8
23 MART 2016 HAFTALIK YEREL GAZETE YIL: 19 SAYI: 693 Ederi: 1.00 TL SUSMA GÖNÜLLÜ OKURLARIN DESTEĞİYLE ÇIKIYOR ABONE OL ABONE BUL 21 Mart Dünya Down Sendromlular Farkındalık Günü nedeniyle Zonguldak Özel Bireylere Destek Eğitim Derneği Başkanı Şaban Kayış, Özel Özüm Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Koordinatörü Hande Tutkun vedownsendromlu üç yavrumuz Bertan Yiğit, Melike Akgöz ve Miraç Arda Erişoğlu Valimiz Ali Kaban'ı makamında ziyaret ettiler. Ziyarette downsendromlu çocuklarımızın özel ilgi ve hassasiyet gösterilerek yetiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Vali Ali Kaban, dernek yöneticilerine çok faydalı ve takdir edilmesi gereken bir iş yaptıklarını belirtti. Dernek başkanı Şaban Kayış da "Sayın Valimizi ihtiyaç ve beklentilerinde her zaman yan- larında gördüğünü" ifade ederek teşekkür etti. Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, kentsel dönüşüm bil- gilendirme toplantısı için İmar Komisyonu üyeleri ve Taylan Planlama Mühendislik Müdürü Mehmet Koca ile bir toplantı gerçekleştirdi. Baþkan Akdemir; “Hep birlikte baþaracaðýmýza inanýyorum” Bilkent Üniversitesi Mühendislik Topluluğu tarafından bu yıl 11.si düzenlenen "YÖNET 2016", 27-28 Şubat 2016 tarihlerindeAnkara'da gerçekleştirildi. ERDEMÝR grubu 'Yönet2016'da Sayfa 7’de Sayfa 3’ de Haberi Sayfa 7 de Kaplan:“Kardeþliðimizi pekiþtirelim” Zonguldak'ta 10 bine yakın Alevi inancına mensup insan olduğunu belirten Alevi Kültür Dernekleri Zonguldak Şubesi Başkanı Mehmet Kaplan, cemevi olmamasının büyük bir eksiklik olduğunu belirtti. Kaplan Pusula Gazetesi’nden Cüneyt Özfi- dan’ın sorularını yanıtladı.Bizde Pusula Gazetesi’nde yayınlanan röportajın tamamımını yayın- lıyoruz. Asiltürk: “Arap Baharý Ýslam coðrafyasýna kan ve gözyaþý getirmiþtir” Demirtaþ,“Kozlu Müessesi hangi þirkete devrediliyor” Haberi Sayfa 8’de D emirtaş, soru öner- gesinde, her yıl orta- lama 33 milyon ton taşkömürü tüketen Türkiye'de, bu tüketimin yal- nızca 2 milyon tonluk kısmının Zonguldak havzasından karşı- landığını; geriye kalan kıs- mının ise Kolombiya, Rusya, ABD, Güney Afrika, Ukrayna gibi ülkelerden ithal edildiğini dile getirdi. Demirtaş, Zonguldak'ta üretim kapa- sitesinin olmasına rağmen, taşkömürünün ithalatla karşı- landığından ve son 5 yılda bu ithalata 20 milyar dolar (yani 60 milyar lira) harcanmasının yanlış olduğunu ifade etti.CHP'li Demirtaş, TTK'ya en son işçi alımı yapılan 2009 yılından sonra üretimin art- tığını, ancak işçilerin bir kısmı emekli olduktan sonra üretimin tekrar düştüğünü ifade etti. Üretim artışının, TTK'nın norm kadro üretim işçisi açığının kapatılmasına bağlı olduğunu belirten Demirtaş: "TTK, 170 yıllık tarihindeki en düşük sayıda işçiyi istihdam etmekte ve tarihinin en az üretimini yapmaktadır. Üretim işçisi açıkları, aynı zamanda iş güvenliğini de ağır bir şekilde tehdit etmektedir" dedi. Haberi Sayfa 8 de Ünal Demirtaş: "AKP hükümeti TTK'ya işçi almayarak, bu Kurum'u göz- den çıkardıklarını gösteriyor. AKP'nin, TTK'yı Bakanların yılbaşında ekmeklerini paylaştıkları işçilerin çalıştığı Kozlu Müessesesi'nden başla- yarak özelleştirileceği söyleniyor. Bu iddialara ilişkin, hükümetten hiçbir açıklama gelmiyor" değerlendirmelerinde bulundu. Haberi 5’de Sakatlar Derneði’nde Þirin’le devam Türkiye Sakatlar Derneği Zonguldak Şubesinin 9. Olağan Genel Kurulu GMİS Küçük salonda yapıldı. Divan Başkanlığını Zonguldak Diyabet ve Kronik Hastalar Derneği Başkanı Çetin Terzioğlu'nun yaptı. Haberi Sayfa 7 de Türk Eðitim-Sen; “Kredi Yurtlar Kurumu’nda neler oluyor?” Türk Eğitim Sen Zonguldak Şb Bşk Şahin Ören Kdz Ereğli'de Kredi Yurtlar Kurumunda öğrenciler ve Yurt müdürlerinin tutumları konusunda iddialarda bulundu.Ören Sendika binasında yaptığı basın açıklamasında konuyla ilgili olarak özetle şu bilgileri verdi, "2016 yılının ocak ayının başın- da devletin Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı Gülüçte bulunan yurtta kulak verilmesi gereken olaylar yaşanmıştır”dedi Daha önce TTK'ya işçi alınmaması ile ilgili soru önergesi veren CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'a bu kez de TTK'nın özelleştirileceği iddiaları ile ilgili soru önergesi verdi. Demirtaş, TTK'nın özelleştirilmesi ile Zonguldak'ın tamamen yok olacağını iddia etti.

Susma gazetesi 693

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Araştır,Soruştur,Konuş;SUSMA

Citation preview

Page 1: Susma gazetesi 693

23 MART 2016 HAFTALIK YEREL GAZETE YIL: 19 SAYI: 693 Ederi: 1.00 TL

SUSMA

GÖNÜLLÜ

OKURLARIN

DESTEĞİYLE

ÇIKIYOR

ABONE OL

ABONE BUL

21 Mart Dünya Down Sendromlular Farkındalık Günü nedeniyle Zonguldak Özel BireylereDestek Eğitim Derneği Başkanı Şaban Kayış, Özel Özüm Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi

Koordinatörü Hande Tutkun vedownsendromlu üç yavrumuz Bertan Yiğit, Melike Akgöz veMiraç Arda Erişoğlu Valimiz Ali Kaban'ı makamında ziyaret ettiler. Ziyarette downsendromluçocuklarımızın özel ilgi ve hassasiyet gösterilerek yetiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Vali AliKaban, dernek yöneticilerine çok faydalı ve takdir edilmesi gereken bir iş yaptıklarını belirtti.Dernek başkanı Şaban Kayış da "Sayın Valimizi ihtiyaç ve beklentilerinde her zaman yan-

larında gördüğünü" ifade ederek teşekkür etti.

Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, kentsel dönüşüm bil-gilendirme toplantısı için İmar Komisyonu üyeleri ve Taylan PlanlamaMühendislik Müdürü Mehmet Koca ile bir toplantı gerçekleştirdi.

Baþkan Akdemir; “Hep birlikte baþaracaðýmýza inanýyorum”

Bilkent Üniversitesi Mühendislik Topluluğu tarafından bu yıl11.si düzenlenen "YÖNET 2016", 27-28 Şubat 2016tarihlerindeAnkara'da gerçekleştirildi.

ERDEMÝR grubu 'Yönet2016'da

Sayfa 7’deSayfa 3’ de

Haberi Sayfa 7 de

Kaplan:“Kardeþliðimizi pekiþtirelim”Zonguldak'ta 10 bine yakın

Alevi inancına mensup insanolduğunu belirten Alevi KültürDernekleri Zonguldak Şubesi

Başkanı Mehmet Kaplan,cemevi olmamasının büyükbir eksiklik olduğunu belirtti.

Kaplan PusulaGazetesi’nden Cüneyt Özfi-

dan’ın sorularınıyanıtladı.Bizde Pusula

Gazetesi’nde yayınlananröportajın tamamımını yayın-

lıyoruz.

Asiltürk: “Arap BaharýÝslam coðrafyasýna kan vegözyaþý getirmiþtir”

Demirtaþ,“Kozlu Müessesi hangi þirkete devrediliyor”

Haberi Sayfa 8’de

Demirtaş, soru öner-gesinde, her yıl orta-lama 33 milyon tontaşkömürü tüketen

Türkiye'de, bu tüketimin yal-nızca 2 milyon tonluk kısmınınZonguldak havzasından karşı-landığını; geriye kalan kıs-mının ise Kolombiya, Rusya,ABD, Güney Afrika, Ukraynagibi ülkelerden ithal edildiğinidile getirdi. Demirtaş,Zonguldak'ta üretim kapa-

sitesinin olmasına rağmen,taşkömürünün ithalatla karşı-landığından ve son 5 yılda buithalata 20 milyar dolar (yani60 milyar lira) harcanmasınınyanlış olduğunu ifadeetti.CHP'li Demirtaş, TTK'yaen son işçi alımı yapılan 2009yılından sonra üretimin art-tığını, ancak işçilerin bir kısmıemekli olduktan sonra üretimintekrar düştüğünü ifade etti.Üretim artışının, TTK'nın norm

kadro üretim işçisi açığınınkapatılmasına bağlı olduğunubelirten Demirtaş: "TTK, 170yıllık tarihindeki en düşüksayıda işçiyi istihdam etmekteve tarihinin en az üretiminiyapmaktadır. Üretim işçisiaçıkları, aynı zamanda işgüvenliğini de ağır bir şekildetehdit etmektedir" dedi.

Haberi Sayfa 8 de

Ünal Demirtaş: "AKP hükümeti TTK'ya işçi almayarak, bu Kurum'u göz-den çıkardıklarını gösteriyor. AKP'nin, TTK'yı Bakanların yılbaşındaekmeklerini paylaştıkları işçilerin çalıştığı Kozlu Müessesesi'nden başla-yarak özelleştirileceği söyleniyor. Bu iddialara ilişkin, hükümetten hiçbiraçıklama gelmiyor" değerlendirmelerinde bulundu.

Haberi 5’de

SakatlarDerneði’ndeÞirin’le devam

Türkiye Sakatlar DerneğiZonguldak Şubesinin 9. Olağan GenelKurulu GMİS Küçük salonda yapıldı.

Divan Başkanlığını ZonguldakDiyabet ve Kronik Hastalar DerneğiBaşkanı Çetin Terzioğlu'nun yaptı.

Haberi Sayfa 7 de

Türk Eðitim-Sen;“Kredi YurtlarKurumu’nda neleroluyor?”

Türk Eğitim Sen Zonguldak ŞbBşk Şahin Ören Kdz Ereğli'de KrediYurtlar Kurumunda öğrenciler ve Yurtmüdürlerinin tutumları konusundaiddialarda bulundu.Ören Sendikabinasında yaptığı basın açıklamasındakonuyla ilgili olarak özetle şu bilgileriverdi, "2016 yılının ocak ayının başın-da devletin Kredi ve YurtlarKurumu'na bağlı Gülüçte bulunanyurtta kulak verilmesi gereken olaylaryaşanmıştır”dedi

Daha önce TTK'ya işçi alınmaması ile ilgili soru önergesi veren CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş,Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'a bu kez de TTK'nın özelleştirileceği iddiaları ile ilgili soru

önergesi verdi. Demirtaş, TTK'nın özelleştirilmesi ile Zonguldak'ın tamamen yok olacağını iddia etti.

Page 2: Susma gazetesi 693

SUSMA -YORUM Sayfa 223 Mart 2016/693

22 Mart 1987 Halkevleri mahkeme kararıyla yeniden açıldı

25 Mart (Kütüphaneler Haftası) 1611 - Evliya Çelebi doğdu. 1912 - Türk Ocağı kuruldu. 1941 - Türkiye ile SSCB arasında saldırmazlık anlaşması. 1957 - Avrupa Topluluğu kuruldu.

28 Mart1821 - Yunan bağımsızlık savaşı Mora'da başladı. 1868 - Maksim Gorki doğdu.

30 Mart 1972 Mahir Çayan ile 9 arkadaşı Tokat' ın Niksar

ilçesine bağlı Kızıldere köyünde katledildi31 Mart

1909 - İstanbul'da gerici ayaklanma girişimi. 1934 - Irak KP kuruldu. 1975 - Birinci MC kuruldu.

1 Nisan 1949 Türkiye Cumhuriyeti İnsan Hakları Evrensel

Bildirisini kabul etti2 Nisan

1948 Yazar Sabahattin Ali Bulgaristan'a geçmeyeçalışırken öldürüldü 4 Nisan

1968 Martin Luther King öldürüldü

KURUCU Bahaddın Arı Sahibi: Çark

Yayıncılık,ReklamcılıkAdına:Sevim ARI

Sorumlu Yazıişleri Müdürü:Bahaddin ARI

Webmaster :S.Üstüngel ARI

Yönetim Yeri ve Adresi:Mithatpaşa Mah.B. Ecevit Cad.

Kızılay Kanmerkezi Karşısı Kat:5 No: 52 ZONGULDAKTel/Faks 0372 252 42 99

Web: http://susmagazetesi.come-posta:

[email protected]üzenleme:

SUSMA Baskı: MATBAA 69 Tel:251 40 44

Temsilcilikler

Kozlu; ; Bilal KaraBartın : Ahmet GüneşAmasya : Mehmet MENEKŞEBerlin : Mehmet Ballıkaya

Kongre İlanı;50. TLTüzük İlanı:150 TLYitik İlanı: 30 TL

Gazete Satış Fiyatı: 1. 00 TLYıllık Yayınlı Kurumsal Abone:

1000.TL Yıllık bireysel abonelik 120.TL

Banka Hesap No: Ziraat Bankası Zonguldak Şb.00569815

Posta Çeki Hesabı: Bahaddin Arı0148 52 40

Susma; Hak ve SorumlulukBildirgesi İlkelerine Uyar. Cevap

ve düzeltme hakkına saygıgösterir.

Gazetede yayınlanan yazılarınsorumluluğu yazara aittir

Susma Kururluş 28 Nisan 1997

Tabiki ülkenin genel ve anasorunları kentin sorunlarından ayrıtutulamaz. Kentin yerelden kay-naklanan ve bazen irade göstere-cek kişi ve kurumlara ihtiyaçduyar.Bu kanal açılmaz iseçürüme ve yıkım, çarpık gelişmealır başını gider ve tarihe kayıpyıllar olarak geçer.

Şuan kent biraz bu durumdahatta öyle nokta da ki, bırakınsivil insiyatifleri fiili, kanunenkentin yönetimi Belediye mi?Valilik mi? Emniyet mi? soru-larının konuşulduğu günlerdeyiz.

Örneğin: Emniyet MüdürüOsman Ak’ın geçtiğimiz günlerdeAsma girişinde yaşanan yağmur-dan kaynaklı heyelan nedeniyleDSİ mühendislerine yönelik tutu-mu konuşuluyor

Yine, Zonguldak Valisi AliKaban’ın kentteki planlama veuygulama çalışmalarındaBelediye Başkanı MuharremAkdemir’i Bay-Pas etmesikonuşuluyor

Son günlerde kentte vebölgede meydana gelen cinayet

olayları ve kentin ekonomiksıkışıklığı hat safhada olduğu.

Yine daha önceki günZonguldakspor için dayanışmaamaçlı satış reonu kurmak içingirişim yapılan ve belediyeceuygun olmayan yer nedeniyleBaşkan Süleyman Caner’inBelediye Başkanı MuharremAkdemir’e yönelik hoş olmayan-tutumu

Siyasette kimi belediyebaşkanlarının halktan aldığıemanet oyları hiçe sayarak başkapartilerle girdikleri diyalog vetransfer çalışmaları,

Zonguldak Belediyesi’nin yapboz tahtasına dönen parke çalış-maları ve bunun kamu zararı-yararı açısından taşıdığı önem.

Önümüzdeki günlerde tadilatakonu olan Fevkani köprüsü son-rasında trafiğin ne hal alacağı

Özellikle kamu zararı açısın-dan Zonguldak Atatürk DevletHastanesi inşaatının durumu

Kısaca bir çırpıda say say bit-meyen o kadar konuşulması,tartışılması ve karar alıcılara

yönelik söylenmesi gereken konuvar ki.İşte tüm bunlar bir anlamdakentin vicdanı,kentin sahipleritarafından masaya yatırılıp“herkes kendi işe bakmalı”danyola çıkarak kimlikli kenteyeniden dönülmesi için adım atıl-malı, insiyatif alınmalıdır.

Bana sorarsanız bir tarafolarak bu görev oluşumundabirçok siyasi partileri de içindebarındıran, meslek ve kitle örgüt-lerinin onayını almış ve kenttesivil insiyatiflerin en güçlü odağıolan Demokrasi Platformu’nadüşen görev var.

Demokrasi Platfor mu sadeceülkedeki ana gündemler üzerindenreflekslerinin yerine bu süreçtekentin geleceği için yerel insiyatifalmalı, gündemini yerleştirmelidir.

Örneğin:Muhtarlardan işebaşlamalı 19 Mahalle muhtarınıtoplamalı,tanışmalı ve sorun-larını,dertlerini dinlemeli, yerelyönetimlerden neler beklediklerinibir rapor haline getirmelidir.

Başka; Kentte yaşanan kamuzararlarını araştırma ve

kamuoyuyla paylaşma komisyonukurmalıdır.

Başka;Milletvekillerini, yerelyöneticileri izleme komisyonukurmalıdır.

Başka;Özellikle son günlerdeVali Ali Kaban’ın kentteki planla-ma ile ile ilgili olarak,yaşanabilşirbir kent için yeniden yapılanmayayönelik varsa doğru olan adımlardesteklenmeli yoksa bu konudakamuoyu bilgilendirilmelidir

Zonguldak Belediyesi ve ilgenel meclisi yakından izlenerekkentin ve ilin çalışmaları periyo-dik sürelerle kamuoyuyla paylaşıl-malıdır.

Zonguldak’ın en önemli sorun-larından olan işsizlik ve pahallıklailgili araştırma komisyonu kurul-malı ve çözüm önerileri siyasetmerkezlerine taşınmalıdır.

Evet işte tüm bu ve benzerikonularda söz sahibi olabilirsekdemokratik devletin,demokratikTürkiye’nin gelişimine deyerelden katkı sağlarız.

Ne dersin Erdoğan Başkanım?

DemokrasiPlatformu insiyatifalmalý

[email protected]

BahaddinArı

Sözcük anlamı; özenme,dikkatli davranma olarakbilinse de çok daha kap-sayıcı bir sözcük ihtimam.

İnsanlık tarihiyle birlikte varolan kavga, düşmanlık, nefret gibisözcüklerin ve davranış biçim-lerinin yerine insanoğlu, bir yan-dan da sevgi, anlayış, barış vehoşgörü arayışı içinde olmuştur.

Öncelikle insan hakları veözgürlük mücadelesi olarakbaşlayan süreçte, toplumlarıneğitim ve gelişmişlik düzeyinegöre zaman içerisinde çevre vedoğa hakları, hayvan hakları veson dönemde tehlikeli boyutlardaartan şiddet ve cinayetler karşısın-da öne çıkan kadın dayanışmasıolarak devam ede gelmiştir.

Üretim ilişkilerinin yön verdiğikültürel ve sosyal davranış biçim-lerine kimi zaman dinsel kaygı vebeklentilerle uluslar arası çıkarilişkileri de etkin rol oynamıştır.

Birey olarak hepimizinyaşamında bu sosyo ekonomik,kültürel alışkanlıklar çoğu zamanaklın ve mantığın önüne geçmiş,birçoğumuzu duygularımızın veönyargılarımızın esiri haline getir-miştir.

Kuşkusuz insan olarak duygudünyamız yaşamımızda önemli roloynar, ancak insani ilişkilerdeduygularımız kadar vicdanımızında sesini dinlemek zorundayız.

Gelişmiş toplumlarda artıkinsanlar hak temelli mücadeleninsonuna gelmişler, yaşamı dahamutlu ve kaliteli hale getirmeçabası içerisine girmişlerdir.

Sosyal ilişkilerimizde hızlagelişen ve değişen bilimselteknolojik yeniliklerin de payı çokbüyüktür.

İletişim teknolojisinin hızınayetişmeye çalışan insan için dünyagiderek küçülmekte, hiçbir şeygizli kalmamakta, insanlardünyanın dört bir yanında oluşantüm olaylar ve gelişmelerden anın-da haberdar olmaktadır.

İnsan hak ve özgürlüklerininötesinde yaşadığı coğrafyaya

sorumluluk duyan, çevreyi vedoğayı korumaya özen gösteren,çocuk hakları, engelli haklarınıgüvenceye alan insanlar; artıkkendi aralarında var olan ilişkiler-ine özen göstermeye ve tüm bun-ları öne çıkaran bir ihtimamtoplumu yaratmaya çalışıyorlar.

Geçmişte toplumu önceleyen,bireyi ıskalayan ve çoğu zamandadevleti öne çıkaran anlayış,giderek tüm dünyada terk edilm-eye başlanmış olsa da ülkemizdene yazık, hala insan hak ve özgür-lüklerini anayasal güvence altınaalamamış, eşit yurttaşlık kavramınıyaşamımıza yerleştirememişolmanın eksikliğini ve ayıbınıtaşıyoruz.

Kendi gibi düşünmeyen,davranmayan herkesi öteleyen,aşağılayan ve hatta çoğu zamanyok sayan bir anlayışın hükümsürdüğü toplumumuzda; içindesevgiyi, hoşgörüyü, barışı,dostluğu barındıran ihtimamkavramından söz etmek elbetmümkün olmuyor.

Şimdi okuyanların büyükçoğunluğu tahmin ediyorum"ortalık yangın yeri, terör insanlığıtehdit ediyor, her taraf kan gölünedönmüşken, hangi ihtimamdanbahsediyorsun" diyorsunuzdur.

Haklısınız da. Tam da yazınınbu bölümünde medyadan Brükselsaldırılarının haberleri akmayabaşladı.

İhtimam toplumu konusundaen duyarlı ülkelerin başında gelenFransa, Belçika gibi ülkelerde bileulu orta bombalar patlatılabiliyor,sivil insanlar öldürülüyorsa; sevgi,barış, ihtimam gibi sözcüklerinanlamı kalmıyor.

Ancak, yaşanan tüm bu teröreylemlerine rağmen barışı savun-maktan, moral değerlerimizi yük-sek tutmaktan, savaşa ve terörekarşı direnmekten başka çıkar yolgörünmüyor.

Tek tek bireyleri değil, kitlelerihedef alan, tüm insanlığı tehditeden terör ortamında hala kin venefret söylemlerini öne çıkaranlar,

ötekine tahammül edemeyenler,terörden beslenenlerin ekmeğiniyağ sürmüş oluyorlar.

Son gelişmeyle, Brüksel deyaşanan olaylar göstermiştir ki;terörün yönü, dini, milleti olmaz.Kim ya da kimler tarafından, hangiamaçla ve kimlere karşı yapılırsayapılsın terör, bir insanlık suçudur.

Terörün gerekçesi de, mazeretide olmaz.

Böylesi bir küresel tehlikeninyaşandığı dünyada ihtimamdan sözetmek doğal olarak birçoğunuzaütopik bir yaklaşım olarak gele-cektir.

Sevginin, dostluğun yerinenefret ve düşmanlığın, barışın yer-ine kavganın, tahammülün yerinetahakkümün öne çıktığı, anlamaya,dinlemeye ve anlayış göstermeye,empatiye dayalı bir yaşamakültürünün oluşmadığı toplumlardainsanların birbirine özen ve saygıgöstermesini beklemek hayal olur.

Ama tüm olumsuzluklara,nefret söylemlerine, çatışmalara,terör ve kaos ortamına karşınyüreğimizdeki sevgiyi büyütmek,kendimizle ve geçmişimizleyüzleşmek, gerektiğinde özeleştiriyapmak ama her şeye rağmenkorkmamak, korkuya yenikdüşmemek tek çıkış yolumuzdur.

Ancak o zaman, şimdi ütopyagibi görünen ihtimam toplumunuyaratmak, barış içinde, bir aradayaşamak, imkan ve ortamını bula-biliriz.

Birbirimizi anlamaya çalışır,demokrasiyi içselleştirir,önyargılardan kurtulup, bizim gibiolamayanlara da tahammül göster-meyi öğrenirsek eğer, bugün herbir köşesinde çatışmalar yaşanandünya, daha bir yaşanır hale gele-cektir.

Yaşanası bir dünya özlemiyle,amasız,ön koşulsun barış! HemenŞimdi…….

İhtimam toplumu bir ütopya mıdır?Ayhan Ongun

[email protected]

Page 3: Susma gazetesi 693

SUSMA -YORUM Sayfa 323 Mart 2016/693

Son intihar saldırısı 13 Martta oldu,derken anlaşıldı ki bu sonuncu değilmişmeğer. Sonuncusu bir hafta sonra, İstiklalCaddesinde 19 Martta oldu. Beş canalarak insanları derin kaygılara sevk etti.Cana kıyan ister terör, ister intihar eylemiolsun, hep birlikte lanetliyoruz.

İnsan düşünüyor, erki elinde bulun-duranlar, iç savaşla Kürt sorununu nasılçözecekler, yarattıkları Ortadoğu kaynaklıterör bataklığını nasıl kurutacaklar da yenicanlar gitmeyecek! ABD ve AB emperyal-istleri ile işbirliği yaparak Ortadoğu'yupazar arama bataklığına sokan Siyasalİslamcı Sermayenin kuyruğuna takılan vedestekleyen sözüm ona bazı sendikalarlacemaat ve tarikatlar ile iktidara biat eden-ler, şimdi kendi içlerinde nasıl bir ruh haliiçindeler ki ölümler karşısında nasıl birvicdan muhasebesi yapıyorlar acaba?

Ortadoğu coğrafyasındaki savaşınnedeninin sermaye ihracı ile pazar aramakolduğunu biat edenlerle kuyruğatakılanlar biliyorlar elbette.Bunu tartışmanın anlamıyok. Tartışmamız gerekenhalka ve işçi sınıfına yalansöyleyenlere verilen desteğinnasıl geri çekileceği ile sınıfmücadelesindeki bulanıklığınnasıl giderileceğidir. Sınıfmücadelelerinin odak noktasısınıf partisidir. Burjuvazisorunlarını burjuva partilerlenasıl çözüyorsa, işçi sınıfı dasorunlarını kendi sınıfı partisiile çözecektir. Bunun geçmişte-ki örneklerine kısaca bakmaktayarar var.

Sınıf mücadelesinde, par-tinin öne çıkmasının etkilerinibiz Türkiye'de, 1970'li yıllarda yaşadık veen önde DİSK ve Geleneksel TKPmücadele verdi. Bu yıllara takılıp kalanlarhala ileri işçileri DİSK'lilerle kısıtlıyorlar.Oysa o günün ileri işçileri olarakDİSK'lilerin verdiği mücadele, tüm işçisınıfını derece derece ilerletici etki yap-mıştır. İleri işçiler DİSK'lilerle kısıtlıolmadığı gibi sınıf partisi arayanlar da yal-nızca TKP'yi bizzat tanımış olanlardeğildir.

Manifestoda, işçilerin bir siyasal par-tide örgütlenmeleri, sınıf olarak örgütlen-melerinin doğal, kaçınılmaz bir koşuluolarak konmaktadır. Burada sınıf mücade-lesine fiilen katılanlarla işçi sınıfınınsiyasal partisine gidip üye olanlar, işçisınıfından sayılacak, diye bir şey yoktur.Sınıf mücadelesinde, işçi sınıfı partisininverdiği mücadele, tüm sınıfı eğitici, bir-leştirici "biz" ve "bizimkiler" dedirtici etk-ileridir.

Kendisi için sınıf konumuna yük-selmiş burjuva ve işçi sınıfı, toplumdaartık iki çekim merkezidir. İki mıknatısgibidirler. Büyük çoğunluk işçi mıknatısı-na, küçük azınlık da burjuva mıknatısına

yapışır. Toplum giderek daha hızlıkarşılıklı kutuplaşır, saflaşır. Küçük burju-vazi de iki mıknatısın birden etkisi altın-dadır. İşçi sınıfının koşullara bağlı olarakzamanla daha alt düzeylere gerilediğigörülür. Emperyalist ülkelerdeki durum,sınıfın gerilemesine somut bir örnektir.Böyle durumlarda sınıfın çekim gücü

göreceli olarak zayıflar. Türkiye sosyalistlerinin

önemli kısmı açısından emek-sermaye çelişkisinin yeriniezilen kimlikler aldı. Bunedenle solun renkleri, kimliksiyasetine angaje oldu.AKP'den kurtulmak istenirse,AKP ile ona destek verenyoksul emekçilerin ayrış-ması gerekiyor. Bu daAKP'nin emek düşmanıpolitikalarını hedef alanasgari ücreti, işsizliği,taşeron çalışmayı, kıdemtazminatını kaldırmayı,esnek istihdamı, iş cinayet-lerini, pahalılığı, IŞİD

desteğini, Suriye'yi perişanettiğini, gündeme alan bir siyasal çizgiylemümkündür. Geçtiğimiz aylarda, ülkeyisaran metal işçilerinin direnişini hatırlay-alım. Çoğu AKP'ye oy vermiş Bursalıişçiler, kendi hakları için eyleme geçtiler.Düne kadar keskin sınırlarla ayrıldığı fark-lı kimliklerden, yaşam biçimlerinden işçiarkadaşlarıyla aynı safta buluştular. İşteAKP'nin yönetemez hale gelmesininanahtarı burada.

Demokratik kitle örgütü olaraksendikalara bakıyoruz: DİSK, KESK,TÜRK İŞ, HAK İŞ, MEMUR SEN, TKAMU SEN, BİRLEŞİK KAMU İŞ birsınıf örgütü olarak gündeme ait ortakkaygıları paylaşıyorlar. Savaşa, iktidarınişçi sınıfına uyguladığı baskılara, gözyaşı-na, sömürüye, esnek çalışmaya, taşerona,düşük ücrete karşı çıkıyor, sanki araların-da anlaşmışlar gibi Taksim'de 1 Mayıs içinvaliliğe başvuruda bulunuyorlar.

Sonuçta ilericisi, devrimcisi,kuyrukçusu, biatçısı, etnikçisi, işverenekarşı birleşen metal işçisi gibi siyasalİslamcı sermayeye karşı da birleşmeyiöğrenecektir. Biraz zaman lazım ve bununen yakın tanığı Maden İşçisidir.

[email protected]

Bilal Kara

Sınıf mücade-lesinde, partinin

öne çıkmasının etk-ilerini biz

Türkiye'de, 1970'liyıllarda yaşadık veen önde DİSK veGeleneksel TKP

mücadele verdi. Buyıllara takılıp

kalanlar hala ileriişçileri DİSK'lilerle

kısıtlıyorlar.

Sınıf savaşımındaki bulanıklık?

2 Yıl önce yakalandığıamasız hastalıktan kurtula-mayarak tedavi gördüğüAnkara'da 17 Mart 2014tarihinde hayata gözleriniyumarak aramızdanayrılan KaraelmasGazeteciler Derneğimizin(KGD) Yönetim KuruluÜyesi Gazeteci-YazarMehmet Çetin Sezgin,ölümünün 2. yılında mezarıbaşında anıldı. Sezgin'inkabrine KaraelmasGazeteciler DerneğiYönetim Kurulu BaşkanıOsman Sav, BaşkanYardımcısı Mustafa Emen,gazeteciler ile oğlu CemalSezgin, kızı Seda Sezgin vekardeşi Belediye MeclisÜyesi Altan Sezgin de hazırbulundu.Dernek BaşkanıOsman Sav bir konuşmayaparak, "Çetin Sezgin'in

Sezgin unutulmadý

yerinin hala doldurulamadığını belirterek, "Çalışkanlığı, kişiliği ile şah-sına özel bir insan olan Çetin Sezgin ağabeyimizi özledik. Sezginağabeyimizin bizim gönlümüzde ayrı bir yeri vardır. İnşallah bize hakkınıhelal etmiştir" dedi.

Baþkan Akdemir; “Hep birlikte baþaracaðýmýza inanýyorum”

Zonguldak BelediyeBaşkanı Muharrem Akdemir,kentsel dönüşüm bilgilendirmetoplantısı için İmar Komisyonuüyeleri ve Taylan PlanlamaMühendislik Müdürü MehmetKoca ile bir toplantı gerçek-leştirdi.

Zonguldak'ın acilen kentseldönüşüme ihtiyacı olduğunuifade eden Belediye BaşkanıMuharrem Akdemir; "Görevegeldiğim ilk günden itibarenmeclis üyesi arkadaşlarımlabirlikte, şehrimizin sorunlarınıçözmek için çalışmalarımızısürdürüyoruz. Kentseldönüşüm toplantımızın amacı,Zonguldak'ın çehresini değiştir-erek daha güzel, daha doğru vehalkımızın yararına yönelikçalışmalar ne şekilde yapabili-riz fikrinden yola çıkarak bilgialışverişinde bulunmaktır. Bukonuda Ankara'dan firma yetk-ilisi ve imar komisyonu üyeler-imiz ile bir araya geldik. Özel-likle şehrimizin Asma'danbaşlayan kısmı bizim için

önemli. Zonguldak'a hizmetaşkımız var. Hep birliktebaşaracağımıza inanıyorum.Kentsel dönüşüme neredenbaşlarsak başlayalım, omevkide yaşayan vatan-

daşlarımızı bilgilendireceğiz.Halkımızın yararına hangikoşullar daha uygun olursa onuuygulamaya çalışacağız." şek-linde konuştu.

Zonguldak MilletvekiliÜnal Demirtaş Bülent EcevitÜniversitesi Rektörü Prof. Dr.Mahmut Özer'e nezaketziyaretinde bulundu. Ziyaret 16Mart Çarşamba günü rektörlükmakamında gerçekleşti.

Demirtaş, Bülent EcevitÜniversitenin tüm çalışmalarınıyakından izlediklerini ve eldeedilen her başarı ve gelişmedenbüyük gurur duyduklarınıbelirtti. Demirtaş, BülentEcevit Üniversitesinin tümöğrencileri ile akademik veidari personeline başarılar dile-di.

Rektör Prof. Dr. MahmutÖzer, ziyaretleri için ÜnalDemirtaş'a teşekkür etti. BülentEcevit Üniversitesinin "Birlikte

Başarıyoruz!" sloganını vurgu-layan Özer, şehir ve üniver-sitenin iç içe olması gerektiğinivurguladı.

Rektör Özer ziyaret anısınamilletvekiliDemirtaş'a plaket veDevrek Bastonu hediye etti.

Milletvekili Demirtaþ, Rektör Özer'i Ziyaret Etti

Birleþik Haziran Hareketi Emek Meclisini topladý

Birleşik HaziranHareketinin Zonguldak 'tayaptığı bölge ''EMEKMECLİSİ'' Toplantısı 60 kişi-lik bölgesel meclislerin veBirleşik Haziran Hareketiyürütme meclisi üyesi KayaGüvenç'in katılımıyla gerçek-leşti.

Zonguldak,K.Ereğli,Alaplı,Devrek , Karabük , Bartınmeclislerinin yanı sıraZonguldak taki emekçi güç-lerin önemli bir mevzii olanGMİS 'in önceki GenelBaşkanı Eyüp Alabaşkatıldı.Konuşmalarda;''HAZİRAN HAREKETİ ninözgür, sömürüsüz, ezilenlerinolmadığı bir düzen içinortaya çıktığı bir kez dahavurgulanarak ; dinci faşizmin''sunni islam devletinedönüştürmeye '' çalıştığı ege-menler ideolojisi ; emekçisınıflar için daha fazlasömürüden başka bir faydasağlayamayacaktır. İşçi -Emekçi sınıflar kendi sınıf-

sal mücadelelerinisürdürmedikleri sürece''ÖLMEYE ''mahkumdurlar.BizEMEKÇİLER bugün yeter-ince örgütlü olmayabiliriz,ancak ''celladına aşık '' tadeğiliz ! Yavaş ama güçlüadımlarla geliyoruz ; çünkü

biz üretiyoruz , güç bizim.''denilerek ; örgütlenmeninmahalle ve işyerlerinde kuru-lacak meclislerden geçtiği;emekçilerin dayanışma vesınıfsal mücadele dışında birseçenekleri olmadığı bölge-den verilen örnekler ile vur-gulandı.

Kentsel dönüşüm toplantımızın amacı,daha doğru ve halkımızın yararına yönelikçalışmalar ne şekilde yapabiliriz fikrinden

yola çıkarak bilgi alışverişinde bulunmaktır.

Page 4: Susma gazetesi 693

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 423 Mart 2016/693

TTK’nýn Can Damarý Maden Makinalarý Fabrikasý

Ülkemiz madenciliksektörünün mevcut tek fab-rikası olan MadenMakinaları Fabrikası(Tarihsel adı MerkezAtölyesi) aynı zamandaTürkiye TaşkömürüKurumu'nun da (TTK) candamarı.

Geçmiş yıllardaOrtadoğu'nun en büyükMaden MakinalarıFabrikası olmakla övünülenbu işyeri, uzun zamandırsiyasi iktidarların yanlışpolitikaları nedeniyle göz-den çıkarılmış adeta kendil-iğinden kapanma noktasınagetirilmişti.

Son dönemde MadenMakinaları Fabrikası yineeskiden olduğu gibi maden-cilik sektörünün göz bebeğiolmaya başladı.

Maden MakinalarıFabrikası hakkında değer-lendirmelerde bulunanGenel Maden İşçileriSendikası (GMİS) GenelTeşkilatlandırma ve EğitimSekreteri Satılmış Uludağşunları söyledi. "GeçmişteOrtadoğu ve Balkanların enbüyük Maden MakinalarıFabrikamız geçmişteülkemiz yönetenlerin yanlışpolitikaları sonucu gözdençıkarılma aşamasına getir-ilmişti. Son dönemdeMaden MakinalarıFabrikamıza gerekli önemve özen gösterilmeye baş-landı. Özellikle SayınGenel Müdürümüz Burhanİnan göreve gelir gelmezMaden Makinalarımızabüyük ilgi gösterdi.

Maden MakinalarıFabrikamızda makinalarınbilgisayarlı otomasyon şek-linde yenilenmesine çalış-maları başlatıldı.

Tornahanemize bilgisayarkontrollü CNC torna tez-gahlarından, elektrik ener-jisi ile döküm yapan mod-ern dökümhanesine, indük-siyon tezgahından kaynakrobotuna kadar pekçok yenimakineler ile atölyeler yenibaştan modern dizayn edil-di.

Sayın GenelMüdürümüz Başta Burhanİnan başta olmak üzereilgili müdürlerimize,İşletme Müdürümüzeteşekkür ediyoruz.

Türkiye TaşkömürüKurumu (TTK) normkadrosu 14 bin olmasınarağmen kurumda çalışansayısı 9 binin altına düşmüşdurumda. Yani kurumun5000 işçi açığı bulunmak-tadır. Buna bağlı olarak daMaden MakinalarıFabrikasının norm kadrosu293 olmasına rağmen halenfabrikamızda çalışan sayısı210 civarlarında.

TTK'daki işçi açık-larının giderilmesi ile bir-likte Maden MakinalarıFabrikasındaki norm kadro-su da tamamlandığındaMaden MakinalarıFabrikamız yenilenenteknolojisi ile TTK'da halendevam eden yeraltı üre-timde mekanizasyon üre-time geçme çalışmalarısonuçlandığında buralarda

da kullanılacak mekanizesistem çelik kalkanı gibipek çok malzemenin deüretimini yapabilecek.

Yine, İSO, ATEKS veTSE belgeli olarakmadenci-lik alanında malzeme üreti-mi yapan tüm kuruluşlarlarekabet edebilecek vemadencilik alanında ülkem-izin her köşesinden gelecektaleplere cevap verebilecek

Sol düşünceye sahipolan kitleler yürüyüşlerdeşöyle de bağırırlardı: "birşey yapmalı… Bir şey yap-malı… Ben bu sloganıkuvvetlendirmek için şunuöneriyorum: "Ne yapmalı"?diye… Sanıyorum artıkkitleler çok çaresizler.Sermaye sahipleri vedestekçileri, işbirlikçileriçok güçlüler. Bu gücünaltında kalan insanlık vedünya yok olmakla karşıkarşıya… Dünya'dakiyaşamın ne kadar ömrükaldı, yeniden hayatbaşlayabilir mi belli değil!Kimi bilim insanları 50 yıl-lık, kimi bilim insanları da500 veya 1000 yıl ömürbiçiyor insanlığın yaşamı-na. Yani dünyanın en akıllıvarlığı insanlık, kendielleriyle, kendi aklıyla vekendi zekâsıyla intiharakoşuyor son hızla…

Bu çıkmazdan sermayekesimi ve sermayeyi temsileden sağ politikalar kur-taramaz dünya insanlığınıve yaşamı. Kurtarsa kur-tarsa sol siyaset ve solsiyasetçiler kurtarabilirlerhem insanlığı hem de ser-maye sahiplerini. Fakat ser-meye sahiplerinin canlarınıkurtarabilirler amakarşılığında sermayeolgusuyok olmalı. Sermayeolgusu tüm canlı varlıklarınve yaşamlarının düşmanı;çünkü kapitalist üretimtarzı, sadece 200 yıl içindeattı dünyadaki yaşamıtehlikeye. Bu sonuçdünyanın ne kadar narin veözenle korunması gerekenbir gezegen olduğunuortaya koymaktadır; insan-ların da ne kadar bilgisizolduğunu!

Dünyanın ve üzerindekiyaşamın kurtarılması içinne yapabiliriz? Bu yoldayapılacak ilk iş yaşamınvarlık felsefesini, nedeninien sağlıklı şekilde ortayakoymak gerekir. Yaşamniçin var? Savaşlar için mivar? Zengin olmak için mivar? Sadece yaşamak içinmi var? Bilimsel bilgisahibi olmak için mi var?Dünyaya ne zarar veriyor?Savaşlar mı? Zengin olmakhevesi mi? Sadece yaşa-maya çalışmak mı? Sadecebilgi sahibi olmaya çalış-

mak mı? Evet, dünyayazengin olmaya çalışmakzarar veriyor, dünyayasavaşlar zarar veriyor.Sadece yaşamaya çalışmakve sadece bilimsel bilgisahibi olmaya çalışmakzarar vermiyor… Budurumda sadece bilimselbilgi sahibi olmak içinyaşamalıyız…

Bunun için ilk yapıla-cak iş, ana teması "yaşamve bilim" olan bir dünyaörgütü kurulmalıdır;bugünkü "BirleşmişMilletler Örgütü" kapatıl-malıdır. Çünkü bugünküBirleşmiş Milletler Örgütüinsanlığın ve dünyanın başdüşmanı gibi çalışmaktadır;kapitalizmin ve emperyal-izmin emrinde zararlı birörgüttür.

Kurulacak olan "DünyaYaşam ve Bilim Örgütü"Dünya Devleti olmalıdır;bir Dünya Anayasası yayın-lamalı ve tüm yasaları buAnayasaya göre düzenlen-melidir. Dünyadakidevletler ise bu "merkezidevletin" eyaletleri gibiolmalı, iç işlerinde "DünyaAnayasasına" uygunyasalar çıkarmalıdırlar.

Yapılacak ikinci ve enönemli iş: Dünyadaki tümsilahlı kuvvetleri tasfiyeetmektir; tüm silah fab-rikalarını kapatmaktır.

Yapılacak üçüncü iş:Finans kapitalin varlığınason vermek ve tümbankaları kapatmaktır.Devletlerin bankaları olan"Merkez Bankaları" diğerbankaların yerlerini alır vedünya ticaretinde aracıolarak görevlerini yaparlar;bankaların temelde başkabir görevi olamaz. Bugünküdiğer işler "Bankalar içinuydurulmuş" işlerdir.

Yapılacak dördüncü iş:Tüm dünyadaki devletlerinparalarını ortadan kaldır-mak ve sadece bir dünyaparası çıkarmaktır.

Yapılacak beşinci iş:Hayatın tamamını bilimselve doğa ile barışık halegetirmektir.

İnsanlık bir bütündür;millet, ulus, etnik, beyaz,siyah, sarı diye bir ayırımyoktur. Devletler ise insan-lığın yaşamına destek verenhizmetkâr kuruluşlardır.

Ne yapmalı?

HüsamattinAyvacı

Arýtma tesisi çalýþanlarýna saðlýk taramasýZonguldak

Belediyesi, iş verimliliği-ni arttırmak ve işçilerinsağlığını korumak içinarıtma tesisi çalışanlarınısağlık taramasındangeçirdi.Karaelmas İşSalığı ve Güvenliğitarafından gerçekleştirilensağlık taraması 16 Marttarihinde gerçekleştirildi.

Zonguldak Belediyesiarıtma tesisinde gerçek-leşen sağlık taramasındaçalışanlar, kan testi, nefestesti, işitme testi ve rönt-gen muayenesinden geçir-ildi. Su ve Kanalizasyonİşleri Müdürü YükselSevimli, " Arıtma tesisipersoneline, yapmışoldukları işe bağlı olarakgelişebilecek sağlık prob-lemlerini önceden tespitetmek ve çalışanları bu

risklerden korumak içineğitimler veriyoruz,sağlık taramalarındangeçiriyoruz. Amacımızeğitimli ve sağlıklı per-sonelimizle birliktehalkımıza daha kaliteli

hizmet sunabilmek.Hizmetin aksamamasıiçin özveri ile çalışan arıt-ma personelimizin bilinçlive sağlıklı olmasıönceliğimizdir."dedi.

Page 5: Susma gazetesi 693

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 523 Mart 2016/693

Zonguldak'ta 10 bine yakın Aleviinancına mensup insan olduğunubelirten Alevi Kültür DernekleriZonguldak Şubesi Başkanı MehmetKaplan, cemevi olmamasının büyükbir eksiklik olduğunu belirtti. Dernekolarak amaçlarının Aleviliği insanlaraen doğru şekilde tanıtmak olduğununaltını çizen Başkan Kaplan, "Bizim,Alevicilik yapmak veya Aleviliğidiğer inançların önüne taşımak gibibir amacımız asla yok. Bizimamacımız, Aleviliğin halkımız tarafın-dan yakından tanınmasını sağlamaktır.Bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz.Şiilerden daha fazla SünniYurttaşlarımızla ortak noktamız var.Yani, sen benim kardeşimsin, bizimkardeşliğimizin fark edilmemesi içinaramıza sur duvarları örülmüş ve busur duvarların fark edilmemesi için deyalan ve yanlış bilgiler yayılmıştır.İşte bizim amacımız, bu yanlış bilgi-lerin ortadan kaldırılarak,kardeşliğimizin pekiştirilmesidir.Bunu yaymaya çalışıyoruz" açıkla-masında bulundu.

Cüneyt Özfidan: Alevi KültürDernekleri olarak, son zamanlardadaha aktif bir dernek haline geldiniz.Son zamanlarda cemevi tartışmalarıda var. Özellikle gazetemiz yazarların-dan Bayram Tomakin'in ve SusmaGazetesi yazarlarından BahaddinArı'nın yazıları vardı. Bu konudagelişmeler hangi aşamada?

Mehmet Kaplan: BizZonguldak'ta 5 yıldır var olan birderneğiz. Zonguldak'ta yaklaşık 10bine yakın Alevi inancına mensupvatandaşımız var. Bu arkadaşlarımızıncemevi talepleri var. "Bu insanlar, bukentte 5 yıldır mı var?" diyesorarsanız, tabi ki değil. Zonguldak'taAlevi inancına mensup insanların var-lığı yüzyılı aşkın bir zaman diliminedayanıyor. Bu anlamda Ereğli'de bircemevinin varlığı, ZonguldakMerkez'deki bu inanca mensup olaninsanlarımız tarafından, "Neden bizimbir cemevimiz yok?" sorusunu akıllaragetiriyor. Bizler de bunun içinZonguldak Belediyesi'nden yertalebinde bulunduk. "Belediye, buanlamda sizin inancımıza ve yer gös-terimine kapalı mı?" derseniz, tabi kideğil. Ama Zonguldak'ın imarlı yerkonusunda yer sıkıntısının olduğunuçok iyi biliyoruz. Belediyemizin buanlamda gerçekten bize yardımcı ola-cağını düşünüyoruz.

Özfidan: Lavuar alanına cami

yapılması konusunda bir takım tartış-malar oldu. Sayın Bayram Tomakin'inve Bahaddin Arı'nın yazıları oldu.Bunlara nasıl bakıyorsunuz?

Kaplan: Öncelikle bizim dernekolarak lavuar alanında bir cemeviolması yönünde bir talebimiz olmadı.Bu alan için sosyal proje olarak ciddibir proje ortaya koyuldu. Bu iki yazararkadaşımızın anlatmak istedikleriaslında eğer o alana bir ibadet alanıyapılacaksa, "Zonguldak'ta cemevi birtane bile yok" demek istemişlerdir.Bunun da olması lazım. Bizim"Lavuar alanına gerçekten böyle birçalışma yapılsın, bizim lavuar alanıolmazsa olmazımızdır" diye bir şeyasla yok.

Özfidan: Bu konu neden bu günekadar gündeme gelmedi, dile getir-ilmedi?

Kaplan: Biz 5 yıldır ZonguldakMerkez'de var olan bir derneğiz.Ereğli'deki derneğimiz ise, 20 yıldırvar olan bir dernek. Ereğli'de 3 taneköyde Alevi aileler kendileri bircemevinde ibadetlerini yerine getiriy-ordu. Ereğli ilçe merkezinde de bircemevi talepleri vardı. Eski BelediyeBaşkanı Halil Posbıyık'ın da ciddidesteği ve derneğin yer alınmasıylailgili verdiği ciddi uğraşlar sonrasındaEreğli'de cemevi oluşturuldu. BizZonguldak olarak, yeni yeni örgütlübir yapıya ulaşan bir derneğiz. Cemeviiçin Zonguldak Merkez'de bulunan veAlevi inancına mensup olanarkadaşlarımızın talepleri var. Bizdernek olarak en güzel şekildeZonguldak halkının da desteği ilebuna ulaşacağımızı düşünüyoruz.

Özfidan: Dernek olarak sizin biryer talebiniz var mı?

Kaplan: Son zamanlarda, özellik-le Türkiye'nin de gündeminde olancami ve cemevi projesi gibi birdüşüncemiz yok. Eğer ZonguldakBelediyesi bir ibadethane için yerverecekse, öncelikle cemevi olarakdüşünmesi gerekiyor. Şu anda Sünnivatandaşlarımız, "Biz ibadetlerimiziyerine getirecek bir yer bulamıyoruz"deme durumunda değiller. AmaAlevilerin böyle bir sıkıntısı var. Bukentte 10 bine yakın Alevi inancınamensup insanımız var. Bizim öncelikli

düşüncemiz, lavuar alanına yapılmasıplanlanan projenin bozulmamasıdır.Eğer bozulacaksa ve bir ibadethaneyapılacaksa, bu cemevi olmalıdır.

Özfidan: Cemevi konusundaBelediye Başkanı Sayın MuharremAkdemir ile bir görüşmeniz oldu mu,yer konusunda bir gelişme yaşandımı?

Kaplan: Belediye Başkanımızlagörüşmelerimiz oldu. AlevilerinZonguldak'ta en sıklıkla olduğu yer-lerden birisi, Ontemmuz Mahallesi'dir.Burada ibadethane olarak ayrılan biryer var. O bölgeden haberdarız.Bölgenin imarla ilgili çözülmesi gereksorunları var. Bu sorunlarçözüldüğünde, orayı bize tahsis ede-ceklerine inanıyoruz. Bizim vehalkımızın rahatlıkla ulaşacağı daharahat bir alan var mıdır, bunu bilemiy-oruz. Ancak bu konuda bize yardımcıolacaklardır.

Özfidan: Dernek olarak çalış-malarınız ne aşamada ve kendiniziyeterli görüyor musunuz?

Kaplan: Her derneğin, kurulduğudönemde ve yönetime geldiği gündebir takım hedefleri ve projeleri vardır.Eğer sizin hedefleriniz gerek toplum-da, gerekse üyeler arasında kabul gör-müyorsa, "yapacağınız faaliyetlerin debir anlamı kalmıyor" demektir. Şimdibizim son zamanlarda gündemdeolmamız, "çalışmalarımızın halk

tarafından takdir görüldüğünün birgöstergesidir" diye düşünüyoruz ve budoğrultuda ilerliyoruz. Dünyamızdaetrafımıza baktığımızda yaşanan sıkın-tılar var. Bugün Irak'ta yaşanan olaybir örnektir. İç çatışmalar devam ediy-or. Burada kimler, neler kazanıyor,bilemiyoruz. Ancak bir gerçek var,ülke ve halk kaybediyor. Kazananlarabaktığımız zaman insanlarıncahilliğinden ve cehaletinden yararla-narak besleniyorlar. Bizim ülkemizdede bu konuda şöyle bir sıkıntıolduğunu kabul edebiliriz.Birbirimizin farklılıklarına dair kulak-tan dolma bilgiler dışında detaylı bil-giye sahip değiliz. Biz Alevi inancınamensup insanlar olarak, Aleviliğinhalkımız tarafından iyi anlaşılmasıgerektiğine inanıyoruz. Burada görevbize düşüyor, bunun da farkındayız.Bizim, Alevicilik yapmak veyaAleviliği diğer inançların önüne taşı-mak gibi bir amacımız asla yok.Bizim amacımız, Aleviliğin halkımıztarafından yakından tanınmasını sağla-maktır. Bununla ilgili çalışmalaryapıyoruz. İlk çalışmamızdaAlevilikten ve nereden geldiğinedeğindik.

Özfidan: Alevilik hassas birkonuydu. Hükümetlerin son zamanlar-da attıkları adımlar, Alevi vatan-daşların haklarını biraz olsun rahat-latsa da gerekli adımlar tam anlamıy-la atılamadı. Bu hükümet döne-mindeyse önemli adımlar atıldı, ancakyeterli değil. Bu anlamda aslında

kırılmalar nerelerde yaşanıyor ve siznelerle karşı karşıya kalıyorsunuz?

Kaplan: Burada konunun teme-line inmek gerekiyor. Biz Türk Milletiolarak, İslamiyet'i kabul etmeden önceMüslümanlarla 100 yılı aşkın süresavaştık. Daha sonra kimi milletİslam'ı kabul etti, kimi millet iseİslam'ı kabul ederek, kendi kültürüneuyarladı. Her din, sahip olduğutoplumun mutlak kültüründen şekilitibariyle bir şeyler alarak ortaya çıkar.Bugün Arap dünyasında bile inançşekilleri anlamında farklılıklar vardırve bu bizde daha da belirgindir.Toplumumuzda ve insanlarda sanki"Alevilik ayrı bir din", sanki"Aleviler, Hz. Ali'yi (r.a) peygamberolarak görüyorlar" gibi bir izlenimvar. Aleviler, Hz. Ali'yi (r.a) peygam-ber olarak görmüyor. Aleviler, sadeceona ve evlatlarına haksızlık yapıldığı-na inanıyorlar. Tarihteki çatışmalarsürecinde Aleviler, Hz. Ali, Hz. Hasanve Hz. Hüseyin'in taraftarı olarak dur-muşlardır. Yani Peygamberimizin,"Benim ehlibeytim" diye bahsettiğikişiler kimdir? Hz. Fatıma, Hz. Ali,Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'dir. "Benbir şehrin ilmiyim, Ali'de kapısıdır,bana uğramak için Ali'den geçmenizlazım" der, Peygamberimiz. BugünŞiiler de, Hz. Ali'ye haksızlıkyapıldığı noktasında duruyorlar.Aslında burada, onlarla ortak nokta-dayız. Ancak bizim Şiilerden dahafazla Sünni Yurttaşlarımızla ortak nok-tamız var. Yani sen benim kardeşim-sin, bizim kardeşliğimizin farkedilmemesi için aramıza sur duvarlarıörülmüş ve bu sur duvarların farkedilmemesi için de yalan ve yanlış bil-giler yayılmıştır. İşte bizim amacımız,bu yanlış bilgilerin ortadankaldırılarak, kardeşliğimizin pekiştir-ilmesidir. Bunu yaymaya çalışıyoruz.

Özfidan: Son olarak neler ekle-mek istersiniz?

Kaplan: Ben 40 yıldır bu kentteyaşıyorum ve aile olarak bu kenttebüyüdüm. Bu kenti, karış karış biliy-oruz, kültürünü biliyoruz. "Türkiye'deher kent, keşke Zonguldak kadar bilgianlamında donanımlı olsa" diyedüşünüyoruz. "Eğer bu ülkenin herilinde cemevi varsa, bir tane deZonguldak'ta olması gerekiyor" diyedüşünüyorum. Zonguldak halkı, öylebir halktır ki, her görüşe saygı duyarve her görüşe kendi çerçevelerindenolumlu bakmaya çalışırlar. EğerZonguldak'ta cemevi yoksa, bunuZonguldak halkı mı istemiyor acaba?Acaba Zonguldak halkı, Alevilerekötü bakış açısıyla mı bakıyor? Böylebir şey kesinlikle yok. O zamanZonguldak'ta cemevi yoksa, buAleviler olarak ya bizim eksik-liğimizdir, ya da kentte görev yapankamu kurumlarının eksikliğidir.Onların da bir engeli yok, ZonguldakBelediyesi'nden bu konuda talebimizoldu. Ancak yaşanan yer sıkıntılarınıherkes biliyor ve bizler de farkındayız.Şimdi burada "belediyenin elinde yervar da, bize vermiyor" desek, yalanolur. Biz Sayın Başkanımızın bukonuda bize yardımcı olacağınainanıyoruz.

Zonguldak'ta 10 bine yakın Alevi inancına mensup insan olduğunu belirten Alevi Kültür DernekleriZonguldak Şubesi Başkanı Mehmet Kaplan, cemevi olmamasının büyük bir eksiklik olduğunu belirtti.Kaplan Pusula Gazetesi’nden Cüneyt Özfidan’ın sorularını yanıtladı.Bizde 19 Mart Cumartesi günlü

Pusula Gazetesi’nde yayınlanan röportajı yayınlıyoruz.

Kaplan:“Kardeþliðimizi pekiþtirelim”

Page 6: Susma gazetesi 693

SUSMA -HABER-YORUM Sayfa 623 Mart 2016/693

2,5 yýl aradan sonra ziyarete açýlýyorVali Ali Kaban, "Gökgöl

Mağaramız farklı bir konseptleyeniden hizmete girmeye hazır-lanıyor. Bu bir açılış değil, busadece basın mensuplarına birtanıtım programıdır. Burada henüzaydınlatmayla ve gezinti yollarıylailgili bütün süreçler tamamlan-masına rağmen bir-iki konu dahatamamlanmayı bekliyor. Onlarda 2Mayıs tarihine kadar tamam-lanacak ve mağaramızı 2 Mayıstarihinde hizmete açacağız" açıkla-masında bulundu. Ali Kaban,"Mağaranın buradan yaklaşık bin500 metreküp çamur, çakıl vemoloz atıldı. Buda 100 kamyonatekabül ediyor. Çok müthiş birtahliye süreci yaşandı. Mağaranıniçerisini gezen arkadaşlarımız,daha önce burayı terk edenyarasaların geri döndükleri, birbaykuşun var olduğu ve insanınulaşmadığı ve suyun daha durgunolduğu bazı kesimlerde balıklarınyaşadığı tespit edildi. Bunlardabizim ileride mağarayı tanıtırkenkullanacağımız malzeme olacaktır.Yani burası yaşayan bir mağarayadöndü. Kaban, "Geçmişte yaşananaşırı ışık ve aşırı ısıdan kay-naklanan oluşumların bozulmasımağaranın doğal yaşamının bozul-ması sisteminin tekrar yaşanma-ması için üniversite üzerinde birbilimsel çalışma yaptırmayıdüşünüyoruz. Onu da henüzgörüşmedim ama onu da bir şek-

ilde bir projeyle üniversitemizhavale edip onlar tarafındanyapılacak bir çalışmayla araştırmayaptıracağız. Dışarıda bulunanbütün yapılar tehlike arz ettiği içinyıkılıp güzel yapılar oluşturulacak,orada gerek yeme içme tesisleri

gerek mescit gibi, gerek lavabolargibi değişik yapılarda yer alacak.Onunda önümüzdeki günlerdeçalışmaları başlatılacak. Bir jeolo-jik etüde ihtiyacımız var, o etüt deen kısa zamanda yapılacak"ifadelerine yer verdi.

Mağaranın tanıtımına,Vali Ali Kaban'ın yanı sıraİl Emniyet Müdürü Osman Ak, İl Genel Meclisi

Başkanı VacitDurdubaş, İl Özel İdare GenelSekreteri Recep Demirtaş ve basın mensupları

katıldı.Mağaranın tadilata alınmadan öncekidurumu ve yapılan çalışmalar sunum eşliğinde

katılımcılara anlatıldı.

Zonguldak Valisi Ali Kaban, Gökgöl Mağarası'nda yapılan yenileme vetadilat çalışmalarının ardından mağarayı basın mensuplarına gezdirdi.

Sarýoðlu, “Promosyonlarhenüz netleþmedi

İktidarla bankalar arasında sürenemeklilere promosyon konusu henüznetleşmedi.Hükümet ile bankalar rakamdahenüz anlaşamadı. Konuyla ilgili olarakTüm İşçi Emeklileri Dul ve YetimlerZonguldak Şube Başkanı Mustafa Sarıoğlukonu gündemde olduğu için emekli vatan-daşlarımız derneğe gelerek konunun neolduğunu soruyorlar dedi. Sarıoğlugelişmelerle ilgili olarak şu görüşlere yerverdi, "Derneğimize gelen emekliarkadaşlarımız promosyon ile ilgili bilgiistemektedirler. Genel başkanımızdanaldığımız bilgiler doğrultusunda promosyonbedelleri henüz netleşmedi. Görüşmelerdevam ediyor. İstekler arasında memurlaranasıl promosyonlar ödeniyorsa, işçi ve bağ-kur emeklilerine de o şekilde promosyonödemesi yapılması ile ilgili talepler sözkonusu. Bu konuda iktidar ve muhalefet

partilerle görüşmeler devam yapılıyor.Sağlık bakanı ve maliye bakanı bu durumaolumlu yaklaşımlar gösteriyorlar. Yaz döne-minde promosyonlar netleşerek, emekliler-imiz promosyonlarına kavuşacak.SGKkatkı paylarının kesilmesi yönünde istekler-imiz var. Emeklilerimiz özellikle yaşlıkesim ilaç sektörüne en çok katkısı olankesimdir. Bu kesimden alınan katkı paylarıbüyük sorun yaratmaktadır. Kararlaralındıkça kamuoyuna açıklama yapmayadevam edeceğiz. Promosyonlar konusundaemekli arkadaşlarımızın her söylenen lafainanmamalarını ve bizden gelecek açıkla-maları takip etmeleri gerektiğini vurguluyo-rum. Emekli arkadaşlarımızın dileklerinigenel başkanımıza aktarıyoruz, o dahükümet yetkililerine iletiyor."

Nuhoðlu'ndan , Rektör Özer'e Ziyaret

Basın İlanKurumu ZonguldakMüdürlüğüne atananAli Nuhoğlu, BülentEcevit ÜniversitesiRektörü Prof. Dr.Mahmut Özer'imakamında ziyaretetti.Rektörlükmakamında 16 MartÇarşamba günügerçekleşen ziyaretteAli Nuhoğlu, Üniver-sitenin Zonguldak'takendisini her ortamdafark ettirdiğini söyle-di. Kısa zaman önceZonguldak'a geldiğinisöyleyen Nuhoğlu"Üniversitenin şehre

çok önemli bir katkısunduğunu net olarakgörebiliyoruz. Böylebir Üniversite'ninolduğu şehirde çalış-maktan büyük birmemnuniyet duymak-tayım. Gerçektenbüyük yatırımlara vegüzel faaliyetlere evsahipliği yapmanızıgörmüş olmaktanbüyük bir mem-nuniyet duydum."dedi.

Rektör Prof. Dr.Mahmut Özer, nazikziyaretleri içinNuhoğlu'na teşekküretti. Yerel basının

toplumun olmazsaolmazlar arasındaolduğunu söyleyenRektör Özer: "Basınİlan Kurumu yerelbasının gelişmesiaçısındanönemli birişlev görmektedir.Yerel basın konusun-da yapacağınız hertürlü çalışmayakatkıyı sunmayahazırız. Yenigörevinizde başarılardiliyorum." dedi.

Rektör Özer,Müdür Nuhoğlu'naziyaret anısına plakettakdim etti.

NazýmAlpman'danAhlak IslatanMedya hikayeleri

Gazeteci-Yazar ve İZTV Genelyayın yönetmeni Nazım ALP-MAN, söyleşi ve imza günü içinZonguldak'a geliyor.

Derneğimiz tarafından bellidönemlerde düzenlenen "BasındaKırılma" konulu etkinliğin buseferki konuğu Gazeteci-yazarbelgeselci ve İZTV Genel yayınyönetmeni Nazım ALPMAN.

9 Nisan Cumartesi günü saat15 00'daTMMOB MadenMühendisleri Odası ZonguldakŞube Lokali'nde "Geleceğe Bakış"konulu bir söyleşinin ardındanNazım ALPMAN "Ahlak IslatanMedya Hikâyeleri"ni imzalayıpokurlarıyla söyleşecek.

Alpman'ın yeni kitabı, gerçek-te olmayan, gazetelerde ve tele-vizyonlarda geçen medyahikayelerinden oluşuyor. OzanYayıncılık'ın yayınladığı "AhlakIslatan-Medya Hikayeleri" kitabıağırlıklı olarak haber medyasındanseçilmiş olmasına karşın, okurlara,iletişim alanının en gelişmiş koluolan reklamcılık ve halkla ilişkilerdalından da örnek hikayeler sunuy-or.

Yazar Cihan AktaşBülent Ecevit Üniver-sitesi'nde (BEÜ)günümüz şehirlerinianlattı."ŞehirTutulması" başlığıyla21 Mart Pazartesigünü Bülent EcevitÜniversitesiSezaiKarakoç KültürMerkezi'nde düzenle-nen konferansa BEÜöğrencileri, akademikve idari person-elkatıldı.Yazar CihanAktaş vereceği konfer-anstan önce Bülent

Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. MahmutÖzer'i makamında ziyaret etti. Ziyarete RektörProf. Dr. Mahmut Özer'in eşi Nebahat Özereşlik etti.

Page 7: Susma gazetesi 693

Sayfa 723 Mart 2016/693 SUSMA -HABER- YORUM

Çaycuma BelediyesiÇanakkale Zaferi'nin 102. yılınedeniyle bir konferans düzen-ledi. Çaycuma Kültür ve SanatMerkezi'nde düzenlenen kon-feransın konuğu İstanbul ŞehirÜniversitesi İnsan ve ToplumBilimleri Fakültesi TarihBölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Abdulhamit Kırmızı oldu.Ailesi Çaycuma'nın GerişKöyü'nden olan ve kendisiAlmanya'da doğan Kırmızı'nınverdiği konferansa ÇaycumaKaymakamı Serkan Keçeli,Belediye Başkanı Bülent

Kantarcı, Garnizon KomutanıYüzbaşı Selçuk Özen, CHPeski Zonguldak Milletvekili Aliİhsan Köktürk, CHP Çaycumaİlçe Başkanı Tuncay Akyol,Çaycuma MYO MüdürüHikmet Yazıcı, ÇaycumaMüftüsü M. Rauf Arcaklıoğlu,İlçe Tarım Müdürü CoşkunUlutaş ve çok sayıda davetlikatıldı. Çaycuma BelediyeBaşkanı Bülent Kantarcı etkin-liğin sonunda Doç. Dr.Abdulhamit Kırmızı'ya birteşekkür plaketi sundu.

Çanakkale Zaferi konferansý

Türkiye Sakatlar DerneğiZonguldak Şubesinin 9.Olağan Genel Kurulu GMİSKüçük salonda yapıldı.

Divan BaşkanlığınıZonguldak Diyabet ve KronikHastalar Derneği BaşkanıÇetin Terzioğlu'nun yaptığıgenel kurulda, saygı duruşundabulunularak İstiklal Marşıokundu.

Sakatlar Derneği BaşkanıHüseyin Şirin'in faaliyetraporu, denetim kurulu raporuve 3 yıllık gelir gider tablosunuokumasının ardından raporlarüyeler tarafından ibra edildi.

Türkiye Sakatlar DerneğiZonguldak Şubesinin 9.Olağan Genel Kuruluna adayolan mevcut başkan HüseyinŞirin ve Fehim Dinç yönetimkurulu listelerini divana ver-mesinin ardından her ikibaşkan adayı da üyelere yöne-lik konuşma yaptılar.

Kongrede ilk olarakkonuşan Fehim Dinç, 16 yıldırbaşkanlık yapan HüseyinŞirin'in yerine daha genç vedinamik yönetim ile birlikteaday olduğunu ifade ederek,göreve geldiklerinde yapacak-ları projeler ile ilgili açıklama-da bulundu.

Türkiye Sakatlar Derneği

Başkanı Hüseyin Şirin de yap-tığı konuşmada, yaklaşık 16yıldır dernek başkanlığınıyürüttüğünü ve görev yaptığısüre içersinde yaptıkları ileüyelerin karşısına çıktığınıifade ederek, "2002 yılından buyana 3500'den fazla tekerleklisandalye dağıtımında bulun-duk. Bu istek bitmiyor. Bizdedernek olarak elimizden gelençabayı gösteriyoruz. Bazıkonularda sıkıntı yaşıyoruz.Güzel projelerimiz var,Valimizin verdiği güzel birhaber ile sosyal tesisimiz ola-cak. Yaptıklarımız ile halkınkarşısına çıkıyoruz. Fehimarkadaşımızın konuşmasınıdinledim. Kendisine teşekkürediyorum. Yalnız şaibelikonuşmalar sıkıntı yaratıyor.16 yıldır bu görevi güvenleyapıyorsak derneğin ne durumagetirdiğimiz ortada. İnsanlaraengellilere hizmet ediyoruz.Bizde bunu sonuna kadaryapacağız. Türkiye SakatlarDerneği Zonguldak Şubesiyönetim kurulu olarak

29.09.2013 tarihinde yapılangene kurul sonucu görevegeldik ve faaliyetlerimize herzaman olduğu gibi yürekten veazimli bir şekilde devam ettik.Derneğimiz Zonguldak'ta birekoldür. Şubemiz ilimizde siviltoplum kuruluşları arasında ilküç sıradadır" dedi.

Yapılan konuşmalarınardından gidilen seçimler sonu-cunda

Türkiye Sakatlar DerneğiZonguldak Şube Başkan veyönetim kurulu şöyle oluştu:

Başkan Hüseyin Şirin,yönetim kurulu üyeleri MeralDemirbaş, Atilla Kaya, İsmailAçıkgöz, Kadem Öztürk,Cevdet Abasız, Şenol Yayla,Akgün Akıllı ve Hüsnü Çaylıoldu.

Türkiye Sakatlar DerneğiZonguldak Şubesinin yapılanOlağan Genel Kurulunda ikiaday yarışırken, 290 üyenin oykullandığı kongrede, mevcutbaşkan Hüseyin Şirin 204,Fehim Dinç ise 84 oy alırken,2 oy da geçersiz sayıldı.

ERDEMÝR grubu'Yönet2016'da

Bilkent Üniver-sitesi MühendislikTopluluğu tarafındanbu yıl 11.si düzenle-nen "YÖNET 2016", 27-28Şubat 2016tarihlerindeAnkara'da gerçek-leştirildi. Türkiye'deki yöneti-cilik ve liderlik organizasyon-ları arasında örnek olarak gös-terilen organizasyona ErdemirGrubukatıldı.

Türkiye'nin en büyükyöneticilik ve liderlik kampı"YÖNET 2016", ülkemizinbirçok üniversitesinden 600öğrencinin katılımı ile gerçek-leşti. Geleceğin yöneticilerininkatıldığı organizasyondaErdemir Grubu kurduğu stantile tanıtımını yaparken, öğren-cilerle yöneticilik konusundapaylaşımlarda bulundu.

Etkinlik kapsamındakonuşma yapan Erdemir GrubuPazarlama ve SatışKoordinatörü Başak Turgut'un

yer aldığı oturumaise öğrenciler büyükilgi gösterdi.Etkinliğin ikinci

gününde gerçekleşen konuşma-da, Başak Turgut, ErdemirGrubu ile ilgili bilgi verirken,kariyer hayatı boyuncayaşadığı deneyimlerini deöğrencilerle paylaştı.

Türkiye'de hem tonaj hemde tutar açısından en büyükmontanlı satışa ekibi ileberaber imza atan BaşakTurgut, öğrencilere kariyerhayatındaki deneyimlerini"Tuzaklar" ve "Sihirler" başlık-ları altında, ilgi çekici birsunumla aktardı. Bu organiza-syonda öğrenciler, ErdemirGrubu'nun 31 Mart 2016 tari-hine kadar devam eden yazdönemi staj başvuru süreçlerive Grubumuzun Yeni Mezunİşe Alım Programı hakkındadetaylı bilgi sahibi oldu.

Sakatlar Derneði’nde Þirin’le devam

"Arap Baharý Ýslam coðrafyasýna kan ve gözyaþý getirmiþtir"Saadet Partisi Kadın

Kolları Genel Başkanı EbruAsiltürk, Saadet PartisiZonguldak İl Kadın KollarınınMart Ayı İl Divan Toplantısınakatıldı.Saadet Partisi KadınKolları Genel Başkanı EbruAsiltürk, "İnsan hakları,demokrasi, özgürlük gibi güzelsözlerle ve herkesin kabulü ilebaşlamış olan bu Arap Baharıbütün milletlere ve şuan içindebulunduğumuz İslamcoğrafyasına kan ve gözyaşıgetirmiştir" dedi. Toplantıyageçtiğimiz günlerde Ankara'dameydana gelen patlamada hay-atını kaybedenler ve şehitleriçin Fatiha okunarak başlandı.Okunan duaların ardındankonuşma yapan Saadet PartisiKolları Genel Başkanı EbruAsiltürk şunları söyledi:“"Şuanda Arap baharıdediğimiz 5 yıl önce başlayanbütün Ortadoğu'yu ve bütünkuzey Afrika'yı birbirine katan

ülkelerin düştüğü durumadüşeriz. İnsan hakları,demokrasi, özgürlük gibi güzelsözlerle ve herkesin kabulü ilebaşlamış olan bu Arap Baharıbütün milletlere ve şuan içindebulunduğumuz İslamcoğrafyasına kan ve gözyaşıgetirmiştir. Her yeri yangınyerine çevirmiştir. Bu yangınartık uzak mahallelerde değil

bizim evimizin içindedir. Son 8aydan beri Haziran seçim-lerinden sonra bu memleketinverdiği can kayıpları 216 sivilşehit yine GüneydoğuAnadolu'daki özellikleDiyarbakır Sur 'da başlayan veçeşitli illerde devam edenteröre yönelik polis ve asker-imizin şehit sayısı ise 326değerli kardeşlerim bunlar

vatanın, milletin evlatları, bun-ların her birinin hikayelerinitelevizyonlarda gördüğümüzzaman yaşıtlarımız kardeşimizdiye ağlıyoruz. Genç olanlarınaevladımız diye ağlıyoruz.Bunlar gerçekten elim hadisel-er. Ama maalesef terörle yaşa-maya alışacağız söylemleri ilekarşı karşıyayız. Hayır; bizterörle yaşamaya alışmaya-cağız."

CHP Milletvekili Demirtaþ, TSO'yu ziyaret etti CHP Zonguldak Milletvekili ÜnalDemirtaş, İl Başkanı Ahmet Altun, İlçeBaşkanı Ebru Uzun, İl ve İlçe Yönetim

Kurulu Üyeleri ile birlikte YönetimKurulumuzu ziyaret etti. Heyeti Yönetim

Kurulu Başkanımız Metin Demir, YönetimKurulu Üyesi Ayşen Orhan ve Oda Genel

Sekreterimiz Muharrem Sarıkaya karşıladı.Samimi bir ortamda gerçekleşen

ziyarette Zonguldak'ın sorunları konuşuldu.Yönetim Kurulu Başkanımız Metin Demir

Zonguldak esnafının sorunlarındanbahsederek bu sorunların giderilmesi için

Demirtaş'a "Biz yerelde yapabileceğimiz nevarsa yaparak her zaman yanınızda

olacağız”dedi.

Page 8: Susma gazetesi 693

Sayfa 823 Mart 2016/693

Türk Eğitim SenZonguldak Şb Bşk Şahin ÖrenKdz Ereğli'de Kredi YurtlarKurumunda öğrenciler ve Yurtmüdürlerinin tutumlarıkonusunda iddialarda bulun-du.Ören Sendika binasında yap-tığı basın açıklamasında konuy-la ilgili olarak özetle şu bilgi-leri verdi, "2016 yılının ocakayının başında devletin Kredive Yurtlar Kurumu'na bağlıGülüçte bulunan yurtta kulakverilmesi gereken olaylaryaşanmıştır.Türkiye de yaşananolaylara kayıtsız kalamayanvatan aşığı öğrencilerin, üzün-tülerini ellerinde kuran,kapılarında Al Bayrak ile sar-maya çalıştıkları vakit yurttakidevlet memurlarının yaptığısaygısızlık hepimizi derindensarsmıştır. Yüce Türk milletininAy Yıldızlı Türk bayrağı;memurların sert uyarılarıylaindirilmiş, öğrencilerin tekrarasmasıyla yurt memurlarıöğrencilerin odasına girip birpaçavra gibi koparıp almışlardırkapıdan. Bu olanların üzerineyurt müdiresinin öğrencilereyaptığı açıklama çok dahaacıdır, "siz tahrik ediyorsunuzinsanları, ben istemiyorumasmayacaksınız; siz Türk

bayrağı asarsanız bir başkasıbaşka bayrak asmayakalkar,diğer arkadaşlarınızrahatsız olur, bunun önünü ala-mayız." Demiştir.

Türk Eğitim SenZonguldak Şb Bşk Şahin Öreniddiaların da cemaat mensubukişilerin tutumlarına da sesçıkarılmadığına dikkat çekti veşöyle dedi, "Yurdun mescidkitaplığında uzun süredir bulu-nan bazı cemaatlere ait kitaplar,broşürler vardır, zaman zamanöğrencilerin orada toplanıp birtakım cemaat ritüellerinigerçekleştirdikleri bilinen veses çıkarılmayan bir gerçektir.Aynı öğrenciler (kendilerinin debeyan ettiği gibi) yurt idaresin-den hiçbir şekilde izin almak-sızın yurtta faaliyetler gerçek-leştirmektedirler. Bunlara sesçıkarmayan zihniyet, vatansev-er öğrencilere gelince en ağırcezaları uygulamaktan çekin-memiştir.Ayrıca yurtmüdiresinin de aynı cemaatemensup olduğu tarafımızca bil-inmekte ve bu durum manidarkarşılanmaktadır.

Türk Eğitim SenZonguldak şube yönetim kuruluve üyeleri olarak andiçiyoruz,söz

veriyoruz,bayrağımıza saygıduyan herkese saygı duya-cağız.Bayrağımızı seven herke-si omdan daha fazla seve-ceğiz.Lakin bayrağımızauzanan elleri kıracağız,onlara

ses çıkartmayan ve olaylarısümen altı yaparak unuttur-maya çalışan zihniyeti azizTürk milletine şikayet ediy-oruz."dedi

Birlik Mahallesi DeðirmenSok.No:17 Çaydamar Yolu

Çevik Kuvvet altýZonguldak

/

Türk Eðitim-Sen; “Kredi YurtlarKurumu’nda neler oluyor?”

Aydýn 3'üncü þiir dinletisini gerçekleþtirdiZonguldak

Belediyesi tarafın-dan kültür ve sanatetkinlikleri tümhızıyla devam ediy-or. Atatürk KültürMerkezi'nde(AKM) düzenlenenşair-yazar SelmaAydın'ın "Aşk veKadın" temalıüçüncü şiir dinletisigerçekleştirildi.Ünlü şair CemalSafi'nin özel konukolarak katıldığı şiirdinletisine;ZonguldakBelediye BaşkanıMuharremAkdemir, Bölgeİdare MahkemesiBaşkanı Neşe Kurt,CumhuriyetBaşsavcısı NecipTopuz, CumhuriyetSavcısı ErcanYalçınkaya, CHP İlBaşkanı AhmetAltun, İlçe BaşkanıEbru Uzun, KadınKolları BaşkanıMerve Kır,belediye meclisüyeleri, mahallemuhtarları vevatandaşlarkatıldı.Programabaşlamadan öncekısa bir konuşmayapan şair-yazarSelma Aydın; 17yıldır ZonguldakBelediyesi Kültür

Müdürlüğü'ndeçeşitli etkinliklerdegörevler aldığını,ZonguldakBelediye BaşkanıMuharremAkdemir'in sanatave sanatçıya büyükönem verdiğiniifade etti.

Çok sayıdavatandaşın katıldığışiir dinletisindekonuşma yapanZonguldakBelediye BaşkanıMuharremAkdemir, özellikleson dönemlerdeülkemizin yaşamışolduğu sıkıntılısürecin zorluğun-

dan bahsederek,kimsenin ülkemizinbölünmez bütün-lüğünü bozamaya-cağını söyledi.Ünlü şair ve yazarCemal Safi'ninhayranı olduğunubelirten BaşkanAkdemir, "CemalSafi hocamızgerçekten demüthiş şiirleresahip. CemalSafi'nin 150'yeyakın şiiri bestelen-miştir. Yaşayan enbüyük şairlerdenbiridir. Kendisiniaramızda görmek-ten dolayı çokmemnunuz.”

Demirtaþ'tan damadý terletecek sorular

Daha önce TTK'ya işçialınmaması ile ilgili soru öner-gesi veren CHP ZonguldakMilletvekili Ünal Demirtaş,Enerji ve Tabii KaynaklarBakanı Berat Albayrak'a bukez de TTK'nın özelleştirile-ceği iddiaları ile ilgili soruönergesi verdi. TTK'nınmüessese müessese özelleştir-ilmesi ile Türkiye'detaşkömürü üretiminin yok ola-cağını, böylelikle Zonguldak'ında yok edileceğini belirtenDemirtaş: "Bir devletin bağım-sızlığının en önemligöstergelerinden birisi, enerjide dışa bağımlı olmamasıolduğunu belirten DemirtaşAKP, enerji de tamamen dışabağımlı politikalar izleyerek,TTK gibi kurumları yandaş veküresel şirketlere peşkeş çek-erek bağımsızlığımızı tehditediyor. AKP, Zonguldak'tan oyalıyor, ama Zonguldak'ın değilyandaşların çıkarlarını koruy-or" açıklamasını yaptı. Türkiye Taşkömürü

Kurumu'nda, 5000'den fazlanorm kadro -yani üretim işçiaçığı- olmasına rağmenKurum'a 7 yıldır işçi alınma-masının gerekçesini soran

Demirtaş, Bakan Albayrak şusoruları yöneltti:Suriyelilere 5 yılda 10

milyar dolar kaynak har-canırken, iş, aş, para verilirken,Rize'de Çaykur'a 2015 yılında3.500 işçi alınırken,Zonguldak'a neden üvey evlatmuamelesi yapılmaktadır?Bakanlığınızca TTK'nın

özelleştirilmesi planlanmaktamıdır?TTK'nın özelleştirilmesi

planlanıyorsa, özelleştirmeyene zaman başlanacak ve nekadar sürede tamamlanacaktır? Bakanlığınızda ilk aşa-

mada, (yılbaşında ekmeklerinipaylaştığınız işçilerin çalıştığı)Kozlu Müessesesi'ninözelleştirmesi ile ilgili birçalışma yapılmakta mıdır?Eğer Kozlu Müessesesi

ile ilgili özelleştirme planı varise, ne zaman ihaleye çıkarıla-caktır?TTK Kozlu

Müessesesi'nin özelleştirmeihalesi "adrese teslim"yapılarak hükümete yakın birşirkete verileceği yönündekiiddialar doğru mudur?