CUMHURBAŞKANI SEÇİMİNİN 24 HAZİRAN 2018 …Ÿkanı-Se... · ları ve siyasi partilerin kapasiteleri, eylem tarzları, ortak akılları konusunda bil-gi vermektedir. Günümüz

24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANISEÇİMİNİN SİYASAL İLETİŞİMİ

İSMAİL ÇAĞLAR, METİN EROL, KEVSER HÜLYA AKDEMİR

RAPOR


24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANI SEÇİMİNİN SİYASAL İLETİŞİMİ

24 Haziran 2018 seçimleri için hem siyasi partiler hem de cumhurbaş-kanı adayları yoğun bir seçim çalışmasına girdi. İki aşamadan oluşacak seçimler için partiler önce cumhurbaşkanı adaylarını açıkladı. Buna göre AK Parti ve MHP’nin cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin adayı Muharrem İnce, İYİ Parti’nin adayı Meral Akşener ve HDP’nin adayı ise Selahattin Demirtaş oldu. Cumhurbaşkanı adayla-rı seçmen kitlesine sunduğu vaatleri ve gelecek vizyonunu kapsayan seçim manifestoları ile beraber seçim şarkısı, logo, slogan gibi siyasal iletişim tekniklerini kullanarak seçim sürecini yürütüyor.

Rapor bu bağlamda 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacak dört adayın propaganda ve siyasal iletişimlerini incelemektedir. Cumhur-başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce, Meral Akşener ve Selahattin Demirtaş’ı kapsayan çalışmada öncelikle adayların yayımla-dıkları seçim manifestolarının söylem analizi yapılmıştır. Bu analiz üze-rinden adayların siyasal iletişim mesajları yorumlanmıştır. Sonrasında cumhurbaşkanı adaylarının sırasıyla sosyal medya performansı, vaat-leri, seçim çalışmalarında kullandıkları logolar, seçim çalışmalarında rol alan reklam ajansı, seçim sürecindeki sloganları ve hedef kitlesi analiz edilmiştir. Adayların hem şahsi hem de aday gösterildikleri partilerin sosyal medya hesapları resmi web sayfaları üzerinden incelemeye tabi tutulmuştur. Karşılaştırmalı bir analizle belirlenen bulgular ve bulgu-lardan elde edilen çıkarımlar ise sonuç bölümünde derlenmiştir.

Rapor 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacak dört adayın siya-sal iletişim tekniklerini ayrıntılı şekilde incelemekle beraber bundan sonra yapılacak siyasal iletişim çalışmaları için de farklı ve etkili bir model sunmayı amaçlamaktadır.

ANKARA • İSTANBUL • WASHINGTON D.C. • KAHİRE

RAPOR

24 H

AZİ

RAN

201

8 C

UM

HU

RBA

ŞKA

NI S

EÇİM

İNİN

SİY

ASA

L İL

ETİŞ

İMİ

9 789752 459809

24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANI

SEÇİMİNİN SİYASAL İLETİŞİMİ

COPYRIGHT © 2018Bu yayının tüm hakları SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’na aittir. SETA’nın izni olmaksızın yayının tümünün veya bir kısmının elektronik veya mekanik (fotokopi, kayıt ve bilgi depolama vd.) yollarla basımı, yayımı, çoğaltılması veya dağıtımı yapılamaz. Kaynak göstermek suretiyle alıntı yapılabilir.

SETA Yayınları 112I. Baskı: 2018ISBN: 978-975-2459-80-9

Uygulama: Erkan SöğütBaskı: Turkuvaz Haberleşme ve Yayıncılık A.Ş., İstanbul

SETA | SİYASET, EKONOMİ VE TOPLUM ARAŞTIRMALARI VAKFINenehatun Cd. No: 66 GOP Çankaya 06700 Ankara TÜRKİYETel: +90 312 551 21 00 | Faks: +90 312 551 21 90www.setav.org | [email protected] | @setavakfi

SETA | Washington D.C. 1025 Connecticut Avenue, N.W., Suite 1106 Washington D.C., 20036 USATel: 202-223-9885 | Faks: 202-223-6099www.setadc.org | [email protected] | @setadc

SETA | Kahire21 Fahmi Street Bab al Luq Abdeen Flat No: 19 Cairo EGYPTTel: 00202 279 56866 | 00202 279 56985 | @setakahire

SETA | İstanbulDefterdar Mh. Savaklar Cd. Ayvansaray Kavşağı No: 41-43Eyüpsultan İstanbul TÜRKİYETel: +90 212 395 11 00 | Faks: +90 212 395 11 11

İsmail Çağlar, Metin Erol, Kevser Hülya Akdemir

24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANI

SEÇİMİNİN SİYASAL İLETİŞİMİ

5

İÇİNDEKİLER

TAKDİM | 7

GİRİŞ | 9

CUMHURBAŞKANI ADAYLARININ SEÇİM KAMPANYALARI | 13

RECEP TAYYİP ERDOĞAN | 13

MUHARREM İNCE | 45

MERAL AKŞENER | 73

SELAHATTİN DEMİRTAŞ | 94

SONUÇ | 111

7

TAKDİM

Türkiye 24 Haziran’da seçimlere gidiyor. Seçimlerde farklı ittifakların çatısı altında bir araya gelen siyasi partilerin cumhurbaşkanı ve milletvekili adaylarının yanında daha geniş bir planda Cumhuriyet’in yüzüncü yılına ait Türkiye vizyonları yarışıyor.

24 Haziran seçimleri siyaseten öneminin yanında teknik önemi de ağır ba-san bir seçim. 16 Nisan referandumuyla kabul edilen Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk uygulama dönemi bu seçimle başlayacak. Seçmenler 24 Haziran’da ilk defa doğrudan yürütme organını seçecekler. Seçimin barındırdığı ilklerden bir diğeri ise iki turlu bir seçim olma ihtimalidir. Eğer cumhurbaşkanlığı için yarışan adaylardan hiçbirisi 24 Haziran’da yapılacak birinci turda yüzde 50’nin üzerinde bir oy oranına ulaşamazsa seçimin sonucu 8 Temmuz’da yapılacak ikinci turda belli olacak. Son olarak 24 Haziran seçimlerinin daha önceki seçimlerde karşılaş-madığımız bir diğer teknik özelliği ise seçim ittifaklarına imkan tanımasıdır. 24 Haziran seçimlerine HDP haricindeki kayda değer tüm siyasi partiler ittifak çatısı altında girecekler.

SETA olarak şimdiye kadarki tüm seçimlerde yayımladığımız çalışmalarla seçim süreçlerine ışık tutmaya çalıştık. Bu çalışmalardaki amacımız hem siyaset kurumuna katkı vermek hem de kamuoyunu bilgilendirerek demokratik sürecin işleyişine destek olmaktır. Bu bağlamda seçim süreçlerinde siyasal iletişim de dik-katle üzerine eğildiğimiz konulardan biri oldu. Siyasetçilerin seçmenle kuracağı iletişimi analiz ederek siyasal iletişim alanındaki birikime katkıda bulunmayı ve siyasal süreçlerin niteliğini artırmayı amaçladık.

Bu raporda cumhurbaşkanı adayları ve siyasi partilerin 24 Haziran seçimle-ri için Türk siyasal sistemi içerisinde kamuoyunun güvenini ve desteğini almak ve bu yolla iktidar olabilmek için belirledikleri siyasal iletişim stratejileri ince-lenmiştir. Raporda cumhurbaşkanı adayları ve siyasi partilerin iktidar oldukları takdirde Türk milletine vadettikleri Türkiye resmi ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu yönüyle rapor 24 Haziran seçimleri için yarışacak olan cumhurbaşkanı aday-ları ve siyasi partilerin kapasiteleri, eylem tarzları, ortak akılları konusunda bil-gi vermektedir. Günümüz Türkiye siyasetinin ana aktörleri olan cumhurbaşkanı adayları ve partilerin siyasal iletişim stratejisinin analiz edildiği rapor yalnızca 24 Haziran seçimleri için değil gelecek seçimlerde izlenecek stratejilerin ne yönde ol-ması ve nasıl şekillenmesi gerektiği konusunda da geniş bir çerçeve sunmaktadır.

Prof. Dr. Burhanettin DuranSETA Genel Koordinatörü

9

GİRİŞ

2019’da gerçekleşmesi planlanan seçimlerin 24 Haziran 2018’de yapılmasına karar verilmesinin ardından Türkiye hızlı bir seçim sürecine girmiştir. Mevcut ulusal ve uluslararası birçok konu başlığının yanında erken seçim siyaset gün-demini domine etmiştir. Kabul edilen yeni sistemin ilk defa uygulanacak olması da erken seçim heyecanını artıran faktörlerdendir. 24 Haziran seçimleri Türki-ye’nin siyasi ve ekonomik istikrarını kısa sürede sağlam bir zemine çekmesi için bir fırsat olarak görülmektedir. Zira 2019’a kadar yeni sisteme ve siyasi düzene karşı merak ve soru işaretleri ile devam etmek Türkiye’nin milli menfaatlerini olumsuz etkileyecektir.

Türkiye’nin geleceği için önemli kırılma dönemlerinden biri olacağı düşü-nülen 24 Haziran seçimleri için partiler ve cumhurbaşkanı adayları seçim stra-tejilerini belirleyip yola çıkmıştır. İki aşamadan oluşacak seçimler için partiler ilk olarak cumhurbaşkanı adaylarını açıklamıştır. Buna göre AK Parti’nin cum-hurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin adayı Muharrem İnce, İYİ Parti’nin adayı Meral Akşener ve HDP’nin adayı ise Selahattin Demirtaş olarak belirlenmiştir. Partiler ve cumhurbaşkanı adayları hızla seçime yönelik beyanna-me ve manifestolarını halka sunarak etki alanlarını genişletmek istemişlerdir. Bu süreçte seçim kampanyalarını destekleyecek seçim şarkısı, logo, slogan gibi siyasal iletişim teknikleri de geliştirilmiştir.

Rapor bu bağlamda 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacak dört adayın propaganda ve siyasal iletişimlerini incelemektedir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce, Meral Akşener ve Selahattin Demirtaş’ı kapsayan raporda


10

öncelikle adayların yayımladıkları seçim manifestolarının söylem analizi yapılmış ve bu analiz üzerinden adayların siyasal iletişim mesajları yorumlanmıştır. Dört ada-yın açıkladığı manifestoların tam metinleri analizi yapılmak üzere Wordsmith 7.01 söylem analiz programına yüklenmiştir. Programın “Wordlist” özelliği kullanılarak her manifesto için ayrı ayrı kelime listeleri oluşturulmuştur. “Wordlist” vesilesiyle oluşturulan kelime listelerinde sıklık adedi beş ve üzeri olan sözcükler müstakilen sıralanmıştır. Bu kelimeler ayrı ayrı incelenmiş, aynı kökten türeyen ya da benzer anlamları içeren kelimelerin kullanım sıklıkları birleştirilerek kelime listelerine ek-lenmiştir. Örneğin kelime listelerinde “özgür” kelimesi 10 defa geçsin. Bununla bir-likte “özgürlük” de 7 defa bulunsun. Söz konusu durumda kelime listesi tablosunda “Toplam Sıklık” sütunu altında verilen değer 17’dir. Benzer anlama sahip kelimelerin sıklık adetleri birleştirilerek kelime listeleri oluşturulmuştur.

Tablo 1 manifestoların kelime listeleri örneğini göstermektedir. Tablo 1’in ilk sa-tırı manifesto kelime listesinin kime ait olduğunu belirtir. İkinci satır ise üç sütuna bö-lünmüş durumdadır. İlk sütunda “S” harfi sayı, ikinci sütundaki “Kelimelerin Toplam Sıklığı” aynı kökten türeyen ya da benzer anlama sahip kelimelerin kullanım adetleri-nin birleştirilmiş karşılığı, üçüncü sütun ise vurgulanan kelimeleri vermektedir.

TABLO 1. KELİME LİSTESİ ÖRNEĞİ (…’NIN SEÇİM MANİFESTOSU KELİME LİSTESİ)

S KELİMELERİN TOPLAM SIKLIĞI KELİMELER

1 90 VAAT BİLDİREN KELİMELER

2 17 ÖZGÜR

Belirtilmesi gereken bir diğer husus ise üçüncü satır üçüncü sütunda yer alan “Vaat Bildiren Kelimeler” kısmıdır. Manifestolarında cumhurbaşkanı adayları se-çildikleri takdirde hayata geçirecekleri vaat, hizmet ve icraatlara kapsamlı şekilde yer vermişlerdir. Bu vaatlerini “vereceğiz”, “edeceğiz”, “yapacağız”, “getireceğiz”, “kaldıracağız”, “olacak”, “kuracağız”, “geçireceğiz”, “kurtaracağız”, “çıkaracağız”, “açacağız”, ”alacağız” vb. kelimeleri kullanarak aktarmışlardır. Görüldüğü üzere sözcükler -acağız, -eceğiz, -acak, -ecek, -acağım, -eceğim eklerini içermektedir. Kelime listelerinin daha anlamlı hale gelmesi için *ğız, *ğiz, *cağım, *ceğim, *cak, *cek, *tır, *tir kodlu aramalar yapılmış ve elde edilen sonuçlar toplu halde “Vaat Bildiren Kelimeler” şeklinde kelime listelerine dahil edilmiştir.2

1. Detaylı bilgi için bkz. Wordsmith, http://www.lexically.net/wordsmith.2. Söz konusu kodlama ile elde edilen sonuçlar yüzde yüz vaat içeren kelimelerin sayısını vermemektedir. Bu kodlama ile vaat bildiren kelimelerin yaklaşık yüzde 95’i çıkmaktadır. “Yaptık”, “ettik” gibi hizmet bildiren söz-cüklere ise sadece AK Parti kelime listesinde rastlanmıştır.

GİRİŞ

11

Kelime listeleri bu şekilde oluşturulduktan sonra adayların sıkça kullandık-ları sözcüklere hangi bağlamda yer verildiği incelenmiştir. Özellikle belirtmek gerekir ki yapılan bağlam aramasında müstakilen kullanılan kelimelerin en yalın halleri kök olarak kabul edilmiş, bu kökten türeyen tüm kelimelerin elde edilmesi amaçlanmıştır. Örneğin “demokrasi” sözcüğü için bağlam araması “demok*” ko-duyla yapılmıştır. Bu durumda “demok” ifadesi kök olup “demokrasi”, “demokrat”, “demokrasiler”, “demokrasinin” gibi tüm sözcükler bağlam tablosuna yansımıştır. Yukarıda açıklandığı üzere “Kelimelerin Toplam Sıklığı” verisi de bu şekildeki kul-lanımların adet toplamı üzerinden şekillenmiştir. Dolayısıyla müstakilen kelime listesinde yer alan “demokrasi”yle benzer anlam ya da çağrışıma sahip kelimelerin bağlamları elde edilmiştir. Yapılan bazı kelime aramalarında sözcüğün anlam ve bağlamından uzak kullanımlara rastlanmış, bu durumda söz konusu kullanımlar üzeri çizili olarak bağlam tablolarında verilmiştir.

Sonrasında cumhurbaşkanı adaylarının sırasıyla sosyal medya performan-sı, vaatleri, seçim çalışmalarında kullandıkları logolar, seçim çalışmalarında rol alan reklam ajansı, seçim sürecindeki sloganları ve hedef kitlesi incelenmiştir. Adayların şahsi ve aday gösterildikleri partilerin sosyal medya hesapları resmi web sayfaları üzerinden belirlenip incelemeye tabi tutulmuştur. Karşılaştırma-lı bir analiz yapılan bulgular ve bulgulardan elde edilen çıkarımlar ise sonuç bölümünde derlenmiştir.

Raporda 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacak dört adayın siya-sal iletişim teknikleri ayrıntılı şekilde incelenip nitel ve nicel veriler aktarıldığı gibi bundan sonra yapılacak siyasal iletişim çalışmaları için de farklı ve etkili bir model sunulmaktadır.

13

CUMHURBAŞKANI ADAYLARININ

SEÇİM KAMPANYALARI

RECEP TAYYİP ERDOĞANAdayın ProfiliGençlik yıllarından itibaren aktif siyasi hayatın içinde olan Recep Tayyip Er-doğan 1994-1997 arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptı. 14 Ağustos 2001’de Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) kurulurken Kurucu-lar Kurulu tarafından AK Parti’nin “Kurucu Genel Başkanı” seçildi. Erdoğan partisinin yüzde 34,6 oyla birinci olmayı başardığı ilk genel seçim 3 Kasım 2002’de hakkındaki mahkeme kararı nedeniyle aday olamadı. Milletvekili adaylığının önündeki engelin yasal düzenlemeyle kaldırılması sonrasında 9 Mart 2003’te Siirt’te yenilenen seçimlere katılarak 22. Dönem Siirt Milletvekili oldu ve Meclise girdi.

Erdoğan 2003-2014 arasında kesintisiz olarak başbakanlık görevini sürdür-dü. 10 Ağustos 2014 Pazar günü Türk siyasi tarihinde ilk kez doğrudan halkın oylarıyla ve ilk turda 12. Cumhurbaşkanı seçildi. 16 Nisan 2017 halk oylama-sında kabul edilen Anayasa değişikliği ile cumhurbaşkanının partili olabilme-sinin önü açıldı ve Recep Tayyip Erdoğan 21 Mayıs 2017’de gerçekleştirilen 3. Olağanüstü Büyük Kongre’de kurucusu olduğu AK Parti’nin genel başkanlığı-na yeniden seçildi. Erdoğan 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimleri için AK Parti ve MHP tarafından aday gösterildi.


14

Siyasal İletişim StratejisiManifestonun AnaliziErdoğan 6 Mayıs 2018 Pazar günü AK Parti’nin İstanbul Olağan Kongresi’nde seçim manifestosunu açıklamıştır. 4 bin 553 sözcük, 36 bin 582 vuruştan oluşan manifestosunu Erdoğan dört bölüme ayırmıştır: “Biz”, “Yaptıklarımız”, “Yapacak-larımız” ve “Akitleşme”. Erdoğan’ın manifestosu üzerine yapılan söylem analizi sonrası elde edilen kelime listesi Tablo 2’de verilmiştir.

TABLO 2. RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN SEÇİM MANİFESTOSUNUN KELİME LİSTESİ


1 139 HİZMET BİLDİREN


3 71 BİZ

4 66 MİLLET

5 55 TÜRKİYE

6 43 BİRLİK

7 39 DAHA

8 38 YENİ

9 34 ÜLKE

10 33 VAR

11 33 YOL

12 32 VER

13 29 MİLLİ

14 27 SİYASET

15 26 GÜÇ

16 26 SİZ

17 25 DEVLET

18 24 DÜNYA

19 23 KARŞI

20 23 İRADE

21 22 ÇOK

22 22 ALAN

23 21 HEP

24 21 YIL

25 19 MÜCADELE

26 18 BÜYÜK

27 18 ADALET

28 18 HAYAT

29 17 TERÖR

30 17 KENDİ

31 17 SON

32 17 GÜVEN

CUMHURBAŞKANI ADAYLARININ SEÇİM KAMPANYALARI

15

33 17 VATAN

34 16 DEMOKRASİ

35 16 GELECEK

36 16 HEDEF

37 15 AZİZ

38 15 DEVAM

39 15 KÜRESEL

40 15 OLAN

41 15 DIŞ

42 15 GETİR

43 14 KADIN

44 14 EKONOMİ

45 14 ADIM

46 13 KARAR

47 12 DEDİK

48 12 YERLİ

49 12 PARTİ

50 12 ZAMAN

51 12 TARİH

52 11 İŞ

53 11 TEK

54 11 DEĞİL

55 11 DÖNEMDE

56 10 AYNI

Erdoğan manifestosunda en çok hizmet bildiren kelimeleri (yaptık, ettik vb.) kullanmıştır. Şahsı ve partisinin Türk milleti için yaptığı hizmetleri geniş bir yel-pazede aktaran Erdoğan yeni vaat ve icraatlarına da manifestosunda genişçe yer vermiştir. Erdoğan yaptıkları ve yapacaklarını aktardığı kelimelerden sonra en çok “biz” sözcüğünü kullanmıştır. Türevleriyle birlikte “biz”e 71 defa yer verilmiş-tir. “Millet”, “Türkiye”, “birlik”, “ülke”, “milli”, “devlet”, “dünya”, “irade”, “adalet”, “te-rör”, “güven”, “vatan”, “demokrasi”, “gelecek”, “küresel”, “kadın”, “ekonomi”, “karar” ve “yerli” kelimelerine de sık yer verildiği Tablo 2’de görülmektedir.

Tablo 2 dikkate alındığında Cumhurbaşkanı’nın en çok Türk milletine sun-duğu hizmetleri ifade edecek kelimelere yer verdiği görülmektedir. Erdoğan “adımlar attık”, “uğraştık”, “çalıştık”, “paylaştık”, “açtık”, “çıktık”, “ettik”, “dertleş-tik”, “seslendik”, “büyüttük”, “olduk”, “gördük”, “çözdük”, “koruduk”, “duyduk”, “savunduk”, “yılmadık”, “korkmadık”, “şahlandık”, “yıkılmadık”, “bizdik”, “ge-tirdik”, “sembolleştirdik” gibi ifadeleri Türkiye’ye yapılan hizmetleri aktarırken kullanmıştır (Tablo 3).


16

TABLO 3. HİZMET BİLDİREN KELİMELER BAĞLAMI

ATTIK. KADINLARIMIZI GÜÇLENDİRMENİN ÜLKEMİZİ GÜÇLENDİRMEK GELECEĞİMİZ İÇİN HAYATİ GÖRDÜK VE BU YÖNDE ADIMLAR ATTIK. BÖYLECE, HEM KENDİ GELECEĞİMİZİ, HEM DE DOSTLARIMIZIN REFAHI TÜM BÖLGEMİZE YAYMAYA YÖNELİK ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK. VATANDAŞLARIMIZA, KAMU KURUMLARINA OLAN BORÇLARINI GETİRECEĞİZ. NİTEKİM KISA BİR SÜRE ÖNCE BUNUN İLK ADIMLARINI UĞRATTIK. BİZ, 15 TEMMUZ GECESİ ÇIPLAK ELLERİYLE TANKLARI , EN KAHRAMAN DİRENİŞLE, MİLLETİMİZLE BİRLİKTE BAŞARISIZLIĞA ÇALIŞTIK. AZİZ MİLLETİM… DIŞ POLİTİKADA DA ERDEM, İRADE VE MİLLETİMİZİN ARASINDA HİÇBİR İHTİLAFLI KONU BIRAKMAMAYA ARTIK 1990’LARIN TEK KUTUPLU DÜNYASINDA DEĞİLİZ. 2000’Lİ MENFAATLER VE MİLLİ GÜVENLİK KAYGILARI ÖN PLANA ÇIKIYOR. ARTIK COĞRAFYAMIZDA TÜRKİYE’NİN GÜÇLÜ İRADESİNE RAĞMEN MENFAATLERİNE AYKIRI ADIMLAR ATMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR. ARTIK, TEPKİSEL VE DIŞLAYICI HAREKETLER TARAFINDAN ELE GÜNDEN GÜNE DAHA DA SERTLEŞTİĞİNİ GÖRÜYORUZ. DEVLETLER PAYLAŞTIK. TEHDİTLERE, GİZLİ-AÇIK ÖN KESME ÇABALARINA RAĞMEN, HİÇ TEREDDÜT ETMEDEN KAPILARIMIZI AÇTIK, EVİMİZİ, EKMEĞİMİZİ ATLATTIK. TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NDE KADINLARIMIZIN SİYASAL YAŞAMA KATILIMLARI NOKTASINDA BÜYÜK BİR EŞİK ARTIK BÖLGEMİZDE TÜRKİYE’YE RAĞMEN, TÜRKİYE’NİN GÜVENCE ALTINA ALMA YOLUNDA TARİHİ MESAFELER KAT ETTİK. AÇTIK, EVİMİZİ, EKMEĞİMİZİ PAYLAŞTIK. TEHDİTLERE, GİZLİ-AÇIK ÖN MİLYONLARCA MUHACİRE, HİÇ TEREDDÜT ETMEDEN KAPILARIMIZI YAPTIK. MİLLETİMİZE OLAN SAYGIMIZIN VE SEVGİMİZİN GEREĞİ OLAN PAZARLIKLAR YAPMAK YERİNE, HERKESİN GÖZÜ ÖNÜNDE MUHASEBE ÇALIŞTIK. 16 YILLIK YOLCULUĞUMUZDA BU SÖZÜMÜZE HEP SADIK OLACAĞIZ” DİYEREK YOLA ÇIKTIK, HEP BU AŞK VE SEVDAYLA ÇALIŞTIK. EMANETİN SAHİBİNİN MİLLET OLDUĞUNU HİÇ AKLIMIZDAN , SIRAT-I MÜSTAKİM ÜZERE YÜRÜYEREK, HEDEFE VARMAYA ÇIKTIK, HEP BU AŞK VE SEVDAYLA ÇALIŞTIK. 16 YILLIK VE “BİZ MİLLETE EFENDİ DEĞİL HİZMETKAR OLACAĞIZ” DİYEREK YOLA AÇTIK. STOK BEYANIYLA, VERGİ MÜKELLEFLERİNİN GERÇEK İHTİLAFLARA, MATRAH ARTIŞI ŞARTIYLA UZLAŞMA YOLUNU AŞTIK. 16 YIL BOYUNCA HEP BİRLİKTE TÜRKİYE’Yİ BÜYÜTTÜK. , BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZİ KORUYARAK BÜTÜN ZORLUKLARI

Erdoğan yeni dönem vaatlerini bildiren sözcükleri de yoğun şekilde tercih et-miştir. Bu kapsamda “*acağız”, “*acak”, “*ceğiz”, “*ecek”, “*tır”, “*tir” kodları üzerin-den yapılan aramada vaat bildiren ortalama 137 kelime ve bağlama yer verildiği be-lirlenmiştir. Erdoğan’ın vaatlerini bildirdiği kelime öbeklerini “açacağız”, “olacağız”, “atacağız”, “çalışacağız”, “bozacağız”, “taşıyacağız”, “sağlayacağız”, “karşılayacağız”, “sürdüreceğiz”, “vazgeçmeyeceğiz”, “ettireceğiz”, “paylaşacağız”, “verilecek”, “yükse-lecek” şeklinde sıralamak mümkündür (Tablo 4).

TABLO 4. VAAT BİLDİREN KELİMELER BAĞLAMI

AÇACAĞIZ. DOĞRUYU SİZİNLE BERABER TARTIŞIP, HAYATA YOL YÜRÜYECEĞİZ. BÜTÜN GAYRETİMİZLE SİZE DAHA FAZLA ALAN ALACAĞIZ. KADINLARI BU ÜLKENİN VE MİLLETİN, HER TÜRLÜ HAKKA KADINA KARŞI HER TÜRLÜ CAHİLİYE ADETİNİ AYAKLARIMIZIN ALTINA OLACAĞIZ, İRİ OLACAĞIZ, DİRİ OLACAĞIZ, HEP BİRLİKTE TÜRKİYE , BUNDAN SONRA DA AYNI KARARLILIKLA BOZACAĞIZ. BİR ÇALIŞACAĞIZ. SİZİNLE BİRLİKTE YOL YÜRÜYECEĞİZ. BÜTÜN SOKMAK İÇİN ÇALIŞMAYACAĞIZ. BİZ SADECE SİZİNLE BİRLİKTE ATACAĞIZ. FARKLI LİSANLAR, GÜNCEL GELİŞMELER, İLERİ AKTARMANIZI SAĞLAMAK İÇİN GEREKEN ADIMLARI BİRLİKTE BOZACAĞIZ. İŞTE BU, AZİZ MİLLETİMİZİN ORTAK HİKAYESİDİR. II. TÜRKİYE OLACAĞIZ VE HER TÜRLÜ KİRLİ OYUNU HEP BİRLİKTE OMUZLAYACAĞIZ. YENİ YÖNETİM SİSTEMİNDE İMKANLARI . ÖNÜMÜZDEKİ TARİHİ DÖNEMEÇTE YÜKÜ KADINLARIMIZLA BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ. EL BİRLİĞİYLE TÜRKİYE EKONOMİSİNİ BÜYÜTECEK VE İLELEBET PAYİDAR KALACAK. BÜTÜN BUNLARI BİRLİKTE ARTIRACAĞIZ. HEDEFİMİZ KARADA, HAVADA, DENİZDE, HER ALANDA , İHA’LARIMIZ, SİHA’LARIMIZ GİBİ SAVUNMA SANAYİİ DEĞERLERİMİZİ OLACAĞIZ. TARİHİNİZİ ÖĞRENDİKÇE ÖZGÜVENİNİZİN ARTTIĞINI, YERLİ VE MİLLİ DURUŞUNUZLA HAREKET ETMENİZ İÇİN SİZE DESTEK DURACAĞIZ. BU ÜLKEYE DİZ ÇÖKTÜREMEYECEKLER. BU HALKA . EZANLARIMIZ HEP BU KUBBEDE YANKILANACAK. HEP DİMDİK OLACAĞIZ, HEP BİRLİKTE TÜRKİYE OLACAĞIZ VE HER TÜRLÜ KİRLİ AYNI KARARLILIKLA BOZACAĞIZ. BİR OLACAĞIZ, İRİ OLACAĞIZ, DİRİ TAŞIYACAĞIZ. ŞİMDİ HEP BİRLİKTE TEKRAR EDELİM; YEMİN OLSUN ŞAHİTLİĞİNDE ALLAH’A AND OLSUN Kİ DAVAMIZI 2023’E, 2053’E, 2071’E TASLAMAYACAĞIZ. NASIL KAZAN-KAZAN İLKESİNİ, BİR ADIM ÖNDE EFENDİLİĞİNİ KABUL ETMEDİĞİMİZ GİBİ KİMSEYE DE EFENDİLİK PAYLAŞACAĞIZ. EĞİTİM-ÖĞRETİMDEN İSTİHDAMA, SAĞLIKTAN AİLEYE YÖNETİM SİSTEMİNDE İMKANLARI KADINLARIMIZLA DAHA FAZLA KORUYACAĞIZ. BİN YILLIK YOLCULUĞUMUZ BİNLERCE YIL AKIP TEMMUZ’DA OLDUĞU GİBİ BAĞIMSIZLIĞIMIZI CANIMIZ PAHASINA HEP OLACAĞIZ” DİYEREK YOLA ÇIKTIK, HEP BU AŞK VE SEVDAYLA EVET, İŞTE BU SÖZLE VE “BİZ MİLLETE EFENDİ DEĞİL HİZMETKAR ÇALIŞMAYACAĞIZ. BİZ SADECE SİZİNLE BİRLİKTE ÇALIŞACAĞIZ. . SİZE DİKTE ETMEYECEĞİZ. SİZİ KALIPLARA SOKMAK İÇİN OLACAĞIZ, DİRİ OLACAĞIZ, HEP BİRLİKTE TÜRKİYE OLACAĞIZ VE HER SONRA DA AYNI KARARLILIKLA BOZACAĞIZ. BİR OLACAĞIZ, İRİ BOZACAĞIZ. BİR OLACAĞIZ, İRİ OLACAĞIZ, DİRİ OLACAĞIZ, HEP BOZDUYSAK, BUNDAN SONRA DA AYNI KARARLILIKLA ÇIKARACAĞIZ. MUHATAPLARIMIZLA GÖZ HİZASINDA, EŞİT SEVİYEDE, VE SAYGIN BİR İŞ BİRLİĞİ ZEMİNİNDE YAPICI BİR DIŞ POLİTİKAYI ÖNE OLACAĞIZ. ANCAK BİZ AYNI ZAMANDA GÜÇLÜ OLMAKTAN, BAĞIMSIZ SERBESTÇE KULLANILMASINDAN YANAYIZ, YARIN DA ÖYLE SARILACAĞIZ. TEK BİR VATANDAŞIMIZIN DAHİ ADALET DAİRESİNİN . ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE, BU TEMEL İLKEYE ÇOK DAHA SIKI OLACAĞIZ VE HER TÜRLÜ KİRLİ OYUNU HEP BİRLİKTE BOZACAĞIZ. . BİR OLACAĞIZ, İRİ OLACAĞIZ, DİRİ OLACAĞIZ, HEP BİRLİKTE TÜRKİYE

Erdoğan’ın manifestosunda “biz” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 71’dir. Er-doğan “biz” sözcüğünü Türk milletinin karşılığı olarak kullanmıştır. Erdoğan’ın “biz”i Türkiye topraklarını kanlarıyla yoğurarak vatan kılan, Türk bayrağı al sancağın bekçisi olan, on beş asırdır Okçular Tepesi’nde nöbet bekleyen, Çanakkale ruhunu yeniden canlandıran, Türkiye’nin dünü, bugünü ve yarını olan milletin kendisidir. Bu durum Erdoğan’ın tüm ülkeyi kucaklayan, ayrımcılığa yer vermeyen bir söylem geliştirdiğini göstermenin yanı sıra cumhurun başı olarak milletiyle bütünleştiğini de ifade eder.


17

Erdoğan “biz” kelimesini “davam ve sevda” olarak işaret ettiği AK Parti ha-reketini vurgulamak için de kullanmıştır. Güçlü ve bağımsızlıktan yana, her dar-bede hapse düşüp acı çeken, milletin hadimi olan, milletiyle dertleşen, verdikleri sözleri tutan, milletin umutlarının hizmetkarı, Türkiye’nin Yunus’u, Mevlana’sı, Pir Sultan’ı, Kızılırmak’ı, Harran’ı, Sakarya’sı olarak Türk milletini kucaklayacak geniş bir tanımlamaya yer vermiştir (Tablo 5).

TABLO 5. BİZ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

BİZ MUHAFAZA EDİYORUZ. GÖREVİ TESLİM ALDIĞIMIZ GÜNDEN BERİ, MİLLİ VE YERLİ SİYASET İNSANLARIMIZA VERDİĞİNİZ EMANETİ, ŞİMDİ BİZİ DUALARINA, İSTEKLERİNE, UMUTLARINA, YARINLARINA, AİT NE VARSA, HEPSİ MEVCUTTUR. HAMDOLSUN, MİLLETİMİZ BİZİ KARŞILAMAYA GELENLERE ŞÖYLE SESLENMİŞTİK: “ÜLKEMİZİN YÜZ. YILLAR ÖNCE PINARHİSAR CEZAEVİNDEN TAHLİYE OLDUKTAN SONRA BİZİ BU YOLDAN AYIRMAZ. DAHA ÖNCE MERHUM MENDERES’E, İÇİN BAHTİYARIM. İNŞALLAH RABBİM, BUNDAN SONRA DA BİZİM İÇİN ESAS OLAN, MİLLİ GÜVENLİĞİMİZ, HUZURUMUZ VE KURABİLMESİNİN, İTTİFAKLAR GELİŞTİREBİLMESİNİN YOLUNU AÇIYOR. BİZE KARŞI ÇİFTE STANDART UYGULADIKLARINDA, BEKAMIZA TEHDİT ASLA VAZGEÇMEDİK. BUNUNLA BİRLİKTE BATILI MUHATAPLARIMIZ BİZ HADİMİZ” DEDİK. “YETER! SÖZ DE KARAR DA MİLLETİNDİR” DEDİK. DEVLET İÇİN DEĞİL, DEVLET MİLLET İÇİNDİR DEDİK. “MİLLET EFENDİ, BİZ MİLLETİMİZLE HEP DERTLEŞTİK, HEP ONA HESAP VERDİK. KAPALI , BU AZİZ MİLLETE HİZMETKAR OLMA İDEALİMİZDEN HİÇ SAPMADIK. “BİZ MİLLETE EFENDİ DEĞİL HİZMETKAR OLACAĞIZ” DİYEREK YOLA BÜTÜNLÜĞÜYÜZ… BİZ TÜRKİYE’YİZ…” EVET, İŞTE BU SÖZLE VE BİZ NE DEDİK? “BİZ TÜRKİYE’NİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYIZ… BİZ . II. BÖLÜM: YAPTIKLARIMIZ AZİZ MİLLETİM… AK PARTİ’Yİ KURARKEN “BİZ TÜRKİYE’NİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYIZ… BİZ TÜRKİYE’NİN AZİZ MİLLETİM… AK PARTİ’Yİ KURARKEN BİZ NE DEDİK? BİZ, ÇANAKKALE RUHUNU YENİDEN CANLANDIRIP VATANI İŞGALDEN VATAN KILANLARIZ, ŞEHİTLER TEPESİNİ BOŞ BIRAKMAYANLARIZ. BİZİM MESELEMİZDİR. ÜLKEMİZİ HEDEF ALAN TÜM PLANLARI NASIL , DOSTLARIMIZIN, GÖNÜL COĞRAFYAMIZIN HUZURU, SELAMETİ BİZ TÜRKİYE’NİN HÜR İRADESİ, BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜYÜZ… BİZ ... BİZ TÜRKİYE’NİN YUNUS’U, MEVLANA’SI, PİR SULTAN’IYIZ… BİZ TÜRKİYE’YİZ…” EVET, İŞTE BU SÖZLE VE “BİZ MİLLETE EFENDİ DEĞİL BİZ TÜRKİYE’NİN HÜR İRADESİ, BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜYÜZ…

“Biz”den sonra Erdoğan’ın en sık kullandığı sözcük “millet”tir. Kelimeye tü-revleriyle birlikte 66 defa yer verilmiştir. Erdoğan manifestosunda “Aziz Milletim” hitabını seçmiştir. Bu hitap ile Erdoğan Türkiye’yi kucaklayan bir algı ve söylemle hareket ettiğini göstermiştir. Erdoğan sadece kendisine oy verenleri değil bütün bir milleti aziz olarak nitelemiştir. “Millet” kelimesiyle Erdoğan Türk milletinin birliği, dirliği, huzur ve güvenliğine vurgu yapmıştır. Bunun yanı sıra devlet-millet ilişkisine dikkat çekmiş, devlet-millet kaynaşmasının geliştiğine, devletin milletin emrine girdiğine, milletin yeniden yükselişe geçtiğinin altını çizmiştir. Ayrıca Er-doğan milletin emanetini çiğnetmediklerini, millet destekli milli politikalar geliş-tirdiklerini, “millet devlet içindir” anlayışını “devlet millet içindir”e çevirdiklerini, milletin efendisi değil hizmetkarı olacaklarını belirtmiştir (Tablo 6).

TABLO 6. MİLLET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

MİLLETİMİZ ÇİZDİ. AK PARTİ’NİN HİKAYESİ TÜRKİYE’NİN HİKAYESİDİR. KOYDUK. AK PARTİ’NİN HAMURUNU MİLLETİMİZ YOĞURDU, ROTASINI MİLLET OLDUĞUNU HİÇ AKLIMIZDAN ÇIKARMADIK. İSTİKLAL ŞAİRİMİZ ÜZERE YÜRÜYEREK, HEDEFE VARMAYA ÇALIŞTIK. EMANETİN SAHİBİNİN MİLLETİN İRADESİNDEN GEÇECEK. VESAYET DÜZENİ DE BÜROKRATİK , YÖNETİMDE SÖZ SAHİBİ OLMANIN YEGANE YOLU, SEÇİMLERLE MİLLETİMİZİN CANINA KAST ETTİLER. TÜRK MİLLETİ TEK VÜCUT OLUP UÇAKLARIYLA ÜZERİMİZE GELDİLER. DEVLETİMİZİN SİLAHLARIYLA MİLLET OLMANIN TEMEL ŞARTI OLAN HÜRRİYET, SİYASET HÜRRİYETİN MİLLETİMİZ İÇİN VAZGEÇİLMEZ OLDUĞUNU SÖYLER. MİLLETİN DESTEĞİNE SAHİP MİLLİ POLİTİKALAR GELİŞTİRMEKTİR. SORUNLARLA VE BASKILARLA BAŞA ÇIKABİLMENİN EN ÖNEMLİ ŞARTI, MİLLETİN İNANCINI BOĞMAYA KALKIŞTILAR. HER DARBEDE HAPSE BİZE VERİLDİ. 12 EYLÜL DARBESİ BİZİ HEDEF ALDI. 28 ŞUBAT’TA MİLLETİMİZİN UMUTLARININ HİZMETKARIDIR. BİZİM YENİDEN GİBİ, 24 HAZİRAN’DA DA BİZ BU ŞAHLANIŞA TALİBİZ. TECRÜBELERİMİZ, MİLLET TEK BAYRAK TEK VATAN TEK DEVLET BU DÖRT İLKENİN VERMEMEKTİR. BİZ İŞTE BU AHDİ RABİAYLA SEMBOLLEŞTİRDİK. TEK MİLLETİ TEK VÜCUT OLUP KENDİLERİNE KARŞI GELDİĞİNDE DE 251 SİLAHLARIYLA MİLLETİMİZİN CANINA KAST ETTİLER. TÜRK MİLLETİN, HER TÜRLÜ HAKKA EŞİT OLARAK SAHİP BİREYLERİ HALİNE AYAKLARIMIZIN ALTINA ALACAĞIZ. KADINLARI BU ÜLKENİN VE MİLLET DEVLET İÇİN DEĞİL, DEVLET MİLLET İÇİNDİR DEDİK. “MİLLET . VESAYETİN KONTROLÜNDEKİ İKTİDARI MİLLETİN EMRİNE VERDİK. MİLLETİMİZE OLAN SAYGIMIZIN VE SEVGİMİZİN GEREĞİ OLAN BU YAPMAK YERİNE, HERKESİN GÖZÜ ÖNÜNDE MUHASEBE YAPTIK. MİLLETİMİZLE BERABER YÜRÜDÜĞÜMÜZ İÇİN BAHTİYARIM. İNŞALLAH BİR DURUŞUN, MİLLİ BİR SİYASETİN KAVGASINI VERDİĞİMİZ, BU YOLDA MİLLETE AKTARMAK DEMEKTİR. YERLİ OLMAK TÜRKİYE’Yİ 5 CENTE , FAİZE GİDEN PARAYI YATIRIMLAR VE SOSYAL YARDIMLAR YOLUYLA MİLLETİMİZE, BAYRAĞIMIZA, VATANIMIZA, DEVLETİMİZE KAST MÜHRÜDÜR. HEDEFLERİMİZE ANCAK BU RUHLA YÜRÜYEBİLİRİZ. MİLLETİMİZE HİZMET YOLCULUĞUMUZA ÇIKARKEN DAHA ÇOK ORTAK EDEREK, EMANETİNE LAYIK GÖRDÜ. İŞTE BU YÜZDEN,


18

Erdoğan manifestosunda “Türkiye” ve türevi 55 kelimeye yer vermiştir. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet ilkesi etrafında yerli ve milli herkesle bir-leşerek, el ele vererek güçlü ve bağımsız Türkiye mücadelesine devam edecekle-rini vurgulayan Erdoğan el birliğiyle Türkiye ekonomisini büyüteceği ve dünyaya markalar sunacak küresel bir güç haline getireceğini vadetmiştir. Erdoğan AK Parti öncesi Türkiye’nin durumuna da vurgu yapmıştır. Manifestosunda aşağıdaki ifadelere yer vermiş ve on altı yıl içinde Türkiye’yi milletiyle birlikte büyüttükle-rini vurgulamıştır:

Türkiye, 16 yıl önce AB kapısında bekleyen ama pazarlık şansı olmayan bir ül-keydi. Dünya siyasetiyle ilişkisi kendi eliyle kurulmamıştı. Tek bir yöne bakan, statükocu, değişimden korkan, kendine güvensiz, mücadele ruhu körelmiş, içine kapanmış bir Türkiye vardı. Çok parçalı koalisyonlar ve zayıf iktidarlar Türkiye’nin vizyonunu daraltmıştı.

Erdoğan’ın seçim manifestosunun dört anahtar kavramından biri de “Türki-ye şahlanıyor” ifadesidir. Erdoğan erdem, irade ve cesaret ile Türkiye’nin şahla-nacağını belirtmiştir. “Türkiye” kelimesini kullanarak birtakım vaatlerde de bu-lunmuştur. Erdoğan Türkiye’nin küresel bir güç olarak dünya sahnesindeki yerini alacağını, muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkacağını, bölgesinin en önemli gücü haline geleceğini, ekonomisinin büyüyeceğini, lider ülke Türkiye vizyonu-nun devam edeceğini, rekabetçi ve dışa açık yapısının süreceğini, siyasi, askeri ve ekonomik gücüyle küresel bir aktör haline geleceğini belirtmiştir (Tablo 7).

TABLO 7. TÜRKİYE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

TÜRKİYE’NİN MENFAATLERİNDEN TAVİZ VERMEDİK. DÜN OLDUĞU GİBİ SİYASİ ENGELLEMELERE, ÇİFTE STANDARTLARA VE AYRIMCILIĞA KARŞI TÜRKİYE 2023, 2053 VE 2071 HEDEFLERİNE DAHA EMİN ADIMLARLA BÜYÜME İVME KAZANACAK. REFAH VE KALKINMA HIZ KAZANACAK. TÜRKİYE, SAHİP OLDUĞU DEMOKRATİK GÜÇLÜ DEVLETİ, BÜYÜYEN ARENASI HALİNE GELDİ. RABBİMİZE ŞÜKÜRLER OLSUN Kİ TÜRKİYE, SİYASİ, ASKERİ VE EKONOMİK GÜCÜYLE KÜRESEL BİR AKTÖR VERİYOR. BÖLGE HALKLARININ GÖNLÜNDE TAHT KURAN TÜRKİYE, 16 YIL ÖNCE AB KAPISINDA BEKLEYEN AMA PAZARLIK ŞANSI SAHİBİ GÜÇLÜ BİR ÜLKEYE DÖNÜŞÜYORUZ. AZİZ MİLLETİM… TÜRKİYE İSTİYORUZ. BU YOLDA, HER TÜRLÜ FEDAKARLIĞI VE RİSKİ EGEMEN OLDUĞU TAM BAĞIMSIZ, TAM DEMOKRATİK VE MÜREFFEH TÜRKİYE’MİZİ AZİZ BİLDİK. 1920’DE MECLİS’İMİZİ AÇARKEN DUA DUA FIŞKIRDIĞI, DESTANIMIZIN YAZILDIĞI, TÜRKÜMÜZÜN OKUNDUĞU TÜRKİYE’Yİ 5 CENTE MUHTAÇ HALDE IMF KAPISINDA BEKLETMEMEK, YARDIMLAR YOLUYLA MİLLETE AKTARMAK DEMEKTİR. YERLİ OLMAK TÜRKİYE’NİN MENFAATLERİNE AYKIRI ADIMLAR ATMAK MÜMKÜN MESAFELER KAT ETTİK. ARTIK BÖLGEMİZDE TÜRKİYE’YE RAĞMEN, TÜRKİYE’NİN REKABETÇİ VE DIŞA AÇIK YAPISI SÜRECEK. BİZ BUGÜNE OLACAK. DÜNYADAKİ KORUMACI EKONOMİ DALGASINA RAĞMEN TÜRKİYE İÇİN BİR MİLAT OLACAK. SEÇİMLERİN ARDINDAN HER BİRİ, HAYATİ DERECEDE ÖNEMLİYDİ. AMA 24 HAZİRAN SEÇİMLERİ TÜRKİYE HEM BÜYÜK TEHDİTLER, HEM DE BÜYÜK FIRSATLAR GİDERMEK İÇİN ALTERNATİF ARAYIŞLARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ. TÜRKİYE’NİN AYDINLIK GELECEĞİ İÇİN TÜM TOPLUM KESİMLERİYLE ADIDIR. TÜRKİYE’NİN YENİ HÜKÜMET SİSTEMİYLE ŞAHLANIŞIDIR. TÜRKİYE, HER ALANDA GÜCÜNÜN FARKINA VARDI VE DÜNYAYA DÖNEMİNDE SİYASİ İSTİKRAR VE EKONOMİK BÜYÜMEYLE TANIŞAN TÜRKİYE” VİZYONUMUZ DEVAM EDECEK. SAVUNMA ALANINDA DIŞA DOĞRULTUSUNDA İLİŞKİLERİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ. “LİDER ÜLKE TÜRKİYE, KARŞILIKLI ÇIKAR VE SAYGI TEMELİNDE DÜNYAYA VE DÜNYAYA AÇILDI. DEMOKRATİK STANDARTLARINI YÜKSELTEN

Manifestoda türevleriyle beraber 43 defa yer verdiği “birlik” kelimesini kul-lanarak Erdoğan hayata geçirecekleri yeni icraatlar için gerekli adımları mille-tiyle birlikte atacağını, beraber hareket etme anlayışını siyasete yansıtacaklarını, etkin bürokrasiye geçilmesiyle devlet kurumları arasındaki koordinasyonun artacağını, büyük Türkiye’yi milletiyle inşa edeceğini belirtmiştir. On altı yıl-


19

da Türkiye’nin geldiği yere işaret eden Erdoğan bu başarının iktidar ve millet birlikteliğine dayandığının altını çizmiştir. Bundan sonra da Türkiye üzerine oynanan kirli oyunları millet ile birlikte bozacaklarını vurgulamıştır. Milli mü-cadelenin Türk milletinin birliğinin teminatı, Cumhuriyet’in ise bu birliğin ze-mini olduğunu ifade eden Erdoğan manifestosunda “hep birlikte”, “iş birliği” ve “el birliği” kavramlarına yer vermiştir (Tablo 8).

TABLO 8. BİRLİK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

BİRLİKTE TÜRKİYE’Yİ BÜYÜTTÜK. BİRLİKTE TARİH YAZDIK. YAPILACAK KORUYARAK BÜTÜN ZORLUKLARI AŞTIK. 16 YIL BOYUNCA HEP BİRLİKTE ŞAHİT OLUYORUZ. BATI’DA FANATİZM, KÜLTÜREL IRKÇILIK YELLER ESİYOR. TARİHİN DE, MÜCADELENİN DE BİTMEDİĞİNE HEP BİRLİKTE TEKRAR EDELİM; YEMİN OLSUN YOLUMUZDAN DÖNMEYİZ. OLSUN Kİ DAVAMIZI 2023’E, 2053’E, 2071’E TAŞIYACAĞIZ. ŞİMDİ HEP BİRLİKTE BAŞARDIK. DEMOKRASİDEN EKONOMİYE KADAR ATTIĞIMIZ DA, BİR ZAMANLAR HAYAL EDİLMESİ İMKANSIZ OLANI HEP BİRLİKTE ÖZGÜRLEŞTİK. BİZ DURMADIK, ONLAR DA DURMADI. BİR CESARETLE TÜRKİYE’Yİ ŞAHLANDIRDIK. HEP BİRLİKTE BÜYÜDÜK, HEP BİRLİKTE BÜYÜDÜK, HEP BİRLİKTE ÖZGÜRLEŞTİK. BİZ DURMADIK, . ERDEM, İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE’Yİ ŞAHLANDIRDIK. HEP BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZİ KORUYARAK BÜTÜN ZORLUKLARI AŞTIK. III. BÖLÜM: YAPACAKLARIMIZ AZİZ MİLLETİM… ALLAH’IN İNAYETİYLE, BİRLİKTE OMUZLAYACAĞIZ. YENİ YÖNETİM SİSTEMİNDE İMKANLARI EDECEĞİZ. ÖNÜMÜZDEKİ TARİHİ DÖNEMEÇTE YÜKÜ KADINLARIMIZLA BİRLİKTE BAŞARISIZLIĞA UĞRATTIK. BİZ, 15 TEMMUZ GECESİ ÇIPLAK KAYDETTİĞİ EN CESUR, EN KAHRAMAN DİRENİŞLE, MİLLETİMİZLE BİRLİKTE ÇALIŞACAĞIZ. SİZİNLE BİRLİKTE YOL YÜRÜYECEĞİZ. BÜTÜN . SİZİ KALIPLARA SOKMAK İÇİN ÇALIŞMAYACAĞIZ. BİZ SADECE SİZİNLE BİRLİKTE YOL YÜRÜYECEĞİZ. BÜTÜN GAYRETİMİZLE SİZE DAHA FAZLA . BİZ SADECE SİZİNLE BİRLİKTE ÇALIŞACAĞIZ. SİZİNLE BİRLİKTE TESPİT EDİP, DÜZELTECEĞİZ. ÜLKEMİZ SİZİNLE KÜRESEL GÜÇ SİZİNLE BERABER TARTIŞIP, HAYATA GEÇİRECEĞİZ. YANLIŞLARI SİZİNLE BİRLİKTE HAYATA GEÇİRELİM. IV. BÖLÜM: AKİTLEŞME EY MİLLETİM… . GELİN, CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNİ SİZLERLE BİRLİKTE YÜRÜYECEK DAHA ÇOK YOLUMUZ VAR. AŞKIMIZ, SEVDAMIZ, KURACAKLARI YUVALAR, DÜNYAYA GETİRECEKLERİ NESİLLER VAR. BİRLİKTE İNŞA EDECEĞİMİZ GENÇLERİMİZ, ONLARIN KURACAKLARI ÇOK ADIMIMIZ VAR. GELECEĞE UMUTLA BAKAN, BÜYÜK TÜRKİYE’Yİ BİRLİKTE YÜRÜMEYE HAZIRIZ. SEVGİLİ KADINLARIMIZ… BU KUTLU DEĞİL, HAYATIN RENKLERİ OLARAK GÖREN HERKESLE, BU YOLDA

“Daha” da Erdoğan’ın manifestosunda sık kullandığı kelimelerdendir. Söz-cüğün toplam kullanım sıklığı 39’dur. “Daha” üzerinden Erdoğan bugüne kadar yapılan icraatlara işaret etmenin yanı sıra hayata geçirilecek olan yeni vaatleri de belirtmiştir. Erdoğan söz konusu vaatleri kapsamında daha çok adım atacakları-nı, yatırımların daha da yükseleceğini, daha fazla demokrasi, özgürlük ve büyü-menin sağlanacağını, demokrasinin daha da derinleşip kurumsallaşacağını, yeni hastaneler, fabrikalar kurularak ülkenin daha güçlü hale getirileceğini, daha çok hizmet, icraat ve yatırımların hayata geçirileceğini, yasamanın daha itibarlı, yü-rütmenin daha güçlü ve yargının daha bağımsız hale getirileceğini, tarım ve hay-vancılık teşviklerinin daha etkin olacağını, milli gelirin artacağı ve tabana daha fazla yayılacağını vadetmiştir (Tablo 9).

TABLO 9. DAHA* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DAHA HAYKIRIYORUZ: BAŞARAMAYACAKSINIZ. MİLLETİMİZİN BİRLİĞİ , VATANIMIZA, DEVLETİMİZE KAST EDENLERE BURADAN BİR KEZ DAHA NİTELİKLİ İMKANLAR SUNMAYI, ÜLKEMİZİN GELECEĞİNE , ŞER ODAĞININ AĞINA DÜŞMENİZE İZİN VERMEYECEĞİZ. SİZE DAHA FAZLA ALAN AÇACAĞIZ. DOĞRUYU SİZİNLE BERABER TARTIŞIP, . SİZİNLE BİRLİKTE YOL YÜRÜYECEĞİZ. BÜTÜN GAYRETİMİZLE SİZE DAHA FAZLA PAYLAŞACAĞIZ. EĞİTİM-ÖĞRETİMDEN İSTİHDAMA, . YENİ YÖNETİM SİSTEMİNDE İMKANLARI KADINLARIMIZLA DAHA SIKI SARILACAĞIZ. TEK BİR VATANDAŞIMIZIN DAHİ ADALET GEÇİRİYORUZ. ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE, BU TEMEL İLKEYE ÇOK DAHA HAYKIRIYORUZ. DAVAMIZIN ÖZÜNDE ADALET VARDIR. ZALİME ARASINDA OLMAYA DEVAM EDECEKTİR. AZİZ MİLLETİM… BİR KEZ DAHA VERDİK. İŞ HAYATINA YENİ ATILAN 18-29 YAŞ ARASINDAKİ SEBEPLERLE EĞİTİM-ÖĞRETİMİNE DEVAM EDEMEYENLERE BİR FIRSAT DAHA ÖNCEKİ YAPILANDIRMALARDA BORÇLARINI ÖDEYEMEMİŞ OLAN BORÇLARINI YENİDEN YAPILANDIRMA İMKANI GETİRDİK. DAHA İCRAATÇI HALE GELECEK BAKANLIKLAR, UZUN VADELİ KOORDİNASYON ARTACAK, KARAR ALMA SÜREÇLERİ HIZLANACAK. DAHA ADİL HALE GELECEK, DAR GELİRLİ VATANDAŞLAR ÜZERİNDEKİ HAYAT STANDARTLARI MUTLAKA ARTACAK. VERGİ SİSTEMİ DAHA ETKİN HALE GETİRİLEREK, ÜLKEMİZ BU ALANLARDA HİZMETE GİRECEK. TARIM VE HAYVANCILIK TEŞVİKLERİ DAHA DA YÜKSELECEK. KANALİSTANBUL VE 1915 ÇANAKKALE DAHA DİRENÇLİ HALE GELECEK. TÜRKİYE’NİN YATIRIM CAZİBESİ DAHA DİRENÇLİ HALE GELECEK. TÜRKİYE’NİN YATIRIM CAZİBESİ DAHA DÜŞECEK. TÜRK EKONOMİSİ DIŞ ŞOKLARA VE FİNANSAL SALDIRILARA DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE HUKUK DEVLETİNİN GÜVENCESİ ALTINDA GÖRECEK. HERKESİN MAL GÜVENLİĞİ VE TİCARET YAPMA ÖZGÜRLÜĞÜ, DAHA FAZLA YAYILACAĞI İÇİN, GELİR GRUPLARI ARASINDAKİ MAKAS HÜKÜMET SİSTEMİYLE MİLLİ GELİR ARTACAĞI VE TABANA


20

Yeni bir sisteme geçişin adımı olan 24 Haziran seçimlerinin ruhuna uygun bir şekilde Erdoğan manifestosunda “yeni” ve türevi 38 kelimeye yer vermiştir. “Yeni” sözcüğüyle Erdoğan “yeni sistem”, “yeni bir çağ”, “yeni yönetim sistemi”, “yeni itti-fak”, “yeni dönem”, “yeni bir düzen”, “yeni imkan ve fırsatlar” kavramlarına vurgu yapmıştır. Erdoğan vaat olarak da yeni hastaneler, havalimanı, fabrikalar ve yolların yapılacağını belirtmiştir. Bunun yanı sıra Erdoğan 24 Haziran seçimlerinin önemi-ne vurgu yaparak “Yeni bir yolun başlangıcındayız” demiştir (Tablo 10).

TABLO 10. YENİ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

YENİ BİR YARIŞ VAR, O DA 24 HAZİRAN SEÇİMLERİDİR. 15 TEMMUZ’DA. İŞTE BÜTÜN BUNLAR İÇİN ÖNÜMÜZDE YENİ BİR İMTİHAN, YENİ BİR İMTİHAN, YENİ BİR YARIŞ VAR, O DA 24 HAZİRAN VAZGEÇİREMEYECEKLER. İŞTE BÜTÜN BUNLAR İÇİN ÖNÜMÜZDE YENİKAPI RUHU, BİRLİĞİMİZİN MÜHRÜDÜR. HEDEFLERİMİZE ANCAK . DEMOKRASİ, BİRLİĞİMİZİN SİGORTASIDIR. 15 TEMMUZ DİRENİŞİ VE YENİ HÜKÜMET SİSTEMİYLE ŞAHLANIŞIDIR. TÜRKİYE’NİN AYDINLIK BEKASI İÇİN SEFERBER OLMASININ ADIDIR. TÜRKİYE’NİN YENİ YÖNETİM SİSTEMİNDE İMKANLARI KADINLARIMIZLA DAHA DÖNEMEÇTE YÜKÜ KADINLARIMIZLA BİRLİKTE OMUZLAYACAĞIZ. YENİ GÖREVLERE HAZIRDIR. AYNELARAB’TAN HASEKE’YE, ORADAN ETTİK. EN SON AFRİN’DE DESTAN YAZAN KAHRAMANLARIMIZ, YENİLERİNİ EKLEYECEKTİR. GÜNEY SINIRLARIMIZ BOYUNCA İÇİN FIRAT KALKANI VE ZEYTİN DALI GİBİ HAREKATLARINA YENİ DÖNEMDE SINIRLARINI TERÖR ÖRGÜTLERİNDEN TEMİZLEMEK MÜCADELEMİZ İSTİKLAL MÜCADELEMİZİN BİR CÜZÜDÜR. TÜRKİYE, YENİ ULUSLARARASI ORTAMIN GÜÇLÜ BİR AKTÖRÜ OLACAK. YETER HEM BÜYÜK TEHDİTLER, HEM DE BÜYÜK FIRSATLAR BARINDIRAN YENİ ATILAN 18-29 YAŞ ARASINDAKİ GENÇLERİMİZE DESTEK İÇİN, DEVAM EDEMEYENLERE BİR FIRSAT DAHA VERDİK. İŞ HAYATINA YENİDEN YAPILANDIRMA İMKANI GETİRDİK. DAHA ÖNCEKİ . VATANDAŞLARIMIZA, KAMU KURUMLARINA OLAN BORÇLARINI YENİ HAVALİMANIMIZ BU YIL CUMHURİYET BAYRAMIMIZDA HİZMETEGİBİ BÜYÜK PROJELER MUTLAKA HAYATA GEÇECEK. İSTANBUL’DAKİ YENİ FABRİKALARIN ÖNÜ AÇILACAK. AHDİM OLSUN Kİ; FAİZLER, VE SEKTÖR BAZLI TEŞVİKLERLE İSTİHDAM ARTIŞI SAĞLAYACAK YENİ DÖNEMDE TÜRKİYE MUASIR MEDENİYET SEVİYESİNİN ÜSTÜNE . İŞTE BURADAN MİLLETİMLE AHİTLEŞİYORUM: AHDİM OLSUN Kİ; YENİ SİSTEMDE, İSTİKRAR KALICI HALE GELECEK. HIZLI KARAR, SON BULACAK. DEMOKRATİK SİYASETİN KURUMSALLAŞTIĞI BU

Erdoğan manifestosunda “ülke” kelimesini türevleriyle birlikte 34 defa kul-lanmıştır. Sözcük Türkiye ve Türk milletinin karşılığı olarak tercih edilmiştir. Bu-nun yanı sıra “ülke” kelimesini kullanarak birtakım vaatler de ortaya konulmuştur. Erdoğan imar barışı ile ülkenin kangren olmuş bir sorununu kökten çözdüklerini, Türkiye’nin söz ve inisiyatif sahibi küresel bir güç ve öncü bir ülke haline geldiği-ni, ülkeyi hedef alan terör örgütleriyle sonuna kadar mücadele edildiğini, ulaşım, eğitim, sağlık ve enerji yatırımlarıyla Türkiye’nin sınıf atladığını, dünyanın en fazla insani yardım yapan ülkesi olduğunu belirtmiştir. Erdoğan bundan sonraki süreçte de “lider ülke Türkiye” vizyonunu devam ettireceklerini vurgulamıştır (Tablo 11).

TABLO 11. ÜLKE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ÜLKEMİZİN DEĞİŞEN İHTİYAÇLARINA VE DEĞİŞEN DÜNYAYA DUYARSIZ GEREKLERİYLE HARMANLADIK. SABİTLERİMİZİ KORUDUK, ANCAK ÜLKEMİZDEN TAMAMEN SİLENE KADAR BÜTÜN ÇABAMIZ VE VE TACİZ İNSANLIĞA KARŞI İŞLENMİŞ BÜYÜK SUÇLARDIR. BU AYIBI ÜLKEMİZİN KANGREN OLMUŞ BİR SORUNUNU KÖKTEN ÇÖZDÜK. YÜZDE 15 DESTEK PRİMİ YÜKLERİNİ KALDIRDIK. İMAR BARIŞIYLA ÜLKEYE DÖNÜŞÜYORUZ. AZİZ MİLLETİM… TÜRKİYE, 16 YIL ÖNCE AB ZEMİNDE İRADE SAHİBİ, SÖZ SAHİBİ, İNİSİYATİF SAHİBİ GÜÇLÜ BİR ÜLKEYDİ. DÜNYA SİYASETİYLE İLİŞKİSİ KENDİ ELİYLE KURULMAMIŞTI. ÖNCE AB KAPISINDA BEKLEYEN AMA PAZARLIK ŞANSI OLMAYAN BİR ÜLKE OLACAK. İNŞALLAH ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE, ERDEM, İRADE VE GELİYOR. YENİ DÖNEMDE TÜRKİYE KÜRESEL BİR GÜÇ, ÖNCÜ BİR ÜLKEMİZİ GÜÇLENDİRDİKÇE, MİLLETİN EMANETİNE SAHİP ÇIKTIKÇA , SİVİL SİYASETE GÖLGE DÜŞÜRÜLMESİNE FIRSAT VERMEDİK. BİZ ÜLKEYE DİZ ÇÖKTÜREMEYECEKLER. BU HALKA BOYUNDURUK HEP BU KUBBEDE YANKILANACAK. HEP DİMDİK DURACAĞIZ. BU ÜLKENİN GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK İHANETİ, YAKIN TARİHİN KAYDETTİĞİ KARDEŞİMİZİ ŞEHİT ETTİLER, 2 BİN 193 KARDEŞİMİZİ YARALADILAR. BU ÜLKEYE, BU AZİZ MİLLETE HİZMET DAVASIDIR. ÜLKEMİZ BÜYÜDÜKÇE, CESARETLE TÜRKİYE’Yİ ŞAHLANDIRDIK. AZİZ MİLLETİM… DAVAMIZ BU ÜLKENİN VE MİLLETİN, HER TÜRLÜ HAKKA EŞİT OLARAK SAHİP CAHİLİYE ADETİNİ AYAKLARIMIZIN ALTINA ALACAĞIZ. KADINLARI BU ÜLKEMİZDEKİ BAĞIMSIZ BİNALARIN YARISINI OLUŞTURAN İMARSIZ ÜLKEMİZİN KANGREN OLMUŞ BİR SORUNUNU KÖKTEN ÇÖZDÜK. ÜLKEMİZ BÜYÜDÜKÇE, KALKINDIKÇA MİLLİ EGEMENLİĞİMİZ VE DAVAMIZ BU ÜLKEYE, BU AZİZ MİLLETE HİZMET DAVASIDIR. ÜLKEMİZİ HEDEF ALAN TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BÜTÜNÜYLE YOK ETMEK, SÜRDÜRECEĞİZ. ŞAHLANIŞIMIZIN EN ÖNEMLİ AYAKLARINDAN BİRİ DE ÜLKEMİZ SİZİNLE KÜRESEL GÜÇ OLACAK. İSTİHDAMIMIZ SİZİNLE . YANLIŞLARI SİZİNLE BİRLİKTE TESPİT EDİP, DÜZELTECEĞİZ.

Toplam kullanım sıklığı 33 olan “var” kelimesiyle Erdoğan hem mevcut-ta Türkiye’nin sahip olduğu imkanlara vurgu yapmış hem de hayata geçirilecek


21

ve geçirilmesi gerekli olan konuların altını çizmiştir. Erdoğan davasının özünde adaletin bulunduğunu vurgulayarak yapılacak çok iş, atılacak çok adım olduğunu belirtmiştir. Milletin kendilerinden beklentileri olduğunu da ifade eden Erdoğan bu beklentilere yönelik birçok desteklerinin bulunduğunun altını çizmiştir. Artık yeni bir dünya düzeninin var olduğunu söyleyen Erdoğan Türkiye’nin şiddetle yerli ve milli bir duruşa ihtiyaç duyduğunu dile getirmiştir (Tablo 12).

TABLO 12. VAR* KELİMESİNİN BAĞLAMI

VARDIR. ZALİME DUYDUĞUMUZ ÖFKE DE, MAZLUMA DUYDUĞUMUZ BİR KEZ DAHA HAYKIRIYORUZ. DAVAMIZIN ÖZÜNDE ADALET VAR. ŞİMDİ YENİ BİR YOLUN BAŞLANGICINDAYIZ. MAMUR KILINACAK . BİRLİKTE TARİH YAZDIK. YAPILACAK ÇOK İŞ, ATILACAK ÇOK ADIM VAR. GELECEĞE UMUTLA BAKAN, BÜYÜK TÜRKİYE’Yİ BİRLİKTE İNŞA HAYATINI KOLAYLAŞTIRMAK İÇİN ATILACAK DAHA ÇOK ADIMIMIZ VAR. OKUL SIRALARINDAKİ GENÇLERİN UMUTLARI VAR. GENÇ AİLESİNİN HELAL LOKMASINI KAZANAN BABALARIN BEKLENTİLERİ VAR. GÜNÜN İLK IŞIKLARIYLA EVİNDEN ÇIKIP, ALIN TERİYLE RIZKINI , İŞ DÜNYAMIZA, İHRACATÇIMIZA VERECEK DAHA ÇOK DESTEĞİMİZ VAR. YENİ ÇATIŞMA DİNAMİKLERİYLE ŞEKİLLENEN BU DÜNYADA, YAPMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR. ÖNÜMÜZDE YENİ BİR DÜNYA VAR. ÜLKEMİZİN ÜRETİM YÜKÜNÜ ÜSTLENEN SANAYİCİMİZE, , YENİ İMKAN VE FIRSATLARLA BULUŞTURACAĞIMIZ ENGELLİLERİMİZ VARDI VE DÜNYAYA AÇILDI. DEMOKRATİK STANDARTLARINI BÜYÜMEYLE TANIŞAN TÜRKİYE, HER ALANDA GÜCÜNÜN FARKINA VAR. PARILDAYAN GÖZLERİNİZDE, AK ALNINIZDA, İMAN DOLU BERABER OLARAK KUCAKLAYACAĞIMIZ AYDINLIK BİR GELECEĞİMİZ VARLIKLARIYLA MUHASEBE KAYITLARINI TUTARLI HALE GETİRDİK. YOLUNU AÇTIK. STOK BEYANIYLA, VERGİ MÜKELLEFLERİNİN GERÇEK VARMAYA ÇALIŞTIK. EMANETİN SAHİBİNİN MİLLET OLDUĞUNU HİÇ DÜŞÜRMEDEN, SIRAT-I MÜSTAKİM ÜZERE YÜRÜYEREK, HEDEFE VAR.” EVET, BU SÖZLERİMİZİN ÜZERİNDEN TAM 19 YIL GEÇTİ. O GÜN . YERLİ BİR DURUŞA, MİLLİ BİR DURUŞA ŞİDDETLE İHTİYACIMIZ VAR. BU HİKAYEDE; AİLESİNİN HELAL LOKMASINI KAZANAN HASRET YETİMLERİN ÖZLEMLERİ VAR. DİLİ DUALI ANALARIN İSTEKLERİ VAR. BİZİ YOLUMUZDAN DÖNDÜRMEYE ÇALIŞANLAR HİÇ BİTMEYECEK. EY MİLLETİM… ÖNÜMÜZDE UZUN BİR YOL VAR. YAPILACAK ÇOK İŞİMİZ VAR. EŞİT BİREYLER OLARAK HAYATIN HER ALANINDA MANİLERİ AÇTIĞIMIZ, ÇALIŞMA HAYATINDA GÖREV BEKLEYEN KADINLARIMIZ

Erdoğan manifestosunda türevleriyle birlikte “milli” kelimesini 29 kez kullan-mıştır. Kelimeyi ekseriyetle sıfat olarak tercih eden Erdoğan “milli güvenlik”, “milli ve yerli siyaset”, “milli egemenlik”, “milli dava”, “milli duruş”, “milli mücadele”, “milli politika”, “milli anlayış” ve “milli gelir” kavramlarına vurgu yapmıştır. Erdoğan dış politikanın temel ilkelerinden ikisinin “milli çıkar” ve “milli güvenlik” olduğunu ifade etmiştir. Milli irade ve sivil siyasete gölge düşürülmesine izin verilmeyeceğini, ülke olarak milli bir duruşa ihtiyaç olduğunu, milli egemenlik ve bağımsızlığın her geçen gün daha da perçinlendiğini, milli olmanın milli geliri artırmak, milletin iş ve aşını büyütmek anlamına geldiğini, milli menfaat ve milli güvenlik kaygılarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirtmiştir. Erdoğan siyaset anlayışlarının temelini milli iradenin oluşturduğunu vurgulayarak kendileri için esas meselenin milli gü-venlik, huzur ve hedefler olduğunun altını çizmiştir (Tablo 13).

TABLO 13. MİLLİ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

“MİLLİ ÇIKAR”, “MİLLİ GÜVENLİK” VE “VİCDANİ DURUŞ” OLMAYA DEVAM ŞAHLANIYOR. DIŞ POLİTİKAMIZIN TEMEL İLKELERİ “BAĞIMSIZLIK”, MİLLİ MÜCADELEDE VARIYLA YOĞUYLA CEPHEYE KOŞAN, DESTAN BİZDİK. KUT’ÜL AMARE’DE ÜMMETİN ZAFERE İNANMIŞ İRADESİ BİZDİK. MİLLİ OLMAK, MİLLİ GELİRİ ARTIRMAK, MİLLETİN İŞ VE AŞINI HİZMET ETMİŞ OLDUK. YERLİ VE MİLLİ SİYASET, İŞTE TAM DA BUDUR. “MİLLİ GÜVENLİK” VE “VİCDANİ DURUŞ” OLMAYA DEVAM EDECEK. . DIŞ POLİTİKAMIZIN TEMEL İLKELERİ “BAĞIMSIZLIK”, “MİLLİ ÇIKAR”, MİLLİ İRADEYE, SİVİL SİYASETE GÖLGE DÜŞÜRÜLMESİNE FIRSAT 27 NİSAN 2007’DE BU KEZ BİR E-MUHTIRAYLA KARŞIMIZA ÇIKTILAR, MİLLİ OLMAK, FAİZE GİDEN PARAYI YATIRIMLAR VE SOSYAL , MİLLİ GELİRİ ARTIRMAK, MİLLETİN İŞ VE AŞINI BÜYÜTMEK DEMEKTİR. MİLLİ VE YERLİ SİYASET İNSANLARIMIZA VERDİĞİNİZ EMANETİ, ŞİMDİ HOCAMIZA, MERHUM TÜRKEŞ’E, MERHUM YAZICIOĞLU’NA, DİĞER MİLLİ BİR DURUŞA ŞİDDETLE İHTİYACIMIZ VAR.” EVET, BU SÖZLERİMİZİN SAHİP MİLLİ POLİTİKALAR GELİŞTİRMEKTİR. YERLİ BİR DURUŞA, MİLLİ BİR SİYASETİN KAVGASINI VERDİĞİMİZ, BU YOLDA MİLLETİMİZLE ÜZERİNDEN TAM 19 YIL GEÇTİ. O GÜN BUGÜNDÜR YERLİ BİR DURUŞUN, MİLLİ İRADEYE DAYANAN SİYASET HER TÜRLÜ BOYUNDURUKTAN, OLUŞTURAN “MİLLİ İRADE”NİN TECELLİSİ İÇİN KAÇINILMAZDIR. MİLLİ EGEMENLİĞİMİZ VE BAĞIMSIZLIĞIMIZ PERÇİNLENDİ. MİLLİ AZİZ MİLLETE HİZMET DAVASIDIR. ÜLKEMİZ BÜYÜDÜKÇE, KALKINDIKÇA MİLLİ MENFAATLER VE MİLLİ GÜVENLİK KAYGILARI ÖN PLANA ÇIKIYOR HAREKETLER TARAFINDAN ELE GEÇİRİLME TEHDİDİYLE KARŞI KARŞIYA. MİLLİ İRADE SİYASETİN MERKEZİNE TAM YERLEŞECEĞİ İÇİN, VE TARAFSIZ BİR BİÇİMDE ADALETİN TECELLİSİNE ODAKLANACAK. MİLLİ GÜVENLİĞİMİZ, HUZURUMUZ VE HEDEFLERİMİZDİR. BUNLARI GELİŞTİREBİLMESİNİN YOLUNU AÇIYOR. BİZİM İÇİN ESAS OLAN, MİLLİ DAVAMIZ KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ KONUSUNDA HER KARŞI ORTAK ÇIKARDAN, KİBRE KARŞI KARDEŞLİKTEN YANA OLDUK.


22

Erdoğan’ın manifestosunda “siyaset” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 27’dir. AK Parti iktidarıyla Türkiye’deki siyasetin normalleştiğini belirten Erdoğan AK Parti’nin kuruluşundan bugüne milli siyaset kavgası verdiğini söylemiştir. Er-doğan AK Parti siyasetini Türk milletine olan sevgi ve saygılarının bir gereği ola-rak modern demokratik siyasetin gerekleriyle harmanladıklarını ifade etmiştir. Erdoğan vaktiyle milletin merhum Türkeş, Yazıcıoğlu, Özal, Menderes ve Erbakan olmak üzere milli ve yerli siyasetin izinden gidenlere verdiği emaneti bugün ken-dilerinin muhafaza ettiğini, Türk siyasetini AK Parti’nin işler hale getirdiğini, sivil siyasete gölge düşürmek isteyenlere fırsat vermediklerini, milli iradeye dayanan siyaseti her türlü boyunduruk, zorlama ve baskıdan kurtardıklarını hatırlatmış, yerli ve milli siyaset anlayışıyla ülkeyi bölgesel ve küresel çapta daha üst seviyelere taşıyabilmek için Türkiye’nin geleceğini belirleyecek 24 Haziran seçimlerinde de cumhurbaşkanlığına aday olduğunu açıklamıştır (Tablo 14).

TABLO 14. SİYASET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

SİYASETE YANSIMASIDIR. YERLİ VE MİLLİ ANLAYIŞIN TÜRKİYE’NİN SÜRECEK. CUMHUR İTTİFAKI; BU BİRLİK VE BERABERLİK ANLAYIŞININ SİYASETİNDE BİZ İŞLER HALE GETİRDİK. ONUN İÇİN “GEL, NE OLURSAN AÇMAK, KAPIYI HERKESE AÇIK BIRAKMAK GİBİ KAVRAMLARI TÜRK SİYASETİMİZİN AMACINI OLUŞTURMAYA DEVAM EDECEKTİR. ZİRA , EĞİTİMDE, SİYASETTE VE DİĞER TÜM ALANLARDA ADALETİN TESİSİ, SİYASETTE VE DİĞER TÜM ALANLARDA ADALETİN TESİSİ, SİYASETİMİZİN, DEVLET HİZMETLERİNDE, ÇALIŞMA HAYATINDA, EĞİTİMDE, SİYASET ANLAMINA GELİR. AK PARTİ ÖZGÜRLÜKLER PARTİSİDİR VE , ZORLAMADAN VE BASKIDAN AZADE OLARAK YAPILAN SİYASET HER TÜRLÜ BOYUNDURUKTAN, ZORLAMADAN VE BASKIDAN İRADE”NİN TECELLİSİ İÇİN KAÇINILMAZDIR. MİLLİ İRADEYE DAYANAN SİYASET ANLAYIŞIMIZIN TEMELİNİ OLUŞTURAN “MİLLİ İRADE”NİN OLDUĞUNU SÖYLER. MİLLET OLMANIN TEMEL ŞARTI OLAN HÜRRİYET, SİYASETİN KURUMSALLAŞTIĞI BU YENİ SİSTEMDE, İSTİKRAR KALICI DE BÜROKRATİK OLİGARŞİ DE TAMAMEN SON BULACAK. DEMOKRATİK SİYASETİN MERKEZİNE TAM YERLEŞECEĞİ İÇİN, DEMOKRASİ TÜM BİR BİÇİMDE ADALETİN TECELLİSİNE ODAKLANACAK. MİLLİ İRADE SİYASETİYLE İLİŞKİSİ KENDİ ELİYLE KURULMAMIŞTI. TEK BİR YÖNE BEKLEYEN AMA PAZARLIK ŞANSI OLMAYAN BİR ÜLKEYDİ. DÜNYA SİYASET TARZIMIZI, SONUNA KADAR SÜRDÜRMEKTE KARARLIYIZ. AZİZ . MİLLETİMİZE OLAN SAYGIMIZIN VE SEVGİMİZİN GEREĞİ OLAN BU SİYASETİN GEREKLERİYLE HARMANLADIK. SABİTLERİMİZİ KORUDUK, MİLLİ OLANI EVRENSEL İNSANLIK BİRİKİMİYLE, MODERN DEMOKRATİK SİYASETİMİZİ NORMALLEŞTİRDİK. ZİHNİYET DÖNÜŞÜMÜNÜ SİSTEMİMİZİ DEMOKRATİKLEŞTİRDİK, SİVİLLEŞME ADIMLARIYLA SİYASET, İŞTE TAM DA BUDUR. MİLLİ OLMAK, MİLLİ GELİRİ ARTIRMAK, , HEM ÖZGÜRLEŞMESİNE HİZMET ETMİŞ OLDUK. YERLİ VE MİLLİ SİYASET İNSANLARIMIZA VERDİĞİNİZ EMANETİ, ŞİMDİ BİZ MUHAFAZA , MERHUM TÜRKEŞ’E, MERHUM YAZICIOĞLU’NA, DİĞER MİLLİ VE YERLİ

Erdoğan “güç” kelimesini manifestosunda türevleriyle birlikte 26 defa kullanmıştır. Erdoğan “küresel güç” ve “bölgesel güç” kavramlarına da atıf yapmıştır. Türkiye’nin bölgesel ve küresel bir güç haline gelmesi için ellerin-den geleni yapacaklarını ifade eden Erdoğan ekonomik ve demokratik yapı-nın güçlendirileceğini, yürütmeyi daha güçlü hale getireceklerini vadetmiştir. Tüm bu vaatlerin bir çıktısı olarak Türkiye’nin küresel zeminde söz, irade ve inisiyatif sahibi bir ülkeye dönüşeceğini vurgulamıştır. Toplumsal alanla ilgili de Erdoğan kadınları güçlendirmenin ülkeyi güçlendirmek olduğunu belirt-miştir (Tablo 15).

Erdoğan’ın manifestosunda “devlet” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 25’tir. “Devlet” sözcüğünü tarihsel hatırlatma ve vaatler etrafında farklı bağ-lamlara oturtmuştur. Tarihsel olarak devletin kuruluşuna gönderme yapan Er-doğan Türk devletinin Söğüt’te, yörük çadırlarında kurulduğunu hatırlatmıştır. Türk devletinin adalet sevdası ile büyüdüğünü belirten Erdoğan Osmanlı dev-


23

letinin yıkılışıyla bulunduğumuz coğrafyaya ateş düştüğünü fakat vatanımızın ilelebet Türk milletine yurt olacağını, Türk devletinin hep payidar kalacağı-nı ifade etmiştir. Erdoğan hantal bürokrasiden etkin bürokrasiye geçilmesiyle birlikte devlet kurumları arasındaki koordinasyonun artacağını, ticaret yapma özgürlüğünün daha güçlü bir şekilde hukuk devletinin güvencesi altına alı-nacağını belirtmiştir. Erdoğan Türkiye’de AK Parti iktidarıyla birlikte “millet devlet içindir” anlayışının değiştiğini ve artık “devlet millet içindir”in hakim olduğunu söylemiştir. Devleti milletin emrine verdiklerini belirten Erdoğan devlet-millet kaynaşmasını geliştirdiklerini ifade etmiştir. Erdoğan devletin si-lahlarıyla milletin canına ve ırzına kastetmeye kalkan terör yapılarına da bunu başaramayacakları mesajını iletmiştir (Tablo 16).

TABLO 16. DEVLET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DEVLETİMİZ HEP PAYİDAR KALACAK. EZANLARIMIZ HEP BU KUBBEDE HEP DALGALANACAK. VATANIMIZ İLELEBET BU MİLLETE YURT OLACAK. DEVLETİMİZE KAST EDENLERE BURADAN BİR KEZ DAHA HAYKIRIYORUZ: BU RUHLA YÜRÜYEBİLİRİZ. MİLLETİMİZE, BAYRAĞIMIZA, VATANIMIZA, DEVLET BU DÖRT İLKENİN ÇEVRESİNDE, YERLİ VE MİLLİ HERKESLE RABİAYLA SEMBOLLEŞTİRDİK. TEK MİLLET TEK BAYRAK TEK VATAN TEK DEVLETİMİZİN ŞEFKAT, MERHAMET VE ADALETLİ KOLLARI SONUNA ÖTELENMİŞ HİSSEDEN, HAKKINI ALAMADIĞINI DÜŞÜNEN HERKESE, DEVLET YAŞASIN” ANLAYIŞINI ŞİAR EDİNDİK. KURULUŞ VE DİRİLİŞ , SOSYAL BARIŞIN TEMELİ ADALETTİR. ONUN İÇİN “İNSANI YAŞAT Kİ, DEVLETİN, MÜLKÜN, NİZAMIN, SOSYAL BARIŞIN TEMELİ ADALETTİR. Kİ “ADALET GÜNEŞİNİN DOĞACAĞI İLK YER İDARECİNİN KALBİDİR.” DEVLET HİZMETLERİNDE, ÇALIŞMA HAYATINDA, EĞİTİMDE, SİYASETTE VE VE HER ALANDA TESİSİ ÖNCELİĞİMİZ OLACAKTIR. EKONOMİDE, DEVLETİMİZİN GÜVENCESİ ALTINDADIR. OYLARINIZI, MİLLİ İRADENİZİ, , YAYILMASI, PROPAGANDASININ YAPILMASI VE ÖRGÜTLENMESİ DEVLETİMİZLE MİLLETİMİZİN ARASINDA HİÇBİR İHTİLAFLI KONU . BÖYLECE, MİLLETİMİZİN HER KESİMİNİN DERDİNE DEVA OLMAYA, DEVLET KURUMLARI ARASINDAKİ KOORDİNASYON ARTACAK, KARAR . HANTAL BÜROKRASİDEN ETKİN BÜROKRASİYE GEÇİLMESİYLE BİRLİKTE DEVLETİNİN GÜVENCESİ ALTINDA OLACAK. DÜNYADAKİ KORUMACI VE TİCARET YAPMA ÖZGÜRLÜĞÜ, DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE HUKUK DEVLETLER ARTIK, TEPKİSEL VE DIŞLAYICI HAREKETLER TARAFINDAN MÜCADELELERİN GÜNDEN GÜNE DAHA DA SERTLEŞTİĞİNİ GÖRÜYORUZ. DEVLETİ, BÜYÜYEN EKONOMİSİ VE MİLLİ SEFERBERLİK RUHU SAYESİNDE ŞÜKÜRLER OLSUN Kİ TÜRKİYE, SAHİP OLDUĞU DEMOKRATİK GÜÇLÜ DEVLETİ’NİN YIKILIŞINDAN SONRA BÖLGEMİZİN BAĞRINA DÜŞEN ATEŞ, DÖNÜŞÜMLERE GEBE BİR ZAMAN DİLİMİNDE YAŞIYORUZ. OSMANLI DEVLET YAŞASIN” ANLAYIŞINI HAKİM KILDIK. “HALKIMIZ OLİGARŞİNİN HAKİMİYETİNE SON VERDİK. “İNSANI YAŞAT Kİ

Erdoğan manifestosunda türevleriyle birlikte “dünya” kelimesine 24 defa yer vermiştir. “Dünya” sözcüğü üzerinden “yeni dünya” düzeni, “iş dünyası” ve “İs-lam dünyası”na vurgu yapmıştır. Erdoğan bütün dünyayı bilmek, anlamak için yerli ve milli duruşla hareket etmenin önemini belirterek artık 1990’lardan kalma tek kutuplu bir dünyanın bulunmadığını, daha küresel ve rekabete dayalı, yeni çatışma dinamiklerinin hakim olduğu ve uluslararası mücadelelerin sertleştiği yeni bir dünya düzeninin yürürlükte olduğunun altını çizmiştir. Birleşmiş Millet-

TABLO 15. GÜÇ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

GÜÇLÜ VE BAĞIMSIZ TÜRKİYE MÜCADELESİNE DEVAM EDECEĞİZ. İŞTE ÇEVRESİNDE, YERLİ VE MİLLİ HERKESLE BİRLEŞEREK, EL ELE VEREREK, GÜÇ OLACAK. İSTİHDAMIMIZ SİZİNLE BÜYÜYECEK. VİZYONUMUZ BİRLİKTE TESPİT EDİP, DÜZELTECEĞİZ. ÜLKEMİZ SİZİNLE KÜRESEL GÜÇLENDİRMEK OLDUĞUNA HEP İNANDIK. BUNDAN SONRA DA AYNI YÖNDE ADIMLAR ATTIK. KADINLARIMIZI GÜÇLENDİRMENİN ÜLKEMİZİ GÜÇLENDİRMENİN ÜLKEMİZİ GÜÇLENDİRMEK OLDUĞUNA HEP İNANDIK İÇİN HAYATİ GÖRDÜK VE BU YÖNDE ADIMLAR ATTIK. KADINLARIMIZI GÜÇLERDEN BİRİ DE, TOPLUMSAL YAPIMIZIN BU ZENGİNLİĞİDİR. SİYASİ, KÜRESEL BOYUTTA İDDİA SAHİBİ OLMASININ ARKASINDAKİ EN ÖNEMLİ GÜÇLENDİRİLMESİ, ÖZELLİKLE SOSYAL ADALETİN TAM ANLAMIYLA VE . 24 HAZİRAN’DAN SONRA DA ADALETİN KURUMSAL YAPISININ GÜÇLENDİKÇE, SADECE “DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR” DİYE KÜRESEL BİR GÜCE DÖNÜŞMESİNİ ENGELLEMEK İÇİNDİR. TÜRKİYE GÜÇ OLAN ÜLKEMİZİN KÜRESEL BİR GÜCE DÖNÜŞMESİNİ ENGELLEMEK EDELİM. ÖNÜMÜZE ÇIKARILAN BÜTÜN ZORLUKLAR BÖLGESEL BİR GÜÇLÜ BİR SİYASAL LİDERLİKLE YOLUMUZA DEVAM EDELİM. ÖNÜMÜZE OLACAK. YETER Kİ SİYASİ İSTİKRARIMIZI KORUYALIM, YETER Kİ GÜÇLÜ BİR AKTÖRÜ OLACAK. YETER Kİ SİYASİ İSTİKRARIMIZI , HEM DE BÜYÜK FIRSATLAR BARINDIRAN YENİ ULUSLARARASI ORTAMIN GÜÇ OLMAK İÇİN KENDİ SİLAHLARIMIZI ÜRETMEYE DEVAM EDECEĞİZ. ETKİNLİĞİMİZ VE CAYDIRICILIĞIMIZ ARTACAK. KÜRESEL BİR GÜÇ HALİNE GETİRECEĞİZ. NİTEKİM KISA BİR SÜRE ÖNCE BUNUN İLK BÜYÜTECEK VE DÜNYAYA MARKALAR SUNACAK KÜRESEL BİR GÜÇ OLARAK DÜNYA SAHNESİNDEKİ YERİNİ ALACAK. İHRACATTAKİ MEDENİYET SEVİYESİNİN ÜSTÜNE ÇIKACAK. TÜRKİYE KÜRESEL BİR GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE HUKUK DEVLETİNİN GÜVENCESİ ALTINDA OLACAK. . HERKESİN MAL GÜVENLİĞİ VE TİCARET YAPMA ÖZGÜRLÜĞÜ, DAHA GÜÇLÜ VE YARGIYI DAHA BAĞIMSIZ HALE GETİRECEK. TAM KUVVETLER YÖNETİM SİSTEMİMİZ, YASAMAYI DAHA İTİBARLI, YÜRÜTMEYİ DAHA


24

ler konuşmasında dile getirdiği ve tüm dünyada küresel güçlere karşı bir slogan haline gelen “Dünya 5’ten büyüktür” sözünü manifestosunda da hatırlatan Erdo-ğan Türkiye’nin dünyada en çok insani yardım yapan ülkelerin başında geldiğini belirtmiş, İslam dünyasının uru haline gelen DEAŞ ve türevi terör örgütlerine karşı mücadelenin sonuna kadar devam edileceği mesajını vermiştir. Dünyadaki korumacı ekonomiye rağmen Türkiye’nin rekabetçi ve dışa açık bir ekonomiyle hareket edeceğini belirten Erdoğan Türk ekonomisinin dünyaya markalar suna-cak hale geleceğini müjdelemiştir (Tablo 17).

TABLO 17. DÜNYA* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DÜNYAYI BİLMENİZ, ANLAMANIZ BİR O KADAR DA KENDİ YERLİ VE AFRİKA’YI DA, BALKANLARI VE KAFKASYA’YI DA, HASILI BÜTÜN DÜNYAYI TANIYACAKSINIZ. BUNUN YANINDA MEDENİYETİNİZİ, LİSANLAR, GÜNCEL GELİŞMELER, İLERİ TEKNOLOJİLERLE ELBETTE DÜNYAYI DAR ETMEKTEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ. TERÖRLE . BU CAN BU BEDENDE OLDUĞU MÜDDETÇE TERÖR ÖRGÜTLERİNE DÜNYANIN BEŞTEN BÜYÜK OLDUĞUNU DOSTA DÜŞMANA GÖSTERECEK. “DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR” DİYE HAYKIRMAKLA KALMAYACAK, “DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR” DİYE HAYKIRMAKLA KALMAYACAK, DÖNÜŞMESİNİ ENGELLEMEK İÇİNDİR. TÜRKİYE GÜÇLENDİKÇE, SADECE DÜNYAYA MARKALAR SUNACAK KÜRESEL BİR GÜÇ HALİNE BAŞARACAĞIZ. EL BİRLİĞİYLE TÜRKİYE EKONOMİSİNİ BÜYÜTECEK VE DÜNYA SAHNESİNDEKİ YERİNİ ALACAK. İHRACATTAKİ YÜKSELİŞİMİZ SEVİYESİNİN ÜSTÜNE ÇIKACAK. TÜRKİYE KÜRESEL BİR GÜÇ OLARAK DÜNYADAKİ KORUMACI EKONOMİ DALGASINA RAĞMEN TÜRKİYE’NİN BİR ŞEKİLDE HUKUK DEVLETİNİN GÜVENCESİ ALTINDA OLACAK. DÜNYADA TÜRKİYE, BÖLGESİNİN EN ÖNEMLİ GÜCÜ HALİNE GELİYOR. DA SALİH-İ SELAMETE ÇIKIŞI OLACAK. İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ DÜNYA MAZLUMLARININ DA SALİH-İ SELAMETE ÇIKIŞI OLACAK. İÇİNDE HİZMETKARIDIR. BİZİM YENİDEN YÜKSELİŞİMİZ, BÖLGEMİZİN DE, DÜNYAYA GETİRECEKLERİ NESİLLER VAR. BİRLİKTE YÜRÜYECEK DAHA İNŞA EDECEĞİMİZ GENÇLERİMİZ, ONLARIN KURACAKLARI YUVALAR, DÜNYAMIZA, İHRACATÇIMIZA VERECEK DAHA ÇOK DESTEĞİMİZ VAR. ÜRETİM YÜKÜNÜ ÜSTLENEN SANAYİCİMİZE, GİRİŞİMCİMİZE, İŞ DÜNYASINDAN ORTADOĞU’YA, BALKANLAR’DAN KAFKASLARA KADAR GELDİ. ÜLKEMİZ, AB İLE KATILIM MÜZAKERELERİNİ BAŞLATTI, TÜRK DÜNYAYA AÇILDIKÇA, BÖLGESEL BİR GÜÇ HALİNE GELDİ. ÜLKEMİZ, AB YÜKSELTEN TÜRKİYE, KARŞILIKLI ÇIKAR VE SAYGI TEMELİNDE DÜNYAYA AÇILDI. DEMOKRATİK STANDARTLARINI YÜKSELTEN TANIŞAN TÜRKİYE, HER ALANDA GÜCÜNÜN FARKINA VARDI VE

“Karşı” kelimesinin manifestodaki kullanım sıklığı 23’tür. Tüm milleti kucaklayıcı söylemiyle “Bu zamana kadar yanımızda olmayan ya da karşı-mızda bulunanlara da diyorum ki; milletimiz bir bütündür” sözlerini akta-ran Erdoğan bununla birlikte vaat kapsamında da eğitim öğretim sisteminin milletin beklentilerini karşılayacak şekilde geliştirileceğini söylemiştir. Er-doğan kendisi ve partisinin bugüne kadar nelerin karşısında olduklarını ve olacaklarını ortaya koymak için “karşı” kelimesini kullanmıştır. Erdoğan bu-güne kadar siyasi engelleme, çifte standart ve ayrımcılığa “karşı” Türkiye’nin menfaatlerinden taviz vermediklerini, Batılı muhataplar Türkiye’ye “karşı” çifte standart uyguladıklarında ve bekamıza tehdit oluşturan terör örgütlerini desteklediklerinde bunu yüzlerine açıkça ifade etmekten çekinmediklerini, değişen ihtiyaçlar ve dünyaya “karşı” duyarsız kalmadıklarını, Gazze, Ara-kan, Suriye, Afganistan, Somali ve Bosna’daki katliamlara “karşı” olduklarını, zulme “karşı” merhametten, sömürüye “karşı” ortak çıkardan, kibre “karşı” kardeşlikten yana tavır aldıklarını belirtmiştir. Bunların yanı sıra on altı yıllık diriliş döneminde büyük dirençlerle karşılaştıklarını, küresel düzenin hak-sızlıklarına, kadın ve çocuk istismarına, şiddet ve tacizcilere ve ülkenin yüz yüze olduğu iç sorunlara karşı mutlak bir mücadele halinde olduklarını ifade etmiştir (Tablo 18).


25

TABLO 18. KARŞI* KELİMESİNİN BAĞLAMI

KARŞIMIZA ÇIKTILAR, MİLLİ İRADEYE, SİVİL SİYASETE GÖLGE DA DURMADI. BİR GECE 27 NİSAN 2007’DE BU KEZ BİR E-MUHTIRAYLA KARŞI “DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR” DİYE HAYKIRDIK. GAZZE’DEKİ, DE EYVALLAH ETMEDİK. KÜRESEL DÜZENİN HAKSIZLIKLARINA KARŞI HEM GÜR BİR SES VERDİK, HEM TAŞIN ALTINA ELİMİZİ KOYDUK. , AFGANİSTAN’DAKİ, SOMALİ’DEKİ, BOSNA’DAKİ KATLİAMLARA KARŞI MERHAMETTEN, SÖMÜRÜYE KARŞI ORTAK ÇIKARDAN, KİBRE . BUGÜN DÜNYANIN EN ÇOK İNSANİ YARDIM YAPAN ÜLKESİYİZ. ZULME KARŞI ORTAK ÇIKARDAN, KİBRE KARŞI KARDEŞLİKTEN YANA OLDUK. YARDIM YAPAN ÜLKESİYİZ. ZULME KARŞI MERHAMETTEN, SÖMÜRÜYE KARŞI KARDEŞLİKTEN YANA OLDUK. MİLLİ DAVAMIZ KUZEY KIBRIS KARŞI MERHAMETTEN, SÖMÜRÜYE KARŞI ORTAK ÇIKARDAN, KİBRE KARŞI GELDİĞİNDE DE 251 KARDEŞİMİZİ ŞEHİT ETTİLER, 2 BİN 193 CANINA KAST ETTİLER. TÜRK MİLLETİ TEK VÜCUT OLUP KENDİLERİNE KARŞILAMAYA GELENLERE ŞÖYLE SESLENMİŞTİK: “ÜLKEMİZİN YÜZ ÖNCE PINARHİSAR CEZAEVİNDEN TAHLİYE OLDUKTAN SONRA BİZİ KARŞI KARŞIYA GELDİĞİ ULUSLARARASI SORUNLARLA VE BASKILARLA ŞÖYLE SESLENMİŞTİK: “ÜLKEMİZİN YÜZ YÜZE OLDUĞU İÇ SORUNLARLA, KARŞIYA GELDİĞİ ULUSLARARASI SORUNLARLA VE BASKILARLA BAŞA SESLENMİŞTİK: “ÜLKEMİZİN YÜZ YÜZE OLDUĞU İÇ SORUNLARLA, KARŞI KARŞILAŞSAK DA, BİR ZAMANLAR HAYAL EDİLMESİ İMKANSIZ OLANI BIRAKTIĞIMIZ 16 YILLIK DİRİLİŞ DÖNEMİNDE BÜYÜK DİRENÇLERLE KARŞILIK KURULUŞ HEDEFLERİMİZDEN, BU AZİZ MİLLETE HİZMETKAR . BUNLARI YAPARKEN TECRÜBE KAZANDIK, GÜÇLENDİK. BUNA KARŞI KARŞIYA. MİLLİ MENFAATLER VE MİLLİ GÜVENLİK KAYGILARI VE DIŞLAYICI HAREKETLER TARAFINDAN ELE GEÇİRİLME TEHDİDİYLE KARŞIYA. MİLLİ MENFAATLER VE MİLLİ GÜVENLİK KAYGILARI ÖN HAREKETLER TARAFINDAN ELE GEÇİRİLME TEHDİDİYLE KARŞI KARŞILIK KÜRESEL ALANDA YENİ GÜÇ MERKEZLERİ, YENİ İTTİFAK VE İŞ DAHA ÇOK PARÇALANMAYA ORTAM HAZIRLIYOR. BUNA

Erdoğan’ın manifestosunda “irade” kelimesinin toplam kullanım sık-lığı 23’tür. Seçim manifestosunu “Erdem, İrade, Cesaret” sacayağı üzerine oturtan Erdoğan “milli irade” kavramını ön plana çıkarılmıştır. Türkiye’nin irade sahibi bir ülke olarak küresel alanda yükseleceğini belirtmiştir. Ayrıca Erdoğan Türk siyasal hayatına gönderme yaparak Türk milletinin iradesinin bugüne kadar defalarca çiğnenmeye çalışıldığını hatırlatmış ve “27 Mayıs Darbesi bize yapıldı, darağacına çekilen de bizim irademizdi” ifadelerine yer vermiştir (Tablo 19).

TABLO 19. İRADE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE’NİN ŞAHLANIŞININ ADIDIR. ÇANAKKALE CUMHUR İTTİFAKI BUNUN İÇİN KURULDU. CUMHUR İTTİFAKI ERDEM, İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE’Yİ SİZ ŞAHLANDIRACAKSINIZ. SİZ, 2053 . SEVGİLİ GENÇLER… SİZ ŞAHLANIŞIMIZ VE YÜKSELİŞİMİZSİNİZ. ERDEM, İRADESİ DEĞERLİDİR, TERCİHİ SAYGINDIR. BİRİMİZ ÖZGÜR OLMADIKÇA, DA DİYORUM Kİ; MİLLETİMİZ BİR BÜTÜNDÜR. HER BİR VATANDAŞIMIZIN İRADENİZİ, SİYASİ KARARLARINIZI NASIL EMANET BİLDİYSEK, BİREYSEL DEVLETİMİZİN GÜVENCESİ ALTINDADIR. OYLARINIZI, MİLLİ İRADEYE DAYANAN SİYASET HER TÜRLÜ BOYUNDURUKTAN, OLUŞTURAN “MİLLİ İRADE”NİN TECELLİSİ İÇİN KAÇINILMAZDIR. MİLLİ İRADE”NİN TECELLİSİ İÇİN KAÇINILMAZDIR. MİLLİ İRADEYE DAYANAN OLAN HÜRRİYET, SİYASET ANLAYIŞIMIZIN TEMELİNİ OLUŞTURAN “MİLLİ İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE ŞAHLANIYOR. DIŞ POLİTİKAMIZIN TEMEL BIRAKMAMAYA ÇALIŞTIK. AZİZ MİLLETİM… DIŞ POLİTİKADA DA ERDEM, İRADESİNDEN GEÇECEK. VESAYET DÜZENİ DE BÜROKRATİK OLİGARŞİ SÖZ SAHİBİ OLMANIN YEGANE YOLU, SEÇİMLERLE MİLLETİN İRADE SİYASETİN MERKEZİNE TAM YERLEŞECEĞİ İÇİN, DEMOKRASİ TÜM TARAFSIZ BİR BİÇİMDE ADALETİN TECELLİSİNE ODAKLANACAK. MİLLİ İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE ŞAHLANACAK. AZİZ MİLLETİM… AK , ÖNCÜ BİR ÜLKE OLACAK. İNŞALLAH ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE, ERDEM, İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE’NİN ŞAHLANIŞINI GÖRÜYORUM. SİNENİZDE, DUALI DİLLERİNİZDE BİR ŞAHLANIŞ GÖRÜYORUM; ERDEM, İRADE SAHİBİ, SÖZ SAHİBİ, İNİSİYATİF SAHİBİ GÜÇLÜ BİR ÜLKEYE KARDEŞİMİZİN DUASINI VE DESTEĞİNİ ALARAK, KÜRESEL ZEMİNDE İRADESİNE RAĞMEN KİRLİ OYUNLAR KURMAK, SINIRLAR TANZİM MÜMKÜN DEĞİLDİR. ARTIK COĞRAFYAMIZDA TÜRKİYE’NİN GÜÇLÜ İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE’Yİ ŞAHLANDIRDIK. AZİZ MİLLETİM… DEDİK. “YETER! SÖZ DE KARAR DA MİLLETİNDİR” DEDİK. ERDEM, İRADESİ, BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜYÜZ… BİZ TÜRKİYE’YİZ…” EVET, İŞTE YUNUS’U, MEVLANA’SI, PİR SULTAN’IYIZ… BİZ TÜRKİYE’NİN HÜR

Erdoğan manifestosunda “mücadele” ve türevi 19 kelimeye yer vermiştir. Er-doğan yoksulluk, yolsuzluk, terör, uyuşturucu, ayrımcılık, yasaklar ile –her türlü fedakarlık ve riski alarak– mücadeleyi sürdüreceklerini belirtmiştir. “Her darbede hapse düşen, zulüm gören, acı çeken biz olduk. Varlığımıza, birliğimize, dirliği-mize, refahımıza, huzurumuza kastettiler. Yılmadık, yıkılmadık. Mücadeleden bir adım geri durmadık” ifadelerine yer vermiş ve Türkiye’nin hem içeride hem de dışarıda bağımsızlığına, huzuruna, refahına kastedenlerle mücadelenin devam edeceğini vurgulamıştır (Tablo 20).


26

TABLO 20. MÜCADELE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

MÜCADELE, BİRLİĞİMİZİN TEMİNATIDIR. CUMHURİYET, BİRLİĞİMİZİN ADIDIR. ÇANAKKALE ZAFERİ, BİRLİĞİMİZİN SENEDİDİR. MİLLİ MÜCADELESİNE DEVAM EDECEĞİZ. İŞTE CUMHUR İTTİFAKI BUNUN İÇİN HERKESLE BİRLEŞEREK, EL ELE VEREREK, GÜÇLÜ VE BAĞIMSIZ TÜRKİYE MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ. SEVGİLİ GENÇLER… SİZ ŞAHLANIŞIMIZ VETÜRLÜ HAKKA EŞİT OLARAK SAHİP BİREYLERİ HALİNE GETİRENE KADAR MÜCADELE ETMEK, EN ÖNEMLİ HEDEFLERİMİZ ARASINDA OLMAYA ADLANDIRDIĞIMIZ YOLSUZLUKLA, YOKSULLUKLA VE YASAKLARLA MÜCADELEMİZİN BİR CÜZÜDÜR. TÜRKİYE, YENİ DÖNEMDE SINIRLARINI ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ. TERÖRLE MÜCADELEMİZ İSTİKLAL MÜCADELEMİZ İSTİKLAL MÜCADELEMİZİN BİR CÜZÜDÜR. TÜRKİYE, DÜNYAYI DAR ETMEKTEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ. TERÖRLE MÜCADELEMİZİ, İÇERİDE VE DIŞARIDA EN KÜÇÜK BİR ZAFİYETE VE DİRLİĞİNE KAST EDEN TERÖR ÖRGÜTLERİYLE HER ALANDAKİ MÜCADELE EDEREK ÖNLERİNİ AÇTIĞIMIZ, ÇALIŞMA HAYATINDA GÖREV VERİLECEK DAHA ÇOK MÜJDELERİMİZ VAR. HER TÜRLÜ AYRIMCILIKLA MÜCADELE ETMEKTE KARARLIYIZ. III. BÖLÜM: YAPACAKLARIMIZ AZİZ , HER TÜRLÜ FEDAKARLIĞI VE RİSKİ GÖZE ALARAK, SONUNA KADAR MÜCADELE, GÜVENLİK, TİCARET GİBİ ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ DAVRANDIK. İNSANİ KALKINMA, TERÖRLE VE UYUŞTURUCUYLA MÜCADELE RUHU KÖRELMİŞ, İÇİNE KAPANMIŞ BİR TÜRKİYE VARDI. BAKAN, STATÜKOCU, DEĞİŞİMDEN KORKAN, KENDİNE GÜVENSİZ, MÜCADELESİNİ VERİYOR. BÖLGE HALKLARININ GÖNLÜNDE TAHT BU YENİ DÜNYADA KENDİNE ONURLU BİR YER ELDE ETMENİN MÜCADELENİN DE BİTMEDİĞİNE HEP BİRLİKTE ŞAHİT OLUYORUZ. KÜRESELLEŞME HAYALLERİNİN YERİNDE YELLER ESİYOR. TARİHİN DE, MÜCADELELERİN GÜNDEN GÜNE DAHA DA SERTLEŞTİĞİNİ GÖRÜYORUZ ŞEKİLLENEN BU DÜNYADA, ULUSLARARASI ALANDAKİ MÜCADELE ETTİK. KIYAFETİNDEN, DÜŞÜNCESİNDEN DOLAYI EĞİTİM , AYNI ZAMANDA ADALETİN TESİSİ YOLUNDA DA GECE GÜNDÜZ

Erdoğan “adalet” kelimesini türevleriyle birlikte manifestosunda 18 defa kul-lanmıştır. Adaletin kadim bir değer olduğunu vurgulayan Erdoğan tüm alanlarda adaleti tesis etmenin siyasetlerinin ana amacını oluşturduğunu belirtmiştir. Yar-gıda bağımsız ve tarafsız bir biçimde adaletin tecellisine odaklanacaklarını, 24 Haziran sonrası adaletin kurumsal yapısının güçlendirilmesi için çalışacaklarını, tek bir vatandaşın dahi adalet dairesinin dışında kalmaması için gerekli adımları atacaklarını, sosyal adaleti tam anlamıyla hayata geçireceklerini vadetmiştir. Bu-nun yanı sıra Erdoğan medeniyetimizin kurucu ilkesinin adalet olduğunu ve Türk devletinin adalet sevdası ile büyüdüğünü hatırlatarak adalet güneşinin doğacağı yerin idarecilerin kalbi olduğunun altını çizmiştir (Tablo 21).

TABLO 21. ADALET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ADALET SİZİNLE YÜKSELECEK. EĞİTİM-ÖĞRETİM SİSTEMİMİZİ SİZİN SİZİNLE BÜYÜYECEK. VİZYONUMUZ SİZİNLE GENİŞLEYECEK. ADALET DAİRESİNİN DIŞINDA KALMAMASI İÇİN HER TÜRLÜ ÇABAYI İLKEYE ÇOK DAHA SIKI SARILACAĞIZ. TEK BİR VATANDAŞIMIZIN DAHİ ADALETİ DE, KALKINMAYI DA VATANDAŞLARIMIZIN TAMAMI İÇİN DEDİK; “YARATILANI SEVERİZ YARATAN’DAN ÖTÜRÜ” DEDİK. ONUN İÇİN ADALETLİ KOLLARI SONUNA KADAR AÇIKTIR. MİLLETİMİZİN HUZURUNA DÜŞÜNEN HERKESE, DEVLETİMİZİN ŞEFKAT, MERHAMET VE ADALETTİR. ONUN İÇİN “İNSANI YAŞAT Kİ, DEVLET YAŞASIN” KALBİDİR.” DEVLETİN, MÜLKÜN, NİZAMIN, SOSYAL BARIŞIN TEMELİ “ADALET GÜNEŞİNİN DOĞACAĞI İLK YER İDARECİNİN KALBİDİR.” BİZİM MEDENİYETİMİZİN KURUCU İLKESİDİR. BİZ İNANIYORUZ Kİ ADALET BİZİM MEDENİYETİMİZİN KURUCU İLKESİDİR. BİZ İNANIYORUZ , SİYASETİMİZİN AMACINI OLUŞTURMAYA DEVAM EDECEKTİR. ZİRA ADALETİN TESİSİ, SİYASETİMİZİN AMACINI OLUŞTURMAYA DEVAM ÇALIŞMA HAYATINDA, EĞİTİMDE, SİYASETTE VE DİĞER TÜM ALANLARDA ADALETİN TAM ANLAMIYLA VE HER ALANDA TESİSİ ÖNCELİĞİMİZ KURUMSAL YAPISININ GÜÇLENDİRİLMESİ, ÖZELLİKLE SOSYAL ADALETİN KURUMSAL YAPISININ GÜÇLENDİRİLMESİ, ÖZELLİKLE DE ADALETE OLAN BAĞLILIĞIMIZDANDIR. 24 HAZİRAN’DAN SONRA DA ADALETE OLAN BAĞLILIĞIMIZDANDIR. 24 HAZİRAN’DAN SONRA DA . ZALİME DUYDUĞUMUZ ÖFKE DE, MAZLUMA DUYDUĞUMUZ ŞEFKAT DE ADALET VARDIR. ZALİME DUYDUĞUMUZ ÖFKE DE, MAZLUMA . AZİZ MİLLETİM… BİR KEZ DAHA HAYKIRIYORUZ. DAVAMIZIN ÖZÜNDE ADALETİN TECELLİSİNE ODAKLANACAK. MİLLİ İRADE SİYASETİN ETKİLİ İCRAATA, YARGI DA BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ BİR BİÇİMDE ADALET VE KALKINMA ARAYIŞININ BİR PARÇASI OLARAK GÖRDÜK. EKONOMİYE KADAR ATTIĞIMIZ HER ADIMI, MİLLETİMİZİN ADALETİN TESİSİ YOLUNDA DA GECE GÜNDÜZ MÜCADELE ETTİK. SÖZÜMÜZÜ TUTMAK İÇİN ÇALIŞMAKLA KALMADIK, AYNI ZAMANDA

Erdoğan’ın manifestosunda “hayat” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 18’dir. Özellikle kadınlara, işçilere ve öğrencilere yönelik vaatleriyle birlikte ha-yata geçmesi beklenen yerli savunma sanayiinin geliştirilmesi, vatandaşın yaşam standartlarının yükselmesi gibi diğer faaliyet alanlarına da değinmiştir. Kadınla-rın ve yeni mezun gençlerin iş hayatına daha kolay atılması ve siyasete daha yük-sek düzeyde katılması için hayata geçirilecek projelerden bahseden Erdoğan’ın bu konuları Türkiye demokrasisi için “hayati” olarak değerlendirdiği de yine bağlam tablosundan elde edilen sonuçlardandır (Tablo 22).


27

TABLO 22. HAYAT* KELİMESİNİN BAĞLAMI

HAYATA GEÇİRELİM. IV. BÖLÜM: AKİTLEŞME EY MİLLETİM… ÖNÜMÜZDE . GELİN, CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNİ SİZLERLE BİRLİKTE HAYATINA AKTARMANIZI SAĞLAMAK İÇİN GEREKEN ADIMLARI ARDINDAN, EDİNDİĞİNİZ BİLGİ, BECERİ VE BİRİKİMLERİNİZİ İŞ HAYATINIZIN ARDINDAN, EDİNDİĞİNİZ BİLGİ, BECERİ VE GELECEĞİNE YATIRIM OLARAK GÖRÜYORUZ. EĞİTİM-ÖĞRETİM HAYATA GEÇİRECEĞİZ. YANLIŞLARI SİZİNLE BİRLİKTE TESPİT EDİP, DAHA FAZLA ALAN AÇACAĞIZ. DOĞRUYU SİZİNLE BERABER TARTIŞIP, HAYATİ GÖRDÜK VE BU YÖNDE ADIMLAR ATTIK. KADINLARIMIZI KADINLARIMIZIN VARLIĞINI, KATKISINI GELECEĞİMİZ İÇİN HAYATIN BÜTÜN ALANLARINDA VE KARAR MEKANİZMALARINDA TEMSİL ORANINI TARİHİN EN YÜKSEK SEVİYESİNE TAŞIDIK. SOSYAL HAYATIN RENKLERİ OLARAK GÖREN HERKESLE, BU YOLDA BİRLİKTE ETNİK FARKLILIKLARIMIZI AYRIŞMA VE DÜŞMANLIK NOKTALARI DEĞİL, HAYATA GEÇİRİYORUZ. ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE, BU TEMEL İLKEYE ÇOK DE, KALKINMAYI DA VATANDAŞLARIMIZIN TAMAMI İÇİN İSTİYOR, HAYATINDA, EĞİTİMDE, SİYASETTE VE DİĞER TÜM ALANLARDA OLACAKTIR. EKONOMİDE, DEVLET HİZMETLERİNDE, ÇALIŞMA HAYATINA YENİ ATILAN 18-29 YAŞ ARASINDAKİ GENÇLERİMİZE DESTEK DEVAM EDEMEYENLERE BİR FIRSAT DAHA VERDİK. İŞ HAYAT STANDARTLARI MUTLAKA ARTACAK. VERGİ SİSTEMİ DAHA ADİL ÇIKARTILACAK. AHDİM OLSUN Kİ; DAR GELİRLİ VATANDAŞLARIMIZIN HAYATA GEÇECEK. İSTANBUL’DAKİ YENİ HAVALİMANIMIZ BU YIL VE 1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ GİBİ BÜYÜK PROJELER MUTLAKA HAYATA GEÇECEK. ŞEHİRLERİMİZ KÜLTÜR SANAT ÜRETEN KİMLİKLİ OTOMOBİL VE SAVUNMA SANAYİİ ALANINDAKİ PROJELERİMİZ SÜRATLE HAYATA GEÇECEK. MİLLETİN TERCİHİ İLE KABUL EDİLEN YENİ YÖNETİM ŞAHLANIŞ VE YENİDEN YÜKSELİŞ İDEALİMİZ TÜM UNSURLARIYLA HAYATİ DERECEDE ÖNEMLİYDİ. AMA 24 HAZİRAN SEÇİMLERİ TÜRKİYE AK PARTİ’NİN BU GÜNE KADAR KAZANDIĞI 12 SEÇİMİN HER BİRİ,

Erdoğan “güven” kelimesini manifestosunda toplam 16 kez kullanmıştır. Sözcük öncelikle devletin güvencesi altında olan vatandaşın haklarına gönderme yapmaktadır. Bireysel özgürlükler, millet iradesi, mal ve can güvenliği, hukuk ve yargının devlet güvencesi altında olduğu bildirilerek vatandaşa güven verilmek istenmiştir. Bunun yanı sıra “milli güvenlik” vurgusu da bulunmaktadır. Milli güvenliğin sağlanması konusunda ortaya konulan çabanın altı çizilmiştir. Bağ-lam tablosundan Erdoğan’ın sadece kendi güvenliğimiz değil aynı zamanda sınır komşularımızın güvenliği için verilen mücadeleye de gönderme yaptığı anlaşıl-maktadır (Tablo 23).

TABLO 23. GÜVEN* KELİMESİNİN BAĞLAMI

GÜVENCESİ ALTINDADIR. OYLARINIZI, MİLLİ İRADENİZİ, SİYASİ , PROPAGANDASININ YAPILMASI VE ÖRGÜTLENMESİ DEVLETİMİZİN GÜVENCESİ ALTINDA OLACAK. DÜNYADAKİ KORUMACI EKONOMİ YAPMA ÖZGÜRLÜĞÜ, DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE HUKUK DEVLETİNİN GÜVENDİK. MİLLETİMİZİN TEVECCÜHÜYLE CUMHURBAŞKANI SEÇİLEREK ZAMAN HAKKIN GÜCÜNE İNANDIK, MİLLETİMİZİN ENGİN FERASETİNE GÜVENDE GÖRMEDİKÇE, DİĞERLERİ DE GÖREMEZ. ONUN İÇİN , DİĞERLERİMİZ DE KENDİNİ HUZURLU HİSSEDEMEZ. BİRİMİZ GELECEĞİNİ GÜVENCE ALTINA ALMA YOLUNDA TARİHİ MESAFELER KAT ETTİK. ARTIK, HEM KENDİ GELECEĞİMİZİ, HEM DE DOSTLARIMIZIN GELECEĞİNİ GÜVENSİZ, MÜCADELE RUHU KÖRELMİŞ, İÇİNE KAPANMIŞ BİR TÜRKİYE . TEK BİR YÖNE BAKAN, STATÜKOCU, DEĞİŞİMDEN KORKAN, KENDİNE GÜVENLİĞİ VE TİCARET YAPMA ÖZGÜRLÜĞÜ, DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE BULUNAN KİM VARSA, BİZİ YİNE YANINDA GÖRECEK. HERKESİN MAL GÜVENLİK KAYGILARI ÖN PLANA ÇIKIYOR. ARTIK 1990’LARIN TEK GEÇİRİLME TEHDİDİYLE KARŞI KARŞIYA. MİLLİ MENFAATLER VE MİLLİ GÜVENLİK” VE “VİCDANİ DURUŞ” OLMAYA DEVAM EDECEK. KİMSENİN POLİTİKAMIZIN TEMEL İLKELERİ “BAĞIMSIZLIK”, “MİLLİ ÇIKAR”, “MİLLİ GÜVENLİĞİMİZ, HUZURUMUZ VE HEDEFLERİMİZDİR. BUNLARI SADECE GELİŞTİREBİLMESİNİN YOLUNU AÇIYOR. BİZİM İÇİN ESAS OLAN, MİLLİ GÜVENLİK, TİCARET GİBİ ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ GEREKTİREN . İNSANİ KALKINMA, TERÖRLE VE UYUŞTURUCUYLA MÜCADELE, GÜVENCE ALTINA ALMAK DA O KADAR ÖNEMLİDİR. IRKÇI, YABANCI ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ KALDIRMAK DA, BİREYSEL ÖZGÜRLÜKLERİ GÜVENLİK KURUMU PRİMLERİ KONUSUNDAKİ İHTİLAFLARA, MATRAH OLANLARI DA BU KAPSAMA DAHİL ETTİK. VERGİ VE SOSYAL GÜVENLİĞİ DEĞİL, KOMŞULARIMIZIN, DOSTLARIMIZIN, GÖNÜL TERÖR KORİDORUNU PARAMPARÇA ETTİK. SADECE ÜLKEMİZİN GÜVEN GETİRMEK İÇİN TÜM GÜCÜYLE GAYRET GÖSTERDİ. İDEOLOJİLER ZERK ETMEYE ÇALIŞIRKEN, TÜRKİYE BARIŞ, HUZUR VE GÜVENLİĞİ VE REFAHI TÜM BÖLGEMİZE YAYMAYA YÖNELİK ÇOK VE DEMOKRATİK ALTYAPIMIZIN DESTEĞİYLE, SON YILLARDA

Erdoğan’ın manifestosunda “vatan” kelimesini türevleriyle birlikte toplam 17 defa yer almıştır. Kelime vatandaşa yönelik kamu kurumlarına olan borçların si-linmesi, her vatandaşa eşit şekilde adaletin tesis edilmesi, vatandaşın ekonomik olarak kalkınması ve vergi sisteminin yeniden düzenlenmesi, vatandaşın hayat standartlarının yükselmesi gibi vaatleri aktarmak için kullanılmıştır. Türk milleti için “vatan”ın tarihi boyutu ile anlamına değinilen yerler de dikkat çekicidir. Er-doğan bu tür söylemelere başvurarak “tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” anlayışını güçlendirmeye çalışmıştır (Tablo 24).


28

TABLO 24. VATAN* KELİMESİNİN BAĞLAMI

VATANDAŞLARIMIZA, KAMU KURUMLARINA OLAN BORÇLARINI . NİTEKİM KISA BİR SÜRE ÖNCE BUNUN İLK ADIMLARINI ATTIK. VATANIMIZA, DEVLETİMİZE KAST EDENLERE BURADAN BİR KEZ DAHA ANCAK BU RUHLA YÜRÜYEBİLİRİZ. MİLLETİMİZE, BAYRAĞIMIZA, VATANDAŞIMIZIN İRADESİ DEĞERLİDİR, TERCİHİ SAYGINDIR. BİRİMİZ BULUNANLARA DA DİYORUM Kİ; MİLLETİMİZ BİR BÜTÜNDÜR. HER BİR VATANDAŞIMIZIN DAHİ ADALET DAİRESİNİN DIŞINDA KALMAMASI İÇİN DÖNEMDE, BU TEMEL İLKEYE ÇOK DAHA SIKI SARILACAĞIZ. TEK BİR VATAN YAPAN AZİZ MİLLETİM… 1071 MALAZGİRT ZAFERİ’NDEN BERİ BU , CESARET TÜRKİYE ŞAHLANIYOR I. BÖLÜM: BİZ BU TOPRAKLARI BİZE VATANI İŞGALDEN KURTARANLARIZ. ÜLKEMİZİ İÇERİDEN BIRAKMAYANLARIZ. BİZ, ÇANAKKALE RUHUNU YENİDEN CANLANDIRIP VATANDAŞLARIMIZIN TAMAMI İÇİN İSTİYOR, HAYATA GEÇİRİYORUZ. ÖTÜRÜ” DEDİK. ONUN İÇİN ADALETİ DE, KALKINMAYI DA VATANIMIZ İLELEBET BU MİLLETE YURT OLACAK. DEVLETİMİZ HEP HEP DAİM OLACAK. BAYRAĞIMIZ GÖKLERDE HEP DALGALANACAK. VATANDAŞLARIMIZIN HAYAT STANDARTLARI MUTLAKA ARTACAK. UYGUN BİR KONUMA ÇIKARTILACAK. AHDİM OLSUN Kİ; DAR GELİRLİ VATANDAŞLAR ÜZERİNDEKİ VERGİ YÜKÜ DÜŞECEK. HANTAL ARTACAK. VERGİ SİSTEMİ DAHA ADİL HALE GELECEK, DAR GELİRLİ VATANDAŞLARIMIZ VAR. TARLASINDA HASADINI KALDIRIP EĞİTİM KURUMLARIMIZ VAR. KOL KANAT GERİLECEK MAZLUM VATANDAŞLARIMIZIN KURDUĞU VAKIFLARIN HAKLARINI ONLARA HAKKINI TESLİM ETTİK. FARKLI DİNLERE MENSUP VATAN OLDU. BİZİ BİZ YAPTI. BİZİM DEVLETİMİZ SÖĞÜT’TE, YÖRÜK 1071 MALAZGİRT ZAFERİ’NDEN BERİ BU TOPRAKLAR BİZE YURT OLDU, VATAN TEK DEVLET BU DÖRT İLKENİN ÇEVRESİNDE, YERLİ VE MİLLİ BU AHDİ RABİAYLA SEMBOLLEŞTİRDİK. TEK MİLLET TEK BAYRAK TEK VATANDAŞLARIMIZIN HAKKINI TESLİM ETTİK. FARKLI DİNLERE KİMLİĞİNDEN, KÜLTÜRÜNDEN DOLAYI MAĞDURİYETE UĞRAYAN VATANIMIZ VAR. TÜRKÜYLE, KÜRDÜYLE, LAZIYLA, ÇERKEZİYLE, DAHA ÇOK YOLUMUZ VAR. AŞKIMIZ, SEVDAMIZ, YARİMİZ, YARINIMIZ, VATAN KILANLARIZ, ŞEHİTLER TEPESİNİ BOŞ BIRAKMAYANLARIZ. BİZ, BEKÇİLERİYİZ. BİZ, BU TOPRAKLARI KANLARIYLA YOĞURARAK

“Demokrasi” sözcüğünün Erdoğan’ın manifestosundaki toplam kullanım sıklığı 16’dır. Demokratik siyasetin kurumsallaşması, demokratik standartların yükselmesi, demokrasi ve özgürlüklerin güvence altına alınması ve sistemin bu değerler üzerine kurulması gibi vaatlerden bahsedilirken demokrasi kelimesine ve farklı ekler almış hallerine başvurulmuştur. Bağlam tablosu Erdoğan’ın de-mokrasiyi siyasetin ve güçlü Türkiye’nin temel değerlerinden gördüğünü ve va-atlerini bu değer çerçevesinde belirlemeye çalıştığını göstermektedir (Tablo 25).

TABLO 25. DEMOK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DEMOKRATİK STANDARTLARINI YÜKSELTEN TÜRKİYE, KARŞILIKLI , HER ALANDA GÜCÜNÜN FARKINA VARDI VE DÜNYAYA AÇILDI. DEMOKRASİDEN EKONOMİYE KADAR ATTIĞIMIZ HER ADIMI, HAYAL EDİLMESİ İMKANSIZ OLANI HEP BİRLİKTE BAŞARDIK. DEMOKRATİK SİYASETİN KURUMSALLAŞTIĞI BU YENİ SİSTEMDE, DÜZENİ DE BÜROKRATİK OLİGARŞİ DE TAMAMEN SON BULACAK. DEMOKRASİ DEDİK, DAHA ÇOK ÖZGÜRLÜK DEDİK, DAHA ÇOK , MİLLETİMİZE HİZMET YOLCULUĞUMUZA ÇIKARKEN DAHA ÇOK DEMOKRASİDEN, ÖZGÜRLÜKTEN, HAKLARIN SERBESTÇE MENFAATLERİNDEN TAVİZ VERMEDİK. DÜN OLDUĞU GİBİ BUGÜN DE DEMOKRASİMİZİN STANDARTLARINI, İNSAN HAK VE HÜRRİYETLERİNİ OLARAK AKTİF VE ÇOK BOYUTLU BİR DIŞ POLİTİKA TAKİP ETTİK. DEMOKRASİMİZİ HEDEF ALDILAR. 17-25 ARALIK’TA DEVLETİMİZE İSTİKRARIMIZA KASTETTİLER, ŞEHİRLERİMİZİ TALAN ETTİLER, DEMOKRASİNİN EN İLERİ STANDARTLARINA LAYIKTIR” DEDİK. SOSYAL YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN” ANLAYIŞINI HAKİM KILDIK. “HALKIMIZ DEMOKRASİ TÜM KURUM VE KURALLARIYLA EKSİKSİZ İŞLEYECEK. . MİLLİ İRADE SİYASETİN MERKEZİNE TAM YERLEŞECEĞİ İÇİN, DEMOKRASİNİN DAHA FAZLA DERİNLEŞMESİ VE KURUMSALLAŞMASI , DEMOKRASİ TÜM KURUM VE KURALLARIYLA EKSİKSİZ İŞLEYECEK. DEMOKRATİK SİYASETİN GEREKLERİYLE HARMANLADIK. . YERLİ VE MİLLİ OLANI EVRENSEL İNSANLIK BİRİKİMİYLE, MODERN DEMOKRATİK GÜÇLÜ DEVLETİ, BÜYÜYEN EKONOMİSİ VE MİLLİ GELDİ. RABBİMİZE ŞÜKÜRLER OLSUN Kİ TÜRKİYE, SAHİP OLDUĞU DEMOKRATİKLEŞTİRDİK, SİVİLLEŞME ADIMLARIYLA SİYASETİMİZİ YÜCELTTİK, ANAYASAL DEĞİŞİKLİKLERLE SİSTEMİMİZİ DEMOKRATİK VE MÜREFFEH TÜRKİYE İSTİYORUZ. BU YOLDA, HER GÖRÜYORUZ. BİZ, MİLLETİN EGEMEN OLDUĞU TAM BAĞIMSIZ, TAM DEMOKRATİK ALTYAPIMIZIN DESTEĞİYLE, SON YILLARDA GÜVENLİĞİ TÜM GÜCÜYLE GAYRET GÖSTERDİ. GÜÇLENDİRDİĞİMİZ EKONOMİK VE DEMOKRASİ, BİRLİĞİMİZİN SİGORTASIDIR. 15 TEMMUZ DİRENİŞİ VE , BİRLİĞİMİZİN TEMİNATIDIR. CUMHURİYET, BİRLİĞİMİZİN ZEMİNİDİR.

“Gelecek” kelimesi türevleri ile beraber manifesto içerisinde 16 kez geç-miştir. Sözcük yerine getirileceği söylenen vaatler aktarılırken, ortak ve mutlu bir gelecek tahayyülünden bahsedilirken ve gençlerle ilgili konulara vurgu ya-pılırken kullanılmıştır. İstikrarın kalıcı hale gelmesi, dışarıdan gelen ekonomik baskılara karşı konulması, vergi sisteminin daha adil olması, kadınların siyaset-te daha etkin hale gelmesi, şehirlerin kültürel kodlara daha yakın inşa edilmesi gibi vaatler sıralanırken “gelecek” kelimesi tercih edilmiştir. Bütün bunlara pa-ralel bir şekilde Türkiye’nin “aydınlık geleceği”nden bahsedilirken de kelimeye başvurulmuştur (Tablo 26).


29

TABLO 26. GELECE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

GELECEĞİ İÇİN TÜM TOPLUM KESİMLERİYLE SİYASİ AHİTLEŞMENİN TA YENİ HÜKÜMET SİSTEMİYLE ŞAHLANIŞIDIR. TÜRKİYE’NİN AYDINLIK GELECEĞİNİ İNŞA EDEMEZ. KÖKLERİ KURUMUŞ BİR AĞACIN UZUN DE EN İYİ ŞEKİLDE ÖĞRENECEKSİNİZ. GEÇMİŞİNİ BİLMEYEN GELECEĞİMİZ VAR. PARILDAYAN GÖZLERİNİZDE, AK ALNINIZDA, BİR VE BERABER OLARAK KUCAKLAYACAĞIMIZ AYDINLIK BİR GELECEĞİNİ GÜVENDE GÖRMEDİKÇE, DİĞERLERİ DE GÖREMEZ. ONUN , DİĞERLERİMİZ DE KENDİNİ HUZURLU HİSSEDEMEZ. BİRİMİZ GELECEĞİNİ GÜVENCE ALTINA ALMA YOLUNDA TARİHİ MESAFELER ATTIK. BÖYLECE, HEM KENDİ GELECEĞİMİZİ, HEM DE DOSTLARIMIZIN GELECEĞİMİZSİNİZ. SİZE EMRETMEYECEĞİZ. SİZE DİKTE ETMEYECEĞİZ. SİZ, 2053 VE 2071 HAYALİMİZİ EMANET ETTİĞİMİZ, GELECEK. HIZLI KARAR, GECİKMEYEN İCRAAT VE ETKİLİ YÖNETİMLE, KURUMSALLAŞTIĞI BU YENİ SİSTEMDE, İSTİKRAR KALICI HALE GELECEK. TÜRKİYE’NİN YATIRIM CAZİBESİ DAHA DA YÜKSELECEK. DIŞ ŞOKLARA VE FİNANSAL SALDIRILARA DAHA DİRENÇLİ HALE GELECEK BAKANLIKLAR, UZUN VADELİ PLANLAMALARIN VE ETKİN , KARAR ALMA SÜREÇLERİ HIZLANACAK. DAHA İCRAATÇI HALE GELECEK, DAR GELİRLİ VATANDAŞLAR ÜZERİNDEKİ VERGİ YÜKÜ STANDARTLARI MUTLAKA ARTACAK. VERGİ SİSTEMİ DAHA ADİL HALE GELECEK. BÖLGE VE SEKTÖR BAZLI TEŞVİKLERLE İSTİHDAM ARTIŞI . ŞEHİRLERİMİZ KÜLTÜR SANAT ÜRETEN KİMLİKLİ ŞEHİRLER HALİNE GELECEĞİMİZ İÇİN HAYATİ GÖRDÜK VE BU YÖNDE ADIMLAR ATTIK. KARAR MEKANİZMALARINDA KADINLARIMIZIN VARLIĞINI, KATKISINI GELECEĞİMİZİ, HEM DE DOSTLARIMIZIN GELECEĞİNİ GÜVENCE YÖNELİK ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK. BÖYLECE, HEM KENDİ GELECEĞİNİ DÜŞÜNMEK DE, AKLA VE MANTIĞA UYGUN DEĞİLDİR. AK KISITLAMAYA KALKMAK DA, MİLLETİMİZİN BUNA RAZI GELECEĞİNE YATIRIM OLARAK GÖRÜYORUZ. EĞİTİM-ÖĞRETİM . SİZE DAHA NİTELİKLİ İMKANLAR SUNMAYI, ÜLKEMİZİN GELECEĞE UMUTLA BAKAN, BÜYÜK TÜRKİYE’Yİ BİRLİKTE İNŞA KOLAYLAŞTIRMAK İÇİN ATILACAK DAHA ÇOK ADIMIMIZ VAR.

Erdoğan’ın manifesto metni içerisinde “hedef ” kelimesi türevleri ile be-raber toplamda 16 defa geçmektedir. Kelime milli güvenlik, terörle mücadele, AB tam üyeliği, ekonomik büyüme hedefleri ve AK Parti’nin kuruluşundan iti-baren sahip olduğu Türkiye’nin gelişimi ile ilgili hedeflerden bahsetmek üzere kullanılmıştır. Ayrıca sözcüğün bağlamı Türkiye’nin zaman zaman terör örgüt-leri ve dış güçlerin hedefinde kaldığını da belirtmektedir. Tablo 27 kelimenin Erdoğan’ın amaçları ve mücadele alanlarını yansıttığını göstermektedir.

TABLO 27. HEDEF* KELİMESİNİN BAĞLAMI

HEDEFLERİNE DAHA EMİN ADIMLARLA YÜRÜYECEK. . REFAH VE KALKINMA HIZ KAZANACAK. TÜRKİYE 2023, 2053 VE 2071 HEDEFLERİNE UYGUN BİR KONUMA ÇIKARTILACAK. AHDİM OLSUN Kİ; TEŞVİKLERİ DAHA ETKİN HALE GETİRİLEREK, ÜLKEMİZ BU ALANLARDA HEDEFİMİZ KARADA, HAVADA, DENİZDE, HER ALANDA YÜZDE YÜZ YERLİ, SİHA’LARIMIZ GİBİ SAVUNMA SANAYİİ DEĞERLERİMİZİ ARTIRACAĞIZ. HEDEFLERİMİZDEN VAZGEÇİREMEYECEKLER. İŞTE BÜTÜN BUNLAR İÇİN YÜRÜDÜĞÜMÜZ BU YOLDAN BİZİ GERİ DÖNDÜREMEYECEKLER. BİZİ HEDEF ALDI. 28 ŞUBAT’TA MİLLETİN İNANCINI BOĞMAYA KALKIŞTILAR. İRADEMİZDİ. 12 MART MUHTIRASI BİZE VERİLDİ. 12 EYLÜL DARBESİ BİZİ HEDEF ALDILAR. 17-25 ARALIK’TA DEVLETİMİZE SIZMIŞ İHANET ÇETESİ KASTETTİLER, ŞEHİRLERİMİZİ TALAN ETTİLER, DEMOKRASİMİZİ HEDEFLERİMİZDEN, BU AZİZ MİLLETE HİZMETKAR OLMA İDEALİMİZDEN TECRÜBE KAZANDIK, GÜÇLENDİK. BUNA KARŞILIK KURULUŞ HEDEFLERİMİZE ANCAK BU RUHLA YÜRÜYEBİLİRİZ. MİLLETİMİZE, . 15 TEMMUZ DİRENİŞİ VE YENİKAPI RUHU, BİRLİĞİMİZİN MÜHRÜDÜR. HEDEFLERİMİZDEN VAZGEÇMEYİZ. YEMİN OLSUN KARDEŞLİĞİMİZE EDELİM; YEMİN OLSUN YOLUMUZDAN DÖNMEYİZ. YEMİN OLSUN HEDEFLERİMİZ ARASINDA OLMAYA DEVAM EDECEKTİR. AZİZ , YOKSULLUKLA VE YASAKLARLA MÜCADELE ETMEK, EN ÖNEMLİ HEDEFLERİMİZ GERÇEKLEŞECEK. İŞTE BÜTÜN BUNLAR İÇİN; TARİHİN . BİN YILLIK YOLCULUĞUMUZ BİNLERCE YIL AKIP GİDECEK. TÜM HEDEF ALAN TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BÜTÜNÜYLE YOK ETMEK, ONLARI . ŞAHLANIŞIMIZIN EN ÖNEMLİ AYAKLARINDAN BİRİ DE ÜLKEMİZİ HEDEF ALAN TÜM PLANLARI NASIL BÜYÜK BİR KARARLILIKLA COĞRAFYAMIZIN HUZURU, SELAMETİ BİZİM MESELEMİZDİR. ÜLKEMİZİ HEDEFİNDEN ASLA VAZGEÇMEDİK. BUNUNLA BİRLİKTE BATILI KARARLILIĞI VE İSTEĞİ GÖRMESEK DE AVRUPA BİRLİĞİ’NE TAM ÜYELİK HEDEFLERİMİZDİR. BUNLARI SADECE KENDİMİZ DEĞİL, TÜM AÇIYOR. BİZİM İÇİN ESAS OLAN, MİLLİ GÜVENLİĞİMİZ, HUZURUMUZ VE HEDEFE VARMAYA ÇALIŞTIK. EMANETİN SAHİBİNİN MİLLET OLDUĞUNU BERİ, BAYRAĞI DÜŞÜRMEDEN, SIRAT-I MÜSTAKİM ÜZERE YÜRÜYEREK,

Erdoğan manifestosunda “devam” sözcüğü 15 kez kullanılmıştır. Bağlam tablosu kelimenin kadınlara yönelik geliştirilen politikaların, ihracattaki yük-selişin, Türkiye ekonomisindeki gelişimin, kendi silahlarımızı üretmenin, güç-lü ve bağımsız Türkiye mücadelesi vermenin devamlılığı noktasındaki kararlı tavrı yansıtmak üzere tercih edildiğini görülmektedir. Erdoğan’ın “lider ülke Türkiye” vizyonu ile beraber güçlü bir liderlikle yoluna devam etmek istediği anlaşılmaktadır (Tablo 28).


30

TABLO 28. DEVAM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DEVAM EDECEĞİZ. KADINA KARŞI İSTİSMAR, ŞİDDET VE TACİZ , SAĞLIKTAN AİLEYE KADAR HER ALANDA KADINLARI DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ. KADINA KARŞI HER TÜRLÜ CAHİLİYE ADETİNİ TAMAMEN SİLENE KADAR BÜTÜN ÇABAMIZ VE GAYRETİMİZLE DEVAM EDECEK. ENERJİDE DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ BÜYÜK ORANDA YERİNİ ALACAK. İHRACATTAKİ YÜKSELİŞİMİZ HIZLANARAK DEVAM ETTİK. TÜRKİYE EKONOMİSİNİ BÜYÜTTÜKÇE… IMF’DEN BORÇ İÇİN DOĞRU BİLDİĞİMİZ YOLDAN ŞAŞMADAN MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ. İŞTE CUMHUR İTTİFAKI BUNUN İÇİN KURULDU. , EL ELE VEREREK, GÜÇLÜ VE BAĞIMSIZ TÜRKİYE MÜCADELESİNE DEVAM EDECEK. İŞVERENİNDEN İŞÇİSİNE, YÖNETİCİSİNDEN YOLUNDA TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYAN HERKES BAŞIMIZIN TACI OLMAYA DEVAM EDECEK. KİMSENİN EFENDİLİĞİNİ KABUL ETMEDİĞİMİZ GİBİ , “MİLLİ ÇIKAR”, “MİLLİ GÜVENLİK” VE “VİCDANİ DURUŞ” OLMAYA DEVAM EDECEK. MİLLETİMİZİN REFAHINI SAĞLAMAK NE KADAR GELİR. AK PARTİ ÖZGÜRLÜKLER PARTİSİDİR VE ÖYLE OLMAYA DEVAM EDECEKTİR. AZİZ MİLLETİM… BİR KEZ DAHA HAYKIRIYORUZ. MÜCADELE ETMEK, EN ÖNEMLİ HEDEFLERİMİZ ARASINDA OLMAYA DEVAM EDECEKTİR. ZİRA ADALET BİZİM MEDENİYETİMİZİN KURUCU ADALETİN TESİSİ, SİYASETİMİZİN AMACINI OLUŞTURMAYA DEVAM EDEMEYENLERE BİR FIRSAT DAHA VERDİK. İŞ HAYATINA YENİ KAYIT YAPTIRIP DA ÇEŞİTLİ SEBEPLERLE EĞİTİM-ÖĞRETİMİNE DEVAM EDECEĞİZ. İŞTE BURADAN MİLLETİMLE AHİTLEŞİYORUM: GETİRDİK, AHDE VEFA GÖSTERDİK, BUNDAN SONRA DA AYNI ŞEKİLDE DEVAM EDECEĞİZ. ALTAY TANKIMIZ GİBİ, ATAK HELİKOPTERİMİZ GİBİ,. KÜRESEL BİR GÜÇ OLMAK İÇİN KENDİ SİLAHLARIMIZI ÜRETMEYE DEVAM EDECEK. SAVUNMA ALANINDA DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ İLİŞKİLERİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ. “LİDER ÜLKE TÜRKİYE” VİZYONUMUZ DEVAM EDELİM. ÖNÜMÜZE ÇIKARILAN BÜTÜN ZORLUKLAR BÖLGESEL KORUYALIM, YETER Kİ GÜÇLÜ BİR SİYASAL LİDERLİKLE YOLUMUZA

“Küresel” sözcüğü “küreselleşme” ile beraber Erdoğan manifestosunda 15 kez kullanılmıştır. Kelimenin kullanım bağlamı daha çok Türkiye’nin küresel bir aktör haline gelmesi yönündeki ideal ve çalışmalara dayanmaktadır. Erdoğan Tür-kiye’nin yaşadığı siyasi ve ekonomik sıçrama ile artık milli çıkarlarına dayalı bir politika üretebilen ve diğer ülkeleri etkileyen küresel bir güç haline geldiğini ak-tarırken kelimeyi sıklıkla tercih etmiştir. Bunun yanında AK Parti hükümetinin ve cumhurbaşkanı olarak kendisinin milletin menfaati için uğraştığı konularda zaman zaman küresel güçlerin baskı ve engellemeleriyle karşılaştıklarını ve bu noktada “küresel şer odakları” ile mücadele ettiklerini vurgulamak için de keli-meyi kullandığı görülmektedir (Tablo 29).

TABLO 29. KÜRESEL* KELİMESİNİN BAĞLAMI

KÜRESEL ZEMİNDE İRADE SAHİBİ, SÖZ SAHİBİ, İNİSİYATİF SAHİBİ YÜZ MİLYONLARCA KARDEŞİMİZİN DUASINI VE DESTEĞİNİ ALARAK, KÜRESEL BİR GÜÇ OLMAK İÇİN KENDİ SİLAHLARIMIZI ÜRETMEYE , DIŞ POLİTİKADAKİ ETKİNLİĞİMİZ VE CAYDIRICILIĞIMIZ ARTACAK. KÜRESEL ŞER ODAKLARININ SÖMÜRGE POLİTİKALARI BÖLGEMİZİ YENİDEN HARLANDI VE NE YAZIK Kİ YENİ BİR YANGINA DÖNÜŞTÜ. KÜRESEL DÜZENİN HAKSIZLIKLARINA KARŞI “DÜNYA BEŞTEN EDERKEN, ONLARIN KÜRESEL EFENDİLERİNE DE EYVALLAH ETMEDİK. KÜRESEL BİR AKTÖR HALİNE GELİYOR. ÜLKEMİZİN TARİHİ BİRİKİMİ VE TAHT KURAN TÜRKİYE, SİYASİ, ASKERİ VE EKONOMİK GÜCÜYLE KÜRESEL ŞER ODAKLARI BÖLGEMİZE TERÖRİZM VE AYRILIKÇI , BU ATEŞ DENİZİ İÇİNDE BİR İSTİKRAR ADASI OLARAK KALABİLDİ. KÜRESEL ALANDA YENİ GÜÇ MERKEZLERİ, YENİ İTTİFAK VE İŞ BİRLİĞİ DAHA ÇOK PARÇALANMAYA ORTAM HAZIRLIYOR. BUNA KARŞILIK KÜRESEL EFENDİLERİNE DE EYVALLAH ETMEDİK. KÜRESEL DÜZENİN PRANGA VURMAK İSTEYENLERLE MÜCADELE EDERKEN, ONLARIN KÜRESEL GÜÇ OLACAK. İSTİHDAMIMIZ SİZİNLE BÜYÜYECEK. SİZİNLE BİRLİKTE TESPİT EDİP, DÜZELTECEĞİZ. ÜLKEMİZ SİZİNLE KÜRESEL BİR GÜÇ HALİNE GETİRECEĞİZ. NİTEKİM KISA BİR SÜRE ÖNCE EKONOMİSİNİ BÜYÜTECEK VE DÜNYAYA MARKALAR SUNACAK KÜRESEL BİR GÜÇ OLARAK DÜNYA SAHNESİNDEKİ YERİNİ ALACAK. MUASIR MEDENİYET SEVİYESİNİN ÜSTÜNE ÇIKACAK. TÜRKİYE KÜRESEL BİR GÜÇ, ÖNCÜ BİR ÜLKE OLACAK. İNŞALLAH ÖNÜMÜZDEKİ EN ÖNEMLİ GÜCÜ HALİNE GELİYOR. YENİ DÖNEMDE TÜRKİYE KÜRESEL BİR GÜCE DÖNÜŞMESİNİ ENGELLEMEK İÇİNDİR. TÜRKİYE ÇIKARILAN BÜTÜN ZORLUKLAR BÖLGESEL BİR GÜÇ OLAN ÜLKEMİZİN KÜRESEL BOYUTTA İDDİA SAHİBİ OLMASININ ARKASINDAKİ EN , MAZİDEN ATİYE UZANAN BİR KADER ORTAKLIĞIMIZ VAR. ÜLKEMİZİN KÜRESELLEŞME HAYALLERİNİN YERİNDE YELLER ESİYOR. TARİHİN DE, 1990’LARIN TEK KUTUPLU DÜNYASINDA DEĞİLİZ. 2000’Lİ YILLARIN

“Dış” kelimesi türevleri ile beraber Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim ma-nifestosunda 15 defa yer almıştır. “Dış” sözcüğüne çoğunlukla “dış politika” bağlamında yer verildiği görülmektedir. Kelime dışarıdan gelen tehditlerden bahsederken ve Türkiye’nin savunma, sanayi ve ekonomi alanlarında dışa ba-ğımlılığını azaltmak için yapılacak çalışmaları açıklarken de kullanılmıştır. Er-doğan Türkiye ekonomisini güçlendirerek dışa bağımlılığı azaltma idealinden her zaman bahsettiği gibi bu idealini manifestosunda da vurgulamıştır. Dış


31

politika temellerini bağımsızlık ve milli çıkara dayalı bir şekilde sürdürme po-litikası yine “dış” kelimesi bağlamında Erdoğan’ın altını çizdiği önemli nokta-lardan olmuştur (Tablo 30).

TABLO 30. DIŞ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ AZALDIĞI ORANDA, DIŞ POLİTİKADAKİ ÜLKE TÜRKİYE” VİZYONUMUZ DEVAM EDECEK. SAVUNMA ALANINDA DIŞ POLİTİKAYI ÖNE ÇIKARACAĞIZ. MUHATAPLARIMIZLA GÖZ , YİNE ONURLU VE SAYGIN BİR İŞ BİRLİĞİ ZEMİNİNDE YAPICI BİR DIŞ POLİTİKA TAKİP ETTİK. DEMOKRASİMİZİN STANDARTLARINI, , İHTİYAÇLARINA UYGUN OLARAK AKTİF VE ÇOK BOYUTLU BİR DIŞINDA KALMAMASI İÇİN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERECEĞİZ. BİZİM SARILACAĞIZ. TEK BİR VATANDAŞIMIZIN DAHİ ADALET DAİRESİNİN DIŞ ŞOKLARA VE FİNANSAL SALDIRILARA DAHA DİRENÇLİ HALE Kİ; FAİZLER, ENFLASYON VE CARİ AÇIK DÜŞECEK. TÜRK EKONOMİSİ DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ BÜYÜK ORANDA AZALACAK. YÜKSEK İHRACATTAKİ YÜKSELİŞİMİZ HIZLANARAK DEVAM EDECEK. ENERJİDE DIŞARIDA BIRAKMADAN BİR VE BERABER OLARAK İŞÇİSİ, MEMURU, ESNAFIYLA; KADINI, ERKEĞİYLE HİÇBİR İNSANIMIZI DIŞ POLİTİKADA DA ERDEM, İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE HİÇBİR İHTİLAFLI KONU BIRAKMAMAYA ÇALIŞTIK. AZİZ MİLLETİM… DIŞ POLİTİKADAKİ ETKİNLİĞİMİZ VE CAYDIRICILIĞIMIZ ARTACAK. . SAVUNMA ALANINDA DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ AZALDIĞI ORANDA, DIŞA BAĞIMLI OLMAMAK DEMEKTİR. ŞU 16 YILLIK İKTİDARIMIZ HALDE IMF KAPISINDA BEKLETMEMEK, SAVUNMA SANAYİİNDE DIŞ POLİTİKAMIZIN TEMEL İLKELERİ “BAĞIMSIZLIK”, “MİLLİ ÇIKAR”, POLİTİKADA DA ERDEM, İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE ŞAHLANIYOR. DIŞLAYICI HAREKETLER TARAFINDAN ELE GEÇİRİLME TEHDİDİYLE DA SERTLEŞTİĞİNİ GÖRÜYORUZ. DEVLETLER ARTIK, TEPKİSEL VE DIŞA AÇIK YAPISI SÜRECEK. BİZ BUGÜNE KADAR HANGİ SÖZÜ EKONOMİ DALGASINA RAĞMEN TÜRKİYE’NİN REKABETÇİ VE DIŞARIDA EN KÜÇÜK BİR ZAFİYETE MEYDAN VERMEDEN TERÖR ÖRGÜTLERİYLE HER ALANDAKİ MÜCADELEMİZİ, İÇERİDE VE DIŞARIDAN GELEN HER TÜRLÜ ENGELLEME ÇABALARINI; “ULUSUN, AKİF’İN ÇAĞRISINA KULAK VEREREK, “KORKMADIK!” İÇERİDEN VE

Erdoğan’ın seçim manifestosunda “kadın” sözcüğü kelimenin diğer ek al-mış halleriyle beraber toplamda 14 kez kullanılmıştır. Kelimenin kullanım bağ-lamına baktığımızda “kadın”lardan alınan güçle hayata geçirilen faaliyetlerin al-tının çizildiği, sosyal, ekonomik ve siyasi alanlarda kadın haklarının korunması için yapılacak çalışmalardan bahsedildiği görülmektedir. Bu kullanımla kadın ve erkek arasında bir ayrım bulunmadığı belirtilmiş ve toplumun her kesiminin eşit haklara sahip olduğu vurgulanmıştır. Kadınların zaman zaman maruz kal-dığı negatif ayrımcılığa karşı çıkıldığı da yine bağlam tablosundan elde edilen sonuçlardan biridir (Tablo 31).

TABLO 31. KADIN* KELİMESİNİN BAĞLAMI

KADINLARI BU ÜLKENİN VE MİLLETİN, HER TÜRLÜ HAKKA EŞİT HER TÜRLÜ CAHİLİYE ADETİNİ AYAKLARIMIZIN ALTINA ALACAĞIZ. KADINLARI DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ. KADINA KARŞI İSTİHDAMA, SAĞLIKTAN AİLEYE KADAR HER ALANDA KADINLARIMIZI GÜÇLENDİRMENİN ÜLKEMİZİ GÜÇLENDİRMEK GELECEĞİMİZ İÇİN HAYATİ GÖRDÜK VE BU YÖNDE ADIMLAR ATTIK. KADINLARIMIZ VAR. EŞİT BİREYLER OLARAK HAYATIN HER ALANINDA ÖNLERİNİ AÇTIĞIMIZ, ÇALIŞMA HAYATINDA GÖREV BEKLEYEN KADINA KARŞI HER TÜRLÜ CAHİLİYE ADETİNİ AYAKLARIMIZIN ALTINA SİLENE KADAR BÜTÜN ÇABAMIZ VE GAYRETİMİZLE DEVAM EDECEĞİZ. KADINA KARŞI İSTİSMAR, ŞİDDET VE TACİZ İNSANLIĞA KARŞI KADAR HER ALANDA KADINLARI DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ. KADINI, ERKEĞİYLE HİÇBİR İNSANIMIZI DIŞARIDA BIRAKMADAN BİR , BOŞNAĞIYLA; SÜNNİSİ, ALEVİSİYLE; İŞÇİSİ, MEMURU, ESNAFIYLA; KADINLARIN SİYASAL YAŞAMA KATILIMLARI NOKTASINDA BÜYÜK . TÜRKİYE’YE PARTİMİZİN KADIN KOLLARINI ETKİNLEŞTİREREK, KADINLARIMIZLA DAHA FAZLA PAYLAŞACAĞIZ. EĞİTİM-ÖĞRETİMDEN BİRLİKTE OMUZLAYACAĞIZ. YENİ YÖNETİM SİSTEMİNDE İMKANLARI KADINLARIMIZIN VARLIĞINI, KATKISINI GELECEĞİMİZ İÇİN HAYATİ HAYATIN BÜTÜN ALANLARINDA VE KARAR MEKANİZMALARINDA KADINLARIMIZIN TEMSİL ORANINI TARİHİN EN YÜKSEK SEVİYESİNE BÜYÜK BİR EŞİK ATLATTIK. TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NDE KADIN KOLLARINI ETKİNLEŞTİREREK, KADINLARIN SİYASAL YAŞAMA ÇIKTIĞIMIZ İLK GÜNDEN BERİ İNANDIK. TÜRKİYE’YE PARTİMİZİN KADINLARIMIZ… BU KUTLU YOLA ÇIKTIĞIMIZ GÜNDEN BERİ BİZİ GÖREN HERKESLE, BU YOLDA BİRLİKTE YÜRÜMEYE HAZIRIZ. SEVGİLİ KADINLARIMIZLA BİRLİKTE OMUZLAYACAĞIZ. YENİ YÖNETİM HAREKET EDECEĞİZ. ÖNÜMÜZDEKİ TARİHİ DÖNEMEÇTE YÜKÜ

“Ekonomi” sözcüğü aynı kökten gelen diğer kelimelerle beraber manifestoda toplamda 14 defa kullanılmıştır. Erdoğan “ekonomi”yi Türkiye ekonomisinin AK Parti hükümeti ile kazandığı ivmeyi ifade etmek ve bundan sonra Türkiye’yi daha güçlü bir ekonomi ile küresel bir güç haline getirme gayesine sahip olduğunu be-lirtmek için kullanmıştır (Tablo 32).


32

TABLO 32. EKONOMİ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

EKONOMİSİ VE MİLLİ SEFERBERLİK RUHU SAYESİNDE, BU ATEŞ DENİZİ Kİ TÜRKİYE, SAHİP OLDUĞU DEMOKRATİK GÜÇLÜ DEVLETİ, BÜYÜYEN EKONOMİYE KADAR ATTIĞIMIZ HER ADIMI, MİLLETİMİZİN ADALET VE EDİLMESİ İMKANSIZ OLANI HEP BİRLİKTE BAŞARDIK. DEMOKRASİDEN EKONOMİK VE DEMOKRATİK ALTYAPIMIZIN DESTEĞİYLE, SON GETİRMEK İÇİN TÜM GÜCÜYLE GAYRET GÖSTERDİ. GÜÇLENDİRDİĞİMİZ EKONOMİK KALKINMA YOLUNDA TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYAN HERKES İÇİN, GELİR GRUPLARI ARASINDAKİ MAKAS HIZLA KAPANACAK. EKONOMİ DALGASINA RAĞMEN TÜRKİYE’NİN REKABETÇİ VE DIŞA DEVLETİNİN GÜVENCESİ ALTINDA OLACAK. DÜNYADAKİ KORUMACI EKONOMİDE, DEVLET HİZMETLERİNDE, ÇALIŞMA HAYATINDA, TAM ANLAMIYLA VE HER ALANDA TESİSİ ÖNCELİĞİMİZ OLACAKTIR. EKONOMİSİ DIŞ ŞOKLARA VE FİNANSAL SALDIRILARA DAHA DİRENÇLİ OLSUN Kİ; FAİZLER, ENFLASYON VE CARİ AÇIK DÜŞECEK. TÜRK EKONOMİSİNİ BÜYÜTECEK VE DÜNYAYA MARKALAR SUNACAK . BÜTÜN BUNLARI BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ. EL BİRLİĞİYLE TÜRKİYE EKONOMİSİNİ BÜYÜTTÜKÇE… IMF’DEN BORÇ ALAN DEĞİL BORÇ YOLDAN ŞAŞMADAN MÜCADELEMİZE DEVAM ETTİK. TÜRKİYE EKONOMİSİNE KATKIDA BULUNAN KİM VARSA, BİZİ YİNE YANINDA , YÖNETİCİSİNDEN MEMURUNA, YATIRIMCISINDAN ESNAFINA ÜLKE EKONOMİK BÜYÜMEYLE TANIŞAN TÜRKİYE, HER ALANDA GÜCÜNÜN . AK PARTİ İKTİDARLARI DÖNEMİNDE SİYASİ İSTİKRAR VE EKONOMİK GÜCÜYLE KÜRESEL BİR AKTÖR HALİNE GELİYOR. HALKLARININ GÖNLÜNDE TAHT KURAN TÜRKİYE, SİYASİ, ASKERİ VE EKONOMİNİN HER ALANINDA EN YÜKSEK RAKAMLARI OLAN ÖFKE VE TAHAMMÜLSÜZLÜK DAHA DA KABARDI. 2013 YILINDA, EKONOMİK BÜYÜME İVME KAZANACAK. REFAH VE KALKINMA HIZ GELECEK. HIZLI KARAR, GECİKMEYEN İCRAAT VE ETKİLİ YÖNETİMLE,

“Adım” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 14’tür. “Adım” sözcüğü daha çok Erdoğan’ın Türkiye’ye dair gelecek tasavvurunu oluşturan, bu konuda atılması ge-rektiği ifade edilen adımların tespiti noktasında tercih edilmiştir. “Daha yapılacak çok işimiz var” mesajını iletmek için Erdoğan planladığı faaliyetleri aktarırken “adım” kelimesini kullanmayı tercih etmiştir. Ayrıca şimdiye kadarki iktidar sü-recinde daha iyi bir Türkiye için hangi konularda çalışmalar yapıldığı ve adımlar atıldığını vurgulamak üzere de sözcüğe başvurulmuştur (Tablo 33).

TABLO 33. ADIM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ADIMLAR ATMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR. ARTIK COĞRAFYAMIZDA BÖLGEMİZDE TÜRKİYE’YE RAĞMEN, TÜRKİYE’NİN MENFAATLERİNE AYKIRI ADIM GERİ DURMADIK. ERDEM, İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE’Yİ , HUZURUMUZA KASTETTİLER. YILMADIK, YIKILMADIK. MÜCADELEDEN BİR ADIM ÖNDE OLMAK ANLAYIŞINI BENİMSEDİYSEK, YİNE ONURLU VE SAYGIN DE EFENDİLİK TASLAMAYACAĞIZ. NASIL KAZAN-KAZAN İLKESİNİ, BİR ADIMIMIZ VAR. GELECEĞE UMUTLA BAKAN, BÜYÜK TÜRKİYE’Yİ BİRLİKTE KARDEŞLERİMİZİN HAYATINI KOLAYLAŞTIRMAK İÇİN ATILACAK DAHA ÇOK ADIM VAR. ŞİMDİ YENİ BİR YOLUN BAŞLANGICINDAYIZ. MAMUR KILINACAK BÜYÜTTÜK. BİRLİKTE TARİH YAZDIK. YAPILACAK ÇOK İŞ, ATILACAK ÇOK ADIMLARLA YÜRÜYECEK. CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİYLE HIZ KAZANACAK. TÜRKİYE 2023, 2053 VE 2071 HEDEFLERİNE DAHA EMİN ADIMLARI BİRLİKTE ATACAĞIZ. FARKLI LİSANLAR, GÜNCEL GELİŞMELER, VE BİRİKİMLERİNİZİ İŞ HAYATINA AKTARMANIZI SAĞLAMAK İÇİN GEREKEN ADIMI, MİLLETİMİZİN ADALET VE KALKINMA ARAYIŞININ BİR PARÇASI BİRLİKTE BAŞARDIK. DEMOKRASİDEN EKONOMİYE KADAR ATTIĞIMIZ HER ADIMLARINI ATTIK. VATANDAŞLARIMIZA, KAMU KURUMLARINA OLAN BİR GÜÇ HALİNE GETİRECEĞİZ. NİTEKİM KISA BİR SÜRE ÖNCE BUNUN İLK ADIMLAR ATTIK. BÖYLECE, HEM KENDİ GELECEĞİMİZİ, HEM DE GÜVENLİĞİ VE REFAHI TÜM BÖLGEMİZE YAYMAYA YÖNELİK ÇOK ÖNEMLİ ADIMLARIYLA SİYASETİMİZİ NORMALLEŞTİRDİK. ZİHNİYET DÖNÜŞÜMÜNÜ DEĞİŞİKLİKLERLE SİSTEMİMİZİ DEMOKRATİKLEŞTİRDİK, SİVİLLEŞME ADIMLAR ATTIK. KADINLARIMIZI GÜÇLENDİRMENİN ÜLKEMİZİ VARLIĞINI, KATKISINI GELECEĞİMİZ İÇİN HAYATİ GÖRDÜK VE BU YÖNDE

“Karar” kelimesi türevleriyle beraber manifestoda 13 kere kullanılmıştır. Bu sözcüğe AK Parti ve Erdoğan’ın şimdiye kadar hangi konularda “karar”lı davra-narak politikalar ürettiğini aktarmak için yer verilmiştir. Ayrıca kelime bundan sonraki süreçte de terörle mücadele gibi alanlarda kararlılıkla ilerleneceğini ifa-de etme bağlamında tercih edilmiştir. Millet iradesine vurgu yapmak için “Karar milletindir” şeklinde cümle içerisinde yer aldığı da görülmektedir (Tablo 34).

TABLO 34. KARAR* KELİMESİNİN BAĞLAMI

KARAR ALMA SÜREÇLERİ HIZLANACAK. DAHA İCRAATÇI HALE DEVLET KURUMLARI ARASINDAKİ KOORDİNASYON ARTACAK, KARARLILIKLA BOZACAĞIZ. BİR OLACAĞIZ, İRİ OLACAĞIZ, DİRİ BÜYÜK BİR KARARLILIKLA BOZDUYSAK, BUNDAN SONRA DA AYNI KARARLILIĞI VE İSTEĞİ GÖRMESEK DE AVRUPA BİRLİĞİ’NE TAM MUTLULUK DUYDUK. SON ZAMANLARDA MUHATAPLARIMIZDA AYNI KARARLILIKLA BOZDUYSAK, BUNDAN SONRA DA AYNI . ÜLKEMİZİ HEDEF ALAN TÜM PLANLARI NASIL BÜYÜK BİR KARARLILIKLA UYGULADIK. SİYASİ ENGELLEMELERE, ÇİFTE ÇEKİNMEDİK. BUNUNLA KALMADIK, KENDİ POLİTİKALARIMIZI DA KARAR DA MİLLETİNDİR” DEDİK. ERDEM, İRADE VE CESARETLE İÇİNDİR DEDİK. “MİLLET EFENDİ, BİZ HADİMİZ” DEDİK. “YETER! SÖZ DE KARARLIYIZ. III. BÖLÜM: YAPACAKLARIMIZ AZİZ MİLLETİM… VE RİSKİ GÖZE ALARAK, SONUNA KADAR MÜCADELE ETMEKTE KARAR, GECİKMEYEN İCRAAT VE ETKİLİ YÖNETİMLE, EKONOMİK BU YENİ SİSTEMDE, İSTİKRAR KALICI HALE GELECEK. HIZLI KARARLARINIZI NASIL EMANET BİLDİYSEK, BİREYSEL GÜVENCESİ ALTINDADIR. OYLARINIZI, MİLLİ İRADENİZİ, SİYASİ KARARLIYIZ. AZİZ MİLLETİM… ZOR BİR COĞRAFYADA, RİSK VE GEREĞİ OLAN BU SİYASET TARZIMIZI, SONUNA KADAR SÜRDÜRMEKTE KARARLI DAVRANDIK. İNSANİ KALKINMA, TERÖRLE VE GELİŞTİRME KONUSUNDA, ŞARTLAR NE OLURSA OLSUN MÜSPET VE KARAR MEKANİZMALARINDA KADINLARIMIZIN VARLIĞINI, KATKISINI SEVİYESİNE TAŞIDIK. SOSYAL HAYATIN BÜTÜN ALANLARINDA VE KARARI ALARAK, KENDİLERİNE OLAN ŞÜKRANLARIMIZI İFADE ETTİK. VE KURBAN BAYRAMLARIMIZDA BİNER LİRA İKRAMİYE VERME


33

“Dedik” sözcüğünün toplam kullanım sıklığı 12’dir. Kelime Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın manifestosunda daha önce kendisinin ve AK Parti’nin yaptığı çalışmala-rı, millet ve devlet için gerçekleştirdiği faaliyetleri aktarmak için kullanılmıştır. Aynı zamanda AK Parti ve Erdoğan’ın hangi ilke ve değerlere sadık kalarak bu çalışmaları yaptıklarını ifade etmek için de metin içerisinde yer almıştır (Tablo 35).

TABLO 35. DEDİK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DEDİK. SADECE DAHA ÇOK YOL, DAHA ÇOK HASTANE, DAHA ÇOK OKUL DEMOKRASİ DEDİK, DAHA ÇOK ÖZGÜRLÜK DEDİK, DAHA ÇOK BÜYÜME DEDİK, DAHA ÇOK ÖZGÜRLÜK DEDİK, DAHA ÇOK BÜYÜME DEDİK. HİZMET YOLCULUĞUMUZA ÇIKARKEN DAHA ÇOK DEMOKRASİ DEDİK; “GELİN CANLAR BİR OLALIM” DEDİK; “YARATILANI SEVERİZ BİZ İŞLER HALE GETİRDİK. ONUN İÇİN “GEL, NE OLURSAN OL YİNE GEL” DEDİK. “YETER! SÖZ DE KARAR DA MİLLETİNDİR” DEDİK. ERDEM, İRADE DEĞİL, DEVLET MİLLET İÇİNDİR DEDİK. “MİLLET EFENDİ, BİZ HADİMİZ” DEDİK. “MİLLET EFENDİ, BİZ HADİMİZ” DEDİK. “YETER! SÖZ DE KARAR DA EMRİNE VERDİK. MİLLET DEVLET İÇİN DEĞİL, DEVLET MİLLET İÇİNDİR DEDİK. SOSYAL RESTORASYONLA KARDEŞLİĞİMİZİ YÜCELTTİK, . “HALKIMIZ DEMOKRASİNİN EN İLERİ STANDARTLARINA LAYIKTIR” DEDİK. ERDEM, İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE’Yİ ŞAHLANDIRDIK. AZİZ EFENDİ, BİZ HADİMİZ” DEDİK. “YETER! SÖZ DE KARAR DA MİLLETİNDİR” DEDİK. SURİYE VE IRAK’TAN ÜLKEMİZE GELEN MİLYONLARCA HER PLATFORMDA SAVUNDUK. DAVOS’TA İŞGALCİLERE “ONE MİNUTE” DEDİK? “BİZ TÜRKİYE’NİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYIZ… BİZ : YAPTIKLARIMIZ AZİZ MİLLETİM… AK PARTİ’Yİ KURARKEN BİZ NE DEDİK; “YARATILANI SEVERİZ YARATAN’DAN ÖTÜRÜ” DEDİK. ONUN “GEL, NE OLURSAN OL YİNE GEL” DEDİK; “GELİN CANLAR BİR OLALIM” DEDİK. ONUN İÇİN ADALETİ DE, KALKINMAYI DA VATANDAŞLARIMIZIN BİR OLALIM” DEDİK; “YARATILANI SEVERİZ YARATAN’DAN ÖTÜRÜ” DEDİK, DAHA ÇOK BÜYÜME DEDİK. SADECE DAHA ÇOK YOL, DAHA ÇOK ÇIKARKEN DAHA ÇOK DEMOKRASİ DEDİK, DAHA ÇOK ÖZGÜRLÜK

“Yerli” kelimesi manifesto metni içerisinde “yerlilik” ile beraber toplamda 12 kere kullanılmıştır. Çoğunlukla Erdoğan’ın “yerli ve milli” olma idealine vurgu yap-mak için sözcüğe yer verilmiştir. Yerli ve milli bir duruşun ve bu duruşla hazırlanan politikaların Türkiye için önemi anlatılırken kullanılmıştır. Ayrıca yine Erdoğan’ın sık sık değindiği “yerli sanayi” çerçevesinde yerli otomobil ve yerli savunma sanayiinin önemini vurgulamak üzere tercih edildiği de görülmektedir (Tablo 36).

TABLO 36. YERLİ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

YERLİ OTOMOBİL VE SAVUNMA SANAYİİ ALANINDAKİ PROJELERİMİZ . YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRÜNLERDE YERLİLİK ORANI ARTACAK. YERLİ BİR DURUŞUN, MİLLİ BİR SİYASETİN KAVGASINI VERDİĞİMİZ, BU , BU SÖZLERİMİZİN ÜZERİNDEN TAM 19 YIL GEÇTİ. O GÜN BUGÜNDÜR YERLİ VE MİLLİ HERKESLE BİRLEŞEREK, EL ELE VEREREK, GÜÇLÜ VE TEK BAYRAK TEK VATAN TEK DEVLET BU DÖRT İLKENİN ÇEVRESİNDE, YERLİ OLMAK TÜRKİYE’Yİ 5 CENTE MUHTAÇ HALDE IMF KAPISINDA VE SOSYAL YARDIMLAR YOLUYLA MİLLETE AKTARMAK DEMEKTİR. YERLİ BİR DURUŞA, MİLLİ BİR DURUŞA ŞİDDETLE İHTİYACIMIZ VAR.” , MİLLETİN DESTEĞİNE SAHİP MİLLİ POLİTİKALAR GELİŞTİRMEKTİR. YERLİ VE MİLLİ OLANI EVRENSEL İNSANLIK BİRİKİMİYLE, MODERN ADALET VE KALKINMA ARAYIŞININ BİR PARÇASI OLARAK GÖRDÜK. YERLİ VE MİLLİ DURUŞUNUZLA HAREKET ETMENİZ İÇİN SİZE DESTEK BÜTÜN DÜNYAYI BİLMENİZ, ANLAMANIZ BİR O KADAR DA KENDİ YERLİ VE MİLLİ SİYASET, İŞTE TAM DA BUDUR. MİLLİ OLMAK, MİLLİ HEM KALKINMASINA, HEM ÖZGÜRLEŞMESİNE HİZMET ETMİŞ OLDUK. YERLİLİK ORANI ARTACAK. YERLİ OTOMOBİL VE SAVUNMA SANAYİİ BÜYÜK ORANDA AZALACAK. YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRÜNLERDE YERLİ SİYASET İNSANLARIMIZA VERDİĞİNİZ EMANETİ, ŞİMDİ BİZ , MERHUM TÜRKEŞ’E, MERHUM YAZICIOĞLU’NA, DİĞER MİLLİ VE YERLİ VE MİLLİ ANLAYIŞIN TÜRKİYE’NİN BEKASI İÇİN SEFERBER BU BİRLİK VE BERABERLİK ANLAYIŞININ SİYASETE YANSIMASIDIR. YERLİ SAVUNMA SİSTEMLERİNE SAHİP OLMAK. BİR YANDAN SÜRATLE . HEDEFİMİZ KARADA, HAVADA, DENİZDE, HER ALANDA YÜZDE YÜZ

“Parti” ve türevi kelimeler manifestoda toplamda 12 defa yer almıştır. Sözcüğün sürpriz olmayan bir şekilde “AK Parti”yi ifade etmek üzere kullanıldığı bağlam tablo-sundan anlaşılmaktadır. “Parti” kelimesine AK Parti’nin kuruluş hikayesi, icraatları, amaçları ve birimlerinden bahsetmek üzere yer verilmiştir (Tablo 37).

TABLO 37. PARTİ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

PARTİ ÖZGÜRLÜKLER PARTİSİDİR VE ÖYLE OLMAYA DEVAM EDECEK. BASKIDAN AZADE OLARAK YAPILAN SİYASET ANLAMINA GELİR. AK PARTİ’Yİ KURARKEN BİZ NE DEDİK? “BİZ TÜRKİYE’NİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, ORTAK HİKAYESİDİR. II. BÖLÜM: YAPTIKLARIMIZ AZİZ MİLLETİM… AK PARTİ’NİN HAMURUNU MİLLETİMİZ YOĞURDU, ROTASINI MİLLETİMİZ İÇİN PARTİMİZİN ADINI ADALET VE KALKINMA PARTİSİ KOYDUK. AK PARTİ YÜRÜYÜŞÜNE BAŞLADIĞIMIZ GÜNLERDE 3-Y OLARAK GELECEĞİNİ DÜŞÜNMEK DE, AKLA VE MANTIĞA UYGUN DEĞİLDİR. AK PARTİ İKTİDARLARI DÖNEMİNDE SİYASİ İSTİKRAR VE EKONOMİK VE ZAYIF İKTİDARLAR TÜRKİYE’NİN VİZYONUNU DARALTMIŞTI. AK PARTİ’NİN HİKAYESİ TÜRKİYE’NİN HİKAYESİDİR. BU HİKAYEDE; HAMURUNU MİLLETİMİZ YOĞURDU, ROTASINI MİLLETİMİZ ÇİZDİ. AK PARTİ’NİN BU GÜNE KADAR KAZANDIĞI 12 SEÇİMİN HER BİRİ, HAYATİ , İRADE VE CESARETLE TÜRKİYE ŞAHLANACAK. AZİZ MİLLETİM… AK PARTİMİZİN ADINI ADALET VE KALKINMA PARTİSİ KOYDUK. AK EN BÜYÜK ÖZLEMİNİN İKİ KADİM DEĞER OLDUĞUNU BİLDİĞİMİZ İÇİN PARTİSİ KOYDUK. AK PARTİ’NİN HAMURUNU MİLLETİMİZ YOĞURDU, OLDUĞUNU BİLDİĞİMİZ İÇİN PARTİMİZİN ADINI ADALET VE KALKINMA PARTİSİDİR VE ÖYLE OLMAYA DEVAM EDECEK. MİLLETİMİZİN YAPILAN SİYASET ANLAMINA GELİR. AK PARTİ ÖZGÜRLÜKLER PARTİMİZİN KADIN KOLLARINI ETKİNLEŞTİREREK, KADINLARIN GÜCÜNE, YOLA ÇIKTIĞIMIZ İLK GÜNDEN BERİ İNANDIK. TÜRKİYE’YE PARTİMİZİ KURARKEN, “ADALET” VE “KALKINMA” İDEALİNİ ŞİAR CANAVAR?” DİYEREK BOŞA ÇIKARDIK. AZİZ MİLLETİM… 2001 YILINDA


34

Manifestoda “zaman” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 12’dir. Sözcük daha çok Erdoğan ve AK Parti’nin bu zamana kadarki süreçte neler yaptığından bahsetmek üzere kullanılmıştır. Erdoğan’ın hangi konularda mücadele ettiğini ve zamanla Türkiye’de yaşanan değişimi ifade etmek üzere “zaman” kelimesi ve tü-revleri tercih edilmiştir (Tablo 38).

TABLO 38. ZAMAN* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ZAMANDA GÜÇLÜ OLMAKTAN, BAĞIMSIZ OLMAKTAN DA YANAYIZ. YANAYIZ, YARIN DA ÖYLE OLACAĞIZ. ANCAK BİZ AYNI ZAMANDA ADALETİN TESİSİ YOLUNDA DA GECE GÜNDÜZ MÜCADELE ÇOK HİZMET SÖZÜMÜZÜ TUTMAK İÇİN ÇALIŞMAKLA KALMADIK, AYNI ZAMAN DİLİMİNDE YAŞIYORUZ. OSMANLI DEVLETİ’NİN YIKILIŞINDAN VE TEHDİTLERLE DOLU BİR BÖLGEDE BÜYÜK DÖNÜŞÜMLERE GEBE BİR ZAMANLAR HAYAL EDİLMESİ İMKANSIZ OLANI HEP BİRLİKTE BAŞARDIK.YILLIK DİRİLİŞ DÖNEMİNDE BÜYÜK DİRENÇLERLE KARŞILAŞSAK DA, BİR ZAMANA KADAR YANIMIZDA OLMAYAN YA DA KARŞIMIZDA , AYNI İDEALİ PAYLAŞMASALAR BİLE, AYNI DERECEDE DEĞERLİDİR. BU ZAMANA KÖK SALDI. İSTANBUL’DA YENİ BİR ÇAĞIN KAPISINI AÇAN OLDU. DEVLETİMİZ ADALET SEVDASI İLE BÜYÜDÜ, BURSA VE EDİRNE’DE ZAMAN HAKKIN GÜCÜNE İNANDIK, MİLLETİMİZİN ENGİN FERASETİNE TESLİM OLMADIK, MİLLETİN EMANETİNİ ÇİĞNETMEDİK, HER ZAMAN YÜKSEK HASSASİYETİMİZİ KORUDUK. MAZLUM FİLİSTİN . MİLLİ DAVAMIZ KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ KONUSUNDA HER ZAMAN HERHANGİ BİR KAMPA MUHTAÇ, MECBUR VE MAHKÜM KADAR HER BÖLGE İLE YAKIN İŞ BİRLİĞİ GELİŞTİRDİ. KENDİMİZİ HİÇBİR ZAMAN YALNIZ BIRAKMADINIZ. BU DAVAYA HİZMET EDENLERİN, BU KADINLARIMIZ… BU KUTLU YOLA ÇIKTIĞIMIZ GÜNDEN BERİ BİZİ HİÇBİR ZAMANLARDA MUHATAPLARIMIZDA AYNI KARARLILIĞI VE İSTEĞİ MÜTTEFİKLERİMİZLE YAN YANA OLMAKTAN MUTLULUK DUYDUK. SON ZAMANIDIR. YENİ BİR DÜZEN İNŞA ETMEK ZAHMETLİDİR. ESKİ TAMAMLADIK, ŞİMDİ KURUMSAL DÖNÜŞÜMÜ TAMAMLAMA

“Tarih” ve türevi olan kelimelere manifesto metninde 12 kez yer verilmiştir. Kelimenin seçim manifestosunda Türk milletinin sahip olduğu potansiyel güç ve kudreti milletin tarihi başarıları hatırlatılarak ortaya koymak amacı ile kullanıldı-ğı bağlam tablosundan anlaşılmaktadır (Tablo 39).

TABLO 39. TARİH* KELİMESİNİN BAĞLAMI

TARİH YAZDIK. YAPILACAK ÇOK İŞ, ATILACAK ÇOK ADIM VAR. ŞİMDİ . 16 YIL BOYUNCA HEP BİRLİKTE TÜRKİYE’Yİ BÜYÜTTÜK. BİRLİKTE TARİHİN DE, MÜCADELENİN DE BİTMEDİĞİNE HEP BİRLİKTE ŞAHİT ’Lİ YILLARIN KÜRESELLEŞME HAYALLERİNİN YERİNDE YELLER ESİYOR. TARİHİN ÖNÜNDE, ECDADIMIZIN HUZURUNDA, ŞEHİTLERİMİZİN . TÜM HEDEFLERİMİZ GERÇEKLEŞECEK. İŞTE BÜTÜN BUNLAR İÇİN; TARİHİNİZİ, KÜLTÜRÜNÜZÜ DE EN İYİ ŞEKİLDE ÖĞRENECEKSİNİZ. DÜNYAYI TANIYACAKSINIZ. BUNUN YANINDA MEDENİYETİNİZİ, TARİHİNİZİ ÖĞRENDİKÇE ÖZGÜVENİNİZİN ARTTIĞINI, VİZYONUNUZUN MİLLİ DURUŞUNUZLA HAREKET ETMENİZ İÇİN SİZE DESTEK OLACAĞIZ. TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE YOLLAMAKTIR. BU CAN BU BEDENDE OLDUĞU HEDEF ALAN TERÖR ÖRGÜTLERİNİ BÜTÜNÜYLE YOK ETMEK, ONLARI TARİHİN EN YÜKSEK SEVİYESİNE TAŞIDIK. SOSYAL HAYATIN BÜTÜN BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NDE KADINLARIMIZIN TEMSİL ORANINI TARİHİ DÖNEMEÇTE YÜKÜ KADINLARIMIZLA BİRLİKTE SONRA DA AYNI ANLAYIŞLA HAREKET EDECEĞİZ. ÖNÜMÜZDEKİ TARİHİ BİRİKİMİ VE MEVCUT POTANSİYELİ, BATI’YLA VE DOĞU’YLA, GÜCÜYLE KÜRESEL BİR AKTÖR HALİNE GELİYOR. ÜLKEMİZİN TARİHİMİZE AİT NE VARSA, HEPSİ MEVCUTTUR. HAMDOLSUN, MUTLU YARINLARI VAR. BU HİKAYEDE, MEDENİYETİMİZE VE TARİHİN KAYDETTİĞİ EN CESUR, EN KAHRAMAN DİRENİŞLE, YARALADILAR. BU ÜLKENİN GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK İHANETİ, YAKIN TARİHİ MESAFELER KAT ETTİK. ARTIK BÖLGEMİZDE TÜRKİYE’YE DE DOSTLARIMIZIN GELECEĞİNİ GÜVENCE ALTINA ALMA YOLUNDA

Erdoğan manifestosunda “tek” kelimesi toplamda 11 defa kullanılmıştır. Ke-lime daha çok Erdoğan’ın “tek millet, tek devlet, tek bayrak, tek vatan” sloganı eş-liğinde tercih edilmiştir. Erdoğan bu kullanım ile birlik mesajı vermek istemiştir. Bununla beraber kelimenin rakam bildirmek ve cümlenin anlamını pekiştirmek için kullanıldığı da olmuştur (Tablo 40).

TABLO 40. TEK KELİMESİNİN BAĞLAMI

TEK VATAN TEK DEVLET BU DÖRT İLKENİN ÇEVRESİNDE, YERLİ VE MİLLİ İŞTE BU AHDİ RABİAYLA SEMBOLLEŞTİRDİK. TEK MİLLET TEK BAYRAK TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR?” DİYEREK BOŞA ÇIKARDIK. AZİZ , KORKMA! NASIL BÖYLE BİR İMANI BOĞAR, ‘MEDENİYET!’ DEDİĞİN TEK HANELİ RAKAMLARA DÜŞÜRDÜĞÜMÜZDE, TÜRKİYE’MİZİN HEM , İHRACATIMIZI 5 KATINA ÇIKARTTIĞIMIZDA, ENFLASYONU TEK BİR TERÖRİST BIRAKMAYANA KADAR OPERASYONLARIMIZ . AYNELARAB’TAN HASEKE’YE, ORADAN SİNCAR VE KANDİL’E KADAR TEK BİR YÖNE BAKAN, STATÜKOCU, DEĞİŞİMDEN KORKAN, KENDİNE ÜLKEYDİ. DÜNYA SİYASETİYLE İLİŞKİSİ KENDİ ELİYLE KURULMAMIŞTI. TEK KUTUPLU DÜNYASINDA DEĞİLİZ. 2000’Lİ YILLARIN KÜRESELLEŞME VE MİLLİ GÜVENLİK KAYGILARI ÖN PLANA ÇIKIYOR. ARTIK 1990’LARIN TEK BAYRAK TEK VATAN TEK DEVLET BU DÖRT İLKENİN ÇEVRESİNDE, . BİZ İŞTE BU AHDİ RABİAYLA SEMBOLLEŞTİRDİK. TEK MİLLET TEK VÜCUT OLUP KENDİLERİNE KARŞI GELDİĞİNDE DE 251 KARDEŞİMİZİ SİLAHLARIYLA MİLLETİMİZİN CANINA KAST ETTİLER. TÜRK MİLLETİ TEK BİR VATANDAŞIMIZIN DAHİ ADALET DAİRESİNİN DIŞINDA DÖNEMDE, BU TEMEL İLKEYE ÇOK DAHA SIKI SARILACAĞIZ. TEK MİLLET TEK BAYRAK TEK VATAN TEK DEVLET BU DÖRT İLKENİN TAVİZ VERMEMEKTİR. BİZ İŞTE BU AHDİ RABİAYLA SEMBOLLEŞTİRDİK. TEK DEVLET BU DÖRT İLKENİN ÇEVRESİNDE, YERLİ VE MİLLİ HERKESLE RABİAYLA SEMBOLLEŞTİRDİK. TEK MİLLET TEK BAYRAK TEK VATAN


35

Erdoğan “değil” ve türevlerine toplamda 11 defa manifestosunda yer vermiş-tir. “Değil” kelimesi Erdoğan ve AK Parti’nin sahip olduğu Türkiye tasavvurunu yansıtacak şekilde cümle içerisinde kullanılmıştır. Türkiye’nin AK Parti ile başla-yan süreçte kalkınarak hangi noktalardan hangi noktalara taşındığını ifade eden cümlelere rastlamak mümkündür. Gelişen Türkiye’nin bugünü hakkında bilgi vermek için dünya üzerinde yaşanan değişimleri ifade etmek üzere “değil” ve tü-revi sözcükler tercih edilmiştir (Tablo 41).

TABLO 41. DEĞİL* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DEĞİL BORÇ VEREN HALİNE GELDİKÇE… KÖPRÜLER, TÜNELLER, ETTİK. TÜRKİYE EKONOMİSİNİ BÜYÜTTÜKÇE… IMF’DEN BORÇ ALAN DEĞİL TAMAMLAYICISI OLARAK GÖRÜYORUZ. BİZ, MİLLETİN EGEMEN OLMAKTAN DA YANAYIZ. BUNLARI BİRBİRİNİN ALTERNATİFİ DEĞİLİZ. 2000’Lİ YILLARIN KÜRESELLEŞME HAYALLERİNİN YERİNDE ÖN PLANA ÇIKIYOR. ARTIK 1990’LARIN TEK KUTUPLU DÜNYASINDA DEĞİL HİZMETKAR OLACAĞIZ” DİYEREK YOLA ÇIKTIK, HEP BU AŞK VE BİZ TÜRKİYE’YİZ…” EVET, İŞTE BU SÖZLE VE “BİZ MİLLETE EFENDİ DEĞİL, KOMŞULARIMIZIN, DOSTLARIMIZIN, GÖNÜL COĞRAFYAMIZIN KORİDORUNU PARAMPARÇA ETTİK. SADECE ÜLKEMİZİN GÜVENLİĞİ DEĞİL, DEVLET MİLLET İÇİNDİR DEDİK. “MİLLET EFENDİ, BİZ HADİMİZ” İKTİDARI MİLLETİN EMRİNE VERDİK. MİLLET DEVLET İÇİN DEĞİL, TÜM DOSTLARIMIZ VE KARDEŞLERİMİZ İÇİN DE İSTİYORUZ. , HUZURUMUZ VE HEDEFLERİMİZDİR. BUNLARI SADECE KENDİMİZ DEĞİLDİR. ÖNÜMÜZDE YENİ BİR DÜNYA VAR. YENİ ÇATIŞMA , SINIRLAR TANZİM ETMEK, OLDUBİTTİLER YAPMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR. ARTIK COĞRAFYAMIZDA TÜRKİYE’NİN GÜÇLÜ İRADESİNE , TÜRKİYE’NİN MENFAATLERİNE AYKIRI ADIMLAR ATMAK MÜMKÜN DEĞİL, HAYATIN RENKLERİ OLARAK GÖREN HERKESLE, BU YOLDA , ETNİK FARKLILIKLARIMIZI AYRIŞMA VE DÜŞMANLIK NOKTALARI DEĞİLDİR. AK PARTİ YÜRÜYÜŞÜNE BAŞLADIĞIMIZ GÜNLERDE 3-Y BUNA RAZI GELECEĞİNİ DÜŞÜNMEK DE, AKLA VE MANTIĞA UYGUN

Sosyal Medya Performansı

TABLO 42. AK PARTİ’NİN KULLANDIĞI SOSYAL MEDYA HESAPLARI

SOSYAL MEDYA HESAPLARI BAĞLANTILAR (LİNKLER)

Facebook https://tr-tr.facebook.com/akparti

Twitter https://twitter.com/akparti

Instagram https://www.instagram.com/akparti/?hl=tr

Youtubehttps://www.youtube.com/channel/UCjoyxl-

yBIsI-99qbDGZs_0g

Google+ https://plus.google.com/+akparti

18 Mayıs 2018 itibarıyla AK Parti’nin sosyal medya hesaplarındaki mevcut takipçi/izlenme sayısı Tablo 43’te verilmiştir.

TABLO 43. AK PARTİ SOSYAL MEDYA HESAPLARI TAKİPÇİ SAYISI

SOSYAL MEDYA HESAPLARI TAKİPÇİ SAYISI

Facebook 3.049.506

Twitter 1.511.733

Instagram 464.321

Youtube 27.796.002 (İzlenme)

Google+ 322.040


36

GRAFİK 1. AK PARTİ RESMİ TWİTTER HESABI TAKİPÇİ SAYISI

1.480.000

1.485.000

1.490.000

1.495.000

1.500.000

1.505.000

1.510.000

1.515.000

9 Mayıs’ta 1 milyon 490 bin civarında olan takipçi sayısının on gün içerisinde yüzde 1,25 artarak 1 milyon 511 bin seviyelerine geldiği görülmektedir. Aynı zaman-da Cumhurbaşkanlığı seçimi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi Twitter hesabının on günlük takipçi hareketleri de incelenmiştir (Grafik 2).

GRAFİK 2. RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN RESMİ TWİTTER HESABI TAKİPÇİ SAYISI

12.920.000

12.930.000

12.940.000

12.950.000

12.960.000

12.970.000

12.980.000

12.990.000

13.000.000

Grafik 2’de 9 Mayıs’ta 12 milyon 944 bin civarında olan takipçi sayısının 18 Mart’ta 12 milyon 985 bine ulaştığı görülmektedir. Buna göre son on gün içeri-sinde Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi Twitter hesabındaki takipçi sayısında yüzde 0,32 artış olduğu gözlenmiştir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sosyal medya hesapları incelendiğinde aktif bir şekilde paylaşım yapıldığı görülmektedir. Hem parti miting ve kongreleri hem de Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olarak katıldığı yurt dışı ziyaretleri görselleriyle beraber sosyal medya hesaplarından paylaşılmış, ziyaretlerin içeriğiyle ilgili bil-gilendirmelere de yer verilmiştir. Erdoğan 2018 Cumhurbaşkanlığı adaylık ma-nifestosunu duyurduktan sonra da #TürkiyeŞahlanıyor etiketi ile manifestoda yer alan vaatleri paylaşmıştır.


37

Siyasi içerikli paylaşımların yanında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anneler Günü kutlaması, Ramazan-ı Şerif tebriki, şehit yakınları için taziye mesajları, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlaması gibi daha sosyal içe-rikli yayımladığı mesajlar da sosyal medya hesaplarından paylaşılmıştır. Erdoğan zaman zaman kısa videolar ile halka seslenmiştir.

Erdoğan gündemde olan konularla ilgili de aktif paylaşımlarda bulunmakta-dır. Örneğin İsrail’in Kudüs halkına yaptığı saldırı sonrası İsrail Başbakanı Netan-yahu’ya seslenen Türkçe, Arapça ve İngilizce tweetler mevcuttur. Bunun yanında Erdoğan’ın resmi Twitter hesabından zaman zaman eşi Emine Erdoğan’ın payla-şımlarının RT edildiği görülmektedir. AK Parti’nin resmi sosyal medya hesapları ise hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de Başbakan Binali Yıldırım’ın yaptığı ça-lışmaları ve katıldığı programları düzenli olarak paylaşmaktadır.

VaatlerCumhurbaşkanı Erdoğan açıkladığı cumhurbaşkanlığı adaylığı manifestosunda kuvvetler ayrılığı, bağımsız yargı, demokratik siyaset ve gelir adaleti gibi en çok eleştirildiği konularda seçmenine vaatlerde bulunmuştur. AK Parti adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın manifestosunda yer alan vaatler dört başlık altında toplanmıştır:

Ekonomiye Yönelik Vaatler

• Refah ve kalkınma hız kazanacak.

• Milli gelir artacak ve gelir grupları arasındaki makas hızla kapanacak.

• İşvereninden işçisine, yöneticisinden memuruna, yatırımcısından esnafına ülke ekonomisine katkıda bulunan kim varsa, bizi yine yanında görecek.

• Dünyadaki korumacı ekonomi dalgasına rağmen Türkiye’nin rekabetçi ve dışa açık yapısı sürecek.

• Herkesin mal güvenliği ve ticaret yapma özgürlüğü, daha güçlü bir şekilde hukuk devletinin güvencesi altında olacak.

• Türkiye’nin rekabetçi ve dışa açık yapısı, dünyada hakim olan tüm koruma-cılık önlemlerine rağmen devam edecek.

• İhracatta yükseliş hızlanarak devam edecek.

• Enerjide dışa bağımlılık azalacak.

• Yüksek teknolojili ürünlerde yerlilik oranı artacak.

• Yerli otomobil ve savunma sanayii alanındaki projelerimiz süratle ha-yata geçecek.


38

• Faiz, enflasyon ve cari açık düşecek.

• Türkiye ekonomisi şoklara ve finansal saldırılara daha dirençli hale gelecek.

• Savunma alanında dışa bağımlılığımız azaldığı oranda, dış politikadaki et-kinliğimiz ve caydırıcılığımız artacak. Hedefimiz karada, havada, denizde, her alanda yüzde yüz yerli savunma sistemlerine sahip olmak.

• Türkiye ekonomisini büyütecek ve dünyaya markalar sunacak küresel bir güç haline getireceğiz.

• Bölge ve sektör bazlı teşviklerle istihdam artışı sağlayacak yeni fabrikaların önü açılacak.

• Dar gelirli vatandaşlarımızın hayat standartları mutlaka artacak.

• Türkiye’nin yatırım cazibesi daha da yükselecek.

• Tarım ve hayvancılık teşvikleri daha etkin hale getirilerek, ülkemiz bu alan-larda hedeflerine uygun bir konuma çıkartılacak.

• Vergi sistemi daha adil hale gelecek, dar gelirli vatandaşlar üzerindeki vergi yükü düşecek.

• Bölge ve sektör bazlı teşviklerle istihdam artışı sağlayacak yeni fabrikaların önü açılacak.

• Kanal İstanbul ve 1915 Çanakkale Köprüsü gibi büyük projeler hayata geçecek.

• İstanbul’daki yeni havalimanı bu yıl Cumhuriyet bayramında hizmete girecek.

Topluma Yönelik Vaatler

• Herkesin mal güvenliği ve ticaret yapma özgürlüğü daha güçlü bir şekilde hukuk devleti güvencesi altında olacak.

• Şehirlerimiz kültür sanat üreten kimlikli şehirler haline gelecek.

• Yeni yönetim sisteminde imkanları kadınlarımızla daha fazla paylaşacağız.

• Eğitim-öğretimden istihdama, sağlıktan aileye kadar her alanda kadınları desteklemeye devam edeceğiz.

• Eğitim-öğretim sistemimizi gençlerin beklentilerini karşılayacak şekilde geliştireceğiz.

• Siyasi, ideolojik, dini, mezhebi, etnik farklılıklarımızı ayrışma ve düşman-lık noktaları değil, hayatın renkleri olarak gören herkesle, bu yolda birlikte yürümeye hazırız.


39

• AK Parti yürüyüşüne başladığımız günlerde 3-Y olarak adlandırdığımız yolsuzlukla, yoksullukla ve yasaklarla mücadele etmek, en önemli hedefle-rimiz arasında olmaya devam edecektir.

• AK Parti özgürlükler partisidir ve öyle olmaya devam edecek.

• Milletimizin refahını sağlamak ne kadar önemliyse, din ve vicdan hürriye-tinin önündeki engelleri kaldırmak da, bireysel özgürlükleri güvence altına almak da o kadar önemlidir.

• 24 Haziran’dan sonra da adaletin kurumsal yapısının güçlendirilmesi, özellikle sosyal adaletin tam anlamıyla ve her alanda tesisi önceliği-miz olacaktır.

• Ekonomide, devlet hizmetlerinde, çalışma hayatında, eğitimde, siyasette ve diğer tüm alanlarda adaletin tesisi, siyasetimizin amacını oluşturmaya devam edecektir.

Kadınlara Yönelik Vaatler

• Kadına karşı istismar, şiddet ve taciz insanlığa karşı işlenmiş büyük suçlar-dır. Bu ayıbı ülkemizden tamamen silene kadar bütün çabamız ve gayreti-mizle devam edeceğiz.

• Yeni yönetim sisteminde imkanları kadınlarımızla daha fazla paylaşacağız.

• Eğitim-öğretimden istihdama, sağlıktan aileye kadar her alanda kadınları desteklemeye devam edeceğiz.

• Kadına karşı her türlü cahiliye adetini ayaklarımızın altına alacağız.

• Kadınları bu ülkenin ve milletin, her türlü hakka eşit olarak sahip bireyleri haline getirene kadar mücadeleyi sürdüreceğiz.

Gençlere Yönelik Vaatler

• Gençlere emretmeyeceğiz.

• Gençlere dikte etmeyeceğiz.

• Sizi kalıplara sokmak için çalışmayacağız.

• Biz sadece sizinle birlikte çalışacağız.

• Sizinle birlikte yol yürüyeceğiz.

• Bütün gayretimizle size daha fazla alan açacağız.

• Doğruyu sizinle beraber tartışıp, hayata geçireceğiz.


40

• Yanlışları sizinle birlikte tespit edip, düzelteceğiz.

• Eğitim-öğretim sistemimizi sizin beklentilerinizi karşılayacak şekilde ge-liştireceğiz.

• Hiçbir terör örgütünün, şer odağının ağına düşmenize izin vermeyeceğiz.

• Eğitim-öğretim hayatınızın ardından, edindiğiniz bilgi, beceri ve biri-kimlerinizi iş hayatına aktarmanızı sağlamak için gereken adımları bir-likte atacağız.

• Avrupa’yı da, Amerika’yı da, Orta Asya’yı da, Kuzey Afrika’yı da, Bal-kanları ve Kafkasya’yı da, hasılı bütün dünyayı bilmeniz, anlamanız bir o kadar da kendi yerli ve milli duruşunuzla hareket etmeniz için size destek olacağız.

• Sizi kalıplara sokmak için çalışmayacağız.

Sisteme Yönelik Vaatler

• Yeni yönetim sistemi yasamayı daha itibarlı, yürütmeyi daha güçlü ve yar-gıyı daha bağımsız hale getirecek.

• Tam kuvvetler ayrılığı ile Meclis yasa yapmaya ve hükümeti denetlemeye, hükümet etkili icraata, yargı da bağımsız ve tarafsız bir biçimde adaletin tecellisine odaklanacak.

• Demokrasi tüm kurum ve kurallarıyla eksiksiz işleyecek.

• Vesayet düzeni de bürokratik oligarşi de tamamen son bulacak.

• Demokratik siyasetin kurumsallaştığı bu yeni sistemde, istikrar daha kalıcı hale gelecek.

• Hantal bürokrasiden etkin bürokrasiye geçilmesiyle birlikte devlet kurum-ları arasındaki koordinasyon artacak, karar alma süreçleri hızlanacak.

• Hızlı karar, gecikmeyen icraat ve etkili yönetimle, ekonomik büyüme ivme kazanacak.

• Daha icraatçı hale gelecek bakanlıklar, uzun vadeli planlamaların ve etkin politikacıların aracı haline dönüşecek.

Dış Siyasete Yönelik Vaatler

• Dış politikamızın temel ilkeleri bağımsızlık, milli çıkar, milli güvenlik ve vicdani duruş olmaya devam edecek. Kimsenin efendiliğini kabul etmedi-ğimiz gibi kimseye de efendilik taslamayacağız.


41

• Nasıl kazan-kazan ilkesini, bir adım önde olmak anlayışını benimsediy-sek, yine onurlu ve saygın bir iş birliği zemininde yapıcı bir dış politikayı öne çıkaracağız.

• Muhataplarımızla göz hizasında, eşit seviyede, somut çıkarlar ve öncelikler doğrultusunda ilişkilerimizi sürdüreceğiz.

• Savunma alanında dışa bağımlılığımız azaldığı oranda, dış politikadaki et-kinliğimiz ve caydırıcılığımız artacak.

• Küresel bir güç olmak için kendi silahlarımızı üretmeye devam edeceğiz.

• Altay tankımız gibi, Atak helikopterimiz gibi, İHA’larımız, SİHA’larımız gibi savunma sanayii değerlerimizi artıracağız.

• Terör örgütlerine dünyayı dar etmekten asla vazgeçmeyeceğiz.

• Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefinden asla vazgeçmedik.

• Türkiye, yeni dönemde sınırlarını terör örgütlerinden temizlemek için Fı-rat Kalkanı ve Zeytin Dalı gibi harekatlarına yenilerini ekleyecektir.

• Aynelarab’tan Haseke’ye, oradan Sincar ve Kandil’e kadar tek bir terörist bırakmayana kadar operasyonlarımız sürecek.

• Türkiye hem büyük tehditler, hem de büyük fırsatlar barındıran yeni ulus-lararası ortamın güçlü bir aktörü olacak.

Logo

AK Parti’nin resmi hesabından yapılan açıklamaya göre 24 Haziran seçimle-rinde cumhurbaşkanı ve milletvekillerinin farklı oylamalarla seçilecek olması-na rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde AK Parti ile ortak ve bü-tünleşik bir seçim kampanyası yürütülecektir. Bu sebeple iki seçim için ortak kampanya gerçekleştirilecek ve bütünlük muhafaza edilecektir. 24 Haziran se-çimleri için AK Parti’nin kendi logosunun yanında aşağıdaki “Türkiye Vakti” logosu kullanılacaktır. Logo renkleri belirlenirken güven telkin eden tercihlerde bulunulmuştur. Yazı karakterleri logonun kolay ve net bir şekilde anlaşılmasını sağlayacak şekilde seçilmiştir. Grafik anlamda kampanyanın çizgisinin değişi-mini de simgeleyecek yeni logo çalışması güncel grafik çizgiye sahip modern yazı karakterleri ile uyumlu şekilde tasarlanmıştır. Seçim sürecinde 24 Haziran seçimleri için hazırlanan yeni logonun yanında cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanılan “Erdoğan” logosu ve AK Parti’nin resmi logosunun da kampanyada yer aldığı görülmektedir (Görsel 1).


42

GÖRSEL 1. RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN 24 HAZİRAN 2018 SEÇİMLERİNDE KULLANDIĞI LOGOLAR

Reklam Ajansı AK Parti’nin on altı yıldan beri siyasal iletişim faaliyetlerini sürdüren Arter rek-lam ajansı 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri için yürü-tülen kampanyada yer almayacağını açıklamıştır.3 Andy-Ar araştırma şirketinin sahibi Faruk Acar’ın ajansı YİNE Ajans 24 Haziran 2018 seçimlerinde AK Parti ve Erdoğan ile çalışmaktadır.4

GÖRSEL 2. ARTER REKLAM AJANSI’NIN RESMİ SİTESİNDEN YAPILAN DUYURU

3. “AK Parti Erol Olçok’un Ajansı Arter ile Yollarını Ayırdı”, Marketing Türkiye, 12 Mayıs 2018, https://www.marke-tingturkiye.com.tr/haberler/ak-parti-erol-olcokun-ajansi-arter-ile-yollarini-ayirdi, (Erişim tarihi: 12 Haziran 2018).4. Didem Özel Tümer, “AK Parti Yeni Reklam Şirketiyle Çalışacak”, Milliyet, 13 Mayıs 2018.


43

SloganAK Parti’nin 24 Haziran seçimlerinde kullanacağı yeni slogan “İrade, Erdem, Ce-saret; Türkiye Şahlanıyor!” olarak belirlenmiştir. Cumhurbaşkanlığı seçimi için yayımlanan manifestoda aynı ifadelere “Cumhur İttifakı erdem, irade ve cesaretle Türkiye’nin şahlanışının adıdır” cümlesinde yer verildiği görülmektedir.

24 Haziran seçimlerinde AK Parti ve Erdoğan’ın ortak kullanacağı slogan “Vakit Türkiye Vakti”dir. “Birlik, Bereket, Bolluk için” üst başlığı ile oluşturulan “Vakit Türkiye Vakti”, “Millet Karar Verecek Güven ve İstikrar Devam Edecek” ve “Yaparsa Yine AK Parti Yapar” sloganları Türkiye’nin milli menfaatleri ve istikrarı için AK Parti ve Erdoğan’a oy verilmesini teşvik etme niteliğindedir. Yine slogan içeriklerinde yer alan “Güçlü Meclis, Güçlü Hükümet, Güçlü Türkiye” ibaresi dik-kat çekicidir. Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini bir bütün halinde ele aldığını belirten sloganın temel hedefi “güçlü Türkiye” vurgusudur (Görsel 3 ve 4).

GÖRSEL 3. 24 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE RECEP TAYYİP ERDOĞAN VE AK PARTİ’NİN KULLANDIĞI SLOGANLAR


44

GÖRSEL 4. 24 HAZİRAN SEÇİMLERİNDE KULLANILAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN BİLBORD SLOGANLARI

Seçim ŞarkısıAK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları 5. Olağan Kongresi’nde partinin 24 Haziran seçimleri sürecinde kullanacağı ilk kampanya şarkısı olan “Er Oğlu Erdoğan” kamuoyuna sunulmuştur. Ceyhun Çelikten tarafından seslendirilen “Er Oğlu Erdoğan” manifestoda yer alan vaatlerle paralellik çizerek Erdoğan ve istikrar arasındaki bağa dikkat çekerken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderlik vasıflarını da ön plana çıkarmıştır. Şarkının başlangıcında Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan İstiklal Marşı’nın üçüncü kıta-sını okumaktadır.5 Seçim şarkısının daha önce açıklanan ve Erdoğan’ın sık sık vurguladığı “yerli ve milli” olma vizyonunu yansıtacak şekilde oluşturulduğu göze çarpmaktadır.

Seçim şarkısının sözleri aşağıdaki gibidir:

Kutlu bir toprak, Şanlı bir ecdat, Tarih bizsiz yazılmıyor,

Durmadık biz hiç, Hep yola devam, Hizmet aşkı hiç bitmiyor,

Yerlisiyle millisiyle, Vatan millet el ele, Yedi düvel gelse de büyük cumhur seninle,

5. “AK Parti’nin Yeni Seçim Şarkısı Belli Oldu”, TRT Haber, 11 Mayıs 2018.


45

Varmak için menzile, Kalktı şaha Türkiye, Biz özünden tanırız er oğlu Erdoğan’ı,

Yiğit bir anadan doğan, Er oğlu Erdoğan, Zalimlere korku salan Recep Tayyip Erdoğan,

Yiğit bir anadan doğan er oğlu Erdoğan, Milletine aşık olan Recep Tayyip Erdoğan,

Hedef KitleAK Parti’nin 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimi için aday gösterdiği Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim manifestosuna bakıldığında toplumun tüm kesimlerine hitap eden kapsayıcı ve çoğulcu bir dilin kullanıldığı dolayısıyla geniş bir hedef kit-leye seslenildiği görülmektedir. AK Parti’nin kurucu misyonu olan değerlerden bahseden manifesto tek millet, tek bayrak vurgusu ile toplumun tüm kesimle-rini aynı çatı altında topladığını belirtmiştir. Din, dil, ırk farkı olmaksızın tüm vatandaşlarına eşit ve adil muamelede bulunacağını söyleyerek de yine hedef kitlesinin toplumun her kesimi içine aldığını ifade etmektedir. Gençler, kadınlar ve engelliler gibi toplumun dezavantajlı konumunda görülen kesimleri için özel bir titizlik gösterilmiş ve toplumun tamamını kapsayan büyük resmin altına açı-lan alt başlıklarla bu kesimlere hitap eden vaat ve söylemler eklenmiştir. Çiftçi-lere, işçilere, iş adamlarına, öğrencilere ve daha farklı alanlardan birçok kesime seslenen manifesto üzerinden Erdoğan’ın “Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Devlet” mottosuna sadık kalınarak toplumun her kesimine kucak açıldığı ve bütünleştirici bir dil kullanıldığı söylenebilir.

MUHARREM İNCEAdayın ProfiliMuharrem İnce 2002 seçimlerinde CHP Yalova Milletvekili olarak Meclise gir-miş ve 2007 seçimlerinde de Meclisteki yerini korudu. AK Parti’ye yaptığı sert eleştirilerle bilinen ve gerek parti içinden gerekse muhalif medyadan aldığı des-tekle sık sık gündeme gelen İnce 2011 milletvekili seçimlerinde tekrar CHP Ya-lova Milletvekili seçildi. Bu süreçte parti içi muhalefetin de desteğini kazanarak 2014’te CHP Grup Başkanvekilliğinden istifa etti ve 6-7 Eylül 2014’te gerçekle-


46

şecek olağanüstü kurultayda genel başkan adayı olduğunu açıkladı. 7 Haziran ve 1 Kasım 2015 seçimlerinde yeniden CHP Yalova Milletvekili olarak Mecli-se giren İnce, Kılıçdaroğlu’na karşı alternatif bir isim olarak kaldı. Seçimlerde beklenilen sonucu alamayan CHP içinde Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı yükselen eleştirileri de fırsat bilen Muharrem İnce 3-4 Şubat 2018’de yapılan CHP Ola-ğan Kurultayı’nda Kılıçdaroğlu’nun karşısına genel başkan adayı olarak çıktı. Kurultay sonucu Kılıçdaroğlu tekrar genel başkan seçildi. Kendi partisi içinde genel başkan seçilemeyen Muharrem İnce 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimleri için CHP’den aday gösterildi. Kılıçdaroğlu’nun İnce’yi aday yapması tasfiye ola-rak yorumlandı.

Siyasal İletişim StratejisiManifestonun AnaliziCumhurbaşkanlığı için aday olan Muharrem İnce manifestosunu 19 Mayıs 2018’de açıklamıştır. Manifesto 3 bin 398 sözcük ve 28 bin 388 vuruştan oluşmak-tadır. İnce’nin manifestosuna yapılan söylem analizi sonrası elde edilen kelime listesi Tablo 44’te verilmiştir.

TABLO 44. MUHARREM İNCE’NİN SEÇİM MANİFESTOSUNUN KELİME LİSTESİ



2 38 ÜLKE

3 29 POLİTİKA

4 25 DEVLET

5 24 HUKUK

6 22 GÜVEN

7 22 EKONOMİ

8 19 YENİ

9 19 GELECEK

10 18 TÜRKİYE

11 17 TOPLUM

12 16 OLAN

13 16 YIL

14 15 DAYALI

15 15 EĞİTİM


47

16 14 YAŞAM

17 13 ÇEVRE

18 13 HİÇ

19 13 YOK

20 13 OLMAK

21 13 BARIŞ

22 13 BİRLİK

23 12 MİLLET

24 12 KAMU

25 11 CUMHURİYET

26 11 DEMOKRASİ

27 11 ÖZGÜRLÜK

28 11 ANLAYIŞ

29 11 TEMEL

30 11 HALK

31 10 DÖNEM

32 10 BAŞTA

33 10 HALİNE

34 10 BİÇİM

35 10 TURİZM

Tablo 44’te görüldüğü üzere Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanlığı adaylık manifestosu vaatler üzerine temellendirilmiştir. Söylem analizi neticesinde elde edilen kelime listesi verilerine göre İnce manifestosunda ortalama 237 adet vaat bildiren sözcüğe yer vermiştir. Muharrem İnce’nin söz konusu vaatlerinin bağla-mı Tablo 45’te gösterilmiştir.

İnce’nin bağlam tablolarında göze çarpan vaatleri genel olarak şu şekilde-dir: okullar için zorunlu bağış alımını, üniversitelerin bölünmesini, kayıt dışı çalışmayı, sporun siyasallaşmasını engelleme; yaşam kalitesini küresel boyu-tuyla, toplumsal yapıyı ise çoğulcu demokrasinin ilkeleri doğrultusunda yük-seltme; her 29 Ekim’de 500 TL Cumhuriyet bursu, çiftçiye mazotun litresini 3 TL’ye, öğretmenlere 3 bin 600 ek gösterge ve akademik kariyer imkanı verme; yenilenebilir enerji kaynaklarına öncelik tanıma; hakim ve savcıların talimatla hareket etmelerine son verme.


48

TABLO 45. VAAT BİLDİREN KELİMELERİN BAĞLAMI

BIRAKILAMAYACAK TEMEL BİR HAKTIR. DEVLET BU ALANDA HALKIN ÖNCELİĞİMİZDİR. SAĞLIK HAKKI BÜTÜNÜYLE PİYASA KOŞULLARINA YAPILANDIRILACAK VE SİYASETİN TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ ARACI VE ÇAĞDAŞ STANDARTLARA DAYALI VE ÖĞRENCİ ODAKLI OLARAK ÇIKARACAK, ASGARİ BİR STANDART HALİNE GETİRECEĞİZ. HUKUK HUKUK DEVLETİ KAVRAMINI TÜRKİYE İÇİN ÜTOPYA OLMAKTAN KURULACAK ÖZERK BİR KURUM TARAFINDAN ETKİN BİR ŞEKİLDE TURİZM TANITIMI KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ORTAKLIĞINDA KALDIRILACAK, ÖĞRETMENLERE ÇALIŞMA GÜVENCESİ BİR MAAŞ EK ÖDEME YAPILACAKTIR. SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLİK AÇILACAK, POZİTİF AYRIMCILIK DESTEKLENECEKTİR. KADINLARIN, VE YÖNETİMDE ÜST MAKAMLARA YÜKSELMELERİNİN ÖNÜ YAPILACAK, DEVLET ÜNİVERSİTELERİ ÖZERKLEŞECEKTİR. PLANI UYGULANACAKTIR. YÜKSEKÖĞRENİMDE İDARİ REFORM ATACAK HAYALLERLE VE YALANLARLA İDARE EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR KOPARILAN DIŞ POLİTİKA, MİLLİ MENFAATLERİMİZİ TEHLİKEYE KALDIRILACAK, TAM GÜN EĞİTİM SİSTEMİNE GEÇİLECEKTİR. EĞİTİM ZORUNLU HALE GETİRİLECEKTİR. İKİLİ EĞİTİM TÜMÜYLE YAYACAK POLİTİKALAR UYGULANACAKTIR. JEOPOLİTİK GELİŞMİŞLİK FARKLARINI AZALTACAK VE GELİŞMEYİ BÜTÜN ÜLKEYE YAPILANDIRILACAK, ADALET BAKANI VE MÜSTEŞARI HSK’DA YER DÜZENİ KURULACAKTIR. HAKİM VE SAVCILAR KURULU YENİDEN

KURULACAKTIR. BİLİŞİM ALANINDA HİZMET İHRAÇ EDEN ÜLKE HALİNE YATIRIM ALANLARI OLACAKTIR. YÜKSEK TEKNOLOJİ BÖLGELERİ OLACAKTIR. CUMHURİYET DEĞERLERİ VE MİLLETİN KAYITSIZ ŞARTSIZ ONARIM POLİTİKALARIMIZ, ESAS OLARAK, BEŞ ANA SÜTUNA DAYALI OLACAKTIR. SİYASETTE HAKKA, HUKUKA VE MİLLETİN TÜMÜNE , BARIŞ, HUZUR, REFAH VE SEVGİ YOL GÖSTERİCİ DEĞERLERİMİZ YAPILACAKTIR. YETKİN VE TARAFSIZ YARGIÇLARIN SEÇİLMİŞLERİ KULLANABİLMESİ İÇİN GEREKLİ DÜZENLEME VE REFORMLAR DERHAL OLACAKTIR. YARGIÇ GÜVENCESİNİ SAĞLAMAK İÇİN GEREKLİ BÜTÜN . YARGI ÜYELERİNİN GÖREVE BAŞLAMASI SİYASİ ERKİN DIŞINDA ÇIKARILACAKTIR. KÜLTÜR, DOĞA, SAĞLIK ALANLARINDAKİ TURİZM TURİST SAYISI 60 MİLYONA, TURİZM GELİRLERİMİZ 60 MİLYAR DOLARA KURULACAKTIR. HAKİM VE SAVCILAR KURULU YENİDEN YAPACAKTIR. BAĞIMSIZ, ETKİN VE GECİKMEYEN BİR YARGI DÜZENİ YAPILACAKTIR. ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİ EN ÖNEMLİ İLKELERİMİZDEN . HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNÜ GÜVENCE ALTINA ALAN DÜZENLEMELER YAPILACAKTIR. ÇEVRE TEMİZ VE DOĞAL ORTAMDA YAŞAMAK TÜRLÜ İLACA ERİŞMESİNİ TEMİN ETMEK İÇİN GEREKEN DÜZENLEMELER TUTULACAKTIR, ÇİFTÇİYE MAZOT 3 TL’ DEN VERİLECEKTİR. TOHUM VE GÜBRE OLMAK ÜZERE TARIMDA GİRDİ FİYATLARI MAKUL DÜZEYDE ÇIKARILACAKTIR. TÜRKİYE BİLİŞİMDE TEKNOLOJİ ÜRETEN VE İHRAÇ . ÜLKEMİZDEKİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSİ SAYISI 100.000’E OLACAKTIR. KAMU YÖNETİCİLERİNİN SEÇİMİNDE VE YARARINA UYGUN VE TARAFSIZ BİÇİMDE GÖREV YAPMALARI ESAS DAYANDIRILACAKTIR. KAMU GÜVENLİĞİNİ KORUMAKLA GÖREVLİ VE YURTTAŞ ARASINDAKİ İLİŞKİLER KARŞILIKLI GÜVEN ESASINA ÇIKARILACAKTIR. FİNANSAL SİSTEMİMİZİN STANDARTLARI VE UYGULAYACAKTIR. KAMU BANKALARI SİYASETİN ETKİSİNDEN YAPACAKTIR. BAĞIMSIZ, ETKİN VE GECİKMEYEN BİR YARGI DÜZENİ SON VERİLECEKTİR. ÖNÜNÜ İLİKLEMEYEN HAKİM VE SAVCILAR GÖREV OLACAKTIR. BAŞTA EKONOMİK HAKLARI OLMAK ÜZERE GELİŞTİRİLECEK, DEVLET BU EVLATLARIMIZIN HAYAT BOYU GÜVENCESİ SAĞLANACAKTIR. ÖĞRETMEN ALIMINDA MÜLAKAT SİSTEMİ ÖĞRETMENLİK KALDIRILACAK, ÖĞRETMENLERE ÇALIŞMA GÜVENCESİ

Muharrem İnce vaat bildiren kelimelerden sonra manifestosunda en çok 38 defa olmak üzere “ülke” ve türevi kelimelere yer vermiştir. “Ülke” sözcüğünü Tür-kiye’nin karşılığı olarak kullanmıştır. “Ülke” üzerinden İnce hükümeti eleştirmiş ve birtakım vaatlerde bulunmuştur. İnce uygulanan siyaset ve yönetim ile ülkede ve zihinlerde derin tahribat yapıldığını, Türkiye’nin özgürlüklerden söz edilme-yen, tarımsal üretimde dışa bağımlı hale gelen, mülteciler konusunda tampon ülke konumuna razı olan, iç karartıcı ve bunaltıcı bir havanın hakim olduğu, hak-ların sürekli ayaklar altına alındığı, halkın başının eğik olduğu, ayrışma-bölün-me-kutuplaşmaların arttığı bir ülke haline geldiğini iddia etmiştir.

Muharrem İnce söz konusu iddialarıyla birlikte “ülke” sözcüğü üzerinden birta-kım vaatlerde bulunmuştur: ülkenin bilişimde teknoloji üreten ve ihraç eden, İslam ülkelerine yeniden örnek olan, bilgisayar mühendisi sayısı 100 bine yükselen bir ülke haline gelmesi. Bunun yanında bölgesel gelişmişlik farklarının azaldığı ve gelişmenin bütün bölgelere yayıldığı bir ülke de İnce’nin vaatleri arasındadır. (Tablo 46).


ÜLKE VE İNSANLAR BORÇ BATAĞINA BATMIŞ DURUMDADIR. HİÇ KİMSE EKONOMİ YÖNETİLEMEZ HALE GELMİŞ, İŞSİZLİK VE YOKSULLUK ARTMIŞ, ÜLKEMİZİN, KONTROLDEN ÇIKMIŞ BİR GÖÇ POLİTİKASI SONUCUNDA TAHRİBATIN ONARIMI İÇİN GEREKLİ ADIMLAR İVEDİLİKLE ATILACAKTIR. ÜLKELERİ VE AVRUPA BİRLİĞİ İLE İLİŞKİMİZİ ULUSAL ÇIKARLARIMIZ YAKALAYIP GEÇME MÜCADELEMİZİ DEVAM ETTİRECEĞİZ. BATI ÜLKEDE VE ZİHİNLERDE DERİN TAHRİBATLAR YAPILDI. MİLLETİMİZİ BİR İÇİNDEN GEÇİYORUZ. UYGULANAN SİYASET VE YÖNETİM BİÇİMİYLE ÜLKE OLMANIN VE ULUSLARARASI TOPLUMDA KAYBETTİĞİMİZ GÜÇLÜ FAYDA SAĞLAMAYACAĞI GERÇEĞİNİ ANLATACAĞIZ. SAYGIN BİR ÜLKE KONUMUNA GETİRİLECEKTİR. BÜTÜN ÇOCUKLARIMIZA KALİTELİ . TÜRKİYE BİLİŞİMDE TEKNOLOJİ ÜRETEN VE İHRAÇ EDEN BİR ÜLKE KONUMUNA GETİRİLDİK. EKONOMİ YÖNETİLEMEZ HALE GELMİŞ, ÜRETİMİNE KADAR DIŞA BAĞIMLI, ÜRETMEKTEN ÇOK İTHAL EDEN BİR ÜLKE OLMUŞTUR. HALKIN, YARGI BAŞTA OLMAK ÜZERE DEVLET , İNSAN HAKLARINDAN, ÖZGÜRLÜKLERDEN SÖZ EDİLEMEYEN BİR ÜLKENİN, NE KADAR KOLAY YÖNLENDİRİLECEĞİNİ BİLEN ULUSLARARASI DOĞRUSU TEK BİR ADAMIN KADERİYLE ÖZDEŞ HALE GETİRİLMİŞ BİR ÜLKE” ROLÜNE RAZI OLDU. İTİBARI SIFIRLANMIŞ, DUVARLARLA ÇEVRİLİ ... TÜRKİYE NİTELİKSİZ MÜLTECİLERİN DEPOLANDIĞI “TAMPON BİR ÜLKE VE BUNALMIŞ BİR MİLLET VAR. SONU BİLİNMEYEN KARANLIK BİR . SÖZÜN KISASI KARANLIK BİR TABLO, İÇ KARARTICI BİR ÜLKEDE, HİÇBİR ŞEY DEĞERLİ KALAMAZ. HAKLININ BAŞININ SÜREKLİ BAĞ KOPARILDI. HAKKIN SÜREKLİ AYAKLAR ALTINA ALINDIĞI BİR ÜLKEDE, HİÇBİR ŞEY DİK DURAMAZ. BU DÖNEMDE, ADALET VE HUKUK ŞEY DEĞERLİ KALAMAZ. HAKLININ BAŞININ SÜREKLİ EĞİK OLDUĞU BİR ÜLKEDE YAŞAYAN HİÇ KİMSEYE FAYDA SAĞLAMAYACAĞI GERÇEĞİNİ BARIŞTIRMAKTIR. AYRIŞMANIN, BÖLÜNMENİN VE KAMPLAŞMANIN BU ÜLKEDEN KAÇMAK İÇİN YOLLAR ARAMASIDIR. GELECEĞİNE GÜVENLE SAHİBİ OLAN GENÇLERİMİZİN ÇOK BÜYÜK BİR ÇOĞUNLUĞUNUN BU


49

İnce manifestosunda “politika” ve türevi 29 kelimeye yer vermiştir. “Po-litika” sözcüğüyle iki taraflı (vaat ve eleştiri) bir bağlam oluşturmuştur. İnce hükümetin uyguladığı politikaları yermiştir. Dış politikada topyekun boz-gunluk yaşandığını, dış politikanın yüz yıllık barışçı ekseninden kopartıldığı-nı, ekonomi politikalarının yoksulu daha da yoksul zengini daha zengin hale getirdiğini, enerji politikalarının milli olmaktan çıktığını, iç ve dış politikanın gerçeklikten uzaklaştığını, kontrolden çıkmış göç politikalarının olduğunu, tarım-hayvancılık ile eğitim-kültür politikalarının yanlış uygulandığını, dev-letin ayaküstü kararlar ve günübirlik politikalarla idare edilmeye çalışıldığını öne sürmüştür.

Bu suçlayıcı iddialarının çözümü için de kendi vaatlerini sıralamıştır: turizmde istihdam politikasını sürdürülebilir hale getirme, dış politikada ba-rış ve güvenlik ilkelerinden ayrılmama, Merkez Bankasının para politikası-nı bağımsız şekilde uygulaması, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir politikalar geliştirme, AR-GE teşvik politikalarını öne çıkarma ve Cumhuriyet’in örse-lenmiş değerlerini yeniden kurmayı amaçlayan onarım politikalarını hayata geçirme (Tablo 47).

TABLO 47. POLİTİKA* KELİMESİNİN BAĞLAMI

POLİTİKA BARIŞ VE GÜVENLİK İLKELERİNDEN AYRILMAYACAK , İHTİYAÇ VE KAYNAK DENGESİNE GÖRE BELİRLENECEKTİR. DIŞ POLİTİKALARINA SON VERECEĞİZ. TÜKETİM, İSRAF, BORÇLANMA ZENGİNİ DAHA ZENGİN, YOKSULU DAHA YOKSUL YAPAN EKONOMİ POLİTİKALARI MİLLİ OLMAKTAN ÇIKMIŞ, DENGELİ ULUSLARARASI HALE GETİRDİKLERİNİ İTİRAF ETMEKTEDİRLER. İZLENEN ENERJİ POLİTİKALARINDA AKILCI OLMAYAN UYGULAMALAR GÖZDEN KULLANARAK TÜRKİYE’YİF LOJİSTİK ÜS HALİNE GETİRECEĞİZ. ENERJİ POLİTİKALAR İZLENECEKTİR. EĞİTİM EĞİTİM; AKIL, BİLİM VE ÇAĞDAŞ ÜLKELERDEKİ SORUNLARINA ÇÖZÜM GELİŞTİRMEYE YÖNELİK ETKİN POLİTİKASI SONUCUNDA ORTAYA ÇIKAN VE 5 MİLYONA YAKLAŞAN İVEDİLİKLE ATILACAKTIR. ÜLKEMİZİN, KONTROLDEN ÇIKMIŞ BİR GÖÇ POLİTİKASI SONUCUNDA, GELİŞMİŞ ÜLKELERİN DAHİ MÜCADELESİ VERİYOR. ÜLKEMİZ KONTROLDEN ÇIKMIŞ BİR GÖÇ POLİTİKALARLA İDARE EDİLİR HALE GELDİ. BU DÖNEMDE, HESAP GEREKEN DEVLET, AYAKÜSTÜ KARARLARLA VE GÜNÜBİRLİK POLİTİKALARI SONUCUNDA TÜRKİYE KENDİNİ BESLEYEMEZ DURUMA HALE GETİRİLMİŞTİR. YÜRÜTÜLEN YANLIŞ TARIM VE HAYVANCILIK POLİTİKASI SÜRDÜRÜLEBİLİR HALE GETİRİLECEK, YAZ-KIŞ İSTİHDAM KAPSAR BİÇİMDE UYGULANACAKTIR. TURİZMDE İSTİHDAM POLİTİKALARI SONUCUNDA TÜRKİYE ULUSLARARASI DA YURDUMUZU TERK ETMEK İSTİYOR. YANLIŞ EĞİTİM VE KÜLTÜR POLİTİKALARIMIZIN HEDEFİ, TOPLUMUN VE BİREYİN, DÜŞÜNSEL, ETKİN BİÇİMDE MÜCADELE EDİLECEKTİR. KÜLTÜR VE SANAT KÜLTÜR POLİTİKALARA DAYALI, “DIŞ POLİTİKA” SÜTUNU, ÜLKEMİZİ MUASIR DAYALI, “EKONOMİ” SÜTUNU, BARIŞ VE GÜVENLİK ODAKLI POLİTİKALARIMIZ, ESAS OLARAK, BEŞ ANA SÜTUNA DAYALI DEĞERLERİNİ YENİDEN TESİS ETMEYİ AMAÇLAYAN ONARIM POLİTİKALARIMIZI” UYGULAMAYA BAŞLAYACAĞIZ. ANAYASAL , MECLİS ÇOĞUNLUĞUNU ALACAĞIZ. HEMEN ARDINDAN, “ONARIM

İnce’nin manifesto metninde “devlet” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 25’tir. “Devlet” sözcüğüne de vaat ve suçlama/iddia olmak üzere iki yönlü yer vermiştir. Muharrem İnce Erdoğan ve AK Parti hükümetinin devletin itibarını sıfırladığını, devletin bütün kurumlarının Erdoğan’ın tahakkümü altına sokul-duğunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin herkesle kavga eden bir devlet haline gelerek yalnızlaştığını, asayiş ve güvenlik başta olmak üzere kişilerin yaşam haklarının korunamadığını, kamu yöneticilerinin devletin değil tek adamın (Erdoğan’ın) temsilcisi haline geldiğini, halkın devlet kurumlarına inancının kalmadığını, devletin özel hayata müdahale ettiğini ve devlet yöneticilerinin ihale takipçi-si ve kaynak dağıtıcısına dönüştüğünü iddia etmiştir. Söz konusu iddialarını


50

“devlet”in problemleri olarak sunan İnce bunlar karşısında kendi çözümlerini sıralamıştır. İnce, devlet ile yurttaş ilişkilerini karşılıklı güvene dayandıracağını, Erdoğan ve AK Parti iktidarının ortadan kaldırdığını öne sürdüğü hukuk devle-tini kendisinin yeniden kuracağını vadetmiştir (Tablo 48).


DEVLET VE YURTTAŞ ARASINDAKİ İLİŞKİLER KARŞILIKLI GÜVEN VE HESAP VEREBİLEN BİR HALE GETİRİLECEKTİR. KAMU DÜZENİNDE DEVLET BU EVLATLARIMIZIN HAYAT BOYU GÜVENCESİ OLACAKTIR. ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ÖZEL EĞİTİM PROGRAMLARI GELİŞTİRİLECEK, DEVLET, AYAKÜSTÜ KARARLARLA VE GÜNÜBİRLİK POLİTİKALARLA ORTAK AKILLA, BİLİMLE VE TARİH BİLİNCİYLE YÖNETİLMESİ GEREKEN DEVLET YÖNETİCİLERİ İHALE TAKİPÇİSİ VE KAYNAK DAĞITICISI DENETLEYİCİ OLMASI GEREKEN KURUMLAR BAĞIMLI HALE GETİRİLMİŞ, DEVLET BU ALANDA HALKIN YARARINA OLAN GEREKLİ BÜTÜN PİYASA KOŞULLARINA BIRAKILAMAYACAK TEMEL BİR HAKTIR. DEVLETİNDEN, İNSAN HAKLARINDAN, ÖZGÜRLÜKLERDEN SÖZ ETTİKLERİ BİR DURUMDAYIZ. TÜRKİYE ARTIK, DEMOKRASİDEN, HUKUK DEVLETİ KAVRAMINI TÜRKİYE İÇİN ÜTOPYA OLMAKTAN ÇIKARACAK, POLİTİKALAR ANA BAŞLIKLAR OLARAK ŞUNLARDIR: HUKUK HUKUK DEVLETİ ORTADAN KALDIRILMIŞTIR. İNSANLAR ÜRKEK VE İNANCI KALMAMIŞTIR. YARGI BAĞIMLI HALE GETİRİLMİŞ, HUKUK DEVLETİ YOKSA HİÇ BİR ŞEY YOKTUR. HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ ÇIKARACAK, ASGARİ BİR STANDART HALİNE GETİRECEĞİZ. HUKUK DEVLETİ İÇİN İLK ADIM OHAL’İN KALDIRILMASI OLACAKTIR. BAŞTA EVRENSEL HUKUK İLKELERİNE UYGUN HALE GETİRECEĞİZ. HUKUK DEVLETİN DİPLOMASİ GELENEĞİNİ YOK SAYARAK YARATILAN DOSTLUK İLİŞKİSİ DEĞİL KARŞILIKLI ÇIKARLAR İLİŞKİLERİDİR. DEVLET, ARTIK BU GÖREVİNİ YERİNE GETİREMEMEKTEDİR. SÖZÜN VE GÜVENLİĞİ, YANİ HALKIN YAŞAM HAKKINI KORUMAK OLAN DEVLET DEMEKTİR. ADALETE GÜVENMEYEN BİR TOPLUMUN UNSURLARIN TEMELİDİR. ADİL OLMAYAN HUKUK, ADİL OLMAYAN DEVLETİN DEĞİL, TEK ADAMIN TEMSİLCİSİ HALİNE GETİRİLDİ. ORTAK TAHAKKÜMÜ ALTINA SOKULDU. KAMU YÖNETİCİLERİ BÜYÜK ORANDA DEVLETİN MODERN TARIM VE HAYVANCILIĞA YOL GÖSTERMESİ, BİLGİ KÖYÜN ORTAK MALI OLARAK KALMASINI SAĞLAYACAĞIZ. DEVLET KURUMLARININ, TARAFSIZ, ÇAĞDAŞ VE DEMOKRATİK DENETİM OLACAKTIR. BAŞTA ANAYASA MAHKEMESİ OLMAK ÜZERE

“Hukuk” Muharrem İnce’nin manifestosunda en çok yer verdiği beş ke-lime içerisindedir. Türevleriyle birlikte sözcük 24 defa kullanılmıştır. Ma-nifestosunda “Adil olmayan hukuk, adil olmayan devlet demektir” sözüne yer veren İnce Türkiye’deki hukuk düzenini eleştirmiştir. İnce, hükümetin adil olmayan bir hukuk dayattığını, hukuksuz uygulamalara yer verildiğini, hukuk devleti için OHAL’in bir engel olduğunu ve cumhurbaşkanı seçildiği takdirde OHAL’i kaldıracağını, hukuk devletinin Türkiye için bir ütopyaya dönüştürüldüğünü ve hukuk düzeninin emir komuta şeklinde işlediğini ifa-de etmiştir (Tablo 49).

TABLO 49. HUKUK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

HUKUK OLMAK ÜZERE, TOPLUMSAL DÜZENİ SAĞLAYAN BÜTÜN MİLİTANLAŞMAKTADIR. ADALET SADECE MÜLKÜN DEĞİL, BAŞTA HUKUK DAYATILMAKTADIR. YARGI TAYİNLERİ PARTİZANCA , ADALET VE HUKUK ARASINDAKİ BAĞ KOPARILDI. ADİL OLMAYAN BİR HUKUKİ DÜZENLEMELERİ EVRENSEL HUKUK İLKELERİNE UYGUN HALE İÇİN, YARGININ BAĞIMSIZLIĞINI YENİDEN TESİS EDECEĞİZ. BÜTÜN HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİNİ HAKİM KILACAĞIZ, EKONOMİYİ BAŞLAYACAĞIZ. ANAYASAL REJİMİ CANLANDIRACAĞIZ, “HUKUK” SÜTUNU, TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER, TOPLUMSAL BARIŞ, OLAN BU SÜTUNLAR: HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİNE DAYALI, HUKUK DEVLETİNDEN, İNSAN HAKLARINDAN, ÖZGÜRLÜKLERDEN SÖZ İTİRAF ETTİKLERİ BİR DURUMDAYIZ. TÜRKİYE ARTIK, DEMOKRASİDEN, HUKUKSUZ UYGULAMALARI ENGELLENECEKTİR. DEMOKRASİ YENİ VE OLMAK ÜZERE DEVLETİN, VATANDAŞIN HAYATINA MÜDAHALE EDECEK HUKUK İLKELERİNE UYGUN HALE GETİRECEĞİZ. HUKUK DEVLETİ İÇİN YENİDEN TESİS EDECEĞİZ. BÜTÜN HUKUKİ DÜZENLEMELERİ EVRENSEL HUKUK DEVLETİ İÇİN İLK ADIM OHAL’İN KALDIRILMASI OLACAKTIR. EVRENSEL HUKUK İLKELERİNE UYGUN HALE GETİRECEĞİZ. HUKUK DEVLETİ YOKSA HİÇ BİR ŞEY YOKTUR. HUKUKUN OLMAKTAN ÇIKARACAK, ASGARİ BİR STANDART HALİNE GETİRECEĞİZ. HUKUK DEVLETİ ORTADAN KALDIRILMIŞTIR. İNSANLAR ÜRKEK VE KURUMLARINA İNANCI KALMAMIŞTIR. YARGI BAĞIMLI HALE GETİRİLMİŞ, HUKUKA VE MİLLETİN TÜMÜNE SAYGILI BİR ÜSLUP YERLEŞTİRECEĞİZ. SEVGİ YOL GÖSTERİCİ DEĞERLERİMİZ OLACAKTIR. SİYASETTE HAKKA, HUKUKUN TAMAMEN YOK EDİLDİĞİ YERDİR. EKONOMİK SIKINTILAR VE ADIM SONRASI ÖZGÜRLÜĞÜN TAMAMEN SONA ERDİĞİ YERDİR, HAKKIN HUKUK DEVLETİ KAVRAMINI TÜRKİYE İÇİN ÜTOPYA OLMAKTAN POLİTİKALAR ANA BAŞLIKLAR OLARAK ŞUNLARDIR: HUKUK HUKUKUNA DÖNÜŞMÜŞ VE KURUMLARI KANUN HÜKMÜNDE RAFA KALDIRILMIŞ, OLAĞAN HUKUK SİSTEMİ EMİR KOMUTA

“Gelecek” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 19’dur. İnce Türkiye’deki insan-ların artık “geleceği öngöremedikleri”, “geleceğe güvenle bakamadıkları” ve “gelecek kaygısı taşıdıkları” iddialarına yer verirken bu kelimeyi kullanmıştır (Tablo 50).


51

TABLO 50. GELECE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

GELECEKTİR. YARATICILIK VE GİRİŞİMCİLİK TEŞVİK EDİLECEKTİR. EDEBİLİRİZ ANLAYIŞI GİDECEK, BİZ YAPARIZ, BİZ ÜRETİRİZ ANLAYIŞI GELECEĞİNE GÜVENLE BAKAMAYAN VE İLK FIRSATTA KENDİNİ YURT BİR ÇOĞUNLUĞUNUN BU ÜLKEDEN KAÇMAK İÇİN YOLLAR ARAMASIDIR. GELECEĞİNİ ÖNGÖREMİYOR. REKABET, ŞEFFAFLIK VE PİYASA VE İNSANLAR BORÇ BATAĞINA BATMIŞ DURUMDADIR. HİÇ KİMSE ARTIK GELECEĞİNİ GERİ ALMAYI HEDEFLEMİŞ BİR BİLİNÇ VE KARARLILIKLA GÜVENİYORUZ. MİLLETİMİZİN KARŞISINA, ÇOCUKLARIMIZIN AYDINLIK GELECEK KAYGISI TAŞIMADAN DEVREYE SOKULMUŞTUR. SAYAN İTHAL KÖMÜRE DAYALI TERMİK SANTRAL ANLAŞMALARI HİÇ BİR GELECEK BİLDİRGESİNE ORTAK OLMAYA DAVET EDİYORUZ. YÜRÜMEK AZMİNDEYİZ. BÜYÜK MİLLETİMİZİN HER FERDİNİ BU GELECEĞİ İÇİN ORTAK BİR MÜCADELE VERMEK İSTEYEN HERKESLE GELECEĞİ İÇİN ORTAK KAYGILARI PAYLAŞAN, CUMHURİYETİN GELECEK, ÜRETİM EKONOMİSİYLE İHRACAT ARTACAK VE DIŞ TİCARET KAYNAKLARININ ETKİN KULLANIMIYLA BÜTÇE DENGESİ MAKUL HALE GELECEĞİZ. İHRACATIMIZ 5 YIL İÇERİSİNDE İKİ KATINA KURULACAKTIR. BİLİŞİM ALANINDA HİZMET İHRAÇ EDEN ÜLKE HALİNE GELECEĞE OLAN GÜVENİNİ YENİDEN VE GÜÇLÜ BİÇİMDE TESİS , ÇIKARDIKLARI ROTASINA YENİDEN OTURTACAĞIZ. HALKIN GELECEĞİMİZİN SAHİBİ OLAN GENÇLERİMİZİN ÇOK BÜYÜK BİR VE BİRBİRİNE TAHAMMÜL EDEMEZ HALE GETİRİLMİŞTİR. EN ACISI İSE, GELECEK NESİLLERİN HAKLARINI DA GÖZETEN, ÇEVREYE DUYARLI VE HERKESİN HAKKIDIR. BUGÜNÜN İHTİYAÇLARINI KARŞILARKEN GELECEĞİ İÇİN ORTAK KAYGILARI PAYLAŞAN, CUMHURİYETİN MİLLETİN TÜMÜNE SAYGILI BİR ÜSLUP YERLEŞTİRECEĞİZ. TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNE GÜVENLE BAKMA HAKKI ELİNDEN ALINMAKTADIR. EN YÖNETİM VAR. İNSANIMIZIN HUZUR İÇİNDE YAŞAMA, BUGÜNÜNE VE GELECEĞİMİZİ İPOTEK ALTINA ALMAKTALAR. KENDİLERİNE VE . GEÇMİŞİMİZİ VE BİRİKİMLERİMİZİ SATMAKTA, BUGÜNÜMÜZÜ VE GELECEK TEKNOLOJİLERİ ÖNCELİKLİ YATIRIM ALANLARI OLACAKTIR. GECİKTİRİLMEDEN ÜLKEMİZE KAZANDIRILACAKTIR BİLİŞİM VE

Muharrem İnce’nin manifestosunda “ekonomi” kelimesi türevleriyle birlikte 22 defa kullanılmıştır. Diğer sözcüklerin bağlamında olduğu gibi İnce, “ekono-mi”ye de iki kutuplu (vaat ve suçlama) yer vermiştir. Türkiye’de mevcut uygulanan ekonomik modelin tüketim, israf ve borçlanma sarmalına dayalı bir model oldu-ğunu ve rekabet, şeffaflık ve piyasa mekanizması doğrultusunda çalışması gereken ekonomik sistemin terk edildiğini, bunun yerine yandaşlık ve keyfiliğin esas hale getirildiğini öne süren İnce bu iddialarından ötürü Türkiye ekonomisinin yöneti-lemez hale geldiğini, işsizlik ve yoksulluğun arttığını, ülkenin ve insanların borç batağına battığını savunmaktadır.

İnce ekonomi üzerinden karamsar bir Türkiye tablosu çizmiş, sonrasında ise ekonomiyle ilgili kendi vaatlerini açıklamıştır. Kendisi cumhurbaşkanı olduğu takdirde israf ve talan ekonomisine değil üretim ekonomisine yöneleceklerini, üretim gelirinin halkça bölüşüldüğü refah ekonomisi modelini hayata geçirecek-lerini, tasarım ve katma değeri yüksek üretim odaklı bir ekonomik vizyon benim-seyeceklerini, küresel ölçekte rekabet edebilir model sayesinde işsizlik oranını beş yıl içerisinde yüzde 5’e düşüreceklerini ve her yıl ülke ekonomisinde yüzde 7’lik bir büyüme sağlayacaklarını vadetmiştir (Tablo 51).


EKONOMİ OLMAK ÜZERE, GERÇEĞİ YÜZÜMÜZE VURAN RAKAMLARA DA DIŞ HER TÜRLÜ POLİTİKA, GERÇEKLİKTEN UZAKLAŞTIRILDI. BAŞTA “EKONOMİ” SÜTUNU, BARIŞ VE GÜVENLİK ODAKLI POLİTİKALARA SÜTUNU, ÜRETİME VE ADİL PAYLAŞIM ANLAYIŞINA DAYALI, EKONOMİK MODEL TERK EDİLECEKTİR. ÜRETİME DAYALI, GELİRİN , İSRAF, BORÇLANMA SARMALINA DAYALI VE İFLASLAR DOĞURAN EKONOMİK VİZYONUMUZ, TASARIM VE KATMA DEĞERİ YÜKSEK SAYESİNDE İŞSİZLİK ORANLARI 5 YIL İÇİNDE %5 E DÜŞÜRÜLECEKTİR. EKONOMİK MODEL SAYESİNDE İŞSİZLİK ORANLARI 5 YIL İÇİNDE %5 E . ÜRETİME DAYALI VE KÜRESEL ÖLÇEKTE REKABET EDEBİLİR EKONOMİYİ DÜZENLEYEN TEMEL KURULLARIN ÖZERKLİĞİ YENİDEN GELECEKTİR. YARATICILIK VE GİRİŞİMCİLİK TEŞVİK EDİLECEKTİR. EKONOMİ DENGESİNİ GÖZETEN, ÇEVREYE SAYGILI BİR SANAYİ VE DOĞAL HAYATIN KORUNMASI TEMEL HEDEFİMİZDİR. EKOLOJİ- EKONOMİLERİN YOĞUN BİÇİMDE KULLANDIĞI DEMİRYOLU ENERJİ KAYNAKLARINA ÖNCELİK VERİLECEKTİR. BÜTÜN GELİŞMİŞ EKONOMİK SİSTEM TERKEDİLMİŞ, YANDAŞLIK VE KEYFİLİK ESAS HALE VE PİYASA MEKANİZMASI DOĞRULTUSUNDA ÇALIŞMASI GEREKEN EKONOMİ YÖNETİLEMEZ HALE GELMİŞ, İŞSİZLİK VE YOKSULLUK , ÜRETMEKTEN ÇOK İTHAL EDEN BİR ÜLKE KONUMUNA GETİRİLDİK. EKONOMİYİ GÜÇLENDİRECEĞİZ, PARLAMENTER DEMOKRASİYİ , HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİNİ HAKİM KILACAĞIZ, EKONOMİK, SİYASAL, İÇ YA DA DIŞ HER TÜRLÜ POLİTİKA, İLE UYGULANAN POLİTİKALAR ARASINDAKİ BAĞ KOPARILDI. EKONOMİSİNE GEÇİLECEKTİR. HER AİLENİN BİR EVİ, HER EVİN BİR . ÜRETİME DAYALI, GELİRİN HAKÇA BÖLÜŞÜLDÜĞÜ REFAH EKONOMİSİNE DEĞİL ÜRETİM EKONOMİSİNE YÖNLENDİRİLECEKTİR. YATIRIM ORTAMI OLUŞTURULACAKTIR. KAYNAKLAR, İSRAF VE TALAN EKONOMİSİNİN HER YIL EN AZ 7% BÜYÜMESİDİR. BAŞTA DIŞ VE FİNANSAL YATIRIMLARIN GÜVENLİĞİ ESASTIR. HEDEFİMİZ TÜRKİYE


52

İnce’nin manifesto metninde “yeniden” kelimesi tesis etmek, diriltmek, sağ-lamak ve yapılandırmak kelimeleriyle bağlam oluşturacak şekilde türevleriyle birlikte 19 defa kullanılmıştır. “Yeniden” sözcüğüyle İnce yargı bağımsızlığının, ekonomiyi düzenleyen temel kurumların özerkliğinin, spor yönetimi özerkliği-nin ve halkın geleceğe olan güveninin “yeniden” tesis edileceğini ve sivil toplum kuruluşlarının “yeniden” diriltileceğini vadetmiştir (Tablo 52).


YENİDEN TESİS EDECEĞİZ. BÜTÜN HUKUKİ DÜZENLEMELERİ EVRENSEL ÜSTÜNLÜĞÜNÜ EGEMEN KILMAK İÇİN, YARGININ BAĞIMSIZLIĞINI YENİDEN DİRİLTTİKLERİ ÇAĞDIŞI ANLAYIŞLARI VE BU ANLAYIŞLARIN DAYATILMAYA ÇALIŞILIYOR. SİVİL TOPLUM KAVRAMINI ÇARPITARAK YENİDEN TESİS ETMEYİ AMAÇLAYAN ONARIM POLİTİKALARIMIZ, ESAS OLMAK HEDEFİYLE, CUMHURİYETİMİZİN ÖRSELENEN DEĞERLERİNİ YENİ VE ÇAĞDAŞ BİR ANAYASA YAPILARAK, KUVVETLER AYRILIĞINA EDECEK HUKUKSUZ UYGULAMALARI ENGELLENECEKTİR. DEMOKRASİ YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARINA ÖNCELİK VERİLECEKTİR. KÖMÜRE DAYALI TERMİK SANTRAL YAPIMINA KISITLAMA GETİRİLECEK, YENİDEN KURTARICI ROLLERİNE SOYUNARAK, HALKIN AKLIYLA DALGA KURTARMALARI BEKLENEMEZ. 16 YILDIR İKTİDARDA DEĞİLMİŞLER GİBİ, YENİDEN VE GÜÇLÜ BİÇİMDE TESİS EDECEĞİZ. AYDINLIĞA VE REFAHA YENİDEN OTURTACAĞIZ. HALKIN GELECEĞE OLAN GÜVENİNİ YENİDEN VE “HER ZAMAN YURTTA BARIŞ, HER ZAMAN DÜNYADA BARIŞ” . ULUSLARARASI POLİTİKADA VAZGEÇİLMEZ İLKEMİZ, YENİDEN ULAŞMANIN YOLUNUN, İÇERDE SAĞLAYACAĞIMIZ BİRLİK VE VE ULUSLARARASI TOPLUMDA KAYBETTİĞİMİZ GÜÇLÜ KONUMA YENİDEN YAPILANDIRILACAK, ADALET BAKANI VE MÜSTEŞARI HSK’DA BİR YARGI DÜZENİ KURULACAKTIR. HAKİM VE SAVCILAR KURULU YENİDEN TESİS EDİLECEKTİR. MERKEZ BANKASI PARA POLİTİKASINI . EKONOMİYİ DÜZENLEYEN TEMEL KURULLARIN ÖZERKLİĞİ YENİDEN TESİS EDİLECEKTİR. BAŞTA ATLETİZM OLMAK ÜZERE BÜTÜN SİYASALLAŞMASI ENGELLENECEKTİR. SPOR YÖNETİMİNİN ÖZERKLİĞİ YENİDEN OTURTACAĞIZ. HALKIN GELECEĞE OLAN GÜVENİNİ YENİDEN KALDIRACAĞIZ. CUMHURİYETİMİZİ, ÇIKARDIKLARI ROTASINA YENİDEN TESİS EDİLECEKTİR. ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOSTLUK DİPLOMASİ, DEVLETİMİZE VE GELENEKLERİMİZE YAKIŞIR ŞEKİLDE YENİDEN İSLAM ÜLKELERİNE ÖRNEK ÜLKE OLACAKTIR. BUGÜN DEVRE . İŞLEYEN DEMOKRASİSİ VE ÇAĞDAŞ YAŞAM KOŞULLARIYLA TÜRKİYE

Manifestosunda “Türkiye” kelimesini 18 defa kullanan Muharrem İnce ka-ramsar bir tablo çizmiştir. Türkiye’nin neredeyse bitme ve tükenme noktasına geldiğini ima eden İnce bu durumun olası müsebbibi olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hükümetini görmektedir. İnce’ye göre Erdoğan ve AK Parti hükümeti Türkiye’yi uygarlık rotasından çıkarmış, niteliksiz mültecilerin depo-landığı, beka sorunu yaşayan, demokrasi, hukuk devleti ve insan haklarından yoksun, herkesle kavga eden ve yalnızlaşmış, kendi kendisini besleyemez nokta-ya gelen, bilhassa eğitim ve kültür alanında uluslararası değerlerde alt sıralarda kalan bir ülke pozisyonuna getirmiştir.

Muharrem İnce cumhurbaşkanı olduğu takdirde Türkiye’yi yeniden gün yüzüne çıkaracağını iddia etmiştir. İnce Türkiye’de demir yolu taşımacı-lığını modern yöntemlerle geliştireceğini, Türkiye’yi tarım ve hayvancılıkta ithalatçı olmaktan çıkarıp kendi kendine yeter ve ihracat yapar hale getire-ceğini, ülkenin jeopolitik konumunu kullanarak Türkiye’yi lojistik bir üsse dönüştüreceğini, ülke ekonomisinde her yıl en az yüzde 7 büyüme sağla-yacağını, Türkiye’yi Avrupa’nın organik tarım merkezi yapacağını, bilişim-de teknoloji üreten ve ihraç eden bir ülke haline getireceğini ve son olarak da yeniden İslam ülkelerine örnek olacak bir ülke konumuna taşıyacağını vadetmiştir (Tablo 53).


53

TABLO 53. TÜRKİYE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ UYGARLIK ROTASINDAN TÜRKİYE NİTELİKSİZ MÜLTECİLERİN DEPOLANDIĞI “TAMPON BİR KÖPRÜ” ROLÜ OYNAYAN ÜLKE YOK ARTIK... TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN BEKA SORUNU İLE KARŞI ÇIKARILMIŞTIR. 16 YILDIR İKTİDARDA BULUNANLARIN, TÜRKİYE BİLİŞİMDE TEKNOLOJİ ÜRETEN VE İHRAÇ EDEN BİR BİLGİSAYAR MÜHENDİSİ SAYISI 100.000’E ÇIKARILACAKTIR. TÜRKİYE YE İHTİYACI OLDUĞU BİLİNCİ İÇERİSİNDE OLACAĞIZ. UĞRAMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ. AVRUPA’NIN DA TÜRKİYE ARTIK, DEMOKRASİDEN, HUKUK DEVLETİNDEN, KARŞIYA KALDIĞINI İTİRAF ETTİKLERİ BİR DURUMDAYIZ. TÜRKİYE HERKESLE KAVGA EDEN BİR DEVLET HALİNE VE HER KANALDA BAĞIRA ÇAĞIRA DÜNYAYI TEHDİT EDİYOR. TÜRKİYE’NİN TURİZM TANITIMI KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ALT YAPI YATIRIMLARI GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR. TÜRKİYE’Yİ AVRUPA’NIN ORGANİK TARIM VE HAYVANCILIK KENDİNE YETER VE İHRACAT YAPAR HALE GETİRECEĞİZ. TÜRKİYE EKONOMİSİNİN HER YIL EN AZ 7% BÜYÜMESİDİR. VE FİNANSAL YATIRIMLARIN GÜVENLİĞİ ESASTIR. HEDEFİMİZ TÜRKİYE İÇİN ÜTOPYA OLMAKTAN ÇIKARACAK, ASGARİ BİR OLARAK ŞUNLARDIR: HUKUK HUKUK DEVLETİ KAVRAMINI TÜRKİYE YENİDEN İSLAM ÜLKELERİNE ÖRNEK ÜLKE . İŞLEYEN DEMOKRASİSİ VE ÇAĞDAŞ YAŞAM KOŞULLARIYLA TÜRKİYE’YİF LOJİSTİK ÜS HALİNE GETİRECEĞİZ. ENERJİ . JEOPOLİTİK KONUMUMUZU DA KULLANARAK TÜRKİYE KENDİNİ BESLEYEMEZ DURUMA DÜŞÜRÜLMÜŞTÜR. YANLIŞ TARIM VE HAYVANCILIK POLİTİKALARI SONUCUNDA TÜRKİYE ULUSLARARASI DEĞERLENDİRMELERDE EN ALT . YANLIŞ EĞİTİM VE KÜLTÜR POLİTİKALARI SONUCUNDA TÜRKİYE’Yİ TARIM VE HAYVANCILIKTA İTHALATÇI ALTINDA EZİLMESİNE İZİN VERİLMEYECEKTİR. TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ İÇİN ORTAK KAYGILARI PAYLAŞAN, VE MİLLETİN TÜMÜNE SAYGILI BİR ÜSLUP YERLEŞTİRECEĞİZ. TÜRKİYE GENELİNDE GELİŞTİRİLECEKTİR. “DEMİRYOLU VE DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞI MODERN YÖNTEMLERLE

Muharrem İnce “toplum” kelimesine manifestosunda türevleriyle birlikte 17 defa yer vermiştir. İnce AK Parti’nin Türkiye’de “biat etmeye, verilene razı olmaya, kanmaya ve kandırılmaya alıştırılan” bir toplum yaratmayı arzu ettiği-ni öne sürmüştür. Bununla birlikte hükümetin toplumda düşmanlıklar yarattı-ğını söylemiş ve kendisinin ise bu düşmanlıkları ortadan kaldıracağı vaadinde bulunmuştur. Cumhurbaşkanı olduğu takdirde Türkiye’nin demokratik top-lum yapısını yerel yönetimler ve sivil toplum bazında ön plana çıkaracaklarını, toplumun estetik duyarlılıktaki eserler ve fiziki çevre ortamında gelişmesini sağlayarak yaşam kalitesini kültürel boyutuyla da yükselteceklerini, toplumun ve bireyin düşünsel, estetik ve manevi yaşamını zenginleştireceklerini vadet-miştir (Tablo 54).

TABLO 54. TOPLUM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

TOPLUMDA YARATILAN DÜŞMANLIKLARI ORTADAN KALDIRACAĞIZ. TEKRAR BÜTÜN KURUMLARIYLA HAYATA GEÇİRECEĞİZ VE TOPLUMDA KAYBETTİĞİMİZ GÜÇLÜ KONUMA YENİDEN ULAŞMANIN ANLATACAĞIZ. SAYGIN BİR ÜLKE OLMANIN VE ULUSLARARASI TOPLUMUN VE BİREYİN NİTELİKLİ KÜLTÜR VE SANAT FAALİYETLERİNE YAŞAM KALİTESİ KÜLTÜREL BOYUTUYLA DA YÜKSELTİLECEKTİR. TOPLUMUN, ESTETİK DUYARLILIKTAKİ ESERLER VE FİZİKİ ÇEVRE . ÖZGÜR DÜŞÜNCEYİ VE SANATSAL YARATICILIĞI TEŞVİK EDECEĞİZ. TOPLUMUN VE BİREYİN, DÜŞÜNSEL, ESTETİK VE MANEVİ YAŞAMINI . KÜLTÜR VE SANAT KÜLTÜR POLİTİKALARIMIZIN HEDEFİ, TOPLUMSAL YAŞANTIMIZI ZENGİNLEŞTİRECEKLERDİR. KADINLARIN, KADAR HAYATIN HER ALANINDA HAKLARI OLAN YERİ ALACAK VE TOPLUM KURULUŞLARIYLA BİRLİKTE YÜRÜTÜLECEKTİR. TARIM GÖZETİLMESİ KONUSUNDAKİ UYGULAMALARIMIZ, İLGİLİ SİVİL TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ ARACI OLARAK KULLANILMAYACAKTIR. VE ÖĞRENCİ ODAKLI OLARAK YAPILANDIRILACAK VE SİYASETİN TOPLANMIŞ VE VERİMSİZLİĞE YOL AÇAN İDARİ YETKİLER BU . YEREL YÖNETİMLER GÜÇLENDİRİLECEKTİR. MERKEZDE TOPLUM ÖN PLANA ÇIKARILACAKTIR. YEREL YÖNETİMLER OLAN DEMOKRATİK TOPLUM YAPIMIZDA YEREL YÖNETİMLER VE SİVİL TOPLUM YAPIMIZDA YEREL YÖNETİMLER VE SİVİL TOPLUM ÖN PLANA İLKELERİ DOĞRULTUSUNDA YÜKSELTİLECEK OLAN DEMOKRATİK TOPLUMSAL BARIŞ, ÇOĞULCULUK, KATILIMCILIK VE ÖZGÜR BASIN İLKESİNE DAYALI, “HUKUK” SÜTUNU, TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER, TOPLUMUN GÜVENECEĞİ HİÇBİR ŞEY KALMAMIŞ DEMEKTİR. BU , ADİL OLMAYAN DEVLET DEMEKTİR. ADALETE GÜVENMEYEN BİR TOPLUMSAL DÜZENİ SAĞLAYAN BÜTÜN UNSURLARIN TEMELİDİR. ADİL . ADALET SADECE MÜLKÜN DEĞİL, BAŞTA HUKUK OLMAK ÜZERE, TOPLUM YARATMAYI ARZU EDİYORLAR. HER NE PAHASINA OLURSA RAZI OLMAYA, KANMAYA VE KANDIRILMAYA ALIŞTIRILAN BİR

İnce’nin manifestosunda dikkat çeken kelimelerden biri de 15 kez kullanılan “dayalı”dır. İnce söz konusu kelimeyi pozisyon bildirmek amacıyla kullanmıştır. İlk olarak İnce “onarım politikaları”nın beş ana sütuna dayalı olduğunu vurgu-lamıştır: hukuk, demokrasi, ekonomi, dış politika, eğitim. Bu beş sütun İnce’nin politika ve vaatlerinin ana dayanağını oluşturmaktadır.


54

İnce, özgür basın anlayışına dayalı bir demokrasi, üretime ve adil paylaşıma dayalı bir ekonomi, hukukun üstünlüğüne dayalı bir hukuk sistemi, barış ve gü-venlik odaklı bir dış politika ve akıl, bilim ve çağdaş standartlara dayalı ve öğrenci odaklı bir eğitim öncelediklerini belirtmiştir. Bunların yanı sıra tarıma dayalı sa-nayiye öncelik vereceklerini ve kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter rejim oluş-turacaklarını vadetmiştir. Ayrıca İnce hükümetin çevreyi yok sayan ithal kömüre dayalı termik santralleri hiçbir gelecek kaygısı taşımadan devreye soktuğunu, tü-ketim, israf, borçlanma sarmalına dayalı ve iflaslar doğuran bir ekonomik model geliştirdiği suçlamalarına da yer vermiştir (Tablo 55).

TABLO 55. DAYALI KELİMESİNİN BAĞLAMI

DAYALI, “DEMOKRASİ” SÜTUNU, ÜRETİME VE ADİL PAYLAŞIM BARIŞ, ÇOĞULCULUK, KATILIMCILIK VE ÖZGÜR BASIN ANLAYIŞINA DAYALI, “EKONOMİ” SÜTUNU, BARIŞ VE GÜVENLİK ODAKLI , “DEMOKRASİ” SÜTUNU, ÜRETİME VE ADİL PAYLAŞIM ANLAYIŞINA DAYALI PARLAMENTER REJİM” OLUŞTURACAKTIR. BU POLİTİKALARI YÜKSELEN ONARIM PROJEMİZİN ÇATISINI “KUVVETLER AYRILIĞINA DAYALI GÜÇLÜ BİR PARLAMENTER REJİM OLUŞTURULACAKTIR. YENİ VE ÇAĞDAŞ BİR ANAYASA YAPILARAK, KUVVETLER AYRILIĞINA DAYALI ‘’ EĞİTİM’’ SÜTUNUDUR. BU SÜTUNLAR ÜSTÜNDE YÜKSELEN , ÜLKEMİZİ MUASIR MEDENİYETİN ÜZERİNE ÇIKARMA HEDEFİNE DAYALI, “HUKUK” SÜTUNU, TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER, TOPLUMSAL YÜKSELECEK OLAN BU SÜTUNLAR: HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİNE DAYALI TERMİK SANTRAL YAPIMINA KISITLAMA GETİRİLECEK, OLMAYAN UYGULAMALAR GÖZDEN GEÇİRİLECEK, İTHAL KÖMÜRE DAYALI TERMİK SANTRAL ANLAŞMALARI HİÇ BİR GELECEK KAYGISI BAĞIMLI HALE GETİRİLMİŞTİR. ÇEVREYİ YOK SAYAN İTHAL KÖMÜRE DAYALI, “DIŞ POLİTİKA” SÜTUNU, ÜLKEMİZİ MUASIR MEDENİYETİN , “EKONOMİ” SÜTUNU, BARIŞ VE GÜVENLİK ODAKLI POLİTİKALARA DAYALI VE İFLASLAR DOĞURAN EKONOMİK MODEL TERK EDİLECEKTİR. SON VERECEĞİZ. TÜKETİM, İSRAF, BORÇLANMA SARMALINA DAYALI VE ÖĞRENCİ ODAKLI OLARAK YAPILANDIRILACAK VE . EĞİTİM EĞİTİM; AKIL, BİLİM VE ÇAĞDAŞ STANDARTLARA DAYALI OLACAKTIR. CUMHURİYET DEĞERLERİ VE MİLLETİN KAYITSIZ ONARIM POLİTİKALARIMIZ, ESAS OLARAK, BEŞ ANA SÜTUNA DAYALI SANAYİ ÖNCELİĞİMİZDİR. BAŞTA MAZOT VE GÜBRE OLMAK ORGANİK TARIM VE HAYVANCILIK MERKEZİ YAPACAĞIZ. TARIMA DAYALI VE KÜRESEL ÖLÇEKTE REKABET EDEBİLİR EKONOMİK MODEL AR-GE VE TEŞVİK POLİTİKALARI UYGULANACAKTIR. ÜRETİME DAYALI, GELİRİN HAKÇA BÖLÜŞÜLDÜĞÜ REFAH EKONOMİSİNE İFLASLAR DOĞURAN EKONOMİK MODEL TERK EDİLECEKTİR. ÜRETİME

Muharrem İnce’nin manifestosunda AK Parti hükümetini eleştirdiği temel ko-nulardan biri de “eğitim” olmuştur. İnce, “eğitim” kelimesini türevleriyle birlikte 15 defa kullanmıştır. Hükümetin ideolojik saplantılarla durmadan sistemi değiştirdiği-ni ve bu sebeple Türkiye’nin kaliteli eğitim veremeyen okullar ülkesi haline geldiği-ni iddia etmiştir. İnce’nin eğitim konusunda farklı vaatleri vardır. İnce ikili eğitimi tümüyle kaldıracaklarını ve tam gün eğitim sistemine geçileceğini, engelli çocuklar için özel eğitim programları geliştireceklerini, taşımalı eğitim ve birleştirilmiş sınıf uygulamasına son vereceklerini, okul öncesi eğitimi zorunlu hale getireceklerini, öğretmenlere eğitim öğretim yılı açılışında verilen ikramiyeden bağımsız olarak her 24 Kasım’da bir maaş ek ödeme yapacaklarını vadetmiştir (Tablo 56).

TABLO 56. EĞİTİM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

EĞİTİM’’ SÜTUNUDUR. BU SÜTUNLAR ÜSTÜNDE YÜKSELEN ONARIM MUASIR MEDENİYETİN ÜZERİNE ÇIKARMA HEDEFİNE DAYALI ‘’ EĞİTİM SİSTEMİ NEDENİYLE, KALİTELİ EĞİTİM VEREMEYEN OKULLARIN . İDEOLOJİK SAPLANTILARLA DURMADAN DEĞİŞTİRİLEN EĞİTİM; AKIL, BİLİM VE ÇAĞDAŞ STANDARTLARA DAYALI VE ÖĞRENCİ GELİŞTİRMEYE YÖNELİK ETKİN POLİTİKALAR İZLENECEKTİR. EĞİTİM EĞİTİM SİSTEMİNE GEÇİLECEKTİR. TAŞIMALI EĞİTİM VE GETİRİLECEKTİR. İKİLİ EĞİTİM TÜMÜYLE KALDIRILACAK, TAM GÜN EĞİTİM TÜMÜYLE KALDIRILACAK, TAM GÜN EĞİTİM SİSTEMİNE . OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ZORUNLU HALE GETİRİLECEKTİR. İKİLİ EĞİTİM EĞİTİM; AKIL, BİLİM VE ÇAĞDAŞ STANDARTLARA DAYALI VE ÇÖZÜM GELİŞTİRMEYE YÖNELİK ETKİN POLİTİKALAR İZLENECEKTİR. EĞİTİM VEREMEYEN OKULLARIN ÜLKESİ OLDUK. DIŞ POLİTİKADA DURMADAN DEĞİŞTİRİLEN EĞİTİM SİSTEMİ NEDENİYLE, KALİTELİ EĞİTİM İMKÂNI SUNULACAKTIR. OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ZORUNLU HALE KONUMUNA GETİRİLECEKTİR. BÜTÜN ÇOCUKLARIMIZA KALİTELİ EĞİTİM KALİTESİNİN MEVCUT DURUMU ÜLKEMİZİN EN TEMEL TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ ARACI OLARAK KULLANILMAYACAKTIR. EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI AÇILIŞINDA VERİLEN İKRAMİYEDEN BAĞIMSIZ . ÖĞRETMENLERE 3600 EK GÖSTERGE VERİLECEKTİR. ÖĞRETMENLERE, EĞİTİM ZORUNLU HALE GETİRİLECEKTİR. İKİLİ EĞİTİM TÜMÜYLE KALİTELİ EĞİTİM İMKÂNI SUNULACAKTIR. OKUL ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMLARI GELİŞTİRİLECEK, DEVLET BU EVLATLARIMIZIN GİRİŞ ÜCRETİ ALINMAYACAKTIR. ENGELLİ ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ÖZEL EĞİTİM VE BİRLEŞTİRİLMİŞ SINIF UYGULAMASI SONA ERDİRİLECEKTİR. KALDIRILACAK, TAM GÜN EĞİTİM SİSTEMİNE GEÇİLECEKTİR. TAŞIMALI EĞİTİME YAYILAN BU SORUNLARA KISA VE UZUN VADELİ OLMAK BİRİ HALİNE GELMİŞTİR. ÜNİVERSİTELERDEN BAŞLAYARAK TEMEL EĞİTİM VE KÜLTÜR POLİTİKALARI SONUCUNDA TÜRKİYE , İMKÂNI OLANLAR DA YURDUMUZU TERK ETMEK İSTİYOR. YANLIŞ


55

Manifestosunda “çevre” kelimesini türevleriyle birlikte 13 kez kullanan İnce “çevrenin kirlenmesine izin vermeyeceklerini, kirletene bedelini mutlaka ödete-ceklerini” belirtmiştir. “Çevrenin ve doğal hayatın korunması temel hedefimiz-dir” diyen İnce çevreye duyarlı sürdürülebilir politikalar geliştireceklerini, çev-reye saygılı bir sanayi kuracaklarını, yerel halkın çevre konusundaki karar alma sürecine katılacak mekanizmaları geliştireceklerini, yerel yönetimlerin çevreyi ve doğayı koruma konusundaki sorumluluklarının artırılacağını vadetmiştir. Bu vaatlerinin yanı sıra İnce hükümete yönelik çevre konusunda suçlamalarda bu-lunmuştur. Hükümetin kendisine ve yandaşlarına rant elde etmek için her gün yapılan imar düzenlemeleri ile şehirleri, kültürel mirası ve doğal çevreyi tahrip ettiğini, sürdürülebilir çevre anlayışını tamamen ortadan kaldırdığını, çevreyi yok sayan ithal kömüre dayalı termik santral anlaşmalarını gelecek kaygısı taşımadan devreye soktuğunu iddia etmiştir (Tablo 57).

TABLO 57. ÇEVRE* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ÇEVREMİZİ TAHRİP ETMEKTELER. SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE ANLAYIŞI DÜZENLEMELERİ İLE ŞEHİRLERİMİZİ, KÜLTÜREL MİRASIMIZI VE DOĞAL ÇEVRE ORTAMINDA GELİŞMESİ SAĞLANARAK YAŞAM KALİTESİ EDECEĞİZ. TOPLUMUN, ESTETİK DUYARLILIKTAKİ ESERLER VE FİZİKİ ÇEVREYİ YOK SAYAN İTHAL KÖMÜRE DAYALI TERMİK SANTRAL ÇEŞİTLİLİĞİ YARATILMADAN DIŞA BAĞIMLI HALE GETİRİLMİŞTİR. ÇEVREYE DUYARLI VE SÜRDÜRÜLEBİLİR POLİTİKALAR KARŞILARKEN GELECEK NESİLLERİN HAKLARINI DA GÖZETEN, ÇEVREYE SAYGILI BİR SANAYİ KURULACAKTIR. ÇEVRENİN TEMEL HEDEFİMİZDİR. EKOLOJİ- EKONOMİ DENGESİNİ GÖZETEN, ÇEVRE KONUSUNDAKİ KARAR ALMA SÜREÇLERİNE GERÇEKÇİ VE ETKİN İLİŞKİN SORUMLULUKLARINI ARTTIRACAĞIZ. YEREL HALKIN ÇEVRENİN KİRLENMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ, KİRLETENE BEDELİNİ DENGESİNİ GÖZETEN, ÇEVREYE SAYGILI BİR SANAYİ KURULACAKTIR. ÇEVRENİN VE DOĞAL HAYATIN KORUNMASI TEMEL HEDEFİMİZDİR. KAYNAKLARIN KULLANIMINDA, ULAŞTIRMA VE ENERJİ PROJELERİNDE, ÇEVRE ANLAYIŞI TAMAMEN ORTADAN KALDIRILMIŞ, ŞEHİRLER BETON VE DOĞAL ÇEVREMİZİ TAHRİP ETMEKTELER. SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRESİ” TURİZM ENTEGRE PROJELERİ BAŞLATILACAKTIR. YALNIZ “VAN GÖLÜ VE ÇEVRESİ” VE ORTA ANADOLU ODAKLI “KAPADOKYA VE ÇEVRESİ” VE ORTA ANADOLU ODAKLI “KAPADOKYA VE ÇEVRESİ” . İLK ETAPTA, DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU ODAKLI “VAN GÖLÜ VE ÇEVRE TEMİZ VE DOĞAL ORTAMDA YAŞAMAK HERKESİN HAKKIDIR. TEMİN ETMEK İÇİN GEREKEN DÜZENLEMELER YAPILACAKTIR. ÇEVREYİ VE DOĞAYI KORUMALARINA İLİŞKİN SORUMLULUKLARINI , KİRLETENE BEDELİNİ MUTLAKA ÖDETECEĞİZ. YEREL YÖNETİMLERİN

“Yaşam” kelimesi İnce’nin manifestosunda türevleriyle birlikte 14 defa kul-lanılmıştır. Birlikte yaşam, çağdaş yaşam, doğal yaşam, siyasal toplumsal yaşam kavramları vurgulanmış ve ön plana çıkarılmıştır. Muharrem İnce “yaşam” keli-mesi üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hükümetini hedef almıştır. Bu minvalde İnce “Yüzyıllardır beraber barış ve huzur içerisinde yaşayan insanla-rımız, inanç, mezhep, etnik köken, yaşam biçimi eksenlerinde kutuplaştırılmış ve birbirine tahammül edemez hale getirilmiş”, “İnsanımızın huzur içinde yaşama, bugününe ve geleceğine güvenle bakma hakkı elinden alınmış”, “En temel hakkı olan yaşama hakkı tehlikeye girmiş”, “Toplum olarak yaşama sevincimizi yitirme noktasına geldik” ifadelerine yer vermiştir.

Temel hedefinin “halkımızın huzur, barış ve refah içinde yaşaması”nı sağlamak olduğunu belirten İnce cumhurbaşkanı seçildiği takdirde doğal ya-şamın korunması konusunda adımlar atacağını, toplum ve bireyin düşünsel, estetik ve manevi yaşamını zenginleştirecek ve yüceltecek kültür politikalarını


56

devreye sokacağını, yaşam kalitesini kültürel boyutuyla da yükselteceğini ve kadınların siyasal yaşama katılmaları için pozitif ayrımcılığı destekleyeceğini belirtmiştir (Tablo 58).

TABLO 58. YAŞAM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

YAŞAMA İSTEĞİNİ KAYBEDEN İNSANLARIN SAYISI GİTTİKÇE ARTIYOR. . BİRBİRİNİ DİNLEMEYEN, BİRBİRİNE GÜVENMEYEN VE BİRLİKTE YAŞAM KOŞULLARIYLA TÜRKİYE YENİDEN İSLAM ÜLKELERİNE ÖRNEK ÇÖZÜME ULAŞMAK HEDEFİMİZDİR. İŞLEYEN DEMOKRASİSİ VE ÇAĞDAŞ YAŞAMIN KORUNMASI KAYGILARININ ÖN PLANA ALINDIĞI, PROJELERİ BAŞLATILACAKTIR. YALNIZ TURİZMİN DEĞİL, DOĞAL YAŞAMIN KORUNMASI VE HAYVAN HAKLARININ GÖZETİLMESİ SÜREÇLERİNE GERÇEKÇİ VE ETKİN KATILIMI SAĞLANACAKTIR. DOĞAL YAŞAM HAKKINI KORUMAK OLAN DEVLET, ARTIK BU GÖREVİNİ YERİNE . EN ÖNEMLİ GÖREVİ ASAYİŞİ VE GÜVENLİĞİ, YANİ HALKIN YAŞAMA, BUGÜNÜNE VE GELECEĞİNE GÜVENLE BAKMA HAKKI ELİNDEN SAPKINLIĞI BESLEYEN BİR YÖNETİM VAR. İNSANIMIZIN HUZUR İÇİNDE YAŞAMASINI SAĞLAMAKTIR. BU HEDEFİMİZE ULAŞMAK İÇİN . TEMEL HEDEFİMİZ HALKIMIZIN HUZUR, BARIŞ VE REFAH İÇİNDE YAŞAM BİÇİMİ EKSENLERİNDE KUTUPLAŞTIRILMIŞ VE BİRBİRİNE İÇERİSİNDE YAŞAYAN İNSANLARIMIZ, İNANÇ, MEZHEP, ETNİK KÖKEN, YAŞAMINI ZENGİNLEŞTİRMEK VE YÜCELTMEKTİR. ÖZGÜR DÜŞÜNCEYİ HEDEFİ, TOPLUMUN VE BİREYİN, DÜŞÜNSEL, ESTETİK VE MANEVİ “YAŞAM HAKKI” TEHLİKEDEDİR. EN ÖNEMLİ GÖREVİ ASAYİŞİ VE BAKMA HAKKI ELİNDEN ALINMAKTADIR. EN TEMEL HAKKI OLAN YAŞAMA SEVİNCİMİZİ YİTİRME NOKTASINA GELDİK. FELAKETE DOĞRU BİLİNMEYEN KARANLIK BİR YOLA GİRMEK ÜZEREYİZ. TOPLUM OLARAK YAŞAMAK HERKESİN HAKKIDIR. BUGÜNÜN İHTİYAÇLARINI DÜZENLEMELER YAPILACAKTIR. ÇEVRE TEMİZ VE DOĞAL ORTAMDA YAŞAM KALİTESİ KÜLTÜREL BOYUTUYLA DA YÜKSELTİLECEKTİR. ESERLER VE FİZİKİ ÇEVRE ORTAMINDA GELİŞMESİ SAĞLANARAK YAŞAMA KATILMALARININ VE YÖNETİMDE ÜST MAKAMLARA ZENGİNLEŞTİRECEKLERDİR. KADINLARIN, ÖZELLİKLE SİYASAL

Muharrem İnce’nin manifesto metninde “barış” kelimesinin toplam kulla-nım sıklığı 13’tür. İnce “barış” sözcüğünü kullanarak suçlamalarda bulunmuş, özellikle dış politika vurgusu yapmış ve birtakım vaatlere yer vermiştir. Muhar-rem İnce iktidarın ülkede her geçen gün barış, huzur ve kardeşliği parçaladığı, yıllardır barış ve huzur içinde yaşayan farklı inanç, mezhep ve etnik kökene sahip insanların kutuplaştırıldığı ve birbirlerine tahammül edemez hale getirildikle-ri iddialarını dile getirmiştir. Toplumsal hayata dair bu suçlayıcı savlarının yanı sıra İnce dış politikaya da eleştiriler getirmiştir. Dış politikanın yüz yıllık barış-çı ekseninden koptuğunu iddia etmiştir. Cumhurbaşkanı olduğu takdirde barış ve güven ilkelerine dayalı bir dış politika izleyeceğini, insanları birbiriyle barış-tıracağını, temel hedefinin huzur, barış ve refah içinde bir hayatı temin etmek olduğunu, kardeşlik, barış, huzur, refah ve sevgiyi yol gösterici değerler olarak benimsediklerini belirtmiştir (Tablo 59).

TABLO 59. BARIŞ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

BARIŞIMIZDAN, HUZURUMUZDAN VE KARDEŞLİĞİMİZDEN HER GÜN BİR KUTUPLAŞTIRICI DİLİ HER GÜN DAHA DA ARTARAK ZEHRİNİ AKITIYOR. BARIŞ VE HUZUR İÇERİSİNDE YAŞAYAN İNSANLARIMIZ, İNANÇ, MEZHEP, HER GÜN BİR PARÇA DAHA KOPARTILIYOR. YÜZYILLARDIR BERABER BARIŞACAĞIZ’’, ‘’BİRLİKTE BÜYÜYECEĞİZ’’ VE ‘’HAKÇA BÖLÜŞECEĞİZ’’. BİLDİRGESİNE ORTAK OLMAYA DAVET EDİYORUZ. ‘’BİRBİRİMİZLE BARIŞ” OLACAKTIR. HERKESLE KAVGA EDEN BİR DEVLET , YENİDEN VE “HER ZAMAN YURTTA BARIŞ, HER ZAMAN DÜNYADA BARIŞ VE REFAH İÇİNDE YAŞAMASINI SAĞLAMAKTIR. BU HEDEFİMİZE ÖNÜNDE BULUNDURACAĞIZ. TEMEL HEDEFİMİZ HALKIMIZIN HUZUR, BARIŞTIRMAKTIR. AYRIŞMANIN, BÖLÜNMENİN VE KAMPLAŞMANIN HAYATİ GÖREVİMİZ, BİRBİRLERİNE DÜŞMANLAŞTIRILAN İNSANLARIMIZI BARIŞ, HUZUR, REFAH VE SEVGİ YOL GÖSTERİCİ DEĞERLERİMİZ ZAMAN GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURACAĞIZ. BU NEDENLE, KARDEŞLİK, BARIŞ VE GÜVENLİK İLKELERİNDEN AYRILMAYACAK POLİTİKALAR VE KAYNAK DENGESİNE GÖRE BELİRLENECEKTİR. DIŞ POLİTİKA BARIŞ VE GÜVENLİK ODAKLI POLİTİKALARA DAYALI, “DIŞ POLİTİKA” VE ADİL PAYLAŞIM ANLAYIŞINA DAYALI, “EKONOMİ” SÜTUNU, BARIŞ, ÇOĞULCULUK, KATILIMCILIK VE ÖZGÜR BASIN ANLAYIŞINA , “HUKUK” SÜTUNU, TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER, TOPLUMSAL BARIŞ İÇERİSİNDE KUTLAYACAĞIZ. GERÇEKLEŞTİRMEYİ YIL SEVİNCİNİ, BÜTÜN YURTTAŞLARIMIZLA BİRLİKTE HUZUR VE BARIŞÇI EKSENİNDEN KOPARILAN DIŞ POLİTİKA, MİLLİ POLİTİKADA TOPYEKÛN BİR BOZGUN DÖNEMİ YAŞANIYOR. YÜZ YILLIK BARIŞ, HER ZAMAN DÜNYADA BARIŞ” OLACAKTIR. HERKESLE KAVGA POLİTİKADA VAZGEÇİLMEZ İLKEMİZ, YENİDEN VE “HER ZAMAN YURTTA

Manifestosunda türevleriyle birlikte 12 defa “millet” kelimesine yer veren Muharrem İnce Türk milletine güvendiğini ve yolunu aydınlatan ışığın milletin gücü olduğunu belirtmiştir. İktidarın milleti bunalttığını, siyaset ve yönetim


57

biçimiyle milleti bir arada tutan değerlerini örselediğini ifade etmiştir. Siya-sette milletin tümüne saygılı bir üslup yerleştireceğini vaat eden İnce, milletin dertlerine derman olmak hedefiyle cumhurbaşkanlığına aday olduğunu belirt-miştir (Tablo 60).


MİLLETİMİZİN BÜTÜN GÜÇLÜKLERİ ALT EDEN DİRAYETİNE VE TARİHSEL İÇİNDE BULUNDUĞU VAHİM MANZARANIN BİLİNCİNDE OLARAK, AZİZ MİLLET VAR. SONU BİLİNMEYEN KARANLIK BİR YOLA GİRMEK KISASI KARANLIK BİR TABLO, İÇ KARARTICI BİR ÜLKE VE BUNALMIŞ BİR MİLLETİMİZE İNANIYORUZ, KENDİMİZE GÜVENİYORUZ, BİZ BARIŞACAĞIZ’’, ‘’BİRLİKTE BÜYÜYECEĞİZ’’ VE ‘’HAKÇA BÖLÜŞECEĞİZ’’. MİLLETİN GÜCÜNE GÜVENİYORUZ. MİLLETİMİZİN KARŞISINA, KUTLU UĞRAŞLARINDA EN BÜYÜK DAYANAKLARI OLAN BU MİLLETİMİZİN HER FERDİNİ BU GELECEK BİLDİRGESİNE ORTAK İNANMIŞ HER FERDİYLE BİRLİKTE YÜRÜMEK AZMİNDEYİZ. BÜYÜK MİLLETİMİZİN KARŞISINA, ÇOCUKLARIMIZIN AYDINLIK GELECEĞİNİ EN BÜYÜK DAYANAKLARI OLAN BU MİLLETİN GÜCÜNE GÜVENİYORUZ. MİLLETİMİZİN GÜCÜDÜR. BÜYÜK ATATÜRK VE ARKADAŞLARININ HERKESLE BİRLİKTE YÜRÜYECEĞİZ. YOLUMUZU AYDINLATAN IŞIK MİLLETİNİN CUMHURİYETE İNANMIŞ HER FERDİYLE BİRLİKTE YÜRÜMEK. GERÇEKLEŞTİRMEYİ HEDEFLEDİĞİMİZ ONARIM DÖNEMİNDE, TÜRK MİLLETİN TÜMÜNE SAYGILI BİR ÜSLUP YERLEŞTİRECEĞİZ. DEĞERLERİMİZ OLACAKTIR. SİYASETTE HAKKA, HUKUKA VE MİLLETİN KAYITSIZ ŞARTSIZ EGEMENLİĞİ İLKESİ ÜZERİNDE , BEŞ ANA SÜTUNA DAYALI OLACAKTIR. CUMHURİYET DEĞERLERİ VE MİLLETİMİZİN DERTLERİNE DERMAN OLMAK HEDEFİYLE, İZİN VERMEYECEĞİZ. MEMLEKETİN YARALARINI SARMAK VE MİLLETİMİZİ BİR ARADA TUTAN BÜTÜN DEĞERLERİ ÖRSELEDİLER. BİÇİMİYLE ÜLKEDE VE ZİHİNLERDE DERİN TAHRİBATLAR YAPILDI.

Muharrem İnce manifestosunda türevleriyle birlikte “kamu” kelimesini 12 defa kullanmıştır. Bu bağlamda kamu yararı, güvenliği, düzeni, yönetimi, harca-maları, kaynaklarının etkin kullanımı, yöneticileri, kamu-özel sektör ortaklığı, kamu bankaları kavramlarına yer vermiştir (Tablo 61).

TABLO 61. KAMU* KELİMESİNİN BAĞLAMI

KAMU YARARINA UYGUN VE TARAFSIZ BİÇİMDE GÖREV YAPMALARI . KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİCİLERİNİN HUKUKA, BİLİME, KAMU GÜVENLİĞİNİ KORUMAKLA GÖREVLİ POLİSLERİN KORUMA YA DA İLİŞKİLER KARŞILIKLI GÜVEN ESASINA DAYANDIRILACAKTIR. KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİCİLERİNİN HUKUKA, BİLİME, KAMU BÜTÜN TERÖR ÖRGÜTLERİNE KARŞI TAVİZSİZ MÜCADELE EDİLECEKTİR. KAMU DÜZENİNDE DEVLET VE YURTTAŞ ARASINDAKİ İLİŞKİLER DENETLENEBİLEN VE HESAP VEREBİLEN BİR HALE GETİRİLECEKTİR. KAMU HARCAMALARIYLA BOZULMUŞ OLAN BÜTÇE DENGESİNDEN AÇIĞI SÜRDÜRÜLEBİLİR DÜZEYLERE DÜŞECEKTİR. KONTROLSÜZ KAMU KAYNAKLARININ ETKİN KULLANIMIYLA BÜTÇE DENGESİ MAKUL DÜZEYİNE ÇIKARTARAK ORTA GELİR TUZAĞINDAN KURTULACAĞIZ. KAMU YÖNETİCİLERİNİN SEÇİMİNDE VE YÜKSELTİLMELERİNDE LİYAKAT UYGUN VE TARAFSIZ BİÇİMDE GÖREV YAPMALARI ESAS OLACAKTIR. KAMU YÖNETİCİLERİ BÜYÜK ORANDA DEVLETİN DEĞİL, TEK ADAMIN BÜTÜN KURUMLARI BİR TEK KİŞİNİN TAHAKKÜMÜ ALTINA SOKULDU. KAMU VE ÖZEL SEKTÖR ORTAKLIĞINDA KURULACAK ÖZERK BİR KURUMYATIRIMLARI GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR. TÜRKİYE’NİN TURİZM TANITIMI KAMU BANKALARI SİYASETİN ETKİSİNDEN ÇIKARILACAKTIR. PARA POLİTİKASINI BAĞIMSIZ BİR ŞEKİLDE UYGULAYACAKTIR. KAMU YÖNETİMİ DENETLENEBİLEN VE HESAP VEREBİLEN BİR HALE ANA İLKEMİZ OLACAK, HER TÜR AYIRIMCILIĞA SON VERİLECEKTİR. KAMU YÖNETİCİLERİNİN HUKUKA, BİLİME, KAMU YARARINA UYGUN VE KARŞI TAVİZSİZ MÜCADELE EDİLECEKTİR. KAMU YÖNETİMİ

“Cumhuriyet” kelimesinin manifesto metnindeki toplam kullanım sıklığı 11’dir. “Cumhur”un bağlamı “Cumhuriyet” ve “Cumhurbaşkanlığı” kelimele-rinden oluşmaktadır. Muharrem İnce kendinden emin bir şekilde “Cumhur-başkanlığını kazanacağını ve meclis çoğunluğunu alacaklarını” ifade etmiştir. Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılı olan 2023’te ancak kendisi cumhurbaş-kanı olduğu takdirde Cumhuriyet’in hak ettiği 100. yıl sevincinin yaşanacağını ve ancak kendilerinin kazandığı takdirde Cumhuriyet’in kazanacağını söyle-miştir. Cumhuriyet’in geleceği için mücadele verdiğini belirten İnce kendisini Cumhuriyet’in bekçisi pozisyonuna oturtmuştur. Bunun yanı sıra İnce iktida-rı Cumhuriyet değerlerini örselemek ve Cumhuriyet’i rotasından çıkarmakla suçlamıştır (Tablo 62).


58

TABLO 62. CUMHURİYET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

CUMHURİYET KAZANACAK. MİLLETİMİZE İNANIYORUZ, KENDİMİZE GÜVENİYORUZ, BİZ KAZANACAĞIZ, CUMHURİYETE İNANMIŞ HER FERDİYLE BİRLİKTE YÜRÜMEK AZMİNDEYİZ. HEDEFLEDİĞİMİZ ONARIM DÖNEMİNDE, TÜRK MİLLETİNİN CUMHURİYETİMİZİN HAK ETTİĞİ YÜZÜNCÜ YIL SEVİNCİNİ, BÜTÜN YENİDEN VE BÜYÜK BİR ŞEVKLE BAŞLATACAĞIZ. 2023’DE, CUMHURİYETİMİZİ, ÇIKARDIKLARI ROTASINA YENİDEN OTURTACAĞIZ. VE TOPLUMDA YARATILAN DÜŞMANLIKLARI ORTADAN KALDIRACAĞIZ. CUMHURİYETİN GELECEĞİ İÇİN ORTAK BİR MÜCADELE VERMEK İSTEYEN . TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ İÇİN ORTAK KAYGILARI PAYLAŞAN, CUMHURİYET BURSU VERİLECEKTİR. ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNE , HER 19 MAYIS’TA 500 TL GENÇLİK BURSU VE HER 29 EKİM’DE 500 TL CUMHURİYETLE BİRLİKTE YÜZÜMÜZÜ KESİN OLARAK DÖNDÜĞÜMÜZ, BÜTÜN DÜNYA ÜLKELERİ İLE SAĞLIKLI İLİŞKİLER KURULACAKTIR. CUMHURİYET DEĞERLERİ VE MİLLETİN KAYITSIZ ŞARTSIZ EGEMENLİĞİ POLİTİKALARIMIZ, ESAS OLARAK, BEŞ ANA SÜTUNA DAYALI OLACAKTIR. CUMHURİYETİMİZİN ÖRSELENEN DEĞERLERİNİ YENİDEN TESİS ETMEYİ SARMAK VE MİLLETİMİZİN DERTLERİNE DERMAN OLMAK HEDEFİYLE, CUMHURİYETİ’NİN BEKA SORUNU İLE KARŞI KARŞIYA KALDIĞINI İTİRAF ÇIKARILMIŞTIR. 16 YILDIR İKTİDARDA BULUNANLARIN, TÜRKİYE CUMHURİYETİ UYGARLIK ROTASINDAN ÇIKARILMIŞTIR. 16 YILDIR TÜRKİYE

Muharrem İnce’nin manifestosunda “demokrasi” kelimesinin toplam kulla-nım sıklığı 11’dir. Mevcut iktidarın demokrasiyle ilgisinin bulunmadığını, çarpık bir bilince sahip olduğunu, bu iktidarın Türkiye’yi demokrasi, hukuk devleti, in-san hakları ve özgürlüklerden söz edilemeyen bir ülkeye dönüştürdüğü öne sürül-müştür. İnce yerel yönetimler ve sivil toplumu ön plana çıkararak çoğulcu demok-rasi ilkeleri doğrultusunda yükselen bir sistemi hayata geçireceklerini, işleyen bir demokrasi ile Türkiye’yi İslam ülkelerine örnek olacak konuma taşıyacaklarını, demokrasiyi bütün kurum ve kurullarıyla kesintisiz biçimde işleteceklerini, de-mokrasiyi tehdit eden FETÖ, PKK, IŞİD gibi terör örgütlerine karşı tavizsiz mü-cadele edeceklerini, devlet kurumlarının tarafsız, çağdaş ve demokratik denetim yapma yetkisini kullanabilmesi için gerekli düzenleme ve reformları hayata geçi-receklerini vadetmiştir (Tablo 63).


DEMOKRASİDEN, HUKUK DEVLETİNDEN, İNSAN HAKLARINDAN, KALDIĞINI İTİRAF ETTİKLERİ BİR DURUMDAYIZ. TÜRKİYE ARTIK, DEMOKRASİYLE HİÇBİR ALAKASI OLMAYAN ÇARPIK BİR BİLİNÇLE DA “DEĞERLİ YALNIZLIK” DİYE HALKA YUTTURMAYA ÇALIŞIYORLAR. DEMOKRASİ İLKELERİ DOĞRULTUSUNDA YÜKSELTİLECEK OLAN ANLAYIŞI ESASTIR. KATILIMCILIK, BİRLİKTE YÖNETİM VE ÇOĞULCU “DEMOKRASİ” SÜTUNU, ÜRETİME VE ADİL PAYLAŞIM ANLAYIŞINA , ÇOĞULCULUK, KATILIMCILIK VE ÖZGÜR BASIN ANLAYIŞINA DAYALI, DEMOKRASİ YENİ VE ÇAĞDAŞ BİR ANAYASA YAPILARAK, KUVVETLER MÜDAHALE EDECEK HUKUKSUZ UYGULAMALARI ENGELLENECEKTİR. DEMOKRASİSİ VE ÇAĞDAŞ YAŞAM KOŞULLARIYLA TÜRKİYE YENİDEN VE İKİ TARAFLI HIZLI BİR ÇÖZÜME ULAŞMAK HEDEFİMİZDİR. İŞLEYEN DEMOKRATİK TOPLUM YAPIMIZDA YEREL YÖNETİMLER VE SİVİL DEMOKRASİ İLKELERİ DOĞRULTUSUNDA YÜKSELTİLECEK OLAN DEMOKRASİYİ BÜTÜN KURUM VE KURULLARIYLA KESİNTİSİZ BİÇİMDE DAYALI GÜÇLÜ BİR PARLAMENTER REJİM OLUŞTURULACAKTIR. DEMOKRASİYİ TEKRAR BÜTÜN KURUMLARIYLA HAYATA GEÇİRECEĞİZ HÂKİM KILACAĞIZ, EKONOMİYİ GÜÇLENDİRECEĞİZ, PARLAMENTER DEMOKRATİK DENETİM YAPMA YETKİSİNİ KULLANABİLMESİ İÇİN OLMAK ÜZERE DEVLET KURUMLARININ, TARAFSIZ, ÇAĞDAŞ VE DEMOKRASİMİZİ, MİLLİ BÜTÜNLÜĞÜMÜZÜ VE GÜVENLİĞİMİZİ TEHDİT ANLAYIŞINA UYGUN DÜZENLEMELER İVEDİLİKLE YAPILACAKTIR.

İnce “demokrasi” kelimesi gibi “özgürlük” ve türevi 11 kelimeye manifesto-sunda yer vermiştir. İktidarı hedef alarak Türkiye’de basın özgürlüğünün kalma-dığını, demokrasi, hukuk devleti, insan hakları ve özgürlüklerden söz edilemeyen bir ülke haline döndüğünü iddia eden İnce kendilerinin hak arama özgürlüğünü güvence altına alan düzenlemeler yapacaklarını, özgür düşünceyi ve sanatsal ya-ratıcılığı teşvik edeceklerini belirtmiştir (Tablo 64).


59

TABLO 64. ÖZGÜR* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ÖZGÜRLÜKLERDEN SÖZ EDİLEMEYEN BİR ÜLKE OLMUŞTUR. HALKIN, ARTIK, DEMOKRASİDEN, HUKUK DEVLETİNDEN, İNSAN HAKLARINDAN, ÖZGÜRLÜĞÜN TAMAMEN SONA ERDİĞİ YERDİR, HAKKIN HUKUKUN ARIYOR. SADECE SÖZÜN BİTTİĞİ YERDE DEĞİLİZ, BİR ADIM SONRASI ÖZGÜRLÜĞÜ DİYE BİR KAVRAM KALMAMIŞ, GAZETE MANŞETLERİ TEK VE BİRKAÇ GAZETE DIŞINDA HALKA DOĞRU BİLGİ VERİLMİYOR. BASIN ÖZGÜRLÜK SAVAŞLARINA ÖNCÜ VE ÖRNEK OLMUŞ, “TAM BAĞIMSIZLIK”, ADETA KEYİFLE ELLERİNİ OVUŞTURUYOR. SÖMÜRGE ÜLKELERİN ÖZGÜRLÜKLER, TOPLUMSAL BARIŞ, ÇOĞULCULUK, KATILIMCILIK VE ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİNE DAYALI, “HUKUK” SÜTUNU, TEMEL HAK VE ÖZGÜR BASIN ANLAYIŞINA DAYALI, “DEMOKRASİ” SÜTUNU, ÜRETİME VE ÖZGÜRLÜKLER, TOPLUMSAL BARIŞ, ÇOĞULCULUK, KATILIMCILIK VE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ GÜVENCE ALTINA ALAN DÜZENLEMELER YAPILACAKTIR SAĞLAMAK İÇİN GEREKLİ BÜTÜN ADIMLAR ATILACAKTIR. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜKLER, KANUN ÖNÜNDE EŞİTLİK, ÇOĞULCULUK VE ÖZGÜR BİÇİMDE İŞLETMEK VAZGEÇİLMEZ HEDEFİMİZDİR. TEMEL HAK VE ÖZGÜR BASIN ANLAYIŞI ESASTIR. KATILIMCILIK, BİRLİKTE YÖNETİM VE HAK VE ÖZGÜRLÜKLER, KANUN ÖNÜNDE EŞİTLİK, ÇOĞULCULUK VE ÖZGÜR DÜŞÜNCEYİ VE SANATSAL YARATICILIĞI TEŞVİK EDECEĞİZ. , ESTETİK VE MANEVİ YAŞAMINI ZENGİNLEŞTİRMEK VE YÜCELTMEKTİR.

İnce manifestosunda “anlayış” ve türevi 11 kelime kullanarak “özgür basın anlayışı”, “çağ dışı anlayışlar”, “sürdürülebilir çevre anlayışı”, “din anlayışı”, “Müs-lümanlık anlayışı”, “her şeyi ithal edebiliriz anlayışı”, “üretim ve adil paylaşım an-layışı”, “tarafsız ve sorumlu yayın anlayışı” konularına vurgu yapmıştır (Tablo 65).

TABLO 65. ANLAYIŞ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ANLAYIŞI ESASTIR. KATILIMCILIK, BİRLİKTE YÖNETİM VE ÇOĞULCU , KANUN ÖNÜNDE EŞİTLİK, ÇOĞULCULUK VE ÖZGÜR BASIN ANLAYIŞINA DAYALI, “DEMOKRASİ” SÜTUNU, ÜRETİME VE ADİL , TOPLUMSAL BARIŞ, ÇOĞULCULUK, KATILIMCILIK VE ÖZGÜR BASIN ANLAYIŞLARIN ÜRÜNÜ OLAN HER TÜRLÜ SAPKINLIĞI BESLEYEN BİR ÇARPITARAK YENİDEN DİRİLTTİKLERİ ÇAĞDIŞI ANLAYIŞLARI VE BU ANLAYIŞLARI VE BU ANLAYIŞLARIN ÜRÜNÜ OLAN HER TÜRLÜ TOPLUM KAVRAMINI ÇARPITARAK YENİDEN DİRİLTTİKLERİ ÇAĞDIŞI ANLAYIŞI TAMAMEN ORTADAN KALDIRILMIŞ, ŞEHİRLER BETON YIĞINI VE DOĞAL ÇEVREMİZİ TAHRİP ETMEKTELER. SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE ANLAYIŞI, BİZİM MÜSLÜMANLIK ANLAYIŞIMIZLA BAĞDAŞAMAZ. BU BAĞ KOPARILDI. VİCDANSIZ VE GÜCÜN EMRİNE GİRMİŞ BİR DİN ANLAYIŞI GİDECEK, BİZ YAPARIZ, BİZ ÜRETİRİZ ANLAYIŞI GELECEKTİR. BİR EVİ, HER EVİN BİR MAAŞI OLACAKTIR. HER ŞEYİ İTHAL EDEBİLİRİZ ANLAYIŞIMIZLA BAĞDAŞAMAZ. BU DÖNEMDE, HAK VE GÜÇ VE GÜCÜN EMRİNE GİRMİŞ BİR DİN ANLAYIŞI, BİZİM MÜSLÜMANLIK ANLAYIŞINA DAYALI, “EKONOMİ” SÜTUNU, BARIŞ VE GÜVENLİK DAYALI, “DEMOKRASİ” SÜTUNU, ÜRETİME VE ADİL PAYLAŞIM ANLAYIŞI GELECEKTİR. YARATICILIK VE GİRİŞİMCİLİK TEŞVİK ŞEYİ İTHAL EDEBİLİRİZ ANLAYIŞI GİDECEK, BİZ YAPARIZ, BİZ ÜRETİRİZ ANLAYIŞINA UYGUN DÜZENLEMELER İVEDİLİKLE YAPILACAKTIR. OLMAKTAN ÇIKARILACAKTIR. TARAFSIZ VE SORUMLU YAYIMCILIK

Muharrem İnce manifestosunda “halk” ve türevi 11 kelimeye yer vermiştir. “Halkın yararı”, “halka doğru”, “halkın geleceği” ve “halkın katılımı” konularına vurgu yapan İnce, iktidarın halka doğru bilgi vermediği, halkı kandırdığı, halkın aklıyla dalga geçtiği ve halkı aşağıladığını iddia etmiştir. Kendisinin ise halkın yararına olan gerekli bütün düzenlemeleri ve müdahaleleri yapacağını belirtmiş ancak bunların mahiyetini söylememiştir. Temel hedefinin halkın huzur, barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak olduğunu vurgulayan İnce halkın geleceğe gü-venini yeniden ve güçlü biçimde kuracaklarını vaat etmektedir (Tablo 66).

TABLO 66. HALK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

HALKIN YARARINA OLAN GEREKLİ BÜTÜN DÜZENLEMELERİ VE BIRAKILAMAYACAK TEMEL BİR HAKTIR. DEVLET BU ALANDA HALKA DOĞRU BİLGİ VERİLMİYOR. BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ DİYE BİR . BASININ HALİ ORTADA... BİRKAÇ KANAL VE BİRKAÇ GAZETE DIŞINDA HALKA YUTTURMAYA ÇALIŞIYORLAR. DEMOKRASİYLE HİÇBİR ALAKASI BİR DEVLETE DÖNÜŞTÜK VE BUNU DA “DEĞERLİ YALNIZLIK” DİYE HALKIN NEFES ALABİLECEĞİ YEŞİL ALANLAR TALAN EDİLMİŞTİR. ORTADAN KALDIRILMIŞ, ŞEHİRLER BETON YIĞINI HALİNE GETİRİLMİŞ, HALKIMIZIN HUZUR, BARIŞ VE REFAH İÇİNDE YAŞAMASINI SÜREKLİ GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURACAĞIZ. TEMEL HEDEFİMİZ HALKIN, YARGI BAŞTA OLMAK ÜZERE DEVLET KURUMLARINA İNANCI , ÖZGÜRLÜKLERDEN SÖZ EDİLEMEYEN BİR ÜLKE OLMUŞTUR. HALKIN GELECEĞE OLAN GÜVENİNİ YENİDEN VE GÜÇLÜ BİÇİMDE TESİS CUMHURİYETİMİZİ, ÇIKARDIKLARI ROTASINA YENİDEN OTURTACAĞIZ. HALKIN AKLIYLA DALGA GEÇİLMESİNE VE HALKIN DAHA FAZLA DEĞİLMİŞLER GİBİ, YENİDEN KURTARICI ROLLERİNE SOYUNARAK, HALKIN DAHA FAZLA AŞAĞILANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ. ROLLERİNE SOYUNARAK, HALKIN AKLIYLA DALGA GEÇİLMESİNE VE HALKIN YAŞAM HAKKINI KORUMAK OLAN DEVLET, ARTIK BU GÖREVİNİ TEHLİKEDEDİR. EN ÖNEMLİ GÖREVİ ASAYİŞİ VE GÜVENLİĞİ, YANİ HALKIN ÇEVRE KONUSUNDAKİ KARAR ALMA SÜREÇLERİNE GERÇEKÇİ KORUMALARINA İLİŞKİN SORUMLULUKLARINI ARTTIRACAĞIZ. YEREL

Muharrem İnce’nin manifestosunda “dönem” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 10’dur. “Dönem” sözcüğü İnce’nin direkt olarak AK Parti iktidarı ve icra-


60

atlarını hedef aldığı bir bağlam içermektedir. İnce AK Parti iktidarı döneminin varlıklarının tehdit edildiği, dış politikada topyekun bir bozgun yaşandığı, gerçek dışı politikaların uygulandığı, vicdan ile din, hak ile güç, adalet ile hukuk, liyakat ile ehliyet, makam ile görevler, hesap verme ile utanma arasındaki bağın koparıl-dığı bir dönem olduğunu iddia etmiştir (Tablo 67).

TABLO 67. DÖNEM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DÖNEMİN İÇİNDEN GEÇİYORUZ. UYGULANAN SİYASET VE YÖNETİM ŞAHİT OLDUĞUMUZ KAYGI VERİCİ, VARLIĞIMIZI TEHDİT EDEN BİR DÖNEMİ YAŞANIYOR. YÜZ YILLIK BARIŞÇI EKSENİNDEN KOPARILAN DIŞ OKULLARIN ÜLKESİ OLDUK. DIŞ POLİTİKADA TOPYEKÛN BİR BOZGUN DÖNEMDE, GERÇEKLİK İLE UYGULANAN POLİTİKALAR ARASINDAKİ İKTİDARDA KALMAK DIŞINDA DÜŞÜNDÜKLERİ HİÇBİR ŞEY YOK. BU DÖNEMDE, VİCDAN VE DİN ARASINDAKİ BAĞ KOPARILDI. VİCDANSIZ VE UĞRAŞTIKLARI EKONOMİK TABLO TAM BİR FELAKETTİR. BU DÖNEMDE, HAK VE GÜÇ ARASINDAKİ BAĞ KOPARILDI. HAKKIN SÜREKLİ ANLAYIŞI, BİZİM MÜSLÜMANLIK ANLAYIŞIMIZLA BAĞDAŞAMAZ. BU DÖNEMDE, ADALET VE HUKUK ARASINDAKİ BAĞ KOPARILDI. ADİL SÜREKLİ EĞİK OLDUĞU BİR ÜLKEDE, HİÇBİR ŞEY DİK DURAMAZ. BU DÖNEMDE, LİYAKAT VE EHLİYETLE, MAKAM VE GÖREVLER ARASINDAKİ BİR TOPLUMUN GÜVENECEĞİ HİÇBİR ŞEY KALMAMIŞ DEMEKTİR. BU DÖNEMDE, HESAP VERME İLE UTANMA ARASINDAKİ BAĞ KOPARILDI. VE GÜNÜBİRLİK POLİTİKALARLA İDARE EDİLİR HALE GELDİ. BU DÖNEMİNDE, TÜRK MİLLETİNİN CUMHURİYETE İNANMIŞ HER FERDİYLE KUTLAYACAĞIZ. GERÇEKLEŞTİRMEYİ HEDEFLEDİĞİMİZ ONARIM DÖNEMDE YERİNE GETİRMEK ZORUNDA OLDUĞUMUZ BİR BAŞKA TEŞVİKİ UYGULANACAKTIR. DEĞERLİ VATANDAŞLARIM, YENİ

Muharrem İnce manifestosunda “biçim” ve türevi 10 kelimeye yer vermiştir. “Biçim” sözcüğünü vaat ettiği icraatları hayata geçirme şeklinin tarifi olarak kullanan İnce bu minvalde “etkin biçimde mücadele”, “yeniden ve güçlü biçimde tesis etmek”, “bütünü kapsar biçimde uygulamak”, “kesintisiz biçimde işletmek”, “tarafsız biçimde görev yapmak” ve “yoğun biçimde kullanmak” bağlamlarına yer vermiştir (Tablo 68).

TABLO 68. BİÇİM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

BİÇİMDE VE KAYNAK ÇEŞİTLİLİĞİ YARATILMADAN DIŞA BAĞIMLI HALE OLMAKTAN ÇIKMIŞ, DENGELİ ULUSLARARASI POLİTİKAMIZA AYKIRI BİÇİMDE MÜCADELE EDİLECEKTİR. KÜLTÜR VE SANAT KÜLTÜR ÇIKARILACAKTIR. KADINA VE ÇOCUKLARA YÖNELİK ŞİDDETLE ETKİN BİÇİMDE TESİS EDECEĞİZ. AYDINLIĞA VE REFAHA DOĞRU OLAN . HALKIN GELECEĞE OLAN GÜVENİNİ YENİDEN VE GÜÇLÜ BİÇİMDE CEZALARA ÇARPTIRILIYORLAR. YANDAŞ BASIN VE DELİLSİZ VE MESNETSİZ OLARAK SUÇLANIYORLAR, HUKUKSUZ BİÇİMDE UYGULANACAKTIR. TURİZMDE İSTİHDAM POLİTİKASI DEĞERLERİNİ KORUMA PROGRAMI”, BÜTÜN KARADENİZ’İ KAPSAR BİÇİMDE İŞLETMEK VAZGEÇİLMEZ HEDEFİMİZDİR. TEMEL HAK VE . DEMOKRASİYİ BÜTÜN KURUM VE KURULLARIYLA KESİNTİSİZ BİÇİMDE GÖREV YAPMALARI ESAS OLACAKTIR. KAMU HUKUKA, BİLİME, KAMU YARARINA UYGUN VE TARAFSIZ BİÇİMİ EKSENLERİNDE KUTUPLAŞTIRILMIŞ VE BİRBİRİNE TAHAMMÜL YAŞAYAN İNSANLARIMIZ, İNANÇ, MEZHEP, ETNİK KÖKEN, YAŞAM BİÇİMDE KULLANDIĞI DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞI MODERN ÖNCELİK VERİLECEKTİR. BÜTÜN GELİŞMİŞ EKONOMİLERİN YOĞUN BİÇİMİYLE ÜLKEDE VE ZİHİNLERDE DERİN TAHRİBATLAR YAPILDI. DÖNEMİN İÇİNDEN GEÇİYORUZ. UYGULANAN SİYASET VE YÖNETİM


TABLO 69. CHP’NİN KULLANDIĞI SOSYAL MEDYA HESAPLARI


Facebook https://www.facebook.com/herkesicinCHP

Twitter https://twitter.com/herkesicinchp

Youtube https://www.youtube.com/user/chpgenelmerkez

Google+ https://plus.google.com/+chpgenelmerkezi

Flickr https://www.flickr.com/photos/fotochp

18 Mayıs 2018 itibarıyla CHP’nin sosyal medya hesaplarındaki mevcut ta-kipçi sayısı Tablo 70’te verildiği gibidir. CHP’nin ayrıca Flickr hesabına da sahip olduğu görülmektedir.


61

TABLO 70. CHP’NİN SOSYAL MEDYA HESAPLARI TAKİPÇİ SAYISI


Facebook 1.477.302

Twitter 707.631

Youtube 13.458

Google+ 247.210

Flickr 239

CHP’nin en çok takip edilen resmi sosyal medya platformu Facebook’tur. Facebook’u sırasıyla Twitter, Google+, YouTube ve Flickr takip etmektedir.

GRAFİK 3. CHP’NİN RESMİ TWITTER HESABI TAKİPÇİ SAYISI

680.000

685.000

690.000

695.000

700.000

705.000

710.000

CHP’nin resmi Twitter hesabına ait takipçi sayısı seyri Grafik 3’te görüldüğü gibidir. Buna göre CHP’nin 18 Mayıs’tan geriye doğru son on günlük süreçte takipçi sayısında artış olduğu gözlenmiştir. 9 Mart’ta 692 bin civarında olan takipçi sayısı 18 Mart’ta 707 bin civarına yükselerek yaklaşık yüzde 2,21’lik bir artış sergilemiştir.

GRAFİK 4. MUHARREM İNCE’NİN RESMİ TWITTER HESABI TAKİPÇİ SAYISI

3.800.000

3.820.000

3.840.000

3.860.000

3.880.000

3.900.000

3.920.000

3.940.000


62

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye ait resmi Twitter hesabının on günlük takipçi sayısı Grafik 4’te verilmiştir. Buna göre 9 Mart’ta 3 milyon 850 bin civarında olan takipçi sayısı yüzde 2’lik artış göstererek 18 Mart’ta 3 milyon 930 bin civarına yükselmiştir.

Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı adayı olduğu açıklandıktan sonraki za-man içerisinde sosyal medya hesapları incelendiğinde Twitter’ı etkin şekilde kul-landığı görülmektedir. İnce’nin attığı tweetler öncelikle kendi seçim çalışmaları hakkında bilgi ve paylaşım yapmaya yöneliktir. Sonrasında en fazla paylaşımda bulunduğu konu Cumhurbaşkanı Erdoğan olarak gözlemlenmiştir. Erdoğan’ın şahsı ve aile bireylerine yönelik suçlayıcı ifade ve iddiaların bulunduğu tweetler paylaşmıştır. Sık sık CHP’nin paylaşımlarını RT eden İnce aynı zamanda partisi-nin ittifak kuracağı diğer partililerin cumhurbaşkanı adayları ile olan fotoğrafları-na da yer vermiştir. Seçim sloganı olan “#artıkTamam” etiketi ile çeşitli konularda yorum ve eleştirilerde bulunmuştur.

Siyaset dışında kişisel paylaşımlarda da bulunan Muharrem İnce Anneler Günü’nde annesinin videosunu paylaşmıştır. Soma maden kazasının gerçekleştiği günün yıl dönümünde başsağlığı mesajı yayımlamıştır. Ramazan tebriği, 19 Ma-yıs’ta milli bayram tebriği gibi içeriklerle toplum için milli ve dini olarak önemli günlerde vatandaşa seslenmeye çalışmıştır. Anadolu’nun farklı kesimlerinde bu-lunduğu, traktör kullandığı fotoğraf ve videolarla halka yakın bir siyaset adamı imajı yansıtılmaya çalışılmıştır.

Muharrem İnce özellikle CHP’den cumhurbaşkanı adayı olduktan sonra sos-yal medya performansını artırmıştır. Seçim çalışmaları ve stratejisini medya ara-cılığı ile kamusallaştırmaya çalışmıştır.

Vaatler

CHP cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin manifestosunda yer alan onarım politikaları ve vaatler beş ana sütuna dayandırılmıştır. Manifestoda belirtildiği üzere Cumhuriyet değerleri ve milletin kayıtsız şartsız egemenliği ilkesi üzerinde yükselecek olan sütunlar şunlardır:

• Hukukun üstünlüğü ilkesine dayalı “hukuk” sütunu

• Temel hak ve özgürlükler, toplumsal barış, çoğulculuk, katılımcılık ve öz-gür basın anlayışına dayalı “demokrasi” sütunu

• Üretime ve adil paylaşım anlayışına dayalı “ekonomi” sütunu

• Barış ve güvenlik odaklı politikalara dayalı “dış politika” sütunu


63

• Ülkemizi muasır medeniyetlerin üzerine çıkarma hedefine dayalı “eği-tim” sütunu

Bu sütunlar üstünde yükselen onarım projesinin çatısını “kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter rejim”in oluşturacağını belirten İnce, vaatlerine de 14 başlık altında yer vermiştir.

Hukuk Sistemine Yönelik Vaatler

• Hukuk devleti kavramını Türkiye için ütopya olmaktan çıkaracak, asgari bir standart haline getireceğiz.

• Hukukun üstünlüğünü egemen kılmak için, yargının bağımsızlığını yeniden tesis edeceğiz. Hukuk devleti için ilk adım OHAL’in kaldırılması olacaktır.

• Başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere devlet kurumlarının, tarafsız, çağ-daş ve demokratik denetim yapma yetkisini kullanabilmesi için gerekli dü-zenleme ve reformlar derhal yapılacaktır.

• Yetkin ve tarafsız yargıçların seçilmişleri denetlemesi imkanı sağlanacaktır.

• Hakim ve savcıların talimatla hareket etmelerine son verilecektir. Önünü iliklemeyen hakim ve savcılar görev yapacaktır.

• Bağımsız, etkin ve gecikmeyen bir yargı düzeni kurulacaktır.

• Hakim ve Savcılar Kurulu yeniden yapılandırılacak, Adalet Bakanı ve Müs-teşarı HSK’da yer almayacaktır.

• Yargıdaki siyasallaşma mutlaka önlenecektir. Yargı üyelerinin göreve başla-ması siyasi erkin dışında olacaktır.

• Hak arama özgürlüğünü güvence altına alan düzenlemeler yapılacaktır.

• Özel hayatın gizliliği en önemli ilkelerimizden biridir. Telefon dinlemeleri başta olmak üzere devletin, vatandaşın hayatına müdahale edecek hukuk-suz uygulamaları engellenecektir.

Demokrasiye Yönelik Vaatler

• Yeni ve çağdaş bir Anayasa yapılarak, kuvvetler ayrılığına dayalı güçlü bir parlamenter rejim oluşturulacaktır.

• Demokrasiyi bütün kurum ve kurullarıyla kesintisiz biçimde işletmek vaz-geçilmez hedefimizdir.

• Temel hak ve özgürlükler, kanun önünde eşitlik, çoğulculuk ve özgür basın anlayışı esastır.


64

• Katılımcılık, birlikte yönetim ve çoğulcu demokrasi ilkeleri doğrultusunda yükseltilecek olan demokratik toplum yapımızda yerel yönetimler ve sivil toplum ön plana çıkarılacaktır.

• Yerel yönetimler güçlendirilecektir. Merkezde toplanmış ve verimsizliğe yol açan idari yetkiler bu yönetimlere devredilecektir.

• Medya siyasetin ve sermayenin güç devşirme aracı olmaktan çıkarıla-caktır. Tarafsız ve sorumlu yayımcılık anlayışına uygun düzenlemeler ivedilikle yapılacaktır.

• Demokrasimizi, milli bütünlüğümüzü ve güvenliğimizi tehdit eden FETÖ, PKK, İŞİD ve benzeri bütün terör örgütlerine karşı tavizsiz mü-cadele edilecektir.

Kamu Yönetimine Yönelik Vaatler

• Kamu yöneticilerinin hukuka, bilime, kamu yararına uygun ve tarafsız bi-çimde görev yapmaları esas olacaktır.

• Kamu yöneticilerinin seçiminde ve yükseltilmelerinde liyakat ve ehliyet ana ilkemiz olacak, her tür ayırımcılığa son verilecektir.

• Kamu yönetimi denetlenebilen ve hesap verebilen bir hale getirilecektir.

• Kamu düzeninde devlet ve yurttaş arasındaki ilişkiler karşılıklı güven esa-sına dayandırılacaktır.

• Kamu güvenliğini korumakla görevli polislerin koruma ya da özel güvenlik elemanı gibi kullanılmasına izin verilmeyecektir. Polisimizin özlük hakları iyileştirilecek; sendikal haklar, ek mesai ve 3600 ek gösterge verilecektir.

Ekonomiye Yönelik Vaatler

• Zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapan ekonomi politikalarına son vereceğiz.

• Tüketim, israf, borçlanma sarmalına dayalı ve iflaslar doğuran ekonomik model terk edilecektir.

• Üretime dayalı, gelirin hakça bölüşüldüğü refah ekonomisine geçilecektir.

• Her ailenin bir evi, her evin bir maaşı olacaktır.

• Her şeyi ithal edebiliriz anlayışı gidecek, biz yaparız, biz üretiriz anlayışı gelecektir. Yaratıcılık ve girişimcilik teşvik edilecektir.

• Ekonomiyi düzenleyen temel kurulların özerkliği yeniden tesis edilecektir.


65

• Merkez bankası para politikasını bağımsız bir şekilde uygulayacaktır.

• Kamu bankaları siyasetin etkisinden çıkarılacaktır.

• Finansal sistemimizin standartları ve finansal yatırımların güvenliği esastır.

• Hedefimiz Türkiye ekonomisinin her yıl en az yüzde 7 büyümesidir. Başta dış yatırımcılar olmak üzere her türlü yatırımcı için şart olan öngörülebilir ve güvenilir yatırım ortamı oluşturulacaktır.

• Kaynaklar, israf ve talan ekonomisine değil üretim ekonomisine yönlendi-rilecektir.

• Kişi başına düşen milli gelirimizi ilk etapta 15.000 dolar düzeyine çıkarta-rak orta gelir tuzağından kurtulacağız.

• Kamu kaynaklarının etkin kullanımıyla bütçe dengesi makul hale gelecek, üretim ekonomisiyle ihracat artacak ve dış ticaret açığı sürdürülebilir dü-zeylere düşecektir.

• Kontrolsüz kamu harcamalarıyla bozulmuş olan bütçe dengesinden kay-naklanan enflasyon yüzde 5’e, faiz yüzde 7’ye düşürülecektir. Cari açık he-defimiz yüzde 3’tür.

• 5 yıl içerisinde en az 5 yerli markayı dünya markası haline dönüştürmeyi hedefleyen AR-GE ve teşvik politikaları uygulanacaktır.

• Üretime dayalı ve küresel ölçekte rekabet edebilir ekonomik model sayesin-de işsizlik oranları 5 yıl içinde yüzde 5 e düşürülecektir.

• Ekonomik vizyonumuz, tasarım ve katma değeri yüksek üretim odaklı ola-caktır. Girişimcilik merkezleri oluşturulacaktır.

• Dünyanın gelişmiş ülkelerinde neredeyse 10 yıldır devreye girmeye başla-yan “dördüncü kuşak endüstrinin”, yani Endüstri 4.0’ın gerektirdiği üretim yapısı ve teknolojisi geciktirilmeden ülkemize kazandırılacaktır

• Bilişim ve gelecek teknolojileri öncelikli yatırım alanları olacaktır. Yüksek teknoloji bölgeleri kurulacaktır. Bilişim alanında hizmet ihraç eden ülke haline geleceğiz.

• İhracatımız 5 yıl içerisinde iki katına çıkarılacaktır.

• Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri sektörünü, 100 milyar dolarlık iş hacmine ulaşması için destekleyeceğiz.

• Bölgesel gelişmişlik farklarını azaltacak ve gelişmeyi bütün ülkeye yayacak politikalar uygulanacaktır.


66

• Jeopolitik konumumuzu da kullanarak Türkiye’yi lojistik üs haline getireceğiz.

• Enerji politikalarında akılcı olmayan uygulamalar gözden geçirilecek, ithal kömüre dayalı termik santral yapımına kısıtlama getirilecek, yenilenebilir enerji kaynaklarına öncelik verilecektir.

• Bütün gelişmiş ekonomilerin yoğun biçimde kullandığı demiryolu taşıma-cılığı modern yöntemlerle Türkiye genelinde geliştirilecektir. “Demiryolu ve Otoyollar Entegre Projesinin” ilk etabında Samsun-Mersin Demiryolu ve otoyolu projesi başlatılacaktır.

• Ulaşım altyapısı geliştirilirken önceliklerimiz, ihtiyaç ve kaynak dengesine göre belirlenecektir.

Dış Politikaya Yönelik Vaatler

• Barış ve güvenlik ilkelerinden ayrılmayacak politikalar geliştirilecektir.

• Uluslararası politikada vazgeçilmez ilkemiz, yeniden ve “Her Zaman Yurtta Barış, Her Zaman Dünyada Barış” olacaktır.

• Herkesle kavga eden bir devlet görüntüsünden hızla çıkılacak ve başta komşularımız olmak üzere, milli çıkarlarımız doğrultusunda bütün dünya ülkeleri ile sağlıklı ilişkiler kurulacaktır.

• Cumhuriyetle birlikte yüzümüzü kesin olarak döndüğümüz, muasır mede-niyeti yakalayıp geçme mücadelemizi devam ettireceğiz.

• Batı ülkeleri ve Avrupa Birliği ile ilişkimizi ulusal çıkarlarımız doğrultu-sunda normalleştireceğiz. Avrupa Birliği ile sonuna kadar müzakere ede-ceğiz ve bu sürecin kesintiye uğramasına izin vermeyeceğiz. Avrupa’nın da Türkiye’ye ihtiyacı olduğu bilinci içerisinde olacağız.

• Kıbrıs’ta adil ve iki taraflı hızlı bir çözüme ulaşmak hedefimizdir.

• İşleyen demokrasisi ve çağdaş yaşam koşullarıyla Türkiye yeniden İslam ülkelerine örnek ülke olacaktır.

• Bugün devre dışı bırakılan diplomasi, devletimize ve geleneklerimize yakı-şır şekilde yeniden tesis edilecektir.

• Uluslararası ilişkiler dostluk ilişkisi değil karşılıklı çıkarlar ilişkileridir. Devletin diplomasi geleneğini yok sayarak yaratılan tahribatın onarımı için gerekli adımlar ivedilikle atılacaktır.

• Ülkemizin, kontrolden çıkmış bir göç politikası sonucunda ortaya çıkan ve 5 milyona yaklaşan göçmen sorunu, insani bir yaklaşımla ve milli çıkarla-rımız doğrultusunda acilen çözülecektir.


67

• Yurtdışındaki vatandaşlarımızın bulundukları ülkelerdeki sorunlarına çö-züm geliştirmeye yönelik etkin politikalar izlenecektir.

Eğitime Yönelik Vaatler

• Yükseköğrenimde idari reform yapılacak, Devlet üniversiteleri özerkleşe-cektir. Üniversitelerin bilim yapar hale gelmesinin önü açılacaktır.

• Üniversitelerin bölünmesi engellenecektir.

• Yükseköğrenim öğrencilerimizin yurt sorunları tamamen çözülecektir.

• Yükseköğrenim gören öğrencilerimize, her 19 Mayıs’ta 500 TL gençlik bur-su ve her 29 Ekim’de 500 TL Cumhuriyet bursu verilecektir.

• Üniversite öğrencilerine verilen burslar, mezuniyetten sonra iş buluncaya kadar iki yıl süreyle ödenmeye devam edecektir.

• Her sene 10.000 üniversite mezunu dünyanın değişik ülkelerinin en iyi okullarına yüksek lisans ve doktora yapmak üzere gönderilecektir. Bu genç-lerimizin, yurda döndüklerinde, ülkemizin üniversitelerinde, sanayisinde, kültür ve sanat hayatında etkin rol oynamaları sağlanacaktır.

• Ülkemizdeki bilgisayar mühendisi sayısı 100.000’e çıkarılacaktır. Türkiye bilişimde teknoloji üreten ve ihraç eden bir ülke konumuna getirilecektir.

• Bütün çocuklarımıza kaliteli eğitim imkanı sunulacaktır. Okul Öncesi Eği-tim zorunlu hale getirilecektir.

• İkili eğitim tümüyle kaldırılacak, tam gün eğitim sistemine geçilecektir.

• Taşımalı eğitim ve birleştirilmiş sınıf uygulaması sona erdirilecektir.

• Çocuklarımız istemediği okul türüne yönlendirilmeyecektir. Proje okul uy-gulaması kaldırılacaktır.

• Okullar için zorunlu bağış alınması engellenecektir. Hiçbir sınavdan giriş ücreti alınmayacaktır.

• Engelli çocuklarımız için özel eğitim programları geliştirilecek, devlet bu evlatlarımızın hayat boyu güvencesi olacaktır.

• Başta ekonomik hakları olmak üzere öğretmenliğin statüsünü güçlendire-ceğiz. Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilecektir.

• Öğretmenlere, Eğitim-Öğretim yılı açılışında verilen ikramiyeden bağım-sız olarak, her 24 Kasım’da bir maaş ek ödeme yapılacaktır.

• Sözleşmeli öğretmenlik kaldırılacak, öğretmenlere çalışma güvencesi sağlanacaktır.


68

• Öğretmen alımında mülakat sistemi kaldırılacaktır.

• Öğretmene akademik kariyer yapma imkanı verilecektir.

Sağlığa Yönelik Vaatler

• 18 yaşına kadar herkes, sahip olduğu nüfus cüzdanından başka hiçbir bel-geye ve işleme ihtiyaç duymaksızın, bütün sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanacaktır.

• Vatandaşlarımızın her türlü ilaca erişmesini temin etmek için gereken dü-zenlemeler yapılacaktır.

Çevreye Yönelik Vaatler

• Ekoloji-Ekonomi dengesini gözeten, çevreye saygılı bir sanayi kurulacaktır.

• Çevrenin kirlenmesine izin vermeyeceğiz, kirletene bedelini mutlaka ödeteceğiz.

• Yerel yönetimlerin çevreyi ve doğayı korumalarına ilişkin sorumluluklarını arttıracağız. Yerel halkın çevre konusundaki karar alma süreçlerine gerçek-çi ve etkin katılımı sağlanacaktır.

• Doğal yaşamın korunması ve hayvan haklarının gözetilmesi konusundaki uygulamalarımız, ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte yürütülecektir.

Tarıma Yönelik Vaatler

• Başta mazot ve gübre olmak üzere tarımda girdi fiyatları makul düzeyde tutulacaktır, çiftçiye mazot 3 TL’den verilecektir.

• Tohum Enstitüsü kurulacak ve çiftçimize toprağa en uygun tohumlar teda-rik edilecektir.

• Şeker fabrikalarının özelleştirme kararlarını iptal edeceğiz.

• Meraların köyün ortak malı olarak kalmasını sağlayacağız.

• Devletin modern tarım ve hayvancılığa yol göstermesi, bilgi ve teknoloji üretmesi amacıyla bölgesel merkezler kurulacaktır.

• Yıllardır bir türlü bitirilemeyen GAP Projesi tamamlanacaktır.

Çalışma Hayatına Yönelik Vaatler

• Kayıt dışı çalışma engellenecektir.

• Asgari ücret 2.200 TL olacaktır.

• Aile sigortası uygulaması hayata geçirilecektir.


69

Kadına Yönelik Vaatler

• Kadınların, şu anda yüzde 32 olan istihdama katılım oranı yüzde 50’ye çı-karılacaktır.

• Kadına ve çocuklara yönelik şiddetle etkin biçimde mücadele edilecektir.

Kültür ve Sanata Yönelik Vaatler

• Özgür düşünceyi ve sanatsal yaratıcılığı teşvik edeceğiz.

• Toplumun, estetik duyarlılıktaki eserler ve fiziki çevre ortamında gelişmesi sağlanarak yaşam kalitesi kültürel boyutuyla da yükseltilecektir.

• Toplumun ve bireyin nitelikli kültür ve sanat faaliyetlerine kolaylıkla ulaşı-labilmesi sağlanacaktır.

• Sanat faaliyetleri desteklenecek ve sanatçıların örgütlenmeleri sağlanacaktır.

• Merkezi yönetim ve yerel yönetimlerin kültür yatırımlarına daha fazla kay-nak ayırması sağlanacaktır.

Spora Yönelik Vaatler

• Başta atletizm olmak üzere bütün spor dalları özendirilecektir.

• Spor altyapısı güçlendirilip çağın gereklerine uygun hale getirilecektir.

• Üstün yetenekli gençler için özel yetiştirme projeleri geliştirilecektir.

• Passolig uygulaması kaldırılacaktır.

Turizme Yönelik Vaatler

• Turizm çeşitlendirilerek 12 aya yayılacak, yabancı turist sayısı 60 milyona, turizm gelirlerimiz 60 milyar dolara çıkarılacaktır.

• Kültür, doğa, sağlık alanlarındaki turizm yatırımları teşvikler yoluyla des-teklenecek, turizm bölgelerinin altyapı yatırımları gerçekleştirilecektir.

• Türkiye’nin turizm tanıtımı kamu ve özel sektör ortaklığında kurulacak özerk bir kurum tarafından etkin bir şekilde yürütülecektir.

• Turizm, iki merkeze bağımlı olmaktan kurtarılarak, ülke sathına yayılacaktır. İlk etapta, Doğu ve Güneydoğu Anadolu odaklı “Van Gölü ve Çevresi” ve Orta Anadolu odaklı “Kapadokya ve Çevresi” Turizm Entegre Projeleri başlatılacaktır.

• Yalnız Turizmin değil, doğal yaşamın korunması kaygılarının ön plana alındığı, “Karadeniz’in Doğal Değerlerini Koruma Programı”, bütün Kara-deniz’i kapsar biçimde uygulanacaktır.


70

• Turizmde istihdam politikası sürdürülebilir hale getirilecek, yaz-kış istihdam dengesinin sağlanması için kış aylarında istihdam teşviki uygulanacaktır.

Logo Muharrem İnce 24 Haziran 2018 seçimleri için CHP’den farklı bir logo belirle-miştir. İnce, Cumhurbaşkanlığı forsuna benzer bir logo tercih etmiştir. Seçim sloganı olarak belirlediği “Hepimizin Cumhurbaşkanı” ifadesini desteklemek için bu logonun kullanıldığı görülmektedir. Muharrem İnce’nin seçim çalışmalarının başında slogan olarak tercih ettiği “Artık Tamam” ifadesi ise CHP’nin seçim kıla-vuzuna logo şeklinde yerleştirilmiştir (Görsel 5 ve 6).

GÖRSEL 5. MUHARREM İNCE’NİN 24 HAZİRAN 2018 SEÇİMLERİ İÇİN KULLANDIĞI LOGO

GÖRSEL 6. CHP’NİN 24 HAZİRAN 2018 SEÇİMLERİ İÇİN KULLANDIĞI LOGO

Reklam Ajansı Muharrem İnce’nin hangi reklam ajansı ile çalıştığı CHP Genel Merkez, CHP Gençlik Kolları, CHP İstanbul İl Başkanlığı dahil olmak üzere birçok resmi kuru-ma sorulmuş fakat bu konuyla ilgili bir bilgi verilmemiş, saklı tutulmuştur. Ancak elde edilen bilgilere göre İnce kendi ekibi ile seçim kampanyasını oluşturmaktadır.

SloganMuharrem İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Şayet bir gün mille-timiz ‘tamam’ derse ancak o zaman biz kenara çekiliriz” sözlerinden sonra sosyal


71

medyada #TAMAM etiketi ile başlatılan hashtag çalışmasının ardından “tamam”ı slogan olarak kullanmıştır. Twitter hesabından “Artık Tamam” yazılı afişi payla-şan İnce “Bizim mücadelemiz baskının yerine hürriyeti, korkunun yerine huzuru, kinin ve nefretin yerine sevgi ve hoşgörüyü koymak isteyenlerin mücadelesidir” sözleri ile seçim sürecinde hangi konuları ön plana çıkaracağını ortaya koymuştur. Bundan önce belirlenen seçim sloganı ise “Türkiye’ye Güvence Muharrem İnce” şeklindedir. Son olarak CHP’nin resmi sitesinden yayımlanan Cumhurbaşkanlığı seçim kılavuzunda6 Muharrem İnce’nin “Hepimizin Cumhurbaşkanı Muharrem İnce” sloganını kullandığı görülmüştür. Daha çoğulcu ve kapsayıcı bir dili ter-cih etmek istemesi bu slogan değişikliğini açıklar niteliktedir. “Artık Tamam” ise CHP’nin resmi sitesinden yayımlanan seçim kılavuzunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun sloganı olarak kullanılmıştır (Görsel 7 ve 8).

GÖRSEL 7. MUHARREM İNCE’NİN 24 HAZİRAN CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ İÇİN KULLANDIĞI SLOGANLAR

GÖRSEL 8. KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN 24 HAZİRAN SEÇİM SLOGANI

6. “Seçim 2018 CHP”, CHP, http://secim2018.chp.org.tr/cumhur.html, (Erişim tarihi: 6 Haziran 2018).


72

Seçim ŞarkısıCHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce için hazırlanan seçim şarkısı “Mem-leket Deyince” manifestoda olduğu gibi öncelikle Erdoğan’ı hedef almaktadır. Tek adamlık iddialarına hitaben hazırlanan şarkı sözleri bağımsız yargı, ekonomi, yeni sistem, adalet, toplumsal eşitlik, OHAL gibi konular üzerinden de çeşitli suçlama ve yargılarla hükümeti hedef alarak devam etmektedir. Bütün bunlara karşı laiklik, özgürlük ve eşitlik gibi değerlere atıfla Muharrem İnce ideal cumhurbaşkanı adayı olarak sunulmuştur. Şarkı savunmacı ve suçlayıcı bir dille seçmeni kutuplaştırmaya yönelik bir içeriğe sahiptir. Şarkının sözleri aşağıdaki gibidir:

Yürütmenin başında tek bir adam olur mu? Yargının önünde ön yargı olur mu? Memleket elden giderken tutturdular başkanlık, Ne kaldı ki satacak bitti arpalık Memleket deyince, özgürlük deyince adalet deyince Muharrem İnce Laiklik deyince, eşitlik deyince yiğitlik deyince Muharrem İnce

Derme çatma hukukun üstünlüğünde kaldık, Altının gramının altında kaldık. Gözlerimiz dolarken terör şehitlerine, Dolar biriktirenler elinde kaldık! Memleket deyince, özgürlük deyince adalet deyince Muharrem İnce Laiklik deyince, eşitlik deyince yiğitlik deyince Muharrem İnce

Korku imparatorluğuna dur de, Tacizlere, tecavüzlere dur de, İşsizliğe yoksulluğa dur de, Susturulan medyaya dur de, Doğayı talan edenlere, torpillere kayırmalara dur de, Kutuplaştıranlara, bölenlere dur de, Cumhuriyetimize göz dikenlere dur, dur de.

Halka kurşun sıkanlar ıslandınız yağmurda, Beraber yürüdünüz aynı yollarda. OHAL yetkileriyle bardağı taşırdınız, Cumhuriyet bizimdir yıktırmayacağız, sahip çıkacağız. Memleket deyince, özgürlük deyince adalet deyince Muharrem İnce… Laiklik deyince, eşitlik deyince yiğitlik deyince Muharrem İnce…


73

Hedef Kitle

Muharrem İnce yayımladığı seçim manifestosunda seçmen ayırt etmeksizin tüm Türkiye’nin cumhurbaşkanı olmak istediğini söylemektedir. İnce toplumsal barışı sağlama ve herkesi kucaklama isteğini “Birbirimizle Barışacağız”, “Birlikte Büyüyeceğiz” ve “Hakça Bölüşeceğiz” ilkeleri ile ortaya koymuştur. Bu durum her ne kadar İnce’nin toplumun tüm kesimlerini içine alan bir seçmen kitlesi hedeflediğine işaret etse de manifestonun içeriği İnce’nin AK Parti hükümetine muhalif, belli bir kesime hitap ettiğini göstermektedir. İnce her ne kadar birleş-tirici ve barıştırıcı bir siyaset geliştireceğini öne sürse de manifestosunda mu-halefetin hükümeti suçladığı konulara ağırlık vererek suçlayıcı ve ayrıştırıcı bir tonu tercih etmiştir.

MERAL AKŞENERAdayın Profili2001’de MHP’ye katılan Akşener 2007 Türkiye genel seçimlerinde MHP İstan-bul Milletvekili olarak Meclise girdi. Bu süre içerisinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye siyasi işler alanında başdanışmanlık yaptı. 2004 yerel seçimle-rinde MHP’den İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı oldu. 2011 ve Ha-ziran 2015 genel seçimlerinde tekrar MHP İstanbul Milletvekili olarak Meclise girdi. Bu süreçte Devlet Bahçeli ile yaşanan gerginlik ve parti içi muhalif tavır-ları nedeniyle Kasım 2015 Türkiye genel seçimlerinde partisinden milletvekili adayı gösterilmedi.

Kasım 2015 seçimlerinde MHP’nin oy kaybetmesini kendisi için bir fırsat görerek Devlet Bahçeli’ye karşı genel başkan adayı olarak kendi ismini ön plana çıkarmaya çalıştı. 2015 seçimleri sonrasında Meral Akşener mahkeme kararıyla yapılacak MHP olağanüstü kongresi için genel başkan adayı oldu. Olağanüs-tü kongre tarihi olarak 15 Mayıs’ın belirlendiği açıklandı. Olağanüstü kongre kararı taraflı bir kurul tarafından verildiği için MHP Genel Merkezi bu kararı tanımadığını bildirdi. Tüm bu politik hamleler sonucu Eylül 2016’da partiden ihraç edildi. Akşener’in kurduğu yeni partinin ismi “İYİ Parti”, sloganı ise “Tür-kiye İyi Olacak” şeklinde ortaya çıktı. İYİ Parti Ankara’da Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde “Türkiye İyi Olacak” sloganıyla 25 Ekim 2017’de kamuoyuna su-nuldu. CHP’den 15 milletvekilinin partiden istifa ederek İYİ Parti’ye katılmaları ile Mecliste grup kuracak sayıya ulaşan İYİ Parti Akşener’i 2018 seçimlerinde cumhurbaşkanı adayı gösterdi.


74

Siyasal İletişim StratejisiManifestonun Analizi

24 Haziran 2018 seçimlerinde cumhurbaşkanı adayı olan Meral Akşener 14 Ma-yıs 2018’de seçim manifestosunu açıklamıştır. Akşener’in manifestosu 4 bin 14 kelime ve 31 bin 404 vuruştan oluşmaktadır. Manifesto ayrı ayrı ana başlıklara ayrılmamış ve tek metin halindedir. Manifestosunda Akşener “aziz milletimiz” ve “değerli misafirlerimiz” hitaplarına yer vermiştir. Bununla birlikte ünlem içeren on cümle ile aşağıdaki ifadeleri vurgulamıştır:

• Önce insanı seveceksin ki, engel aşma azmi nedir göreceksin!

• Toplum iki kutupmuş; modernler-gelenekçiler diye. Yanlış!

• Milletimizin başı göğe değinceye kadar yürüyeceğiz!

• Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar!

• İşte! Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tapusu budur.

• 81 milyonun hiçbir fark gözetmeksizin, devletimiz karşısındaki tek torpil belgesi de budur!

• Türkiye’ye yeni bir güneş doğması için çalışmaktan asla yorulmayın!

• Başaracağız... Çünkü milletimize borcumuz var!

• Yepyeni bir güneş doğacak ülkemizin üzerine!

• Yeter ki, yüzünü güneşe dön Türkiye!Akşener’in manifestosunun söylem analizini içeren kelime listesi Tablo 71’de

verilmiştir. “Kelimeler” sütununda toplam sıklık oranı 10 ve üzerinde olanlar ke-lime listesine dahil edilmiştir.

TABLO 71. MERAL AKŞENER’İN SEÇİM MANİFESTOSUNUN KELİME LİSTESİ


1 70 DEVLET

2 66 Vaat Bildiren Kelimeler

3 55 TÜRKİYE

4 51 MİLLET

5 48 BİZ

6 47 ÜLKE

7 40 YÖNETME

8 36 İNSAN

9 30 VAR

10 30 DÜNYA

11 26 YENİ


75

12 23 ANLAYIŞ

13 21 DEĞİL

14 20 OLAN

15 17 BÜYÜK

16 17 KENDİ

17 17 GÜVEN

18 17 GENÇ

19 17 HİÇ

20 17 FARK

21 16 MİLYON

22 15 BOŞLUĞU

23 15 BEN

24 14 SON

25 14 ZAMAN

26 14 ÇOK

27 14 EKONOMİ

28 14 POLİTİKA

29 13 ADALET

30 13 TERÖR

31 12 BUGÜN

32 12 GÜÇLÜ

33 12 SİSTEM

34 11 DEĞERLİ

35 10 DAHA

36 10 İYİ

37 10 DIŞ

38 10 İKTİDAR

Tablo 71’de görüldüğü üzere manifestoda en çok “devlet”, “vaat bildiren söz-cükler”, “Türkiye”, “millet”, “biz”, “ülke”, “yöneten”, “insan”, “dünya” ve “yönetim” kelimeleri kullanılmıştır.

Akşener’in manifestosunda “devlet” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 70’tir. “Devlet” kavramından hareketle Akşener devlet-insan ve devlet-adalet ilişkisine, Türkiye’nin diğer devletlerle olan ilişkilerine ve devlet kaynakları-nın iktidar tarafından kullanımına vurgu yapmıştır. Akşener “devlet” sözcüğü üzerinden “ideal devlet”in portresini çizmiştir. “Devletin dini adalettir” sözü-nün kendileri için muteber olduğunu belirten Akşener ideal devlet tahayyülü-nü Erdoğan ve AK Parti hükümetini hedef alarak ortaya koymuştur. Devletin geleceğinin gündelik iktidarın hırslarına feda edildiğini öne süren Akşener,


76

“had bildirmek, bağırıp, çağırarak ülke yöneteceğini sanmak, devlet kültürüy-le ilişkisiz, şuuru sorunlu bir anlayıştır” ifadeleriyle de Cumhurbaşkanı Erdo-ğan’ı hedef almıştır.

AK Parti’nin mülteciler politikası da Akşener’in devlet üzerinden geliştirdiği eleştirilerden biri olmuştur. “Devlet gibi davranırsanız, Afrin olmaz ve mülteci dalgası altında kalmazsınız. Devlet gibi davranmazsanız, 5 milyon mülteciniz olur” sözlerine yer veren Akşener, “Devlet olmak, insanların ölmesi üzerine değil yaşaması üzerine politika üretmek demektir” ifadesiyle de Türkiye Cumhuriyeti devletine yönelik bir iddiada bulunmuştur. Akşener’in devletle ilgili diğer eleş-tirileri devlet adamlığı ve Türkiye’nin diğer devletlerle olan ilişkileri üzerinedir. Akşener Türkiye’de devlet adamlığının “mızıkçı ve erken tavırlara sahip kişilerce yapıldığı” ve bununla birlikte Türkiye’nin diğer devletlerle olan ilişkilerini “başka devletlerin politikalarına terk ettiği”ni öne sürmüştür (Tablo 72).


DEVLET KÜLTÜRÜYLE İLİŞKİSİZ, ŞUURU SORUNLU BİR ANLAYIŞTIR. . HAD BİLDİRMEK, BAĞIRIP, ÇAĞIRARAK ÜLKE YÖNETECEĞİNİ SANMAK, DEVLET OLMAK, İNSANLARIN ÖLMESİ ÜZERİNE DEĞİL YAŞAMASI , KOLAY ULAŞILABİLİR BİR HALE GELECEK. GÜÇ SAYGINLIKTADIR. DEVLET YÖNETİCİLERİ; HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜ TARAFINDAN 1 NİSAN’DA DEDİĞİM GİBİ ADINIZ HACCAC GİBİ YAZILIR TARİHE. DEVLET ÜŞÜR, MİLLET ÜŞÜR. BUNDAN DAHA ÖNEMLİ BİR DEVLET GÖRE, ÜŞÜYEN ÇOCUKLARIMIZ VAR. BİLİYORUZ Kİ ÇOCUK ÜŞÜRSE; DEVLET TOPLUMUN GERİSİNE DÜŞTÜ. ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. İÇİN; SON YILLARDA, GİDEREK BÜYÜYEN BİR YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. DEVLET KENDİ ÜRETTİĞİ BİLGİYİ, VATANDAŞINDAN TALEP . NE Mİ DEMEK İSTİYORUM? MADEMKİ E-DEVLET UYGULAMASI VAR, DEVLETTİR. DEVLET, MİLLETİNE BU ÇERÇEVEDEN BAKMAYI . BİZİM DEVLET ANLAYIŞIMIZ, İNSANLA YAŞAYAN, İNSANI YAŞATAN DEVLETİ HANTAL YAPISINDAN KURTARARAK, O HANTALLIKTAN BAKMAKSIZIN, HİZMET EŞİTLİĞİNİ SAĞLAMAKLA YÜKÜMLÜDÜR. DEVLET, DEVLET GİBİ ÇALIŞACAK, “ÇİFTLİK” İSE, DEVLETİN İÇİNDEN . MİLLETİMİZİ DE, BU YÜKÜ TAŞIMAKTAN KURTARMAK ZORUNDAYIZ. DEVLETİ YÖNETENLERİN BİRİNCİ GÖREVİ, İNSANLA DEVLETİ, DEVLETLE , YENİ DÜNYADAKİ POZİSYONUMUZU GÜÇLENDİRMEK ZORUNDAYIZ.

DEVLET TAHAYYÜLÜMÜZ, YENİDEN DÜNYAYA ÖRNEK GÖSTERİLECEK , İKTİDARI SÜRDÜRME ARACI OLAMAZ, OLMAMALIDIR. BİZİM DEVLET ANLAYIŞIMIZ, İNSANLA YAŞAYAN, İNSANI YAŞATAN GELECEĞE DÖNDÜRMEYİ HEDEFLEYEN BİR DEVLET ANLAYIŞIDIR. BİZİM DEVLETE BORCUMUZDUR. ELBETTE BİZ DE, KÖPRÜLER, YOLLAR, TEMİNATI TÜRK ORDUSUNUN, YUVASI OLMASINI SAĞLAMAK, BİZİM BU DEVLETİ’NİN TAPUSU BUDUR. AĞA DA BUDUR, REİS DE BUDUR, PAŞA DA ELLERİNİZDE NÜFUS KAĞITLARINIZI. İŞTE! TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİMİZİN GELENEĞİNDE, KÜLTÜRÜMÜZDE VE AHLAK DA “İTİBARDAN TASARRUF OLMAZ” DİYEREK, İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMAZ. DEVLET. ÜLKE ÖYLE YÖNETİLMELİ Kİ, HİÇ KİMSE KENDİNİ GARİP VE AÇIK OLANDIR. BİR KİŞİNİN AYAĞINA TAŞ DEĞSE, SAHİP ÇIKANDIR DEVLET ANLAYIŞIYLA BİRLEŞTİRMEK İSTİYORUZ. ÇÜNKÜ ÜLKEMİZİN İNSANLARIMIZA, “YALNIZ DEĞİLSİN” DİYORUZ VE BU ANLAYIŞI DA DEVLET ADAMLIĞI, MIZIKÇI ERGEN TAVRIYLA OLMAZ. OLURSA, YAPILAN HAKARETLERE CEVAP YETİŞTİREMEZ OLDU. TÜRKİYE’DE DEVLET İNSANLARI TARAFINDAN YÖNETİLSİN. YETER Kİ ÜLKEMİZ, KISA ÜLKEDİR. YETER Kİ ÜLKEMİZ, SİYASET İNSANLARI TARAFINDAN DEĞİL, DEVLET GİBİ DAVRANIRSANIZ, AFRİN OLMAZ VE MÜLTECİ DALGASI ÜZERİNE DEĞİL YAŞAMASI ÜZERİNE POLİTİKA ÜRETMEK DEMEKTİR. DEVLET GİBİ ÇALIŞACAK, “ÇİFTLİK” İSE, DEVLETİN İÇİNDEN ÇIKARILIP, DE, BU YÜKÜ TAŞIMAKTAN KURTARMAK ZORUNDAYIZ. DEVLET,

Akşener’in manifestosundaki vaatlerin tespiti için söylem analizi “-aca-ğız”, “-acak”, “-acağım” ve “-iyoruz” anahtar kelimeler üzerinden yapılmıştır. Manifestosunda Akşener’in ilk vaadi “Ben bugün burada sizlere, 16. yılını ya-şamakta olan iktidarın eleştirisi ağırlıklı bir konuşma yapmayacağım” olmuş-tur. Ancak “devlet” kelimesinin bağlamında da görüldüğü üzere Akşener ilk vaadini gerçekleştirememiştir. Akşener cumhurbaşkanı olduğu takdirde “Tür-kiye’nin nasıl bir devlet ve nasıl bir vizyona sahip olacağı” soruları üzerinden vaatlerini sıralamıştır.

Akşener mühendislik anlayışıyla uzun ömürlü yollar yapılacağını, siyaset ve sermayenin hakimiyetinde olmayan bir medya düzenini hayata geçireceğini, Tür-kiye’yi yeni bir medeniyet, 21. yüzyıl değerleriyle yükselen yeni bir çizgiye taşıya-


77

cağını, yapacağı köprülerden geçenin de geçmeyenin de para ödemek durumun-da kalmayacağını, savaşması gerektiğinde girdiği her savaşı kazanacak bir Türkiye inşa edeceğini, yeniden dünyaya örnek bir dış politika ve devlet anlayışını hakim kılacağını, eğitim sistemini teknoloji üretecek bir seviyeye çıkaracağını, köprüle-rin sahibinin müteahhitler değil millet olacağını, devletin devlet gibi çalışacağını, millete rahat bir nefes aldıracağını, devletin iktidar eliyle milletin tepesinde bir yumruk gibi duruşuna son vererek yeni bir devlet anlayışı oluşturacağını, daha ulaşılabilir hastaneler yapacağını, devleti hantal yapısından kurtaracağını, ayakla-rı yere basan ve güven veren sağlam bir ekonomiyi hayata geçireceğini, ülkedeki yönetim boşluğuna son vereceğini, hiçbir şeyi değiştirmeden yanlış olan, işleme-yen, eskiyen her şeyi düzelteceğini, mülteciler için kararlı politikalar üreteceğini, vergi sistemini basit, sade ve verimli hale getireceğini, Türkiye’yi iyi, güçlü ve yük-selen bir ülke yapacağını vadetmiştir (Tablo 73).


HİSSEDECEK. BİZLER PARMAK SALLAYARAK YENİLMEK DEĞİL, GELDİĞİMİZ GÜN MİLLETİMİZ DE DÜNYA DA BU FARKLI ANLAYIŞI GİREBİLECEK, BU VİZYON İÇİN, PARA VE MALİYE POLİTİKASININ . İLK 5 YILLIK DÖNEMDE HEDEFİMİZ; DÜNYADAKİ 10 ÜLKE ARASINA GELECEK İSTİYORUM” DİYE İSYAN EDİYOR. FARKINDA MISINIZ, DURURKEN, “VERİLDİĞİ KADAR DEĞİL, HAK ETTİĞİM KADAR BİR YÖNETEBİLECEK KALİTEDE İNSAN KAYNAĞI VAR. O İNSANLARIN, EN . ÜLKEMİZİN, DÜNYANIN PEK ÇOK GELİŞMİŞ ÜLKESİNDE, EKONOMİYİ GELECEK. GÜÇ SAYGINLIKTADIR. DEVLET OLMAK, İNSANLARIN ÖLMESİ VE HUKUKA GÜVEN İLKESİYLE, KOLAY ULAŞILABİLİR BİR HALE GERÇEKLEŞTİRECEK BİR GELİRLE YAŞANSIN DİYE, ENGELLERİ AŞA AŞA VE GÜVENLE AÇIP KAPATSIN DİYE. MUTLU BİR YUVADA HAYALLERİ VERECEK. BİZ, 25 HAZİRAN SABAHINDAN İTİBAREN YEPYENİ İLKBAHAR BİR GÜN OLABİLİR. HANGİSİ OLACAĞINA AZİZ MİLLETİMİZ KARAR DÜŞÜRECEK ÇÖZÜMLERİMİZ VAR. BUGÜNE KADAR, HEP EDECEĞİMİZ ÇÖZÜMLERLE GELİYORUZ. DEVLETİN İŞLEYİŞ MALİYETİNİ YÜRÜNEMEYECEK YOL, GEÇİLEMEYECEK ENGEL YOKTUR. BENİM, BİZİM DEMOKRASİMİZE SAHİP ÇIKTIĞINI GÖSTERMİŞTİR. İŞTE O MİLLETLE GELECEK ÇOCUĞUNU HUZUR VE GÜVENLE BEKLEYİP, KAPISINI HUZUR VE GÜVENLE GİDİP EVE HUZUR VE GÜVENLE DÖNSÜN DİYE. OKULDAN GÖSTERİLECEK BİR DEVLET ANLAYIŞIDIR. TARİHİN HER DÖNEMİNDE . BİZİM DEVLET TAHAYYÜLÜMÜZ, YENİDEN DÜNYAYA ÖRNEK ÜRETEBİLECEK HALE GETİRMELİYİZ. DÜNYADAKİ HIZLI GELİŞİMLE ORTAMINI, ONLARLA İŞ BİRLİĞİ HALİNDE, YÜKSEK TEKNOLOJİ GEÇİLEMEYECEK ENGEL YOKTUR. BENİM, BİZİM TEMEL AMACIMIZ, ÇIKTIĞINI GÖSTERMİŞTİR. İŞTE O MİLLETLE YÜRÜNEMEYECEK YOL,

YÜKSELTECEĞİZ. İLK 5 YILLIK DÖNEMDE HEDEFİMİZ; DÜNYADAKİ 10 BAŞI MİLLİ GELİR SEVİYESİNDE DÜNYADAKİ İLK 10 ÜLKENİN ARASINA BENİMSEMEYECEĞİZ. AZİZ MİLLETİMİZ, DEĞERLİ ARKADAŞLARIM; VERMEYECEĞİZ, KAOS VE KRİZLERDEN BESLENEN BİR ANLAYIŞI, ASLA YÜRÜYECEĞİZ VE TÜRKİYE’Yİ HAK ETTİĞİ, YÜKSELEN BİR ÇİZGİYE NEFES ALDIRMAYA GELİYORUZ. 81 MİLYON, HEP BİRLİKTE CESARETLE EDECEĞİZ. BÜTÜN ENERJİMİZİ ÜRETİME VERECEĞİZ. SANAYİDEN TARIMA. EKONOMİYE DAİR ATACAĞIMIZ HER ADIMDA BU İLKELERLE HAREKET VERMEYECEĞİZ, KAOS VE KRİZLERDEN BESLENEN BİR ANLAYIŞI, ASLA , BİR GEÇİŞ DÖNEMİ PLANLAMAKTAYIZ. HİÇ BİR ZAMAN BİR KAOSA İZİN YÜRÜYECEĞİZ!”. BÜYÜK ÖNDER MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN DEDİĞİ YÜRÜYECEĞİZ?” DİYE. “MİLLETİMİZİN BAŞI GÖĞE DEĞİNCEYE KADAR YÜRÜYECEĞİZ?” DİYE. “MİLLETİMİZİN BAŞI GÖĞE DEĞİNCEYE KADAR KADAR” . BANA DA SORUYORLAR: “MERAL HANIM NEREYE KADAR YÜRÜYECEĞİZ?”. HAYME ANA’NIN CEVABI ŞÖYLE OLUR; “OBAMIZIN , HAYME ANA’YA SORARLAR: “HAYME ANA, DAHA NE KADAR ÇÖZECEĞİZ. MESELA, FETÖ'NÜN SIZMASINA GÖZ YUMULARAK PERİŞAN ÖDETMEK GİBİ, YAMUK BİR ANLAYIŞIN ORTAYA ÇIKARDIĞI SORUNLARI DEĞİŞTİRMEYECEĞİZ YANLIŞ OLAN, İŞLEMEYEN, ESKİYEN HER ŞEYİ, RIZASINI ALMAK. O KADAR. BİZ ADIMIZ GİBİ, İYİ OLAN HİÇBİR ŞEYİ VERECEĞİZ. SANAYİDEN TARIMA, ÜRETİME VE ÜRETENE, POZİTİF ADIMDA BU İLKELERLE HAREKET EDECEĞİZ. BÜTÜN ENERJİMİZİ ÜRETİME

Manifestosunda “millet” ve türevi olan kelimelerden 51’ine yer veren Akşe-ner sözcüğü hitap, övgü, vaat ve AK Parti hükümetini suçlama eksenleri etrafında kullanmıştır. Hitap ekseninde Akşener “aziz milletimiz”, “aziz milletim” gibi ifa-delere yer vermiştir. Türk milletinden “Biz büyük bir milletiz” ifadesinde olduğu gibi övgüyle bahsetmiştir. Bunun yanı sıra Akşener “millet” kelimesinin bağlam alanından faydalanarak birtakım vaatlere de yer vermiştir. “Millete rahat nefes aldırmaya geldiklerini”, “milletin tamamının yüzünü güldüreceklerini”, Türkiye’ye “dünya milletlerini kıskandıracak zaferler yaşatacaklarını” ifade etmiştir. Bunların yanı sıra Akşener, Erdoğan ve AK Parti hükümetine karşı “milleti kandırdıkları, aldattıkları, saf yerine koydukları, milletin parasını har vurup harman savurduk-


78

ları, yönetim boşluğunun faturasını ve ekonomik yükün maliyetini millete ödet-tikleri” gibi suçlayıcı iddialara yer vermiştir (Tablo 74).


MİLLETİMİZ, AÇIKÇA İFADE EDİYORUM, TÜM BİR DEVLET YAPISI, TEK HİSSETTİRMELİ Kİ, DÜNYA, O TÜRKİYE’NİN GÜCÜNÜ HİSSETSİN. AZİZ MİLLETİNİN HUZURUNU DÜŞÜNEN BİR DEVLETİN, HER GÜN, YENİ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. CİDDİ BİR DEVLETİN, ÜLKESİNİN BEKASINI, MİLLETİZ. DEVLETLERLE İLİŞKİLERİMİZİ BAŞKA DEVLETLERİN . ONLAR SEVİNSE DE, BİZ SEVİNEMEYİZ. ÇÜNKÜ BİZ, BÜYÜK BİR MİLLETİN ÜLKESİDİR. TÜRKİYE, ULUSLARARASI CAMİADA DURUM NE BİR ARAYA GELEREK O TEHDİDİ YERLE BİR EDEN, UĞRUNA ÖLÜNESİ BİR MİLLETİMİZE RAHAT BİR NEFES ALDIRMAYA GELİYORUZ. 81 MİLYON, . VE BİZ, BU YÖNETİM BOŞLUĞUNU DOLDURMAYA GELİYORUZ. VE BİZ, MİLLETİMİZİN O SOFRANIN ETRAFINA TOPLANAN KOSKOCAMAN BİR “BAYRAM SOFRASI”NDA BULUŞMAKTAN SÖZ EDİYORUZ. ÇÜNKÜ BİZ, MİLLET YENİDEN BİR BÜYÜK DEĞİŞİME İHTİYAÇ DUYMAKTADIR. BİZ BU DEMOKRASİ TARİHİNDE BİR BÜYÜK DEĞİŞİM YAŞANMIŞTIR. BUGÜN MİLLET, ÜLKEYİ YÖNETENLERİ TAŞIYACAK ARAÇ DEĞİLDİR. ÜLKEYİ DE, MİLLETİN GÜVENİNİ ÇOK İTİNAYLA KORUMASI GEREKİR. ÇÜNKÜ MİLLETİMİZE BORCUMUZ VAR! ÇÜNKÜ BİZ BİLİYORUZ Kİ, YEPYENİ BİR ASLA YORULMAYIN! BAŞARACAĞIZ. . . BAŞARACAĞIZ. . . ÇÜNKÜ MİLLETİMİZE GÜVENDİK. MİLLETİM BENİ MAHCUP ETMEYEREK, BÜTÜN. BİZ BU İHTİYACIN FARKINDAYIZ. FARKINDA OLDUĞUMUZ İÇİN DE, MİLLETİN GÜVENİNİ ÇOK İTİNAYLA KORUMASI GEREKİR. ÇÜNKÜ TAZELEMEYE, NEFES ALMAYA İHTİYACI VAR. O YENİ YÖNETİMİN DE, MİLLET OLACAK. BİZİM YAPTIĞIMIZ KÖPRÜLERDEN, GEÇEN DE, FARKLARIMIZ OLACAK. KÖPRÜLERİN SAHİBİ MÜTEAHİTLER DEĞİL, MİLLETİMİZİN, YENİ VE FERAHLATICI BİR İKLİM TALEP ETMEKTE SON BİR HAVAYI HAK ETMİYOR. BİZ DE, BU HAVANIN DEĞİŞMESİNDE MİLLETİMİZ İÇİN DEVLETİN TEMEL VASFI ADİL OLMASIDIR. NEREDEN , DEVLETİN CAN DAMARLARINDAN BİRİ KOPUYOR DEMEKTİR. MİLLETİNE BU ÇERÇEVEDEN BAKMAYI SAMİMİYETLE BAŞARIRSA, , İNSANLA YAŞAYAN, İNSANI YAŞATAN DEVLETTİR. DEVLET, “MİLLETİMİZİN BAŞI GÖĞE DEĞİNCEYE KADAR YÜRÜYECEĞİZ!”. BÜYÜK SORUYORLAR: “MERAL HANIM NEREYE KADAR YÜRÜYECEĞİZ?” DİYE.

Türevleriyle birlikte toplamda 48 kere kullanılan “biz” kelimesiyle oluşturdu-ğu anlam alanında Akşener kendisinin ve İYİ Parti’nin hangi amaçlar etrafında hareket ettiğini, hangi anlayış etrafında politikalarının şekillendiğini belirtmiş ve kendilerinin diğer cumhurbaşkanı adayları ve siyasi partilerden farklarını ortaya koymuştur (Tablo 75).

TABLO 75. BİZ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

BİZ BİLİYORUZ Kİ, YEPYENİ BİR GÜNEŞ DOĞACAK ÜLKEMİZİN ÜZERİNE! . . . BAŞARACAĞIZ. . . ÇÜNKÜ MİLLETİMİZE BORCUMUZ VAR! ÇÜNKÜ BİZE DESTEK OLUN. 25 HAZİRAN SABAHINA KADAR, TÜRKİYE’YE YENİ TÜRKİYE’DE YAŞAMAK İÇİN, GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYORUZ. SİZLER DE BİZ, 25 HAZİRAN SABAHINDAN İTİBAREN YEPYENİ İLKBAHAR GÜNEŞİ OLABİLİR. HANGİSİ OLACAĞINA AZİZ MİLLETİMİZ KARAR VERECEK. BİZ; BÜYÜKLERİYLE KÜÇÜKLERİYLE MUTLU OLAN, 81 MİLYONLUK BİR GELİRLE YAŞANSIN DİYE, ENGELLERİ AŞA AŞA YÜRÜYORUZ. ÇÜNKÜ BİZ. BİRÇOK FARKI, İLK BİRKAÇ AY İÇİNDE, BÜYÜK GELİŞMELERİ DE EN ÇALIŞMAKTIR. HER HEDEFİMİZ İÇİN, ÖYLE UZUN YILLAR KOYMUYORUZ BİZİM DEĞİL, SAYEMİZDE İNSANLIĞIN DA BAŞI GÖĞE DEĞDİ… DEĞERLİ , CUMHURİYET DEĞERLERİYLE? DEĞDİ… DEĞDİ TABİİ Kİ. SADECE BİZ, BÜYÜK BİR MİLLETİZ. DEVLETLERLE İLİŞKİLERİMİZİ BAŞKA OVUŞTURAN OLAMAYIZ. ONLAR SEVİNSE DE, BİZ SEVİNEMEYİZ. ÇÜNKÜ BİZ SEVİNEMEYİZ. ÇÜNKÜ BİZ, BÜYÜK BİR MİLLETİZ. DEVLETLERLE BOMBALANMASINA EL OVUŞTURAN OLAMAYIZ. ONLAR SEVİNSE DE, BİZE KAVGA TAVSİYELERİNE KULAK KABARTAMAYIZ. SAVAŞLARA GELİŞMİŞ ÜLKELERİN TAMAMI KOMŞULARIYLA İYİ İLİŞKİLER ARARKEN, BİZ ONLARIN MİSAFİRİ OLARAK, SURİYE’DE MÜLTECİLERLE BİRLİKTE Kİ: “HERKES, KENDİ VATANINDA MUTLUDUR. ” 2019 RAMAZAN’INDA, BİZLER PARMAK SALLAYARAK YENİLMEK DEĞİL, ŞEFFAFLIKLA GÜN MİLLETİMİZ DE DÜNYA DA BU FARKLI ANLAYIŞI HİSSEDECEK. BİZ; KRİZLERDEN BESLENEN DEĞİL, YENİDEN DÜNYAYA ÖRNEK , İKTİDARIN HATA DÜZELTİCİSİ KONUMUNA GETİRMEKTEDİR. BİZİM İÇİN MUTEBER OLAN “DEVLETİN DİNİ ADALETTİR. ” SÖZÜDÜR. . . . İÇİNDE ADALET OLMAYAN, ADALET SARAYLARINA İHTİYACIMIZ YOK. BİZE YER VERMEDİĞİ İÇİN, SOSYAL MEDYA ARACILIĞIYLA DEFALARCA OLACAKTIR. SON DÖNEMDE ISRARLA SÖYLEDİK NE VAR Kİ MEDYA BİZİ YARINLARA TAŞIYAMAZ. ÖNEMLİ BİR ÜNİVERSİTEMİZİN RAPORUNA ÇOCUKLARI YETİŞTİRİRKEN, ŞEHRİN SOKAKLARINDA EZİLEN AİLELER,

Akşener “ülke” kelimesine türevleriyle birlikte 47 defa yer vermiştir. Akşener bu sözcüğü Türkiye’yi methederken kullanmıştır. Türkiye’nin “dikkatleri üzerinde tutmayı hak eden, üstün niteliklere, bereketli topraklara, kültürel değerlere, insan kaynağına, 1 milyarlık Müslüman aleminin yüzünü döndüğü, uğruna ölünesi bir millete sahip umutlar ülkesi” olduğunu belirtmiştir. Bununla birlikte Akşener, Er-doğan ve AK Parti hükümetinin Türkiye’yi yıprattığını ifade ettiği sözlerinde de “ülke” kelimesine yer vermiştir.

Akşener manifestosunda “190 ülke arasında iş yapabilme sıralamasın-da 60. sırada kalmış, dış ticaretinin yarısı AB ülkelerine bağımlı, son yıllarda


79

birlikte başarmak fikrinden uzaklaşmış, terörü besleyen ülkelerle akılcı değil çıkarcı ilişkiler geliştiren, kazandıklarını kaybeden, bürokrasisi ülkeye yapılan hakaretlere cevap veremeyen, umutsuz gençlerin ülkesi haline gelmiş, olumsuz ve karamsar bir iklime hapsolmuş” bir ülke portresi çizmektedir. Bu olumsuz portrenin müsebbibi olarak da Erdoğan ve AK Parti hükümeti görülmektedir. Nitekim Akşener, Erdoğan ve AK Parti’nin “üniversiteleri bölerek ülkenin ge-leceğine ihanet ettiklerini, bağırıp çağırarak ülkeyi yönettiklerini, ülke yöne-timinde başarısızlıklar sergilediklerini, ülkenin bekasını düşünmeden hareket ettiklerini, ülkedeki gençlerin üzerine bir umutsuzluk örtüsü örttüklerini, Tür-kiye’yi kısa dönemli, öngörüsüz politikalar, kısır çekişmeler, bencil yaklaşımlar arasına sıkıştırdıklarını” iddia etmiştir.

Bu suçlayıcı iddialarının yanı sıra Akşener “ülke” kavramı üzerinden birta-kım vaatlerde de bulunmuştur. Akşener cumhurbaşkanı olduğu takdirde “ülkenin siyaset insanları tarafından değil devlet insanları tarafından yönetileceğini, ülke-nin yeni, hareket edebilir, güçlü ve enerjisi olan yapısıyla geleceğin örnek ülkesi olacağını, hukukun üstünlüğünün sağlanacağını, ülke ekonomisini hem milli ge-lir düzeyinde hem de kişi başı milli gelir seviyesinde dünyadaki on ülke arasına yükselteceklerini, ülkedeki gençleri ve kadınları gelecekte dünyanın rekabet ede-ceği alanlara hazırlayacaklarını” vadetmiştir (Tablo 76).


ÜLKEMİZİN ÜZERİNE! YETER Kİ, HER TÜRLÜ OLUMSUZLUĞU GERİDE VAR! ÇÜNKÜ BİZ BİLİYORUZ Kİ, YEPYENİ BİR GÜNEŞ DOĞACAK ÜLKELERİN TAMAMI KOMŞULARIYLA İYİ İLİŞKİLER ARARKEN, BİZE DE DIŞARIDA SİZİNLE KAVGA EDENDİR. BAKIN DÜNYAYA, GELİŞMİŞ ÜLKEMİZİN MENFAATİNEDİR. BÖLGEMİZ GÜÇLÜ OLMALIDIR Kİ, BAŞKA ŞEY OLMAKTADIR. BÖLGEMİZDEKİ ÜLKELERİN KALKINMASI, ÜLKELERİN KALKINMASI, ÜLKEMİZİN MENFAATİNEDİR. BÖLGEMİZ ŞEY SÖYLENMEKTE, İÇERDE BAŞKA ŞEY OLMAKTADIR. BÖLGEMİZDEKİ ÜLKELERİYLEDİR. BU TİCARET, NİTELİKLİ SANAYİLEŞMENİN . HEM DE ASIRLARDIR BÖYLEDİR. DIŞ TİCARETİMİZİN HALA YARISI, AB ÜLKEDİR. VE BU, HEP BÖYLE OLMUŞTUR. TÜRKİYE AYNI ZAMANDA KALBİDİR. 1 MİLYARLIK MÜSLÜMAN ALEMİNİN YÜZÜNÜ DÖNDÜĞÜ BİR ÜLKEMİZE YAPILAN HAKARETLERE CEVAP YETİŞTİREMEZ OLDU. AKLINI VE BİRİKİMİNİ KATMAK GEREKİYOR. DIŞİŞLERİ BÜROKRASİSİ, ÜLKE YÖNETECEĞİNİ SANMAK, DEVLET KÜLTÜRÜYLE İLİŞKİSİZ, ŞUURU TOK VE ONURLU YAŞAM SUNAR. HAD BİLDİRMEK, BAĞIRIP, ÇAĞIRARAK ÜLKELERLE İLİŞKİSİNİ ÇIKARCI DEĞİL, AKILCI BİR TEMELE ÜLKEMİZİN TERÖRLE MÜCADELESİNİN İLK ADIMI TERÖRİZMİ BESLEYEN ÜLKEMİZİN TERÖRLE MÜCADELESİNİN İLK ADIMI TERÖRİZMİ BESLEYEN NE VAR Kİ SAHİBİ ÇOĞU KEZ BİLİNEN, İNSANLIK DIŞI BİR ARAÇTIR. ÜLKENİN ÇIKAR VE İTİBARINI ÖNE KOYAN BİR ALAN OLMALIDIR. DIŞ , SİYASETÇİLERİN İKİ DUDAĞI ARASINA SIKIŞMAMASI GEREKEN, ÜLKEYİ YÖNETENLER, KENDİ ADALETLERİNİ AYRI MİLLETİN , HUKUKU SİYASETÇİLERİN ESARETİNDEN KURTARMAK ZORUNDAYIZ. ÜLKEMİZDE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ SAĞLAMAK, HUKUKU , İLERLEMECİ OLMAYAN YÖNETİMLER, KORKAK YÖNETİMLERDİR. ÜLKENİN GELECEĞİNE YAPILMIŞ EN BÜYÜK İHANETLERDEN BİRİDİR. . ÜNİVERSİTELERİ, HER NE ŞEKİLDE OLURSA OLSUN BÖLMEK BİR ÜLKELERİ GENÇLER ZENGİNLEŞTİRİYOR. YAKLAŞIK 25 MİLYON VE MİLLET BEKASI YOKTUR. DÜNYAYI ARTIK GENÇLER TAŞIYOR.

Akşener’in manifestosunda türevleriyle birlikte 40 defa yer verdiği “yönet-me” kelimesini kullandığı cümlelerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hü-kümetini hedef almıştır. Akşener Türkiye’de bir “yönetim boşluğu” bulunduğunu iddia etmiştir. Mevcut yönetimin (AK Parti’nin) “korkak” olduğunu, bu sebeple özgürlük alanlarını daralttığını belirten Akşener Türkiye’nin yeni bir yönetim an-layışına ihtiyaç duyduğunu ve bu yönetim anlayışını da cumhurbaşkanı seçildiği takdirde kendisinin inşa edeceği vaadinde bulunmuştur (Tablo 77).


80

TABLO 77. YÖNET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

YÖNETME VİZYONU, ÜLKEMİZİ OLUMSUZ VE KARAMSAR İKLİMDEN SIKIŞMASIN, SIKIŞTIRILMASIN. BENİM VE ARKADAŞLARIMIN DEVLET YÖNETMEK AYRI ŞEY, GÜNDELİK POLİTİKALARIN PEŞİNE TAKILMAK, PAYLAŞACAĞIM. ÖNCELİKLE BİLİNMESİ LAZIMDIR Kİ, DEVLET YÖNETME ANLAYIŞININ KARAKTERİNİ OLUŞTURMAKTADIR. GEREĞİNE İNANIYORUZ. BU TUTUM, BENİM VE EKİBİMİN DEVLET YÖNETENLERİN BİRİNCİ GÖREVİ, İNSANLA DEVLETİ, DEVLETLE DÜNYADAKİ POZİSYONUMUZU GÜÇLENDİRMEK ZORUNDAYIZ. DEVLETİ YÖNETEBİLECEK KALİTEDE İNSAN KAYNAĞI VAR. O İNSANLARIN, EN . ÜLKEMİZİN, DÜNYANIN PEK ÇOK GELİŞMİŞ ÜLKESİNDE, EKONOMİYİ YÖNETİR” DİYORUZ. EKONOMİYE DUYULAN GÜVENSİZLİĞİN, MALİYETİ MİLLET ÖDÜYOR. BİZ, “EKONOMİYİ SİYASETÇİ DEĞİL, GÜVEN YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. VE BİZ, BU YÖNETİM BOŞLUĞUNU BU DÜNYAYI BİRLİKTE PAYLAŞTIĞIMIZ HAYVANLAR KATLEDİLİYOR, YÖNETİMLERDİR. ÜLKEMİZDE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ SAĞLAMAK, YÖNETİMLER, İLERLEMECİ OLMAYAN YÖNETİMLER, KORKAK YÖNETİMLERDİR. ÖZGÜRLÜK ALANLARINI DARALTAN YÖNETİMLER, Kİ; HAKTAN VE LİYAKATTEN UZAK YÖNETİMLER, KORKAK YÖNETİCİ, MESELA FETÖ’YÜ, ULUSLARARASI BAĞLANTILAR İÇERİSİNDE ZAMAN KÖTÜ ANLAYIŞIYLA YAKLAŞAMAZ. HİÇBİR NAMUSLU YÖNETİMLER, KORKAK YÖNETİMLERDİR. ÜLKEMİZDE HUKUKUN ALANLARINI DARALTAN YÖNETİMLER, İLERLEMECİ OLMAYAN YÖNETİM BOŞLUĞU VARDIR. EĞİTİMDEN ADALETE, EKONOMİDEN , YENİ KAVGALARI, YENİ KRİZLERİ OLAMAZ. OLURSA ORADA, YÖNETİLMELİ Kİ, HİÇ KİMSE KENDİNİ GARİP VE YALNIZ HİSSETMEMELİ. BİR KİŞİNİN AYAĞINA TAŞ DEĞSE, SAHİP ÇIKANDIR DEVLET. ÜLKE ÖYLE YÖNETİM BOŞLUĞUNUN FATURASINI MİLLET ÖDÜYOR. BİZ, ENGELLERİ KALDIRMAMIZ GEREKİYOR. BUGÜNKÜ MANZARA ŞU, YÖNETİLSİN. YETER Kİ ÜLKEMİZ, KISA DÖNEMLİ, ÖNGÖRÜSÜZ İNSANLARI TARAFINDAN DEĞİL, DEVLET İNSANLARI TARAFINDAN YÖNETİMLER, KORKAK YÖNETİMLERDİR. ÖZGÜRLÜK ALANLARINI DÜŞMANIDIR. BU NEDENLEDİR Kİ; HAKTAN VE LİYAKATTEN UZAK YÖNETECEĞİNİ SANMAK, DEVLET KÜLTÜRÜYLE İLİŞKİSİZ, ŞUURU ONURLU YAŞAM SUNAR. HAD BİLDİRMEK, BAĞIRIP, ÇAĞIRARAK ÜLKE YÖNETENLERİ TAŞIYACAK ARAÇ DEĞİLDİR. ÜLKEYİ YÖNETENLER, GÜVENİNİ ÇOK İTİNAYLA KORUMASI GEREKİR. ÇÜNKÜ MİLLET, ÜLKEYİ

Akşener’in manifesto metninde “insan” kelimesinin toplam kullanım sıklığı 36’dır. Belgede “insan”a yapılan vurgu dikkat çekicidir. “Önce insanı seveceksin” ifadesine genişçe yer verilmiştir:

Engelleri aşmak istiyorsan, önce insanı seveceksin. Önce insanı seveceksin ki, engel aşma azmi nedir göreceksin! Önce insanı seversen, önündeki tüm dağlar düzlük olur, yürür gidersin. İnsanı seversen, adaleti eşit dağıtmak bir lütuf olmaz, olağan bir durum olur. Önce insanı seversen, insana dair farklılıkları kabul etmek, devletin lütfuna bırakılmaz, insanın insan olmaktan doğan hakkına saygı duyarsın.

Akşener manifestosunda insan-devlet, insan-adalet ilişkisine de vurgu yap-mıştır. “İnsan” kelimesini millete karşılık gelecek şekilde de kullanan Akşener “İn-sanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturundan hareketle insana dair farklılıkların kabul edilmesi, devlet kurum ve kuruluşlarındaki insan kalitesinin artırılması gerekti-ğini belirtmiştir. Akşener AK Parti hükümetini eleştirirken de “insan” kelimesini kullanmıştır. Günümüz Türkiye’sinde insanların hırpalandığını, balık istifi gibi muamelelere maruz bırakıldıklarını iddia etmiştir (Tablo 78).

TABLO 78. İNSAN* KELİMESİNİN BAĞLAMI

İNSANLARIMIZ GECELERİ YATAĞA HUZUR VE GÜVENLE GİRSİN, OLDU” KAYGISIYLA KALKMAKTAN YORULDU. 24 HAZİRAN’DAN SONRA. İNSANLIĞIN DA BAŞI GÖĞE DEĞDİ… DEĞERLİ ARKADAŞLARIM; LÜTFEN, DEĞDİ… DEĞDİ TABİİ Kİ. SADECE BİZİM DEĞİL, SAYEMİZDE İNSANLARIN ÖLMESİ ÜZERİNE DEĞİL YAŞAMASI ÜZERİNE POLİTİKA BİR HALE GELECEK. GÜÇ SAYGINLIKTADIR. DEVLET OLMAK, İNSANLIK SUÇU İŞLEMİŞ OLMAZSINIZ AYNI ZAMANDA EĞER İMAN TUTARAK, MASUM İNSANLARA İFTİRA ATMAYA KALKARSANIZ, SADECE İNSANLARA İFTİRA ATMAYA KALKARSANIZ, SADECE İNSANLIK SUÇU ÜZERİNE SALMAYA, FETÖ’YÜ KONTROLÜNÜZDE TUTARAK, MASUM İNSANLIK DIŞI BİR ARAÇTIR. ÜLKEMİZİN TERÖRLE MÜCADELESİNİN İLK , KONTROLSÜZ GİBİ GÖRÜNEN NE VAR Kİ SAHİBİ ÇOĞU KEZ BİLİNEN, İNSANLIĞIN KARŞISINDA DURAN, KONTROLSÜZ GİBİ GÖRÜNEN NE VAR ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGELLERDEN BİRİ TERÖRDÜR. TERÖR, İNSAN, ADALETİN HERKESE FARKLI DAĞITILDIĞINA İNANIYORSA, ÜZERİNDE GÜVENİLİRLİK SORUNU BULUNMAKTADIR. EĞER İNSAN KALİTEMİZİN ÇOK ALTINDA BİR EĞİTİM SİSTEMİMİZ OLDUĞUNU EN ÖNEMLİ İŞLEVİ OLAN EĞİTİME BAKTIĞIMIZDA, ACI GERÇEK, İNSANLARINI YAŞATMAKTAN SONRAKİ EN ÖNEMLİ İŞLEVİ OLAN . NASIL OLACAK? TABİİ Kİ, İYİ BİR EĞİTİM SİSTEMİYLE. BİR DEVLETİN, İNSANLARIN, EN BAŞARILI İSİMLERİYLE ÇALIŞMAYA BAŞLADIK. ÇÜNKÜ, EKONOMİYİ YÖNETEBİLECEK KALİTEDE İNSAN KAYNAĞI VAR. O İNSAN KAYNAĞI VAR. O İNSANLARIN, EN BAŞARILI İSİMLERİYLE ÇOK GELİŞMİŞ ÜLKESİNDE, EKONOMİYİ YÖNETEBİLECEK KALİTEDE İNSANA DOKUNAN PROJELERLE, GÜNDELİK HAYATTA HİSSEDİLEN . BÜYÜK VE GÖRKEMLİ PROJELER ALTINDA, İNSANIN EZİLDİĞİ DEĞİL, İNSANIN EZİLDİĞİ DEĞİL, İNSANA DOKUNAN PROJELERLE, GÜNDELİK ÇEKMELERİNİ İSTEMİYORUZ. BÜYÜK VE GÖRKEMLİ PROJELER ALTINDA, İNSANIMIZA BALIK İSTİFİ MUAMELESİ YAPAN, DEV HASTANELER , MEDENİ, NEFES ALAN, KARAKTERİ OLAN ŞEHİR PLANLARIMIZ HAZIR. İNSANIMIZI GÖKYÜZÜNÜ GÖREMEZ HALE GETİREN, REZİDANS ANLAYIŞIYLA YAPILACAK. ŞEHİRLERE HANÇER GİBİ SAPLANAN,

Meral Akşener manifestosunda türevleriyle birlikte 30 defa yer verdiği “dün-ya” kelimesiyle AK Parti hükümeti ve icraatlarını eleştirmiştir. Dünya ülkelerinin


81

komşularla olan ilişkileri, vergi sistemi uygulamaları, benzin ve motorin fiyatla-rı, yol ve köprü ücretleri ve teknolojik gelişmeler üzerinden Türkiye’deki mevcut yapıyı eleştiren Akşener “dünya” kavramı üzerinden çeşitli vaatlerine de yer ver-miştir. “Türkiye’yi dünyaya yeniden örnek olacak bir ülke haline getireceklerini, devletle dünyayı buluşturacaklarını, dünyanın Türkiye’nin gücünü hissedeceğini, Türkiye’yi dünya milletlerinin kıskanacağı bir ülke seviyesine taşıyacaklarını” va-detmiştir (Tablo 79).

TABLO 79. DÜNYA* KELİMESİNİN BAĞLAMI

DÜNYAYA, GELİŞMİŞ ÜLKELERİN TAMAMI KOMŞULARIYLA İYİ İLİŞKİLER KAVGA EDEN, HEM DE DIŞARIDA SİZİNLE KAVGA EDENDİR. BAKIN DÜNYASININ KALBİDİR. 1 MİLYARLIK MÜSLÜMAN ALEMİNİN YÜZÜNÜ , DÜNYANIN TÜRKİYE’SİDİR. 200 MİLYONLUK TÜRKÇE KONUŞAN TÜRK DÜNYANIN TÜRKİYE’SİDİR. 200 MİLYONLUK TÜRKÇE KONUŞAN TÜRK TÜRKİYE’NİN KREDİSİNİ TÜKETİRSİNİZ. BUGÜN OLAN BUDUR. TÜRKİYE, DÜNYA DÜZENİNDE ANLAMI SORGULANAN, JEOPOLİTİK KONUMU , MİLLETİNİZİ ALDATAMAZSINIZ. DEĞERLİ MİSAFİRLER, TÜRKİYE YENİ DÜNYA DA BU FARKLI ANLAYIŞI HİSSEDECEK. BİZLER PARMAK DIŞ POLİTİKASI HAZIRLADIK. GÖREVE GELDİĞİMİZ GÜN MİLLETİMİZ DE DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK, BİR DEVLET DIŞ POLİTİKASI HAZIRLADIK. GETİRMEKTEDİR. BİZ; KRİZLERDEN BESLENEN DEĞİL, YENİDEN DÜNYADAKİ HIZLI GELİŞİMLE REKABET EDECEKSEK, BU YÜKSEK HALİNDE, YÜKSEK TEKNOLOJİ ÜRETEBİLECEK HALE GETİRMELİYİZ. DÜNYANIN BİRÇOK MERKEZİNDE; SİLİKON VADİSİNDE, JAPONYA’DA, OLMASI LAZIMDIR. O DA AİLE İSTERSE UYGULANABİLMELİDİR. BUGÜN, DÜNYANIN MERKEZİ PASİFİK’E KAYARKEN GENÇ MİLYARDERLER HER GENÇLER ZENGİNLEŞTİRİYOR. YAKLAŞIK 25 MİLYON ÖĞRENCİMİZ VAR. DÜNYAYI ARTIK GENÇLER TAŞIYOR. ÜLKELERİ GENÇLER DAHA ÖNEMLİ BİR DEVLET BEKASI VE MİLLET BEKASI YOKTUR. “DÜNYAYI YAKARSA GARİPLER YAKAR. ” ESASINDA TÜRKİYE’Yİ DE , DİĞER TARAFTA YANDAŞ MÜTEAHHİTLER. BÜYÜK USTA NE DİYORDU: DÜNYA, VERGİ VE TEŞVİK SİSTEMİNİ BASİT, SADE VE VERİMLİ HALE PARASI AL. DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE BÖYLE BİR SİSTEM YOK. ARTIK DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE BÖYLE BİR SİSTEM YOK. ARTIK DÜNYA, AL. ARABADAN ÖTV AL. BİR DE ÜSTÜNE, YOL VE TÜNEL PARASI AL. DÜNYANIN EN KARMAŞIK VERGİ VE TEŞVİK SİSTEMİ TÜRKİYE’DE. , EKONOMİ BU GÜVENİ HİSSEDECEKTİR. DÜŞÜNEBİLİYOR MUSUNUZ, DÜNYA BANKASI’NIN İŞ YAPABİLME SIRALAMASINDA TÜRKİYE 190 , 2018’DE ŞEHİRLERE GİRİŞTE KONTROLLER KOYAN TÜRKİYE’YE GELDİK.

Manifestosunda Akşener “Biz adımız gibi, iyi olan hiçbir şeyi değiştirmeye-ceğiz; yanlış olan, işlemeyen, eskiyen her şeyi, düzeltmek için geliyoruz” ifadesine yer verse de “yeni” kelimesini kullanarak topyekun bir değişiklik vurgusu yaptığı görülmektedir. Akşener türevleriyle birlikte “yeni” sözcüğünü manifestosunda 26 defa kullanmıştır. “Türkiye’yi yeni bir çizgiye, yönetime ve medeniyete çıka-racaklarını” vadetmiştir. Bunun yanı sıra “Türkiye’nin yeni dünya düzenine göre pozisyon alması gerektiği”ni belirten Akşener “devleti, milleti ve ekonomiyi yeni bir yapıya kavuşturacaklarını” ifade etmiştir. Bu vaatleriyle Akşener üstü kapalı olarak hiçbir şeyin iyi olmadığı ve her şeyin yenilenerek değiştirilmesi gerektiğini söylemektedir. (Tablo 80).


YENİ BİR GÜNEŞ DOĞMASI İÇİN ÇALIŞMAKTAN ASLA YORULMAYIN! DE BİZE DESTEK OLUN. 25 HAZİRAN SABAHINA KADAR, TÜRKİYE’YE YENİ BİR GÜNE UYANACAĞIZ. O GÜN, KARAMSARLIKLARIN, KRİZLERİN OLAN, 81 MİLYONLUK KOCAMAN BİR AİLEYİZ. 25 HAZİRAN SABAHI, YENİ BİR MEDENİYET ÇİZGİSİNE TAŞIYACAĞIZ. . . DEĞERLİ MİSAFİRLER, YOLUNUN TAŞLARINI SADECE CESURLAR DÖŞER. TÜRKİYE’Yİ, YENİ BİR ÇİZGİYE TAŞIYACAĞIZ. BU YOLA ÇIKARKEN NE DEDİK? TERK EDEMEYİZ, ETMEMELİYİZ. TÜRKİYE’Yİ CESARETLE, YENİ DÜNYA DÜZENİNDE ANLAMI SORGULANAN, JEOPOLİTİK KONUMU , MİLLETİNİZİ ALDATAMAZSINIZ. DEĞERLİ MİSAFİRLER, TÜRKİYE YENİLMEK DEĞİL, ŞEFFAFLIKLA KONUŞARAK KAZANMAK İSTEYEN, BİR DA BU FARKLI ANLAYIŞI HİSSEDECEK. BİZLER PARMAK SALLAYARAK YENİDEN DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK, BİR DEVLET DIŞ POLİTİKASI KONUMUNA GETİRMEKTEDİR. BİZ; KRİZLERDEN BESLENEN DEĞİL, YENİ UZMANLIKLAR GELİŞİYOR. DEVLET ÖĞRENCİNİN HARÇLIĞINDAN, SİSTEMİ TÜRKİYE’DE. ANLAMAK İÇİN MESLEK SAHİPLERİ YETMİYOR, YENİ BİR ÇİZGİYE TAŞIYACAĞIZ. DÜNYADAKİ EN İYİ UYGULAMALARI , YÜKSELEN BİR ÇİZGİYE TAŞIYACAĞIZ. ÖNCELİKLE, EKONOMİMİZİ YENİ KRİZLERİ OLAMAZ. OLURSA ORADA, YÖNETİM BOŞLUĞU VARDIR. BİR DEVLETİN, HER GÜN, YENİ DÜŞMANLARI, YENİ KAVGALARI, YENİ KAVGALARI, YENİ KRİZLERİ OLAMAZ. OLURSA ORADA, YÖNETİM HUZURUNU DÜŞÜNEN BİR DEVLETİN, HER GÜN, YENİ DÜŞMANLARI, YENİ DÜŞMANLARI, YENİ KAVGALARI, YENİ KRİZLERİ OLAMAZ. OLURSA BEKASINI, MİLLETİNİN HUZURUNU DÜŞÜNEN BİR DEVLETİN, HER GÜN, YENİ BİR YÖNETİME İHTİYAÇ VAR. HİÇBİR SORUN, ONU ÜRETEN ŞAHİT OLMAK, HEPİMİZİ ENDİŞEYE SEVK EDİYOR. ELBETTE, YENİ YÖNETİMİN DE, MİLLETİN GÜVENİNİ ÇOK İTİNAYLA KORUMASI YÖNETİME, KENDİSİNİ TAZELEMEYE, NEFES ALMAYA İHTİYACI VAR. O YENİ BİR YÖNETİME, KENDİSİNİ TAZELEMEYE, NEFES ALMAYA İHTİYACI , MİLLETİMİZLE PAYLAŞTIK. HERKES ÇOK NET GÖRÜYOR. MİLLETİMİZİN


82

Akşener manifestosunda “değil” kelimesine türevleriyle birlikte 21 defa yer vermiştir. Akşener kendince mevcut düzenin yanlış ve aksaklıklarını belir-tirken ve ideal olan sistemi tanımlarken “değil” sözcüğünü kullanmıştır. “Mil-letin ülkeyi yönetenleri değil, ülkeyi yönetenlerin milleti taşıması gerektiği” konusuna vurgu yapan Akşener mevcut iktidarın ülkeyi milletin sırtına yük yaptığını iddia etmiş, daha sonra da kendince idealin ne olması gerektiğini açıklamıştır. Aynı kapsamda Akşener “Türkiye’de bir yönetim boşluğu oldu-ğunu” iddia etmiş, bu sebeple de “idarecilerin olayların önünde değil peşinde koştuklarını” dile getirmiştir. Benzer şekilde “Türkiye’nin terörizmi besleyen ülkelerle ilişkilerinin çıkarcı bir zeminde yürütüldüğünü” iddia eden Akşener söz konusu iddiasının ideal durumunu “ilişkilerin çıkarcı değil akılcı bir ze-minde yürütülmesi” gerektiğini vurgulayarak dile getirmiştir. Akşener “Türki-ye’de ekonomiyi siyasetçilerin yönettiğini” ifade etmiş ancak “ekonomiyi güve-nin yönetmesi”nin ideal olduğunu belirtmiştir.

Akşener “değil” kelimesini vaatlerini sunmak için de kullanmıştır. Bunu ya-parken mevcut politikalara karşı eleştiriler geliştirmiştir. Akşener kendilerinin “krizlerden beslenen değil, yeniden dünyaya örnek olacak bir dış politika hazırla-dıklarını”, “parmak sallayarak yenilecek değil şeffaflık konuşarak kazanılacak bir dış politika” uygulayacaklarını vadetmiştir. Bu vaatlerini belirtirken AK Parti’nin mevcut dış politikasının krizlerden beslendiğini ve şeffaflıktan uzak olduğunu iddia etmiştir. Akşener AK Parti’yi sadece dış politikası üzerinden değil terörle mücadele bağlamında da eleştirmiş, bu noktadaki eleştirisinde hakarete varan bir üslup kullanmıştır. Manifestosunda “Herhangi bir terör örgütünü kendi çıkarları doğrultusunda kontrol edebileceğini sananlar, sadece ve sadece aldatılan saflar değil, acz içindeki cahillerdir” ifadelerine yer vermiştir. Söz konusu ifadesinde Akşener AK Parti hükümetinin terör örgütleriyle iş birliği yaptığı ancak terörü kontrol edemediği suçlamasında bulunmuştur (Tablo 81).


DEĞİLDİR. ÜLKEYİ YÖNETENLER, MİLLETİ TAŞIMALIDIR. AYNI KRİZLERE GEREKİR. ÇÜNKÜ MİLLET, ÜLKEYİ YÖNETENLERİ TAŞIYACAK ARAÇ DEĞİL, YENİDEN DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK, BİR DEVLET DIŞ DÜZELTİCİSİ KONUMUNA GETİRMEKTEDİR. BİZ; KRİZLERDEN BESLENEN DEĞİL, SAYEMİZDE İNSANLIĞIN DA BAŞI GÖĞE DEĞDİ… DEĞERLİ , CUMHURİYET DEĞERLERİYLE? DEĞDİ… DEĞDİ TABİİ Kİ. SADECE BİZİM DEĞİL, TÜM SAHALARDAKİ FARKLILIKLARA SAYGI DUYARAK, SAYGI DUYARAK, ANCAK BU FARKLILIKLARI DAR BİR ÇERÇEVEDE DEĞİL, AKILCI BİR TEMELE OTURTMASIDIR. TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ADI NE İLK ADIMI TERÖRİZMİ BESLEYEN ÜLKELERLE İLİŞKİSİNİ ÇIKARCI DEĞİLDİR. BİZ BU NEDENLE “BAYRAM SOFRASI”NDA BULUŞMAKTAN SAYGI DUYMAK, BENZERLİKLERİMİZİ ARTIRMANIN ÖNÜNDE BİR ENGEL DEĞİL, İNSANA DOKUNAN PROJELERLE, GÜNDELİK HAYATTA . BÜYÜK VE GÖRKEMLİ PROJELER ALTINDA, İNSANIN EZİLDİĞİ DEĞİL, BİR SİYASİ PARTİNİN LİDERİ, İKTİDARININ 16. YILINDA BİR KONUŞMA YAPMAYACAĞIM. BUNA LÜZUM HİSSETMEDİĞİM İÇİN DEĞİL, HAK ETTİĞİM KADAR BİR GELECEK İSTİYORUM” DİYE İSYAN , UMUTLA GELECEĞİNE BAKMAK DURURKEN, “VERİLDİĞİ KADAR DEĞİL, AYNI ZAMANDA, AKIL VE AHLAK MESELESİDİR. BİR DEVLETİN HAR VURUP, HARMAN SAVRULMUŞ. BU İŞ SADECE KAYNAK MESELESİ DEĞİL, 181 MİLYONA, TOK VE ONURLU YAŞAM SUNAR. HAD BİLDİRMEK, OLUR. TÜRKİYE BÜYÜK POTANSİYELE SAHİPTİR. 81 MİLYONA DEĞİL, MEDENİ, NEFES ALAN, KARAKTERİ OLAN ŞEHİR PLANLARIMIZ GÖKYÜZÜNÜ GÖREMEZ HALE GETİREN, REZİDANS MÜTEAHHİTLİĞİ DEĞİL, MİLLET OLACAK. BİZİM YAPTIĞIMIZ KÖPRÜLERDEN, GEÇEN DE, BÜYÜK FARKLARIMIZ OLACAK. KÖPRÜLERİN SAHİBİ MÜTEAHİTLER DEĞİL SANIYORSUNUZ. BİZ ONLARIN, MİLLETE YABANCILAŞTIKLARINI BAKINCA, SANKİ BUNCA YIL, ÜLKEYİ YÖNETENLER, ONLAR DEĞİL, PEŞİNDE KOŞUYOR. . . ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. DIŞ . ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. İDARECİLER, OLAYLARIN ÖNÜNDE DEĞİL, ACZ İÇİNDEKİ CAHİLLERDİR. TÜRK DIŞ POLİTİKASI; TARİHİN ÇOK EDEBİLECEĞİNİ SANANLAR, SADECE VE SADECE ALDATILAN SAFLAR


83

Manifestosunda Meral Akşener “genç” kelimesini türevleriyle birlikte 17 kez kullanmıştır. Dünyayı artık gençlerin taşıdığını belirtmiş ve buradan hareketle de Türkiye’nin dünyadaki hızlı gelişme ile rekabet edebilmesinin donanımlı gençler sayesinde olacağını vurgulamıştır. Ülkeleri gençlerin zenginleştireceğini söyleyen Akşener dünya üzerindeki genç milyarderlere de manifestosunda yer vermiştir. Akşener hükümeti hedef aldığı cümlelerinde de “genç” kelimesini tercih etmiş-tir. “Gençlerin üzerine umutsuzluk örtüsü örtüldüğü” ve “Türkiye’nin umutsuz gençler ülkesi haline geldiği”ni iddia etmiştir. Türkiye’de gençlerin umut ve hayal kurma özgürlüklerinin olmadığını belirten Akşener kendisinin gençlere bu hak-ları vereceğini söylemiştir (Tablo 82).

TABLO 82. GENÇ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

GENÇLER TAŞIYOR. ÜLKELERİ GENÇLER ZENGİNLEŞTİRİYOR. YAKLAŞIK BİR DEVLET BEKASI VE MİLLET BEKASI YOKTUR. DÜNYAYI ARTIK GENÇLERİMİZ SAYESİNDE OLACAKTIR. SON DÖNEMDE ISRARLA HIZLI GELİŞİMLE REKABET EDECEKSEK, BU YÜKSEK DONANIMLI GENÇ KIZLARIMIZ SOKAK ORTASINDA ÖLDÜRÜLÜYOR. BELİ VE ELİ ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. ÇOCUKLARIMIZ TACİZ EDİLİYOR, GENÇ MİLYARDERLER HER GEÇEN GÜN ARTIYOR. MİLYARDER MİLYON ÖĞRENCİMİZ VAR. DÜNYANIN MERKEZİ PASİFİK’E KAYARKEN GENÇLERİMİZ VE KÜRESEL MARKALARIMIZ NEDEN OLMASIN? EĞİTİME GENÇ MİLYARDERLER HER GEÇEN GÜN ARTIYOR. MİLYARDER GENÇLERİMİZİN ÜZERİNE ÖRTÜLEN, UMUTSUZLUK ÖRTÜSÜNÜ GÖSTEREN İŞARETLERLE DOLUDUR. ÜLKEMİZİN, ÖZELLİKLE GENÇLERİN DE DAHİL OLMASIDIR. BİZİM ANLAYIŞIMIZ, MİLLETİMİZİN %82’Sİ GEÇMİŞE ÖZLEM DUYUYOR. HAZİN OLAN, BU RAKAMA GENÇLERİN ÜLKESİ OLDU. OYSA ÜLKEMİZİN KURULUŞ SÜRECİ, HATTA DİYE İSYAN EDİYOR. FARKINDA MISINIZ, TÜRKİYE UMUTSUZ GENÇLER ZENGİNLEŞTİRİYOR. YAKLAŞIK 25 MİLYON ÖĞRENCİMİZ VAR.MİLLET BEKASI YOKTUR. DÜNYAYI ARTIK GENÇLER TAŞIYOR. ÜLKELERİ GENÇLERİMİZİ, KADINLARIMIZI GELECEKTE, DÜNYANIN REKABET BÜTÜNÜNÜ GERÇEKLEŞTİRMEK OLACAKTIR. BÖYLECE; ÜLKEMİZİ, GENÇ BİR KIZIMIZ, UMUTLA GELECEĞİNE BAKMAK DURURKEN, GÜNDEN BUGÜNE, HİÇ AKLIMDAN ÇIKMIYOR. İSTANBUL’DA YAŞAYAN GENÇLERİMİZİN, KADINLARIMIZIN VE ONLARIN MUTLULUĞUNDAN GÜNEŞ IŞIĞIYLA BULUŞURSA, ALTIN ÇAĞINI YAŞAMAYA YÖNELİR. GENÇLERİMİZİN UMUTLARINI, VE HAYAL KURMA ÖZGÜRLÜKLERİNİ, ÖRTÜLEN, UMUTSUZLUK ÖRTÜSÜNÜ KALDIRMAK ZORUNDAYIZ.

“Son” kelimesini Akşener manifestosunda 14 defa kullanılmıştır. “Son” söz-cüğü üzerinden Akşener direkt olarak Türkiye’de son on altı yıldır iktidarda olan AK Parti hükümetini hedef almıştır. “Son yıllarda”, “son on yılda”, “son dönemde” ve “son on altı yılda” kullanımları bu durumun en açık göstergesidir. Akşener AK Parti hükümetinin “Türkiye’de bir yönetim boşluğu oluşturduğu”, “işsizliği en kötü seviyelere getirdiği”, “devletin geleceğini tehlikeye attığı”, “Türkiye’yi itelenip kaka-lanılan bir ülke haline getirdiği”, 15 Temmuz’da milletin birlikte gösterdiği başarıyı görmezden gelerek ülkeyi son yıllarda “birlikte başarı fikrinden uzak bıraktığı” ve “milletin parasını har vurulup harman savurduğu”nu iddia etmiştir (Tablo 83).

TABLO 83. SON* KELİMESİNİN BAĞLAMI

SON VERİP, O YUMRUĞUN YERİNİ MİLLETİN OMUZUNA DOKUNAN ELE ELİYLE MİLLETİN TEPESİNDE BİR YUMRUK OLARAK DURMASINA SON YILLARDA KENDİSİNE YAPILMIŞ TÜM YANLIŞLARA, TÜM GELECEĞİ, GEÇİCİ, GÜNDELİK İKTİDAR HIRSLARINA FEDA EDİLMİŞTİR. SON DERECE KARARLI OLDUĞUNU GÖRMEKTEYİZ. BEN BUGÜN BURADA MİLLETİMİZİN, YENİ VE FERAHLATICI BİR İKLİM TALEP ETMEKTE SON YILLARDA TÜRKİYE - AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ İLİŞKİLERİ, , ABD PASAPORTU TAŞIYORSA, NEYE VE KİME GÜVENEBİLİRİZ? SON YILLARDA, GİDEREK BÜYÜYEN BİR YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. YAPISI, TEK BİR KİŞİNİN GÖNLÜNÜ HOŞ ETMEYE ODAKLANDIĞI İÇİN; SON ON YILIN EN KÖTÜ DURUMUNDA ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. FAİZ ALMIŞ BAŞINI GİDİYOR, ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. İŞSİZLİK SON VEREREK, YENİDEN DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK BİR DEVLET BATIYA ÖRNEK OLDUK. SON YILLARDAKİ İTELENİP KAKALANMAMIZA SON YILLARDAKİ EN BÜYÜK ŞANSSIZLIĞI DA BU NOKTADA OLMUŞTUR. PEŞİNE TAKILMAK, AYRI ŞEYDİR. VE MAALESEF, TÜRKİYE’NİN SON DÖNEMDE ISRARLA SÖYLEDİK NE VAR Kİ MEDYA BİZE YER , BU YÜKSEK DONANIMLI GENÇLERİMİZ SAYESİNDE OLACAKTIR. SON YILLARDAKİ İTELENİP KAKALANMAMIZA SON VEREREK, YENİDEN BÖYLE OLDU, HER ZAMAN DOĞUYA VE BATIYA ÖRNEK OLDUK. SON VERİLMELİDİR. MİLLETİMİZİ DE, BU YÜKÜ TAŞIMAKTAN ARACI OLARAK KULLANILAN KURUMLARIN, DEVLETE YÜK OLMASINA SON YILLARDA, BİRLİKTE BAŞARMAK FİKRİNDEN UZAK KALMIŞTIR. ÜSTESİNDEN GELME RUHUNDAN BESLENMELİDİR. ÜLKEMİZ SON 16 YILDA, 4. 5 TRİLYON LİRA’YA YAKIN PARA TOPLANMIŞ. AMA İMKAN SAĞLAYACAĞIZ. TÜRKİYE’NİN GÜCÜ DE VAR, KAYNAĞI DA VAR. SON YILLARDA “İNSAN”LA “DEVLET” ARASINDA GİTTİKÇE DERİNLEŞEN ADAYLIĞINA KARAR VERİRKEN DÜŞÜNDÜĞÜM TEK ŞEY VARDI:


84

Akşener “ekonomi” kelimesine türevleriyle birlikte 14 defa manifestosunda yer vermiştir. “Ekonomiyi siyasiler değil güven yönetir” sözünden hareketle Türkiye’de bir “ekonomik çözülme”nin olduğunu öne süren Akşener “ayakları yere basan, güven veren sağlam bir ekonomi” tesis edeceği vaadinde bulunmuştur. “Türkiye’de yaşanan ekonomik güvensizliğin maliyetinin millete yüklendiği”, “ekonominin siyaset erbabını zenginleştirdiği ve siyaset erbabının zenginliği dağıtan ilişkiler ağını tesis ettiği” husus-ları da Akşener’in iddiaları arasındadır. Akşener “mülkiyet haklarına saygı duyarak, etki analizlerine dayandırılarak, şeffaf ve hesap verilebilir bir çerçevede ekonomik yapı inşa edeceği”, “dünyadaki vergi sistemlerini örnek alacakları” ve cumhurbaşkanı se-çildiği takdirde kısa süre içerisinde “Türkiye ekonomisini hem milli gelir hem de kişi başı milli gelir bazında dünyanın en iyi on ekonomisi içerisine sokacağı”nı vadetmiştir. Akşener yeni dünya düzeninde artık Türkiye’nin “jeopolitik konum” yerine “ekonomik coğrafya” kavramıyla anılması gerektiğini belirtmiştir (Tablo 84).


“EKONOMİK COĞRAFYA” KAVRAMIYLA ANILMALIDIR. TÜRKİYE, DÜZENİNDE ANLAMI SORGULANAN, JEOPOLİTİK KONUMU YERİNE, EKONOMİK ADALETSİZLİĞİN ÇOCUKLARA DA YANSITILDIĞINI, İYİ SİSTEM İÇERİK OLARAK 21. YÜZYILI KAVRAYAMADIĞI GİBİ, YAŞANAN EKONOMİ BU GÜVENİ HİSSEDECEKTİR. DÜŞÜNEBİLİYOR MUSUNUZ, BİR YÜK OLARAK GERİ DÖNÜYOR. CUMHURBAŞKANI OLDUĞUM GÜN, EKONOMİYE DUYULAN GÜVENSİZLİĞİN, MALİYETİ MİLLETE AĞIR BİR . BİZ, “EKONOMİYİ SİYASETÇİ DEĞİL, GÜVEN YÖNETİR” DİYORUZ. “EKONOMİYİ SİYASETÇİ DEĞİL, GÜVEN YÖNETİR” DİYORUZ. ŞU, YÖNETİM BOŞLUĞUNUN FATURASINI MİLLET ÖDÜYOR. BİZ, EKONOMİYİ SİYASET ERBABININ ZENGİNLEŞTİĞİ VE YA ZENGİNLİK , ÜRETİME VE ÜRETENE, POZİTİF AYRIMCILIK YAPILMASI GEREKİYOR. EKONOMİYE DAİR ATACAĞIMIZ HER ADIMDA BU İLKELERLE HAREKET , ŞEFFAF VE HESAP VERİLEBİLİR ÇERÇEVEDE YAPILMALIDIR. EKONOMİK ADIM; MÜLKİYET HAKLARINA SAYGI DUYARAK, ETKİ PLANLADIK. KUŞKUSUZ Kİ ALACAĞIMIZ HER KARAR HER EKONOMİSİNİ HEM MİLLİ GELİR DÜZEYİNDE HEM DE YİNE 2017 . O PLANA GÖRE; 2017 YILI İTİBARİYLE, 17. SIRADA OLAN TÜRKİYE EKONOMİ PLANIMIZI HAZIRLADIK. O PLANA GÖRE; 2017 YILI İTİBARİYLE,, TÜRKİYE’Yİ GELECEĞE TAŞIYAMAZSINIZ. ÇOK ÖNEMLİ İSİMLERLE EKONOMİ OLMADAN, TÜRKİYE’Yİ GELECEĞE TAŞIYAMAZSINIZ. ÇOK BİLİYORUZ Kİ; AYAKLARI YERE BASAN, GÜVEN VEREN, SAĞLAM BİR EKONOMİYİ YÖNETEBİLECEK KALİTEDE İNSAN KAYNAĞI VAR. O . ÜLKEMİZİN, DÜNYANIN PEK ÇOK GELİŞMİŞ ÜLKESİNDE, EKONOMİMİZİ YENİ BİR ÇİZGİYE TAŞIYACAĞIZ. DÜNYADAKİ EN İYİ HAK ETTİĞİ, YÜKSELEN BİR ÇİZGİYE TAŞIYACAĞIZ. ÖNCELİKLE, EKONOMİDEN GÜVENLİĞE ÇÖZÜLME VAR. ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU . OLURSA ORADA, YÖNETİM BOŞLUĞU VARDIR. EĞİTİMDEN ADALETE,

Akşener’in manifesto metninde “politika” kelimesinin toplam kullanım sıklı-ğı 14’tür. Akşener AK Parti dönemi Türk dış politikasını hedef aldığı cümlelerin-de “politika” sözcüğüne yer vermiştir. Akşener’e göre “Türk dış politikası; rüzgar önünde savrulan bir yaprak gibidir. Tarihin çok gerisinde kalmıştır. Siyasetçilerin iki dudağı arasına sıkışmıştır.” Eleştirilerin yanı sıra Akşener mülteciler konusun-da kararlı adımlar atacağını, yeni para ve maliye politikalarıyla enflasyonu yüzde 5’in altına düşüreceğini vadetmiştir (Tablo 85).

TABLO 85. POLİTİKA* KELİMESİNİN BAĞLAMI

POLİTİKALARINA TERK EDEMEYİZ, ETMEMELİYİZ. TÜRKİYE’Yİ BİR MİLLETİZ. DEVLETLERLE İLİŞKİLERİMİZİ BAŞKA DEVLETLERİN POLİTİKA ANLAYIŞIYLA HAREKET EDİYORUZ. DEVLET GİBİ , SURİYE’DE MÜLTECİLERLE BİRLİKTE İFTAR YAPACAĞIMIZ, BİR DIŞ POLİTİKA ÜRETİYORUZ. VE DİYORUZ Kİ: “HERKES, KENDİ VATANINDA DALGASI ALTINDA KALMAZSINIZ. MÜLTECİLER İÇİN KARARLI BİR POLİTİKA ÜRETMEK DEMEKTİR. DEVLET GİBİ DAVRANIRSANIZ, AFRİN OLMAK, İNSANLARIN ÖLMESİ ÜZERİNE DEĞİL YAŞAMASI ÜZERİNE POLİTİKA UYGULAYACAĞIZ. BİR DEVLETİN ULUSLARARASI İLİŞKİLERİ DEĞİL, ŞEFFAFLIKLA KONUŞARAK KAZANMAK İSTEYEN, BİR DIŞ POLİTİKASI HAZIRLADIK. GÖREVE GELDİĞİMİZ GÜN MİLLETİMİZ DE BESLENEN DEĞİL, YENİDEN DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK, BİR DEVLET DIŞ POLİTİKA” GERÇEĞİNE MAHKUM EDİLMEMELİDİR. BU MAĞLUBİYETİN KURULU YA DA SADECE VİTRİNE OYNAYAN HAMLELERLE, “MAĞLUP DIŞ POLİTİKASI; TARİHİN ÇOK GERİSİNE DÜŞMÜŞ BİR ANLAYIŞTAN ALDATILAN SAFLAR DEĞİL, ACZ İÇİNDEKİ CAHİLLERDİR. TÜRK DIŞ POLİTİKAMIZIN GELİŞMESİNİN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGELLERDEN , ÜLKENİN ÇIKAR VE İTİBARINI ÖNE KOYAN BİR ALAN OLMALIDIR. DIŞ POLİTİKA, SİYASETÇİLERİN İKİ DUDAĞI ARASINA SIKIŞMAMASI “DEVLETİN DİNİ ADALETTİR. ” SÖZÜDÜR. . . DEĞERLİ MİSAFİRLER; DIŞ POLİTİKASININ KOORDİNASYONU İLE ENFLASYONU YÜZDE 5’İN 10 ÜLKE ARASINA GİREBİLECEK, BU VİZYON İÇİN, PARA VE MALİYE POLİTİKA, RÜZGARIN ÖNÜNDEKİ YAPRAK GİBİ, ORADAN ORAYA DEĞİL, PEŞİNDE KOŞUYOR. . . ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. DIŞ POLİTİKALAR, KISIR ÇEKİŞMELER, BENCİL YAKLAŞIMLAR ARASINA YÖNETİLSİN. YETER Kİ ÜLKEMİZ, KISA DÖNEMLİ, ÖNGÖRÜSÜZ POLİTİKALARIN PEŞİNE TAKILMAK, AYRI ŞEYDİR. VE MAALESEF, BİLİNMESİ LAZIMDIR Kİ, DEVLET YÖNETMEK AYRI ŞEY, GÜNDELİK


85

“Adalet cehalet ve korkakların düşmanıdır” sözleriyle manifestosunda adalet kavramına dikkat çeken Akşener “Devletin dini adalettir” sözüyle de bunu pe-kiştirmiştir. Akşener türevleriyle birlikte “adalet” kelimesine 13 defa yer vermiş-tir. Türkiye’de “ekonomi, güvenlik ve adalet konularında bir çözülmenin olduğu”, “içinde adalet olmayan adalet saraylarının yapıldığı” ve AK Parti hükümetinin “kendi adaletini ayrı milletin adaletini ayrı dağıttığı”nı iddia etmiştir. “Bir siyasi partinin lideri, iktidarının 16. yılında milletine adalet ve özgürlük vaad eden bir manifesto yayınlamaya ihtiyaç duyuyorsa, milleti saf yerine koymaktan öte, ken-di tükenmişliğini itiraf ediyordur” sözleriyle Erdoğan’ın manifestosundaki adalet vurgusunu Türk milletini saf yerine koymak olarak yorumlamıştır (Tablo 86).

TABLO 86. ADALET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ADALETTİR. ” SÖZÜDÜR. . . DEĞERLİ MİSAFİRLER; DIŞ POLİTİKA, İHTİYACIMIZ YOK. BİZİM İÇİN MUTEBER OLAN “DEVLETİN DİNİ ADALET SARAYLARINA İHTİYACIMIZ YOK. BİZİM İÇİN MUTEBER OLAN ADALETLERİNİ AYRI DAĞITAMAZLAR. İÇİNDE ADALET OLMAYAN, ADALET OLMAYAN, ADALET SARAYLARINA İHTİYACIMIZ YOK. BİZİM AYRI MİLLETİN ADALETLERİNİ AYRI DAĞITAMAZLAR. İÇİNDE ADALETLERİNİ AYRI DAĞITAMAZLAR. İÇİNDE ADALET OLMAYAN, . ÜLKEYİ YÖNETENLER, KENDİ ADALETLERİNİ AYRI MİLLETİN ADALETLERİNİ AYRI MİLLETİN ADALETLERİNİ AYRI DAĞITAMAZLAR. ESARETİNDEN KURTARMAK ZORUNDAYIZ. ÜLKEYİ YÖNETENLER, KENDİ ADALET CEHALETİN DÜŞMANIDIR, KORKAKLARIN DÜŞMANIDIR. BU . NEREDEN BAKARSANIZ BAKIN, BİNLERCE YILDIR BÖYLEDİR. ADALETİN HERKESE FARKLI DAĞITILDIĞINA İNANIYORSA, DEVLETİN ÜZERİNDE GÜVENİLİRLİK SORUNU BULUNMAKTADIR. EĞER İNSAN, ADALET SİSTEMİMİZİN ÜZERİNDE GÜVENİLİRLİK SORUNU DEMOKRASİ İLE DESTEKLENMESİ GEREKİR. ÇOK UZUN BİR ZAMANDIR, ADALET VE YARGI SİSTEMİNİN, GÜÇLÜ BİR DEMOKRASİ İLE BURADAN İLAN EDİYORUM. DEĞERLİ MİSAFİRLER, İYİ BİR ADALETSİZLİĞİN ÇOCUKLARA DA YANSITILDIĞINI, İYİ OKUL - KÖTÜ OLARAK 21. YÜZYILI KAVRAYAMADIĞI GİBİ, YAŞANAN EKONOMİK ADALETE, EKONOMİDEN GÜVENLİĞE ÇÖZÜLME VAR. ÇÜNKÜ YÖNETİM OLAMAZ. OLURSA ORADA, YÖNETİM BOŞLUĞU VARDIR. EĞİTİMDEN ADALET VE ÖZGÜRLÜK VAAD EDEN BİR MANİFESTO YAYINLAMAYA DEĞİL, BİR SİYASİ PARTİNİN LİDERİ, İKTİDARININ 16. YILINDA MİLLETİNE ADALETİ EŞİT DAĞITMAK BİR LÜTUF OLMAZ, OLAĞAN BİR DURUM OLUR TÜM DAĞLAR DÜZLÜK OLUR, YÜRÜR GİDERSİN. İNSANI SEVERSEN,

Türevleriyle birlikte “terör” kelimesini Akşener manifestosunda 12 defa kul-lanmıştır. “Türk dış politikasının gelişmesi önündeki en büyük engeli terör” ola-rak gören Akşener terörü “insanlığın karşısında duran, kontrolsüz gibi görünen ne var ki sahibi çoğu kez bilinen, insanlık dışı bir araç” olarak tanımlamaktadır. “Türkiye’nin terörle mücadelesinin akılcı bir temelde olmadığı”nı iddia eden Ak-şener “AK Parti hükümetinin de terörü bir araç olarak kullandığı”nı ve “teröre müsamaha gösterdiği”ni öne sürmüştür (Tablo 87).

TABLO 87. TERÖR* KELİMESİNİN BAĞLAMI

TERÖR ÖRGÜTÜNÜ KENDİ ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA KONTROL YAPMAZ, YAPAMAZ. İSTER PKK OLSUN İSTERSE FETÖ, HERHANGİ BİR TERÖR ÖRGÜTÜYLE PAZARLIK YAPMAZ, YAPAMAZ. İSTER PKK OLSUN HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜ TARAFINDAN ALDATILAMAZ, HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜ TARAFINDAN ALDATILAMAZ, HİÇBİR TERÖR ADINIZ HACCAC GİBİ YAZILIR TARİHE. DEVLET YÖNETİCİLERİ; HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTLERİNİ, KENDİ ÇIKARLARINIZ İÇİN KULLANMAYA İÇERİSİNDE İŞİNE GELDİĞİ GİBİ KULLANMAYI DÜŞÜNEMEZ. TERÖR ÖRGÜTÜNE KENDİ İŞİNE GELDİĞİ ZAMAN İYİ, GELMEDİĞİ ZAMAN HİÇBİR DEVLET, HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜNE MÜSAMAHA EDEMEZ. HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜNE MÜSAMAHA EDEMEZ. HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜNE ARAÇ OLARAK ASLA BAKILAMAZ. HİÇBİR DEVLET, HİÇBİR TERÖRE KONTROL EDİLEBİLİR, ZAMAN ZAMAN KULLANILIP ZAMAN OLURSA OLSUN PKK, FETÖ, PDY, İŞİD YA DA BİR BAŞKASI FARK ETMEZ, TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ADI NE OLURSA OLSUN PKK, FETÖ, PDY, İŞİD YA İLİŞKİSİNİ ÇIKARCI DEĞİL, AKILCI BİR TEMELE OTURTMASIDIR. TERÖRİZMİ BESLEYEN ÜLKELERLE İLİŞKİSİNİ ÇIKARCI DEĞİL, AKILCI DIŞI BİR ARAÇTIR. ÜLKEMİZİN TERÖRLE MÜCADELESİNİN İLK ADIMI TERÖRLE MÜCADELESİNİN İLK ADIMI TERÖRİZMİ BESLEYEN ÜLKELERLE Kİ SAHİBİ ÇOĞU KEZ BİLİNEN, İNSANLIK DIŞI BİR ARAÇTIR. ÜLKEMİZİN TERÖR, İNSANLIĞIN KARŞISINDA DURAN, KONTROLSÜZ GİBİ GÖRÜNEN GELİŞMESİNİN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGELLERDEN BİRİ TERÖRDÜR. TERÖRDÜR. TERÖR, İNSANLIĞIN KARŞISINDA DURAN, KONTROLSÜZ GELİŞMESİNİN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGELLERDEN BİRİ TERÖR ÖRGÜTLERİNİN YUVASINA ÇEVİRMEDEN, VARLIĞIMIZIN EN ASKERİ LİSELERİNİ YENİDEN AÇACAĞIZ. ONLARIN YAPTIĞI GİBİ,

Meral Akşener’in manifestosunda “sistem” kelimesinin toplam kullanım sık-lığı 12’dir. Akşener mevcut düzendeki adalet ve yargı, teşvik ve vergi, ekonomi,


86

eğitim ve sağlık sistemlerine yönelik eleştirilerde bulunurken de “sistem” kelime-sini kullanmıştır. “Bugünkü sistemin içerik olarak 21. yüzyılı kavrayamadığı”nı belirten Akşener “ekonomik adaletsizliğin çocuklara da yansıtıldığı, iyi okul-kötü okul, özel-devlet ayrımlarının kaldırılamaz bir noktaya geldiği”ni söylemiştir. Ma-nifestosunda demokratik katılım, güçlü parlamento ve milli irade ilişkisinin vazge-çilmez olduğunu vurgulayan Akşener 16 Nisan 2018 referandumu ile Cumhurbaş-kanlığı hükümet sistemini seçen Türk milletinin iradesinin aksine “parlamenter sisteme dönüş için bir geçiş dönemi planladıklarını” ifade etmiştir (Tablo 88).

TABLO 88. SİSTEM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

SİSTEME DÖNÜŞ İÇİN, BİR GEÇİŞ DÖNEMİ PLANLAMAKTAYIZ. HİÇ BİR PARLAMENTO, MİLLİ İRADE İLİŞKİSİ, VAZGEÇİLMEZDİR. PARLAMENTER SİSTEMİ ÇALIŞTIRMAK ZORUNDAYIZ. MEDYA VE İLETİŞİM ALANLARI ÇİZGİSİNE TAŞIYACAĞIZ. . . DEĞERLİ MİSAFİRLER, REKABETÇİ SİYASAL SİSTEMİMİZİN ÜZERİNDE GÜVENİLİRLİK SORUNU BULUNMAKTADIR. İLE DESTEKLENMESİ GEREKİR. ÇOK UZUN BİR ZAMANDIR, ADALET SİSTEMİNİN, GÜÇLÜ BİR DEMOKRASİ İLE DESTEKLENMESİ GEREKİR. İLAN EDİYORUM. DEĞERLİ MİSAFİRLER, İYİ BİR ADALET VE YARGI SİSTEM İÇERİK OLARAK 21. YÜZYILI KAVRAYAMADIĞI GİBİ, YAŞANAN ALTINDA BİR EĞİTİM SİSTEMİMİZ OLDUĞUNU GÖRMEKTEYİZ. BUGÜNKÜ SİSTEMİMİZ OLDUĞUNU GÖRMEKTEYİZ. BUGÜNKÜ SİSTEM İÇERİK , ACI GERÇEK, İNSAN KALİTEMİZİN ÇOK ALTINDA BİR EĞİTİM SİSTEMİYLE. BİR DEVLETİN, İNSANLARINI YAŞATMAKTAN SONRAKİ EN TEKNOLOJİ ÜRETMEK LAZIM. NASIL OLACAK? TABİİ Kİ, İYİ BİR EĞİTİM SİSTEMDİR Kİ NE ÜRETEN MEMNUN NE SATAN MEMNUN NE DE ALAN VERİLEN YAKITLA, TRAKTÖRE VERİLEN YAKIT AYNI PARA. BU NASIL BİR SİSTEMİNİ BASİT, SADE VE VERİMLİ HALE GETİRMİŞ DURUMDA. BİZ DE YERİNDE BÖYLE BİR SİSTEM YOK. ARTIK DÜNYA, VERGİ VE TEŞVİK SİSTEM YOK. ARTIK DÜNYA, VERGİ VE TEŞVİK SİSTEMİNİ BASİT, SADE , YOL VE TÜNEL PARASI AL. DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE BÖYLE BİR SİSTEMİ TÜRKİYE’DE. ANLAMAK İÇİN MESLEK SAHİPLERİ YETMİYOR, DÜŞÜNEBİLİYOR MUSUNUZ, DÜNYANIN EN KARMAŞIK VERGİ VE TEŞVİK SİSTEMİN İŞLEMEYECEĞİNİ BİLİYORUZ. DAHA KÜÇÜK ÖLÇEKLİ, DAHA . 700 YATAK ÜZERİ HASTANELERİN SAĞLIK ÜRETMEYECEĞİNİ,

Akşener “iktidar” kelimesi üzerinden Erdoğan ve AK Parti’ye karşı direkt olarak şu suçlamalarda bulunmaktadır:

Erdoğan ve AK Parti’nin Türkiye’yi 20. yüzyıldan kalma bir iktidar anlayışıyla yö-netmektedir; devlet iktidar eliyle milletin tepesinde bir yumruğa dönüşmüştür; devletin geleceği geçici gündelik iktidar hırslarına feda edilmiştir; Türk ordusu ik-tidarın siyasi hatalarını düzeltici bir konuma gelmiştir; yolsuzluk iktidarı sürdürme aracına dönüştürülmüştür.

Bu suçlayıcı iddiaların yanı sıra Akşener devlet kurumlarının iktidardakiler ve yakınları tarafından “çiftliğe” dönüştürüldüğünü de ifade etmiştir (Tablo 89).

TABLO 89. İKTİDAR* KELİMESİNİN BAĞLAMI

İKTİDARLAR, YOKSULLUĞUN SÜRDÜRÜLMESİNDEN BESLENEMEZ. , MİLLETİNE BU ÇERÇEVEDEN BAKMAYI SAMİMİYETLE BAŞARIRSA, İKTİDAR ANLAYIŞINDAN, 21. YY’IN DEĞERLERİYLE YÜKSELEN BİR BİR ÇİZGİYE TAŞINMASI İÇİNDİR. TÜRKİYE’Yİ, 20. YÜZYILDA KALMIŞ BİR İKTİDAR ELİYLE MİLLETİN TEPESİNDE BİR YUMRUK OLARAK ENGEL YOKTUR. BENİM, BİZİM TEMEL AMACIMIZ, DEVLETİN, İKTİDAR HIRSLARINA FEDA EDİLMİŞTİR. SON YILLARDA KENDİSİNE DA BU NOKTADA OLMUŞTUR. DEVLETİN GELECEĞİ, GEÇİCİ, GÜNDELİK İKTİDARDAKİLERİN VE ONLARIN YANDAŞLARININ ÇİFTLİĞİNE MALİYETİNİ DÜŞÜRECEK ÇÖZÜMLERİMİZ VAR. BUGÜNE KADAR, HEP İKTİDARININ 16. YILINDA MİLLETİNE ADALET VE ÖZGÜRLÜK VAAD . BUNA LÜZUM HİSSETMEDİĞİM İÇİN DEĞİL, BİR SİYASİ PARTİNİN LİDERİ, İKTİDARLARIN SUÇUNU BİNALARA ÖDETMEK GİBİ, YAMUK BİR , YÖK’Ü, TARİHİN SAYFALARINA GÖNDERMEK, BİZE NASİP OLACAKTIR. İKTİDARIN ELEŞTİRİSİ AĞIRLIKLI BİR KONUŞMA YAPMAYACAĞIM. BUNA. BEN BUGÜN BURADA SİZLERE,16. YILINI YAŞAMAKTA OLAN İKTİDARIN HATA DÜZELTİCİSİ KONUMUNA GETİRMEKTEDİR. BİZ; , MİLLETİNİN VE VATANININ BEKASINI SAĞLAMAK OLAN ORDUMUZU, İKTİDARI SÜRDÜRME ARACI OLAMAZ, OLMAMALIDIR. BİZİM DEVLET , YOKSULLUĞUN SÜRDÜRÜLMESİNDEN BESLENEMEZ. YOKSULLUK,

Akşener manifestosunda “demokrasi”, “özgürlük”, “toplum” ve “FETÖ” keli-melerinin toplam kullanım sıklıkları 10’un üzerinde olmadığı için kelime listesine girememiştir. Söz konusu kelimelerin bağlamı ise aşağıdaki gibidir.

Akşener “demokrasi” kelimesini yargı sisteminin güçlü bir demokrasi ile des-teklenmesi gerektiği, 100 bin imza ile kendisini aday olarak gösterenlerin demokra-


87

siye sahip çıktıkları ve toplum için demokratik katılımın vazgeçilmez olduğu bağ-lamlarında kullanmıştır. 14 Mayıs’ta manifestosunu açıklayan Akşener 14 Mayıs 1950’de çok partili siyasi hayata geçişe de göndermede bulunmuştur (Tablo 90).

“Özgürlük” kelimesiyle Akşener medyanın özgür olması gerektiğini, Türki-ye’de özgürlük alanlarının daraltıldığını iddia etmiştir. Gençlerin umutlarını ve hayal kurma özgürlüklerini onlara geri vereceğini vadetmiştir (Tablo 91).

“Toplum” kelimesi bağlamında Akşener devletin toplumun gerisine düştü-ğünü, toplumu modern-geleneksel ve dindar-seküler şeklinde ayırarak kutup-laştırmanın yanlış olduğunu, güçlü bir toplumun güçlü aileler ile oluşacağını ve sermaye aracı olmayan bir medyanın ancak toplumun yanında durabileceğini be-lirtmiştir (Tablo 92).

Son olarak Akşener FETÖ’yü terör örgütü olarak lanse etmiş ancak biz-zat FETÖ’yü eleştiren herhangi bir ifadeye manifestosunda yer vermemiştir. FETÖ üzerinden Erdoğan ve AK Parti hükümetini asılsız bir şekilde suçlamıştır. FETÖ’nün devlet kurumlarına sızmasına göz yumulduğunu, AK Parti’nin örgütü uluslararası bağlantılar konusunda işine geldiği gibi kullandığını iddia etmiştir. Ayrıca Akşener hükümetin FETÖ’yü kontrolünde tutarak masum insanların üze-rine saldığı ve iftira attırdığına da suçlamaları arasında zikretmiştir (Tablo 93).


DEMOKRASİ İLE DESTEKLENMESİ GEREKİR. ÇOK UZUN BİR ZAMANDIR, DEĞERLİ MİSAFİRLER, İYİ BİR ADALET VE YARGI SİSTEMİNİN, GÜÇLÜ BİR DEMOKRASİMİZE SAHİP ÇIKTIĞINI GÖSTERMİŞTİR. İŞTE O MİLLETLE , SADECE 6 SAAT İÇERİSİNDE 100 BİN İMZA VEREREK, BİR KEZ DAHA DEMOKRASİYE UYGUN İLK SEÇİMİNİN YILDÖNÜMÜNE RASTLAMASI . KİM BİLİR BELKİ DE BUGÜNÜN, ÇOK PARTİLİ SİYASİ HAYATIN, DEMOKRATİK USULLERLE 14 MAYIS 1950’DE YAPILAN SEÇİMLERLE SEÇİMİNİN YILDÖNÜMÜNE RASTLAMASI MANİDAR BİR TESADÜFTÜR. DEMOKRASİ TARİHİNDE BİR BÜYÜK DEĞİŞİM YAŞANMIŞTIR. BUGÜN USULLERLE 14 MAYIS 1950’DE YAPILAN SEÇİMLERLE TÜRKİYE DEMOKRATİK KATILIM, GÜÇLÜ PARLAMENTO, MİLLİ İRADE İLİŞKİSİ, ARACI OLMAYACAK BİR MEDYA, TOPLUMUN YARARINADIR.


ÖZGÜR OLMALIDIR. NE SİYASETİN, NE SERMAYENİN ARACI ZORUNDAYIZ. MEDYA VE İLETİŞİM ALANLARI BASKILANMAMALIDIR. ÖZGÜRLÜKLERİNİ, ONLARA YENİDEN VERMEK ZORUNDAYIZ. BUNUN ZORUNDAYIZ. GENÇLERİMİZİN UMUTLARINI, VE HAYAL KURMA ÖZGÜRLÜK VAAD EDEN BİR MANİFESTO YAYINLAMAYA İHTİYAÇ PARTİNİN LİDERİ, İKTİDARININ 16. YILINDA MİLLETİNE ADALET VE ÖZGÜRLÜK ALANLARINI DARALTAN YÖNETİMLER, İLERLEMECİ VE LİYAKATTEN UZAK YÖNETİMLER, KORKAK YÖNETİMLERDİR.


TOPLUMUN GERİSİNE DÜŞTÜ. ÇÜNKÜ YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. KAMU YILLARDA, GİDEREK BÜYÜYEN BİR YÖNETİM BOŞLUĞU VAR. DEVLET TOPLUM İKİYE AYRILIYOR AMA BİR TARAFTA HELAL EKMEK PEŞİNDE İKİ KUTUPMUŞ, MODERNLER - GELENEKÇİLER DİYE. YANLIŞ! EVET, TOPLUM DEMEKTİR. BU ZATEN BİZİM GELENEĞİMİZDİR. . . BU YÜKÜ OLMAKTAN ÇIKARMAK ZORUNDAYIZ. GÜÇLÜ AİLE, GÜÇLÜ TOPLUM İKİYE AYRILIYOR; DİNDARLAR VE SEKÜLERLER DİYE. YANLIŞ. PLANIMIZ, PROGRAMIMIZ, YOL HARİTAMIZ HAZIR. . . DİYORLAR Kİ, TOPLUMUN YARARINADIR. DEMOKRATİK KATILIM, GÜÇLÜ . NE SİYASETİN, NE SERMAYENİN ARACI OLMAYACAK BİR MEDYA, TOPLUM İKİ KUTUPMUŞ, MODERNLER - GELENEKÇİLER DİYE. YANLIŞ! , TOPLUM İKİYE AYRILIYOR; DİNDARLAR VE SEKÜLERLER DİYE. YANLIŞ.

TABLO 93. FETÖ* KELİMESİNİN BAĞLAMI

FETÖ, HERHANGİ BİR TERÖR ÖRGÜTÜNÜ KENDİ ÇIKARLARI ÖRGÜTÜYLE PAZARLIK YAPMAZ, YAPAMAZ. İSTER PKK OLSUN İSTERSE FETÖ'NÜN SIZMASINA GÖZ YUMULARAK PERİŞAN EDİLEN, ANCAK BİR ANLAYIŞIN ORTAYA ÇIKARDIĞI SORUNLARI ÇÖZECEĞİZ. MESELA, FETÖ’YÜ, ULUSLARARASI BAĞLANTILAR İÇERİSİNDE İŞİNE GELDİĞİ GİBİ ANLAYIŞIYLA YAKLAŞAMAZ. HİÇBİR NAMUSLU YÖNETİCİ, MESELA FETÖ, PDY, İŞİD YA DA BİR BAŞKASI FARK ETMEZ, TERÖRE KONTROL OTURTMASIDIR. TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ADI NE OLURSA OLSUN PKK, FETÖ’YÜ KONTROLÜNÜZDE TUTARAK, MASUM İNSANLARA İFTİRA KENDİNİZE RAKİP GÖRDÜĞÜNÜZ HERKESİN ÜZERİNE SALMAYA,


88

Sosyal Medya Performansları

TABLO 94. İYİ PARTİ’NİN KULLANDIĞI SOSYAL MEDYA HESAPLARI

SOSYAL MEDYA BAĞLANTILAR (LİNKLER)

Facebook https://www.facebook.com/iyiparti

Twitter https://twitter.com/iyiparti

Instagram https://www.instagram.com/iyiparti

Youtube https://www.youtube.com/channel/UCBY4GZ847-UqlJcSCxN7BtA/videos

18 Mayıs 2018 itibarıyla İYİ Parti’nin sosyal medya hesaplarındaki mevcut takipçi sayısı Tablo 95’te verildiği gibidir.

TABLO 95. İYİ PARTİ SOSYAL MEDYA HESAPLARI TAKİPÇİ SAYISI

SOSYAL MEDYA TAKİPÇİ SAYISI

Facebook 354. 417

Twitter 212. 000

Instagram 59. 600

Youtube 4. 178

İYİ Parti’nin en çok takip edildiği sosyal medya platformunun Facebook, buna karşın en az takipçi sayısının ise YouTube’da olduğu gözlenmiştir. İYİ Parti’nin cum-hurbaşkanı adayı Meral Akşener’in Twitter takipçi seyri Grafik 5’te verilmiştir.

GRAFİK 5. MERAL AKŞENER’İN RESMİ TWITTER HESABI TAKİPÇİ SAYISI

2.490.000

2.500.000

2.510.000

2.520.000

2.530.000

2.540.000

2.550.000

2.560.000

2.570.000

Meral Akşener’in resmi Twitter hesabının 9-18 Mayıs arasında takipçi sa-yısının yüzde 1,83 arttığı belirlenmiştir. 9 Mayıs’ta 2 milyon 517 bin civarında olan sayının 18 Mayıs’ta yüzde 1,83’lük bir artışla 2 milyon 564 bine ulaştığı görülmektedir.


89

Akşener’in özellikle seçim ilanı sonrası attığı tweetler manifestosunda dikkat çektiği noktaları destekleyecek niteliktedir. Türkiye için yönetici değişikliğinin kaçınılmaz olduğu iddiası, hayvan hakları, doğanın ve şehir hayatının tahrip edil-diğine yönelik söylemler, mülteciler konusunda geri adım atılması ve mültecilerin geri gönderilmesine yönelik talepler ve Erdoğan’ın şahsına dönük gündemdeki si-yasi konularla ilgili suçlamalar tweetlerin içeriğini oluşturmaktadır. Kandil, ulusal bayram ve Cuma günü tebriği, şehitler için taziye mesajı gibi daha resmi içerikli açıklamalar da yine sosyal medya kanalları üzerinden duyurulmuştur.

Bu hesaplar Akşener’in resmi sosyal medya hesapları olmasına rağmen “Ge-nel başkanımızın konuşmasını biraz sonra yayınlayacağız” şeklinde ikinci kişi-den aktarma yapıldığını gösteren tweetlere rastlamak da mümkündür. Bu durum dünya literatürüne göre yanlış bir siyasal iletişim stratejisi olarak değerlendiril-mektedir çünkü özellikle son dönem araştırmaları sosyal medyanın halkla bire-bir iletişim yolu olması nedeni ile siyasetçilere güç kattığını söylemektedir. Parti seçimleri ve cumhurbaşkanlığı adaylığını merkeze alan çeşitli hashtag çalışmaları da dikkat çekmektedir. #YüzünüGüneşeDönTürkiye, #TürkiyeİYİOlacak, #Mil-letinAdayıMeralAkşener ve #KorkmadımİmzaVerdim gibi etiket çalışmalarının gündemde yer edindiği tespit edilmiştir.

Partinin internet sayfasının da aktif şekilde kullanıldığı, Akşener’in tüm konuş-malarının yazılı metinlere çevrilerek videolarıyla beraber yüklendiği, tüm gelişmeler-den takipçilerini bilgilendirecek şekilde sitenin güncellendiği görülmektedir. Katıl-dığı tüm kongre ve mitingler ile beraber katılacağı programlara dair duyurular yine hem internet sitesi hem de sosyal medya ağlarından paylaşılmaktadır. Bu noktalardan hareketle İYİ Parti ve Meral Akşener’in sosyal medyayı aktif kullandığı söylenebilir.

Vaatler İYİ Parti cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener’in manifestosunda yer alan önemli vaatler aşağıda sıralanmıştır:

• Yaptıklarımızın sahibi müteahhitler olmayacak. Elbette biz de köprüler, yollar, hastaneler yapacağız. Ama bizim yaptıklarımızın sahibi müteahhit-ler değil millet olacak.

• Bizim yaptığımız köprülerden geçen de geçmeyen de para ödemek zorun-da kalmayacak.

• Şehirlere hançer gibi saplanan, insanımızı gökyüzünü göremez hale geti-ren, rezidans müteahhitliği değil, medeni, nefes alan, karakteri olan şehir planlarımız hazır.


90

• İnsanımıza balık istifi muamelesi yapan, dev hastaneler yapmayacağız, biz bilgiden korkmayıp, bilgiyi kullanacağız. 700 yatak üzeri hastanelerin sağ-lık üretmeyeceğini, sistemin işlemeyeceğini biliyoruz. Daha küçük ölçekli, daha ulaşılabilir hastaneler yaparak, hasta ve yakınlarının, yollarda eza çek-melerini istemiyoruz.

• Sanayide çürüyen, satılan fabrikalar yerine, mutlaka yeni fabrikalar açıl-masını teşvik etmek, tarım ve hayvancılıkta, yeniden, dünyanın en gözde ülkesi olmak için, projeler hazırladık.

• Yatırımcıyı, teşvik için öyle uzun yollardan dolandırıp, süreçte yer alanları nemalandırarak sömürmek yerine, kendisine, sadece iki şart koşacağız; ya-tırım yaptığı çevreye zarar vermemek ve çevrede yaşayan halkın rızasını al-mak. O kadar.

• Biz adımız gibi, iyi olan hiçbir şeyi değiştirmeyeceğiz yanlış olan, işleme-yen, eskiyen her şeyi, düzeltmek için geliyoruz

• Bizler tarıma sanayi gibi bakmak zorundayız. Çiftçimizin rekabet ede-bileceği şartlara kavuşması sağlanmalıdır. 5 yıl içerisinde, tarım havzası olma kararımız var. Allah’ın izniyle planımız, programımız, yol harita-mız hazır...

• Üniversiteleri, her ne şekilde olursa olsun bölmek bir ülkenin geleceğine yapılmış en büyük ihanetlerden biridir. Cumhurbaşkanı olduğum ilk gün, üniversiteleri bölmek için alınan bu kararın iptal sürecini başlatacağımızı buradan ilan ediyorum.

• Bizler parmak sallayarak yenilmek değil, şeffaflıkla konuşarak kazanmak isteyen, bir dış politika uygulayacağız.

• Her hedefimiz için, öyle uzun yıllar koymuyoruz biz. Birçok farkı, ilk bir-kaç ay içinde, büyük gelişmeleri de en fazla 5 yıl içinde gerçekleştirmeyi ortaya koyuyoruz.

• YÖK’ü tarihin sayfalarına gömeceğiz. Üniversite camiasının kamburu ol-maktan başka özelliği kalmayan YÖK’ü tarihin sayfalarına gömmek bize nasip olacak.

• FETÖ’nün sızmasına göz yumularak bertaraf edilen Kuleli Askeri Lisesi’ni yeniden açacağız.

• Çok önemli isimlerle ekonomi planımızı hazırladık. O plana göre;


91

• 2017 yılı itibarıyla, 17. sırada olan Türkiye ekonomisini hem milli gelir dü-zeyinde hem de yine 2017 itibarıyla, 67. sırada olan kişi başı milli gelir se-viyesinde dünyadaki ilk 10 ülkenin arasına yükselteceğiz.

• İlk 5 yıllık dönemde hedefimiz; dünyadaki ekonomik olarak gelişmiş ilk 10 ülke arasına girebilmek, bu vizyon için, para ve maliye politikasının koor-dinasyonu ile enflasyonu yüzde 5’in altına düşürmek, mali istikrarı tekrar tesis etmek, gerekli “yapısal reformlar” ve “altyapı yatırımlarının” bütünü-nü gerçekleştirmek olacaktır.

• Cumhurbaşkanı olduğum günden itibaren önceliğimiz, vergi tabanını ge-nişleterek vergi yükünün düşürülmesine imkan sağlamak olacak.

Logo

İYİ Parti’den cumhurbaşkanı adayı olan Meral Akşener 24 Haziran seçimleri için ayrı bir logo belirlememiş, partinin kendi logosunu kullanmayı tercih et-miştir.

Reklam Ajansı

İYİ Parti’nin reklam filmlerinin İYİ Parti Stratejik İletişim Merkezi (SİM) tara-fından hazırlandığı bilinmektedir. SİM aynı zamanda Twitter gibi sosyal medya mecraları üzerinden başlatılacak kampanyaların da yürütücülüğünü yapmakta-dır. Bununla beraber partinin seçim çalışmaları konusunda profesyonel olarak bir reklam ajansıyla anlaşmadığı görülmüştür.

Slogan

“Yüzünü Güneşe Dön Türkiye”, “İyiler Kazanır”, “Kendine Güven, Bize Güven, Türkiye’ye Güven”, “Türkiye İyi Olacak” ve “Türkiye’ye Çok İyi Gelecek” sloganları seçim çalışmalarında kullanılmaktadır. Akşener’in 24 Haziran’a yönelik Cumhur-başkanlığı seçimi için yayımlanan manifestosunun da son cümlesi olan “Yüzünü Güneşe Dön Türkiye” sloganının tercih edileceği anlaşılmaktadır. İçerisinde “iyi” kelimesinin geçtiği sloganlarla parti adının olumlu bir algı oluşturacak şekilde kullanılması amaçlanmaktadır (Görsel 9). Seçim Şarkısı

Söz ve müziği Akşener’in danışmanı Murat İde’ye ait olan “Bak İyiler Var” şarkısı ilk kez 1 Nisan 2018’de düzenlenen İYİ Parti kongresinde kullanılmıştır. Mustafa Kemal, Fatih ve Alparslan figürlerine vurgu yapan şarkı bu sayede hem milliyetçi


92

hem Atatürkçü kesime hitap etmeyi amaçlamıştır. Şarkının bestesinde kullanılan geleneksel Türk müziği çalgılarıyla geniş bir kesime hitap edilmek istenildiği an-laşılmaktadır. Şarkının sözleri aşağıdaki gibidir:

Yalan oldu, talan oldu, canım ülkem harap olduUmudunu kesme sakın; Bak “İYİ”ler var…Gözleri yıldız gibi, kaşları hilalSanki Mustafa Kemal Bizim ÇocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalEvladı Fatihan derler, adı Meral..Gece onlar, gündüz onlar, kara günde güneş onlarUmudunu kesme sakın; Bak “İYİ”ler var…Gözleri yıldız gibi, kaşları hilalSanki Mustafa Kemal Bizim ÇocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalEvladı Fatihan derler, adı Meral..Ummadığın bir yerlerden, ummadığın bir zamandaÇıkar bu milletin bağrından, çıkar gelir…

GÖRSEL 9. MERAL AKŞENER’İN 24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE KULLANDIĞI SLOGANLAR


93

Gözleri yıldız gibi, kaşları hilalSanki Mustafa Kemal Bizim ÇocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalEvladı Fatihan derler, adı Meral..Bunca zaman hep bekledin, hep yollarını gözledinİşte çıkmış geliyorlar, bak “İYİ”ler var…Gözleri yıldız gibi, kaşları hilalSanki Mustafa Kemal Bizim ÇocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalEvladı Fatihan derler, adı Meral…Kararı sen vereceksin, kötüye dur diyeceksinİnan yine güleceksin; Bak “İYİ”ler var…Gözleri yıldız gibi, kaşları hilalSanki Sultan Alparslan bizim çocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalSanki Sultan Mehmet Han bizim çocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalSanki Mustafa Kemal Bizim ÇocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalEvladı Fatihan derler, adı Meral..Sanki Mustafa Kemal Bizim ÇocuklarGözleri yıldız gibi, kaşları hilalEvladı Fatihan derler, adı Meral..

Hedef Kitle

İYİ Parti’nin gerek sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlar ve parti be-yannamesi gerekse Meral Akşener’in kendi açıklamaları ve seçim manifestosu hedeflenen seçmen kitlesinin heterojen bir grubu içerdiğini göstermektedir. Milli değerler vurgulanarak milliyetçi kanattan gelen kesim etki altına alınmaya çalışı-lırken Mustafa Kemal Atatürk’e atfedilen değer ve önem ile de CHP seçmeninin sempatisi kazanılmak istenmiştir.

Meral Akşener’in kadın ve anne kimliği üzerinden kadınları hedef kitlesinin merkezine aldığı açıktır. Kadın cinayetleri ve kadın işçilerle ilgili sorunlara sıkça söylemlerinde yer veren Akşener gençler ve çocuklarla ilgili çeşitli vaatlerde bulu-narak hedef kitlesine onları da dahil etmiştir (Görsel 10).


94

GÖRSEL 10. MERAL AKŞENER’İN GENÇLERİ VE KADINLARI HEDEF ALAN İÇERİKTE SOSYAL MEDYA PAYLAŞIM ÖRNEKLERİ

Akşener ve İYİ Parti hedef kitlesini orta sınıf merkezli belirlemiştir. Yayımla-nan seçim manifestosuna bakıldığında çiftçi, esnaf ve işçilere yönelik söylemlerin yoğun olduğu anlaşılmaktadır. Gerek ekonomik gerekse politik vaatlerde bulunarak toplumun çoğunluğunu oluşturan orta sınıfın sempatisi kazanılmaya çalışılmıştır.

SELAHATTİN DEMİRTAŞAdayın ProfiliSelahattin Demirtaş 2007’de Türkiye Büyük Millet Meclisi 23. Dönem Diyarbakır Milletvekili olmuş ve 1 Şubat 2010’dan itibaren Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) eş genel başkanlığını yapmıştır. 12 Haziran 2011’deki 24. Dönem Milletvekili genel seçiminde BDP’nin desteklediği bağımsız aday olarak Hakkari’den tekrar milletvekili seçilmiştir. 22 Haziran 2014’te Figen Yüksekdağ ile birlikte HDP eş


95

başkanlığına gelen Demirtaş Ağustos 2014’te yapılan ilk cumhurbaşkanlığı seçi-mine katılan üç adaydan biri olmuş ve medyanın yoğun desteği ile yüzde 9,76 oy almıştır. Referandum sonrası terör örgütü PKK ile olan bağlantısı gün yüzüne çıkan Demirtaş kazandığı desteği yitirmeye başlamıştır.

93 kez PKK propagandası yapmakla suçlanan Demirtaş hakkında 2013’te İstanbul’da düzenlenen nevruz kutlamasındaki konuşmasında PKK ve örgüt kurucusu Abdullah Öcalan’ı övdüğü gerekçesiyle “terör örgütü propagandası” suçundan beş yıl hapis istemiyle iddianame hazırlanmıştır. Diyarbakır Cumhu-riyet Başsavcılığı tarafından hakkında yürütülen soruşturma kapsamında 4 Ka-sım 2016’da tutuklu olarak yargılanmaya başlayan Demirtaş hala tutuklu olup 24 Haziran 2018 seçimleri için HDP Parti Meclisi tarafından cumhurbaşkanı adayı olmasına karar verilmiştir.

Siyasal İletişim StratejisiManifestonun Analizi

24 Haziran 2018 seçimlerine aday olan Selahattin Demirtaş 14 Mayıs 2018’de se-çim manifestosunu açıklamıştır. 2 bin 74 kelime ve 17 bin 152 vuruştan oluşan manifesto altı ana başlık etrafında şekillenmiştir:

• Sen’le Değiştireceğiz!

• Yetkilerini Paylaşan Bir Cumhurbaşkanı Olacağım

• Demokrasiye Acil Geçiş Programı’nı Hayata Geçireceğiz

• Tüm Toplumsal Sorunların Çözümü Önceliğimiz Olacak

• Hakça Dağıtım Programımızla Refahı Arttıracağız

• Ben Yaparım Demiyorum, Biz Yaparız Diyorum!

Manifestosunda Demirtaş ünlem içeren dokuz cümle ile aşağıdaki vurgulara yer vermiştir:

• Sen’le Değiştireceğiz!

• Tekçiliğin değil, çokluğun sesiyiz!

• 16 yıllık bir yıkımı sandıkta sonlandırmanın dönüm noktasındayız!

• Üreten SEN’sin, Yöneten de SEN olacaksın!

• Gençlik Değiştirecek!

• Kadınlar Değiştirecek!

• Çocuklar İçin Değişecek!


96

• Halkın haber alma hakkının önündeki tüm engelleri kaldıracağız!

• Ben Yaparım Demiyorum, Biz Yaparız Diyorum!Demirtaş manifestosunun söylem analizi kelime listesi Tablo 96’da verilmiştir.

TABLO 96. DEMİRTAŞ’IN SEÇİM MANİFESTOSUNUN KELİME LİSTESİ



2 26 TOPLUM

3 19 HALK

4 17 DEMOKRASİ

5 16 SON

6 15 SİSTEM

7 15 SORUN

8 15 YAŞAM

9 14 GÜVENCE

10 14 TEK

11 13 YÖNETİM

12 12 CUMHURBAŞKANI

13 12 DEĞİL

14 12 ÖZGÜRLÜK

15 10 ÇOCUK

16 10 EŞİT

Demirtaş manifesto metninde en çok vaat bildiren kelimelere ağırlık vermiş-tir. Tablo 96’da görüldüğü üzere ortalama 128 vaat bildiren kelime kullanmıştır. Demirtaş “sağlayacağız”, “vereceğiz”, “edeceğiz”, “yapacağız”, “getireceğiz”, “kaldı-racağız”, “olacak”, “kuracağız”, “geçireceğiz”, “kurtaracağız”, “çıkaracağız”, “açaca-ğız” ve “alacağız” gibi kelimelerle vaatlerini belirtmiştir (Tablo 97).


SAĞLAYACAĞIZ. - HEM EVDE HEM İŞTE ÇALIŞAN, ÇİFTE MESAİ YAPAN KARŞI FAİLLERİN CAYDIRICI VE ADİL CEZALAR ALMASINI ALACAĞIZ. REKTÖRLERİ CUMHURBAŞKANININ DEĞİL, ÜNİVERSİTE AKADEMİK, BİLİMSEL VE YÖNETSEL ÖZERKLİĞİNİ GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ. HAKÇA DAĞITIM PROGRAMIMIZLA (HDP) REFAHI “İBADETHANE” OLARAK TANIYACAK VE KAMU GÜVENCESİ ALTINA ALACAĞIZ. İNANÇLARA, YAŞAM TARZLARINA, SİYASİ VE FELSEFİ HERKESİN ANADİLİNDE HİZMET ALMASINI ANAYASAL GÜVENCE ALTINA ÇALIŞACAĞIZ. - ÇOCUĞUN GELİŞİMİNE UYGUN, ANADİLDE, BİLİMSEL VE GELSE KENDİMİZİ SORUMLU GÖRECEĞİMİZ BİR YÖNETİM ANLAYIŞIYLA KURTARACAĞIZ. BİZ LÜTFEDEN DEĞİL, ÜLKENİN KAYNAĞINI HALKA İLE YOKSULLUĞA SON VEREREK HALKI YARDIMA BAĞIMLILIKTAN KURACAĞIZ. - ENGELLİ VE YAŞLI YURTTAŞLARIMIZA BAKIM AYLIĞI . - ENGELLİ YURTTAŞLARIMIZ İÇİN ENGELLERİ KALDIRMA BAKANLIĞI SAĞLAYACAĞIZ. - GENÇLERİN SORUNLARINI EN İYİ BEN ÇÖZERİM AÇIĞA ÇIKARTARAK, GELECEĞE DAHA GÜVENLE BAKMALARINI SONLANDIRACAĞIZ. - GEÇMİŞİ İLE YÜZLEŞMEYEN TOPLUMLAR DIŞINA ÇIKARARAK, ŞİDDETİ VE ÇATIŞMAYI ONURLU BİR BARIŞLA KALDIRACAĞIZ. - HERKESİN İNANCI, KÜLTÜRÜ VE DÜNYA GÖRÜŞÜ GRUPLARIN VE CİNSİYET KİMLİĞİNİN ÜZERİNDEKİ BASKILARI KURTARACAĞIZ. YARGI SİSTEMİ TALİMATLA DEĞİL ADALETLE KARAR . YASAMA VE YARGIYI DERHAL YÜRÜTMENİN BASKISINDAN KURTARACAĞIZ. SOSYAL HAKLAR PROGRAMIMIZ İLE YOKSULLUĞA BİR ŞEKİLDE PAYLAŞACAĞIZ. DAR GELİRLİLERİ BORÇ BATAĞINDAN KALDIRACAĞIZ. HAKÇA DAĞITIM PROGRAMI KAPSAMINDA: STANDARTLARA İNDİRECEĞİZ. TÜM GÜVENCESİZ ÇALIŞMA BİÇİMLERİNİ AŞACAĞIZ ENGELLİLERE YÖNELİK SUNULAN KAMU HİZMETLERİNİ, EMEK ALANLARINDA DÜZENLEMELER YAPACAĞIZ. ENGELLERİ BİRLİKTE KAPATACAĞIZ. BİRLİKTE ÜRETTİĞİMİZ ZENGİNLİĞİ ADALETLİ BİR ZENGİN İLE YOKSUL UÇURUMUNU EKMEĞİMİZİ ADALETLİ BÖLÜŞEREK SUNACAĞIZ. - ENGELLİ YURTTAŞLARIMIZ İÇİN ENGELLERİ KALDIRMA , ENGEL GRUPLARININ FARKLILIKLARINI GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURARAK YAPACAĞIZ. - ÜLKEMİZİN FARKLI DİLLERİNİ BİR TEHDİT OLARAK DEĞİL DEVLET ADINA ÖZÜR DİLENMESİ İÇİN GEREKLİ ÇALIŞMALARI DURDURACAĞIZ. - HAYVANLARA YÖNELİK İŞKENCE, KÖTÜ MUAMELE, KATLEDEN İSRAF PROJELERİNİN TÜMÜNÜ BAŞLATILMIŞ OLSA DAHİ ÇIKARACAĞIZ. HÂKİMLER/SAVCILAR ÜZERİNDEKİ SİYASİ BASKIYI YAPISINI YENİDEN DÜZENLEYECEĞİZ. ADALET BAKANINI HSK’DAN RAHATLATACAĞIZ. TOPLUMSAL İHTİYAÇLARI KARŞILAMAYI ESAS . DEMOKRASİYİ GÜVENCE ALTINA ALARAK EKONOMİYİ DE


97

Demirtaş’ın manifestosunun ana hatlarını “toplum”, “halk”, “son”, “demokra-si”, “sistem”, “sorun”, “yaşam”, “güvence”, “tek”, “yönetim”, “cumhurbaşkanı”, “değil”, “özgürlük”, “çocuk”, “eşit”, “biz”, “eğitim”, “fark” ve “kadın” kelimeleri ve bunların türevleri oluşturmaktadır. Demirtaş’ın manifestosunda dikkat çeken nokta “Tür-kiye” sözcüğünün kullanım sıklığının beşin altında kalıp listeye girememesi ol-muştur. Buna karşın “Kürt” kelimesine de beş defa yer verilmiştir. Bu durum De-mirtaş’ın Türkiye’deki tüm seçmeni kucaklamaktan uzak, yalnızca Kürt seçmene hitap eden bir aday olduğunu göstermektedir.

Demirtaş’ın manifestosunda vaat belirten kelime öbeklerinden sonra en çok kullanılan sözcüğün “toplum” olduğu Tablo 97’de görülmektedir. “Toplum”un top-lam kullanım sıklığı 26’dır. Demirtaş var olan yönetim sistemi ve düzenini eleştirdiği cümlelerinde “toplum” sözcüğünü kullanmıştır. Demokratik seçim ile cumhurbaş-kanı seçilen Erdoğan “tek adam” ve referandum sonucu kabul edilen Cumhurbaş-kanlığı hükümet sistemi de “tek adamlık” sistemi şeklinde nitelendirilmiştir. Erdo-ğan’ın tek adam olarak “toplumun toplum olmasını mümkün kılan tüm değer ve farklılıkları baskı altına alarak, toplumu tekliğe hapsettiği” öne sürülmüştür.

Benzer şekilde Demirtaş, Erdoğan ve AK Parti hükümetini hedefe oturtarak “toplumsal sorunların çözümünde en önemli adreslerden biri olan demokratik kitle örgütleri”ni kapattıklarını, “Cumhurbaşkanlığı kabinesinde toplumun tama-mını kapsayacak temsilcilerin yer” almadığını, Cumhurbaşkanlığının “bir temsil ve toplumsal uzlaşı makamı” olmadığını, OHAL ve kayyum uygulamasının, Milli Güvenlik Kurulunun ve Terörle Mücadele Kanunu’nun “toplumsal yaralar oluş-turduğu”nu ve “toplumsal kutuplaşmaya sebep oldukları”nı iddia etmiştir. “Top-lumsal sorunların çözümünü önceleyerek... toplumun barış hafızasını canlan-dıracağını”, kadınların “tüm toplumsal sorunların çözümünde fikir ve önerileri ile belirleyici olacak”larını ve “Toplumsal Mutabakat Platformları” kuracaklarını vadetmiştir (Tablo 98).


TOPLUMSAL YARALARIN SARILMASI VE YÖNETİM SİSTEMİNİN YETKİLERİNİ PAYLAŞTIKÇA SİSTEM DEMOKRATİKLEŞECEK. ACİL TOPLUMU TEKLİĞE HAPSETTİ. TOPLUMUN GELECEĞİNİ BİR KİŞİNİN İKİ MÜMKÜN KILAN TÜM DEĞER VE FARKLILIKLARI BASKI ALTINA ALARAK TOPLUMUN TOPLUM OLMASINI MÜMKÜN KILAN TÜM DEĞER VE HAİN VE SUÇLU İLAN EDİLEREK HEDEF ALINDI. TEK ADAMLIK, BİR TOPLUMUN FARKLI KESİMLERİNİ GÖZETEN HİZMETLERİN TEKRAR BELEDİYE EŞ BAŞKANLARINI DERHAL GÖREVLERİNE İADE EDECEĞİZ. TOPLUMSAL KUTUPLAŞMANIN OLMADIĞI, İNSANLARIN BİRBİRLERİNE YETKİ İLE GELECEĞİM, SÜRENİN SONUNDA BİR CEKETLE GİDECEĞİM. TOPLUMUN GELECEĞİNİ BİR KİŞİNİN İKİ DUDAĞI ARASINA SIKIŞTIRAN, FARKLILIKLARI BASKI ALTINA ALARAK TOPLUMU TEKLİĞE HAPSETTİ. TOPLUMSAL SEFERBERLİK BAŞLATACAĞIZ. KADINLAR TÜM TOPLUMSAL KADINLAR DEĞİŞTİRECEK! ERKEK EGEMEN ZİHNİYETİN DEĞİŞMESİ İÇİN TOPLUMUN TAMAMINI KAPSAYACAK TEMSİLCİLER YER ALACAK. KAVUŞTURULMASI SAĞLANACAK. CUMHURBAŞKANLIĞI KABİNESİNDE TOPLUMSAL MUTABAKAT PLATFORMLARINDA, BİRBİRİNE DÜŞMAN SUNACAKLARI TOPLUMSAL MUTABAKAT PLATFORMLARI KURACAĞIZ. TOPLUMSAL YARALARI ACİLEN SARMAK İÇİN; - OHAL’İ DERHAL CANLANDIRILMASININ İLK ADIMLARINDAN BİRİ OLACAKTIR. TOPLUMSAL İHTİYAÇLARI KARŞILAMAYI ESAS ALAN BİR EKONOMİ GÜVENCE ALTINA ALARAK EKONOMİYİ DE RAHATLATACAĞIZ. TOPLUM KURULUŞLARININ PARLAMENTOYA GÖRÜŞ VE ÖNERİ BAŞTA OLMAK ÜZERE TOPLUMUN TÜM KESİMLERİNİN VE SİVİL TOPLUMUN GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİ DOĞRULTUSUNDA, FARKLI , PARLAMENTODA OLAN VE OLMAYAN TÜM PARTİLERİN VE SİVİL TOPLUMSAL MUTABAKAT PLATFORMLARI KURACAĞIZ. TOPLUMSAL KURULUŞLARININ PARLAMENTOYA GÖRÜŞ VE ÖNERİ SUNACAKLARI TOPLUMSAL SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDE EN ÖNEMLİ ADRESLERDEN BİRİ HALKA HİZMETLE GÖREVLİ KURUMLAR, SARAYIN HİZMETİNE SUNULDU.


98

Demirtaş manifestosunda “millet” kelimesine hiç yer vermemiştir. Bunun ye-rine “halk”ın türevi olan kelimeleri 19 kez kullanılmıştır. Demirtaş halk kelimesi üzerinden de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef almaktan geri durmamıştır. Erdo-ğan’ın “halktan uzak, ulaşılamaz ve eleştirilemez bir Cumhurbaşkanı” olduğunu, “halka hizmetle görevli kurumların sarayın hizmetine sunulduğunu”, kayyum uy-gulamasının “halkın seçme hakkı ve iradesinin gaspına dayandığını” iddia etmiş-tir. Söz konusu iddialarını bir sorun olarak ortaya koyan Demirtaş bu sorunlara da vaatleri etrafında çözüm önerileri sunmuştur.

Devletin “farklı halklara ve inançlara karşı soykırım ve katliamlar” gerçekleştirdi-ği suçlamasında bulunan Demirtaş “bu halklardan devlet adına özür dilenmesi için ge-rekli çalışmaları yapacaklarını” belirtmiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’nin “siyaseti biat ederek yükselmenin aracı haline getirdiği”ni belirten Demirtaş, “siyaseti liyakat ile halka hizmet etmenin aracı haline getireceği” vaadinde bulunmuştur.

Demirtaş’ın “halk” kelimesinden hareketle ortaya koyduğu bir diğer vaadi de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi hakkındadır. Cumhurbaşkanı olduğu takdirde “sa-ray” olarak nitelendirdiği Cumhurbaşkanlığı Külliyesini boşaltacağını ve buranın ne amaçla kullanılacağını “halka soracağı”nı belirtmiştir. Sosyal Haklar Uygula-ması’nı hayata geçirerek yoksulluğa çare olacağını ve halkı yardıma bağlılıktan kurtaracağını iddia eden Demirtaş refahı artırarak ekonomik krizlerin yükünün halka yıkılmasının önüne geçeceğini de iddiaları arasına eklemiştir. “Türkiye halklarının huzura, güvene, refaha kavuşmasının yegane yolunun Kürt sorunun-da kalıcı barışı sağlamak” olduğunu belirten Demirtaş çözümün de “kadim halk-ların ortak yaşam iradesinden geçtiğini” ve bu sorunu kendilerinin çözeceğini vurgulamıştır (Tablo 99).

TABLO 99. HALK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

HALKLARIZ. KİMLİKLERİMİZLE, İNANÇLARIMIZLA, DİLLERİMİZLE, . BEN YAPARIM DEMİYORUM, BİZ YAPARIZ DİYORUM! BİZ HALKIN BARINMA HAKKINI YOK EDEN PROJELERİ; TARİHİ, KÜLTÜREL DEMOKRATİKLEŞMESİNİ SAĞLAYACAĞIZ. - KENTLERİ YAĞMALAYAN, HALKIN KENDİ YAŞAM ALANLARINDAKİ HER TÜRLÜ PROJE HAKKINDA TAHRİBİNE YOL AÇAN UYGULAMALARA SON VERECEĞİZ. - YEREL HALKLARIN KENDİ KENDİLERİNİ YÖNETECEKLERİ DEMOKRATİK, KENDİ SİYASİ GELECEKLERİNİ ÖZGÜRCE BELİRLEMELERİ VE HALKLARININ KENDİ SİYASİ GELECEKLERİNİ ÖZGÜRCE BELİRLEMELERİ KARŞI DURACAĞIZ. - BAŞTA ORTADOĞU OLMAK ÜZERE, TÜM DÜNYA HALKIN HABER ALMA HAKKININ ÖNÜNDEKİ TÜM ENGELLERİ . TEK SESLİ BASINDAN ÖZGÜR BASINA GEÇİŞİ SAĞLAYACAĞIZ HALKA İADE EDEN BİR ANLAYIŞLA CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINA KURTARACAĞIZ. BİZ LÜTFEDEN DEĞİL, ÜLKENİN KAYNAĞINI HALKI YARDIMA BAĞIMLILIKTAN KURTARACAĞIZ. BİZ LÜTFEDEN DEĞİL,. SOSYAL HAKLAR PROGRAMIMIZ İLE YOKSULLUĞA SON VEREREK HALKIN ÜZERİNE YIKILMASINI ENGELLEYECEĞİZ. EMEĞİ SÖMÜRÜLEN (HDP) REFAHI ARTIRACAĞIZ EKONOMİK KRİZİN YÜKÜNÜN HALKLARDAN DEVLET ADINA ÖZÜR DİLENMESİ İÇİN GEREKLİ KARŞI YAPILAN SOYKIRIM VE KATLİAMLAR KARŞISINDA, BU HALKLARA VE İNANÇLARA KARŞI YAPILAN SOYKIRIM VE KATLİAMLAR BİRİ GEÇMİŞLE YÜZLEŞME VE HAKİKAT ARAYIŞIDIR. TARİHTE FARKLI HALKLARININ HUZURA, GÜVENE, REFAHA KAVUŞMASININ YEGÂNE HALKLARIN ORTAK YAŞAM İRADESİNDEN GEÇMEKTEDİR. TÜRKİYE HALKLARIN ORTAK YAŞAM İRADESİNDEN GEÇMEKTEDİR. TÜRKİYE . KÜRT SORUNUNU BİZ ÇÖZECEĞİZ KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ KADİM HALKTAN UZAK, ULAŞILMAZ VE ELEŞTİRİLMEZ BİR İTİBARDA İSRAF YAPMAYACAĞIZ. KORUMA ORDUSUYLA DOLAŞAN,

Demirtaş manifestosunda “demokrasi” ve türevi 17 kelimeye yer vermiştir. “Halkların kendi kendilerini yönetecekleri demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü bir yönetim” cümlesiyle mevcut yönetimin demokrasi, eşitlik ve özgürlüklerden uzak


99

olduğunu iddia etmiştir. Benzer şekilde Türkiye’de demokrasinin güvende olmadı-ğı ve demokrasi mekanizmalarının işlemez hale geldiğini, demokratik kitle örgüt-lerinin kapatılıp demokratik kurumların tahrip edildiğini vurgulamıştır.

Demirtaş daha çok demokrasi vurgusu üzerinden vaatlerde bulunmuştur. Demokrasiye acil geçiş programını hayata geçireceğini, çoğulculuğun önünü de-mokrasiye uygun bir şekilde açacaklarını, demokrasiyi güvence altına alacakla-rını, devlet kurumlarını ve mevcut sistemi demokratikleştireceklerini, yerel de-mokrasileri güçlendireceklerini, halkların kendi kendini yöneteceği demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü bir yönetim anlayışını hayata geçireceklerini, Anayasa’yı yerel demokrasileri ve yerinden yönetimi temel alacak şekilde düzenleyeceklerini ve demokratik bir eğitim sistemi getireceklerini vadetmiştir (Tablo 100).


DEMOKRATİK ANAYASA YAPIM SÜRECİNİ İKİ YIL İÇİNDE ALINDIĞI ÇOK DİLLİ, ÇOK İNANÇLI VE EŞİT YURTTAŞLIK TEMELLİ BU DEMOKRATİK MEKANİZMALAR, TEK KALEMDE İŞLEMEZ HALE UZUN YILLARIN BİRİKİMİ VE MÜCADELESİ İLE KAZANILMIŞ BÜTÜN DEMOKRASİYE ACİL GEÇİŞ PROGRAMI’NI HAYATA GEÇİRECEĞİZ ÜRÜNÜ YAPI VE DÜZENLEMELERİN KALDIRILMASI İÇİN ÇALIŞACAĞIZ. DEMOKRASİYE UYGUN BİR ŞEKİLDE AÇACAĞIZ. - BAŞTA CEMEVLERİ SOSYAL HAYATINI ÖZGÜRCE YAŞAMASININ ÖNÜNÜ ÇOĞULCU DEMOKRASİ İLE İLGİLİ SORUNLARIN ÇÖZÜMÜDÜR. - KÜRTLERİN KALICI BARIŞI SAĞLAMAKTIR. KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ DEMOKRASİYİ GÜVENCE ALTINA ALARAK EKONOMİYİ DE ÖNGÖRÜLEMEZ BİR ÜLKE HALİNE GETİRDİ. EKONOMİ KIRILGANLAŞTI. DEMOKRATİKLEŞTİRMEK İÇİN KULLANACAĞIM. CUMHURBAŞKANLIĞI OLARAK YETKİLERİMİ KENDİMİ YETKİSİZLEŞTİRMEK VE KURUMLARI DEMOKRATİK, ÖZGÜRLÜKÇÜ, ÇOĞULCU, ANADİLİNDE EĞİTİMİ ESAS , MEZHEPÇİ, IRKÇI EĞİTİM MÜFREDATINI LAĞVEDEREK BİLİMSEL, LAİK, DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİ KAPATILDI. KAYIRMACILIK, TORPİL VE SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDE EN ÖNEMLİ ADRESLERDEN BİRİ OLAN DEMOKRATİK KURUMLARIN TAHRİBATI, HUKUKA GÜVENİN GÖZETEN HİZMETLERİN TEKRAR SUNULMASINI SAĞLAYACAĞIZ. - DEMOKRATİKLEŞECEK. ACİL TOPLUMSAL YARALARIN SARILMASI VE . CUMHURBAŞKANLIĞI YETKİLERİNİ PAYLAŞTIKÇA SİSTEM DEMOKRATİKLEŞMESİNİ SAĞLAYACAĞIZ. - KENTLERİ YAĞMALAYAN, HER TÜRLÜ PROJE HAKKINDA KARAR VERMESİNİ, ÇED VB. SÜREÇLERİN DEMOKRATİK MÜCADELE ALANINDA BİR OLAĞANLAŞMA SÜRECİNİ BELİRLEYECEĞİM. SİYASETTE, BÜROKRASİDE, YARGIDA, TOPLUMDA VE DEMOKRASİ VE YERİNDEN YÖNETİMİ TEMEL ALACAK. TÜM İÇİNDE TAMAMLAYACAĞIZ. ANAYASA, MERKEZİYETÇİLİĞİ DEĞİL, YEREL DEMOKRASİ, GÜÇLER AYRILIĞI, HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ GİBİ ÖN PLANA EDECEĞİZ. - AVRUPA BİRLİĞİNİN İNSAN HAKLARINA RİAYET, YEREL

Metinde “son” sözcüğünden türetilen kelime öbekleri de sıkça kullanılmış-tır. “Son”un toplam kullanım sıklığı 16’dır. “Son” kelimesinin bağlamı “vereceğiz” sözcüğüyle oluşturulan vaatleri desteklemektedir ve Demirtaş’ın manifestosunda belirttiği hizmet ve vaatlerini Erdoğan ve AK Parti karşıtlığı üzerine temellendir-diğini açıkça göstermektedir. Cumhurbaşkanı olabilmek için seçime giren ve bu amaç doğrultusunda manifestosunu kaleme alan Demirtaş demokratik seçimler sonucu halkın yüzde 50’sinden fazlasının oyunu alarak cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ı “tek adam”, referandum sonucu halkın oylaması ile kabul edilen Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini de “tek adamlık sistemi” olarak ad-landırmış ve cumhurbaşkanı seçildiği takdirde buna son vereceğini vadetmiştir.

Bununla birlikte Demirtaş AK Parti’nin hamaset ürettiğini, cezaevindeki mahkumların zulme maruz kaldığını, Erdoğan’ın uzak, erişilmez ve ulaşılamaz bir Cumhurbaşkanı olduğunu, eğitim sistemine getirilen 4+4+4 uygulamasının ideolojik saikler ile okulları ayrıştırdığını, yargıda devletin mazlumlara karşı it-tifak kurduğunu, insanların yaşam alanlarında tahribe yol açan uygulamalar bu-lunduğunu ve devletin savurganlığa ve israfa dayalı bir anlayışa yönetildiğini, kay-


100

yum uygulamasının halkın seçme hakkı ve iradesinin gaspına dayandığını, AK Parti’nin on altı yılda ülkeyi bir yıkıma sürüklediğini ve Kürt sorunu temelli şid-det ve çatışmanın olduğunu manifestosunda AK Parti ve Erdoğan karşıtı bir dille belirtmiş ve tüm bunları kendisinin “sonlandıracağını” iddia etmiştir (Tablo 101).

TABLO 101. SON* KELİMESİNİN BAĞLAMI

SON VERMEYE GELİYORUM. BU MAKAMA BİR ÇUVAL YETKİ İLE SEÇİM MANİFESTOSU BİR CUMHURBAŞKANI OLARAK TEK ADAMLIĞA SON VERECEĞİZ. - DIŞ POLİTİKADA MEVCUT SORUNLARIN DİYALOG İLE , ULAŞILMAZ VE ELEŞTİRİLMEZ BİR CUMHURBAŞKANLIĞI ANLAYIŞINA SON VERECEĞİZ. İTİBARIMIZI ŞATAFATLA DEĞİL, ŞEFFAF VE HALKA VE İSRAFA DAYANAN YÖNETİM VE BÜROKRASİ ANLAYIŞINA SONLANDIRACAĞIZ. - GEÇMİŞİ İLE YÜZLEŞMEYEN TOPLUMLAR DIŞINA ÇIKARARAK, ŞİDDETİ VE ÇATIŞMAYI ONURLU BİR BARIŞLA SON VERMEK İÇİN KULLANACAĞIZ. İŞSİZLİK VE KAYIT DIŞI ÇALIŞMAYI MAKAMINA GELECEĞİZ. YETKİ VE OLANAKLARIMIZI İŞ CİNAYETLERİNE SON VERECEĞİZ. ORMANLARI, KIYILARI, MERALARI, TARIM ARAZİLERİNİ,, DOĞAYI VE TOPLUMU TEHDİT EDEN HER TÜRLÜ YAPI VE İNŞALARA SON VERECEĞİZ. OLUŞTURACAĞIMIZ KAPSAYICI PARLAMENTER SİSTEM YARGIDA MAZLUM KARŞISINDA GÜÇLÜ İLE KURDUĞU İTTİFAKA SON VERECEĞİZ. *** BAŞKANLIĞI BİTİRMEK İÇİN CUMHURBAŞKANI VB. HER TÜRLÜ GÖSTERİ AMAÇLI ETKİNLİKLERDE KULLANILMASINA SONLANDIRMANIN DÖNÜM NOKTASINDAYIZ! YENİ BİR BAŞLANGIÇ BİR REJİME KARŞI BİZ VARIZ DİYORUZ. 16 YILLIK BİR YIKIMI SANDIKTA SON VERECEĞİZ. TOPLUMUN TÜM KESİMLERİNİN KATILIMI İLE BİR ÜLKEYİ HEP BİRLİKTE VAR EDECEĞİZ. HAMASET ÜRETEN SİYASETE SON VEREREK ÇOCUK VE GENÇLER İÇİN EĞİTİM VE LİYAKATİN ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ. - KAYIRMACILIĞA VE TORPİLE SON VERECEĞİZ. - YEREL HALKIN KENDİ YAŞAM ALANLARINDAKİ HER YAŞAM ALANLARININ TAHRİBİNE YOL AÇAN UYGULAMALARA SON VERECEĞİZ - HER NE AD ALTINDA OLURSA OLSUN VELİLERDEN . - İDEOLOJİK SAİKLERLE OKULLARI AYRIŞTIRAN 4+4+4 UYGULAMASINA SONLANDIRIP, GÖREVDEN ALINAN BELEDİYE EŞ BAŞKANLARINI HAKKI VE İRADESİNİN GASPINA DAYANAN KAYYUM UYGULAMASINI SON VEREREK HALKI YARDIMA BAĞIMLILIKTAN KURTARACAĞIZ. BİZ KURTARACAĞIZ. SOSYAL HAKLAR PROGRAMIMIZ İLE YOKSULLUĞA SON VERECEĞİZ. MAĞDURİYETLERİ ACİLEN GİDERECEK DÜZENLEMELER TUTUKLU VE HÜKÜMLÜLERİN MARUZ KALDIĞI ZULME

“Sistem” kelimesinin Demirtaş’ın manifestosundaki toplam kullanım sıklı-ğı 15’tir. Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetim sistemi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hükümetine yönelik eleştirilerin yanı sıra Demirtaş yürürlükteki adalet, başkanlık, yönetim, Cumhurbaşkanlığı, eğitim, parlamenter, vergi ve yargı sis-temlerini de eleştirmiş ve mevcut yapıyı değiştirme ve sonlandırma vurgusunu manifestosunda ön plana çıkarmıştır (Tablo 102).

TABLO 102. SİSTEM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

SİSTEM KURACAĞIZ. TEK SESLİ BASINDAN ÖZGÜR BASINA GEÇİŞİ VE ÖĞRENCİLERİN ORTAKLAŞA GELİŞİMİNİ SAĞLAYACAK BİR SİSTEM YERİNE ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİN ORTAKLAŞA GELİŞİMİNİ VE YGS GİBİ TÜM MERKEZİ SINAVLARI KALDIRACAĞIZ. SINAV ODAKLI SİSTEMİNİ SİYASAL İKTİDARIN TAHAKKÜM ALANI OLMAKTAN ÇIKARACAĞIZ. - YOLLARI, KÖPRÜLERİ ÜCRETSİZ YAPACAĞIZ. EĞİTİM SİSTEMİ VE İSRAFLARI BİTİREREK OLUŞTURDUĞUMUZ KAYNAKLARLA GELİR SAĞLAYAN ADIMLARLA NEFES ALDIRACAĞIZ. ADİL BİR VERGİ SİSTEMİNİ UYGULAMAYA GEÇİRECEĞİZ. - SOKAKTA YAŞAMAK UYGUN, ANADİLDE, BİLİMSEL VE İNSAN HAKLARINA DAYALI BİR EĞİTİM SİSTEMİNİ, SİYASİ PARTİLERİN BÜTÜN KADEMELERİNDE YASAL HALE EŞİT TEMSİLİYETİNİ GÜVENCE ALTINA ALACAK EŞ BAŞKANLIK SİSTEMİ OLUŞTURACAĞIZ. - KADINLARIN EŞİT TEMSİLİYETİNİ . - KADINLARIN EŞİT KATILIMINA DAYANAN BİR YÖNETİM SİSTEM İNŞA EDECEĞİZ. GENÇLER VE KADINLAR BAŞTA OLMAK ÜZERE ÇIKMAZLARI AŞARAK GÜÇLÜ VE ÇOĞULCU BİR PARLAMENTER SİSTEM, TEK BİR KİŞİNİN DEĞİL, BİZ’İN YÖNETİMİNİN TEMİNATI SON VERECEĞİZ. OLUŞTURACAĞIMIZ KAPSAYICI PARLAMENTER SİSTEMİ KURACAĞIZ. DEVLETİN YARGIDA MAZLUM KARŞISINDA GÜÇLÜ, HERKESİN EŞİT OLDUĞU HIZLI, TARAFSIZ VE BAĞIMSIZ BİR ADALET SİSTEMİ TALİMATLA DEĞİL ADALETLE KARAR ALACAK. GÜÇLÜNÜN YARGIYI DERHAL YÜRÜTMENİN BASKISINDAN KURTARACAĞIZ. YARGI SİSTEMİNİN ÇOĞULCU MEKANİZMALARA KAVUŞTURULMASI . ACİL TOPLUMSAL YARALARIN SARILMASI VE YÖNETİM SİSTEM DEMOKRATİKLEŞECEK. ACİL TOPLUMSAL YARALARIN KULLANACAĞIM. CUMHURBAŞKANLIĞI YETKİLERİNİ PAYLAŞTIKÇA SİSTEMİ VAR. SEÇİLDİĞİMDE İLK OLARAK YETKİLERİMİ KENDİMİ , TÜM YETKİLERİ TEK ADAMDA TOPLAYAN BİR CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ KURACAĞIZ. SİYASETİ BİAT EDEREK YÜKSELMENİN DEĞİL, TÜM KESİMLERİNİN KATILIMI İLE GÜÇLENDİRİLMİŞ BİR YÖNETİM

Demirtaş manifestosunda mevcut sistemin ve düzenin eleştirisi üzerinden birçok vaatte bulunmuştur. Vadettiği her durum için Demirtaş mevcut sistem ve düzene yönelik bir eleştiriyi de beraberinde sıralamaktadır. Ancak toplam kulla-nım sıklığı 15 olan “sorun” kelimesi özelinde Demirtaş eleştirdiği ve şikayet ettiği birçok durumu göz ardı ederek bilhassa “Kürt sorunu”na vurgu yapmıştır (Tablo 103). Bunun dışında Demirtaş bölgesel sorunların çözümünde küresel ve bölge-sel aktörleri dikkate almak, dış politikadaki sorunların çözümünde ise diyalog ile barışçıl yol ve yöntemler tercih etmek gerektiğini belirtmiştir.


101

TABLO 103. SORUN* KELİMESİNİN BAĞLAMI

SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDE KÜRESEL VE BÖLGESEL GÜÇLERİN BİR DIŞ POLİTİKAYI UYGULAMAYA GEÇİRECEĞİZ BÖLGEMİZDEKİ SORUNUNU ŞİDDET ALANININ DIŞINA ÇIKARARAK, ŞİDDETİ VE VE ANALARIN GÖZYAŞLARININ DİNMESİNİ SAĞLAYACAĞIZ. - KÜRT SORUNLARININ BARIŞÇIL ÇÖZÜMÜNÜ, DAĞLARIN DA CEZAEVLERİNİN DEMOKRASİ İLE İLGİLİ SORUNLARIN ÇÖZÜMÜDÜR. - KÜRTLERİN SORUNLARIN ÇÖZÜMÜDÜR. - KÜRTLERİN SORUNLARININ BARIŞÇIL SAĞLAMAKTIR. KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ DEMOKRASİ İLE İLGİLİ SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ DEMOKRASİ İLE İLGİLİ SORUNLARIN YEGÂNE YOLU KÜRT SORUNUNDA KALICI BARIŞI SAĞLAMAKTIR. KÜRT SORUNUNDA KALICI BARIŞI SAĞLAMAKTIR. KÜRT SORUNUNUN HUZURA, GÜVENE, REFAHA KAVUŞMASININ YEGÂNE YOLU KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ KADİM HALKLARIN ORTAK YAŞAM İRADESİNDEN KOTALARINI DOLDURACAĞIZ. KÜRT SORUNUNU BİZ ÇÖZECEĞİZ KÜRT SORUNUNU BİZ ÇÖZECEĞİZ KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ KADİM ENGELLİLERİN İSTİHDAM KOTALARINI DOLDURACAĞIZ. KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN EĞİTİM VE EMEK ALANLARINDA CEZAEVLERİNİN KAPATILMASINI SAĞLAYACAĞIZ. - ÇOCUK İŞÇİLİĞİ SORUN DEĞİLDİR. ÇOCUKLARIN İSTİSMARINDA ÖNLEYİCİ POLİTİKALAR SADECE FAİLLERİN CEZALANDIRILMASI İLE ÇÖZÜLEBİLECEK BİR SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDE FİKİR VE ÖNERİLERİ İLE BELİRLEYİCİ TOPLUMSAL SEFERBERLİK BAŞLATACAĞIZ. KADINLAR TÜM TOPLUMSAL SORUNLARINI EN İYİ BEN ÇÖZERİM DEMEK YERİNE GENÇLERİN DAHA GÜVENLE BAKMALARINI SAĞLAYACAĞIZ. - GENÇLERİN SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ ÖNCELİĞİMİZ OLACAK GENÇLİK VE YERİNDEN YÖNETİMİ TEMEL ALACAK. TÜM TOPLUMSAL SORUNLARIN DİYALOG İLE BARIŞÇIL YOL VE YÖNTEMLER İLE ANLAYIŞINA SON VERECEĞİZ. - DIŞ POLİTİKADA MEVCUT SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNDE EN ÖNEMLİ ADRESLERDEN BİRİ OLAN GÖREVLİ KURUMLAR, SARAYIN HİZMETİNE SUNULDU. TOPLUMSAL

Demirtaş’ın manifesto metninde “yaşam” ve türevi toplam 15 kelime kulla-nılmıştır. Bu vesileyle Demirtaş yaşam tarzına ve bilhassa kadınların yaşam tarz-larına, yerel halkın kendi yaşam alanına, insanların kültürel ortak yaşam alanları-na ve ortak yaşam iradesine vurgu yapmıştır (Tablo 104).

TABLO 104. YAŞAM* KELİMESİNİN BAĞLAMI

YAŞAM ALANLARINI GASP EDENLERİ DURDURACAĞIZ. - KANAL YOK EDEN PROJELERİ; TARİHİ, KÜLTÜREL VARLIKLARI VE ORTAK YAŞAM ALANLARINDAKİ HER TÜRLÜ PROJE HAKKINDA KARAR YOL AÇAN UYGULAMALARA SON VERECEĞİZ. - YEREL HALKIN KENDİ YAŞAM ALANLARININ TAHRİBİNE YOL AÇAN UYGULAMALARA SON İŞLETMECİLİĞİNE, ENDÜSTRİYEL ATIK VE KİRLİLİK SONUCUNDA YAŞAMASININ ÖNÜNÜ ÇOĞULCU DEMOKRASİYE UYGUN BİR ŞEKİLDE VE DÜNYA GÖRÜŞÜ ÇERÇEVESİNDE SOSYAL HAYATINI ÖZGÜRCE YAŞAM TARZLARINA, SİYASİ VE FELSEFİ GÖRÜŞLERE EŞİT MESAFEDE ALMASINI ANAYASAL GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ. İNANÇLARA, YAŞAMANIN ŞARTLARINDAN BİRİ GEÇMİŞLE YÜZLEŞME VE HAKİKAT ANLAYAMAZ VE GELECEKLERİNİ KURAMAZLAR. BARIŞ İÇİNDE YAŞAM İRADESİNDEN GEÇMEKTEDİR. TÜRKİYE HALKLARININ HUZURA, ÇÖZECEĞİZ KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ KADİM HALKLARIN ORTAK YAŞAMAK ZORUNDA OLAN ÇOCUK KALMAYACAK. - ÇOCUĞA YÖNELİKDAYALI BİR EĞİTİM SİSTEMİNİ UYGULAMAYA GEÇİRECEĞİZ. - SOKAKTA YAŞAMASINI SAĞLAYACAĞIZ. - ÇOCUKLARIN TIRNAĞINA BİR ZARAR GELECEĞİDİR. HER BİR ÇOCUĞUN MUTLU, ONURLU VE BARIŞ İÇİNDE YAŞAM ALANLARINDA EV İÇİ EMEĞİN DE ÇOCUK, YAŞLI VE HASTA BÜTÜN KADEMELERİNDE YASAL HALE GETİRECEĞİZ. - ORTAK YAŞAM TARZLARINA VE DEĞERLERİNE SALDIRILMASINA ASLA İZİN FİKİR VE ÖNERİLERİ İLE BELİRLEYİCİ OLACAK. KADINLARIN BEDENİNE, YAŞAM ALANLARI ANAYASAL GÜVENCE ALTINA ALINACAK. HUKUKUNA HEM DE KENDİ KİMLİK VE ÖZGÜNLÜKLERİNE UYGUN YAŞAMAYAN HERKES HAİN VE SUÇLU İLAN EDİLEREK HEDEF ALINDI. HALE GETİRİLDİ. KENDİLERİ GİBİ DÜŞÜNMEYEN, GİYİNMEYEN, YAŞAM TARZLARINI ÖZGÜRCE YAŞAYABİLECEKLERİ BİR ÜLKEYİ HEP VERİYORUM. FİKRİ VE İNANCI NE OLURSA OLSUN, İNSANLARIN

Demirtaş cumhurbaşkanlığı seçimi için halka vaat sunan bir manifestodan ziyade Türkiye Cumhuriyeti’nin seçilmiş cumhurbaşkanı ve seçilmiş hükümeti-nin icraatlarını hedef alan bir manifesto yayımlamıştır. Nitekim manifestoda tü-revleriyle birlikte 14 defa kullanılan “tek” kelimesi ve bağlamı bu durumun en açık göstergesidir. Ayrıca Demirtaş’ın bu sözcüğü kullanması Tayyip Erdoğan’ın şahsını ve Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik referandum ile değiştirdiği siya-sal sistemini hedef aldığını göstermektedir (Tablo 105).

TABLO 105. TEK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

TEK ADAMLIĞIN HIRSLARINA HEBA EDİLMESİNE KARŞI DURANLARIZ. 14 MAYIS İNANANLAR; KAYNAKLARIN, UMUTLARIN, ÇABALARIN VE FARKLILIKLARIN TEK SESLİ BASINDAN ÖZGÜR BASINA GEÇİŞİ SAĞLAYACAĞIZ HALKIN HABER ORTAKLAŞA GELİŞİMİNİ SAĞLAYACAK BİR SİSTEM KURACAĞIZ. TEKÇİ, CİNSİYETÇİ, MEZHEPÇİ, IRKÇI EĞİTİM MÜFREDATINI LAĞVEDEREK AD ALTINDA OLURSA OLSUN VELİLERDEN ASLA PARA TALEP ETMEYECEĞİZ. - TEK PARTİ ÇOĞUNLUĞUNA DAYANAN BİR PARLAMENTER YAPININ YARATTIĞI ACİL GEÇİŞ PROGRAMIYLA EN KISA SÜREDE PARLAMENTOYA İADE EDECEĞİZ. TEK BİR KİŞİNİN DEĞİL, BİZ’İN YÖNETİMİNİN TEMİNATI OLACAK. SON VERECEĞİZ. OLUŞTURACAĞIMIZ KAPSAYICI PARLAMENTER SİSTEM, TEK ADAMIN HİZMETİNE TAHSİS EDİLEN SARAY’I BOŞALTACAK, SARAY’IN ÜRETENLERİN EKONOMİK İLİŞKİLER ÜZERİNDEKİ DENETİMİNİ ARTIRACAĞIZ. - TEK ADAMDA TOPLAYAN BİR CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ VAR. GELECEĞİNİ BİR KİŞİNİN İKİ DUDAĞI ARASINA SIKIŞTIRAN, TÜM YETKİLERİ TEKLİĞE HAPSETTİ. TOPLUMUN GELECEĞİNİ BİR KİŞİNİN İKİ DUDAĞI ARASINA KILAN TÜM DEĞER VE FARKLILIKLARI BASKI ALTINA ALARAK TOPLUMU TEK ADAMLIK, BİR TOPLUMUN TOPLUM OLMASINI MÜMKÜN KILAN TÜM , YAŞAMAYAN HERKES HAİN VE SUÇLU İLAN EDİLEREK HEDEF ALINDI. TEK KALEMDE İŞLEMEZ HALE GETİRİLDİ. HALKA HİZMETLE GÖREVLİ VE MÜCADELESİ İLE KAZANILMIŞ BÜTÜN DEMOKRATİK MEKANİZMALAR, TEK ADAM REJİMİNİ SEN’LE DEĞİŞTİRECEĞİZ. ÜRETEN SEN’SİN, YÖNETEN DE VEREREK TEKÇİ, BASKICI, SOYGUNCU, KAYIRMACI, KAYYUMCU VE KAVGACI TEKÇİ, BASKICI, SOYGUNCU, KAYIRMACI, KAYYUMCU VE KAVGACI TEK DÖNÜM NOKTASINDAYIZ! YENİ BİR BAŞLANGIÇ İÇİN EL ELE VEREREK TEKÇİLİĞİN DEĞİL, ÇOKLUĞUN SESİYİZ! KENDİNDEN OLMAYAN HERKESİ HİZMET ETMENİN ARACI HALİNE GETİRECEĞİZ. SEN’LE DEĞİŞTİRECEĞİZ! TEK ADAMLIĞA SON VERMEYE GELİYORUM. BU MAKAMA BİR ÇUVAL YETKİ İLEDEMİRTAŞ’IN SEÇİM MANİFESTOSU BİR CUMHURBAŞKANI OLARAK


102

Demirtaş’ın manifesto metninde “yönetim” kelimesi türevleriyle birlikte 13 defa kullanılmıştır. Tablo 106’da yer alan bağlam tablosunda görüleceği üzere ke-limeye “sistem” sözcüğüyle bağlantılı yer verilmiştir. “Yönetim” kelimesi Demir-taş’ın manifestosunda Erdoğan ve hükümet üzerinden eleştirilerini geliştirdiği bağlama aracılık etmektedir (Tablo 106).

TABLO 106. YÖNET* KELİMESİNİN BAĞLAMI

YÖNETİMİMİZLE SAĞLAYACAĞIZ; İTİBARDA İSRAF ŞATAFATLA DEĞİL, ŞEFFAF VE HALKA HİZMETE ADANMIŞ YÖNETİM SİSTEMİ KURACAĞIZ. SİYASETİ BİAT EDEREK TÜM KESİMLERİNİN KATILIMI İLE GÜÇLENDİRİLMİŞ BİR YÖNETİM ANLAYIŞINI GELİŞTİRMELERİ VE UYGULAMALARI İÇİN YÖNETECEKLERİ DEMOKRATİK, EŞİTLİKÇİ VE ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR YÖNETİM SİSTEMİ OLUŞTURACAĞIZ. - KADINLARIN EŞİT VERMEYECEĞİZ. - KADINLARIN EŞİT KATILIMINA DAYANAN BİR YÖNETİM ANLAYIŞIYLA ÇALIŞACAĞIZ. - ÇOCUĞUN GELİŞİMİNE BİR ZARAR GELSE KENDİMİZİ SORUMLU GÖRECEĞİMİZ BİR YÖNETİM VE BÜROKRASİ ANLAYIŞINA SON VERECEĞİZ. HALKA SORACAĞIZ. SAVURGANLIĞA VE İSRAFA DAYANAN YÖNETİME AKTİF KATILIMININ ÖNÜNÜ AÇARAK KENDİLERİ İLE SORUNLARINI EN İYİ BEN ÇÖZERİM DEMEK YERİNE GENÇLERİN YÖNETİMİNİN TEMİNATI OLACAK. CUMHURBAŞKANLIĞINDA PARLAMENTER SİSTEM, TEK BİR KİŞİNİN DEĞİL, BİZ’İN YÖNETECEKLERİ DEMOKRATİK, EŞİTLİKÇİ VE ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR ÖZGÜRCE BELİRLEMELERİ VE HALKLARIN KENDİ KENDİLERİNİ YÖNETEN DE SEN OLACAKSIN! YETKİLERİNİ PAYLAŞAN BİR TEK ADAM REJİMİNİ SEN’LE DEĞİŞTİRECEĞİZ. ÜRETEN SEN’SİN, YÖNETSEL ÖZERKLİĞİNİ GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ. KALDIRARAK ÜNİVERSİTELERİN AKADEMİK, BİLİMSEL VE YÖNETİM SİSTEMİNİN ÇOĞULCU MEKANİZMALARA . ACİL TOPLUMSAL YARALARIN SARILMASI VE YÖNETİMİ TEMEL ALACAK. TÜM TOPLUMSAL SORUNLARIN , MERKEZİYETÇİLİĞİ DEĞİL, YEREL DEMOKRASİ VE YERİNDEN

Demirtaş’ın manifestosunda dikkat çeken kelimelerden biri de “değil”dir. Sözcü-ğün toplam kullanım sıklığı 12’dir. Demirtaş “değil” kelimesi üzerinden eleştirilerini pekiştirmiştir. Bunun yanı sıra şahsının ve cumhurbaşkanı seçildiği takdirde getire-cek olduğu sistemin “ne olmayacağı”nı “değil”i kullanarak ortaya koymuştur. “Değil” kelimesine vaatlerini güçlendirme anlamında yer vermiştir. Bununla birlikte iktidarı açık şekilde eleştirdiği cümlelerinde de “değil” kelimesini kullanmıştır.

Demirtaş Türkiye siyasetinin liyakat ve halka hizmetten uzak bir yapıda oldu-ğunu, Türk yargısının adalet ile değil talimat ile işlediğini, Türkiye’de haklının değil güçlülerin korunduğu bir adalet sisteminin bulunduğunu, Türkiye’nin demokrasiden uzak tek kişinin yönetimi altına girdiğini, adem-i merkeziyetçilikten uzak bir ana-yasal varlığın hüküm sürdüğünü, baskılardan ötürü insanların yurt dışına kaçtığını, ülkedeki farklılıkların tehdit olarak görüldüğünü, yapılan hizmetlerin insanlara bir lütuf olarak dayatıldığını iddia etmektedir. Demirtaş manifestosunda kendi icraat, hizmet ve vaatlerini anlatmak yerine sistem tartışmasını tercih etmektedir. “Değil” kelimesiyle parlamenter sisteme geri dönüş vaadinde bulunmaktadır (Tablo 107).


DEĞİL, ÜNİVERSİTE BİLEŞENLERİNİN SEÇMESİNİ SAĞLAYACAĞIZ. - MİLLİ GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ. REKTÖRLERİ CUMHURBAŞKANININ DEĞİL, BU BEREKETLİ TOPRAKLARDA GÖRDÜKLERİ BİR ÜLKEYİ BİRLİKTE ÖZGÜRCE İFADE EDEBİLDİKLERİ, GELECEKLERİNİ YURT DIŞINDA DEĞİL HAKLININ KORUNDUĞU, HERKESİN EŞİT OLDUĞU HIZLI, TARAFSIZ SİSTEMİ TALİMATLA DEĞİL ADALETLE KARAR ALACAK. GÜÇLÜNÜN DEĞİL, BİZ’İN YÖNETİMİNİN TEMİNATI OLACAK. OLUŞTURACAĞIMIZ KAPSAYICI PARLAMENTER SİSTEM, TEK BİR KİŞİNİN DEĞİL, ÜLKENİN KAYNAĞINI HALKA İADE EDEN BİR ANLAYIŞLA HALKI YARDIMA BAĞIMLILIKTAN KURTARACAĞIZ. BİZ LÜTFEDEN DEĞİL, YEREL DEMOKRASİ VE YERİNDEN YÖNETİMİ TEMEL ALACAK. İKİ YIL İÇİNDE TAMAMLAYACAĞIZ. ANAYASA, MERKEZİYETÇİLİĞİ DEĞİL BİR ZENGİNLİK OLARAK GÖRECEĞİZ. EĞİTİMDEN SAĞLIĞA, YAPACAĞIZ. - ÜLKEMİZİN FARKLI DİLLERİNİ BİR TEHDİT OLARAK DEĞİLDİR. ÇOCUKLARIN İSTİSMARINDA ÖNLEYİCİ POLİTİKALAR SADECE FAİLLERİN CEZALANDIRILMASI İLE ÇÖZÜLEBİLECEK BİR SORUN DEĞİL, ŞEFFAF VE HALKA HİZMETE ADANMIŞ YÖNETİMİMİZLE VE BÜROKRASİ ANLAYIŞINA SON VERECEĞİZ. İTİBARIMIZI ŞATAFATLA DEĞİL ADALETLE KARAR ALACAK. GÜÇLÜNÜN DEĞİL HAKLININ BASKISINDAN KURTARACAĞIZ. YARGI SİSTEMİ TALİMATLA DEĞİL, ÇOKLUĞUN SESİYİZ! KENDİNDEN OLMAYAN HERKESİ SUÇLU ARACI HALİNE GETİRECEĞİZ. SEN’LE DEĞİŞTİRECEĞİZ! TEKÇİLİĞİN DEĞİL, LİYAKAT İLE HALKA HİZMET ETMENİN ARACI HALİNE YÖNETİM SİSTEMİ KURACAĞIZ. SİYASETİ BİAT EDEREK YÜKSELMENİN


103

Demirtaş’ın manifesto metninde “özgür” kelimesi türevleriyle birlikte 12 defa kullanılmıştır. Demirtaş sözcüğe “özgürlük”, “özgürlükçü laiklik”, “özgürlükçü eği-tim sistemi” ve “özgürlükçü yönetim”i vurgulamak için yer vermiştir. Bununla birlikte “özgür basın”, “özgür internet erişimi”, “özgür yaşam” ve “ifade özgürlüğü” konularında da birtakım vaatler bulunmaktadır (Tablo 108).


ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR YÖNETİM ANLAYIŞINI GELİŞTİRMELERİ VE KENDİ KENDİLERİNİ YÖNETECEKLERİ DEMOKRATİK, EŞİTLİKÇİ VE ÖZGÜRCE BELİRLEMELERİ VE HALKLARIN KENDİ KENDİLERİNİ ÜZERE, TÜM DÜNYA HALKLARININ KENDİ SİYASİ GELECEKLERİNİ ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ. - MEDYA KURUMLARININ BAĞIMSIZ OLMASINI AÇACAĞIZ. - GAZETECİLERİ VE SOSYAL MEDYA KULLANICILARINI ÖZGÜRLÜĞÜNÜN ÖNÜNDEKİ TÜM ENGELLERİN KALDIRILMASINI KALDIRACAĞIZ! DÜŞÜNCE, İFADE, BASIN, GÖSTERİ VE ÖRGÜTLENME ÖZGÜR BASINA GEÇİŞİ SAĞLAYACAĞIZ HALKIN HABER ALMA HAKKININ SAĞLAYACAK BİR SİSTEM KURACAĞIZ. TEK SESLİ BASINDAN ÖZGÜRLÜKÇÜ, ÇOĞULCU, ANADİLİNDE EĞİTİMİ ESAS ALAN YENİ BİR EĞİTİM MÜFREDATINI LAĞVEDEREK BİLİMSEL, LAİK, DEMOKRATİK, ÖZGÜRLÜKÇÜ EĞİTİM İLKELERİNDEN ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ. - KAMUSAL, PARASIZ, BİLİMSEL, ANADİLİNDE, ULAŞILABİLİR LAİK VE ÖZGÜRCE YAŞAMASININ ÖNÜNÜ ÇOĞULCU DEMOKRASİYE UYGUN BİR , KÜLTÜRÜ VE DÜNYA GÖRÜŞÜ ÇERÇEVESİNDE SOSYAL HAYATINI ÖZGÜR İNTERNET ERİŞİMİNİ SAĞLAYACAĞIZ. KADINLAR OLDUĞU ANLAYIŞIYLA TÜM TOPLUM İÇİN SANSÜRSÜZ, ÜCRETSİZ VE ÖZGÜRCE İFADE EDEBİLDİKLERİ, GELECEKLERİNİ YURT DIŞINDA DEĞİL, HİÇBİR KALIBA SOKMADAN, FİKİRLERİ NE OLURSA OLSUN, KENDİLERİNİ ÖZGÜRLÜKÇÜ LAİKLİĞİN, ÇOĞULCULUĞUN, KUVVETLER AYRIMININ UYGUN YAŞAM ALANLARI ANAYASAL GÜVENCE ALTINA ALINACAK. ÖZGÜRCE YAŞAYABİLECEKLERİ BİR ÜLKEYİ HEP BİRLİKTE VAR . FİKRİ VE İNANCI NE OLURSA OLSUN, İNSANLARIN YAŞAM TARZLARINI

Demirtaş’ın manifestosunda “eşit” ve “çocuk” kelimeleri türevleriyle birlikte 10 kez yer almıştır. Demirtaş “eşit” sözcüğüyle “eşit yurttaşlık”, “eşit temsil”, “eşit katılım”, “eşit adalet sistemi” ve “eşit yurttaşlık hukuku” konularını ön plana çıkar-mıştır (Tablo 109). Son olarak Demirtaş çocuk istismarı, cezaevindeki çocuklar, çocuk haklarının korunması, çocuk işçiler sorunu ve sokakta yaşayan çocuklar gibi konulara vurgu yapmıştır (Tablo 110).

TABLO 109. EŞİT* KELİMESİNİN BAĞLAMI

EŞİTLİĞİNİ GÜÇLENDİREREK, CİNSEL İSTİSMARI DA ÖNLEYİCİ POLİTİKALAR GELİŞTİRECEĞİZ. CİNSİYET EŞİTLİKÇİ VE ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR YÖNETİM ANLAYIŞINI KENDİ KENDİLERİNİ YÖNETECEKLERİ DEMOKRATİK, EŞİT MESAFEDE DURACAĞIZ EZİLEN VE DIŞLANAN TÜM , YAŞAM TARZLARINA, SİYASİ VE FELSEFİ GÖRÜŞLERE EŞİT YURTTAŞLIK HUKUKUNA HEM DE KENDİ KİMLİK VE KİMLİKLERE, KÜLTÜRLERE, DİLLERE, İNANÇLARA HEM EŞİT VE ADİL YAKLAŞIMLA GÖREV YAPACAK. - YÖK’Ü YARGI SİYASETİN EMRİNDEN KURTARILACAK, HERKESE EŞİT OLDUĞU HIZLI, TARAFSIZ VE BAĞIMSIZ BİR ADALET . GÜÇLÜNÜN DEĞİL HAKLININ KORUNDUĞU, HERKESİN EŞİT KATILIMINA DAYANAN BİR YÖNETİM SİSTEMİ ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ. - KADINLARIN EŞİT TEMSİLİYETİNİ GÜVENCE ALTINA ALACAK EŞ BİR YÖNETİM SİSTEMİ OLUŞTURACAĞIZ. - KADINLARIN EŞİT YURTTAŞLIK TEMELLİ BU DEMOKRATİK ANAYASA MERKEZE ALINDIĞI ÇOK DİLLİ, ÇOK İNANÇLI VE EŞİT YURTTAŞLIK İMKÂNSIZ HALE GETİRİLDİ. KENDİLERİ, TORPİL VE YOLSUZLUKLA SİYASET YOZLAŞTIRILDI,

TABLO 110. ÇOCUK* KELİMESİNİN BAĞLAMI

ÇOCUK, YAŞLI VE HASTA BAKIMININ DA . - ORTAK YAŞAM ALANLARINDA EV İÇİ EMEĞİN DE ÇOCUKLARIN İSTİSMARINDA ÖNLEYİCİ POLİTİKALAR İLE ÇÖZÜLEBİLECEK BİR SORUN DEĞİLDİR. ÇOCUK CEZAEVLERİNİN KAPATILMASINI , CİNSEL İSTİSMARI DA ENGELLEYECEĞİZ. - ÇOCUKLAR İÇİN DEĞİŞECEK! TÜRKİYE NÜFUSUNUN BİZ KADINLARA ERKEN EMEKLİLİK GETİRECEĞİZ. ÇOCUKLAR HEPİMİZİN GELECEĞİDİR. HER BİR OLUŞTURAN ÇOCUKLARIN HAKLARINI KORUYACAĞIZ. ÇOCUK KALMAYACAK. - ÇOCUĞA YÖNELİK CİNSEL GEÇİRECEĞİZ. - SOKAKTA YAŞAMAK ZORUNDA OLAN ÇOCUKLARIN HAKLARINI KORUYACAĞIZ. ÇOCUKLAR TÜRKİYE NÜFUSUNUN ÜÇTE BİRİNİ OLUŞTURAN ÇOCUKLARIN TIRNAĞINA BİR ZARAR GELSE KENDİMİZİ VE BARIŞ İÇİNDE YAŞAMASINI SAĞLAYACAĞIZ. - ÇOCUK İŞÇİLİĞİ SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN EĞİTİM VE CEZAEVLERİNİN KAPATILMASINI SAĞLAYACAĞIZ. - ÇOCUK VE GENÇLER İÇİN EĞİTİM VE LİYAKATİN . - KAYIRMACILIĞA VE TORPİLE SON VEREREK


104


TABLO 111. HDP’NİN KULLANDIĞI SOSYAL MEDYA HESAPLARI


Facebook https://www.facebook.com/HDPdemirtas

Instagram https://www.instagram.com/hdpgenelmerkezi

Twitter https://twitter.com/hdpdemirtas

Youtube https://www.youtube.com/user/HDPgenelmerkezi

Flickr https://www.flickr.com/photos/hdpgenelmerkezi

HDP’nin mevcut kullandığı sosyal medya hesapları Tablo 111’de listelenmiştir. Diğer partilere nazaran Google+ hesabının olmadığı görülmektedir. 18 Mayıs 2018 itibarıyla HDP’nin sosyal medya hesaplarındaki mevcut takipçi sayısı Tablo 112’de verildiği gibidir.

TABLO 112. HDP’NİN SOSYAL MEDYA HESAPLARI TAKİPÇİ SAYISI


Facebook 1.366.214

Instagram 306.000

Twitter 950.002

Youtube 38.731

Flickr 114

Sosyal medya hesapları içerisinde en çok takip edilen platformun Facebook oldu-ğu belirlenmiştir.

GRAFİK 6. HDP’NİN RESMİ TWITTER HESABI TAKİPÇİ SAYISI

944.000

945.000

946.000

947.000

948.000

949.000

950.000

951.000

Yaklaşan 24 Haziran seçimleri göz önüne alınarak 9 Mayıs’tan itibaren HDP resmi Twitter hesabının takipçi artış performansının kimi zaman azalan kimi za-


105

man artan trend içerisinde olduğu görülmektedir. HDP’nin Twitter takipçi sayı-sının son 10 günlük performansı dikkate alındığında dalgalı bir seyir görülmek-tedir (Grafik 6).

HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’a ait resmi Twitter hesa-bının takipçi seyri Grafik 7’de gösterilmiştir. Seçim çalışmalarının yoğunlaştığı ve sosyal medyanın daha etkin kullanılmaya başlandığı 18 Mayıs’tan geriye doğru son on günlük süreç göz önüne alındığında Selahattin Demirtaş’ın takipçilerinde artan bir eğilim olduğu söylenebilir.

GRAFİK 7. SELAHATTİN DEMİRTAŞ’IN RESMİ TWITTER HESABI TAKİPÇİ SAYISI

1.598.000

1.600.000

1.602.000

1.604.000

1.606.000

1.608.000

1.610.000

1.612.000

1.614.000

1.616.000

1.618.000

1.620.000

Buna göre Selahattin Demirtaş’ın resmi Twitter hesabında 9 Mayıs’ta 1 mil-yon 606 bin olan takipçi sayısı 18 Mayıs’ta 1 milyon 618 bin seviyelerine gelerek yüzde 0,78 artış sağlamıştır.

Adaylığını açıklamadan önce Twitter’da nadir paylaşım yapan Demirtaş adaylığını duyurduktan sonra resmi hesabı üzerinden (@hdpdemirtas) daha sık ve uzun tweetler atmaya başlamıştır. Adaylık sonrası Twitter üzerinden bir flood yapan Demirtaş “Sağ faşizme karşı, sol demokratik bir alternatif çıkaracağız” açıklamasını yapmıştır. Genellikle internet şakalarına gönderme yaparak genç-lere yönelik bir dil kullanan Demirtaş Twitter üzerinden yurt içi ve yurt dışında-ki sol ve Kürtçü partilere Türkçe/Kürtçe tweetler atmaktadır. Mitinglerinden fo-toğraflar paylaşarak “Halkıma güveniyorum” mesajı vermeye çalışan Demirtaş 4 Mayıs, 7 Mayıs, 8 Mayıs, 12 Mayıs, 13 Mayıs ve 14 Mayıs’ta seri tweetler atmış ve bu tarihlerde Twitter’daki etkinliğini artırmıştır. HDP Kadın (@HDPkadin) ve HDP Kurdi (@KurdiHDP) sayfalarını özellikle retweet eden HDP resmi hesabı (@HDPgenelmerkezi) eş başkanların ve Demirtaş’ın açıklamalarına da müte-madiyen yer vermektedir.


106

Konuşmalar (Vaatler)

Selahattin Demirtaş’ın adaylık sonrası vaatleri aşağıda sıralanmıştır:

• Haksız yere işten atılanların işlerine dönmesini sağlayacağız.

• Gençler ve kadınlar başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının parlamentoya görüş ve öneri sunacakları Toplumsal Mutabakat Platformları kuracağız.

• Her gence aylık 500 TL yükleyeceğimiz Genç Kart vereceğiz.

• İnternet erişiminin bir hak olduğu anlayışıyla tüm toplum için sansürsüz, ücretsiz ve özgür internet erişimini sağlayacağız.

• Hakça Dağıtım Programımızla (HDP) Refahı Artıracağız.

• Cemevleri olmak üzere, Alevilerin bütün ibadet mekânlarını “ibadethane” olarak tanıyacak ve kamu güvencesi altına alacağız.

• Asgari ücreti ve en düşük emekli gelirini 3000 TL yapacağız.

• Tüm işsizlere şartsız, süresiz olarak en az 1000 TL maaş bağlayacağız.

• Yoksullara; su, elektrik ve doğalgazı ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz hale ge-tireceğiz.

• Kamu emekçilerine 1000 TL zam yapacağız.

• Yolları, köprüleri ücretsiz yapacağız.

• Sermayenin çıkarı için yapılan baraj, HES, termik, nükleer vb. projele-re, ekolojik yıkıma yol açan maden işletmeciliğine, endüstriyel atık ve kirlilik sonucunda yaşam alanlarının tahribine yol açan uygulamalara son vereceğiz.

• Kanal İstanbul gibi doğayı ve kaynakları katleden israf projelerinin tümünü başlatılmış olsa dahi durduracağız.

• OHAL’i derhal kaldıracağız.

• Halkın seçme hakkı ve iradesinin gaspına dayanan kayyum uygulamasını sonlandırıp, görevden alınan belediye eş başkanlarını derhal görevlerine iade edeceğiz.

• Tek adamın hizmetine tahsis edilen Saray’ı boşaltacak, Saray’ın hangi amaç-la kullanılacağını halka soracağız.

• Adalet Bakanı’nı HSK’dan çıkaracağız.

• YÖK’ü kaldırarak üniversitelerin akademik, bilimsel ve yönetsel özerkliğini güvence altına alacağız.


107

• Cumhurbaşkanlığında toplanan yasa yapma hakkını, denetleme ve bütçe hakkı gibi yetkileri Demokrasiye Acil Geçiş Programıyla en kısa sürede parlamentoya iade edeceğiz.

• Kadınların eşit katılımına dayanan bir yönetim sistemi oluşturacağız.

• Çocuğun gelişimine uygun, anadilde, bilimsel ve insan haklarına dayalı bir eğitim sistemini uygulamaya geçireceğiz.

• Engelli Yurttaşlarımız İçin Engelleri Kaldırma Bakanlığı kuracağız.

• Her yıl adı, içeriği, biçimi değiştirilen OKS, SBS, TEOG, LYS ve YGS gibi tüm merkezi sınavları kaldıracağız.

• Tekçi, cinsiyetçi, mezhepçi, ırkçı eğitim müfredatını lağvederek bilimsel, laik, demokratik, özgürlükçü, çoğulcu, anadilinde eğitimi esas alan yeni bir eğitim müfredatını hayata geçireceğiz.

Logo HDP’nin 2018 seçimlerinde cumhurbaşkanı adayı olan Demirtaş seçim çalışması için “Yurttaş, Yoldaş, Arkadaş” sloganının yazılı olduğu ve HDP amblemi taşı-yan bir logo kullanmıştır. Logonun sol jargon üzere hazırlanması dikkat çekicidir. Kürtçe hazırlanan logo ise “İyi İnsan Demirtaş” vurgusu ile servis edilmiştir. Lo-golar farklı renklerde, Türkçe ve Kürtçe olarak hazırlanmıştır (Görsel 11).

GÖRSEL 11. SELAHATTİN DEMİRTAŞ’IN 24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ İÇİN KULLANDIĞI LOGOLAR

Reklam Ajansı Demirtaş’ın seçim kampanyasını resmi olarak yürüten bir reklam ajansı yoktur. Parti üyelerinden oluşan bir kampanya komisyonu mevcuttur.


108

SloganDemirtaş’ın seçim çalışmasında “Yurttaş, Yoldaş, Arkadaş”, “Senle Değişir”, “Bir Oy Demirtaş’a, Bir Oy HDP’ye”, “Adayımız Demirtaş”, “Kadınlarla Değişir” ve “Gençlerle Değişir” gibi sloganlar kullandığı görülmektedir. Bilhassa cumhurbaş-kanlığı seçimi için “Yurttaş, Yoldaş, Arkadaş”, meclis seçimi için ise “Senle Deği-şir” sloganları tercih edilmektedir. Demirtaş’ın Kürtçe sloganı ise “Tu Dıkari” (Ya-pabilirsin) ve “Mıroveki Baş Demirtaş” (İyi İnsan Demirtaş) olarak belirlenmiştir.

Cumhurbaşkanlığı sloganı geçen seçimdeki “Biz’ler” ibaresinin devamıdır. “Yoldaş” ifadesi sol jargonu ve sol ideolojiyi yansıtır. “Arkadaş” sözcüğü manifes-tosunda da aktardığı gibi Demirtaş’ın bir cumhurbaşkanından ziyade kendisini

GÖRSEL 12. SELAHATTİN DEMİRTAŞ’IN 24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ İÇİN KULLANDIĞI SLOGANLAR


109

seçmenin bir arkadaşı olarak sunmak istediğine işaret etmektedir. 24 Haziran se-çimleri için kullanılan diğer sloganlar “Senle Değişir”, kadınlar ve gençler için ise “Kadınlarla Değişir” ve “Gençlerle Değişir” şeklindedir. Ayrıca Demirtaş’ın Twit-ter hesabında da paylaştığı haliyle “1 Oy HDP’ye, 1 Oy Demirtaş’a” sloganı hem cumhurbaşkanlığı hem parlamento seçimleri için kullanılan ortak bir deyime dö-nüşmüştür. Sloganlar Türkçe ve Kürtçe hazırlanmaktadır. HDP Kadın Meclisi ise kadınları hedefleyen kendi slogan ve reklamlarını kullanmaktadır. Görsel 12’de konuyla ilgili örnek broşür ve sloganlara yer verilmiştir.

Seçim Şarkısı24 Haziran 2018 genel seçimleri için “Buradayız” anlamına gelen “Em livir in” isimli Kürtçe şarkı kullanılmıştır. Cumhurbaşkanlığı seçimi içinse “Senle Deği-şir” isimli Türkçe ve “Sen yapabilirsin” anlamına gelen “Tu Dikari” isimli Kürtçe bir şarkı tercih edilmiştir. HDP seçim şarkılarında hedef kitlesini mobilize etmek ve cesaretlendirmek için söylem üretmiştir. Seçim şarkılarında sol jargondaki ar-kadaş/yoldaş hitabıyla seçmenine seslenen HDP davadan dönülmemesi, omuz omuza HDP’ye destek verilmesi ve seçmenin kendisinden emin olması vurgu-larını ön plana çıkarmıştır. Ayrıca bir Türkçe rap şarkısı ve kadınlara yönelik bir Kürtçe “kadın seçim şarkısı” 24 Haziran seçimlerinde kullandıkları şarkılar ara-sında bulunmaktadır.

Milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimi için farklı müzik ve diller kullanıl-maktadır. HDP 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle beraber medyanın da deste-ğini alarak kendisini Kürtlere yönelik bir parti olmaktan çıkarıp kitle partisi ha-line gelme gayreti içine girmiştir. Bu sebeple 2014’te hem Türkçe hem de Kürtçe seçim şarkısı hazırlayan HDP 24 Haziran 2018 seçimleri için Demirtaş’a yönelik Türkçe yeni bir seçim şarkısı hazırlamamıştır. HDP’nin “Senle Değişir” isimli şar-kısının sözleri aşağıdaki gibidir;

Değişir her şey değişir dünyaDeğişir gidişat değişir hayatDeğişir kader değişir ülkeDeğiştir gitsin hem de bir gündeDeğişir değişir değişir değişirSenle değişirSenle senle senle senleSenle değişirDeğişir değişir değişir değişir


110

Senle değişirSenle senle senle senleSenle değişirDeğişir hava Demirtaş’laDeğişir hesaplar HDP’yleDeğişir işler döner tersineDeğiştir gitsin hem de bir gündeDeğişir değişir değişir değişirSenle değişirSenle senle senle senleSenle değişirDeğişir değişir değişir değişirSenle değişirSenle senle senle senleSenle değişir

Hedef KitleDemirtaş’ın slogan ve manifestosundaki söylemlerinden kadınları, gençleri, ce-zaevi tutuklularını, OHAL’den rahatsız olan ve yaşam tarzına müdahale edildi-ğini savunan kesimleri 24 Haziran seçimleri için hedef kitle olarak belirlediği anlaşılmaktadır. Kendisinin taşıdığını iddia ettiği Kürt halkının temsilcisi olma misyonu da slogan ve afişlerdeki Kürtçe sözlerle desteklenmektedir. Demirtaş’ın manifestosundaki “Ezilen ve dışlanan tüm kimlik, inanç, kültürel grupların ve cinsiyet kimliğinin üzerindeki baskıları kaldıracağız” cümlesi haksızlığa uğradı-ğını düşünen tüm kesimlere kucak açılacağı mesajını vermektedir. Ayrıca Demir-taş’ın Twitter’dan yaptığı üç açıklama “Gençler için”, “Kadınlar için” ve “Emekliler için” başlıklarını vermektedir. Bu yolla Demirtaş’ın daha çok soruna sahip oldu-ğunu düşündüğü kesimlere seslenerek bu çerçevede bir hedef kitle oluşturmaya çalıştığı söylenebilir.

111

SONUÇ

24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacak adaylardan Recep Tayyip Er-doğan, Muharrem İnce, Meral Akşener ve Selahattin Demirtaş’ın siyasal iletişimle-ri yayımladıkları manifestolar, sosyal medya kullanımları, vaatleri, logoları, reklam ajansları, seçim şarkıları ve hedef kitleleri baz alınarak incelenmiştir. Her bir aday için ayrı ayrı yapılan değerlendirmelerle adayların siyasal iletişimleri analiz edilmiştir.

Analiz verilerine göre seçim çalışmalarında Recep Tayyip Erdoğan daha önce gerçekleştirdiği hizmetlere ve bundan sonrası için yapmayı planladığı icraatlara yer vermiştir. Muharrem İnce hükümet eleştirisi üzerinden toplumsal ve ekono-mik birçok vaatte bulunmuştur. Meral Akşener “devlet” ve “insan” vurgusu, De-mirtaş ise “demokrasi” ve “özgürlük” kavramlarını önceleyen bir hükümet eleşti-rileri geliştirmiştir.

Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri için ortak bir seçim çalışması yü-rüteceğini duyuran AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan uzun dönem birlikte çalıştıkları Arter reklam ajansını değiştirmiştir. AK Parti ve Erdoğan’ın bu hamlesi siyasal iletişim dilini yenilemek istediği şeklinde okunmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasal iletişimi gerçekleştirilen icraatlar, gelecek vaatleri ve milli de-ğerlere olan atıf baz alınarak geliştirilmiş ve “biz” vurgusu ön plana çıkarılmıştır. Erdoğan’ın toplumun her kesimine “aziz milletim” şeklinde hitap etmesi de ku-caklayıcı ve birleştirici bir söylem kullandığını göstermektedir.

“Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” ilkesine bağlı kalınarak oluştu-rulan siyasal söylem “yerlilik ve millilik” değerleri ile desteklenmiştir. Türkiye’nin


112

AK Parti ve Erdoğan ile geçirdiği dönüşüm ve yapılan icraatlar bundan sonrası için sunulan vaatlere bir dayanak olarak kullanılmıştır. Diğer adaylarda olduğu gibi karanlık bir Türkiye resmi çizilmemiş, aksine Türkiye’nin daha da gelişmesi için önemli bir kırılma noktasında bulunduğu slogan ve logolarla ortaya konul-muştur. Manifestosunda Türkiye’nin yeni dönemdeki şahlanışının “İrade, Erdem ve Cesaret” ile gerçekleşeceğini belirten Erdoğan 24 Haziran seçimlerinin son de-rece hayati olduğunun altını çizmiştir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim manifestosunda yer alan vaatlere bakıldı-ğında ekonomi, teknoloji, sanayi gibi daha teknik ve kalkınmaya dayalı konula-ra ağırlık verildiği görülmektedir. Erdoğan AK Parti dönemi ile başlayan süreçte devraldıkları Türkiye’nin siyasi, sosyal ve ekonomik durumunu hatırlatarak mev-cut halin nasıl bir sıçrayışı yansıttığını vurgulamak istemiştir. Şimdiye kadar yapı-lan icraatları bundan sonra yapılacaklar için bir güvence olarak sunmuş, aynı za-manda Türkiye’nin küresel ölçekte kazandığı değerin altını çizmiştir. Türkiye’nin menfaatleri doğrultusunda bundan sonra gerçekleştirilmesi gereken faaliyetler bu çerçevede ele ele alınmıştır.

Erdoğan’ın Türkiye tasavvuru daha çok köprü, daha çok hastane, daha geliş-miş bir sanayi ve teknoloji, daha çok hizmet gibi somut icraatlara dayanmaktadır. Gelişen bir Türkiye için önceliğin kendi kendine yetebilirlik prensibine dayandı-ğını daha önce de belirten Erdoğan için halka sunulan vaatler bu anlamda şaşırtıcı değildir. Erdoğan gelişen ve değişen ekonomik yapı içerisinde kadınlar, çocuklar ve gençler gibi toplumun ana kademelerine ait grupların daha iyi şartlarda nasıl yer alabileceğine değinse de ifadelerinde belli bir kesime hitap eden kimlik siya-setine yer vermemiştir. Etnik ve mezhebi kimliği ve kültüründen dolayı mağdu-riyete uğrayan vatandaşların haklarının teslim edildiği, farklı dinlere mensup in-sanların inançlarını özgürce yaşayabildiği, başörtüsü nedeni ile insanların eğitim ve çalışma hakkının gasp edilmediği bir Türkiye’ye sahip olmak için çok çalışıldığı vurgulanmış ancak bu söylemler üzerinden toplumu belli gruplara ayrıştırarak bu doğrultuda vaatler sunulmamıştır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sosyal medya hesabını aktif bir şekilde kullanmak-tadır. Sosyal medya aracılığı ile gündemde olan konular hakkında yorumda bu-lunmuş, milli ve dini bayramlarda tebrik mesajları yayımlamış ve toplumsal so-runlarla ilgili görüşlerini bildirmiştir. Erdoğan sosyal medya hesapları üzerinden de sık sık “yerli ve milli” değerlere verdiği önemi belirtmiştir. Nitekim seçim slo-ganları da bu doğrultuda belirlenmiştir. “Birlik, Bereket, Bolluk için” üst başlığı ile oluşturulan “Vakit Türkiye Vakti”, “Millet Karar Verecek Güven ve İstikrar Devam

SONUÇ

113

Edecek” ve “Yaparsa Yine AK Parti Yapar” sloganları Türkiye’nin milli menfaatleri ve istikrarı için AK Parti ve Erdoğan’a oy verilmesini teşvik etme niteliğindedir. Erdoğan için hazırlanan “Er Oğlu Erdoğan” isimli seçim şarkısı manifestoda yer alan vaatlere paralellik çizerek Erdoğan ve istikrar arasındaki bağa dikkat çeker-ken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderlik vasıflarını da ön plana çıkarmıştır. Şarkı aynı zamanda Türk milletinin tarihine atıf yaparak manifestoda yer alan “yerli ve milli” söylemi desteklemektedir. Erdoğan’ın siyasal iletişiminden toplumun her kesimini içeren geniş bir hedef kitlesine hitap ettiği anlaşılmaktadır.

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce manifestosunda çok sa-yıda vaade yer vermiştir. İnce siyasal iletişimini ekonomik ve toplumsal vaatler ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti hükümetini eleştirme üzerine kurmuştur. Muharrem İnce, Erdoğan ve AK Parti’nin siyaset ve yönetimini adalet, özgürlük, tarım politikaları, mülteci politikaları, demokrasi konuları üzerinden eleştirmiştir. İnce problem olarak ortaya koyduğu durumlar karşısında kendi çö-züm önerilerini ön plana çıkarmıştır.

Muharrem İnce’nin seçim manifestosunda yer alan vaatlere bakıldığında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile benzerlik gösterecek şekilde daha teknik ve ekonomi temelli bir siyasal iletişim kullandığı görülmektedir. CHP’nin yürüttüğü kimlik siyasetinden kendisini ayrıştırmaya çalışan İnce topluma kalkınma amaçlı plan-larını sunmuş ve daha somut adımlar ortaya koymuştur. Manifestosunda yer alan “hukuk”, “demokrasi”, “ekonomi”, “dış politika” ve “eğitim” olmak üzere beş sütun-dan oluşan “onarım projesi” bulunmaktadır. Bu beş sütun detaylandırılarak on dört başlık altında sunulmuş ve bu alanlarda gerçekleştirilmesi amaçlanan çalış-malar aktarılmıştır.

Muharrem İnce bu manifesto ile AK Parti hükümetinin neden olduğunu öne sürdüğü zararların kendisi tarafından tamir edildiği ekonomik ve teknolojik olarak daha gelişmiş bir Türkiye tasavvuru sunmuştur. Ancak bunu yaparken CHP’nin kullandığı kimlik siyasetinden kaçınmış, toplumun her kesimine hi-tap eden bir söylem geliştirme çabası içinde olmuştur. Zira “Gelecek Bildirgesi” olarak adlandırılan manifestoda milletin her bir ferdinin birlik olmaya davet edildiği görülmektedir. Manifestoda da yer verilen “Birbirimizle Barışacağız”, “Birlikte Büyüyeceğiz” ve “Hakça Bölüşeceğiz” ifadelerini içeren 3B projesi ile toplumsal kutuplaşmanın önüne geçileceği iddia edilmiştir. “Birlikte Büyüye-ceğiz” ibaresi ile ekonomik büyümenin gerçekleştiği, “Hakça Bölüşeceğiz” ile ise doğru ve eşit bir gelir dağılımının mevcut olduğu bir ülke ideali sunan İnce vaatlerini de bu doğrultuda sıralamıştır.


114

Sosyal medya kullanımına adaylık açıklamasından sonra ağırlık veren Mu-harrem İnce toplumun farklı kesimlerine seslenmeye çalışmıştır. İnce seçim çalış-maları için özel bir ajansla anlaşmamış, kendi oluşturduğu bir çalışma grubu ile seçim sürecine hazırlanmıştır. 2018 Cumhurbaşkanlığı için özel olarak tasarlanan logo ve “Hepimizin Cumhurbaşkanı Muharrem İnce” sloganı İnce’nin toplumun her kesimini içine alan bir seçmen kitlesi hedeflediğini ve bu doğrultuda bir siya-sal iletişim geliştirdiğini göstermektedir. “Memleket Deyince” isimli seçim şarkısı ise Erdoğan’ı tek adamlıkla suçlamakta, demokrasi, özgürlük, adil yargı ve eko-nomik dağılım konuları üzerinden var olduğu iddia edilen sorunların çözümü olarak Muharrem İnce’yi işaret etmektedir.

MHP ile yollarını ayıran Meral Akşener genel başkanı olduğu İYİ Parti’den cumhurbaşkanı adayı gösterilmiştir. Akşener “devlet” kavramından hareketle devlet-insan ve devlet-adalet ilişkisine, Türkiye’nin diğer devletlerle olan ilişki-lerine ve devlet kaynaklarının iktidar tarafından kullanımına vurgu yapmıştır. “Devletin dini adalettir” sözünün kendileri için muteber olduğunu belirten Akşe-ner ideal devlet tahayyülünü Erdoğan ve AK Parti hükümetini hedef alarak ortaya koymuştur. Akşener Türkiye’de karanlık bir havanın hakim olduğunu iddia etmiş ve İYİ Parti ile Türkiye’de yeniden güneşin doğacağı vaadini “Yüzünü Güneşe Dön Türkiye” sloganı ile desteklemiştir. “Türkiye İyi Olacak” ve “Türkiye’ye Çok İyi Gelecek” sloganları da aynı manada kullanılmıştır.

Akşener’in manifestosu incelendiğinde siyasal iletişiminin büyük oranda Erdoğan karşıtlığı üzerine inşa edildiği görülmektedir. Akşener daha çok AK Parti tarafından mağdur edildiğini söylediği toplumsal grupları hedef alarak vaatlerde bulunmuş ve söylemlerini bu doğrultuda şekillendirmiştir. Meral Akşener’in çizdiği Türkiye modelinde kendisinin 81 milyonun cumhurbaşkanı olacağı ve toplumun farklı kesimlerine herhangi birini dışlamadan eşit muame-lede bulunacağı belirtilmiştir. Bu vaatler AK Parti’nin toplumu kutuplaştırdığı iddiaları ile bağlantılı şekilde bir kimlik siyaseti kurmaya yöneliktir. Bu noktada HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş ile benzerlik taşıdıklarını söylemek gerekir. Her iki aday da oldukça sert bir anti-Erdoğan siyaseti gü-derek manifestolarını hazırlamış ve bu çerçevede bir kimlik siyaseti izlemeyi tercih etmişlerdir. Teknik ve ekonomik meseleler her iki aday için de ikinci sı-rada kalmıştır. Akşener öncelikli hedefinin “devletle insan arasındaki uçurumu kapatmak” olduğunu söylemiştir. Manifestoda farklılıklara saygı duyarak güç-lenen bir devlet tasavvurunun hakim olacağı vurgulanmaktadır. İnsan sevgisini merkeze alan yaklaşımın asıl amacının “adalet, eşitlik ve farklı kesimlere eşit

SONUÇ

115

muamele” olduğunun altını çizen manifesto toplumun farklı kesimleri üzerin-den bir siyasal dil geliştirmiştir.

Meral Akşener’in sosyal medyada resmi bir üslup tercih ettiği ve daha çok ka-tılacağı etkinliklerle ilgili bilgilendirme amaçlı bu mecrayı kullandığı görülmekte-dir. Bunun yanında özellikle seçim süreci ile birlikte hükümet faaliyetlerini eleş-tiren paylaşımlara rastlamak da mümkündür. Akşener için hazırlanan “Bak İyiler Var” şarkısı Akşener’in genel söylemleri ile paralellik gösterir. Şarkıda Akşener’in “talan olan karanlık bir Türkiye’yi Kemalizm’in değerlerine bağlı bir siyasetçi ola-rak aydınlığa çıkaracağı” iddia edilmiştir. Akşener hemcinslik ilişkisi üzerinden seçmen kitlesinin merkezine kadınları koymuştur. Akşener ve İYİ Parti hedef kit-lesini orta sınıf merkezli belirlemiştir. Ekonomik ve politik vaatler ile toplumun çoğunluğunu oluşturan orta sınıfın sempatisini kazanmaya çalışmıştır.

Terör tutuklusu olan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş 2018 se-çimleri için partisinden cumhurbaşkanı adayı gösterilmiştir. Demirtaş manifes-tosunda toplumsal sorunları merkeze alarak birçok vaatte bulunmuştur. Demirtaş “tek adamlık” ve “anti-demokratik Türkiye” iddialarını merkeze alarak bir siyasal iletişim stratejisi geliştirmiştir. “Özgürlük” ve “eşitlik” kavramları üzerinden sol jargona başvurarak Türkiye’deki solculara hitap eden Demirtaş toplumun deza-vantajlı görülen kesimlerine yönelik çeşitli vaatlere yer vermiştir. Demirtaş ken-disini Türkiye’ye bir güvence olarak sunmuştur. Demirtaş’ın siyasal iletişim dili anti-AK Parti ve anti-Erdoğancılıktan beslenmektedir.

Demirtaş’ın manifestosu Erdoğan karşıtlığı üzerinden “demokrasi, eşitlik, özgürlük ve tek adamlığa son verme” iddialarını öne çıkaran, toplumsal ayrış-manın olmadığı çoğulcu bir Türkiye tasavvuruna vurgu yapmaktadır. Demirtaş manifestosunda “toplumsal kutuplaşmanın olmadığı, toplumun tüm kesimlerinin katılımı ile yürüyen demokratik bir ülke” vaat etmektedir. Bir yandan insanların inançları ve fikirleri ne olursa olsun özgürce yaşayabilecekleri bir “biz” algısını oluşturmaya çalışırken diğer yandan da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hü-kümetini –dolayısıyla onları destekleyen kitleleri– “torpilci, baskıcı, soyguncu” ifadeleri ile suçlamaktadır. Kimlik siyasetini merkeze alıp ana sorunsal haline ge-tirerek oluşturulmuş manifesto “Demokrasiye Acil Geçiş Planı” adı verilen politi-ka önerileri ile Kürt meselesine odaklanmıştır. Eşit yurttaşlıkla ilgili herhangi bir sorun olmamasına rağmen mevcut hükümeti ayrıştırıcı bir siyaset izlemekle suç-layıp kendi çizdiği resim üzerinden “daha sorunsuz” bir ülke vaat eden Demirtaş bütün Türkiye’nin lideri olduğunu öne sürmesine rağmen manifestosunda Kürt sözcüğüne Türkiye kelimesinden daha fazla yer vermiştir.


116

Demirtaş’ın sosyal medya hesapları aktif şekilde kullanılmaktadır. Seçmene doğrudan hitap eden ve esprili bir dille genç kuşak ile iletişimi güçlendirmeye ça-lışan paylaşımlar yapılmaktadır. Ayrıca AK Parti hükümeti de gündemdeki konu-lar üzerinden eleştirilmektedir. Demirtaş’ın 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullandığı logo ve slogan da sol jargon üzerine inşa edilmiştir. “Yurttaş, Yoldaş, Arkadaş” ve “İyi İnsan Demirtaş” ifadeleri bu siyasal iletişim dilini destekler nite-liktedir. Logo ve sloganlar Türkçe ve Kürtçe olarak farklı renklerde hazırlanmış-tır. Seçim materyallerinin fazla olması Demirtaş’ın seçim çalışmalarında görsel içeriğe önem verdiğini göstermektedir. Demirtaş’ın genç ve kadınlara özel olarak seslendiği konuşmaları ve “Kadınlarla Değişir” gibi sloganları da mevcuttur. “De-ğişim”i merkezine alan HDP ve Demirtaş’ın seçim şarkısının adı da “Senle Deği-şir” olarak belirlenmiştir. Kürtçe “Sen Yapabilirsin” anlamına gelen farklı bir şarkı da kullanılmaktadır. Demirtaş tüm Türkiye’yi içine alan bir hedef kitle tahayyülü olduğunu iddia etmektedir. Ancak özellikle manifestoda kullandığı söylem Erdo-ğan ve AK Parti karşıtı kesimi kapsamaktadır.

Dört adayın siyasal iletişimleri karşılaştırmalı incelendiğinde Erdoğan ve Muharrem İnce’nin ekonomi, sanayi ve teknoloji gibi daha somut vaatleri ön pla-na çıkaran siyasi bir üslup geliştirdiği ancak Meral Akşener ve Selahattin Demir-taş’ın hükümet ve Erdoğan karşıtlığı üzerinden bir kimlik siyaseti izlemeyi ter-cih ettiği görülmüştür. Bununla beraber Erdoğan’ın önceki iktidar dönemlerinde gerçekleştirilen icraatlara ağırlık verdiği, İnce’nin sosyal medyayı da etkili şekilde kullanarak halka yakın bir devlet adamı modeli sunmaya çalıştığı, Akşener’in yeni bir parti lideri olmasını avantaja çevirmeye çalışarak yeni bir başlangıç noktası olarak kendisini sunmak istediği ve Demirtaş’ın mağduriyetler üzerine kurulu bir zaferi tahayyül ettiği görülmektedir.

İSMAİL ÇAĞLAR

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde lisans eğitimini bitiren İsmail Çağlar yüksek lisans ve doktorasını Hollanda Leiden Üniversitesi’nde yaptı. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nde öğretim üyesi olan Çağlar aynı zamanda SETA Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörüdür. İlgi alanları arasında medya-siyaset ilişkileri, sosyal tarih, modernleşme ve din-devlet ilişkileri bulunmaktadı.

METİN EROL

2015’te Gediz Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden birincilik ve en üstün başarı (summa cum laude) ile mezun oldu. Aynı yıl Gediz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde yan dal programını tamamladı. Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Anabilim Dalı Kamu Politikası programında yüksek lisansına devam etmektedir. Nisan 2016’da SETA İstanbul Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörlüğü’nde araştırma asistanı olarak göreve başlayan Erol’un akademik ilgi alanları arasında kamu politikaları, toplumsal hareketler, medya-siyaset ilişkileri, kamu yayıncılığı ve kültür politikaları yer almaktadır.

KEVSER HÜLYA AKDEMİR

2015’te İstanbul Şehir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldu. 2016’da aynı üniversitenin Sosyoloji Bölümü’nde çift ana dal programını tamamladı. Yüksek lisansına İstanbul Şehir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler programında devam etmektedir. Ocak 2017’de SETA İstanbul Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörlüğü’nde araştırma asistanı olarak çalışmaya başlayan Akdemir’in akademik ilgi alanları arasında Türkiye’de din-siyaset ilişkileri, medya-siyaset ilişkileri ve İslami hareketler yer almaktadır.

24 HAZİRAN 2018 CUMHURBAŞKANISEÇİMİNİN SİYASAL İLETİŞİMİ


RAPOR



24 Haziran 2018 seçimleri için hem siyasi partiler hem de cumhurbaş-kanı adayları yoğun bir seçim çalışmasına girdi. İki aşamadan oluşacak seçimler için partiler önce cumhurbaşkanı adaylarını açıkladı. Buna göre AK Parti ve MHP’nin cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin adayı Muharrem İnce, İYİ Parti’nin adayı Meral Akşener ve HDP’nin adayı ise Selahattin Demirtaş oldu. Cumhurbaşkanı adayla-rı seçmen kitlesine sunduğu vaatleri ve gelecek vizyonunu kapsayan seçim manifestoları ile beraber seçim şarkısı, logo, slogan gibi siyasal iletişim tekniklerini kullanarak seçim sürecini yürütüyor.

Rapor bu bağlamda 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacak dört adayın propaganda ve siyasal iletişimlerini incelemektedir. Cumhur-başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce, Meral Akşener ve Selahattin Demirtaş’ı kapsayan çalışmada öncelikle adayların yayımla-dıkları seçim manifestolarının söylem analizi yapılmıştır. Bu analiz üze-rinden adayların siyasal iletişim mesajları yorumlanmıştır. Sonrasında cumhurbaşkanı adaylarının sırasıyla sosyal medya performansı, vaat-leri, seçim çalışmalarında kullandıkları logolar, seçim çalışmalarında rol alan reklam ajansı, seçim sürecindeki sloganları ve hedef kitlesi analiz edilmiştir. Adayların hem şahsi hem de aday gösterildikleri partilerin sosyal medya hesapları resmi web sayfaları üzerinden incelemeye tabi tutulmuştur. Karşılaştırmalı bir analizle belirlenen bulgular ve bulgu-lardan elde edilen çıkarımlar ise sonuç bölümünde derlenmiştir.

Rapor 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimine katılacak dört adayın siya-sal iletişim tekniklerini ayrıntılı şekilde incelemekle beraber bundan sonra yapılacak siyasal iletişim çalışmaları için de farklı ve etkili bir model sunmayı amaçlamaktadır.

ANKARA • İSTANBUL • WASHINGTON D.C. • KAHİRE

RAPOR

24 H

AZİ

RAN

201

8 C

UM

HU

RBA

ŞKA

NI S

EÇİM

İNİN

SİY

ASA

L İL

ETİŞ

İMİ

9 789752 459809

Documents

CUMHURBAŞKANI SEÇİMİNİN 24 HAZİRAN 2018 …Ÿkanı-Se... · ları ve siyasi partilerin kapasiteleri, eylem tarzları, ortak akılları konusunda bil-gi vermektedir. Günümüz