22
j NESLİN DEĞİŞEN SESİ AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren zamandır.... OKUL DERGİSİ

AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

  • Upload
    others

  • View
    6

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

j

NESLİN DEĞİŞEN SESİ

AKREP VE YELKOVAN

Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren

zamandır....

OKUL DERGİSİ

Page 2: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!

Page 3: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

YAYIN KURULU:Alya BİLENSERAydan ALPYILDIZBurak MİRZANLIDerin ERBAŞDerin ÖZDEMİREge TEKEBAŞEla ALYANAKGöksu BAKIRİdil ÖZDEMİRLora YENİCENaz ŞAHİNNehir CANDAŞOğuz Cemal ÜNSALSelin DEMİRYOLSelin SADIKLARSimge ALİŞANUtku BUDAK

ÖZEL NESLİN DEĞİŞEN SESİ OKULLARI

Fırın Sokak No:20 Bomonti

İÇİNDEKİLER:Zaman İçinde Olasılık...............................1İnsan Gelişimi İcatlar ve Zaman..............2Zaman ve Bilim..........................................3Zamanın Hızı..............................................4Zamanını Harcama....................................6Zaman ve İnsan..........................................7Zaman ve Anların Değeri..........................8Doğada Zaman...........................................9Hatıralarımız.............................................10Bebeklikten Yaşlılığa................................12Küçük Köşe: İcatlar.................................................14 Oyunlar..............................................15 Hayvanlar..........................................16 İskelet.................................................16 Geri Dönüşüm...................................17 Fransa'dan İlginçlikler.....................18

OKUL DERGİSİ OKUMA KÜLTÜRÜ VE

YAYIN KULÜBÜ ÖĞRENCİLERİ TARAFINDAN

HAZIRLANMIŞTIR

Page 4: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Zaman, bütün yaşanmışlıkları ve yaşanacakları kapsayan sonsuz bir boşluktur. Zaman kişisel değildir, evrensel ve her saniye uzamakta olan sonsuz bir yol gibidir. O yolda ilerlerken karşımıza neler çıkacağını veya geçmişi yeniden yaşayıp yaşayacağımızı bilemeyiz. Zaman olasılıklarla bir bütündür. Hatta zaman olmasaydı olasılık kavramı çıkamaz ve bir bütünlük oluşmazdı. Şimdiki zamanı, olasılığı ve geçmişi birleştirirsek birçok düşünce ve görüş oluşturabiliriz. Örneğin geçmişte olanlar olmasaydı şimdiki zamanda nasıl bir konumda olabilirdik ? Zaman, tarih, kültür gibi çoğu özgür düşünce taşıyan konuları da kapsar. Tarihi ele alırsak : Taş Devri'nde eğer ilk insanlar tekerleği bularak veya duvarlara resim çizip iletişim kurarak gelişme kaydetmeseydi belki de biz şu anda bambaşka bir yaşam sürecektik, belki daha tekerleği bulamamış, etrafımızdakilerle iletişim kuramayacak, hatta konuşamayactık. Ya da Fransız İhtilali gibi tarihî önem taşıyan olaylar olmasaydı belki Osmanlı Devleti yıkılmayacaktı...

İşte zaman bir zincir gibi genişlemeye devam ederken bu zincirinlerin başlangıcındaki değişimler sonucu birbirleriyle etkileşim yaşar ve zincirin sonu da değişir. Geçmişteki yaşanmışlıklar geleceği etkilediği gibi bu değişimin geçmişini de etkiler. İnsanılığın zaman içindeki yolculuğu böyledir. Ancak bu yolculukta her zaman milyonlarca, kişiden kişiye değişen olasılıklar vardır. Bir trene binip sonsuz bir yolculuğa çıkmak gibidir zaman. Zamanı biz oluşturamayız ve değiştiremeyiz. Ancak olup bittikten sonra olasılık ve düşünceler ile zaman kavramını karanlıkta yolculuk yaparken aydınlığa açılan bir kapı yaratabiliriz.

Lora Yenice

ZAMAN İÇİNDE OLASILIK

1

Page 5: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler ortaya atar. İnsanı sorgulamak, keşfetmek ve değiştirmek diğer canlılardan ayırır. Bunları yapabilmesi için insanın hem düşünmesi, hem de denemesi gerekir. Ama hiç kimse durduk yere yeni bir şeyler bulmaz, bir şey geliştirmez. İcatlar ihtiyaçtan veya meraktan doğar. Merak eden veya ihtiyaç duyan kişi düşünür, yeni bir şey ortaya atmaya uğraşır.

Tıpkı icatlar ve teknoloji gibi toplumun, sosyal hayatın ve politik rejimlerin de gelişmesi gerekir. Üstünde düşünmeden, verilecek karardan etkilenecek herkesin bakış açısından bakılmadan ve zaman harcanmadan toplumsal kararlar vermek, sistemi değiştirmek toplumu kaosa sürükler. Çünkü bu karardan veya sistem değişikliğinden olumsuz etkilenecek biri veya birileri mutlaka çıkar. Ancak maalesef ortaya çıktığında insanları ölüme ve sefalete sürükleyen rejimler ve oluşumlar maddi ve manevi çıkarlar uğruna başlar, diktatör hâline gelen yöneticinin (bazen bu birden fazla kişi olabilir) para ve güçle başı döner ve afalladığı anda zaten bu sürecin farkında olan dış güçler ülkeyi al aşağı eder. Ülkeyi batırmaya başlayan ve halkın birbirine düşmesine neden olan diktatörü millî sınırları, egemenliği ve barışı koruyarak ortadan kaldırmak için yönetimin el değiştirmesi gerekir. Yani bazen, özellikle güvenlik ve milliyet sözkonusu ise verilecek karardan emin olmak ve düzgün iş yapmak adına zaman konusunda yavaş ve ağırbaşlı olmak yanlıştır. Vatan ve milliyet neredeyse her zaman çoğu konuda birer istisnadır.

Zamanın icatlar ve insan gelişimi üzerinde çok etkisi vardır. Bir düşünceyi ilerletmek ve tamamlamak için zamana ihtiyaç vardır. Panik ve baskı ile yapılan işlerin çoğu başarısız olur, baskı altındaki kişi hüsrana uğrar. Ancak bazen baskı ve stres bazı insanlara yapılması gerekeni daha iyi yaptırabilir. Tabii bu insanların çoğu baskı altında olmadan bir iş için çaba göstermezler, zorunda kaldıklarında yaparlar. Düzgün, yaratıcı ve başarılı bir icat, sistem, yenilik için yeterli zaman ve bu zamanı iyi kullanabilecek pratik biri veya bir grup olması gereklidir.

Peki acaba şu ana kadar insanlık tarihinde gerçekleştirilmiş, başarılı veya başarısız icatlar birer tesadüf müdür ? Belki bir problemin çözümü, belki başka bir sorunun cevabı aranırken bulunmuş başka bir cevap, belki de ağaçların ve otların arasında oturan 'mucidin' aklına gelen şanslı fikirlerdir.

İNSAN GELİŞİMİ, İCATLAR VE ZAMAN

İdil ÖZDEMİR2

Page 6: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

ZAMAN VE BİLİMZaman ve bilim : Günümüzün en çok bahsedilen ve üzerinde çalışmalar gösterilen

konuların başıdır. İnsanlığın gelişimiyle birlikte ilerleyen ve herkesin hayatını kolaylaştıran bilimin ve teknolojinin ilerleyişidir. Günden güne gelişmekte olup, yeni icatların ortaya konulmasıyla elimizdeki imkânların artmasını sağlayan bilimin ve teknolojinin hayatımızdaki önemi vazgeçilmezdir.

özgürlük elde edilmiş ve bilimin önündeki büyük engeller kalkmıştır. Sanat da bilimle beraber gelişmiş ve sanata olan ilgi de artmıştır. Tıbbın, bilimin ve edebiyatın ilerleyişiyle beraber teknoloji de gelişmiştir. Cep telefonları, bilgisayarlar, televizyonlar hayatımızda önemli yer tutan araçlardandır. Bu haberleşme araçları sayesinde bilimin yayılması sağlanmıştır ve gelişimi hızlanmışıtır. Günden güne icatlar artmış ve hayat kolaylaşmıştır. Zaman içinde bilimin gelişimi eğitimi, ulaşımı, haberleşmeyi ve keşifleri artırarak insanlığın ilerleyişindeki en önemli etken olmuştur. Bilimin önemini Ataürk dahil pek çok düşünür ve dünya büyüğü belirtmiştir. Bu insanlar onun gelişmesi için büyük çabalar harcamış ve yaşamlarının çoğunu ona adamışlardır. Einstein, Tesla gibi pek çok bilim adamı hayatlarını çalışmalarla geçirmiş ve gününmüzde bilimin gelişimindeki en büyük adımları atmışlardır. Günümüzde bilimin bulunduğu yeri onlara borçluyuz.

Teknolojiden bahsedersek, hayatımızı kolaylaştırdığını söyleyebiliriz. Günümüzde bilimin gelişimiyle ilişkili olan ve hayatımızı büyük ölçüde etkileyen alanlardandır. Telefonlar, tabletler, televizyonlar, bilgisayarlar günden güne küçülmüş ve karmaşıklaşmıştır. Bunlar sayesinde haberleşme hızlanmış, fikirler kolay yayılmış, fikir hayatı gelişmiş ve dünyada ve ülkemizde olanlardan haberdar olmamız sağlanmıştır. Teknoloji ve bilimle beraber insan zekâsı da değişmiştir. İnsanların kafaları farklı çalışmaya başlamış, olaylara görüş açıları, keşfetme arzuları ve merakları artmıştır. Hepimiz, bilimi ilerletmeye çalışmalıyız, onu geliştirmeye, genişletmeye ve gelecek kuşaklara aktarmaya gayret etmeliyiz. Unutmayın, hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir.

Zaman, yaraların ilacı ve insanlığın değişimidir. Zaman ilerledikçe bilim ve teknoloji de gelişir. Bilimin gelişimi, insanlığın kusurlarını azaltır ve bilgi birikimini artırır. Günümüzde geçmişte tedavi edilemeyip, insanların ölümüne sebep olan pek çok hastalık ilaçlarla ve operasyonlarla tedavi edilebilmektedir. Veba buna örnek olabilir. Orta Çağ'da 15. yüzyıla doğru veba büyük bir sorun olmuş ve 1950'lerde antibiyotiğin bulunmasıyla bu hastalık da büyük bir sorun olmaktan çıkmıştır. Yeni keşifler gerçekleşmiş, Orta Çağ sonlarından itibaren insanların bilime ve sanata ilgisi artmış ve dolayısıyla da gelişim hızlanmıştır. Pusula, kağıt, matbaa yaygınlaşan bilim icatlarına örnektir. Pusula sayesinde yeni yerler keşfedilmiştir ve coğrafya bilgisi artmıştır. Kâğıt ve matbaanın yaygınlaşması ise düşüncelerin yayılmasını sağlayarak bilimi geliştirmiştir. İnsanlar bilinçlenmiş, dönemdeki haksızlıklara ve eksikliklere kafa tutmuştur. Bu sayede

Burak Mirzanlı3

Page 7: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Zaman yıllar geçtikçe değişir.

Hızlanır.İnsanların kendisine verdiği değerler azalır veya artar. Zamanın değer kazanması veya kaybetmesi hızlanmasıyla değişebilir. Zamanın hızlanması, teknolojiye, insanların gittikçe bilgilenmesine ,bilimin gelişmesine,toplum yaşamının değişmesi gibi birçok nedene bağlıdır. İnsanların uğraş göstermemesine, söylenen sözlerin değer kaybetmesine aynı zamanda hayatımızın kolaylaşmasına, risksiz olmasına yol açar.

Habeleşme ya da iletişim kaynakları gün geçtikçe değişir,ilerler. Örneğin çağlar önce insanlar ilk olarak ateşle haberleşiyorlardı. Dumanla haberleşmek çok ilkel bir yöntemdi. Uğraş gerektiriyordu.Dumanla söylenenler,anlatılanlar önemlidir ve değeri çoktur.Dumandan başka eski çağlardan haberleşme yöntemlerine örnek olarak telgrafı verebiliriz. Telgrafla haber göndermek de zordur.

Daha sonra insanlar mektupla haberleşmeye başlar. Mektup, telgraf ve dumana göre daha kısa sürede haberleşmeyi sağlar. Teknolojinin gelişmesiyle haberleşme hızlanır ve telefon icat edilir. Böylece daha kolay bir şekilde iletişim kurarırız. Daha sonra email aracılığıyla saniyeler içinde işimizi halledecek duruma geliriz. Yani geçmişten bugüne kadar zamanın giderek hızlandığını görürüz.

Simge ALİŞAN

Zamanın hızlanmasına başka bir örnek de sağlık alanında örnek verebiliz. Gün geçtikçe gelişen teknolojiyle sağlık alanı değişmekte ve tedavi süreleri azalmaktadır. Eskiden sağlık koşullarına bağlı olarak insanların yaşam süreleri çok kısayken, şimdi yaşam süreleri giderek fazlalaşyor. Tabii bu bizim zamanı algılayış şeklimize bağlı. Değişen zaman mıdır yoksa zamanı algılayan insan mı?

4

Page 8: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Bir şeyin değeri kaybedilince anlaşılır derler ya, gerçekten doğrudur. Fakat dikkat ettiyseniz bunu hep belli bir yaşa gelmiş kişiler söyler. Bunun nedeni hiç düşündünüz mü? Çünkü onlar zamnın değerini kaybettikleri için daha çok anlarlar.

Zamanın değerini ancak yaşlılar bilir çünkü onlar yaşayıp yanlışlarından ders çıkarmışlardır. Gençlerin önünde her zaman ders alacakları bir gelecek vardır. Fakat bu hayatı öğrenip, derin yara izlerine sahip olanlar öğüt verenlerdir. Kimse bu öğütleri dinlemez ve saçma olduğunu düşünür. Ancak bu taşlı yollardan geçerken ayakları öyle bir takılır ki tek bir yarayla kurtulamazlar. O zaman anlarlar öğütlerin değerini.

Denizleri seviyorsan, ne kadar fırtına çıkarsa çıksın dalgalarına katlanacaksın. Uçmayı seviyorsan, düştüğünde yılmayıp her seferinde kanatlarını açıp başarana kadar deneyeceksin.

"Hayat risk almaktır" sözüne kim inanır ki ? İnandığını söylese de bu söze uymayan öyle kişiler var ki... Hayatı sanki yarın yokmuş gibi yaşamalıyız. Ancak böyle hayatın gerçek değerini ve ne olduğunu anlarız. Hayat, yaşayamayanlar için hapishane gibidir; ölmek istersin ama izin vermezler. Kurtulmak istersin ama kıyamazsın ve bütün hayatı eziyetlerle

geçirirsin. Aç ve susuz kalırısın, ezilirsin, hayatı yaşamak için bir tek bile nedenin kalmaz. Sonunda tam hayatı yaşamaya karar verirsin ama bir bakarsın ki iş işten geçmiş, yaşın ilerlemiş, birilerine bağlı olarak yaşamaya başlamış, hayatı boş işlere harcamışsın...

Hayat hiçbir zaman karşılıksız değildir. Her şeyin karşılığını ne kadar emek harcadıysak o kadar alırız. Hayatın bizim yüzümüze gülmesini beklemek saçmalıktır. Çünkü her zaman şanslı olan sen olmayacaksın. Hayata sen ne kadar verdiysen o da sana o kadar verir. Biz hayata ne adıyorsak ve neleri riske atıyorsak o kadar karşılığını alırız.

Hayat uçağın son kalan biletidir ; eğer onu kaçırırsan arkasından el sallayıp şansına küsmek dışında yapılabilecek hiçbir şey yoktur. Bu yüzden bize şans verildiğinde sonunda neler olabileceğini düşünmeden risk almalı ve hayatı doya doya yaşamalıyız.

Naz ŞAHİN

6

Page 9: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

ZAMAN VE İNSAN''Zaman her şeyin ilacıdır.'' derler ya, gerçekten öyledir. Zamanın iyileştirici yönü asla

göz ardı edilemez çünkü zaman, her eve girmesi gereken güneş, hastalanıldığında gidilen doktor gibidir. Biraz uzun sürse de, iyileştirir.

Her insanın hayatında bir dibe çöküş ve ardından onu takip eden bir yükselme vardır. Bu yükselme anlık bir şey değildir, tamamlanması zaman gerektirir. O dibe çöküş anından yükselmeye kadarki zaman çok zor geçer, hatta bazen hiç geçmeyecek gibi gelir ama elbet geçer. Bu bir annenin evladını askere yollaması ve o gelene kadar zamamnın çok yavaş işlemesi gibidir. Ama o anne yılmadan oğlunu bekler ve bu zor bekleyişten sonra oğlu gelince anne o dipten kurtulur ve zirveye gelir. İşte her insanın hayattaki amacı o zirvede kalabilmekir. Bunun tek yolu beklemektir ama kimsenin sabrı buna yetmez. Çünkü o uzun süren bekleyiş bazen gerçekten çok uzun sürer.

İnsanın sabrıdır aslında her şeyi iyileştiren. Özünde zamandır ama o zamanı bekleyen sabır çok kıymetlidir. Bu sabır herkeste de bulunamaz, çünkü sahip olunması çok zor bir şeydir. Bu sabra sahip olan kişiler daha çabuk iyileşirler çünkü onlar için zaman her zamanki gibi akıp gider. Düşünceleri unutmak için bekleyebilirler, geri dönüş için bekleyebilirler, onlar bekleyebilirler...

Bazen unutmak gerekir, bazense hatırlamak ; bazen beklemek gerekir, bazen de gitmesi için sabretmek. Bunların hepsi zamanla olacak şeylerdir. Göz açıp kapayıncaya kadar her şeyi yoluna sokan bir sihirli değnek olmadıkça, ne yazık ki belki saatler belki de senelerce beklemek gerekir. Ama hiçbir bekleyiş sonsuza kadar sürmez. Elbet bir gün özleyen sevgililer kavuşur, acısı çekilen hastalıklar son bulur, unutulması gerekenler unutulur...

Selin SADIKLAR

7

Page 10: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Pek çok insan anılarına çok önem verir. Kimisi ise anılarsız yaşayamayacağını ifade eder. Anılar çok mu gerekli diye bana sorsalar bence anılar çok gereklidir. Çünkü anılar insanın kişiliğine biçim verir. Örneğin, sokakta yol ortasında pürüssüz büyük bir taşa birisi tekme atar, taş yuvarlanır, bir yere çarpar. Kenarları parçalanır daha sonra ise geçen başka bir kişi de cama atar. Taş camdan sekip yola fırlar üzerinden bir araba geçer. Taş üzerinden geçen arabanın lastiğini patlatır. İşte küçük bir taş gibi insanların kişiliği de şekillenir. Çünkü bu taş artık küçülmüş değişik bir prizmaya dönüşmüştür. Zaman ise anıların şekillenmesini sağlar. Örneğimizde bulunan bu taş da zaman içinde küçülmüstür.Zaten anılarımızı belirleyen şey za-man içinde yaptı-ğımız davranıslardır. Bana kalırsa ha-yatımızı olabildiğin-ce güzel anılarla dol-durmalıyız çünkü bu bizim tek şansımız, bize ikinci bir şansverilmeyecek. Öldük-ten sonra bu anıları-mızla hatırlanacağız o yüzden hayatımızı en güzel anılarla yaşayalım. Nefeslerimiz sınırlı, zamanımız sınırlı. Hayatın manasını ve gayesini anlamayan zamanını değerlendirmeyen ömrünü boşa harcamış olur. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte boşa kalan zamanlarımız artmıştır. Bu arta kalan zaman ise insanlarda zamanı kontrol etrme isteği oluşturmuştur. Hepimiz bildiğimizi zannettiğimiz; aslında hiçbirimizin yeterince bilmediğiz zamanın değerlendirilmesi konusu, zamanı iyi kullanmasını bilmekle neleri başarabileceğimizi de göstermiştir.Bütün büyük başarıların altında bir anlık zamanı iyi değerlendirme çabası yatar. Cünkü zamanı boşa harcadığımız anlar bize geri dönmemektedir. Zaman ele geçen ilahi bir fırsattır. Her şeyin telafisi vardır fakat bu ölümü hayatımızda yaptıklarımızın telafisi yoktur aynı zamanı ikinci kere yaşamak mümkün değildir. İnsanlar doğar büyür ve ölür. İşte bu dünyadaki zamanımız bundan ibaret. Bu zaman dilimi içinde şanslıyız ki nasıl yontulacağımızı nasıl biçim alacağımızı kendimiz karar verebiliriz. İşte bunu iyiye de, kötüye de kullanabilirler. Örneğin biri eğer suç işlerse kendine kötü anılar yüklemiş olur. Yaşamı boyunca cezasını çeker. Çünkü o adama suçlu derler, onu hapse atarlar. adam cezasısnı çektikten sonra bile herkes ona suçlu muamelesi yapar. Yani hayatınızda yaptığınız en ufak hata sizi hayatınız boyunca etkiler... AYFER GÖKSU BAKIR

8

Page 11: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Günümüze kadar dünyada bir çok değişim olmuştur. İnsanlar yeni şeyler keşfetmiş, bazı canlı türleri yok olmuş ve yenileri meydana gelmiştir. Geçmişte var olan olaylar günümüzde incelenmektedir. Bilim insanları, geçmişteki olaylardan yararlanarak bir çok araştırmalar yapmaktadılar. Bu olayları araştırmak için bir çok meslek bulunur. Filozoflar ve tarihçiler bu meslekler içerisindedir. Hayatımızda bizden önce de bir çok insan bulunuyordu. Bundan sonra da var olacak, yeni nesiller ve icatlar günümüzden çok daha farklı olacak. Geçmişten günümüze ulaşan ve bilim insanlarının çalışmalarıyla gelişen bir çok olay, bilim ve teknoloji gibi alanlarda olmaktadır.

Eski teknolojiyle günümüzdeki teknoloji gözle görülür bir şekilde farklıdır. Her geçen gün bir çok insan teknolojinin ağına düşmekte ve sosyal hayattan uzaklaşmaktadır. Ama teknoloji sayesinde bir çok önemli tarih eserlerinin geçmişi araştırılabilmektedir. Her şey zaman içinde değişecek ve daha çok yenilenmeler olacaktır. Bunları araştırarak ve yaşayarak görmemiz gerekmektedir. Herkes icat ettiği şeylerin dünyayı nasıl değiştirdiğini bilemez. İcat edilen bir aletin her gün daha da geliştiğini gözlemliyoruz. Eskiden kentler, köyler teknoloji diye bir şey tanımıyordu. Herkes ağaçlık alanlarda huzur buluyordu. Şimdi hiç huzur kalmadı. Herkes işlerine gömülmüş durumda ve kimse dışardaki hayatı bilmiyor. Çoğu insan kendisini gerçek hayattan soyutlayarak işine yoğunlaşıyor. Çocuklar doğal ortamda değil de teknolojiyle başbaşa kalıyorlar. Küçüklerin eskiden olduğu gibi doğal ortamda, onların hayal güçlerini güçlendirecek şeklinde yetişmeleri gerekir.

Selin DEMİRYOL

Doğadaki her şey bir düzene göre yaratılmıştır. İnsanlar gelişen bu teknolojiyle fabrikalar, binalar kurarak üretime başlamışlardır. Bu üretim bizim doğamızı kirletmekte ve dünyamızı çöküşe doğru büyük bir hızla götürmektedir.

Dünyadaki düzene uyum sağlayarak yaşamalıyız. Gençlerin yeni yarışmalarda kurguladıkları projeler, dünyamızın daha temiz olmasındaki adımlardan biridir. Çevre için yapılan projeleri dikkate almalı ve bunların üstünde daha kapsamlı araştırmalar yapmalıyız.

9

Page 12: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Hayat boyunca öğrenilen şeyler sınırlıdır. Doğarız, yaşarız ve ölürüz. Yeni bilgiler ediniriz. Hayata bağlı olarak birçok hatıraya sahip oluruz. Bu hatıralar kimi zaman kâbus, kimi zaman büyük bir mutluluk, kimi zaman yapılan iyilikler veya yanlışlar gibi bir çok şey olabilir. Yeter ki yaşamımızdan bir parça olsun.

Bilim ve teknik dünyasında bunca gelişmelere rağmen, beynin hatıraları nasıl depoladığına ve zamanı gelince bunları beyinden nasıl alabildiğimize ilişkin bilimsel bir açıklama hâlâ yapılamamıştır. Gene de değişik şeyleri hatırlama işinin düzeni ve hatırlama işlemine yardımcı yöntemler konusunda bazı şeyler biliyoruz. Hafıza, bir insanın yaşadığı, ya da çeşitli yollardan öğrendiği şeyleri akılda tutabilme aracıdır. Bir insanın yaşadığı; işitme, okuma, görme yollarıyla öğrendiği her şey, o kimsenin beyninde bir “iz” halinde kayda geçer. Benzeri bir şeyle güçlendirilmediği, yenilenmediği, tekrarlanmadığı süre, o kayıt zamanla silinip gider.

Hatıralar yaşantımızı bir şekilde etkiler. Bir olay olur, her gün o olayı anımsarsak, artık o olay hatıraya dönüşerek beynimizde yer eder. Genellikle, yani çoğunlukla kötü hatıralarımız vardır. Bunun nedeni ise her gün kötü hatıraların o korkusu, acısı, veya izi ile uyanır, uyuruz. Bunu unutmamız daha zordur. Korku gibi, acı gibi, hüzün gibi olaylar olsa da mutluluk verici, iyi, güzel olaylar da olabilir. Yeter ki günlük hayattan uzak olsun. Yani günlük hayatta yaşadığımız genel hayattan uzak olsun. Bunun nedeni ise günlük hayatta yaptığımız genel bir çizelge vardır. Bu çizelgenin dışında olan bazı değişik olaylar az olduğu için rahatlıkla aklımızda kalır.

Beynimiz hafıza merkezimizdir. Beynimizde bulunan hippokampus yön bilgimizi sağlar. Eve giderken hangi yoldan gideceğimizi bilebilmemiz hippokampusun işidir. Hatıra ise serebral korteksin işidir. Hatıralar kişiye hastır ve serebal korteks tüm iyi ve kötü anlarımızdan seçerek depolar. Aslında seçmek bizim elimizde. Eğer o ânı çok tekrarlar, hep hatırlarsak bu aklımızda kalır. Beynimiz o olayı hafızada tam olarak tuttuktan sonra artık 40 yıl bile geçse unutmayabilir.

10

Page 13: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Beyin geliştirilebilir. Hafıza da geliştirilebilir. Bunun için her gün beyin egzersizi yapılmalıdır. Beyin gelişmeye açıktır. Bu egzersizlere düşünmek girer. Çok düşünen sonucuna ulaşır. Çok düşünenin beyni güçlü olur. Beyni ne kadar geliştirirsek hatıra o kadar fazla depolanabilir. Beyni geliştirmek depolama kapasitesini geliştirir. Beyin geliştirilmeye açık bir kompozisyon gibidir. Onu geliştirmek, büyütmek, kapasiteyi arttırıp daha çok yazmak bizim elimizdedir. Biz ne kadar geliştirirsek hatıra depolama kapasitesi o kadar artar.

Hatıralar insanı güçlü kılar. Bunun sebebi biri size hatıralarınızı, çocukluğunuzu sorduğunda anılarınızdan yola çıkarak biröok şey anlatırsınız, insanlar dinlemek ister. Hafıza hatırayı canlı tutmaya yarayan depodur. Hafızaya hatıralar, öğrenilenler, içgüdüler gibi bilinen her şey girer. Hatıra bunlardan biridir sadece.

Bilen insanın hatıra kapasitesi bir o kadar geniş olur. Bilgi insanın hatırasını genişletir. Hatıralarla yaşamak istiyorsak bilgi kapasitemizi geliştirmemiz gerekir.

Hatıralar beynimizi zenginleştirir. Beynimizde yeni kapılar açar. Yeni dünyalara yolculuk ederiz. Daha çok hatıra daha çok bilgi demek daha yeni kapılar demek. Yeni kapılar yeni dünyalar demek.

İnsanı insan yapan hatıralarıdır. Eğer hatıramız olmasaydı birine daha önce yaşadığımız bir mutluluğu anlatamazdık. Kimse ile üzüntümüzü paylaşamazdık. Geçmiş olduğu gibi kalırdı. Yaşanan mutluluklar sadece bir anlık olurdu. Hiçbir şeyin anlamı kalmazdı. Uygarlık olmazdı. Çünkü her şeyi unuturduk, bu öğrenmemizi imkânsız hâle getirirdi. Hatıranın, hafızanın değerini bilmeliyiz. Çünkü medeniyet varsa hafıza sayesinde var.

EGE TEKEBAŞ

11

Page 14: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

İnsan hayatı doğumla başlar. Annemizin karnında geçirdiğimiz dokuz ayın ardından dünyaya merhaba deriz. Daha ilk doğduğumuz zamanda biz, küçük elleri ve ayakları olan savunmasız bir bebekten ibaretizdir. Bebekler ilk doğdukları andan itibaren konuşamazlar. İstediklerini ağlayarak gösterirler. Teknik olarak konuşmak gerekirse bebekler ilgi çekmek istedikleri için de ağlarlar. Ama konuşamadıkları için doğruyu söyleyemezler. Bilimsel bir araştırma sonucu 2-3 yaş arasındaki çocuklar ''doğruluk'' ve ''yanlışlık'' kavramlarını bilmedikleri için yalan söyleyemezler. Bunun yerine bilmeden dürüst davranırlar. Günler geçtikçe bebekler konuşmaya ve yürümeye başlar.

İdeal çocuk veya mükemmel çocuk, anne-babanın her dediğine uyum gösteren çocuk demek değildir. Çocuklar bazı dönemlerde gelişimsel özelliklerinden dolayı, anne-babalarının isteklerine karşı çıkabilir, kendi istekleri doğrultusunda davranmak konusunda inatçı olabilirler. Bu dönemlerin ilki yaklaşık 18-30 ay arasındaki dönemdir. Bu dönem, bazı uzmanlar tarafından “2 yaş sendromu” olarak adlandırılır.

Bir yaşından sonra bebek bazı alanlarda hızla gelişir ve bazı şeyleri anneye ihtiyaç duymadan kendi başına yapmaya başlar. Buna en güzel örnek yürümeye başladığı andan itibaren gözlenebilir. Bebek bağımsız olarak yürümeye başladığında, annenin onun elinden tutmasına ve onu yönlendirmesine giderek daha az ihtiyaç duyar. Böylece kısacık yaşamında ilk kez, kendi istediği yönde yürümek ister ve annenin onu sınırlandırmasına itiraz etmeye başlar. Bu dönem; gelişimin çok hızlı olduğu, hem anne hem de bebek açısından çok heyecanlı bir dönemdir. Bebek artık annenin isteklerine “HAYIR” demeye başlar ve kendi seçimini kendi yapma konusunda inat eder.

Üç yaş, ben merkezcilik ve inatçılık özelliklerinin görüldüğü zorlu bir dönemdir. Üç yaşındaki çocukların en sevdikleri kelimelerin "hayır", "ben", "ben yapacağım" olduğu görülebilir. İnatçı ve kararlı tutumları, isteklerine "hayır'' dendiğinde geçirilen öfke nöbetleri ve ağlama krizleri hep bu dönemin karakteristik özellikleridir. Genelde 2-3-5 yaş civarındaki tüm çocuklarda bu davranışların zaman zaman gözlenmesi çok doğaldır. Yine bu yaş grubundaki çocuklar, okula başlayarak bireyolma yolunda çok ciddi bir adım atmış olurlar.Artık onlarında kendilerine ait bir dünyaları vardır. Paralel olarak gittikçe daha çok sosyalleşir, zihinsel olarak gelişir ve kelime hazineleri hızla gelişim gösterir.

12

Page 15: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Dört yaşına gelen çocuklar "kooperatif oyun" denilen döneme girerler, yani birlikte oynayıp, oyun kurup, yaşadıklarını oyunlarına yansıtabilirler. Üç yaşa kıyasla daha sakin ve uyumlu bir döneme girerler. Bu yaş grubunun en önemli özelliği meraktır. "Ne, nedir, niye?" tarzındaki soruları ardı arkasına sorabilirler. Detaycı ve araştırmacıdırlar. Üç yaşa oranla son derece gelişmiş kelime hazineleri vardır. Hayal güçleri çok iyi çalışır ve bunu oyunlarında çok güzel kullanırlar. Bu dönemde yaşanabilecek en karakteristik sorun gece uyanmaları ve gece korkularıdır. Yaratıcılık gerektiren her türlü aktiviteden (ritim çalışmaları, drama, resim vb.) çok hoşlanırlar.

Beş yaşındaki çocuk, yeteneklerinden en iyi biçimde yararlanmak ister; hak ettiği sorumluluk ve ödüllere biraz olsun sahip olmaktan hoşlanır. Beş yaş çocuğu, yaşadığı kültür çevresine uyum göstermeyi, başarılı bir kontrolle gerçekleştiren çocuktur. Bu özellikleriyle beş yaş çocuğu, yüksek derecede toplumsallaşmış bir birey görünümündedir. Altı yaşındaki çocuklar tembel ve kararsızdır. Bir şeyi seçmekte zorlanırlar. Kimi şeylere olumlu, kimi şeylere ise olumsuz yaklaşırlar. Altı yaşındaki çocukların karakteristik özellikleri farklı, sürekli değişim gösteren, zengin ve çeşitli özelliklerdir. Bu yaş grubu, birinci sınıfa daha yeni başladıkları için ''ders'' ve ''ödev'' kavramlarıyla tanışırlar. Bu da onların az da olsa ''tembel yüzü'' nü ortaya çıkarır. Yedi yaşındaki çocuklar, genelde çok hiperaktiftirler. Çocuklar, bazen bu enerjiyi yapıcı şeyler için, bazen de olumsuz ve zararlı şeyler için kullanır. Bu da onların okuldaki gelişimini olumsuz etkiliyebilir. 8-9 yaşlarındaki çocuklar güvene dayanan, açık dürüst, sıcak ve sevgi dolu bir ilişki isterler. Büyüklerinden bu ilişkileri bulamadıkları takdirde davranış bozukları oluşur. Genelde bu yaştaki çocuklar güvenlerini ve egolarını arttıracak sözler duymak isterler. Bu yaş döneminde çocuklar öğretmeninin , coşkulu, tutarlı, çok neşeli, her sorunun cevabını bilen bireyler olarak isterler.

10-11 yaş çocuklarının beyin ve sinir sistemi gelişimi nerdeyse tamamlamıştır. Bu yaş grubundaki çocuklar yetişkinler kadar olmasa da olgunluk kazanmıştır. Ancak bazı çocuklar vardır ki, o çocuklar anne-babaları yerine doğduklarından beri birlikte oldukları arkadaşlarını örnek alırlar. Bu da onların olgunluk kazanamazlar. Hatta bunun aksine olgun olmaktansa daha çok bebek gibi davranırlar. Örnek aldıkları arkadaşları ise basit tabiriyle ''konserve arkadaşları'' dır. Genelde bu tip çocuklar baze kavgacı ve geçimsiz olabilirler.İnsanda 12-18 yaş arası, ergenlik dönemidir. Bu dönemde, çocuğun yeni zevkleri oluşmaya başlar. Ve açık ara bu değişikliklerin en göze batanı, çocuğun fiziksel gelişimine önem vermesidir. İnsan on altı yaşına geldiğinde ''aşk hayatı'' başlar. İnsan yetişkinliğine girdiğinde olgunluk seviyesi artar. O dönemden itibaren insanın ''iş hayatı'' başlar. Altmış yaşlarına girdiğinde insanın ''yaşlılık dönemi'' başlar. Genelde Türk olan yaşlılar, yatmayı ve ölümü beklemeyi tercih ederler. Ama diğer ülkelerden insanlar, hayatı dolu dolu yaşamak ister. En sonunda insan hayatı bir noktada durur ve sona erer.

Derleyen : Oğuz Cemal Ünsal13

Page 16: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

İcatlarımız olmasaydı neler olurdu hiç düşündünüz mü ? Elbette hayat biraz daha zor olurdu. Mesela önemli bir olay olduğunda telefonların daha yavaş çalışacağı veya hiç telefon olmayacağı için yakınlarımızla haberleşemezdik.

Mesela telgraf icat edilmeseydi teknoloji ilerlemezdi ve telefonlar icat edilemezdi. Eminim gelecekte daha yeni ve ilginç icatlar çıkabilir. Mesela kumandasız televizyonlar vardır. Bu televizyonlar elimizi hareket ettirdiğimiz zaman sesi açılır, televizyon açıksa kapanır, kapalıysa açılır ve kanal değişir. Eskiden atlı arabalar olduğu için yolculuklar 3 – 5 gün sürerdi. Şimdiki zamanda benzinli araçlar çıktığı için insanlar gidecekleri yere 1-2 saatet ulaşabiliyorlar. Dikiş makinesinin 1800'lerin ortalarında geliştirilmesiyle birlikte ev ve iş hayatımız da temelden değişti, tekstil fabrikaları açıldı, İşcilerin elle dikemeyecekleri kadar hızlı bir şekilde giysi üretimi başladı.

Elle kumaş dikemeyen işçiler için de çalışma olanağı oluştu. Bu tür üretim yöntemleriyle kumaşlar ucuzladı. Böylece insanlar, satın alamadıkları için kendi kumaşlarını imal etmek yerine kumaş almaya başladılar. Biçerdöverin 1830 'da icat edilmesinden önce hasat yapmak çok zor bir işti. Eskiden çok sayıda işçinin eğilerek mahsulü elindeki orakla kesmesi gerekiyordu. Şanslı olanların uzun saplı orakları vardı ve çok fazla eğilmeleri gerekmiyordu. Bu yine de zor bir işti. Biçerdöver ise ekinleri biçmenin yanı sıra mahsulü tarladan toplamaya da yarıyordu. Bu da eskiden elle yapılan hasadın makinelerle yapılmasını sağladı. Bilgisayarların 20. yüzyılda icat edildiği düşünülür ancak karmaşık hesapları yapabilen bir makine tasarlama fikri çok daha eskiye dayanır. 1820'lerde , İngiliz matematikçi Charles Babbage matematik tablolarını hesaplayabilen bir makine yapmaya karar verdi. Bir matematikçi olan Babbage, elle işlem yapan insanların yaptığı hatalardan bıkmıştı. 1822 de hesap makineleri tasarlamaya başladı ancak hiçbirini tamamlayamadı. Bununla birlikte, kaydettiği ilerlemeler ve notlarından yararlanan diğer mucitler, Babbage'dan yüz yıl sonra icadını tamamlamayı başardılar.

Derin ÖZDEMİR 4-A 14

Page 17: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Saklambaç oyununda, oyun başında oyuncular arasında seçilen ebe, yüzünü etrafı göremeyecek şekilde kapatır ve belirlenen bir sayıya kadar sayar. Sonra da diğer oyuncular kaçarak ebeye görünmemek için bir yerlere saklanır. Bu sırada ebe saymayı bitirdiğinde gözlerini açar ve saklanan oyuncuları bulmaya çalışır. Bulunan her kimse o yeni ebe olur ve oyun böyle devam eder. Bu oyun çocukların kıvrak bir zekaya ve keskin gözlere sahip olmalarına yardımcı olur.

Ebeleme oyununda, oyunun başında ebe olarak seçilen kişi kaçan diğer oyunculara yetişebilmeye çalışır ve onların herhangi bir yerine dokunur. Ebenin dokunduğu kişi yeni ebe olarak eski ebe dahil öbür oyuncuları yakalamaya çalışır. Bu oyun hem eğlenceli hem de çocukların fiziksel gelişimine yardımcı bir oyundur.

Dünyanın en eski oyunlarından olan seksek oyununda tebeşir ve taş kullanılır. Oyuncular yere karesel şekiller çizerek üstlerine sayılar yazarlar. Ellerindeki taşı da sırayla o sayılara atarlar ve atmayı başardıklarında ise bu karesel bölgelere tek ayak üzerinde basıp çizgilerin dışına çıkmadan oyunu tamamlamaya çalışırlar. En çok; Fransa, İngiltere, Latin Amerika Amerika, İtalya, Hollanda, Hindistan ve Almanya'da oynanır. Seksek futboldan bile eskidir. Mısır ve Yunan mezar taşlarına günümüzdekine benzer ''SekSek ''adıyla oyunlar yazılır.

Utku BUDAK4-A 82

Bütün bu oyunlar sadece çocukların eğlenmesine ve zaman geçirmesini sağlamaz. Ayrıca kıvrak bir zeka ve vücuda sahip olmalarını sağlar. Hem zihinsen hem de bedensel eğitim ve gelişim için teknoloji yerine sokakta arkadaşlık bağlarını güçlendiren ve yeni arkadaşlar edinmeye yardımcı olan bu oyunları oynamak gereklidir.Oyunları çok seven insanlar var.

15

Page 18: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Hayvanlar önemli canlılardır. Hayvanları

yuvalarından ayırmamalıyız. Onların nesillerinin devamı için denize çöp atmamalıyız. Denizdeki kirli atıklardan, çevre kirliliğinden ve hava kirliliğinden nesilleri tükenmektedir. İnsanlara saygılı olduğumuz gibi hayvanlara da saygılı olmalıyız. Sokak hayvanlarına yardım etmeli, onların değerini bilmeliyiz.

Birçok şeyi hayvanlardan elde ederiz. Sütü inekten, yumurtayı tavuktan elde ederiz. Hayvanları görmezden gelmemeliyiz. Her hayvan eşit değere sahiptir. Her hayvan birbirleri ile beslenirler. Buna besin zinciri denir. Besin Zznciri sayesinde doğada bir düzen oluşur. Ama bazen insanlar yüzünden bu düzen bozulur. Nesilleri tükenmekte olan hayvanları korumalı ve nesillerinin devamını sağlamalıyız. Hayatımızın büyük bir çoğunluğunu hayvanlar oluşturur. Hayvanlar olmasaydı insanlar hayatta kalamazdı.

İSKELET

Kaslar ve kemikler canlıların yaşamında çok önemli bir yer tutar. İskeletimiz vücudumuza şekil veren, dik durmamızı sağlayan ve hareket etmemizi sağlayan bir şeydir. İskeletimizde 206 tane kemik bulunur. İskelet, canlılara destek sağlar ve vücuda şekil verir. Kemik, eklem ve kasların bir uyum içinde çalışması ile haraket ederiz. İskeletimiz dört temel kısımdan oluşur. Bunlar kafa tası, omurga, göğüs kafesi, kollar ve bacaklardır. İskelet ile deri arasındaki yumuşak yapıya kas denir. Kaslar hareket etmemizi sağlar ve vücudumuza şekil verir. Kaslar, lifli yapıya sahiptir. Kaslar lifli yapısı sayesinde kasılıp gevşerler. Bu kasılma ve gevşeme sonucun da hareket ederler. Bir kemiğin hareket etmesi iki kas gurubunun kasılıp gevşemesi ile sağlanır. Kemiklere bağlı olan iki kas gurubundan biri kasılıp kalınlaştığında karşısındaki kas gurubu gevşer ve hareketi gerçekleştirir.

Ela Alyanak Alya Bilenser 4-C 4-B

16

Page 19: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Doğa tüm canlıların hayatı için önemlidir. Dünyada birçok canlı vardır. Bunlar:insan, hayvan, bitki ve gözle görülmeyen canlılardır. Canlıların hapsi doğada yaşamaya mecburdur. Bu yüzden doğayı kirletmemeliyiz,onu temiz tutmalıyız. Doğayı korumak için birçok kolay şey yapabiliriz.Örneğin çöplerimizi kağıt, plastik, metel gibi ayırıp ilgili çöp kutularına atmalıyız. Suyu ihtiyacımız olduğu kadar kullanıp,kirletmemeliyiz. Çünkü su çok önemli bir kaynaktır, aynı ağaçlar gibi. Ağaçları kesmemeliyiz. Orman yangınlarını engellemek için duyarlı olmalıyız. Piknik yaptıktan sonra yangına yol açabilecek durumlardan kaçınmalıyız.

Her geçen gün artan enerji ihtiyacına karşı doğal enerji kaynakları azalmaktadır. Bununla beraber bizim çevreyi kirletmemiz enerji kaynaklarının daha kısa sürede yok olmasına neden oluyor. Bizim çevreyi korumamız,ona sahip çıkmamız, sadece ihtiyacımız kadar kullanmamız bu kaynakları diğer nesiilere aktabirleceğimiz yani daha uzun süre kullanavbileceğimiz anlamına gelmektedir. İşte bu yüzden geri döüşüm yapmalı, doğal kaynaklarımızı korumalıyız.

Derin ERBAŞ 4-C

AİLE Aile, anne, baba ve çocuklardan oluşan, en küçük topluluktur. Ailedeki insanlar birbirine bağlıdır. Eğer anneanne, babaanne ve dedeler gibi ailenin büyükleri de aile ile birlikte yaşarsa buna geniş aile denir. Soy ağacı ise aile geçmişimizi gösteren çizelgedir. Soy ağacı aile geçmişini öğrenmek için idealdir. Aile ilişkilerini iyi ve sıkı tutmak önemlidir. Eğer aile ilişkilerimiz iyi olmazsa bu büyük sorunlara yol açabilir. Çünkü aile bir paylaşım aracıdır. İyi günde kötü günde tüm acı ve mutluluklar burada paylaşılır. Sevginin en iyi hissedildiği yerdir aile. Aydan Alpyıldız 4-C

17

Page 20: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Fransızlar oldukça ilginç insanlardır. Bu ilginçlik yemeklerine de yansımıştır. Ulusal yemekleri, kuruvasan, salyangoz, kurbağa bacağı, krem karamel ve kreptir.

Fransa, yönetimde yarı-başkanlık sisteminin uygulandığı üniter bir devlettir. Ulusal marşları La Marseillaise'dir. Günümüz Fransa'sının sınırları hemen hemen eskiden Kelt Galyalıları (Fransızca: Celte Gaulois, okunuşu: selt golwa) tarafından yurt edinilen Antik Galya'nın (Fransızca: Gaule, okunuşu: gol) sınırlarıyla aynıdır. Galya, İ.Ö. I. yüzyılda Roma İmparatoru Julius Caesar tarafından ele geçirilince Galya halkları yavaş yavaş Roma kültürünü ve Roma dilini benimsediler. Daha sonra zamanla bu dil kendi içinde değişerek çağdaş Fransızcanın temellerini oluşturdu. Fransa topraklarında Hıristiyanlık ilk olarak İ.S. II. ve III. yüzyıllarda görüldü ve sonraki iki yüzyıl içinde öylesine hızlı yayılma olanağı buldu ki, Aziz Jerome yazılarında Galya'nın "sapkınlıktan kurtulmuş" olan tek bölge olduğunu yazdı.

Eski Fransa Şimdiki Fransa

Ayrıca her bayrama özel yiyecekleri vardır. Bunlar, Noel 'de ''la buche au chocolat'' Paskalya'da ''les chocolat'' ocak ayında ''galete de roi'' . Fransa'da çok yağmur yağar. Bu yüzden çok yeşildir. Yüzölçümü 547.026 km 'dir. Başlıca kaynakları turizm, kömür, kauçuk, plastik, otomobil, boksit, elektrik, şarap, süt ve domuzdur. Para birimi Fransa Frangı'dır. Dinleri katolikliktir. Resmi dili ise '' Fransızca'' dır .Başlıca kentleri Lyon, Marsilya, Lille, Bordeaux'dur.

Nehir CANDAŞ 4-C

18

Page 21: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler

Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksıız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her yaratık için tabii bir durumdur, fakat insanda yorgunluğu yenebilecek manevi bir güç vardır ki, işte bu güç yorulanları dinlendirmeden yürütür. Sizler, yani yeni Türkiye'nin gençleri, yorulsanız dahi beni izleyeceksiniz.

Page 22: AKREP VE YELKOVAN - -NDS ilkokul · 2015. 1. 15. · AKREP VE YELKOVAN Zamanı öldürmekten söz ederiz; ama bizi öldüren ... İnsanlık sürekli olarak gelişir ve yeni düşünceler