Upload
others
View
13
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
1.Uluslararası Balkanlarda Tarih ve Kültür Kongresi
GELENEKSEL TÜRK KİLİMLERİNİN MODERNİZASYONU VE HAZIR GİYİM
SEKTÖRÜNDE KULLANIMI
Refika FIRAT1
ÖZET
Bu çalışmada, Türk halkının göçebe hayatından yerleşik düzene geçişte çektiği
sıkıntıları, kurdukları medeniyetleri, savaşları, barışları ve mutlu anlarındaki duygu
ve düşüncelerini renklerle motiflere yansıtarak oluşturdukları kilimlerin giyim
endüstrisinde modernize edilerek kullanımı gösterilmiştir. Bu amaçla kilimden
hazırlanmış bir tayyör modeli çalışmaya konu edilmiştir. Her işin makineleştiği
günümüzde, unutulmaya yüz tutmuş bu ata yadigârı el sanatımızı yaygınlaştırarak
gelecek nesillere aktarmamız üzerimizdeki en büyük sorumluluklardan bir tanesidir.
Aynı zamanda, Türk tekstil sanayinde Türk Kilimlerini günümüz modasıyla
harmanlayarak yeni bir iş sahası yaratmak amaçlanmıştır.
GİRİŞ
Birinci Dünya Savaşı ve ardından gelen Kurtuluş Savaşı esnasında tüm yurt yıkılmış
ve yakılmıştı. Cumhuriyet’in 1923’te ilanı ile Türk halkı ulu önder Atatürk’ün
önderliğinde yıkılıp ve yakılmış olan ülkemizi kalkındırma çabasına girmiştir. 1923
yılında İzmir İktisat Kongresi kararları doğrultusunda, her alanda olduğu gibi tekstil
alanında da bir planlama devri başlamıştır. Bu amaçla Türkiye de var olan bütün
tekstil, konfeksiyon ve el sanatlarını yaşatmak ülke ekonomisine katkı yapacak
konuma getirmek için kararlar alınmıştır1.
Bu doğrultuda ülkemizde var olan tüm hazır giyim, tekstil fabrikaları, atölyeleri ve
üretim birimleri tamamen bir devlet kuruluşu olan Sümerbank çatısı altında
toplanmıştır. Sümerbank aracılığı ile hangi yörede ne üretiliyor ise o yöre halkını
kalkındırmak için fabrikalar kurulmuştur. Örneğin, pamuk üretimi yapan Ege
Bölgesine iplik fabrikaları, halı ve kilim üretimi yapılan Marmara ve İç Anadolu
Bölgelerine halı ve kilim fabrikalar kurularak o yöre halkının ülke ekonomisine
katkıda bulunmaları sağlanmıştır.
1 Öğr..Gör. Sakarya Üniversitesi, Geyve Meslek Yüksekokulu, Tekstil Bölümü
217
Refika Fırat
Cumhuriyetin ilanından sonra yaklaşık 30 yıl boyunca Sümerbank Türk Tekstil
Sanayinin tek hakimi olmuştur2. Türkiye’deki kentleşme hareketlerinin artması,
çalışma hayatına kadınların girmesi ile Türk Kilimleri toz geçiriyor diye halı
kullanımına doğru bir yöneliş başlamıştır. Makine ile halı üretimi Türkiye’de 1930’lu
yıllarda canlanmaya başlamıştır. 1945 yılında II. Dünya harbinin sona ermesi ile halı
üretimi iç piyasaya yönelik olarak yapılmıştır. 1950’den sonra kilimlerin yerini
tamamen halının alması ile talep artmıştır. Bunun sonucunda ucuz ve kalitesiz halı
imalatına yönelinmiştir. Anadolu kadınının örf ve adetlerini, duygularını yansıttığı
kilimlerin yerini orlon halılar almaya başlamıştır. Kilimler artık duvarlarımızı
süslemiyor, döşemelerimizi kaplamıyor. Bu çalışma ile Türk Kilimlerinin yeniden
canlanmasına, örf ve adetlerimizin unutulmamasına ve ayrıca yeni iş kollarının
açılmasına yönelik olarak Türk Kilimlerinin hazır giyim sanayinde kullanımının
yaygınlaşmasına önderlik edecek bir model önerilmektedir.
1. Türk Kiliminin Özellikleri
Döşeme, sedir, divan vb. yerlere serilen genellikle renkli desenlerle süslü, yün ve
pamuk ipinden dokunan örtü ve yaygılara kilim diyoruz. Kilimin, Türk dokuma
sanatında çok önemli bir yeri vardır. Kültürümüzün, örf ve adetlerimizin bir
parçasıdır. Anadolu’nun birçok yerinde yörenin kültürüne, gelenek ve göreneklerine
uygun, evin bir köşesine kurulmuş tezgâhlarda, üzeri çeşitli motiflerle süslü,
insanımızın iç güzelliğini yansıtan renk ve desenlerde kilim, heybe, çuval
dokumacılığı yapılmaktadır. Anadolu’da ün salmış kilimler, bazen dokunan köyün
adı ile (Eşme, Karasu, Emirdağ vb.), bazen aşiretlerin adı ile (Avşar, Berihan, Kirkitli
vb.), bazen kullanılan motiflere göre Yollu, Çubuklu, İbrik, Aynalı, Bindallı vb.
anılırlar. Anadolu kilimleri; kilimin dokunduğu bölgelere, kullanılan bitkisel boyaların
rengine ve en çok kullanılan motiflere göre dört sınıfa ayrılır.
Bunlar;
a) Türkmen
b) Yörük
c) Kürt
d) Türk kilimleridir.
Kilimlerde kullanılan motifler genellikle halıda, çinide, mermer ve tahta
oymacılığında kullanılan motiflerin aynısıdır. Kilimler üzerindeki motifler yaşanılan
çağın özelliklerinin yanı sıra yörenin kültürü, gelenek ve görenekleri, kilimi dokuyan
218
Geleneksel Türk Kilimlerinin Modernizasyonu ve Hazır Giyim Sektöründe Kullanımı
kişinin beklentileri, ümitlerine göre değişiklikler göstermektedir2. Şekil 1’de bir Türk
Kilimi gösterilmiştir.
Şekil 1. Türk kilimine bir örnek
Türk Kilimlerinde en çok kullanılan motifler beş gruba ayrılabilir:
• Hayvansal motifler; en çok kullanılan kuş motifi olmak üzere ejder
ve böcek motifleri de kullanılır
• Bitkisel motifler; ağaç, yaprak, çiçek ve meyve motifleri kullanılır.
• Geometrik motifler; dokuma kolaylığından dolayı en çok tercih
edilen, motif türüdür. En çok görülün şekilleri, üçgen, dörtgen,
dikdörtgen ve eşkenar dörtgendir (bkz. Şekil 2).
• Karışık motifler; madalyon, rozet, çengel, sütun yazı, harf, vazo vs.
kullanılır.
• Sembolik motifler; Dokuyucunun duygu düşünceleri ile doğa
güçlerini simgeleyen motiflerdir. Bu gruba kuş, hayat ağacı, el, tarak,
ibrik, kandil vb. girmektedir.
219
Refika Fırat
Şekil 2. Geometrik desenlerden meydana gelmiş bir kilim
Anadolu’da kullanılan motiflerin hemen hepsinin bir anlamı vardır. Bazı motifler
aşağıda belirtilen anlamlarda kullanılmaktadır:
Eli Belinde: Analık ve doğurganlık kavramlarının simgesidir.
Koç Boynuzu: Bereket, uğur, kısmet, mutluluk, neşe, uzun ömür,
kahramanlık ve kuvvet sembolüdür (Şekil 3).
Çengel: Sivri uçları ile kötü bakışları uzaklaştırmanın simgesidir.
İnsan: Kadın, erkek ve doğurganlığın simgesidir.
Saç Bağı: Genç kızların evlilik isteğini göstermek için kullanılır.
Küpe: Dokumasına küpe koyan genç kızın evlenmek istediğini ailesine
açıklamasıdır.
El: Kem gözlere karşı korunmak için kullanılır.
Su: Çok eskiden kullanılan bir motiftir.
Göz: Göz değmesine koruyucu olarak kullanılır.
Hayat Ağacı: Soyun ölümsüzlüğünü simgeler.
Kuş: Uğurlu ve uğursuzluğu simgeleyen motiftir3.
220
Geleneksel Türk Kilimlerinin Modernizasyonu ve Hazır Giyim Sektöründe Kullanımı
Şekil 3. Bereket ve bolluk teması işlenmiş bir kilim
Türk kültür hayatında, dokuma tekniğinin ilk olarak ne zaman ve nerede başladığı
tam olarak bilinmese de hiç kuşku yok ki dokuma sanatı, genel bağlamda, Orta
Asya'da başlamıştır. Bu bölgede yaşayan yerliler, ki göç eden bu kabilelere Yörük ya
da göçebe kabileler denilmektedir. Göçebeler büyük bir nüfus artışı neticesinde Orta
Asya'nın batısına göç edip kendilerine yaşamak için daha uygun alanlar aramaya
başladıklarında alışkın olmadıkları hava koşullarına maruz kalmışlardır. Bu nedenle,
çadırlarını kurmak için keçi yünü kullanmaya başlamışlardır. Keçi yünü koyun
yününe nazaran çok daha uzun ve sıkıdır. Düz dokuma tekniği bu anlamda ilk defa
göçebe kilimlerinde kullanılmıştır.
Yüzyıllar boyu Türklerin yaşamış olduğu coğrafi bölgeler ılıman hava ikliminin
bulunduğu alanlardı. Gündüz ve gece, yaz ve kış sıcaklık farkları oldukça
değişkendi. Türk göçebeler zamanla, yerleşik düzene geçerek tarımsal alanlarda ya
da kasabalarda kurdukları çadırlarda ya da büyük şehirlerdeki büyük evlerde
yaşamaya başlamışlardır. Kendilerini soğuk havanın etkilerinden korumak için
yerleri bazen de duvar ve girişleri halılarla ve kilimlerle kaplamışlardı. Örtüler her
zaman pamuk ya da yün, nadiren de ipek eklemeleri el yapımı olurdu. Bu örtüler
soğuğa karşı doğal duvar görevini görmekteydiler. Düz dokuma kilimler ise sıklıkla
battaniye, perde ya da koltukların üzerine konulan kaplamalar olarak kullanılırdı4.
Türk kilim ve halıları, tüm dünyadaki ev eşyaları arasında en fazla rağbet gören
eşyalardır. Zengin renkleri, sıcak tonları ve olağanüstü dokuları ile geleneksel Türk
motiflerinin yansımalarını kilimlerde görmekteyiz. Dolayısıyla her bir kilim yaşanılan
yöre ve zamana göre değişik desenlere bürünmüştür. Anadolu’nun birçok yerinde,
yörenin kültürüne, gelenek ve göreneklerine uygun, evin bir köşesine kurulmuş
tezgâhlarda, üzeri çeşitli motiflerle süslü, insanımızın iç güzelliğini yansıtan renk ve
desenlerde kilim, heybe, çuval dokumacılığı yapılmıştır. Türklerin kurmuş oldukları
221
Refika Fırat
medeniyetlerde de kullanılan kilim isimleri ve motifleri farklılık göstermektedir.
Bunlardan bazıları:
Afşar güzeli: İsmini bordürdeki genç kızı temsil eden motiften alan bu
kilim deseni Osmanlı özelliklerini taşır. Türklüğün sembolü olan Kurt
ağzı, su yolu, eli belinde ve göz motifleri kullanılır.
Saç bağı: Ana bordürü teşkil eden üç motif kraliçe tacıdır. Ayak ve
yanlarda saç bağı, kurt izi, terazi ve bukağı kenarında çolak el motifleri
kullanılmış olup Selçuklu özelliklerini taşır.
Bindallı: Yeni evlenen Türk gençlerinin bin dal gibi köklenecekleri ve
geleceği güven vereceklerinin simgesi olarak kabul görmüştür Orta
kısımda aşk ve birleşim bukağısı, kenarlarda çolak el birleşimi
kullanılmıştır.
Başaklı: Türk Milletinin, evlenecek genç çiftlerin bolluk ve bereket içinde
mutlu olmaları dileği odanın ortasına serilen kilim ile vurgulanmaktadır.
Sonbaharda tarlada bitkiler ve hasat da kullanılan aletlerin şekillerinden
oluşan modeller bolluk ve bereket sembolize eder.
Hayat Ağacı: Türk milletinden yeni boyların geleceği ve Türk milletinin
özgürlüğünü seven insanlar olduğu için gök yüzüne ve yer yüzüne hakim
olma isteğinden kaynaklanarak hayat ağacı ismi kilime verilmiştir. İsmini
ana bordürdeki ölümsüzlüğü temsil eden motiften almış olup ayrıca kuş
motifleri de kullanılmıştır.
Parmaklı: Türk Milletinin Orta Asya’dan göç ettiği yıllardan esinlenerek,
değişik göç yolları takip edilmiş ve takip edilen bu yollar geçmişi
unutmamak ve geleceğe aktarmak amacıyla, kilimin alt ve üst
kenarlarında Türk Boyları, yan kenarlarda ise göç yollarında çekilen
eziyetler ve sıkıntılar dile getirilmiştir. Kenarlarında altı tane mezar taşını
andıran motif ve içindeki parmak ve göz motifi vardır. Ana bordürde göz,
gelin bohçası ve çolak el motifleri kullanılmıştır. Diğer bir modeli de
bebek, parmak, bukağı, çomba gibi motiflerden oluşan parçalı bir
kilimdir.
Kör çiçek: Eşini askere gönderen Türk Gelini, eşine olan sevgisini ve
hasretini dile getirmek amacıyla, gündüzlerini tarımsal faaliyetlere ayırıp,
geceleri lamba ışığında kilim dokumuştur. Kenarlarda kurtağzı, çiçek,
gelin bohçası, göz, parmak gibi çok zengin motifleri ince ince işlemiştir.
222
Geleneksel Türk Kilimlerinin Modernizasyonu ve Hazır Giyim Sektöründe Kullanımı
Bıtıraklı: Ana bordürdeki üç bıtırak motifinden adını alır. İçerisinde
bebek ve bukağı modelleri vardır. Çerçeve olarak çolak el, parmak ve
bukağı kullanılmıştır.
Saç bağlı yastık: Evlenmede, kızların başın da kullanılan süslemeyi
temsil eden iki kraliçe tacı ve terazi motifleriyle çevrilidir. Seleser,
çomçalı, örümcekli, ejder gibi kilim deseni çeşitleri de vardır3.
Türk kadını boş zaman bulduğunda kilim dokumuştur. Duygularını motifle
şekillendirmiş, kilimle de işlemiştir. Orta Asya’dan getirdiği desenleri Anadolu’da
yaşatarak geçmişimizle bağlarımızı kurmuşlardır.
2.1 Türk kiliminin dokunuşu
Kilimler tamamen ağaçtan yapılmış tezgâhlarda dokunmaktadır. Son zamanlarda
parçaları metalden yapılan tezgâhlar da kullanılmaktadır. Tezgâhın kurulduğu yer iyi
ışık almalı, havalandırması yapılmalı ve tezgâhın düzgünce oturtulabileceği bir
zemin olmalıdır (bkz. Şekil 4).
Şekil 4. Kilim dokuma tezgâhı ve dokuma işlemi5
223
Refika Fırat
3. Geleneksel Türk Kiliminin Hazır Giyim Sektöründe Kullanımına İlişkin Bir
Uygulama
Fransızca bir kelime olan modernizasyon modernleştirmek anlamına gelir.
Modernize, yenileştirilmiş, modernleştirilmiş, yaşanılan çağa uygun yeni bir biçim
verilmiş olarak tanımlanabilir. Başka bir deyişle de; sanat değeri olan geçmişe dair
bir konunun biçim, değerini ve karakterini bozmadan çağın teknik imkânlarına
uygun olarak yeniden biçimlenmesidir. Giyim ve moda alanın da ise ‘geçmiş yılların
tarzına yeni bir yorum getirmektir’ denebilir6.
Japonların geleneksel giysilerinin kolları modernize edilerek ‘japone kol’ denen stil
oluşturulmuştur. Amerikan kızıl derililerinin giydiği çarıklar ve giysilerinin rahatlığı
ön plana çıkartılarak modernize edilmiş ve dünyaya tanıtılmıştır.
Ülkemizde ise doğal zenginliklerimiz ve zengin folklorumüze dair birçok alanda
modernizasyon yapılmıştır. Yıllar boyu modacılar geleneksel Türk giysilerinden
şalvar, kaftan gibi birçok kıyafetleri özellikle gece giysilerin de modernize
edilmişlerdir.
Modernizasyon kaynakları olarak giyim sanatında giysiler, giysiyi tamamlayan
aksesuarlar ve o döneme ait tüm eşyalar kullanılmaktadır. Bu çalışmaya konu olan
modernizasyon işlemine başlamadan önce o dönem ve modernizasyon yapılacak
materyal hakkında araştırma yapılmıştır. Geleneksel yapımızda bulunan Türk
kilimlerinin kendine özgü dokuları, motifleri, renkleri, incelirken dönemin toplumsal
yapısı, siyasal durumu ve ekonomisi dikkate alınmıştır.
Geleneksel Türk kilimlerimizi modernize derken şu noktalar dikkate alınmıştır.
• Türk kiliminin karakterini bozmadan yeni bir stil oluşturulmuştur.
• Çağımızın moda anlayışı göz önünde tutulmuştur.
• Toplumuzun sosyal- ekonomik yapısı ve kültürel değerleri düşünülerek
model seçilmiştir.
• Oluşturulan model ile Türk kiliminin arasında bağ kurulmuştur.
• Motif de geometrik desenler kullanarak dokuma kolaylaştırılmıştır(Şekil 5).
• Deseni kreasyonla bütünleştirmek için aralara kaybolmaya yüz tutmuş
sanatımız olan keçeden şeritler konmuştur (Şekil 6).
• Renkler ise günümüzde kullanılan pastel tonlarlardan oluşturulmuştur.
224
Geleneksel Türk Kilimlerinin Modernizasyonu ve Hazır Giyim Sektöründe Kullanımı
• Dokuma ipliği olarak genellikle elde kirmanla eğrilmiş yün iplikler kullanılır.
Bunun yerine piyasada satılan yün el örgü ipliği kullanılmıştır.
Şekil 5. Tayyörde kullanılan renk ve motifler
Şekil 6. Keçe şeritlerle dokuma zenginleştirmesi
Kısaca bu çalışmada kullanılmış olan kilim motifi ve malzemeleri özenle seçilmiştir.
Kilimler üzerindeki motifler yaşanılan çağın özelliklerinin yanı sıra yörenin kültürü,
gelenek ve görenekleri, kilimi dokuyan kişinin beklentileri, ümitlerine göre
değişiklikler göstermektedir.
Kreasyonun ön ve arka bedenleri ayrı ayrı dokunmuştur. Çünkü bedenlerin kesimi
dokumanın zarar görmesine neden olacağından, ön bedenler yarım beden, arka
beden ise tam beden olarak hazırlanmıştır.
225
Refika Fırat
3.1 Kalıp hazırlama
Hazır giyim üretiminde temel işlemlerden olan kalıp hazırlama da pek çok etken rol
oynar. Bu etkenlerin en önemlisi ise beden ölçülerinin doğru alınmasıdır. İnsan
vücudu kişiye ve topluma göre değişiklikler gösterir1. Bu modelde standart ölçü
tablosundan 38 beden baz olarak alınmıştır. Temel beden kalıbının üzerine model
uygulanarak modelin parçaları oluşturulmuştur.
Parçaların ölçü kontrolü yapılarak üzerine yazılması gereken yazı ve işaretler
konulmuştur (düz boy ipliği, bel, beden, kalça, dirsek hatları vb.). Hazır giyim
sanayinde şablonlama ismi verilen dikiş paylarının verilmesi işlemi yapılmıştır.
Model için gerekli pervaz, klapa (mostra), kemer, lişet gibi materyal parçaları da
ayrı ayrı hazırlanmıştır. Kullanılacak olan dokumanın kalın ve özellik taşımasından
dolayı her işlem sonrası kontroller itinalı bir şekil de yapılmıştır.
3.2 Kesim işlemi
Hazırlanmış olan kilim kumaşının kesim esnasın da çözgü ve atkı ipliklerinin kesimin
den dolayı şeklinin bozulmaması için dokumanın ters yüzüne tamamen tela
yapıştırılmıştır. Kalıplar yarım olarak hazırlanan ön bedenlerin üzerine yerleştirilip
kesilmiştir. Tam beden olarak hazırlanan arka beden ise kumaş katına getirilerek
kesimi yapılmıştır. Kreasyonun tamamlama malzemesi olarak kullanılan kaşe
kumaştan ise ceketin kolları, pervazı, yakası ve etek ucu kıvırma pervazları
kesilmiştir. Eteğin ise tamamının kesimi de kaşe kumaştan yapılmıştır. Ceketin ve
eteğin iç temizliği için de ipek astar kullanılmıştır.
3.3 Dikim işlemi
Kesim işleminden hemen sonra tüm dokuma parçalarının etrafına overlok
çekilmiştir. Çünkü atkı ve çözgü iplikleri kesim işlemi sırasında kesilmiştir. Her ne
kadar atma işleminin (atkı ve çözgü ipliklerinin çıkması) az olması için tela
yapıştırılmış olsa da dikim işlemi sırasında yer yer atmalar oluşabileceğinden
overlok çekilmiştir. Overlok çekimi ile oluşabilecek hataları da en aza indirdikten
sonra dikim işlemine başlanılmış ve sırasıyla şu işlemler yapılmıştır:
1. Eteğin dikimi
• Ön ve arka etekteki pensler birleştirilir.
• Arka ortası dikişi yapılır.
• Fermuarın arka ortasına dikimi yapılır.
• Arka ortadaki yırtmaç tamamlanmıştır.
226
Geleneksel Türk Kilimlerinin Modernizasyonu ve Hazır Giyim Sektöründe Kullanımı
• Yan dikişler yapılır (eteğin iç temizlikleri overlok ile yapılır).
• Astar birleştirilir (astarın iç temizlikleri overlok ile yapılır).
• Kemer ve lişet hazırlığı tamamlanır.
• Astar eteğe lişetlerle birlikte yerleştirilir.
• Kemer eteğe takılarak bel temizliği tamamlanır.
• Etek ucu çıma çekilerek etek dikimi tamamlanır.
• Bitmiş ütü ve kalite kontrolü yapılır.
2. Ceketin dikimi
• Yaka, mostra, etek ucu pervazlarına tele yapıştırılır.
• Omuzlar birleştirilir.
• Yaka hazırlanır.
• Yaka pervazı ile mostranın omuzları birleştirilir.
• Yaka bedene takılır ve pervaz ile temizlenir.
• Yan dikiş birleştirilir.
• Kol alt dikişi yapılır.
• Kollar bedene takılır.
• Kol ağzı ve ceketin etek uçlarının baskısı yapılır.
• Kol dikişinin net durması için kollara elyaftan rulo hazırlanarak takılır ve
vatka dikimi yapılır.
• Ceket astar dikimi yapılır.
• Astarın cekete montajı yapılır.
• Bitmiş ütü ve kalite kontrolü yapılır (Şekil 7-8).
227
Refika Fırat
Şekil 7. Tayyörün önden görünüşü
228
Geleneksel Türk Kilimlerinin Modernizasyonu ve Hazır Giyim Sektöründe Kullanımı
Şekil 8. Tayyörün arkadan görünüşü
4. Sonuç
Ata yadigârı Türk Kilim sanatımızı yaşatmak, geliştirmek, geçmişteki kültür
varlıklarımızı gelecek nesillere aktarmak açısından olduğu kadar, özellikle kırsal
kesimde yaşayan dar gelirli çiftçi ailelerimize ek gelir sağlama yönünden de çok
önemlidir. Bu konuda Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının kurduğu El Sanatları Eğitim
Merkezi Müdürlükleri vasıtasıyla boşluğu doldurma konusunda çalışmalar
yapmaktadır7. Bu merkezlerde kırsal alanda yaşayan genç kızlara belirli sürelerde
kilim dokuma kursları verilmektedir. Ayrıca, Halk Eğitim ve Çıraklık Eğitim
Merkezlerinde özellikle kilim ve halı dokuma kursları düzenlenmektedir. Bu
faaliyetle de genç neslimize kültürümüzü öğretmek suretiyle yok olmaya yüz
tutmuş ata yadigârı el sanatlarımız yaşatılmaktadır. Kırsal kesimde halkımızın bu tür
faaliyetleri yaygınlaştırılarak aile bütçesine katkıda bulunabilirler.
Bu çalışmaya konu olan Türk Kilimlerinin üretimi, özel olarak hazır giyim sanayinde
kullanılacak şekilde yaygınlaştırıldığı takdirde kırsal kesimde ki genç kızlarımıza
daha fazla iş imkânı sağlanmış olacaktır. Konfeksiyon atölyelerin de fabrikasyon
229
Refika Fırat
230
üretim yolu ile birçok modeller üretilerek Türk Kilimlerinin kullanımı
yaygınlaştırılabilir. Böylece kültürel mirasımız yeni nesillere taşınmış olur. Aynı
zamanda, küreselleşen ve farklılıklara vurgu yapan moda anlayışında bu modeller
yurt dışına ihraç edilerek ciddi bir döviz girdisi ile ülke ekonomisine katkıda
bulunulabilir.
Kaynakça
Anonim, Tekstil Teknolojisi, Milli Eğitim Basımevi, Ankara, 1994.
Bilgin, A. Kayaoğlu ve H. Sezer, Hazır Giyim Üretimi, Ankara, 1984.
Ç. Aytaç, El Dokumacılığı, Türk Hava Kurumu Basımevi, Ankara, 1989.
Ş. Komsuoğlu, A. İmer, M. Seçkinöz, S. Alpaslan ve S. Etike, Moda Resmi ve Giyim
Tarihi, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1986.
www.siskoosman.com
www.bayat.gov.tr/kilim.htm
www.tkb.com.tr