83

Abdullah Aymaz - Sünuhat Üzerine.pdf

Embed Size (px)

Citation preview

  • . . ""' ""' SUNUHAT ~~' cfr~"" c4~

    BEDi0ZZAMAN Said NURSf

    Abdullah Aymaz

  • SUNUHAT

    Copyright ~ahdamar Yaymlart, 2006 811 kitaptaki metin ve resimlertn, tamamrnrn ya da bir k1smrnrn, kitabr yay1mlayan 1irketin

    iinceden yaz1/1 izni olmakstzm elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayrt sistemi ile {Ogalt1/mas1, yayzmlanmast ve depolanmasr yasaktrr.

    Editor Seyit N. ERKAL

    Kapak ihsan DEMiRHAN

    Mizanpaj MehmetSiim

    ISBN 975-9090-52-X

    Yaym Numaras1 48

    Bask1 Cilt: SiSTEM MATBAACILIK Y1lanh Ayazma Sk. No:~ Davutpa~a - Zeytinburnu I IST. Tel.: (0212) 482 11 01 (3 Hat)

    istanbul 2006

    Gene! Dagmm Gokkuagt Pazarlama ve Dagmm

    Alaykokii Cad. No: 12 Cagaloglu/iSTANBUL Tel: (0212) 519 39 33 Faks: (0212) 519 39 01

    ~ahdamar Yaymlan Emniyet Mahallesi Huzur Sokak No: 5

    34676 Uskiidar/iSTANBUL Tel: (0216) 318 42 88 Faks: (0216) 318 52 20

    www.sahdamaryayinlari.com

  • . . .

    I

  • TAKDIM

    B ediiizzaman Hazretleri, 31 Mart hadisesinden sonra tekrar Van'a donmii ve talebelerini okutmaya balairutlr. Fakat bir hiss-i kablel-vuku (onsezi) ile biiyiik bir hadisenin yaklamak-ta oldugunu hissetmitir. Bir yandan talebelerine ve s:evresine "Biiyiik ve umumi bir zelzele yaklaiyor, hazrrlanirnz!" derken, bir yandan da mills goniilliileri toplay1p hazirhk yap1yordu. Hatta, talim is:in Siibhan Dagma s:ikardigi talebelerinden hedefe diktigi yumurtay1 vuran kiiye bir mecidiye miikafat veriyordu. Zaten, Bediiizzaman daga s:ikmca, Ermeni Tanak komitesi onlardan korkuyordu. Kendi talebelerine mavzer tiifekleri bulmlltu. Medresesi asker kilas1 gibiydi. Silahlar ki-taplarla beraber bulunuyordu.

    Sava patlaymca, talebeleriyle beraber goniillii milisler olarak har-be kattldtlar. Zaten, kendisinden okumaya gelen talebelerden ta batan "Benimle balayan arttk bir daha geri donmez. Hayatlnlil sonuna ka-dar benimle beraber olur. Kabul ediyor musun?" diye soz alrrdi.

    Milis Tekilatlm, Enver Paa, Bediiizzaman'a teklif etmiti. Talebe-leri s:ekirdegi tekil ediyordu. Kattlanlarla dort- bC bin kii olmUlardi.

    Bir taraftan da, bazen avc1 hattmda bazen at iizerinde bazen de si-pere girdikleri zaman, Bediiizzaman soyliiyor, Molla Habib de iarattfl-i'.> caz'.>1 yaz1yordu.

    Tarihs:e-i Hayat'ta anlattldig1 gibi, s:ok biiyiik fedclkarhk ve yarar-hhk gosteren Bediiizzaman'm yapnklarma biitiin ordumuz ve Enver Paa ahitti. Onun is:in esaretten dondiikten sonra, Harbiye Bakanh-

  • 8 Siinuhdt

    grnda, Bediiizzaman'1 ordu mensuplarrna takdim ederken Enver Paa "Bu Hocay1 goriiyor musunuz? ~arktaki savata Rus Kazaklarma kaq1 koyan, bu Hoca'dir." demiti. Yazdig1 iaratii'l- i'caz tefsiri i

  • Takdim 9

    cis kokuyordu. Onun i

  • 10 Siinuhclt

    Bediiizzaman Hazretlerinin bu sozlerine ilaveten ve bunlara bagh olarak, Molla Hamit Ekinci diyor ki: "Onun i

  • Takdim 11

    Esaretten sonra Ustad, 1889'dan itibaren hep yarunda ta1dtg1 han

  • A I\

    SUNUHAT UZERIN.E

    1970'li ytllann bamda, Risale.,i.Nur Kiilliyanrun biitiin kitaplan latin harfleriyle heniiz neredilmiti. Elime "Siinllhat'' Risalesi. ge

  • 14 Siinuhiit

    ilk girdigimde bu sayg1y1 gostermedin de dersin sonuna b1raktm?' Og-retmen de, 'Efendim, biz

  • . . " " SUNUHAT

    ifade-i Meram

    B azi ayetleri d~iintirken, baz1 niikteler kalbime gelerek nota su-retinde kaydettim. Elfazca zengin degilim, israfi da sevmem. Terifat~1 elfaz1 begenmem. Ktsa ve oz ifademden danlma. ''Heqeyden, en iyisini al" kaidesiyle, sana ho gelen eyleri al. Sana ho goriinmeyeni bana birak, ilime ! ...

    Burada ifade edildigi gibi SiinUhat, Ustad'm baz1 ayetlerden anladi-g1 manfilan veciz Ckilde yazmasmdan meydana gelmitir. Onun i\in her konunun bamda, onlarla ilgili ayetler kaydedilmitir. As-hnda Risale-i Nur Killliyan incelendiginde, kullandigi dilin renkli-ligi ve zenginligi hemen goze \arpacaknr. Burada "Elfazca zengin degilim." sozii bir tevazu olsa gerektir. Hereyde iktisadi esas alan Bediiizzaman Hazretleri, elbette israf-1 kelama yer vermeyecektir. Bu eserinde de veciz olarak, yani az ve oz kelimeyle giizel bir iislu-pla meramlill \Ok giizel anlatmItlr. Zaten kimseye de minneti yok-tur ...

    Said

  • Sunuhtit 17

    Bismillahirrahmanirrahim '~cak iman eden ve salih ( makbul ve giizel) iler yapanlar miis-

    tesna ... '' 1 ( Asr, 3) -Kur'an "s:llihat''1 mutlak, miiphem (kapah) biraktyor. ~iinkii ah-

    lak ve faziletler, hiisiin ve hayir s:ogu nisbidirler. Nev'den nev'e ges:tik-s:e degiir. Sllliftan srmfa indiks:e aynhr. Mahalden mahalle tebdil-i mekan ettiks:e bakalatr. Cihet muhtelif olsa, muhtelif olur. Ferdden cemaate, ahtStan millete S:tknks:a maruyeti degiir.

    Mesela, cesaret, sehavet, erkekte gayret, hamiyet ve muavenete se-beptir. Kadmda, niiilza ( iffetsizlige, itaatsizlige) vakahata (hayasizh-ga), koca hakkma tecaviize sebep olabilir.

    Mesela, zayifm kuvvetliye kart izzet-i nefsi, kuvvetli de tekebbiir (kibirlenme) olur. Kavlnin zayifa kart tevazu zay1fta tezelliil (zillete diime) olur.

    Mesela, bir ulu'l-emr (idareci, :lmir), makammdaki ciddiyeti vakar, mahviyeti zillettir. Hanesinde ciddiyeti kibir, mahviyeti tevazudur.

    Mesela, tertib-i mukaddematta tefviz (iin bamda yaptlmas1 gere-kenleri yapmadan, sebepleri haz1rlamadan tevekkill etmek), tembellik-tir. Terettiib-ii neticede (gerekenleri yapnktan sonra neticeyi Allah'tan bekleyip raz1 olmak) tevekkiildiir. ~ahmanm semeresine, kismetine n-1 Sfilihat kelimesinin mutlak b1raktlmasmm sadece bu yoniinii beyan eder.

  • 18 Siinuhdt

    za kanaattJ.r;

  • Siim1htit

    Fedakarhk, miisarr.aha kendiniz adma giizel bir davramt:J.r. Bununla beraber, bir yerde bir toplumu, hatta bir millet ve devleti temsil ediyorsaruz orada nastl davranacakslillZ?

    Tevekkillle tembellik; onur ve vakar, tevazu ve zillet nastl birbirin-den aynhr? ite burada sllih amelin ne oldugu belirtilmi.

    Daha sonra sllihat ve tllihat olarak, ''Lemaat'' ismindeki Risalede, hem de manzum ekilde bu mesele genis:e ele ahrurut:J.r.

    19

    "Muhakkak ki, Eacirler (giinahkarlar) cahimde ( cehenneminde) dir." (infitar, 14)

    Alobet, ikaba ( ceza ve azaba) delildir; had.sen ( sezmekle) onu gos-teriyor. Masiyetin ( isyan ve giinahm) ekseriya diinyada olan filobeti, bir hads ( sezgi) emaresidir ki, cezasmda bir ikab varchr. c;iinkii herkes hususi bir tecriibe ile goriiyor ki, hi

  • 20 Siinuhat

    Abdullah harpte ehit olnlutu. Amcalarrm sav

  • Siinuhdt

    ra, alaylar taburlara, bolilldere, ta takunlara kadar aynhr. Ta ki, her neferin muhtelif ve miiteaddit miinasebetleri ve o miinasebetlere gore vazifeleri tarunsm, bilinsin- tao ordunun efradlar1, yardiml

  • 22 Siinuhat

    Evet, acaba hangi unsur var ki, ii

  • Siinuhiit

    Halbuki, yavrular anne karrunda a'cez (s:ok aciz) olduklari is:in du-daklarlill bile kip1rtdatmalarma gerek kalmadan gobeklerinden bes-lenirler. Dogunca a' cezlikten normal acizlige yi.ikselirler. Onun is:in memeler musluguna sadece agizlarlill yap1tlracak kadar bir i yap-malar1 yeterlidir. Arna giis:lendiks:e, memelerden slit de kesilmeye balar. Biiyiidiiks:e rmk arnk ayagma gelmez, billlis, "Sen ey rizka muhtas: adam, gel beni bul." der. Canltlarm giis:, kuvvet ve iktidar-lan ile rmk arasmda ters orannh bir miinasebet vardir. En giis:siize en biiyiik yardim yapilir. Meyve kurtlar1 gibi ...

    Bu bakimdan as:hktan olme yoktur, denilebilir.

  • 24 Siinuhtit

    1 alaka ve yardunlamadan daha ziyade muntazam, uyumlu, miikem-mel eserleri gosteriyorlar.

    Acaba filem ins an kadar klis:iilse, ytldizlar1 ( o viicudun) zerreleri ve atomlar1 hiikmline ges:se, o da ( U filem) Uurlu bir canh olmayacak rm.,. dir? ~u ayet dehetli bir s1m telvlh eder (as:1ga s:ikanr).

    Kesretin mebdei vahdettir,. miintehas1 da vahdettir. Bu bir, fitrat diisturudur.

    Ezell kudretin feyz-i tecellisi ve ibda (his:ten, modelsiz olarak ya-ratma) eseri olan k:1inattaki kuvvetten biitiin zerrelere, her bir a to ma hirer cazibe ( s:ekim) zerresi yaratlp ihsan ederek ve ondan da k:linatin rab1tas1 olan birleIDi, miistakil, muhassal cazibe-i umUmiyeyi (genel s:ekim kanununu, Cenab-1 Hak) ina ve icad etmitir.

    N astl ki, zerrelerde kuvvetin fCeh:1tI ( s1zmttlan) olan cazibelerden meydana getirilmi bir cazibe-i umumiye vardir. 0 da kuvvetin ziyas1-dir. izabesinden ( eritilmesinden) dogan latif bir istihfilesidir. Aym e-kilde, k:1inata serpilmi damlalarm ve hayat partltllarmm da muhassah (hepsinden var edilmi) bir hayat-1 umumi olmak gerektir. Hayat var-sa ruh da vardir. Oteki gibi miinteh:1-i ruh bir mebde-i ruhun feyzinin cilvesidir. 0 mebde-i ruh da Ezell Hayatin tecellisidir ki, tasavvuf di-linde "hayat-1 sariye" diye isimlendirilir.

    ite, ehl-i istigrakm itibahmm (gers:egi kantlrmasmm) sebebi ve atahatln ( manevi sekir ve istigrakla soylenen ols:i.isiiz, dengesiz sozle-rin) kaynag1, U ztlli (golgeyi), astl ile kar1t1rmalandir.

    Ahiret fileminin taI, toprag1 ve agac1 da hayattardir. Bir taa, ehl-i cermet "Gel!" deyince gelecektir ...

    Aslma bakarsak; semavat filemi, ruhlar filemini, melekut filemini, cenneti de ihtiva ettigi gibi, bir cihette perde altmda bu is:inde bu-lundugumuz ehadet filemini de kuatmltlr. Evet, kiinat biiyiik bir insan viicudu gibi, is: is:e girmi daireler gibi binlerce filemi is:ine al-maktadir ...

    ite Beditizzaman Hazretleri, bu gers:eklere ve manevi miiihedele-rine dayanarak filemin bir insan viicudu gibi oldugunu, onun haya-

  • Sunuhiit

    tlnln. bulundugunu soyliiyor. Oyle ki, "Evet, nastl ki, insarun unsur ve elementleri kiinatm unsurlanndan; kernikleri ta ve kayalann-dan; sas:lan nebatat ve agas:lanndan; bedeninde cereyan eden kan ve goziinden; kulagmdan, burnundan ve agzmdan akan ayn ayn sulan arzm s:emelerinden ve madeni sularmdan haber veriyorlar, delfilet edip onlara . iaret ediyorlar. Aynen oyle de;, insarun ruhu ruhlar fileminden; Mfizas1, levh-i Mahfuz'dan; hayal duygusu misfil fileminden ... ite bunlar gibi her bir cihaz1 bir filemden haber veri-yor ve onlarm varhklarma kat'i ehadet ediyor." diyor.

    Aynca, her bir atom zerresindeki s:ekim giiciiniin kiinattaki biitiin s:ekim giis:leriyle birleerek biiriin hfilinde "genel s:ekim giiciinii" meydana getirmesi gibi, kiinata yaytlmi hayat damla ve partlttla-rmdan da biitiin hfilinde bir "genel hayat''m meydana getirilecegini ifade ediyor. Evet nastl ki, insan olii kitlelerden meydana gelmi bir canli degil; billlis her biri tek bama bir canli olan yiiz trilyon can-h hiicreden meydana gelmi bir hayat sahibidir. Trilyonlarla canli-dan meydana gelmi olan insarun bir ruhu oldugu gibi, biitiin can-Warm hayatlnln toplam1 olan bu tek "tunumi hayatm" da elbette bir ruhu vardir. Buna,. tasavvuf dilinde "hayat-1 sariye" denilir. Bu ha-yat-1 sariyeyi yaratan da Allah'tlr. Arna istigrak halinde, atahat ne-vinden agtzlarmdan yanli sozler zuhur eden baz1 mutasavv1flar, haa bu hayat-1 sariye'yi Cenab-1 Hakk'm Hayat-1 Ezeliyesi ile ka-ntirrmlardir. Hatta baztlan da "Biz, Allah'tan bir pars:aytz." diye-cek kadar bir yanlia saplanrmlardrr. Bunlarm yanlimm kaynag1, ite burada anlattlan meselede izah edilmektedir.

    Bediiizzaman Hazretleri Mesnevi-i Nuriye'de 6yle demektedir: ''Aziz kardeim bil ki: ~u filemi ziyalandiran giinein, bir sinegin go-ziine tecelli ile girip liklandirmas1 miimkiindiir. Arna ateten bir ki-vtlclffilil o sinegin goziine girip aydinlatmas1 imkan hmcidir.

  • 26 Sunuhat

    lanmaz ~i ve benzeri yoktur. Herey ona muhtas: olup kendisi his:-bir eye muhtas: degildir.

    c~ah yolunda katlolunanlara olii demeyin. Onlar diridirler. Fa-kat siz bunun farlanda degilsiniz." (Bakara, 154)

    Yani onlar kendilerinin hayatta olduklanmn ve olmediklerinin Uurundadrrlar.

    ~ehid kendini hayatta bilir. 3 Feda ettigi hayati sekeratl ( oliim anm-daki oliim hllini) tatmachgmdan, kesintisiz ve devamh goriiyor. Yalmz daha nezih olarak buluyor. Diger meyyitlere nisbeti Ulla benzer ki; iki adam riiyada ~eitli lezzetleri i~inde toplayan bir bah~ede geziyorlar. Biri riiyada oldugunu bilir, ( nastl olsa riiyadayun di ye o lezzetlere) ehemmiyet vermez. Digeri ise, kendisini (riiyada degil) uyamk.bilir, o lezzetlerden hakiki olarak istifade eder.

    Riiya filemi, misfil fileminin golgesi, misfil filemi de berzah filemi-nin golgesi oldugundan diisturlar1 birbirine benzemektedir.

    Ustad, bu hususu daha sonra Mektubat Risalesinde daha geni ele olarak, be tabaka hayattan dordiincii hayat tabakasrm ehitlerin hayat tabakas1 olarak izah etmitir. Bu hayat tabakas1 diinya haya-tma benzer, fakat ondan s:ok yiiksek ve nezihtir. 0 tabakada bulu-nan ehitlerin efendisi Hz. Hamza, kendisine iltica edenleri himaye etmektedir.

    Ziya amcamm oglu Hiiseyin'le beraber askere gitmitik. Ben, dort ay sonra dondiigumde onun ehit oldugunu ogrendim. Hiiseyin, namazlarrm ktlan, kimseye karimayan giizel huylu birisiydi... Ziya amcam dedi ki: "Sirn nedir bilmiyorum, ama ben Hiiseyin'i rii-yamda hep yiizbal olarak, s:ok mutlu goriiyorum." Ona bu mese-leyi . anlattlm ve "O, askerde bir er iken, birden ehitlik vas1tas1yla oyle giizel bir makama pkti ki, hilinden s:ok memnun ve mesut bir ekilde senin riiyalarma giriyor. Sen de onu bu riitbede goriiyor-sun." dedim.

    3 Acip bir vfilua U manaya bana kati kanaat vermitir.

  • Sunuhiit 27

    "Kim bir katil olmayan ve yeryiiziinde fesad pkarmayan bir insa-m oldiiriirse, sanki. biitiin insanlar1 oldiirmilij gibi olur. Kim de bir in-sam ihya ederse biitiin insanlan ihya etmi gibi olur." (Maide, 32)

    ~u ayet haktir, akla aykm degildir, hakikattir. ic;inde miicazefe (ka-fltlrma, doldurma) ve miibfilaga yoktur. Halbuki ayetin zfilllri diii.in-diiriiyor.

    Bu ayet iki ciimle, yani bOliim hfilinde izah edilmektedir.

    Birinci Ciimle Adfilet-i mahzamn en biiyiik diisturunu koyuyor. Diyor ki: Bir

    masumun hayati, kam, hatta biitiin insanlik ic;in bile olsa, heder edile-mez. ikisi (yani terazinin bir kefesinde bir masum, obiir kefesinde bii-tiin insanlar bulunsa) Allah'm kudretine gore bir oldugu gibi (yani bir ol emriyle bir insam bir anda yarattig1 gibi biitiin insanlar1 da aym emirle bir anda yaratir), bu ikisi Allah'm adfiletine gore de birdir. (Bii-tiin insanhgm menfaati ic;in bile olsa, masum bir insanm kam akittla-maz). Ciiz'iyatm killliye nisbeti bir oldugu gibi, hak ve hukukun dahi adfilet terazisine karl nisbeti birdir. 0 nokta-i nazardan, hakkm kiic;ii-gu biiyiigu olamaz.

    Lakin, adfilet-i izafiye, parc;ay1 biitiine feda eder. Fakat irade sahi-bi parc;amn, ac;1kc;a ve net bic;imde veya Zlffillen iradesiyle nza goster-mesi artiyle ... Eneler (benler) nahniiye (bize) inktlap edip mezd (bi-leim hale gelmi), cemaat ruhu dogarak, biitiine feda olmak ic;in ferd zlffillen raz1 olmu olabilir.

    Bazen nur, nar (ate) goriindiigu gibi belagatin iddeti de miibfila-ga goriiniir.

    ~u noktada belagat niiktesi iic; noktadan meydana geliyor: Birincisi: insan faratlndaki isyan ve tehevviir istidaduun, Sllllrs1z

    oldugunu gostermektir. Hayra oldugu gibi, erre dahi insanm kabili-yeti sonsuz gibidir. Bencillikle oyle insan olur ki, heves ve ihtirasma mini hereyi, hatta elinden gelirse, di.inyay1 harap ve insan nevini mah-vetmek ister.

  • 28 Sunuhat

    ikincisi: F1trl istidadm hari

  • Sunuhat 29

    Yirmi sene miiphem bir omiir, nihayeti muayyen bin seneye ter-cih edilir. Zira vehim, ebediyete ihtimal verdiginden, miiphemde nef-si kandmr. Muayyende ise, yans1 ge

  • 30 Sunuhiit

    kecek b31ka eyler aramaya b31larsm!" diyerek onu bu hususta ikaz eder ve ona nasihatta bulunur.

    ite bu ayetin birinci ciimlesiyle, insan fitratmda patlayabilecek za-rarh madenler gibi bekleyen isyan, tehevviir, gadr ve zulfun damar-lar1Il1Il neler yapabilecegi tasvir edilmitir. Biitiin insanhga karI i-lenen cinayet resmedilerek, insan kotiiliikten vazge\irilmi, cinayet-ten uzak tutulmllij olmaktadrr ve insanda boyle \irkinliklere nefret-le bakma hissi gelitirilmektedir.

    Yine ayetin bu birinci ciimlesiyle, bazen bir cinayetin, biitiin insan-hgm hayatma mal olacak neticeler verebilecegi ifade edilmektedir. Nitekim, bir Sirp teroristinin Avusturya Veliahdma attlg1 bir bom-ba, Birinci Diinya Sav311'nm \ikmasma sebep olmllij ve bu savata milyonlarca insan olmi.itiir. ite, bir nevi, "Masum bir insan oldii-ren, biitiin insanlar1 oldiirmi.i gibidir." hiikmiinii tasdik etmitir ...

    Tenbih Baz1 ayetler ve hadisler vardrr ki, mutlak:achr; killliye telak:ki edil-

    mi. Hem oyleler varchr ki, miinteire-i muvak:k:atedir, daime zannedil-mi. Hem mukayyed var, imm hesap edilmi.

    Mesela, demi: "Bu ey kiifurdiir." Yani, o s1fat imandan dogma-ffil, o sifat kafirdir. 0 haysiyetle, "O zat, kiifur etti" denilir. Fak:at mev-sufu ise, ( daha baka) masum ve imandan dogduklar1 gibi, imarun s1-zmttlarma da haiz olan baka masum s1fatlara milik oldugundan, "o zat kafirdir," denilmez. iIIa ki, o sifat kiifurden dogdugu yaklnen biline. Zi-ra baka sebepten de dogabilir. Sifatm delfiletinde "iiphe" var; imarun varhgmda da "yakln" var. ~iiphe ise yak:lnin hiikmiinii gidermez.

    Tekfire ciiret edenler ( ona buna kMir diyenler) diiiinsiinler ...

    ikinci Ciimle "Kim bir insam ihya ederse, biitiin insanlan ihya etmi olur."

    (M:lide, 32) ihya, zahiri mecazi mana itibariyle, hasenenin (yaptlan iyiligin) sa-

    y1siz ekilde katlanma diisrurunu gosterir. Asli mana itibariyle yaratma ve icadda irk ve itirlli, esas1 ile yikip atan bir biirhana (kesin delile)

  • Siinuhdt 31

    remiz (rumuzlu iaret)tir. Zira bu ciimle ile beraber, "Hepinizi yarat-mak ve hepinizi oldiikten sonra diriltmek sadece bir tek insarn yarat-mak ve diriltmek gibidir." (Lokman, 28) iki taraftaki tebihin (benzet-menin)' iktidar manasllll da anlattig1 nazara almsa, mant:Iken aks-i nakiz ( dogruluk ve keyfiyetini muhafaza etmek artiyle, hiikmtin birin-ci taraflllil z1ddnn, ikinci taraf yapmak ve ikinci tarafin z1ddnn da bi-rinci taraf yapmak) kaidesiyle gerektiriyor ki: "Biitiin insanlar1 ihya et-meye giicii yetmeyenin, tek bir insarn bile ihya etmeye giicii yetmez." demeye iareten delfilet ediyor.

    Madem ki insamn, mfunkiinatm kudreti, apac;ik ekilde, gokleri ve kiire-i arzi yaratmaya muktedir degildir. Bir tal ve hic;bir eyi yaratmaya da muktedir olamaz. Demek, arzi ve biitiin ytldizlan ve giin~leri tesbih taneleri gibi kaldrracak, c;evirecek bir ele mfilik olmayan kimse, kamatta yaratma davasmda bulunamaz ve icad etme iddiasma da giriemez.

    insanlarm Sull tasarruflar1 ise, fitratta cereyan eden Ilahl IlWUS'" larm (kanunlarm) sereyanlarrm (gec;ip dagtlma ve yaytlmalarrm) kefe-derek, uygun hareket edip, lehinde kullanmaktrr ...

    ite bu derece biirhanda vuzuh, parlaklik, Kur'an'm mucizeliginin rumuzundandir. Gelecek ayet bunu isbat etmektedir: "Sizin yarattlma-ruz ve oldiikten sonra diriltilmeniz, sadece tek bir insarun yarattlmas1 ve diriltilmesi gibidir." (Lokman, 28)

    Zira, Allah'm kudreti zatidir ( anzi degildir). Acz tahallill edemez ( ic;ine acizlik giremez). Meleklltiyete taalluk eder. (Eyarun ic; yiiziine, melekllti yoniine taalluk eder; yoksa sebeblerin temas ettigi di yiizii-ne degil.) (Onun ic;in) maru ve engeller miidlliale edemez. Nisbeti ka-nuni:dir. Ciiz ve kill, ciiz'i ve kiilli hiikmiine gec;er.

    Birinci Nokta: Ezell kudret, Allah ic;in zatmda bulunan zarud bir lazimedir (yani olmazsa olmazlardandir). Acizlik, bu ezeli kudretin z1ddi oldugu ic;in, mecburen, zati zarilre ile z1ddirun gerektirdigi ey o zata anz olmaz. Yani Allah'm aciz olmas1 diiiinillemez bile. Ma.dem acizlik 0 ezeli kudrete anz olamaz, 0 kudretin is:ine bu zaruretten do-layi da giremez. Mademki giremez, o kudrette mertebeler de olamaz. (Yani una giicii yeter de buna yetemez gibi bir durum asla vmd de-gildir.) Zira mertebelerin varhgi, z1tlarm birbirine miidllifilesinden do-

  • 32 Sunuhdt

    1ay1dir. MeseI.a, hararetteki. mertebeler, sogutdugun miidahalesiyledir. Gtizelliktekidereceler,

  • Siinuhiit 33

    nndan farz edilse, giinein timsali zerrede, yeryiiziinde, umumda bir-birini SOOtJ.rmadan, boliiniip pars:alanmadan, eksik noksan kalmadan bir olur. ite effmyet s1rn.

    Mesela, noktalardan meydana gelen biiyiik bir dairenin merkezi noktasmda bulunan kiinin elinde bir mum ve s:evredeki noktalarda bulunanlarm ellerinde hirer ayna farz edilse, merkezi noktanm verdigi feyiz, birbirine engel olmadan, pars:alanmadan, eksik k~adan nisbe-ti birdir. ite mukabele s1rn.

    Mesela; hakikl bir terazinin iki goziinde iki giine, iki ytldiz, iki

  • 34 Siinuhtit

    olan nizama itaatlidir. Engeller ve s:eitli hususi durumlardan melekUti-yet ciheti miicerreddir. En biiyiik killl, en kiis:iik ci.iz'e nisbeten, kudre-te karl ziyade nazlanmaz, mukavemet etmez. Hairde biitiin ruh sa-hiplerinin ihyas1, oli.im gibi bir uyku ile klta uyuIDU bir sinegi bahar-da ihya edip yaatmaktan kudrete daha agir olamaz.

    Yukar1da ges:en us: nokta dikkat-i nazara ahnsa gori.iniir ki, "Sizin hepinizi yaratmak veya hepinizi oldi.ikten sonra diriltmek, bir tek ki-iyi diriltmek gibidir." (Lokman, 28) ayeti miibfilagasiz, katiiksiz dog-rudur, haktir, hakikattir.

    Bu ayetin ikinci ciimlesi ise, "Kim bir kiiyi ihya ederse biitiin in-sanlan ihya etini gibidir." ifadesidir. Bu ciimle, mecaz!, zlliid manas1 itibariyle, yaptlan hay1r, hasenat ve iyiliklerin sevabllllil kat kat ve srmrs1z oldugunu gostermektedir. Evet, sevaplar en az on kat verilmekte; bazen yiiz, bazen yedi yiize, bazen bin, bazen (Berit Gecesinde oldugu gibi) yirmi bin; bazen da (Kadir Gecesindeki gi-bi) otuz bin kat olabilmektedir.

    Bir de, bir insarun elinden tutup onu

  • Siinuhat

    Risalesinin Yirminci Mektup'unun "Ve Hiive ala killli ey'in Kadlr" kismmda, geni bic;imde tafsilat vermitir.

    Biz, sadece ''Uc;iincii Nokta" i.izerinde biraz durahm ...

    Birinci temsil; ~effafiyet srrrrm anlanyor. Yani; deniz yi.izii effaf ol-dugu ic;in giinein akseden Itldarrm ahr, yedi rengiyle ve sicaklig1 ile belki de mesafesi ile yans1t1r. Deniz yi.iziiniin biiyiik bir olc;iide gos-terdigi bu tecellileri, denizin kiic;iiciik bir su damlas1 da yedi ren-giyle, 1s1s1 ile ve mesafesiyle yansltlr. Aslmda kiic;iiciik bir cam par-c;as1 da effaf oldugu ic;in giinein ziyasmdaki ozellikleri ayru ekil-de yans1tlr. Yani, deniz biiyiik oldugu ic;in giinei kendisiyle meglli edip, bir damla su veya cam parc;asma giinein tecelli etmesine en-gel olamaz. Az-c;ok, biiyiik-kiic;iik fark etmez.

  • 36 Siinuhdt

    Muvazene s1m: Bir terazi dlii.inelim ki, hem s:ok hassas, yani en kiis:filc bir agirhg1 bile fark edecek durumda, hem de giineleri tar-tacak kadar biiyilk olsun. iki goziine, ayru agirhkta olmak artiyla ister birer ceviz, ister birer yumurta, isterse birer giine koyahm. Bunlar dengede iken, hepsinin de dengesini, bir gozlerine birer s:e-kirdek ilave ederek bozabiliriz. Hatta bu kadarcik bir ilave ile, tera-zinin bir gozlinti yere dlilirebilir; obliri.inii gok:lere s:ikarabiliriz. Yani muvizene ( denge) halindeki gozlerden tercih ettigimizi, ayru agirlik kuvvetiyle aag1 indirip yukan kaldirabiliriz ...

    Bu meseleyi tam anlamak is:in byle bir bilgiye de ihtiyaclllliZ var-dir. Varhk:lar1 tic; ekilde dlilinfuiiz: a) Vacibii'l-viicud yani varhg1 vacip, zarur! olan. Allah'rn varhg1 vacibii'l- vticuddur. b) imtina'ill-vticud, yani yok:lugu zaruri olan ... Birden fazla ilahrn varhg1 rnlim-teni, yani irnkansizdir. Kur'an-1 Kerirn'de de buyuruldugu gibi, eger Allah'tan baka illlilar olsaydi yerin ve gok:lerin nizam, inti-zam, ahenk ve diizeni bozulup fesada giderdi. (Enbiya, 22) c) im-kanii'l- vticud, yani ne varhg1, zaruri ne de yoklugu zaruri varhk:lar-dir. Burlin yaranklar1 irnkan'ill-viicud, yani varhg1 mlimkiin yaratlk~ lardir. Bunlar kendiliginden var olamazlar ve kendiliginden yok ola-rnazlar; tercih edici bir kudretle ( Allah'rn kudretiyle) var olur veya yok olurlar. ite, bunlar terazinin gozlerinin qit seviyede oldugu gibi, varlik ve yokluklan eit olan eylerdir. Temsilde anlacldig1 gi-bi, kiic;Uciik bir atom da, bir yumurta da, bir giine de olsalar var-hk:lar1 ve yokluklan eit oldugu ic;in tercih edici kudret hepsini de ayru glic;le var veya yok eder; az- c;ok, biiyiik-kiic;iik fark etmez.

    intizam s1rn: En biiyiik bir gerniyi bile, bir s:ocuk dahi dlimenin-den tutup oyuncag1yla oynadig1 gibi kullanabilir. intizama sokulup, kullantlrnaya hazir hale getirildigi ic;in bazen c;ok biiyiik eyler daha rahat idare edilebilir. Biz, kainatta atomdan ytldizlara ve samanyol-lanna kadar miithi ve muntazam bir nizam ve intizam gortiyoruz. intizam ic;inde olduklan ic;in atomlar nastl doniiyorsa, aktl almaz biiytikliikteki sistemler de ayru ekilde doniip durmaktadir.

    Tecerrtid s1m: igne kadar bir bahkla, balina arasrnda balikhk rnahi-yeti bakimrndan hic;bir fark yoktur. yi.inkii mticerred ( soyut) mana-da bir mahiyet, varhk:lann biiyiigune de kii

  • Sunuhii.t

    boli.inmeden bir bal ~ar. Park teahhusatta (somutluklarda)chr. Arna biiyiikli.ik-kii

  • 38 Siinuhiit

    byle ise, kendini havas zanneden zllirnlere mazlumlar ve avamm hiicumu ile, Hiristiyanhk havas tabakasmm tahakkiimiine yardun etti-ginden pars:alanabilir. islamiyet ise, diinyevi havastan ziyade avamm mah oldugundan esaslar itibariyle miiteessir olmamak gerektir.

    Beditizzaman Hazretleri "Lemaat''m ilk baskismda, ''islamiyet'in Evliyalara, Hiristiyanhgm Azizlerine Baki Tarzlarrm Muvazene" bahg1 altmda Oyle diyor:

    ''islimiyet, iar olarak 'Allah'tan baka Yaranc1 yoktur.' esas1 ile vas1ta-larm ve sebeplerin hakiki tesirini kabul etmez, tanimaz. islamiyet va-s1taya harfi bir nazarla bakiyor. Tevhid alddesi ona oyle gostermi. Teslim vazifesi onu oyle sevk etmi. Tevekkiil mertebesi o dersini veriyor. ihlas, ubudiyet ona oyle nur vermi. Hiristiyanhk ise vas1-talara ve sebeplere hakiki bir tesir veriyor, hem ona ism-1 mana ile bakiyor. Zatmda tesiri var zanneder de sap1yor. Velediyet mezhebi, tevelliid alddesi (Hz. isa'yi Allah'm oglu ve tann g0rme anlayil) oyle de gosteriyor. Ruhbanhk vazifesi, Ruhbanlyet meslegi onu oy-le sevk etmi. Tabiat felsefesi, o dini maglup etmi, iine kan1yor. Ona oyle ders vermi. Hiristiyanhk, isml bir mana ile kendi azizle-rine bir lamba gibi bakip goriiyor. Bir fikre gore lamba, nuru gii-neten alm1, fakat temelliik etmi ( tamamen mllik olarak sahip

  • Siinuhdt

    "ene" (benlik:, ego) hem de nefs-i emmare, kibri ile kmhyor, guru-ru ile soniiyor. Hazir (U andaki) Hiristiyanhk ise, "ene" biiti.in levazllll ile kuvvetleiyor, gururu da kmlrmyor. Enesi kuvvetli, ah-siyeti on plana s:tktru. bir adam Hiristiyanlardan olursa, k;:iti kat-merli bir dindar sayiliyor. Fakat, eger Miisliimanlardan olursa, Ja-kayt ve Iaiibali oluyor. Bu mdandir ki, Hiristiyanlarm aksine, ava-mllllz havastan (iist tabakadan) ziyade dindardir, dine bagh kah-yor."

    Bu mevzuun bamdaki ayet-i kerimenin mellinin tamarm 6yle:

    "De ki: 'Ey ehl-i kitap (Yahudi ve Hiristiyanlar)! Bizimle sizin ara-ruzda eit olan bir kelimeye gelin! ~oyle ki: ~ah'tan bakasma iba-det etmeyelim. O'na hi

  • 40 Siinuhtit

    bu tevhid hakikatinde birleelim. Rab Allah't:lr. Bizi, bizden daha iyi bilir. Yapan ve yaratan daha iyi bilir. Asla Allah'tan'bakasma iba-det etmeyelim. ilim ve gen;ek, bunu gosteriyor. Kamattaki ahenk ve diizeni gosteren fenler, irki reddediyor. Allah'a ortak komaya-hm. Onun bizim terbiyemiz i~in koydugu prensiplere riayet ede-lim. Ondan izinsiz olarak, tasarruf hakkumz olmayah sahalarda haddimizi ~mayahm."

    ''(Allah), oliiden diriyi pkanr, diriden de oliiyii." (Rum, 19) Pek c;ok kiilli di.isturlan ve bir kisun eksed diisturlan tazammun

    eder (ic;ine ahr). Ferde, cemaate, nev'e meslege funildir. Yalruz ekseri diisturlann masadakatmdan ( manay1 tasdik eden ve mefhumun iimfiliine giren fertlerinden) bir-iki misfil zikredecegiz:

    Lakayt Emevllik, nihayet. Siinnet'e, Cemaate; salabetli Alevllik, nihayet Raf1zllik'e dayandi. Hem zfilime kaq1 miskinligi esas tutan H1-ristiyanhk, nihayet tecelliidde ( celadetli, ecaatli bir halde); cebbarliga ve zilime karI cihad.i ve izzet-i nefsi esas tutan islamiyet, -eyvah!- mis-kinlikte karar ktldi.

    Hem balang1c1, taassub derecesinde azimet olsa, nihayeti miisahaleye (kolayhk gostermeye); ruhsata taraftarsa (bu sefer) niha-yeti salabete ( saglam bir anlayia) miincer olan ( neticelenen) bir kisun Hanbeli ve Hanef1 gibi ...

    Hatta en garibi, bir kisnn mutaass1plar mesleklerinin z1ddma ola-rak, kiiffara karI miisamaha ve dostluk; (ama) lakayt Jon Tiirkler hu-sumet ve salabet taraftar1 c;Ikttlar. Giiya Hiirriyet'in bamdaki mevkile-rini becayi ettiler (yer degitirdiler).

    iki filim, bazen nllism oglu kamil, kamilin oglu nllis oluyor. Gii-ya itihasllllll geri kalan evki, miras olarak evlada gec;iyor. Oteki ( filim baba, ilim evkini) tamamen kullarup ihtiyacnn tatmin ettiginden, ev-ladmda ilme karI ac;hk hissini uyandirrmyor. ~u misallerdeki diisturun sirn Udur:

    insanlarda yenilenme meyli var. Halef ( sonradan gel en), selefi ( onceden gec;eni) kamil gorse, ziyade eylemese; meylinin tatminini baka bir tarzda arar, bazen aksillamel yapar.

  • Siinuhdt

    Bu boliimden anhyoruz ki, Kur'an ayetlerinde ki.illi diisrurlar da var, eksed diisrurlar da var. ite, bu ayette ifade edildigi gibi, Ce-nab-1 Hak, ki.illi diist:Ur olarak, hayat alameti ve canhhg1 bulunma-yan, su, hava ve topraktaki maddelerden canh viicutlar1

  • 42 Siinuhat

    Mecusi s:ocuklanrun aslmda dogutan Mtisltiman olduklanm anlat-maktachr. Onun is=in s:ocukk:en vefat edenler cennete gideceklerdir.

    Arna bugiin pek s:ok devlet, fer& sorumlulugu esas ahru olmasma ragmen, maalesef baz1 irklara ve dinlere karI on yarg1 ile davrarul-maktachr. Hatta her millet ve

  • Siinuhiit 43

    ka bir sebebin neticesidir. 0 halde 0 (tek) s1fat cam degil, kifir de ol-sa, 0 zat cam olmaz ....

    Cemaat itibariyle goriiyoruz ki, ihtiras sarubi bir allS, intikam duygusuyla veya intikamc1 bir muhalefetle, arzuyu ihtiva eden bir fi-kirle demi ki: "islam par~alanacak!" veyahut "Hilafet mahvolacak!" S1rf o ugursuz sozi.inii dogru gostermek, gurur ve enamyetini tatmin etmek i~in, islam'm perianiyetini -Allah' a s1gmmm ... Allah korusun. -islami kardeligin bogulmas1m arzu eder. Hasmm ( diimamn) kafira-ne zulmiinii, ( akla) ha ya.le gelmez cerbezeli tevillerle adalet eklinde gostermek ister.,.

    Medeniyet-i haztra (gi.iniimiiz medeniyeti) itibariyle goriiyoruz ki, U ugursuz medeniyet oyle gaddar bir zuliim diisturunu insanhgm eline vermi ki, medeniyetin biiti.in giizelliklerini s1fira indiriyor. Melaike-i kiramm, "(Ya Rabbi) orada fesat ~1karacak ve kanlar doke-cek birisini mi yaratacaksm?" (Bakara, 30) ayetindeki endielerinin sir-nm gosteriyor.

    Bir koyde bir ham bulunsa, o koyii masumlan ile imha etmek ve-ya bir cemaatte bir asi bulunsa, o koyii, cemaati ~oluk- ~ocugu ile yok etmek veya Ayasofya gibi milyarlara deger mukaddes bir binay1, zalim kanununa ba egmeyen birisi girip s1gmsa, o binay1 harap etmek gibi, en dehetli vahetlere U medeniyet fetva veriyor.

    Acaba bir adam, kardeinin gi.inahtyla hak nazarmda mesul olma-dtg1 halde, nastl oluyor ki, bir koyi.in veya bir cemaatin binlerle masum-lar1, hi~bir zaman fena tabiatli ihtilalciden bo kalmayan bir ehirde ve-ya bir mahallede brilunan bir serke adamm isyamyla, hi~ mi.inasebet ol-madtg1 halde, o masumlar mes'ul tutuluyor, belki yok ediliyor? ..

    Bediiizzaman Hazretleri bu hususta daha sonra yazdig1 Mektubat Risalesinde, "~iiphesiz Biz insanoglunu kedm ve erefli ktlmiizdir.' (isra, 70) ayeti ile '~iiphesiz insan,

  • 44 Siinuhdt

    ni, biittin hayvanat nevilerinin muhtelif dereceleri kadar, bir tek nev' olan insan ile o vazifeleri gordiirmek irade etmi ki, insanlarm kuvfilarrna (kuvvet, meleke, duygu ve kabiliyetlerine) ve hissiyatla-rrna fitraten (yaratilltan) bir had (sum) birakmatru, fitri bir kay1t koymamt, serbest birakmt. Diger hayvanatm kuva ve hissiyatlan mahduttur (s1Illfhdir), bir kay1t altmdadtr. Hfilbuki, insanrn her ku-vas1, hadsiz bir mesafede dolair gibi, S1Illfs1z ve sonsuz olarak her tarafa gider.

  • Sunuhtit

    Aynen oyle de, sen, ilahl hane ve ilaru: gemi htikmiinde olan bir miiminin vticudunda iman, islimiyet ve komululc gibi dokuz de-gil, belki yirmi tane masum st.fat varken, sana zararh olan ve hou-na gitmeyen bir dill s1fat1 yiiziinden ona kin ve diimanhk bagla-makla, 0 manevi hane olan vticudun manen batmasma ve yaktlma-sma ve tahribine teebbiis ve arzu etmen, onun gibi al

  • Sunuhiit 47

    Kur'an'm Hakimiyet-i Mutlakas1 "Hep birlikte, Allafr'm ipine (Kur'an'a) slll1sila sanhn ve pan;alan-

    maym." ( Al.-i hnran, 103) ''Elif Lam Mim ... jte bu ki.taptlr ki., onda iiphe yoktur. Takva sahipleri ifin bir hidayettir~" (Bakara, 1-2)

    islam iimmetinin, dini hiikiimlere gosterdigi lakaythk ve ihmllin bence en mi.ihim sebebi Udur:

    islamiyet'in riikiinleri ve zarud hiikiimleri ki bunlar yiizde dok-sandir- bizzat Kur'an'm ve Kur'an'm tefsiri m:ihiyetinde. olan siinnetin mahdir. i~tihadl olan ihtilafu meseleler ise, yiizde on nisbetindedir.

    Kiymet~e ihtilafu meseleler ile zaruri hiikiimler arasmda biiyiik farkh-hk vardir. i~tihadi meseleler altm ise, otekiler birer elmas siitundur. Acaba doksan elmas siitunu on altmm himayesine vermek, mezcedip ta.bi ktlmak caiz midir? Cumhuru (halk toplulugunu), biirhandan (de-li! ve isbattan) ziyade, me'hazdeki (meseleye kaynak tekil eden ayet ve hadisdeki) kudsiyet imtisfile sevk eder. Miictehidlerin kitaplan vesile gibi, cam gibi Kur'an'1 gostermeli, yoksa vekil, golge olmamah. Man-tikc;a mukarrerdir ki, zihin, melzumdan (lazrm ktlman, yaptlmas1 ge-rekli bulunan eyden) tebei olarak ( dolay1s1yla) laznna ( liizumlu olana) intikal eder. Lazlffilll lazlffillla ise tabii olarak (intikal) etmez. Etse de, ikinci bir tevecciih ve kasd ile eder. Bu ise gayr-i tabiidir.

  • 48 Siinuhtit

    Mesela, hiikmiin me'haz1 olan eriat kitaplan melzfun gibidir. Delli olan Kur'an ise, liz1Il1c.hr. Vicdani harekete ges:iren vicdan olan kudsiyet, liz1Il1lc.hr.

    Cumhurun nazar1 kitaplara temerkiiz ettiginden ( odaklanc.hgm-dan), yalmz hayfil meyfil liz1Il11 hatrrlar. Lizlll1lll lizlffillll (kudsiyeti), nadiren tasavvur eder. Bu cihetle, vicdan likaytliga ahIr, donukluk peyda eder. Eger zaruriyat-1 diniyede ( dinin yaptlmas1 farz gibi mecbur olan hiikfunlerinde kaynak olarak) dogrudan dogruya Kur'an gosteril-se idi, zihin tabii olarak iniievvik-i imtisal (yapmaya ve yaamaya te-vik eden) ve vicdan1 ikaz eden ve lazlffi-1 zan olan "kudsiyete" intikal ederdi. Bu sliretle kalbe meleke-i hassasiyet (hassasiyet duygusu) gele-rek, imimn ihd.ratma ( uyarmalanna) karl sagir kalmazc.h.

    Demek, eriat kitaplan, birer effaf cam mihiyetinde olmak lazlffi gelirken, zamanm ges:mesi, taklids:ilerin hatas1 yiiziinden paslanip hi-cap olmulardir ( engel olmular). Evet bu kitaplar, Kur'an'a tefsir ol-mak lazlffi iken, bah bama tasnifat hiikmiine ges:milerdir.

    Dini ihtiyas:larda cumhurun (halkm) bakilar1ru dogrudan dogru-ya, mucizelik cizibesiyle parlak ve gi.izel olan ve kudsiyetle hfilelenmi bulunan ve diima iman vas1tas1yla vicdani ihtizaza getiren Ezeli Hita-bm timsali Kur'an'a s:evirmek liz1Il1dir. Bu da us: yol ile olur:

    1- Ya miielliflerin (islimi mevzularda kitap yazanlarm) hakkiyla layik olduklar1 derin bir hiirmeti, emniyeti tenkit ederek kmp, 0 ortii-yii gidermektir. Bu ise tehlikelidir, insafs1zhktir, zuliimdiir.

    2- Yahut, tedrid (yava yava) ve hususi bir terbiye ile Criat ki-taplarrm effaf bir tefsir sliretine s:evirip, is:inde Kur'an'1 gostermektir. Ges:mi miictehidlerin kitaplan gibi; Muvatta, Fikh-1 Ekber gibi ...

    Mesela, bir adam ibn-i Hacer'in kitaplarma baktig1 vakit, Kur'an'1 anlamak ve Kur'an'm dedigini ogrenmek maksadiyle nazar etmeli ... Bu ikinci yol da zamana muhtas:nr.

    3- Yahut cumhurun nazarrm, ehl-i tarikatm yaptig1 gibi, o ortii-niin iistiine s:ikararak, iistiinde Kur'an'1 gosterip, Kur'an'm hllis mah-ru yalruz ondan istemek bilvas1ta (bakas1 aracihg1 ile, dolaylSl ile) olan hiikfunleri vas1tadan aramaktir.

  • Siinuhiit 49

    Bir eriat filiminin vaazma nisbeten, bir tarikat eyhinin vaazmda bulunan tathhk ve cazibe, bu srrdan ileri gelir.

    Kararlattrtlrm ilerdendir ki, efkar-1 :1mmenin (kamuoyunun) bireye verdigi miikafat, gosterdigi ragbet ve tevecci.ih, ekseriya o C-yin kemlline nisbeten degildir; belki ona ihtiyas: derecesi nisbetindedir. Bir saatprun bir allameden ziyade iicret almas1 bunu teyit eder.

    Eger islarru cemaatlerin zarud din1 ihtiyas:lar1 bizzat Kur'an'a mii-teveccih olsa idi, o Kitab-1 Miibm, milyonlarca kitaba taksim olunan ragbetten daha edid bir ragbete, ihtiya

  • 50 Sunuhdt

    ber (s.a.s.) Efendimiz Kur'an'a ihtiramen ayaga kalkttlar. 0 dakikada U ayaga kalkmamn, iimmeti iqad i

  • Sunuhiit

    re, demek isabet ettiremeyebilirmi de ... Oyleyse mezheplerin is:in-deki is:tihadh mevzularda hata olabilirmi." diyerek boyle yanh ve hatah bir anlay1a ulaabiliyorlar. ~imdi siz, bu tahtieci anlayII avam arasma yayarsaruz, onlar da mezheplerin is:inde bulunan yi.iz-de doksan zarud ve kesin olan Kur'arli hiikiimleri bilemeyecekleri is:in, bu hatah gorme meselesini hepsine, yani-haa-Kur'an'm hii-kiimlerine de bilmeyerek yayabilirler. Amk neticedeki vehameti dii-iiniin.

    Boyle olunca, hara edebilecek insanlarm verdikleri hiikiim ve kararlar boyle bir halk iizerinde nastl tesirli olabilir? Onun is;in mezheplerde-ki hillciimlerde, ilgili meselelerde, bu hiikiim dogrudan Kur'an'mdrr, diye as:ikca kutsi kaynak gosterilmelidir ki, insanlar iizerinde tesirli ol-sun ve yaamaya tevik tekil etsin.

    Bediiizzaman Hazretleri, daha sonra yazdig1 25. Soz'de Kur'an'm kirk yonden mucize oldugunu ispat etmi ve Kur'an'm Iayik oldu-gu yiiksek mevkiye biitiin cihanm da erimesi is:in gerekli gayreti gostermitir ...

    Bu Siinfthat Risalesinden sonra yaztlan 28. Mektup'un 7. Mesele-sinde Bediiizzaman Hazretleri 6yle demektedir:

    "Eski Harb-i Umfuni'den evvel ve oncelerinde, sadik bir viliada goriiyorum ki, Ararat Dag1 denilen mehur Agn Dag1'nm altmda-yrm. Birden o

  • 52 Sunuhat

    'COnlann ileri aralarmda Uradir (istiare ve meveretledir)." ($flra, 38) ''i" hususunda onlarla istiare et._,_, (M-i hnran, 159)

    Tarih bize gosteriyor ki, islim (Miisli.imanlar) ne derece dine temes-siik etmi (yaplIDI) ise terakki etmi, ne vakit dinde zaaf gostermise gerilemitir. Baka dinlerde ise, bilakis, kuvveti (yani kuvvetli baglanma-lan) zamarunda vahet, zaaf gosterdiklerinde medenilik hastl olm~tur.

    Peygamberlerin \Ogunun ~arkta gonderilmi olmas1, kader-i Ezelinin bir remzi (iareti)dir ki, ~arkm hissiyatma hfilcim, dindir. Bu-giin Alem-i islamdaki tezahiidt da gosteriyor ki, Alem-i islarm uyan-drracak, U mezelletten kurtaracak, yine o histir.

    Hem de sabit oldu ki, bu devlet-i islamiyeyi (Osmanh Devletini) biitiin oldiiriicii miisademata (vu~malara) ragmen, yine o his muha-faza etmitir. Bu hususta Garba (Batiya, Avrupa'ya) nisbetle ayn bir hususiyete mfilikiz; onlara kiyas edilemeyiz.

    Saltanat ve hilafet gayr-1 mi.infek (birbirinden ayrtlmaz), miitte-hid-i bizzattlr (aslmda birliktedir) .. Cihet muhteliftir. Binaenaleyh, bi-zim padiahmuz, hem sultandir, hem halifedir ve Alem-i islarmn bay-ragidrr.

    Saltanat itibariyle otuz milyona nezaret ettigi gibi, hilafet itibariy-le ii~ milyonun arasmdaki nilram db1tarun aksettigi aynas1, dayan-ma noktas1 ve medetkan (kurtanc1s1) olmak gerektir.

    Saltanatl sadaret (sadrazamhk, babakanhk), hilafeti meihat (ey-hiilislamhk) temsil eder.

    Sadaret us: miihim ilraya bizzat istinad ediyor, yine kifayet etmi-yor. Halbuki boyle incelemi ve \Ogalrm miinasebetler i\inde, i\tihadlardaki rniithi anari, islanu fikirlerdeki dagrmkhk:, fasid rnede-niyetin miidahalesiyle ahlak:taki miithi gerilerne ile beraber, Meihat

    (~eyhiilislamhk) taraf1 bir ahsm is:tihadma terk edilmi. Ferd harid tesirlere karI daha az mukavernetlidir. DI tesirlere ka-

    ptlmakla \Ok dinl hiikiimler feda edildi. Hern nastl oluyor ki, ilerin basitligi taklid ve teslim cari oldugu

    zamanda, velev ki intizamsiz olsun, yine Meihat bir ilraya, en azm-dan kazaskerler gibi, miihim ahsiyetlere istinad ederdi. ~imdi i basit-

  • Siinuhlit 53

    likten

  • 54 Sunuhtit

    Sadaret, Meihat, iki cenahnr (kanatnr). ~u devlet-i islamiyenin bu iki cenalu birbirine eit ve denk olmazsa, ileri gidilmez. Gidilse de, boyle fasid (bozuk) bir medeniyet is=in mukaddesanndan soyunup s1y-nhp s=ikmak gerekir.

    ihtiyas= her iin iistadidir. ~oyle bir liraya ihtiyas= iddetlidir. Hilafet Merkezinde kurulmazsa, mecburen baka bir yerde teel

  • Siinuhiit

    Onun i

  • 56 Siinuhfit

    Sadece bunlar degil, anne karrundaki beyin gibi hassas organlar1 oziirlii ceninlerin durumlar1 ne olacak? Ve benzeri sorular, yani es-ki donemlerde i

  • Siinuhtit

  • 58 Siinuhiit

    den ge

  • Siinuhat 59

    Ruyada Bir Hitabe Melli ve hatirda kalan sozleri aynendir. 1335 (1918) senesi Eyliil'iinde, dehrin hcidisatl11111 verdigi yeis ile,

    iddetle muzdarip idim. ~u kesif zuliimat ic;inde bir nur anyordum. Manen riiya olan yakazada (uyamkhk halinde) bulamadnn. Hakikaten yakaza olan riiya-y1 sadikada bir ziya gordiim. Tafsilati terkederek, yal-mz bana soylettirilmi noktalar1 kaydedecegim. ~oyle ki, bir Cuma ge-cesinde uyku ile filem-i misfile girdim. Biri geldi, dedi: - Mukadderat-1 islam ic;in teekkiil eden bir Meclis-i Muhteem seni istiyor.

    Gittim, gordiim ki, miinevver, emsilini diinyada gormedigim, se-lef-i silihinden ve (ge

  • 60 Siinuhiit

    ruhte ile kendini yek viicud olan Alem-i islama fedaya vazifedar ve hilafete bayraktar gormii olan bu devlet-i islamiyenin felaketi, Alem-i islfurun gelecekteki saadetiyle telili edilecektir.

    Zira, U musibet, hayat mayanuz ve ab-1 hayatmuz olan uhuvvet-i islamiyenin inkiMiru ve ihtizazrm harikulade luzlandirdi. Biz incinirken Afem-i islam aghyor. Avrupa ziyade incitse, bagiracaktir. ~ayet olsek, yirmi (yirmi milyon) olecegiz, ii

  • Siinuhiit 61

    Dedim: -

  • 62 Sunuhdt

    Alem-i islanun U medeniyete kar1 c;ekimserligi ve soguk davran-mas1 ve kabulde rorlanmas1 dikkat c;eken bir noktadrr. Zira istigna (bakasma ihtiyac; duymama), ve istikliliyet hassas1yla miimtaz olan e-riattaki ilahl hidayet, Roma felsefesinin dehas1yla atlanmaz, imtizac; etmez, asimile olmaz, tab! olmaz.

    Bir astldan ikiz olarak dogan eski Roma ve Yunan'm iki dehfilar1, su ve yag gibi uzun zaman gec;tigi, medeniyet ve Hiristiyanhk mezcedip birletirmek ic;in c;ahtig1 halde, yine istiklfillerini muhafaza ettiler. Ade-ta tenasiih gec;irerek o iki ruh imdi de baka ekillerde yaiyorlar. On-lar ikiz iken hem de onlan birletirecek sebepler varken birleme ger-c;eklemezse, eriatin ruhu olan hidayet nuru da, o karanhk ve zilim medeniyetin esas1 olan Roma dehas1yla hic;bir vakit mezcedip oluna-maz ve yutulamaz ...

    Dediler: -~eriat-i Gard.'daki medeniyet nastldir? Dedim:

    -~eriat-1 Ahmediye'nin (s.a.s.) tazammun ettigi ve emrettigi me-deniyet ise ki, U haz1r medeniyetin ortadan kalkmasmdan sonra inki-af edecektir. Onun, menfi esaslan yerine miisbet esaslar vaz' eder (ko-yar).

    ite nokta-i istinad, kuvvete bedel haktir ki, e'ni adfilet ve tevaziindiir ( denklik ve eitliktir).

    Hedef de menfaat yerine fazilettir ki, e'ni muhabbet ve tecaziib-diir (birbirine karl duyulan yakmhk hissidir.)

    Cihetii'l- Vahdet (birlik ve birletiricilik yonii) de irkc;1hk ve milli-yet yerine, dlnl, vataill ve s1mfi d.b1tadir ki, e'ni samimi uhuvvet ve karihkli sulh ve haricin tedviiziine karl yalmz miidafaadir. Hayatta cidal ve c;arpima diisturu yerine yardimlama diisturudur ki, e'ni itti-hat ve tesaniiddiir ( dayammadir).

    Heva yerine hiidadir ki, e'ni insaniyet yoniinden terakki ve rUhen tekamiildiir. Heva ( nefsam, kotii arzulan) tahdid eder ( slllrlar), nefsin siifli, adl hevesatlrun kolaylatirtlmasma bedel, ruhun ulvi hissiyatlm tatmin eder.

  • Sunuhat 63

    Demek, biz maglubiyetle ikinci cereyana taktldik ki, mazlumlann ve cumhurun cereyarudir. Bakalanndan yiizde seksen. fakir ve maz-lumsa; islam'dan doksan, belki doksan betir.

    Alem-i islam U ikinci cereyana kar1 lakayd veya muanz kalmak-la hem istinads1z, hem biitiin emegini heder, hem onun istilas1yla is-tihfileye maruz kalmaktan ise, akilli davrarup onu islanu bir tarza c;evi-rip, kendine hadim ,ktlmaktir. Zira diimanrn diimaru, diiman kaldik-c;a dosttur. N astl ki, di.imarun dos tu, dost kaldikc;a diimandir ...

    ~u iki cereyan birbirine zit, hedefleri zit, menfaatleri zit oldugun-dan; birincisi dese "01!", digeri diyecek "Diril!" Birinin menfaati za'.' rar, ihtilaf, tedenni, zaaf, uyumam1z1 gerektirdigi gibi; otekinin menfa-atl da, kuvvetimizi, ittihadimm bizzarure iktiza eder.

    ~ark husftmeti,. islam'm inkiafllli boguyordu, zill oldu ve olmah. Garb husftmeti, islam'm ittihadma, uhuvvetin inkiafma en miiessir se-beptir, blli kalmah.

    Birden o meclisten tasdik emareleri tezahiir etti. Dediler: -Evet, iimitvar olunuz. ~u istikbal inktlab1 ic;inde, en yiiksek giir

    sada, islamm sadas1 olacaktir! .. Tekrar biri sordu: -Musibet, cinayetin neticesi, miikafatln mukaddimesidir. Hangi fi-

    iliniz ile kadere fetva verdirdiniz ki, U musibetle hiikmetti. Umftmi musibet ekseriyetin hatasmm neticesidir. Hazrrda miikafatllllz nedir?

    Dedim: -Mukaddimesi lie; miihim erkan-1 islimiyedeki ihmllimizdir. Na-

    maz, oruc;, zekat... Zira, yirmi dort saatten yalmz bir saati, be vakit namaz ic;in Hllik Tefila bizden istedi. Tembellik ettik; be sene yirmi dort saat talim, meakkat, tahrik ile bir nevi namaz ktldirdi.

    Hem senede yalmz bir ay oruc; ic;in nefsimizden istedi. Nefsimize ac1dtlc; keffareten be sene orucr tutturdu.

    Ondan, krrktan yalmz biri, ihsan ettigi maldan zekat istedi. Cim-rilik ettik, zulmettik, 0 da bizden y1g1lm1 zekati aldi.' Ceza, amel cin-sindendir.

  • 64 Siinuhat

    Hazrr miikafatmuz ise: Fastk, giinahkar bir milletten, bete bir olan dort milyonu velayet derecesine

  • Siinuhat 65

    nu iltizam enni degildir), belki muahaze edilmez. Bilhassa iki cihetle kuvveti, haris: cereyarun miisbet ve zaafina inzimam etse, harici kendi-ne UUrsuz bir filer edebilir.

    Dediler: -Dinsizligi gormiiyor musun, meydan ahyor. Din nfuruna meyda-

    na s:ikmak lazrm. -Evet, lazrmdtr. Fakat kat'i bir art ile ki, bu hususta harekete ge-

    s:iren, ak-1 islc1miyet ve hamiyet-i diniye olmah. Eger harekete ges:iren ve tercih sebebi, siyasets:ilik veya tarafgirlik ise, tehlikelidir. Birincisi hata da etse, belki affolunur. ikincisi isabet de etse, mes'uldiir.

    Denildi: -Nastl anlanz? Dedim: -Kim fasik siyasetdalll1, dindar muhalifine, su-i zan bahaneleriyle

    tercih etse, harekete ges:iren siyaset~iliktir. Hem umumun mukaddes mah olan dini, inhisar zihniyetiyle kendi meslekdalanna daha ziyade has gostermekle, kuvvetli bir ekseriyette dine aleyhtarlik meyli uyan-dtrmakla nazardan diiiirmek ise, harekete ges:iren tarafgirliktir.

    Mesela, iki adam d6giiiirler. Biri, zay1f diiecegini hissederken, elindeki Kuran'1 kaviye uzatmakla himayesini davet edip, kavi bir ele vermek lazrmdtr. Ta beraber ~amura diimesin. Kur'an'a muhabbetini, hiirmetini gostersin. Kur'an'1, Kur'an oldugu is:in sevsin. Eger kavinin karIsma siper etse, himayet damarrm tahrik etmeye bedel, hiddetini celbeder. Kur'an'1 kavi bir hadimden mahrum birakmakla, zayif bir el-de beraber yere- diierse; o, Kur'an'1 kendi nefsi is:in sever demektir.

    Evet, dine imfile etmek (meylettirmek) ve iltizama tevik etmek ve clini vazifelerini ihtar etmekle dine hizmet olur. Yoksa, "Dinsizsiniz" dese, onlan tecaviize sevketmektir. Din dahilde menfi tarzda kullarul-maz.

    Otuz sene halife olan bir zat, menfi siyaset namma, istifade edildi zanmyla eriata gelen tecavlizti gordtintiz. Acaba imdiki menfi siyaset-

    ~ilerin fetvalarmdan istifade edecek kimdir, bilir misiniz? Bence is-lfurun en edid hasrmdtr ki, hans:erini islfurun cigerine saplamlt1r.

    Dediler:

  • 66 Siinuhtit

    -ittihad ve Terakki'ye edid bir muanz id.in. Neden imdi suk.Ut ediyorsun?

    Dedim: -Diimanlann onlara hiicumlarlillil iddetinden. Diimamn hedef-i

    hiicumu, onlann hasenesi (iyiligi) olan azm ii sebattJ.r ve islc1miyet dii-mamna zehirleme vas1tas1 olmaktan feragattdtr. Bence yol ikidir: Mizamn (terazinin) iki kefesi gibi .. Birinin hafifligi, obiiriiniin agirh-gma ge

  • Sunuhdt 67

    Mesela, ihtirash bir intikam veya intikamc1 bir muhalefet duygu-suyla bir kere demi: ''islam maglup olacak, islam'm kalbi par~alanacak." S1rf o miirfil ruhtan gelen, yalanci fikirden ~ikan ugursuz soziini.i dogru gostermek i~in, islam'm maglubiyetini, islam'm perianhgrm ar-zu eder, alkilar, hasmm (islam'm diimanmm) darbesinden lezzet ahr.

    ite U alkil ve gaddar lezzet ahidir ki, yarah olan islam'1 miikill mevkide birakmi. Zira, han~erini islam'm cigerine saplami olan ha-srm, "Si.ikllt et .. " demiyor. "Alkila, lezzet al, beni sev'' diyor, onlar1 mi-sal gosteriyor.

    ite size dehetli bir gi.inah ve zuli.im ki, ancak hairdeki mizan tar-tabilir. Var git sen buna gore mukayese yap ...

    Denildi: -Maglubiyet malfundu, biz bilirdik, bilerek bizi belaya atttlar ... Dedim: -Acaba Hindenburg gibi dehetli insanlar nazarma nazari kalrm

    olan harbin netice ve hedefi, sizin gibi acemilere nastl malfun ve bedihl olabilir. Acaba fikir dediginiz ey (Allah'a s1gmmz) arzu olmasm? ba-zen zilimane ahsi intikam, arzuya fikir suretini giydirir.

    Yahu, pis bir ~amura diimiisi.ini.iz, misk-i.i anber diye yi.izi.ini.ize gozi.ini.ize bulatlrmaya ne mana var?

    ite misllilerin mi.inevver gece Meclisinde ve di.inyevilerin karanhk gi.indi.iz mahfelinde aktldan akma degil, kalbden ~ikan beyanatlm: ister-sen kabul et, istersen etme - anlamak artiyla. ister al gll-i kablll~i ca-ne, (can kulag1yla dinleyip kabul et), ister hiddet et.

    Riiyada Bir Hitabe bahg1 altmda anlattlanlar, aslmda enteresan bir olaydtr. Abdiilzaziz ed-Debbag Hazretleri de, el-ibriz isimli kitap-ta Divan velilerinden bahsetmekte, bunlann Arafat'ta bazen Pey-gamber Efendimiz (s.a.s.) bakanhgmda bazen da Divan bakaru-nm riyasetinde toplandtldanm soylemektedir. Kendisinin de kattldt-g1 anla~tlan bu toplanuya, hayatta olan divan velilerinin chmda ve-fat etmilerden kattlanlarm durumlarrm; diinyevi konular konuU-lurken, siikUt etmelerinden, hep aym ekil ve ktyafet iizere kattlma-larmdan, ay Itgmda gOlgelerinin diimemesinden anladtgrm ifade ediyor.

  • 68 Siinuhat

    Bediiizzaman Hazretlerinin anlatt1g1 toplannrun farkh oldugu anla-Ihyor. Cenab-1 Hakk'm, her yiiz senede bir islamiye'i o asrm duru-muna gore, dinin asillarma hi

  • Siinuhtit

    var olunuz. ~u istikbal inktlab1 i

  • 70 Siinuhiit

    Onlar, hep yuk.ar1da ve nefislerimizin kusur ve kirli arzularmdan s:ok yiikseklerde durmah ve tutulmahdir.

    Bizi sav3_a sokan ittihad ve Terakki'nin is:in maglubiyetten sonra aleyhinde niye konllmadigi "ittihad'a edit bir muanz idin, neden imdi si.ikllt ediyorsun?" eklinde bir soru ile kendisine so-rulmaktadrr. Burada da, ifrat ve tefritler kar1smdaki her zamanki tavnrn ortaya koyar. Onlarm bi.itiin hatalarma karihk azim ve se-batlarlill takdir eder. Zaten diimanlarm da, bu azim ve sebati he-def edindiklerini soylemektedir.

    Frrkacihk mevzuunda da, particilerin memleket menfaati is:in fikir-lerinin birlemesi gerektigi noktalarda bile, nastl bir uzl3_maz tu-tum sergiliyebildikleri, fikir s:izgilerinin degil illkede, ki.ire-i arzda bile bir kaVUma noktalarmm bulunmadiglill soylemektedir. Daha sonra yazdigi Mektubat isimli eserinin Uhuvvet esaslarlill anlatrr-ken "Beinci Vecih"te 6yle demektedir:

    "Hayat-1 imaiyece, inat ve tarafgirlik gayet mtizrr oldugunu be-yan eder. Eger denilse: 'Hadiste iimmetimin ( alternatif sunma manasmda) ihtilaf1 rahmettir.' buyurulmU. Thtilaf ise tarafgirligi gerektiriyor. Hem tarafgirlik maraz1, mazlum avami, zalim havas-sm (ii.st tabakanm) errinden kurtanyor. yiinkii bir kasabanm veya koyiin havass1 ittifak etseler, mazlum avami ezerler. Tarafgirlik olsa, mazlum bir tarafa iltica eder, kendisini kurtanr. Hem fikirlerin s:ar-ptmasmdan ve aktllarm farkh alternatif sunmalarmdan, hakikat ta-mamiyle tezahiir eder.

    Elcevap:

    Birinci suale deriz ki: Hadisteki ihtilaf ise, miispet ihtilafur. Yani, her biri kendi mesleginin tamir ve revac1 is:in ugrarr. Bakasmm tahrip ve iptlline degil, belki tekmil ve 1slahma s:alirr. Arna menfi ihtilaf ise - ki garazkarane, di.imancasma birbirinin tahribine s:ali-maktrr. - hadisin nazarmda merduttur. yiinki.i birbiriyle bo~anlar, miisbet hareket edemezler.

  • Siinuhdt

    ikinci suale deriz ki: Tarafgirlik eger hak namma olsa, hakhlara s1-gmak olabilir. Fakat imdiki gibi garazkarane, nefis hesabma olan tarafgirlik, haksizlara s1gmaktrr ki, onlara dayanma noktas1 tekil eder. yiinkii, garazk:1rane tarafgirlik eden bir adama eytan gelse, onun fikrine yardim edip taraftarhk gosterse, o adam o eytana rah-met okuyacak. Eger kar1 tarafa melek gibi bir adam gelse, ona -h~alanet okuyacak derecede bir haksizhk gosterecek.

    U

  • Sunuhtit 73

    Riiyamn Zeyli Riiya hacda si.ikllt etti.

  • 74 Siinuhiit

    "Ri.iyada Bir Hitabe"de, Birinci Dtinya Sav:11'nda Miisliimanlann b:lrna gelen bu maglubiyet musibetinin sebebi sorulmlltu. Musi-bet, giinahlara kefarettir. Onun is;in, orada meselenin kefaret yonii anlattlrmn. Hfilbuki, baz1 gtinahlar gazap-1 illlii'yi celbeder. Gazap ise gtinahlara kefaret degil; billlis giinahlarrn

  • Siinuhat 75

    Evet, efkatli tavuk cesareti, hamiyetli kes:inin izdirari edati gibi fitd bir heyecan, demir giillede su gibi zulmiin soguk Hfirane diiman-hgma maruz kalchks:a her Cyi pars:alar. Rus mojikleri buna 3.hittir.

    Bununla beraber imanm maruyetindeki harikulade ehamet (baha-dirhk, yigitlik), izzet-i islamiyenin tabiatmdaki diinyaca takdir edilen ecaat, islami kardeligin uyanmas1yla her vakit mucizeler gosterebilir.

    Bir giin olur elbette dogar ems~i hakikat. Hi~ boyle miiebbed mi kahr zulmet-i filem?

    Bu bOltimde, zaruretlerin mahzurlu olan eyleri haram iken miibah hale getirdikleri gibi, miikilatlan kolaylatmhklan serlevha eklinde meselenin bama yaztldtktan sonra, konunun izahma ge9J.mekte.

    Mesela deyim olarak "tavuk gibi korkak" deriz, ama civcivleri teh-likeyle karilamca o korkak tavuk, mandalara diklenir, hatta arsla-na saldmr. Kafasllli kapnrmak tehlikesini goze ahr, ama yavrularllli vermek istemez.

    Hiiseyin Rahmi Giirpmar'm anlattig1 gibi, bir boa ytlaillillil kafesi-nin ic;:ine canh bir kec;:i atthr. Boa ytlam onu yiyip yutmak ic;:in saldi-rmca, o da boynuzlar1 ile direnerek ytlam perian eder. N eticede bir kenara c;:ekilmek zorunda kalan ytlanm bu halini gorenler, "Bu kes:i yaamay1 hak etti." diyerek onu Oltim kafesinden diarl c;:ikar1rlar. ite, zorda kalan kec;:ide gorillen harika bir kahramanlik.

    F1trat yalan soylemez. Soguk sifrrm altma diiiince SU donar, buz olur. Su, buz olunca suyun hacmi geniler ve fazla yer kaplar. Bu, suyun fitratidir. F1tr! meyiller ise biitiin mukavemetleri krrar. De-mir, sudan c;:ok kuvvetli ve mukavemetlidir. Arna demir giille is:ine suyu koysamz ve sif1nn altinda bir soguga maruz b1raksaruz, 0 yu-ffillak su, "Bana fazla yer lazim." diyerek genleecek, buna karl di-renmeye s:ahan demir de nihayette parc;:alanacaktir.

    Bu orneklerde oldugu gibi; efkatten dogan cesaret, zorda kalma-nm ve c;:aresizligin verdigi kahramanlik, fitr! heyecan, zulmiin soguk husumetlerine maruz kaldtkc;:a, elbette her eyi pars:alayacak derin bir infialle kendini gosterecektir. islam diinyaslillil her zaman is:in

  • 76 Siinuhat

    babahguu yaprm olan bu vatarun insanlan, elbette kend:ilerine dii-eni yapacak, miittefikleri olan Almanlardan aynhp tek balarma kalsalar bile, diinyaya meydan okuyacaklarchr. Evet, bunu yaprm, baarmIlarchr. Elbette, zulme direnen Rus mojikleri (koylilleri) ka-dar olsun bir direni gostermeleri her zaman beklenirdi.

    Ayn.ca, bizde biitiin ciharun bildigi ve takdir ettigi islanu izzetten gelen bir cesaret ve yigitlik de varchr. islam kardqliginin uyanma-s1yla, bu kahramanhk duygusu da her zaman harikalara mazhar ol-mlltur; bundan sonra da olacaknr ...

    Bu hususta Bediiizzaman Hazretleri, KurtulU Sava'llllll miicade-leleri srrasmda yazchgi "Lemaat'' isimli manzum eserinde de C>yle demektedir:

    "Alem-i islam cihachnm, zaman olarak iki yiiz senelik, melcln ola-rak da iki yiiz giinliik miidafaa tarzmda bir harp ve darp cephesi za-ten daima varch. En son siper ise, bu yeni senede hem Eskiehir idi ... Zalim kafirin en son taarruzu da, bu cephede hemen krrtlch. Nastl ki, devletlerin haysiyet ve evketi, kuvveti ile inach, bir terazi ile tarnhr. Derfillim ve mark gibi iktisat ol~iiyle derecesi bilinir. Oyle de, milletlerin izzetinin diregi, hem de hayat tarzlan bir mi-zan ile tarttlrr .. Mizan, baki tarz1drr; bakmak ise barometredir. Ya-rah mazlum adarmn (his:bir direni gostermeden) iimitsizce ferya-ch, f'akirane bakit, zilletine bir ols:fidiir. Fakat, limit is:inde intikam duygusuyla bakit, izzet ve onuruna bir mikyasnr. Ey islam filemi, dinle ayet ne diyor, neye iaret ediyor: 6liim korkusu, oliim getirir; hayat hirsi da zilleti... ( ... ) ~ehit bir velidir. Cihachrmz eskiden farz-1 kiraye idi. -5imdi farz-1 ayn olmll, belki muzaaf (katmerli) bir farz ( efraz, farzlar iistii farz). Hae ve zekatta oldugu gibi, cihattaki ni-yetin tasarrufu pek az. Hatta niyetin olmaytl da niyet hiikmiinde olur. Zira astl, h:1kimdir. Demek niyetin z1dch, katiyetle sabit degil-se, cihach netice verir."

  • Sunuhat 77

    Birka~ Vecize Hevesat-1 nefsaruye ile erkeklerin kadmlamas1, kadmlarm hayasiz-

    ltlda erkeklemesine sebep olur.

    F1trattan ve fitr! olandan aynlmamak gerekir. Peygamber Efendimiz ( s.a.s.) erkek s:ocuklan ile kiz s:ocuklanrun giyinme ve ~amlanna, hatta elbiselerinin renklerine kadar bir disiplin getirmitir. Boylece, baz1 duygulann sapmasrm onleyecek tedbirleri soylemitir. Erkekler, erkekligin gerekli sm1rlarrm bilmezlerse, bir boluk brrakir ve kadm-larm yanli davranmas1 is:in zemin ve imkan haz1rlami olurlar.

    Merak, ilmin hocas1dir.

    Bir ey ogretmek istiyorsak, once merak duygusunu tahrik etmeli-yiz. 6grencimiz 0 zaman, meseleyi daha iyi ogrenir.

    ihtiyac;, medeniyetin. iistadidir.

    Peygamberimiz (s.a.s.), sadece toprakla ve hayvanc1hl

  • 78 Siinuh
  • Sunuhdt

    Bediiizzaman Hazretleri bunu anlat:Irken, ''Her insan i

  • 80 Siinuhtit

    ve zllimce diimanhklardir. Bu hususta Bediiizzaman Hazretleri Lemaat'da 6yle demektedir: "Eger desen 'Nedendir, islamiyet, pek garip diitii de, zayif oldu; izzeti kayboldu. Saadeti batt:J.. Talihi gu-rup etti. Ytldiz1 dogmadi?' Ben de derim ki, onun sebebi, Garp'a karI istihsan (begenme) muhabbetimiz oldu. Biz, ugursuz bir mu-habbetle Garb'a yoneldik. islamiyet giineini de, guruba yiiz tuttur-duk. Garbtan edit bir nefretle ne vakit yiiz s:evirip -5ark'a bir mu-habbetle cidden tevecciih etsek, evket-i islamiyet'in kameri parla-yacak, islamiyet giinCinden nurunu alacak ve dag1tacaktir. Hillli de yiikselip yticelecektir. Aldandik, hata ettik; muhabbeti hiris:te, husfuneti dahilde sarf ettik, hem de Avrupa'ya muhabbetimiz gibi ... diitiik. Kalkmak is:in, bunlar1 bedyi etmek lazimdir. Hata ettik de gordtik." Yalruz burada dikkat edilecek bir husus var. Garp (Ban) ve-ya Avrupa derken;:Ostad; Avrupa'yi ikiye ayirmaktadrr: "Yanh an-latlmasm, Avrupa ikidir. Birisi, Isevilik din-i hakikisinden ve islimi-yet'ten aldig1 feyiz ile insanhgm ictimai hayatina faydali sanatlar1, adalet ve hakkaniyete hizmet eden fenleri takip eden Avrupa'ya hi-tap etmiyorum. Belki, tabiat (natiiralist) felsefenin zulmetiyle, me-deniyetin giinili ve kotiiltiklerini iyilik ve giizellikler zannederek in-sanhgi sefiliete ve dalfilete sevk eden bozulmll ikinci Avrupa'ya hi-tap ediyorum. ~oyle ki, bil ey ikinci Avrupa! Sen, sag elinle sakat ve sapkm bir felsefeyi ve sol elinle sefih ve zararh bir medeniyeti tutup

  • Sunuhat

    biiti.in elemleri de ondan meydana gelen bir b!pre insana hangi sa-adeti temin ediyorsun? Acaba, ge

  • DEVA-UL YB'S

    B ismillahirrahmanirrahim... ''BazlfllZ baz1smm giybetini yap-masm" (Hucurat, 12) buyuran Allah'a hamdolsun ... "Kim, in-sanlar hela.k oldu, insanlar hela.k oldu, diyerek hela.ket ve fela.ket dellalhg1 yaparsa, ite insanlarm en ~ok hela.k olam odur." diyen Muhammed Aleyhisselama Allah'm salat ve selami olsun ...

    ~u zamarun mederu engizisyonu miithi bir vesile ile, baz1 zihin-leri atlamakla, bir la.srm namerU evladiru meydana getirip, islimiye-te kaq1 kinini ve intikam hissini icra eder. Diyanetsizlige veya Iaiiblli-lige veya Hiristiyanhga temayille veya islimiyet'ten liphe ile sogutma-ya bir kap1 a\mak ister.

    ite o desise Udur: "Ey Miisltiman! Bak, nerede bir Miislim var-sa nisbeten fakir, gaftl ve bedevldir. Nerede Hiristiyan varsa, bir dere-ce mederu, uyanmI ve ehl-i servettir, demek ... " ha ahiri ...

    Ben de derim ki: -Ey Miislliman! Biri madru, biri manev1, Avrupa iistiinliigunlin iki

    sebebinin U miithi neticesiyle, o neticenin tahrib\i tesirine karI, mevcudiyetimizin h3.mlsi olan islimiyetten elini gevetme, dort el ile sartl. Yoksa mahvolursun.

    Evet, biz aag1ya iniyoruz, onlar yukanya s:ila.yor. Bunun iki sebe-bi vardir. Biri maddi, biri manevidir.

    Birinci sebep: Umum Hiristiyanlarm kilisesi ve hayat madeni olan Avrupa'nm fitd vaziyetidir. Zira dardir, gtizeldir, demir madenidir, gi-rintili, \ila.ntilldir. Deniz ve nehirleri bagirsaklar1dir, soguktur.

  • 84 Siinuhdt

    Evet, Avrupa, yeryiiziiniin ellide biri iken, insanlann bete birini fttd letafetiyle kendine s:ekmi. Hikmetten sabittir ki, niifus s:oklugu-nun bir yerde toplanmas1, ihtiyas:lan netice verir. Gorenek gibi s:ok se-bepler ile s:ogalan ihtiyas:lar, zeminin bitki bitirme giiciine s1g1maz.

    ite U noktadan ihtiyas:, sanata ve merak ilme ve stkmtl sefahet vas1talanna hocahk edip talime balarlar.

    Evet, sanat fikri, marifet meyli, niifus s:oklugundan s:1kar. Avru-pa'mn darhg1, deniz ve nehirleri olan tabii nakil vas1talar1Illll is:inde do-lamas1 sebebiyle, kartltklt tantmalar ticareti, yardtmlamalar ortak s:ahmalar1 netice verdikleri gibi, temaslar dahi telahuk-u efkan (fikir-lerin birbirine yard.mum), rekabet de miisabakalan dogururlar.

    Biitiin sanayiin anas1 olan demir madeni, s:oklukla is:inde bulundu-gundan, o demir, medeniyetlerine oyle silah-1 kuvvet vermitir ki, diin-yamn biitiin medeniyet enkazlarrm gasbedip yagmalayarak, gayet agrr basn; zeminin mizantmn dengesini bozdu.

    Hem de hereyi ges: almak, ges: brrakmak durumunda olan mute-dil soguklugu, s:ahmalarma sebat ve metanet verip, medeniyetlerini devam ettirmitir.

    Hem de ilme dayanarak kurulmu olan devletlerin teekkiilii, kar-thklt kuvvetlerinin VUfUIDas1, gaddarca istibdatlarlillll taciz edici halle-ri, engizisyonane taassublarlillll aksiil-amel yapan tazyikleri, miitevazi (birbirine denk) unsurlarlillll rekabetle miisabakalar1, Avrupahlarm isti-datlarrm inkiaf ettirip, meziyetlerini ve milliyet fikrini uyandtrdt.

    ikinci sebep: Nokta-i istinaddtr. Evet herbir Hiristiyan ballll kal-dtnp, zincirleme ve is: is:e girmi maksadlarm birine el atsa arkasma ba-kar ki, dayanacak, kuvve-i manevisine daima imdat edip hayat verecek, gayet kuvvetli bir nokta-i istinad goriir. Hatta en agrr ve en biiyiik i-lere kart meydan okuyup savamaya kendinde kuvvet bulur.

    ite, o dayanak noktas1, her taraftan ellerini uzatan dindalarmm hayat damarlarma kuvvet vermeye ve Miisliimanlarm en can alacak da-marlanru kesmeye her vakit amade ve dessas, medeni engizisyon taas-subu ile, maddeciligin ( materyalizmin) dinsizligi ile yogrulmu ve me-deniyetlerinin galebesiyle mest-i gurur olmu silahh bir kitlenin ktlas1 veya biiyiik bir kilisesi olan Avrupa'mn medeniyetidir.

  • Deva-iii Yes 85

    Goriilmi.iyor mu ki, en hiirriyet-perver maskesini takan, (i.G.) eli-ni uzatip anyor. Nerede Hiristiyan bulsa, hayat veriyor. ite Habe, Sudan. ite Tayyar, Artlll. ite Liibnan, Huran. ite Masar ve Arna-vut. ite Kurt ve Ermeni, Tiirk ve Rum ila arnri ...

    Elhastl: Onlan canlandtran emeldir ve bizi oldiiren iimitsizliktir. Mehurdur ki, biri demi: "Eger bir dayanma noktas1 bulsam, ki.ire-i zemini yerinden oynatmm." Bu faraziyede acip bir nokta vardtr. De-mek bu kii

  • 86 Sunuhat

    yiiklenme arzusu, fedakarhk seciyesi yerine, kendi bama ve kendi bil-digine hareket etme temayillii koyup; hamiyetsizligini, astlsizhgrm gosterdiginden, hakikat nazarmda oyle bir cam ve nefrete hedef olm~ olur ki, mesela, birisi Paris'te sef:lhet fileminde bir filUfte ( iffetsiz) ma-damm boyuna posuna uygun goriip begendigi bir elbiseyi, c:lmide muhterem bir hocaya giydirmeye

  • Deva-ii! Yes 87

    Ey birader! Hiristiyan fileminin iisriinliigune sebebiyet veren ihti-yarlanu olan sebeplere mukabil, gene;, dine; sebepler bizde inkiafa balarruttr. Baka bir kitapta tafsilattyla anlatrmnm.

    Bir hikaye: Bundan on sene evvel (Rumi 1326, Milam 1910 senesinde) Tif-

    lis'e gittim. ~eyh Sanan tepesine

  • 88 Siinuhiit

    - Tahsile gitmiler. ite Hindistan, islam'm istidadh bir evladidir; ingiliz lise mektebinde 'rahiyor. M1S1r, islam'm zeki bir mahdumudur; ingiliz mekteb-i millkiyesinden (siyasal bilgiler fakilltesinden) ders ah-yor. Kafkas ve Tiirkistan, islamm iki bahadir ogullandir; Rus mekteb-i harbiyesinde talim ahyorlar. ila iliiri ...

    Yahu, U asilzade evlatlar, ehadetnamelerini ( diplomalarrm) al-diktan sonra, herbiri bit kitanm balila ge'recek, muhteCffi adil peder-leri olan islamiyetin bayragrm kemfilatm ufuklarmda dalgalandirmak-la, kader-i ezelinin nazannda, felegin inadina, insanlardaki hikmet-i ezeliyenin smrm ilan edecektir!..

    ite hikayemin yans1 bu kadar ...

    "Neme lazrm" ve "Nefsi nefsi" dedirten hfilet-i rllhiyeyi, bir tem-sil ile beyan edecegim:

    Felegin tokadim yemi, perian, fakat asil bir airetten bir cesur adam ile talihi yaver, felegi miisaid, diger bir airetten bir korkak ile bir yerde rast gelirler. Kar1likh ogiinme ve miinazara balar.

    Evvelki adam balll1 kaldmr, airetinin zelil oldugunu goriir, izzet-i nefsine yediremez. Balll1 indirir, kendisine bakar, bir derece agir goriir. Eyvah, o vakit; ''Neme lazrm, ite ben, ite ilerim ... " gibi ahsiyatla yaralannu gururu feryada balar. Veyahut o airetten

  • Deva-ii! Ye s 89

    Ey Miisliiman! Aldanma! Balill indirme! Paslannu esiz bir elmas, daima

    cilfilanm1 camdan iisriindiir. islamiyetin zahiren goriinen zaafi U hazir medeniyetin, baka dinin hesabma hizmet etmesidir. Halbuki U medeniyetin sliretini degitirme zamaru gelmitir. Sliret degiirse, hii-kiim de aksiyle olur. N asil imdiye kadar meselenin bamda denildigi gibi ''Nerede Miisliiman varsa Hiristiyanlara nisbeten bedevi, medeni-yete karl c;ekimser ve soguk davranmakta ve kabuliinde. sikmrr c;ek-mektedir ... " Arna suret degiirse, hiikiimde bakalair. Her gelecek ya-kmdir. "Muhakkak her zorluk ic;in .kolayhk vardir." (fuirah, 6)

    Son boliim olan Zeyl'de Bediiizzaman Hazretleri, Miisliimanlann geri kahlill islimiyet'in bir kusuru gibi gostermeye c;ahanlara farkh bir cevap vermektedir. Bu islimiyet'ten sogutma meselesinin aslmda, islam diinyasmda yaygm oldugunu o zaman yaztlan kitap-lardan da anhyoruz. Mesela Siinllhat'm yaztldig1 tarihlerde, kr-beycan' da yaztlan ''Ali ile Nino" isimli romanda da Giircii klZl Ni-no, kri Kurban Ali'ye "Madem islamiyet son ve miikemmel din ise, nic;in Miisliimanlar geri kalmilar?" diye sorar.

    U stad, bu cevabmda, Avrupa devletlerinin ilerlemesinin iki miihim sebebini ac;iklamaktadir. Birinci sebepte, Avrupa'nm iklimi, mutedil soguklugu, demir madenine sahip olUu; niifusunun c;oklugu, de-niz ve nehirler itibariyle nakil imkanlar1, dolay1s1 ile miinasebetlerin yogunlugu ele almarak, biitiin bunlardan neticeler c;ikartlmaktadir.

    Toprak az, niifus c;oksa, insanlar sanata, teknige ve ticarete yonele-ceklerdir. Birkac; sene once, bir ac;ik hava miizesi olan iki yiiz sene onceki bir Belc;ika koyiinde gordiigiim eyler beni alrtmltl. Mii-zedeki yiin taraklari bile, U giin bizim koylerimizde bulun-mamaktadir. Ocaklarmda ate iizerine koyduklan tencerelerle ilgili uyguladiklan basit teknikler, yay1ga benzer eyler i\:in haz1rlanan alet ve diizenekler, bugiin ic;in bile bize g0re c;ok iist seviyede. Yel degirmenleri ic;in yap1lanlar da oyle. Belli ki, teknolojiye ait adim-lar c;ok onceden ciddi ekilde atllmitl.

  • 90 Sunuhat

    Demir madeninin Avrupa'da bol miktarda bulunmas1 da bugiinkii sanayi a\1smdan \Ok miihimdir. Aslmda bugiinkii Avrupa birliginin temeli, demir ve \elik birligidir.

    iklimin insan tizerindeki tesiri miihimdir. Soguk iklimlerde yaa-yanlar, soguk tabiathdir. Bir eyi ge\ kabullenirler ve \Ok ge\ bira-kirlar. Onun i\in medeniyeti; teknik ve teknolojiyi hemen birak-mazlar. Devletlerini ilim tizere kurduklarmdan, ehirleme ve diger mevzularda ortaya koyduklar1 gtizel prensipleri hi\ bozmadan de-vam ettirmektedirler.

    Deniz nakliyatlillil stirat ve \Oklugu, aralarmdaki mtinasebetleri hizlandirrm. Birbirlerinin fikir ve \ahmalarmdan faydalanrm-lardir. Bu ortak \ahma, fen ve teknikte ilerlemeyi beraberince ge-tirmitir.

    Rekabet duygusu kaliteli i yapmaya sevk etmi ...

    Usttinltiklerinin ikinci miihim sebebi, bir dayanma noktasma sahip olmalar1dir. Arimed'in SOZU, onlardaki bu ozelligi \Ok gtizel anlat-maktadir. "Bana bir dayanma noktas1 gosteriniz, dtinyay1 yerinden oynataynn!." Mtithi bir soz!..

    Avrupa medeniyeti, psikolojik yonden onlara bir limit ve moral kaynag1 olmU. Bizi de, i\imize bir kanser gibi attlan timitsizlik mahvetmi, dayanma noktalarlffilZI bitirmitir.

    Hfilbuki, durum bize gosterildigi gibi degildir. Onlarmki, cilalan-ffil cam ise, bizimki esiz elmasnr. Yalruz, elimizde tutamadiglffilz i\in yere dtitip biraz toz ve topraga kartffil. Sadece silip boynu-muza veya balffilZdaki taca takacagiz, o kadar. Bir anda heqeyin degitigini gorecegiz inaallah.

    Evet kendimize, oztimtize, koktimtize donelim yeter ...

    NDEKLERTakdim....7Snhat zerine....13Snhat.....15fade-i Meram....15Bismillahirrahmanirrahim....17Kur'an'n Hakimiyet-i Mutlakas....47Ryada Bir Hitabe....59Ryann Zeyli...73Birka Vecize...77

    Deva-l Ye's...83