Bir üniversite düşünün ki kuruluşunun 4. Yılında öğrenci sayısını 16 bine, akademisyen sayısını 600’e çıkarıyor. Daha dördüncü yılında 6 fakülte, 3 enstitü, 2 yüksekokul, 11 meslek yüksekokulu olmak üzere birim sayısı 22’ye ulaşıyor. Kurumsal sürecini kaliteden ödün vermeden geleceğin koşullarına uygun olarak hızla tamamlıyor. Yaklaşık 125 bin m2 kapalı alan kapasitesiyle emsalleri içinde göz dolduruyor. Bilimin evrenselliği inancıyla ufkunu sınır ötelerine taşıyan bir yaklaşımla önüne büyük hedefler koyuyor.

Namık Kemal Üniversitesi, kuruluşundan bu yana hızlı bir gelişim gösteren ve bu gelişim hızının her geçen yıl ikiye katlandığı bir üniversite. Yöneticileri, akademisyenleri, öğrencileri ve

personeliyle aynı hedefe doğru ilerleyen bu büyük ailenin, NKÜ’nün geçtiğimiz 4 yıl içinde gösterdiği değişim diğer üniversitelere örnek olacak nitelikte.

Üniversitemizin baş döndüren bu hızını, gelişmenin mimarı Rektörümüz Prof. Dr. Sayın Nizamettin Şenköylü’yle konuştuk.

(Söyleşi Sayfa 6’da)

NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ GAZETESİ YIL: 2 • SAYI: 6 • Mart 2011Üretken Üniversite

Üniversitemiz Değirmenaltı

Yerleşkesi’nde dört ayrı salonda 3 gün boyunca devam eden sempozyumda sunulan 120 bildiride, edebiyatçı, devlet adamı ve düşünür kimlikleriyle Namık Kemal ele alındı.

Sempozyumun açılış törenine Vali Vekili Halil İbrahim Acır, Adalet Komisyonu Başkanı Ekrem Esin, Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Baro Başkanı Av. Ahmet Müsellem Görgün, İl Genel Meclisi Başkanı Münür Karaevli, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Adnan Orak, Prof. Dr. Birol Kayişoğlu, Prof. Dr. Osman Şimşek,

Üniversitemiz öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.

Sempozyuma mesaj gönderen Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Bakanlar Kurulu üyeleri, Üniversitemiz tarafından düzenlenen I. Uluslararası Namık Kemal Sempozyumu’nun başarılı geçmesi dileğinde bulundular.

Sempozyumun açılış konuşmasını Düzenleme Kurulu Başkanı ve Üniversitemiz Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Orhan Kemal Tavukçu yaptı. Türk edebiyatı ve siyasi hayatında büyük etkileri olan Namık Kemal’in her haliyle tam bir lider, Şair Yahya

Kemal’in deyimiyle bir meydan adamı olduğunu ifade eden Doç. Dr. Orhan Kemal Tavukçu, Namık Kemal’in düşünceleri ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK üzerinde de büyük

bir etki bıraktığını söyledi.

Öncü Bir Aydın: Namık Kemal

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Türk edebiyat ve

düşünce dünyasında pek çok yeniliğin ve yeni düşüncelerin

yerleşmesinde rol oynayan, yaşadığı dönemde ve o dönemden

günümüze değin yetişen pek çok aydın, devlet adamı ve edebiyatçımız üzerinde Namık Kemal’in etkisinin bulunduğunu dile getirdi.

(Devamı 8. Sayfada)

Namık Kemal Sempozyumu

NKÜ’nün Baş Döndüren YükselişiÜNİVERSİTEMİZİN DÜNÜ BUGÜNÜ VE GELECEĞİNE DAİR REKTÖRÜMÜZLE SÖYLEŞİ

ÜNİVERSİTEMİZE ADINI VEREN NAMIK KEMAL, DOĞUMUNUN 170. YILINDA ULUSLARARASI BİR SEMPOZYUMLA ANILDI

Üniversitemizde düzenlenen I. Uluslararası Namık Kemal Sempozyumu yerli ve yabancı bilimadamları, araştırmacılar ve yazarlardan büyük ilgi gördü.

Üniversitemizi geleceğe taşıyan Rektörümüz Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü

Sempozyum üst düzeyde bilim adamlarını biraraya getirdi.

Prof. Dr. N. Şenköylü

UluslararasıÜniversite

sayfa 2Çarşamba

Toplantılarısayfa 3

Söyleşi: Prof. Dr.N. Şenköylü

sayfa 6Panel: Süt ve Et Üretimi

sayfa 10Müziğin Büyüsü NKÜ’de

sayfa 11SağlıktaBüyük Adımlar

sayfa 12

Üniversiteler yaratıcı düşüncenin serpilip geliştiği evrensel kurumlardır. Yüksek öğretimde eğitim, bilimsel araştırma ve inovasyon ancak ve ancak özgür düşüncenin hakim olduğu bir ortamda yapılabilir. Üniversitemiz yönetimi akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimizin önündeki engelleri ortadan kaldırarak onlara, bilgi ve teknoloji üretme odaklı eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerini sürdürebilmeleri konusunda gereken ideal bir ortam sağlamıştır.

NKÜ yönetimi olarak, çoğulculuk ve katılımcılık nosyonlarını ilke edinerek, Namık Kemal Üniversitesi’ni “Üretken Üniversite” anlayışı doğrultusunda evrensel değerler, fırsat eşitliği, düşünce özgürlüğü, takım çalışması ve rasyonel düşünce çerçevesinde yapılandırıp, uluslararası üniversite olma kulvarına taşıdık.

Üniversitemizin kuruluşunun 6. yılına yaklaştığımız bu günlerde yine birlik ve beraberlik içinde “ileriye, daha ileriye” doğru emin adımlarla yürümek dileği ile saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Prof. Dr. Nizamettin ŞenköylüRektör

BAŞLARKEN

2 MART 2011HABER

Namık Kemal Üniversitesi ile Avusturya Karl-Franzens-Graz Üniversitesi arasında bir süredir karşılıklı ziyaretler yoluyla gerçekleştirilen görüşmeler, 12 Mart günü Bilim ve Teknoloji Bakanı Sayın Prof. Dr. Beatrix Karl’ın da katılacağı törende iki üniversite arasında işbirliği protokolünün imzalanmasıyla sonuçlandırılacak.

Uluslararasılaşma olarak ifade edilen ve akademik yetkinlik

bakımından kendini kanıtlamış yabancı üniversitelerle işbirlikleri kurarak bilgi ve teknoloji üretiminde üst düzeye ulaşmayı hedefleyen anlayış çerçevesinde bu tür çalışmalara özel bir önem atfeden NKÜ, uluslararası alanda kurduğu bu işbirliklerine bir yenisini ekliyor.

Adım Adım İşbirliği

Avusturya Graz-Karl-Franzens Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Enstitüsünden, Univ. Prof. MMag. Dr. Dr. Günther Löschnigg, Avusturya İş Hukuku ile Türk İş Hukukunun uyumu konusundaki proje çalışması kapsamında, 1 – 30 Haziran 2010 tarihleri arasında Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü’nün davetlisi olarak Misafir Öğretim Üyesi statüsünde Üniversitemiz Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde çalışmalarda bulunarak, bu çalışmaların devamı olarak da Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ve Doç. Dr. Alpay Hekimler’i Avusturya Karl-Franzens-Graz Üniversitesi İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Enstitüsü’ne davet etti.

Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, iki enstitü arasında ortak çalışmalarda bulunmak, üniversiteler arası karşılıklı ilişkilerin geliştirilmesi ve eğitime dayalı bilimsel ve kültürel projeleri teşvik etmek amacıyla yapılan görüşmeler sonrası yaptığı

değerlendirmede, bu işbirliğine yönelik görüşlerini “Amacımız eğitim öğretim alanında da iyi niyet ilişkilerinin sürekliliğini sağlamaktır. Üniversiteler arasında eğitim-öğretim alanında ilişkilerin güçlendirilmesi, karşılıklı öğretim elemanı ve öğrenci değişimi, eğitim kurumları arasında değişimi teşvik etmek, ortak bilimsel projeleri teşvik etmek, eğitimin her alanında yeni anlayışları ve düzenlemeleri teşvik etmek, eğitim alanında ortak politika konularının ön plana çıkarılmasını

sağlamak, karşılıklı teknik bilgi ve becerilerden yararlanmak amacı ile işbirliği çalışmalarının genişletilmesini gönülden destekliyoruz.” olarak ifade etmişti.

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ve Doç.Dr. Alpay Hekimler, Avusturya Karl-Franzens-Graz Üniversitesi İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Enstitüsü’nden olumlu izlenimlerle ayrıldılar.

Ziyaretler kapsamında Avusturya’nın Viyana kentinde bulunan Boku Wien Üniversitesi de (Viyana Ziraat

Üniversitesi) ziyaret edildi. Viyana Ziraat Üniversitesi Rektörünü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Phil Josef GLÖßİ ile görüşen Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ve Doç.Dr. Alpay Hekimler, iki üniversite arasında karşılıklı ilişkilerin geliştirilmesinden dolayı duyacakları memnuniyeti dile getirdiler.

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Namık Kemal Üniversitesi’nde en köklü fakültenin Ziraat Fakültesi olduğunu, Namık Kemal Üniversitesi ile Viyana Ziraat Üniversitesi arasında benzer alanlarda ortak projeler geliştirilebileceğini, öğrencilerin ve öğretim elemanlarının bilgi ve görgülerini arttırmak için karşılıklı olarak fikir alışverişinde bulunabileceklerini ve ziyaretler gerçekleştirebileceklerini önemle belirtti.

Ayrıca Avusturya’daki ziyaretler kapsamında 12 Mart’ta üniversitemize ziyarette bulunacak ve işbirliği protokolünün imza törenine katılacak olan Avusturya Federal Bilim ve Teknoloji Bakanı Sayın Prof. Dr. Beatrix Karl’ın davetlisi olarak Parlamento’da bir araya geldiler. Namık Kemal Üniversitesi’nin Avusturya üniversiteleri ile ikili ilişkilerinin geliştirilmesi, iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerinin pekiştirilmesi üzerine karşılıklı iyi niyet dileklerinde bulundular.

Uluslararası Bir Üniversiteye DoğruÜNİVERSİTEMİZ İLE KARL-FRANZENS-GRAZ ÜNİVERSİTESİ ARASINDA KURULACAK İŞBİRLİĞİNDE SONA GELİNDİ

NKÜ Adına Sahibi:

Genel Yayın Yönetmeni:

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü:Basın-Halkla İlişkiler Koordinatörü:

Editör:

Teknik Servis

Adres:

Telefon:

Faks:e-posta:

Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü

Prof. Dr. Birol Kayişoğlu

Yrd. Doç. Dr. İlker H. ÇelenÖzgür UzunYrd. Doç. Dr. Tevfik Sütçü

: Senem Altay Emrah Doğan Fügen Özer Gönül

NKÜ Rektörlüğü Değirmenaltı YerleşkesiMerkez / TEKİRDAĞ

0282. 293 38 66 0282. 293 38 78gazete@nku.edu.tr

YIL: 2 • SAYI: 6 • MART 2011

8.000 adet basılmıştır • Baskı: Anıt Matbaacılık/ANKARA • Tel: 0312. 232 54 77

Protokolün İmzalanmasındaGeniş Katılımlı TörenNamık Kemal Üniversitesi ile Avusturya Karl-Franzens-Graz Üniversitesi arasında gerçekleştirilecek işbirliğine ilişkin düzenlenen protokol 12 Mart günü Üniversitemizde düzenlenecek geniş katılımlı törende imzalanacak. Saat 17:00’da başlayacak olan törende açılış konuşmalarını, sırasıyla NKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Alpay Hekimler, Karl-Franzens-Universität Graz’dan Univ. Prof. DDr. Günther Löschnigg, NKÜ Rektörü Prof. Dr. Dr. hc. Nizamettin Şenköylü, Belediye Başkanı Op. Dr. Adem Dalgıç, Vali Zübeyir Kemelek, Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan ve Avusturya Federal Bilim ve Araştırma Bakanı ao. Univ. Prof. Dr. Beatrix Karl gerçekleştirecekler.

Konuşmaların ardından, Bakan Prof. Karl ve Prof. Löschnigg “Avusturya’da Üniversiteler ve Üniversite

Hukuku” konulu bir konferans verecekler. Ardından imza törenine geçilecek ve NKÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü ile Graz Üniversitesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Enstitüsü arasında düzenlenen İşbirliği Protokolü imzalanacak.

İşbirliği Protokolünün imzası töreni sebebiyle ülkemize gelen Graz Üniversitesi Senfoni Orkestrası’nın vereceği konser saat 19:00’da başlayacak. Mozart, Beethoven ve Schubert gibi ünlü bestecilerin eserlerinin çalınacağı bu muhteşem konserin ardından yemeğe geçilerek gecenin sonuna ulaşılacak.

İmza töreni için hazırlanan geceyi Avusturya Bilim ve Araştırma Bakanı Prof. Dr. Beatrix Karl ve YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın katılımlarıyla onurlandıracaklar.

Rektör Prof. Dr. N. Şenköylü ile Doç. Dr. Alpay Hekimler Avusturya’da görüşmelerde bulundu.

3MART 2011 HABER

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Başkanı

Doç.Dr. Alpay Hekimler başkanlığında yapılan toplantıda, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim elemanları, dünya ve Türkiye gündeminde jeostratejik önem taşıyan “Dünyada ve Türkiye’de Su Özelleştirmeleri” sorununu ele aldılar.

Stratejik Kaynak: Su

Sunumu gerçekleştiren İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Ar. Gör. Emre Baysoy konuya ilişkin önemli bilgiler verdi. Suyun yalnızca yaşamsal ve ekonomik boyutuyla değil, siyasal boyutuyla da önemli stratejik bir kaynak olduğunu belirten Baysoy, su meselesinin tarihsel gelişimini şu şekilde özetledi: “Devlet yaşamının ana unsurlarından olan su konusu, tarihin başlangıcından 1970’lere kadar hep devletin ana işlevlerinden biri olmuş ve suyun kullanımı kamu yararı çerçevesinde ele alınmıştır. 1970’lerden başlayarak, 80’li yıllarda hız kazanan neo-liberal politikalar çerçevesinde ise su, hızla metalaştırılmaya başlanmıştır. Ancak bu süreç yalnızca ekonomik bir gelişme olmaktan çok, ekonomi politik boyutları olan bir konudur. Günümüzde su yalnızca ekonomik bir kâr alanı olarak değil, küresel ölçekte yeni egemenlik alanları kurma, zenginlikler yaratma ve güç sağlama aracına dönüştürülmektedir. Böylelikle su ekonomik, ideolojik ve stratejik araçlardan biri olmaktadır.”

Baysoy daha sonra neo-liberalizm bağlamında su özelleştirmelerinin ekonomik ve de siyasal boyutu üzerinde durdu. Teorik bir çerçevede neo-

liberalizmin tarihsel arka planına değinerek, suyun kullanımının ve yönetiminin nasıl dönüştürüldüğü, küresel su aktörleri ve bu aktörlerin izledikleri stratejilerle bağlantılı bir şekilde anlatan Baysoy, son olarak, Türkiye’de su kaynakları yönetimindeki gelişmeleri, neo-liberalizm ve uluslararası su aktörleriyle ilişkili bir şekilde tartışarak sunumunu tamamladı.

Çarşamba Toplantıları Devam Edecek

Sunumun ve tartışmaların tamamlanmasının ardından Çarşamba Toplantıları’na ilişkin bir değerlendirmede bulunan Doç. Dr. Alpay Hekimler şunları söyledi: “2011 yılının ilk toplantısı, güz döneminin son toplantısını gerçekleştirdik.

Dolayısıyla bu toplantı, hem bir başlangıç hem de bir son sayılabilir. Hep beraber bu toplantıların yapılmasını düşündük, planladık, farklı konuları ele aldık, tartıştık. Bu toplantılar bahar toplantıları için bir deneyim oldu.” Başlangıçta, tartışmaların belirli bir noktaya taşınabilmesi konusunda çekimser olduğunu ifade eden Doç. Dr. Hekimler, “Ancak konunun uzmanı arkadaşlar, bilgilerini ve tecrübelerini ortaya koydukları bir platform oluşturdular. Bundan sonra daha da başarılı çalışmalara imza atacağımıza inanıyorum. Bu toplantıların gelecekteki çalışmalara ivme kazandıracağını düşünüyorum. Bu toplantılarda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Üniversitemiz Ziraat Fakültesi ve Ziraat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şubesi tarafından ortaklaşa düzenlenen “Tarımsal Yükseköğretimin 165. Yıldönümü” kutlama töreni,çeşitli etkinliklerle gerçekleştirildi.

Tarımsal Eğitimde 165. Yıl

Üniversitemiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi tarafından bilginin sosyalleşmesini ve disiplinlerarası çalışmaları geliştirmek ve teşvik etmek amacıyla düzenlenen Çarşamba Toplantıları’nın sonuncusunun konusu “Dünyada ve Türkiye’de Su Özelleştirmeleri”ydi.

Çarşamba Toplantıları’nda Su Sorunu

Türkiye’de tarımsal yükseköğretimin başlamasının 165. yılı kutlamaları nedeniyle Üniversitemizde düzenlenen etkinlikler geniş katılımla gerçekleştirildi. Valilik önündeki Atatürk Anıtı’na çelenk konmasıyla başlayan etkinliklere Üniversitemiz Değirmenaltı Yerleşkesi’nde düzenlenen tören ve ardından gerçekleştirilen konferansla devam edildi.

Programda Ziraat Fakültesi öğrencileri adına konuşma yapan Süleyman Bezirgan, tarımsal öğretimin tarihi ile ilgili genel bilgiler verdikten sonra Ziraat Fakültesi’nde öğrenim gören öğrencilerin sorunlarına değindi. Ardından kürsüye gelen Ziraat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şube Başkanı ve Üniversitemiz Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cemal Polat, ziraat mühendislerinin önünde büyük engel teşkil eden istihdam sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğinin altını çizdi. Üniversitemiz Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet İstanbulluoğlu konuşmasında Türkiye’deki Ziraat Fakülteleri’nin durumundan bahsetti. Konferans öncesi son konuşmayı yapan Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ise üniversite-tarım-sanayi alanlarında yapılan işbirliğinin önemine dikkat çekerek bu alanlarda araştırma geliştirme faaliyetlerinin artırılması ve daha fazla sayıda patent elde edilmesi gerektiğini vurguladı.

Açılış konuşmalarının ardından Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nevzat Artık, “AB ve Türkiye’de Gıda Güvenliği Uygulamaları/Gıda Güvenliği Faslı” konulu konferansında tüketicilerin gıda güvenliği konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğinin üzerinde önemle durdu.

Konferansın ardından, Rektör Prof. Dr. Şenköylü, güzel sunumundan ötürü Prof. Dr. Nevzat Artık’a teşekkür ederek günün anısına Üniversitemizin tabağını armağan etti.

Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, törende yaptığı konuşmada tarımda Ar-Ge’nin önemine değindi.

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nce düzenlenen Çarşamba Toplantıları’nın sonuncusunda Dünyada ve Türkiye’de Su Özelleştirmeleri konusu ele alındı.

4 MART 2011HABER

Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası ile Kalite Derneğinin

(KALDER) birlikte düzenlediği “Yerel Kalkınma ve Mükemmellik Yolculuğu Toplantısı” Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Toplantıda açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, AR-GE ve inovasyon çalışmalarının önemine değinerek, “Kalitede mükemmelliğe ulaşabilmek ve bu keskin rekabet ortamında öne geçebilmek için, bizim bilim ve teknoloji üretmemiz lazım. Başkalarının sattığını, başkalarının geliştirdiğini, onların inovasyonunu, onların patentini kullanarak onların önüne geçemeyiz. Bunları Üniversitemizde kurulan teknoparklarda, teknoloji merkezlerinde kendimiz geliştirmeliyiz. Üniversite ve sanayici birleşerek kendi alanındaki sorunları çözecek proje üretecek ve bu projeleri ilgili kuruluşlara sunacaklar. Alacakları kaynakla AR-GE geliştirip

bunu ürünlerine yansıtacaklar. Böylece kalite, ihracat, rekabet gücü ve istihdam potansiyeli artacak. Eğitim kalitesini artırmamız gerekiyor. Bu kalite sadece üniversitede değil, üniversite-sanayi işbirliği ile daha iyi artar” dedi.

Açılış konuşmasının ardından Ulusal Kalite Hareketine katılan HEMA Endüstri ve Trakya Döküm için iyi niyet belgesi imza töreni gerçekleştirildi. Ardından oturum başkanlığını Prof. Dr. Kenan Mortan’ın yaptığı “Kalite ve Rekabet: Ulusal ve Bölgesel İyi Uygulama Örnekleri ve Deneyim Paylaşımı” adlı panel gerçekleştirildi.

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü

Namık Kemal Üniversitesi ile Genç Kariyer Akademisi YOUcademy işbirliği ile düzenlenen “Trakya Kariyer Fuarı 2011” Üniversitemizin Değirmenaltı Yerleşkesi Rektörlük Binası’nda düzenlendi.

Namık Kemal Üniversitesi’nin ev sahipliğini yaptığı “Trakya Kariyer Fuarı 2011”e Namık Kemal Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, İTÜ, ODTÜ Kıbrıs, Marmara Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi, Koç Üniversitesi, Bahçeşehir Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi, Doğuş Üniversitesi, Acıbadem Üniversitesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, MEDİPOL Üniversitesi, Haliç Üniversitesi, Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Bezmialem Üniversitesi, Plato MYO, Gelişim MYO, EF Dil Okulları katıldı.

Gençlerimizin meslek ve üniversite tercihlerinde daha doğru karar vermeleri için yol gösterici nitelikte olan fuara üniversite sınavına girecek öğrenciler, liselerde eğitim öğretimi devam eden gençler, dershane yöneticileri ve veliler büyük ilgi gösterdi.

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, fuara ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Türkiye’de üniversite sayısı her geçen gün artmaktadır. Bu da üniversitelere aslında büyük avantaj sağlamaktadır. Çünkü

üniversitelerimiz birbirleri ile rekabet edebilir hale geldiği gibi, aynı zamanda Türk üniversiteleri dünya üniversiteleri ile de rekabet edebilir seviyeye ulaşmaktadır. Üniversitelerde öğrenim gören gençlerin daha üretken, girişimci, özgün fikirlerini ortaya koyabilen, mesleki bilgi ve becerilerinin yanı sıra en az bir yabancı dili iyi konuşabilen, bilgisayar kullanabilen, evrensel standartlara uygun metodlarla kendilerini geliştirebilen bireyler olması, üniversitelerin geliştirdikleri projelerle ülke sorunlarına çözüm önerileri getirmesi ve kalkınmaya katkıda bulunması üniversitelerden beklenen görevler arasındadır” dedi.

Fuarda yer alan NKÜ standında, üniversitenin kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği çalışmalar, akademik birimler, yapımı tamamlanan ve devam eden projeler, üniversite-sanayi işbirliği çalışmaları ile bu çalışmalar çerçevesinde bu yıl içerisinde kurulacak olan TEKNOPARK’lar ve açılacak yeni bölümler ile programlar hakkında bilgiler verildi.

Üniversitemiz Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından hakemli olarak online ve basılı olarak, başta üniversitemiz akademisyenlerinin sosyal bilimlerin farklı dallarında yaptıkları çalışmaların duyurulması ve kamuoyu ile paylaşılarak tartışmaya açılmasına yönelik olarak yayımlanmakta olan Sosyal Bilimler Metinleri (Papers on Social Science) Index Copernicus Journals Master List ve The ZDB Opac (Zeitschriftendatenbank) Sosyal Bilimler İndeksine kabul edilerek bir yeniliğe daha imza attı.

Üniversitelerarası rekabette, yeni kurulmasına rağmen gerçekleştirdiği

başarılı çalışmalarla büyük dikkat çeken ve en ön sıralarda yerini alan Namık Kemal Üniversitesi, bu gelişmeyle birlikte sosyal bilimler alanında bir adım daha öne geçti.

Son yıllarda dünyada yaşanan küresel gelişmeler sonucunda, ülkemizde ve sosyal bilimler alanında yayın yapmanın zorlukları göz önünde bulundurulduğunda, Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından yayımlanmakta olan Sosyal Bilimler Metinleri’nin bu alanda oldukça önemli dizinler olan bu iki indekste yer alması Üniversitemiz adına önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor.

TRAKYA KARİYER FUARI

Sosyal Bilimler Metinleri Uluslararası İndekslerde

Mükemmellik İçin Bilim ve Teknoloji

Üniversitemizde

5MART 2011 HABER

Verimli İşbirliğine DevamMercedes Benz Türk A.Ş. Firması yetkilileri Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ile Rektörlük Senato Salonu’nda bir araya gelerek daha önce iki yıllığına imzalanan “Üniversite-Sanayi Eğitim İşbirliği” protokolünü yenilediler.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Çerkezköy Sanayiciler Derneği Başkanı Yıldırım Ulkat, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Üyesi Saim Buyruk ve Namık Kemal Üniversitesi AR-GE Koordinatör Sorumlusu Öğr. Gör. Filiz Öner, Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Gebze Teknoparkı ziyaret ederek Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulması hedeflenen teknopark için bir ön görüşme gerçekleştirdiler.

Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde bir teknopark kurulması amacıyla yapılan ziyarette, Gebze Teknopark

Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Emre Aysu, Gebze Teknopark’da yapılan AR-GE çalışmalarıyla ilgili bilgiler verdi.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Gebze Teknopark’ta yapılan ön görüşmelerde, “Günümüz rekabet ortamında Namık Kemal Üniversitesi bünyesinde kurduğumuz teknoparklar ve teknoloji merkezlerinde geliştirdiğimiz inovasyonla katkıda bulunacağız. Bundan dolayı, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde Teknopark kurulması için yaptığımız Gebze Teknopark’ındaki gördüğümüz çalışmalar bizim için önemlidir” dedi.

Doğrudan Demokratik Katılım Seminerleri’ne katılmak üzere Gaziantep Gazikent Üniversitesi’nde bulunan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Gazikent Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Hanifi Aslan ile iki üniversite arasında akademik ve bilimsel alanda karşılıklı işbirliği kurulması için gerekli çalışmaların yapılmasını içeren “Akademik İşbirliği Protokolü”nü imzaladı. İmza sonrası bir değerlendirme yapan Prof. Dr. Aslan, “Türkiye’nin iki uzak şehri arasında böyle bir protokol imzalanması ve işbirliği yapılacak olması sevindirici bir gelişme” dedi.

Atılan imzaların ardından protokole ilişkin değerlendirmede bulunan Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Üniversitemiz Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu’nun Makine, Çorlu Meslek Yüksekokulu’nun da Otoboya ve Karoseri programlarını kapsayan işbirliği protokolü ile öğrencilere uygulamalı eğitim ve mezun olduklarında daha kolay iş bulma imkanlarının sağlandığını belirtti. Rektör Şenköylü, üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde uygulamalı eğitimden geçen öğrencilerden, öğretim elemanları ve program yöneticilerinin çok memnun olduklarını, Namık Kemal üniversitesi olarak Mercedes Benz Firması ile olan işbirliğini daha da geliştirmek istediklerini ve bu işbirliğinden sadece öğrencilerin ve üniversitenin değil aynı zamanda sanayi kuruluşlarının da büyük yararlar sağlayacağını söyledi.

Mercedes Benz Firması Mesleki

ve Teknik Eğitim Grup Şefi, Endüstri Yüksek Mühendisi Emre Mercan, Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Meslek Yüksekokulu Otoboya ve Karoseri Programı 2. sınıf öğrencilerinin teknik eğitimi için İzmir’de bulunan Akzo Nobel Boya Firması’na ziyaret gerçekleştirdiklerini

ifade ederek sadece meslek yüksekokullarına yönelik değil, meslek lisesi öğrencilerine yönelik olarak da uygulamalı eğitim programları düzenlediklerini, özellikle Şişli Endüstri Meslek Lisesi öğrencilerinden başarılı olanlar arasından bir grup oluşturarak bu öğrencilerin

Namık Kemal Üniversitesi meslek yüksekokullarında eğitim görmeleri için uğraştıklarını, meslek yüksekokulundan mezun olan bu öğrencilerin çalışmak üzere yine Mercedes Benz firmasına döneceklerini dile getirdi.

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, daha önce iki yıllığına imzalanan işbirliği protokolünün yalnızca kaporta ve otoboya dallarını kapsadığını, işbirliği protokolünün yenilenmesi ile birlikte makine, otomotiv, endüstriyel elektronik gibi dalları da kapsayan yeni bir işbirliği sürecine girildiğini açıkladı.

İstihdam piyasasına nitelikli elemanlar kazandırmak, kaliteli üretim olanaklarına katkıda bulunmak amacıyla üniversite-sanayi işbirliği çalışmalarının hız kazandığını söyleyen Prof. Dr. Şenköylü, Mercedes Benz Firması ile birlikte atılan bu adımların bölge ve ülke kalkınmasına büyük ivme sağlayacağını vurguladı.

Gazikent Üniversitesi i le Akademik İşbirliği

Gebze Teknoparkı’na Ön Görüşme Ziyareti

İmzalanan protokolle, NKÜ ile Mercedes-Benz arasındaki işbirliğinin devamı sağlandı.

Gebze Teknoparkına yapılan gezi, Çerkezköy’de kurulacak Teknopark için ön görüşme niteliği taşıyor.

MERCEDES BENZ FİRMASI İLE İKİ YIL ÖNCE İMZALANAN PROTOKOL YENİLENDİ

6 MART 2011RÖPORTAJ

NKÜ’nün 4 Yılda Baş Döndüren YükselişiNKÜ her bakımdan hızlı bir gelişme gösterirken açılan akademik birimler ve öğrenci sayısında da önemli bir artış görülüyor. Bize bu alandaki gelişmelerden bahseder misiniz?

Üniversitemizin birim sayısı kurulduğu günden bu yana yüzde yüz artış göstermiştir. 2006 yılında 2 fakültemiz, 1 yüksekokulumuz, 9 meslek yüksekokulumuz olmak üzere toplam 12 birimimiz mevcut iken, 2010 yılı itibarı ile 6 fakülte, 3 enstitü, 2 yüksekokul, 11 meslek yüksekokulu olmak üzere birim sayımız toplam 22’ye çıkmıştır.

Akademik alandaki bu niceliksel gelişmenin, oluşturulan alt yapı anlamında niteliksel olarak da desteklenmesi bakımından yapılan çalışmalar nelerdir?

Modern ve Yeni bir Kampüs

“Çevresi ve havası temiz” bir kampüs yaratabilmek amacıyla Üniversitemiz Değirmenaltı Kampüsü’nde 4 yıldır sürdürdüğümüz inşaat ve ağaçlandırma faaliyetlerimiz yoğun bir şekilde devam etmektedir. Üniversitemize ve Tekirdağ’a yakışacak bina yapım çalışmalarımız çerçevesinde;

• Morfoloji binamızın inşaatının Ağustos ayı gibi tamamlanması,

• 6 bin m2’lik kapalı spor salonu tesislerinin inşaatının bitimiyle salonumuzun ve yüzme havuzumuzun halkımıza açılması,

• Dünya üniversitesi olma yolunda adım atan üniversitemizin uluslararası kongre ihtiyacını karşılayarak, 1.000 kişilik konferanslara ev sahipliği yapacak konferans salonları kompleksini içinde barındıracak olan Rektörlük ve Konferans Salonu binamızın tamamlanması,

gibi iddialı bir kampüs yapılanması içerisinde bulunmaktayız.

Binaların Güçlendirmesi Çalışmaları

Göreve geldiğimiz günden bu yana mevcut binalarımızın güçlendirilmesi çalışmalarına da büyük ağırlık verdik. Neden? Çünkü öğretim elemanlarımızın, çalışanlarımızın ve öğrencilerimizin can güvenliği bizim için her şeyden önde gelmektedir. Çorlu Mühendislik Fakültesi’ne yönelik çalışmalarımız bunun en canlı örneklerinden biri olarak ortadadır. Çalışmalarımız çerçevesinde Çorlu Mühendislik Fakültesi binasını güçlendirerek depreme dayanıklı hale getirmiş bulunmaktayız.

Kütüphane Hizmetleri

Üniversitemiz kütüphanecilik hizmetleri anlamında da başlangıçta koyduğu hedefleri yakalamıştır. İleriye yönelik projelerimiz arasında Rektörlük ve Konferans Salonu binasının yanına daha büyük ve kapsamlı bir kütüphanenin kurulması yer almaktadır.

Öğrencilere, eğitim gördükleri bölümlere ilişkin verilen teorik derslerin yanında geleceğe ve kariyerlerine daha hazır olmalarını sağlayacak ne tür girişimleriniz var?

Uygulamalı eğitim

Öğrencilerimiz uygulamalı eğitim alanındaki çalışmalarla çok güzel sonuçlar ortaya çıkarmakta ve Üniversitemizin gurur kaynağı haline gelen başarılara imza atmaktadırlar. Kaliteli bir uygulamalı eğitim ve sonrasında sertifikalarını alan öğrencilerimiz bu sayede “girişimci” yetişmenin ne demek olduğunu görmekte, ileride kendi işlerini kurabilecek düzeye gelmektedirler. Üniversite olarak üstlendiğimiz en önemli misyonlardan birisi öğrencilerimize kaliteli eğitim vermektir.

Yabancı dil eğitimi

Yabancı Diller Yüksekokulu “Yabancı Dil, Namık Kemal Üniversitesi’nde öğrenilir” sloganının hayata

geçirildiği, seçkin birimlerimizdendir. Öğrencilerimizin mesleki bilgi ve becerilerini geliştirmelerinin yanı sıra mezun olduklarında yurt dışında da istihdam edilebilmelerini sağlamak amacıyla yabancı dil eğitimine büyük önem vermekteyiz. Bunun için başta İngilizce olmak üzere gelişen batı (İspanyolca, Rusça) ve doğu dilleri (Çince, Japonca) ile Arapça ve Farsça gibi Ortadoğu dillerinden oluşan yabancı dil öğretimi gittikçe önemsenen bir proje haline getirilecektir. Amacımız, Namık Kemal Üniversitesini bir “Yabancı Dil Öğretim Merkezi” haline getirerek en az bir veya iki dil bilen rekabetçi mezunlar yetiştirebilmektir.

Hem Ünversitemizdeki Tıp eğitiminin daha etkin yürütülmesi hem de üniversite hastanesinin bölge halkının gereksinimlerini karşılaması bakımından NKÜ’nün sunduğu sağlık hizmetlerine

fazlasıyla önem verdiğinizi biliyoruz. Bu konudaki gelişmelerden bahseder misiniz?

Sağlık alanındaki hizmetler - Araştırma ve Uygulama Hastanemiz

Kurulduğu günden bu yana bulunduğu bölgede önemli ölçüde ses getiren Üniversitemiz, eğitim-öğretim faaliyetlerindeki başarılarının yanı sıra sağlık alanındaki hizmetleriyle de göz doldurmaktadır. Araştırma ve Uygulama Hastanemize halkımızın gösterdiği yoğun ilgi sonucunda, talepleri karşılamakta zorluk yaşamaya başladık. Nitekim Başbakanlık Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde 4 Aralık 2010 tarihinde gerçekleştirilen 2. Rektörler Toplantısı’nda Başbakanımız Sayın Tayyip Erdoğan’a Üniversitemiz Değirmenaltı Kampüsü’nde 200 yataklı hastane binasının hayata geçirilmesine ilişkin projemizi ilettiğimizde kendisi çalışmalarımızı ilgiyle

KURUCU REKTÖRÜMÜZ PROF. DR. NİZAMETTİN ŞENKÖYLÜ’YLE ÜNİVERSİTEMİZİN DÜNDEN BUGÜNE ULAŞAN SERÜVENİNİ VE GELECEĞE DÖNÜK PROJELERİ KONUŞTUK

“Namık Kemal Üniversitesi olarak şehrimizi güzelleştirmeye çalışıyor; kültür şehri, sanat şehri, üniversite şehri yapmak istiyoruz. Üniversite, bu şehri en seçkin noktaya ve en ileriye taşıyacak bir kurumdur. Burada yetişecek aydınlar, Tekirdağ’ı dünyaya taşıyacaktır.”

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü: “Üniversitemize ve Tekirdağ’a yakışacak, iddialı bir kampüs yapılanması içerisinde bulunmaktayız.”

Rektörlük ve Konferans Salonu

Temel Tıp Bilimleri Binası Araştırma Uygulama Hastanesi Kapalı Spor Salonu ve Yüzme Havuzu

7MART 2011 RÖPORTAJ

dinlemiş ve takdirle karşılamıştır. DPT ile yapılan görüşmeler neticesinde 200 yataklı Üniversitemiz Araştırma ve Uygulama Hastanesi Avan Projesi Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından onaylanmıştır. 2011 yılı içersinde ihalesi yapılacak olan projenin 2 yıl içinde tamamlanmasını hedeflemekteyiz.

Bilgi üretiminin ve akışının küresel çapta bu kadar hızlandığı ve iç içe geçtiği bir çağda NKÜ’nün ULUSLARARASILAŞMA çalışmalarına özel bir önem atfettiğini biliyoruz. Bize bu alanda gerçekleştirilen çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Günümüz yeni kuşak üniversitelerinin en belirgin özelliklerinden biri diğer gelişen dünya üniversiteleriyle işbirliği yoluna giderek bilgi ve teknoloji yarışında öne geçmenin amaçlanmasıdır.

Namık Kemal Üniversitesi de bilim ve teknoloji yarışında geri kalmamak için ABD’den Texas A&M, Texas Tech, Almanya’dan Giessen, Kassel, Fulda, Passau gibi üniversitelerle ikili işbirliği yoluna gitmiştir. Üniversitemiz bilgi ve teknoloji ürettiği, üniversite-sanayi işbirliğini geliştirdiği ve gelişmiş üniversitelerle işbirliği oranını artırdığı sürece kendinden söz ettiren bir dünya üniversitesi konumuna gelecektir.

Uluslararasılaşma yerine üniversitelerin kendi kabuklarına çekilmeleri, yerelleşmeleri veya taşralaşmaları halinde, bilgi ve teknoloji üreten rekabetçi birer dünya üniversitesi konumuna gelmeleri olası değildir. Bu çerçevede, bunun olmasını önlemek adına NKÜ olarak şu programları yürütüyoruz:

ERASMUS Programı: Üniversitemizin uluslararası alandaki işbirlikleri hız kazandı. ERASMUS Programı kapsamında Üniversitemizden 125 öğrenci ve 48 öğretim Elemanı yurt dışına gitmiştir. Program kapsamında 13 ülkeden 51 üniversite ile 63 ikili anlaşmamız mevcuttur. Halen mevcut anlaşmaların geliştirilmesi ve daha çok öğretim üyesi ile öğrencinin yararlanması yönünde çalışmalarımız hızla devam etmektedir.

Uluslararası İşbirliği Protokolleri:

2007-2011 yılları arasında 11 ülke (Makedonya, ABD, Yunanistan, Japonya, Tayland, Bulgaristan, Fransa, Romanya, Rusya Federasyonu, Almanya, Hollanda) ile imzalanan 14 işbirliği protokolümüz, imza sürecinde de 4 işbirliği protokolümüz mevcuttur (Japonya, Tayland, Bulgaristan, Fransa).

NKÜ’de Bologna Süreci: Namık Kemal Üniversitesi olarak bizler de kalite çıtasının yükselmesi ve küresel akademiada saygın bir yer edinmek amacıyla Bologna süreci çerçevesinde yürüttüğümüz çalışmalarla Avrupa Yüksek Öğretim alanına entegre olmuş bulunmaktayız. Çalışmalarımız sonucunda geldiğimiz noktada Avrupa Komisyonu Diploma Eki Etiketi alan 11 Üniversiteden sonra 12’nci üniversite olma yolunda büyük bir adım atarak Mayıs ayında başvuru yapmaya hazır bulunmaktayız. Bu bağlamda yeni kurulan üniversiteler arasında Diploma Eki Etiketi başvurusu yapan ilk Üniversiteyiz. Komisyon bu güne kadar Üniversitemizde verilen tüm derslerin AKTS/ECTS değerlerini belirlemiş, yabancı dil karşılıklarını oluşturmuştur. Bologna Süreci çerçevesinde oluşturulan CV sistemine bilgi girişine ilişkin olarak, Akademik ve İdari personele yönelik bilgilendirme toplantıları farklı kampüslerde gerçekleştirilmiştir.

Özellikle son dönemlerde, bir ülkede sanayinin hızla gelişmesi için üniversitelerle verimli bir işbirliğinin kurulması gerektiği fikri pek çok kişi tarafından kabul edilmekte. Bu konuda NKÜ’nün faaliyetleri nelerdir?

Namık Kemal Üniversitesi kurulduğu günden itibaren, 21. yüzyılın fark yaratan, rekabetçi üniversite anlayışı doğrultusunda üniversite-sanayi işbirliğini vizyonunun en temel unsurlarından biri haline getirmiştir.

Bilgi birikimini üretime dönüştürmenin en önemli araçlarından biri üniversite-sanayi işbirliğidir: Gelişmiş ülke ekonomilerine katma değer sağlayan, ulusal ekonomiye önemli teknolojik girdiler kazandıran, inovasyon ve girişimciliği teşvik eden başlıca kaynaklardan birini üniversite-sanayi işbirlikleri teşkil etmektedir.

Teknopark Uygulaması

Küresel rekabette NKÜ’nün ön sıralarda yer alması: Hedefini önümüzdeki 20 yıl içerisinde dünya sıralamasında ilk

500 üniversite arasına girmek üzere belirleyen Namık Kemal Üniversitesi, küresel ölçekli gelişmeleri yakından takip etmekte ve uygulamaya geçirmektedir.

Küresel akademik ve inovatif çalışmaları yakından takip eden Üniversitemiz, bir taraftan araştırma laboratuvarları kurarken, diğer taraftan da Namık Kemal Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin (TEKNOPARK) hem Tekirdağ’da hem de Çorlu’da kurulması için sanayicilerimizle geniş katılımlı bir protokol imzalamış bulunmaktadır.

Teknopark’ın kurulması ile neyi amaçladığınızı ve Teknopark’ın NKÜ ve bölgeye neler kazandıracağı konusunu biraz daha açar mısınız?

• Girişimci ve inovatif kapasitenin maksimum düzeyde geliştirilmesi –teknoloji ağırlıklı araştırma ve üretimin desteklenmesi: Üniversite-sanayi işbirliği imkanlarından maksimum düzeyde yararlanarak, teknoloji ağırlıklı üretim ve girişimciliği desteklemek, küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) yeni ve ileri teknolojileri benimsemeleri için elverişli bir ortam yaratmak, bilgiyi ticarileştirerek ülkemizin ve sanayicilerimizin kendi teknolojilerini üreten bir yapıya kavuşmalarını sağlamaktır.

• Ülkemizin AR-GE potansiyeline ve teknoloji üretebilme yeteneğine katkı sağlanması ve genç girişimcilerin desteklenmesi: Ülkemizin katma değeri yüksek ihracat potansiyelinin çoğaltılmasına katkı sağlamak ve ülkemize yabancı sermaye girişini arttırmak, dışa bağımlılığı azaltmak, ülkemize dışarıdan gelecek beyin göçünü arttırarak kalifiye iş gücüne sahip istihdam sağlanması için fırsat yaratmak, genç girişimleri destekleyip onlara gelişmeleri ve büyümeleri için fırsat yaratmaktır.

(Devamı sayfa 8’de)

NKÜ’nün 4 Yılda Baş Döndüren YükselişiKURUCU REKTÖRÜMÜZ PROF. DR. NİZAMETTİN ŞENKÖYLÜ’YLE ÜNİVERSİTEMİZİN DÜNDEN BUGÜNE ULAŞAN SERÜVENİNİ VE GELECEĞE DÖNÜK PROJELERİ KONUŞTUK

“Namık Kemal Üniversitesi kurulduğu günden itibaren, 21. yüzyılın fark yaratan, rekabetçi üniversite anlayışı doğrultusunda üniversite-sanayi işbirliğini, vizyonunun en temel unsurlarından biri haline getirmiştir.”

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü: “Üniversitemize ve Tekirdağ’a yakışacak, iddialı bir kampüs yapılanması içerisinde bulunmaktayız.”

8 MART 2011HABER

(1. Sayfadan devam)

Rektör Prof.Dr. Nizamettin Şenköylü, sempozyumun düzenlenmesinde desteğini esirgemeyen Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa İsen’e, Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek’e, Tekirdağ Belediye Başkanı Op. Dr. Adem Dalgıç’a, Tekirdağ Namık Kemal Evi ve Derneği yetkililerine, bu etkinliğin hazırlanmasında diğer üniversitelerden destek olan akademisyen ve araştırmacılara, üniversitemizde bu sempozyumun hazırlanması sırasında her aşamada görev alan akademisyenlere, idari personele ve öğrencilere teşekkürlerini sundu.

Edebiyatçıların Gözünden Namık Kemal

Edebiyat ve tarih dünyasının tanınmış isimleri ve simaları, Sempozyumda hem oturum başkanlığı yaparak hem de oturumlarda “Namık Kemal” hakkında bildiriler sunarak önemli katkılarda bulundular.

Doç. Dr. Nedim Gürsel, Hilmiz Yavuz, Prof. Dr. Ataol Behramoğlu, Prof. Dr. Michel Bozdemir ve Prof. Dr. Mine İnci Engigün gibi eserleriyle bilim dünyasında önemli izler bırakan araştırmacılar, sundukları

çalışmaları ve katkılarıyla Namık Kemal’in bilinmeyen yönlerini dinleyicilere sundular.

Fransa INALCO’da (Institut National des Langues et Civilisations Orientales) öğretim üyesi ve yazar Doç. Dr. Nedim Gürsel, “Edebiyat ve Mekan” adlı sunumunda, genel hatlarıyla mekanın edebiyatı nasıl şekillendirdiği ve yönlendirdiği üzerine bir sunum gerçekleştirdi.

Bİlkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi ve yazar Hilmi Yavuz “Necip Fazıl, Namık Kemal Hakkında Ne Düşünüyordu?” adlı sunumunda, Namık Kemal’in 100. doğum yıldönümü vesilesiyle hazırlanan bir kitapta Necip Fazıl’ın Namık Kemal’e eleştiri sınırlarını aşan bir tavırla yaklaştığını ve hatta hakaretamiz bir söylem geliştirdiğini ifade etti.

Beykent Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu Öğretim

Üyesi ve şair Prof. Dr. Ataol Berhamoğlu, “Türk Şiirinin Modernleşmesinde Bir Öncü Olarak Namık Kemal” adlı sunumunda Namık Kemal’in toplum-bilim ve siyaset alanında öncü kimliğine değinerek şiirlerindeki içerik ve üslup özellikleriyle 20. yy. toplumcu şiirimiz üzerinde etkisini vurguladı.

Fransa INALCO’da öğretim üyesi ve tarihçi Prof. Dr. Michel Bozdemir, “Oriantalizme Bir Bakış Açısı Olarak “Merak” ve Batıda Doğu Dilleri Öğretimine Bir Örnek: INALCO” adlı çalışmasını sundu.

Marmara Üniversitesi Yeni Türk Edebiyatı emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Mine İnci Enginün, “Namık Kemal ve Midilli” adlı çalışmasında, 1878’de Midilli’ye sürülen Namık Kemal’in buradaki yaşamını ve adada giriştiği eğitim ve imar faaliyetlerini aktardı.

Namık Kemal Sempozyumu

(Sayfa 7’den devam)

• İşbirliğinin çok yönlü kazanımları: Teknoparklar kapsamında üniversitenin bilimsel ve teknolojik altyapı imkanlarının sanayinin ihtiyaçlarına yönelik olarak sanayinin hizmetine sunulması her iki tarafın ilerlemesi açısından büyük önem taşımaktadır. Namık Kemal Üniversitesi olarak, bir araştırma-geliştirme merkezini hem makina-teçhizat olarak hem de araştırmacı personel olarak teçhiz etmenin, özellikle küçük işletmeler için oldukça zor olduğunu görmekteyiz. Bu açıdan Üniversitemizde kuracağımız Teknoparklardaki organizasyonla, üniversitenin araştırma altyapısını ve mekânını kullanarak sanayinin teknolojik bilgi ihtiyacını karşılamayı hedeflemekteyiz.

• Sanayi açısından kazandırdıkları: Yeni teknolojik bilgi üretimi, ürün ve üretim süreçlerinin geliştirilmesi ve problem çözümü gibi konularda yeni ufuklar açılması, genç girişimcilere kendilerini uygulamalı olarak geliştirme ve bilgiyi ticarileştirerek ulusal ve uluslararası rekabette yer alma şansı verilmesi hedeflenmektedir.

Tüm bu gelişmeleri somut bir şekilde örneklendirirsek bu alanda şimdiye kadar kurulan işbirliklerinden örnekler verir misiniz?

Yeni kuşak üniversite konseptini benimseyen Namık Kemal Üniversitesi, bugün dünyanın geldiği noktada üniversite-sanayi işbirliğinin gereklilik olduğunun bilincindedir. Bu çerçevede Üniversitemizin şu ana kadar sanayi kuruluşlarıyla gerçekleştirdiği işbirliklerinden bazıları şunlardır:

• Mercedes Benz firması ile işbirliği protokolü,

• Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölgesel İnovasyon Merkezi’nin kurulması için Silivri Belediyesi ile yapılan işbirliği protokolü,

• Tekstil alanında Çerkezköy Türk Tekstil Vakfı ve Teknik Eğitim Merkezi (METEM) İle eğitim-öğretim ve teknoloji üretiminde işbirliği protokolü.

Bu genel çerçeve içinde NKÜ’nün vizyonu ve misyonu hangi temel ilkeler etrafında şekillenmektedir?

Namık Kemal Üniversitesi, evrensel anlamda eğitim veren, bilim ve teknoloji üreten, toplumu ekonomik, sosyal ve kültürel yönden zenginleştiren ve aydınlatan bir kurum olma yolunda hızla ilerlemektedir. Bu beklentiler ve hedefler çerçevesinde Namık Kemal Üniversitesi, akademik ve idari kadrosuyla son derece sistemli ve disiplinli bir şekilde çalışmalarını sürdürmektedir.

“Üretken üniversite” sloganıyla yola çıkan Üniversitemiz, vizyonunu, “çağdaş değerler, toplumsal sorumluluk, akademik özgürlük ve rasyonel düşünce etrafında şekillenen bilimsel çalışmalarla ulusal ve uluslararası platformda etkin ve saygın bir yer edinmek” üzerine bina etmiştir.

Üniversitemiz bu çerçevede sunduğu akademik ortam ve dinamik kadrosuyla bağımsız, yaratıcı düşünce yeteneği ile donanmış bireyler yetiştirmeyi, bilim ve teknolojide ülkemizin küresel rekabet gücüne katkıda bulunarak üretilen bilgilerin topluma yayılmasında rol oynamayı kendine misyon edinmiştir. Doç. Dr. Nedim Gürsel

Prof. Dr. Ataol Behramoğlu

Hilmi Yavuz

Prof. Dr. Michel Bozdemir

Prof. Dr. Mine İnci Enginün

9MART 2011 HABER

Yabancı Diller Yüksekokulu (YDYO) Müdürü Prof. Dr. Cevat Erdal’ın görevi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Lütfü Şimşek’e devrettiği tören, Üniversitemiz Senato Salonu’nda gerçekleştirildi.

YDYO, Vizyonumuzun Parçasıdır

Törende konuşan Rektor Prof. Dr. Şenköylü “Yabancı Diller Yüksekokulu’nun üniversitemizin aynası olduğunu düşünüyorum. Yabancı Diller Yüksekokulu, eğitimde, bilimde ve akademik yaşamda kalite ve çağdaşlığı yakalama vizyonumuzun bir parçasıdır. Namık Kemal Üniversitesi olarak Yabancı Diller Yüksekokulu öğretim elemanlarımızın yurt dışı deneyim kazanmaları için çalışmalarımızı titizlilikle yürütüyoruz. Yurt dışında kendinizi geliştirmenizi sağlayacak, bilgi ve deneyimlerinizi arttıracak, sizlere formasyon kazandıracak süreci planlama aşamasındayız” dedi.

Beş Dil Bilen Müdür

Görevi devralan Yrd. Doç. Dr. Lütfü Şimşek’in de çok değerli bir öğretim üyesi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Şenköylü, kendisinin beş yabancı dil bildiğini aktararak “Onun bu özelliğinin öğrencilerimize ilham olacağını düşünüyorum. Kendisine yeni görevinde başarılar diliyorum” dedi.

Prof. Dr. Cevat Erdal törende yaptığı konuşmada, görevini yürüttüğü süre boyunca kendilerine verdiği destekten dolayı tüm çalışma arkadaşlarına teşekkür ederek Yrd. Doç. Dr. Lütfü Şimşek’e yeni görevinde başarılar diledi. Göreve yeni başlayan Yrd. Doç. Dr. Lütfü Şimşek ise üniversiteye olan sevgisinin kendisine verdiği cesaretle, Prof. Dr. Cevat Erdal’ın yardımlarını ve desteğini de alarak yeni görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışacağını söyledi.

Ankara Tekirdağ Kültür ve Yardımlaşma Derneği ile Tekirdağ Namık Kemal Derneği tarafından Üniversitemizin desteği ile Namık Kemal etkinlikleri düzenlendi. Etkinlikler öncesi Başkan Ferhat Akgül, Tekirdağ ilinin ve Namık Kemal’in ulusal ve uluslararası alanda tanıtımında yaptığı katkılardan dolayı

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü’ye, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cevat Erdal’a, Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Orhan Kemal Tavukçu’ya, Teknik Bilimler MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Aytekin Erdem’e ve Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Tilbe’ye birer plaket verdiler.

Şubat ayında gerçekleştirilen Bologna Eşgüdüm Komisyonu (BEK) toplantısında, geride kalan dönemde yapılan çalışmalar hakkında bilgiler veren Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Adnan Orak, “Bologna sürecini bir yıldır yaptığımız çalışmalarla “Diploma Eki” alacak düzeye getirdik. Bologna Eşgüdüm Komisyonu olarak yaptığımız çalışmalar sonucunda “Diploma Eki”ni internet ortamında doldurabileceğiz” dedi.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü Bologna Eşgüdüm Komisyonu’nun yaptığı yoğun çalışmalara teşekkürlerini ve memnuniyetlerini ifade ettikten sonra yaptığı değerlendirmede “Geçtiğimiz bir yıl içerisinde işin önemini kavrayıp yaptığımız yoğun çalışmalarla Bologna sürecini bu noktaya getirdik. Bologna, eğitim-öğretim ve araştırma bakımından çıtanın yükseltilmesi demektir. Diploma Eki’nin Namık Kemal Üniversitesi olarak öğrencilerimize verebilmemiz, Türkiye’de ilk 10 üniversite arasına girdiğimizi ifade etmektedir. Namık Kemal Üniversitesi olarak belirlediğimiz hedeflerimize 10 yıl olmadan Üniversitemizin kuruluşunun 4. yılında ulaştık” dedi.

Yabancı Dil ler Yüksekokulu’nda Görev Değişimi

Tekirdağlılar’dan Teşekkür Plaketi

Bologna Sürecinde Hedeflere Ulaşıldı

Yabancı Diller Yüksekokulu’nun öğretim kadrosu Yüksekokul’un eski ve yeni müdürleri ile

İmzalanan Protokol, Üniversite ile TMMOB Makina Mühendisleri

arasında işbirliğinin oluşturulmasını, ortak çalışmaların yapılmasını, AR-GE olanaklarının ortak kullanılmasını, ortak projelerin gerçekleştirilmesi ve uygulanmaya alınmasını içeriyor.

TMMOB Makina Mühendisleri Edirne Şubesi Başkanı Cumhur Pekdemir, protokolün imzalanmasının ardından yaptığı değerlendirmede, “Öğretim üyelerimiz ve öğrencilerimiz bizim için önemlidir. Üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde imzaladığımız bu anlaşmayla yapılan çalışmaların sağlıklı olması için bir denge oluşturacağımızı düşünüyorum. Bizim bu ülkeye borcumuz var ve bizde bu borcu yaptığımız ortak çalışmalarla ödeyeceğiz” dedi.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ise “İnovasyon yapmak, inovasyon konseptini yaygınlaştırmak ve rekabeti güçlendirmek, sürdürülebilir kalkınmayı ve ihracat artışını sağlamak günümüz endüstrisinin ve ülkemizin gelişme ivmesini hızlandıracaktır. İnovasyon yapmak için kaynak sağlayan DPT, TÜBİTAK, SANTEZ gibi kuruluşlarla AR-GE çalışmaları her geçen gün daha da önem kazanmıştır. Bu bağlamda inovasyon merkezleriyle gerek sanayi kuruluşlarının, gerek sivil toplum kuruluşlarının ve üniversitelerin bir araya geldiği bir platform oluşturarak, sanayi kuruluşlarının problemlerine yönelik fikirler geliştiren, çözüm önerileri getiren ve projeler oluşturarak rekabet gücümüzü arttıran bir imkan elde edeceğiz” dedi. Prof. Dr. Şenköylü sözlerini şu şekilde

sürdürdü: “Türkiye’de üniversite-sanayi işbirliği yapılmasına büyük bir ihtiyaç vardır. Bu ihtiyacı karşılamak için üniversitelerin inovasyon merkezleri önem kazanmıştır.

Bunlar olmadan, AR-GE yapılması, inovasyon yapılması zor oluyor. Aynı zamanda inovasyon merkezleri ile üniversitedeki beyin gücü de harekete geçirilmiş olacaktır.”

Üniversite - Sanayi İşbirliğinde Yeni AdımÜniversitemiz ile TMMOB Makina Mühendisleri Odası Edirne Şubesi arasında Enerji ve Çevre Teknolojileri İnovasyon Merkezi kapsamında bir işbirliği protokolü imzalandı.

Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ile TMMOB Makina Mühendisleri Edirne Şubesi Başkanı Cumhur Pakdemir arasında imzalanan protokolün karşılıklı faydalar sağlayacağı öngörülüyor.

10 MART 2011HABER

Süt ve Kırmızı Et Üretimi: Kendine Yeterlilik? konulu

panel, Rektörlük Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Panelin açılışında konuşan Trakya Zootekni Bilim Derneği Başkanı ve Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. M. İhsan Soysal, “Dışarıdan hayvan alma noktasına geldik, süt üretiminde fiyatların düşmesi hepimizi derinden endişelendiriyor. Kendi kendimize yeterli olmak istiyoruz. Özellikle bu anlamda ne yapabiliriz. Sadece ve sadece fetva vermek yerine “durumumuz nedir”, “bu konuda neler yapılabilir?” “çözüm önerileri neler olmalıdır?” “acaba Avrupa Ülkelerinde bu nasıldı?” gibi soruları göz önüne alarak panelimizde cevaplar aramaya çalışacağız” dedi.

Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölüm Başkanı Prof. Dr. Muhittin Özder, “Türkiye’de hayvancılık önemli bir yer tutuyor ama bir yandan da hayvan ithal ediyoruz. Ama diğer taraftan da yüzlerce yeni yatırım var. İşte bu toplantıda bunlara en azından bir parça yön verenlere,

bu konuda karar vericilere katkı sağlayabilirsek ne mutlu” dedi.

Tarım Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Dr. İbrahim Özcan, “Daha kaliteli bir üretim yapmak kimin sorumluluğundadır? Öncelikle üniversitelerin sorumluluğundadır. Üniversiteler yapmış olduğu çalışmaları bakanlığa tavsiye etmezse, bakanlık yapılmış olunan bu çalışmaları pratiğe aktaramazsa üretici örgütleri, üreticiler, tüketiciler bu gelişmelere, bu inovasyonlara sahip çıkmazsa nereye varılacaktır? Varılacak yer bellidir. Geçmişte bunun acı örneklerini gördük.

Tarımı ihmal etmeyelim, tarımı önemseyelim. Tarım demek, bu insanların iyi beslenmesidir; tarım demek, bu insanların karnının tok olması demektir, genç nesillerin güçlü olması demektir. Biz bakanlık olarak, üzerimize düşeni yapıyoruz” şeklinde sözlerini tamamladı.

Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet İstanbulluoğlu açılış konuşmasında, Ziraat Fakültesi olarak böyle bir organizasyonu düzenlemekten duyduğu

memnuniyeti katılımcılara belirttikten sonra, “İnsanların, bedensel ve zihinsel faaliyetlerini sürdürmek ve sağlıklı kalabilmek için, sudan sonra “süt” ve “ete” ihtiyacı vardır” diyerek bu besinlerin özellikle çocukların gelişmesindeki etkilerine ilişkin istatistiki bilgiler verdi.

Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü ise panel öncesi yaptığı değerlendirmede, “Temel besin maddeleri içerisinde hayvansal kökenli gıdalar özel bir öneme sahiptir. Dengeli bir beslenme için günlük protein ihtiyacının en azından % 40 ila 50 sinin hayvansal kaynaklı gıda olması gerekmektedir. Hayvansal kaynaklı gıda olarak akla ilk gelenler ise et, süt ve yumurtadır. Ülkemiz açısından kırmızı et üretimi insanların yeterli ve dengeli beslenmesine katkıda bulunmasının yanı sıra üreticilerine gelir sağlamakta, istihdam doğurmakta ve ülkemizin son derece önemli sektörleri arasında yer almaktadır. Bu noktada ülkemizi ve küresel akademiayı ilgilendiren diğer tüm konuların olduğu gibi, süt ve kırmızı et konusunun da enine boyuna tartışılması, toplumsal paydaşların bilgilendirilmesi ve süreç içerisinde katılımlarının sağlanması açısından Üniversitelere önemli görevler düşmektedir.” dedi

Panel, Üniversitemiz Ziraat Fakültesi, Trakya Zootekni Bilim Derneği, Ziraat Mühendisleri Odası Tekirdağ Şubesi, Türkiye Kasaplar, Besiciler Et ve Et Ürünleri Esnaf ve Sanatkarlar Federasyonu, Türkiye Damızlık Koyun-Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği ve Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği tarafından ortaklaşa düzenlendi.

Süt ve Kırmızı Et Üretimi Mercek Altına Alındı

KISA KISA

Üniversitemiz Değirmenaltı Yerleşkesi’nde, yerleşkenin tamamını kapsayacak biçimde kablosuz internet hizmeti verilmeye başlandı.Bu hizmetle NKU-WNET ve NKU EDUROM olmak üzere 2 adet SSID’den yayın yapılmaktadır.

NKU-WNET SSID’si Üniversitemiz personeli ve öğrencilerinin genel kullanımı için ayarlanmıştır. Kullanıcılar, sisteme bağlanmak için yapmaları gereken ayarları http://nkutr.nku.edu.tr/haberdetay.php?id=5049#yer adresinden öğrenebilirler.

NKU-EDUROM SSID’si ise Üniversitemizin de dahil olduğu Eduroam, Education Roaming (Eğitim Gezintisi) kelimelerinin kısaltmasıdır. RADIUS tabanlı altyapı üzerinden 802.1x güvenlik standartlarını kullanarak, eduroam üyesi kurumların kullanıcılarının diğer eğitim kurumlarında da sorunsuzca ağ kullanımını amaçlamaktadır. Kullanıcılar bu konuyla ilgili ayrıntılara http://eduroam.nku.edu.tr/ sayfasından ulaşabilirler.

Yılbaşından itibaren, Üniversitemizin Çorluda bulunan birimleri Çorlu Mühendislik Fakültesi ve Çorlu Meslek Yüksekokulu’nun personel ve öğrenci yemekleri, Merkezi Yemekhane Mutfağı’nda hazırlanarak servis ediliyor. Bu çerçevede her iki birimde bulunan yemekhanelerin tüm ekipmanları da yenilendi ve buralarda tam bir hijyenik ortam sağlandı.

Biri gıda teknikeri olmak üzere 6 personel tarafından gerçekleştirilen bu hizmet, Çorlu’da bulunan personel ve öğrenciler tarafından memnuniyetle karşılandı.

Değirmenaltı Yerleşkesi’nde Kablosuz İnternet Dönemi

Çorlu’daki Birimlerimize Merkezden Yemek Servisi Başladı

Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, panelin ardından Prof. Dr. M. İhsan Soysal’a plaket verdi.

ÜNİVERSİTEMİZ ÖNEMLİ BİR PANELE EV SAHİPLİĞİ YAPTI

11MART 2011 KÜLTÜR-SANAT

Üniversitemizin uluslararasılaşma çalışmaları çerçevesinde Avusturya Graz Üniversitesi ile Sosyal Güvenlik Hukuku Enstitüsü arasında önümüzdeki günlerde bir işbirliği protokolü imzalanacak. 12 Mart’ta gerçekleşecek imza töreni için hazırlanan program çerçevesinde Graz Senfoni Orkestrası da üniversitemizde bir konser verecek. Avusturya Federal Bilim ve Araştırma Bakanı Prof. Dr. Sayın Beatrix Karl ve Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sayın Yusuf Ziya Özcan’ın da dinleyiciler arasında olması beklenen konser saat 19:00’da Değirmenaltı Yerleşkesi’nde gerçekleştirilecek.

Konserde icra edilecek eserler icracı solistler ise şunlar:

• W. A. Mozart (1756-1791) - Senfoni Nr. 1 Es-Dur KV 16

• Leopold Mozart (1719-1787)- Trompet Konseri D-Dur Solist: Thomas Preimesberger

• Ludwig van Beethoven - Prometheus’un Yaratıkları Op. 43 (Seçim: Nr. 9, 1, 6, 3)

• L. van Beethoven (1770-1827) Bir Şovalye Balesine Müzik WoO 1 (11’)

• W. A. Mozart (1756-1791)- (Karl Friedrich Abel’in eserine katkı) (1723-1787): Senfoni Nr. 3 Es-Dur KV 18

• Franz Schubert (1797-1828)- Viyolonsel ve Yaylı Çalgılar için Rondo A-dur D.438 Solist: Karin Weyrmair

• W. A. Mozart:- Senfoni Nr. 14 A-Dur KV 114

Orkestraya Dair

Graz Üniversite Orkestrası 1992 yılından beri varlık göstermektedir. Orkestra Karl-Franzens Üniversitesi ve

Graz Teknik Üniversitesi öğrencileri, çalışanları ve mezunlarına, birlikte senfonik orkestra eserlerini çalışmak ve düzenli olarak konserlerde icra etmek imkanını sunmaktadır. Orkestra geçen yıllar içerisinde repertuvarına Barok müzikten Viyana Klasiklerine ve 21. yüzyıl Romantiklerine kadar pek çok klasik eser katmıştır.

Orkestra, Graz dışına sık sık konuk olmakta ve düzensiz olarak yurt dışı turneleri de düzenlemektedir. (Örneğin 1995’de Yunanistan, 1998’de Hollanda, 2002’de İspanya). Graz’ın bu en büyük amatör orkestrası bunun yanı sıra sahne ve etkinlik orkestrası olarak da aranan orkestralar arasında yer almaktadır. (Örneğin Graz Anlatıyor 2002 ve 2003, Steier Sonbaharı 2002)

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü’nün eşi Saffet Şenköylü’nün öncülüğünde başlatılan ve gönüllülük esasına dayalı olarak yürütülen çalışmalar kapsamında geçtiğimiz günlerde Piramit Salon’da “Çay Partisi” düzenlendi.

İlimizdeki üst düzey yöneticilerin eşlerinin ve kadın yöneticilerimizin, üniversitemiz çalışanlarının, Tekirdağ halkından pek çok gönüllü kadınımızın katıldığı çay partisini değerlendiren Saffet Şenköylü şunları söyledi: “Bu yola çıkarken bir hedefimiz vardı. Yardıma ihtiyacı olan öğrencilerimize bir nebze de olsa destek verebilmek için 20 öğrenci demiştik. Bu hedefimizi gerçekleştirmeyi başardık. Gönüllülük esasıyla çalıştık. Üniversitemizin ve sizlerin

desteğiyle daha çok öğrencimize destek vermeyi amaçlıyoruz. Öğrencilerimizin gözünde gördüğümüz parıltı çabamızın en önemli ödülü. Bu ödülü hep beraber paylaşıyoruz. Bugünkü etkinliğimizde öğrencilerimize verdiğimiz burslara katkı sağlayan burada bulunan ve bulunamayan siz değerli dostlarımıza teşekkür ediyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum”

Gecede sahne alan dans topluluklarının muhteşem gösterilerinin yanı sıra gazeteci-yazar, fotoğraf sanatçısı Nijat Ayvaz, çay partisinde söylediği birbirinden güzel şarkılarla izleyenleri coşturdu. Gecenin süprizi olarak yer alan çekiliş sırasında da katılımcılar, birbirinden ilginç hediyelerle ayrı bir heyecan yaşadılar.

AVUSTURYA GRAZ ÜNİVERSİTESİ SENFONİ ORKESTRASI ÜNİVERSİTEMİZDE BİR KONSER VERECEK

Tekirdağlı Kadınlardan Öğrencilere Destek

Müziğin Büyüsü ÜniversitemizdeÜniversitemiz Sosyal Bilimler Enstitüsü ile Graz Üniversitesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Enstitüsü arasında imzalanacak İşbirliği Protokolü Töreni nedeniyle ülkemize gelecek olan Graz Üniversitesi Orkestrası 12 Mart akşamı Üniversitemizde bir konser verecek.

Graz Üniversitesi Senfoni Orkestrası

SAFFET ŞENKÖYLÜ ÖNCÜLÜĞÜNDE ÖĞRENCİLERE DESTEK AMAÇLI ÇAY PARTİSİ DÜZENLENDİ

NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ GAZETESİ YIL: 2 • SAYI: 6 • MART 2011Üretken Üniversite

w w w . n k u . e d u . t r

AVUSTURYA GRAZ SENFONİ ORKESTRASI

ÜniversitemizdeSayfa 11’de

Ekim 2009’da Namık Kemal Üniversitesi’ne tahsis edilen ve

11 dalda sağlık hizmeti vererek yola koyulan Araştırma ve Uygulama Hastanesi, Üniversitemiz idarecileri ile tüm sağlık personelinin özverili çalışmaları sonucunda bugün 28 branşta poliklinik hizmeti verebilir hale gelmiş durumda.

Hastanede, geride kalan 1,5 yılda yaklaşık 100.000 hastaya ayakta, 1.000 hastaya yataklı tedavi hizmeti verildi. Henüz yaklaşık iki ay önce hizmet verir hale getirilmiş olan ameliyathanelerde bu süre içinde 800’e yakın sayıda hasta ameliyat edildi.

Ameliyatlarda Yeni Yöntemler

Araştırma ve Uygulama Hastanesi, ameliyatlarda uygulanan yeni teknik ve uygulamalarla bölgede son dönemlerde sağlık alanında dikkat çeken ve bölge halkı tarafından öncelikli olarak tercih edilen bir sağlık merkezi haline geldi.

Bu çerçevede, geçtiğimiz günlerde, tıpta en yeni yöntemlerden biri olan “laporoskopik kapalı yöntem”, hastanemizde ilk kez bir hastanın ameliyatında kullanıldı.

Üniversitemiz Araştırma ve Uygulama Hastanesi Genel Cerrahi Servisi’ndeki ameliyatı Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Gürsel

Remzi Soybir ve Yrd. Doç. Dr. Sibel Özkan Gürdal gerçekleştirdi.

Ameliyat sonrası sağlık durumunun oldukça iyi olduğu belirtilen hastayı Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü de ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Rektör Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, ziyaret sırasında yaptığı değerlendirmede, “Bölgede 3. basamak sağlık hizmeti veren Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nin kurulduğu günden bu yana halkın yoğun ilgisiyle karşılaşmaktadır. Hastanın öncelikli olarak tercih ettiği Namık Kemal Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde doktorlarımız, hemşirelerimiz ve

teknik personelimiz 7 gün 24 saat canla başla çalışarak ve çağın insanlara sunduğu yeni teknik ve buluşları uygulayarak Üniversitemizin bugün geldiği noktada “Tıp’lı en iyiler” arasında yer almasını sağlamışlardır. Kendilerini bu başarılarından dolayı kutluyorum” dedi.

Eğitimde Örnek Entegrasyon

Araştırma ve Uygulama Hastanesi, bölge halkına sağladığı sağlık hizmetlerinin yanısıra Üniversitemiz Tıp Fakültesi ile Sağlık Yüksekokulu öğrencilerinin eğitimine de büyük katkı sağlıyor. Bu çerçevede geçtiğimiz günlerde uygulamaya konan entegrasyon projesiyle Sağlık

Yüksekokulu akademik personeli ve öğrencileri Araştırma ve Uygulama Hastanesinde uygulamalı eğitime başlıyorlar. Bu projenin, başarılı olması halinde tüm Türkiye’ye örnek olması bekleniyor.

Başbakanımızdan Yeni Hastane Binasına Onay

Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne bölge halkının gösterdiği yoğun ilgi, hastanenin, mevcut binasıyla talepleri karşılamakta zorluk yaşamasına da neden oluyor. Bu sorunu bir an önce çözmek için bir süre önce çalışmalara başlayan Üniversitemiz idaresi, en yeni cihazlarla ve imkanlarla donatılmış modern bir hastanenin projesini hazırlamış durumda.

Bu çerçevede, Üniversitemiz Değirmenaltı Kampüsü’nde, 200 yataklı Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nin (55 bin m2 kapalı alan) 2011 yatırım planında yer alması, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında 4 Aralık 2010 tarihinde Dolmabahçe’de gerçekleşen rektörler toplantısında zat-ı alilerinin verdiği talimatlarla hayata geçiriliyor.

Hastane inşaatının bu yıl yerleşkemizde planlanan yerde başlaması için projenin takibi, detay projelerinin tamamlanması ve ihaleye çıkılması çalışmaları hızlandırılmış durumda.

NKÜ ARAŞTIRMA ve UYGULAMA HASTANESİ YENİLİKLERE DEVAM EDİYOR

Sağlık Hizmetlerinde Büyük AdımlarÜniversitemize bağlı Araştırma ve Uygulama Hastanesi hem fiziki altyapısı bakımından hem de sağlık alanındaki yenilikleri uygulaması bakımından her geçen gün gelişerek bölge halkının öncelikli olarak tercih ettiği bir sağlık kuruluşu haline geliyor.

Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, ameliyatı hastanemizde ilk kez uygulanan “Laporoskopik Kapalı Yöntem”le gerçekleştirilen hastayı ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerinde bulundu.

Üniversitemiz Değirmenaltı Yerleşkesi’nde yapılması planlanan ve projesi DPT tarafından onaylanan 200 yataklı yeni hastane binasının 2013 yılında bitirilerek hizmete açılması hedefleniyor.