MASALİSTAN MASAL YAZMA VE ANLATMA 3. Yazma Gülsemin …yazmabecerilerisempozyumu.com/wp-content/uploads/2016/01/Mas… · STORYBOARD 3. Yazma Becerileri Sempozyumu. Terakki Vakfı

Terakki Vakfı Okulları

MASALİSTAN

MASAL YAZMA VE ANLATMA

Gülsemin Ergün Kucba

Türkçe Koordinatörü

[email protected]

Şebnem Oral

İngilizce Öğretmeni-Yazar [email protected]

3. YazmaBecerileriSempozyumu

mailto:[email protected]





AKIŞ (10.30-12.10)

• Tanışma

• Öğrencilerle Yapılan Örnek Masal Yazma Çalışmaları Paylaşımı

• Masal Yazma Çalışmaları

• Masal Sepeti – Sunum

• Söz Sizde

• Şebnem Oral’dan Masallara Bakış

• Değerlendirme



TANIŞMA



TANIŞMA

• ADINIZ?

• EN SEVDİĞİNİZ MASAL?

• BİR MASAL KARAKTERİ OLSAYDINIZ KİM OLURDUNUZ?

• SİZİ MASALLARLA İLK KİM TANIŞTIRDI?



ÖĞRENCİLERLE YAPILAN ÖRNEK MASAL

YAZMA ÇALIŞMALARI


http://www.hikayemasal.com/





YAZMA ÇALIŞMALARI

BEN UYUYORUM

Bir gün Nasrettin Hoca, şehre gelip bir arkadaşıyla

handa kalmış. Gece yarısı arkadaşı sormuş:

- Hocam, uyudunuz mu?

- Buyurun bir şey mi var?

- Biraz borç para isteyeyim demiştim.

Nasrettin Hoca, derhal horlamaya başlayıp:

-Ben uyuyorum, demiş.

KAFDAĞI’NIN KUŞU

Bin yıl uçar konmadan

Ne varsa bilir bu kuş

Kuşlara öğretilen

Hep uçarken uyurmuş.

Uzar meyve dalları

Hep doğudan batıya

Uçurur masalları

Biraz acıksa ağlar.

Devler cüce olurmuş

Sesini duyan olsa

Gölgesinde yürüyen

Adını unuturmuş.

Mustafa Ruhi ŞİRİN

KAMPA GİDİŞ

Bugün kampa gidiyorum ve çok mutluyum. Canımı sıkan tek

şey, annemle babamın biraz üzgün görünmeleri. Herhalde tek

başlarına kalmaya alışık olmadıklarındandır. Annem eşyalarımı

toplamaya yardım etti. Bir bavula gömleklerimi, şortlarımı,

sandaletlerimi, ufak arabalarımı, mayomu, havlularımı,

lokomotifimi koyduk. Haşlanmış yumurtaları, muzları, peynirli

ve salamlı sandviçleri, saplı balık ağımı, uzun kollu kazağımı

çoraplarımı, misketlerimi yerleştirdik…

SEMPE GOSCIMY

(PITIRCIK KAMPTA)

Ankara, 12 Kasım 1963

Sevgili Kardeşim Ahmet,

Seninle sürekli mektuplaşacağımıza söz vermiştik. Nedense

bana güvenememiştin. “Ankara’ya gidince yeni arkadaşlar

edinirsin, bizi unutursun Zeynep!” demiştin.

Bak, hiç de unutmadım sizleri. Sözümde duruyorum.

Ankara’daki evimize yerleşeli bir hafta oldu. Daha önce

mektup yazamadım çünkü burada okula yeni yazıldım. Yeni

evimizin adresini babamdan dün öğrenmiştim. İlk işim sana

mektup yazmak oldu.

İstanbul’daki okul arkadaşlarımı daha şimdiden çok özledim.

Sizlerle bir daha kim bilir nerede, ne zaman görüşebileceğiz.

Senin de sözünde durup mektup yazacağını umuyorum. Bütün

arkadaşlara selam eder, hepinize başarılar dilerim.

Sınıf Arkadaşın,

Zeynep Yalkır

(Aziz Nesin’in “Şimdiki Çocuklar Harika” kitabından alınıp

kısaltılmıştır.)

ÇİZMELİ KEDİ

Bir zamanlar bir değirmencinin küçük bir oğlu varmış. Değirmenci

oğluna miras olarak bir kedi bırakmış.

Çocuk miras olarak bir kediye sahip

olduğu için çok üzülüyormuş. Kedi,

çocuktan bir çift çizme istemiş. Çizmeleri

giyen kedi bir çuval dolusu keklik

yakalamış ve keklikleri krala götürmüş. Bu

keklikleri efendisinin gönderdiğini

söylemiş. Kral da bu jesti karşılıksız

bırakmamış ve kediye efendisine götürmesi

için bir kese altın hediye etmiş. O günden sonra kedi her akşam

yüzlerce altınla eve dönmüş.

Bir gün kedi, kral ve kızının gölde geziye çıkacaklarını öğrenmiş.

Kedi sahibini soyup göle sokmuş. Kral gölün yanından geçerken

kedinin sahibi “İmdat! Hırsız elbiselerimi çaldı!” diye bağırmış.

Kral sarayından elbiseler getirtmiş ve dük zannettiği değirmencinin

oğluna giydirmiş. Şimdi değirmencinin oğluna bir şato

gerekiyormuş. Kedi, devin şatosuna gitmiş. Ona, “Sen kendini bir

hayvana dönüştürebiliyor musun?” diye sormuş. Bu soruya “Evet.”

cevabı veren dev kendini bir fareye dönüştürünce kedi onu bir

lokmada yemiş.

Kral, dükün zannettiği şatonun güzelliği karşısında hayretler içinde

kalmış.




YAZMA ÇALIŞMALARI

Kırmızı Başlıklı Kız

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde,

kalbur saman içinde uzak bir ormanda küçük bir

kız yaşarmış. Her yere kırmızı pelerini ile

gittiğinden herkes ona Kırmızı Başlıklı Kız

dermiş.

Bir gün annesi Kırmızı Başlıklı Kız’dan

büyükannesine çörek götürmesini istemiş. Yolda

hiçbir yabancıyla konuşmamasını tembihlemiş.

Küçük Kız ormanda ilerlerken karşısına bir kurt çıkmış:

“Nereye böyle küçük kız?” diye sormuş kurt.

“Büyükanneme gidiyorum, ormanın sonundaki evde oturuyor, ona annemin

yaptığı çöreklerden götürüyorum.” Diye, cevaplamış Kırmız Başlıklı Kız.

Büyükannenin evini öğrenen kurt kestirme yoldan büyükannenin evine gelmiş ve

Büyükanne’yi çiğnemeden bir lokmada yutuvermiş. Biraz sonra Kırmızı Başlıklı

Kız Büyükanne’nin kapısını çalmış.

“Kim o?” diye, seslenmiş kurt yumuşak bir sesle.

“Benim, Kırmızı Başlıklı Kız.”

“Kapı açık güzelim.” Diye, seslenmiş kurt. “İçeri girebilirsin.”

Kurt, Büyükanne’nin geceliğini giymiş, onun başlığını ve gözlüğünü takmış

yatakta yatıyormuş. Kırmızı Başlıklı Kız büyükannesinin biraz tuhaf

göründüğünü düşünmüş.

“Kolların neden bu kadar büyük Büyükanne?” diye sormuş.

“Seni daha iyi kucaklamak için!” demiş kurt.

“Kulakların neden büyük, peki?”

“Seni daha iyi duyabilmek için!” demiş kurt.

“Gözlerin neden kocaman, peki?”

“Seni daha iyi görebilmek için.” demiş kurt.

“Dişlerin neden sivri peki?”

“Seni daha iyi yiyebilmek için.” demiş kurt.

Bunu söyledikten sonra kurt, Kırmızı Başlıklı Kız’ı bir lokmada yutuvermiş.

Sonra da derin bir uykuya dalmış. Evin önünden geçen avcı kurdun horultularını

duymuş. İçeri girer girmez neler olduğunu hemen anlamış. Kurdu dere kenarına

kadar götürmüş, karnını kesip büyükanne ve Kırmızı Başlıklı Kız’ı içinden

çıkarmış. Sonra kurdun karnını taşlarla doldurup dikmiş. Kurt uyanmış, ne

kadar çok susadığını düşünmüş, yanındaki ırmağa doğru eğilmiş, eğilmesiyle

birlikte düşmesi de bir olmuş ve o günden sonra kurdu bir daha gören olmamış.

Hansel ve Gretel

Bir zamanlar Hansel ve Gretel adında iki kardeş

varmış. Ormancılık yapan babalarının işleri

kötüymüş. Bir gün bu aile yiyecek ekmek bile

bulamaz olmuş. Aileleri çocuklarının karnını bile

doyuramıyormuş. Anne ile baba çocukları Hansel ve

Gretel’i ormana götürüp bırakmaya karar vermişler.

Anne ve babasını konuşurlarken duyan Hansel, yola

çıktıklarında yere ekmek kırıntıları atmış. Ekmek kırıntılarını takip ederek, evi

bulabileceklerini düşünüyormuş. Fakat akşam olduğunda kuşlar Hansel’in yere

attığı ekmek kırıntılarını yemiş.

Ertesi gün Hansel ve Gretel evlerini aramaya devam etmişler. Birden

karşılarına pastadan, kekten ve kurabiyeden yapılmış bir ev çıkmış. Çocuklar

uzun bir süredir aç oldukları için evden parçalar koparıp yemeye başlamışlar.

Aniden evin kapısı açılmış ve içeriden bir cadı çıkmış. Cadı, çocukları evinde

türlü yiyecekler var, bahanesiyle içeri davet etmiş. Sonra türlü oyunlarla

Hansel’i bir kafese kapatıp, onu yemek için beslemeye başlamış. Cadı Hansel’in

parmaklarına dokunarak onun kilo alıp almadığını kontrol ediyormuş. Hansel ise

ona parmağının yerine kuru bir kemik parçasını uzatıyormuş.

Gel zaman git zaman cadının beklemeye tahammülü kalmamış. Ne olursa olsun

Hansel’i yemeye karar vermiş. Gretel bunu fark etmiş. Fırını yakan cadıya bir

tekme atmış ve cadı fırına düşmüş. Cadı ateşin içinde yanıp kül olmuş. Gretel

sevinç içinde Hansel’i kafesten çıkarmış. İki kardeş cadının saklı hazinesini de

alarak evlerinin yolunu tutmuşlar. Yaptıklarına pişman olan anne ve baba

çocuklarını görünce mutluluktan deliye dönmüşler. Artık çokça paraları da

varmış.

Fareli Köyün Kavalcısı

Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur zaman

içinde develer tellal iken, pireler berber iken, ben annemin

beşiğini tıngır mıngır sallarken; ülkenin birinde bir köy varmış.

Halkı mutluluk içinde yaşarmış. Günlerden bir gün köyün bütün

evlerine fareler dolmuş. Binlerce fare köyün sokaklarında,

evlerde dolaşıyorlarmış. Köyün adına “Fareli Köy” denmiş.

Bir gün fareli köye bir çalgıcı gelmiş. Muhtara: "Eğer bana bir kese altın

verirseniz, köyü farelerden temizlerim." demiş. Köy halkı bir kese altını

toparlamışlar ve muhtara teslim etmişler.

Çalgıcı başlamış kavalını çalmaya. Kavaldan öyle tatlı, öyle güzel sesler

çıkıyormuş ki, kısa bir sürede çalgıcının etrafı binlerce fare ile dolmuş. Çalgıcı

fareleri dere kenarına dek getirmiş. Dereye düşünce fareler boğulmuş. Çalgıcı

ödülü olan altını almak için köye geri dönmüş.

Muhtar sözünde durmamış. "Nasıl olsa farelerden kurtulduk, bir kese altını

vermesem olur." diye düşünmüş. Çalgıcıya hak ettiği altınları vermemiş.

Çalgıcı "Ben size bir oyun oynayayım da görün" demiş. Başlamış kavalını

çalmaya. Kavalın sesini duyan bütün çocuklar çalgıcının peşinden gitmişler.

Köyde hiç çocuk kalmamış.

Köylüler muhtara gidip: "Ne yapacağız, ne edeceğiz. Sen çalgıcının hakkı olan

bir kese altını vermeliydin. Bak şimdi çocuklarımızı aldı götürdü." demişler.

Kavalcı kızgın kızgın, peşinde çocuklarla birlikte ormana varmışlar. Ormanda

bir ağacın altında dinlenirken aklına muhtara gidip altınlarını bir daha istemek

gelmiş. Telaşla yerinden kalkınca kavalını almayı unutmuş. Sihirli kavalı bulan

bir çocuk, arkadaşlarının yanına gelmesi için başlamış çalmaya. Kavalın sesini

duyan çocuklar ormanda toplanmışlar. Köye, annelerinin babalarının yanına

dönmüşler. Herkes çok mutlu olmuş. Köyde şenlikler düzenlenmiş. Kırk gün kırk

gece bayram etmişler.

Köylüler muhtara çok kızmışlar. Çalgıcının hakkını vermesini söylemişler.

Altınlarını alan çalgıcı köyden ayrılmış. Onlar ermiş muradına, biz gidelim diğer

masalları okumaya.




YAZMA ÇALIŞMALARI

Galeri Yürüyüşü: • “Bu masallarda size gerçekçi gelmeyen şey nedir?”

• “Bu masallarda ortak olan özellikler nelerdir?”

• Pos-itlere not alma

• “Masal” sözcüğünün tanımını TDK sözlükten bulma

• Öğrenci tespitleriyle masalın özelliklerine ulaşma

• Galeri yürüyüşü sırasında geliştirdiğin tutum hangisidir?

• Etkinlik sırasında uygulamakta zorlandığın tutum hangisidir?

• Etkinlik sırasında sergilediğin profil özelliği hangisidir?




YAZMA ÇALIŞMALARI

Ad-Soyad:

…./10/2014

ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ İLKOKULU 2.SINIF / SINIF ÇALIŞMASI

ÇIKIŞ KARTI

1. Masalların özellikleri:

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

2. Parmak Çocuk masalında en çok hoşuma giden bölüm:

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

3. Parmak Çocuk masalında değiştirmek istediğim bölüm:

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

4. Parmak Çocuk masalında hangi profil özellikleri öne çıkmaktadır?

……………………………………………………………………………….………………………………………………………………………………………………………………………………………

………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………..

.

……………………………………………………………………………….………………………………………………………………………………………………………………………………………

…………………………………………




YAZMA ÇALIŞMALARI

BETİMLEME

“Bir varmış, bir yokmuş. Bir derede annesiyle

birlikte yaşayan bir Küçük Kara Balık varmış.

Bu dere, dağın kayalıklarından çıkar, akar

gidermiş. Küçük Kara Balık ile annesinin evi

siyah bir kayanın arkasında, yosundan bir

tavanın altındaymış. Geceleri birlikte

yosunların altında uyurlarmış.”

“Küçük Kara Balık ve annesinin yaşadığı bu

derenin suyu nereden geliyor?”

“Onların evi olan kaya ne renktir?”

“Onlar nerede uyurlarmış?”




YAZMA ÇALIŞMALARI




YAZMA ÇALIŞMALARI

Adı-Soyadı: … /12/2014

Temmuz ayının sımsıcak güneşli bir günüydü. Tarla Faresi, yaprakların üzerine

uzanmıştı. Bu güzel yaz gününün tadını çıkarıyordu. Tarlada her şey doğal ve

güzeldi. Meyveler dallarında hoş kokular yayıyordu. Kuşlar cıvıl cıvıl

ötüşüyorlardı. Tarla Faresi, tarlasında huzurlu, sakin bir hayat yaşıyordu.

Tarla Faresi, “Ne kadar güzel bir gün.” diye içinden geçirdi. Güneş temiz hava ve

yiyecekler elinin altındaydı.

Tarla Faresi, arkadaşı Şehir Faresi’ni uzun zamandır görmemişti. Şehir Faresi’ni

davet etmeye karar verdi. Böylece iki arkadaş birbirlerini görüp hasret

giderebileceklerdi. Tarla Faresi, Şehir Faresi ile tarlasının güzelliklerini

paylaşabilecekti.

Tarla Faresi, Şehir Faresi’ne uzun bir mektup yazdı.

Mektubu özenle paketledi. Sonra da arkadaşı papağana:

- Bu mektubu Şehir Faresi’ne götürebilir misin lütfen? diye sordu.

- O şehirde kocaman bir evde yaşıyor, dedi.

Papağan mektubu gagasının arasına sıkıştırdı. Tarla Faresi’nin ricasını yerine

getirmek üzere gözden kayboldu. Geniş kanatlarını çırparak ağaçların arasından

geçti.

ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ İLKOKULU

2.SINIFLAR / SINIF ÇALIŞMASI

Adı-Soyadı: … /12/2014

Tablodaki tümceleri okuyunuz. “DOĞRU”, “YANLIŞ” veya “BİLİNMİYOR”

kutusunu işaretleyiniz.

Doğru Yanlış Bilinmiyor

1 Tarla Faresi huzur dolu, sakin bir hayat

yaşıyordu.

x

2 Şehir Faresi Tarla Faresi’ni fabrikasına davet

etmeye karar verdi.

x

3 Tarla Faresi’nin önüne koyduğu yiyecekleri çok

beğenen Şehir Faresi, “Tarladaki yiyecekler

çok şahaneymiş.” dedi.

x

4 Tarla Faresi şehre giderken yol boyunca kuşlar,

sincaplar gördü.

x

5 Şehir Faresi’nin evindeki koltuklarda keyif

yapan Tarla Faresi daha önce hiç görmediği

konforlu yaşamdan çok etkilenmişti.

x

6 Tabaklardaki nefis yiyecekleri gören Tarla

Faresi ‘Vay canına! Şehirde hayat ne kadar da

güzelmiş!’diye düşündü.

x

7 Tarla Faresi, halının üzerinde beliren kediyi

görünce kediye “Merhaba” diyerek gülümsedi.

x

8 Tarla Faresi, kediden ve ev sahibesinden kaçıp

kendini duvardaki delikten içeriye attığında o

x

ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ İLKOKULU 2.SINIFLAR / SINIF ÇALIŞMASI

9 Tarla Faresi’ne göre şehir hayatının çok güzel

olduğuna karar verip şehre taşındı.

x

10 Tarla Faresi ailesiyle birlikte mutlu bir hayat

sürdü.

x

Her bir soruyu okuyarak a, b veya c şıkkından doğru olanı işaretleyiniz.

1. Tarla Faresi, Şehir Faresi’ne neden mektup yazdı?

a) Canı sıkıldığı için

b) Arkadaşını tarlasına davet etmek için

c) Arkadaşının hatırını sormak için

2. Tarla Faresi, Şehir Faresi’ne ne tür yiyecekler verdi?

a) Çörekler b) Pastalar c) Meyve ve tahıllar

3. Şehir Faresi, Tarla Faresi’nin verdiği yiyecekleri neden beğenmedi?

a) Taze olmadıkları için b) Gösterişsiz oldukları için

c) Tabaklarda servis yapmadığı için

4. Tarla Faresi, Şehir Faresi’nin evine giderken yolda neler gördü?

a) Binalar ve arabalar

b) Meyve ağaçları

c) Buğday tarlaları

5. Tarla Faresi, Şehir Faresi’nin evine giderken yolda gördüklerine nasıl tepki

verdi?

a) Ağlamaya başladı. b) Hiç korkmadı. c) Endişelendi.

6. Tarla Faresi, Şehir Faresi’nin evinde ne tür yiyeceklerle karşılaştı?

a) Peynir ve sosisler b) Pasta ve kurabiyeler c) Hepsi

BETİMLEME

Dinleme Etkinliği- Vivaldi



Kitapçığınızın ilk

sayfasına tüm

etkinlikler bittikten

sonra bir kapak

tasarlayınız.

MASAL TASARLIYORUM



MASAL KARAKTERİ OLUŞTURUYORUM

Kitapçığınızın 2.sayfasına

bir masal kahramanı çizin,

ancak onun nasıl özellikleri

olduğunu da ekleyin.

• Adı ne?

• Bir insan mı? Hayvan,

bitki ya da başka bir

canlı hatta cansız bile

olabilir.

• Neler düşünür?

• Neleri sever?

Sevmediği neler var?

• Fiziksel özellikleri

nedir?



MASAL KARAKTERİ OLUŞTURUYORUM

Masal nerede, ne zaman

başlıyor? Kahramanlar kim? / Kimler?

Bunların özellikleri neler?

Ana kahramanın paylaşacağı

problem ne?

Kahraman neden bu

problemle karşılaşıyor?

Problem nasıl

çözümleniyor?

Masal nasıl bitiyor?



STORYBOARD



DUYGULARI FARKLI BİR ŞEKİLDE ANLATMA

Duygu belirten sözcükleri,

renklerle, şekillerle anlatmaya

çalışın. Bakalım ortaya neler

çıkacak?



Bir sözcük, düşünce ya da görüntünün bir

diğerini akla getirmesine ‘‘çağrışım’’ diyoruz.

‘Kalbim küçük bir kuş gibi pır pır ediyordu.’

dediğimizde kalbimizin küçük bir kuş gibi pır

pır etmesi heyecanı, sevinci çağrıştırıyor.

Deniz, ışık, ev, bulut sözcüklerinin size neleri

çağrıştırdığını düşünün.

ÇAĞRIŞIM



ÇAĞRIŞIM



ZİHİN HARİTASI İLE ÇAĞRIŞIM



DEYİMLER VE ATASÖZLERİ

• Bir kulağından girip bir kulağından çıkmak

• Ağaç yaşken eğilir

• Suya sabuna dokunmamak

• Göz boyamak

• Dil bir karış

• Dilinin ucuna gelmek

• Gözünü dört açmak

• Dost kara günde belli olur

• Öfkeyle kalkan zararla oturur

• İki ayağı bir pabuca girmek




YAZMA ÇALIŞMALARI

MASALIN GİRİŞ (DÖŞEME) BÖLÜMÜ:

Çoğunlukla

tekerlemelerle masalın

düşsel yanı daha baştan

vurgulanır.




YAZMA ÇALIŞMALARI

“ Bir varmış, bir yokmuş. Zaman zaman içinde, kalbur saman içinde.Deve tellal iken, horoz imam iken, manda berber iken, annem kaşıkta, babam beşikte iken… Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, babam düştü beşikten, alnını yardı eşikten… annem kaptı maşayı, babam kaptı küreği, gösterdiler bana kapı arkasındaki köşeyi… O öfke ile Tophane güllesini cebime doldurmayayım mı darıdır diye… Orada buldum iki çifte bir kayık. Çek kayıkçı Eyüp’e…”

(Naki Tezel’in İstanbul’dan derlediği bir tekerleme örneği)




YAZMA ÇALIŞMALARI

Gelincik Günü

“ Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; cinler cirit oynarken, eski hamam içinde… Bir birim, gölgede kilim, kilimde bir kız, ağzında sakız; gözleri boncuk boncuk, gül dalında bir tomurcuk… Bu kıza Güllü derler, her tarafta ünlü derler… Oturttu beni yanına, canlar feda canına; tuttu beni okuttu, sırma saçlar dokuttu… Sonra da alladı, pulladı; İstanbul’a yolladı. İstanbul’un atları, dizim dizim dizilir; martıların kanatları, süzüm süzüm süzülür…”

(Eflatun Cem Güney, Masalar)




YAZMA ÇALIŞMALARI

• MASALIN GÖVDE BÖLÜMÜ:

Masalda yer alan kişilerin tanıtıldığı, asıl olayların arka arkaya sıralandığı, gerilimin tırmandırıldığı bölümdür.




YAZMA ÇALIŞMALARI

• MASALIN SONUÇ BÖLÜMÜ:

Bu bölüme “üç elma” da denir.

Masalın sonunda neye ulaşıldığı, gerilimle süren olayların nasıl sonuçlandığı birkaç tümceyle özetlenir.

“Gökten üç elma düşmüş, görenlerin başına…

Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine…”

Naci Gökşen




YAZMA ÇALIŞMALARI




YAZMA-ANLATMA ÇALIŞMALARI




YAZMA-ANLATMA ÇALIŞMALARI



MASAL YAZMA ÇALIŞMALARI



MASAL YAZMA ÇALIŞMALARI

• Resimleri kurgulayacağınız masala göre sıralayınız.

• Masal haritanızı oluşturunuz.

• Masalınızda kullanacağınız aksesuar

ve müzik aletlerini seçiniz.

• Taslağını oluşturduğunuz masalın tekerlemesini yazınız.

• Giriş-gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşan masalınızı yazınız.



MASAL ANLATMA ÇALIŞMALARI

• Grup içinde görev paylaşımı yapınız. (Yazıcı, anlatıcı, müzisyen, sanat yönetmeni vb.)

• Masalınızı 5’ içinde anlatmak üzere planlamanızı yapınız.

• Masal anlatımınızda istediğiniz yöntemi kullanabilirsiniz:

Canlandırma, anlatan-pandomim, düz anlatım vb.



SÖZ SİZDE



DEĞERLENDİRME



KAYNAKÇA • Bigfoot Cınderrrrrella; Tony Johnston, James Warhola, 1998

• Cinder Edna, Ellen Jackson, Lothro, Lee & Shepard Books , 1994

• Çocuk Edebiyatı; Doç. Dr. Selahattin Dilidüzgün, Doç. Dr. Sedat Sever, Yard. Doç. Dr. Ali Öztürk, Dr. Ömer Adıgüzel, Anadolu Üniversitesi, Eskişehir, 2002

• Dünya Masalları, 2009

• En Güzel Dünya Masalları, Yeşik Kitap, Doğan Egmont, 2003

• Kül Prensi, Babette Cole, 2014

• Müzikli Dünya Masalları; Şebnem Oral, 2009

• Müzikli Masal Sepeti 1; Şebnem Oral, 2010



• Sanatsal Klasik Masallar Koleksiyonu, 2014

• Tıkır’ın Mavi Kış Masalı, Aysun Berktay Özmen, 2013

• Toplu Masallar, Samed Behrengi, 2014

• http://www.dersimiz.com/masal/Kirmizi-Baslikli-Kiz-Video-Izle-Dinle-Masal-Oku-20136.html#.Uk2xrFlrNdg (Kırmızı Başlıklı Kız video)

• http://www.dersimiz.com/masal/Elmas-Nineden-Masallar-Sesli-Masal-Dinle-Masal-Oku-20213.html

• www.hikayemasal.com (Kendini Beğenmiş Kuğu)

• http://www.dersimiz.com/masal/Elmas-Nineden-Masallar-2---Sesli-Masal-Dinle-Masal-Oku-20212.html



SON SÖZ

Gülsemin Ergün Kucba Türkçe Koordinatörü

[email protected]

Şebnem Oral

İngilizce Öğretmeni-Yazar

[email protected]






Documents

MASALİSTAN MASAL YAZMA VE ANLATMA 3. Yazma Gülsemin …yazmabecerilerisempozyumu.com/wp-content/uploads/2016/01/Mas… · STORYBOARD 3. Yazma Becerileri Sempozyumu. Terakki Vakfı