Upload
durdu-yaprak
View
230
Download
0
Embed Size (px)
DESCRIPTION
TEPE AKADEMİ MESLEKİ İŞİTME KAYIPLARI Ders Notları Ses dalgaları, en önemli boyuna dalga örnekleridir. Bu dalgalar, herhangi bir ortamda (yani gazlar, katılar ve sıvılar), ortamın özelliklerine bağlı olan bir hızla yayılırlar. Gürültü terimi, bir işitme kaybına yol açan veya sağlığa zararlı olan veya başka tehlikeleri ortaya çıkaran bütün sesleri kapsar” denildiğini görmekteyiz. ILO 63. konferansında imzalanan sözleşmenin 3. maddesi Kulağın duyabileceği basit titreşimlerdir. GÜRÜLTÜ SES
Citation preview
TEPE AKADEMİ
MESLEKİ İŞİTME KAYIPLARI
Ders Notları
GÜRÜLTÜ
Sanayide karşılaşılan ortam faktörleri arasında sıcaklıktan sonra en çok görülen faktör gürültüdür.
İstenmeyen ve hoşa gitmeyen ses olarak tanımlanan gürültü pek çok işin yürütümü sırasında
ortaya çıkar. Gürültünün sağlık etkisi, meydana gelen sesin şiddetinden kaynaklanmaktadır. Ses,
fiziksel bir olgudur.
SES
Ses, dış ortamdaki (katı,sıvı, gaz) moleküllerin sırayla yoğunlaşıp seyrekleşmesinin (hava
basıncında yaptıkları dalgalanmanın) kulak zarına çarpması ile oluşan bir duyudur.
Kulağın duyabileceği basit titreşimlerdir.
Bazı özellikleri ile tanımlanır. Bunlardan biri, sesin frekansı yani sesin tiz ya da pes olma
özelliğidir. Birimi Hertz’dir. İnsanın kulağı frekansı 20 ile 20 000 Hertz arasında olan sesleri duyma
yeteneğine sahiptir. Frekansı 20 Hertz’den az olan seslere infrasonik sesler, 20 000 Hertz
üzerindeki seslere de ultrasonik sesler denir. Günlük yaşamda karşılaşılan seslerin frekansı sıklıkla
250 ile 2000 Hertz arasındadır.
Sağlık yönünden daha önemli olan özellik sesin şiddetidir. Sesin şiddeti, sesin basıncından
hareketle logaritmik bir işlemle hesaplanır ve desibel (db) olarak ifade edilir. Sessiz bir ortam
kuramsal olarak sıfır desibel düzeyinde olmakla birlikte pratik olarak bu mümkün değildir. Sakin
bir odada 30-40 desibel düzeyinde ses vardır. Konuşma sesinin şiddeti genellikle 40-60 desibel
arasındadır. Sanayide 80 ile 120 desibel arasında ses şiddeti söz konusu olabilir.
Ses Dalgaları
Ses titreşimlerinin, kulak zarı üzerine olan basınç değişikliği olarak çizilmesi bir dalga serisi verir ve
dış ortamdaki bu hareketlere genelde ses dalgaları denir
Ses dalgaları, en önemli boyuna dalga örnekleridir. Bu dalgalar, herhangi bir ortamda (yani gazlar,
katılar ve sıvılar), ortamın özelliklerine bağlı olan bir hızla yayılırlar.
GÜRÜLTÜ
Gürültü terimi, bir işitme kaybına yol açan veya sağlığa zararlı olan veya başka tehlikeleri
ortaya çıkaran bütün sesleri kapsar” denildiğini görmekteyiz.
ILO 63. konferansında imzalanan sözleşmenin 3. maddesi
ANATOMİK YAPI
Dış ve Orta Kulak
Orta Kulak
Orta Kulak
İç Kulak
Kohlea
Korti Organı
Ses dalgalarının kulak zarı ve işitme kemikçikleri aracılığı ile iç
kulaktaki sıvıya iletilmesine kemikçik iletimi denir
Ses dalgaları aynı şekilde yuvarlak pencereyi kapatan ikinci
timpatik zarda titreşimler başlatır. Normal işitme için önem
taşımayan bu olaya hava iletimi adı verilir
İletimin üçüncü tipi olan kemik iletimi’nde kafatası
kemiklerinin titreşimleri iç kulaktaki sıvıya iletilir
Diyapozon veya diğer titreşen cisimlerin kafatasına direkt
olarak uygulanması halinde önemli ölçüde kemik iletimi
görülür
Rinne ve Weber Testi
Gürültünün insan üzerindeki etkileri
insanlar gürültüden farklı etkilenirler.
İşitme kaybına neden olur
İletişimi bozar
Rahatsızlık verir
Yorgunluk oluşturur
Verimliliği düşürür.
Bunlar;
Psikolojik
Fizyolojik
Sosyal etkiler olarak ta sınıflanabilir.
İŞİTME KAYBI
İLETİM TİPİ İŞİTME KAYBI
İşitme kaybı, kulak kepçesi (aurıcula), dış kulak yolu, kulak
zarları, orta kulak seviyesinde ortaya çıkan patolojiler
sonucunda gelişen işitme kayıplarıdır.
Dış kulak yolunun kulak kiri veya yabancı bir cisimle
kapanması, kulak kemikçiklerinin tahrip olması tekrarlayan
orta kulak enfeksiyonlarından sonra kulak zarının kalınlaşması
ve üzenginin oval pencereye bağlanmasında anormal bir
katılık bulunmasıdır
Sensori-Nöral İşitme Kayıpları
İç kulak ve iç kulak sinirine ait patolojilere bağlı olan işitme
kayıplarıdır.
Gürültüye Bağlı İşitme Kayıpları
Gürültüye bağlı kayıplar Sensorineural Tip işitme kaybıdır.
Gürültüye bağlı işitme kaybı iki şekilde oluşur.
Birincisi, çok yüksek bir sese bir anlık maruz kalmak (herhangi
bir patlama),
İkincisi, orta ve yüksek şiddetteki bir sese uzun süre maruz
kalmaktır. (Fabrika ortamında çalışma)
Bu tür kayıpların uzun sürede ve yavaş yavaş oluşması,
konuşmayı kapsayan frekanslardan başlamayıp, tiz
frekanslardan (4000 ve 6000 Hz’lerde) başlaması kişinin işitme
kaybının farkına varmasını engellemektedir.
Bu tür kayıpların tespit edilmesi için odyometrik test
sonuçlarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Gürültü iç
kulakta işitmeyi sağlayan tüy hücrelerinde yıpranmaya neden
olmaktadır. Tahrip olan tüy hücrelerinin kendilerini yenileme
özelliği olmadığından kalıcı sağırlık başlamaktadır.
Kesin tanı için:
Bilateral eşik odiogramı Yapılmalıdır. Değerlendirme sırasında
40 yaşından sonra her yaş için yarım desibellik düşme
fizyolojik azalma olarak hesaplanmalıdır
İş yerinde sağlığa zarar verecek derecede gürültü bulunduğu
saptanmalıdır
Varsa işe girişte ve periyodik kontrol muayenelerinde çekilmiş
odyogramlardan da yararlanılmalıdır
İşitme zararına yol açan travmatik, toksik, medikamentöz ve
dejeneratif diğer etken ve nedenler giderilmelidir
Bu nedenle, 4000 Hertz düzeyindeki işitme kaybı günlük
yaşamı etkilemez ve çoğu kez de farkedilmez. Fakat zamanla
işitme kaybı daha düşük frekanstaki sesleri de içine alacak
şekilde genişler ve 2000 Hertz düzeyini de içine aldığında
işitme kaybı belirgin hal alır.
Ses şiddetinde şiddetler arası 10 birim artması
şiddetin 10 kat olduğu anlamına gelir.
Örnek: 70 dB’lik bir ses 60 dB’lik bir sesten 10 kat daha
fazladır.
90 dBlik bir ses 60 dBlik bir sesten
10X10X10=1000 kat daha şiddetlidir.
Gürültüye bağlı oarak meydana gelen bir bozukluk da “geçici
eşik kayması” (temporary treshold shift) olarak adlandırılan bir
tablodur. İç kulaktaki hücrelerde sesin şiddeti sonucu ödem
meydana gelir ve bu yüzden işitme azalması olur. Gürültü
maruziyeti devam etmezse zaman içinde ödemin çözülmesi
sonucu işitme de düzelir.
Bu düzelme saatler içinde (genellikle 24 saat içinde) olur.
Ancak, gürültü maruziyeti sürerse ve hücreler tahribolursa
işitme kaybı da geri dönüşsüz hal alır.
Tanıda öykü ve odyometrik muayene önemlidir. Odyogramda
4000 Hertz düzeyindeki işitme kaybı görüntüsü tipiktir ve diğer
nedenlerle (özellikle yaşlanmaya bağlı fizyolojik işitme kaybı,
presbiakuzi) meydana gelen işitme kayıplarından ayırmada da
yararlıdır.
İşitme kaybı iç kulaktaki hücrelerin tahribi sonucu oluştuğu
için geri dönüşümsüzdür. Tedavi ile düzeltilmesi mümkün
değildir.
Bu nedenle erken tanı büyük önem taşır. Erken tanı için belirli
aralıklarla odyometrik muayene yapılmalıdır. Böylece, 4000
Hertz düzeyinde kayıp saptandığında kişide gürültüye bağlı
işitme kaybının başladığı anlaşılır. Bu durumda kişinin gürültü
maruziyeti önlenirse işitme kaybının ilerlemesinin önüne
geçilmiş olur.
GÜRÜLTÜ KONTROLÜ
Gürültünün kontrolünde üç yöntem:
- 1. Kaynakta kontrol;
- 2. Kaynak ile alıcı arasında kontrol;
- 3. Alıcıda kontrol;
1. Kaynakta Kontrol
En etkili çözüm gürültünün kaynakta kontrolüdür.
Gürültünün istenilen düzeylere çekilebilmesinde daha
uygulanabilir, daha pratik ve daha ekonomik olması açısından
en çok tercih edilen yöntemdir.
İlk tasarım aşamasında gürültülü çalışan sistemlerin daha
az gürültü üretmesi için sağlıklı mühendislik tasarımların
uygulanması ile çözülebilecek bir durumdur.
Daha az gürültü oluşturan ekipmanların tasarlanması
veya gürültülü çalışan cihazların ses izolasyonu sağlayacak
yalıtım malzemeleri ile kaplanması veya bu da mümkün
değilse var olan gürültülü ekipmanları ayrı kapalı bir ortamda
toplamak ve etrafını izole etmek gibi faaliyetlerle kaynakta
gürültü azatlımı sağlanabilir.
2. Kaynak ile Alıcı Arasında Kontrol
Gürültünün kaynata azatlımı söz konusu değilse kaynaktan
çıkan gürültünün alıcıya (insana) ulaşırken takip ettiği ortamda
bazı gürültü önleyici bariyerler kullanarak gürültünün insana
ulaşması azaltılabilir.
Özellikle büyük şehirlerde trafikten kaynaklanan gürültülerin
önlenmesi için karayolu ile evler arasına yeşil bitki örtüsü
dikilmesi veya karayolunun kenarının yükseltilmesi ya da ses
azaltıcı bariyerlerin dikilmesi
3. Alıcıda Kontrol
Gürültünün en son önlenmesi için kontrol alıcıda yapılabilir.
Bunun için gürültülü bir işyerinde çalışan işçilere kulaklık veya
kulak tıkaçları verilebilir. Veya gürültüye maruz kalan bir ev ise
evin etrafında iyi bir izolasyon malzemesi kullanarak dışarıdaki
gürültünün içeriye girmesi engellenebilmektedir.
Kulaklık kullanımı, ilk kullanılacak koruyucu yöntem
olmamalıdır. Öncelikle işyeri ortamında gürültü düzeyini
azaltacak teknik korunma önlemleri alınmalı, daha sonra
gerekirse kulaklık kullanımına başvurulmalıdır.
Kulak kanalına sokulan tıkaçlar (ear plug) sesin algılanmasını
20-30 desibel kadar azaltır.
Kulak kepçesini dıştan sararak kapayan kulak manşonları (ear
muff) daha yüksek (40-50 desibel dolayında) koruyuculuk
sağlar.
Kulak koruyucularının kullanımında süreklilik çok önemlidir.
Kulaklık kullanımına çok kısa sürelerle (bir günde 45 dakika)
ara verildiğinde koruyuculuk yarı düzeyine inmektedir.
YASAL DURUM
SOSYAL SİGORTALAR KANUNUNA GÖRE GÜRÜLTÜLÜ İŞLER
Sosyal Sigortalar Kanunu Sağlık İşlemleri Tüzüğü’ne göre;
kanunla sağlanan yardımlardan yararlanabilmek için
sigortalının meslek hastalığına sebep olan işinden fiilen
ayrıldığı tarih ile meslek hastalığının meydana çıktığı tarih
arasında geçecek azami süreye yükümlülük süresi denir.
Gürültü sonucu işitme kaybı teşhisi için yükümlülük süresi
kanunda 6 ay olarak ön görülmüştür.
Hastalık tehlikesi olan başlıca işler;
• Çekiçle, özellikle hava basınçlı çekiçlerle kaporta ve perçin
işlsaç levhaların haddelenmesi, perdahlanması,
yüzeylerinin düzeltilmesi, buhar kazanlarındaki kazan
taşlarının parçalanıp çıkarılması, hava basmalı kumla
temizleme ve metal püskürtme işlemleri,
• Kakma, zımbalama, çekiçleme, perçinleme,
• Bazı testereler ve planya makineleri,
• Dokuma tezgahlarında mekik vurması, tekstil sanayiinde
gürültü yapan diğer makine ve tezgahlar,
• Maden cevherlerinin parçalanması, kırma değirmenler, çekiçli
bilyalı değirmenler, titreşimli elekler,
• Taş kesme,
• Gaz tribünleri, kompresörler, aspiratörler,
• Şahmerdan, buldozer, ekskavatör gibi gürültülü araçlarla
yapılan çalışmalar (cadde, ev yapımı v.b.)
• Motorların (pistonlu, jet v.b.) muayene edildikleri ve
onarıldıkları, teste tabi tutuldukları iş yerleri,
• Tarak dubaları, demiryolu, denizyolu araçlarında kullanılan
diezel motorları makine daireleri,
• Havayolları (yer personeli, makinistler, uçucu personel v.b.)
• Taşınabilir motorlu testereler ve ağaç kesimi,
• Müzikçiler (caz).
olarak listelenmiştir
Gürültü zararlarının meslek hastalığı sayılabilmesi için
gürültülü işte en az iki yıl, gürültü şiddeti sürekli olarak 85
desibel’in üstünde olan işlerde en az 30 gün çalışmış olmak
gereklidir.
İSİGT Madde 78- Gürültünün zararlı etkilerinden korunmak için
aşağıdaki tedbirler alınacaktır:
1. İş yerinde gürültü çıkaran makinaların monte edilmeleri
sırasında, iş yeri tabanı, titreşimi ve sesi azaltacak malzeme ve
sistemle yapılacaktır.
2. Gürültü işyerlerinin duvarları, sesin yansımasını önleyecek
malzeme ile kaplanacak ve bu binalar, çift kapılı, çift pencereli
inşa edilecektir. Duvarlar, ses geçirmeyen malzeme ile
yapılacaktır.
3.Gürültünün azaltılamadığı hallerde, bu tüzüğün 22 nci
maddesi hükümleri uygulanacaktır.
4.Gürültülü işlerde çalışacak işçilerin, işe alınırken, genel sağlık
muayeneleri yapılacak, özellikle duyma durumu ve derecesi
ölçülecek, kulak ve sinir sistemi hastalığı olanlar ile bu
sistemde arızası bulunanlar ve hipertansiyonlular, bu işlere
alınmayacaklardır. Ancak doğuştan sağır ve dilsiz olanlar, bu
işlere alınabileceklerdir.
5.Gürültülü işlerde çalışan işçilerin, periyodik olarak, genel
sağlık muayeneleri yapılacaktır. Duyma durumunda azalma ve
herhangi bir bozukluk görülenler ve kulak ve sinir hastalığı
bulunanlar ve hipertansiyonlu olanlar, çalıştıkları işlerden
ayrılacaklar, kontrol ve tedavi altına alınacaklardır.
Madde 22-Ağır ve tehlikeli işlerin yapılmadığı yerlerde, gürültü
derecesi 80 desibeli geçmeyecektir. Daha çok gürültülü
çalışmayı gerektiren işlerin yapıldığı yerlerde, gürültü derecesi
en çok 95 desibel olabilir. Ancak, bu durumda işçilere başlık,
kulaklık veya kulak tıkaçları gibi uygun koruyucu araç ve
gereçler verilecektir.
Madde 525-Gürültülü yerlerde çalışan işçilere, kulakların
korunması için uygun kulak tıkaçları verilecek ve bu tıkaçlar
hergün temizlenecek ve sterilize edilmeden diğer bir işçiye
verilmeyecektir.
İşin özelliğine göre işçilere; kulakları, alnı, yanakları ve yüzü
kıvılcıma, erimiş metale, fırlayan parçalara ve kıymıklara ve
benzerlerine karşı koruyan uygun başlıklar verilecektir.
Kullanılmayan koruyucu başlıklar uygun şekilde saklanacaktır.
Madde 525-Gürültülü yerlerde çalışan işçilere, kulakların
korunması için uygun kulak tıkaçları verilecek ve bu tıkaçlar
hergün temizlenecek ve sterilize edilmeden diğer bir işçiye
verilmeyecektir.
İşin özelliğine göre işçilere; kulakları, alnı, yanakları ve yüzü
kıvılcıma, erimiş metale, fırlayan parçalara ve kıymıklara ve
benzerlerine karşı koruyan uygun başlıklar verilecektir.
Kullanılmayan koruyucu başlıklar uygun şekilde saklanacaktır.
Çevre Kanunu
Kişilerin huzur ve sükunu, beden ve ruh sağlığını bozacak
şekilde yönetmelikle belirlenen standartlar üzerinde gürültü
çıkarılması yasaktır. Fabrika, atölye, işyeri, eğlence yeri, hizmet
binaları, konutlar ve ulaşım araçlarında gürültünün asgariye
indirilmesi için gerekli önlemler alınır.
Polis Vazife ve Selahiyet Tüzüğü
(25.4.1938)
Madde 15- Gürültü veya velvele ile mutad hilafı olarak çan ve
alatı saire çalarak yahut kanun ve nizam ahkamına muhalif
surette gürültülü meslek ve sanat icra eyliyerek halkın huzur
ve rahatını ihlal etmek yasaktır. Şehir ve kasabalarda gerek
mesken içinde gerek dışında saat yirmi dörtten sonra her
gürültü yapanlar polisce menolunur. Bu yasağı dinlemeyenler
hakkında kanuni takibata esas olmak üzere bir zabıt varakası
tanzin edilerek merciine verilir.
Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü (1972, 1978, 1985)
III- Liste Kulak Arızaları
………
Bir kulağın işitme kaybı, purton odiogramda 500- 1000- 2000
hertz frekanstaki tonuşma sesinin işitme eşik değerleri, desibel
cinsinden toplanıp ortalaması alınarak saptanır. 40’tan sonrası
her yaş için 0,5 desibel yaşlılık değeri düşülür. Bundan hata
payı sabitesi olarak 15 çıkarılır. Kalan 1,5 ile çarpılır. Bu, bir
kulağın işitme kaybı yüzdesidir.
39 yaşındaki bir sigortalının bir kulağın tam işitme kaybının
neden olduğu meslekte kazanma gücü azalma oranı yukarıdaki
esaslara göre belirlenen bir kulağın işitme kaybı yüzdesi
çarpılarak bir kulağın kısmi işitme kaybının meslekte kazanma
gücü azalma oranı bulunur.
……..
B-İki kulağın işitme kaybı yüzdesi, iyi işitilen kulağın işitme
kaybı yüzdesinin 5 katı ile, kötü işiten kulağın işitme kaybı
yüzdesinin toplamının 6’ya bölünmesi ile bulunur.
39 yaşındaki bir sigortalının iki kulağının tam işitme kaybının
neden olduğu meslekte kazanma gücü azalma oranı yukarıdaki
esaslara göre belirlenen iki kulağın işitme kaybı yüzdesi ile
çarpılarak iki kulağın kısmi işitme kaybının meslekte kazanma
gücü azalma oranı saptanır.
35 desibelden az işitme kayıpları, kısmi işitme kaybı olarak
değerlendirilmez.
E-3 Gürültü sonucu işitme kaybı
-Gürültü zararlarının meslek hastalığı sayılabilmesi için gürültü
işte en az iki yıl, gürültü şiddetli olarak 85 desibelin üstünde
olan işlerde en az 30 gün çalışmış olması gerekir.
ll- Kesin tanı için:
Bilateral eşit odiogramı yapılmalıdır. Değerlendirme sırasında
40 yaşından sonra her yaş için yarım desibellik düşme
fizyolojik azalma olarak hesaplanmalıdır.
Odiometre, konuşma ve ton odiometresi olarak yapılmalıdır,
fısıltı sesiyle yapılan konuşma odiometresinin değeri yoktur.
İş yerinde sağlığa zarar verecek derecede gürültü bulunduğu
saptanmalıdır.
Varsa işe girişte ve periodik kontrol muayenelerinde çekilmiş
odiogamlardan da yararlanılmalıdır.
İşitme zararına yol açan travmatik, toksik medikamentöz ve
dejeneratif diğer etken ve nedenler giderilmelidir.
Gürültü, Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) 63.
Konfransinda konu olmuş ve bir sözleşme kabul edilmiştir. Bu
sözleşmenin 3. Maddesinde gürültüyü tanımlamıştır. “ Gürültü
terimi, bir işitme kaybına yol açan veya sağlığa zararlı olan
veya başka tehlikeleri ortaya çıkaran bütün sesleri kapsar”
Aynı sözleşmenin 8. Maddesi, yetkili makamlara gürültü
konusunda önemli sorumluluklar yükler:
Madde 8- Yetkili makamlar işyerlerinde gürültü risklerinin
belirlenmesini sağlayarak kriterleri saptar ve bu kriterlere göre
maruziyet sınırlarını belirler
TEPE AKADEMİ ANKARA MERKEZ OFİS Adres: Ceyhun Atuf Kansu Cad. Bayraktar Center, G Blok,
No:114/9 Balgat/Çankaya/ANKARA
Tel : 0 312 473 43 47
Tel-2 : 0 312 473 43 48
Fax : 0 312 473 43 59