şekilde, hiç kimsenin tapu kaydında yazılı olan bir hususu bilmediğini ileri süremeyeceği genel tapu sicili ilkesi gereği, haciz şerhi işlendiği anda taşınmazın mülkiyet durumu konusunda bir ihtilaf (dava) var ve bu durum tapu kaydında görünmekte ise, haczi koyduran idare veya haciz alacaklısının mülkiyetle ilgili bu dava sonucuna katlanması gerekeceği, dava sonucu mülkiyet el değiştirdiğinde, icra takibi ile ilgisi bulunmayan -borçlu olmayan- malikin taşınmazına haciz konulması durumunun ortaya çıkacağı; taşınmazın davalı olduğunu bilen veya bilmesi gereken ilgili idarenin/alacaklının haciz şerhinin terkinini veya

Page 193:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

muhafazasını talep yetkisi ortadan kalkacağından, haciz şerhinin terkini isteminin, bu konuda yetkisi olmayan/yetkisi kalmayan bir idarenin izni veya onayı şartına bağlanması, mahkeme kararlarının bağlayıcılığı ve bu kararlara uyma zorunluluğu ile mülkiyet haklarının korunması ve kullanılması ilkelerine aykırılık teşkil edecektir.

Somut olayda, mahkeme kararının infazı ve üzerindeki hacizlerin kaldırılması istenilen taşınmazın şerhler sütununda taşınmazın aynının davalı olduğuna dair şerhin kayıtlı olarak durduğu, haciz şerhlerinin bu "ihtilaflı" (davalıdır) şerhinin bulunduğu halde yani davalıdır şerhinden sonra konulduğu, dolayısıyla taşınmazın davalı olduğunun ilgili kişi veya birimlerce bilindiği veya bu kişi ve birimlerce bilinmiş sayılacağı karinesinin mevcut olduğu sabittir.

Ancak, ………………… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.10.2012 tarih ve 2011/66-2012/471E.K sayılı kararının, …………………. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.12.1984 tarih ve 1971/1078-1984/800 E.K sayılı kararın kesinleştirilmesi için verilmiş anılan kararın devamı niteliğinde bir karar mı yoksa şerhe konu diğer davadan bağımsız yeni bir karar mı olduğunun açık olmadığı görülmektedir. Bu hususta ilgili mahkeme ile yazışma yapılarak bu konunun açıklığa kavuşturulması ve kararın bu haliyle infaz edilebilirliği konusunda bilgi alınmalıdır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, dava sonucu mülkiyetin el değiştirmesi nedeniyle icra takibi ile ilgisi olmayan kişinin -borçlu olmayan malik- taşınmazına konulmuş haciz hali gerçekleşeceğinden, taşınmazın davalı olduğunu bildiği halde haciz koyduran idarenin/alacaklının haciz şerhinin terkinini/muhafazasını istemeye yetkisinin kalmayacağı; tapu kaydında yer alan bir kaydın bilinmediğinin iddia edilemeyeceği; tapu kaydında yer alan ihtilaflı (davalı) kaydı bilinerek, bu şerhten sonra koydurulan haciz şerhlerinin ihtilaf konusu davanın sonuçlarına tabi olacağı ve haczi koyduran idarenin/alacaklının dava sonucuna katlanmak durumunda kalacağı; mülkiyet değişikliği sonucu doğuran mahkeme kararına dayanılarak, bir haciz şerhinin terkini isteminin, haciz şerhinin terkini/muhafazası konusunda yetkili olmayan bir birimden izin alınması şartına bağlanmasının mahkeme kararlarının bağlayıcılığı ve bunlara uyma zorunluluğu ile mülkiyet haklarının korunması ve kullanılması ilkelerine aykırı olacağı dikkate alındığında, söz konusu mahkeme kararının infazına ilişkin yukarıda belirtildiği şekilde mahkemeden bilgi alınarak mahkemece kararın infazı yönünde bildirimde bulunulması halinde, taşınmaz üzerindeki ihtilaflı (davalı) şerhinin konulmasından itibaren işlenen tüm takyidat ve tescillerden ari olarak karar lehtarları adına tescil ve terkin edilecek haciz hakkında ilgili idareye Türk Medeni Kanunu'nun 1019. maddesine göre bildirimde bulunmak suretiyle işlem yapılması gerekir.

Mahkemenin 30.12.2013 tarih ve 2011/66-2012/471 sayılı yazısında da belirtildiği üzere, kök muris hakkında verilen karar mirasçıları da bağlayacağından, infazı istenen kararın, tapu kaydında geçen tüm tescil malikleri açısından uygulanması gerekir.

Tapu kayıtlarında yer alan, "ihtilaflı" (davalı) şerhi ile İİK. 28. madde (kesinleşmemiş mahkeme kararı var) şerhinin, infazı istenen kararlarla ilgili olduğunun tespiti halinde, kararın kesinleşmesi nedeniyle kararın infazı anında bunların da terkin edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle, …………………. 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.10.2012 tarih ve 201/66-2012/471 E.K. sayılı kararının tapu sicilinde infazına ilişkin talep hakkında verilen, …………….. Tapu Müdürlüğü'nün 29.05.2014 tarihli ve 5430 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan … Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğü'nün 01.06.2014 tarih ve 2014/28 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Page 194:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………. Tapu ve Kadastro ………………….. Bölge Müdürlüğü'nün 01.06.2014 tarih ve 2014/28 sayılı karan ile onanan …………………. Tapu Müdürlüğü' nün 29.05.2014 tarihli ve 5430 yevmiye numaralı ret kararının "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 195:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/77373 21.11.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

………………Tapu ve Kadastro …………………… Bölge Müdürlüğünün 01.10.2014 tarih ve 2014/10 sayılı kararı ile "karar verilmesine yer olmadığı" kararı verilen, ……………….. Tapu Müdürlüğünün 01.07.2014 tarihli ve 21347 yevmiye numaralı ret kararına, …………………. vekili ……………….. tarafından 22.10.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………. İli, ……………. İlçesi, ……………….. Mahallesinde kain, 27900 ada 12 parsel numaralı, üzerinde kat irtifakı kurulu taşınmazda, 1 numaralı, "GARAJ" nitelikli bağımsız bölümün maliki ………………….. adına vekaleten …………………. tarafından, 15.11.1984 tarihli, 39/3 numaralı tadilat ruhsatına ve 15.11.1984 tarihli projeye istinaden 1 numaralı bağımsız bölümün niteliğinin "dükkan" olarak değiştirilmesi için talebinde bulunmuştur.

RET NEDENİ:

Talebe konu 27900 ada 12 parsel numaralı taşınmazda kat irtifakı kurulması sureti ile oluşturulan 28 adet bağımsız bölümün maliklerinin tümünün muvafakati olmadan, 1 numaralı, "garaj" nitelikli bağımsız bölüm malikinin talebi ile nitelik değişikliği yapılmasının mümkün olmadığı gerekçe gösterilerek istem reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………. İli, …………………. İlçesi, ……………. Mahallesi, 27900 ada, 12 parselde (eski 269 ada 492 parsel) 979,90 m yüzölçümlü arsa vasıflı taşınmaz üzerine 26.11.1974 yılında kat irtifakı kurulduğu. 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 numaralı bağımsız bölümler "GARAJ" ve 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27 ve 28 numaralı bağımsız bölümlerin niteliklerinin de "MESKEN" olduğu ve kurulan kat irtifakına göre 1 numaralı, "GARAJ" nitelikli bağımsız bölümün halen …………………. adına kayıtlı olduğu,

………………… vekili ……………….. tarafından 27.03.2014 tarihli ve 2014/16988 numaralı başvuru ile …………………. 3. Noterliğince düzenlenen 24.03.2014 tarih, 4769 sayılı vekaletname ve Antalya Belediyesince onaylanmış 15.11.1984 tarih, 39/3 numaralı inşaat ruhsatına istinaden, 1 numaralı, "GARAJ" nitelikli bağımsız bölümün niteliğinin "dükkan" olarak değiştirilmesi için talepte bulunulduğu,

…………………. Tapu Müdürlüğü tarafından 29.08.2014 tarihli ve 6592 sayılı yazı ile başvuruya konu taşınmazın niteliğinin dükkan olarak değiştirilmesine yönelik alınmış kat malikleri kurulu kararının ya da muvafakat beyanlarının olup olmadığının ve tadilata esas onaylı projede ortak alanlarda değişiklik olup olmadığının sorulduğu, Belediye tarafından 05.09.2014 tarihli ve 19773 sayılı yazı ile 15.11.1984 tarih ve 39/3 numaralı inşaat tadilat ruhsatına konu olan "ticari garajın" dükkana dönüştürülmesinin 2981 sayılı İmar Affı Kanunu kapsamında ruhsatlandırılmış olduğu, ortak alanlara müdahale edilmediğinin tespit edildiği yönünde bilgi verildiği ancak konuya ilişkin kat malikleri kurulu kararının ya da muvafakat beyanlarının olup olmadığının bildirilmediği,

Page 196:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Talebe konu 27900 ada 12 parsel numaralı ana taşınmazda kat irtifakı kurulması sureti ile oluşturulan 28 adet bağımsız bölümün maliklerinin tümünün muvafakati olmadan, 1 numaralı, "GARAJ" nitelikli bağımsız bölüm malikinin talebi ile nitelik değişikliği yapılmasının mümkün olmadığı gerekçe gösterilerek istemin ………………….. Tapu Müdürlüğünün 01.07.2014 tarihli ve 21347 yevmiye numaralı kararı ile ret edildiği,

Ret kararının, tebliğ/tebellüğ belgesi düzenlenmek sureti ile 15.7.2014 tarihinde …………..………………… tarafından tebellüğ edildiği, ilgilinin bu karara karşı 01.8.2014 tarihinde aynı tarihli dilekçe ile itiraz etmesi üzerine, ……………. Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 01.10.2014 tarih ve 2014/10 sayılı kararı ile itiraz süresinde yapılmadığından "karar verilmesine yer olmadığı" kararı verildiği, bu karara karşı ………………… tarafından 22.10.2014 tarihli dilekçe ile Genel Müdürlüğümüze itiraz edildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1016. maddesi; "Tasarruf yetkisine ve hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam değilse istem reddedilir. Bununla birlikte, hukuki sebebe ilişkin belgeler tamam olmasına rağmen, tasarruf yetkisini belirten tamamlanması gereken hallerde, malikin rızası veya hakimin kararıyla geçici tescil şerhi verilebilir";

Tapu Sicil Tüzüğünün 26. maddesi ise, "Mevzuat ve bu Tüzükte yer alan hükümlere uygun olmayan ve Türk Medeni Kanunu'nun 1011. maddesine göre geçici şerhe de imkan bulunmayan istemler, geciktirilmeden, gerekçesi, itiraz yeri ve süresi de belirtilmek suretiyle reddedilir. Ret kararı, istem sahibine elden veya Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Ret kararına, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde müdürlüğün bağlı olduğu üst birime, bu birimin kararına karşı da tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Genel Müdürlüğe itiraz edilebilir" hükmündedir.

Ret kararına konu somut olayda, ………………vekili ………………..'a 15.7.2014 tarihinde tebliğ edilen, ……………… Tapu Müdürlüğünün 01.07.2014 tarihli ve 21347 yevmiye numaralı ret kararına karşı itiraz süresinin son gününün 30.07.2014 tarihi olduğu ancak bu tarihin resmi tatil olması sebebi ile takip eden ilk iş gününde (31.07.2014 tarihinde mesai saati sonuna kadar) itiraz edilmesi gerektiği anlaşılmış olup, vekil ………………'un ret kararına itiraz dilekçesinin Bölge Müdürlüğü gelen evrak giriş tarihinin 01.8.2014 olduğu görülmüştür. Bu sebeple itirazı incelemeye yetkili üst birim olan ……………..Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğüne süresi içerisinde itiraz edilmediği anlaşıldığından, ……………… Tapu Müdürlüğünün 01.07.2014 tarihli ve 21347 yevmiye numaralı ret kararına karşı itiraz üzerine, ……………. Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 01.10.2014 tarih ve 2014/10 sayılı kararı ile verilen "karar verilmesine yer olmadığı" kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………. Tapu Müdürlüğünün 01.07.2014 tarihli ve 21347 yevmiye numaralı ret kararına karşı itiraz üzerine verilen, ………….. Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğünün 01.10.2014 tarih ve 2014/10 sayılı "karar verilmesine yer olmadığına" dair kararının "ONANMASI"' na karar verilmiştir.

Page 197:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı: 96021322-110/78152 26.11.2014

…………….. Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 02.09.2014 tarih ve 2014/11 sayılı kararı ile onanan …………….Tapu Müdürlüğü'nün 08.07.2014 tarihli ve 1866 yevmiye numaralı ret kararına, …………….. tarafından 08.09.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM :

2

……………… ili, …………….. ilçesi, …………………… köyü 6.501,79m yüz ölçümlü tarla niteliğindeki 141 ada 8 parsel ve 6.473,53m yüz ölçümlü tarla niteliğindeki 142 ada 10 parsel sayılı taşınmazlar, ……………….. adına kayıtlı iken, ………………… tarafından …………….. Tapu Müdürlüğünden anılan taşınmazların satışı talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Söz konusu talep, …………………. İlçe Müdürlüğünün, 08.07.2014 tarih ve 1284 sayılı yazısı gerekçe gösterilerek reddedilmiş, Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelerle ve Bölge Müdürlüğüne itiraz sırasında talebin karşılanmış olması nedenleri ile bu ret kararı onanmıştır.

YAPILAN İNCELEME:

2

…………… ili, ……………… ilçesi, ………………. köyü 6.501,79m yüz ölçümlü tarla

niteliğindeki 141 ada 8 parsel ve 6.473,53m yüz ölçümlü tarla niteliğindeki 142 ada 10 parsel sayılı taşınmazların …………………. adına kayıtlı iken, …………………. tarafından söz konusu taşınmazların satışı talebiyle ……………… Tapu Müdürlüğüne başvurulduğu ve 08.07.2014 tarihli 2014/1944 numaralı başvuru istem belgesi düzenlendiği,

Söz konusu talebin, ………………….. İlçe Müdürlüğünün, 6537 (5403) sayılı Kanun'un Uygulama Talimatının 4/V-1 maddesi gereği satışının yapılamayacağına dair 08.07.2014 tarih ve 1284 sayılı yazısı gerekçe gösterilerek reddedildiği,

Bu ret kararına karşı Bölge Müdürlüğüne itiraz edildiği, Bölge Müdürlüğünce bu itirazın incelenmesi sırasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 12.06.2014 tarih ve 34306 sayılı Genel Duyurusuna dayanılarak 08.07.2014 tarihli 1867 yevmiye numaralı işlem ile ………………… adına satışından tescil suretiyle, anılan taşınmazlarla ilgili satış talebinin karşılandığı dosya kapsamından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Somut olay ve dosyadaki belgelere göre, ………………ili, ……………. ilçesi, ………………. köyü 6.501,79m yüz ölçümlü tarla niteliğindeki 141 ada 8 parsel ve 6.473,53m yüz ölçümlü tarla niteliğindeki 142 ada 10 parsel sayılı taşınmazların ………………. adına

Page 198:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

kayıtlı iken, ……………….. tarafından söz konusu taşınmazların satışı talebinin …………….Tapu Müdürlüğünün 08.07.2014 tarihli ve 1866 yevmiye numaralı işlemi ile reddedildiği, bu ret kararına karşı Bölge Müdürlüğüne itiraz edildiği, Bölge Müdürlüğünce bu itirazın incelenmesi sırasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 12.06.2014 tarih ve 34306 sayılı Genel Duyurusuna dayanılarak 08.07.2014 tarihli 1867 yevmiye numaralı işlem ile ……………………. adına satışından tescil suretiyle, anılan taşınmazlarla ilgili satış talebinin karşılandığı anlaşılmıştır.

Anılan taşınmazlarla ilgili, ret kararına konu satış talebi 08.07.2014 tarihli 1867 yevmiye numaralı işlemle karşılanarak alıcısı adına tescilin sağlandığı görüldüğünden, ilgilinin itirazı konusuz kalmış durumdadır.

Konusuz kalan bu itiraz hakkında, "karar verilmesine yer olmadığı" kararı verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ:

……………..Tapu Müdürlüğü'nün 08.07.2014 tarihli 1866 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararın onanmasına dair …………… Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü'nün 02.09.2014 tarihli 2014/11 sayılı kararı hakkında, "KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA" karar verilmiştir.

Page 199:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı: 96021322-110/73636 27.11.2014

GENEL MÜDÜRLÜK ... Makamına

…………… Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü' nün 14.08.2014 tarih ve 2014/31 sayılı kararı ile onanan, ………………Tapu Müdürlüğü' nün 11.06.2014 tarihli ve 24934 yevmiye numaralı ret kararına, …………….. ve ……………… tarafından itiraz edilmiştir.

İSTEM:

………………… Konut Yapı Kooperatifi adına vekaleten ……………….. tarafından, Ankara İli, ……………. İlçesi, ……………………. Mahalleside kain, A,B,C,D ve E Bloklardan müteşekkil kat irtifaklı 38896 ada, 1 parsel numaralı taşınmaz üzerindeki, kat irtifaklı olarak tescil edilen E Bloğun (bu bloktaki kat irtifakının) terkini talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

…………………İli, …………………… İlçesi, ………………… Mahallesinde kain A,B,C,D ve E Bloklardan müteşekkil kat irtifaklı 38896 ada, 1 parsel numaralı taşınmaz üzerindeki E Bloğun (bu bloktaki kat irtifakının) terkini talebinin kısmi terkin niteliğinde bulunduğu, kat irtifakının kısmi terkinin mümkün olmadığı ve tamamen terkin (tüm bloklar) için de diğer blokların kat maliklerinin muvafakatlerinin bulunmadığı gerekçesi ve 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 12, 14, 44 ve 68. maddelerine dayanılarak ………………. Tapu Müdürlüğü'nün 11.06.2014 tarih ve 24934 yevmiye numaralı işlemi ile talep reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

………………. İli, …………….. İlçesi, ……………… Mahallesi, 38896 ada, 1 parsel numaralı, 24042 m2 miktarlı , "arsa" vasıflı taşınmazın ………………. Konut Yapı Kooperatifi adına kayıtlı olduğu ve 22.10.2008 tarih ve 21198 yevmiye numaralı işlemle taşınmaz üzerinde A,B,C,D ve E Bloklardan oluşan 5 blok üzerinden kat irtifakı tesis ve tapuya tescil edildiği,

Taşınmaz üzerinde 22.10.2008 tarih ve 21198 yevmiye numarası ile tesis edilen kat irtifakı işlemi sonucunda, A blokta 64, B blokta 64, C blokta 68, D blokta 64 ve E blokta 17 adet bağımsız bölümün bulunduğu,

Kat irtifakı işlemi sonrasında, ………………. Konut Yapı Kooperatifi adına kayıtlı bağımsız bölümlerden E bloktakiler hariç olmak üzere diğer bloklarda bulunan muhtelif sayıdaki bağımsız bölümlerin, muhtelif tarih ve yevmiyeli işlemlerle gerçek ve tüzel kişilere satışının

Page 200:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

yapıldığı, ayrıca taşınmaz üzerindeki bağımsız bölümler üzerinde çeşitli tarih ve yevmiyeli işlemlerle tesis edilmiş ipoteklerin bulunduğu, ayrıca taşınmaz üzerinde 22.10.2008 tarih ve 21198 yevmiye numaralı işlem ile tescil edilmiş kat irtifakına göre E blokta 16 daire, 1 dükkandan oluşan 17 adet bağımsız bölümün olduğu,

Daha sonra 28.05.2014 tarih ve 2014/34040 numaralı başvuru istem belgesi ile …………… Tapu Müdürlüğüne yapılan başvuru ile taşınmaza ait E bloktaki kat irtifakı işleminin terkin edilerek, 20 daire ve 4 dükkan olacak şekilde kat irtifakı tesisi işleminin talep edilmesi üzerine, talep konusu E bloktaki kat irtifakı terkini işleminin diğer blokları kapsamaması ve bu bloklarda bulunan bağımsız bölüm maliklerinin muvafakatlerinin olmaması, ayrıca bahse konu taşınmaz üzerinde 5 blok bulunmasına rağmen kat irtifakı işleminin kısmen terkini talep edildiğinden, kısmen terkin işleminin de 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 12, 14, 44, 68. maddelerine aykırı olması gerekçe gösterilerek, terkin talebinin Mamak Tapu Müdürlüğünün 11.06.2014 tarih ve 24934 yevmiye numaralı işlemi ile reddedildiği, ret kararına kaşrı yapılan itirazın incelenmesi sonucunda da, ret kararının ………………. Tapu ve Kadastro …………… Bölge Müdürlüğünün 14.08.2014 tarih ve 2014/31 sayılı kararıyla onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 1014. maddesine göre; bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesi, ancak bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine yapılabilir. 1015. maddesine göre, tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukukî sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır. İstemde bulunan kimse, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmek suretiyle tasarruf yetkisini belgelemiş olur. Hukukî sebebin belgelenmesi, bu sebebin geçerliliği için gerekli şekle uyulduğunun ispatı suretiyle olur.

maddelerinde, kat irtifakı/kat mülkiyetine esas mimari projenin malik veya paydaşların tümü tarafından imzalanmış olması şartı getirilmiştir. Aynı Kanun' un 16. maddesine göre, kat malikleri anagayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar. Kat malikleri ortak yerlerde kullanma hakkına sahiptirler; bu hakkın genel kömürlük, garaj, teras, çamaşırhane ve çamaşır kurutma alanları gibi yerlerdeki ölçüsü, aksine sözleşme olmadıkça, her kat malikine ait arsa payı ile oranlıdır. 49. maddesine göre, kat irtifakına konu olan arsanın maliki veya ortak malikleri, tapu memuruna verecekleri yazılı bir beyanla kat irtifakına ait sicil kaydını sildirerek bu irtifaka her zaman son verebilirler.

634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu' nun 44. maddesine göre, anagayrimenkulün üstüne kat ilavesi veya mevcut çekme kat yerine tam kat yapılması veya zemin veya bodrum katlarında veya arsanın boş kısmında 24 üncü maddenin ikinci fıkrasında yazılı yerlerin sonradan yapımı veya ilavesi için: a) Kat malikleri kurulunun buna oybirliğiyle karar vermesi; b) Anagayrimenkulün bu inşaattan sonra alacağı duruma göre, yapılan yeni ilaveler de dahil olmak üzere bütün bağımsız bölümlerine tahsis olunacak arsa paylarının, usulüne göre yeniden ve oybirliğiyle tesbit edilmesi;

Page 201:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

c) İlave edilecek yeni bağımsız bölüme tahsis edilen arsa payı üzerinde, tapu memuru huzurunda yapılacak resmi senetle, 14 üncü maddeye göre kat irtifakı kurularak bunun, anagayrimenkulün bütün bağımsız bölümlerinin kat mülkiyeti kütüğündeki irtifaklar hanesine tescil edilmesi ve anagayrimenkulün kapanan eski kütük sayfasiyle 13 üncü madde hükmüne göre bağlantı sağlanması şarttır. Bu nitelikteki ilave ve genişletmelere muvafakat etmekle beraber kendisi katılmak istemiyen kat maliklerinin arsa paylarından, bu ilaveler sebebiyle azalan kısmın, ilaveyi yaptıranların bağımsız bölümlerine tahsisini kabul ettikleri, resmi senette belirtilir. Kanun' un 45. maddesine göre, anagayrimenkulün bir hakla kayıtlanması veya arsanın bölünmesi ve bölünen kısmın mülkiyetinin başkasına devrolunması gibi temliki tasarruflar veya anayapının dış duvarlarının, çatı veya damının reklam maksadiyle kiralanması gibi önemli yönetim işleri ancak bütün kat maliklerinin oybirliğiyle verecekleri karar üzerine yapılabilir.

Belgelere göre, ana taşınmaz üzerinde A, B, C, D ve E bloktan oluşan 5 bloklu bir kat irtifakının tesis edildiği; E blok bir zemin + asma kat ile 2 normal kat ve 17 bağımsız bölümden oluşmakta iken, tadil edilmiş mimari projeye (dosyaya eklenen belgenin vaziyet planı niteliğinde olduğu) göre ise E bloğun bir bodrum, bir zemin ve on normal katta iki dükkan, iki asma katlı depolu dükkan ve yirmi mesken olmak üzere 24 bağımsız bölüme dönüştürüldüğü görülmektedir.

edilerek, Mamak Belediyesince 08.02.2013 tarihinde tasdikli tadil edilmiş mimari projeye göre tekrar kat irtifakının yeniden tesis edilmesi talep edilmiş, Müdürlükçe kat irtifakının kısmi terkininin mümkün olmadığı gerekçesiyle bu talep reddedilmiştir.

İtirazcı tarafından, işlemin reddine karşı itirazında, hukuk düzeninin sınırları içerisinde malikin taşınmazı üzerinde kullanma ve tasarrufta bulunma özgürlüğünün bulunduğu, İmar Kanunu' nun 8. ve 9. maddelerine göre kesinleşen imar planlarının uygulanması mecburiyetinin olduğu, İmar Kanunu Yönetmeliğinin 43. maddesine göre, İmar Kanunu' nun 18. maddesi gereği yapılacak arazi ve arsa düzenlemesi ile ilgili parselasyon planlarının Türk Medeni Kanunu ve Tapu Sicili Tüzüğünde belirtilen plan yerine geçeceği, Türk Borçlar Kanunu' nun sözleşme özgürlüğünü öngördüğü, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 06.03.2013 tarih ve 23 sayılı Kararında da bir blok üzeerinde yapılan değişiklik için diğer blok kat maliklarinin muvafakatlerinin aranmasına gerek bulunmadığı görüşünde olduğu savlarına dayanılmıştır.

Tapu sicilinde yapılacak terkin, tadil ve düzeltme için ilgililerin muvafakatinin aranması malikin kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunması özgürlüğüne karşı hukuk düzeni içerisinde kanunla getirilmiş bir sınırlamadır. İmar Kanunu' nun 8. ve 9. maddesi ile İmar Yönetmeliğinin 43. maddesinde yer alan planlarla ilgili hükümlerde, Kat Mülkiyet Kanunu gereği ibrazı zorunlu olan mimari proje/inşaat projesi düzenlenmesi veya proje tadilleri için ilgililerin muvafakatlerinden muafiyete ilişkin (re'sen değiştirilebileceğine) bir düzenleme bulunmamakta iken Türk Medeni Kanunu tapu sicilinde yapılacak bir işlem için ilgililerin talep ve/veya muvafakatlerini aramaktadır. Türk Borçlar Kanunu sözleşme özgürlüğünü hukuk sınırları içerisinde tanımıştır ki, tapu sicilinde yapılacak bir işlem için ilgililerin/hak sahiplerinin talep ve/veya muvafakatinin aranması sözleşme özgürlüğünü kısıtlama niteliğinde değildir. Tapu ve

Page 202:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Kadastro Genel Müdürlüğünün 06.03.2013 tarih ve 23 sayılı Kararının konusu, mevcut bir bağımsız bölümün cinsinin değiştirilmesi ve bağımsız bölüm eklentilerinin iptali talebi ile ilgili olup, kat irtifakının/kat mülkiyetinin kısmen terkin edilerek yeniden ihdası, kat çıkma ve bağımsız bölüm ilavesi ile bir ilişkisi yoktur.

Yine itirazcı tarafından, itiraz dilekçesinde, esasında yeni bir kat mülkiyeti ve kat irtifakı tesisi taleplerinin olmadığı, kat ilavesi konusunda inşaat alanının aynı kaldığı, E Bloktaki bağımsız bölümlere isabet eden arsa payında bir değişimin olmadığı, amaçlarının kat irtifakını bozmak değil değiştirmek olduğu savlarında bulunulmuştur.

Eski ve yeni projeler karşılaştırıldığında (dosyaya eklenen belgelerin vaziyet planı niteliğinde olduğu), E bloğun kat adedi, bağımsız bölüm sayısı, zemin durumu tamamen değişmektedir. Her ne kadar E Blok olarak tescil edilen kat irtifakının sonlandırılmadığı, yalnızca değiştirilmek istenmesinden bahsedilmekte ise de yapılmak istenen işlem ve ilk talep gerekçesi birlikte ele alındığında talep edilen işlemin, bu blok için kat irtifakının kısmi terkini niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu' nun anagayrimenkulde, kat mülkiyetine bağlanmamış veya lehine kat irtifakı kurulmamış arsa payı bırakılamaz, hükmü karşısında kat irtifakının kısmi terkini mümkün görünmemektedir. Öte yandan, proje tadilatında öngörülen zemin konumundaki ve kat adedindeki değişimin diğer blokların durumlarını, ortak alanların konumlarını etkilemeyeceğinden bahsedilemez.

Somut olay ve yasal durum karşısında, itirazcı tarafından talep edilen işlemin yalnızca kat irtifaklı E blokta değişiklik yapılması olduğundan bahsedilse de, yapılmak istenen işlemin, niteliği ve sonuçları itibari ile bu blok için kat irtifakının kısmi terkini olduğu; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu' nun 5. maddesinin kat irtifakının kısmi terkini yoluna imkan tanımadığı; proje tadilatında öngörülen zemin konumundaki ve kat adedindeki değişimin diğer blokların durumlarını, ortak alanların konumlarını etkilemeyeceğinden bahsedilemeyeceği; aynı Kanun' un 12. ve 14. maddelerine göre, mimari projenin malik veya tüm paydaşlarca imzalanması gerektiğinden E Bloktaki değişiklikle ilgili tadilat projesinin de aynı usule tabi olacağı, dolayısıyla malik veya tüm paydaşların (kat malikleri) imzası veya kat malikleri kurulu kararı veya proje tadilatına muvafakatlerinin gerekeceği anlaşıldığından, ……………… Tapu Müdürlüğünce verilen 11.06.2014 tarih ve 24934 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan …………….Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 14.08.2014 tarih ve 2014/31 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

……………Tapu ve ……………. Bölge Müdürlüğü' nün 14.08.2014 tarih ve 2014/31 sayılı kararı ile onanan, ……………… Tapu Müdürlüğünün 11.06.2014 tarihli ve 24934 yevmiye numaralı ret kararının "O N A N M A S I" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 203:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı : 96021322-110/78140 01.12.2014GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

……………Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğünün 24/09/2014 tarih 2014/33 sayılı kararı ile onanan, ……………….Tapu Müdürlüğünün 24/07/2014 tarih ve 7346 yevmiye numaralı ret kararına, itirazcı ……………. tarafından 13/10/2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. tarafından, ……………….Tapu Müdürlüğünden 17.07.2014 tarih ve 201479659 başvuru numarası ile ……………. İli, ……………..lçesi, ………………Köyü, 64 parsel numaralı taşınmazın malik hanesindeki …………….. isminin, ……………olarak düzeltilmesi talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

Müdürlükçe, taşınmazın kadastro tutanağındaki edinim nedeni bölümündeki tespit maliki ile mülkiyet sütunundaki ve tapu kütüğündeki malik isminin farklı olduğu ve dolayısıyla gerçek malikin tespit edilemediği ve Tapu Sicili Tüzüğünün düzeltme hükümlerine göre işlem yapılamayacağı gerekçesiyle talebin reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelere ilaveten Türk Medeni Kanunu' nun 712. maddesine dayanılarak onandığı görülmüştür.

YAPILAN İNCELEME:

……………. İli, …………….. İlçesi, ………………. Köyü, 64 parsel numaralı taşınmazın, aynı köy 61,62,63,65, ve 66 parsellerle birlikte Mart 311 Daimi, cilt 1, sayfa 81 ve sıra 112 de yer alan zabıt kaydının uygulanması ile kadastro tespitinin yapıldığı,

Kadastro tespitinin edinim sebebine göre, bu kayıt kapsamındaki taşınmazın, haricen rizai taksim işlemine dayanılarak tescil maliklerinin belirlendiği,

Talebe konu taşınmazın kadastro tutanağının edinim sebebi bölümünde, bu taşınmazın ……………..' de kaldığından bahsedilmesie karşın, mülkiyet sütununda ……………….. olarak yer aldığı, taşınmazın kadastro tespitinin bu şekilde kesinleşerek tapuda tescilin yapıldığı, bu güne kadarda kaydın bu haliyle geldiği,

……………. Sulh Hukuk Mahkemesinin 06.02.1986 tarih ve 1986/174-1986/61 E.K. sayılı veraset belgesine göre, ………………. nin mirasçılarının ………………. ile ………………… olarak tespit edildiği,

………………..Sulh Hukuk Mahkemesinin 28.03.2011 tarih ve 2011/603-2011/612 E.K. sayılı veraset belgesine göre de kayıt maliki ………………. ın mirasçılarının, ………………., ………………., ………………. ve ……………… olarak belirlendiği,

Page 204:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………İli, …………….. İlçesi, ………….. Köyü, 64 parsel numaralı taşınmazda, ………………… olan malikin adının ………………. olarak düzeltilmesinin istendiği; Müdürlükçe, kadastro tutanağının edinim sebebi sütunu ile malik sütunu ve tapu kütüğündeki çelişki gerekçe gösterilerek talebin reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelerle ret kararının onandığı dosyadan anlaşılmaktadır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun, 1013-1015. maddelerinde tapu sicilinde istemde bulunabilecekler açıklanmış ve istemle ilgili yetki ve sebebin tespiti yöntemleri; 1027. maddesinde de tapu sicilinde yapılan hataların düzeltilmesi usulü izah edilmiştir.

Türk Medeni Kanunu' nun bu hükümlerine paralel olarak da, Tapu Sicili Tüzüğünün 17. maddesinde, kanunî istisnalar dışında, tapu sicilinde hak sahibi olan kişilerin istemde bulunabileceği belirtilmiştir. Aynı Tüzüğün 74 ve 75. maddelerinde de tapu sicilini oluşturan ana ve yardımcı sicillerdeki hataların düzeltilmesi ve kişi kimlik bilgilerinin güncellenmesi usulü ve yöntemleri belirlenmiştir. 20.05.2014 tarih ve 2014/3 sayılı Genelgede de Tapu Sicili Tüzüğünün 75. maddesinin uygulanması izah edilmiştir.

766 sayılı (mülga) Tapulama Kanunu' nun 27. maddesinde, 30 günlük askı ilan süresi geçtikten sonra itirazsız olan tapulama tutanaklarına ait tespitlerin kesinleşeceğini düzenlemiş, benzer düzenlemeye 3402 sayılı Kadastro Kanunu' nun 12. maddesinde de yer verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 705. maddesinde, taşınmaz mülkiyetinin kazanımının tescille olacağı, 712. maddesinde de, geçerli bir hukuki sebep olmaksızın tapu kütüğünde malik olarak yazılan bir kişinin belli şartlarla kazanacağı bu mülkiyet hakkına itiraz edilemeyeceğini düzenlemiştir.

Olayda, ………………… Köyü 64 parsel numaralı taşınmazın tapulamadan tespitinin yapıldığı, tapulama tutanağının edinim sebebi sütununda ………………. nin malik olarak tespit edildiği, ancak mülkiyet sütununda malikin ……………………. olarak yazıldığı ve bu şekilde askı ilanına alınarak tutanağın itiraza uğramaksızın kesinleştiği ve 21.04.1974 tarihinde tapulama edinim nedenli olarak tapuda tescilin sağlandığı ve bu tarihten beri taşınmazın tescil maliki adına tescilli olarak durduğu görülmektedir.

Talep edilen işlem, tescil maliki …………………… ın, …………………… olarak düzeltilmesidir. Bunda da itirazcı tarafından, tapulamanın edinim nedeninde taşınmazın ……………….. adına tespit edildiği, ancak ………………. adına tescilin yapıldığı, kendilerinin aynı zamanda ……………………. ın mirasçıları oldukları ve mirasçılar arası bir ihtilafın bulunmadığı savına dayanıldığı görülmektedir.

Gerçekten, talep konusu taşınmazın tapulama tutanağı ile bu parselle birlikte aynı edinim nedenli olarak düzenlenen …………………. Köyü, 61,62,63,65,66 parsellerin edinim sebebi sütunlarında bu parselin …………………..' ye isabet ettiği belirtilmiş, ancak mülkiyet sütununda ve tapu kütüğünde malik ………………………. olarak tespit ve tescil edilmiştir. Bununla birlikte, gerçek hak sahibini belirleme konusunda, edinme nedenindeki kişinin mi, yoksa

Page 205:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tutanağın mülkiyet sütunu ve tapu kütüğündeki tescil malikinin mi esas alınacağının takdirinin tapu idaresine bırakılmaması, tespit ve/veya kayıt maliklerinin muvafakati veya yargı kararı ile bu çelişkinin giderilmesi gerekir. Çünkü tutanağın edinim nedeni sütununda gösterilen kişinin gerçek hak sahibi olduğu halde, tutanağın mülkiyet sütununa ve tapu kütüğüne hataen başka bir kişinin adının kayıt ve tescilnin sağlanabileceği gibi, tutanağın mülkiyet sütununda ve tapu kütüğünde tescil edilen kişi gerçek hak sahibi olduğu halde tutanağın edinim nedeni sütununda sehven başka bir kişinin adına yer verilmesi de mümkün olan durumlardandır. Dolayısıyla, öncelikle bu çelişkinin giderilerek gerçek durumun ortaya çıkarılması sağlanmalıdır.

Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, talep sahiplerinin, tapulama tutanağının edinim nedeni bölümünde geçen ………………… ile tescil maliki ……………………..' ın ortak mirasçıları (……………………' ın diğer eşinden olan mirasçısı dışında) konumunda oldukları görülmektedir.

Hale göre, sorunun ……………….. talebi ile …………………. mirasçılarının talep ve/veya muvafakatleri sağlanarak tapu sicili kaydı ………………….. olarak düzeltilebilecektir. ……………..mirasçılarının muvafakatlarının sağlanamaması halinde tapulama tutanağının edinim nedeni sütununda lehine tespit yapılan şahıs olarak gösterilen ……………………. İle mülkiyet sütununda ve tapu kütüğünde tescilli ………………….' tan hangisinin gerçek malik olduğunu gösterir mahkemeden alınacak tespit kararı ile çözülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle (dosyada ……………….. mirasçılarının talep veya muvafakatine rastlanılmadığından), ………………. Tapu Müdürlüğünün 24/07/2014 tarih ve 7346 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan ………………. Tapu ve Kadastro ……………… Bölge Müdürlüğünün 24/09/2014 tarih 2014/33 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………………Tapu Müdürlüğünün 24/07/2014 tarih ve 7346 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan ………………. Tapu ve Kadastro ………………….. Bölge Müdürlüğünün 24/09/2014 tarih 2014/33 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 206:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı: 96021322-110/76951 15.12.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

……………… Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü'nün 11.08.2014 tarih ve 2014/13 sayılı kararı ile onanan ………………… Tapu Müdürlüğü'nün 09.07.2014 tarihli ve 3355 yevmiye numaralı ret kararına, …………………… vekili ……………….. tarafından 29.08.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM :

…………… İli, ……………. İlçesi, …………….. Mahallesinde bulunan ve …………………… adına kayıtlı 378 ada 1, 7, 9 ve 10 parsel numaralı tşınmazlar üzerinde, 09.05.2006 tarih ve 1176 yevmiye ve 09.05.2006 tarih ve 1177 yevmiye numaraları ile tescil edilmiş bulunan ipoteklerin konusunu oluşturan borcun kefil …………………… tarafından ödenmesi üzerine, 08.07.2014 tarihli ve 2014/3879 sayılı başvuru numarası ile ………………. Tapu Müdürlüğünden lehtar Banka tarafından ipotek alacağının kefile temlik edildiğinden bahisle söz konusu ipotek alacağının temlikinin tapuda işlenmesi talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

Söz konusu parseller üzerine ayrı yevmiye numaraları ile tesis edilen 1. ve 2. derecedeki ipoteklere ilişkin temlik sözleşmesinde bedelinin 1. ve 2. derecedeki ipotekleri kapsayacak şekilde 77.836TL olduğu, ancak ipoteklerin ayrı ayrı tesis edilmesinden dolayı temlik edilen ipotek alacağının 1. derecedeki ipoteğin ne kadarının, 2. derecedeki ipoteğin ne kadarının temlik edildiğinin, kalan borç miktarının banka lehine kalıp kalmayacağının, kalmayacak ise terkin edilmesinin belirtilmediği, ayrıca banka yetkililerinin Ticaret Sicil Memurluğundan alınmış yetki belgesinin bulunmadığı sebepleri ile Tapu Sicili Tüzüğü'nün 72/4. ve 31/2. maddeleri gerekçe gösterilerek; Türk Medeni Kanunu'nun 1016. ve Tapu Sicili Tüzüğü' nün 26. maddeleri gereğince …………….. Tapu Müdürlüğü' nün 09.07.2014 tarih ve 3355 yevmiye numaralı işlemiyle istem reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………….. İli, ………………..İlçesi, ……………… Mahallesi, arsa niteliğindeki 378 ada 1, 7, 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların tamamı ……………………….. adına kayıtlı olduğu,

Taşınmazlar üzerinde …………………. Bankası …………. lehine sırasıyla 95.000,00USD bedelli, 1. derece ve 09.05.2006 tarihli 1176 yevmiy numaralı ipotek ile 220.000,00TL bedelli, 2. derece ve 09.05.2006 tarihli 1177 yevmiye numaralı ipoteğin tescilli olduğu,

Page 207:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Taşınmazlar üzerinde 18.05.2010 tarihli 1936 yevmiye ile ……………… Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne ait şerh, 03.07.2013 tarihli 2156 yevmiye ile …………………. 14. İcra Müdürlüğü'nün ihtiyati haczi, 02.08.2013 tarihli 2531 yevmiye ile …………………. İcra Müdürlüğü'nün haczi, 21.01.2014 tarihli 369 yevmiye ile …………………. Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü'nün haczi, 23.01.2014 tarihli 533 yevmiye ile Banaz Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün haczi ve 26.02.2014 tarih 1234 yevmiye ile ………………27.İcra Müdürlüğü'nün haciz şerhi olduğu,

Lehtar Banka yetkilileri ile ………………………. arasında, ……………….. 6. Noterliğinden 11.11.2013 tarih ve 07630 yevmiye numarası ile ipotek alacağının temliki sözleşmesinin yapıldığı,

Söz konusu temliknamaye istinaden, itirazcı tarafından ipotek alacağının temlikinin tapuda gösterilmesinin istendiği, Müdürlükçe, taşınmazlar üzerinde ayrı ayrı sözleşmelere dayanılarak tescil edilmiş iki ayrı ipoteğin bulunduğu, ipotek alacağının temlikinin hangi ipoteğin ne kadarlık kısmına karşılık geldiğinin tespit edilemediği gerekçesiyle talebin reddedildiği; Bölge Müdürlüğü tarafından ise, borcun ödenmiş olmasından dolayı ipoteğin sona erdiği ve sona eren bir alacağın temlikinin mümkün olmadığı gerekçesiyle ve 11.08.2014 tarihli ve 2014/13 sayılı kararla onandığı görülmüştür.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 183. ve 184. maddelerine göre, kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça, alacağını üçüncü bir kişiye devrinde borçlunun rızası aranmaz. Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır.

Buna göre temlik işleminin tarafları temlik eden alacaklı ve alacağı temellük eden dışındaki (borçlu dahil) kişilerin işleme katılımı, işlemin geçerliliği için bir şart değildir. Bu şekilde gerçekleştirilmiş bir temlik işlemi ile alacağa bağlı haklar da devralana geçeceğinden (TBK. m. 189), alacağa bağlı bir hak olan ipotek hakkı da kendiliğinden yeni alacaklıya geçer. Devreden, devralana alacak senedi ile elinde bulunan ispatla ilgili diğer belgeleri teslim etmek ve alacağını ileri sürebilmesi için gerekli bilgileri vermekle yükümlüdür (TBK.m.190).

4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 891 nci maddesine göre, ipotekle teminat altına alınmış alacağın geçerli olarak temliki için tapu kütüğüne tescili söz konusu değildir. Rehinli alacağın temliki, Borçlar Kanununun alacağın temlikini düzenleyen hükümlerine (BK m.183 vd.) tabidir. Alacağın temlik edilmesi ile, alacağa bağlı olarak ipotek de yeni alacaklıya kendiliğinden geçer (BK m.189). Tapu kütüğü sahifesinde tescil edilmiş bulunan rehinli alacaklının adının silinmesi ve yeni alacaklının adının yazılması söz konusu olmaz (TMK m.891). TST 31/f.2 ve 73. maddelerinde açıklandığı şekilde Borçlar Kanununun 183 ncü maddesi uyarınca yapılacak alacağın temliki sözleşmeleri ve benzerleri düşünceler sütununda belirtilir. Böylece, rehinli alacağın temlikinde, ipotek alacağa mutlak olarak bağlı bir hak görünüşündedir." (OĞUZMAN, K./SELİÇİ, Ö, Eşya Hukuku, s. 721, 7.Bası, 1997).

Rehinli alacağın temliki, Borçlar Kanunu'nun alacağın temlikini düzenleyen hükümlerine tabi olup, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 184. maddesi uyarınca, alacağın devrinin geçerli olabilmesi için yazılı şekilde yapılmış olması yeterlidir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 891. maddesinde de ipotekle güvence altına alınmış bir alacağın devrinin geçerli olmasının, devrin tapu kütüğüne tescil edilmesine bağlı olmadığı belirtilmiştir. Buna göre ipotekle teminat

Page 208:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

altına alınmış bir

alacağın temlikinin şeklen geçerli olması için tapu kütüğüne tescilinin veya noterde düzenlenmiş olmasının şart olmadığı çok açık olmakla birlikte, talep halinde Tapu Sicili Tüzüğü'nün 31. maddesi uyarınca rehinli alacağın temlikine ilişkin olarak Borçlar Kanunu'nun 183. maddesine dayanılarak yapılacak sözleşmeler düşünceler sütununda belirtilir ve Tüzüğün 73. maddesi uyarınca işlem yapılır. Bu konuda uygulamada resmi sözleşme yapılması Kanuni bir zorunluluk değil, talepte bulunan ile kütükte hak sahibi olarak görünen kişinin aynı kişi olup olmadığını tespite yöneliktir.

6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 'Kefilin rücu hakkı' başlıklı 596. maddesine göre, kefil, alacaklıya ifada bulunduğu ölçüde, onun haklarına halef olur. Kefil, bu hakları asıl borç muaccel olunca kullanabilir. Kefil, aksi kararlaştırılmamışsa, rehin hakları ile aynı alacak için sağlanmış diğer güvencelerden sadece kefalet anında var olan veya bizzat asıl borçlu tarafından, sonradan özellikle bu alacak için verilmiş bulunanlara halef olur. Alacaklıya kısmen ifada bulunan kefil, rehin hakkının sadece bunu karşılayan kısmına halef olur. Alacaklının rehin konusu üzerinde geriye kalan alacak hakkı, kefilin rehin hakkından ön sırada gelir.

Somut olayda, ……………. Bankası ……………. …………… Şubesi yetkilileri ile ……………… arasında ………………… 6. Noterliğinden 11.11.2013 tarihli ve 7630 yevmiye ile bir temlikname düzenlendiği, temliknamede "………………….. Bankası ……………… …………….Şubesi borçlusu …………………. Madencilik Mermer İnşaat San. ve Tic. Ltd.Şti hakkında 6006048507 nolu kredi dosyasına konu borç kefil ………………… tarafından 22.07.2013 tarihinde 77.836TL olarak ödenmiştir. Kredinin teminatını teşkil eden ………………..'ın adına ……………. İli, …………….. İlçesi, 8 pafta 5 nolu bağımsız bölümde kayıtlı mesken ve …………….'ın adına ………… İli, ………….. İlçesi, 49KIa pafta, 378 ada 1 parsel - 49KIa pafta 378 ada 7 parsel, - 49KIa pafta 978 ada 9 parsel ve 49KIa pafta 378 ada 10 parselde kayıtlı arsalar üzerinde 1. derece ve 2. derece ipotek ile ipotek hakkı dahil olmak üzere işbu alacak (77.836TL) için 22.07.2013 tarihinden itibaren işleyecek faiz ve masrafları ile birlikte tüm hak ve vecaibi ile birlikte Borçlar Kanunu'nun 162 v.d. maddelerindeki yasal müracaat haklarını kullanmasını teminen …………….. Bankası ………………. tarafından işbu alacağı ödeyen …………………'e temlik edilmiş ve ………………….. tarafından da tüm hak ve vecaibi ile birlikte gayrikabili rücu temellük edilmiştir." ifadelerine yer verilmiş, bu temliknameye istinaden talep sahibince ipotek alacağının temlikinin tapuda gösterilmesi istenmiş ve müdürlükçe talep reddedilmiştir.

Müdürlük kararını, kefaleten ödenen bedelin hangi ipoteğe ve bu ipoteklerin ne kadarlık miktarına tekabül ettiğinin bildirilmediği ve belirlenemediği ve Bankayı temsil edenlerin yetkilerinin tespit edilemediği gerekçeleri üzerinden kurmuş, Bölge Müdürlüğü de bunlara ilaveten borcun ödenmesi ile ipoteğin sona erdiği, sona ermiş bir alacağın temlik edilemeyeceği gerekçesine dayanmıştır.

Müdürlüğün gerekçesinin, kredi sözleşmesine konu ana para borç miktarı ile ipotek bedeli arasındaki farkı dikkate almamasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Kredi ana para borç miktarı ile tapu kütüğünde gösterilen ipotekli borç miktarı (ipotek bedeli) farklı kavramlardır. Kredi kuruluşunca, kredi kullanıcısına tahsis edilen miktar kredi (ana para) borç miktarı iken,

15/12/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 209:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

buna ilgili Kanun hükümlerine dayanılarak faiz, takip masrafı vs. yan unsurların ilavesi ile bulunan ve tapu kütüğünde tescil edilen miktar ise ipotekli borç miktarıdır (ipotek bedeli).

Söz konusu temliknamede, taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin dayanağı ve taraflar arası yapılan 6006048507 nolu kredi sözleşmesinden doğan borçların …………….. tarafından ödendiği ve talebe konu taşınmazlar üzerindeki 1. ve 2. dereceli ipoteklerle birlikte, bu ipoteklere bağlı tüm hakların kefil ……………..' e temlik edildiğinden bahsedilmesi karşısında, kefilin ödediği miktarın hangi ipotek için veya bu ipoteklerin ne kadarlık kısmı için ödendiğini irdelemeyi gerektirir bir durumun bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 06.02.2013 tarih ve 2013/7 sayılı Genelgesinin "A. Yetki Belgesi" başlığı altında, ticaret şirketlerinin ilgili ticaret sicil müdürlüğünden almış oldukları taşınmazı tasarruf belgesinin (yetki belgesi) şekli koşulları ve geçerlilik süreleri açısından irdelenmesine 2010/6 sayılı Genelge kapsamında devam edilecek olup, işlem yetkisi açısından her hangi bir değerlendirmeye tabi tutulmaksızın (satış, bağış, kefalet, ipotek fekki gibi işlem tanımı aranmaksızın) talebin karşılanması gerektiği düzenlenmiştir. Dosyadan, olayda geçen miktar itibariyle ipotek terkini ve/veya ipotek alacağın temliki konusunda banka şubesinin yetkisinin bulunup bulunmadığı anlaşılamamaktadır.

Borcun ödenmesi ile ipoteğin hükümsüz kalacağı ve sona ermiş bir alacağın (ipoteğin) temlik edilemeyeceği gerekçesine gelince, kefilin alacaklıya yaptığı ödeme, borçlu sıfatıyla değil, kefil sıfatıyladır. Türk Borçlar Kanunu' nun hem alacağın devrini hemde kefalet sözleşmesini düzenleyen hükümlerine bakıldığında kefil, eda ettiği şey nisbetinde alacaklının haklarına halef olur. İpotek lehtarı bankanın alacağı kefil tarafından ödenmişse, Kanun gereği Bankanın alacağına güvence teşkil eden teminatlara kefil halef olacaktır. Yargıtay ……………Hukuk Dairesi'nin E.2004/8037-K.2005/2835 sayılı kararında yer verilen, "... Bir sözleşmeye müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imza koyan kimsenin hukuki sorumluluğu borçlu sıfatıyla değil kefil sıfatıyladır. Borçlar Kanununun (eski) 496.maddesine (yeni 596. maddesine) göre, kefil eda ettiği şey nispetinde alacaklının haklarında ona halef olur. Somut olayda da borcu ödeyen davalı kefil Salih, alacaklı bankanın haklarına halef olmuş ve anılan Yasanın 499.maddesi uyarınca dava dışı bankadan alacağı ve alacağa teminat teşkil eden rehni temlikname ile devralmıştır. Bu itibarla, borcu ödeyen davalı Salih'in borçlu gibi sorumlu olduğu ve alacaklı ve borçlu sıfatların şahsında birleştiği gerekçesiyle alacağın sona erdiği (BK.m116/1) ve mevcut olmayan bir borcu temin etmek için gösterilen rehnin konusuz kaldığı düşüncesiyle oluşturulan kararda isabet yoktur." şeklinde ki görüşü de, bu görüşümüz doğrultusundadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, kefilin borcu ödemesinin borçlu sıfatıyla değil, kefil sıfatıyla olduğu; borcu ödeyen kefilin güvenceleri ile birlikte alacaklının halefi olacağı; ipotek lehtarı Bankanın, ipoteğin sebebi olan kredi sözleşmesinden kaynaklı borcun ödendiğini temliknamede zikrettiği ve talep konusu taşınmazlar üzerinde tescilli bulunun ipotekleri ve bu ipoteklere bağlı tüm hakları noter tastikli temlikname ile kefile temlik ettiği anlaşılmakla, banka şubesinin söz konusu ipoteğin terkin/temliki konusunda yetki durumu açıklağa kavuşturularak şubenin buna yetkisinin bulunması halinde, Tapu Sicili Tüzüğünün 31/2. ve 73. maddelerine göre işlem yapılarak istemin karşılanması gerekirken, talebin reddine dair …………….Tapu Müdürlüğü'nün 09.07.2014 tarihli 3355 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan …………… Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 11.08.2014 tarih 2014/13 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

Page 210:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

SONUÇ:

……………… Tapu Müdürlüğü'nün 09.07.2014 tarihli 3355 yevmiye numaralı ret kararının onanmasına dair ………….. Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğü'nün 11.08.2014 tarih 2014/13 sayılı kararının BOZULMASI'na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Page 211:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Sayı :

96021322-110/73954 15.12.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

………….Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 25/08/2014 tarih 2014/14 sayılı kararı ile onanan, ………………Tapu Müdürlüğünün 10/07/2014 tarih ve 9071 yevmiye numaralı ret kararına, itirazcı vekili ……………….. tarafından 01/09/2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM

……………İli, ……………….. Mahallesi, 1760 ada 6 parsel numaralı, 102.25 m2 miktarlı avlulu kagir ev vasıflı ve …………………… adına kayıtlı taşınmaz malın tapu kütüğündeMehmet Ali y azılı olan baba adının Ali, adının da Ökkeş olarak düzeltilmesi için 07/07/2014 tarihinde 2014/10352 başvuru numarasıyla …………….apu Müdürlüğünden talepte bulunmuştur.

RET NEDENİ

Müdürlükçe, …………. İli, ………………… Mahallesi, 1760 ada 6 parsel numaralı taşınmaz üzerinde işlem talebinde bulunan talep sahibinin M09 159492 seri ve ………………TC kimlik numaralı nüfuz cüzdanı ile müracaat eden …………. oğlu 01/04/1958 doğumlu ……………….. olduğu, anılan taşınmazın geldisinin imar öncesi 1 ada 147 parsele dayandığı, bu parselde tescil malikinin edinim nedeninin satış olduğu ve bu satış işlemi evraklarına göre tescil malikinin ……………… oğlu 1932 doğumlu ………………… olduğu; Nüfus idaresi ile yapılan yazışmalar sonucunda, idarece ……………. olma 1932 ……………. adında ………………. T.C. nolu bir kayıt ve ………………'den olma 01/04/1958 doğumlu …………….. adında ……………… T.C.nolu bir kayıt bulunduğu ve idarece herhangi bir kayıt düzeltme yapılmadığının bildirilmesi üzerine işlemin yapılmasına kanaat getirilemediği ve mahkemeden tashih kararı alınması gerektiği gerekçesiyle talep reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

…………… İli, ……………….. Mahallesi 1760 ada 6 parsel numaralı taşınmazın 16.11.2000 tarihli ve "imar affı" edinim nedenli olarak …………………. adına tescilli olduğu,

15/12/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 212:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Anılan taşınmazın, 2981/3290 sayılı Kanun' un 10/b maddesine dayanılarak, 1 (870) ada 147 parselin uygulanmasından tespitinin yapıldığı,

1 (870) ada 147 parselde, malikin edinim nedeninin satış (alım) olarak göründüğü ve 14.12.1978 tarih ve 368 yevmiye numaralı satış resmi senedinde malikin kimlik bilgilerinin 1932 doğumlu Mehmet Ali oğlu ………………… olarak göründüğü,

……………. Nüfus Müdürlüğünün 08.07.2014 tarih ve 5146 sayılı yazısında, ……………….' dan olma 15.05.1932 doğumlu ve ……………TC kimlik numaralı ……………… ile ………………… den olma, 01.04.1958 doğumlu ve …………….. TC kimlik numaralı ………………. adında birer kişinin nüfusa kayıtlı olduğunun bildirildiği,

İtirazcı tarafından ibraz edilen 1760 ada 6 parsele ve bu parselin geldi kaydı olan 1 (870) ada 142 parsele ait tapu senedinden hareketle Müdürlük tapu sicil kayıtları araştırıldığında, 1 (870) ada 142 parselin 2981/3290 sayılı Kanun' un 10/b maddesi uygulanması sonucu 1766 ada 8 parselin oluştuğu ve bu parselin …………… nüfusunun 00501. cilt, 67 sayfa de kayıtlı 01.04.1958 doğumlu …………….. adına kadastro tespitinin yapıldığı,

Söz konusu taşınmazın kayıt malikinin "Mehmet Ali" olan baba adının "Ali" ve "Ökkaş" olan adının "Ökkeş" olarak düzeltilmesi talep edilmiş, Müdürlüğün 10.07.2014 tarih ve 9071 yevmiyeli işlemi ile talep sahibi ile kayıt maliki kişi kimlik bilgilerinin örtüşmediği ve hak sahibinin belirlenemediği gerekçesiyle talep reddedilmiş ve Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelerle bu ret kararının onandığı görülmüştür.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE

Tapu Sicili Tüzüğünün hak sahibinin belirlenmesine ilişkin 18. maddesine göre, istem, müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından incelenir ve istemin hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı belirlenir. İstemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı nüfus cüzdanı istenir, ibraz edilen kimlik bilgileri ile tescile esas belgelerde yer alan nüfus bilgileri karşılaştırılarak istemde bulunan ile hak sahibinin aynı kişi olup olmadığı tespit edilir. Aynı Tüzüğün 74. maddesine göre de, kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı basit yazım hatası yapıldığının tespit edilmesi hâlinde, müdür tarafından nedeni düzeltmeler sicilinde açıklanarak, re'sen düzeltme yapılır. İstem belgesinde yapılan yanlışlık veya eksiklik düzeltilerek belgenin uygun bir yerine yazılmak suretiyle taraflar ve tapu görevlilerince imzalanır ve sicilde buna uygun düzeltme yapılır. Ana veya yardımcı siciller üzerinde yapılmış hata veya eksikliklerin, ilgililerce sunulan veya başka idarelerce düzenlenen belgelerden kaynaklanması hâlinde, ilgililerin gerçek durumu kanıtlayıcı belgelere dayalı başvuruları üzerine, istem yevmiye defterine kaydedilerek gerekli düzeltme yapılır. Kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı tescil veya esaslı yazım hatasının düzeltilebilmesi için ilgililerin yazılı olurunun alınması gerekir. İlgililerden birisinin yazılı oluru olmazsa, bu durum beyanlar sütununda belirtilerek, 26/9/2011 tarih ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre işlem yapılır.

Olayda sorun, talep sahibi ile kayıt malikinin aynı kişi olup olmadının (hak ve tasarruf yetkisi TST m.18,19) tespiti hususudur.

Page 213:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Somut olayda, …………. İli, ………………. Mahallesi, 1760 ada 6 parsel İmar Affı sonucu ……………… adına tescil edilmiş olup, edinime ilişkin kadastro tutanağında ………………..'in baba adının Mehmet Ali olduğu ve zabıt kaydına ilişkin 14/02/1978 tarih 368 nolu resmi senette (1 ada 147 parsel) kimlik bilgilerinin ………………………….nüfusuna kayıtlı ……………….. oğlu 1932 doğumlu …………… olduğu;……………Tapu Müdürlüğünce, …………………Nüfus Müdürlüğüne yazılan 07/07/2014 tarih 2709 sayılı yazısına istinaden ……………….Nüfus Müdürlüğünün 08/07/2014 tarih 5146 sayılı cevabi yazısında Mehmet Ali ve Sultan'dan olma 1932 doğumlu ……………….. T.C. Kimlik Numaralı ………………… ile ……………..'den olma 01/04/1958 doğumlu ………………T.C.Kimlik numaralı …………………. adında kişilerin bulunduğunun belirtildiği görülmektedir.

Dosyadaki belgelere göre, ……………….. Mahallesi, 1760 ada 6 parselin talepte bulunandan tamamen farklı bir kişi adına tespit ve tescil edildiği, söz konusu taşınmazda talep sahibinin iddia ettiği gibi ad, soyad veya baba adı yazımında herhangi bir hatalı yazımın söz konusu olmadığı ve Nüfus İdaresince de yukarıda belirtilen kişi kimlik verilerini taşıyan ayrı iki kişi bulunduğunun belirtildiği görüldüğünden olayda, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1027. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 74. ve 75. maddelerinde düzenlenen tapu kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin hükümlerin uygulanmasının mümkün olmadığı, sorunun gerçek hak sahibinin belirlenmesi ve mülkiyet hakkının tespitine dönük genel hükümlere göre çözülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

2981 sayılı Kanunun 10/c maddesinin uygulanmasına dönük kadastro tespitleri sırasında, ………………….. Mahallesi 1760 ada 6 parselin kadastro tespinin 1 (870) ada 147 parselin uygulanmasıyla …………………… adına tespit ve tescil edildiği; itirazcının ibraz ettiği tapu senetlerinde (1760 ada 6 parsel- 1 ada 142 parsel) geçen aynı mahalle 1(870) ada 142 parselin uygulanması ile 1766 ada 8 parselin Kilis nüfusunun 00501. cilt ve 67 sayfasında kayıtlı 01.04.1958 doğumlu ………………… adına kadastro tespitinin ve tapuda tescilinin yapıldığı görülmektedir.

İtirazcının, mülkiyet hakkı sahipliği iddiasıyla kayıt düzeltilmesi talebinde bulunduğu taşınmazın, …………………… Mahallesi 1760 ada 6 parsel olduğunda ısrarcı olması ve bu konuda ispat yükü kendisinde olan itirazcının Kadastro Müdürlüğü veya LİHKAB vasıtasıyla zeminde yaptıracağı tespit sonucuna göre fiili durumda da hak iddia ettiği taşınmazın 1760 ada 6 parsel numaralı taşınmaz olduğunun belirlenmesi halinde, mülkiyetin aidiyeti sorununun ortaya çıkacağı, bunun çözümünün ise ancak genel hükümlere göre hareket edilerek bu parselin tescil malikinin talebi/muvafakati veya yargı kararı ile olabileceği; yapılacak zeminde tespit sonucu hak sahipliği iddiasıyla talepte bulunduğu taşınmazın fiili durumda 1766 ada 8 parsel olduğunun belirlenmesi halinde ise genel hükümlere göre talebin değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, işlem talebinde bulunulan ……………………. Mahallesi 1760 ada 6 parsel numaralı taşınmazın malik kişi kimlik bilgileri ile talepte bulunan kişi kimlik bilgilerinin örtüşmediği ve anılan taşınmazın talepte bulunandan tamamen farklı bir kişi adına tespit ve tescil edilmiş halde olduğu, ad, soyad veya baba adında herhangi bir yazım hatası bulunmadığından yukarıda anılan yasal düzenlemelerin düzeltme hükümlerine göre işlem yapılamayacağı anlaşılmakla, ……………….. Tapu Müdürlüğünün 10/07/2014 tarih ve 9071

Page 214:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

sayılı red kararı ve bu kararı onayan ………………. Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 25/08/2014 tarih 2014/14 sayılı kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ

……………….Tapu Müdürlüğünün 10/07/2014 tarihli ve 9071 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan …………………. Tapu ve Kadastro ……………. Bölge Müdürlüğünün 25/08/2014 tarih 2014/14 sayılı kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/88681 15.12.2014GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

…………..Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğünün 17/09/2014 tarih 2014/9 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğünün 04/08/2014 tarihli ve

Page 215:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

24558 yevmiye numaralı ret kararına, ……………. A.Ş. vekili Av. ……………. tarafından 30/09/2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM

………………İli, ……………….İlçesi, ………………….. Mahallesi 6623 ada 12 parsel C Blok 19 nolu bağımsız bölüm ………………… adına kayıtlı iken, ………………….. 11. İcra Müdürlüğünün 11/07/2014 tarih 2013/12192 esas sayılı yazısına istinaden anılan bağımsız bölümün üzerinde bulunan tüm takyidatların kaldırılarak ihale alıcısı ………………… Bankası A.Ş. adına tescili için talepte bulunulmuştur.

RET NEDENİ

………………… adına kayıtlı …………..İli, ………………. İlçesi, ………………..Mahallesi 6623 ada 12 parsel C Blok 19 nolu bağımsız bölümün ihaleden önceki ve sonraki tüm takyidatların kaldırılarak, ihale alıcısı …………………. Bankası A.Ş. adına tescilinin yapılmasına yönelik talep, taşınmazın üzerinde ihtiyati tedbir şerhi bulunması ve bu şerhin terkinine mahkemece muvafakat verilmemesi gerekçesi ile ……………….. Tapu Müdürlüğünce 04/08/2014 tarih 24558 yevmiyeli işlemle red edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME

………………… İli, …………… İlçesi, ………………… Mahallesi 6623 ada 12 parsel C Blok 19 nolu bağımsız bölüm …………………….. adına kayıtlı olduğu,

……………………11. İcra Müdürlüğünün 11/07/2014 tarih 2013/12192 esas sayılı (cebri satışı 01/07/2014 tarihinde kesinleşen) yazısına istinaden, söz konusu taşınmazın icrai satışının yapıldığı ve ihale alıcısı …………………….. Bankası AŞ. adına cebri satışından tescili için 15/07/2014 tarih 2014/37101 sayılı başvuru numarası ile talepte bulunulduğu

Taşınmaz üzerinde muhtelif tarih ve yevmiyelerle ihtiyati haciz, haciz gibi şerhlerin yanında, ………………… 6. Aile Mahkemesinin 06/06/2014 tarih 2014/414 esas sayılı müzekkeresine istinaden 11/06/2014 tarih 19166 yevmiye numarası ile işlenmiş ihtiyati tedbir şerhinin bulunduğu,

…………………..Tapu Müdürlüğünün 18/07/2014 tarih 5623 sayılı yazısı ile söz konusu ihtiyati tedbir şerhinin durumu hakkında bilgi talebine, …………………..6. Aile Mahkemesinin 18/07/2014 tarih 2014/414 esas sayılı cevabı yazısında tedbirin halen devam ettiği ve cebri icra yoluyla satışına engel olup olmadığının İİK.'nun ilgili hükümlerine göre icra müdürlüğünün takdirinde olduğunun belirtildiği,

Taşınmaz üzerindeki ihalenin kesinleşmesinden sonra ve tapu müdürlüğüne tescil talebinden önce 04/07/2014 tarih 21839 yevmiye ile ……………….. 14. İcra Müdürlüğünün 01/07/2014 tarih 2013/12141 sayılı yazısı ile haciz işlendiği, ihale alıcısı tarafından tapu müdürlüğüne yapılan başvuru sonrasında da taşınmaz üzerine gelen hacizlerin tapu müdürlüğünce işlenmeye devam edildiği,

Page 216:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………….. 11. İcra Müdürlüğünün 22/07/2014 tarihli ve 2013/12192 E. ve 25/07/2014 tarih 2013/12192 E. sayılı yazıları ile ………………… 6. Aile Mahkemesinin 2014/414 esas sayılı dosyasından konulan ihtiyati tedbir şerhi de dahil olmak üzere ihale tarihi öncesi ve sonrası konulan tüm ipotek, ipoteğin paraya çevrilmeye başlanıldığına dair şerh, haciz, tedbir, ferağdan men gibi şerhlerin kaldırılarak yeni alıcıya tescilinin yapılmasının tekiden istendiği, ayrıca ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin dava açıldığı ve bu dava hakkında da ………………… 6. Aile Mahkemesinin 26/09/2014 tarih 2014/414 esas sayılı ara kararıyla, icrai satışın tescil talebinin tapu müdürlüğünce reddinin idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle reddedildiği görülmüştür.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması ancak tescille olur. Kanunda öngörülen bazı hallerde ise mülkiyet tescilden önce kazanılabilir. Cebri icra yolu ile satışlarda istisnai hallerdendir. Bu durumda cebri icra yolu ile ihale yapılmakla mülkiyet ihale alıcısına geçer ve tescil bildirici niteliktedir.

Aynı Kanunun 1014. maddesinde, bir tescilin terkini veya değiştirilmesinin ancak bu kaydın kendisine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerinde yapılabileceği, ayrıca Tapu Sicil Tüzüğünün 69. maddesinde de, tapu sicilinde terkin için hak sahibinin veya yetkili makamın isteminin ya da mahkeme kararının bulunmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 389. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde verilebilmektedir. Aynı Kanunun 397. maddesinin 2. fıkrasına göre, ihtiyati tedbir kararlarının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, nihai kararın kesinleşmesine kadar devam eder.

Genel Müdürlüğümüzün 07.07.1965 tarih ve 1390 sayılı Genelgesi, yerleşmiş yargısal içtihatlar ve öğreti görüşleri dikkate alındığında, ihtiyatî tedbir kararları, mahkemelerce taşınmaz malın aynı ile ilgili bir anlaşmazlık sebebiyle verildiğinden, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbir kararlarının tapu müdürlüklerine ulaşması halinde, sicile hemen şerh verilmesi ve ihtiyati tedbir kararı kaldırılmadıkça bu taşınmaz mal üzerinde iradi tasarrufla üçüncü şahıs lehine hak doğurucu hiç bir işlem yapılmaması gerekir.

Tapu Sicili Tüzüğünün 49/a bendindeki ihtiyati tedbir şerhi için mahkeme kararı ve yazısı aranır hükmü ile aynı Tüzüğün 69. maddesindeki, terkinde tescil istemleri ile ilgili hükümler uygulanır hükmü gereği, mahkemeler tarafından verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması da yine ilgili mahkeme tarafından verilecek karar veya yazıya istinaden mümkün olabilecektir.

Page 217:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Cebri icra sonucunda ihale anında mülkiyet ihale alıcısına geçmekle birlikte, cebri icra organlarınca yapılan cebri satışın yapılması ile tapu kütüğünde kayıtlı kimi hakların ve mülkiyet hakkı kısıtlamalarının terkini ve icra yolu ile satışların tapu kütüğünde tescili farklı kavram ve vakalardır. İcra Müdürlüklerinin haciz, ipotek gibi kimi hakları kendi mevzuatlarının tanıdığı yetkiler gereği sonuçlandırıp terkini istemekle yetkili kılındıklarının bilinmesinin yanında, ihtiyati tedbire mahkemelerce karar verildiğinden, bunların kaldırılmalarına ve ihtiyati tedbirleri etkisiz kılacak işlemlerin yapılabilip yapılamayacağına da mahkemelerce karar verilmesi gerekir.

Tapu kütüğüne şerh edilmiş ihtiyati tedbire ilişkin kayıtların İdaremizce yetkili merciin talep ve muvafakatı bulunmadan resen terkin edilmesi mümkün olmayıp, ihtiyati tedbirlerin ve tapu siciline kaydedilen hakla-rın, Medeni Kanunun 1015. maddesi ile Tapu Sicili Tüzüğünün 69. maddesi gereğince, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararı uyarınca terkin edilmesi gerekmektedir.

Anılan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ihtiyati tedbir kararları mahkemelerce verildiği ve hükmün kesinleşmesine kadar etkisini devam ettireceğinden, kaydında ihtiyati tedbir şerhi bulunan bir taşınmaz üzerinde, bu ihtiyati tedbirin kaldırılması, mahkemenin vereceği bir karara veya yazıya bağlıdır.

Somut olayda, itirazcı tarafından icra müdürlüğünün cebri satıştan tescile ilişkin yazısı ve sonrası tekit yazılarına istinaden ihale öncesi ve sonrası tüm takyidatların kaldırılarak adlarına tescilin talep edildiği; tescilin talep edildiği tarih itibari ile taşınmaz üzerinde ……………….6. Aile Mahkemesinin 2014/414 E. sayılı dosyasından işlenmiş ihtiyati tedbir şerhinin bulunduğu; ……………….. Tapu Müdürlüğünün 18/07/2014 tarihli ve 5623 sayılı yazısı ile söz konusu ihtiyati tedbir şerhinin durumunun ilgili mahkmeden soru konusu edildiği, Mahkemece 18/07/2014 tarih 2014/414 E. sayılı yazısı ile ihtiyati tedbir kararlarının iradi devir ve temliklerin önlenmesine yönelik olup cebri satış hususunun icra müdürlüğünün takdirinde olduğu ve söz konusu tedbirin devam ettiğinin bildirildiği ve ihtiyati tedbir şerhinin terkinine muvafakat verilmediği görülmekte ve anlaşılmaktadır..

Somut olay ve yasal durum karşısında, Müdürlüğün söz konusu tedbirin durumu hakkındaki bilgi taleplerine, mahkemece ihtiyati tedbirin devam ettiğinin bildirildiği, ihtiyati tedbiri koyduran merci tarafından söz konusu ihtiyati tedbirin terkinine izin verildiğine dair bilginin dosyasında mevcut olmadığı; icra müdürlüklerinin Yasanın belirlediği sınırlar içerisinde, taşınmazın tapu sicil kayıtlarındaki kimi hak ve takyidatlarınterkinini talep etmeye yetkili olduklarının bilinmesi yanında, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1014. ve 1015. ve Tapu Sicili Tüzüğünün 17. ve 69. madde hükümleri karşısında mahkemelerce konulmuş ihtiyati tedbir kararlarının, ancak tedbiri koyduran mahkemenin izin vermesi veya bu konuda verilmiş bir mahkeme kararının ibrazı halinde terkin edilebileceği ile yeni ihtilaf konularına neden olunmaması ve Hazine zararına sebebiyet verilmemesi gerekliliği birlikte ele alındığında, söz

konusu cebri satış kararına istinaden tüm takyidatlardan ari olarak ihale alıcısı adına yapılan tescil talebinin reddine dair, ……… Tapu Müdürlüğünün 04/08/2014 tarihli ve 24558 yevmiye numaralı ret kararı ve ………………. Tapu ve Kadastro …………….. Bölge

Page 218:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Müdürlüğünün 17/09/2014 tarih ve 2014/9 sayılı onama kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ

…………………..Tapu Müdürlüğünün 04/08/2014 tarihli ve 24558 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan ……………….Tapu ve Kadastro ……………….. Bölge Müdürlüğünün 17/09/2014 tarih 2014/9 sayılı kararının "ONANMASI"na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı : 96021322-110/74972 15.12.2014

GENEL MÜDÜRLÜK ... Makamına

15/12/2014Tapu ve Kadastro

T.C.ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Tapu ve

Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı

Page 219:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

…………………Tapu ve Kadastro ………………. Bölge Müdürlüğünün 18.08.2014 tarih ve 2014/30 sayılı kararı ile onanan, ………………… Tapu Müdürlüğünün 03.07.2014 tarihli, 11880 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde …………… vekili Av. ……………. tarafından itiraz edilmiştir.

İSTEM:

…………….. İli, …………………. Köyü, 386 parsel 37700,00 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 240/1600 hissesi, 413 parsel 20900.00 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 240/1600 hissesi ve 419 parsel 11000,00 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 240/1600 hissesi, ………………. adına kayıtlı iken; malik ……………….. 'nin 01.05.1975 tarihinde vefat etmesi üzerine, …………………Sulh Hukuk Mahkemesinin 07.02.2013 tarih 2012/1812 Esas, 2013/277 karar sayılı veraset belgesinin düzenlendiği, daha sonra mirasçılarından ………………' in ……………… 1. Noterliğince düzenlenen 17.02.2012 tarih ve 2389 sayılı vekaletnameye istinaden vekili Av…………………. tarafından 25.06.2014 tarih 2014/15084 başvuru numarasıyla isim tashihi talebinde bulunulmuştur.

_______RET NEDENİ:

…………………..İli, …………………… Köyü, 386 parsel 37700,00 m2 miktarlı, "tarla" vasıflı taşınmazın 240/1600 hissesi, 413 parsel 20900.00 m2 miktarlı "tarla" vasıflı taşınmazın 240/1600 hissesi ve aynı köy 419 parsel 11000,00 m2 miktarlı "tarla" vasıflı taşınmazın 240/1600 hissesinin "…………………." adına kayıtlı olduğu, ancak ……………… Tapu Müdürlüğüne ibraz edilen …………………. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 07.02.2013 tarih 2012/1812 esas 2013/277 karar sayılı veraset ilamında ise anılan şahsın kimlik bilgilerinin "………………………" olarak geçtiği ve bu farklılık üzerine …………………'in muris ile arasındaki bağlantının tespiti için ………………. Nüfus Müdürlüğünden 26.06.2014 tarih 2407 sayılı yazı ile nüfus kaydının talep edildiği, …………………Nüfus Müdürlüğünden gönderilen 27.06.2014 tarih 6312 sayılı cevabi yazıda; nüfus kayıt örneğinde ………………..'in ismine rastlanılamamış olduğunun anlaşılması ve işlemle ilgili diğer evraki müsbitelerle de herhangi bir ilişki kurulamadığından, ………………… Tapu Müdürlüğünün 03.07.2014 tarih ve 11880 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir

YAPILAN İNCELEME:

………………… İli, ………….. ………… köyü 386 parsel numaralı taşınmazın, ……………..Kadastro Mahkemesinin 19.11.1956 tarih 1955/1302 esas ve 1956/1236 sayılı kararı ve kararda geçen ………………….Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.10.1956 tarih 1956/166 Esas, 1956/277 karar sayılı veraset ilamına istinaden 17.11.1958 tarih 912 yevmiye; ……………….. 413 parsel numaralı taşınmazın, ………………….. Kadastro Mahkemesinin 20.11.1956 tarih 1955/1330 esas, 1956/1243 sayılı kararı ve karada adı geçen ……………….Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.10.1956 tarih 1956/166 esas 1956/277

Page 220:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

karar sayılı veraset ilamına istinaden 20.03.1959 tarih 251 yevmiye; yine …………………..köyü 419 parsel numaralı taşınmazın, ………………..Kadastro Mahkemesinin 20.11.1956 tarih 1955/1336 esas 1956/1244 sayılı kararı ve kararda adı geçen …………………. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.10.1956 tarih 1956/166 esas 1956/277 karar sayılı veraset ilamına istinaden 20.03.1959 tarih 251 yevmiye numaralı işlemle ……………………adına hükmen tescillerinin yapıldığı,

Mirasçılarından ………………..' in ………………. 1. Noterliğinden verdiği 17.02.2012 tarih ve 2389 sayılı vekaletnameye istinaden vekili Av. …………….. tarafından, 25.06.2014 tarih ve 2014/15084 numaralı başvuru istem belgesiyle isim tashihi işlemi için ……………….. Tapu Müdürlüğüne başvuruda bulunduğu,

Müdürlükçe, taşınmazların ………………… adına kayıtlı olduğu, talep sahibinin ibraz ettiği Osmaniye Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 07.02.2013 tarih 2012/1812 esas 2013/277 karar sayılı veraset ilamında, kişi kimlik bilgilerinin "……………………" olarak geçtiği, kişi kimlik bilgilerinin açıklığa kavuşturulması için yazılan 26.06.2014 tarih 2407 sayılı yazıya …………………e Nüfus Müdürlüğünün 27.06.2014 tarih ve 6312 sayılı cevabi yazısında, taşınmaz maliki olduğu iddiası ile talepte bulunulan ………………..' ın çocukları arasında ………………. ismine rastlanılamamış olduğunun bildirilmesi üzerine kayıt malikinin kimlik tespitinin yapılamadığı gerekçesi ile istemin 03.07.2014 tarih ve 11880 yevmiye numaralı işlemle reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçelerle bu ret kararının 18.08.2014 tarih ve 2014/30 sayılı karar ile onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1015. maddesinne göre; tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukukî sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır. istemde bulunan kimse, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmek suretiyle tasarruf yetkisini belgelemiş olur. Hukukî sebebin belgelenmesi, bu sebebin geçerliliği için gerekli şekle uyulduğunun ispatı suretiyle olur.

Tapu Sicili Tüzüğü'nün 18. maddesinde, istemin, müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından inceleneceği ve istemin hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığının belirleneceği, istemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı nüfus cüzdanının isteneceği, ibraz edilen kimlik bilgileri ile tescile esas belgelerde yer alan nüfus bilgileri karşılaştırılarak istemde bulunan ile hak sahibinin aynı kişi olup olmadığı tespit edileceği hükme bağlanmıştır.

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün, Kadastro Çalışmalarından Kaynaklanan Hata ve Eksikliklerinin Giderilmesi konulu21.05.2014 tarih ve 2014/3 (1755) Genelgesinde, kadastro veya tapulama mahkemeleri tarafından taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmesi nedeniyle hükmen tescil edilmiş kayıtlar üzerindeki hatalar ve eksiklikler de kadastro çalışmalarından kaynaklanmış olarak değerlendirilir. Bu mahkemelerce verilen kararlarda kadastro veya tapulama tespitinden farklı hüküm oluşturulması ile başka mahkemeler tarafından verilen kararlar gereği tescil edilen kayıtların düzeltilmesi bu Genelge kapsamı dışında değerlendirilecektir. Bu nedenle;

Page 221:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tescil işlemine dayanak olan ve diğer idarelerce veya mahkemelerce düzenlenen (kimlik belgeleri, tahsis kararı, veraset belgeleri v.s. ) belgelerdeki hataların yine aynı idarelerin doğru durumu belirleyen resmi belgeler dayandırılarak düzeltilebileceği düzenlenmiştir.

Olayda çözümü gereken husus, talep sahibinin veraset belgesinde geçen muris ile aralarındaki mirasçılık ilişkilerinin bulunup bulunmadığı olmayıp, veraset belgesinde geçen murisler ile tapu kaydında geçen kişinin aynı kişi olup olmadığının (hak sahipliği) tespiti sorunudur

Somut olayda, taşınmazların kadastro tespiti ……………….. mirasçıları olarak yapılmıştır. Bu tespitlere karşı açılan dava sonucunda ……………….. İli, ……………….. köyü, 386 parselin, …………….Kadastro Mahkemesinin 19.11.1956 tarih 1955/1302 esas ve 1956/1236 sayılı kararına, Akyar köyü 413 parselin, …………………. Kadastro Mahkemesinin 20.11.1956 tarih 1955/1330 esas, 1956/1243 sayılı kararına, ……………..köyü 419 parsel numaralı taşınmazın…………………. Kadastro Mahkemesinin 20.11.1956 tarih 1955/1336 esas 1956/1244 sayılı kararına dayanılarak hükmen Molla Hasan oğlu ……………….. mirasçıları adına tesciline karar verilmiştir. Anılan kararlarda Molla Hasan oğlu ……………….. mirasçılarının …………………..Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 18.10.1956 tarih 1956/166 esas 1956/277 karar sayılı veraset belgesine yapılan atıfla bu kişinin mirasçılarının tespit edilmiş ve buna göre hükmen tescil işlemleri yapılmıştır. Müdürklükçe, nüfus müdürlüğü ile yapılan yazışma sonucunda alınan …………………Nüfus Müdürlüğünün 27.06.2014 tarih 6312 sayılı cevabi yazısında, taşınmaz maliki Mulla Hasan oğlu ………………..'ın gönderilen nüfus kayıt örneğinde …………………..in isminin bulunmadığı görülmektedir.

Dosya kapsamındaki belgelere göre, kadastro tespit tutanağı, kadastro mahkemesi kararları, bu kararların atıf yaptığı ……………………….. in mirasçılarını gösterir veraset belgesi ve talep sahiblerinin ibraz ettiği veraset belgeleri birlikte ele alındığında, talep sahibinin kayıtta geçen kişi ile irtibatının olabileceğine (hak sahipliğine) dair emaraler taşıdığı görülmektedir. Ancak, tapu sicilinde işlem yapabilmek için talep sahibi ile kayıtta geçen kişi arasındaki irtibatın tereddüde yer bırakmayacak şekilde kanaat oluşturulması gerektiğinden ve Nüfus Müdürlüğü ile yapılan yazışma sonucu elde edilen verilerin hak sahipliğinin belirlenmesi konusunda tereddüt oluşturduğundan öncelikle bu çelişkinin giderilmesi gerekir.

Yukarıda anılan mevzuat hükümleri gereği, söz konusu çelişkinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' nun 27. maddesi, Tapu Sicili Tüzüğünün 74. ve 75. maddeleri ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 21.05.2014 tarih ve 2014/3 (1755) sayılı Genelgesi hükümlerine göre düzeltme yapılamayacağı, hak sahibinin belirlenmesine yönelik gerekli düzeltmenin yargı yolu halli ve hak sahibinin belirlenmesine ilişkin tereddüdün giderilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle; Tapu ve Kadastro ……... Bölge Müdürlüğünün 18.08.2014 tarih ve 2014/40 sayılı kararı ile onanan……………….. Tapu Müdürlüğünün 03.07.2014 tarihli ve 11880 yevmiye numaralı ret kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

Page 222:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğünün 18.08.2014 tarih ve 2014/40 sayılı kararı ile onanan, …………………. Tapu Müdürlüğünün 03.07.2014 tarihli ve 11880 yevmiye numaralı ret kararının "ONANMASI" na karar verilmiştir.

Sayı: 96021322-110/90157 22.12.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 223:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu ve .Kadastro Bölge Müdürlüğünün 19.09.2014 tarihli ve 2014/9 sayılı kararı ile onanan, …………………… Tapu Müdürlüğü'nün 13.08.2014 tarihli ve 6270 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ………………. vekili Av. ……………. tarafından 29.9.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………….. İli, ……………….. İlçesi, …………………….. Köyünde kain, 202 parsel numaralı, 1.060,00m2 yüzölçümlü, zeytinlik nitelikli taşınmazın tamamı …………………… adına kayıtlı iken; cebri satış sonucu taşınmazın …………………… adına 21.11.2013 tarihinde ihale edilerek kesinleştirilmesi üzerine, ……………… İcra Müdürlüğünün 11.07.2014 tarih ve 2012/354 Talimat sayılı yazısına istinaden, ihale alıcısı …………………… tarafından taşınmaz üzerindeki tüm haciz ve sair takyidatların kaldırılarak adına kayıt ve tescilinin yapılması talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

………………. Tapu Müdürlüğünce, ihale alıcısı ……………………….. lehine yapılan ihalenin kesinleşmesinden sonra, 30.04.2014 tarih ve 4159 yevmiye ile ……………………….. lehine kamu haczi tesis edilmiş olması, cebri satış işlemine istinaden taşınmaz üzerine ihale tarihinden sonra koyulan kamu haczinin terkin edilip edilemeyeceği hususunda ………………………. Malmüdürlüğünce 14.07.2014 tarih ve 1779 sayılı yazı ile vergi borcundan kaynaklanan kamu alacağının devam etmesinden dolayı haczin kaldırılamayacağının bildirilmesi ve ihale alıcısının taşınmazın kamu haczi ile yüklü olarak tesciline rıza göstermemesi gerekçe gösterilerek 13.08.2014 tarihli ve 6270 yevmiye ile talep ret edilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

2

…………………. İli, …………………..İlçesi, ………Köyünde kain, 202 parsel numaralı, 1060,00m yüzölçümlü, zeytinlik (zerdalilik) nitelikli taşınmazın tamamının ……………………adına kayıtlı olduğu,

Taşınmaz üzerinde muhtelif tarih ve yevmiyelerle işlenik ipotek, ihtiyati haciz ve haciz şerhlerinin bulunduğu,

…………………..2. İcra Müdürlüğünün bila tarih ve 2012/6338 E. sayılı yazısına istinaden, 18.09.2012 tarih ve 4564 yevmiyeile ipoteğin paraya çevrilmesi için takibe geçildiğine dairİİK m. 150/c şerhi işlendiği,

……………………. İcra Müdürlüğünün 19.06.2013 tarihli ve 2012/421 T. sayılı yazısı ile aynı dairenin 23.09.2013 tarihli ve 2012/354 T. sayılı yazısına istinaden taşınmazın satışına gidildiğine dair 2013/3890 ve 2013/6810 yevmiye numaralı şerhlerin konulduğu,

…………………İcra Müdürlüğünün 2012/354 sayılı dosyası kapsamında 21.11.2013 tarihinde taşınmazın cebri icra yolu ile satışının yapıldığı ve 11.07.2014 tarih ve 2012/354 T. sayılı yazı ile cebri satışından dolayı taşınmazın tüm haciz ve ipotek vesair takyidatların terkini suretiyle ihale alıcısı adına tescilin istendiği,

Page 224:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

İhale tarihinden sonra, fakat tescil isteminden önce, İstanbul 7. İcra Müdürlüğünün 08.03.2014 tarih ve 2012/23640 E. sayılı yazısına dayanılarak 25.03.2014 tarih ve 3370 yevmiye numarası ile haciz şerhi, ………………….. Mal Müdürlüğünün 29.04.2014 tarih ve 1130 sayılı yazısına istinaden de 30.04.2014 tarih ve 4159 yevmiye numarası ile kamu haczi şerhi işlendiği,

………………...Tapu Müdürlüğünce, taşınmazın ihale edilmesinden sonra …………………………. lehine 30.04.2014 tarih ve 4159 yevmiye ile işlenen kamu haczinin bulunduğu, ilgili kurumun bu haczin terkinine muvafakat vermediği ve ihale alıcısının da taşınmazın takyidatlı olarak tescilini kabul etmediği gerekçesi ve 13.08.2014 tarihli ve 6270 yevmiye numaralı işlemle talebin reddedildiği, Bölge Müdürlüğünce de aynı gerekçeler ve 19.09.2014 tarihli ve 2014/9 sayılı kararla onandığı anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

Ret kararına konu olayda, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, bu takibe istinaden taşınmazın ihaleye çıkarıldığı, ihalenin …………………….. üzerinde kaldığı ancak ihale tarihinden sonra fakat tescil talebinden önce …………………… Malmüdürlüğünün 29.04.2014 tarih ve 1130 sayılı yazısına binaen 30.04.2014 tarih ve 4159 yevmiye numarası ile söz konusu taşınmaz üzerine kamu haczi konduğu anlaşılmaktadır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Tescil" başlıklı 705.maddesi uyarınca taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olmakla birlikte; cebrî icra mülkiyetin tescilden önce kazanıldığı hallerden biridir. Bu hâlde mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olması mülkiyetin kazanılması için kurucu bir unsur değil, malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi için gereken bildirici bir unsurdur. Ayrıca 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "İhalenin Neticesi ve Feshi" başlıklı 134/1 maddesine göre, icra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı, o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur.

Buna göre ihale gerçekleştiği anda, tescilden önce …………………. adına intikal eden mülkiyet hakkı ihalenin kesinleşmesinden sonra şerh edilen haciz alacaklarından hukuken üstün durumda bir haktır. İpoteğin paraya çevrilmesi nedeni ile satışa çıkarılan taşınmazlar için oluşturulan açık artırma şartnamesinin bir bölümünü oluşturan mükellefiyetler listesi, o artırma bakımından tapu sicili niteliğinde olduğundan, alıcının yalnız mükellefiyetler listesinde yazılı olan mükellefiyetlerden sorumlu olduğu, listede yazılı olmayan mükellefiyetlerin (alıcı bunları bilmedikçe) tapu sicilinde yazılı olup da, yanlışlıkla mükellefiyetler listesine geçirilmemiş olsalar bile, alıcıya karşı ileri sürülemeyeceği, mükellefiyetler listesinde yazılı olmayan ancak ihale tarihinden sonra fakat tescilden evvel şerhedilen takyidatlardan ihale alıcısının kural olarak sorumlu tutalamayacağı, taşınmaz ihale edilmekle tescilsiz iktisap nedenli olarak mülkiyet el değiştireceğinden, haczin borçlu olmayan kişinin taşınmazına şerh edilmesi durumunun ortaya çıkacağı ve bu türden takyidatların dayanaksız kalacağı açıktır.

Benzer bir konu hakkında alınmış olan 07.04.2011 tarih ve 220 sayılı Tapu ve Kadastro Kurulu (Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Merkez İnceleme Kurulu) Kararında; ...Söz konusu olayda, taşınmaz kaydında 150/c şerhi bulunması nedeniyle İcra Müdürlüğünün İ.İ.K'nun 128.maddesi gereğince hazırladığı mükellefiyetler listesinde gösterilmemekle birlikte ihalenin kesinleşmesinden önce ve sonra şerh verilen tüm takyidatlardan bilgisi bulunduğunun açık olduğu; İcra Müdürlüklerinin ilgililerin talebine göre İ.İ.K'nun 132/1.maddesi gereğince alacaklı taşınmazın o hak ile birlikte veya o haktan ari olarak artırmağa çıkarılmasını isteyebileceği göz önüne alındığında satışı gerçekleştiren İcra Müdürlüklerinin üzerinde 150/c şerhi bulunması nedeni ile bilgisi bulunan takyidatları terkin ettirebilmesinin haktan ari olarak satışı gerçekleştirebilmesi için zorunlu olduğu; İcra müdürlüğünün İ.İ.K'nun 128.maddesi gereğince

Page 225:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

hazırladığı mükellefiyetler listesinde ve cebri satış şartnamesinde gösterilmeyen hak ve mükellefiyetlerin iyi niyetli alıcıyı bağlamayacağı yönünde doktrinde yaygın bir görüş bulunduğu; İ.İ.K'nun 144/4.maddesinin, bir taşınmazı paraya çeviren icra dairesi o taşınmaz üzerindeki irtifak haklarına, taşınmaz mükellefiyetlerine ve taşınmaz rehin haklarına dair kayıtların tapu sicilinden terkin ve nakillerini de yaptırır, yönündeki amir hükmü gereğince Tapu Sicil Tüzüğü'nün 78/1.maddesinde kaydın terkini için istemde bulunabilecek mercilerden sayılan yetkili makam olduğu, sonuç olarak; cebri satış ihalesi yapılan ve söz konusu taşınmazların kayıtları üzerine ihale tarihinden önce ve ihale tarihinden sonra işlenmiş bulunan ve icra müdürlüğünün cebri satış müzekkeresinde tarih ve yevmiye numaraları da tek tek belirtilmek suretiyle terkini talep edilen haciz, kamu haczi ve ipoteklerin terkin edilerek, ihale alıcısı adına tescilinin yapılmasının mümkün olduğu" görüşüne yer verilmiştir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu' un 1013. ve 1014. maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu' nun ilgili hükümleri (m.144 vd.) ile Tapu Sicili Tüzüğünün 69. madde hükümleri birlikte ele alındığında, icrai takip sonucu yapılan taşınmazın satış ihalesi öncesinde (İİK' da ihale öncesi, ihale sonrası şeklinde bir ayrım bulunmamakta) taşınmaz kaydı üzerindeki haciz, ihtiyati haciz, kamu haczi, ipotek vs. tüm takyidatları (Kanunun verdiği yetki sınırları içersinde) terkin ve nakillerini de yaptırma konusunda icra müdürlüklerinin yetkili olduğu görülmektedir. Cebri satış ihalesinden sonra kaydedilen takyidatlar yönünden ise Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce (Tapu ve Kadastro Kurulunca), icra müdürlükleri tarafından, tapu müdürlüklerine yazılan tescil yazısında, ihale tarihinden sonra işlenmiş bulunan hacizlerin (kamu) terkinine yönelik açık ibare bulunması ve terkin edilecek (kamu) hacizlerin tarih ve yevmiye numarasının belirtilmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir. Bu görüşün, icrai satışın tescilsiz iktisap olduğunun, ihale anında mülkiyetin el değiştirmesi nedeni ile borçlu olmayan kişinin taşınmazına mükellefiyet yükleme durumunun doğacağının ve ihale sonrası konulan takyidatların dayanaksız olacağının kabulu ile birlikte, tapu sicilinde kaydedilen bir kaydın terkini ve/veya değiştirilmesinin ilgilinin veya yetkili makamın mufavakatini gerektirmesi ve yeni ihtilaf konularına meydan verilmemesi düşüncesine dayandığı anlaşılmaktadır.

Somut olayda, Müdürlük ve Bölge Müdürlüğünce, ret ve onama kararları cebri icra yolu ile satıştan sonra kamu haczini koyduran kurumun mufavakati veya mahkeme kararı bulunmaksızın kamu haczinin terkininin mümkün olmadığı gerekçesine dayanılmış, …………………. İcra Müdürlüğünün 11.07.2014 tarih ve 2012/354 t. sayılı yazısında ihale tarihinden sonra işlenen hacizlerin durumuna yönelik açık bir ibare bulunmadığı, görülmüştür.

İcra ve İflas Kanunu'nun 144/4 maddesine göre, İcra Müdürlükleri, cebri icraya konu taşınmaz üzerindeki takyidatları tapu sicilinden terkin ve nakillerini yaptırmaya yetkili makam olduklarından, bu merciin ihale öncesi haciz, kamu haczi, ipotek gibi takyidatların terkinini istemeye yetkili olduğu açıktır. İhale tarihinden sonra işlenmiş olan haciz ve kamu haciz şerhleri yönünden ise Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün ilke kararı gereği, söz konusu taşınmaz üzerine ihale tarihinden sonra işlenmiş olan haciz ve kamu hacizlerinin de terkinine yönelik İcra Müdürlüğünün yazısının ibrazı halinde, tüm takyidatlardan ari olarak (kamu haczi terkin edilerek) taşınmazın ihale alıcısı adına tescili ve Türk Medeni Kanununun 1019. maddesine göre ilgili kamu kurumuna bildirimde bulunmak suretiyle işlem yapılabileceği anlaşılmaktadır (Y.14.H.D. 06.05.2012 tarih ve 2002/1411-3528 E.K). Diğer taraftan terkini talep edilen kamu haczinin konulduğu tarih itibari ile ilgili kamu kurumunun cebri satış ihalesinin yapıldığından haberdar olmasa bile taşınmazın cebri icra yolu ile satışına başlandığını (bu konudaki şerhler nedeniyle) bildiği veya bilmesi gerektiği farz edilir.

Somut olay ve yasal durum karşısında, cebri icranın tescilsiz iktisap hali olduğu ve ihale ile mülkiyetin ihale alıcısına geçtiği, cebri satış ihalesiyle mülkiyetin ihale alıcısına geçmesi

Page 226:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

nedeniyle bundan sonra konulan haciz ve kamu hacizlerinin borçlu olmayan kişinin taşınmazına şerh edilmesi sonucunu doğuracağından dayanaksız kalacağı ve herhangi bir sonuç doğurmayacağı, üstün hak sahibi konumundaki ihale alıcısı malikin ihale tarihinden sonraki hacizlerin varlığına katlanmak zorunda bırakılamayacağı, taşınmazın cebri icra ile satışına başlandığının kamu haczini koyduran idarece bilindiği veya bilinmesi gerektiği, terkini istenen kamu haczinin cebri satış ihalesinden sonra tapuya şerh edildiği hususları ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün yukarıda anılan ilke kararı birlikte ele alındığında, ihaleden sonra konulmuş takyidatların da terkini yönünde İcra Müdürlüğünden alınacak bir yazının ibrazı halinde, ilgili kamu kurumunun muvafakati veya mahkeme kararı gerekmeksizin kamu haczinin de terkin edilip taşınmazın takyidatsız olarak ihale alıcısı adına tescili ve Türk Medeni Kanunu' nun 1019. maddesine göre bu haczi koyduran kamu kurumuna bildirimde bulunmak suretiyle işlem yapılmasının mümkün olduğu anlaşılmakla, söz konusu kamu haczinin ilgili kamu kurumunun mufavakati veya yargı kararı olmaksızın terkininin mümkün olmadığı gerekçesiyle kurulan, ……………….. Tapu Müdürlüğünün, 13.08.2014 tarihli ve 6270 yevmiye numaralı ret kararının ve bu kararı onayan …………… Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğünün 19.09.2014 tarihli ve 2014/9 sayılı kararının gerekçesi yönünden yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğünün 19.09.2014 tarihli ve 2014/9 sayılı kararı ile onanan, …………………. Tapu Müdürlüğü'nün 13.08.2014 tarihli ve 6270 yevmiye numaralı ret kararının " BOZULMASI " na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/77706 : 25.12.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

………………. Tapu ve Kadastro ……………………… Bölge Müdürlüğünün 08/09/2014 tarih 2014/13 sayılı kararı ile onanan, ………………..Tapu Müdürlüğünün

Page 227:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

07/08/2014 tarih ve 4278 yevmiye numaralı ret kararına, itirazcı ………………… tarafından 16/09/2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

06/08/2014 tarih 2014/4519 sayılı başvuru ile, ……………….. İli, ……………..İlçesi ………………. Mahallesi, 149 ada 6 parsele ilişkin ……………… Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/03/1985 tarihinde kesinleşmiş, 17.12.1984 tarih ve 1983/396 E. ve 1984/459 K. sayılı kararının infazı talep edilmiştir.

RET NEDENİ:

………………… Tapu Müdürlüğünce, davalının ölmesi nedeniyle taşınmazın mirasçıları adına intikal ve taksim işleminin yapıldığı, hükmün infazı için kayıt maliklerinin muvafakati veya yeni bir mahkeme kararı gerektiği gerekçelerine dayanılarak 07.08.2014 tarih ve 4278 yevmiye ile talep reddedilmiş; Bölge Müdürlüğünce de 08.09.2014 tarih ve 2014/13 sayılı kararla, taşınmazın davada taraf olmayan kişiler adına kayıtlı olduğu, tapuya güvenle iktisapta bulunanların haklarının korunması gerektiği, mirasçılar arası intikal ve taksim işlemi yapıldığı, bu taksim işlemi nedeni ile mirasçıların iyiniyetli olup olmadıklarının tapu müdürlüğünce belirlenemeyeceği, kararının infazı için tescil maliklerinin muvafakati veya yeni bir mahkeme kararı gerektiği gerekçeleri ile bu ret kararı onanmıştır.

YAPILAN İNCELEME

…………………. İli, ………………..İlçesi İstasyon Mahallesi, 149 ada 6 parsele taşınmazın kadastro tespitinin 1/5 er hisse itibari ile …………………….. ve müşterekleri adına yapıldığı, tapu kütüğüne tescilinin ise el birliği mülkiyetli olarak icra edildiği,

10.02.1983 tarih ve 249 yevmiye ile kayıt malikleri arasında taksim ve alım neticesinde taşınmazın ………………. adına tescil edildiği,

Söz konusu taşınmazın bir kısmı için ………………..Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava üzerine Mahkemenin 17.12.1984 tarih ve 1983/396-1984/459 E.K. sayılı kararla, bilirkişi raporunda belirtilen kısmın davalı adına olan kaydının iptali ile davacıların mirasçıları adına tesciline karar verildiği ve kararın 15.03.1985 tarihinde kesinleştiği,

…………………' in ölümü üzerine 08.08.2003 tarih ve 1352 yevmiye ile de bu kişinin mirasçıları arasında intikal ve taksim işleminin yapıldığı, taşınmazın halen ………………… mirasçıları ……………… ve müşterekleri adına "taksim" edinim nedenli olarak tescilli halde durduğu,

Taşınmaz maliklerinden …………………..'in hissesi üzerinde 09/01/2014 tarih 79 yevmiyeli haciz şerhinin mevcut olduğu ve anılan mahkeme kararının uygulanabilmesi için gerekli değişiklik beyannamesinin olmadığı,

06/08/2014 tarih 2014/4519 sayılı başvuru ile söz konusu mahkeme kararının infazının istendiği, Müdürlüğün 07.08.2014 tarih ve 4278 yevmiye numaralı işlemi ile talebin reddedildiği,

Page 228:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Bölge Müdürlüğünün 08.09.2014 tarih ve 2014/13 sayılı kararı ile ret kararının onandığı dosyadan anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE

Anayasa'nın 138. maddesinin son fıkrasına göre, yasama ve yürütme organları ile idareler, mahkeme kararlarına uymak zorundadırlar, bu organlar ve idare mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştirmeyecekleri gibi bunların yerine getirilmesini de geciktiremezler.

Mahkeme kararlarının uygulanması, Anayasal bir zorunluluk olmakla birlikte, doğrudan tescil emri taşımaz. Bunun için kararın infazı yönünde talepte bulunulması ve gerektiğinde işlem harcının ödenmesi, kadastro değişiklik beyannamesi düzenlenmesi gibi diğer hukuksal işlemlerin yerine getirilmesi gerekir. Yine kararın uygulanmasında, kararın infazını engelleyici durumların bulunmaması (karar konusunun ortadan kalkması, kararın kesinleşmemiş olması, taşınmazın tapuya güvenle 3. kişilerce edinilmemiş olması gibi) gerekir.

Türk Medeni Kanununun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak bu hallerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır. 716. maddesine göre de, bir taşınmazın mülkiyetini işgal, miras, kamulaştırma, cebri icra veya mahkeme kararına dayanarak kazanan kişi tescili doğrudan doğruya yaptırabilir.

Mahkeme kararının infazının talep edilmesi halinde, mahkeme hükmü tescil malikinin iradesi yerine kaim olur. Böylece lehine hüküm tesis edilen kişinin talebi ile malikin iradesine gerek kalmaksızın lazım gelen terkin ve tescil işlemleri yapılır.

Olayda çözümü gereken husus, hakkında bir mahkeme kararı bulunan taşınmazın, kayıt malikinin mirasçıları adına intikali ve bu mirasçılar arasında taksim (paylaşma) konusu edilmesi halinde, son tescil malikleri aleyhine kararın infaz edilip edilmeyeceği hususudur.

Müdürlük ve Bölge Müdürlüğünce, esas olarak taşınmazın kayıt malikinin mirasçıları adına intikal ettiği ve bunların kendi aralarında yaptıkları taksim sonucu taşınmazın belli mirasçılar adına tescil edildiği ve talebe konu mahkeme kararının davada taraf olmayan bu kişiler aleyhine infaz edilemeyeceği gerekçesine dayanıldığı görülmektedir.

Türk Medeni Kanununun 599. maddesi gereği, mirasçılar mirasbırakanın külli halefi konumundadırlar.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu' nun 303. maddesine göre, kesin hüküm, tarafların küllî halefleri hakkında da geçerlidir. Bir dava dolayısıyla ortaya çıkan kesin hüküm, o hükmün kesinleşmesinden sonra dava konusu şeyin mülkiyetini tarafların birisinden devralan yahut dava konusu şey üzerinde sınırlı bir ayni hak veya fer'î zilyetlik kazanan kişiler hakkında da geçerlidir. Ancak, Türk Medenî Kanununun iyiniyetle mal edinmeye ait hükümleri saklıdır.

Page 229:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Müteselsil borçlulardan biri veya birkaçı ile alacaklı arasında yahut müteselsil alacaklılardan biri veya birkaçı ile borçlu arasında oluşan kesin hüküm, diğerleri hakkında geçerli değildir.

Bu konu öğreti görüşlerinde de genel olarak, şekli anlamda kesin hükmün ortaya çıkmasından sonra, dava konusunun devri halinde, kesin hüküm halef tarafından ve halefe karşı da ileri sürülebilir. Bir dava dolayısıyla ortaya çıkan kesin hüküm, hükmün kesinleşmesinden sonra dava konusu şeyin mülkiyetini taraflardan birisinden devralan yahut dava konusu şey üzerinde sınırlı ayni hak veya fer'i zilyetlik kazanan kişiler hakkında da geçerlidir. TMK. 3. maddesinden doğan iyiniyetle mal iktisabına ilişkin hususlar saklıdır, şeklinde izah edilmektedir (Prof. KURU, ARSLAN,YILMAZ, Medeni Usul Hukuku, Ankara 2011, s.692).

Somut olayda, taşınmaz hakkında açılan tapu iptal ve tescil davasının, taşınmaz davalı adına tescilli halde iken karara bağlanarak kesinleştiği, kararın infazının talebinden önce taşınmazın kayıt malikinin mirasçıları adına intikali ve mirasçılar arası taksim işlemine konu olduğu, taşınmazın halen kayıt malikinin mirasçıları adına ("taksim" edinim nedenli) tescilli olarak durduğu, 3. kişinin bir ediniminin söz konusu olmadığı görülmektedir.

Söz konusu taşınmazın, kayıt malikinin mirasçıları adına intikali ve bunlararasında taksim işlemine konu edilmiş olmasının, mirasçıları külli halefiyet halinden çıkarmayacağı ve tapuya güvenen 3. kişi konumuna getirmeyeceği anlaşılmaktadır.

Bölge Müdürlüğünün gerekçesinde dayandığı Anayasa' nın 138. maddesi ile Türk Medeni Kanunu' nun 705. maddesi dışındaki, Türk Medeni Kanunu' nun 712. maddesi (kayıt maliklerinin külli halefiyet gerekçesiyle edinimde bulunmalarından dolayı zamanaşımı ile iktisap vakası bulunmadığından), 1021. maddesi (mahkeme kararları tescilsiz iktisap hali doğurduğundan), 1023. maddesi (tapuya güvenle iktisapta bulunan 3. kişi bulunmadığından), 1024. maddesi (yolsuz tescile dayanan 3. kişi olmadığından) hükümlerinin olaya uygulanmasının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.

Somut olay ve yasal durum karşısında, kayıt maliklerinin infazı istenen karardaki davalının mirasçısı oldukları, mirasçıların miras bırakanın külli halefi durumunda bulundukları, taşınmazın kayıt malikinin mirasçıları adına intikali ve bunlar arasında taksim işlemine konu edilmesinin, mirasçıları külli halefiyet halinden çıkarmayacağı ve tapuya güvenen 3. kişi konumuna getirmeyeceği, kesin hükmün, tarafların küllî halefleri hakkında da geçerli olacağı anlaşılmakla, genel hükümlere uyularak talebin karşılanıp Türk Medeni Kanunu' nun 1019. maddesine göre ilgililerine bildirimde bulunmak suretiyle işlem yapılması gerekirken, talebin karşılanabilmesi için kayıt maliklerinin muvafakati veya mahkeme kararı gerektiği gerekçesiyle kurulan …………………. Tapu Müdürlüğünün 07/08/2014 tarih ve 4278 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararı onayan ……………….Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğünün 08/09/2014 tarih 2014/13 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

Page 230:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

SONUÇ

………………… Tapu Müdürlüğünün 07/08/2014 tarih ve 4278 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan …………….. Tapu ve Kadastro ………………… Bölge Müdürlüğünün 08/09/2014 tarih 2014/13 sayılı kararının "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Sayı : 96021322-110/87012 31.12.2014

GENEL MÜDÜRLÜK Makamına

Page 231:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü' nün 15.09.2014 tarih ve 2014/35 sayılı kararı ile onanan, …………………. Tapu Müdürlüğü' nün 18.08.2014 tarihli ve 3406 yevmiye numaralı ret kararına, süresi içinde ……………….. İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından 29.09.2014 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir.

İSTEM:

……………. İli, ………………İlçesi, …………………Mahallesi, 118 ada 3 parsel numaralı taşınmaz üzerinde kurulu B blokta bulunan 274/3043'er arsa paylı 5, 10, 25, 41, 57 ve 73 bağımsız bölüm numaralı meskenlerin, proje tadilatı yolu ile her birinin 3'e bölünmek suretiyle toplam 18 adet bağımsız bölüme ifrazının yapılması talebinde bulunulmuştur.

RET NEDENİ:

……………….İlçesi, …………………… Mahallesi, 118 ada 3 parsel numarasına kayıtlı ve kat irtifakı kurulu taşınmazın B blok, 5, 10, 25, 41, 57 ve 73 numaralı bağımsız bölümlerinin ifrazına yönelik talep; 634 sayılı kat mülkiyeti kanunu gereğince, "taşınmazın kat mülkiyetine geçmiş olması veya yapı kullanma izin belgesinin ibrazı halinde karşılanabileceği" gerekçe gösterilerek Ayaş tapu müdürlüğünün 18.08.2014 tarih ve 3406 yevmiye numaralı işlemi ile reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………… İli, ………………… İlçesi, …………………Mahallesi, 118 ada 3 parsel numaralı taşınmazın tamamının ………………….. İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı olduğu,

Taşınmaz üzerinde 17.10.2012 tarih ve 2900 yevmiye numaralı işlem ile kat irtifakı tesis edildiği, daha sonra A ve B blokta bulunan toplam 202 adet mesken üzerine 28.12.2012 tarih, 3878, 3880 yevmiye numaralı işlemlerle devre mülk tesis edildiği,

B blokta bulunan 274/30433'er arsa paylı 5, 10, 25, 41, 57 ve 73 bağımsız bölüm numaralı toplam 6 adet bağımsız bölümün, 19.11.2012 tarih ve 3212 yevmiye numaralı işlem ile Naskon İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından 23/24 hisse ipka bırakılarak, 1/24 hissesinin ……………….Üst ve Alt Yapı İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited şirketi adına tescilinin yapıldığı,

Tasdiklenmiş tadilat projesi ve 26.03.2014 tarih, 2014/296 sayılı yapı ruhsatına istinaden ifraz edilerek, her bir bağımsız bölümün 3'e bölünmek suretiyle toplam 18 adet mesken nitelikli bağımsız bölüm oluşturulmasının talep edildiği,

……………….. Tapu Müdürlüğünün 18.08.2014 tarih ve 3406 yevmiye numaralı işlemi ile talebin karşılanabilmesinin, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu hükümleri gereğince taşınmazın kat mülkiyetine geçmiş olması veya yapı kullanım izin belgesinin müdürlüğe ibraz edilmesi ile mümkün olabileceği gerekçe gösterilerek reddedildiği, bu kararın da ……………….. Tapu ve

Page 232:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğünün 15.09.2014 tarih ve 2014/35 sayılı kararıyla onandığı dosyasından anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

634 sayılı Kat Mülkiyet Kanununda kat irtifakı/kat mülkiyetinin kurulması (m.2-14) ve kaldırılmasının (m.46-49) usul ve esasları belirlenmiş; 4. maddesinde, ortak yerlerin durumu; 10. maddesinde, iktisadi açıdan veya kullanma bakımından bütünlük arz eden birden fazla bağımsız bölüm veya yapının tek bir bağımsız bölüm olarak tapu kütüğüne tescil edilebileceği; 16. maddesinde, ortak yerlerin mülkiyet durumu; 41-44. maddelerinde, yenilik ve ilavelerin yapılma usulü düzenlenmiş, 44. maddesinde, Kanunda ön görülen şartlarla anataşınmazın üstüne kat ilavesi veya mevcut çekme kat yerine tam kat yapılması veya zemin veya bodrum katlarında veya arsanın boş kısmında 24 üncü maddenin ikinci fıkrasında yazılı yerlerin sonradan yapımı veya ilavesinin mümkün olduğu hükme bağlanmış, ancak kat irtifakı veya kat mülkiyetine konu bağımsız bölümlerin ayrılması veya birleştirilmesine ilişkin her hangi bir hükme yer verilmemiştir.

Genel Müdürlüğümüzün "Kat Mülkiyeti ve Resmi Senet Tanzimi Hakkında" başlıklı, 08.12.1965 tarih ve 1392 sayılı mülga Genelgesine ekli izahnamenin II/1-e fıkrasında, bir bağımsız bölüm olarak kaydedilen birden fazla müstakil yerlerden birinin binada tadilat yapılmadan, sonradan ayrılması talep edilirse, malikin her bölüm için tefrik edeceği arsa paylarına istinaden, yeni doğan bağımsız bölümler yeni kat mülkiyeti kütük sahifelerine kaydedilecek ve eski sahife kapatılacaktır. Burada; diğer bağımsız bölüm sahiplerinin muvafakatına ihtiyaç yoktur. Keza malik, aynı katta bulunan ve ayrı ayrı kat mülkiyeti kütüğüne kaydedilmiş bağımsız bölümleri birleştirmek isterse, bu bağımsız bölümlere tefrik edilmiş arsa payları toplanarak yeni bir kat mülkiyeti kütüğünde birleştirilebilir. Bunun için diğer bağımsız bölüm maliklerinin muvafakatına ihtiyaç yoktur, şeklinde düzenlemeye gidilmiştir.

Talep konusunun, Ayaş İlçesi, Uğurçayır Mahallesi, 118 ada, 3 parsel numaralı taşınmaz üzerinde B blokta bulunan 274/30433'er arsa paylı 5, 10, 25, 41, 57 ve 73 nolu bağımsız bölümlerin, …………………….. İl Özel İdaresinden 14.03.2014 tarihli olarak tasdikli tadilat projesi ve 26.03.2014 tarihli ve 2014/296 sayılı yapı ruhsatına istinaden onaylı projede gösterilen bağımsız bölümlere ayrılması olduğu görülmektedir.

Müdürlük ve Bölge Müdürlüğünce, talebin karşılanmasının taşınmazın kat mülkiyetine geçmiş olması veya yapı kullanma izin belgesinin ibrazı şartına bağlı olduğu gerekçeleriyle kurulan ret ve onama kararında, mülga 08.12.1965 tarih ve 1392 sayılı Genelge, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 08.12.2011 tarih ve 92 sayılı Kararına, bu kararın atıf yaptığı talimatlara ve muhtelif tarihli talimatlara dayanılmıştır.

Bölge Müdürlüğünün atıf yaptığı Genelge, ret kararı ve talimatlar incelendiğinde, kat irtifaklı bir yerde bağımsız bölümün ayrılması ve birleştirilmesinin mümkün olmadığından veya bir bağımsız bölümün ifrazı için kat mülkiyetine geçilmiş olmasının veya yapı kullanma izin belgesinin ibrazının şart olmasından bahsedilmediği; bu düzenleme ve talimatların, Genelgenin kat mülkiyetine geçmiş yerlerde bir bağımsız bölümüm ayrılması ve birleştirilmesini düzenlemesinden, ret kararı ve talimatlarda ise kat mülkiyetine geçmiş yerlerin talep konularını

Page 233:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

oluşturması nedeniyle, bu durumlara ilişkin usulün belirlenmesine yönelik olmasından kaynaklandığı görülmektedir. Yukarıda bahsedilen ret kararı ve talimat konuları kat mülkiyetine geçilmiş taşınmazlarda bağımsız bölümlerin ayrılması veya birleştirilmesi talepleri için verildiğinden, bu karar ve talimatlardan hareketle kat irtifaklı yerlerde bu işlemin yapılamayacağı anlamını çıkarmak mümkün değildir. Aksine bir hüküm bulunmadıkça, kanunlarda veya diğer mevzuat hükümlerinde, hakkında düzenleme bulunmayan bir konunun yasaklandığı veya bu konuda işlem yapılmasının mümkün olmadığı şeklinde bir yoruma gitmemek, talep konularında Anayasanın ve Türk Medeni Kanununun mülkiyet haklarının korunması ve kullanılmasında malike tanıdığı tasarruf özgürlüğü ve genel hukuk ilkeleri açısından değerlendirmelerde bulunarak işlem yapmak hukuka daha uygun düşecektir.

İmar Kanunu ile Kat Mülkiyeti Kanununun ilgili hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, İmar Kanununa tabi yapılar için yapı ruhsatı alınması gerektiği, ruhsat alınmış yapılarda her hangi bir değişiklik yapılmasının da aynı usule tabi olacağı, yapı kullanma izin belgesinin, yapı tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları tamamlandığı takdirde bu kısımların kullanılması için gerekli olduğu (İK.m.21 vd.), bu durumun ilgili idari birimlerce tespit edilebileceği, kat irtifakının kurulmasında yapı kullanma izin belgesinin tapu idarelerine ibrazı gereken belgelerden olmadığı, bu belgelerin kat irtifakının kat mülkiyetine çevrilmesi aşamasında aranacak evraklardan olduğu (KM.m.12,14), dolayısıyla henüz yapısı tamamlanmamış kat irtifaklı bir yapının bağımsız bölümünün ayrılması talebinde yapı kullanma izin belgesinin ibrazı mümkün olmayacağından bu belgenin istenmesinin de uygun olmayacağı; bir bağımsız bölümün ayrılması ve birleştirilmesinin arsa ve arazilerin ayrılması ve birleştirilmesinden farklı usullere tabi olduğu, tapu (kat mülkiyeti) kütüğünün ayrı bir sayfasına tescil edilen bağımsız bölümlerin ayrı bir taşınmaz niteliğinde olduğu, bağımsız bölümün ayrılması veya birleştirilmesi için ayrı bir valilik/encümen kararı ve kadastro değişiklik beyannamesine ihtiyaç bulunmadığı, ayırma/birleştirme için yenilenen yapı ruhsatına uygun mimari projede tadilat yapılmasının gerektiği ve bunun zaten ilgili idarece onaylandığı, tapu idarelerince yapılması gereken işlemin fiilen ve hukuken ilgili idaresince izin verilen durumun tapu siciline yansıtılması niteliğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.

Somut olayda, ………………….İlçesi, …………………. Mahallesi, 118 ada, 3 parsel numaralı taşınmaz üzerinde B blokta bulunan 274/30433'er arsa paylı 5, 10, 25, 41, 57 ve 73 nolu bağımsız bölümlerin ayrılması talep edilmiş, 26.03.2014 tarihli ve 2014/296 sayılı yapı ruhsatına uygunluğu 14.03.2014 tarihli olarak ……………………..İl Özel İdaresinden tasdikli tadilat projesi ibraz edilmiştir.

Kat Mülkiyeti Kanunu, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün yukarıda anılan ve mülga edilmekle birlikte yerine ikamesi henüz yapılmamış 08.12.1965 tarih ve 1392 sayılı Genelge hükümleri ve yerleşik tapu sicili uygulamaları göz önüne alındığında, diğer bağımsız bölümlerin arsa paylarında bir değişikliğe ve Kat Mülkiyeti Kanununda belirtilen ortak yerlerde bir daraltmaya gidilmemesi ve Kat Mülkiyeti Kanunu' nun 19. maddesi gereği kat maliklerinin 4/5 kabul çoğunluğunu gerektirir bir değişiklik yapılmadığının (bu yönde değişiklik yapılmışsa Kanunda öngörülen gerek ve yeter kabul çoğunluğunun sağlandığının) ilgili idarece yazılı olarak bildirilmesi halinde, diğer bağımsız bölüm maliklerinin talepleri/muvafakatleri ile kat mülkiyetine geçilmesi ve yapı kullanma izin belgesi gerekmeksizin, değişikliğe ilişkin yapı ruhsatına

Page 234:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

uygunluğu ilgili idaresince onaylı tadilat projesine ve ayırma sonucu oluşacak bağımsız bölümlere tahsis edilecek arsa paylarını gösterir ek listeye istinaden, kat irtifakına konu olan ve ayrılması/birleştirilmesi talep edilen bağımsız bölümlerin maliklerinin talebi ile ayırma işleminin yapılabileceği,

Konu : Ret Kararı (Ayaş T.M)

Tescil işleminin ise, kat irtifakı terkin edilmeksizin, ayrılması gerçekleştirilen bağımsız bölüm sayfasının Tapu Sicili Tüzüğünün sayfa kapatılması ve yeni sayfa açılması usulünü belirleyen 67. maddesine göre gerçekleştirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklanan gerekçelerle,……………….. Tapu Müdürlüğünün 18.08.2014 tarihli ve 3406 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ………….. Bölge Müdürlüğünün 15.09.2014 tarih 2014/35 sayılı kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………………. Tapu Müdürlüğünün 18.08.2014 tarihli ve 3406 yevmiye numaralı ret kararı ile bu kararı onayan Tapu ve Kadastro ……………... Bölge Müdürlüğünün 15.09.2014 tarihli ve 2014/35 sayılı kararının "BOZULMASI" na karar verilmiştir.

Takdirlerinize arz ederim.

Sayı: 96021322-110/103251 31.12.2014

GENEL MÜDÜRLÜK MAKAMINA

Page 235:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

……………….Tapu ve Kadastro ………………… Bölge Müdürlüğü'nün 08.10.2014 tarih ve 2014/18 sayılı kararı ile onanan ………………… Tapu Müdürlüğü'nün 23.09.2014 tarihli ve 37407 yevmiye numaralı ret kararına, ……………….. tarafından 15.10.2014 tarihli dilekçe ile süresi içinde itiraz edilmiştir.

İSTEM :

………………….İli, ………………. İlçesi, ………………………. Mahallesi, 206,58m yüz ölçümlü, ev niteliğindeki 799 ada 19 parsel sayılı taşınmazın 34/72 hissesi ………………….' adına kayıtlı iken; …………………….'nun mirasçısı ………………………., kayıt malikinin baba adının sehven '………………..' yazıldığı iddiası ile '…………………….şeklindeki kaydın ………………….' olarak değiştirilmesi yönünde 2014/54029 başvuru numarası ile isim tashihi işlem talebinde bulunmuştur.

RET NEDENİ:

Söz konusu taşınmazın edinim evrakında ……………….' olarak geçtiği, başkaca kimlik bilgisinin olmadığı, başvuran mirasçı …………………..'in ibraz ettiği …………………….. 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/1105Esas 2014/944Karar sayılı mirasçılık belgesinde …………………….'nun baba adının Ümmet olarak geçtiği, tespite ilişkin yeterli kimlik bilgisinin olmayışı sebebiyle Tapu Sicili Tüzüğü'nün 'Hak Sahibinin Belirlenmesine' başlıklı 18. maddesine istinaden talep, ………………………… Tapu Müdürlüğü'nün 23.09.2014 tarih ve 37407 yevmiye numaralı işlemiyle reddedilmiştir.

YAPILAN İNCELEME:

……………….. İli, …………………. İlçesi, ………………… Mahallesi, 206,58m yüz ölçümlü, ev niteliğindeki 799 ada 19 parsel sayılı taşınmazın 34/72 hissesi 01.08.1926 tarihli 202 yevmiye numaralı ihdas işlemi ile ……………………' adına kayıtlı olduğu,

Tescilin dayanağı olan Osmanlıca belgede 'Sahibi: M………….., …………………, Hisse: 34/72, İktisabı: Tahrir, Tarih: 926 Ağustos No: 202' ifadesinin yer aldığı;

Taşınmazın tapu kütüğü sayfasına 'tahrir' edinme nedeniyle, TAKBİS'e 'İhdas' edinme nedeniyle 'Meryem, Hasan kızı'olarak tescil edildiği,

Aynı taşınmazın 25/72 hissesi …………………..' adına kayıtlı iken, 30.07.2013 tarihli 33916 yevmiye numaralı düzeltme işlemi ile kaydın …………………' olarak değiştirildiği, ardından 14.08.2013 tarihli 35672 yevmiye numaralı işlem ile …………………..'in de aralarında bulunduğu mirasçılar adına intikal işlemi gerçekleştirildiği,……………………'in intikal işlemi sonucu verasette iştirak halinde malik olduğu,

………………….. 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/2060Esas 2008/2011Karar sayılı mirasçılık belgesi ile ……………….. 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/1105Esas 2014/944

Page 236:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

Karar sayılı mirasçılık belgesine göre, itiraz eden ………………'in babasının Ümmet oğlu ……………… (düzeltilen kayıt …………..), …………….'nun kız kardeşinin ………………. olduğu,

Nüfus müdürlüğünün 2. Sulh Hukuk Mahkemesine hitaplı 15.07.2014 tarihli 8566 sayılı yazısından, 1914 doğumlu ………………'ya ait kayıt bulunamadığı,

İtiraz eden ………………… tarafından halası ………………'ya ait tapu kaydının sehven ……………………..' olarak tescil edildiği iddiası nedeniyle, ……………….. 2. Sulh Hukuk Mahkemesine 'Tapu Kaydında Düzeltim' davası açıldığı, Mahkemenin 2014/993 Esas 2014/1492 Karar sayılı kararı ile Tapu Sicili Tüzüğü'nün 75. maddesi nazara alınarak tapu müdürlüklerine verilen yetkiler kapsamında idari yoldan düzeltilmesine imkan verilmesi nedeniyle davanın reddedildiği,

Bunun üzerine, ………………… tarafından isim tashihi talebiyle ……………………Tapu Müdürlüğüne 10.09.2014 tarihli 2014/54029 başvuru belgesi ile başvurulduğu,

Parselin ihdas yoluyla geldiği, parsele ait tespit tutanağı bulunmadığı, kadastro gören yerin mahkeme yoluyla gelmesi halinde 'hükmen', tapulama yoluyla gelmesi halinde 'tapulama' edinme nedeninin belirtilmesi gerektiği, bu işlemde bu yönde açık bir belirtme olmadığı, maliki tespit etmenin zorlaştığı gerekçe gösterilerek,……………….Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğü'nün 08.10.2014 tarihli 2014/18 sayılı kararı ile onanan, ……………………….. Tapu Müdürlüğü'nün 23.09.2014 tarihli 37407 yevmiye numaralı ret kararının verildiği anlaşılmıştır.

HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1015. maddesi istemde bulunan kimsenin, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmesi ve tasarruf yetkisini belgelendirmesi gerektiğini hüküm altına almıştır. İstemde bulunan kimse, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmek suretiyle tasarruf yetkisini belgelemiş olur. Hukukî sebebin belgelenmesi, bu sebebin geçerliliği için gerekli şekle uyulduğunun ispatı suretiyle olur

Tapu Sicili Tüzüğünün "Hak sahibinin belirlenmesi" başlıklı 18. maddesine göre, istem müdür veya görevlendireceği tapu görevlisi tarafından incelenerek hak sahibi tarafından yapılıp yapılmadığı saptanır. İstemde bulunan hak sahibi gerçek kişi ise, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı nüfus cüzdanı istenir. İbraz edilen kimlik bilgileri ile tescile esas belgelerde yer alan nüfus bilgilerinin karşılaştırılarak istemde bulunan ile hak sahibinin aynı kişi olup olmadığı tespit edilir.

'Tapu sicilindeki bilgilerin güncellenmesi' başlıklı 75. maddesine göre, (1) Kadastro çalışmalarından kaynaklanan malikin veya hak sahibinin adı, soyadı ve baba adına ilişkin tapu kütüğündeki yazım hataları ilgilisinin başvurusu üzerine; a) Senetsizden tespitlerde; nüfus kayıt örneği ve taşınmazın bulunduğu belediye veya muhtarlıktan alınacak fotoğraflı ilmühaber, b) Kayda dayalı tespitlerde; dayanağı kayıt ve belgeler, incelenmek ve gerektiğinde tanık ve varsa

Page 237:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme

tespit bilirkişileri dinlemek ve zeminde inceleme yapmak suretiyle istemin gerçek hak sahibinden geldiği belirlenirse, istem yevmiye defterine kaydedilerek düzeltilir.

Somut olayda çözümü gereken husus, veraset belgesinde geçen ve talep sahiplerinin mirasçıları olduklarını iddia ettikleri mirasbırakan ile tapu kaydında tescilli kişinin aynı kişi olup olmadığının, yani hak sahipliğinin tespiti sorunudur.

Tapu idaresinin, tapu sicilinde yapılacak bir işlem için talep sahibinin, kayden veya hukuken (mirasçılık vs. hukuksal bir nedenle halefiyet durumunun ispatı suretiyle) hak sahibi olup olmadığının, yani talep sahibi ile kayıt maliki arasındaki ilişkinin tereddüde yer bırakmayacak şekilde tespit edilmesi gerekir.

Tapu kayıtlarındaki kişi kimlik bilgiler incelendiğinde …………….. dışında bir verinin bulunmadığı, talep sahibinin mirasçılık belgesinde geçen muris ile tapu kaydındaki ……………….. arasında irtibatı sağlayacak bilgi, belge veya vakanın (resmi senet düzenlenmesi vs.)

bulunmadığı, tapu kaydındaki kişi kimlik bilgilerinin talep sahipleri ile kayıt maliki arasında irtibatı sağlayacak nitelikte olmamasından dolayı Tapu Sicili Tüzüğünün 75. maddesine göre zeminde inceleme yapmanın da sorunun çözümüne bir etkisinin olmayacağı anlaşılmaktadır.

Tüm dosya kapsamı, belge ve bilgilerin değerlendirilmesi ve gerekçelendirmede bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ……………..Tapu ve Kadastro …………….. Bölge Müdürlüğü'nün 08.10.2014 tarih ve 2014/18 sayılı kararı ile onanan ……………..Tapu Müdürlüğü'nün 23.09.2014 tarihli ve 37407 yevmiye numaralı ret kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.

SONUÇ:

…………………. Tapu Müdürlüğü'nün 23.09.2014 tarihli 37407 yevmiye numaralı ret kararı ve bu kararın onanmasına dair ……………… Tapu ve Kadastro …………………. Bölge Müdürlüğü'nün 08.10.2014 tarihli 2014/18 sayılı kararının 'O N A N M A S I'na karar verilmiştir.

Page 238:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 239:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 240:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 241:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 242:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 243:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 244:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 245:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 246:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 247:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 248:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme
Page 249:  · Web view6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, 398. maddesine göre, ihtiyati tedbir kararı, uyuşmazlık konusu hakkında, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme